65
GENEL BOTANİK

09 Genel Botanik

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 09 Genel Botanik

GENEL BOTANİK

Page 2: 09 Genel Botanik

Gövdenin primer iç yapısı ve primer daimi dokuların tertiplenişi: Vejetasyon konisinin en uç kısmında (0.01-0.05 mm.’lik bir kısım) çok ince zarlı

promeristem hücreleri bulunur. Buraya sürgünün ”Embriyonal oluşum bölgesi” veya “İnitial zon” denilir. Bunu hemen “Determination zonu” veya “Organ oluşum zonu” denilen (0.02-0.08 mm.lik) bir kısım izler. Burada sürgünün gelecek yapı planı, yani yaprak ve yan sürgünler haline örgütlenmesi gerçekleşir. Ayrıca geleceğin kabuk, iletim dokusu ve öz dokusunun ilk ayrımı, yine burada olur.

Page 3: 09 Genel Botanik

Transverse section of the hypocotyl of a Pinus sylvestris cutting, one month after cutting. Immediately after preparation, the cutting was treated with 1.23 mM IBA for 24 h and thereafter cultured in vitro. Note the root, the base of which is situated outside a resin duct. Abbreviations: Pi, pith; PX, primary xylem; R, root; RD, resin duct. Scale bar, 0.2 mm.

Page 4: 09 Genel Botanik
Page 5: 09 Genel Botanik

Determinasyon zonu aşağı doğru “farklılaşma zonu”na dönüşür ve burada Determinasyon zonunda hazırlanmış özel gelişim biçimleri ilkdefa anatomik olarak belirgin hale gelirler. Farklılaşma zonunda bölünmeler nedeniyle kalınlaşma olur, buna da “primer kalınlık büyümesi” denir.

Dikotyledon’larda dokular sürgünde konsantrik olarak şu şekilde bulunur; sürgünün ortasında az veya çok genişlikte bir öz dokusu bulunur. Sonradan hücrelerin birbirinden ayrılması veya parçalanması ile ortada bir öz boşluğu oluşturulabilir. Öz, iletim demetleri ile çevrilidir. İletim demetlerinin odun kısmı (primer xylem) çoğunlukla iç tarafa dönük olur. Buna karşılık floem (primer floem) dış tarafa dönüktür. Demetleri yanlardan ayıran ve özü de primer kabukla bağlayan paranşimatik dokulara “primer öz ışınları” denir.

Page 6: 09 Genel Botanik
Page 7: 09 Genel Botanik

İlk önce oluşan protoxylem elemanlarının bu sırada sürgünün yaptığı aktif boy büyümesine ayak uydurabilmesi gerekir. Bu nedenle protoxylem elemanları uzunluğuna genişleyebilen halkalı ve sarmal trahelerden oluşur. Aynı şey protofloem için de geçerlidir. Uzamanın sona ermesiyle bu dokular devre dışı kalır ve görevi metaxylem ve metafloem (arkadaş hücreleriyle) devralır.

İletim demetlerinin dış tarafında destek elemanları oluşur. Çevrel durumdaki primer kabuk dokusu ise normal olarak yeşil assimilasyon ve depo paranşimlerinden oluşur. Burada Hipodermis ve bütünlüğü ancak stomalarla kesintiye uğratılan Epidermis oluşturulur.

Page 8: 09 Genel Botanik
Page 9: 09 Genel Botanik

İletim demetleri fonksiyonlarına uygun olarak, kök uçlarından gövde ve yaprak uçlarına kadar kesintisiz bir sistem oluşturur. Gövdeden çıkarak yaprağa giren iletim demetleri topluluğuna, o yaprağın yaprak izi denir. Yaprak izi tek veya çok demetli olabilir.

Page 10: 09 Genel Botanik

Gövdenin kalınlık büyümesi Zamanla artan su, assimilat iletimine yetecek iletim demetleri ve bunun için

gereken tepeyi ayakta tutabilmek amacıyla (Sequoia sempervirens;100 m.’den fazla, Eucalyptus sp.;120 m.’ den fazla boy) bitkiler kalınlık büyümesi yapmak zorundadır.

Page 11: 09 Genel Botanik
Page 12: 09 Genel Botanik

Büyüme formları Bir çok uzun ömürlü Kormophyt yaşlı gövde ve köklerin sağlamlığını büyük

miktarlarda ve fazla odunlaşmış, bu sebepten sert, katı, destek ve mekanik oluşturarak yükseltirler. Bu suretle yumuşak primer eksenlerden, kalın gövde ve dallar oluşur. Böyle odunsu bitkilere dallanma simetrisine göre ağaç veya çalı denir.

1/2 metreden daha kısa olan çalılara “bodur çalı” (Vaccinum myrtillus, V. vitis-idea, Calluna ve diğer Ericaceae’ler) adı verilir. Otsu bitkilerin ise az çok yumuşak ve sulu toprak üstü kısımları ancak ana eksenin kaidesinde biraz odunlaşmış dokular oluşturur. Alt gövde kısımları odunlaşmış, üst kısımları ise otsu olanlara (Salvia, Lavandula, Paeonia vb.) da “yarı çalılar” denir.

Page 13: 09 Genel Botanik

Vaccinum myrtillus Vaccinium vitis-idaea

LavandulaPeonia

Page 14: 09 Genel Botanik
Page 15: 09 Genel Botanik

Monokotyl’lerde primer kalınlık büyümesi En boylu palmiyeler (Cocos palmiyesi, 35 m.ve Ceroxylon 60 m.) dahil bir çok

Monokotyl’lerin gövdeleri ulaşabilecekleri gövde çapına primer kalınlık büyümesi yaparak bir kaç sene içerisinde ulaşırlar. Daha sonra gövde çap gelişmesi yapmayıp yalnızca boy büyümesi yapar. Bu suretle Palmiyelerle, Gramine ve Bambu’ların düzgün sütun şeklindeki gövdeleri oluşur.

• Ceroxylon quindiuense

Page 16: 09 Genel Botanik
Page 17: 09 Genel Botanik
Page 18: 09 Genel Botanik

Dikotyledon’ların primer kalınlık büyümesi Dikotyledon’larda primer kalınlık büyümesi ya öz paranşiminin (Kereviz) veya

primer kabuk paranşiminin (Kaktüs’ler) yaptığı hücre çoğalmasıyla olur.

Page 19: 09 Genel Botanik
Page 20: 09 Genel Botanik
Page 21: 09 Genel Botanik

Dikotyledon’larda sekonder kalınlaşma Gymno- ve Angiosperm’lerde kural olarak primer kalınlaşmanın yerini hemen

sekonder kalınlaşma alır. Hatta odunsu bitkilerde iletim ve destek elemanlarının gerekli olan artımı adına kambiyum dediğimiz özel çevrel bir meristem tabakasının ölüme kadar süren bölünme faaliyeti ile gerçekleşir .

Kambiyum kapalı silindir biçiminde bir tabaka oluşturur. Bu tabaka merkezi durumlu odun kitlesini, onu manto gibi örten kabuktan ayırır. İnce çeperli ve aralıksız olarak bir arada bulunan kambiyum hücreleri (her iki ucu uzamış basık prizma şeklindedir) hem iç hem de dış tarafa doğru radial ve düzgün sıralar halinde bölünmeler yapar. Monokotyl’lerden yalnızca ağaç formu oluşturan Liliaceae’den Dracena, Cordyline, Yucca ve Aloe’lerde görülür.

Page 23: 09 Genel Botanik

Dracena

Cordline

Page 24: 09 Genel Botanik

Aloe

Yucca

Page 25: 09 Genel Botanik

Kambiyum faaliyetiyle gövde kalınlaşırken, kambiyum örtüsü ve bunun dışında kalan bütün dokuların teğetsel yönde bölünerek çevrelerini büyütmeleri gerekir ki, buna “Dilatation” denir.

Kambiyum faaliyeti ile iç kısma doğru üretilen daimi dokulara, çeperleri ister az veya çok odunlaşmış veya odunlaşmamış hücrelerden oluşsun sekonder xylem veya sekonder odun denir. Kambiyum tarafından dış tarafa doğru verilen sekonder bütün dokulara da, sekonder kabuk veya “soymuk” denir.

Page 26: 09 Genel Botanik
Page 27: 09 Genel Botanik

Sekonder odun Odunun en en önemli görevi su iletimidir. Su iletimi boyuna yönde seyreden ölü

traheid ve trahelerden oluşur. İkinci görevi görkemli bir şekilde yükselen ağaç tepesine destek olmak, gövde ve dalların kırma tehlikesi yaratan aşırı hava hareketlerine karşı korunabilmesini sağlamaktır. Bu görev destek dokusu elamanları (odun lifleri) ile sağlanır. Odun kitlesinin üçüncü önemli görevi ise vejetasyon sükunet döneminde assimilat depo etmektir. Bunu ise boyuna

seyreden odun paraşimi ve radyal seyreden ışınsal paranşimler ifa eder.

Page 28: 09 Genel Botanik
Page 29: 09 Genel Botanik
Page 30: 09 Genel Botanik

Gymnosperm odunu Çoğu Gymnosperm’lerde odun oldukça sade bir yapı gösterir. 1-8 mm

uzunluğunda olabilen tracheidler oluşumlarına uygun olarak düzgün radyal diziler halindedir. Sadece radyal çeperlerinde büyük, yuvarlak kenarlı geçitler bulunur.

Page 31: 09 Genel Botanik
Page 32: 09 Genel Botanik
Page 33: 09 Genel Botanik

Tracheidler arasında radyal yönde çok sayıda, şerit biçiminde ve çoğu zaman tek sıradan oluşan “odun ışınları” vardır. Bunlar genellikle paranşim hücrelerinden oluşmuştur. Boyuna paranşim çok nadir (bazılarında reçine kanallarının etrafında) bulunur.

Odun enine kesitlerine çıplak gözle bile bakıldığı zaman, “yıllık halkalar” dikkat çeker. Bunlar dar lumenli, geniş çeperli yaz odunundan (koyu renkli) sonra, geniş lumenli, dar çeperli ilkbahar odununun (açık renkli)gelmesiyle oluşur. İlkbahar odunu daha çok su iletimi, yaz odunu da destek görevi görür.

Page 34: 09 Genel Botanik
Page 35: 09 Genel Botanik
Page 36: 09 Genel Botanik

Dikotyledon odunu Gymnosperm’lere göre su iletimi ve destek fonksiyonları arasında bir farklılaşma

görülür. Dikotyl odunlarında ilaveten Trache’ler görülür. Dikotyl odunun çeşitli elemanları (Traheid, Trache, Odun lifi ve paranşim hücreleri) nedeniyle Gymnosperm odunundan daha karışık bir görünüm arz eder.

Page 37: 09 Genel Botanik

Hp Holzparenchym, Tr Treppengefäß, R Ringgefäß, Hf Gefäßzellen od. Tracheiden, Tü Tüpfelgefäß,K Kambium, Sr Siebröhre, Gl Geleitzellen, Bf Bastfaser(Quelle: Kraepelin-Schäffer-Franke

Page 38: 09 Genel Botanik

Dağınık dizilişli (mikropor) ağaç türlerinde (Acer, Aesculus, Fagus, Populus, Salix, Tilia vb.) yaklaşık olarak aynı genişlikte olan tracheler bütün yıllık halka yüzeyine dağılmış olarak bulunur.

Page 39: 09 Genel Botanik
Page 40: 09 Genel Botanik

Buna karşılık tracheleri çevrel dizilişli (siklopor) odun adını verdiğimiz ağaçlarda (Castanea, Fraxinus, Quercus, Robinia, Ulmus vb.) çok geniş tracheler ilkbahar odununda bulunurken, yaz odununda daha çok lif biçiminde traheid ve dar lumenli odun lifleri bulunur.

Page 41: 09 Genel Botanik
Page 42: 09 Genel Botanik

Fraxinus

Page 43: 09 Genel Botanik

Ulmus

Page 44: 09 Genel Botanik

Robinia

Page 45: 09 Genel Botanik
Page 46: 09 Genel Botanik

Bol miktarda bulunan odun paranşimleri depo vazifesi yaparlar. İlkbaharda herhangi bir yaralanma sonucu yara yerlerinden akan “kanama sıvısı” bunlardan oluşur. Quercus ve Fagus’larda çok geniş odun ışınları vardır. Tamamen paranşim hücrelerinden oluşur.

Quercus

Page 47: 09 Genel Botanik

Quercus

Page 48: 09 Genel Botanik

Diriodun ve Olgun odun Çok genç yıllık halkalardan oluşan, canlı ve elemanları hem iletim hem de

depolama fonksiyonu görebilen odundur. Olgun odun ise ölü elemanları iletim fonksiyonu dışına çıkmış yaşlı ve ölü kısımlardan oluşur.

Öz odunu haline dönüşme Bir kısım ağaçlarda olgun odundaki hava ile dolmuş trachelerin içine, bunların

yanındaki canlı paranşim hücrelerinin geçitlerinin, balon gibi şişerek lumeni kapatmalarıyla oluşur (Thyll, Tüll teşekkülü) . Bu yoldan oluşan öz odunu koyu renkli olur ve açık renkli diri odundan fark eder. Çoğu zaman daha yoğun, sağlam, ağır ve içerisine yerleşen tanen türevleri, reçine vb. maddelerle tahribe karşı dayanıklıdır. Öz odunu oluşurken arada kalan canlı paranşim hücreleri de ölür.

Page 49: 09 Genel Botanik
Page 50: 09 Genel Botanik
Page 51: 09 Genel Botanik

Tipik Öz odun ağaçları Pinus, Larix, Cedrus, Juniperus, Taxus (Tüll bulunmaz), Cupressus, Quercus,

Robinia, Ulmus, Juglans, Prunus (Tüll mevcut). Değerli yabancı öz odunu ağaçları da Swietenia mahagoni (Maun), Palisander (Dalbergia), Teak odunu ve koyu siyah renkli Abanoz odunudur.

Juniperus phoenicea L.

Page 52: 09 Genel Botanik

Larix

Larix

Pinus Taxus

Page 53: 09 Genel Botanik

Swietenia mahagoni

Page 54: 09 Genel Botanik

Dalbergia

Page 55: 09 Genel Botanik

Başlıca diri odun ağaçları Acer pseudoplatanus, Acer platanoides, Alnus, Betula, Carpinus, Populus.

Betula

Page 56: 09 Genel Botanik

• Picea abies

Başlıca olgun odun ağaçları: Abies, Acer campestre, Fagus, Picea, Tilia’dır.

• Göknar

• Kayın• Ihlamur

Page 57: 09 Genel Botanik

Sekonder kabuk Asssimilatların uzak transportuna ve depolanmasına hizmet eder. Üç çeşit

dokudan oluşur. 1-Kalburlu hücre ve kalburlu dokular; bunlar assimilat ve organik depo maddelerinin en önemli iletim sistemini oluştururlar. 2-Kabuk ışınsal paranşimi; biriktirici, depo edici fonksiyon görür. 3-Sikleranşim levhaları ve Mantar tabakaları da kombine bir iletim sistemi oluştururlar.

Page 58: 09 Genel Botanik
Page 59: 09 Genel Botanik

Periderm Mantar kambiyumu dışa doğru radyal sıralar halinde ve aralarında boşluk

bırakmayan hücreler oluşturur. Bunlara mantarlaşmış veya mantarlaşmamış olsun “mantar” denir. Buna karşılık içeri doğru oluşturulan az miktardaki hücreye de “Phelloderm” denir. Bunlar klorofilce zengin mantarlaşmamış kabuk hücreleri haline gelirler. Mantar kambiyumu, mantar ve fellodermin hepsine birden “Periderm” denir. Periderm oluşumu başlayınca, daha önce yeşil olan sürgünler dışarıdan yavaş yavaş esmer veya gri renk alırlar.

p= periderm (cork), RP = remnants of primary phloem, RS = remnants of secondary phloem, F = fiber, and D = druse

Page 60: 09 Genel Botanik
Page 61: 09 Genel Botanik

Lenticel’ler Epidermisin yerine geçen mantar tabakasının intersellular’ları olmadığı için

organların iç kısmı ile atmosfer arasındaki gaz alış-verişi, dallar üzerinde çıplak gözle de görülebilen küçük bir merceğe benzer görünümdeki “Lenticeller”lerle sağlanır.

Page 62: 09 Genel Botanik
Page 63: 09 Genel Botanik
Page 64: 09 Genel Botanik
Page 65: 09 Genel Botanik

Dış (ölü) kabuk Mantar tabakalarıyla izole edilen dokuların daha önceden araya sokulan

periderm tabakaları ile birlikte tamamına “(ölü) dış kabuk” denir. Ölü dış kabuk gövde veya kökün daha sonraki kalınlık artışını izleyemez, bu yüzden zamanla dışarı doğru yaprak yaprak ayrılarak dökülür veya genellikle yaşlı ağaçlarda olduğu gibi dökülmez fakat çatlaklı bir görünüm alır.