TEMMUZ - AĞUSTOS 2014 / 6. SAYIPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ

PLASFED'in yerelden merkeze örgütlenme modeli kabul gördü

İSTANBUL

BURSAİZMİR KAYSERİ

ANKARA

GAZİANTEP

ADANA

PLASFEDDERGİ

3

BAŞKANIN MESAJI

Selçuk AksoyBaşkan

PLASFEDPlastik�Sanayicileri�Federasyonu

Ekonomi alanında, faiz tartışmalarının arasında kaynadı ama geçtiğimiz ayların daha uzun süre ve daha kapsamlı değerlendirmeyi hakeden bir gündem maddesi vardı. Ülkemizin hızla sa-nayileştiğini düşünüyoruz ama ne yazık ki öyle değil. Sanayinin GSYH içindeki payı son 10-15 yıldır neredeyse sabit. Hizmetler sektörü çok hızlı büyüdü, tarım küçüldü. Üstelik mevcut sanayi yapımız köklü dönüşümü gerçekleştiremedi ve hala orta düzey teknolojili sanayi ürünlerinde sıkışıp kal-dık. Tıpkı genel durumumuzun “orta gelir tuzağı” gibi sanayimiz de zorlandı. Son yılların en gözde yatırım aracı inşaat ve emlak piyasası kaynakların büyük bir kısmını kullandı, özellikle imalat sana-yiinde karlılıklar sürekli olarak sabit kaldı ya da düştü. Dolayısıyla çok yoğun teşvik politikalarına rağmen gelişme olsa da istenen ve beklenen “sanayi yatırımı patlaması” bir türlü yaşanamadı.

Bu olgu, önce ekonomistler aracılığıyla tartışmaya açıldı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da tartışmaya hemen hemen aynı varsayımlarla katıldı. Faiz-büyüme-enfl asyon tartışması gölge-sinde Merkez Bankası Başkanı da sorulara yanıt vermekten kaçındı.

Elbette üretim yapan her girişimci bunu gözlüyor ve uzun süredir de dillendiriyor. Sektörü-müz açısından, sürekli olarak ülke büyümesinin üzerinde büyüme yaşadık, bunu verimlilik, ka-pasite artışıyla gerçekleştirdik. Bütün raporlarımızda vurguladığımız gibi yüksek katma değerli ürünlere geçiş için Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarına, verimliliği artırıp maliyetleri düşürecek yeni yatırımlara ihtiyacımız var. Bu alanlarda kısmi başarı sağladık ki Avrupa’nın ikinci büyük üreticisi konuma geldik.

Şimdi daha büyük hedefl er belirleme zamanı ama olumsuz işaretleri görmezlikten gelemeyiz. Örnek vermek gerekirse, yılın ikinci yarısında da ülke ekonomisi aynı trendi devam ettirirse, sürekli olarak ülke büyümesinin üzerinde seyreden sektörümüzün büyüme hızı, ilk kez bırakın yüzde 4 hedefl enen ve yüzde 3-4 aralığında beklenen ülke büyümesiyle aynı oranı, bunun altında bir hızla büyüyecek. Sektörümüz açısından dikkate almamız gereken bir veri.

Genel ekonomik açısından ise daha ciddi bir veri var. Hızlı büyüme için kaynaklar inşaat ve benzeri hizmet sektörünün bileşenlerine kaydırılmasına rağmen, son dönem ortalama büyüme hızı, bir önceki 10 yıl ve hatta Cumhuriyet dönemi ortalama büyüme hızlarına yaklaştı. Mevcut ba-şarımızdan bir adım geriye düştük.

Eskiden tüccarlar, sanayiciler zor günlerde birbirlerini teselli etmek için “satacak malın olsun” cümlesini kurarmış. Yani elinizde ürününüz varsa umudunuz var. Ülkeler için de sanayi ürünleri bu “umudu” temsil ediyor. Her ne kadar arz yönlü ekonomik yaklaşımları küçümseme modası yaklaşık 30 yıldır devam ediyor olsa da küresel krizde gördük ki, üreten ve dolayısıyla “satacak malı olan” bütün ülkeler ayakta kaldı. Kendisini hizmetler sektörünün ve fi nansal oyunların cazibesine kap-tıranlar da –bu oyunun kurallarını koyan ülkeler hariç- çok zorlandılar. Sanayileşmek ve üretmek-ten geri durmak mümkün değil, akılcı da değil. Dolayısıyla kaynakların dağılımını tekrar belirlemek gerekli. Teşhisi doğru konulan, yüksek katma değerli ürünlere geçiş, eğitim ve güçlü demokrasi yoluyla orta gelir tuzağına düşmeden yüksek gelir düzeyine geçmeye yönelik strateji bizce buna bağlı.

Sağlıklı ve bol kazançlı günler dilerim.

Büyümek için odaklanmak

PLASFEDDERGİ

4

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERGİ�

Yayın�Kurulu�BaşkanıPAGDER�Plastik�Sanayicileri�

Derneği�Yönetim�Kurulu�Üyesi

Değerli dostlar,

PLASFEDDERGİ’mizin altıncı sayısıyla karşınızdayız. Bu sayımızda mutlulukla haberleştir-diğimiz gelişme elbette Plastik Sanayicileri Federasyonu’nun kuruluş amaçlarına ve elbette hedefl erine uygun biçimde güçlü bir örgütlenme atağına girmesi oldu. Kompozit Sanayicile-ri Derneği ve Züccaciyeciler Derneği PLASFED’e katılma kararı aldı. En az bu kadar sevindirici gelişme ise Gaziantep’te ve Akdeniz bölgesinde faaliyet gösteren plastik sanayicilerimizin örgütlenerek PLASFED çatısı altında çalışmalarını yürütme kararıydı. Daha önce de çeşitli ve-silelerle söylendiği gibi çalışma arkadaşlarımız gönlümüzde zaten üyeydiler. Bu gelişmeler bir kez daha gösterdi ki, sektörümüzün çatı örgütü PLASFED ve bu federasyonun kuruluş gerek-çeleri doğru.

Dergimizde, plastik ile plastik işleme makineleri ile bunların aksam ve parçalarına yönelik verileri de bulacaksınız. Plastik sektörü için hazırlanan raporun geniş özeti ile makine rapo-runun haberi bu sayımızda yer aldı. Federasyonumuzun internet sitesinden her iki raporun tamamına ulaşmanız mümkün. Sektörümüzde yaşanan gelişmeler, İSO birinci ve ikinci 500 listesindeki plastik sektörüne yönelik analizlere de yer verdik.

Bu sayımızda ilk kez, hammadde bazında yapılan iki önemli analizin haberini bulacaksı-nız. Polipropilen ve polietilene yönelik dünya ve Türkiye pazarının değerlendirildiği raporların haberlerine yer verdik. PLASFED, sektörümüze yönelik verilerin düzenli olarak üretildiği en önemli bilgi kaynaklarından biri haline geldi. Sizlerin katkısıyla bunun daha da gelişmesi müm-kün. Sektörümüzün yapısal sorunu olan hammaddeye ilişkin daha sağlıklı düşünmek, fi kir üretmek için bu çalışmaların yarar sağlayacağını düşünüyoruz.

Her zaman olduğu gibi, Federasyonumuza üye derneklerimizden haberler ve Dernek Başkanlarımızın sektörümüze yönelik görüşlerini paylaştığı yazılar da sayfalarımızda yer aldı.

Ülkemizin zor bir coğrafyada olduğunu hepimiz gözlüyoruz. Komşu ülkelerde, bizleri üzüntülere boğan olayların sayısı daha da arttı. Ülke gündemimiz de siyaset yoğun olarak de-vam ediyor.

Bütün zorluklara rağmen insanların faydası için çalışmalarımızı, üretimimizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Bütün insanlık için barış ve huzur, sizlere de bol kazançlı mutlu günler dilerim.

YAYIN KURULU BAŞKANI’NDAN

PLASFEDDERGİ

6

İÇİNDEKİLER

PLASFEDDERGİPlastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi

e-dergi; www.plasfed.org.tr

• PLASFED Adına İmtiyaz SahibiSelçuk Aksoy

• Yayın Kurulu BaşkanıSibel Destereci Yılmaz - Tepsan Plastik

• Yayın KuruluHüseyin Semerci - Şenmak MakinaReha Gür - EurotecYavuz Eroğlu - Sem PlastikMevlüt Çetinkaya - PetkimAhmet Yalçınkaya – Yalçınkaya PlastikKurt Kuruç - FarmamakErdoğan Çiçekçi – Çipitaş SentetikMehmet Turhan Onur – Ravago GroupYakup Ülçer - EnplastMurat Cansever - EurotecTalha Apak – Apak YMMAdnan Akkurt – Gazi ÜniversitesiBehçet Gülenç – Gazi ÜniversitesiHüseyin Yıldırım – Yalova ÜniversitesiKerem Cankoçak – İstanbul ÜniversitesiLevent Kurnaz – Boğaziçi ÜniversitesiMehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik ÜniversitesiMehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji ÜniversitesiMustafa Öksüz – Yalova ÜniversitesiNevzat Artık – Ankara ÜniversitesiNurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi

• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Barbaros Demirci

• Editör Mehmet Pala

• Yayın Sorumlusu Erol Türker

• Editoryal Hazırlık Mediaetik İletişim Ajansı

• Grafi k TasarımBurak Çetiner – Pusula BasımTel: 90 212 671 8303

• Reklam Koordinatörü Erol Türker

• İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBULTel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593www.plasfed.org.tr plasfed@plasfed.org.tr

• Baskı Ümit Matbaacılık Tel: 90 212 565 4269

Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır.

Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafi klerin

her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

62

70

Atlas: Türkiye’nin kardeş ülkesi Azerbaycan ile her alanda ilişkiler gelişiyor

26

12

Pano: PLASFED işbirliğiyle düzenlenen ICIS-PLASFED Türkiye Polimer Konferansı Ekim’de toplanacak

Pano: ZÜCDER Genel Kurulu: PLASFED’e katılma kararı alındı

Pano : Kimya sektörü Ocak-Temmuz 2014 döneminde 10.5 milyar dolarlık ihracat yaptı

Pano : İSO 500 ve ikinci 500 2013 Analizi: Plastik sektöründe KOBİ’lerin ağırlığı arttı, kar zarara dönüştü

32

16-18

76

Söyleşi: Safi Yılmaz: Makine sektöründe kurumsallaşma öne çıkmalı

Plastik sektörünün üst kuruluşu PLASFED’in üye sayısı katlanarak artıyor

PLASFED’den PLASFED’den örgütlenme rüzgarı örgütlenme rüzgarı

PLASFEDDERGİ

7

82 88 94

100

49

Pano: Kompozit sanayicileri 3 büyük etkinliğe hazırlanıyor

Söyleşi: Gündüz Tansel / Ümit HançerBASF Türkiye: Türkiye ve bölgede plastik sektörü büyümesini sürdürecek

Endüstriden: Plastik mamul üretimi büyüme hızı yavaşlıyor

44

Pano: ASD Genel Kurulunu tamamladı, Sadettin Korkut yeniden başkan seçildi

From the Industry (Eng): Growth rate of plastic product manufacture slows down

Breaking News: News In English

Pano: PLASFED polietilen ve polipropilen raporu hazırladı

14/20

Pano : PLASFED Raporu: Plastik işleme makinelerinde yatırım yüzde 9 artacak

Pano : OSBÜK Genel Kurulu: OSB’lere yatırım özendirilmeli

Pano : PAGDER plastik sanayi-cilerini havacılık ve savunma sektörüne hazırlamak için proje geliştirdi

Pano : PAGDER’den plastik sektöründe enerji verimliliği semineri

8

22 23

10

50

Pano: PAGDER Dünya Plastik Atlası web sitesi yayında

PlaStk:Derneklerden Mesajlar

28-48

PLASFEDDERGİ

8

PANO

Sektörün 2003 – 2013 yılları arasında toplam 6,4 milyar dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yaptığı ve bu son 3 yılda ortalama ya-tırım tutarının 801 milyon dolara ulaştığı be-lirtilen raporda, yıl sonunda da bu ortalamaya yakın bir tutarın gerçekleşmesinin beklendiği anlatıldı.

Raporda, yerli makine üretiminin artırıl-ması için bir dizi öneri de sıralandı. Türkiye’nin en fazla makine sattığı ilk 10 ülkenin, dünya makine ithalinin de yüzde 15’ini yaptığı belir-tilirken, diğer ülkelere yönelik tanıtım-pazar-lama faaliyetlerine ağırlık vermesi önerildi. Raporda, Türkiye’nin yetişmiş insan gücü ve üretim yapma yeteneğinin ön plana çıkarıl-ması, bazı özel teşvikler verilmesi yoluyla glo-bal üreticilerin Türkiye’ye yatırım yapmasının özendirilmesi de çıkış yolu olarak gösterildi.

Raporda, bir diğer öneri olarak makine aksam ve parçalarına ağırlık verilmesi önerildi ve “Bu gün katma değer sağlayan makinelerin üretimi çok büyük AR – GE harcamaları gerek-tirmektedir. Tümü KOBİ düzeyinde bulunan yerli makine üreticilerinin bu ölçeklerde AR - GE harcamaları yaparak batının makineleri düzeyinde teknolojik düzeye erişmeleri mev-cut fi nansal güçlerinin yetersizliği nedeni ile zordur. Bu nedenle Türkiye’de ana makine üretimi yerine bu makinelerin aksam ve par-çalarının istenilen kalite düzeyinde üretilerek

timden termoform makinaları yüzde 8, enjek-siyon makinaları ise yüzde 5 pay aldı.

PLASFED’den öneriler

PLASFED raporunda, sektöre ilişkin de-ğerlendirmeler de yer aldı. Raporda, plastik işleme makineleri ile bunların aksam ve par-çaları sektörünün yüzde 70-80 aralığında ithalatla çalıştığı belirtildi. İhracatın da birim değerinin diğer gelişmiş ülkelere göre düşük kaldığı vurgulandı. Raporda, “Plastik sektörü hızla büyürken plastik işleme makineleri üreti-mi bu hıza paralel olarak gelişmemekte ve sek-tör başta Çin olmak üzere ucuz makine üretici ülkelerden yapılan ithalat karşısında yeterince gelişememektedir” denilirken, sektöre yönelik olarak bir devlet stratejisi benimsenmesi ve yerli üreticinin daha fazla korunması gerektiği vurgulandı. İkinci el makine ithalatının da sek-töre baskı yapmayı sürdürdüğü kaydedildi.

Plastik işleme makineleri ve aksam ve par-çaları sektöründe ithalat baskısı devam ediyor. PLASFED 2014 Ocak-Haziran dönemine ilişkin verileri yayınladı. Buna göre, 2014 yılının ilk 6 ayında plastik işleme makinaları üretimi 180 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı eğilimin devam etmesi halinde yılsonunda üretimin 2013 yılına göre yüzde 6 artarak 361 milyon dolara çıkacağı tahmini yapıldı. 2014 yılının ilk 6 ayında enjeksiyon ve termoform makinaları üretiminde gerileme gözlenirken, yıl sonunda bir önceki yıla göre enjeksiyon makinalarında yüzde 7, termoform makinalarında yüzde 34 gerileme, diğer makine ve aksam ve parçalar-da ise yüzde 2 ile yüzde 80 düzeylerinde artış beklendiği kaydedildi.

Yılın ilk altı ayında, toplam üretimin yüz-de 43’ünü presler ve diğer makinalar, yüzde 25’ini aksam ve parçalar ve yüzde 19’unu da ekstrüzyon makinaları oluşturdu. Toplam üre-

Plastik sektörününün makine yatırımı yüzde 9 artacak

PLASFED, 2014’ün ilk yarısına ilişkin plastik işleme makineleri, ma-kine aksam ve parçalarına yönelik değerlendirmesinde, sektörde it-halat baskısının devam ettiğini ve büyük fi rmaların Türkiye’de üretim yapmaya özendirilmesiyle, aksam ve parçalara ağırlık verilmesinin bir çıkış yolu sunabileceğini belirtti. 2014 Ocak-Haziran döneminde, sek-törde yerli üretim 180 milyon Dolar olarak gerçekleşti.

PLASFEDDERGİ

9

PANO

ve parçalarda yüzde 16 termoform makinala-rında yüzde 8 ve enjeksiyon makinalarında da yüzde 7 olarak gerçekleştiği tespit edildi.

İhracat birim fi yatları, ithalat birim fi yatlarının altında

Raporda, uzun süredir devam eden, birim fi yatlardaki ithalat lehine yükseklik olgusunun devam ettiği bilgisi de yer aldı. Buna göre, Tür-kiye plastik işleme makineleri ile aksam ve par-çaları ihracatında ihracat birim fi yatları, 2014 Ocak-Haziran dönemi sonunda, bir önceki yıla göre yüzde 1,7 düşerek kg başına 11,71 do-lar oldu. İthalat birim fi yatları ise aynı dönem itibariyle yüzde 0,5 oranında düşerek 12,36 dolar düzeyine geldi. Raporda, “Plastik işleme makineleri birim ithal fi yatları, 2003 yılından buyana birim ihraç fi yatlarının daima üstünde seyretmektedir. Bu durum, Türkiye’nin katma değeri daha yüksek makineler ithal ettiğini ve buna karşılık katma değeri düşük makineleri üreterek ihraç ettiğini göstermektedir” denil-di.

Makine aksam ve parçaları arz-talep dengesi

PLASFED raporunda, makine aksam ve parçalarına yönelik olarak ise 2014 yılının ilk 6 ayında aksam ve parçalarda 45,8 milyon dolar üretim, 19,7 milyon dolar ithalat, 11,4 milyon dolar ihracat ve 54,1 milyon dolar da iç pazar satışları ( plastik sektörünün aksam ve parçalar yatırımı ) gerçekleştiği bilgisi verildi. Bu alt sek-törde de dış ticaret açığının altı ay sonunda 8,3 milyon dolar seviyesinde oluştuğu belirtildi.

İhracatta kısmi iyileşme

Türkiye plastik işleme makineleri ile ak-sam ve parçaları ihracatının da yılsonunda bir önceki yıla göre yüzde 4 artarak 139 milyon dolara yükseleceği tahmini yapılan raporda, yılın ilk yarısındaki üretimin 70 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiği belirlendi. Bu tah-minler ışığında, makine türleri itibariyle ba-kıldığında, bir önceki yıla göre enjeksiyon ve termoform makinalarında gerileme, diğer ma-kinalarla aksam ve paçalarda da artış gözlendi.

İhracatın 2014 yılı sonunda 2013 yılına kıyasla ekstrüzyon makinalarında yüzde 8, presler ve diğer makinalarda yüzde 2 aksam ve parçalarda yüzde 35 ve toplamda da yüzde 4 artacağı tahmin edildi. Rapora göre, 2014 yı-lının ilk 6 ayında toplam plastik işleme makine-leri ihracatından presler ve diğer makinaların yüzde 45, ekstrüzyon makinalarının yüzde 24 ile en yüksek pay aldığı, ihracat payının aksam

sektörümüzün küresel oyuncuların parça te-darik sistemine girmeleri ve Türkiye’nin plas-tik işleme makineleri aksam ve parçalarında üretim ve ihracat üssü haline getirilmesi izle-nebilecek önemli stratejilerden biri olarak de-ğerlendirilmelidir” denildi.

Plastik sektörünün makine teçhizat yatırımı

Raporda, yılın ilk 6 ayı sonu itibariyle oluşan veriler ve buna bağlı yıl sonu tahmin-leri yer aldı. Bu kapsamda, Plastik sektörünün 2003 yılında 288 milyon dolar olan makine teçhizat iç pazar satışlarının ( sektörün makine ve teçhizat yatırımı ) 2011 yılında 885 milyon dolarla en üst düzeyine çıktığı hatırlatıldı.

Toplam makine teçhizat yatırımı 2014 yılının ilk yarısında 400 milyon dolar olarak gerçekleştiği ve yıl sonunda 800 milyon dola-ra çıkması ve 2013 yılına göre yüzde 9 artacağı tahminine yer verilen raporda, bunların içinde ekstrüzyon, enjeksiyon, presler ve diğer ma-kinalar ve aksam ve parçalar yatırımında artış beklendiği kaydedildi.

Plastik imalatçılarının yılın ilk altı ayındaki yatırımlarının yüzde 26’sınır enjeksiyon, yüz-de 20’sinin ekstrüzyon, yüzde 35’inin presler ve diğer makineler ve yüzde 13’ünün de aksam ve parçalar dan oluştuğu belirlendi. Termo-form ve şişirme makinalarının toplam yatırım içindeki payı sırası ile yüzde 4 ve yüzde 2 dü-zeyinde kaldığı belirtildi.

İthalat artıyor

PLASFED raporunda ithalatın artışını sür-dürdüğü belirtildi. Buna göre, yılın ilk 6 ayında plastik işleme makinaları ithalatı 289 milyon dolar olarak gerçekleşirken, mevcut eğilimle-rin devam etmesi halinde bir önceki yıla göre tihalatın yüzde 10 artarak 579 milyon dolara çıkacağı tahmini yapıldı.

PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ GENEL ARZ – TALEP DENGESİ (Milyon Dolar)2013 2014 / 6 2014 Tahmin Yüzde Artış

Üretim 339 180 361 6 İthalat 527 289 579 10 İhracat 134 70 139 4 İç Pazar Satışları 732 400 800 9 Dış Ticaret Açığı -393 -220 -440 12 İhracat / Üretim 39 39 39 İç Satışlar / İthalat (yüzde) 72 72 72 İhracat / İthalat ( yüzde) 25 24 24

PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ AKSAM ve PARÇALARI GENEL ARZ – TALEP DENGESİ (Milyon Dolar)

2013 2014 / 6 2014 T Yüzde Artış Üretim 67,9 45,8 91,5 34,8 İthalat 42,7 19,7 39,5 -7,5 İhracat 17,0 11,4 22,9 34,8 İç Pazar Satışları 93,6 54,1 108,1 15,5 Dış Ticaret Açığı -25,7 -8,3 -16,6 -35,4 İhracat / Üretim 25,0 25,0 25,0

PLASFEDDERGİ

10

PAGDER’in plastik sektörüne yönelik iç eğitim faaliyetleri de devam ediyor. Sektörün en önemli girdilerinden olan enerjiye yönelik olarak Eylül ayında “Plastik Sanayinde Enerji Verimliliği Semineri” düzenlenecek. Seminer-de, enerji faturanızı azaltmak üzere pratik araçlar ve yöntemler, konunun uzmanların-dan Tangram Techonogy’den Dr. Robin Kent tarafından sunulacak. Plastik sektörüne yö-nelik yapılan çalışmalarda, iyi bir enerji yöne-timi ile tasarrufun yüzde 30’lara ulaşabileceği, bazı özel durumlarda da yüzde 50 tasarrufun mümkün olduğu belirlendi. Seminer, 24 Eylül Çarşamba günü Gümüşsuyu Taksim’deki CVK Bosphorus Hotel’de saat 10’da başlayacak ve 17’ye kadar devam edecek.

PAGDER’den yapılan açıklamada, “Sektö-rümüzün en önemli girdi maliyetlerin biri şüp-hesiz ki enerji. PAGDER olarak, içinde enerji yönetimi ile ilgili ‘tüyoların’ yer aldığı ‘’Plastik Sanayinde Enerji Verimliliği Semineri‘’ düzen-liyoruz. Bu seminer enerji faturanızı azaltmak üzere sizlere pratik araçlar sağlamak için ta-sarlanmıştır. İngiltere’nin plastik endüstrisin-deki enerji ve enerji yönetimi konularındaki en önde gelen uzmanının görüşlerini dinleme fır-satını bu seminer ile elde edeceksiniz” denildi.

Enerji verimliliğinin günümüz koşulların-da en önemli kavramlardan biri olduğu hatır-latılan açıklamada, plastik sanayicileri için ise rekabet öne çıkmayı sağlayacak veya geri düş-meye yol açacak, yönetilebilir, iyileştirilebilir bir gider kalemi olduğunun altı çizildi.

Eğitimin ilgi duyan herkesin yanında, özellikle fabrika müdürleri / proses mühen-disleri, üretim süpervizörleri, hizmet programı yöneticileri / enerji yöneticileri, CEO ve genel müdürler ile alım müdürleri, muhasebe birim-lerini ana hedef kitlesi olarak belirlediği kay-dedildi.

Plastik Sanaiinde Enerji Verimliliği Semineri’nin konu başlıkları, Yönetim sorunla-rı: Enerjiyi verimsiz kullanan bir organizasyon yaratmak, Hizmetler, Plastik İşleme Prosesleri ve Operasyon olarak belirlendi.

Seminer Dr. Robin Kent tarafından verilecek

PAGDER açıklamasında, semineri verecek olan Dr. Robin Kent’in plastik imalatı operas-yonlarında enerji yönetimi konusunda dünya-

ca tanınan bir uzman olduğu v u r g u l a n a -rak, “Dr. Kent dünya çapında 350’den fazla şirket için enerji a r a ş t ı r m a l a r ı ve değerlendir-meleri yapmış olup; bu sayede t a s a r r u f l a r ı n yapılabileceği gerçek örnek-lerle ilgili engin bir deneyim

kazanmıştır. Dr. Kent kısa bir süre önce ya-yınlanan “Plastik İmalatında Enerji Yönetimi” başlıklı kitabın yazarıdır ve halen Avrupa ve Amerika’da seminerler ve eğitim programları vermektedir. Dr. Kent plastik imalatı konusun-da 40 yılı aşkın bir deneyime sahiptir. Malzeme Mühendisliği’nde yüksek lisans, Polimer Fizik alanında ise doktora derecesi vardır. Püskürt-meli kalıplamadan, ekstrüzyona birçok alanda deneyim sahibi olan Kent Avrupa’da birçok

önde gelen plastik imalatçısı fi rmada teknik müdür olarak çalışmıştır” bilgisi verildi.

Plastik sektörü açısından enerjiİstanbul Ticaret Üniversitesi’nde yapılan

bir analizde, plastik sanayi özellikle elektrik enerjisi fi yatlarından yüksek düzeyde etki-lendiği belirlenmişti. Çalışmada, “Ülkemizde sanayi, dünya ortalamasına kıyasla, yüksek fi yatlarla enerji kullanmaktadır. Dünyada elektrik enerjisi maliyetinin kilowatt saat ba-şına ortalama 5-5.5 sent arasında olmasına karşılık, Türkiye’de 8.6 sent’e malolmaktadır. Bu bağlamda, yüksek maliyetli enerji kullanan sektörün maliyetleri artmakta ve bu da fi yat-lara yansıyarak rekabet gücünü zayıfl atmak-tadır” bilgisi verildi.

Çalışmanın sonuç bölümünde enerjiyle ilgili olarak ise, “Şu an sektörün önde gelen oyuncuları teknolojik bakımdan en son eği-limleri takip etmekte ve bunları kendi işletme-lerinde kullanmaya özen göstermektedirler. Sektör, konjoktürdeki değişimlere ve değişen dünya standartlarına uyum sağlayabilme, dü-şük miktarlardaki üretimlere mamul üretebil-me, üretim ve teslimatta esnek davranabilme kabiliyetine sahiptir. Hammadde tedarikinde dışa bağımlılık ve enerji maliyetlerinin yük-sek olması sektörde önemli sorunlar arasında görülmektedir. Sektörün ihtiyaçlarına karşılık verebilecek ve hammaddede dışa bağımlılığı azaltacak yeni petrokimya tesislerinin ku-rulması sektör için yaşamsal öneme sahiptir. Diğer yandan enerji maliyetleri en azından OECD ortalamasına düşürülmelidir” tespitine yer verildi.

PAGDER’den plastik sektöründe enerji verimliliği semineri

PAGDER, plastik sektörü açı-sından en önemli maliyet kalem-lerinden biri olan ve dolayısıy-la rekabette kritik rol oynayan enerji kullanımında verimlilik sağ-lanması için seminer düzenledi. Alanında dünyanın önde gelen isimlerinden biri olan Dr. Robin Kent tarafından verilecek semi-ner 24 Eylül’de yapılacak.

PANO

PLASFEDDERGİ

12

PANO

ZÜCDER Genel Kurulu: PLASFED’e katılma kararı alındı

Züccaciyeciler Derneği ZÜCDER, olağanüstü genel kurul top-lantısıyla PLASFED’e katılım kararı aldı ve delegelerini belirledi. 22 Temmuz’da İTO Cemile Sultan Korusu’nda gerçekleştirilen Olağanüstü Genel Kurulda, “kurulmuş ve/veya kurulacak olan federasyonlara üye olunması, kurulmuş olan federasyonlardan ayrılınması ve üye oluna-cak federasyonlara delege seçilmesi konusunda Yönetim Kurulu” yet-kilendirildi.

Derneğin faaliyetlerine uygun biçimde, güçbirliği ve plastik sektöründeki üyelerimizin hak ve çıkarlarını korunması, sektörel sorun ve çalışmalarının daha fazla içinde yer alabilmek amacıyla Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED)’e ZÜCDER’in üye olması tartışıldı ve oybirliğiyle kabul edildi.

Genel Kurul’da, PLASFED delegeleriyle, derneğin faaliyet alanı ve amacıyla uyumlu kurulacak diğer federasyonlara üye olunma-sı halinde görev yapacak delegelerin seçimi de yapıldı. ZÜCDER’den yapılan açıklamada,

genel kurul çalışmalarına ilişkin olarak, “Genel Kurul Toplantımız sırasında, geçen yıl yapılan Olağan Genel Kurul Toplantımızdan bu yana Derneğimizin gerçekleştirmiş olduğu faali-yetleri kapsayan ZÜCDER Faaliyet Raporu dağıtılmıştır. Üyelerimizin ZÜCDER üye kartı ile faydalanabilecekleri indirimli kuruluşların bilgilerini içeren “İndirimli Kuruluşlar Rehbe-ri” ile üyelerimizin güncel iletişim bilgilerinin cep telefonlarımızda bulunmasını sağlayan “Namescroll” adlı mobil uygulamanın kurulum bilgileri üyelerimize dağıtılmıştır” bilgisi verildi.

ZÜCDER PLASFED DELEGELERİÖ. ERTUĞRUL ERDOĞAN

BURAK ÖNDER

MURAT AKYÜZ

MURAT SOLMAZER

MUSTAFA BORA

OĞUZHAN DURMUŞ

BÜLENT ÖZBEK

HAŞİM ÇETİN

KEMAL ALBAYRAK

AHMET KAHRAMAN

ZÜCDER YENİ KURULACAK FEDERASYON DELEGELERİ

Ö. ERTUĞRUL ERDOĞAN

İSMAİL ERDOĞAN

TAHSİN ÖZTİRYAKİ

MURAT AKYÜZ

MURAT KOLBAŞI

SEMİH ŞEFTALİ

MURAT SOLMAZER

TUNCAY ASLAN

ELİA ANCEL

KERİM KORKMAZ

YEŞİM KAYA

SUAVİ KOÇ

FATİH KARACA

LÜTFÜ KÜÇÜK

BURAK ÖNDER

METİN ALBAYRAK

LEVENT UYANIK

SAMİ KARACA

ARİF KARACA

MESUT ÖKSÜZ

EMİN YÜCE

Ankara Plastik Sanayicileri Derneği APSD, sektör sorunlarına yönelik yoğun gö-rüşmeler yürüttü. APSD’den verilen bilgiye göre, üyelerin yurt içi ve yurt dışı fuarlara katılım hizmetlerinin ve etkinliğin artırılması amacıyla ortak organizasyon yapılması karar-laştırıldı. APSD’nin İvedik OSB ile birlikte UR-GE projesi geliştirmesi için çalışma da başla-tıldı. PAGDER’in “Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyasına destek amacıyla Yenimahalle Belediye Başkanlığı nezdinde çalışma yapıldı.

APSD Başkanı Yunus Karakaş, Sincan OSB Başkanı Ahmet Kaya ile plastik sanayici-lerinin ihtiyaçlarına yönelik eğitim programı uygulanması kararlaştırıldı. Sektörün sigorta sorununa yönelik olarak organize sanayi böl-geleri yönetimleriyle birlikte çalışıldı.

İş güvenliği uygulamasında destek için girişimde bulunuldu

Uygulamaya giren ve KOBİ’ler için kamu desteği verilmesi planlanan iş güvenliği yü-kümlülüklerine yönelik olarak Çalışma ve Sos-

yal Güvenlik Bakanlığı nezdinde yürütülen girişim de başarılı oldu. Bakanlık, KOBİ’lere yö-nelik desteklerden KOBİ niteliği taşıyan plastik fi rmalarının da yararlanacağını belirtti.

Ankara Plastik Sanayicilerinden yoğun görüşme trafi ği

PLASFEDDERGİ

14

Plastik sektörünün en önemli girdile-rinden olan polietilende, yüksek ithalat dü-zeyinin korunacağı ve ileri dönemlerde eğer yatırım yapılmazsa dışa bağımlılığın daha da artacağı kaydedildi. Sektöre yönelik kapsamlı verileri üreten PLASFED polietilene yönelik olarak bir analiz hazırladı. Raporda, Dünya ve Türkiye polietilen arz ve talep dengesi ile üretim ve dış ticaret verileri yer aldı. Geleceğe yönelik projeksiyonda, bu ürüne yönelik yurt içi talebin artmaya devam edeceği ve mevcut üretim-ithalat yapısının devam etmesi halin-de, ithal hammadde oranının yüzde 89’a kadar

çıkacağı tahmini yapıldı. Rapora göre 2013 so-nunda 2.5 milyar Dolar olan ithalat, 2018 yılı itibariyle 6.9 milyar dolara kadar yükselebilir.

Raporda, Türkiye’nin PE kulanım görünü-müne ilişkin olarak yapılan değerlendirmede; “Türkiye’nin son 5 yıl içinde yapmış olduğu toplam polietilen ithalatı miktar bazında yılda yüzde 14 artmış ve 895 bin tondan 1.5 milyon tona ulaşmıştır. Türkiye’nin 2013 yılında top-lam polietilen ithalatının yüzde 17’sini AYPE, yüzde 22’sini LAYPE yüzde 44’ünü YYPE ve 18’ini de diğer polietilen cinsleri oluşturmuş-

tur. Türkiye polietilen dış ticaretinde miktar ve değer bazında büyük ölçüde dış ticaret açığı vermektedir” ifadesine yer verildi.

Türkiye plastik sektöründeki hızlı gelişi-me paralel olarak sektörün polietilen tüketimi de hızlı bir artış trendi göstererek 2009 – 2013 yıllarını kapsayan son 5 yılda ortalama yüzde 11 oranında artmış ve 2009 yılında 1 milyon 185 bin ton olan tüketim 2013 yılında yüzde 51 artarak 1 milyon 795 bin tona çıkmıştır. Yapılan tahminler; 2018 yılında iç pazar tale-binin 2,9 milyon tona çıkacağını, yerli üreti-min yüzde 17 sinin ihraç edilmesi ve mevcut üretim kapasitesinin ve kapasite kullanımının arttırılmaması halinde ithalat bağımlılığının 2018 yılında en az yüzde 89’a çıkacağını gös-termektedir.

Plastik sektörü ve sanayi için önemli

PLASFED raporunda polietilenin; oyun-caklardan ev eşyalarına, şampuan vb. şişeler-den çeşitli ambalajlara kadar geniş bir alanda doğrudan tüketici ürünlerinin üretilmesi ya-nında; doğalgaz borularından su borularına, sera örtülerinden çeşitli inşaat malzemelerine kadar geniş bir alanda endüstriyel ürünlerin üretilmesinde kullanıldığı için öneminin her geçen gün artan bir hammadde olduğu belir-tildi.

Dünyanın en büyük 6. PE ithalatçısı oldu-ğu vurgulanan raporda, Petkim’in tek yerli üre-tici olduğu ve talebin çok altında üretim yapa-bildiği belirtildi. PLASFED raporunda, 2013 yılı sonu itibariyle Türkiye’de 1 milyon 794 bin ton polietilen hammadde kullanıldığı ancak yerli üretim toplam miktarının 354 bin ton olarak gerçekleştiği kaydedildi.

Yerli üretim tam kapasitesinin 446 bin ton olduğu belirtilen raporda, bunun bir mik-tarının üretici tarafından ihraç edildiği hatır-latıldı. Üstelik, polietilen içinde sektör tarafın-dan en fazla kullanılan hammaddelerden olan lineer alçak yoğunluklu polietilenin de yerli üretiminin bulunmadığı hatırlatıldı. Bu neden-lerle, 2013 yılı sonu itibariyle Türkiye’nin iç tü-ketiminin yüzde 84’ünün ithalatla karşılandığı bilgisi raporda yer aldı.

PLASFED Raporu: Polietilende dış bağımlılık artacak

PLASFED hazırladığı polietilen raporunda, Türkiye’nin yüksek dış ticaret açığı verdiği bu hammaddeye yönelik mevcut eğilimlerin devam etmesi halinde dış bağımlılığın artacağını tespit etti. Raporda, Dünya polietilen üretim ve ticareti yanında, Türkiye üretim, ithalat ve ihra-cat bilgileri ve gelecek projeksiyonları da ortaya konuldu. Türkiye’de sadece Petkim tarafından üretilen ve ihtiyacı karşılamaktan çok uzak noktada bulunan polietilen hammaddeye bağımlılığın ileri yıllarda daha da artacağı tahmini yapıldı. Polietilen, günlük hayatta kullanılan ev eşyalarından oyuncaklara kadar doğrudan tüketiciye ulaşan ürünler yanında, doğalgaz boruları, su boruları ve sera örtüleri gibi endüstriyel alanda da çok fazla ürünün hammaddesi olma niteliğine sahip.

PANO

PLASFEDDERGİ

15

Dünya PE 2014-2018 projeksiyonu

Raporda, hem Türkiye’de, hem de Dünya-da polietilen tüketiminin artmaya devam ede-ceği, 2009-2013 yıllarını kapsayan ve küresel krizin hüküm sürdüğü 5 yıllık dönemde dahi Dünya polietilen dış ticaret hacminin miktar bazında yıllık ortalama yüzde 5,2 ve değer ba-zında yıllık ortalama yüzde 13,6 oranında arta-rak, 95 milyon ton ve 156 milyar dolara ulaştığı kaydedildi.

Gelecek 5 yıllık dönemde de aynı ivme-nin devam etmesinin beklendiği kaydedilen raporda, bu durumda 122 milyon ton ve 295 milyar dolarlık bir PE dış ticaret hacminden söz edildiği belirtildi.

Türkiye PE 2014-2018 projeksiyonu

PLASFED raporuna göre, geçen 5 yıl için-de polietilen üretimi azaldı, ithalatın ise yüzde 14 arttı. Buna karşılık iç tüketim düzenli olarak yıllık ortalama yüzde 11 oranında yükseldi. Bu olgu nedeniyle 2009’da toplam yurtiçi tüketi-min yüzde 76’sı ithalatla karşılanırken, 2013 yılında bu oran yüzde 84’e kadar yükseldi.

Aynı trendin devam etmesi halinde ise Türkiye’nin 2018 yılında PE iç pazar büyüklü-ğü 2,9 milyon tona ulaşacak. Mevcut üretimin yüzde 17 oranında ihraç edileceği varsayımı altında da iç pazarın ithalatla karşılanma oranı yüzde 89’a çıkacak.

Bunun parasal tahmini ise 6.9 milyar do-lar olarak hesaplandı. Türkiye’nin 2013 sonu itibariyle ithalatının parasal karşılığı ise 2.5 milyar dolar.

Türkiye en büyük ithalatçılardan biri

Raporda, Türkiye’nin 2.5 milyar dolar ve 1.5 milyon ton olan, miktar ve değer bazında polietilen ithalatının yüzde 83’ünü 20 ülke-den gerçekleştirdiği bilgisine yer verildi. Bu 20 ülkenin toplam ithalattan aldıkları pay 2009 yılından bu yana arttığı vurgulanırken, S. Ara-bistan, İran, G. Kore, ABD ve Katar Türkiye’nin en çok polietilen ithalatı yaptıkları ilk 5 ülkeyi oluşturduğu anlatıldı.

Raporda, PE ithalatına yönelik olarak Türkiye’nin Dünya içindeki durumuna ilişkin bilgi de verildi. İthalatın değer bazında yapı-lan incelemesinde, 2013 yılında dünya toplam

polietilen ithalatının değer bazında yüzde 73’ünün 20 ülke tarafından gerçekleştirildiği hatırlatıldı. Sözkonusu ülkelerin, 2009 yılında 34 milyar dolar olan toplam ithalatlarının yıllık ortalama yüzde 13,4 artış gösterdiği ve 2013 yılında 56 milyar dolara çıktığı belirtildi. Diğer tüm ülkeler değer bazındaki toplam ithalattaki payının da yüzde 27’de kaldığı vurgulandı.

Çin’in en büyük ithalatçı olduğu ve top-lam ithalatın yüzde 19’unu gerçekleştirdiği kaydedilen raporda, en büyük ithalatçı 5 ülke-nin miktar bazı ile aynı olduğu ve sırasıyla Çin, Almanya, ABD, Belçika ve İtalya’dan oluştuğu ve toplam ithalatın yüzde 40’ını yaptıkları an-latıldı. Raporda, “2009 – 2013 yılları arasında değer bazında polietilen ithalatında ortala-ma artış hızı en yüksek olan ülkeler sırası ile; Singapur (yüzde 32), Endonezya (yüzde 28), Rusya Fed. (yüzde 24), Türkiye (yüzde 22) ve Brezilya (yüzde 18) olmuştur. Türkiye değer bazında dünya toplam polietilen ithalatından 2009 yılında yüzde 2,4 pay alırken payı 2013 yılında yüzde 3,3’e yükselmiştir” ifadesine yer verildi.

Türkiye’nin ithalat birim fi yatları da dün-ya ortalama birim fi yatlarından daha yüksek oldu. Buna göre, 2013 yılında 1661 dolar/ton olan dünya ortalama PE ithal fi yatı, en fazla ithalat yapan 10 ülkede daha yüksek ger-çekleşti. Türkiye’nin ithalat birim fi yatı 1700

dolar/ton ile 7. sırada yer aldı. En pahalı itha-latı 1888 dolar/ton ile Almanya gerçekleştirdi. İtalya, Malezya, İngiltere, Fransa, Polonya ve Vietnam; 2009 – 2013 yılları arasında polie-tilen ithalat fi yat artışı en yüksek olan ülkeler olarak sıralandı.

İhracatçı ülkeler

Raporda, Dünya PE ihracatını yönlendi-ren ülkelerle ilgili bilgi de yer aldı. Buna göre, Dünya’daki PE ihracatının değer bazında yüz-de 88’ini 20 ülke gerçekleştirdi. Bu ülkelerin 2009 yılında 38 milyar dolar olan toplam PE ihracatları yıllık ortalama yüzde 16 oranında büyüyerek, 2013 yılında 69 milyar dolara çıktı.

Suudi Arabistan 2013 yılı itibariyle değer bazında en büyük PE ihracatçısı ülke oldu. Su-udi Arabistan, ihracattan yüzde 13 pay aldı. Bu ülkeyi sırasıyla, ABD, Belçika, Singapur ve Ka-tar izledi. İlk 5 ülkenin toplam ihracattaki payı yüzde 44 seviyesinde gerçekleşti. Rapordaki verilere göre, Ortadoğu-Körfez ülkelerinin ih-racattaki paylarında kriz döneminde hızlı bir gelişme yaşandı. 2009 – 2013 yılları arasında değer bazında polietilen ihracatında yıllık or-talama artış hızı en yüksek olan ülkeler sıra-sıyla; Katar (yüzde 42), Tayland (yüzde 34), S. Arabistan (yüzde 32), BAE (yüzde 27) ve Sin-gapur (yüzde 26) oldu.

PANO

Ülkeler İtibariyle Polietilen İthalat Tahminleri

2013 2018 Ülke Milyon $ % Pay Ülke Milyon $ % PayÇin 14.857 19,3 Çin 26.599 19,1

Almanya 4.706 6,1 ABD 8.494 6,1 ABD 4.367 5,7 Almanya 8.487 6,1

Belçika 3.936 5,1 Belçika 7.747 5,6 İtalya 2.903 3,8 Singapur 7.481 5,4

Türkiye 2.557 3,3 Türkiye 6.901 5,0 Fransa 2.483 3,2 Endonezya 4.659 3,3

İngiltere 2.226 2,9 İtalya 4.444 3,2 Meksika 2.187 2,8 Meksika 4.090 2,9

Hindistan 2.129 2,8 Hindistan 4.078 2,9

Miktar Bazında Türkiye’de Toplam Polietilen Arz ve Talep Tahmini (1000 Ton)

2014 2015 2016 2017 2018 Üretim 385 385 385 385 385 İthalat 1.639 1.824 2.033 2.268 2.535 İhracat 65 66 66 67 68 İç Tüketim 1.959 2.144 2.351 2.586 2.852 İthalat / İç Tüketim ( % ) 84 85 86 88 89 ihracat / Üretim ( % ) 17 17 17 17 17 İhracat / İthalat ( % ) 4 4 3 3 3

PLASFEDDERGİ

16

PANO

İSO 500 2013 Analizi: Plastik sektöründe KOBİ’lerin ağırlığı arttı

PLASFED, İSO 500 (2013) lis-tesine yönelik yaptığı değerlen-dirmede, sektördeki KOBİ ağırlığı-nın arttığını tespit etti. PLASFED tarafından yapılan analize göre, 2013’te listeye giren plastik sek-töründe faaliyet gösteren şir-ket sayısı, bir önceki yıla göre iki adet azalarak, 17’den 15’e düştü. PLASFED, 2012 yılında da aynı ol-guyu tespit etmişti.

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLAS-FED), sektörde bir süredir devam eden KO-Bİ’lerin ağırlığının artması olgusunun, İSO 500 - İstanbul Sanayi Odası “Türkiye’nin 500 Bü-yük Sanayi Kuruluşu 2013” araştırmasında da gözlendiğini açıkladı. İSO 500 2012 listesinde de plastik sektöründe aynı durum gözlenmişti.

PLASFED, “İSO 500 -2013” araştırmasın-da yer alan şirketler arasındaki plastik fi rma-larına yönelik bir analiz yaptı. Analizde, 2009 yılında 23 fi rmanın yer aldığı İSO 500 listesin-deki plastik fi rma sayısındaki azalmanın sür-düğü ve 2013 yılında bir önceki yıla göre fi rma sayısında 2 adetlik düşüşle 15 fi rmanın 500 büyük arasına girdiği belirtildi.

Sanayi kuruluşlarına yönelik genel değerlendirme

İSO 500 listesine yönelik genel değerlen-dirmede, sektör bazında herhangi bir daralma gözlenmediği belirtilen analizde, rekabetçi büyümenin ana dinamosu olan imalat sana-yinin büyüme hızının yüzde 3,8 olarak genel büyümenin altında kalmasının dikkat çekici bir olgu olduğu vurgulandı. Ciroların artmasına rağmen karlılıktaki düşüş, üretici fi yatlarının, tüketici fi yatları artış oranının altında kalması-nın önemine vurgu yapıldı. Analizde, “Ülkemiz-de özel sektör sanayi kuruluşları borçlanmaya devam etmektedir. Özel sektörün borçlarının

artması aslında ülke ekonomisi için önemli bir kırılganlık faktörüdür. İmalat sanayiinin ihra-cat performansında da gerileme görülmek-tedir. AB ülkelerinde yaşanan durgunluğun olumsuz etkisi sektörün ihracat performansını olumsuz etkilemiştir” bilgisine yer verildi.

Plastik sektörü değerlendirmesi

PLASFED analizine göre, İSO 500 içindeki fi rmaların, toplam plastik sektörü içindeki pay-larındaki düşüş de (sayıdaki azalmanın etkisi ve KOBİ’lerin toplam içindeki ağırlığının artma-sına bağlı olarak) devam etti. Bir önceki yılda, İSO 500 içindeki plastik sektörü fi rmaları, top-lam plastik üretiminin yüzde 10’unu oluşturur-ken, 2013 sonunda bu pay yüzde 8’e geriledi. Toplam ihracattaki payları da, 2012’de yüzde 18 seviyesindeyken, 2013’te yüzde 15’e düş-tü.

PLASFED incelemesinde, İSO 500 için-deki plastik sektörü fi rmalarının sayısındaki azalmaya da bağlı olarak bazı performans gös-tergelerinde gerileme yaşandığı tespit edildi. Bu kapsamda, 15 plastik fi rmasının 2012’ye kıyasla (cari fi yatlarla) toplam üretimden sa-tışlarında yüzde 7, satış hasılatlarında yüzde 9 artış görülürken, brüt katma değerlerinde yüzde 10, öz sermayelerinde yüzde 27, net aktifl erinde ise yüzde 12 düşüş görüldü. En yüksek düşüş, yüzde 123 ile dönem karlarında

yaşandı ve vergi öncesi dönem karı, negatif (zarar) 43 milyon TL oldu. İSO 500, plastik fi r-malarının ihracatları yüzde 16 ve çalışan sayı-ları da yüzde 11 azaldı.

-Karlılık oranları ve fi nansal oranlar

Analizde, İSO 500 içindeki fi rmaların kar-lılık oranlarına ilişkin bilgiler de yer aldı. Buna göre, satış karlılığına ilişkin olarak kapsamdaki fi rmaların satış karlılığı ve net aktif karlılığının bir önceki yıla göre yüzde 5’ten yüzde 3’e ge-rilediği bilgisine yer verildi. Özsermaye karlılı-ğına ilişkin olarak ise “2012 yılında, özsermaye karlılığı imalat sanayi ilk 500 fi rmada yüzde 15’den yüzde 12’ye inerken, plastik sektörün-de ilk 500’e giren fi rmaların yüzde 14’ den yüz-de 9’a gerilediği görülmektedir. 2013 yılında plastik sektörünün Özsermaye Karlılığı imalat sanayiindeki gerilemeden daha fazla gerçek-leşmiştir” bilgisine yer verildi.

Analizde, İSO 500 içindeki plastik sektörü fi rmalarının fi nansal oranlarına ilişkin bilgiler de yer aldı. Bu kapsamdaki fi rmaların kısa va-deli borç ödeme güçlerine yönelik veri sunan cari oranları (dönen varlıklar/kısa vadeli borç-lar) yüzde 155 ile 2012 yılı düzeyinin altında kaldı ancak bu oran imalat sanayii ortalaması-na yakın olarak gerçekleşti.

PLASFEDDERGİ

17

Plastik Sektöründe İlk 500’e Giren FirmalarınPerformans Değişimleri ( 2013 / 2012 ) ( Milyon TL ) Performans Değişimi ( % )

Plastik Sektörü İSO 500 2013 / 2012

2012 2013 2012 2013 Plas. Sektörü İSO 500 Üretimden Satışlar (Net) 5.086 5.435 353.699 383.036 7 8 Satış Hasılatı (Net) 5.521 6.043 423.621 454.991 9 7 Brüt Katma Değer 559 501 118.804 131.008 -10 10 Öz Sermaye 1.326 970 169.534 179.400 -27 6 Net Aktifl er 3.637 3.219 359.483 418.177 -12 16 Dönem Karı (Vergi Öncesi) 182 -43 24.192 22.137 -123 -8 İhracat (1.000 $) 842 709 63.712 63.298 -16 -1 Çalışan Sayısı (Kişi) 8.056 7.174 596.055 613.822 -11 3

PANO

Kapsamdaki plastik sektör fi rmalarının toplam varlıklarının 2012 yılında yüzde 62’si dış kaynaklarla fi nanse edilirken bu oran 2013 yılında yüzde 65’e yükseldi. Bu oran İSO 500 ortalaması olan yüzde 57’nin üstünde gerçek-leşti. Sektör, ortalamanın üzerinde borçlandı. Sektörün toplam borçlar/özsermaye oranının da genel imalat sanayii ortalamasının bir hayli üzerinde olmasına dikkat çekildi.

Kapsamdaki fi rmaların, 2012’de yüzde 42 olan kısa vadeli fonlama oranı 2013 yılın-da yüzde 67’ye çıkarak 25 puan artış göster-di. 2013 yılında toplam varlıkların kısa vadeli borçlarla fonlanma oranı, plastik sektöründe genel imalat sanayine kıyasla 2 puan yüksek olarak gerçekleşti.

Sektörün yatırımlarında özsermaye kullanma eğilimine ilişkin olarak ise rapor-da, “2013 yılında plastik sektöründeki ISO ilk 500’e giren fi rmalarda öz sermaye yetersizli-ğinin sürdüğü ve yetersizliğin 45 puan arttığı, başka bir değişle öz sermaye yetersizliğinin önemli ölçüde yükseldiği görülmektedir. Plas-tik sektöründe 2013 yılında öz sermaye yeter-sizliği, genel imalat sanayindeki 500 fi rma or-talamasından 45 puan daha büyüktür” bilgisi verildi.

İSO 500 imalat sanayii-plastik sanayii kıyaslaması

PLASFED incelemesinde plastik sektö-rü fi rmalarının, İSO 500 2013 içindeki imalat sanayisi fi rmalarıyla karşılaştırmasına da yer verildi.

Buna göre İSO 500 içinde plastik sektörü fi rmalarının aldığı pay oranları şöyle:

• Üretimden satışlarda yüzde 14, • Net satış hasılatlarında yüzde 1,3 • Yaratılan brüt katma değerde yüzde 0,4• Öz sermaye toplamlarında yüzde 0,5

• Net aktifl er toplamında yüzde 0,8• Vergi öncesi dönem karında yüzde 0,2• Toplam ihracatta yüzde 1,1• Ücretle çalışanlar toplamında yüzde 1,2

Selçuk Aksoy: Sektör için büyük fi rmaların varlığı da önemli

Analize yönelik bir değerlendirme yapan PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Ak-soy, plastik sanayisinin kendi dinamikleri ne-deniyle KOBİ ağırlıklı bir yapıda olmasının do-ğal görüldüğünü ancak verimlilik, dış piyasada

rekabet vb. unsurlar nedeniyle büyük fi rmala-rın belirli bir oranda ağırlığının bulunmasının da şart olduğunu vurguladı. Aksoy, “Sektörün genel yapısı içinde KOBİ’lerin ağırlığının art-ması doğaldır, ancak düşük kar marjı ve ağır rekabet koşullarının yaşandığı bir ortamda, dış pazarlarda varlığımızı sürdürebilmemiz, sektörümüzün yapısal hammadde sorunuyla birleşince verimliliğin ön plana çıktığı, büyük fi rmalara sahip olmamız gerçeğini de gözler önüne seriyor” dedi. Aksoy, karlılıklardaki dü-şüşün önemine işaret ederek, kısa vadede ucuz hammadde teminine yönelik kamu poli-tikası uygulanmasını istedi.

İSO 500 2013 LİSTESİNDEKİ PLASTİK SEKTÖRÜ FİRMALARIİSO 500 2013 sırası Kuruluşlar

102 Naksan Plastik ve Enerji San. ve Tic. A.Ş. 143 Korozo Ambalaj San. ve Tic. A.Ş. 203 Pakpen Plastik Boru ve Yapı Elemanları San. ve Tic. A.Ş. 210 Köksan Pet ve Plastik Ambalaj San. ve Tic. A.Ş. 223 Polinas Plastik San. ve Tic. A.Ş. 229 Süper Film Ambalaj San. ve Tic. A.Ş. 257 Vatan Plastik San. ve Tic. A.Ş. 289 Kalde Klima Orta Basınç Fittings ve Valf Sanayi A.Ş. 295 Adopen Plastik ve İnşaat Sanayi A.Ş. 302 Elif Plastik Ambalaj San. ve Tic. A.Ş. 306 Polibak Plastik Film San. ve Tic. A.Ş. 320 Ege Profi l Tic. ve San. A.Ş. 451 Sunjüt Suni Jüt San. ve Tic. A.Ş. 476 Form Sünger ve Yatak San. Tic. A.Ş. 477 Georg Fischer Hakan Plastik Boru ve Profi l San. Tic. A.Ş.

PLASFEDDERGİ

18

Plastik sektöründen 19 fi rma İSO İkinci 500 listesinde, dönem karları zarara dönüştü

PLASFED, İstanbul Sanayi Odası tarafından hazırlanan Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde, plastik sektöründen 19 fi rma yer aldığını açıkladı. Firmaların dönem karlarında ciddi düşüş gö-rülürken, diğer performanslarında iyileşmeler yaşandı. Listede yayınla-nan veriler üzerinden fi rmaların performansını değerlendiren bir analiz yayınlayan PLASFED, plastik fi rmalarının ikinci 500 büyük listesindeki diğer imalat sanayii fi rmalarından daha yüksek oranda satış hasılatı büyümesi sağladıklarını belirtti.

PLASFED, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesine yönelik yaptığı analizde, 2013 yılında 2012 yılına kıyasla, ISO sıralamasında ikinci 500 içine giren plastik fi rmalarının; üretimden satışları, satış hasılatları, öz kaynakları, aktif toplamları ve ihracatları, imalat sanayii ikinci 500 fi rmanın toplamındaki artıştan daha bü-yük artış gösterdiğini tespit etti. İSO Birinci 500 listesindeki göreli olarak büyük plastik fi rmalarının performansı ise diğer fi rmalara kıyasla daha düşük kalmıştı. İSO İkinci 500 plastik fi rmaları, Birinci 500 fi rmalarında oldu-ğu gibi karlılıkta ciddi sıkıntı yaşadı. Firmaların dönem karları önemli ölçüde gerileyerek 2012 yılında 2,5 milyon TL olan ortalama dönem karı 300 bin TL ortalama za-rara dönüştü.

PLASFED analizin-de, ikinci 500 listesine giren fi rma sayısının bir önceki yıla göre bir adet artarak 19’a çıktığı belirtildi. Buna rağmen sayının 2011’de ulaşılan toplam 26 sayılık zir-venin gerisinde olması dikkat çekti. Bu sayıyla plastik sektörü listeye giren diğer sektörlerin

bir hayli gerisinde kaldı. Listeye, gıda sektö-ründen 105, tekstil sektöründen 78 fi rma gir-di. Sayı olarak plastik sektörünün oranı yüzde 3,8’de kaldı.

Analizde, yıllık olarak fi rma sayısındaki değişimleri bertaraf etmek için toplam veriler fi rma başına bölünerek performans kıyasla-ması yapıldı. Plastik sektöründen ikinci 500’e giren fi rmalar, cari fi yatlarla değerlendirildi. Buna göre, İSO İkinci 500 içindeki plastik fi r-malarının üretimden satışları yüzde 79 arttı, net satış hasılatları yüzde 74, brüt katma de-ğerleri yüzde 21, öz sermayeleri yüzde 117, net aktifl eri yüzde 47, ihracatları yüzde 22 arttı.

İkinci 500 içindeki plastik fi rmalarının ça-lışan sayılarında da ciddi düşüş görüldü. Firma-ların çalışan sayısı yüzde 21 geriledi.

Toplam plastik sektörü içindeki paylar

İSO İkinci 500 içindeki 19 fi rmanın 2013 yılında, 1,2 milyar dolarlık üretim ve 426 mil-yon dolar (yüzde 35’i ) ihracat yaptığı belirtilen raporda, aynı dönemdeki toplam plastik ma-mul üretiminin 34,4 milyar dolar olduğu be-lirtildi. Toplam plastik mamul imalatının yüz-de 4’ünü toplam sektör mamul ihracatının da yüzde 9’unu gerçekleştirdiği vurgulandı.

Karlılıklarda ciddi düşüş

Dönem karlılığının düştüğü 19 fi rmanın diğer karlılık performansları hakkında da bilgi verdi. İSO İkinci 500 içindeki 19 plastik sektörü fi rmasının, ortalama satış karlılığı bir önceki yıl olan 2012’deki yüzde 4,6’dan yüzde 2’ye indi. Analizde, “2013 yılında, plastik sektörü ikin-ci 500’e giren fi rmaların genel imalat sanayi ikinci 500 fi rma ortalamasına kıyasla yüzde 1,2 düşük satış karlılığı gösterdiği ve 2012 yı-lına kıyasla satış karlılıklarının önemli ölçüde gerilediği görülmektedir” denildi.

Net aktif karlılığına ilişkin olarak ise, 2013 yılında listedeki bütün imalat sanayii şirket-lerinde 2012’deki yüzde 5,4 oranından, yüz-de 3,1’e düşerken, plastik fi rmalarında yüzde 5,2’den, yüzde 2,3’e indiği belirtildi.

Özsermaye karlılığında da benzeri bir du-rum yaşandığı, listedeki imalat sanayii şirket-lerinde öz sermaye karlılığının 2012’deki yüz-de 13 oranından, yüzde 8’e gerilediği, plastik sektörü fi rmalarında ise yüzde 14 oranından yüzde 6’ya indiği, plastik sektörü fi rmalarının diğer imalat sanayii fi rmaları ortalamasının yüzde 1,7 altında öz sermaye karlılığı ile çalış-tıkları

PANO

Plastik Sektöründe İlk 500’e Giren FirmalarınPerformans Değişimleri ( 2013 / 2012 ) ( Milyon TL ) Performans Değişimi ( % )

Plastik Sektörü İkinci 500’e Giren Firmalar İmalat Sanayi II 500 Toplamı2011 2012 2013 2013/ 2012 2011 2012 2013 2013/2012

Üretimden Satışlar (Milyon TL) 91,7 69,4 123,8 78,5 99,9 106,8 127,3 19,2 Satış Hasılartı (Milyon TL) 102,3 81,3 141,5 74,1 112,0 120,6 147,2 22,0 Brüt Katma Değer (Milyon TL) 10,9 9,8 11,8 20,5 15,1 15,7 29,7 88,8 Öz kaynak (Milyon TL) 23,0 17,3 37,5 117,2 35,2 38,0 55,8 47,1 Aktifl er (Milyon TL) 69,7 61,0 89,9 47,4 91,2 93,9 143,9 53,2 Dönem Karı (Milyon TL) 1,1 2,5 -0,3 - 3,2 4,7 4,4 -5,5 İhracat ( Milyon $) 8,1 8,0 22,4 180,0 16,0 16,9 20,0 18,4 Çalışan (Kişi) 252 436 344 -21,0 369,5 369,5 369,5 0,0

Sadece Mühendislik Plastikleri

Eurotec, standart ürünlerde rekabetçi,

Çözümler

Takviyeli

Alev Geciktiricili

Renkli

PLASFEDDERGİ

20

PANO

arasında. Yüksek asit direnci ve kolay işle-nebilir olması nedeniyle inşaat sektöründen ev eşyalarına, akü vb. sanayi mamullerine, otomotive kadar çok geniş bir alanda kulla-nılıyor. Plastik sektörü, mamul bazında dış ticaret fazlası veren ve ülke ihtiyacının nere-deyse tamamını karşılayan bir üretim gücüne erişti. Sektörümüzün dış ticaret açığı ham-maddeden kaynaklanıyor. Bunun da nedeni ülkemizde ihtiyacımızı karşılayacak kadar hammadde üretilmemesi. Türkiye’de üretilen bütün hammadde sadece iç pazara satılsa dahi ihtiyacımızın çok küçük bir miktarı karşı-lanacak” dedi.

Selçuk Aksoy, başta polipropilen olmak üzere yatırımcıların özendirilmesi ve ham-maddenin Türkiye içinde üretimi için kap-samlı bir yaklaşımla destek paketi oluştu-rulması gerektiğine dikkat çekerek, “Plastik hammaddesi üretmek demek büyük miktar-larda ve kesintisiz ham petrol ya da doğalgaz çekilmesi demek. Bu ölçekte bir yatırım için ham petrol tedarikinden plastik mamule ka-dar kapsamlı ve bütüncül bir planlamaya ih-tiyaç var. Plastik sektörü olarak bu çalışmayı yapmaya biz hazırız” dedi.

Polipropilen hammadde ithalat bağımlılığı yüzde 96’ya yükselebilir!

PLASFED raporuna göre, Türkiye’nin polipropilen üretimi son 5 yıl içinde yüzde 4 oranında azaldı. İthalat ise yüzde 11 oranında yükseldi. İç tüketim ise yüzde 10 arttı.

PLASFED, hazırladığı “Dünya ve Türki-ye Polipropilen Raporu”nda Türkiye’nin bu ürün için cazip bir yatırım pazar durumuna geldiğini vurguladı. Geleceğe yönelik yapılan projeksiyonda da tüketimin artmaya devam edeceği ve miktar bazında 2018 yılı itibariyle 3 milyon tonu geçeceği tespit edildi. Bu du-rumun sadece Türkiye için değil, Dünya için de geçerli olduğu ve talebin arttığı belirti-len PLASFED raporunda, çok sayıda ürünün üretilmesinde kullanılan bu hammaddeye talebin Türkiye’de Dünyadan daha hızlı yük-seldiği belirtildi.

Türkiye ithalatta Dünyanın üç ülkesinden biri

Türkiye’nin miktar bazında dünyanın ikinci, değer bazında da üçüncü büyük itha-latçı durumunda olduğu belirtilen raporda, yeni yatırım olmaması ve mevcut eğilimle-rin devam etmesi halinde, bu hammaddede dışa bağımlılığın yüzde 96 seviyesine kadar yükseleceği kaydedildi. Türkiye’nin 2013 yılı sonu itibariyle ithalatta değer bazında 2 milyar 974 milyon dolar ile dünya üçüncüsü,

miktar bazında ise 1 milyon 760 bin ton ile dünya ikincisi olduğu vurgulanan raporda, gelecek dönemde de bu ağırlığın devam et-mesinin beklendiği vurgulandı.

Raporda, Türkiye’de polipropilen tüke-timinin proses tiplerine göre tüketiminde fi -berin yüzde 22 ile en büyük payı olduğu kay-dedilirken, levhanın yüzde 19 ile ikinci, fi lm ve ekstrüzyon kaplamanın yüzde 15 ile üçüncü büyük proses tipini oluşturduğu vurgulandı. Şişirme toplam tüketimden yüzde 3 pay alır-ken, bunların dışındaki tüm proses tiplerinin toplam payı yüzde 21 düzeyinde olduğu bil-gisine yer verildi.

“Türkiye üretim için uygun”

Raporu değerlendiren PLASFED Yöne-tim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, Petkim’in tek üretici olduğu Türkiye’de, bütün üreti-min toplam talebin çok küçük bir miktarını karşılayabildiğini hatırlattı. Sektörün zorunlu olarak hammadde ithal ettiğini vurgulayan Aksoy,“Polipropilen, plastik ürünlerin üre-timinde kullanılan en önemli hammaddeler

Türkiye, polipropilende 2.9 milyar dolar ithalatla üretim yatırımı açısından cazip

PLASFED tarafından hazırlanan, Türkiye plastik sektörünün en fazla kullandığı hammaddelerden biri olan polipropilende, 2013 yılı sonu itibariyle yıllık 2 milyar 974 milyon dolarlık ithalat seviyesine ula-şıldığı belirlendi. Bu veriler ışığında Türkiye’nin polipropilen hammadde üreticileri açısından cazip hale geldiği vurgulandı.

PLASFEDDERGİ

21

Mevcut veriler ışığında, 2014-2018 dö-nemi sonunda, polipropilen iç pazar talebinin 3 milyon tona çıkacağı, yerli üretimin yüzde 20’ sinin ihraç edilmesi ve mevcut üretim kapasitesinin ve kapasite kullanımının deva-mı halinde ithalat bağımlılığının 2018 yılında en az yüzde 96 seviyesinde olacağı belirtil-di. Raporda, Türkiye’nin 2013 sonu itibariyle polipropilen üretim kapasitesinin 144 bin ton olduğu da ayrıca hatırlatıldı.

Raporun değerlendirme bölümünde ise Türkiye’nin son 5 yıl içinde yapmış olduğu toplam polipropilen ithalatı miktar bazında yılda yüzde 11, değer bazında da yüzde 21 arttışla, 2013 yılında 1,8 milyon tona ve 2,9 milyar dolara ulaştığı hatırlatıldı. İhracatın ihmal edilebilir düzeyde olduğu belirtilen ra-porda, dış ticaret açığının son 5 yılda miktar bazında yılda ortalama yüzde 11, değer ba-zında da yılda ortalama yüzde 21 artışla 2013 yılında 1,7 milyon tona ve 2,9 milyar tona çık-tığı belirtildi.

Raporda, “Türkiye plastik sektöründeki hızlı gelişime paralel olarak, sektörün polip-

ropilen tüketimi de hızlı bir artış trendi gös-termiş ve 2009 – 2013 yıllarını kapsayan son 5 yılda ortalama yüzde 9,5 oranında artmıştır.

2009 yılında 1 milyon 287 bin ton olan tüketim 2013 yılında yüzde 44 artarak 1 mil-yon 848 bin tona çıkmıştır. Yapılan tahminler, 2018 yılında polipropilen iç pazar talebinin 3 milyon tona çıkacağını, yerli üretimin yüzde 20’ sinin ihraç edilmesi ve mevcut üretim ka-pasitesinin ve kapasite kullanımının devamı halinde ithalat bağımlılığının 2018 yılında en

az yüzde 96’ya çıkacağını göstermektedir.

Türkiye dünyanın önemli Polipropilen ithalatçısı ülkelerinden biridir. Plastik sektö-ründeki hızlı büyüme trendi, polipropilen iç talebinin de hızla artmasına neden olmakta-dır. Ancak yerli üretim bu talebi karşılamaktan uzaktır. Bu açıdan bakıldığında, Türkiye’nin polipropilen üretimi için mevcut veya muh-temel petrokimya tesisleri için çok önemli bir pazar niteliği taşıdığı görülmektedir” denildi.

Türkiye’de Toplam Polipropilen Arz ve Talep Gelişim Tahmini (miktar bazında)

(1000 Ton) 2013 CAGR % 2014 2015 2016 2017 2018

Üretim 109 -4,1 115 122 130 137 144

İthalat 1.760 10,5 1.944 2.148 2.374 2.623 2.899

İhracat 21 -2,3 23 24 26 27 29

İç Pazar Tüketimi 1.848 9,5 2.036 2.246 2.478 2.733 3.014

İthalat / İç Tüketim 95,2 95,5 95,6 95,8 96,0 96,2

İhracat / Üretim 19,1 20,0 20,0 20,0 20,0 20,0

İhracat / İthalat 1,2 1,2 1,1 1,1 1,0 1,0

Dış Ticaret Açığı -1.739 -1.921 -2.124 -2.348 -2.596 -2.870

PLASFEDDERGİ

22

de Hazine Müsteşarlığı’ından uygun görüş alınır hükmü nedeniyle kredi mahsup işlemleri yapı-lamadığından OSB’ler kredi borçları olmaması-na rağmen borçlu gibi görülerek faiz ve banka komisyonu ödemek zorunda kalmaktalar,- OSB’lerin tükettikleri elektrik bedelleri üzerin-den alınan TRT payı, belediye tüketim vergisi gibi fonların ve TEİAŞ’ın uyguladığı kalite hiz-met bedeli tahsilatının kaldırılması

OSBÜK Başkanı Cahit Nakıboğlu, OSB’lerin çalışmalarını kolaylaştırmak için yapılan

Yapı Denetim Ücretlerinde yüzde 75 in-dirim, fi nansal kiralamadaki KDV düzenlemesi, OSB’lerin kamulaştırma yapabilmesine yönelik Anayasa Mahkemesi iptaliyle doğan boşluğun doldurulması, İl Özel İdaresi lağvedilen 30 ildeki özel idare hisselerinin Yatırım İzleme Koordi-nasyon Başkanlıklarına devredilmesi uygula-maları için de teşekkür etti.

Nakıboğlu konuşmasını, “üreten ve üret-tikçe büyüyen Türkiye’nin 2023 ekonomik hedefl erini gerçekleştirme yolunda lokomotif görevi yapan OSB’lerimiz de üretim ve istihda-mı arttırarak faaliyetlerine devam edeceklerdir” sözleriyle tamamladı.

lerini belirterek, organize sanayi bölgelerinin cazibesinin artırılması için öneriler sundu. Yal-çındere bu kapsamda, yatırımcılara taşınma sı-rasında destek verilmesi, iş güvenliği ve sağlığı konusunda örnek tesis modelleri üretilmesini teklif etti. OSBÜK bünyesinde bir iş sağlığı ve güvenliği çalışma komisyonu kurulmasını öne-ren Yalçındere bu konuda bir zirve düzenlen-mesini istedi.

Nakıboğlu: Yapılabilecekler varOSBÜK Başkanı Cahit Nakıboğlu da konuş-

masında bütün OSB’leri güç birliğine çağırdı. Türkiye’nin sanayi alanında üretici kimliğinin öne çıktığını vurgulayan Nakıboğlu, bundaki en önemli paylardan birinin OSB’lerde olduğunu anlattı. Nakıboğlu, OSB’lerin çeşitli uygulama-larla güçleneceğini ve ivedilikle çözülmesini bekledikleri sorunları da şöyle sıraladı: - OSB’lerde doluluk oranlarının artırılması ve cazibe yaratılabilmesi için entegre tesisi, sa-vunma sanayi gibi bazı istisnalar hariç 2 bin metrekareden büyük kapalı alan gerektiren her türlü sanayi yatırımının küçük sanayi siteleri ve OSB’lerde yapılmasının zorunlu haline getiril-mesini,- OSB’lerin yetki yönünden kategorilere ayrıl-masını,- OSB organlarında görev süresinin 4 yıla çıka-rılmasını,- OSB arsaları 5 bin,10 bin,100 bin hatta daha büyük metrekarelerde olduğundan emlak vergileri çok yüksek değerlere ulaşmakta bu nedenle OSB’lerin Emlak Vergisi’nden muaf tu-tulmasını,- OSB imar mevzuatındaki geri çekme mesafe-leri kayba neden olmakta bu konuda düzenle-me yapılması gerektirmektedir,- Tamamen veya kısmen bedelsiz arsa tahsisin-

Organize Sanayi bölgeleri Üst Kuruluşu OSBÜK 12. Olağan Genel Kurulunda, OSB’lerin özendirilmesi istendi. Haziran ayında yapılan Genel Kurulda konuşan OSBÜK Başkanı Cahit Nakıboğlu, çeşitli düzenlemelerle OSB’lerin ca-zibesinin artırılabileceğini vurguladı. Bilim Sa-nayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ise konuşma-sında, OSB’lerin rant kapısı olarak görülmemesi gerekliliğini vurguladı.

Bakan Fikri Işık konuşmasında, “OSB’ler rant elde edilecek yerler değildir. Biz, bu bölge-lerde emlakçılığın değil sanayi üretiminin esas olmasını istiyoruz. Her kim OSB’ye rant ama-cıyla elini uzatırsa bilin ki elini ateşe uzatmış-tır. Biz OSB’leri burada üretim olsun, istihdam olsun, yatırım olsun, ihracat olsun diye zaman zaman gariban köylüden kamu gücünü kulla-narak istimlak ediyoruz. Çoğu zamanda istimlak ettiğimiz rakamlar çok yüksek rakamlar değil. Siz düşünün, benim şehrim Kocaeli’nde bir OSB 8,10, 12 liraya kamulaştırma yapmış ama devlet gücüyle yapmış. Metrekare başına 30-40 lira da alt ve üst yapı yatırımı yapmış. Şimdi gidiyor-sunuz 300 lira, 500 lira, 1000 lira olan yer var. Buna müsaade edemeyiz. Bu kul hakkına girer” dedi.

Fikri Işık, üretim yapmak isteyenlerin OSB’lere ilgi duyması konusunda kararlı olduk-larını belirterek, “Üretim yapmayacaksan sakın girme. Bakın söylüyorum seni orada zarar et-tiririz. Niye? Çünkü biz orayı üretim için tahsis ediyoruz” dedi.

Toplantıda, PGDER-ASLAN OSB Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Yalçındere de söz aldı. Yalçındere, OSBÜK’ün, nitelikli eleman yetiş-tirilmesi yönündeki çalışmalarını destekledik-

OSBÜK Genel Kurulu: OSB’lere yatırım özendirilmeli

Organize Sanayi Bölgele-ri Üst Kurulu 12. Olağan Genel Kurulu’nda, OSB’lere yatırımların özendirilmesi, hatta bazı grup ya-tırımların zorunlu olarak bu böl-gelere yönlendirilmesi önerildi. OSBÜK Başkanı Cahit Nakıboğlu bütün OSB’leri güç birliğine katıl-maya çağırdı. Bilim Sanayi ve Tek-noloji Bakanı Fikri Işık da OSB’lerin rant kapısı olarak görülmemesini istedi.

PANO

PLASFEDDERGİ

23

PAGDER başta havacılık olmak üzere yük-sek güvenlikli sektörlere yönelik üretimlerde aranılan AS 9100 belgesine yönelik proje baş-lattı.

“AS9100 Belgelendirme Projesi” adı veri-len ve katılım sağlanması halinde KOSGEB ile birlikte yürütülecek projeyle, gerekli şartların oluşması halinde fi rmaların hibe desteklerin-den yararlanmaları da sağlanabilecek.

PAGDER’den yapılan açıklamada, Airbus, Boeing, GEAE ve Rolls-Royce gibi lider hava-cılık üreticilerinin ve savunma sanayii şirketle-rinin tedarikçilerinde bu belgeyi aradığı hatır-

PAGDER plastik sanayicilerini havacılık ve savunma sektörüne hazırlamak için proje geliştirdi

PANO

latıldı. PAGDER’in plastik fi rmalarına bu belge konusunda katkı vermek için projeyi başlattığı belirtilen açıklamada, “PAGDER - KOSGEB iş-birliği ile başlatılacak projede yer almaya davet ediyoruz. KOSGEB Tematik Proje Destek Prog-ramı kapsamında proje grubunda yer alacak fi rmalarımız yüzde 50 oranında hibe desteğin-den faydalanabilecekler” denildi.

Açıklamada, havacılık sektörünün hata konusunda çok belirgin ve katı kalite stan-dartları olduğu hatırlatılarak, “ Bu bağlamda havacılık sektöründe rekabetçi olmak ya da sektöre girip pazar çeşitliliğini genişletmek isteyen herkes için sivil veya askeri tüm hava-cılık sektöründe uygulanabilirliği olan AS/EN/JISQ 9100 Belgesine sahip olmak ise bir gerek-liliktir” ifadesi kullanıldı.

AS 9100 Belgesinin “Havacılık Kalite Yö-

netim Sistemi Standardı” olduğu, savunma ve uzay sanayi ile ilgili üretim yapan taşeron ve tedarikçi fi rmalar için uluslar arası referans niteliği vurgulanan açıklamada, “ISO 9001 - 2008 kalite yönetim sistemi standardı baz

alınarak geliştirilmiş bu standart ISO 9001 - 2008 standardından farklı olarak havacılık sektörü ile ilgili çalışan fi rmaların uyması gere-ken kuralları belirlemektedir. PAGDER - KOS-GEB işbirliği ile gerçekleştirilecek proje sonu-cunda proje katılımcılarının AS/EN/JISQ 9100 Belgesi almak için tüm gereklilikleri sağlanmış olmaları ve belgelendirme başvurusu yapa-bilecek yeterliliğe erişmiş olmaları hedefl en-mektedir” bilgisine yer verildi.

AS/EN/JISQ 9100 standardının havacılık yanında, dağıtım zinciri olarak ekipman tasarı-mı ve üretiminde, havaalanlarının ve havayol-larının operasyonlarında, yedek parçaların te-mini ve bakımında, uçuş operasyonları ve mal nakliyatında, yeni malzeme ve parça üreten şirketlerde, bakım ve onarımları yerine getiren şirketlerde ve dağıtım ve satış merkezleri için de aranabildiği belirtildi.

Projeye katılmak isteyen fi rmaların Ekim ayına kadar PAGDER ile iletişime geçebileceği belirtildi.

PLASFEDDERGİ

24

PAGEV-PAGÇEV ve Beşiktaş Belediyesi’nin “Mutlu Balıklar” projesi başladı

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliş-tirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV) geri dönü-şüm işletmesi olan PAGÇEV ve Beşiktaş Bele-diyesi, İstanbul Boğazının yüzey temizliği için proje başlattı. “Mutlu Balıklar” projesinin baş-langıcı nedeniyle İstanbul Kuruçeşme Arena’da yapılan törende konuşan PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, “sorumlu endüstri” anlayışı içinde hare-ket ederek projeyi uyguladıklarını kaydetti.

Proje kapsamında ne yapılacak? “Mutlu Balıklar” projesi av yasağının uygu-

lanmasının ardından fi ilen başladı. Uygulamada balıkçılar kendi teknelerine takılan özel bir ağ ile deniz yüzeyindeki her türlü atığı toplayarak geri dönüşüm sürecine sokacaklar. Geri dönü-şümü mümkün olmayan atıklar çimento fab-rikalarında yakıt olarak kullanılacak. Av yasağı olduğu için balıkçılar bu faaliyetleriyle ek gelir kazanma fırsatı bulmuş olacak. Uygulamada kullanılan ekipman denize, çevreye ya da balık-lara herhangi bir zarar vermeyecek şekilde ta-sarlandı. Balıkçılar da kullanımı son derece kolay ekipmanlarla ilgili eğitim aldı.

Projenin, PAGEV’in de üye bulunduğu Av-rupa Plastik İşleyicileri Birliği (European Plas-tics Converters - EuPC) tarafından Avrupa’da başlatılan Waste Free Oceans-WFO (Atıksız Denizler) girişiminin bir uzantısı olduğu belir-tildi. WasteFree Oceans-Atıksız Denizler gi-rişimi, Avrupa, ABD’ye, Uzakdoğu-Hindistan, Ortadoğu-Afrika’da çeşitli girişimlerini sürdü-rüyor.

PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu: Sorumlu endüstri

Projenin başlaması nedeniyle düzenlenen törene PAGEV ve WFO Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Başkanı Yavuz Eroğlu, WFO Eş Başkanı Bernard Merkx, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Seba-hattin Dökmeci ile Beşiktaş Belediye Başkanı Av. Murat Hazinedar katıldı.

PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, plastik sa-nayicilerinin “sorumlu endüstri” bilinci içinde hareket ettiğini vurgulayarak, PAGEV’in geri dönüşüm alanında çalışan kuruluşu PAGÇEV’in ve Mutlu Balıklar projesinin bu anlayışın ürünü

olduğunu anlattı. Eroğlu, “Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede yaşıyoruz ve denizlerimizi ka-rasal atıklardan arındırmak için bu projeyi haya-ta geçirdik. Geçtiğimiz yıl ilk adımı Büyükada’da atmıştık ve bu yıl Beşiktaş Belediyesi ile işbirliği yaptık. Mutlu Balıklar etkinliğinin en önemli özelliği projeyi Avrupa’dan ülkemize taşımış ol-mamız. Zira denizlerdeki kirlilik maalesef sade-ce ülkemizin sorunu değil tüm dünya denizleri bu tehdidin altında. Proje ile en önemli kazanım çevre için olurken, aynı zamanda av yasağı dö-neminde balıkçılarımıza da ekonomik bir katkı sağlanmış olacak. Bugün başlattığımız temizlik hareketine ilk etapta Beşiktaş Belediyesi ile bir-likte İstanbul’da devam etmek istiyoruz. Ancak hedefi miz ülkemizin kuzey, güney ve batısın-daki tüm kıyılarına ulaşmak” dedi.

WFO Eş Başkanı Bernard Merkx de konuş-

masında, denizlerdeki atıkların yüzde 80’inin karasal atıklardan oluştuğunu vurgulayarak, dört yıl önce Avrupa’da başlayan Türkiye ve tüm dünyaya yayılan Mutlu Balıklar projesi ile yüzey atıklarının temizlenmesi konusunda önemli bir adım atıldığını belirtti. Çevreye yö-

nelik projelerde kamu ve özel sektör işbirliği-nin kritik önem taşıdığının altını çizenMerkx, 2013 yılında denizlerin temizliği konusunda Birleşmiş Milletler önderliğinde “Akdeniz Eylem Planı”nı imzaladıklarını ve bu doğrultuda planın eyleme dönüştürülmesi konusunda çalışmala-rın sürdüğünü sözlerine ekledi.

“Mutlu Balıklar” projesine verdikleri des-teği belirten T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Seba-hattin Dökmeci ise denizlerde 6,5 milyon ton atık bulunduğunun tahmin edildiğini belirte-rek, Bakanlık olarak “Deniz Çöpleri Stratejik Eylem Planı”nı yürürlüğe koyduklarını, PAGEV-PAGÇEV’in uygulamasından da memnuniyet duyduklarını kaydetti.

Beşiktaş Belediye Başkanı Av. Murat Hazi-nedar da konuşmasında “Gelişen sanayi, artan nüfus gibi etkenlerle dünyamızdaki çevre kir-liliği her geçen artıyor. Denizlerimiz de bu kir-lenmeden direkt olarak etkiliyor. Özellikle kıyı-lardaki atıkların çevre boyutu çok önemli ancak görsel kirliliği de göz ardı edemeyiz. Temizlik için kıyılarımızda çeşitli etkinlikler yapılıyor. Bu anlamda PAGEV-PAGÇEV’in söz konusu projeyi bizlerle birlikte uygulamaya sokmasında mutlu-luk duyuyoruz. Bugün uygulamalı gördüğümüz projenin teknik boyutu üzerinde geliştirme ya-pılması gerekiyor. Bu anlamda PAGEV ile çalış-malarımızı sürdürmek istiyoruz” dedi. Törende, konuklarla birlikte Boğazda uygulama da ger-çekleştirildi ve yüzey temizliği yapıldı.

PANO

PLASFEDDERGİ

25

Avrupa Birliği’nin en önemli iş örgütle-rinden olan Avrupa Plastik Mamul Üreticileri Birliği (EuPC) genel kurulunda KOBİ’lerin güç-lendirilmesi tartışıldı. Genel Kurulda seçim de yapıldı ve Michael Kundel yeni başkan oldu.

Brüksel’de yapılan genel kurulda sek-törün yapılanması tartışıldı. Michael Kundel, KOBİ’lerin AB ekonomisinin en önemli unsur-larından biri olduğunu vurgulayarak “Yeni dö-nemde bu şirketler için daha çok çalışacağız ve işgücü, enerji maliyeti ve Avrupa’daki plastik dönüştürücülere hammadde temini konuları-na yoğunlaşacağız” dedi.

50 bin fi rmayı temsil eden EuPC’un yeni dönem başkanlığına seçilen Michael Kundel gelecek dönem gündemi hakkında da bilgi verdi. Bu kapsamda Derneğin KOBİ’ler, işgücü maliyeti, enerji maliyeti ve Avrupa’daki plastik dönüştürücülere hammadde temini üzerine yoğunlaşılacağını kaydetti. EuPC gündemi

Öteyandan, EuPC’nin gündemindeki iler-lemeler, bahar aylarında yapılan toplantılarda tartışıldı. PAGDER temsilcisinin de katıldığı toplantılarda verilen bilgilere göre EuPC gün-deminde takip edilen konulardaki gelişmeler şöyle:

Plastik poşetler: Avrupa Birliği komisyonu tek kullanılmış poşetlerin kullanımdan kaldırıl-masına yönelik bir öneri geliştirdi. AB organ-ları, biyobozunur plastik poşetler ve plastik poşetlerin geri kazınımına yönelik olarak bazı direktifl eri tartışıyor. Plastik atıklarda yeşil sayfa (Green Paper on Plastics Waste)

Belgenin oluşturulması için görüşler toplandı. Gelen önerilerde çevreye zararlı en-

düstrilerde desteklerin azaltılması, toplama ve kaynağında ayrıştırmanın etkinleştirilmesi, geri dönüşüm için daha etkin mevzuat, tüketi-ciye geri dönüşüm bilgisi verilmesinin zorunlu hale getirilmesi. AB komisyonu bu konuda bir rapor hazırlığını sürdürdü.

Plastics Europe: Atık plastikler önemli tartışma konusu

Bu arada, Avrupalı plastik örgütlerinin üst kuruluşu konumundaki Plastics Europe’nin Akdeniz Danışma Kurulu toplantısı gerçek-leştirildi. Toplantıda Avrupa Birliği’nin plastik atıklarının 2020 yılına kadar toprağa gömül-mesinin tamamen ortadan kalkması yönün-de girişimler olduğu bildirildi. Toplantıda, Almanya’nın halen plastik atıkların sadece yüzde 1’ini toprağa gömdüğü belirtilerek, di-ğer ülkelerin de bunu örnek gösterdiği belir-tildi. Örgüt, 2020’de plastik atıklarının yüzde 40’ının geri dönüşümde, sürdürülebilir şekilde geri dönüşümü sağlanamayan yüzde 60’ının ise enerji üretiminde kullanılmasının hedef-lendiğini açıkladı.

Avrupalı plastikçiler KOBİ’lerin güçlendirilmesine çalışacak

PANO

PLASFEDDERGİ

26

PANO

PLASFED işbirliğiyle düzenlenen ICIS-PLASFED Türkiye Polimer Konferansı Ekim’de yapılacak

Dünyanın yedinci büyük plastik üretim kapasitesine sahip hale ge-len Türkiye’de polimer pazarı ve plastik sektörü gelişmeleri geniş kap-samlı bir konferansta tartışılacak. PLASFED ve petrokimya alanında en geniş bilgi ağlarından biri konumundaki İngiltere’de yerleşik ICIS tara-fından düzenlenecek Konferans, Ekim ayında yapılacak. Konferansın amacının, hızla büyüyen Türkiye plastik sektöründe hammadde kulla-nım ve tedarikine yönelik fırsatları ve mevcut durumu tartışmak oldu-ğu kaydedildi.

Türkiye plastik sektörünün çatı örgütü PLASFED, dünyanın en önemli petrokimya bilgi kuruluşu ICIS ile birlikte 27-28 Ekim 2014 günlerinde InterContinental İstanbul’da Türki-ye Polimer Konferansı düzenleyecek.

PLASFED’den yapılan açıklamada, iş-leme kapasitesi olarak dünyanın yedinci ve Avrupa’nın ikinci büyük plastik sektörüne sahip olan Türkiye ekonomisinin geliştikçe plastik kullanan başta ambalaj ve inşaat olmak üzere tüm sanayi sektörlerinin de polimer ihti-yacı hızla arttığı hatırlatıldı.

Açıklamada, bu nedenlerle polimerlerin Türkiye plastik sektörü için çok yönlü öneme haiz duruma geldiği belirtilerek, “2023 yılında 18 milyar dolarlık ihracat hedefi olan plastik sektörümüz, bu gün için plastik hammadde

ihtiyacının yüzde 85’ini ithalatla karşılamakta-dır. Yapılan tahminler önümüzdeki 5 yıl içinde sektörümüzün plastik hammaddelerde ithal bağımlılığının yüzde 95’lere ulaşacağını gös-termekte ve bu açıdan değerlendirildiğinde Türkiye’nin mevcut ve muhtemel petrokimya tesis yatırımları için çok cazip bir yatırım alanı oluşturacağını göstermektedir” denildi.

Konferansın amaçlarının” Hızla büyüyen Türkiye plastik sektöründeki yeni fırsatlara ışık tutmak, sektörün polimer ihtiyacını na-sıl ve nereden daha iyi koşullarla sağlaya-bileceğini tartışmak, Türkiye PE, PP, PVC ve PET polimer sektörlerindeki son gelişmeleri görmek, Türkiye ve diğer bölgeler arasındaki tedarik zorluklarının üstesinden nasıl geline-bileceğini ve bu konularda yeni ticari fırsatları değerlendirmek,Türkiye’deki mevcut ve ge-

lecekteki plastik ürün talebininin değerlendi-rilerek bölgenin polimer işleme sektöründeki yatırım potansiyelini ortaya çıkarmak” olarak sıralandığı açıklamada,Türkiye’nin jeopolitik konumu yanında, plastik sektörünün büyüme-sini ülke büyümesinin üzerinde tutmayı başar-masının da önemi artırdığı kaydedildi.

Konferansın, ulusal ve uluslar arası ko-nuşmacılarla, katılımcılar açısından zengin ve tatmin edici bir şekilde tasarlandığı belirtilen PLASFED açıklamasında, “Uluslararası ICIS – PLASFED Türkiye Polimer Konferansı ; yerli ve yabancı sektör uzmanlarının konferans içeriğindeki konularda yapacağı yorumları din-lemenin dışında, yerli ve yabancı sektör lider-lerinin buluşması, network oluşturulması ve yeni iş imkanlarının kurulması için çok önemli bir fırsat olacaktır” denildi.

Konferansa PLASFED’e üye dernek üye-lerinin erken kayıt dönemi bittikten sonra yüzde 25 indirimle katılabileceği belirtildi. Konferansın konuşma dili İngilizce olarak be-lirlendi ve katılımcılara simültane tercüme im-kanı sağlanacağı vurgulandı.

PLASFED Konferansa ilişkin sponsorluk ve katılım çalışmalarının açık olduğunu duyur-du. Öteyandan, konferansın konuşmacılarının da yer aldığı programı da açıklandı. www.icis-conference.com/TurkishPolymers

PLASFEDDERGİ

27

PANO

1. Gün - 27 Ekim 2014, Pazartesi

8:30 Kayıt ve ağ oluşturma

9:15 PLASFED Başkanı’ nın açış Konuşması

9:30 Doğu Batıyla buluşuyor: küresel petrokimyasal alanda Türkiye’nin konumunu anlama

• Türkiye petrokimyasal pazarı: Avrupa ve Orta Doğu’yla nasıl kıyaslanıyor?• Lojistik bir bakış açısından Türkiye’nin coğrafi konumunun faydalarını ortaya çıkarma• Bölgede yatırım yapma konusunda yeni fırsatların belirlenmesi• Sektörün politik dengesizliğinin etkilerini anlama• Petrokimyasal sektöründe gelecek yıllardaki gelişmenin karşılaştırılması

10:10 Panel tartışması: Türkiye polimer piyasasını keşif

• Türkiye polimer sektöründeki yatırımların son dönemdeki artışını anlama• Üretim alanı analizi: son yıllarda nasıl değişti?• Bölgedeki gelecek plastik talebini tahmin etme• Türkiye, diğer başlıca küresel piyasalara karşı rekabetçi halini nasıl sürdürebilir?

11:00 Sabah içecekleri ve ağ oluşturma

11:30 Bölgedeki PP piyasasının artan gelişimi

• Türkiye’deki mevcut PP talebi analizi: hangi uygulamalar en hızlı şekilde gelişme kaydediyor?• Yerel üretim, nereye kadar talebi karşılayabilir?• Piyasadaki yatırımları keşif: üretim artacak gibi mi?• Güven sağlama: başlıca piyasaların ithalatlarını öne çıkarma

12:00 İran: poliolefi n tedariki için önemli bir bölge

• Bölgedeki poliolefi n üretimini karşılaştırma: mevcut ve gelecek kapasiteler• Ana ihracat piyasası olarak Türkiye’nin etkisini açıklama• Politik engellerin üstesinden gelme: bu ülkeyle ticaret zorluklarını anlama• Türkiye ve İran arasındaki gelecek ticari fırsatların keşfi

12:40 Öğle yemeği ve ağ oluşturma

13:40 Türkiye PVC piyasasını anlama

• Bu ürüne olan talebin artışı• PVC tedariki için Türkiye ne tarafa dönecek?• PVC üretimi konusunda Türkiye polimer piyasasındaki son yatırımların etkisini analiz

14:20 Türkiye PE piyasasında etkili olan faktörleri inceleme

• Türkiye PE tedariki için ana ithalat piyasalarını keşif• Orta Doğu: üretimdeki gelişmelerin Türkiye’ye yapılan ticareti nasıl etkileyeceğini anlama• PE üretimindeki gaz temelli hammaddelerin etkisini değerlendirme

15:00 PET piyasasındaki hızlı büyümenin açıklanması

• Gelecek yıl online olarak yayınlanacak yeni üretim projelerini ortaya çıkarma• Hükümet teşviki: bölgenin PET marketindeki artan yatırımların ardındaki sebepleri anlama• Zayıfl amış yerel satışa dönük taleplere katkıda bulunan faktörleri inceleme• İthalatçıdan ihracatçıya: küresel PET piyasası kapsamında Türkiye’nin konumundaki değişikliği inceleme

15:40 Öğleden sonra içecekleri ve ağ oluşturma

16:10 R-PET’i Türkiye’ye tanıtma: gelişim sağlayacak mı?

• Geri dönüştürülmüş PET lifl erinin kullanımındaki son gelişmeleri keşif • Bu gelişimin ardındaki unsurları anlama: AB politikası ve çok mil-letli kıyafet markalarının çabaları• Bu eğilim, Türkiye’deki ambalaj sektörüne sıçrayacak mı?• R-PET ve işlenmemiş PET: ekonomik olarak hangisi daha çekici?

2. Gün - 28 Ekim 2014, Salı

9:00 Başkanın Açış Konuşması

9:10 Orta Doğu piyasasının parlayan ışığı: Türkiye’nin ideal ticaret ortağı mı?

• Bölgedeki kapasitenin keşfi : ne kadarı Türkiye piyasasına ayrılmış? • Yeni üretim projelerini ortaya çıkarma ve gelecekteki tedariklere etkisini anlama• Temel polimer tedarikçisi olarak bu bölgenin neden diğerlerinden daha çekici olduğunu açıklama• Azerbaycan: Türkiye’ye yaptıkları yatırım stratejilerini anlama

9:50 Avrupa polimer piyasasının rekabetini karşılaştırma

• Mevcut polimer üretim alanını değerlendirme: kısa dönemde planlanan yeni projeler var mı?• Hammadde zorluklarının üstesinden gelme: Avrupa’nın neft bağımlılığı uzun süreli yarışta rekabetçi durumunu etkileyecek mi?• Kıtaya yapılan ithalatlar, bazı bölgeler için uygulanan daha çekici tarifelerle artabilir mi?• Düşüşe geçen Avrupa üretim sektörünün Türkiye üzerindeki etkisini değerlendirme

10:30 İnşaat sektöründen gelen taleplerin incelenmesi

• Ülke altyapısının gelişmesi için Türk hükümetinin son zaman-lardaki teşvikini açıklama• Bunun yerel polimer dönüşüm sektörü üzerindeki etkisini değerlendirme• Denizaşırı inşaat: Orta Doğu’da Türkiye destekli projeleri ortaya çıkarma ve Türkiye polimer sektörü üzerindeki etkisini açıklama• İnşaat sektöründeki büyümenin, nereye kadar özellikli polimerlere ihtiyacı olacak?

11:10 Sabah içecekleri ve ağ oluşturma

11:40 Fleksibl ambalajdaki son gelişmelerin keşfi

• Türkiye fl eksible ambalaj piyasasını açıklama• Son teknolojilere ışık tutma: Türkiye nasıl başı çekiyor?• Bu tür ambalaj için teşvik edici tüketici eğilimlerini inceleme• İhracatçı olarak Türkiye: başlıca hedef piyasaların belirlenmesi

12:15 Kaplamalar ve emülsiyonlar – zorluklar ve fırsatlar

•Kaplama değer zincirindeki sürfaktanlar•Piyasa eğilimlerinin gözden geçirilmesi•Sürfaktan tedarikçileri sektörün gelişmesine nasıl yardımcı olabilir?

12:20 Türkiye polimer sektörüne genel bakış: büyüme sağlanabilir mi?

•Türkiye için ekonomik öngörü: büyüme devam edecek gibi mi?•Bu büyümeyi teşvik eden ana sektörleri belirleme•Polimer sektörünün rolünü anlama•Gelecek beş yıl içinde Türkiye, küresel polimer sektöründe nereye kadar temel aktör olabilir?

13:00 Öğle yemeği ve konferansın kapanışı

16:50 Panel tartışması: Türkiye bağlamında: küresel tedarik ve talep eğilimlerini inceleme

• ABD petrol doğal gazı: bu yeni enerji kaynağının polimer üreti-mindeki yararlarını inceleme• ABD’den Türkiye’ye giden kapasite, Orta Doğu’dan gidenin yerini alır mı?• Propilen üretimindeki azalmayla oluşan zorlukların üstesinden gelme: bu durum, küresel PP piyasasında ABD’nin baskın bir karak-ter olmasını engelleyecek mi?• Asya polimer piyasasındaki gelişmeleri keşif: artan üretim Türkiye piyasasını nasıl etkileyecek?• Bölgeye yapılan tedarik konusunda AB ticaret tarifelerinin etkilerini değerlendirme• Lojistik maliyetinin hesaplanması: bu, Türkiye için gelecekteki ithalat kararlarında tetikleyici bir faktör olacak mı?

17:30 Başkanın kapanış konuşması

PLASFEDDERGİ

28

Yunus KarakaşAnkara�Plastik�Sanayicileri

Derneği�Başkanı

Sağlıklı rekabet, iyi üretim ve profesyonel pazarlama

PlaSTK

Plastik sanayicilerinin büyük bir kısmı KOBİ’lerden oluşuyor. Herkesin aklına esnek, kolay adapte olan ve hızlı hareket eden şirketler olduğu varsayımı hakim. Gelin görün ki du-rum hiç de öyle değil. Küçük şirketler, nitelikli personel, tedarikçilere ve müşterilere ulaşım zorlukları, pazarlama ve yeni ürünlere geçiş zorlukları yaşanıyor. Buna yeni idari zorunlu-luklardan kaynaklı ek maliyet artışları da eklenince bir dizi sorunla karşı karşıya kalıyoruz.

Ancak yakınmak yerine çözüm üretmek için çalışmamız gerekiyor. Bu konuda hız-lı olmak zorundayız. B sorunları aşmanın en önemli yolu birlikte hareket etmek. APSD ve kardeş dernekler, federasyonumuz PLASFED bu yönde bir kurumsal kapasite oluşturmaya başladı. Bizim de ciddi çabalarımız oldu ve yakın zamanda bunların meyvelerini toplamaya başlayacağız.

Öncelikle, acil sorunlarımız arasında bulunan sigorta, iş güvenliği düzenlemelerine uyum konusunda başarılı girişimlerimiz oldu. Paydaşlarımızla birlikte işyerlerinin sigorta sorununu aşmak için ortak hareket edeceğiz. Yaptığımız girişimler sonucu, iş güvenliğine yönelik planlanan KOBİ desteğinden yararlanma sözünü aldık. Buna ihtiyaç olduğu da or-tada.

Değerli meslektaşlarımız,

Pazarlama sorunu gün geçtikçe daha önemli olarak ortaya çıkıyor. Elbette şirketler birbirinin rakibidir ve her zaman işin doğası gereği bir yarış vardır ancak bu yarışın yıkıcı hale gelmemesi gerekli. Yeterli yatırımı yapmamış, ürün yenilemekte ve yeni taleplere uyumda geri kalmış bir yapının, sadece şu veya bu yolla sağladığı ucuzluklarla kendisini de aslında çok zorlayacak yollarla rekabet etmeye çalışmasını anlamak mümkün değil. Sadece plastik sektörü değil, birçok sektörde bu haksız rekabetle karşı karşıya kaldığımız bir gerçek. Buna karşılık dürüst çalışan, etik kurallara uyan şirketlerimizin de zaman zaman zorlandığı da bir gerçek. Profesyonel yöntemlerle hem yurt içinde, hem de yurt dışında pazarlama faaliyet-lerinin yürütülmesi bu şirketlerimiz açısından önemli. KOBİ’ler olarak bu konuda mevcut desteklerden yararlanmak ve yoğunluğu artırılmış yeni destek programları görmek isti-yoruz. Bu programları uygulayabilecek yeterli kurumsal kapasitemiz var. Paydaşlarımızla birlikte UR-GE programları oluşturmak için çalışmaya başladık. Kardeş derneklerimizin bu alandaki faaliyetlerine de katılmamızın yararlı olacağının farkındayız.

Son olarak, sıklıkla vurgulanan nitelikli elemanlara yönelik bir durumdan söz etmek istiyorum. Kalifi ye elemanlara olan ihtiyaç her zaman için var. Verimlilik, iş güvenliği, ürün kalitesi açısından bu hususun önemini anlatmaya gerek yok. Bu konuda sıkıntılarımız ol-duğu da bir gerçek ancak bütün imalat sanayiinde olduğu gibi kalifi ye elemanların işyeri değişim hızı, aslında bu sorunun ne kadar derin olduğunu gözler önüne seriyor.

Ülkemiz ve sektörümüz büyüyor ama büyüme hızındaki yavaşlama eğilimleri de dikka-timizde. APSD olarak sektörümüzde faaliyet gösteren herkese ve ülkemize güveniyoruz, bu güven içinde çalışıyoruz. En büyük sermayemizin de bu olduğunu düşünüyoruz.

Saygılarımızla.

PANO

KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan’dan sektör mensuplarına “plastiği anlatın” çağrısı

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAY-PİDER, üyelerini iftar yemeğinde buluşturdu. Başkan Yusuf Özkan, sektör olarak birlik ve beraberlik içinde hareket ettiklerini ve göste-rilen ilgiden büyük mutluluk duyduğunu vur-guladı.

Özkan, yemeğin ardından yaptığı konuş-mada ise sektör mensuplarına plastik mal-zemeleri her ortamda anlatma çağrısı yaptı. Özkan, “Her yıl geleneksel hale getirdiğimiz iftar yemeğinde yine bir aradayız. Plastik sek-törü devamlı gelişmektedir bu gelişmelere her zaman ayak uyduruyoruz. Bilindiği gibi plastik günlük yaşantımızın olmazsa olmazları ara-sındadır bugün her sektörde plastik kullanımı vardır.

Mesela sağlık sektörü gibi çok önemli bir sektörde enjektörlerden tutunda kalp kapak-çıklarına kadar plastik kullanılmaktadır. Diş protezlerinde plastik kullanılmaktadır. Bu yö-nüyle çağımız plastik ürünlerinin yaygınlaştığı bir çağdır. Bu na rağmen hala plastiğin önemi konusunda şüpheli yaklaşımlar vardır çevreye zarar verdiği gibi komik, hatta trajik ispatlan-mamış iddialar tezler ortaya atılmaktadır. Bun-ları duydukça üzülüyoruz.

Özellikle Türkiye ekonomisine çok büyük katkı sağlayan bu sektörün yıpratılması kim-seye fayda getirmez bu konuda tartışmaya girmek istemiyorum. Ancak plastik sektörünü doğrudan etkileyen asılsız maksatlı yapılan açıklamaların cevabını verip doğrusunu açıkla-makta görevimiz olarak görüyorum” dedi.

PLASFEDDERGİ

29

PANO

Bilim Sanayi Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Plastik, Kauçuk ve Kompozit Alt Komitesi’nin Haziran ayında yapılan toplantısında, çevre ve geri dönüşüme yönelik gündem ön plana çıktı. Toplantıda, Kompozit Sanayicileri Derneği Ge-nel Sekreteri İsmail Hakkı Hacıalioğlu dernek olarak Avrupa Kompozit Sanayi Birliği (EUCIA) yönetim kuruluna seçildiklerini ve PLASFED bünyesine katıldıklarını açıkladı. Hacıalioğlu, ayrıca kompozitin en önemli girdisi olan cam elyaf fabrikasında yaşanan grevin sektörü tedirgin ettiğini ve en kısa sürede uzlaşma sağlanmasını beklediklerini sözlerine ekledi. PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu da konuşmasın-da PLASFED ve PAGDER’in de katkı vermesiyle alt komitenin temsil gücünün artacağını vur-guladı.

Alt Komite toplantısında, yurt dışından alınan test ve muayene hizmetlerinin Türkiye içinde karşılanması, hammadde askıya alma ve tarife kontenjanı, plastiğe yönelik olumsuz algıya yönelik kurumların yapacağı çalışma-lar, sektörün yetkilendirilmiş kuruluşu olan PAGÇEV’in diğer kurumlarla koordinasyonu gündem olarak belirlendi. Yavuz Eroğlu konuş-masında, çevre ve geri dönüşüm çalışmaları-nın öncelikleri arasında bulunduğunu belirte-rek, “sorumlu endüstri” kavramı içinde Waste Free Oceans girişimi çerçevesinde Türkiye’de “Mutlu Balıklar” projesini sürdüreceklerini belirtti. Bu kapsamda PAGÇEV’in deniz yüze-yinden toplanan atıkların geri dönüşümüne yönelik görev alacağı belirtildi.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sana-yi Genel Müdürlüğü Kimya Sanayi Şube Müdü-rü Orhan Çetinkaya da, hammadde konusun-da yerli girişimcilerin birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı. İTO Plastik ve Kauçuk Meslek Komitesi Başkanı Rüknet Yeşilyurt ise plastiğe yönelik olumsuz algıya karşı her-kesin birlikte çalışması gerektiğini belirtirken, plastik poşetlerin yasaklanması girişimlerinin bu algıdan kaynaklı olduğunu belirtti. Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya ise “2023 yılı ihracat hedefl eri içerisinde kimya sektörüne ayrılan 50 milyar dolarlık hedef içerisinde 25

milyarlık bölüm plastik, kauçuk ve kompozit sektörlerine ait. Biz bu hedefe ulaşacak üre-tim kapasitesi ve deneyime sahibiz. Ancak hammaddede yüzde 85 ithalata bağımlılığımız bizim en önemli gündem maddemiz” dedi.

Toplantıya, PAGEV Başkanı Yavuz Eroğ-lu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü Kimya Sanayi Şube Müdürü Orhan Çetinkaya, Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, Kompozit Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Hakkı Hacıalioğlu, İTO Plastik ve Kauçuk Meslek Komitesi Başkanı Rüknet Yeşilyurt ile TSE , TÜIK , İKMİB, İTO, İSO , PAGDER, PLASFED, İstanbul Teknik Üniver-sitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Pencere ve Kapı Sektörü Derneği, İstanbul Geri Dönüşüm-cüler Derneği temsilcileri de katıldı.

Ulusal Test ve Muayene Çalıştayı

Öteyandan, Türkiye’nin en büyük uygun-luk değerlendirme merkezi olan TSE Gebze Kalite Kampüsü’nde uygunluk değerlendirme altyapısının tanıtılması ve sektör ile işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla düzenlenen çalıştay 13-14 Haziran günlerinde yapıldı. Çalıştayın hedefl erinden birinin de yurt dışında yaptırı-lan uygunluk testlerinin Türkiye içinde yaptı-rılmasına imkan bulunması olduğu kaydedildi.

Plastik Kauçuk Kompozit Alt Komitesi dördüncü toplantısında geri dönüşüm ön plana çıktı

Sem Plastik, İSO ikinci 500 Büyük sana-yi kuruluşu listesinde bir önceki yıla göre 39 basamak yükselerek 452. sıraya geldi. Sem Plastik tarafından yapılan açıklamada, sert gıda ambalajı sektöründe liderliğe ulaşıldığı belirtildi.

Açıklamada, “1 kuruştan bile ucuz” bar-dakların da bulunduğu ürünlerle tek kulla-nımlık plastikler ve plastik gıda ambalajı üre-timi alanında 90 milyon TL’yi aşan üretimden satış rakamları ve 130 ülkeye gerçekleştirdiği ihracata ulaşıldığı vurgulandı. Şirketin, yıllık 22 milyon dolarlık ihracatıyla Türkiye İhra-catçılar Meclisi’nin ilk 1000 İhracatçısı liste-sinde de bulunduğu belirtilen açıklamada, tüm dünya nüfusuna yetecek kadar plastik bardak ihraç ettiği hatırlatıldı.

Sem Plastik Genel Müdürü Yavuz Eroğlu, yaptığı değerlendirmede, “Üretim yaptığı-mız sektörde lider konumdayız. Bu konuma sabrımızla ulaştık. Yaptığımız iş iğneyle kuyu kazmak gibi zor ve meşakkatli. Üretimini yap-tığımız plastik ürünler 1 kuruştan bile daha ucuz. Buna rağmen 90 milyon TL’yi aşan satış

rakamları ile İSO İkinci 500’de 452’inci sıraya yükseldik. Üretim teknolojimiz ve tasarıma yaptığımız yatırımlarla 130 ülkeye ihracat ya-pıyoruz. Türkiye’nin ve dünyanın en iyileri ile çalışıyoruz” dedi.

Sem Plastik sert gıda ambalajı sektör liderliğine yükseldi

PLASFEDDERGİ

30

PANO

sında yapılacak bu fuar için de milli katılım organizasyonu bulunuyor. İki yılda bir düzen-lenen fuarın 2013 yılındaki organizasyonuna 106 farklı ülkeden 25 bin 646 ziyaretçi ve 41 ülkeden 794 fi rma iştirak etti. Fuarda, plas-tikten mamüller - yarı mamüller, hammadde, katkı malzemeleri, plastik paketleme makina-ları, plastik işleme makineleri ve aksamları ile plastik teknolojileri, araçları ve materyallerini sergilendi. Fuarın MENA bölgesinin en büyük plastik, petrokimya ve kauçuk endüstrisi fuarı olmakla birlikte MENA bölgesine en hızlı şekil-de girmek için etkili olduğu belirtiliyor.

PLAST 2015 MİLANO: Milano Uluslar arası Plastik ve Kauçuk Sa-

nayii Fuarı 5-9 mayıs tarihleri arasında gerçek-leştirilecek. PAGDER’in temsilciliğini üstlendiği fuar üç yılda bir düzenleniyor. Milli katılım kap-samındaki fuara ilişkin, “ PAGDER, İKMİB ve İtalyan Ticaret Odası işbirliği ile düzenlenecek söz konusu fuara ilişkin yer kirası, özel stand konstrüksiyonu, genel tanıtım giderleri, fuar alanında verilecek diğer hizmetleri (internet bağlantısı, catering, faks, katılımcı broşürü v.b.) içeren, nakliye hariç katılım bedeli 520 €/m2’dir. T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın 2009/5 sayılı Yurt Dışı Fuar Katılımlarının Desteklenmesine

PAGDER, iş dünyasının en önemli pazar-lama ve bilgi ortamlarından biri olan fuarlara yönelik faaliyetlerini sürdürüyor. PAGDER ta-rafından, katılım hizmeti de sunulan, plastik sektörüne yönelik olarak yaklaşan ve 2015’te gerçekleştirilecek fuarlara ilişkin bir takvim yayınladı. Takvime göre, dördü 2014 içinde olmak üzere toplam 11 fuar için hizmet sunu-luyor. PAGDER tarafından yayınlanan fuarlar ve temel bilgileri şöyle:

IRANPLAST 2014: Ortadoğu ve Asya’nın en önemli fuarla-

rından olan IRANPLAST 25-29 Eylül tarihleri arasında Tahran’da düzenlenecek. PAGDER tarafından 24-30 Eylül arasını kapsayan 5 gece, 6 günlük bir program katılıma açıldı. THY ile İstanbul-Tahran doğrudan uçuşu, transfer, lokal rehberlik hizmetleri verilecek. Fuar,hammadde, mamul ve yarı mamuller ile makine ve ekipmanları sektörlerini kapsıyor.

FAKUMA 2014: Avrupa’nın ikinci büyük plastik ve kauçuk

fuarı Almanya’nın Friedrichshafen şehrinde 14-18 Ekim tarihleri arasında yapılacak. Bir önceki fuara 37 ülkeden 1708 katılımcı ve 120 ülkeden 44 bin 176 ziyaretçi iştirak etti. PAGDER, katılım için hazırladığı programda, doğrudan uçuş, Schengen vizesi, havalimanı ve yerel vergiler, transfer ve seyahat güvence paketi sunuyor.

EQUIPLAST 2014: Barcelona’da 30 Eylül-3 Ekim günleri ara-

sında yapılacak plastik ve kauçuk fuarı 17. kez düzenleniyor. Bir önceki fuara, 60 ülkeden 2 bin 150 katılımcı ve 38 bin ziyaretçi iştirak etti. Fuar “Hammadde ve Katkı Malzemeleri; Maki-na, Ekipman ve Otomasyon Sistemleri; Kalıp-lar, Plastik Mamuller ve Yarı Mamuller; Ölçüm, Kontrol ve Otomasyon Sistemleri; Donanım ve Yazılım; Çevre, Geri Dönüşüm, Sanayi ve İş Güvenliği; Ar-Ge ve İnovatif Ürünler”e yöne-lik hazırlandı. Fuar kapsamında seminerler de düzenlenecek. Fuar idaresi, “ Plastiklerin geri dönüştürülebilirliği ve sağlık yönü hakkında efsaneler”, “ Ambalaj Endüstrisinde Yenilikçi Plastik İşleme Prosesleri”, “ Plastik endüstrisi-

nin gelişimi için yenilikler ve iş birlikleri”, “Plas-tik Katkıları için teknik konferans”, “Plastik endüstrisinde enerji verimliliği ve proses opti-mizasyonuyla maliyet tasarrufu” başlıklarında konferans planlandığını açıkladı.

PLASTİK VE KAUÇUK ENDONEZYA 2014:

19-22 Kasım arasında Jakarta’da düzenle-necek fuarda PAGDER aracılığıyla milli katılım organizasyonuna dahil olmak mümkün. PAG-DER katılıma ilişkin olarak “Fuara milli katılım or-ganizasyonumuz altında katılacak fi rmalar için katılım bedeli 485 €/m2’dir.

Katılım bedeline; yer kirası, özel stand konstrüksiyonu, gıda ürünü dışında m2 başına 0,1 m3 gidiş-dönüş nakliye, genel tanıtım gi-derleri, stand genel ve günlük temizlik hizmeti, kataloğa giriş bedeli, internet bağlantısı, ikram (çay-kahve-kurabiye) hizmetleri, katılımcı bro-şürü dahildir. Nakliye hariç katılım bedeli 395 €/m2’dir” bilgisini açıkladı. Bu fuar ile eş zamanlı olarak Plaspak Endonezya (Ambalaj), Drinktech Endonezya (İçecek Teknolojileri), Mould&Die Endonezya (Kalıp) Fuarları da düzenleniyor. ARABPLAST 2015:

Dubai’de 10-13 Ocak 2015 tarihleri ara-

PAGDER yaklaşan fuarlarla ilgili takvimi açıkladı

PLASFEDDERGİ

31

PANO

ile Ulusal Ambalaj Konfederasyonu tarafından düzenlenen Rusya Ambalaj Pazarında Zorluklar ve Fırsatlar konulu konferan da gerçekleştirildi.

Her yıl düzenlenen PART (Packaging, Art, Research, Technology) Ödülleri’nin kazananları Rosupack 2014 Fuarı’nda ilan edildi. Ambalaj, sanat, araştırma ve teknoloji alanında 70 ürü-nün değerlendirildiği ödül töreninde ürünler ekonomiklik, pazarlama, çevre dostu ve tasa-rım alanlarında değerlendirildi.

ilişkin Tebliğ’i uyarınca uygulanacak destek oranı İtalya için yüzde 50 olup, azami destek tutarı 15.000 $’ı geçmeyecektir” bilgisi verildi.

SCANPACK 2015: Kuzey Avrupa’nın en büyük ambalaj fuarı

niteliğindeki Scanpack, 20-23 Ekim 2015’de Göteborg, İsveç’te yapılacak. PAGDER’in katılım organizasyonu yaptığı fuara, Ekonomi bakanlı-ğı yüzde 50 destek veriyor. 2012 organizasyo-nuna 53 ülkeden 12 bin 838 kişinin ziyaretçi ve 24 ülkeden 537 fi rmanın katıldığı belirtildi.

PAGDER, 5-10 Şubat’ta Hindistan’ı Yeni Delhi şehrinde yapılacak PLAST INDIA 2015, 23-27 Mart arasında ABD’nin Orlando şehrin-de yapılacak NPE 2015, 4-8 Mayıs arasında Brezilya’nın Sao Paulo şehrinde yapılacak FEIP-LASTIC 2015 ve 20-23 Mayıs günleri arasında Çin’in Guanghzou şehrinde yapılacak CHINAP-LAST 2015 için de çalışmaların devam ettiğini açıkladı.

RosUpack 2014 başarıyla tamamlandı

Öteyandan, 17-24 Haziran günleri arasın-da Moskova’da yapılan RosUpack 2014 başa-rıyla tamamlandı. PAGDER ve Akdeniz Kimyevi

Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği AK-MİB işbirliğiyle milli katılım organize edilen fuar-da Türk fi rmaları, 19 bin 100 ziyaretçiye ürün ve hizmetlerini sundu, 38 ayrı ülkeden 714 fi rmay-la işbirliği imkanları araştırdı. Türkiye’den 26 fi r-manın katıldığı fuarda, Moskova Ticaret Müşa-viri Sinan Çetin, AKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Ateş, AKMİB Yönetim Kurulu Üyesi Kazım Güven ve AKIB Genel Sekreter Yardımcısı Ümit Sarı da fi rmalarla bir araya geldi. Fuar kapsa-mında, Rusya Sanayi ve Ticaret Odası desteği

PAGDER tarafından açıklanan geçici fuar takvimi (Gelişmelere göre güncellenecektir) Fuar Adı Tarih Şehir Ülke

Iran Plast 2014 25-29 Eylül 2014 Tahran İran

Equiplast 2014 30 Eylül-3 Ekim 2014 Barselona İspanya

Fakuma 2014 14-18 Ekim 2014 Friedrichshafen Almanya

Plastics and Rubber Indonessia 2014 19-22 Kasım 2014 Jakarta Endonezya

Arabplast 2015 10-13 Ocak 2015 Dubai BAE

Plast India 2015 5-10 Şubat 2015 Yeni Delhi Hindistan

NPE 2015 23-27 Mart 2015 Orlando ABD

Feiplastic 2015 4-8 Mayıs 2015 Sao Paulo Brezilya

Plast 2015 5-9 Mayıs 2015 Milano İtalya

Chinaplas 2015 20-23 Mayıs 2015 Guanghzou Çin

Scanpack 2015 20-23 Ekim 2015 Göteborg İsveç

PLASFEDDERGİ

32

PANO

bizim için bir şans. Çift haneli artışlarla AB’ye ihracatımızı sürdürüyoruz. Alternatif pazarlar üzerine çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor. Sektörün yeni pazarlara ulaşması için ulus-lararası fuarlara ve dış alım heyet gezilerine ağırlık vereceğiz.”

Ortadoğu ve komşu ülkelerdeki yaşana-cak huzur ortamının en büyük temennileri ol-duğunu da ifade eden Akyüz, Gazze’de yaşa-nan acı gelişmelerin bir an önce son bulmasını dilediklerini söyledi.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamül-leri İhracatçıları Birliği- İKMİB, politik risk ve çatışma yaşayan bazı ülkelere büyük oranda ihracat düşüşü yaşanmasına karşılık, 2014 Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatta artış görüldüğünü ve 10 milyar 514 milyar dolarlık ihracat gerçekleş-tiğini açıkladı. İKMİB verilerine göre Irak’a ihra-cat yüzde 50 geriledi ancak Ürdün’e ihracat yüzde 97 oranında yükseldi.

İKMİB verilerine göre, kimya sektörü, Temmuz ayında ihracatını yüzde 3,33 ora-nında artırdı. Temmuz ayında, 1 milyar 585 milyon dolarlık ihracat yapan sektör, otomotiv ile hazır giyim ve konfeksiyon sektörlerinin ar-dından en fazla ihracat yapan üçüncü sektör oldu. Ocak - Temmuz döneminde ise 10 milyar 514 milyon dolarlık ihracat yapıldı.

Aylık verilere göre, Temmuz ayında en fazla ihracat Almanya’ya yapıldı. Aylık bazda bu ülkeyi, sırasıyla Ürdün, Malta, İran, Rusya, Mısır, İspanya, Irak, Azerbaycan-Nahcivan ve İtalya izledi. Yine aylık bazda ihracat artışı re-koru yüzde 181 ile İspanya’yla kırıldı. Bu ülke-ye Temmuz ayında 62 milyon dolarlık ihracat yapıldı.

Ocak-Temmuz dönemi dikkate alındı-ğında da fazla ihracat Irak’a yapıldı. Bu ülkeyi sırasıyla, Almanya, Mısır, Malta, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya, İran, Azerbaycan-Nah-civan ve İspanya izledi.

Temmuz ayı verilerini değerlendiren

İKMİB Başkanı Murat Akyüz, Türkiye ekono-misinin ihracat desteğiyle büyümeye devam ettiğini belirterek, şunları söyledi: “Dünya ge-nelinde yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen kimya, ihracata en fazla katkı sağlayan sektör-lerden biri olmaya devam ediyor. Ortadoğu’da yaşanan sıkıntılar tüm bölge dinamiklerini ve ekonomilerini etkiliyor. Özellikle Irak, Türkiye ihracatında yerini hızla kaybediyor. Bu durum Ortadoğu’daki ihracatımızı da etkiler boyuta ulaştı. Diğer yandan Avrupa’daki toparlanma

Kimya sektörü Ocak-Temmuz 2014 döneminde 10.5 milyar dolarlık ihracat yaptı

Yılın yedi ayında kimya sektörü ihracatı (Ocak-Temmuz 2014)

Ocak-Temmuz2012 Değer ($)

2013 Fark (%)2014

Ocak-Temmuz 2013 Değer ($)

Ocak-Temmuz 2014 Değer ($)

Gliserin, bitkisel mamüller, degra, yağlı maddeler 202.835 46,50 348.333 510.325

Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler 3.441.199.436 -13,87 3.077.889.770 2.650.845.776

Anorganik kimyasallar 684.510.831 11,64 659.995.206 736.816.107

Organik kimyasallar 382.185.708 7,76 317.319.305 341.950.429

Eczacılık ürünleri 367.075.145 13,54 449.468.372 510.310.253

Gübreler 132.474.158 53,84 87.754.076 134.996.993

Boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları 385.732.430 2,14 444.271.776 453.784.856

Uçucu yağlar, kozmetikler 351.073.394 11,46 402.836.200 449.017.575

Sabun ve yıkama müstahzarları 479.322.550 6,65 533.540.228 569.032.461

Yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler 96.285.237 -7,11 112.663.263 104.650.269

Barut, patlayıcı maddeler ve türevleri 4.568.184 -11,76 4.572.694 4.034.995

Fotoğrafçılık ve sinemacılıkta kullanılan ürünler 13.360.162 -24,54 16.377.668 12.358.832

Muhtelif kimyasal maddeler 254.754.622 4,81 287.581.316 301.403.968

Plastikler ve mamülleri 2.707.335.198 14,44 2.984.162.886 3.415.190.655

Kauçuk, kauçuk eşya 699.232.374 16,99 708.809.871 829.202.567

İşlenmiş amyant ve karışımları, mamülleri 102.423 29,69 134.884 174.932

GENEL TOPLAM: 9.999.414.687 4,23 10.087.725.848 10.514.280.993

2014’de kimya ihracatı

2013 ($) 2014 ($) FARK (%)

Ocak 1.320.517.982,58 1.408.362.367,70 6,65

Şubat 1.435.187.217,87 1.454.150.616,08 1,32

Mart 1.459.655.638,00 1.474.562.956,00 1,02

Nisan 1.428.120.367,77 1.488.566.614,32 4,23

Mayıs 1.576.835.402,49 1.597.278.810,27 1,30

Haziran 1.333.180.477,15 1.531.873.505,14 14,90

Temmuz 1.534.256.898,88 1.585.298.809,89 3,33

Atatürk Bulvarı Deposite İş Merkezi A-5 Blok 5.Kat No:507 İkitelli O.S.B. İstanbul - Türkiye Tel: +90 212 549 83 35 - 549 83 94 pbx. Fax: +90 212 549 86 66

PLASFEDDERGİ

34

PlaSTK

Organize Sanayi Bölgemizin yerini yıl sonuna kadar açıklamayı umuyoruz

Plastik sektörü açısından önemli bir dönemdeyiz. Girişimci olarak, hem Bursa’ya, hem ülkemize hem de tüm insanlara fayda sağlamaya çalışıyoruz. Elbette güçlüklerimiz var ve gelecek dönem büyümeye yönelik kısıtları dikkatle takip ediyoruz.

Sektörümüz açısından en önde gelen sorunlardan biri yatırım yeri.. Sadece BURPAS olarak biz değil, bütün kardeş örgütler yatırım yeri konusunda hızla çalışıyor. Bildiğiniz gibi bizim de içinde bulunduğumuz bir çabayla bin dönümlük bir alanda organize sanayi bölgesi kurma çalışması yürüyor. Sevindirici haber şu ki, kooperatifi miz PİL-KA’nın da çabalarıyla Belediyemiz ve TOKİ arasında bir anlaşmaya varma aşamasındayız. Umudumuz, bu yılın sonuna kadar OSB’nin krurulacağı alanı sizlere açıklayabilmek. Böylece önemli bir aşamayı geçmiş olacağız.

Yakın zamanda çeşitli faaliyetlerimizi gerçekleştirdik. BURPAS üyelerimiz ve dostları-mızla bir iftar yemeğinde buluştuk. Sohbetlerimizde hep nitelikli eleman sorunu ön plana çıktı. Biz de BUTGEM-Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Eğitim Vakfı ile bir işbirliği arayışına gir-dik. Sektörümüzün üst kuruluşu PLASFED’in de yer alacağı bir arayış içindeyiz. Umuyoruz başarılı bir sonucu duyurabileceğim.

Sektörümüzün bir diğer sorunlu alanı olan Gümrük Vergileri konusu gündemimizde hep yer alıyor. Dahilde İşleme Rejimi kapsamında, AB ülkelerine yapılan ihracattakine ben-zer bir yapı oluşturulması gerekli. Örneğin Suudi Arabistan’dan hammadde alıp, ürününüzü AB üyesi bir ülkeye satarsanız KDV’den muafsınız ama Gümrük Vergisi ödüyorsunuz. Bu konuyu da yetkililere taşıma kararlılığındayız.

Sevgili dostlar,

BURPAS olarak birlikte çalıştığımız PAGDER’in Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanya-sından son derece mutlu olduğumuzu belirtmek isterim. Bu projeye destek vermek, duyu-rulmasına katkı sağlamak, yaygınlaştırılması için çalışmak istiyoruz. Bu yönde girişimimiz de oldu. Belediyelerimize ve okullarımıza yönelik çalışma başlattık. Yıl sonuna doğru hızlı bir hareket bekliyoruz.

Son olarak bir kez daha vurgulamak isterim ki, BURPAS olarak üye sayımızı artırmaya yönelik girişimlerimiz sıcak bir karşılık buldu ve imalatçılarımızın ilgisi her geçen gün artıyor. Hepimizin ortak paydası fayda üretmek ve fayda sağlamak. Bunun için örgütlülüğümüz önemli.

Selam ve saygılarımla.

İlker BiliktüBursa�Plastik�ve�Ambalaj�Sanayicileri�

Derneği�Başkanı

PANO

PAGDER İstanbul Ticaret Sarayı içinde yeni çalışma ofi sine taşındı

PAGDER, faaliyetlerini sürdürdüğü İstan-bul Ticaret Sarayı içinde yeni bir ofi se taşındı. 50 kişilik tam donanımlı eğitim-toplantı salo-nunun da bulunduğu yeni ofi sle hizmet kali-tesi ve etkinliği artacak. PAGDER’den yapılan açıklamada, yeni ofi ste 2014 Eylül ayı itiba-riyle başlayacak eğitim faaliyetlerinin gün ışığı da alan salonda yapılacağı belirtildi. Açıklama-da, “Plastik sektörüne verdiği hizmet kalitesini devamlı artırmak hedefi yle yola çıkan PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği daha iyi hizmet vermek için çalışma alanını yeniledi” denildi.

PAGDER’in yeni adres bilgileri şöyle: Oruç Reis Mahallesi, Vadi Caddesi, No:108İstanbul Ticaret Sarayı, Ofi s No:335Giyimkent, Esenler - İSTANBUL

Türkiye’nin en büyük petrokimya yatırım-larından biri olan Petkim Star rafi nerisi için kre-ditörlerle yeni bir anlaşma imzalandı. Tahmini 10 milyar dolarlık yatırım yapacak olan Petkim’in en önemli projeleri arasında bulunan tahmini 5.6 milyar dolarlık “SOCAR Türkiye Ege Rafi ne-risi (STAR)” yatırımı için 23 bankanın katılımıyla 3.29 milyar dolarlık kredi anlaşması tamamlandı. Kredinin Türkiye’deki en büyük reel sektör kre-dilerinden biri olduğu vurgulandı. Şirketin yatı-rım için 2.4 milyar dolarlık özkaynak kullanacağı belirtildi.

Star rafi nerisinde yıllık 10 milyon ton petrol işlenmesi planlanıyor. Rafi neri, Ural, Azeri Light ve Kerkük petrollerini işleyebilecek şekilde ta-sarlandı.

SOCAR, Petkim Star rafi nerisi için kredi sağladı

PLASFEDDERGİ

36

PlaSTK

PLASTECH -2015 Yeni FuarAlanında Büyümeye Devam Ediyor

Plastik sektörünün temel vizyonu “teknoloji üreten, teknolojisini dünya pazarlarına kabul ettiren bir sanayi kolu ve plastik işleme kapasitesi ile Avrupa’da birinci duruma ge-tirmek” şeklinde belirlenmiştir. Bu vizyonun gerçekleşmesi için, sorunlarının çözümüne yönelik tedbirlerin alınması halinde Türk plastik sanayi, sahip olduğu avantajları ile rekabet gücü yüksek önemli bir bölgesel oyuncu niteliğine dönüşme fırsatına sahiptir. Diğer taraf-tan, hedefl enen üretimi karşılamak amacıyla plastik hammadde arzının, bu ihtiyaca paralel olarak süratle petrokimya yatırımlarının yapılması gerekmektedir.

Plastik sektörünün ulaşmayı hedefl ediği 17 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştirebil-mesinde elbette bölgemizin de büyük katkısı olacaktır. Bu çerçevede hedefl erimize ulaş-mada önemli ticari buluşma noktalarından biri olacak 3. PLASTECH Fuarı için derneğimiz heyecanla çalışmalarına başlamıştır. Dernek olarak İzmir’e ve ülkemize yararlı olacak PLAS-TECH Fuarını İZFAŞ ile birlikte sektörümüze kazandırdık, iki kez başarıyla organize ettik ve gelecekte güçlü bir marka olarak yerini sağlamlaştıracağının işaretini de verdi. Fuara geçtiğimiz yıllarda yerli, yabancı 156 fi rma katılmış, 14 ülkeden gelen alım heyeti ile ikili iş görüşmeleri yapılmıştı, emeği geçen herkese tekrar teşekkür ederim.

İki yılda bir organize edilmesine karar verilen fuarımızın üçüncüsünün daha etkin, güç-lü ve başarılı olması için güçbirliği yapılması gerekir düşüncesi ile hareket eden derneğimiz, sektörümüzün çatı örgütü olan Plastik Sanayicileri Federasyonu’na (PLASFED) konuyu taşımıştır. Buna yönelik birlikte düzenlenen istişare toplantılarında yapılan görüşmelerde PLASTECH-2015 Plastik, Ambalaj ve Teknolojileri Fuarının, bir yandan yeni pazarlara ula-şırken bir yandan da yapılan güzel işbirlikleriyle güçlenerek büyüyeceği ortak görüşümüz olmuştur.

Bu amaçla Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Sel-çuk AKSOY, Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin SE-MERCİ, Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başka-nı Erol PAKSU ile Başkan Yardımcısı Fatih KEÇECİ, İZFAŞ Genel Müdürümüz Mehmet Şakir ÖRS’ü makamında ziyaret etmiştir. Üçüncüsü düzenlenecek olan PLASTECH -2015 hakkın-da görüş alış verişinde bulunulan toplantıda, tüm sektörü bir arada görmek ve gelişmeleri takip etmek, ziyaretçilerin ilgisine sunarak hem ülkemiz hem de dünya plastik ticaretinin buluşma noktası haline getirmek için iyi bir platform olacağı ifade edilmiştir, ayrıca fuarımı-zın yeni İzmir Fuar Kompleksi alanında yapılması bizlere ayrı bir heyecan olacaktır.

Fuarımızın katılımcı ve ziyaretçi sayısını artırarak hedefl erini yükseltmek için tüm gü-cümüzle çalışıyoruz. Bu birliktelik ve dayanışma gücüyle çalışmalarımızın daha ileri seviye-ye ulaşacağı inancıyla destek olan başta PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Selçuk AK-SOY ve PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Hüseyin SEMERCİ ‘ye ve birikimlerini bizimle paylaşan sektör mensubu değerli arkadaşlarımıza teşekkür ederim.

Saygılarımla,

PANO

Erol PaksuEge�Plastik�Sanayicileri�Dayanışma�

Derneği�Başkanı

Prof. Dr. Hakan Gürsu ve ekibinden ödüllü “pet kandil” tasarımı

ODTÜ Öğretim üyesi Hakan Gürsu ve ekibi, geliştirdikleri ucuz ışık kaynağı Infi nite Light-Pet Kandil ile ödül aldılar. Çevre duyar-lılığını artırmak ve bu alanda teknoloji-ürün geliştirmek isteyenleri özendirmek amacıyla verilen “Green Dot” ödüllerine düzenli ola-rak katılan ve ödül kazanan Gürsu ve ekibi bu alanda en fazla ürün ortaya koymasıyla dik-kat çekti.

Esnek bir güneş paneli sayesinde, bün-yesindeki aküye enerji depolayan Infi nite Light-Pet Kandil, gece olunca da bu akü sa-yesinde LED ışıklarla etrafı aydınlatacak şe-kilde tasarlandı. Enerji kaynağı olarak güneş kullandığı için neredeyse sıfır maliyetli bir ışık kaynağı elde edilmiş oldu. Hakan Gürsu ve ekibi, tasarımında gövde için ise atık pet şişe-yi kullandı. Böylece çevre duyarlılığı açısından da kullanılabilir bir ürün ortaya çıktı. İngilizce Infi nite Light (sonsuz ışık) ismi verilen tasarı-ma, Türkçe isim olarak “Pet Kandil” verildi.

Hakan Gürsu, düzenli olarak tasarımları-nı gönderdiği Green Dot ödüllerinde toplam 11 ödüle ulaştı. Gürsu kendi kategorisinde büyük ödülü alan Pet Kandil dışında, bireyle-rin kendi başlarına kullanılmış pet şişelerden inşa edilebileceği hayvan barınağı tasarımı da yaptı.

PLASFEDDERGİ

37

PANO

Plastik sektöründe alım-satım platformu olarak faaliyet gösteren ChemOrbis Türkiye poliolefi n piyasasına yönelik konferans dü-zenledi. Konferansta PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy poliolefi n masterbatch uygulamalarına yönelik bir sunum yaptı. Profesyonellerin ka-tıldığı konferansın ilk oturumunda konuşan Nexant Asia’nın Müdürü Andrew Lee Fagg etilen ve propilen piyasalarını karlılık açısından karşılaştırarak, “Global etilen piyasalarında karlılık tedarik fazlası sebebiyle zayıfl adı. Zira arz ve talep arasındaki ilişki marjlar üzerinde büyük bir etkiye sahip. Propilendeki karlılık ise halihazırda geçmişe kıyasla artış kaydetti” bil-gisini verdi. Olefi n piyasasılarına yönelik olarak ise 2015’te kapasite fazlasıyla karşılaşmasının beklendiğini, 2020’de ise piyasaların talepte belirgin bir artış göreceğini belirtti.

Oturumda, Nexant’ın Petrol ve Petrokim-yasallar Müdürü Anna Ibbotson sunumunda, “Global poliolefi n talebinin yarısı Asya’dan

geliyor ve Asya’yı Kuzey Amerika takip ediyor. Orta Doğu piyasasına baktığımızda ise, toplam talebin yüzde 40’ının Türkiye’den geldiğini görüyoruz. Türkiye’yi İran ve Suudi Arabistan takip ediyor,” dedi. Poliolefi n piyasalarının bü-yüme oranları ile ilgili ise; Ibbotson, metalose-nin daha geniş bir alanda kullanılması sebebiy-le diğer PE ürünlerine kıyasla LAYPE’de daha fazla büyüme beklediklerini ifade etti.

İkinci oturumda konuşan Petkim Petrokimya’da Yönetim Kurulu Üyesi olan Ha-yati Öztürk de Türkiye olefi n pazarına yönelik bilgi verdi. Öztürk, Türkiye’nin Güney Kore, Tayvan ve Singapur gibi kendi enerji kaynağı olmayan ama sektörde üstün başarılar elde etmiş ülkelerin petrokimya stratejilerini be-nimsemeye başladığını belirterek, Petkim’in toplam talebin yalnızca yüzde 18’ini karşılaya-bildiğini hatırlattı.

OPEX Fund’ın (Oil Product Export Deve-lopment Fund of Iran) kurucusu ve Yönetim

Kurulu Üyesi ve Matco Int’l Trading and Con-sulting Ltd CEO’su Dr. Seyed Mohammad Hos-seini de konuşmasında, İran’da halihazırda 47 adet aktif tesis bulunduğunu ve bu sayının yakın gelecekte 100’ü bulmasını beklediklerini söyledi.

Konferansın panel bölümünde konuşan PAGEV Başkanı Yavuz EROĞLU da, hammad-de ithalatında kısa ve orta vadeli stratejilerle Plastik mamul üreticilerinin rekabetçiliğini azaltan vergi yüklerinin liberal bir yaklaşımla hafi fl etilirken, diğer yandan uzun vadeli stra-tejilerle Petrokimya yatırımlarının destekle-mesinin çok önemli olduğunu vurguladı.

ChemOrbis Türkiye poliolefi n piyasasına ilişkin konferans düzenledi

PLASFEDDERGİ

38

PlaSTK

Plastik sektörünün sorunları yerel değil ulusal düzeyde çalışmalarla çözülebilir

Sevgili Dostlar,

Plastik sektörü açısından zor ama umutlarımızın devam ettiği bir dönemdeyiz. Hepi-miz, kendi bölgemizde veya sektörümüzde üyelerimize katkı vermeye çalışan sivil toplum örgütleriyiz ancak sorunlarımızın niteliğinin yerel değil ulusal çapta olduğunu; dolayısıyla bu genişlikte bir yaklaşımla çözülebileceğini düşünüyorum. Elbette bu görüş, hep birlikte başta siyasiler olmak üzere bütün karar alıcıları ikna etmek için birlikte çalışmamızı gerekli kılıyor. Sadece karar alıcılar değil, bizlerin üstlenmesi gereken sorumluluklar, yapmamız gerekenler var. Sorunların çözümünü talep ederken iğneyi kendimize batırmayı da ihmal etmemeliyiz.

Sektörümüzün makro ekonomik durumdan kaynaklanan sorunları da var. Merkez Bankası tartışmaların girmeden, söyleyemeliyim ki; imalat sanayiinin bu yüksek faizlerle iş yapması çok zordur. Elbette fi yat ve fi nansal istikrarın sağlanması önemli ama sanayiden, üretimden vazgeçme de mümkün değil. Enlfl asyon yükseltilsin demiyoruz ama mal üret-mezseniz, sanayi olmazsa neyin istikrarı sağlanacak? Üretim yapmayan ülkelerin, sanayisi olmayanların ya da ihmal edenlerin küresel krizde düştüğü durumu hep hatırlamamız ge-rekiyor.

Bir diğer konu da Türkiye’deki iş piyasasındaki uyum ve eşleştirme sorunudur. TÜİK verilerine göre işsiz sayısı 2,5 milyon kişi dolayında ve işsizlik oranı da yüzde 9 seviyesinde. Diğer taraftan İŞKUR altı ayda açık iş ilanı sayısının 850 bine dayandığını duyurdu. Bizde işyerlerimizde görüyoruz işçi bulmakta zorlanıyoruz. İŞKUR bu uyumsuzluğa ilişkin anket çalışmalarını yayınladı ama sorun ortada duruyor. Sanayiciler olarak acil beklentimiz ulusal çapta bir çözüm aranması. Elbette, başta İŞKUR ve KOSGEB olmak üzere işgücü eğitim ve iş piyasası uyum çalışmalarının farkındayız ama sorun giderek öncelik kazanmaya başladı.

Sektörümüzün yapısal sorunu olan hammadde tedariğinde önemli günleri yaşıyoruz. Kurdaki dalgalanmalar her zaman olduğu gibi döviz cinsinden yükümlülük altına girip, TL olarak satış yaşan sanayicimizin riskini büyütüyor. Talebin yavaş arttığı bazen de hiç art-madığı günlerde fi yat ayarlamalarını yapmak da mümkün olmuyor. Bu konuda sektörel bir bakış açısıyla çözüm aramamız gerektiğini düşünüyorum. Faizlerin yüksek ve fi nansmana erişim koşullarının zor olduğu bir ortamda KOBİ niteliğindeki şirketlerin, bankaların sattığı kur riskine karşı araçları kullanmasının güçlüğü ortada.

Geçmişte ülkemizin tek hammadde üreticisi olan ve bazı üretim birimlerinde bakım vb. nedenlerle üretimi durduran Petkim, bu kararlarından bizleri haberdar etmiyor, elin-de fazladan ürün bulunan ya da bulundurması sağlananlar ek kazançlar sağlayabiliyordu. Oysa bugünlerde önceden haber verilerek ilgili herkes uyarılıyor. Son olarak etilen üreti-mine ilişkin kararda bunu gördük. Sektörde rekabetin düzgün işlemesi açısından adil tavır alınmasının önemi ortada. Sizlere bundan duyduğum memnuniyeti vurgulamak istedim.

Selam ve saygılarımla

PANO

Yusuf ÖzkanKayseri�Plastik�İşletmeciler

Derneği�Başkanı

PAGDER, plastik sektörüne yönelik eğitim veren kuruluşları desteklemeye de-vam etti. Sektöre yönelik öz değerlendirme çalışmalarında öncelikler arasında bulunan nitelikli eleman ihtiyacına yönelik girişimler

kapsamında, Bayrampaşa İnönü Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne plastik enjeksi-yon makinesi sağlandı. PAGDER, EUROMAP Avrupa Plastik ve Kauçuk Makine Üreticileri Birliği’nin de desteğiyle, ARBURG Plastik Enjeksiyon Makine’nin sağladığı enjeksiyon makinesinin Plastik Teknolojisi Bölümü’nde kullanılmak üzere teslimi yapıldı.

PAGDER’den Bayrampaşa İnönü Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne makine yardımı

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, atık pet şişeler ile, kalker, pomza, bazalt ve ku-vars kumları ile çalışmalar yürütüldüğünü ve beton elde edilmeye çalışıldığını açıkladı. Deneylerde karışımın 200 derece sıcaklıkta eritildiği ve erime sonrası kalıplar hâline ge-tirilmesinin başarıldığı vurgulandı. Elde edilen beton üzerinde, basınç, eğilme, su emme ve aşınma deneyleri yapıldığı ve sonuçların ba-şarılı görüldüğü belirtilen açıklamada, atık-ların yeniden kullanımı açısından çalışmanın umut verici olduğu belirtildi.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, plastik atıkları beton üretiminde kullanma üzerinde çalışıyor

PLASFEDDERGİ

40

PlaSTK

Kompozit Sanayicileri Derneği EuCIA yönetiminde

Kompozit Sanayicileri Derneği olarak, meslektaşlarımızı kucaklamak amacıyla üyelik geliştirme çalışmalarımıza var gücümüzle devam ediyoruz. Bu konuda ilerleme de sağladık. Geçtiğimiz yıl, Peker Yüzey Tasarımları San. ve Tic. A.Ş. (BELENCO), HORİ-ZON Gıda Turizm Dış Ticaret Sanayi A.Ş., Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), Kordsa Global End. İplik ve Kord Bezi San. ve Tic. A.Ş., Mankiewicz Sanayi Boyaları Tic. Ltd. Şti., SPM Kompozit ve İleri Malzeme Teknolojileri A.Ş., Akrulo Fırça San. ve Tic. Ltd. Şti., ve Birlik Ticaret Türk A.Ş. fi rmaları aramıza katıldı ve Derneğimizin daha da güçlenmesini sağladılar. Dostlarımıza bir kez daha aramıza hoş geldiniz diyoruz. Önümüzdeki dönemde de kompozit sektöründe faaliyet gösteren fi rmaların Derneğimize üye olmaları doğrultusunda sürdürdüğümüz ça-lışmaları daha da ileriye taşıyacağız.

Sevgili dostlar,

Derneğimiz ve dolayısı ile Türk kompozit sektörü açısından önemli olarak gördü-ğümüz bir diğer gelişme de üyesi olduğumuz Avrupa Kompozit Sanayi Birliği (EuCIA)’nın Yönetim Kurulu’na seçilmemiz olmuştur. 9 Temmuz’da gerçekleştirilen Yönetim Kurulu Toplantısı’nda Derneğimiz ilk kez bir Yönetim Kurulu Üyemiz tarafından temsil edilmiştir. Derneğimiz böylece Avrupa Birliği nezdinde Türk Kompoziti ve Kompozitçilerini daha güç-lü bir şekilde temsil edebilme olanağına kavuşmuştur.

Derneğimiz İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile oluşturduğu işbirliği çerçevesinde Milli İş-tirak Şemsiyesi altında bu yılın Mart ayında 28 Türk fi rmasının katılımı ile JEC Composites 2014 Paris Fuarı’nı başarı ile sonuçlandırmıştır. Önümüzdeki yılın hazırlıklarına da yine İs-tanbul Ticaret Odası (İTO) Milli İştirak Şemsiyesi Örgütlülüğü altında katılmak üzere gerekli çalışmalara başlanmıştır. Türk kompozitinin marka olma yolunda ilerleyişine JEC Compo-sites Paris Fuarları’ndaki örgütlü katılımlarımızın önemli katkıları olacağına inanmaktayız.

2014 yılının son çeyreğin üyemiz Metyx Firması’nın geleneksel hale getirdiği Kom-pozit Günleri’nin dördüncüsünde sektörümüz bir araya gelerek sektördeki gelişmeleri ve güncel konularını paylaşma fırsatını bulacaktır. Böylesi etkinliklerin Türk kompozitinin al-dığı mesafeyi göstermesi ve kompozitçilerin birlikteliğini güçlendirmesi açısından önemli olduğunu düşünmekteyim.

Kompozit Sanayicileri Derneği olarak PLASFED Örgütlülüğü içerisinde bir arada olduğumuz Plastik Sanayicileri Derneklerinin, Plastik, Kauçuk ve Kompozit Teknik Alt Komitesi’ne ve Kimya Sektör Platformu’na katılımlarını desteklediğimizi ve bu platform-larda da birlikte çalışıyor olmaktan mutluluk duyacağımızı belirtmek, böylece güçlerimizi birleştirerek, birlikte ve daha güçlü bir şekilde sektörlerimizin temsilinde sinerji yaratma imkanına da kavuştuğumuzu vurgulamak isterim.

Önümüzdeki dönemde tüm plastik ve kompozit sektörü mensuplarına bol ve bere-ketli işler dilerim.

PANO

Şekip AvdagiçKompozit�Sanayicileri�Derneği�

Yönetim�Kurulu�Başkanı

Danıştay’ın 2011’de aldığı, ambalaj atıklarının, sahiplerinden bedelsiz toplan-masıyla sonuçlanan kararın ardından Çevre Bakanlığı’nın illere gönderdiği belediyelerin atıkları bedelsiz toplamasına yönelik karar tartışma yarattı. Türkiye’de atık sektörünün 5 milyar dolara yaklaştığını belirten sektör temsilcileri kararın gözden geçirilmesini is-tedi.

Çevre Bakanlığı’nın konuya ilişkin yeni bir yönetmelik hazırlığında olduğu belirtildi. Sektör temsilcileri, yönetmelikte bedelli ya da bedelsiz toplanmaya yönelik herhangi bir atıfta bulunulmamasını isterken, bunun ser-best piyasada kendi içinde dengeye ulaşaca-ğı görüşünü vurguladılar.

Değerlendirebilir Atık Malzemeler Sana-yicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ve-dat Kılıç, karar doğrultusunda fi rmaların am-balaj atıklarını isterlerse belediyenin toplama sistemine, isterlerse de her hangi bir lisanslı işletmeye bedelsiz verebilir hale geldiklerini belirtti. Karara itiraz eden kılıç, “Biz dernek ve sektör olarak atıkların bedelsiz olmasını istemiyoruz. Bu ticari bir meta. Bunun ser-best piyasa ekonomisiyle yürütülmesi ge-rekiyor. O zaman sanayici tehlikeli atığını da bedelsiz versin. Türkiye’de milyonlarca belki de milyarlarca lira değerinde bir malzemeden bahsediyoruz. Bursa’da bir fabrikadan aylık 1 milyon liralık ambalaj atığı çıkıyor. Türkiye’de-ki bütün sanayi kuruluşları düşünüldüğünde meblağın büyüklüğü ortaya çıkıyor” dedi.

Sektör temsilcileri, şu anda işleyen sis-temin, atık sahibi fi rmaların kayıtlı olarak yine bu alanda kurulmuş fi rmalara atıklarını satma şeklinde işlediğini, bedelsiz verilmesi koşu-lu doğması halinde ise kayıt dışı olarak satış işlemlerinin başlaması endişesi taşıdıklarını vurguladılar.

Ambalaj atıkları toplanmasına ilişkin tartışma sürüyor

PLASFEDDERGİ

41

da ürünler yanında yeni projeleri ve hedefl eri hakkında bilgi verdi. Plastik sektörü mensupları da ürünler ve satışlara ilişkin sıkıntı ve önerileri-ni gündeme getirdi.Tanıtım rehberinin dağıtımına başlandı

EGEPLASDER, bölgede faaliyet gösteren fi rmaların tanıtımına katkı vermek amacıyla “Ege Plastik Sanayicileri Tanıtım Rehberi” nin basımının tamamlandığı belirtildi. Dernekten yapılan açıklamada, ilgili kurum ve kuruluşlara dağıtımın başlandığı, dileyen herkesin erişimi-ne açmak amacıyla da EGEPLASDER internet sitesinde den de dijital olarak ulaşılabildiği kay-dedildi.

PANO

Kapılarını üçüncü kez 2015’te açmaya ha-zırlanan PLASTECH İzmir Plastik, Ambalaj ve Teknolojileri Fuarı büyümesini sürdürüyor. Fu-arın geliştirilmesi ve daha da büyük olması için EGEPLASDER, yoğun çaba harcıyor. Bu kapsam-da İstanbul ve İzmir başta olmak üzere sektörün önemli aktörlerinin bulunduğu illerde temaslar-da bulunuldu.

Bahar aylarında Plastik Sanayicileri Fe-derasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başka-nı Selçuk AKSOY, Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin SEMERCİ, Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Baş-kanı Erol PAKSU ile Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih KEÇECİ, İZFAŞ Genel Müdürü Mehmet Şakir ÖRS’ü makamında ziyaret etti. Yapılan görüşmelerin ardından PLASTECH’in daha da güçlendirilmesi için İZFAŞ bünyesin-de yeni bir mekanda fuar organizasyonunun gerçekleştirilmesi, PLASFED ve PAGDER başta olmak üzere kardeş kuruluşlarla birlikte ortak tanıtım toplantıları yapılması kararlaştırıldı. Toplantının ardından bir değerlendirme yapan EGEPLASDER Başkanı Erol Paksu, “Federasyo-numuza üye diğer derneklerimizin de desteği

ile birlikten güç doğar prensibiyle hareket edi-lerek, sektörümüzün İzmir den dünyaya açılan başka bir penceresi olmaya kararlı olarak yola çıkılmıştır, başarı sağlayacağımızdan da eminiz” dedi.EGEPLASDER’den sektör sorunlarının çözümü için adımlar

Öteyandan, EGEPLASDER sektörün ön-celikli sorunlarının çözümüne katkı vermek amacıyla ikili temaslarını yoğunlaştırdı. EGEP-LASDER Başkanı Erol Paksu, üyesi olduğu Ege Üniversitesi mesleki eğitim danışma kurulu toplantısına katıldı. EGE Üniversitesi Rektörü Candeğer Yılmaz’ın, sanayiyi etkileyebilecek çalışmalarına yönelik bilgi verdiği toplantıda söz alan Erol PAKSU, Ege bölgesinde faaliyet gösteren işletmelerin beklentilerini ve ihtiyaç-larını karşılayacak yeni bölümler açılması, eğitim içeriğinin geliştirilmesi ve somut gündemli top-lantıların daha da artırılması gerektiği görüşünü vurguladı.

Öteyandan, EGEPLASDER üyeleri ile Pet-kim uzmanları ürün tanıtım toplantısında bir araya geldiği belirtildi. Toplantıya, EGEPLAS-DER Yönetim Kurulu ve üyeleri de katıldı. Pet-kim yetkilileri, Ege Bölgesi müşteri toplantısın-

PLASTECH emin adımlarla büyüyor, 2015 yeni mekanda düzenlenecek

PLASFEDDERGİ

42

PlaSTK

Kısa vadede en önemli aracımız ihracat

Değerli Sektör Mensupları ve Üyelerimiz,

Bildiğiniz üzere, PAGDER olarak odaklandığımız faaliyetlerin başında ihracat geliyor. Sizlerin ihracat potansiyelinizi arttırmak önceliklerimiz arasında ve bu yönde bir çok koldan çalışmalar yürütüyoruz. Kısa vadede bizlere fayda sağlayacak en önemli araçlardan biri ih-racat. PAGDER Dünya Plastik Atlası, güçlü bir rehber. Mevcut veya yeni bir pazara adımımı-zı atarken kullanabileceğimiz bilimsel yöntemlerle üretilmiş bilgiler yer alıyor.

Doğrudan pazarlamaya yönelik girişimlerimiz de var. İhracatçı birlikleri ile birlikte ya da PAGDER olarak bunları zaman zaman sizlere duyuruyoruz. Ekonomi Bakanlığı’nın da desteklediği 2,5 milyon Dolar tutarındaki “Uluslar arası Rekabetçiliğin Desteklenmesi” pro-jesi plastik mamul ve hammadde üreticileri yanında makine, aksam ve parçaları sektörü-ne de yaygınlaşacak. PAGDER olarak dünyanın önemli fuarlarına paydaşlarımızla birlikte katılımları organize ediyoruz. Firmalarımıza yönelik üretim ve idari konulardaki eğitimler yanında, pazarlama ve bilgi edinmeye yönelik de eğitimlerimizi sürdürüyoruz.

Memnuniyetle vereceğim bir diğer haber ise yurt dışı temsilcilik projemiz olan “PAG-DER – Türkiye Plastik Sektörü İhracat Ofi sleri” projemizde ilk kapıları açmak için gün sayı-yoruz. Ekonomi Bakanlığı’nın desteklediği bu projede, desteklerin miktar ve oranının ar-tırılmasına ilişkin yapılacak değişikliği de sabırsızlıkla bekliyoruz. İlk aşamada yoğun talep gören üç ülkede, sürekli olarak pazarlama faaliyeti yürütecek ofi slerimizi açacağız.

Gelecek dönem için ise, Dünya Plastik Atlası çalışmamıza paralel olarak e-ticaret im-kanı da bulunan bir internet sitesi hazırlığı içindeyiz. Sadece Türk üreticilerin yer aldığı bir “Plastik İhraç Ürünleri Fuarı ” çalışmamızı da hazırlıyoruz.

İhracatı “önemli bir araç” haline getiren sadece karlılık değil, birkaç kanaldan fayda sağlaması. Kaliteli üretim, kurumsallaşma, şirket deneyimini artırması, disiplin ve bilgi biri-kimini artırması bu faydalardan birkaçı.

PAGDER olarak sektörümüzün öncelikli sorunlarından biri olan negatif propaganda-ya karşı bilinçlendirme faaliyetlerimiz yanında Yuvaya Dönüşen Plastikler gibi çok yönlü kampanyalarla sektörümüze yönelik ilgi ve beğeniyi de artırmaya çalışıyoruz. Bu konuda katkılarınıza da açığız.

Bol kazançlı, mutlu günler dileklerimle.

Avrupa Parlamentosu bozunabilir plastik poşetlerdeki vergi yükünü azalttı

Avrupa Birliği Parlamentosu, doğada bo-zunabilen plastik poşetlerdeki vergi yükünü azaltmaya yönelik bir karar aldı. Kimya şirketi BASF’ın bu kapsamda poşet üretmeye imkan veren Ecovio markalı ürünü bulunuyor.

BASF tarafından yapılan açıklamada, Av-rupa Parlamentosu’nun AB üyesi ülkelerde BASF’nin ‘Ecovio’ ürününden üretilen poşet-lere destek çıktığını belirtti. Parlomentonun kararını değerlendiren BASF Performans Mal-zemeleri Biyopolimer Pazar Geliştirme Başkanı Jens Hamprecht, Avrupa Parlamentosu’nun konvansiyonel plastik poşetlere vergi ve yasak gelebilirken, BASF’nin ürettiği Ecovio gibi biyo-lojik olarak bozunabilir plastik poşetler üzerin-deki vergilerin azaltılmasına onay vermesiyle ürünlere olan talebin artmasını beklediklerini söyledi. Hamprecht, mutfak atıklarının biyo-lojik olarak bozunabilen poşetlerle toplanma-sının önemine işaret ederek, “Bu ürünler sayesinde, çöp sahalarına veya çöp yakma te-

sislerine daha az organik atığın atılması ve en-düstriyel kompost tesislerinde değerli toprağa dönüştürülmesi anlamına geliyor. Bu da AB üyesi ülkelerin, atık yönetimi ve iklim hedefl e-rini başarmasına yardımcı olacaktır” görüşünü dilegetirdi.

Endüstri İlişkileri Başkanı (ZOA/BP) Klaus Wittstock ise “Belediyeler ve kompost tesis sahipleri, biyolojik olarak bozunabilir plastik poşetlerin organik atık toplama açısından öne-mini ne kadar iyi anlarsa çözümlerimizi des-teklemeleri de o kadar muhtemel olacak” dedi. Özel Plastik Ürünler ile işbirliğinin tüm paydaş-lar için de mükemmel bir örnek olduğunu vur-gulayan Wittstock, bu uygulamayı Almanya’da biyolojik olarak bozunabilir plastik ürünler için bir dernek oluşturmaya yardımcı olarak ve atık yönetimi endüstrisi ile olan ilişkileri güçlendi-rerek desteklediklerini söyledi.

PANO

Hüseyin SemerciPlastik�Sanayicileri�Derneği�Başkanı�

PLASFEDDERGİ

44

PANO

ASD Genel Kurulunu tamamladı, Sadettin Korkut yeniden başkan seçildi

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) 11. Olağan Genel Kurulunda, sektörün gelişme-sinin devam edeceği ve 2023’te 30 milyar Dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşacağı vurgu-landı. 1992 yılında kurulan ve 2015 kurumsal ve bireysel üyeye ulaşan ASD Genel Kurulunu tamamladı. Seçim gündemi de bulunan ve 19 Temmuz Cumartesi günü gerçekleştirilen Ge-nel Kurulda, Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut oybirliği ile 3 yıl için yeniden başkan seçildi.

Genel Kurulda söz alan ASD Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Korkut, ambalaj sek-törünün dünyada 670 milyar dolar büyüklüğe ulaştığını hatırlatarak, Türkiye’de 16 milyar dolarlık bir hacme ulaşan sektörün 250 mil-yar dolarlık pazarla etkileşim içinde olduğunu vurguladı.

Korkut, ambalaj sanayisinin Türkiye’nin büyümesinin üzerinde bir büyüme sergi-

ASD 30 milyar dolarlık 2023 hedefl erinde kararlıAmbalaj Sanayicileri Derneği geleneksel iftar yemeğinde, 2023 yılı için 30 milyar dolar düzeyinde pazar büyüklüğüne ulaşma hede-

fi nin gerçekçi olduğu vurgulandı. Yemekte konuşan ASD Başkanı Sadettin Korkut, refah seviyesindeki göstergeler arasında kabul edilen orta sınıftaki büyümenin ambalajlı ürünlere olan talebin artması anlamına geldiğini vurguladı. Korkut, “Hevesli satıcıların, acımasız alıcı-ların olduğu ve yoğun rekabetlerin yaşandığı pazarlarda ürünlerin giysisi olan ambalaj markalara, ürünlere değer katıyor. Ürünü saran, saklayan, satan ambalaj ve ambalajlı ürünler küresel iş yapma sürecinin en önemli unsurlarından birisi haline geldi. Ülkemizde son 10 yılda ambalaj tüketimi 2 kat artarak kişi başına 190 Dolar seviyesine geldi. Dünya ortalaması olan 110 doların üzerinde olsa da hala büyük bir potansiyel barındırıyor.” dedi.

Sektörün 16 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını hatırlatan ASD Başkanı Korkut, “Türkiye’de katma değerli ürünlerin üretimini ve ihracatını artırmamız lazım ve ülke-mizin rekabet gücünü geliştirmeliyiz. 2013’te ambalaj sek-törünün ihracatı ise 3,6 milyar dolara ulaştı. 2012 yılında ülkemizin ihracat birim fi yat ortalaması 1,58 dolar idi. Biz ambalaj sektörü olarak ihracatta birim fi yat ortalamasında 2012 verilerine göre 2,48 doları hesap edebiliyoruz. Bu da ambalaj sanayicileri olarak Türkiye ortalamasına göre daha katma değerli üretim gerçekleştirdiğimizi ortaya koyuyor. Bu sayede sektörümüz dış ticaret açığı vermiyor, ülke eko-nomimize büyük katkı sağlıyor” dedi.

Gecede, ASD’ye yeni üye olan kuruluş temsilcilerine plaket verildi. Yazar Ahmet Ümit de “Kültürün İlk Beşiği Olarak Anadolu” temalı bir konuşma yaptı. Ümit konuşmasında, Anadolu’nun uygarlığın beşiği olduğuna ve sayısız medeniyetin ev sahipliği yaptığına dikkat çekti ve bu coğrafyanın kadim kültürel zenginliklerinden beslenilmesi gerektiğine işaret etti.

Plastik sektörünün önemli sivil toplum örgütlerinde Ambalaj Sa-nayicileri Derneği (ASD) 11. Olağan Genel Kurulu tamamlandı. Sadet-tin Korkut yeniden başkanlığa seçildi. Genel Kurul’da konuşan Korkut, Türkiye ambalaj sanayisi, 2023 yılında 30 milyar dolarlık pazar büyük-lüğüne ulaşmayı hedefl ediğini vurguladı.

PLASFEDDERGİ

45

PANO

lediğini belirterek, “Sektörümüzün dünya ambalaj pazarındaki payı küçük görünmekle birlikte büyük bir potansiyeli de beraberinde taşıyor. Artan refah ve şehirleşmeyle birlikte Türkiye’de son 10 yılda ambalaj tüketimi 2 kat arttı. 2012 verilerine göre Türkiye’de kişi başı ambalaj tüketimi 190 dolar seviyelerine ulaş-tı. Ambalaj sektörü olarak Avrasya Ambalaj Merkezi olma vizyonuyla hareket ediyoruz. Bu nedenle katma değerli üretim yaparak küresel rekabetteki payımızı her geçen yıl ar-tırıyoruz” dedi.

Türkiye’nin 2023 hedefl erinin gerçek-leştirilmesinde Türkiye Ambalaj Sanayinin kilit sektörlerden biri olduğunu vurgulayan ASD Başkanı Korkut “2013 yılında 3,6 milyar dolar ihracat gerçekleştiren sektörümüz, dış ticaret açığı vermeyerek ülke ekonomisine pozitif katkı sağlamayı sürdürüyor.

Sektör olarak 2023 yılına dek pazar bü-yüklüğümüzü 16 milyar dolardan 30 milyar dolara; kişi başı tüketimi 190 dolardan 300 dolara; ihracatımızı ise 3,6 milyar dolardan 10

ASD Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Korkut

Sadettin Korkut, 1960 yılında İzmir’de doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesini bitiren Kor-kut, 1983 yılında başladığı iş yaşamında satış müfettişliği görevinin ardından, bölge satış müdürlüğü ve satış ve pazarlama müdürlüğü görevlerinde bulundu.

Polinas Plastik’te, satış müdürlüğü-nün ardından Genel Müdür ve Yönetim Ku-rulu üyelikleri görevine yükseldi. Korkut, Naksan’da Genel Müdürlük görevini yürü-türken 2012’de Petkim Petrokimya Holding A.Ş Genel Müdürlüğü görevine başladı. Kor-kut, ASD Başkanlığı yanında, TOBB-Ambalaj Meclisi Başkan Yardımcılığı ve Ambalaj Sana-yicileri Dernekleri Federasyonu (ASDF) Yö-netim Kurulu Başkanlığı, EBSO Meclis Üyesi ve 24.Kimyasal Ürünler Sanayi Komite Baş-kanlığı, İKMİB Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Kalkınma Kurulu Üyesi görevlerini sürdürüyor. Sadettin Korkut evli ve bir kız çocuk babası.

milyar dolara çıkarmak için kararlılıkla çalışı-yoruz. ASD olarak bu hedefl ere ulaşılmasına katkı sağlamaya ve liderlik yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

ASD Yönetim Kurulu

Genel Kurulda yapılan çalışmaların ar-dından seçimlere geçildi. Seçimler sonucunda farklı meslek gruplarından temsilcilerin yer aldığı bir yönetim oluştu. Sadettin Korkut’un yeniden başkanlığa seçildiği ASD Yönetim Kurulu ve şirketleri şöyle:

Sadettin Korkut- Petkim Petrokimya Zeki Sarıbekir-Sarten Ambalaj Serdar Başarır-Konbaş Ambalaj Aydın Okay-Can Hassas Kağıt Cemal Ayla-Aymaksan Ayla Makine Hakan Özhuy-Jokey Plastik Kazım Gamgam-Poşetsan Ambalaj Murat Özadam-Özler Plastik Mustafa Tacir-Sümer Plastik ve Kağıt Oktay Duran-Duran Doğan Basım ve Ambalaj Zeki Levi- Deren Ambalaj

Avrupa Birliği’nin karbon salınımı ve çev-reci ekonomi için hedefl ediği belgeye son şekli AB Komisyonu tarafından verildi. Komisyon belgeyi AB liderler zirvesine sunacak ve son kararı liderler verecek. Daha önce 2020 için oluşturulan hedefl erin revize edildiği ve 2030 tarihinin baz alındığı yeni belgede, mevcut enerji tüketimine yönelik olarak yeni ve ye-nilenebilir enerjiye ağırlık verilmesi ve 2030 itibariyle yüzde 30 tasarruf yapılması benim-sendi.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Temmuz ayında yeni enerji politikası belgesini yayınla-dı. Buna göre, 2009 yılı tüketim seviyesinden yüzde 20 enerji tasarrufu yapılması planlanan 2020 hedefl eri güncellendi ve 2030 için yüz-de 30 tasarruf yapılması benimsendi. Buna karşılık, 2020 için planlanan hedefl erin tuttu-rulamayacağı da kabul edildi.

Avrupa Komisyonu’nun enerji politika-larından sorumlu üyesi Günther Oettinger

tarafından duyurulan yeni pakette, AB’nin arz güvenliği, inovasyon ve sürdürülebilirlik konularına odaklanıldığı belirtildi. Öttinger ba-sın toplantısında, “Amacımız piyasaya doğru mesajı vermek ve iş dünyasının, tüketicilerin ve çevrenin yararına olacak şekilde enerji ta-sarrufl u teknolojilere yatırım yapmaya teşvik etmek” ifadesini kullandı.

AB Komisyonu, hedefl ere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada ise başta inşaat olmak üze-re yeni teknolojilerin çok daha verimli enerji

kullandığı ve tasarrufa im-kan sağladığını belirtti. Bi-nalardaki enerji tüketiminin 1980’li yılların yarısına ka-dar düştüğü belirtildi. 2030 hedefi nin tutması halinde, bunun parasal değerinin 53 milyar Avro olacağı ve her yüzde 1 düzeyindeki enerji tasarrufunun, gaz ithalatını yüzde 2,6 oranında düşür-düğü belirtildi. Komisyon,

hedefl erin tutması için enerji verimliliği ala-nında yıllık 89 milyar dolarlık ek yatırıma ihti-yaç bulunduğu da belirtildi. Komisyon, hedef-lere yönelik olarak ilk ilerleme raporunun 2017 yılında yayınlanmasını öngördü.

AB Komisyonu, sera gazları salınımında yüzde 40 azaltmayı da hedefl eri arasına aldı. Komisyonun liderler zirvesine sunacağı bir di-ğer önemli hedef ise üretilen enerjinin yüzde 27’sinin yeni ve yenilenebilir enerji kaynakla-rından oluşması oldu.

AB Komisyonu enerji tasarrufu hedefl erini yükseltmeyi teklif etti, son karar liderlere bırakıldı

PLASFEDDERGİ

48

PlaSTK

PLASFED çatısı altında birlikteyizSevgili dostlar,

Sizlere, ZÜCDER olarak PLASFED çatısı altında ulaşma fırsatı bulduğum için mutluyum.

ZÜCDER Züccaciyeciler Derneği; 2004 yılında kurulmuş, sektörümüzün bütün kesim-lerini bir araya toplayan tek sivil toplum örgütüdür. Kurulduğu günden bu yana sektörün dinamiklerini bir arada tutan ve tüm sektörü plastik, cam, porselen, seramik, paslanmaz, ahşap, hediyelik eşya ve aksesuar gruplarında ihracatçısı, ithalatçısı, üreticisi ve satıcısıyla birlikte kucaklayan ve üyeleri arasında sektör içindeki dayanışmayı sağlayan, sosyoeko-nomik hak ve çıkarları koruyup geliştiren ve sektör bazında karşılaşılan problemlerin çözü-münde önderlik eden bir dernektir. Bugün itibariyle 431 üyeye sahip olan Derneğimiz, yurt içinde Züchex ve İdeal Home Fuarları’nı desteklemekte, yurt dışında ise Life Medya’nın düzenlediği Züchex-Endonezya, İdeal Home Dubai; Interteks’in düzenlediği Homi Milano, Food Hospitality Word Hindistan/Mumbai, Hindistan/Banglore, Brezilya/Sao Paolo, Çin/Guangzhou fuarlarının üyelerimize duyurulması ve tanıtılmasında görev üstlenmektedir.

İMMİB ve İKMİB organizasyonunda yapılan ve Derneğimizin desteklediği URGE projesi kapsamında Güney Afrika, Gana, Brezilya, Uruguay, Şili, Japonya, Güney Kore, Meksika, Pa-nama, Kolombiya, Malezya, Singapur ve Endonezya gibi ülkelere ihracatın artırılması için iş gezileri düzenlenmekte, üyelerimizin de bu gezilere katılması için çalışmalarda bulunul-maktadır.

Üyelerimizin tüm resmi yayın, seminer, konferans ve toplantılardan haberdar edilme-leri sağlanmakta ve bilgilendirme çalışmaları çerçevesinde seminerler düzenlenmektedir. Bu çerçevede 2014 yılının ilk yarısında gerçekleştirdiğimiz 3 seminerde; İş Kur’un UMEM projesi anlatılmış, tüm üyelerimizi yakından ilgilendiren İş Sağlığı ve Güvenliği Semineri yapılarak, Türk ve Dünya ekonomisi ve küresel pazarlama semineri de düzenlenerek birinci dönem seminer programı tamamlanmıştır.

Üyelerimize imtiyaz sahibi olduğumuz Züccaciye Dünyasına Fokus Dergisi ile iki ayda bir sektör haberlerini ulaştıran ve sektörün nabzını tutan basın çalışması, geleneksel ola-rak düzenlenen ve üyelerimiz katkıları ile gerçekleşen sokak iftarları, geleneksel üye iftar yemekleri ile sosyal anlamda iletişimi en üst düzeye çıkarmaktadır. Ayrıca tüm üyelerimize dağıtılan üye kartlarımız ile kurumsal kimliğimiz betimlenmiş, üye kartı ile çeşitli kurum ve kuruluşlardan indirim destekleri alınarak üye ayrıcalığı sağlanmıştır. Benzer kurumlarla ya-pılacak anlaşmalarla üye ayrıcalıkları artırılacaktır.

ZÜCDER; bünyesinde sektör temsilcilerimizin haklarını korumak ve sektörleri ile ilgili konularda daha verimli kazanımlar sağlamaları amacıyla ilgili federasyonlara üye olmakta-dır. Bu nedenle Dernek olarak birikimlerimizi paylaşmak ve plastik grubu üyelerimizin sek-törel olarak etkinliğini artırmak amacıyla PLASFED’e üye olmaya karar vermiştir.

ZÜCDER, sektörümüzün Türkiye ekonomisindeki payını ve içinde bulunduğu koşulları geliştirmek ve sektörümüzün dünya ticaretinden aldığı payı artırma hedefi ile kurulmuş-tur. ZÜCDER, marka yaratmada, ürün geliştirmede, katma değer ilave etmede ve her ko-nuda farklılaşmaya gayret ederek rekabet şartlarını olumluya çevirmek gayreti içerisinde olan sektör temsilcilerimiz ile kol kola çalışmayı ilke edinmiştir. Bu amaçla tüketiciye daha geniş ürün yelpazesiyle daha iyi hizmet verilerek züccaciye sektörü daha yukarılara taşın-maktadır.

PANO

Ömer Ertuğrul Erdoğan ZÜCDER�

Yönetim�Kurulu�Başkanı

İKMİB, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) koordinasyonun-da, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamul-leri İhracatçıları Birliği

(İKMİB) ve Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) tarafından Kasım ayında İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, 4. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Ar-Ge Proje Pazarının açılacağını duyurdu.

İKMİB tarafından yapılan açıklamada, baş-ta kimya sektörü olmak üzere bütün sektör-lerde gelişim için daha çok Ar-Ge ve inovasyon çalışması yapılması, yeni satılabilir ürünlere dönüştürülebilmesi gerektiği vurgulandı.

Bu amaçla başlatılan proje pazarlarının dördüncüsünün düzenleneceği kaydedilen açıklamada, çalışmanın hedefi nin, yeni ürün ve teknolojiler üretebilme kapasitesine sahip kişilerle sektörün bir araya getirilmesinin he-defl endiği vurgulandı.

Proje pazarının hedef kitlesinin, akade-misyenler, KOBİ’ler, Ar-Ge/İnovasyon çalışması olan proje sahipleri, proje fi kri olan girişimciler, yatırımcılar (projelere ortak olmak isteyen ve fi nansman sağlamak isteyen müteşebbisler), girişimciler ve öğrenciler olarak belirlendiği vurgulandı.

Etkinliğin amacı ise, Ar-Ge ve inovasyon kültürünün yaygınlaşmasına katkıda bulun-mak ve üniversite-sanayi-kamu-girişimci işbirliği ile yüksek katma değerli üretimi ve dolayısıyla ihracatı artırmak olarak belirlendi. İkincil amacın ise sanayinin ara malı ihtiyacını karşılamak üzere teknolojik çözüm arayışları olarak belirlendi.

Etkinlik kapsamında, tarafl arın fayda-lanacağı özel programlar gerçekleştirileceği ayrıca fi kri koruma ve projelendirme ile ilgili bir eğitim verileceği açıklandı. Bu kapsamda, “Patent, Faydalı Model, Endüstriyel Tasarım Tescili yazma ve Marka Başvuruları için dosya hazırlama” konuları yanında, Ar-Ge destekleri veren kurumlara proje sunumuna ilişkin atölye çalışması yapılacak.

Etkinlikte, “Kimyevi Maddeler ve Ma-mulleri alt sektörleri” olan, “Plastik ve Kauçuk Ürünleri”, “İlaç ve Eczacılık Ürünleri”, “Boya ve Boyar Madde Ürünleri”, “Kozmetik Ürün-leri”, “Sabun ve Temizlik Ürünleri”, “İnorganik Kimyasallar”, “Organik Kimyasallar”, “Mineral Yakıtlar ve Mineral Yağlar”, “Gübre Ürünleri”, “Yapıştırıcılar ve Tutkallar” sektörlerine öncelik verildiği vurgulandı.

İKMİB kimyevi maddeler sektöründe 4. Ar-Ge “proje pazarını” açacak

PLASFEDDERGİ

49

PANO

Kompozit sanayicileri, 2014 ve 2015 yılları içinde Metyx Kompozit Günleri, Jec Eu-rope 2015 fuarı ve Composites Europe 2014 fuarı için çalışmalarını son aşamaya getirdi. Kompozit Sanayicileri Derneği tarafından ve-rilen bilgilere göre, Metyx Kompozit Günleri-nin dördüncüsü “Mimari Uygulamalarda Kom-pozit Kullanımı” başlığıyla 21-24 Ekim 2014 günlerinde İstanbul’da yapılacak. İki yılda bir

düzenlenen etkinlikte, 2012’de 18 farklı ülke-den 200’ü aşkın ziyaretçi gelmişti. Dört gün sürecek zirvenin ilk iki gününde konferanslar gerçekleştirilecek. Bir günlük RTM eğitimi ve yine bir günlük vakum infüzyon eğitimi veri-lecek. Etkinlik kapsamında, Arkema (Fransa), Composite Integration (Birleşik Krallık), eCon Engineering KFT (Macaristan), METYX Com-posites (Türkiye), Neo Yachts (İtalya), Onuk-BG (Türkiye), TAI (Türkiye), ve Walder Mader AG (İsviçre) sunuşlar gerçekleştirecek.

JEC Europe 2015 için ön kayıtlar başladı

Kompozit sektörünün en önemli fuarları arasında bulunan JEC Europe 2015 için, İTO organizasyonuyla milli iştirake yönelik ön ka-yıtlar başladı. Kompozit Sanayicileri Derneği tarafından alınan ön kayıtlar sonrasında JEC organizatörleriyle görüşmeler sonuçlandı-rılacak. JEC Europe 10-12 Mart günlerinde Paris’te düzenlenecek.

Composites Europe 7-9 Ekim 2014’te

Avrupa’nın en büyük kompozit malze-meler, teknoloji ve ekipmanları fuarı Com-posites Europe 7-9 Ekim 2014 günlerinde Dusseldorf’ta yapılacak. Dokuzuncu kez dü-zenlenecek fuarda, 440 katılımcı ve 11 bin ziyaretçi hedefl endiği duyuruldu. Fuarda, otomotiv, havacılık, ulaşım, rüzgar enerjisi, yapı-inşaat ve liman-nakliye sektörlerinin ön plana çıkması bekleniyor.

Kompozit sanayicileri 3 büyük etkinliğe hazırlanıyor

PLASFEDDERGİ

50

PANO

verilerden, fuarlara, ülke güvenlik bilgilerine ve pazara girişte ihracatçıların dikkat etmesi gereken hususlara kadar birçok bilgiye birkaç tıklama ile ulaşabilirsiniz” denildi.

PLASFED’e üye derneklerin üyeleri ücretsiz yararlanabilecek

PAGDER, internet sitesinin PLASFED’e üye derneklerdeki şirketler tarafından üc-retsiz olarak kullanılabileceğini belirtti. Siteyi kullanmak için gerekli kullanıcı kodu ve şifreyi üye oldukları dernekten alabilecekler. Der-nek üyesi olmayan ilgililerden, Dünya Plastik Atlası’nın birinci cildi olan Afrika kitabını satın alanlar de ücretsiz erişim imkanı kazanacak.

Dünya plastik atlasında sağlanan veriler

Plastik sanayicilerinin, makine ve ham-madde üreticileri-satıcılarının “hangi ülkede, hangi ürünle, kimlerle ve nasıl rekabet ede-ceğini, nereden başlayacağını” görme fırsatı vermeyi amaçlayan Plastik Atlası, bu amaca yönelik olarak ispatlanmış bir metodolojiyle hazırlandı.

Çalışma, sanayiciler için, ağır rekabet ko-şullarında yeni pazarlara girişte anahtar nite-liğinde bilgileri sundu.

PAGDER, 97 ülkeyi kapsayan, ülkelerin plastik (mamul ve hammadde) ve plastik iş-leme makineleri pazarlarına yönelik verilerin, karşılaştırmalarının ve ürün tamamlayıcılığı-na yönelik analizlerin bulunduğu Dünya Plas-tik Atlası’nın web sitesini hizmete açtı.

PAGDER’den yapılan açıklamada, Türkiye’de ilk kez bir analizde kullanılan fi ltre-leme yöntemiyle veriler üretildi. Bu verilerle, plastik ihracatçılarının belirlenen pazarlarda ithalat ve büyüme potansiyelleri, Türkiye’nin

PAGDER’in bilimsel yöntem-lerle 97 ülkenin plastik ve plastik işleme makineleri sektörlerini analiz ettiği çalışması internet aracılığıyla da yayına verilmeye başlandı. www.dunyaplastikat-lasi.com adresinde yayınlanan verilerle, kullanıcılar ilgi duyduk-ları ülkelerin pazarına giriş için elinde temel verileri bulabilecek. Veriler, bilimsel analiz yöntemi kullanılarak bilim insanları tara-fından hazırlandı.

plastik sektörü özelinde bu ülkelere yaptığı ihracatın seyri, rekabet edilen ülkelerin fi yat stratejileri ve coğrafi yakınlıkları gibi birçok özellik dikkate alınarak hangi alt sektörlerde rekabetçi olunacağı ve ihracat yapılması ge-rektiği yorumlandı. Altı ayrı bölgede 97 ülkeyi kapsayan çalışma, bölgeler halinde kitap ola-rak yayınlanmaya başladı. İlk bölge olan Afri-ka kullanıma sunuldu.

Seçilen 97 ülkenin, Dünya plastik, plas-tik hammadde ve plastik işleme makinele-rinin yüzde 98’ine ulaşması nedeniyle, sek-törün hemen hemen tamamının kavrandığı çalışmada, analize konu olan bölgeler Afrika, Amerika, Orta ve Batı Asya, Doğu ve Güney Doğu Asya ve Okyanusya, Doğu ve Batı Av-rupa, Kuzey ve Güney Avrupa bölgeler olarak belirlendi.

İnternet sitesi veri analizine imkan sağlayacak

PAGDER açıklamasında, verilerin in-ternet ortamına taşınmasıyla, kullanıcıların binlerce veriyi sistematik ve kullanılabilir halde bulacağı belirtilerek, “Rapor Filtreleme yöntem ile ürün kodunuzu girerek istediğiniz ülke/ülkelerde Türkiye ihracatı için potan-siyel arz eden ülkeleri listeleyebilir, pazar kıyaslamaları yapabilir ve sosyo-ekonomik

PAGDER Dünya Plastik Atlası web sitesi yayında

PLASFEDDERGİ

51

kelerin fi yat stratejileri, ülke penetrasyonları, pazara yakınlık vb.) dikkate alınarak hangi alt sektörlerde ya da ürün gruplarında rekabetçi olacağı ve ihracat yapması gerektiği yorum-landı.

GTİP sınıfl andırmasının kullanıldığı Dün-ya Plastik Atlası’ndaki analizlerde; her bir ülke dünya ticaret verilerinden elde edilen istatis-tikler ve rasyolar yardımıyla yorumlandı. Ana-lize konu ülkenin ithalat talebinin neredeyse tamamını karşılayan ülkeler kapsama alındı. Ülkelerin belirlenmesinde makine, hammad-de ya da mamulde 100 milyon Dolar ve üstü ithalat yapma kriteri konuldu ve böylece 97 ülkeye ulaşıldı. İncelenen ülkenin iç pazarının plastik mamul, hammadde ve makine açısın-dan mevcut durumları belirlendi. Yine her bir ülkenin pazarının potansiyeli analiz edildi.

Bütünleyici bir bakış açısıyla; Türkiye’nin bu pazarlara yaptığı toplam ihracat, plastik sektörünün bu toplam içindeki payı ve son dönemlerdeki ithalat talep büyümesi ülke bazında incelendi. Türkiye’nin bu ülkeye ih-racatı, pazarın ve ihracatın büyüme oranı, alt sektör kırılımları belirlendi.

Karşılaştırmalı verileri üretebilmek için istatistiki olarak yıllık bazda uluslar arası ve-rileri düzenleyen BACI veri tabanı kullanıldı.

Bu veri tabanı, ülke bazında 5019 sektördeki ticareti bünyesinde barındırması açısından yeterli veriyi sundu. Bu 5019 sektör içinde analize konu plastik mamul, hammadde ve makineyi oluşturan 136 alt sektör analize tabi tutuldu. Sektörler, mamul, hammadde ve makine ayrımına göre analiz edildi, kullanıcı-nın daha rahat çalışabilmesi için GTİP numa-rasıyla sunuldu.

Ayrıca mamul, hammadde ya da makine üreticisinin, analiz edilen ülkelerde sektörün hangi alt kırılımında rekabetçi olabileceğine, hangi ülkelerle rekabete girebileceğine ve ihracat yaptığı pazara yayılma potansiyeline yönelik veriler üretildi.

Nerede nasıl rekabet edebilirsiniz?

Dünya Plastik Atlası’nda fi ltreleme yön-temiyle her bir ülke için rekabet avantajı sağ-layan ürünler de belirlendi. Bu veriyle, plastik ihracatçılarının belirlenen pazarların özellik-leri (büyüme potansiyeli, rekabet edilen ül-

PANO

Benzersiz musteri hizmetleri

Güvenilir performans için sorumluluk

Katılımcı ve tecrübeli ekip

¸Devamlı yenilikçilik ve gelisimler

Hall A6 · Stand 621614 – 18 Oktober 2014 www.gala-europe.de

PLASFEDDERGİ

52

PANO

Bilecik Osmaneli OSB için PAGDER ve Bilecik TSO kararlı

PAGDER’in plastik sanayicilerine uygun ve teşvik kapsamında yatırım yeri sunma gi-rişimlerinden biri olan Bilecik Osmaneli Plas-tik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulması çalışmalarında girişimler yoğunlaştı. PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci çalışmalar kapsa-mında Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fevzi Uzun’u ziyaret etti ve bir çalışma top-lantısı yapıldı. Toplantıda, PAGDER Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Selçuk Gülsün ve Genel Sekreteri Gülfi dan Özekmekçi yanında Bilecik TSO yönetim kurulu üyeleri de hazır bulundu.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci, dernek ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi. PAGDER’in 1969 yılında kurulan ve ilk sektörel sivil toplum örgütlerinden biri olarak köklü bir geçmişe ve deneyime sahip olduğunu vurgu-layan Hüseyin Semerci, 400 aktif üyeye sahip derneğin plastik sektörünün en güçlü yapılan-malarından biri olduğunu belirtti. PLASFED’e üye olan PAGDER’in, PLASFED ve kardeş der-nekler vasıtasıyla güçlü bir iletişim ağına sahip olduğunun altını çizen Semerci, Türkiye plas-tik sektörünün yatırım yeri ihtiyacının öncelik-leri arasında bulunduğunu belirtti.

“Türk plastik sektörünü bir bütün olarak geliştirmek ve ülkemizi dünya plastik pazarının önde gelen üretim ve tedarik merkezlerinden

Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası’nda biraraya gelen PAG-DER ve Bilecik TSO yöneticileri, Osmaneli Plastik İhtisas Organi-ze Sanayi Bölgesi için girişimleri yoğunlaştırma kararı aldı. PAG-DER Başkanı Hüseyin Semerci Osmaneli OSB girişimi için plastik sektöründen yoğun talep gör-düklerini belirtirken, Bilecik TSO Başkanı Fevzi Uzun, TOBB ve hü-kümet kanadında projenin gün-deme getirildiğini vurgulayarak “Bizler bu konuda üzerimize dü-şen görevleri yapmak, taşın altına elimizi koymak isteriz” dedi.

birisi yapmak için ortamlar oluşturmayı amaç-lıyoruz” diyen Semerci, İstanbul’un turizm ve fi nans merkezi haline geldiğini ve bu sebeple İstanbul Avrupa yakasında bulunan plastik sanayisini Kırklareli’ne, Anadolu yakasında bulunan plastik sanayisini de demiryolu, hızlı tren ve çevre yoluyla ulaşımın çok kolaylaştığı Bilecik iline kaydırmayı amaçladıklarını belirtti.

Semerci, Osmaneli OSB ile Plastik İhtisas OSB kurulması için yapılan çalışmaların olumlu seyrettiğini vurguladığı toplantıda, “Bu süreç-te Bilecik TSO başta olmak üzere valilik, il özel idaresi, yerel yönetimlerle birlikte çalışmayı, destek almayı umuyoruz. Osmaneli OSB için plastik sektöründen ciddi bir talep aldık. İhti-sas OSB kurulması durumunda hızla yatırımla-rın gelmesi mümkün görünüyor. OSB yatırımı olduğu için de ciddi bir teşvikten yararlanabi-lecekler” dedi.

Bilecik TSO Başkanı Fevzi Uzun: OSB yatırımlarını çeşitli plat-formlarda gündeme getirdik

Bilecik TSO Başkanı Fevzi Uzun da top-lantıda, OSB yatırımlarını önemsediklerini ve çeşitli platformlarda gündeme getirdikleri-ni belirtti. Türkiye Odalar Borsalar Birliğinin (TOBB) düzenlediği, Yedinci Ticaret ve Sanayi Şurası’na hazırlık toplantısı olan Marmara ve Trakya Bölge toplantısında Bilecik’e ihtisas OSB’lerinin kurulması konusunu görüşe açtık-larını ve kabul gördüğünü belirten Uzun, “Bu önerimiz kabul edildi ve 7’inci Türkiye Ticaret ve Sanayi şurasında da yer buldu. Böylece, sektör kümelenmeleri güçlendirmek için Ge-

rede, Bilecik ve Susurluk ihtisas OSB’ler kurul-malıdır şeklinde bir karar verilmiş oldu. Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası olarak bizler bu konu-da üzerimize düşen görevleri yapmak, taşın altına elimizi koymak isteriz” dedi.

Uzun, kurulması planlanan İhtisas OSB için altyapı ve yasal yükümlülükler konusunda Bilecik TSO olarak gerekli araştırmaları yapa-caklarını belirterek, sanayi ve ticaret konula-rında bazı adımlar atılırken yerel yönetimler ile fi kir birliğine vararak adım atmak istediklerini söyledi. Uzun, konuyu ilk olarak yönetim kuru-lunda, daha sonra meclis gündeminde değer-lendirdikten sonra kendilerine bilgi verecekle-rini söyledi.

Çevreye uygun, tarım sektörünü gözeten yatırımlar olacak

Fevzi Uzun, sanayi yatırımlarının tarım iş-letmeleriyle uyumlu olması gerektiğinin altını çizerek, Sakarya nehrinin korunmasının öne-mine işaret etti.

PAGDER Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Selçuk Gülsün de, plastik sanayicilerinin çevre konusunda son derece duyarlı olduğunun al-tını çizerek, yatırımların plastik şekillendirme üzerine yoğunlaştığını ve bu üretim biçiminin de atık sorunun bulunmadığını hatırlattı.

Tesislerin her türlü mevzuata uygun ya-pılacağını ve organize sanayi bölgesi olması nedeniyle altyapının da sağlıklı ve çevre dostu olarak kurulacağını belirten Gülsün, plastiğin hem mamul, hem de üretim biçimi itibariyle çevre dostu olduğunu kaydetti.

ESENYURT: Doğan Araslı Cad. Fatih San. Sit. D1/A Blok No: 21-25 34510 Esenyurt / İSTANBULTel: (0212) 690 38 00 (Pbx) Faks: (0212) 690 68 28

GEBZE: TAYSAD,TOSB Org. San. Böl. 1. Cad. 15. Yol No:141420 Şekerpınar / Çayırova – KOCAELİTel : (0262) 658 25 30 (Pbx) Faks : (0262) 658 25 60www.alper.com.tr

ÇEVRE DOSTU TEKNOLOJİ…LaboratuvarSertlik ÖlçümleriMikroyapı AnaliziHasar AnaliziDeneysel Proses Analizi

Fırın İmalatıAtmosfer Kontrollü FırınlarVakum Temper ve Nitrasyon fırınlarıÖzel Nitrasyon ve Oksidasyon FırınlarıÖzel Proses FırınlarıLaboratuvar Fırınları

Isıl İşlemVakum SertleştirmeTavlamaOstemperlemeNitrasyonNitrokarbürizasyonKarbonitrasyonSementasyonOksidasyonNITROX®YaşlandırmaKriyojenik İşlem

PLASFEDDERGİ

54

PANO

-PAGDER tarafından başlatılan ve hızla büyüyen “Yuvaya Dönüşen Plastikler” kam-panyasının tanıtımı ve bireylerin-kişilerin katkı sağlamasını amaçlayan kamu spotu fi lmi tele-vizyonlarda gösterilmeye başlandı.

PAGDER’den yapılan açıklamada, “PAG-DER olarak sektörümüzün negatif algısına pozitif yönde katkı koymak için başlattığımız Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyamız siz-lerin ve bireysel katılımcıların destekleriyle ülke geneline hızla yayılmaya devam ediyor.

Kampanya ile A’dan Z’ye tüm plastik atık-ların yüzde 100 geri dönüşümü sağlanarak, sokak hayvanları için plastik yuvalar yapılıyor. Yaşamın her alanında kullanılan plastiklerin geri dönüşümüyle, önemli ekonomik ve çevre-sel artı değerler yaratılabileceğini gösterdiği-miz projemize, yerel yönetimlerin, üniversite-lerin ve hayvanseverlerin yoğun ilgisi devam ediyor” denildi.

Projenin hedefi nin, çevre ve geri dönü-şüm bilincinin yaygınlaşmasına katkı yaratır-ken, sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirmesi olduğu hatırlatılan açıklamada, tanıtıma yönelik olarak halkla ilişkiler, sosyal medya hesapları, afi ş ve outdoor reklam araç-ları yanında kamu spotu niteliğinde TV fi lmi

billboardlarla, kamu spotu TV fi lmi de yaptırıl-dığı kaydedildi.

Üniversite öğrencileri arasında düzenle-nen bir yarışmayla belirlenen ekibin çektiği fi l-min RTÜK onayını almasının ardından TV’lerde gösterilmesi için çaba harcandığı belirtilen açıklamada, “Filmimiz, Show Tv, Cnn Türk, Tv 8, Lig Tv, Bugün Tv, 360 Tv, Show Türk, Euro Star, 24 Tv, Radyo D, Cnntürk Radyo, Alem Fm, Lig Radyo, Slow Türk, Açık Radyo, İstanbul Fm başta olmak üzere birçok ulusal TV ve radyo kanalında yayınlanmaya başlamıştır” denildi.

“Sıcak bir yuva her canlının hakkı”

PAGDER tarafından yürütülen “Yuvaya

Dönüşen Plastikler” kampanyasında, özellik-le kış mevsiminin zor şartlarında hayvanlara sağlıklı ve korunaklı özel tasarlanmış plastik yuvalar sağlanması, toplumda geri dönüşüm bilincinin artırılması ve duyarlılık oluşturulması hedefl endi. Yuvalar, sadece kış aylarında de-ğil, her mevsimde hayvanlar için korunaklı ve sağlıklı bir yuva niteliği taşıyor.

Kampanyayla, bilinenin aksine defalar-ca geri dönüştürülebilen ve geri dönüşümle başta iplik ve elyaf olmak üzere ticari kulla-nım alanları yaygın olan; battaniye dahi üre-tilebilen plastikler artık sokak hayvanlarına birer yuvaya dönüşecek. Toplanacak plastikler hayvanları kış mevsiminin sert koşullarından koruyacak, hatta hayatını kurtaracak olan yu-

“PAGDER Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyası televizyonlarda

PAGDER’in kampanyası İstanbul Teknik Üniversiteli gençlerle büyüdüPAGDER’in başlattığı “Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyası İstanbul Tek-

nik Üniversitesi (İTÜ) ile işbirliği içinde büyüyor. Proje kapsamında, İstanbul Teknik Üniversitesi’ne 20 köpek kulübesi bağışında bulunuldu. Yüzde 100 geri dönüşümden elde edilen malzemelerle üretilen kulübeler, PAGDER Genel Sekreteri Gülfi dan Özekmek-çi ve İTÜ Maden Mühendisliği Bölüm ve Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural’ın da hazır bulunduğu bir törende teslim edildi. Törende bir konuşma yapan Prof. Dr. Orhan Kural, kampanyanın doğru bir girişim olduğunu vurguladı ve desteklemekten duydukları memnuniyeti vurguladı

PLASFEDDERGİ

55

vasının bir tuğlasına dönüşecek.

Proje kapsamında, kurum ve kuruluşlar yanında bireyler de sponsor olarak özel tasar-lanmış yuvaları hayvanlara sunabilecek. Bu-nun yanında belediyeler, ilgili diğer kamu veya özel kuruluşlarla işbirliği yapılarak plastiklerin kaynağında ayrıştırılıp geri dönüşüm sürecine sokulması sağlanacak.

PAGDER’in kampanyasında, A’dan Z’ye tüm plastik atıkların (Plastik yoğurt-peynir kapları, pet şişeler ve kapakları, deterjan şişe-leri, eski plastik oyuncaklar, işlevini kaybetmiş plastik damacanalar, plastik askılar vb.) yüzde 100 geri dönüşümü sağlanarak, sokak hay-vanları için plastik yuvalar yapılıyor. Yaşamın her alanında kullanılan plastiklerin geri dö-

Züccaciyeciler Derneği ZÜCDER sosyal ve mesleki çalışmalarına yaz aylarında da de-vam etti. ZÜCDER üyelerinin PAGDER ASLAN OSB’de yatırım konusu da gündem maddesi aralarında yer aldı. Plastik mutfak eşyalarına yönelik yapılan sektör toplantısında, Züchex fuarı, ABD/Şikago’da yapılacak ortak depo Loft 444 etkinliği, Trios 2023 tanıtımına ilişkin görüşler paylaşıldı. Toplantıda, ZÜCDER Baş-kan Yardımcısı Murat Akyüz’ün TİM yönetim kuruluna seçilmesinden duyulan memnuni-yet de vurgulandı. ZÜCDER Başkan Yardımcısı Murat Akyüz, gündem maddelerine ilişkin bilgi verdi. Bu kapsamda, yatırım yapmak isteyen dernek üyelerine PAGDER ASLAN OSB’ye iliş-kin bilgi verildi. Züchex fuarı için alım heyeti organize edilmesine karar verilen çalışmada, bu kapsamda, daha önce gelme fırsatı bula-mayan kişilere odaklanılması kararlaştırıldı. ABD pazarına giriş için geliştirilen Loft 444 projesine ilişkin olarak ise 9 fi rmanın anlaşma yaptığı ve İMMİB’in bu proje ile ilgili olarak o bölgede pazarlama desteği vermesinin gün-

nüşümüyle, önemli ekonomik ve çevresel artı değerler yaratılabileceğini gösteren projeye, önemli kurum ve kuruluşlar tam destek sağlı-yor.

PAGDER, 18 Şubat’ta lansmanını yaptığı projeyi üyelerinin ve sponsorlarının desteğiyle

demde olduğu vurgulandı. Üyelere, mağaza listesi verilmesine yönelik girişim de paylaşıldı.

İkitelli OSB içindeki iş ve üretim merkezi projesi olan özgün Trios2023 inşaat projesine ilişkin bilgilerin de paylaşıldığı toplantıda, tüm katlarına tır ulaşabilen çok katlı yapının imalat sektörüne de imkan sağladığı hatırlatıldı.

İki bin kişinin katılımıyla iftarRamazan ayında üyelerini ikinci kez

İSTOÇ’ta sokak iftarında buluşturan Dernek etkinliği yoğun ilgi gördü. Üyeler yanında halkın da katıldığı iftarda yaklaşık 2 bin kişi-ye ulaşıldığı vurgulandı. ZÜCDER üyelerinin desteğiyle gerçekleşen iftar yemeğine, ZÜC-DER Başkanı Ömer Ertuğrul Erdoğan, Başkan Yardımcıları Tahsin Öztiryaki, İsmail Erdoğan, Murat Akyüz, Semih Şeftali, Murat Kolbaşı, Yö-netim Kurulu Üyeleri Murat Solmazer, Tuncay Aslan, Erol Ancel ve Suavi Koç’un yanı sıra İS-TOÇ Yönetim Kurulu Başkanı Nahit Kemalbay da katıldı.

UR-GE ve eğitim faaliyetleri ilerliyor

Öteyandan ZÜCDER Yönetim Kurulu top-lantısına katılan Burak önder, URGE projeleri hakkında bilgi verdi. Bu kapsamda, Endonez-ya-Malezya-Singapur İş Gezisine yönelik üye-lere bilgi aktarıldı.

6 Haziran 2014 tarihinde Expoland, 13 Haziran 2014 tarihinde ise İnova Akademi

ilk etapta 685 yuva bağışıyla başlatmıştı. Pilot bölge olarak İstanbul’un seçildiği proje, hayvan dostlarından, belediyelerden gelen taleplerle hedefl enenden çok daha kısa bir süre içinde il sınırlarını aştı ve Bitlis’ten Mezitli’ye yurdun dört bir yanına ulaştı. Projeye üniversiteler de destek vermeye başladı.

yetkilileriyle yapılan toplantılarda; KOSGEB ve Ekonomi Bakanlığı teşvikleriyle üyelerimiz için yapılabilecek iş geliştirme ve fuar ziyaret-leri organizasyonlarıyla ilgili ayrıntılar, ayrıca üyelerimize verebilecekleri indirimli hizmetler hakkında bilgi alındı.

Bu arada, ZÜCDER üyelerine yönelik “Dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ve küresel pazarlama” konulu seminer yapıldı. İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreter Yardım-cısı Akademisyen Tezer Palacıoğlu tarafından verilen seminerde, küresel krizin en çok etki-lediği sektörlerin başında gelen züccaciye sek-törünün kriz dönemlerine yönelik farklılaşma-nın önemine değinildi.

Palacıoğlu, “Gelişen horeca sektörüne yönelik ürünlerle farklı pazarlara yönelmekte fayda görüyorum. Şu anda İstanbul’da inşaat halinde olan birçok otel var ve bu sayılar her geçen gün artıyor. Küresel krizlerden etkilen-memek isteyen züccaciye sektörü, turizm sek-töründe faaliyet gösteren işletmelere yönelik ürünler de yapmalı” dedi.

ZÜCDER yaz aylarını yoğun faaliyetlerle geçirdi

PANO

Boğaziçi Üniversitesi Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyasındaHayvanlara sağlıklı ve korunaklı bir yuva sunmayı amaçlayan PAGDER Yuvaya Dö-

nüşen Plastikler kampanyasına Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, öğretim üyesleri ve çalışanları da destek verdi. PAGDER’in 20 kulübe bağışlayarak işbirliğine gittiği Boğaziçi Üniversitesinde hayvanlar sağlıklı yuvalara kavuşmuş oldu. Boğaziçi Üniversitesi öğre-tim üyeleri, öğrencileri ve çalışanları da projeye katkı vermekten mutluluk duyduklarını vurguladılar. Üniversite bünyesinde plastik atıkların geri dönüşüm sürecine sokulması için de girişim başlatıldı.

PLASFEDDERGİ

56

olarak kurulan Eastchem’in grup bünyesine global satın alma sonrası 2012 yılında katıldı-ğı ve 120 bin ton kapasitesi ve 105 bin tonluk satışıyla bölge lideri olduğu belirtildi. 2012’de 10 milyon euroluk yatırımla Türkiye’nin ilk Ter-moplastik Poliüretan (TPU) tesisi olarak üreti-mine başlayan Ravago Kimya, aynı zamanda grubun ilk kimya yatırımı olduğu ve 2013 yılın-da grup bünyesine katılan Mahalo’nun ise sili-kon elastomer dağıtım ve üretimi konusunda faaliyet gösterdiği belirtildi.

Açıklamada, 36 milyon Avro’ya grup bünyesine katılan Tekpol’ün de termoplastik (TPU) hem de termoset poliüretan grupla-

Bilgi notunda, bu yasağa karşılık iki nok-tada istisna olduğu belirtilerek, “Ancak; üretim çapakları ve kenar fi releri işletme dışına çıka-rılmadan, üretimin bir parçası olarak, iyi üretim uygulamaları çerçevesinde ve bu Yönetmelik ile ilgili diğer mevzuatta yer alan hükümlere uygun olarak üretilmesi koşuluyla kullanılabi-lecektir” denildi.

Düzenlemenin diğer istisnasının PET için olduğu belirtilen notta, “Diğer taraftan ; Gıda ile temas etmek üzere üretilmiş polietilen terefi -talat/PET madde ve malzemelerden, iyi üretim uygulamaları çerçevesinde, kimyasal depoli-merizasyon yöntemi ile elde edilen monomer-ler ve/veya oligomerler ve başlangıç maddeleri bu Yönetmelik ve ilgili diğer mevzuatta yer alan hükümlere uygun olarak gıda ile temas eden polietilen terefi talat/PET madde ve malzeme üretiminde kullanılabilecektir” bilgisi verildi.

Belçikalı petrokimya devi Ravago, Tür-kiye iştiraki Ravago Türkiye’de yönetimsel değişikliğe gitti. Ravago Türkiye’den yapılan açıklamada, üretim şirketlerinin Ravago Pet-rokimya Üretim A.Ş. (RP) altında toplandığı ve yeni şirketin 155 bin tonluk üretimiyle polimer hammadde konusunda Türkiye’nin en büyük ikinci plastik üreticisi haline geldiği belirtildi.

Açıklamada, Enplast, Eastchem, Ravago Kimya ve Mahalo fi rmalarının birleşime konu olduğunu ve RP bünyesine alındığı belirti-lirken, şirket ve markaların her birinin kendi alanlarında lider şirketler olduğu hatırlatıldı. RP bünyesinde faaliyet gösterecek şirketler hakkında bilgi de verilen açıklamada, 2001 yıl-lından bu yana termoplastik elastomer (TPE) ve mühendislik plastikleri (MP) üretimi alanın-da faaliyet gösteren Enplast, 18 bin tonu MP 40 bin tonu TPE olmak üzere yılda toplam 58 bin ton üretim kapasitesi ve 40 bin tonu aşan üretimiyle Türkiye’nin lider plastik karışım (kampaund) üreticisi olduğu belirtildi. Mono-tez tarafından 2006 yılında Türkiye’nin ilk EPS (şişirilebilir köpük polistiren) üretim tesisi

PLASFED, 16 Ağustos 2014 günü Res-mi Gazete’de yayınlanan gıda ile temas eden madde ve malzemeler yönetmeliği değişikliği-ne ilişkin bir bilgi notu açıkladı. Plastik sektö-rünü ilgilendiren düzenlemeler hakkında bilgi verilen notta, geri dönüştürülmüş plastiklerin gıda ile temas eden malzeme üretiminde kul-lanılamayacağı ancak bazı istisnaları bulundu-ğu belirtildi.

rından olmak üzere 300’den fazla poliüretan sistemin üretimini gerçekleştirdiği vurgulandı.

Ravago Petrokimya İSO 500 listesinde

Bu arada, Ravago Petrokimya, operas-yonun ardından İSO 500 listesine 521 milyon liralık üretimden satışlarla 160. sırada girdi. Şirketten yapılan açıklamada Ravago’nun en önemli üretim merkezlerinden birinin Türkiye olduğu hatırlatıldı ve Belçika merkezli şirketin 50’den fazla ülkede, üretim, dağıtım ve pazar-lama alanlarında faaliyette olduğu kaydedildi.

Paslanmaz çelik dışındaki metal esaslı malzemelerin gıdaya temasının yasaklandığı yönetmelikte, bunların niteliklerine uygun olarak, kalay, krom, krom oksit, emaye, sera-mik esaslı malzemeler, lak, plastik veya gıda ile temasa uygun bir kaplama ile kaplanması hükme bağlandı. Yönetmelikte, lak ve plastik kaplamaların da gıda ile temas eden plastik maddelerin özelliklerine, seramik kaplamalar ise gıda ile temas eden seramik malzemelerin özelliklerine uygun olacağı vurgulandı.

Metal ambalaj kapaklarında kullanılacak contaların kapak kenarına homojen şekilde dağıtılması, kopma yapmaması ve ısıl işlem-lere uygun olmasına ilişkin zorunluluk da yö-netmelikte yer aldı. Plastik contaların da gıda ile temas eden plastik madde ve malzeme hü-kümlerine uygun olması şartı konuldu.

Ravago Türkiye üretim yapan şirketlerini “Ravago Petrokimya” altında birleştirdi

Gıda ile temas eden maddelere ilişkin yönetmelik değişikliği yayınlandı

PANO

PLASFEDDERGİ

57

PLASFEDDERGİ

58

İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi Ömer Karadeniz, Türkiye’de plastik sektörünün güç-lü ve hızlı biçimde büyümesini sürdürdüğü-nü ancak rekabet gücünü koruyabilmesi için hammadde ve enerji maliyetlerine yönelik so-runların çözülmesi gerektiğini söyledi.

İSO Meclis toplantısında söz alan Ömer Karadeniz, plastik ve kimya sektörüne yö-nelik değerlendirmelerde bulundu. Plastiğin de içinde bulunduğu kimya sektörünün esas ağırlığının, diğer sektörlere girdi sağlamaktan kaynaklandığının altını çizen Karadeniz, kimya

sanayiinde doğrudan tüketi-ciye ulaşan ürünlerin oranının sadece yüzde 30 olduğunu, geriye kalan yüzde 70 ağırlığın diğer sektörlere girdi olarak üretildiğini belirtti. Yapılan bir çalışmada, kimya sektörünün, yüzde 50 oranında kağıt, yüz-de 15 oranında tekstil, yüzde 12 oranında deri sektörüne girdi sağladığını belirten Kara-deniz, “Benzer ağırlıkları oto-motiv, cam gibi birçok sektör-

de de görebiliriz” dedi.

Türkiye plastik sektörünün, bütün dün-yada olduğu gibi 1940’lı yıllarda ağırlık kazan-maya başladığını, Türkiye’de 60’larda sektörel örgütlenmeyle ilerlediğini, 1970’li yıllarda Petkim’in kurulmasıyla da yeni bir aşamaya geldiğini hatırlatan Ömer Karadeniz, sektörün sanıldığının aksine bilimsel gelişmelerle çok teknik ürünlerin üretildiği bir yapıda bulundu-ğunu anlattı.

İkibinli yılların, bilgisayarlı makineler, diji-tal üretim, mesleki eğitim, Ar-Ge ve üniversite sanayi işbirliği gibi kavramlarla tanımlanabile-ceğinin altını çizen Karadeniz, gelişme için ive-dilik taşıyan sorunların çözülmesi gerekliliğini vurguladı.

Enerji maliyetleri ve hammadde

Sektörün öncelikli sorunları arasına ham-maddede dışa bağımlılık ve enerji maliyetleri bulunduğunun altını çizen İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz, enerjideki kayıp ve kaçakların başta sanayiciler olmak üzere abonelere yük-

İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz:

Hammadde ve enerji maliyetleri plastik sektörünün öncelikli sorunları

İstanbul Sanayi Odası Mec-lis Üyesi Ömer Karadeniz, İSO Meclis toplantısında plastik sanayiinin öncelikli sorunları-nın hammaddede dışa bağım-lılık ve kayıp kaçak bedelleri-nin abonelere yüklenmesi ve diğer ek yüklere bağlı enerji maliyetleri olduğunu belirtti.

PANO

PLASFEDDERGİ

59

lenmesinin ciddi bir sorun olduğunu anlattı.

Hammaddede dışa bağımlılığın plastik sektörünün diğer öncelikleri arasında yer aldı-ğını hatırlatan Ömer Karadeniz, 2013’te yüzde 13 büyüyen plastik sektörünün yüzde 85 ora-nında hammaddeyi ithal etmesinin sorun teş-kil ettiğini anlattı. Karadeniz, “Yeni petrokimya tesisleri yatırımları yapılması gerekiyor. Yeni petrokimya yatırımlarıyla rafi neri-petrokimya entegrasyonu içinde nafta satışından katma değeri yüksek plastik üretimine geçişe öncelik verilmesi gerekiyor” dedi.

Ömer Karadeniz, her türlü petrokimya yatırımının özel yatırım sınıfına alınmasını, stratejik olarak desteklenmesini hatta yaban-cı sermayeyi çekmeye yönelik girişim başlatıl-ması gerektiğinin altını çizdi.

Benzer bir yaklaşımın makine sektörü için de yapılmasının şart olduğunu vurgula-yan Ömer Karadeniz, makine sektörünün önce kendi içinde, daha sonra da plastik sektörü ile entegrasyon içinde çalışması, yeni makineler geliştirilmesi ve üretimin artırılması stratejisi-

nin izlenmesi gerektiğini vurguladı. Karadeniz, bu alanda da yabancı sermayenin özendiril-mesine ihtiyaç bulunduğunu anlattı.

Plastik sektöründe ihtisaslaşma

Plastik sektörünün alt sektörler bazın-da uzmanlaşması ve yüksek katma değerli ürünlere yönelik olarak Ar-Ge ve inavasyon yatırımlarının oluşması gerektiğini belirten Karadeniz, “Sektör takipçiliği bırakarak tekno-lojisini global pazarda kabul ettiren bir sektör konumuna getirilmelidir. Katma değeri yüksek yeni ve özel ürünler geliştirilmeli ve bu ürün-lerde marka imajı geliştirilmelidir” dedi.

Test ve denetim

Plastik sektörünün yoğun standartlarla çalıştığını ve buna bağlık test, denetim, akre-ditasyon, sertifi kasyon gibi hususların yüksek maliyetler tuttuğunun altını çizen Karadeniz, bu maliyetlerin kontrol edilebilir seviyede tu-tulması için yerli test merkezleri yatırımlarına ihtiyaç olduğunu İSO’nun bu yönde girişim başlatması gerektiğini kaydetti.

Ömer Karadeniz, sektörün insan kaynağı yönünden iki yönlü bir ihtiyacı bulunduğunu belirterek, nitelikli üretim elemanları yanın-da, yüksek katma değerli ürünleri geliştirecek bilim insanı düzeyindeki insanlara da ihtiyaç duyulduğunu anlattı.

Plastik mamullerin ve polimer teknolojile-rinin yeterince tanınmadığının altını çizen Ka-radeniz, plastik mamullerin sağladığı maliyet avantajları yanında, hafi fl ik, ucuzluk, üretim kolaylığı ve sürekliliği gibi unsurları sayesin-de çevreye yapılan salınımların büyük oranda engellediği unsurunun bilinmediğini anlattı. Karadeniz, polimer teknolojilerinin çok hızlı geliştiğini ve yapay insan kemiği ve kıkırdak dokusu gibi araştırmalarda hep polimer tekno-lojilerinin kullanıldığını anlattı.

Ömer Karadeniz, plastik sektörü yanında diğer sektörleri de ilgilendiren şehir içi taşıma-cılıktaki istiap hadlerinin yükseltilmesi yönün-deki girişimlerin yoğunlaştırılması gerektiğini, sanayicilerin ürün taşırken ya da taşıtırken sürekli olarak ceza baskısı altında kaldıklarını anlattı.

PANO

İstanbul Sanayi Odası’nın Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunu sıraladığı İSO 500 listesine ambalaj sektöründe faaliyet gösteren 29 fi rma girdi.

Ambalaj Sanayicileri Derneği tarafından

yapılan yazılı açıklamada, şirketlerin 17’sinin dernek üyesi olduğu hatırlatıldı. İSO 2012 yılı verilerine göre ambalaj üreticisi 18 şirket İSO

500 listesinde daha üst basamaklara tırma-nırken 10 şirket sıralamada düştü, 1 şirket ise yerine korudu.

ASD’nin İSO 500 raporuna dayanarak yaptığı analizlerde, İSO 500 listesinde yer alan Türkiye’nin en büyük ambalaj üreticilerinin üretimden yaptıkları satışların bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 6,51 artırdıkları belirlendi. Yapılan analizde, Avrupa ekonomisinin bek-lenenden yavaş toparlanması ve Ortadoğu coğrafyasında yaşanan gerilimlerin etkisiyle ambalaj üreticisi şirketlerin ihracatının 2012 yılına göre yakla-şık yüzde 14,48 azaldığı dikkat çekti.

Türkiye’nin ilk 500 sanayi ku-ruluşu içinde am-balaj sanayinde faaliyet gösteren

şirketlerin ciro, karlılık, ihracat ve istihdamdan aldığı pay incelendiğinde, üretimden satışta yüzde 3,3, dönem karında yüzde 2,5, ihracatta yüzde 2,4 ve çalışan sayısında yüzde 2,3 pay aldığı gözlendi.

ASD analizinde, ambalaj şirketleri mal-zeme üretim gruplarına göre sıralandığında ilk sırada yaklaşık 3,72 milyar TL ile Ambalaj Bileşenleri yer alırken, onu 3,19 milyar TL ile Fleksibıl Plastikler, 2,61 milyar TL ile Kağıt-Karton-Oluklu Mukavva Ambalajlarının izlediği görüldü.

Ambalaj sektöründen 29 fi rma İSO ilk 500’de

İSO 500 içindeki Ambalaj Sektörü Firmalarının Yıllık Değişimi

2012 2013 Değişim (%)

Firma Sayısı 30 29 -3,33

Üretimden Satışlar (%) 11.707.538.244 12.470.094.624 6,51

Dönem KArı (TL) 499.057.459 549.388.495 10,09

İhracat (Bin $) 1.777.125 1.519.792 -14,48

Çalışan Sayısı 15.997 14.284 -10,71

PLASFEDDERGİ

60

Kimya sektörüne yönelik, kimya, labora-tuvar, teknoloji ve diğer hizmetlerin hedefl en-diği 6. Uluslararası Kimya Sanayi Grup Fuarı Chem Show Eurasia 2014 İstanbul’da yapıla-cak.

Sektör temsilcilerini 16-18 Ekim tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde 9-12 nu-maralı salonlarda buluşturacak fuarın, uluslar arası ilgilileri tarafından kabul görmüş sektö-rün önemli etkinliklerinden olduğu kaydedildi. Fuar organizasyonu tarafından yapılan açıkla-mada, fuar kapsamında “Kozmetik ve Ev Ba-kım Ürünleri Hammaddeleri ve Bileşenleri Özel Bölümü” Cosmetics & Home Care Ingredients ve “İlaç Hammaddeleri, Bileşenleri ve Tekno-lojileri Özel Bölümü” Pharmaist bu yıl Chem

Kimya sektörünün Türkiye ve bölgesindeki en büyük buluşma noktalarından biri olan 6. Ulus-lararası Kimya Sanayi Grup Fuarı Chem Show Eurasia 2014 Ekim ayında İstanbul’da yapılacak.

Show Eurasia bölümlerinin de 10. salonda bu-lunacağı belirtildi.

2012 başarıyla tamamlandı

Yapılan açıklamada, bir önceki fuar olan Chem Show Eurasia 2012’nin başarıyla ta-mamlandığı hatırlatılarak, 25 bin metrekare alanda 13 ülkeden 155’i yabancı, 326 doğru-dan ve 54 ülkeden 1000’in üzerinde fi rma ve fi rma temsilciliğinin katılımı sağlandığı belirtil-di. Chem Show Eurasia Fuarını 4 gün boyunca 66 ülkeden 1613’ü yabancı, toplam 15 bin 481 sektör profesyonelinin ziyaret ettiği belirtildi.

Bu gerçekleşmelere bağlı olarak, 2013 sektör ilgisine bakarak, Chem Show Eurasia 2014 fuarına 350’nin üzerinde fi rma ve fi rma temsilcisi beklen-diğini ve ziyaretçi sayısının da 10 bini aşacağı tahmini yapıldığı kaydedildi.

Chem Show Eurasia 2014’te, 540 metrekarelik Çin ve 60 metrekarelik Malezya pavyonu bulunacağı ve İran’ın

da 153 metrekarelik bir alanda ürünlerini ser-gileyeceği belirtildi.

İkili iş görüşmeleri

Fuar kapsamında “Matchmaking Event” adı altında gerçekleşecek fi rma buluşmaları etkinliğinin de planlandığı ve fi rmaların ön-ceden internet aracılığıyla kayıt yaptırmak kaydıyla bu alanda ikili görüşmelerin organize edileceği anlatıldı.

Fuar alanında bir de workshop alanı dü-zenlendiğini belirten fuar organizasyonu, bu alanda akademisyenler ve sektör mensupları tarafından sunumlar gerçekleştireceğini açık-ladı.

Kimya sektörünün buluşması Chem Show Eurasia 2014 Ekim ayında başlıyor

PANO

PLASFEDDERGİPLAPLAPLASFESFSFESFEDDDDDEDERDERERERD GİGPLASFEDDERGİGÜNDEM

PLASFED’den PLASFED’den örgütlenme rüzgarı örgütlenme rüzgarı

Plastik sektörünün üst kuruluşu PLASFED’in üye sayısı katlanarak artıyor

Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED 2011’de başladığı sektör savunuculuğu yolculuğunda gücü-nü ispatladı. Yerel örgütlenmeyi temel alan ve bu yolla Türkiye’nin tüm coğrafyasını kapsayan bir “güçbirliği” oluşturmayı hedefl eyen PLASFED, kuruluşunun üçüncü yılında üye teşkilat sayısını ikiye katladı. PLASFED, plas-tik sektörünün bütün üretim kollarından temsilcilerle büyüdü.

62

PLASFEDDERGİPLAPLALAPP ASFESFEFESFEDDDDERDERDERD RGİGGGGİPLASFEDDERGİGÜNDEM

Türkiye’nin iş dünyasının sektörül sivil toplum örgütlenmesinde ilklerden biri olan plastik sanayicileri, sektör savunuculuğu için de güçlü bir üst yapılanma modeli ortaya koydu. PLASFED, “Birlikte ve Daha Güçlü” slo-ganıyla kuruluşunun üçüncü yılında sektörün bütün unsurlarını içine alan yapısıyla, çatı ör-güt olarak kabul gördüğünü ve örgütlenme modelinin doğruluğunu ispatladı. PLASFED 27 Ekim 2011’de başladığı yolculuğunda Türkiye plastik sektörünü geniş bir yelpazede temsil yeteneğine ulaştı.

Türkiye, dünyadaki bilimsel gelişmeye bağlı olarak doğan plastik sektörüne girmek-te aslında fazla geç kalmadı. Neredeyse diğer birçok sektörün aksine 10 yıl içinde hatta daha kısa sürede Türk girişimciler de plastik sektö-ründe üretime başladı. Bu alanda faaliyet gös-teren şirketlerin ihtiyacı hissetmesi sonrası da ilk sektörel derneklerden biri olan Plastik Sanayicileri Derneği-PAGDER 1969 yılında ku-ruldu. PAGDER, sektör savunuculuğu ve sana-yicilerin işbirliğine ev sahipliği yapma görevini uzun süre yerine getirdi. Sektörün başta eğiti-me yönelik çalışmalarını yürütmek üzere farklı örgütlenmeler de gerçekleşti.

Ancak bütün sektörü kavrayacak şekil-de ve ana rolü “sektör savunuculuğu” olacak örgütlenme modeline geçiş ihtiyacı doğdu. Çünkü, faaliyet gösteren şirketlerin sayısın-daki olağanüstü artış sonrası, tek bir noktadan

bütün Türkiye’yi kapsayacak bir yapılanmanın imkanı kalmadı.

Sivil toplum örgütlenmeleri demokrasinin ve serbest ekonominin ayrılmaz parçası

Gelişmiş demokrasilerde Non-Govern-mental Organizations (NGO’s) hükümet (yö-netim) dışı kuruluşlar terimi Türkçeye “Sivil toplum örgütleri” olarak çevrildi. Temel nitelik-leri, bağımsız, kendi yönetim organlarını ken-disi seçen, katılımı gönüllülük esasına dayalı olan bu yapılar, sendikalardan derneklere ka-dar geniş bir çeşitliliğe sahip.

Sivil toplum örgütlenmesi, demokrasile-rin bir gereği olarak ortaya çıktı. Geçen zaman içindeyse neredeyse demokrasinin bir ölçütü haline geldi. Bugün gelişmiş ülkelerde başta çalışma hayatı olmak üzere bütün kararlar, siyasetçiler ya da idareler tarafından sivil top-lum örgütlerinin katılımıyla alınıyor. Çalışma hayatında sivil toplum örgütü olan işçi ve işve-ren sendikalarının karara katılımı Birleşmiş Mil-letler bünyesindeki bir kurum olan ILO tarafın-dan üye ülkelere zorunlu olarak uygulatılıyor.

ULLLLLLLİSTAAANNBBUULİSTAAANNBBUULLLSTAAANNBBUUULLL

UUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUURRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAABBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUURRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAABBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBBUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUBBBBUUUUUUUUUUUUUUUBU

KOCAELİ

KONYARRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZZMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİ

AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAANNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAARRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA

YYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEERRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYSSSSSSSSSSSSSSSSSEEEEEEEEEEEEEEEERRRRRKKKKKKKKKKKKKKKKKAAAAAAAAAAAYYYYYYYYY

ZZİİİİİİİAANNNTTTTEEEPPPPZZZZZZZZGGGAAAAAAAAZZZZZZZAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAADDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAANNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNNAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA

63

PLASFEDDERGİGÜNDEM

Ekonomiyle ilgili her türlü kararda da mutlaka ilgili sektörün sivil toplum örgütü temsilcilerine ön bilgi verilmesi ve görüşlerinin dikkate alınması, bir yönetim kalitesi ölçütü olarak görülüyor.

Ekonominin gelişmesi, bu yöntemin ilk benimsendiği yıllara kıyasla binlerce yeni ürün ve dolayısıyla sektörlerin derinleşmesi-karmaşıklaşması sonucunda yeni örgütlenme modelleri oluştu. Geçmişte sadece “ticaret odalarıyla” ihtiyaç karşılanabilirken, sektörel dernekler, birlikler, odalar, bunların uluslara-rası partnerleri doğdu. Hatta sektörlerde alt gruplar ya da alt çalışma birimleri oluştu. Bü-tün dünyada dikey örgütlenmeden, yatay ör-gütlenmeye geçiş süreci yaşandı.

PLASFED yatay örgütlenme mo-delini benimsedi

Türkiye plastik sektörünün, geçmişte birkaç fi rmadan oluşan yapısı, bilimsel ve eko-nomik gelişmelerin hızla yaşanmasıyla onlarca farklı alana ayrıldı. Plastik sanayisinde faaliyet gösteren şirket sayısı yüzlerden sonra önce binlere, ardından da 10 bine ulaştı, ülkenin tamamına yayıldı. Koordinasyon sağlayacak bir yapının oluşmaması nedeniyle de sektör savunuculuğu çalışmaları hem kamuoyu, hem de karar alıcılar nezdinde başarı sağlayamadı.

PLASFED fi kri, sektöre yönelik negatif algı ve uygulamaların yoğunlaştığı bir ortam-da, sektör savunuculuğu konusunda coğrafi olarak bütün bölgeleri kapsayacak bir yapıya

ihtiyaç duyulduğu anda doğdu. Bunun için de yatay örgütlenme modeli seçildi.

Uzmanlık ve alt sektörlere yönelik sivil toplum örgütleri ile bölgesel veya il düzeyin-de yeterli güce ulaşan plastik sanayicilerinin oluşturacağı coğrafi yapılanmaya dayalı sivil toplum örgütlerinin eşit ve ortak katılımıyla bir federasyon yapılanması öngörüldü. Bu nite-likleri taşıyan 5 sivil toplum örgütüyle Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED 28 Ekim 2011’de resmi olarak kuruldu.

PLASFED’in kuruluş dilekçesinde imzası bulunan kurucular, Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinkaya, Erol Paksu, Şener Gencer, Fatih Keçeci, İlker Biliktü, Sabahattin

Gaga, Hakan Hoşgör, Yusuf Özkan, Hüseyin Yücel, Yunus Tarla, Necmi Atalay, Mehmet Gül, Ayhan Aykan’dan oluştu. Federasyonu oluşturan denekler ise PAGDER, EGEPLAS-DER, BURPAS, KAYPİDER ve APSD olarak kay-da geçti. Kurucu yönetim kurulu ise Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinkaya, İlker Biliktü, Sabahattin Gaga, Hakan Hoşgör, Hü-seyin Yücel, Erol Paksu, Şener Gencer, Fatih Keçeci isimlerinden oluştu.

Kuruluş işlemlerinin tamamlanmasının ardından hızla organizasyonunu gerçek-leştiren PLASFED ilk Genel Kurulunu Mayıs 2012’de yasal süre dolmadan gerçekleştirerek yönetimini seçti. Selçuk Aksoy’un başkanlığın-da federasyon çalışmalarını hızlandırdı.

PLASFED’e üye derneklerAPSD - Ankara Plastik Sanayicileri Derneği

BURPAS-Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği

EGEPLASDER-Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği

KAYPİDER – Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği

KOMPOZİT-Kompozit Sanayicileri Derneği

PAGDER - Plastik Sanayicileri Derneği

ZÜCDER-Züccaciyeciler Derneği

Kuruluş ve üyelik süreci devam edenlerÇukurova Plastik Sanayicileri DerneğiGüneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği

64

PLASFEDDERGİGÜNDEM

İkinci büyüme dalgası 2014’te

PLASFED benimsediği örgütlenme mo-deliyle, 5 kurucu derneğin çabalarıyla kurum-sallaşmasını tamamladı. Uluslar arası kuruluş-lara üye oldu ve sektöre yönelik çalışmaların içinde fi ilen bulundu. Bu dönemde en önemli kazanımlardan biri plastik sektörüne yönelik düzenli ve kapsamlı verilerin üretilmesi oldu. PLASFED, plastik mamul, hammadde, makine ile makine aksam ve parçaları, plastik mamul-lerin alt kategorilerini oluşturan, inşaat, oto-motiv, ambalajlara yönelik düzenli raporlar yayınladı.

PLASFED’in çalışmaları sonucunda sek-törün örgütlenmesinde ve mevcut örgütlerin üst kuruluşlarla birlikte çalışma isteklerina katkı sağlandı. Plastik sektörünün önemli ku-ruluşlarından Kompozit Sanayicileri Derneği ve Züccaciyeciler Derneği PLASFED’e katılma kararı aldı.

Bu kararlara paralel olarak bölgesel ör-gütlenmeyi sağlamak üzere iki yeni derneğin kurulma kararı da çıktı. Gaziantep’de bölgedeki diğer illerin sanayicilerini de kapsayacak şe-kilde Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği ve Adana merkezli olmak üzere yine bölgesel faaliyet gösterecek Çukurova Plastik Sanayicileri Derneği federasyona katılma ana fi kriyle kuruluş çalışmalarına başladı. PLASFED 2014 sonu itibariyle üye dernek sayısını 10’a ulaştırma hedefi ni koydu.

PLASFED Kurucu Başkanı Hüseyin Semerci: İlk kez 2008 yılında federasyon kuruluşu için girişim başladı

PAGDER Başkanı ve PLASFED’in Kurucu Başkanı Hüseyin Semerci, sektörün bir üst yapıya olan ihtiyacının uzun süre tartı-şıldığını ve ilk kez 2008 yılında önde gelen kuruluş temsilcilerinin de bulunduğu toplantıda bir federasyon kurulması fi krinin sunul-duğunu belirtti. PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtlayan Semerci, 10 Nisan 2008’de, Adana’da PAGEV, PAGDER, KAYPİDER, PAGDER BURSA Şubesi, SEPA ve Ankara Sanayi Odasının katılımları ile TÜ-YAP ev sahipliğinde yapılan Plastik Sektör Platformu toplantısında PAGDER sunumunda Federasyon önerildiğini belirtti.

PAGDER Başkanlığına seçilmesinin ardından, bu öneriyi hayata geçirmek için çalışmaya başladığını belirten Semerci sözlerini şöyle sürdürdü:

“Göreve geldiğim Mayıs 2010’un hemen iki ay sonrası Temmuz ayında o zamanın PA-GEV Başkanı Selçuk Aksoy ve yönetim kurulu üyemiz Mevlüt Çetinkaya ile PLASFED için yola çıktık.

İlk duraklarımız kavurucu sıcakta Adana ve Antep’ti, bugün henüz yeni kuruluşları ilan edilen Güneydoğu Anadolu ve Çukurova Plastik Sanayicileri derneklerinin tohumları o gün-lerde atılmıştır. Son durağımız ise yaklaşık bir yıl sonrasında karlar altında Erciyes’in zirvesiy-di. Kayseri Başkanı Yusuf Özkan ile sucuk ekmek yiyerek son noktayı koymuştuk. Başlangıcı EGEPLASDER ile yapmıştık, biz federasyonun gerekliliğine ne kadar inandıysak İzmir Baş-kanımız Erol Paksu ve yönetim kurulu da o kadar inanmıştı, kayıtsız şartsız destek verdiler. Sonra Ankara gelmişti, Allah gani gani rahmet eylesin Necmi abi, Necmi Atalay Başkanımız yaşına hastalığına rağmen Federasyona ve bize inanmıştı, kuruluş dönemi toplantılarının hiç birini kaçırmadı. Sevgili İlker Biliktü ise en hızlı dernek kuruluşunu yaparak BURRPAS’ı kurdu ve federasyon için gerekli olan minimum dernek sayısına 5’e ulaştık.” -Neden Federasyon?

Hüseyin Semerci, bölgesel ve sektörel dernek örgütlenmesinin gücünü arkasına alacak bir yapıya olan ihtiyacın görülmesi yanında, koordinasyonun sağlanmasının da önemli bir ih-tiyaç olduğunu belirterek, bölgelerde dernekler kurulmasının Federasyona güç katacak bir yapı olarak benimsendiğini belirtti. O dönemde sıklıkla Federasyona ihtiyaç duyulmasının ne-deninin sorulduğunu belirten Semerci, “Hamamcıların, şoförlerin federasyonu var biz plastik sanayicilerinin niye yok? British Plastic Federatıon, 1933 yılında kurulmuş yanıtını verdik. Ka-nundaki federasyon tanımını yaptık ‘Aynı amaç ve ilkeler doğrultusunda faaliyet gösteren en az 5 tüzel kişiliğin (derneğin) bir araya gelmesiyle kurulmuş üst kuruluşlara federasyon denir’ bilgisini verdik ve bizim niye bir üst kuruluşumuz yok diye sorduk. Sektörümüz ülke büyüme rakamlarının üzerinde seyreden büyümeleri gerçekleştiriyor, büyüyen sektörün sorunları da aynı hızla büyüyor, mevcut STK’lar cılız ve yetersiz kalıyorlar, iletişim ve koordinasyon prob-lemleri var, sayısal ve hacimsel daha büyük temsile, dolayısıyla daha etkin bir temsile ihtiyaç var yanıtını verdik” diye konuştu. -Federasyonun kuruluşundaki ilkeler

Hüseyin Semerci, PLASFED’in kuruluşunda ortaya çıkan güçlü temsil, sektörün gücünü arkasına alan üst yapı yanında birlikteliğin önemli bir ilke olarak ortaya konulduğunun altını çizdi. Bu kapsamda, “Bireysel çabanın ortak çabaya, bireysel aklın, ortak akla, bireysel serma-yenin sosyal sermayeye, enerjinin de sinerjiye dönüşmesinin” ana ilkeler olarak kuruluş aşa-masında dile getirildiğini belirten Semerci, “Ben! diyenlere ‘önemli şeylerde çeşitlilik, hayati şeylerde birlik’ dedik, bir olduk, hepimiz olduk. 27 Ekim 2011 günü ki PLASTEURASIA fuarının ilk günüydü, fuarın açılış töreni sonrası Karaköy Bankalar caddesindeki İl Dernekler Müdürlü-ğüne giderek PLASFED Kurucu Başkanı sıfatıyla kuruluş evraklarımızı içeri verdim” dedi.

Hüseyin Semerci sözlerini şöyle sürdürdü: “Birlikte ve Daha Güçlü” sloganıyla yola çıktık, büyüyerek, genişleyerek, kapsayarak

güçlü adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Yarınlarda daha net anlaşılacak ve kıymeti bi-linecek olmasına rağmen bugünden söylemek isterim ki, PAGDER olarak imza attığımız en önemli projelerden biridir PLASFED. Unutulmamalı ki güçlü bir PLASFED’ e hepimizin ihtiyacı var, güçlü bir PLASFED’ in hepimize faydası var. PLASFED Kurucu Başkanı olmak ise benim için bir ömür boyu onur vesilesi olacaktır”

65

PLASFEDDERGİGÜNDEM

Sektöre hareket getirdi

PLASFED, kuruluşunun hemen ardından yoğun olan plastik sektör sorunlarına çözüm bulma ve tanıtım faaliyetine başladı. Üye derneklerle birlikte sektörün öncelikli sorun-ları arasında bulunan ve plastik ürünlere karşı yanlış bilgilerin yayılmasıyla sonuçlanan süre-ce müdahale edildi. PLASFED, öncelikleri ara-sına kamuoyu ve karar alıcılar-kamuoyu ön-derlerine erişim amacıyla bir dergi yayınlama kararı aldı. PLASFEDDERGİ’nin ilk sayısı Kasım 2012’de yayınlandı. PLASFED, CIPAD Dünya Plastik Dernekleri Direktörler Konseyi’ne üye oldu.

Kuruluş sürecinde, PLASFED’in amaçları; • Sektörün sorunlarının çözümüne yönelik

projeler geliştirmek,

• Plastik ve plastikle ilgili sektörel sivil toplum örgütleri arasında işbirliği ve güç birliği ku-rarak, geliştirilen projeleri ilgili platformlara taşımak,

• Devletin ilgili kurumlarına, bu sorunların çö-zümüne yönelik tedbirler almasına yardımcı olmak,

• Üyeleri için rekabet, büyüme ve verimlilik için en iyi koşulları yaratmaya yönelik çalış-malar yapmak,

• Üretim süreçlerinin ve ürünlerin sağlık, gü-venlik ve çevre açısından yüksek talepleri yerine getirmek,

• Sektörün gelişimi için gerekli tüm etkinlikle-ri yapmak,

• Sektörü mevzuat, teknoloji, vergi, istihdam,

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy: Amacımız güçbirliği

PLASFED’in kuruluş sürecinde etkin olarak çalışan Selçuk Ak-soy, kuruluştaki amaçlarının en önemlisinin “güçbirliği” olduğunun altını çizdi. “Plastik sektörünün Türkiye çapında geniş tabanlı tem-silini sağlamak, sesimiz sektörümüzün potansiyeline yakışır şekilde daha çok çıkarmak ana amaçlarımızdan biri” diyen Selçuk Aksoy, PLASFED’in sektördeki bütün dernekleri ve örgütleri kavramaya ha-zır olduğunu belirtti. PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtlayan Aksoy, “Bugün için 9, yarın belki 10, 12 derneğin sesi durumuna geleceğiz. Sektörümüzün sesinin duyulmasına çok ihtiyaç var. Diğer alternatif malzemelere kıyasla üstün özellikleri nedeniyle plastik tüketimi tüm

dünyada büyük bir hızla artış gösterirken, Türk Plastik sektörü de, her yıl ülke ekonomisinin üzerinde büyüyerek başarılı bir performans sergiliyor ve plastik sektöründe önemli bir global oyuncu olma yolunda ilerliyor ama hakettiğimizden çok daha az biliniyoruz. Üstelik ürettiği-miz ürünler de yanlış biliniyor” dedi.

PLASFED’in yoğunlaştığı iletişim faaliyetlerinden birinin, “plastiğin önemini anlatmak” olduğunu vurgulayan Aksoy, “Bütün dünyada plastik stratejik ürünlerden biri. Polimer tek-nolojilerine çok büyük yatırım yapılıyor. Plastik sadece kap-kacak değil. Uzay araçlarında da, uçaklarda da, otomobillerde de var. Yüksek katma değerli bir ürün. Hepimiz biliyoruz ki yakın zaman içinde elektrikli otomobiller plastikten imal edilecek. Bu ürün dayanıklı, ucuz ve mua-dillerine göre çok daha avantajlı. Plastik sayesinde altyapı inşaatlarının maliyeti düştü. Daha sağlıklı çevrede, daha sağlıklı ve konforlu evlerde daha uygun maliyetle yaşama imkanımız oluyor. Bütün bunları anlatmalıyız ki bizlere bakış değişebilsin, hakettiğimiz değer verilsin” diye konuştu.

Türkiye dünyanın yedinci, Avrupa’nın üçüncü büyük üreticisiSelçuk Aksoy, sektörün yapısal nedenlerle, Türkiye’de üretilmediği için hammadde-

yi ithal ettiğini belirterek, plastik mamullerde Türkiye iç pazarının tamamının karşılandığını ve yüksek oranda dış ticaret fazlası verildiğini hatırlattı. Aksoy, “Bütün bu stratejik özellik-lere, ekonomik etkinliğe rağmen nedense plastik hammadeden kaynaklı olarak karar alıcı-lar nezdinde ilk önlem alınacaklar listesinde görülüyor. Hala bardak-çatal zannediliyor ama Türkiye’nin uzaya gönderdiği ilk uyduda Ankara’da faaliyet gösteren bir plastik fi rmamızın kendi Ar-Ge’siyle geliştirdiği plastik ürün var ve o plastiğin yaptığı görevi başka hiçbir malze-me yapamaz. Sektöre bir de bu gözle bakılmalı” dedi.

Medikal cihazların çok büyük bir kısmı plastikTürkiye’nin öncelikleri arasında bulunan havacılık, telekomünikasyon, medikal cihazlar

gibi alanların hemen hepsinin aynı zamanda “plastik sektörünün de önceliği” olduğunu be-lirten Selçuk Aksoy, PLASFED işte bütün bu süreçleri yönetmek, insanlara plastiğin ve bu sektörün önemini anlatmak, sektör savunuculuğu yapmak, karar alıcıları ikna etmek istiyor. Çünkü plastik refahın araçlarından biri” dedi.

Aksoy, PLASFED’in bir sinerji yaratarak plastiğe karşı olumsuz algıyla mücadele etme-yi de öncelikleri arasına aldığını belirterek, çevreye duyarlı her bireyin plastikle dost olması gerektiğini belirtti. Aksoy, “Plastiğin hammaddeden mamule, toplanmasından geri dönüşü-müne kadar geçen bütün süreçlerin her bir aşaması, muadili olan, kâğıt, ahşap, metal ya da camdan çok daha az karbon salınımı, su tüketimi anlamına geliyor. Çevreyi plastik kirletmiyor, biz insanlar kirletiyoruz. Eğer plastik ürün kullanır ve onu düzgün biçimde geri dönüşüm zin-cirine sokarsanız, kâğıt ya da cama göre çevreye en az zarar vermiş olursunuz” dedi.

Güçlü adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Yarınlarda daha net anlaşılacak ve kıymeti bilinecek olmasına rağmen bugünden söylemek isterim ki, PAGDER olarak imza attığımız en önemli projelerden biridir PLASFED. Unutulmamalı ki güçlü bir PLASFED’ e hepimizin ihtiyacı var, güçlü bir PLASFED’ in hepimize faydası var. PLASFED Kurucu Başkanı olmak ise benim için bir ömür boyu onur vesilesi olacaktır”

66

GÜNDEM

PLASFEDDERGİ

personel, iş sağlığı ve güvenliği, ticari hukuk gibi konularda bilgilendirmek,

• Sektörün ülke ekonomisindeki önemini du-yurmak ve sıkıntılarının çözülmesinde görev almak,

• Kamu ve toplum temsilcileri ile işbirliği ya-parak doğru ve bilimsel bilgilere dayanan politikalar oluşturulmasını sağlamak,

• Plastiklerin sürdürülebilir kalkınma, yenilik-çilik ve yaşam kalitesine yaptıkları katkıları duyurmak,

• Toplumu eğiterek sektör hakkında farkın-dalık yaratmak ve plastikler hakkındaki yan-lış bilgileri düzeltmekolarak belirlendi.

Kuruluş sürecinin tamamlanmasının ar-dından yoğun gündeme yönelik girişimler baş-ladı. Bu kapsamda yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda temas ve görüşme gerçekleştirildi. PLASFED sektörle ilgili toplantılarda Başkan ve yöneticileriyle kurumsal olarak temsil edil-di, sektör adına katılımlarda bulunuldu. Yapı-lan çalışmaların ana maddeleri şöyle:

• 2013 yılında 8 milyon tonu aşan üretimi ile Avrupa Birliği ülkelerinde ikinci büyük üre-tici konumuna gelen Türkiye plastik sektö-rünü yurtiçi ve yurtdışı platformlarda temsil eden bir şemsiye kurum olan PLASFED, sek-törün genelini ilgilendiren sorunların çözü-münde kamu otoritelerine yardımcı olacak öneriler geliştirmekte ve ilgili bakanlıklara iletmektedir.

• Kamu tarafından yapılan tebliğ değişiklik-lerinde bakanlıklara sektörün menfaatleri doğrultusunda öneriler sunmaktadır.

• Gelişmekte olan ülkelerden yapılan plastik hammadde ithalatında ödenen ilave vergi-lerin askıya alınmasında veya kota uygulan-masında etkin rol oynamaktadır.

• Hal kanunu ile plastik poşet kullanımının ya-saklanmasına karşı çıkılmıştır.

• Domates salçası ve püresi ambalajında plastik kullanımının yasaklanmasına karşı çıkılmıştır.

• Standartlara uygun geri dönüştürülmüş plastiklerin gıda ambalajlarında kullanılması sağlanmıştır.

• Ürünlerin altında yer alan standartları gösteren numarala-rın değiştirilmesinin eski kalıplarda kulla-nılmaması ve 3 yıllık geçiş süreci verilme-si konusu bakanlığa iletilmiştir.

• Alkollü içeceklerin plastik şişelerde pi-yasaya arzı talebi bakanlığa iletilmiştir.

• ÖTV kanununun imalatçı ve ihracatçı-ların rekabet gücüne olumsuz etkileri ra-porlanarak bakanlığa iletilmiştir.

• Yatırımlarda devlet yardımları kararında plastik sektörü lehine değişiklik talebi ba-kanlığa iletilmiştir.

• TOBB bünyesinde plastik sektör meclisi ku-rulması için müracaat edilmiştir.

• 2. el makine ithalatının denetimi yapılmakta ve 15 yaşı aşan ve Türkiye’de üretilmeyen makinelerin ithalatına izin verilmemektedir.

• Üyelerin daha uygun alanlarda yatırım yap-masını sağlayacak plastik ihtisas organize sanayi bölgeleri kurmaktadır: Satışları ta-mamlanmak üzere olan PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, BİLECİK Osmaneli Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, BİLECİK OSMANELİ Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi.

• Üyelere fayda sağlayacak konularda danış-manlık ve eğitim hizmetleri sunulmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği danışmanlık hizmeti, çevre danışmanlık hizmeti, mesleki yeter-lilik kurumu tarafından onaylanan plastik meslek dallarında sınav ve belgelendirme, sektörün ihtiyaç duyacağı konularda eği-timler verilmekte, Mazhar Zorlu Plastik En-düstri Meslek Lisesi ile plastik sektöründe bölgesel mesleki eğitim ve istihdam projesi yürütülmektedir.

• Federasyon temsil kabiliyetini arttırmak için plastik üretiminin yoğun olduğu illerde dernekleşme faaliyetleri devam etmekte-dir: Kocaeli, Gaziantep, Konya ve Adana’da

dernekleşme faaliyetlerine başlanmıştır.

• PLASFED yayın-tanıtım faaliyetleri ile de sektörün ve üyelerinin tanıtımına katkı sağ-lamaktadır: PLASFED web sitesi, PLASFED-DERGİ, plastik sektör kataloğu – cd ve teknik yayınları yapmakta veya desteklemektedir.

• • Yaptığı araştırmalar, PR ve imaj çalışmaları

ile sektörün itibarının artırılması için aktif ve proaktif rol oynanmaktadır.

• PLASFED Sektörel Raporlar: Sektördeki ge-lişmeler çok yakından izlenerek plastik ve alt sektörleri için Türkçe ve İngilizce sektör izleme raporları üretilmektedir. Bu raporlar, sektörün yurtiçi ve yurt dışı platformlarda tanıtılmasına, derneklerin ve kamu otorite-lerinin, sektörün gelişimine yönelik strateji-ler üretmesine yardımcı olmaktadır.

• KAYPİDER’in plastik konusunda gençleri ve çocukları eğitmeyi amaçlayan halkla ilişkiler programına katkı verildi ve çocuklara yöne-lik PETO ve PETSİ isimli kuklaların oynatıldı-ğı fi lme katkı sağlandı. Kamu spotu hazırla-narak TV’lerde gösterildi.

• Yurtiçi platformlarda işbirliği: Sektörümüzü ilgilendiren tüm yurtiçi platformlarda etkin görevler alınmakta ve sektöre fayda sağla-yacak tüm öneriler bu platformlar vasıtası ile kamuya iletmektedir: • TOBB Kimya Sektör Meclisi• OAİB - Makine Tanıtım Grubu• Tüm illerdeki plastik meslek komiteleri• Ekonomi, Sanayi ve Çevre Bakanlığı Tek-

nik Komiteleri

PLASFED YÖNETİM KURULUBAŞKAN Selçuk Aksoy Aksoy PlastikBAŞKAN YARDIMCISI İlker Biliktü Bil PlastikBAŞKAN YARDIMCISI Yusuf Özkan Kayplas PlastikMUHASİP ÜYE Mehmet Turhan Onur Enplast PlastikSEKRETER ÜYE Ahmet Yalçınkaya Yalçınkaya PlastikÜYE Sabahattin Gaga Sebat PlastikÜYE Salih Esen Esen PlastikÜYE Kurt Kuruç FarmamakÜYE Mehmet Fatih Karakaya PetkimÜYE Ayhan Çatalkaya Enka PolimerÜYE Mehmet Gül Na-me Endüstri

DENETLEME KURULUÜYE Necmettin Üreten Üreten PlastikÜYE Ahmet Koç Yenikoç PlastikÜYE Lütfü Büyükkasap Dikey Otomasyon

GÜNDEM

68

PLASFEDDERGİ

Türkiye tarihi açısından önemli ülkeler-den biri olan Azerbaycan, uzun süren SSCB döneminin ardından 31 Mayıs 1991’de bağım-sızlığını ilan etti. Aslında Azerbaycan, bugüne ulaşan yolda ikinci kez bağımsızlığını kazandı. Bu süreçte de bir çok ilki barındıran bir tarih yaşadı. Bugünkü modern Azerbaycan ise pet-rol gelirleriyle hızla kalkınan ve hayat standar-dı hızla yükselen bir ülke olarak Dünya tarihin-deki yerini aldı. Makroekonomik olarak güçlü bir yapıya ulaşan Azerbaycan Türkiye’nin en önemli siyasi ve ticari partneri durumunda. İki ülke arasında savunma sanayinden tüke-tim ürünlerine kadar geniş bir alanda ticaret gerçekleşiyor. Fazla bilinmese de Türkiye ile

Aynı dilin konuşulduğu iki ülke olan ve “bir millet iki devlet” sloganı kullanılan Azerbaycan ile ilişkiler giderek derinleşiyor. Azerbaycan sa-tınalma gücü paritesine göre kişi başına 14 bin doları geçen GSYH’ye ulaştı. Dünyanın en önemli petrol üreticisi ülkelerinden biri olarak gü-cünü her geçen gün artırıyor. Bugüne kadar yapılan en büyük özelleş-tirmelerden biri olan ve plastik sektörü için de büyük önem taşıyan Petkim, Azerbaycan devlet şirketi SOCAR tarafından alındı. Yine SO-CAR, Türkiye’ye yapılan en büyük özel sektör yatırımlarından biri olan Petkim yatırımlarına başladı. İki ülkenin dış ticaret hacmi 2013 sonun-da 3 milyar 294 milyon dolara ulaştı. Türkiye’nin çok yüksek oranda dış ticaret fazlası verdiği ender ülkelerden biri olan Azerbaycan ile her alanda stratejik boyutta ilişkiler bulunuyor.

Türkiye’nin kardeş ülkesi Azerbaycan ile her alanda ilişkiler gelişiyor

ATLAS

70

PLASFEDDERGİ

Azerbaycan sınır komşusu. Azerbaycan ile doğrudan bağlantısı bulunmayan Nahçıvan, varlığını Türkiye ile birlikte yürütüyor.

Azeriler, Türk coğrafyasının ilk “Cumhu-riyetini” 28 Mayıs 1918’de kurdu. Azerbaycan, kadınlara seçme hakkını veren ilk Müslüman ülke olarak da tarihe geçti. Modern Azerbay-can, SSCB döneminin ardından ilan edilen ba-ğımsızlığı değil, ilk cumhuriyetin ilan edildiği tarih olan 28 Mayıs’ı “milli gün” olarak seçti ve kutlamaya başladı. Bakü’nın Rus işgalin-de olması nedeniyle Gence’de kurulan bu ilk cumhuriyet fazla uzun ömürlü olmadı ama Osmanlı İmparatorluğu’nun Birinci Dünya Savaşı’nda Azerbaycan ve Kafk as cumhuriyet-lerini desteklemek için oluşturduğu “Kafk as İslam Ordusu”nun Bakü’yü kurtarmayı başar-ması hep hatırlandı. Bu birliktelik, Osmanlı’nın Birinci Dünya Savaşında yenilmesiyle bu ülke-den Osmanlı vatandaşı askerlerin ayrılmasıyla sonuçlansa da iki ülke arasında kardeşlik ba-ğını pekiştirdi. Azerbaycan’ın ilk Cumhuriyetin ise hızla güçlenen Sovyetler Birliği tarafından 1920’de bağımsızlığı sonlandırıldı ve SSCB dö-nemi başladı.

Modern Azerbaycan ise 1991’deki bağım-sızlığın ardından, Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecindeki en önemli olaylardan biriyle ya-şamına başladı. SSCB döneminde 1988 yılın-da Azerbaycan’a bağlı Dağlık Karabağ Özerk Cumhuriyeti’nin SSCB’ye doğrudan bağlanma-sını isteyen Ermenistan ve bölgede yaşayan Ermenilerle başlayan sorunlar, SSCB’nin da-ğılmasının ardından sıcak çatışmaya dönüştü. 1994’e kadar devam eden iki ülke arasındaki çatışmalar, Azerbaycan’ın siyasal istikrarsızlı-ğa düşmesiyle bölgenin Ermenistan tarafın-dan işgaliyle sonuçlandı. Birleşmiş Milletler, iki ayrı kararla Ermenistan’ın tutumunu kınadı. Bölge hala işgal altında ve kırılgan bir ateşkes anlaşmasıyla, zaman zaman ortaya çıkan ça-tışmalarla sorun devam ediyor.

-Ateşin Ülkesi

Azerbaycan, ürettiği petrolü başta Bakü-Tifl is-Ceyhan olmak üzere Türkiye ve Rusya üzerinden dünya pazarlarına sunma fırsatı bulmasının ardından hızla kalkınmaya başladı. Bakü bölgesi ağırlıklı olmak üzere yoğun bir altyapı yatırımı yürüten Azerbaycan modern bir görünüme kavuştu. Tarihi olarak “Rüzgar Şehri” sıfatıyla anılan Bakü, bütün dünyanın il-gisini çeken şehirlerden biri haline geldi. Azer-

baycan, son yıllarda “Land of Fire” sloganıyla da küresel bir tanıtım ve halkla ilişkiler faaliye-tine girişti.

Başkanlık yönetimi uygulanan ülke-de, 125 milletvekillik yasama organı bulu-nuyor. Başkanlık için ise 5 yılda bir seçim yapılıyor. Toplam 9.2 milyon nüfusa sahip Azerbaycan’da, Başkent Bakü 2 milyonu ge-çen nüfusla her alanda ağırlık taşıyor.

-Türkiye ile yoğun ekonomik ilişkileri var

Azerbaycan, Türkiye ile hem mal hem de hizmet ticaretinde en öncelikli ülkeler arasın-da geliyor. Türkiye’nin ülkeye 2.9 milyar dolar ihracatına karşılık, 333 milyon dolarlık itha-latı bulunuyor. Azerbaycan’dan boru hattıyla gelen ve Ceyhan’dan uluslar arası piyasalara satılan petrol çoğu ülke tarafından Türkiye ih-racatı rakamlarına dahil edilse de uluslar arası anlaşmalar gereği bu petrol Türkiye üzerinden sadece transit olarak satılan mal niteliği taşı-

yor. Azerbaycan’ın olası nakil imkanlarını ge-liştirmesinin ardından Türkiye’nin daha fazla hampetrol ve gaz satınalma imkanı bulmasıyla bu dengenin daha da iyileşmesi olası. Hizmet-ler alanında ise ülkedeki hemen hemen bütün büyük inşaat işleri Türk müteahhitlik fi rmaları tarafından gerçekleştiriliyor. Ayrıca, Azeri tu-ristlerin en fazla tercih ettiği ülkelerin ön sıra-larında Türkiye bulunuyor.

Ekonomi Bakanlığı verilerine göre Tür-kiye, Azerbaycan’ın en fazla ithalat yaptığı ülke konumunda. Türkiye ile hemen he-men aynı seviyede Rusya’dan ithalat yapan Azerbaycan’ın diğer ithalat partnerleri sırasıy-la Almanya ve ABD. İhracat yaptığı ülkeler ise Azeri petrollerinin en büyük alıcıları olan İtalya ve Hindistan. Bu ülkeleri Fransa, Endonezya, İsrail ve ABD takip ediyor.

Türkiye’den Azerbaycan’a en fazla ihraç edilen ürün grupları inşaat malzemeleri, mo-bilya, mücevher, elektrik elektronik parçaları, hijyenik tüketim malları, plastikler, hijyenik kimyasallar, işlenmiş taşlar olarak sıralandı. Azerbaycan’a hemen hemen bütün imalat sa-nayii kollarında ihracat gerçekleştiriliyor.

İki ülke arasında, ticaret ve ekonomik iş-birliği, yatırımların karşılıklı teşviki, çifte ver-ginin önlenmesi, uzun dönemli ticari plan an-laşmaları bulunuyor. Rusya’nın Azerbaycan’a BDT’den kaynaklı olarak gümrüksüz ticaret yapabilmesi ve SSCB döneminden kalan eko-nomik entegrasyonu nedeniyle, İran’ın ise doğrudan kara erişimi bulunması nedeniyle ticaret avantajı bulunuyor. Türkiye’nin deniz

ATLAS

71

PLASFEDDERGİ

ve kara yoluyla Azerbaycan’a doğrudan erişi-mi bulunmuyor. Buna karşılık İran ve Gürcistan üzerinden ulaşılabiliyor. Türkiye’nin önderlik ettiği Kars-Tifl is-Bakü demiryolu projesinde ise inşaat devam ediyor. Planlara göre bu hat 2015 ikinci yarısında işletmeye alınacak.

-Petrol ana gelir kaynağı

Azerbaycan’ın kanıtlanmış petrol rezerv-leri SOCAR verilerine göre 17,5 milyar varil olarak belirlendi. Ülke, yirminci yüzyılın başla-rından itibaren petrol keşfedilen Hazar denizi kıyısına hakim olduğu için emperyalist dev-letlerin ilgisini çekti. Ülkenin en büyük petrol şirketi SOCAR petrol üretiminde lisans sahibi olsa da, ihraç edilen petrolün büyük kısmı BP tarafından kontrol edilen Azerbaijan Interna-tional Operating Company (AIOC) tarafından yürütülüyor. Dünyanın ilk petrol platformu-nun kurulduğu Hazar denizindeki hampetrol yataklarında en büyük dış yatırımcı İngiltere konumunda. TPAO da bu yataklardan bazıla-rında hisse sahibi. Azerbaycan, bunun dışında BP verilerine göre 1,35 trilyon metreküp gaz rezervine de sahip. Türkiye, Azerbaycan’dan

gaz ve petrol ithal eden ve bunları transit ola-rak taşıyan ülke olarak kritik bir işbirliği ülkesi konumunda bulunuyor.

Avrupa’nın gaz kaynaklarını çeşitlen-dirme projesi kapsamında, Azerbaycan gazı-nın batıya ulaştırılması yönünde Türkiye ve Azerbaycan birlikte çalışıyor. Zaman zaman projeler geliştirilse de bugüne kadar herhan-gi bir hat başarılamadı. Türkiye kendi içinde başlattığı bir projeyle Avrupa sınırına kadar gaz götürebilecek bir hattı inşa etmeyi dahi gündemine aldı. Bu projeler, Ortadoğu-Kafk as bölgesinde Avrupa, Türkiye ve Rusya’nın dâhil olduğu bir stratejik satranç olarak uzun süre-dir devam ediyor.

-Azerbaycan plastik sektörü açısından önemli

Azerbaycan, plastik sanayii açısından Türkiye’nin en önemli partnerlerinden biri durumunda bulunuyor. 2013 sonu itibariy-le PLASFED verilerine göre Azerbaycan 216 milyon dolar ile en fazla plastik mamul ihraç edilen dördüncü ülke durumunda. Türkiye’nin az da olsa ihracat başarısı gösterdiği plastik işleme makineleri ile aksam ve parçaları sek-töründe de en fazla ihracat yapılan 6. ülke seviyesinde.

Azerbaycan’ın Türkiye plastik sektörü açısından önemi, Azerbaycan devlet petrol şirketi SOCAR’ın, hampetrol işleyerek plastik hammaddesi üretme yeteneğine sahip tek önemli şirketi Petkim’i satın almasıyla daha da arttı. Petkim, başarısız bir ihale denemesinin ardından, yüzde 34,5 oranındaki hissesi halka arz edilmesinin ardından ikinci kez ihale edildi.

Temmuz 2007’de 2 milyar 50 milyon Dolara bu ihalede SOCAR tarafından satın alındı. Daha sonra, kamuda kalan yüzde 10,32 oranındaki hisse de yapılan ihale sonucunda 168,5 mil-yon dolara SOCAR tarafından satın alındı.

SOCAR, bu satın almaların ardından Tür-kiye’deki en büyük reel sektör yatırımlarından birini başlattı. Yarısı yeni rafi neri olan Star için olmak üzere, yapılanma, liman, ulaştırma dahil toplam tahmini maliyeti 10 milyar doları bulacak bir yatırım programı ilan edildi. Azer-baycan bu stratejik alımla, Ortadoğu ve Körfez bölgesinde petrol üreticisi çoğu ülkenin sahip olmadığı, petrokimya alanında üretimi yete-neklerine kavuşmuş oldu.

-Tüketim artıyor

Azerbaycan, son dönemde sağladığı eko-nomik gelişmeler sayesinde, plastik sektörü açısından da önem taşıyan tüketim mallarında hızlı bir büyümeye girdi. Ülkede her ne kadar çarşı-pazar ve küçük dükkanlarda yoğunlaşan bir perakende sektörü bulunsa da, son dö-nemde hızla sayıları ve güçleri artan organize perakendecilik yaygınlaştı. Ekonomi Bakanlığı yayınlarında, göre ülkede faaliyet gösteren üç büyük market zincirinde satılan malların yüz-de 46’sı Türkiye menşeli, yüzde 25’i Rusya, yüzde 20’si İran ve yüzde 6’sı Avrupa menşeli olduğu bilgisi yer aldı.

-Azerbaycan, gezmeye-görmeye değer bir ülke

Azerbaycan her ne kadar Türk vatandaş-larından vize talep eden ülkelerden olsa da, üc-

ATLAS

72

PLASFEDDERGİATLAS

Azerbaycan’ın en çok plastik mamul ithalatı yaptığı on ülke (2010)

Azerbaycan’ın ülkeden yaptığı plastik mamul ithalatı (milyon dolar)

Azerbaycan’ın toplam plastik mamul ithalatı içinde ülkenin payı (%)

Azerbaycan’ın ülkeden yaptığı ithalat içinde plastik mamulun payı (%)

Türkiye 110,57 65,46 7,98

İran 13,94 8,25 4,45

Rusya 9,39 5,56 0,61

Almanya 7,2 4,27 0,71

Çin 4,44 2,63 0,48

Ukrayna 4,15 2,46 0,68

Belçika - Lüksemburg 2,46 1,45 1,54

İtalya 2,38 1,41 0,9

İngiltere 2,34 1,39 0,39

ABD 1,71 1,01 0,78

ret karşılığı Bakü Haydar Aliyev havalimanında iki vesikalık fotoğrafl a vize alınabiliyor. Ankara ve İstanbul’daki konsolosluklardan ise ücretsiz vize alınabiliyor. Azerbaycan Türkçesi, Türkiye Türkçesi ile hemen hemen aynı. Kısa sürede adapte olunabiliyor. Hatta Azeriler, Türkiye Türkçesini daha kolay anlıyor. Türkiye’de çok sevilen Azeri türküleri ve Azeri Türklerden do-layı aslında dile aşinalık çok yüksek.

Ülkenin başkenti Bakü, sosyalist dönem-de gelişen kültürel ortamın izlerini taşıyan fa-aliyetler sunuyor. Ülkede, klasik müzik, bale, güzel sanatların hemen her dalının seçkin ör-nekleri sunuluyor. Bakü, eski ve yeni mimari-siyle ve zengin kültür-eğlence ortamıyla ziya-retçilerin tamamını etkileyen bir şehir olarak biliniyor.

-Sadece Azerbaycan’da !

Azerbaycan devlet kaynaklarından der-lenen bilgilere göre, sadece bu ülkede görü-lebilecek farklı özelliklere ve yerlere, bitkilere sahip bir ülke. Azerbaycan, Kafk as bölgesinin özellikleri ile Hazar denizinin etkilediği bir coğ-rafyada olduğu için 9 farklı iklim özelliklerini barındırıyor. Azerbaycan’ın endemik ağaçla-rından olan, yanmayan, çok sert ve katı ol-masına rağmen suda batmayan dokuya sahip Demirağaç, sadece bu ülkede doğal olarak yetişiyor. Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de bu-lunan Devlet Meydanı’ndaki bayrak direği, 162 metre yüksekliğiyle resmi olarak Dünyanın en yüksek bayrak direği. Bu direkte asılı Azerbay-can bayrağı ise 70 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğinde.

Nahçivan’da bulunan Tuz Dağı da sadece bu ülkede görülebilecek özelliklere sahip. 90

milyon ton ağırlığındaki tuz ağırlıklı kütlede, 6 bin yıl önce tuz elde edilerek ticaretinin yapıl-dığı biliniyor. Bu bölgede Tuz Dağı Fizyoterapi Merkezi faaliyetini sürdürüyor.

Bakü’nın Hazar ilçesinde bulunan ve Ha-zar denizine uzanan petrol platformu, dün-yada kurulmuş ilk petrol platformu özelliğiyle biliniyor. Temeli 1947 yılında atılan ve sadece bu bölgede bulunan Neft (Petrol) taşlarının kullanıldığı platform, dünya tarafından mo-dern dönemde bir kez daha James Bond fi lm serisinin The World Is Not Enough bölümünün de önemli bir kısmının çekildiği yer olarak ta-nındı.

Gobustan Koruluğu bölgesinde insanlık tarihinin ilk izleri olan mağara ve taş örnekleri bulunuyor. Koruluk Garadağ ilçesinin Gobus-tan kasabasında, başkent Bakü’den 56 km uzakta bulunuyor. Bu bölgede bir de müze faaliyet gösteriyor. Dünyada nadir görülen kendiliğinden gaz çıkışı kaynaklı sürekli yanan yer üstü oluşumlarından biri de Azerbaycan’da bulunuyor. İslamiyet öncesi tapınılan bölge-lerden biri olan Yanardağ, yer altı zayıf volkan-

lar kaynaklı su ve gaz çıkışına bağlı bir sürekli yangından oluşuyor. Alevler zaman zaman 15 metre yüksekliğe ulaşabiliyor.

Azerbaycan’ın kavşak özelliğinin en önemlilerinden biri de Ateşgah tapınağında görülüyor. Kendiliğinden çıkan doğalgazın sü-rekli yanması sonucu, milattan önce 1700’lü yıllarda Hindistan merkezli bir dini inancı taşı-yanlar tarafından, bu ateşin üzerine inşa edi-len ve kulelerinden sürekli olarak ateş çıkan yapının benzeri sadece Kuzey Hindistan’da bir adet bulunuyor. Ateşgah tapınağı eşsiz bir gö-rünüm sunuyor. Ateşgah, Abşeron yarımada-sındaki Surahanı köyü yakınlarında bulunuyor.

Azerbaycan, dünyanın en ilginç halkların-dan birine de ev sahipliği yapıyor. “Hınalıklılar”, Azerbaycan ve belki de dünyadaki en küçük azınlık topluluklarından biri. “Hınalıklılar” adı verilen ve tek bir köyde varlığını sürdüren bu ulus, Kafk as dil ailesine ait bir dil konuşuyor ve Dünyada, tek dile ve tek yerleşim bölgesine mensup nadir halk olarak biliniyor. Hınalıkların yaşadığı Hınalık köyü, Guba ilçesinde bulunu-yor.

74

PLASTİK SANAYİNDE

Enerji VerimliliğiSemineri

Eğitmen : Dr. Robin KentTarih : 24 Eylül 2014 Çarșamba (10:00 – 17:00)Yer : CVK Park Bosphorus Hotel, Gümüșsuyu/Taksim

“Bu organizasyonda

Makine Tanıtım Grubu’nun

desteğinden yararlanılmıștır.”

Detaylı Bilgi ve Kayıt İçin: 444 20 85 - pagder@pagder.org

PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ

Safi Rezistans Yönetim Kurulu Başkanı Safi Yılmaz:

-Plastik işleme makinelerinde de

aksam ve parça imalatında da hızlı bir

büyümenin ardından sıkıntılı bir süreç var

gibi görünüyor, siz kendi deneyimlerinize

bakarak bu süreci nasıl değerlendiriyor-

sunuz?

Safi Rezistans olarak 1983’te faaliyete başladık. O tarihten bakacak olursak, hızlı bir yerli makine üretimi vardı ama son dönemde bu elbette kesildi. Hatta 1990’lı yılların ilk ya-rısından itibaren sıkıntılar görülmeye başlan-

dı. 80’li yıllardaki hızlı büyüme süreci elbette plastik fi rmalarının hızlı büyüdüğü dönemden güç aldı. O döneme bakarsanız, Türkiye’nin ge-neline bakarsanız hızlı sanayileşmenin başlan-gıç noktasıydı. Talebe kapasite yetişemiyordu. Çantasını alıp, parasını koyup gelenler vardı, parası hazır bir müşteri kitlesi. Yerli fi rmalar fevkalade iş yaptı ama kapasite doldukça, bu talep de yavaşladı. O dönemin büyümesini, bugünlerin inşaat sektörü gibi görebilirsi-niz.Dolayısıyla herkesin işi biraz kolaydı. Çok önemli üreticiler Türkiye’ye hizmet etti. Remzi

Bey, (Kanbur) en önemli hizmeti verenlerden birisi.

Şu an bana göre tamamen herkes yerini buldu diyebiliriz. Furya halinde bir talep yok. Artık bilinçli tüketici ve bilinçli makineci (üre-tici) olmak zorunda. Merdiven altı üretim artık mümkün değil. Küçük küçük işletmelerin bile ayda 3 makine yaptığı dönemler bugün müm-kün değil.

Uzakdoğu ve Avrupa’nın rekabeti çok

Plastik makine, aksam ve parçaları sektörünün deneyimli isimlerinden Safi Yılmaz, gelecek dönemde Türkiye plastik sanayisinin gelişimine bağlı olarak plastik makineleri sektöründe de olumlu ya da olumsuz etkileneceğini belirtti. Yılmaz’ın vurguladığı bir diğer unsur ise sektörde hem şirket bazında hem de sektö-rün geneli itibariyle kurumsallaşmanın öne çıkması oldu. Safi Rezistans Yönetim Kurulu Başkanı Safi Yılmaz, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı:

Makine sektöründe kurumsallaşma öne çıkmalı

76

PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ

ciddi. Avrupa hala ileri teknoloji ile ayakta du-rabiliyor. Avrupalılar bir makineyi hala 300 bin dolara satabiliyor. Uzak doğu da 30 bin dolara satılıyor. Büyük fark var ama satabiliyor. Av-rupalı yüksek verimli, robotuyla birlikte satış yapabiliyor. Şu anda sadece ekstrüder maki-ne alanında yani boru profi l alanındaki üretim yapan makinelerinde birkaç fi rma ayakta kala-bildi diyebiliriz. Enjeksiyonda bazı fi rmalar var ama büyük kapasitelere henüz ulaşamadılar. Yeni yatırım yapanlar da var elbette, hatta ba-zıları gurur verici tesisleri kurdular.

Biz de 60 metrekare bir alanda başladık ve sadece yan sanayii olarak çalışıyoruz. Re-zistanslar üretiyoruz. Türkiye mümessilliği olduğum markalar var, Türkiye’de olmayanları da oradan tedarik ediyoruz. Bugün 2 bin met-rekare kendi binamızı yapıp Safi Rezistans’ı oluşturduk.

-Peki hangi alana odaklanmalıyız,

makine üretimi yerine yan sanayiye odak-

lanmak bir strateji olabilir mi?

Bu konuda görüş beyan etmeyeceğim ama sohbetlerimizde zaman zaman konusu geçer. Makine üretiminin hızlı büyüdüğü dö-nemde, yan sanayii biraz küçümseniyordu. Bizlere rezistansçı, şaseci, kaportacı, milko-vancı dendiği bir dönem var.

Şimdi ne yapmalı?. Bir üniversiteyle, kim-lerle uzmanlarla kimlerle çalışılarak bir yön çizilmeli. Sektörümüz çok bireysel hareket ediyor. Hatta Türkiye’de işletmeler böyle dav-ranıyor. Şu olsun, bu olsun, nasıl bir makine üretilir de rekabet edilir bunların hepsi ciddi sorular, uzmanların yanıt verebileceği bir ko-nudur.

Kendi deneyimimizden söz edersek, şu anda makine aksam ve parçaları üretenlerden bazıları Avrupaya çalışıyor. 90’lı yıllarda yurtdı-şı fuarlara ilk katılanlar (makine aksam ve par-çaları) bizlerdik. Üretiyorduk ama rekabet edip edemeyeceğimizi bilmiyorduk. Farkettik ki rekabet edebiliyoruz. Mesela yıllar önce ham-madde üreticilerimizden biri K fuarındaydı, ben de sordum, “Avrupa hammaddede hakim durumda, nasıl rekabet edeceksiniz?” diye.. Yanıtı da “Avrupalı üreticiler güçlü ama ben de isteğe göre özel hammaddeler üretebiliyo-rum” olmuştu. Sonra biliyoruz ki sipariş aldı ve çalışmaya başladı. Benzer bir durumdayız.

Bizim de İsviçre’den bir müşterimiz var. Ne yapıyoruz ekstrüder fi rmasına numune takım yaptık. Beğendiler ve onay verdiler, si-parişimizi de aldık. Kaliteli üretim yapan, mer-diven altı değil uzmanlık olan bir üretici olduk. Çok ileri gider mi?.. Bence herkes kapasiteyi koruma derdinde. Çünkü şu anki tüketimi dü-şünürseniz mesela inşaat sektörünün en hızlı olduğu zamandır, o durunca plastik üretimi bir sıkıntılı aşama geçirecek. Bunun etkisi ne olur onu uzmanlara bakmak lazım.

-Sektörde yeni bir hızlı büyüme dal-

gası olabilir mi?

Bir örnek anlatayım, Türkiye’deki bir makine üreticisi fi rmanın ikinci kuşak yöneti-cisine, yabancı konuk soruyor: Sizin fi rmanın

kurucusu teknisyen, sıfırdan şirketi kurmuş ve makine üretmeye başlamış. Sizlerin de eği-timini sağladı şimdi siz mühendissiniz. Siz fi r-manızı nerelere götürürsünüz?

Yanıtı ise şu: Ben üniversiteyi bitirmiş olabilirim, iyi eğitim almış olabilirim ama ar-tık 1980’li yıllar değil. İkibinli yıllar başlamış. Doymuş bir Türkiye pazarı, Asya’da Avrupa’da üreticiler var. Sadece kapasitemizi tutmaya çalışıyoruz. Eğer 1980’li yıllarda ben başlamış olsaydım daha farklı olabilirdi. Bence doğru bir yaklaşım. Mevcut ortam ve pazar durumu bize “ne katkı yapacaksınız” sorusunu zor hale ge-tiriyor.

Bu durum, makine aksam ve parçaları, makine sektörünün hepsi için geçerli. Görünen

77

PLASFEDDERGİ

o ki; makine imalatı yapsak, rekabete girsek, zor bir dönem. İmalat için fabrika inşa eden bir fi rmanın, başka sektörde acil imalathane iste-yen bir fi rmaya tesisini satmasının ardından imalattan kısmen çekildiğini ve yeni bir fabrika yaparak onu da kiraladığını görüyoruz mesela. Daha karlı gördü demek ki.

Türkiye’de Ar-Ge’ye dayalı üretim yapabi-len son derece sınırlı. Avrupa bu konuda hala önde. K fuarında görüyor herkes, diyelim 4 bardak basan makine üretiyorsanız, diğeri 24 bardak basanı yapmış. Türkiye’deki ağabeyle-rimiz, daha geniş bakabilir ama bireysel çalış-malar oldu hep.

-Makine aksam ve parçaları için tasa-

rımcı üretici modeli otomotiv sektöründe

işledi. Plastik makineleri için de bir örnek

olabilir mi?

Öncelikle makine tasarlanacak ki biz de ona uygun tasarımlar yapabilelim. Bu önem-li bir unsur. Yani tasarlanmış, belirlenmiş bir makine projesi için bana sipariş verilirse biz üretebiliriz. “Şöyle bir makine tasarladım, mevcut kapasiteyi 2 katına çıkaracağım, Safi bey rezistans için nasıl bir tasarım yapmalıyız” denilmiyor ve ne bana ne de diğer üreticilere gidilmiyor. Para verip belirli bir ürün isteniyor. Bence esas önemli unsur bu. Ucuz üretim için asbestli makineler kullanıldığı oldu çünkü ucuz. Bu rekabet değildir.

Eğer bir makine tasarlanıyor ve bize re-zistans tasarımı isteniyorsa ben bütün Ar-Ge’mi kullanırım. Yurt dışındaki fi rmalardan biri soğutucu rezistans istendi. Üç ayrı tasarım yaptım ve sunumu hazırladım. Bana dediler ki, “saatte şu kadar üretim yapan makinemize hangisini kullanalım” .. Bizden örnek istediler. Numune yaptık ve başarılı oldu. Zaten patentli ürünlerimiz. Patent konusunda yeterli koruma yok ama yavaş yavaş düzene giriyor. Tasarım konusunda ayrıca, artık verimlilik ön planda. Buna da dikkat edilmeli.

-Nasıl bir yol izlenebilir?

Kurumsallaşma ön plana çıkmalı. Yine bir örnek vereyim, üç ortaklı bir fi rmanın ortağı olan dostumla konuştum . Toplam 500 bin dolara kurumsallaşma için danışmanlık alıyor.

Neden? Çünkü; fi rmanın devam etmesini isti-yor. Kurumsallaşma patronluktan farklı bir şey. Onlar bütün fi rmaya ilişkin yapılması gerekeni söylüyorlar. Bundan sonra fi rma gelecek için neler yapabilir yönlendirecek, fi rma aile şirketi gibi olmuyor artık. Bu bir örnek, bu şirket gibi yapmaya başlarsak daha iyi olacaktır.

-Yabancı büyük makine üreticilerinin

Türkiye’ye çekilmesi de bir yol olarak

görülüyor?

Avrupalı yatırımcılar Türkiye’de üretim hattı açmaya çalıştılar. Bazı büyük fi rmalar geldi, halen çalışanlar var. O fi rmalar şu anda Avrupa’da üretim hattını yenilemek isteyenler için üretim yapıyorlar ve onlara makine veri-yorlar. Ancak sayıları son derece az. Nereden takip ediyoruz, bizimle de Avrupadaki rezis-tans üreticileriyle de çalışmak istiyorlar.

Sektörün gelişmesi için, bizim sektörle il-gili, herkes ne yapıyorsa bu devam ettirilebilir. Çok çok ileriye ne götürülebilir bilemiyorum.

1983’ten bu yana çalışıyorum, bildiğim tek şey şu; bütün sektör işletmeleri için çalı-şıyoruz. Malta’da, Hindistan’da ürün yaptırıyo-rum. Almanya, Belçika, ABD’den çeşitli ürünler alıyorum. Kaliteli bir şey yapabilmek için ka-litelisini almanız gerekiyor. Türkiye’de bunu yapabilmek için güçlü sermaye gerekiyor. Öz sermaye ağırlıklı çalışmak gerekiyor. Stok tutuyoruz, kur riskine karşı. Şu anda makine sektöründe herkes iş yapıyorsa, ağırlıklı olarak özsermaye ile çalışıyor.

SÖYLEŞİ

78

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

Özlem YüzakCumhuriyet Gazetesi

Son aylarda Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlenen Türkiye ister istemez gözlerini uzun zamandır kaçırdığı ekonomiye çevirecek. Hatta kredi derecelendirme kuruluşları Moody’s ve Fitch son açıklamaları ile düğmeye bastılar bile. Sıcak yaz aylarını ne yazık ki pek de sakin bir kış bekle-miyor.

Türkiye ekonomisinin 2 yüzü var. Biri ak, diğeri kara. Ak olanı zaten AKP, yandaş medya ve diğerleri parlatıp duruyor.

12 yıllık AKP iktidarı döneminde milli gelir üç kat, ihracat ve döviz rezervimiz 4 kattan faz-la arttı. Faizler yüzde 50’lerden yüzde 10’lara düştü, işsizlik geriledi. Otomobil ve konut sahipliği patlama yaptı.

Sağlık sistemi reformu, TOKİ’nin 12 yılda dar gelirli ve yoksullara dönük ürettiği konutlar, kredi faiz ve vadelerindeki iyileşmelerle otomobil ve konut sahibi olmanın kolaylaşması, havayo-lu taşımacılığındaki devrim, internetin yaygınlaşması, duble yollar, Yüksek Hızlı Tren, Marmaray gibi projeler Erdoğan’ın başbakanlık döneminde yaşanan büyük dönüşümün birkaç ana başlığını oluşturuyor. Ayrıca, üçüncü havalimanı, üçüncü köprü, Körfez geçiş köprüsü, Boğaz’ın altından araçlar için Avrasya Tüneli ve yeni YHT Hatları inşaatları da devam ediyor.

Yalnış değil bunlar. Yalan da değil...Ama tablonun diğer yarısı neden gizleniyor peki?

Ya KARA Yüzü ekonominin? Örneğin; gelir eşitsizliğinin artması, ülke ekonomisinin sıcak pa-raya bağımlı hale gelmesi, kamu ve özel sektör borçlarının sürekli artması, diz boyu yoksulluk, işsizlik... Hadi bırakın bunları bir kenara peş peşe yağan zamlar bile konuşulmuyor, kimse bunun fi yatı neden bu kadar arttı, diye sormuyor bile... İhracat’ın AKP döneminde 4.2 kat arttığı gerçeği tamam ama aynı dönemde ithalatın 4.9 kat arttığı neden dillendirilmiyor?

Ya da cari açık... 2002’de 0.6 milyar dolarken 2013’te 65 milyar dolara yükselmesi..

Ciddi teşvikler veriyor hükümet, ama kimse yatırım için kılını bile kıpırdatmıyor. Belli ki yatırım ortamı, riskler, belirsizlik yatırımcıya cazip değil. İstanbul Sanayi Odası’nın geçenlerde açıkladığı Türkiye’nin ilk 500 şirketine ilişkin veriler de keza...

Türkiye’nin dev şirketlerinin borç/özkaynak oranı son 10 yılın zirvesine çıkmış. İlk 500 içinde bilançosunu zararla kapatan şirket sayısı 63’ten 129’a yükselmiş. 2013’te kâr eden şirket sayısı ise 437’den 371’e gerilemiş. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, “2008 global krizinde yaşanan olağanüstü koşullarısaymazsak son 10 yıldır bu kadar yüksek zarar eden şirket sayısına ilk kez rastlıyoruz” sözleri sadece duvara çarpıyor.

Oysa üretmek çok önemli. Hele teknoloji üretmek, yüksek katma değer getiren ürünler or-taya çıkarabilmek... Marka yaratabilmek... Güngör Uras, İSO 500 verilerinden yola çıkarak şunları söylüyor: En büyük 500 sanayi kuruluşu listesinde yer alan imalat sanayii kuruluşlarında yaratılan katma değerin sadece yüzde 2.6’sı yüksek teknoloji üretimine dayalı. Ne acı değil mi?

Dünyanın en büyük 17 ekonomisi olmakla övünüyor ama yüksek teknoloji üretiminde nal topluyoruz. Üstelik sayısı yok denecek kadar az olan markalarımıza bile sahip çıkamıyoruz

Ekonominin AK’ı KARA’sı...

80

From America to Asia,From Africa to Europe

WE HAVE CHEMISTRY

WITH 210 COUNTRIES

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

BASF Türkiye:

Türkiye’ye ve Uzak Doğu’ya kaydığını görüyo-ruz. Kimya sektörünün geneli için yakın gele-cekte bazı büyük yatırımlar göründüğünü söy-leyebiliriz ancak Türkiye’de şuan için koşulların ideal olduğunu söylemek pek mümkün değil.

Ümit Hançer: Türkiye’nin 2023’e yönelik bir yol haritası var. BASF’nin faaliyette olduğu diğer ülkelerde olduğu gibi sürekli bir değer-lendirme içindeyiz. Hükümetin yaklaşımlarını takip ediyoruz, 2023 vizyonu çerçevesindeki çalışmalardan yorum çıkartarak gerekli adım-ların zamanında atılmasını sağlıyoruz. Bah-settiğiniz yatırımlar olsun, diğer unsurları da yakindan takip ediyoruz.

Yatırımlarımıza Türkiye’de 2000 yılında kurulmuş olan poliüretan üretim tesisi örnek gösterilebilir. BASF’nin plastik alanındaki de-ğişik faaliyetlerine baktığımızda, Performans Malzemeleri biriminde Poliüretan ürünler, termoplastik üretanlar, mühendislik plastikle-ri, özel plastikler, stirenik köpükler, kompozit hammaddeler ve plastik hammaddeleri gibi kategorileri sayabiliriz.

-BASF’nin Türkiye geçmişi çok eski.

Ciddi büyüklükte üretim tesisleri elbette

var ama ilk akla gelen çok daha fazla olma-

sı yönünde. BASF’nin Türkiye’de üretime

ilişkin bakışı nedir?

Gündüz Tansel: Tarihsel olarak bakacak olursak, BASF dünyada 150 yıldır faaliyette ve Türkiye geçmişi de 135 yıla yakın. Önce ticari, sonra da üretici olarak, Türkiye geçmişi 1880’li yıllara dayanıyor. BASF açısından başlangıçta çevre ülkeleri hesaba katmadan, ulusal pazarı dikkate alıyoruz. Burada pazarın belli büyüklü-ğe ulaştığı alanlarda yatırım yapıyoruz..

Türkiye’de şu anda altı üretim tesisimiz var. Almanya’da ise bölgedeki taleplere pare-lel olarak 30 binden fazla kişinin çalıştığı dev bir yapıya sahibiz. Biz, Türkiye pazar verilerini çalışanlarımızla sürekli takip ediyoruz. Plastik için değerlendirme yapacaksak, sadece pazar büyüklüğü değil, hammaddeye uzaklık, diğer maliyetler, enerji gibi unsurlar da devreye gi-riyor. Baktığınızda sanayinin, Doğu Avrupa’ya,

Dünyanın lider kimya şirketi BASF, 19. Yüzyılda başlayan Tür-kiye faaliyetlerini güçlü biçimde devam ettiriyor. Türkiye’nin plas-tik alanında da çok çeşitli ürün-leri kullanılan BASF’nin en dikkat çekici unsurlarından biri çevre duyarlılığı. BASF Türkiye Pazar Geliştirme Direktörü Ümit Han-çer ve Performans Malzemeleri Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Böl-ge Satış Direktörü Gündüz Tan-sel, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı.

Türkiye ve bölgede plastik sektörü büyümesini sürdürecek

82

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

Türkiye, jeopolitik önemi, genç nüfusu, hızla büyüyen ekonomisi ve sanayisinin kay-dettiği gelişmeyle hemen hemen her sektör-de faaliyet gösteren yatırımcıların ilgisini çeki-yor. Kimyayı, tüm sektörlerin üretim sürecinin temel taşı olarak niteleyebiliriz. Bu nedenle Türkiye’deki kimya sektörü zaten Türkiye ile eş zamanlı ve organik bir biçimde büyüyor. Türkiye’de 800 çalışanımız var. Kuzey Afrika ve Ortadoğu Bölgesi, İstanbul’daki merkezi-mizden yönetiliyor.

Türkiye’de odaklandığımız endüstriler; genel olarak otomotiv, kişisel bakım ve ev bakımı ürünleri, beyaz eşya, elektrik/elekt-ronik eşya, yapı malzemeleri, boya, tarım ve tekstil. Poliüretan, kişisel bakım, ev bakımı ve yapı ürünleri için önde gelen üretim tesisleri-ne sahibiz. Saydığım sektörlerin gelişmesiyle birlikte plastik sektöründeki talep de artacak, müşterilerimizle beraber o büyümeden pay almak istiyoruz.

-Çevre ülkeler için tahmininiz nedir?

Ümit Hançer: Orta Doğu, dünyada ikinci en büyük poliolefi n üreticisi ve emin adımlar-la büyüyor. Bu nedenle Türkiye’nin, kimyasal ürünlerin dış ticaretiyle ilgili olarak özel ürün-lere ve dönüştürmeye odaklanması gerek-tiğini düşünüyoruz. Türkiye coğrafi konumu nedeniyle avantajlı durumda ancak enerji ve hammadde maliyetleri açısından verilecek destekler yatırımların daha da artmasını sağ-layacaktır.

-Poliüretan yatırımı bu anlamda önem

verdiğiniz bir yatırım gibi görünüyor?

Gündüz Tansel: Güncel duruma bakar-sak 2013 sonu itibariyle, geçmişte poliüre-tanlar ve mühendislik plastikleri olarak ayrı yürütülen işkolları birleştirildi. Amacımız ortak sektörlere yönelik sinerji yaratmak. Yeni oluş-turulan bölümüne “Performans Malzeme-leri” adı verildi . Bu başlık altında, poliüretan hammaddeler, TPU ve mühendislik plastikleri yer alıyorve bir ünite tarafından yönetiliyor. Mühendislik plastiklerinde pazarı sürekli izle-mekteyiz. İleride ortak bir tesis düşünülebilir.

Türkiye’de performans malzemelerinin geçmişine baktığımızda, 2000 yılında poliü-retan pazarının belli bir büyüklüğe ulaştığını tespit ettik. O zamana kadar hammadde te-darikçisiyken, tesis satın alarak poliüretanda üretici konumuna geçtik. O zamandan beri Pendik tesisimizden üretim yaparak hizmet veriyoruz. Termoplastik poliüretanlar ve mühendislik plastiklerinde ise pazar belli bir büyüklüğe henüz ulaşmadığı için bu ürünler Avrupa tesislerimizde üretiliyor ve bizim satış kanalımız ve teknik destek kanalımızla sanayi-lere ulaştırılıyor.

Poliüretanda büyümenin süreceğini ön-görüyoruz. Türkiye, Avrupa’nın ev tipi buzdo-laplarında en büyük üretim üssü. Ayakkabıda da Türkiye‘de lider durumda; İtalya’yı pazar

payı olarak geçti ve aranın açıldığını gözlem-liyoruz. Talep artıkça, yerel ve ihraç pazarla-rına giden bir üretim oluştukça, uzun yıllardır Türkiye’de olan bir şirket olarak bu gelişmede yer alacağız.

-Türkiye, plastiği ilgilendiren tara-

fıyla özellikle petrokimya ve hammadde

alanında Petkim ile hızlı başlangıç yapmış

olmasına rağmen ihtiyacını karşılayacak

denli hızlı gelişemedi. Sektörü sürekli iz-

leyen biri olarak, nerede hata yaptık diye-

bilirsiniz?

Ümit Hançer: Buna bir hata olarak bak-mamak lazım. Piyasaların kendi şartları oluyor. Ortadoğu’da hammadde var ve o avantajla ge-lişiyor. Türkiye deki üreticiler olarak aynı ürün-lerle rekabet edemiyoruz. Böyle olunca biz de özel-farklı ürünlere yöneldik. Bu durumun aynı zamanda fırsat sunduğunu da düşünüyorum.

Mesela, PP-elyaf ürünlere baktığımızda Türki-ye deki üreticiler iyi bir gelişme yakaladı hatta Belçika’yı geçti. Bu durumu, belli bir dinamiğin göstergesi-sonucu olarak da yorumlayabiliriz.

-Herkesin aklındaki soruyu da so-

ralım, kimya şeytan mı yoksa melek mi?

Çünkü sonuç itibariyle doğal kaynakların

tüketilmesini engelliyor ama bir taraftan

da atıklar yoluyla sorun oluyor?

Gündüz Tansel: Kimya sanayiinin geç-mişten gelen kötü bir şöhreti var. Ancak geçen yıllar içinde gelişen çevre ve sosyal sorumluluk bilinci, sadece BASF değil, benzer sektörlerde faaliyet gösteren bütün üreticileri belli bir yöne doğru haraket etmeye teşvik etti, yeri geldiğinde zorladı.

Şunu gururla söyleyebiliyoruz, BASF’nin kendi çevre politikası vardır. BASF, bağım-sız bir kuruluş tarafından dünyanın en şeff af

83

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

kimya şirketi seçildi. Her yıl hazırladığımız sür-dürülebilirlik raporumuz halka açık bir şekilde yayınlanıyor. Ayrıca, BASF yönetim kuruluna doğrudan rapor veren Almanya’da BASF’nin çevre politikaları ve çevreye uyumluluğunu yönetmekle sorumlu bir üst düzey yetkili ve onun küresel ölçekte teşkilatı var. BASF’nin kendi iç kuralları çoğu zaman ülkelerin kanuni zorunluluklarından daha sıkı ve çevreye olan duyarlılığımızından ötürü bu süreçte gönüllü olarak yer alıyoruz. Biz BASF olarak; ekono-mik, ekolojik ve sosyal açıdan sürdürülebi-lirliği prensip alıyoruz ve vaatlerimizin uzun soluklu olmasını hedefl iyoruz.

Melek-şeytan konusuna gelirsek; burada bir maliyet/fayda hesabı var. Ürünlerimizin üretilmesi esnasındaki salınımların, ürünleri-mizin sağladığı faydaya oranının (buna yük / fayda da diyebiliriz) bire 5’lerde olduğunu gö-rüyoruz. Yani çevreye verdiğimiz yük 1 birim-se, ürettiğimiz ürün sayesinde çevreye en az 5 birim fayda sağlıyoruz.

En basit örnek yalıtımla verilebilir. Isı ya-lıtımı ürünlerini üretmek için harcanan enerji-ye karşılık, o ürünlerin bir binada kullanılması sonucu muhafaza ettiği enerji ve çevreye ya-pılan salınımı yıllar içinde çok büyük oranlarda azaltmasıyla olağanüstü fayda sağlanıyor. Üretimden gelen bir etki elbette sözkonusu, ama karşılığında dünya ve çevre için getirisine baktığımızda üretimimizi fersah fersah haklı çıkarıyor.

-BASF yoğun Ar-Ge yürüten bir şirket

bu deneyimden biraz bahsedebilir misi-

niz? Ümit Hançer: Etkin ve verimli araştır-

ma ve geliştirmeye dayanan inovasyonlar, BASF açısından önemli bir büyüme motoru. BASF’nin dünya genelinde yaklaşık 151 bin li-sansı ve fi kri mülkiyet hakkı var. Araştırma hat-

tımızda 2013 yılında yaklaşık 3 bin proje vardı. Araştırma ve geliştirme harcamamızı 103 mil-yon Euro artırarak 1.835 milyon Euro’ya çıkart-tık (2012: 1.732 milyon Euro). 2013 yılında, dünya genelinde yaklaşık 1.300 yeni patent başvurusunda bulunduk. Endüstri genelinde patent portföylerini karşılaştıran bir yöntem olan Patent Asset Index™’te üst üste beşinci kez ilk sırada yer aldık.

2013 yılında, araştırma ve geliştirme alanındaki çalışanlarımızın sayısı yaklaşık ola-rak 10 bin 650’ye yükseldi. Buna ek olarak, 600’den fazla üst düzey üniversite, araştırma enstitüsü ve şirketten oluşan bir global ağımız var.

-İlginç ürünler zaman zaman basına

yansıyor

Ümit Hançer: Evet, örneğin BASF’nin ilk genişletilmiş termoplastik poliüretanı olan Infi nergy®’nin kullanıldığı ADIDAS Boost ayakkabıları, kişinin enerjisini verimli kullan-masını sağlayan, daha konforlu ve tatmin edici bir koşu sağlıyor. Bu ürün sayesinde dün-yanın en prestijli tasarım ödüllerinden Red Dot Ödülü’nü kazandık.

BASF olarak çevre alanında; doğada çö-zünebilir plastik ürünler üretilmesini sağlayan Ecovio hammedesini geliştirdik . Bunun yanı sıra, son derece dayanıklı ve verimli rüzgar tür-bin kanatları için epoksi sistemler üretiyoruz.

Deneysel teknolojilerden söz edecek olursak, BASF Konsept Bisiklet(Concept Bike), son derece yenilikçi plastik türlerini bir araya getiren bir ürün. Termoplastik, köpük, epoksi reçine ve kompozit ürünler aracılığıyla poliü-retanlardan elde edilen güçlendirilmiş plastik-le tasarlandı. Ayrıca, Daimler ile birlikte Smart 4 Vision konsept aracı yapıldı. Bu elektrikli araçta metal ya da ahşap kullanılmadığından, enerji verimliliği, yakıt ve enerji tüketimi ve sa-lınımı azaltıldı. Bütün bunlar çevreyi daha fazla korumaya yönelik geliştirdiğimiz projeler.

-Sosyal sorumluluk kapsamında Yu-

vaya Dönüşen Plastikler ve Kids Lab pro-

jesinden de söz etmek gerekir.

Gündüz Tansel: Evet, çocuklara kimyayı sevdirmeyi hedefl ediğimiz projelerimiz var; Kids Lab bunlardan biri. Ayrıca, 81 ilde 81 Kim-ya Laboratuvarı projemiz gençleri hedefl iyor. Türkiye’nin her ilinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirlemiş olduğu, laboratuvar ihtiyacı duyan liselere 2014’ten beri 50 adet laboratuvar inşa ettik. 2016 sonuna kadar kalan 31 ildeki lisele-rin laboratuvar inşalarını tamamlayacağız.

PAGDER’in sokak hayvanları için; plastik atıklardan sağlıklı, işlevsel barınaklar üretti-ği ‘’Yuvaya Dönüşen Plastikler’’ projesinin de destekçilerinden biriyiz.

84

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

Ali İbrahim AydınYeminli Mali Müşavir

aaydin@prosesdenetim.com.tr

Gayrimenkul satışlarından kaynaklanan kazançlarda Kurumlar Vergisi istisnası

Saygıdeğer okurlar, Kurumlar Vergisi Ka-nununun 5. Maddesinde yer alan hükme göre, bir kısım şartların varlığı halinde gayrimenkul satışlarından doğan kazançların % 75’i istisna olarak dikkate alınmakta, kalan kısım ise ver-gilendirilmektedir. Bu yazımızda söz konusu istisnadan yararlanmak için gerekli şartlar ile istisnanın uygulanmasına dair temel hususları değerlendireceğiz.

İstisnadan Yararlanacak Olanlarİstisna hükmünden, dar mükellef kurum-

lar da dâhil olmak üzere, tüm kurumlar vergisi mükellefl eri yararlanabilecektir.

İstisnanın Uygulanmasına Konu İktisadi Kıymetler

İstisnaya konu olan gayrimenkuller, Me-deni Kanununda “taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayı-

sıyla yerinde sabit olan mallardır.Elden çıkarılacak gayrimenkullerden do-

ğacak kazancın istisna uygulamasına konu ola-bilmesi ilgili kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanç için istisna uygulanmayacaktır.

İstisna Uygulamasına İlişkin Şartlar

İki Tam Yıl Süre ile Aktifte Bu-lundurulma

İstisna uygulamasına konu olacak gayri-menkullerin en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifi nde yer alması gerekmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20. maddeleri kapsamında gerçekleştirilen devir ve bölünme (tam ve kısmi bölünme) hallerinde, devir veya bölünme suretiyle devralınan gay-rimenkullerin iktisap tarihi olarak, devir alınan

veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alı-nacaktır.

İnşaatı henüz tamamlanmamış olması se-bebiyle fi ilen kullanılmayan binaların satılması halinde, bina bakımından istisnadan yararla-nılamaz. Ancak, bina arsasının satış kazancına tekabül eden kısım için arsanın kurum aktifi n-de iki tam yıl süreyle kayıtlı olması koşuluyla istisnadan yararlanabilir.

İnşa edilen binanın, kurum adına tapuya tescil edilerek satılması halinde, iki yıllık aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanıl-maya başlandığı tarih esas alınacaktır.

Satış Kazancının Fon Hesabında Tutulması ve İşletmeden Çekil-memesi

İstisna, satış işlemi ister peşin isterse va-deli olarak yapılsın satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır.

Satıştan elde edilen kazancın istisnadan yararlanan kısmı, pasifte özel bir fon hesabına alınacak ve satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar söz konusu fon hesabında tutulacaktır.

Fon hesabına alma işlemi, kazancın beyan edildiği döneme ait kurumlar vergisi beyanna-mesinin verildiği tarihe kadar yapılmalıdır.

İstisnadan yararlanacak olan kazanç tu-tarı, satışın yapıldığı dönemin genel sonuç hesaplarına yansıtılır ve o döneme ilişkin ku-rumlar vergisi beyannamesinin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnadan yararlanılır.

İstisnadan geçici vergi dönemleri itibarıy-la yararlanılması mümkündür.

İstisna, satış kazancının % 75’ine uygu-lanmaktadır. Bu sebeple, satıştan doğan ka-zancın tamamının fon hesabına alınma şart

86

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

değildir. Sadece istisnadan yararlanan kazanç kısmının fon hesabına alınması yeterlidir.

Satıştan doğan kazancın, satışın yapıldığı yılı izleyen yıldan itibaren beş yıl içinde serma-yeye ilave dışında başka bir hesaba nakledil-mesi, işletmeden çekilmesi, dar mükellef ku-rumlar tarafından yurt dışına transfer edilmesi hallerinde, yararlanılan istisna dolayısıyla za-manında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmak suretiyle gecikme fai-zi ile birlikte alınacaktır.

İstisnanın amacı kurumların sermaye yapıları ile fi nansal bünyelerini güçlendirmek amacıyla bağlı değerlerinin ekonomik faaliyet-lerinde daha etkin bir şekilde kullanılmasına imkân sağlamaktır. Ancak, tasfi yeye giren şir-ketler bakımından böyle bir amaç söz konusu olmayacağından, istisnadan yararlanan kuru-mun satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar tasfi yeye girmesi halinde fon hesabında tutulması gereken kazancın işlet-meden çekildiği kabul edilecektir.

Fon hesabında tutulan kazancın beş yıllık süre içinde veya beş yıl geçtikten sonra işlet-meden çekilmesi kâr dağıtımı olarak kabul edi-lecektir.

Gayrimenkul Ticareti İle Uğra-şılmaması

İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu gayrimenkul ticareti ve kiralanması olan ku-rumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanılamaz.

Aynı şekilde, satmak üzere gayrimenkul inşaatı ile uğraşan mükellefl erin de istisnadan yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır. Ancak, bu mükellefl erin faaliyetlerinin yürü-

tülmesine tahsis ettikleri gayrimenkullerin satışından elde ettikleri kazançlara istisna uy-gulanabilir.

Özel Durumlar

KamulaştırmaKamulaştırma işlemi, kurumların fi nans-

man olanaklarını artıracağından istisna uygu-laması kapsamında değerlendirilmektedir. An-cak, kamulaştırılan gayrimenkuller bakımından istisnadan yararlanabilmek için kamulaştırma bedelinin kamulaştırmayı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerekmek-tedir.

Gayrimenkullerin Para Karşılığı Olmaksızın Devri veya Trampası

İstisna uygulanabilmesi için gayrimenku-lün satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek, satışı yapan kurumun mali yapısında bir iyileşme olması beklenmektedir. Bu sebep-le, gayrimenkullerin para karşılığı olmaksızın devir veya trampası istisna kapsamına girme-mektedir.

Elden Çıkarılan Gayrimenkulün Yerine Yeni Bir Taşınmaz Satın Alınması

Yukarıda ifade edildiği üzere, gayrimen-kullerin devir ve temliki, trampası gibi işlemler istisna kapsamına girmemektedir. Zira istisna uygulamasının temel beklentisi gayrimenku-lün satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek kurumun mali yapısında bir iyileşme sağlanmasıdır.

Konu bu açıdan değerlendirildiğinde, bir kurumun bir gayrimenkulü elden çıkartırken diğer bir gayrimenkulü satın alması hususunda

tereddütler oluşabilmektedir.Gelir İdaresi tarafından bu konu ile ilgili

olarak verilen muktezalarda, şirketlerin fi nan-sal yapılarında bir iyileşme sağlamasının bek-lendiği, bu sebeple, aynı türden başka bir varlı-ğın edinilmesi halinde bu amacın gerçekleşmiş sayılamayacağı yönünde görüşler bildirilmiştir.

Öte yandan, 5520 sayılı Kanunun 5. mad-desinin gerekçesinde, elden çıkarılan taşın-mazdan sağlanan likiditenin yine atıl hale dö-nüşmesine neden olacak şekilde fonksiyonel olarak benzer sabit kıymetlere kanalize edil-mesi durumunun istisna uygulaması ile sağ-lanması öngörülen amaca uygun düşmeyeceği belirtilmektedir. Gerekçede verilen örnekte, şehrin bir bölgesindeki kullanılmayan bir arazi-nin satılıp başka bir bölgesinden bir süre sonra rant sağlamak amacıyla yeni bir arazi alınması durumunda, fi rmanın faaliyetleri açısından sağlanmış ekonomik katkı söz konusu olma-yacağından istisnanın amacına ters düşeceği ifade edilmiştir.

Ancak, bir kurumun sahip olduğu bir gayrimenkulü elden çıkarırken diğer bir gayri-menkulü satın alması ekonomik gerekçelerle izah edilebiliyorsa istisnadan yararlanılması mümkün olacaktır. Örneğin, sahip olduğu arsa üzerine fabrika binası inşa etmesi mümkün olmayan kurumun, fabrika binası inşa edebi-leceği bir gayrimenkul satın almak amacıyla sahip olduğu gayrimenkulü elden çıkarması Kanunun istisnayı düzenleyiş amacına aykırı düşmemektedir.

Nitekim Kanunun istisnayı düzenleyen 5. maddesinin gerekçesinde yer alan bir başka açıklama bu kanaatimiz yönündedir. Gerek-çede, şehrin kenar mahallesinde bulunan bir binanın satılarak, şehir merkezinde faaliyet göstermek amacıyla merkezde bir bina alınma-sı durumu, fi rma faaliyetleri açısından açık bir ekonomik katkı söz konusu olduğundan istisna uygulamasının amacına uygun olarak değer-lendirilmiştir.

Aktife Kayıtlı Gayrimenkullerin Satışında Katma Değer Vergisi İstisnası

Son olarak gayrimenkul satışlarına ilişkin katma değer vergisi istisnasından bahsetmek-te de yarar var. Katma Değer Vergisi kanunun-da yer alan istisna hükmüne göre, en az iki yıl süreyle işletmenin aktifi ne kayıtlı gayrimen-kullerin satışı katma değer vergisinden istisna. Ancak, bu istisnadan da faaliyet konusu gayri-menkul ticareti olan mükellefl er yararlanamı-yor.

87

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

PLASFED tarafından yayınlanan, plastik sektörü 6 aylık gelişmeler ve yıl sonu tahminleri raporunda, sek-törün büyüme hızında düşüş gözlendi. 2013’ü miktar bazında, bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 13 büyüme ile tamamlayan sektörün, 2014 yıl sonu tahminlerine göre artış hızı düşerek, yüzde 4,1 oranında büyüye-cek. Plastik mamullerdeki bu tahmin gerçekleşirse, uzun yılların ardından ilk kez ülke büyümesinin altında ya da ülke büyümesi dolayında bir sektör büyümesi gerçekleşmiş olacak. PLASFED raporunda, plastik mamul, hammadde ve makine teçhizata yönelik olarak arz talep dengesi, ithalat ve ihracat ile üretim verileri yanında genel ekonomiye ilişkin değerlendirme notu yer aldı.

Plastik mamul üretimi büyüme hızı yavaşlıyorBarbaros DEMİRCİ

Genel SekreterPLASFED

Küresel ekonomik görünümde, 2013’ün son çeyreğinden itibaren yavaş bir toparlan-ma gösterse de henüz net bir iyileşme görül-memiştir. OECD’nin bazı ülkeler için 2014 yılı büyüme tahminlerine göre; Çin yüzde 8,2; Euro Bölgesi yüzde 1; ABD yüzde 2,9; Rusya yüzde 2,3; Brezilya yüzde 2,2; Almanya yüz-de 1,2; Hindistan yüzde 4,7; Türkiye yüzde 3,8 büyüyecektir. Bu oranlara bakıldığında 2014’te de Çin’in en hızlı büyüme beklenen ülke olacağı görülmektedir. Çin, Kasım 2013’de daha liberal bir düzene gireceğini, hukuki ve ekonomik bir dizi reform yapacağını duyurmuş olup, bu durum, önümüzdeki yıllarda dünya-daki dengelerin daha hızlı değişeceğini ve re-kabetin hızlanacağını göstermektedir.

2014’te Dünyanın genel ekonomik gö-rünümünde risk unsurları, FED’in varlık alım programı kararları, küresel sermaye akımları, Avrupa Birliği’nin geleceğine ilişkin tartışmalar ve AB Merkez Bankası’nın yeni parasal geniş-leme tartışmaları, enerji için yapılan soğuk sa-vaşlar ve Ortadoğu’daki siyasi gerilimler olarak sıralanabilir.

Türkiye ekonomisi için ise; TL’nin değer kaybı, TL cinsi faizlerde yükselişe ve ekono-mik aktivitede belirgin bir yavaşlamaya ne-den oldu değerlendirmesi yapılabilir. Türkiye, 2014 yılının ikinci yarısında da yüksek cari açık, enfl asyon, büyüme hızındaki yavaşlama, artan fi nansman ihtiyacı ve sıcak paradaki dalgalan-malar gibi riskleri taşımaktadır. Türkiye’nin orta ve uzun vadede çözmesi gereken en

önemli ekonomik so-runlarından biri olan cari açıkta da bir önce-ki yıla göre göreli ola-rak iyileşme yaşansa da risk unsuru olarak varlığını korumakta-dır.

Tüm bu gelişme-ler 2013 son ayların-dan itibaren ekono-mide ve sektörlerde büyüme oranlarında düşüşe, işletmelerin

kapasite kullanımlarını düşürmelerine, ima-lat sektöründe ham madde de dış kaynaklı alımlarda kısıtlamaya gidilmesine, faizlerde ki artışın kredilere yansıyarak başta otomotiv ol-mak üzere ekonominin lokomotif sektörlerini olumsuz etkilemesine neden olmuştur. Türki-ye plastik sektöründe de yılın ilk 6 ayında bu olumsuz gelişmenin etkileri hissedilmeye baş-lanmış ve plastik sektöründe büyüme devam etmesine rağmen büyüme hızı gerilemiştir.

2014 yılının ilk 6 ayında plastik sektörü toplam ülke ihracatından yüzde 3,8 pay ala-rak dokuzuncu büyük ihracatçı sektör olurken, plastik hammadde de büyük ithal bağımlılığı nedeni ile toplam ülke ithalatından yüzde 6,1 pay alarak beşinci büyük ithalatçı sektör konu-muna gelmiştir.

Kapasite kullanımı 2014 Ocak-Temmuz döneminde yüzde 74

Türkiye plastik sektöründe faaliyet gös-teren fi rmaların 2013 yılında ortalama yüzde 73 kapasite kullanımı ile çalıştıkları bilinmek-tedir. Sektörde 2014 yılı 7 aylık ortalama ka-pasite kullanımı yüzde 74’e çıkmıştır. 2014 yılı Ocak – Haziran ayları kapasite kullanımının 2013 yılı eş aylarına kıyasla daha yüksek oldu-ğu ancak 2014 Temmuz ayında 2013 yılı eş ayına kıyasla kapasite kullanımının gerilediği görülmektedir.

88

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

2013 yılında 8,1 milyon ton olarak ger-çekleşen plastik mamul üretimi 2014 yılının ilk 6 ayında 4,2 milyon ton olarak gerçekleşmiş-tir. Mamul üretiminin 2014 yılı sonunda 8,3 milyon tona çıkarak 2013 yılına kıyasla miktar bazında yüzde 2,5 artması beklenmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında 4,2 milyon tonluk toplam plastik mamul üretiminin 1,68 milyon tonunun plastik ambalaj malzemelerinden, 882 bin tonunun da plastik inşaat malzeme-lerinden oluştuğu görülmektedir. Elektrik – elektronik ve dayanıklı tüketim mallarına yö-nelik plastik malzemeler üretimi 420 bin ton, plastik otomotiv ve plastik tekstil malzemeleri ise 168 bin ton olarak gerçekleşmiştir.

Plastik sektörünün makine teçhizat yatı-rımı 2011 yılında 885 milyon dolarla en üst dü-zeyine çıkmıştır. Sektörün toplam makine ve teçhizat yatırımı 2014 yılının ilk 6 ayında 400 milyon dolar olarak gerçekleşmiş olup, 2014l sonunda 800 milyon dolara çıkması beklen-mektedir.

Plastik sektörünün 2014 yılının ilk 6 ayın-da gerçekleştirdiği makine ve teçhizat yatırı-mının yüzde 26’sını enjeksiyon, yüzde 20’ini ekstrüzyon, yüzde 35’ini presler ve diğer ma-kineler, yüzde 13’ünü de aksam ve parçalar oluşturmuştur. Termoform ve şişirme maki-nalarının toplam yatırım içindeki payları sırası ile yüzde 3 ve yüzde 2 düzeyinde kalmıştır.

2014 yılının ilk 6 ayında sektörün mamul ithalatı 279 bin ton ve 1,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı sonunda plastik ma-mul ithalatının 557 bin tona ve 3,1 milyar dola-ra çıkması beklenmektedir.

Plastik sektörünün 2013 yılı ilk 6 ayında toplam ülke ithalatı içindeki payı yüzde 5,6 iken, 2014 yılının ilk 6 ayında toplam ülke it-halatından yüzde 6,1 pay alarak beşinci büyük ihracatçı sektör konumuna ulaşmıştır. Türkiye plastik mamul dış ticaretinde fazlalık verirken, plastik hammadde de büyük ölçekli ithal ba-ğımlılığı, sektörün en büyük 5 ithalatçı sektör içinde yer almasına neden olmaktadır.

Türkiye her yıl 100’ün üzerinde ülkeden plastik mamul ithalatı yapmaktadır. 2014 yılı-nın ilk 6 ayında 10 ülke, toplam plastik mamul ithalatımızdan miktar bazında yüzde 71, değer bazında ise yüzde 76 pay almıştır.

Daha önceki yıllarda Almanya plastik mamul ithalatında önde gelirken, 2013 yılın-dan itibaren Çin’in öne çıktığı ve 2014 yılında Çin’den sonra Almanya, İtalya ve G.Kore’nin en çok plastik mamul ithalatı yaptığımız ülkeler konumunu koruduğu görülmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında sektörün direk mamul ihracatı 798 bin ton ve 2,5 milyar do-lar olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı sonunda plastik mamul direk ihracatının 1,6 milyon tona ve 5 milyar dolara çıkması beklenmektedir.

Plastik sektörünün 2013 yılı ilk 6 ayında toplam ülke ihracatı içindeki payı yüzde 3,5 iken, 2014 yılının ilk 6 ayında toplam ülke ih-racatından yüzde 3,8 pay alarak dokuzuncu

büyük ihracatçı sektör konumuna ulaşmıştır.

Türkiye, yaklaşık 200 ülkeye plastik ma-mulleri ihraç etmektedir. 2014 yılının ilk 6 ayında 10 ülkenin toplam ihracatımızdan mik-tar bazında yüzde 50, değer bazında da yüzde 48 pay aldıkları görülmektedir. Son iki yıldır Irak, Almanya ve Rusya Fed. plastik mamul ihraç edilen ilk 3 ihraç pazarını oluşturmuştur.

2014 yılının ilk 6 ayında plastik mamul ortalama ithal fi yatı 5,5 $ / kg olarak gerçek-leşmiş ve 2013 yılı ortalamasına kıyasla yüzde 2,7 artmıştır. Aynı dönemde plastik mamul ortalama ihraç fi yatının 3,12 $ / kg olarak ger-çekleştiği ve 2013 yılına kıyasla yüzde 2 arttığı görülmektedir.

Plastik Mamul İthalatımızda İlk 10 Ülke

2013 2014/6Ülke 1000 Ton Milyon Dolar Ülke 1000 Ton Milyon Dolar

Çin 146 593 Çin 75 310

Almanya 88 590 Almanya 43 304

İtalya 41 249 İtalya 22 129

Fransa 23 176 Güney Kore 19 114

Güney Kore 31 175 Fransa 12 90

İngiltere 13 115 İngiltere 7 61

ABD 10 104 ABD 6 60

Belçika 19 86 Belçika 8 43

İspanya 8 59 İspanya 5 31

Japonya 3 52 Japonya 1 26

10 Ülke 382 2.199 10 Ülke 198 1.168

Diğerleri 153 703 Diğerleri 81 372

TOPLAM 535 2.902 TOPLAM 279 1.541

Türkiye’nin Plastik Mamul İhraç Ettiği İlk 10 Ülke

2013 2014/6Ülke 1000 Ton Milyon Dolar Ülke 1000 Ton Milyon Dolar

Irak 281 639 Irak 133 298

Almanya 66 248 Almanya 34 135

Rusya Fed. 72 246 Rusya Fed. 34 120

Azerbaycan 74 216 İngiltere 32 111

İngiltere 62 210 Azerbaycan 35 103

Libya 69 179 Fransa 25 100

Fransa 43 173 Libya 36 94

İran 48 154 İran 22 93

Romanya 50 148 Romanya 25 77

Gürcistan 55 138 İtalya 21 71

10 Ülke 820 2.351 10 Ülke 397 1.200

Diğerleri 690 2.232 Diğerleri 401 1.287

TOPLAM 1.510 4.583 TOPLAM 798 2.487

89

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

Plastik Mamullerde Arz ve Talep Dengesi ( 1000 Ton )

2013 2014/6 2014/T % Artış Tahmini 2014/2013Üretim 8.170 4.160 8.320 1,8

İthalat 535 279 557 4,1

İhracat 1.510 798 1.596 5,7

Yurtiçi Tüketim 7.196 3.641 7.281 1,2

Dış Ticaret Fazlası 974 519 1.039 6,6

İhracat / Üretim ( % ) 18 19 19

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 7 8 8

İhracat / İthalat ( % ) 282 286 286

Plastik Mamullerde Arz ve Talep Dengesi ( Milyon $ )

2013 2014/6 2014/T % Artış Tahmini 2014/2013Üretim 34.557 17.989 35.977 4,1

İthalat 2.902 1.541 3.082 6,2

İhracat 4.583 2.487 4.974 8,5

Yurtiçi Tüketim 32.876 17.042 34.085 3,7

Dış Ticaret Fazlası 1.680 946 1.893 12,6

İhracat / Üretim ( % ) 13 14 14

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 9 9 9

İhracat / İthalat ( % ) 158 161 161

2014 yılının ilk 6 ayında Türkiye, plastik mamul ortalama ihraç fi yatının yüzde 77 üze-rinde fi yatlarla plastik mamul ithal etmiştir.

Plastik mamul iç pazar tüketimi 2014 yı-lının ilk 6 ayında 3,6 milyon ton ve 17 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Ancak, 3,6 mil-yon tonluk plastik mamulün yaklaşık 1 milyon tonu, otomotiv, ambalaj, inşaat ve elektronik gibi ihracatçı sektörler kanalı ile dolaylı olarak ihraç edilmiştir. Kalan 2,6 milyon tonluk kısım ise doğrudan tüketici tarafından kullanılmıştır.

PLASTİK MAMULLERDE GENEL ARZ VE TALEP DENGESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ:

2014 yılının ilk 6 ayında plastik mamul-lerde; Üretim 4,16 milyon ton, ithalat 279 bin ton, ihracat 798 bin ton, yurtiçi tüketim 3,6 milyon ton ve dış ticaret fazlası 519 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Yılın kalan 6 ayında da aynı eğilimle devam etmesi halinde 2014 yılı sonunda; Üretimin 8,3 milyon tona, itha-latın 557 bin tona, ihracatın 1,6 milyon tona, yurtiçi tüketimin 7,3 milyon tona ve dış ticaret fazlasının da 1,04 milyon tona çıkması beklen-mektedir. Bu durumda 2014 yılı sonunda 2013 yılına kıyasla miktar bazında;

Mamul üretiminin yüzde 2, mamul itha-latının yüzde 4,1 mamul ihracatının yüzde 5,7 yurtiçi tüketimin yüzde 1,2 ve dış ticaret fazlasının yüzde 6,6 artması beklenmektedir. Diğer taraftan 2014 sonunda miktar bazında; Üretimin yüzde 19’unun ihraç edileceği, top-lam yurtiçi tüketimin yüzde 8’inin ithalatla karşılanacağı ve ihracatın ithalatı karşılama oranının da yüzde 286 olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında plastik mamul-lerde; Üretim 17,9 milyar dolar, sektörün ya-rattığı katma değer 7,2 milyar dolar, ithalat 1,5 milyar dolar, ihracat 2,5 milyar dolar, yurtiçi tüketim 17 milyar dolar ve dış ticaret fazlası 946 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.

Yılın kalan aylarında da aynı trendle de-vam etmesi halinde 2014 yılı sonunda; Üre-timin 36 milyar dolar, ithalatın 3 milyar dolar, ihracatın 5 milyar dolar, yurtiçi tüketimin 34 milyar dolar ve dış ticaret fazlasının da 2 milyar dolara çıkması beklenmektedir.

Bu durumda 2014 yılı sonunda ve 2013 yılına kıyasla değer bazında; Sektörün yüzde 4,1 büyümesi, mamul ithalatının yüzde 6,2 ihracatının yüzde 8,5 yurtiçi tüketimin yüzde 3,7 ve dış ticaret fazlasının da yüzde 12,6 art-ması beklenmektedir.

Diğer taraftan, 2014 sonunda değer ba-zında: Üretimin yüzde 14’ünün ihraç edileceği, toplam yurtiçi tüketimin yüzde 9’unun itha-latla karşılanacağı, ihracatın ithalatı karşılama oranının da yüzde 161 olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında Türkiye’de 509 milyon ton plastik hammadde üretildiği ve 2014 sonunda 2013 yılı üretim düzeyinin ko-runarak üretimin 1 milyon 18 bin ton düzeyin-de gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında sektörün mamul ithalatı 279 bin ton ve 1,5 milyar dolar olarak

90

ENDÜSTRİDEN

Plastik Hammadde İthalatı Yaptığımız İlk 10 Ülke

2013 2014/6Ülke 1000 Ton Milyon Dolar Ülke 1000 Ton Milyon Dolar

Suudi Arabistan 991 1.592 Suudi Arabistan 511 848

Almanya 448 1.092 Güney Kore 303 580

Belçika 403 815 Almanya 219 556

Güney Kore 397 758 Belçika 186 375

ABD 355 532 Fransa 177 299

İtalya 220 505 İran 181 298

İran 323 505 İtalya 116 273

Fransa 280 493 Hollanda 112 255

Hollanda 201 468 İspanya 130 234

İspanya 226 427 ABD 142 218

10 Ülke 3.844 7.187 10 Ülke 1.015 1.775

Diğerleri 2.212 3.792 Diğerleri 511 848

gerçekleşmiştir. 2014 yılı sonunda plastik ma-mul ithalatının 557 bin tona ve 3,1 milyar dola-ra çıkması beklenmektedir.

Türkiye, 2014 yılının ilk 6 ayında 100’ün üzerinde ülkeden plastik hammadde ithal et-miş olup, toplam ithalatın miktar bazında yak-laşık yüzde 67’sini, değer bazında da yüzde 69’unu 10 ülkeden gerçekleştirmiştir.

2014 yılının ilk 6 ayında toplam plastik hammadde ithalatında ilk 3 sırayı S. Arabistan, G. Kore ve Almanya almıştır. Bu 3 ülkenin top-lam plastik hammadde ithalatımızdan toplam yüzde 33 pay aldığı görülmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında 344 bin ton ve 591 milyon dolarlık plastik hammadde ihraç edilmiş olup ihracatın yılsonunda 689 bin tona ve 1,2 milyar dolara erişmesi beklenmektedir.

Türkiye 100’ün üzerinde ülkeye plastik hammadde ihracatı yapmakta olup, 10 ülke toplam ihracattan 2014 yılının ilk 6 ayında mik-tar ve değer bazında yüzde 54 düzeyinde pay

almıştır. 2014 yılında Almanya, İtalya ve Mısır plastik hammadde ihracatımızda ilk 3 sırada yer almıştır.

2014 yılının ilk 6 ayında plastik ham-madde ortalama ithal fi yatı 1,85 $ / kg olarak gerçekleşmiş ve 2013 yılı ortalamasına kıyas-la yüzde 1,9 artmıştır. Aynı dönemde plastik hammadde ortalama ihraç fi yatının 1,72 $ / kg olarak gerçekleştiği ve 2013 yılına kıyasla yüz-de 1,2 gerilediği görülmektedir.

2014 yılının ilk 6 ayında Türkiye’nin, plas-tik hammadde ortalama ithal fi yatı, ihracat fi -yatının yüzde 8 üzerinde gerçekleşmiştir.

PLASTİK HAMMADDE GENEL ARZ VE TALEP DENGESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ (MİKTAR BAZINDA) :

2014 yılının ilk 6 ayında plastik hammad-delerde toplam olarak; Üretim 507 bin ton, it-halat 3,1 milyon ton, ihracat 344 bin ton, yurti-çi tüketim 3,3 milyon ton ve dış ticaret açığı da

2,75 milyon ton olarak gerçekleşmiştir.

Yılın kalan aylarında da aynı trendle de-vam etmesi halinde 2014 yılı sonunda; üreti-min 2013 yılı düzeyinde 1 milyon 14 bin tona, ithalatın 6,2 milyon tona, ihracatın 689 bin tona, yurtiçi tüketimin 6,5 milyon tona ve dış ticaret açığının da 5,5 milyon tona çıkması bek-lenmektedir.

Bu durumda 2014 yılı sonunda ve 2013 yılına kıyasla miktar bazında; üretimin aynı düzeyde kalması, ithalatın yüzde 2,1, ihracatın yüzde 17, yurtiçi tüketimin yüzde 0,5 ve dış ticaret açığının yüzde 0,6 artması beklenmek-tedir.

Diğer taraftan 2014 sonunda plastik hammadde de miktar bazında; üretimin yüzde 68’inin ihraç edileceği, ihracatın ithalatı karşı-lama oranının yüzde 11 olarak gerçekleşeceği, yerli üretimin yüzde 68’inin ihraç edilirken yurt içi talebin yüzde 95’inin ithalatla karşılanacağı ve toplam hammadde arzının içinde yerli üre-tim payının yüzde 14’e çıkacağı tahmin edil-mektedir.

Plastik Hammaddelerde Arz ve Talep Dengesi ( 1000 ton )

2013 2014/6 2014/T % Artış Tahmini 2014/2013Üretim 1.014 507 1.014 0,0

İthalat 6.056 3.093 6.186 2,1

İhracat 591 344 689 16,5

Yurtiçi Tüketim 6.479 3.256 6.511 0,5

Dış Ticaret Açığı -5.465 -2.749 -5.497 0,6

İhracat / Üretim ( % ) 58 68 68

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 93 95 95

İhracat / İthalat ( % ) 10 11 11

Taipei Uluslararası Plastik ve Kauçuk Endüstri Fuarı

TWTC NANGANG Sergi Salonu

PLASTIKLERLEDÜNYAYI

İNŞAAEDIYORUZ

EylülPlastik ve Kauçuk İşleme MakinalarıEnjeksiyon Kalıplama MakinalarıŞişirme Kalıplama MakinalarıEkstruderlerYazıcı MakinalarıYardımcı Ekipmanlar

Kalıplar & Kafalar Parça & AksesuarlarHammaddelerYarı mamül ve Mamüller3D Yazıcı

İş :

Organizatörler : Taiwan External Trade

Development Council

Eş Organizatörler :

Taiwan Rubber & Elastomer Industries AssociationTaiwan Plastics Industry AssociationPetrochemical Industry Association of TaiwanTaiwan Synthetic Resins Manufacturers Association

No. 110 Hwai Ning St., Taipei, Taiwan, (R.O.C.)

Tel:886-2-2349-4666

Fax:886-2-2381-3711

www.tami.org.tw

tami@tami.org.tw

No.5, Sec. 5, Xinyi Rd., Xinyi Dist., Taipei City 110, Taiwan (R.O.C.)

Tel:886-2-2725-5200

Fax:886-2-2725-1959

www.taiwantradeshows.com.tw

www.taitra.org.tw

plas@taitra.org.tw

Taiwan Association of

Machinery Industry

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

In the semi-annual report of developments and year end estimations of the plastics sector published by PLASFED has revealed a drop in the growth rate of the sector. Having completed 2013 with a 13% growth compared to the previous year, the sector’s growth rate will drop to 4,1 per cent according to the end of the year estimations of 2014. If this prediction in plastic products realizes, the sector growth will be under or about the national growth rate for the fi rst time after many years. The PLASFED report includes the supply and demand equilibrium for the plastic products, raw materials and machinery equipment, import, export and manufacturing data as well as an assessment of the economy in general.

Growth rate of plastic product manufacture slows downBarbaros DEMİRCİ

Genel SekreterPLASFED

Even though, in the global economic outlook, it showed a slow recovery by the last quarter of 2013, a clear recovery has not been seen yet. According to OECD estimations of growth for some countries in 2014, China will grow by 8,2 per cent; Eurozone by 1 per cent; USA by 2,9 per cent; Russia by 2,3 per cent; Brazil by 2,2 per cent; Germany by 1,2 per cent; India by 4,7 per cent; and Turkey by 3,8 per cent. These rates reveal that China has the highest expected growth for 2014, as well. China had announced that it would adopt a more liberal order by November 2013, ma-king a series of legal and economic reforms, which shows that the balances will change faster and that competition will speed up in upcoming years.

Asset purchase program of FED, global

capital fl ows, controversies about the futu-re of European Union and the discussions of new monetary expansion of the EU Central Bank, cold wars fought for energy, and politi-cal tensions in Middle East can be considered the elements of risk in the general global eco-nomic outlook in 2014.

For Turkish economy, it is possible to say that the loss of value in TL has caused increa-se in the interests in TL and an apparent slow-down in economic activities. In the second half of 2014, Turkey still has the risks such as the high current defi cit, infl ation, slowdown in the growth rate, increasing need for funding and fl uctuations in hot money. Despite an improvement relative to the previous year in the current defi cit, one of the most important economic problems to be solved by Turkey in

medium- and long-term, it is still an ele-ment of risk.

All these deve-lopments have ca-used a decrease in the growth rates of the economy and the sectors, reduction of capacity utilizations by the enterprises, limitations in foreign acquisitions in the manufacturing sec-tor, and refl ection of the increase of inte-

rests on the credits, aff ecting negatively the locomotive sectors of the economy, primarily the automotive sector, from the last months of 2013. The eff ects of this negative deve-lopment started to be felt in Turkish plastics sector within the fi rst 6 months of the year, and the growth rate decreased even though the growth continued.

While the plastics sector has become the ninth major exporting sector with a 3,8-per-cent share in the total export of the country in the fi rst 6 months of 2014, it has taken the fi fth place among the importing sectors with a 6,1-per-cent share in the total import of the country due to a signifi cant dependence on plastic raw materials.

- Capacity utilization is 74 per cent in the period from January to July 2014.

It is known that the companies operating in Turkish plastics sector operated with an average capacity utilization of 73 per cent in 2013. The average capacity utilization of the sector increased to 74 per cent for the fi rst 7 months in 2014. It is seen that the capacity utilization from January to June in 2014 was higher than the same months of 2013 but was lower in July 2014 than the correspon-ding month of 2013.

Having been as 8,1 million tons in 2013, Manufacturing of plastic products totaled at 4,2 million tons in the fi rst 6 months of 2014. Manufacturing of products is expected to be

94

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

8,3 million tons by the end of 2014 with an increase by 2,5 per cent in terms of amount compared to 2013.

It is seen that, of the total manufactu-ring of plastic products in the fi rst 6 months of 2014, 1,68 million tons consist of plastic package materials, and 882 thousand tons consist of plastic construction materials. Ma-nufacturing of plastic materials for electrical and electronic products and durable consu-mer products has been 420 thousand tons, and manufacturing of plastic automotive and textile materials has been 168 thousand tons.

Machinery and equipment investment of the plastics sector in 2011 saw its highest po-int with 885 million dollars in 2011. The total investment of the sector on machinery and equipment has been 400 million dollars in the fi rst 6 months of 2014, and is expected to rise to 800 million dollars by the end of 2014.

Machinery and equipment investments of the plastics sector in the fi rst months of 2014 were made up of injection machines by 26 per cent, extrusion machines by 20 per cent, presses and other machines by 35 per cent, and accessories and other components by 13 per cent. The shares of thermoform and infl ating machines were 3 and 2 per cent, res-pectively.

The sector’s manufacturing of products was 279 thousand tons and 1,5 billion dollars in the fi rst 6 months of 2014. Manufacturing of plastic products is expected to increase to 557 thousand tons and 3,1 billion dollars by the end of 2014.

While the share of plastics sector in the total import of the country within the fi rst 6 months of 2013 was 5,6 per cent, it has beco-me the fi fth major exporter with a share of 6,1 per cent from the total import of the country in the fi rst 6 months of 2014. While Turkey reports surplus in foreign trade of plastic pro-ducts, the large-scale dependence on imports in raw materials of plastics cause the sector be among the major 5 importing sectors.

Each year, Turkey imports plastic pro-ducts from more than 100 countries. 10 co-untries accounted for 71 per cent in amount and 76 per cent in value of our total import of plastic products.

While Germany led our import of plastic materials in previous years, it is seen that Chi-na has gained prominence since 2013, which is followed by Germany, Italy, and South Ko-rea in 2014.

Direct product export of the sector has been 798 thousand tons and 2,5 billion dollars in the fi rst 6 months of 2014. Direct export of plastic products is expected to increase to 1,6 million tons and 5 billion dollars by the end of 2014.

While the share of plastics sector in the total export of the country was 3,5 per cent in the fi rst 6 months of 2013, it became the ninth major exporting sector with a share of 3,8 per cent in the fi rst 6 months of 2014.

Turkey exports plastic products to app-roximately 200 countries. It is seen that 10 countries account for 50 per cent in amount and 48 per cent in value of our total export in the fi rst 6 months of 2014. Iraq, Germany, and

Russian Federation have made up the fi rst 3 markets of our plastic product export for the last two years.

In the fi rst 6 months of 2014, the average export price of plastic products has been $5,5 / kg with a 2,7 per cent increase compared to the average price of 2013. It is seen that the average export prices of plastic products inc-reased to $3,12 / kg in the same period with a 2 per cent increase compared to 2013.

In the fi rst 6 months of 2014, Turkey has imported plastic products at prices that are 77 per cent above the average plastic product export prices.

Domestic market consumption of plas-

The First 10 Countries of Turkey’s Plastic Products Import

2013 2014/6Country x 1000 Tons Million Dollars Country x 1000 Tons Million Dollars

China 146 593 China 75 310

Germany 88 590 Germany 43 304

Italy 41 249 Italy 22 129

France 23 176 South Korea 19 114

South Korea 31 175 France 12 90

England 13 115 England 7 61

U.S.A. 10 104 U.S.A. 6 60

Belgium 19 86 Belgium 8 43

Spain 8 59 Spain 5 31

Japan 3 52 Japan 1 26

10 Countries 382 2.199 10 Countries 198 1.168

Others 153 703 Others 81 372

Total 535 2.902 Total 279 1.541

The First 10 Countries of Turkey’s Plastic Products Export

2013 2014/6Country x 1000 Tons Million Dollars Country x 1000 Tons Million Dollars

Iraq 281 639 Iraq 133 298

Germany 66 248 Germany 34 135

Russian Fed. 72 246 Russian Fed. 34 120

Azerbaijan 74 216 England 32 111

England 62 210 Azerbaijan 35 103

Libya 69 179 France 25 100

France 43 173 Libya 36 94

Iran 48 154 Iran 22 93

Romania 50 148 Romania 25 77

Georgia 55 138 Italy 21 71

10 Countries 820 2.351 10 Countries 397 1.200

Others 690 2.232 Others 401 1.287

Total 1.510 4.583 Total 798 2.487

95

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

tic products has been 3,6 million tons and 17 billion dollars in the fi rst 6 months of 2014. However, about 1 million tons of 3,6-million-ton plastic products was exported indirectly through the exporting sectors such as auto-motive, packaging, construction, and electro-nics. The remaining 2,6 million tons was used directly by the consumer.

GENERAL SUPPLY AND DEMAND EQUıLıBRıUM AND THE EXPEC-TATıONS OF 2014 ıN PLASTıC PRODUCTS:

For plastic products, manufacturing was 4,16 million tons, import was 279 thousand tons, export was 798 thousand tons, domes-tic consumption was 3,6 million tons, and fo-reign trade surplus was 519 thousand tons in the fi rst 6 months of 2014. If this trend conti-nues in the remaining 6 months of the year, it is expected that production will increase to 8,3 million tons, import will increase to 557 thousand tons, export will increase to 1,6 mil-lion tons, domestic consumption will increase to 7,3 million tons, and foreign trade surplus will increase to 1,04 million tons. This means, in 2014;

Manufacturing of product will increase by 2 per cent, import of products will increase by 4,1 per cent, export of products will incre-ase by 5,7 per cent, domestic consumption will increase by 5,7 per cent, and foreign trade

surplus will increase by 6,6 per cent in terms of amount in comparison to 2013. On the ot-her hand, it is expected that 19 per cent of the amount of production will be exported, 8 per cent of total domestic consumption will be met by import, and the rate of exports mee-ting imports will be 286 per cent by the end of 2014.

In the plastic products, there has been 17,9 billion dollars of production, 7,2 billion dollars of added value created by the sector, 1,5 billion dollars of import, 2,5 billion dollars of export, 17 billion dollars of domestic con-sumption and 946 billion dollars of foreign trade surplus in the fi rst 6 months of 2014.

If this trend continues for the rest of the year, production is expected to increase to 36 billion dollars, import to 3 billion dollars, ex-port to 5 billion dollars, domestic consumption to 34 billion dollars, and foreign trade surplus to 2 billion dollars by the end of 2014.

This being the case, in 2014, the sector is expected to grow by 4,1 per cent, and import of products is expected to increase by 6,2 per cent, export of products is expected to incre-ase by 8,5 per cent, domestic consumption is expected to increase by 3,7 per cent, and fo-reign trade surplus is expected to increase by 12,6 per cent.

On the other hand, it is expected that 14

per cent of production will be exported, 9 per cent of the total domestic production will be met by import, and the rate of exports mee-ting imports will be 161 per cent by the end of 2014.

509 million tons of plastic raw materi-al was manufactured in Turkey in the fi rst 6 months of 2014, and it is expected that the production will be at the level of 1 million and 18 thousand tons with the level of production in 2013 being protected by the end of 2014.

In the fi rst 6 months of 2014, the sector’s import of products was 279 thousand tons and 1,5 billion dollars. Export of plastic pro-ducts is expected to increase to 557 thousand

Supply and Demand Equilibrium in Plastic Products (x 1000 Tons )

2013 2014/6 2014/T Estimated increase % 2014/2013Production 8.170 4.160 8.320 1,8

Import 535 279 557 4,1

Export 1.510 798 1.596 5,7

Domestic Consumption 7.196 3.641 7.281 1,2

Foreign Trade Surplus 974 519 1.039 6,6

Export / Production ( % ) 18 19 19

Import / Domestic Consumption ( % ) 7 8 8

Export / Import ( % ) 282 286 286

Supply and Demand Equilibrium in Plastic Products (x Million $ )

2013 2014/6 2014/T Estimated increase % 2014/2013Production 34.557 17.989 35.977 4,1

Import 2.902 1.541 3.082 6,2

Export 4.583 2.487 4.974 8,5

Domestic Consumption 32.876 17.042 34.085 3,7

Foreign Trade Surplus 1.680 946 1.893 12,6

Export / Production ( % ) 13 14 14

Import / Domestic Consumption ( % ) 9 9 9

Export / Import ( % ) 158 161 161

96

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

tons and 3,1 billion dollars by the end of 2014.

Having imported plastic raw materials from more than 100 countries in the fi rst 6 months of 2014, Turkey has made about 67 per cent in amount and 69 per cent in value of its total import from 10 of such countries.

Saudi Arabia, South Korea, and Germany have taken the fi rst 3 places of plastic raw material import in the fi rst 6 months of 2014. It is seen that these 3 countries account for 33 per cent of our total raw material import.

344 thousand tons of plastic raw mate-rials worth 591 million dollars was exported in the fi rst 6 months of 2014, and the export is expected to reach 689 thousand tons and 1,2 billion dollars by the end of the year.

Turkey exports raw materials to more than 100 countries, among which 10 count-ries account for more than 54 per cent of this export in amount and value in the fi rst 6 months of 2014. Germany, Italy, and Egypt have taken the fi rst 3 places in our plastic raw material export in 2014.

Average import price of plastic raw ma-terials was $1,85 / kg in the fi rst 6 months of 2014, which marks a 1,9 per cent increase in comparison to the average of 2013. It is seen that the average export price of plastic raw materials was $1,72 / kg in the same period, which marks a 1,2 per cent decrease in com-parison to 2013.

The average plastic raw material import price of Turkey has been 8 per cent over the export price in the fi rst 6 months of 2014.

GENERAL SUPPLY AND DEMAND EQUILIBRIUM AND THE EXPEC-TATIONS OF 2014 (IN TERMS OF AMOUNT) FOR PLASTIC RAW MATERIALS:

In plastic raw materials, the total produc-tion has been 507 thousand tons, the import has been 3,1 million tons, the export has been 344 thousand tons, domestic consumption has been 3,3 million tons, and the foreign tra-de defi cit has been 2,75 in total in the fi rst 6 months of 2014.

If the same trend continues throughout

the rest of the year, it is expected that pro-duction will increase to 1 million 14 thousand tons at the level of 2013, import will increase to 6,2 million tons, export will increase to 689 thousand tons, domestic consumption will increase to 6,5 million tons, and foreign trade defi cit will increase to 5,5 million tons by the end of 2014.

This being the case, it is expected that production will remain at the same level, im-port will increase by 2,1 per cent, export will increase by 17 per cent, domestic consump-tion will increase by 0,5 per cent, and foreign trade defi cit will increase by 0,6 per cent in terms of amount by the end of 2014 and in comparison to 2013.

On the other hand, in terms of amount in plastic raw materials, it is expected that 68 per cent of production will be exported, the rate of exports meeting imports will be 11 per cent, 68 per cent of domestic production will be exported, 95 per cent of domestic de-mand will be met by import, and the share of domestic production in the supply of total raw materials will increase to 14 per cent by the end of 2014.

10 Countries of Turkey’s Plastic Raw Material Import

2013 2014/6Country x 1000 Tons Million Dollars Country x 1000 Tons Million Dollars

Saudi Arabia 991 1.592 Saudi Arabia 511 848

Germany 448 1.092 South Korea 303 580

Belgium 403 815 Germany 219 556

South Korea 397 758 Belgium 186 375

USA 355 532 France 177 299

Italy 220 505 Iran 181 298

Iran 323 505 Italy 116 273

France 280 493 Netherlands 112 255

Netherlands 201 468 Spain 130 234

Spain 226 427 USA 142 218

10 Countries 3.844 7.187 10 Countries 1.015 1.775

Others 2.212 3.792 Others 511 848

Supply and Demand Equilibrium in Plastic Raw Material (x 1000 ton )

2013 2014/6 2014/T Estimated increase % 2014/2013Production 1.014 507 1.014 0,0

Import 6.056 3.093 6.186 2,1

Export 591 344 689 16,5

Domestic Consumption 6.479 3.256 6.511 0,5

Foreign Trade Surplus -5.465 -2.749 -5.497 0,6

Export / Production ( % ) 58 68 68

Import / Domestic Consumption ( % ) 93 95 95

Export / Import ( % ) 10 11 11

210x297_tr_ing.ai 1 21.7.2014 13:17:43

98

9-10-11-12

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GERE NCE TOBB (TÜRK YE ODALAR VE BORSALAR B RL ) ZN LE DÜZENLENMEKTED R.THIS FAIR IS ORGANIZED WITH THE PERMISSION OF TOBB

(THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY) IN ACCORDANCE WITH THE LAW NO.5174

Medya Partneri Media Partner

Fuar Ana Sponsoru Main Exhibition Sponsor

İş Birliği ile In cooperation with

DestekleyenSupporter

Tel: +90 212 324 00 00 sales@artkim.com.tr

Organizatör Organizer

www.pharmaist.net

Kozmetik ve Ev Bakım Ürünleri Hammaddeleri ve Bileşenleri Özel BölümüCosmetics & Home Care Ingredents Special Zone

www.chcistanbul.com

210x297_tr_ing.ai 1 21.7.2014 13:17:43

PLASFEDDERGİ

AGENDA (COVER)

The number of members of PLASFED, the umbrella organiza-tion of the plastics sector, grows exponentially

PLASFED, the Federation of Plastics In-dustrialists, has proven its power in sector’s ad-vocacy, which it began in 2011. Aiming for local organization and setting out with its model that intends to create “collaboration” in this way, PLASFED has doubled the number of its mem-bers in its third year of establishment. PLASFED has grown with representatives from all branch-es of production from the plastics sector.

One of the fi rst eff orts of sectorial non-governmental organizations of Turkish business world, the association of plastics industrialists has provided a powerful superstructure for sec-torial advocacy. PLASFED has proven by its third year that it is accepted as an umbrella organiza-tion and that its organizational model is accurate with its structure that embraces all elements of the sector under the motto “Together We Are Stronger”. In its journey that started on 27 Oc-tober 2011, PLASFED has gained the capacity to represent the plastics sector in a broad range.

PLASFED adopts the horizon-tal organization model

Having been made up of a few companies in the past, the structure of Turkish plastics sec-tor that has now split up into tens of diff erent ar-eas with the rapid increase in scientifi c and eco-nomic developments. The number of companies operating in plastics industry reached from hun-dreds to thousands, and then to ten thousands, spreading to all of the country. Due to the lack of a structure to establish coordination, the eff orts for sectorial advocacy did not attain any success in the public or in the eye of decision-makers.

In an environment that is characterized by negative perception and practices against the sector, a structure to include all geographical regions was needed with the experience in all areas of specialties in sectorial advocacy. This is the reason why horizontal organization is cho-sen.

A federation structure was stipulated with equal and joint participation of non-gov-ernmental organizations that are based on the geographical structure to be established by the plastics industrialists that has attained suffi cient power at regional or provincial level through the non-governmental organizations that are in-tended for fi elds of specialty and sub-sectors. On 27 October 2011, PLASFED, the Plastics Industri-alists Federation, was offi cially established with 5 non-governmental organizations that fulfi ll these qualities.

The founders whose signatures are present in the establishment petition of PLASFED were Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinka-ya, Erol Paksu, Şener Gencer, Fatih Keçeci, İlker Biliktü, Sabahattin Gaga, Hakan Hoşgör, Yusuf Özkan, Hüseyin Yücel, Yunus Tarla, Necmi Atalay, Mehmet Gül, and Ayhan Aykan. The associations

BREAKING NEWS

that make up the federation were PAGDER, EGE-PLASDER, BURPAS, KAYPİDER and APSD.

The founding board of directors was made up of Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinkaya, İlker Biliktü, Sabahattin Gaga, Hakan Hoşgör, Hüseyin Yücel, Erol Paksu, Şener Gencer, and Fatih Keçeci.

Rapidly organized after completion of the establishment procedures, PLASFED conducted its fi rst general assembly in May 2012 before the expiration of the legal period and elected its board of directors. The federation speeded up its operations under the presidency of Selçuk Aksoy.

The second wave of growth is in 2014

PLASFED completed its institutionalization with the organization model it adopted and the eff orts of 5 founding associations. Joining in-ternational organizations, it has always stood inside the eff orts intended for the sector. One of the most signifi cant gains of that period was generation of regular and extensive data for the plastics industry. PLASFED published regular reports for plastic products, raw materials, ma-chines and machinery components and parts as well as construction, automotive, and packaging that make the sub-categories of plastic products.

The eff orts of PLASFED contributed to or-ganizing of the sector and the desire of existing organizations to collaborate with upper organi-zations. The Association of Composites Industri-alists and the Association of Houseware Traders, two of the most important organizations of the plastics sector, decided to join PLASFED.

In line with these decisions, a resolution has been made for establishment of two new asso-ciations. The eff orts are underway for the Asso-ciation of Southeast Anatolian Plastics Industri-alists based in Gaziantep, which will incorporate the industrialists of other provinces in the region and Association of Çukurova Plastics Industrial-ists based in Adana, which is again projected to operate regionally. PLASFED aims to increase the number of its members to 10 by the end of 2014.Member associations of PLASDERPAGDER - Plastics Industrialists AssociationEGEPLASDER - Aegean Plastics Industrialists Solidarity AssociationAPSD - Ankara Plastics Industrialists AssociationKAYPİDER - Association of Kayseri Plastics Enter-prises BURPAS - Bursa Plastics and Packaging Industri-alists AssociationZÜCDER - Association of Houseware Traders

The members whose establishment and mem-bership are in progressAssociation of Southeast Anatolian Plastics In-dustrialistsAssociation of Çukurova Plastics Industrialists

Focusing for GrowthThere was an item

in the economic agen-da in the last several months, which, because of the discussions on interests, failed to at-tract a longer and more exhaustive attention it deserves. We think that our country is industri-alized at a fast pace. Unfortunately, though, this is not the case. The share of industry in GDP is almost the same for the last 10 to 15 years.

The service sector experienced a fast growth

while agriculture downsized. Moreover, our existing industrial structure could not perform the deep-rooted transformation and we are still stuck in industrial products with medium-level technology. Just like our “middle income trap” in general, our industry had challenges. Construction and real estate market, the re-cent favorite instruments of investment, used up the majority of the resources. Profi tabil-ity remained stable or declined particularly in the manufacturing industry. Therefore, the desired and expected “industrial investment boom” has never occurred except slight im-provements despite intense incentive policies.

From the Chairman of the Editorial Board

You will also fi nd data about plastics and plastic processing ma-chines as well as the components and parts of them in our maga-zine. The comprehen-sive summary of the report that is prepared for the plastics sector and the news of the machinery report are also available in this is-sue. You can access full editions of both reports on our federation’s website. We also cover the developments of

our sector, and the analyses of the plastics sector in the İSO fi rst and second 500 list.

You will fi nd the news of two important analyses in terms of raw material for the fi rst time in this issue. We cover the evaluations of global and Turkish markets of polypropylene and polyethylene. PLASFED has become one of the most important sources of information where the data regarding our sector is gath-ered. This can be improved further with your contribution. We think that these eff orts will be benefi cial for thinking properly and gener-ating ideas about raw material, which is the structural problem of our sector.

PLASTECH 2015 now faster growing in new exhibition place!

Main vision of the plastics industry is; de-veloping technology, which a plastic indus-try that prove onself to world markets of it’s technology level and take fi rs place in Europe market. Turkish plastic industry aims 17 billion USD export per year in 2023. Naturally, Ege region manufacturers is one of the biggest play-ers for make this aim.

Trade showsis one of best meeting place for the export and businessmans. For that reason, EGEPLASDER is working hard for the organize PLASTECH 2015 for the third time. Last PLASTECH received 156 domestic-foreign plastic industry exibitors. P2P meetings orga-nized for professionals of who came 14 diff er-ent countrys. Our federation-PLASFED is main supporter of the PLASTECH 2015. Friends PLASFED Chairman Mr. Aksoy, PAGDER Chair-man Mr. Semerci, İZFAŞ Gen. Man. Mr. Örs and

Selçuk AksoyChairman / Turkish Plastics Industrialists’ FederationGreetings from PLASFED

Erol PAKSUChairman/EGEPLASDER Aegean Plastic Industrial-ists Solidarity Association

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERGİ Broad-casting Board Chairwoman

PAGDER- Turkish Plastics Industrialists’ Association Board Member

100

PLASFEDDERGİBREAKING NEWS

me, made good work for PLASTEC 2015. PLAS-TEC 2015 will organized a new place. We sure that PLASTEC 2015 will satisfy all that partici-pant and visitors.

Problems of the plastics sector can be solved by eff orts at natio-nal scale, not local

We are in a period that is challenging but equally hope inspiring for the plastics sector. Of course it is important to establish pricing and fi nancial stability but it is impossible to give up industry and manufac-ture. We would never like the infl ation to in-crease but how would it be possible to keep

stable when you do not manufacture? We al-ways keep in mind that the countries that do

not manufacture, have industry or which ne-glect industry lapse into the global crisis.

Another important topic is the problem of harmony and matching in the labor market of Turkey. According to TÜİK data, the employ-ment is at the level of 9 per cent, which trans-lates to about 2,5 million people. On the other hand, Turkish Employment Agency (İŞKUR) reports that the number of open positions has reached 850 thousand in the last six months. We experience the same. We have diffi culty fi nding employees.

A healthy competition, good production and professional mar-keting

Plastics industrial-ists are majorly made up of SMEs. The gen-eral assumption is that they are fl exible, adapt-able, and fast-moving companies, which is in fact not the case. Small enterprises have dif-fi culty accessing quali-fi ed staff , suppliers and customers as well as

challenges with market-ing and switching to new products. Add to this the

cost increases arising from new administrative obligations, and we face a series of challenges.

The problem of marketing grows in impor-tance every day. The companies are of course competitors of one another and there is al-ways competition, which is the nature of busi-ness but this competition should not become destructive. It is not possible to understand why a structure that has not made necessary investments and fallen behind in updating its products and complying with new demands to try keeping itself in competition by discounts it makes one way or another.

We expect to announce the lo-cation of our Organized Industrial Zone until the end of this year

Location of investment is one of the pri-mary problems of our sector... Not only BURPAS but all sister organizations work hard for the location of investment. As you know, the ef-forts for establishing an organized industrial zone on a 100-heactare area are underway.

The good news is that we are at the stage of reaching an agreement between our Municipal-ity and TOKİ thanks to the eff ort of our coop-erative PİL-KA. We hope to announce you the area of the organized industrial zone until the end of this year. Thus, we will have passed an

important stage.We have recently

performed various ac-tivities. We met with

BURPAS members and our friends at an iftar meal. Our conversations were focused on one topic: the requirement of qualifi ed employees. We have started a search for collaboration with BUTGEM - Bursa Chamber of Trade and Indus-try Foundation of Education. We are in a quest which will include PLASFED, the umbrella orga-nization of our sector. I hope to announce a suc-cessful outcome.

The most important short-term instrument is export

You know that ex-port is among the prima-ry operations on which we focus our attention. It is one of our priorities to improve your export potential and we are en-gaged in several eff orts

to this end. Export is one of the most important instruments that will provide benefi t in short

term. World Plastics Atlas of PAGDER is a power-ful guide. It contains information generated by scientifi c means, which we can use while step-ping in an existing or new market.

I am more than happy to give you the news that we are counting the days to open gates for the fi rst time in our project “PAGDER - Turkish Plastics Sector Export Offi ces” which is our proj-ect for foreign representative offi ces. We are impatient for the amendment that will increase the amount and rate of the subsidies in this project supported by the Ministry of Economy. We are going to open offi ces that will engage in continuous marketing activities in three compa-nies that will get the most demand at the fi rst stage.

We are also getting prepared for a website that will also include an e-trade facility in ad-dition to the World Plastics Atlas. Furthermore, the preparations are underway for “Plastic Export Products Fair” that is intended for only Turkish manufacturers.

Composites Industrialists Association Is in the Management of EuCIA

As the Composites Industrialists Associa-tion, we continue our membership develop-ment works with all

our strength in order to embrace our colleagues. We have also made a

good progress in this. Peker Yüzey Tasarımları San. ve Tic. A.Ş. (BELENCO), HORİ-ZON Gıda Turizm Dış Ticaret Sanayi A.Ş., Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), Kordsa Global End. İplik ve Kord Bezi San. ve Tic. A.Ş., Mankiewicz Sanayi Boyaları Tic. Ltd. Şti., SPM Kompozit ve İleri Malzeme Teknolojileri A.Ş., Akrulo Fırça San. ve Tic. Ltd. Şti., and Birlik Ticaret Türk A.Ş. joined us last year, making our association grow stronger. We would like to welcome our friends one more time. We will take further our eff orts for incorporating the companies oper-ating in the composites sector in our Associa-tion.

We are together under the roof of PLASFED

Dear Friends,I am very happy to

reach you as ZÜCDER under the roof of PLAS-FED.

Having been es-tablished in 2004, ZÜCDER - The Asso-ciation of Houseware Traders is the only non-governmental or-ganization that brings all parts of our sector

together. Since the day it was established, it has been an association

that keeps the dynamics of the sector together and embraces the entire sector including the exporters, importers, manufacturers and sell-ers in the product groups of plastics, glass, and porcelain; promotes solidarity within the sec-tor, protects and develops socioeconomic rights and interests, and paves the way for solution of the problems that are faced on sectorial basis. With 431 members as of today, our Association supports Züchex and Ideal Home fairs in Turkey as well as plays an important role in announce-ment and promotion of the fairs Züchex-Indo-nesia and Ideal Home Dubai organized by Life Medya; and Homi Milan, Food Hospitality Word India/Mumbai, India/Bangalore, Brazil/Sao Paolo, China/Guangzhou organized by Interteks to our members.

Analysis of İSO 500 2013: We-ight of SMEs in plastics sector inc-reases

PLASFED has found in its assessment of the İSO 500 (2013) list that the weight of SMEs in the sector is subject to an increase. The anal-ysis made by PLASFED reveals that the number of companies operating in plastics sector in the list of 2013 decreased to 15 from 17 companies

in the previous year’s list. PLASFED identifi ed the same fact in 2012, as well.

The Federation of Plastics Industrialists (PLASFED) has reported that the increase in the weight of SMEs in the sector is also observed in

Hüseyin SEMERCİChairman /Turkish Plastics Industrialists’ Assocation (PAGDER)

Yunus KARAKAŞ Chairman / Association of Ankara Plastics Industrial-ists (APSD)

İlker BİLİKTÜChairman/Association of Bursa Plastics and Packaging Industrialists (BURPAS)

Şekip AVDAGİÇComposites Industrial-ists Association Chair-man, Board of Directors

Yusuf ÖZKANC h a i r m a n / A s s o c i a -tion of Kayseri Plas-tics Business Owners (KAYPİDER)

Ömer Ertuğrul Erdoğan Chairman of ZÜCDER Board of Directors

101

PLASFEDDERGİ

the research “500 Major Industrial Enterprises of Turkey, 2013) conducted by İstanbul Cham-ber of Commerce. The same issue was also seen in the plastics sector in the 2012 list of İSO 500.

PLASFED has conducted an analysis on the plastics companies among those included in the “İSO 500 - 2013” research. It is stated in the analysis that the number of plastics companies in the İSO 500 list, which included 23 compa-nies 2009, is on the decline, and 15 companies found a place among the 500 major companies in 2013 after 17 companies in the previous year.

19 companies from the plastics sector are in the Second 500 list of İSO, and the period profi t has turned into loss

PLASFED states that 19 companies from the plastics sector have found place in the list of Second 500 Major Industrial Enterprises of Tur-key prepared by İstanbul Chamber of Commerce. While a serious decline is seen in the period incomes of the companies, there are improve-ments in other performances. Having published an analysis that evaluates the performance of the companies over the data published in the list, PLASFED has stated that plastics compa-nies have managed to achieve a higher rate of sales revenue than other manufacturing com-panies in the list of second 500 major compa-nies.

The website of PAGDER World Plastics Atlas is on the air

PAGDER’s study that analyzes the plastics and plastic processing machinery sectors of 97 countries by scientifi c methods is published on-line, as well. With the data published on www.dunyaplastikatlasi.com, the users will be able to fi nd the basic data for entering any market they may be interested in. The data have been pre-pared by the scientists using scientifi c methods.

- PAGDER has started the website of World Plastics Atlas which contains the data, compari-

sons, and analysis of product complementarity regarding the markets of plastics (products and raw materials) and plastic processing machines of 97 countries.

According to the statement made by PAG-DER, this is the fi rst time that data are gener-ated using the method of fi ltering in an analy-sis in Turkey. These data are used to comment on which sectors to be competitive and make exports by taking into consideration the im-port and growth potentials of the exporters of plastics in the identifi ed markets, the course of export made by Turkey to these countries in the plastics sector, and pricing strategies of competing countries. The study that covers 97 countries in six diff erent regions started to be published as books dedicated to each region. The book of Africa, which is the fi rst region, has been put into use.

PAGDER has developed a project to pre-pare the plastics industrialists to aviation and

defense sectors.PAGDER has started a project for the AS

9100 certifi cate that is required in manufactur-ing for high-security sectors, primarily aviation.

With the project called “AS9100 Certifi -cation Project”, which will be performed with Small and Medium Enterprises Development and Organization (KOSGEB), it will be possible to make the companies benefi t from grants pro-vided that the necessary conditions are met.

The General Assembly of OS-BÜK (The Supreme Board of Or-ganized Industrial Zones): Invest-ment in Organized Industrial Zones must be promoted

It was suggested in the 12th Ordinary General Assembly of the Supreme Board of Or-ganized Industrial Zones that investment in Or-ganized Industrial Zones should be promoted, and even it must be held compulsory for some group investments to be made in Organized In-dustrial Zones. Cahit Nakıboğlu, the chairman of OSBÜK called all OIZs to join the union of forces. The Minister of Science, Industry and Technol-ogy Fikri Işık said that OIZs should not be seen as sources of unearned income.

---In the 12th Ordinary General Assembly of OSBÜK, the Supreme Board of Organized In-dustrial Zones, promotion of OIZs was request-ed. Delivering a speech in the General Assembly held in June, Cahit Nabıkoğlu, the Chairman of OSBÜK emphasized that it is possible to make OIZs more attractive by means of various regu-lations. On the other hand, Fikri Işık, the Minis-ter of Science, Industry and Technology, stated that OIZs should not be seen as sources of un-earned income.

Cahit Nakıboğlu, the Chairman of OSBÜK called all OIZs to join forces. Highlighting the rise of manufacturer identity of Turkey in the industry, Nakıboğlu stated that OIZs had one of the most important shares in this. Nakıboğlu also said that OIZs would become more power-ful with various practices, and talked about the problems that they expect to be solved with haste.

The “Happy Fish” project of PA-GEV-PAGÇEV and the Municipality of Beşiktaş has started

The recycling enterprise PAGÇEV of the Turkish Plastics Industrialists Foundation Re-search, Development, and Training (PAGEV) and the Municipality of Beşiktaş have started a project for cleaning of the surface of Bospho-rus. Speaking in the ceremony held in İstanbul Kuruçeşme Arena for inauguration of the proj-ect “Happy Fish”, Yavuz Eroğlu, the Chairmen of PAGEV stated that they acted with the sense of responsibility and implemented the project.

The project “Happy Fish” has comenced in

eff ect with imposition of the ban on hunting. With this project, the fi shers will use a special kind of netting to collect the wastes on the sea surface, and then recycle such wastes. The wastes that cannot be recycled will be used as fuel in cement plants. Due to the ban on hunt-ing, the fi shers will have the opportunity to make additional income in this way. The equip-ment to be used under the project is designed to avoid harming the environment or the fi sh. The fi shermen were trained on the usage of the equipment that is very easy to use.

It is stated that the project is an exten-sion of the Waste-Free Oceans - WFO initiative started by European Plastics Converters - EuPC, which PAGEV is a member of. The Waste-Free Oceans initiative continues its operations in the USA, Far East - India, Middle East and Africa.

The Chemistry Sector Makes 10.5-billion-dollar export from Ja-nuary to July, 2014İstanbul Association of Chemical Materials and Products - İKMİB stated that an increase was seen in export from January to July 2014 com-pared to the same period of the previous year and the total export was 10 billion and 514 million dollars despite the decline in exports to some countries that experience political risk and confl icts. According to İKMİB data, the ex-ports to Iraq declined by 50 per cent while the exports to Jordan increased by 97 per cent.According to İKMİB data, the chemistry sector increased its exports by 3,33 per cent in July.

Having made exports worth 1 billion and 585 million dollars in July, the sector got the third place in top exporting sectors after automotive and ready-made clothing and garments sector. The total export was 10 billion and 514 million dollars in the period of January to July.

ASD Has Completed Its General As-sembly. Sadettin Korkut Is Re-elected President

It was emphasized in the 11th Ordinary General Assembly of Packaging Industrialists Association (ASD) that the sector would con-tinue to grow, and would have reached a mar-ket size of 30 billion dollars by 2023. The Gen-eral Assembly of ASD, which was established in 1992 and have reached 2015 corporate and individual members, is completed. In the general assembly held on July 19, which also included election in its agenda, Sadettin Korkut, the Gen-

BREAKING NEWS

102

PLASFEDDERGİ

eral Director of Petkim was elected chairman anonymously for another 3 years.

In the speech he delivered in the General Assembly, Sadettin Korkut, the Chairman of ASD Board of Directors, highlighted that the sector which has reached a volume of 16 billion dollars is in interaction with a market of 250 billion dol-lars, reminding that the packaging sector has reached the size of 670 billion dollars in the world.

Pointing out that the packaging industry has a growth rate over that of Turkey, Korkut said that “while the share of our sector in the global packaging industry seems little, it does have a large potential. Consumption of pack-ages has doubled in Turkey within the last 10 years with increasing welfare and urbaniza-tion.”

INTERVIEWSafi Yılmaz: Institutionalization

should become prominent in the machi-nery sector

One of the experienced fi gures of the sector of plastics machinery, components and parts, Safi Yılmaz sated that the plastics ma-chinery sector would be aff ected positively or negatively depending on the development of Turkish plastics industry. Another issue em-phasized by Yılmaz was prominence of insti-tutionalization in the sector in terms of both the companies and the sector in general. Safi Yılmaz, the Chairman of the Board of Directors of Safi Rezistans, answered the questions of PLASFEDDERGİ:

-There seems to be a diffi cult process following a rapid growth in production of com-ponents and parts for plastics processing ma-chines. Judging by your own experiences, how do you see this process?

-As Safi Rezistans, we started operation in 1983. There was an increase in the machines manufactured in Turkey but it has recently un-dergone a decline. The diffi culties started to be experienced by the fi rst half of 1990s. Of course the process of fast growth in 80s got its strength from the time when the plastics companies were growing rapidly. That period was the beginning of a rapid industrialization in the Turkey. The capacity was not able to meet the demand. There was an immediately-ready mass of customers who would come with a bag-

ful of money. Domestic companies operated at an incredible pace but as the capacity became full, this demand slowed down. You can see that the growth of those days resembles to-day’s construction sector. Therefore, the work of everyone was relatively easy. Very prominent manufacturers served for Turkey. One of those who provided the best service is Mr. Remzi Kan-bur.

I think everyone has found its place now. The demand is not like a rush. The consumers and the manufacturers must be conscious now. Manufacturing under the counter is not possible anymore. It is not possible for small enterprises to go with building 3 machines a month today.

INETRVIEWBASF Turkey: The plastics sector

will continue its growth in Turkey and the region

World’s leading chemical manufacturer BASF strongly continues its operations that started in Turkey in the 19th century. Environ-mental awareness is one of the most signifi -cant characteristics of BASF, whose range of products is used in the plastics sector in Turkey. Ümit Hançer, the Market Development Director of BASF Turkey, and Gündüz Tansel, the Sales Director of Performance Materials for Turkey, Middle East and Africa, answered the questions of PLASFEDDERGİ.

-BASF has a very old history in Turkey. Of course it has manufacturing plants of serious size but what comes to mind fi rst is that there would be much more of them. What is the per-spective of BASF regarding the manufacturing in Turkey?

Gündüz Tansel: From a historical point of view, BASF is in operation in the world for 150 years and in Turkey for about 135 years. Its his-tory in Turkey, fi rst in commercial, then in in-dustrial terms, dates back to 1880s. In BASF’s perspective, we fi rst take the national market into account without considering the surround-ing countries. We invest in the fi elds where the market has reached a certain size here..

Now we have six manufacturing plants in Turkey. On the other hand, we have a giant structure where more than 30 thousand people are employed in Germany, in line with the de-mands in the region. We always keep track of Turkish market data with our employees. If we are to consider plastics, not only the market size but also the items such as distance to raw ma-terials, other costs, and energy come into play. We see that the industry is moving to Eastern Europe, Turkey and Far East. It is fair to say that the future holds some major investments for the chemical industry in general. However, it is not possible to say that the conditions are quite ideal in Turkey.

Ümit Hançer: Turkey has a roadmap that aims for 2023. Just as we do in other countries

where BASF is in operation, we are in a con-stant process of assessment. We are following the approaches of the government. Interpreting the operations within the scope of the vision for 2023, we take the necessary steps on time. We also follow the investment you have mentioned as well as other elements closely.

REPORTInvestment in plastics proces-

sing machines is to increase by 9 per cent

The pressure for import continues in the plastics processing machines, parts and com-ponents sector. PLASFED has announced the data of January to June 2014. According to these data, manufacturing of plastics processing machines was 180 million dollars by the fi rst 6 months of 2014. It is estimated that the manu-facturing will increase by 6 per cent compared to 2013, reaching 361 million dollars if this trend continues. While a decline is seen in the manu-facturing of injection and thermoform machines in the fi rst 6 months of 2014, it is expected that a 7-per-cent decline in injection machines, a 34-per-cent decline in thermoform machines, and an increase by 2 to 80 per cent will occur in other machines, components and parts.

Presses and other machines accounted for

43 per cent, components and parts accounted for 25 per cent, and extrusion machines ac-counted for 19 per cent of all production in the fi rst six months of the year. Thermoform ma-chines got an 8-per-cent share, and injection machines a 5-per-cent share from the total production.

- Partial recovery in export

In the report which predicts that the ex-port of plastics processing machines and their components and parts will reach 139 million dollars with a 4-per-cent increase by the end of the year in comparison with the previous year, it is also stated that the production in the fi rst half of the year would be at the level of 70 million dollars. In the light of these estima-tions, an observation with regard to the types of machines reveals a decline in injection and thermoform machines and an increase in other machines, components and parts compared to the previous year.

It is predicted that export will increase by 8 per cent in extrusion machines, 2 per cent in presses and other machines, 35 per cent in components and parts, and 4 per cent in total compared to 2013. It is stated in the report that while presses and other machines received a share of 45 per cent, and extrusion machines 24 per cent, which is also the highest amount of share, it is found that the share of export was 16 per cent in components and parts, 8 per cent in thermoform machines, and 7 per cent in injec-tion machines.

BREAKING NEWS

103

Polimer İşleme Teknolojileri

Kalıp İşleme Teknolojileri

Metal İşleme Teknolojileri

iş Sağlığı ve Güvenliği

Kurumsal ve Genel Katılıma Açık Eğitimler ve Danışmanlık...

Tel: 0554 404 13 81www.plastikegitimi.com egitim@plastonline.com