Upload
harun-in
View
3.113
Download
2
Embed Size (px)
Citation preview
Kardiyovasküler Sistem Hastalıkları ve Hemşirelik Bakımı
Harun İN
2017
1
GİRİŞ
• Kardiyo vasküler sistemin görevi vücut hücreleri için gerekli oksijen, besin ve hormonları sağlamak ve hücresel metabolizmanın atık ürünleri ile karbondioksiti vücut hücrelerinden uzaklaştırmaktır.
• Bu sistem, kalp, kalp damarları ve periferal vasküler sistemden oluşur
2
ANATOMİ VE FİZYOLOJİ
3
KALP- COR- HEART
•Yaklaşık her insanın bir yumruğu büyüklüğündedir•Kan pompalayan kaslardan oluşur.•Günde yaklaşık 100.000 kez atar.
4
Kalbin Lokasyonu
•Göğüs boşluğunda mediastinum anteriorda bulunur.• Akciğerlerle her iki taraftan sarılan, arkada özefagus, aorta descendens, ductus torasikus ve kolumna vertebralis ile, önde sternum ve kostalarla, aşağıda diyafragma, üstte kalpten çıkan ve kalbe giren büyük damarlar ile komşuluk yapar.
5
Kalbin Mikroskobik Anatomisi
• Kalp dokusu(miyokardiyum) bir araya gelerek kalbin kasılmasını sağlayan çeşitli hücre tiplerinden oluşur özelleşmiş miyokart hücreleri kalbin elektrik sistemini(ileti sistemi) meydana getirir• Bunlar elektrik uyarısının oluşması ve iletinin, sonuçta mekanik kasılma ile yanıt veren kalp kası liflerine(miyositler) yayılmasını düzenler
6
Kalp İleti SistemiBeyin
Otonom SS
KontraktiliteHız
7
• SA düğüm dakikada 70 -80 defa depolarize olur • AV düğüm dakikada 35-50 defa depolarize olur •His demetleri dakikada 15-35 defa, • Purkinje lifleri dakikada 15-30 defa depolarize olurlar
8
• Atriyumlardan ventrikül içerisine kanı pompalamak için gereken kuvvet, ventriküllerden tüm vücuda kanı pompalamak için gereken kuvvetle karşılaştırıldığında minimaldir, bunun için P dalgası QRS’den daha küçüktür.
• T dalgası ventriküllerin dinlenmesi olan repolariszasyonu temsil eder.
• Repolarizasyonda iyonlar depolarizasyona hazırlık için hücre zarının her iki tarafında aynı hizaya gelir.
• Atriyumların repolarizayonu EKG üzerinde görülmez, çünkü diğer daha belirgin dalga formlarının içersine gizlenmiştir.
9
Kan Damarları
•Arterler oksijen ve besinden zengin kanı taşırken, venler karbondioksit ve metabolik atıklardan doymuş kanı taşır.• Bu durumun tek istinası pulmoner arter ve venlerdir
10
KARDİYOVASKÜLER SİSTEM MUAYENESİ
Öykü Alınması
Fizik Muayene
Oskültasyon
Periferik Vasküler Dolaşım Muayenesi
11
Öykü Alınması
Göğüs Ağrısı
Dispne
Öksürük Yorgunluk
Çarpıntı
Siyanoz Ödem
Özgeçmiş & Soygeçmiş
Kişisel Alışkanlıklar
12
Göğüs Ağrısı
Belirti Sorulacaklar Yorum
Göğüs Ağrısı
( Göğüs Ağrısı yada
Göğüste dolgunluk
Hissi
• Ne zaman başladı ? Ne kadar devam etti ? Daha önce bu tip bir ağrı oldu mu? Ne sıklıklar oldu ?•Ağrının lokasyonu, başka yere yayılıyor mu ?•Ağrının karakteri ?•Ağrıyı başlatan olay nedir.•Ağrıya eşlik eden belirtiler…•Ağrı başladığında ilaç aldınız mı ?
•Göğüs ağrısı; kalp, akciğer, kas iskelet, gis kaynaklı olabilir bunu ekarte etmek gerekir. •Anjina önemli bir kardiyak bulgudur ve bunun sınıflandırılması yapılmalı !!
13
GÖĞÜS AĞRISININ KARDİYOVASKÜLER
NEDENLERİ
14
Hastalık Yerleşim Nitelik Süre Artan ve Azaltan
Etkenler
İlgili Semptom veya Belirtiler
Angina Retrosternal
bölge; Boyun
Çene, epigastrium,
omuz
kollara(genellikler
solda) yayılır yada
izole
Bası, yanma,
sıkışma, ağırlık,
hazımsızlık
<2-10 dk Egzersiz, soğuk
hava, emosyonel
stres veya yemek
sonrası çıkar;
istirahat veya
nitrogliserin ile
geçer;
atipik(prinzmetal)
angina aktivite
ilişkisi olmayabilir;
sıklıkla sabah
erken
Dispne S3, S4 veya ağrı sırasında
papiller kas disfonksiyonu sonucu
üfürüm
Miyokard İnfarktı Angina gibi Angina gibi ancak
daha şiddetli
Değişken, 30 dk
veya daha uzun
sürebilir.
Dinlenme ya da
nitrogliserin ile
azalmaz.
Nefes darlığı, terleme, halsizlik,
bulantı, kusma, aşırı huzursuzluk
Perikardit Sternumun
solunda boyun ve
sol üst
ektremiteye
yayılır; sıklıkla
miyokard iskemisi
ağrısından fazla
lokalizedir
Keskin, bıçak
saplanır gibi
Saatlerce, günlerce
süre, gidip gelici
özellik gösterebilir
Derin nefesle
dönem ile yatar
pozisyonda artar;
oturunca öne
eğilince azalır
Perikart sürtünme sesi
Dissekan Aort Ön göğüs ve sırta
yayılır;
interskapular
bölge
Yırtıcı bıçak
saplanır gibi
Ani başlar
saatlerce sürer.
Genellikle
hipertansiyon
zemininde ya da
marfan sendromu
gibi eğilimi artan
durumlarda gelişir.
Aort yetersizliği üfürümü, nabız/kan
basıncı asimetrisi nörolojik defisit
15
KALP DIŞI NEDENLERE BAĞLI GÖĞÜS AĞRISI
16
Durum Yerleşim Nitelik Süre Arttıran ve Azaltan
Etkenler
İlgili Semptom veya Belirtiler
Pulmoner
Emboli(Göğüs
ağrısı sıklıkla
yoktur)
Substernal veya
Pulmoner infrakt
bölgesinin üstü
Plevral(pulmoner infrakt
durumunda) veya
anginaya benzer
Ani başlar
dakikalar ve saatler
içinde devam eder
Derin solunumla
şiddeti artabilir
Dispne, taşipne, taşikardi,
hipotansiyon; büyük
infraktlarda akut sağ kalp
yetmezliği belirtileri ve
pulmoner hipertansiyon;
pulmoner infrakta olguların
küçük bir kısmında klinik
olarak raller, plevra
sürtünmesi ve hemoptizi
bulunur.
Pulmoner
Hipertansiyon
Substernal Basınç, baskı Eforla artar Genelde dispne ve pulmoner
hipertansiyon belirtileri
eşliğinde ağrı
Plörozi eşliğinde
pnömoni
Konsodilasyon
bölgesi üzerinde
lokalize
Plevraya özgü iyi lokalize
edilir
Solunumla artar Dispne, öksürük, ateş,
perküsyonda matite,
bronşiyal solunum sesleri, ral,
bazen plevra sürtünme sesleri
Spontan
Pnönomotoraks
Tek taraflı Bıçak saplanır gibi iyi
lokalize
Ani başlar saatler
sürer
Solunumla artar Dispne; hiperezonans
solunum seslerinde azalma ve
etkilenen tarafta konuşma
sesleri17
Kas- İskelet
Hastalıkları
Değişken Ağrı iyi lokalize Değişken Hareketle artar kas
zorlama öyküsü
Palpasyon ve hafif
basınçta hassas
Herpes Zoster Dermotoma uyan
dağılım
Keskin yanma Uzun süreli Yok Ağrı bölgesinde
döküntü
Özefagus reflüsü Substernal epigastirik
boyna yayılabilir
Yanma visseral
rahatsızlık
10-60 dk. Fazla yemekle,
postparandial yatma
ile artar, antiasit ile
geçer.
Mide yanması
Peptik ülser Epigastirik,
Substernal
Visseral yanma ağrı Uzun Yiyecek ve antiasitle
geçer
Safra kesesi hastalığı Epigastirik sağ üst
kadran
Visseral Uzun Katlanmaz ya da
yemeklerden sonra
Sağ üst kadranda
hassasiyet olabilir.
Anksiyete durumları Sıklıkla perikardiyum
üzerinde lokalize
Değişken genellikle
yer değiştir
Değişken genellikle
kısa süreli
Duruma bağlı İç geçirmeler, sıklıkla
göğüs duvarında
hasiyet.
18
Dispne
Belirti Sorulacaklar Yorum
•Dispne(Solunum Sıkıntısı)
•Ani mi başladı yoksa giderek arttı mı?•Hangi aktivitede, ne kadar süreli solunum sıkıntısı oluyor?•Ne zaman başladı ve sürekli mi yoksa geçici mi ?•Pozisyondan etkileniyor mu?•Gece uykudan uyandırıyor mu?•GYA sırasında solunum sıkıntısı oluyor mu ?•Arttıran ve azaltan faktörler nelerdir.
•Sağlıklı kişilerde fazla fiziksel aktivitegörülmeye bağlı dispne görülmesi normaldir. Dispnenin dinlenme yada hafif aktivitede çıkması anormaldir.•Paroksismal nokturnal dispnede(PND) klasik olarak kişi uyuduktan sonra hava açlığı ile uyanır, yataktan kalkar temiz hava almak için pencereleri açar. Kalp yetmezliğine ortaya çıkan belirtidir. Çünkü , sırt üstü yatınca intratorasik kan volümü artar ve yetmezlikteki kalp bu artan yüke uyum sağlayamaz.
19
Öksürük
Sorulacaklar Yorum
•Ne zaman başladı ? •Günün hangi zaman diliminde oluyor?•Balgam çıkarıyor mu?•Balgam rengi kokusu var mı?•Aktivite pozisyon( sıt üstü yatmak ), anksiyete konuşma ile ilgili mi?•Arttıram yada azaltan aktiviteler( oturmak, yürümek ve egzersiz ) nelerdir?•Dinlenme yada ilaçlarla geçiyor mu ?
•Hemoptizi balgamla birlikte açık kırmızı renkli kan gelmesidir. Hemoptizi genellikle pulmoner hastalığı gösterir ancak, kardiyo nejik pulmoner ödemde görülebilir.•Sigara içenlerde sıklıkla sabah öksürüğü görülür.
20
Özgeçmiş
Sorulacaklar Yorum
•HT, kan kolesterol ya da trigliserid yüksekliği, kalpte üfürüm konjenital kalp hastalığı, romatizmal ateş ya da çocukluk/ gençlik döneminde açıklanmayan eklem ağrıları , tekrarlayan tonsilit , anemi öyküsü var mı ?•Hiç kalp hastalığı oldu mu ? Ne zaman ? Nasıl tedavi edildi ?•En yapılan EKG , efor testi , serum kolesterol ölçümü, diğer kardiyak testler ve tetkikler ? •DM var mı? Tedavi şekli?
•HT, KAH ve SVH açısından risk faktörüdür.HT kalbin iş yükünü arttırır ve ve kalp kasının kalınlaşmasına sebep olur.•Serum kolesterol düzeyinin yüksek olması ve HDL nin düşük olması KAH risk faktörüdür.•Hiperkolesterolemi periferik arter hastalığı(PAH) açısından risk faktörüdür. •Kalpte üfürüm , romatizmal ateş , tekrarlayan tonsilit vb. kalp hastalıkları ile ilişkili olabilir. •AF – SVH açısından risk faktörüdür.•DM KAH, SVH ve PAH açısından risk faktörüdür.
21
FİZİK MUAYANE
Perikardiyum Muayenesi
Juguler Ven Nabızları
Kan Basıncı ve Nabızlar
22
KAN BASINCI
• Erişkin için arzu edilen sistolik basınç değeri 120, diyastolikbasınç değeri ise 80mmHg'dır.
• Üst ekstremitelerdeki kan basıncının alt ekstremiteleregöre yüksek olması; aort koarktasyonu, aort darlığı nedeniile olabilir.
• Durumu stabil olmayan kritik hastalarda ortalama arterbasıncının değerlendirilmesi daha doğru sonuç verir.
• Ortalama arter basıncı; iki diyastolik ve bir sistolik basınçtoplamının üçe bölünmesi ile bulunur. Normal değeri; 70-90 mmHg'dır.
23
ARTER BASINÇLARI
• Nabız trasesinde çıkan kolun dikleşmesi (nabız yükseliş hızının artması) ile karakterizedir.
• MY, VSD, anemi, ateş, tirotoksikozis, gebelik ve arteriyovenöz fistül gibi debi artışıyla seyreden durumlarda da görülebilir
Sıçrayıcı nabız (Corigan nabzı,
pulsus magnus);
• Nabzın düşük amplitüdlü ve geç yükseldiği durumlarda görülür
• Aort darlığında görülürP. parvus et tardus (anakrotik nabız)
• Nabzın bir kuvvetli bir zayıf hissedilmesidir. S3 ritmi ile birlikte görülebilir
• Ağır miyokard yetersizliği, arter nabız kuvvetinin azalması ve artması ile karakterizedir. P.Alternans
• Nabzın hızlı ve zayıflamış olarak hissedilmesidir.
• Ör; Şokta olduğu gibi.P. Filiformis
• Derin inspiryumla SB’ın >10 mmHg düşmesidir.
• Ör; En sık kalp tamponadında, sonra KOAH, masif pulmoner emboli, RV MI, şok gibi klinik durumlarda izlenir.P. paradoksus
• Sistol ortasında derin bir çukurla birbirinden ayrılan iki tepe (perküsyon ve tidal dalgalar) noktası oluşur
• Aort Darlığı, Aort Yetersizliği, Hipertrofik obsrüktif kardiyomipatiP.Bisferiens24
Juguler Ven Dolgunluğunun Değerlendirilmesi
•Boyun venleri, sağ atriyum basıncının (santral venöz basınç) belirlenmesi ve venöz dalga şekillerindeki değişikliklerin gözlenmesi için incelenir. •Normal venöz basınç 5-9 cm H2O dolayındadır.•JVB’ın arttığı durumlar1) Primer veya fonksiyonel
RV(Sağ Kalp) yetmezliği,2) Triküspit kapak hastalığı
(TD/TY),3) İntraperikardiyal /
intraplevral basınç artması4) Konstriktif perikardit5) Egzersiz, anksiyete ve gebelik
gibi fizyolojik durumlar.
25
Prekordiyum Muayenesi
Pektus Ekskavatum Kifoskolyoz Sol Para Sternal Bölgenin Retraksiyonu( Çekilmesi)
•marfan sendromu •mitral kapak prolapsı
•ikincil pulmoner hipertansiyon•sağ kalp yetmezliği
•şiddetli sol ventrikül büyümelerinde kalp tepesinde göğüs duvarının sistolde izlenen retraksiyonu konstriktif perikardit belirtisidir(broadbentbelirtisi)
•Perikardiyumun gözlenmesi ve palpasyonu kalp hastalığının varlığına ilişkin değerli bulgular sağlayabilir•Prekordiyal palpasyonu en iyi hasta uzanır pozisyonda iken ya da sol lateral pozisyonda, muayene eden kişi hastanın sağ tarafında iken yapılır.
26
Sternumun Sağında 2.-3. İka'larda
Pulsasyon
Sternumun Solunda 2.,3.
İka'larda Pulsasyon
Sternumun Solunda Aşağıda
Pulsasyon
Apekste Güçlü Atımların Varlığı
•Aort Stenozu •Sistemik Hipertansiyon
•Pulmoner Stenoz • Pulmoner Hipertansiyon
•Sağ Ventrikül Hipertrofisi
•Sol Ventirkül Hipertrofisi
İnspeksiyon (Gözle Muayene):
Aortik( ikinci sağ interkostal aralık) pulmoner( Üçüncü sol interkostal aralık), sağ ventiküler( sol parasternal bölge) ve sol ventriküler(4-5 interkostal aralık) bölgelerdeki gözle görünür pulsasyonlar saptanmalı ve kalbin direkt palpasyonunda yardımı olmalıdır
27
Oskültasyon
•Stetoskobun diyafram kısmı yüksek frekanslı sesleri, çan kısmı ise düşük frekanslı sesleri alır. •Oskültasyon, hasta sırt üstü sol lateral, oturur ve öne doğru eğik pozisyonda yapılır; çünkü bazı sesler bu pozisyonda iyi duyulur. •Oskültasyon sırasında kalp hızı ve ritmine, normal kalpa seslerine, varsa ek kalp seslerine ve seslerin solunumdan etkilenip etkilenmediğine dikkat edilmelidir.
28
29
Başlıca Oskültasyon OdaklarıAort Odağı Sternumun sağ kenarı 2. İKA
Pulmoner Odak Sternumun sol kenarı 2. İKA
Triküspid Odak Sternumun sol kenarı 4. ve 5. İKA
Mitral Odak Sternumun 5. İKA ile klavikula orta çizgisinin kesiştiği yer (APEKS)
• Bu odaklar kapakların anatomik olarak bulundukları yerler değil, kapak seslerinin göğüs duvarına yansıdığı en iyi noktalardır.•Sesler kan akımı yönünde yayılır.•Tüm odaklar sistematik olarak kalbin tabanından apekse ya da apeksten tabana doğru önce stetoskobun diyaframı ile dinlerin; sonra stetoskobun çan kısmı aktif hale gelip geriye doğru aynı sıra ile tüm odaklar oskülte edilir
30
KALP SESLERİ
NORMAL KALP SESLERİ
♥ S1
♥ S2
ANORMAL KALP SESLERİ
♥ Gallop
♥ S3
♥ S4
♥ Quadruple gallop
31
KALP SESLERİ
• S1
• Triküspit ve mitral kapağın kapanma sesi
• En iyi mitral alandan duyulur.
• Mitral Alan: Sol 5.İKA, klavikular orta hat
• Dolgun, frekansı düşük bir sestir.
• S2 sesinden daha yüksektir.
33
S1’in şiddetinin azaldığı durumlar S1’in şiddetinin arttığı durumlar;
•Uzun PR aralığı,•MY veya TY•Kalsifik MD,•Hipotiroidi,•LV(sol ventrikül) kontraksiyon gücünde azalma,•Göğüs duvarından kaynaklı nedenler. Ör; obezite, plevral efüzyon, perikardiyal efüzyon, KOAH.
•Kısa PR intervali,•MD (eğer kapak yapıları hareketli ise), TD, Mixoma(kardiyak tümörler)•Yüksek debili durumlar (anemi, tirotoksikozis, egzersiz)HCM(Hipertrofik Kardiyomiyopati)Taşikardi,AV kapaklardan kan akımı artması.Ör; PDA, ASD, VSD
34
KALP SESLERİ
• S2
• Aortik ve pulmonik kapağın kapanma sesi
• En iyi aortik alandan duyulur.
• Aortik Alan: Sağ 2.İKA, sternum yanı
• Kısa ve keskin bir sestir.
35
S2’nin şiddetinin artması;
• Sistemik veya Pulmoner HT
• Aort koarktasyonu,
• Asendan aort anevrizması,
• Büyük arterlerin transpozisyonu
• Pectus Excavatus
S2’nin şiddetinin azalması;
• Kalsifik AD, AY
• PD(pulmoner darlık) (valvüler veya infundubüler)
• LV yetmezliği
36
KALP SESLERİ
• S3
• Ventriküler gallop• Diyastolun erken döneminde duyulur. (hızlı
dolum)• En iyi apeksten duyulur.• Kapakların vibrasyonu sonucu ortaya çıkar.• Çocuklarda ve 30 yaşına kadarki yetişkinlerde
normal olarak kabul edilebilir.- Kalp yetmezliğinin erken bulgusu- VSD (Ventriküler Septal Defekt)
37
KALP SESLERİ
• S4
• Atriyal gallop
• Diyastolun geç döneminde duyulur.
• En iyi apeksten duyulur.
- Hipertansiyon
- Ventriküler Hipertrofi
- MI
- Aort ya da Pulmoner Stenoz
- Pulmoner Emboli38
KALP SESLERİ
• Quadruple gallop
• Hem S3 , hem S4 birarada olması
• Bu durumda 4 kalp sesi de birbirinden ayırt edilemeyebilir.
- İleri dönem Kalp Yetmezliği
39
Ejeksiyon (Klik) Sesleri
• Ejeksiyon Klikleri– Erken sistolde (S1’den hemen sonra) meydana
gelen yüksek dereceli anormal aort ve pulmoner kapak açılma sesleridir.
– AD, PD, Pulmoner veya Sistemik HT, Aort veya pulmoner arter dilatasyonlarında görülebilir.
– Pulmoner klikler ekspiryumda şiddetlenirken, aortik klikler solunumla değişmez.
• Nonejeksiyon sistolik kliği– Mitral valv prolapsusunda midsistolik klik ve geç
sistolik üfürüm birlikte görülebilir.
40
ÜFÜRÜMLER
• Kan akımının kapaklardan geçerken yarattığı anormal ses
ÜFÜRÜM DİNLERKEN ! EDİLECEK NOKTALAR
• Üfürüm, sistolde mi? diyastolde mi?
• En yoğun olduğu yerin noktası
• Sesin nereye doğru yayıldığı
• Sesin niteliği ve tonu
41
ÜFÜRÜMLER
Sistolde duyuluyorsa:
• Triküspit ya da mitral yetmezlik
• Aort ya da pulmonik kapakta darlık
• S1 ve S2 arasında duyulur.
Diyastolde duyuluyorsa:
• Triküspit ya da mitral darlık
• Aort ya da pulmonik kapakta yetmezlik
• S2 ve S1 arasında duyulur.
42
Perikardiyal Frotman
• Kalbi çevreleyen seröz membranların inflamasyonu sonucu işitilen ‘kaba gıcırtı’ tarzındaki bir sestir.
• Özellikle akut perikardit tablosunda her iki perikard tabakasının sürtünmesiyle meydana gelir.
• Klasik olarak üç komponenti vardır; atriyum sistolü, ventrikül sistolü (en iyi işitildiği dönemdir) ve ventrikül diyastolü .
• Devamlı kardiyak üfürümlerle karışabilir.
43
Periferik Vasküler Dolaşım Muayenesi
Ekstremitelerin büyüklüğü ve simetrisi
Cilt rengi ve sıcaklığı Tırnak Yataklarının Yapısı
Kapiller Geri Dolma
Varis, Döküntü, Ülser Muayenesi
Ödem Muayenesi Homan’s bulgusu
44
Peritibial ödemin değerlendirilmesi
Hafif ya da
(+) ödem
Gode 1-2 mm derinliğindedir ya da oluşan gode
hemen kaybolur
Orta ya da
(++) ödem
Gode 3-4 mm derinliğindir ya da oluşan gode 10-
15 sn. yok olur
İleri ya da
(+++) ödem
Gode 5-6 mm derinliğindedir ya da oluşan gode 1-
2 dk. kaybolur
Şiddetli ya da
(++++) ödem
Gode 7-8 mm derinliğinde ya da oluşan gode 2-5
dk. devam eder
45
TANISAL TESTLER VE UYGULAMALAR
46
Kardiyak Enzimler ve İzoenzimler
• Plazma kardiyak enzim tanılanması, akut MI ile bağlantılı, EKG, semptomlar ve sağlık öyküsünü içeren tanılama profilinin bir parçasıdır.
• Enzimler hücre membranının yaralanmasından sonra salınırlar.
• Birçok enzim belirli bir organ hasarı ile ilişkili değildir.
• Bazı izoenzimler infarktüs ya da travmada oluşan sürekli hipoksi durumda sadece miyokardiyal hücre hasarında açığa çıkarlar
47
AMI tanısında kullanılan serum markerleri ve özellikleri
48
Serum Elektrolitleri• Sodyum, potasyum, kalsiyum ve magnezyum iyonlarının hücre
depolarizasyon ve repolarizasyonunda hayati rolleri vardır
•Serum sodyum konsantrasyonunu sıvı dengesinin yansıtır. •Genel olarak hiponatremi sıvı fazlalığını ve hipernatremi sıvı açığının göstergesidir.
•Serum potasyum konsantrasyonu seviyesi miyokardiyal depresyon ve ventriküler irritabilitede etkilidir.•Hipokalemi ve hiperkaleminin her ikisi de ventriküler fibrilasyon ya da kardiyak arrest yol açabilir.
•Kalsiyum koagülabilite ve nöromüsküler aktivite için gereklidir.•Hipermagnezeminin ilk belirtileri laterji ve azalmış nöromüsküler aktivitedir. •Hipomagnezemi ise EKG’de QT aralığını uzatır, hastanın yaşamını tehdit eden aritmilere zemin hazırlar.
49
Lipit ve Lipoprotein
• Kolesterol ve proteinler aterosklerotik hastalık gelişiminde kişinin riskini belirlemede özellikle ailede erken kalp hastalığı öyküsü ya da belirli bir lipoprotein anormalliği durumunda değerlendirilir.
• . Koroner arter hastalığı riskini LDL/ HDL oranın veya total kolesterol (LDL+HDL) / HDL oranında artış yükselir. Lipit panellerinde total kolesterol, trigliseridler LDL, HDL ve VLDL ölçülür, hastanın ölçüm öncesi 12 saat kaç olması gerekir.
50
Kan Üre Nitrojeni• Kan üre nitrojeni(blood urea nitrojen-BUN) protein
metabolizmasının son ürünüdür ve böbrekler tarafından atılır.
• Kardiyak hastalarda yüksek BUN düzeyi azalmış böbrek perfüzyonu (azalmış kalp debisi) veya damar içi sıvı hacmi açığını diüretik tedavisi veya dehidratasyon nedeniyle) yansıtabilir.
• BUN değeri serum kreatinin düzeyi ile birlikte değerlendirilir.
• Yüksek BUN ve kreatinin böbrek yetmezliğine, yüksek BUN ve normal kreatinin intravasküler sıvı hacmi ışığını yansıtır.
51
Koagülasyon Testleri
• Koagülasyon testleri pıhtılaşma testleri rutin olarak kateterizasyon, elektro fizyoloji testi ve koroner veya kardiyak cerrahi gibi invaziv işlemler önce yapılır.
• Parsiyel tromboplastin zamanı(PTT) ve kısmi aktif tromboplastin(aPTT) zamanı ölçme interaktif aktiviteyi belirler.
• . Heparin alan hastada PTT ya da aPTT değeri bazal değerin 1,5-2,5 katı olmalıdır. Protrombin zamanı(PT) ekstrensek yolun aktivitesini ölçer ve Warfarin ( Coumadin) ile yapılan antikoagülan tedavinin etkileri izlemek için kullanılır
52
Uluslararası Normalized Oranı(INR)
• Uluslararası Normalized Oranı(INR) değeri laboratuardan laboratuara değişebilen PT sonuçlarını bir standart sağlar.
• INR, PT zamanı ile birlikte Warfarin tedavisi alan hastaların izlemesi için kullanılır.
Derin ven trombozu,
Pulmoner emboli
Kalp kapak hastalığı
Arteryel fibrilasyon hastaları
Mekanik protez kalp kapak deplasmanlı için 2.5-3,5
2,0 ve 3,0
53
Hematolojik Çalışmalar
• Düşük hemoglobin(Hb) ve hematokrit (Hct) düzeyi koroner arter hastalığı olanlarda anjina ataklarını sıklaştırır.
• Lökosit sayımı, kalp nakli yapılan immün sistemi baskılanmış hastalar ve enfeksiyon açısından risk altında olanlarda (örneğin, invaziv girişimler veya ameliyat sonrası) izlenir.
54
B- tipi Natriüretik Peptid (BNP)
• B tipi Natriüretik Peptid 32 amino asitten oluşan bir nörohormondur, esas olarak ventriküllerde (büyük oranda sol ventrikülde) sentez edilir, orada depolanır ve oradan salgılanır.
• Daha az oranda ilk olarak tanımlandığı beyinde( bu nedenle beyin- NP terimi kullanılmıştır) ve atriyumlarda da sentezi söz konusudur.
• BNP ölçümü kalp yetersizliği tanısında yararlanılır
55
D-Dimer
• D-dimer fibrin pıhtılarına özgü birtakım ürünüdür ve fibrin birikimi ve kararlılığın duyarlı ve güvenilir bir belirtecidir.
• Klinik takipte beni venöz trombo embolizm(VTE) ve yaygın damar içi pıhtılaşma(DİC) tanısı ve takibinde kullanılır
56
Göğüs Röntgeni
• Göğüs röntgeni kalbin değerlendirilmesinde en önemli kısımdır; kalp akciğerler ve büyük damarlar hakkında önemli bilgiler verir.
• Floroskopi ve düz filmler perikardiyum, koroner arterler, aort ve kapaklardan normal dışı kalsifikasyonları tespit edebilir. Ayrıca floroskopi mekanik protez kapakların işlevinin değerlendirilmesinde kullanılabilir
57
Rutin göğüs radyografisinde tanımlanabilen oluşumların şematiği
a.Postanterior göğüs radyografisi, b.Lateral göğüs
radyografisi; AO: aorta, PA: Pulmoner Arter, RA: Sağ
Artiyum RV: Sağ Ventrikül, LV: Sol Venrikül
58
Elektrokardiyografi
• Elektrokardiyografi kalbin çalışması sırasında oluşan elektriksel aktivitelerin vücudun değişik yerlerine konulan elektrotlar aracılığıyla kaydedilmesi esasına dayanır.
• EKG 12, 15 ya da 18 derivasyon ile kaydedilebilir.
• Standart 12 derivasyonlu EKG ile disritmiler iletim aritmiler kalp duvarı genişlemesi ve kardiyak iskemi ya da infarktüs kalsiyum ve potasyum yüksekliği ya da düşüklüğü ve bazı tedavi etkileri tanımlanabilir.
59
Kalbin uyarılma zinciri
60
Göğüs Derivasyonları İçin Elektrotların Yerleşim Yerleri
61
EKG okuma
• EKG tek bir hücrede değil, bir bütün hâlinde atriyal ve ventriküler hücrelerde oluşan elektrik akımını kaydeder.•EKG‟de iki temel olay kaydedilir. Birincisi depolarizasyon, kalp kasında uyarının yayılması; ikincisi repolarizasyon, uyarılmış kalp kasının normal dinlenme durumuna dönmesidir.• P-QRS-T dalga dizisi kalbin tekrarlayıcı elektriksel aktivitesini yansıtır. EKG‟de bir dalganın başlangıcından bir sonraki aynı dalganın başlangıcına kadar olan bölüm bir kalp siklusudur
62
EKG aralıkları
•PR aralığı: Uyarının atriyumlara yayılmasını ve AV düğüm, his demeti ile purkinje liflerinden geçerek ventrikülleri depolarize etmeye başlayıncaya kadar geçen süreyi gösterir. •ST Segmenti:Ventriküler repolarizasyonun başladığını gösterir.•QT Aralığı : Ventriküllerin depolarizasyon ve repolarizasyon süresini gösterir.•RR Aralığı: Kalp hızını belirlemekte kullanılır.•PP Aralığı: . Atriyumların hızını belirlemekte kullanılır. 63
Uzun Süreli Ambulatuar EKG Kaydı
•Ambulatuar EKG( Holter monitorizasyonu) yaygın kullanılan, invaziv olmayan bir yöntemdir, kalp ritimlerini ve ileti bozukluklarını uzun süre içinde takip ederek değerlendirir, kısa süreli geçici elektrik aktivitesi bozuklukları tespit eder.
64
Egzersiz Elektrokardiyografi(Eforlu EKG)
•EKG'nin efor esnasında çekilmesidir. Hasta, dönen bir bant üzerinde yürütülerek veya sabit bir bisiklette pedal çevirtilerek kalp hızı artırılır.• Bu sırada hastadan alınan EKG kayıtlarının bilgisayarda analizi yapılır. •Aynı zamanda egzersizle kan basıncı ve nabız değişiklikleri, hastanın göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi şikâyetlerinin olup olmadığı da kaydedilir.
65
Eforlu EKG
Normal EKG'de görülemeyen bazı bozukluklar bu test sayesinde ortaya çıkabilir. Bazı kalp hastalıkları istirahat sırasında belirti vermezken efor sırasında belirti verebilir çünkü efor sırasında kalbin iş yükü ve ihtiyaç duyduğu oksijen miktarı artar. Bu durumun tespiti için eforlu EKG yapılır. Bu test;
• Koroner damarlarda darlık olup olmadığına bakmada, varsa ciddiyetini tespit etmede,
• AMI hastalarda riski belirlemede, • Tedavi sonuçlarını takip etmede,• Eforla tansiyon yükselme derecesini araştırmada,• Efor kapasitesinin ölçülmesinde, • Eforla ortaya çıkan ritim bozukluklarının tanısında, • Göğüs ağrılarının değerlendirilmesinde önemli rol oynar.
66
Ekokardiyografi(EKO)
• Ultrasound ilkesine dayanan bir görüntüleme yöntemidir.
• Geleneksel EKO’ da işlem öncesinde hemşire hastayı test hakkında bilgilendirir, işlemin ağrısız olduğunu açıklar.
• İşlem alıcının göğüs bölgesi üzerine gezdirilmesi ve ses dalgaları ile elde edilen görüntülerin ekran üzerinde izlenmesidir.
67
Hastanın hazırlığında ve izleminde şu noktalara dikkat edilir.
• İşlemden önceki 6 saat oral kapalı.
• IV katater takılır.
• TÖE da boğaza lokal anestezi yapılır.
• İşlem boyunca EKG ve vital bulgular kont. edilir.
• Hastada işlem boyunca oluşan belirtiler not edilmelidir. Ve işlem sonrası da 4 saat orali kapalı olmalıdır.
68
Kalbin Radyonuklid Görüntülenmesi
• Tüm nükleer kardiyoloji incelemelerinin temelinde hastaya intravenöz (IV) yoldan foton yayan bir izotopunun verilmesi veya yılan fotonların dış ortama yerleştirilen özel bir aygıt aracılığıyla algılanması olgusu yatar.
• Kalp damar hastalıklarının tanısı için MRG, bilgisayarlı tomografi ve elektron ışınımlı bilgisayarlı tomografi gibi bilgisayar destekli yöntemler geliştirilmiştir
69
Kalp Kateterizasyonu
• Kalp kateterizasyonu ven veya arterlerden sokulan yumuşak bir kateterin kalbe gönderilmesini tekniğidir.
• Kateterin kalbe gönderilmesiyle kalp boşluklarının ya da bunlarla ilişkili damarların basınçları ölçülebilir. Kanın oksijen saturasyonu belirlenir; radyoopak maddelerin kalp boşluklarına verilmesiyle (anjiyo kardiyografi) bu boşlukların koroner arterler verilmesiyle( koroner anjiyografi) koroner arterlerin anatomisi ve fonksiyonları incelenebilir.
• Ayrıca kateterlerin ucuna yerleştirilen özel aletler yardımıyla koroner arterlerde yapısal değişiklikler değerlendirilebilir( koroner ultrasonografi ve anjioskopi) biyopsi ve elektro fizyolojik inceleme yapılabilir.
70
Kalp Katerizasyonunda Hemşirenin Sorumlulukları
Taburculuk sonrası için gerekli eğitim verilir (banyo, ağır kaldırmama, kanama vb.)
Kontrast maddenin atılımı için hastanın sıvı alması sağlanır.
İşlem yapılan ekstremite hasta stabil oluncaya kadar 15 dakikada bir izlenir. (nabız, renk, sıcaklık…)
İşlem bölgesi kanama ve hematom yönünden sık sık izlenir
İşlem yapılan ayağın hareket etmemesi sağlanır.
İşlemden sonra yaklaşık 6 saat kadar yatak istirahati uygulanır
İyot içeren maddelere alerjisi olup olmadığı sorgulanır.
İşlem öncesi laboratuar testleri yapılmış olmalıdır.
İşlemden 12 saat öncesi aç kalmalıdır.
Hasta işlem hakkında hasta bilgilendirilir.
71
KARDİYOVASKÜLER SİSTEM HASTALIKLARI
72
ARİTMİLER
Uyarım aritmileri
Elektriksel uyarımın oluşmasındaki
bozukluk
İletim aritmileri
Elektriksel uyarımın iletilmesindeki
bozukluk
73
UYARIM ARİTMİLERİ
Sinüs Düğüm Aritmileri
Atriyumdan Gelişen
Aritmiler
Atriyo-Ventriküler Düğümden
Gelişen Aritmiler
VentiküllerdenGelişen
Aritmiler
74
Sinüs Düğüm Aritmileri
Sinüs Bradikardisi
Sinüs Taşikardi
Sinüs Aritmisi
75
Sinus Bradikardisi
76
•Yaşlı ve sporcularda görülür.•Dijital, anestezikler ve antiaritmik ilaçlar sebep olabilir•Anjiografi, hipoksi , hipotermi ve vagal uyarı etkili olabilir.•Tedavi: Atropin, ve oksijen, pacemaker, dopamin ve epinefrin verilebilir.
Sinüs Taşikardi
77
•Fizyolojik nedenler, emosyonel nedenler, ateş, anemi, hipertiroidi, kanama, şok, KY neden olabilir.•Digoksin, betabloker isoptin verilebilir.
Sinüs Aritmisi
78
•AC den kaynaklanan refleksler ve sinüs düğümden spontan uyarı çıkaran durumdur.•Morfin, dijital sebep olabilir.•İnspirasyonda sinüs ritim hızlanır, ekspirasyonda yavaşlar.•Tedavi gerektirmez
Atriyumdan Gelişen Aritmiler
Atriyal Erken Vuru
( Ekstrasistol)
Paroksismal Atriyal
Taşikardi(PAT)
Multifokal Atriyal
Taşikardi
Atriyal Flatter
Atriyal Fibrilasyon(AF)
79
Atriyal Erken Vuru( Ekstrasistol)
80
Atriyumlardaki bir ektopik fokustan uyarı erken çıkar.Ektopik fokus; SA nod ve AV nod dışından miyokardın herhangi bir yerinden çıkar.Anksiyete, Yorgunluk, kahve sigara, KAH, KOAH gibi hastalıklar neden olabilir. Nedene yönelik ted. Önerilir.
Paroksismal Atriyal Taşikardi(PAT)
•İskemik kalp hastalıkları •atriyumlara uygulanan cerrahi girişimler,• dijital intoksikasyonu, •aminofilin, efedrin,•alkol zehirlenmeleri, •kronik kalp yetmezliklerinde ve •organik bir nedene bağlı olmadan genç kişilerde, daha çok bayanlarda görülebilir
Sedatiflerle hasta sakinleştirilir. Vagusun uyarılması ile taşikardi durdurulabilir. Vagusun uyarılması için valsalva manevraları yapılır. Bu manevralar: •Tek taraflı karotis masajı (Karotis tamamen kapatılmamalıdır.) •Tek taraflı göz basısı yapmak (ağrıyıncaya kadar) • Lottis kapalı iken kuvvetli ıkınmak • Kusma refleksini uyarmak
81
Atriyal Flatter
•Koroner arter hastalığı, •mitral ya da triküspit kapak hastalığı,•septal defektler, atriyum dilatasyonu, •pulmoner emboli, hipertiroidi, •kalp travması, açık kalp cerrahisi,•malign kalp tümörleri, perikardit ve miyokardit gibi nedenleri vardır.
•Bu aritmi genelde çok uzun sürmez, kendiliğinden sinüs ritimine ya da atriyal fibrilasyona döner. Tedavide vagal stimülasyon, dijitalizasyon, beta blokerler veya defibrilasyon uygulanır
82
Atriyal Fibrilasyon(AF)
•Sinüs düğümü devre dışıdır. •Bunun sonucunda düzenli bir atriyum kasılması oluşmaz ve bu titreşimler ventriküllere fazladan yük getirir. •Kalp ve nabız atımları tamamen düzensizdir, hızlı veya yavaş olabilir.• Bu ritim bozukluğu bazen ara ara ortaya çıkıp düzelen ataklar hâlindedir bazen de kalıcı olarak yaşam boyu devam edebilir.
•Atriyal fibrilasyon genellikle yüksek tansiyon, kalp veya kronik akciğer hastalığı olan kişilerde görülür. •Ayrıca ilerleyen yaşla birlikte atriyal fibrilasyon sıklığı ve riski artar.•En büyük komplikasyonu SVH’ tır.•Atriyumlar içinde kan pıhtıcıkları oluşur.•Tedavide kardiyoversiyon, antiaritmik ve antikoagülasyon tedavi uygulanır.
83
AV Kavşak Erken Vuru
AV Kavşak RitimArterioventriküler Nodal Re-Entrant Taşikardi( AVRNT)
Atriyo-Ventriküler Düğümden
Gelişen Aritmiler
84
AV Kavşak Erken Vuru
Sinoatrial düğüm de başlayan iletiler düzenli
seyrederken, AV düğümdeki pacemaker hücrelerinin baskın hale gelmesidir
Dijital kullanımı ve açık kalp ameliyatlarında görülebilir.
Genelde semptomsuzdur ve tedavi gerektirmez
85
Arterioventriküler Nodal Re-Entrant Taşikardi( AVRNT)
•Genel olarak çarpıntı sebebidir.•Spontan olarak veya efor, kafein, alkol, beta agonistler (salbutamol)
veya sempatomimetiklerin (amfetamin) etkisi ile ortaya çıkar.
•Ani başlayan düzenli senkop, hipo TA , Anjina, dipne, anksiyete şikayetler vardır.•Taşikardi( 140-280), regüler ritimdir.•Bilinen kalp hastalığı olan kişilerde hayatı tehtid eder.
86
Ventrikülden Gelişen Aritmiler
• Ventriküler Ekstrasistoller
• Ventriküler Taşikardi
• Ventriküler Fibrilasyon
• İdiyoventiküker Ritim
• Asistol
87
• Ventriküllerin herhangi bir yerinde çıkan erken atımlardır.
• Ventriküler ekstrasistoller, ventriküler taşikardinin habercisidir.
• Aşırı kahve, çay, alkol, yorgunluk, MI, KAH, trombolitik sonrası, hipoksi sebebi ile olabilir, altta yatan neden tedavi edilir
Ventriküler Ekstrasistoller
• Hızlı ve yaşamı tehdit edici bir ritimdir.Regülerdir kalpte titreme olur.
• Nedeni kalp hastalıkları, eletrolit bozuklukları, dijital zehirlenmeleri ve antiaritmik ilaçlar olabilir.
• Nedene yönelik tedavi ve elektrik şoku uygulanarak (defibrilasyon) yapılır.
• Tedavide lidokain, amiodarone kullanılabilir
Ventriküler Taşikardi
88
Ventriküler Fibrilasyon
•(VF) en önemli kardiyak arrest ritmidir. • Ventriküller aniden 500 vuru/dakikaya varan hızda kasılmaya çabalar. •Hızlı ve düzensiz elektriksel aktivite ventrikülleri senkronize şekilde kasılamayacak duruma getirerek ani kardiyak output kaybına yol açar. Kalp bu noktadan sonra etkili bir pompa değildir ve titreşen bir “şey” halini alır.
•Nedenleri arasında miyokart iskemisi, atriyal fibrilasyon, çok yüksek hızlı ventrikül aritmileri, hipoksi, hipotermi, elektrikli cihazların iyi topraklanmaması, ventrikülün elektriksel uyarımı, elektrolit dengesizliği ve ilaç etkileri (antiaritmikler) yer alır.
Uzamış ventriküler fibrilasyon miyokardiyal enerji kaynaklarının
tükenmesine bağlı olarak kaba VF’den ince VF’ye ve nihayetinde
asistoliye doğru, dalga formu yüksekliğinde azalma ile
sonuçlanır.89
Sinüs BloklarıAtriyoventriküler (AV) Bloklar
İletim Aritmileri
90
Sinüs Blokları
Sinoatriyal SA Blok
• Uyarının sinüs düğümünden atriyuma geçerken bloke olmasıdır.
• Hastada hayati organların kanlanmasının bozulması sonucu irritabilite, aralıklı hafıza kaybı, uykusuzluk, baş dönmesi, senkop, bradikardi, çarpıntı, pulmoner ödem, anjina pektoris, yorgunluk, kas ağrıları gibi belirti ve bulgular vardır.
• Nedenleri koroner arter hastalığı, romatizmal kalp hastalıkları, kardiyomiyopati, konjenital kalp hastalığı, perikardit, miyokardit ve vagotomi olabilir. Hasta takip edilir
91
Sinüzal Duraklama- Arrest
•Hasta sinüs sendromu yada sinüs disfonksiyonu olarak da adlandırılmaktadır.•Hastanın Ritmi düzenli bir periyotla devama etmekte iken sinoatriyal düğümden uyarı çıkmaz. •Bir süre (genelde 3 sn üstü) sinoatriyal düğümden uyarı çıkmadığı için ekgde sadece izoelektrik hat görülür. Sonrasında uyarı tekrar sinoatriyal düğümden çıkar ve normal EKG dalgaları görülmeye başlar•İskemik kalp hastalıkları ilaçlar bu duruma sebep olabilir
92
Birinci Derece AV Blok TANIM ETİYOLOJİ EKG TEDAVİ
SAD’den çıkan uyarıların ventikülleregecikerek iletildiğiblok tipidir. Bu gecikmeye AV kavşak dolayında ya da His-Purkinjesisteminde göreli refakter dönemin uzamasının neden olduğu düşünülmektedir.
Dijital intoksikasyonuKinidin,prokainamid, propnaranalol gibi ilaçlarAMİ seyrinde görülebilir.
PR mesafesinin uzamasıyla kendini gösterir. (0-20 sn fazla olur)Ritim ve hız normal ve düzenlidir.
Genellikle tedavi gerektirmez.
93
İkinci Derece AV Blok TANIM ETİYOLOJİ EKG TEDAVİ
Atriumlara gelen her iki, üç, dört uyarının tamamen bloke olmasıdır. Atriumlaventiküller ayrı hızda çalışırlar. İki şekli vardır:Mobitz tip I ve Mobitz tip IIMobitz tip II tehlikelidir.
AMİDijital intoksikasyonuMiyokarditKalp cerrahisi sonrası görülür
Mobitz tip I: P dalgası QRS’izlemezMobitz tip II: bazı P dalgaları QRS izlemez
PacemakerAtropin
94
Üçüncü Derece AV BlokTANIM ETİYOLOJİ EKG TEDAVİ
Atriumlardan çıkan tüm uyarıların ventiküllereiletilemediği bloktipidir. Atriumlar normal kasılmalarını yaparlar ancak depolarizasyondalgası ventiküllerehiç geçmezbu durumda ventikülleri başka bir odak noktası kontrol etmektedir.
AMİKalp ameliyatı sonrasıKonjentinal kalp anomileriBazı ilaçlara bağlı gelişebilir.
Atriumlar ve ventiküller iki ayrı ritim ile çalışır. P dalgaları ile QRS dalgaları arasında ilişki yoktur. P dalgaları ve QRS sayıları farklıdır.
Pacemaker
95
Aritmili Hastanın Değerlendirilmesi
• Kısa bir hikaye/fizik muayene ve EKG gereklidir.
• Klinik olarak stabil olmayan hastalar; bilinç değişikliği, solunum sıkıntısı, hipotansiyon, senkop veya myokardiyal iskemiyi düşündüren göğüs ağrısı gibi multipl endorgan hipoperfüzyon bulguları taşıyan hastalar olarak tanımlanmaktadır.
96
Aritmili hastaları değerlendirmek ve tedavi etmek için üç neden vardır.
• Semptomları ortadan kaldırmak
• Yaşamı tehdit eden aritmiye bağlı hemodinamik kollaps ve ani ölümü önlemek
• Aritminin dolaylı etkilerinden kaynaklanan olası riskleri azaltmak (AF olan hastalarda inme riskini azaltmak
97
Aritmi’ de Tanı
• Aritmileri tanılamada 12-15-18 derivasyonlu EKG, sters testi, TTE, TÖE, Holter EKG uygulaması, anemnez ve fizik incelemeye ek olarak kullanılır.
• Bunların yanında kanda toksik ilaç düzeyleri, elektrofizyolojik çalışmalardan da yaralanılır
98
Tedavi
Yaşam Tarzında Değişiklikler
Antiaritmik ilaçlar
Kardiyoversiyon PecemakerKatater ve Ablasyon
99
Kardiyoversiyon ve Defibrilasyon
• Kalp ventriküler fibrilasyona girdiğinde, dışarıdan yeterli miktarda elektrik akımı vererek normal sinüs ritmine döndürme işlemine defibrilasyon, elektrik akımı vermede kullanılan cihaza, defibrilatör (elektro şok cihazı) denir.
Kalbe defibrilatörle şok verilebilmesi
için kalbin, ventriküler fibrilasyonda
ya da nabızsız ventriküler taşikardi
ritminde olması gerekir.
100
Anti Aritmik İlaçlar
Sınıf Etkisi İlaç Adı ve Uygulama
yolu
Yan Etkisi Hemşirelik Girişimi
I Sodyum Kanal Blokeri(KB)
IA Orta derecede sodyum
KB ve birçok potasyum
KB Atriyal ve
ventriküler disritmileri
önler ve tedavi der
Miyokardı deprese
ederek iletim hızını ve
otomasiteyi yavaşlatır.
Kidinin(PO, IV)
Prokainamid(PO, IV,
IM)
Dizopiramid(PO)
Kardiyak kontraktilite
düşüşü, QRS, QT
uzaması Proaritmi IV
uygulamalarda
hipotansiyon
Antikolinerjik etki
KY için gözlem, IV
uygulamalarda kan
basıncı izlemi QRS ve
QT uzaması i.in izlem
Prokainamid
tedavisinde N- asetil
prokainamid (NAPA)
değerinin izlemi
IB Hafif veya Orta
derecede Sodyum
Kanal Blokeri
Ventriküler Disritmileri
tedavi eder
Depolarizasyonu
minimal düzeyde
deprese eder;
repolarizasyonu
kısaltır.
Lidokain(IV, IM)
Meksiletin(PO)
Tokainid(PO)
SSS değişiklikleri(
konfüzyon, laterji)
Kardiyak/ karaciğer
hastalığında ve yaşlı
hastalarda dozun yan
etkilerinin izlenmesi
IC Belirgin derecede
Sodyum Kanal
Blokörleri Atriyal ve
ventriküler disritmileri
tedavi eder
Depolarizasyonu
Flekainid(PO)
Enkainid(PO)
Propafenon(PO)
Proaritmi
KY
Bradikardi
AV Blok
Hastanın sol ventrikül
fonksiyonun izlemi
101
Anti Aritmik İlaçlar
Sınıf Etkisi İlaç Adı ve Uygulama
yolu
Yan Etkisi Hemşirelik Girişimi
II B-Adrenerjik Reseptör
Blokerleri Atriyal ve
ventriküler disritmileri
tedavi eder .İletim
hızını ve otomasiteyi
yavaşlatır.
Propranolol(PO)
Asebutolol(PO)
Bradikardi
AV blok
Kontraktilite azalması
Bronkospazm
IV uygulamada
hipotansiyon
Hipoglisemi ve
tirotoksikoz
maskelemesi SSS
değişiklikleri
KY belirti ve bulguları,
PR aralığı, kalp hızı
izlemi, Tip 2 diyabetli
hastalarda kan glukoz
takibi
III Potasyum Kanal
Blokörleri Öncelikli
ventriküller disritmileri
önler ve tedavi eder
Atriyal disritmide de
kullanılabilir.
Repolarizasyonu uzatır
Amiodaron (PO, IV)
Sotalol (PO, IV)
Bretilyum(IM, IV)
Pulmoner toksisite
Korneal mikrodepozit
Fotosensitivite IV
uygulamalarda hipoTA
Polimorfik ventriküler
disritmi, Bulantı-
Kusma
Yakın Monitör takibi
IV Kalsiyum Kanal
Blokörleri
Atriyal Disritmiyi tedavi
eder
Verapamil(PO, IV)
Diltiazem( PO, IV)
Bradikardi, AV bloklar,
IV uygulamalarda
hipoTA KY, Periferal
Ödem
PR aralığı, kalp hızı kan
basıncı izlemi KY belirti
ve bulgularının takibi
102
Pacemaker
•Pacemaker kalp kasına küçük elektriksel uyarılar gönderen bir alettir.•Pacemakerlar geçici kalıcı ve eksternal olarak uygulanabilir.• Kalıcı kalp pilleri dönüşümsüz tam kalp blokları için en sık kullanılan yöntemdir. •Geçici kalp pili kalıcı kalp pili takılıncaya ya da ritim normale dönünceye kadar (kalp ameliyatı MI sonrası) hastaları desteklemek için kullanılır
103
Pacemaker’da Hemşirelik Bakımı
Hemodinamik izlem (işlem bölgesinde kanam,
soğukluk, kızarıklık, sıcaklık artışı, ağrı, hassasiyet)
Kateterin takıldığı ekstremite nabızları
değerlendirmeli (dolgunluk, eşitlik)
Kalıcı pacemaker kullanan en az bir hafta insizyon
tarfındaki omuz hareketleri kısıtlanmalı ve uygun
egzersiz eğitimi verilmeli
Hastanın düzenli olarak kontrollere gelmesi
önemlidir.
104
KORONER ARTER HASTALIKLARI(KAH)
• Koroner arter hastalığına aterosklerotik kalp hastalığı da denmektedir.
• KAH, akut koroner sendromlar ve kronik iskemik kalp hastalığı gibi primer manifestasyonlar ile kalp yetersizliği gibi klinik sendromların major etyolojik sebebidir.
105
Koroner Dolaşım
106
Etyoloji
• Hipertansiyon,
• Hiperkolesterolemi,
• Diyabet,
• Sedanter Hayat,
• Obezite, Sigara
Değiştirebilen Risk Faktörleri
• Yaş (Erkeklerde≥ 45,
• Kadınlarda ≥ 55 Veya Erken Menapoz)
• ,Erkek Cinsiyet,
• Aile Öyküsüdür( Birinci Derece Akrabalardan Erkekte 55, Kadında 65 Yaşından Önce KAH Bulunması)
Değiştirilemeyenler İse
107
Belirti ve Bulgular
• Anjina pektoris miyokard iskemisinin klinik göstergesidir.
• Koroner arterlerin miyokardın oksijen gereksinimini karşılayamaması durumunda miyokartta oluşan, laktik asit gibi anaerobik metabolizma ürünlerinin, bu bölgedeki semptomatik sempatik sinir alıcılarını uyarması ile ortaya çıkar.
• Genellikle göğüsün ortasında yerleşen sıkışma, baskı, yanma ile karakterizedir. Anamnezde yakınmanın yeri egzersize ilişkisi karakteri ve süresiz sorgulanır
108
Kanada Kalp Derneği’ne göre Anjina Ciddiyetinin Sınıflandırılması
109
Kararlı Anjina Pektoris
• KKAH genellikle egzersiz, duygusal veya başka tip streslerle tetiklenen, tekrarlayabilen, ancak kendiliğinden de gelişebilen, iskemi veya hipoksi ile ilişkili, geri dönüşümlü miyokart ihtiyaç/sunum dengesizliği atakları şeklinde tanımlanır
110
Akut Koroner Sendromlar
• KAH’ ye neden olan ateroskleroz kronik bir süreçtir. Sessiz bir dönem ardından kararlı veya kararsız bir klinik tabloyla ortaya çıkabilir
111
AKS Spektrumu ( STEMI: ST yükselmeli Mİ, NSTEMI: ST yükselmezsiz Mİ
112
Trombolitik Ted.
Oksijen
Aspirin
Heparin
Nitrat Ted.
Ace İnhibitörleri
Glikoprotein IIb-IIIa reseptör antagonistleri
Beta Blokerler
Diyet
Hasta Eğitimi113
Antitrombositler
• Trombositlerin etkinleşmesi ve daha sonra kümeleşmesi atardamarlar içindeki trombüslerin çoğalıp yayılmasında baskın bir rol oynadığı için sonuçta AKS tedavisinin önemli hedeflerindendir.
• Trombositler her biri farklı etki mekanizması olan üç sınıf ilaç grubu örn aspirin, P2Y12 inhibitörleri ve glikoprotein llb/llla ile inhibe edilebilmektedir.
114
Trombolitik tedavide amaçlar şöyle sıralanabilir.
• Koroner arter perfüzyonu sağlamak
• Miyokadiyal iskemi alanının genişlemesini önlemek
• Sol ventrikül fonksiyonunu düzeltmek
• AMI ile bile birlikte olan morbitide ve mortaliteyi azaltmak
115
ANTİTROMBOTİK İLAÇLAR
1. Antiktrombositer ilaçlar
2. Antikoagülan ilaçlar
3. Fibrinolitik (trombolitik) ilaçlar
1. ANTİTROMBOSİTİK İLAÇLAR
• Aspirin
• Tiklopidin ve Klopidogrel
• Trombosit glikoprotein IIb/IIIa reseptör antagonistleri
• Dipiridamol
• Diğerleri
ASPİRİN
• Nossteroidal antiinflamatuar• Narkotik olmayan analjezik
analjezikantipiretikantiinflamatuarantitrombotik etkileri var
•Düşük dozlarda bu etki oluşur( 75-300 mg )
•Trombositlerde siklooksijenaz (COX1) enzimini irreversibl şekilde inhibe eder•TXA2 üretilemez•Agregasyonu önler, adezyomu etkilemez•Trombositlerin ömrü 7-10 gün kadar. Yeni trombositler, eskilerin yerini alınca bu etki sona erer.
YAN ETKİLERİKanamaya eğilimi artırırGİS de tahriş oluştururBeyin kanamaları oluşturabilir
Tiklopidin ve Klopidogrel
• Aktive olantrombositlerden salıverilen ADP nin diğer trombositleri etkilemesini engellerler
• ADP reseptörleriniirreversibl olarak bloke ederler.
• TxA2 yolağı ile aktivasyon engelenemez, etki kısıtlıdır
• Aspirinle sinerjistik etkişme gösterirler
Glikoprotein IIb/IIIa reseptör antagonistleri
• Trombosit agregasyonunun son basamağını inhibe ederler
• Trombositlerdeki gGlikoprotein IIb/IIIa reseptörlerini inhibe ederler
• Önceki gruplardan daha etkilidirler
DİPİRDAMOL
• Trombositlerde adenilat siklazı aktive ederek c-AMP düzeyini artırır
• Trombositlerin yüzeylere yapışmasını engeller
YAN ETKİLERİ
• Baş ağrısı
• baş dönmesi
• hipotansiyon
2.ANTİKOAGÜLAN İLAÇLAR
• Antikoagülan mekanizmaların etkinliğini artırırlar
• Pıhtılaşma faktörlerinin etkinliğini veya sentezini bozarlar.
• Özellikle venöz trombsların oluşumunu engellerler, arterlerde etkinlikleri zayıf
• Etki mekanizmalarına göre 2 gruba ayrılırlar
1- Heparin
2- Oral antikoagülanlar
HEPARİN
• Mast hücrelerinde bulunur • Hayvansal kaynaklı ilaç
(domuz barsağı, sığır akciğeri)• İV veya sc yolla verilir• Etkisi çabuk başlar• Oluşmuş trombus üzerine etkisi yoktur.• Antitrombin III’ü aktive eder• Aktive olan Antitrombin III, tromboni etkiler ve
fibrinojen fibrin dönüşümü gerçekleşemez.• Fibrin oluşumunu önleyerek pıhtının büyümesini
engeller.YAN ETKİLERİKanama
en önemlisiilaç kesilir
protamin sülfat verilirAşırı duyarlılık reaksyonlarıTrombositopeni
Oral antikoagülanlar
• K vitaminin antimetaboliti
• K vitaminine bağımlı olarak sentez edilen pıhtılaşma faktörlerinin sentezini inhibe ederler
• Faktör II (Protrombin)
• Faktör VII
• Faktör IX
• Faktör X
Bu olayın bozulması, olaya kenetli K vitamini epoksidinin indirgenmiş K vitaminine dönüşmesi olayını katalizleyen
epoksid redüktazın inhibisyonuna bağlıdır.
Başlıca ilaçlar ve Yan Etkileri
Kumarin türevleri varfarin (en sık
kullanılan)dikumaroletilbiskumasetat
indandion türevi fenindion'dur
• Aşırı dozda, kanamayaparlar.
• Varfarin, alopesi, dermatit ve ürtiker yapabilir.
• Teratojenik etkileri var• Gebelerde antikoagülasyon
gerekirse, sakıncasına rağmen heparin kullanılabilir.
• Protrombin zamanı ile etkileri değerlendirilir
• Antidot: K vitamini
FİBRİNOLİTİK İLAÇLAR
• Fibrinoliz, pıhtılaşma sonucu oluşan fibrinin parçalanmasına bağlı olarak pıhtının erimesidir.
• İnaktif durumda olan plazminojen 'in aktivasyonu sonucu oluşan plazmin (fibrinolizin) fibrini parçalar.
Başlıca trombolitik ilaçlar: • Streptokinaz,• Ürokinaz, • Alteplaz (rekombinant t-PA)• Reteplaz, • Ttenekteplaz
• Trombolitik tedavi komplikasyonları, alerjik reaksiyonlar (%1.7) ve hipotansiyon (%4-10) streptokinaza özgü komplikasyonlardır.
• Trombolitik ajanların en korkulan komplikasyonları, genel kanama eğiliminde artış yanında intrakranial kanamalardır
Varfarin Tedavisinde Hemşirenin Sorumlulukları
• Varfarin; oral yolla, günde tek doz halinde alınan bir ilaçtır. İlacı her gün aynı saatte almak çok önemlidir.
• Aç veya tok alınabilir fakat besinlerle etkileşimi olduğu için yemekle birlikte alınmamalıdır.
• Eğer günlük alınması gereken dozun alımı unutulursa ya da yanlışlıkla hatalı bir doz alınırsa mutlaka kayıt edilmeli ve hekim/hemşireye bildirilmelidir.
• Eğer alınması gereken doz fazla alınmış ise INR düzeyi ile birlikte kanama riski de artar. Alınması gereken dozun saati kaçırılır ve gece saat 24:00’e kadar hatırlanırsa, günlük doz aynen alınmalı ve normal ilaç kullanma şemasına dönülmelidir.
• Eğer günlük ilaç alımı o gün tamamen unutulursa, ertesi gün asla iki doz alınmamalıdır.
127
Varfarin ve Besin Etkileşimleri
Varfarin-besin etkileşimi üç farklı şekilde karşımıza çıkabilmektedir. K vitamininden zengin diyet alınması; K vitamininin temel kaynakları;
ıspanak, lahana, brokoli ve roka gibi koyu yeşil yapraklı bitkilerdir. Yüksek dozda E vitamini (INR değerini arttır), yoğurt (içinde bulunan
bakteriler barsaktan K vitamini yapımını arttırarak antikoagülan etkiyi azaltır), kırmızı acı biber (antikoagülan etkiyi artırır) varfarinin etkisini değiştirebilecek diğer gıdalar arasında yer almaktadır.
Varfarin ile birlikte kullanılan C vitamini ilacın emilimi azalmakta, gingseng ve mango ilacın etkisini azaltmakta; sarımsak ve gingko trombositleri üzerine etki ederek kanama riskini artırmakta, greyfurt suyu varfarinin etkisini artırarak ciddi kanamalara neden olmaktadır.
Alkol kullanımı da varfarinin etkisini değiştirebilmektedir. Günde iki kadeh şampanya, bira veya likörden fazlası kanama riskini arttırdığı için varfarin kullanırken alkol almaktan kaçınılmalıdır.
128
AKS’de Tedaviİlaç Adı Etkileri
Beta Blokerler
Beta blokerler rekabet yoluyla dolaşımdaki katekolaminlerin miyokart üzerine etkilerini engellemekte ve kalp hızını, kan basıncını ve kalbin kasılma yetisini azaltarak miyokardın oksijen tüketimini azaltmaktadır
Nitratlar Nitratlar ve benzer ilaç sınıflarının (sindoniminler gibi) tedavideki yararları periferik ve koroner dolaşım üzerine etkileriyle ilişkilidir. Başlıca tedavi edici etkisi de olasılıkla, miyokart ön yükü ve sol ventrikül diyastol sonu volümde azalmaya ve sonuçta miyokardın oksijen tüketiminde azalmaya yol açan venodilatatör etkilerle ilişkilidir. Ayrıca, nitratlar hem normal hem de aterosklerotik koroner atardamarları genişletmekte ve koroner kollateral kan akışını hızlandırmaktadır. Hastaneye kabulü gerektiren NSTE-AKS hastalarında semptomların giderilmesi ve ST çökmesinin düzelmesi açısından intravenöz (i.v.) nitratlar dilaltı nitratlardan daha etkilidir.96 Yan etkiler oluşmadıkça (kayda değer baş ağrısı ve hipotansiyon) semptomlar (anjina ya da nefes darlığı) geçene kadar doz artırımı yapılır.
Kalsiyum Kanal Blokerleri
Kalsiyum kanal blokerleri damar genişletici ilaçlardır. Ayrıca, bazı kalsiyum kanal blokerleri atriyoventriküler ileti ve kalp hızını doğrudan etkilemektedir. Kalsiyum kanal blokerlerinin farklı kimyasal yapıda farklı farmakolojik etkilere sahip üç altsınıfı mevcuttur [dihidropiridinler (nifedipin gibi], benzodiyazepinler (diltiyazem) ve feniletilaminler (verapamil gibi)]. Her bir altsınıfa ait ilacın vazodilatasyona neden olma, miyokart kasılma yetisini azaltma ve atriyoventriküler iletiyi geciktirme dereceleri farklı farklıdır. Dihidropiridin içermeyen ilaçlar atriyoventriküler bloğu tetikleyebilmektedir. Nifedipin ve amlodipin periferik atardamarlarda maksimal, diltiyazem ise minimal vazodilatasyona neden olmaktadır
129
Hasta Eğitimi1. Ağır efor gerektiren aktivitelerden kaçınılmasını (izometrik/izotonik egzersizler),2. Günlük aktivitelerin göğüs ağrısı, nefes darlığı, aşırı yorgunluk oluşturmayacak şekilde
planlanmasını, 3. Aktiviteler sırasında dinlenmek için zaman ayrılmasını,4. Valsalva manevrasndan kaçınılmasını,5. Stresli durumlardan kaçınılmasını,
6. Yemeklerin küçük porsiyonlar halinde yenilmesini, kalp hızında artışla ve göğüste ağrıya neden olan aşırı kafein (kahve, kolalı içecekler) alımından kaçınılmasını,
7. Yemeklerden en az 2 saat sonra fiziksel egzersiz yapılmasını, 8. Soğuk havadan sakınılmasını,9. İdeal vücut ağırlığına ulaşılması ve sürdürülmesini,10. Bütün tütün ürünlerinden kaçınılmasını,
11. Alkol alımının sınırlandırılmasını,12. Hastanın her tür ağrıya duyarlı olacağı ve bunun kalp ağrısı olduğu endişesi
yaşayabileceğinin söylenmesini,13. Hastanın miyokardiyal iskemi nedeniyle oluşan göğüs ağrısını diğer ağrılardan ayırt
etmesi için eğitilmesini,
130
AKUT MI
• Mİ; akut ve ölümcül bir hastalık olup, uzamış iskemi sonucu meydana gelen geri dönüşümsüz kalp kası nekrozu olarak tanımlanmaktadır
131
Etyolojisi
ME‟lerin birçoğu koroner arterlerin aterosklerotik tutulumu nedeniyledir• nadiren ise total koroner tıkanıklık,• koroner emboli, • insitu trombozis, • vaskülit, • primer vazospazm, • kokain kullanımı, • kalp hızının artması,• tirotoksikoz, • akut büyük miktarlardaki kan kayıpları, • anemi,• infiltratif veya dejeneratif hastalıklar,• aortanın hastalıkları, • koroner arterlerin konjenital anomalileri veya travma sonucu olmaktadır.
132
133
Müdahale Edilmezse
134
Ağrının Özellikleri
ŞEKLİ
• Göğüs ön duvarında genellikle sternum üzerinde ağrıdan çok ağırlık hissi
• Göğüs üzerinde oturan biri varmış, kemerle sıkıştırılıyormuş gibi bir his
• Bıçak saplanır tarzı , yanma (nadiren)
YERİ
• Sternum arkası ya da perikardiyal bölge
• Epigastrik bölge, sol omuz
• Sırt, çene, sol kol (nadiren)
SÜRESİ
• Kısa süreli
• Dinlenme (1-5 dk) ve/veya dil altı nitrit ile kısa sürede geçer
• 15 dk’dan uzun sürmez
135
136
AKUT MI TANI
EKG
Kardiyak Göstergeler
Öykü Alınması
S4 Gallop Ritim
EKO
Koroner Anjiografi
137
AKUT MI EKG
138
AKUT MI TEDAVİ
• ME‟de akut evrede aspirin, heparin, morfin, nitratlar, glikoprotein IIb/IIIa reseptör antagonistleri, beta blokerler, anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri (ACEİ), anti lipit tedavi ve trombolitik (fibrinolitik) tedavi rutin profilaktik tedaviler olarak uygulanmaktadır.
139
HEMŞİRELİK BAKIMI
140
• Hasta hakları açısından kalp krizi geçiren hastanın hemen tanısı konmalı, ağrısı giderilmeli, resüsite edilmeli ve gerekiyorsa reperfüzyon tedavisine alınmalı,
• İyi eğitilmiş ve deneyimli personelden bakım almalı,
• Taburcu olduktan sonra izleme, rehabilitasyon ve ikincil korunma için gerekli olan tüm olanakları isteme ve kullanma,
• Hasta ve yakınlarını bilgilendirme
141
Hemşirelik Tanıları
• Koroner tromboz ve atheroskleroza bağlı miyokard perfüzyonunun azalması nedeniyle “Ağrı”
• Sıvı yüklenmesi, sol ventrikül disfonksiyonu nedeniyle “Gaz Değişim Yetersizliği Olasılığı”
• Sol ventrikül yetersizliği ve kardiyak outputun azalması nedeniyle “Periferal Doku Perfüzyonunun Değişme Olasılığı”
• MI sonrası öz bakıma ilişkin “Bilgi Eksikliği” • Anksiyete, inkâr ve depresyon ile ilgili “Etkisiz Baş
Etme” • Kardiyak iskemi, ilaçlar ve fiziksel kısıtlılıklar nedeniyle
“Seksüel Değişiklik”
142
Hemşirelik Bakımının Amacı
• İskemi belirti ve bulgularını azaltmak
• Solunum güçlüğünü önlemek
• Kalp yükünü ve anksiyeteyi azaltarak yeterli bakım perfüzyonu sağlamak
• Komplikasyonları erken dönemde saptamak
• Hastanın öz bakım gücünü kazanmasını sağlamak
143
Hemşirelik Girişimleri
Ağrı Solunum Beslenme Defekasyon Sıvı Alımı
•Ağrı değerlendirmesi, izlenmesi ve önerilen ilaçların uygulanması. •Morfin 5-15 dak aralıklarla uygulanır, hipotansiyon, bulantı, kusma ve solunum depresyonu gibi toksikasyon belirtileri izlenir.
•Göğüs ağrısı, dispne, pulmoner ödem ve şoku önlemek için hastanın normal solunumu sağlanır gerekirse oksijen tedavisi uygulanır. •Yatak istirahatı ve morfin gibi narkotik analjeziklerin alınması hastada atelektazi ve pnömoni oluşturabilir. Bunu önlemek için hasta sınırları dahilinde öksürme ve solunum egzersizleri yaptırılmalıdır.
•İlk 4-6 saat oral katı besinler verilmemeli, 24 saat içinde sulu yada yumuşak tuzsuz besinler, •İlk günden sonra da tuzsuz 1200-1800 kaloriye ulaşan yumuşak, düşük kolesterollü, satüre yağlardan fakir bir diyet düzenlenmelidir.
•Sürgü yerine yatak kenarında komoda oturtulması daha az efor sarf etmesi için önemlidir •İlk 2 gün ıkınmayı önlemek için laksatifler kullanılabilir (pulmoner emboli, taşikardi ve reinfarktüs neden olabilir)
•Günlük ortalama 2000 ml kadar sıvı verilmeli. •Sıvı alımı fazlalığı konjestif kalp yetmezliğine, azlığı ise dehidratasyona neden olabileceği için hastanın AÇT dikkatlice yapılmalıdır.
144
Hemşirelik Girişimleri
Uyku Hijyen Fiziksel aktivite İlaç tedavisine yönelik
•AMI hastanın tam bir istirahatı sağlanarak kalbin, iş yükünü azaltılıp dinlenmesi sağlanır. Uyku düzeni önemlidir. •Gerekirse isteme uygun hafif bir sedasyon sağlanabilir.
•Hastanın tüm hijyenik gereksinimleri karşılanmalı •Vücudun basınç bölgeleri gözlenmeli ve gerekli önlemler alınmalı
•Hastanın oksijen gereksinimini azaltmak için durumuna göre tam yatak ist.1 gün uygulanmalı ve fiziksel aktivite 2-3 gün süresince kısıtlanmalıdır. •Sakıncası yoksa semi fawler pz. verilir böylece etkili ventilasyon sağlanmış olur.
•Antikoagülan tedavinin yan etki belirtileri izlenir •Derin ven trombozu riski Mİ hastalarında yüksektir bunun için hasta sınırları dahilinde aktif-pasif egz. uygulanır. •Kanama belirtileri izlenir, koruyucu önlemler alınır.
145
DOKU PERFÜZYONUNDA DEĞİŞİKLİK
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
•Nabzın 60-80/dk
fazla olması
• Aritmiler
• Kardiyak out-
siputun düşmesi
• Kapiller doluş
zamanı 2 sn az
olması
• Saatlik idrar
miktarı 30 ml’den
düşük olması
• Miyokard
perfüzyonun azalması,
koroner arterlerin
tıkanması
• Ventrikül
disfonksiyonu
• Derin ven
trombozuna bağlı
tromboemboli
AMAÇ
• Hastanın hemodinamik dengesini sağlamak•Tromboembolilerinoluşmasını önlemek
•Hastanın vital bulguları en az saatte bir
değerlendirilecek
• Miyokardın O2 ihtiyacının artmasına neden
olan hipotansiyon, hipertansiyon, ağrı ve ateş
gibi faktörler erken saptanıp hekime
bildirilecek
• Hekim istemi ile O2 tedavisine başlanacak
• Hemodinamik stabilite sağlanıncaya kadar
yatak istirahatine alınıp sessiz bir ortam
sağlanacak
• Hekim istemine göre Miyokarda O2 desteğini
arttırmak için nitratlar, beta blokerler Ca kanal
blokerleri zamanında verilecek
• Eğer Mİ komplikasyonsuz ise yatak
istirahatinin yan etkilerini önleyecek aktiviteler
planlanacak
• Eğer hasta yeterli ise ve istiyorsa kendini
beslemesi sağlanacak
• Gerekirse ilk gün ve daha sonra hijyenine
yardım edilecek
• Derin ven trombüsünü gösteren belirtiler
izlenecek
• Pulmoner embolinin belirtileri izlenecek
• Hastanın hemodinamik
açıdan stabilliği
• Nb 60-80/dk
• EKG’de sinüs ritmi
• Kardiyak out-putu 4-8 lt/dk
• Kapiller dolum 2 sn
• Saatlik idrar > 30h/ml
• Ağrı ve dispne kontrolü
146
DÜŞÜK KARDİYAK OUT-PUT
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
Taşikardi,
• Nb >110/dk
• Aritmi
• Soğuk ve
soluk deri
• Periferal
nabızlar zayıf
• Kapiller dolum
zamanı 2 sn↑
• Miyokard
fonksiyonunun
azalması
• Aritmi,
• Sol ventrikül
disfonksiyonu
• Hipovolemi
AMAÇ
•Hastanın
hemodinamik
dengesini sağlamak
Stabil oluncaya kadar her 15 dak da bir
daha sonra saatte bir TA, Nb ve 2 saatte
CVP izlenecek
• TA ↓, nabız ↑, azalmış idrar, yorgunluk,
halsizlik, soğuk, nemli cilt gibi düşük kalp
debisini gösteren belirti ve bulguları
gözlenip rapor edilecek,
• Hasta aritmi yönünden gözlenecek,
gerekirse hekime hemen haber verilecek
Her 1-4 saatte bir hastanın akciğer ve kalp
sesleri dinlenecek,
• Sol ventrikül yetmezliğini gösteren
belirtiler izlenecek
• Hipovoleminin belirti ve bulguları
izlenecek • Hastanın durumundaki
herhangi bir değişiklik hekime hemen
haber verilecek
• Eğer hasta istiyorsa ağızdan küçük
miktarda ılık veya sıcak yiyecek ve içecekler
alması sağlanacak
• Hastanın vital bulguları
• Nb 60-80/dk
• CVP –10 mmHg
• Kapiller dolum 2 sn
• Periferik nabızlar
147
PREKARDİYAL AĞRI
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
• Gaz
alışverişinin
bozulması
•Anjina
•Anksiyete
• Miyokard iskemi
AMAÇ
•Ağrıyı gidermek veya en aza indirgemek• Hastayı rahatlatma
• Ağrının yeri, süresi, şiddeti ve yayılması yönünden
hasta en az 2 saatte bir değerlendirilecek
• Dispne, çarpıntı, yorgunluk gibi ağrı ile birlikte
ortaya çıkabilecek belirtiler araştırılacak
• Yemek yeme, soğuk hava, egzersiz, emosyonel
durum değişikliği gibi ağrıyı ortaya çıkaran faktörler
belirlenecek
• Diyeti düzenlenecek, hastanın sık sık ve az
miktarda, sindirimi kolay, kafein içermeyen,
kolesterolü düşük, az sodyumlu yiyecekler alması
sağlanacak
• Göğüs ağrısı sırasında,
– Hasta yatak istirahatine alınacak
– Hekim istemine göre Oksijen verilecek
–Vital bulgular alınacak
– Hasta monitörize edilecek
– Hekim istemine göre antianginal ilaçlar verilecek
– 12 derivasyonlu EKG çekilecek
Hastanın ağrısının geçtiğini
ifade etmesi
148
GAZ ALIŞVERİŞİNİN BOZULMASI
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
• Hipoksemi
• PaO2 düşüklüğü ve
Saturasyonun azalması
•Dispne
• Akciğerde raller
• Miyokardın hasarı
• Sol kalp yetmezliği
• Ağrı
• Anksiyete
AMAÇ
Yeterli gaz alışverişini
sağlamak • Gaz alışverişinin
bozulduğunu gösteren belirti
ve bulguları erken belirlemek
• Hastanın kan gazları 2-4 saatte bir değerlendirilecek
• Huzursuzluk, konfüzyon, somnolans, siyanoz, azalmış
solunum sesleri, taşipne ve dispne gibi bozulmuş gaz
alışverişini gösteren belirti ve bulgular gözlenecek
• Hastanın durumunda meydana gelen değişiklikler
hemen hekime bildirilip, tedaviler hekim istemine göre
yapılacak
• Hekim istemine göre O2 tedavisi uygulanacak
• Olası entübasyon için gerekli malzemeler hazırlanacak
• Kan gazları ve solunum
sesleri kontrolü
AKTİVİTE İNTOLERANSI
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
• Ağrı
• Aritmi
•Dispne
•Miyokard iskemi
AMAÇ
• Hastanın
istirahatını
sağlamak
• Aktivite
programını hastanın
durumuna göre
planlamak
• Hastanın vital bulguları 2 saatte bir değerlendirilecek
• Hasta yatak istirahatine alınacak
• Aktivite düzeyi hastanın toleransına göre planlanacak
• Hastanın yatak içindeki hareketlere cevabı değerlendirilecek
• Egzersiz sırasında EKG değişiklikleri, kalp hızı ve kan basıncı
değerlendirilecek
• Yemeklerden önce ve sonra hastanın dinlenmesi sağlanacak
•Göğüs ağrısı kontrolü
•Nb 60-80/ dk
149
BESLENME DEĞİŞİKLİĞİ
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
•Diyette tuz ve yağ kontrolü
•Diyette tuz ve yağ
kontrolü
AMAÇ
•Belirlenen rejime
uygun beslenmesini
sağlamak
•Hastanın aldığı-çıkardığı ve kilo takibi yapılacak •Hastanın sıvı ve yumuşak bir diyet alması sağlanacak •Çay ve kola gibi kafein içeren içecekler yasaklanacak •Diyetinde tuz 4 gr kadar sınırlandırılacak •Bulantı ve kusmadan dolayı hasta beslenemiyorsa IV sıvılar isteme göre verilecek •Dehidratasyon belirti ve bulguları yönünden gözlenecek
•Aldığı-çıkardığı sıvı •Alınan kalori •Na+ kontrolü
ANKSİYETE
BELİRTİLER NEDEN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ DEĞERLENDİRME
•Ağrı •Taşikardi •Solunum hızında artış •Uykusuzluk
•Ağrı •Ölüm korkusu •Beden imajı değişiklikleriAMAÇ•Hastayı rahatlatmak
•Aşırı konuşma, huzursuzluk, depresyon gibi korkuyu gösteren belirti ve bulgular değerlendirilecek •Hastaya ağrının nedeni ve hastalığı hakkında kısa bilgi verilecek •Ünite hakkında ve uygulamalar konusunda bilgilendirilecek •Sessiz ve rahat bir ortam sağlanacak •Hekim istemi ile sedasyonu sağlanacak •Duygularını açıklaması için cesaretlendirilecek •Hasta ailesinin bakıma katılımı sağlanacak
150
KANAMAYA EĞİLİM
BELİRTİLER NEDEN AMAÇ HEMŞİRELİK
GİRİŞİMLERİ
DEĞERLENDİRME
•PT ve aPTT yüksekliği •INR yüksekliği
•Trombolitik tedavi •Kanama belirti ve bulgularını gözlemek •Konstipasyonu önlemek
•Kanamaya bağlı belirti ve bulgular takip edilecek •Trombosit sayısı Hct, Hb, PT ve aPTT günlük gözlenecek •Hastanın çarpması ve düşmesi önlenecek
•Kanama belirti ve bulguları kontrolü
MİYOKARD İNFARKTÜSÜ HASTA EĞİTİMİ
1.Miyokard infarktüsü ile ilgili genel bilgiler2.Tanı testleri
3.Tedavi ( ilaç tedavisi ve invazif girişimler)4.Kardiyak diyet
5.Yaşam biçimi alışkanlıkları ve risk faktörleri kontrolü6.Fiziksel aktivite, istirahat ve uyku kalitesinin geliştirilmesi
7.Boşaltım alışkanlıklarının düzenlenmesi, konstipasyonun önlenmesi8.İlaçlar ve yan etkileri kontrolü
9.Bireysel hijyen ve giyinme10.Hekim ile iletişime geçilmesi gereken durumlar
11.Düzenli sağlık kontrolleri12.Cinsel aktiviteye uyulması
151
KALBİN YAPISAL VE ENFLAMATUAR HASTALIKLARI
152
Valvüler Hastalıklar
•Kalp kapak hastalıkları
bazı inflamatuar, dejeneratif
ve enfektif süreçlere ikincil
olarak görülmektedir.
•Valvuler stenoz-darlık
(kapağın normal olrak
açılmadığı durum ) şeklinde
olabileceği gibi, valvuler
regürjitasyon- yetersizlik(
kapağın normal olarak
kapanmadığı durum
şeklinde olabilir
153
Valvüler Hastalıklar
• Aort Darlığı
• Aort Darlığı
• Pulmoner Darlık
• Pulmoner Yetmezlik
• Triküspit Yetmezlik (TY)
• Triküspit Darlık
• Mitral Yetersizlik
• Mitral Stenoz
• Mitral Kapak Prolapsusu
Mitral Kapak
Hastalıkları
Triküspit Kapak
Hastalıkları
Aort Kapak Hastalıkları
Pulmoner Kapak
Hastalıkları
154
Mitral Kapak Hastalıkları• Mitral yetersizlik sol ventrikül sistolü sırasında bir kısmının aort ve sistemik dolaşım
yerine sol atriyum içerisine geri atılmasıdır..
• Post enflamatuar hasar (Romatizmal kalp hastalıkları, kollajen vasküler hastalıklar), enfeksiyöz (enfektif endokardit), dejeneratif (mitral kapak prolapsusu (MKP), Marfan sendromu, korda rüptürü, papiller adale rüptürü, anüler dilatasyon, dilate kardiyomiyopati) en sık görülen nedenlerdir.
Mitral Yetersizlik
• Kapaklarda fibröz kalınlaşma sertleşme nedeniyle mitral kapak açıklığının daralması sonucu:
• Sol atrium basıncında artma ve büyüme
• Pulmoner konjesyon
• Kalp yetmezliği ile karakterizedir
• Erişkinlerde mitral darlık olgularının en önemli nedeni romatik kalp hastalığına bağlıdır.
Mitral Stenoz
• Mitral kapak prolapsusu(MKP), mitral kapak yapılarının patolojik değişikliği sonucu ortaya çıkan oldukça sık görülen sistolik klik sendromudur.
• Mitral kapak prolapsusu endokardit ağır ritim bozuklukları ve inme gibi nadir komplikasyonları daha sık olarak kalınlaşmış kapak yaprakçıkları olan hastalarda meydana gelişir
Mitral Kapak
Prolapsusu155
Triküspit Kapak Hastalıkları
• Triküspit, kapağın tam olarak kapanamamasına bağlı olarak kanın sağ ventrikülde göllenmesi ve sağ atriuma geri kaçması ile oluşan bir tablodur
• Romatizmal endokardit, kapağı tutan kasların fonksiyonel bozukluğu, pulmoner hipertansiyon, sağ ventrikül genişlemesi gibi nedenlerle gelişebilir
Triküspit Yetmezlik
(TY)
• Triküspit stenozunda yeterli miktarda kan sağ ventriküle geçemez. Sağ atriumda biriken kan, sağ atriumunbasıncının artmasına neden olur. Artan basıncın etkisiyle atrium dilate (genişleme) olur
• En önemli etken romatizmal hastalıklardır. Konjenital olarak gelişebilir. Bakteriyel endokardit başlıca nedenidir
Triküspit Darlık
156
Aort Kapak Hastalıkları
• Diyastol sırasında aort kapağının iyi kapanamaması sonucu kanın aortadan sol ventriküle kaçmasıdır.
• Aort kapağının bozukluğu veya aort kökünün genişlemesi aort yetersiziliğine neden olur akut veya kronik olabilir
• Akut aort yetersizliği enfektif endokardit, aort diseksiyonu ve travma gibi durumlara bağlı olarak gelişebilir
• Kronik aort yetersizliği romatizmal kalp hastalığı, konjenital biküspit aort kapağı, sifiliz nedeniyle gelişebilir
Aort Yetmezliği
• Sol ventrikül ile aort arasındaki kapağın tam olarak açılamamasıdır
• Aort darlığı nedeniyle sol ventrikülde hipertofi ve miyokard kütlesinin büyümesine bağlı olarak miyokardın oksijen kullanımı artar.
• Darlık ilerledikçe kompensatuar mekanizmalar yetersiz kalır kardiyak debi azalır ve pulmoner hipertansiyona yol açar.
Aort Darlığı
157
Pulmoner Kapak Hastalıkları
Pulmoner Darlık
Sağ ventrikül’den pulmoner artere kanın geçişini güçleştiren bir lezyonun bulunması
pulmoner darlık olarak tanımlanır.
PD çoğunlukla konjenitaldir. Konjenital PD en sık kapak problemidir, genellikle izole
anormalliktir, VSD ile de birlikte bulunabilir
Pulmoner Yetmezlik
Pulmoner yetmezlik(PY) pulmoner hipertansiyonda çok sık olarak meydana gelir. Pulmoner kapak halkasının dilatasyonuna ve
pulmoner hipertansiyona neden olan herhangi bir sebep yetersizliği yol açabilir.
Pulmoner arterin idiyopatik dilatasyonu ve marfan sendromu kapak arkasını yapısını benzer yolla
bozarak pulmoner yetmezliği neden olur
158
Protez Kapaklar
• Önceden kapak cerrahisi uygulanmış olan bireyler, Avrupa Kalp Araştırması’na göre tüm KKPH’lı (kalp kapak hastalığı) hastaların %28’ini oluştururlar.
• Biyolojik kapaklar homogreftler, pulmoner otogreftler, domuz ve sığır perikardı veya at biyoprotezlerini içerir.
• . Biyosentez kapaklar; tüm mekanik kapaklarda var olan tromboemboli riski, tromboembolizmden korunmak için gereken kalıcı antikoagülasyon ihtiyacı ve antikoagülasyonun beraberinde getirdiği tehlikelerden kurtulmak için geliştirilmiştir.
159
Kalp Kapak Hastalıkları Belirti ve Bulguları
Mitral Stenoz
Mitral Yetersizlik
Mitral Valv Prolapsusu
Triküspit Yetmezlik
Triküspit Darlığı
Aort Yetmezliği
Aort Darlığı
Pulmoner Darlık
Pulmoner Yetmezlik
Yorgunluk, Efor Dispnesi, Ortopne, Paroksismal nokturnal dispne, hemoptizi, hepatomegali, boyun venlerinde dolgunluk, Gode bırakan ödem, AF, Diyastolik üfürüm
Yorgunluk, efor dispnesi, palpitasyon, ortopne dispnesi,AF, Boyun venlerinde dolgunluk, Gode bırakan ödem, sistolik üfürüm
Atipik göğüs ağrısı, baş dönmesi senkop, palpitasyonAT, VT, sistolik klik
Dispne, hepatomegali, asit, periferik ödem
Hepatik konjesyon, asit, periferik ödem, dispne, siplenomegali
Palpitasyon, dispne, ortopne dispnesi, PND, Yorgunluk, angina, ST, Diyastolik Üfürüm
Efor dispnesiAnjina, eforda baygınlık, Yorgunluk, PND, Sistolik Üfürüm
Halsizlik, efor dispnesi, anjina, retrosternal göğüs ağrısı
Pulmoner HT, Sağ Ventrikül yetmezliği
160
Kalp Kapak Hastalıklarında Tanı Yöntemleri
Fizik muayene Akciğer filmi Ekokardiyografi;
Kardiyak MR BTRadyonüklit anjiyografi
Biyobelirteçler Koroner anjiyografi
Kalp kateterizasyonu
161
Kalp Kapak Hastalıklarında Tedavi
• Kalp kapak hastalıklarında cerrahi tedavinin yanı sıra hafif ve asemptomatik kapak bozukluklarında tıbbi tedavi uygulanabilmektedir.
162
Tıbbi Tedavi
• Kalp yetersizliğinin neden olduğu semptomları kontrol altına almak,• Günlük yaşam aktiviteleri üzerindeki olumsuz etkiyi azaltmak
amacıyla Dijital, beta blokerler, ACE inhibitörleri, Diüretikler, • Atriyal fibirilasyonu olan hastalarda emboli riski açısından
antikoagülan tedavi gibi farmakolojik tedavinin yanı sıra Diyet, Egzersiz, Sıvı ve tuz alımının düzenlenmesi, Kafein alımının kısıtlamasından oluşur
163
KardiyomiyomatilerKardiyomiyopatilerin Sınıflandırılması
Hastalık Tanımı ve nedenleri
Dilate Sol veya iki ventrikülünde dilatasyonu ve bozuk kasılması,
Ailesel, viral ve/veya immün, alkole bağlı veya bilinmeyen faktörler nedeniyle
veya tanımlanmış kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle oluşur
Hipertrofik Sol ve/veya sağ ventrikül hipertrofisi, sıklıkla ventriküler arası septumu içeren
asimetrik Birçok hastada sarkoplazmik plazmadaki mutasyonlar hastalığa neden
olur
Restriktif Sınırlı dolum ve normal veya normale yakın sistolik fonksiyona rağmen, bir veya
iki ventrikülde de azalmış diyastolik ölçü, Çoğunlukla idiyopatik veya diğer bir
hastalıkla ilişkilidir ( amiloidozis, endomiyokardiyal hastalık)
Aritmojenik sağ
ventrikül
Sağ ve bir dereceye kadar sol ventrikül miyokardiyumda ilerleyen ‘fibrofayy’
değişim Ailesel geçiş sıktır.
Sınıflandırılmamış Herhangi bir sınıflamaya uymayan kardiyomiyopatiler, örnekler minimal
dilatasyonla sistolik disfonksiyon, mitakondriyal hastalık ve fibro elastosisi içerir.164
Kardiyomiyomatiler
165
Belirti ve Bulgular
• Sol ventrikül disfonsiyonundan, ciddi KY, ye kadar belirtiler değişebilir.
• Egzersiz sırasında nefes darlığı, ortopne, yorgunluk ve bazen atriyal fibrilasyon meydana gelebilir
Dilate Kardiyomiyopati
• Semptomların şiddeti hipertrofinin ciddiyeti ile ilgilidirHipertrofik Kardiyomiyopati
• Ventriküler dolumun kasılmamasına bağlı olarak diyastolik ventriküler, juguler ve pulmoner venöz basınç yükselir.
• Hastada genellikle kalp debisinin yeterli miktarda artmaması sonucu gelişen egzersiz intoleransı görülür.
• Senkop, aritmi ve trombüs oluşabilir
Restriktif Kardiyomiyopati
166
Tedavi
Tedavi ve bakımın temel amacı altta yatan nedene yönelik olarak;
Yetmezliği düzeltmek,
Aritmiyi kontrol altına almak,
Diyet, egzersiz düzenlemesini yapmaktır.
Hastanın durumuna göre kalp pili uygulanabilir
167
Enfektif Endokardit Miyokardit
Perikardit Akut Perikardit
Enflamatuar Hastalıklar
168
Enfektif Endokardit
• Endokardın bakteri, mantar, riketsia ve streptokok enfeksiyonları ile gelişen enfeksiyon hastalığıdır.
• Romatizmal hastalıklar, sifiliz, arteriyosklerotik kalp hastalıkları, konjenital kalp hastalıkları endokardit eğilimini arttırır.
Enfektif Endokardın Risk Faktörleri• Tüm invaziv girişimler• Kalp kapak ameliyatları• Kalbin konjenital malformasyonları• Kardiyomiyopati• Bakteriyel endokardit öyküsü
169
Belirti ve Bulgular
• Ateş belirgin ya da subfebril olarak görülebilir.
• Kas ve eklem ağrısı, yorgunluk, nefes darlığı, öksürük, ödem ve hematüri oluşabilir.
• Valvüler hasar ile yeni veya farklı üfürüm duyulabilir.
• Splinter hemoraji• Roth lekesi• Glomerülenefrit• Hastaların %30 kadarında
oluşan beyin, akciğer ya da dalak embolisi sıklıkla klinik tablo özelliktedir
170
Tedavi
• Uzun süreli 4-6 hafta yatak istirahatı süre ile antibiyotik tedavisi uygulanır.
• Enfeksiyon kapak hastalıklarında ciddi hasar yapmışsa kapak replasman tedavisi uygulanır.
171
Miyokardit
•Kalbin miyokard tabakasının enfeksiyon hastalığıdır. Miyokardit viral, bakteriyel, mikotik, parazitik ve protozoalar ile gelişebilirEtyoloji
•Sistemik enfeksiyon belirtileri; halsizlik, yorgunluk, dispne, çarpıntı, göğüs ağrısı, lökositoz görülür. Komplikasyon olarak konjestif kalp yetmezliği gelişir.
Belirti ve Bulgular
•Enfeksiyon hastalıklarının acilen tedavi edilmesi miyokardit gelişimini önler.Korunma
•Hasta yatak istirahatına alınır, fiziksel aktivite yavaş yavaş arttırılarak normal aktiviteye geçilir.
•Miyokarditte hasta dijitale karşı duyarlıdır. Hemşire dijital toksisitesi yönünden izlemelidir. Tromboz ve embolizm nedeniyle aktif pasif egzersizler ve elastik çorap uygulaması yapılı
Tedavi
172
Perikardit visseral ve paryatal perikardın enflamasyonudur
Etyoloji ve patofizyoloji
• İdiyopatik ve spesifik olmayan faktörler
• Enfeksiyonlar
• Destek doku hastalıkları
• Hipersensivite
• MI, pnömoni, anevrizma
• Radyoterapi
• Travma
• Böbrek yetmezliği ve üremi
• Tüberküloz
Akut Perikardit: Akut perikardit perikardın enflamasyonuna bağlı olarak, göğüs ağrısı, halsizlik, ateş, retrosternal ve sol perikardiyal ağrı ile karakterize tablodur.
Tedavi:Hasta yatak istirahatına alınır. Nonsteroit antienflamatuar ilaçlar uygulanır, hastalık kontrol altına alınamadığında steroit tedavisine başlanır. Tedaviye rağmen ateş yüksekliği devam ediyorsa pürülan perikardit düşünülür
Patofizyoloji: Perikardda enflamasyon reaksiyonu gelişir, lökositler, fibrin bariyeri, pıhtılaşma faktörleri bölgeye gelir, perikart geçirgenliği artar ve boşluğa sıvı sızar.
Perikardit
173
Kalp Yetmezliği
• Kalp yetmezliği, yapısal ya da fonksiyonel kardiyak bozukluk nedeniyle kalbin dokuların metabolik gereksinimini karşılayacak derecede kanı perifere pompalayamaması sonucu ortaya çıkan kronik ilerleyici bir sendromdur.
174
Kalp Yetmezliği Etyolojisi
Kalp yetmezliğinin etyolojisinde kardiyolojinin ilgilendiği birçok hastalık yer alır, fakat en sık nedenler koroner arter hastalığı (KAH) ve hipertansiyon (HT)’ dur
•Koroner kalp hastalığı
•Hipertansiyon
•Kapaklara bağlı patolojiler ve doğumsal
patolojiler
•Kardiyomiyopatiler
•İnfeksiyonlar (viral miyokarditler,
romatizmal miyokarditler, sepsis v.b.)
•Kollagen doku hastalığı
•İlaçlar(adriamycn v.b.)•Metabolik ve endokrin hastalıklar•Toksinler(alkol, kobalt v.b.)•Radyasyon•Beslenme bozuklukları (beriberi, kwashiorkor, pellegra v.b.)•Travmalar•Hipersensitivite sayılabilir
175
Kalp Yetmezliğinin Tipleri
•Kalbin sadece bir tarafının etkilenmesi sonucu ortaya çıkmaktadır
•Sağ kalp yetmezliği:Kanın sistemik dolaşıma geri gitmesi sonucunda oluşmaktadır.
•Sol kalp yetmezliğinde pulmoner semptomlar egemendir
Sağ veya sol taraf KY
•Akut kalp yetmezliği aniden, dakika veya saatler içinde meydana gelir.Akut MI, Kalp Rüptürü, Pulmoner emboli gibi kardiyak aciller etkilidir.
•Kronik kalp yetmezliğindeyse olay haftalar, aylar, bazen yıllar içinde progressif olarak gelişir. Kalbi yetmezliğe götüren patolojik olay yavaş yavaş gelişirse kompanzasyon mekanizmaları da (hipertrofi, su ve tuz tutulması gibi) birlikte işlemeye başlar ve sonuçta kronik kalp yetmezliği gelişir.
Akut veya kronik KY
•Ekokardiyografide ölçülen ejeksiyon fraksiyonu (EF), kalbin sistolik fonksiyonunu ifade etmek için kullanılan en yaygın parametredir;konjestif kalp yetmezliği tablosu ile gelen bir hastada sol ventrikül EF’sinin %40’ının altında bulunması halinde, sol ventrikül sistolik disfonksiyonu tanısı konur
•Diyastolik kalp yetmezliği ise; istirahatte sol ventrikülün sistolik fonksiyonları normal iken diyastolik dolumun bozulmasına bağlı olarak kalp yetmezliğinin ortaya çıkmasıdır
Sistolik veya
Diyastolik Kalp
yetmezliği 176
BELİRTİLER BULGULAR
Tipik Daha özgül
Nefes darlığı Jügüler ven basıncında artış
Ortopne Hepatojügüler reflü
Paroksismal noktürnal dispne Üçüncü kalp sesi (gallop ritmi)
Egzersiz toleransında azalma Kalp tepe vurusunun sola kayması
Halsizlik, yorgunluk, egzersiz sonrası toparlanma süresinin uzama Kalp seslerinde üfürüm
Ayak bileği şişliği
Daha az tipik Daha az özgül
Gece gelen öksürük Periferik ödem (ayak bileği, sakral, skrotal)
Hışıltı (wheezing) Akciğerlerde krepitasyon
Kilo artışı (>2kg/hafta) Akciğerlerde havalanma azlığı ve akciğer bazallerinde perküsyonda
matite alınması (plevral efüzyon)
Kilo kaybı (ileri kalp yetersizliğinde) Taşikardi
Şişkinlik hissi Düzensiz nabız
İştahsızlık Taşipne (>16 solunum/dk)
Konfüzyon (özellikle yaşlılarda) Hepatomegali
Depresyon Asit
Çarpıntı Zayıflama (kaşeksi)
Senkop177
Framingham kalp yetmezliği kriterleriMajor Kriterler: Minör Kriterler:
Paroksismal nokturnal dispne Bilateral ayak bileği ödemi
Boyun venlerinde dolgunluk Gece öksürüğü
Kardiyomegali Efor dispnesi
Akut pulmoner ödem Plevral efüzyon
S3 gallop ritmi Hepatomegali
Sirkülâsyon zamanı ≥ 25 saniye Vital kapasite azalması (maksimumdan
1/4 oranında azalmıştır)
Venöz basıncının artması (>16 cm su) Taşikardi (≥120/dak)
Raller
Hepatojuguler reflü178
Tedavi
Tedavide 3 hedef vardır:
1-KY’ne neden olan hastalığını
etkin şekilde kontrolünün sağlanması
2-Hastalığı presipide eden
enfeksiyon, aritmi, pulmoner
emboli gibi nedenlerin
kontrolü
3-KY’nin tedavi ve kontrolü
179
Birventriküler Pacemaker İntraaortik Balon Pompası Ve Kalp Transplantasyonu
Kalsiyum Kanal BlokerleriKalp Atımının Yavaşlatmak, Diyastolik Dolumu Arttırmak İçin
Beta Adrenerjik Blokerler Kalp Atımının Yavaşlatmak Ve Diyastolik Durumu Arttırmak İçin
İnotropiklerMiyokard Kontraktilitesini Arttırmak İçin
DiüretiklerAşırı Sıvıyı Atmak İçin
ACE inhibitörleri Renin- Anjiotensin, Aldosteron Döngüsünü Durdurmak İçin
180
Hemşirelik Tanıları
Düşük kalp debisi sonucu oksijen istem ve sunum dengesizliğine bağlı “Aktivite İntoleransı”
Kalbin vücudun gereksinimlerini karşılayacak miktarda kanı pompalayamamasına bağlı “Kalp Debisinde Düşme”
Alveolakapiller alanda sıvı birikimine bağlı “Gaz Değişiminde Bozulma”
KY ve kullanılan ilaçlara bağlı “Sıvı Volüm Fazlalığı”
Yetersiz doku perfüzyonu sonucu oluşan huzursuzluk ve solunum sıkıntısına bağlı “Anksiyete”
181
Aort Anevrizması
• Aort lümenin bir veya daha fazla bölgede normal çapının bir buçuk katı veya daha fazla genişlemesi halidir.
Aort Anevrizmalarının Sınıflaması
Şekile göre; Morfolojiye göre; Lokalizasyona göre; Etiyolojiye göre;
•Fusiform •Sakküler
•Gerçek •Yalancı•Dissekan
•Torasik •Torakoabdominal •Abdominal
•Nonspesifik, •dejeneratif (aterosklerotik)•Konjenital lezyonlar•Travmatik •İyatrojenik •Mediyal dejenerasyon, disseksiyon, •Genetik sendromlar (marfan v.b.),• takayasu, tuberous sclerosis İnflamatuar,• infektif (mikotik v.b.),• bağ dokusu bozuklukları (Behçet v.b.) 182
BELİRTİLER
• Anevrizma aort arkında olduğu zaman trakeanın, bronşların ve rekürren laringeal sinirin basısına bağlı wheezing, öksürük, ses kısıklığı meydana gelebilir.
• Anevrizma genişlediği zaman kostaların ve sternumun erozyonuna sekonder ağrı olabilir.
• Hastaların yalnızca 1/3’ü aort rüptüründen ölmektedir.
183
Aort Disseksiyonu
• Aortun, media tabakasının uzun aksı boyunca intima tabakasından ayrılması olarak adlandırılan aort diseksiyonu, hızlı tanı ve tedavi gerektiren, insidansı milyonda 5 ile 30 arasında değişen, mortalitesi yüksek acil kardiyovasküler bir hastalıktır.
184
Hipertansiyon
• Hipertansiyon bütün dünyada en sık rastlanılan hastalıklardan biridir. Çoğunlukla asemptomatik, kolay teşhis edilebilen, fakat tedavi edilmediği takdirde topluma maliyeti çok yüksek morbitide ve mortaliteye neden olan bir hastalıktır.
185
Etiyoloji
• Hipertansiyonlu hastaların büyük bir çoğunluğunda (yaklaşık %95) yüksek kan basıncından sorumlu herhangi bir neden saptanamaz. En sık rastlanan bu tip hipertansiyona Esansiyel (Primer) Hipertansiyon adı verili
Esansiyel HT
• Hipertansiyonlu hastaların yaklaşık %5’inde yüksek kan basıncından sorumlu bir sebep vardır.
Sekonder Hipertansiyon
186
Esansiyel (Primer) Hipertansiyon
Diyastolik arter basıncının yüksekliği ile karakterize, genetik, klinik, patolojik ve prognostik bakımlardan özellikleri olan bir hipertansiyon tablosudur
Primer hipertansiyonla ilişkili risk faktörleri:• Ailede hipertansiyon öyküsü • İlerlemiş yaş • Cinsiyet (55 yaşın altındaki erkekler ve 70 yaş üzeri kadınlar),• Siyah ırk,• Diyette yüksek sodyum alımı • Glikoz intoleransı (diabetes mellitus),• Sigara • Obezite,• Ağır alkol tüketimi ve • Potasyum, kalsiyum ve magnezyum yönünden düşük beslenmedir
187
Sekonder HipertansiyonEndokrin hipertansiyon Renal hipertansiyon Nörolojik hastalıkları İyatrojenik
Sürrenal hastalıkları
Feokromositoma
Cushing sendromu veya
hastalığı
Adrenal enzim eksiklikleri
Conn sendromu Akromegali
Trioid hastalıkları
Hipertiroidi
Hipotiroidi
Karsinoid sendromu Eksojen
hormon etkisi
Böbrek tümörlerine bağlı
Renin üreten renal tümör
Wilms tümörü
Renavasküler hipertansiyon
Perinefritik kese
Atherosklerotik renal arter
hastalığı
Renal arter embolisi
Renal arter fibröz displazisi
Parankimatöz renal
hastalıklara bağlı
Akut glomerulonefrit
Üreter obstrüksiyonu
Polikistik böbrek
Kronik glomerulonefrit
Diabetik nefropati
Hidronefroz
Amiloidoz
Kafa içi basınç artışına bağlı
Tümörler
Ensefalit
Respiratuar alkaloz
Serabravasküler Olaylar
(Dolaşım Bozuklukları)
Uyku apne sendromu
Akut porfiriya
Ailevi disatonomi
Poliyomiyelit
Gullian-Barre Sendromu
Quadripleji
Steroid tedavisi
Soğuk algınlığı ilaçları
Antidepresan ilaçlar
D vitamini aşırı alımı
Siklosporin
Betamimetik tedavi
Eritropoetin
Kokain
Radyasyon nefriti, arterit
188
189
Tedavi
190
HT’de İlaç
Tedavisi
Diüretikler
Beta blokerler
Kalsiyum antagonistleri
ACE inhibitörleri
Anjiyotensin II (A-II)
reseptör blokerleri
(ARB
Alfa blokerler
Merkezi sinir sistemi
yoluyla etkili ilaçlar
Direkt vazodilatörler
191
Hemşirelik Yönetimi
• Yüksek kan basıncının sakıncaları ve bunun nasıl yönetileceği; hedef kan basıncı değeri, ilaç tedavisi kilo kontrolü, diyet ve egzersizi içeren yaşarmış şekil değişikliği ve sosyal dersleri önemini içeren eğitim başarılı kan basıncı kontrolü yardımcı olabilir.
• Eğitim programlarına aile bireylerinin katılımı da önemlidir.
192
• Hemşire evde kan basıncı ölçümü hastalara öğretmeli veya bunun için hastaları teşvik etmelidir Hastaların kan basıncının değişken olduğunu bilmeli ve bu değişikliği izleyerek kaydetmelidir.
• Yurt dışında yapılan bir çalışmada hipertansif hastalara toplum sağlığı hemşireler tarafından verilen eğitim ve yapılan ziyaretler sonucunda hipertansiflerin %71’inde normal kan basıncı değerlerine ulaşıldığı başka bir çalışmada ise hemşirelerin kan basıncını düşürmek için yaptıkları girişim sonucunda hastaların kan basıncı düzeylerinde düşme olduğu belirlenmiştir
193