66
iii

Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

iii

Page 2: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

iv

Mark Skousenİktisadî Düşünce TarihiModern İktisadın İnşası

The Making of Modern Economics: The Lives and Ideas of the Great Thinkers

Çevirenler: Mustafa Acar, Ekrem Erdem, Metin ToprakTürkçe Editörleri: Mustafa Acar ve Ömer Demir

Adres Yayınları® / 147. Baskı: Şubat 2016; 1. Baskı: Mart 2003

ISBN 13: 978-975-6877-7

© 2011, 2002, Adres Yayınları®© 2001, Mark Skousen© 2001, M.E. Sharpe

Sayfa Düzeni: Liberte YayınlarıKapak Tasarımı: Muhsin Doğan Baskı: Tarcan Matbaası Adres: Zübeyde Hanım Mah. Samyeli Sok. No: 15, İskitler, Ankara Telefon: (312) 384 34 35-36 | Faks: (312) 384 34 37 | Sertifika No: 25744

liberteyayıngrubuAdres: GMK Bulvarı No: 108/16, 06570 Maltepe, AnkaraTelefon: (312) 230 87 03 | Faks: (312) 230 80 03Web: www.liberte.com.tr | E-mail: [email protected] | Sertifika No: 16438

Adres Yayınları® Liberte Yayın Grubu’nun tescilli bir markasıdır.

Page 3: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

v

IÇINDEKILER

TEŞEKKÜR XVEDİTÖRDENÖNSÖZYERİNE XVİİGİRİŞ 1

1. HERŞEY ADAM’LA BAŞLADI ...........................................................................................................13

2. FRANSIZ BAĞLANTISI: LAISSEZ FAIRE İLERİ! ............................................................................47

3. DİNE SAYGISIZ MALTHUS YENİ ZENGİNLİK MODELİNE MEYDAN OKUYOR .................................73

4. HÜNERLİ RICARDO İKTİSADI TEHLİKELİ BİR YOLA SÜRÜKLÜYOR .......................................99

5. ÇEVREYİ MILL’LEYELİM: JOHN STUART MILL VE SOSYALİSTLER ÜTOPYA PEŞİNDE .....127

6. MARX ÇILGINLIĞI İKTİSAT BİLİMİNİ BİR KARANLIK ÇAĞA HAPSEDİYOR ...........................147

7. TUNA’NIN SÜRPRİZLERİ: MENGER VE AVUSTURYALILAR AKINTIYI TERSİNE ÇEVİRİYORLAR ..................................................................................................................................187

8. ASKERİ MAREŞAL YAPMAK: BİLİMSEL İKTİSAT RÜŞTÜNÜ KAZANIYOR ..............................215

9. BATIYA GİT DELİKANLI: AMERİKALILAR İKTİSATTAKİ BÖLÜŞÜM SORUNUNU ÇÖZÜYORLAR ..................................251

10. GÖSTERİŞÇİ VEBLEN PROTESTAN WEBER’E KARŞI: İKİ ELEŞTİRMEN KAPİTALİZMİN ANLAMINI TARTIŞIYOR ......................................................275

11. KRAL FISHER MAKRO İKTİSATTAKİ KAYIP HALKAYI BULMAK PEŞİNDE ...........................303

12. KAYIP MISES: MISES (VE WICKSELL) BÜYÜK BİR ÇIKIŞ YAPIYOR .......................................325

13. KEYNES İSYANI: KAPİTALİZM KENDİSİNE YÖNELİK EN BÜYÜK MEYDAN OKUMAYLA KARŞI KARŞIYA ...................................................................363

14. PAUL, KEYNEZYEN ÇAPRAZI ŞAHA KALDIRIYOR: SAMUELSON VE MODERN İKTİSAT ....403

15. MILTON’UN CENNETİ: FRIEDMAN PARASAL BİR KARŞI DEVRİME ÖNCÜLÜK EDİYOR .....435

16. SOSYALİZMİN YARATICI YIKIMI: JOSEPH SCHUMPETER’İN KARANLIK VİZYONU ...........473

17. DR. SMITH’İN WASHINGTON’A GİDİŞİ: PİYASA EKONOMİSİNİN ZAFERİ ...............................495

İNDEKS 525

Page 4: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

vi

ŞEKILLER, RESIMLER, FOTOĞRAFLAR VE TABLOLAR LISTESI

ŞEKILLER

Şekil A: Rekabet Hâlindeki İktisat Teorilerine Sarkaç Yaklaşımı .......................................................7

Şekil B: Totem Direği Yaklaşımı ..................................................................................................................8

Şekil 1.1: Reel Kişi Başına Gelirdeki Artış, İngiltere, 1100-1995 ........................................................15

Şekil 1.2: Ekonomik Özgürlük ile Kişi Başına GSYİH Arasındaki İlişki, 1994-95 .............................26

Şekil 1.3: Seçilmiş Ülkelerde Kiliseye Devam ve Dinsel Yoğunlaşma ...............................................27

Şekil 3.1: Nüfus Artışı, Kaynaklar ve Geçim .............................................................................................81

Şekil 3.2: Tahminî Dünya Nüfusu, M.Ö. 1600-M.S. 2000 .......................................................................82

Şekil 3.3: Çeşitli Ülkelerde Azalan Ölüm Oranları, 1860-1960 ............................................................83

Şekil 3.4: Seçilmiş Ülkelerde Kişi Başına Gelir ve Doğum Oranları ....................................................84

Şekil 3.5: ABD’de Mısır, Buğday ve Pamukta İşgücü Verimliliği, 1800-1967 ...................................92

Şekil 3.6: Bilimsel Etkinlik Nüfus Büyüklüğü İlişkisi, Kişi Başına Gelir Dikkate Alındıktan Sonra, 1970’ler ..........................................................................................95

Şekil 4.1: ABD’de Tarifelerin Aşamalı Olarak Azalması, 1820-2000 ............................................... 113

Şekil 4.2: Adam Smith’in “Menfaat Uyumu” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri Mal ve Hizmet Üretmek İçin Birlikte Çalışırlar ................................... 115

Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri Üretilen Mal ve Hizmetlerden Pay Alabilmek İçin Birbirleriyle Rekabet Ederler ...... 116

Şekil 6.1: Kişisel Yetiler, Marifetler ve Duygularla Başın Şekli Arasında Var Olduğu Kabul Edilen İlişkiyi Gösteren Frenolojik Bir Şekil ............................................................ 162

Şekil 6.2: Tarihin Seyrini İzah için Kullanılan Hegelci Diyalektik ...................................................... 170

Şekil 8.1: Fabiyen Pencere .......................................................................................................................... 220

Şekil 8.2: Jevons’ın Azalan Marjinal Fayda Kanunu Gösterimi ........................................................ 223

Şekil 8.3: Marshall’ın İktisadın İlkeleri’nde Arz ve Talep ................................................................... 231

Şekil 8.4: Marshall’ın Tüketici Artığı Kavramı ....................................................................................... 233

Şekil 9.1: Samuelson’ın Henry George’un Toprak Vergisini Savunusu ........................................... 256

Şekil 9.2: Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ................................................................................................. 261

Şekil 12.1: Hayek Üçgeni-Ekonominin Vade-Yapısal Modeli ............................................................... 335

Şekil 12.2: Hükümetin Piyasa Faiz Haddini Doğal Faiz Haddinin Altına İttiği Durum ................ 351

Şekil 13.1: Keynes’in Eksik İstihdam Dengesi Kuramının Bir Gösterimi: Genel ve Klâsik Modeller .......................................................................................................... 384

Sekil 14.1: Millî Gelirin Belirlenmesi İle İlgili Keynezyen Çapraz: Tasarruf ve Yatırım Geliri Nasıl Belirler ................................................................................ 412

Şekil 14.2: Samuelson’un “Tasarruf Paradoksu” .................................................................................... 416

Page 5: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

vii

Şekil 14.3: Tasarruf Sistemden Dışarı Sızarken Hidrolik Yatırım Baskısı Ekonomiyi Pompalar .................................................................................................................. 417

Şekil 14.4: Tasarruf ve Büyüme El Ele Gider ............................................................................................ 423

Şekil 14.5: Tasarrufun Ekonomik Sistem İçerisinde Yatırıma Dönüşmesi .....................................425

Şekil 14.6: Phillps Eğrisi: Enflâsyon ile Tam İstihdam Arasındaki Değiş-Tokuş ............................. 430

Şekil 14.7: Arz Şoklarının Etkileri -Enflâsyonist Durgunluğun Özelliği Olarak, Toplam Arzın Geriye Doğru Kayması ve Fiyatları Yükseltip Hasılayı Azaltması ...... 431

Şekil 15.1: Dört Meşhur İktisatçının İmzaları........................................................................................... 447

Şekil 15.2: Para Stokundaki Dramatik Düşüş, 1929-33 ........................................................................ 461

Şekil 15.3: Altın Standardında Madenî Paradaki Tedricî Artış, 1800-1932 ................................ 466

Şekil 16.1: Ekonomik Özgürlük ve Kişi Başına Düşen Gelir Arasındaki Pozitif Korelasyon, 1995-97 ............................................................................... 485

Şekil 17.1: Laffer Eğrisi .................................................................................................................................. 502

Şekil 17.2: Eksik İstihdamda Toplam Arz ve Toplam Talep ................................................................. 505

Şekil 17.3: Wicksell’in Doğal Faiz Haddi Modeli ..................................................................................... 506

Şekil 17.4: Beş Sanayileşmiş Ülkede Devletin Büyümesi .................................................................... 515

RESIMLER

Resim 1.1: Adam Smith’in Hatıra Resmi ......................................................................................................14

Resim 2.1: Charles Louis de Montesquieu ...................................................................................................51

Resim 2.2: Jean-Baptiste Say ........................................................................................................................52

Resim 2.3: Alexis de Tocqueville ....................................................................................................................62

Resim 2.4: Frederic Bastiat .............................................................................................................................64

Resim 3.1: Thomas Robert Malthus ..............................................................................................................79

Resim 4.1: David Ricardo ............................................................................................................................... 100

Resim 4.2: Friedrich List ................................................................................................................................ 114

Resim 5.1: Harriet Taylor ............................................................................................................................... 131

Resim 5.2: Jeremy Bentham ........................................................................................................................ 133

Resim 5.3: Robert Owen ................................................................................................................................ 142

Resim 6.1: G.W.F. Hegel .................................................................................................................................. 154

Resim 6.2: Friedrich Engels .......................................................................................................................... 157

Resim 6.3: Marx’ın Zeus Heykeli ................................................................................................................. 164

Resim 7.1: 100 Avusturya Şilini ................................................................................................................... 207

Resim 8.1: Marshall’ın Koruyucu Azizi “Bir İşçinin Portresi” ............................................................... 230

FOTOĞRAFLAR

Fotoğraf 1.1: George Stigler, Elinde Favori Kitabı, ........................................................................... 31

Fotoğraf 1.2: Mark Skousen ve Arkadaşı, Paul Terhorst, Adam Smith’in Edinburgh’daki (İskoçya) Mezarını Ziyaret Ediyorlar .................. 33

Page 6: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

viii

Fotoğraf 2.1: J.B. Say Dirilmiş! ............................................................................................................. 54

Fotoğraf 2.2: Henry Hazlitt .................................................................................................................... 69

Fotoğraf 3.1: Charles Darwin ................................................................................................................. 77

Fotoğraf 3.2: Thomas Carlyle ................................................................................................................ 88

Fotoğraf 5.1: John Stuart Mill ............................................................................................................ 129

Fotoğraf 5.2: Yazar Jeremy Bentham’ın Mumyalı Cesedi Yanında ............................................. 136

Fotoğraf 6.1: Baş Editör Karl Marx .................................................................................................... 148

Fotoğraf 6.2: Karl Marx ......................................................................................................................... 164

Fotoğraf 6.3: Yazar, Karl Marx’ın Londra Highgate Mezarlığındaki Mezarını İnceliyor .......... 165

Fotoğraf 6.4: Paul Sweezy ................................................................................................................... 179

Fotoğraf 7.1: Carl Menger .................................................................................................................... 196

Fotoğraf 7.2: Arşidük Rudolf ve Prenses Stephanie ...................................................................... 197

Fotoğraf 7.3: Eugen Böhm-Bawerk ................................................................................................... 206

Fotoğraf 8.1: William Stanley Jevons ............................................................................................... 218

Fotoğraf 8.2: Alfred Marshall .............................................................................................................. 226

Fotoğraf 8.3: Herbert Spencer ............................................................................................................ 236

Fotoğraf 8.4: Léon Walras ................................................................................................................... 242

Fotoğraf 8.5: Vilfredo Pareto ............................................................................................................... 244

Fotoğraf 8.6: Francis Ysidro Edgeworth ........................................................................................... 244

Fotoğraf 9.1: Henry George .................................................................................................................. 253

Fotoğraf 9.2: John Bates Clark ........................................................................................................... 259

Fotoğraf 9.3: Richard Theodore Ely ................................................................................................... 264

Fotoğraf 9.4: Frank A. Fetter ............................................................................................................... 267

Fotoğraf 9.5: Wesley Clair Mitchell ................................................................................................... 269

Fotoğraf 10.1: Thorstein Veblen ........................................................................................................... 276

Fotoğraf 10.2: Frederick Winslow Taylor ............................................................................................ 286

Fotoğraf 10.3: John Kenneth Galbraith ve Eşi Hindistan’da .......................................................... 288

Fotoğraf 10.4: Max Weber ...................................................................................................................... 293

Fotoğraf 11.1: Irving Fisher .................................................................................................................... 306

Fotoğraf 11.2: Benito Mussolini Irving Fisher’in Para Konusundaki Önerilerini Ciddîye Aldı ................................................................................................ 310

Fotoğraf 11.3: 1927’deki Zengin ve Mutlu Irving Fisher -Borsanın Çöküşünden Önce .......................................................................................................... 311

Fotoğraf 11.4: Roger Babson Sekreterine Yazı Yazdırıyor: Babson Temiz Havaya İnanırdı-kış ortasında bile! ................................................ 312

Fotoğraf 12.1: Ludwig von Mises .......................................................................................................... 328

Fotoğraf 12.2: Richard von Mises ......................................................................................................... 331

Fotoğraf 12.3: Ludwig von Mises .......................................................................................................... 331

Fotoğraf 12.4: Friedrich von Hayek ...................................................................................................... 336

Page 7: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

ix

Fotoğraf 12.5: Knut Wicksell ................................................................................................................. 352

Fotoğraf 13.1: Joan Robinson ............................................................................................................... 365

Fotoğraf 13.2: Edward Chamberlin ....................................................................................................... 365

Fotoğraf 13.3: John Maynard Keynes .................................................................................................. 368

Fotoğraf 13.4: Şok Haber ........................................................................................................................ 371

Fotoğraf 13.5: John Maynard Keynes Yatakta! ................................................................................. 373

Fotoğraf 13.6: Arthur C. Pigou ............................................................................................................... 382

Fotoğraf 14.1: Paul Anthony Samuelson ............................................................................................ 405

Fotoğraf 14.2: Alvin H. Hansen ............................................................................................................. 409

Fotoğraf 14.3: Simon Kuznets ............................................................................................................... 427

Fotoğraf 15.1: Murray N. Rothbard ...................................................................................................... 438

Fotoğraf 15.2: Milton Friedman ............................................................................................................ 441

Fotoğraf 15.3: Frank H. Knight .............................................................................................................. 443

Fotoğraf 15.4: Henry Calvert Simons ................................................................................................... 443

Fotoğraf 15.5: Jacob Viner ..................................................................................................................... 443

Fotoğraf 15.6: Chicago Okulu’nun “Bay Makro”su Milton Friedman ile “Bay Mikro”su George Stigler ..................................................................................... 450

Fotoğraf 15.7: Alfred Nobel ................................................................................................................... 452

Fotoğraf 16.1: Oskar Lange ................................................................................................................... 475

Fotoğraf 16.2: Joseph A. Schumpeter ................................................................................................. 478

Fotoğraf 16.3: Peter F. Drucker ............................................................................................................. 491

Fotoğraf 17.1: Joan V. Robinson ........................................................................................................... 497

Fotoğraf 17.2: Richard A. Musgrave ..................................................................................................... 514

Fotoğraf 17.3: James M. Buchanan...................................................................................................... 514

TABLOLAR

Tablo 1.1: ABD Yaşam Standartları ..............................................................................................................28

Tablo 1.2: Quesnay’nin Tableau Economique’i ..........................................................................................42

Page 8: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

xvii

EDİTÖRDEN ÖNSÖZ YERİNE

Özgürlükçü Gelenek İle Müdahaleci Gelenek Arasında İktisadî Düşüncenin Serüveni

İktisatta okuyanlar olsun, öteki sosyal bilim dallarında okuyanlar olsun, iktisatla il-gili dersler alan öğrenciler arasında “en sıkıcı dersin hangisi olduğu” yolunda bir anket yapılsa, muhtemelen İktisadî Düşünceler veya İktisadî Düşünce Tarihi dersi birinciliği başka bir derse kolay kolay kaptırmazdı! Öğrencilerin bu dersi genellikle sıkıcı, kasvetli veya donuk bulmalarının en başta gelen nedeni ders kitaplarında ik-tisadî düşüncenin serüveninin adeta bir “ölü iktisatçılar geçidi” şeklinde anla-tılmasıdır. Çoğunlukla, iktisadî öğretilerin tarihsel seyri tutarlı ve bütüncül bir çer-çeveye oturtulmadan, kronolojik bir sırayla, öğrencilere yığınla isim, eser ve görüş anlatılır. Zavallı öğrenci de derste iktisadî düşüncenin evrimini anlamak yerine daha çok, bu kadar ismi ve görüşü sınavda nasıl hatırlayabileceği endişesiyle kıvra-nır durur. Oysa, Skousen’in dediği gibi, modern iktisadın en gözde tarihî roman-lara taş çıkartacak hoş, ilginç bir hikâyesi vardır.

İşte elinizdeki kitap, söz konusu dersi sıkıcılıktan kurtarma ve gerek öğ-renci, gerekse hoca için daha çekilir ve daha kolay anlaşılabilir kılma yolunda üç önemli yenilik sunuyor, ki bu kısmen, “Piyasada bunca İktisadî Düşünceler ki-tabı varken yeni bir kitap daha çevirmeye gerek var mıydı?” sorusunun da ceva-bını oluşturmaktadır: 1) İktisadî düşüncenin gelişimini içsel tutarlılığı olan bü-tüncül bir çerçeveye oturtmak, 2) İktisat bilimine katkıda bulunmuş büyük in-sanları “sarkaç” değil, “totem direği” yaklaşımına göre sıralamak, 3) İktisatçı-ların özel hayatlarından kesitler sunarak onlarla insanî bir iletişim kurmamızı kolaylaştırmak. Bu noktaları kısaca açalım.

Birincisi, bu kitap iktisadî düşüncenin gelişimini içsel tutarlılığı olan bütüncül bir çerçeveye oturtmaktadır. Kitap iktisadî düşüncenin tarihsel seyrini âdeta mer-kezde bir ana kahraman, onun çevresinde ise, ikincil rolleri üstlenen öteki kah-ramanların rol aldığı bir tarih romanı gibi anlatmaktadır. Ana karakter Milletlerin Zenginliği adlı meşhur eseriyle modern iktisadın kurucusu olduğu kabul edilen Adam Smith’dir. Hikâyenin ana teması ise Smith’in temellerini attığı, kişisel çıkar, özgürlük ve rekabet sacayağı üzerinde yükselen, doğal özgürlük sistemi’dir.

Perde 1776 yılının tarihsel öneminin vurgulanmasıyla açılır. O yıl bir yan-dan modern iktisadın gelişiminde anahtar önemi olan Milletlerin Zenginliği ya-yımlanmış, bir yandan da siyasal alanda bireysel hak ve özgürlükleri öne çıkaran,

Page 9: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

xviii

adeta bir özgürlük manifestosu olan bağımsızlık bildirisi ve anaya-salarıyla, son-raki kuşaklar için bir çığır açmış olan Amerikalılar, İngiltere’den bağımsızlıkla-rını kazanmışlardır. Hikâye ilerledikçe öteki kahramanlar Smith’in temellerini atmış olduğu doğal özgürlük sisteminin gelişmesine yaptıkları kat-kılar veya sözkonusu sisteme karşı giriştikleri saldırılar ekseninde sahne alır ve rollerini oy-narlar.

Geçit resminde sahne alan kahramanları Smith’in sistemine karşı aldıkları va-ziyete göre başlıca üç kategoride toplamak mümkündür. Kahramanlarımızın bir kısmı Smith’in evrensel bolluk ve zenginliğin nasıl yaratılacağına ilişkin vizyonunu paylaşmışlar ve onun başlattığı inşaatı geliştirmeye, güzelleştirmeye, eksiklerini tamamlamaya çalışmışlar; bir kısmı binayı beğenmeyip onun eksiklerini ortaya koymaya ve zaman zaman alaycı biçimde sözkonusu binanın ne kadar işe yaramaz olduğunu cümle âleme ilân etmeye çabalamışlar; nihayet bir kısmı da binanın ek-sik olmaktan ziyade yanlış olduğunu iddia ederek onu tümüyle yıkıp yerine bam-başka bir bina inşa etmeyi denemişlerdir. Smith’in temsil ettiği vizyon, katlanılabi-lir bir adalet sistemi altında insanların bireysel çıkarları peşinde koşmalarına imkân verecek, üretim ve serbest mübadeleye dayalı, rekabetçi ve özgürlükçü bir yapının evrensel bir bolluk ve refah getireceğini ileri süren, iyimser bir vizyondur. Buna karşılık, doğal özgürlük sistemi karşıtlarının temsil ettiği vizyon, genel olarak, piyasanın özünde istikrarsız yapısı, rekabet ve özel mülkiyetin yıkıcılığı, kaynakla-rın kıtlığı ve nüfus baskısı gibi nedenlerle işgücünün ve geniş halk kitlelerinin sö-mürülmeye, geçimlik ücret sınırında yaşamaya, açlık ve sefalete mahkûm olacağını, istikrasızlık ve işsizliğin egemen olacağını ileri süren karanlık, kaderci ve kötümser bir vizyondur. İşte iktisadın hikâyesi bir anlamda bu iki vizyonun mücadelesinin hikâyesidir.

Kısa bir özetini vermek gerekirse, İngiltere’de 18. yüzyılın sonlarında Smith’le alev alan ekonomik özgürlük meş’alesinin yıldızı başlangıçta Fransa’da Say, Bastiat ve öteki bazı Fransız filozoflar arasında parlamış, ama hemen peşin-den bu vizyona karşı yine Smith’in kendi coğrafyasından saldırıların gelmesi ge-cikmemiştir. Malthus ve Ricardo Adam Smith’in iyimser dünyasını tersine çevir-miş, nüfus baskısı ve sınırlı kaynakların tükenmeye yüz tutması sonucu ortaya çıkacağını ileri sürdükleri, geçimlik ücretlerin tunç yasasının egemen olduğu ka-ranlık bir dünya tablosu çizmişlerdir. Onların peşinden, bir çelişkiler adamı olan, bir yandan bir özgürlük klâsiği yazıp serbest girişimi savunurken, bir yandan da sosyalist tezleri savunmada ısrar edip özel mülkiyeti sorgulayan Mill ile, iktisadı “yabancılaşma ve sınıf mücadelesi” eksenli yeni bir karanlık çağa yönelten Marx gelmiştir.

Umutlar sönmek üzereyken, değerin tüketici kökeni, subjektif değer ve mar-jinal fayda gibi devrimsel katkılarıyla Jevons, Walras, Menger ve Avusturya Okulu, Smith’in ölmek üzere olan vizyonunun imdadına yetişmiş ve doğal öz-gürlük modelini yeniden ayağa kaldırmışlardır. Bunları iktisadın “politik ikti-

Page 10: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

GİRİŞ

Size bir sır vereyim. İktisatçıların toz gibi yavan, kasvetli kimseler oldukları zannedilir. Bu çok yanlıştır, gerçeğin tam tersidir.

Paul Samuelson (1966: 1408)

Modern iktisat tarihinin, en iyi tarihî romanlara taş çıkartacak hoş bir hikâyesi vardır. Hikâyenin konusu insanın zenginlik ve refah arayışı ile sıradan insanın ihtiyaçlarına en iyi cevap verecek ekonomik modeli bulma uğraşıdır.

Ana karakter, İskoç Aydınlanmasının bir çocuğu olan Adam Smith, temsil ettiği felsefe ise kendi kendini düzenleyen doğal özgürlük ve rekabet sistemidir. Kahramanımız iktisat tarihinin 200 yıllık macerasında anlatılmamış zaferler ve trajediler yaşamıştır. Zaman zaman muhaliflerinin saldırıları sonucu nefesi tü-kenmiş gibi görünmektedir. Ancak, öyle anlaşılmaktadır ki, dokuz canlıdır ve daima kendini toparlamayı başarmaktadır.

KISA BİR ÖZET

Hikâyenin konusu 1776’da, Londralı bir yayıncının Adam Smith’in tüm dün-yada yankı bulan, bir entellektüel darbe niteliğindeki abidevî eseri Milletlerin Zenginliği’ni yayımlamasıyla dramatik bir şekilde başlamaktadır. Smith’in o bü-yüleyici doğal özgürlük ve görünmez el felsefesi, endüstri devrimi ve siyasî özgürlük sahneye çıkarken süratle modern iktisadın merkezi hâline gelmiş ve iz-leyen 200 yıl boyunca yeni bir zenginlik ve ekonomik büyüme çağı yaratmıştır. Aydınlanmacı İskoç refah modeli, J. B. Say ve Bastiat yoluyla Fransa’ya, Thomas Jefferson yoluyla Amerika’ya ve Batı dünyasının geri kalan kısımlarına hızla ya-yılmıştır.

Bununla birlikte Adam Smith’in iyimser dünyası, Robert Malthus ve David Ricardo (geçimlik ücretlerin tunç kanunu ve çalışan sınıfın daimî sefaleti gibi kas-vetli doktrinleri öne sürmüş iki ciddî bilim adamı) tarafından hemen eleştirilmiştir. Bu kötümserleri, ütopyacı toplumculuğun popülaritesinin zirvesine eriştiği sırada, özgürlük ile sosyalizm arasında gidip gelen John Stuart Mill’in ortaya çıkması izlemiştir. Daha sonra, 19. yy. endüstri devriminin ortasında sömürü ve sanayi

Liberte Yayın Grubu
Daktilo Metni
Liberte Yayın Grubu
Daktilo Metni
1
Page 11: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

2

işçilerinin yabancılaşması gibi sözlerle Karl Marx anîden sahneye fırlamış ve ikti-sadı yeni bir karanlık çağa itmiştir. İzleyen yüzyılda Smithgil kapitalizmin karşı-laşacağı en büyük meydan okuma, sosyalizmin yükselişidir.

MARJİNAL DEVRİM

Allah’tan, sosyal mühendisliğin karanlık güçlerine karşı çıkacak yeni bir ışık be-lirmiş ve bu “marjinal” devrim, hikâyemizin ana karakterine (Adam Smith’in gö-rünmez el modeli) yeniden hayat vermiştir. Söz konusu ışık 1870’lerin başla-rında üç kaynaktan gelmiştir: Avusturya’da Karl Menger, İsviçre’de Léon Walras ve İngiltere’de William Stanley Jevons. Menger’in bir meslektaşı olan Eugen Böhm-Bawerk, emek değer ve sömürü kuramına karşı devasa bir eleştiriyle Marx’a yüklenen ilk iktisatçı olurken, İngiltere’de Alfred Marshall, Amerika Birleşik Devletleri’nde Frank Taussig ve Irving Fisher’in ders kitapları yoluyla Smithgil modern iktisat modeli yeniden inşa edilmiştir. Yeniden ayakları üze-rinde doğrulan model, büyüyen sosyalist hareket üzerinde etkili bir karşı saldırı meydana getirebilmiş, böylece, bilimsel iktisat rüştüne ermişti.

Bu arada, 19. yüzyılın sonları, büyük işletmeler ve Carnegie ve Rockefeller gibi dev tröstlerin çağı oldu. Alman sosyolog Max Weber kapitalizmin “demir kafesi”nden ve dinî kökenlerinden bahsederken, Thorstein Veblen gibi kurumcular, gösterişçi tüketim ve tekel gücü konusundaki uyarılarıyla kendi menfaatinden başka bir şey düşünmeyen alaycı kalabalıklara dikkat çekiyordu.

KEYNES VE BÜYÜK BUNALIM

Ancak, Adam Smith’in serbest piyasa kapitalizminin dünyasına yönelik en büyük hasar, 1929 çöküşü ve 1930’lardaki büyük bunalımla geldi. Neoklâsik iktisatçı-lar, arz ve talebin nüanslarını kavramış, ancak mikro ekonomi ile makro eko-nomi arasındaki hayatî bağlantı olan “para aygıtı”nın sırlarını kavramakta başarı-sız olmuşlardı. Büyük Yale Profesörü Irving Fisher, 20. yüzyılın başlarında mikro ve makro arasındaki kayıp halkayı ortaya çıkarmak için cesur adımlar attı ve Avusturyalı Ludwig von Mises, İsveçli Knut Wicksell’in muhteşem çalışma-sına dayanarak nihayet Para ve Kredi Kuramı’nda bu boşluğu doldurdu. Fakat Mises-Wicksell’in kuramları akademik camiada da devlet mahfillerinde de pek ta-raftar bulmadı ve 1930 başlarında bankalar çöktü, işletmeler iflâs etti, milyon-larca işçi geçimlik bir iş için dilenir hâle geldi, devletler de on yıl süren bu finansal kâbusu sona erdirmek için büyük mücadeleler verdi.

Bu durumda kapitalizmi kim kurtarabilirdi? Laissez faire politikalarını savu-nan klâsik iktisatçılar ile eski düzeni devrim yoluyla yıkmak isteyen Marksistler ve sosyalistler arasında bir ateş hattı çekilmişti. Sözkonusu global entellektüel çatışmanın tam ortasında John Maynard Keynes kurtarıcı iktisatçı olarak ortaya çıktı. Cambridge’li üstad kapitalist sistemde mündemiç “finansal istikrarsızlık hi-

Page 12: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

1

HERŞEY ADAM’LA BAŞLADI*

Adam Smith kendi zamanında bir radikal ve devrimciydi — aynen zamanımızda biz laissez faire’i savunanlar gibi.

Milton Friedman (Glahe 1978: 7)

Modern iktisadın hikâyesi 1776’da başladı. Bu meşhur tarihin öncesinde, pratikte her insanın her sabah uyandığında

kendine dert edindiği geçim derdi ile ilgili kayda değer bir çalışma yayımlanma-dan, yazılı tarihin tam altı bin yılı geride kalmıştı. Yüzyıllar hatta binyıllar bo-yunca, Roma döneminden Karanlık Çağlara ve Rönesansa kadar insanoğlu alnı-nın teriyle, çoğu zaman sadece ölmeyecek kadar kazanarak hayatta kalma müca-delesi verdi. Sürekli olarak erken ölüm, hastalık, açlık, savaş ve kıt kanaat geçim-lik ücretlerle boğuşup durdu. Yalnızca şanslı bir azınlığın —temelde idareciler ve aristokratlar— mutlu bir hayatı oldu. Sıradan insan için çağlar boyunca çok az şey değişmişti. Kişi başına reel ücretler yıllarca, onyıllarca hep aynı kaldı. On-se-kizinci yüzyılda, ortalama insan ömrü kırk yılı bile aşmazken, İngiliz yazar Thomas Hobbes insan hayatını isabetli bir şekilde “yalnız, yoksul, pis, yabanî ve kısa” olarak nitelendiriyordu (1996 [1651]: 84).

İLHAMLI BİR YIL, 1776

Böylece, umutlar ve yükselen beklentilerin ilk kez, sıradan çalışanları da kapsa-mına alacak biçimde genişlediği 1776 yılına gelindi. Fransızların l’age des lumieres dedikleri, Aydınlanma olarak bilinen çağdı. Tarihte ilk kez işçilerin

* Bu bölüm için seçilen müzik: Aaron Copland, “Fanfare for the Common Man”

Liberte Yayın Grubu
Daktilo Metni
13
Page 13: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 1

14

minimum miktarda gıda, barınak ve giyecek edinme umutları doğmuştu. Daha önceleri bir lüks olan çay bile, yaygın bir içecek hâline gelmişti.

Amerika’nın 4 Temmuz’daki Bağımsızlık Deklârasyonu kutlaması 1776’nın birçok önemli olayından biriydi. John Locke’u izleyerek, Thomas Jefferson’ın “hayat, hürriyet ve mutluluğu arama” hakkını vazgeçilemez haklar olarak ilân etmesi, sonunda dünyanın en güçlü ekonomisini yaratacak olan gayretli bir mil-letin hukukî çerçevesini oluşturuyordu, ki bu çerçeve dünyanın dört bir yanın-daki ülkelerce örnek alınacak özgürlüğün anayasal temelini sağlayacaktı.

ABİDEVÎ BİR ESER ORTAYA ÇIKIYOR

Bu olayın dört ay öncesinde, en az bunun kadar anıtsal bir çalışma da, Atlan-tik’in öte yakasında, İngiltere’de yayımlanmıştı. 9 Mart 1776’da Londralı yayıncılar William Strahan ve Thomas Cadell, Milletlerin Zenginliğinin Doğası ve Nedenlerine Dair Bir İnceleme (An Inquiry into the Nature and Causes of the Wealth of Nations) başlığını taşıyan, 1000 sayfalık, iki ciltlik bir çalışma yayım-lamışlardı. Çalışma uzun başlıklı, kalın ve küresel ölçekte etki yaratmaya aday bir kitaptı. Yazarı Glasgow Üniversitesi’nde “ahlâk felsefesi” okutan sessiz, unutkan bir profesör, Dr. Adam Smith idi.

Resim 1.1 Adam Smith’in Hatıra Resmi, 1790

“Ben yalnızca kitaplarına âşık biriyim.” Glasgow Üniversitesi Kütüphanesinin izniyle basılmıştır.

Milletlerin Zenginliği dünya çapında ses getiren bir entellektüel gülleydi. İskoçyalı bir aydınlanma çocuğu olan Adam Smith, gelecek yüzyıl boyunca vatandaşların ve liderlerin iktisat ve ticaret hakkındaki düşünce ve uygulama yollarını kökten değiştirecek bir evrensel zenginlik ve finansal bağımsızlık for-

Page 14: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Her Şey Adam’la Başladı

15

mülünü kâğıda dökmüştü. Eser yeni bir dünya vaat ediyordu —sadece altın ve gümüş biriktirmenin ötesine uzanan, zenginlik dolu bir dünya. Üstelik bu yeni dünyayı herkese —yalnızca zenginlere ve iktidar sahiplerine değil, sıradan insana da— vaat ediyordu. Milletlerin Zenginliği, çalışan insanı Hobbesgil dünyanın angaryasından kurtaracak bir formül öneriyordu. Kısacası, Milletlerin Zenginliği, bir ekonomik bağımsızlık bildirgesiydi.

Şekil 1.1 Reel Kişi Başına Gelirdeki Artış, İngiltere, 1100-1995 Brigham Young Üniversitesi’nden Larry Wimmer’ce hazırlanmıştır.

Bazı zamanlar insanlık tarihinin dönüm noktalarıdır. 1776 tarihi de bunlar-dan biridir. Bu peygamberî yılda hayatî derecede önemli iki özgürlük ilân edil-miştir: siyasal özgürlük ve serbest girişim. Endüstri devrimini harekete geçirmek için bu iki olgu birlikte işlemiştir. Modern ekonominin 1776’nın hemen ardın-dan başlamış olması bir tesadüf değildir (bkz. Şekil 1.1).

AYDINLANMANIN ÖNEMİ

1776 yılı başka nedenlerle de önemli bir yıldı. Örneğin Edward Gibbon’ın klâsik çalışması Roma İmparatorluğu’nun Yükseliş ve Çöküşünün Tarihi(1776-88)’nin ilk cildi bu yıl yayımlanmıştı. Gibbon, dinsel fanatizm, hurafe ve aristokratik ik-tidara karşı bilime, akla ve ekonomik bireyciliğe büyük bir inançla sarılan on se-kizinci yüzyıl aydınlanmasının ileri gelen savunucularından biriydi.

Smith için kişisel bazı nedenlerle de 1776 önemli bir yıldı. En yakın arka-daşı David Hume ölmüştü. Üretken bir filozof olan Hume’un Adam Smith üze-rinde büyük etkisi vardı. (Bkz. Bu bölümün eki “Adam’dan Öncekiler.”) Smith

Page 15: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Fransız Bağlantısı

47

2

FRANSIZ BAĞLANTISI: LAISSEZ FAIRE İLERİ!*

Dr. Adam Smith’in güzel çalışmasına, dense dense, politik iktisadın en sağlam prensiplerinin, parıldayan örneklerle dolu

bir şekilde bir araya toplanmış hâli denebilir.

Jean-Baptiste Say (1970 [1880]: xix)

Adam Smith’in klâsik modelinin geliştirilip evrensel bir zenginlik modeli olarak sunulması görevi ünlü Fransız iktisatçılar Jean-Baptiste Say ve Frederic Bastiat’ya düştü. Say ile Bastiat, yaratıcı girişimcilerin başını çektiği serbest bir endüstriyel ekonominin sayısız olanaklar sunacağını savundular. Özellikle Say’ın piyasalar kanunu klâsik makro iktisadın temel prensibi hâline geldi. Doğruluğu, meslekten iktisatçıların gözünde o denli sarsılmazdı ki, izleyen yüzyıldaki Keynezyen devrime kadar hiçbir meydan okumayla karşılaşmadı. Aynı şekilde Frederic Bastiat’dan daha iyi ve daha açık bir serbest ticaret taraftarı asla olmadı.

Buna ek olarak, sözkonusu Fransız iktisatçılar Milletlerin Zenginliği’nde izah edilen pek çok kavramı netleştirip geliştirdiler; Cantillon, Montesquieu, Turgot ve Condillac tarafından geliştirilen sağlam iktisadî prensiplerin inşasına devam ettiler. Dahası, Say ve Bastiat, emek değer teorisi ile serbest girişime dayalı ka-pitalist düzende emekçilerin sömürüldüğü görüşünü reddettiler.

* Bu bölüm için seçilen müzik: Hector Berlioz, Symphonie Fantastique

Page 16: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 2

48

LAISSEZ FAIRE İLE NE DEMEK İSTİYORSUN USTA? Laissez faire, her kamu otoritesinin başucu vecizesi (mottosu) olmalı.

Marquis d’Argenson

Laissez faire’i bırakıyorum, -istekli bir şekilde değil… ama sevsek de sevmesek de, onun başarılı olma

koşulları ortadan kaybolmuş olduğu için.

John Maynard Keynes (Skidelsky 1992: 186)

Onyedinci yüzyıl sonlarında meşhur Fransız merkantilist bakan Jean-Baptiste Colbert’in bir defasında bir grup işadamına “sizin için ne yapabili-rim” diye sorması üzerine, adamlardan biri olan Legendre’nin şu cevabı ver-diği rivayet edilir: “Laissez nous faire” —bizi kendi hâlimize bırak. On seki-zinci yüzyılın erken dönemlerinde birçok Fransız yazar, Marquis d’Argenson dahil, “Laissez faire” sloganını kullanmışlardır. Büyük iktisatçı Turgot “Laissez faire, Laissez passer”—bırakınız her şeyi kendi hâline, bırakınız mallar gelip geçsin— kuralını Gournay’e izafe eder. Benzer anlama gelen öteki deyişler de popüler hâle gelmişlerdir: Le monde va de lui meme (dünya kendi kendine yürür) ve Pour gouverner mieux, il faudrait gouverner moins (daha iyi yönetebilmek için daha az yönetmeliyiz).

Her ne kadar kendisi bu ifadeyi kullanmamış olsa da “laissez faire”, Adam Smith’in savunuculuğunu yaptığı “dokunma/müdahale etme” politikalarının temsilî ifadesi hâline gelmiştir. Yirminci yüzyılda John Maynard Keynes, laissez faire’e kötü bir ad taktı; sözkonusu ifade Büyük Buhran yıllarında ege-men olan “hiçbir şey yapma” politikalarının adı oldu. “İyi ya da kötü, bu-günkü koşullarda laissez faire politikalarıyla ekonomik projelere ihtiyaç duy-dukları sermayenin sağlanması artık mümkün değildir” (Skidelsky 1992: 185). Keynes’e göre laissez faire kapitalizmini kurtarmak için devlete ihtiyaç vardı.

Esasen “laissez faire” ile, hiçbir zaman kalpsiz bir şekilde devletin “hiç-bir şey yapmaması” politikası kastedilmemişti. Adam Smith ve klâsik laissez faire’ci iktisatçılar gerçekte eski özel ayrıcalık ve sınırlandırmalar sistemini söküp atmayı, böylece genel refahı iyileştirmeyi amaçlamışlardı.

Fransız iktisatçılar Smith’in başyapıtıyla, onun Fransa’da kalıp kitabını hazırladığı ve Quesnay, Turgot ve Voltaire’le görüşlerini tartıştığı zamanlardan başlayarak, yakından ilgilenmişlerdi. Milletlerin Zenginliği’nin yayımlanmasının ardından Fransızlar, Smith’in serbest girişim ve serbest ticaret modelinin Batı dünyasında tanıtımını yapmakta hayli başarılı oldular. Smith’in kitabını Fran-sızca’ya tercüme ettiler, ilk iktisat ansiklopedisini ve ilk iktisadî düşünce tarihini yayımladılar ve iktisattaki ilk kayda değer ders kitabını (Say, A Treatise on Political Economy / Politik İktisat Üzerine Bir İnceleme) yazdılar. Say’ın

Page 17: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Fransız Bağlantısı

49

sözkonusu kitabı ondokuzuncu yüzyılın ilk yarısında Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’daki temel ders kitabıydı. Smithgil ilkelerin bir çoğu Alexis de Tocqueville tarafından Amerika’da Demokrasi (Democracy in America) adlı gör-kemli çalışmasında benimsendi (s. 77-79’daki kutuya bakınız). Kısacası, Fransız laissez faire okulu Batı iktisadî düşüncesine neredeyse yarım yüzyıl egemen oldu. Hatta Say kanunu için bu etki daha uzun, yirminci yüzyılın ortalarına kadar, sürdü.

EN BÜYÜK FRANSIZ İKTİSATÇISI KİMDİ?

Dünyanın en büyük dört iktisatçısından üçü Fransızdır.

Joseph Schumpeter

Paul Samuelson 1935’te Harvard’da yüksek lisansa başladığında, en sözü ge-çen iktisat tarihçisi olarak kabul edilen Joseph Schumpeter, en büyük dört iktisatçıdan üçünün Fransız olduğunu belirterek sınıfı şoke etmişti (Samuelson 1962: 3). Acaba Schumpeter kimi kastetmiş olabilirdi?

İlki, Schumpeter’ın garip bir şekilde ama tereddüt etmeden, genel denge kuramını geliştirmiş olmasından dolayı tüm zamanların en büyük iktisatçısı tahtına oturttuğu Leon Walras (1834-1910)’tı (Schumpeter 1954: 827; bö-lüm 8’e bakınız). Bu tercih biraz uygunsuz görünüyor, zira Schumpeter “ya-ratıcı yıkım” ve “dinamik genel dengesizlik” kuramlarıyla, bir de tam rekabet ve statik denge analizine yönelik ustaca eleştirileriyle meşhur biri.

İkinci tercihi bundan da gizemli: Antoine Cournot (1801-77). Cournot ilk kez bir talep eğrisini çizmiş ve monopolcülerin nasıl marjinal maliyetle marjinal hasılatın eşitlendiği noktada kârlarını maksimize ettiklerini göstermiş olan Fransız matematikçidir. Daha sonraları Cournot’nun çalışması Alfred Marshall tarafından geliştirilmiş ve standart fiyat teorisine dahil edilmiştir.

Üçüncüsü, iktisattaki dairesel döngü diyagramı olan, esrarengiz Tableau’suyla ünlü François Quesnay (1694-1774)’dir. Samuelson’a göre Schumpeter’in üçüncü tercihi daha da tuhaf, “fazla zorlama” bir tercihti.

Ya Schumpeter’in Fransız olmayan favori iktisatçısı kimdi? Samuelson önce bunun Adam Smith olduğunu düşünmüştü, ancak sonradan fark etti ki sözkonusu kişi Alfred Marshall’dı. Schumpeter anlaşılır bir şekilde Avus-turya okulunun yaramaz çocuğu olarak anılmaktadır. Ne söyleyeceğini veya neye inandığını hiçbir zaman tahmin edemezdiniz.

KEYNES’İN FAVORİ FRANSIZLARI

John Maynard Keynes’in de beklenmedik tercihleri vardı. 1939 başında yazılmış olan Genel Teori’nin Fransızca baskısında, aşağıdaki Fransız yazarı bakın nasıl değerlendiriyor: “Adam Smith’in gerçek Fransız dengi, iktisatçılarınızın en büyüğü, derinlik, berrak zihin ve sağduyu (ki bunlar bir

Page 18: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dine Saygısız Malthus Yeni Zenginlik Modeline Meydan Okuyor

73

3

DİNE SAYGISIZ MALTHUS YENİ ZENGİNLİK MODELİNE

MEYDAN OKUYOR *

İnsanoğlu prangalarından kurtuldu, kader imparatorluğundan azat oldu … hakikat, erdem ve mutluluk yolunda sağlam ve

emin adımlarla ilerliyor!

Marquis de Condorcet (Kramnick 1995: 38)

Nüfusun muazzam gücü sefalet ya da ahlâksızlık üretmeden kontrol edilemez.

Robert Malthus (1985 [1798]: 79)

1776’da Adam Smith’in Milletlerin Zenginliği’nin yayımlanması Avrupa’da yeni bir iyimserlik çağına rastladı. Sosyal reformcular “hayat, hürriyet ve mutluluğu arama” vaat eden Amerikan Devrimi ile “özgürlük, eşitlik, kardeşlik” vaat eden Fransız Devrimi’nin ardından umut doluydular. William Wordsworth Fransız Devrimi’nin erken idealizmini Başlangıç (The Prelude)’ta (1986 [1850] Kitap 11, satır 108-109) şöyle dile getiriyordu:

O şafakta sağ olmak bir büyük mutluluk, Hele genç olmak Cennet’in ta kendisi!

* Bu bölüm için seçilen müzik: Edward Grieg, Peer Gynt’ten “In the Hall of the Mountain King”

Page 19: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 3

74

Sir Thomas More Ütopya (Utopia)’yı yazdığından beri filozoflar savaşların, suçların ve fakirliğin olmadığı bir evrensel mutluluk dünyası düşleyip durdular. Adam Smith ve Fransız meslektaşları Montesquieu, Say, Bastiat ile Tocqueville’in dehası, barışçı, âdil ve evrensel bir bolluk getirecek bir iktisadî “doğal özgürlük” sistemi geliştirmiş olmalarıdır.

Sözkonusu model şimdi ironik biçimde Adam Smith’in iki çömezinden, Thomas Robert Malthus ve David Ricardo’dan gelen gayet çetin bir meydan okumayla karşı karşıyadır. Özellikle Malthus bugün bile hâlâ bizi meşgul eden bir sorunu gündeme getirmiştir: Aşırı kalabalık bir gezegen ve aşırı kullanılmış kaynaklar, Adam Smith’in demokratik bolluk vizyonunu sekteye uğratır mı?

CONDORCET VE GODWIN’İN ÜTOPYACI VİZYONU

Malthus’un nüfus kuramı onsekizinci yüzyıl sonlarının iki popüler Aydınlanmacı düşünürünün görüşlerine bir tepki olarak gelişti: seçkin Fransız düşünür Marquis de Condorcet (1743-94) ve radikal İngiliz papaz William Godwin (1756-1836).

Onsekizinci yüzyıl Aydınlanmasına, bilimi batıl inanca, aklı imana, toleransı fanatizme, bireyciliği kollektivizme, materyalizmi dünyevî zevklerden uzak sade bir hayata tercih eden bir grup bilim adamı, düşünür ve yazar öncülük etmiştir. Bu Aydınlanmacılar —Locke, Voltaire, Montesquieu, Jefferson, Paine, Franklin— ekonomik ilerleme ve eşitlikçilik lehine derin bir inanç besliyorlardı. Pek çoğu nüfus artışının, yararlı bir şey olup, siyasal ve ekonomik sağlamlık ve yeniliğin kaynağı olduğunda hemfikirdiler.

Aydınlanma çağının optimistlerinden biri de Marquis de Condorcet olarak bilinen Marie-Jean-Antoine-Nicholas de Caritate (1743-94) idi. Condorcet bir matematikçiydi, serbestlik yanlısıydı ve inanılmaz bir kehanet yeteneğine sahipti. Gelecek 200 yıla derin bir bakışla Condorcet, sanayi ve tarımda verimlilik artış-ları, konut ve gıdada iyileşme, dünya nüfusunda ve beklenen yaşama sürelerinde muazzam bir yükselme, tıp teknolojisinde hızlı bir ilerleme ile hastalıklar ve ra-hatsızlıklarda bir düşme öngörüyordu (Kramnick 1995: 26-38). “İnsan Zihni-nin Gelecekteki İlerlemesi” başlıklı son çalışmasını ölüm cezalısı olarak saklan-dığı yerde yazdı. Fransız Devrimini desteklemişti, ancak XVI. Louis’nin idamına karşı çıktığı için aşırılık yanlısı Jakobenlerle ters düşmüştü. Kitabını tamamlama-sından birkaç hafta sonra tutuklandı ve öldü.

Daha genç olan William Godwin de aynı derecede iyimser ama oldukça ek-santrik biriydi. İngiliz papaz Fransız Devriminin ilham verdiği idealist bir anarko-komüniteryendi. Hobbsgil “iğrenç, vahşî ve kısa” hayat görüşüne karşı çıkarak harika bir yeni bolluk dünyası öngörme konusunda Adam Smith’in ya-nında yer aldı. Fakat Godwin, Smith’ten fersah fersah ilerde bir toplumsal mü-hendisti. Hukuk ve özel mülkiyet ilga edilse suçun ortadan kalkacağına, insan ilişkilerinin son derece uyumlu hâle geleceğine ve hatta insanın ölümsüzleşece-ğine kuvvetle inanıyordu. Godwin bu süper iyimserliği sağlık, uzun ömürlülük,

Page 20: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dine Saygısız Malthus Yeni Zenginlik Modeline Meydan Okuyor

75

adalet ve insanlığın iyiliğinin karakterize ettiği yeni bir devirden bahseden Siyasî Adalet (Political Justice) adlı çalışmasında seslendirdi. “Ne hastalık, ıstırap, melan-koli olacak ne de içerleme” diye kehanette bulunuyordu. Devlete de gerek kalma-yacaktı, çünkü “her insan anlatılmaz bir şevkle herkesin iyiliği için çalışacak” (Downs 1983: 244). Anarşist Godwin, feminist Mary Wollstonecradt’la evlenmiş olmasına rağmen, “kötü, tiksindirici, bencil ve monopollerin en âdisi” dediği evli-liğe de karşıydı (Kramnick 1995: 478-79). Daha da ileri giderek “insan bünyesi-nin en göze çarpan zayıflıklarından biri olan” uykunun ortadan kalkabileceği, güçlü cinsel tutkuların bastırılacak, hatta ortadan kaldırılacak olması nedeniyle, fazla nüfus sorununun da olmayacağı bir zaman bile öngörüyordu.

Voltaire, kahramanı Dr. Pangloss’un iyi veya kötü tüm olayları gözü kapalı biçimde hayatın zorunlu ve yararlı birer parçası olarak kabul ettiği Candide adlı romanında bu naif ütopya ruhunu hicvetmiştir. Dr. Pangloss’un da tekrar tekrar söylediği gibi “bütün mümkün dünyaların bu en iyisinde, her şey en iyi”dir (Voltaire 1947: 20). Godwin’in kızı ve meşhur şair Percy Shelly’nin karısı Marry Shelly bile romanı Frankenstein’da daha kasvetli bir insan doğası görüşü benimse-miştir. Nitekim Fransız Devriminin yıkıcı aşırılıklarının ardından Edmund Burke (1963: 591) Wordsworth’un iyimserliğini şununla değiştirmiştir:

… tedirgin edici fırtınalar,

Özel hayatı bir kenara atan, hayatı tatsız bırakan.

MALTHUS İYİMSERLERE MEYDAN OKUYOR

Fakat, bu yeni felsefe çağına en büyük meydan okuma saygısız bir genç papaz-dan, Robert Thomas Malthus (1766-1834)’tan geldi. 1798’de, otuziki yaşınday-ken, Malthus isimsiz bir çalışma olan Nüfus Üzerine Deneme (Essay on Population)’yi yayımladı. Sözkonusu deneme, özü itibariyle yeryüzündeki kay-nakların sürekli artan bir nüfusun talepleriyle başa çıkamayacağını ileri sürü-yordu. Bu düşündürücü iddia, iktisat ve siyasetin manzarasını değiştirmiş ve kısa sürede Smith, Condorcet, Godwin ve diğer Aydınlanma taraftarlarının pozitif bakış açılarını yarıda kesmiştir. Malthus, en iyi arkadaşı olan iktisatçı David Ricardo ile birlikte, sınırlı kaynaklar üzerindeki baskının insanların ezici bir ço-ğunluğunu geçimlik sınırında tutacağını ileri sürüyordu. Dolayısıyla Malthus ve Ricardo, Smith’in laissez-faire politikalarının sıkı takipçileri olmakla birlikte, iyimser Smithgil iktisadın gidişatını tersine çeviriyorlardı.

MALTHUS’UN KAYDA DEĞER ETKİSİ

Malthus günümüz düşüncesi üzerinde kuvvetli bir etki bırakmıştır: 1) Demografi ve nüfus araştırmalarının babası olarak kabul edilir. (Esasen,

İngiltere ilk nüfus sayımını 1801’de yapmıştır, ki bu Malthus’un etkisinin bir göstergesidir.)

Page 21: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Hünerli Ricardo İktisadı Tehlikeli Bir Yola Sürüklüyor

99

4

HÜNERLİ RICARDO İKTİSADI TEHLİKELİ BİR YOLA

SÜRÜKLÜYOR*

David Ricardo, mükemmel bir iktisatçılar iktisatçısıdır. Paul A. Samuelson (1962: 8)

Bu yetenekli, fakat yanlış zihniyetli adam, David Ricardo, iktisat bilimi arabasını yanlış bir şeride çekti. O şerit üzerinde bu araba,

en az onun kadar yetenekli, ama yanlış zihniyetli hayranı, John Stuart Mill tarafından daha da karışık yollara sevk edildi.

William Stanley Jevons (1965: ii)

Ünlü İngiliz iktisatçı David Ricardo (1772-1823) hakkında pek çok şey bilinmektedir: Gelmiş geçmiş en zengin iktisatçıdır. Malthus’un en yakın dostu-dur. Serbest ticaret, sağlam para, karşılaştırmalı üstünlük yasası ve klâsik iktisa-dın öteki sağlam prensiplerinin savunucusudur. Onun laissez-faire politikaları Adam Smith’inkilerle tam bir uyum içindedir.

ÖNCE OLUMLU ETKİLERİ…

Ricardo tarihe damgasını vurmuştur ve bu, önemli bir damgadır. Sağlam para konusundaki ikna edici savunması sonunda İngiliz parlâmentosunun, katı bir

* Bu bölüm için seçilen müzik: Johann Sebastian Bach, “Toccata and Fugue in D Minor”, BWV 565

Page 22: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 4

100

anti-enflâsyonist parasal standart tesis etmiş olan 1844 Peel Yasasını kabul etme-sini sağlamış; ticaret sınırlamalarına karşı giriştiği devasa ve ikna edici saldırı da, şüphesiz, İngiltere’nin tarımsal ürünler üzerinde yüksek tarife duvarı ören, kötülüğüyle ün salmış Tahıl Yasalarının 1846’da iptal edilmesinde etkili olmuş-tur.

Bu iki tarihî politika değişikliğinden sonra Britanya hızla “dünyanın atölyesi” hâline geliyor; gıda ürünlerinin çoğunu ithal edip, karşılığında giyim ve imalat ürünleri ihraç ediyor ve böylece Sanayi Devrimini harekete geçiriyordu. Dolayı-sıyla, öyle görünüyor ki, politikaları Adam Smith’in prensipleriyle ve piyasanın öncülük ettiği refah ile uyum içindeki Ricardo hakkında konuşacağımız çok şey var.

Dahası Ricardo pek çokları tarafından, matematiksel kesinlik taşıyan sağlam bir bilim hüviyetindeki iktisadın kurucusu olarak kabul edilmektedir. Finansal iktisatçı olan Ricardo, yalnızca birkaç değişkenden oluşan, ama bir seri mâ-nipülasyondan sonra güçlü sonuçlar elde edilmesini sağlayan, basit analitik mo-del geliştirmeye dayalı soyut düşünme konusunda müthiş yetenekli birisiydi. Sözkonusu model kurma yaklaşımı yirminci yüzyılda aralarında John Maynard Keynes, Paul Samuelson ve Milton Friedman’ın da bulunduğu birçok ünlü ikti-satçı tarafından benimsenmiş ve ekonometrinin popülârite kazanmasına yol açmıştır.

Resim 4.1 David Ricardo (1772-1823)

“Kelimenin tam anlamıyla, iktisat tekniğini icat eden adam.” Hulton-Getty Arşivlerinin izniyle basılmıştır.

… VE DE OLUMSUZLAR

Bununla birlikte, David Ricardo’nun karanlık bir tarafı da vardı. Analitik modellemesi iki yanı keskin bir kılıçtı. Bize “paranın miktar teorisi” ile “karşılaştır-

Page 23: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Hünerli Ricardo İktisadı Tehlikeli Bir Yola Sürüklüyor

101

malı üstünlük yasası”nı kazandırmış, ama aynı zamanda, “emek değer kuramı”nı da, “geçimlik ücretlerin tunç kanunu”nu da, iktisatçıların “Ricardocu kötü alışkan-lık” dedikleri (kişinin arzu ettiği sonuçları “kanıtlamak” için ya soyut model kur-mayı aşırı kullanması, ya da yanlış ve yanıltıcı varsayımlar kullanması olarak tanım-lanan) şeyi de armağan etmiştir. (Onun emek değer kuramı bunun bir örneğidir.) Karl Marx ve sosyalistlerin kaptıkları en kötü fikirlerin bir kısmı, doğrudan doğruya Ricardo’nun Prensipler (1951)’inden yaptıkları okumalardan gelmektedir. Marx, Ricardo’yu entellektüel ustası olarak selâmlamaktadır. Ricardo’nun resmî biyografi-cisi Piero Sraffa’nın etkisi altında bir “neo-Ricardocu” sosyalistler okulu gelişmiştir.

Özü itibariyle Ricardo, Smith’e bütün sevgisi bir yana, iktisadı, politika önerilerinden apayrı, çok farklı bir yola çekmiştir. Adam Smith’in armonik “bü-yüme” modelinden epey uzak, işçiler, toprak sahipleri ve sermayedarların ekono-minin kaymağı üzerinde kavgaya tutuştukları husumetçi bir “bölüşüm” mode-line doğru yeni bir iktisadî düşünme biçimi yaratmıştır. Marx ve sosyalistler Ricardo’nun husumete dayalı sistemini sonuna kadar sömürmüşlerdir. Smith’in modeli, ‘ekonomiyi nasıl büyütebiliriz’ üzerinde odaklaşırken; Ricardo’nun mo-deli, ekonominin ‘çeşitli gruplar ya da sınıflar arasında nasıl bölüşüldüğüne’ vurgu yapmaktadır. Ricardo Smith’teki menfaatlerin “doğal uyumu” yerine sınıf çatışmasının altını çizmektedir.

RICARDOCU KÖTÜ ALIŞKANLIK

Nihayet bir de “Ricardocu kötü alışkanlık” konusu var. İktisatçılar özellikle bu yönde saldırılara maruz kalırlar. Mill, Walras, Pareto, Fisher, Samuelson, Mises, evet hatta Keynes bile bundan mustariptir. Bugünkü lisans üstü öğrencileri buna “sapıkçasına” âşıktırlar (Colander ve Brenner 1992: 2).

Nedir bu? Paul Samuelson buna “soyut metodoloji” diyor (Samuelson 1962: 8). Ronald Coase ise aynı şeyi “karatahta iktisadı” olarak adlandırır (Coase 1992: 714). Basitçe söylersek, bu, teori ile tarihin kronik boşanmasıdır. İktisadı geçmiş, bugün veya gelecekten soymaktır. Tarihe, sosyolojiye, felsefeye, ya da kurumsal çerçeveye referans vermeyen saf tümdengelimsel muhakeme ve yüksek matematik-sel formüllerdir. Gerçekçi olmayan, hatta yanlış varsayımlar kullanarak model kurma ve soyut düşünmedir. Samuelson’ın İktisadî Analizin Temelleri (Foundations of Economic Analysis, 1947) ya da neo-Ricardocu Piero Sraffa’nın Malların Mallarla Üretimi (Production of Commodities by Means of Commodities, 1960)’ne bir göz atın. Samuelson’ın kitabı pratik olarak diferansiyel denklemler ve realite-den hayli uzak varsayımlardan başka bir şey değildir. Sraffa’nın çalışmasında ger-çek dünyaya gönderme yapan neredeyse tek bir cümle bile yoktur (sayfa 118’deki Sraffa ile ilgili kutuya bakınız). Her ikisi de katı bir şe-kilde Ricardo geleneğini izlemektedir.

Page 24: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Çevreyi Mill’leyelim

127

5

ÇEVREYİ MILL’LEYELİM*: JOHN STUART MILL VE SOSYALİSTLER

ÜTOPYA PEŞİNDE**

Kişisel olarak kanaatim şudur ki, entellektüelleri sosyalizme yönelten kişi, klâsik liberalizmin büyük kahramanı olarak kabul

edilen bir adamdı, John Stuart Mill.

Friedrich Hayek (Boaz 1997:50)

Yıl 1848’di, kıta Avrupasında bir isyan ve kitlesel protesto dönemi. Karl Marx ve Friedrich Engels’in, devrimci kitapçıkları Komünist Manifesto (The Communist Manisfesto)’yu yazdıkları yıldı. Gerçekten Avrupa’da —sadece komünizm değil, daha bir dizi izm’lerin oluşturduğu— bir hayalet dolaşıyordu. Fourierizm, Owenizm, Saint-Simonizm ve transandantalizm. Hepsi de yeni ifadesiyle “sos-yalizm” adı altında toplanabilirdi. Ütopyacı Sosyalizm vardı, Devrimci Sosya-lizm vardı ve de Nasyonal Sosyalizm vardı. Hepsi de kırsal bir ekonomiden sa-nayileşmiş bir dünyaya doğru gelişen hızlı dönüşüme bir tepkinin eseri olarak doğmuşlardı.

* Orijinali: “Milling Around.” Orijinal anlamını verebilmek için Mill’den sonra apostrof işareti kul-lanılmıştır. (Ed.) ** Bu bölüm için seçilen müzik: Camille Saint-Saëns, “Dans Macabre”.

Page 25: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 5

128

Onsekizinci yüzyılın ilk yarısı —Sanayi Devrimi, Napolyon Savaşları ve Av-rupa’nın her yanında demokratik ayaklanmaların görüldüğü— sancılı bir dö-nemdi. Adam Smith’in büyüme modeli dümdüz ilerleyen bir çizgi değil, bir dizi keskin dönüşler ve düzeltmelerden geçen bir çizgiydi. Malthus ve Ricardo’nun cesaret kırıcı çalışmaları sayesinde, Smith’in idealist modelinin zaten altı oyul-muştu. 1776’yı andırır bir kritik zaman dilimi olan 1848’de kitle ayaklanmaları da üst üste geldi. 1848 yılında Fransa, Almanya, Avusturya ve İtalya’da halk ayaklanmaları ortaya çıktı.

1848 YILININ ÖNEMİ

1848 yılı, John Stuart Mill ve onun dünyadaki etkisi için de önemli bir yıldı: 1890’da, Alfred Marshall’ın ders kitabı onun yerine geçinceye kadar, otuz iki baskı yaparak yarım yüzyıl Batı dünyasını egemenliği altına alacak olan Milll’in Politik İktisadın İlkeleri (Principles of Political Economy) adlı ders kitabı yayınlandı.

Üretim yasalarının objektif olarak belirlendiğini, ancak bölüşüm yasalarının değişken olduğunu ilân eden eser, işte bu ders kitabıydı. “Zenginliğin Bölüşümü tamamen insanlara kalmış bir meseledir. Serveti insanlar, kim hoşlarına giderse onlara ve istedikleri şartlarla teslim edebilirler” (Mill 1884: 155). “Şayet getire-ceği şanslarla birlikte komünizm ile, tüm sıkıntıları ve adaletsizlikleriyle toplu-mun bugünkü durumu arasında bir tercih yapılacaksa; küçük ya da büyük tüm zorluklarıyla komünizm, terazinin kefesinde toz gibi [hafif] kalır” diye de ekli-yordu (1884:159). Kitap ayrıca özel mülkiyetin doğruluğunu da sorguluyordu.

Mill’in ders kitabı baştan başa Ricardocuydu, büyüme üzerinde değil, gelir eşitsizliği üzerinde odaklaşıyordu.

KEŞMEKEŞ MILL BÜYÜK BİR FIRSATI KAÇIRIYOR

John Stuart Mill (1806-73) yaşadığı dönemin âdeta bir yansımasıydı —bir keşmekeş ortamında kaybolmuş biri. Birçok bakımdan Mill, trajik bir Yunan kahramanının ta kendisiydi, kariyerini şaşırtıcı bir talihsizlikle noktalamış, cesur bir öncü. Büyük bir beyindi, bir klâsik liberal, klâsik iktisat okulunun belli başlı son temsilcisi. Ricardo gibi Mill de kişisel özgürlük yanlısıydı. Klâsik makro iktisadın temeli olan Say’ın piyasalar yasasını hararetle savunuyor, karşılığı olma-yan paraya karşı çıkıyordu. Zorla dayatılan maneviyata, hoşgörüsüzlüğe ve bir devlet dinine itirazı vardı. Kadınların oy hakkını savunuyordu ve köleliğin kaldı-rılması taraftarıydı.

Yine de tutarsızlıkları ve çelişkileriyle meşhurdu. Serbest girişimi savunu-yor, ama bir sosyalist olduğunda ısrar ediyordu. Kariyeri boyunca sosyalizmle flört etmiş, Victoria kültüründe kökten bir değişimi savunmuş, aşırı nüfusa karşı çıkmış, nihayet üretimi bölüşümden tamamen ayıran Ricardocu bölüşüm kura-

Page 26: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Çevreyi Mill’leyelim

129

mını desteklemiştir. Benthamcı faydacılığa olan tutkusu, onu ekonomiye devle-tin sık sık müdahale etmesi olgusuna karşı gözleri bağlı hâle getirmişti. Mirasın ağır biçimde vergilendirilmesinde, arazinin kamulaştırılmasında bir yanlış gör-medi ve özel mülkiyetin adaletli bir şey olup olmadığını sorguladı. Bu son tu-tumu Hayek’in, Mill’in sosyalizm davasını yüreklendirmede çok etkili olduğuna ilişkin tespiti yapmasına neden oluyordu.

MILL SEVGİSİZ BİR EVDE BÜYÜYOR

Mill’in ev hayatı büyük ölçüde meslek hayatını da etkilemiştir. 1806’da Londra yakınlarında dünyaya gelmiş olan Mill, parlak ama otoriter bir babanın, James Mill (1773-1836)’in sıkı baskıları altında büyüdü. Baba Mill, David Ricardo ve Jeremy Bentham’ın yakın bir arkadaşı ve radikal bir faydacıydı, enerjik fakat duygusuz, kendi çıkarını düşünen biriydi.

Fotoğraf 5.1 John Stuart Mill (1806-1873)

“Soğuk ve kansız bir adam, aşırı entellektüel, çok az cinsel, eşinin aşırı etkisi altında, ahlâken kendini üstün gören ve mizahtan yoksun.”

Hulton-Getty Arşivlerinin izniyle basılmıştır.

Babasından bahsederken John, “bir tür delilik derecesinde, tutku ya da duyguları son derece küçümseyen bir adamdı” demektedir. Daha önceki bir otobiyografi taslağında da “Dolayısıyla ben sevginin olmadığı ve korkuların hâ-kim olduğu bir ortamda büyüdüm” diyordu (Mill 1961: 184). Mill’in annesinin eğitimi yoktu ve güçlü fikirlere sahip değildi. Babasının soğukluğu ve sinirlili-ğinden annesini sorumlu tutuyordu. Annesini küçümser, onu sevmezdi, nitekim otobiyografisinde ondan hiç söz etmemektedir.

Page 27: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Marx Çılgınlığı İkitsat Bilimini Karanlık Bir Çağa Hapsediyor

147

6

MARX ÇILGINLIĞI İKTİSAT BİLİMİNİ

KARANLIK BİR ÇAĞA HAPSEDİYOR*

Jenny! Ruhlarımızı birbirine kaynak yaparak bir birleştirebilsek, işte o zaman mağrur bir şekilde eldivenimi dünyanın yüzüne

fırlatırım, işte o zaman bir yaratıcının üstüne basa basa yürürüm!

Karl Marx, nişanlısına (Wilson 1940: 116)

Karl [Marx] modern dünyayı dönüştürecek şeytanî bir eğilime sahipti.

Saul K. Padover (1978: 1)

Şayet, Adam Smith’in eseri modern iktisadın Genesis’i** ise, Karl Marx’ınki de Exodus’udur.*** İskoçyalı filozof bir doğal özgürlük sisteminin büyük yapımcı-sıysa, Alman devrimci de onun büyük yıkımcısıdır. 1

* Bu bölüm için seçilen müzik: Gustav Holst, The Planets’ten “Mars, the Bringer of War.” ** Genesis: Başlangıç (Ed.). *** Exodus: Çıkış (Ed). 1 Bu giriş cümlesini yazdıktan sonra Marksist John E. Roemer’in de hemen hemen aynı şeyi söyle-diğini keşfettim. Ona göre, Smith ile Marx arasındaki “temel fark” şudur: “Smith kişinin kendi men-faati peşinde koşmasının herkesin yararına bir sonuç ortaya çıkaracağını iddia ederken, Marx kişisel menfaat peşinde koşmanın anarşiye, krize ve hatta bizzat özel mülkiyete dayalı sistemin çözülmesine yol açacağını ileri sürer... Smith bireye rehberlik eden görünmez el’den sözetmektedir, kendi menfaati peşinde koşan bireyler, öyle bir sonucun ortaya çıkması gibi bir endişe taşımamalarına rağmen, sosyal

Page 28: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 6

148

Marx adına işlenen bütün dehşetler bir yana, Alman düşünür bir yüzyıldan fazla piyasa kapitalizminin ikinci plâna ittiği işçiler ve entellektüellere ilham ver-miştir. Malthus ve Ricardo ayrılık tohumları ekmiş olabilir, fakat kapitalizmin bütünlüğünü sağlayan bağları koparıp, Adam Smith’in doğal özgürlük sis-teminin temellerini paramparça eden kişi Karl Marx (1818-83)’tır. [Onun etki-siyle] ticarî sistem artık “masum” (Montesquieu), “karşılıklı yarar sağlayıcı” (Smith) ya da “tabiî uyumlu” (Say ve Bastiat) olarak görülmüyordu. Artık, Marx’ın egemenliğinde sözkonusu sistem yabancı, sömürücü ve kendi kendisinin yıkıcısı olarak resmediliyordu.

Onun dünyadaki silinmez izi, şayet dengesizliğin değilse, parlak bir zekânın kanıtıdır. Marx’ın bir dâhi olduğu tartışma götürmez —Yunan felsefesi konu-sunda esaslı bir doktora tezi yaptı; Fransızca, Almanca ve İngilizce’yi akıcı şe-kilde konuşabilirdi; bilim, edebiyat, sanat ve felsefe konularında gayet aklı ba-şında şeyler konuşabilirdi ve güçlü bir yeni ekonomik düşünme modeli yaratmış klâsik bir kitap yazdı. Çek defterinin bakiyesini tutturamamasını veya hiçbir işte dikiş tutturamamış olmasını haydi neyse bir kenara bırakalım. Marksist olmayan bir biyograf onun için “dehşetli, bilgili, olağanüstü yetenekli bir adam” demek-tedir (Padover 1978: xvi). Martin Bronfenbrenner ise onu “tüm zamanların en büyük sosyal bilimcisi” olmaya lâyık görür2 (1967: 624).

Fotoğraf 6.1: Baş Editör Karl Marx (1818-83)

“Hızla dalıveren, haşin ve vahşî.” Hulton-Getty Arşivlerinin izniyle basılmıştır.

olarak optimal eylemler gerçekleştirirler; Marksizm’de bunun karşılığı ise, rekabetin demir yumruğu, işçilerin yoksullaştırılması ve onların, gerçekleşebilir başka (yani, toplumsal veya kamusal mülkiyete dayalı) bir sistemde olabileceklerinden daha kötü duruma düşmeleridir (Roemer 1998: 2-3). 2 Kişisel olarak, bu şerefi Alman sosyolog Max Weber’in hak ettiğini düşünüyorum. Bkz. 10. Bölüm.

Page 29: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Tuna’nın Sürprizleri

187

7

TUNA’NIN SÜRPRİZLERİ: MENGER VE AVUSTURYALILAR AKINTIYI

TERSİNE ÇEVİRİYORLAR*

Ricardo’nun İlkeler’inden bu yana hiçbir kitap, iktisadın gelişmesi üzerinde Menger’in Grundsätze’ı kadar büyük bir

etkiye sahip olmadı.

Knut Wicksell (1958: 191)

Menger, Ricardocu teoriyi mağlûp eden adamdır... Menger’in değer, fiyat ve bölüşüm teorisi şimdiye kadar sahip

olduklarımızın en iyisidir.

Joseph Schumpeter (1951: 86)

Karl Marx bir şeyde haklıydı: Sanayi devriminin devasa güçleri Batı dünyasını tarihte hiç görülmemiş yeni bir refah dönemine sıçratmıştı. “İlk sanayileşen ülke”nin merkezi olan Londra’da yaşayan Alman filozof, endüstriyel kapitaliz-min muazzam gücünün ondokuzuncu yüzyılda Britanya’dan Almanya’ya, ora-dan ABD’ye yayılabileceğini ister istemez fark etmişti. Bununla birlikte, Marx önemli bir olayı gözden kaçırıyordu: Bütün ekonomik sınıfların —kapitalistler,

* Bu bölüm için seçilen müzik: Johann Straus, Jr., “The Emperor’s Waltz”

Liberte Yayın Grubu
Daktilo Metni
187
Page 30: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 7

188

toprak sahipleri ve işçiler— maddî koşullarında iyileşme meydana gelmişti. Orta-lama reel ücretin yılda sadece yüzde 1 oranında arttığı tahmin ediliyordu, ancak, Marx’ın yaşadığı dönemde bu önemli bir kazançtı. İktisat tarihçisi Rondo Cameron, “Britanyalıların kişi başına reel gelirlerinde 1850 ile 1914 arasında kabaca 2.5 katlık bir artış olduğu, gelir dağılımının az da olsa daha eşit hâle gel-diği, korkunç yoksulluk yaşayan nüfus oranının düştüğü ve Britanyalıların 1914’te Avrupa’daki en yüksek yaşama standardına sahip olduğu”, sonucuna varmaktadır (Cameron 1997: 228).

ABD ondokuzuncu yüzyılda daha da hızlı bir ekonomik büyüme yaşamış-tır. Cameron’a göre, 1776 ile İç Savaş arasında kişi başına ortalama gelir, nüfus yaklaşık on kat arttığı hâlde, en az ikiye katlanmıştır. 1870’lere gelindiğinde, ABD yeryüzündeki en zengin ülke olmuştu (Cameron 1997: 228).

1883’te Marx öldüğü zaman, Malthus-Ricardo-Marx’ın “geçimlik ücret” tezinin tümüyle yanlış olduğunu gösteren çok sayıda kanıt vardı. Adam Smith’in iyimser evrensel refah sistemi tekrar itibar kazanıyordu.

İKTİSAT BÜYÜK BİR ENGELLE KARŞI KARŞIYA

Ne var ki, endüstriyel ekonomi gelişme kaydederken, iktisat teorisi bir çıkmaza girmişti. Adam Smith ekonomik özgürlüğün ve sınırlı devletin bolluk ve yaygın bir refah sağlayacağını fark etmişti; ancak Smith, tüketicilerin ve üreticilerin daha yüksek bir hayat standardı sağlamak için fiyat sistemi yoluyla nasıl çalıştıklarını açıklayan, (işbölümü dışında) sağlam bir teorik çerçeveye sahip de-ğildi. Ricardo, Mill ve klâsik okul tüketim mallarının, ticarî malların ve emeğin fiyatı için bir üretim-maliyeti esası geliştirdiler. Fakat böyle yapmakla Marksist iktisadın tutsağı hâline geldiler. [Buna göre] eğer kârlar ve rantlar artıyorsa, an-cak işçi ücretleri pahasına artıyordu. Sınıf çatışması kaçınılmaz biçimde ortaya çıkınca, Smithgil evrensel refah dünyası ve çıkarların ahengi parçalanmış oldu. Klâsik iktisatçılar “üretim” ve “bölüşüm” sorunlarını talihsiz bir şekilde ayrı tut-muşlardı; bu da, daha önce işaret ettiğimiz gibi, yeniden bölüşüm, millîleştirme ve devlet eliyle merkezî plânlama gibi sosyalist ideallere cephane sağlamış olu-yordu.

İktisat bir bilim olarak İngiltere’de durgunluğa girmişti. John Stuart Mill İlkeler’inde mağrur bir şekilde “Değer kanunlarında bugünkü veya gelecekteki herhangi bir yazar için çözülecek herhangi bir şeyin kalmamış olması mutluluk vericidir, bu konudaki teori tamamlanmıştır” diye ilân ediyordu (Black vd. 1973: 181). Klâsik iktisat Fransa’da gözden düşmüştü. Meslek öyle düşük bir noktaya ulaşmıştı ki, Marx’ın anavatanı Almanya’daki profesörler, ekonomik te-ori diye bir şeyin var olduğu düşüncesini reddediyorlardı. “Tarihçi Okulun şid-detli saldırıları altında” diye yazan Friedrich Hayek’e göre, “sadece klâsik

Page 31: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Tuna’nın Sürprizleri

189

doktrinler bütünüyle terk edilmiyor, aynı zamanda teorik analize yönelik her-hangi bir teşebbüse de derin bir güvensizlikle bakılıyordu” (1976: 13).

Eğer kapitalizm hayatta kalmak ve başarılı olmak zorundaysa, iktisat teori-sinde çığır açacak yeni bir epistemolojiye gerek vardı. İktisat yeni bir güdüye, bütün sınıfların —toprak sahipleri, kapitalistler ve işçiler— nasıl kazançlı çıka-cağı ve bütün tüketicilerin nasıl yararlanacağını açıklayan genel bir teoriye, fena hâlde ihtiyaç duyuyordu. Fakat bu nereden gelecekti?

ÜÇ İKTİSATÇI NEREDEYSE EŞ-ZAMANLI OLARAK OLAĞANÜSTÜ BİR KEŞİFTE BULUNUYORLAR

İktisadın tarihinde belirli yılların nasıl dikkat çektiğine, bir dizi olayın hepsinin na-sıl aynı zamanda meydana geldiğine işaret etmiştik (Bağımsızlık Bildirgesi’nin ilânı ile Milletlerin Zenginliği’nin yayımının gerçekleştiği 1776 yılı; Avrupa’daki dev-rimlerin ve Komünist Manifesto’nun ilân edildiği 1848 yılı gibi). 1870’lerin başı —özellikle 1871— benzer bir zaman olup, üç iktisatçının birbirinden bağımsız ola-rak marjinal fayda ilkesini keşfettiği ve “neoklâsik” marjinalist devrimi başlattığı bir dönemi işaretlemektedir. Fiyatların ve maliyetlerin nihaî tüketici talebi ve tüketi-cilerin göreli marjinal faydaları tarafından belirlendiği düşüncesi, modern iktisadın evriminde eksik olan son kayda değer halkaydı. Bunun keşfedilmesi, Adam Smith’den John Stuart Mill’e kadar klâsik iktisatçıları hüsrana uğratmış olan “de-ğer paradoksu”nu çözdü. Bu, Marksist iktisadın da mahvolmasının nedeniydi.

Marjinal fayda devrimi, can çekişen bir bilimi yeniden ayağa kaldırmıştı. İktisatçı olmak için heyecan verici bir zamandı artık.

Bu iktisatçılar kimlerdi? Britanya’dan William Stanley Jevons (1835-82), Fransa’dan Léon Walras (1834-1910) ve Avusturya’dan Carl Menger (1840-1921). Gerçi, Hermann Gossen, Samuel Longfield, Antoine Cournot ve Jules Dupuit gibi birkaç selefin daha önce marjinal fayda ilkelerini kullandıkları doğ-rudur; ancak bu üçünün birlikte ortaya çıkışına kadar marjinal faydanın geniş çapta tanınması ve meslekte benimsenmesi sözkonusu değildi.1 Marjinal devrime şahit olmuş olan İsveçli iktisatçı Knut Wicksell bunu “beklenmedik bir sürpriz” olarak tarif etmiştir (1958: 186).

1 Auburn iktisatçıları Robert Ekelund, Jr. ve Robert Hébert, Fransız mühendis Jules Dupuit’nin (1842-1942) marjinal fayda teorisi dahil modern mikro iktisadın son selefi olduğunu ileri sürmek-tedirler. Bkz. Ekelund ve Hébert (2000). Bu yazarlar, Dupuit’nin katkılarının, esas itibariyle mühendislere yönelik yazdığı için, geniş ölçüde gözardı edildiğine işaret etmektedirler.

Page 32: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Askeri Mareşal Yapmak

215

8

ASKERİ MAREŞAL YAPMAK:* BİLİMSEL İKTİSAT RÜŞTÜNÜ

KAZANIYOR**

Marjinal devrimin başarısı, ondokuzuncu yüzyılın son çeyre-ğinde iktisadın profesyonelleşmesi ile çok yakından ilişkilidir.

Mark Blaug (Black vd. 1973: 14)

Sübjektif fayda ve marjinal analiz ilkelerinin keşfi, Marksistlere ve sosyalistlere karşı güçlü bir entelektüel donanım sağlamıştır. Ondokuzuncu yüzyılın son çey-reğinden sonra, politik iktisat disiplini, artık hiç eskisi gibi olmadı. Kendisine özgü analiz araçları, sistematik kanunlar ve nicel analizle hızla gelişen bir bilim oldu. İktisatçılar, bir zamanlar teolojinin, felsefenin ve hukukun nüfuz sahasında olan politik iktisadın, matematik ve fiziğin mantık ve kesinliğini taşıyan yeni bir bilim olabileceğini umdular. Carlyle’ın iğneleyici bir şekilde “kasvetli bilim” ola-rak adlandırdığı alanı bu yükten kurtarma ve daha formel bir objektif disiplin ile ikame etme zamanıydı.

* Orijinali “Marshalling the Troops” olan bu ifadeyle yazar, neoklâsik iktisadın öncülerinden Alfred Marshall ile askerî bir terim olan mareşallik arasındaki kelime benzerliğinden yola çıkarak bir alegorizm yapmaktadır. Askerin mareşal olması ifadesi, Marshall ile bilimsel iktisadın olgunlaşmasını ifade etmektedir. (Ed.) ** Bu bölüm için seçilen müzik: Peder I. Tchaikovsky, Symhony No. 6, Pathétique, third movement, “Alegro Molto Vivace”

Page 33: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 8

216

POLİTİK İKTİSATTAN, İKTİSADA

Bu devrimsel değişimin başlıca iktisatçısı, Cambridge’in ünlü profesörü Alfred Marshall (1842-1924)’dır. Marshall, bu dönüşümü yansıtacak fevkalâde bir şey yaptı. Kendi ders kitabının adını İktisadın İlkeleri (Principles of Economics) koyarak, disiplinin “politik iktisat” olan adını “iktisat” olarak değiştirmek sure-tiyle, iktisadın fizik, matematik veya diğer kesin bilgilere dayanan alanlar kadar biçimsel bir bilim olduğunun işaretini vermiştir (aşağıdaki kutuya bakınız). Bundan başka, ekonominin politikadan çok, doğa kanunu tarafından yönetildi-ğini teslim ediyordu. Marshall’ın 1890’da yayımlanmış iktisatta çığır açan kitabı, arz ve talep grafikleri, matematik formüller, talep “esnekliğinin” nicel ölçümleri ve fizikten, mühendislikten, biyolojiden ödünç alınan diğer terimler ortaya koy-muştur. Çok geçmeden fiziksel bilimlerden adapte edilen birçok terim —denge ve dengesizlik, statik ve dinamik, paranın dolaşım hızı, enflâsyon ve friksiyonel işsizlik— standart kullanım malzemesi hâline gelmiştir. Marshall son tahlilde “İktisatçının Kâbesi ekonomik dinamiklerden ziyade ekonomik biyolojide yatar” diye düşünüyordu (Marshall 1920: xx). Yaşamının ileriki yıllarında Marshall, iktisadî davranış konusunda hâlâ büyük ölçüde cahil olduğumuzu ima eder bi-çimde, ekonomiyi doğal bilimleştirme (scientize) girişiminden pişman olacaktır, ancak ok yaydan çıkmıştır bir kere (Schumpeter 1951: 109).1

Bu gelişmelere uygun olarak, Marshall’ın İlkeler’i sonraki kırk yılda mesleğe hâkim olmaya devam etti ve sekizinci baskısını yaptı.

NE! PLUTOLOJİ Mİ ÇALIŞIYORSUN? İktisat başlangıçta “politik iktisat” olarak adlandırılırdı, bu ideolojik bir dog-madan ötürü değildi; onu “aile ekonomisi”nden ayırdetmek içindi. Politik iktisat “toplumun” veya “devletin iktisadı” anlamına geliyordu.

Ondokuzuncu yüzyılın sonlarında, sıkıntılı bir isim olan “politik ikti-sat”ı, daha çağdaş ve bilimsel olarak daha doğru olan bir kavram ile değiştir-mek yönünde güçlü bir eğilim vardı. Yazarlar birçok seçenek önerdiler: “servetbilim” (plutoloji), “ergonomi” (ergonomy), “ticaretbilim, spekülâtif ticarî ve parasal faaliyetler bilimi”(chrematistics), “piyasa teorisi veya ticaretbilim” (catallactics) ve “optimalite” (ophelimity). Marshall ve diğer profesörler “iktisat”ı tercih ettiler. Niçin?

1 Paul Samuelson 1971 Nobel konuşmasında yakınmasını şöyle dile getiriyordu: "Fiziğin kavramları ile ekonominin kavramları arasında zoraki paralellikler kurmaya çalışan bir iktisatçı veya emekli bir mühendise sahip olmaktan daha acıklı bir şey yoktur" (1970: 8). Marshall hemen hemen aynı şeyi söylüyordu: “Fakat elbette, iktisat kesinlik ifade eden fiziksel bilimlerle karşılaştırılamaz; çünkü iktisat insan doğasının sürekli değişen ve pek açık olmayan güçleri ile uğraşır” (1920: 14). Ne var ki, sözkonusu benzetme bu gün bile hâlâ devam etmektedir.

Page 34: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Askeri Mareşal Yapmak

217

W. Stanley Jevons bunun nedenini şöyle özetlemiştir: “Ben, bizim Bili-mimizin eski iki-kelimeli sıkıntılı adını, mümkün olduğunca hızlı bir şekilde ıskartaya çıkarma düşüncesine katkıda bulunamıyorum... Fakat, İktisattan (Economics) daha iyi bir şeye niçin ihtiyaç duyalım? Bu terim, eski terimle daha yakın ilişkili ve daha aşina olmasının yanısıra, mükemmel bir şekilde Matematik (Mathematics), Etik (Ethics). Estetik (Aesthetics) ve diğer çeşitli bilim dallarının isimlerine de benzerlik göstermektedir. Ve bundan başka, Aristo’dan bu yana kullanılagelme avantajına da sahiptir... Bu nedenle, İktisad’ın bir bilimin kabul edilmiş ismi olacağı ümit edilir. Bu bilimi, Fran-sız İktisatçıları yaklaşık yüzyıl önce ekonomi bilimi (la science economique) olarak biliyordu (Jevons 1965 [1871]: xiv-xv).

Öyleyse, Jevons kendi kitabına hangi ismi verdi? Politik İktisat Teorisi! (The Theory of Political Economy). Gerçekten, kitabın ilk baskısı “politik iktisat” hâlen rağbetteyken, 1871 yılında yapıldı. Jevons yukarıdaki yorum-ları 1879’daki ikinci baskıda yazdı ve ekledi “metin içinde yeni ismi [iktisat] kullanılmakla birlikte, açıkçası kitabın kapak sayfasını değiştirmek arzulan-madı” (Jevons 1965: xv).

EKONOMİ BİLİMİ AYRI BİR DİSİPLİN HÂLİNE GELİYOR

Marshall’ın kitabını kuşatan dönem, ekonomi biliminde yeni esasların ortaya çık-tığı bir dönemdi. Resmî birlikler kuruldu —Amerikan Ekonomi Cemiyeti (American Economic Association) 1885’te, İngiliz Ekonomi Cemiyeti (British Economic Association) 1890’da (daha sonra 1902’de adı Kraliyet Ekonomi Cemiyeti ‘Royal Economic Society’ olarak değişti) kuruldu. Dergiler çıktı —Harvard’da 1887’de Quarterly Journal of Economics, Cambridge’de 1891’de Economic Journal ve Chicago’da 1892’de Journal of Political Economy (Fransa’da 1841’den beri Journal des Economistes yayımlanıyordu). 1894’te Macmillan üç ciltlik meşhur Palgrave’s Dictionary of Political Economy’yi yayımladı. Bu yayında, iktisatçı Henry Sidgwick, “iktisat” teriminin “politik iktisat” kavramı yerine “son zamanlarda, bir bilimin adı olarak giderek daha fazla tercih edilen bir alternatif” olduğuna işaret etmektedir (1926: 678). Yeni yüzyıl başladığında, büyük üni-versiteler, hukuk, matematik ve siyaset biliminden ayrı olarak iktisat bölümlerini kurmuş ve bu alanda dereceler vermeye başlamışlardı. Bu, Marshall’ın en çok ar-zuladığı hayallerinden biriydi. 1895’te Londra İktisat Okulu (London School of Economics ‘LSE’) kuruldu; bu okul kendini tamamen ekonomik araştırmalara hasretmişti (Bkz. Sayfa 217’deki kutu).

Kısacası, Adam Smith Milletlerin Zenginliği adlı eserinde “Newtoncu” yön-temden bahsetmiş olmasına rağmen, iktisadın gerçek bir bilim ve ayrı bir disip-lin hâline gelmesi için bir yüzyıl daha beklemek gerekecekti.

Page 35: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Batıya Git Delikanlı

251

9

BATIYA GİT DELİKANLI: AMERİKALILAR İKTİSATTAKİ BÖLÜŞÜM

SORUNUNU ÇÖZÜYORLAR*

İktisadın ABD’de geniş bir biçimde ele alınışı, iktisatta gelecekteki zorunlu gelişmenin parlayan bir örneğidir.

İngiliz İktisatçı C. F. Bastable, 1894 (Dorfman 1949)

Avrupa iktisat okulları -Menger, Jevons ve Walras’ın takipçileri- iktisatta marjinalite ilkesini keşfederek büyük bir buluş yaptılar. Avrupalılar, kapitalist sistemde mal ve hizmetlerin değerlerini açıklamada bu ilkeyi kullandılar. X malı-nın fiyatı, tüketicilerin bu malın arzının ek birimlerine verdikleri değer tarafın-dan belirlenir. Böylece, marjinal arz ve talep, firmaların üretim kararlarına ve tüketicilerin tüketim kararlarına temel oluşturmuştur.

Peki, ya “bölüşüm” sorunu konusu? Rantları, ücretleri, kârları ve faiz geli-rini ne belirler? Marjinalite ilkesi toprak sahiplerinin, işçilerin ve sermayedarların gelirlerine uygulanabilir mi?

Kapitalizm her zaman ekonomik büyümenin eşsiz lokomotifi ve mal ve hizmetlerin güçlü bir üreticisi olarak selâmlanmış; ancak, rahatsız edici servet ve gelir eşitsizliği nedeniyle ağır bir şekilde eleştirilmiştir (hem Marx, hem de Mill tarafından). Acaba bu eleştiri geçerli midir?

* Bu bölüm için seçilen müzik: Antonin Dvorak, Symphony No. 9, The New World

Page 36: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 9

252

Gelir dağılımıyla ilgili bu temel meseleleri ele almak Amerikan iktisatçıları-nın, özellikle John Bates Clark’ın omuzlarına kalmıştır. ABD, yirminci yüzyılın başlamasıyla dünyadaki en büyük ekonomik güç merkezi olduğunda, Amerikan iktisat mesleği de dikkat çekmeye başladı. Bu bölümde, Avrupa’daki marjinalist devrimin Amerika’daki yansımasını ve özellikle ücret, rant ve sermaye teorisi alanlarında bilimsel iktisadı ilerletmede, ABD iktisatçılarının katkılarını tartışa-cağız.

Yüzyılın başlarındaki en ünlü bilginler Colombia Üniversitesi’nden John Bates Clark, Cornell ve Princeton Üniversitelerinden Frank A. Fetter, Wisconsin Üniversitesi’nden Richard T. Ely ve kurumcu iktisat okulunu kuran Thorstein Veblen’dir.

Amerikan iktisatçılarının yeni bir binanın mimarları olmaktan ziyade, [mev-cut binaya] yeni biçim vericiler olduklarını söylemek, hakkaniyete daha uygun olacaktır. Alexis de Tocqueville’in 1830’larda yazdığı gibi, “Amerikalıların kendilerine özgü bir felsefe okulları yoktur” (1988 [1848]: 429). Bununla bir-likte, Avrupa’da geliştirilen marjinalite ilkesini kullanarak yıllar boyunca çözüm-süz kalmış bir esrarı çözmeyi başarmışlardır —buna iktisatta bölüşüm sorunu denmektedir.

HENRY GEORGE “TOPRAK SORUNU”NU ELE ALIYOR

İlk olarak, toprak üzerindeki tartışmayı ele alalım. ABD’de 1800’lerin sonlarında rantlar ve toprak sahiplerinin rolü tartışmalı konulardı. Bizzat Marx “hiçbir şey rant ile, arazi mülkiyeti ile başlamaktan daha doğal görünmüyor; çünkü bu bü-tün üretimin ve bütün varlığın kaynağı olan toprakla ve aşağı yukarı bütün yer-leşik toplumlarda üretimin ilk biçimi ile, yani tarımla, bağlantılıdır” demiştir (Marx 1911: 302).

Toprak konusundaki klâsik görüş eski Ricardocu rant teorisidir. Ricardo’ya göre, toprak sabit ve yeniden üretilemeyen bir kaynak olduğu için, rant “doğa-nın bedava bir armağanıdır”, ve bu yüzden vergilendirilmesinin veya kamulaştı-rılmasının rekoltenin veya malların üretiminin marjinal maliyeti üzerinde hiçbir etkisi olmaz. John Stuart Mill, babası James Mill’in görüşüne dayanarak “kazanılmamış rantın gelecekteki artışları” bir zarara yol açmaksızın vergilendi-rilebilir, diye yazmıştır.

ABD’de toprak fiyatları sık sık anî sıçramalar göstermiş ve sonuçta “hak edilmemiş” kazançlardan yararlanıyor gözüken, dolayısıyla horlanan bir toprak sahipleri grubu yaratmıştır. San Fransisco’da bir gazetenin muhabiri ve toplum-sal eleştirmen olan Henry George, arazi fiyatlarının şiddetli yükselişinin avanta-jını kullanarak toprak sahiplerine karşı güçlü bir kitap yazmış ve bütün dünyada izlenen Tek Vergi Hareketine öncülük etmiştir. George’un bu hareketi

Page 37: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Gösterişçi Veblen Protestan Weber’e Karşı

275

10

GÖSTERİŞÇİ VEBLEN PROTESTAN WEBER’E KARŞI*:

İKİ ELEŞTİRMEN KAPİTALİZMİN ANLAMINI TARTIŞIYOR**

Thorstein Veblen, Amerikan sosyal düşüncesinin yetiştirdiği en yaratıcı zekâdır.

Max Lerner (Diggins 1999: 214)

Bir kişinin çalışmaları vardır ki, büyük bir hayranlık duyuyorum.

Eğer yeniden başlayacak olsaydım, [çalışmamı] onun dü-şünceleri üzerine bina ederdim. Sözünü ettiğim kişi, kuşkusuz

Max Weber’dir.

Frank Knight (Swedberg 1998: 205)

Yirminci yüzyılın başında, ABD’deki ve Avrupa’daki marjinalist devrim saye-sinde ekonominin tamamen yeni bir modeli ortaya çıkmıştı. Adam Smith ve klâ-sik iktisatçılar temeli hazırlamışlardı, fakat işin bitmesi için başka bir iktisatçı ku-

* Yazar burada Veblen’in meşhur “conspicuous consumption” ile Weber’in “Protestant ethic” kavramlarına göndermede bulunmaktadır. (Ed.) ** Bu bölüm için seçilen müzik: Claude Debussy, La Mer’den “Dialogue of the Wind and the Sea”

Page 38: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 10

276

şağı gerekecekti. Şimdi şöyle bir durup, modern kapitalizmin bu yepyeni mode-line göz atmanın zamanıdır.

Thomas Carlyle ve Karl Marx gibi eleştirmenler Adam Smith’in inşa ettiği yapıya rasgele vuruşlar yapmışlardı, fakat bu marjinalist devrimden önceydi. Bi-naya şimdi ikinci bir defa göz atmanın sırasıydı; bu yeni yapının ayrıntılı ele alı-nışı iki sosyal iktisatçının omuzlarına kaldı -bunlar bugün sosyolog olarak tanı-nıyorlar: Amerikan Thorstein Veblen ve Alman Max Weber.

THORSTEIN VEBLEN: AYKIRILIĞIN SESİ

İlk olarak, Veblen’i tartışalım. Yeni teorik kapitalizmin başlıca kusur-bulucu ve sansürcüsü Thorstein Bunde Veblen (1857-1929)’di. Chicago ve Stanford dahil on enstitüde hocalık yapan Veblen, neoklâsik modelin rasyonel-soyut-tümdenge-limci yaklaşımını pek yararlı bulmadı. Aslında kendisi hiç formel bir model geliş-tirmedi. Bunun yerine, kapitalist sistemin kurumsal çerçevesini; bunun nasıl evrildiğini ve insanların yaşamları ve kültürleri üzerinde nasıl etkide bulunduğunu araştırdı. Bunu yaparken, Amerikan kurumcu iktisadını kurdu. Bu okul Wesley Mitchell, John R. Commons ve John Kenneth Galbraith ile yıllar boyunca hayatta kalmıştır. Birçok yönden bir iktisatçıdan ziyade bir sosyolog olan Veblen, yeni bir teorinin kurucusu olmaktan çok kapitalist sistemin bir eleştirmenidir.

VEBLEN’İN YAŞAMI: İKTİSADIN OSCAR WILDE’I

Veblen’in tuhaf hayatı birçok yönden yazdığı kitaplardan daha ilginçtir. Başka hiç-bir iktisatçı çatlak, anormal davranışlar yönünden onunla boy ölçüşemez. Bir tarafta Chicago’da prestijli Journal of Political Economy dergisinin editörlüğünü yürütürken, aynı zamanda Chicago Üniversitesi’nde sosyalizm üzerine ders vermesine izin veri-len tek adamdı. Yale’den felsefe doktorası almıştı, ancak buna rağmen bir serseri gibi giyiniyor, fitilli kadife pantolon giyip, deri kasket takıyordu. Stanford Üniver-sitesi’nde hocalık yaptı, ancak bir gönül ilişkisinden dolayı işten atıldı. Dahi bir ek-santrik, pespaye giyimli ve adı çıkmış bir zampara olarak görülürdü.

Fotoğraf 10.1: Thorstein Veblen (1857-1929)

“Uzun boylu, adaleli ve esmer yakışıklı” ve “entellektüel barışın bozucusu.” Brown Brothers’ın izniyle.

Page 39: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Gösterişçi Veblen Protestan Weber’e Karşı

277

Veblen diğer herhangi bir iktisatçıdan daha fazla üniversiteye devam etti, hocalık yaptı ve konferans verdi:

1. Carleton College (Northfield’de [Minnesota] dindar bir kurum) 2. Monona Academy (Monona, Wisconsin) 3. Johns Hopkins University (Baltimore, Maryland) 4. Yale College (New Haven, Connecticut) 5. Cornell College (Ithaca, New York) 6. University of Chicago (Chicago, Illinois) 7. Harvard College (Cambridge, Massachusetts) (burada sadece konferans verdi) 8. Stanford University (Stanford, California) 9. University of Missouri (Columbia, Missouri) 10. New School for Social Research (New York, New York)

Birinci-nesil Norveç mültecilerinden bir ailenin altıncı çocuğudur. Thorstein Veblen, Wisconsin’de sadece Norveç dili konuşulan bir çiftlikte bü-yüdü. Yedi yaşında, ailesi Minnesota’ya taşındı. Minnesota Northfield’da Carleton College’a girdi, burada John Bates Clark’ın yanında çalıştı. Yamyamlar ve ayyaşlar hakkında yazılar yazıp öğrenci davranışının sıkı kurallarını çiğneyen “entellektüel barışın bozucusu” olarak ün yapmış biri olmasına rağmen, Clark, Thorstein’i duyarlı bir öğrenci olarak kabul ediyordu (Jorgensen 1999: 20-22). Clark’ın, Veblen’i hayatı boyunca beğenmesi daha da ironiktir; çünkü Veblen, en sert saldırılarını neoklâsik iktisada yapmıştı, ki bu, Clark’ın oluşumuna yar-dım ettiği bir disiplindi.

Kadınlar, özellikle Aylak Sınıfın Teorisi (The Theory of the Leisure Class) (1994[1899]) kitabının yazarı olarak meşhur olduktan sonra Veblen’i yalnız bı-rakmayacaktı. Veblen’in yatağını hiç yapmayan, dişlerini nadiren fırçalayan ve ağır bir sigara tiryakisi olduğu düşünüldüğünde, bu cezbediş daha da şaşırtıcı olmaktadır. Her nasılsa, kadınlar Veblen’i çarpıcı, tehlikeli ve şok edici bulmuş-lardır. Veblen “uzun boylu, adaleli ve esmer yakışıklı” olarak tarif ediliyordu (Jorgensen 1999: 4). O da buna karşılık kadınlara âşık oluyor, ondokuzuncu yüzyılın başta gelen “feminist-taraftarlarından” biri olarak görülüyordu. İki kez evlendi, birincisi Carleton’a katıldığında Ellen Rolfe ile, ikincisi de “Babe”* Bevans ileydi. Bevans kendisinden yirmi yaş küçüktü. Veblen, çapkın bir kaba-dayı olarak da ünlenmişti. Öğrenciler ve profesörlerin eşleriyle birçok aşk ilişkisi yaşamıştı. Bu onun bir kurumda uzun süre kalamamasının nedenlerinden bi-riydi, Chicago’dan ve Stanford’dan aşk maceralarından dolayı atıldı.

* Babe, sözcük anlamıyla “bebek” demek olup, günlük dilde, bizde güzel genç kızları betimlemek için kullanılan “fıstık” anlamında kullanılmaktadır. Yazar metinde kadının adının Babe olduğunu düşündürür biçimde hep bu adı kullandığından sözcük bu şekilde olduğu gibi bırakılmıştır. (Ed.)

Page 40: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Kral Fisher Makro İktisattaki Kayıp Halkayı Bulmak Peşinde

303

11

KRAL FISHER MAKRO İKTİSATTAKİ KAYIP HALKAYI BULMAK PEŞİNDE*

Irving Fisher, Amerika’nın yetiştirdiği en büyük iktisatçıdır.

James Tobin (1987: 369)

Hay Allah, onun bütün cevapları bildiği zannediliyordu, nasıl

yandığına bakın hele!

-Bir New Yorklunun 1929 [borsa] çöküşünden sonra Irving Fisher için yaptığı yorum (I.N.Fisher 1956: 263)

Yirminci yüzyıla girdiğimizde, üstesinden gelinmesi gereken bir engel vardı-ekonomide kredi ve paranın hayatî rolünün anlaşılması.

O zamana kadar, iktisat kuramcıları, malların bireysel fiyatlarının ve miktarlarının nasıl belirlendiğini açıklayan oldukça iyi bir mikro iktisat anlayışı geliştirmişlerdi. Her gün, akademilerin dersliklerinde hocalar haykırıyorlardı, “Arz ve talep, arz ve talep!” Daha özelde de fiyatlar ve üretim, bireysel tüketicilerin ve üreticilerin eylemlerine dayanıyordu. Marjinalist devrime göre, fiyat, güç yetirilebilir miktar tarafından belirlenirdi ve tüketicilerin bir mala olan taleplerinin şiddeti, o malın tüketicilere olan marjinal faydasına dayanırdı.

İktisatçılar ekonominin bir bütün olarak nasıl çalıştığını açıklayan oldukça sofistike bir makro iktisat anlayışı da geliştirmişlerdi. Çoğunluk, ekonomik

* Bu bölüm için seçilen müzik: Franz Schubet, Symphny No 8, The Unfinished Symphony

Page 41: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 11

304

liberalizmin klâsik modelini, ve sermaye yatırımının ve tasarrufun ulusların servetini maksimize etmedeki pozitif rolünü, onaylamıştı.

J. -B. Say’ın piyasalar kanunu, klâsik makro ekonomik model olarak nere-deyse evrensel bir kabul görmüştü. Buna göre artan sermaye, teknoloji ve verimlilik, hızla yükselen yaşam standartlarına yol açmaktadır. Say kanunu za-man zaman ortaya çıkan ekonomik durgunlukları da açıklamıştır: Firmalar bazen yanılarak mal üretiminde bulunurlar ve tüketiciler de bunları satın ala-mazlar, bu da bir finansal kriz ve ekonomik bunalımla sonuçlanır.

MİKRO VE MAKRO ARASINDAKİ KAYIP HALKA

Fakat iktisatçının alet çantasında eksik olan bir unsur vardı —paranın gizemi. Ekonomiye hayat veren kan olarak para ve kredinin rolünü kavrama, mikro ve makro arasında hâlledilmemiş bir bağlantıydı.

Değişim aracı olarak mal para fikri, insanlığın en büyük buluşlarından biri-siydi. Diğer malların aksine, para hiçbir zaman tüketilemezdi. Değişim aracı ola-rak diğer malların satın alınmasında ve gelecekte bir şeyler satın alma işinde kul-lanılmak üzere değer deposu olarak, işe yarardı. Avrupa ve ABD’deki iktisatçılar paraya, diğer mallardan tamamen farklı bir şey olarak baktılar ve parayı yeni marjinal analiz teorisine tabi tutmayı düşünmediler. Para ve “fiyat düzeyi” gide-rek artan ölçüde ekonominin geri kalan kısmından tamamen ayrı olarak analiz ediliyordu.

PARANIN KÖKENİ

Paranın kökeni neydi? Gustav Schmoller ve Alman tarihçi okulunun diğer üyeleri, parayı iktisadî analizin geriye kalanından ayrı bir kategori olarak gördüler. Alman markı ve İngiliz poundu gibi paralar ne mal ne de hizmetti; fakat bunlar ticareti kolaylaştırmak, servet meydana getirmek ve bayındırlık işlerini finanse etmek için devletlerin buluşlarıydı. Ancak, Scmoller’ın güçlü rakibi Carl Menger bu teze karşı çıktı. “Paranın kökeni” diyordu Menger, “tamamen doğaldır ve bu nedenle de ya-sal düzenlemeler sonucu ortaya çıkan etkilere hemen hiç sahip değildir. Para devle-tin bir icadı değildir. Para yasama faaliyetinin bir ürünü değildir” (Menger 1976: 262). Menger, özellikle altın ve gümüş gibi dayanıklı, tahrip edilemez, tanınabilir ve güvenilir bir değişim aracı olarak uygun özellikler taşıyan paraların, doğal pazar yerlerinde belirli mallar olarak ortaya çıktığını göstermiştir.

Diğer iktisatçılar, İngiliz sterlini, Fransız frankı ve ABD doları gibi ulusal paraların altın ve gümüşün belirli miktarlarından başka bir şey olmadığına işaret ettiler. Örneğin, ortaçağ İngiltere’sinde “İngiliz sterlini” yasal olarak som gümü-

Page 42: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Kral Fisher Makro İktisattaki Kayıp Halkayı Bulmak Peşinde

305

şün pound* tartısı olarak tanımlanmıştı.1 Eninde sonunda bütün başlıca sanayi ülkeleri ya altın, ya da gümüş standardından birini benimsediler. Bu da ülkeler arasındaki para değişim oranlarını oluşturdu. Fakat özü itibariyle bütün paralar altın veya gümüşün farklı ağırlıklarından başka bir şey değildi.

Başka bir büyük mesele daha vardı. Uluslararası altın standardı, ekonomik liberalizmin içinde gelişebileceği istikrar ortamını sağlayabilir miydi? Öyle görü-nüyor ki, tarihsel altın standardı mükemmel olmaktan uzaktı. Zaman zaman bü-tün fiyatlarda (satınalma gücünün kaybı olarak da bilinir) genel bir “enflâsyon” ortaya çıkmış, diğer zamanlarda da “para kıtlıkları” ve buhranlar gözükmüştür. Bu ekonomik parlama-sönme (boom and bust) biçiminde ortaya çıkan iş çev-riminin sebebi neydi?

Birçok gözlemci iş çevriminin suçunu, altın standardına yüklemiştir. Altın standardı, Adam Smith’in kapitalizm modelinde temel bir unsurdur. California, Avustralya ve Güney Afrika’ya hızla akan altınlar zaman zaman büyük enflâsyonlar meydana getirmişti. Bu enflâsyonist patlama zamanlarını, âni büyük çöküşler, iş-ten çıkarmalar, iflâslar ve ticarette düşüşler takip etmişti. İktisatçılar bunu “ticaret çevrimi” veya daha geniş olarak “iş çevrimi” olarak adlandırmıştı. İş çevrimi, birey-sel ürünlerin arz ve talebinin dışında bir şey gibi görünüyordu. Ekonomik pat-lama-çöküş çevriminin nedeni konusundaki araştırma, ondokuzuncu yüzyılın ha-raretli meselelerinden biriydi. Ve bu, yirminci yüzyılda da devam etti.

Son olarak, bankacılık sorunu vardı. Kısmî rezerv bankacılığı* ve düzen-lenmemiş “riskli” bankacılık patlama-çöküş çevrimini daha da şiddetlendiri-yordu. Bazı iktisatçılar bankaların mevduatları karşılığında yüzde 100 rezerv tut-maları gerektiğini veya kâğıt paranın bütünüyle yasaklanmasını talep ediyordu. Diğerleri özel bankaları ve kredi vermeyi düzenleyecek bir merkez bankasının gereği üzerinde ısrar ediyordu. Böylece, bankacılık ve kredi meseleleri iktisatçıla-rın ve yasa koyucuların zihinlerinde önemli bir yer işgal etmekteydi.

FISHER: MONETARİST OKULUN KURUCUSU

Ondokuzuncu yüzyılın finansal ve ekonomik krizleri, kredi ve paranın rolü ko-nusunda ciddî sorulara yol açmıştı: İdeal parasal standart nedir? Sağlam bir para bankacılığı sistemini teşkil eden şey nedir? Adam Smith’in doğal özgürlük sis-temi özünde istikrarsız mıydı?

* Ağırlık birimi. (Ed.) 1 Paranın (money) ve ulusal paraların (currency) çok ilginç bir anlatımı için bkz. Murray N. Rothbard, What Has the Government Done to Our Money? (1990). * Kısmî rezerv bankacılığı (fractional reserve banking): Mevduatın % 100’ünden az, belirli bir oranı kadar karşılık bulunduran bankacılık faaliyetleri. (Ed.)

Page 43: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Kayıp Mises

325

12

KAYIP MISES*: MISES (VE WICKSELL) BÜYÜK BİR ÇIKIŞ

YAPIYOR**

Sonuçta iktisat, bireysel eylem üzerine kurulmuş bütünsel bir çözümlemeydi; para ve göreli fiyatlar arasında, mikro ve makro

arasında bir ayrım yapılması zorunluluğu yoktu.

Murray N. Rothbard (1980: 245)

Mises ve Hayek, Adam Smith’in ilkelerini bu yüzyılın oldukça kritik bir anında açık bir biçimde dillendirdiler ve büyük oranda

zenginleştirdiler.

Vernon L. Smith (1999: 208)

Ünlü Yale iktisatçısı Irving Fisher’in 1929-32’nin korkunç olaylarını tahmin et-mede başarısız olması, o dönemin çarpıcı bir özelliğidir. Parasal iktisat -para, kredi ve bankacılığın rolü- kolayca anlaşılabilecek bir konu olmayacaktı. Fisher’in kendi çözümü olan paranın matematiksel miktar teorisinin, fiyatlar, ti-caret ve endüstriyel faaliyetin genişleme ve daralmasını öngörmede veya açıkla-mada yetersiz kaldığı acıklı bir şekilde anlaşıldı. Düşünün, tarihteki en büyük ekonomik çöküşten sadece aylar önce, [Fisher] meslektaşlarına iş çevriminin geç-mişe ait bir olgu olduğunu söylüyordu.

* Orijinali “Missing Misses.” (Ed.) ** Bu bölüm için seçilen müzik: Ludwig van Beethoven, 5. Senfoni.

Page 44: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 12

326

Fisher’in ezelî rakibi Roger Babson, parasal ve iş dünyasının koşullarını tahmin etmede daha başarılı olmuştur. Bununla birlikte, geliştirmiş olduğu Babsongrafikleri kendisinin yaptığı tahminlerde, bazen yıllara varan, sapmalara neden olmuştur.

Ünlü İngiliz iktisatçı John Maynard Keynes, I. Dünya Savaşı Barış Anlaşmaları-nın negatif etkisini ve aşırı değerli poundun neden olduğu İngiliz depresyonunu başarılı bir şekilde öngörmüştü. Ancak 1929-32’nin olaylarını önceden haber verme şansına kesinlikle sahip değildi. Bir “kredi çevrimi” tahmin modeli geliştirmeye çalış-tı, fakat 1920’lerin sonlarında piyasa zamanlamasıyla ilgili tüm tahmin biçimlerinden vazgeçti (Keynes 1983: 100). Keynes, Irving Fisher, Ralph Hawtrey ve Wesley C. Mitchell gibi diğer oturmuş iktisatçıların 1920’lerde Amerika konusundaki Yeni Çağ iyimserliklerine katılarak, bu iktisatçıların, mal fiyatları istikrarlı, merkez bankaları da kontrol altında olduğu sürece bir depresyonun mümkün olmayacağı fikrini paylaşmıştı. (Keynes’in 1929 öncesi görüşleri 13. bölümde tartışılmaktadır.)

AVUSTURYALILAR -BİR KEZ DAHA- İMDADA YETİŞİYOR

Ne var ki, piyasa çöküşünü ve dünya çapında durgunluğu tahmin eden bir iktisat okulu vardı. Tahmin karmaşık bir parasal teoriye dayanıyordu. Bu okul başkan-lığını Ludwig von Mises ve Friedrich A. Hayek’in yaptığı faal ve geleceği parlak Avusturyalı iktisatçılar kuşağından geliyordu. Başarılı sicilleri ve teorik kavrayış-ları nedeniyle Mises ve Hayek yirminci yüzyıldaki “neo-Avusturyacı okul”un kurucuları olarak kabul edilirler.

Daha sonra göreceğimiz gibi, Hayek, 1974 Nobel İktisat Ödülü’nü alma-sına neden olan kayda değer ilerlemeler yapmasına rağmen, temel Avusturyacı para teorisi ve iş çevriminin mucidi, Avusturya okulunun iki kurucusundan birisi olan Mises’tir.

Mises’in devrimci makro modeli, İskoç filozof David Hume; İngiliz finansçı David Ricardo; İsveçli iktisatçı Knut Wicksell ve kendi hocası Eugen Böhm-Bawerk’in önceki çığır-açıcı çalışmalarına da dayanır. Onlar önemli kat-kılarda bulunmuşlardı, ancak bunların hepsini entegre bir parasal teoride bir araya getiren Mises’ti.

Mises, Fisher’in tersine, parasal enflâsyonun özü itibariyle istikrarsız oldu-ğunu ve ekonomide yapısal dengesizlikler meydana getirdiğini, bunun da sürdü-rülebilir olmadığını iddia ediyordu. Mises’in terimleriyle, para “yansız değildir.” Mises’e ve taraftarlarına göre, merkez bankalarının 1920’lerde faiz oranlarını şi-şirme ve indirme kararları kaçınılmaz olarak yapay bir canlanmaya yol açar. An-cak, uluslararası altın standardı altında böyle bir enflâsyonist şişme sadece kısa süre devam edebilir. Sönüş kaçınılmazdı, ve şiddetli olacaktı.

Mises ve Hayek’in müthiş öngörüleri 1929-32’de gerçekleştiği zaman, ikti-sat mesleği dikkatini büyük bir ciddîyetle buraya yöneltti. Dünyanın her tarafın-dan iktisatçılar Viyana’ya ünlü Mises’in seminerlerine katılmak için koşuşuyor-lardı. Mises’in çalışmaları İngilizce’ye çevrilirken, genç meslektaşı Hayek prestijli Londra Ekonomi Okulunda (LSE) hocalık yapması için davet edildi. On yıllar

Page 45: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Kayıp Mises

327

sonra, 1974’te Hayek, 1930’lardaki çığır-açıcı çalışması için bir Nobel Ödülü kazandı. Bu da iktisadın Avusturyacı vizyonuna yeni bir ilgi uyandırdı.

Şimdi öykümüze, parasal teoriye yeni bir yaklaşım getiren Ludwig von Mises ile başlayalım.

MISES’İN ÖYKÜSÜ: DEMİRDEN İRADE, ÇELİKTEN ZEKÂ

Ludwig von Mises (1881-1973)’in hayatı, o zaman Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bir parçası olan Lemberg şehrinde başladı. Viyana’nın 350 mil doğusunda bulunan Lemberg, bugün Rus Ukrayna’sında Lvov adını almıştır. Lu (sempatiyle böyle çağrılırdı) saygın bir Yahudi ailenin üç oğlunun en büyüğüydü; babası bir inşaat mühendisiydi, “von” onursal unvanı Avusturya demiryollarındaki özel bir çalışmasından dolayı ona bahşedilmişti (Bkz. aşağıda “von” kutusu.) An-nesinin amcası Avusturya parlâmentosunda Liberal Parti milletvekiliydi.

VAY BE, “VON” ÜNVANIYLA ANILMAK Yazan: Sayın Ordinaryüs Profesör Dr. Mark von Skousen

Avrupalılar, vatandaşlarına mükâfatlar ve asâlet unvanları vererek, onları lord, baron, şövalye ve dük yapmalarıyla ünlüdürler. Avusturya’da “arşidük,” I. Dünya Savaşı’nın sonunda kadar Habsburg kraliyet ailesinin üyeleri tara-fından kullanılan bir unvandır. Prusya Almanya’sı gibi Avusturya-Macaristan İmparatorluğu da kahramanlara olağanüstü ilgi gösterilmesini, protokolü ve onursal dereceleri önemsemiştir.

“Von” Avusturya İmparatorluğu’nda bir unvandı. Devlet memurlarına bahşedilirdi, bazen de özel meziyetleri nedeniyle işadamlarına ve meslek er-babına verilirdi. Daha çok Büyük Britanya’daki “Sir” unvanına benzerdi, an-cak bu unvan kendi soyundan gelen bütün erkeklere ve evlenmemiş kadın-lara miras olarak kalırdı. Böylece, Ludwig von Mises bu unvanı babasından miras aldı, babası da “von” onur unvanını Avusturya demiryollarındaki ça-lışması dolayısıyla almıştı. Bu unvanı taşıyan diğer Avusturyalı iktisatçılar arasında Böhm-Bawerk, Wieser ve Hayek de vardır. Menger çocukluğunun erken çağlarında bu unvanı bırakırken Hayek, İngiliz vatandaşlığına kabul edildikten sonra sözkonusu unvanı kullanmayı bırakmıştır.

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun 1918’de dağılmasından sonra, “von” unvanı kaldırıldı ve bu unvanı taşıyanların çoğu bunu isimle-rinde kullanmaya son verdiler. Bununla birlikte, bu unvan diğer insanlar ta-rafın-dan genellikle kullanılıyordu. Hayek’e göre, bu unvanlar soyadının ilk harfi-ne göre alfabetik sıraya konmalıdır (örneğin, Mises, von Mises değil), Felemenk [Hollandalı] soyadlarının “Van” ile başlaması gibi sıralanmamalıdır.

Şimdi artık Büyük Savaş bitti, Rollins College’daki ilk mütevazı unva-nıma geri dönmek zorunda kalacağımı tahmin ediyorum: iktisat doçenti.

Page 46: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Keynes İsyanı

363

13

KEYNES İSYANI: KAPİTALİZM KENDİSİNE YÖNELİK EN BÜYÜK MEYDAN OKUMAYLA KARŞI

KARŞIYA*

Umutsuzluğun çaresi buradaydı... Sistemi yıkmadı, aksine onu korudu.

John Kenneth Galbraith (1975 [1965]: 136)

Keynezyen iktisat,... şimdiye kadar ortodoks iktisadın otoritesini sarsan en ciddî rüzgardır.

W. H. Hutt (1979: 12)

Adam Smith tarafından temelleri atılan, marjinalist devrim tarafından gözden geçirilen, Marshall ve Avusturya Ekolü tarafından önemli ölçüde geliştirilen kapitalist doğal serbesti sistemi kuşatma altındaydı. Tasarrufun, denk bütçelerin, düşük vergilerin, altın standardının ve Say kanununun klâsik erdemleri, daha önce hiç görülmemiş bir şekilde saldırı altındaydı. Adam Smith’in inşa ettiği yapı, çökme tehlikesi yaşıyordu.

1930’ların Büyük Bunalımı, yirminci yüzyılın en sarsıcı ekonomik olayıydı. Bu bunalım, özellikle Yeni Çağın yirmili yılları boyunca Batılı hayat standartla-

* Bu bölüm için seçilen müzik: Aram Khachaturian, Gayne balesinden “Süvari Kılıcı Dansı”

Page 47: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 13

364

rında sağlanan büyük ilerlemeler göz önünde tutulduğunda, gerçekten şok edici idi. Bunalımın yoğun olarak yaşandığı 1929-33 yılları arasında, hayat standartları kötüleşmeye başlayacaktı. Birleşik Devletlerde, endüstriyel hasıla yüzde 30’dan fazla düştü. Ticarî bankaların yaklaşık yarısı iflâs etti. İşsizlik oranı yüzde 25’in üzerine fırladı. Hisse senedi fiyatları yüzde 88 oranında değer kaybına uğradı. Av-rupa ve dünyanın geri kalan kısmı da benzer bir keşmekeş ile karşı karşıya kaldı.

Avusturyalı Mises ve Hayek, Birleşik Devletlerde sağlam parayı savunan iktisatçılarla birlikte, sıkıntıyı önceden sezmişlerdi; ancak, kesin olarak ortadan kalkacağa benzemeyen hızlı bir düşüş ve durgunluk karşısında kendilerini çaresiz hissettiler. 1930’ların ortalarında, Roosevelt’in “Yeni Eylem” (New Deal) plânı ile kendini hissettiren bir canlanma başlamıştı, fakat fazla sürmedi. ABD’de iş-sizlik, 1930’lu yıllarda iki haneli seviyesini korudu ve bu durum İkinci Dünya Savaşı’na kadar ortadan kalkmadı. Avrupa daha iyi durumda değildi; sadece Hitler’in saldırgan Almanya’sı savaş yaklaştığında tam istihdama ulaşmıştı. Öz-gür dünyada, iş kaybetme korkusu, açlık korkusu ve savaş korkusu uğursuz bir şekilde kısa sürede ortaya çıkıvermişti.

Büyük Bunalımın uzunluğu ve şiddeti, birçok Anglo-Amerikan iktisat uz-manının, klâsik laissez-faire ekonomisini ve serbest piyasa kapitalist sisteminin kendi kendini düzeltme yeteneğini sorgulamasına neden olmuştur. Saldırı, ka-pitalizmin rekabetçi doğası (mikro) ve genel ekonominin istikrarı (makro) ol-mak üzere iki düzeyde gerçekleşmişti.

KLÂSİK REKABET MODELİ AKSAK MIYDI?

İki iktisatçı birbirlerinden bağımsız olarak, mikro seviyede klâsik rekabet mode-line karşı çıkan kitaplarını aynı zamanda yazdılar. 1933’te Harvard Üniversitesi Basımevi, Edward H. Chamberlin (1899-1967) tarafından yazılan Tekelci Re-kabet Teorisi’ni ve Cambridge Üniversitesi Basımevi de, Joan Robinson (1903-83) tarafından yazılan Aksak Rekabet Ekonomisi’ni yayınladı. Her iki iktisatçı da, piyasalarda “saf rekabet”ten “saf tekel”e kadar çeşitli rekabet seviyelerinin bulun-duğunu ve çoğu piyasa koşullarının “aksak” olduğunu ve çeşitli düzeylerde tekel gücü içerdiğini savunan fikirlerini ortaya koydular. Chamberlin-Robinson’ın ek-sik rekabet teorisi, iktisat biliminin hayal gücünü etkisi altına aldı ve o zamandan beri mikro ekonominin ayrılmaz bir parçası oldu.

Bu teorinin, güçlü politik yansımaları vardır: Laissez faire eksiktir ve kapita-lizmde rekabet şartlarını garanti edemez; devlet, şirketlerin doğal tekelci eğilimlerini azaltmak için kontroller ve anti-tröst hareketler vasıtasıyla ekono-miye müdahale etmelidir.

Page 48: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Paul, Keynezyen Çaprazı Şaha Kaldırıyor

403

14

PAUL, KEYNEZYEN ÇAPRAZI* ŞAHA KALDIRIYOR:

SAMUELSON VE MODERN İKTİSAT**

Bir milletin ekonomiyle ilgili ders kitaplarını bir yazabilsem, o milletin kanunlarını kimin yazdığı —veya o milletin ileri dü-zeydeki anlaşmalarını kimin şekillendirdiği— hiç umurumda

olmaz.

Paul A. Samuelson (1990: ix)

1948 yılı, iktisat biliminde zaman zaman yaşanan dönüm noktalarından biriydi. 1776, 1848 ve 1871’i hatırlıyor musunuz?

1948’in başlarında, New York’taki apartman dairesinde kendi hâlinde yaşa-yan Avusturyalı göçmen Ludwing von Mises, muhafazakâr bir yayın olan Plain Talk için “Geçim Sıkıntısı, Keynezyen Mucize” başlıklı kısa bir makale kaleme alıyordu. Mises, gayet ciddî olarak ilân ediyordu: “Bugün Amerika Bileşik Dev-letleri’nde neler oluyor? Keynesçiliğin son başarısızlığı mıdır bu? Hiç şüphe yok * “Keynezyen çapraz”, “Keynesian cross” kavramının karşılığı olarak kullanılmıştır. Çapraz terimi yerine kesişim de kullanılabilir; hatta kesişimin, kastedilen anlamı daha doğru yansıttığı da söylenebilir, ancak; Türkçe’de “çapraz” yaygın olarak kullanıldığı için tercih edilmiştir. Çapraz (cross) teriminin kullanılması, iki doğrunun birbirini kesmesi nedeniyledir. Millî gelirin toplam talep (harcamalar) ve toplam arz yönünden gösterildiği iki eksenli diyagramda, 45 derecelik doğru ile toplam harcamalar doğrusunun kesişiminin çarpan mekanizması çerçevesinde ele alınması Key-nezyen çapraz kavramıyla betimlenmektedir. Dolayısıyla, “Keynezyen çapraz”, basit Keynezyen millî gelir oluşumunu ve buradan hareketle harcama kalemlerinin birinde meydana gelen bir değişikliğin çarpan etkisini gösteren modeli ifade etmek için kullanılır. (Ed.) ** Bu bölüm için seçilen müzik: Johannes Brahms, Macar Dansı No. 5

Page 49: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 14

404

ki, Amerikan halkı Keynezyen kavramlardan ve sloganlardan uzaklaşmaktadır. Saygınlıkları giderek azalıyor” (Mises 1980:62).

Belki bu bir hüsnü kuruntu idi, ancak Mises, 1948’de dönemi bundan daha kötü bir şekilde yanlış okuyamazdı. 1948, tam da John Maynard Keynes’in yeni iktisadının, Keynes’in hızla artan çok sayıdaki takipçisi tarafından geleceğin dal-gası ve kapitalizmin kurtarıcısı olarak duyurulduğu yıl idi. Gerçekten, Keynes, İstihdam, Faiz ve Paranın Genel Teorisi kitabını yazdığından bu yana, Keynes ve Yeni Keynezyen Model hakkında abartmasız yüzlerce makale ve düzinelerce ki-tap yayınlanmıştır.

ÖTEKİ CAMBRIDGE

1948 yılı aynı zamanda, Harvard’da ekonomi bölümü başkanı olan Sermour E. Harris’in Amerikan Kapitalizmini Korumak adlı derleme bir cilt kitap hazırladığı yıldı. Bu kitap, yazarın 1947’deki Yeni İktisat isimli derleme çalışmasına yapmış olduğu bir ilâve idi. En çok satanlar listesinde yer alan her iki kitap da, Keynes’in yeni iktisadını vaaz eden önde gelen iktisatçıların övücü makaleleriyle doluydu.

Darwin’in devrim niteliğindeki teorisini yayan, gözü pek ve inatçı bir adamı vardı, oysa Keynes’in Amerika’da bu işi yapan aynı şekilde üç adamı vardı: Seymour Harris, Alvin Hansen ve Paul A. Samuelson. Bunların hepsi “öteki Cambridge”de, yani, Massachusetts’teki (ABD) Cambridge’de idiler. Hem Harris hem de Hansen, Keynesçiliğe dönmüş ve öğrencilerini ve meslektaşlarını bu tuhaf yeni doktrinin yararı konusunda ikna etmek için bütün enerjilerini har-cayan, muhafazakâr Harvard’lı hocalardı.

Keynezyen iktisadın Amerika’daki ilerlemesi, Avrupa’dan Yeni Dünya’ya doğru zor fark edilen ancak belirgin bir kayışı temsil ediyordu. Savaştan önce, Cambridge ve Londra, iktisat dünyasını şekillendiriyordu. Savaştan sonra ise, en iyi ve en parlak lisansüstü öğrencileri için cazibe merkezi, Boston, Chicago ve Berkeley idi. Öğrenciler çalışmalarını yapmak üzere dünyanın her yerinden Amerika’ya geldiler, ki bu sadece iktisat öğrenimine özgü bir şey değildi.

DERS KİTABININ YILI

Son olarak, 1948, yeni heyecan verici, öncü mahiyette bir ders kitabının Harvard’ın komşu üniversitesi olan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) çıktığı yıldı. (Kendi ifadesiyle) “kendinden emin, kendini bir şey zanne-den, gayretli ve tuttuğunu koparan” Paul Samuelson tarafından yayınlanan İkti-sat (Economics) kitabının, bütün alanlarda şimdiye kadar yayınlanmış en başarılı ders kitabı olacağı kesindi. Kitabın on altı baskısı dört milyondan fazla satmış ve kırktan fazla dile çevrilmiştir. Jean Baptiste Say, John Stuart Mill ve Alfred Marshall’ın kitapları da dahil olmak üzere, başka hiçbir kitap bununla

Page 50: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Milton’un Cenneti

435

15

MILTON’UN CENNETİ: FRIEDMAN PARASAL BİR KARŞI

DEVRİME ÖNCÜLÜK EDİYOR*

Mevcut iktisat teorisinin en zayıf ve en az tatmin edici kısmı, bana parasal dinamikler alanı gibi görünüyor.

Milton Friedman (1953: 42)

Deniz kaptanları uzun yolculuklarında taşıdıkları balıkları taze ve canlı tutabilmek için fıçının içerisine bir yılan balığı ko-

yarlardı. İktisat bilimindeki yılan balığı, Milton Friedman’dır.

Paul Samuelson (Sobel 1980: 144)

Yirminci yüzyılın sonunda, Time dergisinin editörleri Yüzyılın İktisatçısını seç-mek üzere bir araya geldiler. Sonuçta John Maynard Keynes’i seçtiler, ama Chi-cago monetarist okulunun kısa boylu kurucusu Milton Friedman’ın ismini ver-meye de çok yakındılar. Aslında baş editör Norman Pearlstine, “serbest piyasala-rın önemini ve gereksiz devlet müdahalelerinin tehlikelerini birbiri ile bağlantılı şekilde açıkça ifade etmedeki” eşsiz yeteneği nedeniyle Friedman lehine oy kul-landı (1998: 73). Kısa adam, heybetli duruyordu.

Milton Friedman, muhtemelen günümüzde yaşayan en ünlü iktisatçıdır ve 1976’daki Nobel Ödülü dahil çok sayıda onur ödülü almıştır. Ama o her zaman bu konumda değildi. 1950’lerde ve 1960’larda, Chicago Üniversitesi’ndeki aka-

* Bu bölüm için seçilen müzik: Peter Ilyich Tchaikovsky, “1812 uvertür”

Page 51: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 15

436

demik kariyerine başladığında, teorileri genellikle “aşırı” ve “modası geçmiş” ol-dukları gerekçesiyle kabul görmüyordu.

Brigham Young Üniversitesi’nde bir iktisat profesörü olan Larry Wimmer, Friedman’ın 1970’de Cambridge Üniversitesi’nde en üst düzeyde bir Keynezyen iktisatçı ile tartışma hikâyesini anlatır. Yerel bazda en çok beğenilen Nicholas Kaldor, olabilecek en büyük saygı ve savunma ile taltif ediliyordu. Fakat, misafir Milton Friedman, kürsüye yaklaştığında, öğrenciler arasında gülüşmeler ve alaylı mırıldanmalar ile karşılandı. O günlerde paranın önemli olduğunu vurgulayan bir görüş olarak monetarizm, Keynes’in cephesinde hâlâ aşırı uç ve modası geç-miş olarak görülüyordu. Samuelson’ın ders kitabının ilk baskılarında yazdığı gibi, “Günümüzde az sayıda iktisatçı, konjonktür dalgalanmalarının kontrolü için (sözde) her derde deva bir ilâç olarak merkez bankasının para politikasını önemsiyor” (Samuelson 1955: 316). Fakat son gülen Friedman’dı. Karşı saldı-rısı öyle korkunç ve acımasızdı ki, öğrenci topluluğu, çetin Chicago iktisatçısına karşı istemeyerek de olsa saygı duyarak ayrıldılar. Mark Blaug’un belirttiği gibi, “Onu yüzyüze canlı olarak gören herkes onun iktisat biliminin en büyük hodri meydan tartışmacısı olduğuna tanıklık edecektir” (1985: 62).

İNANCIN SAVUNUCUSU

Keynezyenlerle kapışacak ve klâsik iktisadı yeniden canlandıracak biri varsa, işte o adam Milton Friedman’dı. Ateşli mücadele tarzı ve ideolojik kökenleri, bu gö-reve tam uygundu. Adam Smith birçok yönden, onun kılavuzuydu. Friedman, Kapitalizm ve Özgürlük adlı en-çok satan kitabında; “görünmez elin ilerlemeye katkısı, görünür elin gerilemeye katkısından daha etkili olmuştur” diye yazı-yordu (1982 [1962]: 200). Friedman’ın, Bağımsızlık Bildirisi’nin imzalanmasın-dan ve Milletlerin Zenginliği’nin yayınlanmasından tam 200 yıl sonra iktisat da-lında Nobel Ödülü kazanması çok manidardır. Friedman, neredeyse tek başına, ekonomiyi tam bir Keynezyen galibiyetin kenarından geri döndürmüştür.

“ELEŞTİREL TARAFTA BÜYÜK BİR BOŞLUK VAR”

Friedman dışında, serbest piyasa yanlılarının Keynezyen teoriye tepkisi nere-deyse tamamen etkisizdi. Avusturya Okulu’nun üstadı Ludwing von Mises, Keynes hakkında çok az şey yazdı; baş yapıtı olan İnsan Eylemi (1966) adlı ese-rinde, sadece birkaç atıfta bulunmuştur. 1930’ların önde gelen Keynes karşıtla-rından Friedrich Hayek, 1936’da ortaya çıkan Genel Teori’yi önemsemeyerek stratejik bir hata yaptı; tabiî, daha sonra derin bir pişmanlık duyacağı bir karardı bu. Savaş sonrasında, iktisada olan ilgisini kaybetti ve siyaset felsefesi hakkında yazılar yazmaya devam etti. Bu sahaya ancak 1979’da yazdığı Bir Kuyruklu Kap-lan: Keynezyen Enflâsyon Mirası (A Tiger by the Tail: The Keynesian Legacy of Inflation) adlı bir kitapçığı ile geri döndü.

Page 52: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Sosyalizmin Yaratıcı Yıkımı

473

16

SOSYALİZMİN YARATICI YIKIMI: JOSEPH SCHUMPETER’IN KARANLIK

VİZYONU*

Kapitalizm varlığını sürdürebilir mi? Hayır. Sürdürebileceğini sanmıyorum.... Sosyalizm başarılı olabilir mi? Elbette olabilir.

Joseph Schumpeter (1950: 61, 167)

Schumpeter haklı mıydı? Hayır, sanmıyorum.

Robert Heilbroner (1981: 456)

Milton Friedman, Friedrich Hayek ve diğer özgürlükçü iktisatçıların oldukça et-kili ve kararlı çabaları, neoklâsik iktisadın muhteşem bir geri dönüş yapmasının tek sebebi değildi. Esaslı bir diğer sebep, Sovyet komünizminin ve sosyalist merkezî plânlama modelinin 1990’ların başında çöküşü idi. Küreselleşme, o ta-rihlerden itibaren özellikle gelişmekte olan ülkelerde daha serbest ekonomi poli-tikalarına kapı aralamıştır. On yıllar boyunca, sistematik kamulaştırma politika-ları, korumacılık, ithal ikamesi, döviz kuru kontrolleri ve şirket kayırma ile uğra-şan ülkeler, artık sınırlarını yabancı yatırıma, [kaynaklarını] kamu mülkiyetinden çıkarmaya (denasyonalizasyon), özelleştirmeye, deregülasyona ve diğer piyasa politikalarına açmıştır. Bir zamanlar kapitalist modeli ciddî şekilde eleştiren

* Bu bölüm için seçilen müzik: Ludwig van Beethoven, “7. Senfoni”

Page 53: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 16

474

Dünya Bankası bile, azgelişmişlik sorunlarına yönelik piyasa çözümleri lehinde büyük ölçüde değişmiştir.

SOSYALİST MERKEZÎ PLÂNLAMA ÜZERİNE BİR ASIRLIK TARTIŞMA

Fakat, bu her zaman böyle değildi. Aslında yirminci yüzyılın büyük bir kıs-mında, hantal merkezî plânlamanın, bırakınız yapsınlar kapitalizminden daha et-kin ve verimli olduğu düşünülüyordu.

Ludvig von Mises, 1920’de yazdığı “Sosyalist Ülkelerde Ekonomik Hesap-lama” isimli bir makalede tamamen ekonomik yönden sosyalizmin bir eleştirisini yaparak, o zamanın kollektivist ruhunu ilk sorgulayan kişi idi. Mises, bu konu üze-rine, sosyalistlerin 1917 devrimini takiben Rusya’da bir gerçek-dünya komünist devleti yaratma düşüncesini büyük bir iştahla yürekten onaylamalarına ve İtalyan Enrico Barone’un 1908’de sosyalist üretimin matematiksel formülâsyonunu yap-masına karşı çıkmak amacıyla yazmıştır (Hayek 1935: 245-90). Barone’un biçim-sel modeline karşın, Mises özel mülkiyetin, mübadelenin ve rekabetin olmadığı tam olarak gelişmiş bir sosyalist devlette faaliyet gösteren bir merkezî otoritenin, fiyatları ve maliyetleri rasyonel bir şekilde hesaplayamadığını; dolayısıyla, etkin, üretken bir ekonomi kuramadığını göstermiştir. Bir demiryolu inşası örneğini kullanmıştır. “Hiç mi inşa edilmemesi gerekir, eğer öyle ise, olası birkaç ulaşım yolundan hangisinin yapılması gerekir?” Rekabetçi ve parasal bir ekonomide, bu soru parasal hesaplama ile cevaplanacaktır.” Ya sosyalist bir rejimde? “Sadece ka-ranlıkta el yordamıyla bulma sözkonusudur. Sosyalizm, rasyonel ekonominin orta-dan kaldırılmasıdır”, sonucuna varmıştır (Mises 1990 [1920]: 24, 26). Mises, Sovyetler Birliği’nde veya her nerede denenmişse, pür sosyalizmin uygulandığı yerlerde meydana gelen kıtlıkları, yenilik ve teşvik eksikliğini, kötü yatırımı ve dü-şük yatırım düzeyini tahmin etmiştir.

Özellikle entellektüellerin merkezî plânlamanın cazibesine kapıldığı 1930’lardaki Büyük Bunalımın ortalarında, Friedrich Hayek, Mises’in makalesini İngilizce’ye çevirdi ve diğer bazı makalelerle birlikte Kollektivist Ekonomik Plânlama (Hayek 1935) başlığı altında ayrı bir cilt hâlinde yayımladı. Hayek, daha sonraki makale ve kitaplarında rekabetçi fiyatların, üretici ve tüketiciler arasında iyi koor-dinasyonun sağlandığı bir ekonomi için gerekli kritik bilgiyi sağlayacağını sa-vundu. Hayek, hayatî bilginin doğası itibarıyla zaten yerel (sınırlı) olduğunu ve bir merkezî plânlama kurulu tarafından yönlendirilirse, devlet tarafından belirlenen faaliyetlerin bir ekonominin etkin şekilde çalışması için gerekli sinyallerin işleyiş tarzını bozacağını kaydetmiştir. Bir merkezî otorite için “tüm bilgiyi elinde tut-mak,... gerçek dünyada önemli ve anlamlı olan her şeyi göz ardı etmektir...” (Hayek 1984: 223). Özetle, karar alma, ademimerkezîyetçi bir şekilde olmalıdır.

Page 54: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dr. Smith’in Washington’a Gidişi

495

17

DR. SMITH’İN WASHINGTON’A GİDİŞİ:

PİYASA EKONOMİSİNİN ZAFERİ*

Düşünce ikliminden değer yargılarına ulaşma yolunda, fikir sa-vaşlarını biz kazandık. [Bugün] Sağ veya sol görüşte olan

herkes piyasaların, özel mülkiyetin, rekabetin ve sınırlandırılmış bir devletin erdemleri hakkında konuşmaktadır.

Milton Friedman (1998: 582)

Savaş sonrası yıllarda, Keynes’in, devletin ekonomiyi yönetmesi konusundaki teorileri çürütülemez gibi

gözüküyordu. Ama yarım yüzyıl sonra, devrilen Keynes, üstün gelen ise, piyasa ekonomisinin ateşli savunucusu Hayek idi.

Daniel Yergen ve Joseph Stanislaw1 (1998: 14-15)

Milton Friedman, Chicago Üniversitesi’ndeki ilk ekonomi dersini Jacob Viner’den aldığından beri, güçlü iktisat teorisinin “tutarlı ve mantıksal

* Bu Bölüm için seçilen müzik: Modest Moussorgsky’nin Pictures at an Exhibition isimli albümünden, “The Great Gate at Kiew” 1 Daniel Yergen ve Joseph Stanislaw’un yazmış olduğu Kumanda Eden Tepeler (The Commanding Heights), tek tek ülkeler üzerine ayrı bölümleriyle, yirminci yüzyılda devlet ve piyasa arasındaki mücadele konusunda mevcut en iyi tarih kitabıdır.

Page 55: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Bölüm 17

496

bütünlüğünün” etkisi altında kalmıştır. Friedman, “o ders şüphesiz hayatımın en büyük entelektüel tecrübesiydi” demiştir (Breit ve Spencer 1982: 83).

Friedman’ın uzun vadedeki umudu, ekonominin “bir sayfaya yazılabilecek”2 kadar basit evrensel prensiplerin ana gövdesi olarak, tutarlı ve mantıksal bütün-lüğünün entegrasyonu olmuştur (Breit ve Spencer 1982: 91). Friedman, Marx’ın kendisini Smith ve Ricardo’nun “klâsik” okulundan ayırdığından beri iktisat okulları arasındaki ayrışmalardan ve incir çekirdeğini doldurmayacak ka-dar önemsiz konularda çekişmelerden her zaman nefret etmiştir. Friedman 1974’te Vermont’taki yazlık evinde tatilde iken, o civardaki bir konferansta Avusturya iktisadı hakkında gayriresmî bir konuşma yapmıştır. Dinleyicilere açıkça şöyle söylemiştir: “Avusturya iktisadı diye bir iktisat yoktur —sadece iyi iktisat ve kötü iktisat vardır”3 (Dolan 1976: 4). Vurguladığı şey; Avusturya eko-lünden çıkan faydalı kavramların (özellikle Hayek’in katkılarına atıfta bulunmuş-tur) egemen iktisat teorisinin bünyesine dahil edilmesi gerektiğidir. Aynı hu-susu, 1982’de arz iktisadı üzerine yapılan bir konferansta da belirtmiştir. “Ben arz-yanlı bir iktisatçı değilim. Bir monetarist iktisatçı da değilim. Ben bir iktisatçıyım”4 (Friedman 1982: 53).

Milton Friedman, uzun ve verimli bir kariyerin ardından, bizzat kendisinin şekillenmesine yardımcı olduğu bir fikirler bütünlüğü olan iktisat biliminde, ge-niş çaplı bir görüş birliğine tanık olmaya başlıyordu. Hâlâ çatışmaların devam ettiği savaş alanları ve tartışmaların sürdüğü teoriler olmakla birlikte, temel kav-ramlar üzerinde nihayet bir uzlaşmaya varılmıştır.

NEOKLÂSİK MODEL YENİDEN KURULUYOR

Esasında her geçen gün giderek artan sayıda iktisatçı, neoklâsik modelin ekono-mik analizin en önemli kısmını oluşturduğunu kabul etmektedir. Mikro iktisatta bunun anlamı, arz-talep ve kâr-zarar ilkelerinin geniş tabanlı bir rekabet içinde analize dahil edilmesinin, kaynakların etkin dağılımına ve ekonomin kendi ken-dini düzenlemesine imkân tanıdığıdır. Rekabet koşulları altında, insanın kendisi-

2 Friedman’ın meydan okumasına karşılık vererek, iktisadın temel ilkelerini tek bir sayfaya yazmaya çalıştım. Bakınız, “Tek Sayfada İktisat” (Economics on One Page), www.mskousen.com. 3 İngiliz iktisatçısı Lionel Robbins, aynı şeyi bir nesil önce yazmıştır: “Gayet yerinde bir ifadeyle —iyi iktisat ve kötü iktisat şeklinde sadece— iki tür iktisadın olduğu söylenmiştir. Diğer tüm sınıflandırmalar yanıltıcıdır.” Kendisinin Friedrich Hayek’in Para Teorisi ve Ticaret Çevrimi (Monetary Theory and the Trade Cycle) isimli kitabına yazdığı önsöze bakınız (1975 [1933]: 6). 4 Farklı düşüncelerin bir bileşimi olarak iktisadi ekoller, standart neoklâsik modelin kaçırmış olabileceği dikkat çeken alanların yararını savunur. Sözgelimi, Avusturya ekolü, sermaye-kullanıcı bir ekonomi sayesinde bir süreç olarak rekabet üzerinde durur; Marksizm, kapitalizmin sosyal yapısında emeğin rolüne vurguda bulunur; arz iktisadı, vergiler ve teşvikler üzerinde yoğunlaşır; ve monetarizm, top-lumda paranın rolü konusuna ağırlık verir. İlgi odaklarını daraltmak suretiyle, düşünce okulları bir bütün olarak sağlam ekonominin ana gövdesine katkıda bulunmuşlardır.

Page 56: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

525

DİZİN

1848 Devrimi, 65 ABD Anayasası, 519 ABD doları, 306 Adam Smith, vi, vii, viii, xvi, xviii, xix, xx,

xxi, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 10, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 22, 23, 25, 26, 27, 29, 30, 31, 33, 34, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 52, 53, 54, 55, 56, 63, 64, 70, 73, 74, 76, 84, 91, 93, 100, 101, 102, 103, 104, 108, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 124, 129, 134, 138, 142, 147, 148, 149, 151, 152, 167, 174, 182, 183, 185, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 199, 200, 201, 205, 209, 210, 213, 216, 217, 220, 221, 223, 229, 233, 237, 238, 240, 243, 244, 246, 248, 250, 256, 276, 277, 287, 288, 291, 292, 297, 301, 302, 307, 315, 327, 343, 345, 358, 365, 377, 379, 381, 382, 383, 385, 386, 390, 414, 419, 434, 440, 444, 450, 461, 464, 469, 470, 471, 474, 476, 491, 495, 503, 504, 509, 524, 525, 526, 527, 528, 529

Adam Smith Enstitüsü, 343, 495 AEA başkanı, 470 Ahlâki Duygular Kuramı, 23 Alchian, Armen, 251 Alman tarihçi okulu, 197, 204, 261, 266,

300, 306, 350 Almanya, 27, 115, 129, 140, 159, 160,

190, 191, 201, 204, 207, 208, 240, 266, 268, 282, 293, 295, 296, 299, 300, 329, 331, 333, 349, 366, 373, 374, 381, 401, 424, 448, 481, 485, 505

Altın standardı, 307, 385, 467, 470 altın standardı altında, 328, 350, 357 Altın ve gümüş, 17

American Economic Review, 45, 71, 98, 125, 186, 187, 268, 274, 323, 324, 416, 417, 435, 436, 437, 449, 465, 475, 477, 486, 498

Amerika Birleşik Devletleri, 2, 27, 49, 142, 342, 375, 381, 412, 428, 448, 463, 465, 493, 508

Amerikan Devrimi, 15, 37, 73 Amerikan Kapitalizmi, 290, 406 Andelson, Robert V., 274 anlamı, 15, 18, 22, 56, 58, 89, 298, 405,

463, 485, 501, 502, 517 Archilochus, 104 Aristo, 10, 38, 198, 220, 221 Arrington, 267, 274 artan oranlı, 3, 69, 135, 172, 237, 369,

383, 421, 464, 506, 518 artan oranlı vergilendirme, 69, 421 artık değer kuramı, 168 arz ve talep, 89, 215, 219, 227, 234, 235,

249, 253, 292, 305, 350, 359, 433, 506, 509, 510, 513, 517

Arz ve talep, 233, 305 arz ve talep eğrileri, 249, 359 Arz-yanlı iktisat, 506, 507 Aşırı yatırım, 375 Augustine, 297 Avusturya iktisat okulu, 197, 300 Avusturyacı, 198, 207, 208, 269, 328,

329, 337, 339, 356, 357, 360 Avusturyacı iş çevrimi teorisi, 356 Ayaklarımızın Altındaki Zemin, 267 Aydınlanma, 13, 74, 75 Aylak Sınıfın Teorisi, 278, 279, 280, 282,

284, 287, 289, 290 azalan verimler yasası, 42, 82, 90, 110,

117, 135 baba ve koca, 152

Page 57: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dizin

526

Babson, Roger W., 324 Bağımsızlık Bildirisi, 440 Bairoch, Paul, 124 Bangladeş, 493 Bangs, Robert, 475 Bank of England, 106, 109, 229 Barro, Robert J., 402 Barzun, Jacque, 186 Bastiat, Frederic, 70 başarıları, 482 başarısı, 19, 133, 143, 218, 338, 345, 412,

459, 460, 494, 495, 520 başarısızlığı, 3, 288, 317, 324, 378, 406,

467, 517 başarısızlıkları, 248 Bean, Charles R., 402 Bentham, Jeremy, 146 Berlin Duvarı, 475, 481, 489 Berman, Marshall, 186 Bhagwati, Jagdish, 124 Bilim, 89, 93, 204, 242, 491 bilimcilik, 360 bir Yeni Çağ savunucusu, 374 Blaug, Mark, 70, 124, 186, 251, 324,

402, 434, 475, 527 Blinder, Alan S., 434 Bloomsbury, 372, 375 Blumenberg, Werner, 186 Boaz, David, 146 Bonar, James, 216 Borsa, 105 Boswell, James, 44 Boyes, William, 434 Breit, William, 302, 435, 475, 528 Bretton Woods anlaşması, 381, 386, 523 Bronfenbrenner, Martin, 186 Brookings Enstitüsü, 515 Buchanan ve Tullock, 519 Burke, Edmund, 97 Burns, Arthur F, 274 bürokrasi, 36, 390 Büyük Çöküş, 290 büyüme modeli, 129, 417, 491, 504 Cameron, Rondo, 216 Carlyle, viii, 34, 87, 88, 89, 90, 97, 132,

133, 136, 218, 277, 449 Carlyle, Thomas, 97 Carnegie Uluslararası Barış Vakfı, 261 Cascade Politika Enstitüsü, 515 Cato Enstitüsü, 343 Chamberlain, John, 124

Chamberlin-Robinson rekabet modeli, 242

Chicago geleneği, 451 Cizvitler, 299, 486 Clark, vi, xx, 257, 258, 260, 261, 262, 263,

264, 268, 274, 278, 318, 525, 528 Clark, John Bates, 274 Coase, Ronald, 44, 125, 435 Colander, David, 125, 528 Collins, Robert M., 402 Condition of the Working Class in

England, 159, 186 Cox, Michael, 44 çarpan, 3, 44, 75, 178, 368, 397, 398, 405,

418, 423, 426, 443, 463, 502, 504, 506 Çarpan, 413, 467 çarpanı, 40, 418, 421, 450, 463 çelişkileri, 178 Çevrecilik, 522 çıkarların uyumu, 241 Çin, 80, 85, 86, 257, 489, 496, 502 çocukları, 31, 81, 86, 140, 152, 157, 169,

271, 348 Dalomi, Ezra, 146 Darwin, Charles, 97, 251 David Ricardo, vii, 1, 37, 52, 54, 55, 74,

75, 76, 81, 94, 100, 101, 103, 104, 108, 109, 112, 114, 115, 119, 122, 125, 126, 130, 151, 168, 216, 224, 328, 353, 376, 395, 470, 509, 524

de Tocqueville, vii, 49, 61, 62, 63, 240, 254

Deacon, Richard, 402 Denasyonalizasyon, 3 Denby, David, 186 denklik teoremi, 122 Depresyon, 105, 284, 290, 339, 509 Deregülasyon, 506 devlet, xx, xxi, 2, 3, 8, 24, 29, 30, 35, 37,

41, 53, 61, 62, 63, 69, 93, 106, 107, 120, 129, 137, 172, 173, 191, 208, 209, 240, 243, 248, 265, 266, 270, 289, 290, 291, 300, 317, 339, 343, 344, 366, 368, 369, 370, 389, 390, 399, 401, 410, 412, 418, 420, 421, 422, 423, 429, 430, 434, 439, 443, 448, 452, 453, 460, 462, 463, 467, 468, 469, 470, 479, 480, 489, 491, 492, 493, 494, 495, 497, 500, 506, 509, 515, 516, 519, 520, 521, 524

Page 58: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

527

Devlet, 3, 36, 43, 172, 199, 268, 290, 292, 319, 329, 345, 385, 397, 401, 421, 429, 466, 490, 524

devlet sosyalizmi, 399 Devletoglou, Nicos, 70 devrimci, xxi, 4, 25, 128, 145, 146, 148,

150, 154, 157, 159, 160, 165, 167, 172, 174, 179, 185, 197, 199, 223, 224, 235, 328, 331, 367, 368, 372, 383, 411, 494, 504

dış ticaret fazlası, 58 Dış yardım, 493 dışlama etkisi, 122 Diggins, John Patrick, 302 din, xx, 9, 24, 27, 29, 43, 123, 152, 153,

155, 160, 169, 173, 238, 285, 287, 513 Din, 79, 310, 355 diyalektik materyalizm, 155 doğa yasası, 81, 82, 85, 91 doğal faiz oranı hipotezi, 353, 354 doğal özgürlük sistemi, xviii, xix, 6, 16, 22,

138, 148, 149, 185, 197, 233, 307, 474, 524, 526

Doğu Asya ekonomik mucizesi, 492 Doğu Hindistan Şirketi, 24, 81, 106, 131,

139 Doğum oranı, 96 Dolan, Edwin, 70, 528 Dominguez, Kathryn M., 324 Dorfman, Joseph, 274, 302 düşmanlık, 153, 230, 231, 288, 488 Eaton, John, 186 Eatwell, John, 125 Ebeling, Richard, 216 Ebenstein, Alan, 362 Economist, 11, 44, 71, 87, 97, 98, 112,

124, 125, 187, 240, 251, 363, 364, 403, 435, 520, 528

Edgeworth, 243, 244, 249, 250, 252 Edgeworth kutusu, 249 Eğitim, 29, 343, 346, 449, 515 Eichengreen, Barry, 475 Ekins, Paul, 435 Ekonometri, 309 ekonomik modeli, 1, 56, 360, 473 eleştiriler, 67 eleştirileri, 443, 455, 523 eleştirisi, 37, 118, 209, 391, 413, 464 eleştirmen, 67, 76, 155, 182, 254, 280,

292, 400, 445, 451 Elmas-su paradoks, 194

Ely,, 267, 274 Ely, Richard T., 274 Elzinga, Kenneth G., 435 emeğin marjinal verimi, 264 emeğin marjinal verimliliği, 194 emek değer kuramı, 55, 102, 120, 124 Emperyalizm, 170 Engels, Friedrich, 186 etkinliği, 283, 401 evliliği, 132, 203, 231, 372, 487 evrimci iktisat, 240, 242 Fabiyen cemiyeti, 223 Fabiyen sosyalizmi, 410 faiz oranları, 42, 43, 55, 88, 106, 122,

265, 268, 269, 270, 318, 320, 322, 328, 338, 354, 361, 385, 397, 417, 418, 423, 426, 430, 465, 506, 512

Faiz oranları, 270, 323, 335, 385, 418 faiz oranları teorisi, 268 Faiz ve Fiyatlar, 353, 424 faşist, 89, 145, 460 Faşizm, 410 Fatal Conceit, 349, 363 Fayda, vi, 55, 196, 226 Federal Reserve, 3, 27, 44, 321, 374, 375,

397, 411, 455, 466, 467, 474, 475, 482, 528

Fetter, viii, 208, 251, 254, 257, 265, 268, 269, 270, 273, 274

Fetter, Frank, 274 Feuerbach, Ludwig, 186 Finansal iktisat, 101 finansal istikrarsızlık hipotezi, 3, 387 finansal sistem, 422, 471, 523 Fisher, ix, xx, 2, 8, 10, 11, 36, 102, 217,

272, 305, 308, 309, 310, 311, 312, 313, 314, 316, 317, 318, 319, 320, 321, 322, 323, 324, 325, 327, 328, 330, 349, 350, 351, 352, 357, 374, 400, 451, 469, 471, 515, 525

Fisher, Irving, 324, 325 Fitzgibbons, Athol, 44 Fitzpatrick, Sheila, 497 Fiyat istikrarı, 320 Fiyatlar ve Üretim, 336, 337, 338, 339 Fizik, 249 Fizyokratlar, 50 Fogel, Robert, 528 Foster, William T., 402 Francis A. Walker Ödülü, 273 Franklin, Benjamin, 97

Page 59: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dizin

528

Fransız iktisatçılar, 47, 48 Fransız sosyalistleri, 142, 158 Fraser Enstitüsü, 491 Free to Choose, 460, 476 frenoloji, 163 Friedman, ix, xvi, xx, 3, 5, 6, 10, 12, 38,

101, 119, 242, 262, 271, 272, 308, 319, 321, 323, 325, 343, 344, 345, 349, 361, 362, 368, 374, 402, 408, 413, 434, 439, 440, 442, 444, 445, 446, 447, 448, 449, 450, 451, 452, 453, 454, 455, 456, 460, 461, 462, 463, 464, 465, 466, 467, 468, 469, 470, 471, 472, 473, 474, 475, 476, 478, 496, 497, 500, 501, 502, 504, 505, 509, 514, 515, 516, 520, 522, 523, 524, 525, 527, 528

Friedman, Milton, 325, 362, 402, 475, 476, 528

Fukuyama, Francis, 528 Gaffney, Mason, 274 Galbraith, viii, 6, 180, 277, 289, 290, 291,

292, 302, 365, 368, 379, 402, 460, 482 Galbraith, John Kenneth, 302, 402 Gardlund, Torsten, 251, 362 Garrison, Roger B., 216 Gelir Dağılımı, 257, 343 Gelişme ve Yoksulluk, 198, 255, 258, 260,

268 genel denge modeli, 56, 244, 245, 482 George, Henry, 274 girişimcilik, 57, 58, 169, 197, 244, 464,

488 Girişimcilik, 50 girişimcilik üzerine, 57 Glahe, Fred R., 44 Gordon, Robert J., 476 Gospel of Wealth, 241 Gömüleme, 472 Grameen Bank, 493 Groenewegen, Peter, 251, 274, 435 Güneydoğu Asya, 390 Gwartney, James D., 45, 528 Hacılar, 143 Hansen, Alvin, 435 Harrington, Michael, 186 Harris, Seymour E., 435, 497 Harrod-Domar modeli, 491 Harvard, xvi, 10, 49, 57, 103, 125, 146,

177, 180, 187, 220, 230, 266, 270, 278, 282, 285, 289, 290, 323, 324, 333, 334, 340, 342, 363, 366, 367, 379, 389, 402,

406, 409, 410, 411, 420, 428, 458, 482, 483, 485, 486, 489, 497, 498, 504, 518, 528, 529

Harvard University, xvi, 125, 146, 187, 402, 497, 498, 528, 529

hayatı, 18, 62, 63, 64, 75, 79, 83, 87, 104, 130, 134, 150, 153, 154, 156, 159, 161, 162, 178, 198, 221, 249, 277, 278, 308, 310, 329, 355, 381, 412, 445, 482, 484, 487, 490

Hayek, vi, ix, xx, 3, 39, 45, 70, 119, 128, 130, 132, 139, 140, 146, 167, 191, 199, 203, 209, 216, 222, 224, 242, 246, 251, 302, 324, 328, 329, 331, 332, 335, 336, 337, 338, 339, 340, 343, 344, 347, 348, 349, 357, 358, 360, 361, 362, 363, 378, 384, 388, 393, 402, 430, 435, 440, 452, 457, 458, 476, 478, 479, 497, 500, 501, 509, 515, 524, 528

Hayek, Friedrich, 45, 146, 216, 363, 402, 435, 476, 497, 528

Hazlitt, Henry, 71, 402, 435 Heilbroner, xvi, 9, 10, 11, 119, 150, 161,

180, 186, 279, 302, 415, 423, 435, 478, 481, 489, 497, 498

Henderson, David R., 251 Hennings, Klaus, 216 Henry George, vi, viii, 118, 139, 198, 230,

237, 240, 254, 255, 256, 257, 258, 259, 260, 268, 274

Hession, Charles, 402 Hindistan, viii, 9, 89, 131, 135, 289, 290,

370, 496 Hirschman, Albert O., 45 Hong Kong, 27, 114, 116, 460, 492 Hristiyan komünizmi, 143 Hristiyanlık, 137, 151, 297, 298 Hume, 14, 20, 24, 29, 32, 34, 43, 45, 109,

145, 319, 328, 353, 498 Hutt, William H., 476 Iannaccone, Laurence, 45 İktisadın İlkeleri, vi, 193, 219, 234 iktisat, xx, xxi, 1, 2, 3, 5, 6, 9, 10, 13, 21,

23, 25, 37, 38, 41, 42, 48, 49, 51, 52, 54, 55, 56, 57, 58, 63, 68, 75, 76, 81, 95, 100, 101, 103, 104, 108, 112, 113, 119, 120, 121, 129, 152, 167, 174, 175, 182, 185, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 200, 202, 203, 204, 208, 209, 211, 212, 213, 218, 219, 220, 222, 224, 227, 229, 230, 233, 234, 238, 242, 243, 245,

Page 60: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

529

246, 247, 253, 254, 259, 260, 261, 262, 264, 266, 267, 268, 271, 293, 295, 300, 305, 306, 311, 321, 324, 327, 328, 330, 334, 337, 340, 341, 342, 346, 347, 348, 356, 357, 358, 359, 360, 361, 365, 366, 368, 369, 378, 379, 380, 382, 384, 385, 388, 394, 398, 401, 402, 405, 406, 407, 408, 409, 410, 413, 416, 417, 423, 431, 433, 434, 439, 440, 441, 442, 443, 444, 445, 451, 452, 456, 457, 458, 460, 461, 463, 473, 482, 485, 487, 489, 490, 491, 492, 493, 500, 501, 502, 504, 506, 510, 512, 514, 516, 517, 524

iktisat tarihi, 1, 9, 197, 259, 458, 482, 487, 489, 490, 491, 510

İktisat tarihi, 9, 155 iktisat üzerine, 25, 431 iktisatçı, 2, 4, 5, 7, 9, 10, 20, 21, 23, 27,

30, 43, 48, 50, 51, 55, 56, 58, 67, 68, 75, 76, 81, 90, 100, 101, 103, 104, 105, 110, 111, 114, 119, 120, 140, 150, 151, 164, 169, 176, 178, 180, 192, 193, 195, 199, 209, 210, 211, 212, 215, 219, 220, 242, 243, 245, 248, 258, 263, 266, 267, 272, 273, 276, 277, 280, 282, 284, 292, 293, 301, 308, 319, 324, 328, 332, 337, 343, 353, 358, 366, 367, 369, 371, 374, 376, 382, 384, 387, 389, 393, 394, 395, 399, 408, 409, 411, 417, 420, 422, 424, 425, 428, 432, 434, 440, 441, 442, 445, 449, 454, 455, 456, 457, 462, 467, 472, 475, 480, 482, 495, 501, 502, 503, 504, 505, 510, 511, 513, 516, 522

iktisatçılar, xviii, xx, 2, 3, 16, 20, 22, 38, 39, 41, 48, 55, 67, 88, 93, 100, 103, 104, 115, 120, 121, 122, 176, 178, 185, 191, 192, 194, 196, 197, 204, 226, 242, 251, 258, 259, 264, 266, 276, 291, 300, 306, 307, 308, 318, 328, 329, 335, 338, 345, 348, 349, 357, 358, 361, 362, 368, 379, 388, 395, 407, 410, 417, 432, 447, 460, 466, 471, 491, 497, 503, 506, 522, 526

İncil, 15, 19, 91, 123, 150, 153, 156, 167, 241, 260, 308, 346, 355, 385, 410

İngiliz İşçi Partisi, 141, 173, 223 İngiltere, vi, xix, xx, 2, 13, 14, 16, 17, 27,

34, 38, 76, 78, 79, 101, 105, 109, 110, 111, 112, 124, 131, 141, 159, 162, 191, 195, 203, 207, 222, 239, 290, 299, 306, 335, 338, 339, 348, 350, 358, 368, 369,

370, 373, 374, 381, 383, 384, 389, 390, 400, 416, 421, 432, 448, 468, 481, 492, 494, 495, 503, 525

İnsan Eylemi, 344, 345, 346, 359, 440, 472

İnsan, Ekonomi ve Devlet, 443 intihar, 106, 115, 157, 161, 167, 201, 202,

459 İskoç aydınlanması, 35, 37, 38 iskonto oranı, 322 İspanyol skolastikleri, 299 İsviçre, 2, 201, 245, 268, 332, 340, 341,

343, 353, 374, 424 iş çevrimi, 59, 176, 256, 273, 307, 311,

320, 322, 327, 328, 336, 337, 347, 349, 352, 353, 357, 358, 512

iş çevrimi teorisi, 336, 353, 357, 358 işadamları, 15, 184, 211, 287, 519 işbölümü, 18, 35, 37, 39, 191, 213 İşbölümü, 241 ittifak, 115 J.-B. Say, 51, 52, 53, 54, 56, 63, 71, 87,

103 James Madison Enstitüsü, 515 Japonya, 9, 114, 116, 282, 344, 389, 390,

424, 456, 481 Jevons, vi, viii, xix, 2, 76, 100, 125, 192,

193, 195, 198, 217, 220, 221, 222, 224, 225, 226, 227, 228, 230, 245, 251, 253, 415, 435, 449, 525

Jevons, William Stanley, 217, 251, 435 John Bates Clark, viii, 194, 251, 254, 257,

259, 260, 261, 262, 265, 266, 273, 274, 278, 389, 407, 410, 444, 461

John Stuart Mill, viii, xxi, 1, 9, 11, 52, 76, 89, 98, 100, 108, 111, 128, 129, 130, 131, 139, 140, 145, 146, 147, 167, 168, 191, 192, 221, 224, 239, 254, 288, 319, 351, 407, 422, 524

Johnson, Elizabeth, 402 Jorgensen, Elizabeth ve Henry, 302 Journal of Economic Perspectives, 217,

417, 436, 498 Juliet B., 522 Kapital, 151, 163, 164, 165, 166, 167,

169, 173, 174, 177, 178, 182, 184, 185, 288

kapitalistler, 168, 169, 190, 192, 208, 211, 212, 255, 287, 298

Kapitalistler, 170, 211, 212, 227

Page 61: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dizin

530

kapitalizm, 40, 119, 143, 163, 171, 175, 177, 179, 183, 184, 192, 194, 197, 239, 250, 288, 292, 293, 297, 299, 301, 307, 339, 347, 352, 367, 382, 474, 488, 489, 521, 525

Kapitalizm ve Özgürlük, 440, 452, 453, 467

Kârlar, 117 karşılaştırmalı üstünlük yasası, 100, 102,

111, 112 Kasvetli bilim, 88 Kates, Steven, 71, 402 Katolikler, 39 kayıp halka, 2, 301, 352 kehanetleri, 175 Keynes, v, vii, ix, xiv, xx, xxi, 2, 5, 6, 7, 8,

9, 11, 21, 39, 40, 45, 48, 49, 50, 58, 67, 71, 76, 97, 101, 102, 104, 105, 116, 119, 120, 121, 124, 125, 133, 138, 146, 162, 167, 173, 174, 180, 186, 187, 210, 214, 216, 217, 224, 227, 228, 230, 231, 232, 233, 235, 250, 251, 252, 290, 298, 302, 312, 321, 322, 324, 325, 328, 333, 337, 338, 339, 340, 345, 347, 357, 358, 359, 361, 363, 365, 367, 368, 369, 370, 371, 372, 373, 374, 375, 376, 377, 378, 379, 380, 381, 382, 383, 385, 386, 387, 388, 391, 392, 393, 394, 395, 396, 397, 398, 399, 400, 401, 402, 403, 406, 409, 410, 411, 412, 414, 419, 420, 423, 424, 426, 429, 434, 435, 439, 440, 441, 442, 444, 446, 448, 449, 450, 462, 463, 464, 469, 471, 473, 474, 475, 476, 477, 481, 482, 483, 486, 498, 500, 504, 508, 509, 523, 525, 526, 527, 528

Keynes at Harvard, 435 Keynes, John Maynard, 45, 71, 97, 125,

146, 186, 252, 302, 325, 363, 402, 435, 498, 528

Keynes, Milo, 403 Keynesyen, xx, 3 Keynesyen iktisat, 3 Keynesyenler, 10 Kibbutz, 146 kişiliği, 286, 381, 409 Klamer, Arjo, 125 Knight, Frank H., 125 Komünist Çin, 85, 458 Komünist Manifesto, 88, 128, 150, 151,

159, 167, 170, 172, 192, 346 Komünizm, 151, 173, 283

kökeni, xix, 65, 103, 196, 306 Kölelik, 343, 347 Kölelik Yolu, 343, 347 kötümser, xix, 76, 104, 177, 387, 399,

414, 450, 522, 524 Kraliyet Ekonomi Cemiyeti, 220 Krugman, Paul, 403 Lachmann, Ludwig M., 403 Laffer eğrisi, 507, 508 laissez faire, 4, 10, 12, 32, 36, 39, 41, 48,

49, 50, 52, 53, 63, 116, 135, 136, 151, 180, 193, 200, 201, 204, 208, 224, 239, 240, 242, 244, 248, 256, 266, 331, 341, 381, 401, 408, 410

Laissez faire, 2, 41, 48, 88, 151, 243, 366 laissez faire okulu, 10, 49 Lavoie, Don, 498 Lebergott, Stanley, 45 Leijonhufvud, Axel, 125, 435, 476 Leonard J., 267, 274 liberteryen, 9, 35 Likidite tuzağı, 423 Lipsey, Richard G., 403 Maital, Shlomo, 498 makro modeli, 53, 113, 152, 328, 511 Malia, Martin, 498 Maliye politikası, 455, 509 Malkiel, Burton, 528 Malthus, vii, xix, 1, 42, 50, 52, 54, 73, 74,

75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 87, 88, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 97, 100, 107, 108, 110, 113, 120, 123, 129, 131, 142, 149, 167, 213, 239, 356, 522, 524

Malthus, Thomas Robert, 97 Mandeville, 39, 45, 392 Mandeville, Bernard, 45 Mankiw, xvi, 504, 505, 506, 508, 528 Marjinal fayda, 192, 196, 197, 227 marjinal fayda kuramı, 55 marjinalist devrim, 192, 193, 194, 195,

221, 234, 244, 254, 273, 276, 277, 365, 368, 415

Markowitz, Harry, 529 Marksist görüş, 161 Marksistler, 2, 10, 20, 76, 154, 170, 174,

175, 178, 182, 194, 212, 264, 342, 344, 410, 416, 457, 458, 525

Marksizm, 149, 150, 151, 174, 179, 180, 181, 197, 211, 367, 368, 410, 432, 501, 503

Page 62: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

531

Marshall, vi, viii, xx, 2, 6, 8, 11, 15, 49, 119, 129, 151, 178, 195, 207, 217, 218, 219, 220, 221, 227, 228, 229, 230, 231, 232, 233, 234, 235, 236, 237, 238, 242, 243, 245, 249, 250, 251, 252, 258, 273, 274, 365, 369, 371, 382, 395, 407, 409, 415, 416, 435, 491, 511, 525, 529

Marshall, Alfred, 252, 529 Marx, vii, viii, xix, xx, xxi, 2, 5, 6, 7, 8, 9,

10, 85, 88, 97, 102, 118, 119, 120, 128, 146, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 190, 191, 196, 202, 203, 209, 210, 211, 212, 213, 216, 217, 238, 252, 254, 259, 260, 262, 271, 274, 277, 286, 287, 288, 290, 293, 297, 302, 335, 340, 345, 349, 359, 364, 369, 379, 380, 392, 410, 413, 414, 444, 449, 450, 482, 483, 501, 509, 525

Marx, Karl, 97, 146, 187, 274, 302 matematiksel iktisat, 309 Mayerling, 201 Mayo, Elton, 125 McCloskey, 416, 435, 503, 529 Meksika, 250, 346, 496 Meltzer, Allan H., 403 Menger, viii, xix, 2, 6, 190, 192, 193, 195,

196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205, 206, 207, 208, 211, 213, 214, 216, 217, 225, 230, 265, 268, 269, 300, 306, 325, 329, 330, 337, 346, 415, 525

Menger, Anton, 217 Menger, Carl, 217, 325 Mephistopheles, 156 metodolojisi, 54, 151 Milgate, Murray, 97 Mill, xix, 102, 108, 111, 128, 129, 130,

131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 145, 146, 191, 224, 254, 260, 288, 302, 319, 351, 356, 363, 395

Mill, John Stuart, 146, 302, 363 Mills, Frederick C., 274 Minsky, Hyman P., 403, 435 miras, 108, 134, 161, 162, 166, 172, 239,

241, 247, 248, 329, 409, 420 Mises, xx, 2, 3, 10, 41, 102, 179, 187, 208,

209, 246, 263, 264, 273, 274, 296, 324, 325, 327, 328, 329, 330, 331, 332, 333, 334, 335, 336, 337, 339, 340, 341, 342,

343, 344, 345, 346, 347, 348, 349, 350, 351, 352, 353, 357, 358, 359, 360, 361, 362, 363, 364, 366, 390, 399, 400, 403, 405, 406, 416, 435, 440, 442, 443, 452, 469, 472, 476, 479, 480, 481, 483, 485, 486, 488, 489, 490, 491, 498, 509, 521, 525, 529

Mises ve Hayek, 10, 41, 324, 327, 328, 334, 337, 340, 349, 357, 360, 362, 366, 481, 486, 509

Mises, Ludwig von, 187, 274, 363, 403, 435, 476, 498, 529

Mises, Margit von, 363 Mises, Richard von, 363 Mitchell, Wesley C., 274 Modigliani, Franco, 436 monetarist, 308, 321, 361, 409, 439, 446,

462, 474, 475, 501, 510 monetarizm, 440, 462, 501 Monetary History of the United States,

325, 465, 476, 528 Montesquieu, Charles, 45, 71 Monthly Review, 97, 146, 180, 181, 187,

188 More, Sir Thomas, 146 Morishima, Michio, 436 Muller, Jerry Z., 45 Musgrave, Richard A., 529 Mühendisler ve Fiyat Sistemi, 284 Mülkiyet hakları, 93, 145 nedenleri, 113, 205, 339, 361, 390, 447,

505 negatif gelir vergi, 452 New Republic, 412 New School of Social Research, xvi, 182 Newman, Peter, 252 niyetlenmemiş sonuçlar, 39, 362 Nobel ödülü, 413, 423, 456, 457, 458,

513, 515, 516 Nobel ödülü sahibi, 423 Nordhaus, 258, 259, 275, 413, 414, 418,

433, 436, 455, 477, 481, 498, 508, 529 North, Gary, 187, 364 Nüfus, vi, 75, 76, 77, 78, 80, 81, 82, 94,

95, 96, 97, 123 Nüfus Üzerine Deneme, 75, 78, 80, 81 Occam, 416 Otobiyografi, 51, 77 Oxford University, 44, 45, 71, 125, 147,

216, 217, 251, 252, 363, 364, 435, 497, 498

Page 63: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dizin

532

Ozaki, Robert, 11 Öyjeniks, 242, 310 Özel mülk, 38, 141, 172 özelleştirilmesi, 291, 496, 527 özelleştirme, 3, 291, 460, 494, 495, 509 Özelleştirme, 494 Özgürlüğün Anayasası, 140, 349 özgürlük, xvi, xviii, xix, xxi, 1, 7, 14, 15,

18, 19, 22, 25, 27, 29, 35, 37, 39, 41, 53, 61, 62, 64, 69, 70, 73, 74, 93, 129, 137, 140, 145, 158, 173, 196, 238, 240, 291, 301, 344, 482, 490, 515, 524, 527

Özgürlük Üzerine, 133, 136, 137, 140, 356

Padover, Saul K., 187, 364 para, xx, 2, 3, 4, 16, 18, 20, 22, 24, 32, 36,

38, 39, 40, 43, 44, 58, 60, 80, 88, 100, 105, 109, 113, 121, 144, 161, 162, 173, 184, 196, 212, 219, 224, 228, 268, 290, 297, 299, 300, 306, 307, 308, 312, 316, 317, 318, 319, 320, 322, 323, 324, 327, 328, 338, 339, 350, 351, 352, 353, 354, 357, 358, 361, 368, 373, 376, 382, 385, 386, 390, 392, 393, 396, 397, 431, 434, 440, 443, 447, 451, 454, 455, 456, 458, 460, 462, 465, 466, 467, 468, 469, 470, 471, 472, 473, 474, 481, 484, 489, 493, 502, 505, 506, 509, 511, 512, 514, 523, 524, 526

Para, vii, ix, 2, 58, 60, 109, 153, 174, 182, 184, 299, 301, 306, 308, 309, 312, 320, 330, 335, 339, 346, 350, 351, 352, 353, 356, 357, 372, 376, 381, 390, 391, 424, 444, 454, 462, 466, 468, 469, 483, 501

Para arzı, 351, 353, 390 para politikası, 3, 109, 290, 339, 352,

361, 385, 397, 440, 447, 451, 454, 455, 456, 462, 465, 469, 474, 502, 506, 509, 512, 523

Para politikası, 444, 466 Para Üzerine İnceleme, 376 Para ve Kredi Teorisi, 330, 346, 350, 352,

469, 483 Paranın dolaşım hızı, 320 paranın miktar teorisi, 36, 109, 319, 320,

330, 351, 444, 469 Paranın miktar teorisi, 319 Paranın Satınalma Gücü, 319 Pareto, viii, 102, 243, 244, 247, 248, 249,

250, 251, 252 Pareto, Vilfredo, 252

Payne, Robert, 187 Phillips eğrisi, 432, 468 Phillips, A. W., 436 Pigou, ix, 227, 229, 237, 242, 252, 321,

339, 381, 382, 383, 384, 402, 403, 422, 423, 424, 436

Pigou, Arthur C., 403, 436 Piyasa ilkeleri, 504, 520 Plato, 257 Pol Pot, 150 Politik İktisadın İlkeleri, 81, 108, 110,

122, 129, 288 Politik İktisat, 23, 48, 52, 54, 63, 87, 115,

119, 181, 193, 220, 222, 225, 227, 230, 249

Politik İktisat Teorisi, 193, 220, 222, 225, 227, 230

Politik İktisat Üzerine Bir İnceleme, 48, 52, 87

Posner, Richard, 146 Powell, Jim, 45 Pozitivizm, 334 Raddatz, Fritz, 187 Rae, John, 45 Rand, Ayn, 476 Rant kollama, 121 Rant kontrolleri, 259 rant teorisi, 139, 254 Rashid, Salim, 45 Rasyonel beklentiler, 468, 505 Ravaioli, Carla, 529 Reagan vergi indirimleri, 506 Reason Vakfı, 494 refah devleti, 223, 369, 390, 421, 488 refah iktisadı, 243, 246, 250 Refah iktisadı, 243, 244 Refah Toplumu, 289, 290, 291 regresyon teoremi, 350 Regresyon teoremi, 350 rekabet, xviii, xix, 1, 19, 21, 22, 24, 53, 57,

88, 107, 145, 169, 212, 237, 241, 242, 243, 244, 246, 261, 262, 263, 264, 284, 291, 292, 332, 361, 366, 401, 421, 458, 487, 501, 517, 524

Rekabet, vi, 7, 19, 21, 24, 117, 237, 333, 366, 501, 502

Ricardo, vi, xix, 42, 53, 54, 55, 71, 75, 76, 88, 94, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 129, 131, 138, 139, 142, 149,

Page 64: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

533

168, 174, 190, 191, 196, 204, 205, 207, 213, 234, 254, 380, 395, 501

Ricardo ve Malthus, 123, 204 Ricardo, David, 71, 109, 125 Ricardocu denklik teoremi, 121, 122 Ricardocu kötü alışkanlık, 54, 102, 415,

417 Robbins, Lionel, 364 Roberts, Paul Craig, 529 Robinson, Joan, 252, 403, 529 Roemer, John, 187 Rogge, Benjamin, 45 Rolodeks, 311 Roosevelt, 316, 347, 366, 377, 486, 487 Rosen, Sherwin, 217 Rostow ve, 492 Rothbard, ix, xvi, 9, 10, 11, 39, 41, 45, 55,

71, 111, 113, 125, 136, 146, 169, 178, 187, 195, 217, 242, 259, 270, 274, 299, 300, 302, 307, 325, 327, 331, 334, 342, 345, 360, 364, 424, 436, 442, 443, 444, 470, 476

Rothbard, Murray N., 45, 71, 125, 146, 187, 217, 274, 302, 325, 364, 436, 476

Ruffin, Roy J., 529 Rusya, 164, 173, 283, 286, 296, 331, 383,

428, 479, 480, 481, 496 Saf İktisadın Unsurları, 193 Samuelson, v, vi, vii, ix, xvi, xx, 1, 3, 5, 11,

20, 45, 49, 71, 100, 101, 102, 103, 104, 114, 119, 125, 152, 175, 178, 179, 180, 181, 187, 209, 210, 214, 216, 217, 219, 243, 252, 258, 262, 275, 309, 368, 379, 386, 402, 403, 405, 406, 407, 408, 409, 410, 411, 412, 413, 414, 415, 416, 417, 418, 419, 420, 421, 422, 423, 426, 431, 432, 433, 436, 439, 440, 444, 445, 446, 452, 455, 456, 458, 471, 472, 476, 481, 485, 498, 504, 508, 509, 515, 519, 526

Samuelson, Paul A., 11, 45, 71, 125, 187, 217, 252, 275, 403, 436, 476, 498

Sanayi devrimi, 190 Sargent, Thomas, 529 Savaş, 52, 114, 191, 269, 285, 290, 330,

332, 381, 382, 401, 410, 413, 430, 431, 440, 474, 486, 500, 516

Say yasası, 58, 60, 394 Schumpeter, ix, xxi, 9, 10, 11, 45, 49, 57,

63, 71, 121, 125, 180, 187, 190, 202, 209, 217, 219, 242, 244, 245, 252, 296, 301, 338, 340, 345, 354, 364, 478, 480,

482, 483, 484, 485, 486, 487, 488, 489, 497, 498

Schumpeter, Joseph A., 45, 71, 125, 217, 252, 364, 498

Schwartz, 321, 325, 451, 465, 466, 467, 471, 476, 504, 528

Schwartz, Anna J., 325 Schwartzchild, Leopold, 187 Selgin, George, 529 serbest ticaret, 3, 17, 19, 31, 36, 37, 41,

43, 44, 47, 48, 50, 63, 64, 65, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 210, 237, 239, 248, 256, 383, 385, 400, 410, 448, 456, 502, 506, 522, 526

Serbest ticaret, 31, 100, 240 serbest ticaret konusunda, 64 serbest-piyasa, 119, 346, 464, 493 sermaye, 18, 19, 36, 37, 42, 43, 55, 56,

60, 61, 90, 92, 95, 110, 114, 117, 118, 164, 169, 170, 175, 178, 179, 184, 196, 197, 206, 207, 209, 211, 213, 214, 215, 216, 230, 236, 237, 247, 254, 256, 257, 258, 262, 265, 268, 270, 299, 306, 311, 316, 318, 322, 335, 339, 347, 353, 356, 357, 385, 387, 399, 417, 422, 426, 427, 430, 431, 464, 491, 496, 504, 508, 512, 526

Sermaye teorisi, 209 Sermaye ve faiz, 318 Shaw, G. K., 436 sınıf çatışması, 102, 169, 285, 287 Sınıf çatışması, 158, 191 Simon, Julian, 98, 252 Simons, Henry C., 477 Sirkin, Gerald, 325 Skidelsky, Robert, 11, 71, 97, 187, 403 Skousen, Mark, 217, 275, 325, 364, 403,

436, 477, 498, 529 Smith, Adam, 11, 45, 71, 126, 147, 217,

436, 529 Smith, Joseph, 147 Smith, Vernon L., 364, 529 Snooks, Graeme Donald, 126 Solow, 243, 262, 417, 423, 437, 458, 504 Solow, Robert, 437 Somary, Felix, 302, 403 sosyal bilimci, xxi, 77, 90, 149, 385, 457 Sosyal Darwinizm, 240 Sosyal Güvenliğin özelleştirilmesi, 122 Sosyal Güvenlik, 122, 505

Page 65: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

Dizin

534

sosyalizm, 1, 63, 128, 130, 141, 142, 146, 179, 182, 185, 248, 260, 267, 277, 279, 281, 284, 331, 347, 349, 367, 480, 488, 491, 503, 527

Sosyalizm, 128, 133, 180, 240, 283, 301, 332, 336, 346, 383, 478, 479, 480, 486, 487, 488, 489

Sosyalizmsiz Sosyal Adalet, 264 Sovyet ajanları, 384 Sovyet ekonomisi, 481 Sovyetler Birliği, xxi, 4, 150, 182, 224,

367, 384, 401, 413, 479, 480, 481, 489, 490

Sowell, Thomas, 46, 71, 477 sömürü kuramı, 2 Spencer, viii, 112, 167, 229, 232, 238,

239, 240, 241, 242, 252, 260, 413, 435, 464, 475, 501, 528

Spencer ve Sumner, 241 Spencer, Herbert, 252 Sraffa, Piero, 126 St. Clair, Oswald, 126 Stafford, William, 11, 98, 147 Stein, Herbert, 126, 403 Stigler, George, 46, 275 Streissler, Erich W., 217 Sumner, William Graham, 252 Sutherland Enstitüsü, 515 Swedberg, Richard, 11, 302, 498 Sweezy, Paul M., 187, 188, 275 şair, 75, 104, 151, 283 şeytanın avukatı, 488 Şili, 122, 344, 456, 459, 460, 496, 497 Tahıl modeli, 110, 121 tahminleri, 514 talep esnekliği, 55 tam rekabet, 49, 56, 57, 246, 247, 482,

487 Tarifeler, 69 tarih, xviii, xxii, 5, 6, 9, 10, 81, 123, 158,

171, 211, 293, 371, 400, 459, 472, 500, 513

Tarshis, Lorie, 437 tasarruf, 3, 9, 15, 18, 19, 36, 37, 43, 44,

51, 60, 117, 122, 138, 169, 178, 179, 195, 211, 213, 214, 215, 216, 265, 269, 270, 298, 339, 353, 368, 372, 381, 390, 391, 392, 393, 398, 413, 414, 417, 418, 419, 420, 424, 425, 426, 430, 431, 441, 464, 496, 502, 504, 506, 508, 511, 526

Tasarruf, vii, 36, 60, 214, 338, 393, 414, 418, 419, 425, 426, 504, 521

tasarruf karşıtı zihniyeti, 215 Tasarruf paradoksu, 425 tasarruf ve yatırım, 211, 213, 265, 372,

390, 391, 420, 431, 505 Taylor, Frederick W., 302 Taylorizm, 285, 286 Tefecilik Savunusu, 134 tefecilik yasaları, 36, 134 Tek Derste İktisat, 67, 441 Tek vergi hareketi, 258 tekel gücü, 2, 24, 366, 421 Teknoloji, 287, 406, 409 tepkiler, 280 Terborgh, George, 437 Ticaret, 17, 40, 43, 116, 330, 332, 427,

428, 501 ticaret engelleri, 112, 114, 116 Tilman, Rick, 302 Tobin vergisi, 399 Tobin, James, 325, 477 Tocqueville, Alexis de, 71, 275 toprak, 21, 37, 56, 57, 90, 92, 93, 95, 102,

110, 117, 118, 121, 123, 139, 168, 169, 172, 177, 191, 192, 198, 205, 206, 207, 211, 253, 254, 256, 257, 258, 259, 262, 265, 271, 426, 513

toprak ağaları, 118 Trinity House, 421, 422 Tucker, Refus, 477 tüketici artığı, 227, 235, 236, 237, 249 tüketim, 2, 3, 29, 51, 59, 60, 138, 170,

191, 193, 205, 206, 211, 214, 215, 225, 236, 253, 265, 287, 289, 368, 393, 396, 397, 398, 413, 418, 420, 423, 425, 426, 427, 428, 430, 431, 443, 463, 464, 506, 508, 517

Tüketim, 60, 61, 381, 385, 427, 431, 463, 517

tüketim fonksiyonu, 368, 423, 443, 463, 464, 508

Tüketim Fonksiyonu Teorisi, 463 Tüketim malları, 427 tüketim teorisi, 464 Tvede, Lars, 46 University of Chicago, xvi, 21, 31, 124,

146, 188, 216, 251, 278, 325, 362, 363, 402, 435, 475, 476, 477, 528

University of Vienna, xvi Ücretler, 117, 175, 264

Page 66: Mark Skousen - Liberte · Şekil 4.3: Ricardo’nun “Sınıf Çatışması” Modeli: İşçiler, Sermayedarlar ve Toprak Sahipleri ... Clark’ın Marjinal Ücret Teorisi ... Fotoğraf

İktisadî Düşünce Tarihi

535

Üçüncü Dünya, 80, 491, 492, 493, 526 Üretim ve tüketim, 173 ütopyacı, 1, 61, 78, 79, 142, 143, 144,

145, 159, 175, 182 Van Nostrand, 124, 435, 443, 476 ve çevrecilik, 513 ve enerji krizi, 177 ve Henry Simons, 408, 471 ve matematik, 55, 165, 229, 233, 238,

416 ve monetaristler, 455 ve Sosyal Darwinizm, 229 ve sosyalizm, 181, 246, 267, 342, 343,

480, 488, 489 Veblen, viii, xx, 2, 6, 254, 264, 271, 272,

273, 276, 277, 278, 279, 280, 281, 282, 283, 284, 285, 286, 287, 288, 289, 290, 291, 292, 293, 300, 301, 302, 446, 482, 525

Veblen, Thorstein, 302 vergi politikaları, 237 vergiler, 3, 17, 32, 35, 36, 256, 291, 358,

361, 390, 421, 447, 464, 501, 509, 519, 527

Veritas Vakfı, 223, 410 Vietnam, 181, 454, 496 Viner, ix, 31, 46, 90, 98, 408, 445, 446,

447, 453, 500 Viner, Jacob, 46, 98 Voltaire, 34, 48, 63, 74, 75, 98 Walker, Donald A., 252 Wall Street, 67, 179, 310, 313, 316, 321,

322, 335, 345, 369, 375, 381, 388, 402, 403, 427, 456, 514, 528

Wallace, Alfred Russell, 98 Wallich, Henry C., 498 Walras, viii, xix, 2, 49, 56, 102, 119, 192,

193, 195, 199, 217, 230, 243, 244, 245, 246, 247, 250, 252, 253, 415, 482, 525

Walrasgil genel denge modeli, 41 Weber, ix, xx, xxi, 2, 9, 149, 273, 276,

277, 292, 293, 294, 295, 296, 297, 298, 299, 300, 301, 302, 303, 488, 525

Weber, Max, 303 Weisskopf, Walter A., 126 Wesson, Robert G., 188 West, Edwin G., 46 Wicksell, vii, ix, xx, 2, 76, 190, 192, 196,

217, 250, 251, 321, 324, 328, 353, 354, 355, 356, 358, 362, 364, 511, 525

Wicksell, Knut, 217, 364 Wicksteed, Philip, 188, 217, 252 Wieser, Friedrich von, 217 William Volker Fund, 342, 443 Wilson, Edmund, 188 World Bank, 498 Wrong, Dennis H., 303 Yabancılaşma, 182, 183, 184 yararları, 68, 91, 208 Yaratıcı yıkım, 57 yaşam standardı, xxi, 7, 8, 15, 17, 24, 27,

36, 60, 84, 95, 145, 175, 191, 205, 213, 214, 215, 270, 431, 520

yaşamı, 8, 12, 29, 39, 78, 155, 198, 203, 210, 245, 271, 272, 273, 288, 290, 295, 298, 300, 345, 356, 483

Yatırım, vii, 391, 414, 418, 419, 430, 514 yatırımcı, 317, 376, 458, 514, 516 Yeryüzü Filozofları, 489 yoksullar, 80, 287 Yoksulluk, 260 yükü, 422 Zarnowitz, Victor, 188 Zeus, vii, xxi, 38, 164, 165