100
Eylül / Ekim 2011 • Sayı 04 • 2 ayda bir yayınlanır. September / October 2011 • Issue 04 • 2 ayda bir yayınlanır. 8 TL- KKTC 10 TL- Hatay Trabzon’da Cornelia Diamond Golf Resort Medeniyetler Beşiği Olimpiyat Ateşi Düşlerinizi Genişleten That Expands Your Dreams... “ Türkiye Golfün Merkezi Olabilir ” “Turkey Can Be The Center of Golf ” Sueno Hotel Golf Belek İşletme Müdürü Kurtuluş Gülşen Operating Manager of Sueno Golf Belek Kurtuluş Gülşen “Gizli Katil; Hipertansiyon” Prof. Dr. Sunay Sandıkçı Faruk Saraç 30.Yılında Yerebatan Sarnıcı Medusa’nın İhtişamlı Mekanı Efsane Golfçü; Legend Golfer; Bobby Jones Kana Doymayan Cehalet Töre Türkiye’nin İlk ve Tek Golf & Yaşam Dergisi First Golf & Life Magazine of Turkey

Golf XL Sayi 04

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Golf ve Yaşam dergisi, Golf, Bunker, 9Sanad, 9.Sanad, GolfXL, Golf XL, Ahmet Agaoglu, Mustafa Koc, Acun Ilıcali

Citation preview

Page 1: Golf XL Sayi 04

Eylül / Ekim 2011 • Sayı 04 • 2 ayda bir yayınlanır.September / October 2011 • Issue 04 • 2 ayda bir yayınlanır.

8 TL-KKTC 10 TL-

Eylül / Ekim 2011 • Sayı - Septem

ber / October 2011 • Issue

4

Hatay

Trabzon’da

Cornelia Diamond Golf Resort

Medeniyetler Beşiği

Olimpiyat Ateşi

Düşlerinizi Genişleten

That Expands Your Dreams...

“ Türkiye Golfün Merkezi Olabilir”“Turkey Can Be The Center of Golf”

Sueno Hotel Golf Belekİşletme Müdürü Kurtuluş Gülşen

Operating Manager of Sueno Golf Belek Kurtuluş Gülşen

“Gizli Katil; Hipertansiyon”

Prof. Dr. Sunay Sandıkçı

Faruk Saraç30.Yılında

Yerebatan SarnıcıMedusa’nın İhtişamlı Mekanı

Efsane Golfçü; Legend Golfer;

Bobby Jones

Kana Doymayan Cehalet

Töre

Türkiye’nin İlk ve Tek Golf & Yaşam DergisiFirst Golf & Life Magazine of Turkey

Page 2: Golf XL Sayi 04
Page 3: Golf XL Sayi 04
Page 4: Golf XL Sayi 04

Neden mi? Medeniyetlerin çoğu-na tanıklık etmiş ve onlara toprak olmuş tarihinden başlayıp, doğası, kıyıları, dağları, üretimi, maden-leri, balıkları, boğazları, şu anda bu coğrafyada yaşayan tüm kim-likleri, tüm benlikleri v.b. birçok özelliğini yazmaya kalksam bitire-mem. Kısacası, her şeyi ile gurur duyuyorum ülkemin. Şimdi bu da nerden çıktı demeyin, anlataca-ğım. Son zamanlarda Somali ile ilgili ülkemizde yardım kampan-yaları düzenleniyor. Bazı kesimler eleştiriyor ama çoğunluk yani ‘akıl sahibi’ ve ‘basiret sahibi’ insanlar, kurum ve kuruluşlar, örgütler yar-dım topluyor ve toplamaya devam ediyorlar. Eleştirenlere bir cevabım

olacak ama önce şunu paylaşmak istiyorum sizlerle. Ne kadar gurur vericidir ki, 36 ülkenin topladığı yardımdan çok daha fazlasını tek başına ülkemiz toplamış ve top-lamaya devam ediyor. Niye gurur duymayayım ki? Bana ne engel olabilir? Eleştiri yapanlara ise, an-cak şunlar söylenebilir;

1) Burası Somali değil, Türkiye!

2) Benim ülkemin her yeri bolluk bereket içinde, açlıktan ölen çocuk, bebek, yaşlı yok.

3) Benim ülkemdeki su akan çeşme sayısı, sanırım Somali’nin sahip ol-duğu çeşme sayısının 1 milyon katı kadardır.

4) Benim ülkemde olan fırın, lo-kanta, market sayısı vs. Somali’yle karşılaştırılamayacak düzeyde. İnanın o kadar yazılacak fark var ki, eleştirenler niye bunları düşün-müyorlar, anlamış değilim.

Güçlü olmayı kabul etmiyorsanız (eleştirenler) öğrenin, Türkiye güç-lü bir ülke, onun için gurur duyuyo-rum.

Dünya ve ülke gündemiyle ilgili bu küçük girişten sonra, size bu sayı-mızla birlikte yaptığımız iki yeni-likden bahsetmek istiyorum. Artık GOLF XL’ın golf bölümünde yer alan konuları, İngilizce olarak da yayınlamaya başlıyoruz. Türkiye’ye gelen, azımsanamayacak sayıdaki

golf turistini ve ülkemizde yaşayan yabancı misafirlerimizi de düşüne-rek bu kararı aldık ve uygulamaya geçirdik. Beğeniyle karşılayaca-ğınızı umuyoruz. Ayrıca, yaşam sayfalarımızı bir başlık altında top-ladık ve size yeni bir yaşam sığınağı sunduk. Bunker.

Turnuvalar başlıyor, tüm oyuncular ve sporcularımıza iyi oyunlar ve ba-şarılar diliyorum.

Sevgi ve Saygılarımızla;Adnan [email protected]

Ben, Bu Ülke ile Gurur Duyuyorum

İmtiyaz Sahibi 9.Sanad Ltd. Şti. adına Adnan Kolay

Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri MüdürüAdnan Kolay [email protected]

Görsel YönetmenMurat Yılmaz [email protected]

Golf Yayın DanışmanıOgün Çay [email protected]

EditörlerDicle Aslı Mursaloğlu [email protected] Aynur [email protected]

Yazı İşleriNehir Değirmenci [email protected] Seymen [email protected]

Yazarlarımız [email protected] DemirkıranFahir TelliHandan HodoğlugilMurat UzanNilgün SararŞenol Bay

Katkıda Bulunanlar• Belek Golf Haber Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Gökçe - www.belekgolfhaber.com• 11.Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları Koordinatörlüğü Medya Ofisi• Hatay İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü• CHIP Online - www.chip.com.tr

Grafik TasarımBüşra Erinkurt [email protected]şkun Karaca [email protected]

FotoğrafAkın Gö[email protected]

Hukuk DanışmanıAv.Mustafa AğcaAv.Okan Bingül

Reklam Direktörü Berna Aktaş[email protected]

Müşteri TemsilcisiÇağla Gül Saraç[email protected]

Reklam RezervasyonT. 0216 680 36 42

Yönetim Yeri9.SanadKavacık Kavşağı Gürbaşlar Plaza No:6/6Kavacık - İstanbul/TürkiyeT. 0216 680 36 42 - 43 - 44F. 0 216 680 36 48

BaskıPortakal Basım Mat. San. Tic. Ltd. Şti.Huzur Mah. Tomurcuk Sok. No:5/14.Levent-İstanbul - T. 0212 332 28 01

DağıtımNar Post - www.narpost.com

Yayın TürüYaygın SüreliDergide yayınlanan yazı, fotoğraf, illüstras-yon ve konuların hakkı Golf XL dergisine aittir. İzin alınıp, kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.

ISSN No: 2146-5371

İmaj bank: Shutterstock.com

4

Page 5: Golf XL Sayi 04
Page 6: Golf XL Sayi 04

4 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

“Turta, Dondurma ve Deneyimsizlik Doluydum”“I Was Full Of Pie, Ice Cream And Inexperience.”

“Türkiye Golfün Merkezi Olabilir”“Turkey Can Be The Center Of Golf”

“Daha Atılacak Çok Adım Var”

Efsane GolfçülerBobby Jones

DiyalogKurtuluş Gülşen

Kahve BahaneFaruk Saraç

içindekiler

24 28 50

index

Golfün Abc’si /Abc’s Of Golf

Türkiye’nin Golfte İlkleri ..................... 8

Turnuva Takip

Tournament Follow-Up ....................12

Efsane Golfçüler / Legend Golfers

Bobby Jones ........................................ 24

Diyalog / Dialogue

Kurtuluş Gülşen .................................. 28

Bay Golf / Mr.Golf

Şenol Bay ............................................ 32

Golf Haber / Golf News .....................34

Mini Golf ...........................................36

Golf Kulubü / Golf Club

Cornelia Diamond Golf Resort ............ 38

Sığınak / Bunker

Ogün Çay ............................................. 42

Golf Dükkanı / Golf Shop ...................44

Golfe Dair / About Golf

Turnuva Takvimi/ Tournament Schedule ..46

Golf Gurme / Golf Gourmet

Fahir Telli ............................................ 48

BUNKER .............................................. 49

Kahve Bahane

Faruk Saraç ........................................ 50

Page 7: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 5

Prof. Dr. Sunay Sandıkçı

Sağlık OlsunTansiyon

“Kana Doymayan Cehalet”

Duy BeniTöre ve Namus

“Medeniyetler Beşiği”

GezginHatay

Selam, ben

Handikap Hamdi. İlerleyen

sayfalarda görüşmek üzere...

Hello, I’m Handicap Hamdi.

We will hope to see you

the next page...

60 66

Global TürkiyeTrabzon 11. Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları (EYOF 2011) .......................... 54

An’da KalınNilgün Sarar ....................................... 58

Sağlık OlsunTansiyon .............................................. 60

Dünyanın En Akıllı AdamıErdal Demirkıran ................................ 65

Duy BeniTöre ve Namus Cinayetleri ................. 66

Zamanda YolculukYerebatan Sarnıcı ................................ 70

İçsel YolculukHandan Hodoğlugil ............................. 72

GezginHatay ................................................... 74

Haberci ……………………………………….80

Çizgilere Hükmeden AdamMurat Uzan.......................................... 83

Estetik Bakış .....................................84

Takip .................................................86

Gardrop ............................................88

Ecotech .............................................90

Teknotrend .......................................92

Ajanda ...............................................94

Hepsi Gerçek ....................................96

74

4sayı

Page 8: Golf XL Sayi 04
Page 9: Golf XL Sayi 04
Page 10: Golf XL Sayi 04

8 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GOLFÜN ABC’Sİ ABC’s OF GOLF

22 Mayıs 1989 tarihli 6. Beş Yıllık Kal-kınma Planı’nda yer alan temel hedef ve stratejilerin kabulü ile golf spo-ru, yeni bir atılım şansını elde etti. Nitekim Mayıs 1990 yılında Turizm Bakanlığı Antalya’da 6, İzmir’de 1 ol-mak üzere 7 alanda golf arazilerinin tahsisini sağladı. Türkiye’nin ilk pro-fesyonel golf sahası ise, 1994 yılında İstanbul’da (Klassis Golf Country) açıldı. Bunu Antalya Belek’te açılan National Golf ve İstanbul’da açılan Kemer Country Club izledi.

İlk Profesyonel Golf SahasıFirst Professional Golf Course…With the adoption of the goals and strategies defined in the 6th Five Year Development Plan on May 22, 1989, the golf sports obtained a new opportunity for growth in Turkey. And as a matter of fact, Ministry of Tourism assigned 6 fields for golf in Antalya and 1 in Izmir. And in 1994, the first pro-fessional golf course was opened in Istanbul (Klassis Golf Country). This was followed by National Golf Club in Belek, Antalya and Kemer Country Club in Istanbul.

Türkiye’nin Golfte İlkleriFirsts of Turkey in Golf

Golf sporunun ülkemizle ilk tanışması 1800’lü yılların sonunda oldu. İs-tanbul Golf Kulübü, 1895 yılında İstanbul’da kuruldu. Bu kulüp ülkemizde golf sporunun temellerinin atılmasında önemli rol oynadı. 12 delikten olu-şan sahası 1914 yılı sonuna kadar Okmeydanı’nda bulunuyordu. İstanbul Golf Kulüb, 1920 yılında Maslak’ta yeni bir saha açtı ve 1922’de kulüp bina-sı inşa edilerek delik sayısı 18’e çıkarıldı.

İlk Golf Kulübü Kuruluyor

First Golf Club Turkey met with the golf sport in 1800s for the first time. And Istanbul Golf Club founded in 1895 was the first golf club of Turkey. This club played a significant role in the golf history of Turkey. Its course of 12 holes was in Okmeydanı until 1914. The Club opened a new course in Maslak back in 1920. And by constructing a club building in 1922, the number of holes was increased to 18.

Page 11: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 9

The first golf course was opened in Maslak. The course was carried to Levent I in 1922, then to Levent IV in 1940 and finally to the garden of Military Academies that it continues to provide service with its 9 holes.

First Golf Course...

İlk Golf Sahası İstanbul-Maslak’taİlk golf sahası Maslak’ta açıldı. Saha, 1922’de 1. Levent’e 1940’dan sonra 4. Levent’e, son olarak da halen 9 delik olarak faaliyet gösterdiği Harp Akademi-leri içindeki yerine taşındı.

İstanbul Golf Kulübü’nün Maslak’taki sahasında, 22 Haziran 1977’de 18 çukur üzerinden medal (sayı oyunu) olarak yapılan ilk Caddie müsabakası, golf tarihimizin skoru kayda geçmiş ilk Caddie yarışı oldu ve Bülent Çakır birinciliği aldı.

The Caddie competition held on June 22, 1977 as a medal game on 18 holes in Maslak course of Istanbul Golf Club took its place in the golf history of Turkey as the first Caddie competition. And its winner was Bülent Çakır.

İlk Caddie MüsabakasıFirst Caddie Competition…

Golf Kulüpleri Çoğalıyor More and More Golf Clubs…

1905 yılında İzmir Bornova Golf Kulübü kuruldu, 1911 yılında Bebek yakı-nında kurulan Boğaziçi Golf Kulübü ise, varlığını ancak 1923 yılına kadar sürdürebildi. 1949 yılında, Ankara Golf Kulübü kuruldu. İzmir Bornova Golf Kulübü ve Ankara Golf Kulübü, 1926 yılında kurulan Tenis Federasyonu’na bağlandı. İzmir-Bornova Golf Kulübü 1970, Ankara Golf Kulübü ise 1980 yı-lında çeşitli nedenlerden dolayı kapanmak zorunda kaldı.

In 1905, Izmir Bornova Golf Club was found-ed. And Bosporus Golf Club founded in 1911 near Bebek could only continue its existence until 1923. And in 1949, Ankara Golf Club was founded. Izmir Bornova Golf Club and Anka-ra Golf Club had been affiliated to the Tennis Federation found in 1926. Izmir-Bornova Golf Club had to be closed in 1970 and Ankara Golf Club in 1980 because of various reasons.

Golf Not

İlk başlama yerinde onur hakkı sıralamaya göre yapılır. Herhangi bir sıralamaya yoksa kuraya başvurulur. Bir çukuru kazanan taraf bir sonraki başlama yerinde onur sahibidir.

The side that has the honour at the first teeing ground is determined by the order. In the ab-sence of an order, the honour should be decided by a draw. The side that wins a hole takes the honour at the next teeing ground.

Golf Note

Page 12: Golf XL Sayi 04

3D Holografik Görüntü Teknolojileri3D Holographic Image Technology

3D Holografik Görüntü Teknolojileri3D Holographic Image Technology

Kavacık Kavşağı Gürbaşlar Plaza No:6/6 Kavacık-Istanbul/Turkey T.+90 216 680 36 42 F.+90 216 680 36 48

REKLAMDAREKLAMDA

FARKIFARKISinemalarda izlerken büyülendiğimiz, varlıklarına

inanamadığımız canlıların gerçek olduğunu biliyor

muydunuz? Bilimkurguyu, gerçekle biraraya getiren

teknoloji tam karşınızda; Hologram...

Yeni reklam mecranız...

Airvision’ın 3 Boyutlu Görüntü Sistemlerine Holografik Görüntü Etkisi Veren Ürünler.

Airvision Hologram

Ürün Çeşitleri

GhostvisionGhostvision görüntüleri adeta hava

zerreciklerine asılı gibi gösteren 3D hologram

perdesidir. Dünyanın en şeffaf (%98 şeffaflık)

geçirgen perdesi olan bu sihirli perde özellikle

mağaza vitrinleri için tasarlanmıştır. Mağaza

yetkilileri Ghostvision’u kullanarak geleneksel

vitrin düzenlemelerinin getireceği bütün

sıkıntılardan kurtulurken, sürekli değişen ürün

görsellerini sıra dışı bir yöntemle sunarak

tüketicilerinin dikkatini çeker.

AlivelogoAlivego, logolarınızı sınırlarından kurtulup

dinamik ve dikkat çekici bir dünyaya ışınlayan

bir hologram perdesidir. Üzerine geliştirilen

dinamik video içeriği eklenerek hareketli bir

hale getirilen Alivego, logonuzu canlandırırken

sizi de müşterilerinize daha yakın hale

getiriyor.

HolomagicHolomagic, bilimkurgu filmlerinde hayretler

içerisinde izlediğimiz sahneleri ayağınıza kadar

getiren özel bir hologram sistemidir. Özel

efektlerle hazırlanmış video içeriği ile boşlukta

oluşturulan gerçek ötesi görüntü izleyicilerin

algısı ile oynayarak, büyük bir illüzyon yaratır.

Holomagic genellikle konser, organizasyon,

sunum, tanıtım ve lansman etkinliklerinde

kullanılıyor.

PyramisPyramis 3D görüntü sağlayarak, piramitlerin

gizemini, ürününüze taşıyan özel bir hologram

kutusudur. Cam bir kasanın içerisinde bulunan

ters prizma şeklindeki bir alana, serbest yüzen

video görüntü sistemi yerleştirilerek, tanıtmak

istediğiniz ürün ya da hizmetin insanlar

tarafından havada uçuşan holografik objeler

olarak görünmesini sağlar.

ImageportImageport, ekran büyüklüğü konusundaki

düşüncelerinizin sınırlarını zorlayan bir

ters projeksiyon perdesidir. Teknik şartlar

sağlandığında her türlü ortamda HD kalitede

TV yayını yapabileceğiniz Imageport, ayrıca

sunum, tanıtım ve lansman etkinliklerinde

yapılan video gösterimleri için de ideal bir

üründür. Kurulumu kolay, kullanımı rahat

ve görünümü estetik olan Imageport size

istediğiniz boyutta kaliteli görsel yayın yapma

fırsatı verir.

YottaYotta gecenin karanlığını yırtarak sizi

yıldızlarla aynı seviyeye taşıyacak olan özel

bir holografik örgü perdedir. İçinden hava

geçirebilen, mukavemeti sağlam yapısı ile

özellikle açık havada düzenleyebileceğiniz her

türlü konser, organizasyon, sunum, tanıtım,

lansman ve sinema etkinliklerinde yapacağınız

gece gösterimleri için ideal bir üründür.

Ayrıca geniş bir alana ya da yüksek bir çatıya

yerleştirebileceğiniz Yotta ile kilometrelerce

öteden insanlarla aranızdaki mesafeyi

kısaltabilirsiniz.

Page 13: Golf XL Sayi 04

3D Holografik Görüntü Teknolojileri3D Holographic Image Technology

3D Holografik Görüntü Teknolojileri3D Holographic Image Technology

Kavacık Kavşağı Gürbaşlar Plaza No:6/6 Kavacık-Istanbul/Turkey T.+90 216 680 36 42 F.+90 216 680 36 48

REKLAMDAREKLAMDA

FARKIFARKISinemalarda izlerken büyülendiğimiz, varlıklarına

inanamadığımız canlıların gerçek olduğunu biliyor

muydunuz? Bilimkurguyu, gerçekle biraraya getiren

teknoloji tam karşınızda; Hologram...

Yeni reklam mecranız...

Airvision’ın 3 Boyutlu Görüntü Sistemlerine Holografik Görüntü Etkisi Veren Ürünler.

Airvision Hologram

Ürün Çeşitleri

GhostvisionGhostvision görüntüleri adeta hava

zerreciklerine asılı gibi gösteren 3D hologram

perdesidir. Dünyanın en şeffaf (%98 şeffaflık)

geçirgen perdesi olan bu sihirli perde özellikle

mağaza vitrinleri için tasarlanmıştır. Mağaza

yetkilileri Ghostvision’u kullanarak geleneksel

vitrin düzenlemelerinin getireceği bütün

sıkıntılardan kurtulurken, sürekli değişen ürün

görsellerini sıra dışı bir yöntemle sunarak

tüketicilerinin dikkatini çeker.

AlivelogoAlivego, logolarınızı sınırlarından kurtulup

dinamik ve dikkat çekici bir dünyaya ışınlayan

bir hologram perdesidir. Üzerine geliştirilen

dinamik video içeriği eklenerek hareketli bir

hale getirilen Alivego, logonuzu canlandırırken

sizi de müşterilerinize daha yakın hale

getiriyor.

HolomagicHolomagic, bilimkurgu filmlerinde hayretler

içerisinde izlediğimiz sahneleri ayağınıza kadar

getiren özel bir hologram sistemidir. Özel

efektlerle hazırlanmış video içeriği ile boşlukta

oluşturulan gerçek ötesi görüntü izleyicilerin

algısı ile oynayarak, büyük bir illüzyon yaratır.

Holomagic genellikle konser, organizasyon,

sunum, tanıtım ve lansman etkinliklerinde

kullanılıyor.

PyramisPyramis 3D görüntü sağlayarak, piramitlerin

gizemini, ürününüze taşıyan özel bir hologram

kutusudur. Cam bir kasanın içerisinde bulunan

ters prizma şeklindeki bir alana, serbest yüzen

video görüntü sistemi yerleştirilerek, tanıtmak

istediğiniz ürün ya da hizmetin insanlar

tarafından havada uçuşan holografik objeler

olarak görünmesini sağlar.

ImageportImageport, ekran büyüklüğü konusundaki

düşüncelerinizin sınırlarını zorlayan bir

ters projeksiyon perdesidir. Teknik şartlar

sağlandığında her türlü ortamda HD kalitede

TV yayını yapabileceğiniz Imageport, ayrıca

sunum, tanıtım ve lansman etkinliklerinde

yapılan video gösterimleri için de ideal bir

üründür. Kurulumu kolay, kullanımı rahat

ve görünümü estetik olan Imageport size

istediğiniz boyutta kaliteli görsel yayın yapma

fırsatı verir.

YottaYotta gecenin karanlığını yırtarak sizi

yıldızlarla aynı seviyeye taşıyacak olan özel

bir holografik örgü perdedir. İçinden hava

geçirebilen, mukavemeti sağlam yapısı ile

özellikle açık havada düzenleyebileceğiniz her

türlü konser, organizasyon, sunum, tanıtım,

lansman ve sinema etkinliklerinde yapacağınız

gece gösterimleri için ideal bir üründür.

Ayrıca geniş bir alana ya da yüksek bir çatıya

yerleştirebileceğiniz Yotta ile kilometrelerce

öteden insanlarla aranızdaki mesafeyi

kısaltabilirsiniz.

Page 14: Golf XL Sayi 04

TURNUVA TAKİP TOURNAMENT FOLLOW-UP

Page 15: Golf XL Sayi 04

TURNUVALARDANGOLF ENSTANTENELERİ

GREAT MOMENTS FROM TOURNAMENTS

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 13

2011 yılının ilk yarısında düzenlenen ve oldukça çekişmeli geçen turnuvalarda, oldukça renkli görüntüler yaşandı. Önemli ve ünlü isimlerin yer aldığı bu turnuvalardan beğendiğimiz enstantaneleri sizler için derledik.

I n the tournaments that witnessed great competition in the first half of 2011, there were great moments. We brought together these great moments of the tournaments enriched with the presence of important

and famous names.

Page 16: Golf XL Sayi 04

Edip Soyak

Murat Dulgar

Banu İpeker

TURNUVA TAKİPTOURNAMENT FOLLOW-UP

Golf Not

Deneme swingi bir talim vuruşu de-ğildir ve oyuncu kuralları çiğneme-dikçe sahanın her yerinde yapılabilir.

Page 17: Golf XL Sayi 04

Nuray Aktaş

Aslıhan Kaplan

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 15

Golf Note

A practice swing is not a practice stroke and may be taken at any place, provided the player does not breach the Rules.

Page 18: Golf XL Sayi 04

Adnan Kolay

Ayşe Başkaya

Ogün Çay

TURNUVA TAKİPTOURNAMENT FOLLOW-UP

Page 19: Golf XL Sayi 04
Page 20: Golf XL Sayi 04

Beliz Aker

Doğan Can Atıcı

TURNUVA TAKİPTOURNAMENT FOLLOW-UP

Page 21: Golf XL Sayi 04

Kezban Sibel CanEmre İpekerKaya Çilingiroğlu

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 19

Page 22: Golf XL Sayi 04

MercedesTrophy 2011

TURNUVA TAKİPTOURNAMENT FOLLOW-UP

20 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Page 23: Golf XL Sayi 04

MercedesTrophy 2011

Erdem Kıramer

Page 24: Golf XL Sayi 04

MercedesTrophy 2011

Yusuf Aryas

TURNUVA TAKİPTOURNAMENT FOLLOW-UP

Page 25: Golf XL Sayi 04

MercedesTrophy 2011

MercedesTrophy 2011

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 23

Page 26: Golf XL Sayi 04

EFSANE GOLFÇÜLER / LEGEND GOLFERS

DüNdeNBUGüNeDüNdeNBUGüNe

“Turta, Dondurma ve Deneyimsizlik Doluydum”

“I was full of pie, ice cream and inexperience.”

He won everything in golf and then he did it again. No one achieved such great things in such a short career like his. And he did all of these only as an amateur, just for the love of golf. That’s why he still sets the standard for all the great play-ers of today. So, “the legend still continues”.

Bobby Jones, who is accepted as one of the greatest golfers of all times, was born in At-lanta, United States as such a sickly child that he couldn’t even eat solid foods until the age five. His family was doing everything they can to make him happy. That’s why they bought a summer house near East Lake Country Club. Bob-by gained strength there and got into sports. His passion for golf began around these peri-ods. In a short amount of time, golf became his favorite sport,

but Jones never had formal golf lessons. Rumor has it that Bobby learned playing golf by mimicking East Lake’s Scottish professional, Stewart Maiden. And that Jones, who used to follow Maiden around the course during 18-hole rounds with other club members, de-veloped his own natural, fluid and unique swing style that be-came his trademark.

When he was only nine, Jones won Atlanta Athletic Club Jun-ior Tournament by defeating his 16 years old rival. After winning three tournaments, Jones was registered as a play-er to the 1916 U.S. Amateur Championship at the age 14. Even though he didn’t win the tournament, he amazed all the great golfers and gained a rep-utation as the “child prodigy of golf”.

O, golfte kazanabilecek her şeyi kazandı ve bunu tekrar tekrar yaptı. Kimse, bu kadar kısa süren bir kariyerde onun kadar başarılı olamadı. Yal-nızca, bir amatör olarak golf sevgisi için yarıştı. Bugün bile, büyük oyuncuların de-ğerlendirilmesinde bir stan-dart olarak kabul ediliyor. Bir diğer deyişle; “Efsane devam ediyor...”

Golfün, gelmiş geçmiş en büyük isimlerinden biri olan Bobby Jones, Amerika’nın At-lanta şehrinde doğdu. Bobby, küçükken öyle hastalıklı bir çocuktu ki, beş yaşına dek katı yiyecek yiyememişti. Ai-lesi, çocuklarının iyileşmesi için, East Lake Country Club yakınlarında bir yazlık aldı ve Bobby burada güçlenerek spor yapmaya başladı. En sevdiği spor ise, elbette ki golftü. Bobby Jones’un golfe olan tutkusu da, yine bu yaş-larda başladı. Yaşının küçük-lüğüne rağmen, Jones hiçbir

zaman golf dersi almadı. Rivayete göre, küçük Bobby, golf oynamayı East Lake’in İskoç profesyoneli Stewart Maiden’ı taklit ederek öğren-di. Maiden’ı 18 delik boyunca sahada diğer kulüp üyeleriy-le birlikte takip eden Jones, daha sonra alametifarikası olacak doğal, akıcı ve kendine has bir swing tarzı geliştirdi.

Ailesi, onun mutlu olması için elinden geleni ardına koymuyordu. Jones, 9 yaşın-dayken, 16 yaşındaki rakibi-ni yenerek Atlanta Athletic Club Junior Turnuvası’nı kazandı. İki üç turnuva birin-ciliğinden sonra, 14 yaşın-daki Jones, bir arkadaşının babası tarafından 1916 U.S. Amatör Kupası’na oyuncu olarak kaydettirildi. Burada birinci olamasa da, büyük oyuncuları bile şaşırtmış ve “golfün harika çocuğu” ola-rak bir anda müthiş bir isim yapmıştı bile...

Bobby Jones EfsanesiThe Legend of Bobby Jones

24 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

FROM PAST TO PRESENT

Page 27: Golf XL Sayi 04

Ancak Jones aynı zamanda zaptedilemez bir kişilik sergilemişti. Kötü bir atıştan sonra, öfkelenerek golf sopalarını yere fırlatıyordu. Spor yazarı Grantland Rice’a göre Jones, “bir meleğin yüzüne ve bir kurdun mizacına sahip”ti. Erken yaşta aniden yıldız olmak ve halkın sürekli ka-zanması yönündeki büyük baskısı, onun için ağır bir yük olmuştu. Zaten, hayatının büyük bir kısmında bu baskıyla yaşamak zorunda kaldı. Belki de bu baskı ve kişi-liğinin fevri yönünün çakışmasıyla Jones, 1916-1923 yılları arasında ciddi bir başa-rısızlık dönemi geçirdi.

19 yaşında, 1921 British Open Turnu-vası’nda, St. Andrews’in Eski Saha’sın-da, kendi ifadesine göre “golfteki en yüz kızartıcı yenilgisi”ni aldı ve turnuvadan çekildi. Bu arada basın da, sahadaki sal-dırgan hareketlerinden dolayı kendisini acımasızca eleştirmeyi sürdürüyordu.

Bu hayal kırıklığı, Jones’un ‘golfün efsa-nesi’ olma yolunda önemli dönüm nokta-larından biri oldu. Jones, kendisiyle ya-pılan bir röportajda, bu dönemle ilgili şu ifadeleri kullanıyordu: “Turta, dondurma ve deneyimsizlik doluydum. O zamanlar bana göre golf, sadece birini yenmek için oynanan bir oyundu. O ‘birinin’ aslında kendim olduğunu bilmiyordum.”

1923 ile 1930 yılları arasında zirve tek ba-şına onundu. Jones bu 7 sene içerisinde, 5 Amerika Amatör, 4 Amerika Açık, 3 İn-giltere Açık ve 1 İngiltere Amatör olmak üzere 13 ulusal şampiyonluk kazandı. Kariyerinin son dokuz yılında ise, katıldı-ğı 12 ulusal şampiyonluktan 11’ini birinci-lik ya da ikincilikle tamamladı. Kısa golf kariyerinin zirvesi ise, 1930 Grand Slam şampiyonluğu oldu; yani Amerikan Açık ve Amatör ile İngiliz Açık ve Amatör Tur-nuvalarının tümünün şampiyonu... Bu ba-şarıyı, ondan sonra başka hiçbir oyuncu tekrarlayamayacaktı.

Despite all these achievements, Jones was a man who had an ungovernable tem-per. After making a bad shot, there was a great chance that he would throw his clubs. Sportswriter Grantland Rice says that Jones had the “face of an angel and the temper of a timber wolf” Becoming a star at such an early age and the expectations of the public was a heavy burden on him. And he had to live with this burden in most of his life. May be this was the reason behind his bad period in 1916-1923.

And the peak point of this period was, ac-cording to his words, his “most inglori-ous failure in golf” at the Old Course of St.Andrews in 1921 British Open Tourna-ment. He had to withdraw from the tourna-ment. And that event increased the harsh critics about his aggressive behaviors on the golf course even more.

This had been a significant turning point on his way to become this ‘golf legend’ every-one talks about. Jones used the following phrases about this period in one of his in-terviews: “I was full of pie, ice cream and inexperience. To me, golf was just a game to beat someone. I didn’t know that someone was me.”

And that period was over after 7 long years. Between the years 1923 and 1930, Jones dominated the golf world. In this period, he won 13 national championships including 5 U.S. Amateur, 4 U.S. Open, 3 British Open, and 1 British Amateur. And in the last nine years of his career, he completed the 12 na-tional championships he attended either in the first or second place. And the peak of his short golf career was in 1930 when he won the Grand Slam: U.S. Open, U.S. Amateur, British Open and British Amateur all in the same year. This was not repeated by any other player since then.

““Amatörlük günlerimden beri tek

duyduğum isim Jones’tu, tek dinledi-

ğim onun büyük şampiyonluklarıydı.”

Jack Nicklaus

“Jones was the only name I heard since

my amateur days, and his great champion-

ships.”

Jack Nicklaus

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 25

Page 28: Golf XL Sayi 04
Page 29: Golf XL Sayi 04
Page 30: Golf XL Sayi 04

28 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

DİYALOG

Röportaj

Bu sayımızda Sueno Hotel Golf Belek İşletme Müdürü ve Uluslararası Golf Tur Operatörleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kurtuluş Gülşen’i diyalog sayfamıza konuk edip Türkiye’de golf ve golfün geleceğine dair keyifli bir sohbet

gerçekleştirdik.

“Türkiye Golfün Merkezi Olabilir”“Turkey can be the center of golf”

Golfe ilginiz nasıl baş-ladı? Sueno’ya geliş süreciniz nasıl oldu ve ne kadar süredir bura-dasınız?

1994 yılında; o dönem Divan Hotels yönetiminde olan Be-lek‘teki Altis Golf Hotel’de ön büro müdürü olarak baş-ladım. Aynı yıl, hemen yanı başımızda National Golf Club henüz açılmıştı. Divan Hotel-leri Genel Koordinatörü Edip Soyak bana özellikle “Sen iyi İngilizce konuşuyorsun, golf tatiline gelen misafirlerimiz-le sen ilgilen’’ diyerek önemli bir talimat vermişti. Ben de golfçü misafirlerle aynı dili konuşmanın ancak bizzat golf oynayarak mümkün ola-cağını anladım. National Golf Club’ta hiçbir golf öğretme-ninden ders almadan kendi kendime, gözlemleyerek golf oynamaya başladım. Elbette, ilk zamanlar driving range’te uzun süreler harcadım golf

How did your interest in golf begin? How did you come to Sueno and how long have you been working here?

I started working as the front office manager in Belek Altis Golf Hotel of Divan Hotels in 1994. It was the year that Na-tional Golf Club was founded and it was right besides us. Divan Hotels’ General Co-ordinator Edip Soyak said to me that “your English is re-ally good; you must take care of the guests coming here for golf”. And I was aware that es-tablishing a good relationship with the golfers is only possible by playing golf myself. I began playing golf just by observing; I didn’t have any lessons from the golf teachers in the Nation-al Golf Club. Of course I had spent long hours in the driving range at first until I make my

swingimi oturtana kadar. İlk kez oyun için golf sahasına ise; şimdiki Cretas Golf Rei-zen acentesinin sahibi, o za-manlar Anadolu Reizen acen-tesinin Satış Müdürü olan Denis Taşkasap ile çıktım. Bu yüzden; Edip Soyak ve Denis Taşkasap’ın benim golf haya-tımda çok özel yerleri vardır. Sueno Hotels Golf Belek’e inşaat aşamasında iken, 2007 yılında başladım. 2 golf sahasını ve bir 5 yıldızlı oteli 2007 yılında çok başarılı bir şekilde açtık. Halen Sueno Hotels Golf Belek’in İşletme Müdürü olarak devam ediyo-rum. Ancak, Sueno Hoteller‘e gelene kadar da turizm yatı-rımlarında 1997 yılında Glo-ria Golf Club Müdürü, 2000 yılında WOW Topkapi Palace Genel Müdür Yardımcılığı, 2004 yılında National Golf Club Genel Müdürü, 2006 yı-lında Lykia Links Golf Resort (İnşaat Dönemi) görevlerinde bulundum.

swing right. And the first time I was on a golf course for an actual game was with Denis Taşkasap, Owner of Cretas Golf Reizen Agency now and Sales Manager of Anadolu Re-izen Agency at that time. That’s why Edip Soyak and Deniz Taşkasap have very important places in my golf life. I started working for Sueno Hotels Golf Belek back in 2007, while it was still under construction. We opened 2 golf courses and a 5-star hotel within that same year. And I am still the Oper-ating Manager of Sueno Ho-tels Golf Belek. Before that I worked as Gloria Golf Club Manager in 1997, as WOW Topkapı Palace Vice General Manager in 2000, as National Golf Club General Manager in 2004 and in Lykia Links Golf Resort (Construction Period) in 2006.

In this issue, we interviewed with Mr. Kurtuluş Gülşen, Operating Manager of Sueno Golf Belek and Chairman of International Golf Tour Operators Association, and had a really pleasant conversation about golf and future of golf in Turkey.

Kurtuluş GülşenInterview

DIALOGUE

Dic

le A

slı M

UR

SALO

ĞLU

Page 31: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 29

Sueno Hotel

Golf Belek

İşletme

Müdürü ve

Uluslararası

Golf Tur

Operatörleri

Birliği

Yönetim

Kurulu

BaşkanıOperating Manager of Sueno Golf Belek and Chairman of International Golf Tour Operators Association

“””

Page 32: Golf XL Sayi 04

30 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

DİYALOG DIALOGUE

İçinde bulunduğumuz 2011 yılı golf sezonunu değerlendirebilir misiniz?

2010 yılı sonunda; Belek’te tüm golf sahalarında 483 bin 537 golf oyunu oynanmıştı. 2011 temmuz ayı sonunda sayı, 339 bin 514 oyunu buldu. Bu raka-mın; 2011 yıl sonunda 553 bin oyunu bulacağı kesindir. Çün-kü; tüm golf turizm endüstri-si içinde bulunan ülkelerden özellikle Belek bölgesine çok yoğun bir talep var. Şu anda, tüm Belek golf sahalarında 2011 ekim-kasım ayları için rezervasyonlar doldu ve hatta 2012 şubat-mayıs arasında da yer bulmak çok zor artık.

Ancak, dikkat etmemiz gere-ken bir konu var. Sahaların aşırı oyuncu ile doldurularak, oyun süresinin 6 saatlere varmama-sı, flight aralarına ara flightlar sokulmaması, sahada tecrübeli Marshalların bulunması gerek-mektedir. Sahalarımızda uzun beklemelerden dolayı, oyunu-nu bitiremeyen golf misafirle-ri olmamalı. Bu uygulamalar, Belek’in golf turizm endüstri-sindeki imajını geriye götüre-cektir. En son haziran ayında katıldığımız Nordea Masters (İsveç) golf turnuvasında gö-rüştüğüm golf tur operatörleri bu konudaki şikayetlerini dile getirmişlerdir.

Şahsen IAGTO (Uluslararası Golf Tur Operatörleri Birliği) Türkiye Chapter Chairman’i olarak önerim; maksimum kapasite ile dolmuş sahalar değil, optimum karlılık ile dolmuş sahalar olmasıdır. Kaliteli sahalarımızı, İspanya ve Portekiz’e karşı ancak kali-temizi de koruyarak ama aynı zamanda fiyatlarımızı da den-geli oyuncu sayısı ile artırarak sağlayabiliriz.

Can you assess the 2011 golf season?At the end of 2010, a total of 483 thousand 537 golfers played in Belek golf courses. And this year, this number already reached 339 thousand 514 in July. We can be sure that this number will be around 553 thousand at the end of 2011 since the interest to Belek is really high. At the moment all the reservations are full in all Belek golf courses for October-November 2011; it is even hard to find a place for the period of February-May 2012.

However, there are things we need to be careful about. Not let-ting the game duration extend up to 6 hours by filling the courses with extreme number of play-ers, not putting interval flights between flights, having experi-enced Marshalls at the course... There shall not be any golfer who cannot finish the game be-cause of long waiting periods at our courses. Such actions can harm the image of Belek in the golf tourism industry. The golf tour operators I talked during Nordea Masters (Sweden) golf tournament that we attended in June expressed their complaints about such actions.

Personally, my suggestion as the IAGTO (International As-sociation of Golf Tour Opera-tors) Turkey Chapter Chairman is not courses filled with maxi-mum capacity, but courses filled with optimum profitability. We can achieve competitive advan-tage against Spain and Portu-guese just by both preserving our quality and increasing our prices to offer that quality to a balanced number of players.

Are the golf courses in Tur-key sufficient? Which cities should have a golf course in Turkey?At the moment, the number of golf courses cannot meet the demand. Our golf courses are not sufficient in terms of quan-tity; however the existing golf courses are much more suffi-cient than their competitors in Europe in terms of quality de-sign, construction and mainte-nance. It would be good to start the construction of golf courses in Kuşadası, Bodrum Pamucak, Söke, Marmaris, Izmir and Tar-sus that are regions which al-ready received pre-permits for construction of golf courses on allocated fields. Moreover Cap-padocia region, Bolu-Abant, Kastamonu, cities on Black Sea coastline (especially Samsun and Artvin) shall be considered for golf courses and golf tour-ism. In fact these regions are already in the golf tourism plan of the Ministry of Culture and Tourism and they are supported by the Golf Federation.

Do you think Turkey can be the center of golf? What can be done for the development of golf in Turkey?Well… Turkey can be the center of golf, but first the obstacles in front of the golf tourism invest-ments shall be removed. United States of America has 14 thou-sand golf courses and no one can claim that USA is an enemy of nature. We shall overcome the negative bias about the relation between golf courses and envi-ronment. Unfortunately there are negative ideas about golf sport and golf tourism based on incorrect information that are not even based on academic findings. The Golf Federation president Ahmet Ağaoğlu and

Türkiye’de ki golf saha-larını yeterli buluyor mu-sunuz? Hangi illerimize golf sahaları yapılmalı?

Halihazırda mevcut golf saha-sı sayısı gelen talebi karşıla-mamaktadır. Golf sahalarımız sayısal anlamda yetersizdir ancak mevcuttaki golf saha-larımız, kaliteli tasarım, in-şaat ve bakım anlamında Av-rupa’daki rakiplerimize göre oldukça yeterlidir. Özellikle ve öncelikle, mevcutta golf saha-sı olarak ön izin ve tahsisi ve-rilmiş bölgeler olan Kuşadası, Bodrum Pamucak, Söke, Mar-maris, İzmir ve çevresi, Tar-sus‘taki golf sahalarının inşa-asına derhal başlanmasında fayda vardır. Aynı zamanda, Kapadokya bölgesi, Bolu-Abant çevresi, Kastamonu, Karadeniz sahil şeridindeki şehirler (özellikle Samsun-Artvin) golf sahaları ve golf turizmi için düşünülmelidir. Zaten bu yöreler Kültür ve Tu-rizm Bakanlığı’mızın golf tu-rizmi için planlamasında olan ve Golf Federasyonu’muzun da destek verdiği bölgelerdir.

Sizce Türkiye golfün merkezi olabilir mi? Bu konuda golfün ülkemiz-de gelişimi için neler yapılmalı?

Pekala, Türkiye golfün mer-kezi olabilir ancak golf turizm yatırımlarının önündeki en-geller kaldırılmalıdır. Ameri-ka Birleşik Devletleri’nde 14 bin adet golf sahası vardır ama kim diyebilir ki “ABD çevre ve doğa düşmanıdır.” Golf saha-larının çevre ve doğa ile olan ilişkisindeki olumsuz önyargı-ların kırılması gerekmektedir. Maalesef, doğru olmayan ve akademik bilgilere dayanma-yan bilgiler ile golf sporu+golf

Page 33: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 31

other federation members took important actions in this subject. Of course, there is no obligation for golf courses to be built on the coastline or in a forest area. Even looking at the issue from this perspective will clear the way for the golf tourism.

What shall tour operators and agencies do to create sustainable golf tourism?There are structural founda-tions of sustainable golf tourism for tour operators and agencies. These are balanced price poli-cies, competition with quality not price, using regional im-age power together in market-ing (especially in the example of Belek, underlying the name of Belek instead of company names as the brand power), playing an effective role in op-eration of Turkish Airlines not just as a profit making company but also as an establishment ef-fective in marketing and sales since there is no direct flights to Antalya from European cit-ies during golf seasons, acting together for advertisement, high quality ground services and trained employees.

Finally, you will be the host of International Golf Travel Market that is the most im-portant event of golf tourism for the past 13 years. What do you think about this ob-servation?2011 Belek International Golf Travel Market would probably be the most important event of Turkish tourism history. 1400

representatives of approximate-ly 350 tour operators that lead the world golf tourism industry will meet in Belek-Antalya be-tween the dates of November 14 - November 17, 2011. I be-lieve that IGTM event will be an important turning point in the introduction of Turkey, not just Antalya and Belek, since a lot of these representatives, leave Antalya aside, didn’t even see Turkey before. The important role of golf tourism in increasing the tourism income of Turkey, increasing prices and expand-ing the season to 12 months is known by everyone. Golfers spend almost twice the amount resort hotel guests spend in the summer, and they do it in the period between September and end of August. So IGTM will be much more important. How-ever, Antalya shall be ready for this event. The efforts in this subject continue under the leadership of Ministry of Cul-ture and Tourism, Belek Tour-ism Investors Association and local authorities of Antalya. We should all work together to turn this important even into a great opportunity.

turizmi konusunda medyada olumsuz görüşler yer almış-tır. Golf Federasyonu’muzun değerli başkanı Sayın Ahmet Ağaoğlu ve yöneticileri bu konuda çok önemli çalışma-lar yapmışlardır. Tabii ki, golf sahalarının deniz kenarında ve ormanlık alan içinde yapıl-ması ile ilgili bir zorunluluk yoktur. Konuya bu açıdan bak-mak bile golf turizminin önünü açacaktır.

Sürdürülebilir golf turiz-mini yaratmak için tur operatörleri ve acentele-rin neler yapması gerek-mektedir?

Tur operatörleri ve acenteler için, sürdürülebilir golf turiz-minin yapısal temel taşları vardır. Bunlar;

Dengeli fiyat politikaları, fiyat-la değil kalite ile rekabet, pa-zarlamada bölge imaj gücünü birlikte kullanmak (özellikle Belek örneğini verecek olur-sak, marka gücü olarak, şir-ketlerin isimlerinin değil Be-lek isminin öne çıkarılması), Türk Hava Yolları’nın sadece kar amaçlı bir şirket olarak değil, aynı zamanda pazar-lama ve satışa etkili olan bir kurum olarak hareket etme-sinde etkin rol almak. Çünkü halen önemli Avrupa şehir-lerinden Antalya’ya direkt hat golf turizmi sezonlarında bulunmuyor. Tanıtımda birlik-te hareket etmek, kaliteli yer hizmetleri vermek ve eğitimli personel olması gerekenler-den yetiştirmek.

Son olarak, 13 yıldır golf seyahat turizminin en önemli etkinliği olan Uluslararası Golf Travel Market’e ev sahipliği ya-pacaksınız. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?

Türkiye Cumhuriyeti turizm tarihinin; belki de en önemli etkinliklerinden biri olacak-tır, 2011 Belek Uluslararası Golf Travel Market. 350’ye yakın dünya golf turizm en-düstrisinde başrol oynayan tur operatörlerinin 1400 adet delegesi; 14-17 Kasım 2011 tarihleri arasında Belek-Antalya’da buluşacaklar-dır. Sadece Antalya’nın ve Belek’in tanıtılmasında değil, aynı zamanda Türkiye’nin de tanıtımında önemli kırılma anı olacaktır IGTM etkinli-ği diye düşünüyorum. Çün-kü birçok delege bırakın Antalya’yı Türkiye’ye henüz hiç gelmediler. Türk turizm gelirlerinin bulunduğu se-viyeyi yukarılara çekmede, fiyatlarımızı arttırmada, se-zonu 12 aya yaymada golf turizminin önemi herkesin malumudur. Golf misafiri, yaz sezonunda resort otel misafi-rinin yaptığı harcamanın, ne-redeyse 2 katını yapmaktadır, hem de eylül ayından baş-layarak, haziran ayı sonuna kadar. Hal böyle iken; IGTM daha önemli olmaktadır. An-cak; Antalya’nın bu etkinliğe hazır olması gerekmektedir. Bu konudaki çalışmalar Kül-tür ve Turizm Bakanlığı’mız, Belek Turizm Yatırımcıları Birliği ve Antalya‘mızın mül-ki ve idari amirleri nezdinde devam etmektedir. Bu önemli etkinliği önemli bir fırsata çevirmek için hepimiz el ele vermeliyiz.

THE INTEREST TO BELEK REGION IS REALLY HIGHBELEK BÖLGESİNE TALEP ÇOK YOĞUN

Page 34: Golf XL Sayi 04

32 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

BAY GOLF MR. GOLF

DivotlarınızDivotlarınız Doğruları SöylerDivots Tell The Truth

Merhaba. Bu sayımızda sizlere, çok ilginç ama bir o kadar da etkili olan bir sistemden bahsedeceğim.

Hi, In this issue, I will talk about an interesting but a very effective system.

“ ”

Şeno

l Bay

Golf

Eğitm

eni

Educ

ator

Of G

olf

Genelde; oyuncular vuruşlarını yaptık-tan sonra, golf topunun havada onla-rın istediği istikamete doğru veya hiç beklemedikleri bir yöne doğru kavis aldığını görürler. Golf oyuncularının, toplarının havada yön değiştirdiğini görünce akıllarına ilk gelen şey, “yan-lış bir swing yaptım, kolumu düz tut-madım ya da kafam oynadı” gibi alışıl-mış terimler olur.

Oyuncu bir sonraki vuruşunu yapar-ken, o hatayı tekrarlamamak için kendisini telkin eder ama atladığı çok önemli bir şey vardır. Kafasını bu ka-dar çok gereksiz meşgul ederse, artık topu unutup doğru bir swing yapma-ya yoğunlaştığı için hatalarının sayısı daha da yükselecektir.

Generally after the golfer make his shot, he sees that the golf ball is arching to-wards a direction he wants or he never even expected. And when he sees the ball changing its direction in the air, the first thing that comes to his mind is accus-tomed phrases such as ‘I made a wrong swing’, ‘I held my arm straight’, or ‘I turned my head’.

The player tries to control his swing for not to repeat that same mistake; how-ever there is something very important that he forgets. If he continues to engage his attention unnecessarily like this, his number of mistakes will continue to in-crease since he would forget the ball and just focus on making the right swing.

Page 35: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 33

Golf sopası vücudun önünden in-diği için (out-to-in), divot genelde oyuncunun soluna doğru biter. Sonucunda ise; pull, slice, pull-hook gibi beklenmedik vuruşlar olur.

Golf sopası içerden dışarıya doğru bir iniş yapar. Divot yönü olması gerekenin sağ tarafına doğru olur. Sonuçta ise hook, push slice, push gibi beklenme-dik sonuçlar çıkabilir.

İyi oyunlar...

Since the golf club descends in front of the body (out-to-in), divot is generally at the left side of the golfer. And at the end, you will have unexpected results such as pull, slice and pull hook.

The golf club descends from in-side to outside, so divot is located at the right of the place it suppose to be. And the result can be un-expected such as hook, push slice and push.

Happy golfing

Ben Hogan ve Bobby Jones gibi golfün efsane oyuncuları, genel-

de bir konunun üstünde daha çok durmuşlardır. The moment of true yani “O ANDA GERÇEKLEŞEN OLAY”. Aslında bu tabir çok güzel bir anlamı ifade eder yani golf sopasının top ile buluştuğu anı…

Golf sopası topa vurduğu an, top ha-vaya doğru uçmaya ve golf sopası da yerden ot koparmaya başlar. Bu es-nada sopas, çimeni ve toprağı biçip iz bırakır. Oyuncu yerden çıkan iz işa-retlerine göre, iyi ya da kötü bir vuruş yaptığını anlar.

Ben siz okuyucularımızın daha iyi kav-raması adına, fotoğraflardan destek alarak, bunları açıklamaya çalıştım.

Ben Hogan, Boby Jones etc., the leg-endary players of golf generally fo-

cused on one subject more than the oth-ers. The moment of truth… This is a really good phrase meaning the real moment that the golf club meets with the ball.

The moment that the club hits the ball the ball, starts to rise to the air and golf club starts to pull off grass. And right at that moment, golf club leaves a mark on the grass and soil, and the golfer can understand the quality of his swing from this mark.

I tried to explain this with the following images to give you a clear view.

Page 36: Golf XL Sayi 04

34 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GOLF HABER GOLF NEWS

Bulgaristan’da Black-seara-ma Golf Kulübü’nde 30 Ha-ziran / 2 Temmuz 2011 ta-rihleri arasında oynanan turnuvada Milli golfçümüz Fahrettin Kök: “Turnuvaya Balkan ülkeleri ve birkaç Balkan komşu ülkesi ka-tıldı. Ülkeler her biri 3’er kişiden oluşan, birer A ve B takımıyla katıldı. Biz 8 ta-kımdan oluşan A grubunda yarıştık. Her takımın en iyi iki skorunun değerlendiril-diği turnuvanın ilk gününde; ben ve Hamza Sayın, ikinci gününde ise Koray Varlı ve Hamza Sayın en iyi skorla-rı alarak turnuvayı birinci bitirdik. Biz şampiyonayı 287 vuruşla, ikinci olan Slo-

venya 294 vuruşla, üçüncü olan Çek Cumhuriyeti ise 297 vuruşla tamamladı. Rakipler anlamında Çek Cumhuriyeti ve Slovenya takımları oldukça iyiydi. Diğer takımlarda da çok iyi oyuncular vardı ancak takım olarak gerekli per-formansı sergileyemediler. Saha anlamında turnuvanın yapıldığı saha bu işin en iyi-lerinden olarak kabul edi-len Gary Player tarafından dizayn edildiği için, oldukça iyi bir sahaydı. Bizim için rahat bir maç oldu. Takım arkadaşlarımı da başarıla-rından dolayı kutluyorum. Herkese teşekkürler.” şek-linde açıklama yaptı.

The tournament was held in BlackSeaRa-ma Golf Club in Bulgaria between the dates of June 30 and July 02, 2011. “Bal-kan states and few neighbor countries attended to the tournament. The coun-tries had one A and one B team, each composed of 3 people. We competed in group A composed of 8 teams. In the first day of the tournament that consid-ers the best two scores of each team, me and Hamza Sayın, and in the second day, Koray Varlı and Hamza Sayın achieved the best scores. And we completed the tournament in the first place. Our cham-pionship with 287 shots was followed by Slovenia with 294 shots and Czech Republic with 297 shots.” said Fahret-tin Kök and continued his words as: “Among the rivals, Czech Republic and Slovenia teams were really good. The other teams had some great players too, but their performances were low as a team. The course was really great since it was designed by Gary Player accepted as the best in this field. It was an easy game for us. I want to congratulate my teammates for this great success. Thank you…”

Milli Takımımız Balkan Challenge Trophy Şampiyonası’ndan Birincilikle DöndüTurkish National Team returned from Balkan Challenge Trophy Championship as the Winner!Kaynak: Belekgolfhaber.com • Source: Belekgolfhaber.com

Page 37: Golf XL Sayi 04

Özdebir, bazı ilçe belediyele-rinin yatırımcıyı çekmek için tarım arazilerine fabrika ku-rulmasına izin verip ‘sanayi lekeleri’ oluşturduğunu, bu durumun ülkede gıda güvenli-ğini ciddi biçimde tehdit ettiğini söyledi. ‘Yol boyu fabrika’ yan-lışına engel olunması gerekti-

ğini belirten Özdebir, “Ot dahi yetişmeyen 5. sınıf tarım ara-zilerinde faaliyet gösteren or-ganize sanayi bölgeleri (OSB) varken tarım arazileri yok edi-lemez. Sanayi malını her yerde üretebilirsiniz. Ancak domate-si, patatesi her toprakta yetiş-tiremezsiniz” dedi.

President Nurettin Özdebir reminded that some district municipalities allow build-ing factories on agricultural lands just to attract investors and underlined the fact that the ‘industry stains’ created as a result of such actions threaten the food safety of Turkey significantly. Özdebir said that ‘unending series of factories along the highway’ mentality shall be

prevented and continued his words as: “While there are organized industrial zones on class 5 agricultural fields where no single herb can be raised, the agri-cultural fields cannot be destroyed. You can manufacture industrial goods every-where. But you cannot produce tomato, potato on every soil.”

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, yabancıların Türkiye’ye yatırım yapmalarını sağlamak için, patron ve CEO’ların üye olduğu golf kulüplerine gi-dilip onlarla arkadaş olmak gerektiğini söyledi. Yabancı yatırımcıları Türkiye’ye

çekmek için yıllardır değişik yöntemler üzerinde çalışan ekonomi yönetimine işada-mından ilginç bir öneri geldi. Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, yabancı yatırımcıların yatırım kararlarını etkileme konusunda en iyi sonucun işadamı dernekleri ve golf kulüplerinde kurulacak özel ilişkilerle alınabileceğini söyledi.

Mr. Özdebir, President of Ankara Chamber of Industry, stated that it may be possible to become friends with the bosses and CEOs by visiting them in the golf clubs they are members of in order to increase the amount of foreigners investing in Turkey.

The businessman offered a fairly interesting solution to the economy management that tried various methods for years to encourage foreigners to invest in Turkey. The Presi-dent of the Ankara Chamber of Industry, Nurettin Özdebir said that the best results in influencing the investment decisions of foreign investors can be obtained through close relations that can be established in businessmen associations and golf clubs.

CEO’yu Golf Sahasında Avlama PlanıThe plan to hunt CEOs in the golf course...

“Uluslar arası yatırım-cı inandığı, güvendiği, tanıdığı ülkeye yatırım yapar. Yatırımcıları ül-keye çekmek için iş adamlarının üyesi oldu-ğu örgütleri, dernekleri

kulüpleri hedeflemek, oralara girmek gere-kiyor. Özellikle ABD’de golf ve tenis kulüplerine üye olmayan büyük iş adamı nerdeyse yoktur. Bu tür golf kulüpleri-

ne üye olmamız lazım. İş adamlarıyla sıcak ilişki kurup ülkemizi anlatabilirsek, dostluk ortamında yatırım için Türkiye’yi tercih etme-lerini sağlayabiliriz.”

“International inves-tors invest in the coun-try they believe in, trust and know. In order to attract the investors to Turkey, we need to tar-get the organizations, associations, clubs that

these businessmen are members of. There is almost no important businessman who is not a member of a golf or tennis club especially in U.S.A. You need to be members of such golf

clubs. If we can estab-lish a close relationship with these business-men and tell them our country, we can enable them to prefer Turkey in that friendship atmos-phere.”

Başkan Özdebir, Türkiye’nin ihracatı artırmak için bakan eş-liğinde çeşitli ülkelere uçak dolusu işadamı heyeti gönderme yönteminin tuttuğunu, ancak benzer başarının yabancı yatırımı ülkeye çekme konusunda elde edilemediğini ifade etti. Özdebir, Türkiye’nin yabancı sermaye konusunda taktik değiştirerek, yatırımı değil yatırımcıyı hedef alan bir yöntem izlemesi gerek-tiğini belirterek şu öneride bulundu:

Yatırım Değil YatırımcıInvestor, Not Investment...

Mr. Özdebir stated that Turkey’s method of sending a large busi-nessmen group together with the Ministry to various countries is successful in terms of increasing export operations, however this success couldn’t be obtained in attracting foreign investors to Turkey.Özdebir said that it would be better to adopt an inves-tor oriented approach instead of investment in the subject of foreign capital, and continued his words as:

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 35

Sıcak Dostluk ÖnemliClose Relationships Are Very Important…

‘Sanayi Lekeleri’ne Dikkat Etmeliyiz We Should Be Careful About ‘Industry Stains’

Kaynak: Bugün Gazetesi / Erdoğan Süzer • Source: Bugün News / Erdoğan Süzer

Page 38: Golf XL Sayi 04

36 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

MİNİ GOLF Mini GOLF

Kıta Avrupa’sındaki kayıtlara geçen ilk mi-nigolf sahalarından biri, 1926 yılında Fr. Schröder tarafından Almanya’nın Hamburg kentinde inşa edildi. Schröder, ABD ziya-retinde minigolf sahalarının bütün ülkeye yayılmış olmasından çok etkilendi.

1930 yılında Edwin O. Norrman ve Eskil Norman, birkaç yıl ABD’de kaldıktan ve Amerika’daki minigolf patlamasının altın günlerine tanık olduktan sonra İsveç’e dön-dü. 1931 yılında “Norman och Norrmans Miniatyrgolf” adında bir şirket kurdular ve İsveç pazarı için standart minigolf saha-ları üretmeye başladılar. Sonraki yıllarda parklara ve başka uygun alanlara minigolf sahaları yaparak, bu yeni etkinliğin bütün İsveç’e yayılmasını sağladılar.

İsveç’teki minigolf sahaları, genelde tenis sahası kumundan yapılmıştır ve oyun ala-nının çevresinde dikdörtgen bir ahşap çer-çeve içindedir (Amerikalı üreticiler mini-golf sahalarının yüzeyinde yeni geliştirilen patentli keçe kullanırlar). Keçe, yüzey mal-zemesi olarak İsveç’te 1960’ların ortaları-na kadar popüler değildi, ancak o dönem-den itibaren yağışlı havalarda kolaylıkla minigolf oynanabilmesine olanak tanıması nedeniyle, İskandinavya ve Britanya’da uy-gulamada kullanılan tek yüzey malzemesi haline geldi. Keçe, yüzeye sahip minigolf sahalarda, yağışlı havalarda da golf oyna-nabilir, çünkü keçe suyu emer ve toprağa iletir. Yüzey malzemesi olarak beton ve eternit de yaygın olarak kullanılmaktadır, ancak bunlar yağmurlu havalarda kullanı-lamaz, çünkü yağmur suyu birikinti oluştu-rur ve topun ilerlemesine engel olur.

Minigolf in Mainland Europe… Minigolf, Kıta Avrupa’sında...

One of the first documented minigolf courses in Mainland Europe was built in 1926 by Fr. Schröder in Hamburg, Ger-many. Mr. Schröder was inspired from his visit to U.S.A. where minigolf courses spread everywhere.

In 1930, Edwin O. Norman and Eskil Normal returned to Sweden from U.S.A. where they stayed for several years and witnessed the golden days of American minigolf. And in 1931, they founded a company named “Norman och Nor-rmans Miniatyrgolf” and began manu-facturing standard minigolf courses for the Swedish market. During the follow-ing years, they spread this new activ-ity across Sweden by building minigolf courses in public parks and other suit-able locations.

Swedish minigolf courses typically had a rectangular wooden frame surrounding the playing area generally made of tennis court sand (while Americans use newly-developed patented felt on the surface of their minigolf courses). Felt was not a popular surface material in Sweden until the mid-1960s, but since then it has be-come practically the only surface mate-rial used in Scandinavia and Britain due to its favorable playing qualities in rainy weather. Playing minigolf is still possible in rainy weather on felt surfaces since felt absorbs the water into the ground. Other commonly used surface materials are concrete and eternit; however these cannot be used in rainy weather since rainwater accumulates and prevents the movement of the ball.

Golfçü Başaklar, golf oyununda zekalarını ortaya koyarak matematiksel hesaplar yaparlar. Hırslı ve azimli olduklarından dolayı asla pes etmezler. Azimliliklerinin getirdiği çalışkanlık golf oyunlarına da yansır ve pratik yapmaktan asla kaçmaz-lar. Hedefleri doğrultusunda ne yapmak istediklerini bilerek hareket ederler.

Astro GolfBaşak Burcu (23 Ağustos – 22 Eylül)

Burcun ünlü golfçüleri: Tom Watson David Frost Scott Simpson Lee Janzen

Golfer Virgos make mathematical calculations by exhibiting their intelligence during the golf game. They never give up because of their ambition and determination. Their hard work-ing spirit reflects to the golf game, thus they are never tired of practicing. They act in line with their goals by exactly knowing what they really want to achieve.

Astro GolfVirgo (August 23 – September 22)

Famous golfers of this sign: Tom Watson, David Frost, Scott Simpson, Lee Janzen

Page 39: Golf XL Sayi 04
Page 40: Golf XL Sayi 04

Bünyesinde Neler Var?• Golf Sahası• Su Sporları• Tenis Kortu• Squash• Açık & Kapalı Havuz• Fitness Center• Disco• Masa Tenisi• Türk Hamamı • Buhar Odası• Çocuk Kulübü• Kongre Merkezi• Bowling Salonu• Anfi Tiyatro• Sinema Salonu• A La Carte Restaurantlar• Spa

Facilities?• Golf Course• Water Sports• Tennis Court• Squash• Indoor & Outdoor Swimming Pool• Fitness Center• Disco• Table Tennis• Turkish Bath • Steam Room• Mini Club• Convention Center• Bowling Hall• Amphitheater• Movie Theater• A la Carte Restaurants• Spa

DÜŞLERİNİZİN ÖLÇÜSÜNÜ GENİŞLETENTHAT EXPANDS YOUR DREAMS…

CORNELIA DIAMOND

GOLF RESORT

GOLF KULÜBÜ GOLF CLUB

Page 41: Golf XL Sayi 04

GOLF SAHASICornelia De Luxe Resort Hotel ve Cornelia Diamond Golf Re-sort & Spa Hotel, dünyaca ünlü golf şampiyonu Nick Faldo im-zalı 27 delikli golf sahası ile A Plus hizmet veriyor.

STANDART ODALAR Cornelia Diamond, 60 m2 büyüklüğündeki standart odaları ve 1200 yatak kapasitesi ile misafirlerini ağırlıyor.

Yemyeşil bahçe keyfi sunan bahçe aile odaları, terastan direkt havuza inme lüksünü sunan göl aile odaları, oda içerisinde ha-vuz alternatifi sunan dublex diamond suitler, golf meraklıları-nın vazgeçemediği golf suitler, mavinin her rengine hükmeden blue suitler, özel safir, amber, turkuaz ve lapis villaları olmak üzere dört farklı tipte hazırlanan göl villaları, otelin, en ideali isteyen misafirlerine sunduğu seçenekler arasında yer alıyor.

GOLF COURSECornelia De Luxe Resort Hotel and Cornelia Diamond Golf Re-sort & Spa Hotel offer A Plus service with a golf course with 27 holes designed by world-famous golf champion Nick Faldo.

STANDARD ROOMSCornelia Diamond Golf Resort & Spa Hotel welcomes its guests with its 60 m2 standard rooms and bed capacity of 1200.

The garden family rooms that offer the joy of green garden, lake family rooms that offer the luxury of stepping down to the pool area directly from the terrace, duplex diamond suites that offer the luxury of pool inside the room, golf suites that golf lovers can-not give up, blue suites that dominate every shade of blue, lake villas prepared in four types as sapphire, amber, turquoise and lapis are among the options that Cornelia Diamond offers to its guests that look for the best.

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 39

Page 42: Golf XL Sayi 04

SPACornelia Diamond Crassula Spa Center, iki ayrı kat ve üç ayrı bölümden oluşuyor.

Spa Private bölümünde, iki adet kral suit yer alıyor. Kendine özel türk hamamı, saunası, buhar odası, özel havuzu ve çeşitli uzak doğu masajlarının, lüks terapilerin sunulduğu bu bölüm, özel bahçesiyle de stresten uzak bir tatil yaşatmak üzere tasar-lanmış. Spa relax ise, 311 m2 kapalı havuzu, 97 m2 macera patikalı tropikal jakuzileri, 60 derece aroma terapi, 95 derece relax ve 110 derece gele-neksel rus saunası olmak üzere üç ayrı tip sauna, buhar odası, aromaterapi ve kromoterapi özellikli duşlar ve geleneksel türk hamamını içinde barın-dırıyor. Spa luxury, 2 ayurveda suiti, 4 SPS luxury suiti, 1 hidroterapi suiti, 1 taş terapi suiti, 2 shiatsu thai masaj suiti, 2 ballı terapi suiti, 2 couple grand luxury suiti, 3 cilt bakım suiti, 2 tekli suiti, 1 türk hamamı ve 1 şelaleli 51 m2 büyüklüğünde ayrı bir yüzme havuzunu kapsıyor.

RestaurantCornelia Diamond, 7 farklı mekanda 7 A La Carte restorana sahip Akdeniz Mutfağı’nın eşsiz lezzet-lerini sunan Sapore Restaurant, Türk mutfağından kebap ve meze çeşitlerini otantik bir dekorasyonda, ocakbaşı konsepti ile sunan Sumach Restaurant, Türk ve Osmanlı yöresel ev yemeklerinin tadılabi-leceği Lochanta, Uzakdoğu lezzetlerini muhteşem bir atmosferde sunan Tai Pen Restaurant, misa-firlerini dünyanın uzak noktasına; Latin ve Ku-zey Amerika’ya taşıyan Forest Pub, misafirlerini havyar ve şampanyayla karşılayan, mönüsünde; kabuklu deniz ürünlerinden, av etine kadar “en” farklı lezzetleri sunan VIP Bubble Restaurant, Cor-nelia Diamond Hizmet kalitesinin “en” üst seviyede servisiyle sizleri bekliyor. Tüm beklentilerinizin ötesinde De Luxe konforunu sunan Cornelia De Luxe Resort Hotel, TUI’nin müşteri memnuniyeti-ne göre belirlediği “dünyanın en iyi 100 oteli” ara-sına girme başarısını göstermiştir. Düşlerinizin ölçüsünü genişleten, kaliteli hizmeti ile yılın her dönemini eğlenceli bir tatile dönüştüren Cornelia De Luxe Resort Hotel, TUİ Holly Award 2010 so-nuçlarına göre, dünyanın en iyi otelleri arasındaki yerini tescil ettirmiş oldu. Cornelia De Luxe Resort Hotel, World Travel Awards 2010’da Türkiye’nin En İyi Golf Oteli ve aynı zamanda Avrupa’nın En İyi Golf Oteli Ödülleri’ni kazandı. 2009 yılında da Cornelia De Luxe Resort, World Travel Awards tarafından Türkiye’nin En İyi Golf Oteli seçilmişti. Cornelia De Luxe Resort Hotel, dünyanın en büyük seya-hat acentalarından TUI’nin müşteri memnuniye-tine göre belirlediği TUI UK Gold Award-TUI Altın Ödülü’nü geçen yıl olduğu gibi bu yıl da kazanarak uluslararası başarılarına hız kesmeden devam ediyor.

SPACornelia Diamond Crassula Spa Center is composed of two separate floors and three separate sections.In the Spa Private section, there are two king suites. This section that provides private Turkish bath, sauna, steam room, private pool and various Far Eastern massages and luxurious therapies, and a private gar-den is designed for you to experience a holiday away from stress. In Spa Relax section, there are three differ-ent types of saunas as 60°C aroma therapy, 95°C relax and 110°C traditional Russian sauna, 311 m2 indoor pool, 97 m2 tropical jacuzzis with reflexology paths, steam room, aromatherapy and chromotherapy show-ers, and traditional Turkish Bath. In Spa Luxury sec-tion, there are 2 ayurveda suites, 4 SPS luxury suites, 1 hydrotherapy suite, 1 stone therapy suite, 2 Shiatsu Thai massage suites, 2 honey therapy suites, 2 couple grand luxury suites, 3 skin care suites, 2 single suites, 1 Turkish Bath and 51 m2 swimming pool with fountain.

RestaurantsCornelia Diamond has 7 a la carte restaurants in 7 different locations. In Sapore Restaurant that offers the unique flavors of the Mediterranean Cuisine, Su-mach Restaurant that offers the kebab and appetizer options of Turkish cuisine in an authentic decoration, Locantha Restaurant that offers traditional Turkish and Ottoman home flavors, Tai Pen Restaurant that offers the Far Eastern flavors in a spectacular atmos-phere, Forest Pub that invites its guests to Latin and North America, and Bubble VIP Restaurant that wel-comes with caviar and champagne, and offers very special flavors ranging from shellfish to game meat; Cornelia Diamond is waiting for you with its high-est service standard. Cornelia De Luxe Resort Hotel that offers De Luxe comfort in the highest standards above expectations is one of the “Top 100 Hotels in the World” that TUI determines based on customer satisfaction. Cornelia De Luxe Resort Hotel that con-verts each period of the year to a joyful holiday with its high quality service that even extends your dreams proved its place among the top hotels of the world with the TUI Holly Award 2010 results. Cornelia De Luxe Resort Hotel also received “Best Golf Hotel of Turkey” and “Best Golf Hotel of Europe” awards in World Travel Awards 2010. And in 2009, Cornelia De Luxe Resort was also selected as the “Best Golf Hotel of Turkey” by World Travel Awards. And by winning this year’s TUI Gold Award that TUI, one of the larg-est tourism agencies of the world, determines based on customer satisfaction as it did last year, Cornelia De Luxe Resort Hotel continued its international achievements without slowing down.

40 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GOLF KULÜBÜ GOLF CLUB

Page 43: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 41

Page 44: Golf XL Sayi 04

42 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

SIĞINAK BUNKER

Ogün

Çay

Hiç vaktimiz olmadığını düşünürüz. Demirden at-larımıza binip son sürat gidiyoruz. Teknolojinin de dibini bulduk yani… İş ha-yatı, toplantılar, seminer-ler, aile yemekleri, alışve-riş, hep yetişmek zorunda olduğumuz randevular vs. Farkında olmadan, için-de kendimizin dahi olma-dığı; hep birilerinin, hep birşeylerin, çoğu zaman başkalarına ait hayallerin telaşındayız. Ama Müşfik Kenter’in dediği gibi, “Eğer şanslıysak gökyüzünü gö-rebilen bir pencere ardın-da bitecek hepsi.”

Bir kızılderili hikayesi var-dır. Beyaz adam ve kızılde-rili, atlarına binip dörtnala giderken, kızılderili aniden durup bir ağaç gölgesinde oturmaya başlar. Beyaz adam “Daha çok yolumuz var. Neden durduk?” diye sorar. Kızılderili yanıt ve-rir, “Çok hızlı gittik, ruhu-muz geride kaldı”.

Golfe başladığım zaman bir şey fark ettim. Ne za-mandır kafamı kaldırıp gökyüzüne bakmadığımı,

başımı o maviliklere doğru uzatmadığımı, toprağın ve yeşilin kokusunu unuttu-ğumu ve kendimi ne kadar çok ihmal ettiğimi anla-dım. Çok önemsedim bu sporu. Hatta geceleri ya-tarken bile swing hareketi ya da bir çukurdaki hatamı düşündüm bazen… Yap-mayanımız var mı acaba? Kırmızı ışıkta beklerken, büroda otururken veya bir alışveriş merkezinde boy aynası önünde hangimiz swing denemedik…

İşte kızılderilinin ağaç gölgesinde beklediği gibi, benim de ruhumu bekle-diğim sığınağım oldu golf. Başka sığınaklarımız da var elbette. Mesela ha-yal ettiğimiz bir tatil ya da olsa da yesek dediğimiz bir yemek veya aynısını düşü-nebileceğimiz bir köşe ya-zarına konuk olmak gibi. ‘Ya da’ larımız çok ama ‘keşke’lerimiz olmasın is-tiyoruz. Gelin ruhumuzu bugün dilediğimiz yerde bekleyelim…

Turnuva sezonunda hepi-mize şans diliyorum.

We think that we never have enough time. We get on our iron horses, and just continue going “full throttle” from one place or another. And there’s the technology thing we’re drowning in... Business life, meetings, semi-nars, family dinners, shopping and our never-ending

rendezvous. Without even noticing, we continue to strive always for someone, something, or somebody else’s dream, which we not even have a place. Just like Müşfik Kenter’s quote; “If we are lucky, this will all end beneath a window across the sky.”

There’s an Indian saying. White man and the Indian were galloping when the Indian stopped instantly and sat down by the shadow of a tree. White man asks; “We have still a long way to go. Why did we stop?” Indian answers, “We have gone too fast, left our spirits behind”.

When I started gold, I realized something. I have no-ticed that; I haven’t taken a look up to the sky for such a long time. I have forgot the smell of the soil, of the nature. And I realized how I ignored myself. I really took this sport serious. Sometimes I thought a swing move, or a mistake I made in the gully, before I sleep... Didn’t we all? Which of us have never tried a swing while waiting in the red line, sitting in the office or in front of a mirror in the shopping mall...

Just like the Indian, waiting for his soul under the shad-ow of a tree, golf has become my shelter, where I wait for my soul. Of course We have other shelters too. For example, a holiday we imagine to go, a meal we’d love to taste, or being hosted by a columnist, who is just your type. We want or “or”s to be more without any “if only”s. Come along, and let’s wait our souls at the place where we’ll rest today...

I wish you all good lock in the tournament session.

Merhaba,

Hep bir yerlere yetişme telaşındayız değil mi?…

Hello,We are always in a hurry, aren’t we?...

Page 45: Golf XL Sayi 04
Page 46: Golf XL Sayi 04

44 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Hat • Shoe • Pants • T-Shirts • Ball • Glasses • Socks • Umbrellas • Gloves • Tees • Stick • Bags

Sizin İçin Seçtik Chosen For You

GOLF DÜKKANI GOLF SHOP

Nike Golf Windproof Golf Umbrella NAVY

Adidas Single Canopy Umbrella WHITE

Nike Golf Victory Red Golf Umbrella

Taylor Made Tour Preferred 68 inch Auto Open Double Canopy Umbrella

NY Yankees Golf Umbrella

Nik

e G

olf L

adie

s D

RI-F

IT

TEC

H C

rop

Pan

t

Golfçü Teraziler en uçtaki oyunculardır diyebiliriz. Den-geyi temsil etmelerine rağmen, oynadıkları her oyunda aynı dengeyi kuramazlar. Fiziksel yeteneklerini zekaları ile birleştirdiklerinde kazanma şansları oldukça fazladır diyebiliriz.

Astro GolfTerazi Burcu (23 Eylül – 22 Ekim)

Burcun ünlü golfçüleri: Fred Couples Beth Daniel SeRi Pak Gil Morgan

Page 47: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 45

Hat • Shoe • Pants • T-Shirts • Ball • Glasses • Socks • Umbrellas • Gloves • Tees • Stick • Bags

Nike Golf Women’sGolf Umbrella

Ladies Dri-FIT Tech Crop Pant

Chi

cago

Cub

s G

olf U

mbr

ella

Callaway Microfiber Double Pleated Pant Man

Nike All Weather Golf Pant-Man

Nike Flat Front Pants

We can say that golfer libras are generally the players at the extreme ends. Even though they represent balance, they can’t achieve that balance in all of their games. Their chance to win is really high only if they can combine their physical skills with their intelligence.

Astro GolfLibra (September 23 – October 22)

Famous golfers of this sign: Fred Couples, Beth Daniel, Se Ri Pak, Gil Morgan

Page 48: Golf XL Sayi 04

GOLFE DAİR ABOUT GOLF

46 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Golf Not

Oyuncu, green dışında oyun hattının herhangi birisi tarafından gösterilmesini isteyebilir. An-cak kimse vuruş yapılırken oyun hattı üzerinde veya yakınında duramaz.

Page 49: Golf XL Sayi 04

Yurtiçi Turnuva Takvimi 2011 / Local Tournament ScheduleBaşlangış /

StartBitiş / Finish Turnuva Adı / Name of Tournament Saha / Course İl / Province

Başlangış /

StartBitiş / Finish Turnuva Adı / Name of Tournament Saha / Course İl / Province

Yurtdışı Turnuva Takvimi 2011 / National Tournament ScheduleBaşlangış / Start Bitiş / Finish Turnuva Adı / Name of Tournament Ülke / Country

EYLÜL

9/8/2011 9/10/2011 Bulgarian Open Amateur Championship Bulgaristan

9/8/2011 9/10/2011 Bulgarian Open Ladies’ Amateur Championship İngiltere

EKİM

10/13/2011 10/15/2011 Duke of York İngiltere

10/15/2011 10/17/2011 EGA Boys’ Challenge Trophy Slovakya

10/22/2011 10/25/2011 Turkish Open Amateur Championships (Ladies) Türkiye

10/22/2011 10/25/2011 Turkish Open Amateur Championships (Men) Türkiye

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 47

EYLÜL - SEPTEMBER

01/09/2011 01/09/2011 Aylık Medal Turnuvası National Antalya

03/09/2011 04/09/2011 Mid Amateur 3 Kemer Country İstanbul

04/09/2011 04/09/2011 TGF Yıldızlar Şampiyonası I National Antalya

07/09/2011 07/09/2011 Golf Mania 4 Kemer Country İstanbul

10/09/2011 10/09/2011 Çirağan Masters Kemer Country İstanbul

11/09/2011 11/09/2011 Captain’s Plate Kemer Country İstanbul

17/09/2011 18/09/2011 Emaar Golf Turnuvası İGK İstanbul

18/09/2011 18/09/2011 TGF Yıldızlar Şampiyonası II Klassis Golf Club İstanbul

19/09/2011 25/09/2011 Türkiye Amatör Açık Golf Turnuvası

Sultan Antalya

24/09/2011 25/09/2011 Club Championship Kemer Country İstanbul

24/09/2011 25/09/2011 Agk Golf Turnuvası Cornelia Golf Kulubü

Antalya

24/09/2011 25/09/2011 3. Geleneksel Ata Yatırım Golf Turnuvası

İGK İstanbul

EKİM - OCTOBER

01/10/2011 02/10/2011 Pegasus Kemer Country İstanbul

01/10/2011 02/10/2011 9.Geleneksel Mövenpick Golf Turnuvası

İGK İstanbul

08/10/2011 09/10/2011 Klassis - İGK Challange Cup İGK İstanbul

09/10/2011 09/10/2011 Mid Amateur 4 Kemer Country İstanbul

15/10/2011 16/10/2011 Kemer - IGK Kemer Country - İGK

İstanbul

16/10/2011 16/10/2011 Oct. Medal Kemer Country İstanbul

21/10/2011 23/10/2011 5. Geleneksel BMW Golf Turnuvası

İGK İstanbul

22/10/2011 22/10/2011 Klassis - Kemer Kemer Country İstanbul

23/10/2011 23/10/2011 Kemer - Klassis Kemer Country İstanbul

29/10/2011 29/10/2011 29 Ekim Cumhuriyet Kupası Klassis Golf Club İstanbul

29/10/2011 29/10/2011 Kaptanlık Golf Turnuvası National Antalya

29/10/2011 30/10/2011 Agk Golf Turnuvası Gloria Golf Antalya

KASIM - NOVEMBER

06/11/2011 06/11/2011 Nov Medal Kemer Country İstanbul

08/11/2011 08/11/2011 Başkanlık Turnuvası National Antalya

12/11/2011 13/11/2011 Kulüp Şampiyonası 2011 İGK İstanbul

14/11/2011 17/11/2011 LAGTO Carya Golf Antalya

18/11/2011 18/11/2011 NGC Classics Turnuvası National Antalya

22/11/2011 28/11/2011 PGA Gloria Golf Antalya

26/11/2011 26/11/2011 World Cup An.Dinner Kemer Country İstanbul

27/11/2011 27/11/2011 4.Geleneksel Alzheimer Golf Turnuvası

İGK İstanbul

ARALIK - DECEMBER

07/12/2011 07/12/2011 Geleneksel Pro -aum2011 Carya Golf Antalya

10/12/2011 11/12/2011 Kaptanlık Golf Turnuvası İGK İstanbul

12/12/2011 12/12/2011 President’s Cup Trophy Sultan Antalya

15/12/2011 15/12/2011 AGC Personel Güz Kupası Sultan Antalya

17/12/2011 17/12/2011 Aylık Medal Turnuvası National Antalya

17/12/2011 17/12/2011 Christmas Scramble Kemer Country İstanbul

17/12/2011 18/12/2011 Ankara Golf Kulubü Carya Golf Antalya

30/12/2011 30/12/2011 Milennium Open Turnuvası National Antalya

Except on the putting green, a player may have the line of play indicated to him by anyone, but no one may be positioned by the player on or close to the line while the stroke is being made.

Golf Note

Page 50: Golf XL Sayi 04

48 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Zencefil ile Tatlandırılmış Tarak EtİGinger Scallop

• Taze tarak eti• Taze kerevit• Bal kabağı• Tuz• Zeytinyağı• Akbiber• Taze zencefil• Roka

• Fresh scallop• Fresh crayfish• Pumpkin• Salt• Olive Oil• White Pepper• Fresh Ginger• Rocket

Malzemeler

HazırlanışıTaze bütün kereviti, kaynamış suda 10 dk. ka-dar haşlayın. Haşlandıktan sonra, sırtındaki sert bölümü bir makas yardımı ile açıp iç etini alın. Balkabağının kabuklarını soyup, yaprak şeklinde kare kesin. Sırasıyla resimdeki gibi şişe; tarak etini, balkabağını ve kerevit etini di-zin. Taze zencefili ince şekilde doğrayın, tuz ve zeytinyağı ile karıştırıp şişteki ürünün üzerine dökün ve ızgaraya atın, yavaş yavaş pişmesini sağlayın. Piştikten sonra sadece üzerine zey-tinyağı döküp, roka ile birlikte servise sıcak olarak sunun.

Afiyet Olsun

Boil fresh whole crayfish in boiled water for 10 minutes. Cut the hard shell at the back using a scissors and remove the flesh. Peel off the pump-kins and slice them in squares. Skewer the scal-lop, pumpkin and crayfish as shown in the picture. Chop up the fresh ginger finely; mix it with salt and olive oil. Pour this mixture onto the ingredi-ents on the skewer and place the skewer on grill. Cook slowly. After they are cooked, pour olive oil on top and serve warm with rockets.

Enjoy Your Meal!

(Ara sıcak)

(Warm starter)

Toplumların akibeti alacakları gıdalara bağlıdır.

Necip Usta

The fate of the societies depends on the nutrients they get.

Necip Usta

Fahri Telli

GOLF GURME GOLF GOURMET

Ingredients

Preparation

Page 51: Golf XL Sayi 04
Page 52: Golf XL Sayi 04

Futbol oynamayı bırakıp, tasarımcı olmaya nasıl karar verdiniz?Futbolu bıraktıktan sonra ilk önce, Kadıköy’de Opera Onur Pasajı’nda, alt katta “BUTİK FA-RUK” adı ile 1981 yılında mağazacılığa başla-dım. Koleksiyonumda daha çok, bay klasik ve spor ürünler yer alıyordu. Birikimini, hayatın sana verdiklerini paylaştıkça, kültürümüzü podyumlara taşıdıkça, insani değerlerin arttı-ğına, ruhun zenginleştiğine inandım. “Hiç dur-madan, yorulmadan sonu olmayan zamana ka-dar işleyecek bir makine düşünün; kainat olsun bu makinenin adı. İçindeki her insan, her canlı ve her madde makinenin mükemmel ahengini sağlayan parçalar olsun. Pek çok kişi sonsuz evrende kendi varlığının, başı sonu olmayan zaman içinde kısacık hayatlarının ne anlama geldiğini sorgulamıştır. Ben de sonsuz evrende kendi varlığımın anlamını düşündüğüm anlar-dan birinde, meslek yaşamımın 30. yılını geride bırakmak üzere olduğumu fark ettim.

Tasarım alanında ilk deneyiminiz neydi?1987 yılında FARUK SARAÇ adını kullanarak kendi koleksiyonumu yapmaya başladım.

Faruk Saraç adı ilk ne zaman duyuldu?1991 yılında Cem Özer’in “Laf Lafı Açıyor” programına kıyafet hazırladım ve program bitiminde FARUK SARAÇ adı ekranlarda gö-rünmeye başlamıştı artık.

Marka ismi olarak neden Faruk Saraç?BUTİK FARUK’la başlayan ismimi daha sonra

Faruk Saraç yapmam da, önemli tasarımcı-ların adını soyadını kullanması oldukça etkili oldu.

Mesleğiniz ile ilgili sırlarınız nelerdir? Bu yıl meslek hayatımın 30. yılı. Zaman çabuk geçiyor. Kumaşı çok sevdim. Resmen kumaş-la yatıp kumaşla kalktım. Kumaşı kokusundan bile tanırım. Yaptığınız her ne olursa olsun, mu-hakkak severek yapmanızın gerekli olduğunu düşünüyorum. Çünkü biliyorum ki; hayatında başarmak için zaman ayırmayanlar; başarısız-lıklarının bedelini bir ömür boyu öderler.

Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu hakkında bilgi verebilir misiniz? Okulunuzu açmak nasıl aklınıza geldi ve neden Bursa?Hayatta her şeyi satın alabilirsiniz fakat bilgi-yi asla satın alamazsınız. Sadece öğrenerek sahip olabilirsiniz. Bildiklerimizi gençlere

Kahve Bahane’nin bu sayıdaki konuğu ünlü modacı Faruk Saraç. Kendisiyle moda ve eğitim üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

“DAHA ATILACAK ÇOK ADIM VAR”

Faruk Saraç

KAHVE BAHANE

50 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Dic

le A

slı M

UR

SALO

ĞLU

Page 53: Golf XL Sayi 04

doğru öğretmek için açtığım Yüksek Öğretim Kurulu’na bağlı “İlk Vakıf Moda Tasarım Oku-lu” olması, bana ayrı gurur veriyor. İnsanın en büyük sermayesi tecrübesidir. Şu anda 4 ayrı bölümümüzde 250 talebem var.

Okulunuzda olan bu 4 bölümün biraz detaylandırarak bizlerle paylaşır mısınız?Tabii ki. Okulumuzda söylediğim gibi 4 bölümü-müz var. Bunlar; Halkla İlişkiler, Moda Tasarım, Dış Ticaret ve Marka İletişim adını verdiğimiz bölümlerdir. Kısaca bahsetmek gerekirse;

Halkla İlişkiler: Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programımız, özel ve kamu sektörüne bu alanda yetişmiş işgücü sağlamak amacıy-la oluşturulmuştur. Bölüm, gelişen iletişim ortamında önem kazanan halkla ilişkiler, ta-nıtım, reklamcılık, kamuoyu araştırmaları konularında verdiği eğitimle bu alanlara kat-kıda bulunmaktadır. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü mezunlarının, halkla ilişkiler ve/veya reklâm ajanslarında, kamu kurum ve kuruluş-larının tanıtım enformasyon veya halkla iliş-kiler birimlerinde, özel sektörde yer alan iş-letmelerin halkla ilişkiler, tanıtım, pazarlama veya reklamcılık ile ilgili bölümlerinde, medya kuruluşlarının tanıtım birimlerinde, turizm, bankacılık ve bunlara eklenebilecek birçok alanlarda da iş olanaklarına sahip olabilirler.

Moda Tasarım: Bu programımızın amacı; tekstil ve moda alanında, kamu ve özel sektörün teknik eleman ihtiyacını karşılayacak donanıma sahip kalifiye elemanlar yetiştirmek-tir. Program süresince öğrencilerin tüm teorik eğitimleri uygulamalı eğitimler ile zenginleşti-rilmiş olup, öğrendiklerini kapsamlı bir şekilde

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 51

Page 54: Golf XL Sayi 04

uygulayabilecekleri mezuniyet projesi, staj gibi imkanlar da öğrenciye sağlanmaktadır. Bununla birlikte öğrencilerin mesleki hayatlarında ihtiyaç duyacakları bilgisayar programlarını ve mes-leki yabancı dil bilgisini en gelişmiş teknoloji ve alanında uzman eğitim kadrosu ile vermektedir. Moda Tasarım programı mezunları kamu kurum ve kuruluşlarında, tekstil fabrikaları ve atölye-lerinde, örme-dokuma-baskı sanayinde, hazır giyim sektöründe, tekstil ihracat firmalarında, özel işletmelerde, moda evleri ve model haneler-de stilist, modelist ve tasarımcı olarak çalışabilir; ayrıca sektörde kendi atölyelerini ve moda evleri-ni açarak kendilerine iş imkanı yaratabilirler.

Dış Ticaret: Bu bölümün amacı ise, eko-nominin önemli bir kalemini oluşturan dış tica-ret alanında kalifiye eleman olarak çalışacak, alanı ile ilgili mevzuata hakim mezunlar yetiş-tirmektir.

Program dahilinde, öğrencilerin teorik bilgi ka-dar pratik bilgi kazanması da hedeflenmektedir. Staj ve proje çalışmaları ile öğrencilerin sana-yi tecrübesi kazanması sağlanır. Öğrencilerin meslek hayatında ihtiyaç duyacakları bilgisayar ve mesleki yabancı dil bilgisi program dahilinde verilmektedir. Dış Ticaret bölümü mezunları iş-letmelerin dış ticaret bölümlerinde, bankaların kambiyo bölümlerinde, gümrük komisyoncuları bünyesinde, uluslararası lojistik firmalarında ve sınavlarda başarılı oldukları takdirde Maliye Bakanlığı, Gümrük Müşteşarlığı ve bağlı birim-lerinde çalışabilirler.

Marka İletişim: Marka ve markalaşma kavramı küreselleşen dünyada rekabetin de hız-la artmasıyla önemini daha da arttırmıştır. Mar-ka olma ve markanın yönetimi şirketler için de-ğil kişi, fikir, ideoloji ve benzeri kavramlar içinde önem kazanmıştır. Marka, bir şirketin toplam değerinin kayıtlı varlıklarından çok yukarı bir seviyeye çıkmasında en önemli etkenlerden bi-ridir. Bir markanın yaratılması, marka kişiliğinin oluşturulması, marka vaadi oluşturma, stratejik marka yönetimi ve markanın yaşamını sürdür-mesi gibi konular stratejik bir bakış açısıyla ele alınması gereken noktalar olarak ön plana çık-maktadır. Günümüzde marka ve iletişim olgu-larının önem kazanmasıyla beraber ülkemizde bu alanda yetişmiş nitelikli eleman açığının var olması Marka-İletişim programını önemli bir alan haline getirmiştir. Marka-İletişim bölümü mezunları kamu ve özel sektörde kendilerini ge-liştirdikleri takdirde Marka Yöneticisi, Kurumsal İletişim Uzmanı gibi günümüzün ön plna çıkan bir çok pozisyonunda istihdam edilebilirler.

1852 yılında yapılan Fabrika-i Hümayun’un ilk sahibisiniz. Fabrika-i Hümayun’un gelişim sürecinden bahseder misiniz?Öncelikle Fabrika-i Hümayun’un ilk sahibi ol-mak benim için büyük bir gurur. Çünkü Fabrika-i Hümayun, 19. yüzyıl ortalarında başlayan ülke-nin devlet eliyle endüstrileşmesi çabalarının bir ürünü olarak 1852’de kurulmuştur. Yapım için seçilen yer, Bursa’da geleneksel olarak ipek üretimi ve dokumacılığının odaklandığı bir semt olan Muradiye’de Cilimboz Deresi’nin ke-narıdır. Dört yapıdan müteşekkil, toplam yapı alanı 4500m² dolaylarında olan bir “Külliye” olan Fabrika-i Hümayun, günümüze iki yapısıyla ulaşabildi. Beş katlı, toplam kullanım alanı 1908 m² olan kagir yapının ilk iki katı kesme taş, diğer katları tuğla olarak yapılmıştır. Yapının ahşap taşıyıcıları, ahşap döşemesi ve etkileyici bir ah-şap çatı strüktürü bulunmaktadır. Ahşap kat dö-şemelerini taşıyan kolon, kirişler ve çatıyı oluş-turan strüktür birleşim detayları ve malzeme boyutları ile 19. yüzyıl sanayi arkeolojisi açısın-dan çok değerli bir belge niteliği taşımaktadır. Sarayda kullanılacak ipek halı ve kumaşlar için iplik üretmek amacıyla devlet eliyle kurulmuş, Avrupa sarayları da dahil olmak üzere devrin önemli devlet adamlarını giydirmiştir. Kullanım alanı 8000 m²’ye çıkarılan Fabrika-i Hümayun; kozanın ipeğe, ipeğin de modern tasarımlara dönüştüğü, dikim ve dokuma atölyeleri, müzesi ve eğitim kurumuyla yaşayan bir sanat merkezi-ne dönüşmüştür.

2012 giyim trendleri nasıl olacak?1975 yılının modasını yine görmeye başlayacak-sınız. Gömleklerin yakaları daha ufak , kravatlar daha küçük, örgülü trikolar ve kadifeler ön plan-da olacak.

Gençlere iyi bir tasarımcı olabilmeleri için önerileriniz nelerdir?Önce kumaşı tanımaları gerekiyor. Çünkü tüke-timin çok çabuk olduğu bir çağdayız. Farklı ta-sarımlar yaratmalı, bunun içinde farklı fikirler geliştirmeleri gerekiyor.Çünkü önlerindeki yol-culuk çok uzun bir yolculuk.

Son olarak, yakın zamanda defileniz var mı?Aralık ayında, 30. yılım için yapacağım “YEŞİL-ÇAM VE MODA” adını verdiğim bir tarihsel gös-terim olacak. Ayrıca bunun yanında 3 önemli kamu kuruluşunun kıyafetleri tasarlıyorum.

KAHVE BAHANE

52 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Page 55: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 53

Page 56: Golf XL Sayi 04

54 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GLOBAL TÜRKİYE

EYOF ilk kez 1987’de Hollanda Milli Olimpiyat Komitesi’nin 75. Kuruluş kutlamaları için düzenlendi.

Organizasyona 5 ülke katıldı. Tek gün süren bir Cumartesi yarışmasıydı. Yarışma olum-lu karşılandı ve AB ülkelerin-de yapılması tartışıldı.

Roma toplantısında Oyunla-rın IOC patronajında düzen-lenmesine karar verildi. 32 ülkenin katılımı ile Avrupa Olimpik Gençlik Yaz Festivali (EYOF) organize olarak 1991 yılında Brüksel’de Avrupa Olimpik Gençlik Günleri adı altında yapıldı.

EYOF’un fikir babası, o za-manlar Avrupa Olimpiyatlar Komitesi (EOC) Başkanı olan ve halen Uluslararası Olim-

piyat Komitesi Başkanlığı’nı yürüten Jacques Rogge’dur.

1991’de ilk kış oyunları yapıl-dı. O tarihten bu yana organi-zasyon Yaz ve Kış Festivalleri olarak gerçekleştiriliyor.

EYOF’a 17 yaş ve altı sporcu-lar katılabiliyor.

Avrupa’daki genç sporcula-rı dostluk, fair-play, hoşgö-rü, barış ruhuyla bir araya getirmek amacıyla planlanan EYOF sonraki yıllarda mey-velerini vermeye başladı.

Şampiyonaya katılan spor-cuların birçoğu daha son-ra katıldıkları Olimpiyat Oyunları’nda isimlerini du-yururken bazıları ise ülkele-rine olimpiyat madalyaları ile döndüler.

EYOF TARİHÇESİ

Esra

AYN

UR

Page 57: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 55

Bu Defa Trabzon’da YandıAvrupa Olimpiyat Komitesi’nin (EOC) organi-

zasyonu olan ve Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları olarak da adlandırılan

EYOF 2011, Türkiye’nin olimpiyat düzeyindeki ilk spor organizasyonu

olarak adını tarihe yazdırdı. Böylece, Cumhuriyet tarihinde olimpiyat bayrağı ilk olarak Trabzon’da dalgalanmış oldu.

Türkiye’nin EYOF yolculuğu, Genç-lik ve Spor Genel Müdürü Meh-met Atalay’ın konuyu ilk defa Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Togay Bayatlı’ya açmasıyla başladı. Trab-zon’daki tesisler tek tek gezilerek, organizasyona aday olabileceği-miz sonucuna varıldı ve adaylık süreci bu şekilde başlamış oldu. Trabzon’un adaylık başvuru dosyası tamamlanarak, 28 Ekim 2005 tari-hinde Avrupa Olimpiyat Komiteleri Birliği’ne (EOC) sunuldu.

EOC Genel Kurulu, 3 Aralık 2005 ta-rihinde Trabzon’un adaylığını

onayladı. Diğer aday kentler; Herning (Danimarka), Utrecth (Hol-landa), Cenova (İtalya) ve Riga (Le-tonya) oldular.

Trabzon 2011 Avrupa Gençlik Olim-pik Oyunları (EYOF) adaylığımız çerçevesinde, İrlanda Olimpiyat Komitesi Genel Sekreteri Dermot Sherlock ile Sırbistan Olimpiyat Komitesi Genel Sekreteri Pred-rag Manajlovic’den oluşan Avrupa Olimpiyat Komiteleri Birliği (EOC) tarafından görevlendirilen EYOF 2011 Değerlendirme Komisyo-nu, 13-15 Eylül 2006 tarihlerinde Trabzon’u ziyaret ederek inceleme-lerde bulundu.

Trabzon’un EYOF Süreci

Page 58: Golf XL Sayi 04

56 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GLOBAL TÜRKİYE

Trabzon’un 2011 yılı için aday olduğu Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları için Avrupa Olimpiyat Komiteleri Birliği (EOC), 08-10 Aralık 2006 ta-rihleri arasında Brüksel’de yaptığı genel kurulda, EYOF’a ev sahipliği yapacak ken-ti Trabzon olarak belirledi. Dört rakip şehirle yarışan Trabzon, Brüksel’de 4. turda mutlu sona ulaştı. İlk turda 18 oy alan Türkiye, en fazla oyu alan ülke olurken, Le-tonya (Riga) ilk elenen ülke oldu. İkinci turda Danimarka (Herning) ve İtalya (Cenova) elenen diğer ülkeler oldu. Dördüncü ve son turda Hol-landa (Utrecth) ile finale ka-lan Türkiye, 28’e 18 oy alarak EYOF’a ev sahipliği yapacak ülke oldu.

350 Milyon Liralık Yatırım ve Muhteşem TesislerAvrupa Olimpik Gençlik Festivali nedeniyle 3 yıldır Trabzon’da yürütülen çalış-malar sonucunda, Türkiye’de eşi benzeri olmayan tesis-ler yapıldı. 350 milyon liralık yatırımla gerçekleşen orga-nizasyon kapsamında, Türki-ye’deki ilk jimnastik merkezi, ilk çatısı açılır-kapanır ve atlama kuleli olimpik yüzme havuzu, 7 bin 500 seyirci ka-pasiteli çok amaçlı spor sa-lonu, biri merkez, 3’ü kapalı 12’si açık olmak üzere 16 kort bulunan Türkiye’nin en büyük tenis merkezi, atletizm stadı inşa edildi. Ayrıca 2 bin 800 yatak kapasiteli Oyunlar Köyü de yapıldı.

Açılış Çok Görkemli Oldu49 Avrupa ülkesinden 4 bine yakın sporcu, antrenör ve yöneticinin katıldığı EYOF’un açılışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Spo-run içinden gelen ve spora büyük emek veren biri olarak şu gerçeği vurgulamak isti-yorum. Müzik, edebiyat, sa-nat gibi sporun dili de evren-sel bir dildir. Bu dil sevginin, barışın, bütün sınırları aşan ve insanları kucaklaştıran di-lidir. Spor alanındaki rekabet estetiğin, zerafetin, inceliğin rekabetidir” dedi.

EYOF meşalesini, Türk spo-runun ünlü isimleri taşıdı. Engelli yüzücü Beytullah Eroğlu, Kadın Milli Basketbol Takımı’nın yıldız ismi Nevriye Yılmaz ve milli boksör Fa-tih Keleş’in taşıdığı meşale, son olarak Trabzonlu Dün-ya Güreş Şampiyonu Selçuk Çebi’ye verildi. Çebi de sa-hanın ortasındaki havuzda-ki meşaleyi yakarak, EYOF 2011’in startını verdi. Ulus-lararası Olimpiyat Komiteleri Başkanı Jacques Rogge tara-fından 1991 yılında Avrupalı genç sporcuların dostluk, kardeşlik, fair-play, hoşgö-rü ve barış ruhuyla bir araya getirilmeleri amacıyla baş-latılan Avrupa Gençlik Olim-pik Oyunları, bugüne kadar Belçika, Hollanda, İngiltere, Portekiz, Danimarka, İspan-ya, Fransa, İtalya, Sırbistan ve Finlandiya’da düzenlendi. Trabzon’da 11’incisi yapı-lan Avrupa Olimpik Gençlik Festivali’nde, 49 Avrupa ül-kesinden katılan 14–17 yaş arasındaki 4 bine yakın genç sporcu atletizm, basketbol, bisiklet, cimnastik, hentbol, judo, tenis, voleybol ve yüzme branşlarında mücadele etti.

Trabzon’da gerçekleştirilen 11. Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları, EYOF tarihinin en iyi organizasyonu oldu. Açılışı 24 Temmuz’da, kapanışı ise 29 Temmuz’da yapılan EYOF 2011 Trabzon’un organizasyon ekibi ilk değerlendirme toplantısını yaptı. Genel Koordinatör Nihat Doker başkanlığında yapılan toplantıya, oyunlar danışmanı Murat Kaya ve birim direktör-leri katıldı.

Nihat Doker, Türkiye ve Trab-zon adına çok başarılı bir organizasyon gerçekleştir-diklerini belirterek birim di-rektörlerine teşekkür etti. Do-ker, “Hazırlıklara başladığımız günden itibaren en iyisini ya-pacağız diye iddialı konuştuk. Bunu da gerçekleştirdik. EYOF tarihinin en iyi organizasyonu olacak diyorduk, oldu. Çekir-dek bir kadro ile yola çıktık ve iyi işler başardık” dedi.

EYOF TarihininEn İyi Organizasyonu

Page 59: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 57

Arnavutluk

Andorra

Ermenistan

Avusturya

Azerbaycan

Beyaz Rusya

Belçika

Bosna Hersek

Bulgaristan

Hırvatistan

Kıbrıs Rum Kesimi

Çek cumhuriyeti

Danimarka

EstonyaMakedonya Cumhuriyeti

Finlandiya

Fransa

Gürcistan

Almanya

İngiltere

Yunanistan

Macaristan

İzlanda

İrlanda Cumhuriyeti

İsrail

İtalya

Letonya

Lihteştayn

Litvanya

Lüksemburg

Malta

Moldova

Monaco

Karadağ

Hollanda

Norveç

Polonya

Portekiz

Romanya

Rusya

San Marino

Sırbistan

Slovakya

Slovenya

İspanya

İsveç

İsviçre

Türkiye

Ukrayna

EYOF’A KATILAN ÜLKELER

Page 60: Golf XL Sayi 04

AN’DA KALIN

Bu ruh halini hepimiz yaşarız, yaşamışızdır. Ara ara gelir yoklar. Üstesinden gelirsek ne ala, gelemezsek işimiz zorlaşır. Kendimizi bulmak için, önce kaybetmemiz ge-rekir diye düşünüyorum. Bu içsel boşluk kendimizi sürekli ispat etmekten, kim olduğu-muzu vurgulamaktan, hayatla savaşmaktan yorgun düştü-ğümüzde ve bu ihtiyaçlardan artık kurtulmak istediğimizde ortaya çıkar. Aslında bu ihti-yaçlar gerçek bir ihtiyaç değil-dir, egomuzun istekleridir. Bu davranış biçimlerinin herhan-gi birinden vazgeçtiğimizde, içsel boşluk yaşarız. İşte işin püf noktası tam buradadır. Bu kalıplardan birini bıraktığımız-da, bedenli kimliğimiz zayıflar, ama bedensiz, yani formsuz kimliğimiz beslenir ve güçle-nir. Azaldıkça çoğalırız!

Seansıma gelen ve bana mut-suz olduklarını, hayatlarının anlamsız ve keyifsiz olduğunu söyleyip, içlerindeki boşluğu anlatanlara içimden; ”Yaşasın! Kendini, gerçek kimliğini bul-ma yolunda”diye mırıldanırım,

içimi bir sevinç kaplar. İzin ve-rin, açıklamaya çalışayım.

Sizce insanlar farkında olma-dan bedenli, formlu kimlik-lerini, bilinçsiz kalıplara bü-rünmüş BEN’i nasıl ön plana çıkartırlar? Birkaç örnek ve-reyim. BEN’in isteklerini ya-zayım size. Eğer farkındalığı-nızı devreye sokabilir, sadece o An’a odaklanır, kendinize o an için yukarıdan bakabilirse-niz, şu bahsedeceğim bilinçsiz kalıplardan bazılarını kendi-nizde de fark edebilirsiniz.

BEN, yaptığı bir şey için takdir edilmek ister. Bu takdiri gö-remezse, sinirlenir ve üzülür. BEN, hastalığı ve sorunları hakkında konuşarak dikkatle-ri üzerine çekmek ister. Eğer kimse sormazsa ve ilgilen-mezse fark yaratmak için fik-rini belirtir. BEN, karşısındaki kişiden çok o kişinin BEN’i na-sıl gördüğüyle ilgilenir. Kendi şişmiş egosunu görebilmek için başkalarını kullanır. Sahip olduğu şeylerle, görünüşüyle, statüsüyle, fiziksel gücüyle, bilgisiyle insanları etkilemeye çalışır. BEN, olayları kişisel-leştirir. Mental ve verbal şi-

kayetlerle kendini haklı, baş-kasını haksız çıkartır. BEN, başkalarının gözünde önemli olmayı, önemli görülmeyi ve beğenilmeyi sever.

Üstüne üstlük öyle kurnazdır ki bu BEN; siz bu ihtiyaçları-nızı azaltmaya başladığınız an, formsuz olduğunuzun farkında olmaya başladığınız an, onu unutmaya başladığı-nız an, yani gerçek kimliğinizi bulmak üzere ilk adımı attı-ğınız an, size kendinizi kay-bettiğinizi söyler. Halbuki siz kendinizi değil, egonuzu kay-betmeye başlamışsınızdır.

Ve işte, sonunda meşhur içsel boşluk çıkar ortaya. Dünyevi kelime bulamazsınız bunu an-latmak için. ”Tarif edemiyo-rum” dersiniz. ”İsim veremi-yorum, garip bir duygu işte.”

Günler geçer. Siz boşlukta yaşamaya devam ederken, Tanrı’nın konuştuğu dili anla-maya başladığınızı fark eder-siniz. “Herşeye rağmen, sanki bir dinginlik var içimde” diye anlatmaya başlarsınız. Za-mandan ve formdan bağımsız boyuta geçersiniz. Doğadaki

dinginliği ve sesler içindeki sessizliği duymaya başlarsı-nız.

Uğruna günlerce mutsuz ol-duğunuz formlu bedeninizde-ki kırışıklıklar, önemsiz oluve-rir birden.

Sevgiyi hatırlarsınız. Şefkati. Şükran duygusunu. Anneni-zin koşulsuz sevgisini. Çocu-ğunuza olan sevgiyi. Sevmeyi unuttuğunuz Öz Ben’iniz tek-rar kıpırdanmaya başlar.

Uyanış başlamıştır. Kaybetti-ğiniz kendinizi bulmuşsunuz-dur.

Başlarsınız internette sabah-lara kadar araştırmaya. Ba-zılarınız da beni bulur. Arar, sorar, randevu alır, seansıma gelir. Bende bu uyanışınıza eşlik eder, sizi desteklerim. Enerjinin var olduğunu his-settiririm size. Şifanın size akmasında aracı olurum.

İşte o an, sizin kanalınızdan dünyaya akacak olan gücü, kendi gözlerinizle görmeye başlarsınız...

Nilg

ün S

arar

Kendimi bulmak istiyorum, yaşadığım ve yaptığım şeylerden eskisi gibi zevk almıyorum. Tarif edemediğim bir boşluk var içimde. An-lamsız. Tuhaf. Tatsız. Keyifsiz.İçsel Boşluk

KendimiBulmak

İstiyorum!

58 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Page 61: Golf XL Sayi 04
Page 62: Golf XL Sayi 04

60 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

SAĞLIK OLSUN

Tansiyon, gerek dünyada, gerek ülkemizde çok sık görülen ve giderek de artan en önemli sağlık sorunlarından birisidir. Dünya Sağlık Örgütü ve-rilerine göre, “önlenebilir ölüm nedenleri” için-de ilk sıradadır. Yüzyılın epidemisi olarak kabul edilen hipertansiyonun dünyada her yıl 7. 6 milyon kişinin erken yaşta ölümüne ve 90 milyon kişinin maluliyetine yol açtığı bildirilmekte ve 2025 yılın-da 25 yaş üstü erişkinlerin üçte birinde hipertan-siyon ortaya çıkması öngörülmektedir. Eskiden daha çok zengin ülkelerin hastalığı olduğu düşü-nülen hipertansiyonun, aslında “az gelişmiş ülke hastalığı” olduğu ve önümüzdeki 10-15 yıl içinde özellikle, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Brezilya, Çin, Hindistan, Rusya ve Orta Avrupa devletleri gibi, gelişmekte olan ülkeleri etkile-mesi beklenmektedir. 2025 yılında hipertansiyon olgularının ¾’ünün gelişmekte olan ülkelerde ve orta yaş grubunda (çalışan ve üretken grup) ol-ması da beklenmektedir.

Her yıl

2025 yılında

15 yıliçerisinde

7,6 milyonkişi

Erkeklerin 1/3’ü

Türkiye,Brezilya...

Gizli Katil;

Hipertansiyon

Dic

le A

slı M

UR

SALO

ĞLU

Page 63: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 61

Tansiyon Sinsi Bir Hasta-lıktırHipertansiyon tedavi edilmez ve kontrol altına alınmaz ise; başta kalp, beyin ve böbrekler olmak üzere pek çok organda harabi-yete neden olarak kalp krizi, kalp yetmezliği, felç, böbrek yetmez-liği vs. ile insanların ölümüne yol açar. Bu organlardaki harabiyet, kan basıncı ne kadar yüksekse o kadar hızlı olmaktadır. Seyrek olarak baş ve ense ağrısı, kulak-ta uğultu, çarpıntı hissi, sürekli yorgunluk duygusu olsa da ge-nellikle belirti vermez ve çoğu kez kendini iş işten geçtikten sonra gösterir. O nedenle sizin için tek uyarıcı, ölçtürdüğünüz kan basıncı değerinizdir. Normal kan basıncı 120/80 mmHg’nın altıdır. Kan basıncınız 140/90 mmHg veya üstünde ise yük-sektir, doktora başvurmak ge-rekir. 120-140/80-90 mmHg ise “prehipertansiyon” dur, önlem alınmazsa ilerki yıllarda hiper-

tansiyon gelişebilir. Hipertansi-yonu olan hastaların ancak çok az kısmında kan basıncını yük-selten bir sebep (böbrek hastalı-ğı, endokrin hastalıklar, uyku ap-nesi ve ilaç kullanımı) mevcuttur. Çoğu hastada ise gösterilebilir bir neden yoktur.

Stres Tansiyon Habercisi!Hipertansiyon sıklığı yaşla art-makla birlikte obezlerde, diabe-tiklerde, hiperlipidemisi olanlar-da, fizik aktivitesi az olanlarda, fazla tuz tüketenlerde ve ailesin-de hipertansiyon öyküsü olan-larda daha fazladır. Hipertansi-yonun ortaya çıkmasında genetik faktörlerin rolü vardır. Bugünkü bilgilerimize göre, bir kişide hi-pertansiyonun gelişip gelişme-yeceği daha fetal hayatta iken programlanmaktadır. Düşük doğum ağırlıklı kişilerde ileriki yaşlarda hipertansiyon gelişme riskinin yüksek olduğu ve doğum ağırlığında 500 gr. azalmanın, hipertansiyon gelişme riskini

%42 arttırdığı gösterilmiştir. Di-ğer bir ifade ile kişinin taşıdığı genetik özellikler yanında, an-nesinin hamilelik dönemindeki beslenme eksikliği, aldığı ilaçlar, hastalıkları ilerde hipertansiyon gelişme riskini belirlemekte-dir. Hipertansiyonun ortaya çık-masında stresin (özellikle de iş stresi) önemli olduğu bilinmek-tedir. Uzun çalışma süresinin hipertansiyon gelişme riskini artırdığı düşünülmekte olup, çalışmalarda haftada 51 saatten fazla çalışanlarda hipertansiyon riskinin, 40 saatten az çalışan-lara göre %29 daha fazla olduğu gösterilmiştir.

Nüfusun %31. 8’i Tansi-yon Hastası2003 yılında yapılan Türk Hiper-tansiyon Prevalans çalışması so-nuçlarına göre, ülkemizde 18 yaş üstü erişkin nüfusun %31.8’inde hipertansiyon mevcuttur ve bu hastaların ancak % 31’i antihi-pertansif tedavi almaktadır

Amerikan Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Sunay Sandıkçı ile sinsi hastalık tansiyonu konuştuk.

Page 64: Golf XL Sayi 04

SAĞLIK OLSUN

Bilinçlenmeliyiz Hipertansiyon tedavi edile-bilir bir hastalıktır. Tedavide amaç; sadece kan basıncını düşürmek değil, organlarda harabiyet oluşmasını da ön-lemektir. Hipertansiyon teda-visi ile organ harabiyetlerinin belirgin oranda azaltılabile-

ceği gösterilmiştir. En büyük sorun, hipertansiyon hasta-larının çok önemli bir bölü-münün hastalığının farkında olmamasıdır. Türkiye’de hala erişkin nüfusun yaklaşık üçte birinin kan basıncını hiç ölç-türmediği ve hipertansiyonu olanların %60’ının kan basıncı

yüksekliklerinin farkında ol-madığı bilinmektedir. Yüksek kan basıncında, can ve yaşam kalitesini korumanın tek yolu, organlarda hasar gelişmeden erken tanı konabilmesi; bunun tek yolu da zaman zaman yaş ilerledikçe daha sık tansiyon ölçtürmektir.

Son zamanlarda ev kullanımına uygun aletler geliştirilmiştir. Evde KB ölçümünde :• Onaylanmış bir alet kullanılmalı.

• Bilekten ölçen aletler önerilme-mekte.

• Semi-otomatik aletler tercih edil-meli.

• Kol kalp hizasında olmalı.

• Kişi ölçümler arasında fark ola-bileceğini bilmeli. (kan basıncının normal günlük değişkenliği var)

• KB ölcümlerine başlamadan önce, kişinin sessiz bir odada birkaç daki-ka oturması sağlanmalı

• En az 5 dakika sandalyede oturduk-tan sonra, ayakları yere basarken ve kalp seviyesinde desteklendikten sonra ölçülmeli

• 1-2 dakika arayla en az iki ölçüm yapılmalı ve ilk iki ölçüm birbi-rinden büyük ölçüde farklıysa, ek ölçümler yapılmalı

• Standart bir manşon (35 cm uzun-luğunda ve 12-13 cm genişliğinde) kullanılmalı (ancak şişman ve zayıf kollar icin de, sırasıyla, daha büyük ve daha küçük manşonlar kullanıl-malı)

• Kişinin pozisyonu ne olursa olsun manşon kalp duzeyinde olmalı.

• İlk muayenede, periferik damar hastalığına bağlı olası farklılıkları saptamak icin KB iki koldan ölçül-meli. Bu durumda, referans olarak en yuksek değer alınmalı.

• İleri yaştaki diyabetik hastalarda ve bazı özel durumlarda kan basıncı, ayakta da ölçülmeli.

62 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Kan basıncı ölçülürken aşağıdakileredikkat edilmelidir.“

“Türkiye’de nüfusun yaklaşık üçte birinin kan basıncını hiç ölçtürmediği ve hiper-tansiyonu olanların %60’ının kan basıncı yüksekliklerinin farkında olmadığı bilin-mektedir.

Page 65: Golf XL Sayi 04

Hipertansiyon Tedavisinde Kilo Kontrolü Çok Önem-lidirTedavide ilaçların yanında, yaşam tarzı değişikliği denilen ilaç dışı tedavi çok önemlidir. Yaşam tarzı değişikliğinin kan basıncını düşür-düğü, ilaç ihtiyacını azalttığı ve kalp damar sisteminin değiştirilebilir risk faktörlerini iyileştirdiği bilin-mektedir. Hipertansiyon tedavi-sinde kilo kontrolü çok önemlidir. Obezlerde verilen her kilo ile kan basıncı düşmeye başlar ve 10 kg. kilo kaybı sistolik kan basıncını 5-20 mmHg düşürür. Diğer yandan bol sebze-meyve ve yağsız süt ürün-lerinden zengin, az yağlı diyetin bir

ilaç kadar kan basıncını düşürücü etkisi olduğu ve bu etkinin kısa sü-rede (maksimum 2 haftada) ortaya çıktığı gösterilmiştir. Diyette tuz kısıtlaması önemlidir ve günlük tuz tüketimi 6 gramı (2 çay kaşığı) aş-mamalıdır. Türk halkının tuz tüketi-minin fazla olduğu (kişi başı yakla-şık 18 gram) göz önüne alındığında, tuzun azaltılması özellikle önem-lidir. Tuzun azaltılması ile kan ba-sıncının düşmesi 4-6 haftada ken-dini gösterir. Tuzu aniden kesmek zordur. Tuz yavaş yavaş azaltılırsa, vücudun tekrar fazla tuz istemediği gösterilmiştir. Ayrıca günlük alınan tuzun %80‘inin hazır gıdalardan alındığını bilmek ve mümkün oldu-ğunca hazır gıda tüketimini azalt-mak gerekmektedir. Diyette tuzun azaltılması sadece kan basıncını düşürmez, aynı zamanda KB dan bağımsız olarak yeni oluşabilecek koroner kalp hastalığı, myokard enfarktüsü ve felç riskini azaltır. Ayrıca mide kanseri, böbrek hasta-lığı riski azalır ve kemikler korunur. Alkol alımı azaltılmalı, erkeklerde günde 2, kadınlarda ve zayıflarda ise günde 1 ölçüyü aşmamalıdır. Düzenli egzersiz, hipertansiyon te-davisinin vazgeçilmezlerinden olup, haftanın çoğu günü olmak üzere günde 30 dakika kadar tempolu yü-rüyüş önerilmektedir. Yüzmenin de benzer etkisi mevcuttur. Egzersize hafiften başlamalı, giderek artırıl-malı, ağır egzersizden kaçınılmalı-dır. Stres azaltıcı yöntemlerin (yoga, hafif müzik dinleme vs) faydalı oldu-ğu gözlenmiştir. Sigaranın bırakıl-ması da oldukça önemlidir.

Risk Yüksek ise İlaç Teda-visine BaşlanırHipertansiyon ömür boyu süren bir hastalık olduğuna göre, tedavi-si de sürekli ve ömür boyu olmalı; ilaç alsın almasın tüm hipertansif hastalar ve hatta prehipertansif olanlar yaşam tarzlarını değiştir-meye ve sağlıklı yaşam kurallarına uymaya özen göstermelidir. Yaşam tarzı değişikliği ile kontrol altına

• Potasyum kaybını önlemek için, sebzeleri buharda ya da az suda ve içine tuz koyma-dan pişirmek gerekiyor.

• Muz, potasyum içeriği en yüksek yiyecek-lerden biridir. Sabah kahvaltıda ve ikindi ara öğününde tüketeceğiniz birer adet muz size sadece ihtiyacınız olan potas-yumu değil, magnezyum, C, A ve B6 vita-minleri gibi çok önemli besin unsurlarını da kazandıracaktır.

• Yemeklerde potasyumdan zengin mayda-noz, nane, kekik, dereotu, limon suyu, so-ğan gibi tat vericiler kullanılmalı.

• Sodyum alımı günlük 1,5-2,5 gram arasın-da olmalı (4-6 gram tuz). Sodyum alımını bu düzeyde tutmak için yemekler tuz kon-madan pişirilmeli, ekmeğin de az tuzlu olmasına özen gösterilmeli,

• Hazır gıdalardan uzak durulmalı,

• Az yağlı süt, yoğurt ve peynir tüketilmeli,

• Haftada en az 2 kez balık tüketilmeli,

• Haftada bir kaç kez kuru fasülye, bezelye, mercimek, yağsız et ve kümes hayvanları yenmeli,

• Tuz ve saf şeker miktarı kısıtlanmalı,

• Haftanın 2-3 günü, en az 30 dakika egzer-siz yapılmalıdır.

Yüksek Tansiyon Hastaları Nasıl Beslenmeli?

?

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 63

Page 66: Golf XL Sayi 04

64 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

alınamayan veya kalp-damar hastalığı riski yüksek hasta-larda ilaç tedavisine başlanır. Şu anda piyasada oldukça et-kin, güvenli ve kan basıncını düşürmenin ötesinde olumlu etkileri olan ilaçlar mevcut-tur. İlaç tedavisi kişiye özel olarak, kişinin kardiyovaskü-ler diğer risk faktörleri, gizli veya aşikar organ harabiyeti varlığı ve birlikte olan has-talıkları göz önüne alınarak düzenlenir. Yüksek riskli hastalarda ilaç tedavisine hemen başlanmalı ve kan basıncı süratle kontrol altına alınmalıdır. Tedavinin etkin-liği ve ilaç tedavisine uyumu izlenmelidir. Tedavide hedef, kan basıncının 140/90 mmHg altına indirilmesidir ki, bu değer diabetiklerde, kronik böbrek hastalığı ve koro-ner kalp hastalığı olanlarda 130/80 mmHg altıdır. Eğer tedavi ile kan basıncı bu de-ğerlerin altına inmiyorsa hi-pertansiyonla ile ilişkili risk devam ediyor demektir. Ma-alesef ülkemizde hipertansi-yon kontrol oranı oldukça dü-şük olup tüm hipertansiflerin %13.7’sinde, ilaç alanların ise sadece %27.3’ünde hedef değerlere ulaşılabilmektedir. Klasik tedavi ile başarı ora-nı bu kadar düşük iken, yeni ilaçlar ve gelecekte umut

vaadeden yeni tedavi yön-temleri üzerinde çalışmalar sürmektedir. Hipertansiyon aşısı ve gen tedavisi üzerinde de yoğun araştırmalar devam etmektedir. Ancak bu tedavi-lerin klinik kullanımımıza gi-rip giremeyeceğini, yoğun bir şekilde devam etmekte olan çalışmaların sonuçları gös-terecektir.

Hipertansiyon Önlene-bilir Veya Geciktirilebi-lir Bir Hastalıktır! Bu konuda yoğun çalışma-lar sürmektedir. Bunun için obeziteye dur demek, tuz tü-ketimini azaltmak, özellikle çocuklara sağlıklı yaşam ku-rallarını öğretmek, gebelikte beslenmeye önem vermek bebeklerin anne sütü ile bes-lenmesini motive etmek fay-dalı olabilir.

Tansiyon (Kan Basıncı) ÖlçümüDoğru ölçüm için uygun alet ve uygun teknik gerekir. Kan basıncının standart ölçümü, sfingomanometre denilen alet ve bir stetoskop ile olur. Kişi-ye uygun büyüklükte manşon dirsek üst kısmına takılır. El bileğinden veya dirsek iç tarafından nabız hissedilir. Manşon, nabız kaybolduktan

sonra 20 mmHg daha yukarı-ya kadar şişirilir. Dirseğin iç kısmında nabzın hissedildiği noktaya steteskop konur ve basınç çok yavaş olarak (sani-yede 2 mmHg) indirilir. Sesin ilk duyulduğu değer sistolik kan basıncını verir. Basıncı azaltmaya devam ederken, sesin kaybolduğu değer dias-tolik kan basıncı değeridir.

SAĞLIK OLSUN

Ülkemizde hipertansiyon kontrol oranı olduk-ça düşük olup tüm hipertansiflerin %13. 7’sin-de, ilaç alanların ise sadece %27. 3’ünde he-def değerlere ulaşılabilmektedir.

?

Page 67: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 65

DÜNYANIN EN AKILLI İNSANI

Ön Yargılar!

Bir önceki sayımızda bahsettiğim referans hastalığı kadar tehlikeli bir hastalık daha var;

Erda

l D

emirk

ıran

Ön yargıları kıramayız. Bir ön yargıdan kurtulmak yeni bir ön yargı oluşturmak de-mektir. Biri karşına geldiğin-de elbisesine değil, gözlerine baksan da ön yargıdan kur-tulma şansın yok! Bu sefer gözlerine göre bir ön yargı oluşturacaksın! Yani kaçış yok. “Peki, ne yapmalıyım o zaman? Madem ki her halü-karda ön yargı taşımak zo-rundayım. Ne yapmalıyım ki insanları yanlış anlamaktan kurtulayım?”

Yıllar önce işlerim çok bo-zulmuştu, iflas etmiştim. Yüz binlerce dolarlık sermayeden geriye kalan 3-5 bin dolar ile evimizin altında bulunan 4 m2’lik dükkana bir butik aç-tım. Raflar falan da gelince, iki insanın aynı anda butikte dikilmesi bile neredeyse im-kansız hale geldi. Bir zaman-lar üç ayrı deposu olan, 1000 m2‘lik bir alandan 4 m2’lik bir yere geçince dışarıdan çok komik gözüktüğümü fark et-tim ve kahkahalarla gülme-ye başladım. “Zavallı Erdal” deyip gülerken butiğin ismini de bulmuş oldum; “Zavallı Butik”. İsim tuttu, iş tuttu. 4 m2’lik dükkan fena sayılma-yan cirolar yapmaya başladı. Butik için, gömlek almak üze-re imalatçısına gittim. Firma sahibi Ayhan Bey, beni eti-ketleme bölümüne götürdü.

Yüzlerce gömlek, etiketsiz bir şekilde üç kızın önüne geli-yordu. Bu üç kız, ellerindeki etiketleri gömleklere yapış-tırıyordu. Biri, Türkiye’nin en ünlü markasını aynı gömleğe yapıştırırken, diğeri en ünlü olmasada ünlü bir markayı yapıştırıyordu önündeki göm-leğe. Sonuncu ise, henüz hiç kimsenin duymadığı bir mar-kayı aynı gömleğe basıyordu. Çok şaşırmıştım. Çok büyük paralara satılan markaların, çok özel kumaşlardan yapıl-dığını, inanılmaz bir işçilik-le üretildiğini sanıyordum. Sonra Ayhan Bey, bana özetle şunları söyledi. “Marka ola-caksın Erdalcığım. Bak görü-yorsun, bu gömleklerin hepsi aynı şekilde üretiliyor. Marka olunca bire on kazanıyorsun”

Meğer İmaj Herşeymiş!Sonra anladım ki meğer susuzluk birşey değilmiş, imaj her-şeymiş. Meğer o gömlekleri giyince, o puroları içince, o ara-baya binince, o gözlüğü takınca, o kızla çıkınca, o bara gidince ciddiye alınıyormuşsun. Senin entelektüelliğinle, birikiminle, aklınla, zekanla, dehanla, çabanla, emeğinle ilgilenen pek yokmuş. Sağlam bir imaj meğer her şeymiş. Akılmış, güçmüş, dehaymış imaj!

Yanılma ya da yanılmama ihtimalin hep aynı! Bunu asla unutma. Koyduğun ilk teşhisin sadece bir varsayım olduğunu çıkarma aklından.

Bir insanla ilgili ne düşünür-sen düşün, yanılma ihtima-linin olduğunu unutmaya-caksın. Söz konusu yargının henüz kesinleşmediğini, bu-nun sadece bir ön yargı ol-duğunu hep hissedeceksin. “Evet adam düzgün giyinme-miş; ama bu, onunla ilgili net bir şey söylemem için yeterli bir kriter olamaz!” deyip onu dinleme ve anlamaya çalış-ma yolunu seçmelisin. “Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım” adlı kitabımda tüm ihtimalle-rin %50 olduğuna dikkat çek-miştim. Yine söylüyorum:

ÖN YARGISIZ OLALIM;AMA NASIL??

Page 68: Golf XL Sayi 04

I ITC N A Y T L R

Ö R

66 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

DUY BENİ

Şiddetin kültürel kökleri incelendiğinde en temelde namus ya da töre cinayetleri ile karşılaşmak-tayız. Karşılaştığımız şiddet daha çok kırsal kesimin kültürünü yansıtmaktadır. Namus cinayetle-rinde söz konusu olan, acımasız ve kesin hükümlü törelerdir. Ülkemiz ataerkil bir düzene sahiptir. Ataerkil toplumlarda kadının namusu, erkeğin şerefi sayılmaktadır. Kadının namusunu koruması kendisine verilen en büyük sorumluluktur. Aksi takdirde, kadının öldürülmesi gerekmektedir. Aşi-ret dediğimiz çevre ise, bu konuda kadını öldüren kesime alkış tutmakta ve destek olmaktadır. Çünkü bu suçu işleyen ahlaklı olarak değerlendirilmektedir. Genç kızın bir gence sevdalanması, sevdiği genç ile kaçması, evlilik öncesi hamilelik, gayrimeşru doğan çocuk gibi olaylar töre cina-yetlerine neden olmaktadır. Töre cinayetlerinin önlenmesi için kesinlikle tüm bireylerin, yalnızca kendilerinin isteyerek kurdukları evlilik, arkadaşlık, birlikte yaşama gibi konularda söz sahibi ol-malarına olanak sağlanmalı ve herkesin eğitim, adalet, sağlık ve güvenlik gibi temel hizmetlerden yararlanıp, katı namus anlayışından uzaklaşması gerekmektedir.

Dic

le A

slı M

UR

SALO

ĞLU

Page 69: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 67

I ITC N A Y T L R

Ö R

Yıllardır Kana Doymayan Cehalet;

“TÖRE VE NAMUS CİNAYETLERİ”Öncelikle törenin bizlere bir tanımını yapabilir misiniz?Töre, tora sözcüğünden gel-mektedir. Bir toplumdaki gelenek (örf), görenek (adet) ve ahlak kurallarının tümüne verilen addır. Toplumca or-taklaşa olarak kabul edilen, benimsenen gelenek ve gö-reneklerin, alışkanlıkların, ahlak kurallarının tümünü ifade eder.

Toplumsal normların bir bö-lümü hukuki normların yani resmi ve yazılı kuralların ak-sine, zamanla ve aşama aşa-ma oluşarak toplum hayatın-da güç kazanır ve otoritelerini toplumsal baskının sağladığı yaptırımlarla elde ederler. Bunlar genellikle yetkili ve kurumsallaşmış bir otorite tarafından değil, toplumun büyük bir bölümü tarafından uzun süreden beri kullanıla-rak gelişen, gelenekselleşen,

yaygınlaşan ve günlük hayat-ta uygulanan resmi olmayan yazısız normlardan oluşurlar. İşte bu tür toplumsal normla-rın tümü, o toplumun töresini oluşturur.

Neden töre cinayetleri olmaktadır ve genelde mağdur olan kesim hangi kesimdir?Öncelikle, bölgemiz feodal yapının etkisi altında içe ka-panık aşiret yapısı, gelenek-lerin yazılı hukuk kuralların-dan daha baskın olması, en önemlisi de yanlış ve eksik din eğitimi bu cinayetlerin en önemli sebeplerindendir. Töre cinayetlerinde mağdur olan genelde kadın olmakla beraber evladını savunama-yan veya öldürmek zorunda kalan anne babalar, çocuk yaşta cinayete zorlanan er-kek kardeşler de mağdurlar arasındadır.

Töre cinayetleri konusunda insanlar nasıl bilinçlendirilebilir?Kamusal bilinci oluşturmak zor ve uzun bir süreçtir. Top-lumdaki tüm kesimlerin ak-tif katılımıyla çözülebilecek bir sorundur. Bireylerin far-

kında olmalarını sağlamak, köylerde çözüme yönelik bilinci oluşturmak, çözüm yollarının ve iletişim ağları-nın açık olduğunun bilincini yerleştirmek üzere çalışıl-malıdır. Rolleri itibari ile toplumda etkin olan kişilerin (kanaat önderleri, muhtarlar, din adamları, öğretmenler ve

Zeynep AlkışRöportaj

Töre cinayetlerini önleme konusunda, toplumun bilinçlenmesi için eğitici programlar yapıp, kadın potansiyelini her alanda değerlen-direcek eğitim, sanat, sosyal ve kültürel etkinlikler gerçekleştiren ve kadın bilincini arttırmak amacı ile yola çıkmış, Mardin Töre Ci-nayetlerini Önleme ve Kadın Potansiyelini Değerlendirme Der-neği (TÖRKAD) Başkanı Zeynep Alkış ile töre üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.

Mardin Töre Cinayetlerini Önleme ve Kadın Potansiyelini Değerlendirme Derneği (TÖRKAD) Başkanı

Page 70: Golf XL Sayi 04

68 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

DUY BENİ

hukukçular) etkin katılımla-rının sağlanması gereklidir.

Töre cinayetlerine maruz kalacağını bilen bir kişi neler yapabilir ve nereye sığınabilir? Töre cinayetlerine maruz kalacağını farkeden kişile-rin başta güvenlik güçleri-ne, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Sosyal Hizmetler İl Müdürüğü’ne, bi-zim gibi STK ve toplum mer-kezlerine başvurmaları ha-yati öneme sahiptir. Maalesef mağdurlar ölüm zamanlarını bilmiyorlar. Çoğu ya intihar ettiriliyor ya da ölümlerine intihar süsü veriliyor.

Din ile töre ilişkisinden de bahsedebilir misiniz?Aşiretler, islami değer ve normlardan ziyade kendini islamla meşrulaştıran de-ğerler yaratmıştır. İslam, toplumları Kur’an temelli ya-zılı bir hukuka kavuşturmuş ve cezaları bireysel olmaktan çıkarıp merkezi otoritenin eline teslim etmiştir. Özel-likle merkezlerden uzak kır-sal bölgelerde, islami olarak

niteleyemeyeceğimiz ancak kendini islamla meşrulaştır-ma eğilimi gösteren töreler oluşmuştur.

Fertler ceza verme yetkisine sahip değillerdir. Bu abartılı ve ataerkil davranışlar, ka-dına kendi isteklerinde bile tercih hakkı vermeyebiliyor. Bunun dayanağının da dinden alındığı zannediliyor. San-ki kız, babasının veya erkek kardeşinin tercihini kabul etmek zorundaymış, kendisi tercih hakkına sahip değilmiş gibi bir dayatmaya tabi tutu-luyor.

Töre ile ilgili yasalardan da söz edebilir misiniz?2005 yılında TCK’da yapılan değişiklikler yeterli değildi. Son anayasa değişikliği ve ilgili yasalarda yapılan deği-şikliklerle sorunun etkin mü-eyyidelerle çözümü nokta-sında ciddi çalışmalar devam etmektedir.

Peki, devlete bu konuda sizce düşen görevler nelerdir?SHÇEK bünyesinde hizmet veren 183 Aile, Çocuk, Kadın, Sosyal Hizmet ve Özürlü Çağ-

rı Merkezi’nin çalışmasındaki sorunların giderilmesi, daha işlevsel kılınması ve bunun için gerekli tedbirlerin alın-ması sağlanmalıdır. Ülke genelinde 24 saat hizmet ve-recek, ücretsiz ‘ALO ŞİDDET HATTI’ oluşturulmalıdır. Bu-rada, şiddet konusunda eği-tim almış personelin görev yapması sağlanmalıdır. Kadı-na yönelik şiddet konusunda zararlı gelenek ve görenek-lerin tespit edilerek, buna yönelik tutum ve davranış biçimlerini değiştirmelerini sağlayıcı eğitim programları hazırlanmalıdır.

Askerlik eğitiminde, cami-lerde, kahvehanelerde, çok sayıda erkeğin çalıştığı ku-ruluşlarda kadına yönelik şiddet konusunda, erkeklere yönelik zihniyet dönüşümünü sağlayacak eğitim program-ları düzenlenmelidir. Sağlık görevlileri, yargı mensupları, kolluk kuvvetleri, öğretmen-ler, sosyal hizmet uzmanları, psikologlar, çocuk gelişimi uzmanları ve diğer meslek gruplarının lisans ve hizmet içi eğitim programlarında, kadına yönelik şiddet konusu yer almalıdır.

Sağlık hizmeti sunan kurum-larda çalışan sağlık persone-

YasalarYeterliDeğil!Konsensus Araştırma ve Danışmanlık tarafından Türkiye’de 18 yaş üstü seçmen nüfusunu temsil etme yeteneğine sahip 1535’i erkek ve 1465’i kadın olmak üzere toplamda 3 bin kişi ile gerçekleştirilen araştırma, 6 - 24 Nisan 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.

Ankete katılan bireylere “Ülkemizde kadın ve töre cinayetlerinin engellenmesinde mevcut yasalar yeterli midir, yetersiz midir?” sorusu yöneltildi. Bireylerin % 95,5’i töre cinayetleriyle ilgili yasaların yetersiz olduğunu savunurken, kadın cinayetleriyle ilgili yasaları da yetersiz görenlerin oranı % 96’yı buldu.

TÖREYİ MEŞRULAŞTIRMAK İÇİN DİNİN KULLANILMASINA KARŞIYIZ!

TÖRKADTelefon : 0 482 213 22 32 – 0 536 544 39 71Adres : 13 Mart Mh. Hikmet Sitesi C blok No: 13/E MARDİN e-mail : [email protected]

Page 71: Golf XL Sayi 04

linin kadına yönelik şiddeti ta-nıması, tespit etmesi, gerekli müdahaleleri yapabilmesi, şiddete uğrayan kadınları uygun kuruluşlara yönlendir-meleri için gerekli alt yapının oluşturulması sağlanmalıdır. Sağlık çalışanlarının mezu-niyet öncesi ve sonrası eği-tim programlarında kadına yönelik şiddet konusuna yer verilmelidir.

Töre ve namus konusunda toplumda yerleşik ön kabul-lerin veya geleneksel anla-yışın tersine çevrilmesi sağ-lanmalıdır. Ülke çapında ilgili tüm sivil ve resmi kuruluş-ları kapsayacak “2006-2010 Töre-Namus Cinayetlerinin Önlenmesine Yönelik Eylem Planı” hazırlanmalı ve uygu-lamaları takip edilmelidir.

Yerel düzeyde Valilik, Em-niyet, Jandarma, Belediye, Müftülük, Üniversite ve sivil toplum kuruluşlarının tem-silcilerinin katılımıyla komi-teler oluşturulmalıdır.

Ulusal düzeyde veriler bulun-mamaktadır. Bu nedenle bu konularla ilgili bakanlıkların sağlıklı veri oluşturabilmele-ri için toplanacak verilere yö-nelik standart soru formları hazırlanarak, sonuçları tek

elde (Türkiye İstatistik Kuru-mu) toplanmalı ve kadına yö-nelik şiddet konusunda oluş-turulacak veriler ulusal veri tabanına entegre edilmelidir.

Töre-namus cinayetlerinin ne-denlerine, sonuçlarına, mali-yetine ve önleme yöntemlerine ilişkin projelerin üretilmesi ve gerçekleştirilmesi yönünde il-gili kuruluşlara destek veril-melidir.

Kadın ve erkek arasındaki eşitsizliklerin giderilebilmesi için, kadının her alanda güç-lendirilmesi gerekmektedir.

Özellikle ekonomik yönden geri, geleneksel değerlerin hakim olduğu kırsal bölge-lerde kız çocuklarının eğiti-me katılmalarını sağlama-ya yönelik olarak, yatılı kız bölge okullarının (ilköğretim ve ortaöğretim) açılması ve yaygınlaştırılması sağlan-malıdır.

Son olarak, sizin TÖRKAD olarak sürdürdüğünüz çalışmalar nelerdir?Kamusal bilinç oluşturma ile ilgili AB destekli projelerle bütün kesimlere ulaşmaya çalışıyoruz. Ayrıca içinde hu-

kukçu, teolog, sosyolog, eği-timci, muhtar, din adamı ve kanaat önderlerinin bulun-duğu ani müdahale grupları oluşturarak, sorunun çözü-müne katkıda bulunma çaba-sındayız. Töre cinayetlerinin toplum tarafından kabul gör-mesi, mağdurların dış dün-yayla ilişki kuramaması, töre cinayetlerinin dine dayandırı-larak meşrulaştırılması, töre cinayetleri ve vakalarının em-niyete, adli mercilere intikal ettirilmemesi, bölgenin töre ile anılmaması için sorunun yok sayılması ve sorunun üs-tüne gidilmemesi gibi soru-nun asıl kaynaklarına müda-hele ederek sorunu çözmek istiyoruz. TÖRKAD olarak bunu çok boyutlu olarak ele almaktayız. Bu nedenle ka-dınların bilinçlenmesi, eko-nomik ve eğitim sorunları-nın çözümü noktasında da projeler üretip uyguluyoruz. Kadınlarımızın tüm problem-lerinin çözümünde dernek olarak çalışmalarımıza daha etkin ve verimli olarak gay-retle devam edeceğiz.

Bize bu fırsatı verdiğiniz için, ilgi ve alakanıza teşekkür ediyoruz. Törenin cinayet-lerde değil, düğünlerde ya-şandığı bir dünya dileği ile.

Page 72: Golf XL Sayi 04

İstanbul gezi programlarının vazgeçilmezleri arasında yer alan Yerebatan Sarnıcı ya da halk arasındaki tabiriyle Ye-rebatan Sarayı, ilginç tarihi ve gizemli atmosferiyle gerek yerli gerekse yabancı turist-lerin, en büyük ilgi odakların-dan biri.

Tarihi yarımadanın ortasın-da bulunan, M.S 542 yılında Bizans İmparatoru I. Justi-nianus (527-565) tarafından Büyük Saray’ın su ihtiyacını karşılamak üzere yaptırılan Yerebatan Sarnıcı’na, suyun içinden yükselen mermer sütunların arasındaki ihti-şamından dolayı halk tara-fından Yerebatan Sarayı da denilmektedir. Uzunluğu 140 m. genişliği 70 m. dikdörtgen biçimde 9.800 m2’lik bir alanı kapsayan dev bir yapıdır. 52 basamaklı taş bir merdivenle inilen bu sarnıcın içerisinde her biri 9 m. yüksekliğinde 336 sütun bulunmaktadır. Birbirine 4.80 m. aralıklarla dikilen bu sütunlar, her sırada 28 tane 12 sıra meydana geti-rirler. Sarnıcın tavan ağırlığı haç biçiminde tonozlar, yu-varlak kemerler vasıtasıyla sütunlara aktarılmıştır. Ço-ğunluğu daha eski yapılardan

toplandığı anlaşılan, çeşitli mermer cinslerinden ve gra-nitten yontulmuş sütunların büyük bir kısmı tek parçadan oluşmakla birlikte, bir kıs-mı da üst üste iki parçadan oluşmaktadır. Bu sütunların başlıkları yer yer farklı özel-likler taşır. Bunlardan 98 adedi Corinth üslubunu yan-sıtırken, bir bölümü de Dor üslübunu yansıtmaktadır. Sarnıcın tuğladan örülmüş, 4.80 m. kalınlığındaki du-varları ve tuğla döşeli zemi-ni, Horasan harcından kalın bir tabakayla sıvanarak su geçirmez hale getirilmiştir. Toplam 9.800 m2’lik bir alanı bulunan bu sarnıç, yaklaşık 100 bin ton su depolama ka-pasitesine sahiptir.

Yerebatan Sarnıcı,

İstanbul’un Osmanlılar ta-rafından 1453 yılında fethin-den sonra, bir müddet daha kullanılmış ve padişahların oturduğu Topkapı Sarayı’nın bahçelerine buradan su ve-rilmiştir. Durgun su yerine çeşme suyunu yani akan suyu tercih eden Osmanlılar’ın, şehirde kendi su tesisleri-ni kurduktan sonra kullan-madıkları anlaşılan sarnıç, 1544-1550 yıllarında Bizans

kalıntılarını araştırmak üze-re İstanbul’a gelen Hollandalı gezgin P. Gyllius tarafından yeniden keşfedilmiştir. Basi-lika Sarnıcı, kurulduğundan günümüze kadar çeşitli ona-rımlardan geçmiştir. Osmanlı imparatorluğu döneminde iki defa restore edilen sar-nıcın ilk onarımı 18.yy.’da III.Ahmet zamanında Mimar Kayserili Mehmet Ağa tara-fından yaptırılmıştır. 19.yy.’da ikinci büyük onarım Sultan II. Abdülhamit (1876-1909) za-manındadır. Cumhuriyet dö-nemindeki en büyük onarım, 1985 yılında İstanbul Beledi-yesi tarafından başlatılmış-tır. İçerisindeki 50 bin ton çamurun çıkartılması ve gezi platformunun yapılmasıyla birlikte 9 Eylül 1987 yılında tamamlanmış ve tekrar ziya-rete açılmıştır.

ZAMANDA YOLCULUK

Yerebatan Sarnıcı

70 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Medusa’nın ht şamlı Mekanı

Neh

ir D

EĞİR

MER

Page 73: Golf XL Sayi 04

Yerebatan Sarnıcı Her gün 09.00–17.30 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Adres: Yerebatan Caddesi No:13 Sultanahmet/İstanbulTel: 0 212 512 15 70 / 522 12 59www.yerebatan.com

Sarnıcın kuzeybatı köşesin-deki iki sütunun altında kaide olarak kullanılan iki Medusa başı, Roma Çağı heykel sa-natının şaheser örneklerin-dendir. Sarnıcı ziyarete ge-lenlerin hayretler içerisinde seyrettikleri IV. yy.’a ait bu başların hangi yapıdan alı-narak buraya getirildiği ko-nusunda kesin bir bilgi olma-makla birlikte, Genç Roma Çağı’na ait antik bir yapıdan sökülerek buraya getirildiği sanılmaktadır. Medusa’yla ilgili mitolojiye dayandırılan birçok söylenti bu yapıyı daha da gizemli kılar. Bir söylentiye göre; Medusa, Yunan Mitolo-jisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgonadan biridir. Bu üç kız kardeşten yalnızca Yılan Başlı Medusa olumludur ve kendisine ba-kanları taşa çevirme gücüne sahiptir. O dönemde büyük yapıları ve özel yerleri kötü-lüklerden korumak amacıyla Gorgona kafalarının resim ve heykellerinin konulduğu, Medusa’nın da bu düşüncey-le buraya konulduğu sanıl-maktadır. Yine bir rivayete göre; Medusa siyah gözleri, uzun saçları ve güzel vücudu

ile övünen bir kızdır. Yunanlı Tanrı Zeus’un oğlu Perseus’u sevmektedir. Tanrıça Athe-ne’de Perseus’u sevmekte ve Medusa’yı kıskanmaktadır. Athene Medusa’nın saçları-nı korkunç yılanlar biçimine sokar. Artık Medusa kime baksa, baktığı kimse taş ke-silir. Perseus, Medusa’nın büyülendiğini düşünerek ba-şını keser ve kesik başı eline alarak savaşlara katılır. Başı görenler taş kesilir ve Perse-us savaşları kazanır. Bu olay-dan sonra Medusa’nın eski Bizans’ta kılıç kabzalarına ve sütun kaidelerine ters ve yan olarak işlendiği söylen-mektedir. Diğer bir rivayete göre ise; Medusa kendisini Perseus’un kılıcında görmüş ve taş kesilmiştir. Bunun için buradaki heykeli yapan hey-keltraş, ışığın yansıma po-zisyonlarına göre Medusa’yı normal, ters ve yan olmak üzere üç ayrı şekilde hey-kelini yapmıştır. Normal pozisyonda çalışılmış olan Medusa’nın başı Didim’den getirilmiştir.

Bu gizemli mekana, bugü-ne kadar ABD eski Başkanı Bill Clinton’dan tutun Hol-landa Başbakanı Wim Kok’a, İtalyan eski Dışişleri Bakanı Lamberto Dini’den İsveç eski Başbakanı Göran Persson’a ve Avusturya eski Başbakanı Thomas Klestil’e kadar bir çok kişi konuk olmuştur.

İstanbul Büyükşehir Belediye-si iştiraklerinden Kültür A.Ş. tarafından işletilen Yerebatan Sarnıcı, ulusal ve uluslarara-sı birçok etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır.

Yeraltı Dünyasının Dişi Canavarı;

Medusa

“Bir Müslüman evinin av-lusuna giriyor, karanlık ve rutubetli bir merdive-nin son basamağına kadar iniyor ve kendimi İstanbul halkına göre nasıl bittiği bi-linmeyen Bizans’ın büyük Basilika Sarnıcı’nın kub-beleri altında buluyorum. Karanlığın verdiği dehşeti daha da arttıran çivit renkli bir ışıkla yer yer aydınlanmış, yeşilimsi sular, kara kubbe-lerin altında kayboluyor, üze-rinden sular sızan duvarları parlıyor ve her tarafta, bu-danmış bir ormandaki ağaç gövdeleri gibi gözün önüne dikilen bitmez tükenmez sü-tun sıralarını belli belirsiz ortaya çıkarıyor.”

Edmando De Amicis“

Page 74: Golf XL Sayi 04

72 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

İÇSEL YOLCULUK

Han

dan

Hod

oğlu

gil

Bugüne kadar çıkan GOLF XL dergisinin üç sayısında sırayla, “Karar Verdim, Deği-şiyorum.. Asla’lara Yer Yok”, “Neden Ben? Neden Sen Ol-mayasın!, Neden Bu Benim Başıma Geldi? Korkma Yalnız Değilsin!”, “Realite- Objektif OUT, Farkındalık-Subjektif IN” başlıklı yazılarımda; kendimi-zi fark etmenin, etrafımızda olan olayların, başımıza gelen iyi ve kötü diye adlandırdığı-mız her şeyin, tekrarlanan durumların bir işaret olduğu-nu, mutlu olmanın tek yolunun kendi içimize yönelmek ve içi-mizde bu ışığı görmek olduğu-nu ifade etmiştim.

Bu yazıları inandığım, dene-yimlediğim, okuduğum, din-lediğim, gözlemlediğim ve en nihayetinde bildiğim bilgiler olarak aktarmıştım. Ancak içsel gelişim hiç bitmiyor. Farkındalık ilk basamakken, farkındalığı fark etmekte ikin-ci aşama olsa gerek. Bunu anlamanın ise çeşitli yolları bulunuyor. Bir süredir dene-yimlediğim ve yaşadıkça, so-nuçlarını gördükçe sevinç ve mutluluk çığlıkları attığım bir ”Farkındalığımı Fark Etme” çalışmasından bahsedeceğim bu defa. Aslında hayatıma eğ-lence ve mutluluk katan sürp-rizler bunlar. Bir nevi mucize gibi. Üstelik kendi mucizeme özgür irademle izin vererek ulaşıyorum. Bilerek ve iste-yerek mutluluğumu çağırıyo-rum.

Meleklerinize Merhaba Deyin!

Melek, kelime anlamı: Tan-rı ile insan arasında aracılık yaptığına ve nurdan olduğuna inanılan manevi varlık.

Yani mesaj getiren demektir. Allah ile bağlantımızdır me-lekler. Allah’ın bize uzanan elidir, saf sevgiden ibarettir-ler. Hepimizin doğduğumuz andan, öldüğümüz ana kadar yanındadır onlar. Hepimizin en az iki koruyan meleği var-dır. Ancak tehlikeli, zor bir anda bizleri koruyan melek-lerimiz dışında, meleklerin özgür iradesi yoktur. Sadece siz onlardan yardım isterse-niz, izin verirseniz bunu ya-pabilirler. Zaten bunun için varlar. Mutluluk, huzur ve yardım etmek üzere görev-lendirilmişlerdir. O zaman sizin bir yardıma ihtiyaç duy-duğunuzda, melekleri dev-reye sokmanız ve onlara izin vermeniz gerekir. Çünkü ter-si, sizin özgür iradenize mü-dahale etmek olacaktır.

Benim de tam böyle bir anım-da, kuzenimin verdiği bir ki-tap tavsiyesi üzerine hemen koşup bu kitabı almakla baş-ladı hayatımda ki eğlenceli, keyifli deneyimler. Kitabın adı ‘Meleklerle Yaşamak’. Yazarı ‘Beki İkala Erikli’, uzun yıllar iş hayatında önemli şirketler-de, iyi görevlerde bulunmuş, iyi eğitim almış biriydi. Kita-bı elime almamla bir soluk-

ta okuyup bitirmeden önce, daha ilk sayfalarından itiba-ren meleklerle konuşmayı, onlardan isteklerde bulun-mayı söylüyordu. Ben de de-nemeye karar verdim. Ciddi bir baş ağrısının son evrele-rindeydim. Bu durumda, en az iki ağrı kesici almadığım zamanlarda bu ağrının geçti-ğini hiç görmemiştim. Ve he-men meleklerden bu baş ağ-rımın geçirilmesini istedim… Beş dakika sonra ağrım bir-den yok oldu. Aslına bakar-sanız pek inanmadım, psi-kolojik olduğunu düşündüm. Yazar, “deneyin… istediğiniz kadar deneyebilirsiniz, hatta meleklerinizden yanınızda olduklarını kanıtlamaları-nı da istediğiniz kadar talep edebilirsiniz” diyordu. Ben de bunu denemeye karar ver-dim. Olması çok da mümkün olmayan bir şeyin, o dakika-larda olmasını istedim, oldu. Tekrar başka bir şey istedim, o da oldu. İnanılmazdı. İstedi-ğim oldukça içimi inanılmaz bir sevinç kaplıyordu. Gece-nin çok ilerleyen saatlerinde, orada yanımda olduklarını kanıtlamaları için istediğim saçma sapan şeylerin olma-sı, bir yandan inanılmaz bir yandan da çok eğlenceliydi. O güne kadar, meleklerle bu türlü bir iletişim kurulacağı-nı hiç duymamıştım. Aslında duymasak da zaten bunu ki-mileri inançlarıyla, kimileri evrensel enerjiyle, kimileri içsel olarak dile getiriyor ya

da gönlünden geçiriyor. Yani bir farkındalık söz konusu ancak şu an benim yaptığım gibi, farkındalığı fark etmek bilinciyle yapıldığında daha çok iletişime geçiyorsunuz. Bulmak istediğiniz bir park yerinden tutun da, bir yerini-zin ağrısını geçirmeye kadar, yoğun trafik içerisinde ye-tişmek istediğiniz yere tam zamanında gidebilmek için, yolculuğunuzun sorunsuz ve kolaylıkla olması amacıyla trafiği düzenlemeye kadar yararlanıyorsunuz. Hatta üst benliğiniz ile ilgili istekleriniz de olabilir. Yaşam amacınızın ne olduğunu bulma konusun-da da yardım isteyebilirsiniz. Hepimizin bu dünyada bir görevi var. Birimizin varlığı diğerimizi etkiliyor. Yaşamı çok büyük bir puzzle gibi dü-şünürsek ve her birimizin bir puzzle parçası olduğunu var-sayarsak, kendimizin gerçek yerini tam bulduğumuzda, başka birinin de kendi yerini tam bulmasına hizmet ediyor olduğumuzu tahmin edebili-riz. Hepimiz tek tek bireyler olsak da bir bütünün parçala-rıyız. Gününüzü, yaşamınızı, varlığınızı; sevinçle, mutlu-lukla, huzurla doldurmak için sadece deneyin… Ben dene-dim oldu. Başkalarına söy-ledim, denediler oldu. Haya-tınızı otomatiğe bağlamayın. Farkında olun, fark edin…

Unutmayın, sonsuz ışık ve sonsuz sevgi içimizde...

Denedim Oldu... Hayatım Sürprizlerle Doldu...

Page 75: Golf XL Sayi 04
Page 76: Golf XL Sayi 04

74 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GEZGİN

HATAYMedeniyetler

Beşiği

Antik Çağlar MerkeziGezgin bu sayıda; inanç turizmi merkezleri, antik kentleri ve yaylalarıyla, yoğun turizm potansiyeline sahip bir ilimiz olan Hatay’da.

Esra

AYN

UR

Page 77: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 75

Yaklaşık olarak, 2300 yıllık bir geçmi-şi olan Antakya’da ilk yerleşimin tari-hi, M.Ö. 8000’e kadar uzanıyor. Şehri, İskender’in ölümünden sonra impa-ratorluğunu paylaşan komutanların-dan Seleukos kurmuş. Daha sonra Part, Sasani, Bizans, Abbasi Tolu-noğulları, Akşitler, Hamdanoğulları, Selçuklu, Haçlı ve Memluk egemen-liklerine giren şehir, Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi sırasında Os-manlı egemenliğine geçmiş. 1937’de, bağımsız Hatay Devleti kurulmuş, 1939’da ise, Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmış.

Hatay adının kaynağına ilişkin ilk bilgiler, M.Ö. 1200’le başlayan Genç

Hitit Prenslikleri dönemine ait. Bu dönemde, Amik Ovası’ndaki Hitit Prenslikleri’nin birleşerek Hattena Krallığı adını aldıkları biliniyor ve Ha-tay adının da buradan geldiğine ina-nılıyor. Yöreye bu adı 1936’da Atatürk vermiştir.

Antakya yöresini çekici kılan ve ta-rihi boyunca göçlere açık olmasını sağlayan, yaşamı kolaylaştıran iklim koşulları ve verimli topraklarının ya-nısıra, Anadolu’yu Çukurova yoluyla Suriye ve Filistin’e bağlayan yolla-rın kavşak noktasında bulunmasıdır. Ayrıca, Mezopotamya’dan Akdeniz’e çıkmak için kullanılabilecek en uygun limanlar yine bu bölgede yer alır.

Kudüs Kilisesi’nden sonra kurulan Antakya Kilisesi, bu şekliyle “Ana Kilise“ olarak adlandırılır ve dünyadaki 4 patriklik merkezinden biridir.

Page 78: Golf XL Sayi 04

GEZGİN

Hatay iline bağlı İskenderun, kendi adıyla anılan körfezin

kıyısında modern bir kent. Kıyının he-men gerisinde, bir duvar gibi yükselen Nur Dağları’na sır-tını vermiş, yeşil ve dört mevsim sıcak bir turizm merke-zi, bunun yanısıra da işlek bir ticaret limanı. Bu bilgiler-den sonra, Hatay İl Kültür ve Turizm M ü d ü r l ü ğ ü ’n ü n rehberliğinde Ha-tay gezimize başlı-yoruz.

Dünyanın İlk Katolik Kilisesi ve Hıristiyanlar Hatay’daÖnemli bir inanç turizmi mer-kezi olan Hatay’da, dünyanın ilk Katolik Kilisesi olan Saint Pierre Kilisesi bulunuyor. Antakya’nın, ticari yolların kesişme ve kültürlerin bir-leşme noktasında bulunma-sı, Hıristiyanlığın yayılmaya çalıştığı ilk dönemlerinde, bu kenti bir propaganda merkezi haline getirmiş ve St. Pierre Kilisesi bu kapsamda, hıris-tiyanlığın ilk yıllarında dini toplantı merkezi olmuş. Ta-rihte ilk hıristiyan (hristos) adı da, Antakya’da bu kilise cemaatine verilmiş. Bugün

St. Pierre Kilisesi, hıristiyan-lığın ilk mabetlerinden biri ve hac mekanı olarak kabul edi-liyor. Günümüzde anıt müze olarak işlevini sürdürmekte. Her yıl 29 Haziran günü, din adamları ve kalabalık bir ce-maatin katıldığı ayinler bura-da yapılıyor.

Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yere sahip olan Hatay, aynı zamanda dört büyük patriklik merkezinden biri olma özelli-ğini de taşıyor.

St. Simon Stylite Manastırı, Yayladağı Barleam Manas-tırı ve Keldağı Barleam Ma-nastırı ise, tarihi öneme sa-hip manastırlar.

Habib Neccar Cami, Şeyh Ahmet Kuseyri Cami ve Tür-besi, Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi, Payas Sokullu Kül-liyesi ve Ulu Cami görülmeye değer diğer yapılar. Antakya M.S. 636 yılında Hz. Ömer’in komutanlarından Ebu Ubeyde

?B

un

ları

Bil

iyor

M

usu

nu

z?İlk

mağ

ara

kilis

e ve

hır

istiy

anla

rın

hac

mek

anı o

lan

St. P

ierr

e K

ilise

si’n

in

Ant

akya

’da

oldu

ğunu

ve

Hz.

İsa’

ya

inan

anla

ra il

k de

fa A

ntak

ya’d

a hı

rist

iyan

de

ndiğ

ini

Saint Simon Manastırı

Tarsus Mozaiği

St Pierre Kilisesi

Page 79: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 77

bin Cerrah tarafından fethe-dilerek islam beldesi olmuş. Habib-i Neccar Camii o ta-rihte inşa edilmiştir ve hem islam, hem de hıristiyan alemi için önemli olan Anadolu’daki ilk camidir.

Demirkapı; Hacıkürüş de-resinden gelen şiddetli selle-ri kontrol edebilmek için, Ha-bib Neccar Dağı ile Haçdağı’nı birbirinden ayıran derin ve dar vadi üzerinde surların devamı niteliğinde, yüksek ve sağlam bir duvar olarak ya-

pılmış. Aynı zamanda şehrin giriş kapılarından biri olarak kullanılan bu duvar, günü-müzde hala ayakta.

Demirköprü; Antakya ile Reyhanlı arasında, Asi Nehri üzerinde yer alıyor. Ortaçağ’da bölgenin en önemli geçitlerin-den biri ve Antakya savunma-sında da büyük rol oynamış. Taştan yapılmış ve iki ucunda kuleleri ile kapıları olan köp-rünün kuleleri yıkılmış, ancak halen kullanılmakta.

Darbısak Kalesi; Kırık-han ile Hassa arasında, Kırıkhan’a 4 km. uzaklıkta bir tepe üzerinde yer alıyor. Beyazid Bestami Makamı da, Darbısak Kalesi üzerinde. 19. yüzyıl sonlarında burada bir cami ve türbe yaptırılmış. Her yıl binlerce kişi tarafın-dan ziyaret akınına uğruyor.

Antakya içerisini gezdiği-nizde, hemen hemen hepsi geçmiş yüzyıllarda vakıflar tarafından yaptırılmış olan, birçok han ve hamama rast-larsınız. Halen çalışan han ve hamamlar, geçmişin kültürel özelliklerini, mimari yapısı-nı bu güne getirmeyi başar-mışlar. Cindi Hamamı, Saka Hamamı, Meydan Hamamı, Yeni Hamam, Kurşunlu Han, Sokullu Han’ı halen kullanılır olanları.

Şifalı Sular DiyarıReyhanlı Hamamat Kap-lıcaları; Reyhanlı-Antakya karayolu üzerinde Kumlu İlçesi’nde bulunmakta olup, aynı zamanda yörenin en bü-yük kaplıcası. Birçok hastalı-ğa iyi geldiği söyleniyor.

Erzin Başlamış Kaplıcaları; Şifalı Suları’nın çeşitli has-talıklara iyi geldiği biliniyor. Bunlar, Erzin İlçesi’ne bağlı Başlamış Köyü’ndeki kaya-ların çeşitli yerlerinden çıkı-yorlar. Erzin içmelerinin suyu hafif tuzlu ve acımsı, bikar-bonatlı, toprak kalevili, kar-bondioksitli, ayrıca bromür de var.

?Bunları Biliyor Musunuz?Antakya Arkeoloji Müzesi’nin dünyanın ikinci büyük mozaik müzesi olduğunu ve yeni yapılacak müze binası ile dünyada ilk sırada yer alacağını

Erzin

Hızır Türbesi

Oruk, Öcce, Ekşili Börülce, Beyaz Kabak Boranisi, Cevizli Biber (Muhammara), Bakla Ezmesi, Humus, Nazlı Et Yemeği ile Peynirli Künefe ve Taş Kadayıf

YENİLMELİ

Page 80: Golf XL Sayi 04

78 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GEZGİN

Reyhanlı Hamamı; Rey-hanlı İlçesi’ne 20 km. uzaklık-ta yer alıyor. Türkiye-Suriye sınır kapısının çok yakınında bulunan kaplıcada, yaklaşık 5 kaynaktan su çıkmakta. İçme suyu olarak da kullanılabilen kaplıca suyu, çeşitli romatiz-mal hastalıklara iyi geliyor.

Kisecik Köyü Şifalı Suyu; Merkez ilçeye bağlı Kise-cik Köyü’nde. İçildiği zaman mide mitolitesini arttırıp, boşalmasını kolaylaştırıyor. Çok içildiği zaman idrarı ar-tırarak, idrar yollarının ince kumlarının atılmasını ve ilti-hapların temizlenmesini sağ-lıyor. Hararet derecesi sıcak sular grubuna girecek de-recede olup; nevrit, nevralji, kronik romatizmal hastalık-lara da iyi gelmekte.

Antik Çağlar MerkeziHatay Arkeoloji Müzesi (An-takya Mozaik Müzesi); mozaik koleksiyonu zenginliği yönün-den dünyada ikinci, para ko-leksiyonu yönünden ise üçün-cü sırada yer alıyor. Harbiye, Antakya, Aççana, Çevlik ve İskenderun’da yapılan kazı-larda bulunan çeşitli süs eş-yaları, heykeller, mezarlar da sergilenen eserler arasında.

Antik Çağın Ünlü Daphne (Defne) Kenti Harbiye; Antakya il merkezine 7 km. mesafede olup, her tarafı yeşillik olan güzel bir piknik yeri. Antik çağın ünlü Daphne kenti. Efsaneye göre Zeus’un oğlu Işık Tanrısı Apollon, ır-mak kenarında gördüğü genç ve güzel bir kız olan Daphne’ye aşık olur ve onunla konuş-mak ister. Daphne’yi kovalar. Daphne kurtulamayacağını anlar. “Ey toprak ana beni ört, beni sakla, beni koru” diye yalvarır. Daphne ağaca dö-nüşür. Bu olaydan sonra şiir ve silah zaferi, defne ağacı-nın dalıyla mükafatlandırılır ve Defne’nin gözyaşlarının Harbiye’deki şelaleleri mey-dana getirdiğine inanılır. Seleukos Dönemi’nde çağla-yanlarıyla tanınan ve dünya-ca ünlü bir sayfiye yeri olan Defne; çok sayıda köşkler, tapınaklar, eğlence yerleri ile ünlüymüş. Stadyumunda düzenlenen olimpiyatların ih-tişamı ise dillere destanmış. Ancak şiddetli depremler bu şehri yerle bir etmiş, günü-müze gözle görülür herhangi bir eser kalmamış.

ALINMALIDefne Sabunu, İpek

Dokuma, Biber

Salçası, Nar Ekşisi

Karaçay Köprüsü

Page 81: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 79

Yapmadan Dönmeyin!Arkeoloji Müzesi, St. Pierre Kilisesi, Habib-i Neccar Ca-mii, Antakya Kalesi, Çevlik Ören yeri, Titus Tüneli, St. Simen anastırı, Eski Antakya evleri Harbiye Mesire yeri, Sokullu Mehmet Paşa Külli-yesi, Arsuz Sahil şeridi, Bak-ras Kalesi, Koz Kalesi’ni gez-meden dönmeyin.

Dinsel hoşgörü konusunda dünyada tek örnek olan Mede-niyetler Korosu, 120 kişiden oluşmakta olup, farklı din, ırk, kültür ve inançların üye-lerini bir araya getirmektedir. Çok çeşitli kültürel yapıların yüzyıllardan beri bir arada yaşamalarının bir ürünü olan ve evrensel bir dil olan müzik ile medeniyetler arasında bir köprü oluşturmayı amaçla-yan koro, Birleşmiş Milletler daimi büyükelçileri ve Avrupa Birliği Parlamentosu da ol-mak üzere ulusal ve ulusla-rarası zeminlerde konserler vermektedir.

Samandağ ilçesinde dünya-nın en iyi ney kamışları üre-tilmekte olup, dünyanın ünlü neyzenleri burada doğal ola-rak büyüyen kamışları, ses ve kalınlıkları gibi dayanık-lılık özellikleri bakımından tercih etmektedirler.

Harbiye, şimdilerde çok ilgi gören bir mesire yeri ve yayla olup aynı zamanda heykeller ve turistik eşya yönünden de önemli bir belde. Yöredeki tezgahlarda dokunan doğal ipekler ise, gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında çok ara-nan kumaşlardan.

Samandağ; Aknehir bel-desinde 479 m. yüksek-liğinde bir tepe üzerinde kurulmuştur. Buradaki St. Simeon Manastırı’nın bir bö-lümü sağlam kayalara oyul-muş, diğer bölümleri dik ve açık duvarlarla çevrilmiştir. Terk-i Diyar Tarikatı’nın, ken-di çağındaki en önemli tem-silcisi olan St. Simeon, bura-ya M.S 541 yılında gelmiş ve 592 yılında ölmüştür.

14 km. uzunluğu ile dünyanın en uzun ve eşsiz sahillerin-den biri olan Samandağ sa-

hili ise, Kel Dağı’nın dibinden başlar ve Musa Dağı etek-lerine kadar hiç kesintisiz tam 14 km boyunca uzanır. Samandağ sahili altın kumu, masmavi göğü ve muhteşem denizi ile yazın en çok turist çeken yerlerden biri.

Tel Aççana; Antakya Rey-hanlı karayolu üzerinde. Bu-rada M.Ö. 5. yüzyıla ait iki saray kalıntısı bulunuyor. 17 yerleşim tabakası teşekkül etmiş. Bulunan çoğu eserler, Hatay Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

Nekropoller; Kuzuculu’da M.S. 2. ve 3. yüzyıla, Karake-se de ise M.S. 4.ve 5. yüzyıla ait kaya ve toprak mezarlar tespit edilmiş; kazılarda la-hit, cam şişe ve kaplar, piş-miş toprak kaplar, kandil ve mühürlere rastlanılmış.

Ceylanlı’da ise, Bizans ve

Gündüzoğulları döneminde büyük yerleşim yeri olduğu kalıntılardan anlaşılan, kö-yün yakınındaki kayalıklarda üzerinde yazıtlı kaya mezar-ları var.

İmma; Antakya-Cilvegözü yolu üzerinde Reyhanlı yakı-nında, (şimdi piknik yeri) ola-rak kullanılan antik dönem yerleşim yeri olarak ziyaret-çilerini bekliyor.

Yapılan kazılarda, bir Hitit sarayı ile tapınağının orta-ya çıkarıldığı Tainat’ta bulu-nan eserler, Hatay Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

Dor Mabedi; Kapısuyu yö-resinde, Çevlik bölgesine ha-kim bir tepede konumlanıyor. Buraya gittiğinizde sütun ka-lıntılarını görebilirsiniz.

TarifYöreselKuzu etli patlıcan söğürme

Nasıl Yapılır?Malzemeler: 400 gr. kuzu eti, 1 adet kuru soğan, 3 adet do-mates, 150 gr. tereyağı, 1 kg. patlıcan, 1 yemek kaşığı pul biber, 5 diş sarımsak

Hazırlanışı: Patlıcanlar yağda veya ızgarada bütün olarak pişirilir. Sıcakken kabukları soyulur ve ince ince kıyılır. Pul biber ilave edilir. Bir tavada kıyılmış soğan ve sarımsak tere-yağında kavrulur. Kuzu eti ilave edilir ve suyunu çekene ka-dar 20 dakika pişirilir. Domatesler de eklenir, 10 dakika daha pişirilir. Servis tabağına patlıcanlar konur üzerine etli karı-şım ilave edilir. İstenilen şekilde süslenerek servis edilir.

İssos Antik Kenti

Page 82: Golf XL Sayi 04

80 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

HABERCİ

Frost & Sullivan analisti Jiaqi Sun, Arçelik’in Güney Afrika beyaz eşya pazarının lider kuruluşu Defy’yi satın almasının önemli bir strate-ji olduğunu, sağlam mali ve yasal bir sisteme sahip olan Güney Afri-ka Cumhuriyeti’nin, 2008 ile 2010 yılları arasında yaşanan ekonomik krizden korunabilmiş birkaç ülke-den biri olduğunu belirtti. Jiaqi Sun, Güney Afrika ekonomisinin uyumlu parasal ve mali politikaları saye-sinde sahip olduğu pozitif ekonomik büyüme ivmesini sürdüreceğini de ifade etti.

Frost & Sullivan uzmanları, Ar-çelik’in fırsatları büyümeye dönüş-türmesine yönelik mücadelesini, şirket satın almaya yönelik bir bü-yüme stratejisi olarak, kurumun mevcut iş ile kültürel yapıyı eşitle-me becerisinin doğru bir uygulama-sı olarak değerlendiriyorlar. Daha da ötesi, çeşitlenen ürün portföyü gözden geçirilmiş bir müşteri yak-laşımı gerektiriyor. Bu nedenle başarı, hangi ülkelerin öncelikli operasyonel fazda seçileceğine, bu ülkelere girişte ve büyüme strateji-lerin nasıl olacağında yatıyor.

Elit Grand Palas; Geçmişin görkemi Kurtköy’de yeniden hayat buluyorTürkiye’nin en görkemli yatırım ve yaşam pro-jesi Elit Grand Palas, Delmar Yapı güvencesi ile Türkiye’nin en hızlı gelişen bölgesi İstanbul - Kurtköy’de, Sabiha Gökçen Havalimanı’na 5 dakika mesafede hayata geçiyor.

Selçuklu döneminden günümüze kadar gelen klasik Türk mimarisinin görkemli eserlerin-den ilham alınarak tasarlanan yapı, 45 ile 125 m2 arasında değişen saray konforundaki daireleri, 4500 m2 iç bahçesi ve 208 metrelik görkemli cephesi ile her açıdan ayrıcalıklı bir yaşam projesi olarak öne çıkıyor. Stüdyo, 1+1 ve 2+1 daire seçenekleriyle hem ev hem de ofis olarak kullanılabilecek olan Elit Grand Palas, en son inşaat teknolojileriyle, LEED kriterleri göz önüne alınarak çevreye ve do-ğaya saygılı bir proje olarak inşa ediliyor.

Mimarisiyle olduğu kadar, sosyal olanakları ve rezidans hizmetleriyle de adeta bir sarayı andıran yapıda; açık - kapalı yüzme havuzu, fitness merkezi, buz pateni, bowling, bilar-do, mini golf, tırmanma duvarı, türk hamamı, spa, sağlık merkezi-loounge, kat bahçeleri, restoran, kafe / bar gibi, hayatı kolaylaştıra-cak ve zevkli hale getirecek imkanlar mevcut.

Elit Asisstant ile farklı beklentilere farklı çözümlerRezidans hizmetleriyle de dikkat çeken Elit Grand Palas’ta, vale park, resepsiyon, ev-oda temizliği gibi hizmetlerin yanı sıra, kişiye özel ayrıcalıklı hizmetlerin sunulacağı Elit Asis-tant sistemi de bulunuyor.

The Banker dergisi tarafından yayınlanan ‘’Dünyanın En Büyük 1000 Bankası’ listesinde 100. sı-rada yer alan İş Bankası, ilk 100 içindeki tek Türk bankası oldu.

Türkiye İş Bankası yılın ilk 6 ayın-da, yaklaşık 1,5 milyar lira net kar elde etti. Yapılan yazılı açık-lamada, bankanın aktif büyüklü-ğünün 147 milyar 891 milyon lira-ya, mevduatının 90 milyar liraya, kredi hacminin ise 77 milyar lira-ya ulaştığı belirtildi.

İş Bankası Genel Müdürü Adnan

Bali, açıklamada yer verilen de-ğerlendirmesinde, İş Bankası’nın yılın ilk 6 aylık döneminde ak-tif büyüklüğünü yıl sonuna göre %12,2 oranında artırarak 148 milyar lira, özkaynaklarını ise, %5,9’luk artışla 18 milyar lira se-viyesine çıkardığını, bankanın net dönem karının ise 1 milyar 476 milyon TL düzeyinde gerçekleşti-ğini belirtti.

Bali, ‘’Daralan marjlar ve reka-bet koşulları yanında ekonomiyi bir miktar soğutmaya dönük ted-birlerin etkilerinin daha da hisse-dileceği önümüzdeki dönemde, İş Bankası sektördeki ağırlığına uygun bir şekilde ülkemiz eko-nomisine katkı sağlamaya devam edecektir’’ dedi.

Geçmiş ve Gelecek Burada Yaşanacak

Arçelik Afrika’ya Girdi

Defy’yi satın alan Arçelik, Afrika pazarına hızlı bir giriş yapıyor.

İş Bankası Devler Ligi’nde

Seda

SEY

MEN

Page 83: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 81

Interbrand’in yeni gerçek-leştirdiği ‘Dünyanın En İyi 50 Çevre Dostu Markası’ ra-porunda yeryüzündeki tüm markalar arasında 11’inci sırada yer alan Hyundai, otomotiv markaları sıra-lamasında da Avrupalı ve Amerikalı birçok ismi geride bırakarak 4’üncü sırayı elde etti.

Global anlamda en büyük marka danışmanlık şirket-lerinden biri olan Interb-rand, Hyundai’yi dünyanın en çevre dostu markaların-dan biri olarak gösterirken, Amerika’nın saygın derece-lendirme kuruluşlarından olan Kelley Blue Book da, Hyundai’nin marka sadakati konusunda önemli firmaları geride bırakarak ilk sıraya yükseldiğini duyurdu.

10 farklı ülkede 10 binden fazla katılımcıyla yapılan Interbrand’ın araştırmasın-da, her şirketin çevrenin ko-runması için gerçekleştirdiği çalışmalar ve tüketici tara-fından algılanması ölçüldü. Şirketlerin global perfor-

mansları, çevreye karşı so-rumlulukları, sürdürülebilir büyüme stratejileri ve sosyal sorumluluk programlarının değerlendirildiği raporda, Hyundai’nin 2008 yılında uygulamaya başladığı çevre dostu Blue Drive stratejisi-nin ve sıfır emisyonlu hid-rojenle çalışan yakıt hücreli elektrikli araç geliştirme programlarının, bu sonuçta büyük etkisinin olduğu vur-gulandı.

Dünyanın ilk LPG’li hibrid otomobili olan Elantra LPi modelini 2009’da, Sonata Hybrid’i de 2011’de yollara çıkaran Hyundai, kısa bir süre içinde şarjlı hibrid oto-mobillerini ve şu an testleri yapılan hidrojenli yakıt hüc-reli araçlarıyla birlikte tam elektrikli BlueOn modelle-rini satışa sunmaya hazırla-nıyor.

Turkcell Grup, Yıldız Holding ile bünyesinde hizmet veren Global İletişim A.Ş. hisselerinin tamamı-nı devralmak üzere anlaştı.

Turkcell Grup’tan yapılan açıkla-maya göre, Yıldız Holding’in tele-kom sektöründe faaliyet gösteren şirketi Global İletişim Hizmetleri A.Ş. hisselerinin tamamının Turk-cell Grup’a devri için anlaşma sağ-landı. Hisse devri, ilgili kurumların onaylarının alınmasının ardından gerçekleştirilecek.

Taraflar arasında yapılan anlaş-mada şirket değeri, 17,5 milyon TL olarak belirlendi. Turkcell Grup, kurumsal müşterilerine bütünleşik telekom çözümleri sunma strateji-si doğrultusunda, Global İletişim’e ait hisseleri devralarak, şirketin kurumsal müşteri portföyünü ve dünya standartlarında 3 veri mer-kezini (datacenter) bünyesine kata-cak. Bununla birlikte Turkcell Grup bünyesindeki veri merkezlerinin büyüklüğü, 6 bin m2’den 8 bin m2’ye çıkacak ve 5.8 petabyte büyüklü-ğünde veri depolanabilecek.

HYUNDAI’ye

Çevreci ÖdülTurkcell Grup, Global İletişim’in Hisselerini

Devralıyor

Page 84: Golf XL Sayi 04

82 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

HABERCİ

TÜMSİAD’ın, geleneksel hale gelen iftar yemeği 20 Ağus-tos Cumartesi günü, Yeşilköy Wow Otel`de gerçekleşti.

Yoğun bir katılımın gözlendiği yemeğe, AB Bakanı Egemen Bağış; Gıda, Tarım ve Hay-vancılık Bakanı Mehdi Eker, birçok milletvekili, THY Genel Müdürü Temel Kotil, çeşitli sivil toplum kuruluş başkan ve temsilcileri, TÜMSİAD yö-netim kurulu üyeleri, il baş-kanları, üyeler ve çok sayıda davetli katıldı.

Kurucu Başkan Mehmet Yıldırım ın şehitlere rahmet dilediği konuşmasının ardın-dan, kürsüye TÜMSİAD Genel Başkanı Dr. Hasan Sert geldi. Sabah Başbakan Erdoğan ile Somali`den geldiğini belirten Sert; “Dün Somali`deydik. Orada çok üzüntü verici manzaralarla karşılaştık. Bir şeyler yapmamız gerek-tiğine karar verdik ve sabah 1-2 saatlik bir istirahatten sonra hemen çalışmalara

başladık. TÜMSİAD olarak yardım toplayabilmek için, kendi arkadaşlarımızla top-lantılar yaptık. Beşir Derne-ği ile görüştük ve TÜMSİAD olarak Somali için çok ciddi bir çalışma başlattık. Tüm arkadaşlarımdan bu konuda hassasiyet bekliyorum. Bu konuda çok çalışılmasını isti-yorum” dedi.

AB Bakanı Egemen Ba-ğış ise yaptığı konuşmada; TÜMSİAD`a, Somali konu-sunda gösterdiği hassasiyet-ten ötürü teşekkür ederek, Başkan Hasan Sert in 5 gün önce kendisini ziyaret etti-ğinde Başbakan Recep Tay-yip Erdoğan ile Somali`ye gitmek istediklerini ifade et-tiğini, kendisinin de bu talebi Başbakanlığa ilettiğini anlat-tı. Bağış, Sert in bu çağrısı üzerine başka iş kuruluşla-rına da davetler yapıldığı-nı, Türkiye Cumhuriyeti nin Başbakanı nın dünyadaki bazı ülkelerin gözüne perde inmiş liderlerinin görmezlikten gel-

meye çalıştığı Somali`deki aç-lığı ve kıtlığı dünyanın günde-mine taşıdığını kaydetti.

“ÜLKENİN OMURGALI STK`LARA

İHTİYACI VAR”Katılımcılara Başbakan Er-doğan ın selamlarını ileten Bağış, bu akşam için Esenler Belediyesi’ne önceden söz vermesine rağmen, iftar son-rası sohbetine katılmak için, TÜMSİAD`a ‘hayır’ diyemedi-ğini kaydetti.

Bağış, sözlerini şöyle sür-dürdü:

“Ben neden TÜMSİAD`a ‘ha-yır’ diyemem biliyor musu-nuz? Çünkü TÜMSİAD dim-dik duran bir kuruluşumuz. Çünkü, 12 Eylül referandumu öncesi kimileri, `aman biz taraf olmayalım` diye bin-bir çeşit kıvraklık mahareti

ortaya koyarken, TÜMSİAD dimdik, `demokrasi istiyoruz, sivil irade istiyoruz, anaya-sanın değişmesini istiyoruz dedi. % 58 kimilerini rahatsız ederken, TÜMSİAD onu alkış-ladı. Ardından 12 Haziran se-çimlerine çok az bir süre kala TÜMSİAD genel kurul toplan-tısına sayın Başbakanımızla gittiğimizde, Hasan Sert baş-kanım çıktı; `Beyler, marifet iltifata tabidir. Bu insanlar çalışıyor, çalışan insanların arkasında durmamız lazım. Kimse bunu siyasi taraf ola-rak görmesin. Biz istikrardan yana tercih kullanacağız. İs-tikrar sürsün, Türkiye büyü-sün dedi. Silvan da 13 şehit verdik. Birçok kişi sessizken yine TÜMSİAD ve değerli baş-kanı açık bir şekilde `Teröre karşı tavır almamız gere-kir` dedi. İşte bu yüzden ben TÜMSİAD ın davetine `hayır` diyemezdim. Çünkü bu ülke-nin gerçekten omurgalı sivil toplum kuruluşlarına çok ama çok ihtiyacı var.”

TÜMSİAD`ınGeleneksel İftar Yemeğine Yoğun İlgi

Page 85: Golf XL Sayi 04

ÇİZGİLERE HÜKMEDEN ADAM

Mur

at U

zan

Geçen senelerde Nevşehir’e gitmiştim. Oralarda, insanların çok uzun yıllar önce inşa etmiş olduğu inanılmaz ya-pıları gördüm. Doğanın ürettiği peri bacalarının, insan eli değip içinin bo-şaltılıp mükemmel konutlar haline ge-tirilmesi şaşılacak bir şeyken, yine aynı insanlar toprak seviyesinden metre-lerce aşağıya inip mekanlar yapmışlar ve havasız da kalmamış. Bodrum taraf-larında kaya mezarları, Karadeniz’de manastır ve bunun gibi, ülkemizin diğer yerlerinde birçok şaşılacak mekanlar var. Tabii dünyayı düşündüğünüzde, şaşkınlığınızın devam etmesi normal dışı karşılanamaz.

Hayvanlar alemine baktığınız zaman, üretilmiş olan veya hala üretilen mi-mari şaheserler daha da şaşkınlık ve-rici boyuttadır. Tüm kuşlar kendilerine özgü yapılarını oluşturmaktadırlar. Ama dokumacı kuş diye bilinen bir cins var ki, o belki de dünyada ilk toplu ya-şam alanını inşa etmiştir.

Yaklaşık 8 metreye 1.5 metre gibi bir hacim içerisine, çeşitli odacıklar inşa edip birçok kuş, birkaç kapıdan bu ya-pıyı kullanmışlardır, kullanıyorlar da.

Vinç veya teleferik imal edilmeden önce; örümceklerin ağ yapması, met-relerce yükseklikten inmesi veya çık-

ması, yaptığı ağ içinde yaşaması, av-lanması şaşılacak diğer bir durumdur.

Daha barajlar göletler yokken, kunduz-lar muhteşem bentler inşa etmişler, kuraklığı böylece atlatmışlardır. Ka-rıncaların metrelerce aşağı inip, çeşitli odacıklarla inanılmaz mekanlar mey-dana getirdiğini düşündüğümüzde de şaşırmamak yine mümkün değil. An-cak inşaat yapılırken hafriyat çok ağır bir iştir, makineler gerekir. Karıncalar kolonileriyle çalışırken, inşa ettikleri yapılarından dışarı çıkardıkları toprak miktarı 5 tonla 50 ton arasında değiş-mektedir.

Biz tasarımcıların zaman zaman vaz-geçemediği altıgenler, arıların bal yap-tığı peteklerden çok sonra imal edil-miştir. Dünyada böceklerden esinlenip yapılan binaların sayısı yavaş yavaş artmaktadır. Bir ağustos böceğinden esinlenerek yapılan binaya ne olur, diye sormaya gerek yoktur. Günümüz-de esin kaynakları var ancak bizler atalarımız gibi esinlenemiyoruz. Sanki materyaller bitti veya tembeliz. Biraz beton biraz cam biraz da sentetik mal-zeme koy, al sana yeni bir bina!

Bulaşık kovası yapmak daha estetik oluyor kimi zaman, endüstri ürünleri tasarımcınız iyi ise tabii.

Doğaya baktığımızda natürel olmayan hiçbir malzemeyi göremeyiz. İnsanla-rın attığı lastikler, poşetler, pet şişeler hariç.

Doğal ortamlarda ağaçlar görürüz yemyeşil, üzerinde konaklayan kuşlar, böcekler, maymunlar hatta bir leopar bile olabilir. İlginç olan bu değil! Bir fil gelir sırtını kaşırken ağacı yıkar, ağaç düştüğü yerde kurur, estetik açıdan hiç de çirkin olmaz zira değişen tek şey ağacın konuklarıdır. Doğada hayvan-lar ve bitkiler yaşasa da yaşamasa da, estetik görüntü bozulmuyor birbiriyle çelişen hiçbir şey yok.

Ben de bu yazımda, sizlerin algılarını severek izlediğim doğaya ve hayvanla-ra çevirmek istedim. Bizler hızla etra-fımızdaki doğal ortamları yok ederken, çok matah bir şeymiş gibi döküyoruz betonları bir avuç kalmış toprakların üstüne, nefes almasın diye yeryüzü! Feryadımız; biraz da olsa toprak kalsın binaların etrafında, yeşertelim yine fi-lizleri, başlasın yeniden çiçekli bahçe-ler diye. Teneke vita kutuları bulama-sak da, yoğurt kaplarında yetiştirelim fesleğenleri, domatesleri de boya ku-tularına ekelim, böylelikle yeşerelim yemyeşil olalım.

Mimariyi Hayvanlardan mıÖğrensek?

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 83

Page 86: Golf XL Sayi 04

Kilo vermek için spor, egzersiz, çeşitli diyet listeleri, zayıflama hapları,

bir çok yağ aldırma gibi bir çok zayıflama yönteminden söz

edilebilir. Bu zayıflama yöntemle-rinden son zamanlarda oldukça

tercih edilen Lipoliz ve Lenf Direnaj yöntemlerini Golf XL sizin için araştırdı.

ESTETİK BAKIŞ

Gözde Yöntem

LipolizSon dönemin en gözde zayıf-lama yöntemlerinden olan lipoliz (lipoterapi) yöntemin-de, etken madde olan fofati-dilkolin (fosfolipid) isimli bir ilaç kullanılıyor. Tıpta lesitin adı verilen bu madde, canlı-lar için hayatı bir önem taşı-yor. Yaşayan tüm hücrelerde bulunur ve yaşamsal aktivi-telerin hepsinde rol alır. Son yıllarda tıpta yüksek koleste-rolü düşürmek için kullanılan bu ilaç, göz çevresinde yerle-şen ve birçok tedaviye cevap vermeyen sarımsı yağ beze-leri içersine enjekte edildi-ğinde, onları küçülttüğü ve erittiği gözlemlenmiştir. Bu sonuçlardan yola çıkarak vü-cutta istenmeyen bölgelerde yerleşen yağ fazlalıklarının tedavisinde kullanılabilece-ği düşünülmüştür. Bu lokal fazlalıklar özellikle belin her iki yan tarafı, göbek, bacak ve diz içleri, kol ve ayak bileği, göz altı hafif torbalanmalar-dır. Fosfatidilkolin soyadan

elde edilen bir madde oldu-ğundan, alkolik siroz ve yük-sek kolesterol gibi durum-larda, karaciğeri yenileme ve temizleme gibi özellikleri de olduğu düşünülüyor. Vücut-ta genel zayıflamadan çok, özellikle bazı bölgelerde lo-kal şekilde yerleşen ve giysi-lerde kendisini bant şeklinde gösterebilen durumlar için kullanılıyor.

Kadınlarda, erkeklere göre nispeten daha başarılı so-nuçlar veren bu yöntem, mezoterapi uygulamasına benzer bir yöntem ile fazla-lıkların yok edilmesi isteni-len bölgeler, çok ince uçlu bir iğne ile ilaç enjeksiyonu vücuda verilerek gerçekleş-tirilmektedir.

Fosfatidilkolin enjekte edil-dikten sonra, yağ hücreler-deki zarların geçirgenlikleri-ni değiştirebiliyor. Bu durum, bazen yağ hücrelerinin tama-men deforme edilip ortadan kaldırılması şeklinde, bazen ise hücre zarının geçirgen-liğini artırarak, yağ içeriği-nin dışarıya çıkartılmasını sağlamaktadır. Bu şekilde hücre duvarındaki değişiklik ve erimeler sonucunda, lipo-suctiona benzer bir etki elde edilebileceği gösterilmiştir. Bununla birlikte etkinliğini ve başarısını cerrahi uygula-malarla karşılaştırmak doğ-ru olmamaktadır. Seansların sıklığı hedef bölgeye ve hasta-ya göre ayarlanmaktadır.

ZAYIFLARKEN ŞEKİLLENİNZAYIFLARKEN ŞEKİLLENİN

Estetikmed

Güzellik

Merkezi’nde

Lipoliz, Lenf

Direnaj tedavi

yöntemleri;

84 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

Page 87: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 85

Prosoterapi venöz ve lenfatik akışı destekleyerek, eks-

traselüler sıvı akışındaki sorunun normale dönüşümünü

sağlamaktadır. Bu alandaki birikimin ortadan kalkması,

direkt olarak micro sirkülasyonun arttığının göstergesidir.

Prosoterapide lenf drenajı yöntemiyle, vücuttaki toksinler

temizlenerek detoksikasyon sağlanmaktadır. Dokudaki

revitalizasyon ve oksijenasyona bağlı olarak da cilt tonü-

sitesini artırır.

Lenf Direnaj;

ESTETİKMED TÜRKİYET. 444 76 33 • www.estetikmed.com

Selülit tedavisinde, zayıfla-ma ve detoksikasyon, böl-gesel şekillendirme, bacak-larda yorgunluk sendromu, premenstruel ödem, yüzde cilt elastikiyetinin arttırıl-ması ve göz altı torbalan-maları bu yöntemin kullanı-labileceği rahatsızlıklardır. Her bir hava hücresi, eşit

olarak sekiz bağımsız böl-meye dağılır. Farklı yapı örneklerine karşı hızlan-dırılarak, çemberimsi bir şekilde birbirlerine tutu-nurlar. Derece derece deği-şen basınç süreci müdahale eder ve ayak ucundan baş-layıp üst kısma kadar de-vam eder. Karında ince bir

çatlakla kendine yol açar, kalpten toplardamarlarla dönen kan ve lifler kan do-laşımını düzenler, direkt ve kademeli oksijen birikimi sağlar. Basınç devreden çıkar, toplardamarda geri akım başlar ve bu da yük-sek kan dolaşımı kalitesinin göstergesidir. Aynı zaman-

da toplardamarlarda kan dolaşımı, dış sınır çizgisi yükseldiği için hava tanecik-leri yerini boşalttıkça onla-rın yerini dolduran damar-lar genişler. Kan dolaşımı sırayla omuzlarda, kalpte, kalp kası hücrelerinde dü-zene girer ve vücudun oksi-jen tüketimi düşer.

Uygulama Alanları

Page 88: Golf XL Sayi 04

86 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

TAKİP

İstanbul Fransız Kültür Mer-kezi, tüm yaz mevsimi boyun-ca, her yaştan çizgi roman severin ilgi odağını oluşturan bir sergiye ev sahipliği yapı-yor. Bu kış Fransa’daki ünlü Angoulême Çizgi Roman Fes-tivali çerçevesinde yer almış olan “Parodiler: Çizgi roman kendini hicvediyor” sergisi, izleyiciyi eğlenceli bir biçim-de çizgi roman tarihi ve ya-rattığı efsanevi karakterle-riyle buluşturuyor. Edebiyat, peri masalları, resim, tele-vizyon ve sinemanın kendisi dahil çizgi romanın hicvettiği birkaç büyük alanı kapsayan sergide ayrıca Tarzan, Ro-bin Hood, Sherlock Holmes, Conan ve Harry Potter gibi efsanevi kahramanları hic-veden eğlenceli çalışmalar da yer alıyor.

Çizgi roman severlerin ve profesyonellerinin en önemli randevusu olan Angoulême 2011 festivalinde izleyiciy-le buluşan ve çizgi romanın kendisinin yarattığı klişeler de dahil tüm klişelerle oy-nayarak eğlenceli bir parkur çizen “Parodiler: Çizgi roman kendini hicvediyor”, Mad der-gisinin tarihi önemine atıfta bulunduktan sonra sergi,

edebiyat, peri masalları, re-sim, sinema, televizyon ve elbette Dokuzuncu Sanat’ın kendisi dahil çizgi romanın hicvettiği birkaç büyük ala-nı kapsıyor. Sergide yer alan Angoulême Çizgi Roman Mü-zesi arşivi ve özel koleksiyon-lardan elliye yakın desen tüm çizgi roman severlere eşsiz bir panorama sunuyor.

16 HAZiRAN - 10 EYLÜL 2011

istanbul Fransız

Kültür Merkezi

istiklal Cad. N:4

Taksim/iSTANBUL

Neh

ir D

EĞİR

MER

Page 89: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 87

İstanbul Modern, sanat, doğa ve teknoloji ilişkisini ele alan Kayıp Cennet sergisini sundu. 25 Mart – 24 Temmuz 2011 tarihleri arasında gerçekleşen sergi, dijital medya ve videolardan oluştu. Sergide do-ğayla ilgili konular üzerinde duran endüstrinin ve teknolojinin çevreye olan etkilerini inceleyen 21 sanat-çı ve bir ortak proje yer aldı. Kayıp Cennet sergisi, Japonya’da yaşanan deprem ve nükleer felaketin sonuç-ları ile yüzleştiğimiz bu günlerde,

bizleri görsel sanatlar aracılığıyla geleceğimizi düşünmeye davet etti.

Sergi, doğa ve teknoloji ile ilişkimi-zin ne kadar hassas ve küresel çapta bir konu olduğuna tanık olduğumuz günümüzde, apokaliptik bir gelecek öngörüsü, her geçen gün giderek önem kazanan ekolojik dönüşümler, doğanın bir korunak ve yuva olarak yeniden tarifi, hayvanlar dünyasıyla kurduğumuz ilişki biçimleri, ekono-mik bir süreç olarak doğadan elde

ettiğimiz kazanımlar ve sonuçları üzerinden doğanın varlığına ulaşan sanatçıların çalışmalarından mey-dana geldi. Ayrıca serginin ismi, John Milton’ın Âdem ve Havva’nın cennetten kovuluşunu ve ilk güna-hın lekesini anlatan şiirinden geldi. Sergilenen çalışmaların ortak nok-tasını, başlangıçtaki masumiyetin kaybedildiği ve doğayla günümüz teknolojik dünyası arasında sürek-li bir çarpışmanın yaşandığı fikri oluşturdu.

İstanbul Modern’de Kayıp Cennet

Page 90: Golf XL Sayi 04

88 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

GARDROP

2011 Sonbahar sezonunda trençkotlar yine ön planda. Her markanın mutlaka koleksiyonunda yer verdiği uzun, kısa, ince, kalın ve çok çeşitli renklerde olan trençkotları bulmakta zorlanmayacaksınız. İşte GOLF XL’ın sizin için seçtiği modeller;

İpek

yol

2011

son

baha

r ko

leks

iyon

u gö

rücü

ye ç

ıktı

. Kam

el r

engi

bu

kış

diğe

r ko

leks

iyon

lard

a ol

duğu

gib

i İpe

kyol

’un

kole

ksiy

o-nu

nda

da ö

n pl

anda

.

Bur

berr

y ko

leks

iyon

unun

vaz

geçi

lmez

par

çası

olan

tren

çkot

lar,

bu s

ezon

yin

e ol

dukç

a id

dial

ı

mod

elle

re s

ahip

.

BU MODA BİTMEZ

Neh

ir D

EĞİR

MER

Page 91: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 89

İlham kaynağını sokaklardan, yaratı-cılıktan ve gençlikten alan Vakkorama 2011 Sonbahar koleksiyonu, hem sade-liğe hem de kaliteye önem veren, güçlü parçaları bir arada kullanabilen trend sahiplerine sesleniyor.

Koton 2011 Sonbahar koleksiyonu, ışıltı ve enerji dolu. Bu koleksiyonda erkekler de hem şık hem de özgür olacaklar.

Page 92: Golf XL Sayi 04

90 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

ECOTECH

Kullanım dışı kalan, geri dönüştürü-

lebilir atık malzemelerin çeşitli geri

dönüşüm yöntemleri ile hammadde

olarak tekrar imalat süreçlerine

kazandırılmasına geri dönüşüm adı

verilir. Geri dönüşüm ihtiyacı savaş-

larda ortaya çıkan kaynak sıkıntıları

nedeni ile ortaya çıkmıştır. Bununla

ilgili II.Dünya Savaşı sırasında bü-

yük devletler kampanya yapmışlar-

dır. Hatta savaş sırasında yapılan

kaynak koruma programları, bazı

ülkelerde savaş sonrasında da de-

vam etmiştir. Günümüzde birçok

madde (kimyasal atıklar, cam, kağıt,

alüminyum, plastik, pil, yağ, demir,

ahşap, metal vb) geri dönüştürüle-

bilmektedir.

Hayatı Yeniden Kullanın

“ Cam Kalitesinden hiçbirşey kaybetmeden %100 geri

dönüşebilen ve hammadde olarak tekrar üretime

dahil edilebilen cam ambalaj atıklarının küçük

bölümü, cadde ve sokaklara yerleştirilmiş kumbaralar ile kay-

nağından ve dolumcu tesisleri ile toplayıcılardan satın alımla

toplanmaktadır. Kalan büyük bölüm ise, atık depolama alan-

larında ambalaj atıklarını ayırma faaliyetinde bulunan çöplük

işletmecileri ve diğer hurdacı tedarikçilerden temin edilir. Geri

kazanılmış camlar, tedarikçi tesis fabrikalarında cam kırığı

haline getirilir; ardından fabrikalarda ikincil hammadde olarak

kullanılarak yeniden şişe veya kavanoza dönüştürülürler. Cam

ambalaj böylece sürekli fayda yaratan bir faaliyetin konusu ha-

line gelir.

Yağ Atık yağlar bu-

lunduğu ortamı

kirletip, ortam-

da yaşayan canlılara zarar

verdiğinden dolayı asla suya

ve toprağa atılmamalıdır. Bu

belirtilen kirletici özellikleri

yüzünden lisanslı firmalar-

ca toplanıp, geri kazanım

ve bertaraf işlemlerine tabi

tutulmaktadır. Atık yağlara

işe yarmaz, ekonomik değeri

olmayan maddeler gibi bak-

mak son derece yanlış bir

tutumdur. Günümüzde atık

yağlardan ürün geri kaza-

nımı ile sabun, yemlik, dizel

yakıt alternatifi olan biyodizel

üretilmekte ve bakanlıktan

lisanslı tesislerde yakma ile

enerji geri kazanımı sağlan-

maktadır.

Page 93: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 91

Sadece 1 metal içecek

kutusunun geri

dönüşümünden elde

edilen enerji ile 100

Watt’lık bir ampul 20

saat çalıştırılır.

Geri dönüştürülen 1

ton cam atık ile 100

litre petrol tasarrufu

sağlanır.

Geri dönüştürülen 1 ton

kağıt/karton atık ile 17

ağacın hayatı kurtulur.

Plastik ambalaj

ve atıklarının geri

dönüşümünden, elyaf

içeren tekstil ürünleri,

atık su boruları ve

marley gibi malzemeler

üretilir.

Kompozit ambalaj

atıklarının geri

dönüşümünden,

karton koliler, yalıtım

malzemeleri ve mobilya

gibi ürünler üretilir.

BUNLARI

BİLİYOR MUYDUNUZ?

Pil Piller bilindiği gibi en pahalı enerji kaynak-

ları arasında yer almaktadır ve bünyesinde

civa, kurşun, nikel gibi riskli kimyasallar da

bulundurmaktadır. Bu sebepten dolayı günümüzde

kimyasal madde içeriği olduğu için insan metoboliz-

masını etkilemekte ve ölümcül sebeplere neden ol-

maktadır. Artık çoğu bölgelerde kullanılmış pillerde-

ki toksik maddelerin geri kazanımı için geri dönüşüm

merkezleri vardır.

Kağıt Geri ka-

z an ı l ab i l i r

katı atıkla-

rın arasında ağırlık olarak

yüksek miktarlarda kağıt ve

karton bulunmaktadır. Kağıt

türleri arasında en önemli

bölümü gazete kağıtları oluş-

turmaktadır. Atık kağıt ve

kartonun geri kazanılmasın-

daki en önemli faktörlerden

birisi kağıt için gerekli olan

selülozun daha ucuza temin

edilmesidir. Atık kağıt kulla-

nım oranı %56 civarında iken,

geri kazanım oranı %34,5’dir.

Hızlı nüfus artışı, şehirleşme,

konforlu hayat şartlarının

gelişmesi, okuma alışkanlı-

ğının artması, matbaacılığın

ve ambalajlama sanayisinin

gelişmesi, kağıt - karton tü-

ketimini artırmaktadır.

Ülkelerin kağıt tüketimi gelir

seviyeleri ile değişmekte-

dir. Bir ülkede kağıt tüketim

hızı kişi başına yada tüke-

tilen kağıt miktarı ile belir-

lenmektedir. Kullanılan ofis

kağıtlarının bir kısmının (ki-

taplar, arşivler, yazışma, çe-

şitli mahkeme dosyaları v.s.)

ömrünün çok yıllık olduğu

unutulmamalıdır.

Kağıt kutusuna atılabilecek

malzemeler; Gazete, Dergi

ve Mecmualar, Defterler, Ki-

taplar, Kataloglar, Prospek-

tüsler, Kartonlar, Formlar,

Bilgisayar Kağıtları, Sigara

Paketi Kağıtları, Plastik İçer-

meyen Bisküvi, Sakız vb. Ka-

ğıtları, Not Kağıtları ve Kağıt

Torbalar.

Page 94: Golf XL Sayi 04

TEKNOTREND

CHIP Onlinewww.chip.com.tr

LG, beğenilen cep serisi Optimus’a, biri fiziksel klavyeli iki yeni cep daha ekledi!

LG Optimus ProQWERTY klavyeye sahip LG Optimus Pro, hem klavyede, hem de dokunmatik ek-randa üstün özellikleri ile dikkat çeki-yor. QWERTY klavye ergonomik tasarımı ile hızlı ve doğru metin girişi sağlarken, 2.8 inç’lik ekran da multimedya içeriği-nin keyfini arttırıyor. Ayrıca LG Optimus Pro’nun e-posta ve ajanda için ayrılmış özel tuşları, kullanıcılara hız ve kolaylık sağlıyor. Beyaz, siyah ve titanyum grisi olmak üzere üç farklı renk seçeneği ile sunuluyor.

LG Optimus NetLG Social+özellikli Optimus Net, en yay-gın sosyal paylaşım portallarından ço-ğunu, ana ekran üzerindeki widget ile bir araya getiriyor. Kullanıcılar tek bir tuşa tıklayarak, Facebook ve Twitter’daki du-rumlarını güncellemeden, aynı ekran üzerinde arkadaşlarının sosyal medya haberlerini okumaya kadar birçok işi aynı anda yapabiliyor. Cihaza entegre edilmiş sosyal yazılım parçası, tek tuşa tıklaya-rak ana ekran üzerinden birden fazla sosyal medya hesabında fotoğraf paylaş-maya olanak tanıyor.

Ayrıca, 3.2 HVGA (320 x 480) ekran, mul-timedya içeriğini daha net ve daha canlı gösterirken, LG SmartShare işlevi, içeri-ğin diğer DLNA uyumlu cihazlarla kolay-ca paylaşılabilmesine olanak tanıyor.

Avrupa pazarına sunulacak cihaz, bazı bölgelerde, mobil ödemeye olanak tanı-yacak şekilde Yakın Saha İletişimi (NFC) özelliğine sahip olacak. Cihazın Kuzey Amerika’daki sürümü QWERTY klav-ye içerirken Brezilya, Çin, Asya ve BDT bölgesinde, Optimus Net çift SIM kartla uyumlu çalışacak. Siyah ve beyaz olmak üzere iki renk seçeneği ile sunulacak.

3 boyutlu oyunların ve uygulamaların yeni evi tarayıcılar mı olacak?

Akıcı, hızlı ve yüksek çö-zünürlükte stereoskopik 3 boyutlu grafikler çok yakında web tarayıcıla-rımızda olacak. Birçok web geliştiricisi ve tasa-rımcı, 3D’nin gelecekte internette genel bir kul-lanım alanı bulacağını iddia ediyor.

Fazla sayıda yeni film ve oyun içeriğinin bulut ile entegre edilmesi sonu-cunda web geliştiricileri ve içerik sağlayıcıları, 3D grafikler sunabilen

bir tarayıcı teknolojisi üretmek durumundalar.

Oyun ajansı Adotomi’den analist Adam Taylor’a göre; günümüzde daha çok bilgisayar gücünü kullanabilen bir tarayıcı oluşturmak yönünde ge-liştiriciler üzerinde bü-yük bir talep var.

92 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

LG Optimus Ailesine İki Yeni Üye

Tarayıcıların 3D Grafiklerdeki Geleceği!

Page 95: Golf XL Sayi 04

Üreticisinin ‘taş gibi’ diye nitelendirdiği bu yeni

DVD diskin ömrü, bakın tamı tamına kaç sene!

Millenniata, yeni diski M-DISC’in ömrünün 1.000

sene olduğunu söylüyor. Şirketin “taş gibi” dedi-

ği M-DISC, DVD sürücüleri tarafından okunabili-

yor. Utah’lı firmanın diski, farklı bir kayıt madde-

sinden oluşuyor ve lazer-boya yönteminden farklı

bir kayıt yöntemi kullanıyor. Çukurlar, bir lazer ta-

rafından madde üzerine yakılıyor ve ortaya çıkan

disk, standart bir DVD sürücüsü tarafından oku-

nabiliyor. Millenniata, DVD ve Blu-Ray disklerin,

boya maddesinin kalitesi kaybolana dek sadece

3-5 sene yaşayacağını söylüyor. DVD ile aynı poli-

karbonat temelini kullanan M-DISC, buna “Metal

ve metaloid” içeren “inorganik ve sentetik madde”

veri tabakası ekliyor. Üst tabakada ise, başka bir

polikarbonat tabaka yapıştırılmış bulunuyor. Tane-

si 5 doların altında olacağı söylenen diskin kapa-

sitesi ise, 1.200 fotoğraf veya 100.000 belge olarak

tanıtılıyor. Bu, diskin 20 GB ile 50 GB arasında bir

kapasiteye sahip olduğu anlamına gelebilir. Diske

normal DVD yazma yazılımlarıyla veri yazılabiliyor.

Millenniata, LG ortaklığı ile sunacağı Super Multi

Drive ile Blu-ray, DVD ve M-DISC’leri okuyacak bir

sürücüyü piyasaya sürmeyi planlıyor.

Bu DVD’ye Ömür Yetmez!

HTC en sonunda beklenen aracını kullanıma sundu!

Tayvanlı cep üreticisi HTC, yeni cebi Sensation’a yönelik web tabanlı bootlooader kilidi kaldırma aracını yayınladı.

HTC’nin resmi “Unlock Bootloader” sayfasına göre bootloader işlemi, şu an sadece HTC Sen-tation (EU) FOTA 1.45.301.2 cihazında gerçek-leştirilebiliyor. Ancak diğer cihazların da ek-lenmesi bekleniyor. Bazı modellerin kilidi ise operatörlerin kısıtlamaları nedeniyle açıla-mayabilir.

Bootloader kilidini kaldırmak, kullanıcıya ci-hazdaki yazılımı kişiselleştirebilme şansı ta-nıyor. HTC, bootloader kilidini açmanın cihazı garanti kapsamından çıkaracağını da sözleri-ne ekliyor. Bu arada bootloader kilidini kaldır-mak, SIM kilidini kaldırmıyor.

Sony Japonya, profesyonel kulla-nıma yönelik yeni depolama pili ESSP-2000’i tanıttı. Acil durum-larda ve elektrik kesintilerinde kullanmaya yönelik yedek güç kay-nağı işlevini gören cihaz, lityum iyon pilden meydana geliyor.2.4 kwh enerjiyi içerisinde depo-layan cihaz, sadece 2 saatte ge-leneksel elektrik prizleri yoluyla %95 seviyesinde doldurulabiliyor. Sony’ye göre cihazın yaşam süre-si de epey uzun: 10 sene. 90 kg’lık cihaz, 490x610x750 mm boyutla-rında ve altı AC100V güç çıkışına sahip. Sony’ye göre cihaz, bir ke-sinti sırasında 10 tane masaüstü PC’sini 2.4 saat çalıştırabiliyor. Önümüzdeki ay Japonya’da piya-saya sürülecek cihazın fiyatı ise 26 bin dolar olacak. Sony, bu dev pilden mali yıl içerisinde 300 tane satmayı planlıyor. Uluslararası sa-tışlar konusunda ise herhangi bir bilgi verilmedi.

Sony’nin Yeni Pili Tam 10 Yıl Yaşayabiliyor!

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 93

HTC, Kilit Kaldırma Aracını Yayınladı!

Page 96: Golf XL Sayi 04

94 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

AJANDA

Orjinal Adı: Bir Zamanlar Anadolu’da (Once Upon A Time In Anatolia)

Tür: Dram, Psikolojik

Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan

Oyuncular: Yılmaz Erdoğan, Ahmet Müm-taz Taylan, Fırat Tanış, Taner Birsel, Can-su Demirci

Süre: 157 dk.

Tarih: 23 Eylül 2011

Nuri Bilge Ceylan’ın yönettiği ve Muham-met Uzuner, Yılmaz Erdoğan, Taner Birsel ile Fırat Tanış’ın oynadığı Bir Zamanlar Anadolu’da (Once Upon a Time in Anatolia), 23 Eylül 2011’de Tiglon Film dağıtımıyla NBC Film - Zeyno Film - Fida Film tarafın-dan vizyona çıkarılıyor.

Kasabalarda hayat, bozkırın ortasında sür-dürülen yolculuklara benzer. Her tepenin ardında “yeni ve farklı bir şey” çıkacakmış duygusu, ama her zaman birbirine benze-yen, incelen, kıvrılan, kaybolan veya uza-yan tekdüze yollar...

Cezayir asıllı Fransız şarkıcı Enrico Macias, 13 Eylül Salı akşamı Harbiye Açıkhava Sahnesi’nde sevenleriyle bir kez daha buluşuyor. Bugüne kadar Türkiye’de verdiği her konseriyle geride unutul-maz anılar bırakan, müziği çok sevilen, ülkemizde en fazla tanınan ve sevilen yabancı sanatçı olan Enrico Macias, geçmişten bugüne en çok sevilen şarkılarını seslendireceği bu konserde de hayran-larına eşsiz bir müzik ziyafeti sunacak.

50’nin üzerinde albüm ve “Zingarella”, “La Gui-tare”, “AieAieAie”, “Solenzara”, “Le Femme De MonAmi” gibi onlarca unutulmaz şarkısıyla tüm dünyada kalpleri fethetmesinin yanında, 80’in üzerinde şarkısının Türkçe versiyonlarıyla da türk müzikseverlerin gönlünde ayrı bir yere sahip olan Macias, İstanbulluları bir kez daha etkilemek için, 13 Eylül Salı günü Harbiye Açıkhava Sahnesi’nde olacak.

Yer: Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi, İstanbul

Tarih:13 Eylül 2011

Saat: 21.00

T: 0212 232 86 03

İstanbul Modern, “Hayal ve Hakikat – Türkiye’den Modern ve Çağdaş Kadın Sanatçılar” sergisi ile Türkiye’nin top-lumsal ve kültürel dönüşümünü ka-dın sanatçıların üretimleri üzerinden gündeme getirmeyi amaçlıyor. Kadın sanatçıların modern ve çağdaş sanat-taki konumlarını merkez alan sergi, Türkiye’nin sosyokültürel tarihine yeni ve alternatif bir bakış sunuyor.

Sergi, kadın sanatçıların yüz yılı aşkın süredir devam eden üretimlerine dik-kat çekerek, sanat tarihindeki konum-larını hatırlatmayı, toplumsal alanda yaşadıkları tecrübeleri sanatlarına na-sıl aktardıklarını, özellikle de çağdaş sanattaki öncü ve eleştirel pozisyonla-rını görünür kılmayı amaçlıyor.

Yer: İstanbul Modern Sanat Müzesi

Tarih: 16 Eylül 2011 – 8 Ocak 2012

T: 0212 334 73 00

“İstanbul,Seni Seviyorum!”

Bir Zamanlar Anadolu’da

Hayal ve

Hakikat’le Tanışın

Seda

SEY

MEN

Page 97: Golf XL Sayi 04

www.golfxl.com.tr GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 95

Her şey, 2001 yılının Şubat ayında so-ğuk bir gün. İstanbul Üniversitesi’nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran’ın (36), ABD’den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner’i (87) karşılamasıyla başlar.

1930’lu yıllarda İstanbul Üniver-sitesi’nde hocalık yapmış olan profe-sörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile’ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikaye-sine karışmakla kalmaz, dünya tari-hine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir.

Serenad, 60 yıldır süren bir aşkı ele alırken, ister herkesin bildiği Yahudi Soykırımı olsun, isterse çok az kim-senin bildiği Mavi Alay, bütün siyasi sorunlarda asıl harcananın, gürültüye gidenin hep insan olduğu gerçeğini de göz önüne seriyor.

Okurunu sımsıkı kavrayan Serenad’ da Zülfü Livaneli’nin romancılığının en te-mel niteliklerinden biri yine başrolde: İç içe geçmiş, kaynaşmış kişisel ve top-lumsal tarihlerin kusursuz dengesi.

Kusursuz Dengenin Romanı: SERENAD

Avrasya’nın bir numaralı bilgi ve ileti-şim teknolojileri fuarı olan CeBIT Bi-lişim Eurasia, 2011 yılında da bilişim sektörünün buluşma noktası olmaya devam ediyor. Gelecekteki iş strateji-lerinin temel bir parçası olan bilişim, hemen her sektörde yeni iş alanları-nın açılmasını ve sektörün büyümesi-ni sağlıyor.

5-9 Ekim 2011’de TÜYAP İstanbul’da yapılacak olan, sektörün ihtiyaçları ve eğilimi doğrultusunda yenilenen yapı-sı ile fuar; 2011 yılında, sektördeki bu hızlı gelişime ayna tutacak ve şirket-lerin günümüzdeki ihtiyaçlarına yöne-lik doğru çözümler sunacak. Yeni kon-septleriyle CeBIT Bilişim Eurasia’da bir fuardan çok daha fazlasını bula-caksınız!

Grand Theft Auto IV artık satışta. Rock-star North tarafından geliştirilen GTA IV ile Cennet ve Cehennemi bir arada yaşa-maya hazır olun…Avrupa’dan henüz ayrılmış olan NikoBel-lic için, geçmişinden kurtulabilme umudu yeniden yeşeriyor. Kuzeni Roman için, fır-satlar ülkesine geçiş kapısı olan Liberty City’de birlikte zengin olabilme hayali rü-yalarını süslerken, tehlikelerle savaşmak bu kadar kolay olmayacak.Bir yandan borca batıp, diğer yandan dü-zenbazlar, hırsızlar ve psikopatlarca ye-raltı suç dünyasına sürüklenince; para ve nüfuza tapan bu şehirde gerçeklerin ha-yallerden çok farklı olduğunu keşfettiler. Burası parası olanlar için cennet, geriye kalanlar için ise bir cehennemdi.GTA 4’de, açık uçlu oynanış sistemi ile oyuncu görevi nasıl tamamlayacağını kendisi belirliyor. Oyununun diğer özellik-leri ise şunlar: Yeni nesil grafiklerin gücü, yenilenmiş ve geliştirilmiş oynanış siste-mi, en ince ayrıntısına kadar modellenmiş devasa bir şehir, modern çağ silahlarını kullanma şansı, deniz-kara ve hava taşıt-larının özgürce kullanımı, NikoBellic’in-gözüden amerikan rüyasını sinematik sahneler ile yaşama şansı...

Bir Fuardan Çok Daha Ötesi

CeBIT Bilişim Eurasia

GTA IV ile Amerikan Rüyası

Page 98: Golf XL Sayi 04

96 GOLF XL EYLÜL-EKİM 2011 www.golfxl.com.tr

HEPSİ GERÇEK

Hepsi Gerçek’te bu sayı,yine birbirinden ilginç konular sizi bekliyor.

Biz çok şaşırdık, bakalım siz ne düşüneceksiniz?

Şaşırtıcı Gerçekler“

”Burun Deliklerimiz Kafamızın İçinde!

Aynaya bakan herkes iki burun deliği olduğunu

düşünür. Oysaki tıbbi gerçek, dört burun deliğimiz

olduğunu söylüyor. Bu keşfi, balıkların nasıl nefes

aldığını ortaya çıkarmak isteyenlere borçluyuz. Ba-

lıklar iki delikten suyu alırken, iki delikten de suyu

dışarı çıkarıyor. Peki insanın diğer iki burun deliği

nerede? Bu iki ekstra burun deliği, gözle görülme-

yecek kadar uzaklarda, kafamızın içinde yer alıyor.

Bazı bilimsel araştırmalar gösteriyor ki, kafamızın

içindeki bu ekstra iki delik, koku alma duyumuzda

azımsanmayacak düzeyde rol oynuyor.

2 Yıl Başsız Yaşayan Tavuk Mike!Bir tavuk başsız ne kadar yaşayabilir? Şaşılacak derecede uzun bir süre, yani 2 yıl kadar… Ancak bu rakam sadece istisnai bir tavuğa ait. 1945’te Colorado eyaletinde kesilen bir tavuk başın-dan kesilmesine rağmen yaşamaya devam etti. Mike adı verilen tavuk, Time Dergisi’ne bile haber oldu. Sahibinin bir hilkat ga-ribesi gibi şovlarda kullandığı başsız tavuk, haftada 4.500 dolar kazanmaya başladı ve satış fiyatı 10 bin doları buldu. Mike göz damlası kullanılarak beslendi. Sahibinin bu damlayı yanında getirmeyi unutmasıyla nefes kanalları tıkanan Mike, başsız bir şekilde iki sene boyunca yaşadıktan sonra öldü.

Tayland’ın Başkentini Ezberleyebilir Misiniz?Bu sorunun cevabı basit: Evet. Bangkok. Ancak gün-lük kullanımda, 200 yıl boyunca Bangkok’a Bangkok denmiyor, Krung Thep deniyor. Sadece yabancıların Bangkok diye adlandırdığı Krung Thep’in anlamı da ilginç: Melekler şehri yani Los Angeles. Tabii bu şeh-rin kolay, kısaltılmış ismi. Uzun versiyonu yani ezber-lemenizi istediğimiz ise şu: ‘Krungthep Mahanakhon Amorn Rattanakosin Mahintara Yudthaya Mahadilok Pohp Noparat Rajathanee Bureerom Udomrajniwes Mahasatarn Amorn Pimarn Avaltarnsatit Sakatattiya Visanukram Prasit’. Uzun mu geldi? Thai dilinde bu uzun ad, aslında tek bir sözcük.

100 Bin Kilometrelik Damar!

Vücudumuzdaki damarların uzunluğu ne kadardır? İn-

san vücudunda bulunan damarların uzunluğu, yaklaşık

100 bin kilometreyi buluyor. En büyük otoyol ağından

katbekat uzun olan bu rakam, gerçekten bir mucizeye

işaret ediyor. Eğer bu damarları düz bir zemin üzeri-

ne yaymaya kalkarsak, insandaki damar sisteminin

toplam uzunluğunun yaklaşık 100 bin kilometreyi bul-

duğunu görürüz. Üstelik vücudun damar sistemi öyle

mükemmel bir işleyişe sahip ki, damarlar vücudun hiç-

bir noktasında düğümlenmezler, gereksiz yerlere açıl-

mazlar ve kör noktaları yoktur. Tüm vücudu dolaşırlar

ve yine aynı noktaya geri dönerler.

Seda

SEY

MEN

Page 99: Golf XL Sayi 04
Page 100: Golf XL Sayi 04