13
D.E.O.llahiyat Fakültesi Dergisi V, 1989, ss. 181-193 BUHARi VE Doç.Dr .All YARDIM devir muhaddisleri, H a d fs metinlerini toplayan eserler ·ya- Tar i h grubuna gtten eser!er de Bu durum, beri hadislerin naklinde da zamanla i s n a d. zan1ri bir sonucudur. Zira rivayetlerin dere:. eelerini tayin etmede "rii.viler"in rol, ister istemez, hadisçi- nin, bir ölçüde T a r i h ile de ilgilenmesini gerekli Üstelik el-B u h 4 r i (ö. 256/870) gibi ciddi, titiz ve -bir bir eserine "es-Sahih" veren bir alimin, Tar i h ile ilgi- ·. tabii bir sonucu Nitekim onun, Tar i- h'e . dair verdigi eserlerin hacn:ii, H a d i s metinlerini toplayan eserleri- nin hacminden daha el-Buhii.ri'nin, T a r .1 h bilinen üç mühim eseri Bunlar; büyük, ortanca ve küçük et-Tdrih'ul-Kebir, et-Ttirih'ul-Evsat ve eserlerdir. 2 geçen eserle- rin her üçü de birer olup, aralannda· sadece tertip . et-Tti.rih'ul-Kebir, a 1 fa b e t i k usUle göre kaleme · ve-ikinci elden edindigirniz bilgilere göre:.. 3 et-Ta- rih'ul-Evsat ise k r o n o 1 oj i k usülle Yani bu iki eserde ve onlara bilgilerin v e f a t (ölüm) ·tarihleri dikkate Bu her nekadar sadece et-Tii.rih'ul-Kebir'in özelliklerini hedef da, konuya de bir iki bulunmak gere- kecektir. ki; · el-B u h a ri, et-Ttirih'ul-Kebir'e bir ö n s ö z ve sadece, eserin tertibi bilgi (I/11). Halbuki et-TB.rih'us-sa- mehteva ile ilgili olarak dört bir ön söz bulunmakta- Hangi bilgilere ne ölçüde yer verildiginin çerçevesini çizen bu' ifa- - 1.81-

BUHARi VE et-TARi:HiUL-KEBİR'İisamveri.org/pdfdrg/D00036/1989_5/1989_5_YARDIMA.pdfD.E.O.llahiyat Fakültesi Dergisi Sayı V, lzrrıtr 1989, ss. 181-193 BUHARi VE et-TARi:HiUL-KEBİR'İ

  • Upload
    others

  • View
    23

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

D.E.O.llahiyat Fakültesi Dergisi Sayı V, lzrrıtr 1989, ss. 181-193

BUHARi VE et-TARi:HiUL-KEBİR'İ

Doç.Dr .All YARDIM

İlk devir muhaddisleri, H a d fs metinlerini toplayan eserler ·ya­nında, Tar i h grubuna gtten eser!er de vermişlerdir. Bu durum, ·'baş­langıçtan beri hadislerin naklinde kullanılıp da zamanla geliştirilen i s n a d. si~teminin zan1ri bir sonucudur. Zira rivayetlerin sıhhat dere:. eelerini tayin etmede "rii.viler"in oynadıgı rol, ister istemez, hadisçi­nin, bir ölçüde T a r i h ile de ilgilenmesini gerekli kılmıştır. Üstelik el-B u h 4 r i (ö. 256/870) gibi ciddi, titiz ve -bir bakıma- iddialı bir işe girişerek, eserine "es-Sahih" sıfatını veren bir alimin, Tar i h ile ilgi-

·. lenmeşi, yaptıgı işin tabii bir sonucu olmuştur. Nitekim onun, Tar i­h'e . dair verdigi eserlerin hacn:ii, H a d i s metinlerini toplayan eserleri­nin hacminden daha fazladır. ı

el-Buhii.ri'nin, T a r .1 h dalında, bilinen üç mühim eseri vardır. Bunlar; büyük, ortanca ve küçük sıfatıarını taşıyan et-Tdrih'ul-Kebir, et-Ttirih'ul-Evsat ve et-Tirih'us~Sağır adlı eserlerdir. 2 Adı geçen eserle­rin her üçü de birer :"Rica.ı Tabakatı" olup, aralannda· sadece tertip farkı vardır. .

et-Tti.rih'ul-Kebir, a 1 fa b e t i k usUle göre kaleme alınmıştır.

· et-TB.rih'us-Sağ;ir ve-ikinci elden edindigirniz bilgilere göre:..3 et-Ta­rih'ul-Evsat ise k r o n o 1 oj i k usülle yazılmışlardır. Yani bu iki eserde şahıslar ve onlara aıt bilgilerin sıralanışı, v e f a t (ölüm)

·tarihleri dikkate alınarak yapılmıştır.

Bu araştırmada, her nekadar sadece et-Tii.rih'ul-Kebir'in bazı özelliklerini tanıtmak hedef alınmışsa da, konuya açıklık kazandır­ması bakımindan, et-T4rih'us-Sağır'e de bir iki atıfta bulunmak gere­kecektir. Şöyle ki;

· el-B u h a ri, et-Ttirih'ul-Kebir'e bir ö n s ö z yazmamış ve sadece, eserin tertibi hakkında bilgi vermiştir (I/11). Halbuki et-TB.rih'us-sa­

~ rır'de, mehteva ile ilgili olarak dört satırlık bir ön söz bulunmakta­~ır. Hangi bilgilere ne ölçüde yer verildiginin çerçevesini çizen bu' ifa-

- 1.81-

BUHARİ VE et-T.A:RİH'UL-KEBiid

d eler; aşagı yukan et-'1'4rih'ul-Kebir için de geçerlidir.· Bu sebeple, et-Tarih'us-Sağır'in o ifadelerini hıiraya.almamız yerinde olacaktır: .

. . .

&o .ı..Ai.;..t> y l.:iS" : J LS 1$.j ~ 1 j+..s:. L.... 1 ır. ..ı...,>..~> W .ı.,.. . . . . .... n

~~. ii! b_, Jt""".:ıYI _, c.:r,ı..r~ls-JI _,. rl ... _,~.illi ~· ~~ e.ul:.i

.ıY _, ~Ll.S'" _, ı*!'_.:, ~ _, ~ü_, _, ~~ ,y _, 0 L.,..L,ı ~ ~Wl . ..

Lı. _,_J ~ l.ı.ı.9 ~ı ~ r _,:9 "=-'w ı J' u:.:. .. ı ..ü _, : .. ~·.!..ı.>- ~ ~ .r.~

0 Lı...J 1 J ı ~ 1 4-'-" ~ ~ !-i ı~ j Lü 0 U ' ~.ı i~ ... ~ LJ" LiJ 1 4-9 ~ _,

n· • 4::ıJI j

"Bu eser, Hazretl Peygaınber'iri, Muhti.cirlerln ve Jmsar'm t 4 ri h':ini; güzelce.onlarm yolundan giden Tabi'Uer'in ve onlardan sonre gelenlerin vefatlan, bir kısım neseblerl ve · künyeleri Ue., $Özlerin e · ra~et edilen kimselerin t ab a k a t ı bakkı~da m u h t a s a r bir ki­taptır. Bir kısım .ınsanların soy kütükleri ( ensab ), o sti.hanın

mütehassısları arasın-da yayılmakta ve kullanılagelmekte ol­du~undan, efkiir-ı umfunlye onlan, şöhretlerllle tarumaktadır. E~er onlarla llglll bir hususta ihtllti.fa dÜ.şmüşlerse o· takdirde açıklama yapmaya ve deln serdetmeye ihtiyaç duyulmuştur ".4 · ·

••••

Bu arada. et-Tb-ih'us-Sağir'in muhtevasırta da bir paragraf ayır- · mam1Z yerinde olacaktır: e.i-B u har i, hueserine, ~azreti Peygamber hakkında bazı bilgiler k.a.ydettigt bir G 1 ri ş ile başlar. Arkadan, yuka-

. nda kaydedilen dört satİrlık ö n s ö z · mahiyetindeki bilgiden so!J!a e sa s' a geçer. Ve'malzemenin tertibinde şöyle bir sıra takip eder·:

l

-ı- Hazreti Peygam~er hayatta iken vefat eden yakınları.

2-Hazreti Peygamber hayatta iken vefat eden Muhacirfuı ve Ensar.

3- Hazreti Peygamber'in vefatı.

4- Hz.Ebii Bekir ve Hz. ömer devirlerinde vefat eden Ashab.

5- Hz.Osman devrinde öleriler.

-182-

Doç.Dr.All YAR.Dill

6- Hz.All devrinde ölenler .

. 7- Daha sonraki devirleri ise,. kendi vefabndan bir iki sene önce slııe kadar "on'ar seiıellk zaman dlllml"ne ayırarak :

a) Hicri-40-50 seneleri arasında ölenler.

b) Hicri 5o-ao seneleri arasında ölenler ..

c) Hicri 60-70 seneleri arasıİlda ölenler .

. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .. . . . .. . . y) Hicrl 250 senesinde ölenler. ·

!> 1 •

z) Hicri 255 senesinde ölenler, tarzında bitirir.

et--TARİH'UL-KEBİR'İN YAZ ILIŞ TARİHİ

. el-B u h ar i, eserinin yazılış tarihi ile ilgili olarak bir bilgi kay detmemiştir . .Aı:lcak, günümüz ilim adamlarından bazılan, bu hususü

· tah"'\min yürüterek, bir kısım ip uçlan bulma ·gayreti içinde olmuşlar· . dır." Bunlar arasında Prof.Fuad Sezgin, Bubiiri'nin el-Caml'us-Sahih'· inin b~'lif tarıhini tesbite çalışırken :

"B u h ar fnln hangi tarihte Sa h i h'lni telif et~ini bilmiyoruz Umfuniyetle, et-Tar i h' u l-Ke b i r'ini ve muhtelif mevzülara dıiir kü çük hacimli kitaplannı telifinden sonra S ah i h~l lle meşgiil oldu~unu t.a h m l n ve bunu onaltı senede, kaynaklannı birlikte taşımak s'iire tlyle muhtelif ülk~lerdeki seyahatleri esnasmda meydana getirdl~in biliyoruz'' derS ve bir başka münasebetle de : "S a h i h'inden daha evve teli!" etmiş old$ sa h i h'inde, •••••• "ifadesini kullanır.6 ·

· ·Öte yandan ''Buhıiri'nln Tıirihçili~l'' üzerinde, kısa fakat muhte valı bir makale yazan de,gerli ilim adarrJ~dan Yard. Doç.Dr. A.Vehbl Ecer, Prof. Sezgirı'i de referans göstererek:

"B u h a ri, kendisine ün kazandıran S a h i,h'inden, tahminen e:ı az altı yılönce et-T a r i h' u 1-!.t e b i r'lnl yazmış~' der. 7

. . et-Tarih'ul-Kebir'in te'lif tarihi lle ·figili olarak, gerek Prof.Sez . gin'in rakamlı tarih vermeden "Sahih'lnden önce telif etti~i" yolunda ki ifadesi: gerekse Dr. Ecer'in, "en az altı yıl önce" ş~klindeki tahmini

· tesbiti; bize öyle geliyor ki, eserin baş kısmındaki "icazet kaydı"na da yanmaktadır. Nitekim eı:;erin girişinde :

. . "Ebii'l-Hasan Muhammed b. Sehl el-Fesevi'nin, Ebii Abdlllıih M;u

-183-

BUH.ARi: VE et-TARİH'UL-KEBİR'İ

hammed b.-İsm4'il el-B u h 4 r i'den, Basra'da hlcri · 246 senesinde, k ı­r 4.a t yoluyla, et-T 4 ri h'u l-K e b i r'in rivAyet iznini ald.ı4ı" kaydı bu-lunmaktadır. B ·

-

Fuad Sezgin, el-:..C4ml'us-Sahih::.n tasnifi hususundaki ipuçlannı degerlendirirken, "252" tfuihini tercihe meyyal gözükmektedir.9 et-T4ıilı'ul-Kebir'in yazılış tarthi olarak da. "ondan en az altı sene ön­ce" şeklinde bir tahminde bulunmaktadır. Eserin sem4 kaydı'ndaki ta~ rih dikkate alınınca. bu tahmini dogru bir tesbit olarak karşılamaiDlZ ·gerekecektir. · ·

Ancak:, et-T4ıilı'ul-Kebir'de yer alan r ı c 4 l'in ölüm tfuihlert üze­rinde yapbgımız btr araştırma. bu hususta bizi ciddi tereddütlere götür­müştür. Şöyle ki; eserbaştan sona taranınca, el-B u har i'nin, bizzat ölüin t4rlhlerlnt kaydetti~! isimler arasında, 246 senesinden sonra ve­fat etmiş pek çok şahıs karşımıza çıkmaktadır.

Mesela. 246 taliııtrıde vefat eden 4 şehıs 1°. 247 senesinde ı şa­hıs n, 248 yılında 3 şalus 12, 249'da 3 şahıs 13• 250'de 5 şahıs 14. 25l'de ı ş_ahıs 15. ve 252'de ı şahıs 16 yer almaktadır. Bu rakamlara, eserde lsıni -geçip de ölüm tfuihleri bunlardan birine rastlayan, fakat el-B u har i tarafından tasrili edilmeyen şahıslan dahil etmediğ;imizi aynca kay­detmeliyiz.

Bu durumda, et-T4ıilı'ul-Kebir'in, iiel~Caml'us-Sahih'den önce ya­• -zıldı~ı" yolundaki yaygın tahmini. kanaatıere kablmamız mümkün _,

görünmemektedir. Zira, bir şahsın ölüm tarihini, ölmeden önce tah-minentesbit etmek mümkün olmadıgına; el-B u har i'nin ise bunlan, sarahaten yazıp eserine aldıgına ·göre, onun, bu eserini, kendi vefabu­dan 4 sene öncesinde, hicri 252 tarthinde ı k m 4 i etmiş olabilecegini söylememiz, daha g~rçekçi bir tahmin olur kanaatindeyiz.

, . İfade etmek yerinde olur ki; ilii;n çevrelerince de çok iyi bilindigi l gibi , t a r'i h i. v e s i ka hüviyetl taşıyan ve bir önceki kaynaklara veyci ; bir başkasının şahadetine dayalı olarak' sürdürulen et-T4rih'ul-Kebir nev'inden çalışmalar, bir kaç senede bitirilemeyişi bir tarafa, devamlı

, ilaveler ve düzt.tmeleııı:: her dn geliştirilmeye ihtiyaç gösterirler Bir , kolleksiyon veya arşiv hüviyeti arzeden bu türden eseri er, bütün bir ' örnrün mahsülü olup, umümiyetle, o örnrün sonbaharmda olgunlaşır­r lar. Onlan diger fikri eserler gibi, erken pazara sürmek mümkün degil- . :'dir. · !'.

- 184-

Doç.Dr .All YARDI:M:

• • • • • • et-TARIH'UL-KEBIR'IN TASNIF ŞEKLI

et-Tarih'ul-Kebir'in, a ı fa b et i k tasnifli bir "Rlcal Tabakatı" olduğ;una daha önce işaret etmiştik. Bildigirniz kadan ile el-B_ u har i, Tabakat nev'inde "alfabetik tasnif' çığ;ınnı açan i ı k müelliftlr. Ancak onun, modern manadaki alfabetik tasnif usüllerine tamamen uyma­yıp, kendine has bir metod denemesine girişmiş oldugunu da söyleme­liyiz.

-' ' el-B u har i, bu eserine, Hazreti Peygamber (s.a.s)'den itibaren,

-. ikibuçuk <il-Sır içinde yaşayıp da, islam iman ve irfanmm nesilden ne­sile naklinde şu veya bu ölçüde emeğ;i geçmiş şahıslan almış ve, bir Mu,;. lıaddis - Tarihcl metodu ile, onlar hakkında kısa ve öz bilgiler ver­miştir.

Eser:"Klt!b'ül-Küna" (Künyeler Bölümü) ile bfilikte, 9 cilthalinde · basılmıştır. Mevcut matbü nüshanın, yer yer kayıplan ve naşir ta­rafından okunamamış eks~kleri bulunduğ;u dikk;:ıti çekmektedir. Bu basılmış hüshaya göre. eserde tamWan şahıs sayı_sı :

I. ve II. cildierde

III. ve N. cildierde

_ V. ve VI. cildierde

VII. ve VIII. cildierde

:mtBb'ul-Kiinft'da

Toplam

. . . . . . . . . . . .. .. .. . . . . .

2894

3176

~

3452

.. .. ..

mı .. 13.782 şalmbr.

Bunlardan 189 şahıs. ''İslmler Bölümü"nde geçtlğ;i halde, ayrıca - durum belirtilerek- "Künyeler Bölümü"nde de kaydedilmiş olup, mü­kerrerdir. Öte yandan, İsimler Bölümü'nde de bazı tekrarlar göze çarp­riıaktadırl7 _ Bu neviden tekrarlar da dikkate alımrsa, eserin, asgari c­larak 13.500 ün ü...crinde şah ı~ ihtly .... etlğ;i söylenebilir.'8

Bu isimlerin, eser içindeki tertibi şöyledir :

ı 0 - önce, ''1\tiuhammed Resfılillah Sa11ii11tihü Aleyhi ve Sellem"

( ıL _, ~ J.ı ı j.o :~-.IJ ı J_,_ .... J ..ı..:.:- ) lııŞiıgı ne. HazretiPeypn-

- 185-

BtJHARi VE et-TARİH'UL-KEBİR'İ

ber (s.a.s)' le başl::ır ve O'nun hakkında bazı bilgiler kaydeder I/5-10 .

2°- Arkasından. 8.5 satırlık bitifade ile, eserin tertibi konusunda­· · bilgi verir ( I/ll) .

3°- Gir i ş mahiyetindeki bu kısımdan sonra, eserin esasına ge-. Çer. Bu sıralamada, el-B u h-ar i'nin, ince bit "edeb" kaldesinin kökleş­mesine öncülük ettigi dikkati çekmektedit. Şöyle ki; alfabetik tasnif

. usülüne göre, ilk harfi "e ı i fı. ( uf':J 1 ) · olan isimlerle başlanması ge-rektlgı halde, o, "edeb"i " formalite" ye tercih ederek. "M u h a m m e d" ( ..\....:.-.. j · adını taşıyan şp.hıslan başa almıştır. 19 Muhammed'ler

bittiktep. sonra. ''İlk Harfi ElifUe Başlayanlar Bölümu' şekliı:lde b a ş lı k atarak, digerlerini baş harflerirıiİı a 1 fa b e t i k sı­rasına göre tasnif etmiştir.

Öte yandan, aynı harfle başlayan isimleri de, kendi aralarında bit gruplamaya tabi tuttugu dikkati çekmektedir. Mesela, ''İs.m Ahmed .

. Olanlar• ( ..\...~f y~ ) şeklinde bit ara başlık atan el-Buhari, , "Ahmed" ( ..ı.....>l ) adinı taşıyan şahısları, kenqi aralarında sıralarken şöyle bit metod takip etmiştir :

a) O adı taşıyan S a h a b e isiırJerini başa almış ve onlan. .. kendi aralarında ayrıca sıralamıştır.

b) S a h ab e'den sonraki isimleri, grup grup, baba adlarının ai­f a b e t i k sırasına göre terUp etmiştir. Ancak. bu kısımda da, hım bit alfabetik tasnife uymamıştır. Yer yer, öne-sona almalar dikkati çek-mektedir. -

c) Bunlar da bittikten sonra, ( ..\...;;;ı _,.1 1 y l,ı ) şeklinde atbgı bir aıt· başlık altında, ana bölümde tanıttıgı şal1ıslar içinde ''baba adı ben­zerll~i bakmwıdan t e k vian" isimleri kaydetmiştir.

d) O bôlümün sonunda da. "Baba Adı Bilinmeyen]eı"· ( (.)" L .iJ 1 ~ w i ıX' '-:' ~ ) alt başbgı ile aynı harlle ba~layan isip:lle-

rin bir başKa. özellik arzedenlerini toplamıştır. ·

Çok isim bulunan maddel.erde. bu dört alt ba!jlık tekrar edip git­miş; is:tm sayısı az olaiı bölümlerde ise, yerine göre, bu alt başJıkları '· kullanmamış, fakat kendi bütünlügü içinde, başlıksız olarak bu tertibe riayet edegelmiştir.

Ellf'den ya'ya k9-dar olan isimleri bitirdikten sonra2o, "İsmi Bi­linmeyip de BabaMJan lle Taıııpaıılar' ı ise, w c..$ ..rY. ':J cJP · y L,ı )

- ( . ~t.;~ y_,_.9_rY. .J ( ı-..:..1

. - 186- .

Doç.Dr.Ali YARDIM

eserin sonunda ayrı bir başlık altında degerlendimıiştlr.

el-B u h ar i'n:in ayrı bir eseri olarak bilinen ''Kitab'ül-Künıi" ( ~ı yl.:i.S'" ) • y§niKünyder'Böliimü, esasında, et-Taıih'ul-

Kebir'in a)'rumaz bir parçasıdır. Zira bu bölümde, neseb'i (ismi) ile degil de, daha çok künye'si ile tanınıln şahıslan almıştır.

Bu bölümde de kendi arasında bazı noktalan dikkate alarak sı­ralama yapmıştır. Önce, sadece künyesi ile tanınıp ismi bilinmeyen­ler; sonra da, hem künyesi, hem de ismi ile tanınanlar sıralanmıştır. Bu ikinci kısma giren 189 şahıs, -daha önce de işaret ettigirniz gibi­eserin ''İsimler Bölümü"n(l oluşturan diger cildierde de tanıtılmış olup, mükerrerdir.

et-T4ıih'ul-Kebir'de, şah ı s 1 ar bakımından, bir husus dikkati çekmektedir. Bu da, gerek isimler ve gerekse künyeler bölümünde, k a -d ı n ı a r'a hiç yer verilmemiş olmasıdır. Tirmiz i'niıi "Tesmiyetü As­hAb'in-Nebi''sinde de görülen 2 1 bu eksikligin sebebi aydınlıga kavuş­turulamamıştır. Halbuki, klasik T a b a k a t kitaplarının aşagı yukan hepsinin standart bir tasnif metodu vardır. Bu tasnif sisteminde isim­ler, önce erkekler ve kadınlar şeklinde iki gruba ayrılır. Her grup da kendi aralarında, önce neseb'e göre, arkasından da künye'ye göre bir sıralama yapılır. Nitekim el-B u h ar i de, 8 cildlik et-Tilrih'ul-Kebiır kısmını, sadece erkeklerin neseblerine göre tanıtıldıgı bölüme ayır­mış, bir cildlik KitAb'ül-KünA kısmını da, yine erkeklrin künyelerine tahsis etmiş bulunmaktadır. Kadınlar ( ~ L....-ıJ ı y l:iS" ) , her iki kısımda da bulunmamaktadır.

et-TARİH'UL-KEBİR'İN MUHTEVASI

et-TArih'ul-Kebir, çok yönlü bir "bilgi hazinesi" durumundadır. İslam ilimlerinin teşekkül etmeye başladıgı devirlerde ortaya konan bu eser, gerçekten, vesikalan kullanma ve yorumlama alışkanlıgını kazanmış olan ilim çevrelerine çok malzem·e verebilecek durumdadır.

Burada, eserin muhteva özelliklerinden bir kısmını, fazla yoru­ma kaçmadan, madde madde tanıtacak; bir kısmını da başka makale­ye bırakacagız :

1°- el-B u h a r i, şahıslan tanıtırken, bunlar .arasında, " S a h a. b i'' veya" Ta. b i i" olanlan işaret etmekte titizlik göstenriiş ve bu hususta­ki bilgilerin aydınlıga kavuşturulmasında büyük gayret sarfetmiştlr.

- 187-

BUHARİ vE·et-TARİH'UL-KEBİR'İ

Bu maksatla, çok meşhur olan S a h a b i ı e r dışındakilere, muhakkak surette, "Hazretl Peygamber'le görüşmüşlü!ü va.rdı.t' ( ~ 4...J )

, kaydını koymuştur. Bu özelligi iledir ki, et-Tarih'ul-Kebir, Ashab bil­i · gisinin temel kaynaklannın ön sıralannda yer almıştır.

2°- t ı k fe t i h I e r dÖneminde, Ashab ve Tabitin neslinden bir : çogunun, çeşitli vazife ve vesflelerle yer degiştirdigi bilinmektedir. Bu ' · husus, H a d i s r iv a y e t i açısından da ehemmiyet arzetmektedir.

el-B u har i, tanıtfıgı şahıs eger "Hadis ravisi" ise, o şahsın, "han­, gi bölgenin muhaddisi oldu~u"na dair de titizlikle bilgi kaydetmiştir. · Bu maksat:Ia sık sık kullandıgı degişik lfadelerin bir kısmı şunlardır :

' . '

o - " • • L.:::.J 1 . ...§ ..l,.,u t} ~ • ıft.-:1 A ı ı.F ~ , ıft.-:1 r-- ~ .;,~ • ~ ış- ..

".) ı ~ ! :jj .ı..ı..J ı jA> ı ı.l ~ ( j ~.:-.)ı Jıı ı ~ ..l.."Y. ( 0.!! s ,c ı

(

. . . . .

Bu şifre bilgiler, mütehassıslarlnın elinde, pek çok Hadis ve Ta­• rih probleminin çözümüne yardımcı olmaktadır.

. -3°- Şahısların, büyük kütlenin hilafına ;sahip olduklan siyasi ve

• itikadi kanaatleri varsa, onlara da yer yer işaret edilmiştir. el-B u ha-• r -i~nin. bu hususta kullandıgı ifadeler şu mealdedir :

( J ..ı..iiJI ı$. ft u ts ) "Ka deriye Mezhebi ni benimserdi" 22 ; ~ 4--J 'il ·$. ft u l5 > "Mür ci e Mezhebi ni ll tizam ederdi" 23;'

.~ J L> :J l$' ~Harici idi";Harlcilerin görüşünübenimserdi" 24; ( 4.9-ü~L,ı ~ ul5 ) "Zındıklıkla itham olunmuştu" .25;

. < ~~ u ts'> "Osmancı idi" 26 ; ( u~ ~..ı..ıo ı}l ~ u lS' )

"Hz.Osman'a \#nceUs. verme e~ilıminde idi" ·27; C ~:)"~i.ı ul5>~ . "Şia taraftarı idi" zs; < ~~ J! ~ cı_,..ıli ul5 ) ."Babası, .. .. Şia 'ya meyil U idi"29~ ı _,.bü ~J..II :(,ı_~ :'ll r:r u 15_, ) 'Hz.Ail'ye

· karşı çarpışan gruptandı" 30

-188-

Doç.Dr.All YARDIM

4°- et-Tirih'ul-Kebir'in en bariz özelliklerinden birisi de,rtvayet-. -lerin s ı h hat derecelerini tayin etmede gerekli olabilecek bilgilerin kaydedilmiş olmasıdır. Mesela eserde sık sık, _hakkıiıda bilgi verilen şahsın içinde yer aldıgı " sened zinciri " verilmiş ve, şayet kayda deger bir durum yarsa, bu senedin i t t i s a ı ve i n k ı t a bakımından, tek ke­lime ile bir degerlendirihnesi yapılmışbr : ( J.-- .,..... ) "Mürsel ", ( ~ ) 'Mimkatı",( wJ ,.., ı r.ı r-1-') "Merfü hadis oluşu sAbit delildir ". gibi ifadeler, bunlardan bir kaçıdır~ · ·

5 °- R§;vtterin şahsiyetleri hakkında. bilgi vermek de, el-B u h a -r i'nin eseiırı!n bir başka özelligidir. Nilteltim eserde, ravilerin durum­lan ile ilgili olarak, a d 4 ı e t ve z a b t bakımlarından bir kusurlan tesbit edilmiş se, bunların da kaydedildigi görülınmektedir.

_ Ne var ki, et-Tirih'ul-Kebir'de sık sık karşılaşılan : ( ~ ) - . .. ( yi J5 ) ,( ..... 1...ı,.,JI _;:.;_p ) • ( ü_,..ı...,.:. :ı.~ 0 lS") taızmdakicahveta'dil .

ifadeleri, umumiyetle kendine ait hukllmler olmayıp, daha öncekiravi ·tenkidçilerinin göruşleri olarak verilmiştir. Bu tarzdaki göruşler

. içersinde, kendine aıt olanı yok denecek kadar azdır.

öteyandan, kendi görüşlerini digerlerinden ayırmak için;

< .L..ill ~ ..wf Jü > "Ebü.Abdullah(el-Buh8:ıil~derki"şeklindebJr klişe formlll kullanmıştır. O, bu tiliden ifadelerinde, diger ravi münek­kidlerinin hilafına,_ verdl4i hiikmün gerekçelerini de açıklamaktadır :

( 1....- ıJ ._rY. 'i < A .~ 1 e c--' l.:Y. 'i ~.1.> Y'.J : .ı.l.J 1 ~ .J-:' 1 J Ü

- ( 31 ) ~ IY' ~ • ':1_;..

: .ı.l.J ı ~ -'"" ı J ü

1..,..... . \ u• 1 - 'j •• •! • ": -IJ _9 - .ı c ..r--- jJ ~ ..rY. .J 1 ~ ~ c.? u-::"' : .ı.lJ ı~ -'""' J ü

• ( 33 ) ._ 1 1 •··· ':J \u.· . .ı...ı· .ı ':J ~-="" 4 . r .,ıu ., , v::--J ıY" .. ..re- .,

gibi ifadeler, bu nevi örneklerden bir kaçıdır.

-189-

. BtJH.AR.i: VE et-TARİH'UL-KEBİR'İ

el-Buh4ri ve et-~ilrih'ul-Kebir'inin bazi özelliklerini, bizatihi ·kendi eserlerinden tesbit etme gayn::ti içinde oldugumuz bu araştırma­da, yeri gelmişken, bir noktaya daha temas etmemiz gerekecektir. Şöy­

. le ki, özellikle ravi terikidi, rivayetlerin sihhat dereGeleri, cerh ve ta',; . dil gibi Hadis meselelerine yer veren son devir araştırma türü eserleri­ni okuyanlar, bu eserlerde, Buh4ri'nln T4rlhçlll~i'nden çok, onun, bir r4vi müneklddi oldugu üzerinde duruldugunu göreceklerdir. Bu hususta ·yazılanlar, okuyucu da, en azından, . eserin gerçegine uymayan bir ka-

. naat hasıl etniektedir. ·

Halbuki eser bir bütün olarak incelendigınde, cerh ve ta'dil ile il- . gill olill-ak verilen bilgilerin, onun pek çok özelliklerinden sadece bir'i­ni teşkil ettlgini, fakat hiç bir zaman bu özelliklerin birincisi olmadıgı. görülecektir.

6°- İslam aliınleri, ta başlangıçtan beri, Hazreti Peygamber'in söz . ve davranışlan dışında, diger İsiilm büyükleri'nin söz ve· davranışlan.:.

·_na da deger·vermişler ve onlan da, aynen Hadis rivayetinde uyguladık­.. lan prensipllere göre kaydedegelmişlerdir. Öyle ki, bunlardan, s a h a -

b I söz ve fiilierini aksettiren metinlere "Mevkuuf Hadis", T a b i ü n nesiinin söz ve davranışlannı tesbit eden vesikalara da ''Makttl Hadis" adım vermişlerdir.

Bu meselede, el-B u h ari'nin tutumu da, selefierinden farklı de­gildir. Nitekim o da, kitabına aldıgı şahısların, şayet "özellik arzeden" söz, fikir ve davramşlan varsa, onlan, imkan ölçüsünde kaydetmiştir. Eser, bu yönüyle olduk;ça zengin malzeme saklamak.tadır.

'"' .

7°- et-Tan"h'ul-Kebir'in en mühim özelliklerin9,en birisi de,onun, tarihi bilgiler yanında, çok miktarda Hadis metni'ni de ihtiva etmesi­

. dir. Bizim tesbitimize göre bu miktar, 2.500 rakamının üstündedir.

Eserde yer alan Hadis metinlerinden bir çogunun ise, diger kay­naklarda bulunrnadıgı; bu hususda et-T4rih'ul-Kebir'in, ya yegane kay­nak, ya da ilk kaynak durumunda oldugu müşahede edilmektedir.

·Bu yönüyle et-T4n1ı'ul-Kebir, Tar i h muhtevfiıı hüviyetinin ya­/ nında, H a d ~ s metinleri açısından da, vazgeçilmesi mümküıl olmayan

bir kaynak hüviyetiyle kendini göstermektedir.

8°- Bütün bunların ötesinde, et-Tarih'ul-Kebir'de, belirli bir baş­. lık altında toplanaınıyacak kadar çeşitlilik arzeden vesikalar da var­. dır. Öyle ki, bir sahabiı::ıln: söz· ve davranışım, bir tabiinin fikir ve tutu­munu, İslam. dünyasında ün yapmış bir alimin veya seçkin bir zatın her hangi bir meseledeki görüşünü, onların hayatlanndan bir sahneyi

. - 190-

Doç.Dr.Ali YARDIM 4r ,

tesbit eden bu malzeme -bilgiler, eserin satırlan arasında serpiştlril­miş durumdadır. Bu neviden sesikalar, ·çogu zaıılan, İslami naslann

. yorumlanmasına ışık tutucu ve pek çok meseleye çözüm getirtel mahi­yettedirler.

Mesela, bir kısım Sahabinin, altın yüzük taktıgı 34; Ehl-i Bedir'­den olari bir Sahabi öldügü zaman, çocuklarının, babalannın elinden altm yüziUt çlkardıklan 35: falan Sahabinin, H~etl Peygamberin eli­ni ·öptüğü 36; Sahabiler arasında saç ve sakalım siyah ~oya ile boya­yanların bulundugu 37: Ashabdan bir zatın yastıgında tasvir (resim) ol­dugu 38; Hz.Osmcin devrinde, halkın, aşın sıcaktan, mescidde- üstlerlııı çıkardıklan 39; ayakta su' ıÇen ve abdest bozan Sahabi görüldügü yolun-da kaydedilen vesikalar, bunlardan bir kaçıdır. ·

Özellikle bu son gniba darr tesbit edilen orijinal vesiklardan bir kısmını, ayrı birmak a·l e çerçevesinde degerıendirmeyi düşhndügü­müzü belirtmek isteriz.

Netıce olarak, et-Tarilı'ul-Kebir'in; h a d i s ç i ı e r, t a ri h ç i ı e r, k ü 1 tür tar i h çi 1 er i ve İslami iliriılertn Çeşitli meseleleri ile ugra­şan araşt ı'r ı c ı ı ar açısından, oldukçabakir vesikalar ihtiva ettigl­ni ve gerçekten birinci el bir kaynak oldugunu te'kiden ifade etmek ye­rinde olacaktır.

DİPNOTLAR

1) Her iki grubun mühim ve hac!mli eserlerinden el-Camt'uss-sahih adlı 8 cildlik hadis kitabı (İstanbul 1315 tarihli baskı) 1946 sahife tuttu~u halde, yine 8 cildlik et-Tiirih'ul-Kebir'i 3682 sahifeye ulaşmaktadır. .

2) et-Tari'lı'ul-Kebir, 4 cild 8 kısım hıillnde Haydarabad'da · 1361 yılında .basılmış olup: sonradan, kısımlar müstakil cild haline getirilerek, 8 cildlik ofset baskısı yapılmış ve buna, 9. cild olarak da Kitiib'Ul-Kiliıii ilave edilmiştir. et-Tiirih'us..Sag"ır ise, 2 cild ha-linde Kahire'de 139'i'/.1977'de neşredilmiştlr. et-Tiirih'ul-Evsat'a gelinee, onun, şimdi-lik yazma nüshalanna sahip bulunmamaktayız. Bkz. Fuat Sezgin, GAS, I/ 133.

3) lbn Hacer, ölüm t:arı.hlerini kesinlikle tesbit edemedi~ kimselerin durumlarını aydın­lı~a kavuşturmaya çalışırken, el-B u h a r i'ye atillar yaparak: ''Buhiri, et-Tiri'lı'ul·Ev· sat'mda, onu, 150-160 tarihleri iırasında vefat eden kimsele.r bölümünde kaydetmiş­tir'' şeklinde belirtir. Eserinde, yer yer, 140-150, 180-190 ... seneleri arasında vefat edeİıler bölümü tarzında iffidelere sık sık rastlanmaktadır. Bkz. Tehzib'üt-Tebzib, I/461; II/159, 385-386, 409.

4) Bkz. et-Tiirih'us-sağir, I/ ı. , 5) Fuat Sezgin, Bulıiiri'n_in Kayıtaklan, Istanbul 1956, s. 169. 6) Sezgin, a.g.e., s. 105. 7) A.Vehbi Ecer, Türk Kültür Muhltlnln Yetlştlrdii!f Hadis BUgini Bubiiri'nin ""arihçiligi,

Erciyes Dergisi, Kayseri 1986, sayı: 108, s.24.

-191-

: 8) .ı...,ıJ;_ ii • 1 ~ <.,?_,_..ili J+- ,:r. .ı.....:..,. ~ 1 _,.,.j L.:ı ..>+="'j •••••• n

~L...-·J .:.r. . .ı.....:.... .ı..J.J I...I..+J' _,.,.i W..~.> : J l.3 c./.; ü ~)L,ı .:r L..-4 •

~L..J ~.J IJ ._._. u... ö_.~l.,ı .. ;; ·~-.ı 1 L;...JI 1 1 ı.s--"'- <.Ş .J • . ı-*" ft. .:.r. n. . . . : JU

Bkz. et-firih'ul-Kebir, 1/3. 9) Sezgl.n, Buhiri'nin Kaynaklan, s. 169-172. • 10) Bkz. et-Thiıı'ul-Kebir, 1/246, r.782; I/355, r.l122; II/6, r.l509; VII/6, r.23. • ll) .Bkz. II/393, r.2893. '12) Bkz. I/69, r.l67; I/205, r.644; II/6, r.l510. 13) Bkz. I/267, r.854; ll/295, r.2522; VI/355, r.2616.

"14) Bkz. V /442, r.l440; V/442, r. 1441; VI/44, r.l645; VI/192, r.2141; VI/299, r.2464. i 15) Bkz. I/404,r.l291. •ısı Bkz. III/345, r.l168. i 17) Meselıi bkz. VIII/264, r.2936'daki ile, VIII/281, r.3002'de tanıtılan şahıslar aynıdır. ; 18) Burada; M.Zübeyir Sıddiki'nin: "et-Tarih'ul-Kebir'in, 40.000'den fazla riivı,erln hill · . tercümel~e illd notlan ihtiva etti~ söylenlı'' (Hadis Edebiyatı Taİihi, Tercüme: Yu-

sufZiya Kavakçı, s. 155) ifadesi, ile, eserin bir başka yerinde kulandığı: "BuhBıi'nin. · T ii ri ıi•ı, 42.000'den fazla hadisçi lle meşgul olur" (s. 'ISO) ifadesini; öte yandan, Dr .İs­. mail Lütfü Çakan'm: "et-Tiirih'ul-Kebir'de, 10.522 şahıs hakkında bilgi bulabilme !m­, kiinına siihibiz" (Hadis· Edebiyatı, s. 220) tarzında.Id değerlendirmesini düzeltmemiz

gerekecektir. _, 19).Bu lııcelik, el- B u har i'den sonraki dönemin biizı ınüelliflerinde de görülmektedir.

Mesela, ei-Hat i b ei-Bağ d ad i ''Tiirihu B~diid" da; en-N ev ev i ''Tehzib'üi-Esmii ve'l· L~iit" da; es-S u y ü t i ''Buğyet'üi-Vuiit fi Tabakaat'll·L~aviyyin ve'n-Nühii.t''da; lbn H a c e r "Teh:ı:ib'üt-Teh:ı:ib"de (burada Ahmed'i başa alrr..ı.ş), onun açtığı çığınn ta-

. kipçileri olarak yerlerini almışlardır. . • 2C) Eserin, VIII. cild, 429. Sahife ve 3596 sıra numarasından itibaren bu neviden şahısla­

ra yer verilmiştir . . 21) "TesmiyetüAshab'ln-Nebi'' için bkz. "Ashiib Bilgisinin Kaynaklan ve Tirmizi'nin Tes-·

. miyetü Ashiib'in-Nebi'sl", Dokuz Eylül Üniversitesi llıihiyat Fakıiltesi Derıilsi (neşr-: Dr.Ali Yardım), C.II, 5.247-346, lzmir 1985. ·"-'"

• 22)Bkz. et~Tiirih'ul·Kebir, III/18, r. 74; V 1182, r.570; VI/ 469, r. 30 12;VII/ 118, r.528; VII/293, r.l254; VII/399, r.l745; VII/427, r.1870. .

· 23) Bkz. a.g.e., IV/359, r.3138; Vli2.2, r.1561; VIII/81, r.2253 (Ebu Hanife için söyler} . . 24) Bkz. VI/267, r.2367. 25) Bkz. V/227, r.741.

, 26).Bkz. IV /223, r.2585. 27) Bkz. VI/89-90, r.l798. 28) Bkz. III/101, r.352.

• 29) Bkz. VI/00, r. 1798. 30) Bkz. VIII/323, r. 3174. 31) Bkz. III/284, r.972 .

. 32) Bkz. IV/13,r.1801. 33) Bkz. III/450, r.1500.

• 34) Bkz.VII/351, r.l514 . • 35) Bkz. III/410, r.l362. 36) Bkz. VIII/31, r.2048 .

. 37)Bkz. VIİ/151, r.969 .

. 38) Bkz. V /96, r.273. · 39) Bkz~ VII/3, r.~.

- 192-

Doç.Dr..Al! YARDIM (

uJ t' ;..411 ~ .J a.) ,w1 ~':j..,. ~~ t:..l.) Llll r:%i · .ı..:ıo-i .Y> '-?.)~ı

~ L iıly ~~ ı..iı.l f . j .J ~ 1 .J , L.a.l 1 ~ ~..!.J Llii.J ~.J.ı>J 1 ~ ~ · .ı,.;j Li.1 _;.,.

. J A;. · a ll C::..!.J Llll .J .k.... .J ~ 1 C::..!.J Llll .J ~ 1 ~..!.) Llll . ; · ı.5' .J t;..l.J Llll ı.$S ' . . .. -·'

1/111,. t, '. .

,;. ... ili ı ... \ . .-·. _ı Wl ~1 .. ;, _,, . _, Llll .. !"'ll • _, Llll .k .... ..ü c_- ıs- ı..r-- ı- . ~ ı::·~.) . .J ~ r.:: .. .) ~ rı-> '.J

o ~ . ~ .

. ,'ı 1 · ~ a_ b .• ,:a.,Jl...ı. c.....ı. l:ıl8J '-•i,J LJ • ...ı l.:i..J ~ L,. · 1- • ;u,,J Ll...ı..ıJ . 4 •• ~ ""' '- , - r:; .. .J • ~ .. r~ .J

... . ı i ·ili , ~1 · u.......ı- ·- -'1 L:.JI ı.:; ı..iı.ll .ul u· a _. ••. ·....ı..ı.. .. "::o-411 · ..... --"-:f.. ~ • ~ C" . c.r-- . J ~ v---- ~

ı:r- ~ı_,ı.... C='.J' J+9r.?' ror :u.... .wir.5.J~ı uf jl ~~~.J J!ı~,

. L:ı~ y 1 ,...al 1 ı) i y :_,..ği ~~ 1 <$. f .;1 1 IJ...t. .J • .ı,.;j ü J

C .' e ; > ı.S l>:.J J ·.w ı J L:,. IJ 4> " • u.....J b · . · !"' 11 ' ...ı l.lll c....ı, L:ı:s::,~ .. .) . • J' • ..rJ ı:r ":' ~ (;-.J . .

1 e ı.S .. · •• 4 l..i...ı..L.ıl j ~ .1- IJ 4-,;...,...uı :; , . iJL.ı • •1-.IJ ~. •:IJ (.,$ .. ~ .:.ro- .. •• ış- ~ . . ,'.J ı.r ~ . .. .ı--

l

rA~~ .) :;>:.~ ~ u l:i!J Lo , ~ lr , vAr 4o.::-,.,.J . .

. .k..J • l-.LJI 1"~1 ı:,r yll'OI ~ ~ ıJ.J

, .J .;,..-.J ö ~ !> ö .J _,s" .W 1 6 Y.l ..i-" c..:ü 4- j 1 ~1 ~..!.J UJI ~

ıJ' .ı+.JI u~~ L...,ı ~ül.ittll ~..!.J LJ.J ~ ... ·ı..u:JI.J i:..!.J Llll ~ ~ ~411

~~' Y.l..Cı c; j!ıQ;.:tl4 6J_,ı:....J ~J""'jL .. .J :i.\•I.,.!J .)J_,.JJ

-193-