46

2011 Mart ve Nisan

Embed Size (px)

DESCRIPTION

2011 mart ve nisan olympiakent dergi

Citation preview

Page 1: 2011 Mart ve Nisan
Page 2: 2011 Mart ve Nisan

Geçirdiğimiz günler bugün ve sonrası…

Yaşanmışlıkların içinde onlarca mutluluk, belki bir o kadar da

üzüntüyle, kederle neşeyle geçirdiğimiz zamanlar ve yıllar…

Bazen hüzün verir içinde bulunduğumuz an, hazan oluverir bir-

den somurtur dünyaya, bazen de cıvıl cıvıl bahar oluverir, gülü-

cükler saçar etrafa. Ama bir gerçek var ki, insanlar hayatın getir-

dikleriyle farklı farklı uğraştıklarından ve yorulduklarından olsa

gerek, şöyle bir geriye dönüp, iç çekerler ve keşkeler sıralanmaya

başlar…

Herhalde en çok istenen ve söylenen keşke, “ah bir çocuk

olsam”dır. Bir an hayatın bütün yükünden sıyrılıp, bak işte şu koca

dünya benim etrafımda dönüyor, insanlar benim için çabalıyor di-

yebilmek ve belki de en önemlisi dünyanın bütün gerçeklerinden

uzak, kendi dünyasında büyük hayallerle yaşayabilmek ve küçük

şeylerden mutlu olabilmek için “keşke çocuk olsak” diyoruz.

Geçmişin yarım yamalak hatırlanan sayfalarında herkesin ilgi oda-

ğı olduğu, şirin mi şirin, bir o kadar da afacan, lakin yaptığı her şey

kabul olan bir çocuk olmak. Kız çocuğuysa tek derdi pembe kıya-

fetler, bebekler, erkek çocuğuysa da yeni bir top ya da araba…

Hepimiz bu hayat mücadelesinin içinde öyle yorgun düşüyoruz

ki, yaşamın bir aşaması tercih edilecekse insan doğasına ters de

olsa hep çocuk kalsaydım demekten de kendimizi alıkoyamıyo-

ruz. Belki de en az sorumluluk çocuklarda olduğundan bunu te-

menni ediyoruz.

Ah! Keşke tüm insanlar çocuklar kadar saf ve masum olsa,

Keşke dimağlarda kötülüklere yer olmasa,

Keşke yaşanmışlıkların arkasında riyakarlıklar olmasa,

Keşke hayat kimseye acı yüzünü göstermese,

Kısaca hep çocuk olmasak ama, çocuk saflığında, çocuk masum-

luğunda kalabilsek…

İçinizdeki çocuğun daima yaşaması temennilerimle, tüm çocuk-

larımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını Kutlar.

Selam, Sevgi ve Saygılarımı Sunarım.

KEŞKE ÇOCUK OLSAK…

EditördenAyşe DEMİ[email protected]

Sitemiz Soyak Olympiakent

Dergisi İmtiyaz Sahibi

Ayşe DEMİR

Yazı İşleri Müdürü

Ercan DEMİR

Yayın Kurulu

Salih KARAHAN

Teoman MAT

Danışma Kurulu

Şevket YUYUCU

Ersin Çalışkan

Aydın YILMAZTÜRK

Hızır YILMAZ

Hüseyin MERT

Mehmet ŞAHİNSOY

Dr. Y. Taner Bayram

Grafik Tasarım

Burcu YÜKSEL ÇETİNTAŞ

Yapım

CANAY AJANS

Tel: +90 (212) 671 73 20-21

Fax: +90 (212) 671 73 22

İ.O.S.B. Giyim Sanatkarları Sitesi

3. Ada C Blok No:32

İkitelli / Küçükçekmece / İstanbul

Baskı

Has Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti.

Sitemiz Soyak Olympiakent Dergisi 5187 Sayılı kanunun 7. maddesi gereğince T.C. KÜÇÜKÇEKMECE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’nı izni ile yayınlanmaktadır.

Page 3: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

4

İÇİNDEKİLER

06-10 18-28Etkinlik Spor

06 Başkandan Mesaj

08 Çevre Duvarı

12 23 Nisan

16 Abant Gezisi

18 Kan Bağışı

20 İhaleler

Page 4: 2011 Mart ve Nisan

5

34-38 44-56Kültür&Sanat Sağlık

22 Kadınlar Günü

26 Turnuva Şenliği

30 Spor Gündemi

36 Peyzaj Çalışmaları

44 Dubai

48 Kara Avcılığı

Page 5: 2011 Mart ve Nisan

BA

ŞK

AN

DA

N M

ES

AJ

MEH

MET

ŞA

HİN

SOY

ne

tim

Ku

rulu

Ba

şka

Hepinize merhaba,Sevgili Olympiakentliler

Bilindiği üzere bu yönetim, 2010 yılı Haziran ayında

göreve geldi. Sayın Şevket Yuyucu’yu oy birliği ile site

başkanlığına getirdik. 8 ay birlikte önümüze koydu-

ğumuz hedefler doğrultusunda çalıştık, belli mesa-

feler aldık. Sayın Yuyucu’nun görevden ayrımasıyla

Yönetim Kurulu’ndaki arkadaşlarımız oy birliği ile beni

Yönetim Kurulu Başkanı seçti. Ben ve arkadaşlarım,

aynı heyecan ve kararlılıkla sorunların üzerine giderek

çözüm üretiyoruz. Bizim vizyonumuz sitemizi bir

sosyal konut anlayışıyla yönetmek yerine, A sınıfı bir

site anlayışıyla yönetmektir. Geçmişte sitemiz, ucuz

fiyat hedefi ile yapılan işlerin sıkıntısını çok yaşamıştır.

Bizim anlayışımız, hizmetleri en kaliteli nasıl satın alırız

anlayışıdır. Tabi bunu yaparken de yapılan ihalelerde

ve satın almalarda da sitemizin de gücünü kullanarak

uygun alımlar gerçekleştiriyoruz.

Sitemizin güvenlik ve duvar ihalesini şeffaf ve başarılı

biçimde yönettik. Duvarın temelini attık. Sözleşme-

de 90 gün olmasına rağmen ilgili firma 60 günde

bitireceğini taahhüt etmiştir. Temel atma törenimizi

siz sevgili komşularımızla birlikte, eski yönetici ve

temsilcilerimizin de katılımıyla güzel bir günde birlikte

yaşadık. Bir konuyu sizinle paylaşmak isterim. Temel

atma töreninde eski yönetici bir komşum “Siz Kadir

Gecesi’nde doğdunuz. Bu temel atma size nasip

oldu” dedi. Sevgili komşularım, ben şahsen Kadir

Gecesi’nde doğmadım. Diğer yönetici arkadaşlarımın

Kadir Gecesi’nde doğup doğmadıklarını da bilmi-

yorum. Şunu bildiğim kesin, ben ve Yönetim Kurulu

arkadaşlarım laf değil, iş üreten bir anlayışı taşıyoruz.

Biz sadece yapmış olduğumuz görev bilinci ile hare-

ket edip, alınan kararları uygulayıp sitemize önemli

hizmetler yapma gayreti içerisine giriyoruz. Ve bu

söylediklerimizi de kimseyi eleştirmek amacıyla söyle-

miyoruz. Sadece iş üretmeye çalışıyoruz. Yaptıklarımız,

yapacaklarımızın teminatıdır. Görev süremiz içinde

sizlerden destek beklerken yapıcı eleştirilerinizin de

şikayet sistemine girmenizi rica ediyorum. Bizim şeffaf

ve katılımcı anlayışımız, insana değer veren bir anlayış

olacaktır. Hizmet anlayışını en kaliteli nasıl veririz an-

layışı olacaktır. Ucuz olsun, kalitesiz ve yetersiz olsun

anlayışından kesinlikle kaçınacağız. Çünkü bu site

İstanbul’da örnek alınacak bir site olacaktır. Etkinlik

anlayışımız, yine yukarıda bahsettiğim gibi kaliteli

olacaktır.

Ayrıca bugüne kadar olduğumuz gibi ilçemiz içindeki

bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte uygar bir

diyalog halinde ve mahallemizdeki sitelerle de iyi bir

iletişim içinde olacağız. Yazımın sonuna gelirken yine

anımsayacağınız gibi geçmişte dergiye yazdığım bir

yazıda bütün komşularımın siteye sahip çıkmaları ve

özellikle blok seçimlerine katılımı sağlamalarını rica

etmiştim. Aynı sözümü tekrar ediyorum, sitemize

sahip çıkalım.

Bu vesileyle tüm Olympiakent’lilere sevgiler ve saygı-

lar sunar, sağlıklı günler dilerim.

Page 6: 2011 Mart ve Nisan

Mehmet Şahinsoy kimdir?

1948 yılında Trabzon’un Çaykara ilçesinin 1600 m yüksek-

likteki bir köyünde doğdum. İlkokulu aynı köyde bitirdim.

Orta ve diğer eğitimlerimi İstanbul’da tamamladım.1977 yı-

lından beri Mali Müşavir olarak Gaziosmanpaşa’da çalışmak-

tayım. Evli ve dört çocuk babasıyım.

Geçmişte hiç Türkiye’nin en büyük sitesinin Başkanı olacağınız aklınıza gelir miydi?

Böyle bir şey aklıma gelmezdi ama hayatım boyunca çocuk-

luğum dahil hep Sosyal Aktivitelere ve Toplumsal olaylara

duyarlı oldum. Burada Site Başkanı olmama en büyük des-

tek sevgili Yönetim Kurulu Üyesi arkadaşlarım ve bloğum-

daki komşularım olmuştur.

Önümüzdeki dönemde projelerinizden bahseder misiniz?

Kişisel olarak tek hedefim, seçildiğim dönem içinde sitenin

sorunlarını insan odaklı çözümlere kavuşturmak ve bu site-

de yaşayan insanların ihtiyaçları olan alt yapı Sosyal Tesisle-

rin hayata geçirilmesi için çalışmaktır.

Olympiakentlilere Yönetim adına bir mesajınız var mı?

Olympiakentlilere şunu söylemek isterim; bu Yönetim bu

güne kadar gelmiş geçmiş Yönetimler içinde en uyumlu-

sudur. En çok sorunlara duyarlı davranmıştır. Bu sorunların

çözümünde, mükemmel Kamu Kurum ve Kuruluşları ile di-

yalog kurmuştur. Bu konuda bizden desteğini esirgemeyen

Sayın Belediye Başkanı Aziz YENİAY’a şahsım ve Yönetim Ku-

rulu adına şükranlarımı arz ederim. Bu arada Sayın Belediye

Başkanımızın bütün Yönetim kadrosuna teşekkür ederim.

Dergimizin bu ayki sayısında sitemizin yeni Yö-netim Kurulu Başkanı Sayın Mehmet ŞAHİNSOY ile bir söyleşi yaptık. Başkanımız, kendisinden bahsedip, site sakinlerine mesajını iletti.

7

Page 7: 2011 Mart ve Nisan

Çevre Duvarı Tüm Olympiakentlilere

Hayırlı Olsun

8

AKTUEL

Page 8: 2011 Mart ve Nisan

Uzun zamandır yapımı ve projesi için büyük çaba harcanılan ve Soyak Olympiakent’in

tüm çevresini kapsayacak olan Çevre Duvarı inşaatı başladı. Site Yönetim Kurulu’nun

uzun uğraşlar sonucunda karar alıp daha sonra ihale yöntemiyle firmayla yapımı için

anlaştığı bu dev proje için 10 Nisan 2011 Pazar günü temel atma töreni düzenlendi.

9

Page 9: 2011 Mart ve Nisan

Tüm site sakinlerinin, çevre site yöneticilerinin ve üst düzey belediye

yetkililerinin de davetli olduğu temel atma töreni saat 13:00’te tüm

yönetim kurulu üyelerinin aynı anda butona basmasıyla gerçekleşti.

Törende ayrıca sitedeki temsilciler ve önceki dönemlerde başkanlık

yapmış diğer yöneticiler de yer aldı. Çeşitli ikramların da olduğu tö-

rene, site halkının ilgisi de büyük oldu. Olympiakent için çok büyük

bir hizmet olacak olan Çevre Duvarı, 4 kilometreden fazla bir uzun-

luğa sahip olmasının yanı sıra, 1 metre yüksekliğinde olup, üzerine

1,5 metre boyutunda ferforje demir monte edilecek. Onun üzerine

de jiletli tel döşenip yapımı sona erecek. Böylece Soyak Olympiakent

hem daha güvenli hem de daha değerli bir hale gelecek. İnşaatı 3

ay içinde bitecek olan duvarın tüm Olympiakentlilere hayırlı olması

diliyoruz.

Çevre Duvarının yapımıyla ilgili olarak Soyak Olympiakent Yönetim

Kurulu Başkanı Sayın Mehmet Şahinsoy da şu mesajı verdi : “Bu dev

projeye destek veren sitenin tüm temsilcilerine, bütçesini karşılayan

tüm 3592 komşumuza, şahsım ve yönetim kurulu adına şükranlarını

arz ederim. Nice mutlu ve sağlıklı yıllarda birlikte yaşamaya!

10

AKTUEL

Page 10: 2011 Mart ve Nisan

SİTE DUVARI PROJESİNDEKİ

DEĞERLİ KATKILARINDAN DOLAYI BELEDİYE BAŞKANIMIZ SAYIN AZİZ YENİAY’A,

EMEĞİ GEÇEN TÜM ESKİ VE YENİ

YÖNETİCİLERİMİZE, TEMSİLCİLERİMİZE

VE TÜM SOYAK OLYPİAKENTLİ

KOMŞULARIMIZA VERDİKLERİ DESTEK

İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ.

11

Page 11: 2011 Mart ve Nisan

12

AKTUEL

23 Nisan’da Çocuklar Gibi

Şendiler Olympiakentliler…

Page 12: 2011 Mart ve Nisan

13

Soyak Olympiakent, bir organizasyonu daha geride bıraktı. Site Yönetiminin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için organize ettiği etkinlik, 23 Nisan Cumartesi günü gerçekleşti. Sabah, site yönetim kurulu ve bazı temsilcilerle site sakinlerinin katıldığı resmi törenin ardından, çocuklar okullarındaki pro-gramlar son bulduktan sonra, Olympiat Meydanı’na aileleriyle birlikte akın ettiler. Havanın da güneşli olmasını fırsat bilen site sakinleri, çocuklarıyla beraber 23 Nisan etkinliğine katıldılar. Günün önemi kapsamında çocuklara yönelik düzenlenen organiza-syona ilgi büyük oldu. Öncelikle meydana, büyük şişme oyun parkuru kuruldu. Çocuklar, en çok bu parkuru sevdi ve üzerinde defalarca zıplayıp stres attılar. Çocuklar için olmaz olmaz olan

pamuk şeker arabası da dağıtım yapmaya başladı. Ardından patlamış mısır ikramı başladı. Ayrıca çalınan müzikle beraber bazı çocuklar da sahneye koştu. Etkinliğe gelen 3 animatör palyaço, tüm küçük çocukların ilgi odağı oldu. Palyaçolar, yaptıkları animasyonlarla özellikle sahnede küçük çocukların doyasıya eğlenmelerini sağladı. Dışarıdan gelen firmalar da yaptıkları yiyecek – içecek ikramlarıyla etkinliğe destek sağladı. Olympiat Meydanı yanında da bir ambulans hazır olarak bekletildi. Etkinliğe gelen tüm çocuklara yönetim tarafından küçük Türk Bayrağı dağıtıldı. Oldukça eğlenceli geçen ve yüzlerce çocuk ve velinin katıldığı organizasyon akşamüstü sona erdi. Biz de tekrardan tüm küçüklerimizin bayramını kutlarız.

Yeşilçam’ın eski aktörlerinden İzzet Günay da etkinliğimize katılanlar arasındaydı

Page 13: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

14

Page 14: 2011 Mart ve Nisan

16

AKTUEL

Soyak Olympiakent sakinleri için gezi sezonu açıldı! Halk-

la İlişkiler departmanı önderliğinde site yönetimi tarafın-

dan organize edilen gezi programlarının ilki 10 Nisan Pazar

günü Abant’a gerçekleştirildi. Sabah 7 buçukta Olympiat

Meydanı’ndan 1 otobüsle hareket eden site sakinleri, neşeli

geçen bir yolculuktan sonra saat 11 gibi Abant’a ulaştı. 32

kişiden oluşan gezi kafilesi, yol boyunca otobüste beraber

şarkılar söyleyip oynadı.

Abant’ta gezi kafilemizi bir sürpriz bekliyordu; o da sezo-

nun son kar yağışıydı. Geziye hava koşullarını göz önüne

alarak hazırlıklı gelen site sakinlerimiz, İstanbul’dan hareket

ederken güneşli bir hava varken, birden başlayan yoğun kar

yağışıyla birlikte hem şaşkına döndü, hem de Nisan ayı or-

tasında yağan ve Abant’ı asıl güzel kılan bu beyaz örtünün

üzerinde keyifli vakit geçirmeye başladı.

Olympiakentliler Geziyor…

Otobüs yolculuğu çok eğlenceliydi.

Kafilemiz Abant’a vardığında sürpriz bir kar yağışı bizi karşıladı.

Cevahir Hanım, Fatoş Hanım ve Gözde Hanım gezinin en renkli simalarıydı.

Olympiakentliler otobüs önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.

Page 15: 2011 Mart ve Nisan

17

Kimi göl çevresinde yürüyüş yaparken, kimi göl kenarında

çayını yudumlayıp kendisini doğayla baş başa bıraktı. Kimi-

leri de fayton keyfi yaptı. Bazıları da Abant’ın kar altındaki

eşsiz görüntüsünü kaçırmayıp bol bol fotoğraf çekti. Gezi-

ye gelenlerin içinde yer alan doğasever site sakinlerimiz ise

yaklaşık 7 kilometrelik parkuru yoğun kar yağılı altında yü-

rümeyi tercih etti.

Saat 1 gibi toplanan grubumuz, Abant gezilerinin olmazsa

olmazlarından olan mangal başında sucuk keyfi yaptı. Bu

esnada herkes birbiriyle konuşup, hoş muhabbetler ede-

rek kaynaştı. Yemek molasından sonra Abant’taki büyük

otellerden birinin cafesine gidildi. Burada görülmeye değer

manzara eşliğinde çaylarını yudumlayan Olympiakentliler,

sonrasında ise orada bulunan yöresel köy pazarına uğrayıp

alışveriş yaptı. Gitme vakti geldiğinde otobüse binen site

sakinleri, yönetimin jestiyle karşılaştı. Abant’tan küçük bir

hatıra olarak geziye katılan tüm kişilere Abant hatırası kü-

tükten yapılan küllükler hediye edildi.

Saat 15:45’te havanın de iyice soğuyup yoğun tipi şeklinde

kar yağmasıyla birlikte Abant’tan hareket eden Olympia-

kentliler, yine eğlenceli ve bol muhabbetli bir yolculuktan

sonra saat 19:45 gibi Olympiakent’e vardı. Oldukça keyifli

geçen gezi sonunda yüzler gülerken, herkesin ortak temen-

nisi, Mayıs ayında yine yapılacak bir gezide hep birlikte gi-

dilmesi dileği oldu.

Kafilemiz Pazar sabah erkenden

siteden hareket etti.

Öğlende Barbekü

sucuk keyfi yapıldı.

Otelde verilen yönetimin

çay ikramı…

10.04.2011

ABANT

Page 16: 2011 Mart ve Nisan

Kızılay ile Olympiakent arasında ortaklaşa düzenlenen Kan

Bağışı Kampanyası, 16 Nisan Cumartesi günü gerçekleştiril-

di. Yönetim Binası yanındaki alanda yapılan Kan Bağışı Kam-

panyası çerçevesinde, 10:30 – 15:30 saatleri arasında gerek

yönetim çalışanları, gerekse de site sakinleri, gönüllü olarak

yönetim binası yanında Kızılay tarafından kurulan çadıra

gelerek, kan bağışında bulundular. 1 Doktor, 2 Fletomist, 1

Kan Bağışı Kazanım Uzmanı ve yardımcı personelinin hiz-

met verdiği kampanyada, ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için

kan toplandı. Soyak Olympiakent Site Yönetimi çalışanları

ve site sakinleri de böyle bir sosyal sorumluluk projesine

katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşadı.

Olympiakentliler Kan Bağışı Kampanyasındaydı

Kızılay, kan bağışından ötürü Olympiakent Site

Yönetimi’ne Teşekkür Belgesi ve Plaket takdim etti.

AKTUEL

18

Page 17: 2011 Mart ve Nisan

19

13. Bölge Başkanı ve Yönetim Kurulu ÜyesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Mert

Bu ayki sayımızda Soyak Olympiakent Sitesi Yöneticilerinden Yrd. Doç. Dr. Hüseyin MERT ile Röportaj

yaptık. Hüseyin Mert , Üniversite Öğretim Üyeliğinin yanı sıra, Yeminli Mali Müşavirlik ve Bilirkişilik

yapmaktadır. Hüseyin Mert’in Soyak Olmpiakent hakkında görüşlerini sizlere aktarıyoruz.

Hüseyin Bey bize biraz kendinizi tanıtırmısınız?

1964 Sivas doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi İstanbul Esenler

ilçesinde tamamladıktan sonra, Lisans öğrenimimi İ.T.Ü. İşletme

Mühendisliği bölümünde yaptım. Daha sonra Marmara Üniversi-

tesi Muhasebe ve Finansman Anabilim Dalında Yüksek Lisans ve

Doktora çalışmamı yaptım. İstanbul Üniversitesinde başlayan Aka-

demik çalışmalarımı , Okan Üniversitesi ‘Muhasebe ve Vergi Uygu-

lamaları Bölüm Başkanı’ ve ‘Meslek Yüksek Okulu- Yönetim Kurulu

Üyesi’ olarak sürdürmekteyim. 1985 yılında Mali Müşavir olarak

başladığım mesleki çalışmamı Yeminli Mali Müşavir olarak de-

vam ettirmekteyim. Çağdaş Muhasebeciler Değişim Hareketinin

kurucu başkanlık dahil 4 yıl Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptım.

Soyak Olympiakent sitesinde 5 aylık Yönetim Kurulu Başkanlığım

döneminde, uğradığımız haksızlıklara karşı başlatmış olduğumuz

mücadele nedeniyle yönetim kurulunda bulunan Soyak A.Ş. tem-

silcisi kişilerin oylarıyla hukuk dışı bir toplantıda görevden alındım.

Başta Cumhuriyet gazetesi olmak üzere birçok gazetede makalem

yayımlandı, Radyo ve TV programlarına katıldım. 1988 yılında ev-

lendim, Haluk ve Kutay isminde iki çocuğum var.

Olympiakent’teki yaşamınız nasıl başladı?

Tüm komşularımızın yaptığı gibi , biz de bir kamu kuruluşu olan

TOKİ’ye ve alanında güçlü marka olan Soyak A.Ş.’ne olan güven duy-

gusuyla Soyak Olympiakent sitesinde evlerimizi satın aldık. Hedefi-

miz , ‘Çağdaş, Mutlu ve Güvenlikli bir yaşam’dı. Projeyi inceledik, ma-

kete baktık; Koru alanı, etrafı çevrili site olması, 500.000 m2’ lik Sosyal

donatı alanıyla evimizi alacağımız yerin , Olympiakent sitesi olduğu-

na karar verdik. Bu güzel duygularla sitede yaşamaya başladık.

Olympiakent’te yaşamaktan memnunmusunuz?

Her şeyden önce yaşamda mutluluğu getiren paylaşma bilincidir.

Oturduğumuz sitede eğitim durumu, kültürel altyapısı ve sosyal

özellikleriyle son derece güzide bir topluluk yaşamaktadır. Böyle-

sine güzel insanlarla yaşamı paylaştığımız için aile olarak son de-

rece mutluyuz. Yine; yeşil alanı, korusu, yürüyüş parkuru, sosyal ve

sportif donatı alanlarıyla bizim sitemiz gibi istanbulda site sayısı bir

elin beş parmağını bulmaz. Sitenin bu özellikleri de mutluluğumu-

zu son derece olumlu etkiliyor.

Yönetim Kurulu Üyesi Olarak Yapmayı Planladıklarınız?

Soyak Olympiakent sitesi 1 milyon m2 coğrafi alanıyla çok büyük

bir site. Böyle olduğu içinde yönetim ve kontrol faaliyetlerine bölge

temsilci kurullarının etkin ve güçlü katılımının sağlanması ; sitenin

temsilcilerle birlikte yönetilmesi son derece önemli. Bunu sağladı-

ğımızda üretilen hizmetlerin kalitesi ciddi bir şekilde artacağı gibi ,

yeni projelerle maliyetlerimizin de düşeceğine inanmaktayım.

Bu doğrultuda, başkanı olduğum 13. Bölgede bu anlayışı yerleştir-

meye büyük özen göstermişizdir. 13. Bölge Temsilci kurulu olarak

, sorunların tespiti ve çözümlerinin üretilmesi için düzenli olarak

toplandık . Kat maliklerimizden gelen talepleri de dikkate alarak

bölgemizde sorunların çözümüne , yaşamı daha anlamlı ve mutlu

kılmaya dönük bölgesel çalışmalarımızı yürüttük.

Site yönetim kurulunda her türlü faaliyetin kurumsal bir anlayış

üzerine yürütülmesi öncelikli hedefim olmuştur. Kurumsal yöne-

tim anlayışında esas olan faaliyetlerin, hukuk ve yetkili organların

kararları doğrultusunda yürütülmesidir. Kurumların işleyişinde ,

Katılımcılık ve Şeffaflık önemlidir. Bu doğrultudaki çabalarım de-

vam edecektir.

Sitemizde olmasını istediğiniz neler var?

Soyak Olympiakent sitesinin , 3 ana giriş kapısı olan etrafı çevrili bir

site olacağı ve site içindeki ortak alanların bizlere ait olacağı söy-

lenmişti. Bizde bu doğrultuda evlerimizi satın aldık , ancak yaşamın

başlamasıyla gördük ki ortak alanlar bize ait değilmiş. Bu durum

beni ciddi bir şekilde kaygılandırmaktadır. Uğradığımız haksızlık-

lara karşı başlatılan mücadele sonucunda açılan davalardaki geliş-

meler lehimize oluşmaktadır. Bu doğrultuda tüm kat maliklerinin

duyarlı olması ve o dönemde bu mücadeleye önderlik etmek üze-

re kurulan dernek çatısı altında güçlerini birleştirmelerinin gerek-

tiğini düşünüyorum. Yöneticilerin ve bölge temsilcilerininde bu

konuda kat maliklerini bilgilendirmelerinin asli görevleri olduğunu

düşünüyorum.

Bu duygu ve düşüncülerle tüm kat maliklerimize saygı ve sevgile-

rimi sunuyorum.

‘ Sorunların çözümü , Katılımcılığa ve Şeffaflığa dayalı Yönetim

Anlayışlarından geçiyor. Soyak Olympiakent Sitesinin ortak

alanlarına ilişkin olabilecek müdahaleler karşısında ,

toplumsal bilinç ve dayanışma önemlidir. Yönetim bu mücadelenin

lokomotif gücü olmalıdır.’

Page 18: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

20

Olympiakent’in tüm çevresine yapılacak olan dış çevre du-

varı için Yönetim Binası’nda 5 Nisan 2011 Salı günü ihale ya-

pılmıştır. Site sakinlerine açık olarak saat 19:30’da başlayan

ihaleye 13 firma iştirak etmiştir. Bu firmalar; Lider Proje, Ka-

rakaya İnşaat, N ve O Mimarlık, Atur İnşaat, E İnşaat, Timsan

İnşaat, Natürel Mühendislik, Öztes İnşaat, Emirgan İnşaat,

Yılça İnşaat, Kaya Kardeşler Hafriyat, Polen Peyzaj ve Vbz İn-

şaat oldular. İhale sonucunda Timsan Turizm İnşaat firması,

1.087.758 TL + KDV bedel karşılığında yapım işini kazandı.

OLYMPİAKENT ÇEVRE DUVARINA KAVUŞUYOR.

Page 19: 2011 Mart ve Nisan

21

Olympiakent’in güvenlik hizmetini sağlamak amacıyla Yönetim Binası’nda 29 Mart 2011 Salı günü ihale yapılmıştır. Site

sakinlerine açık olarak saat 19:30’da başlayan ihaleye 8 firma iştirak etmiştir. Bu firmalar; RGS Özel Güvenlik, VİP Savunma,

PPS Özel Güvenlik, TAV Özel Güvenlik, Securinet Özel Güvenlik, Kattenbeck Özel Güvenlik, Dağsan Özel Güvenlik ve Esas

Özel Güvenlik oldular. İhale sonucunda, Securinet Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri A.Ş., 1.720.000 TL + KDV bedel kar-

şılığında 1 yıllık site güvenlik hizmeti işini ve 4 aylık havuz kontrol hizmeti işini kazanmış oldu.

Güvenlik İhalesi Gerçekleşti.

Page 20: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

22

Olympiakent’in tüm çevresine yapılacak olan dış çevre duvarı için Yönetim Binası’nda 1 Mart 2011 Salı günü ihale yapıl-

mıştır. Site sakinlerine açık olarak saat 19:30’da başlayan ihaleye 4 firma iştirak etmiştir. Bu firmalar; Gülsu Peyzaj Ahmet

Kucur, Polen Peyzaj Ltd.Şti. , İnka İnşaat A.Ş. ve Özkaya İnşaat Ltd.Şti. oldular. İhale sonucunda Polen Peyzaj Limited Şirketi,

550.000 TL + KDV bedel karşılığında 1 yıllık sitenin peyzaj işini almaya hak kazandı.

Her yıl tüm dünyada 8 Mart’ta kutlanan Dünya Kadınlar Günü’ne Soyak Olympiakent Yönetimi de kayıtsız kalmadı ve site-

deki tüm kadınlara büyük bir jest yaptı. Yönetim, tüm dairelerin kapılarını çalarak 8 Mart 2011 Salı günü sitede oturan tüm

bayanlara karanfil dağıttı. Kapıları açan bayanlar, şaşkınlıklarını gizleyemezken, bu uygulamadan dolayı son derece mutlu

olduklarını belirtip, yönetime teşekkür ettiler.

Peyzaj İhalesi Yapıldı

Bütün Kadınlar Çiçektir…

Page 21: 2011 Mart ve Nisan

24

AKTUEL

Sitede yapılan çalışmalar

11.Bölge’de 4.Kısıma kapalı havuz başı

cafe uygulaması yapıldı.

Sitemiz B Kapısı girişi yanında bulunan boş

alan, araç trafiğine kapatılarak, girişte düzen

sağlandı.

Blok girişleri elden geçirilerek boyandı.

Blok altında bulunan kumada odalarına

güvenlik nedeniyle kartlı giriş sistemi takıldı.

Page 22: 2011 Mart ve Nisan

25

Atakent Siteler Birliği Derneği toplantısı,1 Nisan 2011 tarihinde

saat 20.00’de, Soyak Olympiakent yönetim binasında yapıldı.

Toplantıda dernek bünyesine yeni katılan üyeler için derneğin

kuruluş öyküsü, amacı ve hedefleri yeni katılımcılara aktarılmaya

çalışıldı. Derneğin doğuş sürecinde etkin olan, Adeta sürecin fikir

babası niteliğinde ki Sayın Ahmet Günaydın derneğin tarihçesini

ve oluşum fikrinin nasıl biçimlendiğini aktarırken, Sayın Şevket

Yuyucu derneğin çalışmaları ve işleyişi hakkında genel bir bilgi

verdi. Atakent Bölgesi sitelerinden gelen yirmi site yönetimlerin-

de görev almış katılımcının huzurunda toplantı devam etti. Top-

lantı sürecinde öncelikle toplantıya katılan 2Gen Firması Nano

teknoloji ile üretilmiş Almanya Patentli dezenfektan konusunda

katılımcılara bilgi verdi. Yapılan görüşmelerde Derneğin aidatı ay-

lık 5 TL olarak oybirliği ile kabul edildi. Derneğin amacının sade-

ce Atakent Bölgesine katkı sağlamak olduğu, derneğin herkesin

siyasi duruşuna saygı gösterdiği ancak siyasetin dernek politika-

larına sokulmak istenmesi durumunda buna hep birlikte karşı du-

rulması gerektiği hususunda tüm katılımcılar hem fikir olduklarını

beyan ettiler. Derneğin işleyiş ve amacına ilişkin ortalıkta bir takım

söylentilerin varlığının ifade edilmesi üzerine, derneğin amaç ve

işleyişinin daha iyi anlatılması gereği tartışıldı. Atakent bölgesinin

hala Halkalı ile anıldığına vurgu yapılarak, Atakent’in marka de-

ğerine çalışılması konusu kararına varıldı. Derneğin ambleminin

araçlara yapıştırılması için ilk etapta bin adet Atakent Siteler Birliği

dernek logosu yapışkanlı şeffaf etiket halinde bastırılması ve bu

etiketlerle birlikte Dernek Üye Formunun Muhtarlığımıza Sayın

Münir Yağız’a dağıtılmak üzere verilmesine karar verildi. Bir son-

raki toplantının 6 Mayıs 2011 tarihinde Güneşpark Evleri II. Etap

Yönetim Binasında olmasına karar verildi. Katılımcıların sırasıyla

dilek ve temennilerini dile getirmesi sonrasında tekrar bir araya

gelmek dileğiyle toplantı sona erdi.

Atakent Siteler Birliği Olympiakent’te Toplandı

Page 23: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

26

Olympiakent Halkla İlişkiler Departmanı, kurum içi etkin-

lik çalışmaları bünyesinde, çalışanların motivasyonunu

artırmaya yönelik olarak Mart ayında “1.Olympiakent Yö-

netim Çalışanları Okey Turnuvası” adı altında, 11. Bölgede,

4.Ada’nın Havuz Cafe’sinde bir turnuva düzenledi. 21 – 25

Mart tarihleri arasında yapılan turnuvaya 16 çalışan iştirak

etti. Eleminasyon usulü yapılan ve çekilen kura sonucunda

birbirleriyle eşleşen ve eşli düzenlenen maçlarda önce 21

Mart Pazartesi akşamı 4 çift rakiplerini ekarte ettiler. Son-

rasında yine kura çekimi yapılarak 23 Mart Çarşamba gecesi

finale kalan çiftler belli oldu. 25 Mart Cuma akşamı gerçek-

leşen finalde ise Hasan Taşçı – Ali Ünal ikilisi turnuvanın

şampiyonu oldular. Bu iki çalışana ödüllerini 26 Mart Cu-

martesi günü yönetim binasında, Yönetim Kurulu Başkanı

Sayın Mehmet Şahinsoy ve Site Müdürü Sayın Salih Vatan-

sever verdi.

Olympiakent’te Turnuva Şenliği

OKEY TURNUVASI

Page 24: 2011 Mart ve Nisan

27

Mart ayı sonunda Halkla İlişkiler, çalışanlar arasında bir de

tavla turnuvası düzenledi. 8 kişinin katıldığı ve 3 gün süren

turnuva, aynı zamanda site yönetiminde çalışanlar arasında

yapılan ilk tavla yarışması özelliğini taşıdı. Yine ödüllü olan

bu turnuva, 31 Mart, 1 Nisan ve 2 Nisan günleri yapıldı. 31

Mart Perşembe günü kura sonucu birbirleriyle eşleşen 4 çift,

Yönetim Binası yemekhanesinin bahçesinde yarışmaya baş-

ladı. 2 skorlu üstünlüğü yakalayanın tur atladığı turnuvada

1 Nisan Cuma Yarı Final müsabakaları oynandı. Bu maçlarda

da rakiplerini eleyen Fatih Atlas ve Ramazan Dinç, 2 Nisan

Cumartesi günü Finalde karşı karşıya geldi. Final müsabaka-

sında rakibini 2 – 1 yenen Fatih Atlas, 1.Olympiakent Yöne-

tim Çalışanları Tavla Turnuvası’nın Şampiyonu oldu. Birinci-

ye ödülünü Site Müdürü Sayın Salih Vatansever verdi.

TAVLA TURNUVASI

BELEDİYEMİZE TEŞEKKÜR EDERİZSitemiz içerisinde yer alan Erdem Beyazıt İlköğretim Okulu ile 1. Bölge arasında

kalan kısmı, parke taşı ile döşeyerek güzel ve kullanılır bir hale getiren ayrıca Sit-

emiz içerisindeki asfalt yolları onaran Küçükçekmece Belediye Başkanımız Sayın

Aziz YENİAY ve Fen İşleri Müdürü Sayın Seyfullah DEMİREL’e, Site Yönetimi olarak

yapmış oldukları bu hizmetlerden dolayı teşekkürlerimizi sunarız...

Page 25: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

28

Değerli Olympiakentliler,

Sitemize ait Olympiakent dergisinin bu ayki sayısında

Olympiakentliler Koruma, Kültür ve Dayanışma Derneğimi-

zin faaliyetleri hakkında bilgilendirme yapmak istiyorum.

Öncelikle dergimizin kurulmasında büyük katkıları olan ve

emeklerini esirgemeyen site sakinlerimizin tümüne teşek-

kür ederim.

Derneğimiz bugüne kadar yapmış olduğu faaliyetlerde ön-

celikli olarak sitemizin bütünlüğünün korunmasını ilk amaç

olarak benimsemişti. Artık birlik ve bütünlük içerisinde

komşu olduğumuz sitemizde dernek olarak sosyal, kültürel

ve dayanışma faaliyetlerimize hız verdik.

Sitemizdeki ailelerimizle birlikte çocuklarımızın gelişimine

katkı sağlamak için KİŞİSEL GELİŞİM ve HOBİ ATÖLYE ÇALIŞ-

MA programlarını başlatmış bulunmaktayız.

Çünkü biliyoruz ki,

1 – Ders dışındaki zamanlarında spor, müzik ve sanat dalla-

rıyla uğraşan çocukların özgüvenlerinin ve okul başarıları-

nın artacağını söylüyor.

2 – Sanatla ilgilenen çocuklar kendilerini daha iyi tanır, böy-

lece kişiliklerini de sağlam olarak geliştirebilirler.

3 – Resim yoluyla, çocuk yaşta oluşabilecek depresif etkiler,

içe kapanmalar engellenebilmekte, bu da çocuk ve aile ara-

sındaki iletişimi güçlendirmektedir.

4 – Çocuğun düşsel gücü artırılarak göz ile beraber düşün-

dürmeye çalışılması sağlanabilmektedir.

Bu anlamda blok panolarındaki afişlerle de duyurduğumuz

Hızlı Okuma ve Anlama, Mental Aritmetik, Resim, Piyano,

Satranç, Fotoğraf programlarıyla beraber kulüpler (Gezi,

Dağcılık ve Tırmanma, Tracking, Fotoğrafçılık, Motor Spor-

ları, Maket Yapım, Satranç, Kaykay kulüpleri) oluşturulmuş-

tur. Programlarımız uzun zamandır devam etmekte olup,

öğrenci sayımız 80’e yaklaşmıştır. Çalışmalarımızı site sakini

gönüllü öğretmenlerimizden ve dışarıdan öğretmenlerden

destek alarak yürütmekteyiz.

Dernek olarak her türlü öneri ve görüşlerinize açık oldu-

ğumuzu belirtmek isterim. Olympiakent site sakinlerimizle

yeni projeler gerçekleştirmeyi ümit ederek sitemizde hep

beraber sağlıklı ve mutlu bir yaşam temenni ediyorum.

Nejla Yılmaz

Olympiakentliler Koruma,Kültür

Dayanışma Dernek Yön.Krl.Bşk.

Page 26: 2011 Mart ve Nisan

30

AKTUEL

Olympiakent bünyesinde verilen çocuklar için Karate kursları devam

etmektedir. Her hafta Salı ve Perşembe günleri Osman Solakoğlu Spor

Salonu’nda 20:00 – 21:00 saatleri arasında gerçekleştirilen kurslara site-

mizden rağbet oldukça fazla. Olympiakent site sakinleri, çocuklarının bu

ve benzeri spor dallarının çeşitlenmesinden, çocuklarının biyolojik ve

sosyal gelişimine olumlu katkı sağladığı görüşündeler. Site sakinlerimiz-

den bazılarının görüşleri :

D10 Blok Daire 26 da oturuyorum.7 ve 6 yaşlarında iki oğluma Olym-

piakent Tenis Kulübü bünyesinde Karate eğitimi aldırıyorum.Şu an sarı

kuşaktalar.10 yaş öncesi çocukları disipline etmesi,onların birşeyler üze-

rinde yoğunlaşmalarının sağlaması,sözümüzün dinlettirilmesi gerçekten

çok zor oluyor. Yemek yememekte direnmeleri,uyumamak için türlü ba-

haneler uydurmaları özellikle eşimi çileden çıkarıyordu.Apartman içeri-

sinde yalnız kalmaktan çok korkuyorlardı.Parka tekbaşına gönderemi-

yorduk.Devamlı onlarla beraber olmamızı istiyorlardı.

Karate eğitimine başladıktan sonra çocuklarımızda ciddi şekilde olumlu

değişimler olmaya başladı.Yukarda bahsettiğim zorlukları yaşamamaya

başladık.İştahları açıldı.Vücutlarında belirgin bir şekilde gelişimler göz-

lemledik. Söz dinlemeye başladılar. Eskisi kadar korkuları kalmadı.Kendi-

lerine daha bir güven duymaya başladılar.Tabiki bu gelişimleri sağlayan

Karate Öğretmenimiz sayın Vedat Yolay’a çok minnettarız.Kendisi Milli

antrenör ve uluslararası hakem olup 6. Dan mevkiinde bulunmaktadır.

Pedagoji eğitimli bir öğretmen olarak, çocuklarımıza karateyi bir oyun

gibi oynatarak öğretmesi bizi çok mutlu ediyor.Tamamen kişisel özveriler

ile bu eğitim veriliyor.Bu konuda kendisine çok teşekkür ediyorum.Soyak

Olympiakent Sitesinden Karatede bir dünya şampiyonu çıkar diye ümit

ediyorum.

Mehmet Çamlıbel

OLYMPİAKENT’TE SPOR GÜNDEMİ

KARATE

Page 27: 2011 Mart ve Nisan

31

Çocuklarımız Şevin ve MünircanGürcün Karate sporuna baş-

ladıktan sonra çocuklarımda ruhsal ve fiziksel olarak olumlu

gelişmeler gösterdiler. Öncelikle sporun insana yaşamında-

ki önemini küçük yaşta öğreniyorlar, karateye gidecekleri

günü heyecanla her gün soruyorlar.

Eve dönüşte başta duş yapmak üzere yaptıkları eylemler

onların sorumluluk duygularını geliştirirken bedensel geli-

şimlerine katkı sağlıyor. En önemlisi Karate sporunun yapısı

gereği gerek fiziksel gerekse ruhsal disiplinlerini geliştiriyor.

Ayrıca sporun savunma amaçlı oluşu onların insana yanla-

rının da gelişmesine katkı sağlıyor. Başta hocamız Vedat

Yolay olmak üzere diğer hocaların gösterdiği disiplinli ama

sıcak yaklaşımları onlara bu sporu sevdirmeyi sağlıyor. Her

bakımdan çocuklarımıza olumlu katkı veren karate sporu-

nun çocuklarımıza öğreten ve sevdiren hocalarına sonsuz

teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Şenay - Çetin Gürcün

Çocuğun buluğ çağı öncesi ve sonrası düzenli olarak yaptığı

spor etkinlikleri, sağlıklı bir fiziki yapının gelişmesini sağlar-

ken; genç yaşlarda fiziki yapının bozulmasını engellemede

önemli bir rol oynamaktadır. Bilindiği gibi büyümenin en

hızlı olduğu çocukluk devresinde insan vücudu değişken

bir yapıya sahiptir. Çocuk bu devrede sağlıklı beslenip dü-

zenli egzersis yapar gerekli uykuyu alır esnekliği, kondisyo-

nu, dayanıklılığı ve kuvveti arttıran faaliyetlerde bulunursa

büyüme gelişme yeteri kadar olur ve genetik olarak sahip

olduğu fiziki yapıya ulaşabilir. Böylece çocuk yetişkin çağı

geldiği zaman uzun bir boya ve iyi bir solunum, dolaşım

sistemine sahip olabilir. Ayrıca düzenli egzersiz ve sağlıklı

beslenme kalp hastalıkları şeker hastalığı ve obezite oluşma

riskini azaltır. Aktif bir yaşam tarzı ile kazanılan fiziki sağlık,

çocuğa olumlu bir bakış, güven ve kontrol duygusu kazan-

dırır. Spor gelişmekte olan çocuklar için yalnızca sağlıklı ge-

lişme için değil aynı zamanda şahsiyet gelişimleri ile mental

sağlıkları açısından da çok önemlidir.

Spor yapan çocuklar kişisel deneyimleri yaratıcılıklarını ge-

liştirir ve sorumluluk duygusu kazanırlar. Yardımlaşma ve iş

birliği yapma, arkadaşlarına ve oyun kurallarına saygı gös-

terme gibi sosyal davranışları kazanarak olumlu bir benlik

gelişimi yaşarlar.

Günümüzde yarışma sporlarına çok erken yaşlarda başlan-

dığı bilinen bir gerçektir. Çocukların oyun ve eğlence şeklin-

de yapmaları gereken spor uygulamalarının yerine genellik-

le aşırı yüklenmeli stresli ne olursa olsun kazanma arzusu ile

yapılan ve büyükler tarafından organize edilen yarışmalar

almaktadır. Bu yarışmalarda ilerlemenin değil kazanmanın

esas alındığı ve antrenörlerin yarışması şekline dönüşen ya-

rışmalar olmaktadır.

Aslında çocuğun spor yapmasındaki esas amaç; onlardaki

kardiovasküler dayanıklılığı arttırma, sinir-kas koordinasyo-

nunu, kuvveti, esnekliği geliştirmek için yapılan uygulama-

lar olmalıdır.

Vedat YOLAY

Olmpiakent spor kulübü

Karate-Do Antrenörü

Siz de çocuğunuzu karate kurslarına yazdırmak ve daha ayrıntılı bilgi almak isterseniz, irtibat için sitemiz sakinlerinden Sayın Aydın Külekçi’den bilgi alabilirsiniz. Tel : 0 532 313 20 81

Page 28: 2011 Mart ve Nisan

edilmiştir.

kilerinde göze hoş gelmeyen sürgünler kesilerek şekil veril-

meye devam edilmiştir.

diplerinde çapalama faaliyeti yapılmıştır.

hızla esen rüzgarda yatmaları engellenmeye çalışılmıştır.

dallar toparlanarak düzgün şekilde sardırılmaya çalışılmıştır.

etmiş ve mart ayında da dikimler yapılacaktır.

Mart ayında peyzaj alanlarında yapılan çalışmalar şunlardır.

edilmiştir.

kilerinde göze hoş gelmeyen sürgünler kesilerek şekil veril-

meye devam edilmiştir.

içlerinde fidan diplerinde çapalama faaliyeti yapılmıştır. Ça-

palamalar yıl boyunca düzenli olarak yapılacaktır.

boyunca da devam edecektir.

ni ot biçim faaliyeti yapılmaya başlanmıştır.

rak ağaçların rüzgarda yatmaları engellenmiştir.

dallar toparlanarak düzgün şekilde sardırılmaya çalışılmıştır.

etmiş ve nisan ayında da dikimler yapılacaktır.

Kontrol mühendisi

Zir. Müh. ÜNAL TURAN

Sitemizde Yapılan Peyzaj Çalışmaları

Mart ayında yapılan peyzaj çalışmaları

36

AKTUEL

Page 29: 2011 Mart ve Nisan

37

Olympiakent Güvenliğinde Yeni Dönem

Olympiakent’te 29 Mart tarihinde yapılan Güvenlik ihalesi

sonucunda, sitemizin güvenlik işini alan SECURINET şirke-

ti, 14 Nisan 2011 Perşembe günü itibariyle göreve başladı.

1997 yılından bu yana faaliyet gösteren güvenlik şirketi, 3

vardiya amiri ve 1 proje müdürü de olmak üzere sitemiz-

de toplam 95 kişiyle hizmet verecek. Toplam çalışan sayı-

sının 2.000’in üzerinde olduğu ve 150’ye yakın kurum ve

kuruluşa güvenlik hizmeti sağlayan SECURINET, ayrıca

Olympiakent’te 2 devriye aracı, 3 motorsiklet ve 4 K9 köpe-

ği ile beraber görev yapacak. Yeni güvenlik hizmetinin ha-

yırlı olmasını diler, SECURINET firmasına da yeni görevinde

başarılar dileriz.

Page 30: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

38

A.D: Sayın Mustafa Nacar sizi tanıyabilir miyiz?

İlk orta lise eğitimimi Adana’nın Kadirli İlçesinde tamam-

ladım. Polis Akademisinden 1993’te mezun oldum. İlk gö-

revime 1993 yılında Bakırköy’de başladım. 1998’e kadar

İstanbul’da görevimi yaptım. 1998 yılında askere gittim.

1999-2007 yılları arasında Elazığ’da görevimi yaptım. 2007

yılında Atatürk Hava Alanında Müdürlük yaptım. 2010 yılı

Temmuz Ay’ına kadar burada görev yaptım. 2010 Yılında

Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü Görevine atandım.

Evliyim. Bir kız bir erkek çocuğum var.

A.D: Sayın müdürüm bize biraz çalışmalarınız hakkında

bilgi verir misiniz?

Öncelikle şunu belirtmek isterim. Küçükçekmece’de görev

yapmaya başladığım için çok mutluyum, eskiden Küçükçek-

mece İlçesi çok olayların olduğu, insanların sokakta biraz te-

dirgin yürüdüğü, suç oranı bakımından ilk sıralarda yer alan,

burada görev alan arkadaşlarımız tarafından zor bir ilçe idi.

Şu anda ise güvenilirlik yönünden, konut yönünden, sanat

yönünden, iş sahası açısından en çok tercih edilen ilçelerin

başında yer alıyor. Dolayısı ile böyle bir ilçede görev yap-

mak bize gurur veriyor. Küçükçekmece İlçesi İstanbul’da

tüm suçlarda 3 aylık istatistiklere göre 6. Sırada yer alıyor.

Nüfus yoğunluğu bakımından 2. Sırada olduğumuz göz

önüne alınırsa iyi bir konumda olduğumuz ortada.

Yaptığımız çalışmalarda en yeni teknolojileri takip ediyor,

bütün araçlarımızı cps’ler sayesinde kontrol edebiliyor, bu

sayede ekiplerimizi olay yerine çok çabuk yönlendirebiliyo-

ruz. Olay yerine çok kısa sürede 4-5 dakikada ulaşabiliyoruz.

Ana arterlerde ve gerekli görülen ana noktalarda MOBESE

kameralarımız var, bunlar da bize bütün ayrıntıları veriyor,

takibimizi kolaylaştırıyor.

Arıca Emniyet Birimlerimizin birçoğunda randevulu siste-

me geçtik. Böylece burada uzun kuyruklar oluşmasını, va-

tandaşlarımızın burada saatlerce zaman kaybetmesinin de

önüne geçmiş oluyoruz. İlçemizdeki Yabancı Uyruklu vatan-

daşlarımız ikamet ve oturum iznini bize gelerek uzatma iş-

lemini yaptırabiliyorlar.

Yine Toplum Destekli Polis birimimiz vatandaşlarımızla iç içe

sosyal projelerde bulunuyor. Şu anda okullarımızla iş birliği

içinde 6.000 çocuğumuza trafik eğitim parkurunda uygulama-

lı eğitim vermeye başladık. Yine çocuklarımıza yönelik çeşitli

yerlere geziler düzenliyor, uygulamalı eğitimler veriyoruz.

Soyak Olympiakent Sitesi Güvenli Bir Site

Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Nacar,

Emniyetimizin 166. Kuruluş

Yıldönümü ve Emniyetimizin tekrar

eski yerine taşınmasını tebrik etmek

için Soyak Olympiakent Dergisi

adına İlçe Emniyet Müdürümüz

Mustafa Nacar’ı ziyaret ettik.

Emniyet Müdürümüzle aynı zamanda

Soyak Olympiakent Sitesi ve İlçemiz

hakkında röportaj yaptık.

Page 31: 2011 Mart ve Nisan

39

A.D: Sayın Mutafa NACAR Soyak Olympiakent Sitesi

hakkındaki görüş ve düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Göreve geldikten sonra ilk ziyaretlerimden birini Soyak

Olympiakent Sitesine yaptım. Burada Yönetim Kurulundan

arkadaşlarla görüştüm. Şikayet ve önerilerini aldım, kendim

de bizzat incelemelerde bulundum, güvenliklerle görüş-

tüm. Geçen Günde Başkan Mehmet Şahinsoy ve Ersin Çalış-

kan Bey ziyaretimize geldiler. Onlarla da fikir alış-verişinde

bulunduk.

Genel olarak baktığımızda Soyak Olympiakent Sitesi için

Küçükçekmece’de en az suçun işlendiği, hatta suçun olma-

dığı site diyebiliriz. Burada oturan sakinler rahat olsunlar, hu-

zurlu bir site. Güvenlikler de işini iyi yapıyor, şüpheli durum-

larda bizi haberdar ediyorlar, ekiplerimizle bilgi alış-verişinde

bulunuyorlar. Sitenin duvarla çevrilmesi de güvenlik açısın-

dan, kaçak girişlerin engellenmesi açısından avantajlı olmuş.

A.D. Sayın NACAR, Soyak Olympikentliler’e iletmek iste-

diğiniz bir mesaj var mı?

Her konuda 7/24 hizmet veren 155 polis imdat servisimizi

arayabilir, şüpheli gördükleri tüm konuları bizimle şahsen

ya da 212. 426 22 22 numaralı telefonlarımızı arayarak, pay-

laşabilirler. Ayrıca bizimle ilgili almış oldukları hizmetin ka-

litesini değerlendirmek için www.kucukcekmece.iem.gov.

tr adresinden, görüş ve önerileri içeren, anket formumuzu

Soyak Olympiakentlilerin doldurmasını isteriz.

Küçükçekmece Emniyet Müdürü Sayın Mustafa NACAR’a

vermiş olduğu bilgilerden dolayı teşekkür eder, nezdinde

tüm emniyet mensuplarımızın, 166. Kuruluş Yıldönümünü

Kutlarız.

Page 32: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

40

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İl Emniyet Müdürü Hüse-

yin Çapkın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Gök-

sel Gümüşdağ, diğer ilgililerle çok sayıda emniyet mensubu

ve vatandaşların katıldığı yürüyüşte, 1 kilometre uzunlu-

ğunda Türk bayrağı taşındı.

Tünel’den başlayan yürüyüş boyunca nostaljik tramvaydan

halka, karanfil atıldı. Yürüyüş, Taksim Meydanı’ndaki Atatürk

Anıtı önünde sona erdi. Vali Mutlu ve beraberindeki heyet,

İstiklal Marşı’nın okunması ve saygı duruşunda bulunulma-

sının ardından, anıta karanfil bıraktı.

Daha sonra Taksim Meydanı’nda kurulan çadırda, kutlama

etkinlikleri kapsamında şiir, kompozisyon ve resim dalların-

da düzenlenen yarışmada dereceye giren öğrencilere ödül-

leri verildi.

Vali Mutlu, ödül töreninde yaptığı konuşmada, yürüyüşte

dağıtılan kaşkollarda, “Güvende olmanız bize yeter” sloga-

nının yazdığını anımsatarak, “Bu emniyet teşkilatımızın çok

önemli bir değerlendirmesi. Emniyetimiz, halkımızın gü-

vende olmasını kendisi için çok önemli görüyor” dedi.

Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da Türk Polis Teşkilatının

166. yıl dönümünün, bir hafta sürecek etkinliklerle kutlana-

cağını anımsatarak, “Halkına dayanmayan, onlar için hizmet

ettiğinin bilincinde olmayan bir teşkilatın, bir kamu kurulu-

şunun başarılı olması düşünülemez” dedi.

Yarışmada dereceye giren öğrencilere hediyelerinin veril-

mesinin ardından, İstanbul Emniyet Müdürlüğündeki şube-

lerin stantlarının bulunduğu Polis Sergisi’nin açılışı gerçek-

leştirildi.

İstanbul Valisi Mutlu, sergide standı bulunan Polis

Radyosu’ndaki canlı yayına konuk olarak da katıldı.

Türk Polis Teşkilatının 166. kuruluş yıldönümü

Page 33: 2011 Mart ve Nisan

41

İlçedeki kamu kurum ve kuruluşlarıyla iyi ilişkiler içerisinde olma prensibini benimseyen Olympiakent Yönetim Kurulu, bu

çalışmaların karşılığı olarak bu kurumlardan da rahatlıkla iletişim kurabiliyor. Bu çerçevede 10 Mart Perşembe günü Küçük-

çekmece İlçe Emniyet Müdürü Sayın Mustafa Nacar, yönetimimizi ziyaret etti. Yönetim Kurulu Başkanımızın da bulunduğu

görüşmede iki kurum arasında karşılıklı fikir alışverişinde bulunulurken, aynı zamanda da güvenlik konusunda iş birliği ile

çalışılması kararlaştırıldı.

Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürü, Soyak Olympiakent’i Ziyaret Etti

Page 34: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

42

Page 35: 2011 Mart ve Nisan

43

İstanbul’un 39 ilçesinden biri olan Çatalca, belki de şehir mer-

kezine en uzak olan kasabadır. Istranca dağlarının eteklerine

kurulan ilçe, Marmara Bölgesinin Trakya alt kısmındadır. Yıl-

lardan beri sessiz, sakin ve mesire yeri olarak bilinen Çatalca,

aslında şehirleşme yolunda büyük adımlar atmıştır. Altyapısını

tamamlayıp ekonomisini geliştiren Çatalca artık yatırımcıların

dikkatini çekmektedir. İlçenin nüfusu ise adrese dayalı sis-

temde, çevredki köyleriyle beraber 90 bine ulaşmıştır. İstan-

bul merkezinin karmaşa ve keşmekeşinden bunalanlar artık

Çatalca’ya yerleşmeye başlıyorlar. Daha önceleri kendi halinde

olan ilçe artık yavaş yavaş göç almaya başlıyor. Hem ekonomik

nedenler, hem de ilçenin doğa ile iç içe olması bu hareketliliği

tetikliyor. İlçenin en büyük iş kaynağı ise çevresinde yer alan

fabrikalar. Tekstil ağırlıklı firmaların üretim tesislerinin bulun-

duğu Çatalca ve civarında, özellikle gençlere istihdam sağlanı-

yor. İlçedeki toplam fabrika sayısı 250-300 civarındadır. Özellik-

le Hadımköy beldesinde sanayileşme oranı oldukça yüksektir.

Bunun yanında 1998’de kurulan Avrupa Serbest Bölgesi de

bu istihdama katkı yapıyor. İlçeye bağlı olan köylerin fazlalığı

sayesinde tarımda üst düzeyde yapılıyor. Aynı zamanda ilçede

tarıma elverişli ovalar bulunması nedeniyle hububat, ayçiçeği

üretimi, ve süt sığırcılığı ; orman köylerinde ise yem üretimi,

hayvancılık ve orman ürünleri köylerin geçim kaynağını oluş-

turur. Çatalca’ya yakın köylerde, bacasız sanayi dediğimiz teks-

til sanayisi, antrepo ve gıda üzerine yoğunlaşma yaşanmıştır.

Bu verimli ve geniş ovalar, Çatalca’nın adeta bir arsa krallığı

olarak tanımlanmasına yol açmıştır.

2000 yılı milat oldu

Marmara Bölgesi’nde 1999 yazında meydana gelen üzücü

depremden sonra, zemini çok sağlam olan Çatalca oldukça

prim yaptı. İlçe ve köylerindeki arazilerin fiyatları katlanarak

arttı. Arsalara özellikle dışarıdan gelenlerden yoğun bir ilgi

oluştu. Özellikle dışarıdan gelen kesim, arsa satın alıp villa ve

çiftlik tarzı lüks evler yapıp, arsanın kalan bölümüne bahçe

düzenlemesi ve yüzme havuzu yapıyorlar. İstanbul’da günden

güne çekilmez bir hal alan trafik çilesini ve kalmayan temiz ha-

vayı Çatalca’da bulduklarını söyleyen bu arsa sahipleri, sakin

bir yaşamla birlikte huzuru da Çatalca’da bulduklarını belirti-

yorlar.

Doğalgaz geldi, fiyatlar yükseldi

İlçede 2005 yılında doğalgazın kullanılmaya başlanılmasıy-

la birlikte evlerin fiyatları artış gösterdi. Çatalca’da yeni ko-

nut alanlarının yapılmaması, ev rayiçlerinin yüksek olması-

na en büyük sebeptir. İstanbul merkezine 60 km uzaklıktaki

Çatalca’ya E-5 karayolu ve TEM güzergahından da gelinebilir.

E-5 üzerinden Büyükçekme’den hemen sonra yol ayrımından

17 km içeriye sapılarak veya TEM otoyolunun Çatalca gişele-

rinden giriş yaparak 5 km’lik bir yolculukla bu şirin ilçeye ula-

şabilirler. Otobüsle gelecekler için ise Yenibosna’dan her 15

dakikada bir Çatalca’ya karşılıklı otobüs seferleri yapılmakta ve

yolculuk 65 – 70 dakika sürmektedir. Ayrıca Çatalca’dan Trak-

ya Bölge Ekspresi geçmektedir. Sirkeci’den Çerkezköy, Uzun-

köprü ve Edirne’ye giden tren yolculuğunun Sirkeci – Çatalca

arası 1 saat 15 dakika sürmektedir. Trenle Çatalca’dan 1 saatte

Çerkezköy’e, 1,5 saatte Çorlu’ya ulaşılabilir.

İSTANBUL’UN ARSA KRALLIĞI

ÇATALCA

Page 36: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

44

Dubai, Birleşik Arap Emirliklerini oluşturan 7 emirlikten bi-

risi ama ülkenin en büyük emirliği, en gözde olanı ve tabiî

ki en turistik olanı. Dubai petrolü bulduktan sonra kendini

aşmış bir ülke, buranın güzelliklerini görünce bir zamanlar

çöl olduğunu ve bu ülkede aç susuz bedevilerin gezdikleri-

ne inanmak biraz güç oluyor doğrusu! Şu anda her şey yer

değiştirmiş sanki; bedeviler yerini zengin iş adamlarına, de-

veler yerini son model arabalara, çöller ise yerini yemyeşil

vadilere lüks villalara dünyada ilk ve tek yedi yıldızlı oteli

olan Burj El Arap Oteli’ne bırakmış. Ve Dubai aynı zamanda

hala bir inşaat bölgesi gibi, hala gelişmekte ve büyümekte.

Her yerde yükselen yeni projeler, birbirinden ilginç ve dün-

yadaki ilklerden olacak özelliklere sahip devasa yapıların

inşasına devam ediliyor.

Taksi ile şehrin dışına doğru gidildikçe, önünüz arkanız sa-

ğınız solunuz gökdelen. Ama harika golf alanları var : Mont-

gomeri Golf Club.

Dubai’deki ilk günümde şehrin modern dokusundan uzak-

laşıp görmek isteğim çöllere ulaşmak için bir tura katılmaya

karar verdim. Ferrari değil de deve sırtlarında nasıl yolcu-

luk yaptıklarını, eğlenmek için yedi yıldızlı otelde değil de,

çöllerde, kumların üzerinde dansözler eşliğinde nasıl eğ-

lendiklerini merak ettiğim için 4x4 Hummer jiplerle yapılan

“Çöl Safarisi” ne katılarak, Arap kültürünü daha yakından

öğrenmek Dubai’de geçirdiğim en güzel gün idi. Benden

önce Dubai Turu yapmış olan annem ve babam da zaten

yaptıkları çöldeki çılgın jip turunu çok sevip, bana da sakın

bu turu yapmadan dönme diye tembih etmişlerdi.. Ben de

onların sözünü dinleyerek başlıyorum Dubai’yi keşfetmeye.

Çölde safari, araçların gelip sizi evinizden yada belirttiğiniz

otelden almasıyla başlıyor. Çöle geldiğimizde araçların ba-

kımı için duruluyor. Teknik elemanlar jiplerin lastiklerinin

havasını biraz sonra yapılacak kum tepelerine yolculuğuna

hazırlarken, isteyen develerle ufak bir yolculuğa da çıkabi-

liyor. Jip’ler 4 kişilik, benim olduğum araçta Hindistan’lı bir

aile ile beraberim. Tüm jipler aynı anda, grup halinde hızla

çöle giriyoruz. Kumullarin tepesine çıkıp iniyoruz, her an

takla atacakmış gibi hissediyorsunuz ama neyseki araçlar

sağlam, şöförler deneyimli. Çığlıklarla ilk turu bitiriyoruz.

Dinlenmek ve fotoğraf çekmek icin grup durduğunda, ben

Dubai

Page 37: 2011 Mart ve Nisan

45

bir board alarak, bu kez kum tepelerinden aşağı board üze-

rinde bırakıp, kum kayağı yapıyorum. Bu kez kontrol hummer

jipin şöföründe değil, bende. Kumların tadını tek başına çıkart-

mak daha da keyifli. Düşünce bile sıcacık, yumuşacık kumların

üzerindesiniz. Hatta bu keyfi yaşamak için sık sık kum tepele-

rin üzerine gönüllü olarak kendimi bırakıp, kumlarda çocuklar

gibi eğleniyorum. Jiplerle çöldeki ikinci turdan ve adrenalini

yine epey yükselttiksen sonra bu kez dinlenmek için önceden

hazırlanmış olan kamp yerine geliyoruz. Günbatımında yemek

yiyeceğimiz, kumların üzerinde dansözlerin oynayacağı, be-

devi çadırları içinde keyif yapıp, yıldızları seyredeciğimiz yer

burası. Yemekten önce yanıma gelen bir arap kadının ellerine

bırakıyorum ellerimi ve geleneksel motiflerle ellerimi kına ile

süslerken onu keyifle izliyorum.

Ertesi gün Assawan SPA’ya gidip birgün önce jip ve deve sırtın-

da gerilen kaslarımı bu gerginlikten kurtarmaya karar veriyo-

rum. Yolda giderken suni bir ada yaratarak inşa edilen Palmiye

Adasını gördüm. 5 km lik bir alana yayılarak, hurma ağacı şek-

linde tasarlanan ve “Dünyanın sekizinci harikası” olarak lanse

edilen Palmiye Adası, insan eliyle yaratılmış bir mimari harika

bence. Dünyanın en iyi oteli olarak bilinen ve Dubai’nin sim-

gesi haline dönüşen Burj El Arap Hotel’i bile geride bırakacak,

1539 odalı yeni otel Atlantis Hotel okyanus kıyısındaki başka

bir harika. 65 bin balıkla yüzme şansı, otel odanızdaki cam

duvardan devasa akvaryumu izleme gibi birbirinden özel se-

beplerden dolayı 100 yıldızlı otel ünvanını alan otel, görselliği

kadar fiyatlarıyla da dudak uçuklatıyor. (Gecelik konaklamanın

30bin ytl olduğunu söylüyorlar..)

Araplar petrolden kazandıkları parayı nereye harcayacakla-

rını iyi biliyorlar doğrusu, çünkü bu şehirde ilkler bitmiyor.

Dubai’de beni etkileyen projelerden başka biri de final yüksek-

liğini sadece 1 mimarın bildiği, şimdiden 688 metre yüksekliğe

erişerek diğer tüm rakiplerinin uzak ara önüne geçen Burj Du-

bai isimli kule oldu. Son yüksekliğinin ne olacağı sır gibi sak-

lanmakta olan kulede oteller, ofisler, apartmanlar gibi birim-

lerle toplam 35.000 kişi ikamet edecekmiş.. bir başka rekoru

ise 76. kata yapılacak yüzme havuzu kıracakmış.. dünyanın en

yüksek yüzme havuzu ünvanıyla inşa edilen Burj Dubai ile ilgili

belkide en ilginç ayrıntı şu: Güneşli bir günde kulenin tepesin-

den tam 160 km ötedeki İranı görmek mümkünmüş.. Bir rö-

portajda şeyhe sormuşlar “neden en uzun olmalı” diye. Çok net

bir cevap almışlar. “Aya çıkan ikinci ismi hatırlıyor musunuz?”

SINIRSIZ ALIŞVERİŞ

Dubai’de alışveriş olanakları için söylemek gereken ilk şey.

“Gönlünüzce alışveriş yapın” çünkü burada vergi uygulama-

sı yok, burası alışveriş cenneti. Eğer teknoloji ve özellikle

bilgisayar tutkunuysanız, Dubai’de bulunan “Al Arn Center”

yani “Computer Plaza” aradığınız her şeyi bulmanızı sağla-

yabilecek bir yer.

Deira ise İstanbul’un tahta kalesi gibi bir yer. Dubai’den yak-

laşık 15 dakikalık bir motor yolculuğu ile ulaşabileceğiniz

bu yerde, bütün dünyaya elektronik eşya dağıtımı buradan

yapıldığı için son model ürünleri burada bulabilmek müm-

kün. Ayrıca Deira’da sadece teknolojik aletler yok! Baharat-

çılar çarşısında değişik birçok baharat bulunuyor, Hintlilere

özel olan “Hint İpeği” satın alınabiliyor. Deira’ya gitmek için

yaptığım motor yolculuğu sayesinde, alışveriş keyfinin yanı

sıra Dubai’yi başka bir gözle denizin üzerinden seyretme fır-

satını yakalıyorum.

Tüm alışveriş merkezleri arasında benim tekrar tekrar git-

mekten bıkmadığım, aynı zamanda içinde bir de otel komp-

leksini barındıran yer Jumeirah Medinat idi. Suni gölde, ka-

nallar arasında saltanat kayıkları ile dolaşırken sanki Arap

Yarımadasının Venedik’inde gezer gibiydim. Özellikle alış-

veriş yaptıktan sonra kara sular inmiş ayakları dinlendirmek

ve zil çalan mideleri susturmak için kanallar kenarındaki

göl manzaralı restorantlarda oturmak çok keyifli. Jumeirah

Medinat’ta denediğim değişik mekanlar arasında en çok

hoşuma giden ve yemeklerini beğendiğim yer

The Meat&Co oldu. Marka ürünleri ise aradığınız Mall of the

Emirates in içinde kendinizi kaybedip, içinde bir de kayak

merkezi barındıran alışveriş merkezinde yerel kıyafet için-

deki arap kadın ve erkeklerini görebilirsiniz. Burada Harvey

Nichols’ın karşısında, Fas mutfağının mükemmel lezzetleri-

ni sunan Almaz by Momo’da mutlaka bir şeyler yiyin..dekor

harika, mezeleri şahane..yemezseniz bile kitsch bir şıklığı

olan bu mekanı mutlaka görün derim.

Yeni diyarlarda buluşmak dileği ile….

Page 38: 2011 Mart ve Nisan

Başkan Aziz Yeniay, daha çağdaş ve yaşanabilir bir Küçükçek-

mece için her hafta bir mahalleyi geziyor, vatandaşların fikrini

alıyor. Başkan yardımcıları ve birim müdürleriyle birlikte toplan-

tılara katılan Başkan Yeniay, son olarak Halkalı Kültür ve Sanat

Merkezi’nde Atakent mahallesi sakinleriyle bir araya geldi.

Her zaman olduğu gibi toplantının başında Küçükçekmece

Belediyesi’nin çevre, ulaşım, sağlık, spor, eğitim ve kültür sanat

alanındaki yatırımlarını içeren bir sunum yapan Başkan Aziz

Yeniay, Küçükçekmece’nin modern bir ilçeye dönüşmesi için

üç ayağı bulunan bir sistem oluşturduklarını söyledi. Öncelikle

modern, yaşanabilir, çağdaş bir kent inşa etmeye çalıştıklarını

belirten Başkan Aziz Yeniay, “Bununla birlikte bu kenti ayakta

tutacak kentliyi de inşa etmeye çalışıyoruz. O kentin olmazsa ol-

maz üçüncü ayağını da aş ve iş oluşturmaktadır. Adına 360 dere-

ce belediyecilik dediğimiz bütün bu çalışmalarımızın temeli bu

kenti tam anlamıyla medeni bir hale getirmektir” diye konuştu.

Halkalı ve Atakent mahallerinin ulaşımını rahatlatan yeni güm-

rük yolu, Türkiye’nin tekstilde dünyayla rekabet etmesi nokta-

sında kilit rol oynayacak Teknopark, Türkiye’nin en büyük gös-

teri merkezi olacak Küçükçekmece Arena, vatandaşın kendi

ürünlerini yetiştirebileceği hobi bahçeleri ve yeni hastanelerle

ilgili vatandaşlara bilgi veren Başkan Yeniay, “Hiçbir zaman bu

bizim işimiz değil demiyoruz. İmkanlarımız çerçevesinde elimiz-

den gelenleri yapmaya çalışıyoruz” dedi.

Sunumun ardından soru faslına geçilirken, mikrofonda söz ala-

mayan vatandaşların şikayet ve önerileri daha sonra değerlendi-

rilip cevaplandırılmak üzere belediye yetkililerince düzenlenen

sisteme aktarıldı. Mahallelilerin istekleri, site içi ve dışı ulaşım so-

rununa çözüm, kapalı spor salonu, MOBESE kameraları ve sinyali-

zasyon gibi konularda yoğunlaşırken Başkan Yeniay, tüm talepleri

not aldıklarını mümkün olan sürede çözüme kavuşturacaklarını

söyledi. Başkan Aziz Yeniay, Küçükçekmece Gölü’nü temizleme

çalışmalarında önemli adımlar atıldığını belirtirken, Nükleer Araş-

tırma Merkezi’nde de dört yıldır faaliyet yapılmadığı için çok fazla

endişe duyulacak bir şey bulunmadığına vurgu yaptı.

Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, ‘Bizim Mahalle Toplantıları’ kapsamın-da Atakent Mahallesi sakinlerini dinledi. Halkalı Kültür ve Sanat Merkezi’nde ger-çekleştirilen toplantıda, vatandaşlar mahallesinde yaşadığı sorunları anlattı.

BİZİM MAHALLE TOPLANTISI YAPILDI...

46

AKTUEL

Page 39: 2011 Mart ve Nisan

48

AKTUEL

Türkiye’de

İnsanlık tarihinde önemli bir yer tutan avcılık,

Orta Asya ve Ön Asya’daki göçebe Türklerin

yaşamında büyük bir beslenme ve eğlence

kaynağı, aynı zamanda savaşa hazırlanma

aracıydı. Bir yandan yaşamsal gereksinimleri

karşılamak amacıyla yapılan avcılık, diğer yan-

dan da varlığını sürdürebilmek için savaşmak

zorunda olan bir toplumun en önemli ön ha-

zırlığını oluşturuyordu.

Page 40: 2011 Mart ve Nisan

49

Eski Türkler, çocukları ve torunlarının ilk kez avlanmaları sırasında

“şeylan” (şölen) ya da “çeşn” denilen büyük ziyafetler düzenlerler-

di. Hanların verdiği bu ziyafetler çok görkemli olurdu.”Sigir” adı

verilen büyük genel avlar da Türklerin yaşantılarında önemlı bir

yer tutmaktaydı. Han, büyük ava gideceği zaman, avlanma ayı

kışın ilk aylarına rastlıyorsa ferman vererek, çevredeki konaklar-

da, obalarda ve ormanlarda bulunan askerlerin hazırlanmalarını

emrederdi. Bu ferman gereğince her on askerden birkaçı ava ka-

tılırdı. Türkler, avı av bölgesine çekmek ya da saklandığı yerden

çıkarmak amacıyla, günümüzde bile geçerli olan çeşitli yöntemler

kullanırlardı. Keçi kılından örülmüş mükemmel ağlar, büyük hay-

vanlar için hazırlanmış kafes ya da kapan gibi tuzaklar bulunurdu.

Bazı hayvanlar için çukurlar kazılır ve üzeri çalı çırpı ile örtülürdü.

Avcılık, önceleri dinsel bir nitelikte iken, sonraları ulusal bir gele-

nek hâlini almıştır. Türkler avcılığı savaşa hazırlayıcı bir çalışma ve

bir ön uygulama olarak kabul etmiş ve savaşlardan önce bir savaş

uygulaması olarak büyük sürgün avları düzenlemişlerdir. Zaman

zaman bu avlara bayanların da katıldığı türlü kaynaklardan ve

minyatürlerden öğrenilmektedir.

Avcılığın düzenli bir örgüt durumuna gelmesi Selçuklu dönemine

rastlar. Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Melikşah bu amaç için bü-

yük çaba göstermiştir. Avcılık konusunda minyatürlerle süslenen

bir kitabı, ülkenin önde gelen avcılarından 300 kişilik bir kurula

hazırlatmıştır.

Osmanlı döneminde de avcılık aynı geleneksel özellikleriyle sür-

dürülmüştür. Padişahlar savaş zamanları dışında büyük av parti-

leri düzenleyerek, gençlerin binicilik ve atıcılık gibi önemli spor

dallarında yetişmelerini sağlamışlardır. Bu partilerde “hassa avcı-

ları” denilen seksoncu, sansoncu, sekban, zağarcı, şahinci, kuşbaz,

doğancı, çakırcı ve atmacacı gibi görevliler bulundurulmuştur.

Bunlar, sarayda av işlerine bakan aylıklı avcılar örgütüne üye ki-

şilerdir. Padişahlara komşu ülkelerden armağan olarak avcı kuşlar

gönderilmesi de, Osmanlı padişahlarının ava olan ilgilerini göster-

mesi açısından önemlidir. Halk, padişah ve saray görevlilerine ait

olan “hassa avlakları” dışındaki arazilerde avlanmıştır. Bunlar, her

bölgede avcıların yapacakları av türüne göre “avlık” ya da “avluk”

adı verilen yerlerdir.

Osmanlı İmparatorluğu’nda avla ilgili ilk mevzuat 1586 yılında

Sultan III. Murat tarafından çıkarılan fermandır. Padişah bu fer-

manla ülkedeki tüm avcılardan ellerindeki kuşların saraya gönde-

rilmesini istemiştir.

Bu dönemde avcılardan hassa alanlarında avlanabilmeleri için

“Hassa Avcı” olduklarına dair bir belge istenmiş, diğer avcılara

izin verilmemiştir. Hassa avcılığı Tanzimat’ın ilânı ile birlikte sona

ermiş, ancak avcılığın kesin kurallarla düzenlenmesi epey zaman

almıştır. Barutun, “Baruthanei Âmire” adlı kurum tarafından yapıl-

ması ve güvenilir bayiler tarafından satılması, patlayıcı maddele-

rin güvenli yerlerde korunması gibi düzenlemeler yapılmış, ancak

pek etkili olmamıştır. Avcılık, 1869-1877 yılları arasında yayımla-

nan ve günümüz hukuk anlayışı ile bağdaşmayan bazı garip ku-

ralların yer aldığı “Mecellei Ahkâmı Adliye” ile de istenen düzene

sokulamamıştır. 1882 tarihli “Zabıtai Seydiî Berri ve Bahri Nizam-

namesi” (Kara ve Deniz Avcılığı Zabıtası Tüzüğü) ile bazı önlemler

alınmıştır. Ancak bu düzenleme hayvanların korunmasından çok,

hazineye bir gelir sağlamak amacı güttüğünden, gelişigüzel yapı-

lan avcılık sonucu bazı av hayvanı türleri yok olmuştur.

Etkisiz düzenlemelerle uzun süre kendi kaderiyle baş başa kalan

avcılık, ancak Cumhuriyet döneminde kurallara bağlanabilmiştir.

5 Mayıs 1937 tarih, 3167 sayılı Kara Avcılığı Yasası ile av mevsimle-

ri, yasaklar, kısıtlamalar ve genel kurallar konusunda Tarım ve Or-

man Bakanlığına bağlı “Merkez Av Komisyonu” oluşturulmuş ve

avcılık belirli bir disipline sokulmuştur.

Yasalara göre silâh taşıması yasak olmayanlara, harç karşılığında

“Av Tezkeresi” verilir. Av tezkeresine sahip olan herkes, kamuya

ait topraklarda avlanabilir. Av silâhlarının yapımı, alım satımı ve

bulundurulması konusunda 11 Eylül 1981’de 2521 sayılı yasa

çıkarılmıştır. Buna göre av silâhı yapımı ile ilgilenenlerin İç İşleri

Bakanlığından izin almaları ve bulundukları yerin en büyük mülkî

amirine bildirimde bulunmaları gerekir. Söz konusu yasaya aykırı

faaliyette bulunanlara bir yıldan üç yıla kadar hapis ve ağır para

cezası verilir. 23 Mart 1950 tarihli ve 5639 sayılı yasa ile avcılardan

alınan av vergisi kaldırılmıştır.

Türkiye’de kara avcılığı ile ilgili son yasal düzenleme, 1 Temmuz

2003’te yayımlanan 4915 sayılı Kara Avcılığı Yasası ile yapılmıştır.

Yasanın amacı şu şekilde açıklanmıştır:

“Sürdürülebilir av ve yaban hayatı yönetimi için av ve yaban hay-

vanlarının doğal yaşam ortamları ile birlikte korunmalarını, ge-

liştirilmelerini, avlanmalarının kontrol altına alınmasını, avcılığın

düzenlenmesini, av kaynaklarının millî ekonomi açısından faydalı

olacak şekilde değerlendirilmesini ve ilgili kamu ve özel hukuk tü-

zel kişileri ile iş birliğini sağlamaktır. Bu yasa av ve yaban hayvanla-

rını ve yaşama ortamlarını, bunların korunmasını ve geliştirilmesi-

ni, av ve yaban hayatı yönetimini, avlakların kurulması, işletilmesi

ve işlettirilmesini, avcılığın, av turizminin, yaban hayvanlarının

üretiminin, ticaretinin düzenlenmesini, toplumun bilinçlendi-

rilmesini, avcıların eğitimini, av ve yaban hayatına ilişkin suçları,

suçların takibini ve cezaları kapsar.”

Bu amacı gerçekleştirmek için koruma altına alınan av hayvanla-

rının tür ve sayısında, avlanabilenenlerin süre ve limitlerinde yeni

düzenlemeler yapılmıştır.

Page 41: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

50

EN ÇOK SATANLAR

1 – İsim, Şehir, Hayvan – Yılmaz Özdil (Doğan Kitap)2 – Elif – Paulo Coelho (Can Yayınları)3 – Serenad – Zülfi Livaneli (Doğan Kitap)4 – S*ktir Et – John C.Parkin (Arunas Yayıncılık)5 – Her Şey Beyinde Başlar – Mümin Sekman (Alfa Yayıncılık)

D&R Kitap

1 – 12 Düet – Nilüfer2- Gold 2011 – Serdar Ortaç3 - Beyaz – Ebru Gündeş4 –Aşkın Masum Çocukları – Funda Arar5 - Söz-Müzik – Ümit Sayın

D&R Müzik

1 – İsim, Şehir, Hayvan – Yılmaz Özdil (Doğan Kitap)

2 – Elif – Paulo Coelho (Can Yayınları)

3 – Serenad – Zülfi Livaneli (Doğan Kitap)

4 – Her Şey Beyinde Başlar – Mümin Sekman (Alfa Yayıncılık)

5 – Ergenekon Belgelerinde Fettullah Gülen ve Cemaat –

Nedim Şener (Destek Yayınevi)

Remzi Kitabevi

1 - 12 Düet – Nilüfer

2- Beyaz – Ebru Gündeş

3- Gold 2011 – Serdar Ortaç

4 - Aşkın Masum Çocukları – Funda Arar

5 – Söz-Müzik – Ümit Sayın

İnkılap Kitabevi

14

4

2

2

2

55

73

3

3

3

4

Page 42: 2011 Mart ve Nisan

AKTUEL

52

Bağımsız Eğitimciler Sendikası AR-GE Kurulu Eğitim Uzmanları

tarafından hazırlanan “4. Eğitim Bileşenleri Araştırma Raporuna”

göre, anne baba sevgisi ve şefkatiyle doyan çocukların hem öz-

güveni, hem de okul başarısı daha yüksek oluyor. Çocuklarının

yetişmesi için anne-baba tarafından yapılan maddi fedakarlıklar,

çocukların mutlu ve başarılı olması için yeterli gelmiyor. Fiziksel

ve zihinsel durumu normal olan çocuklardaki başarısızlığın an-

ne-babanın tutumundan ve aile fertleriyle olan ilişkilerinden ileri

geldiği vurgulanan rapora göre, huzurlu bir ev ortamı olmayan,

anne-baba ve kardeşleriyle paylaşma eksenli diyalog kuramayan,

sevgi ve hoşgörüye dayalı ilişkiler geliştiremeyen çocuklar, okul

hayatında da uyumsuz ve başarısız oluyor. Okulunu, özellikle

başarılı arkadaşlarını ve dolayısıyla ders çalışmayı da sevmiyor.

Hazırlanan raporda, çocuğun sevgi ve şefkate olan ihtiyacının

hayatının her aşamasında büyük rol oynadığı ve diğer maddi ih-

tiyaçlarından daha önemli olduğu vurgulanarak, anne ve babası-

nın sevgi, şefkatine doyan bir çocuğun kendisini güven ve huzur

içinde hissedeceğine, başarılı ve mutlu bir birey olarak yetişeceği-

ne işaret edildi.

Bu duygunun, çocuğun öğrenim hayatını olumlu yönde etki-

lemesinin yanında, istikrarlı arkadaşlıklar ve dostluklar kurma,

mutlu olacağı mesleği seçme, mesleğinde başarılı olma, hayattan

zevk alma, mutlu bir yuva kurma gibi yaşamın ileriki süreçlerinde

de etkisi olduğuna dikkat çekildi. Çocukların başarısızlığını etki-

leyen ailevi faktörler arasında, anne babaların çocukları arasında

ayrım yapmaktan, sevgi, şefkat ve ilgilerini eşit olarak göstereme-

mekten de kaynaklandığı belirten raporda, “Kardeşler arasından

birinin diğerinden daha az sevildiğine şüphe duyulması, onun

psikolojik ve akademik gelişiminde çatışmalar ve gerilemeler

meydana getirebilmektedir. Bu yüzden okuldaki başarısı ve arka-

daşlık ilişkileri de olumsuz yönde etkilenecektir. Anne baba tara-

fından kardeşler arasında mukayese yapılması ne kadar yanlışsa,

başarılı olan tanıdık diğer çocukları örnek göstererek kendi çocu-

ğunun da öyle olmasını istemek o kadar hatalıdır. Bu yanlışlık ma-

alesef birçok anne baba tarafından yapıla gelmektedir” denildi.

Araştırma raporunda, büyük kent okullarında daha yoğun ol-

makla birlikte öğrencilerin 23’te 1’inde görülen, “okul başarısında

düşüş, arkadaş ilişkilerinde sorunlar, sosyalleşmeye karşı ilgisizlik,

tahammülsüzlük, her şeye karşı çıkma, agresifleşme, madde kul-

lanma eğilimi, öfke patlamaları” gibi negatif tepkilerin ülkemiz-

de son yıllarda artış gösteren, “ayrılık, boşanma, göç, ekonomik

zorluklar, hastalıklar, sosyokültürel uyumsuzluklar, cinsi veya fizi-

ki istismar, işsizlik, ekonomik sıkıntılar, ikinci evlilik gibi etkenler

yanında anne babanın; madde bağımlılığı, okur-yazar olmaması,

çocukluğunda yeterli sevgi görmemesi, çocuktan aşırı beklenti

içinde olması, suça bulaşma ve sabıkalı olması, işyerindeki sorun-

ları, çocuğa dönük aşırı korumacılık ve aşırı kontrol, yeni bir kardeş

doğumu” gibi nedenlerle oluşan psikolojik sorunların çocuklara

doğrudan yansıtılması sonucunda oluştuğu belirtilirken, anne

babaya düşen görevin, negatif etkenleri en aza indirmek ve so-

runları olabildiğince çocuklara yansıtmamak olduğu kaydedildi.

Çocuğun yetişmesinde ve hayata adım atmasında aile ortamında,

onları stres etkeninden mümkün olduğunca korumaya çalışmak

gerektiğinin altını çizen uzmanlar, çocuklarda oluşabilecek “dep-

resyon, stres bozukluğu, tik bozuklukları, konuşma bozuklukları,

davranış değişiklikleri, reaktif bağlanma bozukluğu, dissosiyatif

bozukluklar, kaygı ve uyku bozuklukları” gibi psikiyatrik durum-

lara karşı anne babaların hekim yardımı alması gerektiğine dikkat

çekildi.

Başarılı bir çocuk için sevginizi gösterin

Anne-baba sevgisi ve şefkatine doyan çocukların, hem özgü-ven hem de okul başarısının daha yüksek olduğu bildirildi.

Page 43: 2011 Mart ve Nisan

53

Page 44: 2011 Mart ve Nisan

56

AKTUEL

Page 45: 2011 Mart ve Nisan

59

Ellerinizi saçlarınıza fazlaca sürmek, saçlarınızı yağlandırır...

Ellerinizi sık sık saçlarınıza götürmek ya da tik olarak saç-

larınızla oynamak saçlarınıza zarar verir. Nasıl mı? Tabii ki

yağlandırarak. Ayrıca bu, pek de seksi bir görüntü değil. El-

lerinizi saçınıza her götürdüğünüzde, çekiştirmeleriniz so-

nucu saç dipleriniz uyarılır ve yağ salgılanmaya başlar. Bu

yağ, gün içinde saçlarınıza her dokunduğunuzda zamanla

tüm saça yayılır ve maalesef siz de saçlarınızı toplamak zo-

runda kalırsınız. Bu durumda yapmanız gereken iki şey var:

Ellerinizi saçlarınızdan uzak tutmak ve bir süre saçınızı şam-

puanlama periyodunuzu uzatmak.

Kötü tarama yöntemleri

Saçlarınızı köklerden uçlara doğru mu tarıyorsunuz? Dikkat!

Bu yöntem saçlarınızı kırmaktan ve onlara zarar vermekten

başka bir ise yaramaz; ister saçlarınızı duş altında tarak yar-

dımıyla açmaya çalışın, isterseniz banyo sonrası hafif nemli

haldeyken fırça yardımıyla. Yapmanız gereken hareket, uç-

lardan başlayarak saç açıldıkça köklere doğru ilerlemektir.

Çok taramak saçlarınızı yıpratır...

Saçınızı gün içinde fazla taramak, saçlarınızın şeklini boza-

cağı gibi onların yağlanmasına da neden olur. Hele de güzel

bukleleriniz varsa, emin olun bunlar bir süre sonra kırılıp

tiftik gibi görünmeye başlayacaktır. Ama hiç taramazsanız

da saçlarınız keçeleşir ve hava almadıkları için dökülmeye

başlayabilir. Peki bunun bir ortası yok mu? Tabii ki var. En

iyisi, saçlarınızı banyodan sonra ve sistematik olarak gece-

leri yatmadan önce taramak. Son olarak ekleyelim: Kıvırcık

saçların taranması çok güçtür, o nedenle mutlaka geniş uçlu

bir tarak kullanılmalı.

Kötü durulama, saçlarınızı matlaştırır...

Saçlarınızdaki azıcık bir şampuan kalıntısı, onların matla-

şıp elektriklenmesine yeter de artar bile. Çözümse, saçınızı

durulamaya en az dört dakika ayırmanızdır, tabii ki saçınız

uzadıkça bu süre de artacaktır. Ve sonuç, parmaklarınızın

arasından kayıp giden yumuşacık ve parlak saçlar olacaktır.

Renk açıcıların yanlış kullanılması saçlarınızın yapısını bozar...

Renk açıcılar alkol içerdiğinden, gereğinden fazla kullanıl-

ması, saçlarınızın kurumasına ve matlaşmasına yol açabilir.

Bu etkilerden kurtulmak için, ürünü saçınıza az miktarlarda

kademe kademe uygulamalısınız. İlk aşamada bir miktar uy-

guladıktan ve etkisinin az olduğunu gördükten sonra diğer

miktarı uygulayabilirsiniz.

Silikona maruz kalmak saçlarınızı yapış yapış yapar...

Şampuanların, saç kremlerinin ve pek çok saç ürününün

içinde bulunan silikon, saça parlaklık ve yumuşaklık verir.

Ama mükemmel gibi görünse de, silikon aslında saça za-

manla çok zarar verir. Bu ürün yüzünden saçlar susuz kalır,

cansızlaşan saçların yapısı ve doğal şekli bozulmaya başlar.

Bir diğer kötü haber de, silikon maddesinin saçlardan çok

zor temizlenmesidir. Alınabilecek en iyi önlem, içinde sili-

kon bulundurmayan ürünler kullanmaya özen göstermek-

tir. Silikona maruz kalmış saçlaraysa mutlaka detoks gerekir.

Bunun için çok fazla sayıda ürün olmadığından, önerimiz

Christophe Robin’in Antioksidan Lavanta Sütü.

Saç düzleştiriciler saçlarınızı kurutur...

Çok kullanışlı bir alet olduğunu yadsımıyoruz ama maalesef

fazla kullanılması, saçınıza önemli ölçüde zarar veriyor. Saç

düzleştiriciler her gün kullanıldıklarında saçınız yavaş yavaş

yanmaya başlar, zamanla kurur ve en sonunda matlaşıp kı-

rılır. En etkili çözüm, düzleştiricileri daha az kullanmaktır;

mesela haftada en fazla iki kez gibi. Bununla birlikte fönün

zararı etkilerini önlemek için “termik” koruyucular da kulla-

nabilirsiniz.

Saç kırıklarını kestirmemek saçlarınızı güçsüzleştirir...

Kırılmış ve çatallaşan saçlar, saçınızın parlamasını engeller.

Kesilmeyen kırıklar zamanla daha da büyür; böylece saçla-

rınız zamanla güçsüzlesir ve matlaşır. Bir kez kırılmış saç teli

kendini bir daha asla toparlayamaz; o nedenle tek çözüm,

kırık olan yerden kesmektir. Burada iki seçeneğiniz var: Ya

saçınızı boyunu da kısaltarak kestirebilirsiniz ya da sadece

kırıkları aldırmaya yönelik bir kesim yaptırabilirsiniz. Ancak

unutmayın, ikinci seçenek için işinin ehli bir kuaföre ihtiya-

cınız var.

Hep aynı şampuanı kullanmak saçlarınızı yorar...

Yüz kremleri söz konusu olduğunda, “Daima aynı markanın

aynı ürününü kullanın” deriz, fakat şampuanlar için durum

tam tersidir. Bir noktadan sonra, uzun süre kullanılan şam-

puanlar etki göstermemeye başlarlar. Normal olarak saç de-

risi hücreleri kendilerini her ay yeniler, fakat saç hücreleri

öyle değildir. O nedenle saç telleri şampuana alışır ve dol-

gun bir hale gelir. Yapılacak en iyi şey alternatif yaratmaktır,

mesela bir yıkamada boyalı saçlar için şampuan kullanırken,

bir diğer yıkamada hacim kazandırıcı bir şampuan kullanı-

labilir.

Islak saçla sokağa çıkmak saçlarınızı kirletir...

Islak saçlar havadaki tüm kir ve tozları emer.

Saç derinizin ve tellerinin ıslaklığıyla birlikte saçınıza ya-

pışan toz ve kir, saç derinizde iritasyonlara ve kepeğe ne-

den olabilir. Hele de saçlarınız gürse, saç dipleriniz daha

da az hava alacağından bu etkilere fazlaca maruz kalabilir.

Carita’dan Tom Marcireau’ya, tavsiyelerinden ötürü teşek-

kür ederiz.

Page 46: 2011 Mart ve Nisan

62