Upload
independent
View
0
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1
2013-2014 BAHAR DÖNEMİ
HIST 200 DERSİ
DÖNEM PROJESI
BORSA ISTANBUL’UN TARİHİ
DERS KODU: 200
ŞUBE KODU: 1
GRUP NO: 10
TESLİM EDİLEN KİŞİ: ABDÜRRAHİM ÖZER
GRUP ÜYELERİ:
1) MUSTAFA ILHAN - 21002332
2) ORÇUN TANIR - 21101105
3) OĞULCAN ÖZTÜRK - 21302094
4) EMRE ÖZTÜRK - 21102126
5) EMRE HANGÜL - 21201007
2
Özet
Borsa başlıca kuralları olan, arz-talep dengesine göre değişim gören ve organize edilen
bir piyasadır. Piyasada değer verilen bir çok materyal vardır ve bunların alım ve satım
işlemleri gerçekleştirilir. Piyasada değer biçilen bu materyallere ise menkul kıymetler yani bir
diğer adıyla ise değerli evraklar adı verilir. Bu değerli evraklar sırasıyla; hisse senetleri,
dövizler, değerli mallar, hammaddeler (metaller vs.), borçlardır (Devlet Tahvilleri, hazine
bonoları vs.). Piyasadaki bu değerli varlıkların arz-talep usulüne göre komisyoncular
tarafından yapılan aracılık faaliyetleri ile alım satımının gerçekleşmesi sonucu piyasadaki
dengeler oluşur. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ise bu aracılık faaliyetlerini düzenlemek
ve belli kurallar ve standartlar ile gerçekleştirmek üzere 1985 yılında kurulan bir kurumdur.
Kurulan bu kurum, 2013 yılında ismi değiştirilerek Borsa İstanbul (Bist) adını almıştır. Borsa
İsyanbul’un tarihini konu aldığımız projemizde başlıca şu konular incelenmiştir: (1) Borsa
İstanbul Hakkında Genel Bilgi (2) Borsa İstanbul’un Kuruluşu (3) Borsa İstanbul’un Kuruluşu
ile Birlikte Ülke Ekonomisine Etkileri, Hassas Dokusu ile İlgili Borsanın Bilinmeyenleri
(4)Geçmişten Günümüze İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, Borsa İstanbul (5) Borsa
İstanbul Verileri ve Anlamları (6) Borsa İstanbul’un Bireyler ile İlişkisi.
Abstract
Stock Market is a market which has principal rules, it changes and is organized
according to supply and demand equilibrium. There are many valued materials in the market
and in there, their purchase and sale processes are completed. These valued materials are
called securities or by another name commercial instruments. These commercial instruments
are shares, foreign exchanges, high grade goods, raw materials (metals and such) and bonds.
(state bonds, treasury bills, etc). The equilibrum of the market is formed with the purchase
and sale of these valued goods with the intermediation of commission agents according to
3
supply and demand. Istanbul Stock Exchange is an instution which was founded in 1985 to
audit and organize these intermediations with certain standards and rules. This instution had
its name changed and since 2013 it’s called Borsa Istanbul. In this project we handle the topic
of History of Borsa Istanbul and these are the main subjects we analyzed: (1) General
Information About Borsa Istanbul, (2) The founding of Borsa Istanbul, (3) The Effects of the
Founding of Borsa Istanbul to the National Economy, The Unknowns of the Bourse related to
its gentle structure, (4) . Istanbul Stock Exchange and Borsa Istanbul, From Past to Present,
(5) Statistics of Borsa Istanbul and their meanings, (6) The Relation Between Borsa Istanbul
and Individuals.
4
Table of Contents A. GİRİŞ................................................................................................................................................. 5
1. Borsa Kavramı ve Türk Borsacılığının Tarihi...................................................................................... 5
B. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU ..................................................................................................... 7
1. Sermaye Piyasasının Borsaya Duyduğu İhtiyaç İle Başlayan Serüven ............................................... 7
2. BORSA İSTANBUL’UN ÜYELERİ ......................................................................................................... 8
C. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU İLE BİRLİKTE ÜLKE EKONOMİSİNE ETKİLERİ, HASSAS DOKUSU İLE
İLGİLİ BORSANIN BİLİNMEYENLERİ ........................................................................................................... 9
1. Ülkedeki Krizlerin Borsaya Etkileri ve Sonuçları ............................................................................... 9
2. Borsanın En Değerli Üyeleri ........................................................................................................... 12
D. BORSA İSTANBUL’UN BİREYLER İLE İLİŞKİSİ VE HAYATLARINDAKİ ETKİLERİ .................................... 12
1. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU İLE BİRLİKTE TAHTAKALE PİYASASI ............................................ 12
REFERANSLAR ........................................................................................................................................ 16
5
A. GİRİŞ
1. Borsa Kavramı ve Türk Borsacılığının Tarihi
Borsa kendi kuralları ve standartları olan, arz-talep ilişkisine göre fiyatları belirlenen
çeşitli malların ve varlıkların alım ve satımının gerçekleştiği piyasadır. Borsanın
bünyesinde bulundurduğu bu değerli varlıklara menkul kıymetler denir. Menkul kıymetler
sırasıyla; kıymetli evraklar , ticari mallar ve hammaddeler, hisse senetleri ve dövizlerdir.
Bahsedilen kıymetlerin alım ve satımlarının gerçekleşmesi ile oluşan arz-talep dengesi
sonucu oluşan veriler Borsa’nın verilerini oluşturur ve piyasa faaliyetleri bu şekilde
gerçekleşir. Geçmişten günümüze Türk Borsacılığını incelediğimiz zaman Osmanlı
İmparatorluğunda piyasa faailiyetlerinin 1866 yılında kurulan Menkul Kıymetler Borsası
ile başladığını görüyoruz. 19. Yüzyıl Osmanlı İmparatorluğunun ekonomik ve ticari
anlamda yaşadığı son derece önemli reformlar ile başlamış ve devam etmiştir. 19.
Yüzyılda Avrupa ülkelerinde gerçekleşen sanayi devrimi ile önemli bir miktarda sermaye
birikimi oluşmuştur ve oluşan bu sermaye birikimi ile doğan önemli etkinlikler ortaya
çıkmıştır. Bu etkinlikler borsanın da temel faaliyetleri olan sermaye yatırımları, borç para
alıp verme ve para saklama politikaları idi. Avrupada yeni başlayan bu akım ülkeler arası
ticari ilişkileri geliştirmekle birlikte kapitalist politikalar ile ticari menfaatlerini ön plana
çıkarmak isteyen ülkeler için önemli bir fırsattı. Bu durum daha basit bir dil ile açıklamak
gerekirse, sermaye yatırımları güçlü olan ve bu konuda önemli bir potansiyel barındıran
ülkeler, tam tersi durumda olan ülkeleri saldırgan ticari politikalarının ve menfaatlerinin
uygulama alanı haline dönüştürmüştü. Osmanlı Devleti ise karşısında bulunan güçleri
bastırmak için bir denge politikası izlemek zorundaydı ve bu politikalar çerçevesinde 1839
Tanzimat ve 1859 Islahat Fermalarını yürürlüğe koymuştur. Çağdaşlaşma ve devletin kötü
gidişatını engellemek için yürürlüğe giren bu fermanlar ve yapılan ticaret antlaşmaları
Avrupa devletlerine ülke ekonomisine ileri müdahale hakkı vermiştir ve Osmanlı
6
ekonomisi zaman içinde batının boyunduruğu altına girmiştir. 119. Yüzyıla kadar kendi
ihtiyaçlarını karşılayabilen Osmanlı İmparatorluğu 19. Yüzyıl’ın ortalarına gelindiğinde,
Avrupa ülkelerinden sıklıkla borç almak durumuna düşmüştür ve dış borçlanmalar giderek
artmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra, devletin ülke sınırlarındaki kurumlardan ve
kişilerden de ihtiyaçlar dahilinde borçlar alması ile birlikte iç borçlanmada giderek
artmıştır ve Kırım Savaşı sonrası ilk kez hazine bonoları ve devlet tahvilleri kullanılmaya
başlanmıştır.
Altın ve paralar kullanılan Osmanlı Devletin’de paraların içeriğindeki değerli maden
miktarlarının düşürülmesi yani paraların tağşişi gerçekleştirilmiştir. Bütün bu olaylar
sonucunda Osmanlı İmparatorluğu’nda bir borsa kurulması ihtiyacı doğmuştur ve yapılan
faaliyetlerin standartlara bağlanması kararlaştırılmıştır. Önceleri menkul kıymet alım
satım faaliyetlerini gerçekleştiren meslek erbaplarını bir araya gelmesi ile ortaya çıkan
1 Azmi Fertekligil, “Türkiye’de Borsa’nın Tarihçesi” (İstanbul, İMKB Yayınları, 2000),7.
Sultan Abdulmecit tarafından 1840 yılında çıkarılan “Para yerine geçen kağıt” anlamına
gelen “Kaime-i Nakdiye-i Mutebere (Hazine Bonosu)
7
borsa daha sonra Osmanlı hükümetinin de onayını almış ve kuruluşu resmen
gerçekleşmiştir.
B. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU
1. Sermaye Piyasasının Borsaya Duyduğu İhtiyaç İle Başlayan Serüven
Sermaye Piyasası Kanunu’nun yasalaşması ülkemizde 1970 yılından itibaren uzun bir
süre boyunca tartışılan bir konu olmuştur. Sermaye Piyasası kanunu yasalaştırmak 1980
yılında iktidara geçen askeri hükümetin yaptığı en önemli işlerden olmuştur ve bir borsanın
kurulması için ilk adım atılmıştır.
Sermaye Piyasası Kanunu’nun amaç ve kapsamını belirten maddeler;
Amaç MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı; sermaye piyasasının güvenilir, şeffaf, etkin,
istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda işleyişinin ve gelişmesinin sağlanması, yatırımcıların
hak ve menfaatlerinin korunması için sermaye piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesidir.
Kapsam MADDE 2 – (1) Sermaye piyasası araçları, bu araçların ihracı, ihraççılar, halka arz
edenler, sermaye piyasası faaliyetleri, sermaye piyasası kurumları, borsalar ile sermaye
piyasası araçlarının işlem gördüğü diğer teşkilatlanmış piyasalar, piyasa işleticileri, Türkiye
Sermaye Piyasaları Birliği, Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği, merkezî takas kuruluşları,
merkezî saklama kuruluşları, Merkezî Kayıt Kuruluşu ve Sermaye Piyasası Kurulu bu Kanun
hükümlerine tabidir. Halka açık olmayan anonim ortaklıkların halka arz edilmeyen pay
ihraçları, bu Kanun kapsamı dışındadır.
(2) Bu Kanunda ve bu Kanuna dayanılarak yürürlüğe konulan ikincil mevzuatta hüküm
bulunmayan ve diğer kanunlarda bu Kanunun uygulanmayacağının belirtildiği hâllerde genel
hükümler uygulanır. 2
Yukarıda görüldüğü üzere Sermaye Piyasası Kanunu’nun amacı aslında borsacılık
faaliyetlerinin düzenlenmesi ve belli standartlar altında işlemesi için kurulması gereken
kuruma yasal bir ön ayak oluşturmaktır. Madde 2’de yer alan “Halka arz”, sermaye piyasası
için en önemli kavramdır çünkü Sermaye Piyasası Kanunu değerli varlıkların ihracatına değil
halka arz edilmesine izin vermiştir. Halka arz kavramı, menkul değerlerin satılması için her
2 “Sermaye Piyasası Kanunu Madde 1 ve 2”, 27 Nisan 2014,
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/12/20121230-1.htm
8
şekilde reklam yapma hakkını verir ve bu şekilde belirtilen kurallar ve standartlar ile alım
satım işlemleri yurt içinde gerçekleşmeye başlar.
Bu gelişmeler ile 1985 yılında kurulan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, 2013
yılında yenilenen ve modernleşen yüzüyle Borsa İstanbul adını aklmıştır ve halen sermaye
piyasası faaliyetlerini düzenlemeye devam etmektedir.
2. BORSA İSTANBUL’UN ÜYELERİ
BORSA İSTANBUL'DA FAALİYET GÖSTEREN ÜYELER
Piyasa Adı Aracı
Kurumlar Bankalar *
Yetkili
Müesseseler
Kıymetli
Maden
Aracı
Kurumları
Kıymetli Maden
Üretimi veya Ticareti
İle İştigal Eden
Anonim Şirketler
To
pla
m
Pay Piyasası 98 - - - - 98
Gelişen İşletmeler Piyasası 98 - - - - 98
Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası 73 13 - - - 86
Borçlanma Araçları Piyasası
Kesin Alım Satım Pazarı 81 42 - - -
12
3
Borçlanma Araçları Piyasası
Repo-Ters Repo Pazarı 47 40 - - - 87
Borçlanma Araçları Piyasası
Menkul Kıymet Tercihli Repo Pazarı 36 27 - - - 63
Borçlanma Araçları Piyasası
Pay Senedi Repo Pazarı 26 2 - - - 28
Borçlanma Araçları Piyasası
Eurotahvil Pazarları ** 5 13 - - - 18
Kıymetli Madenler ve
Kıymetli Taşlar Piyasası - 23 39 19 12 93
* Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Borçlanma Araçları Piyasası Pazarları üye sayısına dahildir.
** Yalnızca işlem yapmak üzere mevzuat uyarınca gerekli teminatları tesis etmiş olan aracı kuruluşlar gösterilmektedir.
9
Borsa İstanbul’un kurumsal yapısı içerisinde faaliyet gösteren yüzlerce üye vardır ve
kuruluşundan bu yana bu rakam giderek artmaktadır. Bu üyeler sermaye piyasasında faaliyet
göstermeleri için yetkilendirilmişlerdir ve her biri hisselerini paylara bölerek satışa
sunmaktadır. Borsa hakkında oluşan genel yargıya göre sunulan sadece hisse senetleridir
ancak aynı zamanda değerli metaller, borçlanma evrakları ve dövizlerden borsada işlem gören
diğer varlıklardır. 3
C. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU İLE BİRLİKTE ÜLKE EKONOMİSİNE ETKİLERİ, HASSAS DOKUSU İLE İLGİLİ BORSANIN BİLİNMEYENLERİ
1. Ülkedeki Krizlerin Borsaya Etkileri ve Sonuçları
Kriz kelimesinin kavramca kökeni yunanca krisis kelimesinden gelmektedir ve aniden
ortaya çıkan hastalık belirtisi anlamına gelmektedir. Borsanın direkt olarak etkilendiği krizler
ise ülkemizde meydana gelen finansal krizlerdir ve borsada meydana gelen krizler,
ülkemizdeki menkul kıymetler piyasasının ulusal ve uluslararası alanda meydana gelen
olaylardan dolayı aşırı derecede düşüş göstermesinden dolayı oluşan krizlerdir. Borsayı
etkileyen finansal krizleri oluşturan nedenler ülkelerin gelişmişlik düzeyi ve günün
koşullarına göre farklılık gösterebilir ancak genel olarak şu şekilde sıralanabilir.
Arz ve talepteki ani dalgalanmalar,
Sürdürülemeyen büyüme ve belirsizliğin artması,
Enflasyon ve enflasyonu düşürmeye yönelik yanlış politikalar,
Firma bilânçolarının bozulması,
Finansal serbestleşmeye erken geçiş ve deregülasyon,
Aşırı borçlanma, faiz oranlarının yükselmesi ve uluslar arası sermaye hareketleri, 4
3 Borsa İstanbul Resmi Web Sitesi, “Borsa İstanbul Üyeleri”, 27 Nisan 2014,
http://borsaistanbul.com/borsa_uyeleri/uyeler 4 Ekrem Erdem, Para, Banka ve Finansal Sistem, (Ankara, Detay Yayıncılık,2008)
10
1990’da başlayarak 1994 yılına kadar devam eden süreçte yaşanan finansal krizin
doğrudan menkul kıymetleri yani borsayı etkilediğini söylemek mümkündür. 1990 yılında
başlayan kısa vadeli sermaye yatırımları ekonomide önemli oranda bir büyüme sağlamıştır
ancak bu büyüme üretimden kaynaklı bir büyüme değildi. İnsanların ellerindeki para
üzerinden yeni paralar kazanma arzusu ile başlayan yeni trend aslında ekonomide balon
olarak adlandırılan bir büyüme sağladı ve uzun vadede oldukça olumsuz etkiler meydana
getirdi. 1990 yılından başlayarak meydana gelen bu olaylar dizisi bütçe açıkları, yüksek
enflasyon oranları ve faiz harcamalarının bütçedeki payını çoğalttı ve olası finansal krizin
temelleri atılmaya başlandı. 1994 yılına geldiğimizde piyasalarda likitleşme yaşandı yani
sermaye piyasasındaki tüm katılımcıların piyasadaki fiyatlara direkt olarak etki etmesi koşulu
sağlandı ve yaşanan bu durum aşırı döviz talebini getirdi. Yaşanan yüksek döviz talebi
neticesinde piyasadaki döviz stoklarında da doğal olarak bir azalma yaşandı ve döviz
kurlarındaki hızlı artış kaçınılmaz hale geldi. Bu durum karşısında ise Türk Lirası, yabancı
para karşısında yine hızlı bir düşüşe geçti. 1993’te çıkarılan yasa ile menkul kıymet
gelirlerinde vergi kesilmeye başlanmıştı ve bu durum doğal olarak borsadan kaçışa neden
oldu. Yaşanan bütün bu gelişmeler neticesinde 1994 krizi patladı ve borsa da doğru orantılı
olarak bu krizden önemli derecede etkilendi.5
Sermaye Piyasasını etkileyen diğer önemli krizler ise Kasım 2000 ve Şubat 2001
krizleridir. Yaşanan bu kriz önceki krizin tam tersi olarak yurtdışı kaynaklı bir krizdir ve
Asya Krizi olarak adlandırılır. Diğer Asya ülkelerinde yaşanan finansal kriz %30 oranında
develuasyon yani milli paranın direkt müdahale ile değerinin azaltılması ile önlenmiştir ancak
Türkiye’de alınan karar ile bu işlem gerçekleştirilmedi. Sonuç olarak Türk Lirası değer
kazanmaya devam etti ve dış borçlar giderek arttı. Yaşanan bu kriz önceki krizin aksine bir
bankacılık krizine dönüştü çünkü Türk lirasındaki aşırı değerlenme faiz oranını % 800 gibi
5 Prof. Dr. Mustafa Özer , Finansal Krizler, Piyasa Başarısızlıkları ve Finansal İstikrarı Sağlamaya Yönelik
Politikalari, (Eskişehir: TC Anadolu Üniversitesi Yayınları,1999)
11
inanılmaz bir rakama çıkardı. Yaşanan tüm olumsuz gelişmelere ve Türk Lirasında ki
gereğinden fazla olan aşırı değerlenmeye rağmen dövize olan talep de giderek artınca, dış
borçlardaki inanılmaz artış önlenemedi. 6 2001 yılını 677 bin TL ile başlayan Amerikan
Doları 1 milyon lirayı aştı. Yaşanan bu gelişmeler ile meydana gelen siyasi dalgalanmalar
sonucunda borsanın ve döviz kurlarının önemli derecede etkilendiği görüldü. Piyasaların
yaşanan bu krizden nasıl ve ne kadar etkilendiğini tarihsel bazda inceleyecek olursak;
19 Şubat
MGK'da Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında yaşanan gerginlik sonrası kriz
işaretlerini verdi, Borsa 10.169 puandan 8.817 puana düştü. Gecelik repo faizleri
yüzde 760'a çıktı. Merkez Bankası'nadn yaklaşık 7.6 milyar dolar çıktığı iddia
edildi.
20 Şubat
Borsa'daki düşüş devam etti. Endeks günü 8.768 puandan kapattı. Repo faizleri
yüzde 3 bini buldu. 7.3 milyar doların Merkez bankasına döndüğü kaydedildi.
21 Şubat
Merkez Bankası Repo ihalesi açmadı. Repo faizleri yüzde 7 bin 500'lere kadar
tırmanırken, borsa tarihinin en büyük düşüşlerinden birini yaşadı ve yüzde
18.11'lik düşüşle 7.180'e indi. Bankaların Merkez Bankası'ndan 3 milyar dolar
satın aldığı iddiaları basında yer aldı. Dalgalı kura geçildi.7
Görüldüğü üzere yaşanan finansal kriz ve bunu sonucunda önlenemeyen siyasi
gerilimler, sermaye piyasasının hassas dokusunu yeterince etkilemiştir ve sonuçları ülke
ekonomisi açısından oldukça kötü olmuştur.
6 Türkiye Bankalar Birliği, “Bankalarımız” dergisi, 2000. 7 “Tarihsel bazda 2000 krizinin piyasadaki etkileri” , Milliyet Gazetesi İnternet Sitesi, , 27 Nisan 2014
http://www.milliyet.com.tr/content/dosya/almanak2001/borsadoviz2001.html
12
2. Borsanın En Değerli Üyeleri
1. GARANTİ BANKASI 26.208.000.000
2. TURKCELL 24.486.000.000
3. AKBANK 23.520.000.000
4. KOÇ HOLDİNG 21.301.543.200
5. TÜRK TELEKOM 21.070.000.000
6. ENKA İNŞAAT 19.968.000.000
7. İŞ BANKASI 18.809.874.600
8. SABANCI HOLDİNG 16.221.211.800
9. YAPI VE KREDİ BANKASI 14.823.447.320
10. HALK BANKASI 14.000.000.000
11. ANADOLU EFES 13.351.973.680
12. BİM MAĞAZALAR 13.054.800.000
13. COCA COLA İÇECEK 10.836.195.313
14. TÜPRAŞ 10.174.532.096
15. TÜRK HAVA YOLLARI 9.039.000.000
16. EMLAK KONUT GMYO 8.664.000.000
17. VAKIFLAR BANKASI 8.475.000.000
18. EREĞLİ DEMİR ÇELİK 8.435.000.000
19. ARÇELİK 8.108.738.460
20. FİNANSBANK 7.398.000.000
Borsa İstanbul’un toplam piyasa değeri 476 milyar liradır ve en değerli 20 şirket
yukarıdaki tabloda görülen şirketlerdir.8
D. BORSA İSTANBUL’UN BİREYLER İLE İLİŞKİSİ VE HAYATLARINDAKİ ETKİLERİ
1. BORSA İSTANBUL’UN KURULUŞU İLE BİRLİKTE TAHTAKALE PİYASASI
Tahtakale, İstanbul’un Eminönü ilçesinde yer alan bir semttir ve Tahtakale de bulunan
tarihi kapalı çarşıda yer alan bir ayaklı borsa bulunmaktadır. Ayaklı borsa adı verilen bu
yerde en genel tabirle altın ve döviz piyasası seyredilir. Çarşıda yer alan döviz bürolarına
bağlı olarak çalışan borsanın ustaları, ellerindeki telefonlar ile sürekli konuşarak döviz
trafiğini oluştururlar. Ayaklı borsa da işler oldukça gizli ve kapalı yürümektedir, öyle ki
kendileriyle röportaj yapmak için buraya gittiğimizde içlerinden birini ses kaydı ile röportaj
yapmaya oldukça zor ikna ettik çünkü her birinin bağlı bulunduğu bir kurum var ve
8 “Borsanın en değerli üyeleri”, Borsa Gündem, 27 Nisan 2014, http://www.borsagundem.com/haber/borsanin-
en-degerli-sirketleri/577134
13
sorumlulukları bunu gerektiriyor. Tahtakalenin aynı zamanda kendine özgü bir dili ve para
birimlerine verdikleri değişik isimler var.
Dolar: Tam
Mark: Çeyrek
İngiliz Sterlini: Kraliçe
Hollanda Florini: Gül
İtalyan Lireti: Makarna
İsviçre Frangı: Çikolata
Fransız Frangı: Peugeot
Avusturya Şilini: Şilte
Arabistan Riyali: Hacı
Türk Lirası (TL): Çuval9
Altın ve Döviz borsanın bir parçası ve bu iki menkul kıymetin alım satımı konusunda söz
sahibi olan en önemli kişiler ayaklı borsacılar ve bağlı oldukları işletmelerdir. Bunların
bulunduğu en önemli merkez ise İstanbul Kapalı
Çarşıda bulunan Tahtakale’dir. Biz de bu
döngüyü yakından görmek ve bu işin
ustalarından gerekli bilgileri almak üzere
Tahtakaleye doğru yola çıktık. Ayaklı
borsacıların bulunduğu sokağa döner dönmez
karşılaştığımız manzara hiç de beklediğimiz gibi
değildi çünkü yıllardan beri televizyonlarda ve
gazetelerde gördüğümüz bu sokak alışılageldiği
9 “Tahtakale’de para birimlerine verilen değişik adlar” , 27 Nisan 2014, http://www.bigpara.com/haber-
detay/genel/ayakli-borsanin-raconu/361032/?bprtme=2703431642&sTo=1100
14
gibi kalabalık ve hareketli
değildi. Borsanın ustaları ile
röportaj yapmak oldukça
zor çünkü her biri
kendilerine sorulacak
sorulardan çekiniyorlar ve
aslında legal bir şekilde devam ettirdikleri işlerinden bahsetmek konusunda çekimserler. Bağlı
bulundukları kuruma karşı sorumlulukları ve mesleki açıdan gizli tutmak zorunda oldukları
birçok konu var. Bütün bu zorluklara rağmen içlerinden birini röportaj yapmaya ikna ettik ve
röportajımızı gerçekleştirdik. Röportaj yaptığımız kişi 1994 yılından bu yana borsacılık
faaliyetlerini gerçekleştiren Halil Bey’di. İlk sorumuz, Tahtakale’deki işleyiş ve borsanın
ustalarının gün boyunca yaptığı faaliyetler hakkında idi. Tahtakale de bulunan insanların
aslında altın ve döviz alım satımı yapan işletmelere bağlı çalışan birer ekspert olduklarını ve
gün boyunca piyasadaki hareketliği takip ederek bağlı bulundukları işletmelere alım satım
konusunda anlık talimatlar gönderdiklerini öğrendik. Yapılan aracılık faaliyeti bankalar ve
işletmeler arasındadır ve gün boyunca bankalarda ki altın ve döviz fiyatlarının takibi yapılarak
iki taraf arasında sürekli olarak alım satım işlemleri gerçekleştirilmektedir. Halil Bey’e
Tahtakale’de bulunduğu 20 yıl içerisinde neler olup bittiğini ve değiştiğini sorduk ve
aldığımız cevap gözlerimizle gördüklerimizi onaylıyordu. Halil Bey ayaklı borsa olarak
adlandırılan yerin neredeyse tamemen bittiğini ve bunun ilk sebebinin dijital çağa geçiş
olduğunu belirtti. Bir diğer sebep olarak ise kâr marjlarının düşüşünü gösterdi. Bu iki durum
ise insanların farklı sektörlere yönelmesine neden oldu. İnsanların altından ziyade yöneldiği
yeni trend ise Gayrimenkul yani Halil Bey’e göre altın’ın fiziki boyuttaki çekimi eskisi ile
kıyaslandığından oldukça düşük. Bunu bir örnekle açıklayacak olursak, 100 bin dolarlık altın,
altın fiyatları düşüşe geçtiği zaman yatırımcılara fiziki boyutta çok da büyük zarar ettirmese
TAHTAKALEDEKİ
AYAKLI
BORSACILAR
15
bile moral bozuyor çünkü sonrasında altının yükselişi için yapılan bekleyiş günümüz şartların
da oldukça uzun sürüyor ve yapılan işe değmiyor. Bunun yerine gayrimenkul’e yapılan
yatırım daha avantajlı çünkü, fiyat en kötü ihtimalle sabit kalıyor yani zarar ihtimali
minimum’a iniyor. Sonraki sorumuzda ise geçmişten günümüze altın borsasında ki kazançları
sorduk ve aldığımız cevap daha önce verilen cevaplara paraleldi. 1994 ve 2000 yılları
arasında altının kilosu 10 – 12 bin dolar civarlarında idi ve 1 milyon dolar ile 100 kilogram
altın alınabiliyordu. Bunun yanı sıra 1 kilogram altın ile 30 dolar kazanılabiliyordu ve
alınabilen 100 kilogram altın ile kazanç 3000 dolar idi. Bugünlerde ise altının kilosu 40 bin
dolar ve 1 milyon dolar ile ancak 25 kilogram alınabiliyor. Bu günlerde altının kilosundan
elde edilen kazanç 20 dolar ve 1 milyon dolar ile alınabilen 25 kilogram altın ile elde edilen
kazanç sadece 500 dolar. Daha genel bir tabirle eskiden elindeki 1 milyon dolar ile dakikalar
içerisinde 3 bin dolar kazanan yatırımcı bugün sadece 500 dolar kazanabiliyor. Bütün bunlara
rağmen azda olsa insanlar Tahtakale’de aynı heyecanla bu işi sürdürüyorlar ve Tahtakalede ki
geleneği sürdürüyorlar.10
10 Halil K. , Görüşmeyi yapan Mustafa İlhan ve Orçun Tanır, İstanbul, Eminönü, Kapalı Çarşı, Altıncılar Sokak,
26 Nisan 2014
16
REFERANSLAR
1. Fertekligil, Azmi, Türkiye’de Borsa’nın Tarihçesi, İstanbul: İMKB Yayınları, 2000.
2. Erdem, Ekrem. Para, Banka ve Finansal Sistem, Ankara: Detay Yayıncılık, 2008
3. Özer, Mustafa. Finansal Krizler, Piyasa Başarısızlıkları ve Finansal İstikrarı
Sağlamaya Yönelik Politikalar, Eskişehir: TC Anadolu Üniversitesi Yayınları, 1999
4. Resmi Gazete , “Sermaye Piyasası Kanunu Madde 1 ve 2”, 27 Nisan 2014,
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/12/20121230-1.htm
5. Borsa İstanbul Resmin Web Sitesi, “Borsa İstanbul Üyeleri”, 27 Nisan 2014,
http://borsaistanbul.com/borsa_uyeleri/uyeler
6. Milliyet Gazetesi İnternet Sitesi, “Tarihsel bazda 2000 krizinin piyasadaki etkileri”, 27
Nisan 2014
http://www.milliyet.com.tr/content/dosya/almanak2001/borsadoviz2001.html
7. Borsa Gündem İnternet Sitesi, “Borsanın en değerli üyeleri”, 27 Nisan 2014,
http://www.borsagundem.com/haber/borsanin-en-degerli-sirketleri/577134
8. Big Para İnternet Sitesi, “Tahtakale’de para birimlerine verilen değişik adlar” , 27
Nisan 2014, http://www.bigpara.com/haber-detay/genel/ayakli-borsanin-
raconu/361032/?bprtme=2703431642&sTo=1100
9. Türkiye Bankalar Birliği, “Bankalarımız” dergisi, 2000.
10. K. Halil , Görüşmeyi yapan Mustafa İlhan ve Orçun Tanır, İstanbul, Eminönü, Kapalı
Çarşı, Altıncılar Sokak, 26 Nisan 2014