View
876
Download
9
Category
Preview:
DESCRIPTION
Araştırma Ödevi
Citation preview
Frida Kahlo Hakkında Kısaca Bilgi.
Frida Kahlo’nun Hayatı ( Biografisi )
Frida Kahlo’nun Hayatına Dair Kısa Video
Konu : Frida Kahlo’nun Hayatı ve Psikolojik Sorunlarının
Sanatına Yansıyan Etkileri
2014-2015
Bahar Dönemi
Sanat Psikolojisi Sunum Ödevi
Hazırlayan : TUBA HALICI
Okul Nu. : 20061803007
Frida Kahlo’nun Eserleri
Sunumu Bitir
Kaynakça
Frida Kahlo
Resimleri sürrealist akımla ilişkilendirilse de keskin
ve acı gerçekliği yansıtmaktadır. 1938′de sürrealizm
öncülerinden olan André Breton,
Frida’nın sanatını ‘bombanın etrafındaki kurdele’
olarak tanımlamıştır. Frida Kahlo’nun eserleri
sürrealist olarak nitelendirilse de o bunu
reddetmiştir. Frida Kahlo eserlerini bu sözcüklerle
ifade etmiştir. ‘Benim sürrealist olduğumu
düşünüyorlar. Fakat hiçbir zaman hayallerimi ya
da kabuslarımı resmetmedim. Ben sadece kendi
gerçekliğimi resmettim.’
Pablo Picasso’nun "Biz onun gibi insan yüzleri
çizmeyi bilmiyoruz" dediği sanatçının 70 eserinin
50'si ressama hayranlığıyla bilinen Madonna
tarafından satın alınmıştır.
Oto portreleriyle tanınan Frida'nın hayatı,
yönetmenliğini Julie Taymor'ın yaptığı ve Salma
Hayek'in sanatçıyı canlandırdığı 2002 tarihli Frida
filmiyle beyaz perdede hayat bulmuştur. Kahlo,
yaşarken ünlü olmuş, resimlerinin çoğu satmış nadir
sanatçılardan biridir.
Gerçek adı Magdalena Carmen Frida Kahlo y Calderón olan ressam, 6
Temmuz 1907’de Coyoacan, Meksika'da, Macar Yahudisi fotoğrafçı Wilhelm
Kahlo ve Kızılderili asıllı Matilde Calderon Gonzales’in dört kızından üçüncüsü
olarak dünyaya geldi.
Kahlo ilerleyen yıllarda doğum gününü 6 Temmuz 1907 değil de Meksika
Devrimi'nin gerçekleştiği 7 Temmuz 1910 günü olarak ilan edecekti. Çünkü
yaşamının modern Meksika'nın doğuşuyla başlamış olmasını istiyordu. Ailesiyle
birlikte Coyoacan bölgesinde oturdukları evlerinin dış duvarları kobalt mavisi ile
boyalı olduğu için "Mavi Ev" olarak anılıyordu.
6 yaşında çocuk felci geçiren Kahlo'nun bu sebepten,
bir bacağı diğerine göre daha inceydi. Sinirleri etkileyen çocuk
felci nedeniyle hastalar solunum zorluğu nedeniyle hayatını
kaybediyordu. Frida ise sağ bacağındaki incelme ile
kurtulmuştu. Bu yüzden hep uzun etekler giyen Kahlo,
kendisine "Tahta Bacak Frida" denmesine oldukça içerliyordu.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
6 yaşında çocuk felci geçiren Kahlo'nun bu sebepten, bir bacağı diğerine göre
daha inceydi. Sinirleri etkileyen çocuk felci nedeniyle hastalar solunum zorluğu
nedeniyle hayatını kaybediyordu. Frida ise sağ bacağındaki incelme ile
kurtulmuştu. Bu yüzden hep uzun etekler giyen Kahlo, kendisine "Tahta Bacak
Frida" denmesine oldukça içerliyordu.
1926′ da çekilmiş bu aile fotoğrafında Frida erkek takımı giyerken ve kravat
bağlamışken gözüküyor. Annesi onun bu görünümünden pek memnun olmasa
da babası da onun bu duruşundan dolayı gururlu bir tavır sergiliyor. . Ona her
daim diğerlerinden daha iyi olduğunu çünkü onun daha cesur ve zeki olduğunu
söyledi. Frida onun favori çocuğuydu ve diğer altısının aksine okula giden sadece
oydu.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida öğrenimini bitirip doktor olmayı istiyordu. Ve sonra bir gün sevgilisi
Alejandro ile birlikteyken o korkunç kaza gerçekleşir.
17 Eylül 1925 tarihinde, erkek arkadaşı Alejandro Gomez Arias ile birlikte
otobüsle okuldan dönen Frida için oldukça sıradan bir gündü. Ancak bindikleri
otobüs, bir tramvayla çarpıştı. Çok sayıda yolcunun ölümüyle sonuçlanan kazada
Frida çok ağır yaralandı. Yolcuların tutunduğu kalın bir metal çubuk Kahlo'nun
karnından vücuduna girmiş ve bel omurlarını zedeleyerek dışarı çıkmıştı. Ayrıca
omuz ekleminde çıkık, bazı kaburgalarda ve sağ bacağında kırıklar da
oluşmuştu.
Salma Hayek’in Frida rolünde oynadığı ‘Frida’
filminden kaza sahnesi.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Yaşama şansı olmadığı düşünülen Frida'ya kaza sonrasında dikkat bile
edilmemişti. Kazayla ilgili olarak Frida daha sonra şunları söyleyecekti.
‘Benim zamanımda otobüsler hiç de güvenilir değildi; henüz yeni kullanıma
girmişlerdi ve pek rağbet görüyorlardı. Tramvaylar boşalmışlardı. Alejandro
Gomez Arias'la otobüse bindim... Kısa bir zaman sonra otobüs ile Xochimilo
hattının treni çarpıştı. Tuhaf bir çarpışmaydı bu; şiddetli değil, ağır ve yavaştı,
herkesi sarstı. Beni daha da çok sarstı. Önce başka bir otobüse binmiştik. Ama
küçük şemsiyemi unuttuğumu görünce, aramak için indik, beni harabe eden
otobüse böylece bindik. Kaza bir kavşakta oldu... İnsanın çarpışmanın farkına
vardığı, ağladığı doğru değil. Gözümden bir tek damla yaş akmadı ve demir
çubuk, kılıcın boğayı delmesi gibi beni deldi geçti.’
Kızıl Haç hastanesine götürüldüğünde, omurgasının, bel
bölgesinde üç noktadan kırıldığı, köprücük kemiği ile üçüncü
ve dördüncü kaburgalarının da kırık olduğu ortaya çıktı.
Frida'nın sağ bacağı on bir yerden kırılmış ve ezilmiş, sol omzu
çıkmış, leğen kemiği de üç yerden kırılmıştı. Çelik çubuk
karnının sol tarafından girip cinsel organından çıkmıştı.
Doktorlar Frida’nın kazadan kurtulsa bile bir daha yürüyebilecek
olmasından şüpheliydiler.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Geçirdiği onca ameliyattan sonra Frida aylarca hareketsiz ve acı bir şekilde
yatakta yatmak zorunda kaldı. Ağrıları biraz daha katlanılabilir hale geldiğinde
annesi Frida’nın daha iyi vakit geçirmesi için ona boya, fırçalar ve yatağa
yerleştirdikleri şovale aldı. Babası ise yatağının üzerine tavana kendini
görebilmesi için ayna yerleştirdi. Daha sonra Frida ona en yakın olan şey -
kendisini-resmetmeyi seçerek resim yapmaya başladı.
Frida’nın
sahip olduğu 143 resmin 55′i otoportreleridir .
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Kazadan sonra Frida yatağında ayna ile
alçısını boyarken
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida’nın hastalığı sırasında yaptığı resimler, iç dünyasından dış dünyaya bir
nevi seslenişi olmuştu.
‘Otobüs’, Frida Kahlo (1929). Frida kazadan sonra yatağında
iyileşmeyi beklerken, otobüsteki kazadan önceki son anlara ait
bir kareyi resmetmiştir. Eserinde sanatçıyı kendisini görmeye
alışkın olduğumuz geleneksel Meksikan elbisesi içinde
görmüyoruz çünkü Frida bu görünüşü Diego Rivera ile
evlendikten sonra edinmiştir.
Otobüs
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida’nın kazadab sonra,Alex için
kendisini kırmızı kadife bir elbise
giyerken resmettiği otoportresi,
1926
Frida’nın iyileşmesi bir mucizeydi.
Yeniden ayağa kalktığında Frida 19
yaşındaydı ve ne eğitim için parası ne de
bir işi vardı.
Bildiği tek şey resim yapmaktı. Frida
katıldığı bir partide Meksika’nın en ünlü
ressamlarından olan Diego Rivera ile
tanışır ve ona işlerini gösterir. Diego
Frida’ya şehvetle bakmış olsa da işlerini
özenle inceler ve sonunda:
‘Resimlerin çok özel ve ”Meksikan”. Sen
yeteneklisin ve kendine has bir tarzın var.
Kesinlikle resim yapmaya devam
etmelisin ama kimseyi taklit etmeye
kalkma. Sadece kendin ol çünkü sen çok
farklısın ve yeterince iyisin.’
Frida, bir çok kez resim yapmanın
hayatını tamamlayan bir parçası
olduğunu söylemiştir.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Şimdiye kadar Frida’yı sadece babası bu şekilde desteklemişti ve şimdi
duyduğu bu kelimeler tamamen başka bir adamdan geliyordu. Öyle bir adamdı ki
Frida’nın daha gençken ve onun çalışmalarını takip ederken de hayranlık duyduğu
bir sanatçı.
O andan itibaren Frida yorulmaksızın resim yapmaya başladı ve fırtınalı bir
aşkın başlangıcına vesile oldu. Bu aşk Frida’nın hayatında öleceği güne dek
sürecek ‘tek’ aşkı olacaktı. Diego’nun hayatında en önemli iki şeyin resim ve
politika olmasına rağmen Frida için daima en önemli şey Diego olacaktı.
Frida:
17 yaşındayken Diego bana aşık olmaya
başlamıştı. Babam hiçbir zaman ondan hoşlanmadı
çünkü o bir komünistti ve Breughel’in şişman, şişman
ve şişman haline benziyordu.
İlişkimizi bir kuğunun fil ile evlenmesine
benzetiyorlardı. Ne var ki, her şeyi ayarlamıştım ve 21
Ağustos, 1929, Coyoacán belediye binasında
evlenmiştik.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida 22, Diego ise 43 yaşındaydı. Diego bir çok kadınla bir çok ilişki yaşamış
olsa da Frida ile olan evlilikleri Diego’nun ilk yasal birlikteliğiydi.
‘Nikaha kimse gelmedi, yalnızca babam vardı. Diego’ya ‘Bak, kızım hasta
bir insan ve tüm hayatı boyunca da hasta olacak. O pek güzel olamasa da
zeki biri. Bir kere daha düşün ve hala kızımla evlenmeyi istiyorsan, evlen
onunla, izin veriyorum.’ diyen bir baba…
Evliliklerinin ilk yılında Frida hamile kalmasına rağmen Rivera'yla yaşadığı
sorunlar nedeniyle bebeği aldırdı. 1930 yılında Amerika'ya giden çift, Rivera'nın
aldığı duvar resmi siparişleri bitene kadar orada yaşayacaklardı. Ard arda 2
düşük yapan Frida, Rivera'nın başka ilişkileri olduğunu da öğrendi
ve çift oldukça fırtınalı geçen evliliklerini 1939 yılında
sonlandırdılar.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Ancak bir sene sonra, 1940'da yeniden evlenip Frida'nın çocukluğunun geçtiği
Mavi Ev'e yerleştiler. sadakatsizliğini artistik doğasının, güzelliğe olan tutkusunun
ve ilham arayışının bir meyvesi olarak görmeye çalışıyor ve bir gün değişeceğine
inanıyordu.
O yıl içerisinde yedi operasyon geçiren Frida, dokuz ayını hastanede
geçirmişti. Sırf bu yüzden birazcık da olsun sadakati hakkettiğini düşünüyordu.
Ama hiç bir şey değişmemişti. O hala egosunu aşıklarının sayısıyla besleyen bir
adamdı.
Frida karar verdi ve onunla kendi tarzında savaşacaktı. Hiçbir kimsenin
istemeyeceği kadar acımasızca sına dürüst ve dünyanın önünde tüm
çıplaklığı ile dimdik duracak ve ona meydan okuyacaktı, her
zaman yaptığı gibi. Ve resmetmeye başladı. Kendisini kırıklarıyla,
bacağındaki yarayla, kalbini kesip atmış bir şekilde, ölü iken,
bedenine saplanmış oklar ile, kan lekeleri ile, her şeyi ile
resmetti. Kendi yüzünü resmetmişti tüm detayları ile; yüzündeki
tüyler, bıyığı ve ortada birleşen kaşları ile. İstese herhangi birini
çıkarabilirdi resimden diğerlerinin yaptığı gibi fakat o tümünü
bilinçli olarak resmetti.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Sonrasında Tehuana’lı bir kadın gibi giyinmeye başladı: rengarenk uzun
etekleri ve eşarplar, saçını süslediği çiçekler ve kurdeleler, al rengi ruju ve takıları.
Her sabah bu şekilde giyinip ve saçlarını yapmak için saatlerini veriyordu.
Çoğunlukla pantolon, deri ceketle ve erkek botları giyen modern şehirli genç kadın
bilinçli olarak etnolojik bir müze parçasına dönüştü. Bugün bile sahip olduğu tarz
‘Frida stili’ olarak geçmekte.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida’nın bir şeyler yapması gerekiyordu. Gerekiyordu çünkü vücudunda
acıdan başka bir şey hissetmek istiyordu. Bunun için dans etti, kadın ve erkek
vücutlarını deneyimledi. Diego’nun kadınlarıyla bile arkadaşlık etti, kendi
konumunu korumak ve katlanabilir kılmak adına. Meydanlara çıktı, yürüdü,
protesto etti. Adaletsizlikten nefret etti ve komünizmin dünyayı yoksulluktan
kurtaracağına inandı
Dışarıdan bakıldığında eşsiz görünümü ve espri anlayışıyla, neşeli, baştan
çıkarıcı, eğlenceli ve herkes tarafından sevilen biriydi. Bacakları kangrenden dolayı
kesildiğinde bile ‘Ayaklarımı umursamıyorum, benim kanatlarım var.’ diyebilmiştir.
1950′de sergisinin açılışına motorsiklet eşliğinde ambulans ile geldi.
İçeriye sedye ile girerek galerinin tam ortasında duran yatakta
tüm geceyi misafirlerini ağırlayarak ve gülerek geçirdi.
Paris’teki bir sergisinde sergilediği işlerleriyle Juan Miro,
Kandinsky ve Duchamp’ı kendisine hayran bırakmıştı. Tüm
eleştiriler Frida’nın eşsizliğ ve dürüstlüğünü hedef alan övgüler
şeklindeydi. Sergiden memnun kalan Picasso ona kaplumbağa
kabuğundan yapılmış iki el formundaki küpeleri hediye
etmesiyle Frida’nın en sevdiği takıları haline gelir.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida'nın evliliği süresince başka erkeklerle ilişkileri oldu. Rus devriminin önde
gelen isimlerinden Lev Troçki ile birlikte olan Frida, Troçki'nin eşinin bu ilişkiyi
farketmesi üzerine bu birlikteliği sonlandırmıştı.
Troçki’ye düzenlenen suikastın ardından ressam Siqueiros’un arkadaşı olması
nedeniyle sorgulanan Frida, Meksika’dan ayrılarak San Fransisco’da bulunan eski
eşi Rivera’nın yanına gitmişti.
Frida için yaşadıkları tüm sorunlara rağmen Diego'nun anlamı büyüktü,
kocasıyla ilgili olarak şunları yazmıştı:
‘Başlangıç Diego ... Yapıcı Diego ... Çocuğum Diego..Ressam Diego ...
Babam Diego ... Oğlum Diego...Sevgilim Diego ...
Kocam Diego... Dostum Diego ... Anam Diego... Ben Diego...
Evren Diego’
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
1941'de "Ben ve Papağanlarım" ve 1953'te "Maymunlarla Otoportre" isimli
çalışmalarına imza atan sanatçı, aynı yıl 'La Esmeralda' adlı bir sanat okulunda
öğretim üyeliğine başladı. Sağlık durumu kötüleşmesine rağmen ders vermeyi
sürdüren Frida, 1950 senesinde daha önce olduğu ameliyatlar nedeniyle dokuz ay
hastanede yatmak zorunda kaldı. Frida ülkesi Meksika'daki ilk kişisel sergisini ise
1953 senesinde açtı.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida Kahlo’nun ‘Evrenin Aşkı Kucaklayışı’ eserinde küçük, kahverengi bir
köpek alttaki devasa kolunun bileğinde uyur. Bu köpek Frida’nın en sevdiği evcil
hayvanı olan Mr.Xolotl’dur. Frida 3000 yıllık Aztek mirası olan bu tüysüz, sıradışı
görünümlü bu köpeklerden birkaçına sahiptir. Meksika tüysüz chihuahuas türü ile
ilişkili olan bu tür Aztekler tarafından kutsal sayılırlardı. Köpeklerin ihtiyacını
duydukları usta ruhları taşıdıklarına inanırlardı.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida tüm yaşamı boyunca omurga ve ayağı ile ilgili otuzun üzerinde ameliyat
ve sayısız tedavi gördü, fakat hiçbiri sonsuz acısını dindirmeye yetmedi.
1944 yılından sonra doktorlar ona yatak istirahati ve oturmasına ve ayakta
durmasına yardımcı olması için vücudunu saran bir korse önerdiler.
Frida bu korseyi ‘ceza’ olarak nitelendiriyor ve bu durum o dönemde yaptığı
‘Kırık Sütun (The Broken Column, 1944)’ adlı eserine ilham kaynağı olmuştur.
Otoportre sanatçının kırık omurgasını bir İon sütunu olarak göstermektedir.
1944′ten beri Frida’nın sağlığı onu çelik bir korse giymek zorunda bırakacak
kadar kötüleşmişti.
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Diego’nun eşi Frida’yı tutkuyla öperken, 1950
yılında ABC hastanesi, Meksika’da çekilmiştir. Frida
bacağından dolayı son bulmaz bir acı çekerken sağ
ayağındaki morarmaya başlayan dört parmak gelecek
olan kangrenin habercisiydi.
Amputasyon önerilmişti. Frida bir yılını o hastanede
geçirmişti. Korsesinin üzeri komünizm işaretleri ve
gelen ziyaretçilerin imzaları ile renklenmişti. Odası
aynalar, fotoğraflar gibi Frida’ya ait parçalarla
şenlenmiti.
1953′te sağ ayağını günlüğünde uğurlar, Frida
ve altına şöyle yazar:
‘Ayaklarım, kanatlarım varken size neden
ihtiyacım olsun ki?’
Gelecek yıl aşırı doz morfin ile Ölüm Diyarı’na
varacaktı, Frida .
‘Çıkış yolunun güzel olacağını ve asla geri
dönmeyeceğimi umuyorum’, Temmuz 1954
Frida Kahlo’nun Hayatı 06.07.1907 – 13.07.1954
Frida Kahlo’nun son eseri ‘Viva la vida’
1954
Beni Dinlediğiniz İçin
Teşekkür Ederim.
Frida Kahlo’nun Hayatına Dair Kısa Video
Frida Kahlo’nun Eserleri
Kaynakçalar
• http://www.webressam.net/tag/frida-kahlo-kimdir
• http://mimarcasanat.com/resim/acilarini-resmeden-kadin-frida-kahlo.html
• http://www.biyografi.info/kisi/frida-kahlo
• http://www.mailce.com/frida-kahlo-kimdir.html
• http://bilgiarat.com/meksikali-ressam-frida-kahlo-kimdir/
• http://indigodergisi.com/2014/02/frida-kahlo-viva-la-vida/
• http://www.gnoxis.com/frida-kahlo-hayat%C4%B1-ve-eserleri-20792.html
Video Kaynakları
• http://www.youtube.com/watch?v=GJK3XPax2Fg
• http://www.youtube.com/watch?v=AJyzrTHKGsY
Recommended