11
1 Bitkisel İlaçlar ile Sanal Sağlık Doç. Dr. Hüsniye KAYALAR Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Ana Bilim Dalı- Bornova/İzmir [email protected] İnternetin olmadığı, sanal dünyanın daha hayatımıza girmediği yıllarda çok küçük yaşlarda çocuklar evcilik yanında doktorculuk da oynardı. Sırayla anne, baba, çocuk olurduk ya da hasta ve doktor olurduk. Şimdi bu oyunu ne yazık ki biz büyükler yine oynuyoruz hem de kendi sağlığımızı ve başkalarının sağlığını bozarak. Günümüzde hekim olmadığı halde hekimmiş gibi davranan, hastalıkları teşhis ve tedavi ettiğini sanan, hatta üstüne bir de eczacı gibi davranıp ilacını yapan, geliştiren ve onu ambalajlayıp, etiketleyip her türlü basın, yayın ve internet ortamını kullanarak tıpkı modern ilaçlar gibi halkın sağlığına sunan oyuncular var. Ancak sağlıkta oyun olmaz, günümüzde yaşananlar, o çocukluk çağlarımızda oynadığımız oyunlar kadar masum değil ne yazık ki. Radyo ve televizyon kanalları, gazeteler ve internet üzerinde satışa sunulan sağlık ürünlerinin insan hayatını ciddi bir şekilde tehdit ettiği görülmektedir. En büyük tehditlerden birisi de bitkisel ürünler ile yapılan aldatıcı, yanlış yönlendirici, umut verici reklamlardır. Bir programı izlerken tele alışveriş ya da tele market adıyla özellikle bitkisel

Sanal sağlık doc (1)

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Sanal sağlık doc (1)

1

Bitkisel İlaçlar ile Sanal Sağlık

Doç. Dr. Hüsniye KAYALAR

Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Ana Bilim Dalı- Bornova/İzmir

[email protected]

İnternetin olmadığı, sanal dünyanın daha hayatımıza girmediği yıllarda çok küçük

yaşlarda çocuklar evcilik yanında doktorculuk da oynardı. Sırayla anne, baba, çocuk olurduk

ya da hasta ve doktor olurduk. Şimdi bu oyunu ne yazık ki biz büyükler yine oynuyoruz hem

de kendi sağlığımızı ve başkalarının sağlığını bozarak. Günümüzde hekim olmadığı halde

hekimmiş gibi davranan, hastalıkları teşhis ve tedavi ettiğini sanan, hatta üstüne bir de eczacı

gibi davranıp ilacını yapan, geliştiren ve onu ambalajlayıp, etiketleyip her türlü basın, yayın

ve internet ortamını kullanarak tıpkı modern ilaçlar gibi halkın sağlığına sunan oyuncular var.

Ancak sağlıkta oyun olmaz, günümüzde yaşananlar, o çocukluk çağlarımızda oynadığımız

oyunlar kadar masum değil ne yazık ki.

Radyo ve televizyon kanalları, gazeteler ve internet üzerinde satışa sunulan sağlık

ürünlerinin insan hayatını ciddi bir şekilde tehdit ettiği görülmektedir. En büyük tehditlerden

birisi de bitkisel ürünler ile yapılan aldatıcı, yanlış yönlendirici, umut verici reklamlardır. Bir

programı izlerken tele alışveriş ya da tele market adıyla özellikle bitkisel ürünlerin pek çok

hastalık durumunda nasılsa doğaldır ve zararsızdır mantığıyla pazarlandığı görülmektedir.

1980’li yılların sonlarında bitkisel ilaçlara olan ilgi dünya genelinde hızla artmaya

başlamıştır. İnsanlığın varoluşundan bu yana bitkilerden gıda başta olmak üzere, çay, baharat,

boyar madde olarak ayrıca, zehir hazırlama, keyif verici madde hazırlama ve barınma amaçlı

yararlanılmıştır. İnsanlığa atalarından kalan, geleneksel ve folklorik en önemli miras olan

doğada yetişen bitkilerden faydalanma bilgisi olan etnobotanik ve etnofarmakolojik

araştırmalar günümüz bilimsel çalışmalarının temel dayanağını oluşturmuştur. Bilim ve

teknolojideki ilerlemeler özellikle kimya bilimindeki hızlı gelişmeler neticesinde bitkilerin

içinde yağ, karbonhidrat gibi primer metabolizma ürünleri yanında sekonder metabolitler olan

alkaloit, tanen, flavonoit, iridoit, kumarin, lignan grubu bileşikler, saponozitler, antrasen

bileşikleri, antosiyanidinler, terpenik bileşikler, fenolik bileşikler, sabit yağlar ve uçucu

Page 2: Sanal sağlık doc (1)

2

yağların varlığı saptanmıştır. Geleneksel olarak deneme yanılma yöntemi ile bitkilerin

tedavideki ampirik kullanımlarının yerini modern bilimsel yöntemlerle araştırılmış, etkili

bileşikleri tespit edilmiş ve etkisi ve güvenilirliği kanıtlanmış olan bitkisel ürünlerle tedavi

almıştır. Bitkisel droglarla bilimsel olarak yapılan tedavi şekline ise FİTOTERAPİ adı

verilmiştir. Fitoterapi kapsamında bitkilerin etkili kısımlarından (drog) toz şeklinde

yararlanıldığı gibi bunlardan hazırlanan çeşitli çay, ekstre, tentür, uçucu ve sabit yağ yanında

fitoterapötik ve fitofarmasötik olarak adlandırılan çeşitli farmasötik şekilleri halinde de

yararlanılmaktadır. Hangi bitkinin hangi türünün, hangi kısmının insan sağlığı açısından

yararlı olabileceği, faydalı bitki kısımlarının hangi dönemde ve nereden toplanması gerektiği

ve nasıl bir yöntem ile etkili bileşiklerin tespit edilip izole edilebileceği, bitkilerin içerdiği

etkili bileşikleri, bu bileşiklerin etkileri, yan etkileri, toksisitesi ve gıdalar ve ilaçlarla

etkileşimleri ile ilgili tüm bilgiler eczacılık fakültelerinde Farmakognozi başta olmak üzere

çeşitli temel ve meslek bilimleri bölümlerinin lisans ve lisans üstü programlarında kapsamlı

olarak verilmektedir.

Çeşitli biyolojik ve farmakolojik araştırmalar, kalite kontrol ile standardizasyon ve

stabilizasyon çalışmaları sayesinde geleneksel bitkisel tedavi günümüzde modern tıp anlayışı

içinde çağdaş fitoterapi olarak gelişmiş ülkelerde çeşitli yasal düzenlemeler ile

uygulanmaktadır. Ancak ülkemizde sentetik ilaçlara olan ilgi ve yatırımlar ve tıp eğitim

sisteminde fitoterapi eğitiminin yer almayışı, bitkilerle tedavi konusunda boşluğa neden olmuş

ve bu boşluk konu ile ilgisi olmayan kişiler tarafından doldurulmaya çalışılmıştır. Çeşitli aktar

veya şifalı bitkiler ya da baharat dükkanları doktorun ve eczacını yerini almış hastalığı hem

teşhis hem de tedavi etme rolünü üstlenmişlerdir. Aktar veya baharat dükkanlarındaki

bitkilerin güvenilirliği, saklama ve satışa sunma koşulları bile başlı başına büyük bir sağlık

sorunuyken, günümüzde sanal alışverişin en büyük payını oluşturan bitkisel içerikli sağlık

ürünlerinin internet siteleri aracılığıyla halka sunulması ve bu sunumların umut tacirliğine

dönüşmüş olması sağlık üzerinde oynanan tehlikeli oyunun yetkili makamlarca kontrolünü de

olanaksız hale getirmiştir. Günümüzde bilgiye ulaşmak, bir konu hakkında farklı kaynaklara

ulaşmak internet sayesinde oldukça kolaylaşmıştır. Reçeteli ilaçların aksine, bitkisel ilaçlara

doktor tavsiyesi olmaksızın ulaşılmaktadır. Bazı internet sitelerinde bitkisel içerikli ürünlere

ulaşmakta kolaylık sağlanmakta, tedavi süresini ve maliyetini azaltma iddiasıyla halkın sağlığı

ile oynanmaktadır. Oysa ki hekime danışmadan koyulan teşhis ile kendi kendini tedavi etme

çabaları, doğru yapılabilecek tıbbi müdahaleyi geciktirecek ve ciddi bir hastalık seyri söz

konusu ise içinden çıkılamaz hastalıklar zincirinin de gelişmesi kaçınılmaz olacaktır.

Page 3: Sanal sağlık doc (1)

3

Özellikle son yıllarda obesite ürünlerine olan ilgi giderek artmaktadır. Obesite tedavisi

için sunulan ürünlerin pek çoğunda Ephedra türleri, efedrin, Citrus türleri, sinefrin, yeşil çay,

kafein, guarana, ginseng yanında çeşitli idrar artırıcı etkisi olan droglar, laksatif etkili droglar,

müsilaj ve lif içeren ve tokluk hissi veren droglar, iyot bakımından zengin olan ve tiroid

hormonunu stimüle eden droglar ve meyan köküne rastlanmaktadır. Ancak satışa sunulan bu

ürünlerin etiketinde, etkisi ile ilgili herhangi bir bilgi olmadığı gibi yan etki ve etkileşimlerine

dair hiçbir uyarı da bulunmamaktadır. Kafeinin yüksek dozlarında hipokalemi gelişebilir ve

kasılmalar ile birlikte aritmi oluşabilir. Sinefrin ve efedrin içeren ürünler de aynı şekilde

taşikardi, myokard infaktüsü, kardiyak arrest ve ventriküler fibrilasyona neden olabilir. Citrus

türleri, ilaçları metabolize eden enzim sistemi sitokrom P450’i engelleyerek alınan diğer

ilaçların kandaki seviyelerinin aniden yükselmelerine neden olabilir Meyan kökü ise en basit

açıklaması ile sıvı retensiyonunu azaltarak mineralokortikoid etki ile yüksek tansiyona neden

olabilir ve kardiyak toksisite riskini artırabilir.

Hastalar, hekime hatta en yakınlarına dahi kullandığı bitkisel destekler konusunda

doğru bilgi vermemektedir. Bu nedenle bazı yanlış teşhisler konulmakta veya tedaviler

gecikmektedir. Bir vaka ile bu durumu örnekleyecek olursak: 54 yaşında bir bayanın hafıza

yoksunluğu ve giderek artan kronik yorgunluk şikayeti ile geldiği klinikte yapılan uzun

tetkikler neticesinde, bulantı, kusma, hafif gastrointestinal şikayetler, bacaklarda kaşıntı ve

kızarıklık, başağrısı ve uyuklama hali ile hafıza kaybının, tamamen bitkisel ilaç içinde

bulunan arseniğin izin verilen sınırların çok üstünde bir değerde olmasına bağlanmıştır. İlacın

kesilmesi ile 3 yıldan fazla süren tüm nörolojik, gastrointestinal ve dermatolojik problemlerin

3-4 hafta içinde normale döndüğü bildirilmiştir.

Doğru bilgiyi doğru zamanda hekime vermek bile teşhisin ve dolayısıyla tedavinin en

önemli unsurudur.

Page 4: Sanal sağlık doc (1)

4

Bitkisel içerikli ürünlerde sağlığı tehdit eden miktarlarda en sık tespit edilen ağır metal

elementleri ve kimyasal bileşikler ile yaratabileceği potaniyel tehlikeler özetle bir tablo

halinde aşağıda verilmiştir:

Toksik Element/Bileşik Sağlık Üzerine En Belirgin Olumsuz Etkisi

Arsenik Akciğer ve deri kanseri riskini artırır, uzun süreli

maruziyeti ciltte pigment değişikliği, el ve

ayaklarda cildin kalınlaşması, hafıza kaybı, kronik

yorgunluğa neden olur.

Kadmiyum Lösemi ve testiküler tümör riskini artırır. Düşük

miktarlarında bile uzun süreli maruziyeti böbrek

ve akciğer hastalıkları, kemik dansitesinde

azalmalara neden olur.

Civa Ateş, uykusuzluk ve mod değişikliklerine neden

olur. Yüksek miktarlarında körlük, sağırlık yanında

uzun süreli maruziyette ciddi böbrek hasarı

gelişir.

Kurşun Akciğer, mide ve meme kanseri riskini artırır.

Karbofuran Kolinesteraz inhibitörüdür. Nörotoksin gibi

davranır ve karın bölgesinde kramplar, ishal,

bulantı ve kusmaya neden olur.

Klorpyrifos Düşük dozlarında bile başağrısı, görmede

bulanıklık, sulu gözler, sersemlik vve konfüzyona,

ishal ve kalp atımında ani değişikliklere neden

olur. Daha yüksek dozlarında ise kasılmalar, koma

hali ve ölüm kaçınılmazdır.

p,p-DDE

(dklorodifenildikloroetilen)

DDT(diklorodifeniltrikloroetan, pestisit etkili

bileşik)’nin yıkım ürünüdür. Karaciğer ve tiroid

tümörlerinin gelişmesine neden olur.

Kalite, etki ve güvenilirliği konusunda kanıt sunulmayan ürünler eczanede bile satılsa

yine de tehlike arz etmektedir. İnternet ve çeşitli yayın araçları ile satılan pek çok ürünün

yasal olmayan maddeler içerebildiği (örneğin zayıflama ürünlerinde sibutramin maddesinin

Page 5: Sanal sağlık doc (1)

5

varlığı), toksik bileşiklere rastlandığı, başka bitkisel ürünlerle ya da mikroorganizmalarla

kontamine olduğu, çeşitli ağır metalleri, pestisitleri içerdiği bildirilmektedir. Bitkisel destek

ürünü olarak piyasaya sürülen bir ürünün etiketinde tedavi edici veya spesifik bir hastalığı

önleyici etkisi olduğuna dair bir ifade Amerika Birleşik devletlerinde gıda ve ilaç dairesi olan

FDA (Food and Drug Administration) onayı olmaksızın yer alamaz. Ancak bir ürünün satışa

sunulması için FDA onayına ihtiyaç yoktur. FDA sadece satış sonrası tüketicilerden ve

firmalardan gelen etki ve yan etkilere dair şikayetleri değerlendirir ve eğer güvenlilik sorunu

var ise FDA ürünün hangi riskleri taşıdığını kanıtlarla bildirerek ürünün satıştan kaldırılmasını

sağlar. Etiketinde herhangi bir endikasyon belirtilmeyen bitkisel içerikli bir üründe “FDA

onayı” ibaresi bile halkı yanıltmaktan başka bir şey değildir. Radyo ve televizyon kanallarında

ve internet satış sitelerinde yanıltıcı ancak bir o kadar da ikna edici ifadeler ve sunulan

promosyonlar ile bitkisel içerikli ürünler satılmaktadır. Mesleği ne olursa olsun yeter ki ünlü

olsun, bu ünlü kişiler tarafından reklamların yapılması ise halkın gözünde güvenilir olma

sebebi olmaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından sağlık; herhangi bir hastalık ve güçsüzlük

halinin olmaması ve bedenen, ruhen ve sosyal bakımdan tam bir iyi olma durumu olarak

tanımlanmıştır. İlaç tanımı ise, “fizyolojik sistemleri veya patolojik durumları alanın yararı

için değiştirmek veya incelemek amacıyla kullanılabilen madde” olarak yapılmıştır.

Anayasamızın 56. Maddesi uyarınca, devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde

sürdürmesini sağlamakla yükümlüdür. Yaşam kalitesini artırmak, sağlıklı yaşamak,

hastalıklardan korunmak veya hastalıkları tedavi etmek amaçlı satışa sunulan ve kullanılan

ürünler de bitkisel içerikli bile olsa aynı beşeri ilaçlar gibi takip sistemine alınmalıdır bu tip

ürünlerin ruhsat yetkisi Gıda, Hayvancılık ve Tarım Bakanlığı’nda değil, Sağlık

Bakanlığı’nda olmalıdır. Türkiye Cumhuriyetinde hekimlik yapmak ve hasta tedavi

Page 6: Sanal sağlık doc (1)

6

edebilmek için Türkiye Tıp Fakültelerinden diploma almak şartı aranmaktadır ve 1219 sayılı

kanun ile “hastalıkları tedavi etme hakkı tıp doktorlarına ait olduğu da bildirilmiştir. Bu

kanunun 25. maddesinde hasta tedavi eden veya hekimmiş gibi davranan kişilerin hapis ve

para cezası ile cezalandırılacağı hükmü de yer almaktadır. Ayrıca 17 Mayıs 2012’de kabul

edilip resmi gazetede yayınlanan 6308 sayılı Eczacılık Yasasının 28. Maddesinde “tıbbi

bitkisel ürünler ile homeopatik ilaçların sadece eczanelerde satılacağı da bildirilmiştir.

Çıkarılan bu yasalara rağmen, uygulama ve denetimdeki eksikler yanında bitkisel

içerikli ürünlerin etiketinde endikasyon belirtilmediği için ilaç olarak görülmeyişi ve gıda

desteği olarak nitelendirilmesi sorunların başlangıç noktasıdır. Gıda, Tarım ve Hayvancılık

Bakanlığından izinli çeşitli bitkisel ürünlerin, Sağlık Bakanlığı tarafından toplatıldığına,

sağlık ile ilgili halkı yanıltıcı satış yapan internet sitelerine karartma cezası uygulanacağına

dair haberler basında yer almaktadır.

Başta bilimsel olmayan ve yetkisi olmayan kişi ve kurumların topluma mesaj

vermesinin engellenmesi gerekmektedir. Meslek örgütleri ve sağlık ile ilgili akademisyenler

tarafından oluşturulabilecek komisyonlar ile denetleme mekanizmalarının oluşturulması

gerekmektedir. Doktor-hasta-eczacı zincirinin bozulmaması ve halkın bilinçlendirilmesi için

tüm olanaklar sağlanmalı, sağlık üzerinde oynanan oyunlara, sağlık ürünlerinin

ticarileşmesine, kâr nesnesi olarak görülmesine ve sanal sağlık ticaretine artık son

verilmelidir.

Page 7: Sanal sağlık doc (1)

7

KAYNAKLAR

E. Amster, A. Tiwary, MB Schenker, “Case report: Potential arsenic toxicosis secondary to herbal

kelp supplement, Environmental Health Perspect”, 115(4):606-608, 2007.

United States Government Accountability Office (GAO), “Herbal Dietary supplements, Examples

of deceptive or questionable marketing practices and potentially dangerous advice”, May 26,

2010.

Eczacılar ve Hekimler İçin Fitoterapi Kursu Notları, Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi

Farmakognozi Ana Bilim Dalı, İzmir, 2012.

I.Eczacılar İçin “Eczanede Hazırlanabilecek Bitkisel Ürünler” Kursu Notları , Ege Üniversitesi

Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Ana Bilim Dalı, İzmir, 2013.