77
ANATOMİYE GİRİŞ Prof. Dr. İsmail Hakkı NUR

Anatomiye giris

Embed Size (px)

Citation preview

ANATOMİYE GİRİŞ

Prof. Dr. İsmail Hakkı NUR

“HIC MORTUI VIVENTES EDUCANT’’ BURADA

ÖLÜLER DİRİLERİ EĞİTİR

ANATOMİ NEDİR?

• Anatomi: Yunanca (Grekçede) kesip, parçalara ayırmak anlamındadır

– Ana : içinden, baştan sona

– Tome: kesip, parçalara ayırmak

• Başarılı bir hekim olmanın en önemli koşullarından biri, iyi bir anatomi bilgisine sahip olmaktır.

Anatomi

• Hekimlik dilinde:

Vücudun normal şekil ve yapısı ile vücudu oluşturan organları ve bu organlar arasındaki fonksiyonel ilişkiyi inceleyen bilim dalıdır

• Anatomi’deki tüm tarifler, anatomik pozisyona göre yapılır

• Yunanca şekli Anatomiedir ve “yarma, kesme” anlamındadır. Sözlüklerdeki anlamı ise “satıhta, üstte duran” demektir. Kelime iki parçadan oluşuyor : ana ve tomie. Bir önceki slaytta belirttiğimiz gibi «ana» kelimesini anne; Yunanca tomieyi ise tuma (doğma) şeklinde düzeltiyoruz.

• Tatar Türkçesinde anadan tuma (anadan doğma) terimi vardır. Sokak dilinde kullanılan kısaltmalarda ana-tuma şekli kullanılmaktadır.

• Tıp terimi olarak “anatomie” de bildiğimiz anlamında kullanılır ve anadan tuma veya ana-tuma gibi ” çıplak, şallak, ölü veya diri anadan doğan” anlamındadır.

• http://onturk.wordpress.com/2011/03/19/anatomi-kelimesinin-kokeni/

ANATOMİ

• Anatomi en eski temel tıp bilimidir. Resmi olarak ilk defa M.Ö. 500 yılında Mısır’da çalışıldı.

• Daha sonra M.Ö. 460 - 377 yıllarında tıbbın babası ve Anatomi’nin bulucusu olarak kabul edilen Hippocrates tarafından Yunanistan’da çalışıldı

• Hippocrates, Anatomi ile ilgili bir kaç kitap yazdı.

ANATOMİ

• Galen isimli araştırmacı

hayvanlar üzerinde anatomik

çalışmalar yaptı. İnsanı

tanımak adına hayvan

anatomisi ve fizyolojisi çalıştı.

Maymuna kıymet verirdi.

Beynin M.S.Siteminin merkezi

olduğunu söyledi.

• Leonardo da Vinci de yaptığı

anatomik çalışmaları yanda

görüldüğü gibi resimledi.

Aristo

ANATOMİ

• Başka bir Yunanlı doktor ve bilim adamı

Aristotle, komperativ anatomi ve

gelişimsel anatomi (embriyoloji) üzerine

çalışmalar yaptı ve ilk defa “kesip ayırma,

parçalama” anlamına gelen Anatomi

terimini kullandı.

• Bu terim, Latince “dissecare, dissectio”

kelimesi ile eş anlamlıdır.

• ANATOMİ = DİSSECTİO

Galen’nin anatomi çizimleri

ANATOMİ

• 16.yy.’da Andreas Vesalius (1514-1564) çok sayıda kadavra diseke ederek, insan vücudunu incelemiş ve 28 yaşında iken “De fabrica corporis humani” denilen bir kitap yazmıştır

• Anatomi’de yaptığı önemli çalışmaları nedeniyle Vesalius, Anatomi’nin babası olarak kabul edilmektedir

İslam ve Türk tarihinden

• İslam tıp alimlerinden El-Cahız (vefatı 868), vücudun iç yapısını araştırmak için hayvan bedenlerini parçalamıştır. Gebe olan hayvanların karınlarını açarak embriyoların yerlerini, sayılarını ve pozisyonlarını araştırmıştır. Kitabül-Hayvan isimli eserinde hayvan psikolojisinden de bahseder.

İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:

“Astronomi ve anatomi bilmeyen; Allahü

tealanın varlığını ve kudretini anlayamaz.”

• Ebu Bekr Muhammed Razi (854-

932) göz ameliyatını fenni usullerle

yapan ilk hekimdi.

Türkistanlı Müslüman tabip Ali bin Ebi'l-Hazm

(İbn-ün-Nefis 1210-1288) küçük kan dolaşımını

William Harvey’den üç asır önce açıkladı ve

şemasını çizdi.

Her ne kadar Galen ve İbn-i Sina da kan

dolaşımını izah etmek için uğraşmışlarsa da muvaffak olamamışlardı.

ANATOMİ

• Türkiye’de veteriner hekimliği öğretiminin başlangıcı kabul edilen, Askeri Veteriner Okulu’nun 1842’de açılmasıyla başlar.

• Türkiye’de modern Anatomi’nin kurucusu ise Mazhar paşadır.ve onun yanında yetişen Ord.Prof.Dr. Nurettin Ali Berkol vermiştir.

• Sivil Veteriner Hekim Okulu 1889 yılında öğretime başlamış ve anatomi dersini Neşet Bey, Ahmet Mesut ve Hilmi Dilgimen vermiştir

• Anatomi dersi, Sivil ve Askeri Veteriner

Okullarının 1920 yılında birleşmesinden

sonra, okul 1933 yılında Ankara’ya

nakledilinceye kadar Ahmet Hamdi ve Hilmi

Dilgimen tarafından verilmiştir.

• Ankara’da 1933 yılında Yüksek Ziraat

Enstitüsü kurulunca Baytar Fakültesi

bünyesinde Anatomi Enstitüsü kurulmuştur.

Anatomi Enstitüsü Direktörlüğüne ise Prof.

Dr. Hans Richter atanmıştır.

Ord. Prof.Dr. Hans Richter

ANATOMİ

• Anatomi eğitiminde esas materyal cadaver’dir

• Cadaver (caro + data + vermis);

“solucana verilen et” anlamına gelir

Anatomi öğretim yöntemlerine göre şu dallara ayrılır

• I - Sistematik Anatomi : Vücut kısımlarını ve organları fonksiyonel yönden sistematik olarak tarif etmek, Anatomi eğitiminde çok daha yararlıdır. Buna göre vücut sistemleri :

• Integumentum sistem; deri ve eklerini (kıllar, tırnaklar, ...) inceler

• İskelet sistemi; kemikleri inceler • Artiküler sistem; eklemleri ve ilgili ligamentleri inceler • Musküler sistem; kasları inceler. Bazen bu sistem,

iskelet sistemi ile birlikte Muskuloskeletal sistem adı altında, bazen de Lokomotor sistemin bir alt grubu olarak incelenir

Anatomi öğretim yöntemlerine göre şu dallara

ayrılır

• Dolaşım (Sirküler) sistemi yada Kardiyovasküler sistem; kalp ve damarları inceler

• Sindirim (Alimentar) sistemi; ağızdan - anus’a kadar bütün sindirim organlarını ve ilgili bezleri (karaciğer, pankreas,..) inceler

• Solunum (Respiratuar) sistemi; solunum organlarını inceler

• Uriner sistem; böbrek, ureter, mesane gibi idrar yollarını inceler

• Üreme (Reprodüktiv, Genital) sistemi; üreme organlarını inceler. Uriner sistemle olan yakın komşuluğundan dolayı,

sık olarak Urogenital sistem adı altında bu iki sistem birlikte incelenir

Anatomi öğretim yöntemlerine göre şu dallara

ayrılır

Sinir sistemi; beyin ve omurilik (santral sinir sistemi) ile bu yapılardan ayrılan sinirleri (periferik sinir sistemi) inceler

Beş Duyu;Gelişimsel ve fonksiyonel olarak bu sistem ile yakın ilişkisi olan duyu organları (görme, işitme, tat ve koku) da bu sistem içinde incelenir

Endokrin sistem; hormon denilen salgıları yapan bezleri inceler

II - Komperatif Anatomi: Farklı canlıların anatomik

yapılarını karşılaştırır

III - Topografik (regional, bölgesel) Anatomi : Bir bölgedeki yapıları ve aralarındaki ilişkileri

yüzeyselden - derine doğru inceler

Buna göre vücut; toraks, abdomen, pelvis - perine, sırt, alt ekstremite, üst ekstremite ve baş - boyun olarak bölgelere ayrılır

IV - Gelişimsel Anatomi :Memelinin oluşumunu ve

doğuma kadarki gelişimini inceler (embriyoloji)

V - Mikroskopik Anatomi (Histoloji)

Anatomik pozisyon

• Kişi ayakta ve dik, üst ekstremiteleri

yanlarda, ayaklar bitişik, avuç içleri, yüz ve

gözler karşıya bakar durumdadır

• Bütün anatomik tarifler, bu pozisyondaki

bir insanın vücudundan geçen hayali

düzlemlerle ilişkisine göre yapılır

Anatomik pozisyondaki bir vücuttan geçen

3 tane hayali düzlem vardır

1. Planum sagittale (Mediale)

1. Vücutdan vertikal (dik) olarak geçen düzlemlerdir

2. Yani; vücudun tam ortasından geçerek, vücudu sağ ve sol iki eşit yarıma ayıran düzleme planum sagittale medianum adı verilir (lateral / Medial)

3. Planum medianum’a paralel geçen düzlemler, planum paramedianum (sagittale) olarak bilinir

2. Planum transversa

• Median düzleme dik

düzlemlerdir

• Vücudu ön ve arka

olarak iki kısma

ayırırlar

(Cranial/Caudal

3. Planum horizontale

• Önceki düzlemlere dik

olan bu düzlemlerdir.

(yere paralel

eksendir)

• vücudu üst ve alt iki

kısma ayırırlar

(Dorsal / Ventral)

Ayaklarda Yönler

ANATOMİNİN SINIFLANDIRILMASI

• Ele aldığı ana canlı grubuna göre sınıflandırılırsa

• Zootomia : Hayvan anatomisi

• Antropotamia : İnsan anatomisi

• Phytotomia : Bitki anatomisi

Zoolojik sınıflandırma

• Vertebratae : Omurgalılar

• Mamalia – Memeliler

• Aves : Kanatlılar

• Mamalia – Memeliler

• Carnivora : Et yiyenler

• Omnivora : Herşeyi yiyenler

• Herbivora : Ot yiyenler

Sık kullanılan bazı anatomik terimler

• Vücuttaki bir yapının diğer bir yapı ile ilişkisini tarif

ederken Anatomi terminolojisinin (nomenklatür) =

Nomina Anatomica’nın kullanılması gerekir.

• Nomina Anatomica, anatomide kullanılan uluslararası

terimleri içeren bir listedir.

• Birçok bilim dalında olduğu gibi Anatomi’de de bir buluşu

gerçekleştirmiş bilim adamının adıyla anılan terimler

vardır. Bu terimlere Eponim terimler adı verilir. Örneğin; tuba auditiva, Eustachi borusu adı ile de bilinir

Komşuluk terimleri

• Cranial(Anterior), vücudun ön tarafına yakın olan

• Örneğin umbilicus, vücudun ön tarafındadır

• Elin anterior yüzü için genellikle palmar yüz, ayağın alt yüzü için de plantar yüz ifadesi kullanılır

• Rostralis terimi de sık olarak beyin kısımlarını tarif ederken anterior yerine kullanılır Rostralis, gaga tarafına (ön uca) yakın olan anlamındadır. Örn. frontal lob, cerebellum’un rostralindedir.

Komşuluk terimleri

• Caudal yada Posterior, vücudun arka

tarafına yakın olan

• Örn. gluteal (kalça) bölge vücudun arka

tarafındadır

• Dorsal, kelimesi yaygın olarak

kullanılmaktadır. Özellikle elin yüzü ve ayak sırtı tarif edilirken kullanılır.

Superior X Inferior

• Cranial (Superior), üst yani başa yakın olan

• Örn. akciğerler, mideye göre daha yukarıdadır yada

daha öndedir. Cranialis terimi de superior yerine kullanılabilir

• Inferior, ayaklara yakın olan

• Örn. diafragma kalbe göre daha aşağıdadır

Caudalis terimi kuyruk anlamındadır ve inferior’a karşılık gelir.

Medialis X Lateralis

• Medialis, median düzleme yakın olan

• Örn. burun delikleri (nares), gözlerin medialindedir.

Diş hekimliğinde kullanılan mesial terimi, medial ile

eş anlamlıdır ve diş arkının orta hattına yakın olanı belirtmek için kullanılır

• Lateralis, median düzlemden uzak olan

• Örn. ayağın 5. parmağı başparmağa göre

lateraldedir. Elin 5. parmağı ise başparmağa göre medialdedir

• Medianus; median düzlem üzerinde olan

• Intermedius; medialdeki ve lateraldeki iki

yapının ortasında olan

• Örn. yüzük parmağı, küçük parmak ile orta

parmak arasında (intermedius)’dır

Kombine terimler

• Sık olarak bir yönü işaret etmek için

kullanılırlar

• Inferolateral, posterolateral,

anteromedial,.. Örn. posteroanterior göğüs

filminde, X - ray ışını arkadan - öne doğru

geçer. X - ray tüpü hastanın arkasında, X - ray filmi ise önündedir

Karşılaştırma terimleri

• Proximalis X Distalis

• Proksimalis, orijin noktasına yada gövdeye yakın

olan

• Örn. kol, üst ekstremitenin proksimal ucundadır

• Distalis, orijin noktasına yada gövdeye uzak olan

• Örn. ayak, alt ekstremitenin distal ucundadır

Karşılaştırma terimleri

• Superficialis X Profundus

• Superficialis, yüzeye yakın olan. Örn. fascia superficialis, fascia profunda’dan daha yüzeydedir.

• Profundus, yüzeye uzak olan (derin). Femur, uyluk kaslarının derinindedir.

• Internus X Externus

• Internus, bir organ yada boşluğun içinde olan.

• A. carotis interna, kafanın içindedir.

• Externus, bir organ yada boşluğun dışında olan.

• A. carotis externa, kafanın dışındadır.

Karşılaştırma terimleri

• Ipsilateralis X Contralateralis

• Ipsilateralis, vücudun aynı tarafında olan

• Örn. sağ el ve sağ ayak ipsilateraldir

Contralateralis, vücudun karşı tarafında

olan

• Örn. sağ el ve sol el kontralateraldir

Hareket terimleri

• Anatomi canlı vücutla ilgilidir

• Bu yüzden ekstremitelerin ve vücudun

diğer kısımlarının hareketlerini tarif etmek

için çeşitli terimler kullanılır

Flexio X Extensio

• Fleksiyon, sagittal düzlemde (horizontal = transvers

eksende) yapılan ve vücut kısımları yada kemikler

arasındaki açıyı azaltan harekettir

• Genellikle anterior yönde olur

• Ancak bacağın fleksiyonu, posterior yöndedir

• Ayağın plantar yüzünün bükülmesi, plantar fleksiyon

(=fleksiyon), dorsal yüzünün bükülmesi de dorsal fleksiyon (ekstensiyon)’dur

• Lateral flexio: Baş ve gövdenin yana eğilme hareketidir

• Abductio X Adductio

• Abduksiyon, koronal düzlemde (sagittal eksende) yapılan median düzlemden uzaklaşma hareketidir

• Örn. üst ekstremitenin vücuttan uzaklaşması

• Parmakların abduksiyonu; elde üçüncü parmağa göre, ayakta ise ikinci parmağa göre diğer parmakların birbirinden uzaklaşmasıdır

Abductio X Adductio

• Adduksiyon, abduksiyon’un tersidir

• Koronal düzlemde (sagittal eksende)

median düzleme doğru olan harekettir

• Örn. üst ekstremitenin vücuda doğru olan

hareketi

• Elde ve ayakta parmakların yanyana

getirilmesi adduksiyondur

• Protractio X Retractio

• Protraksiyon, mandibula’nın yada omuzun öne doğru çekilme hareketidir

• Retraksiyon, mandibula’nın yada omuzun arkaya doğru çekilme hareketidir

• Elevatio X Depressio

• Elevasyon, çene yada omuzun yukarı doğru olan hareketidir (kaldırma)

• Depresyon, çene yada omuzun aşağı doğru olan hareketidir (indirme)

• Rotatio medialis X Rotatio lateralis

• Rotasyon, vücudun bir parçasının uzun ekseni (yada vertikal eksen) çevresinde yaptığı dönme hareketidir

• İçe doğru yapılanına rotatio medialis (iç rotasyon), dışa doğru yapılanına rotatio lateralis (dış rotasyon) denir

• İç rotasyon, ekstremitenin ön yüzünü median düzleme yaklaştırır, dış rotasyon ise median düzlemden uzaklaştırır

• Pronatio X Supinatio

• Pronasyon, radius kemiğinin uzun ekseni etrafında

içe dönmesi ile oluşan önkol ve elin iç rotasyonudur.

Bu harekette radius ulna’yı önden çaprazlar ve elin palmar yüzü arkaya bakar

• Supinasyon, radius’un uzun ekseni etrafında dışa

dönmesi ile oluşan önkol ve elin dış rotasyon

hareketidir. Bu harekette radius ve ulna birbirine

paralel olur ve elin palmar yüzü öne bakar

• Circumductio; fleksiyon-ekstensiyon, abduksiyon-adduksiyon ve rotasyon hareketlerinin kombinasyonu ile yapılan dairesel harekettir

• Başlıca sferoid tip eklemlerde yapılır

• Evertio (pronatio + abductio) X Invertio (supinatio + adductio)

• Eversiyonda ayak tabanı median düzlemden uzaklaşır ve yukarı - dışa bakar

• Inversiyonda ayak tabanı median düzleme doğru yaklaşır ve aşağı - içe bakar

• Supinus; sırt üstü yatış X Pronus; yüz üstü yatış pozisyonudur

• Dexter- dextra- dextrum; sağ X Sinister-sinistra-sinistrum; sol

• Oppositio; başparmak pulpasının diğer

parmak pulpalarına değdirildiği, palmar

yüze doğru yaptığı harekettir

• Bu hareket sırasında başparmak sırasıyla;

abductio, rotatio medialis ve flexio yapar

• Başlıca art. carpometacarpalis pollicis’te

yapılır. Hareketin tersi Repositio olarak

bilinir

SIK KULLANILAN BAZI ANATOMİK TERİMLERİN NOMINA

ANATOMICA’DAKİ TEKİL VE ÇOĞULLARI İLE KISALTMALARI

TEKİL ÇOĞUL A. ; Arteria Aa. ; Arteriae

V. ; Vena Vv. ; Venae

Art.; Articulatio Articulationes

Cart.; Cartilago Cartilagines

Gl. ; Glandula Gll. ; Glandulae

Lig. ; Ligamentum Ligg. ; Ligamenta

M. ; Musculus Mm. ; Musculi

N. ; Nervus Nn. ; Nervi

R. ; Ramus Rr. ; Rami

SIK KULLANILAN BAZI ANATOMİK TERİMLERİN NOMINA

ANATOMICA’DAKİ TEKİL VE ÇOĞULLARI İLE KISALTMALARI

TEKİL ÇOĞUL Os; Kemik Ossa; Kemikler

Gang.; Ganglion Ganglia;Ganglionlar

Organum; Organ Organa; Organlar

Canalis; Kanal Canales; Kanallar

Canaliculus; Kanalcık Canaliculi; Kanalcıklar

SIK KULLANILAN BAZI ANATOMİK TERİMLERİN NOMINA

ANATOMICA’DAKİ TEKİL VE ÇOĞULLARI İLE KISALTMALARI

TEKİL ÇOĞUL

Nodus; Düğüm Nodi; Düğümcükler

Nucleus; Çekirdek Nuclei; Çekirdekler

Vertebra; Omur Vertebrae; Omurlar

Foramen; Delik Foramina; Delikler

Vas; Damar Vasa; Damarlar

Pl. ; Plexus

CRANİAL KEMİKLER

Os Nasale Os Frontale Os Temporale Os Zygomaticum Os Lacrimale Os occipitale Os Maxilla Os İncisiva Mandibula Os Sphnoidale

HAREKET SİSTEMİ SYSTEMA LOCOMOTORIA

HAREKET SİSTEMİ

Osteologia (kemikleri inceleyen

bilim dalı)

Arthrologia (eklemleri inceleyen

bilim dalı)

Myologia (kasları inceleyen

bilim dalı)

HAREKET

Pasif Unsurları (kemikler, eklemler)

Aktif Unsurları (kaslar)

Kemikler

1-Pasif haraket sisteminin en önemli unsurlarıdırlar

2-Genel olarak sarımtırak beyaz renktedirler.

3-Damarlaşma durumuna göre bazen sarımtırak pembe renkte de

olabilirler.

4-Sert ve dayanıklı oluşumlardır.

Kemiğin görevleri

- Koruma

- Destek

- Hareket sistemini önemli bir kısmı.

- Mineral deposu

- Hematopoesis

Omurgalı vücudunda bulunan kemiklerin belli bir düzen çerçevesinde hareketli ve hareketsiz bir araya gelip vücut formunu oluşturdukları kemiksel çatıya İSKELET denir.

Türlere göre kemik sayıları: Sığır : 180 adet (54 tek diğerleri çift) At : 189 adet (59 tek diğerleri çift) Domuz : 223 adet (56 tek diğerleri çift) Köpek : 215 adet (55 tek diğerleri çift) İnsan : 206 adet (40 tek diğerleri çift)

Kemiklerin vücut ağırlığı içindeki oranı : %7-8 Kemiklerin et olarak kullanılan gövdelerdeki oranı : Öküz : % 28 İnek : % 33 Dana : % 30 Koyun : %31 Domuz : %21

Kemiğin genel kimyasal kompozisyonu : Organik madde : 1 / 3 İnorganik madde : 2/ 3

İskeletin bölümleri • 1- Axial skeleton (eksensel iskelet)

• 2- Appendicular skleton (takısal iskelet) • 3- Splanchnic veya visceral skeleton (organsal iskelet)

• Eksensel iskeletin : • Cranium (baş) • Columna vertebralis (omur direği) • Costae (kaburgalar) • Sternum (döş kemiği)

• Takısal iskelet : • Ossa membri thoracici • Ossa membri pelvini • Organsal iskelet : • Os penis • Os cordis • Os entoglossum •

Şekillerine ve yaptıkları göreve göre

kemikler:

• 1- Ossa longa (uzun kemikler) - os longum (uzun kemik):

• 2- Ossa brevia (kısa kemikler) - os breve (kısa kemik):

• 3- Ossa plana (yassı kemikler) - os planum (yassı kemik):

• 4- Ossa sesamoidea (susam veya kiriş kemikleri):

• 5-İrregular kemikler (Düzensiz kemikler):

Epifiz : Uzun kemiklerin uçları Diafiz :Uzun kemiklerin gövdesi Metafiz :Epifiz ile diafiz arasında kemik gelişiminin olduğu bölge

Uzun kemiklerin iki ucu, bir gövdesi vardır

Extremitas proximalis

Corpus

Extremitas distalis

Normal Kemik

Osteoporoz

(mineral madde kaybetmiş)

Primer ve Sekonder kemikleşme merkezleri (condral kemikleşme)

Membranöz kemikleşme

• Kafatası düz kemikleri yani yassı kemikleri bu gruptandır

A - Incisive

B - Nasal

C - Lacrimal

D - Frontal

E - Parietal

İçi boş kemik neden serttir?

• Eğik yüzeye sahip olmak demek, fizik yasasına göre kemiğin çukurlaşması (bel)- gibi kabul edilir.

• Dış taraf: Gerilme kuvveti içe doğru meyillenir. • İç taraf: Gerilme kuvveti, dıştaki gerilme kuvvetini sıkıştırma

meyilindedir. • Her iki kuvvet merkezi eksende nötralize olur. • Merkezi eksenin varlığı yada yokluğu kemiğin dayanıklılığına etki

etmez.

Stress lamellae • Süngerimsi kemikte, özellikle uzun kemiklerin epifizlerinde

kemiklerin strese (çekme yada baskı) maruz kaldıklarında gerilme çizgileri görülmektedir.

• trabeküller kemik lameller gibi yerleşirler.

• Patella da dahil olmak üzere bütün susuma kemikleri ; tendonların bir kemik çıkıntı üzerine geldiklerinde tendondaki kuvvetin yönünü değiştirmesi için sürtünmeye bağlı olarak bir tepki sonucu oluştuğu söylenir.

• Patella da dahil olmak üzere bütün susuma kemikleri ; tendonların bir kemik çıkıntı üzerine geldiklerinde tendondaki kuvvetin yönünü değiştirmesi için sürtünmeye bağlı olarak bir tepki sonucu şekillenir.