172
tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin TAM METİN SANATA İZ İN DÖRDÜNCÜ KİTAP www.sanataizin.tr.gg 1

Sanata izin

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TAM METİNSANATA İZ İN

DÖRDÜNCÜ KİTAP

www.sanataizin.tr.gg 1

Page 2: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TEB-DER TOKAT EHLİBEYT DERNEĞİ

Eğitim YayınlarıŞİİR SERİSİ

İLK YAYIN TARİHİ: TEMMUZ 2011İKİNCİ YAYIN TARİHİ: MAYIS 2012SERİ:906.005.201.229

YAZAR: ERKAN YAZARGANDAĞITIM: TEB-DER YAYIN DAĞITIMDİZAYN: TEBDER DİZAYN OFİSİKİTABIN ADI: SANATA İZİNWEB ADRESİ: www.sanataizin.tr.gg ADRESİ: TOKAT

SAYFA ADEDİ: 212DAĞITIM ADEDİ: 250.000SATIŞ BEDELİ: 50 TL.

www.sanataizin.tr.gg 2

Page 3: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ

SANATA İZİN “Kitaba” BUNDAN SONRA "Geleceğe"BİZDEN EVRENSELE "İnsana"TELLİ SÜZEK "Dostluğa"HASTALIK "Cesura"SÖYLEM DİLEK "Sevgiliye"ÇOK YÜZLÜ SEYİS "Siyasetçiye" RENKLER VE SESLER "Savaşa" BİLGE İLE CAHİL "Gözyaşına" ESİNTİDEN BALA " Deliliğe”KANDIRMACA HAYAT "Katile"DAHA NELER "Tüccara" BEKTAŞİ BABA VE SİNYAL "İlhama" CENNETİN SESİ "Müziğe" TARZ AMAÇ “Şaire”KADININ GÜCÜ "Erkeğe"ÜÇ ANI “Nineme”PANSİYON “Gurbete”MAHARET BİRLEŞTİRMEK “Geceye”DAĞ BAŞI “Toprağa”PARADOKS “Döngüye”KATE VE LİSELİ KIZ “Yağmura”KOMİK NARSİST “Kendini Beğenene”İNKILÂP VE GÜNEŞ "DevrimciyeSEMA YİNE “Etkiye”NEREDEN NEREYE “Ters”KESİŞME NOKTASI TUFAN “Şimdiye kadar anlamış olana”ÖZÜR DİLEYEREK “intikama”GEÇMİŞ GELECEK “fosile ve ışığa”NEFES VERMEK ZORDUR “Ölüme”MOLLA İLE EŞEĞİ "Mollaya"FARS EŞEĞİ “Azeri’ye”AĞITLA SEMAH “Unutulamaz hatıralara”HASTALIK AĞACI “Tedaviye”27 GÜN “İşkenceye”

www.sanataizin.tr.gg 3

Page 4: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOPLUM İNSAN BİLGİ “Büyük Öğretmenlere”GÜVENİLİRE SIR "Sırlara" TOKAT’TA ALİ “Aleviliğe”ZAMANIN DEĞERİ “Programlı yaşama”FERYAT “Mayası bozuk süte”GÖSTERİŞÇİ MAYMUN “Müraiye”KİBİRLİ ZORBA “Mütekebbire”PAYLAŞIM “Verilmiş sözlere”UYUŞUK “Faydaya”YUSUF FUSUY “Madalyonun yüzlerine”NUH “Birinci şahsa soru”HIRSIZ “Alarmsız evlere”TARTAKLAMA “Sorulara”LANKASUKA’DA İSİMLER “İsmi Azama”İLGİ “Birilerine”EROTİZMDEN GEÇİŞ “Okuyucularımın yakınlarına”ÖCÜ BÖCÜPARA TUZAĞIÇİT SÜT VE SU “Süte”HAYAT ÖPÜCÜĞÜ “Sinir hücrelerine”212 LÖSEMİ “Yıldız kaymasına”SAVAŞPALAVRA “Karşı Palavraya”SÖZLER “Canlıya”AYRICALIKLAR “Tolstoy’a”TAHTA MERDİVEN “Bütünleştiricilere”SEN MİSİN? “Ümidime”ASAF “Farka”TRENLE DÜNYA TURU “Müstakbel gezi arkadaşıma”UPUZUN İKİLİ BİR ANLATIM “Anlamayana”ANASIZ BÜYÜYEN ÇOCUKLAR “Kafka’ya”UYDURMA KANDIRMA “Uyanıklığa”GEÇMİŞ GELECEK “Fosile ve ışığa”TARLADA ÇOCUK “Yalnıza”YÜCELERİN YÜCESİ "Birliğe" YÜZLEŞ ÖZGÜRLEŞ "Arınmaya" LAKOTA YERLİ ŞARKISI " Bireye" KESİŞME NOKTASI TUFAN “Şimdiye kadar anlamış olana”ÖNCEDEN ÖNCE “Ultacu’ya”

www.sanataizin.tr.gg 4

Page 5: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKADER “Sırası gelmişlere”ÇAKIL TAŞLARI “Miras Yediye”BEYAZ GİYMİŞ DENİZCİLER “Yalana”ALTIN, ELMAS VE AĞRI “Bana”YÜRÜMESNİ BİLMEK “Kaos ve Karmaşaya”BEKLEMEDEN GELEN “Hayallere”PEJMÜRDELEŞTİRİLMİŞ YAZI “Negatif enerji saldırılarına”HANELER “Millet Bilimciye”DEDE KORKUT “Töre taşıyıcılara”HEP YALAN “Sahtekârlara”

ÖNSÖZ

Anadili Türkçe olmayanların Türkçe yazılmış bir şiiri tüm anlamlarıyla kavrayabilmeleri imkânsıza yakın zordur. Şiir sanatının derinliklerinde yazıldığı dilin mucizeleri saklıdır. Farklı dile, kültürüne ve evrime sahip okuyucular ve şiir meraklıları, eleştirmenleri, akademik çalışanları kendi pencerelerinden şiirin farklı hissiyatlarını yansıtırlar. Bu da şiirin ve dilin ayrı birer mucizesidir.

Yazmak sanatı ile ilgili baştan beri sürekli farklı tür isteklerim oldu. Örneğin “roman yazmak sanatı” nasıl bir ustalık ve batı kültürlerine has bir uğraşsa “şiir sanatı” tümüyle olmasa bile doğuya hastır. Bir konuyu uzun uzadıya anlatıp, başından sonuna gelişmeleri kendi elinde tutmak bir tarz ise, öze dair bir şeyler yazmak ve kalanını okuyucuya hatta geleceğe bırakmak da ayrı bir tarzdır. Şiirin vezinleri veya diğer süsleri bir yana bırakılırsa büyüleyici yanı işte tam da burada özde saklıdır.

Kelime oyunları, hece dizilişleri, konuların ardı ardına veya karmaşık düzende okuyucunun karşısına çıkması, yeni kelimeler yaratmak, sesin ahengi ve en önemlisi yazıldığı dönem sırları şiirden başka bir dalda bu kadar etkili ve kısa anlatılamaz. Sinema sanatı nasıl ki tüm sanat dallarının en gelişmişi ve en üst mertebesi ise şiirde sanatın başlangıcı, ilk aşaması, döllenmişliğidir. Felsefe sınırsız içinde, sonsuz akıl yürütmelerle insanı büyülerken şiir duyguları ve sonra aklı harekete geçirerek insanı büyüler. Felsefe, sorularına ve özellikle o soruya cevap verdikten sonra kenara çekilmek zorundadır. Cevaplanmış soru artık bambaşka bir çalışma alanına girer. Şiir ise kasıtlı zorlamalar yoksa ilham kaynaklı üretimini mucizevî bir biçimde sürdürür.

www.sanataizin.tr.gg 5

Page 6: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinŞairin burada dikkat etmesi gereken öncelikle kendisine olan saygısını yitirmemek için, samimiyetten uzaklaşmamasıdır. Hislerini ve daha doğrusu ilhamlarını alabildiğine yalın, anlaşılır, katışıksız kısacası saf varlığıyla aktarabilirse başarılı olmuş demektir. Yolunu bu koşullarda sürdüren şairin ilhamı daha gür, parlak, coşkun şekillerde akmaya, doğmaya, kendini göstermeye devam edecektir. Çağlar boyu insan emeğinin kutsallığı bilincinden yola çıkarak sanat çalışmaları yaşamda önemli yer edinmiştir. Baskı ve hayal kırıklıklarına karşı çıkan sürekli sanattır. Yaratıcı yeteneklerle başarıların ve bireyin sosyal ilişkilerinin ayarlanması, zihinsel gelişiminin tekâmülü, bir işe başlayıp bitime sevinci, işbirlikleri, öğrenme isteğinin artması ve en başta yaratıcılığın gelişmesi, üretken olması için sanat eğitimine gereksinim vardır. (Erbay, 2000)

Eğitim bir üretim sürecidir ve bireyin iyiyi doğruyu yakalayabilmesi için gereklidir. Sanat eğitimi, estetik kaygıların öğretilmesi ve bunlardan kurgusal sonuçların çıkarılmasına yardımcı olur; böylece sanat ürünleri aracılığıyla duygular kişisel paylaşımlara uzanır. Bilimde doğruyu arayan insan; sanatta, güzeli bulmaya çalışmış ve bütün bu arayışlara da aslında insanın kendini bulma çabası denilmiştir. Sanat; bireylerin toplumu anlamasını ve toplum içinde yerini bulmasını sağlar. Topluma yabancı biri için, o toplumun değerlendirilmesine yönelik ipuçları, ancak sanatla sağlanabilir. Sanat; toplumun değerlerini ideallerini belirler ve günlük yaşamın bir parçasıdır. Bir şehrin caddelerinde yürürken, evlerinin, saraylarının, camilerinin önünden geçerken gördüklerimizden etkileniriz. Kavrandığından daha derin olan sanat, zaman içinde toplum ile değişir ve gelişir. Bugün dünya’da hâkim olan teknolojik gelişim, çağdaş toplumlarda sanat eğitiminin kalitesinin belirlenmesinde önemli etken olmaktadır (Erbay, 2000).

İlk çağlardan günümüze kadar duygu ve düşünceler; ses, çizgi, renk veya simgeler halinde şekillenerek yansıtılmıştır. Sanat bazen bir tılsım aracı, süs, dilin aktarımı, dini düşüncenin sunumu, bilim ve tekniğin yaygınlaştırma aracı bazen de sade bir gereksinim olarak insanlık tarihi boyunca sürekli var olmuştur.

Temel bir konuyu burada sunma ihtiyacı hissediyorum. Peygamberler ve dolayısıyla dinler tarihi özelikle de ilahi dinler tarihi penceresinden bakıldığında, yaşadığımız çağ Hz. Muhammet (s.a.a.v.)’in çağıdır deriz. Bu çağ Hz. Mehdi zuhur edip kendisini gösterinceye kadar devam edecektir. Bu çağda var olan bütün bunalım ve sıkıntıların temelinde O’nun mesajlarının doğru algılanılamaması veya çarpıtılması gibi temel hatalar vardır. Yaşadığı dönemde münafıklığın ümmet için en tehlikeli unsur olduğunu sürekli vurgulamış hatta İmam Ali’ye bir liste vermiştir. Bu liste de bir rivayete göre otuz bir rivayete göre daha fazla isim geçmektedir. Bunlar orada var olan,

www.sanataizin.tr.gg 6

Page 7: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izininsanların arasında oturup kalkan, fırsat bekleyen, gizliden gizliye nifak tohumları eken kişilerdir. Konuyla ilgili geniş bilgileri siyer ve diğer tarih kitaplarından edinebilirsiniz. Asıl temas etmek istediğim, bu gün dünyanın her hangi bir yerinde bir zulüm varsa ve bahsedilen çağ içinde ne kadar zulüm işlenmişse bu münafık kişi ve zümrelerin yüzünden işlenmiştir. Bu bela def edilebilseydi dünya daha güzel, mutlu, yaşanılır cennet gibi bir yer olabilirdi. Bu gün ortalıkta dolaşan dinin İslam dini ile bir alakası vardır fakat dinin kendisi değildir.

Kitaba ismini veren “sanata izin” şiirimde Eski Yunan’dan küçücük bir alıntıyla başlayarak doğruluk ile prensipler ve gerçeklik kavramlarını ele aldım. Baştan beri sürekli eleştirdiğim eyyamcılık veya herkesin elinde bulundurduğunu sıkı sıkıya korumaya çalışması sıkıntılarım burada da kendisini göstermiştir. Var olanın sürekliliğini biz istesekte istemesekte, zorlasakta, zorlamasakta devam ettireceği varlığın aslında bize hiç ihtiyacının olmadığı dolayısıyla paylaşımın en doğru yol olduğuna vurgu yaparken Yunus’un doğruluğundan ilham almışımdır. Aradan asırlar geçer ve sınırları kesin olarak bilinmeyen, söz ile aktarılarak – daha çok – bu güne gelen Yunus, mucizesini, ilhamını yeniden ve yeniden gösterir. İnanıp inanmamak insana kalmış bir duygudur aslında fakat Yunus’un tavırları ilginç olduğu kadar unutulamaz, tarihe kazınmış, ışık saçmaya devam eden tavırlardır. O ana kadar bazılarının yanında yöresinde dolaşıp durduğu gerçeklerin bir kısmını tam ortasından yani özünden - daha doğrusu - tutup avuçlarının içinde göğe kaldırmak ve haykırmadan konuşturmak. Herkesin kolaylıkla anlayabileceği bu dil zaten var olan fakat üstü biraz küllenmiş, tozlanmış bir dildir. Eğitim kurumlarında en iyi öğretmen ve imkânlarla düzenlenen eğitim çalışmaları bu gün henüz o kıvrak ve essiz tınıyı yakalayabilmiş değildir. Bütün bunlardan dolayı yazdıklarıma telif ve başka haklar talep etmediğim gibi hepsini alabildiğine bedavadan ortalığa bıraktım. Farklı, bambaşka bir yol tutturmak amacındayım. Bizlere örnek olan şahsiyetlerin yolundayım. Ürettiklerinin karşılığında para istememek, hatta bundan utanmak, bu konuları hiç açmamak, samimiyetle ve en içten duygularla yoluna ve insana güvenmek. İstenildiği gibi kullanılabilir yazdıklarım, istenildiği gibi.

“Bundan Sonra” şiirimde ise özgüvenle ve içtenlikle başlayan doğruluk isteğinin ardından ciddi bir uyarı ile devam etmek istedim. Thrasymakhos her ne kadar ihmalkârlık konusuna dikkat çekmiş olsa da, evrensel düzenin süregiden salınım veya döngü içinde bir yerlerde mutlaka doğruluğun doğru olduğunu göstereceğini savunurum. Kılıç ve ateş birlikte ne kadar yakıcı ve kesici iseler düzen içinde, bir yerlerde kendilerine ne kadar ihtiyaç doğabileceği aslında onlara hiç gerek duymamamız gerektiği fakat sürekli kendilerini gösterdiklerini belirtirim.

www.sanataizin.tr.gg 7

Page 8: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinGünümüz insanının kavgaya daha meyilli olması aslında onun gelişmemişliğini yani geriliğini göstermektedir. Bir anlık duraksamanın ve birlikte düşünmenin her şeyi kolaylıkla değiştirebileceği ortadadır. Kılıcı düşmanın başına indirmek veya bir an durup düşünmek.

Kitabıma aldığım diğer şiirleri teker teker izah ederek okuyucumu sıkmak istemediğimden şiirlerle ilgili genel bir değerlendirme yaparak bitirmek istiyorum. Tarz, amaç, bilgelik, para, sınırlar, savaş, insani ruhsal hastalıklar, gurbet, tarih saplantıları, birlik, ilham, yücelik, hürriyet, dinin kötüye kullanılması, ölüm, devrimcilik, kader, programlı yaşam, zamanın değeri, acılar ve mutluluklar gibi konuları bir esinti tadında sunmaya çalıştım. Bir dokunuş, hafif bir sarsıntı, dikkat kesilme, duyma ve görme isteği uyandırabilmişsem kendimi mutlu hissederim.

Sanat dolu günler dileklerimle.

Erkan Yazargan09 Mart 2012TOKAT “Ana Dilimi Öğreten Anneme”

www.sanataizin.tr.gg 8

Page 9: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SANATA İZİN “Kitaba”

Thrasymakhos'u hatırlarsın diyalogdan

"Doğrular ihmalkârdır

O halde, doğruluk amaç olamaz" derdi.

Bizde bir atasözü vardır;

"Merhametten maraz doğar."

Çoklarından duymuşumdur,

“Kime iyilik ettiysem

Mutlaka ihanete uğradım.”

Uzatabiliriz ve daha çok örneklendirebiliriz.

Asıl merak ettiğim bu konuda

Sizin ne düşündüğünüz?

Durduğumuz bu nokta sopanın

Hangi ucu, ortası mı yoksa?

Eksiye mi yakın doğrultuda

Orada durmalı mıyız, yer değiştirmeli miyiz?

Thrasymakhos ile ilişkileri kesmeli miyiz?

www.sanataizin.tr.gg 9

Page 10: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinDoğruluk deyince nereye gidersen git

Yunus’a uğrarsın mutlaka

Doğruluğun peygamberidir, çünkü O.

Elindeki merceği biraz daha gezdir

Başka neler bulabilirsin bu konuda

Matematiksel bir doğru mu aradığın

İki nokta arasındaki doğru

İki nokta.

Odunların doğruluğu

Komik gelen, “Ne gerek var?” dedirten

Yanacaklar nasıl olsa.

İyiliğin suya atılması

Moda, uyum, uyumsuzluk,

Şerh, tefsir, açıklamaya izin veriyorum,

Her şiirim bir kitap olabilir.

Müziği yapılabilir, resmi çizilebilir yağlı boya veya karakalem

İzin veriyorum, filmi de çekilebilir.

25.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 10

Page 11: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

BUNDAN SONRA "Geleceğe" Bütün bunlar ne idi?Sızlanmalar, dert yanmalarFeryat, haykırış belkiDosta sitem, zalime uyarıBir gösterme işaret, geçmişten haberYaralara bir parmakKatledilenin yanında durmak

www.sanataizin.tr.gg 11

Page 12: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinİçine dalmak kan gölünün veİlham aldıklarımızı söyledikZulüm ağacını gösterdikİnsanlıktan çıkanıÇıkarılanı ve halleriniDavetimizi, beklentimiziŞiire gerek yokta, anlamıyor pederŞiirden başka dildenŞiirin Picasso’su, başka görür dünyayıNeyi, nasıl, kimlere yazmakYurdu yurt yapan sahipleriniKandırmaları, tuzaklarıYolu yordamıPekiyi bundan sonraAteş ve kılıç Kim ister dünyayı yakmayıKim der "kötülük istiyorum."Herkes kendinceDaha iyi, daha güzelDaha doğru, daha parlakYarınları kuracak.Çarkları çarpışıyorDoğru, haklı ile yanlışınDişleri ha kırıldı, ha kırılacakDüzen kuran kimÖyledir, böyledir, şöyledirBinler düşünce söyletir.Emir vermeli mi?"Hizaya geç!"Yoksa tutuşturmalı mı ormanlarıTek, tek evleri dolaşıpÇocukları toplamalı mı?Ateşe mi atmalı beğenmediğiniKovmalı mı sürmeli mi?Zindanlara mı doldurmalı yoksaBir daha görmemeli mi?Kenara çekilip, oturmakÖlüm mü beklenmeli yoksaAğzını dikip, gözünü yumup

www.sanataizin.tr.gg 12

Page 13: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKulağını mühürlemekDeliliğe mi vurmak, bir gülücük? Çamura üflemeli de nasıl?El sürmeli de nasıl?Öyle bir yere çık ve bakÖnce kendini görGeçmişin bütün detaylarınıOlanı, olduranıZihnindeki beyaz noktaAçılsın artıkBağsız, bağlantısız bir bağEskiler gönül gözüŞimdiler modern ilim, yeniçağ Beğenmiyorsan dostumŞikâyetin varsa ondan bundanKendin kurSende yap bir şeylerDaha iyi daha güzel Nasılda meyillidir insanHemen kavgaya dalmayaBiraz dursa ve baksaKendi bulsa, kendi yapsaİnan zor değil, önce sıyrılmalıKendine gelmeliBakmalı, görmeli, bulmalıBir program yapmalıProgramın yoksaGiriş, gelişme, sonuçGirdi, işlem, ürün, denetBilmiyorsan bir bilene sormalıYoksa kılıç!Yoksa ateş!

10.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 13

Page 14: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin BİZDEN EVRENSELE "İnsana" "Güneş" derim, ay ve yıldız. "Işık" derimYağmur, bulut, havaSu, örneğin Suyun dili var mıdır?Işığın milleti, köyü, babası yıldızlarınDini var mıdır dağınAyırır mı kullarıBölüştürür mü, paylaştırır mı?Dinlerin ortak diliBir Allah, kana girme, çalmaYalan söyleme, kandırmaAhlak her yerde aynı"İyi insan ol" der. Herkes"Ama nasıl"ını sorma, ol!Bundan sonra iyileştirGüzel, temiz, doğru, adilİnsanın yüzü dönük Hakk'aAteşe atmak için beklemiyor yaYa bilmezYa bilir, çevirir, işine gelmezOndan kulun debelenmesiÖyle bir yer olsun ki, herkese sığınakBir görüş bul ki insanlar eşitZenci, sarı, beyaz sadece renkKavga, dövüş, hır, gürBiraz dur!Bak, düşün, anla, anlamaya çalışAç mıdır, bilmez mi, hastamıMutlaka var bir derdi.Kanser midir, verem mi?Dertlerin dermansızıKibir, gurur, haset, riya mı?Zor mudur, teşhisi tedaviİsteklerle doluyuz. Olur, olmazBu kalıp, bu arzu bana uyar mı?Kendimi bulmalıyımHaddimi bilmeliyim

www.sanataizin.tr.gg 14

Page 15: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYanlışı doğru, pisi temizKarayı beyaz yapmalıyımBaşka türlü yollar, ellerHastalıksız, aydınlıkArınmış, arı, duruVermeli hep el eleAma kandırmadan dolandırmadanİhtiras, kin, nefret olmadan Farz et başkasınKadınsın örneğin, erkeksindeYahudi sin, Budist veya ateistBaşka dindenEngellisin örneğin kör veya dilsizNe fark ederdi senin içinAnladın!Ortak bir payda varFazla uzun değil hayatDüşünmeler zamansızFırsat ele geçmezO haldeSende bir damlacıkEkle evrenseleSahte değil gerçekBende bunu buldumBunu gördümYaptımYapıyorum, yapacağım.BaşaracaksınBaşarırsınBaşarmalısınKan akmasın yaradanÖnce durdur ve temizleSonra sarİnan bana senin yaran o yaraHepimiz insansakO halde, demek ki: 13.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 15

Page 16: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TELLİ SÜZEK "Dostluğa" Babam almış gelmiş, bir süzekBildiğin çay süzeği,Anam der "Adam bu neKahvecinin süzeği"Babam der "Sen ne anlarsınSosyetenin süzeği." Süzek yüzünden kavga olur mu?Nasıl beğenmezsin ben seçtim.Seçtin de kötü seçtinKes bari sapını.O zaman yakışığı giderNe kadar para saydım onaBeğenmezsen kullanma.Kullanmayacaksam niye aldın.Çöpe mi atayım, geri mi götüreyim.Dursun kullanırım benMisafire çıkmaz oEl ne der sonraGörmemiş bunlar hiçbir şey.Elin sözüne bakarsakNe oturabiliriz ne kalkabiliriz

www.sanataizin.tr.gg 16

Page 17: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYolda bile yürünmezSağa sola dönülmezSen bildiğini oku!Doğru yoldan dönülmez.Dışarıdan bakıp desekKim haklı,Dava süzek davası Bahane ararsan, bit pireYol açan ölüme bileBazen küçük bir mikrop,Adını mı değiştirmeli süzeğin?Kimleri süzer bu süzek.Atmış yaşında İbrahim dayıHiç konuşmaz kimseyleAma sabah ilkönceGiren odur kahveye.Çaycı bilir, tanır, sormazYirmi yıldır böyledir.Nohut çuvalı seksen kiloİbrahim dayı onu taşırAnlayacağın hamal.Bir özelliği dahaBir bardak çay höpürdeterekYanında bir "birinci"Ama çay süzeksiz olacakYoksa basar fırçayı.Çok sevdiği bir eşiİki oğlu bir kızıVarmış İbrahim dayının.Sonra felek bir çelmeHanım kaçmış ellereDayı perişan o günden beri,Kimseyle konuşmuyor.Tek keyfi hayattanSüzeksiz bir çay ile tek "birinci"Kim icat etmiş bu süzeği. 13.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 17

Page 18: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinHASTALIK "Cesura" İnat, cehalet, zorbalık İnsanlığın baş belası, şeytanın üç kılıcı Sabır, bilgi, yumuşaklık, hastalığın ilaçlarıEli kanlı katil "İslam’da pişmanlık olmaz ki." diyebiliyorsa,Hem inatçı, hem cahil, hem zorbadır İflah olmaz, uslanmaz.Dinden hiçbir şey anlamamışPeygamberden ders almamış.İçi zaten zifiri karanlıkmış, Üzerine bir post giymiş Adını İslam koymuş, postun içinde kurtNeden bu hale düştün?Belli ki beslendiğinOtlandığın, yemlendiğin, yerlerde sularda mikrop var.Öyle bir organizmasın kiEkmek yerken, herkes gibiSu içerken veya başkaNasıl bir mekanizmaysaCinnet, vahşet, faciaKaranlık üretir. Ben derim ki: “Senin hazretlerinden, Eğildiğin zalimlerden kaynaklı Nehrevan'da Harici, Bozok’ta Kuyucu, Kerbela’da kaideci Evlere dalar, belinde bombalarlaNasıl bir lanet, melanet, bulaşmıştır bunlara. Kangren olmuşsa bacak, kesilirBulaşıcı hastalıksa karantinaVeremin ilacı bulunduVeba, tifo, tifüs kalmadıCüzam silindi, İsa'nın eli olmasa da.Ya bu mikrop nasıl temizlenecekZorbalığın ilacını kim bulacak.Sabır dersen, oda sabrederKitap dersen, okur. Dua dersen, eder.Bu nasıl baş belasıNamaz kılar, herkesten çok

www.sanataizin.tr.gg 18

Page 19: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinAlnı nasır yarası Önce ister, sensiz cuma olmuyorSonra keser, yol keserÇocuk keser, kan keserKapısında nalları kana boyanmış"Bakın bu işarettir, bende vardım orada." Sonra dövünür feryat, figan Şaka desen, kan var. Gülünç desen, trajediAnlaşılır gibi değilBu nasıl cemaat, nasıl ümmetNasıl bir lanet, nasıl felaket! Aman bu konulara hiç girmeyelimNeden efendim?Fitne çıkmasın, fesat olmasınÇıkacağı kadar çıkmış kardeşimOrtaklığın mı var. Hale bakYoksa sende mi oradaydın?Dün söyleme, bugün demeÖrt üstünü kapansınDa ne zaman açılsınHani tövbe, tövbeciler, af dilemekÖzür dilemek, bağışlanmakSöylensin temizlensin.Bin dört yüz yıl oldu, belki fazlaO günlerden sonraBak bu günlerde bileFelaket, cinnet, vahşet, kan, bombaİnsanlıktan çıkan canilerNasılda türüyor, başka dallardaHallerde, kılık ve kıyafetlerdeAç bak, örtüyü kaldırAynı kök, aynı hazret!Kökü kurusun artıkFitnenin, cinnetin, cinayetinKorkma kaldır. Allah var. 15.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 19

Page 20: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinSÖYLEM DİLEK "Sevgiliye" Eskiden yemekten önce, dua edilirmiş Hakk’a Örneğin Yunus veya başka bir eren hatırına:"Ya Rabbi bize, yüzü suyu hürmetineKatından gönder" sonra gelir ve yenir.Öyle anlatılıyor, “yokluk zamanı.”Filmlerde gördüm ben, Avrupa’da, Amerika'da filanYemekten önce elleri birleştiripGözleri yumup teşekkür ederlerFakat sofra zaten kurulu!Verdiğine şükrederler“Her şeye teşekkürler.”

Kâbe’ye gitmiş hacıGözleri yaşlı güneşten midir?Torunlarını mı özledi yoksa?Oda dua eder: "Allah'ım kızıma bir koca"O kadar yolu, zahmeti, kahrıBunun için çeker, demek ki kızını çok sever. "Sevgi" derim. Bulamazsa evde, Çocuğun oğlun, kızın arar sokaktaİlk bulduğunu sarılır, sıkıcaKandırılırsa başına gelirHer genç kızın başına gelen.Onun için: "Oğulcuğum, yavrucağımBir tanem, kızım, aşkım, sevgilim, canım"Ne büyülü sözlerdir. İnsanı evde tutar. Dile sende bir şeyler gönlünceEkmek dile, aş dile, sevgi dile, aşk dileÇoktur O'nun malı, cevheri"Hayır" dile. Güzellikler adaletİnsanlık, dostluk dileYüce makama çıkıp"Onu kahret! Bunu mahvet!"Denir mi utanmadan. 15.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 20

Page 21: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

ÇOK YÜZLÜ SEYİS "Siyasetçiye" Siyaset, seyislikAt terbiyeciliği yani.Rodeo, vahşi ata binme sanatı."Şeytan işidir" derlerİnsandan en iyi O anlar.Hele toplulukları idareBir o yöne bir bu yöne sürme.Menfaat, çıkar, faydaTaraftarlık mı yoksaTakım tutmak mı?Yüzde kaçın ilgisi var.Kaç senede bir oyun, milyonda birCambaza bak, cambazaBir o şapka, bir bu takkePolitikaya gelince, çok yüzlülük Denge kuran mısın, gücün var mı?Para veya çevreden çok"Etkili Bilgi" diyorum. BenÖncelikle bilmelisinDünyanın genelinde güncelBir siyaset vardır.Bilgi sahipleri her zamanGeleceği kurar.Eskidenmiş baskı, şiddetEn son çare şimdi onlar.Milyar dolarlık bütçelerMilyonlarca çalışanları olsun.İçin içi" der MevlanaAli ise dokuz kat içiKasparov yüz sekseninciHamleyi hesaplarmış önceden.

www.sanataizin.tr.gg 21

Page 22: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinEğer doğru yerde olursanTam zamanında orda,Yapman gerekeni yaparsanÖnemlisi, sen olduğu bilinmeden,Devam edebilirsin oyunaFark edilirsen tuzak kurarlarAnlaşılırsan, oyuna gelirsin bilmeden.Ustaysan kalfa yetiştir.Zekilerden seç öğrencileriniKendi iradesi olanlardanHürriyetin değerini bilen, güçlü.Düzen, sistem, nizam, planKurmayı bilen, başkalarınınPlanlarına da önem verir değil mi?En üstün planı bulup yapanEn güçlü olacak olan.O halde, başlaKur oyununu yenidenOlabildiğine geniş düşün.İki bin beş yüz yıl önce AristoSınıflandırma, ayrıştırmaO'ndan yüzlerce yıl sonra DescartesSistematik, düzenleme.Şimdi küreselleşme alabildiğine.Millet karakterimize uygundurYapabilirsin, başarırsın.Sıyrıl yeter ki, zincirleri kır.Bilgi en önemlisi sınanabilen ve belgeSır gibi sakla bunlarıKıymet bilmeze verme.Her yerde gözün kulağın olsunSultanların saraylarında daYemekhanelerinde deTüccar, aydın ve idareciHepsinden haberin olsun.İnsanlık bilen, adil olacaksınGeleceği sen kuracaksın. 24.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 22

Page 23: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

RENKLER VE SESLER "Savaşa" Uçak, çelik, griKanatların altında, üstündeBombalar. Havalandı. Bir hışırtıGemi, griÇelik, yüzüyor sudaİçinde, üstünde bombalarFüzeler. Bir hışırtıDenizaltı, tank, topAskerler binlerce, yüz binlerceYeşil. Yürüyorlar. Bir gürültüSavaş, ölüm, kanYanmış bir yürekBir damla daha gözyaşı.Anne olmayan bilemez

www.sanataizin.tr.gg 23

Page 24: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinBir bebek nasıl doğar.Nasıl kıpırtılar karında.Her doğan bir çığlık atarCiğerleri açılır nefese.Gülücük, pırıltı, ışıkÜmit geleceğe.Katilde bebekti, büyüdüKatil oldu. Can cana kıydı. Zorba, diktatör, "ben"Benlik, zorbalık, zincir,Tarihin sayfaları nedenKanlı, kırmızı ve siyah,Dağ, mağara, vadiKale, sığınak, şapka, rütbeAtom bombası yakar insanıOt bitmez bir daha.Toprağın içinden bir hışırtı,Kayadan bileNe zor çıkar, uç verir otKurur, yok olur sonra.Taş, bitki, hayvan, insan, ruhFark ne? Renk, rengârenkKaranlıkta neden göremeyizNeden sivrisinek kırmızıKurbağa maviYılan, yeşil görür her şeyi?Savaşı kim icat etti?Vahşi hayvanlardan korunmakAvlanmak, doymakAç kalmamak, ölmemekYaşamak için mi savaşmak?Yoksa haklı mıydı?"Güçlü olan yaşar,Zayıf olan ölür." diyenYaşlılar zayıfladıkları içinMi ölüyorlar? Sessizlik. 25.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 24

Page 25: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

BİLGE İLE CAHİL "Gözyaşına" Baldıran zehri, arkadaşlarının arasındaBir kupa içti. Yığıldı orayaSuçu: İnsanları konuşturmak"İçinizdedir doğrular" diyorduAf dilemedi, başka yere gitmediTerk etmedi, ölümü tercih ettiSokrates oldu.Hiç bir zaman kendini bilge saymadı.Öğrettiklerinden para almadı.Bilgeliği arıyorum, arayacağımBilmediğimi biliyorum.Bir soru sor, sana kim olduğunu söyleyeyim.Derdi.İçindeki ilahi ışığa inanan adam,"Felsefenin İsası" dedim O'na.İdea, duygu, ruh, erosYani sevgi. Eflatunda O'nun öğrencisiNeden der, bildiğin bilip durduğunDeğişmez gerçek hakikateYolculuk etmek varken sevgiyle.Oyalanıp duruyorsun, korkuyor musun?Gördüğünden bildiğinden utanıyor musun?Gölgenin sahibi var.Kurtar ruhunu vücut zindanından

www.sanataizin.tr.gg 25

Page 26: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinMağarada oturmuşsun, ardında kapıYanan ateş, duvarda gölgenGölgeleri var sanıyorsunÇıkabilseydin dışarı, aydınlığıGüneşi, doğayı görebilseydinGözün kamaşır, şaşar kalırdın...Öğrencileri çıktılar, baktılar, buldular Şimdi milenyumu kurdularYörüngede dolaşan uydular... İki bin beş yüz yıl sonraUzay çağı, milenyuma gelinceBiraz daha yaklaş, İslam alemineYumma gözlerini utanmaAz çok seninde payın olsa daCehalet boydan aşmış, ağlama.Eflatun'un bahsettiğiMağara adamlarıGölgeleri gerçek sananHatta uyarıcıları boğan,Bu bizden değil münafıkŞu abdestsiz kâfirÖtekinin tipi bozuk,Bunca yıllar geçti deNe kitaplarda ne tarihteBöyle cehalet görülmediNe diyor Müslüman:"He şeyi biliyorum zaten,Sen paradan haber ver.Allah'a şükür cahilimŞeytanda her şeyi biliyordu."Sene milenyum ağlamaGelir böyle falanın oğluAnanı, avradını, bacını, kızınıToprağını, paranı, petrolünüKameralı TOMAHAWK’LARBecerir gider. Ağlama. 28.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 26

Page 27: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

ESİNTİDEN BALA " Deliliğe" Sakin duruşun, sessiz bekleyişinYalnızlığın alabildiğine ve sonraDuyuyorum yüreğin var, atıyorEllerin, parmak uçların, damarların ve karnın,Suda yüzen yelkenlileri görüyor musun?Beyaz ve daha renkli yelkenleri,Deniz, göz dolusu mavi

www.sanataizin.tr.gg 27

Page 28: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinSen izlerken onları, oturmuşken yukarıArka yoldan geçenler çocuklarıylaFark eden, etmeyen, görmeyenler seniAşağı sahilde suya giren çocuklar.Çocuk, kuş, kadın, su, yelken, sen,Sevişmek isteyen gençler bir dahaGözünün içine, şurasına burasınaGöz gezdirirken diğerinin, titrekYelkenlidekiler değil, çamın altındakiler.Toprakta karıncalar çabalarkenİleride bir yerde villa, balkonu genişBahçesinde rengârenk çiçeklerKokuları uzak, havuz ve havuzda fıskiyeŞırıltı, akıntı uzak, ses uzak, koku uzak,Gençler el ele yine, yürümeye anlaşıpKuşları omuzlarında ve birkaç yaprakAlarak villaya.Havuzdaki yelkenliye üflemeli. Hepsini toplasak alsak bir çuvala doldursak,Sakin sessizKaradeniz de bir yayla örneğinArıları bol.Açsak çuvalı oraya, içindekileriDışarıya. Villa ortadaHavuz yanda. Gençler çıksa villadanSana doğru el ele koşsalar.İstekleri olmuş besbelli.Konuşabilir misin?Sorar mısın, dinler misin?Belki geçip giderler, görmezler bileHavuzda yelkenli.Bahçede çiçek, üstünde arıYağmur ekleyelim şimdi.Çiselesin.Ormana mı kaçarsın, eve mi?Hala konuşamadın.Soramadın, dinleyemedin, göremedin.Derin bir nefes alsan esintidenAçılırsın.

www.sanataizin.tr.gg 28

Page 29: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYoksa ıslanmalımı sırılsıklam Duygular gerçekse akıl biliyor mu?Biliyor muydu?Melek örneğin, neden kanatlıPagasus denen atın neden kanatları vardırKuşun kanadı güzel kızla birleşinceMelek oldu mu şimdiKim uydurdu?Budha haklımıydı"Bileşikler yok olurlar" derkenArı, duru, saf, berrakAlabildiğine doğal, kendi olmayı isterkenGerçekten kendim olursam, ölümsüz olur muyum?Yelkenli, melek, kız, deniz, ağaç, melezOrman, arı . BalHatta sonsuz geçmiş veSonsuz gelecek hep birlikteTek, bir, bir tek olabilir mi?Deneyebilir misin doğrumudur diye.Dokunabilir misin veya tadabilir misin?Rengi, ağırlığı var mıdır?Akıl, duygu, vicdan, şüphe, deney, tecrübe ve...Hepsi birlikte kalp ve beyinŞimdi anladım.Hepsinin işi ayrı, yeri ayrı, sırası da,Kendiliğinden olduysa zatenNe soru var, ne cevapYaşa kendiliğince.Hasta olmayan, eskimeyen, çürümeyenYürek istersen yeniden yapBaşkasını kullanOlamaz mı değiştirmek, yenilemekÖlümsüzlük bu mu?Peki ya çuvalı yeniden sermekBaşka yerlere, iklimlere!Esti işte! 31.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 29

Page 30: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KANDIRMACA HAYAT "Katile" Fötr şapka, yağmurluk, tıraşlı yüzParlatılmış cilalı kundura ve kravat60'ların soğuk savaş mekânlarından biriKalın, taştan sütunlu binalarSabah veya alacakaranlık, geceye doğruBir şeyler bilen adamCeketinin iç cebinde, bir dosyaBildiniz, bu bir ajanBirilerinin hesabına çalışanGizli bilgiler taşıyanCephe haritaları, isim listesiNe nerededir, kim kimdir, ne iş yaparŞifreler, çözümlerFare, köstebek, sıçan, solucanEn iyileri fahişelerdenHer yere girip çıkabilen.Katil örneğinDerler ki: En iyi katillerEn duygusal olanlardır.

www.sanataizin.tr.gg 30

Page 31: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinBiriktirdiği kini ile intikam aldığı içinHele birde alışırsa kan kokusuna - insan kanıKimse durduramaz artıkCasus, fahişe ve katil,Şimdilerde gece görüşlü uydularYumurtayı görebilenFısıltıyı duyabilen. Eski ajan: "Karım bile bilmezdiYaptığım işleri ölene kadar,O beni işadamı sanıyordu.Oysa her gece kiminle yatıyordu?"Girmediğim kılık mı kaldıRezalet anlayacağın.Aslında yaşayan açık paranoyaTakip ediliyor, dinleniyorÖldürecekler, çok şey biliyor."Emeklilik günleriSahilinde bir adanın, başka diller veBaşka yüzden insanlar.Denize açılmak örneğinBalık tutmak, kabuk toplamakÇıtır kızların oyunlarını dürbünlemek balkondanKomşu emeklilerle akşam sofrasıSoran olursa: "Feleğin sillesiTorunlarıyla eğlenenlerdenGerçek bir mezar taşı olanlardan değilYüzü değiştirildiğinden beriOda tanımıyor kendini.Bazı geceler kâbuslarla uyansa daDepresyon haplarına bağımlı kalsa daCehennemi ensesinde bilse de.Kahraman, yiğit, delikanlı, vatanseverÜlkücü, devrimci, mücahitti!Kandırıcıların oyununa geldiBir çeşit tecavüze uğradıKandırıldı.

03.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 31

Page 32: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

DAHA NELER "Tüccara" Biri O Aziz'in, bacanağıymış taÖbürüde akrabasıymış taOnun için doğru adamlarmış!Bu kadar kolaysa her şeyNeden onca kan dökmelerNeresinden bakarsın olaylara, dünyayaCennet bileti kaldı mı bana da hocaŞöyle ön koltuktanPencere kenarı,Sen oradan birazda yolluk hazırlaBir kilo doğruluk, Yunusun doğruluğundanBir kilo iman, Eyübün imanındanNamus, haysiyet, onur, şeref, dürüstlük filanŞöyle doldur bir poşete karışık olsun.Hangi ayette okudun"Bacanaklar, damatlar, kâtipler

www.sanataizin.tr.gg 32

Page 33: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinMuhterisler, zorbalar cennetliktir" diyeSenin herhalde bu doğrudan otobüsÖnce kendi akrabalarını dolduracaksınYengeler, kuzenler, enişteler.Sen orayı daBabanın çiftliği, Dingonun ahırına çevireceksin. Hükümet işimi ki buHamili kartaGösterile gereken ihtimamAz sıyrılmış kemik, bir parça rantEşe dosta.Yoksa sultanın topraklarımıBir kaleme dağıttığın,Padişahtan miras kalanYatılı kurslarda ellenmiş oğlanlarŞimdi nasıl yandaş olduysa,Eline düşmeye görsünBir dümen kırmaylaNerelere gider kim bilir bu gemi? Toplasana şöyle işsiz tayfasındanKahvehanelerden boşalmaYeşil kart bağımlısı kölelerMakarna tutkunu karnı doymayanlarKömür sever üşümüşlerDiyanetten işkencecilerDin, iman, cuma, cemaatİşbirlikçi tüccar mollalarZifiri karanlığından, siyahBaşörtüsü, türban, sakalEvliyalaştırılmış bir dolu iblis cübbeliVatan kurtaran bir kaç “şaban”Eş başkan, Vatikan, localar, lobilerPerde arkası kulisler filan...Buralarda öyle böyle idare ettin deKim bilir orada neler var?

09.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 33

Page 34: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

BEKTAŞİ BABA VE SİNYAL "İlhama" Tül perdenin üstünde, uğur böceğiKanatlarında siyah noktalarRengi turuncu, mercimek kadarHareket ediyor, canlıOnu gördüğümü fark etti mi?Varlığımdan haberi var mı?Balkona çıkarken rastladımBir an farkına vardım.Balkonda saksıda çiçeklerAşağıda yol, kirli sakallı kelKöşede birikmiş çöplerBahçenin içinde odun yığınıYığının ortasından yükselenSalkım söğüt ağacıAçık yeşil yaprakları Tam karşıda Gıjgıj TepesiBinaların arasında görüldüğünce

www.sanataizin.tr.gg 34

Page 35: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinGüneş tepedeyken parlarTepenin tepesinde bir türbe Çamların arasındaKoskoca tepede tek binaYatağımın yönü ona dönükPencerem O'na açıkRadyo, televizyon vericileriTelevizyonum bu odadaUydudan değil, antenden allıyor sinyalleriBöcek, verici, türbe, televizyon ve ben Yürekte bir kıpırtı, sıcaklıkBeyinde bir hoşluk, çakırkeyifBazen göz yaşartan, heyecanlandıranSinyaller, dalgalar, dürtmeler, dokunmalar" Baksana biraz, dinler misin beni,Sana bir şeyler söyleyeceğim."Uğur böceğimi, türbedeki Bektaşi mi?Yoksa vericilerden gelen, bilinmeyen bir sinyalÖlüler konuşamayacağına göreBöceklerde aynı veBende bir radyo olmadığıma göre,Gaipten sesler duymuyorum.Önce kalbe sonra beyine gelenArı duruAnlaşılır ÖztürkçeTamda bildiğim dilden.Konuşmak, anlaşmak iletişim kurmak içinDil, ses ve kulak.Uydu vericileri kablosuzSes, görüntü, canlılık, anlıyor musun?Sinyal verebiliyor muyum?Gıjgıj Babayı duyuyor musun?"Oğlum" diyor. Bir şeyler söylüyor.Alıcılarının ayarlarını kurcala bakalımSana neler söylüyor.Böcek, tepe, verici, uydu, baba veya bambaşka! 11.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 35

Page 36: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

CENNETİN SESİ "Müziğe" Çin atasözü derki:Müzik cennetin sesiŞarkı mırıldanmak yemek yaparkenTürkü söylemek kırda gezerkenUzun hava örneğin avazı çıktığıncaBağrı yanmış adamın zoruna gitmişUmmadığı başına gelmişAğıtlar mersiyeler bin yıllıkAcıyı hatırlatır yineBir Çinli bulsam sorsamNe anladığını müziktenSaz, telli Kuran, kalbin telleri gibiİlham veren unutulmayanNotalarNey, içi oyuk derdi büyükAyrılmış aşkından ağlayıp durmada

www.sanataizin.tr.gg 36

Page 37: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÜflenince, tabi becerebileneCennetten gelen sesiAradım. Çekici kılmak için mi?Gerçek olduğundan mı?Cennetin sesi benzetmesiÜç telli saz ile yüz enstrümanlı orkestranınVerdiği ses, seslerRuhun gıdası!Mussorgsky'ninÇıplak dağda bir gecesiArı vızıltılarını andıran, zevkliHem dağda, hem gece ama arıBildiğime göre, arılarda gece uyurBizim gibi. Sanat işteDuyulmayanı duyurmakGörülmeyeni göstermekBeethowene gelinceSağır olduğunu duyuncaÖnce hayret etmiştim. SonraAnladım müzik nota işiMozart’a ne demeli, çocuk dahiRodrigo’yu seversin, özellikleGitar konçertosuArjantin demi nerdeOrmanda mı ne? Rüzgârın sesineMeftun olup yazdığıMollaya sorarsan, şeytan işiParmağını dahi kıpırdatan müzikHaram. Yani yassak.Bakır tencereyi ters çeviripEğede bir köydeAralarında eğlenen kadınlarGuinness’e girmeyi başarırlarAkademiler onlarla doktora tezi hazırlar.Şimdi evet şimdi müzik, cennetin sesi 12.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 37

Page 38: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TARZ AMAÇ “Şaire” Bizde herkes şairdir, az çokNe hikmetse, nerden gelirseİlköğretimde bileŞiir yazdırırlar, bebelere“Yeşil ördek, fındık dallarıYandım anam, arabesk sevdalarİstedim vermedilerÇobansın dediler.”Bir kâğıt, bir kalem yeterKarala gitsin, birileri gelir anlarMeğer büyük şairmişim deHaberim yokmuşSonradan anladım.Cümlenin sonunu denk getirmek içinBir öncekine, bir sonrakineSözlüğe bakanlarAman, yaman, zaman, yalan, dolanKalan, falan, filanNe şiir oldu ama

www.sanataizin.tr.gg 38

Page 39: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinBen derim ki içindeki sesiDinle yeterSerbest olsun yazdığınDaha özgün daha güzelSana ait hiç olmazsaHecelerle daraltılmamış, zorlanmamışNe geldiyse, Allah ne verdiyseSanat göstermekseDuyurmak, hissettirmekseAnlatmak, bildirmekse. Git o yoldan.Sıkma kendini, dürüst olÖnce kendine.Başkalarını taklit etmek ne acıKopyalamak haksızlık.Onun için şiir okumam benBaşkalarındanFazla şairde tanımamTür de bilmem, deneme deRealist miyim, romantik mi?Sürrealist mi? Baştan sonaİlhamcı mıyım yoksa?Tam tersinden tutup ucundanKelimelerle oynamakCümleleri çevirenSes uyumu, ince, kalınDerinlik, renk cümbüşüSırları ifşa etmek mi yoksa?Kıpırdatmak mı sinirleriBilmeden bildirmek mesaj verip Programlamak mı?Gezdirmek başka âlemlerdeBilinmeyen yerlerde. Cesaret vermekİtmek arkasından. Yapabilirsine doğruYol göstermek, yola koymak, önder olmakGörülmeden, bilinmeden, sayılmadanÖdüllere boğulmadan. 14.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 39

Page 40: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KADININ GÜCÜ "Erkeğe" Neredeyse her gün bir kadın cinayetiGeri kalmışlık, bencillik, kıskançlıkİç içe geçmiş hırs ile çaresizlikBir kadını otuz yerinden bıçaklarSokak ortasında kendini yitirmişTekme tokat döver, gücü buna yeterSöz dinlememek, başkalarıyla konuşmakBir yerlere gitmek istemek, istemek, sevmekYasak! Kadına. Cezası ölüm. Doğurgan çünkü kadınÖnce doğum kontrol hapları bulunduSonra prezervatif en kolayıŞimdi ise hiç erkeğe gerek yokÇocuk yapmak içinKadının kendi kök hücresiYeterliÇaresiz kaldı erkekEli ayağı birbirine dolaştıNe yapacağını, kime saldıracağınıBilemez olduÖnüne çıkan, eline geçen ilk kadınıAlabildiğine hırpalaması bundanKardeşi, eşi veya annesiFark etmezYüz yıllar boyu dini kullandıKadını eve hapsetmek için“Haram, günah, yasak” evde kal!Cehennemde yanarsın.Ne iğrenç değil mi başörtüsü meselesiBütün dava kadının engellenmesiÇünkü kadın doğurganSabırlı, düşünceli, duygusal, geleceği kuracakYerinde duramaması erkeğin bundan 17.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 40

Page 41: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÜÇ ANI “Nineme” Ninem ömrünün sonuna doğruAlzheimer olmuştu yaşlılık işteHer şeyi unutmuştu, üç şeyi aslaBirincisi kızı Şükriye halamAltı yaşlarındayken yokluktan ölenKüçücükmüş elleriMerdivenleri süpürmeye çalışırkenBakamadım kızıma, sarı saçları vardıGözlerimin önünde eridi gittiBu cümleyi sık tekrarlardıYokluk zamanıOt bile yoktu yemeye. İkincisi depremde yarısı yıkılanBabasından kalma konakKonak dediğim gerçekOndan fazla odası olanDedem askere gidipHasta geldikten ve kısa süre sonra öldükten sonraÜç erkek bir kız çocuğuylaKalmış tek başınaEvde yıkılınca yarıdan çokSığınmışlar yıkılmayan bir ucunaKimsesizliktenAlmışlar elinden bahçeleri, akrabalarMecburen evlenmiş bir başkasıyla Üçüncü unutamadığı, komşusunun oğlanlarıÇok önceleri depremden de önceGelmiş iki jandarmaAlmışlar oğlanlarıErmeniymiş komşularAşağıda Kelkit’in ordaKireç köprünün yanındaÖldürüp atmışlar bir çukura 15.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 41

Page 42: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

PANSİYON “Gurbete” İki binden sonra bir pansiyon Hamburg’daHaymanalı Aziz, Rizeli Sait, Bingöllü HayriAyrı gurbet hikâyeleriKumar belasına bulaşmadan öncePara hırsına kapılıp Aziz AmcaBir kızı severmiş, kızda onu ama hasımlarıEskide kalan bir kavgaları var ailelerinNe kadar istediyse vermemişlerKızda başka isteyenlere gitmemiş, inat etmişAskerden gelince Aziz Amca yineGöndermişler dünürcüleriBu defa olur demişler, vermişlerSonraları, Almanya çıkmış

www.sanataizin.tr.gg 42

Page 43: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTerzilik mesleği. Ustam yamandıÖğretti ne zorlamalarla” dediÖnce kendi gelmiş Hamburg’aBaşlamış çalışmaya. TatillerdeGidermiş Haymana’yaBu arada bir oğlu bir kızı olmuş.Daha sonra eşini ve çocuklarını aldırmış.Tren yalnız Köln’den varmış.Karşılamaya gitmiş fakat tren dolu. Yer yokKompartımanların arasında bir yer bulmuşSermiş battaniyeyi yereYavrular kucakta, utanarak eşindenAlmanlar yer vermedi diyeO günden beri sevmezmiş AlmanlarıBiz diyor, buraya geldiğimizdeYıkıktı çoğu binalar, sular yollardan akardıBiz yaptık bu Almanya’yı.Kumar yüzünden yuvası yıkılmış, eşinden boşanmışEşini hala seviyor, oğlu mühendis olmuş.Evden ayrıldıktan beri, kalmış pansiyonlaraEmekli maaşı alınıncaGiyip takım, kravat. Başına fötr şapkaAtmaya gidiyor hala, berbat eden barbutu. Rizeli Sait ise 80’den önceKaçıp gelen devrimcilerden“Bir türlü dikiş tutmadı yeğenimTürk ile evlendim olmadı, Alman ile evlendim olmadı.Kaçtıktan beri göremedim memleketiGiriş yasak. “ Özledin mi diyorumSen bilmezsin insan taşı özler mi?İşte bizim köyün başında bir kaya vardı.O kayayı bile özledim.Sait Amca denizci, yıllarını denizlerdeÇelik gemilerde çürütmüş. Saçları bembeyaz olmuş.“Buraya geleceğime köydeSoğan ekmek yeseydim. Bizimde bir onurumuz vardı.” Bingöllü Hayri’nin başkaSahte pasaportla gelmiş limandan konteynırlardan

www.sanataizin.tr.gg 43

Page 44: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÖnceleri işler iyiydiHangi cebimizde kaç Mark var bilmezdikŞimdilerde bozuldu işler.Otuz kuruşluk işler, beş kuruşa indiKarın tokluğuna çalışıyoruz artık. Hasret orada doğmuş, babası devrimcilerdenChe Guevara tişörtü ve yeşil parkaBir evin bir kızı, kardeşi yokAnnesi hemşire. Anne baba çalışıyor ikisi dePazar günlerimiz var tek.Kahvaltıda görürüz belki birbirimizi.Çok yalnızım yapayalnız, o yüzden kavgalar. Emine subay Alman Ordusu’ndaAfganistan’a çıkınca tayini, NATO birliğineBaşını örttüğü için ayrıcaİstifa edip evlenmiş bir almanla Arnavut Fevzi AmcaTemizlik işlerinden emekliOnunda bir kızı varYılbaşında, o gece bir lokanta“Hanım ne oldu? Sessizsin.”Sonunda dayanamamış söylemiş, kadın“Kız alman iş arkadaşına kaçtı.”Arabaya binmişler ama başı dönüyorSağdan gelmiş, bir şimşek çakmış geçmişSoldan bir daha oda geçmiş, amaEnseden gelince felç, sonrasını hatırlamıyorGözünü açmış hastanede. Doktor sormuş“Ne kadardır buradasın?”Bilmiyor.Tam on yedi ay, komada.O günden beri konuşmuyor kimseyleEvi terk edip pansiyona yerleşmiş,Adın batsın gurbet.

15.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 44

Page 45: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

MAHARET BİRLEŞTİRMEK “Geceye” Geleceği merak eder insan, ne olacakCemin camı efsanelerdeÜzerine ne kadar yazıldıysa daAnlatıldığına göreCamdan bir küre, geleceği gösterenTelevizyon ondan mı ilham alındı acaba?Büyük Kral Süleyman zamanıMaharetli bir vezirBelkıs’ın tahtını getirebileceğiniHaber verirGöz açıp kapayıncaya kadar.Meryem’in oğlununBabasız doğması.Yine Süleyman zamanı bir kuyuHalka öğreten meleklerAma şartları var.Hepsi geçmişten haberGeleceğe dair. Çoğu olduYa olmayanlar. En merak ettiğim, adaletin tesisiBunca karmaşa varkenKavimler, inançlar, kültürler, dillerDaha neler ve nelerHepsinin üstüne ne ile çıkılacakHepsinden daha üstün daha yüce bir bilgiBelki. Varlık nasıl kurulacak?Aslanla ceylanı kucağında barındıranVelî

www.sanataizin.tr.gg 45

Page 46: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKurtla kuzuyu birlikte güdenYani zıtları, zıtlıkları mezcedenKavga ettirmeden, boğuşturmadanŞimdi olmadığına göreGelecekte olmalı. Bu günkü kelimem “gece” idiHer gün yaşadığımızSessiz olması daha hoşuma gidenKaranlığından öteBir Mezopotamya atasözüKaç bin yıllık kim bilirDerki:“Soğuk bir kalp pırlanta değerindedirSıcak kalp ise hastalıklarla dolu”Gece, kurt, hastalık, gelecekSıra şimdi birleştirmedeAma gecenin etrafında dönecek bu defaHepsiMaharet bir birine bağlamadaGece, diyelim şimdiKurt, diyelim kötülükHastalık zaten belliGelecekte bunlar olmamalıKabulleniyorum, kabul ediyorum yaniŞimdi gelecekten çok geriBen bıraktım, sizde bırakınHayat, yaşamak için daha güzelYani kavgasız, belasızBecerebilirsen tasasızEski defterleri, günleri, geçmişiDeşeleyip durmanın anlamı yokDers almıyorsakDers aldıysak tamam, yeterİleriye, ilerlemeye, birlikte el eleAyrımsız, farksız, bensiz, sensizBirleştirmek.

18.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 46

Page 47: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

DAĞ BAŞI “Toprağa” Eski adı Balu, balı bol, ballı yer anlamındaİlk öğretmenlik yaptığım yer, yeni adı İnişliKorucu köyüMuhtar:” İstemiyorduk önceleri, sonradan olduk.”Dağın karşı yamacından kayadanSu fışkırıyor, sesi bu yamacaOkulun olduğu tarafa ve etrafaKadar yayılır.Kışın kar suları eriyince yayladaO kaynağın üstünden bir kaynak dahaGörmeye değer gerçektenSuyun buharı her tarafı kaplarRengârenk çiçekler, türler yetişirİşte o yüzden balı bol. İlçeden ilk defaKöy minibüsüne bindiğimdeKamuflajlı ama bıyıklı iki adamBenden daha uzunEllerinde uzun namlulu silahlarBiri sağıma diğeri soluma oturupBen konuşmayınca“Korkma hoca, yanında biz varız.”Yol alırken minibüsAnlatıyor korucular, bizim köylüler93’de burada yaktılar minibüsüVirajı dönerken tam, taradılar önceAşağı köyden on beş kişi öldü,Şurada çatışma çıktı, bu köy yakıldı,Öteki köy basıldı, şu aşağıda gördüğün mağaradaBeş terörist öldürüldü, roketle İlginç bir turistik gezi! İnönü zamanı, kanun çıkıpDağ köyleri ovaya indirilinceİnişlililerin bir kısmı AntalyaBir kısmı Afyon’a gönderilmiş jandarma zoruyla

www.sanataizin.tr.gg 47

Page 48: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinO yüzden Türkçeleri İstanbul lehçesi.İhtiyarlardan biri anlatıyor,Duramadık hocam biz oralardaHavası sıcak Antalya’nınAfyon’un ayazı dayanılmaz, alışkın değiliz.Bu kaynağın sesi – şırıltısı çekti biziGeldik yine birer ikişer geri. Aysun vardı. Birinci sınıf öğrencimEn zekilerinden çocuklarınDeneyeyim dedim. Bakalım ne tepki verecek!“Ne işiniz var bu dağ başında,Ovalar boş dururken ha Aysun.”Konuşmadı bir daha benimle uzuncaGönlünü alıncaya kadar neler çektim. Camları kırık okulTabanı betonBir sınıfta altmış öğrenci, o zamanBirleştirilmiş sınıfİlk üç sınıf bendeDört, beşler Ahmet öğretmendeLojmanın iki odası var, biri depoBirini biz kullanıyoruz ortaklaşaKarşıda çeşme, suyu taşıyoruz tenekeyleAhmet muhasebeci aslındaBursa’dan gelmiş, iş bulamayıncaUydu alıcımız var amaSuyu yine ısıtıyoruz, ısıtıcıylaHaftada bir alış veriş, ekmek sigaraKomşumuz Ali. Keçileri var, hindileri varHafta sonu giderdik onaKışın iki metre kar, çocuklar yine gelirElektrik bazen var, bazen kesilir.Lafı dolandırmadan fazlaBitirelim artık, sonu gelsinAysu’nun bu toprak, bu vatan 20.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 48

Page 49: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

PARADOKS “Döngüye” … Uzay üssünden bakalım bugün DünyayaGörebildiğimiz yüzü AnadoluAvrupa solda, Ortadoğu sağdaYukarısı RusyaOradan oraya giden insanlarKimi araçlı, kimi yaya.Huzursuzluk nereden kaynaklıNeden somurtuyor insanlar

www.sanataizin.tr.gg 49

Page 50: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKimse memnun değil, öyle görünüyor.Tarihe gidip savaşları, dalaşlarıGörmeye gerek yok. Şimdi bileBir kargaşa, bir davaTürlü kıyafetler, cinsler, topluluklarKendi aralarında bileYüksek sesle konuşuyorlarSessiz anlaşamıyorlar. Su kenarı bir ağaç dibi, çimenlikOturmuş bir çiftGençlerElleri birleşik, gözlerinin içine bakıyorlar birbirlerininDoyamayarak, bıkmayarak.Bir bebek yine, ayaklarını, elleriniHareket ettiriyor, sırtüstüBize bakarakGözlerinin içi gülüyorKimseye bir şey söylemiyor. Onları gördüğümüzü bilseler tamamıKendilerine çekidüzen verirler mi?VeyaTelevizyonda, tartışma programlarındaİzlendiklerini bile bileKavga edebiliyor, yaşlı profesörlerAlışkanlıktan mı?Sokrates sorar:“Avukatsın ve bilerek suçluyu savunacaksınYalan mı söylersinKurtarmaya mı çalışırsın?”Fuzuli:“Bütün şairler yalancıdır.” DerFuzuli doğrucuysa, şair değil midir?Şair olduğuna göre, yalancı mıdır?Bizi izleyen birileri var mı?Bizden biri onlara el sallar mı? 20.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 50

Page 51: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KATE VE LİSELİ KIZ “Yağmura”

Yağmur damlasıToprağa, taşa çarpınca çıkan sesGök gürültüsüKapı açmak gibi gıcırdayarakGök kuşağı yedi renkŞırıltı, tıkırtı, gürültüRahatsız eden veya müzikHuzur veren. Kız çocuğu nedenCamın kenarından severYağmuru izlemeyi, yola bakmayıBeklediği mi var?Biriken sular akarken

www.sanataizin.tr.gg 51

Page 52: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTaşır gider, götürür çeri çöpüEn çok yıkamasıYapraklara kadar ne varsaKaç itfaiye aracı, deposuİşçisi başarabilir bu temizliği Sulamasına ne demeliTarla, bahçe ayırt etmedenAğanın, zenginin tarlasını daAncak karnını doyurabilenin bahçesini deBörtü, böcek, solucanNefes alan, hareket eden, büyüyenHer canlıCansız taş, toprak temiz ve parlak şimdi Önüne alıp giden veya sel sularıDizginlemez, engellenemezAdam yerine konulmazsaSüpürüp giden ne varsa William ile Kate bu gün evlendilerKaç sene birlikteydiler zatenDüğüne karar verdilerBeyaz atlı prens, prensesini aldı.Masallarda anlatılanOnlardan önce Fayed’e çarpmıştı faytonCesur Yürek: “Soy aslında İrlandalı”Başka hanedanlar davetliKimi on dört karılı, kimi daha neler!Anglo - Saksonlar monarşiden memnunmuşİstatistiklere göre“Kraliçemiz çok yaşa!”Hayale, fanteziye, Jules Werne’yeİhtiyacı hala var demek ki halkın.Yağmur durdu.İnsanlar yeniden çıkmaya başladılarŞemsiyesiz koşuşturmadanYine gidiyorlar oradan orayaÇatının altına girenLiseli kız biraz ıslanmış

www.sanataizin.tr.gg 52

Page 53: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÇantasını başının üstüne koyarakOkula doğru mu gidiyor?Onunda gece veya gündüz hayallerindeBeyaz atlı prens, beyaz gelinlikDaha başka beyaz bir şeylerVar mı?Yoksa kan kanserine yakalanmışÇernobil’den sonra içtiği çaydanHaberi yok mu?Saçları dökülecekAkşam evde babasıYine dövecek mi? Gece on ikiden sonraKimse görmeden sessizceKöşeye biriken çöpe dalıpPet şişe, karton, tenekeToplayan adam, yüzü belli olmasa daHer gece o saatte, oradaİlk zamanlarında daha utanarakŞimdilerde az çok alışarakKendini alıştırarak, elle deşeleyerekAradıklarını bulunca, alıncaBıraktıklarını ruhundan çöpe bırakıncaKızı var mıdır? AcabaHayalleri olan, dizilere dalanKate’i gören, gülümseyen.Biliyorsunuz değil mi?Dünyanın yarısından çoğu halaAç ve yoksulBunları bildikten sonra neden benNeden şimdi?Çıkamaz oldum insan içineUtanıyorum evet hem de çokKate beni duyuyor musun?Kaderine musallat bir cesur yürek,Fayed bekliyor musun? 29.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 53

Page 54: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KOMİK NARSİST “Kendini Beğenene” Ne kadar güzelsin, ne kadar yakışıklıSende ki göz, kaş, saç kimde var?Boy, pos desen harikasınAllah seni özene bezene yaratmışÖzel günündeSeçilmişsin, herkes senin etrafında dönmeliHizmet edilmelidir sana.Kul olunmalısın.Senin gibi bilge mi var?Alim, hoca, üstün kişiSokağa çıkmaya görSemtin, mahallenin gözüHep senin üstündeDoyamıyorlar sana bakmayaIşık saçıyorsun. Güneş gibisin.

www.sanataizin.tr.gg 54

Page 55: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinŞöyle bir salınarak yürüyüşün yok mu?Büyülüyor herkesiİyi ki doğdun, iyi ki varsın,Nazar boncuğu takmalısınSen olmasaydın, ne tadı olurduHavanın, suyun?Dünya sayende güzelCennete çeviriyorsun gittiğin yeriKalemler, kelimeler yetmiyorSeni anlatmaya, yazmayaHerkes seninİmzalı bir resmini istiyor.Evlerin iç odalarındaSenin posterlerinGençliğin idolüsün senHerkes senin gibi olmak istiyor.Okuduğun kitap liste başı oluyorMelek desekMelekler çevrende pervaneHer şeyi bilen kişiSayende cevapsız soru kalmadı.Dertlere derman buldun, deva oldun.Sen sadece buranın değilBütün yurdun, hatta dünyanınUmudusun. İnanıyorsun, inandın değil mi zamanlaYok, böyle şeyler, hepsi palavraKandırıyorlar seniModacılar, kozmetikçiler, şakacılarDolandırıcılar, esir tüccarlarıEn öncede kendinYok, böyle bir şeySen de geç, aynanın karşısınaVazgeç bu hayallerdenNormalleş! Normale dön!Daha fazla komik olma!

29.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 55

Page 56: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

İNKILÂP VE GÜNEŞ "Devrimciye" "Bir türlü anlamıyorum" diyorNasıl olurdaDoğranır peygamber soyu,Daha kokusu dururkenKızları esir, elleri zincirli ve açAkıl alır gibi değil.Okumadın mı daha dünOn yedi yıl bakıp beslediğiKendi kızınıErkek arkadaşıyla konuşuyor diyeEvinin bahçesine, babasıylaYardımlaşıp gömen babayıVe kızın ciğerlerinde toprakYani ölmemiş diri, diri.İnanç adına, çuvala koyupGeçen gün selam verdiğiKomşusunu, yine diri gömüpEvin tabanına ve tamdaOnun üstünde namaza duranı. Madem bizden anlamıyorsun!Spartaküs okuyup izliyorsan,Direniş, töre, mücadeleninNedenlerini hissedebilir

www.sanataizin.tr.gg 56

Page 57: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinİşte o zaman anlayabilirsinCelal Baba, Şah VeliKalender Çelebi, Zünnun BabaDaha yüzlercesiniPir Sultanı anlatmaya ne hacetOnu herkes tanıdı. Devrimcilik bir gün değilHer zaman.Kargaşa, terör değil amaçKulun kula kulluğunuYok etmek.Komünistler yolun yarısında kaldı.Devrimi yanlış anladıİnsanı makine sandıAllah ile savaşa daldı.Bataklıkta çiçek yetiştirmek,Nehirleri tersine akıtmak,Dikene gül aşılamaktır, devrim.İnsan için diyorsanİnsana düşman olamazsınÖlüm mangaları kuramazsınAdalet diyorsan, herkese adaletPolitbürolar, özel makam araçlarıGirilmez! Tatil köyü, yazlıklarİşçinin düşünmeye bile vakti yok.Sınırsız devlet, sınıfsız toplumHerkes eşitNe güzel kelimeler.Onca fedailik, fedakârlıkSıkıntı, acı, keder, gamGece gündüz çalışmalar,SonraBir zalimi kovupBaşka zalimler mi gelmeliYaşasın mı yeni zalimZalimsiz yapamıyor musun? 19.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 57

Page 58: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SEMA YİNE “Etkiye”

Komşu köyde Sema, güler yüzlü kız

Memet on dört yaşında

Babasıyla köyleri gezerken gördü O’nu

Utanmış mıydı? Yanakları kıpkırmızı

Akşam karanlığını kollayıp

Evlerinin yanında, kayalığın arkasına

Gizlenir izlerdi onu

www.sanataizin.tr.gg 58

Page 59: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinFırsat bulunca Sema, gelir

Kumrular gibi sessizce

Muhabbet ederdiler.

Ayrılmak istemezdiler.

İki sene sürdü bu, kimse bilmedi.

Şüphelenilmedi.

Memet kesin alacaktı.

Birbirlerinin olacaklardı.

Dağa çıktı Sema.

Her evden bir gönüllü, gerilla, can

Yurtsever

Semanın evinden Sema

Katıldı diğer kızlara, erkeklere

Peş peşe çıktılar.

Memet duydu. Deli oldu.

Anlamadı. Kendine gelemedi.

Sonralarda anladı babası, bir haller var.

“Oğlum evlendirelim artık seni.”

Başka bir Sema buldular

Uygun gördüler, istediler.

Kaderine razı oldu Memet.

www.sanataizin.tr.gg 59

Page 60: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

Abisi kapının önünde, kış, akşam

Odun keserken baltayla

Dağ kadrosundan beş kişi

Tarandı. Kalbine isabet etti mermi

Aort’unu koparan. Oracıkta öldü.

Karısı ve dört çocuğu kaldı ağabeyinin.

Onları da Memet aldı. Töre buydu.

İki hanım yedi çocuk şimdi genç yaşta.

Bakılacak, gözetilecek, korunacak

Her şeye rağmen

Dağdan inmedi asıl Sema uzun zaman

Sonra inmiş ve evlenmiş, duyuldu.

Çola çocuğa karıştı.

Memet hiç unutmamıştı.

Sıcacık elini, tatlı dilini, kızaran yanağını

“Kocası ölse veya başka yüzden

Boşansa Sema”

Alırdı yine.

29.04.2011

TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 60

Page 61: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

NEREDEN NEREYE “Ters” Karga hariç her kuşun sesi güzeldirBizim balkona konan kumrular,Güneşin doğmasıyla bu ne aşkBirbirine neler söyler?Bülbülü anlatmaya ne hacetGüle sevdası doğuyu kasıp kavuran. Avrupa’da bir yerde, ismin ne önemi varParis’e yakın bir yer Lyon diyelim.

www.sanataizin.tr.gg 61

Page 62: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYine bir Pazar tatil günüSaçları dökülmüş, kalanı kır, yani yaşlıGözlüklü biriAğaca bakıp dürbünle, not alıyorÇok yavaş hareket ediyorÇevre ıssız, ondan başka kimse yok.Balkondan izliyorum olup biteniDayanamayıp aşağıya inip, sorup“İyi sabahlar, merak ettimNe yaptığınızı sorabilir miyim?”İşine devam etti önce, notu bittikten sonra“Geçen sene buraya bırakmıştıkYirmi çift kuş, onların gelişimini izliyorumBelediye görevlisiyim. ÜniversitedenProfesör filan.”“Memnun oldum ama neden?”“Ekolojik dengeye uyum sağlayabiliyorlar mı?Üreme sağlıkları nasıl?Çalışmalarımızın amacı buHavanın temizliği kuştanSuyun temizliği balıktan bilinir.Bir uzman görevlendirmekBeş yıllık bir proje ileMahallenin kuşları çoğalsın diye. Kavrulmuş doğuya gelinceSinirli adalar yine sokaklardaBağırıyorlar, bayrak yakıyorlarGözleri yerinde durmuyorİbadethanelerde ve çevrelerinde, geceEvlerde örgütlenen, planlananGizli toplantılarda sözlenilen “Allah” adınaPatlayıcı, fünye ve genç adamYelek veya bantlanmış düzenek tamam.Bir düğme veya ucu çıplak iki kabloDeğdirivereceksin. O kadarAğlıyor mu peygamber? 08.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 62

Page 63: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KESİŞME NOKTASI TUFAN “Şimdiye kadar anlamış olana” Gülüp geçeceğin, geçmişte kalmış işlerKorkuların hepsinin, tamamınınAnlamsızlaştığı, anlaşıldığındanPirenin pire, yorganın yorganSinir uçlarına kadar uyaran, sinirlendiren…lerin artık işlevsizleştiğiSancıların dinip, doğumun gerçekleştiğiHücrenin bölünebildiğince bölünüpSon rekorlarında bir daha kırılamamacasına kırıldığıZirve, en uç, en tepe, tam sınırına her şeyinHerkesin ve her şeyin oturup kurulduğuSorulacak soru, cevapsızların kalmadığı

www.sanataizin.tr.gg 63

Page 64: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinNegatif, kötü her şeyin, kelimeninEski, antik sözlüklerde kaldığıUyuyanın uyanıp ayıldığı, açıldığıAğlamaya değer ne var kiGöz yaşı dökmeye ne değerMutluluk gözyaşından başkaTimsahın huyu değiştiTuzlu su, deniz suyuSudan yaratılmış, olmuş her şeySuyun içinden yaniKendinden değilSulardan.Eşya “şey”in çoğulu, evet şeyler. Anladın mı ne kadar yalnız veBir o kadar kalabalıksın, her şeyle sarılı ve doluSu gibi, suyun içi gibi, suyun kendi gibiGalapagostaHer rengi var mercanınVe her türü neredeyseBalık yiyeni, oksijen üreteniVolkanik olması mı adalarınSıcak ve soğuk su akıntılarının kucaklaşması mı?Ekvatorun, sıcağın tam ortasındaHem yazın hem kışınHem Pasifik hem Büyük OkyanusYok, olmadan kalabilenŞifrelerini türüne iletebilen canlı! Şimdi söylüyorum,“Çeşit ne kadar çoksaEtki ne kadar güçlü ve sürekliyseRenk, tür, canlılık, aktarım, miras o kadar çokTufandan sonra yeniden başlayan hayatİnsan soyuBir de inanırsak her türden bir çiftYeni tufan, tufanlara ihtiyaç yokAnlamış olmalı insan.” 06.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 64

Page 65: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

ÖZÜR DİLEYEREK “intikama” En nefret ettiğimiziTutup ensesinden cehenneme atalımSonra bakalım neler olacakYunus’tan ve Şeyh Bedrettin’den özür dileyerekAmaç sadece bir gösteri;Kocaman taş kapılar açılır gümbürtüyleDayanılmaz pis bir koku surata çarpanKokmuş olan ne varsa hepsi orada, insanı bayıltanÇukurların derinlerinden feryatlar yükseliyorKulak zarlarını patlatırcasınaBütün vücudu kaplayan bir titreme, ürpermeTüyleri diken diken edenÇengeller paslı, keskin, sivriZincirler çok, her yerdeDemir sesleri bol bolYukarıdan aşağıya inen alabildiğince hızlı ve güçlüKırbaçlar ve şakırtıları

www.sanataizin.tr.gg 65

Page 66: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKapkara, apasık yüzleri kıllı zebanilerinGözleri fırlayacak gibi dışarıdaTırnaklarının içi insan eti doluVuruyorlar duvardan duvaraKızgın yağ kazanları soldaSonsuza kadar kaynamış, foku fokurDaldırıp daldırıp çıkarıyorlar adamıCayırtı ve bağırtı, ölemiyorHep yaşıyor, acı çekiyorMilyon yıl süren, sürünerek ta diptenDerisi parçalanarak ve oluşarak yenidenTırmandığı kıyıya el atınca, bir tekmeDibi buradan görülmeyen dibe yuvarlanıyorTren gibi raylı bir makineGeçip gidiyor kafaların üzerinden patlatarakBağırsaklarının sonuna kadar sopa, cıvaCiğerlerinin tümünü dışarı çıkaran elGözlerini oyan tırnak ve parmakDilini söken boğazından bir dahaYüzen deriyi kılıç, çekip alan çıplak edenÜzerine kaynar sudan önce tuz serpenOna, o zalime, seçtiğine, nefret ettiğineGaz odaları, idam sehpaları, zehirli iğnelerElektrikli sandalye, giyotin, işkencenin her türüEkle sende aklına geldiğinceTabutluk olsun, elektrik telleri zangırdatanManyetolu ve manyetosuz cehennem elektriğiFalaka; tabanları patlatan, deriyi soyan mosmorRahatladın mı şimdi birazİstediğin bu muydu?Daha fazlasını mı hak ediyordu. Onu öldürsen, ölmeden önce zihnindeUzaklaşsan alabildiğinceGörülmez olana dekSilsen ana bellekten bileHangisini istiyorsan öyle yap.

08.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 66

Page 67: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

GEÇMİŞ GELECEK “fosile ve ışığa” Neresine bakmalı tarihinKahramanlarına, hükümdarlara veyaTaştan, kâğıda yazılanlaraYakılan kütüphanelerKumda saklanmış parşömenGömülü süs eşyalarıArkeolojiyle ilişkileri mutlak,Tarihle ilgili ilk soruNe oldu, nerede oldu, kim yaptı?İlgimi çekense en çokEfsanelerde dâhil, sırlarıdır tarihinİlk dil, ilk kavimVarsa Âdem’in çocuklarına öğrettiğiPeki, sekiz yüz bin yıllık insan dişi fosiliDaha geçen ay Filistin de bulunanYahudilik tarihi bilinen, yazılanEn çok altı bin yıl

www.sanataizin.tr.gg 67

Page 68: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinArkeologlara göre, bilemedin en uzunYirmi beş bin yıl.Peki, öncesini inkâr mı edeceğizİnkâr edip, kâfir mi olacağız? Kuran da haber verir aslındaBenim işim değil amaMüfessirler incelesin artık korkmadanMelekler nereden biliyorlardı“İnsanın kan döküp, zorbalık edeceğini”Yoksa bildiğimiz insandan önceİnsanımsılar, insana benzeyenler mi?TanımışlardıBu gün inkâr, tevil kabul etmezEvrim denen hakikatBir teori, kuram veya kanun değilBilimin anayasalarındandır artık. Zuhuru beklemeyi kim öğretti TürklereTürkçe konuşan kavimlereŞehir kurmayı, tarımı, sır saklamayıTöre oluşturmayı, anayasa değerindeSavaşmak zorunda kalırsanKorkma, korksan da korktuğunu belli etmeKorkarsan eğer yok olursun” diyenİsa’dan sekiz bin yıl önceTufandan da önceÇamurdan tabletlere yazılanlarHindistan kıyılarında Naatan’daDin adamlarının kutsallaştırıpÇaputa sarıp, mağaralarda sakladıklarıİsa nereden öğrenmiştiKonfüçyüs ün sözünü“Sana yapılmasını istemediğiniBaşkalarını yapmayı düşünme bile.”Peki, Muhammedin aynı sözü.Dışına çıkılması yasaklanan hudutÇıktım mı yoksa dışarıKime yasak, neden yasakTarih bu kadar önemli

www.sanataizin.tr.gg 68

Page 69: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin Uygur, Eski Uygur’un damgalarıAltı köşeli yıldız en bilineni, gökler ve yerlerİbrahim, Davut daha yeniOnlardan beş bin yıl önceBu kadar, bunca uzaktanHem zaman, hem yer olarak ıraktanSonraYaklaşalım Tekeli Dağı’na ve etrafınaHubuyar, ilk HubuyarMoğolların katlettiği bilge ve arkadaşlarıNe taşımıştı, ne bırakmıştı, ne gizlemişti?Bu topraklara, dağlaraKeramet mi, mucize mi? Zuhur inancı, semah felsefesiBahsettiği ışıkSonradan Işık Tarikatı, erkânı – yoluHayret değil mi?İşte sana gizemDerler ki:Kaplayan ışık ve duvarları cam gibiDuvarlarında yazılar bilinmedikBüyüyüp küçülen bazen renkliFilm gibi gösteriler sessizYeşili bolAyakların yere değmediği, değemediğiYerin olmadığı çünküSuyun içindeki balık gibiMüthiş, inanılmaz, şimdiye kadar tadılmamışBir huzur ve mutlulukÖncesinde buzda kaymak gibiParaşütle atlamak gibiHavaya fırlamak gibiİçe dolan bir duygu.Tarihin sonu, sonsuzlukİki kaşın arasında sıcaklık.

03.05.2011

TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 69

Page 70: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinNEFES VERMEK ZORDUR “Ölüme” Murat kendini ateşe verdi, gitmemek içinKurşunun önüne atılanlarda oldu. Öldü.Hayata döndüren tufan, yaşamını yitiren insanAcı duymamak unutmak imkânsızKamu malına zarar vererek yandı.Öldü. İstedikleri olmadı. Duman bastı her tarafıNefes alamıyorum. Boğazı yakan, tıkayan siyah dumanÖlmeden önce bazen bayılır insanKendinden geçer, çırpınanı görmedim, ipte sallanan gibiBoynu kırılmazsa çırpınır.Katranlı beden nasıl yanar,Kızgın yağda nasıl kızarır,Elektrik sandalyesi, ıslak süngerCızırtı, cayırtı, bağırtıÇıkmak istemeyen bedendenVermek istemediği bedeninDiz çökmüş Çinli tetikçiÖnündekinin gözü bağlı“Ateş!” ve enseye kurşunYüksekten çengele atılanSivri uç nereye denk gelirseKütüğe konulmuş boyun, inen kılıçGiyotin eskilerde dibinde sepetYeni teknolojilerUyuşturuculu iğne sonra zehir Dayımın ölümünü görmüştüm, yataktaAylarca hasta yattıktanÜç dört derin nefes aldıktan sonra, zorSon bir nefes bu defa verilen.Ayna tuttular ağzınaBuhar yok, o haldeNefes vermiyor yani ölmüşBeyaz bir örtü ve göbeğine bıçakZordur bilmeyen insanın ölümü

05.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 70

Page 71: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinMOLLA İLE EŞEĞİ "Mollaya" Büyücü müsün, be mübarekNe hale getirmişsin adamıKulakları uzamış, anladıkKuyruğu da hadi neyseSemerine ne demeli!Başkası yapamazdı, büyü olmalıSihirli değneğin nerede? Babandan mı kaldı mirasYoksa hocalarından mı?Kim öğretti sana bu ilmiHangi söz, hangi dua, tılsımKitaplarda var mıdır?Birimi fısıldadı kulağınaYolda mı buldun yoksaSen şeytanı şeytan seniBeslersiniz, ne anlaşma!"Aferin" diyesim geliyor daYa beni de bulursa?Kulağımdan memnunumDoğrusu, kuyruk istememHele semere "asla"En iyisi uzak dur bendenYollarımız bile kesişmesinHatta unutalım birbirimizi Eşek halinden memnun, baharı beklemedeTaze çimen, kokulu otlarBirde eş bulursa "ne ala"Cennet olur, onun için dünyaEski günleri aklına gelse deBazı, bazı dalsa da geçmişeDeğnek değmiş, iflah olmazGeleceğe bakmalı.Sesi de değişmiş hiç konuşmamalı. 06.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 71

Page 72: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinFARS EŞEĞİ “Azeri’ye” “İzin vermediler, yazdırmadılar, bildirmediler” der Şehriyar“Oğlum ben senin yazdıklarından anlamıyorum.Büyük şairmişsin ama.”Ağlayan şair.Ağlatan molla Erdebili Azeri“Bırakın köpek dilini Farsça öğrenin, öğretinArapça bilin.” Neneniz anlamasın sizi!Sıfatı büyük, çok büyük Ayetullah! Erdebili Ah Karabağ vah Karabağ!Atalarımızın yurduNe güzel havası suyuKaradeniz çırpınırkenTürkün bayrağına bakıpKakalak, yaniHamamböceğiFarsın sana verdiği ad. Face’de gördüm bir AzeriŞiir yazmış, ne şiir“Sen kahraman rehber, sen yiğitŞöyle kurban olayım sanaBöyle hayranım sana.” Üç kelime söyleyince idareci“hoş geldüz, nassüz, yorulduz mi?”Bekleyen kalabalığa, “Eşşehlerim!”Bir feryat bir figan, hoş olmalar Burada da var onlardanAlkışlar, şakşaklar, pohpohlarSen yiğit lider25 Milyonun lideriDaha çok söylenecekteŞimdilik bu kadar iyi 11.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 72

Page 73: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin AĞITLA SEMAH “Unutulamaz hatıralara”

Kerbela’dan hemen sonra Kufe

Belediye sesli ilanlar yayınlıyor

“Değerli Kufeliler!

Zeynep Hanım Efendimiz şehrimizi ziyaret edecek,

Lütfen gereken ihtimamı gösterelim.”

İnsanlarda tatlı bir telaş

Sokaklara kadar temizlenmiş, her yer pırıl pırıl

Boyası olmayan, badanalamış duvarını

Süslenmiş her yer şenlik havası

Yeni kıyafetler giyilmiş rengârenk

Saçlar kuaförden yeni çıkmış

En güzel, pahalı parfümler sıkılmış

Her kes birbirine tembih ediyor

“Aman çok dikkatli olalım, Hanımefendiyi üzmeyelim.

Gelen Ali’nin kızıdır, el üstünde tutulmalıdır.”

Konvoylar – araç kuyrukları. Son model

Hepsi gelin arabası gibi süslü

İnsanlar yolların kenarlarında

Alabildiğince kalabalık

Bu şehir şimdiye kadar görmedi böyle kalabalık

Çocuklar annelerinin elinden tutmuş

Gözler yolda, ellerinde çiçekler

Aman Allahım!

Görüldü konvoy, yavaşça ilerliyor

www.sanataizin.tr.gg 73

Page 74: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÜstü açık bir araç

Zeynep Hanım herkese el sallıyor

Halk O’na gül atıyor.

Ne kadar da güzel

Gözlerinden gülümseyerek, ışık saçıyor

Daha da fazlasını hak ediyorsun Sen

Zeynep Hanım

Ali gibi bir cengâverin, bilgenin

Kızısın sen.

O’nun kokusu, nefesi bile

Sana kurban olmaya yeter zaten

O’ndan dolayı olsa gerek

Bu sevgi, bu ihtimam

Belli ki yürekten seviyor bu halk seni

Baksana her kesin yüzü gülümsüyor

Sevinçten insanlar yerlerinde duramıyor.

Keşke böyle olsaydı.

Biliyorsunuz da, anladınız mı?

Her şey tam ama tam tersine oldu.

Başka türlü ağıtlar çok yazıldı

Bu ağıtta böyle olsun

Kabul buyurun.

15.05.2011

TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 74

Page 75: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

HASTALIK AĞACI “Tedaviye” Taassup yani asabiyetKendinden olanı tutmak, savunmakHaksız olsa daKendi akrabalarını yandaşlarınıPalazlandırmak.Mührü Mervana teslim etmek.Zulüm kapısını açmakHaklının yüzüne kapamakEbu Zer’i Rebeze’ye sürmekYokluktan, yoksulluktanÖleceğini bilerek ihtiyarın,Zamanla vicdanı kaybederAklını yitirir.Kendini kaybeder mutaassıp. Bizde biraz sapma var kelimede

www.sanataizin.tr.gg 75

Page 76: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYanlış anlaşılanTutuculuk, sonuçlardan biri sadeceBaşka yanlışlıklardan bir yanlışlıkÖzünde kayırma vardır.Kayırma ise baştan sona haksızlık.Önceleri normal gelse deAçı genişledikçe işin sonuKerbeladan, Hiroşima’ya kadarSuçsuzların sonunu getirir. Anlaşılan o ki:Bütün bu hastalıklarKibir, gurur, haset, riya, yalancılıkBencillik, asabiyetVe benzerleriAynı ağacın meyveleri gibiBirbirleriyle bağlı, bağlantılıBiri diğerinin sebebiŞeytan kibirle başlayıpEba vestekberuNerelere vardı. Doktor kendinsin, ilacın sendeHastalıkların tersine davranırsanZamanlaTedavi olur kurtulursunAnlamak bilmek ne güzel İnsanlardan kurulu bu toplumlar dünyasıBunca sıkıntı, sorun, kavgaHastalıkların tedavi edilmemesindenYok, edebilirsek, kurutursak bataklığıÜstünde rengârenk çiçeklerİnsan, insanlık o zaman daha rahatMutlu ve huzurluHep el ele verip, silelim bu cüzamı. 30.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 76

Page 77: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

27 GÜN “İşkenceye” Polis sirenleri önce, gece karanlıkBot sesleri kalabalıkKuşatılmış ev, mavi – kırmızı dönen ışıkÇocuklar uyanıveren, karmaşıkBir telaş koşuşturmalar evin içinde.Bahçeye açılan kapının önü“Aç Polis!” “Teslim Ol!”Omuza basan ayakKolu burkan el ve kelepçe ardından Emniyetin zemin katı, soğukHücre bir metre, demir kapı, ayak uzatamadığınÜstünde bir delik on santimYer beton. Tir tir titreten.

www.sanataizin.tr.gg 77

Page 78: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinAç, susuz, sigarasızDışarıdan bağırtılar, ciğeri patlarcasına ama kimNeler oluyor? Bu ilk düşüşüm burayaAçılan kapı birkaç gün sonraGelen iki adam iri kıyımKollarıma giren ve sürükleyenSoru yok, konuşma yokSesin geldiği yere doğru. İşte orası“Soyun!” soyundum, donum kaldı.“Çıkar Ulan!” çıkaramıyorum, utanıyorum.“Yapmayın Ağabeyler!” “Çıkarsana Ulan!”Çırılçıplağım.İki metreden uzun, uçlarından asılı sopaSırtımdan iki kolumu kavrayanVe askı, sonra öğrendim. Filistin askısı buKollarım mosmor. Hala soru yokSonra benim gibi çıplak elektrik teli soyulmuş“Çocuğun var mı?” “Olmasını istemez misin?”“Nedir ağabeyler benim suçum?”“O gece, orada? Her şeyi itiraf et!”“Yapmadım. Ben değildim.”İşkenceCiğerim patlarcasına bağıran benimBu defa duyduğum ses benim.Yirmi yedi gün, her gün böyleGünler geceler karışmış. Ben kimim?Bilmiyorum.Biliyorum ama söylemeyeceğim diyemez insanAllah’a sığınmaktan başka çare yokKabul etmiyorum. Ben değildim.Asla kabul etmeyeceğim. Çıktıktan sonra, önünden geçerken bileDönüp bakamaz insanEmniyetten yöne. Yaşıyorum.Anlatan bir arkadaşım. Arkadaşım. 08.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 78

Page 79: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TOPLUM İNSAN BİLGİ “Büyük Öğretmenlere”

Robinson hikâyeleri ne kadar yaygındır.Issız adaya düşen yalnız bir adam.İlham vermiştir düşünürlere bile.Öyle değilsin ama olsaydın.Yalnız adanda Robinson sen olsaydın.Yapacağın işler ne olurdu?Aradın ve insan bulamadınYalnızsın, yapayalnız ne yapacaksınKul Himmet Dede’den yardım alalım.“Üryan geldim, yine üryan giderim.”Yalnızlık FelsefesiYürekte bir titreme, ürperme, korku Sosyolojinin üç temel yasasındanBirisi, insanın sosyal varlık olmasıToplumsallık yani ilişki kurama Gelmişsem gelmişimGideceksem gideceğim. Ne yani!Kurtulamadığın soru sürekli. Neden?

www.sanataizin.tr.gg 79

Page 80: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinDaha iyi, ileri, güzelÖzellikle mutlu ama nasıl?Döndük mü yeniden en başaO halde, cevapsız bırakmadanEn baştan da olsa korkmadanTeker teker cevaplayıp sorularıHatta not edip yazıp bir yerlereBırakmak sonrakilereKi onlarda uğraşmasınlar bu kadarKolayca yol alsınlar. EvetBizden öncekilerde düşündü, yazdı.Âmilî’yi duydunuz mu?Çıkamayacağı bir çukurdadırSuçu; öğretmenlik yineZamanın idaresine ters düşürenAydınlık, bilgi sevilmez bazı yerlerdeAtılır Âmilî bir çukura ama üstü açıktırKuruyan yapraklar, dallar düşer çukuraİşte tamda orada, o çukurdaYazılır bir kitap, kuru gazellerdenKuru diken ile. Mürekkebi?Parmaktan, diken batırılarak alınan kan!Parmağına batırır ve yazarBu kadar değerlidir bilgi. Şimdi internet çağıGençler kıymetini bilmiyorsaEski örneklere bakmalıHer şeyden çokDoğru bilgiye sarılmalıYobazın nefesinden, baskıcı zorbanınEntrikalarından kaçarakAydınlık günleri kurarak

13.05.2011

TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 80

Page 81: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

GÜVENİLİRE SIR "Sırlara" Giz, gizem, sır, esrarSaklı tutulan, gizlenenKorunan, korunması gerekenDağılmayan, dağıtılmayanPaylaşılan ama herkesle değilSöylenen ama herkese değil.Herhangi bir yerde olup biten utanç vericiİç kemiren bazen, unutulamayan dertBaşkasının cezasını çekmek gibiİntikamın bedeli, karşılığı,Uluorta göz göre göre, hep birlikte bazenYine utanç verici, hırsa kurbanAzizlerin yok edilmesi gibiİntikam kokusu var yinede.Sır olamaz bunlar benceÖrtmek, kapatmak, gizlemek doğrusuBunların adı. Nedir sır?Özel bir yer, oda, gün, kişiSenede bir gün, o saat, o dakikaSöylenen özel bir kelime, sessizce Firavun sormuştu Musa'ya"Nedir çağırdığın rabbinin adı? Bu kadarcık.Dört harf olduğu çıktıNasıl okunduğu hala sır.İnana göre kutsallaştırılarak saklanmalıSaklanması, sırlanması gereken,İşkenceden geçen bilirSorarlar adamaZorlarlar, söyletirlerKutsalın içindeyse sır içinde sır.

www.sanataizin.tr.gg 81

Page 82: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYazılan:Muhammet'ten beri Ali soyuna, babadan oğlaSadece bir tek oğlaÖzel kelimeler, eşyalar, sırlar verilmiş.Bugün hala arkeologlar araştırıyorsaKupa, kâse, sandık, yüzük, asa veya başka.Toplumları yaşatan kutsal içinde sırlar.Her zaman yanından geçip gittiğin duvarSaklayamaz mı sırları?Kutsal sandıktakiler nelerYüzük, yüzükteki yazıRabbin ismi, İsm-i Azam neydiAlamut'tan gelen kitap ve diğer emanetlerKat'ta ne var, beşe bölünen bayrakBuzluk dağındaki mağaraİmam kime ne dedi, ne verdiTekelinin zirvesinde dokuzlar, zuhurYeşil türbenin duvarındaki işaretlerYedi kutsal mekân, kutsallıklarıKul Himmet'in üryanıPir Sultan'ın Sazındaki mühürYeşil ben, kırmızı bayrak, beyaz aynaGösteren bakmasını bileneAlametleri sayan ihtiyarMezar taşının doğrusuHubyar kuyusunun kıyısıAyasofya’nın kapısı, kapıdaki işlemeli yazıİki nehir, iki mağara, nehirler arasıBarajın altında kalan yatırYatırın taşında bir yazı daha!Peşinde koşmak mı doğrusu, açmakAçtırmak, açıklatmak mı?Güven nedir? Kime, nedenVermek, aktarmak, bildirmekİsem bana, ise ona, isek bizeİsen sana.

01.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 82

Page 83: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TOKAT’TA ALİ “Aleviliğe” Sorarlar, Alevilik nedir?Tanımlanmasını istemeyiz pekÇünkü içseldir, kelimelere sığmazAleviliğin merkezidir Tokat.İlk Hubuyar getirdi bu emaneti buralaraTekeli Dağı olsun dediTöremizin gücü, simgesiDünyanın bu gün en yaygınİnancıdır zuhur – fecir – şafakOda Alevilik kaynaklıdırIşığa, doğaya ve atalara saygıİnsanın içinde nefes Tanrı

www.sanataizin.tr.gg 83

Page 84: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinBir gün, tek bir günde olsa mutlakaTüm dünyayı hatta varlığıKuşatacaktır adaletİşte budur zuhur inancı.Derinliklerini, içini de sen bulMusa’nın bahsettiği MeşiahYahya’nın haber verdiği Mesihİsa’nın müjdesi Yolunuz düşerse gezip gürünİstisnasız sizde hissedeceksinizGaranti veriyorum.Yüzlerce türbe vardır buradaAdak adanan, şifa dilenenUğruna kurbanlar kesilenOn bin yıllık töre buradaYaşar hala dipdiriYaşlı ninelerin gözlerindedir Mehdi.Saymakla bitmez hikmetleriAli’nin yüceliği, bulutlarınaVarıncaya kadar kuşatır.Dağları, ağaçları, pınarlarıPınarların sesi. DuyabilirsenDertlerinden arınırda gidersinCevapsız sorun kalmaz buradaBir gece kalsan bileYıldızların bu kadar yakınlığınaDokunabilecekmişsin gibi yakınlığınaHayret edersin.Müslüman veya başka inançtan olmanınDeğeri yoktur burada.Tanrının üflediği nefesi taşıyan herkesO dokunuşu, etkiyi, bağı kurar anında Nedeni kurbanlarAdalete en çok kurban buradaVerilmiştir. Verilir hâlâ. 15.05.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 84

Page 85: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinZAMANIN DEĞERİ “Programlı yaşama” Şu soru bazen aklıma gelir, düşünürümGeçmişte yaşamış değerli insanlarYaşadıklarından daha çok yaşasalardıGenç yaşta ölmeselerdiDaha neler yaparlardıMilyarlarca insanın görüp, duyamadığınıHisseden dahiler, sanatçılar, bilim insanlarıKim bilir daha neler bulurlardı. Derin düşünceye gelince, bence;“Hak’kı bulmak” en zevkli sonucu.Düşünsenize bulduğunuzu o mükemmeli Çoğu insan can sıkıntısı çekerZamanın geçmek bilmediğinden yakınırGezmeye mi çıkmalı, sohbete mi dalmalı?Zamanı nasıl harcamalı!Zevk verici, eğlendirici uğraşlar mı bulmalı?İşte tam da burada, yaşam biçimiDünyaya bakış, değerler. Çıkıverir ortayaKimsen, neysen. Kendini nasıl tanımlıyorsanTanımlamasını da bilmiyorsanİşte öylesine bir yaşam Şikayet etmeye, dert yanmayaHakkımız var mı? Bundan sonraSeksen beş yaşında bir amcaya:“Hayattan ne öğrendin Amca, bu genceBir ders versen!” “Bir an gibi geçti oğlum inanOnca seneyi hatırlamıyorum bile.”Demek istediği, akıp gidiyorSöylemeden, bildirmeden. Sen dikkat etmezsenO halde kıymetini bilelim. Zamanı iyi kullanalımBoş işlerle harcamayalım.An be an bilerek, bilinçlice yaşayalım. 14.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 85

Page 86: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

FERYAT “Mayası bozuk süte” Sütün yoğurda dönmesiBir kaşıkçık kendine çevirenTıpkısının aynıIlık olmazsa bozulurEkşi yoğurt vardır birdeÇökelek, ayran, beyaz peynir, kaşar,Bir gezgin tanımıştım BosnalıBisikletiyle gezenGünde bir kilo yoğurt ve bir ekmek.Kadeh, şarap, kuru ekmekEtim ve kanım.Mayalarım seni!Sütünü yoğurda keserimSeni kendim yaparım, bilirsin.Dişin çürüğü, yayılır yavaş yavaşSinirlerine gelince, yakar adamın canınıDemirin paslanmasıİnsanın bozulması, toplumun çürümesiÜzümün bile birbirine bakarakKararmasıNe hale gelmiş insanlıkNasıl çürümüşProtez veya zımpara kurtarır mı?Canın yanıyor mu, kokusu geliyor mu?

www.sanataizin.tr.gg 86

Page 87: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin Hani bir köyde, tatlı bir su pınarıİçeni deli eden.Sakınan adam, kendini ve çocuklarınıYasaklayan içilmesindenHerkes içip delirinceKorunanlara “Deliler” denilinceDayanamayıp“Getirin içelim!” diyen. Çürümeler sardı her yanıHer şeyi altüst ettiler, ediyorlarİnatları katmeşleşmedeAydınlığın işareti görülmüyorDaha kötüye gidiyorElli kişilik arkadaş fotoğrafındanOtuzu şehit. Yirmisi kayıp.Bayrak yakan zavallı, kıla bağlamış imanıÇok üzgünüm, yorgunum, uykum var.Apaydınlık günler ümidimizdiİyi niyetli, temiz yürekliydikSaf ve temiz huyluyduk Sonra Tayland damı nerdeOn yaşında kız çocuklarınaMüptela olan Avrupalı zengin.Afgan afyonu insanı uçuranKarısına ve kendisine birlikteSevgili arayan adam, ilan verenMilyonlarca çocuk pornocuları, sübyancılarBir katır karşılığı, satın alınan oğlanMayına basmış kadınParlayan yüzü görülemeyenBedduası kabul olmuşEvinin bir köşesine oturupYüzünü duvara çevirsinAsla! Ölünceye kadar konuşmasın, kalkmasın. 07.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 87

Page 88: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

GÖSTERİŞÇİ MAYMUN “Müraiye” Gösteriş, eski dilde riyaMürai; gösterişçi, gösterişi seven kişiHer şeyi süslü, aslının üstüne bir makyajBuruşuk yüz, botokslu – gerdirilmişDudaklar kırmızı değilSadece ruj. Ağzı kokuyor aslındaNedendir kendini gizlemekAslını saklamakKendi çirkin çünkü ve bunun farkındaZenginim diyor, fakirin – çulsuzun ta kendisi!Çevrem geniş, herkes beni sever diyorNefret ediliyor, herkes ondan kaçıyorDinden, imandan bahsediyorKafirin tam kendisi.Kandırma yolunu tutmuşİyileri, iyi niyetlileri biraz kandırmışSonsuza kadar, sürecek sanıyorNe Hak’a inanıyor, ne hakikateYokluğunun içinde kıvranıyor

www.sanataizin.tr.gg 88

Page 89: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinOndan bile haberi yok.İşi gücü davul, zurnaBağırıp, çağırmak mesleği Elbiseyi çıkar, boyayı kazıMaskeyi al. Altında neler var?Oskarlı artistlere taş çıkarırRepliğe gerek yokKendi senaryosunu kendi uyduruyorKralın merasimiBayram törenleri, onun çırağıBakın ey! Millet, ne kadar güzelimTam Müslüman, tam inançlıTakvalı, mazbut, evliya, ermiş.Takım elbisemi gördünüz mü? Son modaKim giyebilir bunu?Ancak senin gibi bir üstünHerkes senin elinin altında olmalıSenden başka kimse konuşmamalıİsteklerin, emir sayılmalı. Hindistan’da mı nerde?Maymun TapınağıRenkli, parlak elbiseler dikilmişSirk hokkabazlarıMesleğini yapıyor.Mürainin mesleği mürailikFarkındayız işte!Çirkinsin, kokmuşsun, pissinİnançsızın, yoksulun tekisin.Cahilsin, yokluklar içinde kıvranıyorsun.Sesini güzelleştirmişsinHer gün aynı şeyleri söyleyip duruyorsunKıyafetini düzeltmişsin amaSen aşağılığın ta kendisisin.Bir an önce kendine gelmelisinKendini ortaya koymalısın. 29.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 89

Page 90: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KİBİRLİ ZORBA “Mütekebbire”

Büyüklenen adama

“Ne boyun dağ aşar, ne yeri yırtabilirsin!”

O halde neden böyle kabararak yürürsün.

Üç beş kelime öğrendin diye

Çoğu yalan yanlış, az biraz varlığın oldu diye

Çalıntı, hırsızlık malı,

Dönüp duranlar var diye etrafında

Sahtekâr, soyucu, madrabaz

Kendini bir şey sandın

Adam yerine koydun, aşk olsun.

Bir tiyatro oynanıp duran

Sense bu geçici oyunda

Kısa rollü bir figüran.

Sen neymişsin de haberin yok muymuş?

Meğer daha nelere layıkmışsın

Aslında sana kral olmak yakışırmış

Doymak bilmiyorsun

Her şeyi istiyorsun

www.sanataizin.tr.gg 90

Page 91: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKimseye bırakmıyorsun.

Başın dimdik, en yukarıda

Kesilirse de en dibinden olsun

Yukarıda dursun.

Başkaları yani senin dışındaki

Herkes böcek, herkes düşük

Ezersin, horlarsın onları

Hakaret etmeyi marifet

Aşağılamayı üstünlük sanıyorsun

Mide bulandırıyorsun

Zayıfları ezdikçe eziyorsun.

Kıymet bilmiyorsun

Ölmeyeceğim sanıyorsun

Defterin tutuluyor, burnundan gelecek

Pişmanlığın fayda etmeyecek

Tevazu yoluna girmezsen

Kaybetmekle kalmayıp

Bulaşıcı hastalığını, mikrobunu

Başkalarına da bulaştıracaksın.

29.04.2011

TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 91

Page 92: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

PAYLAŞIM “Verilmiş sözlere” Ceset, yeni gömülmüş insan cesediKırk günde çözülür kemiktenTahta veya kefen koruyamaz böcektenPaylaşırlar. Bulurlar. Kokusunu alırlar.Vahşi hayat, orman kanunu, döngüAslanın avladığı. Çakallardan akbabalaraBöceklerden sonra kurtçuklaraEn son mikroskobik canlılaraYem olur. Paylaşılır. Cömerdin malı, kapısına gelenindir.Çocukları bile bilir geri çevirmemeyi. Cimriye ne demeli bundan sonraYığdıkça yığan. Ona göreHerkesin işi cimriyle, öyle sanır.Selamı bile karşılıkla alırBataklığa düşen cimri,Vermeyi bilmediğinden, kurtarıcıKurtuluşu yine dalı almaya meyilli.Dertlerin kapalı dünyasına pencereYoksulun yokluğuna varlıkBilgisize bilgi, olmayana olgunlukEksiğe tamlıktır paylaşımEtim, derim, k emiğim her şeyimPaylaşılsın. Hiç rahatsız olmayacağımŞikâyette bulunmayacağım. 23.06.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 92

Page 93: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

UYUŞUK “Faydaya” Enseye tokat, ciğere dumanBeyine afyon. İnsana din – imanYalandan dolandan sahte cennetlerÇocuğun sevdiği elma şekeriUslanmayan çocuğun annesiSusturmanın çaresiGenç adam müptela her türlüsüneTütün kesmez önceKokain, eroin, afyon, esrar, haşhaşMarihuana ve daha bilinmedikDenemeler tatmin etmeyenEksikleri tamamlamayanBoşlukları doldurmayanTatmine muhtaç bedenAlıştırılmış zihin, bünye. OlmayıncaKrize giren, nöbetler tutturan, titreten. Boş bakmalar, yalvarmalarKutsal insan, insan yavrusuSökülmüş veya bağlanmış ruhArabaya koşulmuş atDeğirmene bağlanmış katırÇevir ha çevirSu çıkıncaya kadarSana değil kesin, belki başkasına yarar. 23.06.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 93

Page 94: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

YUSUF FUSUY “Madalyonun yüzlerine”

Yusuf kuyuya atılmış. Bana ne!Atılmışsa atılmış, çıkmış yaGüzeller güzeli Yusuf, erkek güzeli.Ne yapalım yani!Yakup yıllarca O’na ağlamış.Olabilir, oğlu nede olsa ağlar haliyle!Annesini kaybetmiş daha çocukken.E! annesi ölen tek çocuk O mu?Kardeşinden ayrı kalmış.Amma yaptın, kardeş dediğin nedir ki!Zindanda kalmış yıllarca, haksız yere.Çıkmış ama değil mi sonunda!Kendini korumuş soysuzluktan.Aferin ne güzel yapmış işte! Açıkça konuşsana ne demek istiyorsun?Canın ne istiyorsa onu söyle, dolandırmaKorkma benden!Şifreye, işarete gerek yokZekiyim normal insanlar kadarGüvenmiyorsan başkaUğraştırma beni, git başka kapıyaFusuymuş, yusufmuş, kuyuymuş, güzelmişAnasıymış, babasıymış, vezirmişHer neyseSöyle ne söyleyeceksenİste ne isteyeceksenBeş bin yıllık tarihi deşelemenin, karıştırmanınAmacı ne? 28.06.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 94

Page 95: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

NUH “Birinci şahsa soru” Sevgili Nuh!Kimi kızıyor sana halaİnsanlığı kurtarmasaydın daBu katliamları hiç görmeseydikİkinci Âdemsin biliyorsunGemini hala arıyoruzDelil olacakGemin bulunursaDünya daha güzel olacakmış!Adalet gelecekmişAğrıda mı, Cudide mi?Yoksa başka bir yerde mi? Benim asıl merak ettiğimGemiye aldığın onca hayvanBir de oğlun Adnan.Kardeşini anlıyorum, dağa tırmananAma O kardeşliğinden çıkmıştı pardon!Ermenilerin iddia ettiği gibiHarmenia, yüksek memleketVe oranın dağılmayan çocuklarıYumuşak huylular kabul ediyorumMilleti sadıka.Barışabilecek mi Adnanın oğullarıVe diğer oğullar 28.06.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 95

Page 96: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

HIRSIZ “Alarmsız evlere” Kapını, pencereni açık bırakırsan hırsızaVardır. Hırsız, hırsızlık adında bir meslekMalını, sana ait olanı senden çalanBazen yakalananBazen yakalanamayanSesli veya sessiz alarmlar olsa daDirek emniyete bağlı.Hırsız deyip geçme, kınama hatta. Zor zanaat!Cesaret işi ve uğraş isteyenAçığını, zaafını bulursa affetmeyenMesleği o adamın. Onun için dostumKapın, penceren, evin gibiKendini emniyete almalısınAklını çalabilirler. İnancını daSevgini, bağlılıklarını, ümitleriniYarınlarını hatta hayatınıÇalabilirler hırsızlar. 01.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 96

Page 97: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TARTAKLAMA “Sorulara” Bir şamar:Nerden geldi bu şamarKim bu kızgın adamOna ne yaptınSen değil misin, yoksa karıştırdı mı?Başkası mı sandıYönlendirildi mi?Provokasyona mı geldiİntikam mı?Rezalet mi?Karizma meselesi mi?İddia mı?Delide olabilir. Bu tartaklanmayı hak ettin mi?Unutmalı mı?Boş vermeli mi?Takibat mı başlatmalı“Elhamdülillah” mı?Bir tokatta sen mi atmalıYeni bir kavga mı başlatmalıKim, ne, nerede, ne zaman, nedenBir anlık şamarOldu mu sana kitap“Şamar oğlanı olmayanAdamın yediği şamar”İçini sen doldur, sponsoru boldurÜretimler çağı. Mısırın yüz atmışYan ürünü vardır.Hem ucuz, hem bol, hem kullanışlıKaşındırıyormuş! Alışırsın zamanla. 01.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 97

Page 98: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinLANKASUKA’DA İSİMLER “İsmi Azama” “Kim” kardeş, köyün mucidiUçmak için kanat, yüzmek için kurbağa ayağıYapan bambudan.“Lanke Sunk” köyün muhtarı.“Eden” büyük elçi, aslı suikastçıİcada gerek yok, kama veya keskin kılıçVar etmeye değil, yok etmeye zehirli.“Uzak Doğu Adaları” dolayısıyla tuzlu suYine bambudan yollar, evler ve merdivenlerYarı çıplak, saçları yağlı insanlarİyi veya kötü, ruhlara inanırlar.Hayaletler her yerde, her şeyin içindeGizil güçler. Ölmek istemez insan.Denizlerin korkutan canavarı “Ekadam”Ölmeyen asla yeniden doğan,O halde nefret çözemez düğümüOrada da karanlığın yerine sevgi.“Kraliçe Raja” haliyle kadın“Prens Ravai” cezasını çekecek.Okyanusa daldırılan ince uzun kamışBir ucu kulağa denk getirilecekSuyun sesi dinlenir. Gel – gitlerBalıkların hareketleriBu yöntemin adı “Dolu”“Kraben Kao” dolunun üstadı.İlk defa suya dalan, yıllarca bekledikten sonraGenç adam. Hayran kalır. Başka alemler görür.“Ting Tang” dalgıcın sevdiğiOna inciler bulmalıGönlü alınmalı“Pari” kurtarır “Kim”i korsanlardanBatan büyük geminin, büyük toplarıKorsanların işbirliğiyle çıkarılmalı.“Lankasuka” bir türlü beceremezSavaşa hazırlanırken top yapmayı“Tuairema” haber verir“Janis Pire”nin öğrencisi “Lim Kim”Top ustasının öğrencisi

www.sanataizin.tr.gg 98

Page 99: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinZorla getirilmeli yoksa öldürülmeli.“Fudlul Fukumu İdil” yasak bahçeye girer.“Aul” elinde silahla dolaşan prenses,“Fahang” ile evlenmek istemeyen dilber.“Lort Van de Will” Hollandalı tüccar.Çin’in “Guazu” sundan elçiyle birlikte gelen.“Laris Piri”nin öğrencisi. “Lİm Kim”Japon korsanlar bir başka tercihYüzü maskeli “Ninjalar” savaşçı, öldürücü,Parke taşlı yollar, kenarlarında yağı yanan lambalarSonunda savaş ve entrika kazanırLankasuka yok olur, silinir.İsimleri ezberlemek zordurNeden verildiğini bilmeden Pari’ye söz veren köylü kızın süsüAltın, taç değil beyaz çiçeklerden örülü.Büyük elçiler hediye sunmadaAltın, mücevher işlenmiş kılıçlar, kutularGemiye sızan korsanlar boynuz maskeliSaçları uzun, elleri baltalı“Torio” ve “Kim” kardeşler vurulup, suya düşerlerKorsanlar bıçaklar karnından kaptanıGemide yangın çıkar. Cesetler su üstünde yüzerHepsi ölür. Muson mevsimi yaklaşır. Evlere dönülmeli“Yerang”ın cesareti etkileyicidir.Korsanların el koyduğu gemideKöyün bütün kadınlarını deneyen başkorsanAğa yakalattığı gencin kız kardeşini—Hayır, yapmayın!- çığlıkları arasında denerDiğerlerini denize attırır.Gözü açık cesetler suyun derinlerindeİntikam yemini, kimse yok, kendi kendineUstanın, kız kardeşinin ve diğer köylülerin intikamı.Aranan Çinli top ustasıYardımcı olmalıdırKimsenin bilmediğini bildiğinden dolayı 28.06.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 99

Page 100: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

İLGİ “Birilerine” Beklediğim ilgiyi gördüğüm söylenemezFuzuli gibiyim bu günlerdeSabah rüzgârından başkaKimsecikler açmıyor kapımıİmajmaker arıyorum. Küpe düşünüyorum.Reklâm ajansı olabilir. Parlatsın biraz.Komiklik eklesin şiirlerime.Arkadaşlarım bile paylaşmıyorİlgiye muhtacım.Başımı göğsüne basacakTeselli edecek, gaza getirecekAnlamasa da hissetmese deHattaDeğer vermese deRolde olsa ilgi gösterecekİhtiyacım var birilerine. 01.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 100

Page 101: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

EROTİZMDEN GEÇİŞ “Okuyucularımın yakınlarına” Çoktandır erotik yazmak geçiyor aklımdanKlitoris ve vajinadan daha önce bahsettimBikinili ergen kızlara değindim.Daha çılgın, pornoya yakın bir şeylerTükürüğü bol, vıcık vıcık, terli, sıcakRahatsız eder miyim okuyucuyuYanlış anlarlar mı beniYakınları okuyucularımın“Ne biçim şiir lan bu…”Şiir mi?İğrençlikTükürür mü sanatımın içineİçimde öyle bir duygu var iştePatlamak ister gibiZor tutuyorum kendimi.Ama bekleyenlerime söz veriyorumGelen günlerin birindeŞifreli de olsaYazacağım bir pornoPornoya yakın erotikHafif pornoTutamayacağım kendimiOkuyucularımın yakınlarıTahrik ediyor beni.Hartmetala geçiyorum 01.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 101

Page 102: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

ÖCÜ BÖCÜ Bunlar var ya. Allah korusun, başa geçerlerseCamileri kapatacaklarmış.Hapishaneleri boşaltacaklarmış.Kazık çakacaklarmış.Bir söylentidir dolaşıyor işteÖcüSende korktun mu?Domuz eti, kanı, yağıKarıştırılmış rakip firmanın ürünlerineAlışverişler bizim marketlerdenOylarınız bizim partiyeDinden çıkarsınCehennemde yanarsınAnladın mı? 01.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 102

Page 103: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

PARA TUZAĞI

Dünyanın en devrimci görüşüdürKapitalizmUcundan giriverdiği her yeriİnançları, ideolojileriPatlatır. Kendine çevirir sonundaEkonomi üstatları ne kadarAntitez, sentez geliştirse deİşlerin sonu gelip dayanır parayaMaya’nın erdemlerini çökerten altınMistik yollara bile sızar zamanlaSu gibi, rüzgar gibiAşamayacağı engel, giremeyeceği delik yoktur. Kendi kızını, gecenin yarısındaSokağa terk eden, evine almayan adamÇıldırmış mıdır?Para çıldırtır adamı.İnsana yakışmayan, uymayanİnsanı da bozan, patlatan 03.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 103

Page 104: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

ÇİT SÜT VE SU “Süte” Bizce toprak ağalarıOnlarca derebeyleri, voyvodalarUçsuz bucaksız toprakLortlar kamarası, babadan miras vekâletSermayenin gücüKoç oğulları, bir telefonluk uzaklıkYani ilişkiler ağıDenge ve karşılık, paylaşım veyaAyakkabıcının oğlu ayakkabıcı olacakHırsızlar kralı, kayıp prensGöçebe Türkmen’e anlatamazsınToprağın etrafına çit çakmayıOnun ördüğü taş duvarKeçileri kaçmasın diyeAlabildiğine geniş bozkırSür sürebildiğince atıNerede dilersen, orada kur obanı.Su katmayı anlatamazsın süteSüt süttür. Su ise sudurKarıştırmak hem ayıptır, hem de günahtırAnlaşılmazYapılamazdır. 25.11.2011TOKAT“Semaha Şiir kitabından”

www.sanataizin.tr.gg 104

Page 105: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

HAYAT ÖPÜCÜĞÜ “Sinir hücrelerine” Uzanmış yatan, hareketsiz bedenGözler kapalı.Sağ el sol kola. Nabzını yoklaAlmasa da bir öpücükÜflemek burundan, boynu kaldırıpTam kalbin üstüneAvuç içiyle, kırmadan kaburgalarıRitmik baskı. Satılık şiirler, kelimesi elli liraŞairin midesiTıpkı seninki gibi ciğerleriBeslenmeliToprak versin otunu, buğdayınıGüneş doldursun içiniSuyunu emsin.Göze güzellikBuruna güzel kokuEle yumuşaklıkSinir hücreleri uyarılmalıAnlasın diye 25.11.2011TOKAT“Hikmet Damlaları kitabından”

www.sanataizin.tr.gg 105

Page 106: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

212 LÖSEMİ “Yıldız kaymasına” Bence kayan yıldız, dilek tutYıldızca kendi yörüngesinceYörüngece, yolunca gitmekAdım atmaktan öteBasmadan bir yerlereFırlamak değil, zaten olanDönüp dolananBir damla his. Irgalayan. SarsanKaymış yerleri yerine getirmekTutturmak veya kırılan kemikleriİki yüz on ikiİlik, lenf – akkanLaboratuarda üretilen lösemi Tarzım değil. TutturamamAçıklık benim yolumZorlamayın!Gereksizdir bence kendini ispatLoca kararları değil, denge değilİki ayağında birer dubaDubalarsa birbirine bağlıÇelik gövde dururKürek değil, motor yüzdürürBulan kim pervaneyiRüzgârgülü ne güzelPapatya toplayan kırdan, çocuklarKraliçe tacı birde sarı, yeşilliEntarisi havalanan dönünceDeğiştirmek olup biteni 25.11.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 106

Page 107: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SAVAŞ Saçları tutuştu önceNe kadar çırpındıysa da söndüremediKüçücüktü elleriAnlayamadıNe yapacağını bilemediTelaşlandıKız çocuğu yine, kadın veya adam

www.sanataizin.tr.gg 107

Page 108: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinİnsanİlk kez başına geliyorduBöyle bir şeyEvi yıkıldı. Oyuncakları bozulduToz duman oldu ortalıkGözüne duman dolduÇığırdı. Bağırdı. YandıBabası gördü sonraEzilen annesiniParçalanmıştı bedeniMasanın üstünde çiçekKırılmıştı.Kardeşi çıktı dışarıBaktıHer yer. Yerle bir olmuştuKoynuna sakladığı bebeğiyle ölen anneOrganları ortalığa dağılan bir başkasıUçuşun ruhlar uçuşun!Durdursanıza insanlarÖlmeden önceYatın sokaklarına, parklarına, meydanlarına şehrinKırmızılar sürün yüzünüze, elbisenizeProtesto edin. ÖlmedenPankartlarınız olsun“Savaş Cinayettir.”“Cani! Nasıl öldürdün beni?”Gözün doydu mu?Kokmuş kokona karınaElmas kakmalı yüzükler, mücevherlerMetresine yeni döşenmiş odalarAçmak için veyaKoltuğunda kalmak için sonsuza değinBoyun eğdiğin alçağaYaranmak içinOldu mu?Kovmuştuk şeytanı gelmemecesineÇağırdınız geri 17.11.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 108

Page 109: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

PALAVRA “Karşı Palavraya”

Şimdilerde yeni bir palavra“Şair mesaj verirse, atmıştır kendini riskeEtliye sütlüye karışmamalıdır.Söyleyeceği varsa mecazla, gizli gizli anlatmalıdır.”

Ne anladım ben o sanattanMesaj vermiyorsa sanat sanat değildirSanatçının özelliğiAlabildiğine duygulu, ince ve hassas olmasıdırİncelikleri sunamazsa ne farkı var?Yapmasın o zaman bu işi

Eline kalemi alıncaCesurca hatta bilerek kovulacağınıHer harfini, her kelimesini bilerekSeçerekSinirlendirerek, kızdırarak, sarsarakİki omzundan tutarak okurunBazen de karşısına alıpBazen yanına oturupAnlatmıyorsa, mesaj vermiyorsaHiçbir değeri yoktur sanatçınınŞiirde sanatın başıysaŞair de en büyük sanatçıKorkmayı bırak anlat anlatacağınıİster kalemleİster fırçayla, makasla, kamerayla, notaylaVeya bulduğun başka yollarlaMesaj vermektir sanat

12.03.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 109

Page 110: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SÖZLER “Canlıya”

Nasıl destek olabilirsiniz?Önce cesaret ve güvenAnlam ve eksikleri tamamlamaÇekinmeden yazma ve söyleme

Bizimle alakası yokSıyrılmak hatalarından başkalarının

Vaktim yokUğraşamam, uğraşmak da istemiyorum

Şehir dışındayımİşine bak! Görüşemem

Ülke güvenliği her şeyin üstündedir

Sana pek çoğunun hayallerinde göremeyeceğiBir hayat veririm, bana uyarsan

Dine sokulan yalanlar ve bozan inancı

Sen insanın ne acılar çektiğini görmemişsinO yüzdendir merhametin

Yaşayan tüm canlılar, idarenin kimde olduğunuBilmek isterZorla veya acıyla

10.03.2011TOKAT“Kayıp Kitap” kitabından

www.sanataizin.tr.gg 110

Page 111: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

AYRICALIKLAR “Tolstoy’a”

Son kez dönüp bakmasıKocamış haliyle, çıkmışken hafiften kamburuAğarmışken saçı, uzun sakalıYalpalayarak yürümesi, tıknaz, sevimliBakması, çocukluğunun ve tümAnılarının olduğu malikâneye Tolstoy’un“Bu hayat artık geride kaldı.”

Eğilip öpmek, alnını ve yüzünü sürmek toprağaGecenin karanlığındaSon kez sarılmak, kucaklaşmakGeride kalanlarlaDerin bir nefes daha almakİki beyaz atın çekeceği at arabası beklerken.Yorucu hayattan uzaklaşıpHuzurlu bir yere,Eski sevgililerin olduğuKalıp kalmadıkları bilinmeyen

www.sanataizin.tr.gg 111

Page 112: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinGülen yüzleri ve sıcaklıkları bilinenRuhun derinliklerine işleyenEsintilerin ve kokuların hala canlıDoğanın ve doğal insanın dinginOlduğu yerlere doğru

Son günlerini geçirmeyeGötürmedikleri kendiyle, peşinden gelmesinlerBulsalar bile artık, geri dönüşü olmayanKarar alınmıştır

Kavgasını yapıp durduğunuzZaten bana ait olan her şeyBundan sonra sizindir.

Tiksindiğim zaten ayrıcalıklarınızO anlara kadar tatmin edemeyen sizi bir türlüKurduğunuz hayallerBen sizin bildiğiniz adam değilimYazdıklarımı anlamadınızKendi kurduğunuz, gümüş takımlı yemek odalarıPervaneniz dönen hizmetçilerYeni moda gösterişlerTolstoy’u yani babanızı, beni, tiksindirdi işteNe kadar zenginim!

Yazıp da bir şeyler, Tolstoy’u yazmamakGünahtır.Bir büyük adamın ölümüYüce bir ruhun ayrılmasıHıçkırık.Omuzda taşınan tabutÜzeri çiçek doluGözyaşlarını tutamayanlar yineHüzün.Olacak olan oldu.

04.03.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 112

Page 113: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

TAHTA MERDİVEN “Bütünleştiricilere”

Tahta merdivenDayanışma derneği en üst kat,Cami bodrumda,Seks kolik kadının dairesi orta katlarda bir yerdedir.Çocukların üzerinden koşarak çıktığıKorkuluklarına el sürerekBahardan bahara cilalanan merdivenBirleştirir tüm katlarıÜzerinden kimler geçerHaliyle kat malikleriVeMisafirler.Ormanından kesilipMarangozunda biçildikten sonraUsta tarafından ve kalfalarıncaGetirilip, çakıldılar oraya.Merdivenliği katlarındandırTahtalığı tabiatındanTahta merdiven olması iseBenim koduğum adındandır.Üstüne basıp geçenleri boş ver!

22.01.2012

www.sanataizin.tr.gg 113

Page 114: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

SEN MİSİN? “Ümidime”

Bir umut, bir ışıkGel yavrum! O sen misin?Mirasımı bırakacağımBildiklerimi söyleyivereceğimEmanetlerimi vereceğimSenden sonrakilere.Sen misin?Bence o kadar değerliÖmrümü verdiğimBana da verilenSenin gibiBenden öncekilerdenTa öncelerdenOldukça öncedenGelen.

26.11.2011

www.sanataizin.tr.gg 114

Page 115: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

ASAF “Farka”

O gün, bende oradaydımSüleyman’ın sarayındaKarışmıştım kalabalığaİzliyordum olup bitenleriBilemezdim kiBu kadar meşhur olacağınıBüyücüler, tılsımcılar, kâhinlerVardı o zamanlardaSopadan yılan yapanSoğan kabuğu dumanındanGüvercin, beyaz güvercin uçuranKarman çormandı her şeyKonuşmalar anlaşılmazİstekler bilinmezİşaretleydi her şeyAçlığı gidermek tek derttiBir de susuzluk

Asaf, kısa boylu adamSarı işlemeli atkısı sırtındanÖnüne doğru uzananEtekleri yerde, başında yine sarıdanBir tuhaf başlık taşıyanGüler yüzlü adam

Sizde duydunuz, biliyorsunuzBelkıs’ın Tahtı’nıGöz açıp kapayıncaya kadarGetiririm, getirebilirim diyenVe getiren

www.sanataizin.tr.gg 115

Page 116: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKarman çormandıYeleğinin içinde sakladığıBeyaz güverciniSoğan kabuklarını yaktıktan sonraKimseye söylemedenÇıkarıveren ve salıverenHokkabaz sandılar OnuYılan zaten kile bulanmış, kurumuş toprakKaskatı. Sopa gibi!Hızla yere çarpılınca kırılırdı kilYılan başlardı yine sürünmeyeOysa AsafHokkabaz değildiGizli odalarında tılsımlar bulanYeni göz boyamalarBağlamalar uyduran.Belkıs bile şaşa kaldı önceKraliçeliğine yediremedi de“Tıpkısının aynısıAynı benim tahtım gibiSadece üzerindekiMinderler farklı”

O gün bende oradaydımKalabalığın arasındaydımGördüm, olup bitenleriDuydum tüm konuşulanlarıHemen kapının sağında duran bendimHatta sunulan şaraptan da içtim.

Asaf’ın KitabıKuzeninden miras kalanKapağında taht olanDeri kaplanmış, kalın kitapKapağı açılıncaBilmediğim işaretlerle doluAma anladığımZihnimde, beynimde benimle konuşan

22.09.2011

www.sanataizin.tr.gg 116

Page 117: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKATBİZDEN EVRENSELE "İnsana” "Güneş" derim, ay ve yıldız"Işık" derimYağmur, bulut, havaSu, örneğinSuyun dili var mıdır?Işığın milletiKöyü, babası yıldızlarınDini var mıdır dağınAyırır mı kullarıBölüştürür mü, paylaştırır mı?Dinlerin ortak diliBir Allah, kana girme, çalmaYalan söyleme, kandırmaAhlak her yerde aynı"İyi insan ol" der. Herkes"Ama nasıl?"ını sorma. Ol!Bundan sonra iyileştirGüzel, temiz, doğru, adilİnsanın yüzü dönük Hakk'aAteşe atmak için beklemiyor yaYa bilmezYa bilir, çevirir, işine gelmezOndan kulun debelenmesiÖyle bir yer olsun ki, herkese sığınakBir görüş bul ki insanlar eşitZenci, sarı, beyaz sadece renkKavga, dövüş, hır, gürBiraz dur!Bak, düşün, anla, anlamaya çalışAç mıdır, bilmez mi, hastamıMutlaka var bir derdi.Kanser midir, verem mi?Dertlerin dermansızıKibir, gurur, haset, riya mı?Zor mudur, teşhisi tedaviİsteklerle doluyuz. Olur, olmazBu kalıp, bu arzu bana uyar mı?

www.sanataizin.tr.gg 117

Page 118: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKendimi bulmalıyımHaddimi bilmeliyimYanlışı doğru, pisi temiz Karayı beyaz yapmalıyımBaşka türlü yollar, ellerHastalıksız, aydınlıkArınmış, arı, duruVermeli hep el eleAma kandırmadan dolandırmadanİhtiras, kin, nefret olmadanFarz et başkasınKadınsın örneğin, erkeksindeYahudi sin, Budist veya ateistBaşka dindenEngellisin örneğin kör veya dilsizNe fark ederdi senin içinAnladın!Ortak bir payda varFazla uzun değil hayatDüşünmeler zamansızFırsat ele geçmezO haldeSende bir damlacıkEkle evrenseleSahte değil gerçekBende bunu buldumBunu gördümYaptımYapıyorum, yapacağım.BaşaracaksınBaşarırsınBaşarmalısınKan akmasın yaradanÖnce durdur ve temizleSonra sarİnan bana senin yaran o yaraHepimiz insansakO halde, demek ki: 13.03.2011

www.sanataizin.tr.gg 118

Page 119: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

TRENLE DÜNYA TURU “Müstakbel gezi arkadaşıma”

Tıkır mıkır, usul – usulGündüzleri penceresinden alabildiğineFotoğraflar alarak, doğasına dalarakGezmeli tüm dünyayıGeceleri okumalı, yazmalı veya uyumalı

“Her yol Roma’ya çıkıyorsa”, Oradan başlamalıDoğuya veya kuzeye doğruOradan da daha doğuyaSeksen günde tamamlamaya ne hacetZaman sınırlaması olmadanMühim olan, her yeri görmekBir dost olsa yanımda, kafa dengiYabancı dil bilen, sürücü ehliyeti olanDaha iyi. Planları ben yapmalıyım amaMemurlar tanırımÖmürleri ipotekli. Satın alınmışSabah sekiz, akşam beşYapamazlar tabii, mümkün değilBöyle bir geziİşsiz güçsüz takımından olmalı o kafa dengiTarihin seyrine göre de gidebilirizRoma, Atina, Persepolis, ÇinModern Çağlara da uyabiliriz,Amerika’nın her eyaleti.Doğal güzelliklerde olabilir rehberimizKültürel yaşamlar daPlanlanabilir bu geziSen parayı, vizeyi dert etme.

25.01.2012

www.sanataizin.tr.gg 119

Page 120: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

UPUZUN İKİLİ BİR ANLATIM “Anlamayana”

Haviyer dostum. Sen beni tanımazsınBırakıp gitmek çocukları bu şekildeAltılı, yedili, sekizli yaşlarındaSaçları uzun, dağınık, kirli, mutsuz, anasızAğlamaklı. Şimdi de babasız.

Evrenin, diplerine ittiği tıka basaEn derinlerine çukurlarının, çıkamamacasınaUzaktan izleyenler var mıdır, evren içinde?Güler mi, görmezden mi gelir acaba?Aklının bir ucunda mıdır yoksa?

Tatlı çocuk iyimser, güler yüzlüMikrop, habersiz içlere dalanYine geçip giden, istemeden habersizTutulacak dallar, kendi çaresizKalkın hadi güneş doğmadan

www.sanataizin.tr.gg 120

Page 121: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinİşe koyulun yine telaşlı ve uykusuzİsteksiz, zorla. Doymalı karınlarSırtında kırbaçlar şaklamadan.

Aç adama güvenmek tehlikelidirAçlığı midesinin boşluğu değil sadeceBaş dönmesi sarhoşunOn ikilik ritmin alıp götürmesiDisko ve striptiz kulüpleriTıka basa, üst üste, alt alta insanımsı doluZevk veya sarhoşluk müdavimleriRekabetin çıldırttığı, depresif kalabalıklarYaşlı evleri ve kadın sığınma evleri belediyelerinKimsesiz çocuk yuvaları Kızıl Haçın.Yarısına yakını nüfusun, ailesizRutubetten çürümüş duvar, yıkıldı yıkılacak.Soğuk hava, ıssız denizden kıyıya vuran cesetlerYakası mutluluk, beyaz, kar veOradaki ne?…

Titremeleri içimin şekerden değilKarnımın oralardaki ağrılar, kramplarDostum derken, sen ve ben, evren, hepimizÇocuk derken, ürettiğin kendinin, yarınlaraDip, derin, çıkılamayan bir dahaGörülemeyen içlerinden yıldızlar bileŞairin dokunmaları yaralara, sürekliBundandır sevilmez, sevilemez şiir aslında,Komedinin her türü makbulGülmek ister insan hakkıdır.Dalga geçmek değil, dolgunluğundan zevkinEğlenmemek başkalarıyla, hor görmemek yaniUzun uzun, ince ince anlatıyorum işte:Tatlı çocuk, tadı damağındadır arı duruMikrop hastalık yani, zararlı, yok ediciYok edilmeli. Savaş ona, ölüm onaAnlamaya başladın, usuldan, yavaşçaGiden burada değildir artıkGelmezse olmayacaktır burada, bir daha asla

www.sanataizin.tr.gg 121

Page 122: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinHabersiz geçmek aslında, seni sevmediğindendirSevseydi verirdi bir haberSürprizi sevmiyorsa tabi.Dallar, sığınak yağmurdan. Fırtınadan, yokluktanMeyveli, dolgun, ısırmalık doyasıyaKanatmadan canını, yakmadan, acıtmadanGüneşe kalkmak, selam durmak hattaIsınmak için değil, saygıdandırÜstünlüğüne, gücüne boyun eğmekBildim bileli, oralardan gelip geçen ışık

Cenabet; yunmamış, yıkanmamış, kokuluKokusu kendine has, bizceNe alakası varsa, sence kirliBöylece sunup bildirmeler, kabul edilmese deİşe koyulun. Hazırlıklı, önceden bilinenUykusuzluk az uyumalardan, erken kalkmalar?İsteksizlikler, uyumsuzluklardan, mecburiyetlerdendir.Aybaşında alınan maaşın önceden yeri belli.Bu ay olmazsa gelecek ay, çocuğa yeni çantaBabası olmasan da bakıver ne önemi varÇocuk zaten habersiz, sende görmezden gel.Suçsa anasının suçu, bir anlık dalgınlıkMecburiyetten, uykusuzluktan, dinlenmemişliktenGüneşin ışığı olsaydı aydınlık ve ısıtırdı.Kadın da o hataya dalmazdıNe alakası var.

Aç adam tehlikelidir yineHer zaman ve her yerdeAdamdan kasıt canlıdır. Nefes alan, hareket eden.Tıkırtılar, semaha kaldıran aşığıSarhoşun, uyuşuğun, ot düşkünü ayyaşınHali çok farklıdır.Görünen sadece benzerlik, oda dışarıdanÖrnek almak isterse başkaAkıllı adam oradan da çıkarır doğruyuDoğruların tamamını hattaBulur Allahını, bulur aradığını.Hani, ömrünü adadığı iyi niyetli ihtiyarın

www.sanataizin.tr.gg 122

Page 123: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinOğulları, kızları vardı, bakacaklardı!Onların da oğulları, kızları oldu.Şimdi rekabet çağı. Unutuldu –zorla! BabaOnun için atıldı belediyenin huzur evineÜmidinin garantisi, imzası, onayı, belgesiOlsaydı bile ki zaten yoktu.Şimdi bahaneler, çareler, avukatlar şimdi.Kocasından, eski kocasından saklanan kadınGöz morunun önemi yokÇılgınlıklar, çıldırmışlıklar, çıldırabilirliklerDuramazlıklar yani kısacası bir anlıkYazık kadına ve dolayısıyla çocuklarınaO yüzden sığınma evleri, yazık.Çocuk desen ayrı yaş, gözyaşı. Bilmeseydi keşkeNerelerden geldiğiniAnnesinin ona bildirmelerini, dillerini.Bulurdu belki havadan, sinekten veyaEğitimli eğitimcilerden doğrularıHayatın tadını çıkarırdı o zamanMinnetsiz. “Ben seni dokuz ay karnımda taşıdım.”Tavuk, domuz çiftlikleriFırınlanmış yumurtalar veYirmi günde kesimi gelen et yığınları.RutubetSuNemDert kurutur insanı, öldürür, yıkar duvarıBir ümit yola iten, mülteciler dolu konteynırHavasızlıktan ölen ve kokan okyanustaDenize atılan ve bilinen haberlerdenÇaresiz, ne yapacağını bilemeyenİstemeden yapan katilVicdanına yenilen sonunda, asan kendini duvara.Yaka beyaz, gömlek beyazCesaretin varsa sende giyOradaki, arayıp durduğundur işte oradakiKorkma!

07.02.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 123

Page 124: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin“Kayıp kitap kitabından”

ANASIZ BÜYÜYEN ÇOCUKLAR “Kafka’ya”

Bizzlebek’e şans tanımadığından hayatHeykeltıraş olmak isterken, mermerci olmuştu.Kafka ile karşılaşınca yolda,Kalenin şehre yakışıp yakışmadığından ziyadeUzaktan bakmanın daha romantik olduğu doğrusuÇıkıyordu fikirlerince.Kafka Onu mezar kazıcısı olarak hatırlıyordu.Bu mevsimde de ne şiir yazılırLapalayarak yağan kar, dizlerim üşümekliGıjgıj Baba yine kar altında

Mermercinin alışkanlıklarından mıdır?İlham verir Kafka’ya. Mahkûm bedenlere, en bilgeCümleleri kazımak. Karşı bina, en yüksek yine kilise kulesi.Komitacılık günleri, kayıp insanları arayan arkadaşlarıAnnesine sevgisinin türünü ifade edemeyen,Ataerkil despotizme başkaldırmak isteyen,Ofiste bitirilmesi gereken raporlarla tutsakBulunmuş mudur kayıp insanlar, tanıyabilecek misin?

www.sanataizin.tr.gg 124

Page 125: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinAlnının solundan yaralı ceset kimin?Gerçek isminiz mi bu sizin?Yetişkin adam suya düştüğüne göre, intihardırAlnındaki yara izi çarptığı kayadandır.

Topraklarını satıp büyük şehre yerleşenHele birde kuyumcu açanİtici gelmiştir bana her zamanAltında tembellik, ihanet, haksızlık ararım.

Kâbuslar gece karanlığındaMercek altına alınamayan ruhunMerceğin bir yerlerinde belki olduğuAramalar, imkânsız ve sınırsızıYüzlerce yıllık anıtları köprü kıyılarınınTaş yollar ve yine siyah – beyazYine üşümüş omuzları yukarı doğruBoynunu korumaya çabalarken soğuktanBir el cepte yine, bu defa ceketininModasız ve buruşukSis neden hatırlatır ruhaRuhu

Bilerek sonunu ve sonucunuHala uyarak, o çift dilliZülfikara bağlandı.Öksürmeleri üşümüşünAraba çekmesi paçalı atınHer şey yolundaİki adam bu defa, fötr şapkalıYine bakılmalı cesedeBu kim?Kaybolan adamlar, kıyılarında şehirlerinKâbus görmeden, kâbuslara ilhanÖyle bir hatıra, öyle bir miras kiKiri ve kokusu temizlenemez aslaGıcırdat dişlerini ama açık olsun gözünKonuşmasan da olur Kafka

16.02.2012

www.sanataizin.tr.gg 125

Page 126: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

UYDURMA KANDIRMA “Uyanıklığa” Franz Ramirez Oskabar’ı duydun mu?Ünlü İspanyol asıllı FransızŞair, müzisyen ve ressamOnun kadar meşhur adamı tanımıyorsun!Ne ayıp, adına utandım.Peki, ünlü Çinli Chei Lie?Onu da mı duymadın?Mimardır kendisi. Başka soru o haldeSermet Özüdoğru?Çıkaramadın mı, düşün birazZaman tanıyayım sana. MaalesefÜç ünlü kişinin hiç birini bilemedinDemek ki sen baya bilgisizsinO halde, bilgilenmelisin. Bilseydin zaten bilirdin.Bilmediğin için kandırıyorlar seni.O ünlü üç kişi var yaÜçünü deAz önce ben uydurdum. Yok, bunlar.Yokları, var diye sana yutturuyorlar. 15.05.2011

www.sanataizin.tr.gg 126

Page 127: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

GEÇMİŞ GELECEK “Fosile ve ışığa” Neresine bakmalı tarihin“Kahramanlara, hükümdarlara veyaTaştan, kâğıda yazılanlaraYakılan kütüphanelere,Kumda saklanmış parşömene,Gömülü süs eşyalarına”

Arkeolojiyle ilişkileri kesin doğruTarihle ilgili ilk soruNe oldu, nerede oldu, kim yaptı?İlgimi en derinden çekenseEfsanelerde dâhil, sırlarıdır tarihinİlk kavimler, ilk dilVarsa, Âdem’in çocuklarına öğrettiğiPeki, sekiz yüz bin yıllık insan dişi fosiliDaha geçen ay Filistin’de bulunan.

www.sanataizin.tr.gg 127

Page 128: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinYahudilik tarihi bilinen, yazılanEn çok altı bin yılArkeologlara göre, bilemedin en uzunYirmi beş bin yıldır tarih.Peki, öncesini inkâr mı edeceğizİnkâr edip, kâfir mi olacağız? Kuran da haber verir aslındaBenim işim değil amaMüfessirler incelesin artık korkmadanMelekler nereden biliyorlardı:“İnsanın kan döküp, zorbalık edeceğini”Yoksa bildiğimiz insandan önceİnsanımsılar, insana benzeyenler mi tanımışlardı?Bu gün inkar ve tevil kabul etmezEvrim denen hakikatBir teori, kuram veya kanun değilBilimin anayasalarındandır artık. Zuhuru beklemeyi kim öğretti TürklereTürkçe konuşan kavimlereŞehir kurmayı, tarımı, sır saklamayıTöre oluşturmayı anayasa değerinde,“Savaşmak zorunda kalırsanKorkma, korksan da korktuğunu belli etmeKorkarsan eğer yok olursun” diyenİsa’dan sekiz bin yıl önceTufandan da önceÇamurdan tabletlere yazılanlar,Hindistan kıyılarında Naatan’daDin adamlarının kutsayıpÇaputa sarıp, mağaralarda sakladıkları,İsa nereden öğrenmiştiKonfüçyüs’ün sözünü:“Sana yapılmasını istemediğiniBaşkalarını yapmayı düşünme bile.”Peki, Muhammedin aynı sözü.Dışına çıkılması yasaklanan hudutÇıktım mı yoksa dışarıKime yasak, neden yasak

www.sanataizin.tr.gg 128

Page 129: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTarih bu kadar önemli Uygur, Eski Uygur’un damgalarıAltı köşeli yıldız en bilineni, gökler ve yerlerİbrahim, Davut daha yeni kiOnlardan beş bin yıl önceBu kadar, bunca uzaktanHem zaman, hem yer olarak ıraktanSonraYaklaşalım Tekeli Dağı’na ve etrafınaHubuyar, ilk HubuyarMoğolların katlettiği bilge ve arkadaşlarıNe taşımıştı, ne bırakmıştı, ne gizlemişti?Bu topraklara, dağlaraKeramet mi, mucize mi, zuhur inancı ve semah felsefesi?Bahsettiği ışıkSonradan Işık Tarikatı, erkânı – yoluHayret değil mi?İşte sana gizemDerler ki:“Kaplayan ışık ve duvarları cam gibiDuvarlarında yazılar bilinmedikBüyüyüp küçülen bazen renkliFilm gibi gösteriler sessizYeşili bolAyakların yere değmediği, değemediğiYerin olmadığı çünküSuyun içindeki balık gibiMüthiş, inanılmaz, şimdiye kadar tadılmamışBir huzur ve mutlulukÖncesinde buzda kaymak gibiParaşütle atlamak gibiHavaya fırlamak gibiİçe dolan bir duygu.”Tarihin sonu, sonsuzlukİki kaşın arasında sıcaklık.

03.05.2011

www.sanataizin.tr.gg 129

Page 130: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

TARLADA ÇOCUK “Yalnıza” Agop veya Gregor ilk adı bilinmiyorAnadolu’da yine kanlı boğuşmalarBin sene önce HorasanBeş yüz sene önce BozokYüz sene önce TozanlıTaş bina, bahçesinde hem nar, hem çınarÇocuk küçük konuşmaya yeni başlıyorBabası ölmüş hastalıktanDedesi bakıyor. Emevi, Abbasi, Moğol, Osmanlı. KavgaKan gölü, ateşe verilmiş çadırlar.Taş ev boşalacak.Değerli eşyalar alınacak.Sürgün bu defa Ermeni’yeBeş yüz sene önce Türkmeneİstikamet aynı. Suriye, çöl. RakkaBenzemez buralaraBuralar yayladır, eser püfür püfürSulaktır şırıl şırıl, bereketliYa oralar? Emevi, Abbasi zorbalarından kaçanSaklanan aleviÇocuğunu bırakırmışHorasanda boynunda hamaylıTürkmen çadırınaKonar – göçer TürkmenKim araya kim bula! Kervanlar yola koyulunca yavaşÖnden gidenlerden haberKara haber, yollar eşkıya dolu

www.sanataizin.tr.gg 130

Page 131: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinFelaket oldu diyor kanunu koyanlarÇocuk küçük, ayakları zayıfYürüyemez fazlaDede emin kendinden, kızım bu tarlaTanırım Türkmenin tarlası. Merhametlidir.Farkımız fazla yok aramızdaBırakalım çocuğu, bakar onlarSonra gelir alırız, havalar belki iyi olurBiterse bu kavga,Bıraktılar ve devam ettiler.Erzincan’a doğruTarlalarda çocuklar. Buldular çocuğu, yeni sahipleri Hem aç kalmış, hem üşümüş geceSordular söyleyemediKim olduğunu bilemediAcıdılarOnlarda ağladılar.Adı Abdullah olsunYani Allah’ın kuluHer tarlada AbdullahlarSöyleyemeyen, bilemeyenÖksüz, şimdide yetim, kimsesizAyırmadılar onuKendi çocuklarındanDiğer çocuklarla birlikte büyüdülerBırakıp giden dede, anne dönmek içinBir daha gelemediKimsede ona bunu söyleyemediBüyüdü terzi olduEvlendiOğulları oldu, kızları olduAma ne dedesinden, bırakıp gidenNe de diğerlerindenHaberi olmadı.Yalnızlık.

13.04.2011

www.sanataizin.tr.gg 131

Page 132: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKATYÜCELERİN YÜCESİ "Birliğe" Oyunun böylesi, pes ettiren cinstenAğırlık noktası, denge, gerçek, idealGeçmişten çok yazıldıSöylenmedik bir şey kalmadı gerçektenGünümüze gelinceMarx’ın provokasyonu, yerini bulduSonrasında savaşlar, Cengiz’in mezarıŞimdi Celali isyanları yenidenTopla hepsini, yeni devir veTam ortasındaSemah felsefesi, artılar eksilerOlmayanı bulmak olanlar içindeŞifre neydi? MücerretAraya durana ErmeniKatledilenler taifeleriAnladın şimdi. Şeyh Bedreddin’den Bertrand Russell'aGünah ve ceza insanlıktan çıkaranAkıla atılan düğüm geçilemeyenYunusun terk ettiği cennetÇocukların korktuğu cehennem,İnadı hangi balta keserTaştan su fışkırtan güç, basınçTaşkınları engelleyen barajAltında bırakırken sırlarıHangi dalgıç, harita, rehberYeniden doldurur yürekleriAydınlık. Yoksa herkes kendiÇözmeli düğümü, görmeli, bakmalıKamaşmaya rağmen güneşi.Hep birlikteBeraber yücelmeli, yücelerinYücesine.

10.04.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 132

Page 133: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

YÜZLEŞ ÖZGÜRLEŞ "Arınmaya" Her ne olmuşsa olmuş, neyseRahatsız eden, tutan adamıBeklenmedik, istenmedik yerdeÇıkıveren ve rezil eden, utandıran,Yüzleşmelisin der FreudYahya: İtiraf etmelisin, suya girip temizlenmelisin.Sakince uzanmışsın, gözlerin açıkTavanda bir nokta, sabitKendi içinden, geçmişe bir yolculukNe kadar hızlısın, görüyorsun.Yıkık, dökük, yaralı yerlerinYara incitir insanı, yakar canınıSaklayıp durmak, hapsetmeye çalışmakÖrtmek, gizlemek, söylememekÇözmez sorunlarını.Mutlaka bir gün, bir yerde

www.sanataizin.tr.gg 133

Page 134: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinAnsızın hortlar, korkutur insanıTutsaklığından, baskısındanSömürüp durmasındanEnerjini tüketmesinden usanmadın mı?Kurtul ondan kendini özgürleştir.Nereye kadar ummaz görünmekDeğer mi bunca sıkıntıya, kandırmacıyaİtiraf, kabullenme, yüzleşme ileBilinçaltını boşaltmalı insanRahat yaşamak istiyorsaNe kadar bastırsa daBir gün çıkar, çıkıverir ortaya. Yüzleşme bir yöntem.Başkaları da var. OyalamaKandırma, şaşırtma, saptırma gibiHiçbiri doğru değil oysaKendine içine, baş başaHepsini koy önüne ve hesaplaşYanlışlara yol ver gitsinlerDoğrular kalsın seninleBu da sana ders olsunBir daha batağa batma.Anladın gördün ne zorKurtulmak, yol bulmak, hata yapmamakHegel tarihin akışını diyalektiğeMarx sınıfların çatışmasınaDarwin mutasyon, doğal seçiyeBağlasa daİnsan gözünden, penceresindenBütünleştirebilirsen her şeyiGeleceği daha temiz daha doğruKurmak istiyorsan, yarasızYüzleşYüzleşmeyi önerYüzleştirİşte bundan sonra her şeyGördün ki daha güzel.

02.04.2011

www.sanataizin.tr.gg 134

Page 135: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

LAKOTA YERLİ ŞARKISI " Bireye" Beni evimi terk etmeye zorladın.Yaralı Diz Özgür olmak istiyorum.Özgürlerin toprağıCesurların evi.Tek bildiğimÖzgürce koşan bufaloYine sizin olacakAy kadar kesin....

www.sanataizin.tr.gg 135

Page 136: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinNasıl güçlü bir duygudurÖzgürlük için neler yapılmış, yapılırBoyun eğmemek, dik durmak.Kendi karar verebilenİstediğini yapabilen.Birilerinin kanatları altındaOnun isteklerini yapmak yerineBirey olmak, olabilmekKendi adını kullanmak"Falanın şeyi" olmaktansaİsyan mıdır kendine sahip çıkmak?Ben yaparım, elim var.Orduların komutanların askerleriPatronun işçileri, marabaları ağalarınSultanın tebaası, müridi hocanınEşek, koyun, keçi, teke, mal.Büyülü, tutsak, zincirliEsirin imanı olur mu?Olursa neye inanır. İradeİradesizlik, yapamazlık.Oda bir anadan doğmadı mı, fark?Düzeni kuran, defteri tutan kim.Gece gündüz çalışıp, açÇocukları harçlıksız.Babadan kalan ne?Miras ne, çalma, hırsızlık, talanBölüştüren, paylaştıranSoyunu kurutan kim, neden "Güneş Dansı" Lakota'nınAtasına ve doğasına saygı ve anma.Bulutun ruhu, bufalonun tüyüRüzgârın esintisi, yaprağı sallayanBurundan nefes, gözden ışık,Acı çektirmek ergen genceHazırlamakmış geleceğe, peki yok olmak.Değer mi, inat mı, mesaj mı yoksa?Birey olmak, kendin olmak, OLMAK 27.03.2011

www.sanataizin.tr.gg 136

Page 137: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

KESİŞME NOKTASI TUFAN “Şimdiye kadar anlamış olana” Gülüp geçeceğin, geçmişte kalmış işlerKorkuların hepsinin, tamamınınAnlamsızlaştığı, anlaşıldığındanPirenin pire, yorganın yorganSinir uçlarına kadar uyaran, sinirlendiren…lerin artık işlevsizleştiğiSancıların dinip, doğumun gerçekleştiğiHücrenin bölünebildiğince bölünüpSon rekorlarında bir daha kırılamamacasına kırıldığıZirve, en uç, en tepe, tam sınırına her şeyinHerkesin ve her şeyin oturup kurulduğu

www.sanataizin.tr.gg 137

Page 138: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinSorulacak soru ve cevapsızların kalmadığıNegatif - kötü her şeyin, kelimeninEski, antik sözlüklerde kaldığıUyuyanın uyanıp ayıldığı, açıldığıAğlamaya değer ne var ki?Gözyaşı dökmeye ne değerMutluluk gözyaşından başkaTimsahın huyu değiştiTuzlu su, deniz suyuSudan yaratılmış, olmuş her şeySuyun içinden yaniKendinden değilSulardan.Eşya “şey”in çoğulu, evet şeyler. Anladın mı ne kadar yalnız veBir o kadar kalabalıksın, her şeyle sarılı ve doluSu gibi, suyun içi gibi, suyun kendi gibiGalapagos’taHer rengi var mercanınVe her türü neredeyseBalık yiyeni, oksijen üreteniVolkanik olması mı adaların,Sıcak ve soğuk su akıntılarının kucaklaşması mı?Ekvatorun, sıcağın tam ortasındaHem yazın hem kışınHem Pasifik hem Büyük OkyanusunYok olmadan kalabilenŞifrelerini türüne iletebilen canlıŞimdi söylüyorum:Çeşit ne kadar çoksaEtki ne kadar güçlü ve sürekliyseRenk, tür, canlılık, aktarım, miras o kadar çokTufandan sonra yeniden başlayan hayatİnsan soyuBir de inanırsak her türden bir çiftYeni tufan, tufanlara ihtiyaç yokAnlamış olmalı insan. 06.05.2011

www.sanataizin.tr.gg 138

Page 139: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

ÖNCEDEN ÖNCE “Ultacu’ya”

Gemideyiz bu defa, kocaman bir gemiHem kürekli, hem yelkenliAhşapAğacın en sağlamından gövdesiDemiri de var demir işçiliği deGövdeyi tutturmak direkleri dikmek için

Direk demişken:“Namaz dinin direğidir” sözü yalanDoğrusu, “dua dinin direğidir.”

Yelkenleri neden peki,Bildiğin dokuma, ketenden yapılanPlastik keşfedilmemiş o zamanKamaralar varSilah nedir bilmeyiz

www.sanataizin.tr.gg 139

Page 140: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKalabalık yine oldukçaBıraktığımız geride atalarımızın yurduSen “Adn” de, ben “Adnan”Volkanlar fışkırıncaNehirler taşıncaYer sarsılınca, deprem olunca yani.Bütün piramitlerimiz yıkılmaya başlayıncaHer şey sulara gömülmedenKaçacak yer ararkenBizde işte öyleAileleri unutupAttık kendimizi bu gemiyeHani bir deyim vardır:“Çil yavrusu gibi dağılmak”İşte öyle tam anlamıylaÖncüler haber vermiştilerBaşka yerler, daha geniş ve boşKaçıyoruz oralara doğru gemilerimizleÜmit işteNasıl bir duyguysaAkla galebe çalan yani, önüne geçen, durduran

Yine heyecanlıyım, acele ediyorum yazarkenHer yazdığım son olacak derkenO kadar sessiz şimdiKorku veren hattaBelki bundandır telaşlarımYazma tutkusu hastalık oldu bendeSürekli yazmak istiyorumSaçma – sapan veya sırlarla dolu

Lokmanın bulduğu o ot var yaDoğruNehir kıyısında bulduğu otEkşimsiÖlümü öldüren fakatBilinci de öldüren otO yüzden attı suyaDönüp bakmadı bir dahaEve kadar koşarak geldi sonra

www.sanataizin.tr.gg 140

Page 141: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKorkusundan tir, tir titreyerek

Peki, daha önce bahsetmiş miydim?Bizim Ultacu’danUltacuGemide bizimle, daha doğrusu bizeÖnderlik eden bilgeÇocuktum o zamanKonuşmayı ve dinlemeyi öğrenenHerkes onunla oturamazdıÇocuklar hele hiç. Yaramazlık yaptıklarındanİşte O UltacuUzun boylu, güzel giyimliİnsanın gözünün içine bakanYüzünü çevirmeden konuşanYaramaz değildim benSu isteyince benden isterdiDökmeden, dikkatli götürürdüm suyuSonraları beni yanına aldıHep dizinin dibinde dururdumSaçımı okşardıHâkim gibi bir şeydiKimin derdi varsa Ona gelirdiSorunları kolaylıkla çözerdiAkşam olunca daBütün gün olanları, yazardıÇuvalı vardı. Orada saklardıBazen açıp çuvalını, yazdıklarına tekrar bakardıO getirdi bizi buralaraDağın, suyun, toprağın ve esintininBirleştiği yerCennettir. Yıkılmadan, yakılmadanÜflemeyi öğrenmeden önceNefes almayı öğrenmeli insanBu kaçıncı doğumunUltacu?

08.03.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 141

Page 142: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin“Kayıp Kitap” kitabından

KADER “Sırası gelmişlere” Istırap dağına kanca atarsanFırtınası fısıldar kulağınaUzak diyarlardan, tarihlerdenKimselerin giremediği yerlerdenTaşıyıp getirerekSaklayıp, koruyarakTitreten korkularıÜrküten yokluklarıYürek çırpınışları ve sıcak nefesCiğeri kavrulmuşların veKendini bulursun kendi içinde.Kancan çıktı, çıkacakİpin titremedeİnmek mi kolay, çıkmak mı şimdiBırakıvermek mi yoksa fırtınayaYalnızsan eğer, yardımcın – öncün yoksaYoksa ardılın, peşinden gelenSeni takip edenSende fısılda, sana fısıldayanFırtınayaSana getirdiği gibiGötürsün başkalarınaÇekinme ele vermez ve ihanet etmezTam istediğin gibiVe tam istediğineİstediğin tarihteSeni bulduğu gibi,Kader mi buBelki öyle, belki değilTam da orada, o dağda, o fırtınaTamda sana. 21.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 142

Page 143: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

ÇAKIL TAŞLARI “Miras Yediye” Köpük banyosu ergen kızlarınMavi, açık mavi bikiniIslak saç, parlak dişHavuz kenarı kalabalıkYüzü kızaran yaşlı adamKızların arasında şortluBarın kenarında buzlu viskiSu katılmamış içeceklerKara dolmuş meyve suyuPlajın açığından yukarıdaTaş örme yaya yoluGelip giden insanlarMüzik sesi, aranjmanSırtı yakan güneş, ayakta terlikDoğudan göçüp gelen emekliSarışın, bol turist,Tezkeresini yeni almış askerYorgun, uyumak isteyenDenize mi girmeli, uyumalı mı?Çakıl taşlarıAskerlik bitti. Şimdi ne yapmalı?Yeni bir hayatPlanlanamamış, çözülememişHurda, kâğıt, pet toplamak çöptenKoltuk bekler veya müdür zatenBabadan kalan miras nasıl yenilmeli? 08.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 143

Page 144: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

BEYAZ GİYMİŞ DENİZCİLER “Yalana” Gemi, fırtına, uçsuz denizTitanik’le ilk yolculuk, her şey lüksYolculuk, yolcular, kimi çulsuzSınıflar, kamaralar, çalışanlarBuharlı veya yelkenli belki kürekliYeni veya eski model, antikaBebekten yaşlıyaHatta muhabbet kuşları kafesteÇarpmak veya isyan içerdeDelik veya torpido düşmanca“Gemi örneği hep verilen”Hepimiz bir gemideyizYolcu olma bakımındanOrtaklıklarımız var, memnun olmasak ta.Kaptanlık ayrı meslekPilot, şoför veya komutanLider veya astları, kurmaylarıYanındaki duvar bile seninKendiliğinden örülmediDüzen, intizam, plan, programYürüye gidenÖrnek alınan başka yerlerdenGeminin deposundaki farelerYataklarındaki pirelerTahtakuruları veya martılarSahile yaklaştıkça çoğalanAcıkırsan, susarsanHavan azalırsa konuşursanDemir atmak kimin göreviBeyaz giymiş denizciler. 07.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 144

Page 145: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

ALTIN, ELMAS VE AĞRI “Bana” Sizin altın dediğinizBenim için taştır.Ben deli miyim?Sizin elmas dediğinizBenim için taştır. Ben deli miyim?Üzerimdeki tişört biraderiminYazdığım defter kız kardeşiminKalem diğer kız kardeşiminŞort kimin bilmiyorum, hatırlamıyorum.Babamın evindeyim, şu anOnun koltuğuna oturmuşumKucağımda iki yastıkÜzerlerine defteri koymuşumGözlüğüm sigortadanOn yıl oldu, belki fazlaGüneşte kararan camıSapı kırıldı kaç defaLehimlettim sonundaAyaklarım yalın, çoraplar sehpanın altındaYatağım yarı toparlanmışTerlikler balkona doğruÇıkmışım demek ki az önce balkonaDuvar saatinde yeğenimin resmiÜzerinde yelkovan gezenSesini bazen duyduğum.Koltuktan rahatsızımSırtımı ağrıtıyorBen deli miyim? 09.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 145

Page 146: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

YÜRÜMESİNİ BİLMEK “Kaos ve Karmaşaya”

“Yol bir, sürek bin bir” der Hünkâr.

Maraton koşucularından çok

Kısa mesafe koşucularını hatırlayın

Parkurları herkesin ayrı ayrıdır.

Hatta canlı yayınlarda olimpiyatlarda

www.sanataizin.tr.gg 146

Page 147: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinÜlkesi ve ismi sayılır sırayla.

Bizde tam tersi

Karman çorman bir koşu

Birbirini çekip yere düşürende çok

Çelme atanda, komik

Yürümesini bile bilmiyoruz

Herkes birbirine omuz atıyor

Bazıları ise ters yöne koşuyor

Deli hastanesinde gibi anarşi ve karmaşa

“Napolyon benim, sen değilsin. Döverim ha.”

Bilimin yasaları vardır.

Bilimsel çalışmanın yöntemleri

Sen, en baştan: “Allah böyle yapmış.” dersen

Bilim yolunda ilerleyemezsin.

Kendin beceremiyorsun madem

Laf atma, karalama bari çalışanı

Yerini bil, süreğini tanı

Yakma adamın canını

04.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 147

Page 148: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

BEKLENMEDEN GELEN “Hayallere”

Bahar, mevsimlerin en sevileni

Yeniden doğmak gibi yeşillik

Çiçek verir sonra meyveler

Yeni doğan kuzuların melemeleri

Arı vızıltıları ve daha neler.

Ölüm döşeğinde ihtiyar

Penceresinden göz gezdirir bahçeye

Her şey daha yeni oluyorken

Kuzular, meyveler, kuşlar ve torunlar

Bunca ömür tüketip, biriktirmişken

Borçları daha yeni bitirmişken

Torunları sevecekken daha yeni

Gelinler hizmet edecekken tam

Tadına bakacakken yiyeceklerin

Kokusunu çekecekken çiçeklerin

Hizmet edecekken oğulları, kızları

Ölmenin sırası mı?

07.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 148

Page 149: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

PEJMÜRDELEŞTİRİLMİŞ YAZI “Negatif enerji saldırılarına” Pejmürde, insan artığı. Evsiz, sokak çocuğuDilenci. Aklını ve dolayısıyla ruhunuTamamını olmasa da bir kısmını, yitirmiş zavallı.Büyük alış – veriş merkezlerinin havalandırma çıkışınaKıvrılıp uyuyan sabah oluncaya,İnsanlar ortaya çıkıncaya kadar.Tek veya birkaç pejmürde dahaOnlar bulurlar birbiriniKuytularda, köprü altlarında, parklardaKalabalıkta kayboluverirlerIssızlıkta, çıkarlar ortaya. Bebek kutularını gördünüz mü? Alarmlı“Bebeğinizi buraya bırakabilirsiniz.”Sokağa atmayın! Cami merdivenine bırakmayın!Piçte olsa. Sakat veya hastalıklı… Devam edemiyorum. Ciğer ısım epey arttıÇocuk istismarlarıAçık olmalıyım, zorundayım.Tecavüzcü sapıklar, pezevenkler doluÇözüm bulamıyorumİlerleyemiyorum.Tıkandım. —Defol buradanDoğru olsa bile bunlarDuymak istemiyorum. Kimse istemiyor Bu zamanda sürekli ama her zamanBöylesi iğrençlikler geliyorKaçamıyorum. Kurtulamıyorum.Enerjim tükeniyorBitmek üzereyimÖlüyorum. Durdurun. 02.07.2011

www.sanataizin.tr.gg 149

Page 150: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

HANELER “Millet Bilimciye” Milletlerin haneleri vardırTarih içinde yapıp getirdikleriKültürlerinin yoğrulduğu yerler.Türklerin çayhaneleriArapların kahvehaneleriAlmanların birahaneleriİngilizlerin kulüpleriFransızların kerhaneleri.İranlıların saunalarıÇinlilerin spor salonlarıRusların kumarhaneleriUzar gider böylece hanelerKendilerine özel, kendilerine hastır. Çay, türkün ulusal içeceğidirDedikodular, işler, alış – verişlerÇayhanelerde yapılır.Milletin sosyal çekirdeği buralardır.Araplar kahvenin yanında tatlılarEntrikalar ve hesaplar görürler.İngilizler kulüplerinde yeni oyunlar kurar.Amerikalılar disko çocuğudur.Fransızlar eğlencenin dibine vururFantezinin ve hazzın her türünü dener, hanelerindeAfganların afyonkeşleri ve izbeleri meşhurdur.İranlıların homoseksüelleri, saunalardan yayılır.Çinliler kendilerini sporla terbiyeye çalışır.Ruslar kazanmanın, oyunu almanın peşinde sürekliKumarhanelerinde rulet döner, kendilerince. 14.08.2011Tokat

www.sanataizin.tr.gg 150

Page 151: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin“Gülümsemeler kitabından”

DEDE KORKUT “Töre taşıyıcılara” Dedem Korkut aldı sazı elineToplandı etrafına geleceğin gençleriHikâye söylemek gerekAkılda kalmalı, nasihat olmalıUnutulmamalı.Saz içinde saklı sırlarDeliğinden dışarı çıkarNe kadar da büyüktür sazHepsini içinde saklar. Korkut Dede’nin isteğiBazen bir gülücük bazenBir şinik buğday veya arpa, ata.Verdiği bir hazineTöre olan, devlet kuran, hak alanEğlenceli ve kalıcı. Unutulmayan. Duymadım dedemden hiç“Vur! Kır! Yak! Yık! Öldür! Yok et!”Tam tersinePeygamber gibi nerdeyse“İyi insan ol!Mazlumu koru!Yalan söyleme, çalma!Töreye uy!” der. Dede KorkutOnunda dedeleriDedelerinin de dedeleri.Bu yüzden yaşar töreBozulmadan, çizilmedenHayret!Yazılmadan. 30.06.2011

www.sanataizin.tr.gg 151

Page 152: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinTOKAT

HEP YALAN “Sahtekârlara” Anma geceleri. Adına derneklerDayanışma toplantıları. Üniversiteler hattaHep yalan.Fuzuli’nin kapısını açmayanSonradan “ulu” ilan eden.Astıran, kestiren, yüzdürenÇulsuz, yalnız bırakan, küstürenAdına camiler hattaAncak bu kadar arsız ve utanmaz olur insan. Astıran sen, kestiren senYalnız bırakan senÖlüp gitti ya adam.Çıkıp gelip, yüzüne tüküremez yaNasıl olsaAbartırda, abartırsınHayattayken yapmadığını bırakmadığınGeçineceksin ya sırtındanBu güne baksanDeğerliye değerini yaşarken versenOlmaz mı?Olmaz.O zamanHepsinin yerine benTükürüyorum suratına. 07.07.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 152

Page 153: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

YAPAMAMAK (FIRÇA VE PİPO) “Sanatçıya, sanattan anlayana”

Yazmak yeteneğim. Soyumdan mıdır?Resmi severim. Yetenekli miyim? Bilmiyorum.

Geçen günlerden bir geceYazacak ne kaldı derkenBir fırça ile bir kutu guaj boyaYağlı boya parlak olduğundanAlayım dedim, ucuzluk pazarındanSonra kumaş, sonra çıta, sonra astar,

Teorisini bilirim resminNasıl yapılır, fırça nasıl tutulur?Kumaş nasıl boyanır, çıta nasıl çakılır?Renkler ve uyumları. Sıcak ve soğuk renklerGökkuşağı birde Beyaz veya siyahın renk olup, olmadığıHollandalı ressamların büyüsü,St. Petersburg’daki halı resimler,Sanat tarihindeki yerleri,Sürrealist Salvador Dali,Picasso’nun dehası.Karakalem, naturmond ve portre

www.sanataizin.tr.gg 153

Page 154: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

Para eden ve etmeyen el işleriOkudum, biliyorum hepsini.

Hani Hafızı araştıran akademisyenin“O kadar Hafız çalıştım ki, neredeyseBıyığında kaç kılı var biliyorum.Elbruz’un başında bir köyde veyaİsfahan’da bir dükkândaSıradan, okumamış bir kişiDaha iyi anlayabilir benden, pek çok şiiriniHala anlayamıyorum.”Anlatmak istediğim tüm zaman, işte bu

Resim yapamıyorumYapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdidenBenim şiirlerim bedavaFırça tutamıyorum.

Pipo, ayrı konuÖğretmenimin öğretmeniHediye olsun diye bir pipo hediye eder öğretmenimeÖğretmenim:“On beş sene oldu.Pipo hala vitrindedir.Bir gün bile doldurup içmedim.”Tütünün zararlarında değil sorunSorun yapamamakHediye de olsa, ısmarlama veya saptırma

İyi niyetli olmasamBenden resim isteyenlerdenŞüphelenirdim çoktan“Saptırmak istiyorlar beni yolumdanYazmayı bırakayım diye”

Erkan Yazargan23.03.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 154

Page 155: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SARHOŞ “Mevlana ile Sarhoşa”

Kimi dertten, kimi zevkten, kimi alışkanlıktan içerİçmek, zamanla demlenmeler bir türlüİskoçun viskisi, Almanın birasıMilletlerin bunca sarhoş edicileriKuzeye doğru çıkıldıkça soğuğa karşı, üşümemek veHastalanmamak içinken votka,Şarabın dışında tüm içkiler

www.sanataizin.tr.gg 155

Page 156: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

Şarap apayrı bir içecek,Tanrıların içeceği aslı üzümdürMeme ucu gibi üzüm çeker insanı.Tokat’ın üzüm bağları,Şarap haram olduktan sonraŞimdilerde üzüm yaprağı meşhurdur.Rumların, Ermenilerin el işiMüteahhitlerin kestiği güzelim bağlarÜzüm bağlarında çirkin betonlar vardır.Kaliforniya alır Parisin tacınıİspanyol, Arjantin, İtalyan, Yunan şaraplarTanrıya sunulan armağanlarİç! Bul kafayı, kendine gelGel de bırak şu felaket işleriİnsan neden özenir tanrıyaOnun gibi güçlü, güzel, ezeli ve ebediHer şeyi bilen, taşın içindeki karıncayı bileKalplerin içindekileri, saklananları, sırları

Şarap yaklaştırır mı insanı tanrıya?Yoksa tam tersine uzaklaştırdıkça uzaklaştırır mı?

Sad’ın deve kemiğini indirmesi arkadaşının kafasınaSonsuza dek haram eder MüslümanaMedine sokakları şarap akar o günSöylendiğine göre.Parmağını keser mi gerçekten Ali?Yoksa engür suyu Selmanın sunduğuAşka getirir mi iyiden iyiye aşığı?Şarap küpüne selam veripteSarhoşu geçen Bektaşi“Bildim bileli doludur şarap küpüBir kere bile sarhoş görmedim onu”İnsan oysa sana göre değilKaybettiğinden kendiniBir de kafayı bulup kapılara dayananlarSarhoş naralarıİçmeden sarhoş olanlara ne demeli!“Sen neymişsin be birader!”

www.sanataizin.tr.gg 156

Page 157: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin“İyi ki varsın, iyi ki doğdun.”Şu dağları yık, dereleri kurutSıraya diz insanları çocuklarına varıncaya kadarKarşı yamaç ormanlık, çam ormanıKurt, çakal, yılan, akrep ve çıyan doluGeyiği, kuşu boş ver.Sarhoş, kafa hoşAkıl gitmiş baştanBir de göz göre göre aklından savuşandanBilseydiniz bu günKatledilen aklı ve mucizesiniSenin anlattığın her ne iseBu gün tam tersine

Doldur kadehlere her türünden içkininSızıları dindirmek içinDemlenmeye veya yıkmaya duvarlarıDoldur.Tıka basa ağzına kadarYok öyle birkaç damlaBir yudumTadımlıkHer türünden, her yılından tattık. Sen de tat

Beynim dur, kalbim konuş!Herkesin anlayacağı dildenKesmezse esrarın esrarıTut elimden küfeci hamalAncak sen kurtarırsın beniSokağın çamuruna batmaktanYollarda yuvarlanmaktan“Bakın bu adam, şu çocukların babasıŞu adamın oğlu şimdi perişan”Dostu yok düştüğünden beriYüz çevirir artık eski yoldaşları bileTanımaz, bilmez olurHatta görülmez olur insan.

Şarabın tanrısıSen bu kadar kıskanç mısın?

www.sanataizin.tr.gg 157

Page 158: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinŞarabından içtim diyeRezil ettin beni. Af dilesemEski günlerimiÇocuklarımı, evimi, dostlarımıVerir misin bana geri?

Hem aziz edersin MevlanayıHem pervane döndürürsünAklını önce verip sonra alırsınBaşka yolları yok mudur hakikatlerinin?Dolmanın, olmanın, evrilmenin, kanmanın, kemâlatınNerde bir kâmil gördüm, okudumsaÇoğu kaçık, çoğu düşkün, çoğu rezilYok olmuş. Yanmışta külü savrulmuşYollarının esrarı bu mudur tanrı?Kıskanç mısın sen tanrı?Başka yolların yok mudur?Kaldırmalı mı toptan tüm dinleri senin yüzünden?Kurtarmalı mı bu zavallı insanları?Cesareti sen aşıla, göster apaçık gerçekleriAffet artık insanları, birbirinden ayırmaKarıştırmazsın mademki kendi işlerineNedendir seçtiklerin,Nedendir Ali oğullarının vahşi kurtlarca parçalanması?

Demine eyvallahDevranına eyvallahYoluna eyvallahHikmetine eyvallahGideceğim başka bir yer yok nasıl olsaKurtar bizi bu dardanİstemem artık ne Mevlana ne sarhoşNe de başka biriniAkılsızlık etmeyeceğim söz, bir daha

25.03.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 158

Page 159: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

MAESTRO “Yöneticiye”

MaestroEzberlemediysen hala notaların hepsiniEline alma boşuna o çubuğu,Kıyafetin düzgün, bilindik kurala uygunSaçlarında dökük, tecrübelisin belliHeyecanlısın yine her zamanki gibiEzberledin mi tüm notaları?

Terlemeye başlayan şu yandaki kemancıÇalar gibi yapsınKaybolsun diğer kemancıların arasındaDavullar tam zamanında vursunSeçkin kalabalık bekler siziBir seneden beriZorla buldular giriş biletlerini

Kıyafetlerine bakma çoğu kiralıkKonserden sonra soyunacaklar

Anlıyormuş gibi davranSen sonradan görme zenginTıkaçlamış kulakların, karanlıktan görülmese deSahte alkışlar ve gülücüklerİnsandan başka varlıkta olmaması işte bundanYıkın şu heykeliNe biçim sanat bu?

25.03.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 159

Page 160: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

BEKÂRET “Parmak Ucuna”

Terelelli türküler, oynak filanKertenkele saklanmalar kuytulardanHızla kaçışan böcekler diğer yandanTuzlu et kokmasın kalsın seneyeKurnaz fare onu da bulurKuytusuna, pembe yavrularına doldurur

Kırık sazı ne kadar yapıştırırsan çam sakızıylaVeremez eski sesiniKuyruğunu yeniden çıkaran kertenkeleSen de ne tuhaf bir yaratıksın bak heleEn çok gözlerinden korkarımBir de hızlı hareketlerinden

Yavaş yaşam, uzun yaşamGenç ölüm, hızlı yaşamYakışıklı cesetAgop’un takım elbiseli, kravatlı halleriCeviz tabutta,Önünden sırasıyla geçen tanıdıklarıSu kıyısı, nehir kıyısı, deniz kıyısıÇalılıklardan sonra ağaçlıkÇimenlerde yuvarlanmalarTecrübesiz gençlikParmak bozar mı bekâretiŞimdiye kadar olmayan olmuştur artıkBozulmuştur tılsımAşılmıştır bir aşılması gereken dahaKorkmaGeçer zamanla, anlaBu yüzden haramdır sanatın her türlüsü

14.02.2011TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 160

Page 161: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

KEHANET “Geleceğin İpoteğine”

Bu toprakların sahibi Kat Kabilesi

Kehanete göre, “Beyaz yaratık gelince

Değişmeye başlayacak her şey.”

Beş yüz yıllık zeytin ağacının dibinde

Ejderha başına özenerek yontulan köknar

Nehir kıyısına kurulan kurban sunağı

Zincirlerle çekilen sandık,

Etler dökülmeye başlamış nehre artık,

Sudan yükselen sis,

www.sanataizin.tr.gg 161

Page 162: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinHayvan derisinden kıyafetler,

Âdemden önce,

Karaya oturmuş yelkenli gemi,

İçi ceset dolu.

“O bizimle kalamaz,

Derisi ve gözleri hiç güneş görmemiş bir iblis

Ataları gibi canavara dönüşecektir.”

“Bu çocuğu ölüme terk edersek eğer

Canavara dönüşen kim olacak?”

Kimsin sen küçük çocuk?

Ne zamandan beri bir rehber

Bahar pazarlarını dolaşır oldu!

O zamandan beri düdüğe meraklı çocuklar.

Kız çok güzel.

Kış avında çığ düştü,

Yedilerden biri öldü,

Yerimi alacak olan onlardan biriydi.

Kız büyüdü, dedeler yaşlandı.

“Bu gece ayini sen yönet,

Kehanet gerçekleşmek üzere”

Kat kabilesinin hep bir rehberi olmuştur,

Törelerimiz bizi buna yükümlü kılar,

Benim kızım da burada bulunmaya hak kazandı.

Onlarla yüzleşmeden kim olduğunu bilemezsin

www.sanataizin.tr.gg 162

Page 163: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKendinin,

O halde geçmişini bulmalısın.

“Onların içinde doğan bizden birisin.”

Pazar sona erdi. “Güle güle!”

Alınacaklar alındı, satılanlar satıldı

Mendil yerine bu defa, bir kemik boncuk hatıra,

Tüy üflemek sevdiğin ardından ve su dökmek

Sürüklenerek taşınan av, dal üstünde

Köpek hırlamaları ve eşkıya pusuları,

Kırda geziye çıkan çocuk kaçmalı,

Kurtulmalı çocuk ve haber vermeli gelenleri,

Boynuz boru ötünce yine vahşet,

Yok et ve çal!

Güvensiz, kanunsuz zamanlar. Talan

Cesetlerin gözünü oyar kargalar sırayla,

Bağırsak deşen diğer vahşi hayvanlar,

Tanıdık arayan ölüler arasından bir kurtulmuş

Hepsinde bu silahtan var, adı mızrak

Zırh giymişler, savaşmaya kalkışırsanız ölürsünüz.

Dağ yolu güvenli, yeterince can kaybettik

Çığ tehlikesi olsa da

Bir yol bulmalı

Kel kafa sen diğerleriyle git!

Dağların tepelerine, kuytularına gidin

Bulamazlar sizi oralarda, saklanın

www.sanataizin.tr.gg 163

Page 164: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

Bu kovukta bütün izler karışır

Şu karşı yamaçta saz çalan Pir Sultandır.

Kara Haydar derler, gezgin bir ozan

Yanındaki çömezi, Kul Himmet

Yamacın sağ yanı Kızlar Seküsü

Bilmece gibi konuşma ihtiyar

Ne diyorsun?

Bir kılıç iki şekilde keser,

Adamın birini deşmişler, katili belli.

Ona mı düşmüş cilveli göz süzmek

Sevişmeler kürk üstünde, ay ışığında

Bunların hepsi canavar, kırıp, ölüp, yaşarlar

Kanlarında var.

Çok geç kaldık, ortalıkta görünmese bari

Kardeşine yiyecek bir şeyler getirsinler,

Sen yeter ki kaldır isyan bayrağını,

İçten içe başlar bir kıvılcım yayılmaya.

Sen

Yeter ki,

Gitmen gerek

Çağrı göndermişler

Bu ateşi söndürmemek lazım.

Elin kurusun!

Tekke boştu, sadak düştü yere

Baldırı çıplak asker kaybetti kılıcını.

www.sanataizin.tr.gg 164

Page 165: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinKesik baş konuşursa mucizedir

Öldüğü kesin olması bundan, konuşmamasındandır.

Çepni, Bozok, Üçok, Ok ve Yay…

Kınalı saç, ela göz

Yiğitler bir araya gelince

Yere gelmez sırtımız.

Orkestranın yükselen sesi trombonlar ile

Senden saklanan bir şey yok

Bul ve koru onu!

Hayat farklı yollarla doludur

Git hadi. Kaldır şunu ortadan

Güneş yüzü görmemiş beyaz ten,

Güneşten kavrulmuş veya simsiyah,

Olanları okuyunca koşup gelirler.

Buraya kadar sabrettiğine göre

Bulmana, okumana, duymana az kaldı

Her şey ona bağlı,

Dilimin mucizesinin ispatı

İşte budur.

İnanmazsan en baştan bir daha başla!

14.03.2012

TOKAT

KAYIP KİTAP KİTABINDAN

www.sanataizin.tr.gg 165

Page 166: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

SANSASYONEL “Rekortmenlere”

Sarsıcı, kışkırtıcı, yıkıcı birilerini kırıcıKızdırıcı“İşte paran, çok teşekkür ederim.”Umarım iyisindir?Sınırları zorlama sırası sendeNefesini tut örneğinÇılgınca, daha çılgınca, kimsenin yapamadığıBakalım neler gelebilirFikir bulmakİlham yakalamakEn büyük balığı avlamak gibi

19.04.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 166

Page 167: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

İNEK “Pişmanlığa”

Çok pişman, çokBerbat etti yine her şeyiYine yüzüne bulaştırdıÜnlü olamadan, yineSanattan anlamayanlarUtanılacak bir yığın işEvden kaçıran hattaÇiftlikte çalışmaya başlatanHavyarlar var ya o hayvanlarOrtalığa sıçanSütüyle besleyen yine bebekleri

19.04.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 167

Page 168: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin

BİR RESİM BEŞ YÜZ BİN DOLAR “Aç Adama”

Aç birisi için sanatın hiçbir değeri yokturBu kadar saf olmaFırsat buluncaSanattan anlamazın vur suratına

Anlayışlı biriyle evlenipÇocuklar yapmak ardı sıraGüzel, güler yüzlü, temiz çocuklarBahçede onlarla oynamak arasıraYaramazlıklarıyla eğlenebilmekBoyamalarıyla örneğin duvarlarını evinHalıya dökmeleriyle veya boyalarıÇamurlu bisiklet tekerleğiyle dolaşmalarıyla evdeTaklit olmayan, kandırma karışmamışÇocuk saflığında ve haylazlığındaBüyük annenin dişleri su bardağında

Mantıksız bir dolu iş, iş değil uğraşDaha çok sıradan deneysel bir şeylerFırça şart değil kömür de olurAranılan başka şey

www.sanataizin.tr.gg 168

Page 169: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinSatılamayan, müşterisi olmayan eserlerTelli bir çalgının kemanın örneğinBasa yakın kalın sesi ama yavaş yani ağırKafa ütülemeyenİhtiyarlık çağlarımdayımYüksek ve hızlı ritmik sesler tırmalıyor beynimi

Artık okula gitmeye bile utanan gençNasıl bir aileKızınıBöyle kötü işlerde çalışmayaZorlar

Zengin olmak, sosyeteye girmek istemiyorum“Boyanmamış yerlerden ayrılma, çizgide kal!”Kenarlarından gitmeye çalış az kaldı.İlk göze çarpan kırmızıdırSonra mavi, sonra sarı, sonra yeşilBu da ne?Tuvale boya serpmek, sürmek, saçmak değil amaçTanımadığın adam hakkında ne bilebilirsinUydurmalardan, tahminlerden başkaİş ve sanat

Emek ve adına ne dersen de, işte oPatronun kazanmalı ki sende kazanmalısınFabrika üretmeli, satmalı kiSen de maaşını düzenli alabilmelisin.Fakat bu çok farklıKaçıncı el değiştirmesidir bu sanat eserininEskidikçe, üstünden geçtikçe günlerPiyasasıBeş yüz bin dolara bir resim olur mu?

Erkan Yazargan19.04.2012TOKAT

www.sanataizin.tr.gg 169

Page 170: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinFAZIL SAY

Hayyam’dan birkaç dörtlük yazdı diyeEn keskininden birkaç sözAnlamazın anlaması içinSaldırıya geçmişler adamaBeş yüz bin twit, “defol git! Fazıl”

Memleket ne derin yerindedir Fazıl’ınHalk kesimlerinden bahseder, o iğrendiren.“Aynı dili konuşup anlaşamamak”Bağnazlığın bu yük olmaya başlamasıSanatçıları kaçırması yine

Bir yalan, bin iftira. OysaHayatına yer açmaya çalışan FazılBu zavallı halkımın cehaletiSıkılmışsın, sevmiyorsun artık Türkiye’yi belli

Her şeyin sorumluluğunu alamaz Fazıl.Sanatın dışlanmışlığı. Sanat evrenseldirSanatçının iyisi vardır, kötüsü deİnsanca yapılan, insana hitap ederMuhafazakâr sanatı kim uydurabilirSanatın olmadığı yerdeTürünün olması ne hazindir.

Uhrevi dünyasında melekler uçuşur Fazıl’ınAnlamayan anlamasın sen boş ver!“Mezopotamya’yı” çalıp gidecek misin?Mücadelenin verilmesi berbattır zatenBu durumda.Karanlığı ve aydınlığı önceden hisseden Fazıl

New York Filarmoni ile on beş kez çalanAmerikalı bir müzisyen ömründe bire razıykenUFO inip sonra gitmenin anlamı yokMekanizması olmalı sanatın. Yok, oğlu yokKöy enstitülerinin kapanması ileZaten vurulmuş kültüre balta

www.sanataizin.tr.gg 170

Page 171: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izinSuç kimin suçu?Bir ağzında camiBir ağzında entrika, münafıklıkOlsaydı Fazıl’ınEl üstünde tutarlardı onu da.Dine küfredilmezdi buralardaSeni de sevmeyen münafıklar yüzündenKüfredilir oldu dine her gün.

26.02.2012TOKAT

YAZARIN DİĞER ESERLERİ

1. Ahlak (Davranış Bilimlerine Giriş) 396 sayfa /Aralık 2007 TebDer Yayınları

2. Alevi Ocakları 564 sayfa / Ağustos 2010 TebDer Yayınları3. Ahlak Felsefesi (Davranış Bilimleri Penceresinden) 146 sayfa/ Haziran

2008 TebDer Yayınları4. Başörtüsü Mızrağın Ucundaki Kuran 136 sayfa/ Eylül 2010 TebDer

Yayınları5. Bektaşi Dergâhları 448 sayfa / Şubat 2011 TebDer Yayınları6. Benlik (Komisyon) 129 sayfa / Haziran 2008 TebDer Yayınları7. Bu mu Dünya 224 sayfa / Temmuz 2011 TebDer Yayınları8. Buzluk Dağı 182 sayfa / Nisan 2009 TebDer Yayınları9. Celali Ayaklanmalarında Törenin Yeri 212 sayfa / Temmuz 2008 TebDer

Yayınları10. Cinnetten Cinayete (Ş.Fad. Cinayeti) 580 sayfa / Kasım 2010 TebDer

Yayınları11. Kavram Olarak Diyalog 276 sayfa / Şubat 2011 TebDer Yayınları12. Dua Niyaz 238 Sayfa Aralık 2007 TebDer Yayınları13. Edep Resullerin Ahlakı 145 sayfa / Mayıs 2008 TebDer Yayınları14. Emevi Sünniliğinden Türkmen Aleviliğine 362 sayfa / Nisan 2008

TebDer Yayınları15. Essah’tan Erikli Baba’ya 684 sayfa / Mart 2011 TebDer Yayınları16. Evrenin Sırrı Semah 348 sayfa / Mayıs 2011 TebDer Yayınları17. Habis Umer Ağacının Meyvesi Olan Mollalar 584 sayfa / Temmuz 2009

TebDer Yayınları18. Hayatta Kalma Düzen Kurma 216 sayfa / Mart 2008 TebDer Yayınları

www.sanataizin.tr.gg 171

Page 172: Sanata izin

tokat ehli beyt derneği yayınları sanata izin19. İkrar 434 sayfa / Eylül 2009 TebDer Yayınları20. Kurban (Tarihin Kalbi Kerbela) 360 sayfa / Ocak 2008 TebDer Yayınları21. Kuran’da İnsan (Komisyon) 132 sayfa / Ağustos 2009 TebDer Yayınları22. Metodoloji (Yöntem Bilim) 136 sayfa / Aralık 2007 TebDer Yayınları23. Mevlana’nın Piri Hacı Bektaş Veli 380 sayfa / Eylül 2008 TebDer

Yayınları24. Sade Yazılar 242 sayfa / Temmuz 2011 TebDer Yayınları25. Sanata İzin 212 sayfa / Temmuz 2011 TebDer Yayınları26. Sevgi (Komisyon) 182 sayfa / Ocak 2011 TebDer Yayınları27. Semaha Şiir 236 sayfa / Haziran 2011 TebDer Yayınları28. Semah Felsefesi Açısından Zuhur İnancı 846 sayfa / Temmuz 2011

TebDer Yayınları29. Semah Felsefesi 186 sayfa / Aralık 2011 TebDer Yayınları30. Şiirle Semah 412 sayfa / Mayıs 2011 TebDer Yayınları31. Tekeli’de Zuhuru Beklemek 680 sayfa / Mayıs 2011 TebDer Yayınları32. Tevhid (Hadisler Işığında) 127 sayfa / Temmuz 2008 TebDer Yayınları33. Zül Fi Kâr (Yorumlu Şiirler) 548 sayfa / Şubat 2012 TebDer Yayınları

www.tebder.tr.gg

www.marifetkapisi.tr.gg

www.sanataizin.tr.gg

www.bumudunya.tr.gg

www.hikmetdamlalari.tr.gg

www.sadeyazilar.tr.gg

www.tebder.tr.gg

www.yedincikitap.tr.gg

www.marifetkapisi.tr.gg

www.sanataizin.tr.gg 172