20
Salkta Dnüüm Reformu ilk firesini verdi. Sosyal Sigor- talar ve Genel Salk Sigortas Kanunu daha uygulamaya gir- meden zel hastaneleri sistemden uzaklatrmaya balad. Devlet fiyatlar maliyeti kurtarmaz diyen Amerikan Has- tanesi sigortal hastalara kapsn kapatt. Haziranda Sos- yal Güvenlik Kurumu ile masaya oturacak pek ok büyük hastanenin de benzer tepkilerle SSKl hastalara kapsn ka- patmas gündemde. Kadnlar iin sosyal güvenlik mi, sosyal güvensizlik mi? Sosyal güvenlik, daha ok alma ve daha ok primle finanse edilecek bir hale bürünüyor. Kadnlar iin de salk güvencesi ve emeklilik ola- nakszlayor. Gazetemizin mutfa Gündem youn Hekim Postas o- larak biz de gelimeleri gazetemize yanstmaya alyoruz. Hekim Pos- tasnn mutfanda kimler var, ne piiriyorlar bilmek istersiniz diye Basn Yayn Komisyonunu tanta- lm istedik Kendini halk salnn itfaiyecisi olarak adlandran bir yürek Türkiyede salk ortamnn son 30 ylda urad dnüümü, kaleme ald Salkta 30 yl adl kitapla gzler nüne seren Dr. zen Aut i- le sizin iin syletik Türban tartmalar kzyor TBMMde kabul edilmesinin ardn- dan Cumhurbakannn onayndan geen, YK Bakan tarafndan da üniversitelerde uygulanmas iste- nen türban serbestisi imdi Anaya- sa Mahkemesinde. Mustafa erif Ona- ranla mesleki ya- am ve edebiyat üzerine konu- tuk 9)) 18)) 12)) 15)) Mart 2008 rgütlü hekim gülü tabip odas Güncel Komisyonlardan Rportaj Güncel Tecrübe Piyasac salk politikalarnn kkrtt iddet hekimi vuruyor Hekimler hedefte! Seim yarnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel Salk Sigortas, Ankara Tabip Odas tarafndan düzenlenen panelle tartld. Panelde, ii ve emekiler iin ykm anlamna gelen Sosyal Güvenlik ve Genel Salk Sigortas ile saln paral hale gelecei belirtildi. SSGSS sal piyasalatryor Saln yldz parlad petrolcü de inaat da hastanecilie soyundu i sal ve i yeri hekimlii tehdit altnda Tuzla Tersanelerinde lümlü i kazas saysnn giderek artmas ve stanbulda meydana gelen patlama sonucu 23 alann yaamn kaybetmesi, ii sal ve iyeri güvenlii konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Türk Tabipleri Birlii i Sal ve yeri Hekimlii Kolu Bakan Dr. Bülent Aslanhan, i kazalar ve Salkta Dnüümün i yeri hekimlii üzerindeki etkilerini Hekim Postasna deerlendirdi. 10-11)) 15)) 14)) 17)) Karikatür: Seyfi Durmaz Dnüümün faturas hekime kt Hayatn her alannda olduu gibi mesleki yaam boyunca da fiziksel ya da szel iddete maruz kalmam hekim says neredeyse yok gibi Bu durumun balca nedeni ise AKP hükümeti tarafndan piyasalatrlan salk politikalar. Reform olarak sunulan Salkta Dnüüm Program hasta ile hekimi kar karya brakyor. Yanl salk politikalarnn faturas salk alanlarna karlyor. Hasta ya da hasta yaknn hekimlere szlü ya da fiziksel saldrda bulunmaya kadar iten bu gidiata dur diyoruz. A TO dan iddet sor gulamas ATO toplumsal hayatmz hzla sarp sarmalayan iddeti tartmaya at. ATO tarafndan düzenlenen forumlarda, iddet tehdidi altnda mesleklerini yapmaya alan hekimler, iddeti sorguluyor ve nasl nlenebilecei konusunda fikir alveriinde bulunuyor. ˙eitli hastanelerde hekimlerin katlm ile gerekletirilen forumlarn ardndan 12 Mart 2008 tarihinde konu ile ilgili geni katlml bir panel düzenlenmesi ngrülüyor. Panel sonras kan kararlar ise 14 Martta kamuoyuna deklare edilecek. 7)) Salk Eski Bakan Dr. Mete Tan, hekimlerin tam gün almasn ngren yasal düzenlemenin ilk olarak kendi bakanl dneminde ktn ancak uygulamadaki baz yanllklar nedeniyle skntlar yaandn syledi. Salk Eski Bakanndan Tam Gün eletirisi 4)) Ankara Tabip Odas Genel Kurulu yaklarken, kendini An- kara Hekim Platformu olarak tanmlayan bir oluum, ATOya ynelik irkin saldrlarla seim propagandas yürütüyor. ATO ve TTB yneticilerine ynelik iftira ve hakaretleri ieren ve hastanelere aslan Ankara Hekim Platformu imzal afilere TTB Merkez Konseyi tepki gsterdi. 3)) 16)) Yolu edebiyattan geen bir hekim zel hastaneler SSKllara kapanyor...

Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

  • Upload
    others

  • View
    8

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Saðlýkta Dönüþüm Reformu ilk firesini verdi. Sosyal Sigor-talar ve Genel Saðlýk Sigortasý Kanunu daha uygulamaya gir-

meden özel hastaneleri sistemden uzaklaþtýrmaya baþladý.�Devlet fiyatlarý maliyeti kurtarmaz� diyen Amerikan Has-tanesi sigortalý hastalara kapýsýný kapattý. Haziran�da Sos-yal Güvenlik Kurumu ile masaya oturacak pek çok büyükhastanenin de benzer tepkilerle SSK�lý hastalara kapýsýný ka-patmasý gündemde.

Kadýnlar için sosyalgüvenlik mi, sosyal güvensizlik mi?Sosyal güvenlik, daha çok çalýþmave daha çok primle finanse edilecekbir hale bürünüyor. Kadýnlar için desaðlýk güvencesi ve emeklilik ola-naksýzlaþýyor.

Gazetemizin mutfaðýGündem yoðun� Hekim Postasý o-larak biz de geliþmeleri gazetemizeyansýtmaya çalýþýyoruz. Hekim Pos-tasý�nýn mutfaðýnda kimler var, nepiþiriyorlar bilmek istersiniz diyeBasýn Yayýn Komisyonu�nu tanýta-lým istedik�

Kendini �halk saðlýðýnýnitfaiyecisi� olarakadlandýran bir yürek�Türkiye�de saðlýk ortamýnýn son 30yýlda uðradýðý dönüþümü, kalemealdýðý �Saðlýkta 30 yýl� adlý kitaplagözler önüne seren Dr. Özen Aþut i-le sizin için söyleþtik�

Türban tartýþmalarýkýzýþýyorTBMM�de kabul edilmesinin ardýn-dan Cumhurbaþkaný�nýn onayýndangeçen, YÖK Baþkaný tarafýndan daüniversitelerde uygulanmasý iste-nen türban serbestisi þimdi Anaya-sa Mahkemesi�nde.

Mustafa Þerif Ona-ran�la mesleki ya-þamý ve edebiyatüzerine konuþ-tuk�9)) 18)) 12)) 15))

Mart2008

Örgütlü hekim güçlü tabip odasý

Güncel Komisyonlardan Röportaj Güncel Tecrübe

Piyasacý saðlýk politikalarýnýn kýþkýrttýðý þiddet hekimi vuruyor�

Hekimler hedefte!

Seçim yarýþýnda seviyesizlik

Sosyal Güvenlik ve Genel Saðlýk Sigortasý, Ankara Tabip Odasý tarafýndan düzenlenen panelle

tartýþýldý. Panelde, iþçi ve emekçileriçin yýkým anlamýna gelen Sosyal

Güvenlik ve Genel Saðlýk Sigortasýile saðlýðýn paralý hale geleceði

belirtildi.

SSGSS saðlýðý piyasalaþtýrýyor

Saðlýðýn yýldýzý parladýpetrolcü de inþaatçý da

hastaneciliðe soyundu

Ýþçi saðlýðý ve iþ yeri hekimliði tehdit altýnda

Tuzla Tersaneleri�nde ölümlü iþ kazasý sayýsýnýn giderek artmasý ve Ýstanbul�da meydana gelen patlama sonucu 23 çalýþanýn yaþamýný kaybetmesi, iþçi saðlýðý ve iþyeri güvenliði konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Türk Tabipleri Birliði Ýþçi Saðlýðý ve Ýþ yeri Hekimliði Kolu Baþkaný Dr. Bülent Aslanhan, iþ kazalarý ve Saðlýkta Dönüþüm�ün iþ yeri hekimliði üzerindeki etkilerini Hekim Postasý�na deðerlendirdi.

��

10-11)) 15))

14))

17))

Karikatür: Seyfi Durmaz

Dönüþümün faturasý hekime çýktýHayatýn her alanýnda olduðu gibi mesleki yaþamý boyunca dafiziksel ya da sözel þiddete maruz kalmamýþ hekim sayýsý neredeyse yok gibi� Bu durumun baþlýca nedeni ise AKP hükümeti tarafýndan piyasalaþtýrýlan saðlýk politikalarý. �Reform� olarak sunulan Saðlýkta Dönüþüm Programý hastaile hekimi karþý karþýya býrakýyor. Yanlýþ saðlýk politikalarýnýn faturasý saðlýk çalýþanlarýna çýkarýlýyor. Hasta ya da hasta yakýnýný hekimlere sözlü ya da fiziksel saldýrýda bulunmaya kadar iten bu gidiþata �dur� diyoruz.

��

ATO�dan þiddet sorgulamasý ATO toplumsal hayatýmýzý hýzla sarýp sarmalayan þiddeti tartýþmaya açtý. ATO tarafýndan düzenlenen forumlarda, þiddet tehdidi altýnda mesleklerini yapmaya çalýþan hekimler, þiddeti sorguluyor ve nasýl önlenebileceði konusunda fikir alýþveriþinde bulunuyor. Çeþitli hastanelerdehekimlerin katýlýmý ile gerçekleþtirilen forumlarýn ardýndan12 Mart 2008 tarihinde konu ile ilgili geniþ katýlýmlý bir panel düzenlenmesi öngörülüyor. Panel sonrasý çýkan kararlar ise 14 Mart�ta kamuoyuna deklare edilecek.

��

7))

Saðlýk Eski Bakaný Dr. Mete Tan, hekimlerin tam gün çalýþmasýný öngören yasal düzenlemenin ilk

olarak kendi bakanlýðý dönemindeçýktýðýný ancak uygulamadaki bazý

yanlýþlýklar nedeniyle sýkýntýlar yaþandýðýný söyledi.

Saðlýk Eski Bakaný�ndan

�Tam Gün� eleþtirisi

4))

Ankara Tabip Odasý Genel Kurulu yaklaþýrken, kendini An-kara Hekim Platformu olarak tanýmlayan bir oluþum, ATO�yayönelik çirkin saldýrýlarla seçim propagandasý yürütüyor. ATOve TTB yöneticilerine yönelik iftira ve hakaretleri içeren vehastanelere asýlan Ankara Hekim Platformu imzalý afiþlereTTB Merkez Konseyi tepki gösterdi.

��

3))

16))

Yoluedebiyattangeçen bir hekim

��

Özel hastaneler SSK�lýlara kapanýyor...

Page 2: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

2 Hekim Postasý Mart 2008

kentten

Ankara Büyükþehir BelediyeBaþkaný Melih Gökçek tarafýndanyapýlmak istenen �Kentsel Dönü-þüm Projesi�ne karþý bir araya ge-len Dikmen Vadisi halkýna, KESK,DÝSK, Petrol-Ýþ, Türkiye Gazeteci-ler Sendikasý ve Ankara Tabip O-dasý baþta olmak üzere 14 kitle ör-gütü temsilcisi destek ziyaretindebulundu.

Vadi halkýnýn taleplerini veKentsel Dönüþüm Projesi�nin yolaçtýðý sorunlarý yerinde gözlemle-mek amacýyla gerçekleþtirilen zi-yarette, kitle örgütü temsilcileriMelih Gökçek�i þiddet ve yýkým i-çeren uygulamalardan vazgeçme-ye çaðýrdý.

Vadi halký temsilcileri tarafýn-dan yapýlan sunumlarda, DikmenVadisi�nde uygulanmak istenenkentsel dönüþüm projesiyle yöre-deki ranta el konulmaya çalýþýldý-ðýna iþaret edildi.

Melih Gökçek�in vadide beledi-yecilik hizmetlerini keyfi olarak

durdurduðunu, yýkým ve þiddet ilede yörede yaþayanlarý sindirmeyiamaçladýðýný söyleyen vadi halkýtemsilcileri, öncelikli taleplerininyaþanabilir konut ve yerinde ýslah,süre gelen baskýlarýn son bulmasýve belediyenin kendileri ile görüþ-mesi olduðunu söyledi.

Kurum temsilcileri ise yöredegerçekleþtirilecek bir yýkým ope-rasyonun hem hukukla hem de de-mokratik toplum gerekleri ile bað-daþmayacaðýna iþaret etti. Görüþ-melerin ardýndan Gökçek�in yörehalkýna yönelik þiddet ve yýkým i-çeren uygulamalarýna karþý, soru-nun uzlaþma temelinde çözümünüsaðlama yolunda adýmlar atma ka-rarý alýndý.

Ankara Sincan Organize SanayiBölgesi�nde faaliyet gösteren TE-GA Mühendislik�te greve çýkanBirleþik Metal Ýþ üyesi iþçiler, özelgüvenlik görevlilerinin saldýrýsýnauðradý.

Toplu iþ sözleþme görüþmelerin-de anlaþma saðlanamamasý ve iþ-verenin sendikal örgütlenmeye yö-nelik saldýrýlarýný engellemek içinTEGA iþçileri 7 Þubat�ta greve çýktý.

Önce, dýþarýdan iþçi getirilmesiy-le iþverenin grevi kýrmaya yöneliksaldýrýsýyla karþýlaþan iþçiler dahasonra özel güvenlik görevlilerininsaldýrýsýna uðradý. Saldýrýnýn ar-dýndan grevdeki 46 iþçi gözaltýnaalýndý. Gözaltýna alýnan iþçiler da-ha sonra serbest býrakýlýrken, Bir-leþik Metal-Ýþ Sendikasý üyeleri,iþyerine iþçi sokarak grevi kýrma-ya çalýþan patron, özel güvenlikçi-ler ve saldýrýyý engellemeyen Sin-can Jandarma Komutanlýðý hak-kýnda savcýlýða suç duyurusundabulundu.

Sincan Adliyesi önünde �Sendi-kalý çalýþmak istiyoruz, anayasalhakkýmýz engellenemez� yazýlýpankart arkasýnda toplanan iþçi-ler, �Baskýlar bizi yýldýramaz�, �Ýþ-çiyiz haklýyýz kazanacaðýz� ve �Ya-þasýn iþçilerin birliði� sloganlarý a-tarken, Birleþik Metal-Ýþ AnadoluÞube Baþkaný Seyfettin Gülengül,burada yaptýðý basýn açýklamasýn-da, TEGA iþçilerinin baþlattýðý gre-vin ardýndan patronun grevi kýr-mak için çabaladýðýný belirtti.

Grevin üçüncü gününde patro-nun 20 iþçiyi iþyerine sokmaya ça-lýþtýðýný, iþçilerin fabrikaya girme-sini önlemek isteyen grev gözcüle-rinin ise özel güvenlikçiler tara-fýndan tartaklandýðýný, hatta iþçi-lere silah çekildiðini bildiren Gü-lengül, yaþanan olaylarý �hukuk-suzluk ve vahþet� olarak deðerlen-dirdi. Gülengül, her sözlerinde de-mokrasiden, insan haklarýndanbahseden siyasal iktidarý ve devletgörevlilerini kendilerine yasa ileverilen görevleri yerine getirmeyeçaðýrarak, mücadelelerinin sürece-ðini bildirdi.

Toplu iþ sözleþme görüþmelerinde anlaþma saðlanamamasý ve iþverenin sendikal örgütlenmeye yönelik saldýrýlarýný engellemek için greve giden

TEGA iþçileri, iþverenin ve özel güvenlikçilerin saldýrýsýna uðradý.

Hekim Postasý

Hekim Postasý

Kitle örgütlerinden Dikmen Vadililere destek

DÝSK�e baðlý Dev Saðlýk-Ýþ�insaðlýkta taþeronlaþtýrmaya karþý�kamusal saðlýk hizmeti ve anaya-sal güvence� talepli topladýðý 5 binimza TBMM�ye gönderildi.

�Ýnsan ihaleyle çalýþtýrýlmaz,saðlýkta taþeron olmaz� kampan-yasý çerçevesinde toplanýlan imza-lar, TBMM Dikmen Kapýsý önündeyapýlan basýn açýklamasýnýn ardýn-dan milletvekillerine verildi.

Dev Saðlýk-Ýþ Baþkaný Arzu Çer-kezoðlu, TBMM�de görüþülen Sað-lýkta Dönüþüm Yasasý�yla birliktesaðlýk sisteminin piyasa mantýðýnagöre yeniden yapýlandýrýlarak ka-musal bir hak olmaktan çýkarýldý-ðýný belirtti. Taþeronlaþtýrma uy-gulamalarýyla saðlýk çalýþanlarýnýngüvenceli iþ, iþ güvenliði ve örgüt-lenme özgürlüðü gibi en temelhaklarýnýn elinden alýndýðýný vur-gulayan Çerkezoðlu, þöyle konuþ-tu: �Taþeron þirketler aracýlýðý ilesaðlýk çalýþaný istihdam edilmesi i-ki temel sonuç ortaya çýkarmakta-dýr: Kamusal bir hizmet olan vesüreklilik, bütünlük ve istikrarýnesas olduðu saðlýk hizmetinin bö-lünüp parçalanarak taþeron firma-lar eliyle gördürülmesi saðlýðýndoðasýna aykýrý olup, saðlýk hiz-metinin niteliðini olumsuz etkile-mektedir. Taþeron çalýþtýrma biçi-mi saðlýk çalýþanlarýnýn en temelhaklarýný ortadan kaldýrmakta veayný iþyerinde ayný iþi yapan kad-rolu çalýþanlarla eþitsiz koþullaryaratmasý nedeniyle baþta Anaya-sa�nýn eþitlik ilkesine aykýrýlýk o-luþturmaktadýr.�

Taþeron çalýþtýrma biçiminin tü-müyle ortadan kaldýrýlmasý ve bu-nun yasal güvence altýna alýnmasýamacýyla tüm hastaneleri kapsa-yan bir imza kampanyasý düzenle-

diklerini anlatan Çerkezoðlu, Ana-yasa�da saðlýk hizmetinin kamusalbir hizmet olarak tanýmlanarakgüvence altýna alýnmasý ve 4857sayýlý Ýþ Kanunu�nun 2. maddesi-ne; �Saðlýk hizmeti veren kamuya

baðlý kurum ve kuruluþlarda asýliþveren-alt iþveren iliþkisi kurula-maz� ibaresinin eklenmesini talepettiklerini söyledi.

Açýklamaya SES, TTB ve DÝSK�ebaðlý sendikalar da destek verdi.

Ankara Büyükþehir BelediyeBaþkaný Melih Gökçek

tarafýndan yapýlmak istenen�Kentsel Dönüþüm Projesi�

nedeniyle evsiz kalma tehlikesi ile karþý karþýya

olan Dikmen Vadisi halkýnakitle örgütlerinden destek

geldi.

Hekim Postasý

Saðlýkta taþeronlaþtýrmayakarþý 5 bin imza

�Ýnsan ihaleyle çalýþtýrýlmaz, saðlýkta taþeron olmaz� kampanyasý çerçevesinde toplanýlan imzalar, TBMM DikmenKapýsý önünde yapýlan basýn açýklamasýnýn ardýndan milletvekillerine verildi.

Grevdeki TEGA iþçilerine saldýrý

Page 3: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Ankara Tabip Odasý (ATO) seçimleriyaklaþýrken, kimi gruplar ATO�ya yö-nelik çirkin saldýrýlarla seçim propa-gandasý yürütüyor. Ankara HekimPlatformu imzalý afiþlerde, �ATO ar-týk hekimlerin oluyor�, �Hekim hak-larý ile ilgili hiçbir þey yapmayan ta-bip odasýný bölücülerin mekâný hali-ne getirerek siyasi büro gibi çalýþanbir tabip odasý deðil, gerçekten he-kimlerin olan bir tabip odasý istiyo-rum�, �Bölücü deðil, birleþtirici tabipodasý istiyoruz�, �Mahkum haklarýn-dan önce hekim haklarýyla ilgilenenbir tabip odasý istiyoruz� vb. ibareleryer alýyor.

TTB�den tepkiTTB Merkez Konseyi ise Ankara

Hekim Platformu tarafýndan hazýrla-narak hastanelere asýlan seçim afiþ-lerine, ATO ve TTB üyelerine yönelikiftira ve hakaret içermesi nedeniyletepki gösterdi. TTB Merkez Konseyitarafýndan yapýlan açýklamada, �Buafiþler gerek Ankara Tabip Odasý, ge-rekse Türk Tabipleri Birliði�ne yöne-lik gerçeðe aykýrý ve yanlýþ tanýtýcý,zor durumda býrakmaya, küçük dü-þürmeye ve düþmanca bir ortam ha-zýrlamaya yönelik suçlayýcý ifadeleriiçermektedir� denildi.

Afiþte yer alan sözlerin eleþtiri sý-nýrlarýný aþtýðýna ve hakaret içerdiði-ne dikkat çekilen açýklamada, þu ifa-delere yer verildi: �Bu afiþlerle Anka-ra Tabip Odasý Yönetim Kurulu üye-

lerine ve Türk Tabipleri Birliði Baþ-kanlýðý�na yönelik suç iþlenmektedir.ATO ve TTB�nin kiþilik haklarý ihlaledilmektedir. Bu nedenle ilgili kiþilerhakkýnda gerekli yasal iþlemler baþ-latýlmalýdýr. Daha önce de demokrasikültürüne yakýþýr þekilde seçim ça-lýþmalarý yürütmek yerine ayný iftirave hakaretler yapýlmýþtýr. Benzersuçlamalarýn yer aldýðý ifadeleri ne-deniyle TTB Merkez Konseyi Baþkan-lýðý�na aday olan yazý sahibi, AsliyeCeza Mahkemesi kararý ile hakaretsuçundan Türk Ceza Kanunu�nun125. maddesi uyarýnca cezalandýrýl-mýþtýr.�

TTB Merkez Konseyi konu ile ilgiliyaptýðý açýklamayý hastane yönetim-lerine de göndererek, suç teþkil edenbu afiþlerin kaldýrýlmasý talep etti.

Hekim Postasý Mart 2008 3

ato�dan

Ankara Tabip Odasý (ATO) YönetimKurulu Üyesi Vahide Bilir, TED An-kara Koleji�nde okul saðlýðý hizmetle-rinin geri plana itilerek, çalýþanlarýnsaðlýðýnýn riske atýldýðýný bildirdi.

Konu ile ilgili ATO�da düzenlenenbasýn toplantýsýnda konuþan Bilir,vakýf veya devlet okulu fark etmek-sizin saðlýðýn kamusal bir hak oldu-ðuna dikkat çekerek, okul saðlýðý hiz-metleri içinde tedavi edici hizmetle-rin ön planda bulunmadýðýný belirtti.Bilir, �Tedavi edici hizmetlerden bes-lenen saðlýk sermayesine bu hizmet-lerin devri, okul saðlýðý hizmet mo-delinin yýkýmýdýr.� dedi.

Ýþyerleri halen yürürlükte olanmevzuat gereði, çalýþanlarýn saðlýðý-na iliþkin belirli yükümlülükleri ta-þýrken, TED Ankara Koleji�nin bu yü-kümlülüklerinden çalýþanlarýnýn sað-lýðýný riske atma pahasýna kaçýndýðý-ný söyleyen Bilir, �Bu konu ile ilgiliolarak 26.12.2007 tarihinde TED An-kara Koleji�ne ATO tarafýndan bir u-

yarý yazýsý iletilmiþtir. Ancak eksikve hukuk dýþý durumlarýný düzeltmekonusunda bir adým atýlmamýþtýr. A-TO bu konuyu sonuna kadar takip e-decektir, umarýz ki Çalýþma ve Sos-yal Güvenlik Bakanlýðý da konununtakipçisi olur.� diye konuþtu.

Kreþ ve emzirme odasý yokTED Ankara Koleji�nin bir yandan

ana okulu için yaklaþýk öðrenci baþý-na yýllýk 30 bin YTL tahsil ederken,çalýþanlarýna yasada bulunmasýnaraðmen �kreþ ve emzirme odasý� im-kaný sunmadýðýný dile getiren Bilir,�Yalnýzca oluþan hastalýðýn tedavisi-ne yönelik bir anlayýþla sürdürülecekhizmetlerin çocuklarýmýzýn saðlýklýolma hallerine hiçbir katkýsý olmaya-caðý gibi, mevcut yanlýþ saðlýk anla-yýþýnýn daha da pekiþtirecektir� dedi.

Bilir þunlarý söyledi: �16.01.2008tarihinde TED Ankara Koleji Vakfýhekimleri tarafýndan hazýrlanan veokul müdürlükleri imzasý ile velilereulaþtýrýlan belgede �hastayý hiç gör-meden hastalýk raporu verilmesi�öngörülmüþtür. Bu kabul edilemez

yaklaþým hem hekim-hasta iliþkisi açýsýn-dan týp etiðine aykýrýolduðu kadar, potan-siyel sosyal sorunlaryaratacak nitelikte-dir. Öðrencilerin vetüm çalýþanlarýn sað-lýk örgütlenmesinintedavi edici hizmettabanlý �yeniden ya-pýlandýrýlmasý� okulsaðlýðý ve iþçi saðlýðýhizmetlerini çökertir-

ken, dönem dönem çalýþanlarýn iþakdinin feshedilmesi de, çalýþanlardabir gelecek kaygýsý yaratmakta ve ça-lýþma þevkini de kýrdýðý gibi, bu psi-ko-sosyal ortamda çalýþanlarýn saðlý-ðý bozulmaktadýr. Bu durumun eði-tim ortamýný ve kalitesini de olum-suz etkilemesi kaçýnýlmaz olacaktýr.�

TED�in okul saðlýðý açýsýndan A-TO�nun pilot okulu olduðunu veTED�de diðer okullara örnek teþkil e-decek bir saðlýk modeli uygulamayaçalýþtýklarýný kaydeden Bilir, bu uy-gulamanýn yerine baþka saðlýk hiz-met modeli seçiminin ATO tarafýn-dan kabul edilemez olduðunu söyle-di. Bilir, ATO olarak 14 Mart TýpHaftasý etkinleri içerisinde, 11Mart�ta �Okul Saðlýðý Nedir? NasýlOlmalýdýr?� baþlýklý bir panel düzen-leyeceklerini de duyurarak, okul sað-lýðý ile ilgili çalýþmalarýný sürdüre-ceklerini ifade etti.

ATO Genel Sekreteri Ercan Yavuzda, paraya dayalý saðlýk sunumununyaygýnlaþtýðýna dikkat çekerek,TED�i koruyucu hizmetlerden vaz-geçmemeye çaðýrdý.

Ankara Tabip Odasý (ATO) Yönetim Kurulu Üyesi Vahide Bilir, TED Ankara Koleji�nde okul saðlýðý hizmetlerinin geriplana itildiðini belirterek, tedavi edici hizmetlerin koruyucu saðlýk hizmetlerininönüne geçmesini eleþtirdi. Bilir, TED�i saðlýðý riske atan uygulamalardan vazgeçmeye çaðýrdý.

Hekim Postasý

Sahibi ve Sorumlu Yazý iþleri Müdürü:

Ankara Tabip OdasýAdýna Dr. H. Önder Okay

Ankara Tabip Odasý Basýn YayýnKomisyonu ürünüdür.

Ayda bir yayýnlanýr.

ATO üyelerine ücretsiz gönderilir.

Yayýn Kurulu: Dr. Serdar Koç Dr. Arzu ErbiliciDr. A. Selçuk AtalayDr. Aytuð BalcýoðluDr. Nadir Sevinç Dr. Seyfi Durmaz

Editör: Jülide Kaya

Yayýn Koordinasyonu: Dr. A.Selçuk Atalay

Ýletiþim:Cem Ali TemuçinHaber, yorum ve yazýlarýnýzý [email protected] adresine gönderebilirsiniz

Yayýmlayan:Ankara Tabip Odasý Yayýnýn Türü: Yerel, süreliYayýnýn Þekli:Aylýk Türkçe Yýl: 2008Sayý: 7

Yayýn Ýdare Merkezi:Ankara Tabip Odasý Mithatpaþa Cad. No: 62/18 Kýzýlay ANKARA Tel : (312) 418 87 00 Fax : (312) 418 77 94www.ato.org.tr

Baský öncesi hazýrlýk: GEO Tanýtým ve Reklam Hizmetleri Kubilay Sokak 23/8 06570 Tandoðan /Ankara Tel :(0312) 229 09 85 Faks :(0312) 229 09 86 [email protected]ým yeri ve tarihi:Ýhlas Gazetecilik AÞ. Turgut Özal Bulvarý Demirciler Sitesi 1.Cadde No:68 Siteler Ank. TEL: 353 29 61/ 3 Mart 2008

Hekim Postasý

Hekim Postasý

Saðlýkta Dönüþüm Programý her yerinden sarkýyor, yaldýzlarýdökülüyor. Hekimler ve diðer saðlýk çalýþanlarý yýkýma uðra-týlan saðlýk ortamýmýzýn altýnda býrakýlmaya çalýþýlýyor. Her

geçen gün hekimlere yönelik artan þiddeti acýyla hissediyoruz. Hü-kümet saðlýk politiklarýnýn yarattýðý eþitsizliðin, kaosun faturasýný,saðlýk hizmetini üretenlere çýkartmaya çalýþýyor. Altý yýldýr hekim-ler ve saðlýk çalýþanlarý hedef alýnýyor, hedef gösteriliyor.

Hekimler kamu hastanelerinde keyfi uygulamalarýnýn, nitelik ye-rine nicelik üzerinden yapýlandýrýlmýþ adaletsiz performans ücret-lendirmesinin; özel hastanelerde iþ kaygýsýnýn, saðlýk kuruluþununkar kaygýsýnýn ve müþteri hastalarýn davranýþlarýnýn baskýsý altýn-da... Hekimler bu saðlýk ortamýnda birbirinden uzaklaþtýrýlýyor, da-yanýþmasý kýrýlýyor, tekleþtiriliyor. Kamuda da, özelde de çalýþanhekimlerin her geçen gün gelecek kaygýlarý artýyor. Saðlýk ortamývahþiçe piyasalaþtýrýlýrken, hekimler ve hastalar piyasanýn acýma-sýz ellerine teslim ediliyor.

Plan açýk: Saðlýk satýlýk, hekimler ucuz iþgücüSaðlýk alanýnda dönen para altý yýlda 11 milyar dolardan 38 mil-

yar dolara çýkartýldý. Vatandaþýn cepten harcamasý 13 milyar dolarýaþtý. Ýktidar þimdi GSS ile birlikte vatandaþýn ve sosyal güvenlikkurumlarýnýn finansmandaki payýný daha artýrmayý hedefliyor. 25milyar dolara varan büyüklüðüyle özel saðlýk sektörü, büyük ser-mayenin iþtahýný kabartýyor. 1990 yýlýnda 26 olan özel hastane sa-yýsý bugün 300. Önümüzdeki bir kaç yýl içinde bu rakamýn geomet-rik olarak artmasý bekleniyor. Bu kaotik ortamda ülke kaynaklarýplansýz, hesapsýz ve savrukça kullanýlýyor. Þikayet edilen hekim da-ðýlýmý ve hekim baþýna düþen iþ yükü giderek daha da bozuluyor.

Neoliberal saðlýk politikasý hastayý müþteri haline getirirken, özelsektörün maliyetlerini düþürmeye çalýþýyor. Tam Gün Yasa Tasarýsýhekimler üzerinde bir ücret baskýsý aracýna dönüþtürülürken, özelsektör hekim ücretlerini düþüreceðini duyuruyor. Öyle ya, mademki saðlýk alaný piyasalaþýyor, hekimlerin bir gider kalemine dönüþ-mesi gayet doðal kabul ediliyor.

Piyasalaþtýrýlan saðlýk ortamý tekellere servis ediliyor15 Þubat�ta yayýmlanan �Ayakta Teþhis ve Tedavi Yapýlan Saðlýk

Kuruluþlarý Yönetmeliði� ve �Özel Hastaneler Yönetmeliði� gidereközel sektöre devredilen piyasalaþmýþ saðlýk ortamýnda büyük ser-mayenin önünü açan bir manevra. Ýçinde iktidarýn yakýnlarýný da i-çeren yeþil sermaye alanda büyük yatýrýmlara giriþiyor. Saðlýk ala-nýyla ilgili geliþmeler gazetelerin ekonomi sayfalarýný dolduruyor.Ýktidar bu ülkenin saðlýðýný IMF ve Dünya Bankasý ile pazarlýk ma-sasýna yatýrýyor.

Geçen hafta bir özel hastane artýk SSK�lýlara hizmet vermeyeceði-ni açýkladý. GSS devreye girdiðinde bir çok özel hastanenin fark üc-retlerindeki yüzde 20 oranýndan dolayý SGK ile anlaþma yapmaya-caðý anlaþýlýyor. Bu hastaneler GSS yasasýna göre anlaþma yapma-salar da SGK tarifesinin yüzde 70�ini alabilecekler. Üstüne de ekücretler ekleyecekler. Böylece saðlýk hizmeti sunan kurumlar an-laþma yapmayan ve yüksek ücretlerle çalýþanlar, anlaþma yapmýþfark alanlar, anlaþmalý iþletmeleþtirilmiþ kamu kurumlarý olarak üçtemel kategoriye ayrýlacak. Meclis�teki Kamu Hastane Birlikleri Ya-sa Tasarýsý ile de kamu hastaneleri kendi içinde beþ ayrý kategoriyeayrýlacak. Böylece saðlýk alanýndaki eþitsizlikler dramatik olarakartacak ve �paran kadar saðlýk anlayýþý� tüm hatlarý ile hayata ge-çirilecek.

Receplerin deðil Ankaralý hekimlerin odasýÝþte bütün bunlar olurken Bakanlýk muhalif seslere dayanamýyor.

Kimse ses çýkarmasýn isteniyor. Bu yüzden Ankara Tabip Odasý�naOda seçimlerinin yaklaþtýðý bu günlerde hastane toplantý salonlarýverilmiyor. Hastanelerde seçimlere hazýrlanan bir grubun afiþlerigüvenlik görevlileri tarafýndan korunurken, Ankara Tabip Oda-sý�nýn duyuru afiþleri yýrtýlarak indiriliyor. Ýþte bu yüzden iktidarayakýn kimi sermaye gruplarý bir grubun seçim çalýþmasýný destek-lemek için kollarý sývýyor.

Ama bilmiyorlar ki... hekimler; yani, bilgileriyle, yýllarýn biriki-miyle, elleriyle, uykusuz geceleriyle bu ülkede saðlýk hizmetini üre-tenler, iktidarýn oyuncaðý deðildirler. Bu ülkedeki 100 bin hekiminüzerinde onurla taþýdýðý beyaz önlükler var. Bu onurlu beyaz ön-lükler, iyi hekimlik deðerlerine yine sahip çýkacaklar. Tabip OdalarýBakanlýðýn bürosu haline gelmeyecektir. Çünkü burasý ReceplerinDeðil Ankaralý Hekimlerin Oda�sýdýr.

Yan yana dimdikdurarak aþacaðýz!

TED Koleji saðlýðý riske atýyor

Seçim yarýþýnda seviyesizlik

Page 4: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

4 Hekim Postasý Mart 2008

güncel

Ankara Tabip Odasý (ATO) tara-fýndan hekimlerin tam gün çalýþ-masýný öngören yasa tasarýsý ko-nusunda Gazi Üniversitesi Týp Fa-kültesi 75. Yýl Konferans Salo-nu�nda bir panel düzenlendi. Pa-nele konuþmacý olarak Saðlýk EskiBakaný Op. Dr. Mete Tan ve ATOYönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. E-sin Þenol katýldý.

1979 yýlý CHP-MSP koalisyon hü-kümeti döneminde Saðlýk Bakanýolarak görev yapan Dr. Mete Tan,panelde yaptýðý konuþmada, kendibakanlýðý döneminde çýkardýklarý�Tam Gün Yasasý� hakkýnda bilgiverdi ve deneyimlerini hekimlerlepaylaþtý. Söz konusu yasanýn uy-gulanmasýnda karþýlaþtýklarý sý-kýntýlarý anlatan Tan, geçmiþte ya-pýlan hatalarýn yinelenmemesi içinilgili kitle örgütlerinin ve öðretimüyelerinin görüþ ve önerilerinindikkate alýnmasý gerektiðini söyle-di.

Yasanýn amacýnýn tam gün saðlýkhizmeti sunmak, hekim ve saðlýk

çalýþanlarýnýn refah düzeyini yük-seltmek olduðunu söyleyen Tan,yasayla �hekimlerin bütün çalýþ-malarýnýn kamu hizmeti içinde ol-masý, yeni bir gelir kaynaðý bul-mak zorunda kalmadan bir çalýþ-ma sisteminin kurulmasý, hekim-lerin az bulunduðu kýrsal yörele-rin cazip hale getirilmesi, muaye-nehanelerini kapatarak kendilerinikamu hizmetine adayan hekimlereçalýþtýðý yerlere göre tazminat ve-rilmesi, saðlýk personelinin ücretfarklýlýðýný ortadan kaldýrýlmasý vehekime seçme hakký tanýnaraksaðlýk hizmeti verirken ya hastaneya da muayenehaneden birini seç-mesi� ilkelerini benimsediklerinibelirtti.

Uygulamaya bürokrasiengeli

Uygulama sonucunda tüm yurt-ta pratisyen hekim kadrolarýnýndolduðunu, üç büyük kentte uz-manlarýn yüzde 10�unun kamudanayrýldýðýný bildiren Tan, buna rað-men kamuya geçiþlerin arttýðýnýbelirterek, daha önce 5 bin 264 o-lan kamudaki hekim sayýsýnýn ya-

sayla birlikte 5 bin 815�e çýktýðýnýifade etti.

1978 tarihli Tam Süre Kanu-nu�nun önündeki engellerden bah-seden Tan, Maliye Bakanlýðý, Sa-yýþtay ve Milli Savunma Bakanlýðýile anlaþmazlýða düþtüklerini bil-dirdi. Tan, tam sürenin iyileþtiril-mesi için yapmýþ olduklarý birçokatýlýmlarýn bürokratik engelleretakýldýðýný, yasanýn iyileþtirilmesiiçin çýkardýklarý yönetmeliðin isehükümetin istifa etmesiyle uygu-lanamadýðýný anlattý.

Tan, çýkarýlmak istenen yeni ya-sa ile olacaklarý ise þöyle sýraladý:�Kamu kesiminde çalýþan hekimlerile üniversite öðretim üyeleri veasker hekimlerin her türlü özelsaðlýk kurum ve kuruluþlarýndaçalýþmalarý ve muayenehane aç-malarý yasaklanýyor. Muayeneha-nesi olan hekimlerin, ayný zaman-da özel saðlýk kurum ve kuruluþ-larýnda da çalýþmalarýna izin veril-miyor. Ýþyeri hekimliði hizmetininise; Saðlýk Bakanlýðý�na baðlý ku-ruluþlardan alýnmasý ve ücretindöner sermayeye gelir olarak kay-dedilmesi öngörülüyor. Bu durum-da; hekimin kendi adýna çalýþmaolanaðý ortadan kalkýyor, hekimeiþveren tarafýndan verilecek ücretSaðlýk Bakanlýðý�nýn oluyor. Ýþçisaðlýðý riske atýldýðý gibi, tabip o-dalarýnýn iþyeri hekimlerini atamahakký da odalardan alýnýyor. Bu

kanunla üniversite, personelinedaðýtacaðý döner sermayenin be-lirlenmesi konusunda Maliye Ba-kanlýðý�nýn uygun görüþünü almakzorunda. Bu da üniversite özerkli-ðini ortadan kaldýrýyor.�

�Hekimin refah seviyesiyükseltilmeli�

Tan, olmasý gereken �Tam Gün�uygulamasýný ise þöyle tanýmladý:�Tek sistemde adil ücret. Hekimçalýþma þartlarýnýn eþit olmasý.Sosyal ve mesleki güvenlik. Heki-min bilgisinin çaðdaþ seviyeye çý-karýlmasý. Hekimin ekonomi ve re-fah seviyesinin layýk olduðu yereyükseltilmesi. Tayinlerin, terfile-rin ve nakillerin yüksek hekimlerkurulu tarafýndan yapýlmasý ve buverilen haklarýn yönetmenlikle de-ðil, kanunla garanti altýna alýnma-sý.�

Hazýrlanan yeni yasayla hekim-lerin telafisi mümkün olmayanzorluklarla karþý karþýya kalacaðý-na iþaret eden Tan, �Tabip odalarý,hekim örgütleri ve tüm hekimlerbirleþerek bir karar vermelidir.Kanun yapýcýlar unutmamalýdýr ki,

tam gün ve diðer yasalarýn hiçbiri-si bir �ahlak� yasasý deðildir.� diyekonuþtu.

Sunumunda, saðlýkta özelleþtir-me politikalarýný da eleþtiren Tan,�Devlet tarafýndan özelleþtirmeyedoðru gidilirken, özelleþtirmeyeçok dikkat etmek lazým. Özelleþ-tirmede yaþama hakký daima var-lýklý kesimlerindir. Sözü edilensaðlýk hakký, þahsýn parasýna göreolacaktýr. Ne kadar parasý varsa okadar saðlýk alabilecektir.� dedi.Tan, saðlýk hizmetlerini yeterli vedengeli bir düzeyde verebilmek i-çin belli bir modeli benimseyerekbir saðlýk politikasý oluþturmakgerektiðinin altýný çizdi.

ATO Yönetim Kurulu üyesi Prof.Dr. Esin Þenol ise AKP�nin saðlýkhizmetlerini hýzla özelleþtirdiðinedikkat çekerek, performansa da-yalý ücretlendirmenin doðuracaðýsýkýntýlara iþaret etti. Tam Gün Ya-sa Tasarýsý�nýn þu anki haliyle ya-salaþmasý durumunda birçok sý-kýntýyla karþý karþýya kalýnacaðýnýbelirten Þenol, yasa taslaðýndakiçekincelerin bir an önce giderilme-si gerektiðini bildirdi.

Hekim Postasý

Saðlýk Eski Bakaný�ndan

Op. Dr. Mete Tan

�Tam Gün� eleþtirisi

Tan, olmasý gereken �Tam Gün� uygulamasýný þöyle tanýmladý: �Teksistemde adil ücret. Hekim çalýþma þartlarýnýn eþit olmasý. Sosyal vemesleki güvenlik. Hekimin bilgisinin çaðdaþ seviyeye çýkarýlmasý.Hekimin ekonomi ve refah seviyesinin layýk olduðu yere yükseltil-mesi. Tayinlerin, terfilerin ve nakillerin yüksek hekimler kurulu ta-rafýndan yapýlmasý ve bu verilen haklarýn yönetmenlikle deðil, ka-nunla garanti altýna alýnmasý.�

Saðlýk eski bakanlarýndan Dr. Mete Tan, hekimlerin

tam gün çalýþmasýný öngören yasal düzenlemenin ilk olarak kendi bakanlýðý

döneminde çýktýðýný ancak uygulamadaki bazý yanlýþlýklarnedeniyle sýkýntýlar yaþandýðýný

söyledi. Tan, yasanýn yenidengündeme geldiði bu

günlerde, geçmiþte yapýlan hatalarýn yinelenmemesi

için ilgili kurumlarýn görüþlerinin alýnmasý çaðrýsýnda bulundu.

Ankara Tabip Odasý (ATO), Nev-zat Eren Ulusal Saðlýk Sempozyu-mu�nun sekizincisini düzenliyor.Sempozyum, 15 Mart 2008 tari-hinde Ankara Üniversitesi Týp Fa-kültesi Ýbni Sina Hastanesi HasanAli Yücel Salonu�nda gerçekleþtiri-lecek.

ATO Baþkaný Önder Okay�ýn açý-lýþ konuþmasý ile baþlayacak olansempozyumun birinci oturumun-da �Ekonomi, Siyaset ve Ýnsan�, i-kinci oturumunda ise �Saðlýk Sis-temleri� tartýþýlacak.

Hekim Postasý

Ankara Tabip Odasý Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Esin Þenol,AKP�nin saðlýk hizmetlerini hýzla özelleþtirdiðine dikkat çekerek,performansa dayalý ücretlendirmenin doðuracaðý sýkýntýlara iþaretetti. Tam Gün Yasa Tasarýsý�nýn þu anki haliyle yasalaþmasý duru-munda birçok sýkýntýyla karþý karþýya kalýnacaðýný belirten Þenol,yasa taslaðýndaki çekincelerin bir an önce giderilmesi gerektiðinibildirdi.

Program:Saat: 09.00 KayýtSaat: 09.30 AçýlýþDr. Önder Okay: Ankara Tabip Odasý Baþkaný

Birinci Oturum: Ekonomi, Siyaset veÝnsan(Saat: 10.00)

Oturum Baþkaný: Prof. Dr. Necati Dedeoðlu,Akdeniz Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Sað-lýðý A.D.

Dünyada ve Türkiye�de Ekonomi: KamuHarcamalarý; Prof. Dr. Sinan Sönmez. AtýlýmÜniversitesi Ýþletme Fakültesi Ýktisat Bölümü

Dünyada ve Türkiye�de Siyaset, Sosyal Poli-

tikalar; Sungur Savran (Yazar)Neoliberalizmde Ýnsan-Yabancýlaþma; Me-

tin Çulhaoðlu (Araþtýrmacý-Yazar)TartýþmaSaat: 12.30 Öðle Yemeði

Ýkinci Oturum: Saðlýk Sistemleri(Saat 13.45)

Oturum Baþkaný: Prof. Dr. Hamdi Aytekin,Uludað Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlý-ðý A.D

Saðlýk Sistemleri Nasýl Ýncelenmeli, NasýlSýnýflanmalý?; Prof. Dr. Onur Hamzaoðlu, Ko-caeli Üniversitesi Týp Fakültesi Halk SaðlýðýA.D.

Genel Vergi Finansmanlý Ülkeler; Prof. Dr.Gazanfer Aksakoðlu Dokuz Eylül ÜniversitesiTýp Fakültesi Halk Saðlýðý A.D.

Kamu Sigorta Finansmanlý Ülkeler; Doç. Dr.Muzaffer Eskiocak Trakya Üniversitesi TýpFakültesi Halk Saðlýðý A.D.

Saat 15.45 Ara (15 dk.)Özel Sigorta Finansmanlý Ülkeler; Prof. Dr.

Cem Terzi Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fa-kültesi Genel Cerrahi A.D.

Dünya ve Türkiye�de Saðlýkta Genel Eðilim-ler, Ne yapmalý?; Doç. Dr. Ýlker Belek AkdenizÜniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý A.D.

TartýþmaSaat: 18.00 Kapanýþ, Saat: 20.00 Konser

Nevzat Eren Ulusal Saðlýk Sempozyumu

Page 5: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008 5

güncel

Saðlýk Bakanlýðý Müsteþarý Or-han Gümrükçüoðlu, hekimlerintam gün çalýþmasýný öngören yasaldüzenleme için teknik çalýþmala-rýn devam ettiðini, taslaðýnýn he-nüz son þeklini almadýðýný bildirdi.Gümrükçüoðlu, �Bu kararlýlýktangeriye dönüþ yok� dedi.

Gümrükçüoðlu, AA muhabirine,hekimlerin tam gün çalýþmasýnýöngören �Tam Gün Yasa Taslaðý� i-le ilgili deðerlendirmelerde bulun-du. Taslaða henüz son þeklinin ve-rilmediðini, taslak üzerinde teknikçalýþmalarýn sürdüðünü belirtenGümrükçüoðlu, teknik çalýþmalarbittikten sonra ilgili kamu kurumve kuruluþlarý, bakanlýklar vemeslek odalarý ile derneklerdengörüþ alýndýktan sonra çalýþmala-rýn tamamlanacaðýný ve taslaðýnbu yasama yýlý içinde kanunlaþma-sýný düþündüklerini söyledi.

Yapýlacak yasal düzenleme ile

muayenehanelerin, özel merkezle-rin ve özel hastanelerin kapatýl-masýnýn söz konusu olmadýðýný be-lirten Gümrükçüoðlu, �Hekimleri-mize bir seçenek sunulmaktadýr.Hekimler, Türkiye�de saðlýk sunu-munda ya kamuda tam zamanlýçalýþmayý ya da yine tam zamanlýözel hastanelerde, muayenehane-lerinde ya da dal merkezlerindeçalýþmayý tercih edeceklerdir� diyekonuþtu.

�Türkiye�de saðlýk sunumunun,modern týbbýn, teknolojinin geldiðinoktalarda sunum þekline çevril-mek istenmesi� gerekçesiyle böylebir yasal düzenlemeye ihtiyaç du-yulduðunu öne süren Gümrükçü-oðlu, þunlarý kaydetti: �Türki-ye�deki kamu hastaneleri, ulusla-

rarasý akreditasyon kriterlerinegöre incelenmeye ve irdelenmeyebaþlanmýþtýr. Bunun sonucunda dabu seviyeye ulaþabilecek olan has-tanelerimiz, mutlaka kurumsallaþ-mak ve müesseseleþmek zorunda-dýr. Bir hastanenin kurumsallaþ-masý ve müesseseleþmesi için 24saat kesintisiz sahiplenilmesi ge-rekmektedir. O kurumun saðlýksunumunun daha iyiye, daha týbbive eksiksiz hale getirilmesi içinhekimlerin tam gün çalýþmasýþarttýr. Bunun için de hekimlerin,çalýþtýklarý müesseseye sarýlmala-rý, tüm zamanlarýný o müesseseyeayýrmalarý gerekmektedir.�

�Hekimlerin yüzde 70�i tamzamanlý çalýþýyor�

Gümrükçüoðlu, tam zamanlarýnýhastaneye ayýran hekimlerin dahaverimli olduklarýnýn belirlendiðini,kurumlarýný daha fazla sahiplen-diklerini, hastalarýna daha fazlazaman ayýrdýklarýný ve tedavilerintakiplerini daha iyi yaptýklarýný i-fade ederek, �Þu anda Türkiye�detam zamanlý olanak çalýþan he-kimlerimizin sayýsý yüzde 70�lereulaþmýþtýr. Yani kamuda çalýþan 24bin 500 uzman hekimimizin he-men hemen 15 bini, tam zamanlýçalýþmaktadýr. Bu da taslaðý des-teklemektedir� diye konuþtu.

Yasal düzenleme ile hekimlerinikinci bir yerde çalýþmasýnýn ke-sinlikle söz konusu olmadýðýnýn al-týný çizen Gümrükçüoðlu, �Saat17.00�den sonra da çalýþmak iste-yen hekimler, çalýþtýklarý kurumdahizmet üretmeye devam edebilir-ler. Bu kararlýlýktan geriye dönüþyok� dedi.

Yasal düzenleme ile hekimlerinmaddi olarak eksikliklerinin gide-rilmeye çalýþýlacaðýný belir tenGümrükçüoðlu, �Hekimlerimizin,tam günü tercih etmeleri halindeözlük haklarý ve emekliliðe yansý-yacak olan gelir artýþý, ülke ola-naklarý ve Maliye Bakanlýðý�nýnbelirlediði olanaklar çerçevesindeiyileþtirilmeye çalýþýlacak� dedi.Gümrükçüoðlu, kamu hastanesin-de çalýþmayan ve muayenehane iþ-

leten, cerrahi branþlarda görev ya-pan hekimlerin, ikinci bir yerdeçalýþmamalarý durumunda ameli-yat yapmak için özel hastaneyitercih edebileceklerini söyledi.Gümrükçüoðlu, �O zaman, oradahem muayenesini hem ameliyatla-

rýný yapabilir. Ancak muayeneha-nesi olan hekimlerin, hem muaye-ne hem de ameliyatlarýný özel týpmerkezi ya da özel hastanede ya-pabilmesinin teknik detayý üzerin-de çalýþýlmaktadýr� diye konuþtu.

Taslakta, hekimlere nerede gö-rev yapacaklarýna karar vermelerikonusunda süre tanýnmasýna iliþ-kin kesin bir öngörü bulunmadýðý-ný bildiren Gümrükçüoðlu, geçiþsüresi için makul bir zamanýn ka-rarlaþtýrýlacaðýný kaydetti.

Saðlýk Bakanlýðý Müsteþarý Orhan Gümrükçüoðlu, hekimlerin tam gün çalýþmasýný öngören yasal düzenleme için teknik çalýþmalarýn devam ettiðini bildirerek,

taslaðýn bu yasama yýlý içinde kanunlaþacaðýný söyledi. Öte yandan, hekimlerin tam gün çalýþma ile ilgili kaygýlarý ise sürüyor.

Hekim Postasý

Türk Jinekoloji ve ObstetrikDerneði Baþkaný ve UzmanlýkDernekleri Platform SözcüsüProf. Dr. Bülent Týraþ, hekimle-rin tam gün çalýþmasýný öngö-ren yasal düzenleme ile ilgiliçekincelerinin yeterince dile ge-tirilmediðini ifade ederek, budüþünceyi paylaþan yaklaþýk 40bin uzman hekimi temsil eden28 uzmanlýk derneðinin bir ara-ya gelerek �Uzmanlýk Dernekle-ri Platformu� oluþturduðunusöyledi. Bu yýl içinde çýkmasýöngörülen �Tam Gün Yasasý� ileilgili üyelerden yoðun tepkilergeldiðini dile getiren Týraþ,TBMM Saðlýk, Aile, Çalýþma veSosyal Ýþler Komisyonu BaþkanýCevdet Erdöl ve Saðlýk BakanýRecep Akdað ile görüþtüklerinive tespit ettikleri sorunlarý ilet-tiklerini anlattý. Týraþ, tam günuygulamasýnýn, çeþitli ülkelerdedenendiðini ancak baþarýlý ola-madýðýný belirterek, Yunanis-tan�da 5 yýl önce hekimlere tamgün yasasýnýn getirildiðini an-cak bir süre sonra uygulama-dan vazgeçildiðini kaydetti. Tý-raþ, �Bir yýl sonra yasa madde-leri deðiþtirildi ve iki yýl sonratamamen ortadan kaldýrýldý�dedi. Yasa tasarýsý taslaðýna gö-re, �muayenehanede çalýþan birdoktorun baþka bir özel saðlýkkuruluþunda görev yapamaya-caðýný� ifade eden Týraþ, �Yasakapsamýnda, �hekimin sadecekamuda ya da özelde çalýþabile-ceði, özelde de birden fazla yer-

de çalýþabileceði yönünde biropsiyonun yer aldýðý� ifade edil-miþti. Ancak mevcut yasa tasa-rýsýnda bu ibare gözükmüyor.Bu, çok endiþe verici� dedi. Tý-raþ, böylesi bir durumda özel-likle cerrahi branþta çalýþandoktorlarýn çok sýkýntý yaþaya-caðýný belirterek, �Muayeneha-nede çalýþan cerrahlar, ameli-yatlarýný nerede yapacaklar?�diye konuþtu. Yasanýn bu þekil-de çýkmasý halinde, muayene-hanelerin birer birer kapanaca-ðýný belirten Týraþ, �Sorun, sa-dece muayenehanelerin kapan-masý deðil. Muayenehanelerde-ki cihazlar ne olacak. Bunlarýnçoðunun fiyatlarý çok yüksek vebirçoðunun taksitleri devam e-diyor. Bu cihazlar ne olacak, ci-hazlarýn taksitlerini kim ödeye-cek? Türkiye, büyük týbbi cihazçöplüðü haline gelecek� dedi.

Týraþ, Türkiye�de þu andayaklaþýk 30 bin muayenehanebulunduðunu, bu iþletmelerinkapanmasýyla ortalama yüz binkiþinin iþsiz kalacaðýný iddia et-ti. Yasanýn daha taslak olarakgündeme gelmesinden bu yanadevlet hastanelerinden istifala-rýn baþladýðýný belirten Týraþ, ö-zellikle hekim sýkýntýsýnýn oldu-ðu Doðu ve Güneydoðu Anadolubölgelerinde görev yapan he-kimlerin istifa etmesi duru-munda devlet hastanelerindeçalýþan hekimlerin azalabilece-ðini ve hastalarýn maðdur ola-bileceklerini ifade etti.

Türk Oftalmoloji Derneði Ge-nel Baþkaný Prof. Dr. NevbaharTamçelik de öðretim üyelerinin,�tam gün çalýþma� zorunluluðunedeniyle kurumlardan ayrýl-malarý halinde, týp fakültesi öð-rencileri ve uzmanlarýn yetiþ-mesinde ciddi sýkýntýlar ile kar-þýlaþýlacaðýný söyledi.

�Türkiye�de hekim açýðý oldu-ðu yönündeki iddialarýn� damesai sonrasýnda hekimlerinçalýþabilmesiyle çözümlenebile-ceðini belirten Tamçelik, �He-kim açýðý olduðu iddia edilenülkemizde neden hekimlerin ça-lýþma zamanlarý kýsýtlý tutul-maktadýr. Bir hekim, tam günçalýþtýðý takdirde saat 17.00�demesaisi bitmektedir. Hekimlerekamu kurumlarýnda saat16.00�ya kadar çalýþtýktan sonraserbest çalýþma hakký verildiðitakdirde, hem hekim açýðý önle-necek hem de hekimlerin iþ gü-cünden azami þekilde yararla-nýlacaktýr� önerisinde bulundu.Tamçelik, tam gün uygulamasý-nýn devlete ciddi oranda maddiyük getireceðini de savunarak,

þunlarý kaydetti: �Yarý zamanlýçalýþan bir hekimin aylýk maaþýyaklaþýk bin YTL civarýndadýr.Bu hekimin tam gün çalýþtýðýn-da yaklaþýk olarak 6 bin YTLmaaþ alacaðýný var sayalým. Birkurumda 100 hekim tam günegeçtiðinde ayda ödenecek maaþ6 bin YTL den 600 bin YTL�yeçýkacaktýr. Bu yasa binlerce he-kimi kapsayacaðýndan devletegetireceði maddi yükün boyutuçok büyük olacaktýr. Üniversiteve Saðlýk Bakanlýðýna baðlý sað-lýk kurumlarýnda, büyük oran-da alt yapý eksikliði var. TamGün Yasasý ile hekimlere ödene-cek maaþlarýn bir kýsmý saðlýkalt yapýsýna ayrýldýðý takdirdekamu hastanelerindeki sorunlarbüyük oranda çözülecektir. Ay-rýca, devletin düzenli olarak il-gili saðlýk kuruluþlarýndan sað-ladýðý katma deðer vergisi, sto-paj ve gelir vergisi gibi gelirlerortadan kalkacaktýr. Bu önemligelir kaybýna, hekimlere ödenenilave ücretler de eklenince ka-mu maliyesi çift taraflý olarakzarara uðrayacaktýr.�

Saðlýk Bakanlýðý �Tam Gün�de ýsrarlý

Uzmanlýk Dernekleri Platformu oluþturuldu

Uzman yetiþemeyecek

Saðlýk Bakanlýðý, hastanelerdefotoðraf ve kamera çekimlerine i-zin verilmemesine iliþkin genelgeyayýmladý. Genelgenin amacý isekimi milletvekilleri ve hekim ör-gütleri tarafýndan �saðlýk kuruluþ-larýnda çalýþan türbanlý doktor vehemþirelerin deþifre edilmesindenduyulan rahatsýzlýk� olarak yo-rumlandý.

Saðlýk Bakaný Recep Akdað iseyasaðýn nedeni �Ýnsan hakký, hastahakký kutsaldýr.� þeklinde açýkladý.Bir gazetecinin, �Bu yerlerde tür-banlý çalýþanlar bulunduðu yönün-de iddialar olduðunu� söylemesi ü-zerine Akdað, �Bu iddialar bizi

baðlamýyor. Bu ülkede belirli doð-rularý çarpýtmak anlamýnda birta-kým çabalar olabilir. Bunlar bizimdoðrularý yapmamýzý engellemez�dedi.

Genelge ise bazý milletvekilleritarafýndan meclis gündemine ta-þýndý. CHP Ýstanbul Milletvekili veSaðlýk Komisyonu Üyesi Sacid Yýl-dýz, Saðlýk Bakaný Recep Akdað�ýnyanýtlamasý istemiyle TBMM Baþ-kanlýðý�na soru önergesi verdi. Yýl-dýz, soru önergesinde Saðlýk Ba-kanlýðý Müsteþarý Orhan Gümrük-çüoðlu�nun yayýnladýðý genelgeninamacýný sordu. Genelgenin, �saðlýk

kuruluþlarýnda çalýþan türbanlýdoktor ve hemþirelerin deþifre e-dilmesinden duyulan rahatsýzlýk�nedeniyle yayýnlandýðý iddiasýnýdile getiren Yýldýz, önergesinde þusorulara yer verdi : �Son günlerde,ülke gündeminde yoðun bir þekil-de tartýþýlan �eðitim ve kamu ku-rumlarýnda türban yasaðýnýn kal-dýrýlmasý ile� hastanelerdeki ka-mera yasaðýnýn sizce bir baðlantýsývar mýdýr? Bu tür uygulamalar ilehasta haklarýnýn korunmasýndançok, insanlarýn bilgi edinme hakla-rýný engellediðinizi düþünmektemisiniz?�

Türk Tabipleri Birliði: Neyisaklýyorsunuz?

Öte yandan Türk Tabipleri Birli-ði (TTB), kamu hastanelerinde ka-mera ve fotoðraf makinesiyle gö-rüntü alýnmasýný bir genelgeyleyasaklayan Saðlýk Bakanlýðý�na,�Görüntülenmesini istemediðiniznedir� diye sordu. TTB Saðlýk Ba-kanlýðý�na þu soruyu yöneltti: �Ka-mu hastanelerinde görüntülenme-sini istemediðiniz nedir? Beþ yýldýruygulamakta olduðunuz saðlýðýnpiyasalaþmasý sonucu hastaneleriniçerisine düþtükleri durum mu?Yoksa, yürürlükteki yasalara tü-müyle aykýrý biçimde göz yumdu-ðunuz laiklik karþýtý tutum vedavranýþlar mý?�

Hastanelerde fotoðraf ve kamera çekimleri yasaklandýHekim Postasý Saðlýk Bakanlýðý neyi saklýyor?

Page 6: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

6 Hekim Postasý Mart 2008

haklarýmýzý biliyor muyuz?

657Sayýlý Devlet Me-murlarý Yasasý ka-mu çalýþanlarýna

yönelik olarak; yasa, tüzük ve yö-netmeliklerde belirtilen esaslarauyma ve amirleri tarafýndan ken-dilerine verilen görevleri yerinegetirme yükümlülüðü öngörmüþ;ayrýca kamu çalýþanlarýnýn görev-lerinin iyi ve doðru yürütülmesin-den amirlerine karþý sorumlu ol-duklarýný belirtmiþtir. Ancak budüzenlemeden, bir kamu çalýþaný-nýn her durumda amirinin istem-lerini (emrini) yerine getirmekleyükümlü olduðu sonucu çýkarýl-mamalýdýr.

Nitekim 657 Sayýlý Yasa�nýn 11.maddesine göre; bir kamu çalýþa-ný, amirinden aldýðý bir emri, eðerAnayasa, kanun, tüzük ve yönet-melik hükümlerine aykýrý görürse,bu emri yerine getirmeme hakkýnasahiptir. Mevcut hukuki düzenle-meler gereði, yukarýda yer verilennormatif belgelere, Türkiye Cum-huriyeti tarafýndan kabul edilmiþve birer iç hukuk normu halinegelmiþ uluslararasý sözleþme vesair hukuki belgeleri de eklemekgerekir. Yani amirin bir emri veyaistemi, bir uluslararasý sözleþmehükmüne ya da normatif bir mes-leki etik kurala aykýrý ise, yine bu

emir hu-k u k s u zkabul e-dilmelidir.

A n c a kböylesi bir du-rum doðduðunda, hukuka aykýrýgördüðü emri yerine getirmeyenkamu çalýþaný, amirin emrindegördüðü hukuka aykýrýlýðý ve emriyerine getirmeme iradesini, emriveren amire bildirmekle yükümlütutulmuþtur. Ayný yasa maddesinegöre, eðer bu durumda (hukukaaykýrýlýk kendisine bildirildiði hal-de) amir emrini yazý ile yenilerse,bu sefer kamu çalýþaný emri yerinegetirmekle yükümlü tutulmuþ; an-cak hukuka aykýrý emrin yerinegetirilmesinden doðacak sorumlu-luktan muaf kýlýnmýþtýr. Böylesibir durumda sorumluluk, hukukaaykýrý emri veren ve bunu yazý ileyenileyen amire ait olacaktýr.

Bu kuralýn önemli bir istisnasý i-se, konusu ayný zamanda bir suçteþkil eden hukuka aykýrý emirdir.Eðer hukuka aykýrýlýðýn ötesinde,ayný zamanda konusu bir suç teþ-kil eden bir emir söz konusuysa, a-

mir tarafýndan bu emir yazý ile ye-nilenmiþ olsa dahi, kamu çalýþanýhiçbir suretle böylesi bir emri ye-rine getirmekle yükümlü deðildir.Nitekim yasaya göre, konusu suçteþkil eden bir emri veya istemiyerine getiren kimse, ister amir,isterse emre uyma gereði duyankamu çalýþaný olsun, her koþuldasorumlu olacaktýr.

Her hukuka aykýrýlýk suçteþkil etmeyebilir

Ele aldýðýmýz konuyu örneklerleaçmakta, özellikle �hukuka aykýrýemir� ile �ayný zamanda konususuç teþkil eden emir� arasýndakifarklýlýðý somutlamakta yarar gö-rüyoruz.

Amir tarafýndan verilen her e-mir, astýna yönelik her istem; hu-kuka aykýrý olmakla birlikte, aynýzamanda bir suç teþkil etmeyebi-lir. Örneðin; bir hastane baþheki-min, hastanede görevli bir hekimi,mevzuat tarafýndan belirlenen ça-lýþma saatleri dýþýnda ve koþullarýbulunmadýðý halde fazla mesaiyezorlayan emri, hukuka aykýrýdýr.Emre muhatap olan hekim, bu em-ri hukuka aykýrý bulduðunu ve bunedenle yerine getirmeyeceðinibaþhekimlik makamýna yazý ilebildirir ve emreuymaz. Ancakbaþhekimlikbuna rað-

men emrinde ýsrar e-derse ve bunu da yazýlý olarak bil-dirirse, bu durumda hekimin (em-rin ayný zamanda bir suç teþkil et-memesi nedeniyle) emre uyma yü-kümlülüðü doðabilecektir. Bu du-rumda emre muhatap olan heki-mimiz için en akýlcý seçenek, zatenkendisine yazý ile teblið edilerekartýk somutlaþmýþ bir irade (idaribir iþlem) haline gelmiþ olan buemre karþý zaman geçirmeksizin i-dari yargýya baþvurmasý ve huku-ka aykýrýlýðýndan kaynaklý, yürüt-menin durdurulmasý istemli biriptal davasý açmasý olacaktýr.

Bu sefer de hastane baþhekiminhastanede görevli bir baþka heki-me, teþhis ve tedavi ücretini öde-yemeyecek yoksul bir hastayý, aciltýbbi yardýma ihtiyaç duymasýnaraðmen taburcu etmesini, onunlailgilenmemesini emretmesini elealalým. Bu durumda baþhekimin

emrinin konusu, hukuka aykýrý ol-makla kalmamakta, ayný zamandabir suç teþkil etmektedir. Çünkü,bir kamu saðlýk kuruluþuna baþ-vurmuþ ve derhal týbbi yardým al-madýðý takdirde saðlýðý açýsýndanaðýr kayýplar doðabilecek ve hattayaþamý tehlikeye girebilecek birhastaya, sýrf ekonomik durumunedeniyle gerekli týbbi yardýmýnsunulmamasý, en hafif biçimdeTürk Ceza Yasasý�nýn 257. madde-sinde tanýmlanan �görevi kötüyekullanma� suçunu oluþturacaktýr.O halde bu durumda, emir yazý ileyenilense dahi hekimimiz, bu emrihiçbir koþulda yerine getirmemehakkýna sahiptir.

�Konusu suç teþkil eden emir�kavramýný geniþ yorumlamak, yal-nýzca Türk Ceza Yasasý veya sairceza mevzuatý kapsamýnda deðil,hatta hekimlik meslek kurallarýkapsamýnda, muhatabýný her han-gi bir müeyyideye maruz býrakabi-lecek etkinlikteki kural ve ilkeleride bu zeminde görmek olanaklýdýr.

Bu açýdan güncel bir örneði elealalým; Saðlýk Bakanlýðý�na baðlýbir hastanede görev yapan baþhe-kim yardýmcýsý, tabip odasýnýn ohastanede gerçekleþtirmekte oldu-ðu bir söyleþi etkinliðini derhalengellemesi ve oda görevlilerinihastaneden çýkarmasý yolunda, ilsaðlýk müdüründen bir emir alýr.Bu emrin hukuka aykýrý olduðu

tartýþmasýzdýr, pe-ki ayný zamanda konusu

suç teþkil eden ve bu ne-denle her koþulda yerine

getirilmekten kaçýnýlabile-cek bir emir midir? Evet.

Çünkü yürürlükte olan Türk Ta-bipler Birliði Disiplin Yönetmeliðihükümleri, tabip odasýnýn faali-yetlerinin engellenmesi konusun-daki eylemleri birer disiplin suçuolarak görmekte ve müeyyideyebaðlamaktadýr. Bu durumda baþ-hekim yardýmcýsýnýn yapmasý ge-reken, hukuka aykýrý olan ve üste-lik konusu suç da teþkil eden buemri hiçbir koþulda yerine getir-meyeceðini, il saðlýk müdürüneyazý ile bildirmekten ibarettir.

Kaldý ki böylesi bir emir, 6023Sayýlý Yasa uyarýnca tabip odalarý-nýn kamu kurumu niteliðine haizmeslek örgütleri olduðu dikkate a-lýndýðýnda; Türk Ceza Yasasý�nýn265. maddesinde tanýmlanan �ka-mu görevlisinin görevini yapmasý-ný engelleme� suçunu dahi oluþtu-racak, yani konusu ceza mevzuatýanlamýnda da suç teþkil eden biremirdir.

Sonunda bir doktor hastasýnýnyakýnlarý tarafýndan öldürüldü.Dövülen, býçaklanan, hýrpalanandoktorlar artýk sýradan ikinci say-fa haberleri. Genelde magazin içe-riði sýnýfýndaki bu toplumsal dav-ranýþ bozukluðu sadece tehdit al-týndakileri ilgilendiriyor gibi.

Çocukluk olarak tanýmladýðýmýzdönemde insan zihni henüz soyutdüþünceyi kavrama yeteneðindedeðildir. Somut düþünür. Bu du-rum deyimlere maruz kalan ço-cuklarýn verdiði komik tepki-lerde kendini gösterir. Aða-beyinin artýk gözden düþ-tüðünü söyleyen annesi-ne çocuðun yanýtý �Biryeri acýdý mý?� olabilir.

Televizyonlarda, gaze-telerde ve günlük hayatý-mýzda bir fiil, ölen ya-kýnlarý nedeniyle hasta-ne önlerinde cinnet geti-ren insanlarý görüyo-ruz. Biz doktorlar bunabiraz daha sýk tanýk o-luyoruz. Ölüm, en aþýrýtepkilerin doðal kabul e-dildiði korkunç bir trav-ma. Özellikle magazingazetecilerinin ilgisiniçeken bir durum, ölenkiþinin yakýnlarý-nýn, ö-lümleri-ne nedeno l m a kveya öl-melerineengel ola-cak müdaha-leyi yapmamaklasuçladýklarý týbbipersoneli çeþitli de-recelerde hýrpala-masý. Bir insanýnölmüþ olmasý tep-kinin þiddetinin veyönünün haklýlýðý-nýn sorgulanmasý-nýn önüne geçiyor.

Ölüm denince in-sanýmýz kalbi du-ran, kanlar içindeyerde yatan ve bu-nun gibi durumla-rý algýlýyor. Bu, so-yut düþüncedenfakir, sýð bir algý-lama. Uzay çaðý-nýn sýðlaþtýrmaktabüyük baþarý sað-ladýðý insanlar çokbasit analizleriyapabilme yetisinibir yana býrakýn, a-naliz yapma güdü-sünden ve ihtiyacýn-dan yoksunlar. Bu za-vallý güruhun baþ öðretmenimedya.

Ölüm basitçe yaþamamak olaraktanýmlanabilir. Ölüm çok bilinir vedolayýsý ile kolay tanýmlanýr birkavram deðil. Onun karþýt kavra-mý ve daha tanýmlanýr olabilecekyaþamak durumundan yola çýkýla-rak bir tersten yaklaþým pratik o-labilir. Bu durumda ölüm tanýmla-yacaðýmýz durumlarýn olmama ha-li olacaktýr. Aslýna bakarsanýz ya-

þamak da göründüðü kadar kolaytanýmlanamýyor.

Basitten baþlayalým; hayvancayaþamayý tanýmlayalým: Bir hay-vanýn yaþamasý için temel ihtiyaç-larý, beslenme, barýnma, üremedesek, ortalama bir hayvan içinyeterli olsa gerek. Saðlamasýný ya-parsak: Beslenemeyen hayvan ö-lür; güvenli bir yerde barýnama-yan hayvan ölür; üreyemeyenhayvanýn nesli devam etmez, uzunvadede ölür.

Ýnsanýn hayvana kýyasla birazdaha insanca temel ihti-

yaçlarý olmalý. Ama te-melde insan da geliþi-

mini saðlayacak ka-dar beslenmeli, gü-venli bir evi olmalý,sevdiði bir eþle bir-likte aile kurup nes-lini devam ettirebil-meli. Bu þartlara sa-hip bir insanoðlu birhayvan kadar mutluolabilmeli. Ötesinde;Jüpiter�in uydularýnýnsayýldýðý yüzyýlýmýzda,bir insancýk ömür bo-yu acý çekeceði deðil,keyif alýp bir þeyler ü-retebileceði bir iþte ça-lýþabilmeli, istediði biralanda istediði kademe-ye kadar eðitim alabil-meli, eþiyle güzel birlokantada yemek yiye-

bilmeli, hasta o-l u n c a

tedaviolabil-m e l i ,ç o -cukla-

rýna he-diye alabil-

meli. Yaþamak deyin-ce aklýnýza ne geliyorsa

onlarý yapabilmeli in-san. Saydýklarým ve say-madýklarýmdan mahrumkalmak, yaþamaktan alý-konmak, ileri anlamda öl-mek olarak algýlanmalý.

Okula gönderilmeyen kýzçocuðu öldürülüyor de-mektir. Renklerin ve fýr-çanýn sýrrýný çözmüþ gençbir adamýn çýrçýr maki-nesinin baþýna mahkumedilmesi öldürülmesi-dir. Nasýl olmuþsa þe-refini korumuþ birmemurun yerine tor-pilli birinin geçiril-mesi o insanýn öldü-rülmesidir.

Ölüme karþý insan-larýn tepkiselliðine

karþý mýyým? Elbettehayýr. Tersine tepkinin da-

ha sert olmasý yanlýsýyým. Ancakacil servis önlerinde, yardým etmeamacýnda olan saðlýk personelineyönelik þiddetin, yetmiþ milyonTürkiye insanýný her gün öldüren-lere karþý da ayný þiddette göste-rilmesi gerektiðini düþünüyorum.Yoksa milyonlarýn katillerini mey-danlarda alkýþlayanlarýn, kahve-hanelerinde çay ýsmarlayanlarýn,katillerine helal olsun çekenlerin,bu kasaplarýný seven koyunlarýnmelemeye hakký yok.

ATO Hukuk KomisyonuDr. Özgür Aydýn

Üst yöneticilerin hukuka aykýrý istemleri karþýsýnda ne yapmalýyýz?

Halkýmýzýn çocukça ölüm anlayýþý

Page 7: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008

Ankara Tabip Odasý (ATO),son günlerde ciddi boyutlar-da artýþ gösteren hekime vesaðlýk çalýþanlarýna yönelikþiddetin nedenlerini tartýþ-maya açtý. ATO tarafýndangerçekleþtirilen forumlarda,toplumsal hayatýmýzý hýzlasarýp sarmalayan þiddetinbir diðer maðdurlarý olanhekimler þiddeti sorguluyorve nasýl önlenebileceði ko-nusunda fikir alýþveriþindebulunuyor.

ATO, Saðlýk PolitikalarýKomisyonu bu yýl 14 MartTýp Bayramý etkinlikleriçerçevesinde �Hekime veSaðlýk Çalýþanlarýna YönelikÞiddet� konusunu ana temaolarak belirledi.

Bunun nedeni ise hekimle-re ve saðlýk çalýþanlarýnayönelik þiddetin týrmanmaeðilimi göstermesi, hatta öl-dürücü boyutlara varmasýve giderek kanýksanýr birhâl almasý�

Çeþitli hastanelerde he-kimlerin katýlýmý ile gerçek-leþtirilen forumlarýn ardýn-dan ise

12 Mart 2008 tarihindekonu ile ilgili geniþ katýlýmlýbir panel düzenlenmesi ön-görülüyor. Panel sonrasý çý-kan kararlar ise 14 Mart�takamuoyuna deklare edile-cek.

Doktor Sami Ulus ÇocukHastanesi, Bayýndýr Hasta-nesi, Baþkent Hastanesi, Et-lik Doðum, Etlik Ýhtisas, U-lucanlar Göz Hastanesi, fo-rumlarýn gerçekleþtiði has-tanelerin sadece bazýlarý�

Hekimlerin ve saðlýk çalý-þanlarýnýn yoðun ilgi göster-diði forumlarda anlaþýlýyorki; konu hakkýnda söylene-cek ve tartýþýlacak çok þeyvar. Hayatýn her alanýndaolduðu gibi mesleki yaþamýboyunca da fiziksel ya dasözel þiddete maruz kalma-mýþ hekim sayýsý neredeyseyok gibi�

Þiddet ise sadece hasta ya-kýnlarýn gelmiyor üstelik�Bu madalyonun bir yüzü sa-dece� Madalyonun diðeryüzü daha vahim bir tablo-yu karþýmýza çýkarýyor: Ça-lýþanlarýn birbiri üzerindefarkýnda ya da farkýnda ol-madan uyguladýðý þiddet!Forumlarda en çok yakýný-lan konu bu�

Medyanýn rolüHekimler ve saðlýk çalý-

þanlarý bir bir baþlarýndangeçen olaylarý sýralýyor, te-mennilerini ve çözüm öneri-lerini anlatýyor. Forumlardaöncelikle hekime yönelikþiddette medyanýn rolü sor-gulanýyor. Hekimi hedefgösteren provokatif yayýnla-rýn eleþtirildiði forumlarda,bu konuda ilgili kurumlarýn

üzerine düþeni yapmasý, ö-zellikle gazetecilerin vemedya yöneticilerinin þidde-ti týrmandýran, kýþkýrtýcý ha-ber ve yorumlardan kaçýn-masý gerektiði vurgulanýyor.

Forumlarda hekimler ta-rafýndan yapýlan bir diðertespit ise siyasetçilerin özel-likle de Saðlýk Bakaný�nýnhekimleri hedef gösteren a-çýklamalarda bulunmasý�Hekimler, saðlýk alanýndayaþanan sorunlarýn tek so-rumlusunun hekimlermiþgibi gösterilmesine tepkigösteriyor. Saðlýk Bakanlýðýyetkilileri açýklamalarý ilehekimi sözlü ve fiziki þid-detle karþý karþýya býraký-yor. Hekimler, Saðlýk Baka-ný�nýn þiddeti körükleyenuygulamalarýndan birkaçörnek sýralýyor: Saðlýk Ba-kaný medyanýn gözü önündenöbet odalarýna tekme ilegirebiliyor örneðin, ya dabaþhekimi makamýnda azar-layabiliyor. Bu davranýþ bi-çimleri hekimlere duyulansaygýnlýðý azaltýyor. Hekim-ler Saðlýk Bakanlýðý�na he-kimlerin onurunu kýrandavranýþlardan kaçýnýlmasýçaðrýsýnda bulunuyor ve he-kim mesleðinin saygýnlýðý-nýn yeniden kazandýrýlmasýiçin meslek örgütlerinin ça-

lýþma yapmasý fikrinde bir-leþiyor. Hekimlerin ve saðlýkçalýþanlarýnýn bir diðer iste-ði ise Saðlýk Bakanlýðý�nýnhasta kadar hekimlere desahip çýkmasý�

Þiddetin nedeni yanlýþsaðlýk politikalarý

Foruma katýlan hekimleregöre uygulanan yanlýþ saðlýkpolitikalarý kendilerini he-def tahtasý haline getiriyor.Hasta ve hasta yakýnlarý iseuygulanan yanlýþ saðlýk po-litikalarýnýn faturasýný kar-þýlarýnda ilk muhatap olarakgördükleri hekime çýkarýyor.Hekimler, Saðlýkta DönüþümProgramý adý altýnda uygu-lanan politikalarýn hekimeyönelik sözel ve fiziksel þid-detti artýrdýðý görüþündeler.

Meslek içi þiddetHekimlerin yakýndýðý bir

diðer olgu ise þu: Hekimlerve saðlýk çalýþanlarý þiddetikendi meslek gruplarý içindede yaþadýklarýný söylüyor.Performansa dayalý ücret-lendirme sisteminin hekim-ler arasýndaki dayanýþmabaðýný kopardýðýný ve iþ ba-rýþýný ortadan kaldýrdýðýnýsöyleyen hekimler, en çokda meslektaþlarýnýn kýþkýrt-masýyla bir hasta yakýnýn

saldýrýsýna maruz kaldýkla-rýna dikkat çekiyor.

Hekimler, artan iþ gücü-nün de þiddeti týrmandýrdýðýgörüþünde. Evet, hasta he-kim arasýnda bir iliþkidenbahsediliyor ama hekimlerböyle bir iliþkinin olmadýðýfikrinde. Bir hekim hastasý-na ayýrmasý gereken vakti iþyoðunluðu nedeni ile ayýra-mýyor. Günde 50�nin üzerin-de hasta ile ilgilenilen birsaðlýk sisteminde nasýl has-ta hekim iliþkisinden bahse-dilebilir? Ya da bu iliþki nederece saðlýklý olabilir? Ýþtebu nedenlerle çalýþma ko-þullarýnýn düzeltilmesini ta-lep ediyor hekimler.

Ve hep süre gelen söz: �E-ðitim þart�� Hekimler vesaðlýk çalýþanlarý eðitim se-viyesi düþük bir toplum ol-mamýzýn da þiddet olgusunumeydana getirdiðini söylü-yor. Hasta kendi haklarýnýsavunmak adýna karþýsýnda-ki kiþinin hakkýný gasp ede-biliyor örneðin. Hekim ilehasta iki ayrý tarafmýþ gibigösterilmek isteniyor ve he-kimler bu yanlýþ anlayýþason verilmesi gerektiðini sa-vunuyor. Bu nedenle de he-kimler hastayý bilgilendiriciçalýþmalar yapýlmasý gerek-tiði inancýnda�

Ve gözden kaçýrýlmamasýgereken; þiddetin toplumsalbir sorun olduðu� Evet,þiddet her yerde� Evde, so-kakta, iþyerlerinde� Ekono-mik ve sosyal uçurumunartmasý toplumsal þiddetikörüklüyor. Bu gidiþata dik-kat çekmek ve son vermekiçin öncelikle kendilerine

görev düþtüðünü söyleyenhekimler, �Toplumsal þidde-ti önlemeye yönelik çalýþ-malar yapmalýyýz� diyor.

Hekimlerin ve saðlýk çalý-þanlarýnýn sorunlarýn çözü-mü için diðer önerileri iseþöyle: Hasta ile hekim ara-sýnda saðlýklý bir diyalog or-tamý yeniden saðlanmalý.Güvenli bir saðlýk ortamýyaratýlmalý ve güvenlik gö-revlileri de bu konuda eði-tilmeli. Çalýþma ortamlarý-nýn fiziki þartlarýnýn elveriþ-sizliði hekimin psikolojisiniolumsuz etkiliyor, bu ne-denle olumsuz fiziki þartlardüzeltilmeli. Hizmet içi eði-timlerle hekime yönelik des-tek artýrýlmalý.

Hekim Postasý

Hekimler þiddeti tartýþýyorAnkara Tabip Odasý,

toplumsal hayatýmýzý hýzla sarýp

sarmalayan þiddeti tartýþmaya açtý. ATO tarafýndan

düzenlenen forumlarda, þiddet

tehdidi altýnda mesleklerini yapmaya

çalýþan hekimler, þiddeti sorguluyor ve

nasýl önlenebileceði konusunda fikir

alýþveriþinde bulunuyor.

Page 8: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

8 Hekim Postasý Mart 2008

güncel

Týp tarihinde kadýnlarýnhikâyesi birkaç bin yýllýkbir arzunun hikâyesidir.Antik çaðlardaki ilaç yapý-mý ve iyileþtirme etkinlik-lerini týp mesleðinin te-melleri olarak kabul eder-sek, mesleðin yaratýcýlarý-nýn kadýnlar olduðunu gö-rürüz. Kadýnlar, asýrlarboyunca iyileþtirme ve ba-kým iþlerinin gündelik ya-þamdaki sorumlularýydý-lar; hâlâ da öyleler. Ancak,mesleðin ve mesleki eðiti-min kurumsallaþmasýylabirlikte dýþlandýlar ve ya-saklandýlar. Geri dönebil-meleri için birkaç bin yýlbeklemeleri gerekti. Sýnýflýtoplumlarýn ve özel mül-kiyetin geliþmesiyle baþla-yan yasaklar 19. yüzyýlakadar sürdü.

Her þey olsun bir doktor olmasýn yeter

Týbbiyeye girmeye heves ederse bir kýz

Bizi taklit edeyim derken gülünç oluyorÝnanmazsan ey Vatan

týbbiyelilere sor

Nail Nihal Atsýz (1924)

Þiirde belirtildiði gibi ül-kemizde kadýnlarýn he-kimlik mesleðine girmele-ri pek çok çevrede hoþkarþýlanmadý. Dünyada dadurum farklý deðildi. Baþ-vurduðu pek çok týp oku-lunca reddedilmesine rað-men yýlmadan arayýþýnadevam eden ElizabethBlackwell, 1849 yýlýndaNew York�da týp eðitiminitamamlayan ilk kadýn ol-du. Mezuniyetinden sonrada güçlüklerle karþýlaþanBlackwell, kadýnlarýn týpalanýnda var olmasý içinbüyük bir mücadele yü-rüttü ve öncü bir rol üst-lendi.

Bizde kadýnlarýn týbbiye-ye ilk baþvurusu 1921 yý-lýndadýr. Kendi kýzlarý ilkhemþirelerden olan Ýstan-bul Dârülfünunu baþkanýDr. Besim Ömer Paþa�nýnda desteðiyle Müfide Kü-ley, Sabiha Sayýn ve ÝffetÇaðlar týp fakültesine ka-yýt yaptýrmak isterler. Bubaþvuru dönemin dekanýÂkil Muhtar Özden tara-

fýndan reddedilir. Ayný yýlkonu Millet Meclisi�ndegündeme gelir. Sert tartýþ-malarýn ardýndan kadýnla-rýn týp fakültesine girmesioy çokluðuyla reddedilir.Bunun üzerine ilk baþvu-ruyu yapan kadýnlar birtür lobi faaliyetine baþlar.Dönemin önemli pozis-yonlarda bulunan saygýnisimlerine sayýsýz ziyaret-ler yapýlýr. Mücadeleyedestek veren kiþiler ara-sýnda Besim Ömer Paþave gazetedeki köþe yazý-larýyla Cenap Þehabettinbaþý çeker. Amaca 1922yýlýnda ulaþýlýr. Ulusalkurtuluþ savaþýnda eldeedilen baþarýlarýn ya-rattýðý özgürlük havasý-nýn da etkisiyle týp fa-kültesine kayýt yaptýr-mayý baþaran isimlerþunlardýr: Müfide Kazým,Sabiha Süleyman, ÝffetNaim, Melahat haným,Dürriye haným, Suat Ra-sim, Fitnat Celal, Ýffet Na-im, Hamdiye Abdurrah-man. Ayný yýl, Dr. SafiyeAli ve Dr. Semiramis (Te-zel) yurtdýþýnda aldýklarýtýp eðitimlerini tamamla-yarak yurda dönüp hekim-lik yapmaya baþlarlar.

Dr. Müfide Küley, anýla-rýnda kendisini niyetindenvazgeçirmek için kullaný-lan gerekçeleri þöyle sýra-lamaktadýr: �Týp tahsiliyorucudur, verem olur-sun�; �Bir kýz için çok oku-mak zararlýdýr, sonra senikimse anlayamaz�; �Benkürsüde konuþurken sizlerarkada konuþur, dersi ihlaledersiniz�. Yapýlan araþ-týrmalar, zorlu mücadele-ler sonucu elde edilmesinekarþýn, kadýnlarýn týp mes-leðini yüksek yaþam stan-dartlarý veya sosyal statügibi maddi deðil, insanigerekçelerle seçtiðini gös-

teriyor. Müfide haným daþu sözleriyle bu durumuçok güzel ifade ediyor:�Her ne kadar ben ve be-nim zamanýmda yetiþengenç kýz arkadaþlarým içintýp tahsili kolay olmamýþ-sa da yeniden hayata gel-sem ve tahsile baþlasamancak doktor olarakmes�ut olaca-ðýma ina-n ý r ý m .Çün-k ü

günlük çeþitli olaylar için-de sabýrla, güler yüzle,metanetle çevresinde taný-dýðý tanýmadýðý kimselereyardýmcý olan �dost� ancakdoktordur�.

Cinsiyet ayrýmcýlýðýgünümüzde de sürüyor

Kadýnlarýn týp mesleði-nin kurumsallaþmasýylabirlikte uðradýklarý ayrým-cýlýk ve dýþlanmýþlýklarbugüne gelen yolun ne ka-dar zorlu olduðunu anlatý-yor. Bizler belki bu kadar

büyük zorluklarla karþý-laþmadýk, ancak týp mes-leði içinde cinsiyet ayrým-cýlýðý günümüzde de sürü-yor. Biz, kadýn hekimler,her türlü ayrýmcýlýða karþýolduðumuz için bugünTTB çatýsý altýnda kadýnhekimlerin sorunlarý ve

kadýn saðlýðý ile ilgiliçalýþmalar için

bir arayagel iyo-

r u z .5 4 .

Büyük Kongre öncesindebaþladýðýmýz örgütlenme,eðitim ve araþtýrma etkin-liklerimiz sürüyor.

Kadýn Hekimlik ve KadýnSaðlýðý Kolu�nu kurduk.Kurulduðumuz günden buyana pek çok eðitim, ya-yýn, temsiliyet ve politikaoluþturma çalýþmalarýyaptýk. 8 Mart 2008�i biretkinlikler dizisiyle karþý-lýyor ve tüm tabip odalarý-na ulaþmayý hedefliyoruz.�Acil serviste kadýna yöne-lik þiddetin taný-tedavi ve

yönlendirmesi� baþlýklý birbroþür hazýrladýk. Bu bro-þürler 8 Mart Cumartesigünü acil servislerdekitüm nöbetçilere daðýtýla-cak. SSGSS�nýn kadýn sað-lýðýna etkileri konusundabir grup çalýþmasý yürütü-yoruz. Bu konuda panel,sempozyum ve raporlamaçalýþmalarý yapýlacak. Ay-rýca �Türkiye�de KadýnSaðlýðýnýn Durumu� baþ-lýklý çalýþmamýzýn ön ra-porunu 8 Mart�ta kamuo-yuyla paylaþacaðýz.

20-22 Mart tarihlerinde1. Kadýn Saðlýðý Kongre-si�ni düzenliyoruz. Bu ilkkongremizin çalýþmalarýnýHÜKSAM ile birlikte yü-rütüyoruz. Bu senekikongrenin ana temasý�Kadýna Yönelik Þiddet�.Kadýn yönelik þiddetDSÖ verilerine göredünyada her üç kadýn-dan birini etkileyen ö-nemli bir saðlýk sorunu.Kadýn yaralanma ve ö-lüm nedenleri arasýndaön sýralarda yer alýyor.

Ancak ülkemizde hekimle-rin bu konuda yeterincebilgili ve duyarlý olduðunusöylemek zor. Saðlýk otori-telerinin ve týp fakültele-rinin þimdiye kadar birkadýn saðlýðý sorunu ola-rak ele almadýðý aile içiþiddet, son dönemde araþ-týrmacýlarýn ilgisini çek-meye baþladý. Þimdiye ka-dar bu alanda çalýþanlarýnpek çoðu, kadýn hareketi-nin ve ayný zamanda,TTB�nin aktivistleri olankadýn hekimler. Kongre-mizle, bu anlamda, hemkadýn hekimlerin ve hem-þirelerin hem de sosyal bi-limcilerin ve kadýn hare-ketinin buluþmasýný saðla-mayý amaçladýk. Kadýnayönelik þiddet konusunda,AB�ne uyum programýkapsamýnda duyarlý halegelmeye baþlayan devletkurumlarýný da kongremi-ze davet ettik. Þimdiye ka-dar þiddet konusunda da-ha çok yasal düzenlemeler

gündeme geldi. ÞimdiTTB�nin, kadýna yönelikþiddet konusunda SaðlýkBakanlýðý ve Kadýnýn Sta-tüsü Genel Müdürlü-ðü�nden saðlýkla ilgili ta-lepleri var. En baþta, bukonudaki çalýþmalarý sa-dece AB projeleri kapsa-mýnda deðil bir kamu poli-tikasý olarak ele almalarý-ný bekliyoruz. Kadýna yö-nelik þiddeti önlenebilirbir saðlýk sorunu, ciddi birhalk saðlýðý sorunu olarakkabul etmeleri ve taný-te-davi rehberlerinde yervermeleri diðer talepleri-miz arasýnda. Birinci ba-samak ve acil servislerdebir hizmet modeli geliþti-rilmesi ve hayata geçiril-mesi ise bizim de içindeyer alabileceðimiz bir ça-lýþma. Kongrenin çeþitli o-turumlarýný bu amaca hiz-met edecek þekilde düzen-lemeye çalýþtýk.

Füsun Sayek�iunutmadýk

Bugün yürüttüðümüzçalýþmalarý rahmetli Fü-sun ablayla paylaþabilmekne güzel olurdu. Kadýnlar-la ilgili etkinliklerin içindeyer almak, destek olmakisterdi hep. Son günlerin-de kol kurma çalýþmalarý-mýzý heyecanla izliyor vedestekliyordu. Kongremi-zin bir oturumunu onuanmaya ve kadýn çalýþma-larýna gönül vermiþ abla-larýmýzý dinlemeye ayýr-dýk. Ýlk kongremizde buheyecaný Leziz Onaran,Türkan Saylan ve Ayþe A-kýn�ýn hekimlik anýlarýnýpaylaþarak tadacaðýz.

Gelecek senelerde kong-relerimizde kadýn saðlýðý-na iliþkin baþka önemlikonularý ele alacaðýz. Týb-býn konusu insan saðlýðýve insan bedenidir. Dünyaaraþtýrmalarý, toplumsalcinsiyet ayrýmcýlýðý nede-niyle kadýnlarýn saðlýk a-lanýnda da ihmal edildiði-ni gösteriyor. Yaptýðýmýzçalýþmalarla kadýnýn/kadýnbedeninin, týp için bir nes-ne deðil özne haline gel-mesini, kadýný/kadýn saðlý-ðýný güçlendirmeyi amaç-lýyoruz.

Kadýn Hekimlik ve KadýnSaðlýðý Kolu ile 2008 yýlý 8Mart�ýnda geçmiþe oranladaha güçlüyüz. Bu gücütarih boyunca týp etkinlik-leriyle uðraþtýklarý içinyaþamlarýný kaybetmiþ veayrýmcýlýða uðramýþ ka-dýnlardan alacak, geleceðede aktaracaðýz. Artýk ka-dýnlar kanatlarýnýn çýkma-sý için binlerce yýl bekle-mesin...

Kadýn hekimlerin tarihine bakýþ

Dr. Didem Gediz Gelegen

human rights

Ýnatçý kýzlardan kadýn hekimlik ve kadýn saðlýðý koluna�

Aranýzda uçmak isteyen var mý? Bu fikir sizi herþeyden çok mu çekiyor? O halde arzunuza birkaç

bin yýl sýký sýký tutunun, göreceksiniz kanatlarýnýzçýkacaktýr. (Blixen 1924)

Elizabeth Blackwell, 1849 yýlýnda New York�da týp eðitimini tamamlayan ilk kadýn oldu.

Page 9: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Sosyal güvenliðin insan-larýn hastalýk, yaþlýlýk, iþ-sizlik, düþkünlük, yoksul-luk dönemleri için bir gü-vence olmasý gerekirken,günümüzdeki baskýn eði-lim ve bu yasanýn mantýðýneredeyse tam tersi yön-de: Ýnsanlarýn böyle dö-nemlerini hep çalýþarak,daha çok çalýþarak karþý-lamalarý öngörülmekte.Mevcut yasa taslaðý, e-meklilik yaþýný kadýnlar veerkekler için eþitleyerekyukarý çekiyor ve gerekliprim ödeme gün sayýsýnýyükseltiyor. Böylelikle deçalýþmanýn yaþlýlýða doðruyayýlmasýnýn yolunu açý-yor.

Sosyal Sigortalar ve Ge-nel Saðlýk Sigortasý(SSGSS) kanun taslaðýnýdünya ölçeðindeki neo-li-beral politikalar baðlamý-na yerleþtirdiðimizde ilkgöze çarpan olgu þu: Bü-tün dünyada olduðu gibiTürkiye�de de sosyal gü-venlik giderek, insanlarýnhep daha çok çalýþarak,daha çok prim ödeyerekkendilerinin finanse ettik-leri bir hale bürünüyor.

Þu anda Meclis Plan veBütçe Alt Komisyonu�ndagörüþülmeye baþlayanSosyal Sigortalar ve GenelSaðlýk Sigortasý kanuntaslaðý ile özellikle kadýn-larýn ellerinden birçok hakalýnmakta.

Yürürlükteki yasaya gö-re, çalýþmayan ve evlen-meyen kýz çocuklarý, yaþ-larý ne olursa olsun anneya da babalarýnýn sigorta-lýlýklarý nedeniyle saðlýkyardýmlarýndan yararlaný-yorlardý. Yeni yasayla kýzçocuklarý 18 yaþýný dol-durduklarýnda (okumalarýhalinde ise 25 yaþýný) anneya da babalarýnýn sigorta-lýlýklarý nedeniyle genelsaðlýk sigortasýndan ya-rarlanamayacaklar.

Emeklilik yaþýyükseltildi

Ev hizmetlerinde hizmetakdi ile sürekli çalýþýp, ay-lýk prime esas kazancýn al-týnda gelir elde eden ka-dýnlarýn, sigortalý olma vesigorta yardýmlarýndanyararlanma haklarý kaldý-rýlacak.

1965 yýlýndan bu yanakadýn sigortalýlar, erkeksigortalýlara göre daha er-ken emekli olma hakkýnasahipti. Yeni yasa ile e-meklilik yaþý tam aylýkta,kadýn sigortalýlarda58�den kademeli olarak65�e, kýsmi aylýkta da 68�eyükseltilmiþ. Bu deðiþik-likle kadýnlarýn, erkek si-

gortalýlara göre, iki yýl da-ha erken emekli olma hak-ki da kaldýrýlacak.

Emeklilik aylýðýný haketmede prime esas gün sa-yýsý tüm sigortalýlarla bir-likte, kadýn sigortalýlar i-çin de tam aylýkta 7000

günden 9000 güne, kýsmiaylýkta ise 4500 günden5400 güne yükseltilmiþ.

Aylýk baðlanacak çocuðubulunmayan ve çalýþandul eþin ölüm aylýðý baðla-ma oraný yüzde 75�ten50�ye düþürülmüþ. Yetim

kýz çocuklarýna ödenmek-te olan 24 aylýk tutarýnda-ki evlenme yardýmý, 12aylýk tutara indirilerekyüzde 50 oranýnda düþü-rülmüþ. Sigortalý olarakçalýþmakta iken ölen si-gortalýnýn eþine, sigortalý-lýk süresi dikkate alýn-maksýzýn, cenaze yardýmýyapýlmakta iken, yeni ya-saya göre ölen sigortalý i-çin 360 gün prim ödemeþartý öngörülmüþ.

Yürürlükteki yasaya gö-re, saðlýk primi ödemeksi-zin isteðe baðlý sigortayadevam eden kadýn sigorta-lý için, eþinin saðlýk sigor-tasýndan yararlanma hak-ký vardý. Bu hak, yeni yasaile kaldýrýldý. 1.1.2007 ta-rihinden itibaren isteðe

baðlý sigortalý kadýn içingenel saðlýk sigortasý pri-mi ödeme yükümlülüðügetirildi.

Eski yasaya göre, iþtençýkarýlan sigortalýnýn eþialtý ay süre ile saðlýk yar-dýmýndan yararlanmaktaiken, yeni yasayla iþten çý-karýlan sigortalýnýn kendi-sinin de, eþinin de genelsaðlýk sigortasý primi öde-yerek saðlýk sigortasýndanyararlanmasý öngörülmüþ.

Sigortalýlarla birlikte eþve çocuklarýn tedavilerin-de hangi yöntem uygula-nacaðýna, verilecek ilacýndozu ile süresine, protezehekim karar vermekte i-ken, hekimin elinden buyetki alýnarak Sosyal Gü-venlik Kurumu Baþkanlý-

ðý�na verilmiþtir. Hekim,kadýn hastayý kurumunbelirlediði yöntemle teda-vi edecek ve ilaç verecek.

Yeniden evlenmesi nede-niyle olum aylýðý kesileneþin sonraki esinden de ö-lüm aylýðýna hak kazan-masý halinde, fazla olanaylýk baðlanmakta idi. Ye-ni yasaya göre, önceki ay-lýktan az olsa dahi, sonra-ki eþten hak kazanýlan ay-lýk baðlanacak.

Emzirme ödeneðidüþürülüyor

Hazýrlanan ilk taslaktaemzirme ödeneði altý ayboyunca asgari ücretin 1/3oranýnda verilecekken;sonrasýnda bu oran 1/10�adüþürülmüþ, son deðiþik-likle ise sadece bir ay as-gari ücretin 1/3 oranýndaödenmesi öngörülüyor.

Bu politikalar yoksulla-rýn sosyal güvenlikten ya-rarlanmalarý yerine, özel-likle de bu uygulamalarýnhedefini oluþturan kadýn-larýn yoksulluk karþýsýndakendi baþlarýnýn çaresinebakabilecek hale getiril-melerini öngörüyor.

Toplumsal dayanýþma-nýn yerini, bireylerin ken-di çabalarýyla, daha çokçalýþarak kendi güvenlik-lerini saðlamalarýnýn al-masý; her tür destek ve ge-lir için çalýþmanýn bir ön-koþul olmasý; her tür geli-rin birebir çalýþmaya bað-lanmasý; devletin vatan-daþlarý desteklemesi yeri-ne çalýþanlarýn bireysel o-larak kendi güvenliklerinisaðlamaya çabalamalarýsöyleminin ardýnda olanbiten, aslýnda sosyal gü-venliðin bireylerin sorum-luluðuna býrakýlmasý, sos-yal politikalarýn bireysel-leþtirilmesinden baþka birþey deðil.

Kýsacasý, bu taslak, ka-dýnlarýn bakým yükünüarttýrýrken onlara bakýmyükü olmayan özerk bi-reylermiþ (erkekler gibiy-miþ) gibi davranýyor. Vekadýnlar için saðlýk güven-cesini ve emekliliði ola-naksýzlaþtýrýyor.

Adalet ve Kalkýnma Par-tisi politikalarý, bir yan-dan kadýnlarýn aileye ba-ðýmlýlýðýný pekiþtiriyor; ö-bür yandan da, sosyal gü-venlik düzenlemelerindeiçkin olan bireyleþme vecinsiyetsiz bireylerin eþit-liði mantýðý kadýnlarý gü-vencesiz bireyler halinegetiriyor.

Kaynak: Gülnur Savran (4 Ocak 2008 Bianet)

-Kadýnlar Ýçin SosyalHaklar Platformu bildirimetni

-SSGSS Yasa Tasarýsý

Dr. Figen ÞahpazDr. Didem Gediz Gelegen

Hekim Postasý Mart 2008 9

Kadýnlar için sosyal güvenlik mi,sosyal güvensizlik mi?

Türkiye�de sosyal güvenlik giderek, insanlarýn hep daha çok çalýþarak ve daha çok prim ödeyerek kendilerinin finanse ettikleri bir hale bürünüyor. AKP hükümeti ise yasalaþtýrmak istediði Sosyal

Sigortalar ve Genel Saðlýk Sigortasý ile kadýnlar için saðlýk güvencesini ve emekliliði olanaksýzlaþtýrýyor.

Yürürlükteki yasaya göre, çalýþmayan ve evlenmeyen kýz çocuklarý, yaþlarý ne olursa olsunanne ya da babalarýnýn sigortalýlýklarý nedeniylesaðlýk yardýmlarýndan yararlanýyorlardý. Yeni yasayla kýz çocuklarý 18 yaþýný doldurduklarýnda (okumalarý halinde ise 25 yaþýný) anne ya da babalarýnýn sigortalýlýklarý nedeniyle genel saðlýk sigortasýndan yararlanamayacaklar.

Page 10: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Türkiye�de her yýl 80 bin iþ kazasý meyda-na geliyor. 1600 çalýþan yaþamýný yitiriyor.Tuzla Tersaneleri�nde hemen hemen hergünmeydana gelen ölümlü iþ kazalarý ve son o-larak Davutpaþa�da bir iþ merkezinde mey-dana gelen patlamada 23 kiþinin hayatýnýkaybetmesi, iþçi saðlýðý ve iþyeri güvenliðikonusunu bir kez daha gündeme getirdi.

Öte yandan, Saðlýk Bakanlýðý tarafýndanhazýrlanan Tam Gün Yasa Tasarýsý�nýn iþ ye-ri hekimliðini nasýl etkileyeceði ise merakkonusu. Konu ile ilgili Türk Tabipleri BirliðiÝþçi Saðlýðý ve Ýþyeri Hekimliði Kolu BaþkanýDr. Bülent Aslanhan ile görüþtük.

- TTüürrkkiiyyee��ddeekkii ��iiþþççii ssaaððllýýððýý vvee iiþþ yyeerrii ggüü-vveennlliiððii�� kkoonnuussuunnddaa nneelleerr ssööyylleeyyeebbiilliirrssiinniizz??

�Üzgünüm� diye baþlamak çok mu iç kara-týcý olur bilmiyorum ama ilk olarak �üzgü-nüm� diyebilirim... Son 8 ayda Tuzla Tersa-neleri�nde ölümlü iþ kazasý sayýsýnýn 16�yaulaþmasý, Ýstanbul�un merkezinde meydanagelen bir patlama sonucu 23 çalýþanýmýzýnyaþamýný kaybetmesi ve artýk ülkemizdekifotoðrafýn iþ kazalarýnýn çok ötesine geçme-si ve durumun �iþ katliamlarýna� dönüþmesikarþýsýnda söyleyebileceðiz tek þey; üzgü-nüm... Ýkinci cümleyi kurmam gerekirse,kýzgýným, öfkeliyim�

Ülkemizin iþçi saðlýðý iþyeri güvenliði açý-sýndan fotoðrafý ortada, çok iç açýcý bir du-rumumuz yok açýkçasý. Baktýðýmýzda da za-ten ülkemizin iþçi saðlýðý fotoðrafýný olumludeðerlendirmek mümkün görünmemekte...

Türkiye�de her gün 4 iþçi iþ kazasý ve mes-lek hastalýðý yüzünden yaþamýný yitiriyor.

Türkiye�de her 7 dakikada bir iþ kazasýmeydana geliyor. Ýþçi statüsünde çalýþanla-rýn yarýsýnýn, yaklaþýk 5 milyon kiþinin sos-yal güvencesi yok. Ýþçilere yönelik koruyu-cu saðlýk hizmeti ise yetersiz. Türkiye�dekadýn iþçilerin bu sorunlarýn tümüne ek so-runlarý var ve Türkiye�de çocuklar halençalýþtýrýlýyor.

2006 verileri ile bakýldýðýnda bir yýlda ka-yýtlý ve bildirimi yapýlmýþ 80 bin iþ kazasýmeydana gelmiþ ve maalesef bunun 1600�üölümle sonuçlanmýþtýr. Bunlarýn yanýna bil-dirimi yapýlmamýþ kazalarý eklediðimizdene demek istediðim sanýrým daha iyi anlaþý-

lacaktýr.

- EEnn ççookk ggöörrüülleenn iiþþ kkaazzaallaarrýý yyaa ddaammeesslleekk hhaassttaallýýkkllaarrýý nneelleerr??

Kazalarýn daðýlýmýna baktýðýmýzda,ölümlü iþ kazalarý en çok inþaat sek-töründe yaþanmakta ve güvensizçalýþma koþullarý sonucu yüksektendüþme nedeniyle insanlarýmýz yaþa-mýný yitirmekte. Bunun yaný sýra e-lektrik çarpmasý, yüksekten bir cis-min düþmesi ve iki nesne arasýnda

sýkýþma nedeniyle ölümler, iþ kazala-rýnýn baþýnda geliyor.

Meslek hastalýklarý açýsýndan bir deðer-lendirme yapmak ise oldukça güç. Ülkemiz-de meslek hastalýðý tanýsý koymakta bir boþ-luk ve ihmal olduðu için iddialý cümlelerkurmak güçleþiyor. Her yýl ülkemizde 22bin ve 70 bin arasý yeni meslek hastalýðý ol-gusu beklenirken, taný konulan vaka sayýsýçok komik düzeyde. 2006 için bu rakam sa-dece 608 olmuþ. Bu durum ülkemizde mes-lek hastalýðý olmadýðýnýn deðil, meslek has-talýklarý tanýsý konulamadýðýnýn, konulma-dýðýn bir göstergesi olarak deðerlendirilebi-lir. Nedeni çok bellidir; meslek hastalýklarýtanýsý konulacak hastane sayýsý yok denecekkadar az. Var olan hastanelerin de kapatýla-caðý bilindiðinden yasal düzenlemelerin �ni-yetsizliði� bu tanýlarý koymanýn önündekien büyük engel olarak düþünülebilir. Bekle-nen ve tanýsý konulmasa da bilinen hasta-lýklarýn çok görülenlerinin sýralanmasýndaendüstriyel iþitme kayýplarý, mesleki cilthastalýklarý ve mesleki kanserler sayýlabilir.

- ÝÝþþ kkaazzaallaarrýýnnýý vvee mmeesslleekk hhaassttaallýýkkllaarrýýnnýýöönnlleemmeekk iiççiinn nnee ggiibbii tteeddbbiirrlleerr aallýýnnmmaallýý?? ÝÝþþ-vveerreenn vvee ÇÇaallýýþþmmaa BBaakkaannllýýððýý��nnaa ddüüþþeenn ggöörreevv-lleerr nneelleerr?? KKaazzaallaarrýýnn öönnlleennmmeessii iiççiinn yyeetteerrlliibbiirr yyaappttýýrrýýmm ggüüccüü vvaarr mmýý??

Öncelikle iþ kazalarý ve meslek hastalýkla-rýný önlemek için bir �niyet� ifade etmek ge-rekir. Bu konuda yapýlacak yasal düzenle-meler ve daha önemlisi bu yasal düzenle-melerin denetlenmesini saðlayan bir kamu-sal güce ihtiyaç var. Ýþyerlerinde meslekisaðlýk ve mesleki güvenlikle ilgilenen bir in-san gücüne ihtiyaç var. Bununda adý belli-dir. Ýþyeri Hekimi ve Ýþ Güvenliði Uzma-ný/Mühendisi... Maalesef mevcut yasalarý-mýzda iþyeri hekimliði hizmetlerinin sunu-munda bir sýnýrlama mevcuttur. Bu sýnýr 50ve üzeri iþçi çalýþtýran iþyerlerine daraltýl-mýþtýr. Oysa ülkemizdeki iþyerlerinin yüzde98�nin 50�nin altýnda iþçi çalýþtýrdýðý düþü-nülürse, bu maddeyle hem yüzde 98�lik iþ-yeri alaný bu hizmetlerden mahrum býrakýl-mýþ, hem de adeta alt iþveren ya da taþeronusulü çalýþma özendirilmiþtir. Üstelik iþ ka-zalarýnýn yaklaþýk üçte ikisinin iþçi sayýsý-nýn elliden az olduðu iþyerlerinde meydanageldiði düþünüldüðünde bu kötü tablonunnedenlerini anlamak zor olmayacaktýr.

Tartýþmaya açýlmýþ ve Çalýþma Bakanlýðýtarafýndan hýzla yasalaþtýrýlmasý düþünülenÝþçi Saðlýðý Ýþ güvenliði Yasa Tasarýsý�nda busayýnýn daha yukarýlara çekilme arzusununyaratacaðý sonuçlarý tahmin etmek herhaldegüç olmayacaktýr. Ýþ kazalarý ve meslek has-

talýklarý açýsýndan karanlýk olan tablo dahada �kararacaktýr�. Öncelikle Çalýþma Bakan-lýðý yapacaðý yasal düzenlemeler ile bu so-runlarýmýzý çözmeye niyetlenecek bir yakla-þýma sahip olmalýdýr. Ancak zorluk þurada;�Ýþverenler üzerindeki iþyeri hekimi, iþ gü-venliði yükünü azaltacaðým� diyerek Bakan-lýða baþlayan bir Çalýþma Bakaný ile iþ kaza-larý ve meslek hastalýklarýný önlemek ne ka-dar mümkün görünmektedir? Sanýrým yanýtýzor bir soru deðil... Bu duruma ülkemizdekisendikalarýn �cýlýz� yapýsý da eklendiðinde

sorunun boyutu derinleþmektedir.

- TTTTBB oollaarraakk kkoonnuu iillee iillggiillii nnee ggiibbii ççaallýýþþ-mmaallaarr yyüürrüüttüüyyoorrssuunnuuzz??

Türk Tabipleri Birliði yýllardýr iþçi saðlýðýalanýnda çaba yürütmektedir. Alana ilgisi,müdahalesi doðal olarak iþyeri hekimliði ü-zerinden olmaktadýr. Yýllardýr hekimleriniþyeri hekimliði formasyonuna ulaþmasý i-çin almalarý gereken eðitimleri yapmakta-dýr. Bu amaçla yaklaþýk 30 bin hekimin ser-tifikalandýrýlmasý saðlanmýþtýr. Halendesürmektedir. Ayrýca aktif olarak iþyeri he-kimliðine baþlayan meslektaþlarýmýzýn sa-hip olmasý gereken bilgi-beceri geliþimlerinisaðlamak için �ileri eðitimler� olarak anýlanrisk deðerlendirmesi, iþitmenin korunmasý,mesleki solunum sistemi hastalýklarý vb eði-timleri sürdürmektedir. Sahanýn ihtiyacý o-lan bilimsel bilgileri yýllarýn birikimindenaldýðý enerjiyle sempozyum, seminer, eðitimgünleri gibi etkinliklerle sahaya taþýmakta,bir nevi akademik çevrelerle sahadaki iþyerihekimini buluþturan bir iþlevde görmekte-dir. Ayrýca bilindiði üzere iþyeri hekimlerigörevlendirmeleri ve özlük haklarý, ücretle-ri konusunda da yetkili kurum Türk Tabip-leri Birliði�dir.

Ayrýca tabip odalarýmýzýn Ýþyeri HekimliðiKomisyonlarý aracýðýyla baþta Tuzla Tersa-neleri olmak üzere iþ kazalarýnýn yoðunluk-lu yaþandýðý yerlere müdahale olanaklarýyaratabilmek için diðer meslek örgütleri vesendikalarla kurulan inceleme komisyonla-rýnda yer almakta ve raporlar hazýrlayarakkamuoyu ile paylaþmaktadýr.

- ÝÝþþ yyeerrii hheekkiimmlliiððiinniinn öönneemmii üüzzeerriinnee nneessööyylleeyyee bbiilliirrssiinniizz??

Bu soruya iþçi saðlýðý hizmetlerinin niteli-ðini hatýrlatarak baþlamakta yarar var. Bi-lindiði üzere bir týp disiplini olarak düþünü-lecek iþyeri hekimliði hizmetlerinin tarifiniþöyle yapmak mümkündür. Çalýþanlarýnsaðlýðýnýn deðerlendirilmesi, iþ koþullarý ve

10 Hekim Postasý Mart 2008

Hekim Postasý

röportaj

Tuzla Tersaneleri�nde ölümlü iþkazasý sayýsýnýn artýþ göstermesive Ýstanbul�da meydana gelenpatlama sonucu 23 çalýþanýn yaþamýný kaybetmesi, iþçi saðlýðý ve iþyeri güvenliði konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Türk TabipleriBirliði Ýþçi Saðlýðý ve Ýþ yeriHekimliði Kolu Baþkaný Dr. Bülent Aslanhan, iþ kazalarýve Saðlýkta Dönüþüm�ün iþ yerihekimliði üzerindeki etkileriniHekim Postasý�na deðerlendirdi.

Ýþçi saðlýðý da iþ yeri hek

Page 11: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008 11

süreçlerinin iþçilerin saðlýðý ile iliþkilendi-rilmesi, iþyerindeki risklerin çalýþanlarýnsaðlýðýný olumsuz etkilemesinin önlenmesi,tüm çalýþan nüfusun saðlýk, beceri ve çalýþ-ma kapasitesinin yönetimine yardýmcý olun-masý, çalýþma yetisi ve üretim baðlamýndaolgu yönetimi ile ilgilidir ve bir týp uzmanlý-ðýdýr aslýnda iþyeri hekimliði.

Ýþ yeri hekimliðinin amacý ise; iþçileri, iþ-lerinden ya da iþin yapýldýðý koþullardankaynaklanabilecek her türlü zarardan koru-mak, iþin iþçiye uygun hale getirilmesi veiþçilerin uygun olduklarý iþlerde çalýþtýrýl-malarý, iþçilerin olasý en yüksek düzeyde fi-ziksel ve mental iyilik durumlarýný oluþtur-mak ve sürdürmede katkýda bulunmak ola-rak özetlenebilir.

- SSaaððllýýkk BBaakkaannllýýððýý��nnýýnn SSaaððllýýkkttaa DDöönnüüþþüümmvvee TTaamm GGüünn YYaassaa TTaassaarrýýssýý hhaazzýýrrllýýkkllaarrýýnnýý nnaa-ssýýll ddeeððeerrlleennddiirriiyyoorrssuunnuuzz?? SSaaððllýýkkttaa DDöönnüü-þþüümm iiþþ yyeerrii hheekkiimmlliiððiinnii nnaassýýll eettkkiilleeyyeecceekkttiirr??KKýýssaaccaassýý iiþþ yyeerrii hheekkiimmlliiððii nneerreeyyee ggiiddiiyyoorr??

Bu sorunun yanýtý aslýnda �saðlýkta dönü-þüm ülkemizdeki saðlýk hizmetlerini nereyegötürmek istiyor?� sorusunun içinde gizli.Çünkü AKP hükümetlerinden önce baþlayan�saðlýk alanýný neo-liberal ihtiyaçlara uygundüzenleme� çabalarý AKP hükümetleri ilebirlikte hýz aldý. Saðlýðýn kamusal boyutunuzayýflatýlýp piyasanýn ihtiyaçlarýna göre dü-zenleme adýmlarýndan, iþyeri hekimliði ala-nýnýn etkilenmesi ile ilgili bir kaygýnýn üret-tiði bir sorudur aslýnda �iþyeri hekimliði ne-reye gidiyor sorusu?�

Neo-liberal politikalarýn sonuçlarýna bak-týðýmýzda, birkaç baþlýk öne çýkmakta. Dev-letin kamusal sorumluluklarýndan çekilme-si, sosyal politikalarýn terk edilmesi, ekono-mik ve toplumsal yaþamýn piyasalarýn kont-rolüne býrakýlmasý. Bu uygulamalarýn hede-finde enerji, eðitim, tarým gibi sektörlerinyaný sýra saðlýk hizmetlerinin bulunmasý vedoðal olarak da iþçi saðlýðý hizmetlerinin budurumdan etkilenmesi de kaçýnýlmaz bir so-nuç oluyor. Bu dönemin saðlýk alanýnda a-nahtar sözcüðü �piyasa� ve �piyasa kuralla-rý� olacak desek fazlaca yanýlmýþ olmayýz.Son dönemde yaþananlar saðlýðýn diðer a-lanlarý gibi iþçi saðlýðý hizmetlerinin piyasa-ya açýlmasý özlemlerinden baþka bir þey de-ðildir aslýnda.

Son süreç nasýl etkileyecektir sorusunagelince. Genel olarak; Saðlýkta Dönüþüm veGenel Saðlýk Sigortasý, saðlýðýn bir hak ol-maktan çýkarýlmasý, bir tür kiþisel tüketimolarak sunulmasý ve bu tüketim ihtiyacýnýnda piyasa koþullarýna göre tanzim edilmesiprogramýnýn (aile hekimliði ve saðlýk iþlet-melerinin) finans yapýsýnýn düzenlenmesi a-macýyla oluþturulmuþtur. Hekimler ve sað-lýk çalýþanlarýnýn düþük ücret ve kamu gü-vencesinden mahrum, mesleki baðýmsýzlýðý

elinden alýnmýþ, saðlýk iþletmesinin her tür-lü isteðine karþý koyamaz bir konumda ça-lýþtýrýlmasý bu sürecin önemli bir parçasýdýr.Günümüz iþ dünyasýnda egemen olan taþe-ron usulü çalýþma saðlýk iþletmelerinde dehakim olacaktýr. Bu statüde çalýþmak zo-runda kalan hekim iþini kaybetmemek içintýbbi bilgisini hekimlik mesleðinin temelinioluþturan hastanýn yararýna kullanmak ye-rine saðlýk iþletmesinin yararýna, daha fazlakar için kullanmasý taleplerine sürekli ma-ruz kalacaktýr. Beklenmelidir ki iþyeri he-kimliðinin �piyasalaþmasý� ve �taþeronlaþtý-rýlmasý� da benzer bir sonuç yaratacaktýr.Çokça kurulduðu gözlenen iþçi saðlýðý iþ gü-venliði þirketleri sahanýn sahibi yapýlmayaçalýþýlacak, iþyeri hekimliði hizmetleri þir-ket içerisinde iþyeri hekimlerince sunulanhizmet olmaktan çýkarýlýp, þirketler aracýlý-ðýyla �dýþarýdan� sunulan hizmetler bütünüolmaya zorlanacaktýr. Doðal sonuç; bu þir-ketlerin sahipleri ve þirketlerde iþ güvence-siz, düþük ücretle çalýþtýrýlan iþyeri hekim-leri oluþacaktýr. Ýþyeri hekimliði hizmetleri-nin dýþarýdan sunulmasýnýn hizmet niteliðiaçýsýndan sonuçlarýný tahmin etmekte olasý-dýr. Rekabetçi ve kar etme anlayýþýna dayalýhizmetler niteliði doðal olarak iþ kazalarý vemeslek hastalýklarý tablosunu da olumsuzetkileyecektir.

Ayrý bir baþlýk olarak tam gün yasasý tasa-rýsýný deðerlendirmek gerekirse; önceliklesunulan iþyeri hekimliði hizmetlerinin ka-musal bir boyutu olduðu gerçeðini atlama-dan bir deðerlendirmeye ihtiyaç var diyedüþünmekteyim. Sunulan hizmetin gerekkoruyucu iþyeri hekimliði boyutu gereksede tedavi edici hizmetler boyutu yýllardýrSSK adýna görülen hizmetlerdir ve kamusal-dýr, sadece finasmaný iþverenlerce saðlan-maktadýr. Tam Gün Yasa Tasarýsý�nda iþyerihekimliði hizmetlerini bir �özel� çalýþma o-larak deðerlendirmek ve kamuda çalýþanhekimlerin iþyeri hekimliði hizmetlerinisunmasýnýn olanaklarýný ortadan kaldýrma-ya çalýþmak bu alanda ciddi bir boþluk do-ðuracaktýr. Zaten yetersiz olan hizmet aðý-nýn zayýflamasý iþ kazalarý ve meslek hasta-lýklarý konusundaki durumu daha da olum-suz hale getirecektir. Hele �iþyeri hekimliðihizmetleri Toplum Saðlýðý Merkezleri tara-fýndan yürütülür� türünden bir düzenleme-nin �iþyeri hekimliði hizmetleri yürütülme-se de olur� türünden bir düzenlemeden çokfazlaca farký yoktur. Ýþyerlerindeki risklerive çalýþan özelliklerini �dýþardan� hissediphizmet planlamaya çalýþmak, ister þirketleraracýlýðýyla, ister TSM�ler aracýlýðýyla olsunihtiyacý karþýlamayacaktýr.

- ÇÇaallýýþþmmaa BBaakkaannýý FFaarruukk ÇÇeelliikk��iinn bbaassýýnnaayyaannssýýyyaann ddeemmeeççlleerrii iillee �� iiþþyyeerrii hheekkiimmlliiððiikkaallddýýrrýýllýýyyoorr�� yyoorruummllaarrýý ssýýkkççaa kkuullllaannýýllmmaayyaabbaaþþllaannddýý.. DDaayyaannaakk oollaarraakk ddaa ÝÝþþççii SSaaððllýýððýý ÝÝþþGGüüvveennlliiððii YYaassaa TTaassaarrýýssýý kkaayynnaakk ggöösstteerriill-mmeekkttee.. BBuu ttaassaarrýýnnýýnn ööyykküüssüünnüü ppaayyllaaþþýýrr mmýý-ssýýnnýýzz vvee bbuulluunndduuððuummuuzz nnookkttaayyýý ttaarriifflleerr mmii-ssiinniizz??

Kýsaca özetlemek gerekirse;22 Temmuz seçimlerinden yaklaþýk 1 sene

önce Çalýþma Bakanlýðý bir yasa tasarýsý tas-laðý hazýrlayarak ,taslaðý tartýþmaya açtý.

Bu tasarý katýlýmcý taraflarca ki 17 kurum-du (iþveren örgütleri, kamu sendikalarý,iþçi sendikalarý ve meslek örgütleri) 3

kez deðerlendirildi.Genel anlamýyla tasarý iþ-

yeri hekimliðini kaldýracakbir içeriðe sahip olmamakla

birlikte, hatta kapsamý tüm çalý-þanlara yayacak bir içeriðe sahip ol-

makla birlikte daha çok �piyasanýn ih-tiyaçlarý� doðrultusunda, özel þir-

ketler aracýlýðýyla hizmetin

gördürülmesi tehlikelerini içeren bir içeriðesahipti. Biz TTB heyeti olarak tasarý ile ilgiliolumsuz görüþ bildirerek, diðer bazý örgüt-lerin de ( TMMOB; DÝSK; TÜRK- ÝÞ;KESKvb.) karþý çýkmasýyla birlikte tasarý seçimöncesi bir tarihte Bakanlýkça geri çekildi. 22Temmuz seçimleri ve yeni AKP hükümeti veÇalýþma Bakaný deðiþikliði tablosu oluþtu.Seçim sonrasý Çalýþma Bakanlýðý tekrar aynýtaslak üzerinden bir toplantý daha düzenle-di ve geri çekilen taslaðý tekrar tartýþmayaaçtý. Taraflarýn itirazý üzerine kabul görme-

yen taslak Ulusal Ýþçi Saðlýðý Konseyi�ndedeðerlendirilmek üzere ertelendi.

Ýlgili taraflarla iþ yeri hekimliði ve iþ gü-venliði çalýþma koþullarýný koruyacak birçerçeve metni hazýrlamak üzere bir çalýþmagrubu oluþturduk ve bir çerçeve metne u-laþtýk. Ulusal Konsey öncesi ilgili taraflarlahazýrladýðýmýz çerçeveyi paylaþarak UlusalKonsey�e hazýrlýklý gittik. Ana hatlarýylaçerçeve metin, iþyeri hekimliðini �dýþsallaþ-týracak� ve �piyasalaþtýracak� düzenlemele-re karþý çýkan bir içeriðe sahipti. Ulusal ÝþçiSaðlýðý Konseyi Aralýk ayý içerisinde toplan-dý ve Çalýþma Bakanlýðý mevcut tasarýda ýs-rar etti. Taraflarýn tasarý ile ilgili tek tekmaddelere iliþkin deðerlendirmelerini yap-masý için Ocak ayý sonuna kadar görüþ oluþ-turmasý istendi.

Özetle durum bu noktadadýr. Ancak yeniBakan�ýn bu manidar açýklamalarý bir �niye-ti� ortaya çýkarmasý anlamýnda önemlidir.Eðer bizle ve diðer taraflarla sadece �görün-tüyü kurtarmak� için görüþüyorlar ve �Sað-lýkta Dönüþüm�ün� ruhuna uygun bir þekil-de iþyeri hekimliðini de �piyasanýn ihtiyaç-larýna� dönük bir düzenleme yapmak niyeti-ne girmiþlerse, güçler dengesini buna göredüzenlemek durumundayýz. Burada söyle-mek istediðim þudur: Yakýnmalarýmýzý birkuvvete dönüþtüremezsek diðer alanlardaolduðu gibi iþyeri hekimliði alanýnda daSaðlýkta Dönüþüm mesafe almaya çalýþacak-týr. Elimizde güçlü hukuksal düzenlemelerolmakla birlikte (AB direktifleri, ÝLO stan-dartlarý vs. ) unutmamalýyýz ki yasa yazmabir güç ve etki yaratma sonucu oluþan birsüreçtir ve sermaye kendisinin daha güçlüolduðunu düþünmektedir.

Bence tekrar þu soruyu sorma zamanýdýrve soru þudur: Ne/Neler Yapabiliriz?

güncel

Bizle ve diðer taraflarla sadece�görüntüyü kurtarmak� için gö-rüþüyorlar ve �Saðlýkta Dönü-þüm�ün� ruhuna uygun bir þekil-de iþyeri hekimliðini de �piyasa-nýn ihtiyaçlarýna� dönük bir dü-zenleme yapmak niyetine girmiþ-lerse, güçler dengesini buna göredüzenlemek durumundayýz. Bu-rada söylemek istediðim þudur:Yakýnmalarýmýzý bir kuvvete dö-nüþtüremezsek diðer alanlardaolduðu gibi iþyeri hekimliði ala-nýnda da Saðlýkta Dönüþüm me-safe almaya çalýþacaktýr. Elimizdegüçlü hukuksal düzenlemeler ol-makla birlikte (AB direktifleri, Ý-LO standartlarý vs. ) unutmamalý-yýz ki yasa yazma bir güç ve etkiyaratma sonucu oluþan bir süreç-tir ve sermaye kendisinin dahagüçlü olduðunu düþünmektedir.

kimliði de tehdit altýnda

Page 12: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

12 Hekim Postasý Mart 2008

güncel

Saðlýk ve Sosyal Hizmet Emekçi-leri Sendikasý (SES), Saðlýk Bakan-lýðý�nýn kliniklere 175 þef ve þefyardýmcýsý atamasýna iliþkin kara-rýný açtýðý dava sonucunda iptalettirdi. Ankara 12. Ýdare Mahke-mesi atamalarýn tümünü iptal et-mesine karþýn, klinik þef ve þefyardýmcýlýðý kadrolarýna usulsüzatamalar ise sürüyor.

SES Genel Baþkaný Köksal Aydýn,mahkeme kararýna raðmen uygu-lamanýn devam etmesine tepkigöstererek, 175 þef ve þef yardým-cýsý atamasýnýn geri alýnmasýný veatamalarýn sýnav sistemi ile yapýl-masýný istedi.

Konu ile ilgili Ýstanbul Tabip O-dasý�nda düzenlenen basýn toplan-týsýnda konuþan Aydýn, Saðlýk Ba-kanlýðý�nýn 2005 yýlýnda çoðunlu-ðu doðudan olmak üzere özellikleAnkara ve Ýstanbul�daki 47 eðitimhastanesine, herhangi bir bilimselseçmeye tabi tutmaksýzýn 175 þefve þef yardýmcýsý atamasý yaptýðý-ný hatýrlattý. Bununla ilgili yasaldüzenlemenin Anayasa Mahkeme-si, Danýþtay ve en son olarak daAnkara 12. Ýdare Mahkemesi�nceiptal edildiðini bildiren Aydýn, bu-na raðmen bu atamalarýn hiçbiri-nin geri alýnmadýðýný söyledi.

Aydýn, bakanlýðýn, atanan bu ki-þileri yerinde tutmak ve yeni ata-malar yapmak için TBMM�ye yenibir teklif verildiðini ifade ederek,�TBMM gündeminde görüþülmeyibekleyen yasa teklifi geri çekilme-li. Bu yasa teklifi ile yanlýþta ýsraretmenin yaný sýra hukuka da mey-dan okunmakta, yargý kararlarýboþa çýkarýlmaya çalýþýlmakta.� di-ye konuþtu.

Yasa teklifinin müracaatlarý de-ðerlendirecek jüri seçimi ve atamayetkisini yine bakanlýða verdiðinikaydeden Aydýn, �175 klinik þef veþef yardýmcýsý atamalarý derhalgeri alýnmalý. Þef ve þef yardýmcý-lýðý için en kýsa sürede sýnav açýl-malý� dedi.

Türk Tabipleri Birliði (TTB) Uz-manlýk Dernekleri Eþgüdüm Kuru-lu Baþkaný Prof. Dr. Raþit Tükel desýnavýn bilimsel ve nesnel ölçütle-re göre yapýlmasý gerektiðini belir-terek, buna iliþkin düzenlemeniniçinde Saðlýk Bakanlýðý ile uzman-laþmýþ kurum ve kuruluþlarýn yeraldýðý Týpta Uzmanlýk Kurulu, sý-navýn da ÖSYM gibi bir kuruluþtarafýndan yapýlmasý gerektiðinisöyledi.

ATO Saðlýk Bakanlýðý�nýgöreve çaðýrdý

Konu ile ilgili ATO tarafýndanyapýlan açýklamada ise Saðlýk Ba-kanlýðý mahkeme kararýný yerinegetirmeye çaðýrýldý. AKP hükümetidöneminde, 2005 yýlý sonlarýndaçýkarýlan 5413 Sayýlý Yasa ile þefve þef yardýmcýlýðý kadrolarýnaSaðlýk Bakanlýðý tarafýndan tekyanlý atamalar gerçekleþtirildiðinedikkat çekilen açýklamada, atama-larýn iptaline iliþkin açýlan davala-rýn kazanýmla sonuçlandýðý ancakkararýn Saðlýk Bakanlýðý tarafýn-dan uygulanmadýðý ifade edildi.Ankara 12. Ýdare Mahkemesi�ninklinik þef ve þef yardýmcýlýðý kad-rolarýnýn hiçbir nesnel ölçüt göze-tilmeden bakanlýk tarafýndan tekyanlý biçimde doldurulmasýnýnhukuka aykýrýlýðýna hükmettiðininbelirtildiði açýklamada, Saðlýk Ba-kanlýðý hukuka uygun davranma-ya davet edildi.

Þef ve þef yardýmcýsý atamalarý iptal edildiAnkara 12. Ýdare Mahkemesi, Saðlýk Bakanlýðý�nýn kliniklere175 þef ve þef yardýmcýsý atamasýna iliþkin kararýný iptal etti.

Hekim Postasý

Dr. Özen Aþut, 1975�ten 2007 yý-lýna kadar yürütülen halk saðlýðýve Türk Tabipleri Birliði (TTB) ça-lýþmalarýný �Saðlýkta 30 yýl� adlýkitapta topladý.

Kendini �halk saðlýðýnýn itfaiye-cisi� olarak adlandýran Dr. Özen A-þut, Genel Pratisyenlik Enstitü-sü�nün (GPE) çalýþmalarýna da yerverdiði bu kitapla birikimlerinibizlerle ve gelecek kuþaklarla pay-laþýyor. Kitapla, Türkiye�de saðlýkortamýnýn son 30 yýlda uðradýðýdönüþümü gözler önüne seren Dr.Özen Aþut �Ankara Tabip Oda-sý�nda çalýþmaya baþladýðým1975�ten beri yazdýðým yazýlarýntoplandýðý bu kitap, bir anlamdason otuz yýlýn saðlýk serüvenini, odönemin öyküsünü içeriyor.� di-yor.

Tanýklýk ettiði süreci �Adým adýmörülen, bazen baþarý, bazen güç-lükler ve acýlarla sonuçlanan u-zun, yorucu, yýpratýcý ama onurlubir savaþým; iyi hekimlikten, eþit-likten, emekten, insandan yana birsavaþým.� olarak anlatan Dr. ÖzenAþut ile sizin için söyleþtik�

- SSeevvggiillii ÖÖzzeenn aabbllaa;; bbuu kkiittaabbýýbbiizzlleerr iiççiinn yyaazzddýýððýýnnýý bbiilliiyyoorruumm.. 3300yyýýllllýýkk yyaaþþaannmmýýþþllýýkkllaarrýý,, bbiirriikkiimm vveeddeenneeyyiimmlleerriinnii bbiizziimmllee ppaayyllaaþþmmaannnnee ggüüzzeell.. ÜÜllkkeemmiizz 11997755��tteenn bbuu yyaa-nnaa nnee aaccýýllaarr,, ççaallkkaannttýýllaarr yyaaþþaaddýý;;sseenn ddee bbuunnllaarraa ttaannýýkkllýýkk eettttiinn.. BBuussüürree iiççiinnddee öözzeelllliikkllee ssaaððllýýkk oorrttaa-mmýýnnddaakkii ddeeððiiþþiimmii ggöörreebbiillmmeemmiizz aa-ççýýssýýnnddaann bbiizziimm iiççiinn kkaayynnaakk ddeeððee-rriinnddee oollaann bbuu kkiittaabbýý yyaazzmmaayyaa nnaa-ssýýll kkaarraarr vveerrddiinn??

Aslýnda insan belli bir yaþa ge-lince yazmayý düþünüyor. Bir ya-zarýn, babasýnýn öldüðü yaþta yaz-maya baþladýðýný okumuþtum. Ya-ni sürekli düþünüp daha zamanvar diye, günlük çalýþma yoðun-luklarýnýn yarattýðý sýnýrlýlýklarnedeniyle hep ertelediðim bir iþtiyazýlarýmý toparlamak.

Sanýrým iki yýl kadar önce, GPEeðitim koordinatörlerinden A. Se-na Beliner, Ýzmir Tabip Odasý�ndahocamýz Prof. Dr. Veli Lök�ün bir

konuþma yaptýðýný ve benim sü-rekli týp eðitimiyle ilgili bir yazým-dan söz ettiðini haber verdi. Ayrý-ca bu ve benzeri yazýlarýn en azýn-dan internet ortamýna konmasý yada yayýmlanmasýnýn çok yararlý o-lacaðý konusunda düþüncesini be-lirtti. Ben o zaman, daha genç ar-kadaþlarýmýzýn, özellikle benimTTB�deki ilk deneyimlerimi yaþa-dýðým döneme iliþkin hiç bilgi sa-hibi olmadýklarýný fark ettim. Ger-çekten de o dönemin bilgi ve bel-gelerinin üzerinden 12 Eylül bal-yozu geçtiðinden, o dönemi yaþa-mamýþ insanlarýn elinde çok az ya-zýlý belge vardý. Sosyalist blokunçozülmesinden önceki dönemdenkalan yazýlarda, iki kutuplu dün-yanýn farký ve sosyalist kazaným-lar yansýtýlmýþtý. Bu nedenle, en a-zýndan kendi yazdýklarýmý gün ýþý-ðýna çýkarmaya karar verdim.

- KKiittaabbýý yyaazzaarrkkeenn nneelleerr yyaaþþaaddýýnn?? Bu yazýlar 30 yýl boyunca saðlýk

politikalarý ve çeþitli halk saðlýðýkonularý ile TTB çatýsý altýnda ya-pýlan etkinliklere iliþkin görüþ, de-ðerlendirme ve öneriler içeriyor.Kimi yazýlarý yeniden düzenledim,kimilerinde güncelleþtirmeler yap-tým ama yazýlarýn özgün biçiminebaðlý kalmaya çalýþtým. Yazýlarýnçoðu çeþitli dergi, gazete, kitaplar-da yayýmlanmýþ yazýlar, bir bölü-mü de konuþma ve tartýþma me-tinleri. Yazýlarý yayýma hazýrlar-ken, kimileri beni bile þaþýrttý. Ör-neðin, Alma-Ata�dan 3 yýl önce,1975 yýlýnda temel saðlýk hizmetiilkelerini içeren bir yazý kalemealmýþým. Kuþkusuz ki sihir bendedeðil, üyesi olduðum HÜTF Top-lum Hekimliði Bilim Dalý ve hoca-mýz Prof. Nusret Fiþek�te aranma-lý. Daha sonraki yýllarýn týp eðitimive sürekli týp eðitimiyle ilgili yazý-larý, bu alanýn ülkemizdeki ilk ça-

lýþmalarý arasýnda yer alýyor. Kita-býn önsözünde de belirttiðim gibi,bu yazýlarýn baþka bir özelliði,TTB�nin 30 yýldýr neoliberal saðlýkpolitikalarýna karþý yürüttüðü et-kinliklerin ve savaþýmýn bir yansý-masý olmasý; bu baðlamda, birlikteçalýþtýðýmýz pek çok kiþinin emeði-ni de gözler önüne seriyor olmasý.Kitabýn en son bölümü ise dahayakýn bir dönemle ilgili. Ancak buyazýlar da genel pratisyenlik mes-lek eðitimi alanýnýn ilk yazýlarý a-rasýnda yer alýyor. Özellikle GPEdeneyiminin ilk 10 yýllýk döneminiyansýtan konuþma ve yazý metin-leri bu bölümde bulunuyor.

- KKiittaappllaa iillggiillii nnaassýýll tteeppkkiilleerr aall-ddýýnn??

Kitabýn hazýrlanma aþamasýndahaber alan arkadaþlar bana cesa-ret verdiler ve uyarýlarýyla bir an-lamda kitabýn çýkýþýný hýzlandýrdý-lar. Kitap yayýmlandýktan sonra, i-çindekilerin ülkenin bir dönemineve TTB�ye, saðlýk alanýnda yaþa-nan sayýsýz savaþlara ve onca in-sanýn emeðine ýþýk tuttuðunu be-lirten olumlu tepkiler aldým. Birhocamýz, �Anýt gibi� nitelemesiniyaptý.

- BBiizziimmllee bbuu ssööyylleeþþiiyyii ggeerrççeekklleeþþ-ttiirrddiiððiinniizz iiççiinn ççookk tteeþþeekkkküürr eeddiiyyoo-rruuzz,, eelliinniizzee,, yyüürreeððiinniizzee ssaaððllýýkk aabb-llaaccýýððýýmm..

Ben teþekkür ederim.

Kendini �halk saðlýðýnýnitfaiyecisi� olarak adlandýran bir yürek�Dr. Figen Þahpaz

Türkiye�de saðlýk ortamýnýnson 30 yýlda uðradýðý

dönüþümü, kaleme aldýðý�Saðlýkta 30 yýl� adlý kitapla

gözler önüne seren Dr. Özen Aþut ile sizin için

söyleþtik�

Ankara Tabip Odasý Týp Öðrenci-leri Komisyonu tarafýndan SosyalSigortalar ve Genel Saðlýk Sigorta-sý (SSGSS) Yasa Tasarýsý�na karþýimza kampanyasý baþlatýldý. Týpöðrencileri Ankara Yüksel Cadde-si�nde halkýn saðlýklý yaþama hak-kýný elinden alacak yasa tasarýsýnakarþý imza topladý, bildiri daðýttý.

SSGSS�nin saðlýðý paralý hale ge-tireceðinin vurgulandýðý, Türk Ta-bipleri Birliði Týp Öðrencileri Ko-misyonu imzalý bildiride ise þöyledeniliyor: �Biz týp öðrencileri ola-rak, saðlýkta yapýlmaya çalýþýlanbu dönüþüm veya yýkýmdan vaz-geçilmesini, sosyal devlet anlayýþýiçerisinde herkese eþit, ücretsiz,kaliteli ve ulaþýlabilir saðlýk hiz-meti saðlayacak düzenlemelerinhayata geçirilmesini istiyoruz.�

Hekim Postasý

Týp öðrencileri SSGSS�yeTýp öðrencileri SSGSS�yekkarþý imza topladýarþý imza topladý

Page 13: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008 13

dünya

Yunanistan�da tüm kamu ve özelsektör çalýþanlarý, hükümetin, çe-þitli meslek kuruluþlarýnýn oluþ-turduðu 155 emeklilik fonunu, ye-ni bir yasal düzenlemeyle 5 fonunçatýsý altýnda toplamayý hedefle-yen Sosyal Güvenlik Reformu�nuprotesto ederek, 13 Þubat�ta 24 sa-atlik genel grev yaptý.

Yunanistan Ýþçi Sendikalarý Kon-federasyonu (GSEE) ile YunanistanKamu Çalýþanlarý Konfederasyo-nu�nun (ADEDY) çaðrýsýyla yapýlangreve, þehir içi ve þehirler arasý o-tobüs, tren, metro, troleybüs,tramvay þoförlerinin katýlmasý ne-deniyle özellikle büyük kentlerdeulaþým zaman zaman durma nok-tasýna geldi.

Sivil hava yolu taþýmacýlýðý çalý-þanlarýnýn da greve katýlmalarýylaiç ve dýþ hat uçuþlarýnda seferleriptal edildi, ayrýca Ege adalarý ileana kara arasýnda feribot seferle-

rinin yapýlmamasý nedeniyle ula-þým durdu. Kamu bankalarý, elekt-rik ve su iþleri daireleriyle PTT ça-lýþanlarýnýn eyleme katýlmasý, hiz-metlerde aksaklýklar yaþanmasýnayol açtý.

Hekimler de grevdeydiYunanistan genelinde devlet

hastanelerinde grev süresince yal-nýzca güvenlik ve acil yardým bi-rimleri görev yaptý. Eczanelerin dekepenk indirdiði grevde, doktorlarözel muayenehanelerini de açma-dýlar.

Öte yandan Yunanistan�da basýnyayýn organlarý çalýþanlarýnýn dakatýldýðý grev nedeniyle basýn top-lantýlarý ve benzeri etkinlikler ip-tal edilirken, kamu ve özel televiz-yon kanallarý, radyo istasyonlarýve haber ajanslarý haber yayýnlarý-ný durdurdu.

Çalýþanlar, kent merkezindekiSindagma meydanýnda yoðun katý-lýmlý bir protesto yürüyüþü de ger-çekleþtirdi.

Yunanistan�da bir günlük genel grev

Yunanistan�da tüm kamu ve özel sektör çalýþanlarý 24 saatlik genelgrev yaptý. Grevi destekleyen esnaf ise dükkanlarýnýn camlarýna Ýngilizce ve Yunanca Genel Grev yazýlý dövizler astý.

Lüksemburg Parlamentosu, öta-naziyi yasallaþtýran kanun tasarý-sýný onayladý. Böylelikle Lüksem-burg, Belçika ve Hollanda�dansonra ötanaziyi yasallaþtýran ü-çüncü AB ülkesi oldu.

Artýk Lüksemburg�da da hasta-larýnýn yaþamýna kendi istekleri ü-zerine son verecek doktorlara ce-zai iþlem uygulanmayacak.

�Bir kiþinin yaþamýna, kendi is-teði üzerine, bir baþka kiþi tarafýn-dan son verilmesi eylemi� olaraktanýmlanan, sözcük olarak Yunan-ca �euthanasia: kolay ölüm�dengelen ötanazi Belçika yasalarýnagöre þöyle uygulanýyor: Ötanaziisteyen hastanýn 18 yaþýndan bü-yük olmasý, bu talebini bilinçli ve

kendi iradesiyle yapmasý, bu iste-ðini düþünerek ve birkaç defa yan-sýtmasý gerekiyor. Hastaya ötanaziyapýlabilmesi için, �fiziki veya psi-kolojik açýdan, týbbi olarak süreklive dayanýlmaz acý çekiyor olmasý,hastalýk sürecinde çaresiz bir aþa-mada bulunmasý� aranan diðerþart.

Ötanazi yapacak doktorun has-tayla derinlemesine görüþmesi,saðlýk durumu hakkýnda ayrýntýlýbilgi vermesi, �ötanaziden baþkabir çare kalmadýðý� konusundahastayla mutabakat saðlamasý dakoþullar arasýnda bulunuyor.�Hastanýn ötanazi talebinde bu-lunmasýyla yapýlmasý arasýnda enaz 1 ay geçmesi� ve �özel bir ko-misyonun nihai kararý vermesi�þartlarý da yasada yer alýyor.

Hekim Postasý

Birleþmiþ Milletler artan gýda fi-yatlarý yüzünden açlýðýn yeni yeniülkelere yayýldýðý uyarýsýnda bu-lundu. BM�ye baðlý Dünya GýdaÖrgütü�nün yöneticisi Josette She-eran, yardýma gereksinimi olan ül-kelere yetiþmekte zorlandýklarýnýsöyledi.

Sheeran, Ýngiltere�de yayýmla-nan Financial Times gazetesindekisöyleþisinde artýk Endonezya,Meksika ve Yemen gibi ülkelerdede açlýk sorunu olduðunu belirtti.

BM yöneticisi bazý geliþmekte o-lan ülkelerde insanlarýn günde üçyerine bir öðün yemek yiyebildik-lerini kaydetti. Gýda fiyatlarýnýn

artmasýyla bütçe ihtiyacý da herhafta birkaç milyon dolar artanDünya Gýda Örgütü, yakýnda ký-sýntýlara baþlamak zorunda kala-bileceðini söylüyor.

Örgütün verilerine göre geçen yýldünyada gýda fiyatlarý yüzde 40arttý.

Artýþýn baþlýca nedenleri geliþ-miþ ülkelerde son birkaç yýldýr e-konominin iyi gitmesi yüzündengelir düzeyinin ve dolayýsýyla gýdatalebinin artmasý, dünya nüfusun-daki artýþ, sýklaþan kuraklýk veseller, petrol fiyatlarýndaki yükse-liþ sonucu maliyetlerin de katlan-masý.

Dünyada orta sýnýf büyüdükçe e-te olan talep artýyor, bu yüzdenhayvanlarýn yem olarak tükettiði

tahýllarýn fiyatý yükseliyor.Alternatif ve temiz enerji kayna-

ðý olarak sunulan biyoyakýtlar damýsýr, þekerkamýþý, tahýl gibi ürün-lerin yakýta dönüþtürülmesi sonu-cunu doðuruyor.

Bu artýþlardan en çok etkilenen-se dünyanýn en yoksullarý oluyor.Ancak giderek geliþmekte olan ül-kelerin orta sýnýflarý da zorlanýyor.Dünya Gýda Programý�na göre dün-yanýn en yoksul ülkeleri bu yýlyüzde 2 daha az gýda ihraç edecekancak yine de tahýl ihracatý içinyüzde 35 daha fazla ödeyecekler.

Örgüt yöneticileri þu sýralarda o-laðanüstü toplantýlar yaparak, ye-ni baðýþlar gelmezse hangi ülkele-re yardýmý kýsmak zorunda kala-caklarýný planlýyor. (BBC)

Hekim Postasý

Hekim Postasý

BM: Açlarýn sayýsý artýyor

BM: Açlarýn sayýsý artýyor

Lüksemburg�da ötanazi yasallaþtý

Page 14: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

14 Hekim Postasý Mart 2008

güncel

Sosyal Güvenlik ve Genel SaðlýkSigortasý (SSGSS), Ankara Tabip O-dasý (ATO) tarafýndan düzenlenenbir panelle tartýþýldý. Ankara Üni-versitesi Týp Fakültesi�nde 23 Þu-bat�ta gerçekleþtirilen panelde,saðlýkta yýkým anlamýna gelenSSGSS�nin saðlýðý piyasalaþtýrdýðývurgulandý.

ATO Genel Sekreteri Dr. ErcanYavuz�un yönetiminde gerçekleþenpanele konuþmacý olarak AÜTFHalk Saðlýðý Ana Bilim Dalý Öðre-tim Üyesi Prof. Dr Ahmet Saltýk,Emekli-Sen Genel Baþkaný VeliBeysülen, Petrol Ýþ Sendikasý ÝþçiSaðlýðý ve Ýþ Güvenliði Uzmaný Dr.Ahmet Ekinci, CHP Grup BaþkanVekili Kemal Kýlýçdaroðlu ve Yol-ÝþEðitim Dairesi Baþkaný YýldýrýmKoç katýldý.

AÜTF Halk Saðlýðý Ana Bilim Da-lý Öðretim Üyesi Prof. Dr AhmetSaltýk konuþmasýna, Türkiye�ninde kabul ettiði Ýnsan Haklarý Ev-rensel Bildirgesi�nin �Irk, din, dil,politik inanç, ekonomik ve sosyaldurum ayrýmý gözetmeden herkeseriþilebilecek en yüksek düzeydesaðlýklý olma temel hakkýna sahip-tir.� maddesini hatýrlatarak baþla-dý.

Dünya Saðlýk Örgütü Anayasa-sý�na göre hükümetlerin, kendihalkýnýn saðlýðýndan sorumlu ol-

duðunu ve saðlýða yönelik sosyalönlemler almak zorunda olduðunuanýmsatan Saltýk, �Türkiye, DSÖüyesidir ve DSÖ Anayasasý�nda yeralan kurallara uymakla yükümlü-dür.� diye konuþtu. AKP hükümeti-nin SSGSS ile bu hükümleri çiðne-diðini belirten Saltýk, saðlýk siste-mi �reformu�nun asýl amacýnýntoplam saðlýk giderlerinin ve ka-mu saðlýk giderlerinin toplam için-deki payýnýn sýnýrlandýrýlmasý ol-duðunu ifade etti. �Bu amaçla hemorganizasyon hem de finansmanboyutunda, sosyal haklarý alabildi-ðine gerileten köklü deðiþikliklerhedeflenmiþtir.� diyen Saltýk, buköklü deðiþiklikleri þöyle sýraladý:Mevcut kamu kaynaklarý dýþýndaek kaynak mekanizmalarýnýn ya-ratýlmasý. Verimliliðin artýrýlmasýadýna kamu saðlýk sektörü içinepiyasa kurallarý ile rekabet öðesi-nin sokulmasý ve kamu yönetimmodeli denilen bir yönetim strate-jisinin geliþtirilmesi. Kamu saðlýkkurumlarýnýn parça parça veya tü-müyle özelleþtirilmesi ve özel sek-törün teþviklerle týbbi bakým hiz-metlerine dahil edilmesi.

�GSS ek vergi demektir�Genel Saðlýk Sigortasý�nýn (GSS)

saðlýkta finansmaný doðrudan birbiçimde toplumun çalýþan kesim-lerin üzerine yýkmayý hedeflediði-ni kaydeden Saltýk þunlarý söyledi:�GSS ek vergi demektir. GSS ancakasgari düzeyde bir hizmeti finanseedebilir. En az hizmetin üstündehizmete ulaþmak isteyenler içinsesaðlýkta serbest piyasanýn kapýlarý,cepten ödemeyle sonuna dek açýk-týr. GSS tezi, kendi içinde saðlýktaeþitsizliði baþtan kabullenmekte-dir.�

Türkiye�de saðlýk sektörünün ö-zellikle ilaç endüstrisi ve týp tek-nolojisi ile dýþa baðýmlý olduðunuve yasa ile bunun daha da artaca-ðýný dile getiren Saltýk, saðlýk hiz-metlerinin bir bütün olarak paha-lýlaþacaðýný ve bu pahalýlaþma so-nucu olarak da GSS uygulamasýkapsamýnda primlerin artýrýlmasý

ya da hizmet niteliðinin düþmesi-nin gündeme geleceðini söyledi.

Saðlýk ortamýný kýsa dönemdehýzla düzeltecek ve bunu sürdüre-cek politikalara ihtiyaç duyuldu-ðunu kaydeden Saltýk sözleriniþöyle sürdürdü: �Hükümet, vatan-daþlar arasýnda saðlýk hizmetin-den yararlanmadaki farklýlýðý dahada belirgin bir duruma getirme-mek için genel saðlýk sigortasýn-dan kaçýnmalý. Saðlýk konusunagereken önemi vererek genel büt-çeden saðlýk hizmetlerine ayrýlanpayý en az yüzde 10�a çýkarmayýilke olarak kabul etmeli. Saðlýkhizmetlerini bir an önce bir eldetoplamalý ve verilen ödeneklerinen verimli kullanýlabileceði sos-yalleþtirilmiþ saðlýk hizmetleriniuygulamaya daha çok ve disiplinliçaba göstermeli.�

Çoðu AB ülkesinde olduðu gibiçözümün �adil-etkin vergi topla-mak�tan geçtiðini dile getiren Sal-týk, bunun için bir �vergi refor-mu�na ihtiyaç duyulduðunu be-lirtti. Saðlýk özel sektöre emanet

edilemezYol-Ýþ Eðitim Dairesi Baþkaný

Yýldýrým Koç ise konuþmasýnda,devlet eliyle sunulmasý gerekensaðlýk hizmetinin özel sektör eliylesunulamayacaðýna iþaret ederek,sosyal güvenlik sistemini çökertenuygulamalardan vazgeçilmesi ge-rektiðini vurguladý.

AKP hükümetinin saðlýk politi-kalarýný eleþtiren CHP Grup Baþ-kan Vekili Kemal Kýlýçdaroðlu isesosyal güvenlik sisteminin kar-za-rar iliþkisi içinde deðerlendirile-meyeceðini ifade ederek yasanýnyürürlüðe girmesi durumunda iþçive emekçilerin var olan haklarýnýnda geri alýnacaðýný belirtti. Kýlýç-daroðlu, SSGSS Yasa Tasarýsý�nakarþý olduklarýný bildirerek,TBMM�den geçerse yasayý Anaya-sa mahkemesine taþýyacaklarýnýsöyledi.

Emekli-Sen Genel Baþkaný VeliBeysülen de konuþmasýnda yasatasarýsýnýn emekliler üzerindekietkilerine deðinerek, SSGSS�nin iþ-

çi, memur, çiftçi, esnaf ve emekli-ler için yýkým anlamýna geldiðinikaydetti. Yasa tasarýsý ile emekli-lik yaþýnýn 65�e çýkarýldýðýný vebunun �mezarda emeklilik� demekolduðunu söyleyen Beysülen, þöylekonuþtu: �Türkiye�de 65 yaþýnakadar çalýþarak 9 bin gün pirim ö-demek neredeyse imkansýzdýr.Çünkü genç bir nüfusa sahip Tür-kiye�de hiçbir iþveren 50 yaþýndansonra insan çalýþtýrmayacaktýr.�

Beysülen, yasa ile toplumunyoksul kesimlerinin saðlýk hakkýn-dan mahrum kalacaðýný, emekliaylýklarýnýn sefalet aylýðý olacaðý-ný, ayýk baðlama oranlarýnýn düþü-rüleceðini ve pirim ödeme gün sa-yýsýnýn artýrýlacaðýný belirtti.

Petrol Ýþ Sendikasý Ýþçi Saðlýðý veÝþ Güvenliði Uzmaný Dr. Ahmet E-kinci de, SSGSS ile saðlýðýn özel-leþtirileceðini ifade ederek, yasa-nýn �ne kadar para o kadar saðlýk�anlamýna geldiðini söyledi.

Panelin sonunda ise ATO önder-liðinde SSGSS�ye karþý bir eylemplaný çýkarýlmasý önerildi.

SSGSS saðlýðý piyasalaþtýrýyorSosyal Güvenlik ve GenelSaðlýk Sigortasý, Ankara Tabip Odasý tarafýndan düzenlenen panelle tartýþýldý. Panelde yapýlan konuþmalarda, iþçi ve emekçiler için yýkým anlamýna gelen Sosyal Güvenlik ve Genel Saðlýk Sigortasý ile saðlýðýn paralýhale geleceði belirtildi vetemel bir hak olan saðlýðýn piyasalaþtýrýlamayacaðý vurgulandý.

Hekim Postasý

Prof. Dr Ahmet Saltýk, saðlýksistemi �reformu�nun asýl a-macýnýn toplam saðlýk gider-lerinin ve kamu saðlýk gider-lerinin toplam içindeki payý-nýn sýnýrlandýrýlmasý oldu-ðunu ifade etti.

Veli Beysülen, �Türkiye�de 65yaþýna kadar çalýþarak 9 bingün pirim ödemek neredeyseimkansýzdýr. Çünkü genç birnüfusa sahip Türkiye�de hiç-bir iþveren 50 yaþýndan son-ra insan çalýþtýrmayacaktýr.�dedi.

Ahmet Ekinci, SSGSS ile sað-lýðýn özelleþtirileceðini ifadeederek, yasanýn �ne kadarpara o kadar saðlýk� anlamý-na geldiðini söyledi.

Kýlýçdaroðlu, SSGSS Yasa Ta-sarýsý�na karþý olduklarýnýbildirerek, TBMM�den geçer-se yasayý Anayasa mahkeme-sine taþýyacaklarýný söyledi.

Yýldýrým Koç konuþmasýnda,devlet eliyle sunulmasý gere-ken saðlýk hizmetinin özelsektör eliyle sunulamayaca-ðýna iþaret etti.

Page 15: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Ankara Tabip Odasý, 14 Mart Týp Haf-tasý�ný bir dizi etkinlikle kutlayacak. Dü-zenleme kurulunda Ankara�daki yerleþikTýp Fakültesi dekanlarý ile Ankara TabipOdasý�nýn yer aldýðý 14 Mart Týp Bayra-mý resmi töreni ise bu yýl Gazi Üniversi-tesi Rektörlük Binasý�nda gerçekleþtirile-cek.

Týp fakültesi dekanlarý ile Ankara Ta-bip Odasý Baþkaný Önder Okay, 14 MartTýp Bayramý resmi törenine Cumhurbaþ-kaný, Baþbakan, TBMM Baþkaný ve Sað-lýk Bakaný�ný davet etti.

Ankara Tabip Odasý Baþkaný Önder O-kay, 14 Mart Týp Bayramý�na iliþkinCumhurbaþkaný, Baþbakan, TBMM Baþ-kaný, Saðlýk Bakaný ve YÖK Baþkaný�nýmakamlarýnda ziyaret ettiklerini bildire-rek, olumlu geçen görüþmelerde saðlýksisteminde yaþanan sorunlara iliþkin fi-kir alýþveriþinde bulunduklarýný söyledi.

Tam Gün Yasa Tasarýsý�ndan koruyucusaðlýk hizmetlerinin öncelenmesine, sað-lýkta insan gücü planlanmasýnýn nasýlyapýlmasý gerektiðinden týp ve uzmanlýkeðitimine kadar birçok konuda önerileri-ni bu görüþmelerde dile getirdiklerinibelirten Okay, randevu taleplerine ikiyýldýr olumlu yanýt vermeyen Saðlýk Ba-kaný�nýn bu yýl randevu taleplerini geriçevirmemesini ise olumlu bir adým ola-rak deðerlendirdi.

Okay, görüþmelerde saðlýk alanýnda a-týlacak her adýmda ilgili taraflarýn görüþve önerilerinin alýnmasý taleplerini de i-lettiklerini bildirerek, ziyaret ettikleridevlet yetkililerinin programlarý uygunolduðu takdirde törene katýlacaðýný söy-ledi.

Hekim Postasý Mart 2008 15

güncel

Cumhurbaþkaný Abdullah Gül,TBMM�den geçen yükseköðretimde baþör-tüsünün serbest býrakýlmasýný öngören ya-sayý onayladý. Tartýþmalar, üniversitelerdebaþörtüsünün serbest olabilmesi içinYÖK�ün ek 17. maddesinde deðiþiklik yapý-lýp yapýlmayacaðýna kilitlenmiþken

YÖK Baþkaný Yusuf Ziya Özcan, rektörle-re türban serbestisinin uygulanmasý içinbildiri gönderdi. Özcan, baþörtüsünün yük-seköðretimde serbest býrakýlmasý için ana-yasada yapýlan deðiþikliklerin dýþýnda ayrý-ca bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç bulun-madýðýný savundu.

Özcan�ýn türban serbestisinin üniversite-lerde uygulanmasýný öngören bildirisi iseYÖK�ü ikiye böldü.

Karþý bildiriYÖK�ün 9 üyesi tarafýndan yayýmlanan

karþý bildiride: �Mahkeme kararlarýna uy-mak anayasal ve yasal bir zorunluluk olup,�konusu suç teþkil eden emri hiçbir suretteyerine getirmemek� de Anayasa�nýn 137.maddesinin amir hükmü gereðidir� denildi.

YÖK üyeleri Prof. Dr. Engin Ataç, Prof.Dr.Atilla Eriþ, Prof. Dr. Ýsa Eþme, Prof. Dr.Mustafa Ýlhan, Prof. Dr. Tunçalp Özgen,Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul, Bülent Serim,Prof. Dr. Fikret Þenses ve Prof. Dr. NecmiYüzbaþýoðlu imzasýyla yayýmlanan bildirideþu ifadelere yer verildi: �Bu deðiþikliðin uy-gulamaya etkisi ile ilgili olarak YÖK Baþ-kanlýðý�nca üniversitelere ve kamuoyunayapýlan açýklamada; yasama organýnca yenibir düzenleme yapýlmadan da, Anayasa�nýn174. maddesiyle korunan inkýlap kanunla-rýndaki kýsýtlamalar gibi, �kimliði teþhis e-

dilemeyecek bir durumda bulunan kiþilerinyükseköðretim kurumlarýnýn bina, eklentive yerleþke alanlarýna alýnmamasý yönündetedbirler alýnabilir. � denilerek, yükseköðre-tim kurumlarýnda kýlýk kýyafetle ilgili TürkAnayasa Mahkemesi�nin içtihatlarýyla oluþ-

turulan hukuki durum ortadan kaldýrýlmakistenmektedir. YÖK Baþkanlýðý�nýn yaptýðýbu yorum ve deðerlendirme, öncelikle budeðiþiklikle Anayasa�nýn 42. maddesine ek-lenen, �Kanunda açýkça yazýlý olmayan her-hangi bir sebeple kimse yükseköðrenim

hakkýný kullanmaktan mahrum edilemez.Bu hakkýn kullanýlmasýnýn sýnýrlarý kanun-la belirlenir� amir hükmüne açýkça aykýrýdüþmektedir. Çünkü, bu hükümle kýlýk ký-yafet dahil, yüksek öðrenim hakkýný sýnýr-layan sebepleri belirleme yetkisi �münhasý-ran kanun koyucuya� tanýnmýþtýr. Dolayý-sýyla, bu düzenlemenin de �mutlaka kanun�ile yapýlmasý Anayasal bir zorunluluktur.�

Üniversitelerde kaosÖte yandan, Gül�ün onayýndan geçen tür-

ban serbestisi üniversitelerde kaos yarattý.Kimi üniversitelerin kapýlarý türbanlý öð-rencilere açýlýrken, kimi üniversitelerdetürbanlý öðrenciler içeri alýnmadý.

Türban serbestisi AnayasaMahkemesi�nde

Bu arada CHP ve DSP, üniversitelerde ba-þörtüsüne serbestlik getiren 5735 sayýlý�Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý�nýn BazýMaddelerinde Deðiþiklik Yapýlmasýna DairKanun�un birinci ve ikinci maddelerinin ip-tali veya yok hükmünde olduklarýna kararverilmesi ve dava sonuçlanýncaya kadaryürürlüklerinin durdurulmasý� istemiyle A-nayasa Mahkemesi�ne baþvurdu. CHP veDSP�li milletvekillerinin yaný sýra TunceliBaðýmsýz Milletvekili Kamer Genç�in de im-zasýnýn bulunduðu dava dilekçesinde 112milletvekilinin imzasý mevcut.

�Stajyer doktorlar türbantakabilir�

Saðlýk Bakaný Recep Akdað ise konu ile il-gili açýklama yapmakta gecikmedi. Akdað,

Anayasa ve YÖK Yasasý�nýn ek 17. madde-sinde yapýlacak deðiþiklikten sonra, týp fa-kültelerinin 6. sýnýflarýndaki stajyer dok-torlarýn baþörtüsü takmasýnda bir sakýncagörmediðini söyledi.

Hekim Postasý

Türban serbestisi tartýþmalarý kýzýþýyor

Karik

atür:E

smaSereli

Saðlýkta dönüþüm reformu ilk fi-resini verdi. �Sosyal Sigortalar veGenel Saðlýk Sigortasý Kanunukapsamýnda uygulamaya konula-cak sigortalý hastadan en fazlayüzde 20 fark alýnacak, yaptýrýmýbizi zorlar. Devlet fiyatlarý maliye-ti kurtarmaz� diyen AmerikanHastanesi sigortalý hastalara kapý-sýný kapattý.

Kanunun gündeme geldiði andanitibaren özellikle büyük hastanele-rin sosyal sigortalý hastalara kapý-sýný kapatacaðý konuþuluyordu.Referans Gazetesi muhabiri NazlýTopçuoðlu�nun haberine göre uzunyýllardýr SSK�lý hastalara özelliklekardioloji alanýnda hizmet veren

Amerikan Hastanesi bunun ilk ör-neði oldu. Hastanenin hasta port-föyünün yüzde 2-3�ünü sosyal si-gortalý hastalar oluþturuyordu.

Haziran�da Sosyal Güvenlik Ku-rumu ile masaya oturacak pek çokbüyük hastaneden benzer tepkile-rin gelmesi bekleniyor. Ýlk etaptaAmerikan Hastanesi gibi sosyal si-gortalý hasta sayýsý yüzde 5 -10�uaþmayan hastaneler SGK�yý gözdençýkaracak. Bu gruba daha sonraA+ olarak tanýmlanan AcýbademSaðlýk Grubu, Alman Hastanesi, A-nadolu Saðlýk Merkezi, BayýndýrHastanesi, Florence NightingaleHastanesi, Güven Hastanesi, HisarIncontinental Hastanesi, Interna-tional Hospital, Kent Hastanesi,Memorial Hastanesi ve Mesa Has-tanesi gibi büyüklerin de katýlaca-ðý kulislerde dolaþýyor.

Özel hastanelerin önündeiki yol var

Anayasa Mahkemesi�nin dahaönce iptal ettiði ve ertelenen �Sos-yal Sigortalar ve Genel Saðlýk Si-gortasý Kanunu� meclis komisyon-larýnda görüþülüyor. Yasanýn Hazi-ran 2008�de uygulamaya geçmesibekleniyor. Yasa daha uygulamayagirmeden özel hastaneleri sistem-den uzaklaþtýrmaya baþladý.

Yasanýn hastaneler cephesindeyarattýðý en büyük sorun fark a-lýmlarýna kýsýtlama getirilmesi.Daha önceki kanunda GSS fiyatla-rýný kabul eden saðlýk kurumlarý-nýn sigortalýdan fark almasý ya-saklanýyordu. 2007 Kasým�ýnda ya-pýlan deðiþiklikler ile bu yasakkaldýrýldý ama yerine �SGK ile an-laþma imzalayan özel hastanelersigortalý hastalardan sadece ku-rum fiyatlarýnýn yüzde 20�si kadarfark alabilecek� kýsýtlamasý geldi.

Hem de bu sefer otelcilik hizmet-lerinde ve öðretim üyesi tarafýn-dan sunulan saðlýk hizmetlerindeuygulanan 2 kat tavan uygulamasýda kaldýrýldý.

Þimdi özel hastanelerin önündeiki seçenek bulunuyor. Ya devletfiyatlarýna razý olup kapasiteleriniartýrarak ya da maliyetlerini düþü-rerek SGK ile anlaþacaklar ya dasözleþme imzalamayýp özel hasta-larla yollarýna devam edecekler.

Hastaneler karar içinHaziran�ý bekliyor

SGK fiyatlarýyla ayakta kalama-yacaklarýný ifade eden özel hasta-neler þimdi Saðlýk Bakanlýðý�ndanve SGK�dan gerekli düzenlemele-rin yapýlmasýný bekliyor. Özel Has-taneler ve Saðlýk Kuruluþlarý Der-neði (OHSAD) Genel Sekreteri Ya-þar Yýldýrým birçok kez sektörünsorunlarýný ilgili bakanlýklara ak-tardýklarýný ancak hiç bir deðiþik-lik yapýlmadýðýný söylerken �Þu anyasanýn çýkmasýný bekliyoruz. E-ðer yasa bu haliyle uygulamayageçerse sektörün genel kanýsý SGKile anlaþma yapýlmayacaðý yönün-de� dedi. Yýldýrým haziranda ay-nýyla uygulamaya geçeceði söyle-nen yasanýn büyük hastaneleri sis-temin dýþýnda býrakacaðýný söyle-di. Ayný zamanda Özel Çamlýca Al-man Hastanesi�nin de CEO�su olanYýldýrým �Fark alýnmadýðý takdirdebizim de bu fiyatlardan çalýþma-mýz mümkün deðil� dedi. Personelmaaþlarý ve teknolojik yenilenmeiçin gerekli kar payýnýn bile ku-rum fiyatlarýyla karþýlanamayacakolduðunu vurgulayan Yýldýrým,�Þu anda kararý bekliyoruz. Yasa-nýn son haline göre SGK ile masa-ya oturup anlaþmalarý deðerlendi-receðiz� diye konuþtu.

Saðlýkta Dönüþüm Reformuilk firesini verdi. Sosyal Sigortalar ve Genel Saðlýk Sigortasý Kanunu daha uygulamaya girmeden özelhastaneleri sistemden uzaklaþtýrmaya baþladý.�Devlet fiyatlarý maliyetikurtarmaz� diyen AmerikanHastanesi sigortalý hastalarakapýsýný kapattý.

Hekim Postasý

Özel hastaneler SSK�lýlara kapanýyor...

Týp Bayramý�na devlet yetkilileri de

katýlýyor

Hekim Postasý

TBMM�de kabul edilmesinin ardýndan Cumhurbaþkaný Abdullah Gül�ün onayýndan geçen, YÖK Baþkaný tarafýndan da üniversitelerde uygulanmasý istenen türban serbestisi kaos yarattý.

Baþörtüsüne serbestlik getiren kanun þimdi Anayasa Mahkemesi�nde.

Page 16: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

16 Hekim Postasý Mart 2008

tecrübe

Mustafa Þerif Onaran�ý hekimkimliðinin yaný sýra sanata yakýn-lýðý ile de tanýyoruz. Uzun yýllarboyunca cerrah olarak çalýþan, e-debiyat ile de yakýndan ilgilenenMustafa Þerif Onaran, geçmiþ yýl-larda Edebiyatçýlar Derneði�ninbaþkanlýðýný da yürütmüþ bir he-kim. Mustafa Þerif Onaran�la mes-leki yaþamý ve edebiyat üzerinekonuþtuk�

- BBiizzee kkeennddiinniizzddeenn bbaahhsseeddeebbiilliirrmmiissiinniizz??

Ben, 1927 yýlýnda Ýzmir�de doð-dum. Þimdi 81 yaþýndayým. 16 yýlönce Yüksek Ýhtisas HastanesiGastroentroloji Cerrahi Klinik Þef-liði�nden emekliye ayrýldým. Ne-den týbbiyeyi seçtiðimi anlatayýmsize: Gayet baþarýlý bir öðrenciy-dim. Notlarým yüksekti. Aldýðýmpuan ile gireceðim en iyi yer týbbi-yeydi. Maddi durumu iyi olmayanbir ailenin çocuðu olduðum içinparasýz yatýlý okumam gerekiyor-du. O nedenle askeri týbbiyeyi seç-

tim. 1948 yýlýnda týp fakültesinegirdim askeri öðrenci olarak. He-kim olmayý istiyordum ancak pa-rasýz ve yatýlý okuyacaðým tek yeraskeri týp fakültesiydi. Týp eðiti-mimin ilk dört yýlý Ýstanbul TýpFakültesi�nde geçti. Son iki yýlý iseAnkara Týp Fakültesi�nde tamam-ladým.

Biz týbbiyeyi bitirdikten sonrabir yýl Gülhane�de staj yaparýz.Stajýmý tamamladýktan sonra Gül-hane�de ihtisas imtihanýnda cerra-hiyi seçtim. Bunun nedeni ise þuy-du: Eþim dahiliyeciydi, o istedicerrah olmamý. Cerrahi branþý içinel becerim iyiydi. Bu nedenle cer-rahiyi seçmek daha anlamlý ola-caktý. Gülhane�de 4 yýllýk ihtisasdönemi tamamladýktan sonra biryýl Kayseri�de çalýþtým. Bu aradaGastroentroloji cerrahi uzmanlýðý-ný kazandým ve emekli oluncayakadar da Ankara Yüksek ÝhtisasHastanesi�nde görev yaptým.

- SSiizziinn zzaammaannýýnnýýzzddaakkii ssaaððllýýkk ssiiss-tteemmii iillee ggüünnüümmüüzzddeekkii ssaaððllýýkk ssiissttee-mmii aarraassýýnnddaa ffaarrkk vvaarr mmýý??

Bu soruyu kendi alanýmdan de-ðerlendirsem eðer þunlarý söyleye-

bilirim: Bizim zamanýmýzda cerra-hi el becerisini gerektiriyordu. Birlaf vardýr hekimlikte; �Alet iþler, elövünür� derler� Siz ne kadar iyialet edevatla iþ yaparsanýz o kadariyi sonuç alýrsýnýz ancak en önemlihüner el becerisidir. Günümüzdeendikasyonlar deðiþti. Öncedentýbbi tedavi ile tedavisi mümkünolmayan hastalýklar vardý. Artýkbazý vakalar cerrahi bir vaka ol-maktan çýktý.

Günümüzde endikasyon sýnýrýnagirmeyen birçok hastalýk cerrahitedavi ile iyileþtirilmeye çalýþýlýyorve ben bunu doðru bulmuyorum.Maalesef bir takým paragöz dok-torlar var. Kimi doktorlar bazýhastalýklarý alabildiðine abartýlýbir þekilde hastaya aksettiriyor vebu þekilde hastayý korkutuyor. Budurumda cerrahi meslek olmaktançýkar ve biz hastalarýn umudunuistismar eden kimseler durumunadüþeriz. O yüzden bugünkü cer-rahlara çok iþ düþtüðüne inanýyo-rum.

- PPeekkii,, ggeennçç hheekkiimmlleerree nnee öönneerriirr-ssiinniizz??

Hekimlik yalnýz bilgi ile donan-mak deðildir, insanla bütünleþme-sini bilmektir. Bizim insanýmýzýndost hekime iyi hekime, hastasý ilebütünleþmesini bilen hekime ihti-yacý var. Bir hekim hastasýna sa-dece umut, yaþama þevki vermez.Bir hekim hastasýný yarýnlara ha-zýrlayabilir. Bizim hastasýný yarýn-lara hazýrlayabilecek hekimlereihtiyacýmýz var. Özellikle Anado-lu�da görev yapan hekimlere çok iþdüþüyor. Halkýn güvenilir hekimeihtiyacý var. Çünkü bir evin hertürlü sýrrý ancak hekime açýlýr. He-kimin dýþýnda baþka hiç kimse o e-vin sýrýrýný bilmez. Mademki bir e-vin mahremiyeti hekime açýlabili-yor o zaman hekimler güven vere-bilmeli. Böyle bir kiþiliði hak et-menin yolu da insaný sevmekten,insanla bütünleþmekten geçiyor.Benim annemin bir sözü vardýr:Ýnsan çocuðunu yetiþtirirken ken-disini terbiye eder. Bir hekimin dekendini yetiþtirmesi gerekir.

- HHeekkiimmee yyöönneelliikk þþiiddddeett oollaayyllaa-rrýýnnddaa cciiddddii bbiirr aarrttýýþþ ggöözzlleenniiyyoorr..BBiizzee bbuu kkoonnuu hhaakkkkýýnnddaa nneelleerr ssööyy-lleeyyeebbiilliirrssiinniizz??

Bu konuda hekimlere de çok gö-revler düþtüðüne inanýyorum. He-kim ile hasta arasýnda iyi bir diya-loðun kurulmasý gerekir. Hekim

hastayý da hasta yakýný da iyi de-recede süreç hakkýnda bilgilendir-meli. Hasta ile diyalog kurmazsa-nýz, hastayý yalnýzlýða terk edersi-niz ve bu durum iyi sonuçlar do-ðurmaz. Ben hastanelerin birleþti-rilmesi kararýna karþý deðilim an-cak uygulanan saðlýk politikalarýalt yapý hazýrlýklarý tamamlanma-dan hayata geçiriliyor. Bu da hastaile hekimi karþý karþýya getiriyorve hekimi töhmet altýnda býraký-yor. Bir takým düzenlemeler, birtakým þartlar yerine getirilmedenuygulanýrsa, güçlükler çýkar ve bugüçlükler hekimi de hastayý da zordurumda býrakýr. Hastanelerdehasta kapasitesi artýyor ve doktor-lar bu kapasiteye karþýlayacak du-rumda deðil.

- EEddeebbiiyyaattççýý yyöönnüünnüüzzddeenn bbaahhssee-ddeelliimm bbiirraazzddaa��

Evet� Týbbiye gitmezden önceedebiyata ilgim vardý benim. Ýlkþiirlerim, yazýlarým 1944�de çýk-maya baþladý. Ýstanbul Dergisi�ndeçýktý ilk. Sonra birçok dergide�Varlýk Dergisi�nde sürekli yayým-

lanmaya baþladý, ardýndan Fikirlerdergisinde. Bu derginin yönetimkadrosundaydým ayný zamanda a-ma en çok Türk Dili dergisinin yö-netiminde görev yaptým.

- BBiillddiiððiimm kkaaddaarrýýyyllaa RRüüþþttüü AAssyyaa-llýý iillee bbiirrlliikkttee bbiirr ddee ooyyuunn yyaazzddýý-nnýýzz��

Evet, Nazým Hikmet�in öleceðison gün hayatý ile hesaplaþmasýnýanlatan bir oyundu. Rüþtü Asyalýile çalýþmalarýmýz ise hala sürü-yor. Rüþtü Asyalý ile beraber þiirsöyleþileri düzenliyoruz. Her ayýnson Cuma�sý Milli Kütüphane�degerçekleþiyor etkinliðimiz.

- HHeekkiimmlliiððiinniizziinn yyaannýý ss ýýrraa üüççddöönneemm EEddeebbiiyyaattççýýllaarr DDeerrnneeððii bbaaþþ-kkaannllýýððýý ddaa yyaappttýýnnýýzz.. TTýýpp iinnssaannllaarrýý-nnýýnn iiççiinnddeenn ççookk ssaayyýýddaa ssaannaattkkaarrççýýkkmmaassýýnnýý nnaassýýll ddeeððeerrlleennddiirriiyyoorrssuu-nnuuzz??

Hekimliðin de, sanatýn, edebiya-týn da ana konusu insandýr. Ýnsaneli deðen her þey edebiyatý ilgilen-diriyor. Hekimlerin edebiyata olanmerakýný bu insan anlayýþý ile bü-tünleþtirmek istiyorum.

Yolu edebiyattan geçen bir hekim:Mustafa Þerif OnaranDr. Serdal Kanuncu

�Hekimliðin de, sanatýn, edebiyatýn da ana konusu insandýr.Ýnsan eli deðen her þey edebiyatý ilgilendiriyor. Hekimlerin

edebiyata olan merakýný bu insan anlayýþý ilebütünleþtiriyorum�

�Bir hekim hastasýna sadece umut, yaþama þevki vermez. Bir hekim hastasýný yarýnlara hazýrlayabilir. Bizim hastasýný yarýnlarahazýrlayabilecekhekimlere ihtiyacýmýz var.�

GecelerdeBir hüzün dolu ay ýþýðýnda

Gecenin bir ucunda sen, bir ucunda ben.Rüzgarýn esiþinden belli zaten

Her þey kendi yalnýzlýðýnda.

Dalýp gitmiþsin penceredenAnýlarýn tozunu eler yýldýzlar.

Kadife uykularda beyaz rüyalarGecelerde baþladý bahar.

Soluk almasýný duyarsýn sanki,Rüzgar deðil yapraðý kýmýldatan.

Gecede kaybolana çoban ateþi sevgi,Ötesi yalan

Hayal etmezsin de neylersin?Gökyüzü yýldýzlarla geniþledi.

Unut o kahýr yüklü türküleri gönül!Gecelerde bahar baþladý.

Mustafa Þerif Onaran

Page 17: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008 17

güncel

TBMM�de görüþülmek üzere bekle-yen Sosyal Sigortalar ve Genel SaðlýkSigortasý Yasasý�na (SSGSS) karþý ey-lemler sürüyor. SSGSS�ye karþý birçokilde sendikalar, meslek ve kitle örgüt-leri tarafýndan yerel platformlar o-luþturuldu. Yurt çapýnda iþçi ve e-mekçilerin katýlýmýyla gerçekleþtiri-len eylem ve yürüyüþlerde, AKP�ninSSGSS ile saðlýðý tehdit ettiði vurgu-lanarak, yasanýn geri çekilmesi iste-niyor.

Yasa tasarýsý, TTB, TMMOB, KESK,DÝSK, TDB, TEB, TÜRMOB, BASK veTürk-Ýþ�in aralarýnda bulunduðuGSS�ye karþý Ankara Platformu tara-fýndan da protesto edildi.

20 Þubat�ta Numune Hastanesi ö-nünde toplanarak, Saðlýk Bakanlý-ðý�na yürüyen yaklaþýk 200 kiþi, �Sað-lýk haktýr satýlamaz�, �Hükümet ya-saný al baþýna çal�, �Mezarda emekliolmayacaðýz� sloganlarý ile yasanýngeri çekilmesini istedi.

Saðlýk Bakanlýðý önünde platformadýna açýklama yapan Ankara TabipOdasý Baþkaný Önder Okay, AKP hü-kümeti döneminde saðlýk harcamala-rý hýzla artmasýna raðmen sorunlarýnçözülmediðini, devlet hastanelerindekuyruklarýn devam ettiðini ve özelhastanelere giden vatandaþlarýn bin-lerce lira �ek ücret� ödemek zorundakaldýðýný belirterek, bu durumdankarlý çýkanýn ise ilaç tekelleri ile özelsaðlýk sektörü olduðunu söyledi.

�Son 5 yýlda en hýzlý büyüyen has-tane patronunun ayný zamanda ikti-dar partisi mensubu bir politikacý ol-masý bu iþten kimlerin nemalandýðýnýaçýk olarak gösteriyor.� diyen Okay,

saðlýk hizmetinin her aþamasýndasýnýrlama, katký payý ve prim sistemigetirilip herkese ek saðlýk vergisikonduðunu ve genel bütçe faize, ran-ta harcanýrken, devletin tüm yurttaþ-larýna sunmakla yükümlü olduðusosyal haklarý bütçeye yük olarakyansýttýðýný kaydetti.

Emekliliðimiz gasp ediliyorOkay þöyle konuþtu: �1999 yýlýna

kadar emekliliðe hak kazanabilmek i-çin asgari 5 bin gün prim ödemek ye-tiyordu. 1999 yýlýnda sýnýr 7 bine çýk-tý. AKP ise bununla da yetinmiyor,daha da arttýrmak istiyor. Bundansonra 9 bin gün prim ödeyemeyenleremekli olamayacak. Turizm, inþaat,tarým gibi sezonluk sektörlerde yýlda90 gün iþ bulabilen bir geçici iþçinintam aylýða hak edebilmesi için ise120 yýl yaþamasý gerekecek. AKP, e-mekli aylýklarýný yüzde 33 düþürmek-le yetinmiyor. Kanun Meclis�ten ge-çerse kazanýlmýþ hak niteliðindeki fii-li hizmet süresi zammý týrpanlana-cak. Gazeteciler, veterinerler, hava-yollarý personeli, lokomotif makinist-leri, posta daðýtýcýlarý, zabýtalar, itfai-ye çalýþanlarý gibi bir dizi meslekteyýpranma payý verilmeyecek. Emni-yet, MÝT ve TSK dýþýndakilerin fiilihizmet süresi zammý 5 yýlla sýnýrlan-dýrýlacak.�

Yoksulluk sýnýrý:146 YTLAKP�nin �GSS primini ödeyemeyen

yoksul vatandaþlarýn primlerini dev-let ödeyecek� dediðini ancak yasayagöre bütün ay boyunca eline geçenpara 145 YTL�den az olanlarýn yoksulkabul edileceðini belirten Okay, asga-ri ücretli 76 YTL prim öderken en bü-yük holdinglerin patronlarýnýn ise sa-dece 494 YTL prim ödeyeceðini ifadeetti.

�Bundan sonra saðlýk hizmeti ala-bilmek için bu ülkenin vatandaþý ol-mak, üstelik vergi ödemek, dahasýGSS primi yatýrmak, hatta bir de �ka-týlým payý� ödemek yetmeyecek. Þim-

di bir de �ilave ücret� adý altýnda özelhastanelere �haraç� ödemek gereke-cek. Miktarý þimdilik alýnan hizmetinyüzde 20�si olacak. Bazý durumlardaise bu oran yüzde 300�e kadar çýka-cak.� diyen Okay, AKP�nin þu ana ka-dar yaklaþýk 700 saðlýk ocaðýnýn kapý-sýna kilit vurduðunu ve �aile hekimli-ðine geçiyoruz� gerekçesiyle özelleþ-tirdiðini söyledi.

�Meclis�in gündeminde olan birbaþka kanun tasarýsýyla da devlethastanelerinin yönetim kurullarýnaTicaret Odasý�nýn temsilcileri giriyor.Bu yönetim kurullarý devlet hastane-lerini satmak, kiraya vermek, devirve takas etmek, iþletmek ve iþlettir-mek yetkisine sahip olacaklar.� diyenOkay, bütün bu düzenlemelerin yerlive yabancý sermaye istediði için ya-pýldýðýný dile getirdi.

�Biz karþý çýkarsak yapamazlar�Okay þunlarý söyledi: �Kâbesi IMF,

secdesi yerli patronlar olanlar saðlýkve sosyal güvenlik haklarýmýzý tama-mýyla yok etmek istiyorlar. Oysa buülkenin tüm zenginliklerini biz yara-týyoruz. Yolsuzluk ve sömürü orta-dan kaldýrýldýðýnda bu kaynaklar her-kese emeklilik ve saðlýk hakkýný da i-çeren insanca bir yaþam sunmaya ye-terlidir. Biz biliyoruz ki; yoksullukda, yoksunluk da, saðlýksýzlýk da, sos-yal güvensizlik de kader deðildir.Kendimiz için, çocuklarýmýz için, kar-deþlerimiz için saðlýk ve sosyal gü-venlik hakkýmýza sahip çýkalým.

Ýþçisi, kamu çalýþaný, esnafý, çiftçi-si, emeklisi, yaþlýsý, genci hep birliktebu gayri vicdani, gayri ahlaki, gayriinsani saldýrýyý durduralým.�

SSGSS geri çekilsinGSS�ye karþý Ankara Platformubileþenleri Sosyal Sigortalar ve

Genel Saðlýk Sigortasý Yasa Tasarýsý�nýn geri çekilmesi için

Numune Hastanesi önünde toplanarak

Saðlýk Bakanlýðý�na yürüdü.

Hekim Postasý

Ýnþaatçýsýndan petrolcü-süne, medya patronundankebapçýsýna kadar birçokfarklý alandan Anadolulusermayedar gönlünü saðlý-ða kaptýrdý. 25 milyar do-larlýk bir büyüklüðe ulaþanözel saðlýk sektöründenpay alma peþindeki yeni gi-riþimcilerin, Van�dan Sam-sun�a kadar tüm Anado-lu�yu saran yatýrýmlarýnýnönümüzdeki dönemde 480milyon YTL�ye ulaþmasýbekleniyor.

Büyük saðlýk gruplarýnýnAnadolu yatýrýmlarýyla sað-lýk sektörünün cazibesinekapýlan yeni giriþimciler,ya ortaklýklarla ya da tekbaþlarýna hastaneciliðe a-dým attý. 2008 yýlý içindeDoðu ve Güneydoðu illerin-de 20�ye yakýn irili ufaklýhastane açýlmasý bekleni-yor.

Hepsinin bu alanda yatý-rým yapmalarýnýn ortak ne-deni saðlýk sektöründekiyükseliþ. SSK, Bað-Kur veEmekli Sandýðý�nýn bir ara-ya getirilmesiyle beraberkamu ve özel hastanelerinsosyal sigortalý hastalarýkabul etmeye baþlamasý ileözel saðlýk sektöründe sýç-rama yaþandý. Özel hasta-nelerdeki hasta trafiðini biranda iki katýna çýkaran uy-gulama yatýrýmcýlarýn dadikkatini çekti. 2004 yýlýn-da 167 olan özel hastanesayýsý iki yýlda 295�e ulaþtý,2007�de ise 300�ü aþtý. Sa-yýnýn 2010 yýlýna kadar400�e yaklaþmasý bekleni-yor. Bugüne kadar yüzde80�lik pay ile baþta Ýstan-bul olmak üzere, Ankara veÝzmir�de odaklanan saðlýkyatýrýmlarýnýn aðýrlýk mer-kezi Adana, Van, Gazian-tep, Batman gibi Doðu veGüneydoðu illerine kayma-ya baþladý. Bu eðilimin ar-dýnda özellikle bölgedekidoktor eksikliði nedeniylekamu hastanelerinin yeter-li hizmet sunamamasý yatý-yor. Sosyal sigortalý hasta-larýn yarattýðý pazarýn bü-yüklüðünü gören tüm yatý-rýmcýlarýn ortak hedefi deDoðu bölgelerindeki açýðýhastaneler aracýlýðýyla kârâçevirmek.

Adana�daki yatýrýmlaraðýrlýkta

Samsunlu Birleþik GrupYönetim Kurulu Baþkanve-kili Ahmet Þenocak, bölge-sindeki özel saðlýk hizmetiaçýðýný görüp kollarý sýva-yanlardan. Doktor ortakla-rýyla beraber bu yýl açacak-larý 200 yataklý hastaneninKaradeniz�in saðlýk merke-zi olmasýný hedefliyor.

Medical Park Saðlýk Gru-bu�yla ortaklýk kuran Ada-na�nýn meþhur kebapçýsýHasan Usta Kebap�ýn sahibiÞakir Oral da proje þimdilikaskýya alýnmýþ olsa da Ada-na�da 100 yataklý bir hasta-ne kurmanýn peþinde. Ada-nalý bir baþka saðlýk yatý-rýmcýsý olan Ýska Ýnþaat�ýnsahibi Ýbrahim Seðmen isesektörün yörüngesine giripinþaatýný yürüttüðü hasta-nenin iþletmesini alanlar-dan. Adana�da inþaatla ya-kaladýðý ünü saðlýða yansý-tan Baysaþ Ýnþaat ve rota-sýný petrolden hastaneciliðeçeviren Duman Petrol�ünsahibi Mehmet Duman gibiyatýrýmcýlar ise yeni sek-törlerinde büyümenin yol-larýný arýyor.

Yeni yönetmelikdüþündürüyor

Sosyal sigortalý hastala-rýn yarattýðý pazarýn bü-yüklüðünü gören tüm yatý-rýmcýlarýn ortak hedefi,Doðu bölgelerinde yaþananhekim sýkýntýsýný özel has-taneler aracýlýðýyla kârâ çe-virmek.

Ancak bugünlerde çiçeðiburnunda saðlýk yatýrýmcý-larýnýn 15 Þubat�ta yayým-lanan yeni �Ayakta Teþhisve Tedavi Yapýlan SaðlýkKuruluþlarý Yönetmeliði�ve �Özel Hastaneler Yönet-meliði� nedeniyle kafasý bi-raz karýþýk. Yabancý olduk-larý sektörde yeni düzenle-menin ne anlama geldiðinianlamaya çalýþýyorlar. Ö-zellikle yönetmeliðin getir-diði kadro ve birim kýsýtla-malarý yatýrýmcýlarý düþün-düren noktalardan biri. Yö-netmelikteki geçici 6. mad-deye göre Saðlýk Bakanlýðýartýk saðlýk yatýrýmý plan-lamasý yapýlmamýþ herhan-gi bir kuruluþu kabul etme-yecek. Henüz kesinleþme-miþ madde ile bakanlýkçayapýlacak planlama kapsa-mý dýþýnda özel hastane önizin baþvurusu yapýlmýþ vemevcut ruhsatlandýrýlmýþözel hastanelere týbbi hiz-met birimi, saðlýk çalýþanýveya teknoloji yoðunluklutýbbi cihaz ilavesi kabul e-dilmiyor. Genel olarak ön i-zinlerinde belli bir kadrobelirleyen doðudaki özelhastaneler, daha sonra dev-let hastanelerinden çeke-bildikleri kadar hekimi alýpkadrolarýný ve hizmet bi-rimlerini geniþletiyorlardý.

Not: Bu haber, Nazlý Topçuoðlu imzasý ile 23.02.2008 tarihli Referans gazetesinde yayýnlanmýþtýr.

Saðlýðýn yýldýzý parladý petrolcü de inþaatçý da hastaneciliðe soyundu25 milyar dolarlýk bir büyüklüðe ulaþan özel saðlýksektörü, Anadolu�da yeni giriþimciler ortaya çý-kardý. Kebapçýdan inþaatçýya, petrolcüden medyapatronuna kadar birçok farklý sektörden yatýrým-cý, hastane açmak için kollarý sývadý.

Page 18: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

18 Hekim Postasý Mart 2008

komisyonlardan

Ankara Tabip Odasý (ATO)Ýnsan Haklarý Komisyo-nu�nun, Sincan F Tipi KapalýCezaevi�nde yaptýðý incele-meye iliþkin hazýrladýðý ra-por, ATO�da düzenlenen ba-sýn toplantýsý ile açýklandý.

Sincan F Tipi Kapalý Ceza-evi�ne 19 Kasým 2007 tari-hinde gerçekleþtirilen ziya-retin ardýndan edindikleriizlenimleri kamuoyuylapaylaþan ATO Ýnsan HaklarýKomisyonu Baþkaný ÇaðrýTemuçin, Sincan F Tipi Ka-palý Cezaevi�nde tek ve üçkiþilik ünitelerdeki günlükyaþam alanlarýnýn insan be-den ve ruh saðlýðý açýsýndanson derece yetersiz olduðu-nu, bu durumun bedensel,ruhsal ve sosyal tecride yolaçtýðýný söyledi.

Temuçin, Sincan Cezae-vi�nin tamamýný ziyaret et-mek istemelerine raðmen,þikayet baþvurularýnýn yo-ðun olduðu F1 ve L1 cezaev-lerini ziyaret etmelerine i-zin verilmediðini bildirdi.Tutuklu ve hükümlüler ilecezaevi yönetiminden kim-senin bulunmadýðý, mahre-

miyete uygun bir ortamdagörüþme taleplerinin ise ce-zaevi yetkililerince, �AdaletBakanlýðý�nýn bu konuda ta-limatý olmadýðý� gerekçesi i-le geri çevrildiðini belirtenTemuçin, bu nedenle F2 vekadýn cezaevinde sýnýrlý birziyaret gerçekleþtirdiklerinisöyledi.

Ýncelemede, ortak yaþamalanlarýnýn kullanýmýndaciddi sýkýntýlar olduðunun,farklý cezaevlerinde farklýuygulamalar yapýldýðýnýngözlendiðini anlatan Temu-çin, cezaevi ortamýnýn daheyetin ziyareti için �hazýr-lanmýþ ve düzenlenmiþ ol-duðu� izlenimini edindikle-rini bildirdi. Temuçin, �Ce-zaevi yetkilileri, sosyal et-kinlikler yapýldýðýný ifadeetmekle birlikte, heyetimize

gösterilen çiçek, resim, el iþigibi etkinliklerin yapýldýðýsöylenen atölyelerin olaðandýþý düzenli ve temiz olma-sýna karþýn, odada uzun sü-redir etkinlik yapýlmadýðýnýdüþündüren aðýr bir kokubulunduðu ve çiçek gibimalzemelerin tozlu olduðugözlenmiþtir� dedi.

Hekim sayýsý yetersizCezaevindeki personel ek-

sikliklerinin saðlýk ve diðerhizmetlere yansýdýðýný ifadeeden Temuçin, F2 ve kadýncezaevi revirlerinin fizikiþartlarýnýn yeterli, baþta he-kim sayýsý olmak üzere saðlýk

personeli sayýsýnýn ise yeter-siz olduðunu söyledi. Psiki-yatrik görüþmelerin psikolo-gun talebiyle infaz memuru-nun eþliðinde yapýldýðýný tes-pit ettiklerini bildiren Temu-çin, þunlarý kaydetti: �Ceza-evlerine haftada 2 gün Ba-kanlýk tarafýndan geçici gö-revlendirilen hekimlerin gel-diði bildirilmiþtir. Cezaevleri-ne, sadece hastalarýn yakýn-malarý çerçevesinde ve belirligün ve saatlerde tedavi hiz-meti deðil, cezaevinin genelortamýný ve sorunlarýný bi-len, 24 saat koruyucu ve te-davi edici saðlýk hizmeti ve-recek kadrolu hekim ve yar-

dýmcý saðlýk görevlileri ge-rekmektedir.�

Saðlýk hizmetlerinin sunu-munda meslek etik ilkeleri-ne uygun ortamlarýn oluþtu-rulmasýnýn bir zorunlulukolduðunu ifade eden Temu-çin, insan haklarý ve demok-ratik kurallara uygun sosyalbir yapý için, meslek örgütle-rinin eleþtiri ve önerilerinindikkate alýnmasý gerektiði-nin altýný çizdi. Temuçin,�Yapýlan tek bir ziyaret ilevar olan sorunlara yöneliktam bir deðerlendirme yap-mak mümkün olmasa da,kurumsal olarak bu ziyaret-lerin devam etmesinin ve

sonuçlarýn birlikte deðerlen-dirilmesinin fayda saðlaya-caðý ortadadýr.� diye konuþ-tu.

Cezaevlerini baðýmsýzkurullar izlemeli

Düzenlenen basýn toplan-týsýnda Tecrite Karþý AnkaraÝnsiyatifi adýna konuþanSelçuk Kozaðaçlý ise AdaletBakanlýðý tarafýndan OPCAT(Optional Protocol to theConvention Against Torture- BM Ýþkenceyle MücadeleSözleþmesine Ek SeçmeliProtokol) kapsamýnda gün-deme alýnan �cezaevlerindesivil izleme� çalýþmasýnýntamamen hatalý yönelimlerüzerine kurulduðunu belirt-ti. Yýllardýr cezaevi sorunla-rýný izleyen hukuk ve insanhaklarý örgütleri, meslek o-dalarý ve sendikalarýn biri-kim ve görüþlerinin deðer-lendirilmediði bir izlemeyöntemine karþý olduklarýnývurgulayan Kozaðaçlý, sivildenetimin birikimi olmayan�sarý� sivil izleme dernekleritarafýndan deðil, gerçek veetkili bir �cezaevi izleme�görevini yýllardýr yürütenkurumlar tarafýndan yapýl-masý gerektiðini söyledi.

Sincan F tipi Cezaevi Raporu açýklandý

Bedensel, sosyal ve ruhsal tecrit sürüyorATO Ýnsan Haklarý

Komisyonu Baþkaný Çaðrý Temuçin, Sincan FTipi Kapalý Cezaevi�nde

tek ve üç kiþilik ünitelerdeki günlük

yaþam alanlarýnýn insan beden ve

ruh saðlýðý açýsýndanson derece yetersiz

olduðunu söyledi.

Hekim Postasý

Gündem yoðun� Ankara TabipOdasý saðlýk alanýnda atýlan her a-dýmý dikkatle izlemekte, hemenhemen her gün basýn toplantýlarý,paneller, forumlar organize et-mekte� Saðlýkta Dönüþüm Prog-ramý�nýn etkileri tartýþýlýyor biryandan, bir yandan hekime yöne-lik þiddetin nedenleri ve çözüm ö-nerileri. 14 Mart Týp Bayramý ha-zýrlýklarý sürüyor öte yandan�Hekim Postasý ise hekimlerin nab-zýný tutmaya çalýþýyor diyebiliriz�

Bu sayýmýzda ise Hekim Posta-sý�nýn mutfaðýnda kimler var, nepiþiriyorlar bilmek istersiniz diyeBasýn Yayýn Komisyonu�nu tanýta-lým istedik� Onca koþuþturmanýnve yoðunluðun içinden çýkamayýn-ca Jülide, �Sen yap bu iþi de� dedibana� Ve iþ bende�

Uzun zamandýr �ben çizerim�bahanesiyle yazmamýþým. Þaþkýnbir heyecan sardý bünyeyi. Heye-can geçince safi bir þaþkýnlýklakoþturmaya baþlýyorum. Hararetlitartýþmalarýn yaþandýðý camlý ma-salý odaya uðruyorum. Dr. SelçukAtalay nöbetten çýkmýþ gelmiþ yö-netim toplantýsýna girecek, bilgisa-yar baþýnda çalýþmakta. Ýki azdemli çay alýp oturuyorum yanýna.�Abi sizin iþinizde zor� falan der-ken arada soruyu soruyor ve alý-yorum yanýtý.

BBaassýýnn YYaayyýýnn KKoommiissyyoonnuu bbuuggüünneekkaaddaarr nneelleerr yyaappttýý?? ÞÞiimmddii nneelleerr yyaa-ppýýyyoorr??

�ATO Basýn Yayýn Komisyonu,Ankara Tabip Odasý tarihinde hepaktif olarak var olmuþ bir komis-yondur. Basýn yayýn alanýna ilgiduyan oda üyelerinin gönüllü ve

düzenli katýlýmýyla oluþur. Hafta-nýn belli günlerinde toplanan ko-misyonumuz, aðýrlýklý olarak oda-mýzýn aylýk periyodik yayýn organýolan Hekim Postasý�nýn hazýrlýkla-rýný yürütür. Ayrýca odamýzýn websayfasýnýn düzenlenmesine de yar-dýmcý olmaya çalýþýr. (Çaydan biryudum alýnýr.) Son dönem faaliyet-lerine, medya ile iliþkileri de ekle-miþtir. Oda çalýþmalarýyla ilgilibilgilendirmek ve saðlýk alanýnda-ki sorunlarý paylaþmak amacýyla,medyadaki saðlýk muhabirleriyleaylýk toplantýlar baþlatýlmýþtýr.�

Teþekkür ediyor, tuttuðum not-larla oradan ayrýlýyorum. Zamankaybetmeden Dr. Arzu Erbilici�yeelimizdeki sorulardan SMS olarakyolluyorum�

HHeekkiimm PPoossttaassýý?? ::))�Hekim Postasý 2004 yýlýndan

beri çýkýyor. Önceleri editör çalýþ-masý olarak çýkan gazete, 2006 yý-lýndan itibaren Basýn Yayýn Komis-yonu tarafýndan çýkartýlmaya baþ-landý. Konuya ilgi duyan bir gruparkadaþ tarafýndan yürütülen bi-çim ve içerik çalýþmasýyla, gazetebugünkü formatýna ulaþtý.�

Evet, topladýklarýmý yazýya dö-keyim. Jülide�nin bilgisayarýndahalledeyim þu iþi. Yan masaya lafatar Cem Ali�yle de laflarýz biryandan. Cem Ali ATO�nun internetsitesine yeni haberler girmeklemeþgul. Mail gelmiþ, onu haber e-diyor. Bu arada bakalým komisyonbaþkanlýðýný yürüten Dr. SerdarKoç sorumuzu nasýl yanýtlamýþ?

HHeekkiimm PPoossttaassýý iillee aammaaççllaannaannnneeddiirr?? HHeekkiimm PPoossttaassýý hheeddeeff kkiittlleessii-nnee uullaaþþaabbiilliiyyoorr mmuu?? NNeerreelleerrddee ddaa-ððýýttýýllýýyyoorr?? TTeeppkkiilleerr nnaassýýll?? EEkkssiikklliikk-lleerriinniizz nneelleerr??

�Gerek saðlýk alanýný gerekse deülkemizi ve gezegenimizi, hekimgözüyle algýlamaya çalýþýyoruz.Buradan hareketle de, saðlýk gün-demine ve ülke gündemine yönelikhekimler açýsýndan bir bakýþ para-digmasý oluþturma gayretindeyiz.Son dönem gazetede yazan hekimsayýsý ve haber kaynaklarý belirginbir þekilde artmýþtýr. Gelen tepki-lerden gazetenin her yeni sayýsýn-da daha çok okunmaya baþlandýðý-

ný görüyoruz. Þu an itibarýyla ga-zete, özel hastaneler de dahil ol-mak üzere, alanda yaygýn olarakdaðýtýlmaya baþlanmýþ ve daðýtýmýyapýlan gazete sayýsý 2 binden 6bine çýkmýþtýr.�

Telefon çalýyor� Arayan Dr. Na-dir Sevinç. Gözden geçirdiði ha-berleri yollamýþ, Jülide�ye not bý-rakýyor. Komisyondan birini yaka-lamýþken sorulardan birini soru-yorum.

HHeekkiimm PPoossttaassýý��nnaa hhaabbeerr mmaakkaalleevvss.. kkoonnuussuunnddaa hheekkiimmlleerrddeenn ddeesstteekkaallýýyyoorr mmuussuunnuuzz??

�Elbette yaptýklarýmýzý yeterligörmüyoruz. Elbette daha çok ek-siðimiz ve yapmamýz gereken çokþey var. Bizler nihayetinde basýnyayýn alanýnda çalýþan amatör gö-nüllüleriz. Özellikle son bir yýl i-çinde gazetemize gelen haber, ma-kale vb. sayýsýnda belirgin bir ar-týþ olmakla birlikte, bunu yeterligörmüyoruz. Aslýnda her hekim vesaðlýk çalýþaný gazetemizin, bireryazarý ve haber kaynaðý olmalýlar.

Kendilerini böyle görmeliler. Olupbiteni dýþarýdan seyretmek yerine,sürecin aktif birer öznesi olmayýtercih etmeliler.�

Bu telefon iþi iyiymiþ. Elimdetek soru kaldý, komisyon üye sayý-sý birden fazla. Sorumluluðu alýpçeviriyorum numarayý. Son soru-yu da Dr. Aytuð Balcýoðlu�na yö-neltiyorum.

HHeekkiimm PPoossttaassýý oollaarraakk bbiirr ççaaððrrýý-nnýýzz vvaarr mmýý??

�Arkadaþlara çaðrýmýz, aralarýn-daki sohbetlerde dile getirdikleri,eleþtiri ve görüþlerini yazýlý halegetirip gazetemize iletmeleri, ga-zetemizin mutfaðýna katýlmalarýve alanda daðýtýmýný üstlenmeleri-dir. Ne kadar çok arkadaþýmýz ka-týlýrsa, gazetemiz Hekim Postasý okadar ortak sesimiz olacaktýr.�

Bitti sanýrým� Yazýyý sonra Jüli-de�ye gönderiyorum� �Eline sað-lýk� diyor Jülide, �Ama ya Yeþim�Unutmuþsun Yeþim�i. O�nun eme-ðini göz ardý edemeyiz deðil mi?�

Evet, edemeyiz tabii ki� YeþimGüven, Hekim Postasý�nýn görselyönetmeni� Sayfalar baðlanmayayakýn Jülide soluðu Yeþim�in ya-nýnda alýyor ve baþlýyorlar çalýþ-maya� Yazýlar yerleþtiriliyor, fo-toðraflar� Salih Altanhan�ý da u-nutmamak gerek. Salih, ekibiylebirlikte hastane hastane dolaþarakgazetemizi size ulaþtýran arkadaþý-mýz.

Her þey nasýl da yolunda gidiyor.Yolunda gidiyor çünkü bu sadecebenim kurgum. Dr. Serdar Koç�unyazýsýný hallaç pamuðu gibi atmýþolmamýn, Dr. Önder, Oðuzhan, Tu-fan, Ceren gibi arkadaþlarýn adýnýnyazýda geçmemesinin stresi üze-rimde noktalýyorum yazýyý.

Gazetemizin mutfaðý�Hekim Postasý�nýn mutfaðýnda

kimler var, ne piþiriyorlar bilmek istersiniz diye

Basýn Yayýn Komisyonu�nu tanýtalým istedik�

Onca koþuþturmanýn ve yoðunluðun içinden

çýkamayýnca Jülide, �Sen yapbu iþi de� dedi bana�

Ve iþ bende�

Dr. Seyfi Durmaz

Page 19: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel

Hekim Postasý Mart 2008 19

kültür sanat

�Kalp kýrýklýðý üzerine ya-zýlmýþ bir kitap �Sandal-ye��� sözleriyle tanýmlýyorkendi eserini Süleyman Ak-bulut. Daha 22 yaþýndayken,bir trafik kazasý sonucu o-muriliðinde gerçekleþen ký-rýlma, aslýnda tüm yaþamýnýorta yerinden kýrýveriyor.Yaz aylarýný andýran birsonbahar günü sýrt çanta-sýyla ayrýldýðý Ýstanbul�a, e-vine, sedye üzerinde dönü-yor. Yalnýz, cevapsýz, sev-dasýz geçiyor ar týk za-man� Artýk önünde yenibir hayat var, yeni vefarklý bir hayat. Hiç yü-rüyemeyeceði, koþama-yacaðý bir hayat... Herþeyin yaþanýlarak öðre-nildiði bir hayat� Onatutunmalý hem desýmsýký tutunmalý. A-ma nasýl?..

Yýllar sonra masa-nýn baþýna geçip ya-þadýklarýný kalemealmaya baþlýyor. Ancaken baþýndan itibaren sýra-dan bir �aný� kitabý olarakdeðil, kurgusu ve diliyle ger-çek bir edebiyat eseri ortayaçýkarmanýn kaygýsýyla baþlý-yor yazmaya.

Daha piyasaya sunulduðugün kitabý okumaya baþla-yan Selim Ýleri; �SüleymanAkbulut�un �Sandalye� adlýeseri bence yalnýzca bir anýkitabý deðil. Gerçek bir an-latý. Kurgusuyla, diliyle, an-latýmýyla, üslubuyla, aslýndadört dörtlük bir edebi çalýþ-ma� deðerlendirmesinde bu-lunuyor.

Ýronik ve dramatikBu �edebi eser� bir özürlü-

nün anýlarý olmanýn çok öte-sinde. Aslýnda yaþamýn ta-mamýnýn ne denli umursa-maz, bazý insanlarý ne denligözden uzakta tutmak üze-rine kurulu olduðuna dikkatçekiyor. Kitabýn kahraman-larýnýn tamamý gerçek deðil.Ama büsbütün hayal de de-ðil. Bazý kahramanlar gerçe-ðinden belki daha gerçek,bazýlarý ise birkaç gerçekkarakterin sentezi. Özürlüyaþamýnýn �Yarý gerçek, yarýhayal, bazen de hayalle ger-çeðin karýþtýðý ironik ve dra-matik bir öykü...� olduðunubelirten Akbulut�un kitabýda kendi yaþamý gibi. Hayalve gerçek arasýnda gidip ge-len bu yaþam içerisinde, hiçtanýmadýðý, bilmediði, her-hangi bir yakýnlýk dahi his-setmediði bambaþka bir ha-yata 22 yaþýnda baþlamakzorunda kalýyor. Daha dün

akþam sapasaðlam, sportifbir genç iken, ertesi sabahabedeninin yarýsýný ömrününsonuna kadar hissedemeye-cek biri olarak uyanmak�Artýk her þey çok farklý�

Bir üniversite öðrencisi�Bir genç kýza aþýk olur, an-cak karþýlýksýz bir aþk oldu-ðundan endiþe etmektedir.Biraz kafasýný daðýtmak içinarkadaþýndan arabasýný ö-dünç alýr. Her þey o karanlýkgecede olur iþte. Kazadansonra kendi içine saklan-maktan baþka bir çare bula-

maz� Her þeyi

içine gömer.Bütün gençlik hayallerini,gelecek planlarýný, koþmala-rýný, aþklarýný�

Selim Ýleri, �Sandalye� adlýkitaba edebiyatýmýz açýsýn-dan ayrý bir önem veriyor:�Edebiyatýmýzda örneði azgörülen, bir trajik sorun et-rafýnda kurulu bu eser; aynýzamanda derin bir direniþive umudu barýndýrýyor. Çoketkilenerek, gözyaþlarý için-de okudum.�

Sandalye FunClupDünyaca ünlü arkadaþlýk

sitesi Facebook�ta daha þim-diden kitabýn fanatiklerininkurduðu grup dahi var: San-dalye FunClup. Sadece birfanatikler grubu deðil. Dahaþimdiden Türk edebiyatýndahasta, hastalýk, sakatlýk,hastane gibi kavramlarýn nedenli az yer aldýðýndan demburan ve özürlülerin ne ka-dar az yazdýklarýndan bah-seden tartýþmalar baþlamýþbile.

Kulübün �wall�ýnda yer a-lan okur notlarý, ne kadaretkilendiklerinin göstergesi:Murat Aslaner adlý okurþöyle söylüyor: �Kitabý o-kurken ayak ayak üstüne a-tamadýðýmý fark ettim. Çün-kü ruhumu tekerlekli san-dalyeye bindirmiþti... Aðla-mam ise, yatarken ayaklarý-mý yataðýn serin yerlerindegezdirirken oldu.�

Süleyman Akbulut da ku-lüp üyeleri arasýnda. Okur-larýyla selamlaþmayý ihmal

etmemiþ: �Merhabalar, 2.5yýl önce bir dost sohbetindeaklýma düþen �yaþadýklarý-mý� yazma fikri nihayet ger-çeðe dönüþtü. Bir yaþama i-ki farklý kýyýdan bakmanýn,hele hele sakatlýk gibi sertbir dünyanýn algýlarýnýn, i-kilemlerinin ve kavgalarýnýnnasýl olduðunu anlatmayaçalýþtým. Umarým beðenirsi-niz.�

Evet, yalnýzca kapalý birodada ailesiyle yaþadýklarýnýdeðil, bütün cepheleriyle ya-þama farklý bir bakýþ, farklýbir algýlayýþ açýsýndan yak-laþýyor �Sandalye�. Aylar bo-

yunca arayýp sor-mayan üniversi-te öðrencisi, özle-mini çektiði oku-lundan bir sabahatýldýðý öðrenerekhaber alabiliyorancak. Ya da bir as-ker kaçaðý oluveri-yor ansýzýn. Çürükraporunu veriyorlarsonra eline.

Ama hayatta umut-lar bitmiyor� Belki,belki de bir aþk� Ne-den olmasýn, diye dü-þünüyor. Yeni bir sevda-ya kanat açýyor� Son-ra� Kitap, tahmin edil-meyen geliþmelerle de-vam ediyor�

Kýsacasý �Sandalye�, biryaþamý dört tekerleðin ü-zerine sýðdýrabilme çabasý-nýn, savaþýnýn, azminin ki-

tabý. Yýllar sonra sandalye-sinden bir roman çýkardýðýnýifade eden Akbulut�un enbüyük hayallerinden biri,belki de en ateþlisi; pilot ol-maktý. Belki de bu nedenlekitabýn alt baþlýðý �Ben Bü-yüyünce� Mavi Olacak-tým��

Kitaptan bu ruh haline da-ir bir alýntý yapmanýn zama-ný geldi sanýrým: �Büyüyün-ce de mavi olamayacaktýmmesela... Yalnýzlýk beni ür-kütmeyecekti; yine de heran birine sevdalanabileceði-mi düþünemeyecek, sevda-landýðým kadýnýn yüreðindeyer edinebilmek için elim-den geleni yaparken yaþadý-ðýmý hissedemeyecektim.Bir daha güzel bir þiir oku-yamayacaktým. Sonra birde... Bir kaç kadeh rakýylasarhoþ olup kendimi kaybe-demeyecektim. Baba da ola-mayacaktým mesela...�

Kazanýn üzerinden geçenon yedi yýlýn ardýndan umutdolu, hayat dolu, üstelikyardýma ihtiyacý olanlara ý-þýk veren bir Süleyman Ak-bulut çýkýyor karþýmýza. Ar-týk farklý misyonlar üstlen-miþ� Omurilik felçlilerininyardýmýna koþan biri o. Za-feri nasýl kazandýðýný anlatý-yor bizlere...

Sandalye- Ben Büyüyünce...Mavi Olacaktým

Yazan: Süleyman Akbulut428 sayfaDoðan YayýnlarýFiyat: 19 YTL

Ankara 78�liler Derneði, �Mamak ZindanýKadýnlar Koðuþu�ndan 26 yýl sonra sahibiniarayan mektuplar� baþlýðý ile bir sergi dü-zenledi. Sergide, 1982 yýlýnda Mamak Aske-ri Cezaevi�nde 1. ve 2. Kadýnlar Koðuþu�ndatutuklularca yazýlan ve sahibine ulaþtýrýl-mayan kýrk mektup ve kart izleyicilerle bu-luþtu. Ýnþaat Mühendisleri Odasý (ÝMO)Kongre ve Kültür Merkezi Fuaye Salonu�nda8-14 Þubat 2008 tarihleri arasýnda gerçek-leþtirilen serginin açýlýþ kokteylindeydim.Ýðne atsan yere düþmez bir kalabalýk vardýÝMO�da.

1982 Mamak kadýnlar koðuþunun, adresi-ne ulaþtýrýlmayan mektuplarý, duyarlý birmemurun onlarýn 40 tanesini saklamasý so-

nucu, 26 yýl sonra da olsa, 78�liler aracýlý-ðýyla bizlerle buluþmuþtu. Duygu dolu saat-lerdi. O dönemin 2000 erkek hükümlüsünübilmem ama, 200 kadýn mahkumun sanýrým25 kadarý, 26 yýl sonra sergide bir araya gel-miþti.

Kadýnlardan ikisi ta Ýsviçre�den uçakla ye-tiþmiþti sergiye. Heyecanlýydýlar. Ne mutluonlara ki halen insandýlar ve onlar sayesin-de bizlerde belki bir parça insandýk.

26 yýldýr tutsak kalmýþ mektuplarýn öz-gürlüðüydü bu. Anneye, babaya, çocuða, ye-ðene, dayýya, kardeþe, arkadaþa, eþe yazýl-mýþ ama ulaþamamýþ duygularýn; 12 Eylülvahþetinin girdabýndan tesadüfen kopup ge-liþiydi. Ve o vahþetin, bin katý belki yüz binkatý ulaþamadý bize. Kim bilir hangi yaþan-mýþlýklar boðulup gitti�

Ruhunuzu tekerlekli sandalyeyebindirecek bir öykü

Sahibini arayan tutsak mektuplar

Tarih, ýþýðýn ateþle göz göze geldiði an. Ta-rih, ateþle dans edenlerin tarihi. Tarih, 2Temmuz 1993 Sivas katliamý. Ýkisi otel gö-revlisi 35 insan yakýlarak katledildi.

Tarihe kara bir leke olarak geçen Sivaskatliamý ise Dostlar Tiyatrosu�nun yeni oyu-nu Sivas 93�le sahneye taþýndý. Genco Er-kal�ýn yazýp yönettiði Sivas�93 bir belgeseloyun niteliðinde.

Madýmak Oteli�ndeki yangýnýn öyküsünüanlatan oyun, Nurdan Arca yapýmý belgesel

bir film eþliðinde sahneye konuyor. Oyununmüzikleri ise ünlü piyanist Fazýl Say�a ait.

Genco Erkal�la birlikte Meral Çetinkaya,Yiðit Tuncay, Murat Tüzün, Nilgün Karaba-ba, Þirvan Akan ve Çaðatay Mýdýkhan�ýn rolaldýðý oyunu Genco Erkal, olayý yaþamýþ o-lanlarýn tanýklýklarýna, yazdýklarý kitaplara,yaptýklarý söyleþilere ve Sivas davasý tuta-naklarýna dayanarak kaleme almýþ.

Sivas 93 Mart ayýnda ise Ankaralý tiyatroseverlerle buluþacak. Oyun, 10-11-12-13-14-15 Mart�ta saat 20.30�da, 16 Mart�ta sa-at 15.30�da Ankara Þinasi Sahnesi�nde izle-nebilir.

Hiç bitmeyen yangýn:Sivas�93 Süleyman Akbulut�un

Doðan Yayýnlarý�ndançýkan yeni öykü kitabý�Sandalye�, bir özürlü-nün anýlarý olmanýnçok ötesinde, bir edebieser deðerinde�

Mesut Varlýk

�Biz þenliðe gitmiþtik.Onlar öldürmeye gelmiþlerdi.Biz devlete güvenmiþtik.Devlet onlarýn yanýndaydý.Onlar ölüme inanýyorlardý.Biz sevgiye.Onlar kalabalýktý.Biz bir avuç kadar��

Hekim Postasý

Dr. Serdar Koç

Page 20: Örgütlü hekim güçlü tabip odasý Hekimler hedefte!ato.org.tr/hekim_postasi_arsiv/2008/pdf/mart.pdfHekimler hedefte! Seçim yarýþýnda seviyesizlik Sosyal Güvenlik ve Genel