Upload
ihramcizade
View
268
Download
1
Embed Size (px)
Citation preview
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 1/98
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 2/98
E Ğ L E N C E L İ K İ T A P L A R S E R İ S İ : 2
Toplayan :
AHMET HALİT YAŞAROĞLU
N S R E D D İ N
HOC
Merhumun 220 Fıkrası
AHMET HALİT YAŞAROĞLU
Kitapçıl ık ve Kâğıtçı l ık Ltd. Şt i .
İs tanbul - Ankara Cad. 121
1 9 6 1
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 3/98
Ö N
S Ö Z
Ö ted enb eri — bir çok fıkralar gibi — Nasreddin Hoc a
merhum a ait fıkraları da, gözü m e iliştikçe, yahu t kulağım a
değ dikç e yazıp bir kenara ko yard ım . Böylece beş yüze yakın
fıkra top lan dı. Günün birinde bunları şu suretle bir tasnife
tâbi tut tum:
1 — Hocanın çocukluğu.
2 - Hocanın gençliği .
3 — Hocanın oğlu.
4 — Hocanın tüccarlığı.
5 — Hocanın vaizliği, imamlığı, muallimliği
6 — Hocanın kadılığı.
7 — Hocanın karısı.
8 —
Hoca ve eşeği.
9 —
Hoca ve Timurlenk.
10 -
Hocanın ihtiyarlığı.
Sonra, bu tasnife göre ayırdığım fıkraları birer birer ele
dim. Bunlardan bir çoğunun, gerek Profesör Fuad Köprülü'-
nün Manzum Nasreddin Hoca isimli eserinde, gerek Nasreddin-
Hoca hakkındaki en güzel ve en büyük eseri vücude getiren,
Büyük Alim Veled Çelebi Üstadımızın Baha? imzasiîe neşret
tikleri «Letaifi Hace Nasreddin» isimli kitabında işaret ettik
leri gibi, Hocanın millî şahsiyetini hiç dü şün m ed en : Behiûl
Dân â, Çuha (* ) H ebenneka gibi meczup ve aptalların, Ebu
Dclânıe ve emsali gibi dalk avu kların fıkralarile k arıştırıldığı
nı gö rdü m . Nitekim, Ho ca m erhum dan b irkaç yüz sene ev
vel toplanm ış ve yazılmış olan bazı A rap fıkralarında da
bunla ra rastla dım . Demek ki her tuhaf şeyi hocay a nis be t
etmek bir tuhaflık sayılmış. Böylece zeki, hazırcevap ve tanı
olgun bir insan ruhu taşıyan Hoc a merhum bu isnat edilen
(* ) B ir de Cuh a-e l -Rum î i sim li b i r inden bahseder ler k i , K om u s î i l a l am
sah ibi Şem sed din Sa mi Bay Mısır ve Bey rutta eser ler i bas ı lmış o lan bu
zat ın Nasreddi s H oca o lm as ı m uhtem el bu lunduğunu söy ler .
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 4/98
NASREDDİN HOCA
3
fıkraların çoğunda alık, aptal, gülünç, hatta bazan günahkâr
bir tip olarak gösterilmiştir.
Bu sebeple, hocaya ait olmıyan münasebetsiz fıkraların,
eski bazı kitaplarda başkalarına nisbet edildiğini gördükçe
büyük bir sevinç duyarak ayıklamağa başladım.
Nihayet elde kalanları, Veled Çelebi Üstadımızın topla
dıkları fıkralarla karşılaştırdım. Bir çok münasebetsiz fıkrala
rın oraya alınmadığını, fakat buna mukabil okuyucular tara
fından gönderilmiş olup Hocaya ait bulunmıyan bazı zevksiz
fıkraların hatır için konulduğunu gördüm.
Veled Çelebi (Veled İzbudak) Üstadımız, bilhassa, şu
kitaplardan faydalandıklarını söylüyorlar:
1 — Eski taş basması Letaifi Hace Nasreddin.
2 — Çaylak Tevfik merhumun Letaifi Nasreddin.
3 — Letaif-i Lâmiî
4 — Hikâyat-ı Vedadî.
5 — Çaylak Tevfiğin Hazinei Letaifi.
6 — Türkçe — Kaba lisan.
7 — Gencine-i
Letaif.
Bunlara:
8 — Çaylak Tevfiğin Bu Âdem.
9 — Hayreddinin Mültekatat-ı Letaif.
10 — Faik Reşadın Külliyat-1 Letaif.
İsimli eserlerini de ilâve edebiliriz.
îşte asırlardanberi dillerde dolaşan Nasreddin Hoca fık
raları bu eserlerde perakende olarak, fakat Veled Çelebi
Üstadımızın, Letaifi Hace Nasreddin isimli eserlerinde topiu
bir halde basılmış bulunmaktadır.
Bu fıkraların bazılarına Cevahir-i Mültekata ve emsali
Arapçadan tercüme edilmiş eserlerde tek tük rastlamak müm
kündür.
Şu halde nerede Hocaya yakışacak bir fıkra görülmüşse
hemen ona mal edilmiştir.
Ben, bu.fıkraları yukarıda yazığım gibi, on bölüme ayıra
rak eediğim sırada bazılarının bir kitapta filân kimseye, baş-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 5/98
4
NASREDDİN HOCA
ka bir kitap ta da ha başka bir zata isnat edildiğini gör dü k
çe,
bunların içinde Hoca Merhumun ahm ak ve ap tal b ir
adam yahut kötü ruhlu bir insan gibi tasvir eden bütün mü
nasebetsiz veya tatsız tuzsuz fıkraları çık arıp attım . Böyle
ayıklıya ayıklıya 500 fıkradan ortada 220 fıkra kaldı.
Bunların elli tane den fazlasının H oc a merhum a ait olm a
dığım da pekâ lâ tahmin ediyorum . Fa ka t Hocayı küçük
düşürmiyecek olan ve asırlardan beri milletimizin benimsediği,
hattâ Ata sözleri arasına koyd uğu ve bir hikme t dersi çı
kardığı bu latifeleri dışarıda bırakmağa hakkım yoktu.
Nitekim, Evliya Çelebinin iddiasına rağm en, değ erli bil
ginimiz Profesör Fuad Köprülü'nün kıymetli tetkiklerine göre
Hocanın ^ıldırım Bayezid ve Timurlenk zamanına erişmediği
ne ben de inanmış olmakla bera ber, H oca merhumla Tim ur
lenk aras ında geçtiği rivayet edilen yirmi beş ka da r fıkra
ara sın da n on iki tanesin i, halkımızın dilinde do laştığ ı v e
H ocay a da bir kıymetsizlik izafe etmediği için ayrı bir bö
lümde sıralamaktan kendimi alamadım.
Fak at Hocanın karısını sebepsiz yere düşkü n ahlâklı bir
kad n olarak göstere n fıkralardan hiç birini koym adım . H attâ
( Et - K ed i) fıkrasındaki üç okka eti, oyn aşı ile birlikte yem esi
gibi akıl ve mantığa uymıyan keyfiyeti; akrabaları ve komşu-
larile birlikte yediği şeklinde göstermeyi uygun buldum.
Son ra, fıkralardan bazılarım Ho canın çocuk luğuna , gen ç
liğine ve nihayet oğluna mal etmeyi münasip gördüm.
Bu ara da Hocayı ne Kürdistan elçiliğine, ne de deniz
seferine yollamadım.
Şimdi a/.iz oku yucularım , eminim ki siz de bu fıkrala rı
sırasile okurk en Ho ca merhumun hüviyetini daha iyi kav
raya cak ve bildiğiniz bazı fıkraların bu ray a konulmam ası
daha muvafık olduğunu takdir edeceksiniz.
Bu arad a ayıklanmış olan temiz 220 fıkrayı da az gör -
miyeceğinizden eminim.
Moloz doldurmak icap etseydi bu fıkraları beş yüze de
ğil, bin taneye çıkarmak da müm kündü. Buna rağm en bazı
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 6/98
NASREDDİN HOCA
5
fıkralarda Hocayı saf bir adam gibi gösteren bir havaya da
rastlayabilirsiniz. Bunların bir kısmı hocanın muzipliği, şaka
cılığı ve bu sure tle hâ disele rle ve muhitile alay etmek için
söylediği sözler olabilece ği gibi, bir kısmı da nihay et onun
da zayıf tarafların ı ifade edeb ilir. Binaenaleyh bunlar Ho
canın kıymetinden bir şey eksiltmezler.
Hoca merhumun fıkraları, bütün Avrupa dillerine tercüme
edilmiştir. Fa ka t maalesef bu tercüm eler bizdeki yalan yanlış
eserlerden alındığı için Hoca, gülünç bir adam olmaktan kur
tulamamıştır. Bence bu himmeti de bugünkü nesil yapmak su-
retile Hocayı hakikî hüviyeti ile yaşatmalıdır. Bunun için bu
fıkrala rdan yüz, nihay et yüz elli tanesini bir hey 'et seçm eli,
sonra bun ları Fıransızca, İngilizce ve Alm ancaya tercüme ederek
ba stırıp g ar p âlemine tanıtmalıdır. Biz bu husu sta hizmete hazırız.
Bu ara da , bir nokta yı da sayın okuyucularıma arzetmek
isterim. '
İkinci basımını da yapm ak nas ip olan
•>
Hak ikî Bektaşi
fıkra ve nükteleri
>
isimli eserimde de söyle diğim gibi, fıkra-
ralarm güzelliği bunların uzun olma m asında ve lüzumsuz
cümlelerle dolmamasmdadır. Aksi takdirde fıkra değil, hikâ
ye olur. Binaenaleyh bu rad a da o ciheti göz önüne aldım.
An cak beş altı tane fıkra vardır ki bunlar tutt ğum ölçüye
gö re biraz uzun cadır. Fa kat bunların kısalması da mümkün
değildir. Y oksa daima iddia ederim k i: En güzel fıkralar, en
kısa bir şekilde ifade edilen fıkralardır.
Şimdi, biraz da Hoca merhumun tarihî şahsiyetini, Profe
sör Fua d Kö prülü'nün kıymetli tetkiklerine ve merhum Bur
salı Büyük Alim Tahir beyin araştırm aların a da yan ara k bu
raya naklediyoruz.
? H ocay a halkın isnat ettiği yahu t verdiği sima ne ka da r
vazıhun ise, tarihî şahsiyeti de bilâkis o kadar ilham içinde bu
lunuyor.
€
Timurlenk
>
ile bazı müiâtafala rı esk i yaz m a Lelaif
nüshalarında yazıldığı için olacak ki Letaif-i Nasreddin ismin
deki eserin sahibi Çaylak Tevfik Bey ve ondan naklen Letaifin
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 7/98
NASREDDİN HOCA
i ecnebi mütercimleri H ocay ı Yıldırım Bayezid de vri ricalinden
s
saya rlar. Ha ttâ halk arasında dolaşan meşhur bir m enkabe ,
ı
Hocayı Nesimî ile ark ad aş (*) gö steri r. Şaka yiki Num aniye'de
Risalei Nuniye sahibi meşhur Hızır beyin Hocanın torunu ola
rak gösterilmesi de belki buna bir delil gibi telâkki olunmuş
tur . İşte her ne sebe be mebni olursa olsun, bugün ekseriyet
Hocayı Yıldırım devri ricalinden ve Timur m uasırlarınd an
add etm ek ted ir. Bu telâk ki, muhtelif delillere istinat edilerek
reddoluna'oilir: Bir defa eski yazma Letaif nüshalarında Hoca-
l nın Sulta n Aîâed din ile bir tak ım latifeleri oldu ğu zikredil
mektedir. Bundan maada, Hoca ile Timur arasındaki «hamam
da kıymet biçmek - hikâyesi, eski tezkirelerimizde daha doğru
olarak, İskend ernam e sahibi şâir Ah m edî'ye isnat olunuyor,
j
Eğer Hocanın Timur muasırı oldu ğu, onunla arasında geçtiği
rivayet edilen hikâyelere istinat e diyorsa , hemen ayni derec e-
\ de kuvvetle Sultan Aîâed din Selçukî ile muasır olduğ u da
iddia o lunab ilir. Bu ikinci mütalâamın da ha doğ ru old uğ una
diğer bir delil, Ho canın türb esid ir. Filhakika, Akşehirin şark ı
j
cenubîsinde Hocay a nisbetle yâdedilen büyük mezarlık orta
sındaki türbe kitabe sinde , vefat tarihi olmak üzere 386 yazı-
lıdır ki, makûs okunmak şartiyle 683 demektir(**)- Meşrutiyet-
| ten sonra türbe tam ir edilirken, top rak lar altından, yine 386 ta
rihini havi diğer eski kırık bir kita be dah a m eyd ana çıkmış
ve şimdiki kitabenin mev sukiyeti bununla da teeyyü d eyle-
\ misti. Maamafih bun a en büyük delil, hükü metçe elyevm m ev-
j
suk ve mamu lün bih olan iki vakıfnam e, yâni Seyyid Mahm ud
I Hayran? ve Hacı İbrahim Sultan vakıfnam eleridir. B unlardan
biri 655 de ve öteki 665 de tanzim edilmiş ve N asred din Ho
ca her ikisinde de şahit sıfatiyle hâkim huzurunda bulunmuştur.
Tarihî kıymeti haiz olan bu vesikalar, kitabe tarihile pek iyi
te'iif edileb ilir. Bundan kırk (Bugüne nazaran altmış) sene ka-
(*) Güya hoc as ı , "Sana kıyam ete kadar gülsün ler , , d iye b eddua etm iş ,
( ' ) B ence bunun k ı ymet i yokt ur . Ç ü nk ü, burada N asreddi n E f endi
deni lmektedir ki o tar ihte bu tabir kul lanı lmad ığına göre bu taş uydu
J
ma dır. — H. Y.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 8/98
NASREDDİN HOCA
7
d ar ev vel Sivrihisar Müftisi iken vefat eden Ha san efendinin
eski sicillerden iktiba s ed erek yazd ığı Mecmua i Maarif adlı
yarım eserde Hocanın hayatına dair verilen tafsilât, bu yu-
karıki m alûm ata m utabık bulun uyo r. O tafsilata gö re, Hoc a
Nasreddin 605 de Sivrihisar m ülhakatından Ho rto karyesinde
doğmuştur(*). Babası Abdullah Efendi, karye imamıydı. Hoca
635 de, o aralık o taraf larda büyük bir şöhret kazanan Sey-
yid Mahmud Hayrani ve Seyyid Hacı İbrahim Sultana intisap
maksadile, babasından mevrus karye imamlığını Mehmed adlı
bir halifesine bırakarak Akşehire hicret etmiş ve 683 de ora
da vefat etm iştir. Maamafih Müftü H asan Efendinin, sair bü
tün tarihî rivayetlerle pek iyi te'liî edebilen bu malûmatı ne
reden iktibas ettiğini,
maalesef,
bilemiyoruz.
İşte Nasreddin Hocanın tarihî şahsiyeti hakkında verilebi
lecek mulûmat bun dan iba rettir . Hocanın, kadılık, hatiplik,
imamlık, müderrislik ettiği, hususî bir mem uriyetle Kü rdis-
•tana gönderildiği gibi rivayetler, latifelerden istinbat edilmiş
bir takım m alûm attır ki itim ad a şayan değildir. Meselâ, Ho
canın mollası «Ima d» fle be rab er Kü rdistana gönd erildiğini
gö ste re n hikây eye, «1191» de yazılmış eski bir Letaif nüsh a
sında Arabistana gönderildiği tarzında tesadüf ettik.
Nasreddin Hoca hakkında Akşehir mütefekkirleri arasında
nesilden nesile intik al ede n bazı riva ye tler var dır. Meselâ,
Hocanın zevcesi, Akşehir m ülhakatından Kozağaç karyesi me
zarlığında medfun imiş. Diğer bir riva yete gö re de, Hocanın
bir takım âşık ane şiirlerini ve hak im ane sözlerini muhtev i,
zamanında yazılmış bir takım eserleri, Akşehirin Timur tara
fından istilâsı zamanında ortadan kaybolmuş. Hocanın türbe
si hakk ında da halk arasında bir takım rivaye tler vard ır:
Güya türbenin etrafı acıkmış, öyle olduğu halde yine bir ka
pısı varmış. Kapıda kocaman bir kilit asılı dururmuş. Halbu
ki, Akşehirlilerin verdikleri ka t'î m alûm ata göre , türb e, ara
la n 2,25 açıklığında altı me rme r sütuna müstenit bir ku b-
{' ' ) Bu hesaba göre 78 yaşında vefat etmiş olur.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 9/98
8
N A S R E D D I N H O C A
beden iba retm iş. So nra, yine ar al an 2,25 açıklığında on ilki
ah şap sütun üzerine şemsiye tarzın da bir ko rido r ilâve edil
miş. Senelerin tesiriyle pek ziyade ha ra p olan türb e, Meşru
tiyetten sonra tamir edilmiştir.
Akşehir ahalisi Hoca hak kınd a büyük bir hürmet be s
lerler, ve onun kud siyetine kaild irler. Bu itikadın neticesi
I
olarak da bir takım tuhaf âd etle r vücuda gelm iştir. M eselâ,
şehirde bir düğün olunca Hocanın türbesine gidip davet eder
ler, ha ttâ «mollalarını da bera ber al » demeyi unutm azlarm ış.
Aksi takd irde , yeni zevç ile zevce arasınd a geçim olmazmış
Kezalik, kim Hoca nın kab rini gö rüp gülmezse, m utlaka ba
sma bir felâket gelirmiş. Bundan ba şka , o taraf halkı Kuru
ağrı ; denen bir nevi göz hastalığının tedavisi için türb ey e
gelirler, çamur haline koyd ukları top rağ ı gözlerine sürerek,
ağrıda n kurtulu rlarm ış... Bu ve da ha bu gibi bir takım iti
katlar, m enkab eler, Hoc anın halk arasında ne yüksek bi r
| mevkie, ne sarsılmaz bir m anevî nüfuza malik olduğunu 'g ös -
termektedir.
Prof.
Fuad Köprülünün tetkikle ri bura da nihayet bu luyo r.
I * * ...
Fıkraları takip ederken şimdiye kadar çıkan bir çok esen
lerd e sık sık geçen «Efendi» kelim esinin hiç kullanılmadığım-
göre ceksin iz. Bilindiği gibi bu tâb ir îstanbulun zap tında n
sonra Ru m lardan bize geçm işti. Bu nok taya dahi dikk at
ederek onun yerine o zam anlar kullanılan «Mevlâna, H a z re t
| kelimelerini tercih ettim .
i Bu eserin dö rt başı mamur olduğunu iddia etmek hatırı
mızdan geçm ez. Fak at bug üne ka da r çıkanların en derîi
[toplusu ve H oca merhum un ruhunu incitmiyecek tar zd a ha-
| zırlanmış bir nüshası o lduğ unu sanırım .
Şimdi aziz okuy ucular, artık Ho ca merhum u dinlemek za
manı geldi. Sizi onunla başbaşa bırakalım.
Ahmet Halit Yaşaroğlıuı
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 10/98
I
İ — Ben sana nası l yardım ed ey im ?
Hoca merhum çocukluğunda memleketi olan Sivrihisardan
Ak şehire geldiğ inde m inarede müezzinin ezan okuduğu nu
görün ce aşağıdan bağırır :
— Ne yapayım a babam , pek dalsız, budaksız bir ağ aca
çıkmışsın. Ben sana nasıl imdat edebilirim?
2 — Bu ka da r tav uğ a bir horoz lâzım değil mi ?
Akşehir çocukları bir gün gen ç Nasreddini hamam a gö
türürler ve göbektaşı üzerine oturdukları zaman birbirlerine t
— Geliniz sizinle yumurtlayalım. Kim yumurtlamazsa her
kesin hamam parasını o versin
Diyerek gıdaklamağa, bir yand an da ber abe r getirdikleri
yum urtaları el çabu kluğu ile merm erin üstüne bırakm ağa baş
larla r. Genç Na sreddin bunların hiyîesini sezince hiç telâ ş
göstermeden hemen horoz gibi çırpınıp ötmeye başlar.
Çocuklar :
— Nasreddin ne yapıyorsun ?
Deyince de şu cevabı verir:
— Bu kadar tav uğa bir ho roz lâzım değil mi ?
3 — Düşmesem de za ten inecekt im
Küçük Na sredd in bir gün eşeğini koştu rurke n düş m üş.
Çocuklar :
— A... Nasreddin eşekten düştü, Nasreddin eşekten düştü .
Diye alaya alınca, Küçük N asred din hiçbirşey olmam ış
gib i :
— Be çocuklar, düşmesem de zaten inecektim, demiş.
NASREDDİN HOCA
ve
ÇOCUKLUĞU
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 11/98
10
NASREDDİN HOCA
4 — Şalgamı soymuşlar , iç ine havuç koymuşlar
Hocanın çocukluğunda bir gün bir adam avucunda tuttu
ğu yumurtayı işaret ederek:
— Şu avucum dakini bilirsen sana bundan bir kayga nalık
veririm.
Deyince, küçük Na sred din bir şaka icat etmek için :
— Hele şeklini biraz tarif et bakalım.
Der. Adam izah eder:
— Dışı beyaz, içi sandır.
Küçük Nasred din c eva p verir :
— Anladım, şalgam ı soym uşlar, ortasını oym uşlar, içine
havuç koymuşlar
1
5 — Merdivens iz ç ıkmak da kon uşulm am ış t ı
Hoca çocuk luğund a bir gün mahalle çocuk larını topfıya-
rak yarımşar akçey e muk abil karşılarındaki yüksek ağac a
çıkaracağını söyler. Hepsi paraları verirler. Küçük Nasreddin
paraları toplayınca, bana bir merdiven getiriniz, der. Çocuklar:
— Kararımızda merdiven yoktu
Deyince küçük N asreddin ceva p verir :
— Merdivensiz çıkarmak var mıydı?
6 — Kör döğü şü
Ho ca çocukluğ unda da h aşarı ve şakacı idi. Bir gün bir
kaç âmâ bir kahvenin peykesinde oturmu şlardı. Küçük Nas
reddin de çarşıdan bir şey almak üzere ora da n geçiyo rdu.
Elindeki para kesesini şangır şungur şakırdatarak :
— Alın şu paraları da bol bol paylaşın
Der, fakat tab ii hiç bir şey verm eden uz akta bir köşey e
çekilip seyre b aşlar. Âm âlar de rh al : i Sana v erdi, yok
ban a verm edi, hakkımı isterim » diye altaîta üstüste peyke
den aşağı düşerler. Sopa sopay a kav gay a tutuşurlar. Küçük
Nasreddin karşıdan bunları görüp şöyle söyler:
— İşte kör döğüşü buna derler
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 12/98
NASREDDİN H O C A U
7 — Yıld ız ya pa r la r
Çocukluğunda Nasreddine:
— Yeni ay g irince esk ayı ne y ap arla r ?
Diye sormuşlar. Ce vap vermiş :
— Kırparlar, kırparlar yıldız yaparlar.
8 — Daha ne biçim aldan m ak is te rs in
Hocanın çocukluğunda, iddiacı bir çocuk:
Kimse beni aldata m az
Diye söylenir, du rurm uş. Birkaç kere bu sözü işiten kü
çük Nasreddin bir gün kızıp:
— Sen şurada dur, ben şimdi gelir, seni kandırmanın bak
nasıl yolunu bulurum
Diyerek çıkıp gitmiş. Çocuk saatlerce beklediği halde
Nasredd inden eser görünm em iş. Canı sıkılarak kendi kendi
ne söylenmeğe başlamış. O esnada akranlarından biri gelerek:
— Geç vakit bura da ne duruyo rsun, kendi kendine ne
söyleniyorsun ?
Deyince meseleyi anla tm ış. A rkad aşı, iddiacının ahm ak
lığına gülerek demiş ki:
— A bud ala, iş te seni aldatmış y a Dah a ne biçim al
danmak is ters in?
9 — Sen bana kapıya sahip ol , dedin
Hocanın çocukluğunda annesi bir sabah:
— Oğlum Nasreddin, ben kom şularla göl kenarına ça
maşır yıkamağ a gideceğim, görey im seni sokak kapısına
sahip ol, sakın kapıdan ayrılma, demiş.
Küçük Nasreddin kapıda beklerken köyden eniştesi gelerek:
— O ğlum , ak şam teyzenle b era be r size geleceğiz, var
annene haber ver, demiş.
Küçük Na sreddin , hemen kapıyı sök üp sırtına yüklenince
doğru göl kenarına koşmuş. Annesi onu bu halde görerek:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 13/98
12
NASREDDİN HOCA
— Oğlum bu ne haldir?
Diye sorunca şu cev abı verm iş :
— Sen ba na k apıya sahip ol demedin mi, eniştem akşam
bize gelecekm iş, git ann ene hab er ver, de di. İkinizin de
emrini yerine getirm ek için b aşk a ne yap abilirdim ?
10 — Bir ahır dolusu sığır bularsam ne müjde verirsiniz?
Küçük Na sreddin bir gün bir iş için evlerindek i bo dru
mun köşesini k aza rken kom şunun ahırına bir delik açılır.
'Orada bir çok sığır gö rü r. Hemen sevinerek koş ar. Der ki:
— Nuh Nebi zam anından kalm a bir ahır dolusu sığır
bulursam ban a ne müjde verirsiniz ?
11 — Belki ağaçtan öteye yol düşer
Bir gün mahalle çocukları aralarında:
— Geliniz, Nasred dini ağ ac a çıkarıp pab uçların ı alalım,
oiraz şakaîaşalım.
Diye kara rlaştırır la r. Sonra bir ağacın dib ind e: «Kimse
-jj ağa ca çıkamaz» diye bir bah se tutuşu rlar. Küçük N as
reddin bu lâfı duyunca aralarına girerek «ben çıkarım » de r.
Çocuklar da:
— Çıkam azsın. Çıkılacak gibi görün ür amm a her yiğitin
kârı değildir, git işine i derler
Nasreddin kızarak •
--- Çıkar mıyım, çıkamaz mıyım, ben şimdi size gösteririm
Diyerek hemen etek lerini beline sokup pab uçla rını da
koynun sokmağa çalışınca çocuklar:
1
— Ya pabucu niye koynuna soku yorsu n? Ağ açta pabu
cun ne lüzumu var?
Dem eleri üzerine küç ük Nasre ddin şu cevabı verir :
— Ey... Ne bilirsiniz arkadaşlar, hazır yanımda bulunsun,
belki ağaçtan öteye yol düşer.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 14/98
II
12 — Sen benim sesimin güzell iğini o zaman an lar dın
Hoca merhum gençliğinde ham am a gider. Ham amı tenha
bulunca bir kayabaşı tutturur. Sesi pek hoşuna gider. Kendi
ke nd ine : «Benim sesim bu ka da r güzel olduktan sonra neden
M üslümanlara dinletmiyeyim.' diyerek hama m dan çıkınca
doğ ru minareyi boyla r. Öğleye yakın bir zamand a temcid
okumaya başlar. Aşağıdan biri seslenir:
— Be adam , bu be rba t sesinle vakitsiz temcid okum ağa
ne zorun var ?
Molla minareden cevap verir :
— Eğer bir hayır sahibi bur aya bir hamam yap tıraydı,
sen benim sesimin güzelliğini o zaman anlardın
13 — Bazan, öyle yanlışlar oluy or k i, bu bile az ge liy or
Hocanın mollalığı sırasında bir aralık silâh taşımak yasak
edilmiş. Molla N asred din m edresey e giderk en nasılsa cübb e-
sinin altında bir ya tağ an bıçağ ı çıkm ış. Mollayı Subaşının
karşısına götürmüşler. Subaşı hiddetle:
— Hüküm et yasağ ını bilmiyor musun ? Böyle güp e gündüz
bu kocaman alâmeti ne diye taşıyorsun?
Deyince Molla hiç telâş etmeden:
— Ben bununla de rse bak arke n kitabın yanlışlarını dü
zeltiyorum, der.
Subaş ı :
— Benimle eğleniyor m usu n? Hiç bu kadar alâmetle
yanlış düzeltilir mi ?
Deyince Molla şu cevabı verir:
— A ğa Ha zretleri, bazan öyie yanlışlar oluyor ki bu
bile az geliyor
NASREDDİN
H O C A
ve
GENÇLİĞİ
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 15/98
14
NASREDDİN HOCA
X 14 — Kuyulıarın içini dışına çevirerek
Ho ca gençliğinde tahsil için Ko nyay a gider. Saf bir ar
kadaşı o zamana kad ar görm ediği minareleri görü p ha yre t
ederek:
— Acaba bunları nasıl yaparlar ?
Deyince. Molla Nasreddin bir muziplik için ona şu cevabı
ver i r :
— Bilmiyor musun ay ol, kuyuların içini dışına çevirirler,
minare olur.
15 — Ra hat rahat adam gib i te rs lemeye b ı rakm adın k i
Hoc a delikanlılığında bir bosta na girerek kavun ko pa rır
ken bekçi görüp uzaktan haykırmış:
— Hey, orada ne işin var, çık bostandan
Molla:
— Büyük abdestimi bozuyorum
Diye seslenmiş. Adam gelip :
— Haniya kabahatin?
Deyince, ora da buluna n taze bir sığır tersini gösterm iş.
Bekçi: Behey adam o sığır tersidir
Deyince Molla şöyle söylemiş:
— Sen rahat rahat adam gibi terslemeye bıraktın mı ?
Ho ca gençliğinde kom şu bahçe lerden birindeki zerdali
ağacına çıkıp zerdali yerken sahibi gelerek:
— A ğaç ta ne işin var ? der .
Molla Nasreddin de; Bülbülüm, ötüyorum
Cevabını ver ir . Adam:
— ö t bakalım, iş itel im der .
M cila ötmeğe. başlar. Ad am 'gülerek:
— Bülbül böyle mi öter?
Deyince Molla şu cevabı verir:
— Acemi bülbül bu kadar öter.
16 Acemi bülbül bu kad ar ö te r
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 16/98
N A S R E D D I N H O C A
15
17 — Merdiven ne red e olsa satılır 1
Ho ca gençliğinde omuzuna bir m erdiven alıp bir ba hç e
nin duv arına çık ar. So nra m erdiveni bahç enin içeri tarafına
day aya rak bahç eye iner. Uzaktan bunu gören bahç e sahibi
yanına gelerek:
— Sen kimsin, b urad a ne ararsın ?
Deyince Molla hiç düşünmeden:
— Merdiven satarım, der. Bahçıvan:
— Burada merdiven satılır mı?
Deyince, Molla cevap verir:
— Behey cahil, merdiven bu, nerede olsa satılır
18 — Konyalı lar adama helvayı döve döve yedir ir lermiş
Hoca merhum Konyaya gittiği bir günde bir helvacı dük
kânına girer, sağa sola bakmadan
<:
Bismillah» diyerek helva
yemeğe koyulur . Helvacı:
— Be adam okkasız, kan tarsız, parasız , pulsuz ümm eti
Muhammedin helvasını ne hakla yiyorsun?
Diye Mollayı döğ m eye başlayınca Molla Na sreddin hay
retle şöyle söyler:
— Bu Konyalılar ne iyi ada m lardır, helvayı adam a döv e
döve yedirirîer i
19 — Ben de onu düşünüyo rum y a
Hoca gençliğinde saba h erken bir bahç eye girip eline
geçirdiği kavun karpuzu çuvala doldu rurken bahçıvan ye
tişir. Mollaya sorar:
— Burada ne ar ıyorsun?
— Akşam ki dehşetli fırtına beni bu ray a a ttı
— Pe ki Bunları kim kopa rdı ?
— Fırtına beni oradan oraya attıkça her neye yapıştımsa
elimde kafdı.
— O d a güzel. Ya bun ları çuvala kim doldurdu ?
Bu suale karşı Molla şu cevabı verir:
— İşte ben de onu düşünüyorum ya
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 17/98
16
NASREDDİN HOCA
20 — Sen onu bir yer l iden sor
Molla N asre dd in bir şehre gider. Ç arşıd a gezerken bir
adam yanma sokulup:
— Molla, bugün ne? Diye sorar. Molla şöyle cevap verir:
— İki gözüm , ben bu mem lekete dah a bugün geldim.
Henüz buranın günlerini öğrenemedim. Sen onu bir yerliden sor
21 — Çok zahmet çekt im am ma , he le ay da yer ine ge ld i
Bir ay aydınlığında Molla Nasreddin kuyudan su çekecek
olur. Bakar ki ay kuyunun içinde. Çıkarmak için ip e çenge li
ta kı p sark ıtır. Tesadüfen çengel bir ta şa takılır. Bütün kuv-
vetile ipi çekm eye çalışınca çengel kurtu lup sırt üstü düşe r.
Bir de bak ar ki ay göky üzü nde dir. Şö yle söyler :
— Hamdü sena ols un Çok zahmet çektim amm a hele
ay da yerine geldi
"Jr* 22 — C en ne t ile cehenn em d olun cay a ka d ar
Bir gün Molla Nasreddine sormuşlar:
— İnsanlar böyle ne v akte ka dar doğ up ölür ?
Molla cevap vermiş:
— Cennet ile Cehennem doluncaya k a d a r .
/
Bir kıtlık zam anında Molla Na sred din bir köy e gitm iş.
Bakmış ki halk bo l bol yey ip içiyorlar. Mollaya da tatlılar,
börekler ikram etmişler. Molla:
— Burası ne bolluk mem leketmiş, bizim ora lard a halk
açlıktan kırılıyorlar, der. Köylülerden biri:
— Be adam sen deli m isin? Bayram seyra n bilmez mi
sin ? Bugün bay ram olduğu için herke s kud retine gö re yiye
cek içecek tedarik ed iyor. Eşine do stun a, yab anc ılara, fakir
lere ikram ediyor, der.
v
Molla biraz düşündükten sonra şöyle söyler:
— Ah, keşke hergün bayra m olsa da Muhammed üm
meti yiyecek sıkıntısı çekmese
23 Keşke hergün bayram olsa
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 18/98
NASREDDİN HOCA
17
24 — Ben de bir haf ta bu rad an gidersem, A llanın
lanet i benim üzer ime
Hoca gençliğinde bir bahar mevsimi, akranlarile gezmeğe
gid er. Gittiği yer o kad ar güzelmiş ki arka daşları burad an
ayrılmak istemez ler. A rala rınd a bir arifane tertibine kara r
ve rirl er. İçlerinden her b ir i: Böreği benim "üzerime.. . Kuzu
dolm ası benim üzerim e... Mey vasi ben im üzerim e... Dedikleri
sırada Molla Nasreddin şöyle söyler:
— Bu ziyafet böyle bir hafta devam ettiği halde ben de bura
da n a yrıhrsam , Allahın ve Peygam berin laneti de benim üzerime
25 — Akşehirde araba teker leğ i kadar ı var
Molla Na sreddin bir gün Sivrihisara gitm iş. Bakm ış ki
halk bir yere birikmiş, ramazan hilâlini görmeğe çalışıyorlar.
Taaccüple demiş ki :
— Yah u, siz ne tuhaf adam larsınız. Bizim Ak şehir halkı
bunun ara ba tekerleği kadarını gö rürler de başlarını çevirip
bakm azlar bile . Siz, ka ş ka da r ayı göreceğiz diye bu ray a
topla nm ışsınız. Zamanınızı boşun a telef ediyorsunuz.
26 — Ben is raf tan hoş lan m am
Molla Na sreddin körük ile ateş yak tıktan son ra ağzını
t ıkar , öyle asarmış . Sebebini sormuşlar :
— İçinde o kadar hava var, t ıkamayayım da uçup gitsin
ini? Ben israftan hoşlanmam, demiş.
27 — Sarı aş ı yiyen gerdeğe girs in
Ho ca evleneceği akşam eşi dostu dav et ede rler. Herkes
yer, içer. Hocayı yem eğe çağ ırm ayı unu turlar. En sevd iği
zerde den mahrum kalınca Hoca darılır, çıkar gider. Hocayı
ararlar, bulam azlar. Öte ye beriye adam saldırırlar. Nihayet
bin güçlükle uzak bir yerd e ya ka lay ıp ge tirirler. Aile erkâ
n ından bazdan:
—• Gel açanım ge rde ğe girece ksin. İki saa ttir seni arıy o
ruz, neredesin?
Deyince Hoca dargın bir yüzle şu cevabı verir:
— Neme lâzım Sa rı aşı yiyen g er de ğe girsin ..
F :
:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 19/98
İH
NASREDDİN HOCA
ve
OĞLU
28 — Oğlan akıl l ıcadır , bi lse de olur
Hocanın oğlu bir gün:
— Baba, ben senin doğduğunu bilir im, der.
Hocanın harem i çocuğu paylam ağa başlayınca Hoca şöy
le söyler:
— Be ka dın çocuğu nede n incitiyorsun, oğlan akıllıcadır,,
bilse de olur.
29 — Vallahi ben öğretm edim , oğlan zihninden bu ld u
Ho can ın beş altı yaşınd aki oğluna patlıcanı gö stere rek
ne olduğunu sormuşlar :
— Gözü açılmamış sığırcık yavrusudur
Deyince Hoca oradan iftiharla atılarak şöyle söylemiş:
— Vallahi amcaları ben öğretme dim , oğlan kendisi zih
ninden buldu.
30 — Hâlâ sabah nam azına temb ell ik ediyor
1
Nasredd in Hocanın oğlu Konyad a tahsilde iken babasına :
yazdığ ı mektupta :
— Dö rt vakit te duanızla meşgulüm
Deyince Nasreddin Hoca şöyle söylemiş:
— Hay külhanı, demek hâlâ sab ah namazına tembellik.
. ' ediyor i..
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 20/98
NASREDDİN HOCA
19
31 — Kürsüd en inmek de mi aklına ge lm iyo r?
Hoc a merhum bir gün mahalle mescidinde halka vaiz ve
nasihat etmek üzere kürs üye çıkar. Bir mü ddet oturur, aklı
na bir şey gelmez. , Halkın dikk atle kendisini dinlemeğe
hazırlandıklarını gördükçe büsbütün sıkılır. Nihayet halka
hi taben:
— Ey ahaili, siz benim söz söyleme kten âciz olm adığımı
bilirsiniz. Hal böy le iken bug ün kü rsüy e çıktığım gibi ha
tırıma hiç bir şey gelmese beğenir misiniz?
Dediği sırada meğer oğlu kürsünün dibinde oturuyormuş.
Bu sözü duyunca hemen ayağa kalkarak:
• Baba, hiçbir şey hatırına gelm iyorsa, kürsüd en inmek
de mi gelmiyor?
Diyerek babasının oğlu olduğunu isbat etmiştir.
32 — Bu halk ın d ilinden ku rtula bile n var sa a şkolsun '
Ho ca merhum oğlu ile paz ara gidiyorm uş. Oğlunu eşeğe
bindirmiş Görenlerden biri:
— Hey gidi zam ane gençleri, koca kavuğu ile şu âlim
ve ihtiyar babasını yayan yürütüyo r da, kendisi rah at rah at
eşeğe binip gidiyor, der.
Ç o c u k :
— Baba, bak ben sana, zorlama demedim mi, haydi
artık inat e tme, .şu eşeğ e sen b in, d er .
Hoca eşeğe binmiş. Biraz gitmişler. Rastgetenlerden biri:
— Ayo l senin kemiğin kartlaşmış. İşte geldin gidiyo rsun,
genç çocuğa yazık değil mi? demiş.
Ho ca tu ta r; çocuğu d a arka sına bind irir. Birkaç adım
gidince birkaç gevezeye rastgeîirler. Bunlar da:
— Am ma insafsızlık ha l.. Bir eşeğe iki kişi birde n bin er
mi ? H ele şu herif hoca da olaca k, derle r.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 21/98
20
NASREDDİN HOCA
Ho ca artık kızar, ikisi de eşekten inerler. K arao ğlan ı
önlerine katarak yürürler. Çok geçmez bir kaç kişiye rast
larlar. Bunlar da:
— Allah, A llah... Bu ne bud alalık. Eşek önlerind e bom
boş hop layıp "zıplasın da kendileri bu sıcak ta ka n .t e r içinde
yürüsünler Dünyada ne şaşkın adamlar v a r
Deyince, Hoca:
— Gö rdün ya oğlum, der, bu halkın dilinden kurtu labi
len vars a a şko lsu n .. Sen bildiğini yap , âlem ne der se des in.
Halkın ağzı torba değil ki dikesin.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 22/98
IV
NASREDDİN HOCA.
ve
TÜCCARLIĞI
33 — Dostlar alış verişte görsün
Ho ca bir aralık yumurtanın dokuzunu bir akçeye topla r,
pa za rda onunu bir akçey e sata rm ış. Bir gün sorm uşlar :
— Yah u bu ne biçim ticaret ? •.
Hoca cevap vermiş:
— Müşterilerin bana hücumunu görm üyor musunuz ?
Bundan iyi zevk mi oiur? Tek do stl ar bizi alış verişte gö rsü n.
34 — Nafile bu sarığın
ucu
arkaya gelmez
Bir saba h Ho ca sarığını sar ar, sara r, bir türlü ucu ar
kaya gelmez. Bozar sar ar, yine gelmez. Can ı sıkılıp sarığı
m ezada verir. Bir bîça re, m üşteri olur. Hoc a, gizlice mü şte
rinin kulağına:
— Sakın birad er pey vurm a, sonra üstünde kalır, nafile
bu sarığın ucu arkaya gelmez, der.
35 — Boyacı tam ahk âr deği lm iş
Merhum Hoc a, bir kara tavu ğu bir gün paz ara çıkarır.
Müşterinin biri
— Beyaz olsaydı alırd ım der.
Hoca, bunun üzerine iki kalıp sabun alarak tavuğu yıkar
sa da m aksa dına erem eyince şöyle söyler:
— Aferin boy ac ıya Tam ahkâr değilmiş, boyayı bol bol
sarf etmiş
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 23/98
22
NASREDDİN HOCA
35 — Devenin ba şı
Hoca nın karısı iplik eğirir, hoca da paz ara gö türü p sa-
tarm ış. Fakat insafsız esnaf bunları yok paha sına ahrîa rm ış.
Nihayet hoca bun lara bir der s vermek ister Kocam an bir
deve başı b ulara k bunu n üzerine ipliği sardırır, pa zar a gid er.
Bunu görenler hemen almak
islerlerse
de şüphe lenirler. Sa
kın içinde bir şey olmasın diye Hocaya sorarlar; o da:
— Devenin ba şı der.
Nihayet malı satar, parasını alır. Ertesi gün alan adam:
— Hoca bu size yakışır m ı? Bana yum ağın içinde bir
şey yok diyerek, beni aldattın
Deyince Hoca ona şu güzel nasihati ve rm iş:
— Ben sana yalan söylemed im, devenin başı dedim . Sen
.de o halile aldın. Verdiğin par a da malın tam ka rşılığıdır,
aklanmış değilsin. Yalnız bir daha insafı elden bırakma.
37 — Turşuyu sen mi satac aks ın, ben m i?
Hoca bir aralık turşuculuk yap m ağ a başla m ış. Bir turşu
cunun merkebini ve eşyasını turşularile be rab er satın almış.
Ha yvan alışık olduğ u gibi turşu alan evlerin önüne geldikçe
daha Hoca «T urş u » diye haykırmaya başlamadan anırma
ğa başlarmış, bîçarenin hevesi karnında kalırmış. Yine kalaba
lık bir yerde Hoca
4
Turşu i» diye bağıra cağ ı an da eşek on
dan evvel zırlamağa başlayınca Hoca artık kızarak bağırmış:
— Baksana arkadaş, turşuyu sen mi satacaksın, ben mi?
38 — Veresiye zeytin
Hoca bir aralık zeytin satarmış. Komşularından bir kadın
gelip bakm ış, fakat paha lı bulup paza rlıkta uyuşam aym ca
Hoc a, bir tane yey ip onda n son ra fiyat biçmesini söylem iş.
Kadın rahmetli kocasının adını söyîiyerek Ho cay a eski kom
şusunu hatırlatmış. Tanıdık çıkınca da zeytini veresiye almak
istemiş. Hoca:
— Hele sen bir kere tadına bak
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 24/98
NASREDDİN HOCA
23
Diye ısrar edince:
— Üç sene evvel Ram azand a h astalanmış, yedi gün oruç
tutamamışt ım, ş imdi onu kaza ediyorum
Deyince Hoca şöyle söyler:
— Yavrum sen veresiye zeytin almak istiyorsun amm a
Allaha olan borcunu üç sened e öded iğine gö re artık zeytin
hesabını ne vakit ödeyeceğini Allah bilir .. Ben vazgeçtim.
'/£ 39 — Sivrih isar c add esini ned en bilmezsin ?
Bir gün Hoc a tavuklarını bir kafese do ldu rup Akşehir
'den Sivrihisara gid iyo rm uş. «H ayvan cıklar sıcak tan birbiri
üs tene helak olac akla r. Şu zavallıları hapisten kurtarayım
d a rah atç a yollarına devam etsinler» diyerek kafesi açıp
salıverir. Ta vuk ların her biri bir ta ra fa
4
kaçınc a, Hoca eline
bîr değn ek alarak horozu önüne kata r, kov alam ağa başlar ;
Bi. yandan da:
— Gecenin yar ısınd a sab ah olduğunu bilirsin de öğle za
manında Sivrihisar yolunu neden bilmezsin ? diye paylarmış,
40 — Sen pazarl ığı uyd ur , kuyru k yab and a de ğil
Bir gün Ho ca, satm ak üzere eşeğini paz ara gö türü r. Ba
kar ki kuyru ğu pek çok -çam ur olmu ş. Hem en keser, sırtın
daki heybeye kor. Birisi eşeğe müşteri olur. Muayene ederken:
— Kuyruksuz eşek neye yarar?
Deyince Hoca şöyle söyler:
— Hele sen pazarlığı uydur, kuyruk yabanda değil
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 25/98
V -
NASREDDİN HOCA
ve
VA İZLİĞ İ, İMAM LIĞI, MUA LLİMLİĞİ
41 — Bilenler Bilmeyenlere Öğrets in
Nasreddin Hoca, bir gün vâ'zetmek için kürsüye çıkar:
— Ey mü'minler, ben size ne söyliyeceğim , bilir misiniz ?
d e r :
Cemaa t :
— Hayır, bilmeyiz
Demelerile Hoca :,
" — Siz bilmeyince ben size ne söyliyeyim ?
Diye kürsüd en iner, gider. Yine bir gün kürsüy e çı
kıp ayni suali sorunca cemaat:
— Biliriz
Derler . Hoca:
— Mademki biliyorsunuz, o halde benim söylemem e ne
lüzum var ?
Der, yine çekilir, gid er. Cem aat şaşırırlar. Bir da ha kür
süye çıkar ve ayni suali sorarsa
kimimiz biliyor, kimimiz,
bi lmiyor
>
dem eye kar ar verirler. Hoca bir gün yine kür
süye çıkıp ayni suali sorunca:
— Kimimiz biliyor, kimimiz bilmiyor
Cevabını verirler. Bunun üzerine Hoca şöyle söyler:
— Pek g üzel... O halde bilenler bilmiyenlere öğ rets in ,.
42 — Neden ter s binmiş ?
Hoca merhum, camide vâzını bitirip evine dönerken
cemaatin bir kısmı arkası sıra gelmeğe başlarlar. Bunu gören
hoca eşeğe ters biner. Sebebini soranlara şöyle cevap verir:
— Siz önden gitseniz ban a arkanızı dönm üş olaca ksın ız,
yakışıksız olu r. Ben önden gitsem bu sefer de ben size ar -
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 26/98
NASREDDİN HOCA
kamı dönmüş olac ağım ; bu da m ünasip olmaz. Halbuki
eşeğe ter s binince hem ben önden gitm iş, siz ark ad an gel
miş olursunuz, hem de yüz yüze oluruz.
43 - Ha zret i İsa için kuru lan m erdiv enle
Bir kaç pap az Ho caya m ürac aatla bir müşkülleri oldu
ğunu söylerler. Hoca sorun, Allah kerim, der.
Papaz la r :
— Sizin Peygamberiniz mi'raç içia gökyüzüne nasıl çıktı?
Deyince merhum şu cevabı vermiş:
— Sizin Peygamberiniz Hazreti isa için kurulan merdivenle»
44 — H azreti Isa n e y er, ne içer ?
Hoca merhum bir ka sab ay a cerre gider. Cam ide vâza
başlar. Ak şam ları kimsenin aklına Hoc aya yemek yollamak
gelmez . Beş on gün son ra bir vaiz esnasında Ha zreti Isanın
dördüncü kat gök te olduğunu anlatır . Cam iden çıkarken
bir i yanma yaklaşarak:
— Kuzum Hoca m, Ha zreti İsanın dördüncü kat gö kte
olduğunu söylediniz. A caba m übarek ora da ne yer, ne içer ?
Diye sorunca Hocanın tepesi atar. Şu cevabı verir:
— Behey ada m ben şuray a geleli on beş gün oldu. Bir
gün olsun şu zavallı Ho ca ne yer, ne içer diye sorm adınız.
Şimdi benden dördün cü kat gök te hergün Tanrının türlü
türlü Cenne t taam lariîe beslenen Peyga mb erinin ne yey ip
içtiğini soruyorsun.
İnsaf
45 — Kırk köse b i r a ray a gelse onu ku r ta ram az
Bir sene Hoca köylere cerre çıkar. Hangi köye va rdıy sa
hoş geldin safa geldin amm a bizim Ram azan imamımız va r,
derle r. Beş altı köy do la şı r; nihaye t bir köye gelir. O gün
kö ylüle r küm eslerine musallat, olan bir tilkiyi tuzak ku ru p
yaka lam ışlar. Ne biçim bir azapla öldüreceklerini kon uşu
yorlarmış. Hoca meseleyi öğrenince:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 27/98
26
NASREDDİN HOCA
— Hele siz çekilin bakayım, onu bana bırakınız.
Deyince köylüler bu g örg ülü b ir adam dır, bizden çok
bilir, diye karşıd an seyre ba şla rla r. Ho ca hemen sırtından
cübb esini, belinden kuşağını çıkarır, tilkiye g iydirir, belin
den sımsıkı ba ğla r. Kavuğunu da başın a giydirip üzerine
sarığını sardıktan sonra kapar koyverir . Köylüler:
— A man hoca ne yaptın ?
Diye haykırıp arkasından koşmak isteyince Hoca önlerine
geçerek şöyle der :
— Beni dinleyin köylü day ılar, ben ona öyle bir iş ya p
tım ki kırk köse bir araya gelse böyle bir işkenceyi hay al
lerine bile getirem ezler. O bu kıyafetle han gi köy e gitse
kabul edilmez; kovulur.
46 — Benimle kavgal ıd ı r sözümü t u tm az
Bir zaman Hoca Siv rih isar da imam iken Subaşı ile ka vg a
eder. O sıralarda Subaşı ölür. Defnederler. Hocaya da:
— Hoca, gel telkin ver, derler.
Hoca şöyle söyler :
— Siz başka bir hoca bulun, o benimle kav galıdır, sözü
mü tutmaz.
47 — Bu yaşta sen beni bi le geçt in
Hoca muallimliği g ünlerind e eşraftan biri çocuğunun o-
kumasmdan memnun kalarak bir tepsi baklava gönderir .
Fa kat tam bu sırad a Hocanın bir işi çıkara k ayrılm ak mec
buriyetind e kalır. Tepsiyi rafa koy arak çocu klara şöyle söyle r:
— Sakın bun a el sürme yin, zehirli olmak ihtimali var dır ,
sonra hepiniz ölürsünüz.
Hoca gittikten sonra kardeşinin oğlu olup kalfalık yapan
açıkgöz çocuk arkada şlarını top lar, bak lav ay ı yemek için
teşvik ed er. Ço cukla r kork arlar, fakat bu açıkgö z bir iki
tanesini yey ip bir şey olmayınca hepsi başına toplan ıp tep
siyi temizlerler. Bu şeytanlığı öğreten çocuk Hoca nın diviti-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 28/98
NASREDDİN HOCA
27
nin içinden kalem traşı ah p kıra r. Tanı bu sırada Ho ca
içeri girerek kalem traşm kırıldığım gö rün ce kimin yaptığını
sorar . Arkadaşlar ı göster ir ler . Hoca:
— Kalem traşı niçin kırdın, ben de senin kemiklerini kıra
yım mı?
Diye bağırınca çocuk yalandan ağlamay a başlayarak an
latır :
— Kalemim kırıldı. Yontayım de rken kalem traşı kırdım .
Korkumdan kendimi kuyuya atmak istedim. Bu sırada zehirli
baklava aklıma geldi. Bari şunu yeyip öleyim, dedim . O tur
dum, hepsini yedim, fakat talihsizliğime bakın ki ölmedim.
Hoca bu martavalları iş itt ikten sonra:
— Ulan, der, bu ya şta buldu ğun bu İliyle beni ha yre tte
bır ak tı. Sen beni bile ge çti n Alla h cezanı versin, haydi def
ol karşımdan...
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 29/98
VI
48 — Sen de haklıs ın
Hocanın kadılığı sırasında bir dava cı gelir, derdini anla
t ı r . Hoca:
— Haklısın
I
der.
Az sonra d avalı gelir, o da meseleyi kendi tarafına çeke
çeke anlattıktan sonra :
— Kadı Hazretleri ben haklı değil miyim? der.
Hoca, ona da:
— Haklısın, der.
Tesadüfen karısı bitişik odada bu lâfları dinlermiş. Hoca
ya demiş ki:
— Huc a, davacıyı dinledin, haklısın dedin, davalıyı din
ledin haklisin de din . Sen kadı isen ben de kad ı karışıyım.
İki taraf da haklı olur mu, aklım buna yatmadı.
Hoc a karısına dön erek şöyle der :
— Doğru kancığım, sen de haklısın
49 — Isırır oğlum ısırır, ha tt â düşer de ba şı bile ya rılır 1
Hoca kadı iken iki adam gelip biri:
— Şu adam benim kulağımı ısırdı
Diye dav a eder. Ö teki de :
— H ayır , kendisi kulağını ısırdı j
Diye cevap verir . Hoca: ,
— Birazdan geliniz d e c ev ap vereyim i
Dedikten sonra harem e girip odasına çekilerek : «B aka
yım insan kendi kulağını ısırabilir m i? » diye kulağını çek ip
uğra şırken sırtüs tü düşer, başı hafifçe y arılır. Bir bez ba ğ-
NASREDDİN HOCA
ve
K A D I L I Ğ I
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 30/98
NASREDDİN HOCA
29
layıp mahkemeye çıkar. Yine davacılar gelip davalı:
— insaf buyu run kadı hazretleri h iç bir adam kendi kula
ğını ısırır mı?
Diye kendisini müdafaaya kalkışınca Hoca cevap verir:
— Isırır oğlum , ısırır. H att â düşer de başı bile ya rılır ..
50 — Tanbur dâvasında bu şahit lerden âlâs ı olmaz
Hocanın kadılığı sırasında birisi feryad ederek:
— Tan burum u çaldırdım. Ç arşı da filân adam ın elinde bul
du m . Bana alıver iniz, d er .
Hoca mahkeme mübaşirini yollayıp adamı getirterek me
seleyi sorar . Adam:
- Ben bu tanburu başka memlekette satın aldım, der.
Hoca şahit ister. Ada m getird iği şahitleri huzura çıka rır.
Hoca :
-— A ğa lar , siz neye şahitsin iz ?
Deyince bunlar :
— Bu tanb ur bu adam ındır. Üst perd esi kırıktır. Telleri
gayet gevşektir ve altı tellidir.
Diye şahade t ederler. Ha kikaten de öyle çıka r. Hoca
davayı davalı lehine hükmedeceği sırada davacı:
— Bu şahitler tezkiye olunsun. Biri m eyhanec idir, öteki
pezevenktir I
Diye reddetmek isteyince Hoca şöyle söyler:
— Be adam , tezkiyeye ne ha ce t? Tanbur dâv asında bu
şahitlerde n âlâsı olur mu ?
51 — Ho canın gö lge Kadılığa
Ho caya açık bir kadılık bulam adıkları sırada Hoc a, hâ
kimden gölg e kadısı tayin edilmesini rica ede r. Bu tâbir ho ş
larına gittiği için kendisine bir oda gö stere rek gö lge ka
dısı yaparlar.
Bir gün hâkim e m ürac aat eden birisi bir ada m dan da va
cı olduğunu söyler. Hâkim:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 31/98
30
NASREDDİN HOCA
— Hakkın nedir? Bu adamdan ne istersin?
Deyince davacı anlatır:
— Bu adam birisine otuz çeki odun yardı . O , her balta
yı vurd ukç a ben de karşısına geçtim, hınk, hınk diye kuv vet
verdim. Kendisi paraları aldı, benim hakkımı vermedi.
Hâkim işin içinden çıkamıyacağını anlayınca:
— Biz bu işe karışmayız. Bu gibi davaları karşıki odada
oturan gölge kadısı görür.
^ Diyerek Ho caya gön derir . Kendisi de perd e arkasından
dinler.
Hoca, dâvayı dinledikten sonra davacıya:
— Evet hakkm dır. Sen karşısında dur, bu kada r yorul,
sonra bütün parayı o alssn, bu olur mu?
Davalı haykırır:
— Aman kadı hazretleri , odunu ben yardım. O karşımda
seyretmekle ne hakkı olabilir?
H o c a :
— Sus, senin aklın ermez i Ça buk ban a bir akçe tah tası
getirin, der.
Tah tayı get ir ir ler . Hoca, odun y arıcıdan pa rala n tamamen
alır. Yüksekten birer birer tah ta üzerine sayar. O dun ya ran a:
— Al şu para lar ı
Hınk diyene de:
— Haydi sen de paraların sesini al
Diyerek dâvayı halleder.
52 — Al hak kın ı , g i t i ş ine
Yine bir gün hâkime iki kişi gelip şu yolda dâ va ed erle r:
— Bu adam , sırtına odun yüklenmiş geliyordu. A ya ğı,
sendeledi. Dü ştü, yıkıldı. O dunla r sırtından dökü ldü. Bana
©dun yükünü arka sına kaldırmaklığımı söy ledi. Ben de bu
hizmetime karşılık ne
vereceğini
so rd um : «Hiç» dedi . Peki ,
dedim, razı oldu. Odununu yüklettim. Vâdettiği hiç'i istedim,
vermedi. Şimdi bundan hiç'imi dâva ediyorum.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 32/98
NASREDDİN HOCA
Hâkim, bunları da gö lge kadısına yolladı. Hoca merhum
dava cıyı d inledikten sonra s
— Hay hay, hakkındır, elbette borcunu vermeli.
Diyerek oturdu ğu minder üzerine serilen seccadeyi gö s
tererek :
— Gel yavrum , şu oturduğum seccadeyi kaldır . Ne va r
orada ?
— Hiç .
— Hem en o h iç'i al, git . İşte senin h akkın f
53 — Al şu ş ıkır t ı lar ı
Hocanın kadılığı sırasında bir adam davalısını yakasından
tutup huzura get irerek:
— Kadı H azretleri, bu ada m benden rüya da şıkır şıkır
yirmi akçe aldı. Şimdi istiyorum, paralarımı vermiyor, der.
Hoca merhum , zorhy arak dâv âlıdan yirmi akçeyi alır , ö-
nündeki çekmeceye şıkır şıkır paraları saydıktan sonra davacıya:
— Al şu şıkırtıları
Daval ıya da:
— Al sen de pa rala rını. H ayd i, bir dah a birbirinizin,
kakkına tecavüz etmeyin, diye adamları savar.
54 -— Şu raf tak i ka ra kaplı kit ab ı indirin ba ka lım
Hocanın kadılığı esnasında biri gelip:
— Kadı H azr etleri, kırda sığır yayılırken, galib a sizin
olacak bir alaca inek bizim ineği karnından kakıp öldürmüş,
buna ne lâzım gelir ?
Deyince, Hoca:
— Bunda sahibinin ne kab aha ti var ? Hayva ndan kan
da va sı edilmez y a ? der.
Bu sefer
adam:
— Ben ya nlış söyledim , bizim inek sizinkini öldürm üş :
Deyince Hoca şu cevabı vermiş:
— H a O vakit mesele çatalla şh. Bana şu raftaki kara
kap lı k itab ı indirin bakay ım i
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 33/98
VII
NASREDDİN HOCA
ve
K A R ı S ı
55 — Ha bakalım Bacı Sultan ben dışar ıdan sen içer iden
Hoca merkebini paz ara gö türü p mezada vermiş. Tellâl
gezdir irken:
— Bu m erkeb in eşkini açıktır ; rahv an yü rürken üstü nde
kah ve içilir, başı yum uşak tır. G enç , din çti r. Kıl ka da r ayıbı
yoktur .
Diye sayıp döktükçe herkes birbiri ardınca pey sürmeye,
arttırm aya başlam ış. Hoca karşıdan bu hali görün ce :
«
Vay ,
merkebim bu kad ar güzel olduktan sonra ben neden almı
yorum s diye kendi de pey sürmeğe başlar. Nihayet üstün
de kalınca paraları sayıp götürür.
Gece meseleyi karısına anlatırken karısı da:
— Bugün başıma tuhaf bir şey geldi. Kaymak alıyordum,
adam görm eden terazinin dirhem tarafına altın bileziklerimi
usulca koyd um . Kaymak tabağını dolu dolualıp savuştum , de r.
Karısının marifetini dinleyen Hoca şöyle söyler:
— Ha gayre t bacı su lta n Ben dışarıdan sen içeriden el
birliği ile gayret edelim de şu evin idaresini yoluna koyalım.
56 — Meğer ocak da benim gibi kar ıd an yı la rm ış
Hoca merhum ocak yakacak olmuş. Üfler üfler yanm az-
mış. Hem en yuk arı çıkıp karısının hotozu nu alm ış, başın a
giymiş. Bu kıyafetle ocağa
<püf ..:
deyince harlamış, H oea
bunu görünce şöyle demiş:
— Meğer ocak da benim gibi kan da n yılarm ış . .
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 34/98
NASREDDİN HOCA
57 — İnşallah ben geldim
f
Geceleyin Hoca karısile konuşurken:
— Yarın sab ah hava yağmurlu olursa oduna, olmazsa
çifte,
gideceğim, der.
Karısı:
— Hoca, inşallah, de, der.
Hoca, insanlık hali olarak:
— Ne hac et, ikiden hâli de ğil, ikisinden birini ya pac a
ğım, der.
Sab ahleyin şehirden dışarı çıkınca bir sürü sipahi rast-
g e l e r e k :
— Beri gel day ı, filân köyün yolu n ered edir ? de rler.
Ho ca, kayıtsızca, bilmem derse de, sipahiler Hoca nın ses
çıkarm asına meydan vermeden sille tokat önlerine katara k
ve yay an yürüterek k asab aya k ad ar sürüklerler. Gece yarış»
pe rişa n ve bitik bir hald e evine dönen Hoca kapıyı çala rak
karısı «kimd ir o ?» deyinc e şöy le der :
— Aç karıcığım, inşallah ben geldim
i
58 — Bu kar an lık ta sağım ı, solümü ne bileyim ?
Bir gece yansı karısı Hocaya seslenerek:
— Yahu, sağ tarafında mum var, ver de yakayım, der.
Hoca şöyle söyler :
— Sen deli mi oldun ? Bu zifiri ka ran lık ta ben .sağımı
solumu ne bileyim ..
59 — Varsın alsın, onun üstü bizden daha ki rlid ir
Bir gün H oca karısile be rab er göl başına çam aşır yıka
m ağa gider . Çam aşırlar ı yığıp tam sabunlay acakian s ırada
Mır kara kuzgun gelip sabunu kapınca uçar.
Karısı:
— Aman yetiş, sabunu kuzgun kaptı. '
Diye haykırınca Hoca tasasızca ceva p verir :
• F: 3
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 35/98
34 NASREDDİN» H O C A
— A karı ne telâş ediyorsu n ? Va rsın alsın, onun
üstü
bizden daha kirlidir
7"60 — Üstüne or tak gel i rse kar ış m am
Bir gece rüyasında komşu kadınlar Hocanın etrafını
ahp
t
sana pek m ünasiptir, diye bir kadınla evlendirmeye uğ raşır
lar. Hoca helecanla uyanıp hemen karısını dürterek şöyle söyler?
— Kalk be gayretsiz kadın, amma fütursuzsun, yanıbaşıaı-
da olduğun halde hiç aldırmıyorsun. Komşu kadınlar be ni
evlen diriyorla r. Üstün e ortak geliyor. Hayd i şu kadınları,
defet, yoksa sen bilirsin. Eskiye itibar yok
61 — Benim ka rıya söyle, daha gideyim m i
Bir gece karısı, «kocacığım biraz ileri gi t » deyince H o
ca hemen pabu çlarını ayağına çekip yürü r. İki saa t ka da r
yol gittikten sonra bildiği bir adama rastgelerek :
— Akşeh ire vardığ ında bizim eve uğra , benim ka n ya
söyle, d aha gideyim nü ?
— Karıya s ır söyle m e
Nasreddin Hoca bahçesini kazarken küçük bir define
bulm uş. Alıp saklam ış. Bunu haremine gösterm ek için ön ce
kendisini tecrübeye karar vererek koynuna bir yumurta
sokup sancılandığından bahisle yatağ ına girm iş ve bir hayli
sıkıntı taklitleri yaptıktan sonra gıdakhyarak yumurtayı çıka
rıp göstermiş, bunu kimseye söylememesini tenbih etmiş.
B
;
raz sonra camie gitme k üzere evden ayrılınca karıst
hemen pencereyi açıp komşuya seslenerek Hocanın tavu k
cibi yumurtladığını anlatmış, o da kocasına söylemiş, kocası
da az sonra kahveye gidince oradakilere anla tm ış; Hoca
camiden çıkıp k ahv eye gidince halk gülerek nasıl yum urÖ a-
dığım sormuşlar
I
Hoca bunun üzerine şunu söylemiş:
— Tevekelli, Atalar «karıya sır söyleme
•>
dememişleri..
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 36/98
N A S R E D D I N
HOCA
35
63 — Gö renler, bilenler Allah için s öy lesin
Karısı bir çok geceler Hocayı evde yalnız bırakıp komşu
komşu gezerm iş. Bu halden usanan Hoca bir gece kapıyı
kilitler, kadın gelip açam ayınca yalvarıp ya kar m ağ a, bir da
ha yap m ıyacağ ına dair yeminler etm eğe ba şlar. Hoca aldır
mayınca «Bari kendimi şu kuyuya atıp kurtulayım i > diye
gider gibi yaparak duvar kenarına saklanır. Hoca biraz bek
leyip ses çıkm ayınca, gideyim şu divaneyi kurtarayım diye
kapıyı açıp evden çıkınca, hemen karısı içeriye girer ve ka
pıyı kilitler. Bu defa yalv arm ak sırası H ocay a gelir. Kadın
hiç aldırmaz. Fazla olarak avazı çıktığı kadar bağırarak:
— Nedir bu ettiğin, ak sakalından da utanmaz mısın ?
Her gece sokaklarda dolaşırsın, gençliğimi bana haram ettin.
Ben san a göste ririm ..
Gibi söylenm eğe başlar. Kom şular pencerelerini açıp so
kağa dökülmeye başlayınca Hoca .şöyle söyler:
— Görenler, bilenler Allah için söylesin
64 — 2 ak ça hk ciğeri çaian, 40 akç alık balta yı alm az m ı ?
Hoca birkaç kere evine ciğer getirir . Fakat kansı kom
şu kadınlarla yiyerek kocasının önüne hamur mancası koyar.
Bir gün Hoca:
— Kuzum ben a ra sıra ciğer getiriyorum , ne oluyo r ?
Der. Karısı cevap verir:
— Kedi kapıyor; kedi çalıyor.
Ho ca hemen kalkar, m eyda ndak i baltayı dolaba kilitler.
Kadın baltayı kimden sakladığını sorunca şöyle söyler:
— Kimden olacak, ke did en . İki akçelik ciğeri çaları kırk
akçelik ba ltay ı alm az mı ?
65 — O halde k edi nereye gi t t i ?
Hoc a sab ah leyin üç ok ka et alır, güzel bir yahn i pişir
mesini karısına söyler. Ak si gibi o gün karısının ak rab asın
dan Ho canın hiç sevm ediği bir sürü kimselerle kom şu ka-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 37/98
36 NASREDDİN H OC A
dınlar gelirler. Kadın yemeği onlara çıkarmağa mecbur olur,
Hocaya söylemiye de çekindiğinden işi kedinin üstüne atma
ğa karar verir . Akşam Hoca gelip sade suya çorbayı bulun
ca etin ne olduğunu sorar. Karısı:
— Kedi yedi, der.
Hoca hemen kan tarı getirip kediyi tar ta r. Tam üç okk a
gelir. Karısına der ki:
— Behey ha tun , bu tarttığım et ise ked i nereye gitti ?
Kedi ise, et n ere ye gitti ?
y - - , 65 — Bana görünme de kime göranürsen görün
H oc aya bir aralık çirkin bir kadın alm ışlar. Bir gün Ho ca
sokağa • çıkacağı sırada kadın demiş k i :
— Ho ca, akraban ızın erkeklerinden hangisine görüneyim,
hangisine görün m iyeyim, ban a söyleyin.
Hoc a şu cev abı vermiş ;
----- İki gözüm, bana görünme de, kime istersen görün.
67 — Ben senin düğün evinden geldiğini de bilir im
Ak şam üstü yo rgun argın evine dönen Ho ca, karısının
asık suratını görünce:
— Ne o gülmez sultan, yine suratından dökülen bin par
ça oluy or İnsanı böyle mi ka rşıla rlar ?
Deyince karısı:
— Allah Allah,- elbet bir sebebi v ar . 'Ah bap larım dan bi
rinin kızı çocuk getirirken gidivermiş, ona b aşsağ hğın a gittim -
daha yeni geldim, anladın mı sebebini?
Deyince, Hoca demiş ki •.
— Ben senin düğün evinden geldiğini de bilirim
68 — Onu n oras ını oğlakla bana so r '
Hoc a gece ya nsı karısiyıe konuşurken bir ay ak p alırdısı
işitmiş. Susup dinlemeye başlam ış. O sırada Hoca nın oğlağı
melemiş. Hırsızlar d em işler ki :
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 38/98
NASREDDİN HOCA
37
— Bu gec e elimize bir kelepir geçm edi. Bari şu Hoc anın
evine girelim. Uyk uda iken Hocayı bastırıp öldürelim. O ğ
lağını ke sip'y iye lim . Karısını kaçıralım, malını da uğru layalım .
Ho ca bu es na da hızlı hızlı öksü rüp gürültü patırtı yapın
ca, hırsızlar kaçmış. Karısı:
— Galiba k orkunda n öksürüp patırtı yaptın ?
Deyince, Hoca demiş ki:
— Öyle ya sana göre ne var, orasını oğlakla bana sor
69 — Dam dan düşen, halden bi l i r
Sıcak bir yaz gecesi, Anadolunun bir çok yerlerinde ol
duğu gibi, Hocanın karısı yatağ ı dam a serer. Gece ya tarla r.
Kadın bütün günlük dedikoduları saym ağa başla yarak Hoca
nın uykusunu kaçırır, aralarında kavga çıkar. Hoca kendisini
evin içinde zannile:
— Senden yatakta da rahat yo k
Diye rek alıp yürüy ünc e, berek et versin, alçak olan dam
dan aşağı düşer. Gürültüyü duyan ko mşular başına üşüşürler.
Bunlardan:
— Hoca ne oldu, ne oldu?
Diye soranlara kısaca:
— Sen hayatında damdan düştün mü? Damdan düştün mü?
Diye karşılık verirmiş. Birisi, bunu neden soruyorsun,
deyince şu cevabı verir:
— Damdan düşen halden bilir
70 — Haydi git merkebe yem var, inadın sonu böyle olur
Merkebe yem vermek yüzünden Hoca ile karısının ar al an
açılır. Nihay et araların da , önce hangisi lâkırdı söylerse mer
kebe onun yem vermesine ka rar verilir. Hoca bir köşeye
çekilir, saa tlerc e söz söy lem ez. Karısının canı sıkılınca kom
şusuna gider, akşam ezanı eve döner.
Meğer kadın kom şusuna gittiği sıra da eve hırsız girerek
ne var sa toplam ış, gitmiş. Hoca da v;rilen karar mucibince
ağzını açm am ış. Kadın eve dön üp ortalığın k arm akarışık,
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 39/98
38
NASREDDİN HOCA
dolap ların, sandıkların apa çık olduğunu , gelinlik elbisesinin
meydanda bulunmadığını görünce:
— Hoca bu ne h ald ir?
Diye sorar so rma z, Ho ca a rtık ağzını aça rak şöyle söyler:
— Haydi git merkebe yem ver, işte inadın sonu böyîe olur
71 — Mavi boncuk kimdedir , benim gönlüm ondadır
Hocanın iki karısı olduğu sırada , her ikisine birer m avi
boncuk ve rere k: «Sakın orta ğın a söyleme. Bu benim sevgi
min nişan esidir de r. Bir gün iki orta k birden Ho caya ge
lere k: • Hangimizi çok seversin ? diye sıkıştırınca Hoca şu
cevabı verir:
— Mavi boncuk kimde ise benim gönlüm ondadır
72 — Karı sen biraz yüzme bilirsin değilmi ?
Hocanın bir aralık iki karısı varmış. Bir gün ikisi birden
yanma gelip:
— Hangimizi çok seversin?
Dîye sataş ır lar . Hoca:
— Her ikinizi de
Diyerek atlatmak isterse de yakasını bırakmazlar. Nihayet
küçük karısı der ki:
— Meselâ ikimiz de Akşehir gölü nd e kayıkla gezerken
kayık devrilse, sen de orada olsan önce hangimizi kurtarırsın?
Hoca yaşlı karısına dönerek şöyle söyler:
— K arı sen biraz y üzme b ilirsin değil mi ?
73 — Mumu gören dışar ı çık ıyo r
Bir gün Hocanın karısının sancısı tutar. Ebe gelir. Hocanın
eline m umu vererek vazifesine başla r. Az so nra çocuğ u alır.
Fakat dikkat edince ikinci bir çocuk daha gelmekte olduğunu
görür. Onu da alınca Hoca hemen mumu söndürür Ebe:
— Aman Hoca, tam lüzumlu zamanında ne yaptın ?
Deyince Hoca şöyle söyler:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 40/98
NASREDDİN H O C A 39
— Baksana iki gözüm , mumu gö ren dışarı çıkıyor. Artık
yetişir. .
74 — Oğlan cevizlerin ses ini duyun ca oynam ağa ç ık ar
Hocanın karısı doğuracak olur. Sancılar içinde kıvranarak
sedirin üstünde bir iki gün kalır, doğuramaz. İçeriden kadınlar:
— Hoc a, bir dua veya ça re bilirsen yapalım da çocuk
•doğsun
Deyince Hoca, ben bunun çaresini bilirim, diyerek hemen
bakkala koşup bir avuç ceviz alarak doğru içeri girer, sedi
rim önüne cevizleri dökerek:
— Şimdi oğlan cevizlerin sesini duyar duymaz oynamağa
çıkar, der.
75 — Ac aba nesi kayboldu ?
Hocaya, karın aklını kaybetmiş demişler. Hoca derin de
rin düşünmeye varmış.
— Ne düşünüyorsun ?
Dediklerinde şu cevabı vermiş:
— Vallahi benim karının aslından aklı yoktu. Acaba nesi
kayboldu onu düşünüyorum
76 — Ben de onun karısını döverim
Ho ca, yeni evlendiği gün lerde bir meseleden dolayı kıza
rak karısına bir to ka t ata r. Genç kadın babasının evine
gide rek day ak yediğini söy ler. Bu defa da bab ası bir tok at
atarak şöyle söyler :
— Git k oc an a söyle, o nasıl benim kızımı döv erse ben de
' onur, karısını böyle döverim.
77 — An an ölüp de senin sağ kaldığına a ğlıy oru m
Bir gün Ho can ın karısı m uziplik için çor ba yı sofraya
gay et sıcak olarak koy ar. Son ra da yine kendisi unutup
dohı kaşığı ağzına b oşaltınca gözlerinden yaş gelir. Hoca
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 41/98
40 NASREDDİN
H O C A
ka rısmdan sebepsiz neden göz yaşı döktüğünü so ru nc a:
— Zavall ı anneciğim 'bu çorbay ı , çok severdi de o h at ı l ı
ma geldi. Onun için ağlarım, der.
Hoca da hürmetlice, bir kaşık çorbayı
•
yuv arlayınca ağzı
haşlanır. Gözlerinden yaş boşanır. Karısı:
— Ya sana ne oldu, sen neye ağlıyorsun?
Deyince Hoca şunları söyler:
— Uğursuz anan ölüp de senin gibi mey men etsizin sa f
kaldığına ağlıyorum.
78 — Sus, içinde ben de vardım
1
Bir sa bah Hoca evinden çıkarken bitişik komşusu ra st -
Jıyarak:
— Am an Hocam , merak ettim. Bu saba h sizde tefâşls
telâşlı, hızlı hızlı lakırdılar işittim. Sonra da bir gürültü oldu.
Neyd i acaba?
Diye sorunca Hoca ekşi bir suratla:
— Bizimki ile biraz atıştık. Sonra da kadın hiddetlenerek
cübbeme bir tekme atınca cübbem merdivenden aşağı paldu
küldür düştü, gürültü o idi.
Der . Komşusu:
— Canım Hoca, hiç cübbe gürültü yapar mı?
Diye ısrar edince Hoca cevap verir:
— Sus a canım, ne zorlarsın, işte içinde ben de varda*.?.
79 •— Geçinm eye gönlüm olmadıktan- so nr a
Hoca karısını boşamak için mahkemeye başvurmuş. Kadı:
— Karısının, babasının isimleri zaptolunsun
Deyince Hocaya sormuşlar:
— Bilmem demiş .
Kad ı :
— Kaç senelik zevcendir? Deyince.
— Birkaç sene oldu
Cevabım vermiş.
— Be H o ca ; senelerden b eri insan karısının adını öğ r-n
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 42/98
NASREDDİN HOCA
41
inmez mi ?
Deyince Hoca, cevap vermiş:
— Geçinmeye gönlüm yoktu ki adını soray ım
80 — Ölmese de ben onu za ten boşayacakt ım
Bir araLk konyada bulunurken, çekine çekine:
— Galiba karınız vefat etmiş, derler.
Hoca kayıtsızlıkla şu ceyabı verir:
— Ölmese de zaten ben onu boşayacaktım.
81 — Tesell i e tmemişler
Ho ca merhum un karısı vefat etm iş. H oca da hiç teessüf
alâmeti görülmemiş. Aradan bir müddet geçtikten sonra mer
kebi ölmüş. Hoca pek ziyade kederli görününce bazı dostları:
•— Ha rem in vefat etti, böy le mahzun luk gö sterm edin . Hal
buki eşek öleli on gün oldu, hâlâ somurtkanlığın geçmedi
Demişler. Hoca cevap vermiş :
— Karım öldüğü zaman kom şular başıma üşüşü p: Ho ca
esef etm e, biz sana ondan âlâsını bu luruz » dediler. Fa kat
m erkep öldüğün den beri hiç kimse ge lip bö yle bir tesellide
bulunmadı. Üzülmeye hakkım yok mu?
82 — Siz onu bana sorun
Hocan ın karısı vefat ed er. C enaze evden çıka rılırken,
adet olduğu üzere, imam cemaate: .
— Merhumeyi nasıl bilirsiniz ?
Diye sorar . Cemaat bir ağızdan:
— İyi biliriz
Dey ince, bu sırada içeride meşgul olup bu sözleri işiten
Hoca telâşla koşarak gelir , şöyle söyler:
— Yahu, kimi kimden soruyo rsunuz , siz onu bana sorun
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 43/98
VIII
NASREDDİN HOCA
ve
E Ş E Ğ İ
Jf>
83 — Eşeğin sözüne inanıyorsun da benim
sözüme inanmıyorsun
Bir gün kom şusu Ho cad an eşeğini ister. Ho ca, yok tur,
4er. O sırada eşek içeriden anırmağa başlar. Adam:
— Hoca, sen eşek yok diyorsun, halbuki bak eşek zırlıyor.
Deyince Hoca başını sallıyarak:
— Yahu , sen ne acay ip adam sın. Eşeğin sözüne inanıyor
sun da ak sakalımla benim sözüme inanmıyorsun
84 — Eşeğ e söyledim , gönlü olm adı
2
Bir sabah komşusu Hocadan eşeğini ister. Hoca:
— Gideyim, eşeğe danışayım. Gönlü olursa vereyim
Diye içeri girer, biraz durduktan sonra gelip der ki:
— Eşeğ e söyledim, gönlü olm adı. Bana dedi ki, beni
yabancıya verirsen benim kulağım a vururlar, senin de ırzına
söverler.
B''r yaz günü Hoca uzak bir yoldan gelirken eşeği susar.
O esnada yolun aşağısındaki gölün suyunu görünce gemi azı
ya alıp göle do ğru koşm ağa başlar. Fak at göle yaklaştığı
yer sarp bir uçurum olduğun dan tam göle yuvarlanac ağı
sırada kurbağalar ötmeye başlayınca eşek ürküp geri çekilir.
Hay vanın büyü k bir tehlike den kurtulduğ una sevinen Hoca,
merkebi y akalad ıktan sonra, göle bir avuç para serperek
şöyle söyler :
— Aferin göl kuşları, alın şu pa ra la n , bol bol helva
yeyin
85 — Afer in göl ku ş lar ı
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 44/98
NASREDDİN H O C A
43
86 — Cübbemi getir , semerini a l
Bir gün Ho ca eşeğine binip şehir dışındaki bahç esine
giderk en yo lda sırtından cübbesini çıkarır, eşeğin üstüne ata r.
Kendisi bir iki adırn ileride abdest tazeler. Başıboş hayvanın
üstündeki cübbeyi gören bir bahçıvan yavaşça Hocanın
cübbesini alır, savuşur.
Hoc a gelir ba ka r ki cü bb e çalınmış, hemen eşeğin seme
rini sallasırt ed er, eşeğin kıçına da kuv vetli bir kam çı indi
rip şöyle söyler:
— Nasıl çaldırdmsa öylece getir cübbem i, al se m erini
87 — Hırsızın hiç suçu, gün ahı yok m u ? •
Hocanın eşeğini çalarlar. Ertesi gün bunu dostlarına yana
yakıla anlatırken dinleyenlerden her biri:
— iyi amma Hoca, ahırın kapısına bir kilit aşmalıydın
— însan evinin duva rını biraz yü ksekç e y apm az mı ?
— A hocam , ölü mü idin ? Herif koca hayv anı koynun a
sokup gitmedi y a ? «
— Eşek ahırdan çıkarılıp sokak kapısından aşırılıncaya
kadar siz nerede idiniz ?
— Bak ben sokak kapımı gece kilitler, anahtarı baş yas
tığımın altına koy arım . Hırsız da böy le sere serp e alıp gö
türmeye cesaret edemez.
İşte böyle bir sürü lâflarla Hocanın canını sıkarlar. Niha
yet hocanın sabrı tükenerek şöyle der:
— Peki ağa lar, doğ ru söylüyo rsunuz. Fakat siz de insaf
ediniz, hep ka ba ha t bende m i? Şu hırsızın hiç suçu, günahı
yok mu ?
88 — El, elin eşeğini türkü söyliyerek arar
Subaşınm merkebi kaybolm uş. Ad am ları Hocayı bağın a
giderken görüp :
— Hoca, biz hepimiz bir tarafa dağılıp arayacağız.
Hazır
gidiyorsun, sen de bağlar arasına bak
iver
derler.
Hoca,
türkü söyliyerek bağlar ara sınd a gezerken biri rast-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 45/98
44 NASREDDİN HO CA -
Iıyarak işi anladıktan sonra:
— Bu ne biçim eşek arayış ?
Deyince Hoca şöyle söyler:
— El elin eşeğini türkü çağıra çağıra arar
89 — Sen beğendin, ben topladım
Hoca me rkeple gide rken hayvanın eğilip kokladığı te
zekleri yem torbasına doldurup akşam boynuna asar. Eşeğin
huysuzluk ed ip başını silk erek to rba da n çıkarm ağa çalıştığını
görü nce şöyle söy ler :
— Ne dem eğe hakkın var, sen beğendin, ben top lad ım
90 — Siz onun ne inatçı olduğunu bilmezsiniz
Bir gün Ho caya merkebinin ırmağa düştüğ ünü ve bulun
madığını 'hab er vermişler. Hoca ırmak kenarına gidip suyun
çıktığı tarafa yâni m enbaına doğ ru yürüyü nce, orad a bulu
nanlar :
— Suyun akıntısına gör e alt tarafa do ğru gitmeniz lâzım
değil mi?
Deyince Hoca şu cevabı verir:
— Ah , siz onun ne aksi, ne inatçı olduğ unu bilmezsiniz.
Onun her işi tersdir. Ben huyunu bilirim
91 — Tam açlığa al ış t ı r ıyordu k ama ecel m üsaade etmed i 1
Bir sen" kış fazla oldu ğun dan Hoca m erkebine ot, arp a
tedarik edememiş.
ı
Ac aba, arp a tayınını biraz az alts am
nasıl ol ur ?» diye düşünm üş. He rgün birer parça eksilterek
bir avuca kada r indirmiş. Eşek de hergün neşesinden birer
parça kaybederek nihayet sessiz bir hale gelmiş, vaktini
yatm akla geçirir, bir pa rç a sam anı da zorla yerm iş. Bir sa
bah H oca ah ıra g irip eşeğin göçtüğünü görünce şöyle dem iş:
— Eşeği tam açlığa alıştır ıyordum amma ne çare ki ecel
mü saade etmedi 1
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 46/98
NASREDDİN HO CA 45
92 — Ölm e eşeğim ölme yaz gelecek , yonca bi tec ek
Bir sene Akşehirde kıtlık olmuş. Halk o sene: «Arpa sa
man aş imiş, altın gümüş taş imiş.' dem eye başlam ış. Na s
reddin Hoca da o sırada pek pahalıya çıkan arpa ve samanı
buîamıyarak bir parç a kepekle merkebini idareye çalışır, bir
yandan da:
— Ölme eşeğim ölme, yaz gelecek, yonca bitecek 1 derm iş.
93 — Yanında ih t iya t b i r merk ep bulun dursun
Na sreddin Hoca bir gün kadının yanında bulunurken
mahkemeye bir yalancı şahit getirirler. Adamın merkebe ters
bindirilerek şehri dolaşmasına hüküm verilir. Kapıda Hocanın
merkebi hazır bulun duğu ndan ona bindirip do laştırırla r. Bu
yüzden Hoca hayli bekler. Arad an bir m üdde t geçe r, bir
gün ayni adam yalancı şahitliği yaparak ayni cezaya u ğrar.
Bindirilecek merkep bulamayınca Hocanın evine haber yolla
yıp merkebi rica ederler. Hoca şöyle söyler:
— Varınız herife söyleyiniz, ya bu s ana ttan vaz geç sin,
yahut yanında ihtiyat bir merkep bulundursun.
94 — Bu m erkep beni ancak cuma günü ulaş t ır ı r
Nasredd in H oca bir gün eşeğine binm iş, gidiy orm uş. Yol
da do stlarınd an birine rastge im iş, nereye gittiğini sorm uş.
Hoca da Cum a namazına gittiğini söylemiş. Do stu, o gün
Sah olduğu nu söyleyince şöyle dem iş :
— Bu eşek, beni Cumaya kadar camie yetiştirirse ne mutlu
95 — Bir de heybemizi mi yü kle tel im
Hoc a bir gün paz ara gide r. Aldığı sebzeleri heybesine
doldurup heybeyi de omuzuna vurarak eşeğine biner. Yolda
birisi sorar:
— Yahu, neye heybeyi merkebin terkisine koy up da ra
hat rahat gi tmiyorsun?
Hoca cevap ver i r :
— İnsaf be yahu , bîçare h ayvanc ağız hem bizim ayağs-
mızı yerden kaldırıp bizi taşısın, hem de fazla olarak bir de
heybemizi mi yükliyelint
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 47/98
46
NASREDDİN HO CA
96 — Bulmak zevki az şey midir?
Ho ca merhum bir çok defa olduğu gibi yine m erkebini
kaybeder . Çarş ıda, pazarda:
— Kim bulursa, yularile, semenle müjde olarak vereceğim.
Diye nida edermiş.
— Hoca takımile bağışladıktan sonra ha tekrar eline geç
miş, ha büsbütün kaybetmişsin, ne farkı v a r ? Bundan ne
kazanacaksın ?
Diye soranlara şu cevabı verir:
— Affedersiniz, bulm ak
>
zevkini o kad ar ehemmiyetiz,
mi tutuyorsunuz?
97 — Şu dağın ard ında da buiamazsam o zaman
feryadı sey red in ,
Hoca merhum m erkebini kay betm iş. Hem arar, hem türkü
söylenmiş:
1
— Merkebini kaybeden türkü söylemez, feryacî eder demişler.
Hoca cevap vermiş:
—. Bir şu dağın ard ınd a ümidim kald ı. O ra da da buia
mazsam siz o zaman bendeki feryadı seyredin
98 — Benim neler çektiğimi anlasınlar
Hoca merkebini pa za ra getirip, tellâla verir. İlk gelen
müşteri yaşını anlamak için dişine bak acak olur. Eşek ada
mın elini ısırır. Herif sö ğü p say ara k çekilir, gid er. Başk a
bir müşteri kuyruğunu kaldıracak olur, Onu da tekmeler. O
da topalhyarak ve lanet okuyarak gider.
Tellâl gi lerek:
— Ho cam , bu m erkebi kimse almaz. Ön üne geleni kap ı
yor, ardına geleni tep iyo r Deyince Hoca şöyle sö yle r:
— Zaten ben de onu satmak için getirmedim. Müslüman
lar görsünler de benim neler çektiğimi anlasınlar diye getirdim
99 — Galiba yine anneni dar ı l tmışs ın
Hocanın eşeği ölm üş. Karısı eline bir kaç akça vererek
pazardan bir eşek ahnasmı söylemiş. Hoca paza rdan aldığı
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 48/98
NASREDDİN H OC A 47
eşeğin yularını çekip ardına ba km ad an yoluna devam ede r
ken iki kü lha nb ey i sözleşip yav aşç a eşeğin yularını sıyırırlar.
Biri eşeği paz ara götü rüp parasm ı paylaşmak üzere sa ta r,
öteki de yuları başın a geçirip Hoca ile be rabe r evinin kap ı
sı önüne gelirler. Ho ca arkasın a dö nü p eşek yerine ad am ı
görünce şaşalar :
— Ayol sen kimsin ?
Deyince kurna z külhanb eyi, sümüğünü çekerek, gözlerini
büzerek, sesine de hazin bir eda vererek:
— Ah, Hoca Hazretleri, cahillik. Nasılsa anamın huzurun
da bir eşeklik ettim. Aşırı derecede canını sıktım. Annem de:
Dilerim oğlan eşek olasın
>•
diye inkisar etti. De rhal eşek
oldum . Beni paz ara gö türüp sa ttıla r. Siz aldınız. Sizin be re
ketinizle tek rar ada m oldum L.
Diyerek Hocaya bir çok teşekkürler eder. Hoca da:
— Hay di bir d ah a öyle külha nbey lik etm e 1..
Yo lunda nasih atlerle salıverir. Ertesi gün tekra r eşek al
mak için pa za ra gid er. Bir de ba ka r ki dünkü aldığı eşek
canbaz elinde dolaşıyor. Hoca hemen merkebin kulağına eği
lerek ve gülerek şöyle söyler:
— Seni gidi çapkın seni, galiba sözümü dinlemeyip yine
anneni darılttın 1
108 — Sen, hâlâ koyduğum yerde ot luyorsun i
Hoca dağ da odun kesip eşeğine yük letm iş. Baltayı, aba
sını da merkebin üstüne atarak:
— Ben dağ yolundan gideceğim, sen doğru yoldan gel
Deyip gitmiş. Eve gelmiş, bakmış ki eşek gelmemiş. Biraz
bekledikten sonra, eşek nerede kaldı diye da ğa çıkar. Bakar
ki eşek bıraktığı yerde otluyor. Amma üstünde aba ile balta
yok. Hemen eşeğio. üzerinden odunu yıkıp semeri sallasırt
ederek:
— Sen hâlâ koyduğum yerd e otluyorsun . Aba ile bal tay ı
getir de semerini aik.
Diye hiddetle söylenerek alır, yürüyüverir.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 49/98
48
NASREDDİN
H O C A
101 — İyi buldun uz, sahibi ölmüş eşeği î
Hoca karıs ına:
. — Ölmüş adam nasıl belli olur? Diye sorar. Karısı:
— Eli ayağı soğur, ondan bilinir
I
de r. '
Bir gün zavallı Hoc a da ğd a odu n kesip derm anı katan -
3/acak dere ced e yoru lduğ und an bir ağacm dibin e çöm elîr.
Terli terli kendini rüzgâra verince eli ayağı tutrnıyacak dere
cede üşür. «Ben öld üm » diye kendisini olduğu yere b ırakır.
O esn ada kurtlar Hocanın eşeğine musallat olup yemeğe
başlar lar . Hoca güçlükle olduğu yerden başını kaldırarak:
— İyi buldunuz sahib i, ölmüş eşeği, der.
102 — Ak lın vars a doğru g öle ko ş i
Bir gün eşeğine keven denilen ve çabuk yanan bir diken
den yükleyen Hoca, kendi kendine acaba yaş keven de kuru
su gibi harlayıp ya na r m ı? diye m erak ede r. Bir çakm ak
çakınca diken tutuşur, derken rüzgârın şiddetinden merkebin
her tarafını ate ş sa rar . Zavallı hayv an hem ko şar, hem an ı-'
mr, nem de zarta çekip çifte atarmış. Hoca merkebe yetişe-
miyeceğini, yetişse bile yanaşam ıyacağm ı anlayınca avazı
•çıktığı kadar haykırarak şöyle söyler:
— Aklın varsa doğru göle k o ş
103 -— O da başının ,çar esin e ba ksı n
Bir gün Hoca odun kesmeye giderken eşeği bir türlü dağ
yoku şunu tınn ana m az . Birisi :
— Şu rad an biraz neft yağı al, kıçına sür, ba k nasıl
yürür der.
Hoca tecrü be ettikten sonra hayvan can acısile koşm ağa
•başlar. Dönüşte, kendisinde dermansızlık hisseden Hoca
bira z m erkeb e, biraz da kendisine sürer. Fa kat acısından ,
eşekten daha çabuk evine gelir . Orada da duranuyarak koş
mağa başlar . Karıs ı :
— Yahu. r te oldu?
— D eyince şu c evab ı verir :
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 50/98
NASREDDİN HOCA
49
— Olan oldu, ben göle koşuyorum, eşek gelirse söyle o-
da başının çaresine baksın.
104 •— D ok uz eşe k m i, on eşe k rai ?
Bir gün Hocaya buğday yüklü on eşek vererek değirmen
de n şehre yollarlar. Hoc a, bun lardan birine biner, dokuzunu
d(a önüne ka tar ak yürüm eğe baş lar. Yo lda kafasına şeyta n
mu sallat olur. Şu eşekleri sayayım , der. Say ar, bir de ba
kar ki dokuz eşek var. Eyva h bir tanesi ka yb ol du diye
eşekten iner. Dolaşır, ara r, nihayet gelir yine sa y a r; bak ar
ki on tane. Gönlü rah at ederek tek rar eşeğe biner, yürür.
Fak at kafasındaki şeytan onu raha t bırakm az. Bir da ha sa
yar, dokuz merkep. Te krar iner, arar, dönüşte bakar ki on
İane. Yine gönlü raha t edip eşeğine biner. Fak at yolda tek
rar say ıp dokuz me rkep bulunca artık çıldıracak hale gelir
Bu sırad a ora da n geç m ekte olan bir ada m a işi anla tır. A-
d'am gülerek •
— Ho cam , şu senin bindiğin eşeği de saydın mı ? *
Deyince Hoca nın aklı başına gelir. Ada mın ellerine yapı -
ş ıp öpmeğe başlar :
— İşte bö yle bazan apaçık meselelerde aklımız bir
4
y ere
takılınca deliye döneriz, der.
Bazıları bu fıkrayı şöyle bitirirler :
Son defasında tekrar eşekleri on tane bulunca:
— Adam sen d e Hayvana binip bir eşek kaybetm ekten
se yayan yürüyüveririm vesselam
i
Diyerek hayvanların arkasından yürümeğe başlar.
105 — Ben bilmemiş olayım dal. .
Nasred din Hoca m erkebine kızdığı bir gün oğlunu ahıra
çağ ı ra rak :
— Şu merkebe bir daha yem, su verme, açlıktan gebersio,
•der. A hırd an çıktıktan sonra oğlunu tenh ada yanına çağ ırıp
şöyle söyler:
— Korksun da bir daha beni kızdırmasın, diye öyle söy
ledim. Ben bilmemiş olayım da sen yine yemini, suyuna' ver
1
F :
4
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 51/98
IX
NASREDDİN
H O C A
ve
TİMURLENK
106 — Yarabbi şükür
Timurlenk Ankara muharebesinden sonra bir müddet Âk-
şehirde oturm uş ve Ho ca m erhum a pek çok iltifat etm iştir.
Bu sayede Akşehir ahalisi de Timurun zulmünden kurtulmuştur.
Bir gün, N asreddin Hoca bir sepete bir kaç ay va k oyarak :
Timurlenk'e götürürken yolda bir tanıdığı rastgelir . Bu adanı
ayva yerine incir götürm esini tavsive ed er. Hoc a d a bîr
miktar incir alarak gö tü rüp takdim eder . Timurlenk incirler
den bir tane yer, bir tane de Hocanın suratına ararmış. Her
at ış ta da Hoca:
— Yârabbi şükür
1
Lûtfuna, ihsanına hamdolsun.. Dermiş..
Tim urlenk bunu işitince :
•— Ho ca, n eye şükre dersin ? Deyince Ho ca cev ap verir
.•
— Velinimetim, ben d ah a evvel birk aç a yva getiriyo rdu nı.
Bereket versin yolda bir adam bunu tavs iye etti. Ya onu
dinlemeyip de ayvaları getirsey dim , yüzüm gözüm ne hale
girerdi ? İşte bunu düşünüyorum da A llaha şü krediy orum '<
107 — Bu çomağı sen yeseydin dö rt ay ak lı o lurd an i
Hoca, bir gün kaz pişirip Timurlenk'e götürür. Yolda gi
derken daya nam ıyarak bir bacağını yer. Hediyesini takdim
edince Timurlenk:
— Hoca, hani bu kazın bir ayağı? der.
Hoca hiç biçimini bozmıyarak:
— Bizim Akşehir in kaz ları hep tek a ya klıd ır. İnanm azsa
nız şu çeşme başındaki kazlara bakın, der.
Hak ikaten o sırada çeşme başındaki kazlar g ün eşl em ek
için tek ay akla ve başlarını gö ğüslerine day ayıp du ruy orlard ı.
Tim urlenk adamlarına işaretle bunlara birer çomak vu rdu run -
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 52/98
N A S R E D D I N
H O C A
51
ca kaz lar iki aya k üzerine koşm aya b aşlarlar. Timur Ho cayı
pencere önüne çağır ıp:
— Hoca, sen yalan söylüyorsun. Bak kazlar iki ayaklıdır.
Deyince Hoca şu cevabı verir:
•— O çomağı sen yeseydin dört ayaklı olurdun.
108 — Buzağı iken öyle koşardı ki
Timurienk bir gün Hocayı cirit oyununa d avet ede r. Ho
ca öküzünün sırtına bir palan vu rup me ydana gelir. Halkın
kahkahalarının arasında huzura kabul edilir. Timur:
— Ho ca, cirit oyun unda h ayvanın gay et çevik olması ve
kuş gibi seğirtmesi lâzımdır. Bu hantal, kaltaban öküze neye
bindin. Deyince Hoca şu cevabı verir:
— Gerçi beş on senedir tecrü be ettiğim yok arama, bu
zağı iken gö rü rd üm ; öyle koş ardı ki ardın dan at değil kuş
bile yetişemezdi.
109 — Müjde, dişisi de geliyor
Timurlenk'in ordusundaki fillerden birini Hocanın köyüne
göndermişler. Köyde ne varsa hepsini silmiş süpürmüş. Köy
lü, Hocayı önlerine katarak Timııra şikâyete gelmişler. Fakat
yolda birer birer sıvışmaya başlamışlar. Bunun üzerine Hoca
Timurun yanma girerek:
— Köy üm üze lütfettiğiniz filden dolay ı köylülerin teşek
kürlerini arz eim eğ e geld im . Fa ka t zavallı fil yalnız olduğu
için inleyip duruy or. M üsaade buy ursanız da bir tane de
dişi fi gönderilse., der.
Tim ur, mem nun olarak icabeden emri verir. Hoca köye
dönünce bize hayırlı bir haber diye soranlara şöyle söyler:
— Müjde, dişisi de geliyor
110 — Bunu anlamak için eşek olmak lâzım
Tim urlenk'e iri, gösterişli bir eşek hediye ederler. Etra-
fmdakilerin her biri birer tarafını med hederler. Sıra Ho caya
gel ince:
— Ben bu güzel ma hlûkta büyük bir istidat g örü yo rum .
Umarım ki talim edilirse okuma bile öğrenecektir, der.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 53/98
52
NASREDDİN HOCA
Timurla bir hayli m ünak aşada n sonra eşeğin okum a öğ
renmesi için bir ka ç gün izin alır ve bazı hazırlıklar için de
pa ra ister. Arz usu yerine getirilir, eşek de kend isine teslim
edilir.
Hoca merhum lâzım gelen tertibatı aldıktan sonra nihayet
muayyen gün de eşeği ile bera ber m eydana gelir, orta yere
konulan m asa üzerindeki koca kaplı kitab a doğ ru eşeğini gö
türür Eşek, kitabın yapra kların ı dili ile çevirir. Te krar çe vi
rir . Nihayet başını kaldırıp bir güzel anım. Hoca gülerek;
— Gördünüz, işittiniz ya, der:
Bazı kimselerin:
— Biz bundan bir şey anhyamadık, demeleri üzerine Ho
ca şu ce vab ı verir :
— Bunu anlamak için eşek olmak lâzımdır .
Timurlenk bu halden son derece hoşlanarak Hocaya bunu
nasıl hazırladığını sormuş. Hoca da şu suretle izah etmiş:
— Deriden büyük bir kitap yaptırdım. Bunun yaprak ları
arasına arpa taneleri koydum . Kendim ya pra kla n aça rak bu
taneleri yedirdim . Yav aş yav aş eşek de kendiliğinden ya p
raklan çevirmeğe ve bulduğu taneleri yemeğe başladı. Arada
bir arpa koymuyordum. O zaman eşek cibilliyeti iktizası zır
lamağa başlıyordu. İşte bu suretle alıştırdıktan sonra iki gün
aç bıra ka rak huzurunuza getirdim. Yap rakları açtı . Arp ayı
bulamayınca da anırdı.
Timur, bu zekâsından dolayı Ho caya üm idinden fazla
ihsanda bıılunr.
111 — İş te Nasreddin Hoca da böyle atar î
Bir gün Timurlenk, Hocayı ok talimi seyrine
d a v e t
eder .
Sohb et esnasında Hoc a merhum bir zam anlar kendisinin de
ok meşkettiğirıi söyler. Timurlenk bir tane atmasını isleyince
özür dil -r; fakat niha yet zorlayınca atm aya mecbu r k alır. Ya
ya bir ok sürüp hedefe atar. Ok isabet etmeyince Hoca hemen:
— İşte sekbanbaşı böyle atar, der.
Bir ok daha verirler. O da başka bir tarafa gider.
— Bizim subaşı da böyle atar, der.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 54/98
NASREDDİN HOCA
53
Bir tesadüf eseri olarak üçüncüsü tam hedefe isabet edin
ce Hoca göğsünü kabartarak :
— İşte Nasreddin Hoca d a bunu böyle a tar, der.
112 — Ferman buyurunuz, bir de çakşır ver i ls in
Timurlenk bir gün memleketin en cesur ada
mile
tanışmak
istediğini söyler. Altından ne çıkacağını bilmedikleri için kim
se orta ya atılmağ a cesaret edemez. Nihayet Ho caya baş
vuru rlar. Sen bu adam ın huyunu biliyorsun, işi idare ed ers in.
Seni ileri süreceğiz, de rler . Kabu l etm esi için de ya lva rıp
yakanrîar. Nihayet Hoca razı olur.
Timur, Hocanın cesaretini tecrübe için meydanda bir top
lantı emreder. Bütün erkân toplanır. Hocayı meydanın ortası
na ge tirirler. Tim urun en mahir okç ularınd an biri nişan alır.
Hocanın iki bac ağı arasına okunu atar. Sonra Hocay a kolla
rını iki yana gere rek durm asını söylerler. O kçu , koltuğun un
altından nişan alarak okunu atar. Cübbesinin kolunu delip ge
çer. Hoca tir tir titrer se de ka ba da yh ğa leke sürmem ek için
tahammül gösterir. Nihayet üçüncü tecrübe olmak üzere Hoca
nın kavuğuna nişan alınacağını söylerler. Bu defa Hoca korku
sundan ka ska tı kesilir. Atılan ok da kavu ğun tepesini delip g eçer.
Timur, Hocanın cesaretini fevkalâde takdir eder. Kendisine
bolca akçe ile delinen kavuğu ile cübbesinin yerine birer ye
nisini vermelerini emreder- Hoca buna teşekkür ettikten sonra:
— Bari bir de çakşır lütuf buy urulsa da takım tama m
oksa, der. Timurlenk:
— M evlâna, çakşırınıza bizim tarafım ızdan bir ziyan vaki
olmadı. Deyince Hoca şu karşılığı verir:
— Velinemetim haklısınız. Ge rçi sizin tarafın ızda n bir zi
yan olm adı; fakat benim tarafımdan çok ziyana uğ ra dı Ele
alacak bir tarafı kalmadı.
113 — Nasreddin Hoca ile Dehrî
Timurlenk Akşehirde iken bir Dehrî gelip tercüman vas i -
t asile en büyü k âlim lerle imtihan olm ak istediğini bildirir.
Nihayet bunu Hoca ile karşılaştırm ağa ka ra r verirler ve
Ho cay a bild irirle r. Ho ca de r ki; herifi sustu rm ağa çalışırız, fa-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 55/98
54
NASREDDİN HOCA
kat muvaffak olam azsam , «o divane m eşrep bir ada m dır, kendi
ken dine or ta ya çıktı, asıl âlimimiz başkasır.» diye anla tırsınız .
Nihayet Timurun huzurunda meclis kuru lur. De hrî, Timu-
run yanma gelip sol tarafına oturur. Türk âlimini bekler.
Nihayet, başında kocaman bir sarık, sırtında geniş kollu
bir biniş olarak bir iki mollasiyle birlikte Hoca görünür. Ti
murun sağ tarafına oturur.
Dehrî or tay a gelerek itina ile bir d aire çizer. So nra cev ap
bekliyerek Hocanın yüzüne bak ar. Hoca kalk ıp dairen in
ortasınd an bir çizgi çizerek ikiye taksim ettikten sonra Deh-
rinin yüzüne ba ka r. Son ra tekrar bir çizgi çizerek dö rde
ayırır. Üç bölüğü nü ken di tarafına çek erek bir bölüğünü
Dehrîye doğru elinin tersiyle iter gibi yapar.
Dehrî, takdir dolu nazarlarla bakarak cevabını tamam aldı
ğını anla tır. Sonra elini açılmış lâle gibi parm akları yukarı
doğru kalkık olarak tutup bir kaç kere yukarıya doğru sallar.
Hoca da onun aksi olarak elinin üstü ha vad a p arm ak ları aşa
ğıda olmak üzere bir işaret yap ar . Dehrî bunu da ka bul ede r.
Son ra Deh rî, kendisini elile gö ste rip parm aklarile yerde .
hayvan yürümesini taklit eder, derken karnını gö stere rek bir
şey çıkar gibi işaret ed er. Ho ca cebinden çıkardığı bir yu
mu rtayı gös terd ikten sonra iki kollarını sallıyarak uçar gibi
yapar. Dehrî bunu da beğenerek kalkar, Hocanın ellerini öper.
Herkes Hocayı tebrik ederler, her taraftan hediyeler yağ
m ağa başlar. Bundan son ra Timurlenk Deh rîyi bir kena ra
çekerek tercüman vasıta siyle bu işaretlerin mân âsım so rar.
Dehrî der ki :
Dünyanın yuvarlaklığı hakkında İslâm Ulemasının fikrini
öğrenmek istedim. Bu sebeple arzın yuvarlaklığını işaret ettim.
Nasreddin Hoca Hazretleri bunu teslim ettikten başka üstuva
hattını işaretle dünyanın yarısı şimal küresi, yarısı cen ıp küresi
olduğunu söyledi. Sonra, dünyayı dörde ayırarak üç parçası de
niz, bir parçası kara olduğunu anlattı. Ben, ellerimi yukarı, doğru,
kaldırarak ye rden neb atların, ağaçla rın, m inha ların, madenlerin
çıktığını anlattım. Buna karşılık Hoca Hazretleri bunların husule
gelmesi için gö kten, yağm ur yağışını, güneş ışığının vuruşu nu
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 56/98
NASREDDN HOCA.
55
•vesaireyi anlattı. Sonra kendimi göstererek insanların ve elimle
işaret ed erek yer yü zünde yaşayan diğer mahlûkların birbirinden
ürediklerini işaret ettim. Halbuki zîruhlardan mühim bir kısmını
unutmuşum, cebinden bir yumurta çıkararak ve elile uçar gibi
yaparak gökyüzündeki kuşları da anlattı . Binaenaleyh bu büyük
âliminizle ne kadar iftihar etseniz haklısınız, diye sözünü bitirdi.
Sonra, Hocanın başına toplanarak ondan sordular. Hoca da
.şöylece anlattı;
— Yahu, siz bu adamı bana âlim diye söylediniz. Halbuki bu
aç gözlü herifin biri imiş. Yere bir daire çizerek «ah bir tepsi bö
rek olsa ..» dedi. Evvelâ ikiye böldüm. Kardeş payı yaptım. Bak
tım aldırdığı yok, dörde böldüm, üçünü kendim aldım, birini ona
bıraktım , zavallı razı oldu. So nra işaretle «bir tenc ere pilâv kay
natılsa da kotarılsa yesek » d ed i. Ben de işaretle üstüne tuz, biber
fıstık, üzüm koymak ve yağ dökmek lâzımdır dedim. O mesele
de hallolundu. Sonra elile kendisini ve karnını işaret edip ve elile
yürümek işaretini yapıp uzak yoldan geldiğini, nice zamandır iyi
•bir yemek yemeğe hasret çektiğini anlattı. Ben de işaretle bildir
dim ki, ben senden daha açım. Karnımın boşluğundan o kadar
hafifim ki kuş gibi uçacak haldey im . Sabah leyin kalktım, kadın
katık olarak bir yumurta verd i, onu da yem eğe vakit bulam adım.
İşte mesele bundan ibare ttir . O rta da şaşacak bir şey yok .
114 — Benim gibi elbiseni soyunsaydın ıslanmazdın
Hoca bir gün Timurla beraber ava gider. Av esnasında yağ
mur başlayınca geri dönerler. Hocanın atı yürümediği için geride
kalır. Hemen soyunup elbisesini altına alır, yolda yağmur kesi
lince tek rar giye r. Tim urlenkle karşılaşınca Timur, nasıl ıslan
madığını sorar. Hoca :
— Böyle yiğit bir atın üstünde insan ıslanır mı, yağmur baş
layınca bir üzengi çaldım, kendimi burada buldum, der.
Başka bir gün ava giderken Timurlenk bu ata biner, tesadüf
yine ya ğm ur ya ğa r, tembel at y ürümediği için Tim ur sırsıklam
olar. Ertesi gün Hocayı çağırıp azarlayınca Hoca şöyle söyler:
— Canım ne dan lıyorsu n. Sen de elbiseni soyunup altına
alarak yağm ur bitince tek rar giyseydin benim gibi ıslanmaz dın.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 57/98
56 NASREDDİN HO CA
115 — Neuzü Billahi
Timurlenk Ho caya demiş ki :
— H oc a bilirsin ki A bb asî halifelerinden her birinin ünvaıaj
Muvaffak BiIIâh, Mütevekkil Alâllâh gibi şeylerdir. Ben de
O K
lann arasında olsaydım unvanım ne olurdu ?
Ho ca de rhal şu cevabı vermiş :
— Ey sahip kıran , hiç şüphe etmeyiniz, sizinki muhakkak:
surette Neuzü Billâh olurdu.
116 - Ben de zaten pe ştam ala paha biçm iştim
Hoca, Timurlenkle hamama girmiş. Bir aralık Timur :
—
Acaba bana şöylece ne paha biçersin? Diye sormuş. Hoca;
— Elli akç e dem iş. Timur şiddetle :
— Be iz'ansız, yalnız belimdeki peştamal elli akçe eder
Deyince H oca cevap verm iş :
— Ben de zaten peştamala paha biçmiştim . Size nasıl paha
biçebilirim ?
117 — Ya deve, ya deveci
Bir gün Hoca merhum Timurlenk'le görüşürken kendisin-r.
bir devesi olduğun u ve oku m ağa çok istidatlı bulund uğun u
;öyler. Timurlenk bu deveyi görmek isteyince:
— Müsaade buy urun , Kul huvallahü ahad 'i öğretiyorum
iyice öğrensin, getireyim, der.
Bir kaç gün sonra tekrar buluştukları zaman Timur bumu
hatırlatınca :
— Sorm ayın velinimetim, der, tam sureleri okum ağa başlads
P
.
deve bir aşka geldi, şimdi ille hafız olacağım diye tu ttu rd u.
İnşallah haftaya hıfzını tamamlar, huzurunuza getiririm, der.
Tim urlenk'in yan ında n ayrıldıktan son ra, bu sözü işiten
hemşehrileri Hocaya :
— Am an hoca ne yaptın, haftaya ne ceva p vereceksin, derler.
Hoca bun lara şu cevabı verir :
— Ne korkuyorsunuz yahu, bir haftaya kadar ya deve, :/•£.
d e v e c i
— Hakikaten bir kaç gün sonra Timurlenk oradan ayrıla
rak başka bir yere gider.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 58/98
X
NASREDDİN HOCA
ve
İHTİYARLIĞI
118 — İpe un sermişler
Nasreddin Hocadan komşusu urgan istemiş. İçeri girip çı
kan Hoca:
— İp bo ş de ğildir. Kadınlar üstün e un sermişler.
Demiş. Komşusu :
— Hocam, bu nasıl iştir, ipe un serilir mi?
Deyince Hoc a şu cevabı vermiş :
— Vermeğe gönlüm olmayınca ipe un da serilir
119 — Kom şunun eşeği kuyruksuz s ıpa doğ urm uş
Hoca merhum , sabahleyin evden çıkarken karısına :
— Bacı sultan, akşam a âlâ bir bulgur pilâvı pişir de se
ninle karşı karşıya gülüşe oynaşa yiyelim, der.
Akşam yorgun argın dönüp gelince hemen sofraya oturur.
Pilâvın yanında bir tas ayranla yeşil soğanı da görünce keyfi
büsbütün artar. Zevk ve neş 'e ile atıştırm ağ a başlar. Tam bu
sırada komşunun çocuğu telâşla gelerek:
— Am an am ca yetiş, annem seni çağ ırıyor, de r.
Hoca hemen koşup gider. Yarım saat sonra kaşları çatık,
neşesi kaçm ış olara k döne r. Karısı sofraya çağırır, otu rm az.
Ne olduğunu sorunca :
— Ne olac ak, der, kırk yılda bir güle oynay a karı koca
bir bulgur pilâvı yiyece ktik, komşunun eşeği kuyruksuz sıpa
doğurmuş, tasası bize düşmüş
Meğer, zavallı komşu kadın evvelce hayv an doğ ururke n
hiç
görm ediği için henüz temizlenmemiş olan sıpanın kuyru
ğunu gö rme yince başka bir şey san arak Hocayı çağırtmış .
120 — Hocanın poyraz sa tm as ı
Hoca bir sene bir köye imam olur. Ramazan ayı bitinc e
köylüler mahsulün o seneki kıtlığını ileri sürerek Hocanın hakkı-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 59/98
58
NASREDDİN HOCA
m
kesmeye karar verirler. Tam harm an zamanı olduğu için H oca
d a kıza r: «Ben de size rüzg âr vermem Bulun rüzg ârınızı, savu
ran harmanınızı » diyerek harman yerine bakan bir tepeye koca
man bir hasır gerer. Hakikaten günlerce harman yerine poyraz
uğramaz. Bir taraftan da kalın bulutlar havada görünmeye baş
layınca köylüleri telâş alır. Köylünün biri yola gelerek:
— Hoca, ben sana geçen senenin iki misli hakkını vereceğim
Deyince Hoca gözünün önünde onun harmanına doğru hası
ra parmağını sokup bir delik açar. Adam harmana gidince mü
kemmel rüzgâr bulur. Başlar savurmağa. Bunu gören komşuları
da harm an yerine gelirler, fakat kendi harm anla rınd a rüzgâr
bulamayınca öteki çifçtiden işi sorarlar. Adam der ki:
— Nafile uğraşmayın, Hocaya gidip hakkını verin, rüzgâr
satın alın.
Böylece her biri gider, Ho ca her birine ha sırd an birer
delik açar sonra hasırı da kaldırıp atar. Artık hepsinin işleri
yolun a gire r. Hoca da iki misli hakk ını ala rak kağ nıya yük
leyip köyüne giderken şöyle der :
— Ulu Tanrım , hak sahibi hakk ını el ile alamazsa işte
'böyle yel ile verirsin
121 — Bu geçenki hamam ücre t id i r
Hoca merhum bir gün ham am a gide r. H am am cılar eski bir
peştamal ile kirli bir havlu vererek hiç iltifat etmezler. Hoca
çıkarken ayna ya on akçe bırakır. Ham amcılar hem sevinir,
hem utanırlar. Ertesi hafta yine hamama gelince sırmalı hav
lular, ipekli pe ştam allar verirler. Yine bir şey söylemeden
çıkarken aynaya bir akçe bırakır. Ham amcılar buna şaşa rak
bahşişin azlığından şikâyete başlayınca. Hoca şöyle söyler:
— Bunda şaşacak bir şey yok . Bugün verdiğim bir akçe
geçenki hamamın hakkıdır. Geçenki de bugünün ücretidir.
122 — Bağd ada gidecek vaktim yo k
Dostlarından biri Hocaya, Bağdattaki bir dostuna gönder
mek üzere bir mektup yazmasını r ica edince Hoca:
— Benîm- şimdi Bağdada gitmeğe vaktim yok
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 60/98
NASREDDİN H O CA 59
Diyerek yürür, g ider. Adam merak edip arkasından koşa r:
— Kuzum Ho ca, bir mektup yazmakla neden Bağd ada
gitmen lâzım gelsin? der. Hoca cevap verir :
— Benim yazım gaye t fenadır..Ancak ben okuyab ilirim. Ba
yüzd en yazdığım mektubu yine ben okumalıyım ki içindeki
anlaşılsın
123 — Şuna buna dağ ıtsaydım kırk yıldan sirk e
kalır mıydı?
Bir gün komşusu:
— Hoca m , sizde kırk yıllık sirke var mı ? Hastam ıza ilâç
için lâzım oldu? der.
Ho ca, «var » deyin ce «Canım H oca, bir pa rça versen ne
olur » diye rica eder. Hoca «veremem » diyince sebebini sorar.
Hoca der ki :
— Eğer şuna buna dağıtsaydım kırk yıldan sirke kalır mıydı?
124 — Onlar perdeyi bulamazlar da onun için
Bir mecliste lâtife maksadile Hocanın eliae bir saz tutuş
turarak :
— Lütfen şunu çal da, dinliydim, derler.
Hoc a sap ında n y aka lay ıp, aşağı yukarı m ızrabı sürter, acı
acı sesler çıkar.
— Canım Hoc a, saz böyie çalınır mı? Parm ağını tellerin
üzerinde oynatmak, perdelerde gezinmek lâzım
Derler. Hoca cevap verir :
— On lar perde yi bulamazlar da ara m ak için gezinirler.
Ben bu ldum, neden bo ş y ere gezineyim ?
125 —- Benim nefese b iraz da k at ra n ilâve e t
Bir köylünün keçisi uyuz olmuş. Katran sürmesini tavsiye
etmişler. Köylü keçiyi alıp Hocaya getirerek:
— Hoc a, senin nefesin uyuz illetine b ire birm iş. Şu keçiye
bir nefes et, der. Hoca şöyle söyler:
— Nefes ede rim am ma, illetin bir an evvel hayvand ars
'defolmasını istersen benim nefese senin tarafın dan da birazkatran iîâve etmelisin.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 61/98
60 ~ NASREDDİN HO CA
' 126 — Mezara tepe si üstü göm ünüz
Hoca merhum vefatına yakın dostlarını davetle bir takım
vasiyetler ettiği sırada yine şakacı tabiatını bırakmıyarak şöyle
söylemiş:
— Ölürsem beni mezara tepesi üzerine gömünüz.
Sebebini sormuşlar. Şu cevabı vermiş:
— Yarın kıyamet kopup da dünya altüst olunca dosdoğru;
kalkayım
127 — O kadar ince eleyip s ık dokumaya gelemem
Na sreddin Ho ca bir gün eline bir kazma alıp bahçe sinde
bir çukur kazmakla uğraşırmış. Kom şularından biri gelip de
ne yaptığını sorunca:
•— Mahalleli söy leniy or, sok ak ortas ınd a tam irde n yığıl-p
kalan molozu gömeceğim, demiş.
— Ya buradan çıkan toprağı ne yapacaksın ?
Deyince Hoca hiddetlenerek cevap vermiş :
— Yook . Bak ben o ka da r ince eleyip sık dok um aya
•gelemem.
128 — Er olan sözünden dönmez
Hocaya kaç yasında olduğunu sormuşlar. Kırk yaşındayım
y
demiş. Arası on sene geçtikten sonra tesadüfen yine sormuş
lar. Yine, kırk demiş.
— Hoc a sen bu ndan on sene evvel, kırk yaşındayım , de - •
mislin. Şimdi yine kırk diyorsun
Deyince Hoca şöyle söylemiş:
— Er olar» sözünden dö nm ez. Söz bir, Allah bir. Yirmi
sene sonra da sorsanız yine söylîyeceğim budur.
1
19
— Kar?, kısıp da attığı zaman bu maşa on arşın uzar
Hoca bir gün be des tan da tellâlın yüz akçeye bir kılıç gez
dirdiğini görünce bunun kerametini sorar:
— Dü şma na h ava le edince beş arşın uzar derle r.
Fr tes i
gün
Ho ca evden ocak maşasını alıp doğ ru bed es-
tana gelir:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 62/98
NASREDDİN H O C A 61
— Maşam yüz akçeye
Dîye gezdirmeğe başlar. Bunun bir akçelik bir maşa oldu
ğunu görenler meziyetini sorunca şöyle söyler :
—
Siz dün bayağı bir kılıca, düşmana havale edince beş arşın
azar diye yüz akçe istiyordunuz. Halbuki bizim kan bana kıza
rak bu maşayı fırlattığı zaman, on arşın, belki daha ziyade uzar.
130 — Ya on günlü k ham aliye ücret i is t er se
Nasreddin Hoca bir gün hamala yük yükletip yola gider
ken hamalı gözden kaçırır. Arar, bulamaz. On gün sonra bir
kaç ahbabile giderken birisi:
— îşfe senin ara dığ ın ham al i
Deyince Hoca hemen oradan sivişir. Tekrar buluştuklarında:
— Yahu, adamı yakalamışken ne diye kaçtın ?
Demelerile şöyle söyler:
— Nasıl kaçm ıyayım, ya herif beni tutu p da on günd ür
yükünü taşıyo rum , gündeliğimi isterim diye on günlük ücret
is teseydi ne yapardım?
131 — Yazık sana, oğlun ka da r ola m adın
Hoca merhum, bir iş için Bursaya gider. Hükümet daire
lerind e bir hay li uğ raşır , işini halledem ez. Birisinin tavsiyesi e
kırk gün sabah namazını Ulucamide top kandilin altında kılar.
Yine işi olmaz. Bir sabah Ulucami civarında küçük mescidde
namazını kılıp ellerini aç ara k temiz yürekle dua ede r. So nra
çıkar, hükümete gider. Tesadüfen işi neticelenir.
Bu ha karşısında Hoca, do ğru Utucamie giderek büyük
kapıdan içer iye şöyle haykır ır :
— Yazık sana, oğlun kadar olamadın
132 — Allah tak sim i rai ? taksim i mi ?
Mahalle çocuk ları ellerine geçird ikleri cevizleri ara ların da
pay edemiyerek kavgaya tutuştukları bir sırada oradan geç
me kte olan Hocayı görü nce ona mü raca atla bunun taksimini
r ica ederler . Hoca sorar :
— Aîlah taksimi mi istersiniz, kuî taksimi mi ?
•
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 63/98
62
NASREDDİN HOCA
Çocuklar bir ağızdan:
— Allah taks im i derler.
Hoca da bazısına bir avuç, bazısına bir tane, bazısına uç
tan e verir. Kimisine hiç verm ez. Çoc uklar bu taksim işine
akıl erdiremiyerek:
— Hoca bu nası işt ir? derler.
Hoca cevap verir :
—• Ya vrularım Allah kimine verir, kimine verm ez. İşte
A ilah taksimi bud ur.
Bir gün Hoca paz ara giderke n m aha lle çocukları dü dük
ısma rlarlar. Hoca hep sine «pek iyi pekiyi» de r. Ço cukla rdan bi ri:
— Şu parayı a da ba na bir düdük al, der.
Ço cuklar, akşam üstü Hocanın yolunu beklerler. Ka sabay a
gelince etrafını sararak hep birden :
— Hani bizim düd üklerim iz derler.
Ho ca, p ara veren çocuğu n düdüğünü uzatıp şöyle söyler:
— Parayı veren düdüğü çala r
134 — Eski ki l imi bozup heybe yapacaktım
S
Bir köye misafir olan H oca heybesini ka yb ed er. Kö ylüleri
toplryarak :
— Ya heybemi bulursunuz, yahut yap acağ ım ı ben bilirim, .der.
Köylüler telâş ederek heybeyi arar, bulur, kendisine tes
lim edip özür dilerler. Hoca köyden ayrılırken uğ urla yan lar
dan birisi merak ederek :
— Kuzum Hoca, heybeyi bu lmasaydm ne yapacak tın ?
Diye sorar. Hoca kayıtsızca cevap verir:
— Ne yapayım oğul. Evde eski bir kilim var, onu bozup-
heybe yapacaktım.
Bir gün Hoca evinin dam ını tamir ederken bir adam k a
pıyı çalar. Hoca yukarıdan seslenir.:
— Ne is ters in?
Adam cevap verir :
133 Par ayı veren düdüğü çalar 1
1.35 Allah- ve rsin
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 64/98
NASREDDİN HOCA
63-
— Bir parça aşağıya geliniz.
Hoca aşağıya inip kapıya varınca fakir adam:
— Sadaka isterim, der.
Hoca hiddetlenir, fakat hiç halini belli etmeden:
— Yukarı ge l der .
Fakir evin damına kadar çıkınca Hoca:
— Allah ve rsin der.
Fakir :
— Peki amm a m ademki bo ş ^gönderecektin, niçin aşağ ıda
söylemedin ?
Deyince Hoca şu cevabı verir:
— Ya ben yuk arıda iken sen niçin söylemedin de beni
kapının önüne kadar indirdin
136 — Kadınların sohbetine doymazdı diye ağlayınız
Hoca hastalanır. Komşu kadınla rı hatır sorm ağa gelirler.
Hocayı iyice buldukları için kadınlardan biri lâtife kasdiyle;
— Hoca Hazretleri, Allah geçinden versin, şayet size bir
emri Hak vaki olursa ne diyerek yas tutalım?
Diye soru nc a Ho ca o halinde bile şakayı bırakm ıyarak
ştı cevabı verir:
— Kadınların sohbetine doymazdı diye ağlayınız
ÎS7 —_ Be lki kap ı ik i tanedir de b î r inden .ç ık ıp g i tmiş t i r
Bir kaç molla Hoc aya rasgelip psşîne takılır, evine ka da r
gelirler. Hocanın bunları savm ağa yüzü tutmad ığından kapı
nın önünde mollalara:
— Siz azıcık burad a du ru n
Diyerek eve girer, karısına mü nasip surette bunları sav
masını söy ler. Karısı kapının ark asın da , güy a bilmezlikten
gelerek ne istediklerini sorduktan sonra:
— Hoca evde yo k der . '
Softalar :
— A canım şimdi berab er geldik, o bi?,i b ura da bıra kıp ,
içeri girdi
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 65/98
64
N A S R E D D I N
H O C A
Diye söylenirler. Kadın evde olmadığında ısrar eder. S i z
•jzayınca Hoca sabredemiyerek pencereden başını uzatıp şöy
le söyler *
— Be mo llalar, ne m üca dele ed iyorsunuz ? Belki kap ı iki
tanedir de birinden çıkıp gitm iştir .
138 — Desti kır ı ldıktan sonra day ak kaç par a eder ?
Hoc a merhum kızının eline destiyi verir, sura tına da iki
tokat aşkederek :
— Ha ydi suya git , fakat destiyi sakın kırma ha der.
Kızın ağladığını görenler
s
— Yahu destiyi kırm adan çocuğu döv mek yaraşır mı ?
Deyince Hoca cevap verir :
— Desti kırıldıktan son ra dayak kaç par a eder. Destiyi
kırmadan olacağı göstermelidir ki.dikkat etsin.
139 — Şalvarı almadım ki para
v e r e y i m
Hoca K onyaya geldiği sıra da bir dükkân a giderek bir şal
var almak ister. On beş akçeye pazarlık ederek sardınr. Fa
ka t şalvarının pek eski olmad ığını, cübbesinin yenilenmesi
dah a doğ ru olacağını düşünerek, şalvarla cübbey i değiştirip
değiştirmiyeceklerini sorar, dükkâncı razı olur. Şalvarı bırakıp
cübbeyi alarak yürür. Dükkâncı seslenir:
-— Hocam , cübb enin pa rası î
— - Onun yerine şalvarı bıraktım ya
— Şalvarın parasını vermedin kil
Bunun üzerine hoca şöyle söyler:
— Bu Konyalılar ne tuhaf ada m lar. Şalvarı almadım ki
parasını vereyim
p>
140 — Ağaya söyleyin bir daha başını pencerede
b ı r a k ma s ın
Hoc a bir gün kendisine do st gö rüne nlerd en birini ziya rete
gider. Adamın pencereden bakıp geri çekildiğini gören Hoca
.kapıyı açan kimseye ağa yı ziyarete' geldiğini sö yle r. Ba kisı-
.senîn :
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 66/98
NASREDDİN HOCA
65
— Vah vah. Ağa şimdi çıktı , gitti . Duyarsa pek üzülecektir
Demesi üzerine Hocanın canı sıkılıp şöyle söyler:
— Pek güzel. Fakat ağaya söyleyin, bir daha evden çıkıp
gittiği vakit unutup da başını pencerede bırakmasın.
141 — Ben onun enini boyuna uyd ura cak tım am m a.
Ak şehire bir İranı gelm iş. İsfahand a Şahın yüz, yüz elli
odalı, şu ka da r bin arşın m urab baınd a bir çok sara yla rı v ar
diye at ıp tutarken Hoca:
— Bizim de Bursada böyle nice saraylar var. Hattâ yeni
yapılan kaplıcanın boyu beş bin arşın.
Derke n başk a bir İranlı meclise girerek henüz Bu rsadan
geldiğini söyleyince Hoca eski hızında devam edemiyerek:
— Eni de elli arşındır
Der. İranlı:
— Pes bu nice oîuptur ki eni boyuna uygun düşmedi .
Deyince Hoca:
— Ben onun enini boyuna uyduracaktım amma, pek aksi
zamanda şu Acem baba meclisimize kadem bastı, demiştir.
142 — Ben de b inemedim
Bir mecliste herkes binicilikteki m ehare tini an latıy orm uş.
Hoca da hevese gelmiş, demiş ki:
— Filân çiflikte idim. Kâ hya bir at getirdi. Ele avuc a
sığmıyo rdu. Köyün bab ayiğitlerin den biri binmek istedi. Ya
nına yanaştırmadı. Başka birisi üzerine atlayınca kaldırdı, yere
vu rdu . Bir başka sı geldi, o da binem edi. Baktım ki hepsi
nafile; bana bir gayret geldi. Daha o vakit gençtim. Hemen
eteklerimi belime soktum. Kollarımı sıvadım. El çabukluğiyle
hayvanın yelesinden tutup şöyle bir hız aldım, (derken çiftlikte
hazır bulunan lardan biri o esna da içeri giriverince Ho ca mer
hum).. Ben de binemedim, diye sözü keser.
143 — Ben ona boğmasaydım, o beni boğacaktı
Misafirliğe gittiği bir gec e Hocanın yatağının üstüne ko
caman bir gecelik kavuğu koyarlar. Hoca bunu başına geçi-
F : 5
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 67/98
66
N A S R E D D I N H O C A
recek olur, gırtlağına kadar iner. bunun üzerine çevresini çı
ka rıp kavu ğu ortas ında n büzer, kafasına giyer. Sabah leyin ev
sahibi onu bu halde görünce:
— Aman Hocam, kavuğu boğmuşsun, der.
Hoca buna karşı şöyle söyler :
— Ben onu boğmasaydım, o, beni boğacaktı
144 — Küçüklüğü hatır ına gelmiş çocuklar ın aras ına
karıştı 1.
Bir gün Ho ca kırda gezerken çocukların bir halka olup
oyun oynadıklarını görür. Yanlarından geçtiği sırada çapkın
lardan biri Hocanın kavu ğun u kapınca arkad aşlarına atar,
kavuğu elden ele atm ağa, koşup oynamağa başla r lar . Hoca
bir hayli yalvarıp yak arırsa da vermezler. Nihayet ne kad ar
beklese fayd a vermiyeceğini anlayınca, eşeğine biner, başın
daki takkesile eve döner. Yolda rastladığı bir tanıdık : «ka
vuğun nerede?» diy
ı
sorunca şöyle der :
— Küçüklüğü hatırına gelmiş de kırd a çocu kların içine
karıştı , oyun oynuyor
145 — Bu da düşünmesini bilir
S
Bir gün H oca, pa za rda güvercin kadar bir kuşun on iki
altına satıldığım görü nce hemen eve gider, ba ba hindisini
alarak pazara getirir. Mezada verir, on iki akçeye zor çıkar.
Ho ca itiraz ed erek, az evvel bun dan çok küçük bir kuşun on
iki altına satıldığını söyleyince:
— Ha, o tutu kuşudur, gayet iyi lâkırdı söyler, derler.
Hoca, koltuğunun altında gözleri kapalı, sessiz duran ba
ba hindiyi göstererek :
— O iyi lâkırdı söylerse, bu da gaye t iyi dü şün ür der.
146 —• Peşin pa ray ı d uyd un d a gü lersin değil mi ?
Hocanın borçlu olduğu bir adam parasını istemek üzere
kimbilir kaçıncı defa eve gelir, kap ıyı ça lar. K arısı da , ken
disi de adamı atlatacak söz bulamadıkları bir sırada kızı ka
pının önüne çıkar :
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 68/98
NASREDDİN HOCA
67
— A m ca , m erak etmeyin, bab am yolun iki tarafına çalı di
kecek. Koyunlar geçerken tüyleri takılacak, biz de onları toplı-
yac ağız . Eğ irip bükerek iplik vapacağ ız. Babam bunları sataca k,
sizin alacağınızı öde ye ce ğiz . Biz kimseciklerin hakkını yemeyiz
Deyince adam dayanamıyarak gülmeğe başlar. Pencerenin
arkasından kızının hazır cevaplığmı dinleyen Hoca bir yandan
bu buluşa sevinirken bir taraftan da adam ın güldüğü nü işi
tince hemen pencereden başını çıkararak şöyle söyler:
— Seni gidi köftehor, seni. Peşin parayı duyup işini sağ
lam kazığa bağlayınca kis kis gülersin değil mi?
147 — Kızoğ lan kız, altı aylık geb e
H oc a pa za ra b ir inek gö türü r. G ezdirir, bir türlü satam az
Bir ahba bı rastlıyarak /ıeden satamadığını sorar. Hoca da .
— Dilim döndüğü kadar medhettim, kimse yüzüne bakmadı
Deyince adam ineği hemen alır:
— Kızoğlan kız, altı aylık gebedir
Diyerek gezdirmeğe başlar. Hemen müşteri çıkarak dolgun
bir p ara ile sata r. Hoca hem şaşara k hem de sevinerek teşek
kür edip evin yolunu tutar. Meğer o gün Hocanın evine gö
rücüler gelecekmiş. Karısı:
— Yahu, sen biraz şuralarda bir yer bul, otur. Ben gö
rücülere kızımızı gösterip hünerlerini sayayım, der.
H o c a :
— Am an ka n sakın sen ağzını açm a, ben şimdi yeni bir
sena öğrendim, söyliyeyinv de bak nasıl beğenirler.
D er. Kad ın da belki Ho canın bir bildiği vard ır diye gö
rücülere ikram, izzetten sonra kızına el öptürür:
— Hanımlar, başınızı örtün, bu iş için sizinle bizimki gö
rüşecek
Der. Hoca kadınların yanına girince:
— Ha nım lar, lâfı uzatm ağa ne ha ce t. Benim evlâdım g a
yet cinstir. Kızoğlan kız altı aylık gebedir.
Der demez kadınlar birbirinin yüzüne bakarak hemen ka
pıdan dışarı fırlarlar.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 69/98
68 NASREDDİN HO CA
148 — Ya ben içinde olaydım
Bir gece ay ışığında hoca, bah çede iri yarı bir kim sen i»
ellerini gerip durduğunu görür. Hemen karısını uyandırıp:
— Yahu, çabuk ol, şu benim okumu, yayımı ge tir
Der. Gelince hemen oku yaya sağlamca ye rle ştir ip : «Y a
Hak » diyerek sav urur. Adamın tam göbeğind en sapland ığım
görür. O koca heykel bir kere sarsılıp sağa sola döner. Hoca:
— Er oyunu birdir , ş imdi değme keyfine. Sa ba ha ka da r
kıvrıla kıvnla can veredursun.
Diyerek hemen içeriye girer. Kapıyı sağlamca kapatır ya
tar. Bir de gün doğmadan bahçeye çıkıp bakar ki gece vurduğu
şey kendi kaftanı imiş. Meğer gündüzün karısı yıkayıp sabaha
ka da r kurusun diye ipe germ iş imiş. Tâ göbe ği hizasınd a kaf
tana büyük bir delik açıldığını gören Hoca Allaha şükretmeğe
başlayınca karısı bu şükrün sebebini sorar. Hoca cevap verir:
—• Karıcığım, görü yor musun, ok nereden delip nereden
çıkmış. Ya ben içinde olaydım; ne olurdu halim benim
149 — Ortada varken ne diye sen de bir tane almadın ?
Adam ın biri Ho caya otlatm ak üzere on tane kaz verir .
Hoca akşam dokuz tan e ge tirir . Kaz sahibi bir tan e eksik
derse de Hoc a, hayır tamam dır, diye ısrar ede r. Kazların
sahibi sayıdan, hesaptan anlamadığı için aralarında verdikleri
karar üzerine her birine birer tane vermek üzere on kişi ge
tirirler. Bunlardan her biri bir tane alarak kazları pay ederler».
Kendisine kaz düşmiyen adam merhumun yanına gelerek:
— Haniya benim kaz?
Deyince, Hoca cevap verir :
— O rad a varken ne diye sen de bir tane almadın ?
150 — Talihi teke imiş
Bir gün Hocaya senin talihin nedir? derler.
— Tekedir, der.
— Hoca, zayicede hiç teke yazmaz, derler.
H o c a :
— Ben çocuktum, annem talihimi yoklattı. Cedî'dir dediler.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 70/98
NASREDDİN HOCA
69
— Peki amm a cedî teke değil oğlak dem ektir .
Demeleri üzerine Hoca şu cevabı verir:
— Behey ahm aklar, ben de bilirim, cedî'nin oğlak demek
olduğunu. Fakat annem benim talihime baktıralı kırk yıl oldu.
O zam andan beri oğlak teke olmadı mı ?
151 — Hep suç yaşl ı öküzündür
Bir gün Hoca nın küçük buzağısını büvelek tutm uş. Hay
vancağız şuraya buraya koşarak zerzevatları harap etmiş. Hoca
hemen bir sopa yakahyarak koca öküzü döğmeğe başlamış.
— Ho ca, tarlayı buzağı ha rap etti. Bu kab aha tsiz öküzü
neye dövüyorsun ? Diyenlere Hoca şu cevabı v erm iş:
— Hep suç yaşlı öküzün dür. Bu öğretm em iş olsa dünkü
bu zağ ı bu haşarılığı ne bilsin •
152 — Hayli zahm et çek tim amm a hele arzuma nail
oldum
Hocanın iri ve heybetli bir öküzü varmış. Her zaman hay
va n salma salına gelirken koca m an iki buynuzunun aras ına
binmek için hoca can atarmış. Bir gün öküz avluda yatıp u-
yurk en H oca fırsattır diyerek usulca öküzün alnına oturur
oturm az hayva n fena halde huylanarak birdenbire sıçrar, H o
cay ı yere çal ar. Beyni üzerine düşen -Hocanın aklı başından
gider, orad a yığılır, kalır. Karısı gelip Ho cayı bu halde gö
rünce
helak
olmuş sanarak ağlamağa başlar. Bir
müddet
son
ra kendine gelip gözlerini açan Hoca karısına şöyle söyler :
— Ağ lam a karıcığım, gerç i hayli zahm et çektim amm a,
hele arzuma nail oldum»ya
153 — Ya bir secdeye kapanırsa
Hoca merhum bir hana misafir olur. Tavanların sesler çı
ka rara k, çatırdadığını, çökmek üzere olduğunu göre rek han
cıya bunları tamir etmesini söyler. Hancı, oralı olmıyarak:
— Onlar sağlamdır. Ara sıra duyduğun sesler haraplıktan
değildir . Ağaçların Cenabı Hakka teşbih etmesindendir
Deyince, Hoca şu cevabı verir:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 71/98
70
N A S R E D D I N H O C A
— işte, ben de bir gün vecde gelip secdeye kapanırlarsa
diye korkuyorum ya
154 — Çömlek he sab ı
Bir ramazan gelince Hoca, masraf edip takvim tedarikinden
ise bir çömleğin içine hergün birer taş atarak, ramazını hesap
etmeye karar v erir . H ergün çömleğe bir taş ata r. Bunu gören
küçük kızı çömleğe bir avuç taş do lduru r. Bir gün H oc ay a
ayın kaçı olduğunu sorarlar.
— Biraz sabredin, bakıp söyliyeyim, der.
Eve gelip çöm leği bo şal tar ak sayınca bir de ba ka r ki yüz
yirmi tane taş olmuş. Dönüp gelince, kendisini ayıplamasınlar
diye, yüz yirmi olduğunu söylememek için:
— Bugün ayın tam kırk beşidir der.
— Am an H oca bu nasıl iş, bir ay nihayet otuz günd ür t
Demeleriyle şöyle cevap verir :
— Siz ne söylüyorsunuz , ben yine insaflı dav rand ım . E ğe r
çömlek hesabına bakacak olursanız bugün ayın yüz yirmisidir
155 — Va zgeçtim , bir pul eksik ve rin
Hoca merhum bir ırmak kenarında otururk en on kad ar âmâ
gelir. İrmağın öte tarafına birer pula geçirmesi için Hoca ile
paza rlık ede rler. Hoc a bunları birer birer sırtınd a taşır ke n
nasılsa birini yarı yolda d üşü rür. Su alıp gö türü r. Bunu his
seden âmâlar feryadı bas arlar. Hoca der k i :
— Be şamatacı herifler, ne bağ ırıp çağ ırıyorsu nuz ? Ben
vazgeçtim, bir pul eksik verin
156 — O kabahatini bi l i r
Bir gün Hocanın tarlasına bir öküz girer . Hoca eline bi r
sop a alıp üzerine hücum edince öküz ka ça r. Bir hafta son ra
öküzü bir köylünün kağ nısında gö rür. Hem en eline geçen bi r
odunla vurmağa başlar . Köylü:
— Be adam , benim öküzüm den ne istersin ?
Deyince Hoca cevap verir:
— Sen sus cahil
herif,
o kabahatini bi l i r
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 72/98
NASREDDİN HOCA
71
157 — Sanki gençl iğ inde b i r matahdın
Bir gün Hoca bir ata binmek ister. Hayvan yüksek oldu
ğu için sıçrayıp binemez :
— Ah ih t iyar l ık
So nra etrafına bak ınıp kimseyi görm eyince şöyle ilâve ede r:
— Sanki gençliğinde bir matahdın
158 — İşte böyle deli deli aktığın için dibine bu
kazığ ı sokmuşlar
Bir yaz günü yolculuk yapan Hoca merhum, hararetten kıv
ranırken bir çeşmeye rastlıyarak lülesine bir ağaç soktuklarını
gö rm üş. Ağ acı çekip çıkarınc a su kuvvetlice fışkırıp Hocanın
üstünü başını ıslatmış. İyice hiddetlenen Hoca şöyle demiş:
— İşte böy le deli deli aktığ ın için dibine bu kaz ığı sok
muşlar ya
159 — Şuna değmiş , buna değmemiş
Bir gün Hoca yanına birkaç karpuz a larak dağa odun kesme
ye gitmiş. Susadığı vakit karpuzun birini kesmiş, tatsız diye ata
rak ötekini kesmiş. Böylece hepsini keserek birer parçasını yeyip
gerisini oradaki tezeklerin üstüne atmış. Biraz sonra hararet bas
tırınca tezeklerin üstündeki karpuzları yokhyarak ve şuna değ
miş, buna değmem iş diyerek akşam a kad ar hepsini yeyip bitirmiş
160 — Yar ın k ıyamet ko paca k o lduktan son ra . .
Nasredd in H ocanın güzel bir kuzusu var.r
ı ş.
Komşuları bu
na göz koyarak Hocayı kandırıp kuzuyu yemeğe karar verir
ler. Birisi gelir:
— Hocam, bugün yarın kıyamet kopaca k. Bu kuzuyu ne
yapa caksın ? G etir şunu yiyelim, de r.
Hoca aldırmaz. İkincisi, üçüncüsü gelir. Nihayet Hocanın
başı şişer. Artık bıkar, usanır. Kuzunun kesilmesine ka rar ve
rilir. Kıra g iderle r. A teş y aka rlar, kuzuyu kesip şişe geçirerek
Hocaya çevirtmeğe başlarlar. Arkadaşlar soyunup elbiselerini
Ho caya teslim ederek ilerideki mey danlıkta oyn am ağa gider
ler. Hoca yüreği yana yana kuzuyu çevirirken bir yandan da
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 73/98
72 NASREDDİN HO CA
elbiseierin hepsini ateşe atıp yakar. Biraz sonra koşup oyna
maktan yorularak geri donen ahbapları esvaplarının kül olduğu
nu görün ce: -Aman Hoca ne yaptın?» diye üzerine hücum ede rler.
Hoca şöyle söyler :
— Dostlar, ne telâş ediyorsunuz? Mademki yarın kıyamet
kopacak elbiseyi ne yapacaksınız ?
161 •— Yeşil ya pr ak ara sınd a *kara ta vu k kızıl burnu
Hoca bir gece yatarken:
— Aman kan, kalk mumu yak, hatırıma parlak bir mısra
geldi; yazayım, der.
Kadın hemen kalkıp mumu yakar. Divit kalem getirir. Hoca
dikkatle yazar. Mumu söndürüp yatmak isteyince kadın:
— Canım H oca, böyle gece yarısı sıkı fıkı yazd ığın şeyi
oku bakalım
Deyince Hoca şöyle okur:
Yeşil yaprak arasında kara tavuk kızıl burnu
162
— Hocanın Faris î beyit
söylemesi
Bir gün Hocaya birkaç molla gelip:
— Okur yazar geçinirsin amma Farisî bilmezsin
l
Derler . Hoca sorar :
— Niçin bilmem?
— Bilirsen bize bir beyit oku da işitelim
Deyince Hoca düşünmeden:
Reftem becayi serviler
Gördüm dokuz kurt amedend
Bir kaçını patakladım
Bir kaçı tarla mi revend
Beytini söyleyince mollalar: «Eyvallah» deyip Hocanın ik
tidarını teslim ederler.
163 — Kazan doğurmuş
Bir gün Hoca komşusundan bir kazan ister. İşini bitirince
kazanın içine küçük bir tencere koyup sahibine teslim eder.
Sahibi tencereyi görünce :
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 74/98
NASREDDİN HOCA
73
— Bu nedir?
Diye sorar . Hoca cevap verir :
— Kazanınız doğurdu.
Komşu :
~ Pekâlâ
Diyerek tencerey i kab ullenir. Hoca yine bir gün kazanı
ister, alıp gö türü r. Sahibi bir hayli m üddet bekler. Kazanın
gelm ediğini gö rün ce Hocanın evine gelir, kazanı ister. Hoc a
hüzünlü bir çehre ile:
— Sizlere ömür, kazan merhum oldu.
Cevabını verir . Komşu hayretle:
— Aman Hoc am , hiç kazan ölür mü ?
Deyince Hoca cevap verir:
— Ya doğurduğuna inanırsın da öldüğüne inanmazmısın ?
164 — Aman gözlüğümü ver
Bir gece yarısı Hoca telâşla karısını uyandırarak:
— Aman k an şu gözlüğümü ver, gözüme takıp öyle yata
yım, der.
Karısı gözlüğünü verir, bu kad ar telâşının ve gözlükle
yatmasının sebebini sorunca; Hoca şöyle söyler:
— Bir güzel rüya görüyorum, bazı yerlerini seçemiyorum.
Onun için gözlüğü taktım. (*)
165 — G etir bar i doksan dokuz akçe ols un
Hocaya bir gün rüy asın da doksa n dokuz akçe verm işler.
«Hiç olmazsa şunu yüz akç e yapın » diye rica ettiği bir sırada
uyanmış; bir de bakmış ki avucunda bir şey yok. Tekrar göz
lerini sıkı sıkı kapayıp ellerini uzatarak:
— Getir bari doksa n dokuz akçe olsu n demiş.
166 — Ben seni kendim san dım
Bir gün Hocanın yanına bir zat gelir. Öteden beriden bir
hayli konuşurlar. Giderken Hoca:
— Affedersiniz, tanıyamadım, siz kimsiniz? der. -
(*) O tarihte gözlük olmadığına göre fıkra şüphelidir.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 75/98
74
NASREDDİN
H O C A
O
za t
d a :
— Madem tan ım ad ını z; şimdiye ka da r böyle teklifsizce
nasıl konuştunuz .'
Deyince Hoca şöyle söyler :
— Baktım ki tacın
tacıma,
kaftanın kaftanıma benzer, ben
seni kendim sandım.
167 — Kurdun kuyruğu koparsa tozu dumanı
o vak i t gö rü r sün
Bir gü n H oca , mo llası İmadla birlikte ku rt avın a gider»
fmad, kurt yavrusu tutmak fikrile yuvaya girer. Dışarıda bu
lunan ana kurt o sırad a gelerek içeriye girme k isteyince Ho ca
atik dav ran ıp kuyruğu ndan yaka lar. Kurt, kuyruğunu kurtarıp
inine
girmek
için eşinmeye, çab alam ağa başlar . İçeride ku rt
yavrusunu arayan ve dışarıda olup bitenden haberi
olmıyan
mollanın gözüne
to z
gidince :
— Hoca, ne tepmiyorsun, pek tozuttun. '
Deyince Hoca
seslenir:
— Kurdun kuyruğu k op arsa sen tozu dumanı o vakit g ö
rürsün 1
168
— Gençlikte mi, iht iyar l ıkta mı kuvvetl i ?
H oca m erhum bir cem iyette gençlik, ihtiyarlık bahsi ko
nuşulurken :
— Gençliğimde
ne
kadar kuvvetim var idiyse ihtiyarlığım
da da o kadar kuvvetim var der.
Bunun nasıl olduğunu soranlara şu cevabı verir:
— Bizim evde gayet büyük bir
taş
havan vard ır . Gen ç
iken o ka da r zorlardım, yerinden kaldıramazdım . Şimdi de
zorluyorum,
yerinden
oyna tam ıyorum . Ond an anlıyorum ki
gençlikteki kuvvetimden bir şey eksiimemiş.
269 — Fincancı kat ır lar ını ürkütmezsen bir şey yok. '
Bir gün Hoca m ezarlıkta dolaşırke n nasılsa ayağı ka ya r, b ir
eski kabrin içine düşer. Her tarafı
to z
toprak içinde kalır . O
anda hatırına
gelir ki,
şurad a beni ölü sana rak ac aba Münkir
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 76/98
NASREDDÎN HOCA
7 5
Nekir gelir mi?
Hoca bu düşüncede iken bir sürü katırcılar hayv anlarım
sürerek mezarlığa erişirler. Hoca yüzlerce çan sesini, hayvan
gürültüsünü, katırcı şamatasını birdenbire anlamıyarak:
—- Eyvah ne aksi zam ana tesadüf ettim, kıyam et ko pu yo r
Diyerek şaşkınlıkla çabalanıp mezardan dışarı fırlar, kaç
mak ister. Katırlar ise böyle acayip kıyafetli birisinin önlerine
çıkmasından ürkerek karm akarışık olur, birbiri üstüne yığılırlar
Taşıdıkları kâseler, fincanlar, tabaklar param karca olur. Ka
tırcılar da neye uğrad ıklarını şaşırara k sopala riyle Hocanın-
üzerine hücum ederler.
— Sen kimsin ? B urada ne a rarsın, hor tlak mısın ?
Demeleri üzerine Hoca cevap verir:
— Ahiret ehlindenim, dünyayı seyre çıktım.
Bunu duyan yobaz herifleri
— Dur biz sana dünyayı bir hoşça seyrettirelim
Diye Ho cayı bir güzel döv üp başını, gözünü ya rarla r.
Hoca bin zahmet ve meşakkatle gece yarısı evine döner. Karısı:
— Bu ne hal? Şimdiye kadar nerede kaldın?
Diye sorunca:
— Mezara düştüm. Ölülere karıştım, der.
Karısı saf yürekle:
— Öteki dünyada ne var , ne yok?
Diye sorunca Hoca şu cevabı verir :
— Fincancı katırlarını ürkütmezsen bir şey yoktur.
170 — Beş akçe için bu terbiyesizliği yapmağa
utanmaz mısın ?
Hoca merhumun bakkala elli üç akçe borcu birikmiş. Uzu»
zaman verememiş. Bir gün Hoca çarşıda ahbaplarile otururken
ba kk al karşısın a geçm iş elleriyle işare t ede rek: «Paraları ver
mezsen herke sin ya nında seni rezil ederim» demek iste r. Ho ca
başını öbür tarafa çevirince yine karşısına geç erek teh did e
devam eder. İçinden lahavle çeken Hocanın sabrı tükenerek işi
tilecek bir sesle :
— Yârabbî , sen s-abır ver. Beni şu çirkefe musallat etmel
diye söylenmeğe başlar.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 77/98
76
N A S R E D D I N H O C A
Ahbapları meseleyi anlarlar. Bakkal yine asılınca Hocanın
sabrı tükenir. Bakkalı çağırır, sorar:
— Sana kaç akçe borcum va r?
— Elli üç.
•— Pe kâlâ , yarın gel, yirm i sekiz akçeni al. Ö bü r gün gel,
yirmisini daha al. Etti mi kırk sekiz? Geriye ne kalır? Topu
beş akçeceğiz. Be terbiyesiz, hayasız
herif,
beş akçe için utan
maz mısın çarşıda p aza rda kepazelik etm eğe , yazık sa na .
Bu hesap karşısında şaşıran bakkal utanarak çekilip gider.
171 — Hey AUahım nereden hatırdın, nereden çıkardın
Bir gün Hocanın yüz akçesini çalmışlar. Hoca mescide gidip
sabahlara kadar Cenabı Hakka yalvararak paralarının ihsanını
niyaz etmiş. Meğer memleketin tüccarından birinin bindiği gemi
fırtınaya tutulup eğer selâmet bulursa Hocaya yüz akçe vermeyi
adamış. Bir iki hafta sonra selâmetle memleketine gelince adağı
nı getirip Hocaya vermiş. Sonra başından geçeni anlatarak:
— Mânevi himmetiniz ve imdadınızla pek garip bir surette
kurtulduk, demiş.
Hoca kendi kendine şöyle düşünmüş:
— Hey kudretine kurba n olduğum A llah, sana nasıl şük
redeyim Şu bizim parayı nereden batırdın, nereden çıkardın
172 — Bir nâra da benim için at
Hocanın sipahi bir komşusu varmış. Her akşam eve gelince
bir nâra alt katta , bir nâra o rta ka tta at ar, sonra üst ka ttak i
odasında da üçüncü nara yı atarm ış. Bir gün Hoca bunun sebe
bini sorm uş. Ad am , mademki merak ediyorsun, gel berab er,
demiş. Hocayı önce ahıra götürmüş. Orada bir küheylan gös
termiş :
— işte ben Niğbo lu çengind e bu atla Akşehir sipahileri
nin önüne düşüp zafer kazandım, der, narayı atar.
Hoca, hak verir . Birinci kata çıkarlar. O ra da bir silâh kol-
leksiyonu göste rerek bunlard an bir kısmının ecd at ya dig ârı
olup zaferler kazandırdığını, bir kısmının da ganimet mallan
olduğunu söyler, bir nâra atar.
Hoca bunu da ta kdir le dinler. Son ra, haremini çağırıp Ho
can ın elini öp türü r. Hoca baka r ki dünya güzeli bir kadın.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 78/98
NASREDDİN HOCA
77
Sipahi bunu da anlatır:
— Bu ka dın Y ıldırım Bayezidin Mariçe ismindeki ha tunu
nun akrabası bir Sırp prensidir. Ben, Mariçeyi Yıldırıma ge
tirm ek üzere mem uren Sırbistana gittiğim zaman beni gö rü p
âşık olmuş. Niha yet evlendik. Ahlâkı ve terbiyesi gü zelliğin
den üstündür.
Ded ikten son ra keyfinden üçüncü nara yı da atınca Hoca
şöyle söyler :
— Her üçünde de hakkın varm ış. Bundan son ra bir nâr a
da benim için at
v
^ » 173 — Eğer . kav ukla , binişle okun uyorsa al sen
giy de oku
Akşehirde bulunan Azerbaycanlı bir tacire farisî bir mek
tup gelmiş. Okum ak üzere Hoca ya götürm üş. Talik yazı ve
farisî ile yazılmış olan mektubu görünce:
— Sen bunu başkasına okut
Diye geri vermek istemiş. Adam ısrar etmiş. Nihayet:
— Benim zaten farisî ile başım ho ş değdi, sonra bu yaz ı
ile yazılınca Türkçe dahi olsa okuyamam
Deyince herif hiddet edip:
— Be ada m , farisî bilmezsin, okum a bilmezsin, o hald e
bulgur dibeği ka dar kav uğu nla, değirme n taşı gibi sarığınla
ne diye kendini meydana at ıyorsun
Der deme z, Hoca kızıp hemen başın dan kavuğ unu sırtın
dan cübbesini çıkarıp adamın önüne koyarak:
— Eğe r kav ukla, binişle okun ursa haydi göreyim seni,,
şunları giy de m ektubun iki satırını oku bakalım dem iş.
174 — Sen
hele
af iyet le giymeye bak, ben karışmam
3
Hocan ın mem leketi olan Sivrihisar kadısı ara sıra atıştırır-
mış.
Bir gün bir ba ğd a sa rho ş olup yatmış, Binişini, k avuğ unu
bir yana fırlatmış. Hoca da mollasiyîe o sırada oradan geçi
yormuş. Kadının bu halini görünce hemen binişini alıp sırtına
geçirmiş K adı ayılıp cübbe yi bulamayınca çaresiz o halde
evine dö nm üş. Ertesi gün mahk eme muh zırına, göz kulak olup
kimde bulursa ye ka lay ıp getiı meşini söylemiş. Nihay et Na sred-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 79/98
78
NASREDDİN HOCA
din Hocanın giydiğini görünce Hocayı hemen yakalayıp kadı
nın huzuruna çıkarmış. O gün muhakeme de varm ış. Ho ca
kadıya şöylece işi anlatmış:
— Dün bizim molla ile bağlar arasında gezerken bir bağ
da sarıklı bir adamın sarhoş olup yattığım gördük . Ben de
binişini alıp sı rtım a giy dim . Buna şahidim de va rdır . Sahibini
bulun vereyim.
Bunun üzerine kadı şöyle söylemiş:
— Kimbilir hangi sefihtir. Hele sen afiyetle giymene bak
ben kar ışmam
( B u f ı k r a y ı ,
b a ş k a b i r i n e a t f e n v e d a h a b a ş k a ş e k i l d e : " V i d î n
k a l e s i n i n f e t h i n d e b e n b o r a z a n b a ş ı y d ı m . B u n l a r g a n i m e t m a l ı d ı r „
d i y e d e a n l a t ı r l a r . )
175 — Benim yerime bir akçeyi sen al ır s ın
Adam ın biri Ho canın ensesine bir sille vur m uş. Ho ca ar
kasına dönüp bakınca:
— Affedersiniz, sizi teklifsiz dostlarımdan biri sandım
Demişse de Hoca yakasını bırakmayıp mahkemeye götür
müş. Ka dıya şikâyet etm iş. Meğer adam kadının ahb abı imiş.
Kadı adamı çağır t ıp:
— Haydi Hoca, sen de ona bir sille vur 1
Demiş. Hoca razı olmamış. Bunun üzerine kadı:
— Öyle ise bir tokatın karşılığı bir akç edir. Da valı bir
akçe getirsin, Hocaya verelim, haklaştıralım
Dem iş. Ada m çıkmış, akçeyi getirmeğe gitmiş. Saatlerce
bekliyerek adamın savuşturulduğunu anlaya n Hoca kadının
dalg ınlığın dan istifade ed erek ve «Yâ Settâr » diyerek kadının
boynuna sultanî bir sille aşkettikten sonra şöyle demiş:
— Mademki bir tokatın karşılığı bir akçedir, benim fazla
beklemeye vaktim yok , adamın getireceğ i bir akçeyi benim
yerime sen alırsın
176 —• Bo zuklu k ilâ m da değil, ba l ç öm leğind e
Hocanın Ko nya m ahkem esinde b ir işi varm ış. Fak at Konya
kadısı rüşvet almadan iş görmezm iş. Nihayet Hoca mahkem e
ilâmını çıkartabilmek için kadıya bir çömlek bal hediye etmeye
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 80/98
NASREDDİN HOCA
79
mecbur olmuş. İlâm hemen tasdik edilerek kendisine verilmiş.
Ho ca ilâmı koynun a koyarak ayrılıp, çıkm ış. Ertesi gün ba şka
bir yerden de kadıya kaym ak hediye gelmiş. Kadı kepçeyi
bal çömleğine daldırınca bir de ne görsün; üstü bir sıra nefîs
ba l ,
fakat alt tarafı b alçı k . H emen m uhzırı çağırm ış, Ho cayı
kandırarak ilâmı elinden alıp getirmesini söylemiş. Muhzır çar
şıda Hocayı bu lar ak :
— Hocam ilâmda bozukluk varm ış, lütfedip verin düzelt
sinler, demiş.
Bunun üzerine Hoca şöyle söylemiş:
— Çok şükür bizim ilâm tertemizdir. Bozukluk ilâmda de
ğil, bal çömleğindedir.
Î77 — Allah i le kul aras ına gir i lm ez
Hoc a her seher vak ti «Yârab bi b ana bin altın ver. Dok uz-
yüz dok san dok uz olursa almam» diye dua ederm iş. Kom şusu
olan bir Yahudi her gün bu duay ı işitirmiş. Bir gün ne ola
cağını merak ederek bir kesenin içine dokuzyüz doksandokuz
altm ko yara k bir sehe r v ak ti H ocanın duası sırasında bacadan
içeriye a ta r; dinlemeğe başlar. Hoca parala rı görünce duasının
kabul edildiğine pek çok hamdü sena ederek altınları alır, sayar
Dokuzyüz dok sando kuz tan e olduğunu gö rür. Hiç vaziyetini
bozm ıyarak : «Dokuzyüz doksa ndok uzu veren Allah birini de
verir» diyerek hemen kabullenir.
Yah udi işin bu neticeye vardığını gö rün ce telâşa düşer.
Ortalık ağarır ağarmaz Hocanın evine koşar ve gülerek:
— Hocam, şu bizim altınları ver, der
Hoca ciddî bir tavırla:
— B azirgân, sen deli mi oldun ? Benden ne par ası istersin?
Ben senden pa ra istedim mi? Sen ba na elinle para verdin mi?
Deyince Yahudi:
— Canım Hoc am , senin her seher vak ti duanı dinleye
dinley e bakalım H oca sözünd e du rup bir tan e eksik olduğ u
için kabul edecek mi diye o parayı ben attım.
Hoca, alaylı alaylı gülerek:
— Be Yahudi, şu uydurduğun masala kendin inanıyor mu-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 81/98
80 NASREDDİN HO CA
sun? Hiç bir Yahudi tecrübe için adamın bacasından bu ka
dar par a atar mı ? Cenabı Hak bu kad ar niyazım üzerine onu
bana ihsan etmiştir.
Diye Cid dî bir sure tte sözü keser. Ya hud i bu işin ara la
rında bitmiyeceğini anlayınca mahkemeye davet eder. Hoca:
— Ben mahkem eye gitmekten kaçmam. Ancak bu rada n
oraya yayan gidemem.
Der. Yahudi güzel bir katır getirir . Hoca:
— Benim h aysiyetim var , bu eski cübb e ile hâkimin huzu
runa nasJ gideyim? der.
Yahudi Hocayı yola yatırmak için gayet kıymetli bir kürk
getirip giydirir. Katıra biner giderler. Kadının huzuruna çıkar
lar. Kadı ne istediklerini sorunca Yahudi söze başlar:
— Kadı Hazretleri , bu adam benim dokuzyüz dok sande kuz
altınımı aldı. Şimdi inkâr ediyor, der.
Kadı Hocaya ne diyeceğini sorunca Hoca
•
— Kadı Ha zretleri, bana eliyle bir para vermiş midir ?
Sorunuz.
Deyince Yah udi meseleyi başta n sona anla tır. Ho ca gülere k:
— Bu yahu di benim kom şumd ur. İhtimal ki ben par a sa
yarken işitmiştir. Hak ikaten Rabb im ban a bir çok altın ihsan,
buyurdu. Daha bunun bin katını vermeğe de kadirdir. Bu Yahu-
diye gelince bir Müslüman, ölüm derecesine gelse bile p ar a
vermez. Bir dolapla benden malımı almak ister. Şimdi sorsanız
binip buraya geldiğim dışarıda duran katıra da sahip çıkar.
Deyince Yahudi katırı da elden çıkarmak korkusile:
— Elbette benimdir. Mahkemeye yayan gelmemek istediği
için daha şimdi altına çektim, der.
Kadıya bir tereddüd gelir . Hoca hemen:
— Gördünüz ya, şimdi sırtımdaki kürke de sahip çıkar.
Der demez Yahudiye büsbütün fenalık gelerek:
— Öyle ya, o da benimdir.
Deyince artık kadı hiddetlenir:
— Behey şirret Y ahu di, hem cümlemizin tan ıdığ ı böyle
bir muhterem adamın, mallarını gasbetmek, hem de mahkeme
ile eğlenmek
isliyormn.
Yıkıl dışa rı
1
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 82/98
NASREDDİN HOCA
81
Diyerek Mahkemeden kovar.
Hoca, büyük bir vakar ile kürküne bürünüp katıra binerek
evine gid er. Son ra ümitsiz bir halde başını döv m ekte ' olan
komşusu Ya hudiyi çağ ırır. Mallarını tamam en teslim ederek
gönlünü aldıktan sonra şu sözleri söyler :
— Bir daha A llah ile kul arasına girip kimseyi rahatsız etme
173 — İnanmazsan say
Hoca m erhum zam anında üç rah ip seyah ate çıkmışlar. Ho
canın hazırcevaplığını işiterek onunla da mübahase etmek is
terler. Meydanda bir ziyafet tertip edilir. Hoca ile rah ip karşı
laşırlar. Tanışma merasiminden sonra birinci rahip sualini sorar:
— Hoca Hazretleri , dünyanın ortası n eresid ir?
Hoca, hiç düşünm eden asas iyle eşeğinin sağ ön ayağ ını
gös tererek:
— işte eşeğimin şu ay ağın ı b astığ ı yerdir, der. Rahip : '
— Ne malûm ? De yince H oc a:
— İnanmazsanız işte ölçü. Eksik ziyade gelirse ona gö re
söyleyin.
Rahip söyleyecek söz bulamıyarak çekilir.
İkinci Rahip ilerîiyerek:
— Gökyüzündeki yıldızların sayısı ne kadardır? der.
Hoca da:
— Eşeğimin vücudunda ne kad ar kıl varsa o kad ardır, de r.
Rah ip :
— O kadar olduğu ne bel l i? Deyince Hoca:
— İnanmazsan say. Eğer artık eksik gelirse o vakit söz
söylemeğe hakkın olabilir, der.
Rah ip :
— Hocam Eşeğin kılları sayılır mı ? Deyince Hoc a d a :
— Ya gökteki yıldızlar sayılır mı?
Cev abını verir. Bu rah ip de söyliyecek söz bulamıyarak
çekilir. Üçüncü rahip ileri gelerek:
— Ey Hoca şu benim sakalımın kaç teli var?
Diye sorunca Hoca hiç düşünmeden:
— Eşeğimin kuyruğunda ne kadar kıl varsa o kadardır, der.
F :
6
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 83/98
NASREDDİN HOCA
Rahip :
— Ne ile isbat edersin ? D eyince H o ca :
— O kolaydır, bir kıl senin sakalından, bir kıl benim eşeği
min kuyruğ unda n ko parır ız eğer sayısı uymazsa ha k senindir, de r.
Rahipler H oca nın haz ırcevap lığına ve zarifliğine meftun
olarak Müslümanlığı kabul ile Hocanın yanından ayrılmazlar.
179 — Ben de beğe nm edim
Hoca bir gün şöyle söyler:
— Ka rla ekmek yemesini ben icat ettim am m a, ben de
beğenmedim . .
^ 180 — İş te ş imdi kuşa dö nd ün
Bir gün Hoca bir leylek tutu p evine getirir. Uzundur diye
gagasıni, ayaklarını keser. Sonra yüksek bir yere oturtarak:
— işte şimdi kuşa dö nd ün Der.
181 — Deveye k an at vermed iği için Aliaha şü kre din
Hoca bir gün dostlarile konuşurken şöyle söyler :
— A İlaha şükredin k i deveye kana t verm edi. Yoksa evle
rinizin damı başınıza yıkılırdı
182 — Sana ne?
Zevzeğin biri Hocaya:
— Demin bir lenger hindi dolması gidiyordu Der. H o ca :
— Bana ne? der.
— Galiba size gö türd üle r Deyince Hoca şöyle sö yl er :
— Sana ne?
183 — Hepsi ayni tarafa gi tse düny anın
muvazenes i bozulur
Hocaya sormuş lar :
— Sabah olunca halkın bir kısmı bir tarafa, bir kısmı di
ğer tarafa gidiyor, aca ba neden ?
Hoca cevap vermiş:
— Hepsi ayni tarafa g itseler, dünyanın muvazenesi bozu
lur d a onda n I
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 84/98
NASREDDİN H OC A , 83
184 — İs tediğin k ada r vâde vere yim
Dostlarından biri Hocadan biraz vâde ile bir miktar akçe
istemiş. Hoca şu cevabı vermiş:
— Vallah birad er, hazırlığım yok pa ra veremen, fakat
dostumsun ne kadar istersen vâde vereyim.
185 Uyku a r ıyo rmuş
, Gece yarısı soka kta gezindiği bir sırada kol gezen subaşı
Hocaya ras t l ıyarak:
— Gece yarısı sokakta ne arıyorsun ?
Deyince Hoca şu cevabı verir:
— Uykum kaçtı da onu arıyorum.
186 — içinde olmayın da neres inde bulunursanız b ulu nu n
Hocaya sormuşlar :
— Cenazeyi götürürken tabutun önünde mi bulunalım ar
dınd a mı ?
Hoca cevap vermiş:
— İçinde olmayın da, neresinde bulunursanız bulunun
187 -
j
- Kim in için yan dığın ı Alla h bilir \
Hoca bir dostunu n evine gitm iş, bal, k aym ak ikram etm iş
ler. Ka ym ağı, ekmeği bitirdikten sonra ba l çanağını da par -
mağile sünnetlerken ev sahibi:
— Ekmeksiz bal içini yakar
Deyince Hoca şu cevabı vermiş:
— Kimin içi yandığını Allah bilir.
188
~
Kesmiyeyim de ip gibi tu tu p çıkasın değil m i ?
Hoc a, me htaplı, bir gece dam da yatarke n kalkıp aşağıya
doğru küçük abdestini bozmağa başlamış. Sokaktan, halinden
şüphelendiği biri geçiyormuş. Hoca hemen kesmiş. Adam:
— Neye kestin? demiş. Hoca cevap vermiş :
— Kesmiyeyim de ip gibi t utu p çıkasın değil mi ?
Î89 — Kokusunu ne ya pa ca ks ın ?
Birisi Hocanın yanında otururken seslice yellenmiş. Sonra
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 85/98
84
NASREDDİN HOCA
sesini belli etmemek için ayağiyle tahtayı gıcırdatmış. Hoca
merhum demiş ki:
— Hay di sesini benzettin, ya kokusunu ne yapac aksın ?
190 — Elbisen ne tarafa ise o tarafa dön
Birisi Akşeh ir gölün de gusledec ekm iş. O ra da bulunan.
Hocay a :
-- Gusül esnasında ne tarafa döneyim?
Diye sorunca Hoca şu cevabı vermiş:
—- Elbisen ne taraf ta ise o tara fa.
191 — Ördek suyuna t i r i t
Hoca bir pınar başında y aban ördeklerinin oynaştığını gö
rünce üstlerine var arak tutma k ister. Bunlar kaça rlar. Hoca
ora ya oturur. Elindeki ekmeği pınarın suyuna bat ıra ba tıra
yemeğe başlar. Birisi:
— H ocam , afiyet olsun, ne yiyorsun ?
Diye sorunca Hoca cevap verir:
— Ne olacak, ördeği tutamadık, suyuna tir it
y{ 192 — Ha stanın yanınd a fazla durmam anızı
vas iyet eder im
Hoca hastalanır. Ziyarete gelirler. Mutaddan ziyade otura
rak Hoc anın canını iyice sıkarla r. Nihay et çıkıp gid erke n H o
caya sorar lar :
— Bize bir emriniz, bir vasiyetiniz var mı?
Hoca şöyle söyler :
— Evet, size bir vasiyetim var, bir hastan ın ziyaretine
gittiğiniz zaman, yanında fazla oturmayın
193 — İlkbahara söz söyleyen var mı?
Hoca, soğuktan şikâyet ediyormuş. Başka birisi bunu işitip:
— Bu insan lar ne tuha ftır. Soğ uk olsa «soğuktur », sıcak
olsa «sıcaktır diye şikâyet ederler.
Diye söylenince H oca şu cevabı verm iş :
— İyi diyorsun amma, şu ilkbahara bir söz söyliyen var mı?
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 86/98
NASREDDİN HOCA
85
194 — Geç yiğitim geç
Bir gün Hoca mezarlık ara sınd a gezerken koca bir köp e
ğin mezar taşm a işediğini gö rüp hemen elindeki sopa siyle
köpeğe vurmak ister."Köpek dişlerini gösterip hırlayarak Hoca
nın üzerine hücum edince korku sunda n arka arka çek ilerek :
— Geç yiğitim g eç der.
195 — Şu günlerde ay al ıp sat t ığım yok
Hoca pazarda gezerken adamın biri sormuş:
— Hoca bugün ayın üçü mü, dördü mü?
Hoca cevap vermiş:
— Vallah bilmem, bugünlerde ay alıp sattığım yok
196 — Al abdes t în i , ver pabucumu
Bir gün Hoca bir ırmak kenarında abdest alırken pabucu
suya d üş er ; su alıp götü rür. Hoca pabucun elden gittiğini
an lay ınc a: «Hey Allahım, o ldu mu bu iş?» dedikten son ra bir
kenara çekilip abdestini bozarak:
— Al abdest ini , ver pabucumu? der .
197 — Ya b ir tu ta rs a
Ho ca, Akşehir gölünün kena rına gelerek elindeki yoğ urt
kâsesini bir kaşıkla göle boşaltıp karıştırır. Bunu gören biri
ne yaptığını sorar :
— Yoğurt mayalıyorum, der.
— Hiç göl yoğurt mayasını tutar mı?
Deyince Hoca şu cevabı verir:
— Ya bir tutarsa . .
198 — İşe yarayacak şey bulsun da el inden almak kolay
Bir gün H ocanın evine hırsız- girer. Karısı te lâ şl a:
— Yahu, hırsız geziniyor
Deyince Hoca kayıtsızca şunu söyler:
— K arı, sen hiç tınma. O , işe yaraya cak bir şey bulsun
da elinden alması kolaydır.
199 — O dua sizde iken kolay kolay elinizden kurtulamayız
Bir gece Ho ca merhum yata rken da m da bir hırsızın ge-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 87/98
86
NASREDDİN HOCA
zindiğini hisseder. Karışma der ki:
— Geçen gece geldim, kapıyı çaldım, duym adın. Ben de
şu duayı okudum. Ayın ışığına yapışıp eve girdim.
Ba cada n lâkırdıyı dinlemekte olan hırsız duayı ezbe rliyerek
ok ur. So nra iki elile ayın ışığına sarılıp ya va şça inmek sev -
dasile kendini kaldırır , dam dan aşağıya bırakıverir. Ta biî
berbad ve perişan bir hale gelir. Hoca hemen koşup hırsızın
yakasına sarılır , bir taraftan da:
— Karı, çabuk mumu getir , hırsızı yakaladım:
Diye bağırınca inlemekte olan hırsız şöyle söyler:
— Hocam acele etm e. O du a sizde iken, bu akıl bizde
iken öyle kolay kolay elinizden kurtulamayız.
200 — K avg a bizim yorg am a başına im iş
Bir gec e yarısı Hoc anın kapısının önünde bir gürültü olur.
Hoca çıkıp gürültünün sebebini anlamak ister. Karısı:
— Kuzum nene lâzım, yat yerinde , gec e yarısı gürültü
arasına karışma, der.
Hoca aldırmıyarak yorganına bürünür, kapının önüne çık ar.
Meseleyi anlamak için soruştururken gürültü arasında bir he
rif gelip bir asılışta yo rgan ı Hocanın üstünden çekip alar ak
kara nlığa karışır . Hoca bu hal karşısında şaşalayıp serseme
dön er, bir tarafta n da titrem eğe başla r. Zaten ahali de d ağıl
mağa başladığından içeriye girer. Karısı kavganın aslı ne ol
duğunu sorunca şu cevabı verir:
— Kavga bizim yorganın üstüne imiş, yorgan gitti, kavga
da bitti.
201 — Biz bu eve göç etm edik m i?
Bir gece Hocanın evine hırsız girer. Bir çok eşyasını yük
lenerek giderken Hoca da kendi yattığı odanın eşyasını omuz-
layınca hırsızın peşi sıra gide r. Hırsız eve girerken Ho ca da
ardından girmek is ter . Hırs ız:
— Benim evimde ne işin var?
Diye çıkışınca Hoca cevap verir:
— Ayol biz bu eve göç etmedik mi?
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 88/98
NASREDDİN HOCA
87
202 — Çalacak şey bulamadığım için utandım
Hocanın evine hırsız girer. Hoc a yüklüğün içine saklanır.
Hırsız evi yuk arıdan aşağıya ara r, tar ar . Çalac ak bir şey bu
lam az. A cab a yük lükte bir şey va r mı diye kapısını .açınca
bir de ba kar ki Hoca ayak ta dimdik duru yor. Hırsız heyecan
dan şaş ı rarak:
— Siz burada mısınız?
Deyince Hoca hiç telâşsız cevap verir:
— Evet, çalacak şey bulamadığın için senden utandım da
buray a saklandım Affeders in .
203 — Sırığın tepesine sığır nasıl ye ste hle m iş
Na sreddin Hocan ın b iraz akçesi varm ış. Bir gün evi tenha
iken bir yeri kazar, gömer. Kapıya kadar gider, bakar. «Ben
hırsız olsam bunu derhal bulurum » der. Oradan kaldırır, başka
yere göm er. Yine beğenm ez. Nihayet evinin önündeki tepecik
gözüne ilişir. Bahçesinden bir uzun sırık keserek akçeyi torba
ile bu sırığa bağ lar, gö tür üp sırığı tepey e diker. Aşa ğıdan
bakınca gönlü rah at eder. «Adam kuş değil ki uçup.da bunun
üzerine, çıksın » der . M eğer bir uğu rsuz Hoc ayı göz etlerm iş. O
gece tepeye çıkar, sırığı söküp paralan alır. Sırığın tepesine
de biraz sığır tezeği sürer; tekrar yerine diker.
Bir aralık Ho caya para lâzım olup sırığın dibine gidince
torb an ın ort ad a olm adığını, fakat sırığın tepesinde de sığır
tezeği bulunduğunu görünce:
— Bu sırığa adam çıkam az dem iştim; ya bunun tepesine
sığır nasıl çıkıp da yestehlemiş, subhanallah.. Ne garip iş
Diyerek başını sallamış.
204 — Ye, kürküm ye
Ho ca, dav et olunduğ u bir ziyafete eski elbisesiyle gider ;
kimse ehemmiyet vermez. Hemen gizlice oradan sıvışır, evine
ko şa ra k yabanlık elbiselerile kürkünü giyer, geri dö ne r. Hoc a
yı ikram ve iltifatla kapıda n karşılayarak b aş sofraya otu rturl ar.
Nefîs yemeklere işaret ederek, buyurun, derler.
Hoca, kürkünün yenini yemek sahanına uzatarak:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 89/98
88
NASREDDİN HOCA
— Buyur kürküm Der . Orad ak i ler :
— Hocam ne yapıyorsun ?
Deyince, olanı biteni anla tara k şu cevabı verir :
— Mademki ikram kürkedir, yemeğe de o buyursun
205 —• Ac eleye geldiğ inden onu n içi de yazılı değildir
Hoca, komşusunun düğün evinde yemek yenildiğini hesap
ladığı bir sırada bir kâğıdı katlayıp bir zarfa koyarak kapıyı
çal ar. Ev sahibine bir m ektup getirdim , diyerek içeriye girdik
ten son ra doğru yemek odasına geçer, mektubu ev sahibine
tutuşturmakla beraber hemen sofraya çöker. Ev sahibi:
— Bunun üzeri yazılı değildir. Deyince Hoca cevap verir:
— Kusura bakm ayın, aceley e geldiğind en onun içi de yazılı
değildir
206 — Düğüne nasıl gidilir
Bir gün Hoca merhumun karısı önde koşar, Hoca kovalar,
bir yandan da bağır ırmış :
— İnşallah sana bir da ya k, atayım da otuz yıllık öfkemi
alayım. Sonra var beğendiğin kimseye şikâyet et
Karıs ı da bir yandan:
— Amanın ümmeti Muhammed yetişin
Diye feryadı baş arm ış. Nihayet civard aki d üğün evinden
duyarak koşarlar, Hocanın karısını hareme, Hocayı da selâm
lığa alarak yatıştırmağa çalışırlar. Bir yandan da ev sahibi:
— Am an Ho cam , bu kahır yüzünden lütuf oldu. Size da
veti nasılsa unutmuşuz. Özür dileriz, der.
Hoca, karısı için biraz atıp tuttuktan sonra yemeğe başlar,
baklava tepsisini önüne çevirerek haklamayı da ihmal etmez.
Yemekler yenilip kahveler içildikten sonra Hoca düğün halkına
dönerek şöyle söyler:
— Aziz dostlar, komşumuz düğün yaparken bizi çağırmadı.
Biz de karı ile düşündük, bu kavga oyununu icat ettik. Yoksa
ben karımdan çok memnunum. Allah da hoşnut olsun. Haydi
hare m e hab er verin bacı sultan çıksın biz gidelim a rtık . Siz
de safanıza bakın. Maksat bir latifeden ibaret.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 90/98
NASREDDİN H O C A 89
207 — Hele ben şu pilâvın bir h atırı m sorayım I
Şakacı bir adam Hocayı iftara davet eder. Gündüzden cami
•cami dolaştırıp iyice acıktırır. İftar zamanı yemek odasına gi
rince sıra sıra dizilen hindi dolması, baklava, börek gibi şey
ler Hocanın ağzını sulandırır. Nihay et sofraya oturu rlar. Or
taya işkembe çorbası gelir. Ev sahibi bir kaşık alır almaz:
— Hay Allah müstahakını versin kâh ya, sana kaç kere
tenbih ett im ; şu ahçıya söyle, çorba ya sarımsak koym asın,
dedim. Kaldırın şunu
Ço rba kâsesi kalka r. Hindi dolma sı gelir. Ev sahibi bir
lokma alır. Ateş kesilerek:
— Baş ağa , bu herif ba ha ra t kullanm asın diye geçen gün
sana söylemedim mi? Bana dokunduğunu bilmez misin? Kal
dırın şunu
Hindi dolması lengeri de gide r. Hoca içinden bir ah çeker. Bir
haremağası baklavayı getirir. Ev sahibi hiddetle yüzüne bakıp:
— Be sersem ar ap , aç k arnına tatlıdan başlanır mı ? Yıkıl
o r a d a n
Deyince baklava tepsisi de kapıyı bulur.
Hoca en nefis yemeklerin birer bahane ile geri gittiğini gö
rünce hemen kaşığı yakalar yakalamaz ileride duran tablanın ba
şına çökerek pilâva kaşık çalm ağa ba şla r. Ev sahibi sofra dan :
— Hoca gel, neye savuştun ?
Diye haykırınca Hoca şöyle söyler:
— Aman biraz m üsaade edin, geri kalan yemeklerin gü
nahları sayılıp bitinciye kadar şu bizim eski dostun biraz ha
tırını sorayım.
Her taraftan kahk ahalar yükselirken sırasile yeniden ye
meğe başlanır.
208 — Ağa nın şakası yok, sözünün er idir , y a p a r
Hoca bir memlekete gitmiş. Oranın ahalisinden biri:
— Hocam sizi pek sevdim, buyurun bize tuz ekmek yiye
lim, der.
Hoca memnuniyetle kabul ederek beraberce giderler. Biraz
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 91/98
90 NASREDDİN HO CA
sonra hakikaten or tay a tuzla ekmek gelir. Hoca nın karnı a ç
olduğ und an çaresiz yem eğe b aşlar. Bu sırada bir dilenci pen
cerenin önüne gelip bir şey istemeye ve ya lva rm ağ a başla
yınca ev sahibi :
— Defol oradan, şimdi kafanı kırarım
Dediği halde dilenci yalvarmakta devam edince Hoca ba
şını dışarı uzatıp:
— Bana bak, der, sen ağ ayı ba şkalarına kıyas etm e. Öy le
yalanı, şakası yok Sözünün eridir.
209 — Neye kaygana yapıp da yemiyorsun ?
Hocaum canı kaygana istemiş. Bir bakkal dükkânının önün
den geçerken aklına gelmiş. Fakat
tesadüf,
parası da yokmuş.
Bakkala sormuş :
— U sta, balın, yağın, y um urtan var mı ?
—• Evet v a r
Hoca şöyle söylemiş:
— öyl ey se ne diye kayg ana yapıp yemiyorsun ?
* * *
(Bunu, karnı acıktığı bir sırada dükkânın ın önün den geç-
tiği bir fırıncıya: Bu ekmekler senin m i? diye sorup «evet» ce-
vabın ı alınca: «O halde ne diye bakıp duruyorsun, alıp ye-
se ne ,» Şeklinde de söyledikleri gibi ;
— Unun , y ağın, balın var mı?
«Öy le ise ne diye bir helva yapıp yem iyorsun ?» diye
de naklederler.)
210 — Ya bizim m asraf lar ı nereden arayac ağız S
Hoca bir çok bıldırcın avlayıp, güzelce temizlemiş, kızart
mış, tencerenin ağzım kap ıyarak bahçesinde dostlarına bir
ziyafet çekm ek, böylec e avcılıktaki m eha retini gösterm ek is
temiş. O nları ç ağırmak üzere dolaşırken k om şulardan biri ge
lerek pişmiş bıldırcınları saklayıp tencerenin içine birkaç tane
canlı bıldırcın koymuş. Ahbapları hazır olunca Hoca tencereyi
orta ya get irip, kapağ ını açınca bıldırcınlar uçup gitmişler.
Hoca bir müddet hayretle bakakaîdıktan sonra şöyle demiş:
— Hikm etine ku rba n olduğum Allahım , tutalım ki bıldır-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 92/98
NASREDDİN HOCA
91
çınlara yeniden hay at verd in. O sevimli m ahlûkları sevindir
din. Ya benim yağım, tuzum, biberim , ateşim, para larım , bun
ca emeklerim ne olacak? Bunları nereden arayacağız?
211 — Kand i l kazam kayna tamaz mı?
Kom şular bir bahis tutuş tura rak Ho cay a bir ziyafet ve r
dirmeyi aralarında kurarlar. Nihayet meseleyi Hocaya açarak
işi inada bindirm ek içi n: «Bir iş var am ma sen bunu ya pa
m azsın'- derle r. Hoc a işi sorunca an la tır la r:
— Bu gece sabaha kadar şehir mey danında duracak sın.
Sabah namazına büyük camide birleşeceğiz. Yapabilirsen bi?.
sana ziyafet çekeceğiz. Yapamazsan sen bize. Fakat yanında
hiç bir ateş bulunm ıyacak. Karşı evlerden de seni gözetliye-
cekler. İyice düşün taşın. Hoca :
— Böyle bud alaca işe girişmem ama size inat ne adam
olduğumu göstereceğim, der.
Nihayet yeri tayin ederler. Hoca sabaha kadar bekler. Sabah
leyin camide buluşunca nasıl vakit geçirdiğini sorarlar. Hoca:
— Kardan her yer bembeyazdı. Sabaha kadar fır tına de
vam etti. Çok uzak m ahalledeki bir mum ışığından ba şka
aydınlık da görülmüyordu. Der demez:
— Olm adı, olma dı. Mukavelemizde ateşe ait bir şey bu -
lunm ıyacak tı. Sen o ışıktan ısınmışındır. Mukavele bozuldu de rle r.
Herkes tasdik edince Hoca ziyafete mahkûm edilir. Ertesi
akşam Ho canın evi dolup taş ar . Fak at bir türlü yemeğin çı
kac ağı yok. N ihayet Hocayı aram ak için avluya çıkar ba ka rlar
ki Ho ca bir ağac ın dalına kocam an bir kazan asmış, altına
da bir mum koymuş. Karşısında oturmuş bakıyor.
— Nedir bu hal, ne yapıyorsun ? Dem elerine k ar şı :
— Ne yapacağım, size yemek pişiriyorum, der.
— Ay ol, gökyüzüne bir kazan asmışsın. Altına bir mum
yakmışsın. Hiç bir mumdan bu mesafedeki kazan kaynar mı?
Hoca cevap verir :
— Ne çabuk unuttunuz? İki gün evvelki gecenin ayazında
ka rşı m ahalled eki mum ışığından ısındığıma hükm edersiniz,
de bu mumdan kazanın kaynayacağına neden inanmazsınız?
(Bu fıkrayı İncili Çavuşa da isnat ederler.)
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 93/98
92 NASREDDİN HO CA
212 — Yağ pir inç olsaydı bu tas la çorba çıkaracaktım
Bir gün Hoca evine dönerken birkaç mollaya rastgelir.
— Ba gece bize gidelim, baba çorbasını bizde içelim
Der. Mollalar da, pek güzel diyerek Hocanın arkasına düşüp
eve gelirler. Hoca onları odaya çıkardıktan sonra içeriye girer:
.' — Karıcığım, birka ç misafir getird im , bir tas ço rba ver
tîe içelim, der.
— İlâhî, evde yağ mı var, pirinç mi v a r ? M asraf ge tirdi
ğin var mı ki çorba istersin
Deyince Hoca mahzun olarak çorba tasını eline alıp mol
laların yanma gelerek:
— Mollalar, ayıplamayın, eğer bizim evde yağ, pirinç ol
saydı size şu tas ile çorba çıkaracaktım, der.
213 — Tavşanın suyunun su yu
Köylünün biri Ho caya bir tavşa n getirir. Hoc a köylüy e
elinden geldiği kadar ikram eder. Bir hafta sonra yine gelir.
Hoca tanıyamaz.
-— Geçen hafta size tavşa n getiren kö ylü yü m de r.
Hoca güler yüz gösterip çorba çıkarır:
— Tavşan suyundan çorbaya buyurun
Diye ufak bir lâf dokundurur.
Bir kaç gün sonra üç dö rt köylü gelip misafir o lmak is
ter ler . Hoca:
— Siz kimlersiniz?
Diye sorar.
— Tavşan getirenin kom şusuyu z derler.
Ho ca bun lara da lokm a çıka rır, misafir ede r. Bir hafta
son ra yine birkaç kişi gelir. Hoca bunlara kim olduklarını
sorar .
— Tavşanı getirenin komşusunun komşusuyuz
Derler. Hoca :
— Hoş geldiniz
Diyerek ortalık kara rm ad an hemen önlerine bir tas su ge~
tirir. Köy lüler tasa hayran hayran baktık tan sonra bunun ne
olduğunu sorunca Hoca cevap verir:
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 94/98
N A S R E D D I N H O C A
93
— Tavşanın suyunun suyunun suyudur.
214 — Nafile ağız tadile yiyemezsin, pusla bende
H oca bir gün ciğer almış. Giderke n dostlarında n birine
rastlamış. Ahbabı bunu nasıl pişireceğini sormuş. Sonra ken
disine güzel bir pişmesini tarif etmiş. Hoca bunu aklında tu-
tamıyacağını söyliyerek bir kâğıda yazmasını rica etmiş. Adam
da yazıp verm iş. Ho ca nefis bir ciğe r yiyeceğinin huiyasile
dalgın dalgın giderken bir çaylak elinden ciğeri kapıp kaçar.
Hoca hiç telâş göstermeden elindeki tarifeyi çaylağa göstere
rek şöyle der :
— Nafile ağız tadile yiyemezsin. Pusla bende .
215 — Bizim komşular malihulyadan da koku al ıyorlar
Hocanın canı çorba istemiş: «Şimdi, üstü naneli, yoğurtlu
bir çorba olsa da içsem
:-
diye düşünü p duru rken kapı çalı
narak komşunun çocuğu elinde bir tas, içeriye girer:
— A nnem has ta, bir parç a çorba verir misiniz ? de r.
Hoca şöyle söylenir:
— He y Allahım, bizim kom şular m alihulyadan da koku
alıyorlar.
216 — O gün de ben bulunm adım
Hoca merhum bir mecliste konuşurken canı un helvası is
tediğin i, fakat bir türlü pişirip yiyemediğini söylem iş. H azır
bulunanlar neden pişiremediğini sorunca şöyle demiş:
— Un bulundu, yağ bulunamadı, yağ bulundu şeker bulu
namadı. Böylece yapamadım.
— Peki bunca zamandır şunları bir araya getiremedin mi?
Diye sorunca da şöyle cevap vermiş:
— Gerçi hepsinin bir aray a geldiği de oldu, fakat o vak it
de ben bulunamadım
217 — Hangi k ıy am et?
Hocaya kıyametin ne zaman kopacağını sormuşlar.
— Han gi kıyamet ? dem iş.
— Kıyamet kaç tanedir ki, demişler.
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 95/98
94
NASREDDİN HOCA
— İki tane dir, demiş ; karım ölürse küçük kıya m et, ben
ölürsem büyük kıyamet
218 — Ben sağ iken şuradan giderdim
Eve odun lâzım olu r. Ho ca bir ağaca çıkıp bindiği dalı
kesmeğe başlar, aşağıdan biri bu hali görünce:
— Hoca ne yapıyorsun, düşeceksin der .
Hoca buna hiç ehemmiyet vermezse de iki dakika geçme
den dal çatır çutur kırılır, Hoca da paldır küldür düşer. Hoca
yarasına beresine bakmayarak hemen fırlayıp o adamı bulur:
— Ey oğ ul, anlaşıldı sen ermiş bir adam sın, m adem ki b e
nim düşeceğimi bildin, öleceğimi de bilirsin. İllâ benim ölece
ğim zamanı haber ver
Diye yaka sına sarılır. Herif yaka sını ku rtarıp yoluna de
vam etmek için:
— Eşeğine odunu yükletip yokuş yukarı giderken eşek bir
kere zıplayınca canının yansı gider, ikincisinde hepsi çıkar.
Yolunda sudan bir cevap verip yoluna gider.
Ho caya zaten havanın sıcaklığından ve yorg unluk tan bir
halsizlik geld iği için eşeğin birinci zıplam asınd a ken disin de
ölüm alâmetleri hissedip ikincisinde büsbütün sinirleri boşana-
r a k : «Eyvah, ben öldüm » der, kendisini bırak ıverir.
O rad an geçen köylüler, Hocayı bet beniz uçmuş yere yı-
ğıhvermiş görünce, biçare adam ölmüştür, diyerek hemen köy
den bir ta but getirip Ho cayı koy arlar. Şehre gö türürken yolda
çamurlu, sarp bir b ataklığa tesadüf ede rler. Yolun çatallandı-
ğını görünce hangisi da ha kestirme olduğun u seçem iyerek,
acab a şurada n mı gitsek, burada n mı gitsek diye mün akaşa
ederlerken Hoca tabuttan başını kaldırarak şöyle söyler:
— Ben, sağ iken şuradan geçerdim
219 —• Ga rip Hoc anın kimi va r, ke nd isi gelip sö yle di
Hoca kendi kendine şehir haricinde dolaşırken nasılsa bir
fenalık gelmiş. Öleceğini sanarak kendinden geçmiş, bir hayli
zaman beklem iş. Hiç bir gelip giden , cenazesini kaldırm ağa
teşebbüs eden olmam ış. Son derece de acıkmış. Nihay et
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 96/98
N A S R E D D I N H O C A
95
kalkarak do ğru evine gelmiş, karısına nasıl ve nere de öldü
ğünü söyliyerek tekrar öldüğü yere çekilip gitmiş.
Karısı bu ka ra ha be r üzerine saçlarını yolara k, ba ğı rıp
çağırarak ve ağlamağa başlıyarak komşulara koşar. Hocanın
kırda kendisine fenalık gelerek öldüğünü anla tır. He rkes
acınırlar. Bu ara da birisi nerede öldüğ ünü ve kimin habe r
verdiğini sorunca karısı şöyle der:
— Garip Hocanın kimi var ki haber getirsin. Kendiceği-
zi ölmüş, yine kendiceğizi geldi, haber verdi. Sonra merhum
olduğu yere çekip gi t t i
220 — Ne çare ecel gelmiş , cemaat toplanmış ,
v
g i tmek ten başka ça re yok
Hoc a merhum, mühim bir işi için civar köylerden birine
gitmek üzere yola çıka r. Ha lbuki o gece m ahallece bir eğ
lence tertip edildiğinden Hocayı da araların da bulundu rma k-
için yolculuktan vazgeç irmek üzere genç ler bir oyun ter tip
ederler. Ho ca m erkebine binerek köşey i, döne rken yolunu
kesip nereye gideceğini sora rlar. Hoc a bir iş için birk aç
günlüğüne filân köye gideceğini söyler. Bunlar.
— Sen bundan son ra bir yere gidemezsin. Çünkü vefat
etm işsin. Şimdi seni güzelce teçhiz ve tekfin etmek boy nu-
jnuzun bo rcu du r,-gi bi sözlerle Hocayı mahalle mescidine
sürüklerler. Ölüm lâkırdısından sinirleri bozulan Hoca:
— Ço cuklar, bırakın şu fena şaka yı. Biraz da ha üzerime
varırsanız latifeniz hak ikat olacak. Gerçek ten mühim işim
var, bırakın da yolculara yetişeyim. Son ra yalnız gidilmez
bilirsiniz.
Gibi ricalar eylemişse de dinlemezler, gürültüye boğarlar.
Hoca artık lâkırdı söyleyemez hale gelir . Yaka paça tab ut
luğa tıkarlar. Bu sırada ahb apların dan birinin daha bir ta
rafa gitmek üzere olduğunu gören gençler :
— Ayol bak sanıza Hocam ız vefat etti, tabiî teçhiz ve
tekfininde bulunmalısın, diye zorlarlar.
Ad am cağız acele işi olduğ unda n bahisle yakasını ku rtar-
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 97/98
96
NASREDDİN HOCA
mak için ne söylemişse kabul ettiremez. Bir ara kendine ge
len Hoca başını kaldırıp adama der ki:
— Nafile çab alam a, teklife itaat et. Benim işim senden
de acele idi. Ne çare ecel gelmiş, cem aat top lan m ış; git
mekten başka çare yok
.
Hocama Son Şakas ı 1
Nasred din Ho ca merhum un vefatından iki yüz yıl son ra
bir Cum a günü yüzlerce ahali m em leketin eski ve meşhur
Ulu Camiinde Cuma namazına toplandığı bir sırada Nasred
din H oca merhum un bir çok vasıflarına ve kıyafteine va ris
olan türbedarı yüksek sesle :
— Ey ahali, size ga ye t acaip bir şey söyliyeceğim . Ab -
dest aldım. Camie gelmek üzere türbe kapısını kiîitliyeceğim
sırada Hoca merhumu işittiğimiz çehresi ve libasile gördüm.
Sendikasına at gibi binmiş, etrafı seyrediyor. Ba na : «Şimdi
Ulu Ca m i cemaatini çağ ır, gelmiyen olursa kendi can ına
kıymış olur
>
dedi.
. Deyince Hoca merhumun kerametine inanan ve o nisbette
türbed ara da saygı gösteren halk türbey e koşa rlar . Tabiî
Hocayı göremezler . Fakat hep bir ağızdan:
Hey koca şak acı, ara sıra bizimle alay etmek ten vazg eç
mezsin
Diyerek birer fatiha okuy up geri dö ne rler. Bir de ba
karlar ki camiin kubbesi takımiyle çökmüş.
Hepsi, Hocanın bu keram eti karşısında ona bir kere da
ha gönülden bağlanırlar.
(Mevlâ rahmet eyliye)
Kültür Bas ımevi - 1981
8/20/2019 Nasreddın Hoca Merhumun 220 Fıkrası
http://slidepdf.com/reader/full/nasreddin-hoca-merhumun-220-fikrasi 98/98