4
ABD’nin çekilmesi sonrasında Irak’ta ortaya çıkan siyasi krizler, Nisan 2014’te yapılan seçimlerin ardından giderek belirginleşiyor. Irak Başbakanı Nuri El Maliki’nin rakiplerini zayıflatmak veya devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor. HABERANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM IŞİD’İN IRAK’TAKİ İLERLEYİŞİ VE TÜRKİYE Ali Semin BİLGESAM Ortadoğu Araştırmaları Uzmanı EKOV‹TR‹N AĞUSTOS 2014 125 EKOV‹TR‹N AĞUSTOS 2014 124

HABER ANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM Ali Semin Irak’ta ... · devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor

  • Upload
    others

  • View
    8

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: HABER ANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM Ali Semin Irak’ta ... · devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor

ABD’nin çekilmesi sonrasındaIrak’ta ortaya çıkan siyasi krizler,Nisan 2014’te yapılan seçimlerinardından giderek belirginleşiyor.

Irak Başbakanı Nuri El Maliki’ninrakiplerini zayıflatmak veya

devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi

krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor.

HABERANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM

IŞİD’İN IRAK’TAKİ İLERLEYİŞİ VETÜRKİYE

Ali SeminBİLGESAM OrtadoğuAraştırmaları Uzmanı

EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014 125EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014124

Page 2: HABER ANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM Ali Semin Irak’ta ... · devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor

EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014126

rak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD)karşı Maliki iktidarının başlattı-ğı Anbar merkezli operasyonla-rın Sünni Arapları zayıflatmamaksadı taşıdığı yönündeki ema-

reler Irak’taki Şii-Sünni gerilimini tır-mandırıyor ve Sünnilerin özerklik ta-lep etmesine yol açıyor. Bu durumSünni Arap bölgelerinde IŞİD’in ta-ban kazanmasına ve Musul gibi ül-kenin en büyük ikinci kentini kont-rol etmesine neden oldu.

Bu yazımda IŞİD’in Musul’ukontrol etmesinin ardından ortaya çı-kan dinamiklerin ve operasyonlarınSünni Araplar üzerindeki etkileri veIrak’taki mevcut krizin Türkiye’ye et-kilerini analiz etmeye çalışacağım.Ayrıca IŞİD’in ülkedeki ilerleyişi-nin ve Şii-Sünni geriliminin Irak’ıngeleceğine nasıl yansıyacağına dairdeğerlendirmelerimi sizlerle payla-şacağım.

IŞİD Tehdidi ve Musul-Anbar Ekseni

ABD’nin Mart 2003’te Irak’ı işgaletmesiyle birlikte devletin güvenlikkurumlarının hepsini feshetmesi ül-kede güvenlik boşluğunu derinleş-tirdi. Bu durum Irak’ın güvenlik an-layışında yeni bir yapılanma ortaya çı-kardı. Bu nedenle ABD’nin Irak’ı iş-gali sadece Saddam’ın devrilmesiylesonuçlanmadı. Saddam devrildiktensonra ortaya çıkan yapılanmada hemsiyasi, hem askeri, hem de güvenlikkurumlarındaki yapılanma değişti.

ABD’nin, Irak’ı işgal ettikten sonraBağdat’ın siyasi denklemini Şii, Sünnive Kürtlerden oluşan kurgu güvenlikkurumlarını geliştirmeye ve dizayn et-meye başladığı söylenebilir.Dolayısıyla Irak’ta yaşanan siyasikrizlerin yanı sıra temel sorunlardanbirisi ulusal güvenliğin kurumsalla-şamamasıdır. Bu sebeple ülkede ya-şanan şiddet ve kaotik ortamın so-nucunda IŞİD’in Sünni Arap bölge-lerinde taban bulma imkânı buldu-ğunu söylemek mümkün.

IŞİD’in ortaya çıkış serüveninebakıldığı, ABD’nin Irak’ı işgalindensonra örgüt ilk etapta Ürdünlü EbuMusab El-Zerkavi liderliğinde“Tevhid ve Cihat” adıyla 2004 yılın-da kuruldu. Daha sonra El-Kaide’yekatıldığını açıkladı. El Kaide terör ör-gütüne katılmasıyla beraber adını“Mezopotamya’da El Kaide” ola-rak değiştirdi. 2006 yılının Haziran ör-gütün lideri Zerkavi’ye ABD güçle-rin tarafından düzenlenen operasyonsonucunda öldürüldü. Zerkavi’ninyerine Ebu Hamza el Muhacir geç-ti. 2006 yılının Aralık ayında ElKaide’ye yakın Ebu Ömer El-Bağdadi liderliğinde Irak İslamDevleti kuruldu. İlan edilen devletin

başkenti Musul olarak açıklandı.2010 yılının Nisan ayında, ABD veIrak güçleri, Sisar bölgesinde EbuÖmer el Bağdadi ve Ebu Hamza elMuhacir’in kaldıkları eve ortak biroperasyon düzenleyerek iki lideride öldürdü. Ebu Bekir El Bağdadi ör-gütün yeni lideri oldu. Bağdadi,Suriye’de yaşanan krizin ardındanIrak İslam Devleti örgütünün isminiIŞİD olarak değiştirdi.

Öte yandan IŞİD terör örgütü-nün, Suriye krizinin başlamasıylaIrak’taki silahlı militan varlığını ar-tırdığı ve Şii karşıtlığına dayalı söy-lemlerle ülkede Şii-Sünni geriliminitırmandırdığı gözlemleniyor. Suriyekrizinin bölgede yol açtığı anarşideIŞİD unvanını kullanarak ortaya çı-kan el-Kaide irtibatlı silahlı gruplar,Esed rejiminin Batılı ülkeler nez-

IŞİD’E KARŞIBAŞLATILDIĞI İLANEDİLEN OPERASYONLARVE SONRASI

Irak’ta IŞİD’e karşı Aralık2013’te başlatılan operasyonlarınülkenin en geniş sınırlarına sahip vi-layeti olan ve nüfusunun çoğunluğuSünni Araplardan oluşan Anbarilinde yoğunlaştığı görülüyor. Irak or-dusunun başlattığı operasyonlarlabirlikte çatışmalar Bağdat, Musul,Diyale ve Selahaddin bölgelerinede yayıldı. Irak güvenlik güçleriIŞİD’i çevrelemeyi başaramadı. IŞİDmilitanları 21 Aralık 2013 tarihinde7. Kolordu Komutanı GeneralMuhammed El-Kurovi’yi 4 koru-ması ile birlikte öldürdü. Ocak

2014’te IŞİD, Anbar’ın doğu ucun-da ve Bağdat’ın batısında yer alanFelluce’de kontrolü ele geçirirkenRamadi’nin denetimi ise Maliki kar-şıtı Sünni aşiretlere geçti.Çatışmalardan dolayı yaklaşık 300bin kişi Anbar’daki evlerini terkederek başta Necef, Kerbela, Erbil,Süleymaniye ve Kerkük olmak üze-re yurtiçindeki diğer bölgelere göç et-mek zorunda kaldı.

Maliki iktidarının Anbar ope-rasyonu çerçevesinde Sünni Araplarıbaskı altına almaya dönük girişimleri,IŞİD’e karşı başlatıldığı ilan edilenoperasyonların siyasi bir krize dö-nüşmesine neden oldu. 27 Aralık2013 tarihinde Başbakan Nuri El-Maliki’nin talimatı üzerine TerörleMücadele Özel Kuvvetleri (SWAT),El-Irakiye listesi milletvekili SünniArap Ahmet El-Alvani’yi evine dü-zenledikleri baskınla gözaltına aldı.Baskın sırasında çıkan çatışmadaAhmet El-Alvani’nin kardeşi ve 5 ko-ruması öldürüldü, baskından dolayıbölgede tırmanan gerilim nedeniyleAnbar’da çok sayıda askeri birlik ko-nuşlandırılmış ve sokağa çıkma ya-sağı ilan edildi. Dokunulmazlığı bu-lunan bir milletvekilinin askeri bas-kınla gözaltına alınması Irak’taMaliki iktidarının Sünni siyasileri he-def alan sabık uygulamalarını gün-deme getirdi ve “Anbar krizi” adı ve-rilen süreci başlattı. Maliki’nin SünniAraplara yönelik izlediği dışlayıcı tav-rına son vermesi için Aralık 2012’denberi Anbar valiliği önünde kurulu bu-lunan protesto çadırları da Alvani’ningözaltına alınmasından sonra gü-venlik güçleri tarafından kaldırıldı.

dindeki imajını nispeten düzeltir-ken Irak’ta güvenlik sorunlarını ar-tırdı. Yaklaşık 15 bin silahlı militanasahip olduğu tahmin edilen IŞİD,Irak’ta özellikle Sünnilerin yaşadığıbölgeleri ele geçirmeye teşebbüsediyor, güvenlik güçleriyle çatışma-ya giriyor ve sosyal medyada sürek-li görünür olmaya çalışıyor.

IŞİD, ABD işgalinin ardından te-sis edilen siyasi yapıda ötekileştirilenve Maliki iktidarı döneminde baskı-ya maruz kalan Sünni Arapların birkısmının tepkisel desteğini almayı ba-şardı. IŞİD böylece Irak’ta SünniArapların bölünmesine ve siyasetenzayıflamasına yol açarken dünya ka-muoyunda terörizmin SünniMüslümanlarla ilişkilendirilmesineyönelik yürütülen propagandaya mal-zeme oluşturuyor.

I

HABERANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM

Ülkede yaşanan şiddet ve kaotik ortamın sonucunda IŞİD’in Sünni Arap bölgelerinde taban

bulma imkânı bulduğunu söylemek mümkün.

Irak’ta en temel sorun

güvenlik

IŞİD NASILORTAYA ÇIKTI?

EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014 127

Page 3: HABER ANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM Ali Semin Irak’ta ... · devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor

EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014 129EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014128

HABERANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM

Maliki’nin Sünni Araplara karşıbaskıcı tutumu ve Anbar krizi, Irakgenelinde terörle mücadeleye verilendesteğin azalmasına yol açtı, SünniArapların bir bölümünün radikalunsurlara sıcak bakmasına sebep ol-du. Anbar kriziyle birlikte SünniAraplar, radikal unsurlara destekverenler ve radikal unsurlara karşıolanlar şeklinde ikiye bölündü, bazıSünni Arap aşiretleri Bağdat yöne-timindeki Şiilere karşı IŞİD’i koru-yucu olarak görmeye başladı. Bazıaşiretler ise IŞİD’le birlikte hareketetmeden Maliki yönetimine karşı si-lahlı mücadeleyi tercih etti. Irak’ın içsavaşa doğru sürüklendiğine işareteden bu tablonun, ülkenin güvenliğive geleceği açısından oldukça tehli-keli olduğu değerlendiriliyor. Başkabir ifadeyle Anbar krizi, 10 Haziran2014 tarihinde IŞİD’in bölgedekiSünni Arap aşiretleri ve eski Baaspartisi mensuplarıyla işbirliği yaparakMusul kentini eline geçirdi. Maliki ik-tidarının nüfusunun büyük çoğunlu-ğu Sünni Araplardan oluşan bölge-

lerde IŞİD’e karşı operasyonlarlaSünni Arap siyasileri zayıflatma gi-rişimlerini iç içe yürütmesi Irak ge-nelindeki Şii-Sünni gerilimini artı-rarak toplumu mezhepsel bir ayrış-maya sürüklüyor.

Bu çerçeveden değerlendirildi-ğinde Anbar kriziyle başlayan veMusul’daki IŞİD hakimiyeti ile ne-ticelenen gelişmeler, Irak’ın adımadım bölünmesine yol açabilecekdinamikler içerdiği göz ardı edilme-meli. Şu hususa dikkat çekmekteyarar var: ABD işgalinden sonraIrak’ın toprak bütünlüğünü savunanve federalizmi reddeden SünniArapların özerklik talep etmeye baş-ladığı görülüyor. Örneğin MusulValisi Etil El-Nuceyfi, Anbar krizi sü-

recinde yaptığı açıklamalardaMaliki’nin baskıcı tutumundan dolayıIrak’taki Sünni Arapların önündeözerklik projesi dışında bir çözümkalmadığını ifade etmeye başladı.Bu tür açıklamaların sıkça dile geti-rilmesi Irak’ın üçe bölünme tehlike-sini artırmaktadır. Bölünme tehlike-si göz önünde bulundurularak Bağdatyönetiminin başında Şii olarak Malikiolsun veya olmasın, Sünni Araplarınülkedeki siyasi sürece tam anlamıy-la entegre edilmesi zaruri. Bu durumIrak’ta ABD işgalinin ardından Şiilerve Kürtlerin etkili olmasını sağlaya-cak şekilde kurulan siyasi denkleminmevcut şekliyle sürdürülebilir olma-dığına ve değişmesi gerektiğine işa-ret ediyor.

IŞİD OLAYININ SÜNNİ ARAPLARA ETKİLERİBD işgali sonrası Irak’ta yeni yönetim Şii-Kürt ekseninde kurul-duğu için Sünni Araplar siyasi denklemde etkili olamamış, 2003yılından itibaren ülke içinde veya dışında tek bir siyasi iradeye bağ-

lılığını beyan etmedi/edemedi. Sünni Araplar, Şiiler gibi belirli dini mer-cilere de bağlı değil ve aşiretler arasında bölünmüş durumda. SünniArap siyasiler ise bölgesel düzeyde Türkiye, Suudi Arabistan ve Katarüçgeninde bölünmüş vaziyette. Sünni Arapların lidersizlik sorunu damevcut siyasi süreçte güçlü bir şekilde söz sahibi olmalarına engel olu-yor. Bu durum Irak’taki Sünni Araplarda ötekileşme duygusuna yolaçıyor.

Şİİ-SÜNNİ GERİLİMİÜLKEYİ MEZHEPSEL AYRIŞMAYA SÜRÜKLÜYOR

A

Bölgede yaşanan gelişmeleriüç ana başlık altında şöylesıralayabiliriz.

� Irak’ta Sünni Araplarda aşiretetkisi hâkim. Anbar krizinde en be-lirgin etken bölgedeki Sünni Arap aşi-retleri arasında yaşanan güç müca-delesi. Bu durum Maliki’nin bölgedeaskeri operasyonlar düzenlemesinikolaylaştırdı, aşiretler aralarındakiçekişmelerden dolayı Maliki’nin ya-nında ya da karşısında yer aldı. ZiraMaliki kendisi ile işbirliği yapan aşi-retlerin desteğini arkasına alarak buoperasyonları gerçekleştirebildi.Maliki böylece el-Kaide ile mücade-le ederken yanında yer alan aşiretle-

re para ve silah yardımı sağlayarakSünni Arap aşiretleri arasındaki güçmücadelesini ve çatışmaları körükledi.

� Sünni Arapların yaşadığı böl-geler (Musul, Anbar, Selahaddin,Diyale gibi) aşiretleri Maliki hükü-metine karşı direnirken, kentteIŞİD’in hareket alanı ve gücü artıyor.Maliki’nin 27 Aralık 2013 tarihindeAnbar’da operasyon emri vermesibölgedeki bazı Sünni Arap aşiretle-rin IŞİD’e destek vermesine nedenoldu. Nitekim bölgedeki SünniAraplar, IŞİD’e karşı başlatılan ope-rasyonu kendilerine yönelik mez-hepsel bir arındırma politikası olarakalgılıyor.

Bütün bu gelişmeler ışığındaIŞİD’in Musul’u 10 Haziran’da kont-rolünde tutmasının temel nedeniMaliki’nin güvenlik stratejisinin birhatası olduğu söylenebilir. Başbakanve Silahlı Kuvvetler Başkomutanıolan Maliki’nin, ülkede terör ile mü-cadele ederken Sünni Araplar ileIŞİD arasında bir ayrıma gitmediğigörünüyor. IŞİD’e karşı yürütülenoperasyonların Sünni Arapların sin-dirildiği bir sürece dönüşmesi, el-Kaide terör örgütünün taban kaza-narak daha büyük bir tehdit halinegelmesine ve ülkede Şii-Sünni ayrış-masına zemin hazırladığını söyle-mek mümkün. Diğer yandan Maliki,IŞİD’in Musul’u hakimiyeti altına al-ması ve ülkede ilerleyişini frenleye-memesi, Sünni bölgelerindeki aske-ri operasyonlarında izlediği güvenlik

Anbar krizi ve Musul’da yaşanangelişmelerin Sünni Araplara etkileri

Page 4: HABER ANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM Ali Semin Irak’ta ... · devre dışı bırakmak gayesiyle attığı adımlar, ülkedeki siyasi krizi ve güvenlik sorunlarını derinleştiriyor

EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014 131EKO V‹T R‹N AĞUSTOS 2014130

Musul’un IŞİD’in eline geçmesinin ardındanTürkiye'nin Almanya’dan sonra ikinci büyükpazarı olan Irak'a ihracat Haziran'da yüzde 21geriledi ve ülke üçüncü sıraya düştüğü belirti-liyor.

Öte yandan Türkiye’nin Irak ile olan tica-ret hacminin yüzde 70’ini oluşturan Kuzey Irakbölgesiyle ticari hacmini düşürebilir. Bunun ikitemel nedeni vardır. Bunlardan birincisiTürkiye’den kuzey Irak bölgesine gönderdiğimalların bir kısmı Kürt işadamları tarafındanBağdat, orta ve güneydeki kentlere satılmak-tadır. Dolayısıyla Irak’ta yaşanan şiddet ve kao-tik ortamın Türkiye’ye ekonomik anlamdazarar verebilir.

IŞİD’in Musul’u kontrol ettikten sonrailan ettiği İslam Devleti’nin Irak’ta zemin bul-ması oldukça güç. Türkiye’nin Irak konusun-da izleyebileceği en iyi yolun bekle-gör politi-kası olduğunu söylemek mümkün. Diğer bir ifa-deyle Türkiye, Irak’taki gelişmeler hususundabeklemeli ve bölgedeki hareketlenmelere gö-re adımlar atmalı. Çünkü henüz Irak’ta nele-rin olabileceği tam anlamıyla belli değil. IŞİDve Bağdat yönetimiyle ilgili şüpheler ve belir-sizlikler hâlâ sürüyor. Bu aşamada Türkiye,Irak’ın toprak bütünlüğü konusundaki tavrınıdevam ettirmeli. Çünkü Irak’ın bütünlüğüTürkiye’nin bölgedeki çıkarlarını ve kendi gü-venliği açısından önem arz ediyor.

HABERANALİZ / IRAK'TAKİ SİYASİ DENKLEM

stratejisine Arap aşiretlerinin tamdesteğini alamadığını gösteriyor. Bunedenle Maliki’nin Sünnileri dışla-ması ve gösteri düzenlemelerini bas-tırması IŞİD’in hareket alanını ge-nişlettiği ifade edilebilir.

� 10 Haziran’da IŞİD’in Musul’u3 bin militanla ele geçirdiğinin dü-şünülmesi doğru bir yaklaşım değil.Eğer Musul’daki Arap aşiretleri, es-ki Baasçı komutanlar ve diğer dire-niş grupları destek vermeseydi, IŞİDtek başına Irak’ta bu bölgeleri kont-rol etmesi oldukça güç olurdu. ÇünküMusul Sünni Arap aşiretlerinin güç-lü olduğu ve askeri yapıya sahip birbölge. Bunlara ilaveten Saddam dö-nemindeki Irak ordusundaki komu-tanların ve rütbeli askerilerin çoğuMusul’dan çıktığı biliniyor. DahasıIŞİD’in Irak’taki ilerleyişini sadeceIŞİD’den ibaret görmek doğru biryaklaşım değil. IŞİD ile ülkedeki birtakım silahlı gruplar ve Saddam dö-neminden kalan silahlı komutanlararasında bir koalisyon oluştu. Aslındabu koalisyon, Sünni çoğunluğunBağdat yönetimiyle baş edememesi-nin bir sonucu.

ABD’NİN IRAK’TA KURDUĞU SİYASİ DENKLEM DEĞİŞİYOR MU?

ABD işgalinin ardından Irak’taetnik ve mezhepsel yapıya dayalıkurulan siyasi denklemin ülkede ya-şanan IŞİD olayından sonra ortaya çı-kan tablo neticesinde değişmesi yük-sek bir ihtimal. İşgal sonrası Irak’tacumhurbaşkanı Kürt, yardımcılarıŞii ve Sünni, başbakan Şii, yardımcı-ları Kürt ve Sünni, meclis başkanıSünni, yardımcıları Şii ve Kürt olacakşekilde bir siyasi yapı tasarlandı.

Bu durum Sünni Arapların ta-mamının Bağdat’taki siyasi sürecemüdahil olmasını sağlayamadı.Dahası Sünni Arapların Irak’takideğişimi kabul etmesi için ABD işgalisonrasında kurulan düzenin değiş-mesi şart. Bilhassa Bağdat yöneti-mindeki siyasi denklemin şu şekildedeğiştirilmesi düşünülebilir. Irak’tacumhurbaşkanlığı Sünni Araplara,

başbakanlık Şiilere (aynen devamedecek) ve meclis başkanlığı daKürtlere verilebilir. Böylesi bir siya-si denklemin Irak’ta yaşanan krizle-rin profilini düşürebilir.

Dolayısıyla ABD’nin işgaliyle bir-likte Irak’ta kurulan siyasi denklemindeğişebileceği ifade edilebilir. Diğeryandan ABD askerlerinin çekilmesisonrasında Maliki’nin Sünni politi-kacılara karşı izlediği baskıcı ve dış-layıcı tutumlarından dolayı ülkedeSünni Araplarla Kürtler arasındaadı konmamış bir ittifakın ortayaçıkması. Özellikle eski ParlamentoBaşkanı (Sünni Arap kökenli) UsameEl-Nuceyfi ve bazı Sünni Arap aşi-retleri ile Kuzey Irak Kürt YönetimiBaşkanı Mesud Barzani arasındagüçlenen ilişkiler, Bağdat’ta kurula-bilecek yeni bir siyasi denklemin ze-minini oluşturabilir. IŞİD’in Musul’ukontrol etmesinin ardından Irak’ın si-yasi ve fiziki haritasına büyük etkiedeceği kuvvetle muhtemel. Bu se-beple cumhurbaşkanının Sünni Arapve parlamento başkanının Kürt ol-ması iki taraf açısından da faydalı.Çünkü böyle bir değişiklikle Kürtlerinkendi aralarındaki siyasi rekabetinkrize dönüşmesi (KDP-KYB bağla-mında) engellenebileceği gibi işgalsonrası dönemde ötekileştirilen SünniAraplar Irak siyasetinde etkili ola-bilecek.

Cumhurbaşkanının SünniAraplardan, başbakanın Şiilerdenve meclis başkanının Kürtlerden se-çilmesini Türkiye ile Körfez ülkele-rinin destekleyebileceği ve İran’ın daböyle bir siyasi denkleme sıcak ba-kabileceği değerlendirilebilir. AyrıcaIrak’ta sürdürülebilir bir istikrarın te-sisi için Sünni Arapların etkisiz kı-lındığı mevcut siyasi denklemin de-ğiştirilmesi elzem. IŞİD’in ülkedekiilerleyişine ve Anbar kriziyle başlayansürece bakıldığında, Sünni Araplarındışlanmışlığı ve Şii siyasi aktörlerkarşısındaki zayıf konumu ülkedekimezhepsel gerilimi tırmandırabilir vemilli bütünlüğü tehdit edebilecekgelişmeler doğurabilir. Bu nedenlegerek ülkenin iç dinamikleri gerek-

se bölgesel konjonktürden ötürüIrak’ın mevcut siyasi denkleminde birdeğişikliğe gidilmesinin faydalı ola-bileceği değerlendiriliyor.

IRAK’TAKİ GELİŞMELERİNTÜRKİYE’YE YANSIMALARI

IŞİD’in 10 Haziran’da Musul’ukontrol etmesi, Türkiye’nin hem gü-venliği hem de Irak ile olan ticari hac-mi açısından ciddi bir tehdit olduğusöylenebilir. Türkiye’nin Irak ile olanticari hacmi yaklaşık 13 milyar dolarcivarında. Söz konusu rakamın yüz-de 70’ini Kuzey Irak bölgesiyle ger-çekleştiriyor. Fakat Musul’un IŞİD’ineline geçmesi ekonomik olarakTürkiye zarar vereceği değerlendiri-liyor. IŞİD’in eylemlerine genel ola-rak bakıldığında ekonomik ve ener-ji açısından hareketli bölgeleri ele ge-çirdiği görülüyor. Musul, Türkiyeaçısından tarihi ve stratejik açıdanönemli bir kent. Şu hususa dikkatçekmek gerekir ki, Irak’a giden Türkmallarının ülkenin diğer bölgelerine(Bağdat’a, orta ve güneydeki bölge-lere) ulaştırılması için Musul karayoluüzerinden geçiyor. Bu nedenle

Musul’u kontrolü sonrasında IŞİD’in ülke içerisindeki iler-leyişi Sünni Arap ve Türkmenlerin diğer bölgelere göç etme-sine neden oldu. 2014 yılının son 6 ayında Irak’ta devam edenşiddet ve saldırılardan dolayı 1 milyon 200 bin göçmen bulunuyor.IŞİD’in Musul ve Anbar’ın yanı sıra Kerkük, Diyale veSelahattin vilayetlerine de yayılması, Irak’ı 2003’ten beri ilk de-fa bu kadar büyük bir terör tehdidiyle karşı karşıya bıraktı. IrakBaşbakanı Maliki'nin operasyonları, Irak güvenlik güçlerininmevcut imkân ve kabiliyetlerini göz önünde bulundurmadan baş-latması, ülkede ciddi güvenlik sorunlarına yol açıyor.

IŞİD kriziyle birlikte Ortadoğu bölgesinin müzmin sorunuhaline gelen Irak'ın kritik bir sürece girdiği gözleniyor. Nuri El-Maliki şayet üçüncü dönemde başbakan olamazsa Ankara,Tahran ve Körfez ülkeleri arasındaki rekabette değişiklikler mey-dana gelebilir. Irak’ta ise mevcut konjonktürde iktidara gele-cek aktör, ilk etapta ülkedeki Şii-Sünni gerilimini dindirmek veiç siyasi krizleri çözüme kavuşturmak zorunda olacak. Malikidöneminde krizler çözüme kavuşturulamadığı için ülkedeki mev-cut siyasi denklemin değişmesinde, Sünni Arapları Irak siyasetinedâhil edecek yeni bir denklem geliştirilmesinde yarar var.

IRAK’TA DEVAM EDEN ŞİDDET VE SALDIRILARDANDOLAYI 1 MİLYON 200 BİNGÖÇMEN BULUNUYOR