MEKATRONİKŞubat 2016
MekatronikMuhendisligi MekatronikFrm MekatronikMuhendis Muhendis_Egitim
RÖPORTAJ: OKTAY ARSLANNASA’da Çalışan Oktay ARSLAN İle Röportaj Yaptık
WIN OTOMASYON FUARIWIN Otomasyon: Yeni Nesil Üretim İçin Lider İnovasyon Fuarı
4D YAZICILAR GELİYOR!Teknolojinin Sınırlarını Zorlayan Yeni Nesil 4D Yazıcılar
ROBOTLARIN SEÇİMİ Robotların Seçimi: İhanet mi İtaat mi?
MITSUBISHI ELECTRICRobot Teknolojisinde Yüksek Hız Ve Hassasiyet
E-Dergisiwww.mekatronikmuhendisligi.com
ARDUINO İLE PLCLadder Diyagramı İle Programlanabilen Ucuz PLC
WIN Otomasyon Fuarı
3M ELEKTROBozok Üniversitesi 3M-Elektro Topluluğu
MEKATRONİK YARIŞMASIMekatronik ve İnovasyon Günleri: Mekatronik Temalı Proje Yarışması
ENDÜSTRİ 4.0 ve IOT Sanayi Devrimi: Endüstri 4.0 ve Nesnelerin İnterneti
ÖNSÖZ
Genel Yayın YönetmeniFAHRİ YASİN AYAS
Yayın DirektörüÖMER YASİN ADIGÜZEL
Grak TasarımZEKERİYA POLAT
Bu Sayımızda E-Röportaj yaparak
takipçilerimizde sorular aldık ve
bunları NASA çalışanı Oktay
ARSLAN’a sorduk. Katılıp stant
açacağımız etkinliklerin yazılarını
da ekledik. Nazife KARAKOÇ’un
robotlar hakkın yazısıyla beraber
gelişmiş ve yenilikçi teknolojileri
anlatan yazılarımızı dahil ettik.
Keyif alarak okumanız dilğeyle...
Oktay ARSLAN, Tolga BİZEL, Davut
YÜKSEKKAYA, WIN Otomasyon, 3M
Elektro Ekibi ve MOSFET Anadolu
Meslek Lisesi ‘ne katkılarından
dolayı çok teşekkür ediyoruz.
FAHRİ YASİN AYAS
2
MEKATRONİK
YazarNAZİFE KARAKOÇ
Yazı İşleriMEHMET FATİH ADIGÜZEL
Misafır YazarTOLGA BİZELMisar YazarOKTAY ARSLAN
YAZARLAR
BültenWIN OTOMASYON
BültenMOSFET PLC
Bülten3M ELEKTRO
Misafır YazarDAVUT YÜKSEKKAYA
YazarÖMER YASİN ADIGÜZEL
İÇİNDEKİLER
‘üncü Sayfada Bu Var RÖPORTAJ: OKTAY ARSLAN
3
04
MEKATRONİK
‘inci Sayfada Bu Var WIN OTOMASYON FUARI08
‘ıncı Sayfada Bu Var ENDÜSTRİ 4.0 VE IOT16
‘inci Sayfada Bu Var MITSUBISHI ELECTRIC25
‘inci Sayfada Bu Var ARDUINO İLE PLC28
‘inci Sayfada Bu Var 4D YAZICILAR GELİYOR!11
‘üncü Sayfada Bu Var 3M ELEKTRO34
‘üncü Sayfada Bu Var MEKATRONİK YARIŞMASI14
‘inci Sayfada Bu Var ROBOTLARIN SEÇİMİ20
RÖPORTAJ: OKTAY ARSLAN
4
OKTAY ARSLANNASA’da Robotics Technologist olarak çalışıyor.
Çalışma Alanları:
Otonom sistemlerde planlama, kontrol, öğrenme
Yapay zeka ve makine öğrenmesinin robotik ve uzay
sistemlerine uygulamaları.
1. Merhaba, mesleğiniz ve iş hayatınız ile ilgili sorulara geçmeden önce;
bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Merhaba. Ben Oktay Arslan. NASA Jet Propulsion Laboratory, Otonom Sistemler
Departmanı’nda araştırmacı olarak çalışıyorum. ABD’nin Pasadena (CA) şehrinde
yaşıyorum. 2009 yılında Georgia Teknoloji Enstitüsü’nün verdiği araştırma
asistanlığı bursunu kabul ederek robotik alanında doktora çalışmaları yapmak için
Atlanta şehrine yerleştim. Daha öncesinde İstanbul Teknik Üniversitesi’nde lisans
ve yüksek lisans seviyesinde mühendislik eğitimi aldım ve uzun yıllar İstanbul’da
yaşadım. Genel olarak yapay zeka ve makine öğrenmesi konularının robotik
sistemlere uygulamalarıyla ilgileniyorum.
2. NASA Jet Propulsion Laboratory, Otonom Sistemler Departmanı’nda
çalışıyorsunuz. Bize buradaki görevinizden ve çalışma şartlarından,
bahsedebilir misiniz?
Otonom Sistemler Departmanı’nın içerisinde bulunan Mobilite ve Robotik
Sistemler Bölümü’nde Robotik Teknoloji Uzmanı olarak çalışmaktayım. Otonom
hava ve yer araçları için hareket planlama sistemi tasarımı, planlama,
koordinasyon ve makine öğrenmesi konularında araştırma yapıyorum. Çalıştığım
projeler gereği zamanımın büyük bir kısmını ofiste yazılım geliştirerek, tasarım
toplantılarına ve davetli konuşmacıların verdiği seminerlere katılarak geçiriyorum.
Geliştirdiğimiz yazılımlar belli bir olgunluğa eriştiği zaman, bunları gerçek sistemler
üzerinde test etmek için ara ara sahada çalışmalar yapmaktayım.
3. NASA’da çalışmaya nasıl karar verdiniz, kabul edilmek için neler
yaptınız? Bize bu konu ile ilgili deneyimlerinizden bahseder misiniz?
E-Röportaj’da aldığımız soruları Oktay ARSLAN’a sorduk...
5
Georgia Tech’teki robotik doktora programından mezun olmaya yakın ABD’deki
çeşitli firma ve araştırma kurumlarına iş başvuruları gönderiyordum. Başvuru
sonucunda yapılan geri dönüşlere göre çeşitli mülakatlara katılıp seminerler
veriyordum. Bu sırada, NASA Jet Propulsion Laboratory’nin kariyer sayfasında açık
olan birkaç pozisyon dikkatimi çekti ve inceledikten sonra internet üzerinden
başvurumu yaptım.
4. NASA’ya başvuru ve alım süreçlerinden bahseder misiniz?
JPL’in kariyer sitesinde iş başvurusu yaptıktan birkaç gün sonra, insan
kaynaklarından yaptığım başvurunun olumlu karşılandığını ve telefonda ön
görüşme yapmak istediklerini belirten bir e-posta aldım. İlerleyen günlerde
telefonda yapılan üç ayrı teknik mülakattan sonra, doktora çalışmalarım hakkında
bir konuşma yapmak ve daha detaylı teknik mülakatlar yapılması için JPL’in
Pasadena’daki merkezine davet edildim. Buradaki teknik mülakatlar çok yorucuydu
ve neredeyse tüm gün sürdü diyebilirim. Yaklaşık on beş kişi olan bütün grup
liderleri ve kıdemli araştırmacılarla birebir mülakata girdim. Bu ziyaretimden
yaklaşık iki hafta sonra, iş başvurum olumlu değerlendirilip tam zamanlı iş
teklifinde bulunuldu ve ben de kabul ettim.
5. Mezun olduğumuz üniversite ya da not ortalaması alım sürecinde çok
etkili oluyor mu?
JPL’e her dönem yüzlerce iş başvurusu yapılır. ABD’ndeki iyi bir okuldan doktora
derecesi almak genelde yaptığınız iş başvurularına olumlu bir şekilde etki eder ve
sizi diğer adayların arasından bir adım öne çıkarır. Fakat, mezun olduğunuz okul ve
sahip olduğunuz ortalama sizin işe alınmanızı sağlayan yeter koşullar değildir.
Yapılan mülakatların amacı hem sizin teknik bilginizi ölçmek hem de sizin kişilik
olarak çalışma ortamına ve ekip arkadaşlarına uyumunuzu ölçmektir. Genel olarak
işe alımdaki en büyük etken, bana göre, sahip olduğunuz proje, iş deneyimleri ve
teknik becerilerin ihtiyaç duyulan niteliklerle örtüşmesi ve daha önce çalıştığınız
kişilerin sizin için verdiği referans mektupları diyebilirim.
6. NASA genellikle hangi mühendislik alanlarına ihtiyaç duyuyor?
NASA’da birçok farklı alanlarda projeler yürütülmektedir. Benim bulunduğum
departmandaki mühendislik projelerinde genel olarak elektrik, kontrol, bilgisayar,
elektronik, haberleşme, uçak, uzay, makine mühendisleri çalışmaktadır. Bunun
dışındaki bilimsel yönü daha ağır basan projelerde fizik, kimya, astrofizik,
astronomi, matematik alanlarındaki araştırmacılar daha fazla görev almaktadır.
6
7. Uzmanlaşma alanını belirlememiş bir mühendisin sevdiği , çalışmak
istediği alanı bulması ve kendini geliştirmesi için nasıl bir yol tavsiye
edersiniz?
Lisans yıllarında çeşitli öğrenci projelerine katılmalarını, iyi firmalarda staj
yapmalarını, kendi bölümlerindeki akademisyenlerin araştırma konularını
inceleyerek ilgi duydukları kişilerle beraber çalışma yapmalarını tavsiye ederim.
Eğer alan seçme konusunda kararsız olsaydım, deneme yanılma yoluyla mezun
olmadan birçok farklı projede yer almaya çalışırdım. Bu tecrübeler bir
araştırmacının kendisini, becerilerini ve en önemlisi zayıf olduğu konuları
öğrenmesi açısından çok önemlidir.
8. Son yılların parlayan mesleklerinden biri olan Mekatronik Mühendisliği
Bölümü’nün geleceği hakkındaki düşüncelerinizden nelerdir?
Yakın gelecekte robotların sosyal hayattaki rolleri artacak ve her evin sahip olmak
isteyeceği bir ev eşyası niteliği kazanacaktır. Bu robotların tasarlanması,
geliştirilmesi ve bakımı için disiplinlerarası konuları iyi bilen Mekatronik
Mühendislerine her zaman ihtiyaç duyulacaktır.
9. JPL’de robotik alanında araştırma yapan bir mühendis olarak; hangi
programlama dillerini öğrenmemizi tavsiye edersiniz?
Projelerdeki gereksinime göre birçok farklı dilde yazılım geliştiriyoruz.Eğer
geliştirdiğimiz yazılım gerçek bir robotik platform üzerinde çalışacaksa, C/C++
dillerini tercih ediyorum. Bunun dışında bir algoritmayı hızlı bir şekilde
prototiplendirmem gerektiğinde Python ve Julia dillerini kullanıyorum. MATLAB ve
Mathematica teknik hesaplama için sıkça kullanılan ticari dillerdir, zaman zaman
bu dillerde de calismalar yapmaktayım. Son olarak, robotik alanında araştırma
yapmak isteyen genç mühendislerin Robot Operating System (ROS) yaılımını iyi bir
şekilde öğrenmelerini tavsiye ederim.
10. Sizce bütün programlama dillerinin bilinmesi gerekli midir? Birini
bildikten sonra, diğerine adapte olmak; ne kadar vaktimizi alır?
Bir yazılımcının bütün programlama dillerini uzman seviyede bilmesi mümkün
değildir. Yazılım geliştirmeyi satranç oynamak gibi düşünebiliriz. Satranç oyununun
kurallarını öğrenmek çok çabuk olduğu gibi oyunda ustalaşmak icin epey bir
zaman harcamak gerekir. Aynı şekilde bir programlama dilinin sözdizimsel
kurallarını öğrenmek çok zaman almayabilir. Fakat, ilgili programlama dilinde
yazılım geliştirmede uzmanlaşmak yıllar alabilir.
7
İyi bir yazılım geliştiricisi olmak istiyorsanız, programlama dillerinden ziyade
programlama paradigmalarını öğrenmenizi tavsiye ederim. Mesela iyi bir yazılım
geliştirici yapısal (C), nesne yönelimli (C++, Java, C# gibi), fonksiyonel (Haskell, Lisp
gibi), dinamik tipli (Python, JavaScript gibi) programlama dillerinden en az bir
tanesinde iyi seviyede yazılım geliştirebilecek seviyede bilmesini tavsiye ederim.
11. NASA‘da çalışmak isteyen, yeni mezun arkadaşlarımıza ne gibi
tavsiyelerde bulunursunuz? Bu pozisyonda çalışmak isteyen arkadaşların, ne
gibi yetilere sahip olması gerekir?
NASA toplamda on tane merkezi bulunan ve bünyesinde binlerce araştırmacının
çalıştığı çok büyük bir kurumdur. Uzay araştırmalarında dünyadaki sayılı
kurumlardan birisi ve hatta bazı alanlarında öncü bir yer olduğu için, burada
çalışmak isteyen arkadaşların çok calışmaktan ve rekabetten hoşlanan bir
karaktere sahip olması gerekir. Ayrıca, genç arkadaşlara kendilerine NASA’da
calışmayı hedef koymak yerine sürekli okuyan ve kendini geliştirmeyi hedefleyen
iyi bir arastırmacı olmaya gayret etmelerini tavsiye ederim. Bunun için lisanstaki
temel derslerde başarılı olmayı ve birçok projede görev alıp kendilerini teknik
anlamda geliştirmelerini öneririm. Alanında iyi bir araştırmacı olduktan sonra
kendilerine daha iyi imkanlar sunacak yerlere başvuru yapabilirler, NASA bu gibi
yerleden sadece bir tanesidir.
12. Cevapladığınız için, tekrar teşekkür ederiz. Eğitimim ile alakalı geçmişe
dönsem; şunu da mutlaka yapardım dediğiniz şeyler nelerdir? Son olarak,
öğrencilere ve yeni mezun arkadaşlarımıza ne gibi tavsiyelerde bulunmak
istersiniz?
Matematik ve fizik ile ilgili bazı temel dersleri öğrenmek ve lisans yıllarındaki
stajlarimi yurtdışındaki robotik alanında öncü kurumlarda yapmak isterdim. Bunun
dışında yabancı dil eğitimime daha cok zaman ayırıp tercümeler yerine internetteki
özgün kaynaklardan mühendislik konularını çalışırdım.
NOT: Bu röportaj yazısındaki düşünceler tamamen Oktay Arslan’ın kendi
düşünceleridir; NASA’yı, Caltech’i veya Jet Propulsion Laboratory’i bağlamaz.
Twitter: twitter.com/oktayarslan
E-posta: [email protected] Misar YazarOKTAY ARSLAN
17-20 Mart 2016 tarihleri arasında düzenlenecek olan WIN Eurasia Automation,
yeni nesil fabrikalar için entegre çözümleri bir araya getirmeye hazırlanıyor.
Otomasyon Eurasia, Electrotech Eurasia,Hydraulic&Pneumatic Eurasia ve Materials
Handling Eurasia fuarlarını kapsayan etkinlik; otomasyon, elektrik-elektronik,
hidrolik-pnömatik ve elleçleme-iç lojistik sektörlerine kompakt bir bakış olanağı
sağlıyor.
Fuar katılımcılarının; kablolardan akışkan gücü teknolojilerine, sürücü
teknolojilerinden yazılımlara,robot kollarından insansız forkliftlere bir fabrika için
gerekli tüm çözümleri tek çatı altında ziyaretçilerine sunacağı etkinlik, geleceğin
fabrikalarına yönelik doğru çözümlere ulaşmak isteyen ziyaretçiler için bir kez daha
bölgenin lider inovasyon platformu olduğunu kanıtlayacak.
Gelişmiş otomasyon süreçleri bu fuarda
Bu yıl 23. kez düzenlenecek olan OTOMASYON Eurasia Fuarı, endüstriyel
otomasyon uygulamalarında kullanılan tüm teknolojik gelişmelerin ve yeni
hizmetlerin görülebildiği yegane adres. Montaj Kurulum Sistemleri, Doğrusal
Konumlama Sistemleri, Otomasyon Hizmetleri, Haberleşme, Network ve
Endüstriyel Haberleşme Sistemleri, Kontrol Sistemleri, PLC, SCADA, Gömülü
Sistemler, Endüstriyel Bina Otomasyon Sistemleri, Endüstriyel Bilişim & Yazılım,
Robot Sistemleri ve Teknolojileri gibi çeşitli ürün gruplarında katılımcıları bir araya
getiren fuarda, üretimde yeni bir döneme işaret eden Endüstri 4.0'ın etkilerini de
gözlemlemek mümkün olacak.
WIN OTOMASYON FUARI
8
WIN OTOMASYON FUARI
Sosyal : http://www.facebook.com/win.eurasia.automation
İmalat Endüstrisinin Kazandıran 4 Uluslararası Fuarı
17 – 20 Mart 2016 Tarihlerinde
Tüyap Fuar ve Kongre Merkezinde
WIN Otomasyon: Yeni nesil üretim için lider inovasyon fuarı
Website : http://www.win-automation.com/tr
9
Hidrolik Pnömatik sektörünün gelişmiş ürünleri sergilenecek
Teknolojideki gelişmeler, güç ve hareket sistemlerinde önemli değişiklikler
yaratıyor ve daha kolay kullanım olanaklarını ortaya çıkarıyor. Hidrolik ve pnömatik
bunun en önemli başlığını oluşturuyor. Günümüzde dişçilikten otomotive, ağır iş
makinalarından yarı iletken üretimine vb. her sektörde yer alan hidrolik pnömatik
sistemleri, sundukları avantajlar ve her geçen gün gelişen ürün yelpazeleriyle,
mühendislerin vazgeçilmez enstrümanları olarak endüstride yer alıyor. Gün
geçtikçe endüstriyel üretimde kullanım alanı genişleyen akışkan gücünün tanıtım
ve pazarlamasında HYDRAULIC & PNEUMATIC Eurasia fuarı en önemli platformu
oluşturuyor. Hidrolik ve Pnömatik Hizmetleri, Yağlama Sistemleri, Makine ve
Hidrolik Yağları & Parçaları, Yağ Hidroliği Sistemleri ve Bileşenleri, Pnömatik
Sistemler ve Bileşenleri, Su Hidroliği Sistemleri ve Bileşenleri konularına odaklanan
etkinlik, WIN Eurasia Automation'da bir araya gelen diğer 3 endüstri fuarının
sinerjisiylele; katılımcılarına ve ziyaretçilerine yeni fırsatlar sağlayacak.
Elektrik üretim sistemleri ve ekipmanları fuarın önemli bir parçası
Enerji, elektrik ve elektronik sektörünün üretici, dağıtıcı ve kullanıcılarını bir araya
getirerek bilgi alışverişi ve iş bağlantılarına olanak sağlayan ELECTROTECH Fuarı,
Türkiye’yi modern ve farklı enerji sistemlerine yönelik
olan yatırımlarında desteklemek isteyen şirketlere, teknolojilerini ve deneyimlerini
sergilemek ve yerel karar alıcılarla işbirliği yapmak için mükemmel bir platform
sunuyor.
Materials Handling Eurasia, İç Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetiminde
Yenilikçi Ürün ve Hizmetleri Bir Çatıda Toplamaya Hazırlanıyor
Günümüzde, gelişen endüstri dünyasının artan ihtiyaçları; lojistik, içlojistik
sektörlerinde ve tedarik zinciri yönetiminde de çözüm ihtiyaçlarını arttırıyor.
Üretim sektörünün bir parçası olan lojistik ve içlojistik sektörünü bir araya getiren
Materials Handling Eurasia fuarı; Kaldırma ve Taşıma, Depolama ve Yükleme,
Toplama ve Paketleme Sistemleri ve Lojistik Bilişimi alanlarında yenilikçi ürün ve
hizmetlerin sergileneceği bir ortam oluşturmayı hedefliyor.
Yeni pazarlara açılan kapı
Geçtiğimiz yıl, 21 ülkeden 1581 firmanın ürünlerini sergileyip, iş bağlantıları
kurduğu fuar, başta elektrik, elektronik, makine, otomotiv, otomasyon ve enerji
sektörlerinden olmak üzere 77 bin 244 profesyonel tarafından ziyaret edilmişti. Bu
yıl da Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenecek olan WIN Eurasia
Automation, Orta Doğu, Afrika ve Orta Asya gibi büyümekte olan ve yüksek
potansiyele sahip pazarlara ulaşmak isteyen firmalar için önemli fırsatlar
barındıracak.
10
“mekatronikmuhendisligi.com” olarak stand açacağımız ve siz değerli
takipçilerimizle buluşma fırsatı yakalayacağımız WIN Eurasia Automation Fuarı’nda
standımıza uğrayatrak ,fikirlerinizi bizlerle paylaşabilir ve merak ettiklerinize cevap
bulabilirsiniz.
17-20 Mart tarihleri arasında görüşmek üzere...
İmalat Endüstrisinin Kazandıran Fuarları
İstanbul TÜRKİYE
BültenWIN OTOMASYON
Teknolojinin sınırlarını zorlayan yeni nesil 4D yazıcılar beklenmedik bir
şekilde kapımızı çaldı.
Hayal dünyamızı, 2 boyuttan ibaret bir kağıda mahkum eden, günlük hayatta
kağıda çıktı alarak sıkça kullandığımız yazıcılardan sonra devrim niteliğinde
piyasaya sürülen 3D yazıcılar meraklı gözlerin ilgi odağı olmuştu.
3D yazıcılar, kağıt kullanmadan genellikle plastik esaslı malzemeler
kullanılarak istenilen yapıya göre katman üzerine katman eklenerek ekstra bir
kalıba ihtiyaç duymadan nesne oluşturabilme özelliğine sahip cihazlardır. Bu
yazıcıların 3 boyutlu bilgisayar tasarımını gerçek hayata dönüştürdüğü objeler, elle
tutulabilme özelliğine sahip eni, boyu ve yüksekliği olan yapılardır.
Teknoloji harikası bu yazıcılarla imal edilen objeler; polimer, seramik ve metal
malzemelerinden yararlanılarak yapılıyor. Hatta teknolojiyi hayatın her yerinde
kullanabilmeyi amaçlayan araştırmacılar çikolata ve eritme peynirini bir malzeme
gibi işleyerek yediğimiz yiyeceklere de ilginç tasarımlar uyguluyorlar. Bu şekilde
değişik tasarımlarda imal edilen çikolata vs. gıda ürünleri daha ilgi çekici bir hale
dönüşüyor.
4D YAZICILAR GELİYOR!
11
DAVUT YÜKSEKKAYANiğde Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği
İMGO Makine Otomasyon Enerji Şirketinde’de stajyerlik yaptı.
AutoCAD, SolidWorks, Catia V5, Proteus, Altiun Designer;
C, C++, Java SE dillerini ve programlarını biliyor.
Teknolojinin sınırlarını zorlayan yeni nesil 4D yazıcılar
E-posta : [email protected]
12
Peki, 3D yazıcılarla tam olarak tanışmadan hayatımıza giren 4D yazıcılar da
ne oluyor?
4D yazıcı denilince ilk olarak aklımıza gelen “ En, boy ve yükseklik dışındaki
4. boyut nedir? ” sorusuna bir açıklık getirelim. İnsanoğlu, doğası gereği ve
yaşadığı ortam nedeniyle 3. boyuttan sonrasını zihinde tasvir etmekte güçlük
çekiyor. Çünkü hayal dünyamız için 3. boyuttan sonra işler karmaşık bir hal alıyor.
Çoğumuz 4. boyut denilince bir tahmin yürüterek “ ZAMAN ” diye düşünmüşüzdür.
Tahminimiz kısmen doğru. Fakat bu yazıcının 4. boyutu tam olarak bildiğimiz 4.
boyutla alakalı değil. Çünkü bu 4. boyut aslında şekil değiştirmeden
kaynaklanıyor. alar için önemli fırsatlar barındıracak.
Bu değişim üretilen her nesnenin, farklı bir şekil değiştirme fonksiyonuna
sahip olmasından kaynaklanıyor. Değişim belli bir zaman aldığı için zaman boyutu
işin içine girmiş oluyor. Araştırmacılar 3D yazıcı çıktılarını su, sıcaklık, ışık gibi farklı
dış etkilere göre değişebilen yapıda olacak şekilde geliştirdiler. Bu nedenle bu
sistemi “ 4D ” olarak adlandırdılar. 4D yazıcı çıktıları akıllı malzemeler sayesinde bir
formdan başka bir forma dönüşebiliyorlar.
13
Wollongong Üniversitesi ’nde bulunan ACES adlı kuruluş tarafından
tasarlanan ve 4D yazıcı kullanılarak üretilecek ilk nesne ortamın sıcaklığına karşı
tepki verebilen bir vana olacak. ACES verdiği bu örnekle ne anlatmak istemiş? 4D
yazıcı ile üretilen bir vana suyun sıcaklığı arttı zaman kendini otomatik olarak
kapatacak.
ABD ordusu savunma sanayisinde kullanımı için Harvard, Pittsburgh ve
Illionis üniversitelerine 4D ürünleri üzerine yapılan çalışmalara toplamda 800
milyon dolar bağış yapmıştır.
4D yazıcılar kullanılarak hiç elimizden düşürmediğimiz telefonlar, elbiseler,
ayakkabılar, araçlar, ev aletleri ve aklımızın alabileceği her türlü tasarımda ürünler
imal edilebilir.
Teknolojide çığır açması beklenen bu sistemin ilerleyen yıllarda tıp, robotik,
otomasyon ve askeri alanlarda sıklıkla kullanılacağı apaçık ortada.
Teknolojinin hızına yetişemediğimiz bu devirde beklenmedik bir anda 5D
yazıcı haberini alırsak hiç şaşırmayalım.
Misar YazarDAVUT YÜKSEKKAYA
MEKATRONİK VE İNOVASYON GÜNLERİ
14
MEKATRONİK VE İNOVASYON GÜNLERİ
Website : http://mig.etkinlik.marmara.edu.tr
Marmara Üniversitesi öğrenci kulüpleri tarafında düzenlenen
Mekatronik Temalı Bilimsel Proje Yarışması
Marmara Üniversitesi öğrenci kulüpleri tarafından bu sene ilki düzenlenecek
olan “Mekatronik ve İnovasyon Günleri” (MİG) robot ve bilimsel proje etkinliği 28-
29-30 Nisan 2016 tarihinde Marmara Üniversitesi Göztepe Yerleşkesi'nde
gerçekleşecek. Türkiye'de ilk defa uygulanacak yarışma kategorileriyle yanı sıra
içinde barındırdığı Kariyer Günleri ile dikkat çeken bir etkinlik.
Yarışma 7 kategoriden oluşmaktadır. Bunlardan Lisans Bitirme Tezi Proje
Kategorisi ile diğer benzer yarışmalardan farkını belli eden yarışma alanında
önemli sanayi şirketlerinin katıldığı kariyer günleriyle de benzersiz bir etkinliğe
dönüşüyor. Yarışmacılara mekanik, elektrik, elektronik, optik, bilgisayar donanım
ve yazılım bileşenlerinden oluşan endüstriyel alanlarda, elektronik parça bütünü ve
iletişim sistemlerinin tasarımını yapabilme, geliştirme, elektronik aksanları arası
ilişki kurabilme ve bunları kurallar içinde test edebilme kabiliyetini kazandırmayı,
orta ve yükseköğrenim eğitimi gören öğrencilerin temel anlamda mekatronik
kapsamında merak duygularının, araştırma, sorgulama ve onların bu alanda
öğrenme isteklerinin tetiklenmesini sağlamayı ve endüstriyel firma yetkilileri ile
öğrencileri aynı platformda buluşturmayı amaçlayan MİG destek arayışlarını
sürdürüyor ve ziyaretçilerini bekliyor.
MİG hakkında daha fazlası için resmi internet sitesi
http://mig.etkinlik.marmara.edu.tr 'yi ziyaret edebilirsiniz.
YARIŞMA KATEGORİLERİ
Mekatronik ve İnovasyon Günleri: Mekatronik Temalı Proje Yarışması
Instagram : http://instagram.com/marmaramigTwitter : http://twitter.com/marmaramigFacebook : http://facebook.com/marmaramig
SUMO ROBOT
Ÿ Mikro Sumo Robot
Ÿ Mini Sumo Robot
Ÿ Mega Sumo Robot
Ÿ Humanoid Sumo Robot
ARAZİ ROBOT
MULTİKOPTER ROBOT
AVCI ROBOT
SERBEST PROJE
FESTO GÖREV TAMAMLAMA PROJE
LİSANS BİTİRME TEZİ PROJE
ENDÜSTRİ 4.0 VE IOT
16
Bu yazımda Dünya’da sanayi devrimi olarak geçen Endüstri 4.0 ve Nesnelerin
interneti konusu hakkında genel itibari ile bilgilendirme yapmayı hedefliyorum. Bu
konu üzerinde daha detaylı bilgi bulabilmeniz için internet linklerini yazımın
sonunda paylaşacağım.
Bu konu üzerinde internette bir çok teknoloji ve mühendislik tabanlı bloglarda ve
firma sitelerinde bu konuya detaylıca yer verilmeye başlandığını görüyorum.
Bende Endüstri 4.0’ın önemine vardığımı düşünerek tez dersimde konumu
“Endüstri 4.0 Sanayi Devrimi” üzerine seçtim. Gelecek vadeden bir konu olduğunu
düşünüyorum. Yazımın sonunda çok beğendiğim ve samimi gördüğüm röportaj
linkinide paylaşmış olacağım.Yazıma geçmeden önce aşağıdaki resim yazının çok
güzel açıklamasını yaptığını düşünüyorum.
Belirli bir ekonomik değere sahip canlı-cansız her nesnenin, internete bağlanarak
diğer objelerle iletişim ve etkileşim haline geçeceği ve böylelikle akıllanacağı
“Nesnelerin İnterneti” devrimi hızla gelişiyor. Tamamen bağlantılı ve akıllı bir
dünyaya doğru ilerliyoruz. Bu gelişim ve trend birçok alanda etkilerini gösterecek.
Sadece mobil platformlar değil endüstriyel alanlar da bu devrimden etkileniyor,
daha da etkilenecek ve hayatımızı daha verimli, güvenli ve kolay bir şekilde
sürdürebilmemizi sağlayacak. Endüstriyel devrim süreci geçmişten günümüze 4’e
ayrılıyor.
Sanayi Devrimi: Endüstri 4.0 ve Nesnelerin İnterneti
ÖMER YASİN ADIGÜZEL
LinkedIn: http://www.linkedin.com/in/ömer-yasin-adigüzel-32296680Sosyal : http://www.facebook.com/omeradiguzel51
Karabük Üniversitesi'nde Mekatronik Mühendisliği okumaktadır.
Mekatronikmuhendisligi.com Kurucu ve Yöneticisi.
Blog : http://www.omeryasinadiguzel.com
17
Endüstri 1.0’dan 4.0’a Doğru
Ÿ Mekanik Üretim Tesislerinin Uygulanması (18. Yüzyıl)
1712 Buhar Makinesinin İcadı
Ÿ Elektrik ve İş Bölümüne Dayalı Seri Üretime Geçilmesi (19. Yüzyıl)
1840 Telgraf ve 1880 Telefon İcatları
1920 Taylorizm (Bilimsel yönetim)
Ÿ Üretim Süreçlerinin Otomasyonu (20. Yüzyıl)
1971 İlk mikro bilgisayar (Altair 8800)
1976 Apple I (S. Jobs ve S. Wozniak)
Ÿ Otonom Makineler ve Sanal Ortamlar (21. Yüzyıl)
1988 AutoIDLab. (MIT)
2000 Nesnelerin İnterneti
2010 Hücresel Taşıma Sistemi
2020 Otonom Etkileşim ve Sanallaştırma
18
İnternete bağlı her nesnenin üretim alanında daha fazla kullanımını içeren bu
trend ile birlikte endüstriyel alanda köklü değişimler olacak ve “Dördüncü Endüstri
Devrimi – Endüstri 4.0” olarak nitelendirilen yeni bir dönem başlayacak. İnternetin
üretimde kullanılması, iş geliştirmeden-mühendisliğe birçok yeniliği de
beraberinde getirecek. Bu gelişmelerle üretim tesisleri; makinelerini, depo
sistemlerini, araç-gereçlerini küresel ağlara dönüştürecekler. Üretimde akıllı
cihazlar birbirleri ile gerçek zamanlı etkileşim kurarak daha verimli halde
çalışacaklar. Böylece ürün geliştirme aşamasında; tasarımdan gerekli malzeme
kullanımına, pazarlamadan sevkiyata birçok süreçte daha şeffaf ve birbirine bağlı
bir sistem kurulacak. Birbiriyle konuşan, bağlantılı makineler ürünün kalite
kontrolünü yapıp üretim sürecindeki hataları daha hızlı tespit etmeyi sağlayacaktır.
Tüm bu sürecin yönetildiği akıllı fabrikalarda büyük veri analiziyle üretim daha
verimli hale gelecek. Örneğin telefon üreten bir fabrika düşünelim. Telefon
üzerindeki RFID çip üzerinden tüm üretim bandı aşamalarında, sonrasında paket
içerisinde sevkiyat anında, en sonunda müşterinin eline uluşana kadar bütün
süreçler real-time izlenebilecek ve aksaklık durumunda müdahele edilebilecek.
Cihazın herhangi bir arıza durumunda da çip gerçek zamanlı olarak fabrikaya veri
gönderecek ve problemin çözülebilmesi sağlanacak. Üretim aşamasında arızalara-
aksamalara karşı veya tedarik zinciri bazlı problemlere karşı hızlı çözümler
sunabilecek.
Endüstri 4.0'ın Avantajları
Ÿ Sistemin izlenmesinin ve arıza teşhisinin kolaylaştırılması
Ÿ Sistemlerin ve bileşenlerinin öz farkındalık kazanması
Ÿ Sistemin çevre dostu ve kaynak tasarrufu davranışlarıyla sürdürülebilir olması
Ÿ Daha yüksek verimliliğin sağlanması
Ÿ Üretimde esnekliğin arttırılması
Ÿ Maliyetin azaltılması
Ÿ Yeni hizmet ve iş modellerinin geliştirilmesi
Endüstri 4.0 yolunda türkçe kaynak ve son gelişmeleri takip edebileceğiniz internet
sitesi bu internet sitesinden daha detaylı bir şekilde bilgi www.endustri40.com
edinebilirsiniz.
Portalda neler var?
Endüstri 4.0’ın yol haritası, üretim teknolojilerindeki gelişmeler, Endüstri 4.0’a geçiş
sürecinde karşılaşılabilecek zorluklar, eğitim sisteminin Endüstri 4.0’a
entegrasyonu gibi önemli başlıklar; haber, teknik makale ve röportajlar aracılığıyla
ele alınacak ve geniş kesimlerin aktif katkısıyla alanında bir ilk olacak.
19
Son olarak yazımı yazarken denk geldiğim yatırım haberi konunun hangi boyutta
olduğunu özetliyor sanırım.
Nokia yatırımcı şirketi Nokia Growth Partners aracılığıyla nesnelerin
interneti projelerine 350 milyon dolar yatırım yapacağını duyurdu.
Detay:
http://www.webrazzi.com/2016/02/22/nokia-nesnelerin-internetine-350-milyon-
dolar-yatirim-yapacak
Yazımda yararlandığım siteler:
Nesnelerin İnterneti ile Gelen 4. Endüstri Devrimi
https://www.linkedin.com/pulse/nesnelerin-interneti-ile-gelen-4-endüstri-devrimi-
enis-elbistan
Endüstri 4.0 Platformu
http://www.endustri40.com
Röportaj Linki:
http://www.turkishtimedergi.com/genel/endustri-4-0/
TED –Endüstri 4.0 Videosu
https://www.youtube.com/watch?time_continue=1&v=QBDShp6U7tU
Endüstriyel Nesnelerin İnterneti "Devrimi": Kurgu mu, Gerçek mi?
İnternet üzerinden canlı seminer 26 Şubat'da...
Schneider Electric'in bu seminerinde endüstriyel internet mimarisi, akıllı makineler
ve yeni yaratılacak ekonomi ile birlikte Türkiye'nin ilerlemesinde'de IIoT (Industrial
Internet of Things)'nin yeri tartışılacak.
http://www.voltimum.com.tr/e-universite/endustriyel-nesnelerin-interneti-devrimi-
kurgu-mu-gercek-mi
YazarÖMER YASİN ADIGÜZEL
ROBOTLARIN SEÇİMİ
20
NAZİFE KARAKOÇ
Instagram: http://instagram.com/nzfe.krkc
Karabük Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği.
Çeşitli sitelerde yazarlık ve mekatronikmuhendisligi.com
Sosyal medya editörlüğü ile blog yazarlığı görevini yapmakta.
Robot… Bu kelime her insanın aklında farklı şekillere büründüğü için ortak bir
tanım elde etmek zordur. Çünkü hayatımızın her alanına öylesine girdiler ki küçük
bir aletten büyük cihazlara, büyük cihazlardan devasa makinelere kadar birçok
cismi robot olarak gördüğümüzden ötürü her insan kullandığı elektronik eşyaya
göre robotu tanımlıyor. Fakat işin uzmanına bu soruyu yönelttiğimizde şu şekilde
cevaplandırabilir: Programlanabilir bir elektronik beyne sahip, kendini kontrol
altına alabilen, amacına ulaşmak için verileri değerlendirebilen, elektronik ve
mekanik parçalardan oluşan makinelerdir. Amerikan Robot Enstitüsü’ne göre ise
robot; eşyaları, özel aygıtları programlanmış şekilde hareket ettirebilen ve yeniden
programlanabilen çok fonksiyonlu cihazlardır.
Robotun ilk oluşum çağına bakarsak Çekoslovak bir yazarın tiyatro oyununda
‘zorla çalıştırılan işçi’ anlamında bu kavramı kullandığını görürüz. Zaten daha
sonraki zamanlarda da robot, kavramını aşıp gerçekliğe geçiş yapacaktır.
Birçok sanatçının önce eserlerini daha sonra hayatımızı süsleyen bu
mekanizmalarla ilk tanıştığımızda, yani robotları hayatımıza müdahil ettiğimizde,
bu kavram aklımızda mutfakta bize yardım eden aletler, temizlik işlerimizi yapan
makineler, bahçede bizim yerimize çimleri biçen cihazlar olarak yer edindi. Fakat
artık olayın bu kadar basit olmadığını anlamak çok da zor değil. Yazımın ilk
bölümünde de belirttiğim gibi robotlar hayatımızın her alanına öylesine girdiler ki…
O zaman hayatımıza giren belli başlı robotlara biraz bakalım:
Robotların Seçimi: İhanet mi İtaat mi?
Facebook: http://facebook.com/nzfe.krkc
21
ROBOT GARDİYANLAR
KERTENKELE ROBOTLAR
Kertenkeleye benzeyen bu robotlar, felaket zamanlarında küçük cüsseleri
sayesinde enkaz yığınlarının altına girerek canlı olup olmadığını kontrol ediyor.
CERRAH ROBOTLAR
Güney Kore’deki Pohang cezaevini dünyadaki diğer
cezaevlerinden ayıran bir özelliği var. 1.5 metre
uzunluğundaki ve 4 tekerlekli robot gardiyanlar, Pohang
cezaevinde görev alıyorlar. Üzerinde taşıdığı 3D kamera,
mikrofon ve hoparlörler sayesinde mahkum ve cezaevi
görevlileri arasındaki iletişimi sağlıyor; intihara yönelik
teşebbüsleri, şiddet eylemlerini fark ederek görevlilere
bildiriyorlar.
ABD’deki robot gardiyanlar ise saatte 9 kilometre hızla
dolaşırken aynı anda 360 derecelik alanı tarayarak kayıt
altına alıyorlar. Bu robotlar, 4 gardiyanın yapacağı işleri
tek başlarına yapabiliyor.
KAŞİF ROBOTLAR
Astronotların gidemediği bölgelere giderek keşif
yapıyor, üzerinde yaşadığımız galaksiyi tanımamıza
yardımcı oluyorlar.
MİKROSKOBİK ROBOTLAR
İnsan vücudunun her yerine yolculuk yapabilen bu
robotlar sayesinde hastalıklı bölgeye direkt
müdahale edilebiliniyor.
Ağır ameliyatlarda doktorların
ellerinin titremesi, küçük noktalara
elle ulaşılamaması gibi olasılıklar
hala mevcutken cerrah robotlarla
acısız, küçük çiziklerle sonlanan ve
son derece isabetli mikroskobik
müdahaleler yapmak artık daha
kolay olacak.
22
İNŞAAT USTASI ROBOT EĞZERSİZ YAPAN ROBOT
HASTA BAKICI ROBOT
ÇİFTÇİ ROBOTLAR
Bir Japon firması tarafından robot çiftliği kuruldu. Tamamen bütün süreçlerin
robotlar tarafından yönetileceği bu çiftlikte günde 30.000 marul hasat edilecek.
Normal çiftçilikte ise günde 26.000 marul hasat edilebiliyor.
İşte günümüzün gelişen teknolojisi bunun gibi sayısız örnekler vermemize olanak
sağlıyor. Ancak tüm bu iyi gelişmelere rağmen robot teknolojisinin yakın gelecekte
bazı sorunlar oluşturacağı aşikar. Gelişmeye devam eden bu teknoloji,
programlanabilir robotları aşarak kendi kendini programlayabilen, kendi bilincine
varabilen, yapay zekayı da geçecek şekilde yani insanoğluna ihtiyaç duymayan
robotlara hızlıca yol alıyor.
Bu robot saatte 1000 tuğla dizerek
yılda 150 eve eşdeğer duvar örebiliyor.
Duvar ustasından 20 kat daha hızlı
duvar örebilen bu robot, 2 günde ev
inşa edebiliyor.
61 santimetre uzunluğunda ve 7
kilogram ağırlığında olan robot,
genellikle oturarak hafif egzersizler
yapması için tasarlandı. 30 farklı
egzersiz çeşidi tanımlı olan robotta bir
de ses tanıma özelliği var.
Hastaları yataklarından ya da tekerlekli
sandalyelerden kaldırarak hemşirelere yardımcı
olmaları için tasarlandı. 180 kilogram ağırlığındaki
bu robot 61 kiloya kadar tüm kişileri kaldırabiliyor.
Ayrıca ses ve yüz tanıma özelliğine sahip olan
hasta bakıcı robot, bazı emir cümlelerini de yerine
getirebiliyor.
23
İnsanları korumak amaçlı üretilen robotların insanı insandan korumaya
başlayacağı vakitte, hastalıklı bölgeyi tespit ve tedavi etmek amacıyla üretilen
mikroskobik robotların amaçlarını aşarak vücudu yok etmeye başlayacağı vakitte,
kendi bilincine vararak iradesini kullanmak isteyen robotların dünyayı istila etmeye
başlayacağı vakitte olacakları söylemek bile korkutuyor.
Bir de dünyaca ünlü insanların bu konudaki düşüncelerine bakmak gerekirse
yazılım ve teknoloji devi Microsoft’un kurucusu Bill Gates, sosyal paylaşım
sitelerinin birinde sorulara verdiği yanıtlarda yapay zekadan endişe duyduğunu,
önce makinelerin işimize yarayacağını, belli bir müddetten sonra bu makinelerin
bize kaygı verecek kadar zeki olacaklarını ve insanların bu durumdan neden
korkmadıklarını anlamadığını söyledi. Bill Gates bu sözleri ile Microsoft
Research’un yöneticilerinden Eric Horvitz’e ters düşmüş oldu. Horvitz, yapay zekayı
tehdit olarak görmediğini söylemişti. ‘Microsoft başarısız olsaydı hangi sektörde
çalışırdınız?’ sorusuna ise Bill Gates ‘Yapay zeka üzerine çalışıyor olurdum.’ diyerek
de düşüncesine zıt, hayli ilginç bir cevap verdi.
Einstein’den sonra gelen en büyük fizikçilerden biri sayılan Stephen Hawking ise
robotların ilkel türlerinin yararlarını çoktan gördüğümüzü, tam kapsamlı bir yapay
zekanın insanoğlunun sonu olabileceğini ve bu yapay zekanın da çok hızlı bir
şekilde kendini geliştirebileceğini belirtiyor. Elon Musk ve Stephen Hawking gibi
bilim ve teknolojinin odak noktaları olan kişiler, insanoğlunun sonunun robotlar
yüzünden geleceğini söyleseler de minimum 5 yıla kadar bunun
gerçekleşmeyeceğini düşünüyorlar. Belki bunun önümüzdeki 30-40 yıl içinde
olabileceği söylenebilir. Tabii şu dip notu düşmekte de fayda var: Bazı bilim
insanları robotların insanoğluna hiçbir zaman zarar vermeyeceğini, aksine daha da
gelişerek inanılmaz faydalar sağlayacağı görüşündeler.
24
Sonuç olarak şunları söyleyebilirim: Robotların temel görevleri işlerimizi
kolaylaştırmaktır. Bu konuda hepimiz hemfikirizdir. Günlük işler, endüstriyel
sektör, savunma ve askeri alanlar, tıp, danışmanlık hatta ekonomik konular…
Robotların el atmadığı hemen hemen hiçbir yer kalmadı. Bilim insanlarının ise
geriye kalan tek gayesi, insan zekasına ve bilincine sahip olarak kendi kendini
yönetebilen robotları hayata geçirebilmektir.
Bazı bilim adamları robot teknolojisinin geliştirilmemesi gerektiğini söyleseler de
bu teknolojiden fayda sağladığımız ve sağlamaya devam edeceğimiz kesin.
Görünen şu ki bu tartışmaların sonu gelmeyecek ve geriye tek bir soru kalacak
akıllarda: Gün gelecek robotlar kendi yaratıcılarına ihanet mi yoksa itaat mi
edecekler? Bunu da zaman gösterecek.
Ayrıca Bakınız:
https://tr.wikipedia.org/wiki/Karel_Capek
https://tr.wikipedia.org/wiki/Robot
http://www.hawking.org.uk/index.html
YazarNAZİFE KARAKOÇ
Makineye beyin, Elektroniğe beden
MITSUBISHI ELECTRIC
25
Dünya devi Mitsubishi Electric ileri robot teknolojisiyle dikkat çekiyor
ROBOT TEKNOLOJİSİNDE YÜKSEK HIZ VE HASSASİYET
Türkiye’de başta sanayi olmak üzere robot kullanımı hızla yaygınlaşıyor. İleri
robot teknolojilerinin satış ve satış sonrası hizmetlerini Türkiye’ye de
sağlayan dünya teknoloji devi Mitsubishi Electric, bu alanda sunduğu çözüm
ve uygulamalarla dikkat çekiyor.
Fabrikaların üretim sürecinde hayati önem taşıyan robotlar, sağladıkları hız ve
kolaylıklarla her geçen gün sanayide daha çok rol alıyor. İnsan ihtiyaçlarını
karşılayan hemen her endüstriyel tesiste kullanılan robotlar, günümüzde çok
olağan bir iş gücü haline geldi. Bu noktada ileri robot teknolojisi ile dikkatleri
üzerine çeken Mitsubishi Electric, gıda, ilaç, ambalaj, otomotiv, beyaz eşya gibi pek
çok sektörde insan kolu veya eline yakın hassasiyette çalışan hızlı robotlarıyla fark
yaratıyor. Robotlarının tüm parçalarını da kendisi üreten Mitsubishi Electric,
böylece üretimden gelen bilgi birikimi ve tecrübesini robotlarıyla müşterilerine
aktarma avantajına da sahip oluyor.
Sektörler farklı çözüm aynı
Mitsubishi Electric’in fabrika otomasyon alanında çığır açan ürünlerinden biri olan
robotları, arabalarda yer alan kapı kolunun montajı, ses sistemi tuşlarının test
edilmesi gibi montaj ve kalite kontrol alanlarında sıklıkla tercih ediliyor. Yine ıslak
mendillerin paketlenmesi, ilaçların kutulanması, ayakkabıların boyanması ve
yapıştırılması, küp şekerlerin kutulanması gibi hızlı üretim, dozajlama ve
paketlemenin olduğu gıda, ambalaj, paketleme gibi sektörlerde Mitsubishi
Electric’in gerçekleştirmiş olduğu pek çok robotlu çözüm bulunuyor.
Robot Teknolojisinde Yüksek Hız Ve Hassasiyet
TOLGA BİZEL
LinkedIn: http://www.linkedin.com/in/can-tolga-bizel-52721a61
Fabrika Otomasyon Sistemleri İş Geliştirme Yöneticisi.
Mitsubishi Electric Türkiye
26
Robotun tüm parçalarını üretiyor
Hassasiyet düzeyi oldukça yüksek robot kolları ile Mitsubishi Electric, insan kolu
veya eline yakın hassasiyette işler yapmak veya buna yaklaşmak isteyen, aynı
zamanda da hıza ihtiyacı olan firmaların öncelikli tercihi oluyor. Robot portföyünde
küçük ve orta segmentte olanlara odaklanmış durumda olan Mitsubishi Electric,
yarı iletken üreticisi olduğu için küçük ve hızlı robotlar konusundaki “know-how”ını
bu alandaki üretiminden alıyor. Ayrıca robotlarını oluşturan, dişli kutusu, mekanik,
elektronik parçalar gibi bütün parçaları üretiyor.
Düşük maliyetli, esnek, konforlu üretim
Türkiye’ye fabrika otomasyonu ve ileri robot teknolojileri alanında hizmet sağlayan
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri, robotları ile endüstride
daha esnek bir üretim sağlamayı, üretim maliyetlerini düşürerek insan konforunu
artırmayı ve ihtiyaç olan her yerde robot teknolojisinin kullanılmasını hedefliyor.
Robotun mekanik yapısının yanı sıra kullanılan motorların ve aktarmaların
hassasiyeti de robotun performansını etkiliyor. Mitsubishi Electric’in robot kontrol
ünitesi, hareket kontrolünün esnekliğini, sistemin hızını, doğruluğunu ve
hassasiyetini sağlıyor. Ayrıca esneme fonksiyonları ile robot kolu, bir çeşit yay
görevi görerek kuvvete göre esniyor. Mitsubishi Electric robotlarına ileri
uygulamalar için konveyör (taşıma bandı) ve ürün izleme, kuvvet kontrolü ve
görme kolaylıkla entegre edilebiliyor.
6 eksenli robot devri
Mitsubishi Electric’in RV-F serisi son derece dinamik 6 eksenli robotu, insan kolu
hareketini taklit edebilmesi ve 0,32 saniyelik döngü süreleri sayesinde çok yüksek
hızlı sistemlerde kullanılabiliyor, verimliliği artırıyor. Dinamik yapısı sayesinde
esnek dans figürlerini bile kolayca yapabiliyor.
Mitsubishi Electric imzalı 6 eksenli endüstriyel robotun çift kol yapısı sadece
hareket özgürlüğü açısından artı değer sağlamıyor, aynı zamanda daha fazla
kararlılık ve çok yönlülük sunuyor. Modele bağlı olarak Mitsubishi Electric robotlar,
504 ila 1503 milimetre aralığında 2’den, 20 kilograma kadar taşıma kapasitesine
sahip. RV-F serisi için çok dar alanlarda çalışmak hiç sorun olmadığı gibi robotların
duvar veya tavana monte edilmesi de sorun oluşturmuyor. Tüm sistemler aynı
kompakt CR750 robot kontrolöre sahip.
27
Mitsubishi Electric robotları ve fabrika otomasyon sistemleri sağladığı avantajlar
nedeniyle Türkiye’de farklı sektörlerde faaliyet gösteren pek çok fabrika ve üretim
tesisinde tercih sebebi. Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri,
Türkiye’deki hedef pazarları arasına dünyada pek çok uygulama gerçekleştirmiş
olduğu beyaz eşya sektörünü de almış durumda.
Rekabet için şart!
Türkiye üretim kabiliyeti olan bir ülke. Bu kabiliyetin sürdürülebilir olması için
rekabet edebilir düzeyde olmak gerekiyor. Rekabet edebilmek için de üretim
kalitesinin artması, maliyetlerin ise düşmesi şart. Robotlu sistemler bunların
hepsini bir arada sunabilecek en ideal çözüm olarak karşımıza çıkıyor.
Günümüzde yaşanan yoğun rekabet nedeniyle robotların sadece mekanik işleri
değil elektronik bazı operasyonları da takip etmesi gerekiyor. Mitsubishi Electric
Fabrika Otomasyon Sistemleri’nin dijital fabrika teknolojisi e-F@ctory ile robotlar
üretim hattındaki diğer ürünlerle haberleşebiliyor. Çünkü e-F@ctory konseptinde
fabrika otomasyonunda yer alan tüm ürünler birbirleriyle entegre ve açık bir
mimari ile çalışıyor. Böylece üretim hatlarını kişisel bazı ihtiyaçlara göre optimize
ederek pazardaki rekabet koşullarına ayak uydurmak hiç olmadığı kadar
kolaylaşıyor.
Misar YazarTOLGA BİZEL
ARDUINO İLE PLC
28
Okulumuzun “PROJELERLE ÖĞRETİM TEKNİKLERİ” adı altında yapılan öğrenci
projelerinden olan MOSTEM YERLİ PLC ÜRETİMİ PROJESİ öğrencilerimizin tasarım,
elektrik-elektronik ve yazılım disiplinlerini kullanarak bir ürün haline getirmeleri ve
bu konudaki bilgi-becerilerini geliştirmeleri adına yapılmıştır.
PLC bir makinenin nasıl çalışacağını kontrol eden ve fabrikalarda makinelerin
en önemli donanımlarından birisidir. Bu proje sayesinde öğrencilerimiz
derslerinde öğrendikleri bilgileri kullanarak kendi PLC tasarımlarını yaptılar ve
üretimini gerçekleştirdiler. Ayrıca PLC sistemlerini kapalı kutu içinde bir donanım
olarak görmekten uzaklaşarak içyapısını daha iyi anlama imkânı buldular.
Proje maliyetinin çok düşük olması sebebiyle isteyen her öğrencimiz kendi PLC
üretimini yaparak ladder diyagramı ile yazılım becerilerini geliştirdiler.
PLC’nin Ladder diyagramı ile programlanması için kullanacağımız waltech
ladder maker programının arduino nano için desteklemiş olduğu pin diyagramı
aşağıda verilmiştir. Bu diyagrama göre istenilen tasarım oluşturulabilir.
Ladder Diyagramı İle Programlanabilen Ucuz PLC
MOSTEM
Website: http://www.mostem.k12.tr
Özel Manisa Organize Sanayi Bölgesi
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Sosyal: http://facebook.com/mostemlisesi
29
Proje yapım aşamasına geçecek olursak, öncelikle üç boyutlu çizim
programıyla PLC kutusu ve kart boyutları ayarlanarak ortaya çıkacak olan ürün
çizildi.
Kararlı bir çalışma için 24V – 5V regülatör tasarımı yapılarak, bir güç modülü
haline getirildi.
Mikrodenetleyiciler +5V veya +3,3V ile çalışırlar. Yapmaya çalıştığımız bir PLC
olduğu için standart olarak +24V gerilim ile çalışmalı girişleri ve çıkışları bu gerilim
değeri ile uyumlu olmalıdır. Bu nedenle bu voltaj uyumsuzluğunu Arduino’nun
anlamasını sağlamak ve her bir giriş- çıkış için aşağıda verilen şemalara göre
kartlarımız oluşturulmalıdır.
Giriş katında sinyalin geldiğini gösteren bir led kullanıldı. Giriş
elemanlarından gelen +24V gerilim +5V’a dönüştürüldü. Kullanılan waltech ladder
maker programı 0 sinyalini aktif sinyal olarak gördüğü için burada bir değil kapısı
ile sinyal terslemesi yapılmıştır.
Çıkış katında sinyalin geldiğini gösteren bir led kullanıldı. Eğitim amaçlı
tasarlandığı için uzun ömürlü olmasını sağlamak adına röle çıkışlı dizayn
edilmiştir.
30
Üç boyutlu çizim programı ile yapılan tasarımda kart ölçüleri belirlenip, giriş çıkış
katları ve arduino bağlantı yapısına göre proteus devre çizim programında
kartların tasarımları yapılmamıştır.
Okulumuzda yaptığımız temrin uygulamalarının çoğunluğunda 5 giriş ve 6
çıkışın yeterli olduğu görülmüş ve PLC’nin çok büyük boyutlu olmamasını
istediğimizden dolayı tasarım bu şekilde yapılmıştır. İstenildiği taktirde giriş çıkış
sayısı arttırabilir ve analog kullanım yapılabilir. ile sinyal terslemesi yapılmıştır.
31
Tasarımlar okulumuzda prototip olarak üretilmiş ve çalışması test edilmiştir.
Sorunsuz şekilde çalıştığı görüldükten sonra uzun ömürlü olması ve korozyondan
etkilenmemesi için gerber kodları bir PCB firmasına gönderilerek çoğaltılmıştır.
PLC’yi oluşturan 5 kartın ön ve arka yüzleri aşağıda görülmektedir.
Kartların tamamı bu şekilde oluşturulduktan sonra montaj aşamasına geçilmiş ve
her öğrencinin aşağıda görüldüğü gibi kendi PLC üretimini yapması sağlanmıştır.
32
Projede kullanılan malzemelerin parakende fiyatları aşağıda listelenmiş olup,
toplam maliyeti görülmektedir. Toplu malzeme alımlarında bu fiyat daha da aşağı
çekilebilmektedir.
33
MOSTEM PLC ile öğrencimizin yapmış olduğu üç fazlı bir asenkron motora
yıldız-üçgen yol verilmesine ait ladder diyagramı, elektriksel bağlantı şeması ve
panodaki görüntüsü aşağıda görülmektedir.
Not: Arduino takıldığında PC’nin tanıması yeterlidir. Waltech Ladder Maker 107a
programını indiriniz. Ladder diyagramınızı oluşturup, program içinde hangi
arduino modelini kullandığınızı seçiyorsunuz ve yüklüyorsunuz. Öncesinde
herhangi bir yüklemeniz gerekmiyor.
Program dosyası ve detaylı bilgi için:
www.mostem.k12.tr/mostemplc
3M ELEKTRO
34
3M ELEKTROBozok Üniversitesi 3M-Elektro Topluluğu
TÜBİTAK’ın Alternatif Enerjili Araç Yarışları - Elektromobil
kategorisindeki yarışlara katılmak için kurulmuş bir topluluktur.
Biz kimiz?
Biz Bozok Üniversitesi 3M-Elektro Topluluğu’yuz. Tübitak tarafından 2014 yılından
itibaren düzenlenen Alternatif Enerjili Araç Yarışları Elektromobil kategorisindeki
yarışlara katılmak için İnşaat, Elektrik-Elektronik ve Makine Mühendisliği bölümleri
öğrencileri tarafından kurulmuş bir topluluğuz. Akademik Danışmanlarımız ve 20
kişilik dev öğrenci kadromuzla faaliyetlerimize hız kesmeden devam etmekteyiz.
Faaliyetlerimizi geçen sene okulumuz bünyesinde bulunan İktisat fakültesinin eski
binasının kantini tarafımıza tahsis edilerek ve bizlerde özverili çalışmalarla orayı
imalat atölyesine çevirerek gerçekleştirdik. Bu sene ki faaliyetlerimiz ise yeni
Mühendislik-Mimarlık Fakültemizin Laboratuvar ve Atölye bloklarında bulunan
yeni atölyemizde gerçekleştiriyoruz.
Alternatif enerjili araç yarışlarına nasıl katıldık ?
Tübitak’ın 2014-Şubat’ta yayınlamış olduğu bildiriyle ilk kez düzenleyecek
Elektromobil kategorisindeki yarışlara katılmaya karar verdik. 2014 yılında ilk defa
katılmış olduğumuz bu yarışmaya Atılganlar adı altında katıldık. 2014 yılındaki
bütün tasarım ve hesaplama kısımları hocalarımıza aitti. Demir şase üzerine
kaplama olarak dekota ve mikalar ile kaplayarak gittik ve 8.lik elde ettik.Yerlilik
olarak ise Telemetri sistemi kullanıldı Makine Mühendisliği bölümü öğrencileri
arkadaşlarımız tarafından yazılımı tamamlanmıştır.
Bozok Üniversitesi 3M-Elektro Topluluğu
Website: http://www.3m-elektro.comSosyal: http://facebook.com/3melektro
‘’%100 YERLİ ÇEVRE
DOSTU BİR ARAÇ
HEDEFLİYORUZ…’’
35
2015 yılında yine hocalarla ortaklaşa tasarlanmış olan ikinci aracımızda çalışmalara
yine Mart ayında başladık ve zamanımız kısıtlı idi. Aracımızın adı topluluğumuzun
adıyla aynı olan 3M-ELEKTRO idi. Aracımızda alüminyum şase üzerine kurmuş
olduğumuz taşıyıcı kısım üzerine gövde olarak cam elyaf olan malzemeyi kullandık.
Yerlilik olarak ise yine Telemetri ve Elektronik Diferansiyel kullandık. Aracımız
şüphesiz yarışın 7860 TL'lik maliyeti ile en düşük maliyete sahip araçtır. 2015
yılındaki yarış esnasında aracımıza almış olduğumuz darbe nedeniyle aracımızın
tek motoru patlamasına rağmen 1590 W harcayarak yarışı 24.olarak bitirdik ve bu
araçla yarışı tamamlamak bizim için büyük bir başarı idi.
Bu seneki yarışmaya hazırlık sürecimiz daha erken başladı. Topluluk olarak almış
olduğumuz karar neticesinde bu yıl araç üzerinde tasarım ve hesaplamaları
öğrenci arkadaşlar olarak kendimiz yaptık.
2015 Ekim ayı içerisinde araç tasarım ve AR-GE çalışmalarımıza başlamış bulunduk
ve halen sürdürmekteyiz. Araç tasarımımız çizim ekibimiz SolidWorks ve Catia
çizim programlarında tasarlayıp modelleyerek ; gereken analiz ve simülasyonları
yapmıştır. Burada dikkate aldığımız tasarım ve AR-GE çalışmalarımızda Tübitak’ın
da önem göstermiş olduğu yerlilik prensibine dayanarak çalışmalarımızı
gerçekleştiriyoruz. Motor sürücüsü, Telemetri, Elektronik Diferansiyel ve Yerleşik
şarj birimi gibi birçok kalemde yerliliklerimizi sunmayı hedefliyoruz. Ayrıca bu
seneki aracımızı en son teknoloji ile donatarak ( Immobilizer-Parmak İzi Okuyucu
ile Start-Stop-Katlanır Ayna-Park Sensörü-Kendi üretimimiz Led Far-Led Stop Farı-
GPRS Takip Sistemi) yenil nesil araçlara taş çıkaracak bir araç çıkararak ülkemize bu
EV teknolojisinde destek olmayı planlıyoruz. Ankara’da düzenlenen Energy Storage
Expo ve Elektrikli Araç Fuarı’na katılarak yeni tasarımızı ve projemizi tanıttık.
36
Proje destekçilerimiz kimler?
Bozok Üniversitesi Rektörü Sn. Prof.Dr. Salih KARACABEY ve Rektör Yrd. Sn. Prof.
Dr. Kadir Özköse, Sn Hocalarımız ; Yrd. Doç. Mustafa Yaz, Yrd. Doç. Dr. Davut
Erdem Şahin , Araştırma görevlisi Sn. Osman Özenç'e ve bu projede yanımızda
olan birbirinden değerli 20 firmamıza teşekkürü borç biliriz.
Projemize destek olmak isteyenler:
Takımımıza sponsor olmak isteyen, teknik bilgi ,destek ve bize teknik imkan
sağlamak isteyenler kurum , firma ve kişiler için iletişim bilgilerimiz.
Takım Kaptanı:
C.ERAY BAYAR, 0(545) 429 2624
Elektronik Lideri:
BURAK ÖZDEMİR, 0 (542) 817 8835
Tasarım Lideri :
ERAY AYYILDIZ, 0(537)573 2521
Sponsor Koordinatörü:
ÖZGÜRCAN ELBEY, 0(539) 782 5239
Facebook:
http://facebook.com/3melektro
Twitter:
http://twitter.com/3melektro
Website:
http://3m-elektro.com Bülten3M-ELEKTRO EKİBİ
37
ÇEKİLİŞ SONUÇLARI
3 Şubat - 19 Şubat
ÇİZGİ TAGEM İŞBİRLİĞİ İLE ÇEKİLİŞ
mekatronikmuhendisligi.com olarak Çizgi Tagem sponsorluğunda
gerçekleştirdiğimiz çekilişimizin sonuçları açıklanmıştır.
Çekiliş sonuçlarına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
Kazanan arkadaşlarımızı tebrik ederiz.
Gelecek çekilişler için takipte kalın...
http://youtu.be/j47q98Z2lqA