110
1

yar bellemiştim kentini

Embed Size (px)

DESCRIPTION

balıkesir'de çeşitli okullarda öğretmenlik yapmış bir ressam olan Sırrı Özbay üzerine deneme ve anılar

Citation preview

  • 1

  • 2

  • 3

  • 4Ekrem Balbekin Ansna 17 Ocak 2015Yar Bellemitim Kentini

    Editr: Prof. Dr. Mustafa DurakYazlar: Mustafa Durak, Srr zbay, Mete Bagu, Mustafa Asler, Mahmut Cuda, Aydn Ayhan Yaymc: Yeni Haber Gazetesi (Esen Balbek)Yayn No:2Grafik Tasarm:Kapak Tasarm: Do. Nuray Gmtekin sayfa Tasarm: Yrd. Do. Sezin Trk KayaTarama ve Dzeltme: Yrd. Do. Selvihan KlUygulama: Yrd. Do. Sezin Trk KayaYaz Karakteri: Minion Pro, Myriand Pro Yazlm : Adobe CS 5 Indesign (Sayfa dzeni)-Adobe Photoshop CS5 (Piksel grseller)Donanm: Apple iMacKat: Kapak; 300 gr, mat kue, Sayfalar; 120 gr. 1. Hamur Mat Kue.Bask: ?????????????????????Bask adedi: 500Basm yeri ve tarihi: Balkesir 2015

  • 5

  • 6

  • 7

  • 8

  • 9

  • 10

  • 11

    NDEKLER

    Duyuru Giri

    1.izgileriyle Srr zbay 2.Desenleriyle Srr zbay 3.Resimleriyle Srr zbay

    4.Yazlaryla Srr zbay Birka Sz

    Yeni Resim Cereyanlar smail Hakk Baltacolunun izgi Resimleri

    Albay Ressam Selahaddin 5. Srr zbayn iirleri

    6. Srr zbay zerine yazlar Mustafa Asler

    Mahmut Cuda Mete Bagu

    Aydn Ayhan 7.Srr zbay ile ilgili anmalar, alntlar

    8. Ho sedalar, ho grntler

    12-1314-1618-2830-4851-808282-8384-85868788-8990 909192-9798-99100-102103-107

  • 12

    Duyuru:Srr zbayn Resim Sergisi:

    Balkesir retmen Okulu Resim retmeni olan Ressam Srr zbay tarafndan tertip edilen resim sergisi 26 Aus-tos 1941 Sal gn saat 17.30de Beyolu Halkevi salonlarnda almtr. Srr zbay, Gzel Sanatlar Akademisinin yetitirdii ok kuvvetli ressamlardandr. Srr zbay, yirmi yla yakn bir zamandan beri memleketimizde ftrizm cereyann en kati bir selahiyetle temsil etmekte ve bu anlaytan hi ayrlmamaktadr. Srr zbay, Yeni Adamn ilk nshalarnda alm ve deerli yardmlarda bulunmutur. Bu arada .H. Baltacolunun eski nshalarmzda kan mteaddit hikayeleriyle Sait elebi adl piyesin resimlerini yapmtr. Bu sergi sanatkrn stanbulda at ilk sergi deildir. Bundan alt yl nce de Alay Kknde byle bir sergi amt. Deerli sanatkr kutlarz.

    (Yeni Adam dergisi say: 379; 4 Eyll 1941)

  • 13

  • 14

    GiriTm insan eylem ve edimlerinde

    karardan ok talihin pay vardr Andr Gide

    Canl varlk olarak insan, iki ynl bir direnle iler. Doa gcyle, doal olgularla ve toplumsal g ilikileriyle savam iinde var olma direnciyle; bir de kavramsal olarak lm sonras var kalma direnciyle. Bu ikinci diren de, amac bakmndan ikiye ayrlr: gereki bir yaklamla var kalma ve metafizik yaklamla var kalma, -hatta dnyadaki yaamndan daha rahat bir yaam iinde olma dncesiyle. kinci direncimiz fiziki ve bilgisel, ussal kapasitemizle il-gilidir. ki diren; edim ve eylemlerimizle, bu edim ve eylemlerimizin zeminindeki, -genel anlamyla, inanla ilgilidir. Bu balamda inan kavramn dinsel inan ve din d inan olarak ayrabiliriz. Din d inan, her insanda, olmazsa olmaz biimde var olan, kiiyi sanatsal, bilimsel ya da deil, her trl almasnda gdleyen inantr. Bu inan bii-mi topluma, insanla hizmet inanc; ardnda anlas, gzel iler, eserler brakma inancdr. Bu inan; kiide gizli ya da dile gelen bir hrs, tutku, alma abas desteinde iler.

    Ama bakmndan formlletirmeye altm insan davranlarn fransz edebiyat adam Andr Gide, sonu du-rumu bakmndan , insann bilinli kararlarndan ok rastlantya, genel olarak talihe balar. Varlmzn, eylem ve edimlerimizin altnda, metafizik olarak son kaynak olana doru bir nedenleyi aranmazsa ve neden sonu ilikisinde bireysel ve toplumsal irade devre d braklrsa Andr Gide hakldr. Byle bir yaklam, insanl su kavramnn dna karr. nsann, toplumun sorumluluu iletildiinde, insan yaamnda talihin yeri yoktur (insanla ilgili tm yasalatrmalarda durum budur). Bylece iki u noktaya ulayoruz: irade ve kararlar bir uta, rastlant, talih br uta. Dorusu insan yaamnda hangisinin baskn olduunu belirlemek her zaman kolay deildir. Ya da belirleme, her zel olgu iin ayr sonular verebilir. Bakaca neyi ne karma derdinde oluumuza bal olarak sonu deiebilir.

  • 15

    Bu kavramsal aklamay A. Srr zbayn zel durumunu anlatmak iin yaptm. Mete Bagunun yazsnda and, A. Srr zbayn zaman zaman yineledii bir ikilik yle: Talihi gr ressam: Bedri./ Talihi kr ressam: Srr. Demek ki Srr Hoca, Bedri Rahmi Eyboluna kyasla kendini ok anssz sayan bir kii. Bu, u anlama da geliyor: Benim resim sanat bakmndan deerim, Bedri Rahmiden aa deildir. Bu, bak asna gre deiebilecek bir konu. Bunu tartmaya sokmak gibi bir derdim yok. Ancak kanlmaz olarak u iki kavram gndeme getirmek istiyorum: bir resmin, nesnel deeri ve toplumsal deeri. unu unutmamak gerek: herkes grdne, bildiine gre karar verir, algsn, ona gre biimlendirir. Etik bir davran iinde olmas gereken dnrlere, bilim adamlarna, aratrclara den grev de toplumsal bilgi ve algy gereklie ynlendirmektir.

    Bir kiinin lmne kadar yaptklarndan kendisi, ldkten sonraki kltrel mirasndan da evresi ve/ya toplum sorumludur. Burada da bilinlilik ve rastlant son durumda etkin iki aktrdr. Yazl kltrn egemen olduu toplum-larda, belge kavram nemlidir. Belge ya kii tarafndan braklr ya da evresi yaratr. Bu konuda Saussure rnei bana hep arpc gelmitir. 20. yyda yapsalclk akmnn ortaya kmasna yol aan Genel Dilbilim Dersleri, Saussure ta-rafndan kitaplatrlm deildir. rencileri, onun derslerinde tuttuklar notlar birletirerek, ve yapt notlandrarak kitaplatrmlardr. Bu, Saussure ve insanlk adna, byk bir ans saylabilir.

    Srr zbayn almalarnn 13 sergide izler kitle ile bulutuu syleniyor, bunlardan en azndan ikisi stanbulda (smail Hakk Baltacolunun tankl) , biri de Ankarada (Kaya zsezginin tankl), bir blm de Balkesir Halkevinde (Mete Bagu tankl) sergilenmitir. Ne yazk ki u an eriebildiimiz tablolar ok, ok snrldr.

    zdemir Yemeniciolu, renciliinde Eski Balkesir Lisesi salonlarnda ve kimi odalarnda Srr zbayn resimle-rinin bulunduunu, Lisenin, Mze gibi olduunu, ne yazk ki zamanla tablo saysnn azaldn, ynetim marifetiyle eserlerin kalorifer dairesine indirilmi olduunu, bir gn kalorifer dairesine indiinde, kaloriferi yakan kiinin, tuval-lerin bezlerini yrtarak kazan tututurduunu grdn, stelik kiinin bilmiesine ok gzel yanyor dediini hznle, yazklanarak anlatr. Aydn Ayhan, tyleri diken diken eden baka bir olay aktard. Balkesir Lisesindeki Resim retmeni Gndodu zkar, Srr zbayn be alt tablosunun zerini rencilere beyaza boyatp resim yap-trm. Bir tanesinde bizzat kendisi, tam kapanmam grntnn zerinden, resmi kopyalam kendince. Adnan Turani, 50li yllarda zbayn, kendisine 100 kadar geometrik, non figratif tablosunu gsterdiini belirtir. Ekrem Balbek, hastalnda ziyaret ettii hocasnn, krk camlarn tablolaryla kapattndan sz eder. Mete Bagu, Hocasnn, tablolarn armaan etmede ok cmert olduunu syler. Anlalan o ki o, yaptlarnn zerine gurk tavuk gibi oturanlardan deilmi.

    Yal Balkesirlilerin ounun belleklerinde olan, saygyla andklar bir ressam o.

    Sanat ortamna kk bir katk, bu byk insana bir sayg niteliindeki bu kitabn bugnk duruma gelmesinde itici g sevgili Mete Bagu olmutur. Hocasnn trk resminde hak ettii yeri almadn dnen Bagu, yazlaryla, de-iik ortamlardaki konumalaryla konuyu canl tutmaya alm, sayn Alparslan Ayraln 1995te Sivasta 50 (elli) adet bastrd 62 sayfal A. Srr zbay, bu konuda kitaplam ilk rndr. Ayral, ubat 1993 tarihli bir yaynnda Srr zbayn Kaynak dergisinde yaynlanm desenlerini ksa bir nszle fotokopi bask olarak yaymt. Daha sonra yine Mete Bagunun itici rolyle Prof. Hatice Bengisu nclnde benim yazmn stlendiim bir alma balatld. Mete Bagu elindeki malzemeleri teslim etti. Hatice Bengisu byk umutlarla balad almann sonunda

  • 16

    Srr zbayn bir resmini Balkesir niversitesi Gzel Sanatlar Fakltesi arivine kazandrd. Mustafa Aslerden Srr zbay zerine bir yaz ald. Ben, Kaynak dergilerini yeniden gzden geirdim. Ancak eitli nedenlerden dolay, tasarladm yazlarn olumas gecikti. En son, sevgili, mimar Esen Balbekin 17 Ocak 2014 tarihinde, Babas Ekrem Balbeki anma programna Srr zbayn rencileri Sergisini dahil ettii projesini aklamas ve bu erevede Srr zbay zerine bir kitabn basm masraflarn karlamay kabul etmesi ve Do. Nuray Gmtekin, Yrd. Do. Selvi-han Kl, Yrd. Do. Sezin Trk Kayann, grafik tasarmn stlenmeleriyle bu kitap gereklemitir.

    Eksikleriyle. Srr zbayn, Balkesir Lisesindeki tablolar bata olmak zere Balkesir okullar ve varsa br resmi kurumlardaki tablolar, cmerte armaan ettii tablolar, Adnan Turaninin bana yz kadar geometrik ve non figratif tablosunu gstermiti, dedikleri, Ekrem Balbekin, ziyaretine gittiinde evinde grp vefat sonras kimin elinde olduu bilinmeyen tablolar; henz zel koleksiyonlardan, depolardan gn yzne km deil. Umudum, bu tablolara sahip olanlarn, Srr zbayn resim kltrnde hak ettii yeri almas iin ykselen sesi(ni) duyarak, bu, henz balang aamasnda saylacak projeye katk salamalardr*. Umarm genler, hem eserlerini toplamada, hem zerine yaz yazmada daha bilgili ve daha atak davranrlar.

    Balkesire hizmet ve toplumu bilgilendirme ve aydnlatma konusuna mrlerini adam iki Balkesir sevdalsna, iki Cumhuriyet aydnna: Hoca Srr zbaya ve rencisi, deerli aabeyim Ekrem Balbeke sayglarmla.

    Prof. Dr. Mustafa Durak 17 Ocak 2004

    (*) Bu konuda bilgi vermek isteyenler iin tlf no: 0532-645 48 60 mail adresi: mustafadurak48@ hotmail.com

  • 17

  • 18

    1. izgileriyle Srr zbay

    Mustafa Durak

    izgi, doal ortamda varlklarn gerek birbirleriyle gerek bolukla bulutuklar noktalar toplamdr. Bu, ilk bakta doru bir tanm gibi grnyor. Ama yine de eksik bir yan var. Bu da varln, bakan gze, bak asna gre deiik grnmler sunmas durumudur. Yani bak amza gre, varlklar belirleyen izgiler bize deiik grnebilir. izgi bilgisi, varln grnm bilgisidir. Varln soyut ve/ya somut grnmlerinin snr bilgisidir. Varln bolukla ve/ya dier varlklarla grnmne dayal deiik grntlerinin bilgisidir. Bu durumda izgide ustalaan ressam, karika-trc, izgisel ykleyici; yalnzca varl tanyan deil, onun grntye dayal snr ilikilerini de iyi bilendir.

    izgi, geometrik dilde, noktalardan olumu biim diye belirlenir, nokta ve izgi mekanla ilikisi iinde tanmlanr. Bu tanmlama saysal dile dayanr. Uzay geometrisi iinde tanmlanm olsa bile teorik ve soyuttur. Bu teoriklik ve soyutluk iinde, bir n kabul sayesinde, kesin bir tanmlama olarak grnr. Bir desenci iin izgi geometrik olsun olmasn zaten mekansz var deildir. Puantilistler bir etki, bir deneme, soyutlua gidi iin bir deneme olarak izgi ye-rine noktay kullanm olsalar da, izgi; noktalarn toplamndan fazla bir eydir.izgi, iinde noktalar barndrsa bile. Ayni biimde u da ileri srlebilir: gerek birletirilmi, kapanm izgi biimi, gerek eksiltme ve/ya ekillendirme ile bakan kiinin alg, kavrama gcne braklm tamamlama ilemiyle ortaya kan grnt biimi izgi ya da izgiler toplam, grntsyle, brakt etkiyle nokta ve izgi kavramlarn unutturur. Bu tr grnm iindeki izgi(ler) bir varln snrlarn gsterirken, snrlad boluk araclyla, o varln bedeninin ta kendisini gsterir. izgi, desene (taslaa, plana) dnr.

    unu nkabul olarak benimsememiz gerek: bir eyi temsil olarak ortaya konmu her izgisel, sanata aittir, sanatsaldr. Bir sanatnn ifadesidir. Zira o izgi(ler) araclyla bir ifadenin, bir dilin varlna tank oluruz. Bunun kant, ortaya konan grntnn iletiime dahil olmasdr. Bir ey anlatmasdr. Bu, bizi, her bir ey ifade eden, sanattr yargsna g-trr. Batan garip gelse de, bu, dorudur. Bat, ilkellerin yapt ileri ancak 20. yyda sanat olarak deerlendirebilmi, bir yanltan dnmtr. Maara resimlerinin sanatsal olup olmadklar artk tartlmyor. Hatta Picasso Bir ocuk gibi izebilmek iin hayatm boyunca altm , diyor. Fransz yazar Christian Bobin de bu dnceyi destekliyor: Desen yapan ocuk, dorudan ze gider. Olan daha iyi grmek iin, olmayan izen yrein perspektifini izler o.

  • 19

    Yani ocuun yapt kmsenecek bir ey deildir. Demek ki ilkelin de ocuun da yapt sanatsaldr. Bu noktada sanatla ilikimizde ok temel bir soruna geliyoruz: yi de her kendini ifade eden: sanat ve ifadesi de: sanat ise, na-sl oluyor da bazlar sanat, yaptklar ey de sanatsal oluyor? te burada kanlmaz olarak baz ilemler devreye giriyor. Bu ilemlerden biri karlatrmadr. Karlatrma bilimselliin temeli olduu kadar, insan olmann nemli niteliklerinden biridir. nsan, bu ilemi, nesneler ve kiiler iin kendiliinden, otomatik olarak gerekletirir. Karla-trma sonucu yeleme, eleme ilemleri iletilir. Yelemenin ltleri kiinin bilgisel deneyimine, kltrel kabullerine dayanr ve genellikle zneldir. Piyasada ilem gren nesnenin ya da medyatik bir kiinin deerlendirilmesi sz konusu ise, speklatiftir.

    izgiye dayal bir yaptn nesnel deerlendirmesi sz konusu olduunda ya olgulara dayal tarihsel bir ak dikkate alnr ya da sanatsal ve/ya edebi akmlara gre bir deerlendirmeye gidilir. Ya da toplumsal, ruhsal ynlerden, cinsiyet ynnden, egemenlik, gcn etkisi ynnden deerlendirilebilir. Ama bunlardan da yararlanlabilse de, asl, grsel imgenin gnderdii, alc birey(ler)in alglad ile izilmi olann ilikisini sorgulayarak bir deerlendirme yapmak daha doru olur kansndaym. Elbet her deerlendirme bir gereksinim ve yeterlik, kapasite sorunuyla birlikte ileye-cektir.

    Bir grsel izginin biimi yatay, dikey dz izgi, dz eri izgi; srekli ve kesikli dz izgi ve dz olmayan izgi olarak adlandrlabilir. izgiyle oluturulan desen incelemesinde keli ve yuvarlak biim, abartl abartsz biim, izilen eyin gnderdii, ifade ettii ey ile ilikisine bal olarak, fotografik izim ve fotografik olmayan izim olarak ayr-labilir. Fotografik olmayan izim de izlenimsel ve giderek biiminin bozulma (deformasyon) derecesine bal olarak adlandrlabilir (kbik, yuvarlak, eksiltili, arptlm vb) ve u noktada simgesel izim.

    Srr zbayda illstrasyon:

    Srr zbay, resmin temelinde izgiyi grenlerdendir. Bunu . Hakk Baltacolu zerine yazd yazda net bir biimde ifade ediyor. izgi, grsel sanatlara giden yolun ncsdr: izgiyi pek yabana atmayalm. Bugnk resim dnyasn o dourmutur. Ama yine de sanrm almalarnda izginin de, dorudan boyamann, boyann, rengin yeri ayrdr.

    Srr zbay, tablolar dnda Kaynak dergisine ve Yeni Adam dergisine desenler ve Yeni Adam dergisini ka-ran smail Hakk Baltacolunun iki tiyatro oyununa illstrasyonlar izmitir: Sait elebi (1939) ve Ktk. (bir kaynakta 1934) (elimdeki bask: 1945 ancak kanc bask olduu ile ilgili herhangi bir bilgi yok). Ne yazk ki Sait elebi oyununa, tm tarama ve aramalarma karn ulaamadm. Srr zbay acaba bu oyunda ne tarz bir izim ger-ekletirdi, onun merakndaym. Zira Srr zbay bir deneme, aratrma sanatsdr.

    Srr zbayn bu oyununu ararken, Baltacolunun Akl Taciri (1940) oyununu: Mahmut Cdann; Andaval Palas (1940) oyununu: Zeki Faikin; nanmak (1939) oyununu: Fikret Muallnn; ller (1939) oyununu: Zahir Stk Gvenin resimlediini grdm. Bu bilgi sanat aratrmaclar iin ilgin olabilir.

    Bu yazda Ktk oyunu iin yaplm izimler zerinde durulacaktr. Bu illstrasyonlar anlayabilmek iin, bunlarn oyun zetiyle birlikte sunulmas gerek.

  • 20

    Ktk oyununda smail Hakk Baltacolu didaktik bir yaklam sergiler. zleyiciyi insan ve insan st varlklar ve/ya ideal ve topya konularnda bilgilendirme, aydnlatma amacn gder. Yani oyunla reten, retmenlik eden bir yazardr o.

    Oyunun ilk perdesinde, bir byc kadn, onun aldatt, bir kese altnn ald Gnl adl bir gen kz ve byc-y soymaya gelen ekya aki elebi vardr. Nedense, zbay bu gen kz resmetmemitir. Byc kadn izimi, yz olarak, azn byk gibi lekelendirilmi olmasndan dolay, ilk bakta erkek izlenimi vermektedir. Dorusu Byc kadn, aki elebi ve apaul izimleri klasik desen anlayndan ziyade, karikatrletirilmi izimlerdir. zellikle aki elebi iziminde yal boya resimlerinde greceimiz dzlemsel parallklar gryoruz. Kuak izimi, kol izi-mi ve hemen onun altnda giysi grnts diyebileceimiz eylerin bu biimlerde izilmesi zbaya zg izimlerdir. Ve unu gryoruz: o, bu kitap iin izdii potrelerde, kiiyi ortamdan soyutlamaz. Kiinin arkasnda zemin, ortam diyebileceimiz, bizim yle alglamamz salayacak izgiler vardr.

  • 21

    izim1- Byc kadn izim2- aki elebi

    Kiileri izerken, sanki onlar birer birey olarak deil de bir genel kiiliin temsilcileri olarak izer. Byc kadn eri izgileriyle, zamana gre biim alabilen, bklebilen izgilerle anlatlrken, aki elebi ve apaul daha keskin iz-gilerle anlatlr. Giyinme biimleri, tadklar nesneler, baklar kimliklerini ele verir. aki elebinin ve apaulun, gen biimli balk ya da takkeyle izilmesi, bunlar birbirine yaknlatrr. Hangi adan? Kt aklllk asndan. Genelde gen baka simgesel anlamlara gelse de, burada, zellikle apaulun bandaki takkeyi deli simgelemesinde banda huni ile anlatlmasn ve/ya bi karekteriyle buluturuyorum.

    izimler, zensiz, ipak izilivermi izlenimi yaratr. Ama bu grntlerin ardnda, bu tarzn ortaya kmas iin pek ok denemenin olduunu dnmek yanl olmaz. aki elebi iziminde grdmz paral kbik anlatm anmsatan ama daha farkl bir karaktere sahip ifade ama-l dzlemsel ya da deil izgilerin deiik etkiler uyandrdn gryoruz. apaul ve aki elebi biimlendirmeleri, iki tekinsiz (anormal) tip izlenimi verirken, birinde tehlikeli bir kimlik, dierindeyse yerinde duramayan, ne yapt belli olmayan ama, zararsz bir kimlik izlenimi alyoruz. Byc kadnn hizmetinde bulunan

  • 22

    izim3- apaul

    apaul ve akinin yardmcs, altnlar karmas iin Bycy tekmeleyen, yumruklayan Zebella; yardm eden eyleyenler olarak ikincil ileve sahiptir. grrler, ama edilgindirler. Yani kavramsal temelde ilev grrler. Biri eytan (insanlar saptran) insana, dieri kt insana hiz-met eder.

    izim4- Zebella byc karya birka yumruk atar

  • 23

    izim5- [aki elebi, Byc Kadnn] ayaklarna kapanmak arzusuyla nne ylr kalr

    Bylece Byc hem altnlarn korur, hem de aki elebiyi topik bir amaca, uhrevi olana ynelterek, bakalat-rarak, onu kt de olsa insan olmaktan, insanca yaamaktan kararak, ondan intikam alacaktr.

    kinci perdede, aradan yirmi yl gemi Sait elebiye dnen aki elebi Diyojenvari biimde antik bir kbe sn-m bir halde yaarken iki sarhoun elencesi olur. Bu sarholardan biri ahlak zerine bir makale yazm bir yazar, dieri Tiyatro Akademisinde profesrdr. Bunlardan biri tam Sait elebiye yumruk vuracakken bir polis kagelir. Ancak Sait elebi ikayeti olmaynca yapacak bir ey bulunmadndan eker gider. Hemen ardndan retici ro-lnde Cokun ve bayan arkada, sorarak rendii, bilgilendii iin olmas bakmndan rencisi konumunda ve seyirciyi de temsil konumunda olan Takn girer sahneye. Her eyi bilen Cokun, Sait elebinin gemiini, daha n-cesinde ekya olduunu rivayet olarak aktarverir Takna. Takn inanamaz.

  • 24

    Byc kadn, kendisini soymaya gelen aki elebiye, kendisinin biriktirdii bir ekmece altn alaca srada aklna geliveren hince bir dnceyle ondan kurtulabilmenin olas olduunu fark eder. Ne var ki o, sadece kurtulmakla yetinecek karakterde deildir. Ayni zamanda ikna gcn, karsnda-kinin zayf yann kullanarak, ondan intikam ala-caktr. nce onu efsun ve gelecei okuma yetisine inandrp, lmnn, vakitsiz, bir jandarma kuru-nuyla olacana ikna eder. ine korku tohumunu salar. Bundan kurtulmas iin bir tek koul vardr. Ekiyal brakp melek gibi bir adam olmas ge-rektir. Bundan byle ad Sait elebi olacaktr. Tm ktlklerden uzak durarak, doru, hi kimseyi in-citmeyen biri olmakla huzura, muradna ereceini syler. Onu ikilemde brakr. Ya lecek ya da drst bir insan olacaktr. kisinden birini semek zorunda brakr. aki elebi bu deiime raz olur. Kendini kurtarmas iin Byc kadnn ayaklarna kapanr. O da kendince, szde gerekli trenleri yapar. Bu t-renler srasnda aki kendinden geer, baylr.

    izim6- Takn-Ne diyorsun; bunun neresinde ekyalk etmi adam hali var?

    Cokunun insana bak yle zetlenebilir: ki tr insan vardr: insan- insan ve kavram-insan. nsan insann aya yere deer. Kusurlaryla insandr. Ya-ayyla, dncesiyle bu dnyadadr, bu dnyaldr. Kavram insansa bu dnyada olmasna karn d-ncesiyle te dnyaldr, yaay da te dnyal bir kimlie brnmtr. izim 6da Cokun ve Takn (adlar bakmndan Cumhuriyeti devrimcilii ifade etmesi bakmndan ilgintir) kiiliklerini anlatrken izgi karakterinin de deitiini fark ediyoruz. iz-giler dierlerine gre daha btnlkl. Kadn giyi-miyle modern. Hem boyuyla, hem duruuyla erkekle denk. Baka bir sahnede bir yolcu kagelir. Kimlii ak-lanmaz. Sait elebiye -oyunun kitaplat yl (1945) dikkate alnrsa- byk bir para olan 50 lira verir. Sait, bu miktarda bir paraya gereksinimi olmadn, o gn iin kendisine yalnzca 10 kuru gerektiini ileri srerek 50 liray almay uygun bulmaz ve iade eder.

    izim7- Yolcu- Bir ihtiyacna yarar diye verdim

  • 25

    nc perdede oyun iinde baka bir ykck buluruz. Kent meydannda bir dzenleme yaplmtr. Dekoratif olarak antik bir kp bulunmu ama ikincisine gereksinim vardr. Tm aramalara karn baka bir kp bulunabilmi deildir. Emniyet Mdr ve Mhendis byle bir sknt iinde dolanrken Mhendis, Sait elebinin kbn fark eder. nce bu kbn kendileri iin ne denli nemli oldu-unu anlatr, bu kbn antik deerinden dolay ederinin be yz bin lira olabileceini syler. Bunu zerine Sait elebi bin lira karlnda kb onlara verebileceini be-lirtir. Ancak kent btesinde bu miktar karlayacak para yoktur. Tam ayrlacaklar zaman Mhendis, aklna gelen , toplumsal karn bireysel kardan daha nemli oldu-unu ileri srerek Saiti ikna edebileceklerini syler Emni-yet Mdrne.

    izim8- Mhendis

    izim9- ehir emini [Emniyet Mdr]

    Ve sonunda Sait elebinin kafasn kartrmay becerirler. Ve Sait elebi kp onlara verir. Mhendis deseninin iziminde iki ey dikkatimi ekiyor. lki Mhendisin st tarafnn gemi gibi izilmi olmas: grkemli, zengin ve iman. Ardnda yol ve byk konak onun mesleiyle ilikilendirilmi sanki. kincisi onun ar-dndaki saat. lk nce saatin ikili izimini ftrist resim-lerde ann paralanmasnda tank olduumuz grntle-re benzettim. Ama Srr zbayn desenleri arasnda olan Balkesir Koca Saat grntsnde saatin iki yznn de grldn fark edince, bunun doal grnmn defor-masyonu olduuna karar verdim.

  • 26

    izim10- Durun ama, ne yapacaksnz benim kpm?

    izim11- Ko! Durma ko! Var, muradna er

    Oyunun son perdesinin ikinci, nc ve drdnc blmlerinde Sait elebi, kii-liinin deiti(rildi)i mekana, Byc Kadnn mekanna dner. Aradan uzun zaman getii iin kukuya kaplsa da evi ulur. Byc Kadnn kendisine szn ettii melek gibi adam olmakla mura-dna kavuamadndan, huzuru bulama-dndan yaknr. Byc ona muradna, huzura kavuaca yeri tarif eder. Bu yer, mezarlktr.

    Sait elebi, tarif edilen yerin mezarlk ol-duunu anladnda Byc Kadna sal-drr ldrmek ister. Ve yle konuur:-Ne idim ne oldum!.. Ya bir aatm, ktk oldum, ktk!... Sen daha cn almadn m ? Ah!.. Seni gebertmeyim de kimi geberteyim ben.. Ama Byc Kadn sakindir. Zira artk i iten gemi, deiim oktan gerekle-mitir. yle der:-aki elebi deilsin sen artk Ktlk edemezsin; ktlk kendine gel diyo-rum sana. Ve Sait elebi kendine gelir, bitkin, ezgin sahneden ayrlr.

  • 27

    *Srr zbayn Ktk oyunu illstrasyonlar zerine konuursak, ncelikle unu ifade etmeliyiz. Gerek oyun yazar . Hakk Baltacolu, gerek oyunu izimleriyle anlatan Srr zbay, Cumhuriyet dnemi Atatrk aydnlanmann birer eridir. Kltr ve sanat konusunda insanmz adalama dzeyine tamaya alan iki alkan insan. Srr zbay, bu kitapta desen almalarndan farkl bir yol izlemitir. Oyunda anlatlan birebir resmetme yerine kom-pozisyon erevesinde ne karmaya alt kavram, kii ya da nesne uruna kimi gerekliklerden vazgemitir. r-nein Sait elebinin kb. Oyunda Sait elebinin yazn scaktan, kn yamurdan iine saklanabildii kadar byk olan, byk bir olaslkla antik tahl deposu bu kp, bir kiinin rahatlkla iine girip kabilecei, hatta oturup iinde rahat edecei byklktedir. Altnc, yedinci ve onuncu izimlerdeki kplere baktmzda ilk ikisinde kk bir krk kp gryoruz. Dierinde ise yuvarlak, ilk bakta davul izlenimi uyandran, daha kocaman bir grn var. Yani bu nesne kitaptaki izimlerde bile farkl. Eer kestirmeden gidersek, Srr zbayn resmetmeyi bilmediini syleyecek kadar cahilleebiliriz. in dorusu Srr zbay, kiilere gre resimde fazla yer kaplayacak kbn biimini deitirerek grselde var ediyor. Dolaysyla o, anlatlan dikkate alsa da kendi grselinin gerekliini ne karyor. Ve o, her bir izimi; hem birbirleriyle bantl, baml, hem de birbirinden bamsz grsel varlklar, yaratlar olarak anlyor. Bu, felsefi anlamda amlanrsa, evrende varlklarn birbirlerinin oluumunu, biimleniini etkilemesi, bakaca, evrende etkiden uzak, soyut var olan hibir varlk olamayaca, insanlk asndan da, bir insann bakalarndan etkilenen kltrel, toplumsal bir varlk olduu bak ile buluturulabilir.

    Byc Kadnn az ksm (diler) sanki byk gibi ekillenmitir. Giderek sakall bir kii grnm edinmitir (i-zim11). Bu, bycnn kadnlktan uzaklyla, erkeksiliiyle ve/ya baka kiileri (sakall, erkil) de temsil etmesiyle aklanabilir. Oyundaki anlatmla uyumsuzluk: Sait elebi, Byc kadnn evine Sait elebi kimliiyle gitmi olma-sna karn, grselde aki elebi kimliiyle resmedilmi. Zira belinde kasaturas vardr.

  • 28

    Hareket ve hz: Bir zamanlar resmin sorunsal olarak grlen boyutluluk izlenimi, yirminci yzylda gerek re-simde, gerek fotorafta hareketin yakalanmas olarak ardna dlm, giderek sinemaya yol amtr. Srr zbayn illstrasyonlarnda hep bir hareketlilik vardr. En durgun grnt Mhendis portresinde grlmektedir. brlerinin hepsinde kiiler bir eylem (aksiyon) halindedir. Bunlarda dondurulmu bir ann, bir hareketlilik halinin anlk grn-tsnden ok, hareketlilii canl, sryormu gibi alglatma sorunuyla kar karya olduumuzu fark ederiz. Sanrm bunu salayan, grntnn kesik kesik eri dz izgilerden olumasdr, ve/ya dekoratif gibi grnen izgilerdir.

    Simgesel anlatm: Srr zbay, eitli sanat akmlarna uygun eserler retmi olsa da o, srekli, bir akmn uygulaycs olmamtr. Bu almalarnda simgesel zellik, Byc kadnn arka plannda izilmi kuru kafalarn, lm, ldr-m simgeledii aktr (bak: izim5). Kurukafalarn ikisinde de grlen tten dumanlar temsil eden kvrml izgiler, ya ok fkelilii ya da ocaklar sndren kiilii simgeliyor olabilir. Kurukafalarn birine saplanm baklar, ve bir gzn simsayah grnmesi, korsanl ifade eden bir simge olarak deerlendirilebilir. Dolaysyla birden ok ayni an-lama gelecek gsterge kullanlm olmas, pekitirmeyle, tehlikenin byklnn altnn izilmesi olarak yorumlan-maldr. Ayni izimde Byc Kadnn banda, sarkk uzun gagal, iri gzl bir hayvan imgesi: olaslkla Pinokyann burnu gibi yalancl ve tamahkrl simgeliyordur. Sonuta simgelerle rl alegorik bir kiilik kyor ortaya.

    Byc Kadn portresinde baston, yall simgeliyor. Bastonu tutan elin evresindeki kk izgiler, elin bastonu serte sktn iaret ediyor, el, el olmaktan kp yumrua dnyor, dolaysyla, fkeli, bencil, intikamc bir kii-liin simgesi gibi duruyor (bk: izim2). Byc kadnn fenerinin iinde kandil yerine bastonun kvrmlaryla ayni biimde izilmi mum, cimrilii, fazla aydnlktan holanmamay simgesel olarak anlatyor olabilir. Mhendis port-resinin ardnda grlen saat kulesi, kenti temsil ediyor. Ama byk olaslkla Byc Kadnn salonundaki saat (dz deimece), alt gstergelere dikkat edilirse sarkal saat, zenginlii simgeliyor. Hem apaul, hem de Zebella birer uak olarak hukuksuz zenginlii simgeliyor. Dz deimeceli (metonimik) anlatm: zbayn bu almalarnda tam anlamyla olmasa da kbik izlenimi aldmz aktr. Ne var ki Kbizmden farkl olarak, nesneleri paralar halinde ayrrken paray btn yerine kullanmak gibi bir retorii iletir o. Pencereler ev yerine kullanlmtr. Bu hem dz deimeceli bir simgeletirmedir, hem bir eksilt-medir: ar sanata doru bir yol altr.

  • 29

    Srr zbay Balkesir Lisesi bahesinde alrken.

  • 30

    2. Desenleriyle Srr zbay Mustafa Durak Desen nedir?Sanrm deseni kestirmeden yle anlatabilirim: kirletme, yok etme amal ya da tmden amasz geliigzel karalama dnda, bir sayfa, bir zemin zerine zihindeki imgeyi aktarma niyetiyle izgilerle bir ey aktarma sanatdr desen. Bu noktada Franszcada ayni okunulu iki szc anmak gerek: dessin ve dessein. lki desen anlamna gelirken ikin-cisi ama demektir. Kendi payma deseni anlamak, anlatmak sz konusu olduunda bu iki szcn birleiminin kanlmaz olduunu dnyorum. Ancak desenin olmazsa olmaz olmasa da nesnenin, varln k ile ilikisini ak-taran, anlatan glgelendirme ilemini de dikkate almak gerek. Aslnda glgelendirmenin varl da yokluu da ilevsel olabilir. Desen, saf grsel imge olabilecei gibi karalamann iinden tten, kahve fal gibi alglaycnn yorumuna bal d dnya ile balantlandrlabilecek grntler ieren kaotik, karalamaya benzer bir grn de olabilir. Desenin u anlamn da unutmamak gerek: bir resimde, bir halda, bir seramik nesnesinde simgesel ya da deil bir motif ya da motifler toplam olarak desen.

    Her ne kadar sonunda znelerin yeteneklerine bal da olsa, desen sanatsnn hem zihinsel, hem de yapabilme, o deseni gerekletirebilme yeteneinin kendiliinden o almaya akveren bir yan var. Aslnda bu, izgilere sinen, iz-gilerde saklanan yan, en az konuulan, usta ii, ustaca terimlerine sktrlan, ama her sanatnn grlmesini, fark edilmesini bekledii sanatsal yandr. Bu sanatsal zellik, sanatn sanatsal deerini gizler iinde. Bir de unu eklemeli: desen deyince hemen akla kara kalemle yaplan almalar gelir. Oysa Van Gogh, desenlerini karakalemle deil de divit ulu kalemle (mrekkeple) yapyor mu. Elbette her ne kadar kara kelemin dna kmak bir lde grafik sanatnn snrlarna girmek saylsa bile, kullanlan izme arac ve ucun kalnl desen retiminin yansra etki oluturma amal da olabilir.

  • 31

    Desen ile izgi, izim arasndaki fark:Desen ile izgi/izim arasndaki ayrm biimsel olmaktan, somut olmaktan ok ilevseldir, soyuttur. Mimari izim, hl gerekletirilecek yapya bir n hazrlk, bir tasarm olmay srdryor. Yani kullanmalk, pratik bir deeri var. Karikatrn eletirel, felsefi bir ilevi var. Grafik, grafitti; desen olarak alglanmaya uygun olsa da birinin ticari, br-nn protest, kltrel siyasi bir ilevi var. Gerek bamsz varlk olarak desen, gerek resme baml desen; arlkl sanat ileviyle belirmektedir. br alma biimlerinde de sanatsallk sz konusu olsa da, dierlerinin sanatlar, bunu asl deil ikincil bir ama olarak benimserler.

    Desen ile ilgili dnceler:Desen, her eyden nce bir resim trdr. Desen resme bal, yalboya resim ncesi bir tasarm olarak grlebildii gibi bamsz, kendiliinde ey olarak da karmza kmaktadr. Bir desen zerine neler sylenebilir? Teknik zellik-lerinden sz edilebilir ki, bu elbette ok nemlidir.

    Desenin anlatlabilirlii anlatlamazl:Kendilerine kutsallk ykleyenler; kendilerinin ve/ya yaptklarnn anlatlamazln, anlalamazln ileri srerler. Aydnlanma ile balayan yneli; kutsallk adna trensiletirilenleri tm nesnelliiyle grnr, anlalr klma aba-sdr. Yirminci yzylda ortaya kan Yeni Eletiri ve Yapsalclk ynelileri de yapt temel alarak anlamaya ve anlat-maya alan giriimlerdir.

    Desen konusunda da onun anlatlamazln ileri srenler olmutur. Fransz dnr Sylvaine Agacinski yi bir desen asla anlatlamaz, tuhaf bir desense hi anlatlamaz der. Francis Picabia, Agacinskiden neredeyse yzyl nce, ondan daha iyimser konumutur: Tanrnn yaptklar gibi, kimi desenler de anlalamaz, anlatlamazdr. Oysa desenin ok nemli kuramcs Paul Klee, Dnen Gz, Doann Doas adl not defterlerinde, Modern Sanat zerine , Ei-timsel Desen Kitab adl almalarnda deseni, kendi resim anlayndaki deseni anlatmaya almtr. Paul Kleenin desen zerine kapsaml, nesnel, ayrntl kuramsal dnce de reten bir sanat dnr olduunun alt izilmeli. Elbette desen sz konusu olunca en temel kiilerden biri Leonardo Da Vincidir. O yalnzca izmekle kalmam ayni zamanda izimlerini notlamtr. Gerek insan anatomisi gerek mekanik aygtlarn, doal nesnelerin izimi ylesine gerekidir ki, onun almalar teknik resim snfna sokulmutur. (bk: Leonardo da Vinci Master of Draftsman; Edited by Carmen C. Bambach; the Metropolitan Museum of Art; Newyork; 2003, 786 sayfa)

  • 32

    Leonardo Da vinci; kendi portresi, krmz tebeirle; 1557

    nsan, tutkularyla insandr. Tm desenleri, daha dorusu taslaklar; bu gerei doru anlamak ve doru ifade edebil-mek iindir: Bu figr, elden geldiince, hareketlerle ruhun tutkusunu ifade etmiyorsa vgye demez.

  • 33

    Desen resim sanatnn temeli(mi)dir :

    Desen szc Franszcada resimle, resmetmekle ayni anlamda kullanlabiliyor. Desen izmek fiili (dessiner) ayni zamanda resim yapmak demek. Dolaysyla her trl resmetme, desenden bamsz olarak dnlmemi. Desen kavram, resim sanatnn doada bir karl olan eylerin taklidi: (bir bitkinin ve/ya yapran formunun resmedil-mesi, l doa (nature morte) almalar, portreler, herhangi bir yknn canlandrlmas vd, taklit kuramna bal retilmi desenler iin geerli bir anlaytr. Buna gre, desen, sanatn temelidir.

    rnein Alberto Giacometti, Desen her eyin temelidir der. Jean-Auguste Ingres de deseni nemser ve nceler. Onun iin Desen her eyin temelidir. Pierre-Auguste Renoir iin de desen nemlidir. Desen eitimi, tmyle dou-tan edinilemez. Desen, bir sanatnn iine verdii nemi ve emei de gizler. Ardnda sanatnn ald yolu, sanatnn tarihini de iaret eder. Bunu anlatabilmek iin yle der: Bu deseni yapmak be dakikam ald, ama ona gelinceye dek altm ylm verdim.Bu geleneksel anlay akademik resim sanat eitiminde halen geerliliini korumaktadr.

    Desen nemli deil:

    Desene kar tavr iinde olanlar deseni model almadan dorudan yalboya resim almasna girienlerdir. Dola-ysyla bunlar da rengi ne karrlar. Delacroix, renge nem verir. Henri Matisse, desen anatomi ilikisinde, ana-tomiden vazgeer. Klee gibi Matisse de nesne aatan ok sre aala ilgilenir. Aacn olduu gibiliinden ok kavramsallyla ilgilenir. in ve japon resmini, dou minyatrlerini dikkate alarak Dou bizi kurtard Bir aac izmek iin onunla ykselmek gerek , der. Aala birlikte yaamak, aac iyice hissetmek; doann doallndan ok eserin doallna gei sz konusudur.

    Matisse, kad keserek yapt, dans eden kadnlar konusunda bunun temelinde bitkilerin omurgas vardr diye-cektir. Bylece desenin yerine model ald izleyicinin gremeyecei, aklanmasayd anlayamayacamz bir nedeni, bir modeli iaret eder: doann ta kendisini. Delacroix gibi Matisse de renkten yanadr. Resmin Sorunlar adl kita-bnda zellikle renk, ve belki desenden daha da ok, bir zgrlktr demektedir. Onun iin nemli olan evrenle, yaratmla, doann yaratc gcyle, kaosla bulumak, birlemektir.

    Czanne da renk diyenlerdendir: renk uyumlulatka desen belirginleir, yalnzca renkle perspektifi yakalamaya alyorum.Seurat da, izgiyi, deseni reddeder.

    Nesnelleme karsnda zneleme:

    William Turner Benim iim bildiimi deil, grdm izmektir (resmetmektir) der. Bilmek ve grmek kartl-nda Turner, nesnelci, yanstmac yann vurgular. Bu anlayn karsnda znelci, bildiini ama kendine retileni deil kendi bildiini okumak ister sanatlar. Aslnda ressamn kendi zneliini duyumsamas ve ne karmas Rnesansla balar. Bu, sanatnn kendini gsterme, resmetme biiminde srer. Desen konusunda, varlklarn, ey-lerin, olgularn grnen nesnel biimlerinden, grnlerinden ok sanatnn kendi gznden, kendi zihinselinden ekillenmeye balad vurgulanr. Edgar Degas, Desen biim deildir, biimi grme tarzdr der. Burada biim;

  • 34

    izilenin gerekliini, standart biimini ifade etmektedir. ne karlan grme tarz, sanatnn bak asn, grmek istedii biimi anlatr. Edouard Manet de Kim demi desen, biimin izi halidir diye. Dorusu: sanat yaamn izi hali olmaldr der. Manet, grnen biim karsnda kendi znelliini dolayl olarak ne karr. Zira yaamn izi ha-linde kendisi vardr. Dinamik olan, deiime, deitirmeye hazr olan beni vardr yaamn iinde. Onun iin yaam akp giden geleneksel bir gereklik deil, tm canllyla bireylerin yaamas gereken bir olanaktr.

    Varln zn yakalamak:z, cevher kavram tarih boyunca iki farkl bak asndan deerlendirile gelmitir. Birinci bak ruhu, metafizik baktr ve maddi olann arkasnda grlemeyen ve son noktada Tanr kavramna balanan, yaratlmlarn, yarat-lanlarn ardndaki ey ile ilgilenir. Grdmz her eyin ardnda felsefi terim olarak cevher, tz olarak adlandrlan ey vardr. Bu bak, Platon ve Platinus felsefesinde aklamasn bulur. Bir de maddeci bak vardr. Maddeci bak ise Sokrat ncesi filozoflarn evrenin znn, asl kaynann: ate, su, hava ve toprak gibi gelerde aranmasna dayanr. Ama bugnk maddeci bakn bunlar at, zira sz konusu gelerin kimyasal olarak zmlenebildii biliniyor. Ama insanlarn madde ile ilgili aratrmalar sona ermi deil henz.

    Konunun desenle ilgisi soyut resim sanat noktasnda ortaya kyor. Kandinsky tam bir metafizik yanls. Kandinsky ve Klee resimlerini maddenin d biimine, herhangi bir adan grnne gre deil de, o maddeyle ilgili grne-nin tesinde kendilerinin znel alglarna, resmedi ya da, desenleyi anndaki ruh hallerine uygun, o maddenin ya da anlatlmak istenenin grnleri, fiziki hibir ba olmayan biim ve/ya renklerle ifade etmilerdir. Gerekstcler dsel anlatmlarn ifadede onlardan farkl olarak simgeseli kullansalar da d dnyadan grntlere de yer vermi-lerdir. Desen anlaynn radikal deiiminin ardnda, hem renkle rekabete sokulmas, hem de Czanne ile balayan grnenin ardna yolculuun, metafizik anlayn ve sanata psikolojik ve felsefi kuramsal yaklamlarn pay byktr.

    Czanne gibi Rodin de, nesnenin sanat tarafndan grld biimde resmedilmesinden deil de resmedilen gr-nn, nesnenin kendini gstermesinden sz eder: Aslnda ne gzel bir biem, ne gzel bir desen, ne gzel bir renk vardr, tek bir gzellik vardr: o da kendini gsteren gerekliin gzelliidir. Resim tarihindeki ar soyutlama ya da kimi kbik ilerdeki ksmen soyutlama (grneni, grnr halinden iyice uzaklatrma) hep grnenin ardndaki grn arama olarak, metafizik bir bak olarak grlebilir. Bu arayta kimileri ocuklua ynelmitir. Yirminci yyda taklit, grneni deil de kendi znelliini izmek isteyen sanatlar, dnya grleri ne olursa olsun, ortaya kan sanat akmlarndan, bu akmlara gre resim yapanlarn deneyimlerinden etkilenmilerdir.

    Srr zbayn desenleriGenelde bir desen, bir sanatnn yalboya resmi iin bir n izim, bir deneme ya da ilgi duyduu, somutlatrmak istedii, yakalad bir an, zihinsel tasarm karakalemle izivermesi; ya da el yetisini srdrmek, snamak iin dene-melerdir. Ancak bu almalar yaynlandna gre bunlar denemeden ok, amalanm asl almalardr. Bir sanat , sanat yaamnda ne ok desen izmitir. Hele Srr zbay gibi biri. Ne yazk ki eriebildiim kadaryla yalnzca Kay-nak dergisinde yaynlanm olanlar var elimizde. O yzden yalnzca onlar zerine konuulabilir.Bu almada Srr zbayn desenleri bekte ele alnmtr: portreler, toplumsal grntler ve manzaralar.

  • 35

    Portreler:Bir sanat, bir kiinin portresini nasl, hangi koullarda izer? izerken aklnda ne vardr, aklndan neler geer? Port-resi izilen, eer sanatyla yz yze ayni ortam paylayorsa onun aklndan neler geiyordur? Bir portre ne zaman sanatsal olur? br sanatsal portrelerden bir ayrm sz konusu mudur? Dorusu kendi payma sanatsal, sanat elinden kmasna, bunu da sanat olan olmayan ayrmnda, sanat olmayan kiilerin yaptklaryla sanatlarn yap-tklar arasndaki farka balyorum. Elbette ok genel anlamda her yaplann, her edilen szn bir lde sanatla, iirle balantsn reddetmeksizin.

    Portre:1

  • 36

    Desenlerin orijinalleri elimizde olmad iin grsellerdeki lekelemi grntlerin ne kadar desene dahildi, kestir-mek kolay deil. Ancak unu sylemek olanakl: elimizdeki portrelerin tmnde ayni biem (slup) kullanlmam. lk iki portrede model, mekan ve k ilikileri dikkate alnm. Bu grntde kendi halinde, alak gnll bir hanm grlmekte. Sessizce iine dalm bu hanmn kim bilir aklndan neler gemekte: zlemler, beklentiler, karlm, ya da yaanm sevda anlar. Ama unu belirtmeden geemiyorum: bu portrede kadnn oturu biiminde, ayaklar, en azndan bana anatomik grnmyor.

    Portre2

    Bir ve iki nolu portrede pencereler kiilerin ardndadr. lkinde pence-renin varl dnda bir grnt yok. Ama ikincisinde grnm darya uzanmaktadr. Sa tarafta, st snr ban hizasn biraz geen bir ereve vardr. erevedeki resmin bir man-zara olduu sylenebilir. Ama netlik yoktur. Manzara gibi yaplm, izle-nimsel bir grntdr. Temsil deerli bir grnmdr. Geleneksel desene izlenimci bir grn yerletirerek tmyle geleneki bir anlatmn d-na kar Srr zbay. Ban ssle-yen altnlaryla ve boynundaki altn dizili gerdanlyla ve yeni giysileriyle bunun, yeni bir gelin olduunu d-nyorum. Kadn, glmseyiiyle, duruuyla bize tm mutluluunu an-latmaya hazr, konuuverecek gibidir. Bizi mutluluunun tan yapar. Sa Kalasnn alt ksmnda bir anta ya da kk bir sandk vardr. Pencere, tablo ve sandk portreyi evreleyen ve birbirini dengeleyen gelerdir. Ayni zamanda ailenin ak grll-n, ve ailenin yerli, soydan olduunu iaret etmektedir. Kim bilir belki de sanat iin ideal bir mutluluu sim-gelemektedir.

  • 37

    nc portrede ikincinin aksine bir kyl kz ya da kadn izlenimi alyoruz. ncekindeki farkl bir izim gerek-letirilmitir. Birinde ayrntl anlatm sz konusu iken ikincisi ok yalndr. Baka bir deyile sonraki abucak yapl-verilmi, aceleye getirilmi gibidir. Portrenin grn gibi i mekan da ok sadedir. Ne odada ne kadnn zerinde hibir ss nesnesi yoktur. Bu portrede arkadan grdmz, tek dizini sekiye km pencere boluundan darya bakmaya alan, byk olaslkla ilk bakta kestiremesek de gen bir kz bu. Kollarn yukar kaldrm, tezgahta bir eyler dokuyan biri gibi tutmu ellerini. Sa yan ellerinden balayarak ayaklarna kadar glge izleniminden ok o konturlar belirginletirmek iin tarazlandrlm. Dolaysyla ilevsel bir yan yok.

    Portre 3

  • 38

    Drdnc portrede bir olaslkla kitabn okurken uyuyakalm bir renci gryoruz. Bu almasnda sanat pu-antilist (izgi yerine noktalar kullanan kii) yaklamna yakn. Sanki karakalem tozlaryla yaplm izlenimi alyoruz. Sa yapsndan toplumsal konumu iyi bir ailenin kz olduunu karabiliyoruz.

    Portre:4

  • 39

    Toplumsal grnt:

    Toplumsal grnt terimini portre, manzara vd gibi resmin biimsel trleri arasnda ayr bir tr olarak, insann iinde olduu bir yaamsal ortamdan bir grnm iin kullanyorum. Sanrm bu tr almalar, genelde, sanat tarafndan yaplan adlandrmalarda ve deerlendirmelerde konuya, temaya (izlee) ynelik aklamalarla anlatlmtrBu grntlere bakarken, Srr zbayn desenlerinde erevenin tmnn izgilerle kullanldn, doldurulduunu

    fark ettim. Yani sayfa boluu, grnt-nn zemini olarak pek fazla kullanlma-m. Desenlerde, zemin boluundan, ayr bir parann anlatlmas, rengin g-rnmeyen biimi olarak yararlanlm.

    lk resimde, ilk bakta bir ky manzaras izlenimi alyoruz. Ancak biraz dnn-ce desenin yapld dnemde, mahalle-lerde kuyular vard. stelik evler de ok katl deildi. Bunun, kentten, Balkesir kentinden bir grnm olduunu d-nyorum. Buradaki tm desenlere, Balkesirden, 20.yyn ilk yarsndan bel-geseller gzyle de baklabilir. lk resim-deki grnt; ya Balkesirde ebeke suyu bulunmayan bir zamandan ya da ebeke suyu balanmam bir semtinden. Bunu desenin belgesel deeri olarak grebili-riz. Srr zbayn desenleriyle ilgili bir de u sylenmeli: grntde kiilerin ve eylerin biimlerinin konturlaryla desen yapan bir sanat deil. Leke olarak, iz-gi olarak, boluk olarak izdii eylerin iini dolduruyor. zlenimsel olarak dol-duruyor. Evlerin danklna karn, -zira sokak dzeni izlenemiyor, kzn dik duruu, kuyudan su ekip testilerini doldurduk-tan sonra kovay rastgele deil de, ken-disinden sonra geleceklerin kullanmna hazr brakm olmas ahlaki bir anlay gsteriyor. ki testiyi, eilip bklmeden tamas da gllne, dinliine ia-ret. Toplumsal grnt: 1

  • 40

    kinci resim, bir olaslk olarak Erdek kysndan. Kapal bir havada alan iki Balknn grnts. Bu desen de portre 3teki gibi aceleye getirilmi, izlenimsel bir alma. Kayklar dnda hem balklar, hem de dier grnenler, deniz, bulut-lar temsil noktasnda geliigzel izlenimi verecek biimlerle, en az izimle ifade edilmi. Buna karn kayklar daha zenle i-zilmi. inde insan olmayan kayk, bir yandan salt kayk gibi grnrken bir yandan da bir yelkenle birletirilmi. Deniz-deki kk dalgalar ve bulut stndeki iki karalamayla, ka-otik biimlerle simgeletirmeye geilmi. Kiilerdeki yorgun, umutsuz grnme karn ya-am sava iinde devamlla, zorunlulua iaret edebilir. Bel-ki de sanat iin bu tutunma, var olma abasna hayranlk, gndeme gelebilir.

    Toplumsal grnt: 2

  • 41

    nc grntde Balkesirin arsndan bir kesit gryoruz. Dikkat edilirse bu gr-nte neredeyse bir fotorafik gz, kadraja ne sdrabilmise, titiz bir biimde kaydet-mi gibi. Ama ayni zamanda n plandaki kiiler daha belirgin arkadaki kiiler daha ince izgilerle, insan olduu izlenimi veren p adam grnlerinden daha ekilli, ama yine de temsil konusunda ikonik deil de simgesel deerli biimler kullanlm. Bu tr biimler, 5 ve 6 nolu grntlerde de yer alyor. n planda grdmz yer yer leke-sellemi biimlerle kalnlatrlm resmet-me, drt numaral grntde de izleniyor. zlenimselden simgesele uzanan anlay, n planda soldaki kzn arkasnda grnen tez-gahn nesnelerinde gzleniyor. Bunlarn ne olduunu kimse kesinleyemez, ama ak bir tezgah zerinde olduklarna gre satlan bir ey olduklar kesin. Aacn dallar ve yap-raklar da izlenimsel anlayla, bizde aa iz-lenimi yaratacak biimde resmedilmi. Aa grntsn ayniyle yakalama derdinde deil. Bu grntde nesneler dndaki gk boluu da izgilerle tek biimli, tek renkli, tek grnl klnm. Sayfa beyazln ayni deerde kullanabile-cekken, bu boluk gesini aacn yaprakla-rn ifadede kullanm. Bu seim, grntde boluklar kullanlmasna karn, grnt zemininde her yann deerlendirilmesiyle, boluk duygusu vermeyen, dopdolu bir g-rnt olarak duruyor karmzda. Doluluk hissi uyandrma; izleyeni bakt eyden tam doyum almasn salama kaygsna ve/ya sanatnn tarzna ya da resmederken de-neyimledii ruhsal durumuna balanabilir. Benzer gzlemleri beinci grnt iin de yapyoruz.

    Toplumsal grnt: 3

  • 42

    Drdnc grntde Balkesir (Pamuku) zeybeklerini, oynarken hareket halinde, tam oyun cokusu iindeki bir anda gryoruz. Bylesi bir ann, izleyeni rahatsz etmeyecek biimde anatomik deiimler iinde resmedilebilme-si, fotoraftan resmedilmi izlenimi almadmza gre, Srr zbayda fotografik bir gzn olduu sylenebilir. Bu desende gzden kamamas gereken bir ayrnt da bulutlarn dngsel hareketlilii ile zeybeklerin hareketlilii ayni anda. Doa m insan hareketliliine uymu, insanlar m doaya ayak uydurmu kesinlemek zor. Gereksiz de. Sonuta doaln (bulutlarn) hareketlii zeybeklerin hareketliliini ifadede pekitirici, etkili bir anlatm olarak beliriyor.

    Toplumsal grnt: 4

  • 43

    Grnt be ve alt, sonradan Astsubay orduevine ve ehir lokaline dntrlm eski Halkevindendir. Bu belgesel nitelikli grntler iki farkl tarzda izilmitir. Be nolu grnt izlenimci ve puantilist tarzda iken altnc grnt-de izgi egemenliine dnlmtr. Aa ve dallarnn, yapraklarnn anlatm yer yer bu formun dnda oluturul-mu izgilere teslim edilmitir. Ve bu formun anlatmnda sayfa boluundan oka yararlanlmasna karn, izleyici-nin algsnda bir sorun yaratmamaktadr.

    Toplumsal grnt: 5

  • 44

    Toplumsal grnt: 5

  • 45

    Manzaralar:

    lk manzarada yatay ve dikey iz-gilerle oluturulmu biimlerin uyumu, dzenlilii kartln uyuma dnmesi olarak deer-lendirilmeli. Ayni biimde siyah beyaz kartl; leke /izgi kar-tlnn birlie dnmesi, uyu-ma dnmesidir. Deniz iindeki hareketlilik, yansmadaki canllk; n plandaki ky bitki rtsnn, Van Goghvari kvrmlaan hare-ketliliiyle dans ediyor.

    Manzara: 1

  • 46

    kinci manzarada ayn ve denizdeki yansmalarnn devreye girmesiyle bir ro-mantiklik szlyor iimi-ze. Desenin izleyiciye gre sa st kesindeki, aacn kuruyan gvdesine, bir hor-tumsu dairenin iinde der-top olmu ve aaya sarkm kaotik grne can katyor ay ve deniz. Bu manzarada Srr zbay yeni izgisel ve biimsel denemeler iinde buluyoruz.

    Manzara: 2

  • 47

    nc manzara Balkesirdeki Zanos Paa Camisinden bir g-rnt. Dorusu buna manzara demekte duraladm belirtme-liyim. Zira bir tapnan, kut-sal mekann sanat gznden grn sz konusu. Ne var ki ingilizcedeki manzara teriminin ayni zamanda grnm, grn olmasndan cesaretlenerek bu deseni manzaralar snfna dahil ettim. Bu grntde tm gr-nenlerin Zanos Paa trbesi, etrafndaki mezar talar, selviler, Paa Camii, bulutlar ge doru hareketlenmi, ykselite. Alttan dikey izgilerle balayp yukarda yatay izgilerle, sanat tm de-senini uan balona dntrerek uua ge(ir)mi durumda. De-sene bakan izleyiciyi de bu yk-seli duygusu sarveriyor.

    Manzara: 3

  • 48

    Son manzarada bu kez yk-selme baka bir antsalla gn-deme geliyor. Kar altndaki Balkesir ve Zaman; yerel dil-deki anlatmyla Koca Saatle simgeleniyor. Karl evleriyle, Koca Saatle yaran, yapran dkm iki aacyla Balkesir uykuda, bir ykseli, bir yce-lik dnde. Zamanla birlikte fze gibi ge doru

    Manzara: 4

  • 49

  • 50

    Srr zbay; lik (?)

    Balkesir niversitesi Gzel Sanatlar Fakltesi arivi

  • 51

    3.Resimleriyle Srr zbay Mustafa Durak Resim tarihinde deiik akm ve anlaylar teknik, teknolojik gelimelerden, dnce sistemlerinden, politik tavrlar-dan hep etkilene gelmitir. Olumlu ya da olumsuz. Etik kavram erevesinde yaklaldnda, ncelikle bilim adam ve sanatdan insanln yararna: ekonomik, hukuki zgrlklere, eitimsel gelimelere, olaylarn saydam biimde grlebilmesine, zihinsel gelimeye hizmet dorultusunda retim yapmalar beklenir. Ama ne yazk ki gc, bugn tm dnyada tekelinde bulunduran politik gtr. G, yaps gerei toplumsaldan, kaotik olandan beslenir. Ynlar-dan alr desteini. Toplumsal genel, ne yazk ki tm lkelerde genel eitim dzeyi bakmndan, sanldndan daha dktr. Bu konuda en nemli gsterge hogrdr. Bakasna ho gr derecemizin belirleyicisi de alkanlklar-mz ve bakasna kar davran kltrmz ve deneyimlerimizdir.

    Srr zbay ile ilgili edindiim bilgiler onun bakasna kar saygl, bilgi ve grgsn, hatta ekonomisini cmerte paylac olduunu gstermektedir. O, bir sanat olarak, sanatn dnyada yneldii yolu deneyimlemi ve bunu kendi toplumuna aktarma sorumluluunu duymu ve gereklerini yerine getirmeye alm bir sanatdr. stanbulda at sergilerde, her ne kadar resimleri grmemi olsak da en azndan deformasyona, soyutlamaya dnk almalar olduk-lar anlalyor. stanbul izleyicisinin en azndan bazlarnca alay konusu edildiine gre, hem alkanlklar, hem de hogrszlk kavram devrede, demektir. Ama, Srr zbay, bildiinden, kendi sanat anlayndan dn vermeden reten bir sanat. Hem de Balkesirde.

  • 52

    Ele alacam, benim ilik adn verdiim almas, figratif. Geleneksel bir anlatm olarak grnyor. Ahap bir evin odasndayz. stteki raflara baklrsa mutfak gerelerinin korunduu, sergilendii bir oda. Ancak ayni zamanda bir eitim odas izlenimi alyoruz . Bir kz ocuu diz kp oturmu sehpa nne. Dieri kollarn birbirine balam ayakta. kisi de dikkatli ve saygl. Sehpann arkasna yerlemi yetikin bir kadn (kalfa olmal) sa eliyle bir eyi iaret ediyor. Sehpa zerindeki bir rtnn bir iini anlatyor. Ayakta yine nakl bir ii anlatan ikinci bir yetikin ve onu dinleyen rencisi grlyor. Ahap zemin ve tavan fotoraf gerekiliinde grnyor. Bu grn, alt ve st yakalayabilecek biimde geni adan alnm. Odann penceresi var ama dardan bir grnt yok. Dolaysyla sanatnn gz darya kapal. Tmyle ieriye odakl. ki yetikin arasnda bir usta kalfa ilikisi ya da patronie ve yardmcs ilikisinden sz edilebilir. Zira gerek giyimleri gerek altn taklar bir alt/st (hiyerarik) ilikisini sergili-yor. Ayaktaki kadn gsterili bir kaftanla grnrken, sehpa banda oturarak anlatan kadn basma elbiseli. Ayaktaki kadnn gsnde be ya da alt altn (grntnn bir yannda altn sayabildiimize gre-) tayor iken tekinin boynunda tek altn var.

    Tablodaki renkler, renk canll ve eitliliiyle izlenimci anlayla buluuyor. Oturan kza sanki yukardan ku bak baklm gibi. Kiiler ve nesneler gereklie ok yakn resmedilmi. unu merak ediyorum: byle bir grnt ekilmi bir fotorafn ardndan resmedilerek mi gereklemi? Srr zbay, resmetmede fotoraftan yararlanyor muydu? Bizzat grerek, desenledikten sonra resmetmi olabilir mi? likte ders konusunu kendi ders ortamyla denkletirmi midir?

    zlenimci Srr zbay:zlenimciler resmettikleri grntlere kendi znelliklerini, kendi baklarn katyorlar. Sanatnn gznden, gz-lnden, onun bakma biemini de yanstan bir grntyle geliyorlar. Manet, Monet, Renoir, Van Gogh, Edward Munch resimlerinde kendi baklarn, kendi biemlerini, kimi almalarda eletirel baklarn yanstmlardr. Yap-tklar manzara resimlerinde bir bakma kelebek avclar gibi, an yakalayclardr. Doa gzleyicileri, deneyimleyicile-ridir. Baka bir ifadeyle tutkulu doa hayranlar, doa koruyucular, bekileri, tapnak bakclardr. Doadaki tonlarn ayrmna, kontrast renklere, her trl renk eitliliine, renk zenginliine dikkat edip, zenle kendi anlatmlaryla bize aktarmaya almlardr. Czannen mrn ayni yrenin manzaralarna, tutkulu bir biimde adamasnn nedeni o grntlerin srekli deiimlerinin, srekli gzelliklerinin ardnda yce bir gc grmesi ve yce gten grntleri kendince canlandrmasyla o gce biraz da olsa katldn, kendini gerekletirdiini dnmesindendir. Ne var ki bunun eksik, yetersiz, aslnda ulalamayacak bir gerekletirme olduunun bilincinde olmasna karn artk kendini srekli, retime aran, kendisini kkrtan, batan karan bu gzelliklerin kendini hem beklediini hem de bekle-mediini de renmitir d dnyadan.

    zlenimcilik19.yy ortalarnda Fransz sanatna Gzel Sanatlar Akademisi egemen. Tarihi ve dini konular, portreler revata. Sanat-nn kiilii, heyecanlar, alma tekniini dikkate almak sz konusu deil. Sanat, kat kurallara balanm. Temel ilkeleri yle sralanabilir: Renkten nce desen gelir. Sanat, anatomi ve plak beden almasnda derinlemelidir. Konu zerinde, ak havada almaya gre atlyede almak nceliklidir. Sanatlarn; eski sanatlar, doay taklit ederek almas gerekir.

    Akademi, Paris Salonunda yllk sergi ayor ve baarl olanlar dllendiriyordu. Bir grup gen ressam (Claude Monet, Pierre-Auguste Renoir, Alfred Sisley, ve Frdric Bazille), manzara resimlerine ve gnlk yaamla ilgili grn-

  • 53

    tler zerine alyordu ve ileri her yl reddediliyordu. Bunlar Caf Guerboisda toplanp , genellikle Claude Monet nderliinde tartyorlard. Sonradan, onlara Camille Pissarro, Paul Czanne da katld.

    zlenimcilik, Akademizme bir tepki olarak filizlendi. 1863te akademik jri Edouard Manetnin Krda Sabah Kah-valts adl tablosunu, iki giyinik erkekle plak bir kadn resmettii iin reddetti. Bu, sanatlar ve halk arasnda tepkilere yol at. mparator 3. Napolyon da jri tarafndan reddedilmi ilerin, Reddedilmiler Salonu ad verilecek bir salonda sergilenmesine izin verdi. ou izleyici kendilerine garip gelen anlayta resmedilmi bu tablolarla elen-mek iin gitti sergiye. Kimi bunlar resim deil de karalama olarak nitelendirdi. Bir eletirmen bunlarn izlenimci olduklarn yazd. Bu ad onlara yapt, ama denk dt aslnda.

    zlenimciliin z nitelikleri:

    1)Gibi grnme etkisi brakmak:Franszca szlk Petit Robertde, izlenimcilik iin u tanmlar yaplm: Bir bedenin baka bir beden zerine edimi. Etki. Eski : baka bir eye dayanan bir eyden sz ederken bir iaret brakma edimi. z. 1636: yalboya resimde ilk kat-man. Bir nesneden, bir olaydan edindiimiz annda ve belli belirsiz bilgi biimi, zihinsel, dnsel olmaktan ok duyum-sal bilin durumu. Duygu, duyum.

    Gerekten de izlenimciliin en karakteristik, adn hak eden zellii budur: izlenimcidir. Resmedilen eyin tm ay-rntlarnn sadakatle yanstlmas deil, o grntnn sanat duyumsamasna uygun, ilevsel biimde ifade edilmesi gerekir. Bu yzden baz tablolarda grnen nesneler iyice simgelemi gibidir.

    2)Bak asnn konumu: Bakan kiiyi iine eken bir ar, bir anafor olmal. Orijinal bir kompozisyon. Dzenlemede tabloya bakan kiiyi, tablodaki sahneye dahil eden, bakan kiinin kendini sahnenin iinde hissettii bir kompozisyon dzenlemesi. Baka-ca canl, yaamn iinden bir anlatm. Bu duygu, aklamasn tekniklerle, kompozisyonla bantl bir btnde bulur. Tablodaki bir kiiden tabloya bakan kiiye ynelik bir bak, bu duyguyu salayacaktr. Bu anlay erevesinde hem kompozisyonun i dzenlenii hem de tablonun sergileniindeki konum da ok nemlidir. Tablo kiisiyle izleyen ki-inin gz gze gelebilmesi iin, ya da bir manzara ise izleyen kiinin kendisini o manzara iinde hissetmesi iin ikincil nesneler n plana alnarak gerekli ykseklik salanmaldr. (Mathieu Radjou; 7 Techniques de peinture des impressi-onnistes: mathieu@technique- de- peinture.fr)

    3)Anlk olu, an yakalama:Zamann, n en kk deiimlerini, n yansmalarn daha iyi gzlemek ve de manzaradaki hareketlilii, kmldanlarn, deiimleri daha iyi gzlemek ve byl anlar tuale tama amacyla, sanatlarn, zamanlarnn ounu ak havada geirmesi gerek. lk izlenimleri yakalamak, korumaya almak amacyla gereksiz ayrntlara yer vermeden abucak resmetmek gerek. Bu yzden izlenimciler algladklar gelip geici grnleri, duygular resmet-mek iin kk boyutlardaki tuallerle, hatta ayni anda birden fazla tualle almlardr. zlenimcilerin an yakalama, dondurma konusunda, yaramayacaklar bir rakibi kmt ortaya: fotoraf makinesi. 1839da fotoraf makinesi icat oluyor. 1852 ylnda George Eastman, 10 poz ekebilen Kodak fotoraf makinelerini piyasaya sryor. Bu gelime re-sim sanatn kuramsal sorgulamaya, yeni bir anlatm aramaya itiyor. Resim sanats farkl bir grnt retmek zorun-da kalyor var olabilmek iin. zlenimcilerin anlk olma takntsn, romantik ressamlarnkiyle kartrmamak gerek.

  • 54

    Bunlarda gnlk yaamn sakin hareketliliklerini sunmak sz konusu. Kahramans ve trajik durumlardaki bedenin iddetli hareketlerini deil. Hareketlerin ve ifadelerin anlk izlenimlerini saptamak iin ressamlar yalnzca kendi znel grmelerini deil, ayni zamanda belli biricik bir an sunmal. Bunu gerekletirmek iin ressam, canl ayrntlardan, mimiklerden, resimde nadiren kullanlm davranlardan yararlanr. Tablodaki kiiler genellikle neeli (tatl, ll) ama baklar ressamnkiyle (izleyeninkiyle) karlanca bazen sapyor.

    4)zlenimci renk estetii:Daha fazla k, daha parlak renkler. Rengin kontrast etkisi olmal. Bir eyin rengi, evresindekilere gre nasl deiir? In koullar nelerdir. Bunlar incelenmeli. Siyah, gri, kahverengi ve toprak rengini karmlar tablolarndan. Daha ok, ak ve genellikle saf renkleri yelemiler. Gri ve karanlk tonlar tamamlayc olarak kartrarak kullanmlar. Glgeleri farkl renklendirebilmiler. Renkleri paletin zerinde kartrmazlar. Yine de tual zerinde ak tonlar ay-rrlar.

    5)Konular:Bir yerin grnn, bir mevsimi, gnn belli bir ann resmederler. Hareket, doa (doal, ya da insan tarafndan oluturulmu bir grnt, su ve sudaki yansmalar) ve yenilik peindedirler. Demir yolu, gar, lokomotif, kprler, elence yerleri, danszler, ele aldklar konular arasndadr. zaman deil de bo zaman etkinlikleri yelenen konu-lard ( Peter H. Feist; mpressionosme in France; translated in english by Michael Hulse; Benedikt Taschen; Germany; 1993; s:94). Kr, deniz, gkyz ekici grnmleriyle veriliyordu (ayni kitap; s:97). Yeni esin kaynaklar japon bask resimleri ve fotograf t.

    Claude Monet; Gn Douu; 1872

  • 55

    Belli bal izlenimciler yle sralanabilir. Frdric Bazille (18411870 , Gustave Caillebotte (18481894), Mary Cas-satt (18441926), Paul Czanne (18391906), Edgar Degas (18341917), Armand Guillaumin (18411927), douard Manet (18321883), Claude Monet (18401926), Berthe Morisot (18411895), Camille Pissarro (18301903), Pierre-Auguste Renoir (18411919), Alfred Sisley (18391899)

    Yirminci yzyldaki modern sanat akmlarnn bu akmdan yeerdikleri sylenebilir.

    Claude Monet (1940-1926); Argenteuil

    Trkiyede ilk izlenimci Nazmi Ziya Grandr.*

    Mete Bagu, Srr zbayn Erdekten resimler yaptn sylyor. Bu, valesini kapp Erdeke resim yapmaya gidi-yordu, demektir. Bir de sokakta oynayan ocuklarn desenlerini izdiini, anlatr. Bu tanklk, onun hem doada grnty hem de kent yaamn darda, ve -yukardaki tabloyu da (lik) dikkate aldmzda, ierde gzlediini, resmettiini; dolaysyla izlenimcilerin alma biimlerini benimsediini, -okul avlusunda onu rencilerine resim yaptrrken ekilmi fotoraflar da, onun, kendini Atlye snrlar iine kapatan biri olmadn gsterir.

  • 56

    Bu, Mete Bagunun szn ettii Erdek manzaralarndan biri olmal. Srr zbay yalnz bu almasyla tanyan Nzhet slimyeli, Trk Plastik Sanatlar Ansiklopedisi adl kitabnda, bu resme u satrlarla deinir:

    Milli Ktphane Koleksiyonundaki Erdek adl peyzaj ile tandmz bu sanat hakknda bir bilgi derlememitir. Baarl bulduumuz bu peyzajn sanatsn, gelip geici bir hevesden sonra sanat yolunu terk etmi olarak dnebile-ceimiz gibi, sanat ortamnda tekrar kendini gsterip kabul ettirmesini beklememiz de yanl olmayacaktr. Baarl bul-duumuz bu rnek zerine kendisine burada yer vermeyi uygun bulduk (Nzhet slimyeli; Trk Plastik Sanatlar Ansiklopedisi; Ankara Sanat dergisi eki; s: 573-574; kitap olarak basm: Ankara Sanat Yaynlar; Ankara; 3 cilt; 1967).

    Betimlemeci bir yaklamla resimde; iki nar aac ve ka-yklar, sahil bandnda yryen insanlar grlyor. Aalar denizi kanatlarnn altna alm gibi yaylmc, egemen bir ge konumunda. Aalarn dallarna serpitirilmi kahve-ringiye alan sar kk formlar kular olabilir. Ama bu re-simde temel oyuncu sar renktir. Bu sar renge bakp, biraz nce kular olabilir diye yorumladm grnlerin son-bahar iaret eden kuru yapraklar olabilecei de sylenebi-lir. Ne olursa olsun, deiik tonlarla boyanm olsa da genel olarak soluk sar rengin, sanatnn o anki ruhsalndaki bir hzn, belki de anlara dalp duyumsad, yalnzlk nede-niyle bir hznlenii yanstyordur. Bu hzn, hemen alg-lanabiliyor. Trk folklorunda, kiinin derdini doaya dk-mesi, ona amas, onunla dertlemesine aynalama denir. Sanki zbay, doay iinin aynas olarak gstermek istemi gibi. Keke onun br Erdek resimlerini de grebilseydik. Yorumumuzu daha ileriye tayabilirdik.

    Srr zbay; Erdek ManzarasAnkara Milli Ktphane

  • 57

    Tabloya dikkatle baktmzda, grntye sonradan serpitirilmi izlenimi veren gezinen insanlar; Srr zbayn manzaray bir adan resmetmediini, izleyicide belirli bir izlenim brakmak istediinden, grnenin nesnel gerekli-ini pek umursamad sylenebilir. Zira bu resmedie gre sanatnn bulunduu noktay belirlemede, grnrdeki insanlar sorunludur. Ve u dikkat ekici: insanlarn kmelenii hep ikier ikier. Kimse yalnz deil.

    Srr zbay; Erdekte Gurub [Gnbatm]Ekrem Sakarya arivi

  • 58

    Srr zbay; stanbul Manzaras 1 Rafet Bykerdomu arivi

  • 59

    Srr zbayn baka bir izlenimci resmi, benim stanbul Manzaras adn verdi-im almasdr. unu hemen vurgulamal, bu almalar (Erdek manzaralar ve stanbul manzaralar) kk boyutludur. Bu tabloda izlenimcilerde grlen puslu grnt, sudaki yansmalar ve k bir kartlk iinde sunulmu. Kayklarda da hem bir dzen hem bir kaos izlenimi alyoruz. Grnt izgisinin d Kara par-asndaki pusluluu pekitirici. Karalama gibi. Boyanvermi gibi. Ama sadece etkiyi, atmosferi oluturmak. Karadaki grnt de tmyle izlenimsel. Ama res-me bakan kii bunun gzel bir manzara olduunu teslim edecektir. Her hangi bir kusur bulmakszn. Ve stelik sunulan kartlklar sayesinde kendimizi tablonun iinde, yaamn iinde hissettiimizi de belirteceiz.

  • 60

    Srr zbay; stanbul manzaras 2Nazif Alpan arivi

  • 61

    Soyutlamaya doru Srr zbay:

    . Hakk Baltacolu, 1941ylnda, Srr zbayn stanbuldaki sergisinin duyurusunda, onun yaptlarnda ftrizmi yirmi yla yakn bir zamandan beri, yani 1921den beri yetkinlikle temsil eden almalar bulunduunu sylyor. Adnan Turani, 50li yllarda Balkesirde Srr zbay ziyaretinde, onun kendisine yz kadar geometrik, non figu-ratif alma gsterdiini anlatyor. Bu almalardan ka 1950 ncesine aitti, bilemiyoruz. Baltacolunun szn ettii 1941 yl ve ncesindeki ftrist rnekler nerede, u an iin belli deil. Elde yalnzca Mete Bagunun Balkesir Devrim Erbil Mzesine armaan ettii bir resim var. Ben burada nce ftrizmin ne olduunu, ardndan da Srr zbayn, kendimce Koucular ve oban ve sr srs olarak adlandrdm iki almasn deerlendirmeye alacam.

    Ftrizm (Gelecekilik):19. yzylda, resim sanatnda zlenimcilik akmyla yalnz bir resim hareketi balamad ayni zamanda, bu bakal-drya bal baz akmlarda karlatmz bir manifesto ile ortaya kmak, manifesto yazarak akm oluturmann da yolu ald. Ho tm bu bakaldr ve manifesto anlaynn altnda 1789 Fransz Devriminin olduunu sylemek yanl olmaz. Her ne kadar Edebiyat akmlarnda ya da anlaylarnda bir poetika gelenei olsa da. Zira her bildiriyle, her yeni aklamayla ortaya kan anlayn formlletirilmesi ister istemez bir kar k, benimsemeyii berabe-rinde getirir. Ama ateli tartmalarn, klarn, saldr biimli hareketlerin, 1830 Hernani Sava ile giderek 1789 Devrimiyle balantl olduunu dnyorum. Manifesto, protest ieriiyle birlikte var.

    Manifestonun szck anlamna bakyorum: gemicilikte gmre mal bildirimi, bir kiinin, politik bir grubun, bir ynetimin yazl olarak ve, aka, yksek sesle kendi durumunu dorulayan, programn sunan bildirim, yaznsal, sanatsal bir akmn kuramsal temellerinin bildirimi (Petit Robert). Bu tanmlarn yan sra olguda ihmal edilmemesi gereken bir iki nitelii de belirtmek isterim: kar kma, bakaldr. Yani aslnda manifesto basit bir sunma, du-rum bildirme deildir. Her manifesto bir dinamizm ierir. Yalnzca yapacaklarn, programn aklamakla kalmaz. Duyulara da seslenir. Hem dinamizmin, hem bakaldrnn yaylmasnn tetikleyicisidir. Byle bakldnda manifes-tolar yaam alevlendiren, biimleyen ok nemli dnemeler, dnm anlarnn iaretleri olabilir. Gmrkte bildi-rim olmas da bu bakmdan ilgintir. ki ayr lkenin snrndaki bir durum. Tam bir gei snav. Cennetle cehennem arasndaki mizan. lmle kalm aras gibi. Manifestocular bu yzden gz pektir ya. Adrenalinleri yksektir.

  • 62

    20. yy balarnda durum: 19. yydaki sanayi devriminden sonra fotoraf makinasnn, elektriin, telgrafn, telefonun, radyonun, gramofonun, otomobilin, sinemann insan yaamna girmesi insanlarn yaama biimlerini deitirmi, sistem ve hz kavramlarn beraberinde getiren elektro-mekanik bir yaam biiminin cazibesi tm toplumlar sarmaya, sarsmaya balamtr. Bilim kurgusal ykleri ve romanlar bu ftrizmi hazrlayan dnemde grlr. 1887 Otomobil yarlar yaplmaya balam. 1899 ylnda, Torinoda ilk otomobil fabrikas kurulmutur. lerleme ve hz; insanlarda, deiimin, hzl deiimin, giderek gelecekte daha rahat, daha kolay yaamann cazibeli,parlak umudunu, sevincini dourur. Her ye-niliin insanln karna bir yaam umudu olaca sansn yerletirir. Dolaysyla insanlarn yenilie, deiime ak u kutba yerletirdikleri, gemie bal deerlerle savam ama edindikleri gzlenir.

    Ftrizm manifestolar:Flipppo Tommaso Marinettinin Ftrizm manifestosu, 20 ubat 1909 tarihinde Figaro gazetesinde yaynlanr. Marinettinin manifestosu iir ile ilgilidir. Ftrist anlay yle zetler: Biz tehlikenin akn; srekli enerjili, gz pek olmay dillendirmek istiyoruz. iirimizin temel gesi cesaret, c-retkarlk ve bakaldr olacaktr. Bugne kadar edebiyat; dnceli hareketsizlii, vecdi, uykuyu yceltmitir. Bizse, saldrgan hareketi, ateler iinde bir uykusuzluu, sportif adm at, tehlikeli sray, amar, yumruu veceiz. Dnyann parlts yeni bir gzellikle, hz gzelliiyle zenginlemitir.. Yar arabalarnn patlayc nefesini, bargan, ortal yrtan sesindeki hz gzelliini dnn. Artk yalnzca mcadele iindeki gzellik vardr. Ba yapt, saldrgan niteliklidir. iir bilinmeyen glere kar iddetli bir saldrdr. Zaman ve Mekan dn itibariyle lmtr. Her yerde var olan ebedi hz imdiden yarattmza gre biz zaten mutlak iinde yayoruz. Biz dnyann tek sal olan sava, askerlii, vatan, anaristlerin ykc hareketlerini, ldrc gzel Dnceleri ve kadn hor grmeyi anlandryoruz, Mzeleri, ktphaneleri ykmak, ahlaklkla, feminizmle ve yararc, uzlaverici her trl alaklkla savamak istiyo-ruz. almayla, zevkle ya da bakaldryla hareketlenmi byk kalabalklar dillendiriyoruz biz.11 ubat 1910da ftrist ressamlar manifestosu yaynlanyor. 8 Martta Turinde halka aklama yaplyor. 11 Nisanda ayni ressamlar, teknik manifesto yaynlyorlar. Boccioni, Carra ve Russolo 1911 Ekiminde Kbizmi renmek iin Parise gidiyor. 24 ubat 1912de resim ile ilgili manifesto franszca olarak da yaynlanyor. Manifestoda be ressamn imzas vardr: Umberto Boccioni, Carlo D. Carra, Luigi Russolo, Gicomo Balla, Gino Severini. Bunlar bildirilerinde yana ve kar olduklarn maddeler halinde sralarlar:

    Yana olduklar konular:1.Tm taklit biimlerini hor grmeli ve tm zgn biimleri yceltmeli,2.Rembrandtn, Goyann, Rodinin yaptlarn ykmak iin kolayca kullanlabilen harmoni, iyi beeni ve br belirsiz ifadelerin zalimliine bakaldrmal,3.Sanat eletirileri yararszdr ya da zararldr,4.elik, gurur, ate ve hz ykl, ba dndrc yaammz ifade etmek iin nceden kullanlm tm konular s-prmeli,5.Yenilikileri engellemek iin yaplan delilik sulamasn, onur nvan olarak kabul etmeli,6.iirde zgr kouk ve ok seslilik ve de resimde doutan tamamlayclk mutlak bir gerekliliktir,7.Evrensel dinamizm, resme, dinamik duygu olarak verilmelidir,8.Doay yanstma tarz olarak, her eyden nce iten olmal ve bakire [yepyeni] olmal,9.Hareket ve k, maddenin maddeselliini ykmal.

  • 63

    Kar olduklar konular:

    1.ada tablolarda grlen, zamann etkisini elde etmek iin kullanlan ziftli renklere karyz,2.Msrllarn izgisel yapmn taklit ederek resmi ocuksu ve kaba bir gsz senteze indirgeyen sade renkler zerine kurulu basit ve yapay arkaizme [antik gemiilie] karyz.3.ncekiler kadar rutin ve basmakalp yeni akademiler kuran bamszlarn, ayrlklarn sahte gelecekiliine kar-yz,4.Resimde, edebiyattaki zina kadar can skc ve iren olan plaa karyz. Son noktayla ilgili unu aklamalyz: bizim gzmzde ahlaksz diye bir ey yoktur. Bizim kar ktmz, plan tekdzeliidir. Bize deniyor ki konu nemli deildir, her ey onu ele alma biimindedir. Kabul. Buna bizim de itirazmz yok. Ancak u da tartmasz ve mutlak bir gerektir: plak konusuna gelince, metreslerinin bedenini sergileme gereksinimini taknaklatrm res-samlar, sergi salonlarn rm jambon fuarlarna dntrdklerine gre elli yl nce yleydi [yani konu nemli deildi, nemli olan ele alma biimiydi], bugn artk yle deil. On yl resimde plak kullanlmamasn istiyoruz. (bk: Futurism : an anthology; hazrlayanlar: Lawrence Rainey, Christine Poggi, and Laura Wittman; Yale University Press New Haven & London; 2009)

    Dikkat edersek, bu manifesto ifade bakmndan ilki kadar sert ve saldrgan grnmyor. Altn izdikleri yenilik, hzla gelien teknolojiye uygun olarak evrensel dinamizme uyumlu, mutlaklk algs yaratan eski anlaya kar evrenin, dnyann deiken hallerini dikkate alan yeni bir resim anlaynn gerekliliine inanyorlar. Yaratclk, zgnlk; kompozisyonun gereklerine uyma, itenlikli olma, yaratmda tekdzelii, ksrl amak iin plak en azndan bir sre (n) konusundan uzak durmal ve evrensel dinamizmi yanstmaya almaldr. Bunun iin elik, gurur, ate ve hz ykl, badndrc yaammz ifade etmeli. Allm basmakalp deerlendirmeleleri, hatta tm eletiri-leri reddetmeli. ocuksu ve kaba bir gsz senteze indirgeyen sade renkler zerine kurulu basit ve yapay arkaizme karlar. Hareket ve kla madde formunu ykmaktan, ok renklilikten yanalar.

    Peki bu ilkeler bu ressamlarn ilerine nasl yansmtr?Giacomo Ballann Balkonda koan Kz almas, Delaunayvari puantilist bir alma. Kzn koma hareketindeki ann ar ekim yavalatlmasyla ortaya kabilecek oul grntleri, hz ve hareket hem de tek grnn sre iinde ok grntll ve an daha kk birimlere ayrarak ayni andalk (simultanit) kavramlarn iletiyor. Bu arada grntlerin sre iindeki izgisellii ve her ne kadar ftristler, uyum kavramndan holanmasalar da renkle-rin gerek makro gerek mikro dzeydeki uyumluluu dikkat ekiyor. Ve elbet u izlenimi belirtmeden gememeliyiz: kzn koma hareketi askerlerin yava tempolu kousuna benziyor. Bylece grn dizisellii; bir yandan doal g-zn yakalayamad kzn koma hareketinin hz yavalatlm biimde sunularak bu resim; grnmezin grnr-letirilmesi, bakaca hareketin deil hareket hznn mekanikletirilmi resmi oluyor. Doallktan kp yapaylayor. Burada hzn resmi yaplrken grntnn netlii de kayboluyor. Tularla oluturulmu biimleme Robert Delaunay puantilizmiyle buluuyor. Dolaysyla alma; ftrist olarak nitelense de post-empresyonizm iinden ftrist bir ka-raktere ulayor. Grnt hem yatay he dikey dzlemde kendi iinde bir dzenlilik, disiplinlilik izlenimi uyandryor. Belirtmek gerek ayni anda bu grntden suluboya tad alyoruz.

  • 64

    Giacomo Balla, bir motorun hz, bir otomobilin hz vb almalarnda h-zn szde grsel simgesel grntleri, hz izlenimi veren farkl biimlerin kombine-zonu olarak, zaman zaman biniik biim-de sunulmu. Hzn resmini yapyor. Hz simgesel ve soyut dzeyde anlatyor. G-rntnn mekanik etkisi hzn keskinle-en, kesicileen, yok etmeye hazr bir silah grnts olarak karmza geliyor. Sava yanllarnn, silah tutkunlarnn zevk -lklar atabilecekleri gsteriye dnyor resim.

  • 65

    Giacomo Balla, , Tasmal bir kpein dinamizmi adl almasnda kpeiyle gezintiye km bir kadnn belden aa grntsyle yryen kpein annda oul grntler; zellikle ayaklarda izleniyor. Bu kez puantilist al-maya grntsel saydamlk elik ediyor. Tasmann zinciri de ok grnml klnm. Bu almada Marinetti bildi-risindeki ne kadnlar aalama ne de baskc bir vatan kurtarma abas grlyor. Tank olduumuz gndelik insan yaamnn gzle gremeyeceimiz, ressamn zihnindeki grntleri sz konusu. Elbette Ballann almalarnda pu-antilist bir tarz benimsemesi kanlmaz olarak bizi renklerin dinamizmine, hz hareketlerine getiriyor.

  • 66

    Umberto Boccioni; Ruh durumlar: Elvedalar (1911).Boccioni, ayni andal farkl bir biimde iler. Yani, hzn simgesel ve ar ekim resmedilmesi deil, bir anlatdaki giri, gelime, sonu blmlerinin ayni andal ya da sahnenin ayni andal, bir aradal sz konusudur. Kla-sik tiyatronun birlik ayni zamanda, ayni mekanda, tek bir olay anlay sahneye, tabloya sdrlmtr: Bir tren istasyonunda vedalaan insanlar, trenle uzaklaan insanlar ve istasyondan evlerine dnen insanlar. En renklisi istasyondaki elveda sahnesidir. Tablolardaki renk deiimleri ruh hallerinin (hem resimlerdeki kiilerin hem de iz-leyicinin bakarken empati kurup brnecei ruh haline uygun deiimler ierir. Boccioninin bu almas tarz olarak kbizm temellidir. Konu olarak dramatik bir yk anlatr. Ne var ki bu yknn, Marinettinin bekledii bir yk olmad ok aktr. Lokomotif tam ortada ba rol oyuncusu gibi dursa da teknolojiye bir vg olarak anlalamaz. Ne de savaa bir vgdr. Zira br iki tabloda dalan ve giden insanlarn karamsarlklar vardr. Bunlar kaotik, bilinmeze doru giden yolcularn zihinlerinin bulankln yanstan anlatmlardr. Trajik olan bekleyitir. Gelecee umutla bakamayn, sava yalnzlna daln anlatmdr. Tablolarla ilgili ayrntlar Norbert Lyntondan alabiliriz:

  • 67

    Kesin, gzle grlebilir ayrntlarla birtakm ge-nel duygularn anlayabileceimiz lde ayrntl ve duygusal katlmmz salayacak kadar ak bir grntye dnmesi gerekiyordu. Resmin kahraman, Victoria dnemi teknoloji-sinin nemli bulularndan buharl lokomotiftir. Lokomotifin biimi Kbist usluba uygun olarak resmin yzeyine dalmtr, hemen gze arpan numaras ise Picasso ile Braquen tablolarndaki harfleri ve saylar anmsatmaktadr.

    izgiler ve lokomotifin sandaki baz glgeler vagonlar, solundaki izgiler ise elektrik direkleri-ni belirler ve bir manzara izlenimi yaratr. Yumuak fra darbeleriyle izilen burga gibi izgiler, hem makinenin altndan kan buharla-r, hem de birbirine sarlan iftlerin duygularn, onlarn sanki bir dteymi gibi savrulularn betimler. Ne olduklar kolayca zlemeyen figrler de k-bizmi artrmakla birlikte, Boccioninin keli deil, kvrk, deniz kabuklarn andran biimler kulland dikkatimizi eker.

    Btnyle bu tablo ele ald yaantlar kadar karmaktr. Kulland anlatm yollar, anlaml ipular olabilecek ematik izgilerden doal g-rnmlerin soyutlanmasna ve saylarn olduu gibi resmedilmesine kadar uzanan bir zenginlik-tedir. Ftrist aklamalardan beklediimiz ar-pc modernizme gelince, Boccioninin bu konuda bizi hayal krklna uratmad gibi, beklenti-mizi de aar.

    Ruh Durumlar: Gidenlerde kompartmanlarn-da oturan yolcularla trenin penceresinden gr-np kaybolan ehir manzaralar birbirine kar-m gibidir. Ruh Durumlar: Kalanlarda ise gene bo yu-varlak biimlerle canlandrlan figrler, per-deyi andran bir izgi ormanndan geerek hi bir ey betimlemeden bir hzn duygusu ve-rirler. Kalanlarda bu hzn havas ar basar, Gidenlerde ise hz gesi; Uurlamalarda ise h-zn havas ile mekanik enerji bir aradadr. l panonun tm bildirilerdeki saldrgan szlerin artrdndan ok daha ince ve insanca bir yaanty ortaya koymaktadr.(Norbert Lynton; Modern Sanatn yks; ev: Cevat apan; Remzi kitabevi; 3.basm 2004 s: 88-89)

  • 68

    Gino Severininin manifesto dnemi resimlerine baktmzda kbist anlayla biimlendirilm izlenimcilerden hi de farkl olmayan konular buluyoruz. 1912de yapt Mavi Dans, ve yine 1912de yapt Tabarin Balosunun di-namik hiyeroglifi adl tablolar byledir. 1915te yapt, Eylemdeki top arabas almasnda, top atnn topraa, dnyamza etkisi, top arabasndan yaylan izgisel biimlerle ve yazlarla anlatlm. Bu da Marinettinin bekledii savaa vg olmaktan ok, savan dehetini anlatyor. 1913te yapt Monmartreda Festival tablosu, rengarenk romantik kbik anlayla paralanm, insanlarn zerinde dald elentili, cmbl bir ark felek grnmnde.Daha sonra Birinci Dnya Savann sonu ile otuzlu yllar arasnda , resim alannda ikinci ftrizm denilen baka bir hareket gryoruz (Balla, Prampolini, Fillia, Dottori, Depero vd). Bu hareket; Konstktivizm, Prizm, Geometrik Soyutlama, hatta Srrealizmi de iine alyor.

    Rus ftrizminde de geometrik soyutlama var. Sonu olarak Ftrizmin resim sanatna getirdii biimsel ve biemsel bir farkllk yok. 20. yyda ortaya kan yeniliki akmlarn resim anlaylarn benimsiyor ve kendini onlarla ifade etmeye alyor. Farkl yan mekanik hz, iddet ve sava kkrtcl, saldrganl, ykcl. Ftristlerin saldrgan, acmasz, kyc, iddet yanls olular ile ilgili can yakc bir rnek, rus ftristlerinden:

    El Lissitzky, krmz ve beyaz renklerle 1917 Rus Devriminde Devrim kart olan Beyaz ruslar beyaz rengiyle, Dev-rimden yan olanlar Krmz rengiyle simgeletiriyor. Grselde siyah renk ablukaya alnmlk ya da gizlenmilii an-latyor olmal. Krmz ayni anda silah, bak vb arala ldrmeyi, kan dkmeyi anlatyor. Ve kar olan beyaz nerede olursa olsun hedef olarak gsteriliyor. El Lissitzky, eer bu almasn adlandrmasayd, bu alma ftrist olarak adlandrlamazd. Zira anlamn bilmediim yaz biimlerini saymazsak neredeyse ar bir geometrik soyutlama ile yaplm bir afi, diyeceiz. Ve bunun yok etmeye, ldrmeye kkrtc bir afi olduunu bilmek bile bugnn bar insannn tylerini diken diken eder.

    El Lissitzky (1890-1941); Beyazlara krmz ucuyla vurun , afi, 1919

  • 69

    Nikolay Diulgheroff da bulgar ftristidir. Deniz Manzaras adl almasnda hem bu manzarann eliik iki durumu-nu, hem gnein ayni anda deiik grnlerini soyut ve simgesel bir anlatmla sunmutur. Dalga hareketini kendi iinde soyut biimde katmanlatrm, kompozisyondaki renk deerleri erevesinde bir uyuma, dengeye oturturken, yansma olgusunu da dikkate almtr. Bu alma El Lissitzkynin geometrik soyutlamasna biim ve renk (yuvarlak, keskin ululuk; sarnn, siyahn krmz yerine turuncunun kullanlmas) bakmndan benzese de uyandrd etki bakmndan gelecee ynelik umutvar bir anlay iermesi nedeniyle ftrist olduu sylenebilir. Teknik bakmndan ayni andalk kavram (ayni eyin sre iindeki farkl grntlerinin ayni yerde gsterilmesi (simultanit) ftrist-lerin tutunduu dallardan biridir.

    Nikolay Diulghueroff; Deniz Manzaras; 1933

  • 70

    Srr zbayn Koucular tablosu:

    Bir tabloyu anlamak, onun yalnzca konusunu, yalnzca hangi akma dahil olduunu belirtmek deildir. Sanatya kulak vermek, ama asl nemlisi sanatnn almasna, tablosuna dikkatli bakmak gerekir. Srr zbay, 1935te kendisinin kbist de, ftrist de olmadn syler. Oysa kimileri, onun ftrist almalar olduunu onun kendi ifadelerine karn ileri srerler. Bylece eliik bir durum ortaya kar. Eer zbayn kendisi ile ilgili yargs doru ise, ikinci deerlendirme; ya zbay yanl deerlendirmedir ya da zbay farkl gstermek, szmona, kendince y-celtmek istemektir. kinci deerlendirme doru ise, ya zbay kendini, bu konuda ne karmak istememi, ekingen davranmtr ya da ftrizmi onlar kadar iyi anlayamamtr. Oysa zbay, kendisinin kbist ya da ftrist olmadn belirttikten sonra, kendi resim anlayn yle dile getirir:

    Kendime gre tabiat tercih ederim. Renk ve izginin dinamik kymetlerine nem veririm. nsanlarla deien hayat ve hayatn at ihtiyalar, yeni resim cereyanlarn dourmutur. Yeni cereyanlar zevklere alayacaklar ancak yeni cereyanlarn yetitirecei dahiler olacaktr

    Ve ardndan alt izilmesi gereken bir cmlesi gelir: Sanat akmlar o kadar da bytlecek bir durum deildir. imdi Kendine gre doay yelemek ne demek? Bunu biraz aalm. Onun iin temel ayrm burada, kim bilir, belki de resimlerinin bir ksmnn ansszl da burada: doay olduu gibi taklit etmemek, grdn fotoraf makinas-nn ekimi gibi ayniyle resmetmemek. Taklit yani gre sadk kalma yerine grntye kendi znel bakyla, nasl grdn dnyorsa, onun nasl grlmesini istiyorsa yle bakmak, yle resmetmek. Burada bu ilkenin ressam ftristler bildirisinde de yer almasna bakarak acele karar vermeyelim. Zira 19. yyda zellikle fotoraf makinesinin icadyla resim sanat bunalm, kendi istedii biimde resim yapma anlay ilkesi nem kazanm ve izlenimcilik, kplk (cubisme), gelecekilik vbinde hep, sanat gzne bu mercek eklenmitir. Fotoraf karsndaki bu savun-ma ilkesi, yeni bir alm olana getirmitir. unu eklemek gerek: Srr zbay, desenlerinde ve illstrasyonlarnda da grdmz gibi kendi sanatnda bir arayn ve/ya denemelerin, kendini snamalarn adamdr. Onu deerlendirmek iin iki nemli ge: birincisi: o, Cumhuriyet dnemi aydn ve idealistidir, -sevgilisinin lmn kabullenemedii iin evlenmediine, onun fotorafn kendi lmne kadar sakladna gre- katksz bir romantiktir; ikincisi ise sevgilisi kadar baland, Balkesir taras, krsaldr. stanbul ve Ankarada sergi atna gre merkezlerle ba var ama ne kadar gl bilemiyoruz.

  • 71

    Srr zbay; Koucular (?)Balkesir Devrim Erbil Mzesi arivi

  • 72

    19 Mays gsterilerine katlan rencilerin hareketlilii, o gnk eitimli kesim iin byk bir umut olan Cumhuriyeti temsil ediyor ve ayni zamanda ileriye doru dimdik koan genler, toplumsal umudu ve gzel, aydnlk bir gelecei simgeliyorlar.

    Srr zbayn Koucular tablosu bir kouyu, bir yar anlatyor tematik olarak. Genliin kousunu. Bu kou hem kendi aralarnda hem de uluslararas arenadaki koudur. Kltrel ve ekonomik kalknmada yarmaya hazr oluun simgesidir. Bu adan simgecidir. Ama biim ve renk olarak baktmzda ayni noktada kalamyoruz. Renk asndan antik msr resmindeki ve Gauguin resimlerindeki renk anlay iinde olduunu syleyebiliriz. Ki italyan ftrist ressamlar, manifestolarnda bu renk anlayna kar kmaktadr. Buna bir de Srr zbayn sanatsal yelemesini katarsak, ondan, koan genlerin tpk basm resimlerini bekleyemeyeceimiz apak ortadadr. zbay, grneni kopyalamad gibi, tarzlar, akmlar da kopyalamaz. Kendi i sesini dinler. Kendi grmek istedii biimle resmeder. yleyse aklamasna da uygun olarak, onu bir akmla damgalamadan nce iyi dnmeliyiz. Ve unu unutmamal-yz: her ey, her eye benzetilebilir.

    Akmlarn getirileri onun elinde birer malzemedir, kendi biimlendirebilecei birer malzeme.

    Srr zbay, bu resminde klasik bir mantk izlemez, diyalektik bir grn sunmaz bize. Renklendirmeleriyle baz grnleri saydamlatrr. Doal olmayan bir grn sunar. rnein alt ortada, st ste binimi grnen, stte g-rlen bacan rengi, alttaki bacan izgisini gsterecek saydamlktadr. Bir de klasik bat resminde grlen k glge ilikisi gibi k; bu tabloda belirli bir gne kaynandan szlp gelmez. Renklerin bizzat kendilerinden, zelletiril-mi sanat bieminden, onun renk, renklendirme anlayndan kaynaklanan bir k, glge izlenimi alrz.

    unu sorgulayalm: Bu almada kbik anlatm var mdr? Yani Picassonun, Braquen tarznda bir nesneyi neredeyse o nesne olmaktan karan kesip bimeler, kp biimli paralar halinde ekillendirmeler var m? lk ftrist ressamla-rn almalarnda kbist geler nemlidir. Hatta manifestolar bir kenara braklsa, her halde onlar ftrist deil de kbist olarak adlandrlrd. zbayn grselleri de paral olduu iin hemen kbizmle, ftrizmle ilikilendirilmi.

    Srr zbayn geleneksele kar olduu dnlebilir, ki bu kar olu geleneksel resmin dna kmasyla ve Cumhuriyetin deerlerini ne karmasyla desteklenebilir. Ancak onun tmden gelenek kart olduu sylenemez, hele hele anarist, ykc bir anlay iinde olduu, tanklardan , tantmalardan dinlediim, okuduum kadaryla hi dnlemez.

    Bir de ne diyordu? Renk ve izginin dinamik kymetlerine nem veririm. te ftrizmle ilikilendirilebilecek baka bir nokta: dinamiklik. Ne var ki Srr zbayn hareketi ve dinamizmi farkl. Salt hareket ve dinamizm kavramndan yola klacaksa bunu ftrist olmayan Kandinsky ve Kleede de buluyoruz. zbayn bu tablosundaki dinamizmde, ne Ballann an paralamasn, ne de Boccioninin kahve faln anmsatan belirsizliini gremiyoruz. Her bir figr, neredeyse btn formlaryla belirgin. Koan genlerin ayaklarnn altnda kvranan, devinen bir zemin var, stte yine onlarn eylemleriyle biimlenen, renklenen, bayrak gibi dalgalanan bir gkyz uzam, bir boluk uzam var. Burada, brakn ftrist ressamlar, yapc bir gelecekilikten sz edilecekse, Srr zbayn bu resmi onlardan daha geleceki, hmanist geleceki. Ftrist ressamlarn tarz deil onunki. Bir idealist o. Gelecek bu genlerle, bu genlerin eylem-lerine gre biimlenecekti.

  • 73

    Szcn tam anlamyla gelecekilik Avrupa resminde var m? Ho onlar zaten gelecek kavramn ilemedi, ideal bir yaam ve aydnlan/tma sz vermediler. Marinettinin gelecekilikini okuduumuzda vatan sevgisi var, ama genel her topluma iletebilecek, soyut bir vatan sevgisi deil, kat, radikal bir rkla bal bir vatan sevgisi. Marinettinin savaa, kavgaya duyduu sevgi, sava salk iareti olarak grmesi, Mussolini ile, italyan faizmi ile yaknl dikkate alnrsa, Srr Beyin, insancl retime saygl, bar iin, gzellik iin alan, hep kendinden vermeye hazr bir Beye-fendi kiiliini buluturmak zaten olanaksz.

    Ksaca Srr zbayn bu resmi ne kbist ne de ftrist. yle olsayd, ona ilk trk kbisti ya da ilk ftristi diyecektik . Ama deil. yi ki deil. Sz bir kez daha Srr zbaya verelim: Bundan sonra ftristlerin iddiasn gryoruz. Bunlar kbizmin skc olduunu ileri srmekle beraber asrmzn makine devrini nazar itibara alarak Klsik resimlerdeki manzaralar yerine hareket mefhumunu koymak fikrini or-taya atyorlar. Hareket mefhumundan u anlalyor. Herhangi bir vakann muhtelif nlarn bir arada gstermektir.

    Bu ifade onun, ftrizmin zn kavradn ve bu yzden kendini ftrist saymadn gsteriyor. Bu arada u geli-yor aklma: Sahi, Trkiyede ftrist var m? Varsa orijinallii var m? Trkiyeden tek ftrist, Nazm Hikmettir. Bu-nun rneini Makinalamak adl iiriyle vermitir. Saldrganlyla, Putlar Ykyoruz manifestosuyla da ftrist-lerle benzerlik iindedir. Ama onda da Marinettinin rkl yoktur. Evrensel anlamda insan kucaklamaya alan hmanist, idealist, romantik bir kiidir Nazm. Nazm, ftrist iiri denemi olsa da, onun iiri kendi yatan, kendi rengini bulmu bir iirdir. Sonu olarak unu syleyeceim: Srr zbayn bu tablosu ftrist deildir. Onun tarz kendine zeldir. Kendine zgdr. zgn bir resimdir onunki. Bu tarz iinde biraz deformasyon var. Renkleri eitlendirme, hareketlendirme var. Ama kendi rettii biimde, kendi rettii biimle ve nesnenin, kompozisyonun gereklerine, retilmi doasna uygun olarak. Kanmca bu resme ftrist demek, ona ihanet, ona hakaret olur.

  • 74

    imdi zbaya bakmz, gzlmzn camn iyice temizleyip yle bakmaa alarak, oban ve sr srsn yorumlamaya geebiliriz. Bu resmi, nce yaamsallkla buluturalm. Hatrlyorum, ocukluumda Balkesir kentinin obanlar vard. Sabahleyin halkn hayvanlarn toplar, akam, sr dnerken, her aile hayvann evine alrd. Benzer eyi doduum kyde de grrdm. oban, ky halknn sr srsn sabah alr otlatmaya gtrrd. Porta deni-len geni, avlu kapsnn nnde sr dnn trensi biimde beklediimizi hatrlarm babaannemle. nekler ieri alnr: toz ve hayvan, gbre kokular iinde, ahra kapatlrd. Ardndan st sama ilemi vd. Ksaca hayvana balln, bamlln trensi bir grnmyd.

    Gelelim resme. Resimde obann grntsn ok ilgin buluyorum: kepeneinin iinde gururla, dimdik duruyor. Truva dneminde obanlk meslei krallara, kral ocuklarna yarar bir iti. Truva kralnn olu, Yunan tanrala-rnn (Afrodit, Hera ve Atenann) gzellik yarmasnda kendisine bavurduu, yeryznn en yakkls Paris, Kaz dalarnda obanlk yapyordu. Tpk onun gibi, tpk Napolyonun geni apkasyla, egemen, yneten baklaryla, gururlu duruu gibi. Ama hince bakmyor Srr zbayn oban, bir saflk, temizlik, naiflik var yznde. Srye ge-lince, onlar da ynetilen, gdlen olsa da, kendi zgrlkleriyle, kendi gleriyle varlar sr iinde. Sanki ideal bir toplum ilikisini, olma biimini gsterircesine. Hem karmaay hem de dzenlilii grebiliyoruz. Buna kout olarak hem basitlik, hem de karmaklk duygusu uyandryor izleyicide. Bilinli taizm dediim biimlemelere, renkleme-lere gelince, srnn karmak dzenini, kalabalk, sr iinde var olma biimini, belki de kendi yaammda tank olduum, hayvanlarn ahrlarna dn heyecan, sevinci iinde yaadklar karmaay anlatyor. Srnn ve obann arkasndaki yay izgileri ve renk paralar gkyzn ve dalar temsil ediyor olabilir ama byle bir anlamlandrmaya ek olarak resmin, resimdeki grsel biimlerin uyumlu ve zorunlu destei, tamamlaycs olarak dnlmeli. Diyece-im kompozisyon iindeki biim ve renk geleri Srr zbayn gznden kendi doallklarna uygun bir grnme ulayor.

  • 75

    Srr zbay; oban ve Sr Srs (?)

    Balkesir Lisesi arivi (Mdr yardmcs odasnda)

  • 76

    Bu tabloda Antik Msr tarz renklendirme daha belirgin.

    Srr zbayn elimizdeki iki resmini iyi anlamaya ve anlatmaya, ve ftrizm akm konusunda bildiklerimizle de-erlendirmeye alalm. Resimdeki hz, hareket; ksmen paralanmayla, soyutlamaya doru yol alyor ama tam bir soyutlama deil. Deformasyona bal bir stilizasyon saylabilecek almalar bunlar.Ftrist ressamlarda hz ya da hareketin an iinde paralanmasyla (ann daha kk birimlerinden grntlerle sunularak) ya da kbist tarzda grntnn paralanmasyla ya da mekanik bir arala, mekanik bir ara stndeki insanla, eer insan kullanlmsa hz etkisi yaratacak ortamla sunulmutur. Oysa Srr zbayn, sz konusu iki a-lmasnda, hareket ve hz mekanik deil, insanidir. Srr zbay, bu iki tabloda Sonia Delaunayin patchwork etkisi veren Beik rts adl soyut, renk almasyla ksmen ilintilendirilebilir, arkaik, antik Msr renklemeyle birlikte.

    Ftrist almalarda makine ve makineye bal bir gelecek dnlrken, zbayn, bu iki almasnda organik olan, insan, hayvan: canly ve almay, retimi ne karan bir anlay izlenmektedir. Ve asl zerinde durul-mas gereken zbayn ftrist olup olmamas-nn kendisine ne katacadr. Onun; insanlarn sanat akmlarn gzlerinde bytmemesini syledii dikkate alnrsa, onun derdi zoru or-taya koyduu yaptta kendini var edebilmekti, diyebiliriz. Resim tarihini, kendi zgnl-n ne karacak biimde sentezleyen