21

Click here to load reader

USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

Embed Size (px)

DESCRIPTION

USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkilerikonu ile ilgilenenler için çok değerli bir analiz

Citation preview

Page 1: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde

Rusya-Kazakistan İlişkileriKerim Has

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu • Analiz No: 23 • Ağustos 2013

Page 2: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileriKünye

Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileriYazar

Kerim Has, USAK Avrasya Araştırmaları Merkezi uzmanlarındandır. Rusya’nın İç ve Dış Politikası, Avrasya’da güvenlik sorunları ve enerji politikaları konularında çalışmaktadır.

USAK Analiz No: 23

USAK Raporları Editörü: Mehmet GÜÇER

Copyright © 2013 USAKTüm Hakları SaklıdırBirinci Baskı

Tasarım

Mehmet Güçer & Önder Çukurluöz

Kurum

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU (USAK)USAK Avrasya Araştırmaları Merkezi

İletişim

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK)International Strategic Research OrganizationAyten Sokak No: 21 Tandoğan / AnkaraTel: (0312) 212 28 86 - 87 Faks: (0312) 212 25 84www.usak.org.tr - www.turkishweekly.netwww.usakanalist.com - [email protected]

Künye

Page 3: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

2

Giriş

GirişOrta Asya’nın jeopolitik ve stratejik önemi Rus dış politikasın-da her zaman yerini korumuştur.

19. yüzyıl boyunca “Büyük Oyun” olarak adlandırılan bölgedeki İngiliz-Rus rekabe-ti yerini daha sonra Sovyet hegemonyasına bırakmış ve Orta Asya’daki Rus hâkimiyeti uzun bir süre daha devam etmiştir. Sov-yetler Birliği sonrası geçiş döneminde ise Rusya Federasyonu’nun dış politika ön-celikleri kısmi değişiklikler geçirmiş olsa da ilerleyen zamanlarda güvenlik/enerji denkleminde Orta Asya’nın bölgesel ve küresel Rus dış politika hedefleri açısından stratejik mahiyeti artmıştır. Bağımsızlığını yeni kazanan Orta Asya devletlerinin ener-ji ticaretine dayalı ve jeopolitik konum ek-senli çok boyutlu dış politika izleme arzu-su ise bölgesel ve küresel güçlerin dikkatini çekmiştir. Bu durum Rusya’nın değişen konjonktür karşısında bölgedeki stratejik çıkarlarını yeniden değerlendirmesini ge-rekli kılmıştır.

Yine 1990’ların başında Batıyla bütün-leşme politikalarına öncelik veren Rus yö-netimi, gerek bu siyasetin ülke içi gergin-liklere sebep olması ve gerekse de Avrupa ve Transatlantik ilişkilerinde güven soru-nunun aşılamaması nedeniyle paradigma değişikliğine gitmiş ve sonrasında bölgesel entegrasyon sürecine ağırlık veren Avras-yacı bir yaklaşım sergilemiştir. 2000 yılın-da iktidara gelen Devlet Başkanı Vladimir Putin’le birlikte ise Rus dış politikasının

daha da pragmatik bir çizgiye kayması bölgede küresel enerji ve ekonomik çıkar rekabetini artırmıştır. Artan ikili ve çok yönlü ilişkiler yeni örgütlenmelerle ivme kazanmış ve bölge ülkelerinin dış politi-ka önceliklerinde Rusya faktörü daha da önemli hâle gelmiştir. Rusya’nın iç ve dış politikasında Putin ve ekibinin belirleyici-liğinin daha uzun bir süre devam edeceği göz önünde bulundurulduğunda, Avrasya siyasetinde Orta Asya’daki rekabet ve işbir-liği alanlarının derinleşeceği ve denkleme dâhil olan ABD, Çin ve AB gibi diğer ak-törlerle beraber Rus faktörünün de etki-sini önemli oranda koruyacağı/artıracağı öngörülebilir.

Bölgenin iki lokomotif gücü Rusya ve Kazakistan’ın ise genelde Avrasya coğrafya-sı bağlamında, özelde de Orta Asya bölge-sinde yürütmüş oldukları stratejik ortaklık seviyesindeki ilişkiler iki tarafın da vazge-çemeyecekleri kadar sıkı siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel temellere sahip bulundu-ğu için özel olarak incelenmeyi hak ediyor. Rusya’nın bölgede ilişkilerinin her türlü alanda en ileri seviyede olduğu ülke olarak öne çıkan Kazakistan’ın siyasi ve ekonomik istikrarında, Putin’in entegrasyon odaklı politikaları kadar, Moskova-Astana ara-sında kurulan pragmatik stratejik ortaklık önemli bir etken. Bu nedenle, her ne kadar

Bölgenin iki lokomotif gücü Rusya ve Kazakistan’ın genelde Avrasya coğrafyası bağlamında, özelde de Orta Asya bölgesinde yürütmüş oldukları stratejik ortaklık seviyesindeki ilişkiler iki tarafın da vazgeçemeyecekleri kadar sıkı siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel temellere sahip bulunuyor.

Page 4: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

3

Giriş

Moskova-Astana ilişkileri, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri ifade etmekle kalmıyor, aynı zamanda Avrasya coğrafyasında Rusya öncülüğünde kurulan bölgesel işbirliği ve örgütlerin de zeminini oluşturuyor.

Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Na-zarbayev dış politikada Rusya, ABD, Çin ve AB gibi büyük güçlerle denge politikası izlemeye çalışsa da Moskova, “eşit ortak-lar” arasında Astana açısından “birinciliği-ni” koruyor. Ulusal çıkarları karşılıklı saygı çerçevesinde kazanıma dönüştüren bu or-taklık, siyasi ve ekonomik faktörlerle bera-ber coğrafi ve kültürel yakınlığın sunduğu işbirliği perspektifiyle şekilleniyor. Do-layısıyla Kazakistan’ın Rusya ile geliştir-diği ilişkilerinde “nedenselliğin” yanında aslında “zorunluluk” da söz konusu iken, Rusya açısından ise bölgedeki stratejik ve jeopolitik kaygılar, ilişkilerin çok boyutlu bir hâl almasında daha baskın olan faktör-ler olarak ortaya çıkıyor. Öte yandan, daha

çok karşılıklı ekonomik kazanımların siya-si yaklaşımları belirlediği Moskova-Astana ilişkileri, sadece iki ülke arasındaki ilişki-leri ifade etmekle kalmıyor, aynı zamanda Avrasya coğrafyasında Rusya öncülüğünde kurulan bölgesel işbirliği ve örgütlerin de zeminini oluşturuyor. Bu açıdan, Rusya-Kazakistan ilişkileri bölgenin kaderini de etkileyebilecek bir potansiyele sahip bulu-nuyor. Bu çalışmada, özellikle son dönem Putin Rusyası’nın Kazakistan ile ikili iliş-kilerinin bölgedeki güvenlik paradigma-ları, karşılıklı ticaret, enerji kaynakları ve sosyo-kültürel açılardan hangi süreçlerden geçtiği ve bu sürecin bölgesel ve uluslara-rası siyasete yansımaları analiz edilecektir.

Page 5: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

4

1

Siyasi İlişkiler ve Güvenlik ParadigmalarıGeçtiğimiz Şubat ayında kabul edilen yeni Rus dış politika konsepti, Rusya’nın genelde bütün Bağımsız Devletler Toplu-luğu (BDT) ülkeleri, özelde ise Kazakistan ile ilişkilerini iler-leyen yıllarda hangi temeller üzerinde inşa edeceği konusunda önemli ipuçları barındırıyor.

Bu yeni konseptte, Kazakistan ile ilişkilerin ikili münasebetler ve bölgesel entegrasyon odaklı projeler yoluyla geliştirilmesi önce-likler listesinde geliyor.1 Bu bağlamda, ikili ilişkilerin daha entegre bir yapı alması için çalışmalar yapılmasının öngörüldüğü kon-septte, bölgesel anlamda Avrasya Ekonomi Topluluğu, Gümrük Birliği, Avrasya Birli-ği, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi oluşumlar sayesinde çoklu işbirliği alanlarının daha fazla aktivize edileceğine dair vurgular art-mış durumda.

İkili ilişkiler çerçevesinde konuya ba-kıldığında, Rusya-Kazakistan siyasi ilişki-leri iki ülke arasında imzalanan 300’den fazla anlaşma ile Orta Asya bölgesinin lo-komotif ilişkileri olarak öne çıkıyor. Orta Asya’da en dinamik yapılı, sonuç odaklı ve bölgesel entegrasyon amaçlı işbirliği perspektifi sunan Moskova-Astana ikili ilişkileri, diğer Orta Asya ülkelerinin dış politika yönelimlerinde de oldukça etkili

1 “Kontseptsiya vneshney politiki Rassiyskoy Federat-sii” (Rusya Federasyonu Dış Politika Konsepti), Rus-ya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı, 18 Şubat 2013, (http://www.mid.ru/brp_4.nsf/0/6D84DDEDEDBF7DA644257B160051BF7F).

bir role sahip. Bu bağlamda, sadece 2012 yılında 9’u devlet başkanları seviyesinde olmak üzere 15 üst düzey karşılıklı ziya-retin gerçekleştiği Rusya ve Kazakistan’ın ikili siyasi ilişkilerinin gelişmesinde birçok faktör rol oynuyor.

Rusya ve Kazakistan birbirine oldukça yakın siyasi, askeri ve güvenlik paradig-malarına sahip. İki ülkenin aynı Avrasya güvenlik kuşağı içerisinde yer almaları, aralarında uzun kara ve deniz sınırının varlığı ve terörizm, ayrılıkçılık, radikalizm ve uyuşturucu trafiği gibi ortak tehditler ile yüzyüze olmaları benzeri güvenlik pa-radigmalarına sahip olmaları sonucunu doğuruyor. İki ülke yönetici elitinin or-tak tarihi hafızaya ve entelektüel birikime sahip olmaları da yine bu paradigmaları besleyen bir arka plan. Bu açıdan, Rusya-Kazakistan siyasi ilişkilerinde ikili askeri/teknik işbirliği ve çoklu formatlarla belir-lenen bölgesel güvenlik başlıkları iki ülke-nin de üzerinde en fazla durduğu konula-rın başında geliyor.

Günümüzde Rusya’nın Kazakistan’da, kullanım süresi 2050 yılına kadar uzatılan “Baykonur” uzay üssünün yanı sıra dört adet askeri amaçlı deneme poligonu mev-

Orta Asya’da en dinamik yapılı, sonuç odaklı ve bölgesel entegrasyon amaçlı işbirliği perspektifi sunan Moskova-Astana ikili ilişkileri, diğer Orta Asya ülkelerinin dış politika yönelimlerinde de oldukça etkili bir role sahip.

Page 6: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

5

1

Kazakistan Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Bulat Sultanov’a göre Kazakistan, Rusya ve bütün Avrasya Birliği’nin güney hattı güvenliği boyunca “ileri karakol” vazifesi görüyor.

Kazakistan’da olduğu gibi Ermenistan ve Ukrayna ile de benzeri savunma sistemlerini kurmaya çalışan Moskova, bölgesel güvenlik şemsiyesini Orta Asya’dan Kafkaslar’a ve oradan da Doğu Avrupa’ya kadar genişletmek istiyor.

cut. Geçtiğimiz Temmuz ayında Putin’in Astana’yı ziyaretinde de gündeme gelen üs ve poligonların kullanımı konusu ikili askeri ilişkilerin önemli bir kısmını oluş-turuyor. Zira uçaksavar füze sistemlerinin bulunduğu ve stratejik başlıklı balistik füze denemelerinin yapıldığı poligonlar Rusya’nın hava savunma sistemi açısından kritik öneme sahip. Yine geçtiğimiz Ocak ayında Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun Kazakistan’ı ziyaretinde iki ül-kenin ortak güvenlik şemsiyesi altında bir-leşik hava savunma sistemlerinin kurulma-sı konusunda anlaşma imzalandı.2 Aslında daha önce 1995 yılında BDT bünyesinde birleşik hava savunma sisteminin kurul-masına dair bir anlaşma imzalanmıştı. An-cak BDT ülkeleri arasındaki bu anlaşma daha çok ulusal hava savunma sistemleri arasında bilgi paylaşımını öngörüyordu. Kazakistan ile imzalanan en son anlaşma-da ise bilgi paylaşımının yanı sıra tehdit alan ülkeyi korumaya yönelik operasyonel kararların alındığı tek bir komuta merke-zinin –Moskova’da olması büyük ihtimal- kurulması ve birleşik komuta mekanizma-sının oluşturulması amaçlanıyor. İlerleyen dönemde yine anlaşma çerçevesinde Rus S-300 uzun menzilli hava savunma sistemi füzelerinin de Kazakistan’a konuşlandırıl-ması gündemde.3 Hatta Rusya Uluslarara-sı Silah Ticareti Analiz Merkezi Müdürü ve askeri uzman İgor Korotçenko’ya göre hâlihazırda Kazakistan S-300 sistemine sahip ve yakın bir zamanda Belarus ile bir-likte S-400 ve Rus ordusunun envanterine girdikten sonra da S-500 hava savunma

2 “Obshaya sistema PVO svyajet Rassiyu i Kazakhstan” (Ortak Hava Savunma Sistemi Rusya ve Kazakistan’ı Birleştirecek), Vestnik Kavkaza, 30 Ocak 2013, (http://www.vestikavkaza.ru/news/Obshchaya-sistema-PVO-svyazhet-Rossiyu-i-Kazakhstan.html).

3 “Rassiya i Kazakhstan sazdayut ‘yedinuyu PVO’, hot-ya yest ‘obshaya PVO’” (Rusya ve Kazakistan ‘Birleşik Hava Savunma Sistemleri’ Olmasına Rağmen ‘Tek Hava Savunma Sistemleri’ Kuruyor), Radio Azattık, 11 Temmuz 2012, (http://rus.azattyq.org/content/russia-kazakhstan-air-defence-system/24642004.html).

sistemlerini kendi topraklarında konuş-landırma imkânına kavuşacak.4

Daha önce sadece Belarus’la böyle bir ortak savunma mekanizmasını kuran Rusya’nın Kazakistan’la da bu şekilde bir işbirliğine gitmesi ise karşılıklı ihtiyaçtan doğuyor. Doğu Avrupa’ya füze kalkanı sistemi kurulmasından rahatsız olan Rus-ya, kendisine en yakın müttefik ülkeler-le işbirliğine giderek kendi güvenliğinin sınırlarını komşu ülkelerden başlatıyor. Kazakistan ise daha çok Sovyetlerden kalma askeri ve savunma alt yapısı dola-yısıyla ve jeopolitik nedenlerle kendi gü-venlik politikalarını Moskova merkezli yürütme ihtiyacı hissediyor. Kazakistan Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Bulat Sultanov’a göre Kazakistan, Rusya ve bütün Avrasya Birliği’nin güney hattı güvenliği boyunca “ileri karakol” vazife-si görüyor. Zira Kazakistan’ın savunması Rusya’nın güney hattı güvenliğinin önem-li bir boyutunu teşkil ediyor. Rusya da bu strateji üzerinde kendi politikasını inşa ederek güvenlik kuşağını ön cephe olarak belirlediği “uzak diyarlardan” başlatıyor.5 Bu yüzden ikili askeri işbirliği bütün taraf-lar açısından cazibesini koruyor.

Kazakistan ile varılan anlaşma ikili as-keri işbirliğinin ötesinde Orta Asya’nın güvenliğinin de yapı taşlarından biri olma-yı hedefliyor. Yine Ermenistan ve Ukrayna ile de benzeri sistemleri kurmaya çalışan Moskova, bölgesel güvenlik şemsiyesini Orta Asya’dan Kafkaslar’a ve oradan da Doğu Avrupa’ya kadar genişletmek istiyor. Ancak Ermenistan ile ortak kara sınırının olmaması ve Ukrayna’nın AB ile ilişkileri-ni geliştirmeye çalışırken Rusya ile böyle bir entegre yapıya soğuk bakması şimdilik projenin Kafkaslar ve Doğu Avrupa ayak-larının yeterince fonksiyonel işlemesine

4 “Samknut vozdushniye şşitı” (Hava Sistemlerini Bir-leştirmek), Vzglyad, 30 Ocak 2013, (http://vz.ru/po-litics/2013/1/30/618130.html).

5 A.g.e.

Page 7: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

1 ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

6

engel. Bununla beraber, Kazakistan ile birleşik hava savunma sisteminin kurul-ması konusunda anlaşan Rusya ilerleyen dönemde projeye Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan’ın da dâhil olması yönünde çalışmalar yürütüyor.

Askeri işbirliğinin farklı bir boyutu olarak ise hâlihazırda Rusya’da eğitim alan 600’den fazla Kazak askeri personelin sa-yısının artırılması da tarafların görüşme-lerde gündeme getirdiği konular arasında yer aldı. Nitekim iki ülke, ortak askeri eğitim programlarında işbirliğinin geliş-tirilmesi konusunda çeşitli mutabakatlara vardılar.6 Yeni teknolojiler konusunda za-yıf kalan Kazakistan’ın askeri eğitimini ni-telikli hâle getirmesi ve uzman kadrosunu genişletmesi büyük ölçüde Rusya’nın su-nacağı imkânlara bağlı olduğu için silahlı kuvvetler personelinin yetiştirilmesi Mos-kova-Astana askeri ilişkileri için önem arz ediyor.7 Yine eğitimin dışında askeri/tek-nik işbirliği, savunma alanındaki moder-nizasyon ve silahlı kuvvetlerin operasyonel kapasitelerinin geliştirilmesi kapsamında da Rusya ve Kazakistan, 2013-2015 yılla-rı arasında ortak askeri sanayi işletmeleri kurulmasına yönelik çeşitli anlaşmalar im-zaladılar.

Öte yandan, Orta Asya güvenlik kod-larının belirlenmesinde de Rusya ve Ka-zakistan arasındaki uzun sınır, ekonomik ilişkileri etkilediği kadar bölgesel güvenli-ğin sağlanmasını da zorunlu kılıyor. Sınır güvenliğini sağlayan askerlerin sayısını azaltmayı hedefleyen Rusya, bu açıdan bölgede ekonomik entegrasyon projeleri-nin yanı sıra kolektif güvenliği de öne çı-karıyor. 2012 yılında Kazakistan ve diğer Orta Asya ülkelerine yaptığı ziyaretlerde Devlet Başkanı Putin, Rusya’nın savunma ve güvenlik politikasının temel bileşenle-

6 A.g.e.7 Starchak Maxim, “Prorehi v zontike nad Tsentralnoy

Aziyey” (Orta Asya Üzerindeki Şemsiyenin Eksikle-ri), Nezavisimoye Voennoe Obozrenie, 22 Mart 2013, (http://nvo.ng.ru/armament/2013-03-22/1_prorehi.html).

rinden biri olan Kolektif Güvenlik Anlaş-ması Örgütü’nü (KGAÖ) yeni başkanlık döneminde güçlendireceğinin sinyalini vermişti. Görüşmelerde örgüt bağlamın-da sorumluluklar yeniden tanımlanmış, üyeler arasında askeri işbirliğinin derin-leştirilmesi hedeflenmiş ve Kolektif Hızlı Müdahale Gücü çerçevesinde Moskova ile yeni silah alım anlaşmaları müzakere edilmişti. Ancak, Özbekistan’ın 2012 Ha-ziran’ında KGAÖ üyeliğini dondurması örgütün Orta Asya’da fonksiyonel olup olmadığı tartışmalarına yol açmıştı. Nite-kim KGAÖ üyelerinin ortak bir düşman-larının olmamasının örgütün askeri bir birliğe dönüşmesinin önünde en büyük engel teşkil ettiğini belirten Uluslararası Güvenlik Merkezi Yöneticisi Aleksey Ar-batov, örgütün asıl fonksiyonunun Orta Asya ülkelerinin Rusya’dan askeri yardım almalarını kolaylaştırması olduğunu söy-lüyor.8 Bu konuda Rus uzman Arbatov, 2008 Ağustos’unda yaşanan Rusya-Gür-cistan savaşında KGAÖ üyelerinin gerek söylem bazında gerekse de askeri açıdan Moskova’nın pozisyonunu destekleme-melerini ve 2010 yılında Kırgızistan’daki karışıklıklar sırasında örgütün aktif bir rol alamamasını, örgütün henüz askeri bir bir-lik olamadığının önemli göstergeleri ola-rak sunuyor.9

Geçtiğimiz Mayıs ayında Bişkek’te ger-çekleşen KGAÖ zirvesinde çıkan kararlar da bu görüşü destekler mahiyette. Belarus ve Ermenistan devlet başkanlarının katıl-madıkları zirvenin ana gündem maddesini Tacikistan-Afganistan sınırının daha etkin korunması konusu oluşturdu. NATO güç-lerinin 2014 yılı sonunda Afganistan’dan ayrılması ile bölgenin daha da istikrarsız-laşabileceği yönünde endişelenen Orta Asya ülke liderleri, Rusya’dan çeşitli askeri

8 “ODKB kak voennova sayuza ne sushestvuyet” (KGAÖ Askeri Bir Birlik Değil), Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi, 18 Temmuz 2012, (http://russianco-uncil.ru/inner/?id_4=636#top).

9 A.g.e.

KGAÖ üyelerinin ortak bir düşmanlarının olmamasının örgütün askeri bir birliğe dönüşmesinin önünde en büyük engel teşkil ettiğini belirten Rus uzman Aleksey Arbatov, örgütün asıl fonksiyonunun Orta Asya ülkelerinin Rusya’dan askeri yardım almalarını kolaylaştırması olduğunu söylüyor.

Page 8: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

1ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

7

yardımlar noktasında ve bölgede ortaklaşa askeri operasyonlar gerçekleştirilmesi yö-nünde destek aldılar. Doğrudan örgütün ilgi alanına girmese de Rusya-Kazakistan-Kırgızistan-Tacikistan arasında inşa edile-cek demiryolu projesi de liderlerin üzerin-de durduğu konular arasında yer aldı.

KGAÖ çerçevesinde konuşulan konu-ların ve alınan kararların da gösterdiği üze-re, örgütün yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğu gözlemleniyor. Bu yapılanmanın ise örgüt üyelerinin askeri güçlerinin senk-ronize çalışmaları ve silahlı kuvvetlerinin modernizasyonlarının yanı sıra, dış tehdit algıları bağlamında aynı ideolojik çerçeve içerisinde reflekslerini geliştirebilmelerini de kapsaması şart gözüküyor. Zira ortak tehdit algılarına sahip olmayan devletlerin aynı askeri birlik içerisinde farklı çıkarlar peşinde koşmaları muhtemel. Ancak yine de KGAÖ’nün hâlihazırda bölgesel güven-lik konusunda ne kadar işlevsel bir örgüt olduğu tartışıla dursun, örgütün Rusya ile Orta Asya ülkelerini ortak bir platformda bir araya getirmesi önemli. Zira bu zirvele-rin gerek Afganistan gerekse de ikili siyasi, askeri ve ekonomik ilişkilerin ilerletilmesi bağlamında bir işbirliği fırsatı sunduğu ga-yet açık. Örgüt içerisindeki kontrolünü ve karar mekanizmasını kullanan Rusya bu platformlar yoluyla sadece Kazakistan ve diğer ülkelerle askeri ilişkilerini ilerletmiş olmuyor, aynı zamanda bölgede yüksel-

mesi muhtemel tehditlere karşı da varlı-ğını hissettiriyor ve bölgesel güvenliğin sağlanması konusunda diğer küresel aktör-lere adres olarak KGAÖ’yü ve dolayısıyla Moskova’yı gösteriyor.

Öte yandan, Orta Asya’da ekonomik açıdan Çin’in yükselişini askeri hamleler-le sınırlandırmaya çalışan Rusya, Şanghay İşbirliği Örgütü’nü (ŞİÖ) de yeri geldi-ğinde bu konuda değerlendiriyor. Rusya, Orta Asya’da ŞİÖ çerçevesinde öne çıkan ekonomik işbirliği modelinin önüne gü-venliği yerleştiriyor. Kazakistan’ın da içe-risinde yer aldığı ŞİÖ böylelikle Rusya ile siyasi ve askeri ilişkilerin geliştirildiği diğer bir platform olarak öne çıkıyor. Nitekim ŞİÖ’nün geçtiğimiz yıl 8-14 Haziran ta-rihleri arasında Tacikistan’da gerçekleştir-diği “Barış Misyonu-2012” isimli büyük çaplı ortak askeri tatbikat ve bu yıl için 9-12 Eylül tarihleri arasında Kırgızistan’da gerçekleştireceği tatbikat da NATO güçle-rinin Afganistan’dan ayrılması sonrasında bölgede ortaya çıkabilecek yeni tehditlerin engellenmesine yönelik alınan tedbirler çerçevesinde yapılıyor. Düzenli bir şekilde yapılan askeri tatbikatlarla “buradayım” mesajı veren Moskova, 2014 sonrası böl-gede yeni inisiyatifler almanın planlarını yapıyor. Bu konuda ise en yakın müttefiki Kazakistan ile farklı formatlarda çalışmak Rusya için oldukça kârlı bir adım olarak değerlendiriliyor.

KGAÖ’deki yeniden yapılanmanın, örgüt üyelerinin askeri güçlerinin senkronize çalışmaları ve silahlı kuvvetlerinin modernizasyonlarının yanı sıra, dış tehdit algıları bağlamında aynı ideolojik çerçeve içerisinde reflekslerini geliştirebilmelerini de kapsaması şart gözüküyor.

Rusya, Orta Asya’da ŞİÖ çerçevesinde öne çıkan ekonomik işbirliği modelinin önüne güvenliği yerleştiriyor.

Page 9: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

8

2

Ekonomik İlişkilerDünyada iki ülke arasındaki en uzun kara sınırlarından birine sahip olan Rusya ve Kazakistan coğrafi olarak komşu olmanın getirdiği avantajla bölgesel güvenlik konusunda olduğu gibi Orta Asya’da ekonomik canlılığın sağlanmasında da önemli bir rol oynuyorlar.

7512 km’lik ortak kara ve deniz sınırı bo-yunca Rusya’nın sanayi açısından gelişmiş 12 federe birimine karşılık Kazakistan’ın da 8 bölgesi yer alıyor. Sınırın oldukça uzun olması ikili ticaretin daha çok sınır bölgeleri arasında gerçekleşmesine yol açıyor. Örneğin, Kazakistan’ın Ekibastuz vilayetinden çıkarılan kömür, Rusya’nın Ural ve Sibirya bölgelerindeki santralle-re elektrik üretimi için gönderiliyor. Bu santrallerde üretilen elektriği geri alan Ka-zakistan enerji ihtiyacının bir kısmını bu şekilde temin ediyor. Yine maden ürün-leri, petrol ve doğal gaz gibi hammadde kaynaklarının bir kısmını işlenmesi için Güney Ural, Samara, Orenburg ve Baş-kurdistan gibi sanayi bölgelerine gönderen Kazakistan karşılığında Rusya’dan işlenmiş ürünleri satın alıyor.10 Rusya’nın 83 federe biriminin 76’sı Kazakistan ile ticari ilişki-lere sahipken, bu ticaretin yüzde 70’inin11 sınır bölgeleri arasında gerçekleşmesi coğ-rafi yakınlığın ikili ticareti ne şekilde etki-lediğini gösteriyor.

10 “Rossiysko-Kazakhistanskie targovo-ekonomicheskie svyazi” (Rusya-Kazakistan Ticari-Ekonomik İlişki-leri), Rusya Federasyonu Kazakistan Cumhuriyeti Bü-yükelçiliği, (http://www.rfembassy.kz/lm/dvustoron-nie_otnosheniya/torgovo-ekonomicheskie_svyazi/).

11 A.g.e.

Tablo 1. Kazakistan – 201212

Yüzölçümü 2.724.900 km²

Nüfusu 17,0 milyon

İşsizlik Oranı yüzde 5,3Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla 198,2 milyar dolar

Kişi Başına Düşen Milli Gelir 11.804 dolar

Toplam İhracatı 92,3 milyar dolar

Toplam İthalatı 44,5 milyar dolar

İki ülke arasındaki ticaret hacmine ba-kıldığında ise son yıllarda bu konuda ciddi bir yükselişin olduğu gözlemleniyor. 2011 yılında iki ülke arasındaki toplam ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 30,6 artış gösterirken, 2012’de yüzde 8,5 ora-nında artarak 22,4 milyar dolara ulaştı.13 2013 yılının ilk altı ayında ise karşılıklı ticaret hacmi 2012’nin aynı dönemine

12 “Predvaritelnie dannie za 2012 god” (Yıllık – 2012 Yılı Ön İstatistikleri), Kazakistan Cumhuriyeti İstatis-tik Ajansı, (Astana: 2013), ss. 6-8.

13 “Tamojennaya statistika vneshney targovli” (Dış Ti-caret Gümrük İstatistikleri), Rusya Federasyonu Fede-ral Gümrük Servisi, (http://www.customs.ru/index.php?option=com_newsfts&view=category&id=125&Itemid=1976).

Page 10: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

9

2

2012’deki karşılıklı toplam ticaret hacminde hâlihazırda Rusya lehine (yüzde 65) bir durum söz konusu ise de son yıllarda Rusya’nın Kazakistan’a yaptığı ihracattan ziyade bu ülkeden yaptığı ithalatında ciddi oranlardaki yükseliş göze çarpıyor.

Kazakistan’ın toplam ithalatında yüzde 36,6, ticaret hacminde ise yüzde 17,4’lük paya sahip olan Rusya, hâlihazırda Kazakistan’ın en büyük ticari partneri konumunda. Rusya açısından Kazakistan’ın payı ise son yıllarda reel bazda artan ikili ticaretin etkisiyle yükselme eğiliminde.

göre yüzde 18,8 artış göstermiş bulunu-yor.14 2012’deki karşılıklı toplam ticaret hacminde hâlihazırda Rusya lehine (yüz-de 65) bir durum söz konusu ise de yine son yıllarda Rusya’nın Kazakistan’a yaptığı ihracattan ziyade bu ülkeden yaptığı it-halatında ciddi oranlardaki yükseliş göze çarpıyor. Rusya’nın Kazakistan’dan ithalatı 2011’de bir önceki yıla göre yüzde 54,2

artarken, 2012’de yüzde 19,6 artış göster-di. 2013’ün ilk altı ayında ise önceki yılın aynı dönemine göre Kazakistan’dan yapı-lan ithalat yüzde 29,7 arttı.15 Kazakistan lehine devam eden ticaretteki bu trendin ileriki yıllarda karşılıklı ekonomik ilişkile-rin daha dengeli bir yapı almasına neden olacağını öngörmek mümkün.

Grafik 1. Yıllara Göre Rusya’nın Kazakistan ile Dış Ticareti (milyar dolar)16

Kazakistan’ın toplam ithalatında yüzde 36,6, ticaret hacminde ise yüzde 17,4’lük paya sahip olan Rusya, hâlihazırda Kazakistan’ın en büyük ticari partneri ko-numunda. Rusya açısından Kazakistan’ın payı ise son yıllarda reel bazda artan iki-li ticaretin etkisiyle yükselme eğiliminde. 2010’da Rusya, toplam dış ticaretinin yüz-de 2,4’ünü Kazakistan ile yaparken, 2013 yılının ilk altı ayı itibariyle Rusya’nın dış ticaretinde Kazakistan’ın payı yüzde 3,3.141516

17

14 A.g.e.15 A.g.e.16 Tamojennaya statistika vneshney targovli” (Dış Ti-

caret Gümrük İstatistikleri), Rusya Federasyonu Fede-ral Gümrük Servisi, (http://www.customs.ru/index.php?option=com_newsfts&view=category&id=125&Itemid=1976).

17 “Vneshnyaya Targovlya” (Dış Ticaret), Kazakistan

Bununla beraber, Rusya’nın Kazakistan’a ihracatında mineral mamuller (yüzde 38,6), makine ve ekipman, ulaşım araçları, çeşitli cihazlar (yüzde 19,6), metal ve me-tal ürünleri (yüzde 16,1), kimyasal sanayi ürünleri (yüzde 9,7), hayvansal ve bitkisel ürünler ve gıda mamulleri (yüzde 8) ana ürün gruplarını oluşturuyor. Kazakistan’ın Rusya’ya ihracatında ise yine makine ve ekipman, ulaşım araçları, çeşitli cihazlar (yüzde 32,1), mineral mamuller (yüz-de 26,3), metal ve metal ürünleri (yüzde 14,0), kimyasal sanayi ürünleri (yüzde

Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, (http://www.stat.kz/digital/vnesh_torg/Pages/default.aspx); Tamojennaya statistika vneshney targovli” (Dış Ticaret Gümrük İs-tatistikleri), Rusya Federasyonu Federal Gümrük Servi-si, (http://www.customs.ru/index.php?option=com_newsfts&view=category&id=125&Itemid=1976).

Page 11: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

10

2

8,7), tekstil ürünleri (yüzde 11,8) önemli paya sahip.18

Öte yandan, Kazakistan’ı Rusya’nın Orta Asya’daki birinci, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) içerisinde ise Ukrayna ve Belarus’tan sonra üçüncü ticari ortağı yapan bu ilişkiler bölgedeki entegrasyon projelerinde de Astana’yı öne çıkarıyor. Bu bağlamda, Belarus, Rusya ve Kazakistan arasında 2010 Temmuz’unda Moskova’nın çabalarıyla bölgede önemli bir adım olarak Gümrük Birliği faaliyete geçmişti. 2011’de bir önceki yıla göre Gümrük Birliği ülke-leri ile ticaret hacmi Kazakistan’ın yüzde 30, Rusya’nın da yüzde 39,2 oranında artış göstermişti.19 2012 yılında ise Belarus ile yapılan ticarette yaşanan düşüş bu artışın oldukça mütevazı gerçekleşmesine neden oldu. Geçtiğimiz yıl Rusya’nın Gümrük Birliği ülkeleri ile toplam ticareti 2011’e göre yüzde 3,3 azalırken, Kazakistan’ın toplam ticaretinde birlik ülkeleri ile ya-pılan ticarette sadece yüzde 3,4 artış ya-şandı.20 Yine Gümrük Birliği ülkeleriyle yapılan ticaret Kazakistan’ın toplam tica-ret hacminin 2011 yılında yüzde 18,5’ini oluştururken, 2012’de ise bu oran yüzde 18 olarak gerçekleşti. Gümrük Birliği ül-kelerinin Rusya’nın dış ticareti içerisindeki payı ise 2011’de yüzde 7,3 iken 2012’de yüzde 6,9’a indi.21

Bu durumun oluşmasındaki temel et-ken ise daha çok Gümrük Birliği ülkele-rinin izlediği kalkınma stratejileriyle ilgili. Küresel finansal krizin etkisinin çok hisse-

18 “Rossiysko-Kazakhistanskie targovo-ekonomicheskie svyazi” (Rusya-Kazakistan Ticari-Ekonomik İlişki-leri), Rusya Federasyonu Kazakistan Cumhuriyeti Bü-yükelçiliği, (http://www.rfembassy.kz/lm/dvustoron-nie_otnosheniya/torgovo-ekonomicheskie_svyazi/).

19 “Vneshnyaya Targovlya” (Dış Ticaret), Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, (http://www.stat.kz/digital/vnesh_torg/Pages/default.aspx); Tamojennaya statistika vneshney targovli” (Dış Ticaret Gümrük İs-tatistikleri), Rusya Federasyonu Federal Gümrük Servi-si, (http://www.customs.ru/index.php?option=com_newsfts&view=category&id=125&Itemid=1976).

20 A.g.e.21 A.g.e.

dilmediği coğrafyada hammadde kaynak-larına dayalı kalkınma politikaları, enteg-rasyon projelerinin daha çok bölgedeki en büyük pazar olan Rusya’nın lehine işleme-sine neden oluyor. Karşılıklı ticarette ürün çeşitliliğinin sınırlı kalmasına da yol açan bu durum hâlihazırda sadece Rusya’da de-ğil, Kazakistan ve Belarus’ta da tartışılmaya başlanmış vaziyette. Dolayısıyla Gümrük Birliği’nin her ne kadar üye ülkelere reel planda kazanımlar sağladığı iddia edilse de bunun en azından şimdilik bölgedeki eko-nomik dengeleri değiştirebileceğini veya sarsacağını söylemek kolay değil.

Bununla beraber, Sovyetler Birliği sonrası ve özellikle 2000’li yıllarla birlik-te bölgede Çin, ABD, AB, Türkiye, İran, Hindistan gibi yeni aktörlerin de ortaya çıkmasıyla ekonomik açıdan konumu za-yıflayan Rusya, Orta Asya’daki çıkarlarını korumak için kurumsallaşma yoluna git-mişti. Bu bağlamda Gümrük Birliği’nin yanı sıra Avrasya Ekonomi Topluluğu, Anti-Kriz Fonu, Avrasya Kalkınma Ban-kası, BDT ülkeleri arasında serbest tica-ret bölgesi anlaşmalarını hayata geçiren Rusya, bölgede entegrasyonun yeni bir adımı olarak ise şimdilerde Avrasya Birliği projesini de gündeme almış bulunuyor.22 Avrasya Ekonomik Birliği olarak da adlan-dırılan bu yeni oluşumun nihai hedefi iler-leyen dönemde AB gibi kurumsal bir yapı sağlayıp Avrasya coğrafyasının siyasi ve ekonomik açıdan lokomotif birliği olmak. Kazakistan ve Belarus’un destek verdiği ve Putin’in üçüncü dönem başkanlık vaatle-rinden biri olan projenin 2015 yılında fa-aliyete geçmesi planlanıyor. Putin’in ifade-siyle bütün BDT ülkelerine açık durumda olan proje, Avrupa Birliği tecrübesinden faydalanacak.23 Ancak BDT ülkelerinin Avrasya Birliği’nin çatısı altında ekono-

22 Vladimir Putin, “Noviy integratsionniy proekt dlya Yevrazii – budusheye, katoroye rajdayetsya sivodnya” (Avrasya İçin Yeni Entegrasyon Projesi – Bugün Do-ğan Gelecek), İzvestiya, 3 Ekim 2011, (http://izvestia.ru/news/502761).

23 A.g.e.

Küresel finansal krizin etkisinin çok hissedilmediği coğrafyada hammadde kaynaklarına dayalı kalkınma politikaları, entegrasyon projelerinin daha çok bölgedeki en büyük pazar olan Rusya’nın lehine işlemesine neden oluyor.

Avrasya Ekonomik Birliği olarak da adlandırılan bu yeni oluşumun nihai hedefi ilerleyen dönemde AB gibi kurumsal bir yapı sağlayıp Avrasya coğrafyasının siyasi ve ekonomik açıdan lokomotif birliği olmak.

Page 12: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

11

2

mik bir birlik oluşturmaları aslında biraz da Moskova’nın bölgedeki jeopolitik çı-karlarıyla doğrudan ilişkili. Zira Rusya’nın yeniden “büyük güç” pozisyonunu alması ekonomik olduğu kadar siyasi bir birlik projesini de hayata geçirmesini gerekli kı-lıyor.

Her ne kadar Avrasya Birliği proje-si bölgede ekonomik güç merkezi olma iddiasıyla yola çıksa da bunun ilerleyen zamanlarda Rusya öncülüğünde siyasi ve askeri birliğe dönüşme ihtimali zayıf de-ğil. Ancak siyasi ve askeri açıdan Rusya li-derliğindeki bir örgüte girmeye ise birçok BDT ülkesi oldukça soğuk bakıyor. Ayrıca Rusya da bölgedeki ekonomik pastayı Çin gibi bazı önemli aktörlerle artık paylaşmak zorunda olduğunu görüyor. Yine birçok

Rus uzman ulusal ekonomileri oldukça za-yıf olan Kırgızistan ve Tacikistan’ın gerek Gümrük Birliği gerekse de Avrasya Birliği gibi oluşumlara üye olmalarının bu birlik-lere ekstra yük getireceğini ve dolayısıyla Rusya için birinci öncelik olmadığını ve alternatif işbirliği platformlarının aktivize edilmesinin bu ülkeler için daha faydalı olacağını düşünüyor.24

Bu açıdan Avrasya Birliği’nin gerçekle-şebilir olması ve fonksiyonel çalışabilmesi için hem Rusya ve bölgedeki lokomotif ülkelerin ekonomik modernizasyonlarını tamamlamaları ve dış ticaret kalemlerinde çeşitlendirmeye gitmeleri, hem de Kırgı-zistan ve Tacikistan gibi ulusal ekonomile-ri zayıf olan ülkelerin belli bir refah seviye-sine ulaşmaları zorunlu gözüküyor.

24 V.V. Naumkin ve diğerleri, “İnteresı Rassii v Tsent-ralnoy Azii: saderjaniye, perspektivı, ograniçitelı” (Rusya’nın Orta Asya’daki Çıkarları: İçerik, Perspek-tifler, Sınırlar), Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi, (Moskova: Spetskniga, 2013), ss. 50-58.

Page 13: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

12

3

Enerji Denkleminde Tarafların PozisyonuEnerji alanındaki işbirliği Rusya-Kazakistan ikili ekonomik ilişkilerinin önemli bir yanını oluşturuyor.

Zengin hammadde kaynaklarına sahip Ka-zakistan bu açıdan sadece Rusya’nın değil, ABD, AB, Çin ve diğer ülkelerin de dik-katini üzerine çekmeyi başarmış durumda. Kuzey-güney ve doğu-batı eksenlerinde in-

şası planlanan boru hatlarının hemen hep-sinde sürekli gündeme gelen Kazakistan’ın hammadde kaynakları, bölgedeki enerji oyununda en etkili faktörlerden biri ola-rak öne çıkıyor.

Kazak petrol ve doğal gazının uluslararası pazarlara erişiminde Sovyetler zamanından kalma altyapı dolayısıyla Rusya’nın transit rolü Kazakistan için önemini koruyor.

Tablo 2. Kazakistan’ın Enerji Kaynakları25

Kanıtlanmış rezervler Üretim TüketimPetrol 3,9 milyar ton 81,3 milyon ton 12,8 milyon tonDoğalgaz 1,3 trilyon metreküp 19,7 milyar metreküp 9,5 milyar metreküpKömür 33,6 milyar ton 58,8 milyon ton 35 milyon ton

Bu bağlamda, özellikle sınıra yakın böl-geler arasında elektrik enerjisi ve kömür sektöründe ortak projeler ve yatırımlar konusunda ve yine nükleer alanda yıllık 500 ton ortak uranyum çıkarımı hakkında Rusya ve Kazakistan işbirliği içerisindeler. Bunun yanı sıra, Kazak petrol ve doğal ga-zının uluslararası pazarlara erişiminde Sov-yetler zamanından kalma altyapı dolayısıy-la Rusya’nın transit rolü Kazakistan için önemini koruyor. Örneğin, 2012 yılında Kazakistan’ın sattığı doğal gazın hemen hemen tümü (11 milyar metreküp) boru hatları yoluyla ya Rusya’ya, ya da Rusya üzerinden diğer ülkelere pazarlanmış du-rumda.25

26 Rusya, Kazakistan ve Türkme-

25 BP Statistical Review of World Energy June 2013, (http://www.bp.com/content/dam/bp/pdf/statistical-review/statistical_review_of_world_energy_2013.pdf ).

26 A.g.e., s. 28.

nistan arasında Hazar kıyısı boyunca in-şası öngörülen doğal gaz boru hattına ise Kazakistan’ın yıllık 10 milyar metreküp gaz temin etmesi planlanıyor. Yine Kazak petrolünün de çok büyük bir kısmı Rus-ya topraklarından geçerek dış pazarlara ulaşıyor. Kazakistan Petrol ve Gaz Bakanı Sauat Mınbayev’in bildirdiğine göre, 2012 yılında 68,1 milyon ton petrol ihraç eden Kazakistan, Rusya üzerinden önemli pa-zarlara açılıyor.27 Geçtiğimiz yıl en fazla ihracat yaptığı güzergâh olan Hazar Boru Hattı Konsorsiyumu yoluyla 27,9 milyon ton petrol ihracatı yapan Kazakistan, Aty-rau-Samara hattından 15,4 milyon ton, Aktau limanı üzerinden 7,06 milyon ton,

27 “V 2012 godu Kazakhstan sakratil dabıchu nefti” (2012 Yılında Kazakistan’ın Petrol Üretimi Azaldı), Tengri News, 28 Ocak 2013, (http://tengrinews.kz/kazakhstan_news/v-2012-godu-kazahstan-sokratil-dobyichu-nefti-----227450/).

Page 14: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

13

3

Enerji gelirlerini farklı pazarlara açılarak artırmayı hedefleyen Astana, bölgedeki stratejik boru hatlarının inşası konusunda artık denkleme dâhil olmak istiyor.

Atasu-Alashankou boru hattından geçtiğimiz yıl Çin’e 10,4 milyon ton petrol ihraç eden Kazakistan, bu miktarı birkaç yıl içerisinde 20 milyon tona çıkarmanın hesaplarını yapıyor.

demiryolu vasıtasıyla ise 6,97 milyon ton petrol ihraç etti.28 2016 yılına kadar Ha-zar Boru Hattı Konsorsiyumu vasıtasıyla taşınan Kazak ve Rus petrol miktarını 67 milyon tona çıkarmayı isteyen taraflar bu konuda da önemli ilerlemeler kaydetmiş bulunuyorlar.

Öte yandan, Kazakistan’ın 2012’de ihraç ettiği petrolden 56,4, doğal gazdan ise 2,2 milyar dolar gelir elde ettiği29 düşü-nüldüğü takdirde, enerjinin ülke gelirleri için ne anlama geldiği daha net görüle-bilir. Transit rolü gereği Rusya’ya bağımlı olmak ve bu nedenle enerji gelirlerinden yeterince pay alamamak Kazakistan’ı ar-tık tedirgin etmeye başlamış durumda. Enerji gelirlerini farklı pazarlara açılarak artırmayı hedefleyen Astana, bölgedeki stratejik boru hatlarının inşası konusunda artık denkleme dâhil olmak istiyor. Bölge-deki enerji denkleminde önemli bir aktör olmak isteyen Kazakistan, özellikle Rus-ya, ABD, AB ve Çin arasında Orta Asya enerji kaynakları üzerinde oynanan oyun-dan siyasi ve ekonomik açıdan maksimum kâr elde etmeyi amaçlıyor. Bu nedenle de farklı ülkelerle farklı projelere yeşil ışık ya-kıyor. Kazakistan’ın enerji kaynaklarının uluslararası pazarlara ulaşımında alternatif yollar bulunarak Rusya’nın bypass edilme-si ise Moskova’nın ekonomik açıdan zarara uğraması kadar, stratejik olarak da bölgede etkisinin azalmasını ifade ediyor.

Bu çerçevede, Rusya’ya bağımlılığını azaltmak için petrol sevkiyat yollarını çe-şitlendirmeye çalışan Kazakistan, Güney Kafkasya’nın yanı sıra hâlihazırda Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı üzerinden de Avrupa’ya açılmanın planlarını yapıyor. Yine aynı strateji bağlamında Atasu-Alas-hankou boru hattından ise geçtiğimiz yıl

28 A.g.e.29 “Eksport nefti i gazokondensata iz Kazakhstana v

2012 g snizilsya na %2,1 – do 68,1 mln tonn” (2012 Yılında Kazakistan’ın Petrol ve Yoğunlaştırılmış Gaz İhracatı %2,1 Azaldı – 68,1 mln ton Oldu), Novosti Kazakhstan, 13 Şubat 2013, (http://newskaz.ru/eco-nomy/20130213/4762804.html).

Çin’e 10,4 milyon ton petrol ihraç eden Kazakistan, bu miktarı birkaç yıl içerisin-de 20 milyon tona çıkarmanın hesapları-nı yapıyor. Kazakistan, 761,1 milyon ton petrol rezervine sahip Kashagan yatağın-daki petrolün de yine bir kısmını Çin’e satmayı planlıyor.30

Yine Kazak yetkililer Kazakistan’ın re-zerv açısından yoğun batı kısmındaki do-ğal gazı Beyneu-Çimkent hattı ile doğal gazın daha fazla tüketildiği güney kısmına taşıyacak yeni boru hatları inşa ediyorlar. Beyneu-Çimkent hattının kapasitesinin 10 milyar metreküp olması beklenmekle beraber, bu hattın Türkmenistan-Çin hat-tına bağlanması ve böylelikle Kazak gazı-nın önemli bir kısmının da Çin’e bu hat ile taşınması gündemde.31 Türkmenistan-Çin doğal gaz hattının kapasitesinin ise 40 milyar metreküpten 65 milyar metreküpe çıkarılması da bu şekilde Kazak ve Özbek gazının hatta dâhil edilmesiyle mümkün olacak.

Bunun haricinde Kazakistan, Hazar havzasına yakın Karachaganak petrol ve doğal gaz rezervlerinin çıkarımı ve piyasa-ya dağıtımı konusunda da Rusya ile çeşitli pazarlıklar yürütüyor. Daha önceleri bu bölgedeki doğal gazın Rusya üzerinden Avrupa piyasalarına satılması için Gazp-rom ile KazMunayGas ortaklaşa KazRos-Gas şirketini kurmuşlardı. Ancak şu ana kadar şirket çok fonksiyonel çalışamadı. Karachaganak’tan çıkan doğal gazın işlen-mesi için Rusya’nın Orenburg bölgesinde ortak tesis kurmak için çalışmalar yapan Kazak ve Rus yetkililer fiyat konusunda anlaşamadılar. Bin metreküp doğal gazı Rusya’ya 200 dolara satan Kazakistan, ra-

30 “Kazakhstan razvarochivaet eksport nefti na vostok” (Kazakistan Petrol İhracatında Doğuya Yöneliyor), Kazakhstan Today, 7 Mart 2013, (http://www.kt.kz/rus/oil_and_gas/kazahstan_razvorachivaet_eksport_nefti_na_vostok_1153569680.html).

31 “Kazakhstan grozit lishit Rassiyu karachaganakskovo gaza, prodav yivo Kitayu” (Kazakistan, Karachaganak Gazını Çin’e Satarım Diyerek Rusya’yı Tehdit Edi-yor), Newsru.com, 7 Mart 2013, (http://www.newsru.com/arch/finance/07mar2013/kazahgaz.html).

Page 15: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

14

3

kamın artırılmasını istiyor. Kazak yetkili-ler, Özbek ve Türkmen gazını 300 dolara satın alan Rusya’nın Kazakistan için de ra-kamı yükselteceğini umuyor, aksi takdir-de gazı, inşa edilen yeni Beyneu-Çimkent hattı üzerinden Çin’e satmanın planlarını yapıyorlar.32

Ancak Gümrük Birliği, Tek Eko-nomik Alan, Avrasya Birliği gibi pro-jelerle Rusya’ya daha fazla eklemlenen Kazakistan’ın, Moskova’nın çıkarlarını göz ardı ederek böyle bir hamle yapacağına -en azından şimdilik- ihtimal verilmiyor. Yine, özellikle Avrupa’ya giden enerji nakil hatlarını kendi toprakları üzerinden geçir-mek için büyük çaba sarf eden Rusya’nın da Kazakistan’a bu bağlamda böyle bir koz vereceği sanılmıyor. Ancak iki tarafın da

ekonomik çıkarlarını maksimize edecek yeni formüllerin bulunması ise biraz da bu denge politikalarının hangi yöne evrileceği ile ilgili. Çin’in bölgeye daha fazla adap-te ve entegre olmaya başladığı dönemde Rusya’nın bu ülkeye yönelik petrol ve do-ğal gaz tedarikinde hem Gazprom hem de Rosneft ile yeni açılımlar peşinde olduğu görülüyor. Dolayısıyla Kazakistan’ın elin-deki kartların bölgedeki dengeyi değiştir-mesi biraz da Rusya’nın piyasaya ne kadar agresif gireceği ve müdahil olacağıyla ol-dukça yakından ilgili gözüküyor. Ancak bütün bunlarla beraber, yine de Rusya ve Kazakistan arasındaki enerji işbirliğinde kısa vadede ciddi bir kopma yaşanmayaca-ğı söylenebilir.

32 “Mı hatim bıt partnerami, a ni subsidirovat drug dru-ga” (Biz Partner Olmak İstiyoruz, Birbirimizi Sübvan-se Etmek Değil), Kommersant, 4 Mart 2013, (http://www.kommersant.ru/doc/2137306).

Çin’in Orta Asya’ya daha fazla adapte ve entegre olmaya başladığı dönemde Rusya’nın Kazakistan’a yönelik petrol ve doğal gaz tedarikinde hem Gazprom hem de Rosneft ile yeni açılımlar peşinde olduğu görülüyor.

Page 16: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

15

42

Sosyo-Kültürel İlişkilerSosyo-kültürel ilişkiler açısından konuya bakıldığında ise Kazakistan’ın bu konuda diğer Orta Asya devletlerine nazaran Rusya ile daha yoğun bir ilişkiler ağı kurduğu görülüyor.

2013 yılı itibariyle 17 milyon nüfusa sa-hip Kazakistan’da 3,8 milyona varan Rus diasporasının mevcudiyeti ikili ilişkiler açısından oldukça önemli. Her ne kadar Kazakistan’ın demografik yapısında yıl-dan yıla nüfus ve oran bazında azalsalar da hâlihazırda Ruslar bu ülkedeki en bü-yük ikinci etnik grubu oluşturuyorlar.33 Orta Asya’da en fazla Rus nüfusa sahip ülke olarak da Kazakistan lider konumda. Yine Kazakistan’da, Ruslardan sonra nüfu-su en fazla olan milletin, bölgede Kazak-lara rakip halk olarak algılanan Özbekler olması ve Özbeklerin oranının ise sadece yüzde 2,9 olması, toplumun bütün kat-manlarında Rus nüfusun etkisinin diğer halklara göre daha da fazla hissedilmesini netice veriyor. Rusya’nın 143 milyonluk nüfusunda ise etnik Kazakların sayısı 650 bin civarında.34 Ancak Rusya’da yaşayan Kazaklara her yıl bu ülkeye geçici süreyle çalışma amaçlı giden bir milyondan fazla Kazak nüfusu da eklemek gerekiyor. Her yıl 14 milyona yakın göçmen işçinin gel-

33 A. A. Smailova (Ed.), “İtogi Natsionalnoy perepisi naseleniya Respubliki Kazakhstan 2009 goda” (Kaza-kistan Cumhuriyeti 2009 yılı Nüfus Sayımı Sonuçla-rı), Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, (Astana: 2011), s. 21.

34 “Natsionalniy sastav naseleniya” (Nüfusun Etnik Da-ğılımı), Rusya Devlet Federal İstatistik Servisi-2010 Yılı Nüfus Sayımı Sonuçları, (http://www.gks.ru/free_doc/new_site/perepis2010/croc/perepis_itogi1612.htm).

diği Rusya’ya Kazakistan’dan gelen işçi oranının bu rakamın yüzde 11’i civarında olduğu tahmin ediliyor.35

Bununla beraber, diğer Orta Asya ülke-lerinden Rusya’ya giden göçmen işçilerin aksine Kazakistan’dan giden göçmenlerin kazandıklarını daha çok Rusya’da harca-dıkları görülüyor. Örneğin, 2012 yılında Rusya’daki Özbek işçiler ülkelerine 6,2 ve Tacik işçiler de 3,1 milyar dolar civa-rında döviz transferi yaparlarken, Kazak işçilerin ülkelerine gönderdikleri döviz miktarı sadece 298 milyon dolar olarak gerçekleşti.36 Bu durumun oluşmasında ise Kazakistan’ın ekonomik açıdan Rusya’dan çok geri kalmamasının payı büyük. Zira Kazakistan’daki iş ve gelir potansiyeli Rus-ya’daki ile kıyaslandığında iki ülke arasın-da büyük fark olmadığı görülecektir. Yine Rusya’ya giden Kazak göçmenlerin diğer Orta Asya ülkeleri vatandaşlarına göre daha nitelikli işlerde çalışmaları da bu ol-guyu destekliyor.

35 “Yejegodno v Rassiyu priyezjayut do 14 mln gastar-bayterov, soobshaet FMS” (Federal Göçmen Servisi: Her Yıl Rusya’ya 14 Milyona Yakın Göçmen İşçi Geliyor), RIA Novosti, 2 Kasım 2012, (http://ria.ru/society/20121102/908857122.html).

36 “Lichnie perevodi iz Rassii v stranı SNG” (Rusya’dan BDT Ülkelerine Kişisel Döviz Trans-ferleri), Rusya Federasyonu Merkez Bankası, 2 Tem-muz 2013, (http://www.cbr.ru/statistics/Cross-Border/print.asp?file=Personal_Remittances_CIS.htm&pid=svs&sid=ITM_14138).

Her ne kadar Kazakistan’ın demografik yapısında yıldan yıla nüfus ve oran bazında azalsalar da hâlihazırda Ruslar bu ülkedeki en büyük ikinci etnik grubu oluşturuyorlar.

Diğer Orta Asya ülkelerinden Rusya’ya giden göçmen işçilerin aksine Kazakistan’dan giden göçmenlerin kazandıklarını daha çok Rusya’da harcadıkları görülüyor.

Page 17: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

16

4

Öte yandan rakamlardan da anlaşıldığı üzere, Rusların kendi devletlerinin dışında Sovyet coğrafyasında en müreffeh yaşadığı ülke Kazakistan iken, Kazakların da kendi ülkeleri dışında ekonomik olarak en fazla ve kolay kazanç sağladığı ülkenin Rusya olduğu görülüyor. Rusya’da Kazaklara ba-kışın diğer Orta Asya ülkeleri vatandaşla-rına karşı bakıştan daha farklı olduğunu da not etmek gerekiyor. Zira birçok Rus, ekonomik gelişmişlik farkının az olması-nın yanı sıra tarihten de gelen bir algıy-la, Kazakları ve Kazakistan’ı Orta Asya’da kendilerine en yakın millet/devlet olarak görüyor. Nitekim Sovyetler Birliği zama-nında Kazakistan, Rus ana kıta toprağına bağlı alt bölge olarak değerlendirilir ve Orta Asya bölgesi içerisine dâhil edilmez-di. Bölge tarif edilirken “Orta Asya ve Ka-zakistan” şeklindeki ifade kullanılırdı. Bu algının günümüzde kısmen değişmiş olsa da büyük ölçüde geçerliliğini koruduğu söylenebilir.37

37 A. A. Smailova (Ed.), “İtogi Natsionalnoy perepisi naseleniya Respubliki Kazakhstan 2009 goda” (Kaza-kistan Cumhuriyeti 2009 Yılı Nüfus Sayımı Sonuçla-rı), Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, (Astana: 2011), s. 20.

Rusya-Kazakistan ilişkilerinde eğitim başlığı ise iki ülkenin de son dönem-de üzerinde daha fazla durduğu alanla-rın başında geliyor. Rusya, Kazakistan’da hâlihazırda Sovyet dönemi siyasi elitinin yönetim kadrolarında çoğunluğu oluştur-duğu, ancak bu durumun ilerleyen yıllarda değişeceği gerçeği nedeniyle endişe taşıyor. Hâlihazırda Kazakistan’da Batı kültürünü tanımış ve eğitimi almış ve bakan yar-dımcısı seviyesine kadar yükselmiş birçok Kazak yönetici var. Ancak bu sayının ar-tış göstermesi ve ülkedeki siyasi elitin ya-pısında yaşanabilecek böylesi bir değişim Rusya’yı oldukça ürkütüyor. Zira Batılı ülkelerde eğitim alan Kazak öğrencilerin Kazakistan’da devlet yönetiminde üst ba-samakları tırmandıkça Rusya’nın etkisinin bu ülkede azalacağına dair kaygı Rus lider-lerde ve akademisyen çevrelerinde oldukça yaygın.38 Kazakistan ile yürütülen entegras-yon projelerinde liderlerin rolünün önemi dikkate alındığında, Rusya’nın bu konuda

38 V.V. Naumkin ve diğerleri, “İnteresı Rassii v Tsent-ralnoy Azii: saderjaniye, perspektivı, ograniçitelı” (Rusya’nın Orta Asya’daki Çıkarları: İçerik, Perspek-tifler, Sınırlar), Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi, (Moskova: Spetskniga, 2013), ss. 48-49.

Grafik 2. Kazakistan Nüfusunun Etnik Dağılımı37Birçok Rus, ekonomik gelişmişlik farkının az olmasının yanı sıra tarihten de gelen bir algıyla, Kazakları ve Kazakistan’ı Orta Asya’da kendilerine en yakın millet/devlet olarak görüyor.

Rusya, Kazakistan’da hâlihazırda Sovyet dönemi siyasi elitinin yönetim kadrolarında çoğunluğu oluşturduğu, ancak bu durumun ilerleyen yıllarda değişeceği gerçeği nedeniyle endişe taşıyor.

Page 18: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

17

4

neden bu denli kaygılandığı daha iyi anla-şılabilir. Söz konusu değişimi gören Rusya bu yüzden, kendine Orta Asya’da en yakın addettiği bu ülkede eğitim faaliyetlerini hızlandırma çabası içerisinde bulunuyor. Daha önceleri kurulan Kazakistan-Rusya Üniversitesi bu bağlamda önemli bir ilk adımı oluşturmuştu. İlerleyen yıllarda ise Rusya’nın en büyük ve prestijli üniversite-si olan Moskova Devlet Üniversitesi gibi Rusya’daki bazı üniversiteler, Kazakistan’da şubeler açarak çeşitli fakültelerde eğitime başladılar. Hâlihazırda Kazakistan’da eği-time devam eden 6 Rus üniversitesinin şubeleri ve fakülteleri bulunuyor.39 Ancak Kazakistan’ın daha önce uygulamaya koy-duğu “Bolashak” gibi burs programlarına ABD ve Batılı ülkelerin dâhil edilmesi, öte yandan Rusya’nın ve Rus üniversite-lerinin bu program dışarısında kalmaları, bu konuda Rusya’nın pozisyonunu zayıf-latır nitelikte gelişmeler.40 Bursu kazanan öğrenciler daha çok ABD ve AB ülkele-rine eğitime gönderilirken Rusya, Kazak öğrenciler için ikinci derecede ilgi alanı-na giriyor. Neticede ise eğitim konusunu Kazakistan ile farklı bir formatta ve daha geniş bir açıdan ele alması Rusya’nın bu ülkedeki uzun vadeli çıkarları noktasında hayati öneme sahip gözüküyor.

Kazakistan’da konuşulan dil bağla-mında ise Rusçanın Kazakçaya göre daha yaygın olduğu görülüyor. Ülke nüfusu-nun yüzde 74’ü Kazakçaya hâkim oldu-ğunu söylerken, Rusçayı konuşanların oranı yüzde 90 civarında.41 Yine Rusya,

39 “Sotrudnichestvo v gumanitarnoy sfere” (Sosyo-Kül-türel Alandaki İşbirliği), Rusya Federasyonu Kazakistan Cumhuriyeti Büyükelçiliği, (http://www.rfembassy.kz/lm/dvustoronnie_otnosheniya/sotrudnichestvo_v_gumanitarnoi/).

40 V.V. Naumkin ve diğerleri, “İnteresı Rassii v Tsent-ralnoy Azii: saderjaniye, perspektivı, ograniçitelı” (Rusya’nın Orta Asya’daki Çıkarları: İçerik, Perspek-tifler, Sınırlar) / Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi, (Moskova: Spetskniga, 2013), s. 48.

41 A. A. Smailova (Ed.), “İtogi Natsionalnoy perepisi naseleniya Respubliki Kazakhstan 2009 goda” (Kaza-kistan Cumhuriyeti 2009 Yılı Nüfus Sayımı Sonuçla-rı), Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, (Astana: 2011), ss. 23-24.

diğer eski Sovyet ülkelerinde olduğu gibi Kazakistan’da da Rusçanın yaygınlaştırıl-ması noktasında çeşitli programları hayata geçirmeye çalışıyor. Eğitim, kültür, dil vs. gibi alanlarda pozitif algıyı beslemek için “yumuşak güç” unsurlarını devreye sok-mak, Rusya’nın bu bağlamda son dönemde üzerinde durduğu önemli konulardan biri. Russkiy Mir Vakfı (Rus Dünyası Vakfı) ve yurt dışında yaşayan Rus diasporası ile ilgilenen Rossotrudnichestvo’yu aktif hale getiren Rusya, bu ülkelerde Rus kültürü-nün yayılması ve Rusça öğretimi konusu-na özel önem veriyor. Bu çerçevede Ros-sotrudnichestvo, Kazakistan’da da “Rusça Dili Federal Programı 2011-2015”i uygu-lamaya koyarak girişimlerini artırmış vazi-yette.42 Eski Sovyet coğrafyasında Rusçayı önemli bir avantaj olarak değerlendirmeye çalışan Rusya’nın asıl hedeflerinden biri ise bu yolla BDT ülkeleri arasında entegras-yon projelerini kolaylaştırmak. Nitekim Kazakistan ile Gümrük Birliği, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü ve Avrasya Birliği gibi ortaklıklarda bu potansiyel gayet iyi değerlendiriliyor. Günümüzde Kazakistan’da Rusçanın en yaygın ve resmi dil olması ve devlet kurumlarındaki yetiş-miş kadroların büyük bir kesiminin Rusya üniversitelerinden mezun olmuş olmaları iki ülkenin siyasi ve kültürel “zihniyet ya-pılarını” daha da yakınlaştırıp ilişkilerin önemli ölçüde “karşılıklı bağımlılık” ilke-siyle yürümesini sağlıyor. Bu nedenle, her ne kadar çok boyutlu dış politika yürütse de Kazakistan Devlet Başkanı Nazarbayev Rusya ile ilişkilere sadece siyasi ve ekono-mik bağlamda değil, sosyo-kültürel açıdan da özel bir önem atfetmek zorunda kalıyor.

42 “Federalnaya tselevaya programa “Russkiy yazık” na 2011-2015 godı” (“Rusça Dili” Federal Programı 2011-2015), Rossotrudnichestvo Kazakistan Temsilcili-ği, (http://kaz.rs.gov.ru/node/766).

Hâlihazırda Kazakistan’da eğitime devam eden 6 Rus üniversitesinin şubeleri ve fakülteleri bulunuyor.

Kazakistan nüfusunun yüzde 74’ü Kazakçaya hâkim olduğunu söylerken, Rusçayı konuşanların oranı yüzde 90 civarında.

Eski Sovyet coğrafyasında Rusçayı önemli bir avantaj olarak değerlendirmeye çalışan Rusya’nın asıl hedeflerinden biri ise bu yolla BDT ülkeleri arasında entegrasyon projelerini kolaylaştırmak.

Page 19: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

18

5

Sonuç Yerineİkili ilişkiler bağlamında konuya bakıldığında, Rusya ve Kazakistan’ın kendi farklı çıkar tanımlamalarının örtüştüğü noktalardan dolayı siyasi diyaloglarının en üst seviyede gerçek-leştiği görülüyor.

Liderler arasında hâlihazırda var olan bu güçlü diyalogun ise bu ülkelerdeki muh-temel bir iktidar/rejim değişiminin veya siyasi elitin yapısındaki dönüşümün ne kadar etkisi altında kalacağı sorusu özel-likle Rusya’yı endişelendiriyor. Ancak bu etkinin Rusya-Kazakistan sosyo-kültürel ilişkileri düşünüldüğünde sınırlı olabile-ceği de söylenebilir. Bu açıdan bu konu-da en hassas noktayı, mevcut liderlerin ne şekilde bu siyasi diyalog mekanizmasını daha da konsolide edebilecekleri hususu oluşturuyor. Ekonomik ve ticari ilişkiler bağlamında ise Rusya ve Kazakistan’ın eskiye nazaran entegrasyon projeleri üze-rinde daha fazla durdukları görülüyor. Kazakistan’ın, Rusya açısından son dö-nemde kazanımlarının daha fazla olduğu önemli bir pazar, ticaret güzergâhı ve aynı zamanda ithalat noktası olarak öne çık-tığı da dikkat çeken hususlardan. Ancak iki ülkenin de benzer sanayi altyapılarına sahip olmaları, daha çok enerji kaynakları üzerinden gerçekleştirilen bir ekonomik büyüme stratejisi izlemeleri, ticaret kalem-lerinde yeterli çeşitliliğin sağlanamaması ve ekonomik modernizasyon süreçlerinde yaşanılan sorunlar bu entegrasyon pro-jelerinin zayıf halkasını oluşturuyor. Bu nedenle de bu projelerin bölgede kon-

jonktürel güç paylaşımı ve mevzi kazanma endeksli olmaktan daha çok, yapısal bir perspektifle ele alınmasının uzun vadede iki ülke ilişkilerinin daha sağlıklı bir teme-le oturtulabilmesi açısından gerekli oldu-ğu görülüyor. Sosyo-kültürel ilişkiler ise Rusya ve Kazakistan’ın en sıkı ilişkilerinin görüldüğü alan olarak karşımıza çıkıyor. Gerek bu ülkelerin demografik yapıları, gerek toplumlar arasındaki karşılıklı algı-lar, gerekse de eğitim, kültür, dil vs. gibi ortak tarihi hafızayı oluşturan unsurların çokluğu bu ilişkilerin sürdürülebilir olma-sının teminatı. Ancak bu alanda Rusya’nın Kazakistan’ı da içerisinde konumlandırdı-ğı “eski Sovyet coğrafyası” algısını yenile-mesinin gerekli olduğu görülüyor. Zira ABD, AB, Çin, Hindistan, Türkiye, İran ve diğer birçok aktörün de ilişkilerini bir üst aşamaya geçirmek için gayret sarf ettiği Orta Asya ülkelerinde “yumuşak güç” un-surları, bu ülkelerin geleceğini ve dış po-litika yönelimlerini de şekillendirecek bir potansiyele sahip. Hem bir tehdit hem de bir avantaj olarak değerlendirilebilecek bu fenomenin ise ilerleyen yıllarda Rusya-Ka-zakistan sosyo-kültürel ilişkilerinin hangi yöne evrileceğini daha net belirleyeceğini söylemek mümkün.

Rusya ve Kazakistan’ın ikili ve bölgesel bağlamda sürdürdükleri siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel ilişkiler ağı, gerek tarihi sürecin içerisinde şekillenen zihni arka plan, gerek değerler/çıkarlar/zorunluluklar üçgeni çerçevesinde geliştirilen “karşılıklı bağımlılık”, gerekse de bölgenin kendi iç dinamikleri açısından değerlendirildiğinde, Orta Asya’nın lokomotif ilişkileri olarak karşımıza çıkıyor.

Page 20: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU Analiz No: 23, Orta Asya’nın Bölgesel Dinamikleri Çerçevesinde Rusya-Kazakistan İlişkileri

19

5

Sonuç itibariyle, Rusya ve Kazakistan’ın ikili ve bölgesel bağlamda sürdürdükleri siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel ilişki-ler ağı, gerek tarihi sürecin içerisinde şe-killenen zihni arka plan, gerek değerler/çıkarlar/zorunluluklar üçgeni çerçevesinde geliştirilen “karşılıklı bağımlılık”, gerekse de bölgenin kendi iç dinamikleri açısın-dan değerlendirildiğinde, Orta Asya’nın lokomotif ilişkileri olarak karşımıza çıkı-yor. Kazakistan ile kurulan bu sistematik ve çok yönlü ilişkilerin realist tanımlar içerisinde okunabilmesinin yanı sıra ide-alist bir perspektif ile de doğrulanması,

Orta Asya’da Rusya’yı hâlihazırda avantajlı bir konuma getiriyor. Ancak yeni aktörle-re kapının aralanmasıyla beraber en fazla yeni denge arayışlarının izlendiği coğraf-yalardan biri olarak Orta Asya, Rusya’nın ilerleyen dönemde üzerine daha yoğun eğilmek istediği bölgelerin başında geliyor. Bu açıdan, Rusya’yı daha rekabet içerikli ve zor bir sürecin beklediğini ima eden bu dönemde bölgedeki konumunu muhafaza etmesi için Moskova’nın “yumuşak güç” unsurlarını daha etkin bir şekilde devreye sokması beklenebilir.

Page 21: USAK Analiz 23 Rusya Kazakistan İlişkileri

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU (USAK)Mebusevleri Mahallesi, Ayten Sokak, No: 21 06570, Tandoğan, AnkaraTel: 0090 312 212 28 86Fax: 0090 312 212 25 84www.usak.org.tr www.turkishweekly.net www.usakanalist.com