Upload
others
View
13
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
NÖTRALLEŞME TİTRASYONLARININ UYGULAMALARI
Nötralleşme titrasyonları, kendileri asit veya baz olan veya uygun bir işlemle bu
türlere dönüştürülebilen analitlerin derişimlerini tayin etmek için yaygın bir şekilde
kullanılır. Su, kolay bulunduğu, ucuz olduğu ve zehirli olmadığından nötralleşme
titrasyonları için genel bir çözücüdür.
Fakat, bazı analitler çözünürlükleri çok düşük olduğundan veya asit ya da baz olarak
kuvvetleri uygun dönüm noktaları elde edilemeyecek kadar küçük olduğundan, sulu
ortamda titre edilemez. Böyle maddeler çoğu kez sudan başka çözücülerde titre
edilebilirler.
Nötrallaşme titrasyonları için standart çözeltiler, daima uvvetli asit ve kuvvetli
bazlardan hazırlanır. Çünkü eşdeğerlik noktasında en fazla pH değişimi bu
maddelerde olur. Özellikle hidroklorik asit,perklorik asit, sülfürik asit ve sodium
hidrosit, potasyum hidroksit standart çözelti olarak kullanılırlar.
Standart Asit Çözeltilerin Hazırlanması
HCl bazların titrasyonunda yaygın olarak kullanılır. Reaktifin seyreltik çözeltileri
sonsuza kadar kararlıdır ve katyonların çoğunluğu ile çöktürmeçökelek oluşturmaz.
HClO4 ve H2SO4 çözeltileri kararlıdır ve klorür iyonunun çökelek oluşturarak bozucu
etki yaptığı titrasyonlarda kullanılır. HNO3 çözeltileri, yükseltgen özellikleri
nedeniyle nadiren kullanılır.
1. Standart asit çözeltileri genellikle uygun hacimde derişik asidin seyreltilmesi ve
sonra bu seyreltik çözeltinin primer standart bir baza karşı ayarlanmasıyla hazırlanır.
2. Derişik asitin bileşimi dikkatli bir yoğunluk ölçümüyle bulunur; belirli miktar
tartılarak belirli bir hacme seyreltilir (Reaktif yoğunluğu ile konsantrasyonu
arasındaki ilişkiyi veren tablolar var, bu tablolar kullanılarak çözeltiler hazırlanır)
3. Azeotropik karışımla hazırlanır: Derişimi tam olarak bilinen bir stok HCl çözeltisi
hazırlamak için; eşit hacimde der. HCl + su kaynatılır. Son 1/4 kısma gelince
azeotropik karışım olur. (Bu karışımın bileşimi kesin olarak bellidir. Bundan
seyreltilerek standart çözelti hazırlanır). Azeotropik karışımlarda buhar fazının
bileşimi sıvı fazın bileşimi ile aynıdır. Bu yüzden azeotropik karışımlar saf bir madde
gibi kaynadığından damıtma ile bileşenlerine ayrılamazlar. Yalnızca sistem üzerine
uygulanan basınç değiştirilerek azeotropik karışımın bileşimi değiştirilebilir veya bu
karışım ortadan kaldırılabilir.
Asitlerin Ayarlanması
Sodyum karbonat ile ayarlama:
Asitler çoğu zaman belirli miktarda tartılan sodyum karbonata karşı ayarlanır.
Primer-standart saflıkta sodyum karbonat ticari olarak bulunur veya saflaştırılmış
sodyum hidrojen karbonatın 270°C - 300°C arasında ısıtılmasıyla hazırlanır.
2 NaHCO3 (k) Na2CO3 (k) + H2O (g)+ CO2 (g)
Sodyum karbonatin titrasyonunda iki dönüm noktasi gözlenir. Karbonatin hidrojen
karbonata dönüsümüne karsi gelen birinci dönüm noktasi, yaklasik pH 8,3 'te
meydana gelir; karbonik asit ve karbon dioksit oluşumu ile ilgili ikincisi ise yaklaşık
pH 3,8'de gözlenir. Ayarlama için daima ikinci dönüm noktası kullanılır. Çünkü,
buradaki pH değişimi birinci dönüm noktasındaki değişimden daha büyüktür. Çok
daha keskin dönüm noktası, tepkime ürünleri karbonik asit ve karbon dioksitin
uzaklaştırılması için çözeltinin kısa bir süre kaynatılmasıyla elde edilebilir. Numune,
indikatörün (bromokrezol yeşili veya metil oranj gibi) asit renginin görüldüğü ana
kadar titre edilir. Bu noktada, çözelti fazla miktarda çözünmüş karbon dioksit, az
miktarda karbonik asit ve tepkimeye girmemiş hidrojen karbonat içerir. Etkin sekilde
kaynatma, karbonik asiti uzaklaştırarak bu tamponu parçalar:
H2CO3 (suda) H2O (s) + CO2 (g)
Bu sırada çözelti, kalan hidrojen karbonat iyonundan dolayı yine bazik hale gelir.
Çözelti soğuduktan sonra titrasyon tamamlanır. Bununla birlikte, asitin son ilaveleri
sırasında da halen pH'da oldukça büyük azalma görülür, böylece daha ani bir renk
değişimi elde edilir.
Asitler İçin Diğer Primer Standartlar
TRIS veya THAM olarak da bilinen tris-(hidroksimetil)aminometan, (HOCH2)3CNH2
primer-standart saflıkta ticari olarak bulunabilir. Bir mol protonla tepkimeye giren
kısmının kütlesinin (121,1 g/mol) sodyum karbonatınkinden (53,0) çok daha büyük
olması TRlS'in bir üstünlüğüdür.
(HOCH2)3CNH2 + H3O+ = (HOCH2)3CNH3
+ + H2O
Sodyum tetraborat dekahidrat ve civaCIl) oksit de primer standart olarak
önerilmektedir.
Tetraborat bir asitle aşağıdaki gibi tepkimeye girer:
B4072- +2H30
+ + 3H20 4H3B03
Örnek:
HCl'nin yaklaşık 0,020 M' Lık bir çözeltisinin ayarlanması için, 20,00 mL; 30,00 mL;
40,00 mL ve 50,00 mL asit çözeltileri alınarak çeşitli primer standartlar ile
ayarlanmak isteniyor. Her hacim için aşağıdaki primer standartlardan alınması
gereken kütleleri hesapIayıp karşılaştırınız: (a) TRlS (121 g/mol), (b) Na2C03(106
g/mol) ve (c) Na2B407.10H20 (381 g/mol).
mmol HCl = mL HCl x 0,020 mmol HCl / mL
TRIS için,
a) 20,00 mL HCl,
mmol HCl = 20,00 mL x 0,020 mmol HCl/mL = 0,40 mmol
TRIS'in kütlesi = (0,40 mmol HCl x mmol TRIS/mmol HCl) x (121 g
TRIS/mol) / (1000 mmol TRIS / 1 mol TRIS) = 0,048 g
30,00 mL HCl,
mmol HCl = 0,60
g TRIS = 0,073
40,00 mL HCl,
g TRIS = 0,097
50,00 mL,
g TRIS = 0,121
b) Na2CO3 için,
20,00 mL HCl,
Na2CO3 kütlesi = (0,40 mmol HCl x1 mmol Na2CO3 / 2 mmol HCl) x (106g
Na2CO3/mol / (1000 mmol Na2CO3/ 1 mol Na2CO3) = 0,0212 g
30,00 mL HCl,
g Na2CO3 = 0,032
40,00 mL HCl,
g Na2CO3 = 0,042
50,00 mL HCl,
g Na2CO3 = 0,053
Bazların Standart Çözeltilerinin Hazırlanması
Sodyum hidroksit standart çözeltilerin hazırlanması için en çok kullanılan bazdır.
Aynı amaçla potasyum hidroksit ve baryum hidroksit de kullanılabilir. Bu bazların
hiçbiri primer standart saflıkta elde edilemediginden, hazırlandıktan sonra bir
ayarlama işlemi gerektirirler.
Standart Baz Çözeltilerine Karbon Dioksitin Etkisi
Katı halde olduğu gibi çözeltilerinde de sodyum, potasyum ve baryum hidroksitler
atmosferdeki karbon diokside karbonat oluşturmak üzere hızla tepkimeye girerler:
CO2 + 2OH- CO32- + H2O
Her bir karbonat iyonunun oluşumu sırasında iki hidroksit iyonu kullanılmasına
rağmen, bir baz çözeltisi tarafından karbon dioksitin tutulması, onun hidronyum
iyonlarını bağlama kapasitesini değiştirmez. Buna göre, bir asit aralığı indikatörünün
(bromokrezol yeşili gibi) gerekli olduğu titrasyonun dönüm noktasında, sodyum veya
potasyum hidroksitten oluşan her bir karbonat iyonu, asitin iki hidronyum iyonu ile
tepkimeye girer.
CO32- + 2H30
+ H2CO3 + 2H2O
Bu tepkimede tüketilen hidronyum iyonu miktarı karbonat iyonu oluşumu ile
harcanan hidroksit miktarina eşit olduğundan, bir hata meydana gelmez. Ne yazik ki,
standart bazların pek çoğu için bazik geçiş aralığına sahip bir indikatör (örneğin
fenolftalein) gereklidir. Burada, indikatörün renk değişimi gözlendigi anda, her bir
karbonat iyonu sadece bir hidronyum iyonu ile tepkimeye girmektedir:
CO32- + 2H30
+ HCO3- + H2O
Böylece, bazın etkin derişimi, karbon dioksitin absorplanması nedeniyle azalır ve
sistematik bir hata (karbonat hatası denilen) meydana gelir.
Örnek :
Karbonatsız bir NaOH çözeltisinin derişimi hazırlandıktan hemen sonra 0,05118 M
bulunuyor. Bu çözeltinin 1,000 L'si bir süre havada bırakıldığında 0,1962 g CO2
absorplandığına göre, fenolftalein indikatörü kullanılarak bu çözelti ile yapılan asetik
asit tayininde ortaya çıkan bağıl karbonat hatasını hesaplayınız.
2NaOH + CO2 Na2C03 + H20
C Na2C03= (0,1962 g CO2 x 1 mol CO2 / 44,01 g CO2) / 1,000 L = 4,458 x 10-3M
Asetik asit için NaOH’ın etkin derişimi;
CNaOH = (0.05118 mol/L NaOH - 4,458 x 10-3mol /L Na2C03 ) x 1 mol HCl/1mol
Na2C03 x1mol NaOH/ 1mol Na2C03 = 0,04672 M
% Bağıl Hata = (0,04672 – 0,05118/0,05118) x 100 = -%8,7
Karbonatsız baz çözeltilerinin hazırlanmasında kullanılan su da, karbon dioksit
içermemelidir. Bazen karbon dioksitle aşırı doymuş olarak bulunan saf suyu, gazı
uzaklaştırmak için kısa bir süre kaynatmak gerekir. Sıcak baz çözeltileri karbon
dioksiti çok hızlı absorplayacağı için, baz çözeltisi hazırlanmadan önce kullanılan su
oda sıcaklığına soğutulur. Deiyonize su, normal olarak önemli miktarda karbon
dioksit içermez.
Sodyum hidroksit çözeltileri polietilen şişelerin zamanla kırılgan hale gelmesine
sebep olur. Bir sodyum hidroksit çözeltisinin derişimi, baz bir cam şişede
saklanıyorsa, yavaş bir şekilde (haftada %0,1 -%0,3) azalır. Bu kayıp, bazın camla
sodyum silikat oluşturmak üzere verdiği tepkimeden ileri gelir. Bu yüzden, standart
baz çözeltileri uzun süre (1 veya 2 haftadan daha uzun) cam kaplarda saklanmazlar.
Ayrıca, bazla kapak arasındaki tepkime, kısa süre sonra "kapağın sıkı bir şekilde
yapışmasına" sebep olacağından, bazlar hiçbir zaman cam kapaklı kaplarda muhafaza
edilmez. Aynı sebepten, cam musluklu büretler, standart baz çözeltileriyle
kullanıldıktan hemen sonra boşaltılır ve su ile iyice çalkalanır. Teflon musluklu
büretler kullanılarak bu prolemden kaçınılabilir.
Bazların Ayarlanması
Bazların ayarlanması için mükemmel birkaç primer standart mevcuttur. Bunların çoğu
bazik geçiş aralıklı bir indikatörün kullanılmasını gerektiren zayıf organik asitlerdir.
Potasyum Hidrojen Ftalat
Potasyum hidrojen (KHC8H404), ftalat ideal bir primer standarttır. Yüksek mol kütleli
(204,2 g/mol), higroskopik olmayan kristal yapılı bir katıdır. Pek çok amaç için ticari
olarak mevcut analitik saflıktaki tuzu, daha fazla saflastırılmadan kullanılabilir. En
yüksek düzeyde hassas çalişmalar için, belgelenmiş saflıkta potasyum hidrojen ftalat
çeşitli kuruluşlardan (National Institute of Standards and Technology, NIST, gibi)
temin edilebilir.
Bazlar İçin Diğer Primer Standartlar
Benzoik asit, primer standart saflıkta bulunabilir ve bazların ayarlanmasında
kullanılabilir. Sudaki çözünürlügü sinirli oldugundan, bu madde genellikle ve
titrasyondan önce etanolde çözülür ve sonra su ile seyreltilir. Ticari alkol, bazen
hafifçe asidik olduğu için, ayarlama işlemi sırasında daima bir tanik deney yapılır.
Potasyum hidrojen iyodat (KH(I03)2, bir mol proton başına mol kütlesi (389,9 g/mol)
yüksek olduğu için, mükemmel bir primer standart olup geçiş aralığı pH 4-10 olan
herhangi bir indikatör kullanılarak titre edilebilen kuvvetli bir asittir.
NÖTRALLEŞME TİTRASYONLARININ TİPİK UYGULAMALARI
Nötralleşme titrasyonları, yapısal olarak asidik veya bazik özelliklere sahip sayısız
inorganik, organik ve biyolojik türlerin tayininde kullanılır. Ayrıca, bir analitin uygun
kimyasal bir işlemle bir asite veya baza dönüştürüldükten sonra standart bir kuvvetli
baz veya asitle titrasyonunun yapıldığı pek çok uygulamada aynı derecede önemlidir.
Elementel Analiz:
Organik ve biyolojik sistemlerde bulunan birkaç önemli element, son basamağı bir
asit/baz titrasyonu olan yöntemlerle uygun bir şekilde tayin edilmektedir. Genellikle,
bu tip analizle tayin edilen elementler metal olmayan elementlerdir ve C, N, S, Cl, Br,
F, P ve daha az yaygın bulunan birkaç element içerir. Element bir ön işlemle bir
anorganik asit veya baza dönüştürülür ve sonra titre edilir.
Azot
Araştırma, sanayi ve ziraatle ilgili çok sayıda maddenin yapısında bulunur. Amino
asitler, proteinler, sentetik ilaçlar, gübreler, patlayıcı maddeler, toprak, su, boyalar
içilebilir su kaynakları ve boyalar bunlara örnek olarak verilebilir. Bu yüzden,
özellikle organik maddelerdeki azot tayininde kullanılan analitik yöntemler özel bir
öneme sahiptir.
Organik azot tayini için en yaygın yöntem, bir nötralleşme titrasyonuna dayanan
Kjeldahl yöntemidir. İşlem, sade olup özel bir cihaz gerektirmez ve çok sayıda
numunenin rutin analizinde kolayca kullanılabilir. Bu yöntem (veya bunun
değiştirilmis hallerinden birisi) tahılların, etlerin ve diğer biyolojik maddelerin protein
içeriklerinin tayini için standart yöntem olarak kullanılır. Proteinlerin çoğunun azot
yüzdesi, yaklaşık aynı olduğundan, bu yüzdenin uygun bir faktörle (et için 6,25, süt
ürünleri için 6,38 ve tahıllar için 5,70) çarpılmasıyla bir numunedeki protein yüzdesi
bulunur.
Örnek:
0,7121 g buğday unu numunesi Kjeldahl yöntemiyle analizlenmiştir. H2S04 ile
parçalama işleminden sonra, derişik baz ilavesiyle oluşan amonyak, 25,00 mL
0,04977 M HCl içine damıtılmıştır. Sonra HCl'nin fazlası 3,97 mL 0,04012 M NaOH
ile geri titre edilmiştir. Undaki protein yüzdesini hesaplayınız.
HCl miktarı = 25,00 mL HCl x 0,04977 mmol HCl/mLHCl = 1,2443 mmol
NaOH miktarı = 3,97 mL NaOH x 0,04012 mmol NaOH/mL NaOH = 0,1593 mmol
N miktarı = 1,2443 - 0,1593 = 1,0850 mmol
g N = 1,0850 mmol x 0,014007 g / 1mmol N = 0,01519 g
% N = (0,01519 g / 0,7121g numune) x 100 = 2,1342
% Protein = 2,1342%N x 5,70%protein /N% = 12,16
Kükürt
Organik ve biyolojik maddelerdeki kükürt, numuneyi bir oksijen akımında yakarak
uygun şekilde tayin edilir. Yükseltgenme sırasında oluşan kükürt dioksit
(aynızamanda kükürt trioksit), seyreltik bir hidrojen peroksit içine damıtılarak
toplanır:
SO2(g) + H2O2 H2SO4
Sülfürik asit bir standart bazla titre edilir.
Anorganik Maddelerin Tayini
Çok sayıda anorganik tür, kuvvetli asit veya bazlarla titre etmek suretiyle tayin
edilebilir. Asağıda birkaç örnek verilmiştir.
Amonyum Tuzları
Amonyum tuzları, kuvvetli bir bazla amonyağa dönüştürüldükten sonra damıtılarak
tayin edilir. Amonyak toplanır ve Kjeldahl yöntemindeki gibi titre edilir.
Nitratlar ve Nitritler
Amonyum tuzları için hemen yukarıda anlatılan yöntem, anorganik nitrat ve nitritlerin
tayinine uyarlanabilir. Bu iyonlar, önce Devarda alaşımıyla (%50 Cu, %45 Al, %5
Zn) ile amonyum iyonuna indirgenirler. Granül halindeki alaşım, bir Kjeldahl
balonundaki numunenin kuvvetli bir bazik çözeltisine ilave edilir. Tepkime
tamamlandıktan sonra, amonyak damıtılır. İndirgen olarak Amd alaşımı (%60 Cu,
%40 Mg) da kullanılmaktadır.
Karbonatlar ve Karbonat Karışımları
Sodyum karbonat, sodyum hidrojen karbonat ve sodyum hidroksitten birini veya
bunların uygun karışımmlarını içeren bir çözeltide, bunların nitel veya nicel
tayini,karışımların analizinde nötralleşme titrasyonlarinin nasıl kullanılacağına, ilginç
bir örnektir. Herhangi bir çözeltide, bu üç bileşenin en fazla ikisi önemlice miktarda
bir arada bulunabilir. Çünkü, aralarındaki tepkime üçüncüyü yok edecektir. Buna
göre, sodyum hidroksiti sodyum hidrojen karbonat1a karistirinca, orijinal reaktiflerin
ikisinden biri (veya her ikisi de) tükeninceye kadar sodyum karbonat oluşur. Sodyum
hidroksit tükenmiş ise, çözelti sodyum karbonat ve sodyum hidrojen karbonat içerir;
sodyum hidrojen karbonat tükenmiş ise, geride sodyum hidroksit ve sodyum karbonat
kalır; sodyum hidrojen karbonat ve sodyum hidroksitin eş molar miktarları
karıştırılırsa, başlıca çözünen tür sodyum karbonat olur. Böyle karışımların analizinde
iki titrasyon yapılır: Bunlardan birisi fenolftalein gibi bazik bölge indikatörü, diğeri
ise bromokrozol yesili gibi asidik bölge indikatörü ile yapılır. Daha sonra çözeltinin
bileşimi, numuneden alınan eşit hacimleri titre etmek için gerekli olan asitin bağıl
hacimlerinden bulunabilir. Çözeltinin bileşimi bulunduktan sonra, artık numunedeki
her bir bileşenin derişimlerini tayin etmek için hacim verileri kullanılabilir.
Örnek:
Bir çözelti NaHC03, NazC03, ve NaOH'tan sadece birini veya bunların uygun
karışımını içermektedir. Bu çözeltiden alınan 50,0 mL'lik bir kısmın fenolftalein
dönüm noktasına kadar titrasyonu için 22,1 mL 0,100 M HCl harcanmaktadır. İkinci
bir 50,0 mL'lik bir kısım ise bromokrezol yeşili indikatörünün dönüm noktasına kadar
titre edildiğinde 48,4 mL HCl gerekmektedir. Orijinal çözeltinin bileşimini bularak
çözünen türlerin molar derişimlerini hesaplayınız.
Çözelti sadece NaOH içeriyorsa, gerekli asit hacimleri bu indikatörlerden hangisi
kullanılırsa kullanılsın aynı olacaktır. Benzer düsünceyle,Na2C03'ün bromokrezol
yeşili dönüm noktasına kadar yapılan titrasyonda,fenolftalein dönüm noktasına
ulaşmak için gerekli olan asit hacminin iki katı harcanması gerektiğinden, numunede
sadece Na2C03'in bulunması mümkün değildir. Gerçekte, ikinci titrasyon için 48,4 mL
harcanmistir. Birinci titrasyonda, bu miktarın yarısından daha azı harcandığı için,
çözelti Na2C03'a ilave olarak biraz NaHC03'de içermelidir. Simdi iki bileşenin
derişimini hesaplayabiliriz.
Fenolftalein dönüm noktasına ulaşıldığında, başlangıçta mevcut olan CO32- HC03
-'ye
dönüşür. Böylece şunu yazabiliriz:
mmol Na2C03 = 22,1 mL x 0,100 mmol /mL = 2,21mmol
Fenolftaleinden bromokrezol yeşili dönüm noktasına kadar (48,4 - 22,1= 26,3 mL),
hem baslangıçta mevcut hidrojen karbonat hem de karbonatın titrasyonuyla oluşan
hidrojen karbonat titre edilir. Buna göre;
mmol NaHC03 + mmol Na2C03 = 26,3 x 0,100 = 2,63 mmol
mmol NaHC03 = 2,63 - 2,21 = 0,42
olur. Bu verilerden, molar derişimler kolayca hesaplanır:
cNa2CO3 =2,21 mmol/50,0 mL = 0,0442 M
CNaHCO3 = 0,42 mmol/ 50,0 mL = 0,084 M
Organik Fonksiyonel Grupların Tayini
Birkaç organik fonksiyonel grubun doğrudan veya dolaylı tayini için nötralleşme
titrasyonlarına dayanan uygun yöntemler bulunmaktadır. Bazı yaygın fonksiyonel
gruplar için kullanılan yöntemler aşağıda kısaca anlatılmıştır.
Karbaksilik ve Sülfonik Asit Grupları
Karboksilik ve sülfonik asit gruplari, organik bileşiklerin asitliğinde rol oynayan en
yaygın yapılardır. Karboksilik asitlerin çoğunun iyonlaşma sabitleri 10-4 - 10-6
aralığındadır ve bu yüzden, kolayca titre edilirler. Bunların titrasyonlarında,
fenolftalein gibi baz-bölge indikatörü kullanılır. Pek çok karboksilik asit suda
yeterince çözünmediği için, bu ortamda doğrudan titrasyonları yapılamaz. Bu
problemin söz konusu olduğu durumlarda, asit etanolde çözülür ve suda hazırlanmış
bazla titre edilir. Başka bir yol ise, asitin standart bir bazın aşırısında çözülmesi ve
sonra standart bir asitle geri titre edilmesidir. Sülfonik asitler, genellikle, kuvvetli
asitlerdir ve suda kolaylıkla çözünürler. Bu nedenle, bir bazla titrasyonları
mümkündür.
Amin Grupları
Alifatik aminler, genellikle, 10-5 mertebesinde iyonlaşma sabitlerine sahiptir ve bu
yüzden, kuvvetli bir asit çözeltisiyle doğrudan titre edilebilirler. Aksine, anilin ve
türevIeri gibi aromatik aminler, genellikle, sulu ortamda titre edilemeyecek kadar
zayiftir (Kb= 10-10). Aynı durum, pridin ve türevIeri gibi aromatik karakterli halkalı
aminler için de söz konusudur. Piperidin gibi, pek çok doymuş halkalı amin, asit/baz
davranışı yönünden alifatik aminlere benzer ve bu yüzden, sulu ortamda titre
edilebilirler. Aminlerin çoğu, suda baz olarak titre edilemeyecek kadar zayıftır ve
onların bazikliğini artıran susuz asetik asit gibi susuz ortam çözücülerinde, kolayca
titre edilebilir.
Ester Grupları
Esterler, genellikle, belirli miktarda standart bazla sabunlaştırma ile tayin edilir.
OH- Grupları
Organik bileşiklerdeki hidroksil grupları, çeşitli karboksilik asit anhidritleri veya
klorürleri ile esterleştirilerek tayin edilebilir.
Tuzların Tayini
Bir çözeltinin toplam tuz içeriği, bir asit-baz titrasyonu ile doğru bir şekilde ve
kolayca tayin edilebilir. Tuz, bir iyon değiştirici reçine ile doldurulmuş bir kolondan
geçirilerek esdeğer miktarda bir asit veya bir baza dönüştürülür.