100
20 SAYI MÜTEVAZI, ESPRİLİ VE ÜÇ ÇOCUK BABASI: PROF.DR.BRIAN WANSINK Çocuğunuzdaki Kabızlık Problemi Psikolojik Olabilir! Mekân: Fotini Café Bir Psikoloğun Gözünden Anne Olmak: “Eylül’ün Uyku Düzeni” Çocuk Ağız Ve Diş Bakımı Nasıl Olmalı? Çocuğunuzun Yurtdışı Eğtiminde Yanında Olabilirsiniz Oksidatif Stresden Vücudunuzu Koruyun Her Yumurtalik Kisti Ameliyat Edilmeli mi? El Bakımı için Doğal Maske ÇOCUĞUNUZ YAKICI MADDE İÇERSE www.kidsgourmet.com.tr AYLIK ÇOCUK VE BESLENME DERGİSİ MART 2015 / SAYI 20 ISSN:2149-1674

Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Türkiye'nin ilk sağlıklı beslenme anne ve çocuk dergisi.

Citation preview

Page 1: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

20SAYI

MÜTEVAZI, ESPRİLİ VE ÜÇ

ÇOCUK BABASI: PROF.DR.BRIAN

WANSINK

• Çocuğunuzdaki Kabızlık Problemi Psikolojik Olabilir!

• Mekân: Fotini Café

• Bir Psikoloğun Gözünden Anne Olmak: “Eylül’ün Uyku Düzeni”

• Çocuk Ağız Ve Diş Bakımı Nasıl Olmalı?

• Çocuğunuzun Yurtdışı Eğtiminde Yanında Olabilirsiniz

• Oksidatif Stresden Vücudunuzu Koruyun

• Her Yumurtalik Kisti Ameliyat Edilmeli mi?

• El Bakımı için Doğal Maske

ÇOCUĞUNUZ YAKICI

MADDE İÇERSE

www.kidsgourmet.com.tr

AYLIK ÇOCUK VE BESLENME DERGİSİ MART 2015 / SAYI 20ISSN:2149-1674

Page 2: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20
Page 3: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

Mart ayı ile artık bahara “merhaba” dediğimiz bu günlerde, Kids&Gourmet’nin 20. sayı ile sizlerle tekrar birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum.

Bu sayımızda değerli uzmanlarımız sizler için çok önemli konulara değendi. Dr. Enver Mahir Gülcan, tahriş edici madde içen çocuklara tıbbi yaklaşımı ve evde uygulanacak ilk yardıma değindi.Prof.Dr. Serkan Erkanlı ile yaptığım sohbette kadınların önemli sorunu yumurtalık kistleri ile ilgili önemli bilgiler aldım. Prof. Dr. Serkan Erkanlı ayrıca bu konudaki bazı yeni gelişmeleri de Kids&Gourmet’e anlattı.

Bu ay A.B.D.’de, Beyaz Saray tarafından “2010 Diyet Listesi” nin başına getirilmiş olan Cornell Üniversitesi Gıda ve Marka Laboratuvarı kurucusu, Slime By Design kitabının yazarı Prof. Dr.Brian Wansink konuğumuz oldu, kendisiyle keyifli bir röportaj yaptık.

Bir de önemli kutlamamız oldu, değerli Çocuk Gelişim Psikoloğu yazarımız Deniz Özkılıç Kabul Türkiye’de “Beckman Oral Motor Terapi Eğitimini” tamamlayan iki kişiden biri oldu. Kendisini tekrar tebrik ediyorum.

Neşeli bilim oyunları, yemek tariflerimiz, alışveriş, bayanlar için doğal el maskeleri, kültür sanat, ajanda, not defteri, mekân tanıtımı sayfalarımız da yine sizleri bekliyor. Keyifle okumanızı diliyorum.

Sevgilerimle,Serap Torun

SERAP TORUN

editör

Dünya Kadınlar

Gününüz

Kutlu Olsun

Page 4: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20
Page 5: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

YayıncıSerap TORUN - KG Yayıncılık ve İletişim

Genel Yayın YönetmeniSerap [email protected]

Sağlık Editörü - Tıp DanışmanıDr. Enver Mahir GÜLCAN Acıbadem Sağlık Grubu,Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları,Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Uzmanı mahirgulcan@cocukgastroenteroloji.netwww.cocukgastroenteroloji.net

Çeviri (İngilizce)Ekrem UZBAY www.ekremuzbay.com

Reklam PazarlamaMobilikewww.mobilike.comTel: +90 212 281 33 55

Sanat YönetmeniGüray ERGÜNwww.gurayergun.com

Katkıda Bulunanlar - Yazarlar• Prof. Dr. Serkan ERKANLI Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi,Kadın Hastalıkları ve Doğum AD,Jinekolojik OnkolojiÜnitesi Öğretim Üyesi, Acıbadem Kadıköy Hastanesi

• Dr. Emel BELLİBAŞ Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi UzmanıAcıbadem Kadıköy Hastanesi

• Dr. Enver Mahir GÜLCANÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları,Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme UzmanıAcıbadem Maslak ve Kadıköy Hastanesi

• Dyt. Figen Fişekçi ÜVEZFit Yaşam ve Danışmanlık

• Deniz ÖZKILIÇ KABULUzman Gelişim Psikoloğu- Sens Gelişim Akademisi

• Sezi KANDEMİRMüzik Öğretmeni - Sanatçı

Yönetim yeriAdres : Palladium Ofis ve Residence Binası Barbaros Mah. Halk Cad. No: 8/A Kat: 2-3, 34746, Ataşehir / İstanbul

Telefon : +90 216 663 61 17Faks : +90 216 663 61 00Email : [email protected]

Her Hakkı SaklıdırDergide yayımlanan yazı, makale, fotoğraf, illüstrasyon ve yazıların her hakkı saklıdır. Elektronik ortamlar da dahil olmak üzere çoğaltılma hakları Kids&Gourmet Dergisi® dergisine aittir. Yazılı ön izin olmaksızın hangi dilde ve hangi ortamda olursa olsun materyalin tamamının ya da bir bölümünün çoğaltılması yasaktır, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz. İlanların sorumluluğu ilan verene aittir. Yazarların yazılarının sorumluğu kendilerine aittir.Bu dergi Basın Meslek İlkeleri’ne uymayı taahhüt eder.

Dikkat: Kids&Gourmet dergisinde yayınlanan sağlık konularındaki yazılar, yalnızca tavsiye niteliğinde olup bilgilendirme amaçlıdır. Sağlık sorunlarınızla ilgili olarak lütfen uzman hekimlere danışınız.

İLAN SAYFADESİTİN ÖN KAPAK İÇİ TOHUM VAKFI (BEYAZIT ÖZTÜRK) 4ONBİRONBİR 6 LÖSEV 16

ISSN:2149-1674

İÇİNDEKİLEREDİTÖR 1AJANDA 3/5

UZMAN GÖRÜŞÜ 11-14ÇOCUĞUNUZ YAKICI MADDE İÇERSE

UZMAN GÖRÜŞÜ 15-18EYLÜL’ÜN UYKU DÜZENİ

ÖZEL HABER 7-10VKV AMERİKAN HASTANESİ’NİN ÜCRETSİZ DÜZENLEDİĞİ “DOĞUM ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARI”

UZMAN GÖRÜŞÜ 21-25ÇOCUK AĞIZ VE DİŞ BAKIMI NASIL OLMALI?

UZMAN GÖRÜŞÜ 79-82HER YUMURTALIK KİSTİ AMELİYAT EDİLMELİ Mİ?

UZMAN GÖRÜŞÜ 85-88OKSİDATİF STRESDEN VÜCUDUNUZU KORUYUN

ANNELERDEN 63-68BEBEK KURABİYESİ (6 ay ve sonrası)SÜTSÜZ YUMURTASIZ BÖREK (2 yaş ve sonrası)

MEKAN 39-42BAHARDA ARNAVUTKÖY FOTİNİ CAFE’DE MOLAMEYVELİ MUHALLEBİ (1 yaş ve sonrası)

RÖPORTAJ 33-38MÜTEVAZI, ESPRİLİ VE ÜÇ ÇOCUK BABASI: PROF.DR.BRIAN WANSINK

NOT DEFTERİ 19-20BAHARDA AİLECE DOĞA İLE BAŞBAŞA TATİLÇOCUĞUNUZUN YURTDIŞI EĞİTİMİNDE YANINDA OLABİLİRSİNİZ!

NOT DEFTERİ 77-78DETOX YAPMAK ARTIK DAHA KEYİFLİUNO ARTİSAN SERİSİBAKLAVANIN LEZZET USTASI: FARUK GÜLLÜOĞLU

KÜLTÜR & SANAT 95-96

ALIŞVERİŞ - Anne 83-84

ALIŞVERİŞ - Çocuk 31-32

PSİKOLOJİ 27-30ÇOCUĞUNUZDAKİ KABIZLIK PROBLEMİ PSİKOLOJİK OLABİLİR!

YEMEK TARİFLERİ 47-58ARMUTLU MUHALLEBİ (6 ay ve sonrası)KUZU ETLİ YARMALI ÇORBA (1 yaş ve sonrası)ENGİNARLI PATATES (9 ay ve sonrası)BAL KABAKLI KEK (1 yaş ve sonrası)

BLOG YEMEK YAZARI 57-62KREPTE CEVİZLİ KÖFTE (1 yaş ve sonrası)BUHARDA ARMUT KEKİ (1 yaş ve sonrası)

NOT DEFTERİ 89-90BU CİPS ÇOK SAĞLIKLIELLERİNİZİ YAZA HAZIRLAYIN

SPOR 93-94MÜZİK 91-92

EXECUTIVE CHEF 59-64ENGİNAR ÇORBASI (1 yaş ve sonrası)SÜRPRİZLİ DALYAN KÖFTE (1 yaş ve sonrası)

OYUN&AKTİVİTE 43-46NEŞELİ BİLİM OYUNLARI

Page 6: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

3

AJANDAMART 2015

Baby Sensory Programı PIQUÉ Family Klüp’deYeni doğandan 1 yasina kadar bebekleri de unutmayan PIQUÉ, miniklerimizin erken donemde duygusal, fiziksel ve sosyal gelisimini destekleyen ve hizlandiran Baby Sensory programini bunyesinde hizmete sunuyor.

Ingiltere merkezli ve su an 21 ulkede uygulanan

Baby Sensory programi, uluslararasi odullu, dunyada ve Turkiye'deki ilk ve tek Erken Donem Egitim ve Gelisim programi. Zengin duyusal uyaranlarla donatilmis etkinlikler ve bebek isaret dili kullanilarak, bebegin dokunma, isitme,gorme, koku alma ve hareket gibi farkli duyulari uyarilarak , algilama, dil gelisimi, sosyal ve fiziksel gelisim ve yaraticiliklarini arttirarak, ileriki yillar icin en onemli temellerin saglam bir sekilde atilmasini sagliyor. Baby Sensory'nin mucizesi ise, bu aktivitelerin hem bebek hem anne icin son derece eglendirici ve yakinlastirici olmasi! Uzman egitmenler tarafindan, bebegin bulundugu ay grubuna gore ayrilmis siniflarda verilen seanslar 10 haftalik programlardan olusuyor ve 4 asamada tamamlaniyor. Programinizin basinda bebeginize uzman pedagog tarafindan Denver2 diye adlandirilan Gelisim ve Degerlendirme envanteri uygulanarak, bebegin bulundugu ay itibariyle durumu tesbit edilip anneyle paylasiliyor ve Baby Sensory uygulamalarinda bu testin verileri gozonune alinarak, programin verimini her bebek icin maximuma cikarmak hedefleniyor.

Ayrıntılı bilgi için: Tel: 0212 273 29 58 [email protected] www.piquefamilyclub.com

İstanbul ModernÜcretsiz BASF Kids’ Lab Etkinliği BASF’nin çocuklara kimyayı ve bilimi daha yakından tanıtmayı amaçladığı 6-12 yaş arası çocukların özel eğitmenler eşliğinde, zararsız maddelerle interaktif ve

eğlenceli deneyler yapmasına imkân tanıyan Kids’ Lab, İstanbul Modern’de etkinliklerine devam ediyor. Her ayın 4 günü, özel eğitmenlerle gerçekleştirilen Kids’ Lab’in deneyinde çocuklar kirli suyu arıtıyor, temiz su üretiyorlar. Programa 6-12 yaş grubundan çocuklar rezervasyon yaptırarak ücretsiz olarak katılabiliyor.

Deney tarih ve saatleri: 5 - 7 Mart 2015 tarihleri arasında saat 10.00, 11.00, 13.00, 14.00 ve 15.00Rezervasyon ve detaylı bilgi için: 0212 334 73 16

Page 7: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

BEYAZIT_OZTURK_A4.pdf 1 18.02.2014 14:40

Page 8: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

5

AJANDAMART 2015

Akbank Çocuk Tiyatrosu ‘Aile Ağacı’ ile Tasarruf Bilincini GeliştiriyorEtkinlik: Çocuk Tiyatrosu – Aile Ağacı ( 7 – 12 yaş )Yer: Akbank SanatTarih: 07 Mart 2015, Cumartesi 14 Mart 2015, Cumartesi 28 Mart 2015, Cumartesi Saat: 11.30 Bilet Fiyatı: Tam: 6 TL / Çocuk: 3 TL

Akbank Çocuk Tiyatrosu’nun çocuklara tasarruf bilincini aşılamayı amaçlayan yeni oyunu “Aile Ağacı”, ay boyunca 7 Mart, 14 Mart ve 28 Mart Cumartesi günleri çocuklarla buluşmaya devam ediyor. Akbank Sanat oyun yazma atölyelerine katılan çocukların senaryolarından ve yönetmen Jonathan Lloyd'un bir öyküsünden uyarlanarak Rachell Barnett tarafından kaleme alınan “Aile Ağacı” isimli oyun, küçük Penny ve ailesinin eğlenceli hikayeleri eşliğinde çocuklara keyifli dakikalar yaşatırken, aynı zamanda da para ve tasarruf kavramlarıyla ilgili düşünmelerine yardımcı oluyor.

İstanbul ModernKütüphane Dedektifleri Pazartesi hariç hafta içi her gün eğitim kurumlarınaözel ücretsiz programlar.İstanbul Modern, Kütüphaneler Haftası’nda 9-12 yaş aralığından çocuklara özel düzenlediği “Kütüphane Dedektifleri” adlı bir eğitim programını uygulamaya devam ediyor. Türk sanatı, müzecilik, sanat koleksiyonları, sanat kuramları, sanat akımları gibi odaklandığı konularda 10.000 kitap ile 28 dergi aboneliğiyle zengin bir koleksiyona sahip olan İstanbul Modern Kütüphane bu programa katılan çocuklar için bir sanat laboratuvarına dönüşüyor.

Kütüphaneler haftasında gerçekleştirilen program kapsamındaki etkinlikler, kütüphanelerin yaşamımızdaki önemi konusunda

çocuklarda farkındalık geliştirmeyi hedefliyor. Program 31 Mart – 05 Nisan 2015 tarihleri arasında, pazartesi hariç hafta içi her gün okul grupları için 10.00 ve 13.00 saatlerinde düzenlenecektir.

Ücretsiz olarak gerçekleştirilen programa katılmak için rezervasyon yaptırmak gerekiyor.

Rezervasyon ve detaylı bilgi; 0212 334 73 41(Rezervasyonlarınızı hafta içi 09.00-18.00 arasında yaptırabilirsiniz)

Pera Müzesi EğitimGiacometti: Stüdyo21 Şubat - 19 Nisan 2015Pera Eğitim, 21 Şubat – 19 Nisan 2015 tarihleri arasında, ünlü heykeltıraş ve ressam Alberto Giacometti’nin Türkiye’deki ilk retrospektif nitelikli sergisine yönelik “Giacometti: Stüdyo” adlı eğitim programı kapsamında 4-6 ve 7-14 yaş gruplarına yönelik çeşitli atölye çalışmaları düzenliyor.

Kontenjan: 10 kişi Atölye başına katılım bedeli: 45 TL PERAkart aile ile %50 indirimli! - Detaylı bilgi: [email protected]

Page 9: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20
Page 10: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

7

VKV AMERİKAN HASTANESİ’NİN ÜCRETSİZ DÜZENLEDİĞİ “DOĞUM ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARI”

ÖZEL HABER

VKV Amerikan Hastanesi Doğum Öncesi Eğitim Programları, anne ve baba adaylarını gebelik ve doğum sürecine ve sonrasına en iyi şekilde hazırlamayı ve bilgilendirmeyi hedefliyor. Amerikan Hastanesi tarafından “ücretsiz” düzenlenen Doğum Öncesi Eğitim Programları, dünya çapında deneyime sahip uzmanlar tarafından veriliyor.

VKV Amerikan Hastanesi, 1998 yılından bu yana “Bebek Dostu Hastane” statüsünde hizmet vermeye devam ediyor. Anne sütünün teşviki programı çerçevesinde düzenlediği Doğum Öncesi Eğitim Programları, 2002 yılından itibaren, Amerikan Hastanesi doktorları, hemşireleri, psikiyatrist ve pedagogları, diyetisyenleri ile fizyoterapistleri tarafından yürütülüyor. Eğitimler, anne adaylarının yaşayabileceği genel sorunlardan, doğum yapılacak hastanenin seçimine, bebekle anne-baba arasında sözsüz iletişimin kurulmasından, doğuma hazırlık, doğum, doğum sonrası kadın sağlığı, cinsellik, bebek bakımı, bebek, anne adayı ve anne beslenmesi, bebek masajına kadar, bir çok alanda anne ve babaları bilgilendirmeyi hedefliyor. Doğum öncesi eğitime eşleriyle birlikte katılan babalar da anneler kadar bebek bakımında yetkinleşip, bu program sayesinde gerekli tüm becerileri kazanabiliyorlar. “Bebek Bakımı ve Sağlığı” başlığı altında, babaların da bebek bakım becerileri geliştirilerek, bebeğin altının bağlanması, yatış şekilleri, bebek banyosu ve göbek bakımı, bebeklerin giyimi gibi konularında bilgi edinmeleri sağlanıyor. Amerikan Hastanesi Doğum Öncesi Eğitim Programları, anne adaylarının gebelik haftalarına göre ve tekil-çoğul gebelik olmasına göre üç programdan oluşuyor.

Page 11: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

8

MART 2015SAYI 20

Page 12: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

9

ÖZEL HABER

Doğum Öncesi Eğitim Programı 116-24 haftalık gebe anne adayları / Perşembe günleri 17:30-19:30 / 6 hafta

Doğum Öncesi Eğitim Programı 2 24-34 haftalık gebe anne adayları / Çarşamba günleri 17:30-19:30 / 6 haftaÇoğul Gebelikler İçin Doğum Öncesi Eğitim ProgramıCumartesi günleri 09:30-12:30 / 3 ayda bir 2 hafta

ÇOĞUL GEBELİKLER İÇİN DOĞUM ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMIİkiz- üçüz bebek bekleyen aileleri, hamilelik sürelerince desteklemek ve onları doğum sonrası bebeklerinin bakımlarına hazırlamak amacıyla, ücretsiz sunulan “Çoğul Gebelikler İçin Doğum Öncesi Eğitim Programı”nda, VKV Amerikan Hastanesi'nin dünya çapında deneyime sahip anestezistleri, pediyatri uzmanları, psikiyatrist ve pedagogları, diyetisyenleri ve uzman hemşireleri eğitmen olarak görev alıyorlar.

• Anne adayları ve annelerin yaşayabileceği genel sorunlar,• Doğum yapılacak hastanenin seçimi, • Çoğul bebek bekleyen annenin beslenmesi ve kilo alımı, • Çoğul hamilelikte artan dinlenme ihtiyacı, • Aktivitelerin düzenlenmesi ve kısıtlamalar, • Çoğul gebeliklerde riskler ve komplikasyonlar, • Doğum öncesi yapılması gereken özel testler, • Çoğullarda duygu durum değişiklikleri, • Prematürelerin özellikleri, • Prematürelerin "yoğun bakım" ya da "özel bakım" ihtiyacı• Erken doğan bebeklerinizin evde bakımı gibi ihtiyaç duyulacak bir çok alanda, anne ve baba adaylarını bilgilendirmeyi hedefliyor. VKV Amerikan Hastanesi Doğum Öncesi Eğitim Programları’na katılan anne-baba adaylarına program sonunda Katılım Belgesi de veriyor.

Page 13: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

10

MART 2015SAYI 20

VKV Amerikan Hastanesi Doğum Öncesi Eğitim Programı Yıllık Çalışma Takvimi (2015)

16-24 hafta arası gebeliklere yönelik “Doğum Öncesi Eğitim Programı”Perşembe günleri (6 hafta) • 05 Şubat 2015 – 12 Mart 2015• 19 Mart 2015 – 30 Nisan 2015• 07 Mayıs 2015 – 11 Haziran 2015• 18 Haziran 2015 – 30 Temmuz 2015• 06 Ağustos 2015 – 10 Eylül 2015• 17 Eylül 2015 – 05 Kasım 2015• 12 Kasım 2015 – 17 Aralık 2015• 24 Aralık 2015 – 04 Şubat 2016

24-34 hafta arası gebeliklere yönelik “Doğum Öncesi Eğitim Programı”Çarşamba günleri (6 hafta)• 25 Şubat 2015 – 01 Nisan 2015• 08 Nisan 2015 – 13 Mayıs 2015• 20 Mayıs 2015 - 24 Haziran 2015 • 01 Temmuz 2015 – 12 Ağustos 2015• 19 Ağustos 2015 – 30 Eylül 2015• 07 Ekim 2015 – 11 Kasım 2015• 18 Kasım 2015 – 23 Aralık 2015

Çoğul gebeliklere yönelik “Doğum Öncesi Eğitim Programı” Cumartesi günleri (2 hafta)• 07 Mart ve 14 Mart 2015• 20 Haziran ve 27 Haziran 2015• 05 Eylül ve 12 Eylül 2015• 12 Aralık 2015 ve 19 Aralık 2015

VKV Amerikan Hastanesi Doğum Öncesi Eğitim Programları hakkında bilgi almak ve kayıt yaptırmak için:Tel: 0 212 444 3 777 (Dahili 8754) E-mail: [email protected]

Page 14: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

11

UZMAN GÖRÜŞÜ

ÇOCUĞUNUZ YAKICI MADDE İÇERSE

Dr. Enver Mahir GülcanAcıbadem Maslak ve Kadıköy Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Uzmanımahirgulcan@cocukgastroenteroloji.netwww.cocukgastroenteroloji.net

1990 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. İstanbul-Bakırköy Kadın-Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği’nde ihtisasını 1996’da tamamladı. 1997-1999 yıllarında İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Dalı, Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı’nda yan dal ihtisasını yaptı. 2007-2012 yılları arasında Yeditepe Üniversitesi, Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı, Yardımcı Doçentlik ve Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı görevlerini yürüttü. 2012 yılından bu yana Acıbadem Sağlık Grubu, Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı olarak görevini sürdürmektedir.

Page 15: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

12

MART 2015SAYI 20

Acıbadem Maslak ve Kadıköy Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Uzmanımahirgulcan@cocukgastroenteroloji.netwww.cocukgastroenteroloji.net

Page 16: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

13

UZMAN GÖRÜŞÜ

Özellikle çocukluk çağında kaza ile içilerek ciddi komplikasyonlar oluşturan yakıcı (korozif) maddeler kezzap, çamaşır ve bulaşık makinesi deterjanları, çamaşır suyu, lavabo-aç, yağ çözücü gibi temizlik amacıyla kullanılan güçlü asit veya alkali karakterde toz veya sıvı yakıcı maddelerdir. Sıvı korozif maddeler çoğunlukla küçük çocuklar tarafından yanlışlıkla su zannedilerek içilebildiği gibi erişkinler tarafından intihar amacıyla da alınabilirler.

Alkali ve asit yapıda olan yakıcı maddelerden alkali olanlar genellikle çok güçlü alkaliler olduğundan özellikle yemek borusunda ciddi yanıklar ve nadiren de olsa delinmelere yol açabilir, iyileştikten sonra yemek borusunda darlıklara, yapışıklıklara neden olabilir. Asitler daha çok mide yanıklarına yol açar ve komplikasyon olarak da mide çıkım darlıkları yapabilir. Özofagusta en çok yanık oluşturan korozif madde gibi yağ çözücülerdir. Ülkemizde son yıllardaki ciddi özofagus yanığı ve darlığının en sık nedeni sodyum hidroksit içeren yağ çözücülerdir. Bunların ev temizliğinde kullanımları yanlışlıkla içilmelerini yaygınlaştırmıştır. Yağ çözücüler, sodyum hidroksit içerdiklerinden önemli yanıklara yol açmaktadır. İkinci sıklıkta özofagus hasarına yol açan madde (HCL içeren) tuz ruhudur. Evlerde en sık içilen korozif madde olan çamaşır suyu, özofagusta yanık oluşturmasına rağmen darlığa neden olmamaktadır.

Sıvı veya toz halindeki bu maddeler ağız yoluyla alındıklarında ağız içi, yemek borusu ve mide üzerine yakıcı etki yapabilir, ayrıca solunum yollarına, göze ve deriye de zarar verebilirler. Erken dönemde yemek borusu veya midede delinme ortaya çıkabilir ve bu durum şok tablosu ile ölüme yol açabilir. Bazen haftalar sonra yemek borusu veya mide çıkışında darlık gelişip yutmada zorluk ve bunun sonucunda beslenme bozukluğu ortaya çıkabilir. Bu durumda darlığı ortadan kaldırmaya yönelik uzun süreli cerrahi girişimler gerekebilir. Bazen başarısız kalabilen bu girişimler sonrasında ya mideye delik açarak beslenme sağlanabilir ya da zor bazı ameliyatlar gerekir. Basit bir dikkatsizlik sonrasında hem çocuk hem de aile günlerce hastanede acı dolu günler geçirmek zorunda

Page 17: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

14

MART 2015SAYI 20

Sıvı veya toz halindeki bu maddeler ağız yoluyla alındıklarında ağız içi, yemek borusu ve mide üzerine yakıcı etki yapabilir, ayrıca solunum yollarına, göze ve deriye de zarar verebilirler.

kalabilir. Bu duruma engel olabilmek genellikle anne ve babaların elindedir.

Sağlık kuruluşuna ulaşana kadar yapılması gerekenler

Yakıcı madde içilmesinde ilk yardım

• Yanlışlıkla bu maddelerin içilmesi durumunda çocuk kesinlikle kusturulmamalıdır. Bu yakıcı maddeler yemek borusundan geçerken, çok kısa sürede zarar verebilmektedir. Kusturma sırasında tekrar yemek borusu ile temas eden yakıcı maddenin oluşturduğu zarar artar. Ayrıca kusma bu maddelerin solunum yolları ve akciğerlere kaçmasına ve orada da hasar oluşturmasına yol açabilir. Böyle bir durumda içilen maddeyi sulandırmak için çocuğa az miktarda su verilebilir, ancak bu da kusmaya yol açabilir. Bu nedenle çocuğa hiçbir şey yedirilmemeli, içirilmemeli ve kusturulmamalıdır.

• Göz veya deri korozif maddeyle temas etmişse bol miktarda su ile en az 15 dakika yıkanarak temizlenmelidir.

• Yakıcı madde içen veya içtiğinden şüphe edilen çocuk, içilen madde örneği ile birlikte hiç zaman kaybetmeden çocuk gastroenteroloji bölümü olan tam teşekküllü bir sağlık kuruluşuna götürülmelidir.

Tanı ve tedaviYakıcı madde içme şüphesi ile acil servise getirilen çocuklar solunum ve sindirim sisteminin ayrıntılı muayenesi yapıldıktan sonra gözlem altına alınırlar. Yakıcı madde içen çocukların yemek borusu veya midelerinde zarar olup olmadığı harici muayene ile anlaşılamaz. Dudak ve ağız içinde harabiyet olmasa bile yemek borusu ve/veya midede ağır derecede yanıklar bulunabilir. Bu durumun anlaşılabilmesi için yakıcı madde içen bu çocuklara kesinlikle endoskopik inceleme (yemek borusu ve midenin içini gösteren özel bir inceleme) yapılmalıdır. Bu girişim sonrasında yemek borusu ve/veya midede yanık ve harabiyet saptanırsa bu çocukların hastaneye yatırılarak süratle tedavisi gerekmektedir. İlave

olarak solunum yolları ve akciğerlerde de zarar oluşmuşsa erken dönemde antibiyotik tedavisine başlanmalı ve solunum desteği verilmelidir. Bu şekilde yanlışlıkla içilen yakıcı maddelerin vereceği zarar en az düzeye indirilebilir. Erken teşhis ve uygun tedavinin hayat kurtaracağı unutulmamalıdır.

Koruyucu önlemlerÇamaşır suyu, kezzap, çamaşır ve bulaşık makinesi deterjanı, yağ çözücü, kireç sökücü, lavabo-aç ve benzerleri gibi gündelik yaşamda çok sık kullanılan asit veya alkali maddeler yanında benzin, gazyağı gibi sıvı yakıtlar çocukların ulaşamayacağı, güvenli yerlerde ve çocuklar tarafından açılması zor kaplarda saklanmalıdır.

Page 18: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

15

UZMAN GÖRÜŞÜ

Deniz Özkılıç Kabul Uzm.Gelişim Psikoloğu - SENs Gelişim Akademisi

Page 19: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

16

MART 2015SAYI 20

Bir Psikoloğun Gözünden Anne OlmakEYLÜL’ÜN UYKU DÜZENİ

Bu ay yazımı uyku problemine ayırdım. Hepinizin “hıh işte bu, bakalım ne yapmış” dediğinizi duyar gibiyim.

Öncelikle şunu söylemeliyim, en uslu ve gazsız olan bebekler bile, bebekliğinin ya da çocukluğunun belli döneminde geçici olarak mutlaka uyku problemi yaşar. Uykularının artık düzene girdiğini düşündüğümüzde meleğimizin biranda tekrar uykuları bozulursa paniklememeliyiz ve düşünmeliyiz. Hayatımızda ne değişti? Bu neden kaynaklanmış olabilir? Bu soruları kendimize sormalıyız ve her zamanki gibi iyi bir gözlemci olup bunu bulmalıyız. Hiç sebepsiz yere de böyle bozulmalar olabileceğini de unutmamak gerekir. O zaman da şunu düşünmeliyiz, “dönemsel olarak böyle şeyler olabilir, büyüme atağına girmiş olabilir, bu durum geçecek”. Eğer paniğe kapılırsak yanlış tavırlar sergileriz ve işte o zaman korktuğumuz şey olur, geçmez kalıcı olmaya doğru yol alır.

Page 20: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

17

UZMAN GÖRÜŞÜ

Uykuya beşiğinde kendiliğinden geçti..Gelelim meselenin özüne. İlk günlerden itibaren akşam uykusuna geçişte, bir rutin oluşturmak çok önemli. Eylül’ün göbek bağı düştükten sonra her gün saat sekizi onun banyo saati olarak belirledik. Banyo, masaj, giyinme, emzirme, memede uyuya kalmadan pelte olduğu anda ona okşayışlarımı vererek memeden alma sonra dalga sesini eşliğinde yatağına koyma şeklinde ilerleyen bir rutinimiz oldu ve her gün işe yaradı. Uykuya beşiğinde kendiliğinden geçti. Sadece aylar ilerleyip büyüdükçe bu rutine eklediğimiz şeyler oldu.

Örneğin banyodan önce yoğurt yiyoruz ve artık beninle iletişimde olmayı çok sevdiği için giyindikten sonra yatağına yatırıyorum, aldığım denizyıldızı oyuncağının dalga sesini projeksiyonu tavana gelecek şekilde açıyorum. Kızımla birlikte tavandaki ahtapotlara, balıklara, denizyıldızına teker teker iyi geceler diliyorum. Ben iyi geceler derken o da tavana minik arkadaşlarına bakıyor. Hepsine iyi geceler dedikten sonra susuyorum ve kafasını okşayarak onu dalga sesiyle baş başa bırakıyorum. Sonuç; on dakika içinde uykuya geçmiş bir melek.

Geceleri iki defa ya da bir defa uyanıyor. Çoğunlukla bir defa uyanıyor ama iki defa uyanırsa 24:30 ve 03:30-04:00 gibi kalkıyor. 24:30 da uyanırsa sesini duyar duymaz yatağının başına gidiyorum kucağıma almadan yattığı yerde kafasını okşuyorum sakin bir şekilde “hişş” diyorum, beş dakika içinde tekrar uykuya dalıyor. 03:00 gibi uyandığında ise acıktığı için uyandığını biliyorum ve emziriyorum ama taktik aynı, memede uyuya kalmadan ve bu sefer dalga sesi açmadan yatağa koyuyorum, kafasını okşuyorum ve beş ile on dakika arsında yine uyumuş oluyor.

Ancak şunu bilmelisiniz ki Eylül genel olarak sakin bir bebek. Çok çabuk uyarılan ya da gazlı bir bebeğiniz varsa kucağınızda hafif

salınımlarla pışpış yapmak durumunda kalabilirsiniz ama buradaki sırrınız da yine uykuya dalmadan önce yatağa koymak, okşayışlarınız eşliğinde onu uykuya yolcu etmek olsun.

Gündüzleri mümkünse bebeğinizi bol bol emzirin-besleyin.Bir diğer önemli püf noktası daha gündüzleri mümkünse bebeğinizi bol bol emzirin-besleyin. Gece uykusunda çok faydasını göreceksiniz. Ben hiçbir zaman üç saati beklemedim bir buçuk saat aralıklarında emzirdim ya da sütümü verdirttim. Peki, ben hiç uykuda sorun yaşamadım mı? Tabi ki yaşadım. Hemen kaynağını bulmaya yönelik hareket ettim ve keşfettim ki gündüzleri ben işteyken bakıcım ve annem bebeğimi uyuturken şöyle bir hata yapıyorlar, kucaklarında pışpışlayarak ve gezerek uyutuyorlar!!! Hemen dur dedim ve sistemimi anlattım bir hafta sonra uykuları tekrar düzeldi.

Peki ya emzik? Uzmanlar ilk dört ay emziği uykuya yardımcı olarak kullanmanın sakıncalı olmadığını belirtiyor. Bence bunda da püf noktayı unutmayalım, bebek uyumadan önce pelte olduktan sonra emziği çıkaracağız. Bu da olmuyorsa uykuya daldıktan hemen sonra kesinlikle ve kesinlikle çıkaracağız. Gün içinde de olur olmaz durumlarda,

Page 21: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

18

MART 2015SAYI 20

ortada hiçbir şey yokken, aman sessiz sakin otursun diye emziği vermeyeceğiz. Demek istediğim bebeğinize, size ve sizin hayat düzeninize göre bir sistem oturtun ve ona devam edin. Unutmayın ki her bebek ve her aile farklıdır. Kendi düzeniniz ve yönteminizi kendi koşullarınıza göre kurmalısınız. Fakat yine belirtmeliyim ki bebeğinizi uyutmak için hiç bir şey işe yaramıyor olabilir, o zaman bir uzman desteği almaktan sakın kaçınmayın. Yalnız destek aldığınız kişinin mutlaka gelişim uzamanı bir psikolog olması gerektiğini unutmayın. Anne olmak zor hem de çok çok zor dolayısıyla bu anlattıklarımın hepsini uygulamak da çok zor. Genellikle yazdığım gibi kolay uygulayamıyorum. Ama zor olsa da mutlaka uyguluyorum.

Aceleniz varsa, acele etmeyin!Son olarak bir tavsiye daha “aceleniz varsa acele etmeyin”. Çünkü ne zaman “Eylül uyusa da ben de şunu yapsam” desem küçük pıtırcık bunu hissediyor ve uykuya geçmiyor. Bu uyku için değil çocuğunuz ile yapacağınız her şey için geçerli. Aceleniz varsa acele etmeyin. Aslında ben burada kendi bebeğimden yola çıkarak kısaca bir uyku hikâyesi anlattım. Kendi sisteminizi oluştururken sorgulamanız, gözlemlemeniz ve dikkat etmeniz gereken birçok püf noktası var. Umarım en kısa zamanda -vakit bulabilirsem- yazı dizim dışında dergimiz için böyle bilgilendirici bir yazı yazabilirim.

Page 22: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

19

NOT DEFTERİ

BAHARDA AİLECE DOĞA İLE BAŞBAŞA TATİL YOLU KASTAMONU’DAN GEÇENLER…Kastamonu Daday’da bulunan İksir Resort Town, yeşilin her tonuyla bezenmiş Ballıdağ’ın eteklerinde konaklama, spa ve doğa aktivitelerinin yanı sıra eğitmenler eşliğinde verilen sanat eğitimleri ile çocuklarınıza bilmediği yeteneklerini keşfetme imkânını da sunuyor.

Doğanın uyanışına tanık olmak, gündelik hayatın koşturmasına ara vermek ve 23 Nisan’da yapılacak uçurtma şöleniyle çocuklarına unutulmaz bir Çocuk Bayramı Şenliği hediye etmek isteyenler için İksir Resort Town Mart ayı boyunca yapılacak erken rezervasyonlarda %10 indirim olanağı sunuyor.

İksir Hanım Çiftliği’nde yetişen doğal ürünlerle kahvaltı yapmanın keyfine varırken aynı zamanda hobi bahçesinde kendi mahsulünüzü yetiştirme tecrübesini tadabilirsiniz. Ektiğiniz bu ürünler evinize döndüğünüzde sizlere teslim edilmek üzere otel tarafından muhafaza ediliyor ve sizlere gönderiliyor. Aynı zamanda Kastamonu’nun mevsiminde yetiştirilmiş, tamamen doğal ürünlerini, oluşturdukları e-ticaret sitesiyle istediğiniz zaman sipariş edebilirsiniz. Ayrıntılı bilgi için; http://www.kastamonudogalurunler.com

Profesyonel biniciliğe yönelik her tür çözümü bünyesinde barındıran bir binicilik merkezine de sahip olan doğal tatil ve yaşam kasabası, İksir Resort Town Daday Binicilik Tesisleri'nde geleceğin binici adaylarına, çocuklarınıza, her türlü iklim koşullarında, amaca uygun atlar ve antrenörler ile verilebilen eğitimle binicilik sporunu tanıma, sevme ve bir yaşam biçimi haline getirme imkânını yakalayabilirsiniz.

Çocukların geleceğe sağlıklı bireyler olarak hazırlanmasında ve iletişim fonksiyonlarını geliştirmesinde büyük katkısı olan binicilik sporu ile tanışmanız için Kastamonu Daday’da bulunan tesisi ziyaret edebilirsiniz. http://www.iksirresorttown.com

Page 23: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

20

MART 2015SAYI 20

Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük yurtdışı eğitim fuarı organizasyonu olan IEFT; küçük yaştaki çocuğuna yurtdışında yabancı dil eğitimi aldırmak isteyen ebeveynlere sunduğu seçeneklerle dikkat çekiyor.

IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları; yurtdışında yabancı dil öğrenen çocuğuna eşlik etmek isteyen annelere de ilgi alanları ve kariyer hedeflerine bağlı olarak alternatif eğitimler sunuyor.

Her yıl çok sayıda öğrenciye yurtdışı eğitim ve burs imkânı sağlamak amacıyla, ABD ve İngiltere başta olmak üzere dünyanın değişik ülkelerinden 200 üniversiteyi çatısı altında toplayan IEFT; anne ve çocukları da unutmuyor. Küçük yaştaki çocuklarının ana dil seviyesinde yabancı dil öğrenmesini isteyen aileler yurtdışı eğitimlere yöneliyorlar. Bu noktada tek sorun; ailelerin küçük yaştaki çocuklarını yalnız bırakmak istememesi oluyor. Ailelerin bu sorununa çözüm getirmek isteyen IEFT; annelerin çocuklarına eşlik etmelerine imkân sağlıyor. Çocuklarının eğitimi için yurtdışına çıkan annelere de kariyer hedefleri ve ilgi alanlarına bağlı olmak üzere çeşitli eğitim programları sunuluyor.

ÇOCUĞUNUZUN YURTDIŞI EĞİTİMİNDE YANINDA OLABİLİRSİNİZ!

Çocuklar yurtdışında dil eğitimi alırken, anneler de yurtdışında ki okullarda; moda tasarımı, fotoğrafçılık, mimarlık, mutfak sanatları ve daha birçok eğitim programı seçeneğinden faydalanabiliyor. Bir eğitim programına dahil olmak istemeyen anneler için de konaklama veya gezilere katılma seçenekleri mevcut.

Dünyanın farklı ülkelerinde anne - çocuk programları sunan üniversite ve kolejler; 31 Mart - 10 Nisan tarihleri arasında İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Eskişehir'de gerçekleşecek olan IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları’nda ailelere bire bir bilgi verecek ve soruları cevaplandıracaklar.

Bu programların yanı sıra yurtdışında dil eğitimi, üniversite, yüksek lisans, sertifika programları, yaz okulları, burs imkânları ve daha birçok konuda detaylı bilgi almak için düzenlenen IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları her yaş ve eğitim grubuna açık. Fuarlara ücretsiz katılım için; www.ieft.com.tr/basvuru adresinden online davetiye alınabilmekte.

Ayrıca 0212 244 42 13 telefon numarasından da detaylı bilgilendirme yapılmaktadır.

Page 24: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

21

ÇOCUK AĞIZ VE DİŞ BAKIMI NASIL OLMALI?

Neşve KAYABAŞOĞLU

DentGroup Kids Çocuk Diş Kliniği Kurucusu

Çocuk Diş Hekimi

2004’te Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden başarıyla mezun oldu. 2005 yılında Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti (çocuk diş hekimi) Anabilim Dalında master öğrencisi olarak göreve başladı. 2007’de Özel Acıbadem Kozyatağı Hastanesi ve Özel Acıbadem Bağdat Tıp Merkezi’nde Pedodonti Uzmanı olarak görev yaptı. 2009 yılında ise Anadolu John Hopkins Hastanesi’nde göreve başladı. 2012 Mart ayında DentGroup ailesine katılarak Bağdat Caddesi’nde DentGroup Kids Kliniği’ni kurdu. Web: www.nesvekayabasoglu.com E-Mail: [email protected]

Page 25: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

22

MART 2015SAYI 20

Bu ay çocuk diş sağlığını genel hatlarıyla ele aldığımız bölümümüzün uzman konuğu kendisi de iki çocuk annesi olan DentGroup Kids Çocuk Diş Kliniği Kurucusu Çocuk Diş Hekimi Neşve Kayabaşoğlu. Kendisiyle yaptığımız sohbette genel hatlarıyla çocuk ağız ve diş bakımını, ilk dişler çıktığı andan itibaren annelerin bilmesi ve uygulaması gereken detayları konuştuk.

Anne olmak Çocuk Diş Hekimi olarak size neler kazandırdı?Hem anne olmak hem de Çocuk Diş Hekimi olmak birbirini besliyor. Çocuk Diş Hekimi olmamdan dolayı çocuklarımla iletişimim daha kuvvetli oldu. Diğer yandan anne olmam da hastalarımla ve aileleriyle empati kurmamı kolaylaştırıyor. Çocuklarla iletişim kurabilmek zaman ve tecrübe gerektiren bir konu. Her çocuğun kendine has sınırları var. Bu sınırlar içerisinde onların güvenini kazanarak, bu güveni zedelemeden istediğini yapıyormuş gibi davranıp, aslında yapılması gerekeni yapabilmek gerekiyor. Hangi çocuğa hangi yöntemle ulaşılacağını bilmek ve çocuğa adım adım ulaşmak önemli.

Çocuk diş bakımı ne zaman başlamalı?Yaygın ve yanlış bir düşünce var “önce süt dişleri tamamlansın, sonra diş hekimine götürürüz”. Burada önemli olan bir nokta var, ağızda ilk diş göründüğünde diş besinlerle karşılaşmaya başlıyor, dolayısıyla biz diş çıkar çıkmaz onun temizliğinin başlamasını öneriyoruz. “Diş çıkar, temizliği ve bakımı başlar” diyoruz. Bu sebeple de 1 yaş itibariyle Çocuk Diş Hekimi muayenesi öneriyoruz. Çocuk diş hekimleri olarak biz, ilk kontrollerimizde çocuğun diş muayenesi ile birlikte anneyi ileriki dönemlerde yaşanacak normal süreç ve normalin dışında kalan olası sık rastlanan sorunlar ile ilgili bilgilendiriyoruz. Her altı aylık kontrollerde yine bir sonraki altı ayda yaşanacaklar ile ilgili bilgiler veriyoruz. Çocuğun azı dişleri çıkana kadar dişleri, ılık su ile ıslatılmış tülbent veya gazlı bez ile temizlenebilir. Çıkan ilk dişlerin temizliğinden bahsedecek olursak, burada anne olmamın bir katkısı, parmak fırçalarıyla çocuklarımın

dişilerinin iyi temizlenmediğini gördüm. Bu sebeple ilk dişler çıkarken eskilerin tülbent ile yaptığı temizlik şeklinin daha iyi bir yöntem olduğunu gördüm. Tülbent veya sargı bezini işaret ve başparmağınıza dolayarak ılık su ile ıslatıyorsunuz ve tek tek dişleri ovalıyorsunuz. Çocuğun azı dişleri çıkana kadar dişleri en iyi bu şekilde temizleyebilirsiniz. Azı dişleri çıktıktan sonra artık dişleri fırçalamak gerekiyor.

Üç yaşa kadar bebek diş macunu, üç yaşından sonra çocuk diş macunu.Normalde 3 yaşa kadar macun önermiyoruz ama ek gıdalara başlandıktan sonra alınan besin çeşitlendiği nedeniyle sadece suyla yapılan temizlik ağızda kötü bir koku ve tat oluşturuyor. Bu durum çocukların motivasyonunu olumsuz etkilediği için artık 3 yaşına kadar bebek macunu öneriyoruz.

Bebek macunları, çocuk macunlarından farklı olarak florit içermiyor. Bebeklerin bu macunu yutmalarında bir sakınca bulunmuyor, annelerin içi rahat olsun. Aksine bu tatlar bebeğin diş temizliğine olan motivasyonunu arttırabiliyor.

Üç yaştan sonra çocuk macunu kullanarak fırçalama yapılabilir. Çocuk macunlarında da erişkin macununa göre daha az florit bulunmaktadır, çocuğun yutacağı hesaplanarak üretildikleri için florit miktarı buna göre ayarlanmıştır. Çocukların algıları 6. aydan sonra çok fazla gelişiyor bu sebeple evde yaşayan herkesin kendi dişlerini bebeğinde görebileceği bir şekilde fırçalamalarını öneriyorum. Günlük hayatta çocuk sizi diş fırçalarken görmeye alışmalı.

Page 26: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

23

Çocuk 9 yaşına gelene kadar günde bir fırçalamayı anne-baba yapmalıBurada bir önemli nokta daha var; çocuk yaklaşık 9 yaşına gelene dek günde bir fırçalamanın anne-baba tarafından yapılmasını öneriyoruz. Çocuk her ne kadar kendisi fırçalayabilse de en azından bir fırçalamayı bir erişkinin doğru olarak yapması da önemli. Tabii bunu yaparken çocuğa “sen beceremezsin ben yapayım” gibi bir his verilmemeli.

Flor tablet yerine 3 yaştan sonra yüzeysel florit uygulamasıFlorit tabletin uygulaması oldukça zor bir uygulama zira bir gün unutulup atlanırsa etkisi çok azalıyor, bir gün fazla verirseniz fazla birikim oluyor ve çocuğun 9 yaşına kadar tablet içimine devam etmesi gerekiyor. Bu nedenle biz çocuk diş hekimleri florit tablet yerine, 3 yaştan sonra dişe yüzeysel florit ve “fissür örtücü” uygulatılmasını tavsiye ediyoruz. Böylelikle çok basit bir uygulama ile aynı sonucu almış tableti fazla içirdim ya da az içirdim gibi endişeler de yaşamamış oluyorsunuz. Fissür örtücü bir kez uygulanır, tekrarlanmasına gerek yoktur. Dişlerin tüm yüzeylerine uygulanan yüzeysel florit uygulamaları 4 - 6 ayda 1 tekrar edilerek dişler çürüğe karşı korunmuş olur.

Biberon çürüğü dediğimizde ilk önce biberonla içilen süt aklımıza geliyor olmasına karşın anne sütü daha büyük bir etkendir. Anne sütünde %8 şeker varken, inek sütünde %4 oranında şeker vardır.

Biberon çürüklerinden korunmak için;• Bir yaşından sonra gece beslenmesi bırakılmalı, • Çocukların ellerinde şekerli içecek dolu biberonlarla uzun süre geçirmesi önlenmeli• Biberonla süt içtikten sonra mutlaka su içmesi sağlanmalı• Tülbent veya sargı bezi ile yapılan temizleme yöntemi sabah ve akşam ihmal edilmemeli,• Dişler üzerinde yapışıp kalan, karbonhidrat ağırlıklı beslenme yerine sebze ve meyve ağırlıklı, lifli besinler tercih edilmelidir.• 2-3 yaşına kadar floritsiz bebek diş macunu ile dişler anne-baba tarafından günde iki kez fırçalanmalıdır.

Uyku saatinde bebek beslenmeli, diş temizliği yapılmalı ve yatırılmalı. Gece uyurken tükürük salgısı olmadığından ağızda hiçbir şey yıkanmıyor, karanlık ve nemli ortam bakteri üremesi için çok uygun şartlar sağlıyor ve siz gece 2-3 gibi tekrar bebeğinizi emzirirseniz burada ki bakterileri bolca beslemiş oluyorsunuz. Bu da biberon çürüğü dediğimiz çürüklere sebep olabiliyor. Biberon çürükleri yaygın

Page 27: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

24

MART 2015SAYI 20

görülen çürükler olduklarından 20 süt dişinin 16 tanesi bir anda çürük olarak karşımıza gelebiliyor. Bu kadar yaygın olunca tedavisi de çoğu zaman hastayı ve anne-babayı yoran bir süreç olabiliyor. Bununla beraber gündüz beslenmesinde bebek mümkün olduğunca memeden emmeli çünkü emme işlemi bebeğin çene kasları geliştiriyor ve yüz şekillenmesine katkıda bulunuyor.

Diş travması Diş travmalarında anne-babaların muhakkak çocuğun diş hekimini bilgilendirmelerini öneriyorum zira diş kırılabilir, dudağa batabilir ve bu durum fark edilmeyebilir. Yerinden çıkma veya uzama olabilir. Burada yine anında müdahale ile durumu düzeltebiliyoruz. Bu nedenle muhakkak çocuk diş hekimine bilgi verilmesini öneriyoruz. Bazen dişin tamamen çıkarak düştüğü durumlar

Page 28: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

25

olabiliyor bu durumda diş bulunmuşsa bir miktar süt içerisine diş koyulup en geç 2 saat içerisinde diş hekimine ulaşıldığı takdirde dişi yerine koymak mümkün olabiliyor. Bu uygulama çocukların kalıcı dişlerinde yapılan bir uygulama olup süt dişlerini yerine koymuyoruz.

Alt ve üst çeneyi ayrı ayrı fırçalayın Fırça muhakkak kuru olmalı, macun sıkıldıktan sonra da ıslatmayın. Alt ve üst çeneyi ayrı ayrı fırçalayın. Arka dişleri görebilmek için çocuğun ağzına iyice açtırdığınızda yanak kasları gerildiği için yan duvarlar daralır bu sebeple arka dişleri fırçalarken çocuğa ağını hafifçe açtırmak ve doğru yerde olduğunuzu gördükten sonra o kısmı dairesel hareketlerle fırçalamak gerekiyor. Bu nu kolay yapabilmek için çocuğu bir yere oturtmak ve sırtını yaslamak önemlidir. Sırtı boşlukta duran çocuğun dişi fırçalarken ne kadar baskı yaptığınızı anlamanız zorlaşır çünkü çocuk sizin hareketinizle birlikte öne arkaya hareket eder. Çocukla aynı seviyede olmanız önemlidir. Lütfen çocuklarınızı Çocuk Diş Hekimine götürürken eğer konuyu çocuk dilinde ve doğru anlatamıyorsanız ne yapılacağını anlatma işlemini Çocuk Diş Hekimine bırakınız. Çocuğa “iğne yapacaklar ama acıtmıyor”, “küçük bir

matkap kullanılıyor” gibi Çocuk Diş Hekimlerinin asla kullanmadığı kelimeler ve cümleler söylemeyiniz.

Unutulmaması gereken diğer bir konu sadece şeker çürüğe sebep olmaz, karbonhidrat içeren her besin çürüğe sebep olur ve çocuk beslenmesinden karbonhidratı çıkarmak mümkün değildir.

Bir besin, dişin üzerinde ne kadar uzun süre kalıyorsa o kadar zararlıdır. Çocuğun yediği bir kraker diş üzerinde saatlerce kalabilir bu nedenle kakaolu bir kek yerine, bir parça çikolata yedirmeniz ve üzerine su içmesini sağlamanız dişleri açısından daha iyidir.

Eğer çocuğunuz gece süt içip yatıyorsa süt içtikten sonra su içmesini sağlayıp, sonra pijama giyme vs gibi yatmaya hazırlık işlemlerini tamamlayıp ondan sonra dişlerini fırçalamanız, daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Çocukların uzun süre diş fırçalaması çok mümkün olmadığı için bu şekilde bir yol izleyerek dişleri su ile yıkamış ve asıl temizliğe hazır hale getirmiş olursunuz.

Page 29: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20
Page 30: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

27

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tıp öğrenimini tamamladıktan sonra Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda ihtisasını yaptı. Dr. Emel Bellibaş, 2012 yılından bu yana Acıbadem Kadıköy Hastanesi’nde Çocuk ve Ergen Psikiyatristi olarak görev yapmaktadır.

Dr. Emel BELLİBAŞ

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi UzmanıAcıbadem Kadıköy Hastanesi

PSİKOLOJİ

ÇOCUĞUNUZDAKİ KABIZLIK PROBLEMİ PSİKOLOJİK OLABİLİR!

Çocuklarda kabızlık ve tuvalet alışkanlığı problemleri yaşandığını sıkça duyarız. Bunların bir kısmını da çevresel faktörlere dayanan psikolojik nedenlerden kaynaklandığını ve bu durumda neler yapılması gerektiğini ise Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Emel Bellibaş anlattı.

Page 31: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

28

MART 2015SAYI 20

Kabızlık ya da genel olarak dışkılamama sorunu yaşayan çocukların aileleri hangi aşamada size başvurmalı?Çocuklarında dışkılama zorluğu bulunduğunu (ağrılı ya da zor dışkılama), günler boyunca düzenli bir dışkılama alışkanlığının olmadığını izleyen aileler bu sorunun araştırılması gerektiğini bilmelidir. Öncelikle kabızlık sorunu yaşayan çocuk, bu soruna neden olabilecek fiziksel rahatsızlıklar açısından Çocuk Hastalıkları Uzmanı ya da Çocuk Cerrahisi Uzmanı tarafından muayene edilmeli, gerekli tetkikleri yapılarak değerlendirilmelidir. Bu değerlendirmelerin sonucunda çocuğun ruhsal destek alması gerektiği belirlenirse Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı ruhsal muayeneyi gerçekleştirir ve uygun önerilerde bulunur.

Çocuklarda psikolojik kabızlık durumunun en sık görülen sebepleri neler?Okul öncesi dönemde, çocuğun dışkılaması, onun için vücudundan bir parça kopması, onu yitirmek, şeklinde algılanır. Bu aynı zamanda korkutucu ve üzücü bir hal alabilir. Klozet büyük, içine düşülebilir, tehlikeli bir yer olarak algılanabilir. Bize gereksiz korkular gibi gelse de, çocuğun yaşadığı, sıklıkla gerçek bir paniktir ve dışkılamayı zorlaştırır. Dışkılama sıklığında değişiklikler, kabızlık görülebilir. Bu, sorun olarak algılanmaması gereken, doğal bir süreçtir. Çocuğun büyümesi, ruhsal olgunluk kazanmasıyla sona ermesi beklenir.

Çocuklardaki dışkılama sorununun en sık nedeni, çevresel etkenlerdir.

Çocukların yetiştirilmesi sırasında tuvalet eğitiminde yapılan hatalar: Çok erken, henüz çocuk hazır değilken verilmeye çalışılan tuvalet eğitimi, bu konuda bakım veren kişilerin ya da ebeveynlerin sergilediği ısrarcı tutumlar, aşırı titiz, temiz ebeveyn modeli, sık cezalandıran, otoriter, gergin erişkinlerin çocukla yakın temas halinde olması,

Çocuğun beslenme içeriği ve özellikleri: Lifli gıdaların az tüketildiği diyetler, hazır ve katkı maddelerinden zengin öğünler, aşırı süt tüketimi, çocuğun yaşı uygun olmasına karşın sert ya da pütürlü gıdaların tüketilmeyip her türlü yiyeceğin blenderdan geçirilerek çocuğa sunulduğu yeme şekilleri ile barsak hareketliliğinin düzensiz hale getirilmesi, tembelleştirilmesi,

Çocuğa hareketsiz bir yaşam tarzının dayatılması: Evden çıkarılmayan, okula gönderilmesi geciken, evde bebek gibi büyütülen çocukların çoğunda özdenetim duygusunun yeterince gelişmemesi, fizyolojik olarak da yine barsak hareketlerinin düzeninin bozulması, sonucunda kabızlık sık görülen bir sorundur. Psikolojik sorun olarak algılanmamakla birlikte, zor bir gelişimsel dönem şeklinde tanımlayabileceğimiz “Anal Dönem”, 2-4 yaş arası çocukların inatçılık gösterdikleri, gergin oldukları bir yaş dönemidir. Bu dönemde çocuk, kendini özerk, bağımsız bir birey gibi algılamaya başlar.

Ebeveynlerin hassasiyet gösterdikleri tuvalet eğitiminin çocuk tarafından kendince bir tür reddedilmesi, dışkılama alışkanlığında sorunlarla kendini gösterebilir. Bu sorunlar, çocuğun dışkılama ihtiyacını ertelemesi, uygun olmayan yerlere dışkılaması şeklinde izlenmektedir. Bu etkenler dışında, çocuklarda da görülebilen ruhsal hastalıklar olan, obsesif kompülsif bozukluk ve diğer kaygı bozuklukları, depresif bozukluğun klinik seyrinde yine dışkılamada sorunlar izlenmektedir.

İlk tuvalet eğitimi sırasında ebeveynin davranışı çocuğu nasıl etkiliyor?Tuvalet eğitimine aceleyle, sabırsızlıkla başlayan bir ebeveynin başarılı, sağlıklı bir sonuca ulaşabilmesi çok olanaklı görünmüyor. Çocuğun hazır olduğu zamanı, ufak tefek tekliflerle kontrol eden, dışkılama ihtiyacının geldiğini hissettiğinde çocuğa sert olmayan önerilerle ifade edip, ödüllendirerek destekleyen ebeveyn, çocuğa bir inatlaşma olanağı yaratmadığından, sağlıklı ve zevkli bir tuvalet eğitimi gerçekleştirebiliyor.

Page 32: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

29

PSİKOLOJİ

Gergin, sabırsız, cezalandırıcı ya da çocuğun dışkılama sorununu, “onun beceriksizliği” şeklinde tanımlayan sözel ve sözel olmayan davranış biçimleri, çocuğun hem tuvalet eğitimini geciktirir hem de ileri yıllarda çeşitli ruhsal rahatsızlıkların, başta ebeveyni ile olmak üzere birçok ilişki sorunları yaşamasına zemin hazırlayabilir.

İleride olası sıkıntılara yol açmaması için ilk tuvalet eğitiminde ebeveyn nasıl davranmalı?Çocuk sıklıkla tuvalet eğitimine hazır olduğunu ifade eder. “Çişim geldi”, “kakamı temizleyelim”, gibi sözler, çocuğun sinirsel uyarımlar açısından tuvalet eğitimine başlanabileceği anlamını taşır. İdrar ve dışkı kontrolünü sağlayan sinirsel uyarıların gelişmesi beklenmeden çocuğa tuvalet eğitiminin dayatılması bu nedenle, gereksiz ve yararsız bir uygulamadır. Bunun tersine, çocuk idrar yapma ve dışkılama ihtiyacını söylemesine karşın temizlik ya da bazen konfor (gece uykularında bölünme gibi) kaygılarla ebeveynlerin çocuğu bezlemeye devam ettiği de izlenmektedir.

En uygun zamanı, ebeveynler, kendi ihtiyaçları değil, çocuğun duygusal ve fiziksel hazırlığını gözeterek belirleyecektir. Uygun davranış biçimini benimseyen çocuğa aşırı olumlu tepki vermek, fazlaca ödüllendirmek de yersizdir. Doğal olanı yaptığı, artık büyüdüğü, çok daha güzel işleri artık becerebileceği (okula gitmek, güzel boyamalar ya da kek yapmak gibi) şeklinde

sözel ödüllendirmeler sıklıkla daha yararlı olacaktır. Bu şekilde çocuk, ebeveynine karşı dışkı tutma, uygunsuz yere bırakma gibi “ceza” davranışları geliştirmez.

Psikolojik kabızlık sorununun tedavi süreci nasıl bir süreç biraz söz eder misiniz?Sıklıkla multidisipliner bir tedavi anlayışı benimsemekteyiz. Çocuk Hastalıkları Uzmanı, Çocuk Cerrahisi Uzmanı ve Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı tarafından izleme başlanmalı, gerektiği zaman bu uzman doktorlar tarafından ilaç tedavisi ve yaşam önerileri ile çocuk ve aile desteklenmelidir.

Uygun eğitimi almış psikologlar tarafından planlanan oyun terapisi süreçleri de tedavide büyük yarar sağlamaktadır.

Sosyal sebeplere bağlı olarak psikolojik kabızlık çeken çocuğa genel olarak evde yaklaşım nasıl olmalı? Ev, çocuk için her zaman destekleyici ve rahatlatıcı olmalıdır. Uygun sorumluluk alanları ile günlük yaşantının devamının desteklenmesi, dışkılama konusundaki öneri ya da fikirlerin (olumlu ya da olumsuz) sık sık gündeme getirilmemesi yaralıdır. Ebeveynlerin kendi tuvalet alışkanlıklarının zaman zaman konuşulması, çocuğun onlara eşlik edip lazımlık kullanımının sağlanması, tuvaletin, kitap ya da oyuncaklarla sevimli, zaman geçirilebilir bir ortam haline getirilmesi de ayrıca rahatlatıcıdır.

Okul öncesi dönemde, çocuğun dışkılaması, onun için vücudundan bir parça kopması, onu yitirmek, şeklinde algılanır. Bu aynı zamanda korkutucu ve üzücü bir hal alabilir.

Page 33: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

30

MART 2015SAYI 20

Page 34: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

31

ALIŞVERİŞ

AquaScale Termometre ve Tartılı Küvet

Brooks Brothers Kız Çocuk Elbise

Dolce & Gabbana Kız Çocuk Bermuda

Camper For Kids Adım Serisi Twins Modeli

Deichmann Kız Çocuk Spor Ayakkabı

Tozzy Shop Ahşap Şato

Page 35: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

32

Zara Kids Kız Bebek Yağmurluk Zara Kids Kız Bebek Elbise

Zara Kids Erkek Bebek Denim

GAP Yeni Doğan Erkek Tulum

Tozzy Shop Tak Ahşap Uğur Böceği

Dolce & Gabbana Kız Çocuk T-Shirt

GAP Erkek Çocuk 2'si 1 Arada Grafik t-shirt

MART 2015SAYI 20

Page 36: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

33

RÖPORTAJ

“Farkında olmadan çok yiyebilirsiniz, ancak yine farkında olmadan daha az da yiyebilirsiniz.”

Page 37: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

34

MART 2015SAYI 20

Bu ayki özel konuğum “Benim misyonum son 25 yıldır insanların yeme davranışlarını değiştirmek. Rejim yapmadan daha sağlıklı ve az yemek yemelerini sağlamak. ” diyen, bu yönde yayınladığı “Mindless Eating” (TürKçe adı: Bilinçli Beslenme) ve henüz dilimize çevrilmemiş olan “Slim by Design” (SlimbyDesign.org) kitaplarıyla en çok satanlar arasında yer alan, Beyaz Saray tarafından 2010 Diyet Rehberi’nin başına getirilmiş, Cornell Üniversitesi Gıda ve Marka Laboratuvarı’nın (Cornell Food&brand Lab.) kurucusu Prof.Dr. Brian Wansink. Kitabını okuyanlar bilirler, Prof.Dr. Brian Wansink kitaplarında, eğlenceli

Serap TORUN

MÜTEVAZI, ESPRİLİ VE ÜÇ ÇOCUK BABASI: PROF.DR.BRIAN WANSINK

bir üslup kullanarak, rejim yapmadan, sadece hayatımızdaki bazı davranış şekillerini değiştirerek nasıl daha sağlıklı beslenebileceğinizi ve kilo verebileceğinizi çarpıcı örneklerle anlatıyor. Kitabın İngilizce versiyonunu App store, Google Play ve Amazon’dan satın almanız mümkün. Ben de Prof.Dr. Brian Wansink ve birlikte çalıştığı aynı zamanda Kids&Gourmet okuyucuları için araştırmaları kendi köşesinde yazan Tüketici Davranışları Uzmanı Özge Sığırcı ile görüştüm …Yoğun çalışma tempoları arasında bana vakit ayıran Prof.Dr. Brian Wansink’e ve Özge’ye teşekkür ediyorum.

Page 38: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

35

RÖPORTAJ

Brian, bize kendinizden bahseder misiniz lütfen?Ben davranış ekonomisi ve psikolojisi profesörüyüm ve çok satan “Mindless Eating” (Bilinçli Beslenme) kitabı ile “Slim by Design” (SlimbyDesign.org) kitabının yazarıyım. 5, 7 ve 9 yaşlarında üç kızım var. Beyaz Saray tarafından 2010 Diyet Rehberi’nin başına getirildim.

Brian ve Özge, nasıl tanıştınız? ve lütfen bize birlikte yürüttüğünüz araştırmalardan bahseder misiniz? Özge, Teksas’ta doktora programında okuyordu. Bana birlikte çalışma teklifi yaptı. Ben 15 yıl önce Wharton İşletme Fakültesi’nde profesör iken, Türkiye’den yakın bir arkadaşım vardı. Özge’nin çok çalışkan olduğunu ve çok yetenekli olduğunu biliyordum. Bu yüzden, onunla tanışmak ve araştırmalarımızın nasıl örtüştüğünü görmek istedim. İyi ki de tanışmışız! Aslında beraber çok çalışma

Page 39: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

36

MART 2015SAYI 20

İşin sırrı şu:

Onların

ne yemek

istediğini

onlara

sormayın.

Onların

en sevdiği

arkadaşı,

öğretmeni ya

da kahramanı

ne yerdi,

onlara bunu

sormalıyız.

yaptık burada anlatsam sığmayacak..Özge derginizdeki yazılarında bu çalışmaları anlatıyor bildiğim kadarıyla. Özge Sığırcı- Evet ben bu araştırmaların çoğunu okuyucularımla Kids&Gourmet aracılığıyla paylaşmaya devam edeceğim…

Biraz da Cornell Üniversitesi’ndeki laboratuvarınızdan söz eder misiniz? Ne tür araştırmalar yapıyorsunuz ve araştırmalarınızın amacı nedir?Benim ve Cornell Gıda ve Marka laboratuvarının amacı, insanların daha iyi yemek yemesini sağlayan dönüşüm çözümlerini bulmak ve yaymaktır. İnsanların, rejim yapmak zorunda kalmadan daha sağlıklı yemek yemelerini sağlayan ve evlerinde yapabilecekleri kolay değişiklikler üzerinde çalışıyoruz. Mesela şunları bulduk:• Ana yemeği, mutfak tezgâhında yemek; Bu %19 oranında daha az yemenizi sağlar. • Buzdolabında iki kutu ya da daha az meşrubat bulundurmak; Sıcak meşrubatlar pek çekici olmadığı için bu, içtiğiniz miktarı azaltır. • Mutfak tezgâhının hep düzenli olması; Bu, insanların mutfakta %44 daha az atıştırmasına neden olur.

Bildiğimiz kadarıyla, Cornell Gıda ve Marka Laboratuvarı’nda, tüketici araştırması, süpermarket araştırması gibi farklı araştırma alanlarınız var. Lütfen bize bu farklı araştırma alanlarından söz eder misiniz? Bizim araştırmamızın ana teması, sizin yeme alanınızdaki beş bölgede yaptığınız değişikliklerdir: Evde, sevdiğiniz restoranlarda, bakkalınızda, iş yerinizde ve çocuklarınızın okula gittiği yerlerde yaptığınız değişiklikler. SlimbyDesign.org sitesinde, bilgisayarınıza indirebileceğiniz puan cetvelleri var. Bunları, değişiklik yapmak için başlangıç olarak kullanabilirsiniz.

Araştırmalarınızın bulgularını kimler hangi şekilde kullanabilir? Araştırmalarımız, tüketiciler, şirketler, restoranlar, bakkallar, şantiyeler, okullar ve resmî kurumlar tarafından geniş ölçüde kullanılıyor.

Page 40: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

37

RÖPORTAJ

Aileler, çocuklarına daha dikkatli ve sağlıklı yemek yemeyi nasıl öğretebilir? Çoğu anne baba, hiçbir çocuğun elma dilimini kızarmış patatese tercih etmeyeceğini sanır.Araştırmalarımızda, her şeyin onlardan bunu nasıl istediğinize bağlı olduğunu keşfettik.

İşin sırrı şu: Onların ne yemek istediğini onlara sormayın. Onların en sevdiği arkadaşı, öğretmeni ya da kahramanı ne yerdi, onlara bunu sormalıyız.

Batman, Örümcek Adam vs. ne yerdi? ile ilgili bazı ipuçları: • Net olun, ön yargılı olmayın. İki seçenek arasında seçim yapın: Batman ne yerdi? Elma dilimi mi yoksa patates kızartması mı?

• Onların cevaplarını eleştirmeyin. Yorum bile yapmayın. Sonra sadece şunu sorun: “Sen ne yerdin? Elma dilimi mi yoksa patates kızartması mı?”

• İstediklerini onlara verin ve devam edin.

Page 41: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

38

MART 2015SAYI 20

Bildiğimiz kadarıyla, tüketicilerin yeme alışkanlıkları, coğrafya ve kültüre göre değişiklik gösteriyor. Bu da, farklı ülkelerdeki obezite düzeylerini etkiliyor. Türkiye’deki durumla ilgili ne düşünüyorsunuz? Türkiye, Çin, Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerdeki son ekonomik başarılar, bu ülkelerdeki 20’li ve 30’lu yaş insanlarında obezite patlamasına yol açtı. Bu sorunla şimdi uğraşmazsak ileride büyük bir sorun olacak. Bu yüzden, bu sorun için Slim by Design (SlimbyDesign.org) kitabını yazdım.

Türk insanının yeme alışkanlıkları için ne düşünüyorsunuz? Bu yeme tarzının iyi ve kötü yanları neler? Çok az ülke, Türkiye’den daha iyi kahvaltı yapıyor. Ağzım sulandı. Türk yemeklerinin bu kadar iyi olmasının nedenlerinden biri, kullanılan harika zeytinyağları. Bu yağlar, lezzet için iyi ama fazla kullanılırsa kötü. Aynı zamanda, tanıdığım birçok Türk, oldukça az et yiyor. Ben eti çok severim ama çekilmiş et ve sosis tercih etmem, eti olduğu gibi yerim. Böylelikle ne yediğimi bilirim. slimbydesing.org’da eviniz için hazırladığımız 100 puanlık cetvelimiz var. Bu, evinizin (yerleşimi, evdeki yaşam tarzınızın, beslenme şeklinizin) sizi şişmanlatıp şişmanlatmadığını anlamanıza yarar.

Kids&Gourmet vesilesiyle, Tüm Türk okuyucularıma sevgilerimi iletiyor ve sağlıklı günler diliyorum.

Page 42: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

39

MEKAN

Page 43: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

40

MART 2015SAYI 20

İstanbul Boğazının en güzel semtlerinden biri Arnavutköy. Semt, bir süredir kendisi kadar güzel bir mekâna ev sahipliği yapıyor. Burası, Dolmabahçe Sarayına da imzasını atmış Balyan Ailesi tarafından 1900’ lü yılların başında yapılmış ahşap karkas bir konağın altında yer alan Fotini Café .

Kafe, bulunduğu binanın ruhuna uygun olarak Fotini ismini almış. Fotini, aynı zamanda bu evin eski sahiplerinden birinin ismi. Bir kadın ismi…

Kadın ismi taşıdığından mıdır, yoksa bir kadın işletmecisi olduğundan mı? Fotini, son derece şık, her eşyası zarif ve huzurlu bir yer. Kafenin iç dekorasyonunda kullanılan eşyalar ise çoğunlukla nesilden nesile aktarılan aile yadigârları.

BAHARDA ARNAVUTKÖY FOTİNİ CAFE'DE MOLA

Page 44: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

41

MEKAN

Page 45: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

42

MART 2015SAYI 20

Yaşayan bir mekân…Fotini Café’nin kurucusu Lena Hanım, “Arnavutköy’ün en beğendiğim özelliklerinden bir tanesi arka sokaklarıdır. Balıkçıların gürültüsünden uzak, dar, çıkmaz sokaklardır bunlar. Mimari estetiklerinin yanı sıra, Arnavutköy mahalle havasını da halen korumaktadır. İstanbul’da, bu güzelliği benimle yaşamak isteyen başka insanların da olduğunu düşünerek, Fotini Café’yi Arnavutköy’deki tarihi evimizin giriş katına açtım” diyor.

Özellikle anne olduktan sonra Boğazda böyle bir yerin eksikliğini hisseden Lena, annelerin çocuklarıyla yaptıkları bir gezinti sonrasında, mola verebilecekleri, taze ve doğal, lezzetli yemekler yiyebilecekleri, annelerin kahvelerini, çocuğunun güzel bir oyun alanında vakit geçirdiğini bilerek rahat rahat yudumlayabileceği bir yaşam alanı yaratmış. Aslında burada “yaşam alanı” yerine “yaşayan bir alan” yaratmış demek daha doğru olacak.

Çocuklar için doğum günü, özel gün kutlamaları ve çocuk etkinlikleri de yapılabiliyorFotini Café, kitabınızı, bilgisayarınızı alarak yalnız gidebileceğiniz aynı zamanda çocuğunuz ve aileniz ile de giderek keyifle vakit geçirebileceğiniz bir yer. Fotini Café ‘de çocuklar için doğum günü ve özel gün kutlamaları da yapılabiliyor. Çocuk oyun odası 0-3 yaş arası çocuklar için uygun olmakla birlikte, daha büyük çocuklar için ön bölümde başka oyuncaklar yer alıyor. İnanın çocuklar hiç sıkılmıyor..

Fotini’de ayrıca çocuklar için oyun grupları oluşturularak farklı etkinlikler de düzenleniyor. Bu etkinlikleri sosyal medyadan ya da eğer yakın bir yerde oturuyorsanız iyisi mi her gün uğrayarak takip edebilirsiniz..

“Gelirseniz beni mutlu edersiniz”…Lena Hanım, tüm detaylarıyla tek tek kendisinin ilgilendiği, büyük bir özenle misafirlerini ağırladığı Fotini’de sizleri bekliyor ve “Gelirseniz beni mutlu edersiniz. Umarım görüşürüz” diyor.

FOTINI CAFEFrancalacı Cd No:26 Arnavutköy,34345 İstanbul, TurkeyTelefon:0533 093 9992 Email: [email protected]

Page 46: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

43

OYUN & AKTİVİTE

ASLINDA BİLİM EĞLENCELİDİR

Page 47: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

44

MART 2015SAYI 20

Çocuklarınızla birlikte gerçekleştireceğiniz mutfak etkinlikleriyle, bilimsel süreçlere kapınızı aralayabilirsiniz. Yemek yapmanın özü kimya kurallarına dayanır. Mutfağa girdiğimizde malzemelerin hazırlanma aşamasından, pişirme aşamasına kadar, bir kimyager gibi çalışırız. Kuru fasulye yaparken ya da kekinizi kabartmaya çalışırken acaba aranızdan kaç kişi bir kimyager gibi çalıştığının farkındadır? Mutfakta asit, baz ve çözeltilerle deneyler yaptığını, maddede meydana getirdiği değişimleri ya da enzimleri substratlarıyla tepkimeye soktuğunu fark eden kaç kişiyiz? Bu yazı dizisi sizin ve çocuğunuzun bilimsel düzeyde farkındalığınızı arttırmak için hazırlanmıştır.

Özden COŞKUNFen Bilimleri Öğretmeni/ Çikolata Tasarımcısı[email protected] - www.instagram.com/cikolatakralicesi

Page 48: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

45

OYUN & AKTİVİTE

Mutfak etkinliklerimizi, farklı yaş grubundaki çocuklarınızla birlikte gerçekleştirebilirsiniz. Erken çocukluk döneminde yapılan etkinlikler, çocuğun öğrenme ve merak duygusunun artmasını sağlar. Erken okul dönemi çocuklarını ise araştırma yapmaya teşvik ederek, bilimsel bilgiye olan ilgi ve ihtiyacını arttırır.

Çocukluk dönemi, insanın yaşamı boyunca en meraklı olduğu, keşfetme ve öğrenme arzusunun en yüksek olduğu dönemdir. Çocuklar doğal bilim insanlarıdır. Bilimin temel amacı, doğanın bilinmeyenlerini keşfetmektir. Çocuklarınızın doğuştan gelen bu güdülerini güçlendirmek, tüm bedeni ve duygularıyla öğrenmeyi arzulaması için basit etkinlikler yapabilirsiniz. Mutfakta kullandığınız malzemelerle yapacağınız etkinlikler, çocukların

okul ortamında elde ettiği bilgileri kendi ihtiyaç ve deneyimleri üzerine yapılandırmasını sağlayacaktır. Bu eğlenceli etkinliklerle günlük olayları, bilimsel bakış açısıyla değerlendirme fırsatı yakalayacaklar ve bilimin hayattan kopuk bir olgu olmadığı fark edeceklerdir.

Unutmamak gerekir ki, çocuklar temel eğitim programlarının yanı sıra günlük yaşam deneyimleriyle de bilimsel kavramları kazanabilmektedirler. Çocuklar 3 yaşından itibaren, fiziksel olayları gözlemleyerek ve deneyimleyerek, sebep-sonuç ilişkisi kurabilirler. Daha siz farkında bile olmadan hipotezler kurarak, bilimsel süreçleri kullanmaya başlarlar. Çocuklarınızla etkileşim içinde, yaratıcılıklarını destekleyebilir ve bilimsel süreç becerilerinin gelişimine katkıda bulunabilirsiniz. Haydi mutfağa!

Page 49: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

46

MART 2015SAYI 20

SİHİRLİ KOKTEYL Gerekli malzemelerYarım kırmızılahanaBir adet limonSu Süzgeç, bıçak, tencere3 adet bardak

Etkinlik basamakları1. Kırmızılahanayı küçük parçalar halinde doğrayınız.2. Tencere içinde kaynar su üstüne kırmızılahana parçalarını ekleyerek kaynatınız. (2 bardak su)3. Bir saat kadar dinlendirilen lahana suyunu süzerek buz kalıplarına dökünüz. (etkinlikten bir gün önce hazırlayarak, buzlukta bir gece bekletiniz.)4. Bir bardak karbonatlı su ve bir bardak limonlu su hazırlayınız. 5. Bütün hazırlıklar bitti, gösteri başlasın!

Karbonatlı su ve limonlu suyun bulunduğu bardaklardan birini çocuğunuza ikram ediniz. (diğer bardağı da siz alınız). Mucizevi bir sebzeden elde edilmiş, sihirli buz küplerine sahip olduğunuzu söyleyerek, karışımların içine buz küplerini eklemesini isteyiniz. Bu aşamada şaşkın bakışlara hazır olmalısınız. Limonlu bardakta ki su pembe-kırmızı, karbonatlı su ise mavi renge dönüşecektir. Çocuğunuzun merak duygusunun tavan yaptığı bu dakikalarda, kırmızıya dönüşmüş limonlu suyu karbonatlı su içine ekleyip, renk değişimini birlikte gözlemleyiniz.

Büyüklere notlar: Çözeltilerin asitlik ve bazlık dercesine göre renk değiştiren kompleks yapıdaki organik maddelere belirteç (indikatör) denir. Doğadaki birçok çiçek ve meyve belirteç özelliği taşır. Hazırlanışı en kolay belirteç, kırmızılahana suyudur. Lahana suyu, asit çözeltilerinde kırmızı-pembe, hafif alkali (bazik) çözeltilerde mor-mavi, yüksek alkali çözeltilerde ise sarı renk oluşturur.

Yaptığınız etkinlik limonlu suyun asidik, karbonatlı suyun ise bazik özellikte olduğunu göstermektedir. Okul öncesi dönemde ki çocuğunuzla bu deneyi gerçekleştirirseniz; limon, elma, portakal gibi tadı ekşi olan besinlerimizde asit olduğunu belirtebilirsiniz. Bu aşamada bütün asit içeren maddelerin yenilebilir olmadığını vurgulamakta fayda vardır.

Page 50: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20
Page 51: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

MART2015YEMEK TARİFLERİ

Page 52: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

Meyve & Sebze Takvimi

CAN ERİK

ÇAĞLA

ÇİLEK

ELMA

İNCİR

KARPUZ

KAVUN

KAYISI

KESTANE

KİRAZ

MANDALİNA

MUZ

MÜRDÜM ERİĞİ

NAR

PORTAKAL

ŞEFTALİ

ÜZÜM

VİŞNE

ARALIK

OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

Page 53: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

BAKLA

BALKABAĞI

BAMYA

BEZELYE

BÖRÜLCE

BROKOLİ

DOLMA BİBER

DOMATES

ENGİNAR

HAVUÇ

ISPANAK

KABAK

KARNABAHAR

KEREVİZ

KIRMIZI BİBER

LAHANA

MARUL

PANCAR

PATLICAN

PAZI

PIRASA

SALATALIK

SEMİZOTU

T. BARBUNYA

TURP

YEŞİL BİBER

ARALIK

OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

Page 54: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

51

ARMUTLU MUHALLEBİ (6 ay ve sonrası)

YEMEK TARİFLERİ

Page 55: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

52

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notu:Armutla doğal olarak, rafine şekerler kullanılmadan tatlandırılan, esmer pirinşle hazırlandığınızda besleyiciği artırılmı ve glisemi indeksi azaltılmış (ilerde şeker hastalığına yakalanma riskinin azaltılması) “sağlıklı” muallebi tarifi. Bu muhallebiyi yerken obesite riskini nerdeyse hiç düşünmeyin sevg,l, anneler. Armudun bollifiile de kabız çouklarımıza yardımcı ayrıca.

Esmer pirincin glisemik indeksi daha düşüktür ve lif oranı daha yüksektir. Evde esmer pirinciniz varsa kuvvetli bir robottan geçirerek de un kıvamına getirmeniz mümkündür.

Bebeklerin ilk yemeleri pirinç unu ile hazırlanır çünkü hazmı kolaydır, demir içerir, alerji riski düşüktür ve glüten içermez. Armut meyveler arasında fazla asitik olmayan meyvelerdendir. Ayrıca potasyum, K vitamini, C vitamini içerir. Bağırsakların çalışmasına yardımcıdır. Özellikle kabızlık problemi olan çocuklarda pirinç unu ile yapılan muhallebide kullanılmış olması pirincin kabızlığa sebebiyet verme ihtimalini azaltacağından iyi bir karışımdır.

Malzemeler2 tatlı kaşığı pirinç unu (esmer pirinç unu tercih edilmelidir)1 çay bardağı su½ çay bardağı anne sütü½ Armut

HazırlanışıPirinç unu ve su kısık ateşte karıştırarak pişirilir. Kaynamaya başladıktan 1-2 dakika sonra ocak söndürülür. Armut yıkanır, soyulur ve cam rendeden geçirilir. Yarım çay bardağı kadar anne sütü veya mama kullanıyorsa formül mama hazırlanır. Armut ve anne sütü muhallebiye ilave edilir. Ilık olarak bebeğe servis edilir. Bebeğinizin sevdiği kıvamı verebilmek için anne sütünü biraz arttırabilir veya azaltabilirsiniz. Biraz daha fazla armut rendelerseniz daha sulu olacaktır.

Not: Esmer pirinç kullanırsanız eğer biraz daha uzun süre ve biraz daha fazla su ile pişirmeniz gerekebilir. Su oranını 1,5 çay bardağı olarak ayarlayabilirsiniz.

Not: Anne sütü veya formül mama karıştırarak hazırladığınız muhallebiyi tek öğünde yediriniz, ertesi gün servis etmeyiniz ve ısıtmayınız.

MART 2015SAYI 20

Page 56: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

53

KUZU ETLİ YARMALI ÇORBA (1 yaş ve sonrası)

YEMEK TARİFLERİ

Page 57: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

54

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notu:Yarma sert buğday çeşidinin kaynatılarak kurutulduktan sonra belirli tekniklerle dövülerek kabuğunun ayrılmasıyla elde edilen bir üründür.

Yarmanın lif içeriği yüksektir. Yağı E vitamininden zengindir. B12 dışındaki B grubu vitaminlerinden zengin, özellikle B1 vitaminin (tiamin) kaynağıdır. Kalsiyum ve demir içeriği yüksek olduğundan çocuklar için oldukça faydalıdır. Glisemik indeksi buğdaya göre daha düşüktür bu sebeple diyabet hastaları için daha uygun bir besindir.

Bu tarifte tahılların düşük protein içeriği kuzu etinin yüksek proteini ile desteklenmiş. Yarmada bulunmayan C vitamini ise soğan ile desteklenmiştir. Çorbanın yanında limonlu yeşil salata, ya da limonata, protakal suyu gibi bir C vitamini kaynağı ile servis ederseniz kuzu etinde ve yarmada bulunan demirin vücut tarafından emilimine katkı sağlamış olursunuz.

Malzemeler100 gr kuzu eti1 çay bardağı yarma 1 yemek kaşığı tam buğday unu 1 tatlı kaşığı tereyağı ½ adet küçük boy kuru soğan ½ çay bardağı süt2 su bardağı su

HazırlanışıYarma bir gece öncesinden ıslatılır. Kuzu eti haşlanır. Yarmanın suyu süzülerek bir tencereye alınır, yeniden su koyularak haşlanır. Bir tencereye tereyağı koyulur içine ince doğranmış kuru soğan eklenir, 1 dakika kadar sotelenir. Sotelenen soğana un ilave edilerek yaklaşık 1 dk. daha karıştırılır. Karışıma etlerin suyu, 2 su bardağı su , yarma ve süt ilave edilir. Su yetersiz kalırsa 1 bardak daha su ilavesi yapılır. Bir taşım kaynatıldıktan sonra lif lif parçalanmış etler eklenerek 5 dakika daha pişirilir.

MART 2015SAYI 20

Page 58: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

55

ENGİNARLI PATATES (9 ay ve sonrası)

YEMEK TARİFLERİ

Page 59: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

56

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notu:Enginarı veya peyniri çocuklara yedirmek için iyi bir seçenek. Genellikle çocuklar patatesli yemekleri severler. İçerdiği sinarin adlı etkili madde ile karaciğer ve safra kesemizi destekleyen bir besindir. Ülkemizde de özellikle karaciğer hastalarına yaygın olarak bu amaçla kullanılmakta ve kabul görmektedir. Diğer sebzelerden farklı olarak, yüksek oranda protein ve karbonhidrat içerir. A,D, B6 ve C vitaminleri ve mineral açısından da son derece zengindir. Düşük yağ içeriği nedeni ile de obezite düşmanı bir sebzedir. Buradaki tarifin haricinde çocukların sebze çorbalarına da bahar aylarında bir miktar enginar eklemenizi öneririm.

Malzemeler arasında adı geçen keçi peyniri ve sütünden de bahsetmek isterim kısaca. Son yıllarda ülkemizde de inek sütü alerjisi çok yaygınlaştı bu nedenle bebeklerde inek sütünün verilemediği durumlarda keçi sütü, keçi peyniri önemli bir seçenek oluyor. Ancak, şu da unutulmamalıdır ki, inek sütüne alerjisi olan bebek ve çocukların yarısına yakınında keçi sütü ve ürünlerine de alerji tespit edilmektedir. Keçi sütünde folik asit olması gerekenden çok düşük olduğundan bebek ve çocuklarda büyüme geriliği, nörolojik bozukluklar, anemi yaşanabilmektedir.

Malzemeler1 – 2 adet ayıklanmış enginar4 adet orta boy patates3 çorba kaşığı labne peynir (keçi labne de kullanılabilir)1 adet küçük kuru soğan2 çorba kaşığı taze kaşar peyniri rendesi

HazırlanışıPatatesler haşlanır ve 1 parmak kalınlığında doğranır. Fırın kabının altı yağlanır ve içine patateslerin yarısı dizilir. Soğanlar zeytinyağında sotelenir, enginarlar da küp küp ilave edilip, 1 su bardağı su ile yumuşayana dek pişirilir. 4 çorba kaşığı labne peynir ve zeytinyağında sotelenmiş enginarlar rondodan geçirilir. Kalıba dizilmiş patateslerin ürerine dökülür. Üzerine tekrar geri kalan patatesler dizilir. En üst kısma taze kaşar rendelenerek serpilir. 170 derece önceden ısıtılmış fırında 20 dakika kadar ya da üzerindeki rendelenmiş kaşar hafif kızarana kadar pişirilir.

MART 2015SAYI 20

Page 60: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

57

BAL KABAKLI KEK (1 yaş ve sonrası)

YEMEK TARİFLERİ

Page 61: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

58

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notu:Balkabağı, yüksek oranda lif içermesi sebebiyle, kilo vermeyi, zayıflamayı sağlar. Sindirim sistemini hızlandırır ve rahatlatır. Böylece kabızlık sorunu olan çocuklar için bulunmaz bir meyvedir. Bal kabağında bulunan çinko, magnezyum, A, B1, B2, B3 ve C vitaminleri, aminoasitler ve alkoloidler ile içerdiği beta karoten sayesinde kalp hastalıklarına ve kansere karşı koruma sağlar. Bu özellikleri de düşünülürse, zevkle yapacağınız bir kek olacaktır.Kek yedikten sonra çocuğun ağız bakımını ihmal etmeyiniz zira unlu gıdaların azı dişi çıkmış çocuklarda diş yüzeyindeki girintilere yerleşip yapışması ve çürüğe sebep olmasını istemeyiz.

Çocuğun beslenme alışkanlığı açısından, çocuklarınızı kek, börek yemeye alıştırmamanızı tavsiye ediyorum. Ama kek yedirecekseniz de sadece un, margarin, şeker, yumurtadan oluşan düşük besin değerli, sağlıksız kekler yerine böyle bir tarifi öneririm.

Malzemeler2 yumurta¼ su bardağı bal½ su bardağı sızma zeytinyağı 2 su bardağı tam buğday unu 1 çay kaşığı tarçın 1 paket kabartma tozu1 tatlı kaşığı portal kabuğu rendesi1 paket vanilya

HazırlanışıDerin bir kâse içerisine yumurtalar kırılır ve hafifçe çırpılır. İçine bal, yağ ve rendelenmiş balkabağı ilave ederek, iyice karıştırılır. Un, tarçın, kabartma tozu, vanilya, rendelenmiş portakal kabuğu ilave edilir. Yağlanmış muffin kaplarını veya kek kalıbına 2/3 oranında doldurup yaklaşık 30 -35 dakika 180°C'de pişirilir.

MART 2015SAYI 20

Page 62: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

59

EXECUTIVE CHEF AYŞE DİNLER

Page 63: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

60

MART 2015SAYI 20

Bu ay enginarın çıkmaya başladığı kışın sonu ve baharın başlangıcı benim için. Enginar, zeytinyağlı ya da sıcak olarak hazırlandığında çocukların pek yemek istemediği sebzeler sınıfında ama faydaları saymakla bitmiyor. Bu nedenle çocukların daha kolay yiyebilecekleri çorba tarifi veriyorum. Zevkle uygulayacağınız tarifler olması dileğiyle şimdiden ellerinize sağlık...

Sevgiler...Executive Chef Ayşe Nil [email protected]

Page 64: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

61

ENGİNAR ÇORBASI (1 yaş ve sonrası)

EXECUTIVE CHEF AYŞE DİNLER

Page 65: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

62

ENGİNAR ÇORBASI (1 yaş ve sonrası)

Malzemeler2 çorba kaşığı zeytinyağı½ çorba kaşığı tereyağı1 adet orta boy kuru soğan ince doğranmış2 taze soğan ince doğranmış4 adet orta boy enginar – Ayıklanmış, yıkanmış, küp küp doğranmış.1 adet küçük patates- Küp doğranmış1/2 demet dereotu doğranmışZevkinize göre 1 tutam taze nane ve ya taze fesleğen de ilave edilebilir.1 bardak süt4 bardak su

Yetişkinler için: Bir tutam tuz ve karabiber süslenebilir.

HazırlanışıTencereye zeytinyağı ve tereyağını koyulur. Soğanı ekleyip hafif şeffaflaşana kadar pişirilir. Patates ve enginar eklenerek karıştırarak 1 dakika kadar daha pişirilir. Taze soğanlar ilave edilir ve üzerini örtecek kadar ılık su ekleyip sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirilir. Ateşten almadan önce taze fesleğen yahut nane ve dereotu ekleyip bir taşım kaynatılır. Mutfak robotundan geçirilir. Bu aşamada süt ilave edilir ve çorbanın hangi kıvamda olması isteniyorsa o kıvama gelene kadar sıcak su ilavesi yapılabilir. Çorba tencereye alınarak bir taşım daha kaynatıldıktan sonra ocaktan alınır.

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notuÇorba her zaman annelerin imdadına yetişen bebeklerimizin ve çocuklarımızın muhteşem besin kaynağı. Çabuk hazırlanabilmesi de özellikle çalışan anneler için artı özelliği. Farklı sebzeler ile vitamin ve mineral kaynağı, süt ile protein ve kalsiyum kaynağı olması, doğal ve sağlıklı olması nedeni ile tereyağı kullanılmış olması çok önemli. Bu tür bir çorba özellikle kabızlık şikâyeti olan çocuklarınız için sıvı ve lif kaynağı olması açısından da eşsiz.

Ayrıca enginar cynarin içerdiği için karaciğer ve safra kesesinde biriken nikotin, alkol ve yağın vücuttan atılımını sağlar, vücuttaki amonyak ve kolesterolü azaltır. Karaciğerin can dostudur. Bol A ve B vitamini içeriği ile de dikkat çekmektedir.

MART 2015SAYI 20

Page 66: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

63

SÜRPRİZLİ DALYAN KÖFTE (1 yaş ve sonrası)

EXECUTIVE CHEF AYŞE DİNLER

Page 67: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

64

MART 2015SAYI 20

Malzemeler

Köfte için400 gr. kıyma 1 yumurta4 çorba kaşığı galeta unu1 tatlı kaşığı kimyonKıyma az yağlıysa 1 çorba kaşığı zeytinyağı

Sürprizi için:6 adet bıldırcın yumurtası haşlanıp ayıklanmış2-3 dal kuşkonmaz – Bütün olarak 5 dakika haşlanıp, soğuk suya alınmış.1 küçük havuç- Uzunlamasına kesilerek sarı kısmı çıkartılmış 4 uzun parça halinde 5 dakika haşlanıp soğuk suya alınmış.

Kuşkonmoz bulamazsanız yerine istediğiniz bir başak sebze de kullanabilirsiniz..

HazırlanışıTüm köfte malzemeleri yoğurma kabına alınıp 4-5 dakika malzemeler iyice birbiriyle karışıncaya dek yoğurulur. Fırın kabı ya da tepsiye göre köfte hamuru yayılıp içine sürprizleri yerleştirilir ve rulo haline getirilir. 180 derce önceden ısıtılmış fırında 35-40 dakika pişirilir. Servis ederken sebze püreleri ve domates sos ile sunulabilir.

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notuBu tarif sayesinde “şehir efsanesi” bıldırcın yumurtasına bir göz atalım bakalım. Hayvansal kaynaklı proteinlerin başında kanatlı kümes hayvanlarının yumurtaları gelir. Severek yediğimiz bu yumurtalar da ait olduğu hayvanın genetik yapıları nedeniyle çeşitlilik gösteriyor. Özellikle bıldırcın yumurtasının sarısında bulunan protein anne sütündeki proteine benzer olduğu düşünülmektedir. Bıldırcın yumurtasının içeriğindeki besleyici maddelerin yoğunluğu nedeniyle yaygın olarak tüketilen tavuk yumurtasından farklıdır. Diğer yumurtalardan daha fazla, proteinlerin yapı taşı olan aminoasit içeren bıldırcın yumurtası, özellikle çocukların bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Bağışıklık sisteminin güçlenmesi ise enerjisini daha çok fiziksel büyümeye harcayan çocuklarda, hastalığa neden olan mikropların etkisini azaltmaktadır. Ancak yine de kolay ulaşılan ve ucuz olması nedeni harika bir protein kaynağı olan tavuk yumurtasından da vazgeçmek mümkün gözükmüyor.

Page 68: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

65

BLOG YEMEK YAZARI TUĞBA ESENTEPE

Tuğba

Page 69: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

66

Sevgili okuyucular merhaba;

İki kız çocuğu olan, sosyal mi sosyal, detaycı mı detaycı olan bir yemek yapma aşığıyım. Hazır gıda düşmanı, özellikle yemek tariflerini okumayı, araştırmayı, yeni tarifler yaratmayı çok seven ve her yeni öğrendiği tarifi ev halkına yapıp yediren genç bir anneyim.

Bu misyonumun yanında; eski bir yemek dergisi yazarı, yeni bir gastronomi sayfası yazarı, yemek workshoplarının aşığı, yani kısacası yemek ile ilgili olan her şeyin içerisinde olan bir anneyim. Sizlere bu sayfada her ay hafif, pratik, çalışan anneleri de düşünerek hazırlanabilecek leziz mi leziz, sağlık dolu tarifleri deneyecek ve paylaşacağım.

MART 2015SAYI 20

Esentepe

[email protected]

Page 70: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

67

BLOG YEMEK YAZARI TUĞBA ESENTEPE

KREPTE CEVİZLİ KÖFTE (1 yaş ve sonrası)

Page 71: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

68

MART 2015SAYI 20

Malzemeler1 su bardağı süt 1 adet yumurta1 su bardağı tam buğday unu200 g orta yağlı kıyma10 adet ceviz Kimyon, tuz 1 dilim ekmek içiKaşar peyniri1 çorba kaşığı un1 tatlı kaşığı zeytinyağı3/4 su bardağı süt

HazırlanışıKrep için: süt, yumurta ve un boza kıvamına getirilir ve çok az yağlanmış tavaya bir kepçe dökülüp pişirilir. Köfte için, kıyma, tuz, kimyon, ufalanmış ceviz ve bir dilim ekmek içi yoğrulup rulo köfte haline getirilir. Yağsız tavada köfte pişirilir. Krepler birleştirilip köfte ortasına yerleştirilip dürüm gibi sarılır.

Beşamel sos için; yağ ve un bir tavada 1 dakika kadar orta ateşte karıştırılarak pişirilir ve üzerine yavaşça süt ilave edilir. Yoğun bir kıvam alınca krepin üzerine dökülüp üzerine kaşar peynir rendesi serpilir. 180 derece önceden ısıtılmış fırında üzeri hafif kızarana kadar pişirilip sıcak olarak servis edilir.

Dr. Mahir Gülcan’ın notu:Çocukların hemen hemen hepsi krebi sever. Ama genelde kakaolu-fındıklı ezmeler sürmek isterler. Bu tarif, krebi besleyici ve sağlıklı sunmanın bir yolu olabilir . Yumurta, et, süt, zeytinyağı, peynir ve ceviz. Çocukluk çağı beslenmesinde hepsini önemli bir yeri var. Zengin protein kaynakları olan bu besinler ayrıca demir, kalsiyum, omega-3 balık yağı da barındırıyor içinde. Ayrıca güzel sunumu ile özellikle iştahsız, az yiyen çocuklarınızı az ama öz beslenme çabanızda çok işiniz yarayacak.

Page 72: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

69

BLOG YEMEK YAZARI TUĞBA ESENTEPE

BUHARDA ARMUT KEKİ (1 yaş ve sonrası)

Page 73: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

70

MART 2015SAYI 20

Malzemeler2 adet Ankara armudu2 adet yumurta2 çorba kaşığı bal3 çorba kaşığı zeytinyağı1 adet limon1 su bardağı tam buğday unuYarım paket kabartma tozu

Muhallebi için:Tarçın, zencefil (2 dilim )1 çay bardağı süt1 tatlı kaşığı bal2 çorba kaşığı tam buğday unu

HazırlanışıPandispanya için, yumurta ve bal çırpılır içerisine zeytinyağı, limon suyu, un ve kabartma tozu ilave edilerek kek hamuru hazırlanır. Küçük kare bir kapta 180 C 20 - 25 dakika pişirilir. Armut dilimlenir. Tencereye iki parmak kaynar su koyulur. Tencerenin üzerine süzgeç koyulup, su değmeyecek şekilde, armut ve zencefil dilimleri süzgeç üzerine yerleştirilir, tencere kapağı kapalı şekilde 15 dakika armut yumuşayana kadar pişirilir. Muhallebi için, un ve süt bir tencerede pişirilir ve son olarak, ocak söndürüldüğünde bal ilave edilir. Kekten istenilen şekilde parçalar kesilip üzerine muhallebi sürülür, armut dilimleri, zencefil ilave edilir.

Dr. Mahir Gülcan’ın notu:Çok güzel bir kek tarifi, son derece besleyici, sağlıklı karbonhidrattan ve obeziteden uzak, farklı bir kek. Çocuğun beslenme alışkanlığı açısından, çocuklarınızı kek, börek yemeye alıştırmamanızı tavsiye ediyorum. Arada sırada ev de kek yedirecekseniz de sadece un, margarin, rafine şeker, yumurtadan oluşan düşük besin değerli pastane kekleri yerine zeytinyağı, kaliteli yumurta, süt, bal, tam buğday unu, meyve, zencefil içeren bu tarifi öneririm.

Armutta C, K ve B grubu vitaminleri ile fosfor, demir, potasyum ve magnezyum mineralleri bulunur. B ve C vitamini açısından zengin olması nedeniyle hastalıklara karşı bağışıklığın güçlenmesini sağlar. İçerdiği vitamin ve mineraller sayesinde grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıkların da iyileşme sürecini hızlandırır. Az kalorili ve bol lifli olan armut, kilo problemi olan ve kabızlıktan müzdarip çocuklarımızın özellikle yiyebileceği meyvelerdendir.

Page 74: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

71

ANNELERDEN - NURGÜL DEMİR GÜZEL

Nurgül Demir GüzelAnne ve Blogger / www.bebegimalerji.wordpress.com

Page 75: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

MART 2015SAYI 20

Page 76: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

73

ANNELERDEN - NURGÜL DEMİR GÜZEL

BEBEKKURABİYESİ (6 ay ve sonrası)

Page 77: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

MART 2015SAYI 20

Malzemeler1 çay bardağı rendelenmiş tatlı elma2,5 su bardağı pirinç unu1 çay bardağı sızma zeytinyağı (bebekler için üretilen zeytinyağları da olabilir)1 paket vanilya1 küçük muz1 paket kabartma tozuTarçın Not: Kabızlık sorunu olan çocuklara bu tarifi muz kullanmadan yapınız.

HazırlanışıTüm malzemeler bir kapta iyice yoğurulur. Kulak memesi tabir edilen kıvamına geldiğinde 15-20 dakika dinlendirilir. Hamurdan küçük parçalar alınır el ile yuvarlanır ve hafifçe yassıltılır. Fırın kâğıdı serilmiş tepsinin üzerine dizilir. Önceden ısıtılmış fırında 175 derecede 15 dakika pişirilir.

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notuBu bisküviyi bir parça kahvaltısına katacaksanız eğer fazla sorun olmaz ama daha fazla miktarda yedirirseniz bebeğinizde kabızlık yapabilir. Süt ve yumurta alerjisi olan çocuklar için bir alternatiftir. Çocuğun süte yumurtaya alerjisi var derken üzerine bir de kabızlık sorunu eklenmesin. Az miktarda yedirmenizi ve yanında muhakkak lifli, posalı bir besin ile vermenizi tavsiye ederim. Ara öğünde yedireceğiniz armut gibi bağırsakları çalıştıran bir meyve ile ıslatılmış kurabiye yedirmeniz daha uygundur..

Page 78: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

75

ANNELERDEN - NURGÜL DEMİR GÜZEL

SÜTSÜZ YUMURTASIZ BÖREK (2 yaş ve sonrası)

Page 79: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

MART 2015SAYI 20

Malzemeler1 adet yufka

Sos için 1 kahve fincanı sade maden suyu1 kahve fincanı sızma zeytinyağı

İç harç için İç harç için malzemeler oldukça geniş bir yelpazede bulunuyor. Bunları ayrı ayrı annelere fikir olması için yazıyorum.

1. Haşlanmış yeşil mercimek2. Haşlanmış patates ve ince doğranmış soğan 3. Kavrulmuş ıspanak ve ince doğranmış soğan4. Haşlanmış ve didiklenmiş tavuk ve küp küp doğranmış domates5. Rendelenmiş ve suyu sıkılmış kabak ve rendelenmiş havuç6. Kavrulmuş pırasa vbg.

HazırlanışıYufka masaya serilir. Sekiz eşit parçaya kesilir. Üzerine sızma zeytinyağı ve maden suyundan oluşan karışım bir fırça yardımıyla sürülür. Her bir parçanın geniş kısmına iç harç malzemesi koyulur. Kenarları kapatılarak yuvarlanır. Yağlanmış fırın tepsisine dizilir. Böreğin üzerine sızma zeytinyağı sürüldüğünde üzeri kızarmasa da böreğin kurumasını engeller.

Dr. Enver Mahir Gülcan’ın notuBörek, çörek, unlu mamullerden çocuklarınızı mümkün olduğunca uzak tutmanızı öneririm. Israrla börek yedirmek istiyorsanız içine sebze ve kıymalı bir karışım hazırlayarak az da olsa besleyici değerini arttırabilirsiniz. Yine de uyarmak istiyorum içinde sebze ve et var diye çocuklara bol bol börek yedirmeyiniz. İleriki yaşamı için bu tip gıdalara alışmaması önemlidir. Ama çocuğum börek yesin diyorsanız dışarıda sütsüz, yumurtasız bir börek bulmanız pek mümkün olmadığı için bu tarif bir alternatiftir.

Page 80: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

77

TANITIM

DETOX YAPMAK ARTIK DAHA KEYİFLİJUICE Los Angeles, cold-press olarak adlandırılan soğuk sıkım 11 çeşit içeceği İstanbullara sunuyor. 500 ml’lik şişelere 1.5 kg meyve-sebze sığdırmayı başaran JUICE Los Angeles, ürünü kapınıza teslim ederek meyve ve sebzeleri hayatınıza dâhil etmeyi kolaylaştırıyor. Menüleri, kullanılan malzemelere göre Sitrus, Meyve, Yeşil, Kök ve Badem olarak 5 kategoriye ayrılıyor.

Tamamen doğal meyve sebzeler ve badem sütünden oluşan JUICE Los Angeles içeceklerinin marketlerde satılan diğer meyve-sebze sularından farkı; hiç bir koruyucu, tatlandırıcı, renklendirici, ilave şeker içermemesi ve pastörizasyon işleminden geçmemesi. Bu sebeple de maksimum besin değerlerini korumaları. Cold-press yöntemine özel hidrolik bir press ile soğuk olarak presslendikleri için de çoğumuzun evlerinde bulunan normal bir katı meyve sıkacağına göre 4- 5 kat daha fazla canlı enzim, vitamin ve mineral barındırıyorlar. Sipariş üzerine taze hazırlanan juicelar herhangi bir öğün yerine tüketilebileceği gibi, günlük meyve-sebze ihtiyacını karşılayacak bir ara öğün olarak da tercih edilebiliyor.

JUICE Los Angeles cleanseleri (sıvı detoks programları), belli bir süre boyunca katı yiyecek yemeyerek sindirim sistemini dinlendirmeyi amaçlıyor. Böylelikle vücudun toksinlerden arınmasını olanak sağlanıyor. Tercih edilen programa göre gün içerisinde içilen 6 içecek, vücudu hayvansal proteinlerden, kafein ve işlenmiş gıdalardan uzak tutarak vücudun alkali dengesini düzenliyor. İstanbul, Los Angeles, Amazon ve Juice.LA isminde 4 çeşit detoks programı bulunuyor. Bu programlar ise beslenme alışkanlıklarına ve juice cleanse tecrübelerine göre düzenlenmiş. Her program, kapaklarında yer alan numaralara göre içilmesi tavsiye edilen, 6 adet meyve-

sebze suyu ve badem sütünden oluşuyor. 6'lı paketini kendi oluşturmak isteyenler 11 çeşit içecek arasından seçim yapabiliyor. Juice cleanse bana göre değil diyenler ise tekli şişelerden de sipariş verebiliyorlar.JUICE Los Angeles’a www.juice.la web sitesinden ya da Kolektif House ve Acarkent Coliseum satış noktalarından ulaşabilirsiniz.

Sitrus 1H2O, Limon, Acı BiberLimon ve kırmızıbiberin oluşturduğu bu acılı limonata detoks için idealdir. Limon kolesterolü düşürmeye yardımcı olur ve karaciğerin arınmasını sağlar. Limonu kırmızıbiberler ile buluşturan Sitrus 1 baş ağrısı ve yorgunluğa karşı harika bir seçim.

Meyve 2Ananas, Armut, Zencefil, NaneAnanas, içeriğindeki bromelain sayesinde anti-enflamatuar özelliğe sahiptir ve protein sindirimine yardımcı olur. Zencefil mide bulantılarını azaltırken, armut vücuttaki asit dengesini sağlar. Enerji ve tazelik veren Meyve 2, vazgeçilmeziniz olacak.

Kök 1Elma, Pancar, Zencefil, Limonİçerisindeki pancar mide asidini yok ederek sindirime yardımcı olur. Hem lezzetli hem besin değeri yüksek bir atıştırmalık için Kök 1’i tercih edin.

Kök 2Elma, Havuç, ZencefilBetakaroten, antioksidan, vitamin ve mineral deposu olan Kök 2, bağışıklığınızı güçlendirerek bütün kış en yakın dostunuz olacak!

Yeşil 2Salatalık, Kereviz, Marul, Ispanak, Maydanoz, Elma, Limon, Zencefil, Nane Yeşil içeceğinizde biraz daha heyecan mı arıyorsunuz? Zencefilin sürpriz dokunuşu ve lifli sebzelerle tatlı elmanın birleşimi ile yeşilleri sevmek çok daha kolay.

Page 81: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

78

MART 2015SAYI 20

UNO ARTİSAN SERİSİDoğal içerikleriyle, geleneksel metotlarla pişirilen UNO Artisan ekmek çeşitleri, Anadolu’nun buğdaylarından elde edilen un ve yıllardır özenle muhafaza edilen maya çeşitleriyle yoğurulan hamura; üzüm çekirdeği unu, yulaf unu, ayçekirdek içi, pekmez, bal gibi çok özel tatların eklenmesi ve geleneksel taş fırınlarda pişirilmesiyle ortaya çıkıyor. 450 gramlık ambalajlarda, yuvarlak formda ve dilimli olarak satılan UNO Artisan ekmekler Migros mağazalarında tüketiciyle buluşuyor. UNO Artisan ekmeklerin tavsiye edilen satış fiyatı: Yulaflı ve Çavdarlı 5,25 Lira

BAKLAVANIN LEZZET USTASI: FARUK GÜLLÜOĞLU1871’den beri ülkemizde köklü bir kurum olan ve özellikle tatlı sektörünün lider ismi olarak bilinen Faruk Güllüoğlu, 2015 yılıyla birlikte Antep mutfağından esinlenen ve dünya mutfaklarının farklı lezzetlerini birleştiren yeni menüsüyle fark yaratıyor. Yeni mönünün ev mantısı ve etli keşkek çorbasına muazzam bir talep olduğunu belirten Faruk Güllü, “Antep közlemesi, dana kürek, baklava hamurunda levrek en sevilen yeni lezzetlerimizin arasında yer alıyor. Ancak dünya mutfağı klasikleri olan et fajita, hamburger ve pizza çeşitlerimizde satışlarda hep üst sıralarda olan ürünlerimiz arasında yer alıyor” dedi. Şu an Azerbaycan’da 2, Estonya’da 1 olmak üzere 3 yurtdışı şubesi olan şirket, doğru master franchise planı ile, yerinde üretim yaparak kalitesini birebir o bölgelere taşımak arzusunda olduğundan yavaş ve temkinli ilerliyor. Cafe – restoran hizmetini yaygınlaştırarak geliştirmeyi hedefleyen şirket, bu yönde emin adımlarla ilerliyor.

Page 82: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

79

HER YUMURTALIK KİSTİ AMELİYAT EDİLMELİ Mİ?

Prof. Dr. Serkan ERKANLI

Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi,Kadın Hastalıkları ve Doğum AD,

Jinekolojik Onkoloji Ünitesi Öğretim ÜyesiAcıbadem Kadıköy Hastanesi

Page 83: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

80

MART 2015SAYI 20

Bilimsel verilere göre bir kadının hayatı boyunca yaklaşık olarak %5-7 oranında yumurtalık tümörü geliştirme ihtimali var. Kanser olasılığı ise yaklaşık %2 civarında. En sık görülenler ise fonsiyonel kistler. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum AD, Jinekolojik Onkoloji Ünitesi Öğreti üyesi ve Acıbadem Kadıköy Hastanesi Hekimi Prof. Dr. Serkan Erkanlı, yumurtalık kistleri ve bu konudaki yeni tıbbi gelişmeler hakkında önemli bilgiler verdi.

Yumurtalık kisti nedir? Yumurtalık dokusundan kaynaklanan veya başka bölgeden kaynaklanıp yumurtalık dokusunda kendini gösteren kistler ve kitlelerdir. Bu kistlerin büyük çoğunluğu “fonksiyonel” yani yumurtalığın normal yumurtlama fonksiyonu esnasında ortaya çıkabilen, genellikle zararsız ve kendiliğinden kaybolan kistlerdir. Ancak daha nadir görülen, fakat ciddi riskleri de beraberinde getirebilen tümörler

Page 84: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

81

de yumurtalık dokusunda oluşabilmektedir. Bu tümörlerin büyük kısmı iyi huylu olmakla beraber yaklaşık olarak %20’si kötü huyludur, yani kanserdir.

Yumurtalık kistleri çocuk sahibi olmaya engel mi? Yumurtalık kistleri basit, fonksiyonel kistlerse üremeyi etkilemezler. Ancak çikolata kisti dediğimiz ve endometriosis hastalığı ile ilgili olan kistlerin varlığında üremeyi engelleyici etkiler söz konusu olabilir. Tabii yumurtalık kanseri varlığında üreme de ciddi anlamda etkilenebilir. Ancak günümüzde, kanser varlığında bile özellikle erken evrelerde üremeyi koruyucu cerrahi tekniklerle genç yaştaki henüz çocuk sahibi olmayan hastalara yardımcı olabiliyoruz.

Yumurtalık kisti olan kişiler genellikle ne gibi şikâyetlerle size başvuruyor? Yumurtalık kistlerinin varlığında bazen hiçbir şikâyet olmayabilir, bazen kanama düzensizliği söz konusu olabiliyor. Ancak özellikle büyük kistlerin varlığında en önemli şikâyetler, karın ağrısı, şişkinlik hissi, ele gelen kitle, sık idrara çıkma veya kabızlık gibi rahatsızlıklar oluyor.

Teşhis nasıl koyuluyor? Bu şikayetlerle veya yıllık jinekolojik muayene için başvuran hastalarda dikkatli bir jinekolojik muayene ve ultrason gibi görüntüleme yöntemleri ile kitleleri rahatlıkla teşhis edebilmekteyiz.

Yumurtalıklarda her oluşan kist cerrahi müdahale gerektirir mi? Bir kadının hayatı boyunca yaklaşık olarak %5-7 oranında yumurtalık tümörü geliştirme ihtimali var. Kanser olasılığı ise yaklaşık %2 civarında. Fonksiyonel kistlere ise çok daha sık rastlamaktayız. Burada ameliyat edilmesi gereken kistler fonksiyonel kistler değil tümöral kitlelerdir. Bazen basit, fonksiyonel kistler 8-9 cm büyüklüğe ulaşabilirler. Özellikle genç hastalarda 4-6 haftalık takiple bu kistlerin çoğunun kaybolduğu görülebilir, ancak takiple kaybolmayan veya büyüyen kistler özellikle de 5 cm’in üzerindeyse ameliyat edilmelidir.

Page 85: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

82

MART 2015SAYI 20

Günümüzde bu ameliyatları büyük çoğunlukla laparoskopik veya robotik cerrahi yani kapalı yöntemlerle yapmaktayız. Bazı tümörler ise jinekolojik muayene ve ultrason bulguları ile direkt olarak ameliyat edilmesi gereken kitlelerdir; bu kitlelerin tümöral yapılardır. Özellikle menopoz sonrası hastalarda Ca125 ve HE-4 gibi tümör belirteçlerinden de faydalanmaktayız.

Cerrahi müdahale sonrası hastanede yatış ve iyileşme sürecinden söz eder misiniz? Günümüzde laparoskopik cerrahi sayesinde hastaları ameliyat sonrası ertesi gün evlerine gönderebilmekteyiz. Bu yöntemlerle hastaların işe başlama süreleri de açık cerrahi yöntemlere kıyasla daha erken olmaktadır.

Cerrahi müdahale yapıldığı durumlarda, çocuk sahibi olmak ile ilgili ne gibi sonuçlar doğabilir? Cerrahi müdahale gerektiren kistler veya kitlelerin varlığı zaten kadınlarda gebelik şansını ve sağlığı tehdit eden durumlardır. Bu durumlarda cerrahi müdahalede laparoskopik yöntemin tercih edilmesi ameliyata bağlı yapışıklık oranını azaltmaktadır. Ek olarak üreme çağında olan genç hastalarda yumurtalığın değil, yumurtalık içerisindeki kistin alınması sayesinde yumurtalık dokusunu koruyabilmekteyiz; dolayısı ile yumurtalık dokusu fonksiyonlarını yerine getirmeye devam edebilmektedir.

Çevresel faktörler bu kistler üzerinde etkili mi? Yaşam tarzı düzenlenerek bu kistlerden korunmak mümkün mü? Günümüzde en büyük sorunlardan biri de çevresel faktörlerin eksi yönde sürekli olarak baskı yapmasıdır. Gıdalarda yüksek oranlarda tarım ilaçları ve hormon karışımları veya genetiği değiştirilmiş organizmalar bulunabilmektedir. Ek olarak stresli, sportif aktiviteden yoksun masa başında yaşam, sigara dumanına maruz kalmak gibi olumsuz etkenler bağışıklık sistemini negatif yönde etkilemektedir. Dikkatli beslenerek, gerektiğinden fazla yemeyerek, fiziksel aktiviteye hayatımızda daha fazla yer vererek vücudumuzun toksik maddeleri daha rahat yok etmesini kolaylaştırabiliriz. Günümüzdeki yeni gelişmelere baktığımızda yumurtalık kanserlerinin en saldırgan tiplerinin büyük çoğunluğunun aslında fallop tüplerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu çığır açan yeni gelişme sonrasında son zamanlarda artık ailesini tamamlamış ve çocuk düşünmeyen kadınlarda kısırlaştırma amaçlı tüplerin bağlanması ameliyatı yerine tüplerin tamamen alınması tavsiye edilmektedir. Aynı durum miyom veya anormal kanama gibi herhangi bir nedenle rahimin alınması ameliyatı gereken kadınlarda yumurtalıklara dokunulmadan yalnızca tüplerin alınmasının ileride yumurtalık kanserlerini azaltacağı ön görülmektedir.

Page 86: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

83

ALIŞVERİŞ

AltınbaşDiamond Yüzük

Altınbaş Kolye

Altınbaş Yüzük

Dior Far

Dior Far Palet Beymen Club

Dolce Gabbana Ayakkabı

Dolce Gabbana Elbise

Page 87: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

84

Oriflame Milk Honey Gold Gece Kremi

Kısmet by Milka S Harfli Yüzük

İnci Deri Çanta

Hogan Topuklu Ayakkabı

Dolce GabbanaTopuklu Ayakkabı

Molton Brown Gingerliliy Aroma Reeds

Le Dior, Nouveau Sérum Capture Totale

MART 2015SAYI 20

Dolce Gabbana Etek

Page 88: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

85

OKSİDATİF STRESDEN VÜCUDUNUZU KORUYUNOksijenin hücresel metabolizması sonucu kullanılmasıyla serbest radikaller ortaya çıkar... Bu serbest radikaller hücre yapısına ve dokulara zarar verirler. Bu hasara "oksidatif stres" denir. Vücudumuz bu zararlı etkileri ortadan kaldırmak için çalışır. Sorun serbest radikallerin ortaya çıkması değil, nefes almayı kesemeyeceğimize göre bu radikaller oluşacak. Asıl sorun vücudun etkisiz hale getirebileceğinden daha fazla serbest radikal üretmesidir. Genellikle bu durum boş kalori içeriği daha yoğun gıdalar tüketildiğinde olur. Yapılan çalışmalarda karın bölgesi yağlı kişilerde oksidatif stres daha fazla yaşanmakta. Oksidatif stres sonucunda vücutta;

• Yorgunluk,• kas zayıflığı,• kas ve eklem ağrısı,• sindirim sorunları,• anksiyete ,• depresyon,• cilt alerjileri,• baş ağrısı,• odaklanma güçlüğü,• enfeksiyonlara karşı güçsüzlük meydana gelir.

Bu semptomlarla karşı karşıya iseniz;İşlenmiş ve şekerli ürünleri hayatınızdan çıkarmanızda fazlasıyla fayda var. Tam buğday ekmeği tüketin ki B vitaminlerini aldığınızdan emin olun, sebze ve meyveleri hayatınızda bulundurun ki C vitamini, beta karoten, flavonoidleri alın. Bunun için özellikle brokoli, soğan, sarımsak, kabak, lahana ve karnabaharı özellikle tüketin. Yağlı tohumları doğru miktarlarda beslenmeniz de bulundurun. Doymuş yağlardan uzak durun. Gerekirse doktorunuza veya diyetisyeninize danışarak antioksidan destekler kullanın. Kendinizi koruyun, hasta olmayı beklemeyin…

Page 89: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

86

MART 2015SAYI 20

Dyt. Figen Fişekçi ÜVEZFit Yaşam ve Danışmanlık

www.fityasiyoruz.com

Page 90: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

87

AVOKADOAvokado yağ içeriği yüksek bir meyvedir ancak büyük oranda tekli doymamış yağ, yani zeytinyağı içindeki oleik asit içerir. Biliyoruz ki kalp sağlığını koruyan Akdeniz Diyeti’nin baş kahramanı tekli doymamış yağlardır. Gönüllülerle yapılan bir çalışmada düzenli olarak avokado tüketen bir grubun 45 gün sonra, kandaki iyi kolesterol seviyelerinde(HDL) artış gözlenmiş. Kandaki kötü kolesterolü düşürdüğü, prostatı koruduğu ispatlanan beta sitosterol avokadoda yüksek oranda mevcuttur. Avokado aynı zamanda göz sağlığı için önemli lutein de içeriyor. Ayrıca lif, potasyum, folat ve A vitamini açısından da zengin. Salatalarınızı avokado ekleyerek renklendirebilirsiniz.

Page 91: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

88

MART 2015SAYI 20

SARI KANTARONSarı kantaronun depresyon konusundaki etkinliği bilimsel ve klinik çalışmalarla ortaya konmuştur.Sarı kantaron ağır değil, hafif ve orta derece depresyonlarda kullanılabilir. Sarı kantaron tabletleri üretilmektedir. Özellikle çiçeklerin hemen açmadan önceki dönemde toplanması etkinliğini artırır. Bu yüzden kullanımında üretici firmanın sağlamlığına ve sağlık bakanlığı onaylı olmasına dikkat edilmelidir. Sarı kantaron depresyonla ilgili etkisini içindeki hiperisin maddesi sayesinde yapar. Sarı kantaron ayrıca ülser tedavisinde kullanılmaktadır. Çayı için; 2-3 gram sarı kantarona kaynar su ilave edilerek, 10 dakika demlendikten sonra günde 2-3 defa içilebilir. Sarı kantaron kalp, depresyon ilaçları ile etkileşime girdiğinden ilaç kullananlar doktorlarına mutlaka danışmalıdır.

UYARI: Sarı kantaron organ nakilli hastalarda kesinlikle kullanılmaz, organ reddini önleyen ilaçların vücuttan hızla atılmasına neden olur.

Page 92: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

89

NOT DEFTERİ

BU CİPS ÇOK SAĞLIKLIKatkısız ve tamamen doğal. Mevsiminde alınan meyveler özel olarak kurutuluyor ve çocukların her yerde her zaman tüketebileceği sağlıklı atıştırmalık haline geliyor. Kurutma özel bir cihaz ile sağlanıyor.

Günümüzde, özellikle çocukları, zararlı ve katkı maddeli besinlerden uzak tutmak oldukça zorlaştı. Katkısız, tamamen doğal meyvelerin, özel kurutulmasıyla üretilen myChips anne- babaların imdadına yetişiyor. Hem eğlenceli, hem lezzetli hem de sağlıklı myChips’ler çocukların yeni nesil cipsi oluyor. Meyve sevmeyen, gün için abur cubur tüketmeyi seven çocuklar myChips ile sağlıklı atıştırmalıkların tadına varıyor.

Tatlı lezzetleri seven çocuklara ve annelerine elma, tarçın ve hafif ekşimsi tat sevenler için tarçınlı elma ve portakalı tavsiye ediyoruz. İncecik ve çok keyifli bir atıştırmalık.

Okulda, sporda, bilgisayar karşısında, sinemada kısacası myChips her yerde çocukların yanında. İkiz kardeşler, Beslenme ve Diyet Uzmanı Aylin Yılmaz ve Gıda Uzmanı Aygül Yılmaz’ın, Yeni Tarz &Yeni Tat sloganı ile yola çıkıp ürettikleri sağlıklı atıştırmalık myChips’e, kargo ile adrese teslim hizmeti için 212 219 22 49/ 532 730 73 91 numaralı telefonlardan ulaşılabiliyor. MyChips, www.mychips.com.tr web sitesinden ve @mychipstr adlı twitter adresinden takip edilebiliyor.Satış Noktaları: İnternet üzerinden adrese teslim hizmetleri başladı. Ayrıca, Çocuklar için hizmet veren Organizasyon şirketlerinde, Jatomi Fitness&Spa’nın Astoria AVM, Akasya AVM, Bellevue Residence, Maçka Residence ve City’s AVM Nişantaşı Kulüpleri, diyetisyen ofisleri, Ender Spor Mağazaları ve kurumsal kantinlerde de satışlar başladı.İstanbul dışında, sağlık merkezleri ve diyetisyen ofislerinde satışa sunuldu.

İstanbul içinde çok yakında; birçok seçkin market zincirinde, residence ve iş merkezlerinde, okul kantinleri, sağlık ve güzellik merkezlerinde, daha birçok fitness merkezlerinde de satışa sunulacak.

Page 93: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

90

MART 2015SAYI 20

ELLERİNİZİ YAZA HAZIRLAYINYüzümüze kırışıklık önleyici kremler, nemlendirici kremler süreriz ve bakımlar uygularız fakat El üzerindeki cildimiz daha incedir ve kan damarları ve kök hücre kaynağı açısından yüz cildinden daha fakirdir. Yaşımızı ele veren ellerin bakımı için Şişli Florence Nightingale Hastanesi dermatoloji bölümünden Yrd. Doç. Dr. Zahide Eriş Eken 11 adımda bakım önerileri anlatıyor;

11 adımda el bakımı… 1-Temizlik malzemelerine dikkat: Ellerinizi sürekli yıkamak ve temizlik malzemeleri içinde kullanılan kimyasallar ellerin kurumasına ve cildin hasarlanmasına yol açar. Bunu önlemek için koruyucu eldiven kullanmaya özen gösterin.

2-Kış aylarında soğuk havalarda eldiven kullanın: Soğuk hava ve rüzgâr sürekli ellerimizin kurumasına çatlamasına sebep olur. Dışarıya çıkarken elleri korumak ve eldiven kullanmak gerekir. Özellikle kış aylarında ellerin yıkanmasıyla nemi hızla azalır ellerin.

3-Herşeyin başı hijyen: Tabii ki bulaşıcı hastalıklar ve bakterilerden korunmanın en kolay yolu ellerin yıkanmasıdır. Fakat yıkamadan sonra ellere günde en az 3 sefer nemlendirici krem kullanmak kurumayı önler.

4-Doğru nemlendiriciyi seçmek önemlidir! Yağ bazlı nemlendiriciler ellerin nemlendirilmesinde daha uygun olacaktır. Ayrıca cildin daha canlı görünmesi için meyve asitleri ve vitamin içerikli nemlendiricileri deneyin. Nemlendiricinizin pahalı olması gerekmez, etkili olması yeterlidir.

5-El masajı uygulayın: Nemlendiricinizi kullanırken ellere, tırnak kenarlarına masaj yaparak yavaş hareketlerle sürmek nemlendirmede daha etkilidir.

6-Güneşten korumaya özen gösterin: Güneş ışınları zamanla ellerin üzerinde leke ve çil oluşumuna yol açar ve ellerinizin daha yaşlı görünmesine sebep olur. Bu sebeple ellerinize de güneş koruyucu krem kullanmak gerekir. Veya en az 15 faktörlü bir nemlendirici kullanabilirsiniz. Ayrıca oluşan lekelerin çeşitli krem ve işlemlerle tedavisi mümkündür bunun için dermatoloğunuza başvurun.

7-Ölü hücrelerden arındırın: Yumuşak hareketlerle ve bir avuç şekerle el sırtlarına masaj yapın. Bu işlem ölü hücreleri uzaklaştırır, kan dolaşımını hızlandırır ve el derisinin daha canlı görünmesine sebep olur.

8-Tırnak bakımını atlamayın: Tırnaklar ellerin en önemli parçasıdır. Tırnaklar ve tırnak kenarları da kuruluktan etkilenir. Bu sebeple tırnakları ve tırnak kenarlarını masaj yaparak nemlendirmek gerekir. Tırnak cilasının uzun süre tırnakta kalması ve aseton kullanımı tırnakların sararmasına yol açabilir.

9-Tırnaklara limon suyu: Tırnaklara limon suyuyla masaj yaparak meyve asitlerinin tırnakların parlaklığını korumasını sağlayabiliriz. Ayrıca günlük 2,5 mg biotin takviyesinin tırnakların daha sağlam ve sağlıklı olmasını sağladığı ispatlanmıştır.

10-Beslenmenin önemini unutmayın: Birçok yiyecek biotin içerir fakat en çok biotin içeren yiyecekler ekmek mayası, hardal tozu, yerfıstığı, fındık, ay çekirdeği, tavuk ve sığır ciğeri, yumurta, bademdir. Tırnak kenarlarınızdaki kuruluk ve deri soyulmalarına da yine yağ bazlı nemlendiricilerle veya saf vazelinle masaj yapmak iyi gelecektir.

11-Kalsiyum desteği: Ayrıca kalsiyum eksikliği tırnakları kırılgan ve kuru hale getirir. Vitamin B eksikliği tırnak yatağında hastalığa yol açabilir.

DOĞAL EL TERAPİLERİ• 1 çay kaşığı limon suyu, gliserin ve 5 damla gül suyunu bir kapta karıştırın. Ellerinize 10 dakika bu karışımla masaj uygulayın.

• Gliserin ve küçük salatalık parçalarını karıştırıp ellerinize masaj yapabilirsiniz. El derisinin daha canlı ve parlak görünmesini sağlar.

• Zeytinyağı ve toz şekerle masaj yaparak ellerinizin nemli ve parlak olmasını sağlayabilirsiniz.

Page 94: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

91

MÜZİK

ATATÜRK VE MÜZEYYEN SENAR

Cumhuriyetin Divası Müzeyyen Senar Atatürk’ ü anlatırdı; Maestrom, evimize geldi. Yanılmıyorsam 1936 yılı Aralık ayıydı. Çok heyecanlıydı. "Hadi kızım, çabuk hazırlan saraya gidiyoruz" dedi. Çok şaşırmıştım. Yine de olabildiğince düzgün giyinip hazırlandım. Eşim Ali Bey'i de alarak kapıdaki büyük otomobile bindik ve Dolmabahçe Sarayı'na yola koyulduk.

O sıralar, o kadar tanınmış bir sanatçı olduğumu açıkçası bilmiyordum. Bir taraftan da o yüce insanı göreceğim için seviniyor ve korkuyordum. Saraya vardığımızda bir yaver bizi aldı ve büyük salona götürdü. Uzun bir masanın etrafında devrin bütün tanınmış kişileri yer almıştı. Ortada Atatürk vardı. Eli çenesinde anlatılanları dinliyor ve tebessüm ediyordu. Ben yaklaştıkça dikkatini onlardan ayırdı ve göz ucuyla beni takip etmeye başladı. Yaverle tam karşısına geldiğimde yaver, "Müzeyyen Senar Hanım huzurlarınızda" dedi. "Beyefendi de kocası" diye de ekledi. Atatürk, "Öyle mi? Pek güzel. Gel bakalım hanım kızım. Otur şöyle yanıma" dedi. Sağ tarafına bir sandalye çektiler. Çekinerek sandalyenin ucuna iliştim. Heyecanımı anlamış olacak ki, "Otur bakalım. Çekinme. Eğer böyle yaparsan o güzel sesini nasıl dinleriz" dedi. Atatürk

masanın üzerine koyduğu repertuvarımın yazılı olduğu defterin sayfalarını tek tek açıp inceledi. Rakısını yudumlarken tabaktaki leblebileri de meze yapıyordu. Öyle bir keyifli içmesi vardı ki, imrenirdiniz. Sonra bana döndü, "Kızım sen bunların hepsini biliyor musun? Şimdi senden bir şarkı istesem söyleyebilecek misin?" dedi.

Boynumu büküp "Emredersiniz efendim" dedim. Açtığı sayfalardan birini bana uzatıp "Haydi bakayım, şunu bir oku da dinleyelim" dedi. İmtihanların en büyüğüydü sazlar ileride, kapıya yakın bir yerde hazır bekliyordu. Tatyos Efendi'nin hicazkâr şarkısını seçmişti: Mâni oluyor halimi tâkrire hicâbım / Üzme yetişir üzme firâkınla harabım. Saz heyetine makam ulaşınca kısa bir giriş taksiminden sonra ben eseri icra etmeye başladım. Zaten Üsküdar Musiki Cemiyeti'nde öğrendiğim ilk şarkılardan biri idi. Birden kendimi çok mutlu hissettim. Gözümün önünde sadece Ulu Önder, ben ve şarkılar vardı. Şarkıyı okurken önce mırıldanan Atatürk, 'Üzme yetişir üzme firâkınla harabım'ı söylerken yüksek sesle bana refakat etmeye başlamıştı. Hicazkârla girmiştik ben de hicazkâr devam ettim. Hemen peşine Lavtaci Ovrik'in 'Mestim bu gece sen de bana mest olarak gel' şarkısına girdik. Üçüncü şarkıyı bitirdiğimde Atatürk elini kaldırınca sustuk. "Ne hata

Page 95: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

92

MART 2015SAYI 20

Sezi KANDEMİRMüzik Öğretmeni, Sanatçı[email protected]@gmail.com

9 Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarından mezun olduktan sonra da konservatuvar eğitiminin 1. Kuralı olan doğru eğitmen bulmak için serüvenine Akdeniz Üniversitesi Devlet konservatuvarına devam etmiştir. Lise Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi Devlet Konservatuvarı mezunu olan Sezi Kandemir bu dönem içerisinde yurtiçi, yurtdışı sayısız konser ve resital vermiştir. Türkiye de Mehpare Karamenderes, Tuncay Yılmaz ve Saim Akçıl ile çalışan Kandemir, elde ettiği başarısı sonrasında dünyanın en iyi keman eğitmenlerinden Minctho Mintchev’ tarafından, New Bulgarian Üniversitesine sınavsız girme ve eğitim hakkı tanınmıştır. Eğitim vermeye lise çağlarında başlayan Kandemir verdiği eğitimleriyle de kendisinden söz ettirmektedir. Halen Okyanus kolejleri Halkalı şubesin de müzik ve yetenek kulüp (keman, piyano) öğretmeni olarak kariyerine devam etmekle birlikte sahne performansları da devam etmektedir.

yaptım?" diye düşünürken, Atatürk herkesin duyabileceği bir sesle "Bu ne güzel ses. Hadi bakalım durma, devam bakalım,' dedi. Emre uyduk, devam ettik. Masa büyük keyif içindeydi. Herkes coşmuştu. Tahminime göre icra şeklimin farklılığı dikkat çekmişti. Bu nedenle Atatürk de başka müdahalede bulunmadı.

Ne kadar güzel bir heyecandır, ne kadar büyük bir şanstır. Cumhuriyetin Diva’sı rahmetli Müzeyyen Senar da makalelerinde anlattığı gibi Türk sanat müziğinin en büyük hayranı olan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ ü etkilemişti ve birçok kez şarkılarını Atatürk’ ün huzurunda okuma şansı bulmuştu… Bana müzik dediklerinde ilk aklıma gelendir Ulu Önder Atatürk. Çünkü Atamız, hayatı bir musiki bir müzik olduğunu söylermiş. Türk sanat müziği dışında tüm müzik türlerine hayranlık duyan Atamız halkına müzikleri tanıtabilmek ve geliştirebilmek için çok büyük çalışmalar yapmıştır.

-Makam-ı Hilafet Mızıkasının İstanbul’ dan Ankara’ ya getirerek Riyast-i Cumhur Musiki Heyeti adı altında yeni bir yapıya dönüştürdü.-Öğretimi birleştirme yasasının yürürlüğe girmesiyle genel müzik eğitiminin laik bir temele oturtulmasını sağladı.-Ankara’ da Musiki Muallim mektebini kurdu.-Tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla tekke müziğinin varlık nedeni ve ortamı kaldırıldı. (1924)-Müzik öğrenimi için Avrupa’ ya yetenekli gençler gönderilmeye başlandı.-Halk müziği ezgileri derlenmeye başladı ve ezgiler yayıma geçildi. (1925)-Batı müziği bölümü eklenmiş olan İstanbul’ daki Darülelha konservatuvara dönüştürüldü.(1926)-İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda geleneksel Türk Sanat Müziği eserlerinin saptanmasıyla görevli Tesbit ve Tasnif Heyeti’nin kuruldu (1926) ve bu eserleri seslendirmek için Konservatuvarda İcra Heyeti oluşturuldu (1927).-Avrupa’daki müzik öğrenimini tamamlayarak yurda dönen gençlerin Musiki Muallim Mektebinde görevlendirildi.(1927-1930).-Çok sesli müziğe temel olmak üzere müzik teorisi kitaplarının yayımlanmaya başladı.(1928) -Balkan Oyunları Müzik Festivali’nin düzenlenmesi (1931).-Halkevlerinin kurulması ve halkla bütünleşmek üzere etkinliklerinin başladı. (1932)-Atatürk’ün ünlü 10. Yıl Söylevi’nde Türk müzik kültüründe “çağdaşlaşma” amacını belirtildi (1933) ve TBMM’nin açılış söylevinde evrenselleşmeyi açıkça dile getirip kültürel hedef olarak gösterildi. (1934)-İlk Türk operası kabul edilen Öz Soy’un Adnan Saygun tarafından bestelenip sahnelendi (1934).-Millî Musiki ve Temsil Akademisi Kanunu’nun çıkarıldı (1934).-Müzik alanını da kapsayan Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’nün kuruldu (1935).-Başta Paul Hindemith olmak üzere, Avrupa’dan ünlü müzik uzmanlarının davet edilerek görevlendirildi (1934-1935-1936).-Ankara Devlet Konservatuvarı’ nın kurulması ve öğretime başladı (1936).-Musiki Muallim Mektebi’nin Gazi Terbiye Enstitüsü’ne aktarılarak bağlandı (1937- 1938).-Türkiye’de bilimsel yöntemle uygulanan en büyük ve en geniş kapsamlı halk ezgileri derleme çalışmalarının başladı (1937).-Türkiye’nin ilk büyük halk müziği arşivi olarak Ankara Devlet Konservatuvarı’ nda Türk Halk Ezgileri Arşivi kuruldu (1937).-Ankara’da Askerî Mızıka Okulu kurularak öğretime başlandı (1938).

Başta Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ ü saygı ile anıyorum. Yakın tarihte kaybettiğimiz Cumhuriyetin Diva’sı, güzel kadın Müzeyyen Senar!

Diliyorum mekânın cennet olsun. Ailesi, sevenleri ve sanat camiamızın başı sağolsun.

Benzemez kimse sana…

Page 96: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

93

SPOR

ATLAR VE ÇOCUKLARErkan ÇANKAYA - Beden Eğitimi Öğretmeni, Antrenör

[email protected]

Son derece hassas bir hayvan olan at ve binicilik sporu çocuk gelişimde önemli bir yere sahiptir. Pek çok ülkede çocuklar 4 yaş itibariyle bu spora başlamaktadır. Başlangıç düzeyinde at ile bağ kurma, hayvan sevgisini geliştirme, iletişim sağlamaya yönelik çalışmalar uzman eğitmenler gözetiminde ve pony denilen küçük atlarla yapılır. Dersten ziyade eğlenceli bir aktivite havasında geçen bu süreçte amaçlardan biri de binicilik sporunu çocuğa tanıtmak ve sevdirmektir.

Bu çalışmalar sırasında çocuğun ve atın duygusal bağ oluşturması çocukta dikkat ve odaklanma yeteneğini geliştirdiği gibi sorumluluk duygusu da kazandırır. Diğer spor dallarında da olduğu gibi belli bir disiplin ile süren çalışmalar, çocukları ileride hayatlarını daha iyi planlayabilen bireyler yapmayı amaçlar. Çocuklar 14 yaşına kadar yaşlarına ve fiziki yapılarına uygun pony’ lerle, 14 yaş üzeri gençler ise yine fiziksel yapılarına uygun atlarla eğitim alırlar. Burada ebeveyni endişelendiren nokta, bu eğitimlerin çocuğun derslerini olumsuz etkilemesidir. Aksine hemen hemen her spor dalı belirli disiplinler içinde ve usulüne uygun yapıldığı sürece ders başarısına olumlu etki sağlamaktadır.

Bunların haricinde atlar bazı rahatsızlıklarında tedavisinde yardımcı yöntem olarak kullanılır. Atla tedavi (Hippotheraphy) yöntemi denilen bu yöntem, atları bir “terapist” olarak kullanarak yapılan bir tedavi şeklidir. Bu tedavide amaç dengeyi geliştirmek, vücut kontrolü sağlamak ve koordinasyonu arttırabilmektir. Hastalığa bağlı olarak uzman hekimlerin, fizyoterapist ve psikologların belirlediği ve uygun bulduğu, gelişim gösterebilecek durumda olan bireylere uygulanan bir yöntemdir.İlaç tedavisi, cerrahi yada rehabilitasyon gibi asıl tedavi yöntemlerinin alternatifi değildir.Asıl tedavi yöntemlerine destek amaçlı yapılan bir uygulamadır. Seanslar çocuğun rahatsızlığına bağlı olarak fizyoterapist, psikolog ve binicilik eğitmenlerinin gözetiminde yapılmalıdır. Ayrıca bu seanslarda kullanılan atlar özel olarak seçilmiş, bu göreve uygun ve eğitimli atlar olmalıdır.

BİNİCİLİK EĞİTİMİ VEREN BAZI TESİSLERKemer Golf & Country Club – İSTANBULPratik eğitimin yanı sıra atlar hakkında teorik bilgiler de sunan Pony Club, dört yaş üzeri minik binicilere açık. Detaylı bilgi için; Telefon: 0212 239 70 10 Adres : Atlıspor Caddesi Hayat Binası, No: 7 Göktürk, Eyüp www.kg-cc.com

World Point Sport Center -İSTANBULDoğayla baş başa, Marmara denizi ve Büyükçekmece gölünün eşsiz manzarası eşliğinde, şehrin tüm gürültüsünden ve stresinden uzak olan World Point Binicilik Kulübü, at binmenin ve doğanın keyfini çıkarmak isteyenlere farklı hizmetler sunuyor. Bunlardan biri de çocuklar için sevimli ponyler üzerinde verilen dersler.

Detaylı bilgi için; Telefon: 0534 407 4442 - 0505 701 9479 Adres : Pınartepe mahallesi, Orhangazi caddesi no-27 Beykent-istanbulwww.worldpoint.com.tr

Page 97: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

94

MART 2015SAYI 20

Konvoy Hotel & The Country Club - İZMİRŞehirden ve yoğun çalışma ortamından, stresten uzaklaşmak için ideal bir seçim. Yeşille iç içe bir bölgede meyve bahçelerini, üzüm bağlarını, su pınarlarını ve meraları at sırtında keşfedebileceğiniz Konvoy Country Club’da, ailenizle ve sevdiklerinizle güzel bir gün geçirebilirsiniz. Detaylı bilgi için;

Telefon: 0533-366 42 33 / 0232-776 60 97Adres : Turgut Köyü Kümeevler No:21 35460 Seferihisar – İzmirwww.konvoycountryclub.com

International K-9 & Horse Club - İSTANBUL4-6 yaş arası çocuklara at üzerinde gezinti yaptırılarak denge egzersizleri, atın yürüyüşlerini tanıma ve en temel binicilik prensipleri ile at bilgisini kapsayan dersler verilmekte. Burada amaç çocuklara atları ve binicilik sporunu tanıtmak. 7 yaş itibariyle binicilik dersleri okul sistemiyle seviyeler halinde verilebilmekte.

Detaylı bilgi için; Telefon: 0216 484 47 80 Pbx - GSM 0533 375 8177 - Fax: 0216 484 47 81Adres: Taşdelen Atabey Cad. Cengâver Sokak No:4/A Çekmeköy - İstanbulwww.k9horseclub.com

Page 98: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

95

KÜLTÜR & SANAT

Bursa Kitap Fuarı

Zihin Ruh Beden Festivali

FUAR

FESTİVAL

KİTAP

Kişisel ve ruhsal gelişim, sağlıklı yaşam, tıp, alternatif ve tamamlayıcı tıp, metafizik, yoga, astroloji gibi alanlarda Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen uzmanları, bu yıl ikinci kez düzenlenecek Zihin Ruh Beden Festivali’nde buluşuyor. 13 – 15 Mart 2015 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek festivalde, 100’ün üzerinde farklı etkinlik düzenlenecek. Festival alanında çok satan yazarların kitaplarından doğal taşlara, organik gıdadan kişisel gelişim eğitim kurumlarına, wellness konseptine odaklanmış hastanelerden spor merkezlerine, doğal güzellik ürünlerine, çeşitli terapilerden astrolojiye, tılsımlı mücevherlere, masajdan SPA’ya kadar zihninize, ruhunuza ve bedeninize iyi gelecek her şey bir arada yer alıyor. Festival biletlerine www.zihinruhbeden.org adresinden ulaşılabilecek.

Bursa 13. Kitap Fuarı, 14-22 Mart 2015 tarihleri arasında Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde açılacak.Bu yıl 300 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla gerçekleştirilecek olan Bursa Kitap Fuarı, söyleşi, panel ve çocuk etkinlikleri gibi 80 kültür etkinliğiyle yüzlerce yazara ve şaire ev sahipliği yapacak. 9 gün süresince düzenlenecek imza günleri ve etkinliklerde yüzlerce yazar okurlarıyla buluşacak. BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GERE⁄‹NCE TOBB (TÜRK‹YE ODALAR BORSALAR B‹RL‹⁄‹) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTED‹R.

BursaTüyap Bursa Fuarc›l›k A.fi. www.tuyap.com.tr

Aç›khava ReklamÜye Kurulufl

TÜRK‹YE FUAR YAPIMCILARI DERNE⁄‹Destekleyen Kuruluş Üye Kuruluş

Küresel FuarEndüstrisi Birliği

KatkılarıylaBURSA İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

Fuar Resmi Oteli

14 - 22 Mart 2015

bursakitapfuari kitapfuari www.bursakitapfuari.com

B U R S AB U R S A

KITAPKITAPFUARIFUARI

1313.. HALD

UNTA

NER

100

YAŞI

NDA

1915

-201

5

kitapfuari

Ziyaret saatleri: 14 - 21 Mart 2015 : 10.00 - 19.30 22 Mart 2015 : 10.00 - 19.00

Jessica Sorensen'den 'Şansını DenePena Yayınları Türkiye'de daha önce 3 kitabını yayınladığı Jessica Sorensen'in 'Şansını Dene' isimli kitabını okuyucuyla buluşturuyor. New York Times Bestseller yazarları arasında bulunan Sorensen'in bu kitabını hayatında ikinci bir şans yakalamak isteyenlere ithaf ediyor.

Page 99: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

96

ITIR KOŞUNCANe Olur?

Akbank 11. Kısa Film Festivali Başlıyor

KİTAP

FESTİVALMART 2015SAYI 20

Itır isimli karakterin iki köy arasındaki maceralarını anlatan Ersa Ercan Bilgiç, gerçekte var olan bir konudan esinlenerek kaleme aldığı hikâyesiyle yetişkinleri de ''Koruncuk Vakfı’ndan'' haberdar ediyor. Kitap gelirlerinin bir kısmının bağışlandığı vakıf, çocukların anne sevgisiyle yaşamasına, büyümesine ve eğitilmesine olanak sağlıyor. Çocuklar da, sağlıklı, tahsilli ve iş sahibi bireyler olarak topluma kazanıyor. Itır’ın adım adım koşmasıyla büyüyen Koruncuk Vakfı, ''Itır Koşunca'' ile çocuklara hayallerini gerçekleştirmenin imkânsız olmadığını gösteriyor.

Türkiye’de kısa film alanında platform oluşturma hedefiyle yola çıkan ve alanında öncü etkinliklerden biri haline gelen Akbank Kısa Film Festivali, bu yıl 16 - 26 Mart tarihleri arasında 11. kez düzenlenecek. 10 gün boyunca yurt içi ve yurt dışından geniş katılımlı atölye çalışmaları ve söyleşileriyle sinemaseverlere keyifle izleyecekleri bir program sunacak olan ve bu yıl ilk kez hayata geçirilen uluslararası yarışma kategorisi “Dünyadan Kısalar” bölümü ile kapsamını daha da genişleyen Festival’e Papua Yeni Gine’den Meksika’ya, İskoçya’dan Suriye’ye dünyanın farklı bölgelerindeki 37 ülkeden toplam 712 kısa film başvurdu.

11. Akbank Kısa Film Festivali’nin “Festival Kısaları”, “Dünyadan Kısalar”, “Kısadan Uzuna”, “Deneyimler”, “Belgesel Sinema”, “Yarışma Dışı Seçki” ve “Özel Gösterim” bölümlerinde bu yıl 23 ülkeden toplam 86 kısa film ve 2 uzun metraj film seyirciyle buluşacak.

Page 100: Kids&Gourmet 2015 Mart Sayı 20

MOBİL UYGULAMA İNDİRİN

Kids&Gourmet e-dergiyi IPhone, IPad için Apple Store’dan Kids&Gourmet uygulamasını ve diğer tüm mobil cihazlardan okumak için Turkcell Dergilik, Dijimecmua ve dMags uygulamalarını indiriniz.

WEB’DEN OKUYUNe-dergiyiwww.kidsgourmet.com.tr, www.dijimecmua.com, ve www.issuu.com’dan okumak için adreslere tıklayınız.

www.kidsgourmet.com.tr

AYLIK ÇOCUK VE BESLENME DERGİSİ MART 2015 / SAYI 20ISSN:2149-1674