Upload
others
View
11
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1
GIDA VE YEMLERDE PESTİSİT KALINTI ANALİZİNE
YÖNELİK
METOT VALİDASYONU VE KALİTE KONTROL
PROSEDÜRLERİ
SANCO/12495/2011 sayılı Belge
SANCO/10684/2009 sayılı Belgeyi Yürürlükten Kaldırmaktadır
01/01/2012 tarihinden itibaren yürürlüğe girmektedir
Koordinatör
Dr. Tuija Pihlström
National Food Administration (Ulusal Gıda İdaresi),
Uppsala, İsveç.
Danışma Grubu
Dr. Michelangelo Anstassiades CVUA Stuttgart, Fellbach,
Almanya.
Bay Arne Andersson National Food Administration (Ulusal Gıda İdaresi),
Uppsala, İsveç.
Dr. André de Kok Food and Consumer Product Safety Authority (VMA) (Gıda ve Tüketici Ürünleri Güvenliği
Otoritesi (VMA),
Amsterdam, Hollanda.
Dr. Mette Erecius Poulsen Danish Institute for Food and Veterinary Research
(Danimarka Gıda ve Veterinerlik Araştırmaları
Enstitüsü), Soeborg,
Danimarka.
Dr. Amadeo R. Fernández-Alba Almería Üniversitesi, İspanya.
Dr. Miguel Gamón Generalitat Valenciana, İspanya.
Dr. Ralf Lippold CVUA Freiburg, Almanya
Bay Octavio Malato Almería Üniversitesi, İspanya.
Bayan Paula Medina Almería Üniversitesi, İspanya.
Dr. Sonja Masselter (AG) AGES GmbH, Competence Center for Residues of
Plant Protection Products (Bitki Koruma Ürünleri
Kalıntıları için Yetkinlik Merkezi), Innsbruck,
Avusturya.
Dr. Hans Mol, Uzman Kimyager (AG) RIKILT –Institute of Food Safety (Gıda Güvenliği
Enstitüsü), Wageningen, Hollanda.
Bay Stewart Reynolds Central Science Laboratory (Merkezi Bilim Laboratuvarı), York, Birleşik Krallık.
Dr. Antonio Valverde Almería Üniversitesi, İspanya.
Derleme Nüshası: AL-1133-2009
2
İçindekiler
Giriş ..................................................................................................................................................... 4
Akreditasyon ve yasal durum ............................................................................................................ 4
Numune alma, numunelerin nakliyesi, işlenmesi ve depolanması ................................................. 4
Numune alma ..................................................................................................................................... 4
Laboratuvar numunelerinin nakliyesi ................................................................................................ 4
Analiz öncesinde numune hazırlama ve işleme .................................................................................. 5
Pestisit standartları, kalibrasyon solüsyonları vb ........................................................................... 5
Standartların kimliği, saflığı ve depolanması .................................................................................... 5
Stok standartlarının hazırlanması ve depolanması ............................................................................ 6
Çalışma standartlarının hazırlanması, kullanımı ve depolanması .................................................... 6
Standartların test edilmesi ve yerine yenilerinin konulması .............................................................. 6
Ekstraksiyon ve konsantrasyon ........................................................................................................ 7
Ekstraksiyon koşulları ve etkinliği ..................................................................................................... 7
Ekstrakt konsantrasyonu ve hacim kazandırma amaçlı dilüsyon ...................................................... 7
Kontaminasyon ve girişim (enterferans) .......................................................................................... 7
Kontaminasyon .................................................................................................................................. 7
Girişim (enterferans) ......................................................................................................................... 8
Analitik kalibrasyon, temsili analitler, matriks etkileri ve kromatografik hesaplama ............... 8
Genel şartlar ...................................................................................................................................... 8
Kalibrasyon ………………………………………………………………………………………………………………………........... 9
Temsili analitler ................................................................................................................................. 9
Matriks etkileri ve matriks uyumlu kalibrasyon ............................................................................... 10
Standart ekleme ................................................................................................................................ 11
Pestisit karışımlarının kalibrasyona etkileri .................................................................................... 11
İzomer karışımları halindeki pestisitlerin kalibrasyonu .................................................................. 11
Türev veya bozunum ürünlerinin kullanılması yoluyla kalibrasyon .............................................. 122
Kromatografik integrasyon .............................................................................................................. 12
Analitik metot validasyonu ve performans kriterleri ................................................................... 12
Kalitatif tarama metotları………………………………………………………………………… 12
Rutin analiz sırasında devam eden performans doğrulaması ………………………………… 12
Kantitatif metotlar ……………………………………………………………………………….. 13
İlk metot validasyonu …………………………………………………………………………….. 13
Analitik metot performansının – genişletilmiş metot validasyonunun kabul edilebilirliği ....... 13
Devam eden performans doğrulama (rutin geri kazanım tayini) ………………………………… 14
3
Yağ veya kuru ağırlık içeriğinin tayinine yönelik metotlar ............................................................. 15
Rutin geri kazanımlar için analiz performansının kabul edilebilirliği ....................................... 15
Yeterlik testi ve referans materyallerinin analizi .......................................................................... 15
Sonuçların teyit edilmesi .................................................................................................................. 16
Tanımlama ....................................................................................................................................... 16
Kromatografiye bağlanmış kütle spektrometresi ............................................................................ 16
Kromatografi için gereklilikler …………………………………………………………………………………………………. 16
Kütle spektrometrisi (MS) için gereklilikler..................................................................................... 17
Bağımsız bir laboratuvarda doğrulama ........................................................................................... 19
Sonuçların rapor edilmesi ............................................................................................................... 19
Sonuçların ifade edilmesi ................................................................................................................. 19
Sonuçların hesaplanması ................................................................................................................. 19
Verilerin yuvarlanması .................................................................................................................... 19
Sonuçların belirsizlik verileri ile kalifikasyonuı .............................................................................. 20
Sonuçların yaptırım amacıyla yorumlanması .................................................................................. 21
Ek 1. ................................................................................................................................................... 23
Örnek matrikslerin seçilmesi ........................................................................................................... 23
Ek A ……………………………………………………………………………………………….. 26
Ek B ……………………………………………………………………………………………….. 29
Ek C ……………………………………………………………………………………………….. 31
Ek D ………………………………………………………………………………………………. 35
4
GIDA VE YEMLERDE PESTİSİT KALINTI ANALİZİNE YÖNELİK
METOT VALİDASYONU VE KALİTE KONTROL PROSEDÜRLERİ
Giriş
1. El Kitapçığında yer alan rehber, Ülke genelinde laboratuvarların kontrolünde veya resmi olarak
dahil olan gıda ve yemde pestisit kalıntılarının izlenmesine yöneliktir. El Kitapçığında maksimum
kalıntı limitlerine (MRL) uygunluğu kontrol etmede, yaptırım işlemlerinde veya tüketicinin pestisitlere
maruziyetini değerlendirmede kullanılan verilerin geçerliliğini destekleyecek metod validasyonu ve
analitik kalite kontrol (AQC) şartları tanımlanmaktadır.
El Kitapçığının başlıca amaçları şunlardır:
(i) Ülke Genelinde uyumlu, uygun maliyetli bir kalite güvence sistemi temin etmek
(ii) analitik sonuçların kalite ve karşılaştırılabilirliğini temin etmek
(iii) kabul edilebilir düzeyde doğruluğu temin etmek
(iv) yanlış pozitif ve yanlış negatif durumların raporlanmamasını temin etmek
(v) ISO/IEC 17025 (akreditasyon standardı) ile uygunluğu desteklemek
2. Bu El Kitapçık ISO/IEC 17025‟te yer alan şartların tamamlayıcısı ve ayrılmaz parçasıdır.
3. Bu El Kitapçık SANCO/10684/2009 sayılı Belgeyi yürürlükten kaldırmaktadır.
4. Metinde kullanılan terimlerin açıklamaları için sözlüğe (Ek D) bakılmalıdır.
Akreditasyon ve yasal durum
5.Bakanlığımıza bağlı kamu laboratuvarları ve pestisit kalıntılarının resmi kontrolü için yetki verilen
özel gıda kontrol laboratuvarları „„TS EN ISO/IEC 17025 Deney ve Kalibrasyon Laboratuvarlarının
Yeterliliği İçin Genel Şartlar Standardı‟‟ na göre akredite olmak zorundadır. Resmi kontroller
kapsamında kullanılan analiz metotları Ulusal veya uluslararası kurallara uygun olmalıdır. Bu kurallara
uygun metot olmaması durumunda bilimsel kurallara veya planlanan amaca uygun olarak geliştirilen
başka metotlar kullanılabilir.
Numune alma, numunelerin nakliyesi, işlenmesi ve depolanması
Numune alma
6. Laboratuvar numuneleri 2002/63/EC sayılı Direktif veya yerini alan mevzuata uygun şekilde
alınmalıdır. Bir partiden rasgele birincil numune almanın pratik açıdan mümkün olmaması halinde
numune alma yöntemi kayda alınmak zorundadır.
Laboratuvar numunelerinin nakliyesi
7. Numuneler laboratuvara temiz konteynırlarda ve sağlam bir ambalaj içinde nakledilmesi zorunludur.
Pek çok numune için, mümkünse havalandırmalı polietilen torbalar kabul edilebilir fakat fumigant
kalıntılarına yönelik analize tabi tutulacak numunelerde düşük geçirgenlikli torbalar (örneğin, naylon
filmler) kullanılması zorunludur. Perakende satış için önceden paketlenmiş numuneler nakliye
öncesinde paketlerinden çıkartılmamalıdır.
5
İleri derecede kırılgan veya dayanıksız ürünlerin (örneğin, olgun frambuaz) bozulmalarını önlemek
amacıyla önce dondurulup daha sonra, çözülmelerinin önlenmesi için “kuru buz” veya benzer ortam
içinde taşınmaları zorunludur. Numune alma esnasında dondurulan numuneler çözülmeden
nakledilmesi zorunludur. Soğutma nedeniyle hasar görebilecek numuneler (örneğin, muz) hem yüksek
hem de düşük sıcaklıktan korunmak zorundadır.
8. Çok taze ürünlerin numunelerinin laboratuvara hızla, mümkünse bir gün içinde nakledilmesi esastır.
Laboratuvara teslim edilen numunelerin durumu, yaklaşık olarak bilinçli bir tüketici için kabul
edilebilir ölçüde olmalıdır; aksi takdirde örneklerin normalde analiz için elverişsiz olarak
değerlendirilmesi gerekmektedir.
9. Numuneler, dikkatsizlikten kaynaklanan kayıpları veya etiketlerin karıştırılmasını önleyecek şekilde
açıkça ve silinmeyecek biçimde tanımlanmak zorundadır. Fumigant kalıntılarına yönelik analize tabi
tutulacak numune içeren torbaların etiketlenmesi esnasında, özellikle elektron yakalama dedektörü
kullanılacak ise, organik solvent içeren keçeli kalemlerin kullanılmasından kaçınılmalıdır.
Analiz öncesinde numune hazırlama ve işleme
10. Teslim alınır alınmaz laboratuvar tarafından her laboratuvar numunesine kendine özgü bir referans
kodu verilmesi zorunludur.
11. Numune hazırlama, numune işleme ve analiz kısmı elde etmek üzere alt-numune alma işlemleri
gözle görülür bir bozulma ortaya çıkmadan önce gerçekleştirilmelidir. Analiz sonuçlarının tüketici
alımının değerlendirilmesi için kullanılacağı durumlarda bu özel önem arz etmektedir.
Konservelenmiş, kurutulmuş veya benzeri işlemlerden geçirilmiş numuneler belirtilen raf ömrü
dâhilinde analiz edilmelidir.
12. Numune hazırlama süreci analiz edilecek ürünün ve parçasının/parçalarının tanımına uygun olmak
zorundadır, bakınız 396/2005 sayılı Yönetmeliğe Ek 1.
13. Numune işleme ve depolama prosedürlerinin analiz numunesinde mevcut bulunan kalıntılar
üzerinde hiçbir önemli etkiye sahip olmayacağı gösterilmelidir (bakınız 2002/63/EC sayılı Direktif).
Ortam sıcaklığında parçalama işleminin (kesme ve homojenizasyon) belirli pestisit kalıntılarının
bozunması üzerinde ciddi etkileri bulunduğunun gösterilmesi halinde numunelerin düşük sıcaklıkta
homojenize edilmesi tavsiye edilmektedir (örneğin, donmuş halde ve/veya “kuru buz” varlığında).
Parçalama işleminin kalıntıları (örneğin, ditiyokarbamatlar veya fumigantlar) etkilediğinin bilindiği ve
elverişli alternatif prosedürlerin mevcut olmadığı hallerde test kısmı ürünün tüm birimlerinden veya
büyük birimlerden çıkartılmış segmentlerden oluşmalıdır. Tüm diğer analizler için bütün laboratuvar
numunesinin (çoğunlukla 1-2 kg) parçalanması gerekmektedir. Numune depolamasını en aza indirmek
amacıyla tüm analizler mümkün olan en kısa süre içinde gerçekleştirilmelidir. Dayanıksız veya uçucu
pestisitlerin kalıntı analizleri numunenin teslim alındığı gün başlatılmalı ve analit kaybı ihtimalinin
bulunduğu prosedürler aynı gün içinde tamamlanmalıdır. Her halükarda numune parçalama işleminde
numunenin, alt-numune değişkenliğinin kabul edilebilir düzeyde olmasını sağlayacak şekilde homojen
olması sağlanmalıdır. Bu başarılamadığı takdirde daha büyük kısmı kullanılması düşünülmelidir.
14. Tek bir analiz kısımlarının analiz numunesini temsil edememe olasılığının bulunması halinde
gerçek değerin daha iyi tahmin edilebilmesi için çoklu kısımlar analiz edilmesi zorunludur.
Pestisit standartları, kalibrasyon solüsyonları, vb.
Standartların kimliği, saflığı ve depolanması
15. “Saf” analit standartlarının ve iç standartların saflığının bilinmesi, her birinin kendine özgü
biçimde tanımlanması ve kabul tarihinin kaydedilmesi zorunludur. Düşük sıcaklıkta, tercihen bir
dondurucuda ışıksız ve nemsiz ortamda, yani bozunma hızını en aza indirecek koşullarda
depolanmaları gerekir. Genellikle daha az sıkı depolama koşullarına göre belirlenen tedarikçinin son
kullanma tarihi bu koşullar altında her bir standarda göre en fazla 10 yıl boyunca depolamaya imkân
tanıyacak bir tarihle değiştirilebilir. Saflığı kabul edilebilir şekilde kalmaya devam ettiği kanıtlandığı
6
takdirde saf standart muhafaza edilebilir. Saflık, ayrılan sürenin sonunda kontrol edilmelidir; kabul
edilebilir durumda kaldığı kanıtlandığı takdirde “saf” standart muhafaza edilir ve yeni bir son
kullanma tarihi tahsis edilir. İdeal durumda, eğer analitler laboratuvar için yeni iseler, taze edinilmiş
“saf” standartların kimlikleri kontrol edilmelidir.
Stok standartlarının hazırlanması ve depolanması
16. Analitlerin ve iç standartların “saf” standartlarının stok standartlarını (çözeltiler, dispersiyonlar
veya gazlı dilüsyonlar) hazırlarken “saf” standardın kimlik ve kütlesi (veya ileri derecede uçucu
bileşikler için hacmi) ve çözücünün (veya diğer seyrelticilerin) kimlik ve miktarı kaydedilmesi
zorunludur. Çözücü(ler), analite (çözünürlük, reaksiyona neden olmama) ve analiz metoduna uygun
olmak zorundadır. Kullanılmadan önce “saf” standardın oda sıcaklığıyla dengelenmesi esnasında nem
olmamalı ve “saf” standardın saflığının temini için konsantrasyonlar düzeltilmesi zorunludur.
17. “Saf” standardın en az 10 mg‟ı 5 ondalık haneli bir teraziyle tartılmalıdır. Ortam sıcaklığı, cam
aletlerin kalibre edildikleri sıcaklıkta olmalıdır; aksi halde, standardın hazırlanması kütle ölçümüne
dayandırılmalıdır. Uçucu sıvı analitler doğrudan çözücünün içine ağırlık veya hacim (eğer
konsantrasyon biliniyorsa) bazında dağıtılmalıdır. Gazlı (fumigant) analitler çözücünün içine
kabarcıklar halinde yollanabilir ve kütle transferi tartılarak belirlenir veya gaz dilüsyonları
hazırlanabilir (örneğin, gaz sızdırmayan bir şırınga yardımıyla, reaktif maddelerle temas önlenerek).
18. Stok standartların silinmeyecek şekilde etiketlenmesi, son kullanma tarihlerinin verilmesi ve
herhangi bir çözücü kaybına veya su girişine izin vermeyecek kaplarda düşük sıcaklıkta karanlıkta
depolanması zorunludur. Eldeki mevcut veriler tolüen ve aseton içindeki pestisitlerin büyük
çoğunluğunun stok standartlarının sıkıca kapatılmış cam kaplarda derin dondurucuda depolandıkları
takdirde en az beş yıl boyunca stabil kaldıklarını göstermektedir.
19. Taze olarak hazırlanması gereken ileri derecede uçucu fumigant süspansiyonlar (örneğin,
ditiyokarbamatlar) ve çözeltiler (veya gazlı dilüsyonlar) için çözeltinin doğruluğu aynı anda bağımsız
olarak hazırlanan ikinci bir çözeltinin doğruluğu ile karşılaştırılmalıdır.
Çalışma standartlarının hazırlanması, kullanımı ve depolanması
20. Çalışma standartları hazırlanırken, kullanılan tüm çözelti ve çözücülerin kimlik ve miktarların
kayıtları tutulmak zorundadır. Çözücü(ler), analite (çözünürlük, reaksiyona neden olmama) ve analiz
metoduna uygun olmak zorundadır. Standartların silinmeyecek şekilde etiketlenmesi, son kullanma
tarihlerinin verilmesi ve herhangi bir çözücü kaybına veya su girişine izin vermeyecek kaplarda düşük
sıcaklıkta karanlıkta depolanması zorunludur. Septum kapakları (kontaminasyon kaynağı olmanın yanı
sıra) buharlaşmanın neden olduğu kayıplara özellikle yatkındır ve delme işleminden sonra eğer
çözeltiler muhafaza edilecek ise mümkün olduğunca kısa süre içinde değiştirilmeleri gerekir. Oda
sıcaklığıyla dengelenmesinin ardından çözeltilerin yeniden karıştırılması ve özellikle de düşük
sıcaklıklarda çözünürlüğün sınırlı olduğu hallerde hiçbir analitin çözülmeden kalmadığından emin
olmak üzere kontrol edilmesi zorunludur.
21. Metot geliştirme veya validasyonu esnasında veya laboratuvara yeni gelen analitler için tespit
edilen cevabın kirlilik veya artefakttan (analiz sırasında oluşabilen doğal olmayan başka bir bileşik)
değil, analitten kaynaklandığı gösterilmelidir. Kullanılan teknikler ekstraksiyon, temizleme veya
ayırma esnasında analitin bozunmasına yol açıyor ve numunelerde sıklıkla bulunan fakat kalıntı
tanımlarında yer almayan bir ürün ortaya çıkartıyor ise bu sorunu engelleyen teknikler kullanılarak
pozitif sonuçların teyit edilmesi zorunludur.
Standartların test edilmesi ve yerine yenilerinin konulması
22. Herhangi bir standardın son kullanma tarihinden sonra kullanılması halinde güvenilirliği
doğrulanmalıdır. Mevcut stok veya çalışma çözeltileri, tek tek standartlardan veya standartların
karışımından oluşan uygun dilüsyonlardan elde edilen detektör cevapları karşılaştırılarak yeni
7
hazırlanan çözeltiler karşısında test edilebilir. Eski bir “saf” standardın saflığı yeni bir stok standardı
hazırlanarak eski ve yeni stok standartlarından taze hazırlanan dilüsyonlardan elde edilen detektör
cevapları karşılaştırılarak kontrol edilebilir. Eski ve yeni standartlar arasındaki açıklanamayan belirgin
konsantrasyon farklılıkları araştırmaya tabi tutulması zorunludur.
23. İki çözeltinin her birinden alınan (eski ve yeni) en az üç tekrarlı ölçümün ortalamaları normalde
±%10‟dan fazla farklılık göstermemelidir.1 Yeni çözeltiden alınan ortalama %100 kabul edilmektedir.
Eski standardın ortalama cevabı yeniden ±%10‟dan daha fazla farklılaşıyorsa, depolama süresi veya
şartlar sonuçlar bazında gerektiği şekilde ayarlanması zorunludur ve birinciden bağımsız olarak
hazırlanmış ikinci bir çözeltiye karşı kontrol edilmelidir. Bir iç standardın kullanılması ±%10‟luk
farkın elde edilmesi için gerekli tekrarlı enjeksiyonların sayısını azaltabilir.
Ekstraksiyon ve konsantrasyon
Ekstraksiyon koşulları ve etkinliği
24. Gereksiz veya uygunsuz olduğu bilinen haller (örneğin, fumigant veya yüzey kalıntılarının tayini)
haricinde ekstraksiyon etkinliğinin en üst seviyeye ulaştırılması için ekstraksiyon esnasında test
kısımları iyice parçalanmalıdır. Sıcaklık, pH vb parametreler ekstraksiyon etkinliğini, analit
stabilitesini veya çözücü hacmini etkiliyor ise bu parametrelerin kontrol edilmesi zorunludur. Düşük
nem içeren ürünlerin (tahıllar, kuru meyveler) ekstraksiyon etkinliğinin artırılması için ekstraksiyon
gerçekleştirilmeden önce numunelere su eklenmesi tavsiye edilmektedir. Bununla birlikte, su
eklenmesiyle ekstraksiyon arasındaki süre pestisitlerin önemli kayıplarından kaçınmak için kontrol
edilmelidir.
Ekstrakt konsantrasyonu ve hacim kazandırma amaçlı dilüsyon
25. Ekstraktların kurutma amaçlı buharlaştırılması sırasında büyük özen gösterilmesi zorunludur; zira
eser miktardaki pek çok analit bu yolla kaybedilebilir. Yüksek kaynama noktasına sahip küçük hacimli
bir çözücü “tutucu” olarak kullanılabilir ve buharlaşma sıcaklığı mümkün olduğunca düşük olmalıdır.
Ekstraktların köpürtülmesinin veya kuvvetli şekilde kaynatılmasının veya damlacıkların saçılmasının
önlenmesi zorunludur. Küçük ölçekli buharlaştırma işlemleri için hava buharının kullanılmasındansa
kuru nitrojen buharının veya vakum santrifüj buharlaştırma tekniğinin kullanılması genel olarak tercih
edilmektedir, çünkü havanın oksitlenmeye yol açma veya su ve diğer kontaminantları taşıma olasılığı
daha yüksektir.
26. Ekstraktların sabit bir hacme seyreltildiği hallerde en az 1 ml kapasiteli doğru kalibre edilmiş
kaplar kullanılmalı ve daha fazla buharlaşma önlenmelidir.
27. Ekstraktlardaki analit güvenilirliği metot validasyonu sırasında incelenmelidir. Ekstraktların
buzdolabında veya bir derin dondurucuda saklanması bozulmayı en aza indirecektir. Fakat otomatik
örnekleyicinin (autosampler) vial tablasındaki (rack) daha yüksek sıcaklıklarda ortaya çıkabilecek
potansiyel kayıpları göz ardı edilmemelidir.
Kontaminasyon ve girişim (enterferans)
Kontaminasyon
28. Numunelerin laboratuvara taşınmaları ve laboratuvarda depolanmaları esnasında birbirlerinden ve
diğer potansiyel kontaminasyon kaynaklarından ayrı tutulmaları zorunludur. Bu durum, yüzey
kalıntıları veya tozlu kalıntılar ya da uçucu analitler için özellikle önemlidir. Bu tür kalıntıları taşıdığı
bilinen veya düşünülen numuneler polietilen veya naylon torbalarda ağzı sıkıca kapatılarak
mühürlenmeli ve ayrı taşınıp işlemden geçirilmelidir.
29. Laboratuvar içinde veya yakınında yapılan pest kontrollerin kalıntı olarak aranmayacak
pestisitlerle sınırlı tutulması zorunludur.
1 Öte yandan, ortalamaların t-testi %5‟lik düzeyde belirgin bir farklılık göstermemelidir.
8
30. Balon, pipet ve şırınga gibi volümetrik ekipmanların özellikle de yeniden kullanılmaları için
titizlikle temizlenmesi zorunludur. Çapraz kontaminasyonun önlenmesi için standartların ve numune
ekstraktların mümkün olduğu ölçüde cam vb. malzemelere konmaları gerekmektedir. Yüzeyi aşırı
çizilmiş veya aşınmış camların kullanılmasından kaçınılmalıdır. Fumigant kalıntıların analizinde
kullanılan çözücüler analit içermediklerinden emin olmak üzere kontrolden geçirilmelidir.
31. Bir iç (internal) standardın kullanıldığı hallerde ekstrakt veya analiz çözeltilerinin iç standartla
istenmeyen kontaminasyonunun veya tersinin önlenmesi zorunludur.
32. Analitin doğal yollardan numunelerin içinde ortaya çıktığı veya numunelerden üretildiği (örneğin,
tüm mallarda inorganik bromür; toprakta sülfür; veya Brassicaceae‟den üretilen karbon disülfür)
hallerde düşük düzeydeki pestisit kalıntıları doğal düzeylerden ayırt edilemez. Sonuçların
yorumlanması esnasında doğal yollardan ortaya çıkan bu analitlerin dikkate alınmaması zorunludur.
Kauçuk maddelerin belirli türlerinde ditiyokarbamatlar, etilentiyoüre veya difenilamin ortaya çıkabilir
ve bu tür kontaminasyon kaynaklarının önlenmesi zorunludur.
Girişim (enterferans)
33. Ekipmanlar, kaplar, çözücüler (su dâhil), reaktifler, filtreleme aletleri vb olası girişim kaynakları
olarak kontrol edilmelidir. Kauçuk ve plastik nesneler (örneğin, septumlar, koruyucu eldivenler,
yıkama şişeleri), cilalar ve yağlayıcılar en sık rastlanan kaynaklardır. Vial septumları PTFE-kaplamalı
olmalıdır. Ekstraktlar özellikle de delme işleminden sonra vialler dik tutularak septumlarla temasları
engellenmelidir. Eğer tekrar analiz ihtiyacı varsa vial septumlarının delme işleminden sonra hızla
değiştirilmesi gerekebilir. Reaktif körlerin analizinde kullanılan ekipman veya malzemelerle girişim
kaynakları tanımlanmalıdır.
34. Numunelerin doğal bileşenleriyle girişim de sıkça karşılaşılan bir durumdur. Girişim, kullanılan
tayin sistemine özgü olabilir, ortaya çıkış ve konsantrasyon açısından çeşitlilik gösterebilir ve niteliği
itibariyle belirsiz olabilir. Eğer girişim, analitin cevabıyla örtüşen bir biçim taşıyor ise farklı bir
temizleme veya tayin sistemine ihtiyaç duyulabilir. Tayin sisteminin cevabını baskılayan veya artıran
girişim biçimlerine 45. paragrafta değinilmektedir. Eğer girişimi ortadan kaldırmak veya matriks
uyumlu kalibrasyonla kompanse edilmesi pratik açıdan mümkün değil ise analizin toplam doğruluğu
(yanlılığı) ve kesinliği yine de 66 ve 67. paragraflarda belirtilen kriterlerle uyumlu olmalıdır.
Analitik kalibrasyon, temsili analitler, matriks etkileri ve kromatografik hesaplama entegrasyon
Genel şartlar
35. Doğru kalibrasyon, analitin doğru tanımlanmasına bağlıdır (bakınız 70-81. paragraflar). Tayin
sisteminin mutlak (dış standardizasyon) veya oransal (iç standardizasyon) cevabı itibariyle belirgin bir
sapmadan ari olmadığı takdirde bloklama kalibrasyon kullanılmalıdır. Paralel tayinlerin yapıldığı
partilerde kalibrasyon standartları pozisyona bağlı cevaplardaki farklılıkları tayin etmek üzere
dağıtılmalıdır. Kalıntıların miktarını belirlemede kullanılan cevaplar detektörün dinamik aralığı
dâhilinde olması zorunludur.
36. Tayinde kullanılan parti büyüklükleri detektörün cevabı, bloklama kalibrasyon standartlarının tek
bir enjeksiyonunu ≥2 x LCL‟de (en düşük kalibre edilmiş düzey) >%20 veya 1–2 x LCL‟de >%30
(eğer LCL, LOQ‟ye yakın ise) sapmayacak şekilde ayarlanmalıdır. Eğer sapma bu değerleri aşarsa,
raporlama limitine (RL) karşılık gelen kalibrasyon düzeyindeki detektör cevabı numune partisi
boyunca ölçülebilir kalması koşuluyla numunelerin açıkça hiçbir analit içermediği durumlarda
tayinlerin tekrar edilmesine gerek yoktur.
37. Yüksek düzeyde kalıntı içeren ekstraktlar, kalibre edilmiş aralığa getirilmek üzere seyreltilebilirler.
Kalibrasyon çözeltilerinin matriks uyumlu olması gereken hallerde (44. paragraf), matriks ekstraktın
konsantrasyonunu da ayarlamak gerekebilir.
9
Kalibrasyon
38. Eğer LCL RL‟ye tekabul ediyor ise LCL‟nin altında kalan kalıntılar kalibre edilmemiş kabul
edilmeli ve dolayısıyla da belirli bir cevap mevcut olsa da olmasa da <RL olacak şekilde rapor
edilmelidir. Orijinal RL‟nin ve ona karşılık gelen LCL‟nin altındaki ölçülebilir kalıntıların
raporlanması isteniyor ise tayin işlemi daha düşük LCL ile tekrar edilmesi zorunludur. Eğer hedef LCL
tarafından üretilen sinyal/gürültü oranı yetersiz ise (6:1‟den düşük), LCL olarak daha yüksek bir düzey
kabul edilmesi zorunludur. Ek bir kalibrasyon noktası, örneğin hedef LCL‟nin iki katı, hedef LCL‟nin
ölçülebilir olmaması riskinin bulunduğu hallerde LCL‟nin yedeğini temin edecektir.
39. İki standart düzeyi arasındaki (interpolation) hesaplama için kalibrasyon, söz konusu iki standart
düzey arasındaki farkın dört katından daha fazla olmadığı durumlarda kabul edilir. Bu durumda her bir
kalibrasyon standardı düzeyinde tekrarlı tayinlerden elde edilen ortalama yanıt faktörleri en düşük
yanıt faktörünün % 120‟sinden daha büyük olmayan yanıtların kabul edilebilir doğrusallıkta olduğunu
gösterir. MRL‟ye yaklaşan veya MRL‟yi aşan durumlarda % 110 olarak kullanılır.
40. Üç veya daha fazla sayıda düzeyin kullanıldığı hallerde en düşük ile en yüksek kalibre düzeyler
arasında uygun bir kalibrasyon fonksiyonu hesaplanabilir ve kullanılabilir. Kalibrasyon eğrisinin
(doğrusal olabilir veya olmayabilir) genel olarak orijinden geçmesi zorlanmamalıdır. Kalibrasyon
fonksiyonunun uyarlanmasının çizime dökülmesi ve gerekçelendirilmemiş korelasyon katsayılarına
bakılmaksızın, görsel olarak ve/veya kalıntıların hesaplanması yoluyla incelenmesi ve böylece tayin
edilen kalıntıların bulunduğu bölgede uyarlamanın yeterli olup olmadığı araştırılması zorunludur.
Eğer tekil kalıntılar ilgili bölgede kalibrasyon eğrisinden ±%20‟den fazla (MRL‟ye yaklaşılan veya
MRL‟nin aşıldığı hallerde ±%10‟den fazla) sapma gösteriyor ise alternatif bir kalibrasyon
fonksiyonunun kullanılması zorunludur. Genellikle, lineer regresyon yerine ağırlıklı lineer
regresyonun (1/x) kullanılması tavsiye edilmektedir.
41. Eğer detektör cevabı zamanla birlikte değişkenlik gösteriyor ise tek düzeyli kalibrasyon çoklu-
düzeyli kalibrasyondan daha doğru sonuçlar verebilir. Tek düzeyli kalibrasyon kullanılırken eğer MRL
aşılıyor ise numune cevabı kalibrasyon standart cevabının ±%20‟si olmalıdır. Eğer MRL aşılmıyor ise,
daha ileri dışdeğerleme (extrapolasyon) kabul edilebilir cevap doğrusallığına ilişkin bir kanıtla
desteklenmiyor ise, numune cevabı kalibrasyon cevabının ±%50‟si içinde olmalıdır. LCL‟ye karşılık
gelen bir düzeyde geri kazanım tayini için analit eklendiği zaman, LCL‟de tek kalibrasyon noktası
kullanılarak <%100 geri kazanım değerleri hesaplanabilir. Bu özel hesaplamanın tek amacı LCL‟de
elde edilen analiz performansını göstermektir ve <LCL kalıntıların bu şekilde tayin edilmesi gerektiği
anlamına gelmemektedir.
Temsili analitler
42. Mümkün olan hallerde her bir tayin sistemi her analiz partisi için hedeflenen tüm analitlerle kalibre
edilmelidir. Eğer bu çok fazla sayıda kalibrasyonu gerekli kılarsa tayin sisteminin asgari sayıda temsili
analitle kalibre edilmesi zorunludur. Temsili analitlere güvenilmesinin yanlış sonuç riskinin, özellikle
de yanlış negatiflerin artışıyla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle, tüm diğer analitler için de
kabul edilebilir bir taramanın gerçekleştirildiğine ilişkin yeterli kanıt sunmak üzere temsili analitlerin
çok büyük dikkatle seçilmeleri zorunludur. Seçme işlemi numunede kalıntı bulma olasılığına ve
analitlerin fiziksel-kimyasal özelliklerine, yani en az ve en fazla çeşitlilik gösteren cevapları verme
olasılığı bulunan analitlere uygun şekilde gerçekleştirilmelidir. Her bir partide kalibre edilecek temsili
analitlerin sayısı, her bir tayin sisteminin analiz kapsamında yer alan analitlerin toplam sayısının en az
%25‟inden 15 analitin fazla olması zorunludur. Örneğin, analizin kapsamında 40 analit bulunuyor ise
tayin siteminin en az 25 temsili analitle kalibre edilmesi zorunludur. Tayin sistemindeki analizin
kapsamı 20 veya daha azsa tüm analitler kalibre edilmelidir. Temsili analitler ile diğer tüm analitlerin
minimum kalibrasyon sıklıkları Tablo 1‟de yer almaktadır.
10
Tablo 1. Minimum kalibrasyon sıklıkları
Temsili analitler Diğer tüm analitler
Minimum kalibrasyon
sıklığı
Analiz edilen her bir partide
En fazla üç ayda bir
gerçekleştirilen bir
döngüsel (rolling) program
kapsamında*
Raporlama limitine karşılık
gelen en az bir kalibrasyon
noktası
Raporlama limitine karşılık
gelen en az bir kalibrasyon
noktası
Ayrıca 43. paragrafa
bakınız
* Minimum şartlar şunlardır:
(i) inceleme veya programın başında ve sonunda ve
(ii) yöntemde potansiyel önem taşıyan değişiklikler gerçekleştirildiğinde
43. Bir numunede temsili analit olmayan bir analit tespit edildiğinde sonucun kalibrasyon yapılana
kadar geçici olarak kabul edilmesi zorunludur (bakınız 36-41. paragraflar). Tarama sonucunun
MRL‟nin aşılmış olabileceğini göstermesi halinde veya yasaklı başka kalıntıların mevcudiyeti halinde
numunenin tekrar analiz edilmesi ve buna tespit edilen analitin kabul edilebilir geri kazanımı eşlik
etmesi zorunludur (bakınız 67. paragraf). Geri kazanım çalışması, paragraf 47‟de açıklandığı biçimde
standart ekleme yaklaşımı uygulandığında veya izotop işaretli dahili standart raporlama düzeyi
(RL)‟nin hali hazırda ulaşılabileceği şartıyla ekstraksiyon öncesi analitik kısımlara eklendiği
durumlarda izotop seyreltme uygulandığında yapılmayabilir.
Matriks etkileri ve matriks uyumlu kalibrasyon
44. Metot validasyonunda ortaya çıkabilecek potansiyel matriks etkileri değerlendirilmelidir. Bunların
tekrar sıklıkları ve konsantrasyonları bilindiği gibi çok çeşitlilik göstermektedir ancak bazı teknikler
matriks etkilerine özellikle yatkındır. Eğer kullanılan teknikler bu tür etkilerden doğal olarak ari değil
ise, alternatif bir yaklaşımın denk veya daha ileri düzeyde doğruluk sağladığı gösterilene kadar
kalibrasyon rutin olarak matriks uyumlu hale getirilmelidir. Kalibrasyon amacıyla tercihen numuneyle
aynı tür kör matriks ekstraktı (veya headspace ve SPME analizinin kalibrasyonunda numunesi)
kullanılabilir. GC-analizlerinde matriks etkisini en aza indirmek için kullanılan alternatif bir pratik
yaklaşım ise, denk matriks etkisi yaratmak için hem numune ekstraktlarına hem de kalibrasyon
çözeltilerine (saf çözücü veya matriks halde) eklenen “analit koruyucu” (örneğin, sorbitol, γ-
gulonolakton, δ-glukonolakton, 3-etoksi-1,2-propandiol (etilgliserol)) kullanımıdır. Matriks etkilerinin
ortadan kaldırılması için en etkili yol standart ekleme ile yapılan kalibrasyonlardır (bakınız 47. ve 48.
paragraflar) ve ölçüm öncesi prosedüre herhangi bir aşamada izotop işaretli iç standartlı izotop
seyreltilerinin eklenmesidir.
45. Potansiyel bir sorun, farklı numunelerin, farklı ekstrakt türlerinin, farklı ürünler ve farklı matriks
“konsantrasyonlarının” çeşitli büyüklüklerde matriks etkisi gösterebilmeleridir. Ufak bir hatalı
11
kalibrasyon riskinin kabul edilebilir olduğu hallerde kapsamlı bir dizi numune türünü kalibre etmek
için bir temsili matriks (bakınız, sözlük) kullanılabilir.
46. GC analizinde gerekli olduğu takdirde analiz edilecek belirli bir partide ilk kalibrasyon tayin
dizisine başlamadan hemen önce cihaza temizleme işlemi yapılmamış bir ekstrakt enjekte edilerek ve
cihaz çalıştırılarak GC sisteminin deaktivasyonu sağlanmalıdır.
Standart ekleme
47. Matriks uyumlu kalibrasyon standartlarının kullanımına alternatif bir yöntem olarak standart
ekleme yöntemi kullanılabilir. Özellikle, MRL aşımının söz konusu olduğu durumlarda ve/veya
matriks uyumlu standart çözeltilerinin hazırlanması için uygun kör numune mevcut olmadığı hallerde
teyit analizlerinin kantifikasyonu için standart ekleme yönteminin kullanılması önerilmektedir.
Standart ekleme, test numunesinin üçe (veya daha fazla) bölündüğü bir prosedürdür. Bir kısım analiz
edilir ve diğer test kısımlarına hemen ekstraksiyon öncesinde bilinen bir miktar standart analit eklenir.
Eklenen standart analitin miktarı, numunede bulunduğu tahmin edilen analit miktarının bir ila beş katı
arasında olmak zorundadır. Bu prosedür, belirli bir numunedeki bir analitin içeriğini tayin etmek üzere
tasarlanmıştır ve analit analiz prosedürünün geri kazanımını dikkate alır ve aynı zamanda herhangi bir
matriks etkisini kompanse eder. “Spike edilmemiş” numune ekstraktının içinde mevcut olan analit
miktarı basit orantılama ile hesaplanır. Bu teknik, numunedeki olası analit konsantrasyonu hakkında
belirli bir bilgiye sahip olunduğunu varsayar ve böylece eklenen analit miktarının numunede
halihazırda mevcut bulunan analit miktarına yakın olması sağlanır. Eğer analit konsantrasyonu hiçbir
şekilde bilinmiyor ise o zaman, normal standart kalibrasyona benzeyen bir kalibrasyon eğrisi
oluşturmak üzere her birinde artan miktarda analit bulunan bir dizi çoklu numunenin “spike edilmesi”
gerekir. Bu teknik otomatik olarak hem geri kazanım hem de kalibrasyona uygundur. Standart ekleme
elbette ko-ekstrakt bileşiklerden kaynaklanan örtüşen/çözümlenmemiş (unresolved) piklerin yol açtığı
kromatografik girişimleri ortadan kaldırmayacaktır. Standart ekleme yaklaşımında numunedeki
bilinmeyen analit konsantrasyonu ekstrapolasyon yöntemiyle türetilir ve bu nedenle doğru sonuçların
elde edilebilmesi için uygun bir konsantrasyon aralığındaki doğrusal yanıt büyük önem taşımaktadır.
48. Enjeksiyondan önce, numune ekstraktına, bilinen bir miktar analitin eklenmesi de bir başka
standart ekleme biçimidir. Fakat bu durumda, ayarlama yalnızca matriks etkisi içeren kalibrasyon için
geçerlidir.
Pestisit karışımlarının kalibrasyona etkileri
49. Kalibrasyonun (56-58 paragraflar), saf solvent içerisinde hazırlanan miks analit solüsyonları
kullanarak gerçekleştirilmesi, tek tek analitlerden elde edilen detektör cevaplarıyla benzerlikleri
açısından kontrol edilmelidir. Cevapların belirgin farklılıklar gösterdiği durumlarda veya şüphe
duyulan hallerde, kalıntı miktarı, matriksteki tekil kalibrasyon standartları kullanılarak veya daha da
iyisi, standart ekleme yöntemiyle belirlenmesi zorunludur.
İzomer karışımları halindeki pestisitlerin kalibrasyonu
50. Kalibrasyon standardının isomerlerden vb. oluşan bir karışım olması halinde detektör tepkisinin
molar bazda her bileşen için benzer olduğu varsayılabilir. Ancak, enzim deneyleri, imüno deneyleri
ve biyolojik temele dayanan diğer deneyler, standardın bileşen oranı ölçülen kalıntının bileşen
oranından ciddi oranda farklılık göstermesi halinde kalibrasyon hatası verebilir . Bu kalıntıların
miktarını belirlemek için alternatif bir tespit sistemi kullanılmalıdır. İsomerlere yönelik seçici bir
detektörün tepkisinin farklılık göstermesi halinde (örn. HCH isomerlerin elektron yakalama randımanı),
ayrı kalibrasyon standartlarının kullanılması zorunludur. Bu amaçla ayrı standartların bulunamaması
halinde, kalıntıların miktarını belirlemek için alternatif bir tespit sistemi kullanılmalıdır.
12
Türev veya bozunum ürünlerinin kullanılması yoluyla kalibrasyon
51. Pestisitin bir bozulma ürünü veya türev olduğunun tespit edildiği durumlarda kalibrasyon
çözeltileri, mevcut ise, söz konusu bozunum ürününün veya türevin “saf” standardından
hazırlanmalıdır. Türevi ya da metaboliti bulunamadı ise asıl standart kullanılabilir.
Kromatografik integrasyon
52. Kromatogramların, analizi yapan kişi tarafından değerlendirilmesi, baseline gerektiği gibi kontrol
edilmesi ve ayarlanması zorunludur. Girişim veya kuyruklanma (interfering and tailing peaks) mevcut
olduğu hallerde baseline konumlandırılması için tutarlı bir yaklaşım benimsenmesi zorunludur.
Hangisinin daha doğru ve tekrarlanabilir sonuç verdiğine bağlı olarak pik yüksekliği veya pik alanı
verileri kullanılabilir.
53. Karışık izomer (veya benzeri) standartlarıyla kalibrasyonda hangisinin daha doğru sonuç verdiğine
bağlı olarak toplam pik alanları, toplam pik yükseklikleri veya tek bir bileşenin ölçümü kullanılabilir.
Analitik metot validasyonu ve performans kriterleri
Kalitatif tarama metotları
54. Kalitatif çoklu kalıntı yöntemleri (ÇKY), özellikle otomatik MS bazlı tespitleri kapsayanlar,
laboratuvarlara analitik kapsamlarını örneklerde bulunma olasılığı düşük olan analitlere genişletmeleri
için uygun maliyetli bir vasıta sunmaktadır. Daha yaygın olarak görülen analitler ise kantitatif
ÇKY‟leri kullanarak aranmaya ve ölçülmeye devam edilmelidir.
Kalitatif ÇKY‟ler için bir analitin belirli bir konsantrasyon düzeyinde tespit edilmesi güvenirliği
tesis edilmelidir. Kalitatif ÇKY‟lerde validasyon, bulunabilirliğe odaklıdır. Kalitatif tarama
yönteminin tespit sınırı (SDL), belirli bir analitin, örneklerin en az %95‟inde (yani %5‟lik bir yanlış-
doğru oranı kabul edilir) tespit edilebildiği kanıtlanan en düşük konsantrasyondur.
Kati surette kalitatif yöntem olarak kullanıldığı takdirde lineerlik ve geri kazanımla ilgili
gereksinimler yoktur. Seçicilik ile ilgili olarak, yanlış tespitlerin varlığı, “spike” edilmemiş örnekler
(tercihen “kör” örnekleri) kullanılarak doğrulanmalıdır. Ancak, kalitatif yöntemle bulunan analitler,
uygun yöntemin kullanılması suretiyle, ikinci bir örnek analiziyle tanımlanıp doğrulandığı sürece,
Kalite Kontrol açısından yanlış tespitlerin sayısına yönelik kesin bir kritere ihtiyaç yoktur. Her ürün
grubu için (Bakınız Ek 1), kalitatif bir yöntemin geçerli kılınması, öngörülen SDL‟de spike edilmiş
en az 20 adet örneğin analizini kapsamalıdır. Seçilen örnekler, ürün grubundan matriks başına
minimum iki örnek içeren birkaç matriksi kapsamalıdır ve laboratuvarın matriks kapsamı için temsil
eden nitelikte olmalıdır. Rutin analizde uygulandıktan sonra, devam eden QC (Kalite Kontrol) verileri
edinilmeli ve yöntemin performansı periyodik olarak tekrar ölçülmelidir.
(Devam eden) Validasyon sürecine dâhil edilmeyen analitler için, analit(ler)in belirli bir
konsantrasyonunda tespitinin güven aralığı bilinmemektedir. Dolayısıyla, her ne kadar validasyon
işleminin kapsamı dışında kalan analitler bu yöntemi kullanarak tespit edilebilse de, hiçbir SDL
belirlenemez veya garanti edilemez. Kalitatif tarama yöntemleri ile analiz edilen pestisitler, ancak
başarılı bir validasyon sağlandığı takdirde laboratuvarın rutin kapsamına eklenebilir. Tespit
edilememişse sonucun <SDL mg/kg olarak rapor edilmesi zorunludur. Tespit edildiğinde ise sonuç
sadece kantitatif bir metot kullanarak doğrulandıktan sonra raporlanabilir.
Rutin analiz sırasında devam eden performans doğrulaması
55. Çok yüksek sayıda analiti hedefleyen kalitatif ÇKY‟ler için her bir analiz partisinde kapsamdaki
tüm analitleri dahil etmek pratik değildir. Genel metot performansını doğrulamak için her bir parti ile
metodun tüm kritik noktalarını kapsayan en az 10 belirleyici analit belirlenir. Belirlenen bu analitler
(10 ve daha fazlası), geçerli kılınmış kapsamdaki matriks üzerine spike edilmelidir. Bir döngülü
programda, valide edilmiş tüm analitler için performans, Tablo 2‟de gösterildiği gibi sağlanmalıdır.
13
Tablo 2: Rutin metot performansının değerlendirmesine yönelik minimum gereksinimler
Metot performans belirleyicileri Diğer analitler
Analitlerin sayısı Metodun tüm kritik yönlerini
kapsayan, her saptama sistemi için en
az 10 analite
Geçerli kılınmış kapsamdaki
tüm analitler
Sıklık Her partide En az her 12 ayda, tercihen her
altı ayda
Seviye SDL SDL
Kriter Metot performansını belirleyen tüm
belirleyici analitler saptanmalıdır.
Tüm geçerli kılınmış analitler
saptanmalıdır.
Kantitatif metotlar
İlk Metot Validasyonu
56. Laboratuvar içi metot validasyonu, bir yöntemin kullanılacağı amaca uygun olduğuna dair
kanıt sağlamak için gerçekleştirilmelidir. Metot validasyonu akreditasyon kurumlarının koyduğu bir
şarttır ve rutin analizler sırasında metot performansının doğrulama işlemleriyle desteklenmesi ve
genişletilmesi zorunludur (analitik kalite kontrol ve devamlı metot validasyonu). Belirli bir metot
dahilinde uygulanan tüm prosedürler (aşamalar) mümkünse doğrulanmalıdır.
57. Hem çoklu hem tekli kalıntı yöntemleri için temsili matriksler kullanılabilir. En azından Ek 1‟de
açıklandığı gibi her ürün grubundan bir temsili ürün, yöntemin amaçlanan kapsamına bağlı
olarak geçerli kılınması zorunludur. Rutinde uygulanan yöntem daha geniş bir matriks
çeşitliliğine yönelik ise, bunu tamamlayıcı olarak devam eden QC ve validasyon verileri rutin
analizler sırasında toplanmalıdır. Ek A‟da Validasyon prosedürüne pratik bir yaklaşım
gösterilmiştir.
58. Metodun; kantitatif tayin limiti (LOQ), kesinlik, ortalama geri kazanım (gerçeklik veya sapma
ölçümü olarak) ve hassasiyet için test edilmesi zorunludur. Bu, etkin bir şekilde, metodun
doğruluğunun kontrolü için spike edilmiş geri kazanım deneylerinin gerçekleştirilmesi anlamına
gelmektedir. Hem raporlama limitinde (metodun hassasiyetinin kontrol edilmesi için) hem de en az bir
başka daha yüksek düzeyde, belki action level‟da, örneğin MRL‟de en az 5 tekrar (kesinliği kontrol
etmek için) gerekmektedir. LOQ metot performans kabul edilebilirlik kriterlerini karşılayan (her bir
temsili ürün için ortalama geri kazanımlar %70-120 aralığında ve RSD ≤ %20 olmak üzere) en düşük
doğrulanmış spike düzeyi olarak tanımlanmaktadır. Analiz metodunun performans kriterlerine uygun
olduğunu gösteren başka yaklaşımlar da kullanılabilir; ancak, bunların aynı bilgi düzey ve kalitesini
sağlamaları gerekmektedir. Kalıntı tanımında iki veya daha fazla sayıda analitin yer aldığı durumlarda
metot mümkünse, kalıntı tanımında yer alan tüm analitler için doğrulanmalıdır.
59. Eğer analiz metodu geri kazanım tayinine olanak tanımıyor ise (örneğin, sıvı numunelerin
doğrudan analizi, SPME veya headspace analizi), kesinlik, kalibrasyon standartlarının tekrarlı analizi
yoluyla tayin edilir. Her zaman öyle olması zorunlu olmasa da sapma (bias) genellikle sıfır varsayılır.
SPME‟de ve headspace analizinde kalibrasyonun gerçekliği ve kesinliği analitin özellikle de numune
matriksine göre dengelenme düzeyine bağlı olabilir. Eğer bu metotlar dengeye bağlı ise bu durumun
metot geliştirme esnasında gösterilmesi zorunludur.
Analitik metot performansının – genişletilmiş metot validasyonunun kabul edilebilirliği
60. Kantitatif analitik metotlarda, ilk validasyonda ve kapsam genişletme validasyonlarında, metot ile
aranan tüm bileşikler için, her bir spike seviyesindeki ortalama geri kazanım değeri, her ilgili gruptan
en az bir temsili üründe; laboratuvar içi tekrarlanabilirliği RSDwr ve laboratuvar içi tekrar
14
üretilebilirlik RSDWR ≤ %20 olmak üzere, sağlanabildiği gösterilmelidir. Bazı gerekçelendirilen
durumlarda, genellikle çoklu kalıntı metotlarında, bu aralığın dışında kalan geri kazanımlar kabul
edilebilir. Metodun buna olanak sağlamadığı durumlarda ve eğer başka yeterli alternatif bulunmuyorsa
uygulama tedbirleri alınmadan önce göreli olarak daha düşük bir ortalama geri kazanımın kabul
edilmesi zorunludur. Geri kazanımın düşük fakat tutarlı olduğu (yani iyi düzeyde kesinlik sağladığı) ve
bunun da başarılı şekilde gerekçelendirilebildiği (örneğin, ayırmada pestisit dağılımından dolayı)
istisnai bazı durumlarda %70‟ten düşük ortalama geri kazanım kabul edilebilir. Bununla birlikte,
mümkünse daha doğru bir metot kullanılmalıdır. Numunenin heterojenliğinden kaynaklanan herhangi
bir etki dışında, laboratuvar içi tekrar üretilebilirlik (RSDWR) ≤ %20 olmalıdır.
Devam eden performans doğrulama (rutin geri kazanım tayini)
61. Mümkün olan hallerde, analiz edilen her bir parti için tayin edilen analitlerin geri kazanımları
ölçülmelidir. Bunun aşırı büyük sayılarda geri kazanım tayinini gerektirmesi halinde kabul edilebilir
asgari geri kazanım frekansı Tablo 3‟de verilen şekilde belirlenebilir. Seçim, her bir tespit etme sistemi
için temsili analitlerin en az %10‟unu kapsaması zorunludur. Bununla birlikte, her bir partideki temsili
analit sayısının tayin sistemine göre en az 5 olması zorunludur. Referans materyallerinin analizi,
tercih edilen bir seçenek olmakla beraber uygun seviyelerde ilgili analit içeren CRM sağlanmasında
eksik olduğu için kullanımı pratik değildir.
Tablo 3. Rutin geri kazanım sıklığı (performans verifikasyon)
Temsili analitler Diğer tüm analitler
Geri kazanımın
minimum sıklığı
Analiz edilen her bir partide
temsili analitlerin %10‟u (tayin
sistemine göre en az 5)
Diğer tüm analitleri
kapsayacak şekilde en az 12
ayda bir ama tercihen 6 ayda
bir gerçekleştirilen bir
döngüsel (rolling) program
kapsamında
Tüm temsili analitleri ve aynı
zamanda farklı ürün türlerini
kapsayan bir döngüsel (rolling)
program kapsamında en
azından raporlama limitine
karşılık gelen düzeyde
En azından raporlama limitine
karşılık gelen düzeyde
62. Bir temsili analitin kalibrasyonu veya geri kazanımı için gerçekleştirilen döngüsel program (Tablo
1 ve 3) kabul edilemez sonuçlar verirse, söz konusu analitin bir önceki başarılı kalibrasyon veya geri
kazanımı sonrasında üretilen tüm sonuçların potansiyel olarak hatalı olduğunun kabul edilmesi
zorunludur.
63. Analit geri kazanımı normal olarak RL‟nin 1-10 katına karşılık gelen aralıkta veya MRL‟de veya
analiz edilmekte olan numuneler için özel olarak geçerli bir düzeyde spike yoluyla tayin edilmelidir.
Bir dizi konsantrasyonda analiz performansıyla ilgili bilgi elde etmek üzere ekleme düzeyi aralıklı
veya düzenli olarak değiştirilebilir. RL ve MRL‟ye karşılık gelen düzeylerde geri kazanım özel önem
arz etmektedir. Kör materyalin mevcut olmadığı (örneğin, inorganik bromürün düşük düzeylerde
olduğunun tespit edildiği) hallerde veya yegane kör materyalin girişim yapan bir bileşen içerdiği
durumlarda geri kazanımın spike düzeyi, kör materyalde mevcut bulunan düzeyin ≥3 katı olmalıdır.
Böylesi bir kör matriks içindeki analit (veya gözle görülür analit) konsantrasyonu çoklu test
kısımlarıyla tayin edilmelidir. Gerekirse geri kazanımlar kör değerlerle düzeltilmelidir. Kör değerler ve
15
düzeltilmemiş geri kazanımların da rapor edilmesi zorunludur. Bunlar spike deneylerinde kullanılan
matrikslerden tayin edilmesi zorunludur ve kör değerler RL‟ye karşılık gelen kalıntı düzeyinin
%30‟undan yüksek olmamalıdır.
64. MRL ile tanımlanan tüm bileşenlerin geri kazanımı mümkün olduğu kadar rut in bir şekilde
tespit edilmelidir. Bir kalıntının ortak bir kısım olarak tayin edildiği durumlarda, ya normalde
kalıntılarda baskın gelen, ya da en düşük geri kazanımı üreten bileşeni kullanmak suretiyle rutin
geri kazanım tespit edilebilir.
Yağ veya kuru ağırlık içeriğinin tayinine yönelik metotlar
65. Sonuçların kuru ağırlık veya yağ içeriği bazında ifade edildiği hallerde, kuru ağırlık veya yağ
içeriğinin tayini için kullanılan metodun tutarlı olması zorunludur. Doğrulama işlemi, ideal olarak,
geniş kabul gören bir metotla gerçekleştirilmelidir.
Rutin geri kazanımlar için analiz performansının kabul edilebilirliği
66. Ortalama geri kazanım her ürün grubu için farklı matrikslerin her birinin geri kazanım
ölçümlerinin sonuçlarından hesaplanır. Tek bir geri kazanım sonucu için kabul edilebilir limitler
normalde +/- %2x RSD ortalama geri kazanım aralığında olmalıdır veya tekrarlanabilirlik (ilk
validasyon) ve laboratuvar içi tekrar üretilebilirlik (rutin devamlı geri kazanım) verileri kullanılarak
ayarlanabilir. Bununla birlikte, %60-140 genelleştirilmiş aralığı rutin çoklu kalıntı analizi için
kullanılabilir. Yukarıda bahsi geçen aralığın dışında yer alan geri kazanımlar genellikle partinin
yeniden analiz edilmesini gerektirir fakat belirli gerekçeli durumlarda kabul edilebilir. Tekil geri
kazanımın kabul edilemeyecek ölçüde yüksek olduğu ve hiçbir kalıntının tespit edilemediği hallerde
kalıntının bulunmadığını ispat etmek için numunelerin tekrar analiz edilmesine gerek
bulunmamaktadır. Bununla birlikte, tutarlı olarak yüksek geri kazanımın tespit edildiği durumlar
araştırılmalıdır. Eğer geri kazanımda belirgin bir eğilim ortaya çıkıyor ise veya potansiyel olarak kabul
edilemez sonuçlar (RSD‟nin +/-%20 dışında) elde ediliyor ise neden(ler)in araştırılması zorunludur.
Her numuneye yönelik, prosedürün tamamının doğru gerçekleştiğini ve her numune ekstraktının
GC veya LC sistemine doğru enjeksiyonunu kontrol etmek için, bir veya birden fazla kalite
kontrol standardının (QC-STD) kullanılması tavsiye edilir. Analitik sonuçlara etki yapabilecek bir
analitik prosedür içerisinde çeşitli faktörlerin düzeltilmesi yoluyla, yöntemlerin sağlamlığı için çeşitli
tipte iç standart kullanılabilir. İç Standartlar prosedürün farklı aşamalarında örn. ekstraksiyondan önce
numunelere (iç standartlar ve yerini geçen iç standartlar) veya enjeksiyondan hemen önce son
numune ekstraktına (enjeksiyon dâhili standartlar) eklenir. . İç standartlar ve kalite kontrol
standartları, hedef pestisit kapsamının dışında kalacak şekilde seçilmelidir . Şüphelenilen MRL ihlali
durumu söz konusuysa ve uygun bir izotopik işaretli ISTD varsa bunun kullanılması önerilir.
67. Genelde, ortalama geri kazanım %70-120 aralığında yer alıyor ise, kalıntı verilerinin geri kazanım
ile düzeltme yapılması zorunlu değildir. Eğer kalıntı verileri geri kazanım ile düzeltiliyorsa bunun
belirtilmesi zorunludur. MRL kalıntılarındaki limit aşmalara yönelik verilerin en azından teyit
analizlerinde aynı parti içinde ortalama geri kazanım aralığında (%70-120) ± 2x RSD yer alan tekil
geri kazanım sonuçlarıyla desteklenmesi zorunludur. Bu aralık içerisinde geri kazanım elde
edilemiyorsa yaptırım işlemi gerekmez, ancak doğruluğun nispeten zayıf olduğu riskin hesaba katılması
zorunludur. Tüm ihlal durumlarında Paragraf 47‟ye göre bir standart ekleme işlemi veya izotopik
işaretli standartların kullanımıyla geri kazanıma yönelik düzeltme yapılması tavsiye edilir.
Yeterlik testi ve referans materyallerinin analizi
68. Laboratuvarın, ilgili yeterlik testlerine düzenli olarak katılması zorunludur. Test numunesinde
bulunan pestisitlere yönelik düşük sayıdaki bileşiklerin (örneğin: <%90) analizi yapıldığında yanlış
pozitif(ler) veya negatif(ler) raporlanır veya testlerin herhangi birinde elde edilen sonucu doğruluğu
sorgulanabilir veya kabul edilemez, sorun(lar) araştırılmalıdır. Özellikle yanlış pozitif(ler), negatif(ler)
16
ve veya kabul edilemez performans, dâhil olan analit/matriks kombinasyonlarının daha ileri
belirlemeleriyle devam etmeden önce düzeltilmelidir.
69. Analitik performansa ilişkin kanıt temin edilmesi amacıyla laboratuvar içi referans materyalleri
düzenli olarak analiz edilmelidir. Mümkün olan hallerde bu tür materyallerin laboratuvarlar arası
değişimine ek olarak, bağımsız doğruluk düzeyi kontrolünü sağlar.
Sonuçların teyit edilmesi
70.Numune partisine ait geri kazanım ve LCL ölçümü kabul edilebilir ise negatif sonuçlar (RL‟nin
altındaki kalıntılar) doğrulanmış olarak düşünülebilir. Temsil edilen negatif sonuçlar sadece dolaylı
olarak temsili analitler için geri kazanım ve LCL verileri ile desteklenir ve sonuçların dikkatli bir
biçimde yorumlanması zorunludur.
71. Pozitif sonuçlar (raporlama limitinin üstündeki kalıntılar) genellikle 70. paragrafta belirtilene ek
teyit gerektirir. 72-81. paragraflarda yer alan genel şartlara ek olarak, temsil edilen analitlerle (yani,
eşzamanlı kalibrasyon ve geri kazanımı bulunmayanlar) ilgili olumlu sonuçların teyidi uygun
eşzamanlı kalibrasyon ve geri kazanım tayinleriyle desteklenmelidir. Teyit, partideki geri kazanım
gerekliliklerinin 66. paragraftaki gerekliliklerle uyumlu olması durumunda, tüm pozitif sonuçlar için
zorunlu değildir ve laboratuvar tarafından durum bazında kararlaştırılması zorunludur.
72. MRL‟nin aşıldığı şüpheli durumların veya alışılmadık kalıntıların tanımlanması zorunludur.
Tanımlama için kriterler madde 73-81. arasında verilmiştir. Kütle spektrometrisi gibi ileri derecede
spesifik bir tayin sisteminin kullanılması tavsiye edilmektedir.
Tanımlama
73. ECD, FPD, NPD, DAD ve flüoresan gibi GC veya LC ile kullanılan seçici detektörler ancak sınırlı
düzeyde özgüllük sunarlar. Farklı polariteli kolonlarla kombinasyon halinde bile olsa bu detektörlerin
kullanımı kesin tanımlama sağlamamaktadır. Bu kısıtlar, özellikle bazı sonuçlar daha spesifik tayin
teknikleri kullanılarak da doğrulanabiliyor ise sıkça bulunan kalıntılar için kabul edilebilir olabilir.
Sonuçlar rapor edilirken tanımlamanın derecesine ilişkin bu sınırlamalar göz önünde
bulundurulmalıdır.
Kromatografiye bağlanmış kütle spektrometresi:
74. Ekstrakttaki bir analitin tanımlanmasında kromatografik ayırmayla birlikte kütle spektrometrisi çok
güçlü bir kombinasyondur. Bu eş zamanlı olarak aşağıdakileri de verir:
i) alıkonma süresi;
ii) iyon kütle/yük oranı; ve
iii) abundans verisi
Kromatografi için gereklilikler
75. GC-MS prosedürleri için kromatografik ayırma işlemi kapiller kolonlar kullanılarak
gerçekleştirilmelidir. LC-MS prosedürleri için, kromatografik ayırma işlemi herhangi bir uygun LC
kolonu kullanılarak gerçekleştirilebilir. Her durumda, analize tabi tutulan analit(ler) için asgari kabul
edilebilir alıkonma süresi, kolonun boş hacmine karşılık gelen işleme süresinin en az iki katı olmalıdır.
Kromatografik sistemin ayırma gücü dikkate alındıktan sonra, numune ekstraktındaki analitin
alıkonma süresinin (veya rölatif alıkonma süresi) belirli bir aralıkta kalibrasyon standardına (matriks
uyumlu olması gerekebilir) uygun olması zorunludur. Analitin kromatografik alıkonma süresinin
17
uygun bir iç standardına oranı, yani analitin rölatif alıkonma süresi GC için ±%0.5 ve LC için
±%2.5‟lik bir toleransla kalibrasyon çözeltisinin alıkonma süresine denk olmalıdır.2
Kütle spektrometrisi (MS) için gereklilikler
76. Numunelerin analizinde kullanılan cihaz ve teknikler analit için referans spektrumu
oluşturulmalıdır. Yayımlanmış bir spektrumla laboratuvar içinde oluşturulan bir spektrum arasında
önemli farklılıklar açık olarak varsa, laboratuvar içinde oluşturulan spektrum geçerli olduğunun
gösterilmesi zorunludur. İyon oranlarının yapısal bozunmalarından sakınmak için analit iyonlarının
sinyali, detektöre yüksek miktarda verilerek yüklenilmemelidir. Cihaz yazılımındaki referans
spektrumu matriks bulunmaksızın önceki bir enjeksiyondan muhtemelen aynı partiden kaynaklanabilir.
77. Tanımlama işlemi, tanısal iyonların düzgün seçimine dayanır. Moleküler (benzeri) iyon,
ölçüm ve tanımlama prosedüründe mümkün olan her zaman dâhil edilmesi gereken tanısal
bir iyondur. Genelde ve özellikle de tekli MS‟de yüksek m/z iyonları düşük m/z
iyonlarına (örn. m/z <100) göre daha tanısaldır. Ancak, su kaybından veya ortak
kısımlardan meydana gelen yüksek m/z iyonlar pek kullanışlı olmayabilir. Her ne kadar Cl
veya Br kümeleri başta olmak üzere karakteristik izotopik iyonların özel bir faydası olabilse
de, seçilen tanısal iyonlar, özellikle ana molekülün aynı bölümünden ileri gelmemeli. Tanısal
iyonların seçimi, arka plan girişimlere (girişim yapanlara) bağlı olarak değişebilir.
78. Tanısal iyon kromotogramları aynı partide karşılaştırılabilir konsantrasyonda analiz edilen bir
kalibrasyon standardından elde edilen piklerin alıkonma süresi, pik şekli ve dedektör cevap oranı ile
benzerlik gösteren piklere (S/N 3:1‟i geçen) sahip olmalıdır. Aynı analite yönelik farklı tanısal
iyonlardan ileri gelen kromatografik piklerin birbiri ile örtüşmesi zorunludur. Bir iyon
kromatogramı önemli kromatografik girişime dair bulgular gösterdiği takdirde kalıntıların
miktarını belirlemek veya tanımlamak için bunlara dayanılmamalıdır . Miktar belirleme
için en iyi sinyal-gürültü oranını gösterip önemli kromatografik girişim göstermeyen
iyon kullanılmalıdır.
79. Kromatrografik pikin çıkan spektrumunun temsili olduğundan emin olmak için tam
taramalı ölçüm durumunda arka plan spektrumların, dekonvolüsyon veya diğer algoritmalar
yardımıyla elle veya otomatik olarak dikkatli bir şekilde çıkarılması gerekebilir. Arka plan
düzeltme işleminin uygulandığı durumlarda bunun parti genelinde hep aynı şekilde yapılması
ve bunun açık bir şekilde belirtilmesi zorunludur.
80. Farklı tip ve modlardaki kütle spektrometrik detektörleri, güvenli tanımlamayla ilgili olan farklı
derecelerde seçicilik sağlamaktadır. Tanımlama için gereklilikler Tablo 4‟de verilmiştir. Bu
gereklilikler, tanımlama için kılavuz kriterler olarak görülmeli, bir bileşiğin varlığını veya yokluğunu
kanıtlamak için mutlak bir kriter olarak görülmemelidir.
2 Analiz metotlarının uygulanması ve sonuçların yorumlanması hakkında 12 Ağustos 2002 tarihli 96/23/EC
sayılı Komisyon Kararı (2002657/EC)
18
Tablo 4. Farklı tip kütle spektrometreleri (MS) için tanımlama kriterleri
MS modu:
Single MS (standart mass
resolution)
Single MS (yüksek
çözünürlük/yüksek kütle
doğruluğu)
MS/MS
Tipik sistemler
(örnekler)
Quadropol, ion trap, time
of flight(TOF)
TOF, Orbitrap, FTMS,
Manyetik sektör
Triple quadropol ion trap,
hibrit MS (örneğini Q-
TOF, Q-trap)
Edinme: Tam tarama, Sınırlı m/z
aralığı, Seçilmiş iyon
izleme (SIM)
Tam tarama, Sınırlı m/z
aralığı, Seçilmiş iyon
izleme (SIM)
Seçilmiş/çoklu reaksiyon
izleme (SRM/MRM), tam
tarama ürünü-iyon
spekturumu
Tanımlama için
gereklilikler:
≥ 3 tanısal iyon, (tercihen
yarı-moleküler iyonları
kapsayarak)
≥ 2 tanısal iyonlar
(tercihen yarı-moleküler
iyonları kapsayarak).
Kütle doğruluğu < 5 ppm.
En az bir parça iyon.
≥ 2 ürün iyonu
İyon oranı/oranları Tablo 5‟e uygun olarak
Tanısal iyon veya parçalanma iyonlarının konsantrasyonları spektrumlar vasıtasıyla veya tekli kütle
izlerinin (ekstrakte edilen iyon kromatogramları) sinyallerini integre ederek belirlenebilir.(çıkarılan
iyon kromatogramları). En yoğun (yüklü) iyon veya parçalanma iyonun yüzdesi olarak ifade edilen
saptanmış iyonların nispi konsantrasyonları, benzer konsantrasyonlardaki kalibrasyon
standartlarındakine uymalıdır ve aynı şartlar altında ölçülmelidir. Matriksle eşleşen kalibrasyon
çözümlerinin kullanılması gerekebilir. Tablo 5 maksimum toleranslara işaret etmektedir.
Bazı analit ve enstrümanların daha iyi bir performansa, bazılarının da daha kötü performansa
ulaştığı da not edilmelidir, ki bu da konsantrasyon ve matriksin bir etkisidir. İyon oranlarının
değişkenliğinin gerçek ölçümü zaman içinde Tablo 5‟de verilen sabit kriterlerdense performansa
dayalı kriterleri düzenlemekle kalibrasyon standartlarını kullanarak deneysel olarak yapılabilir.
Tablo 5. Kullanılan bir dizi spektrometri tekniğinde rölatif iyon konsantrasyonları için olağan tavsiye
edilen maksimum izin verilen toleranslar3
Rölatif konsantrasyon
(temel pik %‟si)
EI-GC-MS (rölatif) CI-GC-MS, GC-MSn,
LC-MS, LC-MSn (rölatif)
> % 50 ± % 10 ± % 20
> % 20 ila % 50 ± % 15 ± % 25
> % 10 ila % 20 ± % 20 ± % 30
≤ %10 ± % 50 ± % 50
Daha geniş toleranslar, yanlış pozitif sonuçlarında daha yüksek yüzdelere yol açabilir. Aynı şekilde
toleranslar düşürüldüğü takdirde de yanlış negatif olasılığı artar3. Tablo 5‟te ise toleranslar mutlak
limitler olarak alınmamalıdır ve deneyimli bir analist tarafından tamamlayıcı bir yorum almadan,
kriterlere dayalı otomatik bir veri yorumlaması tavsiye edilmez.
3 Eugenia Soboleva, Karam Ahad and Árpád Ambrus, Applicability of some mass spectrometric criteria for the confirmation of pesticide
residues, Analyst, 2004, 129, 1123-1129
19
Tanımlamada daha yüksek bir güvenirlik derecesi elde etmek için daha fazla kanıt gerekir . Bu da
ilave kütle spektrometrisi bilgisi ile, örneğin tam taranmış spektrumlarının, ilave doğru kütle
(fragman) iyonlarının, ilave parçalanma iyonlarının (MS/MS içinde) veya doğru kütle
parçalanma iyonlarının değerlendirmesi ile elde edilebilir. İyonun/iyonların izotop oranı veya
analitin izomerlerinin kromatografik profili yüksek oranda karakteristik ise bu durum yeterince kanıt
sağlayabilir. Bunun dışında farklı bir kromatografik ayrıştırma sistemi ve/veya farklı bir iyonizasyon
tekniğini, veya destekleyici bilgi sağlayan diğer araçlar kullanarak ek kanıt aranabilir.
Bağımsız bir laboratuvarda doğrulama
81. Mümkün olan hallerde, sonuçların bağımsız bir uzman laboratuvarda doğrulanması, miktara ilişkin
güçlü destekleyici kanıtlar sunar. Eğer farklı tayin teknikleri kullanılırsa kanıt aynı zamanda kimliği de
destekleyecektir.
Sonuçların Rapor Edilmesi
Sonuçların İfade Edilmesi
82. Her bir analite yönelik sonuçlar, MRL kalıntı tanımınca tanımlandığı şekilde ve mg/kg cinsinden
ifade edilmelidir. Kalıntı tanımının birden fazla bileşen içermesi halinde, maksimum kalıntı düzeyine
uygunluğun kontrolü için bileşenlerin kalıntı tanımında açıklandığı şekilde hesaplanan geçerli
toplamının kullanılması zorunludur. Sonuçların, Ek E‟de açıklanan Standart Örnek Tarifine (SSD)
uygun olarak verilmesi zorunludur. SSD‟nin kullanımına ilişkin açıklamalar, EFSA Kılavuz belgesinde
bulunabilir. Bağımsız bileşenlerden alınan sonuçlar, ilgili analitlere ilişkin risk değerlendirmesi için
kullanılabilir. Rapor Limitinin altındaki bağımsız analitlere yönelik kalıntıların ise <RL mg/kg olarak
rapor edilmesi zorunludur.
Sonuçların Hesaplanması
83. Doğrulanmış verilerin tek bir test kısımlarından türetildiği durumlarda (yani kalıntı MRL‟yi
geçmiyorsa), rapor edilen sonuç, en doğru teknik olarak düşünülen tespit tekniğinden elde edilen
sonuç olmalıdır. Sonuçların iki veya daha fazla eşit düzeyde tespit yöntemi ile elde edildiği
durumlarda, ortalama değer rapor edilebilir.
84. İki veya daha fazla test kısımlarının analiz edildiği durumlarda her kısımdan elde edilen en kesin
sonuçların aritmetik ortalaması rapor edilmelidir. Örneklerin iyice parçalanması ve/veya
karıştırılması sağlanan durumlarda test kısımları arasındaki sonuçların RSD‟si, LOQ‟nun bariz
derecede üzerinde olan kalıntılar için %30‟u geçmemelidir . LOQ‟a yakın bir şekilde varyasyon
daha yüksek olabilir ve bir limitin geçilip geçilmediğine karar vermekte daha fazla dikkat gerekir .
Buna alternatif olarak; 91/414/EEC sayılı Direktifin VI Ekinde verilen tekrarlanabilirlik veya tekrar
üretilebilirlikle ilgili limitler, her ne kadar bunlarda alt örnekleme hatası bulunmasa da uygulanabilir (ki
bu da ditiyokarbamat veya fumigant analizler gerçekleştirirken özellikle önemlidir).
Verilerin Yuvarlanması
85. Sonuçların raporlanmasında tek biçimliliğin korunması önemlidir. Genel olarak, ≥0.001 ve <0.01
büyüklüğündeki sonuçlar anlamlı bir rakama yuvarlanmalıdır; ≥0.01 ile <10 mg/kg arasındaki sonuçlar
iki anlamlı rakama yuvarlanmalıdır; ≥10 mg/kg büyüklüğündeki sonuçlar üç anlamlı rakama veya bir
tam sayıya yuvarlanabilir. Raporlama limitleri <10 mg/kg‟de bir, ≥10 mg/kg‟de ise iki anlamlı rakama
yuvarlanmalıdır. Bu şartlar, verilerle ilgili belirsizliği yansıtmayabilir. İstatistiksel analiz için ek
anlamlı rakamlar kaydedilebilir. Bazı durumlarda yuvarlama işlemi, izleme işleminin
müşterisi/paydaşı tarafından belirlenebilir veya onunla birlikte kararlaştırılabilir. Her durumda,
sonuçların yuvarlanması aşıma veya ilgili yasal bir sınıra (örneğin, MRL) yönelik olarak hiçbir zaman
farklı bir karara yol açmamalıdır. Böylece, anlamlı sayılara yuvarlama sonucun nihai
hesaplanmasından sonra yapılması zorunludur.
20
Aralık ≥0.001 ve <0.01 Anlamlı Rakam Anlamlı Bir Rakama Yuvarlanmalıdır
Örnek
Sonuç Raporlama
0.0083 0.008
0.0037 0.004
≥0.01 ile <10 mg/kg arasındaki sonuçlar iki anlamlı rakama yuvarlanmalıdır
Sonuç Rapor
0.01 0.010
0.025 0.025
0.983 0.98
0.987 0.99
1.753 1.8
1.735 1.7
≥10 mg/kg‟de ise üç anlamlı rakama yuvarlanmalıdır.
Sonuç Rapor
10.753 10.8
10.734 10.7
157.435 157
Sonuçların Belirsizlik Verileri ile Kalifikasyonu
86. ISO/IEC 17025 kapsamında, laboratuvarların analitik sonuçları ile birlikte belirsizliği
sağlamaları bir gerekliliktir. Bu amaçla, laboratuvarlar metot validasyon/verifikasyon laboratuvar
içi çalışmalar (örn. yeterlilik testleri) ve laboratuvar içi kalite kontrol testlerinden elde edilen ve
belirsizliklerin tahmin edilmesi için uygulanan yeterli ölçüde veriyi bulundurması gerekir4.
Ölçüm belirsizliği analitik verilerde güvenin bir göstergesidir ve gerçek değerin belirli bir olasılıkla
(güven düzeyi) içinde yer almasının beklendiği, raporlanan veya deneysel olarak elde edilen bir
sonucun etrafında yer alan aralığı ifade eder. Belirsizlik aralıkları tüm hata kaynaklarının dikkate alması
zorunludur.
87. Belirsizlik verileri5, gerçek değer hakkında yanlış bir algının yaratılmasını önlemek için
dikkatle uygulanmalıdır. Tipik belirsizlik hakkındaki tahminler, önceki verilere dayanır ve
mevcut bir örneğin analizi ile bağlantılı belirsizliği yansıtmayabilir. Tipik belirsizlik, bir ISO
(Anonim1995, 'Guide to the expression of uncertainty in measurement' („Ölçümde Belirsizliğin İfade
Edilmesine Yönelik Kılavuz‟ ISBN 92-67-10188-9) standardını veya Eurachem (EURACHEM/CITAC
Kılavuz, Quantifying Uncertainty in Analytical Measurement (Analitik Ölçümde Belirsizliğin
Niceselleştirilmesi), 2. Baskı, (http://www.eurachem.org/guides/pdf/QUAM2000-1.pdf) yaklaşımı ile
yürütülebilir. Kullanılan değerler, laboratuvar içi validasyon verilerinden, referans materyallerinin
analizlerinden, kollaboratif yöntem geliştirme verilerinden elde edilebilir veya hükme dayalı olarak
tahmin edilir. Temel olarak tekrarüretilebilirlik RSD (veya, eğer tekrarüretilebilirlik verileri mevcut
4 Codex Alimentarius Commission Guideline CAC/GL 59-2006 (Guidelines on estimation of uncertainty of results) 5 Lutz Alder et al. Estimation of Measurement Uncertainty in Pesticide Residue Analysis. Journal of AOAC International. Vol 84, No 5, 2001, 1569-1577
21
değilse tekrarlanabilirlik RSD) kullanılabilir, ancak ilave belirsizlik kaynaklarının [örn. Analitik test
kısımlarının alınması gerektiği örneğin heterojenliği (numune hazırlama, numune işleme ve alt örnekleme
işlemleri için kullanılan prosedürlerdeki farklılıklar nedeniyle), ekstraksiyon verimi, standart
konsantrasyonlarındaki farklılıklar] katkısı da dâhil edilmelidir. Bu RSD değerleri, geri kazanım
verilerinden veya referans materyallerinin analizinden elde edilebilir. Belirsizlik verileri öncelikle
analit ve bunları oluşturmak için kullanılan matriksle ilgilidir ve diğer analit ve matrikslere
dikkatle ekstrapole edilmelidir. Daha düşük düzeylerde, özellikle LOQ‟ya yaklaşıldıkça belirsizlik
artma eğilimi gösterir. Bu nedenle, eğer geniş bir kalıntı verileri aralığı için tipik bir belirsizlik
öngörülecek ise bir dizi konsantrasyon için belirsizlik verisinin üretilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.
Laboratuvarların ölçüm belirsizliğini tahmin etmeleri ve tahminlerini kendi laboratuvar içerisindeki
verilerine dayanarak doğrulamaları için bir diğer pratik alternatif yöntem, yeterlik testleri esnasında
performans değerlendirmesi yapmaktır. Yeterlik testi sonuçları, bir laboratuvarın ölçüm belirsizliğine
laboratuvar içi sapma hakkında önemli bir gösterge sağlar ve aynı zamanda raporlanan değerin ölçüm
belirsizliğini dolaylı olarak haklı çıkarılmasını sağlar.
88. Belirli bir örneğin, eşzamanlı geri kazanım tespitleri ile kombine edilen tekrarlı analizleri tekli
laboratuvar sonucunun doğruluğunu arttırabilir ve ölçüm belirsizliği için bir tam rakamın kullanımına
dayanak olabilir. Bu durumda laboratuvar arası sapmanın etkisi ile yine de dikkatli olmak gerekir. Bu
belirsizlik verileri, alt örneklemenin ve analizin tekrarlanabilirliğini kapsayacaktır . Bu uygulama
tipik olarak analitik sonuçlar aşırı önem taşıdığı zaman uygulanacaktır (örn. MRL uygunluğuna dair
şüpheler ve buna bağlı ekonomik etkiler).
89. LCL‟e dayanan raporlama limitlerinin kullanılması, raporlama limitlerinin altında bulunan kalıntı
düzeyleri ile ilişkili belirsizliğin dikkate alınması gereğini ortadan kaldırır.
Sonuçların Yaptırım Amacıyla Yorumlanması
90. Belirli bir numunenin kurallara aykırı (violative) kalıntılar içerip içermediğinin belirlenmesi
genellikle sadece kalıntı miktarının MRL‟ye görece yakın olduğu düzeyler için sorun oluşturmaktadır.
Karar verilirken, tipik belirsizliğe ilişkin herhangi bir değerlendirmeyle birlikte eşzamanlı AQC
verileri ve çoklu test kısımlarından elde edilen sonuçlar dikkate alınmalıdır. Numune alma işlemi
öncesinde, esnasında veya sonrasında kalıntı kaybının veya çapraz kontaminasyonun oluşmuş olması
olasılığının da dikkate alınması zorunludur4.
91. Şimdiye dek AB yeterlik testlerinden elde edilen sonuçlar dikkate alındığında, %50‟lik varsayılan
genişletilmiş belirsizlik rakamı (%95‟lik güven düzeyine tekabül etmektedir) genel olarak Avrupa
laboratuvarları arasındaki laboratuvarlar arası çeşitliliği kapsamaktadır ve yaptırım kararlarında (MRL-
aşımları) düzenleyici makamlar tarafından kullanılması tavsiye edilmektedir. %50 oranında
varsayılan olarak genişletilmiş belirsizliğin düzenleyici mercii tarafından kullanılmasına izin
verilmesi için bir ön koşul, laboratuvarın kendine ait hesaplanmış genişletilmiş belirsizliğin
%50‟nın altında olduğunu kanıtlamasıdır. MRL aşımlarının aynı zamanda akut referans dozunun
aşılmasına da yol açtığı durumlarda daha düşük güvenirlik düzeyine sahip bir genişletilmiş belirsizlik
oranı, önleyici tedbir olarak uygulanabilir.
92. Eğer laboratuvarlar bazı durumlarda kabul edilemeyecek denli yüksek laboratuvarlar arası
tekrarlanabilirlik –veya tekrar üretilebilirlik- RSDWR‟leri (örneğin, çok düşük konsantrasyon
düzeylerinde) veya yeterlik testlerinde başarısız z-skorları elde ederlerse, durum bazında daha yüksek
bir belirsizlik rakamının kullanılmasının düşünülmesi zorunludur5. Tekli kalıntı metotları ile elde
edilen sonuçlar için (özellikle, eğer stabil izotopik olarak işaretlenmiş iç standartlar kullanılıyor ise),
daha az genişletilmiş belirsizlikler, daha iyi laboratuvarlar arası tekrarüretilebil irlik RSDR (≤%25) ile
desteklendiği takdirde doğrulanabilir.
93. Gerekirse sonuç, genişletilmiş belirsizlik (U) ile birlikte şu şekilde raporlanmalıdır: Sonuç = x ± U
(birimler), ki burada x ölçülen değeri temsil eder. Düzenleyici merciiler tarafından yapılan resmi gıda
kontrolü durumunda MRL‟e uygunluk, MRL değerinin genişletilmiş belirsizlik değerinin üzerinde bir
22
oranla aşıldığını (x - U > MRL) varsayarak kontrol edilmesi zorunludur. Bu karar kuralıyla ölçenin
değeri, en az %97,5 güvenirlikle MRL‟nin üstündedir6. Böylece MRL, eğer x-U > MRL ise aşılmıştır.
Örneğin; MRL = 1 ve x = 2.2 ise, o zaman x-U = 2.2 - 1.1 (= 2.2‟nin %50‟si), bu da > MRL‟dir.
6 EURACHEM/CITAC Guide"Use of uncertainty information in compliance assessment (1st Ed., 2007)
23
Ek 1.
Örnek matrikslerin seçilmesi7
Sebzeler, meyveler, tahıllar ve hayvan orjinli gıdalar
Ürün grupları Ürün Kategorileri Kategoriye dâhil edilen tipik
temsili ürünler
Yüksek su içeriği
Yumuşak çekirdekli meyve
Elma, armut
Çekirdekli meyve
Kayısı, vişne, şeftali
Diğer meyveler Muz
Yumrulu sebzeler
Yumru soğan
Tohumlu sebzeler/kabaklar
Domates, biber, salatalık, kavun
Brassica sebzeleri (lahanagiller)
Karnabahar, Brüksel lahanası,
lahana, brokoli
Yapraklı sebzeler ve taze otlar
Marul, ıspanak, fesleğen
Koçanlı ve saplı sebzeler
Pırasa, kereviz, kuşkonmaz
Yem bitkileri
Taze yonca, yem fiği, taze şeker
pancarı
Taze baklagiller
Kabuklu taze bezelye, bezelye,
ayşekadın fasulye, bakla, çalı
fasulyesi, Fransız fasulyesi
Kök ve yumrulu sebzelerin
yaprakları
Şeker pancarı ve yemlik pancar başı
Taze mantarlar
Champingnon / Şampinyon mantarı,
chanterelles / horoz mantarı
Kök ve yumrulu sebzeler veya
yem
Şeker pancarı ve yem pancarı
kökleri, havuç, patates, tatlı patates
7 OECD Environment, Health and Safety Publications, Series on Testing and Assessment, No72 and Series on
pesticides No. 39. (OECD Çevre, Sağlık ve Güvenlik Yayımları, Test ve Değerlendirme konusunda Yayımlar, Sayı 72 ve Pestisitler konusunda Yayımlar Sayı. 39).
24
Yüksek yağ içeriği
Ağaç yemişleri
Ceviz, fındık, kestane
Yağlı tohumlar ve bunların
ürünleri
Yağlı tohum kolzası, ayçiçeği,
pamuk tohumu, soya fasulyesi, yer
fıstığı, susam vb.
Yağlar ve ezmeler ve bunların
ürünleri (örneğin, yerfıstığı ezmesi,
tahin)
Yağlı meyveler ve ürünleri
Zeytin, Avokado ve bunların yağları
ve ezmeleri
Yüksek nişasta ve/veya
protein içeriği ve düşük
su ve yağ içeriği
Kuru baklagiller/Baklagiller
Bakla, kuru bakla, kuru fasulye (sarı,
beyaz/lacivert, kahverengi, alacalı),
mercimek
Tahıllar ve bunların ürünleri
Buğday, çavdar, arpa ve yulaf; darı,
pirinç, kepekli ekmek, beyaz ekmek,
krakerler, kahvaltı gevrekleri,
makarna
Yüksek asit içeriği ve
yüksek düşük su
içeriği1
Turunçgiller
Limon, mandarin, mandalina,
portakal
Küçük meyveler ve taneli
küçük meyveler
Çilek, yaban mersini,
ahududu
Siyah Frenk üzümü, kırmızı
Frenk üzümü, beyaz Frenk
üzümü, üzüm
Diğerleri
Kiwi, ananas, uşkun (rhubarb)
Yüksek şeker ve
düşük su içeriği
Bal, Kuru meyveler
Bal, Kuru üzüm, kuru kayısı,
kuru erik, meyveli reçeller
“Bulunması zor veya
özgün ürünler”2
*
Şerbetçiotu
Kakao çekirdeği ve bunun
ürünleri, , Kahve, Çay
Baharatlar
Et ve Su ürünleri Kırmızı et Sığır, domuz, kuzu, av
hayvanları, at
Beyaz et Tavuk, ördek, hindi
Balık Morina balığı, mezgit, somon,
alabalık
Sakatatlar3 Karaciğer, böbrek
Kabuklular Karides, deniz tarağı, yengeç
25
Süt ve süt ürünleri Süt İnek, keçi ve manda sütü
Peynir İnek ve keçi peyniri
Süt ürünleri Yoğurt, krema
Yumurta Yumurta Tavuk, ördek, bıldırcın, kaz
yumurtaları
Hayvansal kökenli
gıdadan elde edilen
yağlar3
Et yağı Böbrek yağı, domuz yağı
Süt yağı Tereyağı
Balık yağı Morina karaciğer yağı
(1) Ekstraksiyon aşamasında pH değişikliklerinin stabilize edilmesi için bir tampon kullanılıyorsa bu
madde grubu, “Yüksek Su İçeriği” altında tek madde grubuna birleştirilebilir.
(2)“Bulunması zor ürünlerin”, sadece sıkça analiz edildikleri takdirde tam olarak validasyonu
yapılmalıdır. Eğer bu ürünler ara sıra analiz ediliyorsa validasyon, sadece rapor limitlerinde spike
edilmiş kör ekstraktlar kullanarak kontrol etmek şeklinde daraltılabilir.
(3) Ön ekstrakte edilmiş yağda polar olmayan pestisitleri saptamaya yönelik yöntemler kullanan
laboratuvarlar, bu grup ürünlerini “Et ve Su Ürünleri” veya “Süt ve Süt ürünleri” ile ilişkili ürün
grupları ile birleştirebilirler.
26
Ek A.
Validasyon prosedürü: ana hatlar ve örnek yaklaşımlar
Validasyon metot geliştirmenin tamamlanmasından sonra veya rutin analizler için yeni getirilecek
daha önce kullanılmamış bir metodun kullanılmasından önce yapılır. Laboratuvarda ilk kez
uygulanacak kantitatif bir analiz metodunun ilk validasyonuyla yeni analitler ve matriksler için var
olan valide edilmiş bir metodun kapsamının genişletilmesi arasında ayırım yapmaktayız.
Kantitatif analiz
1. İlk tam Validasyon
Validasyonun yapılması gerekir
- metot kapsamındaki tüm analitler için
- her ürün grubundan en az 1 ürün için (metodun kapsamı içerisinde oldukları iddia ediliyorsa
veya laboratuvarda analizi yapılan numunelere uygulanabiliyorlarsa)
Deneysel:
Bir Validasyonun tipik deneysel düzenek örneği aşağıdaki gibidir:
Çalışma seti (1 homojenize numuneden alt numuneler)
Reaktif körü
1 standart eklenmemiş numune
LOQ seviyesinde standart eklenmiş 5 numune
2-10x LOQ veya MRL seviyesinde standart eklenmiş 5 numune
Cihaza enjeksiyon sıralaması:
LOQ düzeyinde çözücü içinde kalibrasyon standartları
LOQ düzeyinde matrikste kalibrasyon standartları
Reaktif körü
standart eklenmemiş numune
LOQ seviyesinde standart eklenmiş 5 numune
2-10x LOQ veya MRL seviyesinde standart eklenmiş 5 numune
2-10x LOQ veya MRL‟de matrikste kalibrasyon standartları
Veri değerlendirme:
Kalibre et ve sekans enjeksiyonunu yap ve AQC dokümanından beklendiği şekilde miktar tayinin yap.
Verilerden en azından Tablo 1‟deki parametreleri belirleyin ve kriterlere karşı bunları doğrulayın.
27
Tablo 1: Doğrulama parametreleri ve kriterler.
Parametre
Ne/nasıl
Kriter
AQC belgesiyle
çapraz referans
yapın
Lineerlik Kalibrasyon eğrisi boyunca Residuals <
±%20
35-41
Matriks etkisi Çözücü standartlarından ve
matriksle eşleşen
standartlardan cevapların
karşılaştırılması
-
44-48
LOQ Tanımlama ile; doğruluk ve
kesinlik için kriterlerin
karşılandığının gösterilmiş
olduğu en düşük düzey
≤MRL
57
Spesifiklik Reaktif körü ve kontrol
numunelerinde cevap
<%30 LOQ
64
Kesinlik (RSDr) Tekrarlanabilirlik RSDr’sini
belirleyin, her iki Standart
ekleme seviyesi için belirleyin
≤ %20
59
Kesinlik*
(RSDwR)
Laboratuvar içi tekrar
üretilebilirlik belirleyin*
≤ %20
59
Sağlamlık Ortalama geri kazanım ve
RSDwR oluşturma yoluyla
devam eden bir metot
validasyonundan /
verifikasyonundan elde
edilebiliyor mu?
Yukarıya
bakınız
Doğruluk Spike seviyeleri için
belirlenen ortalama geri
kazanım
%70-120
59
*Laboratuvar içi tekrar üretilebilirlik devam eden bir QC’den elde edilebilir (aşağıya bakınız)
2. Metodun kapsamının genişletilmesi: yeni analitler
Daha önceden valide edilmiş bir metoda eklenen yeni analitlerin yukarıda genel hatları verildiği
şekilde ilk validasyon için kullanılan aynı prosedürün kullanılmasıyla validasyonunun yapılması
gerekir.
Alternatif olarak, yeni analitlerin validasyonu devam eden kalite kontrol prosedürüne entegre
edilebilir. Örnek olarak: rutin numunelerin her bir partisiyle uygulanabilir ürün kategorisinden bir veya
daha fazla ürün LOQ ve bir üst düzeyinde standart eklenir. Karşılık gelen standart eklenmemiş
numunede geri kazanım ve girişim oluşumunu belirleyin. Her iki düzey için 5 geri kazanım değeri
toplandığında, ortalama geri kazanım ve laboratuvar içi tekrar üretilebilirlik (RSDwR) belirlenebilir
ve tablo 1‟deki kriterlere karşı test edilebilir.
3. Metodun kapsamının genişletilmesi: yeni matriksler
28
Aynı ürün kategorisinden başka matrikslere metodun uygulanabilirliğinin validasyonu için pratik bir
yol, numunelerin analiziyle aynı anda gerçekleştirilen devam eden kalite kontrol sırasında bunu
yapmaktır. Aşağıya bakınız.
4. Devam eden performans validasyonu / verifikasyonu
Devam eden metot validasyonunun amacı aşağıdakileri yapmaktır:
- ortalama geri kazanım ve laboratuvar içi tekrar üretilebilirlik (RSDwR) aracılığıyla
sağlamlığını göstermek
- zaman içinde metotta yapılan küçük ayarlamaların metodun performansını etkilemediğini
göstermek
- aynı ürün kategorisinden başka ürünlere uygulanabilirliği göstermek (aynı zamanda yukarıya
da bakınız)
- rutin analizler sırasında geri kazanım sonuçlarının her biri için kabul edilebilir limitleri
belirlemek
- laboratuvar içerisindeki ölçüm belirsizliğinin tahmini için bilgi toplamak
Deneysel:
Genellikle rutin olarak analiz edilen her bir numune partisi ile birlikte kabul edilebilir ürün
kategorisindeki farklı ürünlerden bir ya da daha fazla numuneye analitler ilave edilir ve numunelerle
aynı zamanda analiz edilir.
Veri değerlendirme:
Standart ilave edilmiş numuneden her analit için geri kazanımı ve karşılık gelen standart ilave
edilmemiş numunedeki herhangi bir girişimin gerçekleşmesini belirleyin. Periyodik olarak (örneğin,
yıllık olarak) ortalama geri kazanım ve tekrar üretilebilirlik (RSDwR) belirleyin ve Tablo 1‟deki
kriterlere karşı elde edilen verileri doğrulayın. Bu veriler aynı zamanda, AQC belgesinin 66.
paragrafında genel hatlarının verildiği gibi her bir geri kazanım tespitlerinin kabul edilebilirliğini
belirlemek, limitleri güncellemek ve ölçüm belirsizliğinin tahmini için de kullanılabilir.
29
Ek B.
Dönüştürme faktörleri örnekleri
Birkaç pestisit için MRL kalıntı tanımları sadece kaynak pestisiti değil aynı zamanda metabolit veya
diğer dönüşüm ürünlerini de kapsar.
Örnek 1‟de bileşenlerin toplamı farklı moleküler ağırlıklar için ayarlamayı takiben fenthion olarak
ifade edilmiştir (dönüşüm faktörleri), Örnek 2‟de toplam, aritmetik toplam olarak ifade edilmiştir ve
Örnek 3 Thiodicarb ve Methomyl olarak ifade edilmiştir.
Örnek 1.
Fenthion, sülfoksit ve sülfonları ve bunların oksijen analogları (oksonlar) kalıntı tanımında yer alırlar
ve analize dâhil edilmelidirler.
Bileşik
MW Cf
Fenthion RR‟S P=S 278.3 1.00
Fenthion sulfoksit RR‟SO P=S 294.3 0.946
Fenthion sülfon RR‟SO2 P=S 310.3 0.897
Fenthion okson RR‟SO P=O 262.3 1.06
Fenthion
oksonsülfoksit
RR‟SO P=O 278.3 1.00
Fenthion
oksonsülfon
R‟SO2 P=O 294.3 0.946
Kalıntı Tanımı: Fenthion (fenthion ve fenthionun oksijen analogu, bunların fenthion olarak ifade edilen sülfoksitleri ve sülfonları) Kalıntının, kaynak ve dönüşüm ürünlerinin toplamı olarak tanımlandığı durumlarda, dönüşüm ürünlerinin konsantrasyonları toplam kalıntı konsantrasyonlarına eklenen moleküler ağırlıklarına uygun olarak ayarlanmalıdır.
CFenthion Toplamı= 1.00 x CFenthion + 0.946 x CFenthionSO + 0.897 x CFenthionSO2 + 1.06 x CFenthion okson + 1.00 x CFenthion oksonSO + 0.946 x CFenthion oksonSO2
30
Örnek 2.
Triadimefon ve triadimenol (triadimefon ve triadimenolün toplamı)
CTriadimefon ve triadimenolToplamı = 1.00 x C Triadimefon + 1.00 x C Triadimenol
Örnek 3.
Kalıntı Tanımı:
Methomyl ve Thiodicarb (methomyl olarak ifade edilen methomyl ve thiodicarb‟ın toplamı
31
Ek C.
Çoklu kalıntı yöntemlerinin kullanımıyla, pestisit kalıntılarının tespiti için sonuçların ölçüm
belirsizliği değerinin tahmini için örnekler.
Pestisit kalıntılarının tespitine yönelik sonuçların Ölçüm Belirsizliklerinin (MU) tahmini için,
bu konunun daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacak çok sayıda dokümanın okunması önerilir,
örneğin: Eurachem(1), Nordtest(2), Eurolab
(3) ve Codex CAC/GL 59-2006(
4) Yönergeleri.
Buna karşın bu belgeye açık örnekler içeren bir ekin dâhil edilmesi uygun görülmüştür(5)
. İki
yaklaşım, derinlemesine açıklanmıştır. Her iki örnekte, 1. denklemdeki nispi standart belirsizliğinden
U‟ tarafından temsil edilen genişletilmiş MU‟nun hesaplanması için k = 2 değerinde bir genişletilmiş
kapsam faktörü varsayılmıştır..
U" = k • u' Denklem 1
1. Yaklaşım)
Bir laboratuvar bir dizi Yeterlilik Testine katılmış (EUPT‟ler veya pestisit kalıntıları için geçerli diğer
PTler) ve tümü (veya neredeyse tümü) için kabul edilebilir z-skorları elde etmişse, bu yaklaşım
uygulanabilir.
Bu yaklaşımda genişletilmiş MU (Ölçüm Belirsizliği) olarak %50 oranında bir varsayılan değer
uygulanır. Bu varsayılan değer, katılımcı laboratuvarlar tarafından, meyve ve sebzeler üzerinde
gerçekleştirilen çoklu kalıntı yöntemlerinin bir dizi EUPT hakkında rapor edilen ortalama nispi standart
sapmalara dayanır. Bu ortalama, %25 civarında olup, %50 oranında genişletilmiş bir belirsizlik
sağlamıştır.
U' = 2x0.25 = 0.50 U' = %50
Birinci yaklaşım, laboratuvarın MU‟sunun < %50 olması koşuluyla benimsenmelidir ve bunu yapmak
için, 2. yaklaşım gerçekleştirilebilir.
2. Yaklaşım
Bu yaklaşımda MU, PT verilerini(2)
kullanarak 2. denklemi uygulamak suretiyle yöntemin ve
laboratuvar sapmasına ilişkin tahminlerle birleştirilen laboratuvar içi üretilebilirliğin nispi standart
sapması kullanılarak hesaplanır.
Denklem 2‟de:
u' birleştirilmiş standart belirsizliktir
U'(RSDWR) laboratuvar içi üretilebilirlik,
u'(bias) PT verilerinden tahmin edilip, yöntem ve laboratuvar sapmasından meydana gelen
belirsizlik bileşenidir.
U'(RSDWR)‟nin hesaplanması için, her ne kadar validasyon verilerinden gelen geri kazanımlar da dâhil
edilebilse de, tercihen uzun vadeli kalite kontrol (QC) geri kazanım verileri kullanılmalıdır.
Not: Kalibrasyondan gelen laboratuvar içi değişkenliğin, uzun vadeli kalite kontrol geri kazanım
değişkenliğine(1)
dâhil edilmesi düşünülmektedir.
Hesaba katılan tüm geri kazanım yüzdelerinin standart sapması hesaplanmıştır.
Burada gösterilen örnek için validasyon geri kazanımları, söz konusu laboratuvarın PT‟e katılmak
için kullanmakta olduğu çoklu kalıntı yöntemi (MRM) ile aynı işlemde geçerli kılınan herhangi bir
pestisit için alınmıştır. Ayrıca bu değer, %60-%140 aralığı üzerinde uzun vadeli QC‟de iki farklı düzey
ve laboratuvarda normalde analiz edilen meyve ve sebze matrisleri için de dâhil edilmiştir. En az 31
sonucun hesaba katılması zorunludur (4)
. İki yöntem için: 93 pestisiti kapsayan LC için bir yöntem ve
66 pestisiti kapsayan GC için diğer yöntemde, geri sapma yüzdelerinin tümüne yönelik standart
sapma değeri 0.15 çıkar. U'(RSDWR) bu nedenle 0.15‟tir.
u'(bias) bileşeni, birçok yönergede belirtildiği şekilde laboratuvarın PT çalışmalarındaki
performansından hesaplanır(2-4)
. AB‟de resmi laboratuvarların EUPT çalışmalarına katılmaları
zorunludur, bu nedenle bu yaklaşımın yürütülmesi için en az 2 EUPT-FV rapor sonucunun alınması
32
yeterli sayıda veri (31‟den fazla sonuç) anlamına gelir. Örnek olarak, rapor edilen 2 EUPT-FV sonuçları
toplam 39 pestisit sonuçtan ibaretti. Bu iki PT‟den kullanılması gereken bilgi, atanan değer veya medyan,
laboratuvarın örnekte mevcut her bir pestisit için rapor ettiği gerçek dağılım (Qn veya sabit standart
sapma) ve laboratuvarın, miktarını belirlediği pestisitlere ilişkin rapor ettiği pestisitlerin sayısıdır.
Tablo 1‟de laboratuvarın katılmış olduğu EUPT-FV sayısı (sütun A), rapor edilen pestisitler (sütun
B), bu pestisitlerle ilgili rapor edilen konsantrasyon (sütun C), atanan değer veya medyan (sütun
D), kareye değerlenen sapma (sütun E), ki bu da [(sütun C - sütun D) / (sütun D)]2, sonra
katılımcılardan alınan verilerin dağılımı veya Qn (sütun F), her bir pestisit için sonuçları rapor eden
laboratuvarların sayısı (sütun G), sütun G‟nin karekökü (sütun H) ve son olarak da sütun F ile sütun
H arasındaki katsayı (sütun I).
Ardından denklem 3 kullanılır:
33
Denklem 3
Burada:
• RMS'bias; denklem 4‟te gösterildiği gibi, karesi alınan sapma payından [PT‟lerden (m =39)]
alınan sonuçların sayısına bölünen (sütun E‟nin toplamı) toplamının Ortalama Kareköküdür.
Denklem 4
• u'(Cref); çok sayıda PT üzerinden bir ortalamanın tahmini değeridir. Kapsam dâhili her bir pestisit
için laboratuvar tarafından rapor edilen sonuçların sayısının kareköküne bölünüp (sütun 1),
PT‟lerden (39) alınan sonuçların (m) sayısına bölünen ve ISO 13528(6)
‟e göre 1.253 faktörü ile
çarpılan Qn‟in toplamı olarak hesaplanır. Söz konusu ISO, u'(Cref)‟in, PT‟de atanan değeri medyan
olduğunda bu faktörle çarpılması gerektiğini söyler. Denklem 5‟ izlenerek hesaplanır.
Denklem 5
Denklem 3‟e geri dönüp denklem 4 ile 5‟i bunun içine ikame ettiğimizde u'(bias)‟a ulaşırız:
Not: u'(bias), laboratuvarın diğer PT‟lere katılımlarından hesaplanabilir .
Denklem 2‟e dönüyoruz ve U'(RSDWR) = 0.15 ile u'(bias)‟ı ikame ediyoruz:
Şimdi de denklem 1‟e dönüyoruz; u' = 0.27 ve genişletilmiş ölçüm belirsizliği dolayısıyla aşağıdaki
gibidir:
Her iki yaklaşımın sonuçları birbirine çok benzemektedir: sırasıyla %50 ve %54.
Referanslar (1) EURACHEM Guide: Quantifying Uncertainty in Analytical Measurements,
Laboratory of the Government Chemist, 2nd edition, London, 2000.
(2) NORDTEST Report TR 537: Handbook for Calculation of Measurement Uncertainty in
Environmental
Laboratories, http://www.nordicinnovation.net/nordtestfiler/tec537.pdf, 2nd edition,
Espoo, 2004.
(3) EUROLAB Technical Report 1/2007: Measurement uncertainty revised: alternative
approaches to uncertainty evaluation, European Federation of National Associations of
Measurement, Testing and Analytical Laboratories, www.eurolab.org, Paris, 2007.
(4) CAC/GL 59-2006 (Amendment 1-2011) Guidelines on Estimation of Uncertainty of
Results, Codex
Alimentarius Commission,
http://www.codexalimentarius.net/download/standards/10692/cxg_059e.pdf, Rome 2006 and
2011.
(5) P. Medina-Pastor et al., J. Agric. Food Chem., 2011, 59 (14), 7609-7619.
(6) ISO 13528: Statistical methods for use in proficiency testing by interlaboratory
comparisons, International Organisation
Ek D.
Sözlük
Analit (Analyte) Konsantrasyonu (veya kütlesi) belirlenecek kimyasal türdür. Bu
prosedürlerin amacı doğrultusunda: bir pestisit veya metabolit, bir
yıkım ürünü veya bir pestisit veya dâhili standardın türevi.
Analitik örnek
(Analytical
sample)
Bakınız test örneği
Analitik kısım
(porsiyon)
(Analytical
portion)
Bakınız test kısmı.
API Atmosferik basınç iyonizasyonu (LC-MS için). Elektrospreyli
iyonizasyon (ESI) ile atmosferik kimyasal iyonizasyon (APCI)
içeren bir jenerik terim.
AQC Analitik kalite kontrol. Analitik yöntemin rutin uygulamadaki
performansını göstermeyi amaçlayan ölçüm ve kayıt gereklilikleri.
Veriler, yöntem validasyonunda oluşturulan verileri tamamlar.
AQC verileri; yeni analitler, yeni matriksler ve yeni düzeylerin
genişletilmesini geçerli kılmak için kullanılabilir. İç kalite kontrol
(IQC) ve performans doğrulaması terimleri ile eş anlamlıdır.
Kesişen AQC verileri, ilgili örneğin içinde bulunduğu partinin
analizi sırasında oluşan verilerdir.
Anlamlı rakamlar
(Significant
figures)
Bir sayıda, kesinlikle bilinen haneler ile birlikte, birinci belirsiz hane.
Örnek: 3 belirleyici hane 0.104, 1.04, 104, 1.04x104 : 1 ile ortadaki 0
haneleri belirli, 4 ise belirsiz ancak anlamlı rakamlardır.
Not: Başlangıçtaki sıfırlar hiçbir zaman belirleyici değildir. Üslü sayıların
anlamlı rakamların sayısına etkisi yoktur.
(Ölçüm)
Belirsizliği
(Uncertainty (of
measurement))
Bildirilen sonuç civarında, gerçek değerin belirli bir olasılık (güven
düzeyi, genellikle %95) dâhilinde bulunmasının beklendiği bir aralık.
Belirsizlik verileri doğruluk (bias) ve tekrarüretilebilirliği kapsamalıdır.
Bloklamalı
kalibrasyon
(Bracketing
calibration)
Bir tespit partisinin, tespit sisteminin örneklerin analizinden hemen
önce ve hemen sonra kalibre edilmesi suretiyle organize edilmesi .
Örneğin kalibrant 1, kalibrant 2, örnek 1, örnek n , kalibrant 1,
kalibrant 2.
Cevap/yanıt
(Response)
Analitle karşılaşan detektörün mutlak veya rölatif sinyal çıktısı.
CI Kimyasal İyonizasyon (GC-MS için).
Çalışma Standardı
(Working
standard)
Stok standardından üretilen (örneğin; geri kazanım tayini için ekleme
yapılması ya da kalibrasyon standartlarının hazırlanması amacıyla
kullanılan) dilüsyonları ifade etmek üzere kullanılan genel terim.
Doğrulama
(Confirmation)
Doğrulama, tanımlama kriterleri en az bir tanesi tarafından
karşılanan8, birbiri ile örtüşen iki veya daha fazla analizin
kombinasyonudur (ideal durumda ortogonal seçicilik yöntemlerini
kullanarak). Kalıntıların tamamıyla yokluğunu doğrulamak mümkün
değildir. LCL‟de bir “rapor limitinin” benimsenmesi, kalıntıların
gereksiz ölçüde düşük seviyelerde varlığının veya yokluğunun
doğrulanmasından doğan yersiz derecede yüksek maliyeti önler .
Pozitif bir sonuç için gerekli olan doğrulamanın mahiyeti ve boyutu,
sonucun önemine ve benzer kalıntıların bulunduğu sıklığa bağlıdır .
ECD‟e dayalı ölçümler, spesifite eksiklikleri nedeniyle doğrulama
istemeye meyillidir. Kütle spektrometrisi teknikleri çoğu zaman
daha pratik ve doğrulama yöntemine en azından eşdeğer bir
yaklaşımdır. Doğrulamaya ilişkin AQC prosedürleri kesin olmalıdır.
Doğruluk
(Accuracy)
Bir test sonucunun doğru veya kabul edilmiş referans değeri
arasındaki örtüşmenin yakınlığı. Bir dizi test sonucuna
uygulandığında rastgele hata (precision/kesinlik olarak tahmin edilir)
ve ortak sistematik hatadan (gerçeklik veya yanılgı) oluşan bir
kombinasyonu da kapsar (ISO 5725-1).
Düzey
(Level)
Bu belgede konsantrasyon (örneğin mg/kg, μg/ml) veya miktar
(örneğin ng, pg) için kullanılmıştır.
ECD Elektron yakalama detektörü
EI Elektron iyonizasyonu Enjeksiyon
İç Standardı
(I-ISTD)
(Injection
internal
standard)
Enjeksiyon İç Standardı. Örnek ekstraktında bulunmayıp, buna
enjeksiyondan hemen önce ve her kalibrasyon standardına eklenen
bir analit. Enjeksiyonda değişkenliğin düzeltilmesi için
kullanılabilir. Bozunma veya matriks kaynaklı etkiler açısından
şüphe yaratmayacak şekilde seçilmelidir. GC‟e yönelik I-ISTD
örnekleri; şunlardır: PCB209, PCB101.
EU (AB) Avrupa Birliği.
FPD Alevli fotometrik detektör (kükürtlü veya fosforlu bileşiklerin
tespitine özgü olabilir).
FWHM Yarı yükseklikteki tam genişlik
Girişim
(Interference)
Analit için ölçülen tepkiye katkı yapan veya analit tepkisinin
entegrasyonunu daha belirsiz veya daha az kesin kılan, bir
bileşen/bileşenler tarafından analit dışında üretilen pozitif veya
negatif bir cevaptır. Girişim, kabaca “kimyasal gürültü” (elektronik
gürültü, “alev gürültüsü” ve benzerinden ayrı) olarak da
anılmaktadır. Matriks etkileri girişimin hemen göze çarpmayan bir
biçimidir. Girişimin bazı biçimleri detektörün daha seçici olmasıyla
en aza indirilebilir. Girişim ortadan kaldırılamaz veya telafi
edilemezse, doğruluk üzerinde herhangi bir etkisi bulunmuyorsa
kabul edilebilir.
8 S.J. Lehotay, K. Mastovska, A. Amirav, A.B. Fialkov, T. Alon, P.A. Martos, A. de Kok, A.R. Fernandez-Alba, Trends in Anal. Chem. 27 (2008)
1070-1090
GC Gaz kromatografisi (gaz-sıvı kromatografisi).
Geçerli Kılma
(Validation)
Bakınız Yöntem Geçerli Kılınması
Gerçeklik
(Trueness)
Normalde gerçeklik ölçüsü „toplam sistematik hata‟ (bias) olarak da ifade
edilir. Bir seri test sonucundan elde edilen ortalama değerle (yani ortalama
geri kazanımla) kabul edilen referans veya gerçek değer arasındaki
örtüşmenin yakınlık düzeyidir (ISO 5725-1)
Geri kazanım (bir
analitik yöntemle
analitin)
(Recovery)
Bir analitin, nihai tespit noktasında, ekstraksiyondan hemen önce
(normalde bir kör örneğe) eklendikten sonra arta kalan orantısı .
Normalde yüzde cinsinden ifade edilir. Rutin geri kazanım, her bir
örnek partisinin analiziyle gerçekleştirilen belirleme(ler)e atıfta
bulunur.
İç Kalite Kontrol
(IQC)
(Internal quality
control)
Bakınız AQC
İç standart (ISTD)
(Internal standard)
İç standart (ISTD): Örnekte bulunmayan, analite mümkün olduğu
kadar benzeyen fizikokimyasal özelliklere sahip bir analittir.
ISTD‟nin bilinen bir miktarı, her örnek kısmına tipik olarak örnek
ekstraksiyonundan önce ve her kalibrasyon standardına eklenir.
MS-tespitinin yapıldığı durumlarda izotopik işaretli analitler,
prensipte analitik prosedürün herhangi bir aşamasında her türlü
kaybı ve aynı şekilde tespit aşamasındaki matriks kaynaklı sinyal
kaymalarını tamamıyla karşılayabildiklerinden ideal ISTD‟ler
olarak görülür. Buna ayırma veya SPE, enjeksiyon hacimlerinde
sapma ve dökülmelerden kaynaklanan kaza sonucu kayıplar da
dâhildir.
İhlal eden Kalıntı
(Violative residue)
MRL‟yi aşan veya başka bir nedenle kanunlara uygun olmayan kalıntı.
Kalibrasyon
(Calibration)
Örnek ekstraktın içindeki hedef analitten gelen gözlenen sinyal
(tespit sistemi tarafından üretilen cevap) ile standart solüsyon
olarak hazırlanan analitin bilinen miktarları arasındaki ilişkinin
belirlenmesi. Bu dokümanda kalibrasyon, tartım ve volümetrik
ekipmanın kalibrasyonu, kütle spektrometrelerin kütle kalibrasyonu
vb. anlamında kullanılmamıştır.
Kalibrasyon
Standardı
(Calibration
Standard)
Tayin sisteminin kalibrasyonu için kullanılan analitin (ve iç
standardın, eğer kullanılıyorsa) bir solüsyonu (veya diğer dilüsyonu) .
Bir çalışma standardından hazırlanabilir ve matriks uyumlu olabilir .
Kalite Kontrol
Standardı
(QC-STD)
(Quality
Control
Standard)
Örneğin içermediği ve analitik prosedürün seçili bir aşamasında
belirli kritik adımların (örn. temizlik, ayrıştırma, enjeksiyon) söz
konusu analitler üzerindeki etkisini izlemek için örneğe eklenen
analit. QC-STD‟ın belirli kabul edilebilir eşikleri karşılanmadığı
takdirde örneğin yeniden analizi düşünülmelidir.
Katı faz dilüsyonu
(Solid phase
dilution)
Bir pestisitin ince parçalanmış nişasta tozu gibi katı bir madde içerisinde
yayılarak seyreltilmesi. Genellikle kompleks ditiyokarbamat gibi
çözülmeyen analitler için kullanılır.
Kesinlik
(Precision)
Deneysel prosedürün öngörülen şartlarda uygulanmasıyla elde
edilen analitik sonuçlar arasındaki örtüşmenin yakınlığıdır.
Sonuçları etkileyen deneysel hataların rastgele bölümü ne kadar
küçük ise, prosedür o kadar kesinlik kazanır. Standart sapma,
kesinliğin (veya kesinsizliğin) bir ölçüsüdür.
Kontaminasyon
(Bulaşma)
(Contamination)
Analitin örneğe, ekstrakta, iç standart solüsyona vb., örnek alma veya
analizin herhangi bir aşaması sırasında herhangi bir yoldan
bulaşması.
Kör
(Blank)
(i) Aranan analit(ler)in tespit edilebilir düzeyleri içermediği bilinen
materyal (bir örnek veya bir örneğin kısmı ya da ekstraktı) . Ayrıca
matriks körü olarak da bilinir,
(ii) herhangi bir örneğin kullanılmadığı (analizin gerçekçi kılınması
amacıyla örnek için su ikame edilebilir), sadece solvent ve reaktifleri
kullanarak yürütülen eksiksiz bir analiz. Ayrıca reaktif körü veya
prosedürel kör olarak da anılır.
Kütle
Çözünürlüğü
(Mass resolution)
Bir kütle spektrometri cihazının çözünürlüğü, benzer m/z değerlerine
sahip iki iyon arasında ayırt etme kabiliyeti olarak tanımlanır
(IUPAC tanımı9 : eşit büyüklükteki iki pik arasında, bu pikler
arasındaki baseline (valley), pik yüksekliğinin belirli bir fraksiyonu
olacak şekilde oluşan en küçük kütle farkı).
Kütle doğruluğu
(Mass accuracy)
Kütle doğruluğu bir iyonun ölçülen doğru kütlesinin hesaplanan kesin
kütlesinden sapmasıdır. MilliDaltonlar (mDa) olarak mutlak bir değer
veya milyonda parça (ppm)‟da göreli bir değer hatası olarak ifade
edilebilir ve aşağıdaki şekilde hesaplanır:
(doğru kütle – kesin kütle)
Örnek: deneysel olarak ölçülen kütle = 239.15098,
İyonun teorik olarak kesin kütlesi m/z = 239.15028.
Kütle doğruluğu = (239.15098 – 239.15028) = 7.0 mDa
veya (doğru kütle – kesin kütle) / kesin kütle * 106
Örnek: deneysel olarak ölçülen kütle = 239.15098,
İyonun teorik olarak kesin kütlesi m/z = 239.15028.
Kütle doğruluğu = (239.15098 – 239.15028) / 239.15028 * 106 = 2.9 ppm
9 http://www.iupac.org/web/ins/2003-056-2-500 and http://old.iupac.org/reports/provisonal/abstarct06/murray_prs.pdf
Kütle çözündürme
gücü
(Mass resolving
power)
Yarı yükseklikteki tam genişlikte (FWHM) tanımlanan kütle çözündürme
gücü, m/Δm olup burada m ölçülen m/z ve Δm, yarı yükseklikteki tam
kütle genişliğidir. Not 1: manyetik sektör enstrümanları için başka bir tanım
kullanılır ("%10 baseline (valley)"). Kabaca iki tanım arasındaki fark, 2
değerinde bir faktördür (yani. %10 baseline metotuyla 10,000 değerindeki
çözündürme gücü, FWHM yöntemiyle bulunan 20,000 değerindeki
çözündürme gücüne denktir). Not 2: kütle çözündürme gücü çoğu zaman
karıştırılır ve kütle çözünürlüğü ile değiştirilebilir biçimde kullanılır
(yukarıdaki tanıma bakınız).
Laboratuvar içi
tekrarüretilebilirl
ik
(Within-
laboratory
reproducibility)
Tekrarüretilebilirliğe bakınız
Laboratuvar
Örneği
(Laboratory
sample)
(
Laboratuvara gönderilen ve laboratuvar tarafından alınan
örnektir.
LC Sıvı kromatografi (öncelikle yüksek performans sıvı kromatografi,
HPLC)
LCL Kalibre edilmiş en alt düzey. Analiz partisinin tamamında tayin
sisteminin başarılı bir biçimde kalibre edildiği en düşük analit
konsantrasyonu (veya kütlesi). Ayrıca bakınız “raporlama limiti”.
LC-MS Kütle spektrometrik tespit sistemiyle birleştirilmiş sıvı
kromatografik ayırma.
LOD (396/2005
sayılı
yönetmelikte
belirtildiği gibi)
Tespit/Tayin sınırı (LOD), geçerli kontrol yöntemleri ile rutin izleme
sayesinde miktarı belirlenen ve rapor edilebilen en düşük geçerli
kalıntı konsantrasyonu anlamına gelir; bu anlamda LOQ olarak da
görülebilir (altta bakınız)
LOQ Miktar belirleme/tayin sınırı (kantifikasyon).- Analitik yöntemle
uygulamak suretiyle kabul edilebilir bir doğruluk ve kesinlikle
miktar belirlenebilen asgari analit konsantrasyonu veya kütlesidir.
LOQ‟nun “tespit sınırı” ile karıştırılması olasılığı daha az
olduğundan LOD‟ye tercih edilir. Ancak 396/2005 sayılı
mevzuatta miktar tayin sınırında konulan MRL‟ler, “LOQ
MRL‟leri” değil, “LOD MRL‟leri” olarak atıfta bulunulmaktadır.
Matriks etkisi
(Matrix effect)
Örneğin bir ya da daha fazla tayin edilmemiş komponentinin analit
konsantrasyonu veya kütlesinin ölçümü üzerindeki etkisi. Bazı tespit
sistemlerinin (örneğin GC-MS, LC-MS/MS) belirli analitlere tepkisi
örnekten (matriksten) gelen ko-ekstraktif varlığınca etkilenebilir. Headspace
analizlerinde ve SPME‟de ayırma işlemi de sıklıkla örneklerde bulunan
bileşenler tarafından etkilenir. Bu matriks etkileri çeşitli fiziksel ve kimyasal
süreçlerden kaynaklanır ve ortadan kaldırılmaları güç veya imkansız olabilir.
Bu etkiler, analitin basit solvent çözeltilerinin ürettiklerine kıyasla artmış
veya azalmış detektör tepkileri olarak gözlenebilir. Bu tür etkilerin varlığı
veya yokluğu, basit solvent çözeltilerindeki analitin ürettiği tepkiyle örnek
veya örnek ekstraktı mevcutken aynı miktarda analitin ürettiği tepki
karşılaştırılarak ortaya konulabilir. Her ne kadar bazı teknik ve sistemlerin
(HPLC-UV, izotop dilüsyonu gibi) içsel olarak etkilenme olasılığı daha az
olsa da, matriks etkileri değişken ve oluşumu öngörülemez olma eğilimi
gösterir. Potansiyel olarak etkilere eğilim gösteren teknik veya ekipmanların
kullanılması gerektiğinde matriks uyumlu kalibrasyonla daha güvenilir bir
kalibrasyon elde edilebilir. Matriks uyumlu kalibrasyon, matriks etkilerini
telafi edebilir, ama bu etkilerin altında yatan nedeni ortadan kaldırmaz.
Etkilerin altında yatan neden ortadan kaldırılamadığından etkinin yoğunluğu
bir matriks veya örnekten diğerine ve ayrıca matriksin “konsantrasyonuna”
göre farklılık gösterebilir. Matriks etkileri örneğe bağlı olduğunda, izotop
dilüsyonu kullanılabilir veya standart eklenebilir.
Matriks körü
(Matrix blank (i))
Bakınız Kör.
Matriks
uyumlu
kalibrasyon
(Matrix-
matched
calibration)
Matriks etkilerini ve eğer mevcutsa kabul edilebilir girişimi telafi etmesi
amaçlanan kalibrasyon. Matriks körü (bakınız kör), örnek analizi gibi
hazırlanmalıdır. Uygulamada pestisit, analiz edilen matrikse benzer bir
matriksin kör ekstraktına (veya headspace analizi için kör örneğine) eklenir.
Kullanılan kör matriksin etkileri telafi ettiği gösterilmişse, bu matriks
örneklerinkinden farklı olabilir. Fakat MRL‟ye yaklaşan veya bunu aşan
kalıntıların tayin edilmesi için aynı matriks (veya standart ekleme)
kullanılmalıdır.
Metot (Method) Numunenin alınmasından sonuçların hesaplanmasına değin yapılan bir seri
analiz prosedürü.
Metot geliştirme
(Method
development)
Sağlamlık da dâhil, bir metodun niteliklerinin tasarlanması ve ön
değerlendirmesinin yapılması süreci.
Metot
Validasyonu/
Geçerli kılınması
(Method
validation)
Kapsamı, özgüllüğü, doğruluğu, hassasiyeti, tekrarlanabilirliği ve laboratuvar
içi tekrarüretilebilirliği açısından bir metodun beklenen performansının
belirlenmesi süreci.
Tekrarüretilebilirlik dışındaki bütün nitelikler hakkında bazı bilgiler örneklerin
analizinden önce elde edilmelidir; tekrarüretilebilirlik ve kapsamın boyutları
hakkında veriler ise, örneklerin analizi sırasında AQC‟dan elde edilebilir.
Mümkünse doğruluk, değerlendirmesi belgelendirilmiş referans
materyallerinin analizini, yeterlilik testlerine katılmayı veya başka
laboratuvarlar arası karşılaştırmaları içermelidir.
Moleküler
benzeri iyon
((Quasi)-
molecular ion)
Bir moleküler iyon (M+ veya M-) veya protonlanmış (M+H
+) ya da
protonu çıkarılmış molekül (M-H+).
MRL Maksimum kalıntı düzeyi. Pestisitler/ürün kombinasyonları için MRL‟leri
listeleyen 396/2005 sayılı Direktifte yıldız işareti MRL*‟nin LOQ‟ya eşit veya
yakın bir düzeyde belirlendiğini belirtmekte olup, burada LOQ ölçülen bir
değerden ziyade bir uzlaşma rakamıdır.
MS Kütle Spektrometrisi.
MS/MS Tandem kütle spektrometri; burada MSn‟ı da içerecek şekilde
alınmıştır. Seçilmiş bir kütle yük oranına (m/z) sahip iyonların
birincil iyonizasyon sürecinden izole edilip, genellikle çarpışma
yoluyla parçalandığı ve ürün iyonların ayrıştırıldığı (MS/MS veya
MS2) bir MS prosedürü. İyon kapanı kütle spektrometrelerinde
prosedür bir seri ürün iyon (MSn) üzerinde tekrar tekrar
gerçekleştirilebilirse de bu düşük düzey kalıntılarla genellikle pratik
bir yol değildir.
NPD Nitrojen-fosfor detektörü.
Örnek
(Sample)
Çok sayıda anlamı olan genel bir terim olup, bu yönergede, laboratuvar
örneği, test örneği, veya ekstraktın bir kısmı anlamında kullanılır.
Örnek hazırlama
(Sample
preparation)
Laboratuvar örneğinin test örneğine dönüştürülmesi için gerekebilecek iki
süreçten birincisi. Gerekirse analiz edilmeyecek parçaların çıkarılması.
Örneklerin
işlenmesi
(Sample
processing)
Laboratuvar örneğinin test örneğine dönüştürülmesi için gerekebilecek
süreçten ikincisi. Gerekirse homojenleştirme, parçalama, karıştırma vb.
süreçleri.
Özgüllük /
Spesifite
(Specificity)
(Gerekirse ekstraksiyon, temizleme, türevlendirme veya ayrıştırmanın
seçiciliği ile desteklenmiş olan) detektörün etkin bir biçimde analiti
belirleyen sinyal üretme becerisi. EI ile birlikte yapılan GC-MS yüksek
özgüllüğe sahip seçici olmayan bir tayin sistemidir. Yüksek çözünürlüklü
kütle MS ve MSn‟nin her ikisi de yüksek düzeyde seçici ve özgül olabilir.
Parçalama
(Comminution)
Katı bir örneğin küçük parçalara ayrılması süreci.
Parti (analiz)
(Batch)
Ekstraksiyon, temizlik ve benzer işlemler için bir parti, bir analistin
(veya analist ekibinin) paralel olarak normalde bir gün içerisinde
çalıştığı bir örnekler dizisidir ve en az bir geri kazanım tespitini
kapsamalıdır. Tayin sistemi içinse bir parti, önemli bir zaman
kırılması olmadan gerçekleştirilen bir seridir ve tüm önemli
kalibrasyon tespitlerini kapsar (ayrıca "analiz sequence",
"kromatografi sequence”, vs. olarak da adlandırılır). Bir tespit
partisi, birden fazla ekstraksiyon partisini kapsayabilir . Bu belge
“parti” kavramını, imalat veya tarımsal üretim partileri ile ilgili
olan IUPAC veya Kodeks anlamında ele almıyor.
Performans
doğrulaması
(Performance
verification)
Bakınız analitik kalite kontrol
(AQC)
Priming-
Deaktivasyon
(GC enjektörleri
ve kolonlar)
Deaktivasyon etkileri uzun süre devam eden matriks etkilerine
benzer ve genellikle gaz kromatografide gözlenir. Tipik olarak,
temizlenmemiş bir miktar örnek ekstraktı yeni bir kolondan ya da
liner sabitlendikten sonra veya bir tespit partisinin başında enjekte
edilebilir. Amaç GC sistemini “deaktive” etmek ve analitin
detektöre geçişini azamileştirmektir. Bazı durumlarda aynı amaçla
büyük miktarda analit enjekte edilebilir. Bu gibi durumlarda solvent
veya kör ekstraktı enjeksiyonlarının örnekler analiz edilmeden önce
gerçekleştirilmesi, analitin aktarılmasını sağlamak açısından son
derece önemlidir. Deaktivasyon etkileri nadiren kalıcıdır ve matriks
etkilerini ortadan kaldırmayabilirler.
Prosedürel kör
(Procedural
blank)
Bakınız Kör.
Rapor limiti (RL)
(Reporting limit)
Kalıntıların mutlak rakamlar olarak rapor edilecekleri en alt düzey.
Uygulamadaki LOQ‟yi yansıtabilir veya bu düzeyin üzerinde olabilir.
Örneklerin araştırmalar için 12 aylık dönemler içerisinde analiz edildiği
AB‟nin izleme amaçları açısından aynı raporlama limiti yıl boyunca
ulaşılabilir olmalıdır.
Reaktif kör
(Reagent blank)
Bakınız kör (ii).
Referans
materyali
(Reference
material)
İtibari olarak homojen varsayılan analit içeriğine göre nitelenen materyal.
Sertifikalı referans materyaller (CRM‟ler) bir dizi laboratuvarda analit
konsantrasyonu ve analit dağılımının homojenliğine göre normal olarak
nitelenir. Laboratuvarda üretilen referans materyallerin özelliği
laboratuvar sahibinin laboratuvarında belirlenir ve ölçüm doğruluğu
bilinmeyebilir.
Referans
spektrumu
(Reference
spectrum)
Analitten türetilmiş ve analite özgü olabilen emilim (UV, IR gibi),
florosans, iyonizasyon ürünleri (MS), vb. spektrumu. Referans
kütle spektrumu tercihen “saf” standarttan (veya “saf” standardın
bir çözeltisinden), örneklerin analizinde kullanılan cihazlardan
benzer iyonizasyon koşulları kullanılarak elde edilmesi zorunludur.
Röprezantatif
(Temsili) analit
(Representative
analyte)
Analizde itibari olarak aranan diğer analitlere kıyasla muhtemel analitik
performansın değerlendirilmesinde kullanılan analit. Temsili bir analit
için kabul edilebilir olan verilerin, temsil edilen analit için tatmin edici
performansı ortaya koyduğu varsayılır. Temsili analitler, en kötü
performansın beklendiği analitleri de içermek zorundadır.
RSD Nispi standart sapma (Varyasyon katsayısı).
"Saf" standart
(Pure standard)
Katı/sıvı analitin (veya iç standardın) saflığı bilinen, nispeten saf
bir örneği. Bazı teknik pestisitler hariç, genellikle >%90 saflık.
S/N Sinyal-gürültü oranı.
SD Standart sapma.
SDL (Kalitatif/Nitel
tarama)
Kalitatif bir tarama yönteminin tarama tespit limiti, belirli bir analitin,
örneklerin en az %95‟inde (yani %5 oranında bir yanlış negatif oranı kabul
edilir) tespit edilebildiği kanıtlanan en düşük konsantrasyondur (kesin
tanımlama kriterlerini karşılamak zorunda değildir).
Seçicilik
(Selectivity)
Ekstraksiyon, temizleme, türevlendirme, ayırma sistemi ve (özellikle)
detektörün, analitle diğer bileşikleri birbirinden ayırma yeteneği. GC-
ECD, herhangi bir özgüllük sunmayan seçici bir tayin sistemidir.
Sertifikalı
referans
materyali (CRM)
(Certified
reference
material)
Bakınız referans materyali
SIM Seçili İyon İzleme: bir kütle spektrometresinde, tüm kütle spektrumu
yerine spesifik m/z değerine sahip bir çok iyonun kaydedildiği
operasyonudur.
Sistematik Hata
(Bias)
Ortalama ölçülen değer ile gerçek değer arasındaki fark, yani total
sistematik hatadır.
Spike
(Spike or spiking)
Bir analitin geri kazanım tayini amacıyla eklenmesi veya standart ekleme.
SPME Katı faz mikro ekstraksiyon.
SRM Seçili reaksiyon izleme. Spesifik (özgül) ürün iyonlarının, iki veya daha
fazla kütle spektometrisi (MSn) aşaması üzerinden kaydedilen m/z seçili
ana iyonlarla eşleşen ürün iyonları.
Standart
(Standard)
“Saf” standart, stok standardı, çalışma standardı veya kalibrasyon
standardı anlamlarına gelebilecek genel terim.
Standart
Örnek
Tanımı (SSD)
(Standard
Sample
Description)
Standart Örnek Tanımı (SSD): EFSA tarafından, gıda maddelerindeki
pestisit kalıntıları dâhil olmak üzere gıda ve yemlerin
değerlendirilmesi alanında analitik ölçümlerin harmonize edilmiş
verilerin rapor edilmesi için geliştirilen standart modeldir. SSD,
standardize edilmiş veri öğelerinin bir listesini (menşei ülke, ürün,
analitik yöntem, tespit limiti, sonuç, vs. gibi örnek veya analitik
sonuçların özelliklerini açıklayan maddeler), kontrol edilmiş
terminolojiler ve veri kalitesinin arttırılmasına yönelik validasyon
kurallarını içerir.
Stok standart
(Stock standard)
Çalışma standartları veya kalibrasyon standartlarının hazırlanması için
kullanılan, “saf” standart veya dâhili standardın en yoğun çözeltisi (veya
katı dilüsyonu, vb.)
Tanımlama
(Identification)
Analizin amacı için kabul edilebilir kriterleri karşılayan, yapısal bilgi
(örneğin kütle spektrometresi (MS) kullanılarak) sağlama kapasitesindeki
metodun nitel bir sonucudur.
Spesifik bir numune için bulunan sonucun doğru olduğundan emin olmak
için yeterli delillerin üretildiği prosestir. Analitler, miktarsal sonuç
verilebilmeleri için doğru bir şekilde tanımlanmak zorundadırlar.
Tanımlamaya ilişkin AQC prosedürleri kesin olmalıdır.
Tayin/ Tespit
sistemi
(Determinati
on / detection
system)
Analitin konsantrasyonunu veya kitlesini bulup tespit etmek için
kullanılan her türlü sistem. Örneğin, GC-FPD, LC-MS/MS, LC, kolon
sonrası türevlendirme ile.
Tekrarlanabilirlik
(r)
(Repeatability)
Tek bir laboratuvarda kısa bir süre içerisinde aynı örnek(ler) üzerinde aynı
metot kullanılarak, kullanılan materyal ve ekipmanlarda ve/veya analizi
yapan kişilerde herhangi bir değişiklik olmaksızın elde edilen, (genellikle
geri kazanımla veya referans materyallerin analiziyle elde edilmiş) bir
analitin ölçüm kesinliği (standart sapması). Kesinlik ölçüsü genelde kesin
olmama terimi olarak ifade edilir ve test sonucunun standart sapması olarak
hesaplanır.
Yukarıdaki koşullar altında elde edilen iki tekil test sonucunun özdeş
materyal üzerinde elde edilen sonuçlar arasındaki mutlak farkın,
belirlenmiş bir olasılık (örneğin %95) dâhilinde bulunması beklenen değer
olarak da tanımlanabilir.
Tekrarüretilebilirlik
(R)
(Reproducibility)
Bir Analitin, bir dizi laboratuvarda farklı analistler tarafından aynı
yöntemi kullanarak veya materyal ve ekipmanlarda farklılıkların ortaya
çıkacağı bir süre zarfında elde edilen (normalde referans materyallerinin
geri kazanımı veya analizi yoluyla) ölçüm kesinliği (standart sapma).
Kesinlik ölçüsü genelde kesin olmama terimi olarak ifade edilir ve test
sonucunun standart sapması olarak hesaplanır.
Laboratuvar içi tekrarüretilebilirlik (WR), bu koşullar altında tek bir
laboratuvar tarafından üretilir. Yukarıdaki koşullar altında elde edilen iki
tekil test sonucunun özdeş materyal üzerinde elde edilen sonuçlar
arasındaki mutlak farkın, belirlenmiş bir olasılık (örneğin %95) dâhilinde
bulunması beklenen değer olarak da tanımlanabilir.
Test örneği
(Test sample)
“Analitik numune” olarak da geçmektedir. örn. Kemikler, yapıştırıcı kum
gibi analiz edilmeyecek parçaların uzaklaştırılmasından sonra elde edilen
laboratuvar örneği. Test kısımları alınmadan önce parçalanması ve
karıştırılması söz konusu olabilir veya olmayabilir. 2002/63/EC sayılı
Direktife bakınız.
Test kısmı
(Test portion)
“Analitik kısım” olarak da geçmektedir. Test örneğinin, yani analiz
edilecek kısmının temsili bir alt örneğidir.
Teşhis İyonu
(Diagnostic ion)
Ölçülen bileşik için yüksek oranda karakteristik olan iyonlara
ilişkin kütle spektrometrik terim .
Uymama
(Non-
compliance)
Bakınız ihlal eden kalıntı
Ünite/birim
(örnek)
(Unit (sample))
Tek bir meyve, sebze, hayvan, tahıl tanesi, konserve kutusu, vs. Örneğin
bir elma, bir biftek, bir buğday tanesi, bir kutu domates çorbası gibi.
Vekil İç
Standart (S-
ISTD)
(Surrogate
internal
standard)
Vekil İç Standart. Örneğin içermediği ve tanımlanmış
konsantrasyonlarda her örnek porsiyonuna ve aynı şekilde her
kalibrasyon standardına örnek ekstraksiyonundan önce eklenen bir
analit. Dilüsyonda değişkenlik, evaporasyon ve enjeksiyon
özelliklerini düzeltir. Analitin, ölçüm aşaması dâhil olmak üzere
analitik prosedürün tamamında inert ve stabil olması gerekir ve
%100‟e yakın bir geri kazanım oranına sahip olmalıdır. S-ISTD‟in
bir örneği triphenylphosphate‟tır (TPP), ancak stabil izotopik
işaretli analitler (örn. chlorpyriphos D10) de kullanılabilir.
Yanlış negatif
(False negative)
Analit konsantrasyonun belirli bir değeri geçmediğini hatalı olarak
gösteren bir sonuç.
Yanlış pozitif
(False positive)
Analit konsantrasyonun belirli bir değeri geçtiğini hatalı olarak gösteren
bir sonuç.
Yüksek
Çözünürlüklü MS
(High resolution
MS)
Yüksek çözünürlük gücüne sahip kütle spektrometrelerini kullanan
tespit biçimi, tipik olarak > 20,000 FWHM
Zorundadır
(Must)
Bu belgede ZORUNDADIR ifadeleri mutlak bir şartı ifade
etmektedir (eylemin yapılması mecburidir).
YAPILMAMASI ZORUNLUDUR ise mutlak hayır anlamına gelir.
-abilir/-ebilir
(May)
Bu belgede -abilir/-ebilir ekleri bir seçenek olarak görülebilir, bir
seçenek olma ihtimali vardır anlamına gelmektedir (eylem isteğe
bağlıdır).
-caktır /-cektir
(Shall)
Bakınız Zorundadır, Gerekir
-malı/-meli, -
mamalı/-memeli
(Should)
Bu belgede –malı/-meli eki alan ifadeler, ancak belirli koşullar altında
(geçerli nedenlere bağlı olarak) göz ardı edilebilecek tavsiyeleri ifade
etmektedir ve tavsiyenin göz ardı edilmesinin tüm sonuçları kavranmak ve
başka bir eylem biçimi seçilmeden önce dikkatlice değerlendirilmek
zorundadır.
YAPILMAMALI/EDİLMEMELİ gibi ifadeler, bazı koşullar altında eylem
kabul edilebilir olsa da, eylemin tavsiye edilmediği anlamına gelmektedir;
tavsiyenin göz ardı edilmesinin bütün sonuçları kavranmak ve dikkatlice
değerlendirilmek zorundadır.