İskenderunluların sofralarındaneksik etmediği baharat, bineyakın çeşidiyle Baharatçılar Çarşı-sı’ndaki tezgahlarda vatandaşasunuluyor. >>5’te

İskenderunlu sofrasındanbaharatı eksik etmiyor

İskenderun’da yaşayan KürşadGenç, hayatını şu sözlerle özetli-yor. “Bir evden bir evliyâ, bir deeşkıya çıkarmış; ben o evin eşkıyasanatçısıyım” >>2’de

Genç filozof fikirleriyledikkat çekiyor

Haftalık bağımsız siyasi gazeteYıl: 1 Sayı: 9 Fiyatı: 1 TL 3 Eylül 2012

Avlanma yasağı 1Eylül Cumartesi günü kaldı-rıldı ancak, Türkiye genelindeolduğu gibi, İskenderun Ba-lıkçılar Barınağı’nda da teknesahipleri ve balıkçılar avlan-maya çıkmıyor. Nedeni ise,alınan kararlar ile artık balık-çılar 24 metreye kadar olanderinliklerde avlanamayacakolması. “Avlanma alanımızkalmadığı için devlete teslim

edeceğiz tekneleri” Bu sözlerİskenderun Balıkçılar Barına-ğı’nda balıkçılık yapan Gür-kan Temizkan’a ait. “İskenderun Körfezi adetabir akvaryum gibiydi.”Temizkan, akvaryuma benzet-tiği İskenderun Körfezi’ninşimdilerde balçık yatağı oldu-ğunu söylüyor. Sebebi ise hemavlanacak alanlarının daralmışolması, hem de İskenderun’da

bulunan fabrikalardan gelenkömür tozları. Destan Gazete-sine konuşan Temizkan, ko-nuşmasında şu ifadelere yerverdi, “Derinlik geçen sene 10kulaçtı bu sene ise 13’e çıka-rıldı. Derinliği yükseltmek, ba-lıkçıyı av alanından menetmek demektir. Zaten balıklargenelde sahil mıntıkasında bu-lunur. Açık alanda balıklar sü-rekli göç halindedir. Bu

yasaları çıkartarak balıkçı ileuğraşanların öncelikle çevreyezarar veren sanayileşmeninönüne geçmesi gerektiğini dü-şünüyorum. Bunun önüne ge-çilirse balıklar zaten çoğalır vedaha da iyi olur. Örnek vermekgerekirse körfezde kömür,gübre gibi maddeler yükleni-yor. Günümüzde ise bu kö-mürlerin ve diğer maddelerintozu körfezi kirletiyor.” >>3’te

Avlanma derinliğinin 24 metreye çıkartılması balıkçılar tarafından tepkiyle karşılandı. Balık-çılar da Ankara’da kararın masaya yatırılacağı 3 Eylül’e kadar avlanmama kararında birleşti.

İskenderunlubalıkçılar çaresiz!

Fah

ri S

özü

pek

- Y

OR

UM

- R

ahat

, Haz

ır o

l! T

edri

sat

baş

lıyo

r

04

Ata sporu‘Aba’ güreşibüyük ilgi

topladıBelen Belediyesi tarafından

her yıl geleneksel olarak düzenlenenAta sporu Aba güreşi müsabakala-rına çok sayıda sporcu katıldı. Tur-nuva hem vatandaştan hem debürokratlardan tam not aldı. Ol-dukça heyecanlı geçen müsabakala-rını; MHP Hatay milletvekili ŞefikÇirkin, Belen Belediye BaşkanıCemil Yılmazlar, KurtlusoğuksuBelediye Başkanı Osman Koşay,Belen Garnizon Komutanları, MHPBelen İlçe Teşkilat Başkanı ErcanAltıntaş’ın yanı sıra Kurum ve ku-ruluş temsilcileri de geldi. >>6’da.

Okulların açılmasına kısabir süre kala veli ve öğrencileri üni-forma telaşı sardı. Yeni öğrenci aday-ları ve ortaokulu bitirip lise düzeyinegeçen öğrenciler için okul üniforma-ları manken üzerlerindeki ve raflar-daki yerlerini aldı. “Günaylar OkulDünyası” sahibi Doğan Günay, yak-laşık olarak bir öğrencinin üniformamasrafı 70 ila 140 TL arasında değiş-tiğini söylüyor. >>3’te.

Okul üniformasıvatandaşa

kaça mâl olacak?

DESTANwww.destanhaber.com

“İlk ve tek habercilikdestanı”

02 GÜNDEM 3 Eylül 2012DESTAN

İskenderun’da Fotoğrafçılıkve Felsefe sanatı ile ilgilenen 20 yaşın-daki Kürşad Genç, 9 yıldır kendi im-kânları ile İskenderun’a bu sanatsaldeğerleri kazandırmak için çaba gös-terdiğini söylüyor. Genç, En önemli un-surun fotoğraf çekerken düşünmekolduğunu, insanları sanata teşvik etmekve bu değerleri sanat olarak yapılmasınıgöstere bilmek için gece gündüz İsken-derun’da fotoğraf çeken birilerini ara-dığını vurguluyor. Genç, hayatını ise şusözlerle özetliyor. “Bir evden bir evliyâ,bir de eşkıya çıkarmış; ben o evin eş-kıya sanatçısıyım”Fotoğrafçılık aşkı ve birilerini bu işekazandırma merakınız nereden geli-yor?Beni anlatan, bendeki gizemi dışarı çı-kartan bir sanat olan ''fotoğraf çekme''sanatını bir tutku hâline gelmesi tama-mıyla kendi kendine oluştu. Düşünü-yorum, düşündükçe de ya yazıyorumya da fotoğraf çekiyorum. Fotoğraf çe-kebiliyorsam, yaşıyorum demektir; birgün fotoğraf çekemez olursam, ozaman ölmüşüm demektir. Fotoğraf çe-kerken düşünmek, her şeyden önemli-

dir. Tabi ki düzenleme, insanlara este-tik bir şey sunma önemlidir ama dü-şünmek, daha çok önemlidir. İnsanlarısanata teşvik etmek, bunu sanat olarakyapmalarını göstermek, öncü olmak in-sanı o kadar mutlu ediyor ki yaşamakgerek diyebilirim. Herkes bilgilerinigizler, sırları vardır; benim sırrım yok.Kaç yıldan beri fotoğrafçılıkla uğra-şıyorsunuz ve İskenderun’a fotoğ-rafçılık adına neler kazandırdınız?Yaklaşık olarak 5 yıldır geniş kapsamlıfotoğraf çekiyorum, bunun öncesi vartabi ki(takriben 9 yıldan beri). Ta ki ge-lişmemiz her gün devam edecektirumarım. İskenderun'da fotoğraf çekenarıyordum, gece gündüz demeden...Yoktu, kimse çıkmıyordu! Atılım yap-tım, çekinmedim, ilk D-SLR makinemolan 450D ile 2 yıl önce İskenderun'dadış çekimlere çıktım, o ürkek bakışlar,yadırgayan insanlara rağmen yılma-dım. Neden mi? İnsanlar, artık bir şey-leri görmeli! Bu ''sanat''a gönül vermekisteyen insanları teşvik ettiğim söyle-niyor, bu da beni mutlu ediyor. 2 yıl-dan beride bu sanat için üniversiteyegitmiyorum.

Yaklaşık olarak 2 yıldan beri üniver-siteye gitmemenizin nedeni nedir?Bir yeri kazanmak, kazanamamak gibibir tabiri ben her zaman lügatimden sil-mişimdir; çünkü öyle bir tabir yoktur.Kazanmak, kazanamamak her zamanolabilecek bir şeydir. Ben lise dördüokurken ve bir yıllık mezunken 8.sınıf,lise 1,2 öğrencilerine ücretsiz ders ver-mem beni hayata atılmamda geç başla-mama neden oldu ama engel olmadı.Onlara el uzatmazsak, kendileri uğraş-sınlar dersek olmaz; sanat, sanatçılı-ğıyla anılır. Peki, bu kadar felsefe ve düşünmeksizde farklı alışkanlıklara yol açtımı? Muhakkak ki. Felsefe demeyelim dedüşünmek yüzünden. Mesela ben 20yaşını bitireceğim, karşı cins hiç sevgi-lim olmadı ki olmasını da istemem.Çünkü karşı cins, hemcins diye ayırmı-yorum ben sevgililiği. Kız arkadaş,erkek arkadaş bağımlılığını terkeyinartık. Size diyorum! Bu işler eskidekaldı, işinize odaklanın, keyfinizi, kar-deşliğinizi, dostluğunuzu yaşayın. Cin-sel arzularınızı tatmin edecek kişiler,

aradığını zaten bulur ve devam eder ha-yatına, zor değil. Neden insanŞunlar olursa ben bu işleri bırakırımdediğiniz bir şeyler var mı?Herkes ölür, ben yaşarsam işte o zamanben elimi eteğimi çekerim herkesten.Herkesin öleceği günü beklemekbiraz tuhaf açıkçası, son olarak nelersöylemek istersiniz? Benim elimi eteğimi bu işlerden çek-mek için herkesin ölüp benim yaşa-mam gerekir ki bu da olağan bir şeydeğildir. Size hayatı biraz özetleyeyimisterseniz, Kimi insan bostan korku-luğu gibidir; etrafındaki insanlarısavar, yaklaştırmaz kendine, kimiinsan da tohum gibidir; ektikçe ekesingelir. İnsan; değişmeyen, gelişen bircanlıdır. Ama biz değişiyoruz, geliş-mek de bir değişimdir aslında ama ge-lişmemek bir değişim değildir. Şehirşehir, ülke ülke gezemeyecek kadarfâkir; gezmeyi düşünüp hayâl edecekkadar zenginiz. Yürüyebilmek içindüşmek önemlidir. Ama önemli olanbirlikte yürüdüğünüz kişinin sizi dü-şürmesi değil, sizi sırtlamasıdır. Rö-portaj - Fotoğraf: Burak Milli.

İskenderun’da yaklaşık 9 yıldır fotoğraf ve düşünme sanatı ile ilgilenen Kürşad Genç, bu değerleri insanlara akta-rabilmek için gece gündüz dolaştığını söylüyor. Genç, “Herkes bilgilerini gizler, sırları vardır; benim sırrım yok.”

Modern zamanlarfilozofu Genç,

“Şehir şehir, ülkeülke gezemeyecek

kadar fâkir; gez-meyi düşünüphayâl edecek

kadar zenginiz.Yürüyebilmek içindüşmek önemlidir.

Ama önemli olanbirlikte yürüdüğü-

nüz kişinin sizi dü-şürmesi değil, sizi

sırtlamasıdır.”

Modern zamanların gençfilozofundan notlar

İskenderun’un yerel tarih vekültür mirasının örneklerle yaşatıla-cağı Kent Müzesi’nde, restorasyonçalışması devam ediyor. İskenderunBelediyesi tarafından restore çalışma-sının tamamlanmasının ardından, hiz-mete girecek olan Kent Müzesi’ndeİskenderun tarihinin kesitlerindenyaşam ve mutfak kültürünü sergileye-cek araç, gereç, giysilerini tanıtan eş-yalar sergilenecek. İskenderun KentMüzesi’nin kentimizin hafızası olaca-ğını belirten İskenderun BelediyeBaşkanı Dr.Yusuf H.Civelek, tarihmirasımızı kültürel, sanatsal ve top-lumsal boyutlarıyla korumamız ve ya-şatmamız gerektiğini söyledi.‘Kültürümüzü adınızla yaşatalım’Halkımızdan, elinde bulunan kentimi-zin tarihini yansıtan araç, gereç ve eş-yaları vermesi halinde isimleriyleKent Müzesi’nde sergileneceğini veböylelikle kültürümüzün gelecek ne-sillere aktarılacağını ve yaşatılacağınıbelirten İskenderun Belediye BaşkanıDr.Yusuf H.Civelek, “Dünya süreklideğişiyor. Değişmeyen tek şey deği-şimdir. Fakat önemli olan bu değişimsürecinde özü korumak, kültürel var-lıkları kuşaktan kuşağa aktarmak, ko-rumak ve yaşatmaktır. Özükoruyamazsanız, o değişim anlamsız-laşır. İşte Kent Müzesi kentin hafıza-sıdır.” şeklinde konuştu.

İskenderun’unhafızası burada

canlanacak

Mustafa Kemal ÜniversitesiSivil Havacılık Yüksek Okulu’nda yereğitiminde kullanılmak üzere, MilliSavunma Bakanlığı Kara HavacılıkKomutanlığı tarafından hibe edilen T-41D ve U-17 tipi uçakları, Ankara’dangetirilerek üniversitemiz İskenderunNumune Kampüsüne (eski Turizm Ot-elcilik Yüksek Okulu) indirildi. Alımıgerçekleştirilen uçakların montaj işleritamamlandıktan sonra; Uçuş Teorisi,Uçuş Performansı, Haberleşme veSeyrüsefer Sistemleri, derslerin uygu-lanmasında kullanılacağı öğrenildi.

MKÜ, hibeyoluyla uçakalımı yaptı

Yaklaşık olarakbir öğrencinin

üniforma ücreti70 ila 140 TL

arasında deği-şirken kırtasiye

masrafları ise80 TL ye kadar

çıkıyor. Ailelerinbu ay biraz

cepleri yanacakgibi görünüyor.

03 HABER 3 Eylül 2012DESTAN

Okulların açılmasına2 hafta kala, gözler okul üni-formalarına çevrildi. Yeni öğ-renci adayları ve ortaokulubitirip lise düzeyine geçenöğrenciler için okul ünifor-maları manken üzerlerindekive raflardaki yerlerini aldı.Esnaf işlerin şuan için birazdurgun olduğunu söylese de,aileler şimdiden fiyat araştır-ması yapmaya başladı. Okulüniforması fiyatlarını öğren-mek için çarşıya indiğini vur-

gulayan Gülseren Yılmaz, li-seye yeni başlayacak olan ço-cuğu için fiyat araştırmasıyaptığını belirtti.Yılmaz, “Busene yeni liseye başlayacaköğrencimiz var evde okullaraçılmadan fiyat araştırmasıyapmaya indim. Hafta içi ka-labalık ve yoğun olduğu içinçarşı merkezi hafta sonunutercih ettim.” dedi.Okullarınön kayıt aldıkları öğrencilersırada beklerken, asıl kayıt-lardan sonra esnafın yüzü gü-

lecek gibi görünüyor. Üniformalar 70 ila 140 TLarasında değişiyorGeçen seneye göre kayıtlarıngeç başladığını söyleyen“Günaylar Okul Dünyası”sahibi Doğan Günay, şuaniçin beklemede olduklarını,öğrencilerin henüz yerleşe-cekleri okulların netleşmedi-ğini ifade etti. Yaklaşık olarakbir öğrencinin üniforma mas-rafı 70 ila 140 TL arasındadeğişiyor. İlköğretime yeni

başlayacak öğrenci adaylarıise artık mavi önlük yerine,okul ambleminin basılı ol-duğu tişörtler giyecek. Üni-formayı almakla iş bitmiyor,tezgâhlardan sonra sıra kırta-siye masraflarına geliyor.Kırtasiyeci esnaflarda şuaniçin satışların ve ilginin pekolmadığını ifade ediyor. Biröğrencinin yaklaşık olarakkırtasiye masrafı 50 ila 80 TLarasında değişiyor. Haber -Fotoğraf: Burak Milli.

2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılı 17 Hazi-ran Pazartesi günü başlıyor. Aileler okulla-rın açılmasına 2 hafta kala üniforma ve

kırtasiye masrafları için elini cebine atıyor.Çarşının nabzını tutan gazetemiz sizler içinüniforma ve kırtasiye fiyatlarını araştırdı.

Okullar açılıyorüniformalar hazır

Uzun süredir av-lanma yasağı nedeniyletekneleriyle denize açıla-mayan balıkçılar sezonunaçıldığı 1 Eylül’den itiba-ren vira bismillah demeyehazırlandı ancak onları 24meter derinlik sınırı hayal-laerini suya gömdü. De-nizde 24 metre derinliksınırının getirilmesi küçüktekne sahiplerini daha çoketkiledi. Küçük tekne sa-hipleri için 24 metre de-rinlik sınırının özellikleküçük tekne sahiplerini et-

kilediğini söyleyen balıkçıAhmet Demir ise, büyükteknelerin daha derin yer-lere ulaşabildiğini, fakatküçük teknelerin kara su-larının fazla uzağına gide-mediğini vurguladı.Demir, “1 Eylül’de başla-yan avlanma avı ile gelen18-24 metre derinliği ba-lıkçıları eyleme sürükledi.Türkiye genelinde olduğugibi İskenderun’da da bueylem sürüyor. Birkaçtekne hariç avlanmayaçıkan yok. Onlarda sanı-

yorum ki gidebilecekleriderinlikleri ölçmek içinaçılıyorlar.” şeklinde ko-nuştu. Balıkçıların bekle-diği karar ise 3 EylülPazartesi günü kesinlikkazanacak. Balıkçılar ba-rınağından, balık tezgâh-lara geçtiğimiz de iseorada da durum farksız.Çoğu esnaf alınan kararınavlanma alanını daralttı-ğını söylerken, bazı esnaf-lar ise kararı uygunbuluyor. Haber - Fotoğ-raf: Burak Milli.

Balıkçıların ağı 24 metrederinlik sınırına takıldı

04 YORUM 3 Eylül 2012

SÖZÜN ÖZÜ

Yeni eğitim öğretim döneminin başlamasına sayılı günlerkaldı. Bu yıl, şevketlü Milli Eğitim Bakanımızın marife-tiyle yepyeni bir eğitim modeliyle karşı karşıyayız. ‘De-nenmemişi denemek ahmaklıktır’ sözüne pek değil hiçinanmasam da ‘görünen koy kılavuz istemez’ deyişinin ha-kikatini kabullenmemek için insanın güneşe karşı gözünükapatıp ‘aha da gece oldu’ demesi gerekiyor.

Başta kim ne derse desin 4 4 4 modelinin 28 Şubat mah-sulü, dönemin başbakanının ‘siyasi hayatımın sonu olsa dabu kanun geçecek’ türden sözler edip siyasi iradenin dışındabirilerinin kulaklarına üfürdüğünü belli ettiği kesintisiz 8yıllık eğitimden daha anlamlı ve faydalı olacağı işin mü-rekkebini yalamış herkesin malumudur.

Model olarak ele alınan 4 4 4 sistemi ne kadar doğruysa,içeriğe ait bazı bilinmezlerin açık edilmemesi de o kadarvahimdir. Şöyle ki:

Allahu alem Cumhuriyet tarihimizin hiçbir devresinde bireğitim öğretim dönemi bu kadar muammayla açılmamıştır.Yeni bir sistem getirildi, halk ne var ne yok bilmiyor tamamda bir Allah kulu da çıkıp iki kelamla işin aslını astarını an-latma tenezzülünde bulunmaz mı?

Aslına bakılırsa belki de Milli Eğitim Bakanından gayrıyeni eğitim sisteminin ne getirip ne götürdüğü hakkındamalumat sahibi olan da yok. (Eğitim işine sosyal güvenlik-ten gelen bir bakanın da neler bildiği şüpheli zaten. Hele birbakanlık kadrosuna, müsteşarlara, yardımcılara bakın ba-kalım kaçı öğretmenmiş, eğitimciymiş!)

Ben meselenin 28 Şubat rövanşı olduğuna inananlardan de-ğilim. Şükürler olsun daha o kadar komplo teorisyeni ola-madım. Ancak dedik ya ‘görünen koy kılavuz istemez’.Birçok sorunla beraber açılan bir eğitim öğretim dönemin-den ne hayır bekleyebilirsiniz?

Daha hangi yaş grubunun okula başlayacağı, kimlerin ayınıdoldursa bile okula yazılabileceği, sınıfların kaç kişi ola-cağı gibi onlarca soru cevabını beklerken açılan bir eğitimöğretim döneminden ne hayır bekleyebilirsiniz?

Daha akıllardaki soru işaretlerini giderecek aklı başında ce-vaplar verilememişken, değil bir il veya ilçenin milli eğitimmüdürü, bakanlıktaki en önemli kişilere kadar halkın kar-şısına geçip makul ve mantıklı cevaplar vermemişken açı-lan bir eğitim öğretim döneminden ne hayırbekleyebilirsiniz?

İskenderun’da ilköğretim okullarının sınıf mevcutları zatenistiap haddinden birkaç kat fazlayken mekan sıkıntısınıolsun çözmeden 7 ve 6 yaş öğrencilerin aynı sınıfa doldur-mak sonra da ‘boş yerleri sınıf yapacağız’ cinsinden ‘özrükabahatinden büyük’ laflar ederek açılan bir eğitim öğre-tim döneminden ne hayır bekleyebilirsiniz?

İnşallah eğitelim derken bir nesli acemiliğe kurban etmeyiz.

Bu arada eğitmek kelimesinin ‘iğdiş etmek’le aynı köktenolduğunu biliyor muydunuz?

FAHRİ SÖZÜPEK

Rahat, Hazır ol!Tedrisat başlıyor

DESTAN

Flash TV’nin Yalçın Abi’si Türkiye’nin aynası

DOĞANGÖÇMEN

Türkiye’nin gerçeğini medya-mızdan çok rahat görebilirsi-niz. Tabii ki, öncelikle Flash

TV’deki Yalçın Çakır’ın programla-rını takip etmeniz gerekiyor. Ancaküzücü bir haber vereyim sizlere sayınÇakır, programları bırakmış. Haber-türk’ün pazar ekindeki röportajındada nedenini akıl hastası olmanın eşi-ğine gelmek olarak açıklıyor. SayınÇakır’ın yaptığı programlarda hep

bir absürtlük vardı. Vardı evet ancako programlar gerçek anlamda Türki-ye’nin gerçeklerini gözümüzünönüne seriyordu. Aman kardeşim; bukadar da olmaz dediğimiz pekçokşey İzmir’in varoşlarında, İstan-bul’un kenar mahallelerinde, Ada-na’nın orta yerinde, Taksimmeydanında, İstanbul’un semtle-rinde inanın yaşanıyor. İnsanımız birakıl tutulması içerisinde kendini kay-

betmiş durumda. Bizler gözlerimizine kadar da bu gerçeklere kapatsakbunlar yaşanıyor. Gazetelerin 3. say-falarında okuduğumuz haberleribizim insanlarımız yaşıyor. Bundanemin olabilirsiniz. Nedenini sorgula-mayacağım. Ben bir sosyolog deği-lim ancak bir gazeteci olarak sizlereşunu açıkça söyleyebilirim. SayınÇakır’ın absürt programalarını vekendisini sevmeyebilirsiniz ancak

eğer Türkiye gerçeklerini biraz dahayakından takip etmek istiyorsanız.Sayın Çakır, bir gün programlarınayeniden başlarsa mutlaka izleyinderim. Sakın siz siz olun o prog-ramların bağımlısı olmayın sadeceizleyin ve Türkiye’yi okumaya çalı-şın. Çünkü Sayın Çakır’ın program-ları etrafınızdaki herkese şüpheyleyaklaşmanıza da neden olabilir.

METİN GÜLERYÜZ

e - mail: m.guleryuz@destanhaber.com

Oğuz Türkleri 10. yüzyıldan itibaren kitlelerhalinde Anadolu’ya göç etmeye başlayıncaAnadolu’da Türkçenin gür sesi duyulmayabaşlar. Türkçenin Anadolu’daki ilk yazı diliolan Eski Anadolu Türkçesiyle Selçuklularve Anadolu’da ilk kurulan Türk beylikleridönemlerinde nadide eserler verilmiştir. Sel-çukluların tarih sahnesinden silinmesi veOsmanlı adıyla güçlü bir devlet kurulmasıneticesinde Türkçe yazı dilinde bazı deği-şiklikler baş göstermiş ve dil tarihimizdeOsmanlı Türkçesi (Osmanlıca)adı verilendönem başlamıştır.

Osmanlı Türkçesinin başlangıç dönemi çağaçıp kapatan olay olarak da bilinen İstan-bul’un fethi olarak kabul edilmektedir. Bu-rada ‘kabul edilmektedir’ tabiri bilinçliolarak kullanılmıştır, zira bir dilin tarihi dö-nemlerini kesin çizgilerle ayırmak nere-deyse imkansızdır.

Osmanlı Türkçesi, Osmanlı Devletinin im-paratorluk olmaya başlamasıyla tam bir ol-gunluğa ulaşmıştır. Dünya üzerinde siyasi,ekonomik, dini, askeri üstünlükler kazananbir devletin başkenti olan İstanbul, zamanladevrin önemli şair, yazar ve ilim adamları-nın gözde mekanı olmuştur. Hatta Fatih’tenitibaren İstanbul’un sanat, edebiyat ve bi-limde de tam manasıyla bir başkent olmasıiçin özel gayret sarf edilmiştir. Tarih bununörnekleriyle doludur.

Osmanlı Türkçesi kendi içinde üç dönem-den oluşur. 15- 16. yüzyıl Osmanlı Türkçesi,Klasik devir Osmanlı Türkçesi olarak anılırve bu dönemde sonraki dönemlerdeki gibiArapça Farsçanın etkisi çok fazla görülmez.16- 19. yüzyıl Osmanlı Türkçesi, Türkçeniniçine ziyadesiyle Arapça- Farsça kelime vetamlamaların girdiği bir dönemdir. Özellikledüz yazıda (nesir) kendini iyice hissettirenbu Arapça- Farsça dilbilgisi kurallarınınTürkçe cümle yapısını bozacak hale gelmesibugün Osmanlıca üzerine eleştiri yapacak-ların ilk dillendirdikleri konudur. 19. yüz-yıldan ve bu dönemde yaşanan TanzimatFermanıyla başlayan Osmanlı Türkçesi dev-resi ise, önceki yüzyıllarda meydana gelenArapça- Farsça dilbilgisi kurallarının Türk-çeyi istilasından yavaş yavaş kurtulmayabaşladığı bir dönemdir ve Osmanlıcanın son

devresidir. Bu dönemden sonra TürkiyeTürkçesi başlar.

Görüldüğü gibi Osmanlıca diye müstakil birdil yoktur. Osmanlıca veya Osmanlı Türk-çesi Türk dilinin Arap alfabesiyle yazılma-sından başka bir şey değildir. Türkler,İslamiyeti kabul ettikten sonra köklü bir re-formla Arap alfabesini benimsemişler ve bualfabeye bazı ilaveler yapmışlardır.

Cehaletimizin geldiği noktayı göstermesiaçısından iyi bir örnektir ki bugün üniver-site öğrencilerinin hatırı sayılır bir bölümüOsmanlı Devletinde Arapça- Farsça konu-şulduğunu zannetmektedir. Yeni eğitim mo-delinde liselerde seçmeli olarak konulacakolan Osmanlıca derslerinin hiç olmazsa buyanılgıyı ortadan kaldıracağının hayali bilebizlere mutluluk veriyor.

DİL DOKTORU

OSMANLI TÜRKÇESİ

e-mail: d.gocmen@destanhaber.com

e-mail: f.sozupek@destanhaber.com

Medya Yazıları

Türkçenin Yazımında En Uzun

Süreli Kullanılan Alfabe Hangi-

sidir?

Yeryüzünde Türkçe kadar farklıalfabeyle yazılmış başka bir dilbulmak neredeyse imkansızdır.Kimi çok kısa kullanılmış ve darbir sahada kalmış, kimi uzunzaman diliminde ve farklı coğraf-yalarda kullanılmış yirmiden fazlaalfabe içerisinde Türkçenin yazı-mında en uzun kullanılan ve engeniş sahalarda boy gösteren al-fabe Arap alfabesidir. Arap alfa-besi Türkçenin yazımındayaklaşık bin yıl kullanılmıştır vebugün bazı Türk boyları halen bualfabeyi yazı dilinde kullanmakta-dır. Konuyla ilgili Talat Tekin,Tarih Boyunca Türkçenin Yazımı(Simurg yayınları), Rekin Ertem,Elifbeden Alfabeye (Dergah ya-yınları)ile Hatice Şirin User’inBaşlangıçtan Günümüze TürkYazı Sistemleri (Akçağ yayınları)adlı eserleri son derece mühimdir.Konunun meraklılarına duyrulur.

DİL TARİHİMİZDEN

05 HABER 3 Eylül 2012

Binbir türlü baharatyemeklerin vazgeçilmezi

Sofraların ve yemeklerinvazgeçilmez lezzetini veren baharat-lar, vatandaşlar tarafından büyük ilgigörüyor. İskenderun Baharatçılar Çar-şısı, esnafları ise baharat çeşitlerininçok çabuk tükendiğini vurguluyor. İs-kenderun halkının baharat almak içinuğradıkları ilk yer olan BaharatçılarÇarşısı esnafları, vatandaşların ilgi-sinden oldukça memnun. En çok tü-ketilen baharat çeşitlerin başında iseKimyon, Karabiber, Pul Biber geliyor.Ayrıca vatandaşlar bunlarla da sınırlıkalmayarak yemeklerinde farklı tatlariçin Apulhel, Kori (Tavuk baharatı),Karanfil gibi çeşitlere de ilgi gösteri-yor. Baharatçılar Çarşısı esnafı olan

Emre Yardımcı ise vatandaşların ilgi-sini şu cümlelerle özetliyor, “İskende-run halkı baharat ve baharat çeşitlerinisofralarında çok tüketiyor. Hatayzaten yemek ve baharatları ile meşhurbir yer. Yemeklere ise lezzetini ve ta-dını veren baharat çeşitleridir. Vatan-

daşlar Baharatçılar Çarşısına yoğunilgi gösteriyor.”Baharatçılar çarşısı esnafı vatanda-şın ilgisinden oldukça memnunİskenderun’un en eski ve bilindik çar-şılarından olan Baharatçılar çarşısı sa-dece baharat çeşitleri ile sınırlı

kalmıyor. İçerisinde salça, çökelek,zeytin ve bunun gibi daha bir çok çe-şit’i İskenderun Halkına sunuyor.Esnaf Ali Köse ise Baharatçılar Çarşı-nın sadece İskenderun Halkına değilfarklı şehirlerden gelen ve yaşadığıbölgede görmediği çeşitleri buradanalıp götürdüğünü ifade etti. Köse, “İs-kenderun Halkı gerçekten sofrasınaönem veren, aynı zamanda dışarıdangelen misafirlerine bu bölgenin farklılezzetlerini sunan bir insanlar. Dışarı-dan gelen misafirleri bu yörenin farklıbaharat ve kahvaltılık çeşitlerini bu-rada görüp memleketlerine götürüyor-lar.” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.Haber - Fotoğraf: Burak Milli

İskenderun baharatçılar çarşısı esnafları, İskenderun Halkının baharata gösterdiği ilgiden oldukça memnun.Baharatçılar Çarşısı, sadece İskenderun halkının yanı sıra farklı şehirlerden gelen misafirleri de ağırlıyor.

İskenderunluvatandaşların

yemeklerindekilezzeti arttıran

baharatlar,şimdilerde tez-

gâhlarda ençok tüketilenler

arasında.Esnaf ise bu

durumdanmemnun.

06 HABER 3 Eylül 2012DESTAN

Hatay'ın İskenderun ilçesindebir evde ruhsatsız silah, tüfek ve bun-lara ait çok sayı da mermi ele geçirildi.İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büroekipleri tarafından ihbar üzerine Deniz-ciler beldesinde müteahhit ŞevketY.'nin evine operasyon düzenledi. Evdeyapılan aramalarda 3 adet ruhsatsız ta-banca, 2 pompalı tüfek, 3 kurusıkı ta-banca ile bu tabanca ve tüfeklere aitmermilerin yanı sıra uzun namlulu si-lahlara da ait olduğu tespit edilen çoksayıda mermi ele geçirildi. Düşmanı ol-duğu için evinde bu kadar çok silah vemermi bulundurduğunu ifade ettiği öğ-renilen müteahhit Şevket Y. gözaltınaalındı. Cihan Haber Ajansı

Belen Belediyesi tarafındanher yıl geleneksel olarak düzenlenenÖtüken Şöleni iptal edildi. Yaşananterör olayları ve şehitlerin yasının tutul-duğu şu günlerde şölenin iptal edilmesivatandaşlar tarafından da olumlu karşı-landı. Belen Belediyesinin resmi site-sinden yapılan açıklamada şölenin iptaledildiği açıklandı. Sitedeki açıklamadaayrıca şu ifadelere yer verildi, “Şehitle-rimize Allah’tan rahmet, kederli ailele-rine ve milletimize baş sağlığıdiliyoruz. Allah yüce Türk milletinindirliğini ve birliğini bozmasın.” .

GelenekselÖtüken Şöleni

iptal edildi

Güreşlerin so-nunda dereceye

giren sporcularödüllerini aldı.Belen’de gele-neksel olarak

düzenlenen atasporu önümüz-

deki yıllardadaha farklı ilçe-lerden misafir-leri ağırlaması

bekleniyor.

Belen’de ‘Aba’güreşi rüzgarı esti

Belen’de her yılgeleneksel olarak düzenle-nen Aba Güreşleri izleyen-lere heyecanlı dakikalaryaşattı. Şehitler Abidesi ya-nında bulunan parkta dü-zenlenen müsabakalara,MHP Hatay milletvekiliŞefik Çirkin, Belen Bele-diye Başkanı Cemil Yıl-mazlar, KurtlusoğuksuBelediye Başkanı OsmanKoşay, Belen Garnizon Ko-mutanları, MHP Belen İlçeTeşkilat Başkanı Ercan Al-tıntaş’ın yanı sıra Kurum vekuruluş temsilcileri de ka-

tıldı. Başkan konuşma-sında, "Ata sporlarımızdanolan Aba güreşleri müsaba-kalarını halka sevdirmek,Türk milletinin örf ve adet-lerini yaşatmak, gençlerikötü alışkanlıklardan uzak-laştırarak, spora teşviketmek için müsabakalar dü-zenliyoruz." şeklinde ko-nuştu. Öte yandanYılmazlar, “Belen'de dü-zenlenen aba güreşi müsa-bakalarında kıyasıyamücadele eden gençleri-mizi yürekten kutluyorum.Burada yenen de yenilende

pehlivan. Bu nedenle kırıl-ganlık alınganlık gösterme-sinler. Önemli olan buradaata yadigârı sporu yaşamakve yaşatmaktır. Buradangeleceğin pehlivanları vemilli güreşçileri çıkacak in-şallah." ifadelerini kullandı.Türk milletinin birlik ve be-raberlik içerisinde olduğusürece her zaman ayaktakalacağına ve hiçbir gücünbu milleti alt edemeyece-ğine vurgu yapan Yılmaz-lar, sözlerine şöyletamamladı,"Bu ülkede bir-lik ve beraberliğimizi bo-

zulmasın. Allah tüm genç-lerimizin gücünü kuvvetiniarttırsın; Allah'a dua ediyo-ruz bu ülkenin birliğini dü-zenini bozmasın, birolacağız diri olacağız. Bu-rada her görüşten insanlarvar. Ben inanıyorum ki birgün gelecek herkes kol kolagireceğiz, şekilciliği bıra-kacağız ve hepimiz bir ola-rak ülkemize vatanımızamilletimize sahip çıkaca-ğız." Güreşlerin sonundadereceye giren sporcularamadalya ve plaket takdimedildi.Haber Merkezi.

Ata sporu olan Aba güreşleri halka sevdirmek olduğunu söyleyen Cemil Yıl-mazlar, güreş sonunda dereceye giren sporculara madalya ve plaket takdim etti.

İskenderunEmniyeti’nden

operasyon

İskenderun’da Atatürk Anı-tı'nın arkasında yapımına başlanan is-kelede, üçüncü test kazık borununçakımı yapıldı. Şahmerdan yardımıylayapılan çalışmayı Belediye Başkanı Dr.Yusuf Civelek, Başkan YardımcısıHaluk Arlı, Belediye Meclis ÜyesiMustafa Kamil Turan ile birlikte izledi.İskenderun halkını denizle buluşturacakolan iskelede, ön hazırlık çalışmasınınardından başlayan test kazık boru çakı-mında, üçüncü test kazık borunun ça-kımı yapıldı. İskenderun BelediyeBaşkanı Yusuf Civelek, iskelenin İs-kenderun halkı ile denizle buluşturaca-ğını ifade etti. İskenderun sahilineyaptırılacak olan iskelenin veriler ışı-ğında diğer borular da hazırlanarak,yapım çalışmalarına hız verileceği açık-laması yapıldı. Cihan Haber Ajansı.

İskele için birkazık daha

çakıldı

Belen ve İskenderun’da 30 AğustosZafer Bayramı coşkuyla kutlandı

Cumhuriyet’in yolunu açan30 Ağustos Zafer Bayramının yıl dö-nümünde her Türk vatandaşının göğsübir başka kabardı. Mustafa Kemal Ata-türk’ün başkomutanlığındaki bu zaferleTürk milleti en büyük kahramanlıkdestanlarından birini yazdı. Bu coşkuhem İskenderun’da hem de Belen’detörenlerle kutlandı. Törenlere BelediyeBaşkanları, Siyasi Parti Başkanlarınınyanı sıra Kurum ve Kuruluş temsilci-leri de katıldı. Her iki İlçede de beledi-yeler ve siyasi partiler, AnıtMeydanlarına çelenk bıraktı. BelenBelediye Başkanı Cemil Yılmazların,

Belen’in resmi sitesinden yaptığı yazılıaçıklamada, “Ülkemizin bu zor günle-rinde, Türk milletinin birlik ve bera-berlik içerisinde olması dileklerimle,30 Ağustos Zafer Bayramınız kutluolsun” şeklinde yazı yayınladı. Belen ve İskenderun’da törenler ya-pıldı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Belenİlçe teşkilat Başkanı Fevzi Yüksel ise,“Bugün dirilişin tekrardan var olmanın,bir millet olmanın başlangıcı olan 30Ağustos Zaferi’nin 90. Yıl Dönümünükutlamaktayız. 30 Ağustos sadece Türkmilletinin değil, bütün ezilen milletlere

de örnek olmuş. Emperyalist güçlerevurulan güçlü bir tokattır.” ifadelerineyer verdi. İskenderun’daki törenlereise İskenderun Belediye Başkanı Dr.Yusuf H. Civelek, İskenderun DenizÜs Komutanı Tuğamiral Nejat AtillaDemirhan, siyasi parti, sivil toplum ör-gütleri, meslek kuruluşları temsilcilerive daire müdürleri katıldı.İskenderunBelediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek,“Bütün mazlum ülkelere emperya-lizme karşı bir başkaldırının ilk örne-ğidir bu. Hepimize kutlu olsun.Zaferimize hep birlikte sahip çıkalım”şeklinde konuştu. Haber Merkezi.

DESTAN GAZETESİ

“İlk ve tek habercilik destanı”

SahibiBurak Milli

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüBurak Milli

Genel Yayın EditörüUğur Yiğit

MuhabirMehmet Geyik

Erhan Öz

Hukuk DanışmanıAv. Ayşegül Dalgalıdere

İletişimFatih Mahallesi, Kanuni Sultan Süleyman Cad-desi, Mekan Kent Sitesi, A - Blok Belen - Hatay

Tel: 0543 343 99 44haber@destanhaber.com

www.destanhaber.comBaskı Ulaş Ofset, Büyükçarşı İş Hanı, B - Blok

Zemin Kat NO: 420

Gazetemizdeki yazı ve fotoğraflar izinsiz vekaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

07 HABER 3 Eylül 2012DESTAN

IŞILTI SANAT ATÖLYESİ

Adres: Şehit Oğuz Yener Caddesi, Sağlık İş Hanı, Kat 1 No:3 Hatay / İskenderunİrtibat: 0. 536 717 27 69

Sanat atölyemizde 7-15 Yaş arası çocuklar için sanat eğitimi verilmektedir.

Haftalık siyasi bağımsız gazete

“İlk ve tekhabercilikdestanı”

Yıl: 1 Sayı: 9 3 Eylül 2012

BURAK MİLLİ

VİZÖRDEN HAYATA

Ya bugün ya da bir gün bu yazdı-ğım yazıları yakacağım, buna emi-nim. Pardon! Emin değilim. Zatenadımın Emin olmasını da istemez-dim. Şimdi, adı Emin olup bu ya-zıyı okuyanlar, düşünün bakalımkendinizden ne kadar eminsiniz?Geçen sene bu zamanlar günlerdenbir gün ve o gün de bugün. Boş birkutu buldum. O kutuyu oturup da-kikalarca inceledim. İçerisinde birşeyler var sanıp tuttuğum kutununiçi boş çıktı. Şimdi ise aklıma tut-tuğum insanlar geldi. Kutu veinsan ne alaka? diye sorarsanız, İn-sanlar da dışarıdan dolu görünürfakat yakından incelediğiniz

zaman boş olduklarını göreceksi-niz. Asıl konum tabii ki bu değil,delinin günlüğünde yazmam gere-kiyordu. Torba torba kitaplar alıpbir tanesini bile okumayan o deli-den. Paranla kitap alabilirsin. Hattasosyal ağda kendini okumuş, kül-türlü gösterebilmek adına duvarınakitap resmi atabilirsin. Ama için-deki sözleri yazabilecek kapasiteyio parayla satın alamazsın. O delibir gün kitapları yaktığına şahitoldum. Bir dünya kitap. Fakat okadar kitabı ve günlerce yazdığıgünlüğünü yakan deli, aralarındansadece bir tanesini yakmamıştı.İşin açıkçası ilgimi çekti ve o ki-

tabı elime aldım. Dış yüzü soyul-muş yazarı belli olmayan birkitap… Üzerinde ise “Bazen boşvermek gerekir” diye bir cümle al-tına ise imzasını atmıştı. O cümlesenelerce benim kafama takıntı ol-muştu. İnsanlar neden her şeyi boşverir? Gerçekten de boş mu yaşı-yoruz? Ha bir de teselli kelimesiolarak söylenir değil mi? Nedenboş veriyoruz ki? Baksana şunlara,arabalarını kilitlemeden bırakıyor-lar. Ben ise sigara mı küllüğe bilebırakamıyorum. Güvendiğim şey-leri çok sıkı tutarım, ta ki onlarbenden vazgeçene kadar. Geçteolsa fark ettiğim şeylerden bir ta-

nesi de yanımda duran sigaram.Senelerce para ile tutmuşum. Bunuda mı boş vereyim? Kusura bak-mayın ağalar, benim hayata olanborcum ve yaşama amacım bu si-gara değil elbette, sadece yere sağ-lam basabilmem için yerinsağlamlığından şüphe duymamamgerekir. O kadar kitabı ve senelerceyazdığı satırları yakan o deli şim-dilerde size yazıyor. Şaşırdınız sa-nırım. Aklınıza da gelmiştir?Hayattan beklentisi yok mu bunundiye. Olmaz mı? Elbette herkesgibi benim de hayattan beklentile-rim var. Hayattan tek beklentim ise“BENİ BEKLEMEMESİ”

Bir delinin günlüğünden

e- mail: b.milli@destanhaber.com

Boşvermişlik:Genç adam elinde taşıdığı çu-valda umutlarını da taşıyor. Yü-zünde hüzünlü bir ifade,gülümsediğini sanır gibi oluyor-sunuz. Olmuyor bir türlü, güneşyüzünü aydınlatıyor. O ise göz-lerini hafif kısmış gülümser gibiyapıyor. Boşvermişlik işte...

Fo

toğ

raf:

Bur

ak M

illi

Zafer Kupası sahibini bulduİskenderun Belediyesi’nin

desteğiyle düzenlenen Zafer KupasıPlaj Futbolu Turnuvası, İskenderun Be-lediyesi Spor Kompleksi Plaj FutboluSahası’nda yapıldı. 25 Ağustos tari-hinde başlayan turnuva, 30 Ağustos’tafinal müsabakaları ile tamamlandı.Final müsabakasının ardından, ödül tö-reni düzenlendi. 30 Ağustos Zafer Ku-pası Plaj Futbolu’nda İskenderun Lagos

birinci, Deniz Spor ikinci, Fair Playüçüncü, Güney TV ise dördüncüoldu.Federasyon kriterlerine uygun ola-rak yapılan, plaj voleybolü de oynana-bilen İskenderun Belediyesi SporKompleksi Plaj Futbolu Sahasında dü-zenlenen turnuvaya, 12 kişilik 8 takımolmak üzere toplam 96 kişi katıldı. Tur-nuvada, yarı final öncesi takımlaratekne turu da düzenlendi. Törende yap-

tığı konuşmasında, futbolda iyi oyna-yanın kazanacağını belirten İskenderunBelediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek,“Turnuvaya katılan 8 takımı da gönül-den kutluyorum. Önemli olan hepinizbirbirinizle, plaj futboluyla daha iyi ta-nıştınız. İçinizden milli takıma gidenoldu. Milli takımda İskenderun’u temsiledecek. Hepinizi kutluyorum. Başarını-zın devamını diliyorum” diye konuştu.

DESTANwww.destanhaber.com

“İlk ve tekhabercilikdestanı”

Destan gazetesinde yayınlanmasını istediğiniz reklam ve ilanlarınız için;

Reklam ve İlan Sorumlusu: 0543 343 99 44