36
Bilimsel Araştırmada Etik ve Sorunları TÜRK‹YE B‹L‹MLER AKADEM‹S‹ B‹L‹M ET‹/‹ KOM‹TES‹ Prof. Dr. Cumhur ERTEK‹N (Baflkan) Prof. Dr. Nihat BERKER Prof. Dr. Asl›han TOLUN Prof. Dr. Dinçer ÜLKÜ Katk›da Bulunanlar Prof. Dr. Do¤an Aksan Prof. Dr. Ayfle Erzan Prof. Dr. Adnan Güriz Prof. Dr. M. Orhan Öztürk 05 MART 2002 Prof. Dr. Gürol Irz›k’a yap›c› elefltirileri için Türkiye Bilimler Akademisi teflekkür eder. Türkiye Bilimler Akademisi Yay›nlar›

Bilimsel Araştırmada Etik ve Sorunları · 2019-04-04 · - 6 - Bilimsel AraßtÝrmada Etik ve SorunlarÝ Bilimsel AraßtÝrmada Etik ve SorunlarÝ - 7 - –NS–Z Bilim ahlakÝ,

  • Upload
    others

  • View
    20

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Bilimsel Araştırmada

Etik ve Sorunları

TÜRK‹YE B‹L‹MLER AKADEM‹S‹

B‹L‹M ET‹⁄‹ KOM‹TES‹Prof. Dr. Cumhur ERTEK‹N (Baflkan)

Prof. Dr. Nihat BERKER

Prof. Dr. Asl›han TOLUN

Prof. Dr. Dinçer ÜLKÜ

Katk›da BulunanlarProf. Dr. Do¤an Aksan

Prof. Dr. Ayfle Erzan

Prof. Dr. Adnan Güriz

Prof. Dr. M. Orhan Öztürk

05 MART 2002

Prof. Dr. Gürol Irz›k’a yap›c› elefltirileri için

Türkiye Bilimler Akademisi teflekkür eder.

Türkiye Bilimler Akademisi Y a y › n l a r ›

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 3 -

‹Ç‹NDEK‹LER

Önsöz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .7

Girifl . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .9

I. Bilimsel Araflt›rman›n Do¤as› ve Bilim

‹nsanlar›n›n Görev ve Sorumluluklar› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .11

Bilim ‹nsanlar›n›n Sorumluluklar› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .12Bilim Kurumlar›n›n Sorumluluklar› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .13

II. Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler . . . . . . . . . . . . . . . .15

Araflt›rmada Varsay›m veTasar›m . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .15Araflt›rma Projesi, Protokolü ve Metodolojisi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .16

Denekler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .19

Araflt›rma Verilerinin Arflivlenmesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .23

Araflt›rma Verilerinin Analizi ve Bilimsel Bilginin

Yay›na Dönüfltürülmesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .25

Yazarlar›n S›ralanmas› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .25Yöntemler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .27

Kaynak Gösterme (At›flar, Göndermeler) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .28

Bilimsel Yay›nlarda Teflekkür Konusu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .29

Hakemli Dergilerde De¤erlendirme (Peer Review) . . . . . . . . . . . . .29Bilimsel Bilginin Tan›t›m› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .31

III. Bilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n

Tan›m› ve Nedenleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .35

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .35

Disiplinsiz (Dikkatsiz veya Özensiz) Araflt›rma . . . . . . . . . . . . . . . . .37Yinelenen Yay›n . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .38

Sahtecilik, Sapt›rmaca ya da Aldatmaca . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .38

Uydurmac›l›k . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .38

Afl›rmac›l›k . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .39

TÜRK‹YE B‹L‹MLER AKADEM‹S‹ YAYINLARI

S›ra No: 1

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›Türkiye Bilimler Akademisi Bilim Eti¤i Komitesi

© Türkiye Bilimler Akademisi

Bu kitab›n tüm yay›n haklar› sakl›d›r. Tan›t›m için yap›lacak k›sa al›nt›lar d›fl›ndayay›nc›n›n yaz›l› izni olmaks›z›n hiçbir yolla ço¤alt›lamaz, CD ya da manyetik banthaline getirilemez.

ISBN: 975-8593-12-9

Birinci Bas›m: May›s 2002 (10.000 adet)

Tübitak Matbaas›-Ankara, 2002

Atatürk Bulvar› No: 221, 06100 Kavakl›dere Ankara

Tel: 0.312.426 03 94 Faks: 0.312.467 32 13

e-posta: [email protected]

- 4 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl›n Nedenleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .40

IV. Bilim ‹nsan›, Etik ve Toplum . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .43

V. Akademik Etkinlikler ve Etik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .47

Akademik Yükseltilmede ve Ödüllendirilmede Etik ve Sorunlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .47

E¤itimde Sorunlar ve Kopyac›l›k . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .48

Mali Deste¤e ‹liflkin Etik Sorunlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .51

VI. Bilim ‹nsan› Olarak Hekim ve Etik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .53

T›p Eti¤i . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .53

Özgürlü¤e Sayg› ‹lkesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .53Adalet ‹lkesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .53

Yarar - Zarar ‹lkeleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .54

Sa¤l›k Bilimlerinde Etik ve Toplum . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .55Ö¤retim Üyesi Olarak Hekim ve Etik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .56

VII. Bilimde Etik D›fl› Davran›fl Karfl›s›nda

Neler Yap›labilir? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .59

Bilimde Etik D›fl› Davran›fllar Nas›l En Aza ‹ndirilebilir . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .61

Ülkemiz ve Bilimde Etik D›fl› Davran›fllara

Karfl› Yaklafl›mlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .62

VIII. Bilim Eti¤inde Temel ‹lkeler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .65

Yararlan›lan Kaynaklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .67

Bilimsel Araştırmada

Etik ve Sorunları

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 7 -- 6 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

ÖNSÖZ

Bilim ahlak›, kuruluflundan bu yana, Türkiye Bilimler Akademisi’nin

öncelikli bir ilgi alan›n› oluflturmufltur. Akademi üyeleri, ülkemizde bu ko-

nuyla ilgili eksikliklerin giderilmesi ve bilimde etik d›fl› davran›fllar›n üstü-

ne kararl› biçimde gidilmesinde Akademinin daha etkin bir rol oynamas›

yönünde beklentilerini dile getirmifllerdir. Akademi Genel Kurulu 1998

y›l›nda Akademinin kendi d›fl›ndaki kurulufllarca veya üyeleri d›fl›ndaki ki-

flilerce sergilenen etik d›fl› davran›fllara karfl› hukuki bir yapt›r›m gücü ol-

mad›¤›n› saptam›fl, ancak kendi üyeleri ile ilgili olarak ortaya ç›kabilecek

etik konular› incelemek üzere bir Onur Kurulu kurmufltur.

Bilim eti¤inin, bir bilim akademisi için, yaln›zca kendi üyelerinin kusur-

lu davran›fllar›n› inceleme ile s›n›rl› kalacak bir konu olmad›¤› aç›kt›r. So-

runun yaln›zca bilimde etik d›fl› davran›fllar›n izlenerek yapt›r›ma ba¤lan-

mas› ile s›n›rl› bir çerçevede ele al›nmas› da yeterli de¤ildir. Türkiye Bilim-

ler Akademisi, 2001 y›l›nda, bu yanlar›n› da göz önüne alarak bilim eti¤i

konusunda çal›flmak üzere ikinci bir kurulu, Bilim Eti¤i Komitesi’ni, olufl-

turmufltur. Bu komitenin amac› ülkemizde bilim eti¤i ilkelerinin belirlen-

mesine ve ülkemiz bilim insanlar›n›n, özellikle genç bilimcilerin, bu ilkeler

do¤rultusunda bilgilendirilmesine ve bilinçlendirilmesine hizmet edecek

bir platform oluflturmakt›r. Bu yolla, yeni yetiflecek kuflaklar›n bilimin,

akademik ilerleme ve sosyo-ekonomik yükselmeye hizmet eden bir araç-

tan çok, insanlar› yücelten bir u¤rafl, bir ülkü oldu¤u yönünde ayd›nlat›l-

malar› hedeflenmektedir.

Türkiye Bilimler Akademisi Bilim Eti¤i Komitesi, üstlendi¤i görev çer-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 9 -

çevesinde ilk aflamada, bilim insanlar›na ve doktora ve uzmanl›k çal›flmas›

yapan ö¤rencilere ulaflmak üzere "Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›"

bafll›kl› bu rehber kitab› haz›rlam›flt›r. Bilimle ilgili do¤ru davran›fl ilkeleri-

ni ortaya koyan bu kitab›, konuyu derinlemesine inceleyecek baflka kitap-

lar›n izlemesi öngörülmektedir.

Yukar›da da aç›kland›¤› gibi bilim eti¤i, bilimsel araflt›rmalar›n yürütül-

mesinde ve sonuçlar›n›n yay›nlanmas›nda izlenecek kurallarla veya bu sü-

reçteki kusurlu davran›fllarla s›n›rl› olabilecek bir konu de¤ildir. Ülkemiz

bilim toplulu¤unun, etik d›fl› davran›fl ve uygulamalar›n önlenmesinde et-

kili olabilecek mekanizmalar› yaflama geçirmenin ötesinde, bilim eti¤inin

daha soylu yanlar›yla u¤raflabilme becerisini de sergilemesi gerekir. Ça¤-

dafl ülkelerin bilimdeki geliflmelerin toplum ve çevre ya da daha genel an-

lamda insanl›k ve dünya üzerindeki etkilerini tart›flt›¤› bir dönemde Türk

bilim insan› bu tart›flmalar›n d›fl›nda kalmamal›d›r.

Ülkemiz bilim toplulu¤u, bilimin buyurucu olmayan, akl›n üstünlü¤üne

ve düflünce özgürlü¤üne dayanan do¤rular üzerinde birlefltirici ve yücelti-

ci nitelikleriyle ve bunlardan kaynaklanan etik içeri¤iyle de alg›lanmas›n›n

yayg›nl›k kazanaca¤› günlerin beklentisi içindedir.

Sayg›lar›mla,

Prof. Dr. Engin Bermek

Akademi Baflkan›

Mart 2002

- 8 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

G‹R‹fi

‹nsan›n olaylar› anlama merak›, onu daha ilk ça¤larda soru sormaya ve

yan›t aramaya yöneltmifltir. Bu itici güç, do¤an›n anlafl›lmas›nda en güve-

nilir, mant›ksal ve nicel bak›mdan s›nanabilen yolu sa¤layan bilimsel arafl-

t›rman›n ve onun sonucunda da, bilimin do¤mas›na ve geliflmesine yol aç-

m›flt›r.

Bilimle gündelik yaflam için gerekli olan bilginin uygulanmaya konuldu-

¤u teknoloji, uzun süre ayr› mecralarda, birbirinden bir ölçüde ba¤›ms›z

olarak geliflmifltir. 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›ndan itibaren bilimsel bulgular

teknolojik uygulamalara yol açm›fl, teknolojik geliflmeler de bilimsel arafl-

t›rmalara ivme kazand›rm›flt›r. Buna koflut olarak, merak giderici temel

araflt›rmalar›n yan› s›ra teknoloji yönelimli araflt›rmalar da a¤›rl›k kazan-

m›flt›r.

Günümüzde bilim ve teknoloji iç içe geçmifltir. Bu iç içelik, gündelik

yaflam›, sosyo-ekonomik geliflmeyi ve çevreyi do¤rudan ve büyük çapta

etkilemekte, bilim-teknoloji-endüstri-ekonomi iliflkilerinin yo¤unlu¤u, in-

sanl›¤› haz›rl›kl› olmad›¤› baz› yeni durumlarla, bilim insan›n› ise yeni so-

rumluluklarla karfl› karfl›ya b›rakmaktad›r. Bilim insan›n›n bu sorumluluk-

lar›n›n üstesinden gelebilmesinde bafll›ca dayana¤› do¤ruluk, erdemlilik gi-

bi nitelikleri kapsayan bilim eti¤idir.

Bu kitap, bilim eti¤i normlar›n›n bilim yaflam›m›zda ve toplumumuzda

yayg›nlaflarak yerleflmesine katk› sa¤lamak amac›yla haz›rlanm›flt›r.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 11 -- 10 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

I. B‹L‹MSEL ARAfiTIRMANIN DO⁄ASI VE B‹L‹M ‹NSANLARININ GÖREV VE SORUMLULUKLARI

Bilimsel araflt›rmalar, bilim insanlar›n›n do¤aya, insana ve topluma öz-

gü bilgileri ortaya koyma yönündeki zihinsel çabalar›n› ve uygulamalar›n›

içerir. Bilim insanlar›, araflt›rmalar›n› ba¤›ms›z olarak yürütseler bile, orta-

ya ç›kabilecek bilginin çevre ve topluma yans›mas›n› irdelemek ve sonuç-

lar› konusunda gerekli uyar›lar› yapmak sorumlulu¤unu da tafl›rlar. Bu ne-

denle, bilimsel ve teknolojik geliflmelerin günümüzde toplum ve do¤a üze-

rinde yo¤unlaflan etkileriyle birlikte bilim insanlar›n›n toplumsal ve etik

sorumluluklar› da giderek artmaktad›r.

Bilimde ve bilimsel araflt›rmada ilerleme, güvene dayan›r. Bilim insan-

lar›, bilim dünyas›n›n kendilerine duydu¤u güveni koruyacak nitelik ve ni-

celikte araflt›rmalar yapmak zorundad›rlar. Yaln›zca bilim dünyas›n›n de-

¤il, toplumun da bilim insanlar›na güven ve sayg› duymas› çok önemlidir.

Toplumsal güvenin kazan›l›p korunmas›nda dürüstlük ve titizlik yaflamsal

önem tafl›r.

Bilimin uzun geçmifle dayanan gelene¤inden kaynaklanan ve bilim top-

lulu¤u içinde kendili¤inden gerçekleflen bir denetleme yüzy›llar boyunca

bilim eti¤ine dayal› güven ortam›n› büyük ölçüde sa¤lam›flt›r. Ancak, bilim-

de sa¤lanan bu güven ortam› özellikle son 20 y›l› aflk›n bir süredir çeflitli

geliflmeler ve toplumsal de¤iflmeler sonucu zorluklara ve sars›nt›lara u¤-

ram›flt›r. Bunun bafll›ca nedenleri flunlard›r:

1. Bilimsel araflt›rma destekleri ve kaynaklar› için gereksinim giderek

tav›r içinde olmak; bu tav›rlar›n› bilimsel makale yaz›m›nda tam olarak

korumak

Bilimsel araflt›rman›n tüm evrelerinde titiz bir dürüstlü¤ün temel ol-

du¤u belirtilmiflti. Bu nedenle, araflt›rmac›n›n yaln›z kendisinin de¤il, için-

de bulundu¤u araflt›rma grubunun tüm üyelerinin de bilimde etik d›fl› dav-

ran›fllara girmesi kesinlikle önlenmelidir.

Bilim Kurumlar›n›n Sorumluluklar›

‹stenilen düzeyde etkin bilimsel araflt›rmalar yapabilmek için, bilim in-

sanlar›n›n çal›flt›¤› bilim kurumlar›n›n da bu yönde kurallar›, gerekli altya-

p›lar› ve saydam yönetimleri olmal›d›r. Kurumlar›n ilk sorumlulu¤u, ku-

rum içinde bilim insanlar›n›n nitelikli bilimsel araflt›rma yapabilmeleri için

elveriflli kurallar gelifltirmeleri ve uygun bilimsel ortam› sa¤lamalar›d›r. Bi-

limde etik d›fl› davran›fllara karfl› duyarl› ve donan›ml› olunmal› ve bunlara

karfl› yap›sal ve düzenleyici önlemler al›nmal›d›r. Çeflitli bilimsel konular-

da etik ilkeler aç›s›ndan sivil toplum kurulufllar›yla iflbirli¤i yap›lmas›nda

yarar vard›r. Bilimsel kurumlarda etik kurullar kurulmal›, onlar›n etkin ve

ba¤›ms›z olarak çal›flabilmeleri sa¤lanmal›d›r.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 13 -

artm›fl ve bu yönde bilim insanlar› aras›ndaki yar›flma h›zlanarak bü-

yümüfltür.

2. Yay›nlar bilimsel baflar›n›n ölçütü olarak daha fazla önem kazanm›fl,

bu da, bilim insanlar› üzerinde bask›lar yaratm›flt›r. Böylece, en k›sa

yoldan yeni bilimsel veri ve sonuçlara ulaflma çabas›na girilmifltir.

3. Bilimsel araflt›rmalar›n say›s›n›n patlama ölçüsünde artt›¤› günü-

müzde, etik sorunlar da bu patlamaya paralel olarak ço¤alm›flt›r.

Biyomedikal araflt›rmalar ile sosyal bilim alan›ndaki çal›flmalarda etik

konular› hep ön planda olmufltur. Çünkü, burada insan ve toplum do¤ru-

dan araflt›rma konusudur. Biyomedikal ve biyoteknolojik araflt›rmalarda-

ki ilerlemelerle birlikte etik sorunlar da, genetik çal›flmalarda oldu¤u gibi

artm›flt›r.

Geleneksel bilim anlay›fl› içinde kendili¤inden gelen düzenlemeler, ne

yaz›k ki, günümüzde yeterlili¤ini yitirmifltir. Bütün bunlar baz› bilim insan-

lar›n›n dürüstlük anlay›fllar›nda, meslek normlar›nda ve uygulama ilkele-

rinde yeni aray›fllara yol açm›flt›r. Bu geliflmeler ve aray›fllar, bilim insan-

lar›n›n bilimsel sorumluluklar›n›n yeniden gözden geçirilmesini gündeme

getirmifltir.

Bilim ‹nsanlar›n›n Sorumluluklar›

Bilimsel dürüstlük, temelinde güven duygusunun yatt›¤› bir kavramd›r

ve tüm bilimsel iliflkilerin ve ba¤lant›lar›n özünü oluflturur. Bütün bilim in-

sanlar›n›n güvene ve dürüstlü¤e dayal› de¤erleri korumalar› elzemdir. Bi-

limsel araflt›rmaya kat›lanlar, her zaman ve ayr›cal›ks›z olarak afla¤›daki te-

mel ilkelere ba¤l› olmal›d›rlar:

1. Araflt›rman›n tasar›m› ve yürütülmesinde en yüksek mesleki stan-

dartlara sahip olmak

2. Araflt›rman›n yap›l›fl› ve bulgular›n analizi s›ras›nda özelefltiri, dü-

rüstlük ve aç›kl›¤› elden b›rakmamak

3. Ayn› konu üzerinde araflt›rma yapm›fl ve yapmakta olan di¤er arafl-

t›rmac›lara karfl›, onlar›n katk›lar›n› içtenlikle ve aç›kça teslim edici bir

- 12 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rman›n Do¤as› ve Bilim ‹nsanlar›n›n Görev ve Sorumluluklar›Bilimsel Araflt›rman›n Do¤as› ve Bilim ‹nsanlar›n›n Görev ve Sorumluluklar›

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 15 -- 14 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

II. B‹L‹MSEL ARAfiTIRMADA YAPILMASIGEREKENLER

Her geliflen de¤erde oldu¤u gibi, toplumun ve bilim kurumu içinde

yer alanlar›n (üniversiteler vb. gibi), bilimi özünden kavrama yerine, onun

sahtesinden ve sapm›fl fleklinden bafllama olas›l›klar› vard›r. E¤er bilimde

sapk›nl›klar, sapt›rmacalar veya kusurlu davran›fllar gerçek bilimsel arafl-

t›rmalardan daha çok say›da olacak ise elimize geçen bir f›rsat› kaç›rm›fl

oluruz. Çünkü, etik de¤erleri çi¤neyenler ço¤ald›kça, genç ve yetenekli in-

sanlar› bilim yaflam›n›n içine çekebilmek zorlaflacak, genç beyinlerin ku-

surlu örnekleri izleyerek bilime yaklaflmalar› söz konusu olacakt›r. Ayr›-

ca, bilimde etik d›fl› davran›fl, toplumda bilimin de¤erinin yükselmesini

zorlaflt›racak, hatta engelleyecektir.

Bu bölümde bilimsel bilginin üretilmesi ya da bilimsel araflt›rman›n

tüm evrelerini kapsayan süreçte oluflabilecek eti¤i ilgilendiren durumlar

belirli bir s›rada ele al›nacakt›r. Bu bölüm, ayr›ca, bilimsel uygulaman›n en

iyi flekilde yap›labilmesi için okuyucuya yard›mc› olmay› amaçlamaktad›r.

Araflt›rmada Varsay›m ve Tasar›m

Bir bilimsel araflt›rma, bir bilim insan›n›n veya araflt›rma grubunun

kendi özgün gözlemlerine dayanarak ya da baflka araflt›r›c›lar›n birikmifl

bilgilerini kullanarak bir konuda özgün bir düflünceye varmas›n› gerektirir.

Bu düflünce gelifltirilerek özgün bir varsay›m haline getirilir. Bir tasar›m ile

araflt›rma yapmaya karar verilir.

bilir. Ancak, do¤a ve yaflam bilimlerinde teknik ve etik izleme aç›s›ndan ve

çal›fl›lan bilim kurumunun yetkili kuruluna sunulmak üzere, maddi destek

istenmese bile, bir araflt›rma projesi haz›rlamak zorunlulu¤u vard›r. Para-

sal destek gören araflt›rma projelerinin ise ayr›nt›l› bir flekilde yaz›lmas›

gerekir. Amaç, gereçler, yöntemler, denekler ve çal›flmadan beklenen so-

nuçlar ayr›nt›l› olarak yaz›l›r. Ayr›ca, araflt›rman›n süresi ve öngörülen gi-

derlerin dökümü de ayr›nt›l› olarak verilir. Araflt›rma etkinliklerine kat›-

lanlar›n say›s› günümüzde giderek ço¤almaktad›r. Bütün bu kiflilerin, bafl-

ta ‘k›demli’ araflt›r›c› olmak üzere araflt›rma içindeki yükümlülükleri ve

ay›racaklar› zaman aç›k bir flekilde belirtilir. Araflt›rma protokolleri ve

projelerin tümü aç›k ve kar›fl›k olmayan bir ifadeyle yaz›lmal›d›r. Araflt›r-

ma projesi geçerli bir bilimsel soruya yan›t vermek üzere bir olay›, bir

kavram›, bir gözlemi veya k›saca bir fenomeni anlamaya katk› olarak aç›k

bir nesnellik içinde ortaya konmal›d›r.

Araflt›rman›n tasar›m›, mant›ksal temele oturmal›d›r. Metodolojideki

yöntemler ve teknikler baflkalar›n›n da tekrarlayabilece¤i biçimde anlat›l-

mal›d›r. ‹statistik analiz yöntemleri, araflt›rman›n do¤a ve amac›na uygun

ve geçerli nitelikte olmal›d›r. K›sacas›, araflt›rma projesi yap›lacak olan bi-

limsel araflt›rmay› tam olarak yans›tmal›d›r. Kurum ve flirketlerden mali

destek alabilmek u¤runa projenin nesnellikten saparak abart›l› bir flekilde

yaz›lmas›, daha araflt›rman›n bafl›nda etik kuflkular›n do¤mas›na yol açabi-

lir. Deneysel çal›flmalarda, araflt›rmac›lar›n projeye yapt›¤› düflünce ve ey-

lem düzeyindeki olas› katk›lar›n aç›k bir flekilde önceden belirtilmesi, ile-

ride yaz›lacak olan bilimsel kitap ve/veya makalede yazar s›ralamas› konu-

sunda ortaya ç›kabilecek etik sorunlar› da en aza indirmifl olur. Ancak, ku-

ramsal çal›flmalarda problemi çözmede belirleyici katk›n›n kimden gelece-

¤i eflitler aras›nda yürütülen bir çal›flmada önceden kestirilemeyebilir.

Bilimsel araflt›rmada araflt›rman›n belkemi¤ini metodoloji oluflturur.

Bilimsel yöntemin amac›, bilimsel gözlemlerin yans›z olarak ortaya ç›kar›l-

mas›n› kolaylaflt›rmakt›r. Çal›fl›lan bilim alan›na göre çok de¤iflik yöntem-

ler olabilir. Deneysel araflt›rma yöntem ve teknikleri ile uygun istatistik

yöntemler ve ayn› yöntemleri kullanarak elde edilen bulgulardaki hata

paylar›n›n hesaplanmas›, araflt›rmac›n›n elde etti¤i verilerde yanl› olma

olas›l›¤›n› en aza indirir. Araflt›r›c›lar, bu yolla di¤er araflt›r›c›lar›n kolayl›k-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 17 -

Kuflkusuz varsay›m, kuram ve tasar›m›n düflünce sistemi olarak gelifl-

mesi her zaman ba¤›ms›z bir bilim ortam› içinde olmaz. Baz› durumlarda

devlet kurumlar› veya özel kurumlar için, bu kurumlar›n genel amaçlar›na

uygun olan güdümlü araflt›rmalar yap›labilir. Böylesi ba¤›ml› ve özel öde-

nekli durumlarda bile, bilim insanlar› ba¤›ms›z, yans›z, nesnel ve yarat›c›

düflünme sistemlerini sonuna kadar korumakla yükümlüdür. Aksi halde,

araflt›rma sürecinde bilimsel gerçe¤i bulmada güçlükler veya yan›lg›lar or-

taya ç›kabilir. ‹ster merak, ilgi veya özgün gözlem ve/veya özgün düflünce

ile güdülenmifl olarak, isterse belli amac› olan bir kurumda (örne¤in ilaç

endüstrisi gibi) görevli olarak belirli konulara yönelik bilgi üretimine gir-

meye haz›rlans›n, bilim insan›n›n bafllang›çta bir ön çal›flma yapmas› zorun-

ludur. Bilimsel araflt›rmaya bafllamadan önce, amaçlanan varsay›m konusu

ile ilgili bilim literatürünü ayr›nt›l› flekilde gözden geçirmek, varsay›m›n ve

özgün düflüncenin, önceki bilimsel bilgi birikimin içinde alabilece¤i yeri

sorgulamak gerekir. Bilim insanlar› okuduklar›n› gözden geçirirken, bilim-

sel kuflkuculu¤u, elefltirel bak›fl› ve bu arada yeni kavramlara aç›k olma gi-

bi tutumlar›n›, baflka bir deyiflle, bilimsel araflt›rma disiplinini korumal›d›r-

lar. Asl›nda bu tutum araflt›rman›n tüm süreci için de geçerli olmal›d›r.

Özgün bir bulgu veya düflünceye de¤inirken, çok s›k görülmeyen an-

cak önemli bir olguya de¤inmek gerekir. Bir bilim insan› baflka araflt›r›c›-

lar›n fikir ve görüfllerinin kendisine ait oldu¤u yan›lg›s›na düflebilir. Bu du-

rumda, meslektafllar aras›nda paylafl›lm›fl ama yay›mlanmam›fl bir aç›klama,

kuram veya araflt›rma fikri, belli bir süreç içinde bilinçalt› mekanizmalar-

la, bu bilim insan›n›n kendi düflünce sisteminde üretilmifl gibi benimsen-

mifltir. Bu olguya ‘bilinçalt› yan›lsama’ (Cryptomnesia) denir. Bu olay›n

bir etik sorun olup olmad›¤›na karar verebilmek güçtür. Sorunun konu ile

ilgili kaynaklar›n taranmas› ya da bu konuda kat›l›nm›fl seminer ve tart›fl-

malar›n bu aç›dan gözden geçirilmesi ile çözülmesi gerekir.

Araflt›rma Projesi, Protokolü ve Metodolojisi

Araflt›rma projesi, bir çal›flmay› destekleyeceklere gerekçeli ve ayr›n-

t›l› bir öneri olarak sunulmak üzere haz›rlan›r. E¤er çal›flma bir kurum ta-

raf›ndan desteklenmeyecekse, araflt›rma projesi ve protokolü yaz›lmaya-

- 16 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

limsel yan›lg›ya karfl› devaml› olarak sorgulanmal› ve s›nanmal›d›rlar. So-

nuçta, bir bilim insan› karfl›s›na ç›kan bilimsel soruyu yan›tlama süresinde

yeni yöntemler gelifltirmek durumunda kalabilir. Bunu da nesnellik ilkesi-

ne sad›k kalmak koflulu ile gelifltirmekten ve tart›flmaya sunmaktan kaç›n-

mamal›d›r.

Denekler

Bilimsel araflt›rmada deneklerin kullan›m› etik aç›dan büyük önem ta-

fl›r. Denek olan bireylerin biyolojik, psikolojik, sosyolojik ve hukuksal var-

l›klar›n› korumak ve özgün iradelerine sayg› göstermek burada birincil ko-

fluldur. Denekler gönüllü olarak ya da ücret karfl›l›¤›nda hizmet verebilir-

ler. Denek kullan›m›nda önemli olan hususlar flunlard›r:

1. T›p araflt›rmalar›nda insanlar›n denek olarak kullan›lmas›, özellikle

klinik araflt›rmalarda kaç›n›lmaz görünmektedir. Ama böylesi araflt›r-

malarda insanlar›n denek olarak kullan›lmalar›n›n gerekçeleri aç›k bi-

çimde ortaya konulmal›d›r. ‹nsan denekler üzerinde araflt›rma yap›l-

mas› yaln›zca önerilen araflt›rma projesinden beklenen bilimsel gelifl-

menin baflka türlü sa¤lanmas›n›n mümkün olmad›¤› durumlarda düflü-

nülmelidir.

2. Denekler, sa¤l›kl› veya hasta bireylerdir. Her iki halde de, araflt›r-

ma öncesinde çal›flman›n amac› ve uygulamas› tüm aç›kl›¤› ile anlat›la-

rak denek ayd›nlat›lmal›, oluru al›nmal›d›r. Deney s›ras›nda denek olu-

runu geri çekerse, bu karar› hemen uygulanmal› ve üzerinde yürütü-

len araflt›rma durdurulmal›d›r. Bunun için dene¤in araflt›rmaya gönül-

lü olarak veya ücret karfl›l›¤› kat›lm›fl olmas› fark etmez.

Bu ba¤lamda burada, zorunlu olarak, ‘Bilgilendirilmifl Olur’ ve

‘Etik Kurul’ hakk›nda baz› ayr›nt›lara girilecektir. Bilgilendirilmifl

olur ve etik kurullar bireysel uygulamalarda ortaya ç›kan t›bbi etik so-

runlar›nda önemli oldu¤u gibi, sa¤l›k bilimlerindeki araflt›rmalarda da

önemlidirler. Nas›l ki hekimlik uygulamalar› s›ras›nda hastan›n özerk-

li¤ine sayg› gösteriliyor, hastan›n yarar› gözetilerek zarar vermekten

sak›n›l›yor ve adaletli olma¤a özen gösteriliyorsa, sa¤l›k bilimleri ala-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 19 -

la ayn› sonuçlara ulaflmalar›n› sa¤larlarsa, önemli bir bilimsel güç de kaza-

n›rlar. Çünkü, ulaflt›klar› sonuçlar›n baflkalar›nca da kabul edilmesini ve

yeni elde ettikleri bilimsel bilgi etraf›nda bir görüfl birli¤i oluflmas›n› sa¤la-

m›fl olurlar.

Genel kabul görmüfl yöntemler araflt›rmada aynen kullan›labildi¤i gi-

bi, yeni bir varsay›m› kan›tlamak ve özgün bilgi üretmek için yeni yöntem-

ler gelifltirmek de gerekebilir. Bu durumda, yeni yöntemin deneklere ve

çevreye verebilece¤i olas› zararlar ve bunlara karfl› nas›l önlem al›naca¤›

aç›kça belirtilmelidir. Ayr›ca, bu yeni yöntemin benzeri her kurumda ve

her yerde uygulanabilir ya da tekrarlanabilir olmas›, duyarl›l›k ve özgüllü-

¤ünün (sensitivity ve specificity) hesaplanmas› ve ortaya konmas› gerekmek-

tedir. Yukar›da da belirtildi¤i gibi, yöntemler ve bunun civar›nda dönen

paradigmalar tek yanl› bir mant›kla ifllememeli ve düflünülen varsay›m›n

tersinin ç›kabilece¤i ya da çürütülebilece¤i olas›l›¤› da göz önünde bulun-

durularak düzenlenmelidir. K›sacas›, kullan›lan yöntem yans›z ve baflkala-

r›nca da yinelenebilir olmal›d›r.

Yeni yöntemlerin kullan›lmas›, bulgunun bilim dünyas›nda kabul edil-

mesi bak›m›ndan araflt›r›c›y› baflka güçlüklere sokabilir. Çünkü, bilim in-

sanlar›n›n yeni yöntemlerle elde edilmifl sonuçlar› kabul etmeleri her za-

man kolay olmayabilir ve zaman alabilir. Di¤er taraftan, araflt›r›c› da yeni

yöntemi bilimsel soruyu aç›klamada en uygunu oldu¤unu görerek gelifltir-

mifl oldu¤undan, di¤er bilim adamlar› sadece verilerin de¤erini de¤il, yön-

temin de¤erini de tart›fl›rlar. Bilim çevresi, öne sürülen yeni yöntemin ye-

ni bilginin elde edilmesinde güvenilir bir araç olarak uygun olup olmaya-

ca¤› konusunda emin olmak ister. Tüm bu nedenlerle yeni bir yöntemin

s›n›rlar›n›n çok iyi bir flekilde çizilmesi gerekir.

Yöntemler bilimde çok önemli yer tutarlar. Ancak bilimsel bilginin

do¤as›nda oldu¤u gibi, yanl›fls›z ve afl›lamayacak de¤ildirler; yanl›fla aç›k

olabilirler. Yetersizlikleri belirlenen veya az kabul gören yöntemlerin ye-

rini zamanla daha iyi yöntemler al›r. Böylece, yöntemler ve bilimsel bilgi

paralel olarak ilerler ve biri di¤erine katk›da bulunur. Yöntemlerin yanl›-

fla aç›k olmas›, asl›nda bilimde kuflkuculu¤un önemini vurgulayan bir olgu-

dur. Bilimsel bilgi ve bilimsel yöntemler eski veya yeni olsun, olas› bir bi-

- 18 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

kemizde pek s›k görülmemekle beraber, geliflmifl ülkelerde denekle-

re belirli bir ücret ödenmekte ancak, bu ücretin çok yüksek mebla¤-

lara ulaflmamas› önerilmektedir. Mali durumu çok kötü olan denekle-

re para ödendi¤inde sak›ncalar ortaya ç›kabilir. Yüksek ödemeler cü-

retkâr ve denetimsiz araflt›rmalara neden olabilir. Yap›lan araflt›rma

yeni bir ilac›n denenmesini veya yaralay›c› (invasive) bir yöntemi içeri-

yorsa, denekler için olas› riskleri ayr›nt›l› olarak hesaplamak, al›nmas›

gereken önlemleri planlamak, bunlar› deneklere anlatmak ve etik ku-

rullara aç›klamak zorunludur.

Yukar›da da de¤inildi¤i, gibi baz› hasta gruplar›, haklar›n›n çi¤nenmesi

bak›m›ndan di¤er insanlara ve hastalara göre daha savunmas›z ve ko-

runmaya muhtaçt›rlar. A¤›r psikiyatrik bozuklu¤u olanlar, bilinç bo-

zuklu¤u gösterenler, çocuklar, ileri yafll›lar, bunam›fl bireyler, HIV ta-

fl›y›c›lar› ve AIDS hastalar› ve tutuklular bunlar aras›nda say›labilir. Bu

gruplar sa¤l›k hakk› ve hasta haklar› aç›s›ndan kendi yararlar›n›, ç›kar-

lar›n› ve benliklerini koruyabilecek yeterlilikte de¤ildirler. Bu bireyle-

rin haklar› korunmaya al›nmal› ve kendi grubuna yönelik bir araflt›r-

ma söz konusu olmad›¤› sürece (örne¤in AIDS'te yeni bir ilac›n de-

nenmesi gibi), araflt›rmalarda denek olarak kullan›lmamal›d›rlar.

Bak›mevlerinde yaflayan çocuklar ve yafll›lar, mahkûmlar, k›fllalardaki

erler, zaman zaman sa¤l›k araflt›rmalar›nda denek olarak kullan›labil-

mektedirler. Bu durumda, hem dene¤in hem de ba¤l› oldu¤u kurum

yetkilisinin olurlar›n›n al›nmas› gerekir.

Kurumlarda etik kurullar oluflturulurken, bu kurullar›n iflleyifl kuralla-

r› aç›k olarak belirlenmeli, ulusal ve uluslararas› sa¤l›k ilkeleriyle çat›fl-

mayacak flekilde düzenlenmelidir. Etik kurullar baz› durumlarda, sade-

ce o kurumun içindeki deneyimli araflt›rmac› hekimler ve deontoloji

uzmanlar› taraf›ndan oluflturulur. Baz› durumlarda ise kurumun bu-

lundu¤u yerleflim biriminden hukuk, felsefe ve sosyoloji uzmanlar›n›n

da kat›l›m›yla daha genifl bir grup oluflturulur. Nas›l organize edilirse

edilsin, burada iki durum önem tafl›r. ‹lk olarak, bu kurullara, tüm ya-

flam› boyunca ahlak de¤erlerini en üst düzeyde tutmufl bilim insanlar›

ve bilge kifliler seçilmelidir. Di¤er bir deyiflle, etik kurullara seçilen bi-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 21 -

n›nda yap›lan bilimsel araflt›rmalarda araflt›rmaya kat›lan hasta veya

sa¤l›kl› bireylere de ayn› ilkeler do¤rultusunda yaklafl›lmal›d›r. Bilim

eti¤inin do¤ru olarak uygulanmas›nda, araflt›rma projesinin ve bunun-

la ilgili bilgilendirilmifl olur haz›rl›klar›n›n yeterli olup olmad›¤›na karar

verilmesinde en yetkili kurumlar etik kurullard›r. Araflt›rma yap›lan

tüm kurumlarda bu etik kurullar›n›n olmas›, etkin bir flekilde çal›flma-

s› ve kurumun tam deste¤ini görmesi gerekir. Asl›nda etik kurullar›n

sadece araflt›rma kurumlar›nda de¤il, sa¤l›k uygulamas› yap›lan tüm

kurumlarda bulunmas› beklenmelidir.

Anayasam›z›n 17. maddesinde "T›bbi zorunluluklar ve kanunda yaz›l›

haller d›fl›nda kiflinin vücut bütünlü¤üne dokunulamaz; r›zas› olmadan

bilimsel ve t›bbi deneylere tabi tutulamaz" denmektedir. Bu hüküm,

araflt›rma için olsun veya olmas›n, herhangi bir uygulamadan önce ki-

flinin bilinçli olurunun al›nmas› anlam›na gelmektedir. Hasta haklar› ve

t›p eti¤i ile ilgili hemen tüm uluslararas› ve uluslarüstü belgelerde olur

hakk› kesin bir flekilde belirtilmektedir. Al›nan olurun geçerli olabil-

mesi için baz› koflullar›n yerine getirilmesi gerekmektedir. Her fley-

den önce, hasta veya sa¤l›kl› denek, olur verdi¤i araflt›rma konusun-

da ayd›nlat›lm›fl olmal›d›r. Bu bilgilendirme hastaya uygulanacak yön-

temler veya ilaç konusunda eksiksiz olmal›d›r. Bilgilendirme s›ras›nda

bir yönlendirme çabas› içine girilmemelidir. Denek herhangi bir zor-

lanma ile karfl›laflmamal›d›r. Bilgiler herhangi bir flekilde abart›lmama-

l›, bireyin kültür düzeyine uygun düflen bir üslup ile verilmelidir. Bilgi

ve kiflili¤i yetersiz olan bireyler normal denek olarak kabul edilmeme-

lidir. Di¤er bir deyiflle, olurun geçerli olmas› için ilgili bireyin, bilgileri

anlayabilecek, de¤erlendirebilecek, karar verebilecek ve bunlar› uygu-

lamaya koyabilecek yeterlili¤i tafl›mas› gereklidir. Genellikle ‘bilgilen-

dirilmifl olur’ terimi kullan›lmakla beraber, gönüllü olma ve yeterli ki -

flilik ö¤eleri ön plana al›narak ‘geçerli olur’ teriminin kullan›lmas› da

tart›fl›lmaktad›r. E¤er, araflt›rma konusu bireyin yeterlili¤ine engel

olan bir hastal›k, örne¤in bunama (demans) veya küçük çocuklarla il-

gili hastal›klar üzerine ise, hastan›n en sorumlu olan akrabas›, velisi,

vasisi, vekili veya herhangi bir yasal sorumlusundan ayn› usullerle

‘olur’ almak gerekecektir. Böylece, bir dolayl› olur söz konusu olur.

Baz› ülkelerde ‘bilgilendirilmifl olur’un yaz›l› olmas› istenmektedir. Ül-

- 20 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

rumuz veya kod numaras› verilmeli ve dosyas›, araflt›rma grubundaki

yaln›zca bir veya iki araflt›r›c› taraf›ndan bilinen bir yerde saklanmal›-

d›r. Tutulan kay›tlar ve eldeki bilgiler hastan›n onay› olmadan üçüncü

kiflilere aktar›lmamal›d›r.

6. Hayvan deneyleri: Baz› araflt›rmalar›n insan üzerinde yap›lmas› bi-

lim ahlak›na, insan haklar›na ve onuruna ayk›r› olabilir. Bu nedenle ba-

z› araflt›rmalar›n insana, en az›ndan, kuramsal olarak uygulanabilirli¤i-

nin anlafl›lmas› için, hayvanlar üzerinde yap›lmas› gerekir. Di¤er bir

deyiflle, bilginin ilerlemesi, insan hastal›klar›n› anlama ve sa¤alt›m ola-

naklar›n›n gelifltirilmesi için canl› hayvanlar üzerinde deney yapmak

gerekli olabilir. Bu durumda da uluslararas› etik kurallara uymak ge-

rekir. Özetle, araflt›rmada deney hayvanlar›na ac› ve huzursuzluk ver-

meyecek koflullar›n sa¤lanmas› gerekir. Deney hayvanlar› deneyden

sonra yaflat›l›yorsa hayvanlar›n bar›nma, beslenme ve çevre koflullar›

veteriner hekim kontrolünde ve uygun bir ortam içinde yap›lmal›d›r.*

Araflt›rma Verilerinin Arflivlenmesi

Bulgular ve çal›flma verileri (deneysel, biyolojik/denekli ve klinik) arafl-

t›rmalar›n birincil ürünleridir. Veriler önemli bir kaynakt›r ve s›k s›k onla-

ra geri dönüp analizler yapmak gerekebilir. Bilimsel bilgiye veya bir kura-

m›n geliflmesine katk›lar› olabildi¤i gibi, yeni araflt›rmalara da bir bafllang›ç

oluflturabilirler. Bu nedenle, tüm veriler emin ve kolay ulafl›labilir bir bi-

çimde arflivlenmelidir. Araflt›rma s›ras›nda bafltan sona, günlük olarak ya-

p›lanlar net ve kesin kay›tlar olarak not edilmeli ve kay›tlar saklanmal›d›r.

Bu kay›tlar›n tam olmas›, düzgünlü¤ü, do¤rulu¤u ve gizlili¤i konusunda

özel dikkat gerekir. Her çal›flma gününün sonunda verileri tafl›yan kay›tla-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 23 -

reylerin bizzat kendileri geçmiflte etik kurallar› çi¤nememifl olmal›d›r-

lar. ‹kinci olarak, etik kurullara ba¤›ms›z bir çal›flma ortam› sa¤lanma-

l› ve d›flar›dan gelebilecek etkilerden tamamen ar›nd›r›lm›fl çal›flma

olanaklar› verilmelidir. Etik kurullar düzenli flekilde toplan›p, kendi

kurumlar›n›n özelli¤ini de göz önüne alarak, de¤iflik konularda etik

uygulama kurallar› üretmeye çal›flmal›d›rlar. Etik kurullar di¤er ku-

rumlardaki etik kurullarla ba¤lant›l› olmal› ve mümkünse, daha üst dü-

zeyde, daha yetkili kurullar da oluflturulmal›d›r.

3. Denekler konusunda bir nokta, ülkemizi yak›ndan ilgilendirmekte-

dir. Bilimsel yönden geliflmifl ülkeler, zaman zaman, kendi mali ve kül-

türel etkileri alt›nda kalm›fl ülkelerle medikal araflt›rmalarda iflbirli¤i

yapmaktad›rlar. Örne¤in, yan etkileri henüz bilinmeyen ve ABD'de

Besin ve ‹laç ‹daresi (FDA) taraf›ndan izin verilmemifl baz› ilaçlara ilifl-

kin araflt›rmalar›n yoksul ülkelerde uyguland›¤› bildirilmifltir. Bu koflul-

larda ABD'li bilim kurumu veya ilaç firmas› yetkilileri ile yoksul ülke-

nin hekimleri aras›nda bir iflbirli¤i oluflmakta ve böyle bir ilaç, yoksul

ülkede, deneklere ücret verilerek uygulanabilmektedir. Bu durum,

dünyada, deneklerin birinci ve ikinci s›n›fa ayr›lmas› gibi insan haklar›

ve insan onuruyla ba¤daflmayan çok önemli bir etik sorunu ortaya ç›-

karmaktad›r. Geliflmifl veya geliflmekte olsun, hiçbir ülkede araflt›r›c›

hekimlerinin böyle çal›flmalara girmesi kabul edilemez.

4. ‘Bofluna (göstermelik) denek’ kullan›lmamal›d›r. Uluslararas›

ilaç firmalar› tüm araflt›rma evreleri tamamlanm›fl yeni bir ilac›, bilim-

sel olarak geri kalm›fl bir ülkenin t›p fakülteleri ve di¤er sa¤l›k kurum-

lar›na sunarak bu ilaçla bilimsel araflt›rma yapmalar›n› önerebilirler.

Burada ilac›n etkinli¤inin bilimsel olarak s›nanmas› söz konusu de¤il-

dir: Reklam›n› yapmak amac›yla, ilaç üzerinde sanki o ülkedeki kurum-

larda araflt›rma yap›l›yormufl gibi bir izlenim verilmek istenmektedir.

Üniversitelerin ve t›p mensuplar›n›n bilimsel onurlar›n› zedeleyecek

böyle bir tuza¤a düflmemeleri gerekir. Verilecek mali desteklere de

kap›lmamak gerekir. Ayr›ca, bu yolla, kontrol grubunu oluflturan kifli-

lere de gerekli olmad›¤› halde ilaç verilmifl olur.

5. Epidemiolojik çal›flmalarda deneklerin özel yaflamlar›na ve toplum-

daki konumlar›na sayg› gösterilmesi ve deneklerin kimliklerinin sakl›

tutulmas› gerekir. Gizlilik ilkesine titizlikle uyularak her dene¤e bir

- 22 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

* Avrupa Bilim Vakf›'n›n (ESF) hayvanlar›n deneylerde kullan›m›na iliflkin ilkeleri flunlard›r:

- Hayvanlar›n duygulu varl›klar olmalar›n›n gerektirdi¤i özenle muamele görmeleri; müm-

kün oldu¤unca deneylerin yerine geçebilecek (hayvanlar›n kullan›lmad›¤›) alternatif deney sis-

temlerin kullan›lmas›;

- Deneylerde kullan›lan hayvanlar›n mümkün olan en az say› ile s›n›rland›r›lmas›; hayvan

kullan›m›na seçenek olmad›¤› durumlarda deney hayvanlar›n›n az ac› çekece¤i koflullar›n sa¤-

lanmas›;

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

Araflt›rma Verilerinin Analizi ve Bilimsel Bilginin Yay›na Dönüfltürülmesi

Araflt›rma verilerinin güvenilirli¤inin (reliability) ve geçerlili¤inin (vali-

dity) saptanm›fl araçlarla elde edilmesi zorunludur. Bu verilerin baz› alan-

larda istatistik yöntemleriyle analizi gerekir. Sonuca ulaflma do¤rultusun-

da istatisti¤in bir amaç de¤il, bir araç oldu¤unu unutmamak gerekir. Arafl-

t›r›c›lar istatistikler içinde bo¤ulmamal›, altta yatan özgün verileri yakala-

yabilmelidir. Veriler de¤erlendirilirken, ortaya ç›kan sonuçlar yans›z bir

flekilde verilmelidir. Sonuçlara ulaflmada, verilerle istenilen amaç veya var-

say›m do¤rultusunda de¤ifliklik yap›lmamal›d›r. Aksi durumda, bir bilim

eti¤i sorunu ortaya ç›kar ve konu etik d›fl› davran›fla girer.

Araflt›rma tamamlan›p, araflt›r›c› ve grubu yeni bir bilimsel bilgiye

ulaflt›klar›nda veya varsay›mlar›n›n do¤rulu¤unu kan›tlad›klar›nda, araflt›r-

man›n yay›na dönüflme sürecine girilir. Yeni bilimsel bilgi veya yeni bir ku-

ram, art›k bilim dünyas›na sunulup benzer konularda çal›flan di¤er kifliler

taraf›ndan incelenebilir hale getirilebilir. Bunun da temel yolu bilimsel ki-

tap veya makale’dir. Bilimsel makale yaz›l›rken baz› aflamalarda etik sorun-

lar ç›kabilir. Bunlar›n bafll›calar› flöyle s›ralanabilir:

• Yazarlar›n s›ralanmas›

• Gereç ve yöntemler (metodoloji)

• Kaynak gösterme (at›flar/göndermeler)

• Bilimsel yay›nlarda teflekkür

Yazarlar›n s›ralanmas›

Yazar s›ralamas›, bilimde sayg›nl›k kazanma çerçevesinde önemlidir.

Günümüzde, geçmifle göre bilimsel araflt›rmalar çok daha fazla say›da bi-

reyin kat›l›m› ile gerçeklefltirilmektedir. Baz› durumlarda laboratuarlar

aras› iflbirli¤i gerekli olur. Örne¤in New England Journal of Medicine’da

1925 y›l›nda makale bafl›na düflen yazar say›s› ortalamas› birden biraz faz-

la iken, bugün bu say› alt›y› geçmektedir. Baz› alanlarda, örne¤in yüksek

enerji fizi¤i ve genetikte, yazar say›s› yüzlere ç›kabilmektedir. Her ne ka-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 25 -

ra, araflt›r›c› taraf›ndan tarih konup imza edilerek ‘kiflisellik’ kazand›r›lma-

l›d›r. Kay›tlar, güvenli bir flekilde dosya veya defterler içinde korunabildi-

¤i gibi, elektronik ortamda da korunabilir. Araflt›rmaya ait arfliv ve depo-

lar›n, k›saca, tüm verilerin belirli bir yerde, en az›ndan 5-10 y›l gibi bir sü-

re saklanmalar› gerekti¤i öne sürülmektedir. Verileri saklama uygulamas›

iki aç›dan önem tafl›r:

1. Araflt›rma sonras› dönemde elde edilen bulgular›n tekrarlanmas›

gerekti¤inde, veri arflivi kolayl›kla ve h›zl› bir flekilde gözden geçirile-

bilir.

2. Yap›lan araflt›rma ile ilgili etik bir sorun ortaya ç›kt›¤›nda, saklan-

m›fl araflt›rma verilerinin tekrar gözden geçirilmesi ve etik aç›dan bafl-

ka bilim insanlar›n›n denetimine aç›lmas› mümkün olabilir.

- 24 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

- Deney süresince hayvana verilebilecek ac›y› en aza indirmek üzere gerekli sakinlefltirici,

a¤r› giderici veya anestetik uygulamalara gidilmesi; deney hayvanlar›n›n kullan›m›n› gerektiren

bir çal›flmadan önce, çal›flman›n, bilimsel ölçütleri yan› s›ra, hayvanlara verilebilecek ac› aç›s›n-

dan da ba¤›ms›z bir uzman taraf›ndan irdelenmesi,

- Hayvanlar için uygun bar›nd›rma ve bak›m koflullar›n›n sa¤lanmas›; bilim ve araflt›rma-

dan sorumlu bakanl›klar›n kat›l›m›yla hayvanlar›n deneylerde kullan›m›na iliflkin düzenlemele-

rin haz›rlanmas›;

- De¤iflik ülkelerdeki farkl› düzenlemelerin belirli, kamuoyunun güvenini kazanabilecek bir

örnek niteli¤e ulaflmas›n›n sa¤lanmas› ve ESF üyesi kurulufllar›n belirlenen düzenlemelerin izle-

yicisi olmas›; araflt›r›c›lar›n ve bak›m görevlilerinin hayvanlar›n kullan›m›n› gerektiren deneylerin

tasar›m ve yürütülmesi konular›nda gerekti¤ince e¤itilmesi ve ESF üyesi kurulufllar›n bu amaç-

la kurslar düzenlemesi;

- Hayvanlar›n kullan›ld›¤› deneylerin sonuçlar›n›n yay›mland›¤› dergilerin yay›n kurullar›n›n

"Yazarlar ‹çin Bilgiler" bölümünde, deney hayvanlar›n kullan›m›n›n eti¤ine iliflkin duyuruyu içer-

mesi ve ESF üyesi kurulufllar taraf›ndan hayvanlarla yap›lan deneylerin denetimi ve deney hay-

vanlar›n›n esenli¤inin korunmas›n› amaçlayan düzenlemelerin yay›mlanmas› ve düzenli biçimin-

de yeniden gözden geçirilerek güncellefltirilmesi.

minin genellikle ilaç firmalar›n›n bilimsel araflt›rmalar›ndan kaynaklan-

d›¤› söylenir. Ciddi bilimsel dergilerin, ilaç firmalar›ndan do¤rudan ya-

y›n kabul etme konusunda halen bir direniflleri vard›r. Bunu bilen fir-

malar, araflt›rma konusunda isim yapm›fl ve kendileriyle ba¤lant›s› ol-

mayan bir araflt›r›c›n›n ad›n› yazarlar listesinde göze çarpan bir yere

koyabilirler. Bu uygulama, araflt›rman›n yay›na kabul edilmesini kolay-

laflt›r›r. Ancak, böyle bir gölge yazarl›k genellikle belirli bir para kar-

fl›l›¤›nda sa¤lan›r. Etik aç›s›ndan kabul edilebilir olmayan bu durum, da-

ha çok bat› literatüründe ortaya ç›km›fl bir etik sorundur.

2. Arma¤an Yazarl›k (Gift Authorship)

‹kinci sorun, arma¤an yazarl›k fleklinde ifade edilmektedir. Burada ça-

l›flmay› as›l yürüten k›demli araflt›r›c›, bu çal›flma ile hiç ilgisi olmayan

veya pek az ilgisi olan kiflileri yazar listesine ekler. Bu zorla olabilir;

örne¤in, genç bir araflt›r›c›n›n baz› hocalar›n› yay›n listesine koymaya

zorlanmas› gibi. Ülkemizde bunun örnekleri çoktur. Bir baflka örnek,

yay›n say›lar›n› art›rmak için baz› anlaflmal› gruplar›n oluflturulmas›nda

görülür. Örne¤in, t›pta birbirine yak›n A,B ve C bilim dallar›nda, her

grup yapt›¤› çal›flmaya di¤er çal›flma gruplar›n›n ad›n› ekler. Böylece

araflt›r›c›lar›n yay›n listeleri kabart›l›r. Bilim At›f Dizini (Science Citati-

on Index - SCI) taramas› alt›ndaki hakemli dergilerde bunlara karfl› ba-

z› önlemler al›nmaya bafllanm›flt›r. Bu dergilerin editörleri, yazarlar

listesindeki her yazar›n çal›flmaya olan katk›s›n›n aç›k bir flekilde be-

lirtilmesini istemektedir. Birçok bilim dergisi yazarlar listesine, ancak

do¤rudan ve temel katk›s› olan kiflilerin konulmas› üzerinde durmak-

ta ve tüm yazarlar›n imzas›n› tafl›yan ve makaledeki her konuda tüm

yazarlar›n fikir birli¤i içinde olduklar›n› bildiren bir belgeyi yay›ndan

önce istemektedir.

Yöntemler

Bilim adamlar› kendi çal›flmalar›ndaki gereç ve yöntemleri çok aç›k ve

ayr›nt›l› bir flekilde yazmal›d›rlar veya ayr›nt›l› yaz›lm›fl önceki bir makale-

yi kaynak göstermelidirler. Böylece okuyucu, benimsenen yaklafl›mlar›n

de¤erini yarg›lama olana¤›n› elde eder. Baflka araflt›r›c›lar, e¤er dilerlerse,

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 27 -

dar bu iflbirli¤i çok olumlu geliflmelere yol açm›flsa da, yazarl›k s›ralama-

s›nda farkl› düflünce ve uygulamalara da neden olmufltur. Birçok alanda

yazarlar listesinde bir ismin daha önlerde yer almas›, daha fazla katk›da

bulundu¤u anlam›na gelmektedir. Ancak, bu durum disiplinler aras›nda ve

araflt›rma gruplar› aras›nda büyük farkl›l›klar gösterir. Baz› alanlarda k›-

demli araflt›r›c› listede ilk isimdir. Di¤er alanlarda ise, k›demli araflt›r›c›n›n

ad› daima sonda yer al›r (Gene baz› alanlarda araflt›rma kurumunun bafl-

kan›n›n ad›, makale ile do¤rudan ilgili olmasa bile etik olmayan bir flekilde

yazarlar listesine girer. Bu, ülkemizde oldukça s›k görülen bir durumdur).

Baz› araflt›rma gruplar› ise yazar s›ralamas›n› alfabetik olarak yaparlar. Da-

ha çal›flman›n bafllang›c›nda ve proje yaz›lmas› döneminde araflt›rma gru-

bu içinde olas› yazar s›ras› konusunun aç›kça konuflulmas›, araflt›rma ve

alan›n›n elverdi¤i ölçüde bir karara ba¤lanmas›, sonraki pürüz ve güçlük-

leri önler (bkz Araflt›rma Projesi, Protokolü, Metodolojisi). K›demli arafl-

t›r›c› ile genç araflt›r›c›n›n listedeki yeri konusunda da tart›flmalar vard›r.

Genelde, genç araflt›r›c›lara bilimsel sayg›nl›k kazand›r›lmas›na özen gös-

terilmelidir. K›sacas›, yazar s›ralamas›nda araflt›rman›n özelli¤ine ve o

araflt›rma alan›ndaki geleneklere ve grup içi ilkesel kararlara ba¤l› olarak

de¤erlendirme yap›l›r.

Kuflkusuz bilimsel makalede ad› geçen yazarlar›n hepsi makalenin ge-

tirebilece¤i bilimsel onuru birlikte paylaflacaklard›r. Ancak, makaleden or-

taya ç›kabilecek etik sorunlar›n ve hatalar›n sorumlulu¤unu da birlikte

yüklenmeleri gerekir.

S›ralaman›n yan› s›ra, yazarl›¤a iliflkin bafll›ca iki etik sorun ile karfl›lafl-

mak mümkündür:

1. Hayali (Sanal veya Gölge) Yazarl›k (Ghost Authorship) ve-

ya Onursal Yazarl›k (Honorary Authorship)

Baz› durumlarda yazar listesine, çal›flmaya hemen hiç katk›s› olmayan

birinin ad›n›n yerlefltirildi¤i görülür. Bu davran›fl, bu konuda tan›nm›fl

bir bilim adam›n› yazar listesine sokarak çal›flman›n bilimsel dergide

daha kolayl›kla kabul edilmesinin sa¤lanabilece¤i inanc›ndan kaynakla-

nabilir. Oysa, esas çal›flmaya kat›lanlar›n sayg›nl›¤› veya güvenilirli¤i bu

onursal yazar nedeni ile az›msanm›fl olmaktad›r. Gölge yazarl›k teri-

- 26 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

dergide bulunan ‘Yazarlara Mektup’ bölümlerine yazarak kaynak göster-

mede eksi¤i olan makalenin yazar›n› uyarmak mümkündür.

Bilimsel Yay›nlarda Teflekkür Konusu

Bilimsel makalede üç farkl› tür katk›ya teflekkür etme olana¤› vard›r.

Bunlardan birincisi, araflt›rman›n yürütülmesine ve/veya makalenin haz›r-

lanmas›na teknik ve sekreterlik hizmeti sa¤layanlara teflekkür edilmesidir.

‹kincisi, araflt›rma bitmeden önce veya bittikten sonra ayn› kurumda veya

baflka kurumlarda çal›flan baz› bilim adamlar›n›n fikirleri al›nabilir; düflün-

ce ve elefltirilerinden yararlan›labilir. Gelenek, böyle durumlarda bu bilim

adamlar›na teflekkür edilmesini öngörür. Üçüncüsü ise, bilimsel araflt›r-

man›n tümüne veya bir bölümüne parasal destek veren kurulufllara teflek-

kür edilmesidir. Burada, etik aç›dan önemli olabilecek konu, araflt›rmac›-

n›n destekleyen kurumlar› (örne¤in bir ilaç firmas›n›, özel bir endüstri ya

da kamu kuruluflunu) makalede eksiksiz olarak belirtmesidir.

Hakemli Dergilerde De¤erlendirme (Peer Review)

Makale, yaz›lmas› bittikten sonra hakemli dergilerden birine gönderi-

lir. Editör ve belirledi¤i hakemler makaleyi bilimsel özgünlük, yöntem ve

etik vb. aç›lardan de¤erlendirirler. Bu süreçte bilimsel makaleyi ilk önce

derginin sorumlu editörü inceler ve makalenin içeri¤ine göre yak›n konu-

larda uzman olan hakemlere (dan›flmanlara) yollar. Hakemlerin say›s› ge-

nelde 1-4 aras›nda de¤iflir. Hakemler gönderilen makalede iki kurala uy-

mak zorundad›rlar. Birincisi, kendilerine verilmifl olan sürede (bu süre ge-

nellikle 15 gün-2 ay aras›nda de¤iflir) makaleyi yeterli bir flekilde incele-

meleri, bu süreyi aflmamalar› ve makaleyi haks›z flekilde geciktirmemele-

ridir. ‹kinci kural ise, gönderilen makalenin bir s›r olarak saklanarak için-

deki verilerden kimseye söz edilmemesi, bunlar›n kullan›lmamas›d›r. So-

nunda, genellikle hakem görüflleri do¤rultusunda, editör makalenin ya

reddedilmesine ya da do¤rudan veya yeniden düzenlendikten sonra bas›l-

mas›na karar verir. Yazar-editör-hakem üçlüsü aras›ndaki bu sistem ge-

nellikle çok iyi yürür. Baz› durumlarda bu üçlünün herhangi birinden kay-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 29 -

ayn› nitelikte gereçleri ve yöntemleri kullanarak sonuçlar› yeniden gözden

geçirebilirler (Metodoloji konusu yukar›da ayr›nt›l› olarak ele al›nm›flt›r).

Kaynak Gösterme (At›flar, Göndermeler)

Bilimsel makalede, ayn› konuda çal›flm›fl olan önceki araflt›r›c›lar›n ça-

l›flmalar›n›n kaynak gösterilmesi çok önemlidir. Bu flekilde konu ile ilgili,

kabul görmüfl veya tart›flmal›, bas›lm›fl bilgilerle yay›mlanmakta olan ma-

kale aras›ndaki iliflki sa¤lanm›fl olur. Ayr›ca, kaynak gösterme daha baflka

amaçlara da hizmet eder; örne¤in, di¤er araflt›r›c›lar›n çal›flmalar›na sayg›

gösterilmifl böylece, önceki bilim insanlar›n›n düflün ürünlerine karfl› bilim

eti¤i aç›s›ndan da do¤ru davran›lm›fl olur. Göndermeler okuyucuyu ek bil-

gi kaynaklar›na yöneltir ve önceki bilimsel sorulardaki anlaflmazl›klara ifla-

ret eder. Makalenin yazarlar› gösterilen kaynaklar arac›l›¤›yla yeni bilgi ve

varsay›mlar› için destek alm›fl olurlar.

Di¤er araflt›r›c›lar›n çal›flmalar›n›n kaynak gösterilmesi, yaz›lan maka-

lenin s›n›rlar› içinde kusursuz ve eksiksiz yap›lmal›d›r. Kaynak gösterme-

de baz› kas›tl› davran›fllar da söz konusu olabilir. Örne¤in, baz› araflt›r›c›-

lar ulusal duygularla kendi ülkelerindeki araflt›r›c›lar›n çal›flmalar›n›n kay-

nak gösterilmesine a¤›rl›k verir (‹ngiliz ‹ngiliz’e, Frans›z Frans›z’a gibi). Oy-

sa, bilimsel bilginin ulusal niteli¤i yoktur; bilim ve bilgi evrenseldir. Yazar

grubunun kendilerinden önce yap›lm›fl olan benzer bir çal›flmay› görmez-

den gelmeleri bir etik sorundur.

Bilim insanlar›, di¤erlerinin çal›flmalar›n› kaynak göstermek bak›m›n-

dan devaml› olarak ihmalkâr davrand›klar›nda kendi kariyerlerinde güç

durumlara düflebilirler. Bir bilim insan›n›n yay›mlanm›fl yaz›lar›, o kiflinin

bilime yaklafl›m›n› gösterir; ne kadar aç›k ve dürüst oldu¤u konusunda

önemli bir fikir verir. Ayr›ca araflt›rmac›lar›n bilimsel katk›larla dolu üret-

kenliklerinin meslektafllar›nca takdir edilmesinin, an›msanmas›n›n ve

onurland›r›lmas›n›n en iyi ifadesi, çal›flmalar›n›n kaynak gösterilmesidir.

Hakemli dergilerde, kaynak gösterme ihmalleri ve eksiklikleri genellikle

hakemler taraf›ndan giderilmeye çal›fl›l›r ve gerekli uyar›lar yap›l›r. E¤er bu

konuda hakemlerin gözünden kaçm›fl eksiklik ve yetersizlik varsa, birçok

- 28 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

zeltilmeli ve bu elefltiriler do¤rultusunda makale yeniden yaz›lmal›d›r. Ba-

z› durumlarda hakem raporlar› çal›flmada varsay›m, tasar›m, uygulama ya

da de¤erlendirme aç›lar›ndan köklü eksiklikleri ortaya koyabilir. Çal›flma-

n›n bafltan ele al›nmas›n› gerektiren böyle bir durumda makale iptal edi-

lir. Bu tür bir çal›flma kesinlikle ‘aradan s›yr›l›r’ beklentisi ve umuduyla

baflka bir dergiye gönderilmemelidir.

Bilimsel Bilginin Tan›t›m›

Ulafl›lan bilginin bilim dünyas›na tan›t›lmas›, araflt›rman›n ve sonuçla-

r›n›n bir bilimsel makalede gösterilerek tercihen uluslararas› bir dergide

yay›mlanmas› ile sa¤lan›r. Ancak araflt›rma sonuçlar›, bas›lmadan önce ve-

ya sonra, di¤er yollarla da bilim dünyas›na ve/veya kamuoyuna tan›t›labi-

lir. Bu tan›tman›n en kolay ve h›zl› yolu araflt›rma sonuçlar›n›n uluslarara-

s› bilimsel kongrelerde sunulmas›d›r. Kongrelerde sunum konferans, pa-

nel, sözel bildiri veya poster bildirisi olarak yap›labilir. Ancak, ön tan›tma-

lar›n say›s› olabildi¤ince aza indirilmelidir. Araflt›rma sonuçlar›n›n, makale

bilim dergisinde yay›na kabul edildikten sonra kongrelerde sunulmas› da-

ha sa¤l›kl› olacakt›r. Baz› durumlarda yeni bilgilerin bilim kamuoyuna çok

h›zl› bir flekilde duyurulmas› gerekir. Bunun için h›zl› yay›n yapan dergiler

tercih edilebilir. Bu yaklafl›m, kongrelerde hakem kontrolü olmadan arafl-

t›rman›n sunulmas›ndan daha do¤rudur. Günümüzde tüm alanlarda ve

özellikle t›p alan›nda düzenlenen pek çok say›da kongreye yollanan bildi-

rilerin ço¤unlu¤u, yeterince özen gösterilmeden, özetler kitab›nda bas›la-

bilmektedir. Ancak, bu yol yeni bilginin ortaya konmas› ve bilim dünyas›n-

da yerini almas› bak›m›ndan pek önem tafl›mayacakt›r.

Yinelemek gerekirse, en iyi yol makaleyi Bilimsel At›f Dizini (Science

Citation Index - SCI) taramas› kapsam›nda olan uluslararas› araflt›rma der-

gilerine bir an önce göndererek bas›lmas›n› beklemek olacakt›r. Di¤er

yandan, makalenin bir an önce kabul edilip bas›lmas›nda acelecilik araflt›-

r›c›y› yanl›fl bir bilim dergisini tercihe sevk etmemelidir. Bilimsel araflt›r-

ma dergilerini, kendilerine sunulan makaleleri reddetme oranlar›na, kabul

ederek yay›mlad›klar› makalelerin genel niteli¤ine ve bunlara yap›lan orta-

lama at›f say›lar›na dayal› etkileme ve a¤›rl›k katsay›lar›na (impact factor)

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 31 -

naklanan kusurlu bir davran›fl ortaya ç›kar. Söz konusu üçlü içinde, etik

aç›dan editör ve hakemlerden kaynaklanabilecek sorunlara afla¤›da de¤i-

nilecek, yazardan kaynaklanabilen sorunlar ise III. Bölümde ayr›nt›l› ola-

rak ele al›nacakt›r.

Genelde, bilimsel dergilerin editör ve hakemleri bilim dünyas›nda ta-

n›nm›fl, alanlar›nda sayg›nl›k kazanm›fl kifliler aras›ndan seçilirler. Ancak,

flunu da kabul etmek gerekir ki, bilimsel araflt›rmalar›n dünyadaki ivmesi-

nin artmas›, birçok ünlü bilim laboratuar› veya kurumunu yo¤un bir reka-

bet içine sokmufltur. Bu kurum ve laboratuarlar›n bafl›ndaki bilim adam-

lar› bu yar›flma ortam› içinde, hakem ve hatta editör olarak bir di¤erine

ait yeni bilgileri ele geçirebilecek konumdad›rlar. Burada, bilimsel ç›kar

çat›flmas› (conflict of interest) önem kazan›r. Editörün makaleyi, yazarlar-

la özel bir iliflkisi olan ya da onlarla birlikte çal›flan vb. kiflilere gönderme-

mesi gerekir. Hakemlerden de, herhangi bir ç›kar çat›flmas› oldu¤u zaman

(örne¤in makaledeki verilerden do¤rudan yararlanabilme durumu), editö-

rü uyar›p hakemlik görevini geri çevirmeleri ya da kendi görüfllerinin edi-

tör ya da baflka bir tarafs›z kifli taraf›ndan de¤erlendirilmesini istemeleri

beklenir.

K›sacas›, editör veya hakemden kaynaklanan etik d›fl› davran›fl da ola-

bilmektedir. Bilimsel etik literatüründe bunlara ait örnekler vard›r. Gö-

rüldü¤ü gibi, bilim dergileri de sorumluluk tafl›maktad›rlar. Bu dergilerin

‘Yazarlara Bilgi’ rehberi aç›k ve uluslararas› yay›n uygulamalar›nda en iyi

sonucu sa¤lamaya yönelik olmal›d›r. Esas›nda yay›na kabul etme kurallar›-

n›n alt› iyice çizilmifltir. Editör grubu ve hakemler listesi aç›k flekilde bas›-

l›r; bu listenin d›fl›nda kal›p hakemlik yapanlar›n da adlar› periyodik olarak

yay›mlan›r. Birçok dergide bilimsel makale yazarlar›n›n ve kurumlar›n›n

kimli¤i kapat›larak hakemlere gönderilir. Hakemin yazarlar› tan›mamas›na

özen gösterilerek daha fazla nesnellik ve yans›zl›k sa¤lanma¤a çal›fl›l›r. Ay-

r›ca, elefltirilen makalede hakem raporlar›, geri bildirim (feedback) olarak

yazarlara gönderilir.

Makale, bilimsel dergi taraf›ndan reddedildi¤i zaman araflt›rma grubu

üyeleri bilimsel elefltirileri iyice de¤erlendirmeli ve çal›flmalar›n› yeniden

gözden geçirmelidirler. Hakemlerin belirtikleri eksiklikler ve hatalar dü-

- 30 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

y›n›n yüksek olmas› halinde, araflt›r›c›n›n bunu sadece bilimsel kayg›larla

yapmad›¤›, afl›r› meslek h›rs› aç›s›ndan araflt›rmas›n› kulland›¤› öne sürüle-

bilir. Yeni bilimsel bilginin yans›mas›n›, de¤erini ve kal›c›l›¤›n› ölçebilecek

mükemmel bir yöntem yoktur. Bu konuda en önemli ipuçlar›, yay›mlanan

makalenin daha sonra baflkalar›n›n makalelerinde kaynak olarak gösteril-

mesiyle elde edilir. Bu nedenle, bir makalenin di¤erleri taraf›ndan kaynak

gösterilme say›s› önemli bir ölçüttür. Ancak, kaynak göstermede de baz›

önemli noktalar›, örne¤in, moda konularda yap›lan araflt›rmalar›n (kanser

araflt›rmalar›, genetik çal›flmalar gibi) daha yüksek oranda kaynak gösteril-

di¤ini unutmamak gerekir. Oysa, çok özel bir konudaki bir bilimsel maka-

leye çok fazla gönderme yap›lmayabilir. Bu düflük say› her zaman araflt›r-

man›n de¤ersiz oldu¤unu göstermez. Daha önemlisi, bilimsel makalenin

‘derleme makalelere’ ve klasik kitaplara geçmesidir. Yeni bilginin klasik ki-

taplara girmesi o makalenin de¤erinin en önemli ölçütlerinden biridir.

Araflt›rman›n sonucu teknolojiye yans›yabilir, medyaya da yans›yabilir.

Medyaya yans›mas›nda araflt›r›c› grubun çok dikkatli olmas›, bilimsel

amaçlar d›fl›nda medyadan yararlanmamaya veya medya taraf›ndan kulla-

n›lmamaya özen göstermesi gerekir. Çal›flman›n medyaya yans›mas› birey-

sel gösteriye dönüfltürülmemelidir.

Araflt›r›c›, yapt›¤› araflt›rmalar›n etkinli¤i ve bilime yapt›¤› katk›lar›n

önemi do¤rultusunda bilim dünyas›nda tan›n›r. Bunun sonucu olarak,

uluslararas› dergilerin editör kurullar›na seçilebilir veya dergiler yapt›¤›

çal›flmalara benzer konulardaki makaleler için hakemlik yapmas›n› isteye-

bilirler. Bunlar, birçok bilim insan›n›n ulaflt›¤› en yüksek bilimsel düzeyler-

dir. Ayr›ca, bu kimseler çal›flt›klar› üniversitede veya uluslararas› bilim

derneklerinde baz› idari görevler alabilir. Bunlar da sayg›de¤er yükselme-

lerdir; ancak, bilimde en çok amaçlanan bu de¤ildir. Burada flu önemli

dengeye çok dikkat etmek laz›md›r: Kiflinin, yapt›¤› çal›flmalardan çok

uluslararas› kongrelerde çok s›k bulunmas›, kongreler düzenleme gibi gi-

riflimci tav›rlar›, bilim derneklerine yak›n olmas› ve bilimle ilgisi olmayan

iliflkilerle birtak›m kiflisel ilerlemeler sa¤lamas› ünlü olmas›na neden olabi-

lir ve bu kifli bu ününü bilim alan›nda da kullanabilir. Ancak, bu tav›rlar uy-

gun bilimsel çal›flmalar ve katk›larla birlikte olmad›¤› takdirde, bir ‘bilim-

sel aflama’ olarak kabul edilemez. Ne yaz›k ki, dünyada ve ülkemizde bu

tür etkinliklerle çevrelerinde bilimsel sayg›nl›k kazanmak isteyenler orta-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 33 -

göre, bafll›ca üç gruba ay›rmak mümkündür:

1. Bilgilerin genifl gruplar› ilgilendirebilece¤i dergiler: örne¤in, Nature

ve Science (t›pta New England Journal of Medicine ve Lancet, fizikte

Physical Review Letters) gibi. Bu dergilerin makale reddetme oran›

%85-90 civar›ndad›r.

2. Belirli bir alt uzmanl›k dal›nda veya belirli konuda yay›n yapanlar:

örne¤in, Advanced Nuclear Physics, American Journal of Human Genetics,

Biochemistry, t›pta Brain, Blood ve Circulation, vb. gibi. Bunlar, kendile-

rine yollanan yaz›lar›n %60-75'ini reddederler.

3. Ücret karfl›l›¤› makale yay›mlayan dergiler (pay journals) üçüncü

grubu olufltururlar. Bunlarda elbette, yollanan makalelerde belirli bir

standart olmas›n› isterler, ancak, s›n›rl› ölçüde ilgi çekebilecek bir ma-

kaleyi de basarlar ve bu bas›ma karfl›l›k yazarlardan belirli bir ücret

al›rlar. Bu dergilerin makale reddetme oranlar› %5-15 kadard›r. Bura-

da flu noktay› da belirtmek gerekecektir: Son y›llarda etkileme ve

a¤›rl›k katsay›s› ( impact factor) yüksek olan baz› dergiler de -özellikle

ikinci grup dergiler- sayfa veya makale bafl›na belirli bir ücret talep et-

mektedirler. Kuflkusuz, bunlar› parayla yay›nlanan dergilerden ayr›

tutmak gerekir.

Özellikle ilaç firmalar›, yapt›klar› araflt›rmalarda elde edilen sonuçla-

r›n (Faz I, II, III) bir an önce yay›mlanmas›n› istemektedirler. Her ne

kadar bu firmalar yapt›klar› araflt›rmalar›n birinci ve ikinci grup dergi-

lerde yay›mlanmas›na özen gösterirlerse de, ticari öncelikler nedeniy-

le, bu gibi araflt›rmalar›n bir k›sm›n›n ücret karfl›l›¤›nda makale yay›m-

layan dergilerde bas›lmas›na da göz yumduklar› görülmektedir. Ayr›-

ca, uzmanl›¤a hitap eden baz› dergilerde bir makale, bilim ve etik ilke-

lerini do¤ru flekilde yerine getirmifl olsa bile, ortalama okuyucunun il-

gisini yeterince çekmeyece¤i endiflesi ile bas›lmayabilir. Bu durumda,

makalenin üçüncü grup dergilerde bas›lmas› mümkündür.

Araflt›rman›n tan›t›lmas›nda ulusal ve uluslararas› toplant›larda su-

num, yukar›da da belirtildi¤i gibi önemli bir etmen olabilirse de, bunun be-

lirli bir say› ile s›n›rlanmas› gerekir. Bir araflt›rma ve bununla ilgili bilimsel

makalenin birkaç uluslararas› toplant›da tan›t›lmas› do¤ald›r. Ancak, bu sa-

- 32 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› GerekenlerBilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 35 -

ya ç›kmaktad›r. Bunlar genellikle showman özelliklerini sonuna kadar kul-

lan›rlar. Genç bilim insan› adaylar›n›n bu gibi bireyleri iyi tan›malar› ve ger-

çek bilim insanlar›ndan ay›rt etmeleri çok önemlidir. Gerçek bilim insan-

lar›n›n bu kolayc› yola sapmamalar› gerekir.

- 34 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

III. B‹L‹MSEL ARAfiTIRMALARDA KUSURLU DAVRANIfiIN TANIMI VE NEDENLER‹

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl

Bilimsel araflt›rma sonuçlar› bilimin kendi do¤as›ndan gelen geçicilik,

de¤iflebilirlik ve geliflebilirlik özelliklerini tafl›rlar. Bilim insanlar› biyolojik

veya fiziksel dünyan›n baz› yönlerini tam bir kesinlikle tan›mlam›fl olduk-

lar›n› kan›tlayamazlar. Bu aç›dan bak›l›rsa, tüm bilimsel sonuçlar elefltiriye

aç›kt›r. Esasen bilim insan›nda bulunmas› gereken özelliklerden biri de

sorgulamakt›r. Sorgulamak di¤er ö¤elerle birlikte daha yeni ve özgün bil-

gilerin geliflmesine yol açar. Bilim insan›nda genellikle bulunan özellikler

bilme arzusu ve merak (curiosity), gerçekleri sezme ve alg›lama gücü (intu-

ition) ve yarat›c›l›kt›r (creativity). Bu yetenekler baz› bilim adamlar›nda ye-

terince bulunmayabilir. Ancak, bilimde kuflkuculu¤u elden b›rakmamak

hem yeni bilgilere aç›l›m› sa¤lar; hem de baflkalar› taraf›ndan yap›lm›fl arafl-

t›rmalardaki yanl›fll›klar›, ihmalleri ve etik d›fl› davran›fllar› görmeye yol

açar.

‹nsan hatas›ndan kaynaklanan yanl›fllar bilimsel araflt›rmalarda da bu-

lunabilir. Bilim insanlar›n›n s›n›rs›z çal›flma zaman› yoktur ve s›n›rs›z kay-

naklara da sahip de¤illerdir. Bu nedenle sorumluluk duygusu yüksek, dü-

rüst bir bilim insan› bile hata yapabilir. Bu tür bir hata ortaya ç›kar›ld›¤›n-

da hatay› yapan taraf›ndan kabul edilmelidir. Daha da do¤rusu, makalenin

bas›ld›¤› dergide bir düzeltme yay›nlanmal›d›r. Bilim insanlar› hatay› kabul-

lenme ifllemini ne denli çabuk ve aç›k olarak yaparlarsa, sayg›nl›klar›n› o

Bilimsel Araflt›rmada Yap›lmas› Gerekenler

kullan›l›r. ABD Sa¤l›k Bakanl›¤› Sa¤l›k ve ‹nsan Servisleri Bölümü 1989'da

ilk kez ‘scientific misconduct’terimini kullanm›fl ve kendilerine göre tan›m›-

n› yapm›flt›r: "Bilimsel bir ortam içinde araflt›rman›n amaçlanmas›, tasar›-

m›, iletilmesi veya rapor edilmesi için genel olarak kabul edilen kurallar-

dan ciddi flekilde sapma; yalan söyleme ve uydurma (fabrication); tahrif ve-

ya taklit etme veya de¤ifltirme (falsification); afl›rmac›l›k (plagiarism) veya

benzer uygulamalara bilimde etik d›fl›, uygunsuz ya da kusurlu davran›fl

(scientific misconduct) ad› verilir (DHHS, Federal Register, 254, 32446,

1989)". Bu kurulufl ‘fraud’ yani hile yapma, doland›r›c›l›k anlam›na gelen

kelimeden sak›n›lmas› gerekti¤ini bildirmifltir. Ayn› kurulufl 1995'te bilim-

de etik d›fl› davran›fl (scientific misconduct) tan›mlamas›n› yenilemifltir. Bu

yenileme gereksinimi, parasal destek sa¤lama ya da yay›n amaçl› hakemli

de¤erlendirme (peer review) sürecinde baz› dergi editörleri veya hakem-

lerin yeni bilgileri usulsüzce kullanmalar›ndan kaynaklanm›flt›r.

Bütün bu çal›flmalara ra¤men, bilimde etik d›fl› davran›fl konusunda s›-

n›rlar› çizilmifl ve bilim dünyas›n›n kabul etti¤i bir tan›mlama henüz yok-

tur. Bilimde etik d›fl› davran›fl genelde bilimsel makalenin dergiye gönde-

rilmesi ile birlikte bafllayan süreçte ortaya ç›kar. E¤er bilimde bu tür bir

davran›fl olay› ortaya ç›km›flsa, yazar-editör-hakem üçlüsünden herhangi

biri bundan sorumlu olabilir. Bilimde kusurlu davran›fl büyük ço¤unlukla

makaleyi gönderen yazardan kaynaklan›r. Çok seyrek olarak da editör ve-

ya hakemden kaynaklanan kusurlu bir davran›fl olabilir. ABD'de yap›lm›fl

bir istatisti¤e göre, bilimsel araflt›rmalar›n %0.1-0.4’ünde etik d›fl› davra-

n›fl olmaktad›r. Hatta ilaç kullan›m› ile ilgili klinik çal›flmalarda bu oran›n

%5’e dek ç›kt›¤› bildirilmifltir. Bir di¤er çal›flmaya göre, ABD Ulusal Sa¤l›k

Enstitüsü'ne (National Institute of Health) gönderilen her 2000 araflt›rma

projesinden yaklafl›k birinde de¤iflik türde etik d›fl› davran›flla karfl›lafl›l-

maktad›r.

Bilimde etik d›fl› davran›fl türleri afla¤›da yeniden ele al›nm›flt›r:

Disiplinsiz (Dikkatsiz veya Özensiz) Araflt›rma

Bunlar, yukar›da de¤inilen, kas›tl› olmayan baz› hatalar›n yap›lm›fl ol-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 37 -

ölçüde korumufl olurlar.

‹hmallerle dolu ve disiplinsiz yürütülmüfl bir bilimsel araflt›rmada ise

yap›lan hatalar hoflgörü ile karfl›lanamaz. Dikkatsizlik, acelecilik ve özen-

sizlik sonucu ortaya ç›kan hatalar çal›flmay› bilimin gerektirdi¤i standart-

larla ba¤daflt›rmaz. Baz› bilim insanlar›n›n üzerlerinde hissettikleri bask›lar

kendilerini bilimsel araflt›rmada aceleci olmaya zorlayabilir; çok say›da ya-

y›n yapma güdüsü çal›flma niteli¤ini standard›n alt›na düflürebilir ve bilim-

sel baflar›y› azaltabilir. Bu güdüyü tafl›yan araflt›r›c›lar araflt›rma sonuçlar›-

n› yapay bir flekilde bölerek birkaç ayr› yay›n yapmaya çal›flabilirler, dilim-

leme (salami slicing) yoluna gidebilirler veya araflt›rma sonuçlar›n› iki ay-

r› yerde yay›mlayabilirler (duplication). Bu, fark edildi¤i takdirde etik bir

sorun olarak kabul edilir. Bu tür bask›lar ve güdülerle bilimde niteli¤in fe-

da edilmesi, sonuçta, yazar›n kendisine zarar veren bir olaya dönüflür. Ya-

y›n listesinin çok uzamas› bir bilim insan›n›n bilimsel sayg›nl›¤›n› her zaman

art›rmaz. Niteli¤in önemini yans›tmak bak›m›ndan baz› enstitüler ve fede-

ratif kurulufllar (ABD ve Avrupa'da) son zamanlarda yay›n say›s›na ölçülü

bir s›n›r koyan politikalar benimsemeye bafllam›fllard›r. Bunlar bireyin ifle

atanmas›, akademik yükselmesi veya araflt›rmalar›na maddi destek (grant)

almas›nda de¤erlendirilmektedir.

Bilime, önlenebilir yanl›fllar› sokmak, hatalar veya ihmallerle dolu

araflt›rmalar yapmak, bu hatalar daha sonra düzeltilse bile bilime zarar ve-

rebilecektir. Bilim ortam›ndaki kuflkuculuk araflt›rmalarda yap›lan bu tür

hatalar› zamanla ortaya ç›karacak ancak bu, gereksiz yere zaman harcan-

mas›na neden olacakt›r. Bilim dünyas› daha önceki araflt›r›c›lar›n yapt›kla-

r› çal›flmalara güvenmeli ve onlar›n üzerine yeni bilgiler gelifltirme çabas›

içine girmelidir. Emek ve zaman yanl›fllar›n düzeltilmesi için yitirilmemeli-

dir.

Dürüstçe çal›fl›rken yap›labilen yanl›fllar ile disiplinsiz çal›flma sonucu

ortaya ç›kan yanl›fllardan baflka üçüncü bir kategori daha vard›r. Bu da

do¤rudan ve istemli olarak yalan söyleme ve aldatma, hatta kas›tl› yan›lt-

ma eylemidir. Bunlara topluca bilimde etik d›fl› ya da kusurlu davra-

n›fl (scientific misconduct) ad› verilir. Bilimde etik d›fl› davran›fl için aldat-

maca ya da doland›r›c›l›k (scientific deception veya fraud) terimleri de

- 36 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve NedenleriBilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve Nedenleri

rada kifli, hiç araflt›rma yapmad›¤› halde veya yar›m-yamalak verileri alarak

çok uygun yöntemler kullanm›fl ve çok uyumlu veriler elde etmifl gibi söz-

de bir bilimsel makale yazar. Bu tür uydurma yay›nlar çok önemli araflt›r-

ma merkezlerinden de ç›kabilmektedir. Daha da kötüsü, bu hayal gücüne

sahip, çal›flmadan sonuçlar uyduran kiflilerin baz› araflt›rmalar›n›n bilimsel

ve ekonomik destek ald›¤› bile görülmüfltür. Böylesi makalelerin etkileme

ve a¤›rl›k katsay›s› (impact factor) ve makale reddetme oran› yüksek olan

ciddi bilimsel dergilerde bas›lma oran› düflüktür. Makaleyi para karfl›l›¤›

basan dergilerde uydurmac›l›k daha s›k görülebilmektedir. Daha önce söz

edilen bu tür dergilerin etkileme ve a¤›rl›k katsay›s› çok düflüktür ve ço-

¤u SCI taramas› içine girmemektedir.

Afl›rmac›l›k (Plagiarism)

Afl›rmac›l›k için haks›z kullanma, kendi ad›na geçirme, intihal,

ya¤mac›l›k ve korsanl›k gibi terimler de kullan›lm›flt›r. Temelde afl›r-

mac›l›k baflkalar›na ait olan araflt›rma verilerinin, oldu¤u gibi, kaynak bildi-

rilmeden ve kendi araflt›rma verileri imifl gibi yay›mlanmas›d›r. Hakemle

de¤erlendirme -peer review- sisteminde hakemin, kendisine yollanan bi-

limsel makaledeki yeni yöntem veya bilgiyi kaynak bildirmeden kullanma-

s›, haks›z kullanma, kendi ad›na geçirme ya da uygunsuz mal edinme -mi-

sappropriation- olarak isimlendirilir. Afl›rma (plagiarism) için daha genifl bir

tan›mlama da flöyle yap›labilir: Bir baflkas›na ait olan bir fikrin, buluflun,

araflt›rma sonuçlar›n›n veya araflt›rma ürünlerinin bir bölümünün ya da

tümünün, hatta kitaplar›n tümünün ya da bir bölümünün kaynak gösteril-

meksizin istemli olarak kopya ya da tercüme edilip yazar›n kendi üretimi

imifl gibi gösterilmesine afl›rma denir. Afl›rma çalma, ya¤malama anlam›na

gelir. Afl›rmac›l›k aç›s›ndan bilimsel yay›n ile popüler-e¤itimsel yay›n ara-

s›nda bir ayr›m yapma gere¤ini tart›flanlar ve popüler yay›nlarda yazar›n

daha serbest ve özgür b›rak›lmas› gerekti¤ini öne sürenler vard›r. Ancak,

bu görüfl do¤ru de¤ildir. Burada bilimsel bulufl ve özgün araflt›rma verile-

rinin topluma kazand›r›lmas› söz konusudur. Bu nedenle de tam tersine,

bilimsel ürün üretenlere sayg› gere¤i, çok daha dikkatli olmak zorunlulu-

¤u vard›r. Di¤er bir deyifl ile, afl›rma popüler yay›nlarda da etik d›fl› dav-

ran›fl kapsam›na girer. Bir bilim insan›n›n sorumlulu¤u içine kendinin veya

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 39 -

du¤u araflt›rmalard›r. Burada araflt›r›c› iyi niyetli oldu¤u halde bilmeden

hatalar yapar. Genellikle bunlar, telafi edilmesi mümkün olan ve bilime bü-

yük zarar vermeyen olaylard›r. Asl›nda ciddi bilim dergilerinde editör-ha-

kem ikilisi bu hatalar› tafl›yan makalelerin yay›mlanmas›n› en aza indirir.

Yinelenen Yay›n (Duplication)

Yinelenen yay›n, ayn› bilimsel araflt›rman›n birden çok dergiye yolla-

narak yay›mlanmas› olay›d›r. Mizahi bir terimle salam dilimleme de (sa-

lami slicing) denir. Tüm araflt›rma makalesi do¤rudan iki ayr› dergide ya-

y›mlanabilece¤i gibi, gereksiz yere bölünerek ve hafifçe de¤ifltirilerek bir-

den çok dergide yay›nlat›labilir. Bilimsel dergi editörleri bu s›k görülen

durumdan çok flikâyetçidirler ve yollanan makalenin baflka yerde yay›m-

lanmayaca¤›na dair ‘yaz›l› olur’ isterler. Ayr›ca, baz› bilim dergileri daha ön-

ce kendilerinde yay›mlanm›fl makalelerin baflka dergilerde ç›kmas› duru-

munda bunu aç›kça ilan ederler. Baz› bilimsel dergiler bu tip yazarlar› ka-

ra listeye al›rlar.

Sahtecilik, Sapt›rma veya Aldatmaca (Falsification)

Sahtecilik bilimsel verileri istemli olarak de¤ifltirme olgusudur. Bura-

da ya do¤rudan do¤ruya deney verileri üzerine baz› istatistik manipulas-

yonlar yap›lm›flt›r, ya da ortaya ç›kan verilerin en uygun olanlar› al›n›p uy-

gun olmayanlar› at›lm›fl, böylece ahlak d›fl› bir yoldan bilimsel varsay›mlar

güçlendirilmeye çal›fl›lm›flt›r. Bu gibi sahtecilik olgular› muhtemelen daha

s›kt›r; çünkü bunlar›n ortaya ç›kart›lmas› zordur. Bu nedenlerle ciddi bi-

lim dergileri verilerin ve kullan›lan istatistik yöntemlerin çok ayr›nt›l› fle-

kilde yaz›lmas›n› isterler.

Uydurmac›l›k (Fabrication)

Kuru laboratuarc›l›k (dry labbing), masa bafl› araflt›rma (desk re-

search) gibi terimler de uydurmac›l›¤› belirtmek için kullan›lmaktad›r. Bu-

- 38 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve NedenleriBilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve Nedenleri

d›klar› maddi destekler ile h›zla yay›n yapma¤a zorlanmalar› bir di¤er

nedendir. Elde edilen burs, proje veya sanayi deste¤ini yitirmemek

için de bilimde etik d›fl› kusurlu bir davran›fla s›¤›n›labilir.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 41 -

Bilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve Nedenleri

baflkalar›n›n sonuçlar›n› aç›klarken, bunlar› topluma uygular ve uyarlarken

ayn› bilimsel dürüstlü¤ü korumak da girer. Burada bilimsel bilgi, bilim top-

lulu¤undan ç›kar›larak daha genifl bir toplulu¤a - topluma, kamuoyuna- su-

nulmaktad›r. Dolay›s›yla, topluma yönelik kitap ve makalelerde de di¤er

bilim insanlar›n›n bilimsel ve düflünsel etkinliklerinin ürünlerine ayn› dere-

cede sayg› göstermek gerekir.

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl›n Nedenleri

Bilimde etik d›fl› davran›fl›n bafll›ca nedenleri afla¤›da aç›klanmaktad›r:

1. Nedenlerin bafl›nda bireylere akademik aflamalar›n bafllang›c›nda

bilimsel araflt›rma e¤itiminin ve disiplininin verilmemesi, bilimsel arafl-

t›rma eti¤inin ö¤retilmemesi yer al›r.

2. Yükselme ve eflitleri aras›nda kabul görme gibi insan do¤as›n›n par-

ças› olan ve insanl›¤›n yapt›¤› at›l›mlarda da belirleyici bir rol oynayan

duygular afl›r› h›rs derecesine vard›¤›nda, bilimsel eti¤in çi¤nenmesi

olas›l›¤› artabilir. Kendilerine toplumda, üniversite ve bilim çevrele-

rinde yüksek yer edinme duygular›, genç bireyleri uydurmac›l›k, yine-

lenen yay›n, sahtecilik veya afl›rmac›l›k gibi etik d›fl› davran›fllara götü-

rebilir. Üne kavuflma ve onu koruma duygular› bilimsel araflt›rmalar-

da deneyimli ve alan›nda nispeten yer edinmifl bireyleri bile etik d›fl›

davran›fllara götürebilir. Ancak bu tür sapk›nl›klar özellikle, bir önce-

ki maddede dile getirildi¤i gibi, bilim kültürünün ve araflt›rma eti¤i

normlar›n›n yeterince yerleflmedi¤i, ayr›ca ahlak de¤erlerinin afl›nma-

ya yüz tuttu¤u toplum ve ortamlarda ve de kiflilik bozukluklar›n›n (ya-

lanc›l›k, psikopatik kiflilik yap›s›, vb) haz›rlad›¤› zeminde geliflme olana-

¤› bulur.

3. Üçüncü neden, fazla say›da yay›n yap›lmas› ile bilimde sayg›nl›¤›n

her zaman artaca¤› yan›lg›s›d›r ve ayn› çal›flman›n ufak de¤iflikliklerle

yinelenerek farkl› dergilerde yay›mlanmas›na (yinelenen yay›na) ne-

den olabilir. (Günümüzde, bilimsel yay›nlar›n say›s› genelde baflar› öl-

çütü gibi de¤erlendiriliyorsa da, bilimsel niteli¤in nicelikten çok daha

önemli oldu¤unun bilinmesi gerekir).

4. Parasal destek alan kurumlar ve burada çal›flan bilim insanlar›n›n al-

- 40 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimsel Araflt›rmalarda Kusurlu Davran›fl›n Tan›m› ve Nedenleri

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 43 -- 42 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

IV. B‹L‹M ‹NSANI, ET‹K VE TOPLUM

Araflt›rma eti¤i yaln›zca bilimle s›n›rl› soyut bir kavram olmaktan çok

genel ahlak ilkelerinin özel bir alandaki yans›mas›n› oluflturur. Di¤er yan-

dan, bilimin do¤as›n›n ve bilimsel geliflmelerin devingenli¤inin ›fl›¤›nda, bi-

lim eti¤i konusunda benimsenen düzenlemelerin genel ve de¤iflmez geçer-

lili¤inin olmas› da beklenemez. Bu düzenlemelerin geliflmelere ba¤l› olarak

zaman içinde yeniden ele al›nmas› gerekebilir.

Do¤runun aranmas›na dayal› bir yaflam biçimi seçmifl olan bilim insa-

n›na ahlak-etik ba¤lam›nda çok özel sorumluluklar düflmektedir. Bilim in-

san› araflt›rma konusunu ve yöntemini kendi seçer, elde etti¤i bulgular›

yorumlar, hangi sorulara yan›t gerekti¤ine ve araflt›rman›n hangi aflamada

tamamlanm›fl say›laca¤›na karar verir. Toplumu bilim konusunda bilinçlen-

dirme, meslektafllar›yla iflbirli¤i, genç araflt›r›c›lar› e¤itme, onlar› yönlen-

dirme, onlara bir model olma görevlerini üstlenir. Bilim insan› toplumda

ahlak de¤erlerinin afl›nd›¤› dönemlerde de savundu¤u ilkeler ve sergiledi-

¤i yaflam biçimi ile ahlak de¤erlerinin savunuculu¤u görevini üstlenebilme-

lidir.

Bu nedenlerle, bilim insan› temsilcisi oldu¤u bilim toplulu¤unun top-

lum nezdindeki sayg›nl›¤›na gölge düflürecek davran›fllardan sak›nmal›d›r.

Bilim insan›n›n,

• profesyonel meslek yaflam› ile ilgili etkinlikleri ihmal etmesi,

• di¤er meslektafllar›n›n çal›flmalar›na olumsuz etkilerde bulunmas›,

• çal›flt›¤› kurumun araflt›rma kurallar›na uymamas› ve kurallar› boza-

uzun erimli sosyal ve etik yans›malar› aç›s›ndan irdelemelidir. Bilginin ken-

disi yans›zd›r. Ancak toplumsal uygulamada ve bilginin teknolojiye dönü-

flümünde bilgi yans›z olmaktan ç›kar. Bu nedenle bilimsel bilgiyi ortaya ç›-

karacak olan araflt›rman›n etik olarak toplumca kabul edilebilirli¤inin de

de¤erlendirilmesi gerekir.

Bilim insanlar›n›n yan› s›ra, toplum da giderek araflt›rmalarda daha faz-

la rol oynamakta, etik sorunlarla ilgilenmektedir. Örne¤in, bir genetik ça-

l›flma için bireylerden kan al›n›r ve yetkili kifli ya da kurumlardan izin

ve/veya destek sa¤lan›r. Maddi destek için de dolayl›/dolays›z kamu onay›

rol oynar. Buna güncel bir örnek olarak kök hücrelerinin araflt›rmalarda

kullan›lmas› verilebilir. Embriyo ve kök hücrelerine dayal› araflt›rmalar,

hayvanlar›n kopyalanmas›, genetik yap›s› de¤ifltirilmifl hayvan ve bitkilerin

yarat›lmas› ve kullan›lmas› gibi konularda toplumun bilgilendirilmesi zo-

runludur. Geliflmifl toplumlarda bu konuda ilkelerin belirlenmesinde ka-

muoyu ve politikac›lar bilim insanlar›ndan daha büyük bir rol oynamakta-

d›r. Bu nedenle, araflt›rman›n sonuçlar›n›n do¤rulu¤u ve yarar› konusun-

da toplumun inand›r›lmas› gerekmektedir. Nitekim, genetik yap›s› de¤iflti-

rilmifl bitkilerin kullan›m›na karfl› geliflmifl olan büyük tepki tüketicinin bil-

gilendirilmesi ile azalt›lmaya çal›fl›lmaktad›r. Araflt›rman›n insanl›k yarar›na

olmas› flartt›r. Örne¤in, biyolojik silah üretmeye ya da toplumun genetik

yap›s›nda zay›fl›k aramaya yönelik çal›flmalar etik de¤ildir.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 45 -

cak durumlara yol açmas›,

• araflt›rma grubu çal›flanlar›na ve meslektafllar›na karfl› olumsuz dav-

ran›fllar›,

• bilimsel araflt›rmalara verilen parasal deste¤i uygunsuz biçimde kul-

lanmas›,

• cinsel taciz gibi genel ahlaka ayk›r› davran›fllar›,

kabul edilemez. Bunlara cesaret verilmemeli ve bunlara karfl› gerekli yö-

netsel, sosyal veya hukuksal önlemler al›nmal›d›r.

Bilim insan› araflt›rma sonuçlar›n›n do¤a ve toplum üzerindeki etkile-

rini irdelemek ve bunlara iliflkin uyar›lar› da yapmak zorundad›r. Bilimsel

ve teknolojik geliflmeler sonucu toplum ve bilim toplulu¤unun haz›rl›kl›

olmadan karfl›laflabilece¤i durumlarda da bilim insan› topluma yol göste-

rebilmelidir.

Günümüzde do¤a, yaflam, sa¤l›k ve hatta sosyal bilimler aras›ndaki ay-

r›m giderek ortadan kalkmakta, farkl› alanlardaki bilim insanlar› ayn› tek-

nolojileri kullanmaktad›r. Bu alanlar aras›nda giderek etik aç›s›ndan ortak

bir anlay›fl›n geliflmekte oldu¤u da gözlenmektedir. Di¤er yandan, yirmin-

ci yüzy›lda bilimsel geliflmelerin getirdi¤i yenilikler pek çok aç›dan toplu-

mun ve genelde insanl›¤›n bugün sahip oldu¤u ve inand›¤› ahlak de¤erleri-

ni zorlayan boyutlara ulaflm›flt›r. Toplum, hukuk ve yasalar, bu geliflmele-

re haz›rl›ks›z yakalanm›fl görünmektedir ve ortaya ç›kan durum, alan gö-

zetmeksizin bilimi ve bilim insanlar›n› bir bütün olarak ilgilendirmektedir.

Ortak sorumluluklar›n›n gere¤i, tüm bilim insanlar›n›n bilimsel etkin-

liklerinin ürünü olan bilginin k›sa ve uzun erimde toplum ve çevre üzerin-

deki etkileri hakk›nda bilinçli ve toplumun bireylerine gelebilecek zararl›

etkilere karfl› haz›rl›kl› olmalar›, toplumu bilgilendirmeleri, uyarmalar› ve

ç›kabilecek sorunlara karfl› köklü önlemler düflünmeleri gerekir (Örne¤in

deprem çal›flmalar›, nükleer fizik araflt›rmalar›, genetik çal›flmalar, insan

genomu projesi, klonlama ve kök hücresi araflt›rmalar›nda oldu¤u gibi).

Di¤er bir deyiflle, bilim insanlar› kendi araflt›rmalar›nda k›sa süreli

toplumsal etkileri gözden geçirmeli ve araflt›rma sonuçlar›n› olabildi¤ince

- 44 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilim ‹nsan›, Etik ve ToplumBilim ‹nsan›, Etik ve Toplum

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 47 -- 46 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

V. AKADEM‹K ETK‹NL‹KLER VE ET‹K

Araflt›rman›n yan› s›ra, bilim insan› akademik etkinlikleri kapsam›nda

birikimini ve bilgisini meslektafllar›yla paylaflma ve ö¤rencilerine aktarma

f›rsat›n› bulur; ayn› zamanda, meslektafllar›n›n bilimsel baflar›m›n›, ödüllen-

dirme ya da yükseltme süreçlerinde, de¤erlendirme sorumlulu¤unu üstle-

nir. Bilim kurumlar› ve üniversitelerin bilimsel yetkinli¤e dayal› yap›land›-

r›lmalar› ve iyi e¤itilmifl bilimci kuflaklar›n›n yetiflmesi aç›s›ndan bilim insa-

n›n›n bu sorumluluklar› eksiksiz yerine getirmesi beklenir.

Akademik Yükseltilmede ve Ödüllendirilmede Etik ve Sorunlar

Akademik yükseltme akademik kariyerin esas hedefi olarak görülür.

Asl›nda, akademik yükseltilme kiflinin baflard›¤› bilimsel ayd›nlanman›n ve

e¤itim hizmetinin verdi¤i mutlulu¤un bir izdüflümü olarak görülmelidir ve

mutlulu¤un de¤inilen as›l kaynaklar› bütün yükseltilmelere eriflildikten

sonra da sürmelidir. Ancak, bu temenni soyuttur ve gerçekli¤i kiflinin için-

dedir. Akademik yükseltilmelerin örgütsel dinami¤inde ve uygulama süre-

cinde çarp›tmalar olabilmektedir.

Akademik yükselmenin mükemmel olmayan, ancak günümüzde yine

de en uygun olarak kabul edilen süreci (1) aday›n yay›nlar›n›, bu yay›nlara

baflkalar›nca yap›lan at›flar› vb gibi nesnel verileri derleyip sunmas›, (2) de-

¤erlendirmeyi yapacak bir kurulun üyelerinin anonim kalacak raporlar›n›

ça¤dafl de¤erlerin toplumumuza yay›lmas›nda kilit rol oynar. Önemi ve ül-

kenin bu konuda sa¤layabildi¤i k›s›tl› olanaklar dolay›s›yla yüksek ö¤retim

büyük özenle korunmal› ve gelifltirilmelidir.

Ailelerin uzun süreli ve derin etkili psikolojik ve maddi özverisiyle ve

hatta normal lise e¤itiminin savsaklanmas› pahas›na üniversite girifl s›nav›-

na haz›rlanan adaylar›n yaln›zca küçük bir k›sm› üniversite ö¤rencisi ola-

bilmektedir. Bu özveri ve say›sal küçülmenin sonucunda yüksek ö¤retim

baflta de¤inilen kilit rolü katlayan bir önem kazan›r.

Üniversite e¤itimi boyunca e¤itimci kimli¤i ile bilim insan›na da çok

büyük sorumluluklar düfler. Bilim insan› e¤itim görevlerini eksiksiz ve en

mükemmel biçimde yerine getirmek, yaflam biçimi ve davran›fl› ile ö¤ren-

cilerine örnek olmak zorundad›r. E¤itim hizmetinin ürünü k›sa sürede so-

mut olarak ölçülemez. Bilim insan› bilgiye, do¤ruya ve erdeme, yaln›zca

özverili ve uzun soluklu çabalarla ulaflabilece¤ini, bu do¤rultuda gerçek

e¤itimin ve ö¤renmenin önemini ö¤rencilerine anlatmakla yükümlüdür.

Ö¤rencilerini çabas›z, biçimsel bir ilerlemenin as›l hedef olarak görülebi-

lece¤i bir yan›lg›n›n içine düflüren e¤itimci meslek ahlak› aç›s›ndan çok ku-

surlu davranm›fl olur.

Ne yaz›k ki, baz› e¤itimcilerin görevlerini fiilen ders vermemeye ula-

flabilecek düzeyde ihmal ettikleri gözlenmektedir. Böyle bir davran›fl için

hiçbir bahane (örne¤in ö¤rencinin yetersizli¤i, maafllar›n düflüklü¤ü, baflka

e¤itimcilerin bunu uygulad›klar› vb.) geçerli de¤ildir. E¤itimci e¤itimi ge-

rekti¤ince vermelidir. Üniversite yönetimi e¤itim standartlar›n› belirleme-

li ve gözetmelidir.

Di¤er yandan, inan›lmaz bir yayg›nl›k gösteren kopyac›l›k üniversite

e¤itimi çabalar›n›n sonucunu s›f›rlamaya adayd›r. Kopyac›l›k ödevlerde, s›-

navlarda ve projelerde baflkas›n›n yap›t›n› kendi yap›t› imifl gibi göstererek

e¤itimde hak edilmeyen ilerlemeyi sa¤lamakt›r ve sistemimizde ne yaz›k ki

çok yayg›nd›r.

Kopyac›l›k bir baflka ö¤renciden, geçmifl çal›flmalardan ve kitaplardan

yap›lmaktad›r. Çok say›da ö¤renci not rekabeti yüzünden kopyac›l›¤a zor-

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 49 -

haz›rlamalar› ve (3) ayn› veya baflka bir kurulun, gerekti¤inde mülakat/s›-

navla süreci karara ba¤lamas›d›r. Bu sürecin her ad›m›nda sapmalar ve

çarp›tmalar olabilir:

(1) Aday›n gerçek d›fl› veriler sunmas› (örne¤in asl›nda olmayan veri-

leri veya iki yazarl› bir makaleyi tek yazarl› gibi sunmas›, vb) kesinlik-

le özür kabul edilemeyecek bir olayd›r ve aday›n akademik kariyeri ile

ilgili olarak çok olumsuz bir de¤erlendirme yap›lmas›na gerekçe olufl-

turur.

(2) Kurul üyesinin olumlu veya olumsuz yönde bir çarp›tmayla gerçe-

¤i yans›tmamas› da eti¤e uymaz. Ayr›ca, kurul üyesinin anonimli¤inin

yükseltme sürecini yürüten kurum taraf›ndan süresiz olarak korun-

mas› yükseltilme sisteminin kilididir. Kurul üyesinin kimli¤inin, ad›n›n

ve/veya raporunun herhangi bir ö¤esinin aç›klanmas› önemli ve belir -

gin bir suçtur. Bu suçu iflleyen akademik üye veya destek personeli-

ne yükseltmeyi denetleyen kurum taraf›ndan ödünsüzce yapt›r›m uy-

gulanmal›d›r. Böyle bir uygulama sonucu aday›n kurul üyesiyle süreç

s›ras›nda veya sonras›nda bu konuda iletiflim kurmas› önemli bir etik

uyumsuzlu¤u oluflturur. Bu durumda, adayl›¤›n uzun bir süre ertelen-

mesi gibi bir yapt›r›m söz konusu olabilir.

(3) Aday›n yönetim/mülakat/s›nav kurulu üyeleri ile süreç d›fl› (örne-

¤in üçüncü flah›sla, meslek d›fl› bilgiyle, vb.) iletiflim denemesi etikle

uyuflmaz ve aday›n baflar›s›zl›¤›na yol açmal›d›r.

Ayr›ca, akademik yaflam›n bütün evrelerinde (örne¤in, akademik yük-

seltme jürilerinde, bilimsel ödül jürilerinde, vb) adam kay›rma yani, mes-

le¤in karar verme mekanizmalar›ndan, nesnel bilimsel ölçütlerden her-

hangi bir biçimde sapma ve öznel kiflisel ölçütlere herhangi bir biçimde

ba¤lanma, bilime, bilim kurumlar›na ve topluma büyük zarar verir. Bu tür

davran›fllara göz yumulmamal›d›r.

E¤itimde Sorunlar ve Kopyac›l›k

Tüm dünyada oldu¤u gibi, ülkemizde de üniversite lisans ve lisansüs-

tü e¤itimi mesleklerin oluflumunda, bilimin ülke çap›nda ilerlemesinde ve

- 48 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Akademik Etkinlikler ve EtikAkademik Etkinlikler ve Etik

tini göstermeyen e¤itimcide, e¤itimcilerini uyarmayan bölüm baflkanlar›n-

da, bölüm baflkanlar›n› desteklemeyen üst yönetimdedir. Üniversite yö-

netiminin sorumlulu¤unun bilincinde olarak kopyac›l›¤› önleme yönünde

alaca¤› kararl› tav›r bu sorunun büyük ölçüde çözülmesini sa¤layacakt›r.

Olay›n basitli¤i ve topluma verdi¤i yayg›n zarar göz önüne al›n›rsa, bu ko-

nuda tepkisiz kalmak belki de en önemli bir meslek eti¤i yetersizli¤idir.

Kopyac›l›¤a hem göz yumanlar hem de kopya çekmelerine göz yumulan-

lar günümüzün veya gelece¤in ö¤retim üyesi kimlikleriyle, bilimde kusur-

lu davran›fllara yatk›n bireyler olarak izlenmeli ve kendilerine yapt›r›m uy-

gulanmal›d›r.

Mali Deste¤e ‹liflkin Etik Sorunlar

Parasal destek talep eden araflt›r›c› proje önerisini aç›k olarak sunma-

l›, çal›flman›n yürütülmesinde ve raporun yaz›lmas›nda dürüst olmal›d›r.

Parasal destek sa¤layan taraf ise, araflt›rman›n yap›laca¤› kurumda uy-

gulanmakta olan etik normlara uymayanlar hakk›nda ne gibi ifllem ve yap-

t›r›mlar›n uygulanaca¤› hususunu kurumdan yaz›l› olarak talep etmelidir.

Destek da¤›t›m›nda kay›rmac›l›k eti¤e ayk›r›d›r. Mali destekler amaç-

lar›na uygun ve araflt›r›c›lar›n yetkinlikleri göz önüne al›narak da¤›t›lmal›-

d›r. Önerilen projenin bilimsel de¤eri ile amaca ulaflma olas›l›¤› ölçüt ol-

mal›d›r. Bilimsel de¤er ise uluslararas› düzeyde kabul görecek bulgular›n

elde edilmesidir. Bunun göstergesi de sonuçlar›n uluslararas› dergilerde

yay›na kabulüdür.

Hem kay›rmac›l›¤›n en aza indirilmesi, hem de da¤›t›m›n genelde adil

yap›labilmesi için paral› deste¤e iliflkin baflvuru koflullar› ve baflvurular› de-

¤erlendirme k›staslar› ayr›nt›l› olarak duyurulmal›d›r.

Parasal destek sa¤layan taraf›n araflt›rmadan ç›kar› olmas› durumunda

ç›kar çat›flmas› ortaya ç›kabilir (Bak›n›z: Bölüm III). Örne¤in, araflt›r›c› pa-

rasal destek ald›¤› bir flirketin ürünleri hakk›nda olumsuz rapor vermek

istemeyebilir. Böyle durumlarda etikten ödün verilmesi kabul edilemez.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 51 -

land›klar›ndan flikâyet etmektedirler. E¤itim ve ö¤retimde kopyac›l›¤›n ka-

bul edilir ve hatta baflar› için zorunlu bir davran›fl haline getirilmesi, ileri-

de toplum yaflam›nda devam ettirilecek bir yolsuzluklar zincirinin ilk hal-

kas›d›r.

Kopyac›l›¤›n as›l sorumlusu, hak etti¤i e¤itimi alamayan ve üstelik de

flikâyetçi olabilen ö¤renci de¤ildir. As›l sorumlular: (1) kopyac›l›k sahte-

kârl›¤›n› hofl gören ve hatta bazen bir aç›kgözlülük baflar›s› olarak öven bir

genel kültür ve (2) kopyac›y› yakalamay› ve cezaland›rmay› çeflitli bahane-

lerle reddeden bir e¤itimci kültürüdür.

Kopyac›l›k toplumun bütün bireylerine manevi ve gerçek maddi zarar

veren bir suçtur. Ça¤dafl toplumlar ihbar, uyarma ve k›nama düzeyinde

bunun üstesinden gelmifllerdir. Bu yönde genel kültürün de¤iflmesi çok

yönlü bir u¤raflt›r. Buna karfl›n, üniversitelerde e¤itimcilerin kopyac›l›¤a

karfl› gösterdikleri dikkat ve uygulad›klar› yapt›r›m kolayca tan›mlanabilir

ve denetlenebilir (Özellikle kopyac›l›¤›n büyük ölçüde hatalarla birlikte

kelimesi kelimesine yap›lmas›ndan dolay›).

Kopyac›l›k, h›rs›zl›k ve taciz gibi kesinlikle özür kabul etmeyen bariz

bir suçtur. Suçlu kiflilerin sanki bu suçu bilmeleri olanaks›zm›fl gibi uyar›y-

la ve sözde korkutmayla normal e¤itimlerini sürdürmelerine izin verilme-

meli, aksine bu kiflilere etkili yapt›r›mlar uygulanmal›d›r. Üniversiteye ka-

bul edilip kazand›¤› bu ayr›cal›¤› kopyac›l›kla heba eden her kifliye üniver-

site e¤itiminin d›fl›nda b›rak›lm›fl çok say›da kiflinin oldu¤u hat›rlat›lmal›d›r.

Örne¤in, ödevde kopyac›l›k için dersten geçme olanaklar›n› çok k›s›tlaya-

cak bir not düflürme, s›nav veya projede kopyac›l›k için ise, üniversiteden

bir dönem uzaklaflt›rma uygun yapt›r›mlard›r. Yapt›r›m›n uyguland›¤› du-

rumlarda yakalanmayan kopyac›lar oldu¤una iflaret edilerek yakalananlara

haks›zl›k edildi¤i iddia edilmektedir (Bu mant›¤›n ne kadar tutars›z oldu¤u

h›rs›zl›k gibi di¤er bir suça da uyguland›¤›nda görülür). Bu eflitsizli¤in or-

tadan kald›r›lmas› ö¤renci toplumunun di¤er ça¤dafl ülkelerde oldu¤u gibi

kopyac›l›¤› kendi içinde kabul etmemesi ve önce uyar›, sonra ele vermey-

le önlemesi sayesinde gerçekleflir. Bu, ö¤rencilere telkin edilmelidir. Kop-

yac›l›kta kopya alan ve kopya veren eflit derecede suçludur. Ancak, en bü-

yük sorumluluk kopyac›l›¤› izleme ve yapt›r›m uygulama gayret ve cesare-

- 50 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Akademik Etkinlikler ve EtikAkademik Etkinlikler ve Etik

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 53 -- 52 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

VI. B‹L‹M ‹NSANI OLARAK HEK‹M VE ET‹K

T›p Eti¤i

T›p uygulamalar› sürecinde ahlaki de¤er sorunlar›n› ele alan disipline

T›p Eti¤i denir. T›p eti¤i, t›p uygulamalar›ndaki olaylar› inceler ve de¤er-

lendirirken bafll›ca afla¤›daki üç temel ilkeyi göz önüne al›r: (1) Özgürlü¤e

sayg› ilkesi, (2) Adalet ilkesi, (3) Yarar sa¤lama ve zarar vermeme ilkesi.

Sa¤l›k alan›ndaki ‘etik d›fl› davran›fl’ olaylar›nda bu üç temel ilkeden her-

hangi birinin çi¤nenmesi birincil önemde olabilir.

Özgürlü¤e Sayg› ‹lkesi

‹nsan olman›n en önemli ö¤elerinden biri olan özgürlük, ayn› zaman-

da, tüm insan haklar›n›n da temel dayana¤›d›r. Bireyin özgürlü¤ünü s›n›r-

layan en önemli nedenlerden biri ise hastal›k halidir. Sa¤l›k bilimleri ve t›b-

b›n temel amaçlar›ndan birisi de hastal›k olgusunu önlemek, hastay› ola-

bildi¤ince iyilefltirmek ve mümkünse, hastal›¤› ortadan kald›rmakt›r. Öz-

gürlük sorunu sadece hasta ile s›n›rl› kalmay›p, sa¤l›kl› kiflilerin özgürlü¤ü-

nü de ilgilendirir. ‘Bilgilendirilmifl olur’ (informed consent) uygulamas› buna

bir örnektir.

Adalet ‹lkesi

Adalet kavram› hak ve eflitli¤i içerdi¤ine göre, hastalanmak eflitlik aç›-

ce yarar yönüne çevirecek, zarar› ve riski en aza indirecek yeni yöntem-

ler ve sa¤alt›m biçimleri peflinde olmal›d›rlar.

Sa¤l›k Bilimlerinde Etik ve Toplum

Sa¤l›k bilimlerindeki etik genel bilim eti¤inin içerdi¤i temel ö¤eleri ta-

fl›r. Bilimde ‘Etik D›fl› Davran›fllar’ bafll›¤› alt›nda ele al›nan konular sa¤l›k

bilimleri için de aynen geçerlidir. Bu bak›mdan, daha önceki sayfalarda sö-

zü edilen birçok kavram ve bilgiyi yinelemeden, afla¤›da sa¤l›k bilimlerin-

de eti¤in önemi ve toplumdaki etkisi konusu ele al›nacakt›r.

T›p araflt›rmalar›nda etik giderek önem kazanmakta ve bilimsel arafl-

t›rmalarda araflt›r›c›-denek-toplum ç›karlar›n›n ahlak ilkeleri içinde korun-

mas› ön plana ç›kmaktad›r. Di¤er bir deyiflle, bilimsel araflt›rmalardaki etik

sadece araflt›rma ile ilgili birincil gruplar› kapsamakla kalmay›p toplumsal

bir olgu haline de dönüflmektedir. T›p araflt›rmalar›n›n toplumu hem so-

nuçlar› hem de etik aç›dan ilgilendirmesinde afla¤›daki nedenler söz konu-

su olabilir:

1. Yirminci yüzy›lda devrimsel nitelik ve nicelikte bilimsel araflt›rma-

lar ve geliflmeler olmufltur. Örne¤in organ nakli, tüp bebek, genetik

çal›flmalar, kopyalama, vb. Bu biyolojik geliflmeler toplumbilimin ve

bireylerin bugün sahip olduklar› ve inand›klar› ahlak de¤erlerini afl-

maktad›r. Hukuk ve yasalar da bu geliflmelere haz›rl›ks›z yakalanm›fl-

lard›r.

2. Bilimdeki geliflmeler ve sa¤l›k alan›ndaki ilerlemelerle beraber arafl-

t›rmalar da giderek insan›n denek olarak kullan›lmas›n›, örne¤in yara-

lay›c› ( invasive) tan› ve sa¤alt›m yöntemlerinin gelifltirilmesini ve yeni

ilaç uygulamalar›n› daha çok gündeme getirmektedir. Bu durumda, bi-

lime ve topluma sa¤lanacak genel yarar ile insan›n biyolojik, psikosos-

yal ve moral aç›dan bir bütün olarak sa¤l›¤›, esenli¤i ve sayg›nl›¤› ara-

s›ndaki dengeyi çok iyi korumak gerekmektedir. Bu anlay›fl toplum

içinde birçok grubun ilgisini ve baz› durumlarda da tepkisini çekmek-

tedir.

3. T›p araflt›rmalar›nda uluslararas›l›k kavram› h›zla geliflmektedir.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 55 -

s›ndan ele al›nd›¤›nda da önem kazanmaktad›r. Çünkü hastal›k, hastan›n

di¤er kiflilerle eflitli¤ini bozmaktad›r. Hak aç›s›ndan yaklafl›l›rsa; Hasta

Haklar› denen kavram ortaya ç›kar. Genel olarak t›p eti¤i alan›nda ada-

let ilkesi, hasta haklar›n›n yorumlanmas› ve sorgulanmas› yöntemine da-

yand›r›l›r. Bilim eti¤i aç›s›ndan çok sosyal aç›dan bir örnek vermek gere-

kirse, ayn› sosyal devlet içinde yer alan hasta bireylerin hepsinin sa¤l›k hiz-

metlerinden eflit olarak ve ayn› kolayl›k ve rahatl›k içinde yararlanabilme-

si gerekir.

Yarar-Zarar ‹lkeleri

Bu iki ilke hem birbirlerine, hem de özgürlük ve adalet ilkelerine s›k›

s›k›ya ba¤l›d›r. Hekimlik tarihini bafllatan Hippocrates’ten beri, önce has-

taya zarar vermeme ilkesi hekimlik uygulamalar›nda ilk s›ray› alm›fl, bu il-

ke ‘primum non nocere’ fleklinde dile getirilmifltir. Sa¤l›k bilimleri alan›nda-

ki araflt›rmalarda tan› ve sa¤alt›ma yönelik olarak ‘primum non nocere’ il-

kesi hiçbir zaman göz ard› edilmemelidir. ‹yi bir sedatif ve hipnotik etki-

sinin yan› s›ra, geçmiflte gebelik kusmalar›n› önlemek için de kullan›lan

Thalidomide adl› ilac›n yüzlerce sakat bebek do¤mas›na neden olmas›, bu

konuda yaz›k ki ac› bir örnek oluflturmufltur. K›sacas›, bir hekimin hasta-

s›n› tedavi ederken önce zararl› olmama ilkesini korumas› gibi, sa¤l›k bi-

limlerinde araflt›rma yapanlar›n da toplumun tüm bireylerine karfl› ayn›

sorumlulu¤u duymalar› gereklidir. Yararl›l›k ilkesi t›bb›n kendi uygulama-

s›n›n özünde vard›r. Yarar sa¤lama ilkesi öncelikle hastan›n yarar› için ol-

mal›d›r. Yarar/zarar ilkesi içine yarar/risk de¤erlendirmesi de dahil edile-

bilir. Hasta bireye bir sa¤alt›m yöntemi önerildi¤inde, bu yöntemin riskle-

ri de göz önüne al›nmal› ve riskin umulan yarar› aflt›¤› durumlarda hasta-

n›n özerk karar› da göz önüne al›narak uygulamadan vazgeçilmelidir.

Sa¤l›k bilimlerinde sa¤alt›m ve tan› yöntemleri üzerinde araflt›rma ya-

p›l›rken de ayn› ilkeler geçerli olmal›, önerilen yenili¤in yarar› ve zarar›,

ortaya ç›kabilecek riskler ve bunlara karfl› al›nabilecek önlemler çok ay-

r›nt›l› ve dikkatli bir flekilde de¤erlendirilmelidir. Bu etik ilkeler hekim-

hasta iliflkilerinde ne kadar önemli ise, t›p alan›ndaki çal›flmalarda da ayn›

derecede önemlidir ve hiçbir zaman göz ard› edilmemelidir. Sa¤l›k bilim-

lerinde çal›flanlar yapt›klar› araflt›rmalarda yarar/zarar oran›n› olabildi¤in-

- 54 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilim ‹nsan› Olarak Hekim ve EtikBilim ‹nsan› Olarak Hekim ve Etik

rulufllardan (örne¤in Adli T›p) gelen istem üzerine rapor haz›rlama görev-

leri vard›r; bu görevleri günlük u¤rafllar› içine girmifltir. Bu bak›mdan, baz›

temel t›p dallar› (fizyoloji, anatomi, biyokimya gibi) bir yana b›rak›l›rsa, ö¤-

retim üyeleri ve yard›mc›lar›n›n bir hizmet sektörü olarak yo¤un bir günlük

çal›flma içinde olmalar› beklenir. Ama bu durum üniversite ö¤retim üyele-

rine ‘bilimsel araflt›rma yapmama’ hakk› verdirmez. fiöyle ki:

1. T›p Fakülteleri di¤er kamu görevi yapan sa¤l›k kurumlar›na göre

(Devlet Hastaneleri, SSK Hastaneleri vb) daha fazla yard›mc› kadro-

lara, daha çok asistan, uzman, teknisyen, laborant ve hemflireye sahip-

tir. Dolay›s›yla ö¤retim üyelerinin bilimsel araflt›rmaya daha fazla za-

man ay›rabilmeleri gerekir.

2. Her ne kadar fakültelere göre de¤iflse de, önde gelen birçok t›p

merkezinde tan› ve tedaviye yönelik devlet bütçesi ya da döner ser-

maye olanaklar›yla sa¤lanan çok pahal› ve modern ayg›tlar bulunmak-

tad›r. Bu ayg›tlar her zaman t›bbi araflt›rmaya yönelik bilimsel araflt›r-

malar› olanakl› k›lar.

3. Uluslararas› dergi ve kitap ak›fl› ve di¤er literatüre ulaflma yollar›

t›p fakültelerinde çok daha fazlad›r. Uluslararas› bilgisayar a¤› bilgiye

ulaflmay› çok kolaylaflt›rm›flt›r.

4. Birçok ö¤retim üyesi Bat›n›n geliflmifl ülkelerinde e¤itim görmüfller

ve bilimsel araflt›rma yap›p, gerekli bilim metodolojisini ö¤renmifllerdir.

Bu durumda ülkemizdeki t›p fakültelerinin mevcut olandan çok daha

fazla, daha üst düzeyde bilimsel etkinlik içinde olmalar› beklenir. Ancak

bilimsel etkinlikler yetersizdir. Aç›kças›, t›p fakültelerinde ö¤retim

üyelerinin bir k›sm› araflt›rma yapmamaktad›r. Al›nan iyi bir e¤itim ve

ço¤u zaman yurtd›fl›nda edinilen deneyim ve birikime ra¤men, genellikle

bilimsel etkinlik bir yana b›rak›lmakta, ekonomik ya da di¤er gerekçelerle

klinikçi ve/veya e¤itimci etkinlikler ön plana ç›kmaktad›r.

Üniversitelerde ve bu ba¤lamda t›p fakültelerinde klikleflme ve adam

kay›rmac›l›k gibi yöntemlerle akademik kadrolara ulafl›labilmektedir.

Belirli bir ö¤retim üyesi kesimi ise aç›kça bilimsel araflt›rman›n nas›l yap›l-

d›¤›n› bilmemektedir. Bundan da önemlisi, bilimsel araflt›rman›n varl›¤› ve

gereklili¤i alg›lanmamakta, buna hiç önem verilmemektedir. Bu gerekçeler

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 57 -

De¤iflik ülkelerde yap›lsa da, araflt›rmalar art›k ayn› standartlar› ge-

rektirmektedir. Örne¤in, bir çal›flmadaki t›bbi sonuçlar di¤er toplum-

larda da denenecek ise, ‘uluslararas›’ standartlara uymak gerekecek-

tir. Bu öncelikle araflt›rma gruplar›n› ilgilendirir gibi gözükse de, arafl-

t›rma sonuçlar›n›n toplum yaflam›na uygulanmas› aç›s›ndan daha da

kapsaml›d›r. Asl›nda, t›p araflt›rmalar›ndaki çok merkezli çal›flmalar›n

özündeki uluslararas›l›k kavram› da bu aç›dan gözden geçirilmelidir.

4. Araflt›rmac› olmayan bireyler ve kurumlar t›p araflt›rmalar›na ya-

t›r›m yapmaktad›r. Parasal destekleri nedeni ile bu kurumlar ve tem-

sil ettikleri çevreler, bu araflt›rmalar konusunda söz söyleme ve hat-

ta ‘yönlendirme’ hakk›na sahip olmaktad›rlar. Çünkü t›bbi araflt›rma-

lar›n sonuçlar› birer sanayi ürünü haline dönüflmektedir. Örne¤in, ilaç

endüstrisinde ilaçlar ve t›bbi ayg›tlar›n üretilmesi gibi. Toplumda ko-

layl›kla uygulamaya dönüflebilen araflt›rmalarda, toplumun ve bireyle-

rin ve hatta araflt›r›c›n›n do¤ru flekilde korunmas›nda etik ilkeler çok

büyük önem kazanmaktad›r. Geçmifl yüzy›ldan bafllayarak bilimsel re-

kabet ve özellikle t›bbi araflt›rmalara özel giriflimcili¤in kar›flmas› so-

nucu bilim insanlar› bask›l› ve stresli bir ortamda çal›flmaya zorlan-

maktad›r. Örne¤in, parasal destek alan araflt›rma kurumlar› belirli za-

man içinde belirli say›da araflt›rma tamamlamaya zorlanmaktad›r. Bu

da, en az›ndan baz› araflt›r›c›lar› kusurlu davran›fllara yöneltebilmekte-

dir. Daha da kötüsü, destek veren kurulufllar›n bilimsel araflt›rma so-

nuçlar›na dolayl› veya dolays›z olarak müdahale etme olas›l›¤›d›r. Bu-

rada bilim insanlar›n›n yaflam standartlar›na iliflkin sorunlar da günde-

me gelmektedir. E¤er üniversite bilim insan›na yaflamsal refah ve ça-

l›flmalar› için dingin bir ortam sa¤layam›yorsa, d›flar›dan gelen parasal

deste¤in boyutuna göre ‘bilimsel yans›zl›k’ tehlikeye girebilecektir.

Bütün bu iliflkiler içinde sa¤l›k bilimlerinde araflt›rma eti¤i büyük

önem kazanmaktad›r.

Ö¤retim Üyesi Olarak Hekim ve Etik

T›p fakültelerinin di¤er araflt›rma kurumlar›ndan önemli bir fark›, bilim-

sel araflt›rma ve e¤itim görevlerinin yan› s›ra kamu görevinin de olmas›d›r.

Sa¤l›k konusunda halk› uyarma, hastal›klar› önleme ve tedavi etme, ilgili ku-

- 56 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilim ‹nsan› Olarak Hekim ve EtikBilim ‹nsan› Olarak Hekim ve Etik

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 59 -

do¤rultusunda etik aç›dan afla¤›daki durumlar da tart›flmaya aç›labilir:

1. Belirli donan›mlar›, bilgileri ve yetenekleri olup, çevrelerindeki kay-

naklar› kullan›p araflt›rma yapmayan ö¤retim üyeleri bu flekilde eti¤e

ayk›r› davranmaktad›rlar.

2. Üniversite ö¤retim üyesi kadrosuna talip olup yasal olarak bilimsel

erkini de ilan etti¤i halde, verdikleri bilim ve e¤itim hizmeti yeterli ol-

mayan ö¤retim üyelerinin bu ülke bilimine katk›lar› sorgulanmal›d›r.

Bu kifliler üniversite kadrolar›n› bofluna t›kayarak yetenekli gençlerin

üniversitelerde yer almalar›na engel olmaktad›rlar. Bu durum da bir

etik sorun olarak ele al›nmal›d›r.

- 58 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

VII. B‹L‹MDE ET‹K DIfiI DAVRANIfi KARfiISINDA NELER YAPILAB‹L‹R?

Bilimsel araflt›rmada etik d›fl› bir davran›fl ortaya ç›kt›¤›nda, bundan ilk

önce bilim dünyas› haberdar olur. Bu durum o araflt›rmay› yapana ve e¤er

varsa, grubuna ve de araflt›rman›n yürütüldü¤ü kuruma duyulan güvenin

sars›lmas›na yol açar. Bilim insanlar› aras›nda karfl›l›kl› güveni zay›flatan bir

durum ortaya ç›kar. Bilimde etik d›fl› davran›fl bu düzeyde etki yapmakla

kalmaz; bu olay›n niceli¤i ve niteli¤ine göre toplum da bundan haberdar

olur. Bu da sorumlu birey veya bireylerin ve kusurlu davran›fl›n sergilen-

di¤i kurumlar›n her fleyden önce sayg›nl›klar›n› yitirmelerine neden olur.

Daha genel anlamda toplum ve bilim aras›ndaki güven ve iyi iliflkiler zede-

lenebilir.

En güç durumlardan biri, bir araflt›rmac›n›n di¤er bir araflt›rmac›n›n

sergiledi¤i etik d›fl› davran›fla tan›k olmas› veya bunu saptamas›d›r. Bu

durumda en kolay olan hiçbir fley yapmamakt›r; ama do¤ru olan bu de¤il-

dir. E¤er bir bilim insan›, bir bilimsel kurum veya dergide çal›flan bilimsel

konulardan sorumlu bir kifli bilim eti¤ine ters bir davran›fl olay›na tan›k ol-

muflsa veya saptam›flsa eyleme geçmek zorundad›r. E¤er bir araflt›rma

henüz yay›nlanma aflamas›na gelmeden böyle bir davran›fl gözlenir de

buna karfl› eyleme geçilmezse, hem bu grubun çal›flmas›nda yer alan di¤er

kifliler, hem de hedeflenen araflt›rma zarar görecektir. Daha genifl anlam-

da ele al›n›rsa, tek bir etik d›fl› davran›fl olgusunda bile, bu davran›fl› ser-

gileyenin yan› s›ra di¤er bilim insanlar› ve içinde bulunduklar› kurum da

zedelenecektir.

Bilim ‹nsan› Olarak Hekim ve Etik

ne¤in ‘uydurmac›l›k’ ile ‘sahtecilik’ aras›nda derece fark› vard›r. Bunun

da etik aç›dan de¤erlendirmesi yap›lmal›d›r.

2. Bilimde etik d›fl› bir davran›fl belirlendi¤inde soruflturmada ‘yanl›fl-

l›k’ ile ‘kötü niyet’ aras›ndaki fark ay›rt edilmeye çal›fl›lmal›d›r. E¤er

araflt›rmada yanl›fl sonuçlar saptanm›flsa, bunlar ayn› yay›n organ›nda

düzeltilmeli veya yay›n ve sonuçlar› bilimsel ortamda geri çekilmelidir.

3. Ön ve temel araflt›rman›n yap›laca¤› süre olay›n özelli¤ine ba¤l›

olarak belirlenmelidir. Eylem kan›tland›¤›nda uygulanacak soruflturma

kurallar› önceden belli olmal›d›r.

4. fiikâyet eden ve edilen aras›ndaki çat›flmalar en aza indirilmeli ve

her iki taraf›n haklar› korunmal›d›r.

5. Etik ihlallerine iliflkin araflt›rma gizli tutulmal›d›r. Ancak, bir yandan

gizlilik gerekirken, öte yandan gerçe¤i ortaya ç›kartmada bir ikilem

söz konusu ise, gerçe¤i aç›klama seçene¤ine öncelik verilmelidir.

6. Etik ihlallerine iliflkin araflt›rma sonuçlan›p kusurlu bir davran›fl or-

taya ç›kt›¤›nda, soruflturma kurallar› içinde yap›l›p sonuçland›r›l-

mal›d›r.

7. E¤er bir araflt›rmada bir k›demli bilim adam› hakk›nda kuflku veya

flikâyet varsa, bir bilge uzman (arac› kifli, yetkili kifli ‘ombudsman’) veya

küçük bir araflt›rma komisyonunun görevlendirilmesi önerilebilir. Bu

bilge uzman kifli veya araflt›r›c› komisyon bilim insanlar› aras›ndaki

sorunlar› çözmeye çal›fl›r. E¤er sorun bilimde kusurlu bir davran›fl› da

içeriyorsa genel etik araflt›rma kurallar›na dönmek gerekir.

8. Sonuçta, üniversite veya baflka bir bilimsel kuruluflta kusurlu dav-

ran›fl›n çeflidine göre kuruma ait yönetmelik ve kurallar›na uygun bir

cezaland›rma söz konusu olur.

9. Baz› ülkelerde bir bilim kuruluflunu aflmas› halinde, konu devlete

ait baz› kurumlarda gözden geçirilip de¤erlendirilmektedir.

10. Olay etik d›fl› davran›fl›n özüne ve çap›na göre yarg›ya intikal et-

tirilebilir.

Bilimde Etik D›fl› Davran›fllar Nas›l En Aza ‹ndirilebilir?

Buna yönelik genel bir e¤ilim ve tav›r bulunmamakla birlikte kusurlu

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 61 -

Öte yandan etik d›fl› bir davran›fl›n varl›¤›n› ortaya koymak pek de

kolay de¤ildir. Burada suçlanan kifli kadar suçlayan kiflinin de sonunda

zarara u¤rayabilece¤ini unutmamak gerekir. Bilimde kusurlu davran›fl ile

mücadele çok ciddi bir kararl›l›k, çok ciddi eylem ve ifllemlerin gerekti¤i

zor bir durumdur. E¤er iyi yönetilmez ve yönlendirilmezse, suçlanan

kiflinin bilimsel kariyeri haks›z olarak zedelenmifl, çal›flt›¤› kurum da hak-

s›z yere zarara u¤ram›fl olur.

Araflt›rma eti¤ine ters bir olay ile karfl›lafl›ld›¤›nda neler yap›labilir?

Ço¤u olguda ilk yap›lacak olan durumu güvenilir bir meslektafl veya dan›fl-

man ile tart›flmakt›r. Üniversitelerde bölüm baflkan›, bir dan›flman veya

yafll›, deneyimli bir meslektafl ile durum tart›fl›labilir. Böylece, olay›n kap-

sam› ve daha ileriye gidilip gidilemeyece¤i hakk›nda genel bir fikir sahibi

olunur.

Önemli bir nokta da durumun veya flikâyetin yaz›ya dökülmesine

karar vermektir. Durum yaz›l› hale getirildi¤inde üniversiteler ve di¤er

bilim kurumlar› bu flikâyeti resmî bir flekilde ele almak zorundad›rlar.

Bilimde etik d›fl› bir uygulaman›n yap›ld›¤› bilim kurumu veya üniversite

hem olaydan birinci derecede sorumludur, hem de soruflturmakla

yükümlüdür. Bu nedenle, normal olarak ilk yasal ifllemler ilgili kurumda

yap›lmal›d›r. Bilimde etik d›fl› davran›fl ve uygulaman›n kayna¤› ne olursa

olsun, esas olan hem flikâyet eden, hem de flikâyet edilenin adaletin sa¤-

lanaca¤›na güvenmesidir. fiikâyetler bütünlük, gizlilik ve güven içinde her

türlü yak›nmay› d›fllayacak bir tarafs›zl›kla de¤erlendirilip incelenmelidir.

fiikâyet edilenin bu süreçte kan›tlar› yok etme olas›l›¤›na karfl› da önlem-

ler al›nmal›d›r. Bu arada, flikâyet edilenin suçlanmas›na karfl›n, durum

kan›tlan›ncaya kadar masum oldu¤u kabul edilmelidir. Etik d›fl› davran›fl

içine girdi¤i iddia edilen kifli çevreden gelebilecek tepkilere karfl›

korunabilmeli ve bunun için gerekli önlemler al›nmal›d›r.

Yukar›daki bilgiler göz önüne al›narak etik d›fl› davran›fllara karfl›

afla¤›daki ifllemler yap›lmal›d›r:

1. Etik d›fl› davran›fl›n cinsi ve kategorisi iyi tan›mlanmal›, bu dav-

ran›fl›n do¤as› ve türü konusunda bir de¤erlendirme yap›lmal›d›r. Ör-

- 60 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl Karfl›s›nda Neler Yap›labilir?Bilimde Etik D›fl› Davran›fl Karfl›s›nda Neler Yap›labilir?

nedenlerinin üzerine gidilmesi gerekir. En baflta genç bilim insan› aday-

lar›n›n, bilimin ve araflt›rman›n akademik ilerleme veya sosyo-ekonomik

yükselmeye hizmet eden bir araçtan çok insanlar› yücelten bir yaflam tar-

z›, u¤rafl ve bir ülkü oldu¤u yönünde ayd›nlat›lmas› ve bilinçlendirilmesi

gerekir. Uzun sürede baflar›ya ulaflmada en güvenilir seçene¤i olufltur-

mas›na karfl›n, kararl›l›k ve uzun soluklu çabalar gerektiren bu yolun ül-

kemizin koflullar›nda ne denli destek bulaca¤›n› söylemek güçtür. Ne yaz›k

ki, genelde bu tür konularda ilerideki kuflaklar› kazanmaya yönelik gös-

teriflsiz, ancak yo¤un ve uzun erimli yat›r›mlar yerine ses getirmeye yöne-

lik ç›k›fllar ye¤lenmektedir.

K›sa sürede cayd›r›c›l›¤›n sa¤lanmas› için yap›lmas› gereken ifllerin

bafl›nda bilimde kusurlu davran›fllar› saptanan kiflilerin ve onlar›n bu dav-

ran›fllar›na göz yuman kifli ve kurulufllar›n üzerine ödünsüz gidilmesi gel-

mektedir. Yukar›da belirtildi¤i gibi, geçmifl y›llarda her düzeyde olufl-

turulan kurullar kendilerinden bekleneni yeterince yerine getirememifltir.

Bunda, hiç kuflkusuz, günümüzde yayg›n olan kifli ve kesimleri gücendirme

endiflesiyle ilkelerden feda etmekte sak›nca görmeyen eyyamc› tav›r

önemli bir rol oynamaktad›r. Bu tavra ço¤u zaman bu kurullar›n iflleyifli

için hiç de kolaylaflt›r›c› olmayan bir mevzuat gerekçe olarak gösterilmek-

tedir.

Dünya akademileriyle olan yaz›flmalarla toplanan bilgiler, baflka ül-

kelerde etik d›fl› davran›fllar›n, genelde, merkeziyetçilikten uzak bir biçim-

de, kurum içi düzenlemelerle (örne¤in üniversitelerin etik kurullar›

taraf›ndan) ele al›nd›¤›n› göstermektedir. Ancak baz› ülkelerde, (örne¤in

Çin, Hollanda ve ‹sveç) bir ulusal bilim eti¤i kurulu arac›l›¤›yla gerçekleflen

uygulamalar ya da bu yönde yap›lanma aray›fllar› da bulunmaktad›r. Bu tür

bir kurulun bürokrasiye gömülmeden ilkeleri belirlemesi ve gerekli

yönetmelikleri haz›rlamas›, mevcut etik kurullara çal›flmalar›nda destek

olmas› ve onlar› aflan etik d›fl› davran›fl olgular›n› karara ba¤lamas›

düflünülebilir. Üyelerinin bilimsel deneyim ve sayg›nl›¤›yla öne ç›kan,

yürekli ve bilge bilim insanlar› aras›ndan seçilmesi böyle bir kurulun baflar›

olas›l›¤›n› art›racakt›r.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 63 -

davran›fllar› engelleme konusunda baz› fikirler belirginleflmifltir.

1. Bilimde araflt›rma e¤itimine ve ö¤retime önem vermek gerekir.

Genç bilim insan› adaylar›na araflt›rman›n nas›l yap›laca¤›n› ö¤retip,

onlara dan›flmanl›k hizmeti verilmelidir. Bilimsel araflt›rma dan›flma

merkezleri kurulmal›d›r. Bu kurumlarda rasgele bireyler de¤il, ger-

çekten bilimsel deneyimi olan dürüst, sayg›n bilim insanlar› bulun-

mal›d›r.

2. Araflt›rmada çok deneyim kazan›lsa bile, etik kurallara her zaman

önem verilmelidir. Deneylere ait tüm belgeler ve veriler en az befl y›l

el alt›nda bulundurulacak flekilde arflivlenmelidir.

3. Genç araflt›rmac›lar denetimi daha kolay ve daha basit olan arafl-

t›rma projeleri ile ifle bafllamal›, böyle yönlendirilmelidir.

4. Yay›n say›s› ile birlikte yay›n niteli¤inin (örne¤in at›f say›lar›n›n) de

önemli oldu¤u vurgulanmal›d›r. (Do¤a ve sa¤l›k bilimlerinde örne¤in,

arfliv taramas› niteli¤i tafl›yan makaleler de¤il de tasar›m ve varsay›m›

olan makaleler teflvik edilmelidir. Uluslararas› yay›nlar gözden

geçirilirken yay›n›n uluslararas› etkinlik ve a¤›rl›k katsay›s› yüksek der-

gilerde bas›l›p bas›lmad›¤›na dikkat edilmelidir).

5. Araflt›rmac›lar›n üzerindeki mali ve idari bask›lar›n kald›r›lmas›

hedeflenmelidir. Kendilerine iyi araflt›rma olanaklar› sunulmal›d›r.

Ülkemizde Bilimde Etik D›fl› Davran›fllara Karfl› Yaklafl›mlar

Ülkemizde de etik d›fl› davran›fllara karfl› önlem alma ve yapt›r›m uy-

gulama aray›fllar› bafllam›flt›r. Üniversiteler ve araflt›rma kurulufllar› bün-

yelerinde bu yönde bir yap›lanmaya giderek etik ihlallerini soruflturmak

veya deneklerin kullan›m›n› gerektiren araflt›rma projelerini biyoetik il-

keler aç›s›ndan de¤erlendirmek ve denetlemek üzere etik kurullar› olufl-

turmufllard›r. Ancak, ülkemizde bilimde kusurlu davran›fllara iliflkin yak›n-

malar›n her geçen gün daha yüksek bir sesle dile getirilmekte oldu¤u

düflünülürse, bu giriflimlerin yetersiz kald›¤› aç›kt›r.

Uzun erimli ve köklü bir çözüm için sorunun yukar›da tan›mlanan

- 62 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Bilimde Etik D›fl› Davran›fl Karfl›s›nda Neler Yap›labilir?Bilimde Etik D›fl› Davran›fl Karfl›s›nda Neler Yap›labilir?

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 65 -- 64 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

VIII. B‹L‹M ET‹⁄‹NDE TEMEL ‹LKELER*

Bu kitapta irdelenen konular›n ›fl›¤›nda belirlenen temel ilkeler

afla¤›da özetlenerek bir kez daha okuyucunun dikkatine sunulmaktad›r:

1. Gerçe¤e Uygunluk: Veriler, sadece bilimsel yöntemlerle

yürütülen gerçek deney ve gözlemlerden elde edilir. Verilerin de¤er-

lendirilmesinde, yorumlar›n ve kuramsal sonuçlar›n elde edilmesinde

bilimsel yöntemler d›fl›na ç›k›lmaz. Bu yöntemlerle var›lan sonuçlar

sapt›r›lamaz; elde edilmemifl sonuçlar araflt›rma sonuçlar› imifl gibi

gösterilemez.

2. Bilimsel Araflt›rman›n Zarar Vermemesi: Araflt›rman›n

deneklere zarar vermemesi, deneklerin olas› riskler konusunda aç›k

flekilde bilgilendirilmesi ve deneye kat›l›m karar›n›n etki ve bask› ol-

maks›z›n özgürce al›nmas› gerekir. Deneyin deneklere, deneyi yapan-

lara, çevreye ve insan sa¤l›¤›na zarar vermemesi elzemdir. Hayvanlar

üzerinde yap›lan çal›flmalarda deney hayvan›n›n gereksiz yere zarar ve

ac› görmemesi gözetilmelidir.

3. Sorumluluk ve Haklar: Bilim insanlar› araflt›rma sonuçlar› ile il-

gili olarak toplumu bilgilendirmek, olas› zararl› uygulamalar konusun-

da uyarmakla yükümlüdürler. Kendi vicdani kanaatlerine göre zararl›

sonuçlara ve onaylamad›klar› uygulamalara yol açabilecek araflt›r-

malara kat›lmamak bilim insanlar›n›n hakk›d›r.

* Bu ilkeler Türkiye Bilimler Akademisinin 14 Aral›k 2001 tarihli Bilim Eti¤i Konusunda

Bas›n Duyurusuna esas teflkil etmifltir.

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 67 -

4. Yazarlar: Araflt›rma sonuçlar› araflt›rmay› yapanlar›n tümünün

isimleriyle yay›nlan›r. Araflt›rman›n tasarlanmas›, planlanmas›, yürütül-

mesi ve yay›na haz›rlanmas› aflamalar›nda etkin katk›da bulunmam›fl

kiflilerin isimleri yazar isimleri aras›na kat›lamaz.

5. Kaynak Gösterme ve Al›nt›lar: Bilimsel yay›nlarda ya da genel

kamuoyuna dönük olarak yay›nlanan her türlü makale, derleme, kitap

ve benzeri yay›nlarda daha önce yay›nlanm›fl veya yay›nlanmam›fl bir

çal›flmadan yararlan›l›rken, o çal›flma bilimsel yay›n kurallar›na uygun

biçimde kaynak olarak gösterilmelidir. Evrensel olarak tan›nan bilim

kuramlar›, matematik teoremleri ve ispatlar› gibi önermeler d›fl›nda,

hiçbir yap›t tümüyle ya da bir bölümü ile izin al›nmadan ve as›l kaynak

gösterilmeden çeviri veya özgün flekliyle yay›nlanamaz.

6. Bilim ‹nsan› ve Akademik Etkinliklerde Etik: Bilim insan›,

akademik yaflam›n›n bütün evrelerinde ve ö¤retim, yönetim ve

akademik de¤erlendirmelere iliflkin görevlerde bilimsel liyakati temel

ölçüt olarak kabul eder, etik kurallar›n›n d›fl›na ç›kmaz ve bu kural-

lar›n d›fl›na ç›k›lmas›na göz yummaz. E¤itimin eksik verilmesi, kop-

yac›l›k, akademik ilerleme ve ödül jürilerinde bilimsel liyakat ölçüt-

lerinin d›fl›na ç›kmak, kiflileri kay›rmak ve benzeri davran›fllar kabul

edilemez.

- 66 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

YARARLANILAN KAYNAKLAR

1. Akp›nar, C. et al: Etik Bunun Neresinde? Ankara Tabip Odas› Yay›n-

lar›. No: 1 Funda Matbaac›l›k, Ankara, 1997.

2. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü: Toplum ve Etik, An-

kara Üniversitesi 1995.

3. Ayd›n, I. P.: Yönetsel, Mesleki ve Örgütsel Etik. 2. Bask›, 2001.

4. Bayet, A.: Bilim Ahlak›. (Çeviren: V. Günyol) ‹fl Bankas› Kültür

Yay›nlar›. ‹stanbul, 2000.

5. Batuhan, H.: Bilim ve fiarlatanl›k. Yap› Kredi Yay›nlar›. ‹stanbul 1993.

6. Bekaro¤lu, Ö.: “Dünyada ve Türkiye'de Bilimsel Sahtekarl›k”, Gün-

ce, Say› 22, 2002.

7. Colman, A., Burley, J.C.: “A Legal and Ethical Tightrope: Science,

Ethics and Legislation of Stem Cell Research”, EMBO Reports, 2, 2-5,

2001.

8. Committee on Science, Engineering and Public Policy - National

Academy of Sciences; National Academy of Engineering; Institute of

Medicine: On Being a Scientist: Responsible Conduct in Research. National

Academy Press 1995. Washington D.C. USA.

9. Council of Europe, European Convention for the Protection of

Vertebrate Animals Used for Experimental and Other Scientific Pur-

poses. 51 ss, Strasbourg: Council of Europe, 1986.

10. Davidoff, F.: “News from the International Committee of

Medical Journal Editors”. Annals of International Medicine. 133, 230-231,

2001.

11. Deyo, RA et. al: “The Messenger Under Attack - Intimidation of

Researchers by Special Interest Groups”. New England Journal of Medicine.

Bilim Eti¤inde Temel ‹lkeler

28. Kayaalp, O.: Klinik Farmakolojisinin Esaslar›. Geniflletilmifl 2. Bask›

(2001).

29. Kennard, C.: “Problems in Neuroscience Research”. J. Neurol.

Neurosurg. Psychiatry. 68, 1-2, 2000.

30. Kuçuradi, I.: Etik. 3. Bask›, 1999.

31. Lachmann, P.: “Stem Cell Research. Why is it Regarded as a

Threat?” EMBO Reports 3, 165-168, 2001.

32. Mieth, D.: “Going to the Roots of the Stem Cell Research: The

Ethical Problems of Using Embryos for Research”. EMBO Reports 1, 4-6,

2001.

33. Neyzi O.: “Kan›ta Dayal› T›p Yaklafl›m›”, T›p E¤itim Dünyas› Say› 6,

2002.

34. Özden, Akil Muhtar : ‹lim Bak›m›ndan Ahlak. 1950.

35. Özo¤lu, S.Ç.: “Psikologlar için Aktöresal ‹lkeler ve Standartlar”.

I. Ulusal Psikoloji Kongresi, ‹zmir 1981.

36. Payasl›o¤lu, Arif T.: Seçimler ve Oy Verme Üzerinde Araflt›rmalarda

Kullan›lan Metodlar, 1956.

37. Tepe, H (ed).: Etik ve Meslek Etikleri, 2000.

38. TÜBA Bilimsel Toplant› Dizileri: “Dünyada ve Türkiye'de Bilim,

Etik ve Üniversite”. Ankara. 1994.

39. TÜB‹TAK: Yay›n Eti¤i Sempozyumu, 15 Kas›m 1996.

40. TÜB‹TAK: 21. Yüzy›lda Bilimsel Yay›nc›l›k: Hedefler ve Yaklafl›mlar.

2 Kas›m 2001.

41. TÜB‹TAK Sa¤l›k Bilimleri Araflt›rma Grubu. T›pta Bilimsel Yaz›m,

Editörlük ve Denetleme, Ankara, 1996.

42. TÜB‹TAK Araflt›rma ve Yay›n Eti¤i Kurulu Çal›flma Esaslar›, 2001,

http://www.tubitak.gov.tr

43. Türkiye Biyoetik Derne¤inin 2001 Y›l› Ulusal T›bbi Etik Kongresinin

Sonuç Bildirgesi. Bilim ve Ütopya 90, 5, 2001.

44. Tütengil, Cavit Orhan: Sosyal Bilimlerde Araflt›rma ve Metod, 1981.

45. Ulusal Uygulamal› Etik Kongresi, Kas›m 2001, Ankara. ODTÜ

Felsefe Bölümünün düzenledi¤i bu Kongrenin bildirileri yay›na haz›rlan-

maktad›r.

46. UNESCO Birth of Universal Declaration on the Human Genoma

and Human Rights, http://unesco.images. 1999.

47. Wilkie, T. Perilous Knowledge: The Human Genome Project and its

Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar› - 69 -

336, 1176 - 1180, 1997.

12. DHHS, Federal Register 254, 32446, 1989.

13. Dingell, J: Shattuck Lecture - “Misconduct in Medical Research”

(Special article). New Engl. J. Med. 328, 1610-1615, 1993.

14. Drenth, PJD: “European Science and Scientists-Between Freedom

and Responsibility” - A Conference Organised by ALLEA. Amsterdam 2-3

December 1997: * PJD Drenth: Scientist at Fault: Causes and Consequences

of Misconduct in Science. ss: 41-50, * PJD Drenth: The Ethical Discussion

M a i n Themes and Issues. ss: 173-184.

15. Drenth, PJD: “Science and the Public in the 21st Century” - Panel

Discussion. ALLEA General Assembly. Prague. March 30 to April 1, 2000.

16. Durkheim, E: Meslek Ahlak›. Çev: Karasan, M. 1949.

17. EEC Council Directive 86/609 on the Approximations of Laws.

Regulations and Administrative Provisions of the Member States Regar-

ding Protection of Animals used for Experimental and other Scientific

Purposes. Official Journal of the European Communities. L 358, 1-29, 1986.

18. Ertekin, C: T›bbi Araflt›rmalarda Bilimsel Sapt›rmaca. CBT, 626, 16-

17, 1999.

19. Ertekin C: “T›p Araflt›rmalar›nda ‘Etik’ Üzerine”. Journal of

Neurological Science (Türkçe) (Elektronik Journal), 7, 1-5, 2000.

20. Ertekin C.: “Gift Authorship” Nöropsikiyatri Arflivi. 38, 9-10,

2001.

2 1 . European Science Foundation (ESF) Policy Briefing: “Good

Scientific Practice in Research and Scholarship”, 2000, Strasbourg.

22. European Science Foundation (ESF) Policy Briefing: “Use of

Animals in Research”, 2001. http.//www.esf.org.

23. Everett, D-Lazar, P.: “Misconduct in Medical Research” (view-

point). Lancet, 345, 1161-1162, 1995.

24. Godlee, F-Jefferson, T.: Peer Review in Health Sciences. BMJ Books

- London. 1999.

25. Goode, William J-Hatt, Paul K. Methods in Social Research, 1952.

26. International Committee of Medical Journal Editors: “Uniform

Requirements for Manuscripts Submitted to Biomedical Journals”. Annals

of International Medicine. 126, 36-47, 1997.

27. Hughes, “The Editorial Tightrope”. J. Neurol. Neurosurg. Psychiatry.

60, 1, 1991.

- 68 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Yararlan›lan KaynaklarYararlan›lan Kaynaklar

Implications. Faber and Faber, New York, 1993.

48. Woodmard, J-Goodstein, D.: “Conduct, Misconduct and Struc-

ture of Science” - American Scientist, 84, 479-490, 1996.

49. Y›ld›r›m A., fiimflek H.: Sosyal Bilimlerde Nitel Araflt›rma Yöntemleri,

1999.

- 70 - Bilimsel Araflt›rmada Etik ve Sorunlar›

Yararlan›lan Kaynaklar