Sayı: 2 Kasım – 2012

İçebakış

İçebakış [introspection]

Psikolojide bireyin kendi zihinsel sü-

reçlerini amaçlı ve akılcı biçimde

gözlemlemesi anlamında kullanılan

terimdir. İçebakış yönteminde incele-

nen ve inceleyen aynı bireydir. Yönte-

min felsefi temeli kendini yansıtmaya

dayanır. Bilimsel psikolojinin kurucu-

larından Wilhelm Wundt tarafından

insan zihninin bilimsel olarak araştı-

rılması sürecinde deneysel bir yöntem

olarak kullanılmıştır.

Amerikalı, tıp doktoru, psikolog ve

düşünür. Amerika Birleşik

Devletleri’deki ilk psikoloji dersini

vermiştir. Psikoloji, pragmatizm ve

eğitim psikolojisi alanlarında kitaplar

yayınlamıştır. En bilinen eseri,

1890’da yayınlanan ve ilk psikoloji

ders kitabı olarak kabul edilen

“Psikolojinin İlkeleri”dir. Psikoloji-

deki “İşlevselcilik” akımının en

önemli savunucularındandır.

Yetiştiridiği Mary Whiton Calkins,

Edward Thorndike, G. Stanley Hall ve

John Dewey gibi öğrencilerinin psi-

kolojiye önemli katkıları olmuştur.

Başkent Üniversitesi Psikoloji Bölümü Bülteni

Akademisyenler öğrencilerinden ne bekler?

Bir akademisyenin yaşamı nasıl geçer diye düşündüğümüzde büyük olasılıkla aklımıza ilk önce makaleler, kitaplar, araştırmalar, dersler, kongreler gelir. Oysa bir akademisyenin yaşa-mının önemli bir bölümü öğrencilerinin arasın-da geçiyordur. Çünkü sınıf aslında akademisye-nin yaşamında üretilen, öğrenilen ve deneyimlenen her ne varsa entegre edildiği yerdir. Orada bilgi verilir, araştırma bulgusu konuşulur, yeni fikirler üretilir, deneyimler paylaşılır. Bir sınıf ancak, öğrencilerin ve aka-demisyenin katılımıyla adına yakışır biçimde küçük ama büyük bir evrene dönüşebilir. Elbette akademisyen öğrencilerinden bir şey-ler bekler. Tıpkı öğrencilerinin kendisinden bir şeyler beklediği gibi. Nedir peki bekledikleri? Beklentiler arasında bir öncelik sıralaması belirlemeden biraz üzerinde düşünelim. Akademisyenler öğrencilerinden bilimi içsel-leştirmelerini ve dünyaya öyle bakmalarını ister. Zira bir üniversitede olmak demek doğası gereği dünyaya ve evrene karşı meraklı bir tutumla yaklaşmayı gerektirir. Bu nedenledir ki sınıflar bir anda kendimizi, düşünceleri, sis-temleri gönül rahatlığıyla eleştirebileceğimiz bir yere dönüşür. Elbette, bir sınıf ancak bilim-sel bir bakış açısının paylaşıldığı bir yer oldu-ğunda gerçekten bir üniversitenin sınıfı olur. Akademisyen öğrencilerinin her gün bir adım öteye gittiğini, her gün bilmek için yeniden heyecanlandığını ve bu açlığı gidermek için bir şeyler yaptığını görmek ister. Dünyaya bıraktı-ğı en önemli yapıtlardan birinin öğrencileri olduğuna inanan bir insan için bu sonu gelme-yen bir beklentidir. Akademisyenin öğrencileri onun da bir zaman-lar öğrenci olduğunu unutmaya adaydır. İşte bu nedenle kendilerini zorlayan ödevleri, oku-maları kimi zaman hocasının kişisel isteği gibi

algılamaya eğilimlidir. Bazen sızlanır, bazen öfkelenir, bazense ilgilenmez. Oysa akademis-yen öğrencisinin gelişimi için onun belirli yü-kümlülükleri zorlanarak da olsa yerine getir-mesi gerektiğine inanan insandır. Gelişmenin ve ilerlemenin çok da düz ve rahat bir yol ol-madığını bilmektedir. Bir de, ister istemez, öğrencilerinin kendilerine sağlanan olanakları yeterince değerlendirememelerinden endişe eder. Bu nedenle kimi zaman onları zorlayan insandır akademisyen. Akademisyenlik sıyrılması zor bir roldür. Öte yandan, çok açık bir gerçek var ki, rolü ne olur-sa olsun her akademisyen bir insandır. Belki de bu nedenle, çok ama çok yalın haliyle, akade-misyen de anlaşılmayı bekler… Özetle, akademisyenin öğrencilerinden bek-lentisi yüksektir. Bu beklentilerin tamamını yazmaya kalksak sayfalar dolar ve hala eksikler kalır. Oysa öğrencisi bir gün mezun olup gide-cektir. Belki bir süre sonra dönüp iş arkadaşı olacak ya da haberlerini alacağı bir meslektaşı olarak kalacaktır. Her ne olursa olsun, öğrenci-sinin iyi eğitimli, donanımlı olması, niteliklerini gösterebileceği başarılı ve mutlu bir hayat sürmesi dışında beklentisi olmayan bir insan-dır akademisyen. Okuduğunuz, tüm akademisyenlerin beklenti-lerini aktarmaya çalışan bir yazı değildir. Bir akademisyenin gözünden diğerleri adına bir bakış da değildir. Bu nedenle eksiği ya da fazla-sı olan bir yazı olabilir. Ama inanıyorum ki burada yazılanlar bir çok akademisyenin ortak beklentisidir. Yrd. Doç. Dr. Okan Cem Çırakoğlu

William James

1842-1910

http://psk.baskent.edu.tr

10 Kasım’da Anıtkabir’deydik Her yıl dolduğu gibi bu yıl da ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü özlemle andık. Psikoloji Bölümü öğretim elemanları ve öğrencileri olarak Atamızı anmak için Anıtkabirdeki yerimizi aldık.

Başkent Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Radyosu, "Science and Medicine"

kategorisinde en popüler "Podcast" olma özelliğini sürdürüyor .

Radyo ve TV Programları

Zuhal Yeniçeri (6 Kasım 2012). “Güzelliğin evrensel ölçütleri var mı-dır?”, TRT TSR, Her Nefes Alışımız Bayramdı Programı

Zuhal Yeniçeri (7 Kasım 2012). “İnsan yüzü ve bedeninde estetik ve güzellik algısı”, KanalB, Sormak Gerek Progra-mı Programı

Okan Cem Çırakoğlu (4 Aralık 2012). “Psikoloji ve Sanat” TSR, Uzun İnce Bir Yoldayız Programı

Psych-O-Token nedir? Psych-O-Token Başkent Üniversitesi Psi-koloji Bölümü'nde kullanılan bir teşvik sistemidir. Temel amacı öğrencileri her türlü bilimsel, sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif etkinliğe katılmaya özendirmektir. Öğrenciler belli sayıda etkinliğe katıldıkla-rını danışmanlarına belgelediklerinde bir bir kupon kazanırlar ve bu kuponu istedik-leri bir bölüm dersinde dönem sonu notu-nu yükseltmek için kullanabilirler. Örne-ğin, dönem sonu not C– olan bir öğrenci bu sayede notunu C’ye yükseltebilir. Öğrencinin notu F ise o dersten Psych-O-Token kullanamaz. Psych-O-Token tama-men öğrencinin beyanı üzerine kuruludur ve karşılıklı güven ilkesine göre çalışır.

Sayfa 2

İçebakış Sayı: 2 | Kasım - 2012

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi çatısı altında sürdürülen Fakülte Seminerleri bu yılda devam ediyor. Fakülte Seminerleri kapsamında Psikoloji Bölümü öğretim elemanları bu yıl da farklı konularda seminerler verdiler.

Kadınların ve Erkeklerin Gözüyle “Güzellik” ve “Çirkinlik” Bölüm Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Doğan Kökdemir ve bölümümüz Öğretim Görevlisi Zuhal Yeniçeri 2 Kasım 2012 tarihinde Fen-Edebiyat Fakültesi Semi-nerleri kapsamında bir sunum gerçekleştirdiler. Güzellik ve çekiciliği belirleyen psikolojik unsurların evrimsel bir bakış açısıyla ele alındığı semineri çok sayıda öğretim elemanı ve öğrenci takip etti. Güzelliğin kimi durumlarda düşünüldü-ğü kadar göreceli olmadığını, örneğin yüzdeki simetrinin ve vücuttaki bel-kalça oranının güzellik ve çekicilik üzerinde payı olduğunu öğrenmek hepimiz için ilginçti.

Bağlanma ve Kişilik = Nörobiyolojik Bağlar ve Stres Tepkisi Bölüm Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Nesrin Hisli Şahin, 9 Kasım 2012 tarihinde verdiği seminerde erken dönem bağlanmalarımız ile buna eşlik eden nörolojik bağların kişiliğimiz ve davranışlarımız üzerindeki etkilerini anlattı. Fizyolojik yapımız ve davranışlarımız arasındaki ilişkiyi birçok deneysel çalışmayla dinle-yicilere aktaran hocamızın bizleri kendi erken yaşantılarımızı oldukça olumlu bir bakış açısıyla düşünmeye davet etmesi gerçekten etkileyiciydi.

Anti Sosyal Ergenler: Birey, Aile, Sosyal Çevre, Sorun Nerede? Bölümümüz öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Nilay Pekel Uludağlı, 30 Kasım 2012 tarihinde verdiği seminerde anti sosyal özellikler gösteren ergenlerin aile ve çevre koşullarından nasıl etkilendiğini ve bu konuda aileye ve kurumlara dü-şen rolün ne olduğunu anlattı. Hocamızın araştırma bulguları ve ülkemizden örneklerle desteklediği sunumu, anti sosyal özellikler gösteren ergenlerle ilgili bilgilerimizi zenginleştirmemize katkı sağladı.

Fakülte Seminerleri

Öğrencilerimiz, Başkent Üniversitesi Topluluğu etkinliği aracılığıyla 3 Eylül 2012 tarihinde Ankara’da ziyaretçileriyle buluşan “Body Worlds – Yaşam Döngüsü Sergisi”ni gezdi-ler. 3 Kasım 2012 tarihinde saat 11:00’de gerçekleştirilen etkinliğe tarihinde 42 öğrencimiz ve öğretim elemanlarımız katıldılar. Bu etkinlik aracılığıyla doğum öncesinden yaşlan-maya kadar insan bedeninin geçirdiği karmaşık ve büyüleyi-ci değişimi görsel bir şölene dönüştüren sergiyi ziyaret etme şansını yakalamış olduk. Body Worlds – Yaşam Dön-

güsü Sergisi ile ilgili detaylı bilgiye http://www.bodyworlds-ankara.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Psikoloji Topluluğu’nun “Body Worlds Yaşam Döngüsü Sergisi” Etkinliği

Hazırlık Okulu’ndaki öğrencilerimizle ikinci toplantımızı yaptık

Başkent Üniversitesi Psikoloji Bölümü olarak, Hazırlık Okulu öğrencileri ile dönemin ikinci toplan-tısını yaptık. "Bir Bilim ve Uygulama Alanı Olarak Psikoloji"nin konuşulduğu toplantı 2 Kasım 2012, tarihinde saat 13:30 - 14:45 saatleri arasında Fen Edebiyat Fakültesi G-410 No'lu sınıfta gerçekleş-tirildi.

Toplantıya katılan öğrencilerimizle kendilerini bekleyen akademik yaşamı ve mesleki olanakları konuştuk. Bu yıl yapılacak olan toplantılar Arş. Gör. Gülçin Akbaş tarafından organize edilecek ve toplantı tarihleri İngilizce Hazırlık Okulu programına uygun olarak ilan edilecektir.

Kısa kısa...

İletişim Bilgileri Başkent Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Psikoloji Bölümü Bağlıca Yerleşkesi, Eskişehir Yolu 20.km, 06810 Ankara Telefon: (0312) 246 66 66 / 2031-1644-1645-1646-2028 Faks: (0312) 246 66 30 e-posta: psk@baskent.edu.tr Internet: http://psk.baskent.edu.tr