204

Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

  • Upload
    others

  • View
    17

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN
Page 2: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Agatha Christ ie

16 .50 Treni(TrendeCinayet,LahittekiCeset)

AltınKitaplarYayınevi

Düzenleme:ORXXAN

Page 3: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

RomandakiKarakterler

Elspeth McGillicuddy: Kararlı, dikkatli bir yaşlı hanım. Trende gördüklerinin gerçekolduğundanemindi.

Lucy Eyelesbarrow: Son derece zeki ve yetenekli bir genç kız. Yaşamını hizmetçiliklekazanıyordu.

Bay Luther Crackenthorpe: Ailenin babası. Miras nedeniyle oğullarını görmek bileistemiyor, herkesin kendisinin ölümünü beklediğini düşünüyordu. Cimriliğiyle ailesininnefretinikazanmıştı.

EmmaCrackenthorpe:Aileninhayattaki tekkızı.Hiçevlenmemişti.Babasıylaağabeylerinimükemmelbirşekildeidareediyordu.

HaroldCrackenthorpe: Ailenin başarılı banker oğlu.Olayların adına zarar getireceğindenendişeleniyordu.

Cedric Crackenthorpe: Ailenin ressam olan oğlu. İbiza'da yaşıyordu. Bohem tavırlarıylaçevresinikızdırıyordu.

Alfred Crackenthorpe: Ailenin diğer oğlu. Başı hiç beladan kurtulmuyordu. Ufakdolandırıcılıklardahiçbirsakıncagörmüyordu.

MartineCrackenthorpe:AileninsavaştaöğlenoğluEdmund'unkarısı.Nedenbirdenortayaçıkıp,mektupyazdığıanlaşılamıyordu.

BryanEastley:AileninölenkızıEdith'ineşi.Eski,başarılıbirsavaşpilotu.İşsizdi.

AlexanderEastley:Aileninsevgilitorunu.Bryan'ınoğlu,babasınınmutluolmasınıistiyordu.

Hillman: Emektar bahçıvan. Crackenthorpe'un cimriliğinin olaylarda payı olduğunu iddiaediyordu.

JamesStoddart-West:Alexander'inarkadaşı.Meraklıbirçocuktu.

Lady Stoddart-West: James'in annesi. Son derece zengin bir kadın. Bazı gizleriaçıklamanıngerekliliğineinanıyordu.

Dr. Quimper: Ailenin doktoru. Emma'ya hayranlık duyuyordu. Baba Crackenthorpe'unsağlığınailişkinkuşkularıvardı.

BayWimborne:Aileninavukatı.Olaylarınensonkendineaçıklanmasınıanlamıyordu.

AnnaStravinska:Balerin.Neredeolduğunubilmiyordu.

MüfettişBacon:Kesinyargılarıvardı.İnsanlarıiyitanıyordu.

Page 4: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Müfettiş Dermot Craddock: Miss Marple ile daha önce de çalışmıştı. İşin içinde bir işolduğunudüşünüyordu.

MissMarple:Cinayetleringiziniçözmekteustabirihtiyarcık.Hareketgücününiyiceazalmışolmasındantedirgindi.

Page 5: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM1

Bayan McGillicuddy peronda, valizlerini taşıyan hamalı izliyordu. Kısa boylu ve topluBayan McGillicuddy soluk soluğa kalmıştı; hamalsa uzun boyluydu ve büyük adımlarlayürüyordu. Ayrıca yılbaşı alışverişinin sonucu olarak Bayan McGillicuddy'nin kolları çoksayıda paketle doluydu. Bu eşit olmayan kişiler arasındaki bir çeşit yarıştı; kısa bir süresonrahamalperonunköşesindekaybolmuştubile.BuaradaBayanMcGillicuddy isehalenperonboyuncayürümeyisürdürüyordu.

1numaralıperonkalabalıkdeğildi,trenhenüzhareketetmişti.Arkataraftakigenişalandaiseheyecanlıbirkalabalık,metrogirişleri,emanetodası,çayhaneler,danışma,ilanpanolarıvedışdünyaylatekbağlantınoktasıolangirişçıkışlararasındakoşuşturuyordu.

BayanMcGillicuddypaketleriyleikiyanayalpalayayalpalayasonundaüçnumaralıperonaulaştı. Elindeki paketi yere koyup çantasını karıştırmaya başladı. Üniformalı sert bekçiningeçmesineizinvermesiiçinbiletiniarıyordu.

Birdenboğuk,yüksekancakanlaşılırbirsesduyuldu.

"Brackhampton,Milchester,Waverton,CarvilJunction,RoxeterveChadmouth'agidecek16.50 treni 3 no'lu peronda harekete hazırdır. Brackhampton ve Milchester'e gidecekyolcuların trenin arka tarafındaki vagonlara binmeleri rica olunur. Vanequay yolcularıRoxeter'deaktarmayapacaklardır."

Bir takırtının ardından ses kesildi. Ve hemen ardından yeniden duyuldu. Bu kez,BirminghamveWolverhamptonüzerinden16.33'te gelmesi beklenen trenin 9 no'lu peronagirdiğibildiriliyordu.

BayanMcGillicuddy biletini bularak, uzattı. Adam bileti zımbaladıktan sonramırıldandı."Sağdanarkatarafalütfen..."

BayanMcGillicuddyperonboyuncailerleyerekhamalıbuldu.Adamüçüncüsınıfvagonunkapısındadurmuş,sıkıntıiçindehavalarabakınıyordu.

"Nihayetgeldiniz,bayan!"

"Birincisınıftayolculukedeceğim"diyenBayanMcGillicuddy'ninbusözleriüzerinehamalkadınınerkeksigörünüşlü,gri-siyahbeyazkumlu tüvit tayyörünüküçümseyereksüzdüktensonrahomurdandı.

"Bunu bana daha önce söylemeliydiniz." Bayan McGillicuddy valizlerini verirken bunubelirtmişolmasınarağmen,adamınsözleriniumursamayarakyanıtvermeyegerekgörmedi.Zatensoluksoluğakalmıştı.

Page 6: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Hamal valizi yeniden kompartımandan alarak, bitişik vagona taşıdı. Bu arada BayanMcGillicuddy boş vagondaki yerini almıştı bile. 16.50 treni genellikle pek kalabalıkolmuyordu;birinci sınıftayolculukedenlerçoğunluklaçokdahahızlıolansabahekspresiniyada18.40yemeklivagonudaolantreniyeğliyorlardı.BayanMcGillicuddyhamalabahşişiniuzattı.Hamaldüşkırıklığıiçindeydi;büyükolasılıklabukadarbahşişinancaküçüncüsınıftayolculuk eden birine yakışacağı görüşündeydi. Bütün geceyi kuzeyden gelmek için yoldageçirdikten ve gün boyu alışveriş etmekle uğraştıktan sonraBayanMcGillicuddy rahat biryolculuğunmaliyetine severek katlanabilirdi, ama bol bahşiş vermek onun yapabileceği birşeydeğildi.

Derinbir iççekmeninardındanyumuşakkoltuğagömülerek,gazetesiniaçtı.Beşdakikasonra bir düdük sesi duyuldu ve tren hareket etti. Gazete BayanMcGillicuddy'nin elindenkaydı, başı yana düştü ve üç dakika sonra da uyuyakaldı. Otuz beş dakika sonrauyandığında ise dinçleşmişti. Uyuduğu sırada başından kayan şapkasını düzeltti, kendineçekidüzenverdiktensonradikoturarak,penceredenhızlaakıpgiden,ancakpekseçilmeyenmanzarayı seyre başladı. Hava neredeyse kararıyordu, sisli, puslu bir aralık akşamıydı.Noel'e tam beş gün vardı. Londra karanlık ve pusluydu; pencereden görünen doğamanzarasıdaaynısiliklikteolmaklabirlikte,trenköyyadaistasyonlardangeçtikçegörünenışıkdizeleriylezamanzamanaydınlanıyordu.

Osıradabirtrengörevlisihızlakompartımanınkapısınıaçarak,"Çayistermisiniz?"diyesordu.BayanMcGillicuddyalışverişettiğiçokkatlımağazadaçayını içmişti;oaniçinbunagereksinim duymuyordu. Tren görevlisi koridor boyunca ilerleyerek, düzenli aralıklarla aynıtekdüze soruyu yineledi. Bayan McGillicuddy yukarıda, bagaj yerinde duran paketlerinimutluluklasüzdü.Aldığıhavlulargerçektençokşıkvedeğerliydi;ayrıcatamdaMargaret'inistediği gibiydiler. Robby için aldığı uzay silahı ve Jean'in tavşanından ise özellikle çokmutluydu.Kendisiiçinaldığıgececeketideçokyerindebiralışverişolmuştu,hemşık,hemmodaya uygun ve de sıcak tutacak bir ceketti. Hector'un kazağı da öyle... Uygunarmağanlarıseçmişolmaktanmutlulukduyuyordu.

Huzur içinde yeniden pencereden dışarı bakmaya başladı. O anda yanlarından hızlageçen bir trenin etkisiyle şangırdayan pencere camları Bayan McGillicuddy'nin bir an içinürpermesinenedenoldu.Trenbirmakasdeğiştiripbiristasyonagirdi.

Vebirden treninhızı iyiceyavaşladı;sinyalbekliyorolmalıydı.Birkaçsaniyedaha raylarüzerinde kaydıktan sonra tamamendurdu ve neden sonra yeniden hareket etti. Bu aradayanlarından Londra yönüne giden bir başka tren daha geçti, ancak bu biraz önceki kadarhızlı değildi. Tren yeniden hızlandı. Bu arada bitişikteki raydan onlarla aynı yöne gitmekteolan ikincibir trenhızlayaklaştı. İki trenbirsüreyanyana ilerlediler.Birbiri,birdiğeriönegeçiyordu. Bayan McGillicuddy pencereden diğer trenin kompartımanlarını seyrediyordu.Genellikle pencerelerdeki storlar çekilmişti; yalnızca arada bir açık pencerelerden diğer

Page 7: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

trenin yolcularını görme olanağı oluyordu. Diğer tren de oldukça tenhaydı;kompartımanlardançoğuboştu.

Herikitrendeduracakmışgibiyavaşladıklarıandabitişiktekitreninkompartımanlarındanbirinin aniden storu açıldı. Bayan McGillicuddy artık kendinden yalnızca birkaç metreuzaktakiaydınlıkbirincisınıfkompartımanıniçininetolarakgörebiliyordu.

Sonrahayrettennefesikesildiveayağakalkmakistedi.

Karşı trenin kompartımanında bir adam pencereye arkası dönük olarak ayaktaduruyordu. Ellerini karşısında duran bir kadının boynuna dolamış, onu yavaş ve kararlıhareketlerleboğuyordu.Kadınıngözleriyerlerindenfırlamış,yüzüacıylakırışmışvemosmorkesilmişti. Bayan McGillicuddy olduğu yerde donakalmıştı, bakışlarını karşı treninkompartımanından ayıramıyordu. Bu arada karşıdaki kadın direnme gücünü kaybederek,adamınparmaklarıarasındankaydıveyereyığıldı.

O sıradaBayanMcGillicuddy'nin olduğu tren yavaşlarken diğer tren hızlandı.Ve birkaçsaniyeiçindegözdenkayboldu.

Bayan McGillicuddy fark etmeden imdat frenine uzandıysa da birden tereddüt etti. Budurumda treni durdurmanınneanlamıolabilirdi ki? İçindebulunduğu tuhafdurumveyakınplandangördüğüdehşet sahnesi karşısında felç olmuş gibiydi. Bir şeyler yapmalıydı.Amane?

Osıradakompartımanınkapısıaçıldıvekondüktör,"Biletler,lütfen!"dedi.

BayanMcGillicuddyheyecanladönerek,konuşmayagirişti.

"Birkadınıboğdular.Birazönceyanımızdangeçentrende.Gözlerimlegördüm."

Kondüktör, ona kuşkuyla baktı. "Ne demek istediğinizi tam olarak anlayamadım,madam?"

"Bir adam bir kadını boğdu. Trende!Gözlerimle gördüm. Tam yanımızdan geçti." Eliylepencereyiişaretetti.

Kondüktörinanmışabenzemiyordu."Boğdularmı?"diyesordualaylıbirtonda.

"Evet, boğarak öldürüldü. Size gözlerimle gördüğümü söylüyorum. Hemen bir şeyleryapmalısınız."

Kondüktörinanmayarak,özürdilercesineöksürdü.

"Madam, acaba bir an için uykuya dalmış olamaz mısınız, bu arada..." Karşısındakinesaygıdakusuretmemişolmakiçin,çekinerekkonuşmasınaaraverdi.

"Gerçekten de biraz kestirdim, ama düş gördüğümü sanıyorsanız, işte bunda

Page 8: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

yanılıyorsunuz.Sizegözlerimlegördüğümüsöylüyorum."

Kondüktörün bakışları koltuğun üzerinde açık duran gazeteye takıldı. Açık sayfadaboğulmuş bir genç kızın resmi vardı, aynı resimdeki kapıda ise elinde tabancaylakarşısındakiçiftitehditedenbiradamgörünüyordu.

Kondüktör karşısındaki yaşlı kadını sakinleştirmek amacıyla kısık bir sesle açıklamayaçalıştı. "Acabamadam,heyecanlıbirmaceraokurkenuyuyakalmışveuyanırkendebununetkisindekalmışolamazmı…"

BayanMcGillicuddyadamınsözünükesti.

"Sizekendigözlerimlegördüğümüsöylüyorum"diyebağırdı. "Enazsizinkadarayıktım.Penceredenyanımızdangeçentreninkompartımanınıniçinebaktımveoradabiradamınbirkadınıboğduğunugördüm.Artıksizdenneyapmayıdüşündüğünüzüöğrenmekistiyorum."

"Öyleyse...madam..."

"Birşeyleryapacakmısınız?"

Kondüktörsıkıntıylaiçiniçekerek,saatinebaktı.

"Tam yedi dakika sonra Brackhampton İstasyonu'na ulaşacağız. Verdiğiniz bilgiyi oradayetkililereileteceğim.Treninhangiyönegittiğinisöylemiştiniz?"

"Bizimle aynı yöne elbette. Eğer bir başka tren bize göre ters yönde yanımızdan gelipgeçseydi,böylebirsahneyigörmeminmümkünolabileceğinimisanıyorsunuz?"

KondüktörBayanMcGillicuddy'iondanhayaldünyasısözkonusuolduğusüreceherşeyigörmesinibeklermişçesinebakışlarlasüzüyordu.Yinedesaygılıdavranmayıihmaletmedi.

"Bana güvenebilirsiniz, madam!" dedi. "İfadenizi yetkililere ileteceğim. Sizden adınızı veadresiniziricaedebilirmiyim...yalnızcatedbirolarak..."

Bayan McGillicuddy hem birkaç gün için bulunacağı adresi, hem de İskoçya'daki evadresiniyazdırdı.Kondüktörherikisinidenotettiktensonragöreviniyapmışveyolculuğunhuzurunukaçıracakçokönemlisorunubaşarıylaortadankaldırmışolmanıngetirdiğihuzurlayaşlıkadınınyanındanayrıldı.

Bayan McGillicuddy alnını kırıştırdı; durumdan pek hoşnut değildi. Acaba kondüktöryaptığıaçıklamayıgerçektenyetkililere iletecekmiydi?Yoksayalnızcaonuatlatmakiçinmiböyle söylemişti?Yolculuklarda yaşlı kadınların, inanç ve inatla, komünist eylemleri ortayaçıkardıklarını, katiller tarafından tehdit edildiklerini, uçan daireler ve gizemli uzay gemilerigördüklerini ve hiç gerçekleşmemiş cinayetlere tanık olduklarını birçok kez iddia ettiklerinibiliyordu.Acabaadamonudaonlardanbirisanmışolabilirmiydi?..

Trenin hızı azalmaya başladı, ufak yerleşim alanlarından geçiyorlardı. Sağda ve solda

Page 9: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

büyükbirşehrinilkışıklarıgörünüyordu.

BayanMcGillicuddyçantasınıaçarak, farklıbir şeybulamadığı içinbir faturaçıkararak,tükenmez kalemle arkasına bir şeyler not etti. Sonra da bu notu çantasında tesadüfenbulduğubirzarfıniçinekoyaraküzerinebiradresyazdı.

Trenkalabalıkbiristasyondadurdu.Hoparlörlerdenherzamankialışılmışsesduyuldu.

"Saat 17.38'de Milchester, Waverton, Roxeter ve Chadmouth istasyonlarına hareketedecek olan tren 1 no'lu perona girmiş bulunmaktadır. Market Basing'e gidecek olanyolcuların 3 no'lu peronda bekleyen trene geçmeleri gerekmektedir. Carbury banliyösü 1numaralıyanhattabeklemekte."

BayanMcGillicuddyilgivemeraklaperondakilerisüzdü.Nekadarçokyolcuvenekadarazhamalvardı.Neysebirhamalgörebilmişti.Otoriterbirtavırlaseslendi.

"Bakarmısınız?Lütfenbumektubuistasyonmüdürünegötürürmüsünüz?"

Zarflabirliktebirşilinbahşişvermeyideihmaletmedi.

Daha sonra rahat bir soluk alarak arkasına yaslandı. Elinden geleni yapmış olmanınrahatlığınıduyuyordu.Gerçibiran içinverdiğibirşilindendolayıbirpişmanlıkduyduama...aslındabiraltıpenideyeterliolabilirdi...

Birden yeniden gördüğü sahne gözlerinin önünde canlandı. Korkunçtu, gerçektenkorkunçtu...aslındasinirlerisağlam,dayanıklıbirkadındıamayinededehşetleürperiyordu.Bunetuhaf,negizemlibirolaydı,üstelikdebulabulaonu,ElspethMcGillicuddy'ibulmuştu.Eğerkarşısındakikompartımanınstorubirdenaçılmasa...Budakaderinbircilvesiydiişte.

Kader, onun Elspeth McGillicuddy'nin bu cinayetin tanığı olmasını istemişti. Sıkıntıyladudaklarınıısırdı.

Bağırtılar duyuldu, düdükler çaldı, kapılar gürültüyle kapandı. 17.38 treni yavaş birtempodaBrackhamptonİstasyonu'ndanayrıldı.BirsaatbeşdakikasonraiseMilchester'dedurdu.

Bayan McGillicuddy valizlerini, paketlerini toparlayarak trenden indi. Peronda hamalbulmakiçinetrafınabakındı.Dahaöncekiyargısındahaklıolduğunudüşündü:Yeterlihamalyoktu.Görünenhamallardayapostaçuvallarınıtaşıyoryadayükarabalarınısürüyorlardı.Bugünlerde yolcuların kendi eşyalarını kendilerinin taşımaları bekleniyor olmalıydı. AmaBayanMcGillicuddy'ninvalizlerini,paketleriniveşemsiyesinikendisinintaşımasıolanaksızdı.Bekleyecekti.Neysekisonundabirhamalbulmayıbaşardı.

"Taksiyemi?"diyesorduadam.

"Benikarşılamayageleceklerdi."

Page 10: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Milchester İstasyonu'nundışına çıktıklarında kapıdan çıkanları dikkatle izleyenbir taksiyanlarınayaklaştı.Veyerelbirşiveylesordu.

"BayanMcGillicuddydeğilmi?St.MaryMead'egideceksiniz,değilmi?"

Bayan McGillicuddy başını sallayarak söylenenleri onayladı. Hamal büyük bir bahşişalmamasına rağmen halindenmemnun ayrıldı. Böylece arabaBayanMcGillicuddy, valizlerivepaketleriylegeceninkaranlığında ilerlemeyebaşladı.Önlerindedokuzmillikbiryolvardı.Bayan McGillicuddy arabada dimdik oturuyordu; huzursuzdu, bir türlü rahatlayamıyordu.Duygularını ifade etmek için sabırsızlanıyordu. Sonunda taksi dar, alışıldık köy yolundailerleyerek amaçlanan yerde durdu. Bayan McGillicuddy arabadan inerek taşlı bahçeyolundanevedoğruilerledi.Şoförvalizlerivepaketleriyaşlıcabirhizmetçininaçtığıkapıdaniçeri bıraktı. Bayan McGillicuddy ise antreyi geçerek, doğruca ev sahibinin onu beklediği,açıksalonkapısınailerledi.Evsahibiyaşlı,zayıf,narinbirbayandı.

"Elspeth!"

"Jane!"

Sarılıp,öpüştülerveBayanMcGillicuddyherhangibirhalhatırsormayayadadolambaçlısözegerekgörmedenhemenkonuyagirdi.

"Oh,Jane!"diyehaykırdı."Bircinayetetanıkoldum!"

Page 11: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM2

Annesinden ve büyükannesinden öğrendiği kurallara göre, gerçek bir hanımefendininhiçbir şekilde paniğe kapılmaması ya da heyecanını, şaşkınlığını belirtmemesi gerekmesinedeniyle Miss Marple arkadaşını yalnızca kaşlarını kaldırarak ilgiyle süzdükten sonra,hafifçebaşınısalladıvekonuşmayabaşladı.

"Seninaçındançoktatsızveolağandışıbirolay,Elspeth!Benceolanlarıhemenanlatsaniyiolacak."

ZatenBayanMcGillicuddy'nin yapmak istediği de buydu. Ev sahibinin ateşe biraz dahayaklaşmaönerisinimemnuniyetle kabul ederek, şöminenin karşısına oturdu ve eldivenleriniçıkarırkenheyecanlaanlatmayabaşladı.

Miss Marple anlatılanları can kulağıyla dinliyordu. Sonunda Bayan McGillicuddy birazsoluklanmakiçinaraverdiğindeMissMarplekararlılıklasözekarıştı.

"Sanırım şu anda en iyisi senin yukarı çıkarak, şapkanı çıkarıp elini yüzünü yıkayıpkendine gelmen olacak, sevgili dostum.Daha sonra da akşam yemeğine otururuz. Yemeksırasındabukonudanbahsetmememiziözellikleönermekistiyorum.Yemektensonrakonuyuelealır,tümbakışaçılarındanirdelemeyeçalışırız."

BayanMcGillicuddydebuönerikonusundahemfikirdi.İkihanımakşamyemeğisırasındadeğişikaçılardanyaşam-tabiSt.MaryMeaddengörülebildiğikadarıyla-konusundaderinbirsohbete daldılar. Miss Marple kilisedeki yeni orgcuya duyulan güvensizlikten, eczacınınkarısının karıştığı yeni skandaldan ve okuldaki öğretmenlerle köy yönetimi arasındakigerginlikten bahsetti. Daha sonra iki hanım Miss Marple'ın ve Bayan McGillicuddy'ninbahçelerindekiçiçeklerdenkonuşmayabaşladılar.

Masadan kalktıkları sırada Miss Marple anlatmayı sürdürüyordu. "Yediveren güllerigerçektengizemli,anlaşılmazbitkiler"diyeaçıkladı. "Yaçokgelişiyorlaryadahiç.Amabirtutarlarsa, öyle gelişiyorlar ki neredeyse ömürlük oluyorlar. Üstelik günümüzde o kadargelişmiş,okadarmuhteşemtürlerivarki."

Yenidenşömineninkarşısınageçtiler.MissMarpleköşedekibüfedenikiayaklıWaterfordkristalkadehvebaşkabirdolaptandabirşişeçıkardı.

"Bu akşam kahve içmemenin daha doğru olacağını düşünüyorum, Elspeth" dedigülümseyerek. "Zaten çokgerginsin (bunaşaşmamakgerek!) vebudurumdauyumançokzor. Bundan dolayı sana bir kadeh çuhaçiçeği şarabımdan ve daha sonra da belki birpapatyaçayıiçmeniönereceğim."

Page 12: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Bayan McGillicuddy'nin bu teklifi kabul etmesinin ardından Miss Marple şarap kadehinidoldurupuzattı.

Bayan McGillicuddy kadehinden bir yudum aldı ve, "Jane" diye söze başladı. "Umarımbütünbunlarıuydurduğumuyadadüşgördüğümüsanmıyorsun?"

"Kesinliklehayır!"diyeyanıtladıMissMarpleiçtenlikle.

BayanMcGillicuddyrahatbirnefesalarakekledi. "Trendekikondüktörsöylediğimtekbirsözcüğebileinanmamışabenziyordu.Çoknazikdavrandıamayinede..."

"Korkarımbuşartlaraltındabunudoğalkarşılamalıyız,Elspeth.Butuhaf,aslınabakılırsatamamen olağandışı bir öykü gibi görünüyor. Ayrıca sen onun için bir yabancısın. Banagelince, ben, gördüğünü söylediğin her şeyi aynen gördüğünden kesinlikle eminim. Gerçibütün bunlar olağandışı, ancak kesinlikle olanaksız değil. Bir defasında yanımızdan geçentrendeki bir ya da iki kompartımanda olanları nasıl yanımdaymışçasına canlı ve yakıngördüğümü çok iyi anımsıyorum. Küçük bir kız çocuğu oyuncak ayısıyla oynarken birdenbunu kompartımanın köşesinde uyuklayan şişman bir adama fırlatmıştı. Adam korku veöfkeyleyerindensıçramış,kompartımandakidiğeryolcularpispissırıtmışlardı.Bütünbunlarbugün hâlâ gözümün önünde, hatta olaya karışanları bugün bile teker teker kıyafetlerinevaranadektanımlayabilirim."

BayanMcGillicuddymemnuniyetlebaşınısalladı.

"Aynenöyle."

"Adamınsanasırtınındönükolduğunusöylüyorsun.Öyleyseyüzünügörmedin."

"Hayır."

"Pekiyakadın?Onutanımlayabilirmisin?Gençmiydiyoksayaşlımı?"

"Oldukça genç. Otuz, otuz beş yaşlarında olduğunu sanıyorum. Daha kesin bir şeysöyleyemeyeceğim."

"Pekigüzelmiydi?"

"Bunudabilemeyeceğim.Yüzüacıdankasılmıştıve..."

MissMarplehemensözünükesti.

"Tabi,anlıyorum.Pekiüzerindekigiysilernasıldı?"

"Kürklüydü,açıkrenklibirkürkmantogiymişti.Şapkasıyoktu.Sarısaçlıydı."

"Pekiadamlailgiliolarakdikkatiniçeken,anımsadığınbirşeyyokmu?"

BayanMcGillicuddyyanıtvermedenöncebirsüredikkatledüşündü.

Page 13: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Uzun boylu biriydi... sanırım esmerdi. Kalın, yünlü bir palto giymişti, bu açıdan yapısıhakkında kesin bir şey söyleyemeyeceğim." Sıkıntıyla başını öne eğerek ekledi. "Sanırımpekfazlayardımcıolamadım."

"Hiç yoktan iyi" diyen Miss Marple kısa bir sessizlikten sonra ekledi. "Kızın gerçektenöldüğündeneminmisin?"

"Kesinlikleeminim.Dilidışarısarktıve...bukonudadahafazlakonuşmakistemiyorum..."

"Elbette, haklısın, konuşmamalısın." Miss Marple heyecanla atıldı. "Yarın sabah bukonudadahaçokşeybiliyorolacağız."

"Yarınsabahmı?"

"Elbette.Hiçkuşkusuzgazetedebununlailgilibirhaberçıkacaktır.Buadamkadınıboğupöldürdüktensonra,cesetneoldu?Neyapmışolabilir?Büyükolasılıkla treni ilk istasyondaterketmiştir.Şey,trenkoridorlumuydu?"

"Kompartımanlıydı."

"Öyleyse uzağa giden trenlerden biri değildi. Sizinki gibi bu tren de Brackhampton'dadurmuş olmalı. Diyelim ki adam cesedi bir köşeye sıkıştırıp cesetin yüzünün görülmemesiiçin kürk paltoyla yakasını iyice kapadıktan sonra Brackhampton'da trenden indi. Evet,benceböyleyapmışolmalı!Amabudurumdadacesedinçokkısabirsüresonrabulunmuşolması gerekirdi. Sanırım yarın sabah gazeteler trende boğularak öldürülmüş bir kadıncesedininbulunduğuhaberleriyledoluolacak.Göreceğiz."

***

Amasabahgazetelerindebukonuylailgilihiçbirhaberyoktu.

MissMarpleveBayanMcGillicuddybundaneminolduktansonra,sessizcekahvaltılarınıettiler.İkisidedüşünüyorlardı.

Kahvaltıdansonrabahçedekısabirgezintiyaptılar.Aslındabuherikisiiçindemükemmelbirzamandilimiolabilirdiamaosabahikisidebahçeyletamanlamıylailgilideğildi.GerçiMissMarple arka bahçesinde yetiştirdiği birkaç yeni ve özgün bitkiye dikkat çektiyse de bunuyaparkenkafasınındağınıkolduğubelliydi.BayanMcGillicuddy'yegelince,herzamanadetiolduğu üzere yeni elde ettiği ender bitkilerin listesini sayarak karşı atağa geçmeye bileyeltenmedi.

"Yine de bahçem olması gerektiği gibi değil" diyenMissMarple'ın düşünceleriyle başkayerde olduğu anlaşılıyordu. "Dr. Haydock eğilmemi ve diz çökmemi kesinlikle yasakladı...Eğilmeden,diz çökmedenneyapılabilir ki?...Gerçi emektarEdwardshâlâbenimle, amaodadikkafalının teki.Günlük işçileregelincehepsininkötüalışkanlıkları var;bardakbardakçayiçipoyalanıyorlar...Gerçekanlamdaçalışmayıisteyenyok."

Page 14: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Oh evet, biliyorum" dedi Bayan McGillicuddy. "Gerçi eğilmem yasak değil ama,doğrusunu istersen yemeklerden sonra... Özellikle de kilo aldığımdan beri..." Dolgunhatlarınabaktı."Hereğildiğimdemidemdeyanmahissediyorum."

Kısa bir sessizliğin ardından Bayan McGillicuddy birden, ani bir hareketle durarak,arkadaşınadöndü."Pekişimdineolacak?"

BayanMcGillicuddy'ninpekbiranlamtaşımayanbusözcüğüsöylerkenkisestonuMissMarple'ınneyinsorulduğunutamolarakanlamasınayetti.

"Bilmiyorum"dedi.

İkikadınkonuşmadanbakıştılar.

Miss Marple, "Sanırım polis merkezine gidip Müfettiş Cornish'e konu hakkında bilgivermeliyiz" dedi. "Zeki ve sabırlı bir insandır; ayrıca onu çok iyi tanıyorum, o da beni.Sanırımbizidikkatledinleyecekvegerekenbölümlerebilgiiletecektir."

Böylece kırk beş dakika kadar sonra Miss Marple ve Bayan McGillicuddy otuz kırkyaşlarında, bakımlı, ciddi, kendilerini dikkatle dinleyen bir adamın karşısında oturmuş,olanlarıanlatıyorlardı.

Frank Cornish Miss Marple'ı içtenlikle, hatta büyük bir saygıyla karşıladı. İki bayanıhemensandalyelereoturmayadavetederek,sordu."Siziniçinneyapabilirim,MissMarple?"

"SizdenarkadaşımBayanMcGillicuddy'ninanlatacaklarınıdinlemeniziricaedecektim."

Müfettiş Cornish anlatılanları ilgiyle dinledi. Öykü bittiğinde birkaç dakika susupdüşündüktensonraaçıkladı.

"Bugerçektenolağandışıbiröykü."BuaradabellietmedenBayanMcGillicuddy'idikkatleincelemişti.

Gerçekten şaşırtıcıydı. Karşısındaki tüm yaşadıklarını ayrıntılarıyla net ve açık olarakanlatmayı başarabilen bir kadındı; anladığı kadarıyla kadının isterik bir yapısı ya da hayaldünyasındayaşargibibirhavasıdayoktu.AyrıcaMissMarple'ındaarkadaşınınöyküsünekelimesi kelimesine inandığı anlaşılıyordu. Miss Marple'ı çok iyi tanıyordu. St. MaryMead'deki herkes onun yumuşak ve heyecanlı görünümüne karşın aslında son derecedirayetlivegörmüşgeçirmişbiriolduğunubilirdi.

Hafifçeöksürdüktensonrakonuşmayabaşladı."Tabiyanılmışdaolabilirsiniz...Kesinlikleböyle olduğunu söylemek istemiyorum ama bunun da mümkün olabileceğini düşünmemizgerek. Gördüğünüz iki kişi yalnızca hoyratça şakalaşıyor olabilirler; yapılanda kötü ya davahşibiramaçolmayabilir."

"Negördüğümüçokiyibiliyorum"dediBayanMcGillicuddyveyüzünüastı.

Page 15: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Ve bundan asla vazgeçmeyeceksin, diye düşündü Müfettiş Frank Cornish sıkıntıyla.Tuhafamaöyleyadaböyle,korkarımbundahaklıdaolabilirsin.

Yüksek sesle fikrini açıkladı. "Demiryolları görevlilerine durumu açıklamışsınız; burayagelerek gördüklerinizi bana da anlattınız. Doğrusu da bu. Konunun peşinibırakmayacağımdaneminolabilirsiniz."

Bir an sustu. Miss Marple memnuniyetle onaylayarak, hafifçe başını salladı. BayanMcGillicuddy pek o kadar mutlu olmasa da bir şey söylemedi. Müfettiş Cornish MissMarple'a döndü. Onun önerilerine gerek duymasa da bu konudaki yorumunu bilmekistiyordu."Diyelimkiherşeyaynensizinsöylediğinizgibioldu"diyesözegirdi."Sizcecesetneoldu?"

"Bence yalnızca iki olasılık söz konusu olabilir" diye Miss Marple bir an bile tereddütetmeden sözegirdi. "Aslındadahamantıklı görünen cesedin trendebırakılması.Ancakbuolasılığıtamamenbiryanabırakmamızgerekiyor.Böylebirşeyolsaaynıgünakşamakadarbiryolcuyadahiçdeğilsesonistasyonungörevlileritarafındanbulunurdu."

FrankCornishbaşıylaonayladı.

"Diğer olasılık ise katilin cesedi trenden dışarı, rayların arasına atmış olabileceği. Budurumda halen rayların yakınında bir yerlerde, duruyor olabilir. Aslında bu olasılık daoldukçazayıfgörünüyorama...nevarkikatilincesettenkurtulmasınısağlayacakbaşkabiryoldagöremiyorum."

"Kitaplarda sandıklara konulan cesetlerden bahsedildiğini okumuşsunuzdur" diye BayanMcGillicuddysözekarıştı. "Amagünümüzdeherkessandıkyerine,elçantalarıvevalizlerleyolculuketmeyiyeğliyor.Onlarladacesettaşınmasıolanaksız."

"Evet."Cornishkonuşmayakatıldı."İkinizledeaynıfikirdeyim.Eğerbircesetvarsa,onunşimdi bulunduğunu ya da çok yakında bulunacağını kabul etmeliyiz. Sizi gelişmelerdenhaberdaredeceğimdeneminolabilirsiniz.Ayrıcazatenkonuyla ilgilibilgilerigazetelerdendeöğreneceksiniz. Tabi bu vahşi saldırıya rağmen kadının sağ kalmış olabileceğini dedüşünmemizgerekir.Belkidekendisitrendeninipgitmiştir."

"Birisininyardımıolmadanbuolanaksız"diyesözekarıştıMissMarple."Eğerolsaydıdahiçkuşkusuzdikkatçekerdi.Hastaolduğunusöylediğibirkadınısürükleyenbiradam."

"Haklısınız,böylebirdurumdikkatçeker"dediCornish."Tabibirkompartımandabaygınhalde, bilinçsiz ya da hasta bir kadın bulunup hastaneye götürüldüyse bu da kayıtlarageçmiştir. Sanırım kısa bir süre içinde bu konuda kesin bir bilgi alabileceğimizisöyleyebilirim."

Ancakneogün,nedeertesigünbirhaberalınamadı. İkincigününakşamıMissMarple

Page 16: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

MüfettişCornish'tenbirnotaldı:

"İlgilenmemiistediğinizkonuhakkındaharcanantümçabalarakarşınherhangibirsonucaulaşmak mümkün olmadı. Şu ana kadar herhangi bir kadın cesedi bulunamadı. Hiçbirhastanedentanımladığınızgibibirkadınıntedaviiçinbaşvurduğubilgisialınamadığıgibi,biradamın desteğiyle istasyondan ayrılan şok geçirmiş, baygın ya da hasta bir kadınıngörüldüğü de saptanamadı. Eksiksiz bir inceleme yapıldığından emin olabilirsiniz. Budurumda arkadaşınızın tanımladığı sahneyi gördüğünü, ancak bunun sandığı kadar vahimbirolayolmadığınıdüşünüyorum."

Page 17: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM3

"Okadarvahimdeğilmi?Saçmalıkbu!"diyeBayanMcGillicuddyöfkeylesöylendi."Bubircinayetti."

Miss Marple'ı ısrarlı ve küstah bakışlarla süzüyordu. Miss Marple da dik dik onungözlerininiçinebaktı.

"Haydi Jane!" dedi Bayan McGillicuddy. "Bütün bunların bir yanlışlık olduğunu söyle!Hepsinihayalettiğimisöyle!Şuandaböyledüşünüyorsun,değilmi?"

"Herkes hata yapabilir" diyerekMissMarple nazikçe arkadaşını sakinleştirmeye çalıştı."Herkes, Elspeth... Tabi sen de. Bunu da aklımızdan çıkarmamamız gerektiğinidüşünüyorum. Ancak senin yanılmamış olduğunu sanıyorum... Gerçi okumak için gözlükkullanıyorsun ama uzağı görme konusunda mükemmelsin... Ayrıca gördüğün seni çoketkilemiş.Burayavardığındagerçektenşoktaydın."

"Bunuaslaunutamayacağım"diyenBayanMcGillicuddyhafifçetitredi."İşinkötüyanı,bukonudaneyapacağımıbilmiyorum!"

MissMarpledüşüncelibirhaldeyanıtladı."Sanırımbukonudaseninyapabileceğinpekbirşey yok." (BayanMcGillicuddy arkadaşının bu sözlerini dinlerken ses tonuna dikkat etmişolsaydıseninsözcüğündekiözeltonlamayıfarkedecekti.)"Gördüklerinihaberverdin...hemdemiryollarıelemanlarınahemdepolise.Gerçektenyapabileceğindahabaşkabirşeyyok."

"Bu sözlerin bir anlamda içimi rahatlattı. Bildiğin gibi Noel'den hemen sonra Seylan'agitmeyi düşünüyorum. Roderick'i ziyaret edip onda kalacağım. Üstelik bu hiçbir nedenleertelemekistemediğimbiryolculuk...Uzunzamandırbuyolculuğunheyecanıileyaşıyorum!"Yinedekararlılıklaekledi."Eğerüzerimedüşenbirsorumlulukolsaydı,buyolculuğuelbetteherşeyerağmenertelerdim."

"TabikibunuyapardınElspeth,ancakdediğimgibisenbukonudaüzerinedüşeniyaptın."

"Artıkbupolisiilgilendirenbirkonu!"diyemırıldandıBayanMcGillicuddy."Eğerpolisaptalyerinekonulmayıyeğliyorsa..."

Miss Marple heyecanla atıldı. "Yoo hayır, polisin bu konuda aptal yerine konmayıkabullendiğinidüşünmüyorum.Konuyuilginçkılandabuzaten.Sencedeöyledeğilmi?"

Bayan McGillicuddy arkadaşını anlamayan bakışlarla süzdü. Miss Marple arkadaşıhakkındakidüşüncelerininbirkezdahadoğruluğunuhissetti.BayanMcGillicuddyilkelerindentavizvermeyenhayalgücündenyoksunbirkadındı.

"İnsangerçektenneolduğunubilmekistiyor."diyebelirtti.

Page 18: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Öldürüldü."

"Kuşkusuz,amakimveniçinöldürdü,ayrıcacesetneoldu?Veşuandanerede?"

"Onudapolisbulsunartık."

"Çok haklısın. Ama bulamadılar işte. Bu da katilin zeki… hatta çok zeki olduğunugösteriyor." Miss Marple düşünceli bir halde kaşlarını çattı. "Cesetten nasıl kurtulmuşolabileceğini anlayamıyorum... Bir cinnet anında kendini kaybedip bir kadını öldürüyor...Önceden planlanmış bir cinayet olamaz, kimse bir kadını o koşullarda, tren büyük biristasyona girmeden birkaç dakika önce bilinçli olarak öldürmez. Kavga etmiş olmalılar...kıskançlık... yadabu türbir nedenle.Adamkendinehâkimolamayarak kadını boğdu. İşinpüf noktası da bu. Tam tren gara girerken adam elinde cesetle kalıveriyor. Böyle birdurumdadahaöncede söylediğimgibi, kadını bir köşeye yaslıyor, uyuyormuşgibi yüzünügizlediktensonra trenimümkünolduğuncaçabuk terkediyor.Başkaneyapabilirdi ki?Benbaşkaolasılıkgöremiyorum...amahiçkuşkusuzvar..."

MissMarpledüşünceyedaldı.

BayanMcGillicuddy'ninondanbiryanıtalanakadarikikezseslenmesigerekti.

"Güngeçtikçekulaklarındahaağırişitiyor,Jane."

"Doğru, biraz. İnsanların bana karşı sözlerini eskiden olduğu kadar net ve açıksöylemediklerini düşünüyorum. Ancak seni yanıtlamamamın nedeni korkarım duymamamdeğil,dikkatimiverememem."

"YarınLondra'yagidecektrenseferlerinisormuştum.Öğledensonraseniniçindeuygunmu?Margaret'iziyaretetmekistiyorum,beniancakçaysaatinedoğrubekliyor."

"12.15treniylegitmekseniniçinuygunmu?Öğleyemeğinierkenyeriz."

"Elbette ama..." MissMarple arkadaşının sözünü tamamlamasına fırsat vermedi. "PekiacabaseninçaysaatindedeğildeancakakşamyedicivarındaorayavarmanınMargaretiçinbirsakıncasıolurmu?"

BayanMcGillicuddyarkadaşınameraklabaktı.

"Aklındannelergeçiyor,Jane?"

"BirlikteLondra'yagidipdahasonraseningeldiğin trenleBrackhampton'a kadargitmeyiöneriyorum. Sen Brackhampton'dan yeniden Londra'ya dönersin. Ben de aynen seningeldiğingibiburayadevamederim.Yolculukmasraflarıbanaait."MissMarplebusonkonuyuözellikleüzerinebasarakbelirtti.

BayanMcGillicuddyişinparasalyönünüduymazdangeldi.

Page 19: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Tanrıaşkına,bundanneeldeetmeyibekliyorsun,Jane?"diyesorduşaşkınlıkla."Yenibircinayetgörmeyimi?"

"Elbettedeğil."MissMarpleçokşaşırmıştı. "Sanırımsenin rehberliğinde...eh...hımm...gerçektenbudurumdadoğruterimibulmakoldukçazor...cinayetmahallinigörmekistediğimiitirafetmeliyim."

BöyleceertesigünMissMarpleveBayanMcGillicuddy16.50'dePaddington'danhareketeden trenin birinci mevkii kompartımanında karşılıklı iki koltukta oturmuş Londra'dan geridönüyorlardı. Paddington bir önceki cumadan daha kalabalıktı -şunun şurasında Noel'eyalnızcaikigünkalmıştı.-trenisetenhasayılabilirdi,özellikledearkavagonlar.

Bu kez geçtikleri tren olmadığı gibi onları geçen de olmadı. Arada sırada Londrayönündebirkaçtrenyanlarındangeçipgitti. İkikezdeoldukçahızlı iki trenfarklıbiryöndeyanlarındangeçipgitti.BayanMcGillicuddyaradasıradasıkıntıylasaatinebakıyordu.

"Tam olarak söylemesi çok zor ama... o sırada bildiğim bir istasyondan ne zamangeçtiğimizianımsamıyorum..."Ancaksıkçaküçükistasyonlardangeçiyorlardı.

"BeşdakikayakadarBrackhampton'avarmışolacağız"diyebelirttiMissMarple.

Aynıandakapıdakondüktörbelirdi.MissMarplemeraklaarkadaşınabaktı.Amaohayıranlamında başını salladı. Bu başka bir kondüktördü. Adam biletleri zımbaladıktan sonrailerlediyse de aynı anda trenin geniş ancak keskin bir viraja girmesi nedeniyle bir an içinsendeleyerekyavaşladı.

"HerhaldeBrackhampton'ayaklaşıyoruz."BunusöyleyenBayanMcGillicuddyidi.

"Evet,şehrinbanliyölerindeolmalıyız"diyeyanıtverdiMissMarple.

Dışarıda ışıklar vebinalarbirbiri ardındangeçipgidiyordu;aradasırada isecaddelervetramvaylar göze çarpıyordu. Giderek yavaşlayarak, makasların üzerinden geçmeyebaşladılar.

"Neredeyse varacağız" dedi BayanMcGillicuddy. "Bu yolculuğun en ufak bir yararı bileolmadığınıdüşünüyorum.Yoksadikkatiniçekenbirşeyoldumu,Jane?"

"Maalesefhayır!"diyeyanıtladıMissMarpleoldukçatereddütlübirsesle.

"Tamamenboşagitmişbirpara"diyemırıldandıBayanMcGillicuddy.Biletparasınıkendicebinden ödemiş olsa daha az huzursuz olacaktı hiç kuşkusuz. Fakat Miss Marple biletparalarınıödemektediretmişti.

"İnsanın bir şeyin olduğu yeri kendi gözleriyle görmek istemesi doğal. Bu trenin birkaçdakikarötarıvar.Cumagünütamzamanındamıhareketetmişti?"

"Sanırımevet.Aslındabunapekdikkatetmedim."

Page 20: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Tren yavaşça kalabalık ve canlı Brackhampton Garı'na girdi. Hoparlörlerden boğukanonslarduyuldu;kapılaraçılıpkapandı,yolcularbinip indiler,peronboyuncagidipgeldiler.Hareketlivekalabalıkbirsahneydi.

Burada insan kalabalığına karışıp istasyondan çıkıp gitmekbir katil için iştenbile değil,diye düşündüMiss Marple. Ya da başka bir vagona geçerek aynı trenle gerçek hedefinekadaryoladevametmek!Diğerlerigibialeladebiryolcuolarak.Amabircesediortadanyoketmekhiçdebukadarkolaydeğil.Cesetbiryerlerdeolmalı.

Bu arada Bayan McGillicuddy trenden inmiş, perondan açık tren penceresine doğrukonuşuyordu.

"Kendinedikkat et, Jane.Sakınüşütme.Bumevsimdehavalar oldukça tehlikeli, üsteliksendeartıkeskisigibigençsayılmazsın."

"Biliyorum"diyemırıldandıMissMarple.

"Bu konu yüzünden daha fazla endişelenip, sıkılmamıza gerek yok. Elimizden geleniyaptık."

MissMarple başıyla onaylayarak ekledi. "Soğukta kalmamalısın, Elspeth. Aksi takdirdeüşüteceksin.Bencegarrestoranındasıcakbirçayiç.Nasılolsadahazamanınvar,Londratrenionikidakikasonrakalkacak."

"Buiyibirfikir.Allahaısmarladık,Jane."

"Gülegüle,Elspeth.SanamutluNoellerdilerim.UmarımMargaretdeiyidir.Seylan'daiyieğlenceler, keyfini çıkar. Beni anımsayıp anımsamayacağından kuşkuluyum, ama yine deRoderick'eselamlarımıilet."

"Tabi ki anımsıyor, hem de çok iyi. Ona okulda olduğu sıralarda bir şekilde yardımcıolmuşsun... Kilitli dolaptan kaybolan bir parayla ilgili bir şeydi sanırım... Bunu aslaunutamıyor."

"Ah,omu?"diyerekMissMarplegülümsedi.

Bayan McGillicuddy arkasını döndü, bir düdük sesi duyuldu ve tren hareket etti. MissMarple arkadaşının tıknaz, şişmanca gövdesinin peronda kaybolmasını seyretti. Elspethhuzur içinde Seylan'a gidebilirdi, yapılabilecek her şeyi yapmış, tüm sorumluluklardankurtulmuştu.

TrenilerlemeyebaşlayıncaMissMarplearkasınayaslanmadı.Dimdikoturuyor,ciddiciddidüşünüyordu. Konuşmaları dalgın ve dağınık olsa da, zihni son derece açık ve netti.Çözmesigerekenbirsorunvardı;bugelecekteneleryapmasıgerektiğineilişkinbirsorundu;vetuhafolanbusorunuçözmek,BayanMcGillicuddy'yeolduğugibionadabirgörevolarakgörünüyordu.

Page 21: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Bayan McGillicuddy sonuçta ikisinin ellerinden geleni yaptıklarını söylemişti. BayanMcGillicuddy açısından bu doğru olabilirdi ama Miss Marple kendisi açısından bunundoğruluğundanpekokadardaemindeğildi.

Kimi zaman bazılarının özel hünerlerine gerek duyulabilirdi... Ama bu biraz kendinibeğenmişlik olmuyor muydu?... Kendisi böyle bir durumda ne yapabilirdi ki? Birden aklınaarkadaşınınsözlerigeldi:Eskisikadargençdeğilsin...

Bir taarruzuplanlayangeneral yadabir firmanınmuhasebedefterlerini inceleyenhesapuzmanı titizliğiyle Miss Marple olası harekât planının eksi ve artılarını saptadı. Aktiflerdeaşağıdakimaddelerbulunuyordu:

1.Genişyaşamdeneyimimveinsanlarıtanımam.

2.SirHenryClitheringvevaftizoğlu(sanırımScotlandYard'da)LittlePaddocksolayındabanaçokyardımlarıdokunmuştu.

3.YeğenimRaymond'unikincioğlu,bildiğimkadarıylaİngilizDemiryolları'ndagörevli.

4.Griselda'nınoğluLeonard;haritaokumaktagerçekbirdâhi.

MissMarplebuaktifleriyenidengözdengeçiripdeğerlendirdi.Pasifcephesindeolanları,özellikledebedenselzayıflığınıgözönünealarakdeğerlendirmesigerekiyordu.

Artık istediğim gibi oraya buraya gidip, istediğim gibi araştırma yapıp, araştırmalarımısürdüremem,diyedüşündüiçiburkularak.

Evet, yaşı ve bedensel zayıflığı en önemli engellerdi. Gerçi yaşına göre sağlığımükemmel sayılabilirdi ama yine de ihtiyardı. Dr. Haydock basit bahçe işlerinden bilesakınması gerektiğini belirttiğine göre bir katili yakalamak için yola koyulmasına kesinliklekarşı çıkacaktı. Aslında katili bir an önce yakalamak istiyordu ama... işin zor tarafı daburadabaşlıyordu.Şimdiyedek cinayet olaylarınınaçıklamalarını bir anlamdahazır olarakkucağında bulmuştu; şimdi ise işin peşine kendisinin düşmesi, dizginleri ele almasıgerekiyordu. Bunu istediğinden de tam olarak emin değildi... yaşlıydı... yaşlı ve yorgundu.Yorucu bir günün sonuna ulaşılan o anda yeni bir projeye girişmenin düşüncesini bile iticibuluyordu. Yalnızca eve dönmek, lezzetli bir akşam yemeğiyle donattığı tepsisini alıpşömineninkarşısınageçmekveyatıpuyumakistiyordu.Sabahisebahçesineçıkacak,sağasola bakacak, fazla yorulmadan ve kendini üzmeden huzur içinde bahçede düzenisağlayacaktı.

Bu tür maceralar için çok yaşlıyım, diye düşünen Miss Marple dalgın bir şekildepenceredendışarıbakıyor,demiryolununçizdiğigenişvirajıseyrediyordu.

Birviraj...

O anda aklına bir şey geldi. Kondüktör biletlerini zımbaladıktan hemen sonra olan bir

Page 22: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

şey...

Tabibumümkündü.Olabilirdi.Buolayabakışaçısınıtamamendeğiştirebilirdi...

MissMarple'ınyanaklarıkızardı.Birdentümyorgunluğununkaybolduğunuhissetti.

Hemen yarın sabah David'e bir mektup yazmalıyım, diye karar verdi. Aynı anda aklınaaktiflerekaydedebileceğiçokdeğerlibirunsurdahageldi.

"Tabi"diyedüşündü."SevgilisadıkFlorence!"

***

Miss Marple son derece metodik bir şekilde harekât planını hazırlarken, önemli birgecikmefaktörüsayılabilecekNoelzamanınıdahesabakatmayıunutmadı.

ÖncebüyükyeğeniDavidWest'ebirmektupyazarak,Noel tebrikleriylebirlikteacil bilgiisteğinideiletti.

Büyük şans eseri önceki yıllarda olduğu gibi yine rahibin evindeki Noel yemeğinedavetliydi. Böylece orada tatil günlerinden yararlanıp ebeveynlerini ziyaret eden Leonard'ıgörebilecekveonaharitalarlailgilisorularınıyöneltebilecekti.

Her türlü harita Leonard'ın ilgili alanına giriyordu. Bu yaşlı kadının belirli bir bölgeninbüyük ölçekli haritasına niçin gerek duyduğu onu hiç ilgilendirmiyordu.Haritalar üzerindekiuzunlukvegenişlikleriyüksünmedenhesaplar,MissMarple'ınamaçlarınahangiharitanınenyararlıolacağınıbelirledi.Hepsibukadardadeğil.Tamdaihtiyaçduyulanharitatesadüfenkoleksiyonunda vardı. Haritayı memnuniyetle ödünç verecekti. Miss Marple da haritayıözenlekoruyacağınaveenkısazamandagerigetireceğinesözverdi.

***

"Haritamı?" diye sordu Leonard'ın annesi Griselda. Yetişkin bir oğlu olmasına rağmencami yıkılsa da mihrap yerinde deyimine tıp tıp uyan bir kadındı. Sade, eski püskü rahipevinehiç yakışmıyordu. "Haritayı ne yapacak?Yani onları neamaçla kullanacağını bilmekisterdim?"

"Bilmiyorum"dedigençLeonard."Sanırımbunukesinolarakbelirtmedi."

"İştebuçoktuhaf..."dediGriselda."Bubanaoldukçakuşkulugörünüyor...Onunyaşındabirihtiyarcıkartıkböyleişlerdeneliniayağınıçekmeli."

LeonardnetürişlerikastettiğinisoruncaGriseldakaçamakbiryanıtlageçiştirdi.

"Burnunuheryeresokmayı.Çokgarip.Haritayıneyapacak?"

Bu arada Miss Marple büyük yeğeni David West'den sevgi ve içtenlikle yazılmış birmektupaldı:

Page 23: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"SevgiliJaneteyze,

Yine neyin peşindesin? Benden istediğin bilgileri temin ettim. Verdiğin bilgilere uyanyalnızca iki tren saptadım: 16.33 ve 17.00 trenleri. Birincisi yavaş bir tren ve HalingBroadway, Barwell Heath, Brackhampton ve Market Basing'te duruyor. 17.00 treni iseCardiff'e, Newport'a ve Swansea'ye giden Wales ekspresi. Gerçi tarifeye göreBrackhampton'abeşdakika önce varması gerekiyor ama, birinci tren yolda 16.50 trenincegeçilmişolabilir.İkincitrense16.50'yiBrackhampton'avarmadanhemenöncegeçiyor.

Bu sorunun ardında ağız sulandırıcı bir köy skandalı kokusu alıyorum. Yoksa şehirdekialışverişten 16.50 treniyle dönerken belediye başkanının karısını yanınızdan geçen trendeköydoktorununkollarındamıgördün?Pekiamahangi trenolduğununneönemivar?BelkidePorthcawl'dabirhaftasonugeçirmişlerdir?Kazakiçinçokteşekkürederim.Tamistediğimgibi.Bahçennasıl?Sanırımyılınşumevsimindepekçekicideğildir.

Daimasenin,

David"

MissMarple gülümseyerek, gönderilen bilgilerle ilgilenmeye başladı. BayanMcGillicuddygördüğünün kuşetli bir vagon olmadığından emindi. Bu durumda Swansea ekspresin sözkonusuolmasıolanaksızdı.Geriyel6.33trenikalıyordu.

Bu durumda birkaç yolculuk daha yapılması kaçınılmazdı. Miss Marple iç çekerek işekoyuldu.

MissMarpledahaönceolduğugibiyine12.15treniyleLondra'yagitti,amabukezdönüşiçinBrackhampton'akadar16.50'yideğil16.33treniniseçti.YolculukönemlibirşeyolmadanrahatgeçtiamaMissMarplebazışeylerinotaldı.Trenyalnızcayarıyarıyadoluydu.16.33öğledensonranınasıl işdönüşüne rastlayankalabalıksaatlerindenöncehareketediyordu.Birinci sınıfa ayrılan kompartımanlarda yalnızca bir tek yolcu vardı; New Statesmangazetesi okuyan çok yaşlı bir bey. Miss Marple da kompartımanında yalnızdı. HalingBroadway ve Barwell Heath istasyonlarında özellikle pencereden sarkarak, trene inipbinenleri gözledi.BarwellHeath'deüçüncü sınıftanbirçok yolcu indi.Birinci sınıfta iseherşey aynı kaldı, New Statesman gazetesini kolunun altına alıp inen yaşlı adam dışında.Brackhampton'dan hemen önce tren uzun geniş bir viraja girdiğinde Miss Marple ayağakalkarak,sırtınıstorunuindirdiğipencereyeyasladı.

Evet, trenin birden viraja girmesi ve yavaşlaması kişinin dengesini bozabiliyor ve aynıkişininpencereyeçarpmasıylastoryukarıdoğruaçılabiliyordu.Dışarıyabaktı.HavaBayanMcGillicuddy'nin yolculuk ettiği akşamdan daha aydınlıktı... henüz karanlık çökmeyebaşlamıştı, ama yine de dışarıda pek bir şey görünmüyordu. Çevreyi iyice incelemek içingündüzyolculuketmesigerekiyordu.

Page 24: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Ertesi gün sabah erkenden kalkan trenle Londra'ya gitti. Bu yolculuğu ev ihtiyaçlarınıkarşılamagerekçesiyleyaptığınıaçıklamakiçindörtadetketenyastıkkılıfısatınaldı(Gerçibunlara ödediği paraya biraz dövündü ama...) ve bu kez Paddington'dan 12.15'te kalkantrene bindi. Birinci sınıf vagonda yine yalnızdı. Bunun nedeni yüksek vergiler olmalı, diyedüşündüMissMarple. İşyolculuğunaçıkmış işadamlarıdışındakimsebirincisınıfın fiyatınıkarşılayamıyor.Sanırımonlardabunusonradangiderolarakvergidendüşüyorlar.

TreninBrackhampton'aplanlananvarışındanonbeşdakikaönceMissMarpleLeonard'ınverdiğiharitayıaçarak,çevreyiincelemeyebaşladı.Haritayıöncedençokdikkatlibirşekildeincelemişolduğuiçin,haritadatreningenişvirajagirerekyavaşlayacağınoktayıöncedennotaldığı istasyonunu geçer geçmez saptadı. Bu çok geniş ve uzun bir virajdı. Miss Marplepencereye yapışarak, virajın altındaki dik yamacı seyretti. (Tren virajı oldukça yüksek birdemiryolu viyadüküyle geçiyordu.) TrenBrackhampton'a girene dekMissMarple bir dışarıbirharitayabakıpdurdu.

Aynı günün akşamı Miss Marple; Miss Florence Hill, 4-Madison Road, Brackhamptonadresine bir mektup yazarak gönderdi... Ertesi sabah ise ilçe kütüphanesine giderek,Brackhampton telefon rehberinde ve bölge gazetesinde incelemeler yaptı ve ilçenin tarihihakkındabilgiedindi.

Dahayeniveolgunlaştıramadığı fikrinidestekleyecekbir kanıtbulamamıştı.Amaaklınagelen düşünce olmayacak şey değildi. Ne var ki şimdilik bu konunun daha fazla üzerinegitmekistemiyordu.

İleriye doğru atılacak adım çok fazla çaba gerektiriyordu... çok yoğun bir çalışmagereğiydi bu... bedensel olarak altından kalkamayacağı bir iş! Teorisini kesin olarakkanıtlamak ya da yalanlamak için bu noktada dışarıdan yardım alması şarttı. Peki ama...kimden?MissMarple aklından birçok isim ve olasılık geçirdi ama hepsinden sinirli bir başsallamayla vazgeçti. Zekalarına güvenebileceği herkesin yapacak çok fazla işi vardı.Hepsinin mesleki olarak çok önemli ve yoğun işleri olmasının yanında boş zamanları dagenellikle çok önceden planlıydı. Zamanı olan ancak yeterince zeki olmayanların iseyardımcıolamayacaklarınıdüşünüyorduMissMarple...

Alnısıkıntıvesinirdenkırışmıştı.

Birdenalnıdüzleşti,yüzüsevinçleaydınlandıvebağırdı.

"Tabiya!LucyEyelesbarrow!"

Page 25: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM4

LucyEyelesbarrowadıbirçokçevreleriçinçoktandırtanınanbirisimdi.

Lucy Eyelesbarrow otuz iki yaşındaydı. Oxford'da matematik eğitimi almış ve yüksekdereceyle mezun olmuştu. Olağanüstü bir zekası olduğu düşünülüyor, üniversitede kalıpakademikkariyeryapacağıbekleniyordu.

Ancak Lucy Eyelesbarrow tahsil yaşamındaki başarılarının yanında oldukça sağlam birinsani içgüdüye sahipti. Yüksek dereceli akademik unvanın bile getirisinin pek fazlaolamayacağının bilincindeydi.Öğretmek hevesi yoktu ama kendi zekasıyla ölçüşemeyecekzekadakikişilerle ilişkikurmaktanhoşlanıyordu.Kısacası insanlarlabiraradaolmaktan,hertür insandan, ama her zaman farklı insanlardan hoşlanıyordu. Aslına bakılırsa parayı daseviyordu.Parayaulaşmakiçindebulunmayanısunmakgerektiğininbilincindeydi.

LucyEyelesbarrow çok kısa sürede içinde yokluğu çok çekilen bir konuyu keşfetti. Buözellikle aranan ancak çok ender bulunan eğitimli ev hizmetçisiydi. Arkadaşlarının ve eskiokul arkadaşlarının şaşkın bakışları arasında Lucy Eyelesbarrow ev hizmetçisi olmayıyeğledi.

Vebeklediğibaşarıyıdaçokkısasüredesağladı.Birkaçyıllıkbirçalışmasüresisonundaİngiliz adalarının her tarafına ünü yayılmıştı bile. Kadınlarınmutluluk içinde eşlerine şöyledemeleri hiç de ender bir olay değildi. "Her şey yolunda. Seninle Birleşik Devletleregelebilirim.LucyEyelesbarrow'uayarlamayıbaşardım."LucyEyelesbarrow'unözelliğibirevegirdiğiandanitibarentümsıkıntıların,zorluklarınveağırişlerinkolaylıklahalolmasıydı.LucyEyelesbarrowher şeyi yapar, her şeyi görür, her şeyi ayarlardı.Her alanda inanılmayacakkadar yetenekliydi. Yaşlı ebeveynlere özenle bakıyor, çocukların bakımını ve eğitiminiyükleniyor, hasta bakımı yapabiliyor, çok iyi yemek pişiriyor, eğer varsa eski, gelenekseluşak takımıyla çok iyi anlaşıyor (ki genellikle pek olmuyorlardı), zor insanlarla geçinmeyibaşarıyor, alkolikleri sakinleştirebiliyor ve köpeklerle demükemmel anlaşabiliyordu. En iyisidehiçbirşeyiyapmaktançekinmemesiydi.Mutfağınyerlerinisiliyor,bahçeyikazıyor,köpekpisliğitemizliyorvekömürtaşıyordu.

Ancakhiçbiryerdeuzunsürekalmamayıkendinebirkuralhalinegetirmişti.Genelliklebiryerde on dört gün kalmayı benimsemişti; çok istisna durumlarda bu süre bir ay kadaruzayabiliyordu.Buondörtgün içindünyanınparasınıödemenizgerekiyordu.Ancakbuondört gün boyunca kendinizi cennette yaşıyor hissediyordunuz. Rahatça istediğiniziyapabiliyor, yolculuğa çıkabiliyor, ayağınızı uzatıp dinlenebiliyor, yaşamın keyfini çıkarıyor,bu arada ev cephesinde her şeyin Lucy Eyelesbarrow'un yetenekli ellerine teslim edilmişolmasınedeniyleyolundagittiğiningüveniniduyuyordunuz.

Page 26: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Doğal olarak da onun hizmetlerine talep inanılmayacak kadar çoktu. Eğer isteseydiönümüzdekiüçyılınhergünü için iş sözleşmesi yapması iştenbiledeğildi.Sürekli kalmasıiçin olağanüstümeblağlar öneriliyordu. Ancak Lucy için sürekli bir iş düşünülemeyecek birşeydi; bunundışındaaltı aydanuzunbir süre içinaslabir bulantıyagirmiyordu.Buarada,müşterilerinin ısrarlı talepleri arasında kendisi için daima birkaç günlük kısa, lüks tatillerezaman ayırıyordu. (Hemen hiçbir masrafı olmadığı gibi çok yüksek ücretler karşılığındaçalışıp kazandığı paraları biriktiriyordu.) Ayrıca bu tatil sürelerinden karakteri gereğihoşlandığı ya da "insanları sevdiği için" geri çeviremediği için çok kısa süreli iş önerilerinikabul etmekte de yararlanıyordu. Hizmetlerine talep gösteren müşteri çevresinin genişliğinedeniyle dilediğince seçici davranabilme ve kişisel eğilimlerini dikkate alabilme olanağınasahipti. Lucy Eyelesbarrow'un hizmetlerine ulaşmanın karşılığı asla yalnızca para değildi.Lucyseçmeözgürlüğünesahiptivebunudakullanıyordu.Yaşamındanmutlulukduyuyorvebuyaşantıyısüreklibireğlencekaynağıolarakgörüyordu.

LucyEyelesbarrowMissMarple'ınmektubunutekrartekrarokudu.MissMarpleileikiyılkadaröncetanışmıştı;osıralarromanyazanRaymondWest'inzatürreolanyaşlıteyzesinebakmakiçinanlaşmıştı.LucybugörevikabulederekSt.MaryMead'agitmişti.MissMarple'ıçok sevmişti. MissMarple de aynı şekilde onu; yatak odasının penceresinden dışarı gözatıp, Lucy Eyelesbarrow'un bahçedeki bitkileri özenle temizlemesini görünce huzur içindebaşını yeniden yastığına yaslıyor, Lucy'nin pişirip getirdiği lezzetli yemekleri yiyor, kıdemli,ihtiyar,müşkülpesenthizmetçisininonunlailgiliyorumlarınışaşkınlıkvemutlulukladinliyordu."Miss Eyelesbarrow'a daha önce hiç görmediği bir örgü deseni öğrettim. Hemen başardı,inanılmazbirkişi!"OaradaMissMarple'ınhızlaiyileşmesidoktorubileşaşırtmıştı.

Miss Marple mektubunda ona çok özel, alışılmadık, oldukça tuhaf bir görev yükleyipyüklenemeyeceğinisoruyorvebunedenleMissEyelesbarrow'dankonuyugörüşebilecekleribirrandevuayarlamasınıricaediyordu.

LucyEyelesbarrowbiryadaikidakikasüreylealnınıkırıştırıpdüşündü.Aslındaosıralarçokdoluydu.Ancakalışılmadık,tuhaf,sözcükleriçokilgisiniçekmişti.AyrıcaMissMarple'ınkişiliğiyleilgilianılarıağırbastığıiçintelefonagidipyaşlıkadınıarayarak,işlerinedeniyleSt.MaryMead'agitmesininolanaksızolduğunu,ancakertesigünöğledensonrasaatikiyledörtarasında boş olduğunu ve onunla Londra'da buluşabileceğini bildirdi. Ve ona üyesi olduğukulüptebuluşmalarınıönerdi;burasıpekdikkatçekmeyenbirlokaldi,azkullanılanküçük,loşçalışmaodalarınınolmasıdabüyükbiravantajdı.

Miss Marple da bu öneriyi benimseyince ertesi gün öğleden sonra bu buluşmagerçekleşti.

El sıkışmalarının ardından Lucy EyelesbarrowMiss Marple'ı çalışma odalarının en loşolanınagötürdüve "Korkarımşuaralargerçektençokdoluyum,amayinedesizin içinne

Page 27: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

yapabileceğimianlatırsanızseverekyardımcıolmayaçalışırım"diyeaçıkladı.

"Aslındabuçokbasit"diyeMissMarplemırıldandı. "Tuhaf,amabasit.Sizdenbir cesetbulmanızıistiyorum."

Lucy bir an için Miss Marple'ın aklını kaçırmış olabileceğini düşündüyse de hemen bugörüşünden vazgeçti.MissMarple tam anlamıyla aklı başında bir insandı.Ne söylediğininbilincindeolduğukesindi.

LucyEyelesbarrowistifinibozmadansordu."Nasılbirceset?"

"Bir kadın cesedi" dedi Miss Marple. "Trende öldürülen bir kadının cesedini bulmanızıistiyorum.Dahaaçıksöylememgerekirse,trendeboğulan..."

Lucykaşlarınıkaldırdı.

"İştebugerçektençoktuhaf.Lütfendahaayrıntılıanlatırmısınız?"

MissMarplebildiklerinianlattı.LucyEyelesbarrowyaşlıkadınısözünükesmedendikkatledinledi.Sonrasordu:

"Bütünbunlararkadaşınızıngörgütanığıolduğuyadatanıkolduğunusandığıgerçeğinemi..."

Ancak cümlesini tamamlamadan sustu. "ElspethMcGillicuddy hayal görmez, hiçbir şeyiabartmaz" dediMissMarple. "Bundan dolayı da söylediklerine kesinlikle inanıyorum. Eğerbunları Dorothy Cartwright anlatsaydı, inanın farklı yaklaşırdım. Dorothy'nin her zamananlatacakbiröyküsüvardır,çoğuzamananlattıklarınakendisideinanır.Gerçiheranlatılanhikâyenin gerçek olan bir tarafı vardır ama hepsi o kadar işte. Elspeth ise olağandışı birolayayadaolmasızorgörünenbirşeye inanmaktabilegüçlükçekenkadınlardandır.Onuetkilemek,değiştirmekçokzordur,birgranitkadarkatıvesağlamdır."

"Anlıyorum" diye onayladı Lucy düşünceli bir tavırla. "Öyleyse bunu olduğu gibikabullenmemizgerekiyor.Pekibenimbuolaydakirolümne?"

"Siz beni çok etkilediniz" dedi Miss Marple gülümseyerek. "Gördüğünüz gibi şu sıralarkonularıizleyipbirşeyleryapabilecekfizikselgücesahipdeğilim."

"Konuyuaraştırmamımıistiyorsunuz?Yadaöylebirşey?Bunlarıyapmakpolisingörevideğilmi?Ağırdanaldıklarınımıdüşünüyorsunuz?"

"Ohhayır"dediMissMarple."Polisinbukonudagevşekdavrandığınısöyleyemem.Ancakkadınıncesediyle ilgilibenim farklıbirgörüşümvar.Cesedinbiryerlerdebulunmasıgerekir.Trende bulunamadığına göre, trenden itilmiş ya da atılmış olmalı. Demiryolu boyuncabulunamadı. Bu amaçla aynı trene binip demiryolu boyunca cesedin atılmasına rağmenbulunmasınınmümkünolamayacağıyerlerisaptamayaçalıştım.Gerçektendeböylebiryer

Page 28: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

var.

TamBrackhampton'dan önce tren yüksek bir demiryolu viyadükünün üzerinde geniş birvirajıgeçiyor.Cesettamorada,trenvirajıdönerkenatıldıysa,sanırımdoğrucasetindibineyuvarlanmıştır."

"Amaoradadabulunmuşolmasıgerekmezmiydi?"

"Hiçkuşkusuz.Oradanbaşkabiryeregötürülmüşolmalı...Neysebukonuyadahasonrageleceğiz.Haritayabakarmısın...Dediğimyertamburası."

LucyeğildiveMissMarple'ınparmağıylaişaretettiğiyeriinceledi.

"TamBrackhampton'ungirişindekibanliyölerinorası"diyeaçıkladıMissMarple. "Buradageniş bahçeleri ve arazileri olan büyük birmalikâne var. Küçük banliyö evlerinin ortasındakalanbumalikâne ilk inşaedildiğigün,hiçbirdeğişikliğeuğramamışşekildeduruyor.BurasıRutherfordHallMalikânesi.1884'deCrackenthorpeadındabiritarafındanyaptırılmış,adamçok zengin bir fabrikatörmüş. Duyduğuma göre şimdilerde Crackenthorpe'un oğlu, kızıylabirlikte halen orada yaşıyor. Malikânenin arazisi demiryolunun neredeyse yarısı boyuncailerliyor."

"Peki...Bendenneyapmamıistiyorsunuz?"

MissMarpletereddütetmedenyanıtladı.

"Orada işe girmenizi istiyorum. Günümüzde becerikli bir yardımcı aramayan yok... Bunedenleişegirmenizinzorolmayacağınısanıyorum."

"Bencedepekzorolmayacaktır."

"ÇevredeBayCrackenthorpe'un iflah olmazbir cimri olduğu söylentileri dolaşıyor.Eğerverilecek ücret yetersiz olursa, normal ücretinizden daha fazla bir kazanç sağlamanız içinfarkıbenüstleneceğim."

"İşinzorluğunedeniylemi?"

"Zorluktan çok tehlikesi nedeniyle. Bu tehlikeli bir görev olabilir. Daha önce siziuyarmamışolmakistemem."

Lucydüşüncelibirtavırlaekledi."Olasıtehlikelerinbeniyıldıracağınısanmıyorum."

"Bendeöyledüşünüyorum"dediMissMarple."Sizöylebirinsandeğilsiniz."

"Hattakorkarımtehlikeninbenimiçinçekiciolacağınıbiledüşündünüz,değilmi!Yaşamımboyunca çok ender tehlikeyle karşılaştım. Ciddi olarak bu görevin tehlikeli olabileceğinidüşünüyormusunuz?"

"Birisi" diye söze girdi Miss Marple. "Başarılı bir cinayet işlediğini düşünüyor. Kimse

Page 29: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

konuylailgiliyaygarakopamadığıgibigerçekbirsoruşturmadayapılmadı.Yalnızcaikiyaşlıkadının anlattığı inanılması güç bir öykü, polis konuyu araştırdı ama herhangi bir kanıtaulaşamadı.Dolayısıylakatil içinherşeyyolunda,konuunutulmuşdurumda!Vebukatilherkimse, bu işe burnunuzu sokmanızdan hoşlanmayacaktır... Özellikle de bir başarı eldeedebilirseniz!"

"Tamolarakneyiaraştırmamgerekiyor?"

"Demiryolukenarındaherhangibirkanıt,kumaşparçası,ezilmişyapraklar...Yadabunungibibirşeylerişte."

Lucybaşıylaonayladı.

"Pekiyasonra?"

"Ben hemen yakında olacağım" diye açıkladı Miss Marple. "Eski yardımcım, sadıkFlorence, Brackhampton'da oturuyor. Yıllarca orada yaşlı ebeveynlerine baktı. Onlarınölümünden sonra evindeki boş odaları kiralıyor, ama yalnızca tanıdığı, saygın kişilere.Benim için oda ayarladı. Onunla kalacağım. Bana özenle bakacağından eminim, ayrıcasanırım yakında olmamda yarar var. Kendinizi tanıtırken yaşlı teyzenizin o çevredeoturduğunuveonayakınolabileceğinizbir işaradığınızısöylemeniziöneririm.Böyleceboşzamanlarınızdaonuziyaretetmeolanağıbulabileceğinizidüşündüğünüzübelirtebilirsiniz."

Lucyyenidenbaşıylaonayladı.

"Aslında iki gün sonra Taormina'ya gidecektim" dedi. "Ama şimdilik tatil planlarımıerteleyebilirim.Ancaksizeyalnızcaüçhaftaiçinsözverebilirim.Dahasonrası içinöncedenyapılmışsözleşmemvar."

"Üç hafta fazlasıyla yeterli olacaktır. Eğer üç hafta içinde bir şey bulamazsak, bunuboşunabirçabaolarakniteleyipunutmamızgerekir."

BusözlerinardındanMissMarplevedalaşarakayrıldı.Lucy isesahibini çok iyi tanıdığı,Brackhampton'daki bir iş bulma kurumunu aradı ve yaşlı teyzesine yakın olabilmek için oçevredebir işaradığınıbildirdi.Kendisinesayılanbirçokbeceri isteyen,zorancakcazip işigeriçevirdiktensonraRutherfordMalikânesi'ninadıgeçti.

"Sanırımaradığımtamolarakbu!"dedikararlıbirsesle.

İşbulmakurumuMissCrackenthorpe'uaradı,MissCrackenthorpedaLucy'yiaradı.

İkigünsonraLucyLondra'danRutherfordMalikânesi'nedoğruyolaçıkmıştıbile.

***

Lucy Eyelesbarrow küçük arabasıyla büyük, gösterişli demir kapıdan geçti. Hemenkapının ardında, savaşta bombalandığı için mi yoksa ihmal nedeniyle mi bu hale geldiği

Page 30: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

söylenmesiçokzorgörünenboş,yıkıkdökükbirbekçikulübesivardı.Eveuzun,dönemeçli,geniş, rhododendronkümeleriylekaplıkasvetlibiryoldangeçerekulaşılıyordu.Lucyküçükboyutta birWindsor Kalesi'nden farksız olan evi görünce derin bir soluk alma gereksinimiduydu.

Girişteki taşmerdivenlerin bakımagereksinimi vardı; eve giden çakıl taşlı yolu ise otlarbürümüştü.

Lucyağır,eskitipdökmedemirçanıçalınca,gürültübinanıniçindeyankıladı.Giyimindenpasaklı biri olduğu anlaşılan bir kadın elini önlüğüne kurulayarak kapıyı açtı ve Lucy'yikuşkuylasüzdü.

"Bekleniyordunuz,değilmi?"dedikadın."BayanBirşey-barrow,banaöylesöylenmişti."

"Doğru!"diyeyanıtladıLucy.

Evin içi dikkat çekecek kadar soğuktu. Kadın Lucy'yi uzun bir koridordan geçirerek,sağdakibirkapıyıaçtı.Lucykendinikitapraflarıvekadifekoltuklarladöşelirahat,sıcakbiroturmaodasındabuluncagerçektenşaşırdı.

"Haber vereyim" diyen kadın, Lucy'yi yeniden aşağılayıcı kuşkulu bakışlarla süzdüktensonrakapıyıarkasındankapatıpdışarıçıktı.

Birkaç dakika sonra kapı yeniden açıldı. Lucy Emma Crackenthorpe'u ilk bakıştasevmişti.

EmmaCrackenthorpe orta yaşlarda hiçbir dikkat çekici özelliği olmayan bir kadındı; negüzeldi ne de çirkin; sade bir tüvit etek ve kazak giymişti, siyah saçlarını alnından arkayadoğru toplamıştı. Kahverengi gözlü kadının bakışları sakin ve huzurlu, sesi ılımlı veyumuşaktı.

"BayanEyelesbarrow?"diyerek,samimiyetleeliniuzattı.

Yüzündentedirginolduğuanlaşılıyordu.

"Buişinsiziniçindoğruişolduğundanbirazkuşkuluyum"diyeaçıkladı."Biliyormusunuz,ihtiyacımolanevinyönetiminiyüklenecekbirkâhyadeğil,herişiyapacakbiriniarıyorum."

Lucygülümseyerekherkesinaynıgereksinimiduyduğunubelirtti.

EmmaCrackenthorpesıkılarakekledi.

"Birçoklarıbiraz tozalmaklaherşeyinyolunagirdiğinidüşünüyorlar,ama işyalnızca tozalmayakalsaonukendimdeyapabilirim."

"Anlıyorum" dedi Lucy. "Yemek, temizlik yapan, bulaşık ve çamaşır yıkayan, kaloriferiyakacakbiriniarıyorsunuz.Tamam.Benbunlarınhepsiniyapabilirim.İştenkaçınmam."

Page 31: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Ev çok büyük ve korkarım düzensiz. Gerçi yalnızca bir kısmında oturuyoruz. Evdebabamlayaşıyoruz.Ohasta,hattaneredeyseyatalak.Sakinbiryaşantımızvar;Agatipibirkalorifer kazanımız var. Birkaç ağabeyim var ama onlar buraya çok ender gelirler. İkigündelikçimiz var, bunlardanBayanKidder sabahları gelir. BayanHart ise haftada üç güngelipgümüşleriovarvebutürufaktefek,ayrıntılıişlerihalleder.Arabanızvar,değilmi?"

"Evet.Eğerözelbiryeryoksadışarıdadakalabilir.Bunaalışığım."

"Eskiahırveotürdenyerler istemediğinizkadarfazla.Bununsorunolacağınısanmam."Kaşlarını çatarak biraz düşündükten sonra ekledi. "Eyelesbarrow... Çok değişik, enderbulunan bir isim. Arkadaşlarımdan birinin Lucy Eyelesbarrow adından bahsettiğinianımsıyorum,sanırımKennedylerdi.Olabilirmi?"

"Evet doğru. Bayan Kennedy çocuk beklediği sırada North Devon'da yanlarındaçalışmıştım."

EmmaCrackenthorpegülümsedi.

"Kendilerini hiç sizin yanlarında çalıştığınız zaman olduğu kadar rahat ve huzurluhissetmediklerini söylediklerini anımsıyorum. İstediğiniz ücretin çok yüksek olduğunusanıyordum.Sizesöylediğimücretse..."

"Bu benim için yeterli." Lucy kadının sözünü yarıda kesmişti. "Şu sıralar benim için enönemlikonuBrackhamptonyakınlarındaolmak.Sağlığıoldukçabozukyaşlıbir teyzemvarveonunyakınındaolmakistiyorum.Buaçıdanşuaniçingelirbenimiçinikinciplanda.Diğeryandan bir yerde hiçbir şey yapmadan da duramıyorum.Bazı günler, kısa bir süre için deolsaizinvermenizmümkünolabilirmi?"

"Tabiki.İstersenizhergünöğledensonraaltıyakadarizinliolabilirsiniz."

"İştebumükemmel."

MissCrackenthorpekısabirtereddüttensonraekledi.

"Babam çok yaşlı... ve bazen gerçekten çok zor bir insan oluyor. Tutumlu olmayıgereğindenfazlaönemsediğiiçinaradasıradaağzındançıkansözcüklerçokkinciolabiliyor.Banakalsa..."

Lucyyinesözünükesti.

"İş yaşamımda çok farklı karakterde yaşlı insanlara rastladım. Hepsiyle de anlaşmayıbaşardım."

EmmaCrackenthorperahatlamışabenziyordu.

"Babanızla sorununuz olduğunu anlıyorum!" diye belirtti Lucy. "Çetin ceviz olduğunakuşkuyok!"

Page 32: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Küçük bir radyatörün ancak biraz ısıtabildiği büyük, karanlık bir odaya yerleştirildiktensonra, Lucy'ye büyük, sevimsiz bir şato olan ev gezdirildi. Antredeki bir kapının önündengeçtiklerisıradabirininyüksekseslebağırdığıduyuldu.

"Senmisin,Emma?Yenihizmetçikızyanındamı?Onuiçerigetir.Görmekistiyorum."

Emmakızararak,Lucy'yeözürdilercesinebaktı.

İkikadınodayagirdiler.Odanınkalınkadifeperdeleriveçokazışığıniçerigirmesineizinveren küçük pencereleri vardı. Oda Victoria zamanından kalma ağır, maun mobilyalarladöşeliydi.

Bay Crackenthorpe kenarına gümüş başlıklı bir baston dayalı, tekerlekli bir koltuğauzanmıştı.

Sarkıkyanaklı,uzunboyluzayıfbiriydi;buldoğabenzeyenbirkafasıveherankavgayahazırizlenimiverençıkıkbirçenesivardı.Gür,siyahsaçlarıkısmenağarmıştı;küçükgözlerikuşkuylaparlıyordu.

"Siziyakındangörmekisterim,gençbayan!"diyeseslendi.

Lucyrahatbirtavırlagülümseyerekyaşlıadamayaklaştı.

"Bir konuyu kulaklarınızın arkasına iyice yazmalısınız. Büyük bir evde yaşıyor olmamızzengin olduğumuzu göstermez. Zengin değiliz, basit bir yaşantımız var, anlıyorsunuz değilmi, mütevazı ve basit. Gösterişe yönelik uygulamaları kabul edemeyiz. Morina da kalkankadar iyi bir balıktır, bunu aklınızdan çıkarmayın. İsrafa tahammülüm yok. Buradayaşamamın nedeni burayı babamın yaptırmış olması ve burada yaşamaktan hoşlanmam.Ben öldükten sonra isterse burayı satabilirler... ki bunu yapacaklarından eminim. Ailekavramı yok ki! Bu ev çok dayanıklı, sağlam bir bina. Çevresindeki arazi de bizim. Busayede burada huzurlu bir yaşam sürüyoruz. İnşaat yapılması için verildiği takdirde büyükkazançsağlayacağı kesinama,benyaşadığımsürecebuolamaz.Buradanbeniayaklarımyerebastığısürecekimseçıkaramayacak."

Lucy'yeyiyecekmişgibibakıyordu.

"Elbettekievinizkalenizdir"dediLucygülümseyerek.

"Benimlealaymıediyorsunuz?"

"Asla. Şehrin ortasında gerçek bir taşra malikânesinin muhteşem bir şey olduğunudüşünüyorum."

"Aynen öyle. Burada yaşarken uzak, yakın başka bir ev görmüyorsunuz, değil mi?Brackhampton'un ortasında... ineklerin otladığı tarlalar görmek! Bazen rüzgar trafikuğultusunu taşıyor ama bunu görmezden gelirsek hâlâ taşrada yaşadığımızı bile

Page 33: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

söyleyebiliriz."

Kızınadönerekaynıtondavearavermedenekledi.

"Doktor denilen sersemi ara hemen. Ona son olarak verdiği ilaçların hiçbir işeyaramadığınısöyle."

EmmaveLucydışarıçıktılar.Yaşlıadamarkalarındanseslendi. "Sürekliburnunuçekenkahrolasıkadınaburanıntozunualdırma.Kitaplarımınyerlerinideğiştirmiş."

Lucymeraklasordu.

"BayCrackenthorpeuzunzamandırmıhasta?"

Emmabusoruyukaçamakbiryanıtlageçiştirdi.

"Yıllardır...İştemutfakdaburası."

Mutfak çok büyüktü. Tamortada büyük, soğuk ve antika bir kuzine hemen yanında daküçükbirAgakaloriferkazanıduruyordu.

Lucy yemek saatlerini sorarak, erzak odasını gözden geçirdi. Daha sonra Emma'yadönerekiçtenliklebelirtti.

"Artıkbilmemgerekenherşeyibiliyorum.Hiçendişelenmeyin.Herşeyibanabırakın."

EmmaCrackenthorpeogeceyatağagirerkenhuzurdolubirsolukaldı.

Kennedylerinhakkıvar.Muhteşembirinsano,diyedüşünüyordu.

Ertesi sabah Lucy altıda kalktı. Evi düzenledi, sebzeleri ayıkladı, masayı hazırladı vekahvaltıyıhazırlayıpservisyaptı.BayanKidderilebirlikteyataklarıdüzeltti,saatonbirdeiseikisibaşbaşamutfaktaçayiçipbisküviyediler.Lucy'ninkendisinerakipolmadığınıanlayıncarahatlayanBayanKidder,çoksevdiğidemliveşekerliçayındaetkisiylegevezeliğebaşladı.Kuşkuylabakangözleriveincedudaklarıolanufaktefek,sıskabirkadındı.

"Adamgerçekbirpinti.Zavallıkızaçokçektiriyor.Yinedeonunbaşıeğikbiriolduğunusöyleyemem.Gereğindeayakdiremeyibaşarıyor.Beylerinherevegelişlerindedoğrudürüstyemekçıkarmasınıbaşarıyor."

"Beylermi?"

"Evet. Bir zamanlar çok büyük bir aileydiler. En yaşlıları, Bay Edmund savaşta ölmüş.SonraBayCedric,odauzaklardabiryerlerdeyaşıyor.Evlideğil.Dünyanınçeşitliyerlerinegidipresimyapıyor.BayHaroldiseşehirde,Londra'dayaşıyor,birkontunkızıylaevli.SonraBay Alfred var; çok hoş bir insan, ama birtakım karanlık işlere bulaşıp birkaç kez başınıderdesoktu.SonraBayanEdith'inkocasıolanBayBryanvar,odaçoksamimibiri,kadınbirkaç yıl önceöldüamaohâlâ aileyle birlikte.Evet bir deBayAlexander,BayanEdith'in

Page 34: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

küçükoğluvar.Okulagidiyorama tatillerinigenellikleburadageçirir.BayanEmmaonabiranlamdatapar."

Lucy tüm bu bilgileri dikkatle kafasına yazarken bir yandan da bilgi kaynağını sürekliolarakçaylabesliyordu.SonundaBayanKidderayağakalkarak,heyecanlabelirtti.

"Çokfazlagevezelikettik.Sizepatateslerisoymaktayardımetmemiistermiydiniz?"

"Çoktanbitti."

"Çok hamaratsınız. Neyse madem yapacağım bir şey yok, artık dönüş yolunakoyulabilirim."

Bayan Kidder gitti. Lucy ise mutfak masasını ovmaya başladı. Bunu daha önce deyapmayı düşünmüş, ancak Bayan Kidder'in görevi olması nedeniyle onu incitmemekamacıyla ertelemişti. Daha sonra gümüşleri pırıl pırıl parlayana dek ovdu.Öğlen yemeğinipişirdi,mutfağıdüzenledi,bulaşıklarıyıkadı. İkibuçukta tüm işlerini tamamlamış,araştırmagezisine çıkmaya hazırdı. Çay servisini bir tepsiye hazırlamış, sandviçleri, ekmeği vetereyağınıtazekalmalarıiçinnemlibirpeçeteylesarmıştı.

Son derece doğal sayılabilecek bir şekilde bahçede dolaşmaya başladı. Mutfakbahçesindesebzetarlalarıvardı.Fidelikleriseharabeyebenziyordu.Tümbahçeyollarıotlakaplıydı. Yalnızca evin yakınındaki yeşillik bir alan ottan temizlenmiş ve bakımlıydı; LucyburanınEmma'nıneseriolduğunudüşündü.Bahçıvançalışıyorgörünmeyeçabalayanyaşlı,kulaklarıazduyanbiradamdı.Lucyonunladostçabirsohbetegirişti.Adamahırlarınhemenyakınındakibirkulübedeyaşıyordu.

Ahırların arkasında iki tarafı çitlerle çevrili bir misafir yolu bahçeden geçip demiryolugeçidininaltındandarbiryolabağlanıyordu.

Her birkaç dakikada bir yukarıdaki setin üzerinden geçen trenlerin gök gürültüsündenfarksızsesiduyuluyordu.LucytrenlerinCrackenthorpelarınarazisiniçevreleyengenişvirajagirerkenyavaşlamalarını ilgiyle inceledi.Altgeçittengeçerek,daryolda ilerledi.Buyolçokender kullanılıyor olmalıydı. Yolun bir tarafında demiryolu seti, diğer tarafında ise fabrikabinalarınıgizleyenyüksekduvarlarvardı.Lucyküçükevlerinbulunduğubircaddeyeulaşanakadar köy yolunu izledi. Biraz ilerden ana caddenin trafik gürültüleri duyuluyordu. Lucysaatine baktı. Aynı anda oradaki evlerden birinden bir kadın çıktı. Lucy hemen onunlakonuşmayabaşladı.

"Çokaffedersiniz,yakınlardaumumibirtelefonvarmı?"

"Postanehemenkarşıyolunköşesinde."

Lucy teşekkürederek, birmağazaylapostanekarışımıolan yeredoğru ilerledi.Binanınyan tarafında bir umumi telefon kulübesi vardı. Lucy içeri girerek telefonu çevirdi. Telaşlı,

Page 35: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

kababirkadınsesiduyuldu.

"Şuandayatıyor.Onuaslarahatsızedemem.Yaşlıbirkadıno...Dinlenmeyeihtiyacıvar.Kiminaradığınıileteyim?"

"BayanEyelesbarrowdiyebilirsiniz.Onu rahatsız etmenize hiç gerek yok.Ona yalnızcageldiğimi, her şeyin yolunda olduğunu ve yeni bir şeyler öğrenince onu hemen haberdaredeceğimisöyleyin."

Ahizeyiyerinekoyarak,yenidenRutherfordHall'adoğrudönüşyolunakoyuldu.

Page 36: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM5

"Bahçedegolfatışlarımıgeliştirmeyeçalışmamınsizcebirsakıncasıvarmı?"diyesorduLucy.

"Elbettekihayır.Golfoynamaktanhoşlanıyormusunuz?"

"Pekiyisayılmamamageliştirmeyeçalışıyorum.Yürüyüşyapmaktandahaiyibireksersizşekliolarakgörüyorum."

"Bu malikânenin toprakları dışında yürüyüş yapacak yer yok" diye homurdandı BayCrackenthorpe."Yalnızcadarsokaklarveşapkakutusunuandıranküçükiğrençevler.Hepsiarazimi satınalıpburayadaoevlerdenbir sürüdahayaptırmakamacındalar.Bunuancakcesedimi çiğneyerek yapabilirler. Onların bu isteğinin gerçekleşmemesi için de yakınzamanda ölmeyeceğim. Bundan emin olun! Kimsenin isteğinin gerçekleşmesine fırsatvermeyeceğim."

EmmaCrackenthorpeyumuşakbirseslesözekarıştı.

"Amababa."

"Ne düşündüklerini çok iyi biliyorum...Neyi beklediklerini de!Hepsinin!Cedric'in, o sinsigülümsemesiylekurnaztilkiHarold'ın.AynışeyAlfrediçindegeçerli,beniasılşaşırtanonunhâlâ beni ortadan kaldırmaya girişmemiş olması. Aslında bundan pek emin olduğumu dasöyleyemem, Noel zamanı belki de denedi. Çok tuhaf hastalık belirtileri olmuştu. İhtiyarQuimperbileneolduğunuanlayamayıpkuşkulandı.Banabirdizianlamsızsoruyöneltmişti."

"Herkesinmidesiaradasıradabozulabilirbaba."

"İyi,iyibaribirdeçokfazlayemekyediğimisöyle!Bunusöylemeyeçalıştığınıanlıyorum.Pekiniçinçokfazlayiyorum?Sofrayafazla,çokçokfazlayemekkonduğuiçin.Bugereksizbir lüksvesavurganlık!Birdenaklımageldi...gençbayan!Bugünöğleyemeğindebeştanepatates konmuştu... hem de büyüklerinden. Kişi başına bir öğünde iki patates fazla bile.Lütfenbundansonradörttenfazlakoymayın.Bugünkonulanbeşincitamamenisraftı."

"İsraf değildi, Bay Crackenthorpe. Onu bu akşam yapacağım İspanyol omletindekullanmayıplanlıyorum."

"Puf!" Lucy elinde kahve tepsisiyle odadan çıkarken yaşlı adamın hâlâ söylenmekteolduğunuduyuyordu. "Becerikli genç bayan, her şey için yanıtı hazır! İyi yemekpişiriyor...üstelikoldukçaalımlıda."

LucyEyelesbarrowberaberindegetirmeyi ihmaletmediğigolfçantasındanoldukçahafif,birgolfsopasıseçerek,bahçeyeçıktıveçitlerinötetarafınageçti.

Page 37: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Birdiziatışdenemesiyaptı.Beşdakikayadabirazdahafazlabirzamansonraözelliklehatalı vurulan bir top havada uçup demiryolunun öte yanına geçti. Lucy ardından giderektopuaramayabaşladı.Başınıçevirerekevedoğrubaktı.Oldukçauzaklaşmıştı.Kimseonunne yaptığıyla ilgilenmiyor gibi görünüyordu. Topa vurmayı sürdürdü. Zaman zaman topademiryolu setinden aşağı çayırlara gelecek şekilde vuruyordu.O gün öğleden sonra Lucydemiryolu çevresinin yaklaşık üçte birini araştırdı. Hiçbir şey bulamadı. Sonuçta topunuyenidenevedoğruyöneltti.

Ertesigünisebirşeybuldu.Demiryolusetininyarısınıkaplayandikenlibirçalılıkyeryerkırılmıştı. Kırık dal parçalan etrafa yayılmıştı. Lucy çalılığı inceledi. Dikenlerden birine birkürkparçasıtakılmıştı.Kürkünneredeyseçalılığınodunsukısmıylaaynıdenilebilecek,solukkahverengibirrengivardı.Lucycebindenbirmakasçıkararak,kürkparçasınıdikkatlekesti.Vekestiğiparçayıbirzarfayerleştirerekcebinekoydu.Sonradikyamaçtaninerek,başkabirizbulmakamacıylaetrafı incelemeyi sürdürdü.Boyları iyiceuzamışotlarınarasınıdikkatlearaştırıyordu. Birinin yüksek çayırlarda yürürken bıraktığı izler bulduğunu sandı. Ancakbunlarbelirgindeğildi.Kendiayakizlerindenbiledahaazbelirginolanbirtakımizler.Buizlerkısa bir süre önce bırakılmış olmalıydı ama o kadar belirsizdi ki belki de onun biryanılsamasıydı.

Yeniden bilinçli bir şekilde demiryolu setinin kırık çalılığın tam altına gelen kısmındakiyüksek otların arasını dikkatle incelemeye başladı. Sonuçta araştırmalarında başarıyaulaşmıştı. Otların arasında basit, ucuz bir pudriyer buldu. Bunu mendiline sararak cebineyerleştirdi.Araştırmayadevamettiysedeyenibirşeybulamadı.

Ertesi gün öğleden sonra arabasına binerek, yatalak teyzesini ziyarete gitti. EvdenayrılırkenEmmaCrackenthorpeiçtenlikleseslendi.

"Sakınaceleetmeyin.Sizeakşamyemeğinekadarihtiyacımızyok."

"Nezaketinizeçokteşekkürederim,engeçaltıdaevdeolacağım."

4Numaraküçükdarbirsokakta,darcephelibirevdi.Nottinghamdantelindenbembeyazperdeleri, parlak, tertemiz beyaz bir mermer girişi ve pirinçten iyice cilalı bir kapı tokmağıhemen dikkat çekiyordu. Kapı siyah elbiseli, gri saçlarını arkasında sıkı bir topuz yapmışolanzayıf,uzunboylusuratsızbirkadıntarafındanaçıldı.

MissMarple'ınyanınadoğruilerlerkenLucy'yikuşkuyla,aşağılayanbakışlarlasüzüyordu.

MissMarpleevinarkakısmında,küçükbakımlıbirbahçeyebakanbirodadaoturuyordu.Çok sayıda küçük halı, işlemeli örtü, çin yapımı biblo ve süs eşyası, Jacob zamanındankalma büyük oymalı bir kanepe ve iki büyük eğreltiotu saksısının olduğu odanın temizliğidikkat çekiyordu. Miss Marple şöminenin karşısındaki berjer koltuğa oturmuş, elindeki tığişinedalmıştı.

Page 38: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

LucyodayagiripkapıyıkapadıveMissMarple'ınkarşısındakisandalyeyeyerleşti.

"Evet" diye başladı söze. "Görünen o ki tahminlerinizde haklısınız." Topladığı delillerigöstererek,bunlaranasılulaştığınıanlattı.

MissMarple'ıngözleribaşarıdankaynaklananmutluluklaparladı.

"Aslındaböyledüşünmememgerekirdi,amabirvarsayımdabulunupbununkanıtlandığınıgörmekçoksevindiricibirduygu."

Küçük kürk parçasını elledi. "Elspeth kadının açık renkli bir kürk giymiş olduğunusöylemişti.Sanırımpudriyerdecebindeydi,cesetyamaçtanyuvarlanırkendüştü.Buşuaniçin önemsiz gibi görünüyorsa da belki de faydası olur. Kürkün tamamını almadınız değilmi?"

"Hayır,yarısınıçalılıktabıraktım."

MissMarplebaşıylaonayladı.

"Çok doğru yaptınız. Gerçekten çok zekisiniz, canım yavrum. Polis konuyu ayrıntılıolaraktetkiketmekisteyecektir."

"Polisemigideceksiniz...bubulduklarımızlamı?"

"Evet... ama henüz değil..." Miss Marple düşünüyordu. "Önce cesedi bulmamızın dahadoğruolacağınısanıyorum.Sizcedeöyledeğilmi?"

"Evetamabubiraz fazlaolmazmı?Yanidemek istiyorumki, teorinizin tamamendoğruolduğunu kabul edelim. Katil cesedi trenden aşağı attı, sonra rahatça Brackhampton'datrenden indi veaynı zamanda -muhtemelenaynıgece-burayagelerekcesediuzaklaştırdı.Pekiyasonra?Cesediherhangibiryeregötürmüşolabilir."

"Her yere değil" diye yanıtladı Miss Marple. "Sanırım bu konuda yeterince mantığınızızorlamıyorsunuz,sevgiliBayanEyelesbarrow."

"LütfenbanaLucydeyin!Niçinherhangibiryereolmasın?"

"Çünküeğeröyleolsaydı,kızıkimseninolmadığıbirnoktadaboğuportadankaldırmalarıçokdahakolayolurdu.Bunudüşünmediklerinegöre..."

Lucy,MissMarple'ınsözünükesti.

"Yanibucinayetinöncedenplanlanmışolduğunumusöylemekistiyorsunuz?"

"Önceleribendeöyleolmadığınıdüşündüm.Budadoğaldı.Görünenoyduki,çıkanbirkavgadaadamkontrolünüyitiripkızıboğmuşvebirdencesettenkurtulmaksorunuyla,hemdebirkaçdakika içindeçözmekzorundaolduğubirsorunlabaşbaşakalmıştı.Ancaksizcede adamın kızı bir cinnet anında boğduğu sırada, trenin tam da cesedin bulunamayacak

Page 39: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

şekildeatılabileceği, üstelik de yavaşladığı bir viraja girmiş olması biraz fazla tesadüf değilmi? Üstelik de sonradan gelip cesedin taşınabileceği bir noktada? Eğer onu yalnızcakurtulmak amacıyla pencereden atmış olsa ve sonradan bir şey yapmaya gerek duymasacesetçoktanbulunurdu.Bundankuşkunuzolmasın."

Sözlerine bir süre ara verdi. Lucy yaşlı kadının anlattıklarını can kulağıyla dinliyordu."Biliyorsunuz" diye ekledi Miss Marple düşünceli bir tavırla. "Sanırım her anı öncedendikkatle planlanmış bir cinayetle karşı karşıyayız ve katil çok zeki biri olmalı. Trenler biranlamdaanonimyerlerdir.Eğeradamkadınıyaşadığıyadakaldığıbiryerdeöldürmüşolsahiçkuşkusuzbirigeldiğiniyadagittiğinigörmüşolurdu.Eğerkadınıarabasıylaşehirdışınagötürse, biri arabaya, markasına ya da plakasına dikkat edebilirdi. Ancak tren sürekli inipbinenyabancılarınolduğubiryer.Vagonunkompartımanında,kadınlayalnızkalıncacinayetiişlemek sonderece kolay görünüyor... özellikle de bir adım sonra ne yapacağını kesinlikleplanlamışolduğunudüşününce.RutherfordHall'utanıyorolmalı...coğrafidurumunuçok iyibildiğikesin,yaniıssızyapısını,buranındemiryolununçevrelediğimedeniyettenuzakbiradaolduğunudemekistiyorum."

"Gerçekten de öyle!" diye atıldı Lucy. "Rutherford Hall tarihten kalma bir yer. Şehrinkalabalık yaşamıyla çevrelenmiş, ancak ondan etkilenmeyen, bağımsız yaşayan bir köşe.Sabahlarıtüccarlarmallarınıgetiriyorlar,hepsibu!"

"Bu durumda biraz önce belirttiğiniz gibi katilin o akşam Rutherford Hall'a geldiğinidüşünebiliriz.Cesetatıldığındakaranlıkbasmıştıbile,budurumdaonuertesisabahtanöncebaşkabirininbulmasıolanaksızdı.

"Gerçektenöyle."

"Pekikatilinogecegeldiğinivarsayalım,amaasıl?Arabaylamı?Hangiyoldan?"

Lucydüşündü.

"Fabrika duvarı boyunca uzanan dar bir patika var. Büyük ihtimalle bu yoldan gelmişolmalı.Dahasonrademiryolugeçidindengeçmiş,arkadakiserviskapısınadoğruilerlemiştir.Buradaçitlerinüzerindenatlayıpdemiryolusetinden ilerleyerekcesedeulaşıponuarabayataşımışolabilir."

"Ve sonra da" diye ekledi Miss Marple. "Onu daha önceden belirlediği bir yeregötürmüştür. Böyle olabileceğini düşünmek normal. Ama bana kalırsa adam cesediRutherford'dan uzaklaştırmadı; götürdüyse bile pek uzağa değil. Bence en kolayı onuhemenyakınlardabiryeregömüpyoketmekti,sizce?"SoranbakışlarlaLucy'yisüzüyordu.

"Bencedeöyle" dedi Lucybir yandandüşünürken. "Amabudagöründüğü kadar kolaydeğil."

Page 40: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Miss Marple doğruladı. "Bahçeye gömemezdi. Çok zor olurdu, ayrıca dikkat çekerdi.Toprağınzatenkazılmışolduğubiryeregömmüşolmalı..."

"Mutfakbahçesiöyleamaorasıdabahçıvanınkulübesineçokyakın.Gerçiadamyaşlıvesağırama...buyinedeçokriskliolurdu."

"Köpekvarmı?"

"Hayır."

"Ozamanbirbarakayadasundurmaya,hattamüştemilatbinasınadabırakmışolabilir."

"Buçokdahakolayveçabukolurdu...Okadarçokkullanılmayan,harabehalinegelmişbinavarki;yıkıkdökükdomuzağılları,ahırlar,ambarlar,kimseninuğramadığıatölyeler.Tabicesedibahçeyikaplayançalılıklardanyadafundalıklardanbirininarasınadaatmışolabilir."

MissMarplebaşıylaonayladı."Evet,bencebununolasılığıçokdahafazla."

OsıradakapıtıkladıveasıksuratlıFlorenceelindebirtepsiyleiçerigirdi.

"Ziyaretçiniz olması çok hoş" dedi Miss Marple'a dönerek. "Sizin için o çok sevdiğinizkurabiyelerimdenhazırladım."

"Florenceherzamannefisçaykurabiyelerivekekleryapar"diyebelirttiMissMarple.

Florence'in gergin yüz hatları hiç beklenmedik şekilde değişti ve neşeyle gülümseyerekodadançıktı.

"Sanırımçaysırasındabucinayettenbahsetmeyesonvermeliyiz.Buokadarnahoşbirkonuki."

***

ÇaydansonraLucyayağakalktı.

"Artık geri dönmeliyim. SizeRutherfordHall'da oturanlardan hiçbirinin aradığımız adamolamayacağınıaçıklamıştım.Oradayalnızcayaşlıbiradam,ortayaşlardabirkadınveyaşlı,sağırbirbahçıvanyaşıyor."

"Onun özellikle de orada yaşaması gerektiğini söylemedim ki" diyerek söze girdi MissMarple. "Kastettiğim yalnızca katilin Rutherford Hall'u çok iyi bilen biri olması gerektiği.Ancakbukonuyusizcesedibulduktansonraayrıntılıolarakinceleriz."

"Benim cesedi bulacağımdan emin gibi konuşuyorsunuz. Bu konuda ben sizin kadariyimserdeğilim."

"Bunubaşaracağınızdaneminim,sevgiliLucy.Okadarbaşarılıveyeteneklibirinsansınızki."

Page 41: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Bazı konularda evet, ama ceset bulma konusunda hiç deneyimim yok." Miss Marplecesaret verecek şekilde konuşmaya başladı. "Bunun için tek gereksinimin sağlam birmuhakemegücüveönseziyeteneğiolduğundaneminim."

Lucyyaşlıkadınabakarakhafifçegüldü.MissMarpledagülümseyerekkarşılıkverdi.

Lucy hemen ertesi gün öğleden sonra düzenli bir şekilde araştırmalarına başladı.Müştemilat binalarını, barakaları dikkatle araştırdı; domuz ağıllarının çevresinde yetişenyaban gülü çalılıklarının içlerine baktı. Tam fideliğin altındaki kalorifer odasını gözdengeçirirken arkasında boğuk ve kısık bir ses duydu.Geriye döndüğünde kendisini kuşkuylaizleyenyaşlıbahçıvanHillman'ıkarşısındabuldu.

"Düşüp bir tarafınızı kırmamak için çok dikkatli olmalısınız, bayan" diye uyardı yaşlıadam. "Merdivenler hiç de güvenli değil, biraz önce üzerine bastığınız samanlık alan veburanıntabanıdahiçgüvenlideğil."

Lucyduyduğusıkıntıyıbellietmemeçabasındaydı."Sanırımçokfazlameraklıolduğumudüşünüyorsunuz" diye söze girdi Lucy neşeyle. "Buralardan herhangi bir şekildeyararlanmanın mümkün olup olmadığını araştırıyordum. Örneğin pazara göndermek içinmantaryetiştirmekyadaöylebirşey.Heryeröylesineperişanbirhaldeki."

"Hep ihtiyar yüzünden. Bir tek kuruş bile harcamak istemiyor. İki bahçıvan ve biryardımcım olsa her yeri pırıl pırıl düzenlerdim, ama duymak bile istemiyor, hiçbir şeyyaptırmıyor.Tekyaptırabildiğim,odauzunsüreuğraştıktansonra,elektriklibirçimkesmemakinesialdırabilmekoldu.Çimleribileelimlebiçmemibekliyordu."

"Pekiamabazıonarımlardansonrayapılanlarkendiniamortietmezmi?"

"İnanınburayamasrafyapmayadeğmez...herşeyokadarberbatdurumdaki.Ayrıcabuonudahiçilgilendirmiyor.Ölümündensonraneolacağınıçokiyibiliyor.Gençbeylerburayıhemen, ellerinden geldiğince çabuk satacaklardır. Hepsi ihtiyarın toprağa gireceği günübekliyor. Duyduğum kadarıyla ihtiyarın ölümünden sonra hatırı sayılır bir servetekonacaklarmış."

"Oçokmuzengin?"diyesorduLucy.

"CrackenthorpeŞekerlemeleri,bumarkaonların.Fabrikayıkuran,BayCrackenthorpe'unbabası.Çoksıkıbir adamdı.Büyükbir servet kazandıktansonrabumalikâneyi yaptırmış.Sertveacımasızbiriolduğusöyleniyor,kendisineyapılanhaksızlığıaslaunutmazmış.Yinede hiç değilse bonkör biriydi. Cimriliğin zerresi bile yoktu. İki oğlu da onu düş kırıklığınauğrattılar. Onları en iyi okullarda okutup gerçek birer centilmen olarak yetişmeleri içinçabaladı, Oxford filan... Ama iki oğlu da aile işine sırt çevirdiler. Genç olanı bir artistleevlendi, çok içkili olduğu bir anda direksiyon başındayken yaptığı trafik kazasında öldü.Diğerini, bizim tanıdığımız bu Crackenthorpe'u ise babası zaten pek beğenmezdi. Bütün

Page 42: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

zamanınıyurtdışındageçiriyor,birsürükâfirheykellerialıpburayagöndermektenbaşkabirşey yapmıyordu. Gençken para konusunda bu kadar sıkı değildi, geçen yıllarla birliktecimriliğiarttı.Aslındababasıylahiçgeçinemezlerdiyadabenböylebiliyorum."

Lucyadamınverdiğibilgilerinazikbir ilgiyledinledi.Yaşlıadamduvaradayanmış,ailenintarihini anlatmayı sürdürmeye hazırlanıyordu. Çalışmaktansa konuşmayı yeğlediğianlaşılıyordu.

"Yaşlıadamsavaştanönceöldü,babayıkastediyorum.Korkunçderecedehuysuzbiriydi.Onunlakonuşulmaz,herhangibiröneridebulunulamazdı.Geçinmesiçokzorbiriydi."

"ÖlümündensonradaBayCrackenthorpegelipburadayaşamayabaşladı,değilmi?"

"Evet,oveailesi.Çocuklarıneredeysebüyümüşlerdi."

"Pekiamanasılolur...Ah,evetanlıyorum1914savaşınıkastediyorsunuz."

"Hayır,osavaşdeğil.Adam1928'deöldü."

Lucy "savaştan önce" deyimiyle 1928 yılının kastedildiğini böylece öğrenmiş oldu.Doğruyduda,amaobunuaslabuşekildeifadeetmezdi.

"Evet" dedi. "Sanırım artık işinizin başına dönmek istiyorsunuzdur. Sizi alıkoymakistemem."

"Aha" dedi yaşlı bahçıvan umursamazlıkla. "Günün bu saatinde yapılacak pek fazla işolmuyor.Zatenışıkdurumudaçokkötü."

Lucyevedönerken yenidendurup yol üstündeki açelya vehuşağaçlarınınoluşturduğukümeyidearaştırmayıihmaletmedi.

Eve döndüğünde Emma'yı antrede elindeki mektubu okurken buldu. Akşam postasıhenüzgelmişti.

"Yarınyeğenimgeliyor...birsınıfarkadaşıylabirlikte.Alexander'ınodasıverandanıntamüstünde. Onun bitişiğindeki de James Stoddart-West'in olabilir. İkisi de tam odalarınınkarşısındakibanyoyuortakolarakkullanırlar."

"TamamMissCrackenthorpe.Odalarınhazırlanmasıylailgilenirim."

"Yarın sabah öğlen yemeğinden önce burada olacaklar." Bir an tereddüt ettikten sonraekledi."Sanırımaçolacaklardır."

"Bencedeaçgeleceklerdir.Rozbifhazırlamamnasılolur?Yanındadapekmezliturta."

"Alexanderpekmezliturtayabayılır."

İki çocuk ertesi sabah geldiler. Her ikisinin de saçları özenle taranmıştı; kuşkuuyandıracak kadarmasum yüzleri ve kusursuz davranış biçimleri vardı. Alexander Eastley

Page 43: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

açıkrenksaçlıvemavigözlüydü;Stoddart-Westisekoyurenksaçlıvegözlüklüydü.

Öğlenyemeğiboyuncaspordünyasındakiyeniliklerivesonçıkanuzayromanlarıyla ilgilieleştirileritartıştılar.Tarihöncesiçağlardankalmafosillerüzerindetartışanprofesörlerinkinebenzeyenbirdavranışbiçimi içindeydiler.OnlarlakarşılaştırıncaLucykendinioldukçagençhissetti.

Rozbif bir an içinde yenilip yutuldu; pekmezli turta ise son kırıntısına kadar silinipsüpürüldü.

Bu arada Bay Crackenthorpe homurdandı. "Siz ikiniz neyim var neyim yoksa yerbitirirsiniz,hattabenibile!"

Alexandermavigözleriyleyaşlıadamısitemlibakışlarlasüzdü.

"Eğeretalmaktazorlanıyorsan,karnımızıpeynirekmeklededoyurabiliriz,büyükbaba."

"Zorlanmakmı?Elbettekizorlanmadanalabilirim.Amaisraftanhoşlanmıyorum."

"Amabizhiçbir şeyi israfetmedikki"dediStoddart-Westbusözleriningerçekbir kanıtıolantertemiztabaklarabakarak.

"Sizgençlerbenimtamikikatımyemekyiyorsunuz."

"Bizler henüz gelişme çağındayız" diye Alexander açıkladı. "Büyük oranda proteineihtiyacımızvar."

Yaşlıadamhomurdandı.

İkidelikanlımasadankalkıpuzaklaşırkenLucyAlexander'inarkadaşındanözürdilemeyeçalıştığınıduydu.

"Büyükbabama aldırma. Diyet yapıyor ya da öyle bir şey, bu da onun böyletuhaflaşmasınanedenoluyor.Üstelikdeinanılmayacakkadarcimri.Bununbirçeşitsaplantıolduğunusanıyorum."

Stoddart-Westanlayışlayanıtladı. "Benimdesürekliolarak iflasedeceğindenkorkanbirteyzemvardı.Gerçekteiseyığınlarlaparasıvardı.Doktorpatolojikbirrahatsızlıkolduğunusöyledi.Futboltopunuyanınaaldınmı,Alex?"

Lucy masayı toplayıp bulaşıkları yıkadıktan sonra dışarı çıktı. Yakınlarda bir yerdeçimenlerüzerindeoynayançocuklarınsesleriduyuluyordu.Lucyonların tamtersyönünde,girişedoğru ilerledi vebir fundalıkalanıaraştırmayabaşladı.Özenlearaştırıyor, yapraklankenara çekerek karanlıkta kalan iç kısımlara bakıyordu. Sistematik olarak fundalıktanfundalığa geçiyor, golf sopasıyla içlerini karıştırıyordu. Birden tam arkasında Alexander'ınsesiniduyarakirkildi.

Page 44: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Birşeymiarıyordunuz,BayanEyelesbarrow?"

"Bir golf topu" diye yanıtladı Lucy telaşla. "Aslına bakılırsa birçok golf topu. Öğledensonraları genellikle golf atışlarımı geliştirecek çalışmalar yapıyorum; bu arada bir sürü topkaybettim.Bugüniseartıkonlarıbulmanınzamanıolduğunudüşündüm."

"Sizeyardımcıolalım"dediAlexandernezaketle.

"Çoknaziksiniz.Amabenfutboloynadığınızıdüşünüyordum."

"Sürekli olarak toppeşindekoşmakmümkündeğil"diyeaçıkladıStoddart-West. "Soluksoluğakalıyorsunuz.Neyse,sıksıkgolfoynuyormusunuz?"

"Golftançokhoşlanıyorum.Amafazlafırsatbulduğumusöyleyemem."

"Anlıyorum.Buradaaşçıolarakbulunuyorsunuz,değilmi?"

"Evet."

"Bugünöğlenyemeğinisizmipişirdiniz?"

"Evet.İyimiydi?"

"Fevkaladeydi" diye atıldı Alexander. "Okulda yediğimiz etler iğrenç, genellikle sert vekuruoluyor.Ben iç kısmı pembe ve sulu biftek yemektenhoşlanıyorum.Pekmezli tart isegerçektenenfesti."

"Banasevdiğinizyemeklerisöylemelisiniz."

"Banabirgünelmalıbezepişirebilirmisiniz?Ensevdiğimtatlıo!"

"Elbette."

Alexandermutluluklaiçgeçirdi.

"Merdivenin altında bir mini golf seti var" dedi. "Çimenlerin üzerine kurup, birkaç atışyapmayıdeneyebiliriz.NedersinStoddarts?"

"Pekâlâ"diyeyanıtladıStoddarts.

"Aslında gerçek bir Avustralyalı değil o" diye açıkladı Alexander. "Ama ailesinin onuönümüzdeki yıl kriket maçına sokma isteğini göz önünde bulundurarak böyle konuşmayaalışmayaçalışıyor."

Lucy'den mini golfun iyi bir fikir olduğu cesaretini alan çocuklar eve oyunu getirmeyegittiler. Daha sonra Lucy de eve döndüğünde onları çimenler üzerine golf setini kurmayaçalışırkensayılarınyerlerihakkındatartıştıklarınıduydu.

"Sayıların saat düzeninde olmasını istemiyoruz" diye açıkladı Stoddart-West. "Öylesiçocukoyunusayılır.Birparkuroluşturmakistiyoruz.Uzunvekısaatışlar için.Sayılarınbu

Page 45: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

kadarpaslanmışolmasınekötü.Hiçbiridoğrudürüstokunmuyor."

"Beyaza boyanmaları gerekir" diye açıkladı Lucy. "Yarın biraz boya temin edipboyayabilirsiniz."

"İyi fikir." Alexander'in yüzü sevinçle aydınlandı. "Dostum, sanırım eski uzun ambarbinasındabirkaçeskiboyakutusuolacak...geçenyazboyacılarbırakmıştı.Orayabakalımmı?"Lucymeraklasordu. "Uzunambardane?"Alexanderevinbirazuzağında,arkagirişeyakınuzun,büyüktaşbirbinayıişaretetti.

"Çok eski bir yapı bu!" diye açıkladı. "BüyükbabamSırlarAmbarı adını taktı. Elizabethdevrinden kaldığını söylüyor, ama bence abartıyor. Bizden önce burada olan çiftliğinbinasıymış.Büyükbüyükbabamonuyıktırıp, yerinebu iğrençbinayı yaptırmış."Veekledi."Büyükbabamınkoleksiyonununçokbüyükbirkısmıbuambarda.Gençliğindeeveyolladığıbirsürüşey.Üstelikbunlarınçoğuda iğrençşeyler.UzunAhırşusıralararadasıradavistturnuvaları ya da bunun gibi şeyler için kullanılıyor. Kadın derneklerinin düzenlediğietkinliklerde ve yöresel ürün satışlarında. İsterseniz bizimle birlikte gelip oraya bir gözatabilirsiniz."

Lucy,onlarasevinçleeşliketti.

Ambarın büyük, demirmıhlarla tutturulmuşmeşe kapısı vardı.Alexander elini uzatarak,kapının sağ tarafını kaplayan sarmaşığın altında kalan çiviye takılı bir anahtarı aldı.Anahtarıkilidesokarakçevirdi.Açılankapıdanhepberaberiçerigirdiler.

Lucyilkandakendiniçokkötüyerleştirilmişbirmüzedehissetti.İkiRomaimparatorununmermer büstleri patlak gözleriyle ona bakıyor, grekoromen döneminden kalma eski birmermer lahit hemen dikkat çekiyor, sinsi gülüşlü bir Venüs heykeli kaidesinin üstündedurmuş, adeta drapeli giysilerini çekiştiriyordu. Bu sanat eserlerinin yanında birkaç zigonsehpa,üstüstekapatılmışsandalyelervepaslıbir testere, ikikova, farelerinyemişolduğuarabakoltuklarıvebirayağıeksikyeşilbirdemirbahçesandalyesigibidahabirsürükırıntıdöküntüdeorayaatılmıştı.

"Sanırım boya kutularını burada bir yerde görmüştüm" diyen Alexander köşeye doğrugiderek,yıpranmaktanpaçavrahalinegelmişbirperdeyiyanaçekti.

Birkaçkutuboyavekuruyupsertleşmişfırçalarbuldular.

"Budurumdaterebentinedegerekolacak"diyeaçıkladıLucy.

Ancak terebentin bulamadılar. Çocuklar hemen bisikletlerine atlayıp, satın almayagidebileceklerini belirtince Lucy de onları bu konuda cesaretlendirdi. Golf rakamlarınıboyamanınonlarıbirsüreiçinoyalayıpeğlendireceğinidüşünüyordu.

Delikanlılaronuambardayalnızbırakarakuzaklaştılar.

Page 46: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Buranıngerçektendüzenlenmesigerekiyor"diyemırıldandıLucyarkalarından.

"Benim için hava hoş" diye Alexander fikrini açıkladı. "Her etkinlikten önce temizlenipdüzenleniyoramayılınbumevsimindekullanılmadığıiçinbunagerekduyulmuyor."

"Anahtarıtekrarkapınındışınamıasayım?Yeriorasımı?"

"Evet.Gördüğünüzgibiburadaçalınmayadeğecekbirşeyyok.Kimsebuiğrençmermerheykelleriistemiyor,ayrıcadabirkaçtonağırlığındalar."

Lucy,onahakverdi.YaşlıBayCrackenthorpe'unsanatzevkiniodaanlayamıyordu.Herdevrinençirkinörneğiniseçmekiçinözelbiryeteneğiolsagerekti.

Delikanlılar gittikten sonra bir süre ambarın ortasında durarak etrafına bakındı. Birdengözlerilahidetakılıpkaldı.

Bulahit...

Ambarın havası uzunca bir süredir havalandırılmamış olmanın etkisiyle küf kokuyordu.Lucy lahidin yanına gitti. Ağır, taş bir kapakla sıkı sıkıya kapalıydı. Lucy kapağa kuşkuylabaktı.

Ambardançıkıpmutfağagittiveağırbirdemirmanivelakolubularakgeridöndü.

BugüçisteyenbiriştiamaLucyvazgeçmedi.

Manivelakolununhareketlendirdiğikapakyavaşçayanakaydı.

TamaçılmamıştıamabuaçıklıkLucy'niniçerideolanıgörmesiiçinyeterliydi...

Page 47: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM6

BirkaçdakikasonraLucysapsarıbiryüzleambarıterkederek,kapıyıkilitlediveanahtarıyenidendışarıdakiçiviyeastı.

Doğrucaahırlaragitti,arabasınıçıkarıparkakapıdançıktı.Postaneninönüneparketti.Telefonkulübesinegirerekparayıattıvenumarayıçevirdi.

"MissMarpleilegörüşmekistiyorum."

"Şuandadinleniyor,efendim!BayanEyelesbarrowdeğilmi?"

"Evet."

"Onu rahatsız etmeyeceğim, bu kesin, hanımefendi! Yaşlı bir kadın ve dinlenmeyegereksinimivar."

"Onukaldırmalısınız.Buçokönemli."

"Yapmayacağımı..."

"Lütfenbiranöncesöylediğimiyaparmısınız?"

GereğindeLucy'ninsesidemirkadarsertçıkabiliyordu.Florenceotoriteyihementanıyanvenedereceilerigidebileceğiniçokiyibilenbirkadındı.

KısabirsüresonraahizedeMissMarple'ınsesiduyuldu."Efendim,Lucy?"Lucyderinbirnefesaldı."Haklısınız"dedi."Buldumonu."

"Birkadıncesedimi?"

"Evet. Kürklü bir kadın cesedi. Evin yakınındamüze-depo gibi kullanılan ambardaki birlahidin içinde. Bu durumda ne yapmamı istiyorsunuz? Polise haber vermem gerektiğinidüşünüyorum,nedersiniz?"

"Evet.Polisehaberverin.Hemdehemen."

"Peki ama ya diğer konular? Sizle ilgili ne anlatacağım? İlk bilmek isteyecekleri hiçkuşkusuz hiçbir neden yokken lahidin tonlarca ağırlıktaki kapağını niçin aralama gereğiduyduğumolacak.Birnedenuydurmamımıtercihederdiniz?Sanırımbulabilirimde."

MissMarpleyavaş,sakinancakkararlıbir tondayanıtladı."Hayır.Sanırımartıkgerçeğianlatmanınzamanıgeldiğinisizdebiliyorsunuz."

"Sizinleilgiliolarakdamı?"

"Herkonuda."

Page 48: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Lucy'ninsolgunyüzüanibirgülümsemeyleaydınlandı.

"Bu benim için çok kolay olacak" dedi. "Ama inanmakta oldukça zorlanacaklarınısanıyorum."

Telefonu kapadıktan sonra bir dakika kadar bekledi ve polis merkezinin numarasınıçevirdi.

"Biraz önce Rutherford Hall'daki Uzun Ambar'da bir lahidin içinde bir kadın cesedibuldum."

"Nedediniz?"

Lucycümlesinitekrarladıvebirsonrakisoruyubeklemedenadınıverdi.

Dahasonraevegeridönerek,arabasınıkapınınönüneparkedipevegirdi.Antredebirandurupdüşündü.

DahasonrabaşınısallayarakdüşüncelerinionayladıvedoğrucaMissCrackenthorpe'unbabasınaTheTimes'ınbulmacasınıçözmekteyardımcıolduğukütüphaneyeyürüdü.

"Sizinlebirdakikakonuşabilirmiyim,MissCrackenthorpe?"

Emmabaşınıkaldırdı;yüzündenbirendişedalgasıgeçti.Lucybuendişeninevle ilgilibirduygu olduğunu düşündü. Evde çalışanlar genellikle bu tür sözlerin ardından istifalarınıbildirirlerdi.

"Haydikızım,söylenesöyleyeceksen!"diyeyaşlıBayCrackenthorpeöfkeylesöylendi.

Lucy,Emma'yadönerekyineledi.

"Sizinleyalnızkonuşmakistiyorum,lütfen!"

"Saçmalık bu!" diye bağırdı Bay Crackenthorpe öfkeyle. "Söyleyeceğinizi buradasöyleyin."

"Birdakikababa!"diyenEmmaayağakalkarak,kapıyadoğruilerledi.

"Herneyse!Bubekleyebilirdi"dediyaşlıadamhoşnutsuzlukla.

"Üzgünümamabekleyemez"diyeyanıtladıLucy.

BayCrackenthorpeöfkeylebağırdı.

"Bunesaçmalık!Nesaygısızlık!"

Emmaantreyeçıktı.Lucydeonuizleyerekkapıyıarkasındankapadı.

"Evet" dedi Emma. "Ne oldu? Eğer çocuklar geldiği için işlerinizin çok ağırlaştığınıdüşünüyorsanızsizeyardımcıolabilir..."

Page 49: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Konu bu değil" dedi Lucy. "Babanızın yaşlı ve hasta olması ayrıca onun şokagirmesinden endişelendiğim için içeride konuşmak istemedim. Bakın işin gerçeği şu, UzunAmbar'dakilahidiniçindebirkadıncesedibuldum."

Emma Crackenthorpe şaşkınlıktan donakalmıştı. "Lahitte mi? Bir kadın cesedi mi?Öldürülmüşmü?Amabuolanaksız!"

"Korkarımbudoğru.Polisiaradım.Herangelebilirler."

Emma'nın yanakları kızardı. "Bundan önce beni haberdar etmeliydiniz... yani polisiaramadanönce."

"Üzgünüm"dediLucy.

"Amasizintelefonettiğiniziduymadım..."Emma'nınbakışlarıantredekisehpanınüzerindedurantelefonahizesinetakılmıştı.

"Yolunaşağısındakipostanedentelefonettim."

"Çoktuhaf!Niçinburadanaramadınız?"

Lucyaceleyledüşündü.

"Çocukların yakınlarda olup... duyacaklarından korktum... yani buradan aradığımtakdirde."

"Anlıyorum...evet...anlıyorum.Polisleringelmekteolduklarınısöylediniz,değilmi?"

"Sanırımgeldilerbile."

Aynıandakapınınönündeduranbirarabanınacı frensesiduyulduvehemenardındankapınınzilibütünevdeyankıladı.

***

"İnanın bana üzgün, çok üzgünüm" dedi Müfettiş Bacon tekrar tekrar. "Sizden bunuyapmanızıistediğimiçinçoküzgünüm."

Koluna girerek Emma Crackenthorpe'u ambardan dışarı çıkardı. Emma'nın yüzüsapsarıydı,hastavebitkingörünüyorancakyinededimdikyürüyordu.

"Bukadınıdahaöncehiçgörmediğimdeneminim."

"Buraya kadar geldiğiniz için size minnettarız, Miss Crackenthorpe. Bütün bilmekistediğimizbuydu.Birazuzansanız?"

"Babamınyanınagitmeliyim.KonuyuduyarduymazDr.Quimper'iaradım.Şuandaonunyanındaolmalı."

Antreye girdiklerinde Dr. Quimper kütüphaneden çıkıyordu. İriyarı ve güler yüzlü bir

Page 50: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

adamdı;düşünmedenyaptığıalaycıesprilerhastalarınınhoşunabilegidiyordu.

Müfettişlebirbirlerinibaşlarınısallayarakselamladılar.

"MissCrackenthorpeçoktatsızbirişicesaretlebaşardı"dediMüfettişBacon.

"TebriklerEmma"diyendoktorkolunukadınınomzunakoydu."Çokdirençlibirisin.Bunuherzamanbiliyordum.Hiçmeraketme,baban iyi.Şimdi içeri giriponunlasakinbir şekildekonuşun.Dahasonradayemekodasınagiderekbirkadehbrendiiçmeniöneriyorum.Bununbirdoktortalimatıolduğunudikkatealmalısın."

Emmaminnettarlıklagülümseyerekkütüphaneyegirdi.

"Bukadındünyanıntadıtuzu!"dedidoktorarkasındanbakarak."Hiçevlenmemişolmasıne şanssızlık. Erkeklerden oluşan bir ailedeki tek kadın olmanın çilesini çekiyor. Bildiğimkadarıyla diğer kız kardeşi on yedi yaşında evlenip kendini kurtarmış. Üstelik de Emmagerçektengüzel,alımlıbirkadın.Çokiyibireşveanneolurdu."

"Sanırımokendinibabasınaadamış"dediMüfettişBacon.

"Pek sayılmaz. Ama o da birçok kadın gibi erkek milletini nasıl memnun edeceğiniiçgüdüselolarakçokiyibiliyor.Babasınınhastaözenigörmektenhoşlandığınıbiliyorveonaağır hastaymış gibi davranıyor. Ağabeyleriyle de durum aynı. Cedric'e iyi bir ressamolduğunuhissettiriyor,adıneydi,diğerağabeyine,evetHarold...onunkararlarınanekadarönemverdiğinibelliediyor;Alfred'iniseakıllılıksaydığıkaranlıkticariilişkilerineilişkinöykülerimerakladinliyor.Eveto... hiç kuşkusuz... çokakıllı bir kadın.Neyse,herhangibir şey içinbana ihtiyacınız varmı?Eğer Johnstone işini bitirdiyse (Johnstoneadli tabipti) cesedebirgözatabilirmiyim?Belkiodabenimtıbbihatalarımdanbiridir?"

"Evet, doktor, cesede bir göz atmanız gerçekten de çok iyi olacak. Kim olduğunutanımlamaya çalışıyoruz. Sanırım bu konuda ihtiyar Bay Crackenthorpe'un yardımınabaşvurmamızolanaksız.Buonuçokfazlazorlamakolur!"

"Zorlamak mı? Saçma. Asıl ona bir göz atma fırsatı vermezseniz sizi aslaaffetmeyecektir.Bunumeraklabekliyor.Böylesineheyecanlandırıcıbirolaysanırımsononbeş yıldır karşısına çıkmadı... ayrıcabunun için tekbirmetelik bile harcamasınadagerekyok."

"Ozamangerçekteokadardahastadeğil!"

"Yetmiş iki yaşında" dedi doktor. "Onun tek sorunu da bu yaş. Zaman zamanromatizmadan dolayı şikayetleri oluyor... ama kimin yok ki? Kendisi buna arterit teşhisikoymuş.Yemeklerdensonranabzıbirazyükseliyor...niçinolmasınki?Amaobunukalbindebirsemolduğuşeklindenitelendiriyor.Aslındaistediğiherşeyiyapabilecekgüçte.Onungibibirçokhastamvar.Sağlıklıolduklarını, iyiolduklarını inatla ilerisürenlergeneldegerçekten

Page 51: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

çokhastaolanlardır.Neyse,haydişimdigidipcesedebakalım.İğrençbirgörüntü,değilmi?"

"Johnstonekadınınikiüçhaftaönceöldüğünütahminediyor."

"Ozamangerçektenkorkunçtur."

Doktor lahidinönündedurarakkorkunçolaraknitelendirdiğigörüntüyüsamimibirmerakveprofesyonelbirsoğukkanlılıklaizledi.

"Onudahaöncehiçgörmedim.Hastamdeğil.OnudahaönceBrackhamptonçevresindegördüğümü de sanmıyorum. Çok güzel bir kadınmış... hımm, biri ondan gerçekten nefretediyormuş."

Yenidendışarıaçıkhavayaçıktılar.Dr.Quimperevedoğrubaktı.

"Bulunduğu yer... nasıl diyorsunuz? Evet, Uzun Ambar... bir lahidin içinde! Gerçektenolağandışı!Gizemli!Cesedikimbulmuş?"

"BayanLucyEyelesbarrow."

"Evinhanımınınsonyardımcısımı?İşimiyokmuş,lahidiniçindenearıyormuş?"

"Ben de aynı şeyimerak ediyordum" diye açıkladıMüfettişBacon düşünceli bir tavırla."Onabunusormayıdüşünüyordum.Neyse,BayCrackenthorpe'agelelim.Onacesedi..."

"Onugetireyim."

Biraz sonra Bay Crackenthorpe battaniyelere sarınmış bir halde yanında doktorla ağıradımlarlailerleyerekgeldi.

"Rezaletbu!"dedi. "Gerçekbir rezalet.O lahidi1908yılındaFloransa'dangetirmiştim...durunbakayımyoksa1909muydu?"

"Sakinolmalısınız"diyeuyardıdoktor."Buhoşbirgörüntüdeğil."

"Nekadarhastaolursamolayımsorumluluklarımıyerinegetirmemgerekiyor,değilmi?"

AncakyinedeBayCrackenthorpe'unUzunAmbar'ıniçineyaptığıçokkısabirziyaretbileperişanbirhalde,hızladışarıaçıkhavayaçıkmasınayetti.

"Onu daha önce hiç görmedim" dedi. "Bunun anlamı ne?Utanç verici bir durum!Şimdiaklımageldi.LahidiFloransa'dandeğil...Napoli'denalmıştım.Çoknadidebireser.Şimdideaptalkadınıntekiçıkıpkendinionuniçindeöldürtüyor."

Paltosununsolyakasınasıkısıkıyapıştı.

"Bukadarıbenimiçinçokfazla...Kalbim...Emmanerede?Doktor..."

DoktorQuimperkolunagirdi.

"Birazdaniyileşeceksiniz"dedi."Sizebasitbirsakinleştiriciönereceğim.Birkadehbrendi."

Page 52: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Hepberaberevedoğruilerlediler.

"Bayım!Bayım,lütfenbakarmısınız?"

Müfettiş Bacon arkasını döndü. Çocuklar soluk soluğa bir halde bisikletlerinin üzerindeevedönmüşlerdi.Yüzifadelerindemeraklıbiryalvarmaokunuyordu.

"Lütfencesedigörebilirmiyiz?"diyeseslendilerbirağızdan.

"Hayır,göremezsiniz"dediMüfettişBacon.

"Lütfen, lütfen izin verin.Kimbilebilir ki?Belki de onu biz teşhis edebiliriz. Lütfen bunaengelolmayın.Budoğrudeğil.Evimizinambarındabircinayetişleniyor.Bubelkidebirdahaaslakarşılaşamayacağımızbirolay.Lütfenadilolun,bayım!"

"Sizdekimsiniz?"

"BenAlexanderEastley'im,budaarkadaşımJamesStoddart-West."

"Daha önce bir yerlerde açık renk sincap kürkünden birmanto giymiş sarışın bir kadıngördünüzmü?"

"Evet, gördüğümden kesinlikle eminim" dedi Alexander kararlılıkla. "Eğer cesede birbakabilirsem..."

"Onları içeri alabilirsin Sanders" dedi Müfettiş Bacon ambarın kapısında duran polismemurunaseslenerek."Yaşamdayalnızcabirkezgençolunuyor."

"Oh,bayımçokteşekkürederiz."Herikidelikanlıdasevinçlehaykırdılar."Çokiyisiniz!"

Baconevedoğruyöneldi.

Şimdiartık,BayanEyelesbarrow'udinlemeliyim,diyedüşünüyordu.

***

Lucy polisi Uzun Ambar'a götürüp onlara cesedi nasıl bulduğunu kısaca açıkladıktansonraevedöndü.Ancakpolisinondanöğrenmekisteyeceklerininbukadarlakalmayacağınıçokiyibiliyordu.

MüfettişBacon'ınonunlakonuşmakistediğisöylendiğinde,akşamyemeğiiçinkızartacağıcipslerin patateslerini soymayı henüz bitirmişti. Patatesleri ince ince doğradıktan sonrasoğuktuzlusuyladolubüyükbirkabıniçinekoyarakkendisinialmayagelenpolisinardındanmüfettişin beklediği odaya gitti. Rahat bir tavırla oturup kendisine sorulacak sorularıbeklemeyebaşladı.

AdınıveLondra'dakiadresiniverdiktensonrasorulmasınıbeklemedenekledi."Hakkımdabilgialabileceğinizbirkaçisimveadreslerinidevermekisterim."

Page 53: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Verdiği isimler çok tanınmış saygın kişilere aitti; donanmadan bir amiral, OxfordÜniversitesi'nden bir öğretim üyesi ve kraliyet ailesine mensup bir bayan. Müfettiş Baconduyduğuisimlerdenhiçistenmedençoketkilenmişti.

"Evet, Bayan Eyelesbarrow, Uzun Ambar'a gitmenizin nedeninin orada boya bulmakolduğunu söylemiştiniz, değil mi? Boyaları bulduktan sonra bir manivela kolu alıp lahidinkapağını yerinden oynatıp içinde cesedi buldunuz. Peki ama lahidin içinde ne bulmayıumuyordunuz?"

"Cesetarıyordum"diyeyanıtladıLucy.

"Cesetarıyordunuz...vebuldunuz!Sizcedebuçokolağandışıbiröyküdeğilmi?"

"Ohevet,gerçektenolağandışıvegizemlibiröykü.Ancaksizdenbanakonuyuaçıklamaolanağıvermeniziricaedeceğim."

"Bencedeaçıklamanızdoğruolacak."

Lucysansasyonelkeşfinekadarolanolaylarıharfiharfineaçıkladı.

Müfettişanlatılanlarıtambirsessizlikiçindeilgiyledinledi.

"Yaşlı bir hanım tarafından bu evde işe girmek ve evle çevresini bir ceset aramak içingörevlendirildiğinizisöylüyorsunuz.Budoğrumu?"

"Evet."

"Pekibuyaşlıhanımkim?"

"MissJaneMarple.ŞuaralarMadisonRoad4'teoturuyor."

Müfettişadresinotaldı.

"Buhikâyeyeinanmamımıbekliyorsunuz?"

Lucynezaketlegülümsedi."MissMarpleilekonuşuponundaonayınıalmadığınızsürecehayır."

"Onunlaelbettekikonuşacağım.Kendiniaşankonularakarışanbiriolmalı."

Lucy, Miss Marple'ın bedensel zayıflığı olmasa müfettişin onunla ilgili yorumundatamamenhaklısayılabileceğinidüşündüysedebunubelirtmeyigereksizgörerek,sordu.

"Miss Crackenthorpe'a ne anlatmayı düşünüyorsunuz? Benimle ilgili olarak, demekistiyorum?"

"Niçinsoruyorsunuz?"

"Mise Marple ile yaptığım anlaşmaya göre benden yapılması isteneni yapıp bulmamıistediğicesedibuldum.AncakşuaniçinMissCrackenthorpe'unyanındaçalışıyorum.Evde

Page 54: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

doyurulmayı bekleyen iki çocuk var; bu olanlardan sonra sanırım yakında daha birçokakrabadameraknedeniyleburayageleceklerdir.Onunev işlerindeyardımcıya ihtiyacıvar.Eğer ona bu göreve gelmemin tek nedeninin ceset avına çıkmak olduğunu söyleyecekolursanızbüyükolasılıkla işimesonverecektir.Diğeryöndensöylemezseniz işimisürdürüponayardımcıolabilirim."

MüfettişLucy'yisertbakışlarlasüzdü.

"Şuaniçinbunlarıhiçkimseyesöylemeyidüşünmüyorum"diyeaçıkladı."İfadenizhenüzdoğrulanmadı. Her şeye rağmen tüm bunları uydurmuş da olabileceğiniz ihtimalini gözönündetutmamgerekiyor..."

Lucyayağakalktı.

"Teşekkürederim.Ozamanmutfağadönüpişlerimedevamedeyim."

Page 55: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM7

"SizcebukonudaScotlandYard'dandestekistememizdahadoğruolmayacakmı?Siznedüşünüyorsunuz,Bacon?"

Polis müdürü Müfettiş Bacon'ı soran gözlerle süzüyordu. Müfettiş iriyarı, kuvvetli biradamdı...Yüzündetüminsanlardaniğreniyorgibibirifadevardı.

"Kadın bu yöreden değil!" dedi. "İç çamaşırlarına bakılırsa, onun yabancı olduğunu dadüşünebiliriz. Yine de..." diye ekledi Müfettiş Bacon aceleyle. "Şu an için bu konuda biraçıklamayapmayıdüşünmüyorum.Resmisoruşturmanınsonunakadarbukonuyuelimizdebirkozolaraksaklamanındoğruolacağıdüşüncesindeyim."

Polismüdürübaşıylaonayladı.

"Soruşturmatamamenresmiolacakdeğilmi?"

"Evetefendim.Sorguyargıcıylagörüştümbile."

"Soruşturmanezaman?"

"Yarın. O zamana kadar Crackenthorpe ailesinin diğer fertleri de gelmiş olacaklar. Kimbilirbelkiaralarındanbirikadınıteşhisedebilir.Hepsiburadaolacaklar."

Elindetuttuğulisteyigözdengeçirdi.

"Harold Crackenthorpe, şehirde yaşıyor, çok önemli pozisyonda olan biri olduğuanlaşılıyor. SonraAlfred... onun ne iş yaptığını bilmiyorum.Cedric...O ailenin yurtdışındayaşayanbireyi.Ressam."Müfettişbusonsözcüğüsöylerkenağzınıküçümseyenbirbiçimdeburuşturmuştu.Polismüdürübıyıkaltındangülümsedi.

"Crackenthorpeailesininbucinayetleherhangibirşekildeilgisiolduğunudüşünmeniziçinbirnedenyok,değilmi?"diyesordu.

"Cesedin onların arazisinde bulunmuş olması dışında hayır" diye yanıtladı MüfettişBacon."Tabiaileninsanatkârolanbireyi,şuyurtdışındayaşayanressamonuteşhisedebilir.Beniasılrahatsızedenşutrenleilgiliolarakanlatılansaçmalıklar."

"Ah, evet. Şu yaşlı kadını ziyaret ettin değil mi?... Adı neydi?... (Masasının üzerindedurannotdefterinebirgözattı.)MissMarple?"

"Evet, efendim.O bu konuda çok kesin ve ısrarlı konuşuyor. Bunamış olup olmadığınıkesin olarak söyleyemem ama öyküsünde ısrarlı olduğu kesin... arkadaşının trendegördükleri ve sonrasıyla ilgili. Aslında bütün bu durum yaşlı kadınlarda sıkça görülür...bilirsiniz bahçelerinde uçan daireler gördükleri ya da kütüphaneden aldıkları kitapta Rus

Page 56: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

ajanlarını deşifre ettikleri gibi öyküler uydururlar... yaşlı kadının bilinçaltının bir çeşityanılsaması olduğunu söylemek isterdim. Ama onun bu genç bayanı ayarladığı, kendineyardımcı olup cesedi bulmasını istediği de kesin... üstelik o da bu görevi başarıylagerçekleştirdi."

"Vecesedibuldu"diyebelirttipolismüdürü."Evet,buçokdikkatçekicibiröykü.Marple,Miss JaneMarple... bu isimbana hiç yabancı gelmiyor... bir yerlerden anımsıyor gibiyim...Neyse,ScotlandYard'labağlantı kuracağım.Bencedebununbizimgörevalanımızıaşan,yöresel bir olay olmadığını söylemekte haklısınız. Yine de konuyu şimdilik gizli tutalım.Basınadamümkünolduğuncaazbilgivermeyeçalışalım."

***

Soruşturma tamamen şekilsel bir olaydı. Cesedi teşhis etmek isteyen kimse çıkmadı.Lucy'dencesedibuluşuylailgiliifadesiniyinelemesiistendi;adlitabipiseölümünzamanınıveboğulma suretiyle gerçekleştiğini belirtti. Kovuşturmanın geri kalanı ise ileri bir tarihebırakıldı.

Davanın yapıldığımahkeme salonundan çıktıklarındaCrackenthorpe ailesini fırtınalı vesoğukbirhavakarşıladı.Beşkişiydiler:Emma,Cedric,Harold,AlfredveölenkızkardeşleriEdith'inkocasıolanBryanEastley.Crackenthorpeailesininyasalişleriyleuğraşanveonlarınyasal temsilcisi olan avukatlık bürosunun kıdemli ortaklarından Bay Wimborne da onlarlabirlikteydi. Tüm zorluklara rağmen Londra'dan mahkemede bulunmak için bizzat gelmişti.Hep bir arada bir süre için adliyenin dışında üşüyerek durdular. Dışarıda hatırı sayılır birkalabalık birikmişti; "lahitteki ceset" konusuyla ilgili ayrıntılar gerek Londra gazetelerindegerekseyerelbasındaoldukçayeralmıştı.

Birmırıltıduyuldu."İşteonlar..."

Emmasertbirşekilde,"Haydigidelim!"dedi.

KiraladıklarıbüyükDaimlerarabaönlerineyanaştı.EmmahemenbinerekLucy'yiyanınaçağırdı. Bay Wimborne, Cedric ve Harold onları izlediler. "Alfred'i ben küçük arabamaalabilirim."BunudiyenBryanEastley'di.Şoförkapıyıkapadıvearabayolakoyuldu.

"Dururmusunuz!"diyebağırdıEmmabirden."Bunlarbizimçocuklar!"

Bütün itirazlarına rağmen iki çocuğu Rutherford Hall'da bırakmış, mahkemeyegelmelerineizinvermemişlerdi.Amaişteşimdiağızlarıkulaklarındakarşılarındaydılar.

"Bisikletle geldik" diye açıkladı Stoddart-West. "Polis memuru son derece nazikdavranarak mahkeme salonunun arkasında bir yerde oturmamıza izin verdi. Umarım bizekızmadınız,MissCrackenthorpe"diyeekledikibarca.

Cedric,"Hayır.Kızmadı"diyekızkardeşininyerineyanıtladı."İnsanyalnızcabirkezgenç

Page 57: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

olur.Bugördüğünüzilksoruşturma,değilmi?"

"Çokşaşırtıcıydı"diyeaçıkladıAlexander."Herşeyokadarçabukolupbittiki."

Haroldöfkeylesözekarıştı.

"Burada böyle sohbet etmeyi sürdüremeyiz. Bu kalabalığın önünde. Üstelik dekameralarınkarşısında."

Ondan gelen bir işaretle şoför yeniden hareket etti. Çocuklar arkalarından neşeyle elsalladılar.

"Çok çabukolupbitti" diyemırıldandıCedric. "Tekdüşündükleri bu, ah şugençler!Herşeyindahayenibaşladığınınfarkındabiledeğiller."

"Bütünbuolanlarçoküzücü.Gerçektençokbüyükşanssızlık..."dediHarold."Bence..."

Oandabakışları,incedudaklarınıbirbirinebastırıpbaşınıbukonudanhiçhoşlanmadığınıbelirtirşekildesallayanBayWimborne'natakıldı.

"Olayınyakınbir tarihtebaşarıylaaçıklığakavuşturulacağınıumuyorum"dedimanalıbirşekilde. "Polis konuyla etkin bir şekilde uğraşıyor. Yine de tüm bu olanlar Harold'un dasöylediğigibiçoküzücü,büyükşanssızlık."

Konuştuğu sürece Lucy'ye bakıyordu. Yüz ifadesinden belirgin bir sıkıntı okunuyordu.Bakışları, ‘Eğer bu bayan üzerine vazife olmayan işlere burnunu sokmamış olsa, bütünbunlarolmayacaktı,'demekistergibiydi.

BusaptamayadaaynıanlamagelendahahafifletilmişiHarold'unsözlerindededilegeldi.

"Bu arada Bayan eh-eh-Eyelesbarrow, bu lahidin içine bakmak nasıl oldu da aklınızageldi?"

Lucyailebireylerindenbirininbukonuyusormaktabukadargecikmişolmasınazatençokşaşırıyordu.Polisin ilk olarak bunu soracağındanemindi; öyle de olmuştu.Başkabirinin oanakadarbunuyapmamışolmasıisegerçektentuhaftı.

Cedric,Emma,HaroldveBayWimbornehepsibirdenLucy'yebakmayabaşladılar.

Lucyelbettekivereceğiyanıtıçoköncedenhazırlamıştı.

"Nasılsöyleyeyim..."diyesözebaşladıktansonratereddütlübirsesleekledi."Tamolarakbilemiyorumama...birdenambarınbiranöncekıyıbucakdüzenlenip,temizlenmesigerektiğihissine kapıldım.Orada..." Tereddüt edercesine bir an için sustuktan sonra ekledi, "...çoktuhafveiğrençbirkokuvardı..."

Karşısındakilerinbudüşünceniniğrençliğikarşısındairkilecekleriniöncedenplanlamıştı...

BayWimbornemırıldandı.

Page 58: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Evet, evet, tabi... adli tabipüçhaftagibi bir sürebeklediğini söyledi...Biliyormusunuzbencehepimizbumeseleyidüşünmemeyevekafamıza takmamayaçalışmalıyız."Buaradarengi iyice solanEmma'ya dönerek anlayışla gülümsedi. "Unutmayalım ki" diye ekledi. "Buzavallışanssızgençkadınınneysekiaramızdanbiriyleherhangibirilişkisiyok."

Cedricsözekarıştı."Bukonudankesinlikleeminolmakmümkündeğil,değilmi?"

LucyEyelesbarrowonuşaşkınlıklasüzdü.ÜçkardeşarasındakibelirginfarklılıkLucy'ninilkandadikkatiniçekmişti.Cedric iriyarıgövdesi,güneşyanığı,sivilceliyüzü,dağınıksiyahsaçlarıolanneşelidavranışlarıyladikkatçekenbiriydi.Yüzündebirkarışsakallahavaalanınainmiş,mahkemeyegelmedentıraşolduysadagiysilerinideğiştirmeyegerekduymamıştı.Buburuşuk eski, gri flanel pantolon, yıpranmış, yer yer örülmüş ceketten başka giysisi yokgibiydi.Anlaşılangerçekanlamdabirbohemyaşamısürmektengururduyuyordu.

Onun aksine ağabeyi Harold tam anlamıyla şehirli bir centilmen ve önemli şirketlerinyöneticisiydi.Uzunboylu,dikduruşlu,gösterişlibirtipti;şakaklarındayeryerağarmışsiyahsaçlarıve incebakımlıbirbıyığıvardı.Koyu renkşıkbir takımelbisegiymiş,parlakgribirkravat takmıştı. Dış görünüşünden ne olduğu hemen anlaşılıyordu; başarılı ve dürüst birişadamı.

Soğukbirseslekonuşmayabaşladı.

"Bufikirlerinişimdilikkendinesaklayabilirsin,Cedric!"

"Peki ama niçin? Ne de olsa ceset bizim ambarımızda bulunmadı mı? Orada nearıyordu?"

BayWimbornehafifçeöksürerek,konuşmayakatıldı.

"Belki de şey... orada bir randevuya gelmişti. Anahtarın kapının dışındaki çiviye takılıolduğuherkesçebiliniyordusanırım."

Ses tonuböyle tedbirsizdavranışıonaylamadığı içinkarşısındakilerisuçlargibiydi.ÖylekiEmmahemenözürdilercesinekonuşmayabaşladı.

"Busavaşsıralarındabaşlamışbiralışkanlık.A.R.P.havasavunmabirlikleri için.Oradaküçükbir ispirtoocağıvarmış,kendileri içinkakaopişiriyorlarmış.Dahasonralarıda,oradagerçekten kimsenin alıp götürmeyi isteyeceği bir şey olmadığı için bu alışkanlığı sürdürüpanahtarı çivideasılıbıraktık.Kadınderneklerininüyeleri içinkolaylıkoluyor.Eğeranahtarıevde saklasak bu onlar için sorun olacaktı. Orayı hazırlamak istedikleri zaman evdekimsenin olmaması halinde işleri aksayabilirdi. Evde genellikle gündelikçi çalıştırdığımı,sürekliyardımcımızolmadığınıbiliyorsunuz..."

Sesi giderek kayboldu. Gerçi gereksiz ayrıntılı bir açıklama yapmaya çalışmıştı amakafasınınçokdahabaşkayerlerdeolduğubelliydi.

Page 59: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Cedriconuşaşkınlıklasüzdüktensonrasordu.

"Endişeligörünüyorsun,kardeşim.Neoldu?"

Haroldkızgınlıklasöylendi.

"Böylebirşeyinasılsorabilirsin?"

"Tabi sorarım. Tamam anlıyorum, yabancı genç bir kadın Rutherford Hall'daki birambardacinayetekurbangitti; (BubirazVictorian tipidramıandırıyorama), tamamEmmabunedenleşokagirdi...hepsitamamdaEmmaherzamançoksoğukkanlı,aklıbaşındabirkızdı.Şimdibirdenböylesineendişelenmesinebiranlamveremiyorum.BoşvermelisinböyleşeyleriEmma,insanoğluherşeyealışır!"

"Bazıinsanlarcinayetgibiolaylarasendenbirazdahazoralışabilir"dediHaroldiğneleyicibir tonda. Sizin yaşadığınız yerlerde cinayetlerin daha gündelik konular olduğunudüşünebiliyorum;Majorka'da..."

"Majorkadeğil,İbiza."

"Aynışey."

"Aynıdeğil...Çokfarklıbirada."

Haroldkonuşmasınısürdürdü.

"Cinayetin senin için gündelik olağan bir olay sayılabileceğini söylemek istiyordum;özellikledehiddetliLatin insanlarıarasındayaşamayaalışmışbiriolarak.Bizler İngiltere'debu tür konuları daha ciddiye alıyoruz." Giderek artan bir öfkeyle ekledi. "Ayrıca Cedric,toplumiçineözelliklederesmibirsoruşturmayabugiysilerlegelmeyi..."

"Giysileriminnesivar?Çokrahat."

"Bulunduğunyereuygundeğil."

"Her neyse, yanımda bulunan tek giysim bu. Böyle sıkıcı bir konuda ailemi yalnızbırakmamak için apar topar yola çıkmak zorunda kalınca eve uğrayıp gardırobunuyüklemeye zaman bulamadım. Ayrıca ben ressamım ve ressamlar rahat ettikleri giysilerigiyerler."

"Hâlâresimyapmayaçalışıyormusun?"

"BanabakHarold,resimyapmayaçalıştığımısöylersen..."

BayWimborneotoriterbirtavırlaöksürdü.

"Böyle tartışmakla bir yere varamazsınız" diye onları hafifçe azarladı. "Sevgili Emma,şehredönmedenöncesiziniçinyapabileceğimbirşeyolupolmadığınısöylersenizgerçektensevineceğim."

Page 60: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Bu uyarı yerini buldu. Emma Crackenthorpe telaşla, "Buraya gelmiş olmanız yeterli.Teşekkürler"dedi.

"Bir şey değil. Resmi soruşturma sırasında ailenin çıkarlarını koruyan yabancı birininolmasının yararı var.Müfettiş ile RutherfordHall'da bir görüşme ayarladım. Her ne kadarolay şimdilik karanlık görünüyorsa da kısa sürede her şeyin açığa çıkacağından eminim.Bana sorarsanız olanlar çok belirgin. Emma'nın söylediği gibi Uzun Ambar'ın anahtarınınkapınındışındakiçiviyeasılıdurduğuyöredekibirçokkişi tarafındanbiliniyor.Kışaylarındapek uğranılmayan bir yer olduğundan yöresel çiftlerin burayı gizli buluşma yeri olarakkullanıyorolmalarıçokdoğal.Hiçkuşkusuzbirçiftinarasındakavgaçıktıvegençadambiran için kendini kaybetti. Yaptığının dehşeti içinde kıvranırken de lahidi fark etti ve cesediortadankaldırmakiçinmükemmelbiryerolduğunakararverdi."

Lucy, evet, bu da olası görünüyor. İlk etapta düşünülmesi gereken bu, diye aklındangeçirdi.

Cedric,"Yöredenbirçiftdediniz...amakimsekızıteşhisedemedi"diyesözegirdi.

"Dahaaraştırmanınbaşındayız.Kısabirsüreiçindehiçkuşkusuzbir tanıyançıkacaktır.Tabi söz konusu adamın bu yöreden biri olması, kızın başka bir yerden, örneğinBrackhampton'unbaşkabirbölgesindengelmesidemümkün.Brackhamptonbüyükbirşehir,sonyirmiyıldainanılmayacakkadarbüyüdü."

"Eğerbenolsam,soğukbirambardagençbiradamlabulaşmakistemezdim."Cedricyinesözekarıştı."Sinemadabirazeltutuşmayıfilanyeğlerdiniz,değilmiBayanEyelesbarrow?"

"Buayrıntılaragirmemizgereklimi?Konuyudeğiştirsekolmazmı?"dediHaroldsıkıntılıbirsestonuyla.

O anda araba Rutherford Hall'un ana giriş kapısının önünde durdu ve hep beraberarabadanindiler.

Page 61: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM8

Kütüphaneye girdiklerinde Bay Wimborne'un gözleri parladı; kurnaz bakışlı, yaşlıgözleriyle önceden tanıdığı ve orada buluşmaküzere sözleştiğiMüfettişBacon ve hemenarkasındakiaçıkkumralsaçlıyakışıklıadamısüzdü.

MüfettişBaconhemenadamlarıbirbirlerinetanıştırdı.

"SiziNewScotlandYard'danDedektif-MüfettişCraddockiletanıştırmakisterim."

"NewScotlandYardmı?...Hımm."BayWimborne'unkaşlarıçatıldı.

Nazik ve hoş davranışlı bir insan olan Dermot Craddock karşısındakini beklemeden,hemenkonuşmayabaşladı.

"Bu olayda yerel polis tarafından yardımımız istendi, Bay Wimborne" dedi."Crackenthorpeailesini temsilettiğinizigözönünealaraksizeayrıntılarhakkındabirazgizlibilgivermemiziyiolacak."

Gerçeğinyalnızcabirparçasınıaçıklayıp, tamamınıaçıklamışgibibir izlenimuyandırmakonusundakimseMüfettişCraddockkadarbaşarılıolamazdı.

"Sanırımbu konudaMüfettişBacon'ın dabir itirazı olmayacaktır" diyerekmeslektaşınabaktı.

MüfettişBaconbütünciddiyetiyleonaylayarak,bütünbunlarınöncedenplanlandığınıbellibileetmedi.

"Durumu kısaca özetleyeyim" diye söze girdi Craddock. "Elimizdeki birtakım delilleredayanarak maktulün bu bölgeden biri olmadığı, yurtdışından bu ülkeye geldiği ve burayaLondra üzerinden ulaştığı sonucuna varabiliyoruz.Onun (henüz bundan kesin olarak emindeğilizama)Fransa'dangelmişolduğunudüşünüyoruz."

BayWimborne'unkaşlarıyenidençatıldı.

"Doğrumubu?"dedi."Doğrumu?"

"Bu olasılığı göz önünde bulunduran polis müdürümüz" diye ekledi Müfettiş Bacon."OlayınbizdençokScotlandYard'ıngörevalanınagirdiğikanısınavardı."

"Şuaniçintekumudumolayınbiranönceçözülmesi"diyebelirttiBayWimborne."SizindekolaycaanlayacağınızgibibuolayCrackenthorpeailesiniçoküzdü.Olayladoğrudanbirilişkileriolmamaklaberaber,yinede..."

BiraniçinsusuncaMüfettişCraddocksözekarıştı.

Page 62: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Arazinizdecinayetekurbangitmişbir kadıncesedibulunmasıelbettekihiçhoşbir şeydeğil. Bu konuda sizinle tamamen hemfikirim.Mümkünse aile bireyleriyle kısa bir görüşmeyapmakisterdim..."

"Amaniçin,anlayamıyorum..."

"Bunaniçingerekduyduğumuzu,onlarınbananesöyleyebileceklerinimi?Büyükolasılıklaönemlihiçbirşeyama...kimbilebilir ki?Buaradaenönemlibilgilerisizdenalabileceğimdeneminolduğumusöylemecesaretimihoşgörün.Buevveailehakkındakibilgileri."

"Bütünbunlarınyurtdışındangelipburadaöldürülen tamamenyabancıbirgençbayanlaneilgisiolabilir?"

"İşin püf noktası da bu zaten" diye Craddock yanıtladı. "Buraya niçin geldi? Dahaöncedenbuevlebir ilişkisi varmıydı?Acabaçokönceleri burada,örneğinhizmetçi olarakçalışmışolabilirmi?Hanımefendininodahizmetçisiolarakbelkide.YoksaburayaRutherfordHall'daCrackenthorpelardandahaönceyaşamışbiriniziyaretetmeyemigeldi?"

Bay Wimborne buz kadar soğuk bir sesle Rutherford Hall'da 1884 yılında JosiahCrackenthorpe tarafından yaptırıldığındanbu yanabumalikânede yalnızcaCrackenthorpeailesininyaşadığınıbelirtti.

Craddock,"İştebuilginç!"dedi."Banabirazaileningeçmişindensözedermisiniz?..."

BayWimborneomuzlarınısilkti.

"Anlatacakokadarazşeyvarki.JosiahCrackenthorpeçikolata,şeker,bisküvi,sosgibiürünler üreten bir fabrikanın sahibiydi. Bu işten büyük bir servet yaptı. Bumalikâneyi inşaettirdi.Enbüyükoğlu,LutherCrackenthorpeşimdiburadayaşıyor."

"Başkaoğluvarmı?"

"Biroğludahavardı;1911'debirtrafikkazasındaöldü."

"PekiBayCrackenthorpehiçbuevisatmayıdüşünmedimi?"

"Bunu yapması olanaksız" diye yanıtladı avukat soğuk bir ifadeyle. "Babasıvasiyetnamesiyleonunelinikolunubağladı."

"Banabirazbuvasiyetnamedenbahsedermisiniz?"

"Bunagerekvarmı?"

MüfettişCraddockgülümsedi.

"Aksi takdirde gereği halinde, Somerset House'a gidip vasiyetnameye benim şahsenbakmamgerekecek."

BayWimborneistemedensinsicegülümsedi.

Page 63: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"İşte bunda haklısınız müfettiş! İtiraz etmemin tek nedeni bunun konuyla doğrudan birilişkisiolmamasıydı.JosiahCrackenthorpe'unvasiyetnamesinegelince,bubirsırdeğil.Adıgeçenbüyükservetinin tamamınıyedieminebıraktı;paranıngetirisiyaşadığısüreceheryıloğlu Luther'e ödenecek, onun ölümünden sonraysa eşit olarak Luther'in çocuklarına,Edmund'a,Cedric'e,Harold'a,Alfred'e,Emma'yaveEdith'epaylaştırılacak.Edmundsavaştaöldü,Edith isedört yıl önceöldü.BundandolayıLutherCrackenthorpe'unyaşamınınsonbulmasının ardından servet Cedric, Harold, Alfred, Emma ve Edith'in oğlu Alexanderarasındabölüştürülecek."

"Pekiyaev?"

"EvLuther'inyaşayanenbüyükoğlunayadavârislerinekalacak."

"EdmundCrackenthorpeevlimiydi?"

"Hayır."

"Pekibudurumdamalikânekimin?..."

"Onunbirküçüğüolanoğlanın,yaniCedric'inolacak."

"BayLutherCrackenthorpe'unbukonuyamüdahaleetmehakkıyokmu?"

"Hayır."

"Sermayeüzerindehiçbiryönetimhakkıyokmu?"

"Hayır."

"Bubiraztuhafdeğilmi?"MüfettişCraddocksinsicegülümsedi."Bencebabasıondanpekhoşlanmıyormuş."

"Doğru tahmin ettiniz" diye BayWimborne onayladı. "İhtiyar Josiah büyük oğlunun aileişleriyle,fabrikaylayadaherhangibirticarifaaliyetleilgilenmemesindendolayıdüşkırıklığınauğramıştı.Lutherzamanınınhemenhementamamınıyurtdışında,seyahattesanateserleritoplamaklageçiriyordu. İhtiyar Josiahbu işlerdenhiçhoşlanmıyordu.Buaçıdanservetinindahasonrakinesillerekalmasıiçinbiryediemineemanetetmeyiyeğledi."

"Öyleyseşimdilikbu ikincinesilyaşamlarınıkendikazançlarıylayadababalarınınonlaravermeyi uygun gördüğü parayla sürdürmek zorunda; babalarıysa hatırı sayılır bir geliriolmasınarağmenservetüzerindehiçbirhakkasahipdeğil,öylemi?"

"Aynen öyle. Bütün bunların başka bir ülkeden gelmiş, tanınmayan bir genç kadınınöldürülmesiyleneilgisiolabileceğinianlayamıyorum?"

"İlkbakıştapekbirilgisiyokgibigörünüyor"dediMüfettişCraddockbaşınısallayarakhakverdiğinibelirtti."Şimdilikyalnızcagereklisoruşturmayıyapmayaçalışıyorum."

Page 64: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BayWimborne,onusertbakışlarlasüzdü.Dahasonrayaptığıaçıklamadanmemnunbiradamedasıylaayağakalktı.

"Artık Londra'ya dönme zamanının geldiğini düşünüyorum. Tabi benden öğrenmekisteyeceğiniz başka bir şey yoksa." Sırayla her iki adamı da süzdü. "Hayır, teşekkürlerbayım."

Aynı anda dışarıda antrede kapı zilinin yankılandığı duyuldu. "Aman Tanrım" diyemırıldandıBayWimborne."Sanırımgençlerdenbirigösteriyapıyor."

Müfettiş Craddock gürültüye rağmen duyulmasını sağlamak amacıyla sesini iyiceyükselterekaçıkladı.

"Sanırım şimdilik bizim de evden ayrılıp ailenin rahat bir öğlen yemeği yemesine fırsatvermemiz doğru olacak. Müfettiş Bacon'la birlikte daha sonra, on dört on beşte yenidengelipailebireyleriylegörüşmeyidüşünüyoruz."

"Bugerekiyormu?"

"Olabilir..." Craddock omuzlarını silkti. "Belki de aile bireylerinden biri bize bu kadınınkimliğiniortayaçıkarmamızayardımcıolacakbiripucuverebilir."

"Bunda kuşkuluyum. Gerçekten kuşkuluyum, müfettiş. Ama yine de size iyi şanslardilerim.Daha önce de söylediğim gibi herkes için bu olay ne kadar çabuk çözümlenirse okadariyiolacak."Başınısallayarak,yavaşçaodadançıktı.

***

Lucyresmisoruşturmadandönüncedoğrucamutfağagitti.BryanEastleykapıdanbaşınıuzattığındaöğlenyemeğihazırlıklarıylameşguldü.

"Sizeherhangibiryardımımolabilirmi?"diyesordu."Evişlerineelimoldukçayatkındır."

Lucyonudalgınbakışlarlakısacasüzdü.BryanmahkemesalonunadoğrucakendiküçükM.G.arabasıylagelmiştiveLucy'ninonuincelemefırsatıolmamıştı.

Sempatik bir görüntüsü vardı. Otuz yaşlarında, genç, kahverengi saçlı, gür, kumralbıyıklı,hüzünlübakışlımavigözleriolanyakışıklısayılabilecekbiradamdı.

"Oğlanlar henüz dönmediler" diyerek içeri girip mutfak masasının üstüne oturdu."Bisikletleriyleburayaulaşmalarıdahayirmidakikasürer."

Lucygülümsedi.

"Hiçbirşeyikaçırmamakkonusundakesinkararlılar."

"Çokdoğal,onları kınamıyorum.Kısayaşamlarında ilkmahkemedeneyiminiyaşadılar...hemdedoğrudanaileleriniilgilendirenbirkonuda."

Page 65: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Masadankalkmanızmümkünmü,BayEastley?Tepsiyiorayakoymamgerek."

Bryanistenileniyaptı.

"AmanTanrım,yağnekadarkızmış.İçinenekoymayıdüşünüyorsunuz?"

"Yorkshirepudingiyapıyorum."

"BildiğimizYorkshirepudingi.Yanındabirdeeskiİngilizusulündepişirilmişrozbif;bugünküyemekbumu?"

"Evet."

"Cenaze yemeğini andırıyor. Güzel kokuyor." Belirgin bir şekilde mutfağın havasınıkokladı."Gevezeliğimdenrahatsızoluyormusunuz?"

"Yardımetmeyegeldiyseniz,yardımetmeniziyeğlerim."Fırındanbirdiğertepsiyiçıkardı."İşte...lütfenbupatatesleridöndürürmüsünüz,arkataraflarıdakızarsın..."

Bryantereddütetmedensöyleneniyaptı.

"Bütünbunlarbizmahkemedeykenmipişti?Yayansalardı?"

"Olanaksız.Fırınınzamanayarıvar."

"Birtürelektriklibeyin,değilmi?"

Lucyyangözleonabaktı.

"Doğru. Şimdi tepsiyi yeniden fırına koyun. Bu tutacağı alabilirsiniz. Lütfen ikinci gözeyerleştirin.EnüstgözeYorkshirepudinginikoyacağım."

Bryandenileniyaptıysadabiransonrahafifçebağırdı."Yandınızmı?"

"Biraz.Önemlibirşeydeğil.Yemekpişirmekgerçektentehlikelibiruğraş."

"Sanırımpekyemekpişirmiyorsunuz?"

"Aslında pişiriyorum... hem de oldukça sık. Ama bu tür şeyler değil! Yumurtahaşlayabilirim, tabi saate bakmayı unutmazsam. Aynı şekilde jambonlu yumurta dapişirebiliyorum.Ayrıca ızgaradabiftekkızartabiliryadahazırçorbayı ısıtabilirim.Dairemdeküçükbirelektrikliocağımvar..."

"Londra'damıyaşıyorsunuz?"

"Yaşamaksayılırsa...evet."

Sestonuüzüntülüydü.Lucy'ninyumurtalıYorkshirepudingikarışımınıtepsiyedökmesiniseyretti.

"Nekeyifbu!"dediiççekerek.

Page 66: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

İşininönemlikısmınıgeridebırakmışolmanınrahatlığıylaLucygençadamadahadikkatlibakmafırsatıbuldu."Keyifliolanne...mutfakmı?"

"Evet. Bir an için kendi mutfağımızı anımsadım, küçük bir çocukken yaşadığım ailemutfağını."

Lucy, Bryan Eastley'in kimsesiz ve umutsuz bir havası olduğunu hissetti. Onu dahayakından inceleyince başlangıçta düşündüğünden daha yaşlı olduğunu saptadı. Kırkınüstünde olmalıydı. Onun Alexander'in babası olduğuna inanmak zordu. Henüz on dörtyaşlarındaduygusalbirgençkızken,savaşsırasındatanıdığıgençpilotlarıanımsatıyordu.Lucydahasonralarıgelişmişvesavaşsonrasınındünyasındabüyümüştü.Bryankonusundaise onun hiç gelişmediği, yılların onu değiştirmeden gelip geçtiği gibi bir hisse kapılmıştı.Adamın bir sonraki davranışı da bunu doğrular gibiydi. Yenidenmutfakmasasının üstüneoturmuştu.

"Çokzorbirdünyadayaşıyoruz,değilmi?"diyesordu."Doğruyolubulupayaktakalmakçokzor,demekistiyorum.Özellikledebunagöreyetiştirilmemişseniz."

Lucy o anda Emma'nın anlattıklarını anımsadı. "Savaş uçağı pilotuydunuz, değil mi?"diyesordu."D.F.C.madalyanızvardı,değilmi?"

"İşte sizi asıl yanlış yapmaya sürükleyen de bu! Göğsünüze bir madalya takılıyor veinsanlarsiziniçinyaşamıkolaylaştıracakherşeyiyapmayaçabalıyorlar.Sizeişveriyorlarvebunungibidavranmayısürdürüyorlar.Onlaraçısındançokdoğruvesaygınbir tutum.Amabunların hepsi yönetsel görevler, dolayısıyla da hiçbir işi yapmayı öğrenme fırsatıbulamıyorsunuz. Masanın başında oturuyor, rakamlara boğuluyorsunuz. Kendime özgüfikirlerim,hedeflerimvardı,bir ikibuluşumoldu.Amadestekbulamadım.Kimseyibunlar içinparayatırmayaiknaedemedim.Eğerbirazsermayemolsaydı..."

Düşünceyedaldı.

"Edie'yi biliyorsunuz değilmi? Karımı. Tabi ki tanımıyorsunuz onu.O diğerlerinden çokfarklıydı.Hepsindengençti.HavaKuvvetleri'ndeçalışıyordu.İhtiyarınçatlağıntekiolduğunusöylerdi. Gerçekten de öyle. İnanılmayacak kadar cimri. Ama kefenin cebi yok. Öldüğüzamanservetdağıtılacak.TabiEdie'ninpayıAlexander'inolacak.Amaodaparayayirmibiryaşınabasmadandokunamayacak."

"Özür dilerim ama tekrar masadan kalkabilir misiniz? Masayı hazırlayıp kızartmanınsosunuyapmakistiyorum."

OsıradaAlexanderveStoddart-Westkıpkırmızıyüzlerlenefesnefesemutfağadaldılar.

"Merhaba Bryan!" diye seslendi Alexander babasına dönerek samimiyetle. "Demekburadaydın.Bakarmısın,nenefisbirkızartma!Yorkshirepudingidevarmı?"

Page 67: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Evet,var."

"OkuldaverilenYorkshirepudingleriiğrençyassıvehamuroluyor."

"Yolumdançekilirmisiniz?"diyesorduLucy."Soshazırlamakistiyorum."

"Sosubirazçokyaparmısın?İkiporsiyonalabilirmiyim?"

"Evet."

"Ooo,iştebuhoş!"dediStoddart-Westüzerinebasaraksevinçle.

"Azpişmişolmasın"diyeeklediAlexanderkorkarak.

"Olmaz."

Alexanderbabasınadönüp,"Mükemmelbiraşçıo!"diyebelirtti.

Lucy'ye baba oğul arasında bir rol değişimi varmış gibi geldi. Alexander babasıylaanlayışlıbirbabanınoğluylakonuşacağışekildekonuşuyordu.

O sırada Stoddart-West nezaketle sordu. "Size yardımcı olabilir miyim, BayanEyelesbarrow?"

"Evet,yardımedebilirsin.Alexander,haydigitveziliçal.James,sendebutepsiyiyemekodasına götürür müsün? Siz de kızartmayı alın, Bay Eastley! Patatesleri ve Yorkshirepudinginidebengetiririm."

"İçeride Scotland Yard'dan gelen biri var" diye belirtti Alexander. "Yemeği bizimle miyiyecekler."

"Buteyzenizinvereceğikararabağlı."

"Bence Emma Teyzem bunda sakınca görmez ama... Aslında o çok misafirperverdir.Harold Amcam ise bundan hoşlanmayacaktır. Bu cinayet meselesine çok bozuluyor."Alexander elinde tepsi kapıdan çıkarken bilgi vermeyi sürdürüyordu. "Bay Wimbornekütüphanede Scotland Yard'dan gelen adamla konuşuyor. Ama yemeğe kalmayacak.Londra'ya dönmesi gerektiğini söyledi. Haydi gel Stoddart.Oh, şuna bakın, çanı çalmayagitmişbile."

Aynıandaçansesiduyuldu.Stoddart-Westbirsanatçıydı.Çanıöylesinegüçlüçalıyordukikonuşmakolanaksızlaştı.

Bryanetigetirdi.Lucyelindekisebze tabağıylaonu izliyordu.Dahasonrasosladolu ikikâseyialmakiçinyenidenmutfağadöndü.

EmmatelaşlamerdivenlerdenindiğindeBayWimborneantredeeldivenlerinigiyiyordu.

"Yemeğekalmakistemediğinizdeneminmisiniz,BayWimborne?Sofrahazır."

Page 68: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Kalamam,Londra'daçokönemlibirrandevumvar.Trendevagonrestorandayerim."

"Burayagelmenizbüyükincelik"diyebelirttiEmmaminnetle.

Osıradaikipolisgörevlisikütüphanedençıktılar.

BayWimborneEmma'nıneliniavuçlarınınarasınaaldı.

"Sıkılacakbir şeyyok, tatlım!Bubeycinayeti soruşturmak içinNewScotlandYard'dangelen Dedektif-Müfettiş Craddock. İkiyi çeyrek geçe tekrar gelerek sizlere araştırmasındayardımcı olacak bazı sorular yöneltecek. Ancak dediğim gibi, endişelenecek bir şey yok."Craddock'abakaraksordu."MissCrackenthorpe'abanaaçıkladıklarınızısöyleyebilirmiyim?"

"Elbette,bayım."

"Müfettiş Craddock bana bunun yerel bir cinayet olayı olmadığını açıkladı. ÖldürülenbayanınLondra'dangeldiğivebüyükolasılıklayabancıolduğudüşünülüyor."

EmmaCrackenthorpeheyecanlasordu.

"Yabancımı?Fransızmı?"

AçıklamalarıylaonuyatıştırmayıummuşolanBayWimborneşaşkınlık içindeydi.DermotCraddockEmma'yısorgulayanbakışlarlasüzüyordu.

DedektifkendikendineEmma'nınniçinöldürülenkadınınFransızolduğunudüşündüğünüvebudüşüncedenniçinhuzursuzlukduyduğunusoruyordu?

Page 69: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM9

Lucy'nin enfes yemeklerinin tadını çıkaran yalnızca iki delikanlı ve CedricCrackenthorpe'du. İngiltere'ye dönmesini gerektiren koşullardan pek rahatsız olmamışabenziyordu.Bütünbuolanlarıkarakterigereği,sonundaölümdeolsakötübirşakaolaraknitelendiriyordu.

Lucy ağabeyi Harold içinse bu durumun kabul edilemeyecek kadar nahoş bir durumolduğunufarketti.HaroldcinayetiCrackenthorpeailesinekarşıyapılmışbirhakaretolarakalgılıyordu.Bundandolayıokadaröfkeliydikiyemeğinedokunmadıbile.Endişeliveüzgünolan Emma da çok az yedi. Alfred'e gelince tamamen düşüncelere boğulmuştu, çok azyediği gibi çokdaaz konuştu. İnceesmer yüzlü, gözleri birbirineoldukça yakıngerçektenyakışıklıbirerkekti.

Yemekten hemen sonra yeniden gelen polisler, kibarca ilk olarak Bay CedricCrackenthorpeilegörüşmekistediklerinibelirttiler.

MüfettişCraddocksonderecenazikvesamimiydi.

"Lütfen oturun, Bay Crackenthorpe. Duyduğuma göre Balear Adaları'ndan gelmişsiniz.Oradamıyaşıyorsunuz?"

"Son altı yıldır İbiza'da yaşıyorum. Bu rutubetli ve soğuk ülkeden daha çok hoşumagidiyor."

"Bizdençokdahafazlagüneşgörmüşolduğunuzkesin"dediCraddockgençadamahakvererek. "Ancak öğrendiğime göre çok kısa bir süre önce de buradaymışsınız, kesinsöylemekgerekirseNoelzamanı.Evebukadarkısasüresonrayenidendönmenizisağlayanneoldu?"

Cedricsırıttı.

"KızkardeşimEmma'danaldığımbirtelgraf.Dahaöncearazimizdehiçcinayetişlenmedi.Bunukaçırmakistemedim.Dolayısıyladageldim."

"Kriminolojiyleilgilenirmisiniz?"

"Bu çok iddialı bir terim! Yalnızca gizemli cinayet vakalarından, dedektif hikâyelerindenfilanhoşlandığımısöyleyebilirim.Aile topraklarında işlenengizemlibir cinayet ise,yaşamdaancak bir kez karşılaşılır türden bir olay. Bunun dışında zavallı Em'in de yardıma ihtiyacıolabileceğini düşündüm. İhtiyarı, polisi ve geri kalanları idare edebilmek için, anlıyorsunuzdeğilmi?"

"Anlıyorum. Bu cinayet sportif duygularınızı ve aileye duyduğunuz yakınlığı kamçıladı.

Page 70: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Kız kardeşinizin bundan dolayı size minnettar olduğundan eminim. Tabi aslında diğer ikiağabeyinizdegeldiler."

"Ama ona destek olmak vemoralini düzeltmek için değil" diye Cedric açıkladı. "Haroldinanılmayacak kadar öfkeli. Şehrin ileri gelen finans adamlarından biri olarak kuşkulu birkadınınöldürülmüşolmasınaadınınkarışmasıonagörebirşeydeğil."

Craddockhafifçekaşlarınıhavayakaldırdı.

"Bu...kuşkulubirkadınmı?"

"Bence evet, ama bu konuda asıl otorite olan sizsiniz. Olaylara bakınca öyle olmasıgerektiğisonucunavarıyorum."

"Banamaktulünkimolduğunailişkinbirfikirverebileceğinizisanıyorum,haklımıyım?"

"Yapmayın, müfettiş arkadaşlarınız onu teşhis edemediğimi söylemediler mi? Benimkiyalnızcabirvarsayım."

"Ben de yalnızca bir ‘fikir' demiştim, Bay Crackenthorpe. Bu kadını daha önce hiçgörmemiş olabilirsiniz. Ama onun kim olduğu ya da olabileceğiyle ilgili olarak bir tahmindebulunabilmenizmümkün,değilmi?"

Cedricbaşınısalladı.

"Yanlış ata oynuyorsunuz,müfettiş.Gerçekten hiçbir fikrim yok. Sanırım onun buraya,UzunAmbar'a bizlerden biriyle buluşmak için geldiğini düşünüyorsunuz. Ama bizler buradayaşamıyoruz ki. Bu evde kalan yegâne insanlar yaşlı bir adamla bir kadın. Onun ihtiyar,hastababamlarandevusuolduğuiçinburayageldiğinidedüşünmüyorsunuzherhalde?"

"Bizegöre -MüfettişBacondaaynıdüşüncede-bukadınınbirarabuevleherhangibirbağlantısıolmuşolabileceği.Tabibuyıllarcaöncedeolabilir.Hafızanızıbirazzorlayın,BayCrackenthorpe." Cedric bir iki dakika düşündükten sonra başını salladı. "Zaman zamanyabancıyardımcılarımızoldu, tıpkıbizimdurumumuzdakibirçokailegibi.Amabudurumdasöz konusu olabilecek birini anımsamıyorum. Bence bu soruyu diğerlerine sormalısınız.Onlarbendençokdahaiyianımsayacaklardır."

"Bunutabikiyapacağız."

Craddock sandalyesinin arkasına yaslanarak, ekledi. "Soruşturmada duymuş olduğunuzgibiadlitabipcinayetsaatinitamolaraksaptayamıyor.İkihaftadanuzun,dörthaftadankısabir süre önce olduğunu belirtiyor, hepsi bu. Buna göre cinayetin Noel zamanı işlendiğinidüşünmemizgerekiyor.Noel'deburadaolduğunuzusöylemiştinizyanılmıyorsam.Nezamangeldinizvenezamangittiniz?"Cedrickısacadüşündüktensonrayanıtladı."Birdüşüneyim...uçaklageldim.Noel'denöncecumartesigünügeldim...sanırımayın21'iydi."

Page 71: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Majorka'dandoğruburayamıuçtunuz?"

"Evet.Sabahbeştehareketettimveöğlensaatlerindeburadaydım."

"Pekiburadannezamanayrıldınız?"

"Birsonrakicuma,ayın27'sinde."

"Teşekkürederim."

Cedric sırıttı. "Cinayete uyan bir zaman diliminde burada olmam gerçekten şanssızlık,müfettiş.AmainanınbanabirkadınıboğmakhiçdebanagörebirNoelşakasıdeğil!"

"Umarımöyledir,BayCrackenthorpe."

MüfettişBaconbirşeysöylemedenkuşkulubakışlarlaolanlarıizliyordu.

"Böylebireylembarışveiyiniyetduygularınatersdüşerdi,öyledeğilmi?"

Cedric bu soruyu doğruca kendi kendine homurdanan Müfettiş Bacon'a yöneltmişti.AncaknezaketleyanıtlayanMüfettişCraddockoldu.

"Teşekkürler,BayCrackenthorpe.Hepsibukadardı."

CedricodadançıkıpkapıyıardındankapadıktansonraCraddockmeslektaşınadönereksordu.

"Onunhakkındanedüşünüyorsunuz?"

Bacon, "Herşeyiyapabilecekkadarkendinibeğenmişbir tip"diyehomurdandı. "Benbutiplerden hiç hazzetmem. Yaşamları dağınık, kuşkulu tipteki kadınlarla yakın ilişkileri olansanatkârtakımından,değeryargılarınormalinsanlardanfarklıbiri."

Craddockgülümsedi.

"Ben giyim şeklinden de hiç hoşlanmadım" diye ekledi Bacon. "Resmi soruşturmaya bukıyafetle katılması... saygısızlık. Uzun zamandır gördüğüm en kirli pantolon. Ya kravatınıfark ettiniz mi? Boyalı kordonlardan örülmüş gibi. Bana sorarsanız o rahatlıkla bir kadınıboğup,bundanhuzursuzolmayacakbiri."

"Amabukadınıboğanodeğil... özellikledeMajorka'dan21'indeayrıldığıdoğruysa.Bukolaycatetkikedilebilecekbirşey."

Baconmeslektaşınıkuşkulubakışlarlasüzdü.

"Gerçekcinayetzamanınıözelliklebelirtmediğinizifarkettim."

"Bunuşimdilikkendimizesaklayalım.İlkaşamalardabazıbilgilerinbendekalmasınıdaimayeğlemişimdir."

Bacon bu fikre içtenlikle katıldığını belirtti. "Zamanı gelince söyleriz" dedi. "En doğrusu

Page 72: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

bu!"

"Şimdi de" diye konuşmaya başladıCraddock. "Kibar, şehirli beyefendinin konuya ilişkinnelersöyleyeceğinebakalım."

Dudakları ince bir çizgiyi andıran Harold Crackenthorpe'un bu konuda söyleyebileceğiçok az şey vardı. "Çok tatsız... gerçek anlamda bu olayın başımıza gelmesi büyük birşanssızlık. Korkarım gazeteler bu konuya el atacaklar... daha şimdiden bazı gazetecilerröportajiçinbaşvurdularbile...Böylebirdurum...Esefverici..."

Haroldyarımcümlelerlekonuşmayabirdenaravererekoturduğukoltuğayaslandı.Burnukötükokularalanbirinsanabenziyordu.

Müfettişin tüm denemeleri sonuçsuz kaldı. Kadının kim olduğu ya da olabileceğikonusundaenufakbir fikribileyoktu.Evet,NoelzamanıRutherfordHall'egelmişti.AncaktamNoelakşamımalikâneyegelebilmişti.Vehaftasonunudaburadageçirmişti.

"Hepsi bu kadar, teşekkür ederim!" Daha fazla soru yöneltmenin anlamsız olduğukanısına varan Craddock bu sözlerle soruşturmayı bitirdi. Harold Crackenthorpe'un buolaydaonlarayardımcıolmayacağıkonusundakararınıvermişti.

DahasonraodayaoldukçaabartılıbirsoğukkanlılıklaAlfredgirdi.

CraddockAlfredCrackenthorpe'udikkatlesüzdü;buyüzonabirşekildetanıdıkgeliyordu.Hiç kuşkusuz ailenin bu bireyini daha önce bir yerlerde görmüştü, ama nerede? Resminigazetede görmüş olabilir miydi? Anılarında onunla ilgili yüz kızartıcı bir şeyler olduğunuhissediyordu.Alfred'emesleğinisordu,ancakkaçamakbiryanıtalabildi.

"Şu sıralar sigorta işiyle uğraşıyorum. Kısa süre öncesine kadar yeni tip bir diktafonpazarlıyordum.Bukonudadevrimsayılacakbiralet!Buişteniyikazandım."

Craddock beğeniyle başını salladı. Onun bu davranışından hiç kimse Alfred'in ucuzgiysilerinin yüzeysel zarafetinin farkında olduğunu anlayamazdı. Cedric'in giysileri oldukçaeskiydi,taraztarazolmuştu;amaolağanüstükalitelibirkumaştanustaişibirkesimledikilmişoldukları anlaşılıyordu. Karşısındaki adamın ise ucuz şıklığı kendisiyle ilgili olarak anlattığıhikâyeyidoğrulamıyordu.Craddocknezaketlerutinsorularınıyineledi.Alfredkonuylailgilenirgibiydi...hattahoşlanıyordubiledenebilir.

"Kadının daha önce burada çalışmış olabileceği düşüncesi hiç fena değil. Ama odahizmetçisi olması olanaksız, bildiğim kadarıyla kardeşimin hiç oda hizmetçisi olmadı.Günümüzdeartıkhiçkimseninolmadığınısanıyorum.Ancakyinede,başkaülkelerdengelenyabancı yardımcılarımız hep oldu. Polonyalı biri vardı, sonra hayat dolu bir Alman, iki deolabilir.AncakEmma'nınteşhisedememişolmasıbuvarsayımınızısuyadüşürüyor,müfettiş.Emma'nınçoksağlambirhafızasıvardır.Neyse,kadınLondra'dangeliyorsa..."

Page 73: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"BuaradakadınınLondra'dangeldiğisonucunanasılvardınız?"

Bu soruyu belirgin bir kayıtsızlıkla yöneltmiş olmasına rağmen gözleri merak veheyecanlaparlıyordu.

MüfettişCraddockgülümseyerekbaşınısalladı.

Alfred,onasorgularcasınabaktı.

"Açıklamakistemiyormusunuz?Yoksacebindengeridönüşbiletimiçıktı,öylemi?"

"Olabilir,BayCrackenthorpe."

"Öyleyse, Londra'dan geldiğini kabul edecek olursak burada buluşacağı adamın UzunAmbar'ınsessizlikiçindecinayetinigerçekleştirmekiçinidealbiryerolduğununfarkındaymış.Buralardaki koşulları çok iyi bilen biri olmalı. Yerinizde olsam onu bulmaya çalışırdım,müfettiş."

"Biz de bunu yapıyoruz" diyen Craddock'un bu sözcükleri son derece sakin ve güvenvericiydi.

Alfred'eteşekkürederekgidebileceğinibelirtti.

"Biliyor musunuz" dedi Alfred odadan çıktıktan sonra Müfettiş Bacon'a dönerek. "Buherifidahaöncebiryerdegördüğümdeneminim..."

MüfettişBacondaAlfred'leilgiligörüşünübelirtti."Kaypakbiri.Bazenkaypaklığındozunukaçırıyor."

***

"Benimle görüşmek isteyip istemediğinizden tam olarak emin değilim." İçeri giripgirmemektetereddütedenBryanEastleykapıağzındadurmuş,ürkekçesoruyordu."Nedeolsatamolarakailedensayılmam..."

"Sanırım siz Bay Bryan Eastley'siniz, değil mi? Beş yıl önce ölen Miss EdithCrackenthorpe'unduleşi?"

"Budoğru."

"Geldiğiniz için çok teşekkür ederiz, Bay Eastley. Özellikle de bize herhangi bir şekildeyardımcıolabilecekbirşeybiliyorsanız?"

"Maalesef. Yardımcı olabilmek isterdim. Çok tuhaf bir olay, değil mi? Kışın ortasındauzaktangelipsoğukrutubetlibirambardabiriylebuluşmayaçalışmak.Bunuaklımalmıyor."

"Gerçektendebuçokşaşırtıcı"diyeonayladıMüfettişCraddock.

"Yabancıolduğudoğrumu?Böylebirşeyduydumda."

Page 74: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Busizin içinbiranlamtaşıyormu?"Müfettişin tümdikkatle izlemesinerağmenBryan'ınyüzifadesindehiçbirdeğişiklikolmadı,aynısamimiveiçtenhavasısürdü.

"Hayır,gerçektenhiçbirşey."

"Fransız olabileceğini düşünüyoruz" diye söze karıştı Müfettiş Bacon art niyetli birkuşkuyla.

Bryan'dabircanlanmaoldu.Mavigözleri ilgiyleetraftadolaştı,sarıbıyığınısıvazlamayabaşladı.

"Gerçektenmi? Paris o la la!" Başını salladı. "Bu da olayı daha da anlaşılmaz kılıyor,değil mi? Ambarda bulunduğu şekli kastediyorum. Daha önce hiç lahitte öldürülen birinigörmüşmüydünüz?Adamıbunaitennasılbirdürtüyadakompleksacaba?KendiniCaligulayadaonungibibirşeymizannediyor?"

Müfettiş Craddock bu yorumu irdeleme zahmetine bile kalkışmadı. Bunun yerine sonderecekayıtsızbirtavırlasordu:

"Aileden herhangi birinin Fransa'yla ilişkisi ya da... bağlantısı filan olduğuna ilişkin birbilginizvarmı?"

Bryan,Crackenthorpelarınzevkvesefadüşkünüolmadıklarınıbelirtti.

"Harold'un çok düzgün bir evliliği var" dedi. "Eşi yoksul düşmüş bir İngiliz asilzadesininbalıkyüzlükızı.Alfred'egelincekadınlarlapekfazlailişkisiolduğunusanmıyorum.Yaşamınısonları hüsranla biten ufak tefek entrikalar peşinde koşmakla geçiriyor. Cedric'e gelince,İbiza'da birkaç İspanyol senyorita'yla ilişkisi olduğunu sanıyorum. Kadınlar Cedric'inpeşindenkoşarlar.Üstelikdepisve tıraşsızgörünümünerağmen!Kadınlarınondannedenhoşlandıklarını hiç anlayamıyorum, ama görünen gerçek bu. Sanırım pek yardımcıolamadım,değilmi?"Özürdilercesinegülümsedi.

"Oğlum Alexander ile görüşseniz daha iyi olur. Arkadaşı Stoddart-West ile olay ortayaçıktığındanberibüyükheyecanla ipucubulmayaçabalıyorlar.Birşeylerbulduklarınabahsegirebilirim."

MüfettişCraddockdaaynıumudutaşıdığındanbahsetti.DahasonradaBryanEastley'eteşekkürederek,MissEmmaCrackenthorpeilegörüşmekistediğinibelirtti.

***

MüfettişCraddockEmmaCrackenthorpe'u daha önce olduğundan daha büyük dikkatlesüzdü.Yemektenöncekadınınyüzündebelirenifadeyehâlâbiranlamveremiyordu.

Sessiz, sakin bir kadındı. Ama aptal değildi. Pek parlak bir zekaya da sahip olduğusöylenemezdi. Emma Crackenthorpe erkeklere huzur veren yarattığı ahenkli havayla evi

Page 75: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

yuvayadönüştüren,tatlıvesakinbirkadın,diyedüşündü.

Bu gibi kadınları çözümlemek genellikle çok güçtür. Bu sessiz, sakin görünümüngerisindeçoksağlamvegüçlübirkaraktergizliolabilir,onlarıküçümsememekgerek.Belkide, lahitteki cesedin sırrını çözecek anahtar Emma'nın ruhunun derinliklerinde bir yerlerdegizli,diyedüşündüCraddock.

Bu düşünceler kafasının içinde birbirini izlerken polis müfettişi birbiri ardından önemsizsorularyöneltti.

"Konuyla ilgili olarak bildiklerinizin büyük kısmım Müfettiş Bacon'a anlattığınızısanıyorum"dedi."Sizisorularımlayormakistemiyorum."

"Banaistediğinizisorabilirsiniz."

"BayWimborne'undabelirttiğigibiölenkadınınbuçevredenolmadığısonucunavardık.Bu belki sizi rahatlattı... ya da en azından BayWimborne öyle düşünüyordu. Ama bizleraçısındandaolayızorlaştırıyortabi.Dolayısıylateşhisedilmesigüçleşiyor."

"Onutanımlamayayardımcıolabilecekherhangibirşeyyokmu?Birçanta?Evrak?"

Craddockbaşınısalladı.

"Çantasıyoktu,ceplerindedebirşeyçıkmadı."

"Adıkonusundahiçbirşeybilmiyormusunuz?Yadaneredengeldiğini?Hiçbirşeymi?"

Craddockdüşünmeyebaşladı.Bilmekistiyor...kadınınkimolduğunu...çokmerakediyor.Acababaştanberihepböyleheyecanlımıydı?Baconpekbugörüştedeğildiama...aslındagözündenpekbirşeykaçmayanakıllıbiradamdır,ama...

"Hakkında hiçbir şey bilmiyoruz" dedi. "Bu nedenle de birinin bize yardımcı olmasınıumuyoruz. Bu konuda hiçbir bilginiz olmadığından emin misiniz? Onu teşhis edememişolsanızbile...kimolabileceğihakkındadabirfikrinizyokmu?"

Belki yanılıyordu ama Müfettiş Craddock kadının yanıt vermeden önce kısa bir andüşündüğüizleniminekapıldı.

"Gerçektenhiçfikrimyok"dedi.

Müfettiş Craddock'un kadına karşı tavrı hafifçe değişmişti. Sesindeki belli belirsiz birsertleşmedışındabufarkedilmiyordu.

"Bay Wimborne size kadının yabancı olduğundan söz edince niçin onun Fransızolabileceğinidüşündünüz?"

Emma'nıntavrındapekbirdeğişiklikolmadı,yalnızcakaşlarınıkaldırdı.

"Öylemiyaptım?Evetsanırımyaptım.Evetsanırımöyledüşündüm...belkidebugerçek

Page 76: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

milliyetlerini öğrenene kadar her yabancının Fransız olduğunu düşünme eğilimimizinsonucuydu.Biliyorsunuz,buülkedeyabancılarınbüyükçoğunluğuFransız."

"Benbukonudasizinlehemfikirdeğilim.Özellikledebugünlerdedurumdeğişti.Okadarfarklı milletlerden, İtalyanlar, Almanlar, Avusturyalılar, tüm İskandinav ülkelerinden insanlarİngiltere'yegeliyorlar..."

"Evet,sanırımhaklısınız."

"BukadınınFransızolduğunudüşünmenizinözelbirnedeniyokdeğilmi?"

Emma bu soruyu yanıtlamakta acele etmedi. Biraz düşündükten sonra üzüntülü birifadeylebaşınısalladı.

"Hayır"dedi."Sanırımyok."

Bakışlarısonderecesakindi,kirpiğibileoynamıyordu.CraddockMüfettişBacon'abaktı.Baconönedoğrueğilerekcebindençıkardığıküçükemayebirpudriyerigösterdi.

"Bunutanıdınızmı,MissCrackenthorpe?"

Emmapudriyerialarakinceledi."Hayır.Benimdeğil."

"Kiminolabileceğihakkındabirfikrinizvarmı?"

"Hayır."

"O zaman sizi şimdilik daha fazla yormamıza gerek olmadığını sanıyorum. Görüşmeküzere."

"Teşekkürler."

Emma ikiadamakısacabaktıktansonraayağakalkarakodadançıktı.Belki yanılıyorduama Müfettiş Craddock rahatlamış olmanın heyecanıyla onun normalden daha hızlıadımlarlaodadançıktığıhissinekapıldı.

"Onunbirşeybildiğinimidüşünüyorsunuz?"diyeBaconsordu.

MüfettişCraddocksıkıntıylayanıtladı."Birnoktadaherkesinanlatmakistediğindendahafazlasınıbildiğiizleniminekapılıyorsunuz."

"Aslında öyledir" dediMüfettişBacon engin deneyimlerinin getirdiği rahatlıkla. "Yine de"diyeekledi. "Bugenelliklearaştırılankonuylapek fazla ilgisi olmayanbir şeydir.Yaailedengizlenen bir gençlik günahıdır ya da insanlar kirli çamaşırlarının ortaya dökülmesindenkorkuyorlardır."

"Evet bunu biliyorum.Ama yine de..." AncakMüfettişCraddock'un cümlesi yarım kaldı.KapıaçıldıveihtiyarBayCrackenthorpeiçerigirdi.

Page 77: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Scotland Yard'ın evin içine kadar gelip ilk olarak ailenin reisiyle konuşma nezaketinigöstermeye bile gerek görmemesi anlaşılır gibi değil. Bana bu evin reisinin kim olduğunusöylermisiniz?Evet,söyleyin!Buevinreisikim?"

"Tabi ki siz, Bay Crackenthorpe" diye yanıtladı Craddock yaşlı adamı sakinleştirmeyiamaçlayan alçak bir sesle ayağa kalkarken. "Müfettiş Bacon'a bildiğiniz her şeyi anlatmışolduğunuz gerçeğinden hareket ettiğimizi bilmelisiniz; ayrıca sağlığınızın çok iyi olmamasınedeniyledesizifazlazorlamakistemedik.Dr.Quimper'inbelirttiğinegöre..."

"Şöyledemekistiyorum...böyledemekistiyorum...Sertbirinsandeğilim...Dr.Quimper'egelince...yaşlı,pimpiriklikadınlardanfarksızamaçokiyibirdoktor,şikayetlerimdenanlıyor...amaonakalsabenipamuklar içindetutacak.Yemekkonusundasabitfikirli!Noel'deyemeğibiraz fazlakaçırıpmidemibozduğumdapanikledi...neyedim?Nezaman?Kimpişirdi?Kimservisyaptı?Vesairevesaire...hernekadarsağlığımkusursuzsayılmazsadatümgücümlesize yardımcı olabileceğimden emin olabilirsiniz. Evimde bir cinayet işleniyor... ya daambarımda!İlgiçekicibirbinadeğilmi?Elizabethdönemindeyapılmış,odevrinkarakteristiközelliklerini taşıyor! Yöredeki mimar öyle olmadığını söylüyor, ama adam ne söylediğininfarkındabiledeğil.1580'denbirgünbilesonrayapılmışolamaz...neyseşuandakonudeğilbu.Şimdisadedegelelim.Bendenneöğrenmekistiyorsunuz?Şimdilikvarsayımlarınızne?"

"Henüzherhangi bir varsayımönesürmek için çokerken,BayCrackenthorpe.Hâlâbukadınınkimolduğunuanlamayaçalışıyoruz."

"Yabancıolduğunusöylediniz,değilmi?"

"Öylesanıyoruz."

"Düşmanajanımı?"

"Sanmam.Olmadığınısöyleyebilirim."

"Söyleyebilirim! Söyleyebilirim. Onların her tarafa yayıldıklarının farkında değil misiniz?Ülkeyi bir tarayın, göreceksiniz. Göçmen bürolarının onlara niçin izin verdiğinianlayamıyorum. Sanayi casusu olarak faaliyet gösterdiklerinden eminim, hatta bu konudabahsebilegirerim.Maktulkadınındacasusolduğunaeminim."

"Brackhampton'damı?"

"Heryerfabrikadolu.Kapımınhemendışındabilebirtanevar."

CraddockBacon'lagözgözegeldi;deneyimlimüfettişhemenaçıkladı.

"Tenekekutufabrikası."

"Onların gerçek faaliyetlerinin ne olduğunu nasıl bilebilirsiniz? Hiçbir konudan eminolmamak gerekir. Size anlatılan hiçbir şeyi aslını araştırmadan kabul etmemelisiniz.Neyse

Page 78: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

diyelimkicasusdeğildi,pekiozamanneydi?Sevgilioğullarımdanbiriyleilişkisiolduğunumudüşünüyorsunuz?Eğer öyleysehiç kuşkusuzAlfred'ledir.Harold olamaz, o çokdikkatli vetedbirlidir.Cedric'egelincebuülkedeyaşamayatenezzületmiyor.BudurumdabueksiketekAlfred'in kadınlarından biri olmalı. Belalılarından biri onunla buluşmak için buraya geldiğinidüşünüponuburayakadarizlediveöldürdü.Buvarsayımanedersiniz?"

Müfettiş Craddock ince bir kurnazlıkla bunun yalnızca bir varsayım olduğunu belirtti.AncakBayCrackenthorpebunufarketmedi.

"Hıh!Alfredherzamankorkağıntekiydi.Obiryalancıdır,bunudaunutmamakgerek,herzamanöyleydi.İnsanınyüzünebakabakayalansöylemektençekinmez.Oğullarımdanhiçbiriişeyaramaz.Hepsiölümümübekleyenakbabalardanfarksızlar,yaşamdakitekhedefleribu!"Pis pis güldü. "İstedikleri kadar bekleyebilirler!Onlara bu iyiliği asla yapmayacağım.Neyseeğer bana başka bir sorunuz yoksa... yoruldumartık. Biraz dinlenmek istiyorum."Yenidendışarıçıktı.

"Alfred'ineksiketeğimi?"diyeBaconhomurdandı."Banakalırsaihtiyarbunuuyduruyor."Sustu, tereddütle ekledi. "Bana kalırsa Alfred temiz bir insan, bazı ticari dolaplar çevirdiğikesin ama bu konumuzun dışında. Ne dersin... benim asıl kafamı kurcalayan havakuvvetlerindenolan."

"BryanEastleymi?"

"Evet. Daha önce de onun tipinde bir iki kişiyle karşılaştım. Bir anlamda kendileriniyaşamın rüzgarına kaptırıp dünyanın dört bir yanına savruluyorlar; yaşamlarında tehlikeyi,ölümü, heyecanı, macerayı çok erken tanıyorlar. Ve sonra birden yaşamı fazla yavanbuluyorlar.Yavan,boşvetatminsiz.Biranlamdaonlarahaksızlıketmişoluyoruz.Aslındabukonudanereyekadargidebileceğinibildiğimideiddiaedemem.Amabirşekildedoludolubirgeçmiş ve boş bir gelecekle karşımızda durdukları da bir gerçek. Üstelik de canla başlayaşamlarını riske atabilmiş insanlar bunlar; sıradan bir insan ahlaki değerlerden çoksağduyularının etkisiyle, içgüdüsel olarak güvenliğini sağlamaya çalışır. Ancak bukahramanlarkorkuyutanımıyorlar,lügatlarındatedbirliolmakdiyebirşeyyok.EğerEastleybir kadınla ilişkiye girmiş olsa ve onu öldürmek istese..." Susarak ellerini çaresizliği belirtirşekildeaçtı. "Pekiamaonuniçinöldürmek istesinki?Ayrıcabir kadınıöldürecekolsabileonuniçinkayınpederininambarındakibirlahidiniçinekoysun?Banasorarsanbuadamlardanhiçbirinincinayetleherhangibir ilgisi yok.Eğerolsa,nedencesedikendiarkabahçelerindebırakmakgibibirhatayapsınlarki?"

Craddockdaonabukonudakatıldığınıbelirterek,bunabiranlamveremediğinisöyledi.

"Buradayapacakbaşkaişimizvarmıydı?"

Craddockolmadığınısöyledi.

Page 79: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Bacon,Brackhampton'agiderekbirfincançayiçmeleriniönerdiysedeCraddock,eskibirdostunuziyaretetmeyiplanladığınısöyleyerekbunureddetti.

Page 80: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM10

Miss Marple porselen köpek bibloları ve Margaret'in armağanları karşısında oturmuş,mutlulukiçindeMüfettişDermotCraddock'usüzüyordu.

"Okadarmutluyumki"diyeaçıkladı."Buolayınsoruşturmasınınsizeverilmişolmasıbenigerçektensevindirdi.Bugörevisizinüstleneceğiniziumuyordum."

"Mektubunuzualdıktansonra"diyeaçıkladıCraddock. "Doğrucapolismerkezinegittim.OsıralardaBrackhampton'dakilerdeaynıkonuylailgiliolarakyardımiçinbiziaradılar.Bununyerel bir olay olmadığı, kendi sorumluluk sınırlarını aştığı görüşündeydiler. Sizdenbahsettiğimdeemniyetmüdürümüzçokheyecanlandı.Sanırımvaftizbabamonasizinleilgiliçokşeyanlatmış."

"SevgiliSirHenry!"diyemırıldandıMissMarplesevgiyle.

"Benden kendisine Little Paddock's davasından bahsetmemi istedi. Daha sonra nesöylediğinibilmekistermisiniz?"

"Eğerözelvegizlideğilseanlatmanızıisterim."

"Buikiyaşlıkadınınçözümünükafalarındatasarlayıpolanaksızgibigörünmesinerağmenhaklılıklarının ortaya çıktığı çok çapraşık davalara benziyor" dedi. "Bu yaşlı hanımlardanbirini tanıdığınagöresenibudavaylagörevlendiriyorum.Böyleceburayageldim işte!Şimdisevgili Miss Marple, nereden başlayalım? Bu sizin de anlayacağınız gibi resmi bir ziyaretdeğil. Yardımcımı da getirmedim. Öncelikle ikimizin baş başa verip olayı gözdengeçirmemizindahadoğruolacağınıdüşündüm."

MissMarplegülümsedi.

"Eminim"dedi."Siziyalnızcagörevbaşındatanıyanbirininbuinsancaduygusalyönünüzübilmesi olanaksız. Ayrıca her zamankinden daha da hoş görünüyorsunuz. Kızarmayın...Neyse,neleröğrendiniz?"

"Sanırım, hemen hemen her şeyi. Arkadaşınız Bayan McGillicuddy'nin St. Mary MeadPolis Merkezi'ne yaptığı ihbarı, bunun trendeki kondüktör tarafından teyidini veBrackhampton garmüdürünün ifadesini inceledim.Diyebilirim ki herkes üzerine düşen tümaraştırmaları yapmış, demiryolları görevlileri ve polis. Ancak sizin yaptığınız tahminlerinhepsindendahaisabetliolduğunusöyleyebilirim."

"Tahmin değil!" diye itiraz etti Miss Marple. "Benim daha büyük bir avantajım vardı.Elspeth McGillicuddy'yi tanıyorum. Ama diğerleri tanımıyordu. Kimse onun hikâyesinidoğrulayamıyordu; kayıp olduğu bildirilen bir kadın da olmadığı için diğer insanların hepsi

Page 81: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

doğal olarak tüm bunların ihtiyar bir kadının kurgulamaları olduğunu düşündüler. Yaşlıkadınlarbutürdenhayalürünühikâyeleranlatırlar...amaElspethMcGillicuddyasla."

"ElspethMcGillicuddyasla!"diyeyinelediMüfettişCraddock."Onutanımayıçokisterdim.Keşke Seylan'a gitmemiş olsaydı. Bu arada onun da orada sorgulanmasını ayarlamayaçalışıyoruz."

"Aslında benim düşünce yöntemimin de orijinal olduğu söylenemez" diye belirtti MissMarple. "Mark Twain'in öykülerinden esinlendim, Atı bulan oğlanın yöntemini izledim.Hikâyedeçocukatolsaydımnereyesaklanırdımdiyedüşünürveorayagittiğindeatıbulur."

"Acımasız kanlı bir katil olsaydınız ne yapacağınızımı düşündünüz?" Craddock pembebeyazyaşlıyüzünedikkatlebakaraksordu."Gerçektenzihniniz..."

"Yeğenim Raymond'un söylediği gibi lavaboya mı benziyor" diye ona hak veren MissMarple sert bir şekilde başını salladı. "Ona hep lavaboların evdeki temizliği sağlayan engerekliunsurlarolduğunusöylemişimdir."

"Peki biraz daha ileri giderek, kendinizi katilin yerine koyup bana şu anda neredeolabileceğinisöyleyebilirmisiniz?"

MissMarpleiçiniçekti.

"Yapabilmek isterdim. Ancak bir fikrim yok... hiçbir fikrim yok. AncakRutherfordHall'dayaşayanyadaorayıçokiyitanıyanbiriolmalı."

"Haklısınız. Fakat bu şekilde çok geniş bir yelpazeyle uğraşmak zorunda kalıyoruz.Oradaçalışmışbirsürügündelikçikadınvar.Kadınlarınyönettiğibirdernektümfaaliyetleriniorada gerçekleştiriyor, daha önce de Kraliyet Hava Kuvvetleri destek unsurları orayıkullanmışlar.Bunların hepsiUzunAmbar'ı, lahidi ve anahtarın nerededurduğunubiliyorlar.Bunundışındabütünbunlarçevredeyaşayanlartarafındandabilinmekte.OralardayaşayanherkesdeğişikamaçlarlaUzunAmbar'danyararlanabiliyor."

"Evet,elbette!Karşıkarşıyaolduğunuzzorluklarıçokiyianlıyorum."

Craddockekledi."Cesetteşhisedilmedikçeilerlemekaydetmemizçokzorgörünüyor."

"Pekiama,buçokmuzor."

"Eninde sonunda kim olduğunu bulacağız. O yaşta ve görünümdeki kadınlara ait tümkayıp ihbarlarını değerlendiriyoruz. Şu ana kadar uyan çıkmadı. Patolog onun otuz beşyaşlarında, sağlıklı, büyük olasılıkla evli ve en azından bir çocuk sahibi olduğu sonucunavardı. Kürkü Londra'daki bir alışveriş merkezinden satın alınmış ucuz sayılabilecek birmanto.Sonüçayboyuncaaynıtipkürktenyüzlercesatılmış,bununenazyüzdealtmışıdasarışınbayanlara.ÖlenkadınınresmindenonuteşhisedebilenyadamantonunNoelöncesialınıp alınmadığını söyleyebilen bir tek tezgahtar bile çıkmadı. Diğer giysileri ise büyük

Page 82: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

olasılıkla yurtdışından, belki de Paris'ten alınmışa benziyor. İngiliz etiketi taşımıyorlar.Paris'lebağlantıkurduk,konuyubizimadımızaaraştırıyorlar.Tabikieryadageçbiriçıkıpkayıpakrabasınıyadakiracısınıihbaredecektir.Buyalnızcazamanmeselesi."

"Pudriyerbiryararsağlamadımı?"

"Maalesef,hayır.BuRuedeRivoli'deçokucuzatezgahlardayüzlercesisatılantürdenbirşey. Bu arada aslında bunu polise hemen verseydiniz daha doğru olacaktı... ya da hiçdeğilseBayanEyelesbarrow."

MissMarplebaşınısalladı.

"Ancak onu bulduğumuz anda henüz cinayet ortada yoktu ki" diye önemli bir noktayıişaret etti Miss Marple. "Düşünün bir defa, golf çalışan genç bir bayan otların arasındahiçbir değeri olmayan eski bir pudriyer buluyor, elbette ki hemen polise koşup bunubildirmez."MissMarplebirsüresusupdüşündüktensonraekledi."Öncecesedibulmamızınçokdahaakıllıcaolacağınıdüşündüm."

MüfettişCraddockneşelenmişti.

"Sanırımbulabilmekonusundabiranbilekuşkuduymadınız."

"Hayır.LucyEyelesbarrowsonderecebecerikliveakıllıbirkızdır."

"Bendeaynıfikirdeyim.Becerikliliğivedayanılmazçekiciliğibenikorkutuyor.Hiçbirerkekonunlaevlenmeyecesaretedemez."

"Ah,böylesöylemeyin...buyalnızcabirgruperkekiçinsözkonusuolabilir."MissMarplebiraniçindüşündü."RutherfordHall'dakidurumunasıl?"

"Anladığımkadarıylakendilerini tamamenonunellerine teslimetmişler.Edebibirdeyişle,onunelindenbesleniyorlar.Buaradasizinlebağlantısındanhaberleriyok.Bunugizlituttuk."

"Zatenartıkbenimlebirbağlantısıyok.Onaverdiğimgörevibaşarıylasonuçlandırdı."

"Öyleyseistediğiandaistifaedipgidebilir."

"Evet."

"Pekiamaoradakalıyor.Niçin?"

"Bununnedenlerinibanaaçıklamadı.Çokakıllıbirkızdır.Sanırımkonuilgisiniçekti."

"Buolaymı?Yoksaailemiilgisiçekti?"

"İkisiarasındabirayırımyapmaktazorlanıyorolabilir"diyefikrinibelirttiMissMarple.

Craddock,onusertbakışlarlasüzdü.

"Yoohayır,Tanrıaşkınahayır."

Page 83: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Aklınızdabirşeymivar?"

"Sanırımsizinvar."

MissMarplebaşınısalladı.

Dermot Craddock içini çekti. "Bu durumda tek yapabileceğim bulgularımı belirli birdüzendesınıflandırmak.Polisolarakyaşamçoktekdüze."

"Birsonucavaracağınızdaneminim."

"Banaverebileceğinizbirfikrinizmivar?Zekanızınyenibirürünü?"

"Olayları bir tiyatro kumpanyası açısından değerlendirmeye çalışıyorum" diye açıkladıMissMarpleçekingenlikle. "Kesinbirbağlantısıolmayan,sürekli olarakoradanorayagidiptemsiller veren bir kumpanya gibi. Bu gibi bir yerde genç bir kadının kaybolduğu pek farkedilmezdi."

"Evet. Bunu hiç düşünmemiştim, belki de önemli bir noktaya parmak bastınız. Bunuaraştıracağım."Veekledi."Niçingülümsüyorsunuz?"

"Yalnızcadüşünüyordumda"diyeyanıtladıMissMarple. "Kimbilir cesedinbulunduğunuöğreninceElspethMcGillicuddy'ninyüzünehalalacak?"

***

"Demeköyle!"dediBayanMcGillicuddy."Demeköyle!"

Ne diyeceğini bilemiyordu. Önce birçok resmi belgelerle kendini tanıtan genç yakışıklıadamı,ardındandakendisinegösterilenfotoğraflarıilgiyleizledi.

"Evetbuo!"dedi. "Buo!Zavallı!Cesedibulmalarınagerçektensevindim.Kimsebir teksözüme bile inanmıyordu. Ne polis ne demiryolcular ne de diğerleri! Anlattıklarımainanmamalarıçoktatsız!Herneyse,hiçkimseüzerimedüşeniyapmadığımısöyleyemez."

Gençadamaynıduygularıpaylaşarakanlayışlagülümsedi.

"Cesedinneredebulunduğunusöylemiştiniz?"

"Brackhampton'un hemen dışında Rutherford Hall diye adlandırılan bir malikâneninambarında."

"Hiçduymadım.Orayanasılgittiğinibilmekisterdim."

Gençadamyanıtvermedi.

"SanırımonuJaneMarplebuldu.Sevgilidostum,Jane!"

Gençadamelindekibelgeleredayanarakaçıkladı.

"CesedibulanBayanLucyEyelesbarrowdiyebiri."

Page 84: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Buadıhiçduymadım.AmayinedeherhangibirşekildeMissMarpleileilgisiolduğundaneminim."

"Bu arada Bayan McGillicuddy, bu resimdeki kadının tren penceresinden gördüğünüzkadınolduğunuteşhisedebilecekmisiniz?"

"Biradamtarafındanboğulurkengördüğümkadınbu,eveto."

"Peki,adamıtanımlayabilirmisiniz?"

"Uzunboylubiradamdı."

"Başka?"

"Koyurenksaçlı."

"Evet?"

"Sizesöyleyebileceğiminhepsibu.Banaarkasıdönüktü.Yüzünügörmedim."

"Onutekrargörürseniztanıyabilirmisiniz?"

"Tabikihayır.Banasırtıdönüktü.Yüzünühiçgörmedim."

"Onunkaçyaşlarındaolabileceğiyleilgilibirfikrinizdeyokmu?"

BayanMcGillicuddydüşündü.

"Hayır,yok...Bilemiyorum...Amasanırımçokgençdeğildi.Omuzlarıöylegörünüyordu...çökmüş...nedemekistediğimidoğruanlatabiliyormuyumbilmemama."Gençadambaşıylaonayladı. "Otuz ya da üstü olmalı. Daha yakın bir tahminde bulunamayacağım. Biliyormusunuz,esasolarakonabakmıyordum... kadınabakıyordum... boynunadolanmışellere,yüzüne...mosmorolanyüzüne...Hâlâzamanzamangözleriminönünegeliyor..."

"Buçokzor,moralbozucubirdeneyimolmalı"dedigençadamsamimiyetle.

Notdefterinikapataraksordu."İngiltere'yenezamandönüyorsunuz?"

"Üçhaftasonra.Bugereklimi,yani,benimdönmemmigerekiyor?"

GençadamhemenBayanMcGillicuddy'ninheyecanınıyatıştırdı.

"Yo,hayır.Şuaniçinyapabileceğinizhiçbirşeyyok.Tabieğerbirinitutuklarsak..."

Vekonuböylecekapandı.

Postacı Miss Marple tarafından arkadaşına yazılmış bir mektup getirdi. Yazı eğik veörümcek ağı gibi karmaşıktı. Birçok kelimenin altı çizilmişti, Bayan McGillicuddy engindeneyimlerine dayanarakmektubu deşifre edebildi.MissMarple arkadaşına ayrıntılı olarakolanları rapor etmişti. Bayan McGillicuddy her sözcüğün büyük bir mutlulukla üzerinde

Page 85: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

durarak,okudu.

OveJaneyineonlarahaklıolduklarınıkanıtlamışlardı.

Page 86: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM11

"Sizihiçanlamıyorum"dediCedricCrackenthorpe.

Bakımsızlıktanneredeyseyıkılmaküzereolandomuzağılınınduvarınayaslanmış,LucyEyelesbarrow'usüzüyordu.

"Anlayamadığınızne?"

"Buradanearadığınız?"

"Yaşamımıkazanmayaçalışıyorum."

"Hizmetçilikyaparakmı?"Sesindekibelirginküçümsemehemenanlaşılıyordu.

"Siz nerede yaşıyorsunuz Tanrı aşkına?" Lucy öfkeyle söylendi. "Hizmetçi ne demek?Benev işleriyardımcısıyım;profesyonelbirkâhyayadaTanrı'nınbirarmağanı;ençokdabusonuncusuhiçkuşkusuz!"

"Burada yaptığınız işlerden hoşlanıyor olamazsınız, yemek pişirmek, yatak düzeltmek,elektrik süpürgesi yadaadı herneyseogürültülünesneyleortalıktadolanmak,bileklerinekadarbulaşıksularınagömülmek..."

Lucygüldü.

"Aslında belki ben de tüm ayrıntılardan hoşlanmıyor olabilirim ama örneğin yemekpişirmekten büyük zevk alıyorum, yemek yaparken tüm yaratıcılığımı ortaya koyduğumainanıyorum.Ayrıcadarmadağınbiryeriderleyiptoplamaktandamutlulukduyuyorum."

"Bensesüreklibirdağınıklıkiçindeyaşıyorum"diyenCedricüzerinebasarakinatlaekledi."Hattabundanmutlulukduyuyorum."

"Evetmutluolduğunuzbelli."

"İbiza'daki kulübemde yaşambasit temeller üzerine kurulmuştur.Üç tabak, iki fincan vealtı, bir yatak, bir masa ve birkaç sandalye. Her taraf toz, boya lekeleri ve taşparçacıklarıyla dolu.Resim yanında aynı zamandaheykel de yapıyorum.Üstelik de bütünbunlara kimsenin elini bile değdirmesine izin vermiyorum. Ve evimin yakınında bile kadıngörmekistemiyorum."

"Hiçbiranlamdamı?"

"Nedemekistiyorsunuz?"

"Sizingibisanatçılarınhareketlibiraşkyaşamlarıolduğunudüşünürdüm."

"Sizindeyişinizle,aşkyaşamımınbukonuylahiç ilgisiyok.Oözelyaşamım!"diyebelirtti

Page 87: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Cedric alçakgönüllülükle. "Ancak temizlik ateşiyle yanan hükümran kadınlara tahammülümyok."

"Aslınabakarsanızküçükkulübenizibirziyaretetmek isterdim"dediLucygülümseyerek."İlginçbirdeneyimolurdu."

"Buolanağıbulamayacağınızdaneminolabilirsiniz."

"Korkarımöyle!"

Domuz ağılından birkaç kiremit düştü. Cedric başım çevirerek, dalgın bakışlarla ağılınderinliklerinisüzmeyebaşladı.

"Sevgili emektar Madge!" diye mırıldandı. "Onu çok iyi anımsıyorum. Gerçekten çoksevimlibirhayvandı,ayrıcaçokdaüretkenbiryaratıktı.Sondoğumundabirbatındaonyediyavrusu olduğunu anımsıyorum. Havanın güzel olduğu öğleden sonralarda buraya gelipelimizdekibirsopaylaonunsırtınıkaşırdık.Bundanokadarhoşlanırdıki!"

"Peki ama bütün buralar niçin bu hale gelecek kadar bakımsız bırakıldı? Bunun teknedenisavaşolamaz,değilmi?"

"Sanırım buraya da çekidüzen vermeyi düşündünüz, bir an için bile olsa! Ne meraklıkadınsınız! Şimdi cesedi bulanın niçin siz olduğunuzu çok daha iyi anlıyorum. Zatenbaşkasınınolmasıolanaksızdı...Grekoromendönemindenkalmabirlahidibilekarıştırmadandurmanız mümkün değil." Bir süre susup düşündükten sonra genç kadının sorusunuyanıtladı. "Hayır bunun tek nedeni savaş değil. Asıl neden babam. Onun hakkında nedüşünüyorsunuz?"

"Henüzonutanımakiçinyeterlifırsatımolmadı."

"Kaçamak yanıtlar vermeye çalışmayın. Yeryüzünde yaşayan en büyük cimri olmasınınyanı sıra, bana kalırsa kafasındaki tahtalardan da biri eksik. Üstelik hepimizden nefretediyor,tabiEmmadışında.Bununteknedenidebüyükbabamızınvasiyeti."

Lucy,onumeraklıbakışlarlasüzdü.

"Büyükbabamtonlaparakazanmaolanağıbulmuş,dörtayaküzerinedüşmüşşanslılardanbiriydi. Şu Crunchie, Cracker Jacks ve Cosy Crips denilen krakerlerden, cipslerden filandünyanın parasını kazanmış. Hani şu beş çaylarında yenen türde şeyler; ayrıca uzakgörüşlüvebasiretlibiradamolduğuiçindetamzamanındaüretimbandındadeğişiklikyapıpşimdi bile partilerde severek yenilen peynirli krakerlerin ve kanepelerin üretimine dönmüş.Ancakbabamınkrakerüretimindendahayüksekhedeflerpeşindeolduğugeçdeolsaortayaçıkmış. İtalya'da, Balkanlar'da, Yunanistan'da dolaşıp sanat eserlerinin peşinden koşarakonları topluyormuş. Bu büyükbabamı ürkütmüş. Onun hiçbir zaman iyi bir tüccarolamayacağıgibisanattandapekanlamadığınıkeşfetmesiuzunsürmemiş.(Buaradaheriki

Page 88: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

konudadatamanlamıylahaklı).Böylecebütünservetinitorunlarınabıraktı.Babamyaşamıboyunca servetin gelirini alacak ancak ana sermayeye dokunma hakkı yok. Bu durumkarşısındaonunneyaptığınıdüşünebiliyormusunuz?Paraharcamayıkesti.Burayayerleşippara biriktirmeye başladı. Sanırım bu arada büyükbabamın yaşamının sonunda bıraktığıkadarbirservetibankahesabındabiriktirmeyibaşarmıştır.Bizlerise,Harold,ben,AlfredveEmma büyükbabamızın parasından tek bir kuruş bile alabilmiş değiliz. Ben tanınmış birressamsayılırım.Haroldticarethayatınaatıldıvekendineşehirdeoldukçaiyivesaygınbiryeredindi,finanskonusundabirdâhiamaşuaralaronundabazısıkıntılarıolduğunailişkindedikodular duydum. Alfred'e gelince... Alfred hep sorun yaratmıştır. Ailenin sorunluçocuğudur."

"Niçin?"

"Düşünemeyeceğiniz kadar çok nedenden! O bir anlamda ailenin yüz karasıdır. Henüzhapse girmedi ama her an için girebilir. Savaş sırasında ordunun levazım bölümündeydi;ancakbugünekadarhiçaçıklanmayannedenlerlebir gün içindeorayı terketmekzorundakaldı.Dahasonradameyvekonserveciliğiişinesoyunduamaondadaçokkuşkulubirtakımticari ilişkilerortayaçıktı...vebirdeyumurta ticaretivar!Hiçbirzamanbüyük işlerpeşindekoşmadı...ufaktefekdolandırıcılıklarlayaşamınısürdürmeyeçalışıyorişte!"

"Yabancıbirinebütünbunlarıanlatmakyanlışdeğilmi?"

"Niçin?Polisadınaçalışanbircasusmusunuzyoksa?"

"Öyleolabilirimde."

"Sanmıyorum. Polis bizimle ilgilenmeye başlamadan önce de siz burada durupdinlenmedençalışmayıyeğlemiştiniz.Bence..."

O sırada kardeşi Emma'nın mutfak bahçesine açılan kapıdan çıkmasıyla konuşmasınaaraverdi.

"MerhabaEm!Neoldu?Çokkötügörünüyorsun."

"Öyleyimde!Seninlebiranöncekonuşmamgerekiyor,Cedric."

Lucyhemensaygıylasözekarıştı."Benimzatenhemenevedönmemgerekiyor."

"Benceburadakalmalısınız"dediCedric."Yaşananolaylarvebucinayetsizideaileninbirferdidurumunagetirdi."

"Amayapacakçokişimvar.Yalnızcabirazmaydanoztoplamakiçingelmiştim."

Hızlıadımlarlamutfakbahçesinedoğruuzaklaştı.Cedricbakışlarıylaonuizliyordu.

"Çokhoşbirkız!"dedi."Gerçektekimolduğunuçokmerakediyorum."

Page 89: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Çokiyitanınanbirio!"diyeaçıkladıEmma."Yaptığıişingerçekanlamdauzmanı.Neyse,LucyEyelesbarrowkonusunubir yanabırakalım,Cedric.Gerçekten çokendişeliyim.Polisölükadınınyabancı,büyükolasılıkladaFransızolduğunudüşünüyor.NedersinCedric,o...Martine...olabilirmi?"

***

Cedricbirikidakikakadarkardeşinianlamsızbakışlarlasüzdüktensonrasordu:

"Martinemi?Tanrıaşkınaodakim?...AhevetsenMartine'ikastediyorsun!"

"Evet.Nedersin..."

"PekiamabukadınniçinMartineolsunki?"

"Düşünüyorum da ondan gelen telgraf aslında bir hayli tuhaftı. Bu aşağı yukarı aynızamanlaradenkgeliyordu...Nedersin,herşeyerağmenburayagelmişolabilirmi..."

"Saçma!Martine niçin buraya gelip üstelik deUzun Ambar'a gitsin?Neden? Bence butamamenolanaksız."

"NedersinbukonudanMüfettişBacon'a...yadadiğeradamabahsedeyimmi?"

"Hangikonudan?"

"Şey...Martine'den!Ondangelenmektuptan!"

"İşleridahadaçıkmazasokmanınhiçbiryararıyoksevgiliEm,konuyla ilgisiolmayanbirsürü saçmalığı ortaya dökmek anlamsız. Aslına bakarsanMartine'den gelenmektup banabaşındanbuyanakuşkulugörünüyor."

"Benceöyledeğil."

"SendaimaolmayacakşeylereinanıponlarısorunetmeyebayılırsınzatensevgiliEmma!Sana önerim, sakin ol ve dilini sıkı tut. Değerli cesetlerinin kim olduğunu teşhis etmekonusunudapolisebırak.Harold'undasanaaynıöneridebulunacağındaneminim."

"Harold'un da aynı görüşte olacağını biliyorum. Hatta Alfred de! Ama endişeleniyorumCedric,gerçektençokendişeleniyorum.Neyapacağımıbilemiyorum."

"Hiçbirşey!"diyeyanıtladıCedrickararlılıkla."Çenenitutacaksın,hepsibuEmma!Sanasorulmadankonuşma;önümüzdekigünlerdebunuhiçaklındançıkarma!"

Emmaiçiniçekti.Evedoğruilerlerkenvicdanınınonurahatsızettiğinihissediyordu.

Evingirişineulaştığındagitmek içinKüçükAustinarabasınınkapısınıaçmaktaolanDr.Quimper ile karşılaştı. Adam Emma'yı görünce arabasını bırakarak genç kadına doğruyaklaştı.

Page 90: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"MerhabaEmma!Babançokformda!"dedi."Cinayetonayaramış.Yaşamaşevkivermişdiyebilirim.Bunubaşkabazıhastalarımadamıönersemacaba?"

Emma istemeden gülümsedi. Dr. Quimper karşısındakinin tepkilerini anlamakta çokustaydı.

"Birsorunmuvar?"diyesordu.

Emma başını kaldırarak baktı. Doktorun iyi niyetine ve yakınlığına güveniyordu. O birdoktordan çok daha fazlası, güvenilebilecek bir dost olduğunu kanıtlamıştı. Onun dobratavırlarından hiç rahatsız olmuyordu; bu davranışların gerisindeki yakınlığı çok iyisezebiliyordu.

"Evet, çok endişeliyim" diye açıkladı. "Bana açıklamak ister misin? Tabi istemiyorsananlatmayabilirsin."

"Anlatıp rahatlamak isterim, hem de çok. Ayrıca bildiğiniz bir konu! Sorun benim neyapmamgerektiğinibilememem."

"Aslında yargılarında çok isabetli ve kararlı bir insan olduğunu söyleyebilirim. Sorunneydi?"

"Size daha önce ağabeyimden bahsettiğimi anımsıyor musunuz?... Hani savaştaölenden...tabibahsetmemişdeolabilirim."

"Hani şu evlenen... ya da evlenmek isteyenden mi? Hani bir Fransız kızıyla? Öyle birşeydi,değilmi?"

"Evet,omektuptankısabirsüresonradaonunsavaştaöldüğünedairbirmektupaldım.Ozamandanbuyanadaokızdanhiçbirhaberalmadık.Tekbildiğimizküçükadı,okadar!Hep bize mektup yazmasını ya da herhangi bir şekilde bağlantı kurmasını bekledik amaolmadı. Hiçbir zaman hiçbir şey öğrenemedik. Ta ki bir ay öncesine kadar... yani tamNoel'denevvel!"

"Anımsıyorum.Birmektupalmıştınız,değilmi?"

"Evet. İngiltere'deolduğunuveburayagelipbizlerigörmek istediğini yazıyordu.Herşeyayarlanmıştıamasonandabirtelgrafçekip,hiçbeklenmedikçokönemlibirdurumnedeniyleFransa'yadönmekzorundakaldığınıbildirdi."

"Pekiamasorunne?"

"Polisöldürülenkadının...Fransızolduğunudüşünüyor."

"Sahimi?Demeköyle?Banakalırsatipindenİngilizolmasıçokdahaolasıamabunukimkesinolarakbilebilirki?Pekiamase-iböyleendişelendirenöldürülenbukadınınağabeyininkızarkadaşıyadakarısıolabileceğiolasılığımı?"

Page 91: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Evet."

"Bence bu pek olası değil" diyen Dr. Quimper sakin bir tonda ekledi. "Yine de nehissettiğiniçokiyianlıyorum."

"Polise bundan bahsetmem gerekip gerekmediği konusunda tereddütteyim. Cedric vediğerleribununtamamengereksizolduğunusöylüyorlar.Sizceneyapmalıyım?"

"Hımm." Dr. Quimper dudaklarını büzüştürdü. Yanıt vermeden birkaç dakika derindüşüncelere daldı. Sonra isteksizce görüşünü açıkladı. "Aslına bakarsan hiçbir şeysöylememenenkolayı.Ağabeylerininbu konudaki duygularını çok iyi anlıyorum.Amayinede..."

"Ne?"

Quimper,onabaktı.Doktorungözlerindesevecen,etkileyicibirparıltıbelirdi.

"Benolsamdoğrucaonlaragidipherşeyianlatırdım"dedi. "Bunuyapmadığınız takdirdehuzurduyamayacağınızıbiliyorum.Siziçokiyitanıyorum."

Emmakızardı.

"Buyaptığımaptallıkdeğilmi?"

"Sizin için doğru olanı yapmalısınız, tatlım! Bırakın ailenin geri kalanı ne derse desin!Sizinkararlarınızındaimaonlarınkindendahadoğruolduğunaeminim."

Page 92: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM12

"Kızım!Heykızım!Burayabaksanıza!"

Lucyşaşkınlık içindebaşınıçevirdi.YaşlıBayCrackenthorpekapılardanbirininağzındadurmuş,onadoğruelsallıyordu.

"Siziniçinneyapabilirim,BayCrackenthorpe?Benimiçağırıyordunuz?"

"Fazlakonuşmayındaiçerigelin!"

Lucybuemreuydu.YaşlıBayCrackenthorpegençkadınıkolundançekiştirerek,odayaaldıvekapıyıkapadı.

"Sizebirşeygöstereceğim"dedi.

Lucy etrafına bakındı. Büyük olasılıkla çalışma odası olarak düşünülmüş ancak uzunzamandırkullanılmadığıbelliolanküçükbirodadaydılar.Yazımasasınınüstündetozlukâğıtyığınları duruyor, rutubet ve toz kokan odanın köşelerinden tavandan örümcek ağlarısarkıyordu.

"Burayıtemizlememimiistiyordunuz?"diyesorduLucy.

YaşlıBayCrackenthorpehiddetlebaşınısalladı.

"Hayır,asla!Buodayısürekliolarakkapalıtutuyorum.Emmadaburayıkarıştırmayaçokhevesliamabunuonayasakladım.Burasıbenimodam.Şutaşlarıgörüyormusunuz?Hepsijeolojikörnekler!"

Lucybazılarıcilalanmış,bazılarıysaişlenmemişonikiyadaöndörtparçadanoluşantaşyığınınabaktı.

"Hoş!"dedinezaketle."Çokilgiçekici!"

"Haklısınız.Sizgerçektenentelektüelbir kızsınız.Bunlarıherkesegöstermem.Sizebirşeydahagöstereceğim."

"Çok naziksiniz, ancak sanırım hemen yaptığım işi sürdürmek üzere buradan ayrılmamgerekiyor.Evdekialtıerkek..."

"Biliyorum, hepsi evimi barkımı yemek peşinde... Yaptıkları yalnızca bu! Yemek!Üstelikde hiçbiri yediklerinin bedelini ödemeyi bile düşünmüyor. Asalaklar! Hepsi ölümümübekliyorlar.Amabeklediklerikadarçabukötedünyayagöçmeyehiçniyetimyok...onlarabuiyiliğiyapmayacağım.BenEmma'nınsandığındançokdahasağlıklıvedayanıklıyım."

"Bundaneminim."

Page 93: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Üstelik o kadar yaşlı da değilim.Beni bir ayağı çukurda ihtiyar olarak görüyor ve öyledavranıyor.Amasizbeniöylegörmüyorsunuz,değilmi?"

"Elbettekihayır."

"Akıllı bir kızsınız doğrusu! Şuna bir bakar mısınız?" Duvara asılı büyük, çok eski birçerçeveyi işaret etti. Lucy bunun bir soyağacı olduğunu fark etti. Ağaçtaki bazı isimler okadarküçükyazılmıştıkiancakmercekleokunabilirdi.Fakataileninatalarıbüyükharflerdekaydedilmeninyanındabaşlarınınüstündebirertaçtaşıyorlardı.

"Ailemiz kraliyet kökenli. Ancak baba değil anne tarafından. Bu da anne tarafımınsoyağacı" diye açıkladı Bay Crackenthorpe. "Babam sonradan görmenin tekiydi. Basit,sıradan yaşlı bir adam! Benden hoşlanmazdı. Her zaman ondan daha iyi olmamadayanamıyordu. Ben annemin tarafına çekmişim. Küçük yaşlarımdan beri sanat ve klasikarkeolojiyebüyükmerakımvardı.Babambuilgimehiçbiranlamveremiyordu...bunakihtiyar!Annemianımsamıyorum,benikiyaşımdaykenölmüş.Ailesininsonbireyiymiş.Ailesiservetiniyitirmişvezorunluolarakbabamlaevlenmiş.Şurayabakın...BilgeEdward...atakEthelred...bir yığın asil! Üstelik hepsi Normanlardan önce!Norman öncesi diyorum, bu önemli, değilmi?"

"Gerçektenöyle!"

"Şimdi size başka bir şey daha göstereceğim." Lucy'yi odanın dip kısmındaki heybetli,koyukahverengicevizdolabadoğrusürükledi.Lucyyaşlıadamınelinikuvvetletutmasındanhuzursuzoluyordu.OgüniçinBayCrackenthorpe'dahiçbirgüçsüzlükgörünmüyordu."Bunugörüyormusunuz?Lushington'dangelme...anneminailesiningerçekyuvasından!Elizabethzamanından!Onu yerinden kıpırdatmak için dört adama ihtiyaç var.Oradane sakladığımıtahminedebiliyormusunuz?Nedersiniz,görmekistermisiniz?"

"Lütfen, tabi isterim" diye yanıtladı Lucy nezaketle. "Meraklandınız, değil mi? Tümkadınlaraynı,hepsimeraklı."Cebindenbiranahtarçıkararak,dolabınaltgözlerindenbiriniaçtı veoldukçayenigörünenbir kutuçıkardı.Bunudaanahtarlaaçtı. "Şunabakın,gençbayan! Bunun ne olduğunu biliyormusunuz?" Küçük kâğıda sarılmış bir silindir alarak, birucunuaçtı.Altınparalarşıngırdayarakavucunadöküldü.

"Şunlara bir bakın, genç bayan. Çekinmeyin, elinize alın. Bunların ne olduğunu biliyormusunuz?Hiçbirfikrinizolmadığınabahsegirebilirim.Bununiçinçokgençsiniz.Bunlaraltınparalar! Eski güzel günlerin altın paraları! Bu pis, kâğıt parçacıklarının para diyekullanılmaya başlanmasından önce alışverişte kullanılan paralar! Aptal kâğıt parçalarındançok daha değerli bunlar. Çok önceleri topladım bunları. Bu kutunun içinde daha başkabirçok şey var. Buraya çok şey sakladım.Gelecek için!Emma'nın bunlardan haberi yok...kimseninhaberiyok.Buaramızdaküçükbirsırolarakkalmalı,tamam,değilmi,canım!Sizebunlarıniçingösteripanlattığımıbiliyormusunuz?"

Page 94: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Niçin?"

"Beni dünyadan elini eteğini çekmiş, zavallı hasta bir ihtiyar olarak görmemeniz için.Henüz kemiklerim yeterince güçlü. Bende daha çok iş var. Karım öleli çok uzun zamanoldu...Her şeye itirazederdi.Çocuklara taktığım isimlerebile.Halbukihepsigüzel saksonadları, ayrıca soyağacını filan da umursamazdı. Ama hiçbir zaman onu dinlemedim, onundediğiniyapmadım.Odasonundahepbenimdediğimegeldi,üstelikcansız,ruhsuzkadınıntekiydi. Onunla karşılaştırınca siz gerçekten çok canlı, hayat dolu bir genç kızsınız; çokdaha cazip bir kısrak!Size bir öneride bulunmak istiyorum.Genç bir adamla beraber olupkendiniziharcamayın.Gençadamlarçılgındır.Geleceğinizidüşünmelisiniz.Bekleyinbiraz..."Lucykolunusıkanparmaklardakigücühissediyordu.Yaşlıadamkulağınaeğilerek fısıldadı."Hepsi bu! Bekleyin, göreceksiniz! Bu aptalların hepsi yakında öleceğimi sanıyorlar. Amaölmeyeceğim.Onların hepsinden fazla yaşamamhiç de şaşırtıcı olmamalı...Göreceksiniz!Hep birlikte göreceğiz. Harold'un çocuğu yok. Cedric ve Alfred'e gelince evli bile değiller.Emma ise... o asla evlenemeyecek. Quimper ona yakınlık gösteriyor ama, QuimperEmma'yla asla evlenmez. Tabi bir de Alexander var. Evet, doğru Alexander... Biliyormusunuz, Alexander'dan hoşlanıyorum... Evet, bu ilginç. Alexander'i seviyorum." Bir süreiçinsusupalnımkırıştırarakekledi."Evet,canım,sennedersin?Seninbukonudafikrinne?"

"BayanEyelesbarrow..."

Çalışma odasının kapalı kapısının ardından Emma'nın boğuk sesi duyuldu. Lucy bufırsatıkaçırmadı.

"MissCrackenthorpe'unbanaihtiyacıvar.Hemengitmemgerekiyor.Banagösterdikleriniziçinçokteşekkürederim..."

"Unutmayın...buaramızdasırolarakkalmalı..."

"Unutmam"diyenLucykoridoraçıkarken,kendikendinebununüstükapalıbirevlilikteklifiolupolmadığınısoruyordu.

***

Dermot Craddock New Scotland Yard'daki masasının başında oturuyordu. Koltuğunaiyice yayılmış, masaya dayadığı dirseğinden destek alarak tuttuğu telefon ahizesinekonuşuyordu.TamanlamıylahâkimolduğuyabancıdilolanFransızcakonuşuyordu.

"Buyalnızcabirfikir"dedi.

"Ama dikkate alınması gereken bir fikir" diye yanıtladı telefonun diğer ucundaki ParisPolis Müdürü. "Söz konusu çevrelerde araştırma yapmaya başladım bile. Ajanlarımdanöğrendiğime göre izlenmesi gereken birkaç kayıp ilanına rastlamışlar. Ancak aileleri ya daonları koruyan birileri olmadığı için bu tür kadınlar çok kolaylıkla ortadan yok olup izlerini

Page 95: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

kaybettirirler.Tabiarkalarındanarayıpsorandaolmuyor.Yaturneyeçıkmışoluyorlaryadayeni bir adam bulup peşine takılıyorlar... tabi bu da kimseyi ilgilendirmiyor. Banagönderdiğiniz fotoğrafınçokbelirsizolmasıçokkötü!Boğulmuşbiryüzü teşhisetmekçokgüç.Amabukonudayapacakbir şeyyok,araştıracağız.Adamlarımınbukonuda ilettiklerison bilgileri gözden geçirmeye gidiyorum. Kim bilir, belki bir şeyler çıkar. Au revoir, moncher."

Craddock telefonu aynı şekilde dostça ve nazik sözlerle kapatırken,masasının üzerinedoğruuzatılanbirnotdikkatiniçekti.Nottaşunlaryazılıydı:

MissEmmaCrackenthorpe.

DedektifiMüfettişCraddock'lagörüşmekistiyor.

RutherfordHallolayı.

Ahizeyi yerine koyarak, karşısındaki polis memuruna seslendi. "Miss Crackenthorpe'uyukarıgetirin."

Beklerkensandalyesineiyiceyaslanıpdüşündü.

Yanılmamıştı,EmmaCrackenthorpebirşeylerbiliyordu.Pekönemliolmasadabirşeylerbiliyorduhiçkuşkusuz.Veiştebunlarıanlatmayakararvermişti.

Emma içeri girince ayağa kalkarak, elini sıktı ve oturması için bir sandalyeyi işaretettikten sonra sigara ikram etti. Fakat kadın reddetti. Daha sonra kısa bir sessizlik oldu.Craddockkadınınyapacağıaçıklamaiçinuygunsözcükleribulmayaçalıştığınıanlıyordu.

Arkasınaiyiceyaslandı.

"Bana bir açıklama yapmaya mı geldiniz, Miss Crackenthorpe? Size nasıl yardımcıolabilirim?Siziendişelendirenbirşeyvar,değilmi?Belkiçokküçük,önemsizbirşey;bununolaylahiçbir ilgisi olmadığını düşünüyorsunuzamayinedeaçıklamanızda yarar olabileceğikanısındasınız.Banabundanbahsetmeyegeldiniz,değilmi?Herhaldebucesedinkimeaitolabileceğiyleilgilibirşey.Onunkimolabileceğinibildiğinizimidüşünüyorsunuz?"

"Hayır,hayır,tamolarakdeğil.Aslınabakarsanızbupekmümkündeğil.Amayinede..."

"Yinedesiziendişelendirenbirşeyvar,değilmi?Eniyisisizbanaaçıklayın.Belkidesizirahatlatabiliriz."

Emmakonuşmayabaşlamadanbirikidakikakadardüşündü.

Sonrakonuyagirdi.

"Ağabeylerimden üçünü gördünüz. Bir ağabeyim daha vardı. Edmund. Savaşta öldü.ÖlmedençokkısabirsüreöncebanaFransa'danbirmektupgöndermişti."

Page 96: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Çantasınıaçarakeski,yıpranmışbirmektupçıkararakbirkısmınıokudu.

"Bukararımınsizdeşoketkisiyapmayacağınıumarım,sevgiliEmmie,amaevleniyorum...hem de bir Fransız kızıyla. Her şey çok çabuk olup bitti, ama Martine'i hepinizinseveceğinden eminim. Eğer bana bir şey olursa onunla ilgilenip ona bakmalısınız. Sizeayrıntıları daha sonra yazacağım... tabi o zaman evli bir adam olacağım. Bunu ihtiyaraalıştıraalıştırahaberver,olurmu?Yineküplerebineceğindeneminim."

MüfettişCraddockeliniuzattı.Emmabiranlıktereddüttensonramektubuverdivetelaşlısözcüklerleanlatmayısürdürdü.

"Bu mektubu almamızdan tam iki gün sonra, Edmund'un kaybolduğuna, öldüğünüzannedildiğinedairbirtelgrafaldık.Dahasonradaöldüğünedairbelgelergeldi.TamDunkirkÇıkartması'ndan önce. Fransa'nın kaos içinde yaşadığı günlerde. Ordunun elinde onunevlenipevlenmediğiniöğrenebileceğimherhangibir kayıt yoktuyadabenbulamadım,amadediğimgibikaos içindeyaşanangünlerdi.Kızhakkındadabirbilgiedinemediğimgibiodaaramadı. Savaş sonrası elimden geldiğince araştırma yapmaya çalıştım ama tek bildiğimkızınküçükadıydı.Fransa'nınobölgesiuzunsüreAlman işgali altındakaldığı içinbir şeybulmakçokzordu,özellikledekızınsoyadınıvebaşkaözelliklerinibilmeyince.Sonundabuevliliğinhiçgerçekleşmediğinekararverdim.Belkidekızsavaşdevamederkenbaşkabiriyleevlenmiştiyadaodasavaşsırasındaöldürülmüştü."

MüfettişCraddockbaşınısalladı.Emmaanlatmayısürdürdü.

"BudurumdabiraykadarönceMartineCrackenthorpeimzalıbirmektupaldığımzamannekadarşaşırmışolduğumudüşünebiliyormusunuz?"

"Öylebirmektupmualdınız?"

Emmamektubuçantasındançıkararakuzattı.Craddockmektububüyükbirilgiyleokudu.Elyazısıeğikvegüzeldi.Eğitimli,kültürlübirFransızınkalemealdığıhemenanlaşılıyordu.

"Sayınbayan,

Bu mektubu alınca şok geçirmeyeceğinizi umarım. Bilmem ağabeyiniz Edmund sizeevlendiğimizden bahsetti mi? Bana size yazacağını söylemişti. Evliliğimizden birkaç günsonrasavaştaşehitdüştü.OsıralarbulunduğumuzkasabaAlmanlar tarafından işgaledildi.Savaşbittikten sonrada size yazmayıyada size yaklaşmayıdüşünmedim. Edmund böyleyapmamı istemişti ama... Kendim için yeni bir yaşam kurdum ve sizi aramama gerek deolmadı.Amaşimdi koşullar değişti.Oğlumun güvenliği açısından kendimi size bumektubuyazmayazorunluhissediyorum.Oağabeyinizinoğluveüzülereksöylüyorumkionahakettiğihayatı sağlamam olanaksız. Önümüzdeki hafta başında İngiltere'ye geliyorum. Sizi ziyaretedipgörüşebilirmiyim?Banabukonudayazılıolarak126ElversCrescent,No:10 adresinebilgiiletirsenizsevinirim.Buİngiltere'dekiirtibatadresim.Umarımbumektupsiziniçinbüyük

Page 97: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

şokolmamıştır.

EnderinsaygılarımlaMartineCrackenthorpe."

Craddock bir ya da iki dakika kadar hiçbir şey söylemeden düşündü. Mektubu gerivermedentekrartekrarokudu.

"Bumektubualdıktansonraneyaptınız,MissCrackenthorpe?"

"O sıralar ölen kız kardeşimin eşi Bryan Eastley bir rastlantı eseri bizimle kalıyordu.Mektuptan bahsederek onunla konuştum. Daha sonra Londra'daki ağabeyim Harold'u daarayarak konuyu ona da danıştım. Harold bütün bu olanlar konusunda kuşkuluydu; banaçok tedbirli davranmamı önerdi. Bu kadının kişiliği hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olmamızgerektiğinisöyledi."

Emmabiraniçinaraverdiktensonraanlatmayısürdürdü.

"Aslında aklıselim de böyle davranmayı gerektiriyordu; onunla tamamen aynıdüşüncedeydim. Ama eğer bu kız -ya da kadın- gerçekten Edmund'un mektubundabahsettiğiMartine ise,onubuyuretmeningörevimizolduğunudüşünüyordum.Banaverdiğiadrese yazarak, onuRutherfordHall'a gelerek bizlerle tanışmaya davet ettim. Birkaç günsonra da Londra'dan bir telgraf aldım. Telgrafta aynen şunlar yazılıydı. "Çok üzgünüm.Beklenmedik bir durumnedeniyle Fransa'ya dönmek zorundayım.Martine.Daha sonra daondanhiçbirhaberalmadım."

"Pekibütünbunlar...nezamanoldu?"

Emmakaşlarınıçattı.

"Noel'den hemen önceydi. Bunu çok iyi biliyorum, çünkü ona Noel'i bizle geçirmesiniönermeyi düşünüyordum. Ama babam buna yanaşmadı; bu yüzden ben de bütünkardeşleriminevdeolacaklarıNoel'densonrakihaftasonunuönerdim.SanırımonuntelgrafıdaNoel'denbirkaçgünöncegeldi."

"LahittecesedibulunankadınınMartineolabileceğinimidüşünüyorsunuz?"

"Yok, hayır, elbette ki hayır. Ama siz onun bir yabancı olduğunu söyleyince... hiçsanmamamarağmenisteristemezdüşündümki...belkideo..."

Sesigiderekyokoldu.

Craddocksakinbirsestonuylaonusakinleştirdi.

"Banabütünbunlarıanlatmaklaçokdoğruyaptınız.Konuyuaraştıracağız.Şimdiliksizeyazan bayanın gerçekten Fransa'ya dönmüş olabileceği ve şu anda sağ salim olduğuvarsayımındanhareketetmekdurumundayız.Diğeryandansizindefarkınavardığınızgibiikiolayın zaman açısından çakışmaları dikkat çekici. Resmi soruşturma sırasında sizin de

Page 98: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

bildiğinizgibiadlitabipkadınınüçdörthaftakadarönceöldürülmüşolabileceğinibelirtti.Bukonuda hiç endişelenmeyin, Miss Crackenthorpe! Gerisini bize bırakın!" diyerek ekledi."Ağabeyiniz Harold Crackenthorpe'a konuyu danıştığınızı söylediniz. Peki ya babanız vediğerağabeyleriniz?"

"Tabi babama da anlatmam gerekti. Çok sinirlendi, küplere bindi." Yorgun bir ifadeylegülümsedi. "Bütün bunların bizden para koparmak için tezgahlanmış bir komplo olduğunudüşünüyordu.Babamparakonuoluncaçoktuhaflaşır.Çokyoksulbiriolduğunainanıyoryada inanmaya çalışıyor ve her kuruşu biriktirmesi gerektiğini düşünüyor. Sanırım yaşlıadamlarınzamanzamanbu türden takıntılarıolabiliyor.Tabibudoğrudeğil, çokbüyükbirservete sahip, büyük gelirleri var ve bunun dörtte birini bile harcamıyor. Kim bilir belki deyüksek gelir vergileri yüzünden böyle davranıyor. Her neyse, hiç kuşkusuz bir kenarakoyduğuyüklücebirmiktarparasıvar."Kısabir süresustuktansonraanlatmayısürdürdü."Diğer iki ağabeyime de bahsettim.Alfred bunu bir şaka olarak algıladı ama işin içinde birdolandırıcılık girişiminin de olabileceğini belirtti. Cedric ise hiç ilgilenmedi, zaten onuntamamen kendine dönük bir kişiliği vardır. Aile olarakMartine ile görüşmeye karar verdik,ancakbugörüşmesırasındaaileavukatımızBayWimbornedabizimleolacaktı."

"PekiBayWimbornemektubailişkinolaraknedüşünüyor?"

"Bukonuyuonunlagörüşmedik.Martine'nintelgrafınıngelmesinibekliyorduk."

"Başkabirşeyyapmadınızmı?"

"Evetyaptım.Londra'dakiadresebirmektupyazıpüzerine‘lütfeniletin'notudüştümamaherhangibiryanıtalamadım."

"Bütünbunlarçokilginç...Hımm..."

CraddockEmma'yıkeskinbakışlarlasüzdü.

"Pekisizbukonudanedüşünüyorsunuz?"

"Nedüşüneceğimibilemiyorum."

"O zamanki tepkiniz neydi? Mektubun doğruluğuna inandınız mı... yoksa babanız veağabeylerinizleaynıfikirdemiydiniz?Buaradaeniştenizinbukonudakigörüşüneydi?"

"Oh,Bryanmektubungerçekolduğunudüşünüyordu."

"Yasiz?"

"Ben...emindeğildim."

"Pekibukonudakiduygularınız... farzedelimkibukızgerçektenağabeyinizEdmund'unduleşi.Pekiozamannelerhissederdiniz?"

Page 99: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Emma'nınyüzifadesiyumuşadı.

"Edmund'dan çok hoşlanırdım. En sevdiğim ağabeyimdi. Mektup bana Martine gibi birkızıniçindebulunduğukoşullardakalemealacağıtürdegörünmüştü.Ozamankiolaylarlailgiliolarak anlattıkları tamamıyla doğaldı. Savaş son bulduğunda evlenmemiş ya da onu veçocuğunu koruyabilecek bir erkekle beraber olduğu sonucuna vardım. Sonra belki de buadamölmüşyadaonuterketmişti;odaeskieşiEdmund'unailesinebaşvurmasınındoğruolacağını düşünmüştü. Zaten Edmund'un isteği de buydu. Mektup bana gerçek ve doğalgöründü,amaHaroldonunMartine'i tanıyan,olayları yakındanbilen, inandırıcıbirmektupyazma yeteneğine sahip bir dolandırıcı tarafından da yazılmış olabileceğini belirtti. Bukonudahaklıolabilirdiamayinede..."

Sustu.

Craddocknezaketlesordu.

"Gerçekolmasınımıistiyordunuz?"

Emmamüfettişeminnettarlıklabaktı.

"Evet, gerçek olmasını istiyordum. Edmund'un bir oğlu olması beni öylesine mutluedecektiki."

Craddockbaşınısalladı.

"Sizin de belirttiğiniz gibi ilk bakışta gerçek bir mektuba benziyor. Ancak sonra olanlartuhaf; Martine Crackenthorpe'un aniden Paris'e dönmeye karar vermesi, ondan bir dahahaber alamamanız. Ona nezaketle yanıt vermişsiniz; onu evinizde ağırlamayahazırlanmışsınız. Peki ama eğer Fransa'ya döndüyse, niçin size tekrar yazmaya gerekgörmedi? Tabi mektubu yazan gerçek Martine ise... Yok eğer bu mektubu gönderen birdolandırıcıysa,herşeyiaçıklamakçokdahakolay.BayWimborne'undabukonuyuelealıparaştırmaya başlaması kadını korkutmuş olabilirdi. Ama böyle bir durum da olmadığınısöylüyorsunuz.Yinedeağabeylerinizdenbirininböylebirşeyyapmışolmasımümkün.BelkidebuMartine'ingeçmişindeherhangibiraraştırmadaortayaçıkmasındançekindiğibirşeyvardı.YalnızcaEdmund'unsevgidolukızkardeşinikandırmanınyeterliolacağınıdüşünmüşolabilir; karşısına basiretli, kuşkucu, becerikli işadamlarının çıkacağını hesaba katmamışolabilir. Sizden pek fazla soruşturulmadan çocuk için yüklüce bir miktar para koparmayıhayal etmiş olmalı. Aslında pek çocuk da sayılmaz ya; şu anda on beş on altı yaşlarındaolmalı.Ancakbütünbunlaryerinekendinihiçummadığızorluklarınkarşısındabuluncayılmışolabilir.Ayrıcaböylebirdurumdaçeşitliyasalsorunlarındakendiliğindenortayaçıkacağınıdüşünmüşolmalı.EğerEdmundCrackenthorpe'unyasalbirevliliktendoğanbiroğluvarsa,bubüyükbabanınbüyükservetininvârisiolmasısonucunudadoğuracaktır,değilmi?"

Emmabaşınısalladı.

Page 100: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"DuyduğumkadarıylaböylebirdurumdaRutherfordMalikânesiveçevresindekiarazilerindesahibiolacak...bugüniçindeğerbiçilemeyecekkadardeğerlitoprakların."

Emmahuzursuzlaşmıştı.

"Bunuhiçdüşünmemiştim."

"Neyse, hiç endişelenmeyin" dediMüfettiş Craddock. "Buraya gelip bildiklerinizi benimlepaylaşmaklaçokdoğruyaptınız.Hemenincelemeyebaşlıyorum;amabanaöylegeliyorkibumektubu,yazanbayanla(büyükbirolasılıklaoyalnızcabirazparakoparmayıhayaledenbirdolandırıcıydı),lahitiçindebulunanbayanarasındahiçbirilişkiyok."

Emmaderinrahatbirnefesaldı.

"Bunlarısizeanlatmışolmaktanmutlulukduyuyorum.Çokiyisiniz."

Craddock,onukapıyakadargeçirdi.

DahasonradaDedektif-ÇavuşWetherall'itelefonlaaradı.

"Bob elimde tam sana göre bir iş var. 126 Elvers Crescent, No:10'a git. YanınaRutherford Hall'da yaşayan kadınların resimlerini al. Bak bakalım orada kendini BayanCrackenthorpediye tanıtanbir kadınla ilgili olarakneler bulacaksın?Yaoradayaşayanyadaorayımektupadresiolarakkullanan,BayanMartineCrackenthorpediyebirineilişkinbilgiistiyorum,Aralıkayının15'iylesonuarasındaoradabulunmuşolasılığıkuvvetli."

"Pekiefendim."

Craddock daha sonra masasının üstünde kendisini bekleyen diğer işleriyle ilgilenmeyebaşladı. Öğleden sonra da tiyatro artist ajansı olan bir dostunu ziyarete gittiyse desorularınatatminedicibiryanıtalamadı.

AynıgünöğledensonranınoldukçageçbirsaatindeofisinedöndüğündeParis'tengelenbirtelgrafınmasasınınüstündeonubeklediğinigördü.

Verdiğiniz bilgiler Maritski Bale Topluluğu'ndan Anna Stravinska diye birine uymakta.Teşhisiçinburayagelmenizdeyararvar.MüfettişDesin.

Craddockderinbirnefesaldı.Yüzifadesirahatlamıştı.

Sonunda! Martine Crackenthorpe oyununu bir sonuca bağlayabileceğiz, diye düşündü.Paris'ehemenoakşamferibotlagitmeyikararlaştırdı.

Page 101: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM13

"Beni çaya davet etmeniz gerçekten büyük bir nezaket" dedi Miss Marple karşısındaoturanEmmaCrackenthorpe'abakarak.

MissMarpleherzamanolduğundandahadalgındıvesevimligörünüyordu...tamsaygın,sevecen bir yaşlı kadın görüntüsündeydi. Parlayan gözlerle etrafını süzüyordu. ÜstünehokkagibioturanşıkkostümüiçindekiHaroldCrackenthorpe'u;yapmacıkbirgülümsemeylesandviç ikram etmeye çalışan Alfred'i ve yıpranmış tüvit ceketi içinde şöminenin başındaailenindiğerbireylerinikaramsarbakışlarlasüzenCedric'iinceliyordu.

"Burayagelebilmenizegerçektençoksevindik"dediEmmanezaketle.

Ortamda öğle yemeğinden hemen sonra, aynı mekânda olan gerginliğin izine bilerastlanmıyordu... Emma yemeğin hemen ardından heyecanla, "Aman Tanrım, tamamenunutmuşum.BayanEyelesbarrow'abugünyaşlıteyzesiniçayagetirmesinisöylemiştim"diyebağırmıştı.

Harold sinirli bir halde kabaca, "Onu hemen atlat. Konuşmamız gereken çok şey var.Aramızdayabancınınişiyok"diyefikrinibelirtmişti.

Alfreddeyaklaşıkaynıgörüşteydi."Mutfaktayadabaşkabiryerdekızlaçayınıiçsin."

"Sözkonusubileolamaz"dediEmmakararlılıkla."Buçokkababirdavranışolur."

"Bırakıngelsin"dediCedric. "BöylecebizdebirazmuhteşemLucy'denbahsetme fırsatıbulmuş oluruz. Bu kız hakkında daha çok bilgi edinmek istediğimi itiraf etmeliyim.Ona nekadargüvenebileceğimibilmiyorum.Çokgizemlibiri."

"Çok iyi referansları var ve tam anlamıyla güvenilir biri" dedi Harold. "Bunu çoktanaraştırdım. Ne de olsa insan neyle karşı karşıya olduğunu bilmek istiyor. Özellikle dekarşındaonungibietraftadolanıptesadüfenkadıncesedibulanbirivarsa!"

"Birdebukahrolasıcesedinkimolduğunubilseydik"dediAlfred.

Haroldsinirlendi.

"BuaradaEmma,polisegidipbulunancesedinEdmund'unFransızsevgilisiolabileceğinisöylemek nereden aklına geldi? Aklını mı kaçırdın sen? Şimdi onlar kadının gerçektenburaya geldiğine ve aramızdan birinin onu öldürdüğüne inanacak, bunu araştırmayabaşlayacaklar."

"HayırHarold.Lütfenbunuabartma!"

"Harold haklı!" diye söze karıştı Alfred. "Bunu yaparken ne düşündüğünü hiç

Page 102: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

anlayamıyorum. Nereye gidersem gideyim sivil polislerce izlendiğim hissindenkurtulamıyorum."

"Onabunuyapmamasınısöylemiştim"dediCedric."AmaQuimperkafasınıkarıştırdı,onacesaretverdi."

"Bu onu hiç ilgilendirmez." Harold iyice sinirlenmişti. "O kendi ilaçlarıyla, tozlarıyla vetoplumsalsağlıkkonularıylauğraşsın."

"Yeterartık,tartışmayıbırakın"dediEmmaçekinerek."Buyaşlıbayan...adıherneyse...biziziyaretegeleceğiiçinçokseviniyorum.Yabancıbirininaramızakatılmasıvebirsüreiçinde olsa tekrar tekrar aynı soruları irdelemekten alıkoyması çok hoş olacak. Artık gidipkendimebirazçekidüzenvermemgerekiyor."

Odadançıktı.

"Bu Lucy Eyelesbarrow" diye söze başlayan Harold bir an için sustu. "Cedric haklı;ambarı karıştırıp lahidin içine bakması çok tuhaf. Bu tam Herkül işi! Ona karşı belki detedbirliolmalıyız.Bugünöğlenyemeğindekidavranışlarıdaçokiticiydi..."

"Onu bana bırakın" dedi Alfred. "Kısa sürede onun neyin peşinde olduğunu ortayaçıkarırım."

"Lahidiaçmayanedengerekgördüğünüanlayamıyorum?"

"BelkideogerçekLucyEyelesbarrowdeğil"diyeatıldıCedric.

"Peki ama bunun ne anlamı olabilir ki..." Harold şaşkınlık içinde diğerlerine bakıyordu."Tanrıkahretsin!"

Birbirleriniendişeylesüzdüler.

"Şimdidesıkıcıbirihtiyarçayageliyor.Tamdabizimbirazdüşünmeyeihtiyacımızolduğubirzamanda."

"Bu konuları bu akşam yeniden tartışırız" dedi Alfred. "Bu arada yaşlı teyzeden Lucyhakkındabilgialmayaçalışalım."

Önceden planlandığı şekilde Lucy arabasıyla gidip onu evinden alarak malikâneyegetirmişti.MissMarpleşömineninbaşındaotururken,kendisinesandviçservisiyapanAlfred'inazikvehoşgörünümlütümerkeklerebaktığıbeğenidolubakışlarlasüzüyordu.

"Çok teşekkür ederim... rica edeyim?... Ooo, yumurta ve sardalyalı sandviç mi; evetondan da memnuniyetle bir tane alırım. Korkarım çay saatlerinde açgözlülüğüm tutuyor,yemeğin dozunu biraz fazla kaçırıyorum. Biliyor musunuz, insanın yaşı ilerleyince... Tabiakşamıçokhafifbiryemeklegeçiştiriyorum...Dikkatliolmamgerek."Yenidenevsahibesinedöndü."Nekadargüzelbirevinizvar.Nekadarsanateserinesahipsiniz.Bubronzheykeller

Page 103: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

bana babamınParis'tekimüzayedelerden aldıklarını anımsatıyor. Büyükbabanızdan kalmışolmalı?Klasikstilinörnekleri,öyledeğilmi?Çoketkileyici!Ağabeylerinizinyanınızdaolmasınegüzel.Günümüzdeailelerokadardağınıkki,bazısı taHindistan'agidiyor,amasanırımbuaralarorasıgözdendüştü,Afrika'ya,ohavasısağlıksızbölgeleregidilmeyebaşlandı?"

"AğabeylerimdenikisiLondra'dayaşıyor."

"Busizinaçınızdançokgüzel."

"AmaağabeyimCedric,ressamveoİbiza'da,BalearAdaları'ndayaşıyor."

"Ressamlar adalarda yaşamayı yeğliyorlar, öyle değil mi?" dedi Miss Marple. "ÖrneğinChopin... Majorka'da yaşıyordu, değil mi? Ama o müzisyendi. Gauguin demek istemiştim.Trajikbiryaşam,boşaharcanmışbirömür.Benşahsenoadalıkadınlarınresimlerindenpekbir şey anlayamıyorum. Çok beğenildiklerini ve değerli olduklarını biliyorum ama o canlıparlak,koyurenklerbanapekhitapetmiyor.Oresimlerebakarkengerildiğinihissediyorum."

Cedric'ionaylamayanbakışlarlasüzdü.

Cedric ise gülümseyerek sordu. "Bize biraz Lucy'den bahseder misiniz, Miss Marple?Nasılbirçocuktu?"

MissMarplegülerekneşeyleyanıtverdi.

"Oherzamançokakıllıbirçocuktu.Gerçektenöyleydin,tatlım... lütfensözümükesme!Matematik konusunda olağanüstüydü. Rakamlarla arası çok iyiydi. Anımsıyorum da, birdefasındakasapbenimiçinhazırladığıbifteğinbedeliniyanlışhesapladığında..."

MissMarplebüyükbirheyecanlaLucy'ninçocukluğunailişkinanılardanbaşlayıpsözüköyyaşamınailişkinkişiseldeneyimlerinegetirdi.

Bu anılar seli Bryan ve çocuklarının üstleri başları pislik içinde ve ıslanmış olarak delilaramaçabalarındandönmeleriylekesildi.Derkençayservisi yapıldı.BuaradaodayagirenDr. Quimper de Miss Marple ile tanıştırıldı. Adam kaşlarını kaldırarak, odayı gözdengeçirdiktensonrameraklasordu.

"Umarımbabanbugünkendinikötühissetmiyordur,Emma?"

"Yokhayır...yalnızbugünöğledensonrabirazyorgunolduğunusöyledi..."

"Sanırımziyaretçilerdensıkılıyor"diyesözekarıştıMissMarplemuzipbirgülümsemeyle."Bunu kendi babamdan çok iyi biliyorum. Anneme hep, ‘Yine mi senin ihtiyar gevezelergeliyor?'derdi.Senbenimçayımıçalışmaodamagetir.Buanlamdaçoksaygısızdı."

"Lütfen bunun size karşı yapılmış..." diye söze başlayan Emma'nın konuşması Cedrictarafındankesildi

Page 104: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Sevgilioğullarıgeldiğizamanbabamçayınıhepçalışmaodasınaister.Psikolojikaçıdanondanbeklenenbirtutum,değilmidoktor?"

Sandviçleri ve çikolatalı pastayı yemek için çok ender zaman bulabilen bir adamıniştahıylamidesineindirmeklemeşgulolanDr.Quimperhomurdanarakyanıtladı.

"Psikolojiyipsikologlarabırakmakgerek.Günümüzünenönemli sorunuherkesinkendiniamatör bir psikolog olarak görmesi. Hastalarım bana komplekslerini ve nevrozlarını kendikendilerine teşhis koyup anlatıyorlar, ama bana bu konuda konuşma fırsatı tanımıyorlar.TeşekkürlerEmma,birfincançaydahaalırım.Bugünöğlenyemekyemeğefırsatımolmadı."

"Doktorlarınyaşamınınçoksaygınvefedakarlıklarladoluolduğunudüşünmüşümdürhep"diyefikrinibelirttiMissMarple.

"O zaman pek fazla doktor tanımamış olmalısınız" diye açıkladı Dr. Quimper. "Etrafşarlatanlarla dolu, hatta başka bir deyişle kan emicilerle. Aslında öyleler de! Neyse, hiçdeğilse şu sıralar hizmetlerimizin karşılığını alıyoruz, devlet bunu sağlıyor. Artık hiçbirşekilde ödenmeyeceğini bildiğimiz faturalar kesmek zorunda kalmıyoruz. Ancak asıl sorun,hastaların devlet babanın cebindeki son meteliği almaya kesin kararlı olmaları; bununsonucundaküçükJennygece ikidefa fazlaöksürseyadaküçükTommybirkaçhamelmafazlayese,geceninyarısıbileolsadoktorunhemenemirlerinekoşmasıgerekiyor.Of,neyse!MükemmelbirkekbuEmma!Çokiyibiraşçısın!"

"Benyapmadım.BayanEyelesbarrowyaptı."

"Sizinkilerdetıpkıbunungibiçoklezzetli"dediDr.Quimpernezaketle.

"Gelipbabamıgörmekistermisiniz?"

Emmaayağakalktı vedoktordaonu takipetti.MissMarpleonlarıodadançıkanadekgözleriyleizlediktensonra,"MissCrackenthorpegördüğümkadarıylaailesineçokdüşkünvesaygılıbirevlat!"dedi.

Cedricatıldı."İhtiyaranasıldayanabildiğinianlayamıyorum."

Haroldtelaşlasözekarıştı."Burasıçokrahatbirevvebabamdaonaçokbağlı."

Cedric fikrinde ısrar etti. "Em çok iyi kalpli bir kız. Hizmet etmek için doğmuş bir kızkurusuo!"

MissMarple'ıngözlerindebirparıltıbelirdi."Böylemidüşünüyorsunuz?"

Haroldtelaşlaatıldı.

"Kardeşimkızkurusuolduğunusöylerken,onuaşağılamakistemedi,MissMarple."

"Ah,onuayıplamadım,yalnızcahaklıolupolmadığınıdüşünüyordum.BanakalırsaMiss

Page 105: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Crackenthorpe asla evde kalmış bir kız değil. Benim görüşüme göre o yaşamda bir kez,ancakgeçevleneninsanlardan...tabimutluolmaşansıdaaynıderecedefazlaolanlardan."

"Buradayaşamayısürdürdüğüsürecehiçşansıyok"dediCedric. "Buradaevlenebilecekbirerkeğerastlamasımümkündeğil!"

MissMarple'ıngözleridahafazlaışıldadı."Herzamandinadamları...vedoktorlarvardır."

Yumuşak,anlamlı,muzipbakışlarınıodadakilerdenbirindendiğerinekaydırdı.

Büyükolasılıklahiçbirininozamanakadardüşünmemişolduklarıvepekhoşlanmadıklarıbirkonuyudilegetirmişti.

Miss Marple yerinden doğrulurken çantasını ve küçük yünlü şallarını bilerek yeredüşürdü.

Üçerkekkardeşatılarakbunlarıbüyükbirözenletopladılar.

"Çoknaziksiniz!"diyemırıldandıMissMarplegülümseyerek."Ahevet,budaküçükmavieşarbım.Beniburayadavetetmişolmanızgerçektençokhoş, çokbüyüknezaket.Biliyormusunuz, kendi kendime evinizin nasıl bir yer olabileceğini hayal etmeye çalışmıştım...sevgiliLucy'ninişkoşullarınıanlayabilmekiçin."

"Mükemmelbirevyaşamı!"dediCedric."Armağanıdabircinayet!"

"Cedric!"Haroldöfkeylebağırdı.

MissMarpleCedric'edönerekgülümsedi.

"Bana kimi anımsattığınızı biliyor musunuz? Köyümüzdeki bankanın müdürünün oğlugençThomasEade'yi.O da insanları şaşırtıp şoka sokmaktan hoşlanırdı. Tabi bankacılıkçevrelerinde kendine yer edinemeyip, Batı Hindistan'a gitmek zorunda kaldı... Eve ancakbabasıöldüğündedöndüvebüyüksayılabilecekbirmirasakondu.Buonunaçısındançokiyiydi.Yaşamıboyuncahepparaharcamaktakazanmaktançokdahabaşarılıolmuştu."

***

Lucy,MissMarple'ı tekrarevinegötürdü...Dönüşyolundaarkagiriştenbahçeyegirdiğianda karanlıklar içinden çıkan bir karaltı arabanın önüne çıktı; farların ışığında karaltıdurmasıiçinLucy'yeelsallıyordu.Lucy,AlfredCrackenthorpe'uhementanıdı.

"Buçok iyioldu"dediAlfredarabayabinerken. "Bırr,havaçoksoğukmuş.Açıkhavadabirazyürümekistemiştim,amabuhevesimkursağımdakaldı.Pekiyasiz?Yaşlıbayanıevinebıraktınızmı?"

"Evet.Buziyarettençokmutluoldu."

"Bunu farkettik.Yaşlı kadınlarınensıkıcı topluluklarabilekolayca ısınabilmeleri komik.

Page 106: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Hiç ama hiçbir yer Rutherford Hall'dan daha sıkıcı olamaz. Buraya iki günden fazladayanamıyorum. Peki siz buna nasıl katlanabiliyorsunuz, Lucy? Size Lucy dememin birsakıncasıyok,değilmi?"

"Hayır, hayır. Burayı sıkıcı bulmuyorum. Ayrıca burada bir ömür boyu yaşayacak dadeğilim."

"Sizi dikkatle izledim, Lucy... Çok akıllı ve zeki bir kızsınız. Tüm zamanınızı yemekpişirmekvetemizlikyapmaklageçirmekiçinçokfazlazekisiniz."

"Teşekkür ederim, ama yemek pişirip temizlik yapmayı bir büroda çalışmaya yeğtutuyorum."

"Bence de öyle. Ama yaşamda yapılacak başka şeyler de vardır. Serbest deçalışabilirsiniz."

"Zatenöyleyapıyorum."

"Böyledeğil.Kendikendinizinpatronuolabilirsiniz.Aklınızıkullanınve..."

"Hangikonuda?"

"Sizi engelleyen güçlere karşı. Yolumuza çıkan, taş koyan aptal kurallar ve yasalarakarşı.İşinilginçtarafıyalnızcaakıllıvebirazkurnazolmanıntümbukurallarınboştaraflarınıbulup,onlarıaşmayayetmesi.Sendeakıllıbirkızsın.Nedersin,bufikirilginiçektimi?"

"Olabilir."

Lucyarabayıahırayöneltti.

"Taahhütaltınagirmekistemiyormusunuz?"

"Dahafazlasınıbilmeliyim."

"İtiraf etmeliyim ki size ihtiyacım var, sevgili kızım.Sizin çok değerli bir özelliğiniz var...çevrenizegüvenduygususaçıyorsunuz."

"Sizealtınkülçelerisatmaktamıyardımcıolacağım?"

"O kadar da riskli değil. Yalnızca yasayı biraz çiğneyeceğiz, o kadar." Elini Lucy'ninkolununaltınasoktu."ÇokçekicibirkadınsınızLucy!Ortağımolmanızıistiyorum."

"İltifatediyorsunuz."

"Yani kabul etmiyor musunuz? Bu konuyu düşünün. Ne kadar zevkli olabileceğinidüşünün. Tüm oturaklı, bilgili geçinen tipleri oyuna getirmenin nasıl bir zevk vereceğinidüşünün.Teksorunbirazsermaye."

"Korkarımbukonudayanlışadresebaşvurdunuz."

Page 107: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Bunu sizin sağlamanızı düşünmedim bile! Yakın zamanda hatırı sayılır bir meblağıavucumuniçindebulacağım.Sevgilibabam,ihtiyarcimrisonsuzakadaryaşayacakdeğilya.Ötedünyayagöçmesiylebirlikte,elimegerçekparageçecek.EvetnediyorsunLucy?"

"Koşullarnedir?"

"Eğeristiyorsanevleniriz.Nekadaraydınveparasalanlamdabağımsızolursaolsunherkadın bunu ister. Aslında bu iyi de, evli insanlar birbirleri hakkında tanıklık yapmaya dazorlanamazlar."

"Pekcazipsayılmaz."

"Haydi,Lucy.Beninasıletkilediğinianlamıyormusun?"

Lucy, ona karşı kendisinin de duygusal bir çekim hissetmesine şaşıyordu. Bu her nekadaryalnızca fizikselbir çekicilikdeolsaAlfred'incazipbiradamolduğu inkâredilemezdi.Lucygülerek,gençadamınelinikolundanitti.

"Butürkonuşmalariçinyanlışzaman!Akşamyemeğinihazırlamalıyım."

"Aslına bakılırsa Lucy, aynı zamanda mükemmel bir aşçısın da. Bu akşam bizi hangiyemeklerleşımartacaksın?"

"Sürprizolarakkalsın.Sizdebukonudaenazçocuklarkadaryaramazsınız."

EvegirinceLucydoğrucamutfağagitti.YemeklerihazırlarkenkarşısındabukezHaroldCrackenthorpe'ugörmekonuçokşaşırttı.

"BayanEyelesbarrow,sizinlebirazkonuşabilirmiyiz?"

"Dahasonraolabilirmi,BayCrackenthorpe?Zatençokgeçkaldım."

"Tabiolabilir.Akşamyemeğindensonraozaman."

"Çokiyiolur."

Akşamyemeği tamzamanındahazırdı veçokbeğenildi. Lucyhemenbulaşıkları yıkadı.KoridoraçıktığındaHaroldCrackenthorpeonubekliyordu.

"BuyurunBayCrackenthorpe!"

"Birazoturalımmı?"diyenHaroldCrackenthorpesalonunkapısınıaçtı,öndeniçerigeçtivekapıyıyenidensıkıcakapadı.

"Yarın Londra'ya geri dönüyorum" diye açıkladı. "Gitmedenönce yeteneklerinizden çoketkilendiğimibelirtmekistedim."

"Çokteşekkürederim"diyeyanıtladıLucyhafifbirşaşkınlıkla.

"Yetenekleriniziburadaboşaharcadığınızıdüşünüyorum."

Page 108: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Öylemi?Bencedeğil."

Hiçdeğilsebanaevlenmeteklifedemez,diyedüşündüLucy.Zatenbirkarısıvar.

"SizebizleributatsızkrizdenböyleustacabirşekildeçıkarmayıbaşarmışbiriolarakbeniLondra'daziyaretetmeniziönermekistiyorum.Eğertelefonedervebirrandevubelirlersenizsekreterime bu konuda gerekli talimatları vereceğimden emin olabilirsiniz. İşin aslıkuruluşumuzda sizin gibi olağanüstü yetenekli insanlara her zaman çok ihtiyacımız var.Ancak bu yeteneklerinizden hangi alanda en verimli şekilde yararlanabileceğimizi ayrıcakonuşmamız gerekecek. Size hatırı sayılır bir ücret yanında çok cazip bir gelecekönerebilirim,BayanEyelesbarrow.Çoketkilenipşaşıracağınızdaneminim."

HaroldCrackenthorpekendindeneminbirtavırlaneşeylegüldü.

Lucyçekinerekyanıtladı.

"Çokteşekkürederim,BayCrackenthorpe,bunudüşüneceğim."

"Çok fazla zamankaybetmeyin.Bunungibi bir fırsatı, sizingibi yeryüzünde izbırakmakisteyecekgençbirkadınınkaçırmamasıgerekir."

Tekrar beyaz dişlerini göstererek gülümsedi. "İyi geceler, Bayan Eyelesbarrow, iyiuykular."Evet,dediLucykendikendine,ilginç...bütünbuolanlarçoktuhaf...

OdasınaçekilmekistediğisıradamerdivenlerdeCedric'erastladı.

"AhLucy,sizebirşeysormakistiyordum."

"Benimle evlenmek mi istiyorsunuz? Sizinle İbiza'ya gelip evinizi düzene sokmamı mıistiyorsunuz?"

Cedric şaşkınlık içindeydi, hatta ürktüğü bile söylenebilirdi. "Bu rüyamda bile aklımagelmez."

"Özürdilerim.Hataettim."

"Yalnızcaevdebirtrentarifesiolupolmadığınısormakistemiştim."

"Hepsibumu?Antredekimasanınüstündebirtanevar."

"Bakın" dedi Cedric neredeyse azarlayan bir tonda. "Dünyanın tüm erkeklerinin sizinleevlenmek istediklerinidüşünmemelisiniz.Güzelbirkadınsınız,amaokadardadeğil.Butürdavranışmodellerineverilenbiradvardı...neysezamanlabusizdebirsaplantıhalinialırvedurum giderek kötüleşir. Gerçekten siz yaşamda evlenmeyi düşünebileceğim son kızsınız,Lucy.Sonkız!"

"Sahimi?" dedi Lucy. "Bunu özellikle belirtmenize hiç gerek yok.Üvey anneniz olmamıtercihmiederdiniz?"

Page 109: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Nedediniz?"Cedricşaşkınlıktandonakalmıştı.

"Beniçokiyianladınız"diyenLucyodasınagirerekkapıyıkapattı.

Page 110: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM14

DermotCraddockParisPolisMerkezi'ndenArmandDessiniletanışıyordu.İkiadamdahaönce de birkaç kez karşılaşmış ve birbirleriyle çok iyi anlaşmışlardı. Craddock çok iyiFransızcakonuştuğuiçindeçoğunluklabudildeanlaşıyorlardı.

"Bu yalnızca bir tahmin" diye uyardı Dessin. Burada bale topluluğuna ait bir resim var.İştebakın,sözünüettiğimizkadınsoldandördüncü.Busizebirşeydiyormu?"

MüfettişCraddocküzülerekpekbirşeykestiremediğinisöyledi.Boğulmuşgençbirkadınıresimdenteşhisetmekhiçdekolaydeğildi.Üstelikderesimdetümbayanlarınoldukçaağırmakyajlarıvekuştüyleriylebezeli,abartılıbaşlıklarıvardı.

"Olabilir"dedi."Dahafazlabirşeysöyleyemeyeceğim.Okim?Hakkındanelerbiliyoruz?"

"Hemen hemen hiçbir şey" dedi diğeri neşeyle. "Bakın, o çok önemsiz, az tanınan biryıldız. AyrıcaMaritski bale topluluğu da grupta, tanınmayan bir grup. Taşra tiyatrolarındasahne alıyor, sürekli turneye çıkıyorlar. Grupta tanınan bir isim, bir yıldız ya da ünlü birbalerinyok.AmasizigrubuyönetenMadamJoiletiletanıştırmayaçalışacağım."

Madam Joilet canlı, işini bilen bir kadındı; kurnaz, karşısındakinin içini okuyan bakışlarıvardı.Şişmankadınınincebıyığıdikkatçekiyordu.

"Bakın, açık söyleyeyim, ben polislerden hiç hazzetmem." Ziyaretten duyduğuhoşnutsuzluğu gizlemeye gerek görmeden iki adamı dikkatle süzdü. "Onları gördüğümheryerdehuzursuzoluyorum."

"Böylesöylememelisiniz,madam!"Zayıf,melankolikgörünümlüDessinkarşıkoydu."Sizinezamanrahatsızettikki?"

"Karbolik asit içen o sersem kız konusunda örneğin" diye yanıtladı Joilet kararlılıkla."Üstelikdeherşeyinteknedeniosersemkızınorkestraşefineşıkolmasıydı...kadınlardanhoşlanmayan,başkaeğilimleriolanadama!Bukonudaçokbüyükşamatakoparmıştınız.Butürşeylerbalegrubumunadınıkirletiyor."

"Aksinebusayedebüyükgişebaşarısısağlamıştınız"dediDessin."Üstelikbuolayüçyılönceydi. Geçmişin üzerinde bu kadar durmamalısınız. Neyse konumuza gelelim, şu AnnaStravinskadenenkıza..."

Madamihtiyatlasordu."Onaneolmuş?"

MüfettişCraddocksordu."OgerçektenRus,değilmi?"

"Hayır. İsminden dolayı öyle düşünüyorsunuz, değil mi? Bu kızların hepsi kendilerine

Page 111: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

böyledeğişik isimlertakarlar.Önemlibirideğildi, iyidansetmiyordu,ayrıcagüzeldedeğildi.Elle etait assez bien, c'est tout. Toplu danslarda uyumu fena değildi aslında, ama soloyapamıyordu."

"Fransızmıydı?"

"Olabilir. Fransız pasaportu vardı. Ama bana bir kez İngiliz uyruklu biriyle evli olduğunusöylemişti."

"Birİngilizlemi?Adamhayattamıydı...yoksaölmüşmüydü?"

MadamJoiletomuzlarınısilkti.

"Ölmüş ya da onu terk etmiş. Bunu nereden bileyim?Bu tür kızların, erkeklerle başlarıhepderttedir..."

"Onusonolaraknezamangördünüz?"

"Dans grubumu altı haftalığına Londra'ya turneye götürmüştüm. Daha sonra Torquay,Bournemouth, Eastbourne, adını unuttuğum bir yerde daha ve Hammersmith'de sahnealdık. Sonra da Fransa'ya döndük, ama Anna bizimle gelmedi. Gruptan ayrıldığına vekocasının ailesiyle yaşamaya başlayacağına dair bir mesaj gönderdi... ya da bu türdensaçmabirşeyler.Tabibenbunundoğruolduğunainanmadım.Yenibiradamlatanışıppeşinetakıldığınısanıyorum.Nedemekistediğimianlıyorsunuzdeğilmi?"

Müfettiş Craddock başını sallayarak onayladı. Madam Joliet'in ilk düşüncesinin böyleolmasınıdoğalkarşılıyordu.

"Onungitmesi benimaçımdan kayıp değil. Ardındanağlayacak değilim.Hiç fark etmez.Onun güzelliğinde, onun kadar iyi dans eden kız bulmak benim için hiç sorun değil. Bunedenle omuzlarımı silkip konuyla ilgilenmedim bile. Hem niçin ilgileneyim ki? Bu kızlarınhepsiaynıdır.Kafalarındaerkektenbaşkadüşünceyoktur."

"Bunezamanoldu?"

"Fransa'ya döndüğümüz sıralarda! Bu... bir dakika... sanırım Noel'den önceki pazardı.Anna iki, dur bakayım, yoksa üç müydü ya da üç gün önce ayrıldı. Tam olarakanımsayamıyorum... Ama hafta sonu Hammersmith'te sahneye onsuz çıktığımızdaneminim... Bu nedenle yeni bir koreografiyle sahneye çıkmak zorunda kalmıştık... Yaptığıbüyük saygısızlıktı... ama bu kızların hepsi aynıdır. Bir erkek gördüler mi kendilerinikaybederler.Hepsinesöylüyorum.Birkezgidenibirdahaaslagerialmam,gözününyaşınabakmam."

"Sizinaçınızdançoktatsız."

"Puf!Benimiçinfarketmez.HiçkuşkusuzbiryerlerdebiradamatakıldıveNoel'ionunla

Page 112: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

birlikte geçirdi. Bu beni hiç ilgilendirmiyor. Dansçı kız bulmak çok kolay, aradığınızdan dafazlası var. Maritski, bale topluluğuna katılmayı büyük bir şans olarak gören hem deAnna'dan çok iyi dans eden, bize katılmayı sevinç çığlıklarıyla karşılayacak bir sürü kızsırada."

MadamJoiletbirdensusarakmeraklasordu.

"Onuniçinarıyorsunuz?Yoksaparayamıkondu?"

"Aksine!" diye yanıtladı Müfettiş Craddock nezaketle. "Öldürülmüş olduğunudüşünüyoruz."

MadamJoiletyenidenumursamaztavrınıtakındı.

"Ca se peut! Olur böyle şeyler! Neyse! İnançlı bir Katolikti. Her pazar kiliseye giderdi,ayinlerideaslakaçırmazdı."

"Sizehiçbiroğluolduğundansözetmişmiydi,madam?"

"Oğlu mu? Onun bir çocuğu olduğunu mu kastediyorsunuz? Yoo hayır, bence buolanaksız. Bu kızlar -hepsi ama hepsi- bu durumlarda olayı çözümlemek için gitmelerigerekenadresleriçokiyibilirler.MonsieurDessinsizdebukonuyubenimkadariyibilirsiniz."

"Dans grubuna girmeden önce çocuk sahibi olmuş olabilir" diye açıkladı MüfettişCraddock."Örneğinsavaşsırasında."

"Ah! Dans le guerre. Savaşta. Bu olabilir. Ama eğer varsa da benim bundan haberimyok."

"Gruptakieniyiarkadaşlarıkimlerdi?"

"Sizebirikiisimverebilirim,amaçokyakınbirdostuolduğunusanmıyorum."

MadamJoilet'tendahafazlabirşeyöğrenmekolanaksızdı.

PudriyerigörüncekadınbununAnna'yaaitolabileceğini,ancakkızlarınınbirçoğunundabu türden pudriyerleri olduğunu belirtti. Anna Londra'dayken kürk bir manto satın aldıysabileonunbundanhaberiyoktu.

"Sahne provaları, ışıklandırma gibi mesleğimin zor sorunlarının altından kalkmayaçalışıyordum.Sanatçılarımınnegiydikleriyle,nedealdıklarıylailgilenecekzamanımolmadı."

Madam Joilet'ten sonra adlarını aldıkları kızları sorguya çektiler. Bunlardan bazılarıAnna'yıiyitanıyorlardı,amahepsininüzerindebirleştiklerinoktaAnna'nınkendisiyleilgiliçokazbilgiverdiğiydi.Kızlardanbiriise,zatensöylediklerideyalandıdiyebelirtti.

"Hikâyeler uydurmaktan hoşlanırdı" dedi kızlardan biri. "Bir defasında bir grandükünmetresi olduğunu,bir başkaseferdedebüyükbir İngiliz finansuzmanıylabirlikteolduğunu

Page 113: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

anlatmıştı. Savaş sırasında direniş örgütünde çalıştığını söylüyordu. Hatta Hollywood'dafilmartistiolarakçalıştığınıbileiddiaetmişti."

Bir başka kız ise Anna'ya ilişkin görüşlerini şöyle açıkladı. "Bence çok basit mütevazıkoşullardangeliyordu.Romantikbulduğu içinbalegrubundaçalışmaktanhoşlanıyorduamaasla iyibirdansçıdeğildi.Bakınbirdefasında,babasınınAmiens'te tekstil ticaretiyaptığınısöylemişti.Kendisibuişiromantikbulmadığıiçinoradanayrılmış.Süreklibutürhayalişeyleranlatırdı."

"Londra'da başka bir hikaye anlattı" diye atıldı birinci kız. "Araba kazasında kaybettiğikızınabenzediğiiçinonudünyaseyahatinegötürmekisteyençokzenginbiradamlaberaberolduğunusöylüyordu.Quelleblaque!Nepalavra!"

"Bana da İskoçya'ya gidip çok zengin bir lordla birlikte yaşayacağını ve bol bol geyikavınafilançıkacağınısöylemişti"dediikincikız.

Anlatılanlar incir çekirdeğini bile doldurmayacak saçmalıktanötedeğildi. TümbunlardanAnna Stravinska'nın iflah olmaz bir yalancı olduğu anlaşılıyordu. Bir İskoç asiliyle birliktegeyik avına çıkmadığı gibi bir geminin güvertesinde güneşlenerek dünya seyahatindeolmadığıdakesindi.AmayinedebunlarcesedininRutherfordHill'dekibir lahidin içinenasılgirdiğiniaçıklamıyordu.DansçılarınveMadamJoliet'incesedinresmindenAnna'yıteşhisleriise çok kuşkulu ve tereddütlüydü. Cesedin Anna'yı andırdığı konusunda hepsi hemfikirdi.Amayinedebundanemindeğillerdi.Buboğulmuşyüz...herkeseaitolabilirdi!

Kesin olan yalnızca Anna Stravinska'nın 19 Aralık'ta arkadaşlarıyla Fransa'yadönmemeye karar verdiği ve ona benzeyen bir kadının 20 Aralık'ta 16.33 treniyleBrackhampton'agiderkentrendeboğulupöldürüldüğüydü.

PekiamalahittekicesetAnnaStravinska'yaaitdeğilse,Annaşimdineredeydi?

MadamJoliet'inbukonudakigörüşüçokaçıkvenetti.

"Biradamınyanında!"

Belkidedoğruyanıtbu,diyedüşünenCraddocksıkıntıylaiçiniçekti.

Ancakincelenmesigerekenbaşkabirkonuortayaçıkmıştı.Anna'nınbirİngilizleevlenmişolduğunailişkinsözlerininaraştırılmasınayararolabilirdi.

EvlendiğibuadamEdmundCrackenthorpeolabilirmiydi?

Onu tanıyanların hakkında yaptıkları tanımlamalara göre bu pek olası görünmüyordu.Daha büyük olasılık Anna'nınMartine'i gerekli tüm ayrıntıları bilecek kadar iyi tanıyan biriolmasıydı. Emma Crackenthorpe'a mektup yazan Anna olabilirdi. Eğer öyleyse hakkındayapılacak bir soruşturmadan tedirgin olup ortadan kaybolmuştu. Belki de bu nedenleMaritski balegrubuylaolan ilişkisini kesmişti.Nedüşünülürsedüşünülsünhepaynı soruyla

Page 114: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

karşıkarşıyakalınıyordu.Annaşimdineredeydi?

VeyinekaçınılmazbirşekildeMadamJoliet'ingörüşüenakıllıcaçözümgörünüyordu.Birerkeğinyanında...

***

CraddockParis'tenayrılmadanönceDessin'le,Martineadındakikadınkonusunutartıştı.Dessin de İngilizmeslektaşıyla aynı fikirdeydi, bu sorunun büyük olasılıkla lahitte bulunancesetlebirbağlantısıyoktu.Amayinedesoruşturmayadevamedilmesigörüşündeydi.

Dessin, Surete'nin ne yapıp edip 4. Southshire Bölüğü'nden Teğmen EdmundCrackenthorpe'un ön adı Martine olan Fransız kadınla evlenip evlenmediğini belgeleriyleortaya çıkaracağına dair Craddock'a güvence verdi. Özellikle de Dunkirk Çıkartmasıöncesineilişkinevraklarıinceletecekti.

Ancak yine de Craddock'u kesin bir yanıt bulamamalarının da olası olduğu konusundauyardı.Fransa'nınobölgelerininosıralarAlmanişgalialtındaolmasınındışında,dahasonrakuşatma sırasında da meydana gelen çarpışmada ağır hasarlar verilmiş, sayısız bina vearşivsavaşsırasındayokolmuştu.

"Ancakelimizdengelenherşeyiyapacağımızdaneminolabilirsiniz,sevgilidostum."

BukonuşmalarınardındanCraddockvedaedipayrıldı.

***

CraddockgeridönünceÇavuşWetherallasıkyüzleraporunuverdi.

"126 Elvers Crescent, bir konukevi adresi efendim! Çevrede çok iyi namı olan birpansiyon!"

"Cesedinteşhisikonusundabirilerlemevarmı?"

"Hayır, orada kimse fotoğraftaki kadını tanıyamadı; orayı posta adresi olarak kullananbiriolarakdahatırlayanyok.Buşaşılacakşeydeğil,aradanbiraydanuzunbirsüregeçmiş.Ayrıcaoradakalanlarsüreklideğişiyor.Pansiyonundevamlımüşterilerigenellikleöğrenci."

"Belkibaşkabirisimlekalmışolabilir."

"Amakadını resimden tanıyandaolmadı"diyerekekledi. "Tümotelleremesajgönderip,soruşturduk.Hiçbir yerdeMartineCrackenthorpeadındabirininkaydına rastlamadık.SizinParis'ten ettiğiniz telefondan sonra Anna Stravinska adını da soruşturduk. O da dansgrubunundiğerüyeleriylebirlikteBrookGreencivarındaucuzbiroteldeodatutmuş.Tiyatroçevrelerindenbirçokkişioradakalıyor.19AralıkPerşembegünüyapılangösteridensonraortadankaybolmuş.Hakkındabaşkabirşeyöğrenemedik."

Page 115: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Craddockbaşınısalladı.Araştırmayıfarklıbiryöndesürdürmeyekararverdi,amabundandapekumutludeğildi.

Bir süre düşündükten sonra Wimborne, Henderson & Carstairs hukuk bürosunuarayarak,BayWimborne'dangörüşmekiçinbirrandevuistedi.

TamsözleştiklerisaatteBayWimborne'unüzeribirkarıştozkaplamışkâğıttomarlarıyladolubüyükeskibirçalışmamasasınıngerisindeoturduğu loş,havasızbirçalışmaodasınaalındı.ÜzerindeSirJohnffoulkes,dec,LadyDenin,GeorgeRowbotham,Esq.gibiarmalarbulunancamlıevrakdolaplarıçoktangeçmişbirdevrinkanıtlarıyadaatalardankalmaanılarniteliğindeduvarlarısüslüyordu.

BayWimborne ziyaretçisini her aile avukatının polis karşısında ister istemez hissettiğiçekingenliklesüzdü.

"Siziniçinneyapabilirim,müfettiş?"

"Bumektup..."CraddockMartine'ninmektubunumasanınüzerinekoydu.BayWimbornemektubu isteksizceellediysedemasadanalmadı.Yüzününrengisolarkendudaklarıhafifçekasıldı.

"Tam da beklediğim gibi!" dedi. "Tam beklediğim gibi! Dün sabah Miss EmmaCrackenthorpe'danbirmektupaldım.MektuptabanaScotlandYard'ayaptığıziyaretivetümdiğer olanları anlatmış. Ancak bazı şeyleri anlamakta güçlük çektiğimi belirtmeliyim, halenşaşkınlık içindeyim, bana bu mektuptan ilk geldiği zaman niçin bahsetmemiş olduklarınıanlayamıyorum.Çoktuhaf,anlaşılmaz!Aslındabanahemenbilgiverilmesigerekirdi..."

Müfettiş Craddock Bay Wimborne'u sakinleştirmek amacıyla birtakım basmakalıp laflaretmeyolunuseçtiysedebundapekbaşarılıolduğusöylenemezdi.

"Edmund'un evliliğinin tartışma konusu olabileceğine ilişkin en ufak bir fikrim bile yoktu"dediBayWimbornekırgınlıkla.

Müfettiş Craddock, bunun olayın savaş zamanında olmasından kaynaklanmışolabileceğini...belirttiamabukonudayorumyapmayısürdürmedi.

"Savaş zamanları!" diyemırıldandıBayWimbornebelirgin bir huysuzlukla. "Evet, savaşçıktığı sıralarda Lincoln's Inn Fields'te idik. Tam yanımızdaki bina isabet almıştı.Evraklarımızın büyük çoğunluğu telef oldu. Tabi en önemli belgeler değil, onları öncedentaşrada güvenli bir yere taşımıştık. Ama yine de bu büyük karışıklığa neden oldu. Tabi ozamanlar Crackenthorpe dosyalarına babam bakıyordu. Altı yıl kadar önce öldü. Ona bukonudan...Edmund'unevliliğindenbahsedilmiş olduğunu... sanıyorum.Ancakher ne kadarbu evliliğe karar verilmiş gibi görünse de gerçekleşmiş olduğunu sanmıyorum, çünkü aksitakdirdebabambukonuyadaha farklı bir önemverirdi.Buhikâyenin tamamen fosolduğu

Page 116: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

düşüncesinden kendimi kurtaramıyorum. Yıllar sonra birden biri çıkıyor, evli olduğunu veayrıca bu evlilikten bir çocuğu olduğunu iddia ediyor. Doğrusu pis kokular alıyorum.Bununasılkanıtlamayıdüşündüğünügerçektenbilmekisterdim."

"Yalnızca meraktan soruyorum... eğer bu gerçekse, söz konusu kadın ve çocuğununbeklentilerinelerolurdu?"

"SanırımCrackenthorpelarınonunveoğlunungeçimlerinisağlamasınıbekliyordu."

"Hiç kuşkusuz! Ama asıl sormak istediğim bu değil; hukuk diliyle konuşursak, diyelim kidavacı iddiasını kanıtlamayı başardı, kadının ve oğlunun kanunlar karşısındaki yasaldurumlarıneolurdu?"

"Anlıyorum" diyenBayWimborne kızgınlıkla bir yana bıraktığı gözlüğünü yeniden takıpkurnazbakışlarlamüfettişisüzdü."Evet,şuanitibariyleeldeedebilecekleribirşeyyok.Amaeğer oğlunun Edmund Crackenthorpe'un yasal bir evlilikten doğma çocuğu olduğunukanıtlayabilirse,çocukLutherCrackenthorpe'unölümüdurumundaJosiahCrackenthorpe'unşuan içinyediemindebulunanservetindenkendinedüşenpayıalacaktır.Bunundışındaenbüyük oğlan çocuğun en büyük oğlundan olma torunu olarak Rutherford Hall'a da sahipolacak."

"Evözellikleistenilecekbirmirasmı?"

"Oradaoturmakiçinmi?Banasorarsanızhayır.Ancaküzerindebulunduğuarazininhatırısayılır bir değeri var, sayınmüfettiş.Gerçekten çok değerli bir yer.Özellikle de sanayi vekonut arsası olarak. Brackhampton'un göbeğinde böylesine büyük bir toprak! Oh evet,müfettiş,bugerçektenbüyükbirmiras!"

"LutherCrackenthorpeöldüğütakdirdemalikâneninCedric'ekalacağınısöylemiştiniz."

"Doğru,evyaşayanenbüyükoğlançocuğaverilecek."

"Bana söylenenlerden Cedric Crackenthorpe'un paraya pek özel bir ilgi duymadığıkanısınavardım."

BayWimborneCraddock'usoğukbakışlarlasüzdü.

"Öylemi?Benbu tür açıklamaları gerçekle karşı karşıya kalınmadığı sürece kulakardıetmekten yanayım.Hiç kuşkusuz parayı hiç umursamayan insanlar vardır. Amaben kendiadımahenüzöylebirinerastlamadım."

BayWimborne'unyaptığıaçıklamadanbelirginbirhoşnutlukduyduğuanlaşılıyordu.

Müfettiş Craddock bu tavırdan hemen yararlandı. "O zaman Harold ve AlfredCrackenthorpe"diyesözebaşladı."Bumektupelegeçinceçokendişelenmişlerdir."

"Yani?"diyesorduBayWimborne."Busizişaşırtıyormu?"

Page 117: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Buonlarınmirastanalacaklarıpayıeksiltecekti,değilmi?"

"Elbette. Edmund Crackenthorpe'un oğlu... varsayalım ki gerçekten oğlu, yediemintarafındanyönetilenservetinbeştebirinialacaktır."

"Budiğerleriaçısındançokbüyükbirkayıpolmayacağabenziyor."

BayWimbornemüfettişimuzipbakışlarlasüzdü.

"Eğer konuyu oraya getirmeye çalışıyorsanız, bu cinayet nedeni olacak büyüklükte birkayıpolmaz."

"Ancak benim anladığım kadarıyla oğullardan her ikisi de parasal açıdan oldukça zordurumdalar."

BayWimborne'unsorgulayıcıbakışlarıkarşısındakayıtsıztavrınıhiçbozmadandurdu.

"Oh!Demekpolisbukonulardaaraştırmayaptı?Evet,Alfredsıksıkzordurumadüşer.Zamanzamanparaiçindeyüzdüğüdeolur,amabuhepçokkısasürer.Haroldiseşusıralarsizindetespitettiğinizgibibirazsıkışıkbirdurumda."

"Parasalanlamdasergilediğibaşarılıgörünümerağmenmi?"

"Gösteriş!Hepsigösteriş!Bufinansdahisigörünenkişilerinenazyarısıödemegüçlerininne seviyede olduğunun bilincinde değildir. Bilançolar bu işten anlamayanlar için istenildiğikadargözboyayıcıhazırlanabilir.Ancakbilançodagörünenvarlıklargerçekanlamdavarlıkdeğillerse...iflasınkıyısındanancakdönecekdurumdaysalar...ozamanneolurdersiniz?"

"HaroldCrackenthorpegibinakitsıkıntısıçekilir,değilmi?"

"Ancakbunuölmüşağabeyinindulkarısınıboğarakdadüzeltemez"dediBayWimborne."Luther Crackenthorpe henüz hayatta, servetin aileye yalnızca onun ölümünün faydasıolabilirdi.Bunedenlebudüşüncelerlenereyevarmakistediğinizianlayamıyorum,müfettiş!"

İşinenkötütarafıbunubenimkendimindebilmemesi,diyedüşündüMüfettişCraddock.

Page 118: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM15

Müfettiş Craddock Harold Crackenthorpe'la görüşmek üzere sözleştiği büroya yanındaÇavuş Wetherall olduğu halde tam saatinde girdi. Harold Crackenthorpe'un işyeri şehrinmerkezindeki büyük bir iş hanının dördüncü katındaydı. Odanın düzenlenmesi ve odadakiher şey büyük bir başarıyı ve modern iş yaşamının zirvesindeki birinin zevkini dilegetiriyordu.

GençgüzelbirbayanCraddockileyardımcısınınadlarınınotettiktensonramasasındakidiktafonabirşeylersöyledi.DahasonraayağakalkarakkonuklarıHaroldCrackenthorpe'unözelçalışmaodasınagötürdü.

Haroldbüyük,derikaplıbirçalışmamasasınınarkasındaoturuyorveherzamanolduğugibi kendinden emin ve kusursuz görünüyordu. Eğer Müfettiş Craddock'un önsezilerinedayanarak tahmin ettiği gibi maddi bir sıkışıklık içindeyse bile bunu hiçbir şekilde bellietmiyordu.

Başınıkaldırarakkonuklarınıbelirginbirmerakveilgiylekarşıladı.

"Günaydın, Müfettiş Craddock. Umarım ziyaretiniz bizim için yeni birtakım haberlerolduğuanlamınageliyordur."

"Korkarımpekdeöyledeğil.Yalnızcasizesormakistediğimbirkaçşeyvardı."

"Yinemisorgulama?Buaradabildiğimizherşeyianlatmışolduğumuzudüşünüyordum."

"Böylehissetmeniziçokiyianlıyorum,BayCrackenthorpe,amaolağansoruşturmanınbirgereğibunlarısormam."

HaroldCrackenthorpesabırsızlıklasordu."Buseferkonune?"

"Bana 20 Aralık günü öğleden sonra ve akşam nerede olduğunuzu ve ne yaptığınızısöyleyebilirsenizçokmemnunolacağım.Diyelimkisaatöğledensonra15.00ilegeceyarısıarasında."

HaroldCrackenthorpekızgınlıktankıpkırmızıkesilmişti.

"Bu bana sorulmak için fazlasıyla olağandışı bir soruya benziyor. Bunun ne anlamageldiğinibilmekisterdim."

Craddocknezaketlegülümsedi.

"Yalnızca bir tek anlamı var, o da 20 Aralık günü öğleden sonra 15.00 ile gece yarısıarasındaneredeolduğunuzubilmemizgerektiği."

Page 119: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Niçin?"

"Olayınçerçevesinisınırlayabilmemiziçin."

"Sınırlamakmı?Ozamanyenibilgileredindiniz,değilmi?"

"Sonucagiderekyaklaştığımızıumuyorum,efendim."

"Sorunuzu kesin olarak yanıtlayabileceğimi sanmıyorum.Özellikle de yanımdaavukatımolmadığısürece."

"Elbette, bu tamamen size kalmış bir şey" dedi Craddock. "Bu soruya yanıt vermekzorunda değilsiniz; yanıtlamadan önce avukatınızın yanınızda olmasını istemek de yasalhakkınız."

"Açıkolmakgerekirse,busözlerinizdebeniuyarmakgibibiramaçyok,değilmi?"

"Oh, hayır, asla efendim." Müfettiş Craddock gerçekten şaşkınlık içindeydi. "Böyle birniyetimyok.Sizeyönelttiğimsorularıaynendiğerkişileredeyöneltiyorum.Aslasizeyönelik,kişisel bir anlam taşımıyorlar. Bazı olasılıkları ortadan kaldırmak için bunu yapmakzorundayım."

"Elbette, anlıyorum... Aslında size elimden geldiğince yardımcı olmak istiyorum. Birbakalım.Aslındaböylebirşeyibuncazamansonrayanıtlamakhiçkolaydeğil,amaburadason derece programlı ve sistematik bir çalışma düzenimiz var. Bayan Ellis'in bu konudayardımcıolabileceğiniumuyorum."

Masasınınüstündekitelefondankısacabirşeylersöylemesindenbirkaçdakikasonraşıksiyahbirkostümgiymiş,gençgüzelbirhanımelindebirnotdefteriyleiçerigirdi.

"Sizi sekreterim Bayan Ellis'le tanıştırayım, Müfettiş Craddock. Evet, Bayan Ellis,müfettiş geçen ay cuma günü, pardon hangi tarihti?... Öğleden sonrayla gece yarısıarasındaneredeolduğumubilmekistiyor."

"20Aralık,cumagünü."

"20AralıkCuma.Umarımogünleilgilibirkaydınızvardır."

"Oh evet." Bayan Ellis odadan çıkarak kısa bir süre sonra elinde bir ajandayla gelipsayfalarınıçevirmeyebaşladı.

"20 Aralık günü sabah bürodaymışsınız. Bay Goldie ile Cromartie ortaklığına ilişkin birgörüşmeyapmışsınız;dahasonraLordForthvilleileBerkeley'deöğlenyemeği..."

"Ahbuogünmü?"

"Öğleden sonra 15.00 sularında ofise dönerek, bir dizi mektup dikte ettirdiniz. Dahasonra da o gün açık artırmaya çıkacak, ilginizi çeken birkaç tarihi kitap için Sotheby's

Page 120: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

müzayede salonuna gitmek üzere buradan ayrıldınız. Daha sonra ofise dönmemişsiniz.AncakkayıtlarımdaoakşamiçinsizeCateringKulüp'teakşamyemeğinedavetliolduğunuzuanımsatmamailişkinbirnotvar."Sorangözlerleetrafınabakındı.

"Hepsibukadar,BayanEllis."

BayanEllisodadançıktı.

"Şimdi çok iyi anımsıyorum" dedi Harold Crackenthorpe. "O gün öğleden sonraSotheby's müzayede salonundaydım, ama satışa çıkarılan eserler için biçilen fiyatlar çokyüksek geldi, dolayısıyla herhangi bir şey satın almadım. Daha sonra Jermyn Sokağı'ndaküçük bir lokalde çay içtim. Sanırım adı Russells'ti. Sonra da yarım saat kadar NewsTiyatrosu'na uğrayıp eve gittim. Evim Cardigan Gardens 43'te. Catering Kulüp'ündüzenlediğiakşamyemeğisaatonyediotuzdaCaterer'sHall'daydı.Yemektensonradaevedönüpyattım.Sanırımsorunuzatatminkârbiryanıtverebildim."

"Hiçkuşkusuz,BayCrackenthorpe.Giysilerinizideğiştirmekiçinevedöndüğünüzdesaatkaçtıacaba?"

"Bunukesinolarakanımsamamolanaksız.Amasanırım,onsekizdenbirazsonraydı."

"Pekiyemektenkaçtadöndünüz?"

"Sanırımyirmiüçotuzdu."

"Sizekapıyıuşağınızmıaçtı?YoksaLadyAliceCrackenthorpe..."

"EşimLadyAlicearalık başındanbu yanaGüneyFransa'da tatilde.Evin kapısını kendianahtarımlaaçtım."

"Öyleysesizinevedönüşsaatiniziteyitedebilecekbiriyok."

Haroldsert,buzdanfarksızsoğukbakışlarladüşündü.

"Evde çalışanlar döndüğümü duymuş olmalılar. Evimizde bir karıkoca çalışıyor. Ancak,bakınmüfettiş,gerçekten..."

"Lütfen Bay Crackenthorpe, bu tür soruların ne denli huzursuz edici olduklarınınbilincindeyim,amaneredeysebitiriyorum.Arabanızvarmıydı?"

"Evet,birHumberHawk."

"Kendinizmikullanıyorsunuz?"

"Evet ama genellikle hafta sonları. Şu sıralar Londra'nın içinde araba kullanmakneredeyseolanaksız."

"Babanızı ve kız kardeşinizi ziyaret etmek istediğiniz durumlarda Brackhampton'a buarabaylagidiyorsunuz,değilmi?"

Page 121: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Yalnızca orada birkaç gün kalacaksam. Bir gece içinse, örneğin resmi soruşturmasırasında olduğu gibi, trenle gidiyorum. Oranın şehirle bağlantısı kusursuz, oraya trenledaha çabuk ulaştığımı söyleyebilirim. Böyle durumlarda kız kardeşim bir araba kiralayarakbeniistasyondanaldırtıyor."

"Arabanızınereyebırakıyorsunuz?"

"CardiganGardens'inarkatarafındakidarsokaktakiraladığımbirgaraja.Başkasorunuzvarmıydı?"

"Şimdilikbukadar,yeterliolduğunudüşünüyorum"diyenMüfettişCraddockgülümseyerekayağakalktı."Siziyorduğumuziçinözürdilerim."

DışarıyaçıktıklarındaherkestenkuşkulanankarakterdebiriolanÇavuşWetherallhemenfikrinibelirtti.

"Sorulardanhoşlanmadı...rahatsızoldu.Gerçektençokhuzursuzdu."

Müfettiş yumuşak bir sesle yanıtladı. "Eğer cinayet işlememişseniz ve karşınızdaki sizisuçluyormuşgibibirtavırtakınırsatabikikızarsınız.ÖzellikledeHaroldCrackenthorpegibisaygınbiri içinbudurumçokrahatsızediciolabilir.Bundabirşeyyok.Şimdiasılbulmamızgereken, o gün öğleden sonra Harold Crackenthorpe'u müzayede salonunda gören olupolmadığı,tabiaynışekildeçaysalonundada.Yoksarahatça16.33treniyleBrackhampton'agitmiş,kadınıboğuptrendenatmışveyenidenakşamyemeğineyetişecekşekilde ilk trenleLondra'ya dönmüş olabilir. Aynı şekilde o akşam arabasını garajdan alıp cesedi lahidekoyduktan sonra yeniden eve dönmüş olması da mümkün. Garajın olduğu çevredearaştırmayapmamızdadayararvar."

"Pekiefendim!Sizcekatiloolabilirmi?"

"Kim bilebilir ki?" diye yanıtladı Müfettiş Craddock. "İriyarı, yapılı, esmer bir adam.Trendekiadamınoolmasımümkün,ayrıcaRutherfordHallilebağlantısıdavar.Buolaydakişüphelilerdenbirideo!HaydişimdidekardeşiAlfred'iziyaretedelim."

***

Alfred Crackenthorpe West Hampstead'da oldukça özensiz inşa edilmiş büyük, yenimodern bir binanın küçük bir dairesinde oturuyordu. Binanın önündeki büyük avluya binasakinleri komşularının haklarına saygı duymaya gerek görmeden dilediklerince arabalarınıparketmişlerdi.

Ev modern bir stüdyo daireydi ve büyük olasılıkla möbleli olarak kiralanmıştı. Odadaduvarakapatılabilenuzunbirtahtamasa,yatakolanbüyükbirkanepeveçeşitliboyutlardasandalyelervardı.

Alfred Crackenthorpe kapıyı açtığında rahat ve kayıtsız görünmeye çabaladıysa da

Page 122: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

müfettişondakigerginliğihemenhissetti.

"Gerçekten meraklandım" diye söze başlayan Alfred, önünde duran birkaç şişeyigösterereksordu."Sizeiçmekiçinbirşeyikramedebilirmiyim,müfettiş?"

"Yok,hayır,çokteşekkürederim,BayCrackenthorpe."

"AmanTanrım,demekdurumbukadarciddi"diyenAlfredkendiyaptığışakayayinekendigülerek,nasılyardımcıolabileceğinisordu.

MüfettişCraddockolağansorusunuyineledi.

"20Aralıkgünüöğledensonraveakşam,geceyarısınakadarneredemiydim?Bununasılbilebilirimki?Üzerindenkoskocaüçhaftageçti."

"AğabeyinizHaroldtamolaraksöyleyebildi."

"Haroldiçinbumümkünolabilir.AmaAlfrediçinolanaksız."Vekıskançlıkkokanbirtondaekledi. "Haroldaileninenbaşarılı ferdidir...çalışkan,yararlıvedaimameşgul...herşey içinzamanı vardır ve her şey onun için zamanında olmalıdır. Onun... diyelim ki bir cinayetişleyecekolsa...zamansalolarakherdakikanınplanlamışolacağındaneminolabilirsiniz."

"Böylebirörnekvermekiçinözelbirnedeninizvarmı?"

"Yohayır.Bilmemöyleaklımageldiişte.Saçmabirörnek!"

"Neysesizedönelim."

Alfredelleriniçaresizlikiçindeikiyanaaçtı.

"Dediğim gibi zamanları ve yerleri anımsamakta çok yetersizim. Eğer Noel demişolsaydınızbelkibirşeyleranımsayabilirdim,ozamanhiçdeğilsebirdayanaknoktamolurdu.Örneğin, Noel'i nerede geçirdiğimi anımsıyorum; Brackhampton'da babamla birlikteydim.Niçin orada geçirdiğimi ise doğrusunu söylemek gerekirse bilmiyorum. Bütün gün bizimyüzümüzden katlanmak zorunda kaldığımasraflar nedeniyle küfrediyor... ama gitmesek deonu ziyaret etmememize bozularak yine arkamızdan küfrediyor. Aslına bakarsanız buziyaretleriyalnızcakızkardeşimizinhatırınayapıyoruz."

"Bukezdeöylemioldu?"

"Evet."

"Vebabanızyinebüyükbirşanssızlıkeserihastalandı,değilmi?"

Craddock bilinçli olarak konuyu başka bir yöne çekerek, mesleki açıdan ona yararsağlayacakbirkonuşmayazeminhazırlıyordu.

"Evet, hastalandı. Muhteşem bir varlığın ortasında cimrilikten serçe kadar yemeklebeslenmeye alışmış biri olarak, birden çatlayana kadar yiyip içince sonucun böyle olması

Page 123: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

kaçınılmaz."

"Hepsibukadarmı,sahidenöylemi?"

"Tabi.Başkaneolabilirki?"

"Amaduyduğumagöre...doktorubukonudaçokendişelenmiş."

"Quimpermi... ihtiyar bunak!" Alfred hızlı ve küstah bir tavırla konuşuyordu. "Onu boşverin,müfettiş,dinlemeyebiledeğmez.Panikyaratmaktanbaşkaişiyok."

"Sahimi?Banaçokaklıbaşındabirinsangibigörünmüştü."

"Ogerçekbiraptal!Babamhastalıklıbir ihtiyardeğil,kalbindedehiçbirsorunuyokamayinedeQuimper'in önerilerine kelimesi kelimesineuyuyor.Babamkendini kötü hissedip deortalığıbirbirinekatınca,Quimperdeyaygarakoparıp,telaşlaoradanorayakoşuşturup,neyedi ne içti filan gibi sorular sordu. Bütün bu olanlar çok gülünçtü." Alfred alışılmadıkderecedeheyecanlı görünüyordu.Craddock bilinçli olarak bir iki dakika kadar sessiz kaldı.Alfredisehuzursuzluktankıpırkıpırdı;müfettişikısabirsüremeraklasüzdüktensonrasinirlibirhaldesordu.

"Bütün bunlar ne anlama geliyor? İki ya da üç hafta önceki bir cuma gününde neyaptığımıöğrenmekistemenizinanlamıne?"

"Ah,demekogününcumaolduğunuanımsıyorsunuz?"

"Bunusizsöylememişmiydiniz?"

"Belki" diyen Müfettiş Craddock ekledi. "Benim özellikle öğrenmek istediğim de bu 20AralıkCumagününeyaptığınız?"

"Niçin?"

"Sıradanbirsoruşturma!"

"Saçmalık.Kadınlailgiliyenibirşeyöğrenebildinizmi?Neredengelmiş?"

"Bukonudakibilgilerimizhenüzyetersiz."

Alfred,müfettişikuşkuylasüzdü.

"Emma'nın bu kadının ağabeyim Edmund'un dul karısı olabileceğine ilişkin çılgıncavarsayımlarınınsiziyanıltmadığınıumarım.Butamanlamıylasaçmalık!"

"Yani...buMartinedenilenkadınsizebaşvurmadımı?"

"Banamı?AmanTanrım,hayır.Buçokkomikolurdu."

"OnunağabeyinizHarold'abaşvurmasınındahadoğruolacağınımıdüşünüyorsunuz?"

"Olabilir. Onun adı sık sık gazetelerde çıkıyor. Durumu da iyi! Şansını ona başvurarak

Page 124: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

araması beni çok şaşırtmazdı doğrusu. Ancak bir şey alamadığı kesin! Harold da bizimihtiyar kadareli sıkıdır!Emmaaileninenduygusal, en iyi kalpli insanı,ayrıcaEdmundonuçok severdi. Ama yine de, Emma da kolay kanan bir insan değildir. O da bu kadının birdolandırıcıolmasıihtimalininbilincindeydi.Buaçıdankadınınziyaretisırasındabütünaileninbiraradaolmasınıistedi...ayrıcadikbaşlıavukatında!"

"Çokakılcı"diyebelirttiCraddock."Bubuluşmaiçinbirgünbelirlenmişmiydi?"

"Noel'densonrasıiçindüşünülmüştü...27'siilebitenhaftasonu..."Birdensustu.

"Aha!"dediCraddockneşeyle."Demekbazıtarihlerinsiziniçinyinedeanlamıvar."

"Sizesöylemiştim...kesinbirtarihbelirlenmemişti."

"Amabukonuyukonuşmuştunuz,değilmi?Nezaman?"

"Bunusizeistesemdesöyleyemem,çünküanımsamıyorum."

"Tabibana20Aralıkgününeyaptığınızıdasöyleyemiyorsunuz,değilmi?"

"Üzgünüm,hafızamçokzayıf."

"Randevudefterinizyokmu?"

"Öyleşeyleregerekduymuyorum."

"Noel'denöncekicuma...bunuanımsamakçokzorolmamalı."

"Bir ara ticari ortaklık kuracağım biriyle golf oynamıştım" diyen Alfred hayır anlamındabaşını salladı. "Hayır, bu daha önceki bir haftadaydı. Büyük olasılıkla etrafta dolanıpdurduğumgünlerdenbiriydi.Zamanımınbüyükbirçoğunluğundabaşkabirşeyyapmıyorumzaten.Deneyimlerimedayanaraksöyleyebilirimkieniyiişilişkilerbarlardakurulur."

"Komşularınızvededostlarınızsizebukonudayardımcıolabilirlermi?"

"Belki.Onlarasorarım.Elimdengeleniyapacağım."Alfredkendinegüveninikazanmıştı.

"Gerçi size sorduğunuz günde ne yaptığımı söyleyemiyorum ama..." dedi. "Ama neyapmadığımısöyleyebilirim.UzunAmbar'dakimseyiöldürmedim."

"Bunu söylemeyeniçin gerek gördünüz,BayCrackenthorpe?" "Oyunoynamayın, sayınmüfettiş. Bu cinayet olayını soruşturuyorsunuz, öyle değil mi? ‘Şu gün şu saatle şu saatarasında neredeydin, ne yapıyordun?' diye sormaya başladığınıza göre olayları belirli birçerçeveye oturtmaya başladınız. Bu 20 Aralık Cuma günü öğlen yemeğiyle gece yarısıarasındakisüreninsizinaçınızdanniçinbukadarönemliolduğunubilmekisterdim?Bukadaruzunbirsüresonrakesinbirtıbbizamantespitininyapılmışolmasıolanaksız.Yoksaogünöğleden sonramaktulün gizlice ambara girdiğini görenbirinimi buldunuz? İçeri girmiş amasonraçıktığınıgörenolmamış,filan?...Durumböylemi?"

Page 125: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Bir çift siyah gözün merakla onu süzmesine rağmen, eski ve deneyimli bir kurt olanmüfettişsoğukkanlılığınıhiçbozmadansamimiyetleyanıtverdi.

"Korkarımbukonudahenüztambirçıkmazdayız."

"Polislernedenhepböyleketumolurlar?"

"Yalnızcapolislerdeğil,BayCrackenthorpe.Öylesanıyorumkikendinizibirazzorlasanızo cuma öğleden sonra ne yaptığınızı anımsayabileceksiniz. Tabi bu konuda susmak içinyeterlinedenlerinizolabilir..."

"Buoyunagelmeyeceğim,müfettiş.Ogünneyaptığımıanımsayamamamınbenişüphelihemdeçokşüphelibirdurumadüşürdüğününbilincindeyim,amaanımsayamıyorumvebunudeğiştirmekdeelimdedeğil!...Hepsibukadarişte.Amabirdakika!OhaftaLeeds'teydim...belediyenin yakınındaki bir otelde kalmıştım... adının ne olduğunu anımsamıyorum, amabunukolaycabulabiliriz.Cumagününüoradageçirmişolabilirim."

"Bunu inceleyeceğiz" dedi müfettiş sakin bir tonda. Ayağa kalktı. "Daha fazla yardımcıolamamanızagerçektenüzüldüm,BayCrackenthorpe."

"Bubenimaçımdandaçoküzücü!Cedric'inİbiza'daolduğunugösterensağlamkanıtlarıolduğundan eminim. Harold ise hiç kuşkusuz her saati için iş toplantıları ve yemekrandevuları olduğunu belgeleyebilmiştir. Onlara karşılık ben, nerede olduğunu bileanımsayamayanben!Çokkötübirdurumdaolanben!Çoküzücü.Üstelikdeçokaptalca!Sizekatilolmadığımısöyledim.Buyabancıkadınıöldürmemiçinnasılbirnedenimolabilirki?Niçinyapayımböylebirşeyi?EğerbucesetgerçektendeEdmund'unduleşinincesediolsabile,niçinaramızdanbirionuortadankaldırmakistesinki?EğersavaştaHaroldileevlenmişolsa... ve bunca zaman sonra birden ortaya çıksa... bu saygıdeğer Harold açısındangerçekten zor bir durum olabilirdi... çift eşlilik, filan gibi. Ama Edmund! Babam onlarınkendisiyle kalıp ve çocuğu doğru düzgün bir okula göndermek zorunda kalacağı ve paraharcayacağıiçinhepimizsevinebilirdikbile!Babambelkiküplerebinerdiamaailemizinörfveadetleriadınabundankaçınamazdı.Gitmedenöncebir içkialmazmıydınız,müfettiş?Sizedahafazlayardımcıolamadığımiçingerçektençoküzgünüm."

***

"Efendim,benidinleyin,neoldubiliyormusunuz?"MüfettişCraddockheyecanlakonuşançavuşabaktı."EvetWetherall,neoldu?"

"Onun kim olduğunu hatırladım efendim. O adamın. Orada olduğumuz sürece onuneredentanıdığımıçıkarmayaçalıştım,sonrabirdenaklımageldi.DickyRogers'labirlikteşuhilelikonservegıdaişinekarışmıştı.Gerçionututuklayamadık...aleyhindedelilyoktu.Sohoolayındadaparmağıvardı.Hanişuİtalyanişihediyeliklervesaatlerolayında."

Page 126: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Tabi!CraddockşimdiAlfred'inyüzününonabaşındanberinedentanıdıkgeldiğinidahaiyianlıyordu. Hep küçük dolandırıcılık işlerinde adı geçmiş... ancak bir türlü kanıtbulunamamıştı. Birçok sahtekarlık olayına karışmasına rağmen Alfred her zaman olayındışında kalmayı başarmıştı. Ve suçsuz olduğuna dair inanılır kanıtları vardı. Ancak polisçevrelerinde onun bu işlerden daima ufak kazançlar da sağladığına kesin gözüylebakılıyordu.

"Buolayıaçıklıyor"dediCraddock.

"Cinayetionunişlediğinimidüşünüyorsunuz?"

"Okatilolacaktiptebirideğil!Ancakbubaşkabirkonuyaaçıklıkgetiriyor...niçinneredeolduğununkanıtınısunamadığına!"

"Evet,buonunaçısındankötü!"

"Pek sayılmaz! Aslına bakarsan bu çok akıllıca bir tutum da olabilir. İnatlaanımsayamadığım savunmak! İnsanların çoğubir hafta önce bile nerede olduklarını ve neyaptıklarını anımsayamazlar. Özellikle de zamanını neyle geçirdiğinin dikkat çekmesiniistemiyorsan... örneğin Dicky Rogers ekibiyle kamyon park yerlerinde ilginç randevunvarsa..."

"Öyleyseonunbukonudatemizolduğunainanıyorsunuz."

"Şu an için kesin olarak inandığım bir şey yok" dedi Müfettiş Craddock. "Bu konuüzerindeçalışmangerekiyor,Wetherall."

Craddockyenidençalışmamasasınınbaşınageçincealnınıkırıştırarak,ufakbirdefterenotlaralmayabaşladı.

Katil (yazdı)... iriyarı, esmer bir adam! Kurban?... Büyük olasılıkla Martine, EdmundCrackenthorpe'unkızarkadaşıyadaduleşi…

Yada…

AnnaStravinska,kurbanoolabilirmi?Yaklaşıkaynızamandaortadankayboldu;

Cesede, yaş, dış görünüm ve giyim açısından uyuyor. Bilindiği kadarıyla RutherfordHall'lahiçbirbağlantısıyok.

Anna Harold'un ilk karısı olabilir mi? Çift eşlilik! Harold'un metresi olabilir mi? Şantaj!Alfred'in bağlantıları düşünülünce, bu şantaj olabilir. Onu hapse attıracak bir şeyler mibiliyordu?Cedric?Onunlayurtdışındabirbağlantısıolmuşolabilirmi?Paris?BalearAdaları?

Yada…

KurbankendiniMartineolaraktanıtanAnnaS.Olabilir…

Page 127: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Yada…

Kurbanbilinmeyenbiritarafındanöldürülentamamenyabancıbiri!

"Büyükolasılıkladabusonuncuvarsayımdoğru."diyeCraddockyüksekseslemırıldandı.

Daha sonra da umutsuzluğa kapıldı. Böyle bir durumda cinayet nedenini bulmadıkçailerlemekaydetmekolanaksızdı.Ozamanakadarbulunantümnedenleryayetersizdiyadaçokuzakihtimaldi.

Ama eğer öldürülen yaşlı Bay Crackenthorpe olsaydı... onun öldürülmesi için bir sürenedenbulunabilirdi...

Hafızasındabirşeylerbelirlenmeyebaşladı...

Kâğıdınüstünebazınotlardahaaldı.

Dr.Quimper'eNoel'dekihastalığısor.

Cedric-tanıklar.

MissMarpleilesondedikodularıtartış.

Page 128: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM16

Craddock Madison Sokak'a geldiğinde Lucy Eyelesbarrow'u Miss Marple'ın yanındabuldu.Önceleriharekâtplanındadeğişiklik yapmayıdüşündüysede,LucyEyelesbarrow'undeğerlibirmüttefikolabileceğidüşüncesiylebundanvazgeçti.

Karşılıklı hoş beşten sonra ağır hareketlerle portföyünü çıkararak üç paund ve üç şilinalarakmasanınüzerindenMissMarple'adoğruuzattı.

"Budanemüfettiş?"

"Danışmaücreti!Sizdanışmandeğilmisiniz?Özelliklecinayetkonusunda!Nabız,eğilim,hararet, yerel tepkiler, bir cinayetin çok derinlerde kalmış nedenleri! Danışma hizmetinizebaşvurabilirmiyim?Benyalnızcaçalışmaktanbitkindüşmüş,zavallıbiryerelpolisim."

MissMarple, ona bakarak gülümsedi. Craddock da ona göz kırptı. Lucy Eyelesbarrowşaşkınlıktanbiraniçinnefesikesildiktensonragülmeyebaşladı.

"AmaMüfettişCraddock...herşeyerağmensizdebirinsansınız."

"Evet,öylede,bugünöğledensonradakendimipekişeveremiyorum."

"Size müfettişle çok eskiden tanıştığımızdan söz etmiştim" dedi Miss Marple Lucy'yedönerek."SirHenryClitheringmüfettişinvaftizbabası,benimdeçokyakınbirarkadaşım."

"VaftizbabamınMissMarple ile ilk karşılaştığımızdabanaonunhakkındanesöylediğinibilmek istermiydiniz,BayanEyelesbarrow?OnuTanrı'nınyarattığıenustadedektifolaraknitelendirmişti... verimli bir alanda gelişme olanağı bulmuş olağanüstü bir dâhi! Hep derdiki..." Dermot Craddock bir an için susup, ihtiyar cadı yerine kullanabileceği eş anlamlı birsözcükaradı."Olgunlukçağınagelmişbayanlarıaslaküçümsememelisin.Onlarınoturduklarıyerden insana, ne olmuş olabileceğini, ne olması ve hatta gerçekte ne olduğunusöyleyebileceklerinisavunurdu.Ayrıcaonların"diyeekledi. "Birolayınnedengerçekleştiğinidesöylemeyetenekleridevardır,derdi.Veherzaman,buolgunbayantürününMissMarpleeniyisidir,diyeeklerdi."

"Şey"dediLucy."Bugerçektentakdiredeğer,birözellik!"

MissMarplekıpkırmızıolmuştu;çokheyecanlanmışabenziyordu.

"Sevgili Sir Henry" diye mırıldandı. "Her zaman o kadar nazikti ki! O kadar zekisayılmam... yalnızca insanoğlunu biraz tanıdığımı söyleyebilirim, biliyor musunuz ki insanufakbirkasabadayaşayınca..."

Yeniden eski soğukkanlı haline dönerek, ekledi. "Aslına bakarsanız gereğinde olay

Page 129: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

yerinde olamamak gibi çok önemli bir engelim var. Ama yine de insanların size başkainsanlarıanımsatmalarıokadaryararlıolabiliyorki...çünküinsanenindesonundaheryerdeaynıdırveinsandoğasıolaylarınçözümündeçokönemlibirrehberolabiliyor."

Lucybirazşaşırmıştı.AncakCraddockanlayışlabaşınısalladı.

"Amayinedeorayaçayagittiniz,değilmi?"

"Evet,tabi.Çokhoştu.AslındayaşlıBayCrackenthorpe'ugörmefırsatıbulamadığımiçinüzüldüm.Amaherşeyistediğinizgibiolamıyorki!"

"Cinayeti işleyenkişiyigördüğünüz takdirde,onu tanıyabileceğinizimidüşünüyorsunuz?"diyesorduLucyşaşkınlıkla.

"Okadar ilerigidemem,canım!Kişidaimavarsayımlar ilerisürmeyeeğilimlidirvecinayetgibi ciddi bir konuda varsayımlarda bulunmak kişiyi inanılmayacak derecede yanıltabilir.Yapılması gerekenolaya karışmışolan -yada karışmışolabilecek- kişileri gözlemlemekveonlarınkimianımsattıklarınıdüşünmektir."

"Cedricvebankamüdürügibimi?"

MissMarpleLucy'ninsözlerinidüzeltti.

"Bankamüdürününoğlu,tatlım.BayEade'ninkendisibelkibirazBayHarold'abenziyordu-çok tutucu bir insandı- ama sanırım parayı biraz fazla seviyordu. Bunun dışındaskandallardanuzakkalmakiçinçokzoryollarabaşvurabilecekbirinsandı."

Craddockgülümseyereksordu.

"YaAlfred?"

"Araba tamirhanesindeki Jenkins'e benziyor" diye yanıtladı Miss Marple bir an biledüşünmeye gerek duymadan. "Gerçi Jenkins'in oradaki aletlerin hiçbirini çaldığısöylenemezdi ama yine de bozuk bir krikoyu yenisiyle değiştirmekte de hiç sakıncagörmezdi.Aküler konusundadapekdürüst değildi sanırım... ancak yinedebukonulardanpekanladığımısöyleyemem.YalnızcaRaymond'ungününbirindeorayagitmektenvazgeçip,Milchestersokağındakibirtamirhaneyegitmeyebaşladığınıbiliyorum.Emma'yagelince"diyedalgın bir şekilde ekledi. "Bana inanılmayacak kadarGeraldineWebb'i anımsatıyor.Daimasessiz ve dikkat çekmeyecek kılık kıyafetteydi o da!Sürekli yaşlı annesinin dizinin dibindeyaşıyordu. Sonra hiç beklenmedik bir anda annesi ölüp de Geraldine kendi kararlarıylaharcayabileceğiufakbirservetinsahibiolunca,saçlarınıkestirdi,permayaptırdıvebirgemiyolculuğunaçıktı.Geridöndüğündeçokhoşbiravukatlaevlenmişti.İkiçocuklarıoldu."

Kişiler arasındaki paralellik çok belirgindi. Lucy kendini tutamayarak sordu. "SizceEmma'nınhalenevlilikyapmaşansıolduğunusöylemenizdoğruoldumu?Ağabeyleribundançokrahatsızolmuşabenziyorlardı."

Page 130: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

MissMarplebaşıylaonayladı.

"Evet" dedi. "Erkekler böyledir işte! Ağaçlara bakarken önlerindeki ormanı görmezler.Sanırımsizbuolasılığıdüşünmemiştiniz."

"Hayır!"diyeaçıkladıLucy."Böylebirşeyhiçaklımagelmedi.İkisidebanagöre..."

"Yaşlımıgörünüyorlardı?"diyesorduMissMarplegülümseyerek."SanırımDr.Quimper,şakaklarındaki saçları ağarmış olsa da henüz kırk yaşlarında ve düzgün bir ev yaşamınınözlemini duyuyor.EmmaCrackenthorpedahenüz kırkındadeğil, evlenmekveaile kurmakiçinhiçdeyaşlısayılmaz.Eğeryanlışduymadıysamdoktoruneşidoğumyaparkençokgençyaştaölmüş."

"Sanırımbudoğru.Emmakısabirsüreöncebundanbahsetmişti."

"Çokyalnızlıkçekiyorolmalı"dediMissMarple."Başarılıveçokçalışanbirdoktorunyanıbaşındabirkadınaherzamanihtiyacıvardır...sempatik,anlayışlı,ancakçokgençolmayanbirine!"

Lucy gülümseyerek neşeyle sordu. "Burada bir cinayeti mi aydınlatmaya çalışıyoruzyoksaçöpçatanlıkmıyapıyoruz,tatlıbayan?"

MissMarple'ıngözleriışıldadı.

"Korkarımbirazfazlaromantikbiriyim.Yaşlıevdekalmışbirkızolmamınetkisiherhalde!BiliyormusunuzsevgiliLucy,banagöre,yaptığımızanlaşmayıbaşarıylatamamladınız.Yeniişinizebaşlamadanyurtdışınabiryolculukyapmayıplanlıyorsanız,şuantamsırası!"

"Rutherford Hall'dan ayrılmak mı? Asla! Kendimi bu konuya tam anlamıyla kaptırdım.Kendimi bir çeşit av köpeği gibi hissediyorum. Tıpkı evdeki çocuklar gibi! Onlar da bütünzamanlarını ipucu peşinde koşarak geçiriyorlar. Daha dün çöp kutularını karıştırdılar.Gerçekten iğrenç... üstelik neyin peşinde olduklarını da bilmiyorlar. Eğer bir gün zaferçığlıkları içinde, ellerinde, ‘Martine eğer hayatına değer veriyorsan Uzun Ambar'dan uzakdur!' yazılı bir kâğıtla çıkagelirlerse, bunubenimonlaraacıdığım için yazıpdomuzağılınınbirköşesinesaklamışolduğumudüşünmelisiniz,sayınmüfettiş."

"Niçin domuz ağılına, tatlım?" diye sordu Miss Marple. "Orada hâlâ domuz besliyorlarmı?"

"Yohayır.Bundançokuzunbirsüreöncevazgeçmişler.Ama...benaradasıradaorayagidiyorumda!"

Lucybilinmeyenbirnedenlekızarmıştı.MissMarpleşimdionufarklıbirilgiylesüzüyordu.

"Şuandaevdekimlervar?"diyesorduCraddock.

"Cedric evde kalıyor; Bryan da hafta sonunu orada geçirecek. Harold ve Alfred yarın

Page 131: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

gelecekler. Bu sabah telefon ettiler. Sizin onları herhangi bir şekilde tedirgin ettiğinizizleniminekapıldım,MüfettişCraddock."

Craddockgülümsedi.

"Onları biraz yokladım da! 20 Aralık Cuma öğleden sonrası ile gece yarısı arasındaneredeolduklarınısordum."

"Pekikesinbiryanıtverebildilermi?"

"Haroldevet.Alfredhayır...kimbilir,belkidebunuözellikleyapmakistemedi."

"Tanık bulmak çok zor olsa gerek" dedi Lucy. "Belirli bir tarih, yer ve zamanı! Tabisöylediklerinindoğruluğunuteyitetmekde!"

"Biraz zamanalır.Sabırlabeklemekgerek, amabizimdebunubaşarabilecek kendimizeözgü yöntemlerimiz var tabi." Saatine baktı. "Aslında ben de Cedric'le konuşmak içinRutherfordHall'agelmekistiyordum,amaönceDr.Quimper'euğramalıyım."

"Evet tam zamanı. Muayene saat on sekizde başlıyor, ama doktorun işi yarım saattesonaeriyor.Bendeartıkdönüpakşamyemeğinihazırlamalıyım."

"SizedebukonudabirsorumolacaktıBayanEyelesbarrow?AileMartinekonusununasılkarşıladı?"

Lucybiranbiletereddütetmedenyanıtladı.

"Size bu konudan bahsettiği için hepsi Emma'ya çok kızdı. Tabi onu bu konuda teşvikeden Dr. Quimper'e de. Harold ve Alfred mektubun düzmece olduğuna ve bunun birdolandırıcılık olayından başka bir şey olmadığına inanıyorlar. Emma bundan tam olarakemindeğil.Cedric'egelince,buiştebiryalanvealdatmakokususeziyoramadiğerlerikadarciddiyealmıyor.BryanisemektubuyazanıngerçekMartineolduğunaneredeyseemin!"

"Pekiamaniçin?"

"Ah, Bryan öylesine biri işte. Her şeyi göründüğü şekilde kabullenmeye hazır. OnunEdmund'unkarısı-yadadahadoğrusuduleşi-olduğunaveFransa'yadöndüğüneinanıyor.Er yadageçondanyeni bir haber çıkacağını düşünüyor.Şuanakadarbirmektupyadahaber almamış olmalarını ise çok doğal karşılıyor, çünkü kendisi de mektup yazmaktannefretediyormuş.Bryansevimlibir insan!Süreklişımartılıpgezmeyeçıkarılmak isteyenbirköpekgibi!"

"Peki sen onu gezmeye çıkardınmı tatlım?" diye sorduMissMarple. "Örneğin domuzağıllarınadoğru?"

Lucy,onasertbirbakışattı.

Page 132: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Evegiripçıkanokadarçokcentilmenvarki!"diyemırıldandıMissMarpledüşünceleredalmışbirhalde.

Miss Marple centilmen sözcüğünü kullandığı zaman buna Victoria devrinin özleminikatardı; geçmiş zamana duyulan bir özlemi dile getirirdi. Bunlar sinek kaydı tıraşlı, (büyükolasılıklakaytanbıyıklı) iriyapılı,bazençapkınveacımasızamaherzamankusursuzbirersalonerkeğiolantiplerdi.

"Çokgüzelbirkızsınız"dediLucy'yisüzerek."RutherfordHall'datümdikkatleriüzerinizeçektiğinizidüşünüyorum,yanılmıyorumdeğilmi?"

Lucyyenidenkızardı.Çeşitlianılarkafasındabirbirini izliyordu.Domuzağılınınduvarınayaslanan Cedric. Melankolik bakışlarıyla mutfak masasının üzerine oturan Bryan. KahvefincanlarınıtoplarkenyardımbahanesiyleonadokunanAlfred.

"Centilmenler" diye ekledi Miss Marple. Ses tonu ender rastlanan, tehlikeli bir hayvancinsindenbahsediyorgibiydi."Biranlamdahepsibirbirindenfarksızdır...hattaiyiceyaşlanmışolsalarbile!"

"Tatlım!" diye haykırdı Lucy. "Eğer yüz yıl önce yaşamış olsan seni hiç kuşkusuz cadıdiyeyakarlardı."

VeMissMarple'ayaşlıBayCrackenthorpe'unüstükapalıevlilikteklifinianlattı.

"Doğrusunu söylemek gerekirse" diye Lucy ekledi. "Hemen hepsi bir şekilde şanslarınıdenedilerdiyebilirim.Haroldçokaçıkvenetti,banaşehirdefinansalaçıdançokcazipbir işolanağısundu.Onunçekicidışgörünümümdenetkilenmişolduğunusanmıyorum,birşeylerbildiğimisanıyorolmalı!"

Güldü.

AncakMüfettişCraddockgülmedi.

"Çok dikkatli olmalısınız" dedi. "Size çekici öneriler yapmak yerine öldürmeyi dedeneyebilirler."

Lucy,"Evetbudahakolayolurdu"diyeonayladı.

Sonrabirdenürperdi.

"İnsan çok çabuk unutuyor. Çocuklar bu konuda o kadar çok heyecanlanıp, şakalaryaptılarki,insanisteristemezhepsinibiroyungibialgılıyor.Amabubiroyundeğil!"

"Hayır!"dediMissMarple."Cinayetaslaoyundeğildir."

KısabirsessizliğinardındankonuşanyineMissMarpleoldu.

"Çocuklarınartıkokullarınadönmelerigerekmiyormu?"

Page 133: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Önümüzdeki hafta. Ama yarın James Stoddart-West'in evine gidip tatilin son günlerinioradagetirecekler."

"Bu iyi!" diye belirttiMissMarple ciddiyetle. "Onlar buradayken bir şeylerin olması kötüolurdu."

"YaşlıBayCrackenthorpe'umukastediyorsunuz?Sizcesıradakikurbanomu?"

"Yok,hayır"dediMissMarple. "Onabir şeyolacağınısanmıyorum.Dahaçokçocuklarıdüşünüyordum."

"YaniAlexander'ımı?"

"Amaneden?..."

"Avlanma merakları yüzünden... delil avına çıktıkları için! Erkek çocuklar bu türheyecanlarıseverleramabuçoktehlikeliolabilir."

Craddock,onumerakveendişeylesüzdü.

"Miss Marple, bir yabancının yine tamamen yabancı birini öldürdüğü bir cinayetolmadığını düşünüyorsunuz, değil mi? Sizin görüşünüze göre bu cinayetin herhangi birşekildeRutherfordHallilebirilişkisiolduğukesin."

"Evet,çokbelirginbağlantılargörüyorum."

"Katil hakkında tek bildiğimiz onun iriyarı, esmer bir adam olduğu. Arkadaşınız olanbayanınteksöylediğiyadasöyleyebildiğibu!RutherfordHall'datamüçtaneiriyapılı,esmererkekvar.Resmisoruşturmagünüburadaydım.Üçkardeşikaldırımdadurmuş,arabalarınıbeklerken gördüm. Bana arkaları dönüktü; kaim paltoları içinde hepsinin arkadangörünüşlerininbirbirindenfarkıolmamasıgerçektençokşaşırtıcıydı.Üçiriyarı,esmeradam!Gerçekte ise hepsi birbirinden o kadar farklı tipler ki!" İçini çekti. "Bu da durumu iyicegüçleştiriyor."

"Kendikendimesorupduruyorum"diyemırıldandıMissMarple."Hepkafamıkurcalıyor...çözümsandığımızdançokdahabasitolamazmı?Cinayetleringenellikleçokbasitçözümlerivardır,çoğuzamandaönemsenmeyenancakçokaçıknedenleri..."

"BugizemliMartineolayınainanıyormusunuz,MissMarple?"

"Edmund Crackenthorpe'un Martine adında bir kızla evlenmek istediği ya da evlenmişolabileceği ihtimalini göz ardı etmem için hiçbir neden yok. Bildiğim kadarıyla EmmaCrackenthorpe size bu konuda gelen mektubu göstermiş. Ayrıca kişisel izlenimlerim veLucy'denduyduğumkadarıylaEmmaCrackenthorpeböylebir konudayalansöylemeyecekbirtip,hemböylebirşeyiniçinyapsınki?"

"Eğer Martine'in varlığını kabul edersek" diye mırıldandı Craddock düşünceli bir halde.

Page 134: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Cinayet için bir neden var. Martine'in oğlu ile birlikte ortaya çıkması Crackenthorpekardeşlerin mirastan alacakları payın küçülmesine neden olacaktı. Aslında bu kanımcacinayet işlemeyenedenolabilecekboyuttabirmeblağsayılmazama.Şuan içinhepsibirazmaddisıkıntıiçindelerde..."

"Harolddamı?"diyesorduLucyduyduklarınainanamayarak.

"Evet, anlaşıldığı kadarıyla son derece tuzu kuru biri görünümü sergileyen HaroldCrackenthorpe bunun aksine ilk bakışta göründüğü kadar tutucu ve başarılı bir yatırımcıdeğil. Çok fazla yatırım yapmış ve bu arada birkaç yanlış karar almış. Çok yakında çokbüyükbirmeblağıödemekzorundakalıpiflasınıaçıklayabilir."

"Amaeğerdurumböyleysebile..."diyesözebaşlayanLucybirdensustu.

"Evet,BayanEyelesbarrow?..."

"Seni çok iyi anlıyorum, tatlım" dedi Miss Marple. "Bu durumda yanlış kişininöldürüldüğünüsöyleyecektiniz."

"Çokdoğru!Martine'inölümünündoğrudanHarold'a... yadabir başkasınaherhangibiryararıolmazdı.Ama..."

"ÖlenLutherCrackenthorpeolsaydıfarklıolurdu,değilmi?Doğru!Bubenimdedikkatimiçekti.AyrıcayaşlıBayCrackenthorpedıştangöründüğününtamaksineailedoktorunundabelirttiğigibioldukçasağlıklıbiri."

"Dahayıllarcayaşayacakbirio!"diyenLucy,sıkıntıylaalnınıkırıştırdı.

"Sizceöylemi?"Craddockonukonuşturmakamacıylaüzerinegitti.

"Noel sırasında oldukça hastaymış" diye açıkladı Lucy. "Ama doktorun gereksizabarttığını söyledi. ‘Öylesine bir şamata yaptı ki gören zehirlenmiş olduğumu sanacaktı,'dedi.Bunlaronunsözleri!"

Craddock'usorgulayanbakışlarlasüzüyordu.

"Doğru!" diye belirtti Craddock. "Benim de Dr. Quimper'den öğrenmek istediğim tamolarakbu!"

"Artıkgitmeliyim"dediLucy."Tanrım,çokgeçolmuş!"

Miss Marple örgüsünü bir yana bırakarak, Times dergisinde yarım bırakmış olduğu birbilmeceyeuzandı.

"Ahburadabirsözlüğümolsaydı"diyemırıldandı."TontineveTokay;buikisözcüğühepbirbirinekarıştırıyorum.İkisindenbiriMacarşarabımarkasıydı,ama..."

"MacarşarabıolanTokay"dediLucyveçıkmaküzereolduğukapınınağzındabiraniçin

Page 135: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

duraladı."Amabunlardanbiribeşbiriyediharflibirsözcük.Hangisiuyuyordu?"

"Yok, bu bilmeceyle ilgili değil" dedi MissMarple dalgın bir ifadeyle. "Bu kafama takıldıda!"

MüfettişCraddockyaşlıkadınımerakveendişedolubakışlarlasüzdü.Dahasonraodavedaederekoradanayrıldı.

Page 136: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM17

Craddock, Dr. Quimper hastalarının muayenelerini bitirene dek birkaç dakika beklemekdurumundakaldı.Dahasonraiçerigirendoktoryorgunvesinirligörünüyordu.

Müfettişeyaptığıiçkiteklifionaylanıncakendinedebirkadehdoldurdu.

Eskigenişkoltuğaçökerken, "Zavallı şeytanlar!"diyesözebaşladı. "Okadarkorkakveaptallar ki! Aklım almıyor. Biraz önce yine çok üzücü bir olay yaşadım. Bir yıl önce banagelmesigerekenbirkadın!Ozamangelsebaşarılıbiroperasyonlakurtulabilirdi.Amaşimdiçok geç! Bu beni çıldırtıyor işte. İnsanoğlu denilen kahramanlıkla korkaklığın ilginç birbileşimi. Bu kadın inanılmaz ağrılar çekiyor. Korkularının gerçek çıkmasından ürktüğü içintüm ağrılara tek kelime bile etmeden katlanmış. Diğer yanda ise yalnızca parmaklarınınucundaki şişliğin ağrısına dayanamadıkları için buralara kadar gelip zamanımı çalan acıyadayanıksızinsanlardavar.Küçükbiriltihabınkanserolmasıkuşkusuylakoşupgeliyorvebuşiş genellikle normal bir su toplama ya da en fazlası siğil çıkıyor. Neyse söylediklerimealdırmayın. Zaman zaman öfkemi kusma gereksinimi duyuyorum. Şey, benimle konuşmakistediğinizneydi?"

"Her şeyden önce Miss Crackenthorpe'u ağabeyinin dul eşinden geldiği düşünülenmektupiçinbanabaşvurmasınaiknaettiğinizdendolayısizeteşekküretmekistiyordum."

"Ah, o mu? Bari bir işinize yaradı mı? Aslında ona size gelmesini doğrudan söylemişdeğilim. Kendisi de gelmek istiyordu. Endişeliydi. Tabi değerli ağabeyleri de onu bundanalıkoymakistiyorlardı."

"Niçinböyleyapıyorlardı,dersiniz?"Doktoromuzlarınısilkti.

"Bilmem,sanırımkadınıngerçekolduğununortayaçıkmasındankorkuyorlardı."

"Sizcemektupgerçekmi?"

"Fikrim yok. Mektubu görmedim. Olayları bilen birinin fırsattan faydalanmak istemişolabileceğini de söyleyebilirim. Emma'nın duygusallığından yararlanmayı denemek istemişolabilir.Bukonudayanıldığıkesin.Emmaaptaldeğildir.Konuyusoruşturmadanyabancıbirgelinekucakaçmayacağıkesin."

Birdenmerakdolubirifadeyleekledi.

"Pekiamaniçinbenimbukonudakigörüşlerimisoruyorsunuz?Benimkonuylahiçbirilgimyokki!"

"Aslında sizden tamamen farklı bir konuda bilgi almaya geldim... ancak bunu nasılsöyleyeceğimibilemiyorum."

Page 137: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Doktormüfettişiilgivemeraklasüzüyordu.

"Anladığım kadarıyla kısa bir süre önce... sanırımNoel sırasında...BayCrackenthorpeağırşekildehastalanmış."

Doktorunyüzifadesigerilipsertleşti.

"Evet."

"Birçeşitmiderahatsızlığı,değilmi?"

"Evet."

"Bu biraz tuhaf... Bay Crackenthorpe sağlığıyla övünüyor ve ailesindeki bireylerinbirçoğundan fazla yaşayacağını ileri sürüyor. Onun ifadesine göre... özür dilerim sayındoktor..."

"Hiç çekinmeyin. Hastalarımın benim hakkımda söyledikleri konusuna hiç duygusaldavranmam."

"Sizin boşu boşuna ortalığı velveleye verdiğinizi söyledi" diyerek Quimper gülümsedi."Ona yalnızca ne yediğini sormakla kalmayıp, kimin pişirdiğini, kimin servis yaptığını dasorduğunuzuanlattı."

Doktorungülümsemesikaybolmuş,yüzhatlarıyenidengerginleşmişti.

"Devamedin."

"Şöylebir ifadekullanmaktandakaçınmadı... ‘Doktorbirininbenizehirlemişolduğundankuşkulanıyor.'gibişeylersöyledi."Kısabirsessizlikoldu."Butür...birkuşkunuzoldumu?"

Quimperhemenyanıtvermedi.Ayağakalkarakodaiçindeaşağıyukarıgezindi.SonundadönüpCraddock'unönündedurdu.

"Tanrıaşkınabendennesöylememibekliyorsunuz?Birdoktorunelindeenufakbirkanıtbile olmadan orada burada bir zehirleme kuşkusu olduğundan bahsedebileceğini midüşünüyorsunuz?"

"Bilmek istediğim yalnızca... bunu samimiyetinize dayanarak soruyorum... böyle birolasılıkaklınızageldimi?"

DoktorQuimpersoruyukaçamakbiryanıtlageçiştirmeçabasındaydı.

"Yaşlı Bay Crackenthorpe çok mütevazı bir yaşam sürüyor. Aile ziyarete geldiğizamanlarda Emma daha iyi ve zengin sofralar kuruyor. Bunun sonucu da mide-bağırsaksorunlarıvehazımsızlık.Bulgulardabunudestekliyor."

Craddockısraretti.

Page 138: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Anlıyorum.Pekibusizin içinyeterinceaçıklayıcımıydı?Hiç...diyelimki...şaşırmadınızmı?"

"Tamam!Tamam!Şaşırmıştım.Busizitatminettimi?"

"Beniasılilgilendiren,siziendişelendirenyadakorkutanşeyinneolduğu?"

"Aslında çok değişikmide rahatsızlıklarıyla karşılaşılabilir ama bu durumda diyebilirim kibulguların birçoğu basit bir mide rahatsızlığından çok arsenik zehirlenmesine işaretediyordu.Zatenbuikirahatsızlıkbirbirineçokbenzer.Bendençokdahaiyimeslektaşlarımında arsenik zehirlenmeleri durumunda yanılıp sırf bu yüzden hastalarının ölüm kâğıtlarınıyanlışdoldurmakzorundakaldıklarıolmuştur."

"Pekisizinaraştırmalarınızınsonucuneydi?"

"Tahminlerimde yanılmış olabileceğimortaya çıktı.BayCrackenthorpehastamolmadanönce de böyle durumlar geçirdiğini iddia etti. Hep aynı nedenden hastalanmış. Ne zamanenfesyemeklerifazlakaçırsaaynıdurumbaşınageliyormuş."

"Yanievdoluoluncamı?Aileilemi?Yoksakonuklarlamı?"

"Evet. Aslında bu da yeterince şüphe çekici. Açık söylemek gerekirse, Craddock,konununpeşinibırakmadım.Hattaeskidoktor,ihtiyarMorris'ebilebirmektupgönderdim.Obu muayenehanenin büyük ortağı idi ve ben geldikten kısa süre sonra emekliye ayrıldı.Crackenthorpeaslındaonunhastasıydı.İhtiyaradamınbahsettiğibueskirahatsızlıklarıonasordum."

"Pekineöğrendiniz?"Quimpergülümsedi.

"Hiç!Yalnızcagereksizkuşkulandığımı!Üstükapalıolarakçokkötüniyetlibiriolduğunubelirtti. Aslına bakarsanız" diyerek omuzlarını silkti. "Belki de gerçekten de kötü niyetli birinsanım!"

"Bundakuşkuluyum!"diyenCraddockdüşünceleredaldı.

Sonrabirdenaçıkaçıkkonuşmayakararverdi.

"Üstü kapalı konuşmalara hiç gerek yok, doktor. Luther Crackenthorpe'un ölümündenbüyük ölçüde yararlanabilecek insanlar var."Doktor başıyla onayladı. "BayCrackenthorpeyaşlı,ancaksağlıklıvedirençlibiradam.Bugidişlerahatlıkladoksanyaşınaulaşabilir,değilmi?"

"Hiç kuşkusuz. Ayrıca kendine çok özen gösteriyor, hem de çok sağlam bir yapısıolmasınarağmen!"

"Oğulları-kızı-onlardagiderekyaşlanıyorlarvehepsinindedurumlarısıkışık."

Page 139: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Emma'yı bunun dışında tutmalısınız. O birisini zehirleyecek tipte bir kadın değil. Bukrizler yalnızca diğerleri buraya geldiği zaman tutuyor, şimdiye dek kızıyla birlikte olduğuzamanhiçkrizgeçirmedi."

"Çokakıllıcabir tedbir... tabibunlarıyapanoysa"diyemırıldandıCraddockdüşüncelibirtavırla.Ancakbunutedbirdenduyulamayacakkadarkısıkbirseslesöylemişti.

Kelimeleriözenleseçerek,sordu.

"Gerçi bu konulardan hiç anlamıyorum ama" diye söze başladı. "Varsayalım kiCrackenthorpe'agerçektenarsenikverildi...bundankurtulmuşolmasıbüyükşansdeğilmi?"

"İşinasılpüfnoktasıdaburada!"dedidoktor. "Kendimi ihtiyarMorris'indesöylediğigibikötüniyetli hissetmeminnedenidebu!Bakın,buolaydadüzenliaralıklarlaarsenikverilmişolmasıolanaksız...aslındaklasikarsenikzehirlemelerindeyöntembudur.Crackenthorpe'unaslakronikmideşikayetleriolmadı.Budaani,şiddetlirahatsızlıklarıanlaşılmazkılıyor.Eğerşikayetlerin tamamen doğal nedenlerle ortaya çıktığını düşünmezsek, zehirlemek isteyenkişininherdefasındabaşarısızolduğunainanmakzorundakalırız.Budaçoksaçmaolur!"

"Yaniyetersizbirdozkullanıldığınımısöylemekistiyorsunuz."

"Evet.DahaöncedekonuştuğumuzgibiCrackenthorpe'unçokgüçlübiryapısıvar,belkide başka birini rahatlıkla öte dünyaya götürebilecek bir doz onda yeterli olmayabiliyor. Butür kişiye özgü tepkileri her zaman için göz önünde bulundurmalıyız. Ama bu durumda dazehirlemek isteyen kişinin -tabi eğer olağanüstü korkak biri değilse- çoktan dozu artırmışolmasıgerekirdi.Bununiçinyapmamışolabilirki?"

"Bu da" diye ekledi. "Bir zehir verenin olduğunu düşünmenin anlamsızlığını ortayaçıkarıyor.Sanırımbütünbunlaryalnızcabenimkuruntularımıneseri!"

MüfettişCraddock, "İlginç bir sorun!" diyerek doktora hak verdiğini belirtti. "Mantıklı biraçıklamasıyok."

***

"MüfettişCraddock!"

MüfettişCraddockarkasındangelenheyecanlıfısıltılarıduyuncairkildi.

O anda Rutherford Hall'un ön kapı zilini çalmak üzereydi. Alexander ve arkadaşıStoddart-Westbirdençalılıklarınarasındançıkmış,heyecanlaetrafısüzmeyebaşlamışlardı.

"Arabanızınsesiniduyduk,siziyakalamakistedik."

"İyiozaman,haydisizdeiçerigelin!"

AncakAlexandersabırsızbirköpeğinheyecanıiçindemüfettişinpaltosunuçekiştiriyordu.

Page 140: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Birkanıtbulduk!"diyemırıldandısoluksoluğa.

"Gerçektendebirkanıtbulduk"diyeyinelediStoddart-West.

Tanrıkahretsinbukızı,dediğiniyaptı,diyedüşündüCraddocksıkıntıyla.

"Harika!" dedi sırf çocukları kırmamış olmak için. "Haydi eve girip bulduğunuz kanıtabakalım."

"Hayır!" diye direndi Alexander. "Orada bizi rahatsız edebilirler. Bizimle koşum odasınagelin.Sizeyolugösterelim."

Craddockhiç istemediğihaldeçocuklarınarkasındanevinköşesinidönüpahırlaradoğruilerledi. Stoddart-West ağır bir kapıyı aralayıp parmak uçlarına kalktı ve oldukça zayıf birampulü yaktı. Victoria zamanlarında, temizlik sembolü olarak görülen koşum odası artıkyalnızca eski eşya deposu hizmeti görüyordu. Kırılmış bahçe sandalyeleri, paslanmış eskibahçe araç gereci, eski, hantal bir çim biçme makinesi, bozulmuş somyalı döşekler, eskiyorganlar,yırtılmıştenisağlarıetrafayayılmıştı.

"Burayasıksıkgeliyoruz"dediAlexander."Buradabizikimserahatsızetmez."

Koşum odasının çocuklar tarafından kullanıldığı anlaşılıyordu. Çürümüş döşekler üstüstekonularakbirçeşitdivanyapılmıştı.Eskipaslıbirmasanınüzerindebirkutuçikolatalıkurabiye,birkaçelma,birkutuşekerlemevebiryapbozduruyordu.

"Bugerçekbir kanıt, efendim!"dediStoddart-Westheyecanla.Gözlükleriningerisindekigözlerininheyecanlaparladığıgörülüyordu."Bugünöğledensonrabuldukonu."

"Günlercearaştırdık.Çalılarınarasını..."

"Çöpkutularınıkarıştırdık..."

"Aslındaoralardadabirkaçilginçşeybuldukama..."

"Dahasonradakaloriferdairesinegittik..."

"Oradada ihtiyarHillman'ıneski,atılankâğıtlarıdoldurduğukocamanbirgalvanizli kutuvar..."

"Kalorifersönüncetekrartutuşturmakiçinonlarıkullanıyor..."

"Etrafaatılanbütüneskikâğıtlarıiştebuyüzdentoplayıporadabiriktiriyor..."

"İşteonuoradabulduk..."

KonuşmayıkesenCraddock,"Neyibuldunuz?"diyesordu.

"Delili!Stoddartdahaönceeldivenlerinigiymeyiunutmamalısın!"

Stoddart-Westbilgiçbirifadeyleönemlibircinayetdedektifihavasındabirçiftkirlieldiveni

Page 141: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

ellerinegeçirdiktensonra,birKodakfotoğrafalbümüçıkardı.Çantanıniçindenkirli,kırışmışbirzarfalarak,abartılıbirgururlamüfettişeuzattı.

İkiçocukheyecandansoluklarınıtutmuş,müfettişebakıyorlardı.

Zarfın içindemektupyoktuamazarfınpostadangeçmişolduğuüzerindekidamgalardananlaşılıyordu. Mektubun üzerindeki adreste ise, Martine Crackenthorpe, 126 ElversCrescentNo:10yazıyordu.

"Görüyorsunuz, değilmi?" diye sorduAlexander soluk soluğa. "Buonunburadaolduğuanlamınageliyor.EdmundAmca'mınFransızkarısındansözediyorum.Bütünbuşamatanınkoparıldığı kişiden yani! Gerçekten buraya gelmiş ve mektubu düşürmüş olmalı. Durumböylegörünüyor,değilmi?..."

Stoddart-Westdesözekarıştı.

"Bu durumda öldürülen kadın da o olmalı... yani sizce demüfettiş, bu durumda lahidiniçindebulunankadıncesedininMartineolmasıgerekmiyormu?"

İkiçocukdaheyecaniçindegelecekyanıtıbekliyorlardı.

Craddockkendisindenbeklenenrolüoynadı.

"Olabilir,kesinlikleolabilir"dedi.

"Amabuönemli,öyledeğilmi?"

"Parmakiziaraştırmasıyapacaksınız,değilmi,efendim?"

"Elbette!"diyeyanıtladıCraddock.

Stoddart-Westderinbirsolukaldı.Rahatlamışabenziyordu.

"Büyükbirşans,değilmi?"dedi."Üstelikdesongünümüzde!"

"Songünmü?"

"Evet" dediAlexander. "YarınStoddartların evine gidiyoruz. Tatilin sonuna kadar oradakalacağız.Stoddartlarınmuhteşembirevlerivar...KraliçeAnnezamanındankalmaydı,değilmi?"

"WilliamveMary"dediStoddart-West.

"Amaannendemiştiki..."

"AnnemFransız.İngilizmimarisindenpekanlamıyor."

"Amababandademiştiki,evininşaedildiğizaman..."

Craddockelindekizarfıdikkatleinceledi.

Page 142: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Lucy Eyelesbarrow bu işi çok kurnazca ayarlamıştı. Peki ama posta damgalarınınsahteleriniyapmayınasılbaşarmıştı?Zarfıgözlerineiyiceyaklaştırdıamaloşışıktapekbirşey göremedi.Çocuklar için büyük bir zevk olan bu konuCraddock açısından hiç de hoşdeğildi. Lucy bunu düşünmemiş olmalıydı. Lanet olsun! Eğer zarf gerçekse hemen bazıtedbirleralınmasıgerekecekti.Eğeröyleyse...

Hemen yanı başında çok sıkı bir mimari tartışması sürüyordu. Müfettiş Craddocktartışmayıduymazlıktangelerek,seslendi.

"Haydiçocuklar,evegidelim.Banaçokbüyükyardımınızdokundu!"

Page 143: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM18

Çocuklar müfettişi arka kapıdan eve soktular. Büyük olasılıkla çoğunlukla bu yolukullanıyorlardı. Mutfak aydınlık ve ferahtı. Lucy büyük, beyaz bir önlük bağlamış, hamuraçıyordu.BryanEastleymutfakdolabınayaslanmış,onubirköpekdikkatiylesüzerken,bireliyledekalın,kumralbıyığınısıvazlıyordu.

"Merhabababa"dediAlexanderiçtenlikle."Yinemiburalardatakılıyorsun?"

"Burası hoşuma gidiyor" diyen Bryan gülümseyerek ekledi. "Bayan Eyelesbarrow darahatsızolmuyor."

"Doğru,bencesakıncasıyok"dediLucy."İyiakşamlar,MüfettişCraddock!"

"Mutfağımıaraştırmakistiyorsunuz?"diyesorduBryanmerakla.

"Peksayılmaz.BayCedricCrackenthorpeburalardamı?"

"Evet.Cedrichâlâburada.Onunlamıgörüşmekistiyordunuz?"

"Evet,onunlakonuşacakbirkaçşeyimvardı."

"İçerigidiporadamıbirbakayım"dediBryan."Belkideköyünpubınagitmiştir."

Mutfakdolabınınüstündenindi.

"Teşekkürler!"dediLucy."Ellerimunlu,yoksabendegidebilirdim."

"Neyapıyorsunuz?"diyesorduStoddart-Westmerakla.

"Kayısılıtart."

"Ohçokiyi!"dediStoddart-West.

"Akşamyemeğihazırmı?"diyesorduAlexander.

"Hayır."

"Kötü!Korkunçacıktım."

"Erzakdolabındabirparçamürdümlükekvar."

Çocuklaraynıandakoşarakdışarıçıkıpkapıyıarkalarındançarptılar.

"Kurtgibidurupdinlenmedenyiyorlar"dediLucy.

"Tebrikler!"dediMüfettişCraddock.

"Nedendolayı?"

Page 144: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Yaratıcılığınızdandolayı...bukonuda!"

"Hangikonuda?"

Craddockiçindemektupzarfınınbulunduğualbümüçıkardı.

"Çokustacahazırlanmış"dedi.

"Siznedenbahsediyorsunuz?"

"Bundan,sevgilikızım,bundan"diyenCraddockçantayıaçtı.

Lucyinanmazbakışlarlaonusüzüyordu.

Craddockbirdenbirtuhaflıkolduğunufarketti.

"Bu kanıtı siz hazırlayıp çocukların bulması için özellikle ahırdaki koşum odasınakoymadınızmı?Çabuk,anlatınbana!"

"Nedenbahsettiğinizibileanlamıyorum"diyeyanıtladıLucy."Budanedemek,siz..."

Bryan'ıngeridöndüğünügörünceCraddockaceleylealbümüyenidencebinesoktu.

"Cedrickütüphanede!"dediBryan."Hemenorayagidebilirsiniz."

Tekrarmutfakdolabınınüstündekiyerinialdı.MüfettişCraddockisekütüphaneyegitti.

***

CedricCrackenthorpemüfettişigörmektenmemnunolmuşabenziyordu.

"Yine buralarda polis hafiyeliği mi yapıyorsunuz?" diye sordu muzipçe. "Bir ilerlemekaydettinizmi?"

"Birparçailerlediğimizisöyleyebilirim,BayCrackenthorpe."

"Cesedinkimliğinitespitedebildinizmi?"

"Henüztamolarakbulamadıkamabunaçokyaklaştığımızısöyleyebilirim."

"Sizinaçınızdançokiyi."

"Öğrendiğimiz son bilgiler ışığında, birkaç ifadeye daha gerek duyuyorum. Hazırburadayken,sizdenbaşlamakistiyorum."

"Amabupekuzunsürmeyecek.Yarınyadaöbürgünİbiza'yadönüyorum."

"Öyleysetamzamanındageldim."

"Haydibaşlayın."

"Sizden20AralıkCumagününeredeolduğunuzveneyaptığınızkonusundaayrıntılıbilgiricaedecektim!"

Page 145: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Cedricmüfettişebir anyangözlebaktıktansonra,arkasınayaslandı,esnedi, büyükbirsoğukkanlılıklaetrafınabakındı.Hatırlamakiçinbüyükbirçabaharcıyorgibigörünüyordu.

"Evet, size daha önce de söylediğim gibi İbiza'daydım. Asıl canımı sıkan orada hiçbirgünün diğerinden farkı olmaması. Sabah resim çalışmaları, öğleden sonraları üçten beşekadar siesta. Daha sonra da akşam ışığının izin verdiği oranda birkaç resim çiziyorum.Akşam da önce meydandaki kafede, bazen belediye başkanıyla, bazen de doktorla biraperatifalıyorum.Sonrahafifbirakşamyemeği.AkşamlarıgenellikleScotty'ninbarındaalttabakadanarkadaşlarımlageçiririm.Bukadarısiziniçinyeterlimi?"

"Gerçeğitercihederdim,BayCrackenthorpe."

Cedricbirdendikildi.

"Buçokağırbiritham,değilmi,müfettiş."

"Öyle mi dersiniz? Bana İbiza'dan 21 Aralık günü ayrıldığınızı ve aynı gün İngiltere'yeulaştığınızısöylemiştiniz,değilmiBayCrackenthorpe?"

"Öyledemiştim.Evet,Em!Ah,merhabaEm!"

EmmaCrackenthorpekütüphaneyi kahvaltı odasınabağlayanküçükkapıyı açarak içerigirdi.Cedricvemüfettişimeraklıgözlerlesüzdü.

"Baksana, Em! Buraya Noel için cumartesi günü gelmiştim, değil mi? Havaalanındandoğrucaburayagelmiştim,değilmi?"

"Evet"diyeyanıtladıEmmaşaşırarak."Öğlenyemeğisırasındagelmiştin."

"Gördünüzmü!"dediCedricmüfettişedönerek.

"Biziaptalyerinekoymamanızgerektiğinibilmelisiniz,BayCrackenthorpe"diyeyanıtladıCraddock nezaketle. "Bildiğiniz gibi bize verilen ifadeleri inceleme olanağına sahibiz.Düşünüyorumdabanapasaportunuzugösterirseniz..."

Beklentiiçindesustu.

"Maalesefokahrolasışeyibulamıyorum"diyeyanıtladıCedric."Busabahdaonuaradım.Cookseyahatacentesinegöndermemgerekiyordu.

"Bulacağınızı sanıyorum, Bay Crackenthorpe. Ama çok gerekli de değil. Kayıtlar sizinburaya19Aralıkakşamıgeldiğinizigösteriyor.Belki şimdibanaosaatleevevardığınız21Aralıkgünüöğlensaatiarasındaneyaptığınızıaçıklamaknezaketindebulunursunuz."

Cedricoldukçasinirlenmişgibiydi.

"Modernyaşamınkötü tarafıdabu işte"dediöfkeyle. "Beşiktenmezarakadarbelgeler,belgeler! Bürokratik devletin sonucu bu. İstediğiniz yere gidip istediğinizi yapmanız

Page 146: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

olanaksız. Daima bir hesap soran var. Ayın 20'si sizi niçin bu kadar ilgilendiriyor, Tanrıaşkına?Ayın20'sininözelliğine?"

"Bunun cinayetin işlendiği tarih olabileceğini düşünüyoruz. Elbette yanıt vermeyireddedebilirsinizde,ama..."

"Cevap vermeyi reddettiğimi söyleyen kim? Yalnızca biraz zamana ihtiyacım var.Mahkemedekiresmisoruşturmadacinayetinkesinzamanınınsaptanamadığısöylenmişti.Ozamandanbuyanayenibirşeylermibulundu?"

Craddockyanıtvermedi.

CedricyangözleEmma'yabakaraksordu.

"Bitişikodayageçsekdahaiyiolmayacakmı?"

Emmahemenatıldı."Siziyalnızbırakayım."Kapınınağzındaduraksayıp,arkasınıdöndü.

"Lütfen bu konunun ciddi olduğunu anla, Cedric. Eğer cinayet gerçekten ayın 20'sindeişlendiyse,MüfettişCraddock'aogünneyaptığınıkesinolaraksöylemelisin."

Yanodayageçerek,kapıyıarkasındankapadı.

"Sevgili, tatlı Em!" dedi Cedric arkasından. "Neyse başlayalım. Doğru, İbiza'dangerçektenayın19'undaayrıldım.YolculuğumaParis'tearaveriporadakieskiarkadaşlarımlasanatkârlar sokağında birkaç gün geçirmek istiyordum. Ama işe bakın ki uçakta öylesineçekicibirbayanvardıki...Tambirdişi!Neyse,işindoğrusuonunlaburadauçaktanberaberindik.BirleşikDevletler'egidiyordu,amabirişyadabaşkabirnedenleLondra'dabirkaçgüngeçirmeye niyetliydi. 19'unda Londra'ya geldik. Eğer ajanlarınız henüz bulamadılarsa,peşinen söyleyeyim, havaalanından doğruca Kingsway Palace Oteli'ne indik. Adımı JohnBrownolarakverdim,butürdurumlardagerçekadınızıvermeksonradanbirçoksorunayolaçabiliyor."

"Pekiya20'sinde?"

Cedricsıkıntıylayüzünükırıştırdı.

"Bütünsabahıdayanılmazbirbaşağrısıylageçirdim."

"Pekiyaöğledensonra?Saatüçtensonra?"

"Düşüneyim biraz. Nasıl diyeyim, başıboş bir şekilde etrafta dolandım işte! UlusalGaleri'yegittim,bukabuledilecekbirşeydeğilmi?Dahasonradasinemaya.Rowenna'nınİntikamı!HerzamanKovboyfilmleriniseverim.Filmdeolağanüstüydü!...Dahasonradabirbardabirikikadehbirşeyleriçtimveodamdakısabirşekerlemeyaptım.Saatonadoğrudao kızla birlikte son günlerin gözde lokallerinden birçoğunu dolaştık. Çoğunun adınıanımsamıyorum ama sanırım birinin adı Jumping Frog (Sıçrayan Kurbağa) idi. O hepsini

Page 147: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

biliyordu. Sonuçta zil zurna sarhoş olmuştum ve gerçeği söylemek gerekirse ertesi sabahçokdahadayanılmazbirbaşağrısıylauyandığımdışındabaşkabirşeyanımsamıyorum.Kızarkadaşım uçağını kaçırmamak için sabırsızlanıyordu, bense başımdan aşağı bir kovadolususoğuksuboşaltarakkendimegelmeyeçalıştıktansonra,eczaneyegidipdayanılmazbaş ağrımı biraz olsun geçirecek bir ilaç aldım ve havaalanından geliyormuş gibi burayageldim. Emma'yı heyecanlandırmanın hiç gereği olmadığını düşündüm. Kadınların nasılolduğunu bilirsiniz... doğruca eve gelmediğiniz takdirde kırılırlar. Hatta taksinin parasınıödemekiçinEmma'danparaalmambilegerekmişti.Meteliksizdim.Bukonudabizimihtiyarabaşvurmak olanaksız. Hiçbir zaman destek çıkmaz. İhtiyar pinti! Neyse müfettiş, şimditatminoldunuzmu?"

"Bu açıklamalarınızı kanıtlayabilir misiniz, özellikle de saat 15.00'le 19.00 arasındayaptıklarınızı?"

"Sanırım pek olası değil!" dedi Cedric neşeyle. "Ulusal Galeri... oradaki görevlilerinsanlarınyüzünehemenhemenhiçbakmıyorlar,üstelikdekalabalıkbirresimsergisivardı.Sonrasinema,orasıdadoluydu.Hayır,sanmıyorum."

Emmayenidenodayagirdi.Elindebirajandavardı.

"Hepimizinayın20'sindeneyaptığımızıbilmekistiyorsunuz,değilmimüfettiş?"

"Hımm,evet...öyle,MissCrackenthorpe."

"Ajandama bir göz attım da. Ayın 20'sinde Brackhampton'a kilise restorasyon vakfınıntoplantısınakatılmışım.Toplantıbireçeyrekkalabitti,dahasonradaaynıkomitedegörevliolduğumuzLadyAdingtonveBayanBartlett ileCadenakafeyeöğleyemeğinegittik.ÖğlenyemeğindensonraNoeliçinyiyecekvearmağanlarısatınalmayaçıktım.Greenford's,Lyall,Swift's, Boots ve daha başka birtakım dükkanlara uğradım. Beşe çeyrek kala Shamrockpastanesine uğrayarak çay içtim ve trenle gelecek olan Bryan'ı karşılamaya istasyonagittim.Saataltısularındatekrarevdeydim.Döndüğümdebabamıncanıçoksıkkındı.Onuniçin yemek hazırlayıp bırakmıştım ama öğleden sonra gelip çay servisi yapması gerekenBayan Hart gelmemiş, bu da onu kızdırmıştı. O kadar öfkelenmişti ki kendini odasınakapamıştı, hatta oraya girip onunla konuşmama bile fırsat vermedi. Aslında öğledensonralarıdışarıçıkmamdanhiçhoşlanmıyoramabendebazenbunuözellikleyapıyorum."

"Buçokakıllıcabirdavranış,MissCrackenthorpe.Teşekkürler."

Neredeyseona1.70boyundabir kadınolarakogünöğledensonrayaptıklarınınönemtaşımadığınısöyleyecekti.Ancakbunuyapmayarak,sordu.

"Bildiğimkadarıyladiğerikiağabeyinizdahasonrageldiler,öyledeğilmi?"

"Alfred cumartesi akşam geldi. Cuma öğleden sonra telefonla aradığını ancak dışarıda

Page 148: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

olduğum içinulaşamadığını söyledi... babamsaöfkeli olduğu zamanasla telefonabakmaz.AğabeyimHaroldisetamNoelakşamıgeldi."

"Teşekkürler,MissCrackenthorpe."

"Belki bunu sormam doğru değil ama müfettiş..." Emma aklındakini sormaktançekiniyordu."Negibiyeniolaylarsizibutürbiraraştırmayapmayayöneltti?"

Craddockcebindekialbümüçıkardı.Parmaklarınınucuylazarfıaldı.

"Lütfenellemeyin,buzarfsizetanıdıkgeliyormu?"

"Ama..." Emma müfettişi şaşkın bakışlarla süzüyordu. "Bu benim el yazım. Bu benimMartine'eyazdığımmektup."

"Bendeöyledüşünmüştüm."

"Pekiamaonuneredenbuldunuz?Omu?Onubuldunuzmu?"

"Olabilir,bulmuşolabiliriz.Buboşzarfburadabulundu."

"Evdemi?"

"Buarazide."

"Öyleyse...oburayageldi.O...Yanisizce...Martineburadamıydı...Lahittekiomuydu?"

"Öyleyebenziyor"dediMüfettişCraddocknezaketle.

Şehredöndüğündebudüşüncesidahadagüçlendi.ArmandDessin'dengelenbirmesajonubekliyordu.

"Anna Stravinska'nın bir arkadaşı ondan bir posta kartı almış. Dünya seyahati öyküsüsanırımdoğru!Jamaika'yavarmışveçokeğleniyormuş...sizindeyişinizle...muhteşemmiş."

Craddockbumesajıkırıştırarak,çöpkutusunaattı.

***

"Haydi dostum, hak ver!" Alexander yatağına oturmuş, düşünceli bir halde elindekiçikolatalı gofreti kemiriyordu. "Bugün gerçekten olağanüstü bir gündü. Gerçek bir delilbulmayıbaşardık!"

Övünçdolubirsesleekledi.

"Aslında tatilin tamamı muhteşemdi. Böyle bir şeyi ikinci kez yaşayabileceğimizisanmıyorum."

"Umarım böyle bir şeyi ikinci kez yaşamam!" dedi Alexander'in valizini toplamak içineğilmişolanLucy."Tümbuuzayailişkinbilimkurguromanlarınıgötürecekmisin?"

Page 149: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Enüstteki iki tanesini hayır.Onları okudum.Ama futbol topumu, futbol ayakkabılarımıvelastikçizmelerimiözelolarakyanımaalmakistiyorum."

"Sizingibierkekçocuklarınyolculuketmesinekadarzor!"

"Ziyanıyok.BizikarşılamayaRollsRoycegelecek.ÇokmükemmelbirRollsarabalarıvar.AyrıcabirtanedeyepyeniMercedesBenz."

"Çokzenginolmalılar."

"Para içinde yüzüyorlar. Çok iyi insanlar. Ama yine de burada kalmayı tercih ederdim.Başkabircesetdahabulunabilir."

"Umarımöylebirşeyolmaz."

"Neyse,kitaplardagenellikleöyleolurda!Birşeyduyanyadagörenbiriortayaçıkıncagenellikle o da susturulur. Hatta bu sen bile olabilirsin" diye ekledi ikinci bir gofreti dahamideyeindirirken.

"Yaöylemi,teşekkürler.Almayayım!"

"Bendeböylebirşeyinolmayacağınıumarım"diyebelirttiAlexandergülümseyerek."Siziçok seviyorum, Stoddart da öyle. Dünyanın en iyi aşçısı olduğunuzu söyleyebilirim.Yaptığınızyemeklertekkelimeyleenfes!Bunundışındadaçokakıllıvezekibirkadınsınız."

Bu son sözcükler içten bir övgünün ifadesiydi. Lucy de bunu aynı şekilde algılayarak,gülümsedi.

"Çokteşekkürederim.Amayinedesırfseninhoşnutolmaniçincinayetekurbangitmeyehiçniyetimyok."

"Anlıyorum,amayinedeneolurdikkatliolun"diyeyinelediAlexander.

Kısabiraraveripbirazdahagofretyediktensonrakayıtsızbirifadeylesordu.

"Babamaradasıradageldiğizamanonunlailgilenirsiniz,değilmi?"

"Evet,tabi"dediLucybirazşaşırarak.

"Babamın sorunu" diye açıkladı Alexander. "Londra'daki yaşama ayak uyduramıyor,daimayanlışkadınlarlakarşılaşıyor."Endişeylebaşınısalladı.

"Onu çok seviyorum" diye ekledi. "Ama onun kendisiyle ilgilenecek birine ihtiyacı var.Başkalarınınetkisindekalıyorveyanlış insanlarladostlukkuruyor.Anneminbukadarerkenölmüşolmasıçokkötü!Bryan'ıngerçekbiryuvayagereksinimivar."

Lucy'yianlamlıbakışlarlasüzerekbirçikolatalıgofretaldı.

"Hayır,üçtaneyeterli,Alexander"diyeuyardıLucy."Hastalanacaksın!"

Page 150: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Sanmam.Bir defasında tamaltı taneyi arkaarkaya yedimvebir şeyolmadı.Midemokadarhassasdeğil."Kısabirsüresustuktansonrabirdenekledi.

"Bryansizdenhoşlanıyor.Biliyorsunuzdeğilmi?"

"Buhoşbirşey."

"Birçok açıdan eşeğin tekidir" dedi Bryan'ın oğlu. "Ama çok iyi bir savaş pilotuydu.İnanılmayacakkadarcesurdur.Ayrıcaçokdaiyiniyetlidir."

Sustu.Gözleriniyerdöşemesinedikipdüşüncelibirhaldemırıldandı.

"Biliyor musunuz, bence... gerçekten... onun yeniden evlenmesi çok iyi olacak... aklıbaşında, iyi bir kadınla... ben kendi adıma üvey anneye karşı değilim... özellikle de doğrudürüstbiriolduktansonra..."

LucypanikiçindeAlexander'insözünereyegetirmekistediğininfarkınavardı.

"Bütünbuüveyanne safsataları" diye eklediAlexander bakışlarını yerden kaldırmadan."Gerçekte günümüz için tamamen anlamsız. Stoddart ve ben ayrılık veya bunun gibinedenlerle üvey anneleriyle yaşayan bir sürü çocuk tanıyoruz. Hepsi çok iyi anlaşıyorlar.Tabikonuüveyanneninkişiliğinedebağlı.Aslındabirsporturnuvasındayadasenigezmeyeçıkarmayageldiklerindebiraztuhafoluyorama...İkiçiftebeveynininolmasınıkastediyorum.Diğer yandan paraya ihtiyaç duyduğunda da bu durum çok yararlı olabiliyor." Sustu vemodern yaşamın sorunları üzerinde kısaca düşündü. "En iyisi insanın bir yuvası ve kendianne babasının olması ama... annem öldüğüne göre... ne demek istediğimi anlıyorsunuz,değilmi?Önemliolanaklıbaşındabirkadın"diyeyinelediAlexanderüçüncükez.

Lucyduygulanmıştı.

"Senin çok akıllı bir çocuk olduğunu düşünüyorum, Alexander" dedi. "Baban için iyi birkadınbulmayaçalışmalıyız."

"Doğru"dediAlexanderamayorumyapmadı.

Sonraumursamazbirtavırlaekledi.

"Sanırımbunuilkbendilegetirdim.Bryansizdençokhoşlanıyor.Bunukendisidesöyledive..."

Öylemi,diyedüşündüLucy.Buradaneçokçöpçatanvar.ÖnceMissMarple,şimdideAlexander!

Veaklınabirdenherhangibirnedendendomuzağıllarıgeldi.

Ayağakalktı.

"İyi geceler Alexander. Yarın sabah yalnızca temizlik malzemelerini ve pijamanı valize

Page 151: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

koymanyeterli.İyigeceler."

"İyigeceler!"diyenAlexanderyatağın içinekayarak,yorganıörttü,başınıyastığakoyduvegözlerinikapadı.Buhaliyleuyuyanbirmeleğiandırıyordu.Biransonragerçektenuyududa...

Page 152: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM19

"Bunun eksiksiz bir ifade olduğu söylenemez" dedi çavuş Wetherall her zamankikaramsarlığıyla.

CraddockHaroldCrackenthorpe'un20Aralıkgünüyleilgilikanıtlarınıgözdengeçiriyordu.

Saat üç buçuk dolaylarında Sotheby's müzayede salonunda görülmüş, ancak hemenardındanoradanayrılmıştı.Russelspastanesinderesmindenonutanıyançıkmamıştı,ancakpastane çay saatlerinde çok kalabalık oluyordu ve Harold da oranın müdavimlerindenolmadığı için bu şaşılacak bir şey değildi. Uşağı akşam yediye çeyrek kala akşam yemeğiiçin giyinmek üzere Gardiyan Gardens'a döndüğünü doğruluyordu; aslında yemek yedibuçuktabaşlıyordu veuşakBayCrackenthorpe'ungeç kaldığı için çok sinirli olduğunudaanımsıyordu. Uşak akşam onun eve döndüğünü duymamıştı, ancak aradan çok uzun birsüre geçmiş olduğu için bunu unutmuş da olabilirdi. Zaten çoğu zaman BayCrackenthorpe'un eve dönüşünü duymazdı. Karısı da Harold da eve mümkün olduğuncaerken dönmeyi yeğliyorlardı. Arka sokaktaki garaj arabalar için kiralanan özel bir yerdi vegirençıkanadikkatedenyadaoakşamıanımsamakiçinnedeniolanbiriyoktu.

"Herşeyolumsuz"dediCraddockiçiniçekerek.

"Harold Crackenthorpe, Caterer's Hall'daki akşam yemeğine katılmış, ama konuşmalarbitmedenoldukçaönceoradanayrılmış."

"Pekiistasyonlarneoldu,oralardanbirbilgialabildikmi?"

Brackhampton'davePaddington'daherhangibirbilgiyeulaşılamamıştı.Olayınüzerindentamdörthaftageçmiştiveherhangibirşeyinanımsanmasıoldukçauzakbirihtimaldi.

Craddock yeniden içini çekerek, Cedric hakkındaki raporu okudu. Ondan da bir sonuççıkmamıştı. Fakat bir taksi şoförü o gün öğleden sonra ona benzeyen bir serkeşiPaddington'agötürdüğünüanımsıyordu."Pispantolonluvedağınıksaçlıbiriydi!İngiltere'yeson gelişinden bu yana taksi ücretlerinin artmış olmasına kızmış, küfrediyordu" demişti.Günükesinolarakanımsamasınınnedeniyse,ogünüzerineparayatırdığıCrawleradlıbiratınsaatondörtotuzdakoşuyukazanmışolmasıydı.Adamıindirdiktensonraarabasındakiradyodansonuçlarıdinlemişvedoğrucaevinekutlamayagitmişti.

"Tanrı'yaşükür,atyarışlarıvar"diyenCraddockraporuyantarafınabıraktı.

"BudaAlfred'leilgilirapor!"dediÇavuşWetherall.

Adamın ses tonundaki bir şey Craddock'un merakla başını kaldırmasına neden oldu.Wetheralleniyilokmayısonasaklamışinsanlarınmutluluğuiçindegörünüyordu.

Page 153: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Araştırma genel anlamda tatmin edici bir sonuca ulaşmamıştı. Alfred evinde yalnızyaşıyorduvegirişçıkışsaatlerihiçbellideğildi.Komşularıdapekmeraklıtiplerdeğildi,zatençoğu da çalışan insanlar olduklarından bütün günü evden uzakta geçiliyorlardı. RaporunsonunadoğruWetherallparmağıylasonparagrafıişaretetti.

TIR kamyonlarında yapılan hırsızlıkları incelemekle görevlendirilen Çavuş Leakie,Waddington-Brackhampton karayolu üzerindeki Load of Bricks kamyon parkında bazıkamyonşoförlerinigözetlemeklegörevlendirilmişti.HemenyanındakimasadaDickyRogersçetesindenolduğubilinenChickEvansdikkatiniçekmişti.OnunyanıbaşındadaLeakie'ninDicky Rogers davasından göz aşinası olduğu Alfred Crackenthorpe oturuyordu. Bu ikiadamın birlikte olmaları polis memurunun dikkatini çekmişti. Olay 20 Aralık günü akşamı21.30sularındameydanagelmişti.AlfredbirkaçdakikasonraBrackhamptonyönünegidenbirotobüsebinmişti.Brackhamptonİstasyonu'ndakibilettoplayıcısıWilliamBaker,oakşamyirmiüçellibeştekiPaddington trenininkalkmasındanhemenönceMissCrackenthorpe'unkardeşlerinden birine benzeyen bir centilmene bilet kestiğini anımsıyordu. O günü çok iyianımsıyordu, çünkü aynı gün öğleden sonra yaşlı, kuruntulu bir kadının trende öldürülenbirinigördüğüiddiasıylauğraşmakzorundakalmıştı.

"Alfred mi?" diyen Craddock raporu masasının üstüne bıraktı. "Alfred? Bu bana tuhafgörünüyor."

"Busefertongayabastı"diyeWetherallfikrinibelirtti.

Craddock başıyla onayladı. Evet, Alfred 16.33 treniyle Brackhampton'a gidip cinayetiişlemiş olabilirdi. Daha sonra otobüsle Load of Bricks'e dönmüş olmalıydı. Böylece oradayirmi bir otuza kadar oyalandıktan sonra, Rutherford Hall'a dönüp, cesedi demiryolununyamacından alarak, lahide yerleştirmek ve tekrar 23.55 treniyle Londra'ya dönmek içinBrackhampton İstasyonu'nagitmek için fazlasıylazamanıkalıyordu.HattaDickyRogers'inçetesinden biri ona cesedi lahide taşımakta yardım etmiş bile olabilirdi, amaCraddock bukonudakuşkuluydu.Adamlarınhiçbirisağlamayakkabıdeğildi,amakatilolamazlardı.

"Alfredmi?"diyeyineledidüşüncelibirhalde.

***

Crackenthorpe ailesi Rutherford Hall'de toplanmıştı. Harold ve Alfred Londra'dangelmişlerdi.Laflafıaçmışvetartışmalarkızışmış,ortamiyicegerilmişti.

Lucy hazırladığı bir sürahi buzlu kokteyli, kütüphaneye götürürken koridora dek taşanöfkelisesleriduydu.TümsuçlamalardoğrudanEmma'yayönelikti.

"Hepsi tamamen senin suçun Emma!" diye bas bas bağırdı Harold öfkeyle. "Nasıl bukadar dar görüşlü ve aptal olabildiğini kafam almıyor. Eğer o mektubu Scotland Yard'agötürmemişolsaydın...başımızabudertleraçılmayacaktı..."

Page 154: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Alfred'inyükseksesiduyuldu."Aklınıkaçırmışolmalısın."

"Emma'ya yüklenmeyin"diye sözekarıştıCedric. "Olanoldu.Bir de şöyledüşünsenize,eğer polis cesedin kayıpMartine'e ait olduğunu kanıtlayacak olursa, bizimdeböyle birininvarlığındanhiçsözetmememizdahafazlaşüpheçekmezmi?"

"Seniniçinhavahoştabi,Cedric!"diyeyanıtladıHaroldöfkeyle."Olayınmeydanageldiğigün,yaniayın20'sindeyurtdışındaydın,nasılolsa!AmabenimveAlfred'inaçısındandurumgerçektençokkötü.Neysekibenogünöğledensonraneredeolduğumuveneyaptığımıtamolarakanımsayabildim."

"Bunu tahminedebiliyorum"dediAlfred. "Eğerbircinayet işlemeyekararversenHarold,hiç kuşkusuz kendini temize çıkaracak kanıtları da dikkatlice ayarlamış olurdun. Bundaneminim."

Haroldsoğukbirsestonuylayanıtladı."Bukonudaseninpekfazlaşansınolmazdı."

"Kimbilir?"dediAlfredgülümseyerek."Bencepolisesağlamolmadığıincelemelersonucuortayaçıkabileceksağlamgörünenbirkanıtsunmaktanberbatbirşeyolamaz.Butürşeyleriortayaçıkarabilecekkadarakıllıolduklarındaneminolabilirsin."

"Kadınıbenimöldürdüğümümüimaediyorsun?..."

"Yeter, artık, kesin bu konuşmaları" diyebağırdıEmmadayanamayarak. "Tabi ki kadınıhiçbirinizöldürmediniz.Sizlerkatilolamazsınız."

"Bu arada bilginiz olsun, ayın 20'sinde Londra dışında değildim. Polis bunu da ortayaçıkarmış.Şuaniçinhepimizaynıderecedeşüphealtındayız."

"EğerEmmaböyleyapmamışolsaydı..."

"YinebaşlamaHarold"diyebağırdıEmma.

O sırada ihtiyar Bay Crackenthorpe ile kapandıkları çalışma odasından çıkan Dr.Quimperyanlarınageldi.GözleridoğrudanLucy'ninelindekikokteylsürahisinetakıldı.

"Bunedir?Birkutlamamıvar?"

"Daha çok durgun suda balık avlanıyor. Hepsi silahlarını takınıp gürültü koparmayagelmişler."

"Karşılıklısuçlamalarmı?"

"ÇoğunluklaEmma'yayönelik."

Dr.Quimperkaşlarınıkaldırdı.

"Gerçektenmi?"Lucy'ninelindekisürahiyialarak,kütüphaneninkapısınıaçıpiçerigirdi.

Page 155: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Ah,Dr.Quimper,sizinledekonuşacakbirşeylervardı"diyeHaroldöfkeylebağırdı."Özelaile meselelerine karışma hakkını size kimin verdiğini ve kız kardeşimi Scotland Yard'agitmeyeiknaetmenizdenasılbirartniyetolduğunubilmekisterdim."

Dr.Quimpersoğukbirsesleyanıtladı.

"Miss Crackenthorpe fikrimi sordu. Ben de söyledim. Benim görüşüme göre endoğrusunuyaptı."

"Öylemidersiniz?..."

"Kızım!"

Bu ihtiyar Bay Crackenthorpe'un alışıldık seslenmesiydi. Ses tam Lucy'nin arkasındakiçalışmaodasınınkapısındangeliyordu.

Lucyisteristemezarkasınadöndü.

"Evet,BayCrackenthorpe?"

"Buakşambizenepişirdiniz?Körilitavukistiyorum.Körilitavukpişirmekteustasınız.Sonkörilitavukyediğimizdenbuyanaasırlargeçmişgibi."

"Çocuklarköridenpekhoşlanmıyorlarda..."

"Çocuklar... çocuklar. Çocuklardan bana ne? Bu evde tek önemi olan benim. Ayrıca,neyse ki çocuklar da gitti... bu benim için bir kurtuluş! Sıcak iyi pişirilmiş körili tavukistiyorum,hepsibu;duyuyormusunuz?"

"PekiBayCrackenthorpe,pişiririm."

"İşteböyle!Sizçokiyibirkızsınız,Lucy.Banadeğerveriyorsunuz,bendesize."

Lucy mutfağa döndü. Yapmayı düşündüğü tavuk kızartmasının malzemelerinitoparlayarak,körilitavukpişirmekiçinhazırlıklarabaşladı.OsıradadışkapınınkapandığınıduyduvepenceredenöfkeiçindeevdençıkıparabasınadoğruilerleyenDr.Quimper'igördü.

Lucyiçiniçekti.Çocuklarıözlüyordu.AslınabakılırsaBryan'ıdaözlemiyordeğildi.

Neyse,diyedüşünerek,mantarlarıtemizlemeyebaşladı.

Hiçdeğilseaileiçiniyibirakşamyemeğipişirecekti.

Vahşihayvanlarıbeslemekiçin!

***

Dr.Quimperarabasınıgarajabıraktıktansonra,yorgunluktanbitkinbirhaldeevinedönüpdekapısınısessizcekilitleyebildiğindesaatneredeysesabahınüçüydü.Neyse,BayanJoshSimpkins'in sekiz kişilik ailesine sağlıklı ikizler eklenmişti. Ne var ki Bay Simpkins onların

Page 156: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

doğumunapeksevinmişebenzemiyordu."İkizler"demiştisıkıntıyla."Onlarınbananeyararıvar?Dördüzolsalardıneyse,hiçdeğilsebirişeyarardı.Öylebirdurumdaaileyearmağanlaryağıyor,basındanmuhabirlergeliyor,gazetelerde resimlerinizçıkıyorvesayınmajestebiletebriktelgrafıçekiyor.Amaikizneki?Doyurulmasıgerekenikiboğazdaha!Ailemdehiçikizyok,karımınailesindedeöyle.Bugerçektenhaksızlık!"

Dr.Quimperyukarıkattakiyatakodasınaçıktı.Soyunurkengiysilerinisağasola fırlattı.Saatinebirgözattı.Üçübeşgeçiyordu.İkizlerindünyayagelişlerisırasındahiçbeklenmedikkomplikasyonlar ortaya çıkmış, neyse ki sonunda her şey yolunda gitmişti. Esnedi. Çokyorgundu...bitkindenecekkadaryorgunduveartıkyatağagirebileceğiiçinseviniyordu.

Osıradatelefonçaldı.

Dr.Quimperiçindenküfrederekahizeyikaldırdı.

"Dr.Quimper?"

"Kimarıyor?"

"Rutherford Hall'dan Lucy Eyelesbarrow. Hemen buraya gelseniz iyi olacak. Herkesbirdenhastalandı."

"Hastalandımı?Nasıl?Belirtilerne?Şikayetler?"

Lucyhastalıkbelirtileriniaçıkladı.

"Hemenorayageliyorum.Buarada..."Yapılmasıgerekenlereilişkinkısatalimatlarverdi.

Daha sonra yeniden giyinerek, acil müdahale çantasına birkaç ekstra malzeme dahakoyduktansonratelaşlıadımlarlaarabasınadoğruilerledi.

***

ÜçsaatkadarsonrayorgunluktanbitapdüşmüşolanLucyvedoktormutfakmasasınınbaşındaoturmuş,koyukahveleriniyudumluyorlardı.

"Oh!" Dr. Quimper son yudum kahveyi de içtikten sonra fincanı gürültüyle masanınüstünebıraktı."Bunaihtiyacımvardı.Evet,BayanEyelesbarrow,artıkkonuyagelebiliriz."

Lucy, ona dikkatle baktı. Yorgunluktan yüz çizgileri iyice derinleşmişti. Bu haliyle kırkdörttençokdahayaşlıgörünüyordu.Şakaklarındakisaçlar iyiceağarmış,gözlerininaltındahalkalarbelirmişti.

"Birdoktorolarakanlayabildiğimkadarıylaşimdilikhepsi tehlikeyiatlattılar.Pekiamabunasıloldu?Asılbilmekistediğimbu!Akşamyemeğinikimpişirdi?"

"Benpişirdim."

"Pekineleryendi.Ayrıntılıolarakanlatın,lütfen!"

Page 157: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Midye çorbası. Körili tavuk ve pilav. İrmikli puding, tavuk ciğeri ve domuz pastırmalıkanepeler."

"Domuzpastırmalıkanepelermi?"diyesorduDr.Quimperhiçbeklenmedikşekilde.

Lucygülümsedi.Yorgunolduğuanlaşılıyordu.

"Evet.Domuzpastırmalıkanepeler."

"Güzel...şimditekertekerüzerlerindengeçelim.Mantarçorbası...sanırımkonserveydi."

"Hayır.Benyaptım."

"Sizmiyaptınız.Neyle?"

"Yarım kilo kadarmantar, tavuk suyu, süt, bir parça tereyağı ve un; ayrıca biraz limonsuyu."

"Aha.Ozamanherkesbununmantardanolduğunusöyleyecek."

"Mantardan olması olanaksız. Ben de bir kâse dolusu çorba içtim ve sapasağlamayaktayım."

"Doğru.Sizebirşeyolmadı.Bununfarkındayım."

Lucy'ninyanaklarıkızardı.

"İmaetmekistediğiniz..."

"Hiçbirşeyimaetmekistemiyorum.Sizçokzekibirkızsınız.Eğerdemekistediğiniziimaetmemigerektirecekgibibirdurumolsasizdeçoktanyukarıdainleyerekyatıyorolurdunuz.Siztümşüphelerindışındasınız.Hakkınızdaincelemeyaptım,çokiyireferanslarınızvar."

"Böylebirşeyeniçingerekgördünüz,Tanrıaşkına?"

Dr.Quimper'indudaklarısıkıntıdanincebirçizgihalinialdı.

"Buevegirip çıkan, özellikle de kalan insanlar hakkındaayrıntılı bilgimolması gerektiğiiçin. Siz bu yaptığınız işle hayatını kazanan, namuslu genç bir kadınsınız. Ayrıca burayagelmedenönceCrackenthorpeailesiyledehiçbirilginizolmadığıkesin.Cedric,HaroldyadaAlfred'in kız arkadaşı olmadığınız kesin... dolayısıyla hiçbirine kirli amaçlarında yardımcıolmuşolamazsınız."

"Gerçektendeböylebirdüşünceniz..."

"Düşündüğüm çok şey var" dedi Quimper. "Ama çok dikkatli olmam gerekiyor. Doktorolmanınenkötüyanıdabu.Neysedevamedelim.Körilitavuk.Ondandayedinizmi?"

"Hayır. Köri pişirdiğiniz zaman kokusu insanı öyle doyuruyor ki daha sonra yemekiçinizdengelmiyor.Amabirlokmatattım.Yalnızcabirazçorbaveirmiklipudingyedim."

Page 158: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"İrmiklipudingineyleservisyaptınız?"

"Normalcamkâselerde."

"Peki,öyleyse,bunlarınnekadarıyıkanıptemizlendi?"

"Eğerbulaşığısoruyorsanız,herşeyiyıkayıpyerlerinekaldırdım."

Dr.Quimperiçiniçekti…

"Bazentitizlikdezararlıolabiliyor"dedi.

"Evet bu durumda öyle olduğunu ben de anlıyorum, ama korkarım bunu değiştirmekolanaksız."

"Pekiartannevar?"

"Birazkörilitavukarttı,erzakdolabındakibirkâsede.OnubusabahyapacağımbaharatlıHint çorbasına katmayı düşünüyordum. Biraz mantar çorbası da var. İrmikli puding vekanepelerbitti."

"Körilitavuklaçorbayıalayım.Pekiyaturşu?Yemeklebirlikteturşudayendimi?"

"Evet.Seramikkavanozlardanbirindevardı."

"Ondandabirazörnekalayım."

Ayağa kalktı. "Yukarı çıkıp onlara tekrar bakmak istiyorum. Ondan sonra birkaç saatonların başında durabilirmisiniz?Hepsinin rahatsızlıkların seyrini izlemelisiniz. Saat sekizedoğrugereklitalimatlarlabirliktebirhemşireyollayabilirim."

"Bana doğruyu söyler misiniz, doktor. Bunun bir besin zehirlenmesi... ya... ya dazehirlemeolduğunumudüşünüyorsunuz?"

"Size daha önce de bahsettim. Her şey olabilir. Doktorlar birçok şeydenkuşkulanabilirler...amabiraçıklamayapmadanönceeminolmalarıgerekir.Eğerbuyemekörneklerindenolumlubirsonuçalırsak,gerekliönlemlerialabilirim.Yoksa..."

"Yoksa?"diyeyinelediLucy.

Dr.Quimperelinigençkadınınomzunakoydu.

"İki kişiyeözellikledikkatetmenizi istiyorum"dedi. "Emma'ya iyi bakın.Emma'yabir şeyolmasındançokendişeleniyorum..."

Sesindedikkattenkaçmasıolanaksızbirduygusallıkvardı.

"Daha yaşamaya başlamadı bile" diye açıkladı. "Biliyorsunuz Emma gibi insanlar budünyanın tadı, tuzudur... Emma, evet, Emma benim için çok önemli. Ona bunu aslasöylemedimamayakındasöyleyeceğim.Emma'yaözengösterin."

Page 159: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Banagüvenebilirsiniz"dediLucy.

"Birdeyaşlıadamagözkulakolun.Onunenhoşlandığımhastamolduğunusöyleyemem,ama hastamın geçinemediği oğulları... her üçü de olabilir... istediği için bu dünyaya vedaedip,onlarınyollarındançekilmesineveparayakonmalarınafırsattanımakistemem."

Gözlerindeanlaşılmaz,muzipbirbakışbelirdi.

"Bu arada gereğinden fazla konuştum" dedi. "Gözünüzü dört açın, iyi bir kız olun veağzınızısıkıtutun,bildiklerinizikendinizesaklayın."

V

MüfettişBaconşaşırmışabenziyordu.

"Arsenikmi?"diyesordu."Arsenikmi?"

"Evet. Körili tavuğa karıştırılmış. Kalan burada... adamlarınız gerekli incelemeleriyapabilirler. Ben yalnızca çok az bir parçayı üstünkörü tahlil ettim... sonuç kuşkugötürmeyecekkadarkesindi."

"Ozamankarşımızdazehirkullananbirivar."

"Öylegörünüyor"dediDr.Quimperdonukbirifadeyle.

"Vebundanhepsietkilenmişdiyorsunuz...BayanEyelesbarrowdışında."

"Evet,BayanEyelesbarrowdışında."

"Busizdebirazşüpheuyandırmıyormu?..."

"Bununiçinnasılbirnedeniolabilirki?"

"Ruh hastası olabilir" dedi Bacon. "Bu tür hastalar tamamen normal görünürler, sonrabazenbirdenkafalarındakibirtahtayerindenoynarve..."

"BayanEyelesbarrow'unhiçbir ruhsal rahatsızlığıolmadığındaneminim.Bunubirdoktorolarak söylüyorum.BayanEyelesbarrowda en az sizin ya da benim kadar sağlıklı bir ruhyapısınasahip.Eğeraileyikörili tavuğaarsenikkatarakzehirlemek istemişolsa,bunun içingeçerlibirnedeniolmasıgerekirdi.Ayrıcaoçokzekibirkadın;eğerböylebirşeyyapsatekayaktakalanolmamayaözengösterirdi.Herakıllızehirkullanankatilgibikendiyemeğinedeküçükbirmiktararsenikkatarverahatsızlıkbelirtileriniabartırdı."

"Budurumdadabirşeyfarketmenizolanaksızolurdu."

"Diğerlerinden daha az yemiş olduğunu mu? Büyük olasılıkla hayır. Zehrin kişilerüzerindekitepkisiçokfarklıolabiliyor...Belirlibirdozbazılarınıdiğerlerindençokdahafazlaetkileyebiliyor." Ve birden istemeden ekledi. "Tabi verilen dozun tam olarak miktarınınsaptanmasıancakhastanınölümüylemümkün."

Page 160: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Öyleyse üzerinde düşünmemiz gereken..." Müfettiş Bacon düşüncesini tam olarakşekillendirmek amacıyla konuşmasına kısa bir ara verdi. "Öyleyse aileden birinin hastalıkbelirtilerini bilhassa abartıyor olması mümkün... yani şüpheyi üzerinden uzaklaştırmak içindiğerlerigibikıvranıyordiyebiliriz.Buolabilir,değilmi?"

"Bunu ben de düşündüm. Size gelmemin nedeni de bu. Artık konu sizin ellerinizde.Rutherford Hall'a güvenilir bir hemşire yolladım ama onun da her an her yerde olmasıolanaksız. Aralarından hiçbirinin yaşamını tehlikeye düşürecek kadar yüksek dozda zehiralmışolduğunudüşünmüyorum."

"Yanisizcebuzehrikullanankatilbirhatamıyaptı?"

"Hayır.Banakalırsakörili tavuğaözelliklebesinzehirlenmesi izlenimiuyandıracakkadararsenikkoydu...böylebirdurumdaherkesmantardanzehirlendiklerinidüşünecekti. İnsanlarbilirsinizzehirlenmelerinçoğunluklamantardankaynaklandığınıkabullenmekeğilimindedirler.Vesonraanidenbirhastanındurumuağırlaşırveölür."

"İkincibirdozverildiğiiçinmi?"Doktorbaşıylaonayladı.

"HemensizegelmeminveRutherfordHall'abirhemşireyollamamınnedenidebu!"

"Hemşirenizinarsenikhakkındabilgisivarmı?"

"Elbette. Benim dışımda Bayan Eyelesbarrow da konuyu biliyor. Size ne yapmanızgerektiğinisöylemekistememamayerinizdeolsamhemenorayagidervehepsinebirarsenikzehirlenmesidurumuylakarşıkarşıyaolduklarınıaçıklardım.Bupotansiyelkatilimizikorkuvedehşete düşürüp planını uygulamaktan vazgeçmesini sağlayabilir. Sanırım plan besinzehirlenmesigörüntüsüvermeküzerinekurulmuş!"

Müfettişin masasının üzerindeki telefon çaldı. Bacon ahizeyi kaldırıp kısa bir süresöylenenleridinlediktensonrayanıtladı.

"Tamam.Anlatın."Quimper'edönerekaçıkladı."Telefondakisizinhemşireniz.Evet,alo...duyuyorum... Nasıl? Hastanın durumu yeniden ağırlaştı mı?... Evet... Dr. Quimperyanımda...eğeronunlakonuşmakisterseniz..."

Ahizeyidoktorauzattı.

"BuyurunbenQuimper...anlıyorum...evet...haklısınız...Evet,aynışekildedevamedin...hemengeliyoruz."Ahizeyiyerinekoyarak,Bacon'adöndü.

"Kimdensözediliyordu?"

"Alfred"dediDr.Quimper."Ölmüş."

Page 161: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM20

Craddock'untelefondakisesiçokşaşırmışolduğunubelliediyordu.

"Alfredmi?"dedi."Alfredmi?"

TelefonahizesinibirkulağındandiğerinegeçirenMüfettişBacon,sordu.

"Bunubeklemiyordunuz,değilmi?"

"Hayır!AslındaAlfred'inkatilolmaihtimaliçokfazlaydı."

"Trendeki biletçinin onu teşhis ettiğini duydum.Durumonunaçısındanbayağı kötüydü.Adamımızıelegeçirmişgibiydik."

"Evet"dediCraddocksoğuk,anlamsızbirsesle."Yanılmışız!"

Kısabirsessizlikoldu.DahasonraCraddocksordu.

"Hastalarhemşireningözetimialtındaydı?Bukonudanasılolupdaatlamış?"

"Onu suçlayamayız. Bayan Eyelesbarrow yorgunluktan bitap düşüp biraz uzanmış.Hemşireniniseosıradabeşhastayabakmasıgerekiyormuş,ihtiyarCrackenthorpe,Emma,Cedric, Harold ve Alfred. Aynı anda her yerde olması olanaksız. Anlaşıldığı kadarıyla enbüyükşamatayıkoparan ihtiyarBayCrackenthorpeolmuş.Ölmeküzereolduğunusöyleyipinliyormuş. Hemşire yanına gidip onu sakinleştirmiş; daha sonra da Alfred'emeyve şekerliçayvermiş.Adamçayıiçincedeolanolmuş."

"Yinearsenikmi?"

"Öyleye benziyor. Tabi bir hastalık nüksetmiş de olabilir, ama Quimper olmadığınısöylüyor,Johnsondaaynıfikirde."

"AcabagerçekkurbanAlfredmiydi?"diyekuşkuylasorduCraddock.

BukonuBacon'unda ilgisini çekmişebenziyordu. "Alfred'inölümününkimseyebir yararsağlamadığını,ölen ihtiyaradamolsaydıhepsininçıkarıolacağınımı imaediyorsunuz?Biryanlışlıkyapılmışolabilir,belkibiriçayıihtiyariçinhazırladı."

"Zehrinbuşekildeverildiğikesinmi?"

"Hayır, tam olarak değil! Hemşire her iyi hemşirenin yapması gerektiği gibi tabakları,fincanlarıkaşıklarıhemenyıkayıpkaldırmış.Amabaşkabirihtimaldeyok."

"Yani o zaman hastalardan biri diğerleri kadar ağır değildi" diye düşüncelerini açıkladıCraddock."Fırsattanyararlanıp,fincanazehrikoydu."

Page 162: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Neyse,artıkböylekuşkuluolaylarolmaz"dediMüfettişBaconsıkıntıyla."Buişinbaşınaiki hemşire koyduk, Bayan Eyelesbarrow hariç. Oraya birkaç adamımı da gönderdim. Sizgeliyormusunuz?"

"Hiçvakityitirmeden!"

***

LucyEyelesbarrowMüfettişCraddock'uantredekarşıladı.Solgunvebitkingörünüyordu.

"Çokkötüşeyleryaşamışolmalısınız"dediCraddock.

"Her şey sonu gelmez korkunç bir kâbus gibi" dedi Lucy. "Dün akşam gerçekten dehepsininöleceğinidüşündüm."

"Körilitavukkonusunda..."

"Ah,körilitavuktamıymış?"

"Evet,arsenikkatılmış...TipikbirBorgiaolayı!"

"Eğerbudoğruysa"diyemırıldandıLucy."Birtekihtimalvar.Bunuyapanailedenbiri!"

"Başkaihtimalyokmudiyorsunuz?"

"Öyle. Bakın körili tavuk pişirmeye çok geç kalkıştım... saat on sekizden sonra... BayCrackenthorpe ısrarla körili tavuk pişirmemi istedi. Yeni bir paket köri açtım, dolayısıylazehrin ona karıştırılmış olması olanaksız. Sanırım körinin baskın bir lezzet olmasındanfaydalanıldı,değilmi?"

DerindüşünceleredalanCraddock,"Arseniğinkendineözgütadıyoktur"dedi."Şimdiasılkonuyagelelim,piştiğisıradakörilitavuğunyanınakimlergelmişolabilir?"

Lucydüşündü.

"Yemeksalonundasofrayıhazırladığımsıradaevdekilerdenherbirigizlicemutfağagirmişolabilir."

"Anlıyorum.Evdekimlervardı?YaşlıCrackenthorpe,Emma,Cedric..."

"Harold ve Alfred. O gün öğleden sonra Londra'dan gelmişlerdi. Sonra, evet Bryan...Bryan Eastley de buradaydı. Yemekten hemen önce gitti. Brackhampton'da bir adamlabuluşacakmış."

Craddock sıkıntılı bir halde düşüncelerini açıkladı. "Her şey ihtiyarın geçen Noel'dekihastalığıyla örtüşüyor. Quimper o zaman da arsenikten kuşkulanmıştı. Ne dersiniz, sizcedünakşamhepsiaynıderecedemihastalandı?"

Lucydüşündü. "SanırımenkötüdurumdakiBayCrackenthorpe idi.Dr.Quimperonunla

Page 163: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

delicesineuğraşmakzorundakaldı.Çokiyiveilgilibirdoktorolduğunusöylemeliyim.Cedricenazşikayetedendi.Busağlıklıvegüçlüinsanlariçintipikbirdavranış,kuşkusuz!"

"YaEmma?"

"Odaçokkötüydü."

"NiçinAlfred?Bunabiranlamveremiyorum"dediCraddock.

"Bende.AcabahedefgerçektendeAlfredmiydi?"

"Komik...aynışeyibendekendikendimesordum."

"Banaçokanlamsızgörünüyor."

"Bütünbuolayıngerisindekinedenianlayabilseydim!"dediCraddock."Olaydauyuşmayannoktalar var. Diyelim ki lahitteki ceset Edmund Crackenthorpe'un dul eşi MartineCrackenthorpe! Bu hemen hemen kanıtlandı gibi. Bu noktadan hareket edebiliriz. OnunlaAlfred'inzehirlenmesiarasındabirbağlantıolmalı.Cinayetnedeniburada,buailenin içindegizli!Onlardanbirininakılhastasıolduğunudüşünmekbiledurumuaçıklamıyor."

"Öyledenilebilir!"diyeonayladıLucy.

"Neyse,sizkendinizeçokdikkatedin.Unutmayınkievdezehirkullananbirkatildolaşıyorveyukarıdayatanhastalardanbirihiçdegöründüğükadarhastaolmayabilir."

Craddock'unevdenayrılmasınınardındanLucyyenidenağırağırbirincikataçıktı.YaşlıBay Crackenthorpe'un odasının önünden geçerken inleyen, belki de hastalıktan iyicezayıflamışbirsesinkendiniçağırdığınıduydu.

"Kızım...kızım...senmigeldin?Burayabakarmısınız?"

Lucy içerigirdi.BayCrackenthorpeyastıklaradayanmışyatağındayatıyordu.Birhastaiçinoldukçaneşeligörünüyor,diyedüşündüLucy.

"Evin her tarafı lanet olasıca hemşirelerle dolu" diye yakınmaya başladı BayCrackenthorpe. "İnsanı rahatsız ediyorlar, önemli bir şey yaparmış gibi havalara giriyorlar,durmadanateşiniölçüp,üstelikbanayemekolarakdaistediklerimivermiyorlar.Bütünbunlarbana kaça patlayacak, kim bilir! Emma'ya onları hemen göndermesini söyleyin. Bana sizdahaiyibakarsınız."

"Bütünailehasta"dediLucy."Herkesebirdenbakmamolanaksız."

"Mantarlar"dediBayCrackenthorpe."Bunlarlanet,tehlikelişeyler!Herşeydünakşamkiçorbayüzündenoldu.Onusizpişirmiştiniz"diyeekledisuçlayanbirifadeyle.

"Mantarlarzararsızdı,BayCrackenthorpe."

"Benzatensizisuçlamıyorum,kızım,kesinliklesuçlamıyorum.Üstelikbu ilkdeğil.Araya

Page 164: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

karışan tek bir zehirli mantar bütün bunların olması için yeterli. Bunu önceden saptamakolanaksız. Sizin çok iyi bir kız olduğunuzu biliyorum. Böyle bir şeyi kasten yapmışolamazsınız.Emmanasıl?"

"Bugünöğledensonradanbuyanadahaiyiyegidiyor."

"YaHarold?"

"Onundurumudaiyiyegidiyor."

"Alfred'inötedünyayagöçtüğüdoğrumu?"

"BununeredenöğrendinizBayCrackenthorpe?"

BayCrackenthorpesinsice,keyiflegülümsedi.

"Herşeyiöğrenirimben"dedi."Buihtiyardanbirşeygizlenmesiolanaksız.Bununiçinnekadarçabaharcarlarsaharcasınlarbuolanaksız!Alfredöldü,değilmi?Böylecehiçdeğilseartık benden para sızdıramayacak, üstelik mirasımdan da pay alamayacak. Hepsi benimgebermemi bekliyorlar, biliyorsunuz... en fazla bekleyen de Alfred'di! Ama şuna bakın ki oöldü.Şakagibibirşeybu!"

"Budavranışınızhiçhoşdeğil!"dediLucysertbirtavırla.

Bay Crackenthorpe yeniden güldü. "Hepsinden fazla yaşayacağım, göreceksiniz!" diyekıkırdadı."Göreceksinizkızım,göreceksinizbunu!"

Lucy odasına giderek, raftan sözlüğü aldı ve "tontine" sözcüğüne baktı. Daha sonrakitabıkapatarak,gözünüboşluğadikti.

***

"Bukonudaniçinburayageldiğinizianlayamıyorum"dediDr.Morrisöfkeyle.

"BayCrackenthorpe'uenuzunzamandırtanıyansizsiniz"dediMüfettişCraddock.

"Doğru, bütün Crackenthorpeları tanıyorum. Büyükbaba Josiah Crackenthorpe'uanımsıyorum. Çetin cevizdi... çok da akıllı biriydi. Dünyanın parasını kazandı." İhtiyarvücudunuoturduğukoltuğarahatçayerleştirmek içinkıpırdandıvebuaradagürkaşlarınınaltından merakla müfettişi süzdü. "Demek şu aptal, genç Quimper'in sözlerine inandınız"dedi. "Ah bu deneyimsiz, hırslı genç doktorlar! Daima kafalarına bir şey takarlar. Bu dakafasını birinin yaşlı Crackenthorpe'u zehirleyeceğine takmış. Saçmalık bu! Birmelodramdanbaşkabirşeydeğil!Tabikikolitsıkıntısıçekiyor.Onubunedenleçoktedaviettim.Çoksıkkolitsancısıtutmuyordu...amayinedearadasırada,sıkıntılarınınteknedenibu!"

"Dr.Quimper'inbukonudakidüşüncesiçokfarklı!"dediCraddock.

Page 165: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Doktorluktahmindebulunmamayıgerektirir.Herşeyerağmenbirarsenikzehirlenmesiylekarşılaştığımzamanbunuhemenanlayacağımıiddiaedebilirim."

"Çok ünlü birçok doktor bunu başaramamıştır" diyen Craddock hafızasını birazzorlayarakekledi."Greenbarrowolayında,BayanReney,CharlesLeeds,Westburyailesininüç ferdinimuayene eden doktorların hiçbiri gerekli kuşkuyu duymadıkları için sessiz sakingömüldüler.Üstelikonlarınhepsideiyidoktorlardı."

"İyi,iyi,tamam"dediDr.Morris."Benimhatayapmışolabileceğimianlatmayaçalıştığınızıanlıyorum.Amahiçsanmıyorum."Birdakikakadarsusupdüşündüktensonraekledi. "PekiQuimperbunukiminyaptığınıdüşünüyor...tabiyapanbirivarsa?"

"Bunubilemiyorum"diyeyanıtladıCraddock."Amaçokendişeli.Bildiğinizgibiburadaçokbüyükmiktardaparasözkonusu!"

"Evet, evet biliyorum ve bu parayı da ancak Luther Crackenthorpe öldüğü takdirdealabilecekler.Hepsinindeparayaçok ihtiyaçları var.Budoğruamadurumunböyleolmasıonlarınyaşlıadamıöldürmeyidenediklerianlamınıdoğurmaz."

"Şartdeğil,amaolabilirde!"diyerekyaşlıdoktorahakverdiğinibelirttiMüfettişCraddock.

"Ayrıca"diyeeklediDr.Morris."Benimprensibimelimdekesinkanıtlarolmadıkça,kimseyisuçlamam. Hem de hiç kuşku duyulamayacak kadar kesin deliller olmadıkça! Buanlattıklarınızınbeniçokrahatsızettiğinisöylemeliyim.Büyükolasılıklakonufazlamiktardaarsenik kullanımı... ama yine de anlayamadığım bu konuda niçin bana geldiğiniz. Sizeyanıtımancakbenimböylebirşeyiummadığımolabilir.Belkidekuşkulanmalıydım.BelkideLutherCrackenthorpe'unhazımsızlıkşikayetlerinidahaciddiyealmalıydım.Amabununartıkokadardaönemiyok."

Craddockhakverdi."BenimasılihtiyacımCrackenthorpeailesiyleilgilibirazdahaayrıntılıbilgi.Ailedehiçakılhastalığıvarmı...herhangibirsaplantısıolanbiri?"

Doktor kalın kaşlarının altından müfettişi sert bakışlarla süzdü. "Evet anlıyorum,düşüncelerinizin ne yöne doğru kaydığının farkındayım. Neyse, ihtiyar Josiah son dereceaklıbaşındabirinsandı.Ayaklarıyerebasan,son,derecesağlam,dirençlibiriydi.Karısıisenevrotikbirtipti,melankoliyeeğilimliydi.Buyakınakrabaevlilikleriolanbirailedengelmesininsonucuydu. İkinci oğlunun doğumundan hemen sonra öldü. Nasıl diyeyim, biliyorsunuz,Luther'e ondan küçümsenmeyecek bir miras kaldı. O da genç bir adamken son derecenormaldi, yalnızca ara sıra babasıyla kavgaları oluyordu. Sanırım babasının onunla ilgiliumutları farklıydı, Luther de buna bozuluyordu ve bu konuyu büyütüyordu. Sonuçta buondabirsaplantıhalinialdıvekendievyaşamınadayansıdı.Eğeronunlabirazkonuşacakolursanızoğullarındantümkalbiylenefretettiğinigöreceksiniz.Kızlarınakarşıiseherzamansevecendi.HemEmma'ya,hemdeEdie'ye...ikincisibirsüreönceöldü."

Page 166: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Pekioğullarındanniçinnefretediyor?"

"Busorunuzayanıtbulmakiçinşuyenidönempsikologlarındanbirinegitmelisiniz...AmasanırımLuther her zaman için kendini bir erkekolarak yetersiz buldu vemali durumundandolayısıkıntıçekti.Gerçioldukçayüksekbirfaizgelirivaramaanasermayeyedokunmayahakkıyok.Eğeroğullarınımirasındanreddetmeyehakkıolsaydı,onlardanbuderecenefretetmeyecekti hiç kuşkusuz. Bu anlamda hiçbir gücünün olmaması onu utandırıyor, kendiniküçükhissetmesinenedenoluyor."

"Hepsinden daha fazla yaşamak iddiasında olmasının nedeni de bu olsa gerek" dediMüfettişCraddock.

"Olabilir. Bence pintiliğinin temel nedeni de bu! Diyebilirim ki bu arada büyük faizgelirlerinden hatırı sayılır bir tutarı biriktirmeyi başarmıştır... tabi büyük çoğunluğunu davergilerbugünkübaşdöndürücüyüksekliğeulaşmadanönce."

O anda Müfettiş Craddock'un aklına yeni bir fikir geldi. "Öyleyse birikimlerinivasiyetnameylebirinebırakmışolmalı,değilmi?Bunuyapmayahakkıolmalı."

"Elbette... ama kime bıraktığını yalnız Tanrı bilir. Belki Emma'ya; ama bunu peksanmıyorum.OzatenJosiah'ınmirasındankendinedüşenpayıalacak.TorunuAlexander'ebırakmışolabilir."

"Onuseviyor,değilmi?"diyesorduCraddock.

"Eskidençoksevdiğikesin.Nedeolsaooğullarındanbirinindeğil,kızınınoğlu.Buonunaçısındanönemli!Edie'ninkocasıBryanEastley'dendehoşlandığınısöyleyebilirim.Bryan'ıpekiyitanımıyorum;aileninbireylerinigörmeyelibirkaçyıloldu.Ancaksavaşsonundaonunneyapacağınıbilmezbirdurumdaolduğunuanımsıyorum.Savaşsırasındakişidenbeklenentümnitelikleresahipbirio:Cesaret,enerji,ataklıkve ‘bendensonra tufan'anlayışı.Ancakdengeli, sakin bir yaşamaalışabildiğini düşünmüyorum.Hiçbir yerde fazla kalamayacak birio!"

"Gençnesilarasındabununtuhafkarşıladığınısöyleyebilirmisiniz?"

"Neyse,Cedriciseeksantrikbiri,hanişudoğuştanserkeştiplerden.Belkipeknormaldesayılmazamakimnormalki?Harolddinselinançlarınabağlı,pekçağdaşbirideğil,acımasızve hep kendi çıkarlarını düşünüyor. Alfred ise başını her zaman belaya bulaştırır, dahaküçük bir çocukken bile çok yaramazdı. Bir defasında bağış sandığından para aldığınıgörmüştüm. Böyle küçük şeyler işte. Neyse, zavallı bir ölünün arkasından konuşmuşolmayayım."

"Neoldu..."Craddocktereddütiçindeydi."EmmaCrackenthorpeiçinnediyeceksiniz?"

"İyivesakinbirkız, insanonunnedüşündüğünüaslaanlayamaz.Kendinegöreplanları

Page 167: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

ve fikirleri var, ama onları kendine saklıyor. İlk bakışta sanıldığından daha sağlam birkarakteresahip."

"Fransa'daşehitolanEdmund'udatanıyordunuz,değilmi?"

"Evet.Diyebilirimkiaralarındaneniyisioydu.Sevecen,neşeli,gerçekbirbeyefendi!"

"Şehit düşmeden hemen önce bir Fransızla evlendiği ya da evlenmek istediğini duymuşmuydunuz?"

Dr.Morrisalnınıkırıştırdı."Duymuşolabilirim,amaokadaruzunsüregeçtiki."

"Dahasavaşınbaşlarıydı,değilmi?"

"Evet. Ama eninde sonunda bir yabancıyla evlenmiş olmaktan dolayı pişmanlıkduyacaktı."

"Ancakbunuyapmışolduğunadairkesindelillerimizvar"dediCraddock.

Birkaçcümleylesonhaftalarınolaylarınıözetledi.

"Gazetede lahit içinde bulunan bir kadın cesedine ilişkin bir haber okuduğumuanımsıyorum.RutherfordHall'daydıdeğilmi?"

"AyrıcabukadınınEdmund'unduleşiolduğunudüşünmemiziçindenedenlervar."

"Bubanaçokgaripgörünüyor.Anlattıklarınızgerçekyaşamdançokbirromanabenziyor.Zavallıyı kim öldürmek istemiş olabilir ki... ayrıca bununCrackenthorpe ailesindeki arsenikolayıylanasılbirilgisiolabilir?"

"İki olasılık var ama ikisi de birbirinden uzak bir olasılık! Birincisi birinin JosiahCrackenthorpe'unmirasınıntamamınıisteyecekkadarhırslıolduğu."

"Eğer biri böyle düşünüyorsa bu kesin olarak aptallık!" dediDr.Morris. "Bundan dolayısaçmasapangelirvergileriödemekzorundakalacak."

Page 168: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM21

"Mantarkötübirşey!"dediBayanKidder.

Songünlerdeaynıyorumuhergünyaklaşıkonkezyinelemişti.Lucyyanıtvermedi.

"Benonlaraasla dokunmuyorum"diyeeklediBayanKidder. "Çok çok tehlikeli. Tanrı'yaşükür,buolaytekölümleatlatıldı.Herkesikaybedebilirdik,hattasizibile,bayan.Sizebirşeyolmamasımucizesayılır."

"Bunlarınnedenimantardeğil"dediLucy."Onlardabirşeyyoktu."

"Böylesöylemeyin"dediBayanKidder."Mantarlartehlikelişeyler.Kocabiryemeğiniçindetekbirzehirlimantarbile,herkesigötürmeyeyeterli."

"İlginçama!"diyeekleyenBayanKidderevyeniniçindengelentabakçanakşangırtılarınarağmenkonuşmasını sürdürdü. "Felaketlerhepçifter çiftergeliyor.Enbüyükkız kardeşimkızamık çıkardığında, Ernie düşüp kolunu kırmıştı. Üstelik aynı zamanda kocamın da hertarafındaçıbanlarçıktı.Hepsiaynıhaftaiçinde!İnanılacakgibideğil,değilmi!Şimdideaynışey burada oldu. Önce o korkunç cinayet; şimdi de Bay Alfred'inmantardan zehirlenerekölmesi.Kendikendimeşimdisırakimdediyesormaktanalıkoyamıyorum."

Lucyaynışeyikendinindemerakettiğinifarkedereksıkıldı.

"Kocam burada işe devam etmeme karşı" diye sürdürdü konuşmasını Bayan Kidder."Buranın uğursuz olduğu kanısında... Ama benMiss Crackenthorpe'u çok uzun zamandırtanıdığımı, çok iyi bir bayan olduğunu ve bana güvendiğini söylüyorum. Zavallı BayanEyelesbarrow'uyalnızbırakamam,kızcağızevin tümyükünü tekbaşınakaldıramaz,dedimona.Sizindeyükünüzçokağır,bayan,bukadarçoktepsi!"

Lucy o an için evdeki yaşamın tepsilerden oluştuğu konusunda ona hak vermekdurumundaydı; bütün günü yataktakiler için yemek hazırlayıp tepsilerle servis yaparakgeçiriyordu.

"Şu hemşireler de ellerini bile oynatmıyorlar" diye yakındı Bayan Kidder. "Tek isteklerikendilerine devamlı çay servisi yapılması. Bir de yemek hazırlanması. Bundan çoksıkıldığımısöylemeliyim."Diğersabahlardayaptığındandahafarklıişleryapmışkadarbüyükbirrahatlıkiçindekonuşuyordu.

"Sizdekendiniziçinhiçdinlenmefırsatıyaratmıyorsunuz"dediLucyciddiyetle.

Bayan Kidder bu yanıttan mutlu olmuşa benziyordu. Lucy ilk tepsiyi alarakmerdivenlerdençıkmayabaşladı.

Page 169: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BayCrackenthorpeonugörüncehoşnutsuzlukla,"Budane?"diyesordu.

"Etsuyuvefırınsütlaç."

"Onları geri götürün" dedi Bay Crackenthorpe. "Bunlara elimi bile sürmem. Hemşireyebiftekistediğimisöylemiştim."

"Dr.Quimperbiftekyememenizgerektiğinisöyledi"dediLucy.

BayCrackenthorpehomurdandı."Benkendimegeldim.Yarınyataktankalkarım.Diğerlerinasıl?"

Lucy,"Haroldkendiniçokdahaiyihissediyor.YarınLondra'yadönüyor"diyeyanıtverdi.

"Neyseondankurtuluyoruz!"dediBayCrackenthorpe. "Peki yaCedric... onundayarınadasınadönmeumuduvarmı?"

"Okadarçabukgidebileceğinisanmıyorum."

"Yazık.PekiyaEmma?Niçinbenimleilgilenmiyor?"

"Onundahayatmasıgerekiyor,BayCrackenthorpe."

"Kadınlarşımarıkyaratıklar!"diyenBayCrackenthorpehemenardındanekledi."Amasizgüçlüveiyibirkızsınız.Bütüngünkoşturdunuz,değilmi?"

"Oldukçakoşuşturduğumusöyleyebilirim."

Yaşlı Bay Crackenthorpe memnuniyetle başını salladı. "Siz iyi, güçlü bir kızsınız" diyeyineledi. "Size daha önce söylediklerimi unuttuğumu sanmayın. Güzel bir günde görmenizgerekeni göreceksiniz. Emma sonsuza kadar kendi sözünün geçmesini sürdüremeyecek.Diğerlerinin benden cimri bir ihtiyar olarak bahsetmelerine de aldırmayın. Yalnızcatutumluyum. Bir kenarda yüklü miktarda param var ve günü gelince onu kimin içinharcayacağımıçokiyibiliyorum"diyerekçapkınbakışlarlaLucy'yisüzdü.

Lucybelinedolanmakisteyeneldenustacasıyrılarakodadançıktı.

DahasonraEmma'yatepsisinigötürdü.

"Oh, teşekkürler Lucy! Kendimi oldukça sağlıklı hissediyorum. Acıktım, bu iyiye işaret,değil mi? Tatlım." Lucy tepsiyi kucağına yerleştirirken Emma konuşmaya devam etti."Teyzenizekarşıçokmahcubum.Sizionuziyarettenalıkoyduk,değilmi?"

"Hayır,gerçektenonuaramafırsatımolmadı."

"Herhaldesiziçoközlemiştir."

"Hiç üzülmeyin, Miss Crackenthorpe. Ne kadar kötü günler geçirdiğimizi biliyor veanlayışlakarşılıyordur."

Page 170: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Barionutelefonlaaradınızmı?"

"Songünlerdearayamadım."

"Onuhergünarayın.Yaşlıinsanlariçinyakınlarındanhaberalmanınbüyükönemivardır."

"Çokanlayışlısınız" diyenLucy,mahcubiyet içindemutfağagitti vebir başka tepsi aldı.Songünlerdeevdekihastalarındurumunakendiniöylesinekaptırmıştıkibaşkahiçbirşeyezamanayıramamıştı.Cedric'eyemeğiniverdiktensonraMissMarple'atelefonetmeyekararverdi.

Evdeyalnızcabirhemşirekalmıştı.Lucymerdivenlerdeonunlakarşılaşıncabaşıylaselamverdi.

Cedric hiç alışılmadık derecede düzenli ve bakımlı görünüyordu. Yatağında oturmuş,etrafınadağılmışkâğıtlarabirşeyleryazıyordu.

"Merhaba Lucy!" dedi. "Yine benim için hangi iğrenç çorbayı pişirdin? Şu kahrolasıhemşiredenkurtulabilseydim,konuşmasınadayanamıyorum.Bana‘biz'diyehitapediyor.‘Busabah nasılız? İyi uyuduk mu? Yine çok deli yatmışız, şu çarşafların haline bakın."Hemşireninkonuşmatarzınıyükseksesletaklitetmeyeçalışıyordu.

"Çokneşelisiniz"dediLucy."Neylemeşguldünüz?"

"Plan yapıyorum" diye yanıtladı Cedric. "Babam öte dünyaya göçünce bu araziyi neyapacağımıplanlıyordum.Bildiğiniz gibi burası hiç de küçümsenmeyecekbir arazi.Kendimbir iş yapıp değerlendirmekle, tamamını parselleyip satmak arasında kararsızım. Burasıişyerleri için paha biçilmez bir yer. Ev özel bir hastane ya da bakımevi olabilir. Bir başkaihtimaldearazininyarısınısatıpelegeçecekparayladiğeryarısındabirşeyleryapmak.Siznedersiniz?"

"Henüzburasısizindeğil"dediLucysoğuk,kayıtsızbirsestonuyla.

"Amayakındaolacak.Burasıdiğer varlıklargibibölünmeyecek, tamamenbenimolacak.Üstelikburayıdolgunbirfiyatasatarsambugelirdeğil,sermayesayılacakvebüyükbirvergiödemektendekurtulmuşolacağım.Düşünsenizedünyakadarpara!"

"Sizinparayıküçümsediğinizisanıyordum."

"Olmayanparayıelbettekiküçümserim"dediCedric. "Bununböyleolmasıdagerekiyor.Ne kadar tatlı, çekici bir kızsınız, Lucy; ne dersiniz, yoksa uzun zamandır hoş bir kadınlaberaberolmadığımiçinmiböyledüşünüyorum?"

"Sanırımöyledir"dediLucy.

"Hâlâherkesi,herşeyidüzenesokmakiçinkoşuşturuyormusunuz?"

Page 171: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Asılbirisizidüzenesokmuşabenziyor"dediLucyonungözlerininiçinebakarak.

"Bu o kahrolası hemşire" dedi Cedric üzerine basarak. "Alfred için resmi soruşturmayapıldımı?Sonuçne?"

"İleribirtariheertelendi."

"Polisdahatedbirliolmayabaşlamış.Bukitleselzehirlemeolayıkafalarıkarıştırıyor,değilmi? Zihnen, demek istiyorum. Belirgin bir şeyi kastetmiyorum. Ve ekledi: Kendinize dikkatedin,kızım!"

"Ediyorum"dediLucy.

"KüçükAlexandertekrarokulunadöndümü?"

"BildiğimkadarıylaşuaralarStoddart-West'inevindekonuk.Sanırımokullarıancaköbürgünaçılıyor."

Lucyyemekyemedenöncetelefonagiderek,MissMarple'ıaradı.

"Siziziyaretedemediğimiçinçoközürdilerim,amaburadayapacakokadarçokişimvarki."

"Tabi anlıyorum canım. Ayrıca şu an için yapabileceğimiz bir şey yok. Beklememizgerekiyor."

"Pekiamanebekliyoruz?"

"Elspeth McGillicuddy çok yakında geri dönecek. Ona mümkün olduğunca çabuk,bulduğuilkuçaklaevedönmesiiçinmektupyazdım.Bununonuniçinbirgörevolduğunudaözellikle belirttim. Artık daha fazla endişelenmene hiç gerek yok canım." Sesi sevecen verahatlatıcıydı.

"Yanisizce..."diyesözebaşlayanLucybirdensustu.

"Başkacinayetin işlenip işlenmeyeceğinimisoruyorsunuz?Sanmıyorum,canım,umarımolmaz.Amabuhiçbirzamankesinolarakdabilinemez,değilmi?Özellikledekötüniyetlibirinsanlakarşıkarşıyayken.Buolaydadaçokkötüniyetlibirinsanlakarşıkarşıyaolduğumuzdüşüncesindeyim."

"Yadabirdeliyle"dediLucy.

"Bununkonularamodernbiryaklaşımtarzıolduğununbilincindeyim.Amabenolayafarklıbakıyorum."

Lucyahizeyiyerinebıraktıktansonramutfağagiderek,kendinedebirtepsihazırladı.BuaradaBayanKidderönlüğünüçıkarmış,gitmeyehazırlanıyordu.

"Herşeylebaşaçıkabileceğinizdeneminsiniz,değilmiMissLucy?"

Page 172: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Elbette,hiçendişenolmasın."

Tepsisini büyük, kasvetli yemek salonuna değil, küçük çalışma odasına götürdü. KapıaçılıpBryanEastleyiçerigirdiğindeyemeğinihenüzbitirmişti.

"Merhaba!"dediLucy."Bunesürpriz!"

"Sanırımöyle!"diyeyanıtverdiBryan."Herkesnasıl?"

"Oh,çokiyi!HaroldyarınLondra'yadönüyor."

"Bukonudasenindüşüncenne?Gerçektenarsenikmiymiş?"

"Arsenikolduğukesin!"diyeyanıtladıLucy.

"Gazetedehiçbirhaberyoktu."

"Evet,sanırımpolisolayınşimdilikgizlikalmasındayarargörüyor."

"Birininaileylebiralıpveremediğiolmalı"dediBryan."Kimgizlicemutfağasıvışıpyemeğezehirkatmışolabilirki?"

"Korkarımbunuenkolaybenyapabilirim."

Bryan korkuyla ona baktı. "Amaböyle bir şey yapmadınız, yapmazsınız değilmi?" diyepanikiçindemırıldandı.

"Hayır,aslayapmam"dediLucy.

Körili tavuğa kimse zehir katmışolamazdı.Mutfaktaonu tekbaşınapişirmiş, servisi dekendi elleriyle yapmıştı. Öyleyse yemeğe zehri masa başındaki beş kişiden biri katmışolmalıydı.

"Hem zaten... niçin yapasınız ki?" diye mırıldandı Bryan. "Ev halkıyla bir alıpveremediğinizyok,değilmi?Umarımböylebirdenbiregelmeminsizcebirsakıncasıyoktur."

"Yoohayır,elbettekiyok.Kalacakmısınız?"

"Eğersizeyükolmazsankalmakisterdim."

"Hayır,hayır.İdareedebiliriz."

"Biliyorsunuz şu aralar işsizim ve şey... çok sıkıldım... burada kalmamın sakıncasıolmadığınaeminmisiniz?"

"Aslınabakarsanızbunubanadeğil,Emma'yasormalısınız."

"Ah,Emmaiçinhiçbirsakıncasıyoktur"dediBryan."Obanakarşıkendianlayışındahepiyi davranmıştır tabi! O çok içine dönük biri ama biliyormusunuz ki sakin sular çok derinolur.Tatlı,yaşlıEmma.Buradakiyaşamveihtiyarabakmakzorundaolmakbilebirçokinsanıçökertir.Üstelikevlenemedide.Şimdiiseartıkçokgeç,neyazıkki!"

Page 173: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Bencehiçdeöyledeğil!"dediLucy.

"Belki..." Bryan düşünüyordu. "Belki bir rahiple evlenir" dedi umutla. "Cemaat işleriyleuğraşıp anneler birliğinde çalışabilirdi. Anneler Birliği'ydi, değil mi? Bu topluluğun neolduğunutamolarakbildiğimsöylenemez,amakitaplardasıkçarastlıyorum.Kilisedekipazarayinlerinedebaşındaşapkasıylaiştirakederdi"diyeekledisonolarak.

"Bencepekdeiyibirönerideğil!"diyenLucyayağakalkarak,tepsiyeuzandı.

"Ben taşırım" diyen Bryan tepsiyi aldı ve beraberce mutfağa gittiler. "Size bulaşıktayardımedeyimmi?Bumutfaktanhoşlanıyorum"diyeekledi."Aslındabugünartıkinsanlarınbu tür yapıları beğenmediklerini biliyorum ama ben evin tamamını çok seviyorum. Zevksizolabilirimamagerçekbu!Bahçesineuçaklainmekbilemümkün!"diyeekledibirdenneşeyle.

Buaradabirkurulamabezialarakçatalkaşığıkurulamayabaşladı.

"Bütün bunların Cedric'e kalacak olması çok yazık!" dedi. "İlk iş hemen her şeyi satıpsavıpyenidenyurtdışınagitmekolacaktır.İnsannasılolurdaİngiltere'denhoşlanmaz.Bunuaklım almıyor. Harold da kendi hesabına bu evi istemezdi; Emma içinse çok büyük. AmaeğerAlexander'e verilseydi, onunla birlikte buradagünümüzügünedebilirdik. Tabi evdebirbayanın da olması hoş olurdu." Düşünceli bir halde Lucy'ye baktı. "Aslında bunlar boşkonuşmalar, hepsi hayal! Alexander'in bu eve sahip olabilmesi için hepsinin ondan önceölmesi gerek ve bunu düşünmek bile saçmalık, değil mi? İhtiyara bakılırsa, onun yüz yılıdevireceğinden eminim, diğerlerinin yaşamını mahvetmek uğruna bunu bile yapacaktır.Alfred'inölümünepeküzüldüğünüsanmıyorum,yoksayanılıyormuyum?"

"Öyle,peküzülmedi"dediLucykısaca.

"Huysuzihtiyarşeytan!"dediBryanEastleyneşeyle.

Page 174: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM22

"İnsanlarınbukonudakonuştuklarıinanılacakgibideğil!"dediBayanKidder."Söylenenlerkorkunç, elimden geldiğince dinlememeye çalışıyorum.Gerçekten inanılır gibi değil!" Dahafazlasınıanlatmakiçinteşvikbekliyordu.

"Evet,tahminedebiliyorum"dediLucy.

"Uzun Ambar'da bulunan cesetle ilgili olarak" diye anlatmayı sürdürdü Bayan Kidderdizlerinin üzerine çökmüş mutfağın zeminini silerken. "Bulunan cesedin, Bay Edmund'unsavaşsırasındasevgilisi olduğunu,burayasığınmak istediğini, kıskançkocasınınpeşindengelerekonuöldürdüğünüanlatıyorlar.Bubiryabancınınyapmayacağışeydeğilamabuncayılsonraortayaçıkmasıbanabirşekildetuhafgeliyor,öyledeğilmi?"

"Evet,çokgarip."

"Söylentiler burada bitmiyor!" diye konuşmasını sürdürdü Bayan Kidder. "En iğrençyalanlarıdagerçekmişgibianlatıyorlar. İnsanınyüzlerine tüküreceğigeliyor.BayHarold'unyurtdışında bu kadınla evlenmiş olduğunu, kadının buraya gelerek, onun Lady Alice ileevlendiğini, iki nikahlı olduğunu ortaya çıkardığını ve onu mahkemeye vermekle tehditettiğini;BayHarold'undabundandolayıkadınaburadarandevuvererekonuboğupcesedilahidegizlediğinidesöylüyorlar.İnanılacakgibideğil!"

TamamenbaşkadüşünceleredalmışolanLucy,"Çokşaşırtıcı"dedi.

BayanKiddererdemlerinesıkısıkıbağlıbirigibi,"Busöylentilerekulakasmıyorum"dedi."Benkendiadımabu türdendedikodularakesinlikle inanmam. İnsanlarınböyleşeylerinasıluydurup da yaydıklarını anlayamıyorum. Bayan Emma çok iyi ve nazik bir hanım, onunaleyhindebirşeyduymadım,tekbirkelimebile!BayAlfreddeöldüğüiçinartıkkimseonunlailgilikötübirşeysöylemiyor.Sutestisininsuyolundakırıldığınıbilesöyleyenyok,kiaslındabundahaklıbileolabilirlerdi.Buyılandillilerinböylekonuşmalarısizcedeçokkorkunçdeğilmi?"

BayanKiddergiderekartanbirheyecanlaanlatıyordu.

"Bütünbunlarıdinlemekzorundakalmanızçoksıkıcıolmalı"dediLucy.

"Hem de nasıl. Gerçekten de öyle. Kocama da hep bunu nasıl yapabilirler, diyesoruyorum."

Osıradakapıçaldı.

"Budoktorolmalı,bayan.Sizmiaçacaksınız,yoksabenmi?"

Page 175: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Benaçarım"dediLucy.

Ancakgelendoktordeğildi.Kapınıneşiğindeuzun,şıkvizonpaltogiymişzarifbirbayanduruyordu.Kapınıntamkarşısındaiseşoförlü,motoruçalışanbirRollsRoycebekliyordu.

"MissEmmaCrackenthorpeilegörüşebilirmiyim?"

Kadının R harflerini zorlukla telaffuz edebilmesine rağmen, etkileyici, hoş bir ses tonuvardı.Otuzbeşyaşlarında,siyahsaçlı;özenli,pahalıgiysileriylegüzel,çekicibirkadındı.

"Üzgünüm"dediLucy."MaalesefMissEmmarahatsız,yatıyorvemisafirkabuledemiyor."

"Hastaolduğunubiliyorumamaonunlahemengörüşmemgerek.Çokönemli."

"Korkarım..."diyesözebaşladıLucy.

Kadın,onunsözünükesti.

"SanırımsizBayanEyelesbarrow'sunuz,öyledeğilmi?"Gülümsedi,buçokhoşveiçtenbir gülümsemeydi. "Oğlum sizden çok sık söz ediyor. Ben Lady Stoddart-West'im veAlexanderşuandabenimlekalıyor."

"Anlıyorum"dediLucy.

"Miss Crackenthorpe'la şu anda görüşmem gerçekten de çok önemli" diye sürdürdükonuşmasınıkadın. "Onunhastaolduğunubiliyorumvesizi teminederimkibuyalnızcabirnezaketziyaretideğil.Konuçocuklarınbanabahsettikleribirşeyle ilgili...oğlumunanlattığıbirkonuyla.SanırımbugeciktirilemeyecekkadarönemlibirkonuveMissCrackenthorpe'lahemenkonuşmalıyım.Lütfen,onahaberverirmisiniz?"

"İçeri buyurun!" Lucy konuğu koridordan geçirerek salona aldı. "Yukarı çıkıp, MissCrackenthorpe'asorayım."

BirincikataçıkıpEmma'nınkapısınıçaldıveiçerigirdi.

"LadyStoddart-Westburada.Sizinleçokacilgörüşmekistiyor."

"Lady Stoddart-West mi?" Emma çok şaşırmışa benziyordu. Birden yüzünde bir panikifadesibelirdi."Çocuklarabirşeymiolmuş,Alexanderiyimiymiş?"

"Hayır. Hayır." Lucy, onu sakinleştirmeyi başardı. "Çocuklar gayet iyi. Eğer yanlışanlamadıysamkonuçocuklarınonaanlattıklarıbirşeyleilgili!"

"Oh... İyi öyleyse!..." Emma tereddüt içindeydi. "Onunla tanışmalıyım. İyi görünüyormuyum?"

"Çokiyigörünüyorsunuz"dediLucy.

Emma yatağında oturuyordu; omzuna yanaklarının solgunluğunu belirginleştiren pembe

Page 176: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

birşalörtmüştü.Siyahsaçlarıhemşiretarafındaniyicefırçalanıptaranmıştı.Lucyosabahkomodinin üzerine sonbahar yaprakları olan bir vazo koymuştu. Oda bu haliyle hastaodasınabenzemiyordu.Sonderecehoşbirgörünümüvardı.

"Aslında rahatlıkla ayağa kalkabilecek kadar iyiyim" dedi Emma. "Dr. Quimper yarınkalkabileceğimisöyledi."

"Gerçekten de eski sağlığınıza kavuştuğunuz belli" dedi Lucy. "Lady Stoddart-West'iyukarıgetireyimmi?"

"Evet,getirin."

Lucyyenidenmerdivenlerdenindi.

"SiziyukarıMissCrackenthorpe'unodasınaalabilirmiyim?"

Lucykonuğayukarıkadareşlikedipiçerigirmesiiçinkapıyıaçtıveyenidenkapadı.LadyStoddart-Westileridoğruuzattığıeliyleyatağadoğruyaklaştı.

"MissCrackenthorpe?Siziböylebeklenmedikbirzamandarahatsızettiğimiçingerçektenözürdilerim.Sanırımsizinleokuldakispormüsabakalarındakarşılaşmıştık."

"Evet"dediEmma."Sizianımsıyorum.Lütfen,oturun."

Lady Stoddart-West tam yatağın başucuna konulan sandalyeye oturdu ve yumuşak,kısıkbirseslekonuşmayabaşladı.

"Böyle beklenmedik şekilde buraya gelmeme şaşırmış olmalısınız, ama bunun içinnedenlerim var. Ve bu nedenlerin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çocuklar bana herşeyi anlattı. Onların burada işlenen cinayet nedeniyle çok heyecanlanmış olmalarınıanlayışla karşılamalısınız. İtiraf etmeliyim ki bu konudan hiç ama hiç hoşlanmadım. Hattasinirlendim bile. James'in hemen eve dönmesini istedim. Ama kocam buna güldü. Bunungöründüğü kadarıyla bu evle ve aileyle hiç ilişkisi olmayan bir cinayet olduğunu söyledi.Kendi gençlik günlerini anımsayınca, James'in mektuplarında yazdıklarından onun veAlexander'inbukonuyla ilgilenmektençokbüyükzevkduyduklarınıanladığınıveonlarıgeriçağırmanın vicdansızlık olacağını belirtti. Bu nedenle ilk görüşlerimden vazgeçip onlarınburadaplanlandığı kadarkalmalarınaveJames'ineveAlexander'laberaberdönmesine izinverdim."

Emmameraklasordu.

"Oğlunuzudahaönceeveyollamamızgerektiğinimidüşünüyorsunuz?"

"Hayır,hayır,konubudeğil.Ah,bubenimiçinokadarzorki!Amabuanlatacaklarımıcankulağıiledinlemelisiniz.Biliyorsunuz,,çocuklarbukonuyuçokaraştırıpbununlailgilibirdelilbulmuşlar. Bana anlattıklarına göre bu kadın... cesedi bulunan kadını kastediyorum...

Page 177: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

hakkında polis onun savaşta şehit düşen en büyük ağabeyinizin Fransa'da kalan eşiolduğunudüşünüyormuş.Budoğrumu?"

"Budabir olasılık" dediEmmakısık, tereddütlü bir sesle. "Onları böyle düşünmeyebizyönelttik.Olabilirde."

"Bu cesedin o kadına, yaniMartine'e ait olduğunu düşünmeniz için belirli bir neden varmı?"

"Sizebununbirolasılıkolduğunusöyledim."

"Pekiamaniçin...niçinonunMartineolduğunudüşündünüz?Üzerindebirmektup...yadaevrakmıvardı?"

"Hayır.Böylebirşeyyoktu!Amabirmektupalmıştım,yaniMartine'den."

"Ondan...yaniMartine'denmektupmualdınız?"

"Evet. İngiltere'de olduğunu ve buraya gelip bizi görmek istediğini belirten bir mektupaldım. Onu buraya davet ettim ama bir telgraf çekerek hemen Fransa'ya dönmesinigerektirenbir durumunortayaçıktığınıbelirtti.Belki degerçektenFransa'yadöndü.Bunubilemiyoruz. Ama burada onun adına yazdığımız mektubun zarfı bulundu. Bu da onunburayagelmişolduğunugösteriyor.Amaaslınabakılırsabengörmedim..."Konuşmasınaaraverdi.

LadyStoddart-Westhemensözekarıştı.

"Bunların beni niçin ilgilendirdiğini sanırım kendi kendinize soruyorsunuzdur? Çokhaklısınız. Sizin yerinizde olsam ben de bunların beni ilgilendirmediğini düşünürdüm. Amabütün bunları duyunca -ya da konuyla ilgili bağlantıları öğrenince- kendimi buraya gelip,gerçeğindüşünüldüğüşekildeolmadığınıaçıklamayazorunluhissettim,çünkü..."

"Evet,ne?"diyesorduEmma.

"Bu durumda size hiçbir zaman söylemeyi düşünmediğim bir gerçeği açıklamakzorundayım.MartineDuboisbenim."

Emmabeynindenvurulmuşgibişaşkınlıkiçindekonuğunabakıyordu.

"Sizmi?"dedi."Martinesizmisiniz?"

Kadınbaşınısallayarakonayladı.

"Evet. Bu sizin için büyük bir sürpriz olmalı ama gerçek bu! Ağabeyiniz Edmund ilesavaşın ilk yıllarında tanıştım. Bizim evimizde kalıyordu. Geri kalanı zaten biliyorsunuz.Birbirimize şık olduk ve evlenmek istiyorduk.Amao sıradaDunkirkÇıkartması başladı veEdmund'un kayıplar arasındaolduğuaçıklandı.Daha sonrada şehit düştüğühaberi geldi.

Page 178: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Sizleogünlerikonuşmakistemem.Üzerindençokuzunzamangeçtivegeçmiştekaldı.Amasizeağabeyiniziçoksevdiğimisöylemeliyim..."

"Daha sonra savaşın zor günleri geldi. Almanlar Fransa'yı işgal etti. Direnişçilerleçalışmaya başladım. Görevim İngilizleri Fransa'dan güvenli bir şekilde çıkarıp İngiltere'yeulaşmalarınısağlamaktı.Buaradaşimdikieşimletanıştım.Havakuvvetlerindesubaydı.Özelbir görevle Fransa'ya paraşütle inmişti. Savaştan sonra evlendik. Bir iki kez size yazıpziyaretinize gelmek istedim ama sonradan bunun doğru olmayacağına karar verdim. Eskiyaraları deşmenin, anıları canlandırmanın hiçbir anlamı olmadığım düşündüm. Yeni biryaşamım vardı ve eski günleri anımsamak istemiyordum." Kısa bir aradan sonra ekledi."Ancak oğlum James'in okuldaki en yakın arkadaşının Edmund'un yeğeni olduğunuöğreninceçokmutluolduğumu itirafetmeliyim.Sizindehiçkuşkusuz farketmişolacağınızgibiAlexanderEdmund'açokbenziyor.James'leAlexander'inyakınarkadaşolmalarınıçokhoş,mutlulukvericibirrastlantıolduğunudüşünüyorum."ÖnedoğrueğilerekeliniEmma'nınkolununüstünekoydu.

"Sevgili Emma, şimdi artık cinayeti duyup da öldürülen kadının Edmund'un tanıdığıMartine olduğunun düşünüldüğünü öğrenince niçin hemen size gelip gerçeği anlatmamgerektiğini anlıyorsunuzdur. Bunu ikimizden birinin polise söylemesi gerekiyor. Maktul herkimse,Martineolmadığıkesin!"

"Bir türlü inanamıyorum" dedi Emma. "Demek sevgili Edmund'un bahsettiği Martinesizsiniz." İçiniçekerekbaşınısalladı.Sonraşaşkınlık içindealnınıkırıştırdı."Yalnızbirşeyianlamadım.Banamektupyazansizdeğilmisiniz?"

LadyStoddart-Westhızlabaşınıikiyanasalladı.

"Hayır.Hayır.Tabikiyazmadım."

"Öyleyse..."ŞaşkınlıktanEmma'nındilitutulmuştu.

"Öyleyse birisi kendini Martine olarak tanıtarak, sizden para koparmayı amaçlıyordu.Durumböyleolmalı.Pekiamabukimolabilir?"

Emmausulca,"Öyleyseozamanolanlarıbilenbirilerivar."

Lady Stoddart-West omuzlarını silkti. "Herhalde öyle. Ama hiç yakın arkadaşım yoktu;kimsedebanabunlarıbilecekkadaryakındeğildi.İngiltere'yegeldiktensonradahiçkimseyebaşımdangeçenlerianlatmadım.Pekiamabukişiniçinbukadaruzunsürebeklemişolabilirki?Bütünbunlarınhiçbiranlamıyok."

"Hiçbirşeyanlamıyorum"dediEmma."MüfettişCraddock'unbukonudanedüşündüğünüöğrenmeliyiz."Konuğunasevgiylebaktı."Sizisonundatanımışolmaktanokadarmutluyumki,canım!"

Page 179: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Bende...Edmundsizdenokadarsıkbahsederdiki!Siziçokseviyordu.Yeniyaşamımdaçokmutluyumamayinedeogünleriaslaunutmayacağım."

Emma arkasına yaslanarak derin derin iç çekti. "Nasıl rahatladığımı bilmezsiniz" dedi."CesedinMartineolduğunudüşündüğümüzsürece...cinayetinailemizleilgisiolabileceğindenkorktuk. Ama şimdi... sırtımdan büyük bir yük kalktı. Öldürülen zavallının kim olduğunubilmiyorumamabizimlebirilgisiolmadığıkesin."

Page 180: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM23

ÖnbürodakigüzelveşıksekreterHaroldCrackenthorpe'aakşamüstüçayservisiniyaptı.

"Teşekkürler,BayanEllis,bugüneveerkengideceğim."

"Bencebugünişegelmeseydinizdahadoğruolacaktı,BayCrackenthorpe"dedisekreter."Çokbitkingörünüyorsunuz."

"Yoo, iyiyim" demesine rağmen, Harold Crackenthorpe kendisini hiç de zindehissetmiyordu.Songünlergerçektençokzorgeçmişti.Neyse,herşeygeridekalmıştıartık.

Gerçektençokşaşırtıcı,diyedüşündü,Alfredzehirlenereköldü,amaihtiyarbufaciadanpaçayısıyırdı.Üstelikdeyaşına rağmen...kaçyaşındaydıki?Yetmişüçmüyoksayetmişdört müydü? Hem de yıllardır bekar. Zehrin kimi öldürebileceği konusunda bahse girecekolsa hiç kuşkusuz ihtiyar adamı seçerdi. Ama yo hayır! Alfred zehirlendi. Harold'un bildiğikadarıyla Alfred her zaman sağlıklı, kuvvetli bir adamdı. Hiç sağlığından yakındığınıduymamıştı.

Arkasına yaslanarak, derin bir soluk aldı. Sekreteri haklıydı. Henüz tam anlamıylaiyileşmişsayılmazdıamayinedebüroyagelipişlerinnasılgittiğinigörmekistemişti.Herşeyyolunda görünüyordu. Etrafına bakındı; görkemli, özgün büro mobilyaları, mat lambriler,modern lükskoltuklar,herşeybaşarının ifadesiydi.Öyledegörünmeliydi.Alfredhepyanlışyapmıştı. Eğer başarılı görünürseniz insanlar da başarılı olduğunuza inanıyorlardı. O anakadargerçekekonomikdurumunailişkinhiçbirsöylentiçıkmamıştı.Bunarağmençöküşçokyakın görünüyordu. Eğer Alfred yerine babası ölmüş olsaydı! Aslında hiç kuşkusuzhedeflenenbuydu.Amaanlaşıldığı kadarıylababasınınarseniğekarşıözelbirdayanıklılığıvardı.Eğerzehirgöreviniyapmışolsa,şuandatümsorunlarındankurtulmuşolabilirdi.

Yine de en önemlisi sorunları olduğunu belli etmemekti. Başarılı bir görünüm şarttı.Aslında miskin ve kılıksız Alfred'e benzememesi gerekti. Kardeşi hep kısa dönemlispekülasyonlarla bir şeyler kazanma peşinde koşarak, gerçek büyük partileri göz ardıetmişti. Orda burada kuşkulu birtakım tiplerle ortaklık kurarak küçük dolandırıcılıklarlauğraşmıştı,amahakkındaherhangibirsuçdelilibulunamamış,hepkanununboşluklarındanfaydalanarak yakasını sıyırmayı başarmıştı. Bütün bunlardan eline ne geçmişti? Kısadönemli kazançlar ve ardından yenidenmiskin, yoksulluk günleri! Harold ağabeyiyle hiç iyigeçinmemiş,ondanhiçbirzamanhoşlanmamıştı.Şimdiortadankalkmasıylaenindesonundagelecek olan büyükbabanın servetinden Harold'a düşecek payın da artması sağlanmışoluyordu.Artıkmirasbeşedeğildördebölünecekti.Böylesiçokdahaiyiydi!

Harold'un yüz ifadesinde belirgin bir rahatlama göründü. Yerinden kalkarak şapka ve

Page 181: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

paltosunualıpbürodançıktı.Birikigünkendiniyormadançalışsaiyiolacaktı.Kendinihalenbitkin hissediyordu. Arabası aşağıda bekliyordu. Kısa bir süre sonra arabasına binmiş,Londra'nınyoğuntrafiğindeevinyolunututmuştu.

UşağıDarwinkapıyıaçınca,"Hanımefendihenüzgeldiler"dedi.

Harolduşağıbiraniçinşaşkınbakışlarlasüzdü.Alice!AmanTanrım,Aliceevebugünmüdönecekti?Bunutamamenunutmuştu.Darwin'inonuuyarması iyiolmuştu.Yukarıçıkıpdaonugörünceşaşırsabuhiçiyiolmayabilirdi.Aslındabupekokadarönemlidedeğildiama...Ne Alice ne de o birbirlerine karşı duydukları hisleri saklamak için özel bir çabagöstermiyorlardı.Alicebelkiondanhoşlanıyordu...amaHaroldbunubilemiyordu.

AslınabakılırsaAliceonuniçinbüyükbirhayalkırıklığıolmuştu.Onaşıkolmamıştı, tabiki,amasıradangörüntüsünekarşınçevresiyleilişkilerimükemmeldi.Ailesivebağlantılarıisehiç kuşkusuz Harold'un çok işine yaramıştı. Belki olabileceği kadar değil ama yine deoldukça! Alice ile evlenirken doğacak oğullarıyla ilgili planlar yapmıştı. Ama ne oğlu ne dekızıolmuştuveikisibaşbaşa,birbirleriylekonuşacakpekbirşeyleriolmadanvebirbirleriylebirlikteolmaktanhoşlanmadanyaşlanmakzorundakalmışlardı.

Alice zamanının büyük kısmını akrabalarıyla geçiriyor, kışları genellikle Riviera'yagidiyordu.KarısıbundanhoşlanıyorduveHarold'undabudurumabiritirazıyoktu.

Yukarıçıkıpsalonagiderek,eşininezaketleselamladı.

"Demek döndün, tatlım! Seni karşılayamadığım için üzgünüm, ama şehirde yapacakişlerimvardı.Elimdengeldiğinceçabukdöndüm.Saint-Raphaelnasıldı?"

Alice, ona Saint Raphael'i anlattı. Sarı saçlı, kalkık burunlu, iri kahverengi gözlü, inceyapılı bir kadındı.Nazik, eğitimli,monoton ve biraz depresif bir ses tonuyla konuşuyordu.Gerçi Manş Denizi biraz dalgalıydı ama yine de rahat bir dönüş yolculuğu yapmışsayılabilirdi.Dover'dekigümrükformaliteleriiseherzamankigibisinirbozucuydu.

Haroldherzamankigibi,"Keşkeuçakladönseydin,çokdaharahat!"dedi.

"Evet, ama uçak yolculuğundan hoşlanmıyorum. Çok huzursuz oluyorum. Sinirlerimbozuluyor."

"Amaçokdahakısasürüyor.Zamankazanıyorsun"diyeyanıtladıHarold.

Lady Alice Crackenthorpe yanıt vermedi. Onun için yaşamda önemli olan zamanıkazanmak değil iyi değerlendirmekti. Tartışmaktansa nezaketle eşinin sağlık durumunusormayıyeğledi.

"Emma'nıntelgrafıbeniçokendişelendirdi"dedi."Hepinizhastalandınızmı?"

"Evet,öyle"dediHarold.

Page 182: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Kısa bir süre önce gazetede bir otelde gıda zehirlenmesinden aynı anda kırk kişininhastalandığını okumuştum" dedi Alice. "Sanırım bunun nedeni buzdolapları. İnsanlaryiyecekleriartıkçokuzunsüresaklıyorlar."

"Olabilir" dedi Harold. Acaba arsenikten bahsetmeli miydi, yoksa bahsetmemeli miydi?Ancak Alice'e bakınca bunu yapmamaya karar verdi. Alice'in dünyasında arsenikzehirlenmelerineyerolmadığınıhissediyordu.Buonun içinyalnızcagazetelerde,dergilerdeokunacakbirşeydi.Onunyadaailesininbaşınagelecekbirşeydeğildi.AmaCrackenthorpeailesininbaşınagelmiştiişte...

Odasınaçıkarakakşamyemeğiiçinhazırlanmadanöncebirikisaatkadaruzandı.Eşiylebaşbaşageçirdiğiakşamyemeğindekonuşulankonulargenelanlamdahepaynıydı.Nazik,tekdüze!Saint-Raphael'dekitanıdıklardanvearkadaşlarındansözettiler.

"Antredekietajerinüzerindesanaküçükbirpaketgelmiş"dediAlice.

"Öylemi?Görmedim."

"Harold, biri bana ahırda ya da ambarda bulunan, cinayete kurban gitmiş bir kadıncesedineilişkininanılmayacakbirşeyleranlattı.OlayınRutherfordHall'dameydanageldiğinisöyledi.Sanırımyanılıyor,bubaşkabirRutherfordHallolmalı,öyledeğilmi?"

"Hayır"dediHarold."Doğru.Bizimambardabulundu."

"Sahimi,Harold?RutherfordHall'unambarındabircesetbulunuyorvesenbanabundanhiçbahsetmiyorsun.Buinanılırgibideğil!"

"Ah, buna fırsat bulamadım" dedi Harold. "Hem ayrıca bu çok sıkıcı bir konu. Aslınabakarsanbizimlehiçbirilgisiyok,amabasınaöyleyansıdıişte.Poliseifadevermekzorundakaldık,filan."

Alice, "Çok tatsız!" dedi. Bir anlık ilgiyle, "Cesedin kime ait olduğu anlaşıldı mı?" diyesordu.

"Henüzdeğil."

"Nasılbirkadınmış?"

"Kimsebilmiyor.Fransızolduğunudüşünüyorlar."

"Oh, Fransız mı?" diye soran Alice'in ses tonu sınıf farkı dikkate alınmayacak olursaMüfettişBacon'uandırıyordu."Herkesaçısındançoksıkıcıbirşey"diyeonayladı.

Yemek odasından çıkarak, yalnız oldukları zamanlarda oturmayı yeğledikleri küçükçalışma odasına geçtiler. Harold kendini oldukça bitkin hissediyordu. Bugün erkenyatmalıyım,diyedüşündü.

Page 183: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Antredenkarısınınbahsettiğiküçükpaketialdı.Buözenlesarılıpsarmalanmışküçükbirpaketti.Haroldşömineninönündekiherzamanoturduğukoltuğaçökerek,paketiaçtı.

Paketin içinden üstündeki etikette "akşamlan iki tablet alınacak" yazılı bir ilaç kutusuçıktı. Kutuyla birlikte Brackhampton'daki eczacının ufak bir notu vardı. Notta "DoktorQuimper'intalimatıüzerinegönderilmiştir"yazıyordu.

Harold Crackenthorpe kaşlarını çattı. Kutuyu açıp tabletlere baktı. Evet, bunlar aldığıtabletlerin aynısıydı. Ancak Dr. Quimper'in artık bunları almasına gerek kalmadığınısöylediğindenemindi.Evetkesinlikleartık ilaçalmayacağınıbelirtmişti."Artıkbunlaragerekyok."Evet,Quimperkesinlikleböyledemişti.

"Neolducanım,gelenne?"diyesorduAlice."Endişeligörünüyorsun."

"Ah, yalnızca... birkaç tablet!Akşamlanaldığım tabletlerden.Amadoktorunartık onlarıalmamagerekkalmadığınısöylemişti."

Karısıkayıtsızlıklayanıtladı.

"Belkide‘onlarıalmayıunutmayın'demiştir."

"Öyledeolabilir"dediHaroldtereddütle.

Karısına baktı. O da ona bakıyordu. Alice'i anlamaya çalışmak daha önce hiç aklınagelmemişti. Bir an için onun ne düşündüğünü bilmek istedi. Ancak bakışları hiçbir şeysöylemiyordu.Bakışları boşbir evinpencerelerinebenziyordu.AcabaAliceonunhakkındane düşünüyor, ne hissediyordu? Bir zamanlar ona şık mıydı? Harold öyle olduğunusanıyordu.Yoksaonunlabaşarılıolacağınainandığıvekendirenksizyaşamındankurtulmakiçinmievlenmişti?BöyleceLondra'dabirevivearabasıolmuş,canıistediğiandayurtdışınayolculuk yapma olanağına kavuşmuş ve üzerinde pek bir şeye benzemeyen pahalı giysileralabilmişti.Genelanlamdadoğrubirevlilikyapmışsayılırdı.Harold,acabaodabukonuyuböyle mi görüyor, diye düşündü. Aslında karısının ondan pek hoşlanmadığı anlaşılıyorduamaodaondanzatenpekhoşlanmıyordu.Ortaknebiranılarınedeilgialanlarıvardı.Eğerçocuklan olsaydı, her şey farklı olabilirdi... ama yoktu işte... ailede küçük Edie'nin oğludışındakimseninçocuğuolmamasıkomikti.KüçükEdie.Acelebirkararla,aptalcabirsavaşevliliğiyapmış,delidolubirkızdı.Onuozamanuyarmıştı."

"Bu genç pilotlar" demişti. "Cesaretleriyle, yakışıklılarıyla, hareketli yaşamlarıyla çokçekici ve iyi olabilirler. Ancak barış zamanında yapacak işi olmayacağını bilmelisin. Seninkarnınıbiledoyurmaktazorlanacaktır."

Ediebununumurundabileolmadığını söylemişti.Bryan'aşıktı, odaona.Hembelki desavaştaşehitolacaktı.Birazcıkbirmutluluğabilehaklarıyokmuydu?Tepelerineheraniçinbombalar yağarken, geleceği düşünmenin ne anlamı olabilirdi? Ayrıca gelecek konusunda

Page 184: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

kaygılanmanın o kadar da anlamı olmadığını söylemişti, Edie, nasıl olsa eninde sonundabüyükbabalarınınmirasınakonacaklardı.

Harold huzursuzluk içinde koltuğunda kıpırdandı. Gerçekten de büyükbabalarınınvasiyetnamesi onlar için yüzlerine çarpan bir tokat olmuştu. Hepsini ip üzerinde oynayancambazlara çevirmişti. Torunlar mutlu olmamışlardı; babalarının ise sinirden kanı beyninesıçramıştı.İhtiyaroolaydansonraölmemeyekararvermişgibiydi.Buonukendinedahadaözengöstermeye itmişti.Amanasılolsayakındaölecekti.Evet,yakındamutlakaölmeliydi.Aksi takdirde... Harold birden kendini sorunlarının içinde bularak bunaldı; kendini hasta,yorgunvebitikhissetti.

BirdenAlice'inhâlâdikkatleonabaktığınıfarketti.Onundonuk,düşüncelibakışlarındanrahatsızoluyordu.

"Artıkyatsamiyiolacak"dedi."Bugünilkkezişegittim."

"Evet" dedi Alice. "Bu iyi bir fikir. Doktor hiç kuşkusuz işe yavaş yavaş alışıp birazdinlenmengerektiğinisöylemiştir."

"Bunutümdoktorlarsöyler"dediHarold.

"İlaçlarınıalmayıunutma,canım"diyerekAlicepostadangelenpaketiuzattı.

Haroldiyigecelerdileyerek,yukarıçıktı.Evet,ilaçlaraihtiyacıvardı.Onlarıerkenkesmekhataolmuştu.Ağzınaikitabletatarak,birbardaksuylayuttu.

Page 185: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM24

"Kimsebuiştebenimkadarçuvallayamazdı"dediDermotCraddocksıkıntılıbirhalde.

Uzun bacaklarını ileri doğru uzatmış, sadık Florence'in biraz fazla eşya ile dolu olangösterişli salonunda oturuyordu. Bulunduğu ortamla uyum içinde olmadığı belli oluyordu.Sondereceyorgun,perişanvekederliydi.

MissMarplesakinbirseslekonuşuyor,onungörüşlerinekatılmadığınıyumuşakbirtavırlabelirtiyordu. "Hayır,hayır,çokdoğrubirçalışmayaptınız,sevgilioğlum!Gerçektençok iyibirçalışma!"

"Ben mi iyi bir çalışma yaptım? Bütün bir ailenin zehirlenmesine fırsat verdim. AlfredCrackenthorpeöldü,şimdideHarold!AmanTanrım,neleroluyorburada?Bunugerçektenbilmekisterdim."

"Zehirlitabletler"dediMissMarpledüşüncelibirhalde.

"Evet. Aslına bakılırsa dahice. Bunlar adamın daha önce aldıklarının tamamen aynısı.Hatta ilaçlarla beraber ‘Dr. Quimper'in talimatı üzerine' diye bir not bile gönderilmiş...Quimper onları sipariş etmemiş. Etiket eczacının orijinal etiketi ama eczacının bundanhaberiyok.Hayır.İlaçkutusuRutherfordHall'danalınmış."

"OnunRutherfordHall'dangeldiğinikesinolarakbiliyormusunuz?"

"Evet. Kapsamlı bir araştırma yaptık. Kutu Emma için yazılan sakinleştirici tabletlerinkonulduğukutu."

"Oh,evet,anlıyorum.Emmaiçin..."

"Evet. Üzerinde parmak izleri vardı; orada çalışan iki hemşirenin ve ilacı hazırlayaneczacının parmak izleri bulundu. Doğal olarak başka ize de rastlanmadı. Gönderen çokdikkatlidavranmış."

"Sakinleştiriciilaçlarınyerinebaşkatabletleryerleştirilmiş,değilmi?"

"Evet.İşinşeytancatarafıdabu!Tabletlerinhepsibirbirinebenziyor."

"Çok haklısınız" diye onayladı Miss Marple. "Çocukluk yıllarımdan anımsarım, ilaçlansiyah şurup, kahverengi şurup, (bu karışımın öksürüğe iyi geldiğini anımsıyorum) beyazşurup, doktor ‘Bilmem Kimin' pembe şurubu gibi tanımlardık. İnsanın bunları karıştırmasıolanaksızdı.BiliyormusunuzbenimköyümSt.MaryMead'debiz hâlâbu çeşit eski ilaçlarkullanıyoruz.Oradakiler ilaçolarakşurubutabletleretercihediyorlar.Pekibutabletlerdenevarmış?"

Page 186: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Kaplanboğan.Buzehirli ilaçlarınsaklandığıdolaplardakilitaltındatutulanveancakbireyüzoranındasulandırılarakharicenkullanılanbirilaç."

"VeHarold onları yutup öldü" dediMissMarple düşünceli bir tavırla.DermotCraddockinlergibiiçgeçirdi.

"Lütfen böyle davrandığım için beni affedin" dedi. "Jane Teyze'ye içimi rahatçadökebileceğimihissediyorum!"

"Çok haklısınız" dediMissMarple. "Sizi çok iyi anlıyorum. Siz benim için Sir Henry'ninvaftiz oğlusunuz, herhangi bir dedektif-müfettişine karşı olabilecekten çok daha farklı biryakınlıkduyuyorum."

Dermot Craddock acı acı gülümsedi. "Yine de her şey benim yüzümden tam bir Arapsaçına döndü. Her şeyi berbat ettim. Bölge polisi bu konudaki yetkisizliğini fark ederekScotlandYard'abaşvurdu.Onlardaneyaptı?Beni görevlendirdi.Yabenneyaptım?Herşeyiberbatettim."

"Hayır.Hayır"dediMissMarple.

"Evet.Evet.Alfred'ikiminzehirlediğinibilmiyorum,Harold'ukiminzehirlediğinibilmiyorum,üstüne üstelik bulunan cesedin kim olduğuna ilişkin en ufak bir fikrim bile yok. Kendimi buMartinehikâyesineöylesinekaptırmıştımkibaşkabirolasılığıkabuledemiyordum.Herşeybirbiriyleuyum içindeydi.SonrabirdenhiçumulmadıkbirandagerçekMartineortayaçıktıve inanılamayacak kadar büyük bir rastlantı ama onun Stoddart-West'in annesi olduğuanlaşıldı.Pekiamabudurumdaambardakicesetkimin?BunubirTanrıbiliyor!ÖncelerionunAnna Stravinska olduğu fikrine inanmıştım, ama sonradan onun da olamayacağı anlaşıldıve..."

MissMarple'ınanlamlıbirşekildeöksürdüğünüfarkedincebiraniçinsustu.

"Amayaoysa?"diyemırıldandıMissMarple.

Craddockşaşkınlıklabaktı."PekiamaJamaika'dangelenpostakartı..."

Marple."Amabudelilsayılmaz,değilmi?Bugünartıkherkesinheryerden istediğikadarkart yollayabileceğini düşünüyorum.BayanBrierly'in ağır bir depresyongeçirdiği zamanlarıanımsıyorumda.Doktorlartedaviiçinbirakılhastanesineyatmasıgerektiğinisöylemişlerdi,amaoçocuklarınınbunuöğrenmelerindençokkorkuyordu.Tamondört tanekartyazarakonlarıdeğişikyerlerdenpostayaverdirdi,böyleceçocuklarannelerininhastanedeolduğunuöğrenemeyecek, tatil için yolculuğa çıktığını düşüneceklerdi."DermotCraddock'a dönerekekledi."Nedemekistediğimianlıyorsunuz,değilmi?"

"Evet" dedi Craddock şaşkınlık dolu bakışlarını gizlemeyerek. "Eğer cesedin Martineolduğunainanmamışolsak,postaylagelenkartıelbettekimercekaltınaalırdık."

Page 187: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Çokdoğru"diyemırıldandıMissMarple.

"Her şey uyumluydu" dedi Craddock. "Üstelik bir de Emma'nın aldığı MartineCrackenthorpeimzalımektupvar.OnuyollayanLadyStoddart-Westdeğil,amabiriyolladı.Birinin kendini Martine olarak tanıtmak ve büyük bir olasılıkla onun kimliğine girerek parakoparmakpeşinedüştüğükesin.Bunuinkâredemeyiz."

"Hayır.Hayır."

"SonraüzerindeEmma'nınelyazısıolan,Londra'dakiadresegönderilenmektubunzarfıvar.ZarfınRutherfordHall'dabulunmasıonungerçektendeburayageldiğinigösteriyor."

"Ama öldürülen kadın oraya gelmedi."MissMarple fikrini açıklama gereği duydu. "Sizinkastettiğiniz anlamda orada bulunmadı. O Rutherford Hall'a öldürüldükten sonra getirildi.Trendendemiryolununyamacınaatıldı."

"Ah,evet."

"Zarfınasılkanıtladığıkatilinburadaolduğu.Sanırımmektubu,kadınındiğerevraklarıylabirliktealdıveyanlışlıklazarfıdüşürdü.Aslındabunungerçektenbiryanlışlıkolupolmadığınıda kendi kendime sorup duruyorum. Müfettiş Bacon ve sizin adamlarınız araziyi dikkatlearaştırmış olmalılar; o araştırma sırasında hiçbir şey bulunamadı. Daha sonra birdenkaloriferdairesindebuzarfortayaçıktı."

"Buçokdoğal"dediCraddock."Yaşlıbahçıvanetraftauçuşankâğıtlarıtoparlayıporadayakmakiçinbiriktiriyor."

"Çocuklarınbulabileceğişekildemi?"diyemırıldandıMissMarpledalgınca.

"Orayabulunmasıiçinkonduğunumukastediyorsunuz?"

"Evet, ben bundan kuşkulanıyorum. Göründüğü kadarıyla çocukların araştırmalarındasıranın nerede olduğunu tahmin etmek hiç de zor değildi, hatta onlar bunayönlendirilebilirlerdi bile... Evet, bundan şüpheleniyorum. Bu mektubun bulunmasıyla AnnaStravinska'yısoruşturmaktantamamenvazgeçtiniz,değilmi?"

Craddock şaşkınlık içinde sordu. "Bütün bunların arkasında onun olabileceğini midüşünüyorsunuz?"

"Yaptığınızaraştırmalardaulaştığınızsonuçlarınveonusoruşturmanızınbirinifazlasıylahuzursuz ettiğini düşünüyorum, hepsi bu... Sanırım biri bu araştırmaların yapılmasınıistemiyordu."

"Bir an içinbirinin kendiniMartineolarak tanıtarakpara sızdırmakniyetiylebumektubuyazdığı varsayımını doğru kabul edersek" dedi Craddock. "Sonra birden herhangi birnedenlebundanvazgeçti...Pekiamaneden?"

Page 188: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Buçokilginçbirsoru"dediMissMarple.

"Birisi Martine'in Fransa'ya döndüğüne ilişkin bir mektup gönderdi, sonra da onunlabirliktebiryolculukayarladıveonutrendeboğaraköldürdü.Bukadarındahemfikirmiyiz?"

"Tamolarakdeğil"dediMissMarple."Sanırımolayıyeterincebasiteindirgemiyorsunuz."

"Basitemi?"diyesorduCraddock."Benişaşırtıyorsunuz"diyeyakındı.

MissMarpleendişelibirsesleböylebirniyetininolmadığınıbelirtti.

"Haydi bana açık olarak söyleyin" dedi Craddock. "Öldürülen kadının kim olduğunubildiğinizidüşünüyormusunuz,düşünmüyormusunuz?"

MissMarpleiçiniçekti."Bunutamolarakifadeedeceksözcükleribulmakokadarzorki!Kim olduğunu bilmediğimi, ama aynı zamanda kim olması gerektiğinden emin olduğumusöylersem,nedemekistediğimianlatmışolurmuyum?"

Craddock başını olumsuzca salladı. "Ne dediğinizi anlamak mı? En ufak bir fikrim bileyok."Penceredendışarıbaktı."LucyEyelesbarrowsizigörmeyegeliyor"dedi."Neyse,artıkgideyim. Bugün hiç havamda değilim, bu haldeyken başarılı, becerikli, zeki bir kadınla biraradaolmayadayanamam."

Page 189: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM25

"Sözlüktetontinekelimesininanlamınabaktım"dediLucy.

Halhatırsormasonaerince,Lucyodanıniçindeamaçsızcadolaşarak,porselenbiblolarıokşadı,sandalyekılıflarınıdüzelttivepencereniniçindekidikişkutusunukarıştırdı.

"Sizinbunuaraştıracağınızdanemindim"dediMissMarplekayıtsızbirifadeyle.

Lucyyavaşyavaş,sözcüklerinüzerinebasabasakonuştu.

"Bu kelimenin mucidi İtalyan banker Lorenzo Tonti; 1653 yılında ölen lehtarlarınpaylarının kalanların kâr paylarına eklendiği bir faiz sisteminin kurucusu." Sustu. "Buydu,değilmi?Butamolarakuyuyor.Sonikiölümdenöncebilebunudüşünüyordunuz."

Yenidenayağakalkarakodanın içindesabırsızlık içindedolanmayabaşladı.MissMarpleonabakıyordu.ButanıdığındançokfarklıbirLucyEyelesbarrow'du.

"Böylebirşeyinolmasıkaçınılmazdı"dediLucy."Yaşayansonkişinintümmirasıalacağışekilde düzenlenmiş bir vasiyetname. Fakat... bu çok büyük bir para, öyle değil mi?Paylaşılıncadüşecekpay"diyerekcümlesinitamamlamadansustu.

"Sorun insanoğlununaçgözlülüğü"dediMissMarple."Bazı insanların.Bildiğingibi,çoğukez her şeyi başlatan da budur. Başlangıçta ne cinayet, ne cinayet düşüncesi, ne de butürdenbiristekvardır.Bugibidurumlardaherşeyeyalnızcahırs,açgözlülükhâkimolur;kişihakkındanfazlasını,daimadahafazlasınıister."Örgüsünüdizinekoyarak,gözleriniboşluğadikti. "MüfettişCraddock ile deböyle bir olaynedeniyle tanışmıştım.Taşradaki bir olayda.MedenhamKaplıcalarıyakınlarında.Herşeyyaklaşıkaynışekildebaşladı.Sevimli,hoşamazayıf karakterli biri büyük miktarda paraya sahip olmak istiyordu. Hakkı olmayan ancakulaşmasıkolaygibigörünenbirparaya.Cinayetaklındanbilegeçmiyordu.Herşeyokadarkolayvebasitgörünüyordukiyanlışolduğufarkbileedilmeyecekti.Herşeyböylebaşladı...Amaüçcinayetlesonaerdi."

"Aynen bunun gibi" dedi Lucy. "Şimdiden üç cinayet işlendi. Kendini Martine olaraktanıtan ve oğluna düşecek miras payı için savaşabilecek kadın, Alfred ve Harold. Artıkyalnızcaikikişikaldı,öyledeğilmi?"

"YalnızcaCedric veEmma'nıngeride kaldıklarınımı kastediyorsunuz?"diye sorduMissMarple.

"Emma değil. O iriyarı, siyah saçlı bir adam değil. Hayır, Cedric ve Bryan Eastley'ikastediyorum.Uzuncabir süreBryan'ı yalnızca sarışın olduğu için bu işin dışında tuttum.Sarıbirbıyığıvemavigözlerivar,amabiliyormusunuzki...kısabirsüreönce..."Sustu.

Page 190: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Haydianlatın"dediMissMarple."Anlatınbana.Birşeysiziçokkötüetkiledi,öyledeğilmi?"

"Her şey Lady Stoddart-West evden ayrılırken oldu. Bizlerle vedalaşıp tam arabasınabinerken,birdendönüp,‘İçerigirdiğimdeterastaduranuzunboyluesmeradamkimdi?'diyesordu. İlk anda onun kimden bahsettiğini anlayamadım, Cedric yataktaydı. Şaşırmış birhalde, ‘BryanEastley'denmibahsediyorsunuz?'diyesordum.Oda, ‘Evet, tabibuo,havaindirme birliği komutanı Eastley. Direnişçiler onu Fransa'da bizim sığınağımızda bir süresaklamışlardı. Onun duruşunu ve geniş omuzlarını hemen tanıdım. Ve onunla yenidengörüşmekistediamanedenseBryan'ıhiçbiryerdebulamadık."

MissMarplehiçbirşeysöylemedenbekledi.

"Sonra" diye ekledi Lucy. "Daha sonra onu dikkatle inceledim. Bana sırtı dönükduruyordu.İşteoandadahaöncegörmemgerekenigördüm.Sarışınbiradamınbilesaçlarıbriyantin ile taranmışlarsa siyah görünebiliyorlardı. Bryan'ın saçları orta koyuluktakahverengiamasanırımçokdahakoyugörünebiliyor.SizindekolaylıklaanlayacağınızgibiarkadaşınızıntrendegördüğüadamBryanolabilir.Ayrıca..."

"Evet"dediMissMarple."Bubenimdeaklımageldi."

Lucyburukbirsesle,"Herşeyidüşünüyorsunuz!"dedi.

"Evet,canım,öyledeolmalı."

"Peki ama Bryan'ın bunu niçin yapmış olabileceğini anlayamıyorum. Para Alexander'inolacak, onun değil. Gerçi bu para onların yaşamını kolaylaştırıp daha lüks bir yaşamsürmelerine yardımcı olabilir ama bu parayı projelerini finanse etmekte sermaye olarakkullanmasıyadabutürdenamaçlarınıgerçekleştirmesiolanaksız."

MissMarple, "Amaeğer yirmi bir yaşınabasmadanAlexander'ınbaşınabir şeygelecekolursa,çocuğuntekmirasçısıveyakınakrabasıolaraktümservetBryan'akalacak"dedi.

Lucy,onudehşetiçindesüzdü.

"Onun bunu yapması olanaksız. Hiçbir baba bunu asla yapamaz... yalnızca parayakonmakiçin."

Miss Marple içini çekti. "İnsanlar her şeyi yapabilir, canım. Çok acı ve korkunç amayapabilirler."MissMarplesözlerinisürdürdü.

"İnsanlar çok korkunç şeyler yapabilirler. Üç çocuğunu yalnızca sigortadan küçük birmiktarparaalmakiçinzehirleyenbirkadıntanımıştım.Sonrailkbakıştasondereceiyi,yaşlıbirhanımgibigörünenbirivardı,oğlunuaskerdenizinliolarakgeldiğindezehirledi,sırftekrargitmesin diye. Sonra ihtiyar Bayan Stanwich olayını anımsıyorum. Bu olay gazetelere deyansımıştı.Sanırımokumuşsundur.Öncekızıöldü,sonradaoğlu.Sonundakendisininde

Page 191: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

zehirlendiğisöylendi.Gerçektendeyulafezmesindezehirbulundu,amabunuonakendisininkattığıanlaşıldı.Sonkızınıdaöldürmeyiplanlarkenyakalandı.Ancakbuolaydasebepparadeğildi. Çocuklarının gençliğini ve yaşama sevincini kıskanıyordu. Bunu söylemek bilekorkunç ama gerçek bu. O öldükten sonra onların kendi parasıyla mutlu olacaklarınındüşüncesine bile katlanamıyordu. Para konusunda hep sıkıntı çekmiş, her kuruşunubiriktirmeyeçalışmıştı.Evet,gerçibirçoklarınındasöylediğigibibunağıntekiydiamabununbir özür olarak kabul edilmesini anlayamıyorum. Çok farklı birçok yönde bunakçadavranışlarınızolabilir.Bazılarıbütünservetleriniarmağanediyoryadasırf insanlarımutluetmek içinhiçolmamışbankahesaplarınaçeklerdüzenliyor.Gördüğünüzgibibunamaçokiyi niyetli sonuçlara da ulaşabilir. Ama eğer gerçekten bir bunama kötü niyetle birleşirse...sonucugörüyorsunuzişte.Neyse,sizebirazyardımcıolabildimmi,canım?"

"Hangikonudayardımcı?"diyesorduLucyşaşkıntavırla.

"Anlattıklarımla" dediMissMarple. Ve sevecen bir tavırla ekledi. "Endişelenmene gerekyokcanım.ElspethMcGillicuddyakşamasabahaburadaolacak."

"Bununkonuylaneilgisiolduğunuanlayamıyorum."

"Sizinaçınızdanbelkiöyle.Amabubenimaçımdançokönemli."

"Endişelenmemeyi ben de istiyorum ama başaramıyorum" dedi Lucy. "Gördüğünüz gibiailebenigiderekdahaçokilgilendiriyor."

"Biliyorumcanım,sizin içinçokzorolmalıçünküher ikisindendefarklıyönlerdedeolsaetkilendiniz,değilmi?"

Lucyoldukçasertbirsestonuyla,"Nedemekistiyorsunuz?"diyesordu.

"Evinikioğlundanbahsediyordum"dediMissMarple."Yadaoğulvedamattan.Neşanskiaileninsevimsizikioğluöldü,dahacanayakınolanikisiisehayatta.CedricCrackenthorpeçok çekici biri ama kendini olduğundan kötü göstermeye çalışıyor ve etrafı kışkırtmaktanhoşlanıyor."

"Bazenbeniçıldırtıyor"dediLucy.

"Evet"diyeyanıtladıMissMarple."Budasizinhoşunuzagidiyor,değilmi?Sizhayatdolubir genç kızsınız ve mücadele etmekten hoşlanıyorsunuz. Evet, bu çekiciliğin kaynağınıanlıyorum. Bay Eastley ise daha romantik bir tip, mutsuz küçük bir oğlan çocuğunabenziyor.Elbetteodaçokçekicibiri."

"Veonlardanbirikatil"dediLucyüzüntüyle."Herikisideolabilir.Aslındaikisiarasındapekbirfarkyok.AğabeyleriAlfredveHarold'unölümleriCedric'inumurundabiledeğil.Bütüngünoturup mutluluk içinde Rutherford Hall ile ilgili geleceğe yönelik planlar yapıyor ve burayıistediği duruma getirebilmesi için dünya kadar paraya ihtiyacı olacağını söylüyor. Onun

Page 192: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

duygusuzluğu abartan bir tip olduğunun bilincindeyim, elbette. Ama bu denli soğukkanlıdavranması bir çeşit maske de olabilir. Yani herkesin senin gerçekte olduğundan dahaduygusuz olduğunu düşünmesini isteyebilirsin. Aslında hiç de öyle olmayabilirsin. Tabi bugerçekdeolabilir.Göründüğündençokdahaduygusuz,acımasızdaolabilirsin."

"SevgiliLucy,ahsevgiliLucy,bütünbunlarbenideendişelendiriyor."

"Sonra Bryan" diye ekledi Lucy. "Çok tuhaf ama Bryan da bu evde yaşamak istiyor.Kendisinin veAlexander'inRutherfordHall'da çokmutlubir yaşamları olacağınıdüşünüyorvekafasıgeleceğeyönelikplanlarladolu."

"Şuyadabuşekildekafasıhepplanlarladoludeğilmi?"

"Evet, sanırım öyle. Hepsi mükemmel görünüyor ama içimden bir ses bunlarıngerçekleşmesinin olanaksız olduğunu söylüyor. Yani uygulanabilirlik açısından demekistiyorum. Fikirleri güzel, ancak onun bunları nasıl gerçekleşebileceğini düşündüğünüsanmıyorum."

"Yanibirdeyişlehavadakalanprojeler,değilmi?"

"Evet, bir anlamda öyle. Hepsi gerçekten de havadan şeyler. Çoğu havacılıkla ilgiliplanlar.Kimbilirbelkide iyibirsavaşpilotununayaklarıhiçbirzamangerçekanlamdayerebasamıyor..."

Ve ekledi. "Rutherford Hall'u bu kadar sevmesinin nedeni küçük bir çocukken yaşadığıbüyük,genişVictoriastilievianımsatması."

"Anlıyorum"diyeyanıtverenMissMarpledüşünceleredalmışgörünüyordu."Anlıyorum..."

DahasonramuzipbiryanbakışlaLucy'yisüzerek,nazikveyumuşakbirtondaciddiyetlesordu."Hepsibukadardadeğil,değilmicanım?Banasöylemediğinbirşeydahavar."

"Ohevet,bir şeydahavar.Birkaçgünöncesinekadaranlayamadığımbir şey.Bryanotrendeolmuşolabilir."

"16.33'dekiPaddingtontrenindemi?"

"Evet.BildiğinizgibiondanistenmediğihaldeEmma20Aralıkgünüyaptıklarınınhesabınıkılı kılına vermeye büyük özen gösterdi. Sabah bir dernek toplantısına katılmış, öğledensonrabirazalışverişyapıpGreenShamrock'ta5çayınıiçmişvesöylediğinegöresonolarakdaBryan'ıkarşılamayaistasyonagitmiş.KarşıladığıtreninPaddington'dan16.50'dehareketeden tren olduğunu söyledi ama Bryan daha önceki trenle gelip geç olanla gelmiş gibidavranmış olabilir. Bana arabasının arıza yaptığını, tamirde olduğu için trenle gelmekzorunda kaldığını söyledi, buna canının çok sıkıldığını, trenlerden nefret ettiğini söyledi.Bunlarısöylerkensamimigörünüyordu,ama...Budoğrudaolabilir,amabentrenlegelmemişolmasınıisterdim."

Page 193: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Özellikledeotrenle!"dediMissMarpledüşüncelibirhalde.

"Bugerçektehiçbirşeyikanıtlamaz.Kötüolanbukuşku.Bilmemek.Kimbilirbelkideaslabilemeyeceğim."

"Tabi ki öğreneceğiz, canım" dedi Miss Marple heyecanla. "Bu noktada hiçbir şeyibırakacak değiliz. Katillere ilişkin kesin olarak bildiğim tek şey varsa, o da onlarınyaptıklarındanhiçbirzamanhuzurduymadıklarıdır.Tamaksinegiderekdahatedirginolurlar.Özellikle de ikinci bir cinayetten sonra" diye ekledi kararlılıkla. "Karamsar olma, Lucy, gündoğmadannelerdoğar.Poliselindengeleniyapıyor,herkesiherolasılığısoruşturuyor...veeniyisideElspethMcGillicuddy'ninçokyakındaburadaolacakolması!"

Page 194: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM26

"Sendenneyapmanıistediğimitamolarakanladın,değilmiElspeth?"

"Anladım" dedi Bayan McGillicuddy. "Ama yine de bunu çok tuhaf bulduğumusöylemeliyim,sevgiliJane."

"Hiçdetuhafdeğil"dediMissMarple.

"Benceöyle.Birevegideceksinvehemen...şey...üstkataçıkmakisteyeceksin!"

"Hava çok soğuk" diye belirtti Miss Marple. "Ayrıca sana dokunan bir şey yemişolabilirsin...bunedenledelavaboyagitmekisteyebilirsin.Böyleşeylerolur.HatırlıyorumdazavallıLouisaFelbybirdefasındabanageldiğinde,yarımsaatiçindetambeşkezlavaboyagitmek için izin istemek zorunda kalmıştı. Bunun nedeni de" diye açıkladı Miss Marplekısaca."Bayatbirpastayemişolmasıydı."

"Jane,banaaçıkçaneyihedeflediğinisöylemezmisin?"diyesorduBayanMcGillicuddy.

"Hayır,özellikledebunusöyleyemem."

"Seninsanıgerçektençıldırtırsın,Jane.Öncebanamümkünolanenkısasürededünyakadaryolutepipİngiltere'yedönmemisöylüyorsun,sonra..."

"Çoküzgünüm"dediMissMarple."Amainanbaşkaçaremyoktu.Bakcanım,heraniçinbiri öldürülebilir.Onlarıngözetimaltındaolduklarını vepolisingerekli tüm tedbirleri aldığınıbiliyorumamakatilinonlardandahaakıllıolmaşansıherzamandahafazla.İştebunedenleElspeth,gelmengerekliydi,buseningörevindi.Nedeolsaikimizdeüstümüzedüşengöreviyerinegetirmeküzereyetiştirildik,değilmi?"

"Öyle olduğumuz kesin" dedi Bayan McGillicuddy. "Bizim gençliğimizde ihmalcilikbağışlanmazdı."

"Bu çok doğru" diyenMissMarple, dışarıda birmotor homurtusu duyunca ekledi. "İştetaksidegeldi."

BayanMcGillicuddykalınsiyah-beyazpaltosunugiydi,MissMarpleşallarvebaşörtülerinebüründü.Veikiyaşlıbayantaksiyebinerek,RutherfordHall'adoğruyolakoyuldular.

***

"Bu gelen de kim?" diye soran Emma, eve yaklaşan taksiye bakıyordu. "Galiba buLucy'ninyaşlıteyzesi."

"Yinemiobaşbelası!"dediCedric.

Page 195: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Kanepeye uzanmış, ayaklarını şöminenin kenarına uzatmış, Taşra Yaşamı dergisinikarıştırıyordu.

"Onaevdeolmadığımızısöyle."

"Bununasıl yapacağımı düşünüyorsun?Dışarı çıkıp evdeolmadığımızımı söyleyeyim?YoksaLucy'yiçağırıp,teyzesineböylesöylemesinimiisteyeyim?"

"Bunudüşünmemiştim"dediCedric."Sanırımuşaklarımız,hizmetçilerimizolduğugünleregittiaklım,tabieğervardıysalar.

"Savaştanöncebiruşağımızolduğunuanımsıyorum.Mutfaktaçalışanhizmetçikızlabirilişkisi olmuştu; sonra da bu yüzden büyük bir skandal çıkmıştı. Temizliğe gelengündelikçilerindenhiçbiriburadadeğilmi?"

Tamosıradaöğledensonragümüşleri temizlemeyegelmişolanBayanHartkapıyıaçtıve Miss Marple şallara bürünmüş bir halde arkasında göze batmayan bir kadınla birlikteodayagirdi.

"Uygunsuzbirzamandagelmediğimiziumarım"dediMissMarpleeliniEmma'yauzatırken."Öbürgünevimedönüyorumvegitmedenöncesizeuğrayarak,hembirvedaetmek,hemdeLucy'yegösterdiğinizyakınlıktandolayıteşekküretmekistedim.Ah,nasıldaunuttum.SizebenimlekalanarkadaşımBayanMcGillicuddy'yitanıştırabilirmiyim?"

"Memnun oldum. Nasılsınız?" diyen Bayan McGillicuddy tüm dikkatiyle Emma'yıinceledikten sonra, ayaklarını şöminenin kenarından çekmiş olan Cedric'e baktı. O sıradaLucyodayagirdi.

"JaneTeyze,geleceğinizdenhaberim..."

"BurayagelipMissCrackenthorpe'avedaetmekistedim"dediMissMarpleonadönerek."Sanakarşıokadaramaokadaryakınlıkgösterdiki."

"AsılbizekarşıçokiyiolanLucy"dediEmma.

"Evet,doğru"diyesözekarıştıCedric. "Onukürekmahkumugibi çalıştırdık.Hastalarınbaşınıbekle,merdivenin,merdivençık,yataktakihastalarayemekpişir..."

Miss Marple söze karıştı. "Hastalandığınızı duyunca çok, çok üzüldüm. Umarım şimdidahaiyisinizdir,MissCrackenthorpe."

"Ohevet,hepimizçokdahaiyiyiz"dediEmma.

"Lucybanaçokağırhastalandığınızısöyledi.Çoktehlikelibugıdazehirlenmesi.Sanırımmantardan,değilmi?"

"Nedenhalentamolarakbulunamadı"dediEmma.

Page 196: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Onunsöylediklerineinanmayın"sözekarıştıCedric."Etraftadolaşansöylentileriduymuşolduğunuzdaneminim.Miss...er..."

"Marple"dedi,MissMarple.

"Neyse,dediğimgibietraftadolaşandedikodularıhiçkuşkusuzsizdeduymuşsunuzdur.Komşularımızınkonuşacakbirşeylerbulmalarıiçinbirazarsenikteniyisiyok."

"Cedric" diye söze karıştı Emma. "Lütfen kes şunu. Müfettiş Craddock'un nesöylediğini..."

"Aman" dedi Cedric umursamaz bir tavırla. "Zaten herkes biliyor. Sizler de her şeyiduydunuzdeğilmi?"diyesorduMissMarpleveBayanMcGillicuddy'yedönerek.

"Benyurtdışındanyenidöndüm"dediBayanMcGillicuddy."İkigünöncegeldim."

"Ah, demek dilden dile dolaşan yerel dedikodudan haberdar değilsiniz" dedi Cedric."Köriyearsenikkarışmış,hepsibu:SanırımLucy'ninteyzesininherşeydenhaberivar."

"Evet, öyle" dediMissMarple. "Bazı söylentiler benimde kulağımageldi.Ama yalnızcaüstü kapalı olarak. Tabi ki bu konuyu dile getirerek sizi herhangi bir şekilde sıkmakistemedim,MissCrackenthorpe."

"Ağabeyimealdırış etmeyin" dediEmma. "İnsanları kızdırmaktan zevkalır o!"Buaradaağabeyinedönereksevgiylegülümsedi.

OandakapıaçıldıveBayCrackenthorpebastonunusinirlibirşekildeyerevurarak içerigirdi.

"Çayneredekaldı?"diyesordu."Çayniçinhâlâhazırdeğil?Sen!Kızım!"Lucy'yedöndü."Niçinhâlâçayımıgetirmediniz?"

"Çoktanhazır,BayCrackenthorpe.Hemengetiriyorum.Masayıhazırladım."

Lucyodadançıktı.BayCrackenthorpeMissMarpleveBayanMcGillicuddy'yetanıştırıldı.

"Yemeklerimizin tam zamanında getirilmesini isterim" dedi Bay Crackenthorpe. "Dakiklikveekonomi.Benimyaşamanlayışımbunlarüzerinekurulu!"

"Buçoktakdiredilecekbirşey"dediMissMarple."Özellikledebugünküvergisistemiveyaşamkoşullarında..."

Bay Crackenthorpe homurdandı. "Vergi. Bana o haydutları anımsatmayın. Benineredeyse sadakayamuhtaç durumagetirmek istiyorlar, soyguncular! Bu gün geçtikçe dedahakötüyegidiyor.Bakgöreceksinsenoğlum"dediCedric'edönerek."Buevsanakaldığızaman, şimdiden bire on bahse girerim ki, sosyalistler burayı elinden alacaklar. Burayıbakımeviyadabutürdenbirşeyyapabilirler.Veburayıçevirmek için tümgelirlerinielinden

Page 197: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

alacaklar,eminol!"

Lucy elinde çay tepsisiyle yeniden odaya girdi. Hemen arkasında da sandviç, kek,tereyağı,kızarmışekmekvepastanınbulunduğutepsiyitaşıyanBryanvardı.

"Budane?Budane?"BayCrackenthorpedikkatle tepsiyi inceledi. "Rokokopastamı?Partimiveriyoruz?Kimsebanabundanbahsetmedi."

Emma'nınyüzühafifçekızardı.

"Dr.Quimperçayagelecek,baba!Bugünonundoğumgünüve..."

"Doğum günümü?" diye homurdandı yaşlı adam. "Doğum günüyse ne olacak?Doğumgününüyalnızcaçocuklarkutlar.Benhiçdoğumgünlerimiönemsemediğimgibikimsenindeonlarıkutlamasınıbeklemedim."

"Böylesi senin açından daha ucuza gelir" dedi Cedric. "Hiç değilse pastaya konacakmumlardantasarrufetmişsin."

"Yeterartık,bukadarıdafazla,oğlum!"dediBayCrackenthorpe.

BuaradaMissMarpleBryanEastley'inelinisıkıyordu.

"Lucy sizden çok söz etti" dedi Miss Marple. "Bana St. Mary Mead'den birinianımsatıyorsunuz.Orasıbenimuzunyıllardıryaşadığımköy!AvukatınoğluRonnieWells'eo kadar benziyorsunuz ki. Babasının yazıhanesinde çalışmaya bir türlü alışamadı. DoğuAfrika'ya göçtü ve gölde gemi işletmeciliğine başladı. Victoria Nyanza Gölü'nde! YoksaAlbert gölü müydü? Neyse, fark etmez. Maalesef başarılı olamadı ve tüm sermayesinikaybetti.Neşanssızlık!Neyse,sanırımonunlaherhangibirakrabalığınızyok,öyledeğilmi?Aranızdakibenzerlikçokşaşırtıcıda!"

"Hayır"dediBryan."Wellsadındabiriyleakrabalığımolduğunusanmıyorum."

"Çokhoşbir kızlanişanlanmıştı"diyeeklediMissMarple. "Çokmantıklı, akıllı bir kızdı.Onugöçsevdasındanvazgeçirmeyeçokçalıştı;amabaşaramadı.Tabiçokbüyükbirhatayaptı. Sizin de bildiğiniz gibi kadınlar parasal konulardan çok daha iyi anlarlar. Tabi ki üstdüzey finans konularını kastetmiyorum. Babam buna hiçbir kadının aklının ermeyeceğinisöylerdihep.Günlükharcamalar,getiriler...bugibişeyler işte.Bupenceredenmanzaradanekadargüzel."Pencereyeyaklaşarakdışarıbaktı.

Emmadaonakatıldı.

"Ne kadar geniş bir bahçe! Ağaçların gövdeleri ne kadar da heybetli! Böyle bir yerinşehriniçindeolmasıinanılırgibideğil."

"Burada sanki başka bir asırda yaşar gibiyiz" dedi Emma. "Ama pencereleri açıncauzaklardantrafikgürültüsüduyabiliyorsunuz."

Page 198: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Evet, tabi" dediMissMarple. "Artık trafik gürültüsü her yerde var, değilmi?HattaSt.Mary Mead'de bile. Köyümüz havaalanının çok yakınında, o koca jetlerin tepemizdenuçarken çıkarttıkları sesi bir bilseniz. Dehşet verici! Küçük kış bahçemin iki camı dahageçengünbuyüzdenkırıldı.Sesduvarınıaşıyorlarmış,çevredekilerböylesöylediamabenbundanhiçbirşeyanlamıyorum."

"Amabuçokbasit"diyesözekarıştıBryan."Bakınaçıklayayım."

MissMarpleçantasınıyeredüşürdü.Bryaneğilereknezaketlekaldırdı.AynıandaBayanMcGillicuddyEmma'yayaklaşarak,sıkıntılıbirses tonuylabirşeyler fısıldadı.BuyapmacıkbirsıkıntıydıveBayanMcGillicuddybuyaptığınıçokçirkinbuluyordu.

"Çokaffedersiniz...acababanalavaboyugösterebilirmiydiniz?"

"Tabi"dediEmma.

"Sizigötüreyim"dediLucy.

LucyveBayanMcGillicuddyberaberceodadançıktılar.

"Arabakullanmakiçinçoksoğukbirgün!"dediMissMarpleanlaşılmazbirşekilde.

"Sesduvarıkonusu"dediBryan."Bakınşöyledüşünün...oh,merhabaBayQuimper."

Dr.Quimperarabasını dışarıyaparketmişti. İçeri girdiğindeellerini ovuşturuyordu.Çoküşümüşolduğuanlaşılıyordu.

"Çokkarvar.Tahminimcedonolacak"dedi. "MerhabaEmma,nasılsınız?AmanTanrım,budane?"

"Sizin için bir doğum günü pastası hazırladık" dedi Emma. "Unuttunuz mu? Banabugünündoğumgününüzolduğunusöylemiştiniz."

"Böylebirşeyihiçbeklemiyordum"dediDr.Quimper."Biliyormusunuzuzunyıllardır...nekadar oldu ki... en azından on altı yıldır kimse doğum günümü anımsamadı." Çokduygulanmışabenziyordu.

"MissMarpleiletanışıyormuydunuz?"Emmaonlarıtanıştırmakistedi.

"Ohevet"dediMissMarple."Biröncekigelişimdedoktorlaburadakarşılaşmıştık.Geçengün çok şiddetli bir soğuk algınlığına yakalandığımda da beni evimde muayene etmenezaketigösterdi.Banakarşıokadarnazikveiyiydiki."

"Umarım,iyileşmişsinizdir"dedidoktor.

MissMarplenezaketleçokiyiolduğunubelirtti.

"Uzunsüredirbenimuayeneetmekiçingelmediniz"diyesözekarıştıBayCrackenthorpe."Gelinbizimleçayaoturun.Dahanebekliyoruzki?"

Page 199: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Oh lütfen, arkadaşımın dönmesini beklemeyelim" dedi MissMarple. "Onu beklediğimizifarkederseçokmahcupolur."

Masayaoturdular.MissMarpleöncebir dilimekmekle tereyağıaldı; sonrada tabağınabirsandviçkonulmasınaizinverdi.

"Bu?..."diyesorduçekinerek.

"Balık"dediBryan."Mutfaktayapımınayardımettim."

BayCrackenthorpebirkahkahaattı.

"Zehirliançüez"dedi."Gerçekbu!İsteyenyer!"

"Lütfenbaba!"

"Buevdebirşeyyerkençokdikkatliolmalısınız"dediBayCrackenthorpeMissMarple'adönerek."İkioğlumsinekgibiöldürüldü.Bunukiminyaptığınagelince...iştebunugerçektenbilmekisterdim."

"Sizi ürkütmesine fırsat vermeyin" diyenCedricMissMarple'a yeniden sandviç tabağınıuzattı."Arseniğincildeiyigeldiğinisöylüyorlar,miktarınıfazlakaçırmamakşartıylatabi."

"Kendindebirtaneyesene"dediyaşlıBayCrackenthorpe.

"Beni çeşnicibaşı olarak kullanmak niyetindesin anlaşılan!" diyen Cedric ekledi. "Neyse,yiyeyimbari."

Bir sandviç alıp ağzına attı. MissMarple da hafifçe gülümseyerek bir sandviç aldı. Birlokmaısırdıktansonrakonuşmayabaşladı.

"Bukonudaşakayapabilmenizçokcesurca.Gerçektenbüyükbir cesaretbu!Cesareteherzamaniçinhayranolmuşumdur."

Birden tuhaf bir boğulma sesiyle kıvranmaya başladı. "Bir balık kılçığı!" diye inledi."Boğazımatakıldı."

Dr.Quimper hemen yerinden kalktı.Onu pencerenin kenarına götürerek, arkaya doğruyasladı ve ağzını açmasını istedi. Çantasından bir alet kutusu çıkararak bir pens aldı.Profesyonel bir ustalıkla yaşlı kadının boğazını incelemeye başladı. O anda kapı açılarakBayanMcGillicuddyarkasındaLucyolduğuhalde içerigirdi.BayanMcGillicuddykarşısındagördüğü manzara karşısında bir an için soluk alamadı. Miss Marple pencereye doğru,arkasınayaslanmış,doktoriseüstüneeğilmiş,boğazındantutmuşbaşınıyanaçeviriyordu.

"Amabuo!"diyehaykırdıBayanMcGillicuddyşaşkınlıktan fal taşıgibiaçılmışgözlerle."Butrendekiadam..."

HiçbeklenmedikşaşırtıcıbirçeviklikledoktorunelindenkurtulanMissMarplearkadaşının

Page 200: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

yanınagitti.

"Onutanıyacağınıbiliyordum,Elspeth!"dedi."Hayır.Şimdihiçbirşeysöylememelisin."

ZaferkazanmışçasınaDr.Quimper'edöndü.

"Bunu bilmiyordunuz, değilmi doktor, trende bir kadını boğarken bir başka kadının sizigörmüş olduğunu bilmiyordunuz, değil mi? Bu kadın benim arkadaşımdı, BayanMcGillicuddy. Sizi gören o! Anlıyor musunuz? Sizi kendi gözleriyle görüp, teşhis etti.Sizinkineparalelgiden,tamyanınızdakitrendeydi."

"Ne diyorsunuz siz?" Dr. Quimper Bayan McGillicuddy'ye doğru bir hamle yaptıysa daMissMarpleyineaynıçevikliklearalarınagirdi.

"Evet!"dedi."Sizigördüveteşhisetti,mahkemededebunuyeminli ifadesiylebelirtecek.Sanırımbupeksıkrastlanırbirdurumdeğil"diyeeklediMissMarpleyumuşak,abartısızsestonuyla. "Kişinin bir cinayet işlenirken tanık olması! Cinayetler genellikle bulunan delilleredayanılarakaydınlatılır.Bukezdurumçok farklı.Buolayda işlenilencinayetingörgü tanığıvar."

"Kahrolası ihtiyar cadı!" diyen Dr. Quimper bu kez Miss Marple'ın üzerine atılmakistediysedeCedricbunaengelolarak,onuomuzlarındanyakaladı.

"Demek bu cinayetleri işleyen şeytan sensin" diye haykıran Cedric doktora sarılarakherhangi bir hareket yapmasını engellemeye çalıştı. "İlk gördüğümgünden beri sizden hiçhoşlanmadım, hep yanlış bir insan olduğunuzu düşündüm ama Tanrı bilir ya bu konudasizdenhiçkuşkulanmamıştım."

Bryan Eastley hemen Cedric'in yardımına geldi. Müfettiş Craddock ve Müfettiş Baconarkataraftakikapıdaniçerigirdiler.

"Dr. Quimper" diye konuşmaya başladı Bacon. "Sizi uyarıyorum şu andan itibarensöyleyeceğiniz..."

"Uyarınız size kalsın" diye bağırdı Dr. Quimper. "Bu bunak, ihtiyar kadınlara kimininanacağını sanıyorsunuz? Bu tren saçmalıkları da nereden çıktı, kim duymuş böyle birşeyi?"

MissMarple,"BayanMcGillicuddycinayeti20Aralıkgünüpolisebildirdivekatilineşkâliniverdi"diyeaçıkladı.

O anda birdenbireDr.Quimper'in omuzlan çöktü. "İnsan nasıl bu kadar şanssız olabilirki!"dedi.

"Ama..."dediBayanMcGillicuddy.

"Sensus,Elspeth"diyeatıldıMissMarple.

Page 201: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Peki ama hiç tanımadığım, yabancı bir kadını neden öldüreyim?" diye sordu Dr.Quimper.

"Siziniçinyabancıdeğildi"dediMüfettişCraddock."Osizineşinizdi."

Page 202: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

BÖLÜM27

"Görüyorsunuzişte!"dediMissMarple."Tabaşındanberikuşkulandığımşekildeherşeyinbasit, çok basit bir açıklaması olduğu ortaya çıktı. En basit nedenlerle işlenen bir cinayetolayı!Karısınıöldürenokadarçokki!"

BayanMcGillicuddy,MissMarpleveMüfettişCraddock'abaktı."Eğerbanaburadanelerolduğunuaçıklarsanızminnettarolacağım."

"Doktor çok zengin bir kadınla evlenebilme fırsatı olduğunu gördü" diye açıklamayabaşladı Miss Marple. "Ama zaten evli olduğu için bu olanaksızdı. Karısıyla yıllar önceayrılmışlardı ama kadın boşanmayı reddediyordu. Müfettiş Craddock bana kendini AnnaStravinska olarak tanıtan kadından bahsettiğinde onun bu olaya çok uygun biri olduğunuanlamıştım.Kadınarkadaşlarınaİngilizbirkocasıolduğunusöylemiş,aynızamandainançlıbir Katolik olduğunu da belirtmişti. Dr. Quimper Emma ile evlenip çift eşli bir insan olarakyaşama riskini göze alamazdı; dolayısıyla soğukkanlı ve acımasız bir insan olmasının daetkisiyle karısından kurtulmaya karar verdi. Onu trende öldürüp cesedi ambardaki lahidiniçinesaklamakaslındaçokzekiceplanlanmışbircinayetti.KuşkularıCrackenthorpeailesininüzerinde toplamak niyetindeydi. Önce Emma'ya Edmund Crackenthorpe'un evlenmeyidüşündüğüMartine tarafından yazılmış gibi görünen bir mektup gönderdi. Emma doktoraağabeyiyleilgiliherşeyianlatmıştı,bunedenleherşeyibiliyordu.Dahasonrazamanıgelinceonabumektuplapolisebaşvurmasınıönerdi.ÖlenkadınınMartineolarak teşhisedilmesiniistiyordu. Sanırım Paris'te polisin Anna Stravinska'yla ilgili olarak soruşturma yaptığınıherhangi bir şekilde öğrendi ve bunu engellemek için de hemen Jamaika'dan onun adıylayazılmışbirpostakartıgöndermeyiayarladı.

Karısıyla Londra'da buluşmak onun için son derece kolaydı. Karısına onunla barışmakistediğinive"akrabalarınıziyarete"götürmekistediğinisöylemişolmalı.Dahasonraolanlarıanlatmaya hiç gerek yok, o tatsız olayı hepimiz biliyoruz. Tabi doktor aslında hırslı veaçgözlü bir adamdı.Gelirinin yüksek vergiler nedeniyle ne kadar azaldığını görünce büyükbir servete çalışmadan sahip olmanın ne kadar cazip olacağını düşünmüş olmalı. Bunukarısını öldürmeyi planlamadan önce de düşünmüş olabilir. Her neyse, etrafa birinin BayCrackenthorpe'uzehirlemekistediğisöylentileriniyayarak,temelihazırladıveaileyearseniğiverdi.Amaazarazar,çünküaslındayaşlıBayCrackenthorpe'unölmesiniistemiyordu.

"Ama bunu nasıl ayarladığını halen anlamış değilim" dedi Craddock. "Körili tavukpişirildiğindebuevdedeğildiki."

"Arsenikkörilitavuktadeğildiki"diyeaçıkladıMissMarple."Köriyezehridahasonratahliletmekiçinnumuneyialdığızamankatmışolmalı.Sanırımzehridahaöncekokteylekatmıştı.

Page 203: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

Tabi daha sonra doktor kişiliğiyle Alfred Crackenthorpe'u zehirlemesi ve Londra'ya HaroldCrackenthorpe'a zehirli tabletleri göndermesi çok kolaydı.BuaradaöncedenHarold'a ilaçalmamasını söyleyerek, kendini güvenceye almayı da ihmal etmedi. Yaptığı her şeyisoğukkanlılıkla,cüretle,zalimceveaçgözlülükleyaptı.Aslındaçok,çoküzgünümartıkölümcezasıyok"diyerekaçıklamalarınıbitirenMissMarple'ınyaşlı,yorgunbirkadınıngözlerindebelirebilecekenhaşinveöfkelibakışlarbelirdiveekledi."Ölümcezasınınkaldırılmışolmasıgerçekten çok kötü; eğer bu dünyada asılmayı hak eden biri varsa bunun Dr. Quimperolduğunuhissediyorum."

"Doğru!Doğru!"dediMüfettişCraddock.

"Olaylarıçözmeyeçalışırkenaklımabirfikirgeldi"diyekonuşmayısürdürdüMissMarple."İnsanbiriniyalnızcaarkadangörmüşolsabilebusırttangörünüşkarakteristikolabilirdi.Bunedenle, eğer, diye düşündüm, ElspethDr.Quimper'i aynı pozisyonda, yani aynen trendegördüğüşekilde,bir kadınınüzerineeğilmiş,elinionunboynunadolamışbirhaldearkadangörürse,hiçkuşkusuzonu tanıyacakyadaenazındanpaniklehafifbirçığlıkatacaktı.BudüşünceyleLucy'nindeyardımıylabuküçükplanıtasarladım."

"Doğrusunu istersen" diye söze karıştı Bayan McGillicuddy. "Beni gerçekten dehşetedüşürdün.Birdenkendimikaybedip, ‘Buo!'diyehaykırdım.Üstelikdebensenindebildiğingibiadamınyüzünügörmemiştim..."

"Zaten ben de senin bunu orada itiraf edeceğinden korkuyordum, Elspeth!" dedi MissMarple.

"Söyleyecektimde!Neredeyseyüzünügörmemişolduğumusöylüyordum."

"Bu çok büyük bir hata olurdu! Bak canım, onu gerçekten teşhis ettiğini sandı. Onunyüzünügörmemişolduğunubilemeyeceğinitahminediyordum."

"Öyleyseçenemitutabilmemiyioldu!"

"Söylemeyekalksansanatekkelimeettirmezdim,bundankuşkunolmasın."

Craddockkendinitutamayarakgüldü.

"Ahsiz ikiniz!Mükemmelbir ikilisiniz!Pekiyaşimdi,MissMarple?Mutlusonneolacak?ÖrneğinzavallıMissEmmaCrackenthorpeneolacak?"

"Tabi doktoru kısa bir süre içinde unutacak" dediMissMarple. "Ve eğer babası ölecekolursaki,benonunkendisininsandığıkadarsağlıklıolduğunusanmıyorum...hiçkuşkusuzodaGeraldineWebb gibi bir dünya turuna çıkıp yurtdışına gidecektir.Oralarda yeni ilişkilerkurabilir.UmarımDr.Quimper'dendahaiyibirinsanlakarşılaşır."

"PekiyaLucyEyelesbarrow?Onuniçindedüğünçanlarıçalacakmı?"

Page 204: Agatha Christie - Fatimə Kərimli · Agatha Christie 16.50 Treni (Trende Cinayet, Lahitteki Ceset) Altın Kitaplar Yayınevi Düzenleme: ORXXAN

"Olabilir"dediMissMarple."Hiçşaşırmam."

"Sizcehangisiniseçecek?"diyesorduMüfettişCraddock.

"Bunubilmiyormusunuz?"diyesorduMissMarple.

"Hayır"dediCraddock."Yasiz?"

"Oh,evet,bildiğimisanıyorum"dediMissMarple.

Vemüfettişegözkırptı.

SON