Upload
others
View
0
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
193
ka ve Sušica köylerinde camilerin bulun-duðunu göstermektedir. Kasabada ise sa-dece 1022’de (1613) yaptýrýlan Kâtib Du-rak Orta Camii ihmallere raðmen günü-müze kadar saðlam olarak gelebilmiþtir.Bir zamanlar önemli bir Türk köyü olanBansko’da XVI. yüzyýlýn ilk dönemlerine aitMezid Bey’in (Rumeli beylerbeyi mütefer-rikasý) görkemli türbesi ve tarihî Banitsa(Banica) köyünde XVI. yüzyýl Toygun PaþaCamii de bugüne ulaþabilmiþtir. Ayný köy-de Toygun Paþa Camii karþýsýnda bir Þâ-bânî türbe ve tekkesi ayakta duruyor ve2010 yýlýnda faaliyet gösteriyordu. Ustrum-ca Osmanlý âlimi, þair ve Celvetî derviþiDerûnîzâde Hulûsi Efendi’nin (ö. 1177/1763-64) memleketidir; ancak daha ziya-de Ustrumcalý bir yörük ailesinin oðlu olanmeþhur Halvetî þeyhi Sofyalý Bâlî Efen-di’nin (ö. 960/1553) doðum yeri olarak bi-linir.
BÝBLÝYOGRAFYA :
Evliya Çelebi, Seyahatnâme (Daðlý), VIII, 334-337; V. Kan®ov, Makedonija Etnografija i Statis-tika, Sofia 1900, s. 459-462; J. Ivanov, SevernaMakedonija (ed. D. J. Biserov), Sofia 1906, s. 209-212; M. Risti@, Strumica, Geografsko-istoriskarasprava, Beograd 1925; M. Pandevski – G. Stoev,Strumica i Strumi®ko niz Istorijata, Strumica1969; J. Trifunoski, Strumica, Narodni ´ivot i Obi-®aji, Beograd 1979, s. 16-21; Ayverdi, Avrupa’daOsmanlý Mi‘mârî Eserleri III, s. 241-244; TurskiDokumenti za Istorijata na Makedonskiot Na-rod (ed. Aleksandar Stojanovski), Skopje 1982-95,V/3, s. 29-227; V/5, s. 91-109; N. Clayer, Mysti-ques, état et société: Les halvetis dans l’airebalkanique du la fin du XVe siècle à nos jours,Leiden 1994, s. 70-81; J. McCarthy, Death andExile: The Ethnic Cleansing of Ottoman Mus-lims: 1821-1922, Princeton 1996, s. 145-146; I.Mikul®i@, Srednovekovni gradovi i tvrdini voMakedonija, Skopje 1996, s. 318-322; a.mlf. –D. Koco, “Arheološki iskopuvanja vo 1973 g. voSv. 15 Tiveriopolski macenici, Strumica”, Zbor-nikna Arheolo{kiot Muzej, VIII/9, Skopje 1978,s. 93-104; H. Matanov, Knya´estvoto na Draga-{i: Kam istoriyata na Severoisto®na Makedoni-ja v predosmanski period, Sofia 1997, tür.yer.;V. Popovski – M. Panov, Op•tinite vo RepublikaMakedonija, Skopje 1998, s. 345-347; SelânikVilâyeti Salnâmesi, sy. 19, Selânik 1324, s. 299-301; ^. Tadi@, “Dva ostatka vizantijske arhitektu-re u Strumickom kraju”, Glasnik Skopskog Na-ucnog Dru•tva, III, Skopje 1928, s. 83-96; S. Pa-padopoulos, “Ecoles et associations grèques dansla Macedonine du nord durant le dernier sièclede la domination turque”, BS, III (1957), s. 428-433; M. Kiel, “Some Little-known Monuments ofOttoman Turkish Architecture in the Macedoni-an Province: Štip, Kumanovo, Prilep, Strumitsa”,GDAAD, sy. 4-5 (1976), s. 153-178; M. Lazarevs-ka, “Orta Djami Strumica, Srednovekovna Crkvaso Nekropol”, Arheolo{ki Pregled, XVII, Beograd1986, s. 260-261; Kåmûsü’l-a‘lâm, II, 890-891;A. Mroševi—, “Strumica”, Enciklopedija Jugos-lavije, Zagreb 1971, VIII, 199-200; a.mlf., “Stru-micko Polje”, a.e., VIII, 200.
ÿMachýel Kýel
– —USTUKUS
Maddî nesnelerin aslý,ilk basit madde,
dört unsurdan her biri anlamýndafelsefe terimi
(bk. ANÂSIR-ý ERBAA).˜ ™
– —USTULÇE
Bosna-Hersek’te tarihî bir kasaba.˜ ™
Hersek’in güneyinde yer alan Stolac ka-sabasýnýn Osmanlý dönemindeki adýdýr. Her-sek’in merkezi Mostar’dan 35 km. kadargüneyde, deniz seviyesinden 65 m. yük-seklikte daðlarla çevrili bir havzada bulun-maktadýr. Mostar-Dubrovnik ve Capljina-Bile@a yollarýnýn üzerindeki Ustulçe kasa-basýnýn tarihi Ortaçað’lara kadar iner. Ýlkdefa 1375’te Vidoški Grad adýyla zikredilir;bu sýrada küçük bir idarî bölge olan Vido-vo Polje’nin merkezidir. 1444’te kalenin alttarafýndaki yerleþme Podstolac ismiyle ge-çer. 1466’da Osmanlýlar tarafýndan ele ge-çirilen Ustulçe’nin Slavca “stol” (koltuk) ke-limesinden türediði, kasabanýn hemen dý-þýnda Ošani@i’de Sv. Petar ve Pavle adlý kü-çük Ortodoks kilisesinin yanýnda, Milora-dovi@ ailesinin asilleriyle Hersek Dükü Ste-fan’ýn oturup halkýn þikâyetlerini dinledi-ði, kayaya oyulmuþ bir koltuðun bu adlailgisi olduðu düþünülür. Kasaba önemli birticaret limaný sayýlan Dubrovnik’ten Bal-kanlar’ýn içine doðru uzanan kervan yoluüzerindedir.
Ustulçe, Osmanlý döneminde daha ev-vel boþaltýlmýþ küçük bir kale olan VidoškiGrad’ýn kalýntýlarýnýn üzerine önce bir mez-raa þeklinde yeniden iskâna açýldý (1468’-de on bir ve 1477’de on sekiz hýristiyanhâneli), XVI. yüzyýlda bir köy halinde bü-yüdü ve bir sonraki asýrda kasabaya dö-nüþtü. 1499 tarihli tahrir kaydýnda bura-sý “Karye-i Ýstolac tâbi-i Viduþka” þeklindegeçer. Kilerci Yûnus’un zeâmetine dahilbulunan köyde kýrk hýristiyan hânesine kar-þýlýk sekiz müslüman hânesi ortaya çýktý(BA, KK, nr. 697, vr. 14a). Bu durum kasaba-da yavaþ yavaþ Ýslâmlaþmanýn baþladýðýnaiþaret eder. 936 (1530) tarihli MuhasebeDefteri’nde bu yerleþmede on sekiz müs-lüman, otuz dokuz hýristiyan hânesininmevcudiyeti belirtilir. Yerel nüfusun Ýslâm-laþma sürecine Hersekli nüfusun büyükbir bölümünün eskiden Bogomil olmasý,Ortodoks ve Katolik otoritelerinin þiddetlizulmüne mâruz kalmasý ve Yavuz SultanSelim’in bir cami inþa ettirmesi kýsmen
üç, hýristiyanlar ve yahudiler için beþ mek-tebi, iki kilisesi, bir sinagogu, bir hamamýve iki kýþlasý vardý. Osmanlýlar’ýn son dö-neminde Ayverdi’ye göre on üç cami, birmescid, üç tekke / zâviye ve bir imaret (II.Bayezid’in veziri Koca Mustafa Paþa’ya ait)mevcuttu. Ustrumca kazasýnýn yirmi birköyünde Ayverdi toplam yirmi bir camininvarlýðýný zikretmektedir.
Balkan savaþlarý ve I. Dünya Savaþý dö-neminde Ustrumca ve civarý önce Bulgar-lar, daha sonra Sýrplar, ardýndan tekrarBulgarlar, Yunanlýlar ve yine Bulgarlar ta-rafýndan iþgal edildi. Müslümanlarýn ve ya-hudilerin çoðu kasabayý terketti ve bir da-ha geri dönmedi. 1913’te II. Balkan Sava-þý esnasýnda Yunan ordusu Ustrumca’yagirdi. Yunanlýlar’ýn geri çekilmesi esnasýn-da kasaba Bulgarlar tarafýndan ele geçi-rildi. Ustrumca ateþe verildi, hemen he-men bütünüyle yýkýldý. Kasaba nüfusununyarýsýný kaybetti. Bu kayýp sadece Yuna-nistan’dan gelen Bulgar göçmenleri tara-fýndan kýsmen telafi edilebildi. Ayný dö-nemde pek çok Osmanlý eseri geride hiç-bir iz kalmayacak þekilde ortadan kaldýrýl-dý. 1913’ten 1919 yýlýna kadar Ustrumcakasabasý ve bölgesi Bulgaristan Devleti’-ne katýldý. Kasým 1919 tarihli anlaþmay-la (Neuilly sur Seine) Ustrumca kasabasýve bölgesi daha sonra Yugoslavya’yý teþ-kil edecek olan Sýrp-Hýrvat-Sloven Krallý-ðý’na baðlandý. 1941-1944 yýllarý arasýndatekrar Bulgar iþgaline uðradýysa da II. Dün-ya Savaþý’nýn ardýndan Yugoslavya’ya bý-rakýldý.
II. Dünya Savaþý’ndan sonra moderni-zasyon ve endüstrileþme gittikçe geliþti,kasabanýn nüfusu hýzla arttý. Ayný zaman-da Mareþal Tito sýnýrlarý açarak geride ka-lan pek çok Türk’ün Türkiye’ye göç etme-sine izin verdi. 1953’te kasaba ve civarýnýntoplam nüfusu % 15’i Türk olan 59.015 ki-þi idi. 1961’de bölgenin 65.527 kiþilik nü-fusu vardý ve Türkler’in oraný % 7’ye düþ-müþtü. 1971’de 76.898 kiþilik nüfusun sa-dece % 5’i Türk’tü. Kasabada da durumayný idi; 1971’de 23.034 kiþilik nüfusun %7’si müslüman Türk’tü. Köylerde olduðugibi kasabada da Türkler’in ayrýlmasýndanhemen sonra camiler ve diðer dinî binalarortadan kayboldu. 1994 yýlýna ait kayýtlar-da Strumica kasabasýnýn nüfusu 33.244 veona baðlý köylerle beraber (on köy) 42.953olarak görülmektedir. Bu nüfusun % 33’üMakedon, % 5,6’sý Türk, kalaný Sýrp ve Rum-lar’dan meydana gelmektedir.
Strumica bölgesinin 1971 tarihli ayrýn-týlý bir haritasý Banica, Bansko, Borisovo,Ednokukevo, Nova Mahala, Sekirnik, Štu-
USTULÇE
42. CÝLT 3. FASÝKÜL (260) 1. Forma / 2. Kontrol11 Ocak 2012
194
USTULÇE
öncülüðünde Karadaðlý büyük bir çete gru-bu, Ustulçe’nin 20 km. kadar doðusunda-ki Predolya kasabasýna saldýrýp þehri tah-rip etti. Þehir hiçbir zaman yeniden inþaedilmedi, bugün sadece on evin bulundu-ðu küçük bir köy konumundadýr. Ustul-çe, Predolya’nýn yýkýmýndan kazançlý çýktý.1100-1200 civarýnda sakiniyle bölgenin enbüyük yerleþim birimi haline geldi. Evli-ya Çelebi’nin hýristiyanlarýn varlýðýndan sözetmemesi, kasabanýn nüfusunun tama-mýyla müslümanlardan oluþtuðuna iþareteder. Bununla beraber harabe durumda-ki Ortaçað dönemi kalesinden de bahset-mez.
1683-1699 savaþlarý döneminde Hersekbölgesine yönelik saldýrýlar arttý. Aðustos1687’de Nikola Novkovi@ komutasýndaki5800 kiþilik askerî birlik Ustulçe bölgesimüslümanlarý tarafýndan bozguna uðra-týldý. 1106’da (1694-95) baþka bir Venedikkuvveti Radnica yakýnlarýnda bir savaþtayenildi, birliðin kumandaný, bayraklarý vesilâhlarý ele geçirildi. Bu olaylarýn hiçbi-rinde Ustulçe’deki müstahkem mevki ve-ya kaleden bahsedilmemiþtir. 1699 Karlof-ça Antlaþmasý’ndan sonra Ortaçað döne-mine ait Ustulçe Kalesi’nin kalýntýlarý ye-niden ele alýnýp büyük ölçüde geniþletildi.Ayný zamanda daha güneydeki Trebinjeadlý küçük mezraada tamamen yeni birþehir kuruldu. Ustulçe’de yeni binalar ya-pýldý. Hacý Ali Salihovi@ 1730’da Bregavanehrinin kýyýsýna Hamam mahallesinde bircami inþa ettirdi. Hacý Sâlih Bure 1145’te(1732-33) Podgrad mahallesinde cami yap-týrdý. Cami 1227’de (1812) Ali Aða (dahasonra Hersek’in ünlü veziri Ali Paþa Rýd-vanbegoviç) tarafýndan yenilendi. Kitâbe-si þair ve Ustulçe Kadýsý Ýbrâhim Vehbi Ze-ki@ tarafýndan yazýlmýþtýr. 1154’te (1741)Kaptan Ýsmâil Šari@, Kumluk mahallesin-
de yeni bir cami, Ustulçe çarþýsýnda yirmidükkân inþa ettirdi ve 83.000 akçe baðýþ-ladý. Kaptan Ýsmâil 1731-1761 yýllarýnda Us-tulçe’nin askerî kumandaný idi. VakfiyesiSaraybosna’daki Vakýflar Müdürlüðü’ndemevcuttur. Ustulçe Kalesi 1760’ta cepha-ne deposuna isabet eden bir yýldýrýmla bü-yük ölçüde tahribata uðradý. 1760-1762yýllarýnda kale yeniden yapýldý ve bugün-kü âbidevî boyutlarýný kazandý. Yavuz Sul-tan Selim zamanýndan kalma (1519) Ca-reva (Hünkâr) Camii XVIII. yüzyýlda yeter-siz kalýnca 1203’te (1788-89) büyütüldü vegeniþ ölçüde yeniden inþa edildi. Caminingüzel bir þadýrvaný olup hazîresinde Ustul-çe’nin önemli ailelerinin üyeleri (Ljubovi@,Šari@ ve Rýdvanbegovi@ gibi) gömülüdür.Caminin kitâbesinde kurucu olarak “Ce-nâb-ý hazret-i Sultan Selim, Mýsýr fâtihi”ibaresi geçer.
XVIII. yüzyýlýn ilk yarýsýnda, 1833-1851yýllarýnda Hersek veziri olan Ali Paþa Rýd-vanbegoviç buraya hâkim oldu. 1813-1814’te Ustulçe kaptaný / mutasarrýfý sýfa-týyla babasýnýn yerini almýþtý. Þubat 1832’-de Ustulçe âsi Gradaçaçlý (Gradaca@) Kap-tan Hüseyin’in askerleri tarafýndan kuþa-týldý, fakat teslim alýnamadý. 1867’de Rusâlimi ve diplomatý Aleksandar Giljferding,Ustulçe’yi ziyaret ettiðinde burasý 3500kiþilik nüfusa sahipti ve önceki durumu-na göre daha da büyümüþtü. Osmanlý yö-netiminin son döneminde Ustulçe’nin SýrpOrtodoks cemaati þehrin doðu tarafýndazarif bir kilise inþa etti. 1878-1918 yýllarýn-daki Avusturya iþgali devrinde daha önceUstulçe’de bulunmayan Katolik cemaatiiçin büyük bir kilise yapýldý. Müslümanla-rýn çoðunun göçmesinden dolayý nüfusuazaldý. 1910’da 423 müslüman hânesi veçoðu Hýrvatlar’la meskûn 203 hâne vardý.II. Dünya Savaþý’ndan önce nüfusunun üç-te ikisinin müslüman olduðu Bosna-Her-sek’in en sevimli ve romantik yerlerindenbiriydi. 1918’de Ustulçe ve bütün Hersekyeni Yugoslavya Devleti’ne dahil edildi. Us-tulçe son dönem divan þairlerinden Her-sekli Ârif Hikmet’in doðum yeridir.
II. Dünya Savaþý’ndan hemen sonra Us-tulçe’nin 2320 sakini vardý. 1948-1991 yýl-larý arasýnda yeni endüstri tesislerinin ku-rulmasýyla nüfus iki katýna çýktý. Bununlabirlikte kýrsal nüfus durgunlaþtý ya da böl-gedeki Mostar, Bile@a, Trebinje gibi þehir-lere yönelen göçten dolayý azaldý. 1991-1995 Bosna savaþý yýllarýnda Ustulçe bü-yük zarar gördü. 1991’de 5530 kiþilik nü-fusu vardý, bunun % 62’si müslüman, %20’si Sýrp, % 12’si Hýrvat’tý. 1993 yazýnýnbaþýnda Hýrvat ordusu Ustulçe’yi sürpriz
yardým etti. Bu caminin temelleri 2001’-de, 1788 yýlýnda oldukça büyütülmüþ olanHünkâr Camii’nin altýnda bulunmuþtur.1585’te kasabanýn 107 hânesinin % 74’ümüslüman olarak kaydedilmiþti. Hakkýn-da fazla bilgi bulunmayan Silâhdar Hüse-yin Paþa tarafýndan 1530-1585 yýllarý ara-sýnda bir han, misafirhane ve hamamýnyaptýrýlmasý, yine ayný kiþi tarafýndan Sul-tan Selim Camii Mektebi’ne bir hoca tayinedilmesi Ustulçe’nin fizikî bakýmdan birmüslüman kasabasý haline gelmesinin baþ-langýcýný oluþturur. Silâhdar Hüseyin vakfýnmütevellisi ve XVIII. yüzyýlda Ustulçe “kap-tanlýðý”ný üstlenen Šari@ ailesinin atasýdýr.Hamam 1993’e kadar mevcuttu. 1745’teinþa edilen Šari@ ailesinin büyük konaðýhâlâ ayaktadýr. 1626’da Vatikan ajaný At-hanasio Georgiceo, çevresinde 150 silâhlýadamý seferber edebilecek birçok evin bu-lunduðu kale kalýntýlarýndan bahseder. Osýrada bu küçük kasaba 500-600 civarýn-da bir nüfusa sahipti; bu rakam 1585’te470 dolayýndaydý.
1664’te Venedik’e karþý Girit savaþý sü-rerken Ustulçe’yi ziyaret eden Evliya Çe-lebi kasabayý etraflý þekilde tasvir eder.Burada bir cami, üç mescid, küçük bir ha-mam, bir han, yirmi dükkân, on su deðir-meni ve meyve bahçeleri içinde 270 taþ evolduðunu yazar. Düþman korkusu yüzün-den pek çok ev gayet iyi tahkim edilmiþ-ti. Burayý “güzel bir kasabacýk” ifadesiyletanýmlayan Evliya Çelebi, bir gün önce Ve-nedik’in Kotor bölgesinden gelen 5000 ki-þilik bir hýristiyan grubunun (uskok) ka-sabayý yaðmaladýðýný ve pek çok müslü-maný köle olarak alýp götürdüðünü, yaký-lan bazý evlerden hâlâ duman çýktýðýný be-lirtir. Kýsa bir süre sonra Hersek Valisi Süh-râb Mehmed Paþa saldýrganlarý tuzaðadüþürüp esir alýnan 300 kiþiyi kurtardý. Yi-ne Girit savaþlarý sýrasýnda Bajo Pivljanin
Ustulçe’den
bir görünüþ
195
mail Aða Sari@ mâlikânesinin (a.g.e., III,382) restorasyonu 2007 baharýnda baþla-týlýp 2010’da tamamlanmýþtýr. Böylece Us-tulçe yeniden canlý bir merkez haline geldi.
BÝBLÝYOGRAFYA :
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, VI, 441-442; H.Gustav Thoemmel, Bescheibung des Vilayet Bos-nien das ist das eigentliche Bosnien nebst tür-kisch Croatien der Hercegovina und Rascien,Wien 1867, s. 131-132; Hamdija Kapidÿi@, “Sto-lac u XVIII vijeka”, Gajret, Kalendar za 1941, Sa-rajevo 1940, s. 126-143; Hamdija Kreševljakovi@,Banje u Bosni i Hercegovini (1462-1916), Sara-jevo 1952, s. 74; a.mlf., Kapetanije u Bosni i Her-cegovini, Sarajevo 1980, s. 224-234; Hazim Ša-banovi@, Evlija ‡elebija Putopis, Sarajevo 1957, II,186-187; M. Vego, Naselja Bosanske Srednjevje-kovne Dr´ave, Sarajevo 1957, s. 124-125; Ayver-di, Avrupa’da Osmanlý Mimârî Eserleri III, s. 479-483; Mehmed Mujezinovi@, Islamska EpigrafikaBosne i Hercegovine, Sarajevo 1982, III, 364-389; Mato Njavro – Sulejman Bali@, Herzegovina,Geschichte, Kultur, Naturschönheiten, Zagreb1985, s. 131-137; Fahruddin Rizvanbegovi@, Be-govina Stolac, Sarajevo 1999, tür.yer.; T. Kolind,“Non-Ethnic Condemnation in Post-War Stolac:An Ethnographic Case-Study of Bosnia-Herze-govina”, The Balkans in Focus: Cultural Boun-daries in Europe (ed. S. Resi@ – B. Törnquist-Ple-wa), Lund 2002, s. 121-134; Ahmed S. Ali®i@, Su-marni popis Sand´aka Bosna iz 1468/69 godine,Mostar 2008, s. 61, 152; M. N. Batini@, “Nekolikopriloga k bosanskoj crkvenoj povjesti”, Starinena sviet izdaje Jugoslavenske Akademija znanos-ti i umjetnosti, XVII, Zagreb 1885, s. 77-150; H. Dju-ri@, “Ali Paša Rizvanbegoviç-Stocanin, Hercego-vacki vezir”, Godi{nica Nikole ‡upi—a, XLVI, Be-ograd 1937; Muhammed Hadÿijahi@, “Die Kämpfeder Ajane in Mostar bis zum Jahre 1833”, Südost-Forschungen, XXVIII, München 1969, s. 123-181;Izet Rizvanbegovi@, “The Results of Former Archa-eological Researches at the Medieval Fortress Vi-doška Tvrdjava at Stolac”, Balcanoslavica, VIII,Beograd 1979, s. 77-92; a.mlf., “Vakufname i Va-sijetnama Ali-Paše Rizvanbegoviça Stoceviça”,POF, LII-LIII (2005), s. 295-328; Fehim Spaho,“Nekoliko novih podataka o Stocu iz XV i XVIstoljeça”, a.e., XXXVII (1987), s. 197-201; SalihTrako – Lejla Gazi@, “Dvije Mostarske Medzmue”,a.e., XXXVIII (1988), s. 97-124; Alexandre Popo-vi@, “Ridwan Begoviç”, EI 2 (Ýng.), VIII, 519-521;S. Ši., “Stolac”, Enciklopedija Jugoslavije, Zag-reb 1971, VIII, 160; a.mlf., “Stolacko Polje”, a.e.,VIII, 160; Hasan Aksoy, “Hersekli Ârif HikmetBey”, DÝA, XVII, 233.
ÿMachýel Kýel
– —USTURLAP( ���Àא�� )
Temel iþleviyýldýzlarýn konumunu belirlemek olan
çok amaçlý astronomi aleti.˜ ™
Usturlap adý, Grekçe astronla (yýldýz)lambanein (almak, yakalamak, ölçmek) ke-limelerinin birleþimiyle oluþan astrolabosveya astrolabondan Arapçalaþmýþtýr. La-tince’deki karþýlýðý astrolabiumdur. Ustur-
lap eski dönemlerde teknik anlamýyla kü-resel astronomi problemlerini çözmek, gökcisimlerinin veya herhangi bir yükseltininirtifaýný ölçmek, gündüz ve gece saatleri-ni belirlemek, þehirlerin enlem ve boylam-larýna göre kýble yönünü tesbit etmek,tablolar (zayiçeler) çýkarmak gibi teorik vepratik birçok amaçla kullanýlan astrono-mi aletini ifade eder. Çeþitli türleri vardýr.Hârizmî terimin anlamýný Grekçe aslýnauygun biçimde “mikyâsü’n-nücûm” (yýldýzölçüm aleti) þeklinde vermekte ve Grekçe“yýldýz” anlamýna gelen, astronomi (aster-nûmyâ) kelimesinde de kullanýlan “aster”ile -güya ayna anlamýndaki- “labon”dantürediðini aktarmaktadýr. Hârizmî böyle-ce kelimenin Arapça’daki doðru okunuþu-nun “asterlâb” olmasý gerektiðini ima et-mektedir (Mefâtî¼u’l-£ulûm, s. 253). Ustur-lap tek baþýna kullanýldýðýnda, genelliklepürüzsüz bir düzlem üzerine gökyüzününizdüþümü esas alýnarak imal edilmiþ olandüzlem usturlap (el-usturlâbü’l-musattah / el-usturlâbü’s-sathî) kastedilir.
Ýlkçað ve Ortaçað boyunca yaygýn bi-çimde kullanýlan usturlabýn tarihi Yunanklasik müellifleri tarafýndan Archimedesve Apollonios’a (yaklaþýk m.ö. 200), hattaEudoxous’a (yaklaþýk m.ö. 350) kadar gerigötürülmektedir. Düzlem usturlabýn ilkesiolan gökyüzünün izdüþümüyle ilgili mo-dellemenin en azýndan Hipparchos (m.ö.150) döneminde bilindiðine dair ilmî veri-ler bulunmaktadýr. Batlamyus (ö. 168 [?]),Latin dünyasýnda Planisphaeirum diyebilinen eserinde ayný adla anýlan düzlemusturlabý tanýmlamýþtýr. Ayrýca Ýskenderi-yeli Theon’un (ö. yaklaþýk 405) bu konudayazdýðý ve Ýslâm dünyasýnda erken tarih-lerden itibaren Kitâbü’l-£Amel bi’l-us¹ur-lâb adýyla tanýnacak olan (Ýbnü’n-Nedîms. 327) eserle ilgili mâlûmatýn Severus Se-bokht (ö. 666-667) tarafýndan kaleme alý-nan Süryânîce bir risâlede yer aldýðý bilin-mektedir. Tarihçi Ya‘kubî’nin muhtemelenTheon yerine Batlamyus’a ¬âtü’½-½afâßi¼ve hiye’l-us¹urlâb adýyla izâfe ederek ay-rýntýlý biçimde anlattýðý benzer bir eser-le (TârîÅ, I, 139-140) Severus Sebokht’untanýttýðý düzlem usturlap arasýnda ilginçparalellikler tesbit edilmiþtir. Bunlarýn ya-ný sýra Ýslâm dünyasýnda Yahyâ en-Nahvîolarak bilinen Johannes Philoponus da düz-lem usturlap geleneðinde önemli bir yertutmaktadýr (Ya‘kubî, Sebokht ve Philopo-nus’un verdiði bilgilerin bir karþýlaþtýrma-sý için bk. Neugebauer, XL/3 [1949], s. 243-245). Bu bilginlerin çalýþmalarýyla belirli birgeliþim kaydeden usturlap eski Yunan bi-liminin tanýndýðý Ýran, Suriye ve öteki Do-
bir saldýrý ile aldý ve etnik bakýmdan tama-men Hýrvat Katolik bir þehir haline getir-mek istedi, müslümanlar sürüldü ve tüylerürpertici þartlar altýnda toplama kampla-rýna kondu. Hýrvat ordusu mevcut altý ca-minin beþini havaya uçurdu, kalýntýlarýnýbuldozerlerle daðýttý. Bu camilerin hep-si þehir merkezinde bulunuyordu. Kum-luk mahallesinin uzaðýndaki Sarýca Camiiateþe verildi, büyük bölümü çatýsýz haldeayakta kaldý. Bununla birlikte Katolik veSýrp kiliseleri hasar görmemiþti. DaytonAntlaþmasý’ndan yedi yýl sonra 2002-2003’-te Ustulçe’nin hemen hemen bütün müs-lüman cemaati ve baðlý köylerin ahalisi da-hil 14.000 kiþi evlerine geri döndü. Þehreyerleþenler Sultan Selim Camii’ni yenideninþa ettiler. Mehmet Müezzinoviç’in yayý-nýndan hareketle (Islamska Epigrafika, III,365-389) önemli tarihî kitâbeler tekrar ya-pýldý ve önde gelen ailelerin eski mezar taþ-larý cami avlusuna yerleþtirildi. 2005’te Sa-ri@ Camii dikkatlice ve ince zevkle restoreedilip tekrar ibadete açýldý. 2006’nýn ya-zýnda Ali Paþa Rýdvanbegoviç (Podgradska)Camii de (a.g.e., III, 370-373) ayný itina ileyeniden inþa edilmeye baþlandý ve 2010’-da tamamlandý. Hamam mahallesinde bu-lunan Ustulçe’nin dördüncü camisi HacýAli Salihovi@ Camii’nin inþasý 2008’de ta-mamlandý. 2006’nýn yazýnda Rýdvanbego-viç ailesinin konaklarýndan biri olan Bego-va saray kompleksi restore edildi. 1745’-lerde yapýlan Careva Camii yakýnýndaki Ýs-
USTURLAP
Hacý Ali Camii – Ustulçe / Bosna-Hersek