Upload
yeniyuzyil
View
0
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
570
SOSYAL MEDYADA 12 EYLÜL REFERANDUMU:
SİYASAL SÖYLEM, DEMOKRATİK BİLİNÇ, ETİK, SİYASET VE
TARTIŞMA KÜLTÜRÜ
Derya Erdem
Yeni Yüzyıl Üniversitesi İletişim Fakültesi, Yrd. Doç. Dr.
ÖZET
Yeni iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle beraber, geleneksel/ana akım medyanın yanında alternatif bir medya
olarak, yeni medya içinde bir iletişim/haberleşme mecrası olarak değerlendirilen “sosyal medya” gelişmiş ve son
yıllarda giderek etkinliğini artırmaya başlamıştır. Yeni medya ve daha özel bağlamda sosyal medya, iletişim
biçim ve yöntemlerini olduğu kadar, toplumsal alanda siyasetin, kültür ve demokrasinin de çehresini yapısal
olarak değiştirip dönüştürmeye başlamıştır. Bu bağlamda çoğunluğa dayalı demokratik sistemin ötesinde, daha
katılımcı ve çoğulcu bir demokratik yapı şekillenmeye başlamıştır.
Yurttaşların politik eylem, tartışma ve aktif katılım açısından daha yoğun bir biçimde görünür hale geldiği
toplumsal alanda önemli siyasal dönemeçler vardır. Türkiye’de son yıllarda 12 Eylül Anayasa Referandumu bu
dönemlerden biri olmuştur. Sosyal medyada 12 Eylül Anayasa Referandumu konusunda, referandumda “hayır”
ve “evet” eğilimini ortaya koyarak bu alanda geniş eylem ve kampanyalar yürütülmüştür.
Ele alınan çalışmada, yeni medya ve demokrasi ilişkisi bağlamında 12 Eylül Referandumu’nun sosyal
medyada/facebook’ta yansımaları irdelenecektir. Değişik siyasal ve ideolojik çevrelerden bu kampanyaların
yürütüldüğü facebook sayfalarında, “evet”, ya da “hayır” eğilimini ortaya koyarak kampanya yürüten sitelerin
içinde “12 Eylül 2010 Referanduma Evet” facebook sitesinin içeriği eleştirel söylem yöntemiyle incelenecektir.
Referandumda, “evet” kampanyası yürüten siteler arasında bu siteyi seçmemizin amacı, “evet” kampanyası
yürüten gruplar arasında gruba üye katılımı açısından katılımın yoğun olduğu ve eylem ve etkinlik açısından
etkinliğini günümüze kadar sürdüren bir facebook sitesi olmasıdır. Çalışmada ele aldığımız facebook grubu,
sadece 12 Eylül referandumunda kampanya yürütmek, bu yönde bilgi ve haber akışı sağlamakla kalmamış, grup
üyelerinin siyasal görüş, düşünce ve fikirleri doğrultusunda etkinliğini günümüze kadar sürdürmüş ve
günümüzde de faal olan bir sitedir.
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
571
Anayasa değişiklik paketi, değişik çevrelerce “reform” niteliğinde olarak değerlendirilmiş ve sosyal medyada da
“referandumda evet” yönünde yoğun bir kampanya yürütülmüştür. Ancak bir konu hakkında görüş ve
düşünceleri savunurken, siyaset yapma tarzı ve tartışma kültürü açısından nasıl bir dil ve üslup kullanıldığı ve
nasıl bir tartışma yürütüldüğü önemli bir konudur. Yani “ne” söylendiği kadar, neyin, “nasıl söylendiği” de bir o
kadar önemlidir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, ele alınan sitede, nasıl bir siyasal söylem geliştirildiğini
irdelemek, ancak bunun yanında, yurttaşların nasıl bir siyaset ve muhalefet tarzı, yol ve yöntemi izlediğini,
demokrasi bilinci ve kültürü açısından ve siyasal etik açısından nasıl bir dil ve üslup kullandığını ve konuları
nasıl tartıştığını da çözümlemeye çalışmaktır.
Çalışmada katılım oranının yüksek olduğu örneklem olarak seçilen “12 Eylül 2010 Referanduma Evet” sitesinde
18 Ağustos-18 Eyül 2010 tarihleri arasında iletiler, iletilere gönderilen yorumlar, fotoğraflar, videolar
irdelenerek, siyasal söylem, demokratik bilinç, üslup, etik, tartışma ve siyaset kültürü açısından sosyal medya ve
demokrasi ilişkisi incelenecek, sosyal medyada demokratik dönüşüm açısından yeniliklerin çözümlenmesiyle
beraber gelenekselin de yeniden üretimi tartışma konusu edilecek, bu bağlamda yeni medyanın ne kadar “yeni”
olduğu da sorgulanacaktır. Çalışmada aynı zamanda, elde ettiğimiz verileri, sosyal medyada “referandumda
hayır” kampanyası yürüten gruplar arasından seçerek daha önce yine aynı bağlamda üzerinde çalıştığımız bir
facebook grubu üzerinden elde ettiğimiz bulgular ve verilerle de karşılaştırma fırsatımız olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Sosyal Medya, Demokrasi, Siyasal Söylem, Tartışma Kültürü, Etik, Dil ve Üslup, 12 Eylül
Referandumu, “12 Eylül 2010 Referanduma Evet” facebook sitesi
GİRİŞ
Yeni iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle beraber, geleneksel/ana akım medyanın yanında
alternatif bir medya olarak, yeni medya içinde bir iletişim/haberleşme mecrası olarak
değerlendirilen “sosyal medya” gelişmiş ve son yıllarda giderek etkinliğini artırmaya
başlamıştır. Yeni medya ve daha özel bağlamda sosyal medya, iletişim biçim ve yöntemlerini
olduğu kadar, toplumsal alanda siyasetin, kültür ve demokrasinin de çehresini yapısal olarak
değiştirip dönüştürmeye başlamıştır. Bu bağlamda çoğunluğa dayalı demokratik sistemin
ötesinde, daha katılımcı ve çoğulcu bir demokratik yapı şekillenmeye başlamıştır.
Yurttaşların politik eylem, tartışma ve aktif katılım açısından daha yoğun bir biçimde görünür
hale geldiği toplumsal alanda önemli siyasal dönemeçler vardır. Türkiye’de son yıllarda 12
Eylül Anayasa Referandumu bu dönemlerden biri olmuştur. Sosyal medyada 12 Eylül
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
572
Anayasa Referandumu konusunda, referandumda “hayır” ve “evet” eğilimini ortaya koyarak
bu alanda geniş eylem ve kampanyalar yürütülmüştür.
Ele alınan çalışmada, yeni medya ve demokrasi ilişkisi bağlamında 12 Eylül
Referandumu’nun sosyal medyada/Facebook’ta yansımaları irdeliyorum. Değişik siyasal ve
ideolojik çevrelerden bu kampanyaların yürütüldüğü Facebook sayfalarında, “evet”, ya da
“hayır” eğilimini ortaya koyarak kampanya yürüten sitelerin içinde “12 Eylül 2010
Referanduma Evet” Facebook sitesinin içeriği eleştirel söylem yöntemiyle inceledim.
Referandumda, “evet” kampanyası yürüten siteler arasında bu siteyi seçmemizin amacı,
“evet” kampanyası yürüten gruplar arasında gruba üye katılımı açısından katılımın yoğun
olduğu ve eylem ve etkinlik açısından etkinliğini günümüze kadar sürdüren bir Facebook
sitesi olmasıdır. Çalışmada ele aldığımız Facebook grubu, sadece 12 Eylül referandumunda
kampanya yürütmek, bu yönde bilgi ve haber akışı sağlamakla kalmamış, grup üyelerinin
siyasal görüş, düşünce ve fikirleri doğrultusunda etkinliğini günümüze kadar sürdürmüş ve
günümüzde de faal olan bir sitedir.
Anayasa değişiklik paketi, değişik çevrelerce “reform” niteliğinde olarak değerlendirilmiş ve
sosyal medyada da “referandumda evet” yönünde yoğun bir kampanya yürütülmüştür. Ancak
bir konu hakkında görüş ve düşünceleri savunurken, siyaset yapma tarzı ve tartışma kültürü
açısından nasıl bir dil ve üslup kullanıldığı ve nasıl bir tartışma yürütüldüğü önemli bir
konudur. Yani “ne” söylendiği kadar, neyin, “nasıl söylendiği” de bir o kadar önemlidir. Bu
bağlamda çalışmanın amacı, ele alınan sitede, nasıl bir siyasal söylem geliştirildiğini
irdelemek, ancak bunun yanında, yurttaşların nasıl bir siyaset ve muhalefet tarzı, yol ve
yöntemi izlediğini, demokrasi bilinci ve kültürü açısından ve siyasal etik açısından nasıl bir
dil ve üslup kullandığını ve konuları nasıl tartıştığını da çözümlemeye çalışmaktır.
Çalışmada katılım oranının yüksek olduğu örneklem olarak seçilen “12 Eylül 2010
Referanduma Evet” sitesinde 18 Ağustos-18 Eylül 2010 tarihleri arasında iletiler, iletilere
gönderilen yorumlar, fotoğraflar, videoları irdeleyerek, siyasal söylem, demokratik bilinç,
üslup, etik, tartışma ve siyaset kültürü açısından sosyal medya ve demokrasi ilişkisini
incelemeye çalıştım. Çalışmada, sosyal medyada demokratik dönüşüm açısından yeniliklerin
çözümlenmesiyle beraber gelenekselin de yeniden üretimi tartışma konusu edildi, bu
bağlamda yeni medyanın ne kadar “yeni” olduğu da sorgulanmaya muhtaç bir konu olarak
ortaya kondu. Çalışmada aynı zamanda, elde ettiğimiz verileri, sosyal medyada
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
573
“referandumda hayır” kampanyası yürüten gruplar arasından seçerek daha önce yine aynı
bağlamda üzerinde çalıştığımız bir Facebook grubu üzerinden elde ettiğimiz bulgular ve
verilerle de karşılaştırma fırsatımız oldu.
Ele aldığımız “12 Eylül 2010 Referanduma Evet” sitesi, 14 Mayıs 2010 tarihinde kurulmuştur
ve kurulduğu tarihten itibaren günümüze kadar etkinliğini sürdüren bir sitedir. Sitenin kapak
fotoğrafı aşağıdaki gibidir:
Şekil 1. Sitenin kapak fotoğrafı
Sitenin profil resmi ise aşağıdaki gibidir:
Şekil 2. Sitenin profil resmi
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
574
Sitenin profil resminden ve sayfanın beğeniler kısmından, kullanılan görseller ve videolardan
ve genel olarak sitedeki iletilerden anlaşılabileceği üzere, sitenin kurucuları ve üyelerinin
AKP’li oldukları ve AKP’yi ve bu partinin ideoloji, icraat ve eylemlerini destekleyen bir
oluşum oldukları görülmektedir.
Neden “Evet”?
Geleneksel Siyaset ve Muhafazakâr-İslami-Demokrat Söylem
Sitede yoğun olarak Başbakan Erdoğan’ın 12 Eylül referandumuyla ilgili demeçlerinin olduğu
iletilere yer veriliyor. Yorumlarda ağırlıklı olarak, 12 Eylül Anayasasının darbeci, kişisel hak
ve özgürlükleri kısıtlayan bir anayasa olduğuna dikkat çekiliyor. Bir yorumda şunlar
söyleniyor:
. ..12 EYLÜL 2010 TÜRKİYE İÇİN KARANLIKLARIN TAMAMEN BİTTİĞİ, VE AYDINLIK
YARINLARA TOPLUM OLARAK KENETLENECEĞİMİZ GÜZEL GÜNLERİN VESİLESİ
OLMASI DİLEKLERİMLE, ÖZGÜR ÇAĞDAŞ ve YARINLARA GÜVENLE BAKABİLME
ADINA 12 EYLÜL 2010 ANAYASA REFERANDUMUNUNA EVETTTT...ALLAH
YARDIMCIMIZ OLSUN....
Komutanlara sivil yargı yolunun açılması yönünde iletiler var. Ordunun darbe planlarına,
ordunun yapısına ciddi tepki ve öfke var. Yorumlarda, “yeni ordu yeni komutanlar sloganımız
bu artık” deniyor. Yine yorumlarda, “egemenlik kayıtsız şartsız cuntanın değil milletindir”
deniyor. Yine bir yorumda, Anayasa değişiklik maddelerinden bazıları sıralanıyor:
HSYK'NIN YAPISI DEĞİŞECEK (artık 7 kısı kapanmasın 3 kısı kapansın dıyor partı kapanıor bumu
adelet bu degısecek cunku demokrat degıller)
YAŞ İHRAÇLARI YARGIYA AÇILIYOR
ASKERE SİVİL YARGI YOLU
MEMURA GREV HAKKI
POZİTİF AYRIMCILIK
KAMU ÇALIŞANLARI YARGIYA GİDEBİLECEK
OMBUDSMANLIK GELİYOR
KİŞİSEL VERİLERE GÜVENCE
KİŞİSEL BAŞVURU ( artık sadece chp basvuramıyacak ahhaha)
VERGİ KAÇAKLARINA YURT DIŞI YASAĞI
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
575
İNSAN HAYSİYETİ
ve dha bır cok maddeee degıstı evet evt evt
25 Ağustos 2010 tarihli bir iletide, “evet dersen” başlıklı bir sitenin linki veriliyor ve yine
Anayasa değişiklik maddelerinden bazılarına yorum getiriliyor:
EVET DERSEN;
1. -Eğitim özgürlüğü ve fırsat özgürlüğünün önü açılacak.
2. -Çocuklarımız her türlü istismara karşı korunacak.
3. Şehit aileleri ve gazilere pozitif ayrımcılık sağlanacak.
4. -Kadın, yaşlı ve özürlülere özel haklar sağlanacak...
5. Kişisel veriler anca.........k insanlarınrızası ile kullanılabilecek.
6. -FİŞLEME TARİHE KARIŞACAK.....
7. -12 Eylül darbesini yapan darbeciler ve yardımcıları hesap verecek.
8. -Askeri personel neden görevden alındığını öğrenebilecek.
9. -Üstünlerin hukukundan, hukukun üstünlüğüne geçilecek.
10. -Memurlar ve diğer kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanınacak
11. -Memura verilen kınama ve uyarma cezaları yargı denetimine açılacak.
12. siviller askeri mahkemede yargılanamayacak.
13. -Anayasa mahkemesine kişisel başvuru yapılabilecek.
14. -HSYK daha demokratikve çağdaş bir yapıya kavuşacak.
15. HSYK kararları yargı denetimine açılacak.
16. -İş adamlarının yurt dışına çıkışhürriyeti kısıtlanmayacak.
17. -İşçiler aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olabilecek.
18. -Askeri hakimler için hakimlik teminatı getirilecek.
19. -Ekonomik ve Sosyal konseyanayasa kapsamına alınacak.
20. -SİVİL VE DEMOKRATİK BİR ANAYASANIN İLK ADIMI ATILMIŞ OLACAK.
21. -MAHKEMELER KENDİNİ MECLİSİN YERİNE KOYAMAYACAK.22YARGI BAĞIMSIZLIĞI
GÜÇLENDİRİLECEK, YARGI TARAFSIZLIĞI SAĞLANACAK.
EVET DERSEN BU HAK VE ÖZGÜRLÜKLER SENİN
27 Ağustos tarihli bir iletide ise, “AkPartiyi Seviyoruz” sitesinden “Türkiye’de Hükümetin
Üstünde Yargı Var!” başlıklı Erdoğan’ın konuşmasının olduğu bir video veriliyor ve “işte bu
madde için bile Evet denir!!! (SuLTaN)” iletisi yayınlanıyor.
Bütün bu iletilerde, Anayasa değişiklik paketinde önerilen maddeler onaylanıyor,
olumlanıyor. Ancak dikkat çeken bir özellik, Anayasa değişiklik maddelerinin
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
576
onaylanmasıyla birlikte, AKP’nin ağırlıklı olarak vurgulanması ve bir tür partizancılığın ağır
basması.
Nitekim 8 Ağustos tarihli bir iletide Erdoğan’ın halkı selamlayan ve AKP’nin referandum
sloganı olan “Sevdam Millet Kararım Evet” diyen bir fotoğrafı ekleniyor, “yeni profil
resmimiz bu olsun mu” iletisi yayınlanıyor, üyelerin çoğu bunu onaylıyor ve profil resmi
yapıyor. Site yöneticisi, bütün iletilerinde bu profil resmini kullanıyor.
Şekil 3. 32 beğeni, 35 yorum var.
Yorumlarda “yapalım olsun diyenler” ağırlıkta. Bu resmi herkesin profil resmi yapması
yönünde yorumlar var. Profil resmi yapan bir kadın üye, tepkiler aldığını söylüyor, ve neden
hayır dediklerini bile bilmiyor cahiller diyor. Bilinçsiz ve cahiller ifadesini kullanıyor. Bu
“Cahil” ifadesi, hayırcı sitelerde de çok kullanılıyor. Birbirlerini karşılıklı olarak “cahil”
olarak nitelendiriyorlar.
Tek bir yorumda, “bence yapmayın referanduma evet diyen ama ak partiyi sevmeyenler
olabilir arkadaşlar tepki almayın bence ama güzel resim” diyor.
Admin, site yöneticisi, bu iletiye şöyle yanıt veriyor:
“12 Eylül 2010 Referanduma }}} EVET {{{ ARKADAŞLAR BUNU YAPMAMIN SEBEBİ EVET
DİYENLERİN YÜZÜ RTE
HAYIR DİYENLERİN YÜZÜDE İNDİREGANDİkemal OLDUGU İÇİN”
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
577
Burada, referandumda bütün evet diyenler AKP, hayır diyenler ise CHP ile özdeşleştiriliyor.
(Hayırcı sitede de eğilim bu yönde.) Referandum, iki partinin, geçmişten süregelen laik-
islamcı husumetinin bir kez daha gün yüzüne çıkması, siyasal bir hesaplaşma olarak beliriyor.
Çatışma ve gerginlik, kutuplaşma devam ediyor. Referandum süreci aynı zamanda buna işaret
ediyor. (Uzlaşma, diyalog unsurları dışlanıyor, yapıcı değil, çoğu kez yıkıcı olabiliyor
kampanya yürüten siteler.)
Evet tercihi yapan üyelerin bir kısmı, AKP’nin son on yıldaki icraatlarını beğendiği ve
AKP’ye güvendiği için referandumda “evet” deme eğiliminde. Yani Evet diyenler AKP’ye
güvendiği ve yaptığı icraatların doğru olduğuna, olacağına inandığı için de evet diyor.
Dolayısıyla referandum konusundan çok bazı üyeleri için AKP’nin iktidardaki icraatlarında
başarılı olması göz önünde tutuluyor. Bazı üyeler şu yorumu yapıyor:
R.E.: “sevdamiz Vatan kararim EVET cünkü ben 10 sene önce almanyadan arabamla izine gelirken
gecdigim 5 ülkenin yollari türkiyenin yollarindan cokdaka iyiidi,ama simdi eniyi yollar bizim
ülkemizde girince gurur duyuyoru demekki isdenirse 7 yilda ülkemdede avurpanin yollarigibi yol
yapiliyprmu,bunun icin EVET diyorum .”
O.A.: “adamlar çalışıyor..inkar edilmez.”
(Olsun evet, evet, sonuna kadar evet yorumları var.)
Yine 11 Eylül tarihli bir iletide, aşağıdaki ifadeler yer alıyor:
HAYDİ ARKADAŞLAR YARININ HATRINA HERKES PROFİL RESMİNİ AŞAĞAIDAKİ
RESMİ YAPALIM.. VARMSINIZ EVET DEMEYE VARMISINZ PROFİLLLERİMİZİ EVET İLE
GURURLANDIRMAYA...(SuLTaN)...
Şekil 4.
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
578
Sitede özellikle CHP ve politikalarına bir karşıtlık var. Referandum konusu ve Anayasa
değişiklik maddeleri iki parti arasında geçmişten süregelen laik-islami kutuplaşması nedeniyle
bir çekişmeye neden oluyor. Toplumsal bir konuda, toplumun yararı ve çıkarlarının
gözetilmesi gereken bir konuda, Anayasa konusu siyasal bir çekişmeye neden oluyor. Burada
daha çok Anayasa maddelerinden ziyade partilere vurgu yapılması koyu bir partizancılık ve
tarafgirliğin işareti sayılabilir. Toplumun ortak çıkarlarına ve menfaatlerine dayalı bir
uzlaşma, mutabakat sağlanması yerine Anayasa, referandum konusu partilerin yarıştırıldığı bir
“siyaset malzemesi” olarak görülüyor. Bu durum Türkiye’de geleneksel siyaset yapma
biçiminin bir örneği olarak karşımıza çıkıyor. “Biz” ve “onlar” kutuplaşması, toplumsal
sorunlarla ilgili her alanda ortaya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye’de geleneksel siyasetin
görünümleri alan bir çatışma, uzlaşmazlık, kutuplaşmaya tanık oluyoruz. Referandumun
siyaset üstü bir mesele olduğunu yer yer birkaç üye yorumlarında belirtse de, bu görüş fazla
rağbet görmüyor.
Dikkat çeken bir konuda, sitenin, Anayasa değişiklik paketi gibi bir konuda görüş ve
düşüncelerini ifade ederken, dini söylemlere yer vermesi ve İslam dinini referans almasıdır.
Site üyeleri kendilerini kimlik olarak Müslüman olarak tanımlıyor ve “İslam’ın demokrasi”
olduğu vurgulanıyor.
Örneğin, 29 Ağustos tarihli bir iletide, şu mesaja ve görsele yer veriliyor:
"HAYIR" DİYEN ATEİST NUR BİLGİN"LEERE SÖYLÜYORUM ..
İSLAM VE BAŞ ÖRTÜ DÜŞMANLARINA DİYORUZ.. ŞİMDİ TUTUŞLAR GÜÇ BİZE GEÇİNCE
KENDİLERİNİN BİZE YAPTIKLARI ZULMLERİ YAŞACAKLARINI SANIYORLAR.. AMA BİR
MÜSLÜMAN ACİZE ZARAR VERMEZ.. İNANMAYANADA ÖLDÜRME HAKKI VERMEZ.. İSLAM
DEMOKRASİDR.. KORKMAYIN BİZ MÜSLÜMANIZ ..
Şekil 5.
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
579
Yine, bu iletide “güç bize geçti” ifadesi önemli. Bu iletide Özellikle CHP, Kemalist,
Cumhuriyetçi, Ulusalcı kesime gönderme var. Güç bize geçti ifadesiyle, siyasetin bir güç ve
iktidar savaşı olduğu, konuya geleneksel siyaset çerçevesinden bakıldığı görülüyor. Yani
partiler ve ideolojiler arasında bir iktidar/güç kazanma yarışının öne çıktığını görüyoruz.
Bu iletiye site üyelerinden bazı eleştiriler geliyor ve site yöneticisiyle bazı üyeler arasında
yorumlar kısmında şu diyalog geçiyor:
U.Y.K: gücün senin elinde oldugundan emin olmadan atıp tutma..
U.Y.K: ayagını yere saglam bas..dikkatli ol..sonra düşmeyesin...
12 Eylül 2010 Referanduma }}} EVET {{{ NE YAZDIMDA BUNLARI SÖYLETTİRDİ Kİ SANA
ABİ.. sence çok mu zor.. yada düşmek son olablr mi? ölmek sehadet bunlar düşmek bile olsa
bilmioyorum ama davam ister güçlü olsu ister olmasın içimdeki iman yada bir kişide bile bu güç istegi
kalsa unutmayalım yine güç bize geçer .. belki yanlıştır ama öle ben düşüncem
12 Eylül 2010 Referanduma }}} EVET {{{ beni aynı zaman da tahammülsüzlükle suçluosun.. beliki
haklısın biraz atk biriyim .. ama ben sana sunu diom abi yeterince susmadık mı..? inanç bizde
saglamsa neden suslım ki ? tahamml etmemk deildi .. o bilmeden yargılıodu
U.Y.K: bak ömer kardeş... bu ergenekon denilen örgüt niye böyle patlak verdi biliomusun...kendilerini
çok güçlü sandılar..kimse bize dokunamaz sandılar..
İslam'a hizmet mi ediceksin? ayağın yere sağlam bassın..gücünün farkında ol..ama ben güçlüyüm, güç
bende deme..sonra kendini haddinden güçlü sanarsan gerekli tedbirleri alamayabilirsin..ondan dolayı
dedim..yoksa dediklerinde yanlış var diye değil..
12 Eylül 2010 Referanduma }}} EVET {{{ güclüyüz dedim .. beşerden deil müslüman olmaktan dlayı
güçlüüüm ..ben bunu demek istedim ama ? hani iktidar davası deil iman gücü gibi abi
S.D.: müslüman her konuda uyanık olmalı bazan duygularını saklayabilmeli bazan yüreğine bazanda
ağzına gem vurabilmeli söz içindeyken senin esirindir senden çıktıktan sonra sen onun esirisin bu
davayı ayakta tutabilmenin yolu ise sabırdır sabır ise yüzü ekşitmeden acıyı yudum yudum sineye
sindirmektir
12 Eylül 2010 Referanduma }}} EVET {{{ haksızık karşısında susan dilsiz seytaantır.. ben bunu edp
ve misyon yaptım gerisi boş abi
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
580
Bu diyaloglarda, “davadan, Müslüman olmaktan dolayı güçlü olmaktan, İslam’a hizmetten,
bu davayı ayakta tutabilmekten” bahsediliyor. Dolayısıyla bir tür “dava, İslam davası” sitede
vurgu yapılan konulardan biri. Ve genellikle anayasa referandumu konusunda da dini
motiflere, İslami temalara, söyleme ağırlık veriliyor.
Örneğin 12 Eylül tarihli bir iletide, “referandum duası” başlığında şu ifadelere ve ellerini
açarak dua eden bir görsele yer veriliyor:
Şekil 6.
REFERANDUM DUASI:Ya Rabbi!! bu referandum vesilesi ile geldik kapına
EVET leri çok eyle.... hayır ları yok eyle... Laik-kemalistleri şok eyle Ya Rabbi! Tv ye çıkan
hayırcıları lâl eyle... Başbakanımızın herbir lafını bal eyle. Muhalefetin miting... meydanlarını dar
eyle... 12 Eylül günü bizi iktidara tamamen rapt eyle... Devlet Bahçeli Beyefendi'yi birazcık zapt
eyle... Kemal Bey'i def eyle... Geldik kapına bu referandumla dualarımızı kabul eyle!
AMİN..(SuLTaN).
Bu iletiye karşılık yorumlarda “amin” iletileri yer alıyor.
Yine 27 Temmuz tarihli bir iletide şu ifadelere ve görsele yer veriliyor:
Şekil 7.
Arkadaşlar baş koydugumuz bu yolda bütün yardımlarınız için teşekkür ederiz.Allah cümlemizden
razı olsun.Ama bu Referandumda Durmak Yok Yola Devam Diyoruz ve desteklerinizi bekleyoruz
Lütfen sayfayı arkadaşlarımıza önerip Özellikle Referandumda Hayır Diyecek arkadaşlarımızı
sayfamıza getirirseniz biz neden evet diyecegimizi onlarda neden hayır diyeceklerini anlatır.Bizim
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
581
herkesin fikrine saygımız sonsuz şimdiden emeginiz için tşk ederiz.Ülkemizin gelecegi için 2
dakikamızı ayıralım ve arkadaşlarımızı davet edelim.
Bu iletiye şu yönde yorumlar geliyor:
A.K.: Evet allahın izni ile bundan da başımız dik alnımız açık çıkacağız rabbim yar ve yardımcımız
olsun... Sen birşey yapıyorsan ve diyorsan tayipim biz gözümüz kapalı da evet deriz sana inanıyoruz
ve güveniyoruz.... Yakın lambaları ki yolumuz aydınlansin....
I. M. : double eweett diyoruz
M.A.: Okumadan "EVET" :d:d:d:d
F.S.: Elhamdülillah EVEETTT
Bütün bu iletilerden Türkiye’de saf tutma, kutuplaşma, partizanlık ve ideolojik çekişmelerle
geleneksel siyaset yapmanın bir tezahürünü görüyoruz. Ama aynı zamanda, sitenin AKP’li
üyelerinin değişik çevrelerce “reform” niteliğinde olarak değerlendirilen anayasa değişiklik
paketini desteklerken aslında belki de “demokrat” bir tutum takındığını, ancak bunun yanında
muhafazakâr söyleme, İslami söyleme de yer verdiğini ve dolayısıyla kendilerini
tanımladıkları biçimiyle “İslami-muhafazakâr-demokrat” bir söylemin egemen olduğunu
görüyoruz.
İşin ilginç yanı, 12 Eylül tarihli site yöneticisinin site üyelerine referandum boyunca emeği
geçen herkese teşekkür ettiği bir iletisine gelen yorumlar arasında “Ata’ya şikayet” yönünde
bir yorum var. Bu yorum bize İslami-muhafazakâr kesimin, AKP’’lilerin de Atatürkçülüğü
elden bırakmadığını, Mustafa Kemal Atatürk’e kendi yaklaşımları doğrultusunda sahip
çıktıklarını gösteriyor:
D. D.: ATAM……………………. SÖZDE İZİNDELER…. ASLINDA HEP KÖSTEKLİGİN
PESİNDELER… CHP Yİ YEDİLER… BİTİRDİLER…. CUMHURİYETİ MİTİNG
MEYDANLARINA MEZE ETİLER İKİ ÇARSAFLIYI CHP’ YE ÜYE ETİLER YÜZBİNLERCE
BASÖRTÜLÜYÜ ÜNİVERSİTEDEN MEN ETTİLER SONRA ADINADA LAİKLİK DEDİLER
ÜÇ-BEŞ UŞAK’I ANAYASA MAHKEMESİNE ÜYE ETİLER SONRA CIKAN KARARA ‘DA
DEMOKRASİ DEDİLER BANKALARA HORTUM CEKTİLER ANAMIZDAN EMDİGİMİZ
SÜTÜ BURNUMUZDAN GETİRDİLER MİLETİ SOYDULAR SOGANA CEVİRDİLER SONRA
ADINA HALK TİPİ HAVUZLU VİLLA DEDİLER SAYIN BASBAKAN ACIKLAMA
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
582
YAPMISTIR BİZİM ACIKLAMA YAPMAMIZ DOGRU OLMAZ DEDİLER İDAM YASASINI
ERTELEDİLER SONRA APOYU BESİYE CEKTİLER BIYIKLARI KAZIDILAR KURT İDİLER
KOYUN OLDULAR BİR GECEDE ZENGİN OLDULAR ADINIDA KRİZ KOYDULAR OLMADI
YETMEZ DEDİLER DERVİŞİ AMERİKADAN GETİRDİLER CEVİR GAZI YANMASIN
DEDİLER FATURAYI MİLETE ÖDETTİLER TÜRKEŞİN KEMİKELRİNİ.. TİR TİR
TİTREDDİLER ESKİ MHP LİLER ADAM SANMIŞTIK NERDEN BİLELİM DEDİLER
KÖPRÜLERDE MİLLETİ İNTİHARA İTTİLER ZAM. ZAM DEDİLER KEFENE SANKİ CEP
DİKTİRDİLER CEBİMİZDEKİ PARAMIZA GÖZ DİKTİLER EN SONUNDA MİLLETİ
DELİRTTİLER BAŞBAKANLIGIN ÖNÜNDE PARCALANAN YAZAR KASAYI
GÖRMEZLİKTEN GELDİLER .DİNİ SİYASETE ALET ETMEYİN DEDİLER YAŞAR NURİ
HACAYLA MİTİNGLERE EL ELE GİTTİLER SÖZE ALLAH LA BAŞLAYIP ALLAH LA
BİTİRDİLER .BU MİLLETE CAHİL CÜHELADIR DEDİLER GENEL SECİMDE %20 Yİ ZOR
GECTİLER ATATÜRKCÜYÜZ DEDİLER 20 PKK LIYI DAGDAN İNDİRİN MİLLET VEKİLİ
YAPALIM DEDİLER BU MİLLET BİR PAKET MAKARNAYA VATANINI SATAR DEDİLER
ÇANAKKALE DE ATALARIMIZ KURU EKMEK YEDİLER BİR KARIŞ TOPRAK
VERMEDİLER KENDİ DEDİKLERİ İLE KENDİLERİ ÇELİŞTİLER SONRA KASET
İZLETTİLER ALIN SİZE GENEL BAŞKANIMIZIN GERCEK YÜZÜ DEDİLER 10 GÜNDE İŞİNİ
BİTİRDİLER .YETMEZ BUNLA DEDİLER …. ALIN BİRDE GANDİ Yİ DENEYİN ORJİNALİNİ
BULAMADIK ÇAKMASIYLA İDARE EDİN DEDİLER KİM BİLİR DAHA SONRA HANGİ
KASETİNİ İZLETECEKLER …. KORKAR OLDUK TELEVİZYONDAN RADYODAN RÜTÜK
NE YAPSIN UTANMAZ BÜROKRATLARDAN VATAN ELDEN GİDİYO DEDİLER DAGDAKİ
KÖPEKLERİ BESLEDİLER ASLANLARIMIZI KÖPEKLERE YEM ETTİLER ANALARI DİRİ.
DİRİ TOPRAGA GÖMDÜLER….ŞİMDİ DE DİYOLAR ANAYASA DEGİŞİKLİGİNE HAYIR
ALLAH DİYOR SİZİN ŞER BİLDİGİNİZDE HAYIR. HAYIR BİLDİGİNİZDE ŞER
VARDIR.TÜRKİYEDE ÖGRENCİLERİN %32 DARVİN TEORİSİNE İNAMIYOR
DÜŞÜNEBİLİYOMUSUNUZ DİYORLAR NASIL DÜŞÜNELİM SOYUMUZUN MAYMUN
OLDUGUNU SANKİ GÜNÜMÜZ MAYMUNLARI HALLERİNDEN COKMU
MUTLU…PEYGAMBERİMİZE HAKERET ETTİLER HACCA GİTMEYİ TATİLE GİTMEYE
BENZETİLER…. MENDERESİ ASTILAR YETMEDİ ADALETİ SAGLADILAR BİR SAGDAN
ASTILAR BİR SOLDAN ASTILAR.ŞİMDİDE CIKMIŞLAR TERÖRÜ ANCAK BİZ BİTİRİRİZ
DİYOLAR ANLAMADIK NASIL BİTİRİYORLAR SONRA BİRDE BAKTIK Kİ TUNCELİDE
GENEL AF CIKARACAZ DİYORLAR ANKARAYA GELİYOLAR BİR O YANA
KIVIRIYORLAR BİR BU YANA KIVIRIYORLAR ATAM CHPLİLER SEN GİTTİN GİDELİ
İZİNDELER SANMAM BU ASIR GELELER ………….. SAKIN KIZMA BİZE CHP DEGİLKİ
SENİN KURDUGUN ESKİ CHP …………..
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
583
SOSYAL MEDYADA DÜŞMANLIK, ÇATIŞMA VE NEFRET SÖYLEMİ:
AŞAĞILAYICI, KARALAYICI, ETİKETLEYİCİ ETİK DIŞI SÖYLEM, DİL VE
RETORİK
12 Eylül 2010 Referanduma Evet diyoruz sitesinde, özellikle CHP ve Kılıçdaroğlu hedef
alınıyor. Ve pek çok iletide, aşağılama, alaya alma, dalga geçme, kimi kez de yorumların
çoğunda hakaret ve karalamaya varan bir dil ve üslup kullanılıyor. Örneğin 8 Ağustos tarihli
iletide, sayfa yöneticisi CHP lideri Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak suçlayıcı, karalayıcı, alaya
alan fotoğraflı bir ileti gönderiyor.
SSK'yı Soydum, Başucuma Koydum, Ben Cebimi İyi Doldurdum, Duma Duma Dum! Tekrar İs-ti-yo-
rum!.. xD (8Ağustos)
Şekil 8.
Bu iletiye yapılan sitedeki üyelerin yorumlarının çoğunda, aşağılama, karalama ve daha çok
alaya alma var. Sadece tek bir iletide, iletiye eleştiri var:
“Neden insanları karalıyosunuz ki? onlar bize aynısını yapıyosa susmak kadar büyük cevap yoktur!
neden böyle eylemlere giriliyor anlamıyorum gerçekten! onlar saçma sapan davranıyolar artık nasıl
karalasak diye uğraşıyolar da siz bari yapmayın! biz de biliyoruz zaten kimin ne olduğunu söylemeye
orta yerde kötülemeye gerek yok bence!”
Bu iletiye de tek bir yanıt geliyor:
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
584
“gençlerin çoğu facebookta paylaşılanlara göre siyasi kimliğini belirliyor.Biz efendi olacağız diye
video,karikatür hazırlamazsak,ortalıkta sadece onların çamurları kalıyor.O nedenle biz de bunları
hazırlayıp,en az onlar kadar ''çirkinleşmeliyiz''...ortadaki genç ve kararsızların tek öğrenme kaynağının
biz olduğumuzu unutmayalım...
Referandumda “hayır” diyoruz sitelerinde benzer alaya alma, karalama gibi yoğun bir dil ve
üslup var. Buna karşılık olarak verilen, en az onlar kadar “çirkinleşmeliyiz” ifadesi önemli.
Bu siyasetin ve muhalefetin “yenme/yenilme”, kazanma/kaybetme gibi çatışmacı, savaşçı bir
söyleme işaret ediyor.
Yine bu yorumlarda “biz ve onlar” dili kuruluyor. Bir çatışma, kamplara ayrılma durumu var.
“Biz” dili AKP, “onlar” dili ise, “CHP” olarak kuruluyor. Konu Anayasa referandumu ama
partiler arası, partileri destekleyenler arasında bir tür particilik, tarafgirlik var.
İletilere yorum yapanlar arasında kadın, erkek farklı cinsiyetten, genç orta yaş ağırlıklı olmak
üzere farklı yaşlardan, ve eğitim düzeylerinden üyeler var.
Yine 10 Eylül tarihli bir iletide aşağıdaki ifadelere ve görsele yer veriliyor:
-Cahillerle Tartışmaya Girmeyin; Ben Hiç Yenemedim
Şekil 9.
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
585
Yine 12 Eylül tarihinde ise aşağıdaki ifadelere ve görsele yer veriliyor:
-Türkiye EVET Dedi! Gandi Hayır bile diyemedi :)
Şekil 10.
Yine 12 Eylül tarihinde sonuçların aşağı yukarı belli olması ve “evet” oylarının ağırlıkta
olmasıyla, aşağıdaki iletiye yer veriliyor:
-ke_malll gelll oğlumm gelll valla bişi yapmıcazzz:)
Yine 12 Eylül’de “hayır”cılara yönelik bir ileti daha var:
-Hayır'cılara çok
üzülmemeleri ve kötü hissetmemeleri için tavsiyeler:
1: Mor giymeyin
2: Çikolata yiyin mutluluk hormonu salgılar
3: Derdinizi unutmak için APAÇİ dansı yapın :)
4: Televizyon ve internetten uzak durun...
5: Bu zafere dayanamam diyorsanız uyku ilacıalın.
6: En erken vakitte hastanelerin psikiyatriservislerinden randevu alın.
Bu sözler Ahlaksız Hayırcılara gelsin digerlerine saygımız sonsuz...
Bütün bu iletilere, üyelerden onlarca, yüzlerce yorum geliyor. Bu yorumların çoğu, alaya
alma, dalga geçme, aşağılama, kimi kez hakaret ve küfür yönünde. “Evet”çi sitenin,
sonuçların açıklanması ve yüzde 58 oranında “evet” çıkmasıyla beraber sevinç iletileri ve
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
586
yorumları, adeta havaya silah atıp birilerini yaralayıp öldürme gibi. Futbol maç müsabakaları
gibi sevinçlerimizde de yenilgilerimizde de kırıp döküp incitiyoruz, yaralıyoruz, kimi kez
öldürüyoruz.
Hem hayırcı hem evetçi sitelerde referandum karşı tarafa “tokat atma” olarak görülüyor,
değerlendiriliyor. Her iki taraf da birbirlerini ve savundukları partiyi karalama, aşağılama,
alaya alma yönünde hareket ediyor. Örneğin, 9 Ağustos 2010 tarihinde, sitede “Evet-Hayır”
tartışması yapılıyor. “Referandumda Hayır Diyoruz” sitesinden de pek çok üye bu tartışmaya
katılıyor. Ancak bu tartışmalarda karşılıklı fikir alışverişi ve diyalogdan, anlamaya çalışma ve
fikir üretmeden ziyade, aşağılama, alaya alma, suçlama, karalama, atışmalar, sataşmaların
yoğun olduğu dikkat çekiyor. Hakaret ve küfürler de ağırlık kazanıyor.
SONUÇ VE TARTIŞMA
Üyelerde, inandığı ve savunduğu değerleri, ki bu çoğunlukla bir partinin benimsediği görüşler
ve değerler oluyor, bunları körükörüne savunma, gözü kapalı inanma durumu var. Sert bir
üslup, klikçi, çatışmacı bir muhalefet ve siyaset tarzı olduğunu görüyoruz. Ilımlı, esnek bir dil
yok.. Yani “mesela, acaba? Konuya böyle de bakılabilir mi” gibi olgun, esnek, uzlaşmacı bir
dil ve bakış açısı yok, üyelerde katı, sekter bir inanış ve tutum var. Anayasa değişiklik
referandumu, düşündüklerinin kesin ve net olarak doğru olduğuna inanan partizan insanların
ağırlıklı olarak bir tür kördövüş ve çatışması olarak yaşanıyor. Arada bir ılımlı, esnek,
eleştirel ve daha makul yorum yapan tek tük üyeler olsa da bunların görüşlerine pek itibar
edilmiyor, bunlar baskılanıyor, görmezden geliniyor, ya da bu kişilere tepki ve yoğun eleştiri
geliyor.
Referandumda, gerek Evet, gerek Hayır kampanyası yürüten sitelerde, kullanılan dil ve üslup
etik sınırları aşmakta ve etik sorumluluktan uzak, aşağılayıcı, karalayıcı, hakaret edici bir
özellik taşımaktadır. İnternette bu konuda şu an etkili bir denetim mekanizması henüz yoktur;
ancak hiçbir denetim, engelleme, baskı, yasaklama bu tür konular için pek de bir çözüm yolu
olmayacaktır, yani pek de bir çözüm yolu gibi görünmemektedir. Bu konuda en etkili çözüm
yolu, yine yurttaşlardır ve yurttaşların etik bir dil ve üslup konusunda kendi bireysel
sorumluluklarıdır. Yani yurttaşların yazdıklarının sorumluluğunu üstlenmeleri, birbirlerini ve
Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi
Siyasal İletişim - II
587
kendi kendilerini bir denetim mekanizması gözeterek, denetleyerek, kendi etik
sorumluluklarını yüklenmeleri yine en etkili yoldur. Ancak şu an gözlemleyebildiğimiz
kadarıyla, yurttaşların pek çoğunun internette, sosyal medyada genellikle bir etik sorumluluk
ve toplumsal sorumluluk taşımadığı yönündedir. Bu konu, “sorumluluk etiği” ve “etik benlik”
konusunda da bir sorunsala, çıkmaza işaret etmektedir.
Sonuç olarak, sosyal medyada pek çok alternatif, muhalif ve eleştirel, demokratik bir bilincin
ve tartışma kültürünün ortaya çıktığı ve alternatif bir siyaset ve muhalefetin yapıldığı
gözlenmekle beraber, ele aldığımız site de gördüğümüz gibi sosyal medyada pek çok grup ve
oluşumun yer aldığı sitelerde de, demokratik tartışma kültürü ve demokratik bilincin henüz
yeşermediğini, mevcut geleneksel siyaset, muhalefet ve tartışma kültürünün pek çok oluşum
içinde yeniden üretildiğini söyleyebiliriz.