1

MÜ‘MİNLER DE PEYGAMBER GİBİ

İNANIRLAR

2

ن� ن�و م� ؤ� ن ؤ� ن ا ه� ب� ن� ؤ� م� م� ؤ� ن� ما ن� م� ؤ� نا نا م� ن� ن�و ن�� ا� ن� ن� ااه� �م �ن م� ا ن� ن م� ا� م�ا� ن� ن� اا ل�! ن#

ه� م ن� ن� ن ه� م$ �ن ن# نه� م ن� ن� ؤ� م� د% ن' نا ن� ؤ� ن� ن) ب� ن( ن� ن+ا

. Bakara-285

3

Peygamber Rabbinden kendisine ne indirildiyse ona iman etti. Mü'minlerin de hepsi Allah’a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler. Biz Allah’ın peygamberlerinden hiçbirisinin arasını ayırmayız. . Bakara-285

4

ن�ا ؤ, ن- نا ن ن�ا ؤ, م ن� ن�وا ن.ا نن�ا �� ن ن� ن/ ن� ن�ا ؤ( ن0

ن� ه�1 ن ؤ� ا ن/ ؤ� ن� ما ن. Bakara-285

5

Ve dediler ki: İşittik ve itaat ettik! Bize mağfiret et ey Rabbimiz! Şüphesiz ki dönüş sanadır. Bakara-285

6

peygamber kitabın ve nahyin ilk muhatabıdır. Onun için Rabbinden kendisineindirilenlerin tümüne ve tamamına iman etti.

7

Pek çok dâvetçi çağırdıklarınainanmamış ve kendi dâvâlarınıyaşamamıştır. İnsanları sömürmeyi hedefleyen bu tür dâvetçilere hiçkimse inanmaz, arkasından da gitmez.

8

Ama peygamberler böyle değildir.Rabbimiz, seçtiği peygamberlerin kendi peygamberlik misyonuna çağırdığı dâvâsına herkesten önceİnanmış ve yaşamış kişi olduğunu haber veriyor.

9

Böylece Rabbimizbize de diyor ki: Dâvetçi başkalarını kendi davasınaçağırmadan önce kendisi Bu davaya içten ve sadakatlaiman etmesi lâzımdır.

10

Değilse o dava havada kalacak ve kabul görmeyecektir. Zümer sûresindeki bir âyet-i kerîmesinde Rabbimiz peygamberinin bu konudakiinanışını şöyle anlatıyor:

11

م) ؤ% ب1 م�ا� ن2 ن3ا ه5ى �� ن ن اه� م� ن) ن�% ن6 نن� ن7و �� ن ن ؤ� ا ن8 ن9 ن/ م� ا� نا

(Zümer: 33)

12

"O ki gerçeği getirdi ve onu bizzat kendisi tasdik etti. İşte onlar muttakilerin tâ kendileridir" (Zümer: 33)

13

Çünkü peygamber insanlık içinseçilmiş bir örnektir. Kur’an-ı Kerim peygamberin kişiliği,sıfatları ve uygulamalarıylainsanlara örnek olarak takdimedildiğini haber verir.

14

İşte burada da buyuruluyor kipeygamber Allah’tan kendisinegelenlerin tümüne iman etti.

15

Hem de O’nun ümmeti olanmü'minlerin tamamı Allah’a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler.

16

Allah’a iman Allah’tan gelenlerin tümüne iman etmek demektir. Allah’a iman onun Rab, Melik ve İlah oluşuna iman etmekdemektir.

17

Allah’a iman Allah’ın emir ve yasakları çerçevesinde bir hayat yaşamaya iman etmekdemektir.

18

Meleklere iman, Allah’ın melekleri vasıtasıyla sürekli bizimle diyalog halinde olduğuna iman etmek demektir.

19

her ân melekleri vasıtasıyla bizi kontrol altında tuttuğuna iman etmek demektir. Meleklere iman onlar tarafından sürekli amellerimizin tespit edildiğine iman etmekdemektir.

20

Meleklere iman hesap ve kitaba iman etmek demektir. Meleklere iman âhiret hesabına göre bir hayat yaşamak gerektiğine iman etmek demektir.

21

Sonra mü'minler, melekler vasıtasıyla Allah’ın gönderdiği kitaplara da iman etmişlerdir. Kitaplara iman Allah’ın vahiy gönderdiğine iman etmek demektir.

22

Allah’ın bizi kanunsuz, yolsuz, plansız, programsız bırakmadığına iman etmek demektir.

23

mü'minler Allah’ın kendileri içinörnek olarak seçip görevlendirdiğipeygamberlerine de inanmışlardır.

24

Peki peygamberlere iman Ne demektir? Peygamberlere imanonların hayatta en büyük örnekolduklarına ve onların adım, Adım takip edilmesi gerektiğineİman etmek demektir.

25

Dediler ki:"Biz Allah’ın peygamberlerindenhiçbirisinin arasını ayırmayız."

26

Peygamberlerden birini veya birkaçını kabul edip diğerlerini reddederek onlar arasında böyle bir ayırımyapmayız.

27

Onların tümünün Allah tarafından görevlendirildiğini,tümünün salih, sâdık olduklarını, kendilerinin Rabbimiz tarafındanhidâyete erdirildiklerini ve bizi de doğru yola ilettiklerini ikrar ve kabul ederiz dedilermü'minler.

28

"Ve dediler ki: İşittik ve itaat ettik! Bize mağfiret et ey Rabbimiz!Şüphesiz ki dönüş sanadır."

29

Ey Rabbimiz! Senin mesajın Peygamberlerintarafından bize gelince biz onları işittik ve itaat ettik.

30

Senden gelene iyice kulak verdik,dikkatlice dinledik, anlamaya çalıştık, ve itaat ettik. Kerhen değil tav'an itaat ettik.

31

İstemeyerek değil isteyerek ve seve seve itaat ettik. İşittik ve hemen uyduk. İşittik ve hemen gereğini yerine getirdik.

32

İşitmek: İndirileni bilmeyi, tanımayı gerektirir. Bilmek ve tanımak da okumayı ve haberdar olmayı gerektirir.

33

Şimdi söyleyin bakalım: Kitaplarını tanımayan, kitaplarından habersiz bir hayat yaşayan müslümanlar nasıl diyecekler bunu? Ya Rabbi!

34

Biz kitabını işittik ve onunla amel ettik, bize mağfiret et ya Rabbi! Bizim elimizde olmayarak işlediklerimiz konusunda bize mağfiret buyur!

35

Kusurlarımızı görmeyiver ya Rabbi! O kusurlarımızı hesaba katmayıver ya Rabbi! Siliver Allah’ım!

36

Nasıl diyeceğiz bunu?Bunu demeye hakkımızolacak mı?

37

Önce bir işiteceğiz,okuyacağız, tanıyacağız Allah’ın kitabını ve sonra itaat edeceğizonlara.

38

Samimiyetle onlarıuygulamaya çalışacağız,bunu yaparken de ufak tefek kusurlarımızolmuşsa o zaman daaman ya Rabbi sen bilirsin diyeceğiz.

39

Allah’ın mağfiretini kaybedenler, Allah’ın affını kaybetmek bir tarafaAllah’ın gazabına ve lânetine maruz kalırlar.

40

Biz de kendimizi bu konuda hesaba çekmek zorundayız. Acaba biz de bizden öncekiler gibi:

41

"İşittik ve isyan ettik" diyenlerden miyiz. Dilimizle inandığımızı söylüyor, ama yaşantımızla Bunun tersini yapanlardan mıyız?

42

Yoksa kimileri gibi işitmeden inandığımızı mı iddia ediyoruz? Yada işittik ama unuttukdiyenlerden miyiz? Yoksa işittik ama hayatımızdeğişmedi mi diyoruz?

43

Peki Kur’an’nın âyetleri ne değiştirdi bizim hayatımızda? Kur’an’ı bilmeyen dünkü bizle Kur’an’ı bilen bugünkü biz arasında bir değişiklik olmamışsa, Kur’an’ı bilmeyen şu insanlarla bizim aramızda bir fark görülmüyorsa, bu nasıl müslümanlık diyeceğiz Allah korusun.

44

Veya bu Allah’ın kullarına aman siz de Kur’an’ı tanıyın. Aman siz de bu sûreyi öğrenin. Bunu nasıl ve hangi yüzle diyeceğiz? Okuyup da ne olacak? İşte siz işte biz. İşte sizin hayatınız, işte sizin bizim hayatımız demeyecekler mi?

45

Okuyacağız, dinleyeceğiz, işiteceğiz ve hemen arkasından itaat edeceğiz.

46

Hemen arkasından duyduklarımızıamele dönüştürme savaşı vereceğiz ve sonra da şu duayı demeye hakkımız olacak inşaallah:

47

Bizi aff eyle Allah’ım , Kusurlarımızı bağışla , Günahlarımızı siliver ya Rabbi, Seyyi’atlarımızı hesenatlara çevir ya Rabbi! Dönüşümüz sanadır ALLAH’ım.

48

Ya Rabbi bizler her ne kadar dakitabını okumuş, kitabını anlamaya çalışmış, işitmiş ve işittiklerimizle amel etmeye itaat etmeye çalışmışsak da,kusurumuz çoktur, günahlarımız çoktur.

49

Eğer sen bizi bağışlamazsan biz helâk oluruz ya Rabbi. .

50

Çünkü bizler her ne kadar da sana kulluk etmeye çalışsak da yine de istemeyerek, nefislerimize uyarak veya unutarak, bilgisizce günah işler vesenin emirlerini çiğneyebiliriz.

51

Hele, hele içimize doğan,kalbimizden gelip geçen duygu ve düşüncelere hiç gücümüz yetmez.Bunların tamamı senin malumundur ya Rabbi.

52

Yarın bunların tümünden hesaba çekilmek üzere senin huzuruna geleceğiz.Dönüşümüz sanadır ya Rabbi.

53

Biz buna da inanıyoruz. Hayatımız, varlığımız nasıl sendense,ölümümüz de sendendir ve nihâyet öldükten sonra tekrar hesap kitap adına dirilip senin huzurundatoplanmamız da sendendir.

54

Biz bunun bilincinde olarak bunun için hazırlık yapıyoruz. O gün yüzü kara ve utananlardanolmamak için elimizden gelenleriyapmaya çalışıyoruz.

55

Bizi o günde perişan etme ya Rabbi!Kusurlarımıza bakma ya Rabbi!Diyebilelim, demeye yüzümüz olsun .

56

Ayet-i kerîmeden anlıyoruz kimü'minler hem işitiyorlar, hem tasdik ediyorlar, hem itaat ediyorlar, hem kulluk yapıyorlar hem de bununla beraber kusurlu olduklarını itiraf ediyorlar.

57

Yaptıklarının Allah’a lâyık olmadığını daha fazlasını yapmaları gerektiğiniitiraf ediyorlar.

58

“Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma!Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme

59

Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleriyükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”

60

آمين لله والحمد

رب العالمينالفاتحة