17
Uluslararası Uygur Araştırmaları Dergisi, Sayı: 3, 2014, Sayfa: 229-245. Xelqara Uyğur Tetqiqati Jornali, San: 3, 2014, Sehipe: 229-245. International Journal of Uyghur Studies, Volume: 3, 2014, Page: 229-245. 229 1755-1949 YILLARI ARASINDA DOĞU TÜRKİSTAN Yelda DEMİRAĞ ÖZET Sovyetler Birliği’nin yıkılması sonrasında Çin’in Doğu Türkistan’ı entegre etme politikaları batı’ya yani Orta Asya’ya açılımın, Orta Asya’da stratejik etki alanı kurma çabasının bir göstergesidir. Bu nedenle bölge aynı zamanda küresel güç mücadelesi içinde önemli bir yere sahiptir. Günümüzde Çin açısından bu denli önemli olan Doğu Türkistan bölgesi, geçmişte de aynı önemi taşımış bu nedenle sürekli Çin istilasına maruz kalmıştır. Bu çalışmanın amacı Çin tarafından Doğu Türkistan’da uygulanan politikaların tarihi temellerini incelemektir. Çalışma başlıca dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde bölgenin stratejik ve ekonomik önemi anlatılacak. İkinci bölümde Çin askerlerinin Doğu Türkistan’a girdiği 1755’den Yakub Bey’in iktidara geldiği 1865’e kadar süren Birinci Çin istilası, Üçüncü bölümde Yakub Bey tarafından Doğu Türkistan’ın tek çatı altında birleştirilmesi ve dönemin büyük devletleri tarafından tanınması, bu doğrultuda Yakub Bey Devletinin Rusya, İngiltere ve Osmanlı Devleti ile diplomatik ilişkiler kurması, üçüncü bölümde Yakup Bey’in 1877’de ölümüyle birlikte bölgenin İkinci Çin işgaline uğraması, 1933’de bir yıl sürecek olan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin kurulması, ancak Sovyetler Birliği’nin desteği ile bölgeye tekrar Çin kuvvetlerinin hâkim olması. Dördüncü bölümde ise, 1944’de İli ayaklanması sonrası beş yıl sürecek olan Doğu Türkistan Cumhuriyetinin kurulması, başlangıçta bağımsız olarak kurulan Cumhuriyetin Sovyetler Birliği’nin baskısıyla Çin’le ortak bir koalisyon hükümetine dönüşmesi ve sonuçta bölgenin 1949 yılında Kızıl Çin birliklerinin hâkimiyetine geçmesine kadar olan dönem incelenecektir. Anahtar Kelimeler: Doğu Türkistan, Çin, Yakub Bey. EASTERN TURKISTAN BETWEEN 1755-1949 ABSTRACT In the aftermath of Soviet Union’s dissolution, China’s policies of integrating Eastern Turkistan are the indicator of opening to the west, namely Middle Asia, and of the attempt to establish a sphere of strategic influence in Middle Asia. For this reason, the region is, at the same time, have a crucial place within the global power struggle. 1 The Eastern Turkistan region, which bears such an importance for China today, has had the same importance in the past and consequently witnessed Chinese invasion continually. The aim of this study is to investigate the historical roots of the policies implemented in Eastern Turkistan by China. The study comprises of four main sections. In the first section, the strategic and economic importance of the region will be explained. In the second section, the First Chinese invasion which lasted from 1755, the year that Chinese soldiers entered into Eastern Turkistan, to 1865, the year that Yakub Bey came into power, will be examined. In the third section, the Doç. Dr., Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü, Ankara –TÜRKİYE, E-posta: [email protected]. 1 Ahmet Davutoğlu, Stratejik Derinlik, Küre Yayınları, İstanbul 2004, s.115.

ÖZETuygurarastirmalari.com/arsiv/2014-3/2014_19.pdf · Doğu Türkistan’dan Orta Asya ve Güney Asya’ya stratejik derinlik yapabilmek, Urumçi’yi Avrasya’nın doğu-batı

  • Upload
    others

  • View
    34

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Uluslararası Uygur Araştırmaları Dergisi, Sayı: 3, 2014, Sayfa: 229-245.Xelqara Uyğur Tetqiqati Jornali, San: 3, 2014, Sehipe: 229-245.International Journal of Uyghur Studies, Volume: 3, 2014, Page: 229-245.

229

1755-1949 YILLARI ARASINDA DOĞU TÜRKİSTAN

Yelda DEMİRAĞ

ÖZETSovyetler Birliği’nin yıkılması sonrasında Çin’in Doğu Türkistan’ı entegre etme

politikaları batı’ya yani Orta Asya’ya açılımın, Orta Asya’da stratejik etki alanı kurmaçabasının bir göstergesidir. Bu nedenle bölge aynı zamanda küresel güç mücadelesi içindeönemli bir yere sahiptir. Günümüzde Çin açısından bu denli önemli olan Doğu Türkistanbölgesi, geçmişte de aynı önemi taşımış bu nedenle sürekli Çin istilasına maruz kalmıştır. Buçalışmanın amacı Çin tarafından Doğu Türkistan’da uygulanan politikaların tarihi temelleriniincelemektir.

Çalışma başlıca dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde bölgenin stratejik veekonomik önemi anlatılacak. İkinci bölümde Çin askerlerinin Doğu Türkistan’a girdiği1755’den Yakub Bey’in iktidara geldiği 1865’e kadar süren Birinci Çin istilası, Üçüncübölümde Yakub Bey tarafından Doğu Türkistan’ın tek çatı altında birleştirilmesi ve döneminbüyük devletleri tarafından tanınması, bu doğrultuda Yakub Bey Devletinin Rusya, İngiltere veOsmanlı Devleti ile diplomatik ilişkiler kurması, üçüncü bölümde Yakup Bey’in 1877’deölümüyle birlikte bölgenin İkinci Çin işgaline uğraması, 1933’de bir yıl sürecek olan DoğuTürkistan İslam Cumhuriyeti’nin kurulması, ancak Sovyetler Birliği’nin desteği ile bölgeyetekrar Çin kuvvetlerinin hâkim olması. Dördüncü bölümde ise, 1944’de İli ayaklanması sonrasıbeş yıl sürecek olan Doğu Türkistan Cumhuriyetinin kurulması, başlangıçta bağımsız olarakkurulan Cumhuriyetin Sovyetler Birliği’nin baskısıyla Çin’le ortak bir koalisyon hükümetinedönüşmesi ve sonuçta bölgenin 1949 yılında Kızıl Çin birliklerinin hâkimiyetine geçmesinekadar olan dönem incelenecektir.

Anahtar Kelimeler: Doğu Türkistan, Çin, Yakub Bey.

EASTERN TURKISTAN BETWEEN 1755-1949

ABSTRACTIn the aftermath of Soviet Union’s dissolution, China’s policies of integrating Eastern

Turkistan are the indicator of opening to the west, namely Middle Asia, and of the attempt toestablish a sphere of strategic influence in Middle Asia. For this reason, the region is, at thesame time, have a crucial place within the global power struggle.1 The Eastern Turkistanregion, which bears such an importance for China today, has had the same importance in thepast and consequently witnessed Chinese invasion continually. The aim of this study is toinvestigate the historical roots of the policies implemented in Eastern Turkistan by China.

The study comprises of four main sections. In the first section, the strategic andeconomic importance of the region will be explained. In the second section, the First Chineseinvasion which lasted from 1755, the year that Chinese soldiers entered into Eastern Turkistan,to 1865, the year that Yakub Bey came into power, will be examined. In the third section, the

Doç. Dr., Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü, Ankara –TÜRKİYE, E-posta:[email protected].

1 Ahmet Davutoğlu, Stratejik Derinlik, Küre Yayınları, İstanbul 2004, s.115.

YELDA DEMİRAĞ

230

unification of Eastern Turkistan by Yakub Bey, the recognition of this state by major powers ofthe time and the establishment of diplomatic relations with Russia, England and Ottoman Stateby Yakub Bey State in this line will be analyzed. Then, the Second Chinese invasion afterYakub Bey’s death in 1877, the foundation of Eastern Turkistan Islamic Republic in 1933,which would last one year, and the Chinese forces’ regaining of control in the region with thesupport of the Soviet Union will be explained. In the fourth section, the period that starts withthe foundation of Eastern Turkistan Republic, which would last five years, after the 1944 Ilirebellion, that continues with the transformation of the Republic, which had been founded as anindependent state, into a coalition government with China due to the pressure of Soviet Unionand that ends with the Red Chinese legions’ retaking control of the region in 1949 will beinvestigated.

Keywords: Eastern Turkistan, China, Yakub Bey.

GİRİŞBinlerce yıllık geçmişi ile dünyanın en önemli medeniyetlerine ev sahipliği yapmış olan

Doğu Türkistan2 kuzeyde Rusya, batı’da Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan; güneydeAfganistan, Pakistan, Hindistan ve Tibet, doğuda; Çin ve Moğolistan’la ortak sınırlara sahiptir.1877 yılındaki Çin-Mançu istilasından sonra “Yeni Toprak” anlamına gelen “Şin Jiang” olarak adıdeğiştirilmiş, 1 Ekim 1955 tarihinde kurulan “Şin Jiang Uygur Otonom Bölgesi” adıyla da bugünküidari statüsü kazandırılmıştır.3

Tarihteki en önemli ticaret yolu olarak bilinen, Uzakdoğu ile Avrupa’yı; Sibirya ile GüneyAsya’yı birbirine bağlayan İpek Yolu’nun kavşağı durumunda olan bölge günümüzde 1,828,428km2lik yüz ölçümüyle Kazakistan’dan sonra ikinci büyük Türk coğrafyasıdır ve bölgede resmiolmayan rakamlara4 göre yaklaşık olarak 30 milyon Müslüman Türk yaşamaktadır.5 Türklerinçoğunluğunu Uygurlar oluşturmakla birlikte, Kazak, Kırgız, Özbek ve Tatarlarda bölgede bulunandiğer Türk topluluklarıdır.6 Ayrıca bölge sahip olduğu geçmiş ve barındırdığı tarihi eserlerle eneski medeniyet merkezlerinden biridir. İbni Sina, Kaşgarlı Mahmut, Farabi gibi İslam âlimleri,Mahmut Gaznevi, Abdülkerim Satur Buğra, Timur, Selçuk Bey, Babürşah, Melikşah gibi büyükdevlet adamları da bu topraklarda yetişmiştir. 10.yüzyılda Karahanlılar döneminde Satuk BuğraHan’ın İslamiyet’i kabul etmesinden önce yaygın inanç şekilleri olan Şamanizm ve Budizm’e aittapınak kalıntılarını bölgede halen görmek mümkündür. Avrupa Ortaçağ’ın karanlık döneminiyaşarken ve Avrupa’da henüz kütüphanelerin varlığı bilinmezken bölgenin bir kültür merkezi

2 Doğu Türkistan tabiri Ruslar tarafından Orta Asya’yı ele geçirmelerinden sonra ortaya atılmış bir tabirdir. Bu bölgelerdaha önce Altışehir (Kaşgar, Yarkent, Aksu, Hotan, Uç Turfan, Kuça) olarak adlandırılmıştır. Yakup Bey’in Turfan’ıele geçirmesiyle de bölgeye Yedişehir denmiştir.

3 M.Rıza Bekin, “Doğu Türkistan”, 21.yy’da Türk Dünyası Jeopolitiği, Muzaffer Özdağ’a Armağan, 1.Cilt, ASAMYayınları, Ankara, 2003, s. 289.

4 Seyit Tümtürk, Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı ve Dünya Uygur Türkleri Kurultayı İkinciBaşkanı, Başkent Üniversitesi İİBF’nin düzenlediği “Doğu Türkistan ve Uygur Türkleri: Dünü, Bugünü ve Yarını”konulu yuvarlak masa toplantısı.

5 Çin resmi rakamlarına göre bölgede 7-8 milyon arasında müslüman Uygur Türkü yaşamaktadır. Çin TürkiyeBüyükelçiliği web sitesi hhtp://www.turkis.cri.cn/chinaabc/chaptr/cahpter 110301.htm. Ziyaret tarihi: 11.10.2009.

6 Temmuz 1982 yılı sayımlarına göre Doğu Türkistan’daki azınlıkların sayıları şöyledir; Uygur 5.949.661, Kazak903.370, Kırgız 112.979, Özbek 12.433, Tatar 4.106, Salar 2.954, Moğol 117.460, Daur 4.360, Dongxiang 40.318, Han5.286.533, Hui (Müslüman Çinli) 570.000, Mançu 9.137, Xibo 27.346, Tacik 26.484, Rus 2.662, Zhuang 4.495, Tibet1.990 diğer 4.585. Linda Benson ve Ingvar Svanberg, “The Russians in Xingiang: From Immigrants to NationalMinority”, Central Asian Survey, Vol. 8, No: 2, 1989, s. 100.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

231

olduğu, çok sayıda medresenin kurulduğu ve bu medreselerde eğitim gören öğrencilerin tıp, din,astronomi, kimya ve felsefe konularında yetiştirildiği bilinmektedir. 7

Çin’in geçmişte ve günümüzde bölgeye yönelik politikalarını anlayabilmek için bölgeninÇin açısından önemine bakmak gerekmektedir. 18.yüzyıl öncesinde Çin’in Doğu Türkistan’a M.Ö60 yılında gerçekleştirdiği ilk işgalin en önemli amacının Hunların sağ kolunu kesebilmek, stratejikolarak Doğu Türkistan’daki şehir devletlerini yanına çekmek olduğu söylenebilir. Nitekim buişgalden sonra Hun devletinin çöküşü hızlanmıştır. İkinci işgal ise, Göktürk devletinin baskısınakarşı koyabilmek ve Orta Asya’ya uzanabilmek için M.S 661 yılında meydana gelmiş ve Çinlilerkısa bir süre için Orta Asya’ya girmişlerdir. Ancak 751 Talas savaşından sonra bir kere dahabölgeyi terk etmek zorunda kalmışlardır.8 Çinliler için İpek Yolu’nun kontrol altına alınması, buyolla Batı ile bağlantı sağlanması dolayısıyla söz konusu ticaret yollarının geçtiği Doğu Türkistan’asahip olması ve bölgenin güvenliğinin sağlanması son derece önemliydi. Bunun dışında Çinlilertarihte Moğollara, Göktürklere ve Hunlara karşı düzenlemiş oldukları seferlerde Doğu Türkistan’ıüs olarak kullanmışlardır.

Bölgenin Çin açısından geçmişte teşkil ettiği önem ve bölgenin güvenliğinin Çin’inkontrolünde bulunması hususu günümüzde artarak devam etmektedir. Yukarıda da belirtildiği gibi,jeopolitik bakımdan Doğu Türkistan, Çin topraklarının 1/6 sını oluşturan en büyük parçasıdır vesekiz ülkeyle sınırdaştır. Bu devletlerle ilişkiler ancak Doğu Türkistan üzerinden geliştirilebilir.Bölge Çin’in Orta Asya’ya açılan kapısı ve güvenliği açısından tampon bölgedir. Sınırbölgelerindeki devletlerle olan sorunlar, Çin’in güvenliğini tehlike altına sokabilecektir. Bu nedenleÇin, bölgenin jeopolitik hassasiyetini dikkate alarak, her dönemde bölgenin güvenliğini veekonomik çıkarını sağlamaya çalışmıştır. Doğu Türkistan’dan Orta Asya ve Güney Asya’yastratejik derinlik yapabilmek, Urumçi’yi Avrasya’nın doğu-batı arasında geçiş merkezi halinegetirmeye çalışmak da Çin’in öncelikli konuları arasındadır.

Ekonomik açıdan Doğu Türkistan bugün kömür, doğalgaz, petrol, uranyum rezerviyle,Çin’in yaklaşık %30 enerji ihtiyacını tek başına karşılamaktadır. Altay Dağlarındaki altınmadenleri ve Khotan’ın değerli yeşim mücevheri yüzyıllardır Çin’de meşhurdur ve Çin’in uzakkuzeybatısına tayin olan memurların dönüşlerinde her iki maddeden de bolca getirmiş oldukları iyibilinir. Kömür ve petrolün hem iyi kaliteli hem de bol olarak bölgede bulunduğu da bir gerçektir.Sincan’ın diğer zenginlikleri yirminci yüzyıldaki araştırmalarda ortaya çıkmıştır ve bunlar arasındateneke, civa, uranyum, kurşun, bakır, demir ve devasa petrol rezervleri vardır. Sincan’ın taşkömürürezervinin 31,980 milyon ton olduğu, yani 1946 rakamlarıyla Çin’in üçüncü büyük rezervinioluşturduğu; petrol rezervinin 120 milyon metrik ton veya Çin’in toplam rezervinin %58’inioluşturduğu; demir rezervinin 42,888,000 metrik ton ve tungsten filizi rezervinin de, 8,600 metrikton olarak çok önemli rezervler olarak tescil edildiği bilinmektedir.9 1942 yılında, Wusu petrolkuyularının günde 150 ton ham petrol ürettiği, yani her ay için 25,000 galon üretim yaptığısöylenmekteydi.10 Kuzey Sincan’daki diğer alanlar 1940'larda başka mineraller de üretiyordu vebunun çoğu Sovyetler Birliği’ne gitmekteydi. Altay Dağlarındaki Koktogai yakınlarında volfram(tungsten filizi) çıkartılmaktaydı. 1946'da, 2,000 ton kadar volfram içeren maden filizi SSCB’ye

7 Toby Huff, The Rise of Early Modern Science, Cambridge University Press, Cambridge 1977, s. 116.8 Erkin Ekrem, Doğu Türkistan ve Uygur Türkleri: Dünü, Bugünü ve Yarını” konulu yuvarlak masa toplantısı. Başkent

Üniversitesi, 25 Temmuz 2009.9 China Handbook 1937-45, New York, 1947, s. 391.10 U.S.National Archives, Washington D.C., Office of Strategic Services (OSS), “Developments of the Week in

China: Chungking Challenges Russian Influence in Sinkiang”, Research and Anakysis Report no.340, August 25, 1942,s.1, Linda Benson’un The Ilı RebellionThe Moslem Challenge to Chinese Authority in Xingiang 1944-1949 adlıkitabının üçüncü bölümünün 4. dipnotu olarak verilmiştir.

YELDA DEMİRAĞ

232

kamyonlarla nakledilmişti. Altay Bölgesinde beril ve spodümen yataklarının mevcudiyeti debilinmekteydi. Bunlardan beril, berilyum filizidir ve nükleer reaktörlerde sıkça kullanılan biralaşımın parçasını oluşturur. İkincisi, yani spodümen, aynı zamanda lityum alüminyum silikatolarak da bilinir ve termonükleer patlayıcı madde imalatında kullanılır.11 Sahip olduğu kaynaklarındışında bölge, Orta Asya ve Hazar Havzasından Çin’e enerji aktarılabilecek önemli bir geçişyoludur ve Çin ürünlerinin ucuza satılacağı, buradan Çin’e hammaddenin götürülebileceği önemlibir pazardır. Ayrıca buğday, pirinç, arpa gibi gıda tüketimi için gerekli olan tahıl ambarına sahipoluşuyla da Çin için önemli bir coğrafyadır. Ayrıca, bölge Çin’in yumuşak karnıdır. Zira,Uygurlara tanınabilecek bir bağımsızlık Tibet ve Tayvan için de örnek oluşturup bölgede dominoetkisi yaratabilecektir. Kısacası, Doğu Türkistan ekonomik, coğrafi ve güvenlik nedenlerindendolayı Çin için asla vazgeçilemeyecek bir bölgedir.

Günümüzde Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurların durumunu ve Çin HalkCumhuriyetinde maruz kaldıkları insan hakları ihlallerini ve bu durum karşısındaki isyanlarınıanlayabilmek için bölgenin tarihine bakmak, geçmişte Çin-Uygur ilişkilerini analiz etmekgerekmektedir.

Birinci Çin İstilasıİlk Çin istilası öncesinde Türkistan denilen bölge Batı’da Buhara, Hive ve Hokand hanlığı,

Doğu’da ise Kaşgar devletinden meydana gelmekteydi. Çin askerlerinin Doğu Türkistan’a girdiği1755 yılından 1865 yılına kadar süren bir yüzyıllık dönem birinci Çin istilası devri olarakadlandırılır. 18. yüzyılın ikinci yarısında bütün Doğu Türkistan boyunca Birinci Çin istilasınıngerçekleşmesinin nedenleri “Hocalar Devri” denilen ve yetmiş yedi yıl süren dönemde aranmalıdır.Hocalar12 arasında görülen gruplaşmalar ve iç kavgalar sonucu yaşanan bölünmüşlük“düşmanlarını birbirine karşı kışkırt, böl ve yönet”13 politikası takip eden Çinliler için fırsatolmuştur. Birinci istila sonrasında Çinliler tarafından bölgeye dışarıdan göçmenler yerleştirmiş,yerli halkın arazileri alınarak bu göçmenlere verilmiş, Çin’e hizmet eden, onlara karşı çıkmayanyerli ahaliye ise şeref unvanları ve malikâneler bağışlanmıştır.14 1795’de Çin İmparatorunun emriile Doğu Türkistan’daki camiler, medreseler, hamam ve vakıflar satılmıştır. Ayrıca, ağır vergiler vebölgesel düzeyde görevli memurlar tarafından görevin kötüye kullanılması da merkezi Çinyönetimi ile Doğu Türkistan halkı arasındaki gerginliği artıran diğer bir etken olmuştur.15 Çinlilerinbu politikalarına karşılık, Uygurlar 1759’dan 1865’e kadar yüzyıl süren isyanlara başlamışlar vetekrar bağımsızlıklarını kazanmak için kırk iki kez ayaklanmışlardır. 16 İsyanlar her ne kadar Hoten,Yarkend ve Kaşgar’da Çin yönetimini rahatsız etmişse de, Uygurlar nihai amaçları olanbağımsızlığı elde edilememişlerdir. Ancak yine de bu isyanlar neticesinde Altışehir bölgesindeÇenfen, Şibe, Sulan bölgesinde tekrar Uygur hâkimiyeti kurulmuş, bu bölgelere Çinliler tarafındanyerleştirilenlerin ellerindeki araziler ve Çin hükümeti tarafından müsadere edilen eğitim kurumları

11 U.S. National Archives, Washington, D.C., Office of Intelligence Research, “Recent Events in Sinkiand”, no. 4461,June 11, 1947, s. 9, Linda Benson, age, s. 21.

12 1678 yılında yıkılan Seidiye Hanlığından sonra bölgede hocalar saltanatı başlamıştır. Buharalı BahaüddinNakşibendi’nin öncülüğünde kurulmuş Nakşibendi Tarikatına mensup olan hocalar özellikle Doğu Türkistan’ıngüneyinde yer alan Altışehir’de güçlenmiş ve siyasi iktidara yükselmişlerdir. “Hocalar devri” ile ilgili ayrıntılı bilgi içinbkz., İklil Kurban, Doğu Türkistan için Savaş, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995.

13 W.W. Barthold, Moğol İstilasına Kadar Türkistan, Ankara 1990, s. 405.14 Mehmet Emin Buğra, Doğu Türkistan, Tarihi, Coğrafi ve Şimdiki Durumu, İstanbul, 1952, s. 21.15 Kim Hodong, Holy War in China: The Muslim Rebellion and State in Chinese Central Asia, 1864-1877, Stanford

University Press, California, s. 163-64.16 Bu devrin başlıca isyanları; Büyük-Küçük Hocalar İsyanı (1757-1759), Üçturfan İsyanı (1765), Ziyaüddin Hoca İsyanı

(1815), Cihangir Hoca İsyanı (1824-1828), Yusuf Hoca İsyanı (1830), Yedi Hoca isyanı (1847), Valihan Töre isyanı(1857), Kuçar ve Döngenler İsyanı (1864). İsyanlar hakkında ayrıntılı bilgi için bkz., İklil Kurban, Doğu Türkistanİçin Savaş, Ankara 1998.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

233

ve vakıfların çoğu geri alınmıştır.17 İsyanlar Müslüman Çinliler olan Hui’lerin doğu ve kuzeykısımlarını kontrol altına almalarıyla daha da artmıştır.18

1864 yılında Uygurlar ve Hui’lerin (Döngenler) başlatmış oldukları ve DoğuTürkistan’daki İlk Çin istilasına son veren büyük isyan ağır vergileri ödeyemeyen veödeyemedikleri bu vergiler yüzünden en ağır işlerde çalıştırılan çiftçiler tarafından Döngen MALung, Ma Sen gibi liderler önderliğinde Kuçarlıların ayaklanmalarıyla başlamış, daha sonra Kurlave Urumçi halkının katılımıyla büyümüştür. Çin’de Mançu hanedanının çökmesinden sonrakikargaşada Kaşgar’da iktidarı elinde bulunduran Kırgız Başkanı Sadık Beg’in bulunduğu bir heyetHokand’a müracaat edip eski Hocaların sülalesinden kişileri Kaşgar’a göndererek bölgede barışınsağlanmasını istemiştir.19 Bu yardım talebi üzerine Hokand Hanı bölgede uzun yıllar başarılı biryönetim kurmuş olan Cihangir Han’ın oğlu Buzurg Han ile birlikte geçmişte Taşkent ve AkMescid’in müdafaası sırasında yeteneği ile dikkatini çekmiş olan Yakub Bey’i yanlarına bir miktarasker vererek Kaşgar’a göndermiştir.20 Yakub Bey kısa süre içerisinde Kaşgar’da hakimiyetinikurmuş, daha sonra Yarkent’i, 1867’de de Raşidin Hoca’nın idaresindeki Aksu, Kuçar,Kurla veKaraşehir’i ele geçirerek, Doğu Türkistan’da bulunan Türk beyliklerini tek bir yönetim altındatoplamış, hızla yükselişinden rahatsız olan Buzurg Han’ı da iktidardan uzaklaştırmıştı.21 Böyleceilk Çin istilası son bulmuş ve 1865’den 1878’e kadar sürecek olan Yakup Bey Dönemi başlamıştır.Ancak geçici olarak sona eren Çin işgalidir, bölgeye yönelik politikaları değil. Zira Yakup Beydönemi adeta Çinliler için ikinci bir istilaya hazırlık dönemi olmuştur.

Doğu Türkistan’da ilk Çin işgalinin sona ermesinde bölgedeki isyanlar dışında başkanedenlerde etkili olmuştur. Bu nedenler arasında Doğu Türkistan’daki farklı etnik gruplarıbirleştirici bir rol oynayan ve Uygurların varlıklarının devamında da etkili olan Sufism önemlidir.22

Ayrıca Çin’in Afyon Savaşları (1839-1842) ve izleyen yıllarda meydana gelen Taiping (1851-1864) ve Nian (1851-1868) ayaklanmalarıyla zayıflaması da Doğu Türkistan’da güç kaybetmesineneden olan faktörler arasındadır.

Yakub Bey Devleti: Rusya, İngiltere ve Osmanlı Devleti ile Diplomatik İlişkiler

Doğu Türkistan’daki Çin hâkimiyetinin sona ermesiyle, ortaya gerçek bir bağımsız devletçıkmıştır. Öyle ki, devletin kurucusu ve lideri durumundaki Yakub Bey son birkaç asır içerisindeAsya’nın yetiştirmiş olduğu güçlü ve bağımsız olan tek hükümdardır.23 “Bedevlet” ( MesutHükümdar) ünvanını alarak bölgedeki tek güç olan24 Yakub Bey, askeri becerisini, diplomasiylebirleştirmeyi başarabilmiş bir hükümdar olarak Osmanlı Devleti, İngiltere ve Rusya ile diplomatik

17 İbid., s. 23.18 Müslüman Çinliler olan Hui’lere Döngen veya Tungan denilir. Moğollar zamanından kalan ve daha sonra Doğu

Türkistan’da meydana gelen olaylarda Kuzey Çin’e gidip yerleşen ve Çinlileşen Müslüman Türk ve Moğolunsurlarıdır. Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş, İstanbul 1970, s. 150.

19 Paul Henze, “The Great Game in Kashgaria, British and Russian Missions to Yakub Beg”, Central Asian Survey,Cilt: VIII, 2, 1989, ss. 61-95.

20 Zeki Validi Togan, Bugünkü Türkili (Türkistan) ve Yakın Tarihi, İstanbul 1942, s. 218-219.21 Tsing Yuan, “Yakub Bag (1820-1877) and the Moslem Rebellion in Chinese Turkestan”, Central Asiatic Journal,

Cilt: VI, Sayı: 2, Haziran 1961, s. 134.22 Michael Dillon, China’s Muslims, New York: Oxford University Press, 1996, s. 23.23 Paul Henze, agm, s. 64.24 A.N.Kuropatkin, Kashgaria, (Çev. Walter E. Gowan), Thacker Spink, Calcutta 1882, s. 168. Saadettin Gömeç, Yakub

Bey’in başarılarının etrafı tarafından kıskanıldığını, onun askeri harcamalara çok para sarfettiği, bu nedenle halkın dahafazla vergi vermek zorunda kaldığı söylentilerinin onu çekemeyenler tarafından yayıldığı, hatta bu kişiler BuzurgHan’la da Yakub Bey’in arasına fitne soktuklarını yazar. Uygur Türkleri Tarihi ve Kültürü, Atatürk Kültür MerkeziYayınları, Ankara, 1997, s. 70-71.

YELDA DEMİRAĞ

234

ilişkiler kurmuş, askeri eğitmenlerini Osmanlı Devleti’nden, silahını İngiltere’den, ticari mallarınıRusya’dan getirtmişti.25

19.yüzyılda İngiltere ve Rusya arasında Batı Türkistan’da oynanan “Büyük Oyun”26 DoğuTürkistan’da da devam etmiştir. Yakub Bey’de iki devlet arasındaki güç mücadelesini kendipozisyonunu güçlendirmek için kullanmıştır. Yakub Bey’in Ruslarla ilgili tecrübesi 1853 yılındaRusların Ak-Mescit’i işgali zamanına dayanmaktaydı. Bu işgal sırasında Rusya’ya karşı savaşanKaşgar Hakimi onların askeri gücünü ve savaş taktiklerini iyi biliyordu. İki devletin bölgedekirekabetini akılcı bir diplomasi uygulayarak kendi lehine çeviren Yakub Bey her zaman İngiltere’yedaha yakın Rusya’ya daha uzak bir politika izlemiştir.

Rusların bölgeye ticari olarak sızmasının ardından askeri bir işgalinde gelebileceğindenendişelenen Yakub Bey, başlangıçta Rusya ile kurulacak her türlü diplomatik ve ticari ilişkiyireddetmiş, onun bu tavrına karşılık bölgede Çin hâkimiyeti dönemindeki ticari ayrıcalıklarınatekrar kavuşmak isteyen Rusya’nın cevabı sert olmuş, kuzeybatı sınırlarına asker yığmış ve 1871’ekadar Yakub Bey hükümetini tanımamıştır. Bu tanımamanın ardında yatan en önemli neden iseRusya’nın Çin ile ilişkilerine zarar vermek istememesi ve Yakub Bey’in hükümetinin kısa ömürlüolacağını düşünmesiydi.27 Ancak İngilizlerinde bölgeyle ilgilenmesi üzerine, 1872 MayısındaGeneral Kaufman bir mühendis, bir topograf ve bir tüccardan oluşan heyeti hem ülke hakkındabilgi toplamak, hem Kaşgarya’nın Hindistan’la ilişkilerini analiz etmek hem de Kaşgarya’yla birticari anlaşma imzalamak üzere görevlendirerek bölgeye göndermiştir. 20 Haziran 1872 yılındaGeneral Kaufman ve Yakub Bey arasında imzalanan anlaşmaya göre; Rusya bölgede hiçbirkısıtlama olmadan serbestçe ticaret yapabilecekti, kervansaraylar kurulacaktı, ticari acenteleroluşturulacaktı, %2.5’lik bir gümrük vergisi ve diğer ülkelere erişim hakkı oluşturulacaktı.28 Buantlaşmanın içeriği neredeyse Rusların daha önceleri Buhara ve Hokand’la imzaladıklarınınaynıydı; ancak bir tane önemli istisna vardı: Rus-Kaşgar antlaşması Yakub Bey’in hükümdarlığınınfiili meşruiyetini gösterirken diğer antlaşmalara taraf olan yöneticiler sadece Rus kontrolündekiunsurlar olarak kalmaktaydı.29 Özetle, Rusya ve Kaşgarya arasında ilk başlarda oluşan veneredeyse savaş çıkartacak olan düşmanlık ve gerilimden sonra her iki taraf da bir geçici antlaşmayöntemi bulmuştu. Yakub Bey, bir ticaret antlaşması yapılmasını kabul ederken Rus hükümeti dekendisini Kaşgarya’nın fiili yöneticisi olarak tanıdı.

25 Baymirza Hayit, Türkistan Devletlerinin Milli Mücadeleleri Tarihi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995, s.145.

26 Bu yüzyılda Orta Asya’da İngiltere ve Rusya arasında yaşanan üstünlük mücadelesi 1820’de Buhara ve İranyolculuklarına çıkan Yüzbaşı Arthur Conolly tarafında meslektaşı Henry Rawlinson’a yazılan mektupta “Büyük Oyun”olarak nitelendirilmiştir. Gerald Morgan, Anglo-Russian Rivalry in Central Asia: 1810-1895, Frank Cass, Londra1981, s. 15. Bu ifade daha sonra Rudyard Kipling’in Kim adlı eserinde ölümsüzleştirilmiştir. Geleneksel Rus politikasıolan sıcak denizlere açılmak için Rusya’nın önünde iki yol bulunmaktadır. İlki, İstanbul ve Boğazları ele geçirmek,diğeri de Orta Asya’yı işgal etmektir. Rusya’nın Orta Asya’yı işgal amaçlarından biri de Sanayi Devrimi’nin etkileridir.Sanayi Devrimi’ni gerçekleştiren Batı Avrupa ülkeleri, fabrikalarına ucuz hammaddeler ve ürünlerine yeni pazarlarararken Rusya’da Doğu’da aynı faaliyetleri yapmayı amaçlamaktadır. Bu amaçlar doğrultusunda Rusya’nın bölgeyedoğru genişlemesi IV.Ivan zamanında Kazan’ın daha sonra da Astrakan’ın alınmasıyla başlayıp, 19.yüzyılda da devametmiştir. Özellikle Fransa ve İngiltere’nin Osmanlı Devleti’nin yanında yer aldığı Kırım Savaşından Rusya’nın büyükbir yenilgiyle çıkması artık tüm enerjisini Orta Asya üzerinde yoğunlaştırmasına neden olmuştur. Dış politikasınınönceliklerinden biri Hindistan’ın güvenliğini korumak olan İngiltere, Kırım Savaşı ve Boğazlar Sözleşmesiyle, Rusgemilerine Çanakkale ve İstanbul Boğazlarını kapatmıştı, ancak bu durum Rusya’yı başka yollar aramaya sevk etmiş,güneye doğru yayılması engellenen Rusya, bu defa ilgisini doğuya, Orta Asya’ya kaydırmıştı. Ayrıntılı bilgi için bkz.Yelda Demirağ, “Büyük Oyun”: 19.yüzyılda Rusya ve İngiltere’nin Orta Asya’da Rekabeti”, içinde GeçmiştenGünümüze Dönüşen Orta Asya ve Kafkasya, (Der. Yelda Demirağ & Cem Karadeli), Palme Yayıncılık, Ankara2006, ss. 1-16.

27 Kim Ho-Dong, age, s. 141-142.28 Rusya ve Kaşgarya arasında 1872 yılında imzalanan anlaşmanın tam metni için bkz., A.N.Kuropatkin, age, s. 168.29 Kim Ho-Dong, age, s. 142.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

235

İngiltere ve Kaşgarya ilişkisi İngiliz tüccar Shaw’un Yakub Bey’i 1869 yılında ziyareti ilebaşlamış, bir yıl sonra da Kaşgar elçisi Mirza Muhammed Şadi Başkanlığında bir heyetin İngilizHindistan valiliğine gitmesi ile devam etmiştir. Her ne kadar Shaw İngiliz hükümeti tarafındanresmi olarak görevlendirilmemişse de onun Kaşgarya’yı ziyaret etmesi ve Yakub Bey’le görüşmesiİngiliz hükümetinin de Doğu Türkistan’a yönelik bundan sonra izleyeceği politika da etkiliolmuştur. Shaw bölgenin ne kadar önemli bir pazar olduğunu ve ticari olarak bu kadar bakir biralanın Rusya’ya bırakılmaması konusunda hükümeti ikna etmiştir. İngiliz tüccar Shaw’ YakubBey’in huzuruna kabul edilişini ve Kaşgar hükümdarıyla ilgili izlenimlerini şöyle anlatmaktadır: “3Ocak 1869’da Yakub Bey’le sarayda görüşebileceğim haberi bana verildi. Yaklaşık bir hafta sonrabeni aldılar, şehre götürdüler, 30-40 kadar görevli ellerimdeki hediye paketlerini aldılar vehükümdarın huzuruna çıkardılar. Görevlilerin arasından geçerek yürüdüm, yalnız ilerledim. Yanınayaklaşınca dizlerinin üzerinde yarım ayaklandı ve iki eliyle beni tuttu.” Yakub Bey, bu Orta Asyatarzı tokalaşmasıyla Shaw’u oturmaya davet etti. Yakub Bey gülümsüyordu ve yolculuğunun nasılgeçtiğini sordu. Cevaben Shaw öncelikle yetersiz Farsçası için özür diledi, ama Yakub Bey onuanlayabileceğinden emin olduğunu söyledi. Kendi ülkesinin de Çinlilerle savaşmış olduğunuhatırlatan Shaw, Yakub Bey’i Çinlilere karşı zaferi için ve Türkistan’da yeniden bir Müslümandevletin kurulması için tebrik etti. Shaw buraya İngiltere hükümeti adına değil, kendi adınageldiğini ve geliş amacının da iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin özellikle çay ticaretiningeliştirilebileceğini anlatmak amaçlı olduğunu belirtti ve bu konularda ayrıntılı olarak konuşmalarıgerektiğini söyledi. Yakub Bey Shaw’a birkaç gün dinlenmesini, daha sonra konuşabileceklerinisöylediğinde Shaw bir daha ki sefere aralarında tercüman olmasının daha iyi olabileceğinisöyleyince Yakub Bey,”İkimizin arasında üçüncü bir şahsa gerek yoktur. Dostluğun çevirmeneihtiyacı olmaz.” diye cevap verdi ve Shaw’u son derece iyi bir şekilde uğurladı.30

Shaw’un Doğu Türkistan için anlatmış olduğu olumlu izlenimler Hindistan elçisiR.S.Mayo’yu bölgeye bir heyet gönderilmesi konusunda ikna etmiştir. Ancak T.D.Forsyth, G.Henderson ve A. O. Hume’dan oluşan heyet bölgeye ilk ziyaretlerinde Yakub Bey, seferdeolduğundan görüşememişlerdir.31 Bunun üzerine Yakub Bey, Kaşgarya’ya dönüşünde elçisi SayyidAhrar’ı 1871 yılında Vali’ye ve İngiliz Kraliçesine hitaben yazmış olduğu bir mektupla Hindistan’agöndermiştir.1872 Rus-Kaşgar anlaşmasıyla Rusya’nın bölgede ticari imtiyazlar elde etmesi,İngilizleri de harekete geçirmiş ve bölgede kendilerinin de bulunması gerektiğine inanmışlardı. İştebu düşüncelerle 1873’de Forsyth başkanlığında yine kalabalık bir heyet Kaşgar’a gelmiştir. Buheyetin misyonu Yakub Bey devletiyle sadece ticari anlaşma imzalamak ve diplomatik ilişkilerkurmak değil aynı zamanda bölge ile ilgili tüm topografik, etnografik ve ekonomik bilgilerindetoplanmasıdır.32 2 Şubat 1874’de imzalanan Kaşgar-İngiliz anlaşmasının maddeleri 1872 Rus –Kaşgar antlaşması ile neredeyse aynıydı ama önemli bir istisna vardı. Rus – Kaşgar Antlaşması, heriki tarafın karşı taraf topraklarında ‘kervanbaşılar’ı olmasını öngörüyordu ancak bunların görevisadece “ticari temsilci” olmaktı. Buna karşın, İngiliz – Kaşgar antlaşması aynı zamandabüyükelçilere ve konsoloslara resmi diplomatik mevki ve ayrıcalıklara sahip olacak olan temsilcilerve ticari temsilcilerin atanmasını öngörüyordu.33 İngilizleri bölgeyle ilgilenmeye iten şey, RuslarınKaşgarya’ya yönelimiydi. İngilizler her zaman Hindistan’ın kuzey sınırının güvenliği için ve buyönden olası bir Rus işgalinden endişe duyuyorlardı ama aynı zamanda tanımadıkları bir ticaripazarı da keşfetmek istemekteydiler. Kaşgar’la 1874 ticaret anlaşmasının imzalanması yeni ve dahasamimi bir ilişkinin başlangıcı demekti. 1873-74 Forsyth heyeti Kaşgarya’daki İngiliz etkisinin

30 Robert, Shaw, Visits to high Tartary, Yarkand and Kashgar, Oxford University Press, Hong-Kong 1984, s. 32.31 Peter Hopkirk, The Great Game: The Struggle fo Empire in Central Asia, Kondasha America Inc., New York

1994, s. 326.32 Paul Henze, agm, s. 68.33 Anlaşmanın maddeleri için bkz., Kim Ho-dong, age, s. 356.

YELDA DEMİRAĞ

236

zirve noktasını oluştursa da, aynı zamanda İngiltere için bu ülkenin ticari potansiyeli açısındanhayal kırıklığının oluşumunda da bir dönüm noktasıydı.34 Keşif gezilerinden çıkan sonuç,Rusya’nın Hindistan’a ulaşmak için Karakurum Dağları’nı kullanamayacağını, onun yerinePamirler’deki geçitleri veya daha batıda yer alan Hindikuş’u kullanması gerektiğini ortaya koydu.Her ne kadar İngiltere, batıdan gelecek bir Rus işgali hakkında içini rahatlatamasa da, Kaşgar artıkbir zamanlar sahip olduğu stratejik önemi kaybetmişti. Aynı şekilde, gelecekte Doğu Türkistan’laticaret de bir zamanlar resmedildiği kadar çekici görünmemekteydi. Genelde, İngilizlerin Kaşgar’lailişkileri 1874’ten itibaren zayıfladı ve sadece Yakub Bey’in Rus etki alanına girmesini önlemeklekısıtlı hale geldi. Yakup Bey İngiliz Hindistan’ı ile yaptığı antlaşmadan çok şey kazandı. Sadeceİngilizlerin yönetimini tanımasını sağlamakla kalmadı, aynı zamanda ülkesini Rus tehdidinden enfazla korunaklı hale de getirdi. Rusya, artık Kaşgarya’yı İngiltere ile ilişkilerine etkisinihesaplamadan işgal edemezdi. Ayrıca, İngiltere ile dostane ilişkileri sayesinde Yakub Bey silahalımı için bir kaynak da bulmuş oluyordu.

İngiltere ve Rusya tarafından tanındıktan sonra, içinde bulunduğu şartların nezaketininfarkında olan, Çin’in bu topraklardan kolay kolay vazgeçmeyeceğini, Rusya’nın Türkistanistikametindeki ilerleyişinin Doğu Türkistan’ın kapılarına dayandığını gören Yakub Bey, Osmanlıdevletiyle de diplomatik ilişkiler kurmanın faydalı olacağına inanmıştı.35 İslam’ın başı olanOsmanlı sultanı tarafından tanınmak Yakup Bey’in siyasi statüsünü güçlendirecek diğer taraftan daileride Çin’e karşı kullanmak üzere gerekli olan silah, mühimmat ve askeri eğitim konusundaOsmanlı Devleti’nin yardımlarını alabilecekti. Bu amaçla Osmanlı Padişahı Sultan Abdülaziz’eelçisi Seyyid Yakub Han Töre’yi (Hoca Töre) göndererek yardım talebinde bulunmuştur.36

Osmanlı devleti de bu talebe olumlu yanıt vermiş, gönderdiği elçi vasıtasıyla Padişaha itaatini arzeden Yakub Bey’e hediyeler,37 ayrıca silah, cephanelik ve askeri eğitmenler gönderilmiştir.38

Önceki dönemlerde Batı Türkistan’daki Rus ilerleyişine karşı Buhara, Hokand ve Hive’nin yardımtaleplerine olumlu yanıt veremeyen39 Osmanlı Devleti’nin şimdi Kaşgar’a gönderdiği yardımlarınve bölgeye karşı daha aktif bir politika izlemesinin temel nedenleri arasında Rusya’nın Hindistan’adoğru yayılmasını istemeyen İngilizlerin Osmanlı devletine bir telkinde bulunmuş olabilecekleriihtimali kuvvetlidir. Bu şekilde İngiltere, Kaşgar-Afganistan-Türkmenistan halkasını meydanagetirerek Hindistan ile Rusya arasında Kaşgar’ı tampon bölge olarak kullanmakistemişlerdir.40Yine bu dönemde Osmanlı devletinin bölgeye yönelik politika değişikliğindeTanzimat reformlarının mimarlarından sadrazam Fuad ve Ali Paşaların ölümlerinden sonra İslam

34 G.J.Alder, British India’s Northern Frontier, s. 5535 Alaeddin Yalçınkaya, Sömürgecilik, Pan-İslamizm Işığında Türkistan, 1856’dan Günümüze, Lalezar Kitabevi,

Ankara 2006, s. 103.36 Yakub Han’ın mektubu Farsça yazılmıştır. Şaban 1289 (Ekim 1872) tarihli mektubunda “ Duyduğumuza göre bütün

Müslümanların Halifesi olarak zat-ı şahaneniz, himmetinizi İslam’ın hayrına sarf etmektesiniz. Bu arada bizde, sizlereniyazda bulunmayı ganimet bilerek yüce katınızda kulluğumuzun kabulü ümidiyle bu mektubu göndermeye cüret ettik.Biz acizlerini de himaye ettiğiniz kullarınız arasına dahil ile kapınızda hizmet edenlere ilave buyurunuz ki bu vesileylebizim de başımız dik olsun….” Mehmet Saray, Rus İşgali Devrinde Osmanlı Devleti ile Türkistan HanlıklarıArasındaki Siyasi Münasebetler (1775-1875), Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1994, s. 108.

37 ….itaatini arz eden Kaşgar Hakimi’ne Birinci rütbeden Murassa Nişan-ı Osmani ile iki yüz bin kuruş kıymetinde birmurassa kılıç ihsanı, elçi Yakup Han’a da İkinci rütbeden Nişan-ı Osmani ve yüz bin kuruş harcırah verilmesikararlaştırılmıştır.Başbakanlık Osmanlı Arşivi, İrade Hariciye, No: 15524,19 Haziran 1873/ 19 Rebiul-Ahir 1290,Arşiv Belgeleri, s. 33.

38 Başbakanlık Osmanlı Arşivi, İrade Dahiliye, No:49054, Saray, age, s. 109.39 Buhara Emiri’nin Padişah Abdülaziz’den yardım talebi ve cevabında mesafenin uzaklığı ve arada diğer devletlerin

bulunması sebebiyle fiilen bir yardımın mümkün olmayacağının belirtilmesine ilişkin belge; Başbakanlık OsmanlıArşivi, İrade Meclis-i Mahsus, No:1627, 12 Recep 1287/ 9 Ekim 1870, Arşiv belgeleri, s. 32.

40 Mehmet Saray, Rus İşgali Devrinde Osmanlı Devleti ile Türkistan Hanlıkları Arasındaki Siyasi Münasebetler,Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1994, s. 103.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

237

birliğine ağırlık verilmesi de etkili olmuştur.41 Osmanlı Devleti tarafından Yakub Bey’e “Emir”unvanı verilmiş, Emirliğin ölünceye kadar kendisinde kalması ve kendisinden sonra da en büyükoğluna geçmesi için Osmanlı Padişahının iznini isteyen Yakub Han’a bu isteğin bazı şartlardâhilinde kabul edilebileceği bildirilmiştir. Bu şartlar arasında Kaşgar’da hutbenin kesintisiz olarakHalife adına okunması, paranın halife adına basılması, Osmanlı sancağının Kaşgar’dadalgalanması, komşuları ile iyi ilişkiler içerisinde olması v.s. gibi maddeler bulunmaktadır.42 SultanAbdülaziz döneminde Osmanlı Devleti’nin Kaşgar’a yönelik politikası II. Abdülhamid dönemindede devam etmiş, yeni padişahın tahta çıkışını (cülus) tebrik etmek ve hediyelerini sunmak içinYakub Bey elçisi Hacı Töre’yi bir kez daha İstanbul’a göndermiştir.43 Yakub Bey iktidarınısağlamlaştırırken son hazırlıklarını tamamlayan General Tso’da 1876’da bölgeyi tekrar elegeçirmek için harekâta başlamıştır. Sınır bölgelerine Hakim Han Töre’yi ve küçük oğlu HakKulu’yu göndererek kendisi de merkezi kuvvetlerin başında bulunarak Çin ilerleyişini durdurmakisteyen Kaşgar Hakimi Yakub Bey’in 1878 yılındaki ani ölümü44 bölgenin tekrar Çin hakimiyetinegirmesine neden olmuştur.45 Kaşgar’ın sabık emirinin, Osmanlı Devleti’ne bağlılığının ifadesiolarak para bastırıp hutbe okuttuğu, dolayısıyla bu vilayetin Memalik-i Mahrusa’dan sayılmasınedeniyle Çinlilere bırakılmaması gerektiğine dair Osmanlı Devletinden yardım talebindebulunulmuşsa da46, o dönemde Osmanlı Devleti’nin Rusya ile içinde bulunduğu 93 Harbi buyardımın gönderilmesine olanak vermemiştir.47

İkinci Çin İstilası ve Şarki Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin Kuruluşu

Yakub Bey’in ölümü ve sonrasında yaşanan iç karışıklıklar, Çinlilerin 1878’de bölgeyitekrar işgal etmeleri için gerekli ortamı sağlamıştır. Ayrıca Rusya’nın bölgede yayılmasındankorkan İngiltere’nin de Çin’e işgal için telkinde bulunması hatta istila için gereken finansal desteğiİngiliz bankalarından sağlaması48 da Çin işgalini kolaylaştırmıştır. 1878’de bölge Mançuhanedanının valisi Zuo Zongtang’ın kontrolüne girmiştir. Zuo’nun kuvvetleri sadece bölgeyikontrol etmekle kalmamış, aynı zamanda Rus kuvvetlerinin geri çekilmesini de sağlamışlardır.Bölgede gelecekte istikrar sağlamak için Qingler Doğu Türkistan’ı Çin’in problemlerinden tecritetmeye çalıştı. Bu, Han bürokratlarının Yakub Bey’in devletinin yıkılmasından sonra barışçı bir

41 Kim Ho-Dong, age, s. 54.42 Başbakanlık Osmanlı Arşivi, İrade, Meclis-i Mahsus, Mehmet Saray, age, s. 111.43Başbakanlık Osmanlı Arşivi., İrade Dahiliye, No:.60716, 25 Rebiul Evvel 1294/ 11 Nisan 1877, Arşiv Belgeleri, s. 35.44 Yakub Bey’in ani ölümüyle ilgili Sayrami zehirlenmiş olabileceğini söylemektedir. …yorulup nefes nefese kaldığında

hizmetkârlarına kendine soğuk çay getirmelerini emretti. Getirilen çayı içer içmez yere düştü ve vücudu katılaştı, rengimaviye döndü ve vücudu çatlamaya başladı. Sayrami, çayı getiren hizmetlinin önceden Hotan hükümdarı NiyazBey’den rüşvet aldığından şüphelenir. Musa Sayrami, Tarih-i Hamidi, s. 57.

45 Çin ilerleyişinin ayrıntıları için bkz., A.N.Kuropatkin, age, s. 245-246.46 Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Yıldız Esas Evrakı, Kısım 33, No:1638, 10 Muharrem 1297/25 Aralık 1879, Arşiv

Belgeleri, s. 37.47 Osmanlı Devleti o dönemde kendi iç sıkıntılarıyla uğraşıyordu. 1875 yılında Hersek ayaklanması, 1876’da Bulgar

ayaklanması, Sultan Abdülaziz’in tahtan indirilmesi, II. Abdülhamit’in tahta geçmesi, Meşrutiyetin ilanı ve aynı güntoplanan İstanbul Konferansı . Kaşgar’ın beklediği dönemde Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu durum ile ilgiliayrıntılı bilgi için bkz., Fahir Armaoğlu, 19. Yüzyıl Siyasi Tarihi, 1789-1914, Ankara, TTK, 1997; Roderic Davison,Turkey, New Jersey, Prentice Hall, 1968; Enver Ziya Karal, Osmanlı yardım Tarihi, Cilt V-VII-VII, Ankara, TTK,1994; Kemal Karpat, Balkanlarda Osmanlı Mirası ve Ulusçuluk, Ankara, İmge Yayınevi, 2004; Mahmud CelaleddinPaşa, Mir’at-ı Hakikat (Tarihi Hakikatlerin Aynası), Yay. Haz. İsmet Miroğlu, İstanbul, 1983.

47 Andrew D.W.Forbes, Warlords and Muslims in Chinese Central48 Owen Lattimore, Pivot of Asia: Sinkiang and the Inner Asian frontiers of China and Russia, AMS press, New

York 1950, s. 32.

YELDA DEMİRAĞ

238

Doğu Türkistan’da hüküm sürdükleri düşünülünce, görece başarılı bir siyasal yaklaşımdı. Buyaklaşım, Qing’in 1911’deki çöküşüne kadar, Qing etkisindeki bu bölgede sürdürülecekti.49

18 Kasım 1884’te 19. eyalet olarak Şin-cang (Yeni Toprak)50 adıyla doğrudanİmparatorluğuna bağlanan Doğu Türkistan üzerindeki Mançu sülalesinin hâkimiyeti 1911 yılınakadar devam etmiş, bu tarihte Sun Yat Sen liderliğindeki milliyetçi Çinliler, Mançu yönetiminidevirerek iktidarı ele geçirmiş ve cumhuriyeti ilan etmişlerdir. Çin ulus devletinin kurucusu SunYat Sen Uygurları Hanların alt etnik grubu olduğunu kabul ediyordu. Bu görüş doğrultusundaHanların bölgenin verimli tarım alanlarına göç ettirilmesi, bölgenin Han bürokratları tarafındanyönetilmesi bu dönemde başlamıştır. Bu politikalara Uygurların tepkisi kimlik mücadelesine hızvermek olmuştur. Bu konuda iki temel akım çarpışıyordu: Seküler milliyetçilerden oluşanCedidciler (Yenilikçiler) ve muhafazakâr, dindar grupların başını çektiği Kadimciler. Cumhuriyetdönemi, şu anki Uygur ayrılıkçılığının oluşumunda önemli bir rol oynadı. Bu dönemde DoğuTürkistan Uygurları ulusal etnik uyanış yaşadı. Bunun bir sebebi, önceleri de uygulanan Uygurlarakarşı ayrımcılığın Cumhuriyet döneminde daha şiddetli olarak ortaya çıkmasıydı. 1930’da HanMaksud’un ölümünden sonra bölge valiliğine getirilen Jin Shuren’in Kumul’u ele geçirip, vergileriartırması ve Han Çinlilerinin bölgeye yerleştirilmesinin sistematik bir hal alması neticesinde pekçok yerde ayaklanmalar yeniden başlamıştır. Bu ayaklanmaların ilki Hoca Niyaz Haciliderliğindeki Kumul ayaklanmasıdır (1931). Kumul isyanı, ayrılmayı değil, bölge valisi olarakJin’in değiştirilmesi ve daha geniş bir otonomi istediği için benzersizdir.51 Bu ayaklanmayıMahmut Muhiti liderliğinde Turfan ayaklanması (1933) ve Mehmet Emin Buğra liderliğindemeydana gelen Hoten ayaklanması (1933) izlemiştir.52 Ayaklanmaların başladığı 1933 yılı aynızamanda bölgeye yeni vali olarak atanan ve on yıl bu görevde kalacak olan Şing Şi Sey devrinin debaşlangıcıdır. Bir taraftan Şing Şi Sey’in Sovyetler Birliği Komünist Partisine üye olması veMoskova’ya yakın bir siyaset izlemesi, diğer taraftan Çin’de süren iç savaş ve 1930’larda başlayanÇin-Japon Savaşı nedeniyle Çin’in bölge üzerinde yoğunlaşamaması nedeniyle Sovyetler Birliğininbölgede istediklerini yapabilmeleri için gereken ortamı sağlamıştır. Öyle ki, ordu, polis, sağlık,eğitim teşkilatı başta olmak üzere tüm kamu yöneticileri de facto 20 kadar Rus subayına bağlıçalışıyordu.

Bir sene sürecek olan Şarki Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden süreç 1931Kumul ayaklanmasına gönüllü olarak katılan fakat daha sonra Kansu’ya çekilen Döngenlerin lideriMa Zhongying’in 1933’te tekrar Kumul’a dönüşü ile başlamıştır. Hoca Niyaz ile görüşen veanlaşmak isteyen Ma Zhongying Muri köyünde gerçekleşen buluşmada kendisinin askerikonularda, Hoca Niyaz’ın ise sivil konularda yetkili olmasını teklif etmiştir. Ancak teklifininreddedilmesi üzerine Ma Zhongying, Hoca Niyaz liderliğindeki ihtilalcılara saldırarak ellerindekisilahları almıştır. Zor durumda kalan Hoca Niyaz bölgenin askeri valisi olan Şing Şi Sey ileanlaşmıştır. Şin ve Niyaz arasında 9 Temmuz 1933’de Urumçi’de imzalanan anlaşmaya göre, Tanrıdağlarının güneyinin idaresinin Hoca Niyaz’a, kuzeyinin de Şin Şi Sey’e bırakılmasıkararlaştırılmıştır. Anlaşmadan yaklaşık dört ay sonra 12 Kasım 1933’de de Kaşgar’da “Şarki

49 Andrew D.W.Forbes, Warlords and Muslims in Chinese Central Asia: A Political History of RepublicanSinkiang 1911-1949, Cambridge University Press, New York 1986, s. 10-11.

50 Anwar Rahman, Sinicization Beyond the Great Wall: China’s Xingiang Uighur Autonomous Region, Matador,London 2005, s. 22-23.

51 Andrew D.W.Forbes, Warlords and Muslims in Chinese Central Asia: A Political History of RepublicanSinkiang 1911-1949, Cambridge University Press, New York 1986, s. 231.

52 Mehmet Emin Buğra, İslam ulemalarından birisiydi; Karasar’daki medresede ders vermekte ve Cedidi hareketini dedesteklemekteydi. Hotan Emirliği Temmuz 1933’te Mehmet Emin Buğra’yı ve Sabit Damolla'yı Kaşgar’a, Hotanhükümetinin Kaşgar'daki Ofisini kurmak için göndermişti. Eylül 1933’te Hotan Emirliği Kaşgar Ofisi, Doğu TürkistanBağımsızlık Derneği’ne dönüştü ve bu dernek reform, milliyetçilik ve Cedidilikten ilham aldı, Millward & Tursun, s.77-78.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

239

Türkistan İslam Cumhuriyeti” ilan edilmiştir. Yeni hükümetin Cumhurbaşkanı Hoca Niyaz Hacı veBaşbakan olarak Sabit Damolla Abdülbaki seçilmiştir.53 Ancak bir yanda Çinliler, diğer taraftaMüslüman Dunganlar ve Ruslarla olmak üzere üç cephede savaşmak zorunda olan hükümetin ömrüsadece bir sene olmuştur. 1934’te Rusya Altay sınırından Kaşgar’a doğru ilerlemeye başlamıştı.Urumçi’den Kaşgar’a gelen başkonsolos Afserof, Hoca Niyaz’a hükümetin lağv edilmesi veUrumçi’de Şing Şi Sey ile birlikte ortak idare kurmasını teklif etmiştir. Kabul etmekten başkaçaresi kalmayan Hoca Niyaz Afserof’la birlikte Kaşgar’dan ayrılmış, Urumçi’de Şing Şi Seyhükümeti ile birleşmiş, genel vali yardımcısı olmuş ve böylece hükümet sona ermişti. HükümetinBaşkanı Hoca Niyaz ise, 1937’de de Japonya adına casusluk yaptığı gerekçesiyle tutuklanmışişkence ile öldürülmüştür.54 Kısa süreli mevcudiyetine rağmen, Şarki Türkistan İslam Cumhuriyeti,Uygur ulusal kimliği üzerinde derin bir etki bıraktı. İlk olarak, bu Doğu Türkistan’da yerliUygurlarca 20. Yüzyılda kurulmuş ilk bağımsız devletti.55 Ayrıca, bu devletin iç siyasetinintemelini İslami Şeriat oluşturuyordu ama önemli bazı toplumsal, iktisadi ve eğitim reformları dabuna yardım ediyordu.56

Sovyetler Birliği ile yakın ilişkiler kuran, Moskova’ya davet edilen Şang Şi Şey, 1941’deHitler’in Sovyetler Birliğini işgal etmesi ve ABD’nin Koumintang’ı desteklemesi üzerine SovyetlerBirliği ile ilişkilerini kesmiş ve Çin’le yakınlaşmıştır. Ancak Almanya’nın Stalingrad yenilgisisonrası tekrar Sovyetler Birliği’ne yanaşmak istediğinde Stalin onun bu isteğini reddetmiş, hattaŞang Şi Şey’in müracaatını Çan-Kay-Şek’e yollamıştı. Bu nedenle Çin hükümeti 1944’de Şeng ŞiŞey’i valilikten düşürerek yerine General Vu-Çung-hsin’i atamıştır.57 Şeng Şi Şey, uyguladığı teröryönetimiyle Doğu Türkistan’da Dungan hâkimiyetini etkisiz hale getirmiş, Türklerin bağımsızlıkhareketlerini de o dönem için sindirmişti. Ama Doğu Türkistan halkının Çin yönetimine karşıhareketi, bu dönemde zayıflamış değildir, tam tersine bu hareket gizli kaldığı devirde gelişerekdaha sonra Şeng Şi Şey’in yerine geçen Koumintang yöneticileri devrinde daha da geniş çaptaortaya çıkacaktır.58

Sun Yat Sen’in 1925’te ölmesinden sonra Koumintang’ın (Çin Milliyetçi Partisi) başınageçen aşırı Han milliyetçisi Çan-Kay-Şek döneminde azınlıklara karşı yürütülen politikada önemlideğişiklikler olmuştur. “Büyük Çin” görüşünü savunan Çan Kay Şek’e göre, Çin devletisınırlarında yaşayan tüm milletler Çin ailesine mensuptur, bu nedenle ayrı milletlerin kültür, din vedillerindeki farklar büyük Çin bünyesinde eritilmelidir.59 Bölgeye Şeng Şi Şey’den sonra atanan VuÇung-hsin bu görüşün faal taraftarı olmuş, özellikle İç Asya bölgesindeki Türklerin Çinlilercesömürge haline getirilmesi gerektiği fikrini savunmuştur.60 Bu politika doğrultusunda Uygur

53 Kabinenin diğer üyeleri arasında Muhammed Kasım Hacı (Dışişleri Bakanı), Zarif Kari (Adalet Bakanı), YunusSaidzade (İçişleri Bakanı), Abdullah İşan Hoca Hani (Sağlık Bakanı), Sultan Beg Bahtiyar (Savunma Bakanı),Abdülkerim Han Mahmud (Eğitim Bakanı), Ali Ahun Bay (Maliye Bakanı) bulunmaktadır. Baymirza Hayit, age,s.311.

54 Baymirza Hayit Hoca Niyaz’ın 1937’de hapsedildiğini, 1947’de de gaz odasında öldürüldüğünü belirtmektedir. age,s.322.

55 Lydia Holubnychy, “Chinese Treatment of the Nationality Problem in Sinkiang”, The East Turkic Review, 1960, No.4, s. 83.

56 Dillon, age, s. 21.57 Mehmet Emin Buğra, age, s. 54-55.58 A. Forbes, age, s.296.59 Çan Kay Şek’in milliyetçi politikaları hakkında geniş bilgi için bkz., Chiang, Kai –shek, Soviet Russia in China: a

Summoning up at Seventy, China Publicing Co., Taipei 1969; Chiang, Kai-shek, Selected Speeches and Messages in1965, Government Information Office, China 1965; Keiji Furuya, Chiang Kai-shek, His Life and Times, St.John’sUniversity, New York 1981; Owen Lattimore, China Memoirs: Chianf Kai-shek and The War Against Japan,University of Tokyo Press, Tokyo 1990.

60 Owen Lattimore, age, s. 86, Linda Benson, age, s. 12.

YELDA DEMİRAĞ

240

kimliğini ezme politikasına başlamıştır. Şeng Şih Tsai zamanında Sovyetler Birliği ile gelişmişolan ticari ilişkilerin bozulmasının vermiş olduğu kayıpları önlemek için Komintang yönetimi Çinve Doğu Türkistan arasındaki ticari ilişkilere ağırlık vermiş, “kuzeybatı kalkınma Organizasyonu"adıyla bir işletme oluşturulmuştur. Ancak bu ticarette karlı çıkan Doğu Türkistan halkı değil Çin veKomintang içerisindeki nüfuslu aileler olmuştur. Zira Doğu Türkistanlı tüccarlara ekonomikbaskılar uygulanmış ve pasaport ücretlerinin çok yüksek olması gibi ayrımcılıklara maruzkalmışlardır. Bu ekonomik politika sonucunda 1944 yılının sonuna gelindiğinde enflasyon%1200’e fırlamış ve tüketim maddeleri kıtlığı başlamıştır.61 Komintang yönetiminin DoğuTürkistan’a yönelik diğer bir uygulaması da Çan Kay Şek’in 1942’de ilan etmiş olduğu “Kuzey-batı geliştirme” politikası doğrultusunda Çin’den getirtmiş olduğu memur ve çiftçileri DoğuTürkistan’ın demografik yapısını Çinliler lehine değiştirmek amacıyla yerleştirmesidir. Kısacası,bir yandan artan enflasyon, yolsuzluk, diğer taraftan Çinli göçmen getirme politikası DoğuTürkistan halkı arasında Koumintang yönetimine karşı kızgınlığın artmasının başlıca nedenleridir.

İli Ayaklanması ve Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin Kurulmasıİli Vadisi bölgesi kendine ait önemli maden yataklarına sahipti ki bunların arasında demir

filizi, molibden, tungsten, linyit kömürü, petrol, uranyum ve altın vardı. Böylelikle 1944ayaklanmasında yer alan üç bölge de Sincan’ın en geniş, en zengin doğal kaynaklarına sahipolmaktaydı. Yerli halk bu kaynakların varlığını veya değerini tam bilemese de, Sovyetler Birliği1930'larda bu kaynaklardan yararlanmanın bazı yollarını bulmuştu. Sincan’ın doğal kaynaklarıSovyetlerin bölgeye olan ilgisinin önemli nedenlerinden biriydi.62 Benson’a göre, Ilı ayaklanmasıSSCB’nin onayı olmadan gerçekleşemezdi. Ayrıca, SSCB, Doğu Türkistan ordularının Çinlilerleçarpışırken kullandıkları silahların da kaynağıydı. Sovyetlerin Sincan’la ilgilenmemeleridüşünülemezdi.63 Bölge, Sovyetler Birliği’nin hassas Orta Asya Cumhuriyetleri’ne komşuydu veSincan’daki sorunlar Sovyetlerin Orta Asya’daki kendi azınlık halklarını da etkileyebilirdi. Aynızamanda, Sovyetlerin Sincan’a ilgi göstermesinin başka sebepleri de vardı. İdeolojik olarak,Sovyetlerin ulusal bağımsızlık hareketlerine yaklaşımı, tıpkı SSCB gibi dünyanın çifte kötülükleriolan emperyalizm ve sömürgecilikle savaşanların desteklenmesi yönündeydi. Ilı Bölgesi zengin birbölgeydi ve SSCB’nin ihtiyaç duyduğu hammaddeleri verebilirdi. Sincan’da bir devriminMoskova’ya ne kadar çekici göründüğü bir yana, bu bölgedeki bir ayaklanma SSCB’ninuluslararası çıkarlarını desteklememekteydi. Bu dönemde, Sovyetler Çin hükümetine ortak bircephe oluşturmaları ve Çin Komünistleri ile beraber Japonya’ya karşı savaşmasını öneriyordu.Stalin, Çin Komünistlerinin Çin’de uzun süre etkili duruma gelemeyeceklerini düşündüğü içinGuomindang ve Çin Komünist Partisinin bir koalisyon oluşturmasını ve böylece uzun vadede işçidevriminin fayda sağlayacağını düşünüyordu. Eğer Sovyetler açıkça Kuzeybatıda bir ayrılıkçıgrubu desteklerse, bu durum Chiang Kai-shek hükümetini zora sokardı. Tek olası Sovyetmüdahalesi, gizlilikle, el altından yapılabilecek olandı. Sincan gibi uzak bir bölgede el altındanhalkı isyana teşvik etmek yapılabilecek bir şeydi. Ancak, bu tabii ki Sovyetlerin isyanın temelsebebi olduğunu göstermez.

Eylül 1944’de İli’de çıkan ve Türklerin başlattığı ayaklanma Müslüman olmayan diğerunsurların- Beyaz Ruslar, Moğollar, Tunguz grubuna ait halklarında katılımıyla büyüyecek ve dahasonra “Üç bölgedeki Ayaklanma” olarak adlandırılan İli ayaklanması gelişerek, bunu Nilka ve

61 A. Forbes, age, s. 304.62 Linda Benson, age, s. 21.63 Linda Benson, age, s. 39. Sovyetler Birliği’nin Ili isyanındaki rolü ile ilgili Forbes, bu konuda kesin bir görüşte

bulunulmayacağını ancak Kremlin’in Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin kuruluşunda önemli rol oynadığının kesinolduğunu belirtmektedir. A. Forbes, age, s. 322. Owen Lattimore ise Uygur İhtilalcılarının ellerinde silah değil elsopaları olduğunu belirterek İli ihtilalında Sovyetlerin müdahalesi olmadığını belirtir, age, s. 87.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

241

Gulca’daki isyanlar izleyecektir. Bu ayaklanmalar sonucunda 12 Kasım 1944’te, Ali Han Töre’ninBaşkanlığında “Doğu Türkistan Cumhuriyeti” ilan edilmiştir. Yeni hükümete Hakimbek HocaBaşkan yardımcısı, Enver Musabay maliye bakanı olarak atanmıştı. 64 Yeni kurulan Doğu TürkistanCumhuriyeti döneminde gerçek anlamda devlet olma yönünde önemli adımlar atılmıştır. Yeni birvergi sistemi düzenlenmiş, yeni hükümet adına para basılmış, iyi silahlanmış, disiplinli bir ordukurulmuş, ayrıca halkın büyük destek verdiği bir Savunma Fonu oluşturulmuştur.

İli’de hükümet kurulduktan sonra savaş devam etmiş, İli vadisini aşıp, Doğu Türkistan’ıngüneyine de sıçramıştır. Bu şekilde Doğu Türkistan hızla Koumintang’ın kontrolündençıkmaktadır. Çinliler ise ihtilalcıların başarısından Sovyetler Birliği’ni sorumlu tutmaktadır. Busuçlamaları reddeden Kremlin ise arabuluculuk yapmaya hazır olduğunu bildirerek, ihtilalcılarlaKuomintang arasında ateşkes ilan edilmesinde ve Doğu Türkistan’ı ikiye bölen mütarekeninimzalanmasında önemli rol oynamıştır. İli ihtilalında ve Doğu Türkistan Cumhuriyetininkuruluşunda destek olan Sovyetler Birliği’nin şimdi arabuluculuk rolüne soyunmasının, diğer birdeyişle Doğu Türkistan üzerindeki vesayetinden vazgeçmesinin altında yatan en önemli neden1945 yılında Moğolistan Halk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını kabul eden anlaşmayı Çin’leimzalaması ve Mançurya’da bazı ayrıcalıklar elde etmesidir. Doğu Türkistan Cumhuriyeti adınaRehimcan Sabırhacı, Abdulhayır Töre ve Ahmetcan Kasimi’den oluşan heyet65 aylar sürengörüşmelerden sonra 1 Temmuz 1946’da 11 maddeden oluşan anlaşmayı imzalanmıştır. Özetleanlaşmada taraflar, yeni hükümetin 15’i Doğu Türkistanlı ve 10’u Çinli olmak üzere 25 kişidenkurulacağı, Doğu Türkistan’da yaşayan halka din hürriyeti, yayın yapma, cemiyet kurma vetoplantı düzenleme serbestisi tanınacağı, ayrıca mahalli memurların genel seçimle atanacağı,Çincenin yanında Uygurca ve Kazakçanın da resmi dil olacağı, Çincenin orta öğretimde mecburiolması şartıyla Çinli olmayanların ilk okulda kendi ana dilleriyle öğretim yapabileceği, herkestengelirine göre vergi alınacağı ve her grubun kültür ve sanatının özgür bir ortamda gelişmesiningaranti edileceği konularında mutabakat sağlamışlardır.66 Anlaşma sonucunda Urumçi’deyerlilerden ve Çinlilerden oluşan ortak bir hükümet kurulmuş, Koalisyon hükümetinin başkanlığınaÇang Çi-çung’a, başkan yardımcılığına da Burhan Şehidi ve Ahmedcan Kasimi getirilmişti.67 Yenihükümette görev alan kişilerden hemen hepsi “ilerici” ve Kremlin’e yakın kişilerdi. Alihan Töre veOsman Batur gibi milliyetçiler dışlanmışlardı.68 Koalisyon hükümetinin diğer üyeleri arasındaMuhammed Emin Buğra ve İsa Yusuf Alptekin gibi isimler de yer almaktaydı. Kurban’a göre,aslında bu anlaşma barış amacıyla yapılmış değildi. Zaman kazanmak ve Doğu Türkistan halkınıbirbirine karşı kışkırtmak amacıyla yapılan Sovyet-Çin arasındaki bir oyundu.69 Kurulan yenikoalisyon hükümetiyle Doğu Türkistan Cumhuriyeti adı kaldırılmıştı ama Doğu TürkistanCumhuriyeti kendini hem Uygur entelektüellerine hem de bugünkü milliyetçilere bağlayacakönemli niteliklere sahipti. Her şeyden önce, Cedidi ideolojilerle milliyetçi benliği birleştirmekteydi.

İli, Altay, Tarbagatay vilayetleri ihtilal kuvvetlerinin yönetimi altındaydı ancak Rusyatarafından destekler sürüyordu, diğer taraftan güneyde sürdürülen Çinlileştirme politikası da halkınRusya’ya yakınlaşmasına neden oluyordu. Bu Rus etkisini kırmak için Çin, Mesut Sabri’yi genelvaliliğe, İsa Yusuf’u da hükümet genel sekreterliğine atayarak idareyi milliyetçilere bırakmış, Rusyanlısı üyelerde hükümetten çekilmişti. O döneme kadar hiç olmadığı bir şekilde genel valiliğe birDoğu Türkistanlının atanmış olmasından maksat Komintang’ın İli vadisindeki Sovyet taraftarı

64 İklil Kurban, Şarki Türkistan Cumhuriyeti (1944-1949), Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1992, s. 66.65 İklil Kurban, age, s. 78.66 Owen Lattimore, age, s. 89.67 İklil Kurban, age, s. 78.68 Andrew Forbes, age, s. 360.69 İklil Kurban, age, s.79.

YELDA DEMİRAĞ

242

Uygurlarla, Doğu Türkistan’ın güney bölgelerindeki tutucu ve Sovyet aleyhtarı Uygurlar arasındakisiyasi anlaşmazlıkları istismar etmekti. Diğer bir deyişle ülkenin güney ve batısındaki Uygurlararasında bir bölünmenin meydana gelmesini sağlamaktı.70 Ancak milliyetçilerin Türkleşmepolitikasına dayanan eğitim sistemi, Çin ve Rusya’yı telaşlandırmıştı. Aynı dönemlerde Çin’deMao’nun yürüyüşü gerçekleşmekteydi. Bunun bir neticesi olarak Çin hükümeti, SovyetlerBirliği’ne hoş görünmek için 1 Ocak 1949’da Mesut Sabri ve İsa Yusuf ‘u görevden uzaklaştırıpRus yanlısı olan Burhan Şehidi’yi göreve getirmişti. Şehidi genel vali olduktan sonra Ruslar, DoğuTürkistan’daki ekonomik çıkarlarını bir anlaşma ile sağlama almak istiyorlardı. Çan Kay-şek ise,Doğu Türkistan konusunda Sovyetler ile anlaşma imzalamakla Moskova ile Çin komünistleriarasında mevcut olan gerginliği daha da büyütmeyi ümit ediyordu.7110 Şubat 1949’da SovyetTemsilcisi ile Çin hükümeti arasında Urumçi’de görüşmeler başladı. Özellikle Sovyetler Birliğitarafından üç anlaşma projesi önerilmişti. Bunlardan ilki, ticaret anlaşması, ikincisi petrol ve diğermadenleri aramak ve işletmek için bir şirket üçüncüsü de, bir hava nakliyat şirketi kurulmasınıöngörüyordu. Görüşme heyeti içerisinde yer alan Mehmet Emin anlaşma maddelerinin kabuledilebilir nitelikte olmamakla beraber müzakerelerin 10 ay kadar sürdüğünü daha sonra neticealınamadan 1949 Haziranında kesildiğini anlatmaktadır.72 Aynı zamanda, Milliyetçi Çin’in deDoğu Türkistan’daki hâkimiyetinin sonu yaklaşıyordu. Çin’e tamamen hâkim olan komünistyönetim, Doğu Türkistan sınırına da dayanmıştı. Eylül 1949’da Doğu Türkistan’daki milliyetçi Çinbirliklerinin başkumandanı, Çin komünist hükümetine bağlılığını ilan etmiş ve komünist ordusuaskeri kuvvetle karşılaşmadan ülkeye girmişti. Doğu Türkistan Komünist Çin idaresine geçtiktensonra İsa Yusuf, Mehmet Emin Buğra ve çok sayıda Uygur ve Kazak Türkü mücadelelerine özgürbir devlete giderek oradan devam etme kararı almışlar, kafileler halinde Eylül 1949’da Urumçi’yiterk edenlerden bir kısmı Hindistan’ın Ladak şehrine73, diğer bir bölümü de Pakistan’a iltica etmekzorunda kalmışlardı. Ahmedcan Kasimi, İshak Bey, Abdülkerim Abbas gibi Sovyet yanlısı olduğubilinen ve Komünist Çin hâkimiyetini tanımayan kişilerin ise uçak kazası sonucu öldükleribildiriliyordu.74 29 Eylül 1949’da Çin komünistleri tamamen Urumçi’de iktidarı ele geçirmişler,Burhan Şehidi’yi de vali olarak görevlendirmişlerdi. Çin Halk Kurtuluş Ordusu 1949’da DoğuTürkistan’ı işgal ettiğinde bölgenin genel durumu şuydu; Çin’e karşı girişilmiş uzun bir ayaklanmatarihi, Çinlilerin yüzyıllardır uyguladıkları politikalara karşı nefret, Pan-Türkist milliyetçilerinyürüttüğü milliyetçilik akımı.75

70 Andrew Forbes, age, s. 386.71 Owen Lattimore, age, s. 101.72 Mehmet Emin Buğra, age, s. 62-63. Baymirza Hayit, Türkistan Devletlerinin Milli Mücadele Tarihi, Türk Tarih

Kurumu, Ankara 1995, s. 330.73 Mehmet Emin Buğra, age, s. 70.74 Baymirza Hayit, age, s. 220.75 Lydia Holubnychy, age, s. 89.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

243

SonuçTalas Savaşındaki yenilgiden sonra bin yıl kadar Türkistan’dan uzaklaştırılan Çin

18.yüzyılın ikinci yarısından itibaren tekrar Doğu Türkistan’ı işgale başlamış, Çin’de son hanedanıkuran Mançular 1759’da bölgeyi egemenlikleri altına almışlardı. Qing Hanedanı’nı kuran Mançularçok etnisiteli Çin İmparatorluğunda azınlık grubundan oldukları için çok etnisiteli bir ülkenin nasılidare edileceği konusunda sonraki iktidara nazaran görece duyarlı politikalar izlemişlerse de, yinede merkezi iktidarla yerel halk arasında bugüne dek süren gerilimlerin temeli Qing dönemindeatılmış, 1864 yılına kadar bölgede 40’dan fazla ayaklanma yaşanmıştır.

1864’te Yakup Bey’in bağımsızlığını ilan etmesi, ardından da İngiltere, Rusya ve OsmanlıDevleti tarafından tanınması Çin’in bölgedeki hâkimiyetinin sonu olmuştur. Bu dönemde Çin’inİngilizlerle giriştiği Afyon Savaşları nedeniyle karışıklık dönemine girmesi ve İngiltere’nin Rusyave Çin arasında bir tampon bölge yaratmak istemesi de Yakub Bey’in işini kolaylaştıran etkenlerdi.Ancak Yakup Bey’in ölümünün ardından yaşanan iktidar boşluğu Çin’in 1876’da DoğuTürkistan’da tekrar denetimi ele geçirmesine neden olmuştur. Bölgenin Sincan “yeni topraklar”adını alması da bu tarihte gerçekleşir. 1884’te Çin Sincan’ı ilhak eder. Her ne kadar bu tarihtensonra Türk ve Türkistan kelimelerinin kullanılması, bu isimle gazete ve dergi çıkarılması, Türkiyeve İslam ülkelerinden kitap ve dergi getirtilmesi yasaklandıysa da 1911 Devrimi ile Çin’de Sun YatSen liderliğinde Cumhuriyet yönetimi kuruluncaya kadar bölgede önemli bir rahatsızlıkyaşanmamıştır. Doğu Türkistan’daki karışıklıklar 1911’de Çin’de cumhuriyetin ilanından sonrayeniden başlar. Cumhuriyet dönemi, Uygurların ayrılıkçı taleplerinin netleşmesinde önemli birdönüm noktasıdır. Çünkü yeni iktidarın kurucusu ve Han kökenli olan Sun Yat Sen, her ne kadarazınlıkların kendi kimliklerini korumalarına sıcak bakıyorsa da, ona göre, Uygurlar Hanların altetnik gruplarından biriydi. Hanların bölgenin verimli tarım alanlarına göç ettirilmesi, bölgenin Hanbürokratları tarafından yönetilmesi de bu dönemde başlamıştır.

Uygurların buna tepkisi kimlik mücadelesine hız vermek şeklinde olmuştur. Çin, Japonişgali ve iç savaşı yaşarken, 1933’te Doğu Türkistan’ın pek çok kentini kapsayan bağımsız DoğuTürkistan İslam Cumhuriyeti kurulur. Bu cumhuriyet sadece bir yıl yaşar, ancak Uygur millikimliğinin pekişmesinde önemli katkıları olmuştur. Sun Yat Sen’in ölümünden sonra yerine geçenÇan Kay Şek’in izlemiş olduğu aşırı milliyetçi politikalar, tüm azınlıkların Han kökenli olduğugörüşünden hareketle Uygur kimliğini yok etme çabaları ve 1942’de Kuzeydoğu Gelişmepolitikasını uygulamaya başlaması, bu doğrultuda Doğu Türkistan’a Han göçünü teşvik etmesiDoğu Türkistan’ın kuzeyinde İli, Altay ve Tarbagatay bölgelerinin katıldığı “Üç Bölge İsyanı” nınpatlak vermesine neden olmuştur. Gulca’nın da ele geçirilmesi sonrasında 1944’te bu seferbölgenin kuzeyinde SSCB sınırı yakınındaki topraklarda SSCB destekli seküler milliyetçilerönderliğinde Doğu Türkistan Cumhuriyeti kurulmuştur.1949’a kadar devam eden bu Cumhuriyetise Çin’de egemenliğin Halk Kurtuluş Ordusuna geçmesinin ardından, SSCB ve Çin HalkCumhuriyeti arasındaki anlaşmalara kurban edilir. Sonuç olarak, Doğu Türkistan Çin’in ancak1949’dan sonra gerçek anlamda egemenlik kurabildiği bir bölge olmuştur. Uygurların kimlik vebağımsızlık mücadelesi ise günümüzde halen devam etmektedir.

YELDA DEMİRAĞ

244

KAYNAKLAR

ALDER G. J., British India’s Northern Frontier, Londra 1963.

ALPTEKİN İsa Yusuf, Esir Doğu Türkistan, Doğu Türkistan Neşriyat Merkezi, İstanbul1985.

BENSON Linda, The İli Rebellion: the Moslem Challenge to Chinese Authority inXingiang 1944-49, M. E. Sharp Inc., New York 1990.

BENSON Linda ve Ingvar SVANBERG, “The Russians in Xingiang: From Immigrants toNational Minority”, Central Asian Survey, Vol. 8, No: 2, 1989, s. 100.

BUĞRA Mehmet Emin, Doğu Türkistan: Tarihi, Coğrafi ve Şimdiki Durumu, GüvenMatbaacılık, İstanbul 1953.

BUĞRA Mehmet Emin, Doğu Türkistan’ın Hürriyet Davası ve Çin Siyaseti, İstanbul,1954.

BUĞRA Mehmet Emin, Unknown Political Features on Tibet and Eastern Turkestan,Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1959.

CH’EN Ch’ing-lung, Çin ve Batı Kaynaklarına Göre 1828 İsyanlarından Yakup Bey’eKadar Doğu Türkistan, T’ai-Pei, 1967.

DİLLON Michael, Xingiang, China’s Muslim Far Nortwest, London: Routledge Curzon,2004.

FORBES Andrew D.W., Warlords and Muslims in Chinese Central Asia: A PoliticalHistory of Republican Sinkiang 1911-1949, New York: Cambridge University Press,1986.

FORBES Andrew D.W., Doğu Türkistan’daki Harp Beyleri, Doğu Türkistan VakfıYayınları, İstanbul 1991.

GLADNEY Dru, “Responses to Chinese Rule” içinde S.Frederick Starr, ed. Xingiang:China’s Muslim Borderland, Central Asia Caucasus Institute, New York 2004.

GLADNEY Dru, Discloting China: Muslims, Minorities and Subaltern Subjects,University of Chicago Press, Chicago 2004.

GÖMEÇ Saadettin, Uygur Türkleri Tarihi ve Kültürü, Akçağ Yayınları, Ankara 2000.

HAYİT Baymirza, Türkistan Devletlerinin Milli Mücadelelerinin Tarihi, Türk TarihKurumu, Ankara 1995.

HOLUBNYCHY Lydia, “Chinese Treatment of the Nationality Problem in Sinkiang”, TheEast Turkic Review, 1960, No.4, s. 83.

HOPKİRK Peter, The Great Game: The Struggle for Empire in Central Asia,Kondasha International, New York 1990.

KİM Hodong, Holy War in China: The Muslim Rebellion and State in ChineseCentral Asia, 1864-1877, California University Press, Stanford 2004.

KORUPATKİN A. N., Kashgaria, (çev.Walter E. Gowan), Calcutta: Thacker Spink, 1882.

KURBAN İklil, Doğu Türkistan için Savaş, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995.

1755-1949 Yılları Arasında Doğu Türkistan

245

KURBAN İklil, Şarki Türkistan Cumhuriyeti (1944-1949), Türk Tarih KurumuBasımevi, Ankara 1992.

MİLLWARD James, Eurasian Crossroads:A History of Xingiang, Columbia UniversityPress, New York 2007.

MİLLWARD James A. & Nabijan Tursun. “Political History and Stratejies of Control,1884-1978”, içinde S.Frederick Starr, Xingiang: China’s Muslim Borderland, CentralAsia and Caucasusu Institute, New York 2004.

GERALD Morgan, Anglo-Russian Rivalry in Central Asia: 1810-1895, Frank Cass,Londra 1981.

Osmanlı Devleti ile Kafkasya, Türkistan ve Kırım Hanlıkları ArasındakiMünasebetlere Dair Arşiv belgeleri (1687-1908), Başbakanlık Devlet Arşivleri GenelMüdürlüğü, Ankara 1992.

OWEN Lattimore, Pivot of Asia: Sinkiang and the Inner Asian frontiers of China &Russia, AMS Press, New York 1950.

RAHMAN Anwar, Sinicization Beyond the Great Wall: China’s Xingiang UighurAutonomous Region, Matador, London 2005.

SARAY Mehmet, Doğu Türkistan Tarihi, Cağaloğlu Kitabevi, İstanbul 1997.

SARAY Mehmet, Rus İşgali Devrinde Osmanlı Devleti ile Türkistan HanlıklarıArasındaki Siyasi Münasebetler, 1775-1875, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara1994.

SARAY Mehmet, The Russian, British, Chinese and Ottoman Rivalry in Turkestan,Türk Tarih Kurumu, Ankara, 2003.

SHAW Robert, Visits to High Tartary, Yarkand and Kashgar, Oxford University Press,Hong Kong 1984.

SAYRAMİ Musa, Tarih-i Hamidi, Milletler Neşriyatı, 1986.

YALÇINKAYA Alaeddin, Sömürgecilik ve Pan-İslamizm Işığında Türkistan,1856’dan Günümüze, Lalezar Kitabevi, Ankara 2006.

YUAN Tsing, “Yakub Bag (1820-1877) and the Moslem Rebellion in Chinese Turkestan”,Central Asiatic Journal, C. VI, S. 2, Haziran 1961.