17
·i

·iisamveri.org/pdfdrg/D185637/2017/2017_VATANDASC.pdfyet amili goriir (inan, Afet, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatlirk'On El Yaz1lan, TIK Yayinlan, Ankara 1969, s. 56). (4]

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • ·i

  • .. : Yayin Yonetmeni

    Prof. Dr. Muzaffer ~EKER · Necmettin Erbakan Oniversitesi Rektorii

    Prof. Dr. Ramazan ALTINTA~ Necmettin Erbakan Oniversitesi ilahiyat Fakiiltesi

    Yayina Hazulayanlar Dr. ismail KURT - Seyit Ali TUZ

    islam.i ilimler Ara~trrma Vak.6.

    Editorler Yrd. Doc;. Dr.Murat AK, Ar~. Gor. Hasan CANSIZ

    Necmettin Erbakan Oniversitesi ilahiyat Fakiiltesi

    Grafik&Tasarrm Merve BULBUL

    Mtistafa ALTINTEPE Uzm. Serpil YAKUT

    Fotograf Murat AKTEKE

    Baslo-Cilt GULER OFSET I Mehmet Giller

    Fevzi

  • iLAHiYAT FAKULTELERiNDE DRETiLEN BiLGiNiN ve BiiGiYi URETENLERiN

    NiTELiGi ile iTiBARI PROBLEMi

    Celalettin VATANDA~1

    ilahiyat F3.killtelerinde i.iretilen bilginin ve bilgiyi i.iretenlerin niteligme ve itibanna ili~kin farkh gori.i~ ve kanaatler olabilir, bu dogalchr.

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlan

    siyasal, killti.irel, ekonomik ~artlanm veya diinyarun mevcut ~artlanru dikkate almayan bir anlayi~la iiretildigini dile getiren iddia ve gorii~lere de sikhl

  • ba~ka gi:irii~lere ula~tlabilecektir. Bu durumda i:incelikle belirlenmesi gereken ~ey, ilahiyat fakiiltelerinde iiretilen bi)ginin niteligi ve itiban ile ilahiyatytlara duyulan giiven ve itibar1 degerlendirmenin i:in kabul ve beklentilerinin neler oldugunu belirlemek ve aytldamaktrr. Bu baglamda ilahiyat fakiiltelerinde iiretilen bilgiyle ve ilahiyati;:tlarla ilgili di:irt farkh beklentiden bahsetmek miimkiin gi:izii.kmektedir: -

    1. Resmi beklenti

    2. Kiiltiirel beklenti

    3. islami beklenti

    4. Akademik beklenti

    Resmi Beklenti

    ;• ..

    ilahiyat Fakiiltelerinde iiretilen bilgiyle ve ilahiyati;:tlarla ilgili resrni beklenti, resrni ideolojinin laiklik anlayi~1 ve toplumsal in~a projesiyle dogrudan ilgilidir. Bau toplumlannda i~levsel olan laiklik uygulamalanrun, kendine i:izgii dini ve kiiltiirel ~artlan sebebiyle Tiirkiye'de aynen uygulanamayacag1Il1!1 anla~tlmas1, Battltla~mayi varltldanrun yegane gayesi olarak ai;:tldam.i~ Cumhuriyet sei;:kinleri iyirl yi:izfun bekleyen biiyi.ik bir problem olarak algtlarum~tir. ideallerindekine uygun birey ve toplum in~a etme yabas1 iyerisindeki Cumhuriyet elitleri, islam'1 tamanuyla reddedemezler, c;iinkii islam Tiirkiye ic;in sosyolojik bir gerc;ekliktir. Aynca Miisliiman bir toplumda islam kar~1thgr yapmak miimkiin degildir. Laiklikten vazgec;emezler, c;iinkii varltldarlilill gayesi olmu~ zihniyet ve hayat tarzlillil en temel unsurunu laiklik olu~turmaktadrr. islam'a ragmen laikligi geyerli ktlabilmek ic;in yol ve yi:intem arayi~ma girerler. Yapmalar1 gereken ~eye karar verinekte de zorlanmazlar: jslam'i yeniden tammlamak; bir ba~ka si:iyleyi~le yeni bir jsfam anlay1~1 olu~turmak. Hizh ilerleyen ve tedrici karakterde olan bir siireci ba~latular.

    . ~ Islamm yeniden tanunlanmas1 siireciyle ilgili dikkatleri c;eken

    ilk i:izellik, Hrristiyanlikta oldugu gibi, islam1 sadece ruhani boyutta anlam ifade eden bir dine di:inii~tiirme c;abas1drr. islam, insan ile tann arasmdaki ruhani ili~kileri diizenleyecek bir din olarak tarumlanmaya i;:ali~tlu. Bu konuda Cumhuriyeti kuran kadronun liderinin yaygm olarak bilinen lsldm'm tabii, akla,fenne, ilme ve mantiga uygun oldugu ifadeleri2, islam1 yeniden tanunlama c;abalar1mn i:inernli bir ornegi olarak anlam kazanacaktJI. Tarumlamalarda yer alan akla, Jenne, ilme ve mantiga

    [2] "Bizim dinimiz en makul ve en tabil bir dindir. Ve ancak bundan do/ay1dtr ki san din olmu~tur. Bir dinin tab1i o/mast i~in akla, Jenne, ilme ve mantrga uymas1 ldz1md1r. Bizim dinimiz bun/art tamamen uygundur" (AtatOrk, Mustafa Kemal, Atatiirk'iin Soylev ve De-me~leri, AtatOrk KOltOr, Oil ve Tarih Yuksek Kurumu Ataturk Ara~rma Merkezi Yaytnlan, Ankara 1997, C.11, s. 98)

    273

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlari

    uygunluk ozelliklerinin, islam'm esas ozelligi olmaktan ziyade, pozitivist felsefenin ongordiigu ~artlar olmas1 dikkat crekicidir. Halbuki islam, a.kla, fenne ve mantiga uygun oldugu esasma degil, onlarm iistiinde oldugu esasma dayarur. Dolayis1yla yaptlan bu tiir tammlarla, Cumhuriyet onderlerinin inancrlarm1 olu~turan pozitivist felsefenin bazi ozelliklerin.in islamtle~tirilerek me~rula~tirtldigmt, bu me~rula~tlrmaya da,,yanarak da dinin alanmm daraltilmaya crali~tldigi goriiliir3. Sonucr itibar1yla Allah-Birey-Toplum-Evren aras1 ili~kileri diizertlemeyi hedefleyen Islam, tek boyutlu hale getirerek, hayatm di~1na itilmek istenir4. Buna yasal bir zemin de in~a edilir. 3 Mart 1924'te TBMMoe kabul edilen 429 saylli kanurtla, $er'iye ve Evkaf Vekaleti kaldmhp Diyanet i~leri Reisligi kurulur. Toplam alti madaeden olu~an bu kanunun birinci maddesi, Diyanet i~Ieri Reisliginin kurulu~ amaclru itikat ve ibadet i~leriyle Slruflar. Buna gore, Diyanet i~leri Reisligi hicrbir ~ekilde kamu alanrna miidahale edemeyecektir. Dolayis1yla Diyanet i~leri Reisligme tayin edilen resmi misyon, islam'1 yeniden tammlama giri~imlerinin geregme uygun olur. 3 Mart 1924'te yiiriirliige giren 430 saylli kanurtla da Tiirkiyeoeki tiim egitirn ve ogretirn kurumlan Maarif Vekaleti cratis1 altinda birle~tirilir. Bu kanun goriinii~te egitirne bir biitiirtliik verme amac1 ta~1sa da esasta durum crok daha farkhdrr. Dihin devlet i~lerinden ayrtlmas1, daha dogru deyimle dint otoritelerin devlet otoritesinden ayrtlmasma paralel olarak ogretimin laikle~tirilmesi bu kanurtla saglarur. Yine ayru giin irlkartlan 431 saylli kanun ise siyasal boyutuyla siirecr ile arzulanaru saglama amac1 ta~rr. Oir kanunla birlikte din iizerinde kontrol ve velayet kurulur ve devletin otoritesi yoluyla bizzat dinin kendisi de laikle~tirilmeye crali~ilir.

    Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile laik bir egitim sistemi ongoriiliir. Ancak, Tiirkiye'ye ozgii ~artlar geregi, din egitirni tamamen iptal edilemez; din egitirni laik bir kurwnun faaliyet alanma dahil edilir. Bu amacrla Istanbul Universitesine baglt olmak iizere bir jlahiyat FakUltesi ve din gorevlileri yeti~tirmek icrin cre~itli il merkezlerinde ilkokula dayali ve

    [3] "Din bir vicdan mese/esidir. Herkes vicdanmm emrine uymakta serbesttir" (Ata-tiirk~iiliik, Ill Cilt, Milli Egitim Genc;lik ve Spor Bakanhg1 Yaymlan, istanbul, 1984, s. 236). "Tiirkiye Cumhuriyetf'nin resmi dini yoktur. Dev/et idaresinde batiin kanunlar, nizamlar ilmin muastr medeniyete temin ettigi esas ve §ekil/ere, diinya ihtfya~/anna gore yap1/1r ve tatbik edilir. Din te/akkisi vicdani o/dugundan Cumhuriyet din fikirlerini devlet ve diinya i§/erinden ve siyasetten ayfl tutmay1, milletfmizin muastr te/akkisinde ba§ltca muvaffaki-yet amili goriir (inan, Afet, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatlirk'On El Yaz1lan, TIK Yayinlan, Ankara 1969, s. 56).

    (4] Donemin tek ve iktidar partisinin 14 May1s 1931'deki Oc;OncO kongresinde laiklik

    ilkesi programinda din sadece bir vicdan i~i oldugu ilan edilir. Tamam1yla Atat0rk'9n dO-~Oncesine uygun olarak ir;i~leri Bakam ~OkrO Kaya, 5 ~ubat 1937'de, Halk Partisinin alt! ilkesinin anayasaya konulmas1 vesilesiyle yapt1g1 konu~mada, islam'a ongorOlen sinm net bir ~ekilde ac;1klar; Dinler vicdanlarda ve mabetlerde kalmah, maddi hayatln ve dOnyamn i~lerine kan~mamahd1r (Jaschke, Gotthard, Yeni Tt.irkiye'de islamhk, (~ev: Hayrullah Ors), Bilgi Yayinevi, Ankara, 1972, s. 97).

    ~ \ 274 • ·~

  • . ;

    ortaokullara bagh s1mflar halinde faaliyet gosteren imam ve Hatip Okullarz ayilir. Fakat aytlan dini egitim esash bu okullar 1928 ytlmda laikligi.n bir ilke olarak Anayasa'ya girmesiyle devletten 3.ldtl

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlar1

    Halkm destegini kazanmamn ve devan1rn1 saglamanm en onemli ara

  • . /

    Killtiirel Beklenti

    Kiiltiir sahibi olmak veya daha dogru ifadeyle kiiltiir iiretmek insaru diger canWardan ayiran onemli farklardan birisidir. insarun tabiatta bulup miidahale ederek degi§tirdigi, donii~tiirdiigu, olu§turdugu her ~ey kiiltiiriin bir parc;:as1 oldugu gibi, bireylerin veya birey ile toplumsal kesimlerin arasmdaki ili§kilerde anlam kazanan tutum ve tavrrlar da killtiiriin unsurlanru te§kil eder. Aynca bireyin dii~iiniip zihninde in~a ettigi dii§iince, inane;:, kanaat ve gorii§ler de toplumsal bir boyut kazandigmda killtiiriin unsurlan arasmda yer alir. insan elinin ve zihninin degdigi ve toplumsal nitelik kazanan her §eyi ic;:eren kiiltiir; bir ba§ka boyutuyla toplumsal tecriibelerin toplaxrudir. Toplumsal bir tecriibe olan kiiltiiriin olu§umunda, toplumun ya§adigi cografi §artlar belirleyici unsurlardan birisi olarak i~lev gordiigu gibj, toplumlar ve kiiltiirler iistii dinler, bilirnsel ve teknolojik degi~meler, ya§anan doga felaketleri, c;:ikacak sava~lar ... kiiltiiriin olu§umunda ve §ekilleni§inde onemli roller iistlenirler.

    Konumuz baglammda olmak iizere kiiltiir-din ili§kisine deginrnek gerekirse; dinleri birc;:ok bakrmdan smifl.amak mi.imkiindiir. Yaptlabilecek smiflamalardan birisi ve konumuzla dogrudan ilgili olam kiilffirel ve kiiltiirel olmayan dinler smifl.amas1dir. Vahyi bir referans1 olmayan veya temelde vahyi referans1 olsa bile in~asmda toplumsal, kiiltiirel, siyasal, ekonomik... faktorlerin etkin oldugu dinler, kiiltiirel din/er kategorisine dahil edilebilir. Bu bakundan islam haric;: diger biitiin dinler kolayhkla kiiltiirel dinler kategorisine dahil edilebilir. e~eri karakterlidirler. islam ic;:in durwn farkhdir; vahyi temeliyle kiiltiirler iistii olan islam, bireysel ve toplumsal hayatta yer ah~ bic;:irniyle kiiltiirel bir unsura donii~ebilir ve donii§mii~tiir de; hatta donii~melidir de.

    islam kiiltiir ili§kiSi birc;:ok bakrmdan o~~mlidir. Ozellikle varhgm ve varolu§un amaci veya birlikte ya~amanm.temel ilkeleri gibi konularda islamm kiiltiirii etkilemesi, suurlamas1, §ekillendirmesi kiiltiir ac;:1smdan onemli oldugu kadar, islam ac;:1smdan da onemlidir. Zira bizzat kendisini, varolu§un gereklerini hakikat temelinde ac;:tl

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlan

    bir varbk oldugu ic;in yalmz ya~ayamayan insanlar, bir arada ya~arlarken zorluklarrn iistesinden gelebilmek, y~arulan problemleri c;ozebilmek ic;in yardimlawlar. Bu sebeple yardiml~ma her toplumda vardrr; dolaYJ.siyla her kiiltiirde kar~illk bulrnu~tur. Fakat teorik ac;1dan olumlu bulunan yardimla~ma ozelde yanb~lara, olumsuz sonuc;lara, kotilliiklere yol ac;abilir. Bu itibarla nelerde yardimla~tlabilecegmi, yargJ.Inla~ma davran1~rnda taraflarrn sorumluluklarrnrn ve haklarrnrn neler oldugunun dogru bir ~ekilde belirlenmesi gerekmektedir. Kiiltiirler iistii bir din olan islam bu a~amada devreye girerek, kiiltiiriin yardimla~ma ile ilgili boyutunu ~ekillendirir. Boylelikle islam'rn istedigi. ve ongordiigu bir yardimla~ma ac;1ga c;ikar. insanlar aras1 dostluk, dayam~ma, saygi ve sevgi islfuni bir etki ile ~ekillenir. Bu sayede de kiiltiir bu yoniiyle islam'a gore ~ekillenirken, islam'da kiiltiir iizerinden hayatta fiilen yer elde eder.

    Fakat bu durum aym zamanda ozellikle kiiltiirler iistii bir din olan islam ic;in onemli bir tehlikeyi de biinyesinde barrndrrmaktadrr. Kiiltiirii ~ekillendirerek insanlarrn tu tum ve davraru~larrndan, ha! ve hareketlerine kadar hayatrn en ktlcal damarlarrnda bile etkisini gosteren islam, kiiltiirii ~ekillendirme a~amasrnda ilahi temelini kaybetme ve be~eri bir karaktere biiriinme tehlikesiyle kaq1 kar~~ya kalabilli. Bu tehlike hemen her zaman kUltiir iizerindeki etkilerinden dolayi, kiiltiiriin sahip oldugu islamf anlam ve biyimlerden hareketle islam ile kiiltiirii aymla~tirma veya islam'm istedigi anlam ve biyimiyle MuslUman olabilmek irin kiiltarel kabul ve uygulamalan yeterli bulmak ~eklinde kendisini gostermektedir. Halbuki bir toplumun kiiltiirii, hic;bir ~artta ve ~ekilde, bir djnin ve ozellikle de islam'rn tii.ffi ozelliklerini biinyesinde barrndrrmaz, barrndrramaz. Bu, her ~eyden once referanslar1 itibar1yla imkans1zdir. Zira kiiltiir her ~eyiyle insanrn iiriiniidiir; insanrn ic;inde ya~adig1 ~artlara gore in~a ettigi. hayat tarzrnrn ismidir; bir toplumu olu~turan tiim fertlerin katkmyla iri~a edilmi~ bir ~eydir. Dstelik bir toplumu olu~turan fertler c;ok farkh karakter ve ki~iliklerde olduklar1 ic;in ornegin alt kiiltiirlere inildiginde toplumun genelinin kabul edemeyecegi. ozelliklere sahip kimselerve kesirnler oldugu ic;in, bir toplumun kiiltiiriiniin islam ile ozde~le~ebilecegmi soylemek miimkiin degildir. islam ise yiice yaratanrn insan ic;in tayin ettigi. fitri ilke ve ~artlarrn ismidir. DolaYJ.siyla islam kiiltiirii etkilese, bir kiiltiir birc;ok bakrmdan islfuni niteliklere biiriinse bile hic;bir zaman islam'la aym ~ey olamaz. Boylesi bir toplumda bile muhakkak islam'la ilgisiz, islam di~1 ve hatta islam kar~1t1 ~eyler o kiiltiiriin biinyesinde varbg1m siirdiiriiyordur. Bu bazen alt kiiltiir alanlarrnda, bazen de islam di~1 ~eyler islami forma biiriinerek gerc;ekle~ir. ~amanist kiiltiiriin baz1 inane; ve uygulamalarrnrn Tiirk kiiltiiriiniin biinyesinde islami goriinfun · ve anlaYJ.~a biiriinerek varligrn1 siirdiirmeye devam etmesi bunun eri bildik orneklerinden sadece birisidir.

    Bir bakrmdan zorunlu bir bakrmdan da problemli olan islam-Kiiltiir ili~kisinde zorunlu ve problemli aynnuru dogru ~ekilde

    ~ { 278 ) \J

  • gerc;ekle~tirebilmek Miisliiman bireylerin bilinc;li olup olmamalanna; Kur'ani ifadelerle d.ile getirmek gerekirse a.kletmelerine, fil

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlara

    beklentiler ac;:1srndan c;:ogu zaman bir degeri bulunmamakktadrr. Bundan dolayidrr ki herhangi bir dini birikimi olmayan herhangi bir caminin irnam1, halk ac;:1srndan son derece dini birikimi olan bir ilahiyatc;:1dan daha degerli bulunabilrnek:tedir; bu da kiiltiirel beklentiler ac;:1srndan dogaldrr.

    islfu:ni Beldenti

    islamrn hedefinin, genel bir ifadeyle, bireysel ve toplumsal boyutuyla diinya hayatrni diizenlemek, insanlara yarahh~ amacrna uygun bir hayat tarz1 sunmak oldugu soylenebilir. Elbette bunun gerc;:ekle~mesi ise insanrn bilinc;: ve iradesiyle, dolayis1yla bilerek ve isteyerek yegane rabb olan Allah'a teslimiyeti ile ba~lar ve devanu ise bireysel ve toplumsal hayatta gereklerini yerine getirmekle miimkiin olur. Ancak c;:ogu zaman samlanrn aksine, islam gerc;:ek anlam ve i~leviyle hedefl.ediklerini insanlar ic;:in ya~anan bir gen;:ege donii~tiirecek yolu fi.ilen in~a etmez; yolu ve o yol iizerinde gerc;:ekle~mesi gereken yolculugun yontemini gosterir. Onun gosterdiklerini uygulamaya donii~tiirecek olanlar, onun gosterdigi yol ve y6nteme irnan edip, iman edilenlerin gereklerine-teslim olanlardrr. Bu ~e_spiti hayata ili~kin baz1 ornekle.r iizerµi4~_g ac;:mak gerekirse;

    islfun, her ne olursa olsim, kime kar~1 ve kiminle ilgili olursa olsun adaleti emretmi~tir.6 Bu demek:tir ki bireysel ve toplumsal hayatta adalet hilim olmal1; insanlar tiim i~lerini adalet ilkesine gore yiiriitmelidirler.

    isl fun, insanlar aras1 i~lerin isti~are ile yiiriitiilmesini emretmi~tir. 7

    Bu demektir ki bireysel ve toplumsal hayatta gen;:ekle~tirilecek i~lerde isti~are olmahdrr. Key:fi ve ani kararlardan, bilenlere daru~madan i~ yiiriitmekten kac;:rnmak gerekmektedir.

    islfun, i~i ehline vermeyi emretmi~tir. 8 Bu demektir ki insanlarrn i~lerini, o i~e ehil olanlar iistlenmeli; ehil olmayana ehil olmadigi i~ emanet edilmemelidir .

    . islfun, makam, mal, ~an-~ohret dii~kii.nliigunii (Peer, 89/20) yasaklaim~trr. Bu demektir ki fusanlar bu dii~kiinliikleri; insaru haktan, adaletten, hayrrdan uzakla~trracak bu sevdalar1 hayatlarrnda bulundurmamahdrrlar; hayallerinde ve umutlarrnda bu tutkulara hic;:bir ~ekilde yer vermemelidirler.

    . islfun, dogrudan veya dolayh, ac;:ik veya gizli, "kitabrna" uydurulmu~ veya uydurulmami~, gizli veya ac;:ik, dogrudan veya dolayh her tUrlii. haks1zlig1 yasaklaim~trr.9 Bu demektir ki hangi sahte gerekc;:eyle

    [6) el-Maide, 5/8; Nisa, 4/135.

    [7) e~-~ura, 42/38.

    [8) en-Nisa, 4/58.

    (9) en-Nisa, 4/46.

  • "me~rula~tm.l.rruf olursa olsun, haksizhk hi

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlari

    ha.kikati tereddi.itsi.iz bir ~ekilde kabullenip, gerekleri ic;:in c;aba gostermeye ba~lamakt.J.r. Bunu yapan ise ha.kikate dayandigi ve fitratrnm geregine gore oldugu ic;in ebedi azap kar~1smdan kendisini Allah'm emniyeti altmda bulur; Allah'ill dostu oldugu i

  • onemli bir kurumu haline geldi. Aydmlanmayla felsefi temellerine kavu~an Oniversite bu haliyle de insan akhna sonsuz giiven ve gerc;:egi.n nesnel bilgi ile sl.Ill!h oldugu anlayi~t iizerinde ~ekillenen diinyevi (laik/ sekiiler) ve insan merkezli (hiimanist) bir diinya tasamrum kendisine misyon edindi. Aydmlanmamn oznesi aydm, en somut kaqtl.tguu iiniversite de buldu. Takip eden siires:te modern kiiltiiriin temsilcisi ve iireticisi olarak onemli i~levler iistlendi. Aydmlanmarun bir kurwnu olarak kendisini ~km bilgiye kapatan ve hatta reddetmeyi varhk sebebi sayan Oniversite, salt is:kin bilgi ile yetinmesi sebebiyle bilimci (pozitivist) bir karaktere sahip oldu. Oyelerini de standardize edilmi$ iilfum araflanyla iilfiilmu$, sonucu say1sal olarak ifade edilebilen, tekrar

    . edilebilir is:kin bilgi etrafinda kiimelenmi~ bir topluluk olarak orgiitledi Boylelikle 1930'lu yillarda sosyolog Ludwing Fleck'in, 1950'li yillarda da fiziks:i ve bilim felsefecisi Michael Polanyi'nin ve ,sosyolog Shils'in isabetli tespitleriyle bir cemaat te~kil etmi~ oldu. Yaygm kullamm1yla akademik, entelektuel veya epistemik st.fatiyla nitelenen bu cemaat literatiirdeki ozel ve onemli yerini aldi.

    Aydmlanma ile dini dogrnalar ve dini cemaat kesin bir dille ve tavirla reddedilirken, reddedilenlerin yerini bilimsel dogma ve bilimsel cemaat aldi. Esasen dogma ve cemaat yaptlar1 itibar1yla degi~en bir ~ey olmad1; sadece dogmalarm ve cemaatin referans1 degi~ti; oncekinin referans1 a~km oldugu iddiasma sahip bilgiydi, sonrarun ki ise is:kin bilgi. is:kin bilgiyi iiretenler ise ba~langii;:ta biiyiik oranda, sonralan ise tamarnen akademik cemaatin iiyeleri oldu. Bu ise bir misyonun geregi olmaktan da ate, var olabilmenin zorunlu ktldigt bir durumdu.

  • Gelenek ve Modernite Arasmda islam Yorumlari

    bilimsel nitelik kazanmaktadir. Akadem.ik cemaatin onay1m almayan bilgi bilimsel nitelik kazanamamaktadir. Ancak akademik cemaat ile bilgi arasmdaki bu ili~kinin ilk planda fark edilmeyen, biraz daha derinlerde kalan ba~ka ili~ki katmam daha vardir. Hemen altta yer alan en onemli katman cemaat iiyelerinin birbirleriyle ili~kisi ile ilgilidir. Akademik cemaatin mensubu ve ozellikle de c;:rrak konumundaki ii ye, iirettigi bilgiyi cemaatin usta mensuplarma ve ozellikle de otoritelerine kaoul ettirme c;:abas1 ic;:erisinde ara~trrmalarm1 yapar, tespitlerini dile getirir ve bOylelikle bir giiven kazan1m1 miicadelesine girer. Ba~larda sahip olmadig1 giiveni, tespit ettigi bilgi ile ilgili alanda giiven elde etmi~ ustalara atifl.a kendisine bir giiven temeli olu~turmaya yah~rr.

  • . )

    maddelerin ve teknolojilerin ke~fi., hi