Upload
donhi
View
214
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
en ona eflekde demiyorumki, onun ad›Karakaçan.
Babam›n çocuklu¤undakiefle¤inin ad› da Karakaçan’m›fl. Babam çok seviyorKarakaçan’›, annem de seviyor.Belki de ben hepsinden çokseviyorum. K›z kardeflim Fidan daseviyor. Köyümüz bir da¤ köyü.Öyle yokufl, öyle kayal›k ki,köyümüze gelen arabalar bu yokufllar›inleye inleye ç›k›yorlar. Çok sürücü amcagelmek istemiyor,
“Neredeyse araba su kaynatacak" diyor.Araba su kaynatt› m›yd›, bozulurmufl.
Zaten bu da¤ köyünde ev say›s› o denli azki. Köylünün ço¤u afla¤›ya göçmüfller, oralardakendilerine ev yapm›fllar. Ama annem de, babamda bu da¤ köyünü çok seviyor.
“Havas› çok güzel, suyu çok güzel” diyorlar.P›narlar›m›zdan gürül gürül su akar, yaz›n da buz
gibidir, k›fl›n da. Avucumuzu bir dayad›k m›yd› p›nar›na¤z›na, oh, l›k›r l›k›r içeriz. Sonra da kardeflimle bak›fl›p
Yazar Dede ve Torunlar›Muzaffer ‹zgü
KarakaçanTelevizyon izlerken görüyorum, çocuklar›nbisikletleri var. Benim bisikletim yok amaefle¤im var.
B
135
136
kikir kikir güleriz.K›zkardeflim ikinci s›n›fta, ben
beflinci s›n›ftay›m. Köyümüze her sa-bah bir araç gelir, okula giden çocukla-r› al›p götürür. Zaten hepimiz on ikikifliyiz.Yolda flark›lar söyleriz, türkü-ler söyleriz. Bir bakar›z ki okulumu-zun kap›s›nday›z. Bizim köyün ürünükestanedir. Baflka hiçbir fley yok, top-ra¤›m›z da yok. Kestane a¤açlar›m›z›nverdi¤i kestaneleri ay›klar, kurutur,sonra bu iflin al›c›lar›na satar›z. Elimi-ze geçen parayla bir y›l geçinmek zo-runday›z. Onun için evin bütçesiniannemle babam birlikte yaparlar. Öyleki köyümüzde bakkal bile yoktur.
en küçükken ‹sa amca vard›.Sonra bakt› ki köylüde parayok, o da afla¤›ya göç etti.Ama ben ondan gidip fleker-
ler al›rd›m, renk renk flekerler. Bir fle-keri, a¤z›ma atar, a¤z›m›n bu yan›ndano yan›na, o yan›ndan bu yan›na yuvar-lar dururdum. Bitecek diye ödüm ko-pard›. Sonra dövülmüfl leblebiyi de
çok severdim. Kardeflim Fidan bakkal‹sa Amca’y› hiç görmedi. fiimdi ‹saAmca afla¤› köyde. Kardeflim Fidan’labineriz Karakaçan’a, haydi bakal›mafla¤› köye...
Ne mi alaca¤›z? Annemin istedik-lerini... Yo, yo ekmek almay›z. Bizekme¤i evde yapar›z. Annem çok lez-zetli ekmek yapar, ekme¤i tand›rdapiflirir. Uf, bir kokar ki, kokusu yöreyeda¤›l›r, insan›n hemen koca bir lokmayiyesi gelir. Bir lokma m›? Yok can›m,kardeflim de ben de kocaman birerparça kopar›r, yo¤urt kayma¤›na banabana yeriz. Yo¤urdu da annem yapar.
BD HAZ‹RAN 2013
Bizim köyün ürünü kestanedir.Baflka hiçbir fleyimiz yok...
BKardeflim Fidan’labineriz Karakaça-n’a, haydi bakal›mafla¤› köye...
Ne mi alaca¤›z?Annemin istedik-lerini...
‹ne¤imizin de ad› Sar›k›z... Zatenköyde toplam otuz inek var. Bir deçoban›m›z, Kerim dedemiz var. Ogötürür inekleri afla¤›ya, yayar... ‹ne¤iakflam gelince annem sa¤ar, sütünüal›r. Bende sa¤ar›m, kardeflim de sa¤-mas›n› ö¤rendi. Hem de benden güzelsa¤›yor. Mis gibi sütünü içer, kayma-¤›n› yeriz, yo¤urdunu yeriz.
ar›k›z’› da çok severim amaen çok Karakaçan’› severim...Heybeyi att›m m›yd› üzerine,Fidan’› da arkama bindirdim
miydi, “Haydi bakal›m Karakaçanafla¤› köye.”
Bilir Karakaçan afla¤› köye gide-ce¤ini... Uvvv sevinir.Ben onun sevindi¤inibilirim. Yerinde dura-maz, döner döner ba-na bakar, “Haydi bininde hemen yola ç›kal›mder” sanki...
Bazen de an›r›r.Bu onun türküsüdür.Eh eflek bizim gibitürkü söyleyecek de¤ilya, onun da türküsü,“Aaaa iiii aaa iiii” dir.Fidar sorar:
“Ne diyor abi Ka-rakaçan?”
“Çok mutluyum,çünkü gezmeye gidi-yorum” diyor.
Küçücük bir ah›r›var Karakaçan’›n.Ya¤-murlu havalarda, so-¤uk havalarda hep buah›r›n içinde kal›r.
Yaz›n toplad›¤›m otlar› kurutur,önüne koyar›z. Bazen de ona yemveririm. Karakaçan ikisini de afiyetleyer, kovas›ndan da suyunu içti miydi,kulaklar›n› diker ve uyur. Havalar gü-zel olunca onu afla¤›ya indiririm, oradaotlar var, çay›rl›klar var. Ben ve karde-flim oyunlar oynar›z, ip atlar›z, çiçeklertoplar›z, bilmeceler, masallar söyleriz.Karakaçan arada bir bafl›n› otlardankald›r›r, bu yana bakar.Yani görmekistiyor,
"Beni b›rak›p gittiler mi, yoksaburadalar m›?"
Ah seni hiç b›rak›p gider miyizKarakaçan? Sonra o yokuflu nas›l ç›-kaca¤›z? Oh, karn› doyuyor Karaka-
BD HAZ‹RAN 2013
S
137
138
çan’›n, güçleniyor... Bizi uça uça ç›ka-racak yokufllar›...
nnemin yazd›¤› ka¤›t ce-bimde... fiimdi afla¤› köyevar›nca Karakaçan bizidosdo¤ru Bakkal ‹sa Amca’
ya götürecek.Zaten Karakaçan köydeki iki yeri
çok iyi bilir, bir de¤irmeni, bir de bak-kal›. Bu¤day›m›z› ö¤ütmek için de¤ir-mene getiririz.
Karakaçan’›n yular›n› bu yanaçekersem, de¤irmene gidilece¤ini bilir,öteki yana çekersem bakkala gidilece-¤ini bilir. Bakkal›n taraf›na çektimmiydi yular›n› aman bir mutluluk Ka-rakaçanda, bir sevinç...
Biliyor, biraz sonra onun da mini-cik bir fleker a¤z›n› tatland›racak...Bakkaldan ald›¤›m flekerin bir tanesinionun dilinin üzerine koyar›m.
Uf, yalan›r, flak›rdat›r durur, sankia¤z›ndaki fleker minicik de¤il de koca-man somunmufl gibi.
‹sa Amca bizi görünce güler,"Hoflgeldiniz çocuklar, hoflgeldiniz,der. Nas›l bakal›m bizim KestaneliKöy?"
“Çok iyi ‹sa Amca, b›rakt›¤›n gibiduruyor...”
"Ah ah çok özledim o köyüçocuklar... Orada al›flverifl olsayd›,insanlarda para olsayd› ben hiç inermiydim buraya?"
Sonra, babam›z› sorar, annemizisorar. Bir de onun bize b›rakt›¤›köpe¤ini sorar:
"Nas›l bakal›m bizim Nefleli?""Neflesinden kahkahalar at›yor"
deriz iki kardefl birden."Benden ona selam edin.""Ederiz ‹sa Amca...""Eee anneniz neler yazd› bakal›m
ka¤›da?"
a¤›d› bakkal amcaya uzat›-r›m... Okur ka¤›tta yaz›l›olanlar›,bir bir elime tutufl-turur. Ya ben, ya kardeflim
al›nanlar› heybenin gözle-rine koyar›z.... Eee, s›ra geldi bizimflekere. Karakaçan çok sa-b›rs›z, heybeye her yak-laflt›¤›m›zda dilini uzat›-yor... Do¤rusu biz de sa-b›rs›z›z. "Al›n bakal›m çocuk-lar bu da benden size veKarakaçan’a..” Bakkal amca bir avuçflekeri paras›z veriyor... Haydi bakal›m Karaka-çan, kondun yine. Sana bugün iki fleker, biri burada,
BD HAZ‹RAN 2013
A
K
139
biri yolda. Ald›klar›m›z›n paras›n› ba-bam sonra ödeyecek bakkal amcaya.
“Hoflçakal Bakkal Amca!..”“Güle güle çocuklar, anneye
babaya selam, Nefleli’ye de selam...”“Söyleriz ‹sa Amca.”
ay›r hay›r, yokufl hiç zorgelmez Karakaçan’a... Ba-z› günler yolda da kendisi-ne fleker verece¤imizi bil-
di¤i için yokufllar› kolayl›kla t›rman›-yor...
“Haydi bir türkü söyleyelim Fi-dan...”
“Söyleyelim abi...”I-›h, bu¤day› ö¤ütüp köye dönü-
yorsam üzerine binmem Karakaça-n’›n... Çünkü un çuval› a¤›rd›r. Onuniçin hiç t›kanmaz Karakaçan, durakla-maz da. Bir bir ç›kar yokufllar›.Bilir ki un çuval›n› indirdikten sonraah›r›nda önüne çok sevdi¤i yemdenkonacakt›r.“Karakaçan’›n fleker saati geldi miFidan?"
“Geldi abi..."
Hop atlar›z Karakaçan’›n üzerin-den... Ühüüü, dilini uzatm›fl bile...
"Al bakal›m Karakaçan..."Bu kez flekeri Karakaçan’›n dili-
nin üzerine Fidan koyar...Sonra bak›fl›r›z birbirimize. Ne
yiyelim, leblebi tozu mu, yoksa i¤demi? ‹kisini de çok severiz. Eh art›k,Fidan hangisine el atm›flsa ondan ye-meye bafllar›z. A¤z›m›z› flap›rdat›r›z,güleriz, yedi¤imizin tad›n› ç›kar›r›z.
"Haydi bakal›m Karakaçan. güzelgözlü Karakaçan, yola devam... Azkald›...”
Yolda bile yalan›r durur. Hiç uyu-mam Karakaçan’›n üzerinde amauyusam bile beni evin kap›s›na dekgetirir, orac›kta z›nk diye durur. Eh,bir konuflmad›¤› eksik.
“Haydi inin bakal›m, geldik evi-mize... Getirin benim yemimi. Oh yi-yeyim, suyumu içeyim, sonra da ku-laklar›m› dikip horul horul uyuyay›m."
Eh bunca yol, bunca arkadafll›k,bunca emek, Karakaçan hiç sevilmezmi? Hepimiz onu çok severiz.•
H