Türkiyenin toplumsal Yapısı ünite07

Embed Size (px)

Citation preview

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    1/22

    Tilrkiye'de Din veToplumsal Donililm

    Bu unitede din olgusu ele alintp Tureiye'deki dinsel yasantt ile toplumsal d6nu~umili~kisi incelenecektir.AmarlarlmlZBu uniteyi tamamladtktan sonra;aiklik, laisizm ve seeulerlesme leauramlarmt tarumlayabilecek,insel kurumsallasmayt farklt yaklastmiar actstndan degerlendirebilecek,in sosyolojisi actsindan Islam dinini degerlendirebileceh,ureiye'de dinsel yasantt fe~itliligini actlelayabilecek,ureiye'de din ve toplumsal donasumi; degeriendirebileceesiniz:

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    2/22

    12 8 TU rk iye 'n in T op lum sa l Y a a r s :Ornek Olay17 Agustos 1927'de Istanbul'da Elza Niyego olayt patlak verdi. Elza Niyego Istan-bullu gene bir Yahudi hiziyd. Aesamuzert Galata'da gezinirken, Osman Ragtpadtnda 45yastnda bir adam taraftndan olduriildu. Osman Ragtp evli, cocuk, hat-ta torun sahibi bir adamdt. Elza Niyego ya bir yerde rastlamts, astle olup arleasm-dan kosmaya baslamts, kizdan yuz gormeyince onu tehdit etmis, batta kactrrnayakalknsmtst). Niyego ailesi Osman Ragtp': polise ~ikayet etti. Osman Ragtp tutuklan-dt, ancak bir zaman sonra serbest btraetldi. Bu arada Elza Niyego alerabasmdanbir gencle nisanlandt. Bunu duyan Osman Ragtp, 17Agustos gunu aksarnu.zeriElza 'ntn yolunu kesti ve onu btcaklayarae oldurdu. Polis derhal olaya el koydu vekatil derhal tutuklandt, akli durumu kontrol edildi, hareketinden sorumlu goriiluphakknnda cinayet dauast acildt, Bu, 0gunlerde stlestlegorulen gundelii: bir olaydt.Oldurulenin Yahudi olusunun ilgisi yoktu. Kamuoyu Elza Niyego'ya olaganusti;sempati gosterdi: r;;okgencti, babasmt yeni kaybetmisti, kulturluydu, caltstyordu,Donemin gene ktz idealine uyuyordu. Buttin Turk ve Yahudi gazeteleri olayt ay-rmttlartyla verdiler. Olay k~iseldi, din le, milliyetle ilgisi yoktu. Ertesi gun Elza 'runcenazesi yaptldt. Cenazeye cole kimse leattidt. Yahudi El Tyempo veJournal d'Ori-ent gazeteleri, Turk gazetelerinin olayt nastl sempatiyle aetardtklarmt uurguladt-lar. Butun kentin kamuoyu uzgun ve iyi niyetliydi. Bir gun sonra durum bastanbasa deg~ti. Cumhuriyet, Son Saat, Vakit ve diger gazeteler Yahudilere kars kor-leuru:saldtrt yaztlartyla dolu pkmaya basladtlar. Guya Yahudiler Elza Niyego 'nuncenazesini Tureiye Cumhuriyeti'ne kars: bir gosteriye donusturmusler, TurklUgehakaret etmisler, polise kar~t gelmisler, tra/igi durdurmuslar ve asayisi ihlal etmis-lerdi. Bu iddialar tabii Yahudilere kars hakaret ve ku/urlerle bezenmis olarak ue-rildi. Gazetelere gore her sey nankor ve eustab Yahudilerce onceden hazirianmis-tt. Ribi Mo~e Becerano, zaualh, bermutad tum iddialart yalanladt. Ona gore gaze-teler yanthyordu, Yahudiler kime kars gosteri yapabilirlerdi ki ...Gosteri sozcugu-nun leullarultsiru hayretle karstlaytp, Yahudilerin daima yasalara saygtlt oldukla-rtru, bans ve duzen! sevdiklerini, anarsiden korktuklannt battrlattt. Tekrar ElzaNiyego cinayetiyle din ve milliyetin bicbir ilgisinin olmadtgmi uurguladt. Olan bi-ten, cenaze esnastnda cenaze alaymt yanp gecmee isteyen bir kamyonun kortejgecinceye kadar beklemek zorunda kaldtgtydt. Turk gazeteleri Yahudilere saldtr-maya devam ettiler: Yahudilerin cenaze strastnda "Kabrolsun Turkler, adalet iste-riz. "seleltnde bagtrdtklan iddia edildi.Bu 1922ytl: Eylul aytndan beri suregelen Yahudi du~manltgt kampanyasmmtepe noktastydt. Lozan haklartndan uaxgecilmisti. Bu da Rumlara kars kaldiracolarak kuliarultyordu. Devrimler gerceklestirilmis, rejim oturmus, sauastn yaralartsartlmts gelecege guuenle umutla baknltr hale gelmisti. Atature buyuk nutkunu ba-zirlamaela mesguldu. Bu ortamda Elza Niyego olaytni manttlei degil, duygusal ne-denlere oturtmak gerekmektedir.Elza Niyego olayt bes ytl devam eden Yahudi karsui kampanyarun birikintisi-nin bir gef etkisi olup, kendisini doguran nedenler ortadan kalkttktan sonra dapatlak uerisi bunun bir gostergesiydi.

    Kaynak: Avner Levi'nin Tureiye Cumhuriyeti'nde Yahudiler (1996) leitabtnin 75-85. say/alan arastndan letsalttlarae almmtstir.Anahtar Kavramlar Din Concordat Laiklik

    Din/devlet Uzlastsi Laisizm Dinsel Kurumsallasma

    Sekulerlesrne Toplumsal Donu~um

    ifindekiler GjJU$ TAKiHSELARKA. PLAN DjN SOSYOLOJjSj Ar;;ISINDAN jSLAM DjN, LAtKllK VE SEKULERLE$ME TURKiYE'DE DjN VE DjNSEL YA$ANTI TURKiYE'DE DjN VE TOPLUMSAL DONU$UM

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    3/22

    7 . U n ite - TU rk iy e 'de D in ve T op lum sa l D iin u~um 129

    GiRi$Turkiye, din ve devlet arasmdaki aynlma modeli bakimindan tarihsel oncu niteliktasimaktadir, Bu tarihsel onculuk hem islam dininin ozgun niteliklerinden hem deTurkiye'nin cok uluslu imparatorluk gecmisinden kaynaklamr. Bu acidan bakildi-gmda, daha cok Hristiyan gelenek ozelinde yazilmis sekulerlesme kuramryla Tur-kiye'de din ve toplumsal donusumu anlamak zorlasmaktadir. Tarihsel ozgunlugu-nun yam sira Turkiye hizh degisen bir toplumdur ve gerek din gerekse diger ku-rumlardaki hizh degisrne ve donusum gunluk yasamda gozlenir durumdadir. Bu-nunla beraber, Turkiye'de son otuz kirk yrldir gozlenen din ile siyaset kurumu ara-smdaki yakmsama Turkiye'ye ozgu degildir, Ozellikle, Avrupa toplumlan da dininkamusal alana yaptigi donusu ve bu donusun sonuclanru tartrsmaktadir. BugunAvrupa'daki dinsel durum Habermas ve diger baska kuramcilar tarafmdan post-sekuler donern olarak adlandinlmaktadir (Carroll, 2004). Habermas'm (2001) tari-fiyle postsekuler donerne isaret eden ozellik dinsel olusumlarla sekuler toplumsalduzenler arasmdaki gerilimdir. Bu gerilim aslmda din kurumunun kamusal hukukaltmda yer almasmdan (Habermas, 1992, s. 11) degil, bu yer alism niteligini belir-leyen iktidar iliskilerinin degiskenligindendir,

    TARiHSEL ARKA PLANTurkiye toplumu uniter bir ulus devlet olarak var olmakla birlikte, uzun birimparatorluk gecmisine sahip olusuyla cesitli Irk, dil ve dinlerden olan halklan yo-netme deneyimine sahiptir. Gerek bu deneyimin kendisi gerekse de lslam'm "var-sayilan tolerans paradigmasi" (Nielsen, 1999, s. 132-133) nedeniyle cesitli dinlerehayat hakki taruyan bir devlet gelenegi olusmustur, Tarihsel deneyim dikkatle in-celenirse gorulur ki, Osmanli halklan Avrupa tarihiyle kosut bicimde esit haklar veozgurlukler icin mucadele etmistir, Hukukun cesitlenmesi ve diger Orta Dogu is-lam ulkelerinde oldugu gibi bir seriat devletinin Osmanli donerninde dahi vucutbulamamis olmasirun temel nedeni Osmanli halklanrun cok cesitli din ve inane sis-temlerine dahil olmalandir.

    YaadlglntZ bdlgede ta rih i v e kiiltiirel onemdek i i badethane ler i arastmniz,Berkes (2008, s. 25)'e gore "Osmanli duzenini teokratik bir duzen olarak ta-

    rumlamak yanlis ve yetersizdir". Osmanli Devleti'nin geldigi bu farkli gelenek siya-sa bakimindan Dogu despotizmi, din bakimmdan Sunni halifeligi gelenegidir (Ber-kes, 2008, s. 27). Ger.;i, bu gelenegin kabulu kurulusundan ancak iki yuzyil somaolmustur (Berkes, 2008, s. 29). Toplumsal yapryi olusturan unsurlar hicbir zamanbazi Avrupa ulkelerinin gecmisinde oldugu gibi bir feodal duzeni isaret etrnemis,Osmanli ayaru Avrupa'daki derebeyi tarzmda serflik ya da yan-serflige dayali birzenginlik birikimine sahip olamadigi gibi ayanhk ve derebeylik birlesik bir siyasalguc olamanustir (Berkes, 2008, s. 137). Daha cok, kucuk ciftcilige dayah bir eko-nomi hakimdir ve bu duzenli vergi tahsil eden bir merkezi devlet otoritesini kaci-rulmaz ktlmistir (Keyder, 1989, s. 15-38). Osmanli Devleti'nin dunya ekonomisineeklemlenmesi, sahip oldugu toplumsal yapi ve ekonomik uretimin Bati Avrupa'daEndustri Devrimi'yle biriken zenginlikle boy olcusememesi nedeniyle sancili birsureci isaret eder. Esasen Osmanli zenginliginin daha cok fetihlere dayali olusu yu-zunden, fetih devrinin bitip toprak kayiplanrun baslamasiyla cokus de baslarrusnr.Sonuc olarak, Osmanli Devleti'nin son iki yuz YIhhem burokrasinin hem de aydm-lann yeni bir duzen araytsina sahne olmustur.

    D sm a nll D ev le ti 'n in s on ik iy u z y lli h e m b u rn k ra s ln lnhe m d e a vd mla nn ye ni b ird u ze n a r aY I~ ln a s a hn eu lmus t u r .

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    4/22

    13 0 TU rk iy e 'n in T o p lum sa l Y a a r s :

    D u r kh e im , d in s e l r l t ue l dek u t s a n a r n n t o p l umsa ly a ~a m ln k e nd is i o l d u g u n ah u k rn e tr n ls tl r, M a r x i ~i n~ a ll~ m a k o nu s u d in ins rr u t la r a ra s i i l i ~k i l e rdek ii de o lo ji k i ~l ev id ir , W e b e r i ~in~ a ll ~m a n e s n es i t e od is e d ir( theodicy k i i t u l ugunk a r s r s m d a iy i l iginh a k h l a s t r n l r n a s t veo n a n m a s t d i ve ~ev r i l e b il ir ) .

    Bu duzen arayislan din ve dinsel yasantiyi yakmdan ilgilendirecek sonuclar do-gurmutur. ilk degisrne ve donusme cabasi yasanan toprak kayiplan nedeniyle as-kerlik alarundadrr (Berkes, 2008, s. 63-66). Orduyu modernlestirrne geregi tarns-malan hem yeni bir ordu hem de ulemanm (islam hukuku ve teolojisi uzmanlan)soz sahibi olmayacagi asker! yuksekokullann kurulmasryla sonuclanrrustir (1834).Bunu egitim (Egitim Vekaletinin kurulusu, 1846) ve hukukun (1880) din etkisin-den cikmasi izlernistir, 1880 yilma gelindiginde Osmanli toplumu sahip oldugu ce-sitli egitim kurumlanyla esine kendi caginda rastlanmarrus bir cogulculuk sergile-mistir (Aksit, 1991, s. 73). Ancak, modernlesme cabalanna tepkiler dinsellesme ta-leplerini de beraberinde getirrnistir. Berkes'in saptamalanndan cikan sonuc, neOsrnanli donerninde ne de Cumhuriyet Turkiyesi'nde seriatcilik olarak nitelendiri-lebilecek asm dinsel taleplerin uzun soluklu yasama sansinm olmadigi seklindedir.Geleneksel ulemaligm bozulmasiyla ortaya cikmis II. Abdulhamit ve Mesrutiyetdonemlerine ozgu bir "uydurma ulemahk"tan soz eden Berkes, bu "uydurma ule-maligm" Mesrutiyet donernine kadar direndigini ve Kurtulus Savasi yillannda sonsavasiru verdigini kaydeder (Berkes, 2008, s. 177). Toplumsal olcekte ise seriat ta-lepleri donern donern kaosa sebep olmakla birlikte uzun ornurlu olamanustir.

    Ancak Osmanli toplumsal yaprsinm bugun anladigirmz anlamda modern bireyiortaya cikaramarrus olmasi da bir gercektir. Boyle oldugu gibi, Cumhuriyet Turki-ye'si bir kurtulus savasinm urunudur, Bu savas emperyalist Avrupali guclere karstverilmistir ve Turk Devrimi feodaliteye veya aristokrasiye karst verilmis bir haklarmucadelesi degildir (Mardin, 1983, s. 155) ve sirufsiz bir toplum idealine dayamr.Bu strufstz toplum idealinden yola cikarak Mardin, Cumhuriyet'in temel dayana-giru islami bulur. Bu saptamalar 1lgmda diyebiliriz ki, bugunku Turk toplumunundinsel yasantiya dair taruk oldugu catisma, farklrlik ve butunlesrne alanlan aslmdaCumhuriyet'in hedefledigi ve islam'm da ruhuna cok uygun olan sirufsiz toplumidealinin butun kitlelerce hele de bugunku lslamcilik icinde bulunanlar arasmdapaylasilmryor olmasmdan kaynaklanmaktadir.DiN SOSYOloJisi A;ISINDAN iSLAMSosyolojinin klasikleri diyebilecegimiz Marx, Weber ve Durkheim'm dini ele alistarzlan ya Marx ve Weber'de oldugu gibi, kurumlar sosyolojisinin nesnel sureclericalisan edasma ya da Durkheim'da oldugu gibi antropolojik gelenegin surdurul-mesine isaret eder. Durkheim icin calisma nesnesi dinsel yasanti bicimlerinin ken-disidir ve baktigi her olguda gordugu insanm toplumsalligim Durkheim din olgu-sunda da gorur. Yani Ona gore dinin toplumsal formlan sosyolojik aciklamaya de-ger bir calisma konusudur. Oyle ki Durkheim, dinsel rituelde kutsananm toplum-sal yasamm kendisi olduguna hukrnetmistir. bzetlersek Marx icin calisma konusudinin siruflar arasi iliskilerdeki ideolojik islevidir, Weber icin calisma nesnesi teodi-sedir (theodicy kotulugun karsisinda iyiligin haklilastmlmasi ve onanmasi diye cev-rilebilir). Berger de (1967, s. 193) Weber (1996)'in Dunya Dinlerinin Sosyal Psiko-lojis! adli cahsmasinda ayirt ettigi dort temel tip rasyonel teodiseye isaret etrnistir,Bunlar; bu dunyada telafi sozu, bir "bte"de telafi sozu, dualizm ve karma doktrini-dir. Her durumda iyilik ve kotuluk yasarnm bir parcasidir. lslam'in "Yaptigrnrz iyi-lik de kotuluk de kendinizedir." ilkesi karma doktrinin "Iyi bir sey yapman, hemevren hem kendin icin iyi bir seydir." ilkesine benzer, ancak islam hem bu dunya-da hem de bir "bte"de telafi sozu verir. iyilik ve kotulugu kabul ile dualizm de ta-srr. Bu yuzden Yahudi mistisizmi ile Grek felsefesinin, ozellikle Stoacrligm bir uz-

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    5/22

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    6/22

    1 3 2 TU rk iy e 'n in T o p lum sa l Y a a r s :

    L a is iz m d in ile s iy a se ta ra sm d a k es in b ir a yn rny ap an v e to plu m da d in ins r r u r h b ir r o l o y n a dlg ln ls a vu n an b ir d o ktr in d ir .S a k u le r le s rn e i se d in ina u tu n y a ~a m a la n la n nd a n~e k i lm e s i , k u ~ u l me s id i r.

    L a ik lik p o litik b ir ilk e dir ,ta rih d l~ 1 b ir k av ra m d r r , b irs ur ec l i~ ar et e tm e z v e b uilk e yi k a bu l e tm e k , d e vle tid in d l~ 1 k ab ul e tm e kd em e ktir . Y a ni, la ik b ird e v le ti n i ~l ey i~ m a n t lg lta m am e n d in d l~ ld lr . A nc ak ,b ir d ev le tin la ik im d em e siy a plp e tt ik le rim d e d ind l~ IY lm d e m e sid ir ; d ink ur um u nu n n as ili ~l ey e ce g in i b u k a v ra m d a n~ lk a ra m a Y lz . D in v e d e vle ta ra sm d ak l te k a jn lm am o de li la is is t m o de ldeg i l d i r . Concordatd l~ ln d ak i tu m m o d elle rd ey an i b lrcn k B atl A vru pa v eis ka n din a v u lk e sln d e d ink uru m u ~ u y a d a b u s ek lld ed e vle t o to rit es in e v ed e n e t im i n e t a b id i r.

    bizim icin model olamazlar. Bu devletler icinde Turkiyc'deki modelin en fazla ben-zedigi ulke (islam/Hristiyanhk farkr disinda) Fransa'dir.

    YaadlglntZ verde bir din gorevlisi He (imam ya da muezzin) sohbet ederek ~ahma kosul-Iari hakkmda fikir edininiz. Kamu ~ahant olma konusundaki fikirlerini ogreniniz.DiN, LAiKLiK VE SEKOLERLE$MEAntik Yunan'da halk anlammda kullarulan "laos" sozcugu Hristiyanhkla birlikteclericus yani din adami dismda kalanlan anlatir bicirnde laikos olarak Yunanca La-tince kansimi bir kavram olarak kullaruldi, Din adamlan disinda kalanlara laikosdenirdi. mi l a kilise soz gelimi bir din adarruru herhangi bir sebepten kilise dismacikaracak ve ruhbanhgiru elinden alacaksa "Xhas been laicised" diye ilan eder, ya-ni soz konusu din adarruru laisize eder, onu halksallastmr, Halk anlamma da ge-len bu sozcuk dilimize oyle yerlesrnistir ki, halkin bir kismi bu sozcugu Turkce sa-rur (Berkes, 200S, s. 19). Bu kavram Fransizcada laicisme olarak yeniden gunde-me getirildi ve laiklik (laicite) de devletin dinsizligi ilkesi anlamma gelecek bicirn-de kullaruldi, "Laisizm din ile siyaset arasmda kesin bir aynm yapan ve toplumdadinin sirurh bir rol oynadigini savunan bir doktrindir" (Ozdalga, 1995, s. 21). Yanilaiklikten bahsedebilmek icin din ve devletin aynlmis olmasi yetmez, dinin siyasetalanmdan tamamen cekilrnis olmasi gerekir.

    Saeculum sozcugu ise dunyaya, caga, kusaga ait anlamlanna gelir ve tarihselolarak da degisik anlamlar kazanrrustir. Ornek olarak, Avrupa tarihinde bir donernkiliseden kurtanlrrus anlammda kullarulrrustir (Berger, 1967, s. 107-109). Sekulericin "din etkisinden kurtulmus/kurtanlmis" demek dogru olacaktir. "Sekuler olandinsel olaru da kapsayabilir ama eger din her seyi tammlayacak bir referans hali-ne gelrnisse sekuler bir ortamdan soz etmiyoruz demektir." diyen Nielsen (1999,s. 6S),in tespiti kamusal alanm dini ne olcude kapsayabilecegine dair en acik se-cik olcuyu koyar. Sekulerlesme dinin butun yasam alanlanndan cekilmesi, kucul-mesi diye tarumlarur (Berger, 1967, s. 107). Sekulerlesme, sozcugun yaprsindan daanlasildigi gibi bir surece isaret eder, tarihselligi vardir. Berger (1999, s. 107-10S)'egore din kurumunun diger kurumlann alanmdan cekilmesinin yam sira sekuler-lesmenin oznel bir boyutu da vardrr ki, bu da bilinc sekulerlesmesidir. Bir toplu-mun entelektuel birikimi de 0toplumda bilimin ortaya cikrrus olmasi, bilimsel veteknolojik ilerlemeler saglanmasi durumunda sekulerlesir. Bu onu almamaz birsurectir, Her ne kadar bugun butun dunyada dinsel hareketlerin yaygmlasmasryladinin kamusal yasama donusu tartrsilryorsa da din kurumunun kendi icinde bir se-kulerlesrne yasadigr da kaydedilmektedir (Hey, 2001; O'Dea, 1961). Bundan kas-tedilen din kurumunun sbylemini degisen ve donusen toplumsal dinamiklereuyarladigtdrr.

    Laiklik ise politik bir ilkedir, tarih disi bir kavramdtr, bir sureci isaret etmez vebu ilkeyi kabul etmek devleti din disi kabul etmek demektir. Yani laik bir devletinisleyis mantigi tamamen din disidir. Ancak, bir devletin laikim demesi yaprp ettik-lerimde din disiyim demesidir; din kurumunun nastl isleyecegini bu kavramdan p-karamayiz; ama U kesindir ki, din ve devlet arasmdaki tek aynlma modeli laisistmodel degildir, Avrupa'da bu modelin iki temsilcisi uniter ulus devlet olma sebe-biyle de birbirine benzeyen Fransa ve Turkiye iken, ingiltere ve iskandinav ulke-leri bazi varyasyonlanyla taruma (recognition: Bazr kiliselerin ya da dinsel cemaat-lerin devletce tarunmasi.) ve dahil etme (incorporation: Bir kilisenin anayasal dev-

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    7/22

    7 . U n ite - TU rk iye 'de D in ve T op lum sa l D iin jj~ jjm 13 3

    let yapisma bir sekilde dahil edilmesi.) kurma (establishment) modeline; italya (is-panya ve Portekiz'i de cok az farkla kapsar bicimde) ise Napolyon'dan kalma con-cordat mode line sahiptir (Nielsen, 1999, s. 113). Concordat dismdaki him model-lerde yani bircok Bati Avrupa ve iskandinav ulkesinde din kurumu u ya da bu se-kilde devlet otoritesine ve denetimine tabidir.

    Avrupa'daki din/devlet aynlma modelleri icinde bugunku Vatikan'i olanakli kil-mrs modelin adr Fransa'daki saf laisist aynlma modelinden farkli olarak Napol-yon'un concordat modelidir. Bu modelde din, devlete tabi degil, ancak ondan ay-n bir yerdedir ve bu Katolik Kilisesi ile yapilan bir uylasimin sonucudur. SadeceTurkiyc'deki bazi islam unsurlan ya da diger dinlerin mensuplan degil, baska Av-rupa ulkelerinde de italyan toplumunun sahip oldugu modeldeki dinsel yasantihaklan talep edilmektedir. Ancak, bu model dedigimiz gibi uzmanlasmis ve tarih-sel olarak guclu bir kilise kurumu ile murnkun olabilmistir ve kilisenin alaru aynl-rrustir. Modele adiru veren concordat metni incelenirse, bosanan bir ciftin mal vealan paylasimma cok benzedigi gorulur; bu yuzden bu modeli din ve devlet ara-smda mukernrnel bir bosanrna olarak adlandirabiliriz, Belli ust hukuki cercevelereuymak kosuluyla kilise kendi ruhbanlanni yetistirmede olsun, diger egitim kurum-lanru vucuda getirmede olsun haklanru korumustur, Mesela italyan Anayasasi'natabii ki kilisenin istegiyle konulmus olan ayin ozgurlugu, Turkiye'de ancak 1982Anayasasi'yla tarunrmstir. Bu konuda ozel bir yasak oldugundan degil, bu hakki ta-lep edecek uzmanlasmis ve iktidar sahibi bir ruhban struf olmayisi bu eksiklige yolacmrs olabilir. Ya da oteden beri dinsel yasam icin ibadeti yeterli goren ve dahacok Sufilere ait dinsel ayinleri gereksiz bulan bir ulema gorusu bunda etkili olmusolabilir. Ancak, bu ozgurluk tarururken Seyh Sait lsyaru'nm dogrudan sonucu olanve 1925'te TBMM'de cikanlan tekke ve zaviyelerin kapatilmasi ve ilgili her turlu sa-run kullarulmasiru yasaklayan Kanun'la celisme olasiligi dusunulmernis ve bu oz-gurlugun sirurlan tarif edilmernistir, Dinsel yasantirun ayrmtrli tarifi icin haliyle buyasantryi orgutleyecek kurumun ust duzeyde uzmanlasmis olmasi gerekir.T e kk e v e z av iy ele ri n kapatilmasma k ara r v er en v e ilg ili h er tiir lii sanm kullanilmasmi ya -s ak la ya n K a nu 'n u n b u giin k ii Tiirk~eye~evirisini bulmak i~in bakmiz, K ara, M . 1997. D inv e S an at A psm da n T ek ke v e Z av iy ele r. ista nb ul: D erg ah Y ay mla rl.

    TORKiYE'DE DiN VE DiNSEL YA$ANTIBugunku durumda dinsel yasantirun organizasyonu soyledir: Devlet laiktir, yanidin disidir. islam dini acisindan dinsel yasantiya dair hizmetler herhangi bir kamuhizmeti gibi orgutlenrne bakimmdan sekuler niteliktedir. Yani din hizmetleri dedi-gimiz ibadet, cenaze, dinsel yasamla ilgili darusilan konularda yol gosterrne vebenzeri hizmetler birer kamu hizmeti olarak dusunulmus ve ozel olarak sadece dinislerinden sorumlu bir bakanliga bagli olan Diyanet lsleri Baskanligmca yurutul-mektedir. Bu kurum i.; isleyisinde kendi basma hareket eder ancak yonetmeligin-deki iki temel madde bir kamusal UZlaIYIsaret eder: Birincisi, laiklik prensibi al-tmda hizmet gorur; ikincisi, ulusal birlik ve beraberlige hizmet edecek sekilde ca-hsir. Birinci madde modernligin en temel kosulunu saglar, toplumsal duzenin se-kuler manngiru kabul eder, ikinci mad de ile de devletin uniter niteligine karsit ola-bilecek unsurlann kontrol altma almrnasi hedeflenir. Diyanet Isleri Baskaru'runatanmasi disinda kurumun i.; isleyisine devlet mudahalesi yoktur. Diger laik dev-let ornegi olan Fransa'da ise kilise kurumunun ust hiyerarsisinde iki makam vardtr

    K i T A p )

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    8/22

    134 TU rk iy e 'n in Top lum sa l Y a a r s :

    T ur kiy e'd e is la m d in ia cis m da n d in se l y a~ an tly ad air h iz me tle r h erh an gi b irk am u h iz m eti g ib io rgu t l enrne b a k r r n m d a ns ek ule r n ite lik te dir . Y an i d inh iz m e tle r i d e di gim i z i ba d et ,c en az e, d in se l y a~ am la ilg ilid ar us ila n k on ula rd a y olg iis te rm e v e b en ze rih iz m etle r b ir er k am u h iz m etio la ra k d u~ un ulm u ~ v e iiz elo la ra k s ad ec e d in i~ le rin de ns oru m lu b ir b ak an lig a b ag lio la n D iy an et i~ le riBa~kan l ig lncay u ru t ul me k te d ir . T u r ki ye ' ded in h iz m etlile ri lis ed u z e yi nd e M i ll Y Eg it imB ak an lig ln a b ag li s ek ule ri m am - H at ip o k ull an n day e ti ~t ir il ir . T u rk iy e 'n in d ina d am : e g it im i n d ek i tarkr,la ik lik p re ns ib in de n ~ oki sl am d in in in k e nd is in d ed e v le t te n a y r l o r gu t le n e c ekb ir r uh b an s r r u t m mo lmaYI~lndan kaynak larur ,

    1 92 4'te k ab ul e dile nT ev hid -i T ed ris at K an un u ilee gi tim b ir li gi sag lanmas ih e de tle n rn ls tl r. A n ca k b u gu nk u re s el le s rn e e tk is iy le d in s ely a~ an tly a v e e gitim e d airtalepler artmutir.

    ve bu iki makam da Turkiyc'deki gibi atarur, Turkiye'den farkli olarak kilise kuru-munun ruhban sirufi kendi icinde sekuler alanm dismda yetistirilir,

    Turkiye'de din hizmetlileri lise duzeyinde Mill! Egitim Bakanligma bagli seku-ler imam-Hatip okullannda yetistirilir, Bu okullarda sadece uygulamalar icin islamdininin gerekleri gozetilir, uygulama disindaki egitimin niteligi sekulerdir ve1900'lerdeki medrese reformundan miras alman egitim felsefesi geregi din hizmet-lisi olacak kisilere modern bilimler, matematik ve felsefe de okutulur. Bununla he-deflenen, "aydm din adarru" yetistirmektir, Turkiye'nin din adarru egitimindeki far-kr laiklik prensibinden cok islam dininin kendisinde devletten ayn orgutlenecekbir ruhban smifinm olmayisindan kaynaklamr. islam tarihsel varligryla, zaten dev-let olarak ortaya cikrrustir ve gunluk hayati ayrmtrli tarif eder, duzenler, kurallarave yaptmmlara tabi tutar. islam'm kutsal kitabi Kuran, yogun bir hukuk dili icerir.Bu yuzden islam toplumlannm laikligi benimsemesi zordur; zor oldugu kadar daTurkiye orneginde oldugu gibi takdiri hak eder.

    Hristiyan toplumlann din/devlet aynlma modellerine benzemese de Turki-ye'deki model uzun sure sorunsuz yurumustur, Bugun ibadete onculuk eden dingorevlisi ile aralannda herhangi bir bagimhhk iliskisi olmadan camiye giden veibadet eden, bu ibadetin niteliginden de memnun bir kitle vardir. Cami mudavimiolmayip evinde ibadet edenler icin de dinsel yasam olanaklan vardir. Dinsel yasa-rna dair yasakli olan, tekke yasannsina dair san ve unvanlann kullarunudir; seyh,murid, mursid gibi. Bununla birlikte, bu sanlar kullarularak egitim faaliyeti de yu-rutulemez, 1924'te kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile egitim birligi saglan-mast hedeflenmistir. Bugun de egitim kamu okullannda ya da vakif okullannda daolsa Mill!Egitim Bakanligr catisi altmda ve ayru yasa ve yonetmeliklere tabidir. Bu-nunla hedeflenen bir mill! kimlik yaratma deneyimi olsa gerektir ama bugun yasa-digimiz toplumsal donusumler egitimi salt egitim hakki olarak degil, bir ozgurlukmeselesi olarak algilamayr ve buna gore toplumsal politikalar benimsemeyi gerek-li kilrrustir. Bir toplumda egitim alanmda nitelik acisindan da ozgurlesmis, farklilas-ml ve yaygmlasrnis bir kururnsallasma en onernli cogulcu demokrasi olcutlerin-den biridir.

    Yukanda sozu edilen donusumler cesitli olmakla birlikte, dinsel yasantiya dairartan taleplerin burada vurgulanacak olan boyutu kuresellesrne etkisidir. Buradadinsel yasam uzerindeki kuresellesrne etkisinden kastedilen, Batt toplumsal yasa-mryla kulturel etkilesime girmis Dogulu ve Orta Dogulu halklann kendi top lumla-nnda dinsel yasama dair taleplerindeki degismedir, Bu degisme bazen kendi din-sel/etnik/ulusal kimliklerine daha siki tutunma ve savunuya gecme bicimindeolurken bazen modern yasamm gereklerini benimseme, bazen de yasadiklan top-lumun icinde Bati toplumlannm dinsel yasami orgutlerne bicimini talep etme bici-minde kendini gbstermektedir. Dindarltgm kendine ozgu bir i.; mantigi oldugun-dan toplumlan sadece din ekseninde kryaslayan bir yaklasimla sik srk karsilasryo-ruz. brnek olarak, Amerika Birlesik Devletleri yasalanndan ya da ingiltere'deki du-zenlemelerden esinlenen uzman hukukcu goruslerine de rastlamaktayiz. Ancak buornek alman ulkeler ya eyalet sistemiyle ya da mesruti monarsiyle ybnetilmekte veTurkiye icin siyaset bilimi olcutleriyle soylersek bir model olusturma durumundadegillerdir. Acik bir ornek vermek gerekirse, ingiltere dedigimiz ulkenin adr Birle-sik Krallrk'tir ve azmhk kavram: vardir, buna karsin Turkiye Cumhuriyeti bir uniterulus-devlettir ve tarum geregi azrnhk kavram: yoktur. Tek istisnai durumu LozanAntlasmasi'nca tanman azrnhk haklan olusturur,

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    9/22

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve T o p lum sa l D iin u ~um 13 5

    Lozan Antlamasl'nda azinlik kavrami iizerine ayrmtih bir inceleme i~inbakmiz, Oran, B.2004. Tiirkiye'de Azmhklar: Kavramlar, Lozan, i~ Mevzuat, i~tihat, Uygulama. istanbul:TESEV.

    ideal tiplerle dusunursek, her bir ybnetim modeli bir kamusal uzlasrya denk ge-lir. Anayasalar da bu uzlasirun yazilr metinleridir. Ortaya cikrrus anayasa bir kamu-sal uzlasirun urunuyse toplumun butun kesimlerinden destek gorur, kururnsallas-ml toplumsal davrarus, ornek olarak din, kendini kamusal uzlasi meydana gelir-ken ifade edebilmisse dinsel yasanti ve toplumsal yasantinm catisma icinde olma-digr uzun bir donernin yasanmasi gerekir. Turkiye icin diyebiliriz ki boyle bir db-nem yasanmisnr cunku Turkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasiru saglayan iktidannonernli bir bileseni de din/devlet uzlasisidir ve bugun artan dinsel yasanti taleple-rinin temel nedeni kamusal uzlasida din kurumunun kendini ifade edememesi de-gil, toplumsal degisme ve donusumun yasanrrus olmasrdir. Orta siruflar kabuk de-gitirmitir ve sadece Turkiyc'de degil, butun dunyada orta smif kendine yeterlili-giyle karakterize oldugundan taleplerinde kararli ve tutarltdir.

    Gte yandan, islam din ulemasmdan ve sufilerin bazi unsurlanndan destek bul-dugu acik olan Turkiyc'deki din/devlet uzlasisi gecmisten devralman bazi kroniksorunlan da butunuyle cozememistir. Ornegin, Alevi inancmm yasanmasmi ola-nakli kilmis ancak bu alanm devletle iliskisini duzenlememistir, Tek bir Aleviliktensoz etmek de zordur, ama Aleviligi iran Siiliginden cok kesin bir sekilde ayirmakolanaklidir ve Alevilik bu yuzden kabaca Anadolu Islam'i diye aruhr. Siiti Ali veAlevi kavramlannm her ikisi de Ali'nin yolundan gitmeyi anlatsa da insan sevgisi-ni, hosgoruyu, inane ozgurlugunu temel alan hele de kadm erkek esitliginde essizbir konuma sahip olan Aleviligin iran ya da Arap cografyasindaki Siilikle ve onunortaya cikardigi seriat rejimi denilen rejimle bagdasrnasi zordur. Van Bruinessen(1996, s. 7-10) Alevileri teolojik tartismalara girmeden ve bir indirgeme yaparak"heteredoks dinsel azmlik" diye tarumlar. Ancak, burada heteredoks kavramiru"cok kaynaktan beslenen" diye anlamak gerekir.

    Turkiye toplumu icinse, Aleviler hem asli unsurdur hem de uniter devletin azin-Irk kavram: yoktur. Alevi ibadethanesi cern evidir ve cern evlerinin camiler gibi ka-mu butcesinden pay alma talepleri vardir. Gte yandan, Alevi dedelerinin cern evimudavimleri icin sahip oldugu statu ile cami imamlannm cami mudavimleri arasm-daki statusu bir degildir ve Alevilik ile Hanefi lslam'in Turk devleti ile uzlasmalan-run Icerigi burada aynlir. Diyanet lslerine bagli bir camide devlet memuru unva-myla calisan bir imam artrk kamu gorevlisidir ve imam kavramma atfedilrnis gele-neksel anlamlardan vazgecmis bir gonulludur, Bugun itibanyla, az sayida da olsadedeligi de imamhk gibi maasli dusunen, cern evlerini Diyanet lsleri Baskanligmabaglama niyetinde olan Alevi ya da Sunni calismacilar olmakla birlikte, henuz biruzlasmaya vanlamarrustir.Yaadlgmlz verde bir cern evi varsa gidiniz ve imam He dede arasmdaki farki anlamaya~ahlnlz.

    Alevileri en yakmdan ilgilendiren bir diger konu, 1982Anayasasi ile ilk ve ortaogretimde tekrar zorunlu hale getirilen "din kulturu ve ahlak bilgisi" dersidir. Buders uzun zaman namaz surelerinin ezberletilmesi ve islam tarihine dair bilgilerverilerek okutulmustur ve gerek ders kitaplannm anlatngi islam gerekse derste ya-

    K iT A p )

    s u n A li v e A le v ik a v r a m l a n r u n h er ik is i d eA li'n in y o lu n da n g itm e y ia n la ts a d a in s an s e vg is in i,hOH i i r u yu , i n a n ti iz gu rlu gu nu te m el a la n h eled e k ad m e rk ek e ~ itlig in d ee ss iz b ir k on um a s ah ip o la nA le vilig in ira n y a d a A ra pc og ra fy as ln d ak i ~ iil ik le v eo n u n o r ta y a ~ Ik a rd lg l s e r t a tr e ji m i d e n il en r e ji m leb a gd a ~m a s l z o rd u r.

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    10/22

    13 6 TU rk iye 'n in T op lum sa l Y a a r s :

    pilan uygulamalar hep Sunni bakis acisiru yansrtir niteliktedir. Avrupa insan Hak-Ian Mahkemesine giden ogrenci velileri ve kamuoyundaki yogun tartismalar sonu-cunda ders kitaplanna Alevilik de katilrrusnr, ancak uygulamalardaki Sunni yorumsurmektedir, Bilici (1999, s. 78),nin belirttigi gibi bir Alevi teolojisi artrk ortaya cik-malidir. Bu belki sorunu cozmeye bir olcude yardrmci olabilir, ancak uzun yuzyil-lar baski altmda yasamis ve etnik olarak cok cesitli halklar arasmda yaygm olanAlevilik henuz boyle ortak bir teoloji uretmemistir.

    Bunlardan ayn olarak Lozan Antlasrnasi'yla azrnhk statusune sahip dinsel azin-hklar icin din, vicdan, inane ozgurlugu olsa da bu ozgurlugun gunluk yasamdakarsilasngi sorunlar dile getirilmistir, Ozellikle Yahudilerin dinsel yasamlan trpkiMuslumanlikta oldugu gibi toplumsal orgutlenrne de gerektirdiginden, Cumhuriye-tin kazarumlanna ragmen bazi sikmular da dogurrnustur. Avner Levi (1996),ninbu konudaki tespiti Turkiye toplumunun donusumu icin de aciklayicidir:

    "Turkiye Cumhuriyeti Osmanlt Imparaiorlugu 'nun has oglu ve dogrudan dogruyavarisidir. Bununla beraber Cumhuriyet'in temel ilkeleri Imparatorlugunkilerle tabantabana zittir. Osmanli Deuleti, adtntri da beliruigi gibi bir imparatorluktu. Bircok di-ntve etnik grubun belli bir hak ve bore sistemi icinde yan yana, hatta if ice yasama-stnt ongoriirdii. Cumhuriyet doneminde ise modern bir ulus-devlet yarauldi, devlet,ulus ve vatan kavramlan biitiiniiyle caknsir duruma getirilmek istendi. Bu baknmdanYahudilere kisisel esit haklar, din ve inane ozgiirliigii verilmekle beraber bir toplumolarak orgiitlenmeleri ve ozerk kurumlara sahip olmalart onlendi. Ne var ki, Yahu-dilik toplumsal bir dindir. Gunluk: dualart dahi en az on ergin erkegin baztr bulun-mastnt gerektirir. Bir Yahudi olarak yasayabilmele icin bir baham, ozel et kesimi,oze! yiyecekler, ozel mezarlie vb. gereklidir. Bunlarsa bir diczenli if orgiit gerektirir.Cumhuriyet boyle bir if orgiit tarumak istemedi, bu da Yahudilerde hiilii suren birkimlik buhraru dogurdu" (Levi, 1996, s. 8).

    Aynca, Rum Ortodoks Kilisesinin ruhban yetistirmede 1971'de kanunla kapati-Ian Heybeliada Ruhban Okulu problemi cozulemediginden sikmtilan vardir. Mus-lurnan din adamlan Mill! Egitim Bakanligma ve YOK'e bagli sekuler kurumlardayetistirilmekte ve bu islami vicdaru rahatsiz etmemekte, etse de ciddi bir direnissergilenmemektedir. Oysaki Hristiyanhk dininin bir kilise kurumu oldugundan,ruhbanlanru sekuler bir hiyerarsiye bagli bicimde yetistirrneleri dinlerinin i.; man-tigma uymamaktadir.

    Ermeni Ortodoks Kilisesi de Turk Devleti'nin tamdigi bir kilisedir. Ermeni ce-maati de cok az sayida kalmis olan Hristiyan nufusuyla Rum Ortodoks Kilisesi gi-bi varhgrru surdurmektedir, Kamuoyunda cok cesitli yorumlarla arulan 1915 olay-lanna ve zaman zaman su yuzune cikan Ermeni ya da gayrimuslim karsitligina rag-men Ermeni halkr dili, yemekleri, muzigi ile Turkiye kulturunun onernli bir parca-srdir. Turkluge ya da islam'a ait sandigimiz bircok dinsel ya da dinsel olmayangundelik yasam pratiginin Anadolu'nun Yahudi ya da Ermeni halklanndan ogre-nilmis ve benimsenrnis olma olasiligi din calismalan yapanlar icin cok bildik birkonudur. Birkac Ermenice sozcuk ornegi ne demek istedigimizi anlatmaya yeter.Ermenice ve Tiirk~e arasmdaki ortak ve birbirine ge~en sozctikler i~in bakmiz:http://www.bolsohays.com

    http://www.bolsohays.com/http://www.bolsohays.com/
  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    11/22

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve T o p lum sa l D iin u ~um 13 7Ermeni cemaati olsun Rum cemaati olsun uniter ulus devletin ve laikligin ge-

    reklerine uyarak egitim alanmda gerekli sekuler duzenlerneleri kabul etmislerdir.~u an surmekte olan sorun cemaat vakiflan ve Rum Ortodoks Kilisesi'nin eeume-nik (evrensel/turn dunyada kendine bagli kiliseler bulunan) statusudur. Boyle birsam Hristiyan dunyanin vermesi kendi i.; manngina uygunken, Turkiyc'nin bu sa-m tarumasi din/devlet ayrtrru islam dininin i.; mantigi dusunulerek yapildigindanolanakh gorunrnemektedir.

    Bu temel inane gruplan dismda kalanlar tanmma dismdadir, Turk Devleti sade-ce Yahudileri, Rum Ortodokslan ve Ermeni Ortodokslan tammis, ornek olarak Ro-rna Katoliklerini ya da Suryani Ortodokslan tammarmstir, Yezidiler, Bahailer gibiinane gruplan da cok az sayida olmakla birlikte dinsel yasamlannr surdurmektedir-ler, ancak onlara dair duzenlerneler de yoktur.

    Bunca farkli inane grubuna ragmen, dinsel yasantrya dair en yogur; sikayetdevletle uzlasi gerceklestirrnis olan Sunni Hanefi islam'm bazi kesimlerinden gel-mektedir. Bu kesimin de ikiyetleri din adarru yetistirme, diyanet butcesi, dinselyasarnm organizasyonuna dair degil, kadmlann her yerde dinin geregi olarak or-tunebilmeleridir, Diger butun alanlarda laik devlet ilkesini kabul eden Sunni din-darlik kadm konusuna gelince direnmektedir.

    Turkiye'de gene kadmlar arasmda 1960'larda tek tuk orneklerle baslayan yenibir ortunrneden bahsedebiliriz ve bu ortunrne tek tiplesrnistir. Bu tek tiplesrnetoplumun diger kesimlerinde tepkiye de neden olmustur, Hatta, bu yeni tip or-tunmenin toplumsal yasarnda otekilestirildigi (Saktanber, 1994) tartisilrrusnr. Buyeni tip ortunmeye dair bircok alan calismasi yapilrrustrr; en onernlileri NiliiferGole'nin Modern Mahrem (1991), Aynur ilyasoglu'nun onaia Kimlik (1994) veElisabeth Ozdalga'nm Modern Turkiye'de Ortunme Sorunu, Resmi Laiklik vePo-puler Islam (1998) adli calisrnalandir. Bu calismalar daha cok kadmlann bu ortun-me bicimine nastl karar verdiklerini sorgularmstir. Sundal (2002; 200S),a gore ise,simdi 0donern calisilan kadmlar cocuk yetistirdiginden artik daha cok aile icindetoplurnsallasma ile daha kucuk yaslarda bir ortunrne baslarrustir. Yani ikinci veucuncu kusaklardan soz etmek gerekir. Ama en temel veri ortunme yasinm gitgi-de dusmesidir,

    Yine, Siindal (200S)'m bulgulanna gore bu yeni tarzda ortunen cok az kadinSerif Mardin (1983, s. 14),in tarif ettigi "sert ideoloji" kapsamma girebilecek bir is-lamcilik nosyonuna sahiptir. Yani, bu ortunrne kismen, butun onculleri ve kabul-leriyle bir ideolojiye entegre olmaktan cok bir tutum ve vaziyet alis gibi degerlen-dirilebilir. Az oldugunu belirttigimiz sert ideolojiyi temsil eden kadmlann ise sis-temle uzlasmaya niyetleri yoktur. Cogunlukla ya universite smavma hazirlarurkenya da universitenin ilk yilmda ortunrneye karar vermislerdir, Universite egitimi al-diktan ve calisrna yasarnma dahil olduktan soma ortunrne karan alan kadma rast-Ianmamisnr. Bir kisim kadm icin bu ortu kendi yasamlan hakkmda, e ve i seci-mi gibi karar alma serbestliklerini genisletmekle birlikte toplumsal yasamda bunakarsihk vazgectikleri ozgurlukler vardir: brnek olarak cocuk sahibi olunamryorsaerkegin cok esliligine olumlu bakan ya da kadmlar icin ayn toplu tasima araclan-ru uygun bulan bir lslamci kadin profilinden bahsetmek mumkundur, Bircok ka-din mulakattan soma islami toplum olarak gordukleri toplumlarda kadirun duru-mu uzerine hie dusunmediklerini, bir grup kadin da islam ve politika iliskisini hiedusunmernis olduklanru belirtrnislerdir. Hatta bazilan islami bir toplumda yasar-ken sahip olduklan medeni hukukun surecegini, kadm cinsinin kazammlanna do-

    T u r kiy e 'd e g e n ~ k a d r n l a ra ra sm d a 1 96 0'la rd a te k tu kiir ne kle rle b a sla y an y en i b iro r tu n me de n ba h s e d e b il ir izv e b u c rtu nrn e te kt lp le s rn ls tl r. B u t ek t lp le s rn eto p lu m u n d ig er k e sim le rin d ete p kiy e d e n e de n u lr nu st ur .H atta b u y en i tip n rtu nm e ninto p lu m s al y a ~a m d ai i teki le~t i r i ldigita r tu r l rn rs t t r ,

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    12/22

    13 8 TU rk iy e 'n in T op lum sa l Y a a r s :

    Mo d e rn b u rj uv a t op lu m u y lab ir ey le rin k a m us al a la n dae tn is it ey e , d in e v e s r r u t l a r aa it m e cb ur i g iy im k us ar no rta d an k a lk m l~ tlr v e b ir ey ing iy im k us am m a b ak ar aks t r u t v e d i ge r i iz e l li k le r in ita hm in e tm e k ar t tk o lanak l ldeg i l d i r .

    kunulmayacagiru dusunrnektedirler. Goruldugu gibi, bu ortunrneyi benimseyenkadmlann cok az bir kisrru bir seriat rejiminde yasamayi arzu etmekte, bir kisrru-run buna ciddi bir direnci bulunmamakta ve bir diger kisrru da boyle bir olasiligahazirhkli olmayan bir tutum sergilemektedirler.

    Ancak, hicbir mulakattan cikmarrus fakat islami yasam kodlannr okuyarak gor-dugumuz durum da bize bir seyler soylemektedir: Sii kadmlann ortusu Huseyin veKerbela olayirun yasmi belirtir sekilde siyahnr, kendine Humeynici diyenler yinesiyah ancak yuzu ucgen sekilde kaplayan bir ortu ortmektedirler, Sunni Hanefi ka-dmlann ortuleri siyah disinda herhangi bir renk ve ortrne sekillerine bakarak Nak-sibendi, Nurcu ya da Kadiri olduklanru bu kodlan okumayi bilenler anlamaktadir-lar. Kamusal yasamda ait oldugu grubun isaretiyle bulunmak istemek modernlikoncesi dinsel/etnik gruplann giymeye mecbur olduklan kryafetleri, kullanmayamecbur olduklan renkleri hatirlatmaktadrr. Bircok kuramsal calismarun yanmdagunluk yasam ve modernite kuramlannm sahibi Agnes Heller'in hanrlatmasi cokanlamlidir. Modern burjuva toplumuyla bireylerin kamusal alanda etnisiteye, dineve siruflara ait mecburi giyim kusam ortadan kalkrrustir ve bireyin giyim kusarrunabakarak smif ve diger ozelliklerini tahmin etmek artik olanakli degildir (Heller,1984, s. 141). Yeni olan, 0gun bir ozgurlesrne olarak algilanan serbestinin bugun-ku Musluman nufusun yogun oldugu toplumlarda bir zorunlulukrnus gibi ortayacikmasi ve ugradigi anlam kaybidrr.TORKiYE'DE DiN VE TOPLUMSAL DONO$OMAslmda, 1930'lardan beri buyuyen toplumsal muhalefet ikinci Dunya Savasi yilla-nnda daha da artrmstir. Ustelik savas yillannin Turkiye ekonomisine olumsuz etki-leri orta srruflarla var olan devlet/siruf ittifakiru bozrnustur (Keyder, 1983). Bu san-cilara zaten CHP icinde de var olan din konusundaki tartismalar da eklenir. Boylebir havada cok partili rejime gecen Turkiye'de tek partili donernde kurucu felsefe-ye karst butunluklu bir muhalif ideoloji yeserrnediginden, islam kacirulmaz olarakrejimin kurucu ideolojisi karsisinda tek muhalefet alternatifi olarak belirir (Mardin,1983, s. 149).

    Turkiyc'de 1950'lerle beraber hizh bir toplumsal donusum yasanmaya baslar,Kentlere akm baslarrustir ve yeni gelenler beraberlerinde asina olduklan dayarus-rna formlanru da getirirler. Kir kokenli nufusun geldiginde mi kent nufusuna goredaha dindar oldugu yoksa kulturel butunlesme ya da butunlesernernenin sancilanicinde mi dindarlastigr konusunda ampirik verilere dayali bir saptama yapilmis de-gildir. Ancak, kirdan gelen nufusun tamamirun dinsellesrne egiliminde olmadigiru,hatta krr dedigimiz yerin kendisinde dinsel yasarnlar arasmda celiskiler bulundu-gunu NurVergin (1985)'in Eregli cahsmasindan biliyoruz. Vergin (1985)'in bulgu-lanna gore bolge sakinleri fabrika acilmasryla yasanan goc ve bu gocle oraya yer-lesen bir Naksibendi grubunun sergiledigi dinsel yasam manzarasmdan son dere-ce rahatsrzdir. Aslmda zaten kendilerini dindar tammlayan koylulerin rahatsizligibaska bir dindarlik turunden, bizzat tarikat olgusunun kendisindendir. Hatta bu ta-rikata uyelik yuzunden aile icinde catismalar, kuslukler yasanabilmektedir. Dinselyasama dair cansmanm altmda yatan aslmda dindarlik ile cileciligi esitlerne/esitle-meme cabasidir. Naksibendi grubunun dindarhgi koylulerinkine benzememekte-dir. Ancak, Vergin'e gore dinsellikte artis modernlesmede gedik anlamma gelmez.Din de diger kurumlar gibi hizh sosyoekonomik degismelere ve donusumlere tep-ki gostermektedir. Nur Vergin'in bu calismasirun 1970'lerde gerceklestirildigi ve

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    13/22

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve T o p lum sa l D iin jj~ jjm 13 9

    yaym yilmm 1985 oldugu dusunulurse Turkiye toplumu MIa dindarligm ya da din-selligin tek bir formunun olrnayabilecegini, herkesin dindarligirun birbirinden fark-It olabilecegini ogrenememistfr diyebiliriz. Cunku bu calismadaki catisma Turki-ye'de bugun MIa ve daha buyuk olcekte surmektedir,

    Kamusal yasamda kadmlann yeni bicimde ortunrnesiyle gorunurluk kazanandinsellesme olgusu aslinda isaretlesmeler uzerinden yuruyen bir tarikatlasma olgu-sudur ve bu konuda yapilan alan calismalan tarikat ici otorite iliskilerinde de de-gime saptarmstir, Bugun artrk dini liderlik sekuler patronaj agim iyi isletmeye bag-Iidrr gorusunu dile getiren Atacan (1990, s. 89)'a gore, yatay mesleki dayarusmaaglanrun olmadigi ya da gorece zayif oldugu bir toplum olarak Turkiyc'deki top-lumsal yapi boyle olusumlan beslemeye cok uygundur. Sundal da (2008) eski hal-leriyle degilse de suren sufi duzenlerinin sosyal devletin yerine getirmesi gerekenegitim, saglik gibi konularda uyelerine maddi destek sunmasi yuzunden varhklan-na goz yumuluyor olabilecegini, hatta devlet ile sufi duzenler arasmda "korebe"oyunu gibi bir oyunun surrnekte oldugunu belirtir. Buna ek olarak, tarikat uyeleriarasmda bir dayarusma formu olarak da var olmaktadir hatta Atacan (1990, s. 88-95)'m bulgulanna gore bir sosyal guvenlik mekanizrnast olarak islev gosterrnekte-dir. Bugun tarikatlar formal egitim kurumlan degildirler, yani din adarru olacak og-renci yetistirernezler ancak informal olarak bu egitimm yapildigini anlamak icin sa-ha calismalanna gerek yoktur; ibn Arabi ya da Sadi okumus 17-25 yas arasi gene-ler Turkiye icin cok yeni bir durumdur. Bir kisim olusumlar da baska adlar altmdaegitim vermektedir. Din egitimi zaten toplumun bircok kesiminde ailelerin cocuk-Ian icin arzu ettikleri bir egitimken bir de bu egitimm cocuklann temel gereksinim-lerini karsihksiz saglayan olusumlarca ustlenilmesi ozellikle yoksul kesimler icincazip hale gelmistir, Cok yeni bir olay Konya'da bir ogrenci yurdunda yasanmistrr.Halk arasmda Suleymancilar diye arulan Naksibendilikten kopma bir gruba ait 01 -dugu belirtilen bir kiz ogrenci yurdunda tamamen ihmal, tedbirin maliyetinden ka-emma sebebiyle meydana gelen dogal gaz kacagindan kaynakli patlamada ilkog-retim cagmda kiz cocuklan olmus, aileleri yetkililer hakkinda ikayette bulunma-rrustir. Bu olay bircok medya organmda yer alrrustir, ancak cok dusundurucu yo-rumlar da yapilmisnr, bu kiz cocuklanrun sehit ilan edilmesi gibi. Bu tur yorumlarneden bazi insanlar icin Diyanet lsleri Baskanhgirun sundugu hizmetlerin yeterligelmedigini anlatir niteliktedir. ibadetten ayn bir ruhaniyet, belki biraz mucize ke-ramet kansimi deneyimlere inanma gereksinimi acikca gorulmektedir,

    Birka~ ornek i~in bakmiz: http://www.portakal.com 03/0812008 ve http://www. porta-kal.comlhaber-suleymancl-yurdu-diye-denetlenmemis-63974.html

    Burada biraz birlikte dusunelirn: Kente gocmus krr kokenli bir aileyi ele alalim,bes aln cocuklu olsun, krt kaynaklara sahip olsun, erkegin ucretli iste calisngr, ka-drrun evi cekip cevirdigi bir aile dusunelim; ancak goc ederek arkalannda birak-trklan yerle genis aile baglan suruyor olsun. Bu baglann surmesi ataerkil aile ilis-kilerinin zayiflayarak da olsa surrnesi demektir. Boyle geleneksel roller ve ataerkilideolojinin surdugu durumlarda genellikle, kadirun calismak icin ev disma cikrna-digr bir aile ortaya cikar, KIt kaynaklar yuzunden ilkokul sonrasi egitim icin sade-ce erkek cocuklanna yatmm yaparlar. Boyle bir ailede yetisen bir kiz cocugu icinlise ve universite duzeyinde egitim toplumsal hareketlilik icin tek sans olarak go-runmektedir, On yr l oncesine kadar yuksekogrenim ve universite srnavma hazirlik

    D in d ar llg ln t ek b ir f or m uo lm a y ab ilir v e h e rk e sind in d a rll gl b ir b ir in d e n f ar kl lo l abi l i r .

    http://www.portakal.com/http://www.portakal.com/
  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    14/22

    140 TU rk iye 'n in T op lum sa l Y a a r s :

    icin saglanan destekler, artan yoksullukla birlikte ilkogretim duzeyine kadar inmis-tiroKent ortarrurun kadm ve erkege esit roller saglayan niteligi kiz cocuklanna cin-sel yasamlan uzerinde denetim hakkinm kendilerine ait olmasi gerektigi fikrini deverebilir pekala ve kirdan yeni koprnus aileler icin buna karst durmak adma kizcocuklanna ideal saydiklan bir egitimi hem de maddi destekle saglamak daha ka-bul edilebilir gorunrnektedir.

    Burada kirsal degisime derinlemesine deginme olanagirruz yoktur ama bu bo-lumu yakmdan ilgilendiren boyut bu degisimin Kandiyoti (1996, S. 45),nin be-lirttigi gibi "erkek otorite iliskilerinin yeniden tarumlanrnasma yol acmis" olmasi-dir. En onernlisi kirsal alandaki donusumler yuzunden ataerkilligin cozulmesi de-gilse bile yeni formlar kazanrnasi soz konusudur ve bu yeni gelismelerin onernlibir boyutu da erkegin toplumsal cinsiyet iliskilerindeki ustunlugune tehdit olus-turmaktadir. Toplumsal yasamda kadma yonelik erkek tepkilerini belki bu ustun-lugu kaybetme telasmda olan erkegin iktidanru korumaya yonelik cabalan olarakanlayabiliriz.

    Bu anlamda bizim toplumsal yasamda yeni ortunrne olarak gozledigimiz olgu,dinsel olmakla birlikte toplumsal cinsiyete ait bir olgudur ve erkegin kadma kamu-sal yasama nastl dahil olabilecegine dair bir hatirlatmasidir. Bu ortunun kadmlarcada benimsenmesi kadmlara erkekle ortunerek de olsa konusma, tartisma ve alanacrna sansi tarumakla birlikte bir seyi degistiremernistir. Bu ortu ibadet ederkenTann onunde egilmeyi, bedeni ortu yani denetim altma almayi anlatiyorsa da iba-det disinda erkekten kendini gizleme amacr tasryan niteligi erkek ustunlugununacik bir kabuludur, cunku erkegin kendini kadmdan gizleme gibi bir sikinusi yok-tur. Bu sekilde ortunen kadmlar ve kadirun boyle ortunmesi gerektigini savunanerkeklerin basvurdugu islami kavram Allah'm el-Fatir (yaratan, birtakim varhklanyanp parcalayarak yeni varhklara ve oluslara vucut veren) sifatryla ayru kokten ge-len fitrat kavrarrudtr (Sundal, 1993; 2005). Ayni kavramla Ankara'da yapilan bir ca-hsmada Saktanber (1994)'in de karsilasmasi ilginctir, Yaradihsm frtrati diye dillen-dirilen kabulleri alt alta koyup ortaya cikan butunluklu yaprya sosyolojik bir kav-ram arasak "lslamci toplumsal cinsiyet ideolojisi" ilk srrayi alir.~imdi s iz d e e din dig in iz b ilg ile rle y ar ad dl m fitran dive aciklanan kadm/erkek esltslzllk-le rin e s os yo lo jik k av ra m la r araymiz.

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    15/22

    O z e t

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve Top lum sa l D iin jj~ jjm 14 1

    Laiklik, laisizm ve sekulerlesme kaoramlanru ta-nimlamale.Laiklik (laicite/laicity) devletin dinsizligi ilkesianlarmna gelecek bicimde kullanilir ve politikbir ilkedir. "Laisizm din ile siyaset arasinda kesinbir aynm yapan ve toplumda dinin sirurli bir roloynadigini savunan bir doktrindir" (Ozdalga,1998, s. 21). Yani laiklikten bahsedebilmek icindin ve devletin aynlmis olrnasi yetmez, dinin si-yaset alanindan tamamen cekilmis olrnasi gere-kir. Sekulerlesrne kavrarniru aciklarnak icin seku-ler kavrarrumn kokeni olan saeculum sozciigiiaciklanmahdir. Saeculum sozcugu diinyaya, ca-ga, kusaga ait anlamlanna gelir ve tarihsel olarakda degisik anlamlar kazanrmstir. Sekulcr icin "dinetkisinden kurtulmus/kurtanlmis" demek dogruolacaktir. Sekulerlesrne dinin butun yasarn alan-lanndan cekilmcsi, kuculmesi diye tarumlamr.

    Dinsel leurumsaliasmayi [arhli yaklasimlar ap-stndan degerlendirmek.Durkheim icin calisrna nesnesi dinsel yasanti bi-cimlerinin kendisidir ve baktigi her olguda gor-diigii insanin toplurnsalhgim Durkheim din olgu-sunda da gorur, Yani ona gore dinin toplumsalformlan sosyolojik aciklarnaya deger cahsrna ko-nusudur. Oyle ki Durkheim, dinsel ritiielde kut-sanarun toplumsal yasamin kendisi oldugunahukmetmistir. Ozetlersek Marx icin cahsrna ko-nusu dinin siruflar arasi iliskilerdcki ideolojik is-levidir, Weber icin cahsrna nesnesi teodisedir(theodicy, kotuliigun karsisinda iyiligin haklilas-tinlmasi ve onanrnasi diye cevrilcbilir). Din, dinkuramlan disinda da anlasilip kategorize edilebi-lir. Nitekim, Heller'in giinliik yasarn kurarrnnagore din, bilim ve sanat gibi giindelik olmayanalana tabidir ve bununla birlikte giindelik olarubelirler. Dinin gunluk yasarnda iki islevi vardir:1) lnananlarin zihninde ideal bir "ideal topluluk"imgesi olusturur, 2) Kolektif temsiller olarak is-lev gorur, Gunliik yasarn pratiklerinden evrilmisdinsel yasantrnin kurumsallasmis ve kendini ku-rumlar alaruna yerlestirebilrnis olmasi gerekir.Kurumsallasma uzmanlasmis bireyle murnkun-dur, Bu yuzden din kurumunun devlct kurumuy-la olsun, toplumun diger unsurlanyla olsun, ger-

    ceklestirdigi mutabakatin niteligi oncelikle kendiuzrnanlasma duzeyine, sonra bu uzmanlasrnanmsagladig; iktidara ve bu iktidann diger toplumsaliliskiler agindaki konum ahslanna baglidir,

    . 3 - 1) Din sosyolojisi aasindan islam dinini degerlen-dirmek.Engels'in tespitine gore, Yahudi mistisizmi ileGrek felsefesinin, ozellikle Stoaciligin bir uzlasi-siru temsil eden Hristiyanlrga kiyasla Islam yo-gun beden ibadetleri icerrnesi de dusunulurseeskiye yani Yahudilikte temsil bulan dogu dinle-rine bir donusu temsil eder. Ancak, Islam diniortaya cikis niteligi bakimindan Protestan bir ha-rekettir; Tann-kul iliskisi arasinda bir ruhban Sl-ruf onermedigi gibi, din adarnhgi gonulluluk esa-sina dayarur ve her cemaat dini en iyi bilen diyegordiigii birini kendine imam kabul eder. Bu du-rumun sonucu olarak kimse kimseyi aforoz ede-mez ama cemaatlerin dini liderlerinin bagh oldu-gu bir kurum da olusmaz. Halbuki kurumsallas-rna olmadan gunluk yasarn alamndan farklilasrnada olamaz. Bu niteliklerle Islam dini Tiirkiye or-neginde devletten ayn kurumsallasmis bir dinadamlan simfina sahip degildir; ne Osmanh nede Cumhuriyet donerninde. Bu yuzden de Hris-tiyan dunyarun Avrupa'da olsun, Amerika Birle-sik Devletleri'nde olsun sahip oldugu din/devletaynlma modelleri hem Islam dininin ozgiinliigiiyuzunden hem de Tiirkiye'nin iiniter ulus devletolusu yuzunden bizim icin model olamazlar. Budevletler icinde Tiirkiye'deki mode lin en fazlabenzedigi ulke (Islam/Hristiyanhk farki disinda)Fransa'dir.

    Turkiye'de dinsel yasantt fe~itliligini apklamak.Bugiinkii durumda dinsel yasantmm organizas-yonu soyledir: Devlet laiktir, yani din disidir, Is-lam dini acisindan dinsel yasantiya dair hizmet-ler herhangi bir kamu hizmeti gibi orgutlenrnebakimmdan sekulcr niteliktedir. Yani din hizmet-leri dedigimiz ibadet, cenaze, dinsel yasarnla ilgi-li darusilan konularda yol gosrerme ve benzerihizmetler birer kamu hizmeti olarak dusunulrnusve ozel olarak sadece din islerinden sorumlu birbakanliga bagh olan Diyanet lsleri Baskanliginca

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    16/22

    142 TU rk iye 'n in To p lum sa l Y a a r s :

    yiiriitiilmektedir. Bu kurum ic isleyisinde kendibasina hareket eder ancak yonetrneligindeki ikitemel madde bir kamusal uzlasryi isaret eder: Bi-rincisi, laiklik prensibi altmda hizmet gorur, ikin-cisi, ulusal birlik ve beraberlige hizmet edeceksekilde cahsir. Ancak, Alevi ibadethanesi olancern evlerinin kamu butcesinden pay almalan so-runu siirmektedir. Bu sorunun cozumu imam vecami miidavimleri arasmdaki iliski ile Alevi de-desi ve cern evi miidaviminin iliskisinin nitelikselfarklihgi nedeniyle cesitli zorluklar tasimaktadir.Zorunlu din egitimi kavram bakimindan degilama uygulamada Aleviler bakimmdan sorundur,cunku uygulama tamamen Sunni gelenek ve pra-tiklere gore yapilmaktadir . Tiirkiye'de Yahudilerve Hristiyanlar da dinsel yasamlanru Lozan hu-kiimlerine gore surdururler. Yahudilik, Rum Or-todoks Kilisesi ve Ermeni Ortodoks Kilisesi ta-runrrustir . Bazi sorun alanlanna ve donernsel ger-ginliklere ragmen (cemaat vakiflan ve gayrimiis-lim karsithgi gibi) Tiirkiye halklan arasmda g i i < , ; : -Iii baglar vardir,

    Turleiye'de din ve toplumsal donusums; deger-lendirmek.Tiirkiye'de 1950'lerle hizli bir toplumsal donu-sum yasanrnaya baslar. Kentlere akin baslarrustirve yeni gelenler beraberlerinde asina olduklandayanisma formlanru da getirirler. Kir kokenlinufusun geldiginde mi kent nufusuna gore dahadin dar oldugu yoksa kulturel butunlesrne ya dabutunlesemernenin sancilan icinde mi dindarlas-tlgl konusunda ampirik verilere dayah bir sapta-rna yapilrrus degildir, Kamusal yasarnda kadinla-rin yeni bicimde ortunmesiyle gorunurluk kaza-nan dinsellesrne olgusu aslmda isaretlesmeleruzerindcn yiiriiyen bir tarikatlasma olgusudur vebu konuda yapilan alan cahsmalan tarikat ici oto-rite iliskilerindc de degisme saptamistir, Bugiinartik din! liderlik sckuler patronaj agim iyi islet-meye baghdir goriisunu dile getiren Atacan'a go-re yatay mesleki dayarnsrna aglanrnn olrnadigiya da gorece zayif oldugu bir toplum olarak Tur-kiye'deki toplumsal yap Iboyle olusurnlan besle-meye cok uygundur. Aynca, Kandiyoti'nin belirt-tigi gibi, kirsal donusurn "erkek otorite iliskileri-nin yeniden tarumlanmasina yol acnustir". Enonernlisi kirsal alandaki donusumler yuzundenataerkilligin cozulrnesi degilse bile yeni formlar

    kazanrnas: soz konusudur ve bu yeni gelisrnele-rin onemli bir boyutu da erkegin toplumsal cin-siyet iliskilerindcki ustunlugune tehdit olustur-maktadir, Toplumsal yasamda kadina yonelik er-kek tepkilerini belki bu iistiinliigii kaybetme te-lasmda olan erkegin iktidarim korumaya yonelikcabalan olarak anlayabiliriz. Yeni ortunme buacidan bakildigmda erkegin bir hatirlatmasidir.

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    17/22

    Kendim i zi Smayallm7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve Top lum sa l D iin jj~ jjm 1 4 3

    1. Dinin butun yasarn alanlanndan cekilmesine ne adverilir?

    a. Laiklikb. Laisizmc. Dinin devlete tabi olrnasid. Sekulerlesrnee. Sosyalizm

    2. Devletin dinsizligi anlarmna gelen ilkeye ne adverilir?

    a. Sekulerlesrneb. Dinin devlete tabi olrnasic. Laiklikd. Laisizme. Milliyetcilik

    3 . Post-sekiiler dane me isaret eden ozellik asagidaki-lerden hangisidir?

    a. Sckuler toplumsal duzcnle dinsel cemaatler ara-sindaki gerginlik ve catisma

    b. Dinsellikte artisc. Laiklik karsitligid. Cemaat yasaminda artise. Laisizm

    4. Dini gunluk yasarn acisindan degerlendiren kurarnciasagrdakilerden hangisidir?

    a. Peter L. Bergerb. Karl Marxc. Max Weberd. Emile Durkheime. Agnes Heller

    5. Islam dininin Yahudilige donus egilimi tasidigmisavunan kurarnci asagidakilerden hangisidir?

    a. Max Weberb. Friedrich Engelsc. Emile Durkheimd. Erich Fromme. Karl Marx

    6. Asagidakilerden hangisi Aleviligi Iran ve Arap Siili-ginden ayiran ozelliklerden biri degildir?

    a. Inane azgiirliigiine saygib. lnsan sevgisic. Ilosgorud. Hz. Ali sevgisie. Kadin-erkek esitligini kabul

    7. Turkiye'de Gayrimiislimlerin devletle iliskisini tarifeden metin asagidakilerden hangisidir?

    a. Patrikhanelerin ic mevzuatib. Diyanet lsleri Baskanligi'nrn ic mevzuatic. Lozan Bans Antlasmasid. I

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    18/22

    144 TU rk iye 'n in To p lum sa l Y a a r s :

    "---------------------Tiirkiye'de Farkh Olmak-Din ve MuhafazakarhkEkseninde 6tekile~tirilenler"Turkiye'de farkli Olmak-Din ve Muhafazakarhk Ekse-ninde Otckilcstirilcnler'' adli arastirrna, Bahceschir Uni-versitesi Siyaset Bilimi Bolurnu Baskaru Prof. Dr. Bin-naz Toprak'in sorumlulugunda yurutuldu. Saha arastir-masma gore laik kimligi olan kisiler yalnizlastmliyor,otekilestiriliyor ya da iktidar kaynakh baskiya maruz bi-rakihyor. 1999'a kadar yapilan bircok ankette "laik" ke-simin dindarlan baski altmda tuttugu yonundeki sapta-malar, bugiin tam tersi bir duruma isaret ediyor. Aras-tirmacilar, toplumdaki onyargilann pek cogunun yenioldugunun iddia edilerneyecegini belirtiyor ama, yenidurumu da soyle ifade ediyor:"Ancak, laik kimliktekilere karst olan iktidar kaynakhaynrncihk ve baski, egitirn alanmda cemaatlerin faali-yetleri, laik kimliktekilerin ticari hayattan dislanmasive icki yasagi gibi konular ile ramazan aylannda oructutmayanlara karst sergilenen hosgorusuzluk, Cumanamazma katilma 'zorunlulugu' v.b. toplumsal baski-lar, eskiden var olmayan yeni bir ortarmn mevcudiye-tine de isaret ediyor."

    Arastirmacilar, bu yeni "prototip"in ozelliklerini su soz-lerle anlatiyor: "Miilakatlarda, esnafmdan, isadarnmdan,memuruna kadar is yasaminda yer alan

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    19/22

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve Top lum sa l D iin jj~ jjm 14 5

    Musluman govde ise ahlak ve inane dunyasimn disipli-duruluyor.________________________ "niyle nefe~ ~lmakta, ritm .kazan~akta ". bu medeniyet19.11.2008 tarihli Milliyet ga- farkim politik mesele haline getirrnektedir. Kara carsaf-

    li kadin imgesi iste bu medeniyet farkimn siyasal bir ta-

    icinde koktendinciligin yukseldigi gorii~iine katiliyormusunuz? sorusuna "Hayir" diyenlerin oraru ise yuzde61,3 olarak belirlcnmisti. Arastirmaya gore, 1999'da Tur-kiye'de dindar insanlara baski yapildigiru dusunenlerinoraru yuzde 42,4 iken, bu oran 2006 yilinda yuzde 17egerilernisti. Arastirmaya kattlanlann yuzde 83'ii ise Tur-kiye'de dindar cevrelerin laik cevrelere baski yaprnadi-gl gorii~iinde birlesmisti. Arastirma, Tiirkiye'de turban,basortusu veya carsaf kullananlann sayisinda bir azal-rna oldugunu da ortaya koyrnustu.Arastirmacilar, sonuc ve oneri bolumunde, "Ortaya p-kan bu tablonun cogulcu demokrasi kriterleri acisindanvahim oldugu karusmdayiz" gorii~iinii dile getiriyorlar.Arastirmada, gidilen kentlerde Alevilerin ve Romanla-nn, belediyelerin kendilerine i~ verrnediginden ve yo-gun yasadiklan bolgeye hizmet goturulmemesinden si-kayetci olduklan belirtiliyor. Alevilerin, cocuklannaokullarda kimliklerini soylemernelerini tembihlemeleri,Alevi olduklan anlasilmasin diye ramazanda oruc tut-malan gibi olgular nedeniyle arastirrnacilar, Tiirkiye'deozellikle kadmlar ve Aleviler icin pozitif aynrncihk ilke-lerinin benimsenmesinin uzcrindc duruyor.Arastirmadan cikan bir baska sonuc soyle: Anadolukentleri, bireysellige pek yer birakrnayan, kadin-erkekherkesin konformizme zorlandigi bir toplumsal yapiyibarmdinyor, Hem bu arastirmadan hem de daha onceyurutulmus cahsmalardan cikan sonuc; Sunni-Turk

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    20/22

    146 TU rk iye 'n in To p lum sa l Y a a r s :Paradoksal bir bicimde Islam politiklestikce, kadiru onplana cikarmakta, modernizm oncesi lslami gelenekle-re donusu simgeleyen kara carsaf, kadinrn aktif bir bi-cirnde siyasi gosterilere katilmasrnin da bir simgesi 01 -maktadir, Bir yandan lslarnci hareketlerin yukselisi ka-dinrn geleneksel konumuna geri donus anlamiru tasi-makta, diger yandan ise geleneksel Muslurnan kadinprofili, politiklesen Musluman kadinrn etkisiyle cozul-mektedir. Zihinlere yerlesmis kaderine boyun egen, pa-sif, yumusak bash, itaatkar, geleneksel Musluman kadinimgesi, evinin kapah kisisel dunyasindan cikarak kol-lektif kitlesel hareketlere kansan, aktif, talepkar, hattamilitan olan lslarnci kadinlar tarafmdan kinlmaktadir.Nitekim, karsit gibi gorunen geleneksellik ile militanh-gm bir aradahgi, ozellikle modernist kazanimlan sahip-lenen Turk kamuoyunu, rahatsiz etmektedir. "gericili-gin" siyasi, militan, zorlama yollarla getirilmek istendi-gi, "irticanm hortlatildigi", kadmlann da buna alet edil-digi, en cok ileri surulen savlar arasindadir. 1980 sonra-Sl lslamci hareketlerin, modernligin kalesi laik egitirnbirimlerinde, iiniversitelerde ortaya cikrnasi kamuoyu-nu derinden sarsmis, on yr l boyunca rnesgul etmistir.Buyuk kentlerde ve en modern iiniversitelerde dahi Is-lamer kiz ogrencilerin oturma ve achk grevleri yaparakiiniversitelerde turban yasagmm kaldmlrnasiru talep et-meleri, sadece Kemalist kadin gururunu kirrnakla kal-manus, ayni zamanda Tanzimat'tan bugiine elde edilenlaiklik ve Batililasma kazanimlanna bir tecavuz olarakdegerlendirilmistir. Kadirnn dinden ozgurleserek, egi-tim ve toplumsal yasama katilma hakki elde etmesinin,laikligin bir tur kutsallasmis kazammi oldugu goz onun-de tutulursa, ortunrne talebinin, kadmlann kucuk birkesiminden gelse bile, yol a

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    21/22

    7 . U n ite - T U rk iy e 'de D in ve Top lum sa l D iin jj~ jjm 147

    Sna S izde Yan lt Anahtarl Yararlan llan Kaynak larSira Sizde 1Kultur ve Turizm Bakanligi internet sitesinden(http://www.kultur.gov.tr) ilgili bilgilere ulasacagimzgibi il turizm biirolanndan ya da belediyenizin hazirla-dlgl kultur temali haritalardan yararlanabilirsiniz.

    Sira Sizde 2Bu konuda bir deneyimi paylasrnak yerinde olacaktir,Universiternize Erasmus Degisirn Prograrru cercevesin-de gelen iki ogrenci bir imamm gunluk yasarruna dairkisa bir belgesel film hazirladilar. Eskischir'de gorevliolan imamm ifadesinden anladigrrruza gore kendisi buhizmeti yasarnaya ancak yetecek bir ucret karsiligi ya-parak durumunun lslarn'm din adamligini gonullulukesasma dayandirrnasi ilkesine de uydugunu dusiinu-yordu. lmarmn kendi deneyimine atfettigi anlam Turki-ye'de din hizmetlerinin kamu hizmeti olarak yurutul-mesi yuzunden yazmdaki tartisrnalara barnbaska bir bo-yut katmakta, kurumsal alanm yanmda bir de giinliikyasarn alan! dedigimiz anlam boyutu oldugunu goster-mektedir. Imam kavrarru ve lslarni kavramlar uzerineansiklopedik kaynaklara basvurabilirsiniz,

    Sira Sizde 3Dedelik icin de de ailesinden gelmek gereklidir. Eger birAlevi dedesiyle ya da Alevi cemaatinden biriyle sohbetederseniz soya dayali bir ruhaniyet kavramma rastlaya-caksrruz. Siinniler icinse imam sadece lslarn'i bulundu-gu cemaat icinde en iyi bilen kisidir ve ibadete gonulluolarak onculuk eder. Bir cami imarni kamusal hizmetyiiriiten din gorevlisidir ve imam kavramma atfedilmisgeleneksel anlamlardan vazgecmis bir gonulludur,

    Sira Sizde 4El-Patir ve fitrat kavramlan icin oncelikle lslam'in kutsalkitabi Kuran'a basvurunuz. Fatir kavrarrunrn Kuran'dagectigi sureleri inceleyiniz. Gunluk yasarnda bugiin kul-larulan anlamlanyla kiyaslaymiz. Bulundugunuz yerdeyoksa da il halk kiitiiphanelerinde veya buyuk univer-sitelerin kiitiiphanelerinde Islam Ansiklopedisi ya da Is-lami Kavramlar Ansiklopedileri bulunur.

    Aksit, B. (1991). Islamic Education in Turkey:Medrese Reform in Late-Ottoman Times andimam-Hatip Schools in the Republic in Islam inModern Turkey (ed. Richard Tapper) London: 1 .B. Tauris & Co. Ltd.

    Atacan, F. (1990). Sosyal Degi~me ve Tarikat:Cerrahiler Istanbul: Hil Yaym.

    Berger, P.L. (1967). The Sacred Canopy: Elements ofa Sociological Theory of Religion GardencityNew York: Doubleday & Company Inc.

    Berkes, N. (2008). [2002]. Tiirkiye'de (:agda~la~ma(yayma hazirlayan Ahmet Kuyas) Istanbul: YapiKredi Yaymlan, 13. baski,Bilici, F. (1999). "Alevi-Bcktasi Ilahiyatimn GunumuzTiirkiyesi'ndeki lslevi'' Alevi Kimligi icinde, (der.T. Olsson, E. Ozdalga, and C. Raudvere) (cev. BilgeKurt Torun ve Hayati Torun) Istanbul: Tarih VakfiYurt Yaymlan 70: 67-78.

    Carroll, A. (2004). "What is the Theory of Secularisation"Paper presented in the Scribani ConferenceAntwerp: Roundtable on Ethics and FaithSeptember.

    Eliade, M. (1991). [1959] Kutsal ve Dindrsr (cev.Mehmet Ali KI11

  • 8/3/2019 Trkiyenin toplumsal Yaps nite07

    22/22

    1 4 8 TU rk iye 'n in To p lum sa l Y a a r s :

    Hey, S. (2001). "Ministry Confronts Secularisation"Renewal Journal #18: Servant Leadership (2)hnp:! Iwww.renewaljourna!.com

    Kandiyoti, D. (996). "Cinsiyet Rolleri ve ToplumsalDegisim: Tiirkiyeli Kadmlara lliskin KarsilasnrrnahBir Degerlendirme" Cariyeler, Bacilar, Yurttaslar:Kimlikler ve Toplumsal Donustirrrler icinde.Istanbul: Metis Kadin Arastirmalan: 21-48.

    Keyder, C. (983). Toplumsal Tarih CahsmalarrAnkara.

    -- (989). "Kapitalizm Gelmeden Once" Tiirkiye'deDevlet ve Srruflar icinde. Istanbul: lletisirn.

    Levi, A. (996). TiirkiyeCumhuriyeti'ndeYahudiler:Hukuki ve Siyasi Dururnlari Istanbul: lletisim,

    Oran, B. (2004). Tiirkiye'de Azmhklar: Kavramlar,Lozan, it;:Mevzuat, it;:tihat,Uygulama Istanbul:TESEV.

    Mardin, s . (983). Din ve ideoloji Istanbul: lletisim,Nielsen, ]. S. (999). Towards a European Islam

    London: MacMillan Press Ltd.O'Dea, T. (961). "Five Dilemmas in the

    Institutionalisation of Religion" Journal for theScientific Study of Religion 0): 30-9.

    Ozdalga, E. (998). Modern Tiirkiye'de OrtiinmeSorunu, Resmi Laiklik ve Popiiler islam (cev.Yavuz Alogan) Istanbul: Sarma!'

    Saktanber, A. (994). "Becoming the Other as a Muslimin Turkey: Turkish Women vs. Islamist Women"New Perspectives on Turkey (1): 99-134.

    Sundal, F. (993). An Islamic Tarikat and EverydayLife in a Small Turkish Town MAThesis. Ankara:METU.

    Sundal, F. (2002).The Logic ofTesettiir: EngenderingEveryday Lives of Educated Islamist Women inTurkey P.h. D. Thesis. Ankara: METU.

    Siindal, F. (2005). "Invisible Women Visible Islam:Engendering Everyday Lives of Educated IslamistWomen in Turkey" A.U.JournalofSociaISciences5(1): 119-130.

    Sundal, F. (2008). "Sufi Orders in the Republican Era ofTurkey: A Broken Commitment?" Paper presentedat the first ISAForum of Sociological Researchand Public Debate 5-8 September 2008. Barcelona,Spain.

    Van Bruinessen, M. (996). Kurds, Turks, and theAlevi Revival in Turkey Middle East Reports 200(Summer): 7-10.

    Vergin, N. (985). "Toplurnsal Degisrne ve DinsellikteArtis" Toplum ve Bilim 29/30:9-28.

    Weber, M. (996). "Diinya Dinlerinin Sosyal Psikolojisi"MaxWeber: Sosyoloji Yazrlarr icinde, (cev. TahaParla) The Social Psychology of World Religions, inFrom Max Weber: Essays in Sociology, English ed.H.H. Gerth and C. Wright Mills] Istanbul: lletisim:339-382.

    http://iwww.renewaljourna%21.com/http://iwww.renewaljourna%21.com/