«Kitap ve Kütüphane dostu Sayın A. Süheyl Ünver'e ithaf olunmuştur.» TÜRK KİTAPÇILIK TARİHİNDE TEZHİB . SAN'ATI İsmet BİNARK Ankara Ü. D.T.C.F. Kütüphanecilik Kürsüsü Mezunu Türk kitapçılık san'atlannm ve Türk Kütüphaneciliğinin uzun ve köklü . bir geçmişi vardır. Bu köklü geçmiştir ki, Türk kültür ve medeniyet tarihinde bir ilim ve san'at nizamı kurulmasına hizmet etmiş olan eski Türk kütüphanelerinin gü- nümüze birer canlı şahidi olarak gelen ve bugün gerek san'at gerekse muhteva bakımından eşsiz olarak vasıflandırılan koleksiyonlarını ortaya_ koymuştur.. Bü- yük bir kitap saygısı ve dostluğuna - sahip olan - bu ' köklü geçmiştir ki, cemiyetin kültürel hayatı içinde kütüphanenin önemini kavrayan Türklerin çok eski çağ- lardan beri kütüphane kurma geleneceğini yaşatmasına sebep olmuştur.. Son zamanlara kadar yerde yazılı kâğıt - bulanlar onu hemen ayak altından kaldırarak bir duvar kovuğuna sokmakla hürmet hissi gösterirlerdi. Kitaplar ve bilhassa dinî -kitaplar, daima ayak seviyesinden yukarıdaki yerlere konurdu. Yazı ve kitaba verilen bu ehemmiyet onun tezyinine, cildine de ehemmiyet verilme- sine sebep olmuş. Yazı ve kitaba karşı - olan bu derin sevgi ve hürmet onların- tez- yinini ve ciltlenmesi işini bir güzel san'at kolu haline getirmiştir. Yazımızda; eski kitapçılık sanatlarımızın başında gelen, bir güzel san'at kolu olan ve kütüphanecilik yönünden de kitap zevki ve okuma hevesi uyandırmak ba- kımından çok kuvvetli bir kültür hizmeti görmüş olan Tezhib San'atını - konumuz açısından incelemeğe çalışacağız: Tezhib- nedir?.- Tezhib, eskiden elyazması kitapları ve hüsn-i hat murakkâla- rınm kenarlarını boya ve yaldızlı süslemelerle tezyin etmek işine verilen isimdir. Bu işleri yapanlara müzehhip -(Fr. Enlumineur) denir. Arapça'da altmlama mânasına -gelen tezhib sözü yalnız altın yaldızla işlenen işleri ifâde etmez; boyalarla yapılan ince kitap . -tezyinatına da denir. Sırf altınla yapılan işlere halkâri tâbri olunur -ki altın yaldız mânasına gelir. (1) Tarihî gelişmesi içinde» tezhib san'atında kullanılan üslûlblar.- Tezhib işlerin - deki üslûıb, yapıldığı -devrin san'at üslûbuna göre değişir. XVI ncı asırda tezhibler umumiyetle rumî üslûbtaki kıvrımlı bezemeler ve çiçekler şeklinde olup, Lâle - devrinde- lâleler ve çiçekerden ibâret ve Barok kıvrımarını taklid etmiştir. (2) (1) Celâl Esad Arseven. «Tezhib» San’at - Ansiklopedisi. IV (İstanbul: Maarif Matbaası, 1943), 1982. s. (2) Aynı eser, 1938. s.
«Kitap ve Kütüphane dostu Sayn A. Süheyl Ünver'e ithaf
olunmutur.»
TÜRK KTAPÇILIK TARHNDE TEZHB . SAN'ATI
smet BNARK Ankara Ü. D.T.C.F.
Kütüphanecilik Kürsüsü Mezunu
Türk kitapçlk san'atlannm ve Türk Kütüphaneciliinin uzun ve köklü .
bir geçmii vardr. Bu köklü geçmitir ki, Türk kültür ve medeniyet
tarihinde bir ilim ve san'at nizam kurulmasna hizmet etmi olan eski
Türk kütüphanelerinin gü nümüze birer canl ahidi olarak gelen ve
bugün gerek san'at gerekse muhteva bakmndan esiz olarak
vasflandrlan koleksiyonlarn ortaya_ koymutur.. Bü yük bir kitap
saygs ve dostluuna - sahip olan - bu ' köklü geçmitir ki, cemiyetin
kültürel hayat içinde kütüphanenin önemini kavrayan Türklerin çok
eski ça lardan beri kütüphane kurma geleneceini yaatmasna sebep
olmutur..
Son zamanlara kadar yerde yazl kât - bulanlar onu hemen ayak
altndan kaldrarak bir duvar kovuuna sokmakla hürmet hissi
gösterirlerdi. Kitaplar ve bilhassa dinî -kitaplar, daima ayak
seviyesinden yukardaki yerlere konurdu. Yaz ve kitaba verilen bu
ehemmiyet onun tezyinine, cildine de ehemmiyet verilme sine sebep
olmu. Yaz ve kitaba kar - olan bu derin sevgi ve hürmet onlarn-
tez yinini ve ciltlenmesi iini bir güzel san'at kolu haline
getirmitir.
Yazmzda; eski kitapçlk sanatlarmzn banda gelen, bir güzel san'at
kolu olan ve kütüphanecilik yönünden de kitap zevki ve okuma hevesi
uyandrmak ba kmndan çok kuvvetli bir kültür hizmeti görmü olan
Tezhib San'atn - konumuz açsndan incelemee çalacaz:
Tezhib- nedir?.- Tezhib, eskiden elyazmas kitaplar ve hüsn-i hat
murakkâla- rnm kenarlarn boya ve yaldzl süslemelerle tezyin etmek
iine verilen isimdir. Bu ileri yapanlara müzehhip -(Fr. Enlumineur)
denir.
Arapça'da altmlama mânasna -gelen tezhib sözü yalnz altn yaldzla
ilenen ileri ifâde etmez; boyalarla yaplan ince kitap . -tezyinatna
da denir. Srf altnla yaplan ilere halkâri tâbri olunur -ki altn
yaldz mânasna gelir. (1)
Tarihî gelimesi içinde» tezhib san'atnda kullanlan üslûlblar.-
Tezhib ilerin - deki üslûb, yapld -devrin san'at üslûbuna göre
deiir. XVI nc asrda tezhibler umumiyetle rumî üslûbtaki kvrml
bezemeler ve çiçekler eklinde olup, Lâle - devrinde- lâleler ve
çiçekerden ibâret ve Barok kvrmarn taklid etmitir. (2)
(1) Celâl Esad Arseven. «Tezhib» San’at - Ansiklopedisi. IV
(stanbul: Maarif Matbaas, 1943), 1982. s.
(2) Ayn eser, 1938. s.
18 SMET BNARK
Fatih Sultan Mehmet namna hazrlanan takvim Üz - Ebdan adl ve 1464
tarihli kitabn «1 er» sahifesi
(Topkap Saray Müzesi Ahmet III Kütüphanesi No. 2097)
TÜRK KTAPÇILIK TARHNDE TEZHB SAN'ATI 19 <
Tezhib ilerindeki üslûp, yapld devrin san'at üslûbuna .göre
deimekle be raber, ' bu üslûbla onlar doUran medeniyet ' tarzlar'
arasnda da .sk bir müna
sebet vardr. (1)
Samarra ehrindeki saray ve evlerin alç .(Üstuka) dekorasyonu,
dokuzuncu aar erken slâmî devirde Türklerin klâsik palmet tezyinatn
ele aldklarn gös
teren birer âbidedir. -
Çok çeitli olan ' kvrk-dal nak Rumî ve Hatayî diye iki üslûba
ayrlr. Rumî iislûb birbirine bal, uçlar ku gagalarn andran yarm
palmetlerle sona eren spirallerden teekküleder. Hatayî iislûb ise
ince kvrmlarla birbirine balanan küçük veya büyük madalyonlar
içinde toplanan rozet, çiçek ve yaprak motifle- rinuen teekkül
eder. Her iki üslûbda Türk tezyinatnda (çini, kuma, ta ileme leri,
kalem ileri...» sk sk kullanlmtr. (2) -
Tezhib'in kitaplarda tatbik edildii en mühim ksmlar .zahriyeler,
hatimeler ve kitaplarn ilk sahifeleri bana yaplan . ve balk,
serlevha veya mihrabîye denilen süslemelerdir. Bundan baka Kuran-
Kerimlerdeki sûre balarna. ve kitaplardaki bahis balarna yaplan
süslemeler gelir ki bunlara sûre ba veya fasl ba denir.
Sahife balklarnn ekserisi kubbeli taç -eklinde olup, bunlarn üst
taraflar t denilen sivri ok gibi ekillerle süslenir. -Bir de
âyetler ve cümleleri .ayrmak çm nokta mahiyetinde tezhibli küçük .
yldz ve çiçek ekilleri yaplr ki, bunlara nokta . denir. . Bunlarn
muhtelif ekilleri olup ve bu ekiller . ayr ayr isim alrlar.
Muntazam geometrik ekilde olanlarna mücevher nokta, .alt köeli
olanlarna e- . üane nokta, be yaprakl olanlarna pânçberk, üç
yaprakllarna seberk denir.
Sahife kenarlarnda o sahifedeki yaznn neye ait olduunu göstermek
üzere yazlan yaznn etrafna bir çerçeve mahiyetinde yaplan yuvarlak
ve içi bo ' süs lemelere de gül .tâbir olunur ki Kuran- Kerimlerde
durulacak veya,.secde edile cek âyetlerin hizasna yaplan bu
süslere vakf gülü, secde gülü, -hizib gülü, sûre gülü, cüz gülü
gibi . isimler verilir. Bunlarn büyük ve daha süslü olanlarna emse
tâbir olunur ki cilt ' kapaklarnn ortasna umumiyetle böyle
bezemeler ’ yaplr.
Sahifelerdeki yazlarn etrafna yaldzla biri kaln dieri ince iki
çizgiden .iba re i. olarak çizilen ve cetvel tâbir olunan
-çerçeveleri de müzehhibler yapar. .Fakat ' bunlar çizen ayr
san’atkârlar da vardr ki onlara cetvelke denir. Kitap sahifesi ve
yaz ktalarnn etrafna bu cetvellerden baka çiçek ve bezemelerden.
sular da yaplr. Bunlar ekline göre .zencerek, ulama, kvrkdall gibi
isimler alrlar. Hüsn-i hat levhalarnda kelime ve harflerin
süslenmesi için bâz tezhibli bezeme ler de yaplr ki bunlara hurda
tezyinat tâbir olunur.
Bâz kitaplarn sahifeleri, kenarlan. ve hattâ yaz olan ksmlar
tamamen yal dzl bezemelerle süslenir. Böyle srf yaldzla boyasz
olarak yaplan tezhiblere ha-kâri tâbir olunur. Baz kâtlar da yaz
yazlmadan önce . böyle altn bezemeler ve serpme noktalarla
süslenir. Böyle serpme altn noktal . zeminlere zarfan denir.
.(3)
(1) Ernest Diez. Türk Sanat. Çev. : Oktay Aslanapa. (stanbul : Doan
Kardeg Yaynlar A.. Basmevi, 1955), 24. s.
(2) Ayn eser, 26. s. " ' (3) Celâl. Esad Arseven. «Tezhib» Sanat
Ansiklopedisi. IV (stanbul : Maarim Matbaas,
1943), 1983 - 1948. s. ’
20 SMET BNARK
Tezhib teknii.- Tezhib yapma usûlü, minyatür yani nakresim
tekniinden bakadr. Tezhib’de en mühim olan ey .altn'dr. Nakresimde
ise mühim olan, boya yani renktir.
Tezhib’de kullanlacak altn yaldz hazrlamak epeyce . güç bir itir.
Burada ai m yaldzn ne .ekilde hazrlandn uzun uzun anlatmyacaz.
Fakat ksaca bu konuya da temas etmekte fayda görüyoruz. Altn
parçalar hususî çekiçle dövü lerek havada uçacak kadar ince
varaklar haline getirilir. Altnlarn varak haline gelmesi için en az
on bin ç^ki<ç darbesi lâzmdr. Vaktiyle bu ii yapan ve varakç
denilen ustalar vard ve müzehihibler altn varaklan bunlardan satn
alrlard.
Bunlardan yaldz suyu yapmak için, parmak ucu ile bir varak alnarak
çukur ca bir tabak içinde, zamk- arabî ve mumsuz balla hazrlanm-,
olan mayi ile bir likte ezilir., .Evvelâ donuk. bir çamur renginde
olan altn mahlûlü ezilme netice sinde açlr ve altn rengini alr.
Bundan sonra tabaa, yarsna kadar, filtre ol mu su doldurulur. Bu
suretle altnn zamk suda erir ve altn toz halinde taba n dibine
çöker. O vakit üstteki. bu su yavaça boaltlr ve . dibe çöken bu
altn tozlarn müzehhib jelâtinli su ile .ezerek frça ile alp iler.
Ayrca süzülen suda kaian yaldzdan zerefan kât yapmakta
faydalanlr.
Müzehhibin en mühim âleti kalem frça denilen tek tüylü gayet ince
frçadr. Bununla en ince çizgileri çizmek mümkündür.
Müzehhiblerin âletlerinden biri de zermühre denilen ucunda yuvarlak
ve cilâli bir akik olan âlettir. Bununla altn üzerine sürterek
parlatrlar ve böyle parlak yaldzl ilere pesend tâbir olunur.
Tezhib’de kulanlan boyalara. gelince; bunlar eskiden renkli
topraklar ve . mâdeni oksitlerle bâz renkli talarn tozlarn tut-
ka.I su ile kartrarak yaplrd. imdi ise bu boyalarn terkibi
unutulduundan sulu boya da kullanlan renklerle yaplmaktadr.
Tezhib u ekilde yaplr: Evvelâ ince frça ile bir baka kât üzerine
esmer kahverengi gibi bir renkle tezhib olunacak resim çizilir;
sonra bu kât bir im ir veya çinko tahtas üzerine konup çizgiler
bir ine ile delinir. Alttaki tahta, ine batacak . kadar yumuak
olursa deliklerin kenarlarndaki ksmlar çapak tekil ederek tkayaca
cihetle iyi netice elde edilmez. Bu delikli kât tezhiblenecek kât
iüzerine tatbik olunarak ince kömür tozu ile resmin ancak dörtte
bir ksm silkilir. Bunun .sebebi de ilerken elin bir ksm silkmeyi
kaldrmamas içindir Binâenaleyh resmin bu ksm frça ile çizildikten
sonra dier ksmlar sra ile sil kilerek çizgi ii tamamlanr. Silkilmi
çizgiler üzerinde koyuca bir renkle ve fr ça :1e yürünerek resmin
bütün çizgileri tersim olunur. Böylece resim hazrlandk tan sonra
sra boya ve altmlama iine gelir. En son olarak parlatlmas istenen
ksmlar için kât üzerinden zermühre geçirilir’.
Tezhiblerde bâz boya ve yaldzlar kabarkça göstermek istenirse bu
ksmla ra yaldz ve renk sürülmeden önce. aralarn, yumurta sarsyla
kartrlm ka lnca beyaz boya ile kapattktan sonra kurumas beklenir
ve bunun üzerine yal dz ve boya ile ilenir.
Yalnz altnla veya gümüle .ilenen tezhib ilerine ve bu tarz yaplan
süsle tti . ilere halkâri tâbir olunduunu daha evvel belirtmitik.*
Halkâri Türk ve slâm dünyasnn en büyük ve ince zevklerine bugünün
ve dünün birer misali olan tez hibin nisbeten kolay yaplan cazip
bir eklidir.
(1) Celâl Esad Arseven. «Tezhib» Sanat Ansiklopedisi. IV (stanbul :
Maarif Matbaas, 1943), 1984-1985. s.
TÜRK KTAPÇILIK TARHNDE TEZHÎB SAN* ATI 21
»
Fatih Sultan Mehmet namna hazrlanan erh-* Divan Üz - Hamase Adl ve
1464 tarihli kitabn «1 er» sahtfesi
(Topkap Saray Müzesi Revrr Kütüphanesi No. 706)
22 SMET BtNARK
Daha çök Orta Asya ve Çin'de yaplan, tabiattan alnm misallerle
üslûblan- mig bir tersim tarz gösterir ve tezhibin de esasn tekil
eder. (1)
Tezhib san'atmn tarihî tekâmülü.- Türk tezhib san'at resim ve
minyatür san . atlar .gibi Türk milletinin tarihi ile balar.
basit ekâl, hayvanlardan istihale etmi tezyini . hatlar
görülmektedir. Tabiattan Türk tezyini ekillerinde -(Milâttan evvel
XVIII-XII asr aras) geometrik ve
istifâde ettikleri kadar bir takm hatlarn muhtelif ekillerde bir
araya gelme sinden mürelkkep geometrik birlemelere de büyük bir
yer verilmitir.
Orta Asya’da kâdn icadyla beraber . kât üzerindeki baz örneklerin
de müteakip devirlerde yapldn . ve bu ince zevkin akislerini'
görüyoruz. Artk kâ tla beraber Türklerde nefis san'atlar resim ve
sonra bunun altnla tezyini e kilde yaplan nümunelerile
çoalyor.
Türk zevki, Türk icad dünyann en ölmez ve en yüksek eserlerini
yaratmtr. Lâkin maalesef bu eserlerin Orta Asya’da olanlar Avrupa
müelliflerince Çin’e izafe olunmutur. ran gibi yine Orta Asya Türk
yurdunun bir parças olan mem leketlerde yaplanlar, üstatlar Türk
bile olsa yine garp müelliflerince Acemlie mal edilmitir.
Lâkin Türk san'at her devirde millî bir seciyeyi haizdir. Türk
san’atkârlannn bediî ve nezih hisleri ve eserlerindeki .mantk insan
hayrete düürür. Çünkü asil ve vâkur bir san’atm banisidirler.
Civar tesirleri inkâr etmemekle beraber Orta Asya resim. ve nak
tarzlarnda mahallî bir çok hususiyetler vardr ki bu tarihlere
tekamül eden Çin eserlerinin çounda göremeyiz. • .
Orta Asya sanatkârlarnda san’at ftrî bir kabiliyetle inkiaf
etmitir. Bu bü yük ülkede san’at zevki pek çoktur.
Güzel san’atlann beii Orta Asya . olup, resim ve . minyatür gibi
tezhibte bu Türk yurdu üzerinde domutur.
Türklerin tezyinat çok. ' güzel okadar da sadedir. Dünya kavimleri
arasnda sadeliin güzelliini Türkler çok iyi anlamtr. .Türkler
tabiattaki ekillere tezyini bir esa's vermekle ark . bitmez .
tükenmez bir tetkik hâzinesi yapmlardr-.
Türklerde esas sadelik,, tenasüp ve- . ahenktir. Türk zevki süs
içinde .boulma- mtr.
Türklerde tezhib san’at millî bir seciye almtr. Tezhiblerin
yaplmasnda, toprak boyalar kullanlmtr. Onun için renkler solmamtr.
Kullanlan renkler den toprak krmzs, lâl, mavi, yeil hakimdir.
Kâtlar Buhara ve Hint kâtla rdr. ince kâtlar birbirine yaptrlarak
murakka'lar yaplmtr. Sahife kenar lar zeranandr. 'Zerefan
yoktur.
Tezhiblerde altn bazen ezilip sürülmü, bazende varak yani yaprak
halinde bunu tutacak bir madde sürülerek yaptrlmtr. (2)
1 A. Süheyl Ünver. Türk Tezyinatnda Ilalkâiye Devir. ' (stanbul :
Cumhuriyet Matbaas, 1939) 4. s.
2A. Süheyl Ünver. Türklerde resim, tezhib ve minyatürün tarihi.
(Ankara: T.T.K. Basmevi, 193-3), 5-36.S.
f - ’
23
...^ J> v‘ .--' -z >__ < <• - - / .
Yf>*- X>": ' r> JU
ISlIlls- -u w*-
Fatih Sultan Mehmet namna hazrlanan Süver Üz - Ekalim adl tarihsib
kitabn «1 b» sahifesi
(Topkap Saray Müzesi Ahmet III Kütüphanesi No. 2830)
24 SMET BNARK
Görüyoruz ki tezhib san'atn Türkler tâ Orta Asya'dan getirmilerdir.
Lâkin tezhib san'atnm tekâmülü ancak Islâmiyetten sonra mümkün
olmutur. Türk sanatkârlarnn her tarafa yaylmas ve Islâm 'dininin
ruhlarda husule getirdii safiyet ve incelik sanatkârlarn güzellii
anlay ve kavray 'kudretini arttrmtr.
Dine verilen ehemmiyet, ona ait her kitabn en güzel ekillerle
tezhibi ' hevesini uyandrm ve onlarn mahiyetindeki 'güzellie yakr
bir çerçeve içine alnma s icabettirmitir. (1)
Orta Asya'dan gelen bu san'at Selçuk Türklerinde hayli ilerlemi,
onlardan Osmanl . Türklerine geçmi XV ve XVI nc asrlarda en yüksek
derecesine ula mtr.1 2 Bunun sebeplerini ise, XV inci asrda siyasî
istikrarn kuvvetle salan masndan sonra memleketin ktisadî,
dolaysyla kültür ve san'at faaliyetlerinde beliren canllkta ve . XV
inci asrn, Selçuk devri ile Osmanl devri ' kültür ve san'- atlar
arasnda bir köprü oluunda aramak gerekir.
(1) Celâl Esad Arseven, «Türk Bezemeleri» Sanat Ansiklopedisi. I
(stanbul : Maarif Mat baac 1943), 236 s.
(2) Bk. smet Binark : Fatih Sevr! Kitap Tezhipleri ve Çitleri.
(Ankara : Kütüphanecilik Kürsüsünde yaplan baslmam Mezuniyet Tezi,
1964)
TÜ R
TI