Upload
others
View
24
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T ARTIŞMALI İLMI TOPLANTILAR DiZİSİ -43
TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
- -ru;:kıye-D;yrrnet Vn fı Tartışmalı İlı:nl Toplantı İsli'lm Al'tıştırınıdarı Merkezi
KUtUphanesi
Prof. Dr. Ömer Faruk HARMAN
Yrd. Doç. Dr. Kürşad DEMİRCİ :;: Prof. Dr. Mehmet AYDIN Doç. Dr. A. Hikmet EROGLU * Mustafa Numan MALKOÇ
Yrd. Doç. Dr. Fuat AYDIN * Prof. Dr. Mustafa ERDEM Prof. Dr. Baki ADAM * Prof. Dr. Mustafa ÖZ
Doç. Dr. Ali İhsan YİTİK * Prof. Dr. Şinasi GÜNDÜZ Doç. Dr. Ali KÖSE * Prof. Dr. Hayati HÖKELEKLİ
İstanbul 2004
Ensar Neşriyat Tıcaret Anonim Şirketi
© Tebliğierin muhteva ve dil bakımından sorumluluklan tebliğ sahibine, telif haklan İSAV' a, eserin hertürlü basım hakkı anlaşmalı olarak Ensar Neşriyat' a ai tir.
ISBN: 975-6794-33-X
isLAMi İLİMLER ARAŞTIRMA VAI<FI Tartışmalı İlmi Toplantılar Dizisi: 43
Kitabın Adı: r
Türkiye' de Misyonerlik Faaliyetleri
Editör. Prof. Dr. Ömer Faruk Harman
Yayma Hazulayanlar. Dr. İsmail Kurt - Seyit Ali Tüz .
Son Okuma: Dr. Murat Sülün
Kapak Tasanmı: NÜANSAjans
Baskı-Cilt:
Karmat Matbaası
1. Basım: Ocak2005
isteme Adresi Ensar Neşriyat
Süleymaniye Cad. No: 13 Süleymaniye/İstanbul Tel: (0212) 513 43 41 - 513 03 09
Faks: (0212) ~22 46 02 www.ensamesriatcom
'
,. : .ı:
' .. ;
.. , ' .... ! ;
\
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ
Giriş
Mustafa Nuruan MALKOÇ M. Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü
Evrensel mesajlan Olan dinler, esaslannı diğer insanlara bildirıneyi bir görev olarak kabul ederler. Hıristiyanlıkta da, İncil' de bulunan bazı ifadelere1 dayanılarak yapılan sistemli çalışmalar misyonerlik olarak adlandınlır2 • İlk yıllarından itibaren Hıristiyanlık bu düşünceyle çeşitli yollar kullanılarak bütün dünyaya yayılmaya çalışılmıştır.
Müslüman ülkelere yönelik Protestan misyonerliği XVIII. yüzyılda başlamış, sonrasında da artarak devam etmiştir. XIX. yüzyılda Hıristiyan olmayan toplurnlara Hıristiyanlığı yaymak amacıyla ABD, İngiltere, İskoçya, Hollanda gibi. Protestan nüfusun yoğun olduğu ülkelerin misyoneriere destek vermesiyle çok sayıda misyon merkezi oluşturulmuştur3. Ancak Anadolu' da Protestan Misyonerliğinin sistemli bir şekilde yapılması XIX. yüzyılda gerçekleşmiştir. Bu konu I. Bölümde açıklanacaktır.
XX. yüzyılın başlanndan itibaren "misyonerlik" terimi yerine daha çok "evangelizm" kelimesi kullanılmaya başlanmıştır. Bu anlayışa göre misyonerlik terimi emperyalist bir anlam taşırken evangelizasyon kelimesi sadece Mesih'in insanlara bildirdiği İncilin insanlara anlatılmasını ifade eder. Bu yüzden bazı çağdaş misyon kuruluşlan, misyonerliğin kötü imajını ortadan kaldırmak düşüncesiyle "evangelizasyon", "iHill etme", "tanıklık" terimlerini kullanmaktadn.4. Misyonerliğin dini an-
1 Bkz. Matta, 28:19-20; Luka, 5:8-11; 8:1; 10:1-12; 13:22. 2 Şinasi Gündüz, Mahmut Aydın, Hıristiyan Misyoner/er, Misyonerlik Yöntemleri ve
Türkiye'ye Yönelik Faaliyetleri, İstanbul 2002, 14-15. 3 Gündüz, 36-37. 4 Gündüz, 84-85.
162 TÜRKIYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
lamını öne çıkarma çabalarına karşılık, bu kavrarnın her devirde kültürel, ekonomik ve siyasi amaçlar taşıdığı da unutulmamalıdır5 •
r. PROTEST AN MİSYONERLİGİ
A. Dünyada Protestan Misyonerliği
Modern misyonerliğin kurulması XVIII. yüzyılın sonları ve XIX. yüzyılın başlarına rastlar. Bunu takip eden yıllar misyonerler için çok parlak geçmiştir. I 886' da 80'in üzerinde olan misyon örgütü sayısı 1896'da ISO'nin üzerine çıkmıştır. Yine bu dönemde tüm dünyada 11574 Protestan misyoner faaliyet göstermiştir6 . XVII. yüzyılın sonlarında İngiltere'de dini amaçlı birçok kurum oluşturulmuştur. 1698'de Society for Promoting Christian Knowledge, ı 70 ı' ôe Society for the Propagation of the Gospel, ı799'da Church Missionary Society ve I810'da Amerika'da American Board of Commissioners for Foreign Missions 7 kurulmuştur.
Bu sayılan isimler, günümüze kadar ulaşmış· çok önemli misyonerlik kuruluşlarıdır. Günümüzde ise en güçlü Protestan Misyoner kuruluşlaı·ı Amerika'da bulunan, Southem Baptist Convention International Mission Board, Wycliffe Bible Translators USA, Assemblies of Gad, New Tribes Mission ve Campus Crusade for Christ Intemational'dır. 1990 yılı verilerine göre sadece ABD'deki misyoner kuıuluşu sayısı 76ı 'dir8• · 1
XX. yüzyılda misyonerlik ·açısından önemli gelişmeler olmuştur. İlk olarak geçen yüzyılın ikinci yarısında Protestanlar tarafından yapılan uluslararası toplantılarda, "kilise" kelimesinin ifade ettiği anlarnlardan birinin de İsa Mesih Misyonu olduğuna karar verilmiştir. Buna göre her kilise aynı zan1anda bir misyonerlik kuruluşudur ve faaliyet alanı da dünyanın her yeridir. İkinci bir gelişrne de, misyonerlik kavraını yeıine kullam lan ve Hıristiyan öğretisinin bütün insanlaı·a duyurulması anlamına gelen evangelizın ve evangelizasyon terimlerinin öneminin artmasıdır. Buna göre Evangelizm sadece Hıı'istiyan olmayanlar için değil,
5 Ömer Turan. Avrasya 'da Misyoner/ik. Ankara 2002, 3-4; Necdet Sevinç, Osmanlı 'dmı Giiniimii::.c Misyoner Faaliyetleri, istanbul 2002, 27.
rı Uygur KocabaŞaği u, Kendf Belgeleriyle Anadolu'daki Amerika (XIX. yii:::ytlda Osmanlt imparmurluğwıdaki Misyoner Okul/an), istanbull99l. 14-17.
7 Bu kuruluş 1960 yılında United Church Board for World Ministries adıııı almıştır. 8 Turan. 180-181. .
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 163
dindar olmayan Hıristiyanlar için de gereklidir. Bu nedenle, zaman içinde kurulan çok sayıdaki Protestan misyoner teşkilatı, İncilin mesajını yayma konusunda din ayrımı yapmamaktadır9 •
Son iki yüzyılda misyonerlik anlayışındaki değişikliklerden biıi olan İncil'in mesajının şartlara uydurulması düşüncesi, çağdaş misyonerliğin diğer çağlardaki misyonerlikten ayrıldığı önemli bir noktadır. Dünya Kiliseler Birliği tarafından kabul edilen ve Protestanlar tarafından geliştirilen şartlara uydurulmayla kastedilen anlam, çalışılan bölgedeki kültürle, İncil'in mesajının birbirlerine uydurulmasıdır. Buna göre; Tanrı' nın mesajı bütün dünyaya yöneliktir, evrenseldir. Yapılacak olan misyonerlik mahalli teolojilerin ve kiliselerio kurulmasına yol açacaktır. Ayrıca yeni tarz misyonerlikle yerel kültürlere uydurulan Hıristiyan inanç esasları kişilerin pratik yaşamlarını da değiştirecektir10 .
B. OSMANLı'DAN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE'DEKi PROTESTAN MİSYONERLİGİ
1. Osmanlı Döneminde Protestan Misyonerliği
XIX. yüzyılda İstanbul ve Anadolu sadece Osmanlı'nın değil, Balkanlardan Orta Asya'ya, Orta Doğudan Kafkaslam kadar uzanan geniş bir coğrafyanın da tabii merkeziydi. Bir Amerikan misyonerin misyonerlik açısından "Türkiye, Asya'nın anahtandır" sözü bu durumu çok açık bir şekilde ortaya koymaktadıı.ı 1• Bu yüzden Osmanlı toprakları Hıristiyan misyonerierin daima ilgi alanı olmuştur.
XIX. yüzyılda Protestan misyonerlerinin Osmanlı topraklarına, özellikle de Anadolu'ya akın etmesinden önce, İstanbul'da az sayıda Protestan bulunuyordu. Elçiliklerin himayesinde yaşayan ve çoğunluğu ticaretle uğraşan Protestan topluluğun üyeleri Anadolu'ya daha sonra gelecek olan misyoneriere bir çok konuda yardımcı olmuşlar ve doğu kiliseleriyle misyonerler arasında köprü görevi üstlenmişlerdir12 •
9 Gündüz. 39-40. 42-43. 10 Gündü~. 87-90. 11 Turan, 6; H. Esra Danacıoğlu. Osmanlı Anadolu'sunda Angio-sakson (Protestan)
Misyoner Faaliyetleri (1816-1856) (basılmaınış doktora tezi. Dokuz Eylül Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsli), 82.
11 Warren, M.A.C .. "Christianity. Religion in the Middle East, ed. A. 1: Arberry. Cambridge 1969. 536-537.
164 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
Osmanlı topraklanna ilk örgütlü misyonerierin gelişi Moravya Kilisesi olarak da bilinen Brethren's Society for the Furtlıerance of the Gospel Among the Heathen (Moravian Church veya United Brethren) misyonerleri olmuştur. Bu misyonerler 1740 yılında İstanbul'a gelmişler ve bazı yerel kilise yetkilileriyle görüşmeler yapmışlardır. Bir İngiliz misyon örgütü olan Church Missionary Society 1815 yilında Malta adasında kurduklan matbaayı kullanarak Osmanlı topraklanna yönelik misyonerlik çalışmalanna başlamıştır. İlk misyonerler, bölgede yaşayan Müslüman, Hıristiyan ve Musevilerin dini, sosyal ve ekonomik durumlan hakkında bilgi veren: sonraki misyoneriere ışık tutabilecek eserler yazmışlardır13 •
Anaôolu'ya ilk gelenler ise British ve Foreign Bible Societies (İngiliz ve Yabancı Kutsal Kitap Cemiyetleri) üyeleridir 14
• Russian Bible Societies (Rus Kutsal Kitap Cemiyeti), Ermeni toplumunun ruhsal durumu ile ilgileniyordu. Buna bağlı olarak 1813-1815 yıllan arasında Russian Bible Societies ve Foreign Bible Societies tarafından Kitabı Mukaddes'in Ermenice baskılan yapıldı. Sonrasında Church Missionary Societies, British ve Foreign Bible Societies üyelerinin gayretli çalıŞmalanyla, daha önce kutsal kitaplanm dilinin eski olması nedeniyle anlayaınayan ve öğrenemeyen Ermeniler arasında binlerce Kitabı Mukaddes dağıtılmıştı. Bu dönemde, Yeni Ahit'in Ermenice-Türkçe baskılan da yapıldı. Böylece Ermeniler arasında, daha sonralan etkili olacak bir uyanış başlatılınıştı 15
•
1820 yılından itibaren Anadolu' da örgütlenen ve Kongregasyonalist bir çizgiye sahip olan The Arnerican Board of Commissioners for Foreign Missions (ABCFM) bu topraklarda en etkili misyonerliği yapacaktı. Bu misyonerler ilk olarak Müslüman olmayan topluluklarla ilgilenmişlerdi. Yahudiler, Nasturiler, Asuriler, Ortodoks Ermeniler, Rumlar ve Bulgarlar misyonerierin temasa geçtikleri topluluklar olmuş-
13 Erol Güngör, Türkiye'de Misyoner Faaliyetleri, İstanbul 1999, 18-19; Turan, 8, 147; Danacıoğlu, 56-62.
14 Salahi R. Sonyel, Miııorities and The Destnıction of the Ottoman Empire, Ankara 1993, 192.
15 H. G. O. Dwight, Clıristianity in Turkey, London 1854, 17-20; Mehmet Can, Ortadoğu'da Amerikan Politikaları, İstanbul1993, 54-55; Süleyman Kani İrtem, Şark Meselesi Osmanimm Sömiirgeleşme Tarihi, Haz. Osman Selim Kocahanoğlu, 263; Ayrıca bkz. Erdal Açıkses, Amerikalıların Harput'taki Misyonerlik Faaliyetleri, Ankara 2003,6.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MiSYONERLiG i 165
lardı. Aym zamanda yerli kiliselerle iyi ilişkiler içindeydiler ve "İncil'in Hıristiyanlığım" vurguluyorlardı 16•
Anadolu'ya ilk gelen Protestan misyonerler Pliny Fisk ve Levi Parsons adında iki Amerikalıydı. Bu iki misyonerin 15 Ocak 1820'de İzmir' e gelmesi, onları daha sonra başlayacak olan misyoner akınının öncüleri yaptı 17
• . Misyonerler Anadolu' ya geldikleri yıllarda, özellikle de İzmir' de
ve Sakız Adası'nda Rumlar üzerinde yoğunlaştılar18 • l851'de Rumları "aydınlatmak" için Rumca bilen bir misyoner, önce Kıbns' a ve ardından Bursa'ya yollandı. Sonraki yıllarda da başka misyonerler yüzyılın sonuna kadar İstanbul ve diğer şehirlerde Rumiara yönelik Protestanlık propagandası yaprnışlardır19 •
İstanbul' da misyonerlik çalışmaları sonucu Protestanlık inancına ilk olarak ilgi duyanlar Türkçe Konuşan Rumlar (Karamqnlılar) olmuştu. Protestanlığın resmen tanınmasından bir yıl sonra 1851 yılında beşi kadın yirmi kişiden oluşan küçük bir Rum Protestan topluluk oluştu ve
·bir süre sonra bu grup Ermeni Evangelİst Kilisesi'ne katıldı. Ancak, misyonerler Rumlar arasında yaptıkları propagandadan beklediklerini bulamadılar. Çünk.'Ü Rurnlar, yabancılardan korkan milliy~tçi ve patrikhaneye bağlı bir milletti ve patrikhane misyoneriere sert tepki gösteriyordu. Bu nedenlerle Rumlar kolay kolay mezhep değiştirmiyorlardı. Buna karşın, 1880'lerde Rum'lar üzerine yapılan ikinci bir propaganda atağı sonucu küçük bir Protestan Rum Kilisesi kurulmuştur20•
Misyonerler çalışmalarına Anadolu'yu üç bölüme ayırarak başladılar. Bu bölgeler, İstanbul, Merzifon ve Trabzon'u içine alan Batı Bölgesi, Antep ve Maraş Merkezli Orta (Merkezi) Anadolu Bölgesi ve Ela-
16 Turan, 9-10. . 17 Kocabaşoğlu, 29; Ayrıca bkz. Cem Tarık Yüksel, "Osmanlı İmparatorluğunda Mis
yoner Faaliyetleri", Bir Amerikan Misyonerinin Merzifon Amerikan Koleji Hatıralan, George E. White, İstanbul 1995, 30-31; Pars Tuğlacı, İstanbul'daki Emzeni Kiliseleri, İstanbul 1991, 313; Grabill, 5.
ıs Konstantia P. Kiskira, "19. Yüzyılın Çokuluslu İstanbul'unda Amerikan Misyonerleri", 19. Yüzyıl İstanbul'unda Gayrimüslimler, ed. Pinelopi Stathis, İstanbul 1999, 65, 72.
ı 9 Kiskira, 68; Ayrıca bkz. Gerasimos Augustinos, Küçük Asya Rumları, çev. Devrim Evci, Ankara 1997, 190-192.
20 Kiskira, 77; Augustinos, 190, 192-199.
166 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
zığ (Harput) merkezli Doğu Anadolu Bölgesiyde1• Batı bölgesinin mer
kezi olan İstaı:bul misyonu William Goodell tarafından yürütülüyordu.
Amerikalı bir Protestan misyoner olan Dwight'ın 1830 yılında Anadolu'da yaptığı bir araştırma gezisi sonunda bu toprakların Protestanlaştırmaya elverişli olduğunun tespit edilmesi çalışmaları arttırdı ve İstanbul'da hemen bir misyon istasyonu kuruldu22
• İstasyonu kuran William Goodell Ermeni patriğine başvurarak okul açmak için yardımını istedi. Bundan sonuç alamayınca Reformİst görüşte olan Peştemalciyan'ın okuluna başvuruldu. Kısa bir süre sonra bu okuldan yetişmiş Şahakyan adında bir Ermeni arkadaşı ile birlikte Amerikalı misyonerierin okulunda öğretmenliğe başladılar23 •
Bu gelişmelerle Amerikalı Protestan Misyonerlerinin Osmanlı Anadolu' sun da oluşturacakları Protestan cemaatin temelleri atılmış oluyordu. Goodel' in evinde 1834 yılında yapılan sohbet toplantıları bir Ermeni Protestan topluluğun oluşumunu hızlandırdı. Bu durumdan rahatsız olan yerli Ermeni ve Rum Ortodoks Kiliseleri Amerikalı misyanerlerin faaliyetlerine engel olmaya çalışsalar da misyonerler zaman içinde İngiltere ve Amerika hükümetlerinin desteğiyle bir çok haklar elde etmişlerdir. 1835 yılında Protestanlığa geçen bir Ermeni Papazı babasınİn evinde bir ibadethane ve okul açtı. Bu dönemde bir çok Ermeni cebinde İncil taşıyordu. 1838 yılında Ermeııice basılan yayınlar iki buçuk milyon sayfayı bulmuştu24 •
Müslümanları, Musevlleri ve Rumları Protestanlaştırmada bekledikleri başarıyı elde edemeyen misyonerler, doğu Hıristiyanlarına özellikle de Ermeııilere yönelıııişlerdir25 • Yüksek mevkilerdeki Ermeııiler, Padişah Sultan II. Mahmud' a, İngilizlerin Osmanlı topraklarında siyasi bir Protestanlık kurmak 'istediklerini, İslam aleyhine kitaplar bastırdıklannı ve niyetlerinin Müslümanlan Protestanlaştırmak olduğunu iletmişlerdi26. Bunun üzerine ilk zamanlarda okullarda görevli Protestan öğretmenler ve ev ev dolaşıp İncil propagandası yapan misyoner papazlar ya görevden alındı ya sürgün edildi veya tutuklandı. Fakat aynı dönem-
. 21 Davut Kılıç, Osmanlı İdaresinde Emıeniler Arasmdaki Dinf ve Siyasi Mücadeleler,
Ankara 2000, 104; Kocabaşoğlu, 94-97. 22 İrtem, 265. 23 Açıkşes, 50; İrtem, 265 2~ İrtem, 266-267. 25 Tuğlacı, 313-314; Turan, 9-10; Kılıç, 104. 26 İrtem, 267.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 167
de ortaya çıkan Mısır sorunu ve ardından II. Mahmut'un ölümü hükümetin misyonerlik çalışmalarına karşı aldığı önlemlerin zayıflamasına neden oldu. Bu durum Ermeni Ortodoks Kilisesi'nin misyoneriere karşı tepkilerini azaltmarnıştı. Ermeni Patrikhanesi Prot~starilann hastırdığı kitapları yaktırıyor, Protestanlaşan Ermenilerle ilişkiyi kesiyordu27
.
Tanzimat'ın ilanı misyonerierin nefes almalarını sağlamakla kalmadı onlara cesaret de verdi. Kısa bir süre sonra Protestanlar kitaplarını şehrin ortasında satmaya başladılar. ibadet odalarında Pazar toplantılarına katılanların oranları da yapılan çalışmalar nedeniyle her geçen gün artıyordu. Ayrıca hafta içi de Türkçe vaazlar yapılıyordu. Bu çalışmalar bütün Anadolu'da devam ediyordu ve bunun sonucunda Protestanların sayısı 1842 yılında Trabzon'da iki, Erzurum'da 20, Bursa'da ise yüz yirmi beşe ulaşrnıştı28 .
Protestanların sayısı çoğaldıkça yerli Hıristiyan toplulukların
baskısı artıyor, baskı arttıkça da Protestanlığı kabul edenlerin sayıları ,çoğalıyordu. Anadolu'daki Ermeni papazları, hapis, dayak ve dışlama yoluyla Protestanları yıldırmaya çalışıyorlardı. Ermeni kiliselerine devam etmeyenler kiliseden uzaklaştınlmakla tehdit edilnıişlerdi. Hatta Protestanlardan ölen kişiler· Ermeni mezarlığına kabul edilmemişlerdi. Trabzon' da Protestanlaşan Ermenileri n cemaatten dışlanması ve yapılan diğer baskılar sonuç vermiş ve Protestanların yarısı eski mezheplerine dönmüştü29 •
Ermenilerin tııtııklattıkları Protestanların bir bölümü İngiliz diplomatların sahiplenmesiyle, geri kalanlar ise Sultan Abdülmecid'in tııtuklulan affetmesiyle serbest kaldı. Bu arada Ermeni Patrikhanesi de boş durmuyordu. 1846 yılında Protestanlığı kabul edenler aforoz edildi. Bu durum bütün Ermeniler arasında yayıldı ve Protestanlarla açıkça alay edilmeye, sokaklarda kovalanmaya başladı. Sonunda Protestanlar Reşit Paşa'ya başvurarak baskıya s0n verilmesini istediler. Ancak Ermenilerin önde gelenlerinin etkisiyle yine buna karşı bir önlem alınamadı ve İngilizlerin desteğine rağmen Protestanların sıkıntıları devam etti. Misyonerler kovulan Protestanlara evlerini açtı ve hükümetleıinden yardım istediler. Çok geçmeden İngiliz Elçisi Stratford Channing'in girişimleriyle Protestanlar, işlerini serbestçe yapabilme, medeni haklarına
'J7 • • - Kılıç, 167, 175; Irtem, 268. 28 İrtem, 268-269. 29 Çağn Erhan. Türk Amerikan İlişkilerİliİli Tarilısel Köke11leri, Ankara 2001, 195-196; İrtem, 270.
168 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
riayet edilme gibi bazı haklar elde ettiler30. Yine 1846 yılında üçü kadın olmak üzere kırk Ermeni, "Evangelist Union" adım verdikleri ilk Ermeni Protestan Kilisesi'ni (Gizli Evangelik Birliği) İstanbul'da kurdu. Papaz olarak da Peştemalcıyan'ın okulundan mezun olan Haçadoryan se-·ıd·3ı .
çı ı
Bu olayı takip eden yıllarda da İzmit, Adapazarı, Trabzon ve Erzurum'da yeni Protestan Kiliseleri kuruldu. Yeni bir cemaat kurulması yeterli olmamıştı. Protestanlar günlük yaşamlarındaki evlenme, doğum ve ölüm gibi bazı resmi işlemlerini daha rahat yapabilmek istiyorlardı. Bunun için 1847 yılında Protestanların, bağımsız bir dini topluluk olduğunu ili:l.n eden bir ferman alındı. Artık Protestanlar da mabed inşa edebilecek ve Bab-ı Ali'de temsilci bulundurabileceklerdi. Bu gelişmelerden sonra Protestan Misyonerliği bü~n Anadolu'ya yayıldı32•
İstanbul'daki Protestan cemaat, 1850 yılında İngiltere'nin baskıları sonucu Abdülınecid tarafından "millet" yani "yasal dini cemaat" o
. larak tamndı33 . Protestanların millet olarak tamnınası tamamen İngiliz diplamatların desteğiyle olmuştur34.
28 Şubat 1856'da ilan edilen Isiahat Fermam ile din değiştirme yasağı da kaldırılmış ve Müslüman olmayan halka çeşitli haklar verilmiştir35. Bu ayncalıklardan ve haklardan sonra 1860 ve 1870 tarihleri arasında Protestanlık, Bursa, İznik, Adapazarı, Harput ve Merzifon gibi şehirlerde de yayılma göstermiştir36 .
30 İrtem, 271-273. 31 Kiskira, 75; Kılıç, 168; İrtem, 271-273; Kocabçışoğlu, 73-76; Tuğlacı, 3ı6; Can, 37-
38; Danacıoğlu, 98, ı 15. 32 İrtem, 271-274. 33 Eleanor Abdella Doumato, "Protestantism and Protestant Missions", Encyclopedia of
the Modem Midelle East, Reevas Simon-Philip Matter, New York 1996, ill, 1483; Kocabaşoğlu, 71; Can, 38; Tuğlacı, 315; Warren, 499; Joseph L. Grabill, Protestant Diplomacy and Near East Missionmy Iııfluence on American Policy 1810-1927, Minneapolis 1971, 4; Kılıç, 181.
34 Danacıoğlu, 33. 35 Bkz. Yaşar Yücel-Ali Sevim, Türkiye Tarihi, IV, Ankara 1992, 288-298; Aynca bkz.
Barker, G., O'nun İzinele Hıristiyanlık ve Laiklik Tarihi, İstanbul ı985, 23ı, Kocabaşoğlu, 72; M. Hidayet Vahapoğlu, Osmanlı 'dan Günlimiize Azmlık ve Yabancı Okulları, İstanbul1992, 30, 48.
36 Kocabaşoğlu, ı 14; Açıkses, 227-228; ı878 yılında yayınlanan Protestan Cemaati Nizamnamesi için bkz. Gülnihai Bozkurt, Alman-İngiliz Belgelerinin ve Siyasf Gelişmelerin lşığı Altmda GayrimUslim Osmanlı Vatandaşlarınlll Hukuki Dımmıu (1839-1914), Ankara ı996, ı78-180.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 169
Bu yayılma sırasında Türklerden de Protestanlığa geçenler olmuştur. 1864'e kadar Protestanlığa döndürdükleri beş kişinin çeşitli-yerlerde propaganda yapmasından cesaret alan misyonerlerin, ineili halka açık yerlerde de dağıtması tepkilere yol açmıştır. Bu durumdan İngiliz elçisi dahi rahatsız olmuş; halkın duruma tepki göstermesinin Hıristiyanlığın yayılmasına engel olabileceğini belirtmiştir. Misyonerierin cüretkar tutumu karşısında Osmanlı hükümeti bazı tedbirler almış, Protestanlara ait dükkanıarı kapatmış, kitap satışiarım yasaklamıştır. Bunun üzerine misyonerler de Müslümanların üzerinde yaptıklan çalışmalan azaltmışlardır. Etrafın sakinleşmesinden bir süre sonra yasaklar kaldınlmıştır37.
Önceleri İncil'i öğreterek yayan Protestanlar 1860'lardan sonra eğitim kurumlarına önem vermişler ve birçok bölgede okullar açmışlardır3s.
Protestanların çalışmalarında, 1822'de Malta'da kurdukları matbaanın önemi çok büyüktür. Burada on yıl faaliyet gösterdikten sonra İzmir' e, 21 yıl sonra 1853 yılında İstanbul'a, 1872'de de Rıza Paşa yokuşundaki Bible House39 binasına taşınan matbaamn yaptığı değişik dillerdeki kitap ve dergi· gibi yayınlar, Protestanlığın yayılmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Bu matbaada Kitabı Mukaddes'in ve İncil'in Ermenice, Karamanlıca, Yunanca gibi yerli Hıristiyanların dillerine çevirileri yapılmıştır40•
Değişik zamanlarda Amerikan misyonerlerinin yayınıarım önlemek amacıyla Osmanlı hükümeti tarafından çeşitli tedbirler alınmasına ra:ğmen yeterince başarılı olunamamış, yayınlar engellenememiştir41 •
Protestan misyonerler çalışmalarına başladıklannda yerli halkın dillerini ve adetlerini öğrenmenin gerekliliğini anlamışlar ve bu yönde çalışmalar yapmışlardır. İngilizce-Türkçe sözİüklerin en kapsa:mlısı olarak bilinen Redhouse sözlükleri bu amaçla yapılan araştırmalar sonucu hazırlanmıştır42 •
37 Açıkses, 228-229. 38 Yüksel, Merzifon, 30. 39 Bu binanın Türldye Hıristiyan Misyonlan tarihinde çok önemli bir yeri vardır. Bkz. Güngör, 24. 4° Kocabaşoğlu, 46-48, 89; Kiskira, 69. 41 Erhan, 200-204. · 42 Can, 54-55; Aynca bkz. Açıkses, 6.
170 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYE1LERİ
Zaman geçtikçe misyonerler, özellikle de gençlere yönelik kurumlarıyla Osmanlı topraklarına yerleşmişlerdi. Hıristiyan Genç ErkeklerCemiyetide (YMCA) bunlardan biriydi. ·American Board'un yanında XIX. yüzyılın ikici yarısında misyonerlik çalışmalarına başlayan ve XX. yüzyılda bu çalışmalara devam eden YMCA'ıiı İstanbul Beyoğlu ve Çarşıkapı'da iki yeri bulunuyordu. Bu iki şubede de spora. çok önem veriliyor, yüzücülük, voleybol, basketbol, atletizm, futbol, tenis gibi alanlarda faaliyet gösteriliyordu.
Sporun yanında basın-yayın ve eğitim alanlarında da faaliyet gösterilmişti. YMCA 1939 yılında bu faaliyetlerine ara verdi ve bir süre sonra Amerikan Lisan ve Ticaret Dershanesi adı altında çalışmalarına yeniden başladı. Aynca aym bünyede çalışan bir diğer grup da Hıristiyan Genç Kadınlar Cemiyeti (YWCA)'dir. Cemiyet, Fındıklı'da bulunan Amerikan Lisan ve Sanat Kursu adıyla çalışmalarına devam etti. Bu iki misyonerlik kuruluşu savaş yıllarında zor durumda olanlar arasında çalışrmş ve Anadolu'nun çeşitli yerlerinde kimsesiz ve fakir çocuklarla ilgilemniştir 43
.
1880'li yıllarda Amerikalı misyonerierin evleri, Gedikpaşa'da Mission House ve Kumkapı' da erkekler için Coffee House Protestan propagandasımn merkezleri durumundaydı44•
XIX. yüzyılda İstanbul'da yarısı kadın olmak üzere yüz misyoner çalışrmştı ve bunların önemli bir bölümü, bütün Türkiye'nin yayın ihtiyacım karşılayan yayın biriminde görev alrmştı. Yine bu dönemde American Board'un ekonomi servisi, misyonerlik ve dini örgütlerin yamnda ABD ve İngiltere'de siyasi yapıya sahip Ermeni örgütlerden gelen parayı da kullanıyordu. Bu durumda diııi ve siyasi çıkarlar iç içe geç- . mişti45 • Aynca, İngiltere ve ABD hükümetleri tarafından desteklenen Protestan misyo"nerleriııin çalışmaları, dalaylı olarak Ermeni milliyetçi-liğiııi de diriltıııişti46 • ·
Hükümet sadece misyonerlerle uğraşrmyor her zaman onların
destekçisi olan devletlerle de mücadele etmek durumunda kalıyordu. İngiliz hükümeti misyonerleri koruma bahanesiyle Osmanlı üzerindeki nüfuzunu arttırmaya çalışıyordu. İncil Birliği 1897 yılında, Almanya,
43 Zafer Toprak, "YMCA", Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, Vll, İstanbul 1993-1994, 531-532; Güngör, 20, 58-60; Açıkses, 298.
44 Kiskira, 76 · 45 Kiskira, 67-68. 46 İ<:ılıç, 101.
TÜRKİYE'DE PROTEST AN MİSYONERLİGİ 171
Hollanda, İsveç ve Amerika' dan, Protestan Ermeniler için yardım istedL İngiliz elçisi de, adı geçen Protestan ülke elçileriyle görüşerek desteklerini aldı ve çok geçmeden Protestanlar konusunda Osmanlı hükümetine baskı yaptılar47 •
1900'lerin başında Anadolu ve Trakya'da aktif olan Protestan misyon teşkilatları; American Board, Methodİst Episcopal Mission, Kıliserswerth Deaconesses Homes, Lohmann's Armenian Aid Association, Dr. Lepsius German Orient Mis si on, Friends' Armenian Mission, Disciples (Foreign Christian Missionary Society), American Reff. Presbiterians, British and Foreign Bible Society idi. Buna bağlı olarak 35 istasyon, 296 uç istasyon 255 misyoner, 1157 yerli misyoner yardımcısı, 16472 üye ve 42649 sempatizan bulunmaktaydı48 .
Misyonerler XIX. yüzyıl boyunca, başarısız olmalarına rağmen Müslümanları Hıristiyanlaştırmak istemişlerdi: Bu ümidi hiçbir zaman kaybetmemişler, şehirlerde, kasaba ve köylerde kilise kurarak, Kitabı
-Mukaddes ve değişik yayınlar bastırıp dağıtarak, hastane, okul ve dispanserler açarak, çalışmalarına yılmadan. devam etmişlerdir49•
1914 yılında bugünkü Türkiye sınırları içinde American Board'un 426 okul ve 9 hastanesi bulunuyordu50
.
Misyonerler Anadolu' da yerli din adamlarıyla yerli kiliseler kurmayı, bu kiliseler yohiyla propagandalar yaparak Hıristiyan olmayanları Hıristiyanlaştırmayı hedeflemişlerdi. Gittikleri yerde halkın tepkisini çekmeme konusuna çok dikkat etmiş, bu yüzden onların dillerini öğrenmiş, adetlerine uyum göstermiş ve onlar gibi giyinmiŞlerdi. Bununla bir~te yerli halkla aralarında farklılık olduğuna,, kendilerinin üstün, diğerlerinin ise eksik olduğuna inaıııyorlardı51 .
Bu yüzden her zaman, kendilerinin teknolojide ileri olmalanın mezheplerine bağlanuşlar, medeniyetin kayl)ağımn kendilerinde olduğunu iddia etmişlerdir. Aynca misyonerler, kendi ülkelerinin kanunlarına bağlı olmalarımn yamnda, gittikleri ülkelerin kanuniarına karşı gelmişler ve keyfi davranışlarda bulunmuşlardır. Bu konuda en önemli et-
47 İrtem, 278. 48 Turan, 31-32. 49 Can, 52-54. 50 Ercüment Kuran, "Ariıiral Bristol Raporu ve ABD'de Türk Aleyhtarı Ermeni Propagandasının Tarihçesi", Osmanlıdan Günümüze Ermeni Sorunu, ed. Hasan Celal Güzel, Ankara 2001, 198. ·
51 Danııcıoğlu, 49-54, 198; Açıkses, 4-5.
172 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYE1LERİ
ken, kendi ülkelerinin gittikleri ülkelerde onları her zaman koruması olmuştur52 •
Protestan misyonerler, propaganda yaptıklan insanlan değiştirmeyi, düşüncelerine, yaşam tarzıanna müdahale etmeyi düşünmüşlerdir. Kurdukları okullarda,. bastırdıklan kitaplarda, bütün propaganda çalışmalarında insanlan değiştirme umudu taşı.rriışlardır53 •
Aynca misyonerler, planlı-programlı çalışarak ve maddi güçlerini kullanarak kendilerine yardımcı olabilecek üst düzey devlet yetİdlilerini etkilerneyi de başarmışlardır54•
Protestan Misyonerlerini Katalik Misyonerlerden ayıran en önemli özelliklerden biri de misyonerliği ailece yapmalandır. Böylece Protestan yaşam tarzı bütünüyle gözler önüne serilmiş ve kadınlara daha kolay ulaşılabilmiştir55 • Aynca misyoner evleri, bir propaganda mekanı olmakla birlikte okul ve kilise olarak da kullanılmıştır56•
Protestan misyonerler ev olarak kullandıklan kiliselerin dışında kalan diğer kiliseleri de okul olarak kullanmışlardır. Misyonerler bu yolla hem faaliyetlerinde göze batınarnışlar hem kontrolden uzak olmuşlar, hem de vergi vermekten kurtulmuşlardır57•
Aynca misyonerler, Ermeniler arasında Anadolu'dan ABD'ne bir göç başlatınışlardı. Amerika'ya giden Ermenilerin bir bölümü Amerikan vatandaşı olduktan sonra geri dö.nmüş, bir bölümü de orada yerleşerek Osm~a yönelik zararlı ve yıkıcı yayınlarda diğer Ermenilere yardımcı -olmuşlardır. Bir süre sonra Ermeni göçüne Müslümanlardan da katılanlar olmuştur. Bu durilm Cumhuriyet döneminde de devam etmiştir. Müslümanlardan Amerika'ya gidenlerin büyük bölümü misyonerierin Anadolu' da yoğun olarak çalıştığı bölgelerdendrrs8
•
Devam eden göçlere rağmen XX. yüzyilın başlarında, Anadolu'da önemli sayıda Protestan bulunmaktaydı. 1913 yılında Ermeni ve Süryani'ler arasından Amerika'ya yapılan göçlere rağmen ayinlere katılan Protestan sayısı çoğunluğu Ermeni olmak üzere 54000' e, kilise sa-
52 Açıkses, 5-7. 53 Danacıoğlu, 210. 54 Açıkses, 263. 55 Danacıoğlu, 99. 56 Danacıaği u, 194. 57 Açıkses, 242. 58 Açıkses, 279, 284-287; Kuran, 198.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 173
yısı da 148'e ulaşmıştı59 • Ancak Protestan cemaati mensubu ve kilise sayılan I. Dünya Savaşı ve sonrasında hızla azalmıştır.
Bütün bu misyonerlik çalışmalanna rağmen, Osmanlı dönemine bakıldığında Protestan Misyonerlerinin amaçlarına tam olarak ulaşamadıJp.anm görmekteyiz. Misyonerler Doğu Kiliselerinde amaçladıklan toptan değişimi sağlayamamışlardır. Doğunun kadim kiliselerinden kopmalar da büyük olmadı, küçük hareketler olarak kaldı. Ancak kalıcı bazı etkiler de bıraktılar. Azınlıklara kazandırdıklan milliyetçiliğe bağlı olarak yeni devletler kurulmuştur. Aynca açtıklan okullarla kültür düzeyini yükseltmişler, Ortadoğu dillerinde bir edebiyat meydana getirmişlerdir. 60
•
2. Cumhuriyet Döneminde Protestan Misyonerliği
Misyonerierin Anadolu' daki çalışmalan Cumhuriyetin ilfuıına
kadar geçen süre içinde üç bölüme ayrılabilir. Bunların ilki yerli kiliselerle iyi ilişkiler içinde olduklan ve İncil'in tanıtılmasına yönelik çalışmalann ön planda olduğu dönemdir. İkinci dönemde ise yerli kiliselerle misyonerierin arası açılmış, bu kiliselerden dışlanrnış olanların oluşturduğu kiliseler kurulmuş ve bu yeni kiliseler misyonerlerle işbirliği yapmışlardır. Üçüncü dönem, I. Dünya Savaşı'na kadar süren ve Müslümanlara yönelik yapılan çalışmalann başladığı dönemdir. Misyonerler, sayılanmn azaldığı I. Dünya Savaşı sırasında ve sonraki dönemlerde Osmanlı'mn aleyhine olan yıkıcı hareketlere kanşmışlardır. Ancak bu durum çok uzun sürmemiştir. Savaş sonrasında misyonerler eski yerlerine geri dönmeye başlamıştır61 .
1920'1i yıllarda Protestan misyonerlerinin .İstanbul ve Anadolu'daki propagandalan Gayrimüsliınler arasında devam etıniştir62• 1922 yılında Türkiye'de çalışan 137 misyoner bulunuyordu63
•
Ancak misyonerler açıs~ndan durum günden güne kötüye gitti. 6 Ağustos 1923 taıihinde Lozan' da imzalanan Dostluk ve Ticaret anlaşmasına göre Amerikalı misyonerierin eğitim ve hayır kurumlanmn,
59 Yüksel, Merzifon, 29. 60 Danacıoğlu, 221-222. 61 Turan, 33-35; Can, 70; Aynca bkz. Açıkses, 245-247, 264, 302; Sevinç, 194-199,
282. 62 Turan, 61. 63 Can, 159.
174 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
Türk kanunianna uygun olmak kaydıyla çalışmalanna izin verilmişti. Ermeni ve Rumiann tehciri ve mübadelesi nedeniyle, bazı Amerikalı misyonerler Ermeni ve Rumlar olmadan bu ülkede çalışılamayacağım öne sürmüşlerdi. Ancak American Board Yönetim Kurulu, ll Eylül 1924 tarihinde Türkiye'de kalmakaran aldı. Board'ın eğitim sekreteri White' a göre, Türkiye' de Hıristiyanlaştırma işi misyonerierin işi olmamalıydı.
Misyon, Hıristiyan karakterini ancak şahsi bir biçimde eğitim kurumlan ve hastanelerde sürdürebilirdi. Hıristiyanlığı felsefi anlamda tanıtacak ve yerleştirecek bilim adamlan ve eğitimciler çevre bölgelere gönderilmeliydi. 1924 yılında İzmir, İstanbul, Bursa, Antep; Merzifon, Adana, Maraş, Talas ve Tarsus' da misyonerler bulunmaktaydı. Bununla birlikte, misyonerierin bir bölümü tehcir ve mübadeleyle ülkemizden ayrılan gayrimüslimlerin arkasından Selanik, Atina, Halep, Beyrut, Erivan ve İskenderiye'ye dağılrmşlardır64 •
Cumhuriyetin Wl.nından sonraki gerilemenin sonucunda Protestan Amerikalılara ait kurumların sayısı da ai:almış, geriye Antep'te bir hastane, Tarsus'ta American College For Boys, İzmir'de American Collegiate Institute, Üsküdar'da American Academy For Girls ve İstanbul'da bir basımevi kalrmştı. Başlangıçta American Board'un bir kurumu olan ancak daha sonra buradan ayrılan Robert Kolej' de eğitime devam ediyordu65
•
Ülkede açık kalan misyoner kurumlannda da zaman zaman problemler yaşanıyordu. Ocak 1928 de Bursa Amerikan Kız Koleji'nde üç Müslüman Türk kız öğrencinin Hıristiyanlığı kabul etmesiyle, hükümet misyoneriere karşı hassaslaştı. Olayın basında geniş yer alması sonucu soruşturma başlatıldı ve arkasından misyonerlik yapıldığı tespit edilerek 31 Ocak 1928'de okul kapatıldı66• Ayın yıllarda Amerikalı bir diplomat olan ve 1927 yılında Türkiye'ye Büyükelçi olarak gönderilen Joseph C. Grew, yazılarında Amerikan misyon kuruluşlarının benzer sıkıntılarını dile getirmiştir67•
Gelişen olaylar halkın misyoneriere karşı tepkisini de gitgide arttırmıştı. 1929 yılında ülkede yapılan misyonerlik çalışmalarına tepki o-
6-l Turan, 38-40. 65 Can, a.g.e., 163; Yüksel, Merzifon, 108; Vahapoğlu, 33. 66 Sevinç, 350-351; Turan. 54-57. 67 Bkz. Joseph C. Grew. Yeni Türkiye, Türkçesi, Kadri Mustafa Orağlı, İstanbul 1999,
75-76. 79, 82. 85.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 175
larak "Türk Matbuat Birliği" kuruldu. Yine Türk gazeteciler tarafından "Misyonerleri Kovma Cemiyeti" adında başka bir kurum da oluşturulmuştu68.
1930'larda da Türkler' arasında Hıristiyanlık propagandası yapılmakt~aydı. Protestanlar çalışm~arım okul ve hastanelerin haricinde oyun bahçelerinde, okuma salonlarında, sosyal merkezlerde, zirai çalışmalarda da sürdürmüşlerdir. Bu yıllarda misyonerler, büyük bölümü kırsal alanda ve küçük şehirlerde yaşayan Türk halkı ile ·daha kolay bağlantıya geçilmesi düşüncesiyle yerli Hıristiyan yardımcılara ihtiyaç duymuşlardır69.
1933 yılından itibaren American Board'da küçülme olmuştur. 1937-1938 tarihine gelindiğinde yabancı misyoner sayısı en aza inerken, yerli yardımcı sayısı en yüksek seviyeye ulaşmıştır70 • Ayrıca bu küçülmenin sonucunda, daha önce de bahsedildiği gibi misyoner okulların çoğu kapanmış, açık kalanlar ise, Tevhid-i Tedrisat'ın kabulünden sonra dini görünümlerinden uzaklaştırılmıştır. Buna göre ibadethaneler haricindeki dini semboller kaldırılmış, Müslüman öğrencilerin dini ayinlere katılmaları yasaklanmıştır. Bu ve benzeri düzenlemelere uymayan okullar önce uyarılmış sonra kapatılmıştır71 .
1931 yılında misyoner okullarına bina vergisi konulmuştu. Bu tür tedbirlerden sıkılan American Board, ülkedeki okulları kapatarak misyonerlik çalışmalarım birebir devam ettirmeyi ciddi bir şekilde düşünmüşlerdi. Ancak sonraki yıllarda ABD hükümetinin devreye girmesiyle Amerikan okullanmn vergiden muaf olması sağlanmıştır72 •
Protestan misyonerlerinin 1928 yılında gençlere yönelik hastırdıkları kitap ve broşürler büyü~ ilgi görmüştür. Ayrıca, Türk yayınevleriyle işbirliği yaparak dalaylı yollardan kendi fikirlerini yayınlatmışlardır. 1929 yılında Muhit isimli aylık aile dergisi çıkartmışlar, mali sıkıntıianna rağmen dini broşür bastırmaya devam etmişler, 1937 yılında İncil'in yeni Türkçe tercümesini basarak Müslümanlara dağıtmışlardır.
1920 yılında İstanbul' da bir dil okulunun açılması, 1927 yılında Adana'da bir oyun bahçesinin, 1928'de Talas'ta yaz okulunun, İstan-
68 Güngör, 100. 69 Turan, 61-62. 70 Turan, 41-44. 71 Can, 160-163; Turan, 47-49. 71 Turan, 50-51.
176 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
bul'da ve Mardin'de birer okuma odasımn açılması Protestan misyonerlerinin diğer çalışmalarına örnek verilebilir.
Sağlık alanında da önemli değişmeler olmuştur. 1923 yılında çıkarılan bir kanuna göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan doktorların çalışmaları yasaklanmış, bu yasak 1927 yılına kadar devam etmiştir. Amerikan misyonerierin hastane ve dispanser sayıları 1938 yılına kadar önemli oranda dtiştiş gösterıniştir73 •
Protestan misyonerler özellikle Cumhuriyetin ilfuıından sonra Cumhuriyet Hükümetinin politikaları ve II. Dünya Savaşı nedeniyle uzun bir süre gerileme içinde olmuştur74• Bu gerileme döneminde misyonerlik çalışmaları ağırlıklı olarak yerli Protestanlar tarafından ytirtittilmtişttir ve kurumsal olmaktan çok bireysel çabalar gösterilmiştir.
Bir Ermeni Protestan olan V alıram Tatikyan'ın yaşam öyküstinde anlatıldığına göre 1928'lerde Mesih'e iman eden çok az kişi vardı, İstanbul'daki kilisede bir durgunluk yaşamyordu. Kilise üyelerinin büyük bir kısmı başka ülkelere göç etn:iişti.
1930'da Gedikpaşa'da bir evde toplanan Protestanlar, burada Ki- . tabı Mukaddes okuyor, ilahiler söyleyerek ibadetlerini sürdürüyorlardı. O dönemde İstanbul' da yaşayan yabancı papazlar da bulunuyordu. Bunu takip eden yıllarda Topkapı, Edirnekapı, Yedikule, Balat, Hasköy, Beyoğlu ve Üsküdar gibi değişik semtlerde de dua toplantıları yapılmaya başlanrnıştı75 •
Ayrıca, yollarda, vapurlarda ve tramvaylarda da İncil' i yayma çalışmaları yapılmıştı. 1940'larda ise Gedikpaşa bu faaliyetlerin merkezi konumuna gelmişti. 1950'li yıllarda Vahram Tatikyan Anadolu.gezisine çıkmış, Samsun, Amasya, Tokat, Sivas ve Ankara'ya giderek buralarda vaazlar.vermişti. Tatikyan, bu yıllarda Ankara'da ev toplantısım elli kişinin dinlediğini belirtmektedir. Ayın kişi 1950 yılından sonra ilk olarak
73 Turan, 61-65. 74 Gündüz, 38-39; Turan, 1 O. 75 Yukarıda adı geçen semtlerin haricinde Protestan nüfusun yoğun olduğu başka semtler de bulunmaktaydı. 1930'lu yıllarda çoğunluğunu masonların oluşturduğu, İngiliz ve Amerikalar tarafından Protestanlaştırılan Ermeniler yine İngilizlerin teşvikiyle İstanbul'daki Adalar'a yerleşmeye başladı. Ancak sonraki yılarda yerlerini Protestan olmayan Ermeniler ve Rumlar aldı, Bkz. Levon Panos Dabağyan, Türkiye Emzenileri Tarihi; İstanbul2003, 230-231.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 177
Ortadoğu daha sonra da Güney Amerika ülkelerine İncil'in mesajım vaaz etmek için ziyaretler yapmıştır76•
Ayın yıllarda iki İngiliz misyonerin Türk hallamii tamnınası ve Hıristiyanlaştınlması amacıyla Karadeniz bölgesine yaptığı seyahati anlatan eserden öğrendiğimize göre Anglikan misyonerleri de Anadolu' da prG>paganda çalışmaları yapmaktaydı.
Amerikan misyonunun iddiasına göre, 1950'lerde Türkiye'de yaklaşık 2500 kişilik bir Hıristiyan Türk topluluğu vardı. Türkiye ve çevresinde en aktif çalışanlar ise Yedinci Gün Adventist misyonerleriydi. Ünlü bir Baptist misyoneri olan Bill Graham da bu yıllarda Türkiye'de bulunuyordu ve Taksim Meydam'nda bir miting düzenlemişti. O tarihlerde ülke içinde çalışan birkaç misyon olmasına karşılık hiçbirinin amacına ulaşamadığını da bu am yazılarından öğrenmekteyiz77•
Her ne kadar propaganda çalışmalarına devam etseler de, misyonerler açısından 1923-1961 yılları arası karanlık dönem olarak kabul edilir. 1961'den itibaren misyonerin çalışmalarında bir hareketlilik yaşanmış78, 1970'Ierden sonra ise Türkiye'deki çalışmalarım ciddi bir şekilde arttırmışlardır79 • American Bo ard' a bağlı bazı kururnların Sağlık Eğitim Vakfı tarafından yeniden açılması bu döneme rastlar80
• Ayın yıllarda misyonerler Türkiye genelindeki çalışmalarım arttırarak devam ettirmiştir. 1967-1968 yıllarında Amerikalı, İngiliz ve İsviçreli misyonerIerin İstanbul, Konya, İzmir ve Ege bölgesinde broşürler dağıtarak çalışmalar yaptıklarım dönemin gazetelerinden öğrenmekteyiz81 .
Cumhuriyet Türkiyesi, misyoneriere ve kururrJarının çalışmalarına yabancı ve dini olmaları nedeniyle şüpheyle bakmıştır. Cumhuriyetin
· ilk yıllarında misyonerierin durumları üç dönemde değerlendirilebilir. Cumhuriyetin kuruluş yılları olan 1920-1924 döneminde misyoner kuruluşlarının hukuki destekleıi Türk iç hukuku sınırları içine çekilmiştir. 1924-1927 yıllannı içine alan ikinci dönemde idari ve hukuki tedbirlerle
76 Bkz. Doğan İrdel Hayatbulan, Yıldızlar Gibi Parlayacak (V alıram Tatil .. :ymı 'm Yaşam Öykiisii), İstanbul, 1995, 19-23, 27, 31, 38-39,43,50, 63-78, 98-130.
77 Bkz. Rose Macaulay, Trabzon Kuleleri İngiliz Misyonerler Karadeniz'de, çev. Billur C. Tiğrek, İstanbul, 1987, 18-19,23,71,91-94.
78 Turan, 12-13. 79 Gündüz, 108. 80 Turan. 13. 81 Samiha Ayverdi, Misyonerlik Karşısmda Tiirkiye, İstanbul 1969, 224-228; Osman Ci
lacı, Hıristiyanlık Propagandası ve Misyoner Faaliyetleri, Ankara 1982, 94-95.
178 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
misyonerierin çalışma alanları daraltılrnıştır. Gereken şartlara uymayan okullar kapatılmış ve pek çok misyonerlik kuruluşu Türkiye' deki çalışmalarına son vermiştir. Bir kısmı da yeni şartlara uymayı kabul etmiş ve çalışmalarına laik ortamda devarn etmiştir. 1927 yılındalı sonraki üçüncü dönernde ise açık kalan misyoner okulları ve hastanelere ağır vergiler konulmuş ve Çalışmaları zorlaştırılrnıştır. Ancak misyonerler dalaylı yollardan da olsa, Türk insanını Hıristiyanlaştırrna düşüncesinden vazgeçrnemişlerdir82.
III. GÜNÜMÜZDE TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ, OLUŞTURDUKLARI KURUMLAR VE ÇALIŞMA ALANLARI
A. Günümüzde Türkiye'de Protestan Misyonerliği
II. Dünya Savaşı' ndan sonra Avrupa Birliği temellerinin atılması ve Türkiye'nin 1961 yılında Ankara Anlaşmasım imzalayarak bu birliğe yönelmesi misyoner çalışmalarım yeniden artırmıştır. Türkiye'nin 1980'lerde Avrupa Birliği'ne girme yönündeki girişimleri, aynı yıllarda Sovyetler Birliği'nin dağılınası, insan hakları, demokratikleşme ve küreselleşrneden söz edilınesi, misyonerlik çalışmalarına daha da hız vermiştir.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi ve Şubat 2001 Ekonomik Krizi misyonerierin işlerini kolaylaştırmış, rnağdur olan depreınzedelere yardım etme bahanesi ile sempati kazanmaya çalışan Protestan Misyonerler, bu yardırnın yanında Hıristiyanlık propagandası da yaparak, dönemin gazetelerine konu olmuşlardır. Yerel bir gazetenin iddiasına göre bu yıllarda 2500 kişinin Hıristiyanlığı kabul etmesi ve 2002 yılında bir televizyonun haber bülteninde Amerikalı Protestan bir yetkilinin Türkiye'de 1500 Protestan misyoner olduğunu bildirmesi misyonerierin çalışmaları konusunda bize fikir verrnektedir83.
Daha önce de bahsettiğimiz gibi misyonerlik dini anlamda Hıristiyanlar tarafından yapılması gereken bir görev olarak kabul edilir84
• İncil' e dayandırılan bu düşünce Türkiye' deki bazı Protestan kiliselerinin hazırladıkları İnanç Bildirgeleri ve Tüzüklerinde de yer alır. Buna göre
82 Turan. 67-68. 83 Süleyman Kocabaş, Misyonerlik ve Misyonerler, İstanbul2002, 181, 190-191 s.ı Turgay Üçal, Hıristiyan İn ane ma Göre Misyoner/ik, İstanbul 2002, 13.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 179
İncil'in mesajımn duyurulması ve yeni kiliseler oluşturulması amaçlardan biri olarak ifade edilmiştir85 •
Misyonerliğe verilen önem, Türkiye' deki bir Protestan önderinin misyonerlik hakkında yazdığı kitabında da açık bir şekilde ortaya konulmuştur. Protestan din adarnma göre, misyonerierin iyisi de kötüsü de vardır. Ona göre misyonerler dörde aynlabilir. Bunlar; samimi bir şekilde inanan ve tebliğ görevini yerine getirenler; dünyamn herhangi bir yerinde yaşayıp duayla ve ekonomik olarak misyonerleri destekleyenler; organizasyoniar içinde çalışanlar86 ve ülkemiz aleyhine faaliyet gösterebilecek olanlardır. Yazar, son sayılan grubun faaliyetlerini doğru bulmadığım ifade etmiştir87•
Günümüzde Protestan misyonerlerinin propaganda çalışmaları
ülkemizin bütün bölgelerinde devam etmektedir. Aşağıda vereceğimiz örnekler Karadeniz Bölgesinden olmakla birlikte, ülkemizin bütün bölgelerinde benzer çalışmalar yapılmaktadır.
Misyonerler Doğu Karadeniz salıili ve özellikle de Samsun ve Trabzon' da bulunan üniversitelerde, özel okul ve liselerde faaliyetlerini sürdürmektedirler. Bu bölgede en aktif faaliyet gösteren Ankara merkezli Pentikostçu görüşü benimseyen Protestan misyonerler, dil okullannda İngilizce öğretmenliği yaparak· ve bazı kuruluşların bölgedeki temsilciği görüntüsünde bölgede yerleşmişlerdir. ABD, G. Kore gibi yabancı uyruklu misyonerler zamanla topluluklanın oluşturduktan sonra bölgeyi terk etmektedirler. Bölgede Presbiteryen misyonerler de Hıristiyanlık propagandası yapmaktadır88 •
Bu misyonerierin yamnda Almanya merkezli Havariler Kilisesi misyonerleri de etkili bir şekilde çalışmaktadır. Özellikle de Alman
. ya' da çalışan Türk işçileri arasından elde ettikleri kişileri çalıştırarak Karadeniz -B.Qlgesinde Hıristiyan gruplar oluşturmayı hedeflemektedirler.
Doğu Karadeniz bölgesindeki Protestan misyonerler, "Ev Kiliseleri" olarak da isimlendirilen dairelerde ibadet, dua toplantısı ve benzeri
85 Anadolu Türk Protestan Kilisesi İnanç Bildirgesi ve Uygulamalan, İstanbul 2003, 13;' İstanbul Protestan Kilisesi Vakfı ilmihal ve ibadet Kılavuzu, İstanbul 2003, 20. 33; Türk Protestan Kilisesi İçtüziik, İstanbul 1995, 12.
86 Bunlar misyon kuruluşlarında olmaları nedeniyle diğerlerine göre daha planlı çalışırlar ve bu tür misyonerler kitap bastırıp dağıtabilir ve çeşitli etkinlikler düzenleyebilirler. 87 Üçal, 12, 63-65; 71-78. 88 Gündüz, 54-55; 114-115; Ayrıca bkz. Kocabaş, 192.
180 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
sebeple~le bir araya gelmektedirler. Bu bölgede yaşayan Alevi, Kürt, Çerkez, Gürcü, Laz vatandaşlanmız ve ayrıca çoğu.nluğunu gençlerin oluşturduğu dini ve milli duygulan zayıf, sosyal ve ekonomik durumlan iyi olmayan kitleler misyonerierin hedefi durumundadır89 .
Günümüzde Protestan misyonerler, İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde çok sayıda bulunan ve propaganda merkezi olarak çalışan ev kiliselerinde sohbetler düzenlemekte, parklarda İncil, broşür ve el ilfuıları dağıtmaktadırlar. Ayrıca üniversite öğrencilerine burs vererek, yaz aylannda gençlik kamplan düzenleyerek ve buna benier yollarla gençleri kendilerine ısındırmakta, sonra da Hıristiyanlaştırmaktadırlar90.
Ülkemizde kapı kapı gezilerek, propagandaya yönelik hazırlanan beş milyon parça kitap ve broşür dağıtılmıştır. Sadece 1992 yılında 250 bin İncil posta ile dağıtılmıştır. Ayrıca Türk Protestanlan tarafından Kutsal Kitaplan Araştırma Derneği kurulmuştur. Halen beş uluslararası radyo istasyonundan haftada 12 saat Hıristiyanlık propagandası yapılmaktadır. Son yıllardaki misyonerlik çalışmalannın bir bölümü, sonradan Hıristiyanlaştınlan yerli misyonerler tarafından yürütülmektedir91 .
Emniyet Müdürlüğünün raporuna dayanılarak hazırlanan bir gazete haberine göre Türkiye'de, 2 yıl içinde 50 bin T.C. vatandaşının Hıristiyan yapılması hedeflenmektedir. Erzurum, Eskişehir, Malatya, Samsun ve Trabzon çalışmalann sürdüğü illerdir. Ayrıca Protestan misyonerler Tunceli' deki Alevi vatandaşlanmızı kendilerine en yakın kitle olarak görmekte ve 2004 baharında Tunceli' de yaz etkinlikleri planlanmaktadır92.
Son yıllarda misyonerierin işini kolaylaştıncı bazı gelişmeler de olmuştur. Avrupa Birliğine Uyum süreci içinde Protestanlar ve diğer gayrimüslim topluluklar çeşitli haklar elde etmişlerdir. Türkiye'nin Avrupa Birliğine Katılım Sür~cine İlişkin 2002 Yılı İlerleme Raporuna göre,. 2002 yılında Diyarbakır' da bir Protestan Kilisesi yapımına izin verilmiştir. Ayrıca üçüncü reform paketi ile Demekler Kanunu'na değişiklik getirilmiş, cemaat vakıflan, vakfıyelerinin olup olmamasına bakılmaksızın mülk alım-satımına yetkili kılınmıştır ve tasarruflan altında
89 Gündüz, 55-56; Turan, 14. 90 Gündüz, 114-115; Kocabaş, 194; Ergun Poyraz, Misyonerler Arsmda Altı Ay, Ankara
2001, 32-33. 91 Turan, 15-16. 92 Zaman Gazetesi, Sedat Güneç, 10.11.2003.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİÖİ 181
bulunduklannı ispatladıkları taşınmazlan tescil hakkına sahip hale getirilmişlerdir. Bu durumdan ancak vakıf statüsünde olan cemaatler yararlanabileceklerdir93 .
• B. Protestanların ve Protestan Misyonerlerinin Oluşturdukları Kurumlar
1. Eğitim Kurumları
XIX. yüzyılda İstanbul' da yerli ve Amerikalı Protestan misyonerler tarafından birçok okul açılmıştır94 . Anadolu' da ilk Protestan okulu 1832 yılında William Goodell tarafından açılmıştır95 . Protestan misyonerlerinin İstanbul' da açtıkları en önemli eğitim kurumlanndan biri olan Robert Kolej, Cyrus Hamlin ve Christopher Robert'in katkılan ile 1863'te faaliyete geçmiştir96 .
1971 yılında Anayasa Mahkemesi karan ile yüksek kı.smı "Boğaziçi Üniversitesi" adı altında devlet okuluna dönüştürülen okulun orta kısmı ise Arnavutköy Amerikan Kız Koleji ile birleşmiştir ve halen Özel Amerikan Robert Lisesi adı ile eğitime devam etmektedir97
• Günümüzde eğitim vermeye devam eden diğer bir okul da 1873 yılında Amerikan Bord Heyeti tarafından kurulan ve halen Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı özel okul statüsünde eğitim faaliyetlerini sürdüren Üsküdar Amerikan Lisesi' dir98
•
2. Gazete ve Dergiler
Kendilerine Mesih inanlısı adını veren, önceleri broşür dağıtarak Hıristiyan inancını tanıtan üç kişi tarafından 1993 yılında Kapsam Yayıncılık Şirketi kurulmuş ve Kapsam Gazetesi yayınlanmaya başlamıştır. 2001 yılı veıilerine göre, yurt içinde ve dışında 190 bağımsız muha-
93 Devlet Planlama Teşkilatı, Avrupa Birliği İle İlişkiler Genel Müdürlüğü Türkiye'nin Avrupa Birliğine Katılım Sürecine İlişkin 2002 Yılı İlerleme Raporu, Ankara Ekim 2002, 29-30; http://ekutup. dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle02.pdf. 11.01.2004.
94 Vahapoğlu, 63. ·
95 Kocabaşoğlu, 85. 96 Kocabaşoğlu, 179. 97 Vahapoğlu, 166; Toprak, "Robert Kolej", DBİA, VI. 337. 98 Ahmet Mülayim, "Üsküdar Amerikan Kız Lisesi", DBİA, VII, 346.
182 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
biri bulunan ve tirajı 4-12 bin arasında değişen gazete, önceleri ayda bir yayınlanırken sonraları iki ayda bir yayınlanmaya başlamıştır99 •
Tarihte Protestan misyonerler tarafından çeşitli dergiler yayın-lanmıştır. ·
"Avadaper" isimli dergi 1855-1915 yıllıları arasında yayınlan
mıştır. Çoğunlukla Protestan propagandası içeren "Püragm" ise 1881 'de yayın hayatına başlamış, 1906 yılında haftalık ticari dergi haline gelmiş ve 1908 yılında kapanmıştır100•
Young Men's Christian Association'ın çıkardığı üç dergi ve tarihleri şöyledir: "The Assocation Quarterly-Constantinople" (Ocak 1914-Ekim 1915), "Young Men of Turkey" (Ekim-Aralık 1920), "Pera Young Men" (Ocak 1920- Mayıs 1922)101
•
XX. yüzyılın ikinci yarısında yayınlanan dergiler ise şöyledir:
Yerel cemaate yönelik bir aile dergisi olan "Müjde", Müjde Yayıncılık tarafından 1992 yılında yayınlanmaya başlamış Temmuz 1994 tarihinde yayıniarına son vermiştir. 1996 yılında yayınlanmaya başlayan "Agape" (Karşılıksız Sevgi) ismini taşıyan dergi ancak bir sayı yayınlanabilmiştir. Temmuz 1997' de yayın hayatına başlayan ve aralıklarla yayınlanmaya devam eden "Gerçeğe Doğru" dergisi aktüel konu ağırlıklı, çok yönlü ve kapsamlı bir içeriğe sahiptir102
•
1991 yılında Ankara'da kurulan Kucak Yayıncılık bünyesinde, aylık Kucak Çocuk Dergisi yayınlanmaktadır103 •
3. Hastaneler
XIX. yüzyılda Türkiye' de Amerikalılar, Almanlar ve İngilizler tarafından çeşitli hastaneler kurulmuştur. Bu hastanelerden günümüze ulaşanlar el değiştirmiştir ve Türklere ait vakıflar tarafından işletilmektedir104.
99 www.kapsamgazetesi.com, 10.01.2004. 100 Vağarşag Seropyan, "Ermenice Basın", DBİA, III, 188-189. 101 Toprak, "YMCA", DBİA, VII, 531. 102 Mustafa Numan Ma1koç, İstanbul'daki Protestan Kiliseler, İstanbul1999, 152-153. 103 www.kucak.org., 07.12.2003; Poyraz, 36. 104 Nuran Yıldırım. "Alman Hastanesi, DBİA, I, 211; Nuran Yıldırım, "İngiliz Hastane
si". DBİA, IV, 173; DBİA, "Amerikan Bristol Hastanesi", I, 243-244; Necmettin Tozlu, Kiiltiir ve Eğitim Tarihimizde Yabancı Okullar, Ankara 1991. 203.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYOJ\'ERLİGİ 183
Günümüzde Türkiye'de Amerikalı Protestanların 1879 yılında
Gaziantep'te kurmuş olduğu ve .1968 yılında Sağlık Eğitim Vakfı'na devredilen Gaziantep Amerikan Hastanesi bulunmaktadır105 •
• 4. Kiliseler
Ülkerr:ıizde Protestanların sayısı 1980 yılından sonra, özellikle de 1990 yılından günümüze kadar hızla artmıştır. Günümüzde Protestanların çeşitli kaynaklanndan ve internet sitelerinden elde ettiğimiz bilgilere göre 15 ilde 61 Protestan Kilisesi J:ıulunmaktadır. Bu kiliselerin önemli bir kısmı 1990 yılından sonra misyonerierin önderliğinde kurulmuştur. Protestan kiliseierinin 29'u İstanbul'da, ?'si Ankara' da, ll 'i İzmir' de, 2'si Antalya'da ve 2'si de Adana'dadır. Ayrıca, Bursa, Gaziantep, Antakya, Muğla, Samsun, Trabzon, İzmit, Eskişehir, Denizli ve Diyarbakır' da da birer Protestan Kilisesi bulunmaktadır 106
• Yurt dışında da Türkçe ibadet yapılan biri Belçika, biri Hollanda ikisi de Almanya' da olmak üzere dört Protestan kilisesi bulunmaktadır107 •
Türkiye'deki Protestan kiliselerini incelediğimizde bunların değişik yapılarda oldukları görülmektedir. Bunlar;
a. Osmanlı döneminde Protestanlaştırılan Ermeni ve Süryani gibi azınlıkların kurduğu ve günümüze kadar gelen kiliseler,
b. Osmanlı zamanında misyonerler tarafından kurulan, elçilikierin ve konsolosluklann himayesinde çalışmalarını sürdüren kiliseler,
c. Özellikle büyük şehirlerde, "Uluslararası. .. " adıyla kurulmuş olan, çoğuuluğunu yabancı uyruklu kişilerin oluşturduğu Protestan kiliseler,
d. Sonradan Protestan olan Türklerin çoğunlukta bulunduğu kiliseler,
e. Uluslararası Protestan toplulukların Türkiye' deki kolu olan kiliseler şeklinde sınıflandınlabilir.
Bu kiJiselerin bir kısmı özel kilise binalannda, bir kısmı otel salonlarında, han veya apartman dairelerinde faaliyetlerini sürdürmektedirler.
105 www.sevakfı.orı:r.tr., 15.17.2003. 106 Bkz. Malkoç, 33-138; www.isamesih.org, 26.02.2003. 107 www.isamesih.org, 26.02.2003.
184 TÜRKİYE'DE MiSYONERLiK FAALİYETLERİ
Protestan misyonerler, propaganda yaptıklan semt veya şehirlerdeki çalişmalan sonucu oluşan grupların belirli bir sayıya ulaşmasından sonra yeni kiliseler kurmaktadırlar.
Türkiye' deki Protestan toplulukların bir kısmı kendileıine "Mesih inanlısı" demekte, Protestan adını kullanmamaktadır. Bu kiliselerden bazılan kendi içlerinde özerk bir yapıya sahiptir108. ·
1986 yılından itibaren, İstanbul ağırlıklı olmak üzere çeşitli şehirlerdeki Protestan kiliseleri bir araya gelmişler ve "Bağımsız Protestan Kiliseleri Danışma Kurulu" adı altında bir topluluk oluşturmuşlardır. Bu tarihten itibaren, kiliseler üç ayda bir düzenli olarak bir araya gelmiştir. Zamanla bu kurula yeni kiliseler katılmaktadır109 .
5. Televizyon-Radyo İstasyonları
a. Müjde FM: 1993 yılında kurulan ve FM kanalı 89.6'dan yayın yapan istasyonun yayın içeriği Hıristiyanlığı taiııtıcı niteliktedir110.
b. Radio Lihgt: FM kanalı 103.6'dan yayın yapmaktadır
c. Radyo Kumru: Orta Dalga (MW) 1170 Khz üzerinden 22:00-22:30 arasında yayın yapan Radyo Kumru'nun bir internet sitesi de bulunmaktadır111.
Tür,kiye' deki Protestanlara ait herhangi bir televizyon kanalı yok-tur.
6. Dernek ve Vakıflar
İstanbul' da Erme~i Protestan Kiliselerine bağlı vakıflar vardır. Ayrıca Mardin ve Midyat'ta Süryani Protestan Kiliselerine ait vakıflar bulunmaktadır.
a. Walter Wiley Vakfı: Istanbul Union Church'ün papazlanndan olan W alter Wiley, 1962'de kendi adını.taşıyan bu vakfı kurmuştur112 •
108 Mesih inanlıları'nın Türkiye'deki Hakları Hukuki Bir Rapor, Ankara, 5. 109 Malkoc, 32. 110 MalkoÇ, 154; Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 1997, 8. 111 www.radyokumru.com, 08.12.2003. -ı 12 Mal koç, 66.
TÜRKİYE'DE PROTEST AN MİSYONERLİGİ 185
b. İstanbul P~otestan Kilisesi Vakfı: Vakıf, Bostancı Protestan Kilisesi üyeleri tarafından 10.11.1999 tarihinde kurulnıuştur113 •
c. Amerikan Bord olarak bilinen, Cumhuriyetin iÜimndan sonra laik bir görüntüye bürünen United Church Bmird for World Ministries 1968 yılında bütün mal varlığım Sağlık Eğitim Vakfı'na devretmiştir. Haren vakfa bağlı, İstanbul, İzmir ve Tarsus'ta birer okul, Gaziantep'te bir hastane ve bir yayınevi bulunmaktadır114 •
d. Kardelen Derneği: Ankara'da 1999 yılında kurulmuş olaiı
Kardelen Derneği'nin kurucuları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bayanlardır. Aynca üyeleri arasında Alman, Hollandalı, İngiliz ve Amerikalılar da bulunmaktadır115 •
7. Yayınevleri
Günümüzde İstanbul' da yerli ve yabancı Protestanlara ait çeşitli yayınevleri bulunmaktadır. Halen faaliyette olan ve bir kısrnım misyanerlerin kurduğu yayınevleri şunlardır:
a. Haberci: Dağıtım ağırlıklı faaliyet göstermektedir.
b. Kitabı Mukaddes Şirketi: Kitabı Mukaddes Şirketi, 1804 yılında İngiltere' de, "İngiliz ve Yabancı Kitabı Mukaddes Şirketi" (British and Foreign Bible Society) adıyla kurulmuştur. Birçok Protestan topluluk temsilcisinin oluşturduğu şirketin Türkiye şubesi 1812 yılında "İngiliz ve Benebi Kitabı Mukaddes Şirketi" adıyla faaliyete geçmiştir.
28 Kitabı Mukaddes Şirketinin 1916 yılında New York'ta bir araya gelmesiyle kurulan "Amerikan Kitabı Mukaddes Şirketi"nin
(American Bible Society) Türkiye şubesi 1920' de açılmıştır. 1946 yılında bu kurumlar birleşmiş ve "Birleşmiş Kitabı Mukaddes Şirketleri" (United Bible Society) kurulmuştur. Bu kuruluşun halen 160 ülkede şubesi bulunmaktadır. Merkezi İstanbul Eminönü'nde bulunan Kitabı Mukaddes Şirketi'nin Türkiye Şubesi (British And Foreign Bible Society of Turkey) halen İstanbul' da, Beyoğlu İstiklal Caddesi' nde· ve Adana' da faaliyet göst~İ-mektedir116 •
I IJ www.protestankilisesivakfi.org., 25.02.2003. I I
4 www.sevak:fı.org.tr, 26.10.2003. IIS Poyraz, 34-36. II
6 www.kitabimukaddes.com., 03.12.2003; Ana Britannica, ~'Kitabı Mukaddes Şirketle-ri", İstanbul 1986-1990, XIII, 370 ·
186 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYE1LERİ
c. Kucak Yayıncılık: 1991 yılında Ankara'da kurulmuştur. Çocuklara yönelik yayınları bulunmaktadır 1 17
•
d. Lütuf Yayıncılık: 27 Aralık 1991 tarihinde kurulmuştur. Hıristiyanlığı tanıtıcı kitapları bulunmaktadırıı8•
e. Müjde Yayıncılık: 1991 yılında kurulmuştur. Hıristiyanlıkla ilgili tercüme kitapları bulunmaktadır. Aynca, kitap dağıtımı ve "Mektuplaşma Yoluyla İncil Kursu" faaliyetleri arasındadır119 •
f. SEV Matbaacılık ve Yayıncılık (Redhouse Press): Günümüzde United Church Board for World Ministries olarak bilinen Amerikan Bord Heyeti (ABCFM), misyonerleri tarafından 1822 yılında Malta'da kurulmuş, 1823'te Beyrut'a ve· İzmir' e taşınmıştır. İzmir'e gelen bölümü 1853 yılında İstanbul'a taşınmış ve 1873 yılında Kitabı Mukaddes Şirketi'nin binasına yerleşmiştir. 1968 yılında Sağlık Eğitim Vakfı'na devredilen Redhouse Press, SEV Matbaacılık ve Yayıncılık adını almıştır120.
g. Sevgi Yayınları: İslam ve Hıristiyanlığı karşılaştırmalı olarak ele alan yayınları bulunmaktadır. Hatay ve İzmir kaynaklı olan Sevgi Yayınlarının internet sitesinde Mektuplaşma kursu da bulunmaktadır. 121.
h. Yeni Yaşam Yayınları: 1987 yılında kurulmuştur. İncil, Kutsal Kitap bölümleri, Kutsal Kitap ile ilgili araştırınalar ve Hıristiyanlara rehberlik edebilecek çeşitli kitaplar yayınları arasındadır122 .
ı. Zirve Yayıncılık: Yerıi kurulap bir yayınevidir. Görsel yayınlannın yanında Hıristiyanlığı tanıtmaya yönelik basılı yayınları da bulunmaktadır123.
j. Aynca Logos adında bir yayınevleri de vardır124 . 1996 yılında kurulan Kaya Basın Yayın Dağıtım yayın hayatını 3
yıl devam ettirmiş ve 1999 yılında kapanmıştır.
117 www.kucak.org., 07.12.2003. 118 Malkoç, 152. 119 "Müjde Yayıncılık", 15. İstanbul Kitap Fuan (Fuar Katalogu) 1-10 Kasım Tüyap İstanbul Sergi Sarayı.
ı20 Redhouse Press (Tanıtım Broşürü), Istanbul, Turkey; www.sevakfı.ore:.tr, 26.10.2003.
ı 21 www.seve:iyayinlari.com, 06.12.2003. 122 Yeni Yaşam Yayınlan (Tanıtım Broşürü), İstanbul, 2001. 123 www .zirveyayincilik.com, 27.12.2003. 124 http://isa.ınesih.sitcmvnct.com, 27.12.2003.
TÜRKİYE'DE PR01ESTAN MİSYONERLiÖi
C. Protestan Misyonerlerinin Çalışma Alanları
1. Dua Toplantıları
187
Ülkemizde bulunan Protestan kiliselerinin tamamı dua toplantısı düı;enlemektedir. Bu toplantılar kiliselerde ya da evlerde yapılmaktadırm.
2. Gazete İlanları
Protestan misyonerler zaman zaman değişik gazetelere bedava İncil ve İncil kursu ile ilgili küçük ilfuılar vermekte ve konu ile ilgilenenlerle mektııplaşmaktadırlar.
3. Gençlik Grupları
Üniversitelerde okuyan gençlere yönelik yapılan çalışmalardır. İstanbul, İzmir, Ankara, Adana gibi büyük şehirlerde Yeni Yaşam adı verilen gruplar oluştıırulmuştur. Bu gruplar her hafta ayn yerlerde top-lanmaktadır126. ı
4. İncil Kursu
Protestan topluluklann çoğunluğu İncil Kursu düzerılemektedir127. İncil dersleri "Alfa Kursu" adıyla da verilmektedir128 · .
Aynca mektupla sertifıka prograrnlan da düzenlenmektedir.
a. ıcı (International Correspodance ·Institute) burılardandır 129
1967'de kurulan ve 1993'te Üniversite olan ıcrun merkezi ABD'nin Teksas eyaletindedir130
•
b. MINTS (Miami Uluslararası ilahiyat Fakültesi) Akademik Hıristiyan ilahiyatı eğitimi veren kursun Türkçe bölümü 2003 yılında ·faaliyete başlamıştır131
125 Gündüz, 55-56; Turan, 14; Bkz. Malkoç, 33-138. 126 www.istanbulyeniyasam.org, 03.12.2003; .
http://members.truepath.com/yeniyasamsitesi, 08.12.2002. 127 www.sevgiyayinlari.com, 06.12.2003; www.gnmmujde.com, 27.12.2Q03;
www.agape.tr.gs, 14.01.2004. 128 www.yeniyasam.com, 05.12.2003; www.lighthouseic.org, 03.12.2003. 129 www.gnmmujde.com, 27.12.2003. 130 Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 1997, 13. 131 www.twpc93.com, 03.12.2003.
188 TüRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
c. Tiranus İncil Okulu: Efes Protestan Cemaati tarafından Eylül 1999' da başlatılan okul bir yılı temel eğitim olmak üzere 4 yıllık programdan oluşmaktadır132 •
5. İncil ve Kitap Dağıtımı
İncil, kitap ve broşür dağıtımlan özellikle kitap fuarlannda ve üniversitelerde yapılmaktadır. Aynca zaman zaman sokaklarda da broşür ve İncil dağıtılmaktadır133 • İstanbul, Diyarbakır, Eskişehir, Kocaeli, İzınir, Urfa, Gaziantep gibi şehirlerde İncil ve kitap dağıtılması, dairelerde ibadet yapılması nedeniyle bazı ınisyonerler gözaltına alınmış, yabancı uyruklu olan bazılan da sınırdışı edilıniştir134 .
6. İnternet
İnternette Protestanların hazırladığı propagandaya yönelik çok sayıda site bulunmaktadır. Tesbit edebildiğiıniz bu sitelerden 30'u kiliselerin, 6'sı yayınevlerinin, 2'si, radyolann, 2'si dergilerin hazırlamış olduklan sitelerdir. Aynca 44 site de değişik Protestan grup ve kişiler tarafından hazırlanmıştır. Protestanlara ait toplam 84 sitenin içeriklerinde de farklılıklar bulunmaktadır. Bu siteler, kiJiselerin özel siteleri, propagandaya yönelik siteler, Hıristiyanlıkla ilgili genel konulan içeren siteler ve ilahiyat ağırlıklı siteler olarak sınıflandınlabilir135 •
Protestanların hazırladıklan dini ve propagandaya yönelik internet sitelerinden bazılan İslam dinine ve Müslümanlara karşı ağır ve· hakaret içerikli yazılar içermektedir136
•
Yukanda bahsedilen sitderin tamamında Hz. İsa'nın yaşarnını anlatan ücretsiz VCD ve İncil siparişi bulunmaktadır.
132 Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 1999, 31. 133 www.kapsamgazetesi.com, 10.01.2004; Cilacı, 94c95. 134 Bkz. Gerçeğe Doğru, Ocak-Şubat 1998, 13; Gerçeğe Doğru, Mart-Nisan 1998, 13;
Gerçeğe Doğru, Eylül-Anilık 1998, 13; Gerçeğe Doğru, Eylüi-Ek.im 1999, 12; Gerçeğe Doğru, Ocak-Şubat 2000, 13; Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 2000. 21; Gerçeğe Doğru, Mayıs-Haziran 2001, 10.
135 www.isamesih.om, 03.03.2001; http://isa.mesih.sitemynet.coın, 01.09.2003; www.presbiterven.org, 01.09.2003; www.vuhanna.tk, 13.01.2004, http://yedidya.tr.gs, 14.01.2004.
136 bkz. www.agape.tr.gs, 14.01.2004.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİÖİ 189
7. Kafeler ve Kitabevleri
Özellikle büyük şehirlerde, bir bölümlerinde Hıristiyanlıkla ilgili kitaplar da bulunan, gençlere yönelik kafeler ve kitabevleri faaliyet göstermektedir137.
• 8. Kamplar ve Geziler
Ülkemizdeki Protestan misyonerler, yaz aylarında Hıristiyanlığı yeni kabul etmiş kişiler ve sempatizanlar için propaganda a11façlı kamplar düzenlemişlerdir138 • Kucak grubunun yaz aylarında çocuklar için düzenlediği kamplarda çeşitli oyunlar oynanmakta ve Kutsal Kitap çalışmaları yapılmaktadır139 •
İzmir Uluslararası Işık Kilisesi de yaz ay larında kamplar düzenlemektedir 140.
İzmir, Selçuk'ta bulunan Arvalya Çiftliğinde de kamplar düzenlenmektedir. 19-21 Mayıs 2000 tarihinde170 kişinin katıldığı Bayanlar Konferansı da bu çiftlikte gerçekleştirilmiştir141 .Aynca başka şehirlerde de kamplar yapılmaktadır.
'9. Kitap Fuarlan
Büyük şehirlerde düzenlenen kitap fuarlarırı.a propagandaya yönelik ve Hıristiyanlıkla ilgili kitapların satışını yapan yayınevleri de katılmaktadır142. Ayrıca bu fuarlarda, ilgilenenlerle sonradan irtil;>at kurmaya yönelik broşürler de dağıtılmaktadır.
Misyonerler çeşitli illerde o:ı;ganize edilen kitap fuarlarına katılmalarının yanında, son yıllarda ülkemizi ziyaret eden kitap gemileriyle de ilişki içindedirler. 1994 yılında "Yüzen Kitap Gemisi" olarak tanımlanan Logos 2, 40 ülkeden yaklaşık 200 kişiden oluşan personeliyle ülkemizin limanlarını ziyaret etmiştir. Geminin kaptanı kendisiyle yapılan
137 İstanbul'da gençlerin yoğun olabileceği Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde Jübile Kültür Merkezi, Beşiktaş'ta Logos, Antalya'da Kaleiçi St.Paul Kültür Merkezi bu tür kafelerdendir geniş bilgi için bkz. http://isa.mesih.sitemynet.com, 01.09.2003; http://hristiyan.net, 01.09.2003; Gerçeğe Doğru, Ocak-Şubat 2000, 25.
138 Gündüz, 114-115; Kocabaş, 194; Poyraz, 32-33. 139 www.kucak.or2:., 07.12.2003. 140-www.lighthouseic.org., 03.12.2003. 1 -ıı Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 1999, 14-15; Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 2000,
21. 142 Gerçeğe Doğru, Aralık 1997, Y11:1, Say1:3, 13; Gerçeğe Doğru, Eylül-Aralık 1998,
13.
190 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
görüşmede Türkiye' deki Protestan Kiliseleriyle işbirliği yaptıklarını,
aynca İstanbul' daki yerel kiliselere yardım etmek istediklerini, ancak kiliselecin gemilerini yeterince kullanmadık:Ianm, faaliyetlerinin kitap satınakla sınirlı kaldığım belirtmiştir143 • . ·
Aynca, 18 Eylül-5 Ekim 2003 tarihleri arasında İstanbul'a gelen ve "Dünyamn En Büyük Yüzen Kitap Gemisi" olarak tamnan Daulos'un (Yunanca hizmetkar anlamına gelir) güvertesinde sergilenen yayınlann önemli bir bölümü Hıristiyanlıkla ilgilidir ve gemide İncil ve · Kitabı Mukaddes satışı da yapılınıştır. Aynca İstanbul Kuruçeşme' de kaldığı süre içinde, çoğunluğunu Batılı ve Uzak Doğuluların oluşturduğu 320 personeli tarafından müzik ve dans gösterileri gibi çeşitli etkinlikler düzenlenmiştir144•
10. Maddi Yardımlar
Yerel ve Uluslararası Protestan topluluklar büyük tabi afetlerde çalışmalar yapımşlardır. Protestan cemaatler 17 Ağustos 1999 Depreminde çeşitli etkinliklerde bulunn:ıuşlar, deprem bölgesinde faaliyetler göstermişlerdir. Deprem sonrası "Türkiye Bağımsız Protestan Kiliseleri Yardım Koordinasyon Merkezi"ni kurmuşlar ve çadır, prefabrik ev, seyyar mutfak, seyyar hastane oluşturmuşlardır145 • Aynca, Türk Protestan Kilisesi tarafından İzmit Bekirpaşa'da 8 derslikli bir okul yaptınlımş, Yalova Tennal'de de Türkiye Protestan Kiliseleri tarafından Termal Yeni Yaşam İlköğretim Okulu inşaatına başlanımştır146 •
Misyonerler özellikle Bursa, Kocaeli, Düzce ve Sakarya' da aktif propaganda çalışmalan yapımŞlardır. Terinal-Ataköy'de İmanlı Çocuklar Tatil Evi açımşlar, bölgede ücretsiz İncil ve kitaplar dağıtımşlar ve yeni kiliseler oluştunnuşlardır147 •
Bunun haricinde değişik illerde sokak çocuklarına da yardımlar yapılmaktadır148 •
143 www.kapsarngazetesi.corn, 10.04.2003 144 www.turkiyegazetesi.corn, 04.10.2003; www.aksarn.corn.tr, 04.10.2003. 145 İsa Karataş, Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 1999, 4-5. 146 Gerçeğe Doğru, Ocak-Şubat 2000, 10-11. 147 www.euraasianet.org, 19.07.2000. 148 www.lighthouseic.org, 03.12.2003.
TÜRKİYE'DE PROTESTAN MİSYONERLİGİ 191
Protestan toplulukların diğer bazı etkinlikleri de şöyledir:
1998 yılında "Tapınma Şenliği" adında bir etkinlik düzenlenmiştir, Dünyaca ünlü Graham Kendrick ve grubu Türkiye'ye ·gelerek Harbiye Kenter Tiyatrosu'nda konser vermiştir. Aytıca panel ve seminerler de düzenlenmiştir. Bu şenliğe Ankara, İzmir, Diyarbakır, Adana ve Burna gibi Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden Protestan topluluklar da katılmıştır149.
Celebrant Singers Müzik Topluluğu 1-15 Temmuz 1998 tarihinde bir konser vermiştir150.
29 Nisan-4 Mayıs 1999 tarihinde, Antalya ve Isparta' da Müjde Yayıncılık ve GTI Travel tarafından organize .edilen "AZiz Pavlus Yürüşü" yapılmıştır. Bu etkinliğe çeşitli Hıristiyan topluluklardan yüksek düzeyde katılırnlar olmuştur151 .
3-9 Mayıs 2000 tarihinde, yine Müjde Yayıncılık tarafından Antalya ve Isparta' da "Aziz Pavlus Yürüyüşü"nün ikincisi düzeıılenmiştirısı. .
Arjantinli vaiz Luiz Palau 25-27 Şubat 1999 tarihinde Gedikpaşa Protestan Kilisesi'nde konferanslar vermiştir 153 . Bu tür konferanslar zaman zaman yerel kilise vaizleı:i tarafından da kiliselerde verilmektedir.
Protestanlar zaman zaman medyada misyonerlik haberleriyle gündeme gelmektedir. Bazı televizyon kanalları bu konuda haber prograrnları yapmışlardır154. Aynca gazetelerde de sık sık misyonerlik haberlerine rastlanmaktadır155.
149 Gerçeğe Doğru, Temmuz 1997, 7. 150 Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 1998, 28-29. 151 Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 1999, 12, 4-5. 152 Gerçeğe Doğru, Temmuz-Ağustos 2000,7-10. 153 İsa Karataş, Gerçeğe Doğru, Mart-Haziran 1999, 8-9. 154 Bkz. Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 1997, 4. 155 Geniş bilgi için Bkz. Gerçeğe Doğru, Eylül-Ekim 19~7, 19; Mart-Nisan 1998, 13;
Eylül-Ekim 1999, 12.
192 TÜRKİYE'DE MiSYONERLİK FAALİYETLERİ
SONUÇ
Protestan Misyonerlerinin Anadolu macerası yaklaşık iki yüzyıl önce başlamış, zaman içinde misyonerler için iniş çıkışlar olmuştur. İlk
·zamanlarda ayının yapmadan propagandalarıru yürütürken sonraları çalışrnalarıru Ermeniler üzerinde yoğunlaştırrnışlar ve kısmen başarılı da olmuşlardır. Yerli Hıristiyan Kiliselerinin tepki ve engellernelerini de batı ülkelerinin, özellikle de İngiltere ve ABD'nin destekleriyle aşrnışlardır.
Misyonerler XIX. yüzyılda eğitim ve sağlık alanlarında önemli çalışmalar yapmışlar, onlarca okul ve hastane kurmuşlar, buralarda binlerce eğitirnci ve doktor misyoner çalıştırarak propaganda için birçok kişiye ulaşma-fırsatı bulmuşlardır.
XX. yüzyıla gelindiğinde Balkanlar ve Ortadoğu'da önemli değişiklikler gerçekleşmiş, yeni oluşan devletlerin kurulma aşamasında, Bulgaristan örneğinde olduğu gibi misyonerierin de dalaylı etkileri olmuştur.
Cumhuriyetin iHlmndan sonra Protestan misyonerierin karşısına önemli engeller çıkmış, okulları ve hastaneleri kapatılmış, göçler nedeniyle ülkedeki nüfusları azalrnıştı. Duraklama dönemine giren Protestan Misyonerler kısa sürede kendini topladılar ve 1960'lardan sonra çalışmalarım her geçen gün artırarak sürdürdüler. XX. yüzyılın son çeyreğinden günümüze kadar yapılan uluslararası antlaşmalar, ülkemizin içine düştüğü ekonomik kriz, teknolojinin gelişmesi ve tabi afetler gibi etkenler misyonerierin işine yaradı ve propaganda çalışmalarında onlara yardım etti.
Ancak, geçen iki yüzyıla baktığımızda misyonerierin bu kadar yoğun ve gayretli çalışmalarına rağmen, dini açıdan hedefledikleri başanya ulaşamadıklarıru görmekteyiz.
Osmanlı dönernindeki Protestan misyonerliği ile günümüzdeki misyonerliği karşılaştırdığırnızda benz~r. birçok yöne rastlamaktayız. O dönernde de, günümüzde olduğu gibi ev kiliselerine, sokaklarda İncil ve · kitap dağıtılrnasına, misyonerierin aileleri ile birlikte misyonerlik yaprnalarına, batılı devletlerden destek almalarına, yerli halkın geleneklerine uyum göstermelerine rastlamaktayız. Bunun yanında misyonerierin kullandığı bazı yöntemlerde değişiklikler de olmuştur.
TÜRKİYE'DE PROTEST AN MİSYONERLİÖİ 193.
Osmanlı'da kurduldan okul ve hastane gibi kurumların yerini, sesli ve görsel yayınlar ile internet almıştır. En üzücü olan farklılık da Osmanlı' da Müslümanlar arasında başarısız olduğu için Ermeniler üzerinde yürütülen misyonerliğin günümüzde Müslümanlara yönelik olarak sürdürülmesidir. Bunun sonucunda önemli sayıdaki Müslüman genci so~ yıllarda Protestanlığı kabul etmiştir. Ancak yaptığımız araştırmalara göre Hıristiyanlığı kabul ederek Protestanlaşanların tarnarnma yakını, önceden sadece nüfus .t<ağıdında Müslüman yazan, İslam hakkında o- . lumlu bir fıkri olmayan kişilerdir. Bu kişiler ateist bir hayat sürerken düştükleri bunalım sonucunda misyonerlerle karşılaşmış ve Hıristiyanlığı kabul etmişlerdir.
Şunu çok iyi bilmekteyiz ki, şu ana kadar dinini iyi bilen ve dinine bağlı olan bir Müslüman sonradan dinini değiştirerek Hıristiyan olmamıştır. Aynca dini inançlan güçlü olan bir kişi maddi menfaatler karşılığında dinini değiştirmez. Maddi menfaat için dinini değiştirenler ise yeni dinine de samimi duygularla bağlanmazlar. İslam dinini kabul etmiş imanlı bir Müslüman'ın dinini değiştirmemesindeki en önemli neden İslam dininin, her ·devirde insanın bütün ihtiyaçlarına cevap verebilecek, insan tabiatma en uygun din olmasıdır. Bu yüzden misyonerierin Osmanlı döneminde Protestanlaştırdıklan Müslüman sayısı çok az olmuştur. Kanaatimizce Protestanların önündeki en büyük engel halkımızın İslam'ı doğru bir şekilde öğrenmesi, öğretmesi ve ·cahil bırakılmamasıdır. Buradaki en büyük görev Müslüman anne-habalara ve biz ilahiyatçılara düşmektedir.