13
SAKARYA ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR VE BİLİŞİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ ORTAK BİLGİSAYAR DERSLERİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ Temel Bilgi Teknolojisi Kullanımı Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Sakarya Üniversitesi’ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan izin almadan ders içeriğinin tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz. Her hakkı saklıdır © 2013 Sakarya Üniversitesi 2.HAFTA İşletim Sistemleri Arş.Gör. Tuğrul TAŞCI

Temel Bilgi Teknolojisi KullanımıTemel Bilgi Teknolojisi ... Word, Excel), oyunlar, resim ve video işleme programları (örn. Adobe Photoshop) ve özel amaca yönelik diğer programlar

  • Upload
    others

  • View
    18

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • SAKARYA ÜNİVERSİTESİ

    BİLGİSAYAR VE BİLİŞİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

    ORTAK BİLGİSAYAR DERSLERİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ

    Temel Bilgi Teknolojisi

    Kullanımı

    Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Sakarya Üniversitesi’ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili

    kuruluştan izin almadan ders içeriğinin tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka

    şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz.

    Her hakkı saklıdır © 2013 Sakarya Üniversitesi

    2.HAFTA

    İşletim Sistemleri

    Arş.Gör. Tuğrul TAŞCI

  • 23

    BÖLÜM 3

    İŞLETİM SİSTEMLERİ

    Günümüzde kişisel masaüstü ve dizüstü bilgisayarlardan, tablet bilgisayar ve akıllı telefonlara

    kadar hemen her kullanıcının en az bir tanesine sahip olabileceği cihazlar mevcuttur. Tüm bu

    cihazların fonksiyonlarını yerine getirebilmesini sağlayan, bir bilgisayar sistemindeki yönetici

    olarak düşünülebilecek işletim sistemleri bu bölümde ele alınmaktır. Bilgisayar kullanıcısı ile

    bilgisayar donanımı arasındaki etkileşimi sağlayan işletim sistemleri, öncelikle temel tanım ve

    özellikleriyle anlatılmakta, arkasından yapılarına ve kullanım amaçlarına göre açıklanmaktadır.

    Son olarak ise günümüzde yaygın olarak kullanılan yerleşik ve mobil işletim sistemlerinin tarihi

    gelişimleri ve temel özellikleri ile ilgili bilgiler verilmektedir. İşletim sistemi özellik ve

    işlevlerinin öğrenilmesi bilgisayar kullanımının her aşamasında okuyucunun gerçekleştirdiği

    işlemlerin ne anlama geldiği ve nasıl yürütüldüğüne dair bilgi sahibi olmasını sağlayarak

    uygulamaları daha etkin şekilde kullanmasını temin edecektir.

    1.Tanım ve Temel Kavramlar

    1.1.Temel bilgisayar sistemi

    Bir bilgisayar sistemi, bilgisayar genel olarak

    yandaki şekilde görüldüğü gibi donanımı(hardware),

    işletim sistemi (operating system), uygulama

    yazılımları (software) ve kullanıcılardan oluşur.

    Bilgisayar donanımı da kabaca; merkezi işlem birimi

    (CPU), bellek (memory), klavye ve monitör gibi

    giriş/çıkış birimleri (I/O Units) ile sabit disk gibi

    depolama birimlerinden meydana gelir. Bu bileşenler bir bilgisayarın asli işlevi olan hesaplama

    için gerekli olan kaynaklardır. Ofis programları (örn. Word, Excel), oyunlar, resim ve video

    işleme programları (örn. Adobe Photoshop) ve özel amaca yönelik diğer programlar bu donanım

    birimleri üzerinde bilgisayar kullanıcılarının isteklerini yerine getirmek için birer arayüz görevi

    üstlenirler. İşletim sistemi ise bilgisayar sistemi için bir yönetici konumundadır. İşletim Sistemi,

    bilgisayar kullanıcısı ile bilgisayar donanımı arasındaki etkileşimi sağlar. İşletim sisteminin

    ayrıntılı tanımı ve işlevleri bu bölüm içerisindeki konu başlıkları altında verilecektir.

  • 24

    1.2.İşletim sistemi ve özellikleri

    İşletim Sistemi, yandaki şekilde görüldüğü gibi bilgisayar

    kullanıcısı ile bilgisayar donanımı arasındaki etkileşimi sağlayan

    bir arabirim olarak tanımlanabilir. İşletim sisteminin bunun

    dışında birçok teknik tanımı vardır. Ancak alan uzmanları

    arasında bu tanımların hiç birisi üzerinde tam bir uzlaşma

    sağlanamamıştır. Yaygın olarak kabul gören tanımlardan birisi

    şudur: İşletim sistemi diğer bütün programlardan önce

    bilgisayarda çalışmaya başlayan ve bilgisayar açık olduğu

    müddetçe çalışmaya devam eden bir kontrol programıdır.

    İşletim sisteminin amacı kullanıcının etkili bir şekilde bilgisayarı

    kontrol etmesini ve uygulama programlarını kullanmasını sağlayacak bir ortam oluşturmaktır.

    İşletim Sistemi, bilgisayar kullanıcılarının isteklerine uygun olarak işlerini en kolay şekilde

    yapmalarını sağlamalıdır. Bunun yerine getirilmesi için farklı işletim sistemleri tarafından çeşitli

    hizmetler(services) sağlanır. Bu hizmetlerin bir kısmı bilgisayar kullanıcıları tarafından direkt

    olarak yönetilebilirken, bir kısmı da kullanıcılardan etkilenmeden arka-planda çalışmaya devam

    eder. İşletim sistemlerinin sundukları hizmetler farklı olmakla birlikte, aygıt yönetimi, proses ve

    kaynak yönetimi, bellek yönetimi ve dosya yönetimi tüm işletim sistemlerinin sahip oldukları

    temel hizmetler olarak sıralanabilir.

    Kullanışlı bir işletim sistemi, bilgisayar sisteminin kontrolünü sağlamak için bir dizi özelliklere

    sahip olmalıdır. İşletim sistemi uygulama programlarını çalıştırabilmeli, giriş/çıkış işlemlerini

    düzenleyebilmeli, başka sistemlerle iletişim kurabilmeli, hata kontrolü yapabilmeli ve kaynakları

    paylaştırabilmelidir. Bu özellikler daha detaylı aşağıda tanımlanmıştır:

    1.2.1.Program çalıştırma

    İşletim sistemi herhangi bir programı belleğe yükleyip onu yürütebilmelidir. Bu durumda,

    program kendi işleyişindeki bir koşulun (örn. süreye bağlı çalışma) yerine gelmesi ile

    sonlanabileceği gibi kullanıcı tarafından ya da işletim sistemi tarafından da sonlandırılabilir.

    1.2.2.Giriş/çıkış işlemleri

    Çalışan birçok uygulama programı, giriş olarak birtakım veriler alarak çıkışa yine değerler

    verme eğilimindedir. Bu giriş/çıkış işlemleri bir dosya(örneğin bir program dosyadan bir

    müşteri kaydını okuyarak değiştirebilir) üzerinde olabileceği gibi bir aygıt (örneğin bir program

    mikrofondan alarak değiştirdiği bir sesi hoparlörden verebilir) üzerinde de olabilir.

    1.2.3.İletişim

    Bellekte yürütülmekte olan prosesler arasında veri alışverişi sıklıkla gerçekleşen bir işlemdir.

    Böyle bir bilgi değişimi iki yolla meydan gelir. Birisi aynı bilgisayarda yürütülen iki proses

    arasında, ikincisi ise birbirine ağ ile bağlı iki bilgisayarda yürütülen prosesler arasında olabilir.

    İşletim sistemi bu iletişimi sağlayabilmelidir.

  • 25

    1.2.4.Hata denetimi

    İşletim sistemi meydana gelen hatalara karşı duyarlı olmalıdır. Bilgisayar sistemlerinde işlemci,

    bellek veya çeşitli giriş/çıkış birimlerinde zaman zaman hatalar meydana gelebilir. Bu durumda,

    işletim sistemi ortaya çıkan hatalara karşı en uygun tepkiyi (program sonlandırma, ekran

    yenileme vb.) vererek sistemin düzgün olarak işlemeye devam etmesini sağlamalıdır.

    1.2.5.Kaynak paylaşımı

    Aynı anda birden fazla kullanıcının sistemde olması ve devam eden çok sayıda iş olması

    meydana gelecek bir durumdur. Bu durumda işletim sistemi CPU, bellek, ve çeşitli I/O birimleri

    gibi donanım kaynaklarını kullanıcılar ve programlar arasında uygun bir şekilde

    paylaştırabilmeli ve bunun yönetimini etkin şekilde yapabilmelidir.

    2.İşletim sistemi fonksiyonları

    Önceki kısımda kısaca tarif edilen işletim sisteminin temel fonksiyonları bu konu başlığı altında

    daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bu fonksiyonlar proses yönetimi, bellek yönetimi, dosya

    yönetimi, giriş/çıkış birimleri yönetimi, disk(depolama) yönetimi, ağ(network) yönetimi

    sağlama ile sistem koruma ve komut yorumlama işlemleri olarak sıralanabilir.

    2.1.Proses yönetimi

    Komutları bir CPU tarafından işletilmeyen bir program hiçbir işlem yapamaz. Bir proses

    yürütülmekte olan bir program olarak düşünülebilir. Proses herhangi bir bilgisayar sistemindeki

    bir iş birimidir. İşletim sistemi, bir kısmı kendi işleyişi için gerekli olan işletim-sistemi

    prosesleri, bir kısmı da kullanıcıların çalıştırdığı programlara ait prosesler olmak üzere çok

    sayıda proses içerir. Bütün bu prosesler CPU tarafından belli zaman aralıklarında yürütülür.

    İşletim sistemi, sistem veya kullanıcı prosesleri üzerinde yönetimi aşağıdaki aktivitelerle

    gerçekleştirir:

    Yeni proses oluşturma ve yürütülen prosesleri sonlandırma

    Prosesleri askıya alma(bekletme) ve askıdaki prosesleri tekrar yürütme

    Proses senkronizasyonunu sağlamak için gerekli mekanizmaları oluşturma

    Proses iletişimi kurmak için gerekli mekanizmaları oluşturma

    2.2.Bellek yönetimi

    Bellek, birçok bilgisayar kullanıcısının ismini RAM olarak duyduğu, modern bir bilgisayar

    sisteminin merkezindeki birimdir. Bellek yüz binlerce ve hatta milyonlarca veri hücresinden

    oluşan geçici bir depolama birimi olarak tanımlanabilir. Bellek bilgisayar sistemine bağlı olarak,

    söz konusu veri hücrelerinin satır ve sütun düzeninde sıralanmasından oluşur. Belleğin her bir

    satırındaki hücre sayısı, bir bellek-kelimesi (memory-word) olarak adlandırılır. Bellek

    kelimesinin uzunluğu, o bilgisayar sisteminde parçalanmadan saklanabilecek veri boyutunun üst

    sınırını belirler. Bellekteki satır sayısı ise belleğin kapasitesini belirler.

  • 26

    Bellek, CPU ve giriş-çıkış birimleri tarafından ortak kullanılabilen ve çok hızlı bir şekilde

    erişilmesi gereken verilerin, sistem ve kullanıcı programlarının yürütülmesinde bilgisayar açık

    olduğu müddetçe saklandığı bir depo olarak kullanılır.

    İşletim sistemi bellek yönetimini aşağıdaki aktivitelerle gerçekleştirir:

    Herhangi bir anda belleğin hangi kısımlarının hangi birimler tarafından kullanıldığına

    ilişkin bilgileri saklama

    Bellek uygun olduğunda hangi proseslerin işleme konulacağını belirleme

    Gerektiğinde bellek ayırma ve ayrılan belleği geri alma

    2.3.Dosya yönetimi

    Dosya yönetiminin, işletim sisteminin en belirgin fonksiyonlarından birisi olduğu söylenebilir.

    Bilgisayar sistemlerinde veriler fiziksel ortamlarda çeşitli şekillerde saklanır. Manyetik teyp,

    manyetik disk (sabit disk) ve optik disk (CD/DVD-ROM) en çok kullanılan fiziksel depolama

    ortamlarıdır. Bu fiziksel depolama ortamlarının her birinin kendine ait özellikleri ve fiziksel

    organizasyonu vardır. Ve bu ortamların her birisi disk veya teyp sürücü gibi bir aygıt tarafından

    kontrol edilir. Aygıtlar, ortamların hız, kapasite, veri transfer oranı ve erişim metodu(ardışık

    veya rasgele – örneğin manyetik teybe ardışık olarak, manyetik diske ise rasgele erişilir.) gibi

    özelliklerini kontrol ederler.

    Bilgisayar sisteminin gerektiği gibi kullanılması için işletim sistemi depolanan verilerin

    mantıksal bir görüntüsünü oluşturur. İşletim sistemi, “dosya(file)” olarak adlandırılan mantıksal

    bir depolama birimi tanımlamak için, fiziksel özelliklere bağımlı değildir. İşletim sistemi,

    dosyaları fiziksel depolama ortamına karşılık getirir ve bu dosyalara depolama birimleri

    üzerinden erişir.

    Dosya, oluşturucusu (bir uygulama veya işletim sistemi)

    tarafından tanımlanan ve belli bir biçimde (dosya formatı;

    örneğin Word 2010 dosyaları .docx uzantısıyla kaydeder)

    sıralanan veri topluluğudur. Dosyalar sayısal (numeric) veya

    alfabetik formdaki verilerden oluşabilir. Klasör, dosyaların düzenli biçimde tutulmasını sağlayan

    mantıksal bir yapıdır. Dosyalara birden fazla kullanıcı erişmek isteyebilir, bu durumda, hangi

    kullanıcının hangi dosyaya ne şekilde eriştiği bilgilerinin işletim sistemi tarafından tutulması

    istenir.

    İşletim sistemi dosya yönetimini aşağıdaki aktivitelerle gerçekleştirir:

    Dosya oluşturma ve silme

    Klasör oluşturma ve silme

    Dosya ve klasör üzerinde değişiklik yapma

    Dosyaları bir depolama birimine karşılık getirme

    Sabit depolama ortamlarında saklanan dosyaların yedeğini alma

  • 27

    2.4.Giriş-çıkış birimleri yönetimi

    İşletim sisteminin fonksiyonlarından birisi de donanım özelliklerini ve bunlar üzerindeki

    düzenlemeleri kullanıcılardan saklamaktır. Örneğin, MS Word programını kullanarak metin

    yazmak isteyen bir kullanıcı klavyede bir tuşa dokunduğunda arka-planda işletim sistemi

    tarafında birçok iş yürütüldüğü halde bunları bilmez, sadece tuşa dokunduğunda onun

    ekranında görünmesi ile ilgilenir. Oysa kullanıcının klavyedeki bir tuşa dokunmasıyla birlikte,

    ilgili karakterin ne olduğu işletim sistemi tarafından belirlenerek MS Word programına iletilir.

    Aynı şekilde karakterin ekranda gösterimi de yine işletim sisteminin monitöre ilgili bilgiyi

    iletmesiyle gerçekleşir.

    İşletim sistemi giriş-çıkış birimlerini aşağıdaki aktivitelerle yerine getirir:

    Okuma(read) ve yazma(write) isteklerini düzenleme

    Genel bir aygıt yöneticisi ara-birimi sağlama

    Özel donanımlar için sürücüler sağlama

    2.5.Disk yönetimi

    İşletim sisteminin temel amaçlarından birisi uygulama programlarını çalıştırmak ya da başka bir

    deyişle bunların çalıştırılabileceği ortamı hazırlamaktır. Eriştikleri verilerle birlikte,

    programların çalışırken belleğe yüklenmesi gereklidir. Bellek bütün veri ve programları içine

    alacak kadar büyük olmadığından, ayrıca güç kaynağı kesildiğinde bunlar kaybolacağından,

    bilgisayar sisteminde bellekteki bilgilerin yedeğini almak için depolama birimleri olması gerekir.

    Depolama birimi olarak manyetik teyp, manyetik disk, optik disk, disket, CD, ve DVD gibi

    ortamlar kullanılabilir. Program verileri söz konusu depolama birimlerinden birinde veya

    birkaçında tutulur ve ihtiyaç duyulduğunda (çalıştırılmaları gerektiğinde) belleğe yüklenirler.

    İşletim sistemi, disk yönetimini aşağıdaki aktivitelerle gerçekleştirir:

    Boş alan yönetimi

    Depolama alanı ayırma

    Disk programlama (disk birleştirme, tarama gibi)

    2.6.İşletim sisteminin diğer fonksiyonları

    İşletim sistemi yukarda bahsedilen fonksiyonların dışında, başka bilgisayar sistemleri ile iletişim

    kurma(ağ yönetimi), kullanıcı programlarının ve proseslerinin bilgisayar sisteminin CPU, bellek

    ve I/O gibi kaynaklarına istenmeyen müdahalelerini önleme ve komut yorumlayıcı(örneğin MS-

    DOS işletim sisteminde bu belirgin olarak görülebilir. Sistem kullanıcıdan sürekli olarak bir

    komut bekler ve istenen işlemi gerçekleştirir) olarak çalışma gibi fonksiyonları vardır.

    3.İşletim Sistemi Türleri

    Elektronik devreler ve bu devrelerden meydana gelen bilgisayar donanımlarının geçtiğimiz

    yarım yüzyıl boyunca sürekli olarak daha küçük fiziksel boyutlara sahip olmaya devam ederken,

    daha hızlı ve yüksek kapasiteli veri işleme desteği vermelerine paralel olarak, zaman içerisinde

    fonksiyonlarının sayısı ve etkinliği sürekli artan işletim sistemleri de ortaya çıkmıştır. Son

    yıllarda ise işletim sistemleri artık tablet PC, akıllı telefon ya da avuç-içi bilgisayar olarak

  • 28

    kullanıcılara sunulan mobil cihazlarda çalışabilecek hale gelmiştir. Öyle ki, bu mobil cihazlar

    bundan on yıl önce piyasaya sunulan kişisel masaüstü bilgisayarlara göre çok daha yüksek

    donanım özelliklerine sahip durumdadır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin her alanda öncülüğü

    yapan Google, Apple ve Microsoft gibi küresel düzeydeki bilişim firmaları günümüzde kendi

    birimlerinde ürettikleri ya da donanım üreticisi uluslararası firmalarla yaptıkları ortaklıklarla

    ürettirdikleri bilgisayarlar için her geçen gün yeni endüstriyel, ticari ve masaüstü ya da mobil

    kişisel kullanıma uygun işletim sistemleri geliştirmektedirler.

    Önceki kısımlarda standart bir işletim sisteminin genel tanımı, özellikleri ve fonksiyonları

    üzerinde durulmuştu. Bu kısımda ise işletim sistemleri işleyiş prensipleri ve türlerine göre ele

    alınmış, tarihsel gelişim süreci ile birlikte kısaca açıklanmıştır.

    Batch sistemler

    İlk bilgisayar sistemleri “mainframe” olarak adlandırılan çok büyük fiziksel boyutlara (bir oda

    büyüklüğüne) sahip makinelerdi. Delikli bir kart üzerine istenen hesaplamaya ilişkin verilerin

    uygun şekilde işaretlenerek bilgisayara verilip, elde edilen sonuçların yazıcıya aktarılması

    yoluyla işletilen bu bilgisayarlar “Batch” adıyla sınıflandırılan işletim sistemlerine sahiplerdi. Bu

    işletim sistemleri girişleri toplu olarak alıp hesaplama sonuçlarını da toplu olarak verirlerdi.

    Günümüzde bu tip işletim sistemleri artık sadece tarih olmuştur.

    Çoklu programlanmış(Multi-Programmed) sistemler

    Batch türü işletim sistemlerinden sonra biraz daha gelişmiş bir işletim sistemi türü ortaya

    çıkmıştır. Bu yeni işletim sistemi mimarisi, bellekte bulunan birden fazla iş içerisinden bir

    sonraki adımda hangisinin seçileceğini belirleyen bir mekanizmaya sahip idi. Buna Çoklu-

    programlanmış işletim sistemi adı veriliyordu. Günümüzde bu tip işletim sistemleri de

    kullanılmamaktadır.

    Zaman-paylaşımlı(Time-Sharing) sistemler

    Çoklu-programlanmış işletim sistemleri bilgisayar sistemi kaynaklarının Batch modeline göre

    daha etkin kullanımını sağlıyordu. Böyle olmasına rağmen kullanıcı tarafında hala bir takım

    zorluklar vardı. Örneğin bir proses yürütülürken kullanıcının herhangi bir müdahalesi söz

    konusu değildi. Kullanıcı çok adımlı bir iş yaptıracağı zaman bütün işi önceden tanımlamak

    zorundaydı. Çoklu-programlanmış sistemlerin mantıksal bir uzantısı olarak sayılabilecek zaman-

    paylaşımlı sistemlerin işleyişi, CPU’nun birden fazla sayıda proses arasında geçiş yaparak her

    birisine bir zaman dilimi ayırması esasına dayanır. Bu da kullanıcını bir iş devam ederken ona

    müdahale edebilmesi anlamına gelir. Günümüzde kullanılan işletim sistemleri zaman-paylaşımlı

    bir altyapının gelişmiş hali olarak düşünülebilir.

    Kişisel işletim sistemleri

    Elektronik teknolojisindeki gelişmelerle birlikte bilgisayar sistemlerinin donanım maliyetleri

    1970’lerden itibaren hızlı bir şekilde düşmeye başlamıştır. Bu durum kişisel bilgisayarların

    (Personel Computer - PC) ortaya çıkmasını sağlamıştır. Kişisel bilgisayarların ortaya çıkmasıyla

    birlikte de kişisel işletim sistemleri geliştirilmeye başlanmıştır. Kişisel bilgisayarlar 1970’lerde

    görülmeye başlanmıştır. Bunlar, mainframe denilen önceki bilgisayarlardan hem boyut olarak

    çok daha küçük, hem de ekonomik açıdan daha düşük bir maliyete sahiptiler. Gelişme sürecinin

    ilk on yılında kişisel bilgisayarlar, işletim sistemini kullanıcı programlarından koruyacak bir

  • 29

    mekanizmaya sahip değildiler. Bundan dolayı, bu süreç içinde ortaya çıkan işletim sistemleri ne

    çok kullanıcılı ne de çok işlemliydi. Ancak bu dönemde hızla gelişen teknolojiyle birlikte işletim

    sistemlerinde de büyük gelişme görüldü. Bu dönemde Microsoft DOS, Apple Macintosh, IBM

    OS/2 ve Microsoft Windows gibi kişisel bilgisayarlarda çalışan işletim sistemleri ortaya

    çıkarılmıştır. Yeni gelişmelerle birlikte kişisel işletim sistemleri, çoklu-programlı ve zaman-

    paylaşımlı sistemlerin özelliklerini kapsayacak şekilde oluşturulmuştur. Günümüzde kişisel

    işletim sistemlerinin güncel sürümleri kullanılmaya devam etmektedir.

    Ağ işletim sistemleri

    Ağ işletim sistemi, sunucu(server) özelliğine sahip bir bilgisayar üzerinde işleyen ve bu sunucu

    bilgisayarın kendi üzerinde ya da istemci(client) bilgisayarlar üzerinde tanımlı veritabanı, dosya,

    kullanıcı ve kullanıcı gruplarını yönetmesi, erişim güvenliğini tesis etmesi, ve ağ üzerindeki

    çeşitli uygulamalar ile işlevlerin yürütülmesini sağlayan bir sistem yazılımıdır. Ağ işletim

    sistemi, örnek olarak bir ağdaki (çoğunlukla kablolu ya da kablosuz yerel ağ) farklı

    bilgisayarlardan, paylaşılan dosya ve yazıcılara erişmeyi mümkün hale getirir. Ağ işletim

    sistemlerinin tarihi gelişimleri üç nesil olarak düşünülebilir. 1990’lı yılların ortalarında

    geliştirilerek piyasaya sunulan ağ işletim sistemleri ikinci nesil olarak adlandırılmaktadır. Bu

    sistemler, çoklu işleme(multi-tasking & multi-threading), ve bellek yönetimi gibi işlemleri ilk

    nesil sistemlere göre çok daha etkin şekilde yerine getirerek hataları asgari seviyeye

    düşürebilecek şekilde gelişmiş işlevlere sahip olarak piyasaya sunulmuştur. Üçüncü nesil ağ

    işletim sistemleri ise günümüzde de kullanılmaya devam eden ve yüksek performans ve

    güvenlik gereksinimi olan ağlar da dahil olmak üzere birçok ağ üzerinde ölçeklenebilir ve sürekli

    erişilebilir hizmetler sunmaktadırlar. En yaygın olarak kullanılan istemci/sunucu tipi ağ işletim

    sistemleri arasında Microsoft Windows Server (2003/2008/2012), BSD ve Mac OS gibi türevleri

    ve Novell Netware sistemleri sayılabilir. Bunun yanında, yönlendirici (router), switch (anahtar)

    ya da donanımsal bir güvenlik ateş-duvarı (firewall) üzerinde gömülü olarak çalışabilen JUNOS,

    Cisco IOS ve ZyNOS gibi sistemlerde günümüzde mevcuttur.

    Paralel sistemler

    Birçok bilgisayar sistemi tek işlemciye(CPU) sahiptir. Ancak günümüzde çok işlemcili sistemlere

    doğu bir eğilim ortaya çıkmıştır. Bu tip sistemlerde ortak bir veri yolu(bus), ortak bir

    frekans(clock), ve bazen de ortak bir bellek ve ortak aygıtlar kullanılmaktadır.

    Paralel sistemler kullanmanın birkaç nedeni vardır. Avantajlardan birisi çok işlemciyle bir takım

    hesaplamaların daha kısa sürelerde yapılabilmesidir. Ayrıca bu sistemlerin güvenilirliği daha

    yüksek bir seviyededir. Bir işlemcinin devreden çıkmasıyla birlikte yapılan işlerde bir duraklama

    olmaz. Geriye kalan işlemciler ortadaki işi yürütmeye devam ederler. Paralel işletim sistemleri

    sözü edilen bu yapıyı kontrol eden sistem programlardır.

    Dağıtık(Distributed) sistemler

    Dağıtık sistemler de paralel sistemler gibi birden fazla sayıda işlemciye sahiptir. Ancak dağıtık

    sistemlerde işlemciler aynı belleği ve aynı frekansı kullanmazlar. Bunun yerine her bir

    işlemcinin kendine ait belleği bulunur ve her işlemci diğeriyle yüksek-hızlı yollar vasıtasıyla

    iletişim sağlar. Dağıtık bir sistemdeki işlemciler fonksiyon ve özellik bakımından farklı olabilir.

    Bu sistemler kişisel bilgisayarlar veya iş istasyonlarından oluşabilir. Dağıtık sistemlerin

    avantajları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • 30

    Kaynaklara ortak erişim

    Hesaplama süresinin düşmesi

    Güvenilirliğin yüksekliği

    Sistem bileşenleri arasında iletişimin varlığı

    Gerçek-zamanlı sistemler

    Özel amaçlı işletim sistemlerinden birisi de gerçek-zamanlı sistemlerdir. Gerçek-zamanlı

    sistemler çoğunlukla, zaman konusunda katı kısıtlamalar olduğunda kullanılır. Bu sistemler

    genellikle gerçek zamanda meydana gelen bir veri akışıyla işler. Bir odadaki sıcaklığın belirli

    zaman aralıklarında ısı algılayıcılarıyla ölçülerek, bu tür bir sisteme aktarılması ve sistemin bu

    sıcaklık değerini hassas bir takım hesaplamalarda kullanması gerçek-zamanlı bir sistemin

    çalışmasına örnek olarak gösterilebilir. Gerçek-zamanlı sistemlerin en önemli özelliği

    hesaplamaları yaşanan zamanda yapmayı garanti etmesidir. Doğal olarak bu da özel donanımlar

    gerektirir.

    4.Yaygın Kullanılan İşletim Sistemleri

    Günümüzde en küçük akıllı mobil cihazlardan, endüstriyel üretimde kullanılan makinelere özel

    olmak üzere birçok işletim sistemi mevcuttur. Bununla birlikte son kullanıcılar yaygın olarak

    Apple Macintosh, Microsoft Windows ve Unix/Linux tabanlı işletim sistemlerini kullanmaktadır.

    Bu kısımda, yaygın kullanılan masaüstü kişisel işletim sistemlerinin tarihi gelişimi ve temel

    özelliklerinden kısaca bahsedilecektir.

    4.1.Unix/linux tabanlı işletim sistemleri

    Unix işletim sistemi 1969 yılında ABD’de tasarlanıp uygulamaya konulmuş çok kullanıcılı

    (multiuser), çok görevli yapıyı destekleyen (multitasking) bir bilgisayar işletim sistemidir.

    Kullanıcı ile bilgisayar sistemimin etkileşimin komut yorumlayıcı yazılımlar (shell) aracılığı ile

    sağlandığı işletim sisteminin 1973 yılında yeni bir sürümü geliştirilmiş ve daha sonraki yıllarda

    hızlıca büyüyerek öğretim kurumları ve işletmeler tarafından kabul edilir bir işletim sistemi

    haline gelmiştir.

    UNIX işletim siteminin günümüzde de kullanılmaya devam eden çok sayıda türevi mevcuttur. Bu

    işletim sistemi ve türevleri iş-geliştirme amaçlı çok işlemcili sunucu bilgisayarlardan kişisel

    bilgisayarlara kadar pek çok cihaz üzerinde çalışabilme özelliğine sahiptir. Esnek ve kararlı

    yapısı ile çok kullanıcılı-çok görevli olarak işleyebilmesi dolayısıyla özellikle sunucu bilgisayarlar

    için neredeyse bir standart halini almış ve başta akademik camia olmak üzere iş istasyonları

    üzerinde çok yaygın bir kullanım alanı bulmuştur.

    Linux, ilk olarak Unix işletim sisteminden fikirsel ve teknik

    anlamda esinlenilerek Linus Torvalds tarafından 1991

    geliştirilmiş; açık kaynak kodlu ve ücretsiz bir işletim

    sistemi çekirdeğidir. Çok geniş bir donanım desteğine sahip

    olan Linux çekirdeği; dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar,

    sunucu, iş istasyonu, akıllı telefon ve gömülü cihazlar gibi

    hemen her platformda tam bir uyum içerisinde

    çalışabilmektedir. Bu işletim sisteminin kaynak kodları belirli kullanım koşulları çerçevesinde

    özgürce dağıtılabilir, değiştirilebilir ve kullanılabilir. Günümüzde birçok kurum ve kuruluş

  • 31

    serbestçe dağıtılan Linux çekirdeğini kendi bünyelerinde geliştirerek farklı Linux dağıtım

    paketleri elde etmekte ve bunlardan bir kısmı başka kurumlara ya da kişilerin ücretli

    kullanımına sunulabilmektedir. Söz konusu dağıtım paketlerinden en yaygın olarak kullanılanlar

    arasında Red Hat, OpenSUSE, Fedora, Ubuntu ve TÜBİTAK tarafından desteklenen Pardus adlı

    Linux türevleri sayılabilir.

    4.2.Macintosh işletim sistemleri

    Macintosh işletim sistemi, bilişim dünyasının önde gelen

    firmalarından son kullanıcılar tarafından en çok bilinen

    IPhone ürününün de sahibi olan Apple tarafından ilk olarak

    1984 yılında piyasaya sürülmüştür. Macintosh işletim

    sistemi de aslında Unix türevi açık kaynak kodlu bir işletim

    sistemidir. Son yıllara kadar yasal olarak sadece Apple

    marka bilgisayarlar ile uyumlu çalışan bu işletim sistemi

    günümüzde artık Intel gibi işlemci üreticilerinin ürünleri ile

    de uyumlu hale getirilerek diğer kişisel bilgisayarlarda da

    çalışabilmeye başlamıştır. Grafik işleme açısından oldukça yetenekli olan Macintosh işletim

    sistemleri çoğunlukla yayıncılık sektöründe kullanılmaktadır. Mac OS kısaltmasını kullanan, 7, 8,

    ve 9. sürümleri ile “Leopard” ve “Snow Leopard” olarak adlandırılan dağıtım paketleri bulunan

    Macintosh işletim sistemi günümüzde Apple ve Intel uyumlu bilgisayarlarda kullanılmaktadır.

    4.3.Windows işletim sistemleri

    Windows, 1975 yılında Bill Gates ve Paul Allen tarafından temelleri atılan Microsoft firması

    bünyesinde geliştirdikleri işletim sistemlerine verdikleri ön addır. Microsoft firması her evde

    masaüstünde bir bilgisayar olması hedefiyle başlattıkları çalışmaları ilerleyen yıllarda yeni

    işletim sistemleriyle sürekli olarak desteklemişlerdir.

    1981 yılında MS-DOS(Microsoft Disk Operating System) adı

    verilen işletim sistemini Microsoft IBM uyumlu kişisel

    bilgisayarlarda çalışır hale getirmişlerdir. Bir komut

    yorumlayıcı yazılımıyla kullanıcı etkileşiminin sağlandığı MS-

    DOS işletim sistemi 2000 yılına kadar Microsoft tarafından

    geliştirilmeye devam edilmiştir. 2000 yılında geliştirilmesi

    bırakılan MS-DOS işletim sistemi günümüzde Windows işletim

    sistemleri içerisinden erişilip kullanılabilen bir araç haline gelmiştir. 1985 yılında Microsoft

    Windows 1.0 işletim sistemini piyasaya sunmuştur. Windows işletim sistemi açılır-kapanır

    menüler, kaydırma çubukları, program ikonları ve diyalog kutuları gibi kullanıcılara o güne

    kadar sunulmayan görsel öğelere sahip olan grafik desteğiyle gelmiştir. Söz konusu işletim

    sistemi kullanımının kolaylığı dolayısıyla son kullanıcılar tarafından büyük rağbet görmüş ve

    sonraki yıllarda Microsoft tarafından piyasa sunulan Windows 3.1, Windows 95, Windows 98 ve

    Windows ME/2000 gibi işletim sistemlerinin popülerliği kişisel bilgisayarların fiyatlarının

    düşmesiyle de bağlantılı olarak oldukça artmıştır.

    Microsoft 2001 yılında Windows XP olarak adlandırdığı işletim sistemini

    piyasaya sunmuştur. Windows XP işletim sistemi kullanım kolaylığı,

    donanım sürücüleri (tak kullan) desteği ve hatalara karşı kararlı yapısı başta

  • 32

    olmak üzere daha birçok özelliği ile kısa sürede dünya çapında satışa sunulan kişisel

    bilgisayarların büyük kısmında kullanılır hale gelmiştir. Öyle ki Windows Vista ve Windows 7

    gibi daha yeni işletim sistemi sürümleri piyasada bulunmasına rağmen birçok kurum/kuruluş ve

    kişi halen Windows XP işletim sistemini kullanmaya devam etmektedir. Hatta Microsoft firması

    artık “Neden Windows 7’ye geçmelisiniz?” başlığında makaleler yayınlayarak kullanıcıları

    Windows 7 almaya teşvik etmektedir.

    Günümüzde artık üretilen kişisel bilgisayarların birçoğunda

    Windows 7 işletim sistemi bulunmaktadır. Windows 7

    donanım sürücülerine verdiği çok büyük destek ile

    kullanıcıları donanım uyumsuzluklarından hemen hemen

    tamamen kurtarmıştır. Ayrıca İnternet’in de neredeyse her

    eve girdiği bugün son yıllarda piyasa sürülen birçok işletim

    sistemi gibi Windows 7’de kullanıcıya problem üretmeden

    İnternet’e bağlanarak arka-planda işletim sistemine ve donanım sürücülerine ait güncellemeleri

    kolaylıkla yapabilmektedir. Bunun yanında, Windows 7 işletim sisteminin sunduğu kullanımı

    kolaylaştıran ve esnek hale getiren çok sayıda özelliği mevcuttur. Bölüm 4’de Windows 7 işletim

    sistemi detaylı olarak ele alınacaktır. Microsoft firmasının 1980-2012 yılları arasında geliştirdiği

    kişisel işletim sistemleri aşağıdaki grafikte verilmiştir.

    5.Mobil İşletim Sistemleri

    Son yıllarda elektronik dünyasında ve buna paralel olarak bilgisayarlarda çok önemli gelişmeler

    ve çok hızlı değişimler meydana gelmiştir. Günümüz dünyasında artık hemen hemen her kişinin

    en az bir mobil cihazı bulunmaktadır. Bu cihaz çoğunlukla cep telefonu olarak kendini

    göstermektedir ancak hızla artan bir eğilim ile birlikte artık akıllı telefonlar ve tabletler de

    kullanılan mobil cihazlar arasına katılmıştır. Bunda GSM şirketlerinin sağladığı 3G/4G

    teknolojisinin kullanıldığı mobil internet hizmetleri ile diğer kablosuz internet erişim

    noktalarının hem daha düşük ücretlerle kullanıma sunulmasının hem de yaygınlaşmasının

    büyük önemi vardır. Günümüzde piyasaya sürülen hemen her yeni mobil cihazın kablosuz

    internet bağlantısı bulunmakta, Internet kullanımının da birçok kişi için gereksinim haline

    gelmesi mobil cihazlara olan ilgiyi sürekli olarak artırmaktadır. Bu konu başlığı altında mobil

  • 33

    cihazlar üzerinde çalışan işletim sistemleri kısaca ele alınarak yaygın olarak kullanılan Android,

    IOS ve Windows Phone işletim sistemleriyle ilgili temel düzeyde bilgi verilecektir.

    5.1.Android işletim sistemi

    Android, Google ve özgür bir yazılım topluluğu tarafından geliştirilen, Linux

    tabanlı, mobil cihaz ve cep telefonları için geliştirilen, açık kaynak kodlu mobil

    bir işletim sistemidir. Android ilk olarak 2007 yılında duyurulmuş ve 2008 yılı

    ile birlikte açık kaynak kod lisansıyla yazılımcıların geliştirmesine uygun hale

    getirilmiştir. Günümüzde dünya çapında çok sayıda yazılım geliştirici Android

    çekirdeği üzerinde değişiklikler yapmakta ve Android üzerinde çalışan uygulamalar

    geliştirmektedir. Geliştirilen uygulamalar Android Market (yeni adıyla Google Play) adındaki

    merkezi uygulama kütüphanesine online olarak yüklenmekte ve çok küçük meblağlarla Andorid

    işletim sistemi kullanan mobil cihaz kullanıcılarına pazarlanmaktadır. Böylelikle hem yazılım

    geliştiriciler milyonlarca kullanıcıya bir anda ulaşarak büyük bir pazarda ürünlerini

    satabilmekte hem de Android uygulama kütüphanesi çok hızlı bir şekilde büyümektedir.

    5.2.IPhone OS (IOS) işletim sistemi

    IPhone OS, Apple firmasının geliştirdiği ve 2007 yılında piyasaya sunduğu mobil

    işletim sistemidir. IOS da Android gibi Linux çekirdeğini kullanan bir işletim

    sistemidir. IOS günümüzde kullanıcıların en büyük ilgiyi gösterdikleri IPhone ve

    IPad cihazlarına ait işletim sistemidir. Apple firması da Google gibi IPhone ve IPad

    cihazları üzerinde çalışan uygulamaların tüm dünyadaki yazılım geliştiriciler

    tarafından desteklenen uygulama marketine(App Store) sahiptir. Son rakamlar Apple uygulama

    marketinde 600 binin üzerinde, Google uygulama marketinde ise 500 bine yakın uygulama

    olduğunu göstermektedir. Resim, müzik, video gibi eğlenceye yönelik uygulamalardan kişisel

    bilgi güvenliği ve navigasyon uygulamalarına kadar çok çeşitli alanlarda uygulama barındıran bu

    sanal marketler kullanıcıların büyük ilgisini çekmektedir.

    5.3.Windows mobile/phone işletim sistemi

    Microsoft mobil cihazlara yönelik olarak 2002 yılında geliştirdiği Windows Mobile işletim

    sistemini, ilerleyen yıllarda bu işletim sisteminin Microsoft’un rakipleri olan Google ve Apple

    firmalarının ürünlerine göre nispeten geride kalması dolayısıyla 2009 yılından itibaren

    Windows Phone adını verdiği yeni platformla güncellemiştir.

    Windows Phone günümüzde hala mobil cihazlar pazarında rakiplerinin

    gerisindedir ancak Microsoft’un lider olduğu kişisel bilgisayar pazarındaki

    güçlü yönleriyle mobil cihaz platformlarını desteklemesi pazarda hızla yol

    alabilmesini sağlamıştır. Microsoft’un yazılım geliştirme platformu olan Visual

    Studio kolay bir şekilde Windows Phone uygulamaları geliştirmede de

    kullanılabilmektedir. Bugün Windows Phone uygulama marketinde 100 binin

    üzerinde uygulama mevcut iken Microsoft ürünlerini kullanan yazılım

    geliştiricilerin sayısının rakiplerine göre oldukça fazla olması önümüzdeki

    yıllarda uygulamaların da çok hızlı şekilde artarak Apple ve Google uygulama

    marketlerindeki sayılara erişmesi mümkün görünmektedir.

  • 34

    6.İşletim Sistemlerinin Geleceği

    Günümüzde işletim sistemleri iki yönde gelişmektedir. Bunlardan ilki yeni nesil mobil işletim

    sistemleridir. Bunlar gün geçtikçe, birkaç yıl öncesinin masaüstü bilgisayarları kadar hatta daha

    yüksek teknik özelliklere sahip mobil cihazlar (akıllı telefon, tablet) için hayatı oldukça

    kolaylaştıran bankacılık, GPS ve navigasyon ve etkileşimli eğlence uygulamalarını destekleyen

    servisler sağlamaktadırlar. Ayrıca çok yüksek veri transfer hızları sağlayan 4G/LTE teknolojisi,

    giderek kablosuz mobil internet standardı olmaya başlamıştır. Bu sayede kullanıcılar artık sabit

    bir bilgisayara ihtiyaç duymaksızın hemen hemen tüm işlerini mobil cihazları kullanarak

    halledebilmektedirler.

    Gelişmenin olduğu diğer yöndeki yerleşik işletim sistemleri ise artık bulut(cloud) adı verilen

    yüksek performanslı sanallaştırılmış sunucu bilgisayarlar üzerinde çevrim-içi olarak

    kullanılabilme noktasına gelmiştir. Artık son kullanıcılar bilgisayarları üzerinde kurulmuş olan

    temel bir uygulama(tipik olarak bir web tarayıcı yazılımı) üzerinden çevrim-içi olarak sunulan

    birçok fonksiyonu kullanabilmektedir. Örneğin, Google Dökümanlar ya da Microsoft Office 365

    adlı uygulamalar sayesinde kullanıcılar kelime işlemci, çalışma kitabı, sunum, veritabanı ya da

    anket gibi uygulamaları çevrim-içi çalıştırıp bulut üzerinde dosyalarını oluşturabilmekte ve

    kendi bilgisayarlarıyla bulut üzerindeki klasörlerini (Google Drive, Sky Drive) senkronize

    edebilmektedirler. Böylelikle 7/24 şekilde erişilebilir ve yedekli olarak yönetilen bulut

    üzerindeki sunucularda verilerini güvenle saklayabilmektedirler. Aynı zamanda, birçok kullanıcı

    için erişilebilirliği nerdeyse yüzde yüz seviyelerine ulaşan kablolu ya da kablosuz internet

    bağlantılarıyla kullanıcılar sosyal ağlar(facebook, twitter vb.) üzerinde ya da noktadan noktaya

    (peer to peer) sürekli olarak veri ve uygulama paylaşımı yapabilmekte, farklı mekânlarda olsalar

    bile ortak projeler üzerinde çalışabilmektedirler.

    Bu kitapta temel alınarak özellik ve işlevleri Bölüm 4’te detaylı olarak anlatılan Windows 7,

    dünyanın bilişim alanındaki önde gelen firmalarından Microsoft’un 40 yılı aşkın deneyimini

    işlevlerine yansıttığı gelişmiş bir işletim sistemi durumundadır ve bugün 500 milyonun üzerinde

    kişisel bilgisayar kullanıcısı bu işletim sistemini tercih etmektedir. Henüz deneme aşamasında

    olan Microsoft’un bir sonraki sürüm işletim sistemi Windows 8, temel olarak Windows 7’nin

    sahip olduğu işlevlerin büyük kısmını aynen korurken özellikle kullanıcı ara-yüzünde bazı

    değişikliklerle piyasaya sunulacaktır. Bununla birlikte, Windows 7’ye ilişkin olarak kitapta yer

    verilen bilgilerin okuyucu tarafından kavranması, gelecekte kullanımda olacak sonraki sürüm

    işletim sistemleri için çok iyi bir temel oluşturacaktır.

    HAFTA2 KAPAK DOSYASIH02_ders_notu