11
Türk Deniz Ticareti Tarihi Sempozyumu VI Tarihi Haritalarda Deniz Yolları Doğan Uçar GİRİŞ İnsanlığın dünyayı tanımak ve onun yardımıyla çevreye ilişkin her türden sorunlarının çözümü için çabasının en önemli ürünlerinden biri şüphesiz haritalardır. Harita bilimi olarak kartografyanın bu anlamda çok ilginç hikâyesinin olduğu açıktır. Bu nedenledir ki hem bu mesleğe gönül vermiş bilim adamları için, hem diğer alanlarda araştırma merakı taşıyan insanlar için,“Kartografya Tarihi” hala önemli araştırma konularından biri olmaya devam etmektedir. Eski haritalar bugün ileri teknoloji ile üretilen haritalara göre ciddi bilgi eksiklikler ve özellikle dünyada kara ve denizlerin sınırları gibi noktalarda önemli hatalar barındırmaktadır. Dolayısıyla bugün pratik uygulama alanında teknik anlamda yararlanılmaları mümkün değildir. O halde eski haritalara olan ilginin hala diri olan temellerinde hangi güçlü dürtüler yatmaktadır? Bunun için en azından aşağıdaki 3 nedenden söz edilebilir. NEDEN ESKİ HARİTALAR 1) Haritalar insanlık tarihi ve doğa bilimleri için yeri doldurulamaz tarihi belgelerdir (geçmiş yıllara ilişkin doğanın durumu ve buralarda gerçekleşen bazı tarihi olayları dokümante ettikleri için). Ülkemiz insanından çıkan örnekleri az bile olsa haritalar mekânla ilişkisi kurulabilen her olgunun, başta mekânsal parametrelerinin olmak üzere, daha anlaşılır kılınması için temel araçtır. Gezi güzergâh haritaları, savaş yolu haritaları, önemli sayılmış mekânların (yeryüzündeki cennetin yeri gibi, Ebstorfer Dünya haritası 1300, Nuh’un gemisinin yeri gibi,

Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Türk Deniz Ticareti Tarihi Sempozyumu VI

Tarihi Haritalarda Deniz Yolları

Doğan Uçar

GİRİŞ

İnsanlığın dünyayı tanımak ve onun yardımıyla çevreye ilişkin her türden sorunlarının

çözümü için çabasının en önemli ürünlerinden biri şüphesiz haritalardır. Harita bilimi

olarak kartografyanın bu anlamda çok ilginç hikâyesinin olduğu açıktır. Bu nedenledir ki

hem bu mesleğe gönül vermiş bilim adamları için, hem diğer alanlarda araştırma merakı

taşıyan insanlar için,“Kartografya Tarihi” hala önemli araştırma konularından biri olmaya

devam etmektedir. Eski haritalar bugün ileri teknoloji ile üretilen haritalara göre ciddi bilgi

eksiklikler ve özellikle dünyada kara ve denizlerin sınırları gibi noktalarda önemli hatalar

barındırmaktadır. Dolayısıyla bugün pratik uygulama alanında teknik anlamda

yararlanılmaları mümkün değildir. O halde eski haritalara olan ilginin hala diri olan

temellerinde hangi güçlü dürtüler yatmaktadır? Bunun için en azından aşağıdaki 3

nedenden söz edilebilir.

NEDEN ESKİ HARİTALAR

1) Haritalar insanlık tarihi ve doğa bilimleri için yeri doldurulamaz tarihi belgelerdir

(geçmiş yıllara ilişkin doğanın durumu ve buralarda gerçekleşen bazı tarihi

olayları dokümante ettikleri için).

Ülkemiz insanından çıkan örnekleri az bile olsa haritalar mekânla ilişkisi kurulabilen her

olgunun, başta mekânsal parametrelerinin olmak üzere, daha anlaşılır kılınması için temel

araçtır. Gezi güzergâh haritaları, savaş yolu haritaları, önemli sayılmış mekânların

(yeryüzündeki cennetin yeri gibi, Ebstorfer Dünya haritası 1300, Nuh’un gemisinin yeri gibi,

Page 2: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

1829 Avrupa’daki Savaş Bölgesi, Geographisch-historische Karte des

Kriegsschauplatzes in Europa, Baron Ehrenkreutz

örnek Hereford Dünya Haritası 1300, Musa’nın Mısır’dan kutsal topraklara kendisini

inananlarla beraber izlediği yol gibi (1657, Terra Sancta quae in Sacris Terra Promissionis Olim

Palestina) ya da Silistre ve Plevne savaşları gibi, 1829 Geographisch-historische Karte des

Kriegsschauplatzes in Europa) gerçekleştiği yerleri gösteren haritalar bunlara ilişkin sadece

birkaç örnektir. .

2) Eski haritalar gerçek birer sanat eseridir.

Aynı bölgeye ait aynı ölçekli haritalar bile olsa her birinin kimliği, yüzü farklıdır. Ve aynı

haritaya bakan onu farklı bir gözle bakar. Kimine uzak-yakın bir olguyu hatırlatır, bir

başkasına kendi harita bilgisinin, çevre bilgisinin, tarih bilgisinin yansımasını hatırlatır, kimi

için zamanının gerçeği, bir diğeri için ise sanat eseridir. Son özellik özellikle XVIII. Yüzyıla

kadar olan haritaların sanat tarihi çerçevesinde araştırılacak kadar temel karakterlerinden

biridir.

Bu karakteri onun çerçevesinde, yazılarında, harita başlıklarında, insan ve hayvan

figürlerinde, denizlerdeki gemilerinde, dinsel inanışlarının haritalarda resmedilmesinde net

olarak görülebilir. Haritalar edebiyat gibidir, dönemlerinin insan ruhunu, daha geneli ile

toplumlarının çok yönlü ruhunun aynasıdırlar.

3) Eski haritalarda ilgili haritanın çiziminde beyin ve el emeği belirleyici unsurdur.

Şüphesiz sırf bu nedenle bile geçmiş nesillerin emek ve mirasına sahip çıkmak adına

eski haritalar korunmaya değer eserlerdir, belgelerdir.

Eski harita denilebilecek insan eserlerinin ilk ürünleri şüphesiz yakın çevreyi tanımak ve bu

suretle yaşam için gerekli ortamı genişletmeyi amaçlıyordu. Dünyanın en eski haritası

sayılan Konya Çatalhöyük’teki mağara duvarların kazınmış şehir planı, Marşal adakları

yerlilerinin birbirlerine yakın bile olsalar adadan adaya geçiş ve geri dönüş yollarını gösteren

ince dal ya da kamışlardan oluşturulmuş deniz yolu haritalarına, ya da Grönland Eskimoların

kıyı şekillerini biçimlendirdikleri ahşap krokilerine, Azteklerin kendi ihtiyaçlarına yetecek

seviyede uygun harita yapmış olmalarına ancak saygı duyulabilir. Bunları yaparken

dışarıdan hiç te destek almadıkları, bütün bunları kendi beyin güçlerini ve hiç te uygun

olmayan alet ve gereçleri kullanarak yaptıkları dikkate alınırsa bu saygıyı kat kat hak ettikleri

görülür. Daha sonraki yüzyıllarda ise Antik Çağ coğrafyacılarının yazdıkları kitaplardaki

metinleri dikkatlice okuyup çizilen dünya haritalarını, tarihçilerin ya da gezginlerin

yazdıklarını haritalara aktarma sistematiği, kartografların geliştirip uyguladığı başka büyük

düşünsel ve el ustalığıdır. Bugün bize düşenin, onların yaptıklarını anarak ve koruyarak

gelinen noktayı daha yukarılara çekmek olduğu açıktır.

Bu nedenledir ki harita koleksiyoncuğu kültürlü insan işidir, insanı içine çeken, insana uzun

yıllar mutlu kılabilen bir hobidir. Bu konuya gönül verenler için müzayede evleri onlara

değişik olanaklar sunarlar. Tek nüsha haritalar şüphesiz çok pahalı eserlerdir. Bir Piri REİS

Dünya haritasını temin edip evinizde koruyamazsınız. Örneğin Amerika karasının bu isimle

ilk kez görüldüğü Waldseemüller Dünya haritası (1507 yılı) Almanya’dan Amerika Birleşik

Page 3: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Devletlerine bir dizi resmi ve politik süreçten sonra on milyon dolara ev değiştirmiştir. Ama

normal harita severler bugün 200-500 lira arasında değeri olan replika haritalar temin

edilebilmektedir.

DENİZCİLİK ANLAMINDA İLK HARİTALAR

İnsanlık tarihinin ilk deniz haritaları Marşal adası yerlilerinin kullandıkları haritalar kabul

edilebilir. İnce kamışların yaprak lifleri ile birleştirilmesi ile oluşturulmuşlardır. Çubukların

dizilişi ile dalga dokusu ifade edilmeye çalışılmıştır. Adaların konumları ise midye kabukları

ya da mercanlarla gösterilmiştir. Bu ilkel haritaların boyutları yaklaşık 46 cm ile 61 cm

civarlarındadır.

Marşal Adaları Sakinlerin Deniz Haritaları

İkinci grup deniz ya da kıyı haritası diyebileceğimiz gayretler Grönland Eskimolarında

görülmektedir.

Page 4: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Bu resim Danimarka Krallık Coğrafya Cemiyeti tarafından 2000 yılında

yayınlanmış “Grönland Topografik Atlası”ndan alınmıştır.

Page 5: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

PORTOLAN HARİTALAR DÖNEMİ

Marşal Adaları yerlilerinin ve Eskimoların yukarıda sözü edilen çalışmaları dışında

denizcilikle ilgili haritalara yaklaşık XIV. Yüzyıl ortalarına kadar rastlanmamaktadır.

Gayretler daha çok ana kara toplumlarının yakın çevrelerini ve dünyayı tanıma amaçlı

ürettikleri bugün bilinen bazı haritalarla sınırlı kalmıştır. Bunlardan en tanınmışları

Mezopotamya kaynaklıdır.

Page 6: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

MÖ yaklaşık 600 yılı Babil Dünya Haritası

XIV. Yüzyılda yakın doğu ve orta doğudaki kara gücü dengelerinin Hıristiyanlık aleyhine

gelişmesi üzerine denizlerde daha güvenli ve uzaklara seyahat etmekle ilgili çabaların

arttığı görülür. Güvenli seyahat etmenin sayısız parametlerinden biri şüphesiz ki suları iyi

tanımaktan geçmektedir. Suları tanımanın en kolay ulaşılabilir bilgisi gözle görülenleri

zamandan bağımsız dokümante edilmesidir. Gözle görülenler ise kıyılardır, kıyıya yakın

seyirde tehlike oluşturan resiflerdir, belki sığ sulardır. İşte bu doğrultuda ortaya çıkan ilk

ürünler kıyı kroki kitapları ve bunların akıllıca birleştirilmesi ile oluşan Akdeniz

portolanlarıdır. Ülkemizde de, başta 1513 tarihli Piri REİS Dünya haritası örneği olmak

üzere, üzerinde epey konuşulmuş bir konu olduğundan bu haritaların deniz navigasyonu

alanındaki öneminden burada söz edilmeyecektir. Onun yerine daha sonraki yıllarda

üretilmiş ticaret alanında kullanılan deniz yollarını gösteren haritalara ilişkin örnekler

paylaşılacaktır.

XVII. YÜZYILDAN İTİBAREN DENİZ YOLLARI HARİTALARI

Güney Balkan Yarımadası ve Ege Denizi Haritası, Pierre Duval

Bu haritanın boyutu 54,6x39,4cm dir ve Fransa Krallık coğrafyacısı Pierre Du Val tarafından

1686 yılında Paris’te çizilmiştir. Marmara denizi içinden başlayıp Türkiye kıyılarını izleyerek

Page 7: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

güneye inen kesiksiz çizgiler Mısır’a İskenderiye’ye, hafif doğudaki ise belli ki doğu Akdeniz

şehirlerine giden deniz taşımacılı hatlarıdır. Ayrıca batıdan gelen iki hattan biri İstanbul’a,

diğeri İzmir’e gitmektedir.

Haritada bulunan bir yeri bulabilmek amacıyla doğu ve batı tarafında harita alanında yer alan

isimler alfabetik olarak sıralanmıştır. Burada ilgili yerin hem eski yunan hem de modern Latince

adları verilmiştir. Bunların haritadaki yerleri oluşturulmuş bir arama ağı içinde

sınırlandırılmıştır. Gözle çok fark edilemese bile bu bölgeler kuzey güney yönünde batı doğu

yönüne kıyasla daha geniş şeritlerdir. Şeritle batıdan-doğuya 0, 10, 20.....90, 100 olarak,

kuzeyden-güneye ise 1, 2,3,.....8, 9 olarak isimlendirilmiştir. Bu numaralama sistemine göre

harita bölgesinde yer alan yerlerin bulunduğu her bir bölge indekslenmiş olmaktadır.

Pafta ağının yalnızca paralel daire değerleri ve yalnızca doğu çerçevesinde yazılmıştır. Onun

dışında meridyenlere ilişkin bir bilgi barındırmamaktadır. Harita ölçeği yaklaşık 1: 2 900 000

civarındadır. Sağ üst taraftaki grafik ölçekler 10 lik meridyen uzunluğunun 60 da (1852 metre)

ve 20 de biri (Fransız mili 5555,6 metre) olarak düzenlenmiştir. Bu çerçevede batıda yer

verilmiş olan insan figürünün bir Türk’ü temsil ediyor olması ihtimali yüksektir.

Avrupa’da Türkiye ve Anadolu Karadeniz Sahilleri Haritası, Theodor Schneider, 1852

Theodor Schneider’ın yaklaşık 1852 yılında yayınladığı bir haritadır. Boyutları 71x33 cm dir.

Ölçeği ise yaklaşık 1: 3 600 000 dir.

Avusturyalı komutan ve kartograf Joseph Ritter von Scheda’nın çalışmalarından yararlanılarak

çizilmiştir.

Haritada önemli başkentler ve ticaret merkezi olan şehirler yanı sıra nüfuslarına göre yerleşim

birimleri kategorize edilerek standart işaretlerle gösterilmiştir. Antik kalıntı yerleri, limanlar

belirtilmiştir.

Page 8: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Haritanın en önemli özelliği limanlar arası mesafeleri grafik ve yazılı gösteriyor olmasıdır.

Örneğin Samsun-Trabzon arası 153 deniz mili, İstanbul-Sinop 295 deniz mili, İstanbul-

Balkan yarımadası, Leon Niox, 1886

Page 9: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Odessa arası 338 deniz mili verilmiştir. Günümüz bilgileri ile karşılaştırmak gerekirse bir gemi

İstanbul’dan hareket edip en kısa yoldan Odessa’ya ulaşabilse bugün kat etmesi gereken yol

307 deniz miline çok yakındır.

Fransız Genaral Gustave Leon Niox tarafından 1886 yılında yayınlanan atlasta 40x60cm

boyutlarında hazırlanmış bir haritadır. Kendisi gaziler ve kimsesiz askerle için tesis edilmiş

“Hotel İnvalids” in başkanlığını yapmıştır. Fransa’nın gurur kaynaklarından bir olan bir tesistir

ve Fransa’nın büyük askeri törenleri bu tesisin yer aldığı alanda yapılır.

Ölçeği 1: 3 200 000 bu haritasında bölgede bulunan devletlerin idari yapısı hakkında sağ alt

tarafta bilgiler verilmiştir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri olarak I İstanbul, II Edirne, III

Selanik, IV Kosova (Başşehir Piriştina), V Üsküdar, VI Manastır, VII Yanya, VIII

Girit(Başşehir Megalokastro-Kandiye) ve XIV Adalar(Başşehir Rodos) sayılmaktadır.

Osmanlı İmparatorluğunun Adriyatik denizinde hala kıyıları vardır. Kuzeyde Doğu Rumeli

bölgesi Osmanlı toprağıdır. Orta Avrupa’da Avusturya-Macaristan İmparatorluğu kökleşmiştir.

Kuzeyde Rusya İmparatorluk hüviyeti kazanmıştır.

Denizlerde limanlar arası mesafe ve gemi ile ne kadar zamanda (saat ve gün olarak) gidildiğine

ilişkin bilgiler bulunmaktadır.

Sol alt tarafta İstanbul Boğazının daha büyük ölçekli bir haritası verilmiştir. Burada da semt

veya mevkii isimleri yanı sıra hem orta kesimlerdeki Rumeli ve Anadolu hisarıyla beraber

Boğazın Karadeniz girişindeki eski iki sur da gösterilmiştir.

Haritanın en önemli tarafı o yıllarda orta ve doğu Akdeniz’in en büyük limanları arasındaki

denizcilik hatlarını göstermesidir. Bu hatların denizdeki yaklaşık rotası ile ilgili hattın uzunluğu

ve kaç günde kat edildiğine ilişkin bilgiler de barındırmaktadır. Türkiye’de İzmir, çeşme,

Marmaris (Rodos üzerinden bağlantılı) ve İstanbul kullanılan limanlar olarak görülmektedir.

Karadeniz de Varna ve Odessa’ya seferler de İstanbul üzerinden gerçekleşmektedir.

Fransız Binbaşı R. Huber tarafından 1900 yılında bastırılmış bir haritadır. Ölçeği 1: 1 500 000

ve boyutları 83x120cm dir.

Başlık kısmında tablolar halinde verilen bilgilerin ya da sınırların 1899/1317 Salnamesi sonrası

hazırlandığı belirtilmiştir. R. Huber eski bir topçu komutanı olarak Osmanlı Anadolu

Demiryolu inşaatı okulunda profesör olarak çalışmış ve diğer taraftan Osmanlı Hükümetine

danışmanlık yapmış bir kişidir.

Siyah çapa işareti olan deniz alanlarındaki çizgiler ilgili merkezler arasında gemi seyahatinin

mümkün olduğunu belirtmektedir. Bu hatlar üzerine deniz yolculuğunun saat cinsinden ne

kadar bir süre gerektirdiği notu eklenmiştir. Mesafeler uzunluk birimi cinsinden verilmemiştir.

Sol alt taraftaki tablo temelinde vilayetlere ait istatistiksel bilgiler içermektedir. Üçüncü

sütunda vilayetler bağlı sancaklar sıralanmıştır. Örneğin Ankara Vilayeti Ankara, Yozgat,

Kayseri, Kırşehir, Çorum, Musul Vilayeti Kerkük, Süleymaniye, Musul sancaklarına sahiptir.

Hüdavendigar (Bursa) Vilayeti Ertuğrul, Bursa, Afyon, Kütahya ve Karasi olarak tabloda

gösterilmiştir. Haritada ise Balıkesir’dir. Karasi o bölgedeki Anadolu beyliklerinden biridir.

Bugün ise Balıkesir’in bir mahallesinin adıdır.

Page 10: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Osmanlı İmparatorluğu İdari yapılanma Haritası, Robert Huber, 1900

Tabloda Kaza (Caza) sütununda her bir sancak dâhilindeki kaza sayısı isimler verilmeden

gösterilmiştir. Aynı durum “Nahiye” ve “Köy” – Villages sütunu için de geçerlidir. Tabloda

vilayetlerim km2 olarak alanları da verilmeye çalışılmış, fakat muhtemelen Salnamede

bulunmadığından alan değeri bilinmeyenler “?” işareti olarak bırakılmıştır. Avrupa’da hiçbir

vilayet alanının bilinmiyor olması o bölgelerde zayıflayan Osmanlı hâkimiyetini ciddi işareti

olarak görülebilir. Buna karşın nüfuslar tam olmasa bile verilebilmiştir. Buradaki rakamlara

göre Osmanlı İmparatorluğunun toplam nüfusu Avrupa yaklaşık 5 239 000 ve Asya 15 644 000

olmak üzere 21 000 000 civarındadır.

1911 yılında Paul Langhans tarafından yayınlanmıştır. Boyutları 86x60cm ve ölçeği 1: 3 500

000 dür.

Haritanın tam başlığı “Trablus ve Doğu Akdeniz, İtalyan-Türk Uyuşmazlığının Sahnesi” adını

taşımaktadır. O yıllarda özellikle Akdeniz adaları konusunda Türkiye-İtalya arasındaki

anlaşmazlığı ifade etmeye çalışmaktadır.

Page 11: Tarihi Haritalarda Deniz Yolları GİRİtdtts.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2017/12/Tarihi-haritalarda-deniz-yollari.pdf · tarafta bilgiler verilmitir. Avrupa’daki Osmanlı vilayetleri

Trablus ve Doğu Akdeniz, Paul Langhans, 1911

Langhans’a hizmetlerinden dolayı Hitler Almanya’sı şeref madalyası verdi. Savaştan sonra

Nazi taraftarlığında geçmiş güçlü tutumu nedeniyle saygınlığı azaldı.

Haritada gösterilen bölgelerin hangi ülkeler ait olduğu ya da hangi ülkeler tarafından işgal

edildiğini gösteren renk skalası verilmiştir. İtalyanların tüm Libya ve Arnavutluk bölgesini

(çapraz taralı bölgeler) istediği görülmektedir. Mısır İngilizlerin kontrolündedir. Osmanlılar

Anadolu ve Suriye taraflarına hala egemen gözükmektedir. Bunun dışında İtalyanlar

Edirne’den başlayarak İstanbul, İzmir, Manisa Aydın, Antalya, Mersin, İskenderun, Lâskîye

gibi limanlarında kontrol istediği görülmektedir. Akdeniz’de sefer yapan İtalyan posta

gemilerinin hatları kesiksiz çizgilerle belirtilmiştir. Deniz hatları üzerindeki rakamlar deniz mili

olarak limanlar arası uzaklıkları göstermektedir.