56
GÖREV ADAMLIĞINDAN FİNAL SERİSİ MVP’LİĞİNE... KAWHI LEONARD

Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Haftalik Basketbol Dergisi

Citation preview

Page 1: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

GÖREV ADAMLIĞINDANFİNAL SERİSİ MVP’LİĞİNE...

KAWHI LEONARD

Page 2: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 3: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 4: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

www.slamdunkdergi.com

YAZIŞMA ADRESİ TalaTpaşa caddesi çelenk sok. no: 27/a kaT:4

gülTepe / kaĞiTHane / İsTanBUlTel: +90 (212) 325 91 25 - Fax: +90 (212) 258 70 59

Genel Yayın Yönetmeni Bilgehan aras

[email protected]

Yazı İşleri Müdürü Recep Özerin

[email protected]

Haber Müdürü Bulut çiftçi

[email protected]

Görsel Yönetmen BaRas TeaMWoRk

[email protected]

Fotoğraf Editörü Utku Ulutaş

[email protected]

Katkıda Bulunanlar can Hasgör, şaban işık, Yaşar anıl cantepe

ali konavic, Faruk çolak, alican şengül, doğuş arun, gürhan Ul, eren Tolga onur, can asena

Batuhan karcı, Furkan sümbül, eren Tolga onur

Reklam Rezervasyon Bilgehan aras

[email protected]+ 90 (533) 552 07 49

Yayının Türü: Yerel süreliYayıncı: Baras Basım Yayın

Adresi: sanayi Mah. 1673. sok. no: 34-34510 esenyurt / İstanbulTel: 0 (212) 622 63 63 Fax: 0 (212) 605 07 98

slamdunk Haftalık Basketbol dergisi, Baras Basım Yayın tarafından yayınlanmaktadır.Yazı ve fotoğrafların tüm hakkı slamdunk dergisi’ne, yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. slamdunk dergisi Türkiye Basın Meslek İlkeleri’ne uymaya söz

vermiştir.

SLAMDUNK

Page 5: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

S L A M D U N K D E R G İ a p p s t o r e ’ d a . K e n d i a p l i K a s y o n u y l a d a y a y ı n d a . ı p a d v e ı p h o n e ’ u n u z l a t ü r K i y e ’ n i n t e K o n l ı n e h a f t a l ı K B a s K e t B o l d e r g i s i n i i s t e d i ğ i n i z z a m a n , i s t e d i ğ i n i z h e r

y e r d e o K u y a B i l i r s i n i z . t e K y a p m a n ı z g e r e K e n a p p s t o r e ’ d a n “ s l a m d u n K ’ ı ü c r e t s i z i n d i r i p, K e y i f l e o K u m a y a B a ş l a m a K . . .

o n l ı n e h a f t a l ı K B a s K e t B o l d e r g i s i S L A M D U N K D E R G I . C O M

a p p l e s t o r e ’ d a

Page 6: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

2007’de NBA’in kapısından dönen Florida Gators’un koçu Billy Donovan için tekrar NBA kapısı açılabilir

996’dan beri Florida Gators’ın başında olan ve 19 yıllık bu süreçte %71’lik bir galibiyet yüzdesiyle 2 NCAA şampiyon-luğu ve 4 Final Four gören Billy Donovan, 2015-16 sezonu için NBA opsiyonunu açık tutuyor. 49 yaşındaki Amerikalı koç, Florida ile olan kontratını yakın zamanda uzatmış olsa

da sözleşmesinde sadece 500.000 dolarlık bir NBA çıkışı olduğu için bu onun NBA yolunda büyük bir engel değil. Donovan için bu sezonu yar-dımcı koçlarıyla bitiren Orlando Magic ve Denver Nuggets’ın çekişeceği öngörülüyor. 2007’de Orlando Magic ile sözleşme imzalayan Donovan birkaç gün sonra bu kararından vazgeçip Gators’a dönmek istemiş ve kontratını feshederken 5 yıl boyunca NBA takımlarıyla görüşmeyeceğini belirten bir taahhüt imzalamıştı.

1

Donovan NBA’e doğru?

Page 7: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

2007’de NBA’in kapısından dönen Florida Gators’un koçu Billy Donovan için tekrar NBA kapısı açılabilir

FastBreak / Hazırlayan: Dogus Arun

Donovan NBA’e doğru?

Page 8: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Son dönemin en spektaküler performanslarından birini gösteren Westbrook’un önünde iki büyük hedef daha var

evin Durant’ın sakatlığı dolayısıyla Oklahoma City Thunder’ın tüm hücum yükünü neredeyse tek başına üstlenen ve sezon içinde 4 kez üst üste triple double yapmak gibi olağanüstü performanslara imza atan Russell Westbrook’un tüm sezon sarf ettiği emeğin kar-şılığını alabilmek için bir vites daha artırması gerekebilir. Play-off’a

kalabilmek için sadece 1 galibiyet arkalarında olan ve 4 maçlık bir galibiyet serisi yakalayan New Orleans Pelicans tehdidiyle uğraşan Westbrook, aynı zamanda sayı krallığı için eski takım arkadaşı James Harden ile kıyasıya bir mücadele için-de. Bu yazı kaleme alındığı sırada Harden maç başına 0,05 sayı ile önde olsa da 1993-94 sezonundaki David Robinson-Shaquille O’Neal kapışması gibi bu yarış da sezonun son maçına kalabilir. Kim bilir, Westbrook bu iki cepheden de galip çıkarsa MVP ödülüne düşük bir şans ile olsa bile göz kırpabilir.

K

Westbrook’un Çift Cepheli Savaşı

Page 9: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Son dönemin en spektaküler performanslarından birini gösteren Westbrook’un önünde iki büyük hedef daha var

Westbrook’un Çift Cepheli Savaşı

FastBreak

Page 10: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Geçtiğimiz sene Warriors’tan olaylı bir şekilde ayrılan Marc Jackson’un açıklamaları,eski oyuncularını bir hayli kızdırdı

erşembe günü katıldığı bir programda “Eğer bugün bir karar ver-memi isteseniz MVP ödülü için oyumu James Harden’a verirdim çünkü onun sayesinde Houston Rockets bugün bulunduğu yerde” diyen Mark Jackson eski oyuncularının tepkisiyle karşılaştı. “O sırada resmi olarak oy kullanmadığı için kırılmadım ancak şaşır-

dım” diyen Warriors’ın MVP adayı Stephen Curry geçen sezon işler karışıkken Jackson’ı savunduğunu ve onun benzer bir şey yapmamasının kendisini şaşırttı-ğını sözlerine ekledi. Değişik mizacıyla tanınan Andrew Bogut ise bu açıklamaya tepkisini “Yani, o gün 1 Nisan’dı” sözleriyle koydu ve “O adamın adı neydi? Mark? İsmini hatırlamıyorum da” diyerek Warriors yönetimiyle kavgalı şekilde takım-dan ayrılan Mark Jackson’ın artık oyuncular arasında da pek popüler olmadığını gösterdi.

P

Bogut ve Curry, Mark Jackson’a Kırgın

Page 11: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Geçtiğimiz sene Warriors’tan olaylı bir şekilde ayrılan Marc Jackson’un açıklamaları,eski oyuncularını bir hayli kızdırdı

Bogut ve Curry, Mark Jackson’a Kırgın

FastBreak

Page 12: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

NBA resmi internet sitesi yardımıyla artık siz de kendi Mount Rushmore’nizi yapabilirsiniz

outh Dakota’da bulunan ve Amerika’nın eski başkanları George Washington, Theodore Roosevelt, Thomas Jefferson ve Abraham Lincoln’un suratlarının bir dağa oyulduğu Mount Rushmore anıtı bas-ketbol için de her zaman bir referans konusu olmuştur. Basketbol tari-hinin en özel 4 oyuncusunu seçmenizin istendiği, geçen sezon LeBron

James’in kendi seçiminde Michael Jordan, Larry Bird, Magic Johnson ve Oscar Robertson’ı koyduğu basketbol Mount Rushmore’ni artık NBA.com’un yardımıyla siz de yapabilirsiniz. Kendi Mount Rushmore’unuzu yapmak için http://www.nba.com/rushmore/ adresine tıklamanız ve oradaki listeden 4 oyuncu seçmeniz yeterli. NBA TV yorumcu Steve Smith’in bir animasyon eşliğinde oyacağı özel Mount Rushmore’unuz şampiyonluk, MVP sayıları, sayı-ribaund-asist ortalamaları ve yılın takımı seçimlerini bulunduran bir grafikle karşınızda olacak.

S

Kendi Mount Rushmore’unuzu

Yaratın!

Page 13: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

NBA resmi internet sitesi yardımıyla artık siz de kendi Mount Rushmore’nizi yapabilirsiniz

Kendi Mount Rushmore’unuzu

Yaratın!

FastBreak

Page 14: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

LOB CITY!

Page 15: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

LOB CITY!

Page 16: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Los AngeLes Clippers

Page 17: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Uzun süre Lakers’ın gölgesinde kalan Clippers, Chris Paul önderliğinde hem Lakers’a, hem de ligin geri kalanına meydan okuyor.      

Los Angeles şehrinin iki takımından birisi olan Clippers, Lakers’ın şâşalı tarihi ve sayısız başarılarının yanında şehrin “küçük kardeşi” konumunda. Gelin görün ki, Kobe Bryant’ın 2-3 senedir sezona mâl olacak düzeydeki sakatlıkları ve akabinde takımın yeniden planlama adına bir lotarya takımına dönüşmesi sonrası bu sıralar büyük olan kardeş Clippers. Geçtiğimiz sene, kurdukları iddialı kadronun başına Celtics’in şampiyon koçu Doc Rivers’ı getirmesi sonra çok daha iddialı hatta kimi çevrelerce “contender” bir takım hüviyetine dönüşen takım, Lakers’a nazaran daha medyatik ve göz önünde. Ligin son yıllarda en dominant oyun kurucularının başını çeken Chris Paul etrafında, pota altının canavar adamı Blake Griffin ve zıpladığında adeta bir mutant görünümü çizen bir başka korkutucu dev DeAndre Jordan... Bu üçlünün başrolü oynadıkları ikili oyunlar sonrasında gelen spektaküler smaçlar sonrası bir lakaba bile sahipler: Lob City.

Yenİ Şef DoCBüyük potansiyel bir kadronun amiyâne

tabirle “el freni” olarak görülen koçu Vinny Del Negro’nun ardından Haziran 2013’te takımın başına Doc Rivers getirildi. Rivers ilk sezonunda kulüp rekoru kırarak normal sezonu 57 galibiyet ile Batı’da üçüncülükle kapadı. Kadro ve teknik ekip ne kadar iyi uyum gösterse ve hemen başarı elde etmeye başlasa da hiçbir spor dalında göreve yeni gelen teknik sorumludan şampiyonluk beklenmez fakat Doc’ın takım üzerindeki etkisi Clippers’ın yakaladığı ivme sonrası taraftarlar içten içe “yoksa” diyerek play-off mücadelesine başladı. İlk turda Golden State Warriors ile karşılacak olan takımda her şey çok iyi giderken, takım sahibi Donald Sterling’in basına sızan “ırkçı” bir ses kaydı takımın ve özellikle siyahi oyuncuların psikolojilerini alt üst etti. Çoğu NBA

LOS ANGELES YENİ ŞAMPİYONUNA

HAZIR!Yazı Alican Şengül

Page 18: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

çevresi oyuncuların kendi takım sahiplerini protesto etmek adına maçlara çıkmayacağını iddia etti. Koç Rivers, Sterling’in takım sahibi olmaya devam ettiği sürece görevine devam etmeyeceğini belirtti. Oyuncular ısınma tişörtlerinde takım sahiplerine tepkilerine belirtti ve sonunda Sterling 2,5 milyon dolarla NBA tarihinin açık ara en büyük cezasına çarptırılarak takımı, Microsoft’un eski CEO’su Steve Ballmer’a 2 milyar dolar karşılığında devretmek zorunda kaldı. Takım bu zorlu süreç içerisinde Warriors’u serinin son maçında elemesine karşın Konferans yarı finalinde 6 maç sonunda Oklahoma City Thunders’a elenerek sezonu tamamladı. Vinny Del Negro sonrası takımda hem hücum hem de savunma anlamında Rivers menşeîli bir çıkışın olduğu aşikar. Rivers adına tartışmalı tek konu, koca takas dönemi boyunca tek hamle yapması ve bu hamlesini de NBA kariyerine mevcut durumundan çok daha farklı beklentilerle başlayan oğlu Austin Rivers’ı takıma katması. Bu aynı zamanda bir ilk. Şöyle ki; NBA tarihinde ilk kez bir oyuncu, babası tarafından takas edilerek bir takıma katıldı. Clippers’ın NBA genelinde iddialı bir takım olması ve bütçesi düşünüldüğünde CV veya katkı bakımından daha etkili isim veya isimler katması beklenirken bu hamlenin gerçekleşmesi tartışmalara yol açtı. Bu eleştiriler ışığında oğul Rivers, Jamal Crawford’ın arkasında back-up oyun kurucu olarak çok da kötü işler yapmayarak nispeten babasını haksız çıkarmamış gözüküyor. Tabii şimdilik.

Süper üçlüLob City’nin 3 başrol oyuncusu var ama

temelinde bu kavramın oluşmasına ön ayak olan isim tartışmasız Chris Paul. Üçlünün diğer iki ayağı olan Blake Griffin ve DeAndre Jordan ile yüksek post üzerinden oynadıkları oyunun kilit noktası onun hem savunmayı iyi okuması hem arkadaşlarını takibi hem de pas yeteneği. Zaten bir oyun kurucu bu kadar bariz iyi özelliklere sahip

Los AngeLes Clippers

Page 19: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 20: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Los AngeLes Clippers

Page 21: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

olunca oyunu domine etmesi kaçınılmaz oluyor. Kariyerinin en iyi sezonlarından birini geçiren süperstar, 10.2 ile asist krallığında başı çekerken; üst üste iki, toplamda ise dördüncü kez sezon asist ortalamasında çift hanelere ulaşmış durumda ve bu doğrultuda da normal sezon MVP’si ödülünün en önemli adaylarından birisi konumunda. Fakat rakiplerinin ekstrem şartlara sahip olmasından ötürü, bu adaylardan en az olasılık tanınan isim de kendisi. Diğer adaylardan bazıları; takımı Warriors’ın ligin tepesine çıkmasındaki en önemli faktör Stephen Curry, ardı ardına triple-double yaparak inanılması güç istatistiklerle büyük sakatlık problemleri yaşayan takımı Thunder’ı play-off eşiğinde tutan Westbrook, Howard’sız Rockets’ı Batı’da Warriors’ın hemen arkasından zirveye taşıyan James Harden ve son olarak Lebron James. Belki ve hatta muhtemelen ödülü kazanamayacak ama çok iyi bir sezon geçirdiği su götürmez.

   Play-off yarışının en kızıştığı noktada sakatlanarak 15 maç kaçıran Blake Griffin, geçtiğimiz günlerde sakatlığını atlatarak takıma döndü. All-star yıldız, geçtiğimiz sezona nazaran rakamsal olarak bir düşüş yaşamış gibi görünse de oyununda yaptığı değişiklikler sonrası uzun vadede çok daha etkili bir silaha dönüşmüş durumda. Hâlâ her ne kadar epey kötü bir serbest atışçı olsa da şutunu inanılmaz boyutlarda geliştirmiş durumda. Çalışmalarının karşılığında artık boyalı alanın dışından da iyi bir şut tehdidine sahip. Hatta arada üçlük bile atabiliyor! Kariyerinin bundan önceki sezonlarında en fazla %29 yüzdesini bulabilen Griffin, bu sezon %41 ile üçlük atıyor. Hâlâ maç başına tam olarak 1 üçlük bile denemiyor ama bu konuda gösterdiği gelişim takdire şayan. Üçlünün son ayağı DeAndre Jordan, hakkı yeni yeni verilmeye başlanan bir oyuncu aslında. Dwight Howard’ın Orlando’dan

Page 22: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

ayrıldıktan sonra düşüşe geçen kariyeri ve yaşadığı sakatlıklardan sonrası ligin pota altının yeni sahibi kendisi. Aynı zamanda bu sezon All-Star seçilmemesinden ötürü tartışmaların ayyuku çıktığı isimlerden olan Jordan, geçtiğimiz sezon 13.6 ortalama ile ribaunt kralı olurken bu sezon ortalamasını daha da yukarı çekip 14.8’e çıkardı. Sezonun bitmesine sayılı günler kaldığını düşünürsek, tahtını büyük ihtimalle koruyacak. Kadro mühendisliği açısından ligin önemli 2-3 takımından birisi olan Clippers, ilk beşinde keskin şutör JJ Reddick’in yanı sıra yine NBA’in sayılı dış savunmacılarından Matt Barnes’a sahip. Barnes’ın aynı zamanda iyi bir ceza şutörü olduğunu da düşünürsek Clippers’ın ne denli bir hücum potansiyeline sahip olduğunu daha iyi anlamak mümkün. Maç başına 106.8 sayı ortalaması ile de ligin en iyi ikinci hücum takımı durumundalar. Yedeklere gelince, bu konuda takımın eksiği yok fazlası var. CV’sinde iki tane “Yılın Altıncı Adamı” ödülü bulunan, ligin en değişik karekterlerinden ve keskin şutörlerinden Jamal Crawford’ın yanı sıra, temsilcimiz Hidayet Türkoğlu, pota altı oyuncuları Spencer Hawes ve Glen Davis ile daha birçoğu...

SonSözNBA’de normal sezonun bitimine sayılı günler

kaldı. Doğu’da tablo daha net fakat Batı’da hem son bilet için, hem de play-off tablosunun içerisindeki takımlar arasında saha avantajını kapma adına kıyasıya bir yarış var. Dördüncü sıra için yarışan takımlar sırası ile Portland, Clippers ve son şampiyon San Antonio Spurs. Hatta pratikte zor gözükse de matematiksel olarak Dallas’ın da bu koltuk için ufak bir iddiası var. Dallas Mavericks bir kenara, bu 3 takım arasında kalan maçlar itibarıyla en avantajlı takım Clippers. Yani play-off ilk turunda kuvvetle muhtemel rakipleri Portland olacak. Wes Matthews gibi çok önemli bir parçasını kaybeden rakibi karşısında saha avantajını ele geçiremeseler bile kağıt üstünde favori taraf ufak bir farkla Los Angeles ekibi. Burada Clippers adına en önemli faktör, Blake Griffin’in play-off ilk turuna kadar tam olarak form tutması. Bir diğeri ise, sezon içerisinde zaman zaman aksayan yan parçaların performansları gerçekten bir contender olup olmadıklarını gösterecek önemli etkenler olacak.

Page 23: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Los AngeLes Clippers

Page 24: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

KawhiSo Serious?Görev adamlığından final MVP’sine uzanan yol başlı başına bir basketbol hikâyesi. Ancak Leonard’ın hikayesi bu kadarla sınırlı değil...YAZI: Furkan sümbül

Page 25: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Kawhi

Page 26: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Kawhi Leonard

Page 27: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

K awhi Anthony Leonard. Ülkemizde Kawhi isminin telaffuzunun öğrenilmesi epey uzun sürdü. Rahmetli babasının koyduğu isim, bir

Afrikalı prensin adından geliyor. Sıkıntılı bir çocukluk süreci

geçiren Kawhi, henüz 5 yaşınday-ken ebeveynlerinin boşanma

sürecine tanıklık edecekti. Ayrılığın ardından Moreno Valley’de annesiyle birlikte

kalmaya başlasa da, babası onun hayatında hep önemli bir yere sahip olacaktı. Küçük yaşından itibaren hafta sonlarında babasıyla beraber araba yıkamaya giderdi ve onu spora yönlendiren isim de yine babasıydı.

Atletik yapısı ve ribaund sezgisi ile dikkatleri çeken Kawhi, King High School’a geçiş yaptıktan sonra beklenen patlamayı yaptı. Chicago Bulls’un genç yıldız adayı Tony Snell ile beraber takımı sürükleyen ve 30-3 derecesini yakalayan takım, tarihinin en iyi dönemlerinden birini yaşıyordu. Ancak 18 Ocak 2008 günü Kawhi Leonard’ın hayatının dönüm noktasıydı. Araba yıkadığı otoparkta saat 18:15’te vurulan babası, yarım saat içerisinde hayatını kaybetti. Kawhi ise bunu annesinin öbür evliliğinden olan kızlarından birinden, hem de telefon vasıtasıyla öğreniyordu. Ne olduğunu sormak istediğinde amcası eve gidince bu konuyu konuşacaklarını söyledi. Eve gittikten sonra geçen sürede amcası onu kontrol etmeye gittiğinde her şey yolundaydı ve iyi olduğunu söylüyordu. İyiydi ama unutmuyordu. Konusunu asla açmıyordu ama kalbinde hep taşımaya devam ediyordu.

Ertesi gün bölgesel anlamda en önemli derbiler-den birine çıkacaklardı ve takımını yalnız bırakmı-yordu. Aynı zamanda takımdan da arkadaşı olan en samimi arkadaşı Jeremy Castleberry, “Biz ayakta bile duramazdık ama o bizi yalnız bırakmadı” diyor-du. Kawhi o gece maçı kaybetmelerine rağmen 17 sayı ile takımını sırtladı. Maç sonu annesinin yanına giden genç adam, “Babam keşke benimle olsaydı,

Page 28: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 29: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Kawhi Leonardartan takımda Leonard’a olan güven ve saha içindeki sorumluluğu giderek artıyordu. Süresi 31 dakika civarına kadar yükselmişti ve takımın gelecek yıllardaki yüzü olacağı her geçen gün daha da belirginleşiyordu. 1 numaradan 4 numaraya kadar tüm pozisyonlardaki oyuncuları savunabilen Kawhi, her geçen gün rakiplerin de saygısını kazanmaya devam ediyordu. 2013 play-off’larında Lakers ve Warriors’ı geçen Spurs, Grizzlies’ten de 2 sene önceki hezimetin öcünü alıyordu. Rakip LeBron James’li, Dwyane Wade’li, Chris Bosh’lı son şampiyon Miami Heat’ti. LeBron James’i ciddi manada yıpratan ve sinirini bozan Kawhi, tam bir play-off oyuncusuna dönüşmüştü. Yüksek basketbol IQ’su sayesinde Popovich’ten aldığı tavsiyeleri harfiyen yerine getirerek her geçen gün üzerine koyuyordu. Yardım savunması, ceza şutları gibi alanlarda kendisini çok daha fazla geliştiriyordu. Serinin 6. maçında 2 sayı öndeyken 2 atışı da sayıya çevirse, Spurs durumu 4-2 yaparak şampiyon olacaktı ancak Leonard 2’de 1 yaptı ve devamında Ray Allen’dan gelen üçlük maçı uzatmaya götürdü. 7. maçta James’in insanüstü performansı ve Leonard’ın seri boyunca zaman zaman girdiği faul problemleri, Miami’ye üst üste 2. şampiyonluğu getirecek ve San Antonio bir kez daha parkeden boynu bükük ayrılacaktı.

Yeni sezona Belinelli ve Ayres takviyeleriyle giren Spurs’te hedef şampiyonluktu. Duncan 38, Ginobili 37 ve Parker 32 yaşına gelmişti. Büyük üçlü için son fırsatlar-dan biriydi ve gelişiminin en uç noktalarında olan Kawhi Leonard da ekibi tamamlıyordu. Sezon içinde sık sık Popovich tarafından Leonard’ın bu sezon daha fazla sorumluluk alması gerektiği ve ileride bu takımın yıldızı olacağı daha yüksek sesle vurgulanıyordu. 2013-14 sezonu Spurs için harika geçti ve sezon içerisinde yakalanan 19 maçlık seri, kulüp rekoru olarak kayıtlara geçti. Play-off’larda ilk turdaki Dallas eşleşmesi haricinde çok fazla zorlanmayan Spurs, finallere adını yazdırdı ve karşısında yeniden Miami’yi buldu. LeBron

benimle gurur duyardı eminim” diyor ve annesinin kucağı-na yığılıyordu. Annesi ise babasının onu gördüğünü ve gurur duymaya devam ettiğini söyleyerek onu teselli etmekle yetindi.

Bu olay ona ileride sorulduğunda, o gecenin hayatına yön verdiğini söylüyordu. “Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım, her gece. Her gün daha iyi olmaya çalışacağım çünkü babamın benden istediği tam olarak buydu.”

Kolej kariyeri için San Diego’nun yolunu tutmadan önce amcasıyla konuşması esnasında, 2 yıl sonra profesyo-nel olmak için gittiğini söylüyordu ancak en yakını olan amcası bile ona inanmıyordu. Kawhi ise herkesi şaşırtma-ya devam ediyordu. Muazzam bir kolej kariyeri ve sayısız bireysel ödülün ardından 2011 draftına giren genç yıldız, belki de NBA tarihini değiştiren bir dizi olayın içinde bulunuyordu. Geçmişinde yaşadığı talihsiz olaylar onun yeteneğine olmasa da karakterine olan güvenilirliği azaltııp, draftta ilk sıralardan uzaklaştırıyordu. Ancak kalite olarak 15. sırayı da asla hak etmiyordu ve seçimi yapan Indiana Pacers’ın müthiş bir iş yaptığı düşünülüyor-du. Ta ki San Antonio Spurs ile takasa girene kadar... Elinde Paul George gibi bir 3 numara bulunan Pacers, oyun kurucu pozisyonunda ciddi bir sıkıntı yaşıyordu ve bu pozisyon için ilk aday San Antonio Spurs’ün parlayan yıldızı George Hill’di. Bruce Bowen’ın 2009’da emekliye ayrılmasının ardından bu pozisyonu bir türlü doldurama-yan ve oyun kurucu pozisyonunda Tony Parker gibi bir yıldıza sahip olan Spurs ise 5 dakika içerisinde kararını verip Kawhi Leonard’ı, George Hill karşılığında Indiana’ya yolluyordu. Hill o esnada çok daha güvenilir ve kendini ispatlamış bir oyuncuydu. Bu karardan dolayı başlarda çok eleştirilen Gregg Popovich, Leonard’daki parıltıyı görüyordu ve o gecenin ardından Bruce Bowen’dan çok daha fazlasını sahipti.

Amansız bir karaktere sahip olan Leonard, bunu belki de babasının ona verdiği öğütlere olan saygısına borçluy-du. Hep karakterine ve yaşadığı olaylara değindiğimiz Leonard’ın oyuncu özelliklerine baktığımız zaman ilk olarak atletizmi dikkat çekiyor ancak şeytan ayrıntıda gizli. Baş parmağı ile serçe parmağı arasındaki mesafe yaklaşık 28 cm ve bu korkunç uzunluk onun doğuştan elit bir savunma oyuncusu olmasını sağlıyor. Kanat genişliği ise 2.23 metre ve bu alanda kendisinden yaklaşık 15 cm uzun olan Andrew Bynum’un bile önünde. Kolej yıllarında 4 numarada daha çok kullanılan Kawhi, NBA’de 3 numara pozisyonuna evrildi ve bu durumda topla olan münasebe-tinin çok daha üst seviyede olması gerekiyordu. Özellikle şut mekaniği üzerinde Richard Jefferson ile birlikte yaptığı çalışmaların ardından ciddi değişiklikler ve ilerlemeler kaydetti. Üç sayı yüzdesini 40’lara kadar çıkardıktan sonra top hakimiyetini de artırdı ve bir yıldız olma yolunda ciddi adımlar atmaya başladı.

Lokavt dönemi sonrasında NBA kariyeri başlayan genç yıldız, çaylak sezonunda 24 dakika süre buldu ve hiç de fena bir sezon geçirmedi. Yılın çaylağı oylamasında dördüncü sırada yer aldı ve en iyi çaylaklar beşinde kendisine yer buldu. Play-off’lar ise San Antonio için adeta bir hüsrandı ve 2-0’dan kaybedilen Thunder serisi epey can yakmıştı. Ancak önümüzdeki sezona bomba gibi giren Spurs, bu sefer çok daha inatçıydı. Yaş ortalaması epey

Page 30: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Kawhi LeonardJames, karşısında bu sefer çok daha farklı bir Kawhi Leonard ve San Antonio Spurs bulacaktı.

Takımın hücum konusunda sayısız lideri olsa da savunmada kıvılcımı başlatacak isim yine Kawhi’ydı. Özellikle geçen sezonun final bölümünde LeBron James’in performansının bu sezon tekrarlanmaması gerekiyordu ve Kawhi bu anlamda geçen sezona göre çok daha fazla güven veriyordu. Öyle ki Thunder eşleşmesi-nin 4. maçında Westbrook’un 12/24 isabetle 40 sayı-5 ribaund-10 asist-5 top çalmalık performansının ardından 5. maçta onu tutma görevi Leonard’a veriliyordu. Westbrook’u 21 sayıda tutan Kawhi, takımının 28 sayı farkla elde ettiği galibiyette 1 numaralı pay sahibi oluyordu.

Finallerde ilk 2 maç 1-1 ile geçilirken, Kawhi sezon içindeki performansının pek de üzerinde değildi. Hatta play-off ortalamasına göre formsuz başladığı bile söylenebilirdi. 2. maçın ardından yenen takım yemeğinde annesinin yanında oturan Kawhi, omzuna dokunan bir el ile silkiniyordu. Popovich omuzlarını sıktıktan sonra yanına oturduğu Kawhi’ye, annesinin yanında fırçayla karışık talimatlarda bulunuyor ve sonunda ona güvendi-ğini, kalan maçlarda sorumluluk almasını beklediğini söyleyerek yanından ayrılıyordu. Kalan 3 maçı da kazanarak şampiyon olan San Antonio Spurs’te bilin bakalım dikkatleri kim çekiyordu? İlk 2 maçta 9 sayı ortalama yakalayan Leonard, son 3 maçta 23.7 sayı ve 9.3 ribaund ortalamaları yakalayarak finallerin en değerli oyuncusu ödülünü alıyordu. Magic Johnson ve Tim Duncan’ın ardından MVP ödülünü kazanan en genç 3. oyuncu olan Leonard için inanılmaz duygusal bir geceydi. 5. maçın, yani finallerin son maçının oynandığı gece Babalar Günü’ne denk geliyordu ve Kawhi ödülünü aldıktan sonra mutluluk gözyaşlarına boğuluyordu.

Yeni sezona ise sakatlık problemleri ile başlayan Leonard, sezonun ilerleyen döneminde takımın da form tutması ile yeniden Popovich’in beklediği performansına kavuştu. Duncan ve Ginobili’nin muhtemelen son sezonlarını oynuyor oluşu, ayrılık hediyesi tadındaki olası şampiyonluğa olan motivasyonu yukarıya çekiyor. Geçen sezonda olduğu gibi net favori olarak gösterilmeseler de, Kawhi’ın liderlik ettiği Spurs, hâlâ hiçbir takımın eşleşmek istemeyeceği bir rakip. Kariyerinin sonuna dek Spurs forması altında oynamak istediğini belirten genç yıldız için geçen sezon kazanılan ödül, dilerim ki bir efsanenin doğuşuydu...

Page 31: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 32: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Anadolu Efes, EA Milano karşısında çok kritik bir galibiyet aldı ancak işleri hâlâ bitmiş değilY A Z I : A L İ K O N A V İ C

BiLET SON MAÇA KALDI

Page 33: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

BiLET SON MAÇA KALDI

AnAdoLu efes - eA7 emporIo ArmAnI

Page 34: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

nadolu Efes, TOP 16 turunun sondan ikinci maçında EA Milano’yu ağırladı. Temsilcimiz adına mutlaka kazanılması gereken bir maçtı ancak Laboral’in de Fenerbahçe Ülker’i yenmesiyle maçın önemi iyice arttı ve belki de “sezonun en önemli maçı” konumuna geldi. Bu atmosferde

Anadolu Efes’in strese kapılması ve basketbolun bazı doğrularından uzaklaşması tahmin edilebilirdi ancak lacivert-beyazlılar maça beklediğimizden de kötü başladı. İlk periyot tam anlamıyla bir kabustu. Maç sonu koç Ivkovic de ilk periyottaki kötü performansı gruptaki konumlarının getirdiği strese bağladı. Ancak ikinci periyottan itibaren adım adım vites yükselten ve maçı kazanma isteğini net bir şekilde gösteren Anadolu Efes, çok kritik bir galibiyet almayı başardı. 

A“Özellikle Draper’ın skora hiç katkı sağlamadığı bir akşamda Heurtel’in sahaya koyduğu karakter müthişti”

Anadolu Efes cephesinde maçın iki yıldızı şüphesiz Thomas Heurtel ve Nenad Krstic’ti. Her iki ismin de savunmada zaman zaman sırıttığı doğru ancak ikisi de Avrupa’nın kendi pozisyonunda en iyilerinden. Krstic zaten Avrupa basketbolunda bir marka ancak Heurtel’in liderlik vasıfları açısından ondan aşağı kalır yanı yok. Savunma konsantrasyo-nunu biraz artırırsa muhteşem bir Euroleague kariyerine sahip olabilir. Hatta NBA’de de şansını deneyebilir. 26 sayı, 5 asist ve sadece 1 top kaybıyla maça imzasını attı. Özellikle Draper’ın skora hiç katkı sağlamadığı bir akşamda sahaya koyduğu karakter müthişti. Gerçi Draper’ın çok kötü oynamadığını söylemek gerek. Asistleri, alışıldık savunma sertliği ve top kaybından uzak gösterişsiz oyunuyla takımına yine katkı sağladı. Perpe-roglou da ona benzer bir çizgide, tecrübesini konuşturdu. Dario Saric oldukça iyiydi. Anadolu Efes ikinci yarıda ortaya koyduklarıy

AnAdoLu efes - eA7 emporIo ArmAnI

Page 35: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 36: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

la çeyrek finali hak eden bir takım görüntüsü çizdi. Milano cephesinde ise 4 oyuncu çift hanelere çıktı. Gentile, Hackett ve Brooks ön alanda takımı sürükleyen üç isim. Ancak genel olarak Milano’nun iyi bir takım olduğunu söylemek güç. Geçtiğimiz hafta Laboral’e taktıkları çelmeyle Anadolu Efes cephesinden bir teşekkürü hak ettiler. 

Gelecek hafta Anadolu Efes, Fenerbahçe Ülker; Laboral ise Malaga deplasmanına gidecek. Enteresan bir hikayeye yakışır ilginç bir son olacak. Fenerbahçe Ülker grupta liderlik hesapları içerisinde. Malaga ise grup-tan çıkma şansını yitirmiş durumda ve tama-men ACB’ye konsantre haldeler. Bu elbette Laboral için bir avantaj yaratıyor. Efes’in Fener deplasmanında kazanma ihtimaline nazaran daha büyük bir şansa sahipler. Ancak şunu da söylemek gerek: Euroleague gibi bir organizas-yonda son 8’e kalmak istiyorsanız bir hedef maçı da kazanmanız gerek. Efes için o maçı kazanmanın zamanı geldi.

Page 37: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

AnAdoLu efes - eA7 emporIo ArmAnI

Page 38: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Euroleague’e haftalar öncesinden havlu atan Galatasaray Liv Hospital, Maccabi deplasmanında da son ana kadar mücadele etti ama galip gelemediY A Z I : C A N A s e N A

YiNE KIrAMADIASLAN ŞANSSIzLIğI

mACCABI eLeCTrA - gALATAsArAY LH

Page 39: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

YiNE KIrAMADI

Page 40: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

alatasaray oyuncularının onur mücadelesi, bitime 1 maç kala Tel Aviv’de devam etti. Bu kez mevcut kadronun öne çıkan en önemli iki skoreri Sinan Güler ve Zoran Erceg’den de yoksunlardı ve 19 yaş ortalamalı Nikolov, Ege Arar, Göktürk Ural üçlüsünün ortalama 15 dakika süre aldığı Maccabi deplasmanında da son çeyreğe kadar direnerek bu mücadelenin

zirvesini yaptıkları söylenebilir.Birkaç maçtır Galatasaray’ın maçları nasıl başa

baş götürmeyi başardığını ve sonunda neden kaybettiğini konuşuyoruz. Genellikle de benzer bir tablo çiziyoruz ki bu hafta da aynı durumdan söz edilebilir. Dolayısıyla, gençlerin de maksimum süreyi aldıkları bu haftada daha farklı bir şey yapıp kısa kısa bazı oyuncu

g“Young iyi olduğu yönlerini istikrarla yapabildiği zaman Euroleague’in zirve pivotlarından biri olacak”

performanslarını değerlendirmek istiyorum.

patric Young: Editörümüzün de belirttiği gibi bu hafta da Young’a dilenerek başlayacağım elbette. Genç pivot bu hafta da oyununun yeni ve farklı yönlerinden ipuçları gösterdi: Bire birde Sofo karşısındaki zaman zaman başarılı savunması ve tepede topu yine Sofo’ya karşı alıp driplingle çembere gidişi. 1-2 defa ribaund sonrası topu yarı sahaya taşıyarak bunun tesadüf olmadığını da gösterdi. Bunları istikrarla yapabildiği zaman Euroleague’in zirve pivotlarından olacak ki şu an bile mesela Olympiakos gibi düzenine uyacağı bir zirve takımda çok rahat oynayabilir.

nikolov: Taraftarın en çok ümit beslediği ama TBF yüzünden pek de izleme şansı bulamadığı genç yıldız belki de en ciddi ve uzun sınavını

mACCABI eLeCTrA - gALATAsArAY LH

Page 41: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 42: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

verdi, sonuç ise biraz karışık oldu. İzleyenler zaman zaman çok umut vadeden özellikler görürken, bariz eksikleri de Avrupa basketbolunun en üst düzeyinde açığa çıktı. Olumlu yanları (kendine güvendiğinde) oldukça iyi top hakimiyeti ve gerek şut, gerek potaya gitme anlamındaki cesareti ve bitiriciliği. Ayrıca şut stilini de beğendim. Buna karşın zayıf fiziği ve tedirginliği negatif yanları olarak dikkat çekti ve Maccabi bunu tam saha baskıyla top kaybına zorlayarak kullandı.

ege Arar: Dış şut becerisi ve cesareti dikkat çekse de şut stili biraz sıkıntılı, topu elinden çok ağır çıkartıyor. Bu seviyede bu stil ile başarılı olmak istiyorsa Zoran Erceg gibi o stili mükemmelleştirmesi lazım. Kalırsa Erceg’den çok şey öğrenebilir. Erceg’e benzemeyen yönü ise savunma hırsı. İki hızlı hücumu çok zor ve temiz bloklarla kesti ki daha önce de bunları görmüştük ondan. Devamını bekliyoruz.

Göktürk Ural: Nikolov ve Ege’den 2 yaş büyük olmasına rağmen en silikleri. Galatasaray’da onun için Ergin Ataman’ı silmek isteyenler olması komedi. En iyi ihtimalle TBL orta sıra takımlarının rotasyon oyuncusu olur diye düşünüyorum.

pocius: Zaman zaman yine saçma sapan işler yapsa ve savunmada her zamanki gibi aksa da 3/7 üçlük ile ilk kez hayat belirtisi gösterdi. Şutu da çok güvenilir olmasa da belki daha tanımlı ve kısıtlı bir rolde katkı verebilir. Yine de ihtimal düşük.

Justin Carter: Bu hafta da harika bir smaçla Euroleague jeneriklerine girmeyi başardı. Bunun yanı sıra 12 sayı, 7 ribaund ve 4 asistle all-around oyunundan bir örnek sundu. Ancak asıl değerli bulduğum 2/4 ile üçlük atmasıydı. Biraz olsun isabetli üçlük kullanması öldürücü penetrelerini yapmasını da kolaylaştıracaktır. Savunmada ribaund ve blok amaçlı yardım isteği değerli, ancak bir kaç maçtır fazla gömülüp adamını bırakmasından fazlasıyla pozisyon ve sayı veriyor Galatasaray, daha dikkatli olmalı.

Page 43: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

Kerem Gönlüm: Yaşlı kurt maç sonunda çok fazla yorulup farkın açıldığı dönemde pay sahibi olsa da bu yorgunluğu fazlasıyla mazur gösterecek 18 sayı, 6 ribaund ve 3 asistlik bir performans sergiledi. Galatasaray, TBL play-off’larında ilerleyecekse onun tecrübesine çok ihtiyaç duyacak.

Galatasaray (yönetim kadroyu daha da boşaltmamayı başarabilirse) EL’de son birkaç maç sergilediği mücadeleyle play-off’larda en azından finali zorlayabilir bir görüntü çiziyor aslında. Ama bunu aradaki lig maçlarına (derbi haricinde) bir türlü yansıtamadılar, bu da bir konsantrasyon sorununa işaret ediyor gibi. Başarılı olacaklarsa bunu çözmek zorundalar.

mACCABI eLeCTrA - gALATAsArAY LH

Page 44: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 45: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

lk çeyreği dengeli geçilen maçta, ikinci çeyrek ile birlikte kontrolü eline alan Zalgiris bu formalite

maçında, seyircisi önünde kazanmayı bildi. Üçüncü çeyrekte Kızılyıldız’ın geri dönüşüne izin verseler de, son periyottaki etkili oyunları sonucu belirledi. Ev sahibi ekipte 19 sayı, 9 ribaund ile mücadele

eden Jankunas ve 10 sayı, 8 ribaund, 5 asist ile oynayan James Anderson galibiyetin mimarları oldu.

14 sayı ve 12 ribaund ile oynayan ve sezonun en dikkat çeken isimlerinden olan Boban Marjanovic’in katkısı takımını kurtarmak için yeterli olmadı.

KOÇLAR NE DEDİ?“Maça savunmadaki müthiş gayretimizle başladık fakat ikinci

çeyrekte kontrolü kaybettik. İyi savunmamızla ve akıllı hücumumuzla geri dönmeyi başarsak da Zalgiris’in tecrübesi maçın sonunda, maçı onlara getirdi. ”

Dejan Radojnic, Kızılyıldız

“Bu sene bir üst tura yükselmeyi çok istiyorduk. Bunun için de çok çalıştık ama yeterli olmadı. Sezon boyunca bize çok büyük destek veren taraftarımıza çok teşekkür ediyoruz.”

Gintaras Krapikas, Zalgiris

İ

EuroLeague / E GrubuHazırlayan Eren Tolga Onur

Zalgiris: 76Kızılyıldız: 70

Euroleague TOP 16’da hiçbir şansı kalmamış iki takımın maçında gülen taraf Litvanya ekibi oldu

Page 46: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 47: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

eklenildiği gibi ve önemine uyacak şekilde yakın giden maçta öncelikle Panathinaikos’un hamlesi geldi.

Seyirci desteğiyle birlikte kontrolü ele alan ev sahibi ekibe, sezonun flaş takımlarından Alba’nın söyleyecek bir sözü daha olduğunu son çeyrekte gördük. 11-22 gibi bir skorla rakibini yenmeyi

başaran Alman temsilcisi, son haftaya umutla girdi. 16 sayı, 4 ribaund ve 9 asistle oynayan Renfroe’nin

yanına, 11 sayı ve 11 ribaund rakamları ile McLean ve 14 sayısı ile Redding eklenince Alba’nın zafer resmini daha net okuyabiliyoruz. Yunan temsilcisinin kurt isimleri Diamantidis ve Fotsis’in yüksek yüzdelerle elde ettiği toplam 30 sayı ise Pana’nın maçı kopartmasına yetmedi.

KOÇLAR NE DEDİ?“Bu derece önemli bir maç için yeterli dominasyon ve

motivasyona sahip değildik. Alba’nın maç boyunca sürdürdüğü disiplinine karşı koyamadık. Yine de üst tura yükselmek için kazanabileceğimiz bir maçımız daha bulunuyor.’’

Dusko Ivanovic, Panathinaikos

“Bugün yaptığımız işten dolayı gurur duyuyorum. Biraz şansın yanımızda olduğundan söz edebiliriz ama kesinlikle bunu hak ettik. Gösterdiğimiz büyük hırs ve karakter bizim için anahtar oldu.’’

Sasa Obradovic, Alba Berlin

B

EuroLeague / E Grubu

Panathinaikos: 66Alba Berlin: 68

Son iki bilet için muhteşem bir mücadelenin yaşandığı grupta, Alba Berlin kendisi adına belki de sezonun en önemli maçlarından birisini, Yunanistan deplasmanında kazanmayı başardı

Page 48: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 49: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

lk maçtaki farklı Real Madrid galibiyeti nedeniyle, ikili averaj adına pek bir şey ifade etmeyen bu maçta bu

kez kazanan taraf Barcelona oldu. İlk çeyrekte öne fırlayan Real Madrid’i ikinci çeyrekte yakalayan ve bir daha da kontrolü elden bırakmayan Katalan ekibi, maçtan da galip ayrılmasını bildi. 16 dakikada

bulduğu 5 üç sayılık isabet ile dikkat çeken genç yıldız Hezonja’ya Oleson ve Lampe’nin 12 sayısı

eklenince Barcelona parkede istediğini alan taraf oldu. Madrid’de ise Rudy ve Sergio’nun 37 sayısı istatistik kağıdını doldurmak dışında bir fayda sağlamadı.

KOÇLAR NE DEDİ?“Oyuncularımı galibiyet için gösterdikleri efordan ötürü

kutluyorum. Kötü başladığımız maçta, arkamızda duran taraftarlarımıza da teşekkür ediyorum. Maçın kalanındaki mücadelimiz çok iyiydi. Bu şekilde oynamaya devam edersek çok mutlu olacağım.”

Xavi Pascual, Barcelona

“Evime mutsuz dönmüyorum. Maçı ufak detaylar belirledi. Liderliği alabileceğimiz bir hücum sonrası kendi potamızda sayılar gördük. Takımımı bu zor TOP16’ı grubunu ev sahibi avantajıyla bitirdiği için kutluyorum.”

Pablo Laso, Real Madrid

İ

EuroLeague / E Grubu

Barcelona: 85Real Madrid: 80

Çekişmeli geçen İspanyol derbisinde gülen taraf ev sahibi ekip oldu

Page 50: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 51: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

açın başından sonuna etkili bir oyun sergileyen Malaga, ev sahibi ekibe geri dönüş şansını tanımadı. Özellikle

evinde oynadığı yüksek yüzdeli hücumlarla sezonu beklenenden iyi bir şekilde geçiren Nizhny bu maçtaki motivasyon eksikliğini yenemedi. Rakip takımda Gabriel dışında her oyuncu skor üretirken;

Kuzminskas 18 sayı, Golubovic ise 17 sayıyla galibiyetin mimarları oldular. Ev sahibi ekipte ise

sezon boyunca takımın yükünü çeken Rochestie ve Kinsey’in toplam 26 sayısı takımlarının maçın içinde kalmasına yetmedi.

KOÇLAR NE DEDİ?“Maçı sadece hücumla kazanabilirmişiz gibi bir oyuna başladık.

Bu çok kötü bir başlangıçtı. Taraftarlarımıza bu sene gösterdikleri destek adına teşekkür ediyorum ve adımızı iyi duyurduğumuzu düşünüyorum.”

Ainars Bagatskis, Nizhny

“Nizhny’e, buranın takımlar için ne kadar zor bir deplasman olduğunu bilerek geldik. Bu oyunu kazandığımız için mutluyuz ve son hafta evimizdeki maçı da kazanmak istiyoruz”

Joan Plaza, Malaga

M

EuroLeague / F Grubu

Nizhny: 75Malaga: 94

Grup için hiçbir önemi bulunmayan bu formalite maçında bu sene Euroleague’de hayal kırıklığı yaratan Unicaja Malaga, sezona renk katan ekiplerden Nizhny Novgorod’u deplasmanda farklı mağlup etti

Page 52: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 53: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

EuroLeague / F Grubu

ok yakın geçse de, kontrolün sürekli olarak ev sahibinde olduğu bir maçtı. Namı diğer “Sakal”dan yoksun Yunan ekibinin geri dönmesine ve öne adım atmasına izin vermeyen CSKA, Fenerbahçe’yi de yakından ilgilendiren bu maçı kazanmasını bildi. Bu sonuçla birlikte CSKA ve Fenerbahçe’nin ilk 2

sıradaki yerleri garantilenmiş oldu. Son hafta oluşacak sonuçlara göre ise kesin sıraları belirlenecek.

Itoudis’in gelişiyle birlikte belki de en iyi sezonunu geçiren Teodosic’in 14 sayı, 7 asist, 5 ribaundluk performansı yine dikkat çekiciydi. Bunun yanına Weems ve Kaun’un 16 sayılık performansları eklendi. Konuk ekipte ise Printezis ve Lojeski’nin 16’şar sayıları maçı kazanmaya yeterli olmadı.

KOÇLAR NE DEDİ?“Bu deplasmandan bir galibiyet çıkarmanın zor olduğunu

biliyorduk. CSKA iki kez farkı açtı ama maça bir şekilde ortak olmayı bildik. Rakibe verdiğimiz 19 hücum ribaundı mağlubiyetin ana faktörlerindendi.’’

Giannis Sfairopoulos, Olympiakos

“Öncelikle, iki maç kala saha avantajını garantileyen takımımı tebrik ediyorum. İkinci olarak ise bize sürekli destek veren taraftarlarımızı. Defansif açıdan istediğimiz seviyedeydik. 19 hücum ribaund rakamı da çok büyük bir rakam. Bu istekle devam etmeliyiz.’’

Dimitris Itoudis, CSKA

Ç

CSKA: 76Olympiakos: 70

Rus ekibi, maçın başından sonuna kadar ortada giden maçta Olympiakos’u yenmeyi bilereksekizli finaller için saha avantajını garantiledi

Page 54: Slam Dunk Dergi - Sayi 76
Page 55: Slam Dunk Dergi - Sayi 76

EuroLeague / F Grubu

emsilcimiz deplasmanda, Panathinaikos maçından beri ilk kez silik gözüktüğü bu maçta bariz bir konsantrasyon eksikliği yaşadı. Maçın başından sonuna kontrolü elinde bulunduran ve Bertans’tan yoksun Laboral; maçın ortaya gelmesine bile izin vermedi. Fenerbahçe adına; Hickman’ın takıma

dönüşü sonrası oturan hücum planlarının tekrar değişmesinin de sancılarını gözlemlemek mümkündü.

Ev sahibi ekip play-off şansını devam ettirmek adına kesinlikle kazanmak zorundayken, takımlarını sırtlayan isimler 15’er sayı atan San Emeterio, Causeur ve Adams oldu. Fenerbahçe’de ise Bjelica’nın 17 sayı ve 10 ribaundlık performansı takımını maçta tutmaya yetmedi.

KOÇLAR NE DEDİ?“Birebirde çok etkili olan bir takımla oynadık. Defansta sürekli

koşmak ve hiç durmamak üzerine bir oyun planı planlamıştık. Ayrıca topu sürekli olarak dışarıda tutmak istedik. Sanırım bunu da başardık. Takımımı bu muhteşem efordan ötürü tebrik ediyorum.’’

Ibon Navarro, Laboral

“Laboral’i tebrik ediyorum. Bizi top kayıplarına sürüklediler ve bunların sonucunda, hızlı hücumlarda çok fazla sayı yedik. Bu da maçı kaybetme nedenimizi açıklıyor. Benim önemli oyuncularım bu şekilde oynamaya devam ederlerse, bizi zor zamanlar bekliyor diyebiliriz.’’

Zeljko Obradovic, Fenerbahçe

T

Laboral: 93Fenerbahçe: 77

Fenerbahçe, Top 16’daki muhteşem 9 maçlık deplasman galibiyet serisini İspanya’da bıraktı

Page 56: Slam Dunk Dergi - Sayi 76