ÜRETEN TÜRKİYE’NİN GAZETESİ

/sanayigazetesi.com.tr /sanayigazetesi sanayigazetesi@

Yıl: 10 Sayı: 458 Fiyatı: 10 TL 18 Mart - 24 Mart 2019

01

SAVUNMADATARİHİ PAKT

Savunma sanayi alanındaki başarılı firmaları ve kümelenmesiyle dikkat çeken OSB’nin teknopar-kıyla, TSK’nın ihtiyaçlarını ürettiği katma değerle karşılayan dev isim STM Savunma, iş birliği için or-tak masaya oturdu. Atılan imzayla STM Savunma, katma değerli faaliyetlerine teknopark bünyesinde de devam etmeye karar verdi.

KADIN GİRİŞİMCİYEİHRACAT KREDİSİ

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Kadınlarımızı, kadın girişimcilerimizi ihracatçı yapmak için onların finansman desteğine ihtiyacı var” dedi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türk Eximbank tarafından QNB Finansbank’a sadece kadın girişimcilere kullandırılmak üzere 100 milyon TL ve 200 milyon dolardan oluşan bir kredi limiti açıldığını belirtti. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da kadınların ekonomiye katılımında yaşanan pozitif etkilerine dikkat çekerek, Türkiye’nin zenginleşmesi için kadınlara ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

“REKABET İÇİNNİTELİK ŞART”

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı

Çetin Ali Dönmez, teknolojiyi kullanmak kadar bunu geliştirecek insan gücüne de

sahip olmanın, küresel rekabetin

anahtarı olduğunu belirterek, “Teknolojiyi

tamamlayan, özümseyen insan kaynağı ve sanayi-ciye sahip olmak oldukça önemli” dedi.

YENİLİKÇİ ÜRÜNLERİAVRUPA YOLCUSU

Türkiye otomo-tiv sanayinin halen faaliyette olan ilk üre-ticisi olan TürkTraktör, üretiminden satışına

kadar kadınların aktif rol aldığı fabrika montajlı ön yükleyici traktörleri, ABD’nin ardından Avrupa’ya da ihraç edilecek. Firma ayrıca yeni nesil elektronik ve Tier 4 emisyon seviyesindeki çevreci motorların kullanıldığı traktörlerin ihracatına da başladı.

İSTKA’DAN 5 MİLYONİstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA),

2019 Yılı Fizibilite Desteği Prog-ramı’nı ilan etti. 5 milyon lira kay-nak tahsis edilen

Fizibilite Desteği Programı ile 5

temada geliştirilecek güdümlü projelerin fizibilite

çalışmaları desteklenecek. İSTKA Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin, proje başına 100 bin-450 bin lira arasında destek sunulacağını kaydetti.

SAĞLIK TEKNOKENTE PATENT OFİSİ

Biyoteknoloji ve bi-yomedikal alanlarda

faaliyet gösteren firmaların projele-ri, “Patent Ofisi” ile ticarileşecek. Sağlık Teknokent

Genel Müdürü Dr. Orhan Çömlek, “Sağ-

lık Bilimleri Üniversitesi TTO bünyesindeki Patent Ofisi

Türkiye’deki biyoteknoloji alanındaki tüm fikri sınai mülkiyet hizmetlerini karşılamaya aday olacak” dedi.

ASYA PAZARINDA BÜYÜYECEK

Aygaz, Bangla-deş’te LPG temini,

dolumu ve dağıtı-mı yapmak üzere ülkenin en büyük şirketlerinden United Enterp-

rises ile anlaşma imzaladı. Aygaz

Yönetim Kurulu Üyesi Yağız Eyüboğlu, “Geleceğe

yatırım yapmayı hedefliyoruz” dedi.

04

11

06

05

07

04

08

HABER: Helin AYGÜN

TuğçeEROL

30 tondan 100 grama

HelinAYGÜN

KOBİ’lere butik çö-züm: Dijital Dönüşüm

Merkezi

FatihAĞARMAN

Yükselme döneminde duraklamaya girdik

GüneriGÖZÜAÇIK

Ar-Ge ve tasarım merkezlerindesürdürülebilirlik

SalihKESKİN

Her şey değişirken neler kesinlikle değişmemeli?

EnverERKAN

Dış ticaret dengesi Ocak ayında 2,50

milyar USD açık verdi

04 05 08 09 09 09

Türkiye’de kadınların iş gücüne katılma oranı giderek yükseliyor. Kadın girişimci oranının son 10 yılda yüzde 23’lerden yüzde 34’lere çıkmasıyla kendini gösteren “kadın gücü”, maalesef OSB’lerde yeterince ağırlığını hissettiremedi. Türkiye’de toplam 327 OSB içinde sadece 2 kadın OSB başkanı var. Pagder & Aslan OSB Başkanı Fidan Aslan Eroğlu ile Mersin Tarımsal Ürün İşletme İhtisas OSB Başkanı Gül Akyürek dışında kadın OSB başkanı bulunmuyor. Kadın bölge müdürü sayısı ise bir elin parmaklarını geçemeyecek seviyede.

130 BİN GİRİŞİMCİ

Girişimci kadınları cesaretlendirmek için KOSGEB, kadın girişimcilere daha yüksek bir orandan destek veriyor, kadın istihdamına prim desteği sağlıyor. Öte yandan Ticaret Bakanlığı, hisselerinin yüzde 50’den fazlası kadınlarda olan firmalara ihracat finansman desteği sağlanacağını duyurdu. Bunun için Türk Eximbank 200 milyon dolar ve artı 100 milyon lira kredi ayırdı.

HEM KREDİ HEM HİBE

Türkiye İstatistik Kurumunun hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; firmalardaki üst düzey ve orta kademe yönetici pozisyonundaki kadın oranı 15 yılda yüzde 17,3’e çıktı. 2017 yılında cinsiyete ve ekonomik faaliyetlere göre istihdam oranı incelendiğinde; sanayi sektöründe toplam istihdam oranı yüzde 26,5, erkek istihdam oranı yüzde 31,4, kadın istihdam oranı ise sadece yüzde 15,6 oldu.

YÖNETİCİ SAYISI ARTIYOR

Kadınların üretim süreçlerinde yer alma oranları her geçen gün artıyor. Buna karşılık OSB’lerde kadın yönetici sayısı hâlâ oldukça az durumda.

SANAYIDEKADIN GUCU

NÜKLEER ENERJİNİN TEK ADRESİ

Nükleer enerjinin devleri İstanbul’da 2. Nükleer Santraller Fuarı ve 6. Nükleer Santraller Zirvesi’nde buluştu. Dört kıtadan 20’nin üzerinde ülkeden toplam 188 firma ve bin ziyaretçi, bir araya geldi. Nükleer Mühendisler Derneği Başkanı Dr. Erol Çubukçu, “Zirve ve Fuar’ın birleştirilmesiyle, nükleer alanındaki son ge-lişmelerin tartışıldığı, en son teknolojilerin sergilendiği ve önemli iş bağlantılarının kurulduğu kapsamlı bir platform oluşturduk. Bulunduğumuz coğrafyadaki tek nükleer etkinliği konumundayız. Bu etkinliğin ulusla-rarası boyutunu her yıl biraz daha artırıyoruz” dedi.

03

02

SON TARİH 2 MAYISKOSGEB KOBİGEL Programı kapsamında iki

yeni çağrı yayınladı. İmalat sanayi sektöründe dijitalleşme sürecine katkı sağlayabilecek yerli teknoloji geliştiricisi KOBİ’lerin desteklenmesi ve KOBİ’lerin üretim ve ilişkili iş süreçlerinde dijital teknolojilerden yararlanma düzeyinin arttırılması amacıyla ilan edilen program için son başvuru tarihi 2 Mayıs olarak açıklandı.

OSBÜK ve TÜBİTAK TÜSSİDE kolları sıvadı, OSB bölge müdürlerine verilecek eğitim için düğmeye bastı. Altı aylık dönemi kapsayacak “OSB Bölge Müdürleri Yönetici-den Liderliğe Eğitimleri” 29 Mart’ta başlayacak.

Son başvuru 22 MartYöneticilik sanatı ve liderliğe

dönüşüm, OSB’lerde iletişim ve ilişki yönetimi, kurum kültürü oluşturma ve takım ruhu, problem çözme, etkili kara verme, OSB’lerde çatışma yönetimi, araş-tırma yöntemleri ve istatistiksel analizi, toplam kalite yönetim, yenilik stratejileri ve yenilik yönetimi ve etkili konuşma ve sunum teknikleri konularında OSB bölge müdürleri bilgilendirilecek. Kocaeli Gebze’de bulunan TÜBİTAK TÜSSİDE’de gerçekleşecek eğitimlere katıl-mak isteyen OSB bölge müdürlerinin, OSBÜK üzerin-den rezervasyonlarını yaptırması gerekiyor. Eğitimler için son başvuru tarihi 22 Mart 2019 olarak belirlendi.

Türkiye İhracatçılar Birliği (TİM) Başkanı İsmail Gülle, büyüme rakamlarını değerlendirdi. İhra-catın büyüme verilerini deyim

yerinde ise tek başına sırtladığını kaydeden Gülle,“2018’in ikinci yarı-

sında ekonomimiz üzerinden gerçekleştirilen saldırıların büyüme rakamlarına yan-sımasını bugün hep birlikte gördük. GSYH’mız son

çeyrekte yüzde 3 daralırken, her şeye rağmen yıl genelinde yüzde 2,6 büyümeyi başardık” ifadelerini kullandı.

“Başarıyla atlattık”Geçen yılın geneline bakıldığında doğru analizin yapılacağına işaret eden Başkan Gülle, “Böyle bir ortamda, sanayi ve tarım sektörlerinde yüzde 1 seviyelerinde de olsa artışların olması, üretim çark-larının büyük bir azimle döndüğünün göstergesi” şeklinde konuştu.

OSB MÜDÜRLERİ EĞİTİLECEK “DAYANIKLILIĞINI İSPAT ETTİ”TÜBİTAK TÜSSİDE ve OSBÜK arasında imzalanan protokol kapsamında,

OSB bölge müdürlerine eğitim verilecek.TİM Başkanı İsmail Gülle, 4’üncü çeyrekteki yüzde 3 daralmanın makul

bir seviyede olduğunu söyledi.

TEKNOLOJİ ÜSSÜKURACAK

İzmir Sanayi ve Tek-noloji İl Müdürü Engin

Bişar, 13 OSB’li kentin kılcal damarlarını oluşturan işletme-leriyle süper lige doğru yol aldığını

belirtti. KOBİ’lere yerli üretimin önemini hatır-

latmak için bolca ziyaret gerçekleştirdiklerini söyleyen

Bişar, rekabetçilik ekseninde izledikleri 7 stratejik adım hakkında da bilgilendirmede bulundu.

İZMİR’İNALTIN

KOBİ’LERİ

02

18 Mart - 24 Mart 2019 Yeni Nesil Haber

cilik02 ROPORTAJ

İstihdamının üçte birini sanayi sektörünün oluşturduğu İzmir, 13 OSB’si ve 14 küçük sanayi sitesinin yanı sıra, kentin kapısını dış dünyaya açan 2 serbest bölgeye de sahip. Bu üretim potansiyelinin görmezden gelinemeyeceğini vurgulayan İzmir Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Engin Bişar, “KOBİ’lerimizden yerli üretim ve yüksek katma

değer bekliyoruz” dedi.

EKONOMIYECICEK ACTIRACAK

“YERLİYİ HATIRLATIYORUZ”SİAD’larınız faal çalışıyor mu? Sivil toplum kuruluşları, özellikle EBSO, İzmir Ticaret Odası, MÜ-SİAD, ASKON, TÜMSİAD, ESİAD, EGEKOBİDER gibi ilimizde çok aktif çalışan STK’lar mevcuttur. Güncel ve çarpıcı olması adına bir örnek verecek olursak; İZTO Kal-kınma Ajansı Destekli Girişimcilik Merkezi kurmak için ilimizdeki 8 üniversiteyi kapsayan güzel bir çalışma başlatmış, EBSO çiçekçi-likte pazar payını arttırmak, daha katma değerli ürünler üretmek ve çiçekçilik konusunda tüm paydaşların katılımını sağlayarak bir ekosistemi hayata geçirmek için İhtisas OSB kurmak niyetiyle proje hazırlamaya başlamıştır. İl Müdürlüğü olarak tüm STK ve dernekler ile yakın temas halin-deyiz, her zaman toplantılara katılarak fikirlerimizi, Bakan-lığımızın sunduğu destekleri kendilerine anlatmaktayız.

KOBİ’lerin talepleri nelerdir? İthal ürünlerin yerli imkânlar ile üretilmesini çok önemsemekte-

yiz. İl Müdürlüğümüzde bir ekip oluşturduk, ana sanayi firmala-rını, Ar-Ge merkezlerini belli bir program dahilinde gezerek bilgi-lendirmeler ve çeşitli konularda mini anket çalışmaları yapıyoruz. KOBİ’leri ziyaret ederek ithal ürünleri kendilerine anlatarak, bunların ana sanayi tarafından ithal edildiğini, ancak bunların milli imkânlar ile üretilmesinin ülkemiz için hayati önem taşıdı-ğını vurgulamaktayız. Özellikle tarım sanayisinde ürünlerin daha katma değerli hale getirilmesi konusunda 2019’da firma ziya-retlerimize devam etmeyi ikinci bir hedef olarak benimsedik. Yıllardır kentte denizsel kaynaklı geleneksel tuz üretimi yapılmak-tayken, 2018’de dünyada sadece 3 ülkede yapılıp ihraç edilen yaprak tuz üretimi bir firmamız tarafından üretilmeye başlanmış-tır. Yılda 1 kez tasarım ve üretim yapan sanayicileri teşvik etmek amacıyla “İZTEK İnovasyon Ar-Ge ve Teknoloji Ödülleri” etkinliği düzenliyoruz.

7 STRATEJİK ÖNCELİKKentin sanayi stratejileri nelerdir?Yurtiçi beyin göçünün en bariz yaşandığı iller arasında İzmir lider ildir. Ayrıca imalat sanayisinde yabancı sermayenin tercih ettiği ilk il yine İzmir’dir ve İzmir’e yatırım yapan işletmeler bunun farkındadır. İzmir Bölge Planı planlama çalışmaları sü-recinde yapılmış olan İzmir’de Yükselen ve Stratejik Sektörler Araştırması, İzmir Kümelenme Stratejisinin Geliştirilmesine Yönelik Araştırmalar ve Mevcut Durum Analizi çalışmalarıyla GZFT çalışmaları, çalıştay ve toplantılar sonucunda İzmir’in rekabet edebilirliğini öne çıkara-

cak olan potansiyel ve stratejik sektörler ve bu sektörlere ilişkin ihtiyaçlar belirlenmiştir. Buna göre; başta KOBİ’ler olmak üzere “İzmir’deki işletmelerin ulusal ve uluslararası ölçekte rekabet edebilirliğini sağlamak” İzmir Bölge Planı’nın temel gelişme eksenlerinden birisi olarak belirlenmiştir. Rekabet edebilirlik ekseninde 7 stratejik öncelik: Bölgesel Ar-Ge ve yenilik, kurumsallaşma-üretim ve pazarlama, kümelenme ve düzenli sanayileşme, üretim ve hizmet, KOBİ’lerde temiz üretim, sektörel verimlilik-e-konomik çeşitlilik ve bölge tanıtımıdır.

“TEKNOLOJİ ÜSSÜ” KURULUYORÜniversite-sanayi iş birliği nasıl?8 üniversiteli ilimizde, ileri tek-nolojide mal ve hizmet üretmek amacıyla sanayi ve üniversite iş birliğini sağlayan TGB’lerin sayısı da günden güne artmaktadır. İzmir Bilimpark, DEPARK, Ege Teknopark ve Teknopark İzmir olmak üzere 4 TGB’miz var. Yaşar Üniversitesi bünyesinde öğrencilerin iş fikirlerini geliş-tirmesi, girişimciliği arttırmak adına Minerva isimli Kuluçka merkezi mevcut. Ar-Ge merkezi sayısı 78, tasarım merkezi sayısı 28’dir. 2017’de 31 Ar-Ge mer-kezi kurulmuştur. Urla’da arazi tahsisi yapılan İzmir Teknoloji Üssü’nün kuruluş çalışmalarına başlanmıştır. İzmir insan kay-nağı ve coğrafi konumu başta olmak üzere diğer sahip olduğu avantajları ile yabancı sermaye

için de bir çekim merkezi, ülke-mizin Avrupa başta olmak üzere dışa açılan kapısıdır.

İzmir’in temel ekonomik göstergeleri nelerdir?2018 Ekim sonu itibarı ile 8,54 milyar dolar ihracat 7,91 milyar dolar ithalat yapılmıştır. İhracatı ithalatından daha fazla olan az sayıdaki illerimizdendir. İhracatçı firma sayısı 4 bin 795, ihracatın Türkiye ihracatı için-deki payı yüzde 6,2’dir. 2018’in son verilerine göre kapasite kullanım oranı yüzde 62, teşvikli yatırımlar belge sayısı 166, vergi gelirlerinin Türkiye içindeki payı yüzde 11,9, kurulan şirket sayısı 4 bin 254, marka tescil sayısı 5 bin 303, patent tescil sayısı ise 220’dir. Yabancı sermayeli firma sayısı 2018’in ilk yarısı itibariyle 2 bin 633’tür.

13 OSB, 14 KSS, 2 SEBİzmir’in endüstri profilinden bahseder misiniz?Bugün itibarı ile İzmir ili sınırları içerisinde Sanayi Sicil Sistemine 7 bin 555 firma kayıtlıdır. Aliağa, Bornova, Çiğli, Gaziemir, Ke-malpaşa, Menderes, Menemen ve Torbalı ilçeleri sanayi yatı-rımlarının yoğunlaştığı ilçelerdir. Tekstil, hazır giyim, gıda, içki, tütün, petrokimya, mobilya, plastik, inşaat malzemeleri, tıbbi malzeme, ambalaj, döküm, uzay ve havacılık, savunma sanayi, yenilenebilir enerji, yazılım, otomotiv, demir çelik, ayakkabı sektörleri İzmir’de önemli sa-nayi kolları arasındadır. Alkollü içecekler ve tütün mamulleri sektörleri, tarıma dayalı sanayi içinde en yüksek katma değer yaratan sektörlerden biridir. Ülkemizdeki toplam kimyasal üretiminin yüzde 25’ini temsil eden petrokimya sektörü

üretimi ise, diğer sektörlere girdi sağlayan lokomotif bir sektör konumundadır. Türkiye’nin pet-rokimya konusunda en büyük firmalarından biri olan PETKİM Aliağa tesisleri İzmir’dedir. TÜPRAŞ’ın 4 petrol rafinerisin-den biri de yine kentimizdedir. Yoğun oranda dış ticaret yapan büyük ölçekli otomotiv firmala-rımız mevcut. İzmir’deki sanayi tesislerinin büyük çoğunluğu OSB ve KSS’lerdedir. İzmir’de 13 OSB, 14 KSS var. OSB’ler; İTOB, Aliağa Kimya İhtisas ve Karma, Bağyurdu, Bergama, İzmir Ata-türk, Buca Ege Giyim, Kemal-paşa, Pancar, Kınık, Menemen Plastik İhtisas, Ödemiş, Tire ve Torbalı’dır. Gaziemir’deki ESBAŞ ile Menemen’deki İZBAŞ kentin 2 önemli SEB’idir. Türkiye’nin 18 SEB’indeki istihdamın ve yatırı-mın üçte biri Ege SEB’dedir.

SANAYİNİN “GÜZEL” YÜZÜTürkiye’nin batısından Ege Denizi’nin bağrına açılan Anadolu’nun “güzel yüzü” İzmir, dünyanın en hızlı büyüyen beş metropol ekonomisinden biri. Sanayi yetkinliği ve güçlü firmalarıyla da öne çıkan kent, 1. İzmir İktisat Kongresi’nde aldığı planlı sanayileşme gücünü, yatırımlarıyla devam ettiriyor. Ürettiği Gayri Safi Katma Değer içerisinde sanayinin payının yüz-de 26,9 olduğu kentte Sanayi Sicil Sistemi’ne kayıtlı 7 bin 555 firma olduğunu belirten İzmir

Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Engin Bişar, “İzmir sanayisi Türk sanayisinin yüzde 6,5’ini tek ba-şına karşılıyor. İzmir’de istihdam edilenlerin yüzde 33’ü sanayi sektöründe. KSS’ler, OSB’ler, serbest bölgeler ve teknopark-lar, İzmir sanayisinin gelişi-mine katkı sağlayan önemli enstrümanlardır” diye konuştu. Bişar; İzmir’in rekabet hedefiyle atağa kalkacağını anlatarak, amaçlarının ithal ürünlerin milli imkânlarla üretilmesi olduğunu söyledi.

Makine sektörünün lider firması TEZ-MAKSAN, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü özel bir eğitim programıyla kutladı. Talaşlı imalat sektöründe çalışan kadın CNC operatörlerine üç günlük ücretsiz yoğun eğitim prog-ramı veren TEZMAKSAN, kadınlara katılım belgesi verdi.

TEZMAKSAN mor giydiTezmaksan’ın Yönetim Kurulu Üyesi Fatma Aydoğdu, “kadın sanayici

olur” mottosunu her zaman ilke edindiklerini vurgularken hem dü-zenlediği seminerler hem de maddi ve manevi anlamda verdiği destek-lerle bunu ispatlayan Tezmaksan’ın kadınların yanında olduğunu belirtti. Her fırsatta eğitime verdiği önemi vurgulayan Tezmaksan, “Kadın Sanayici Olmaz mı Dediniz?” adlı kitap ile de kadınlara verdiği desteği bir kez daha ortaya koydu.

“Kadından sanayici olur”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Çanakkale Ezine Gıda İhtisas OSB’nin altyapı inşaat ihalesinin 26

Mart 2019’da gerçekleştirileceğini duyurdu. Bakan Mustafa Varank, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Çanakkale’yi bir gıda üssü haline getirecek Çanakkale Ezine İhtisas OSB’nin yol, içme suyu, atık su, yağmursuyu, atık su paket arıtma tesisi, telekom altyapı şebekesinden oluşan altyapı inşaat ihalesini 26 Mart 2019’da gerçekleşti-riyoruz. Hayırlı olsun” dedi.

Büyük ihale ay sonunda

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) uzun süredir boş olan genel sekreterlik koltuğuna aradığı ismi buldu. EGİAD, geçtiğimiz yıl yapılan İzmir Ticaret Odası (İZTO) seçimle-rinin ardından İZTO’ya transfer olan Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa

Tanyeri’den boşalan göreve yönetim kurulu kararıyla Prof. Dr.Ali Fatih Dal-kılıç’ı getirdi. Ocak ayından yapılan EGİAD seçimlerinde göreve gelen Mustafa Aslan ve ekibinin görevlen-dirdiği Prof. Dr. Ali Fatih Dalkılıç da Tanyeri gibi Dokuz Eylül Üniversi-tesinde öğretim üyesi olarak çalış-makta. İzmir’in en genç profesörleri arasında yer alan Dalkılıç, bu unvana 37 yaşında ulaştı. EGİAD’a olan ilgisinin ve bağının öğrencilik yıllarına dayandığını söyleyen Dalkılıç, 1980 doğumlu. Akademik çalışma konuları arasında ise muhasebe, denetim, ku-rumsal yönetim, finansal raporlama standartları ve etkin yönetim kurulu oluşturmak yer alıyor.

Genç derneğe genç isim

Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, bölgede çalışan yaklaşık 4 bin kadı-nın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü, kırmızı karanfil göndererek kutladı. Bölge Müdürlüğü, Fasdat Gıda ve PSL Elektronik firmala-rında çalışan kadınlara karanfilleri kendi elleriyle takdim eden Bahar’a, Denetim Kurulu Üyesi Fatin Tapcı ve Bölge Müdürü İlhan Metin eşlik etti. Kadınların, medeniyet seviyemizin yükselmesinde çok önemli bir rolü olduğuna vurgu yapan Başkan Ali Bahar, “Çağdaş medeniyet sevi-yesinin yakalanmasında kadınları-mızın rolü ve emeği çok büyüktür.

Kadınlarımızın önlerindeki engeller kaldırıldığında neler yapabildikleri ortadadır. Daha hızlı büyümemiz ve gelişmemiz için kadınlarımızın iş dünyasına sağlayacağı katkıya ihtiyacımız var. Toplumumuzun kalkınabilmesi ve ilerleyebilmesi için onların hünerli ellerine ihtiyacımız var. Dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir. Geleceği şe-killendirecek olanlar da kadınlarımız-dır. Kadınlarımız ne kadar güçlenir, iş dünyasının, sosyal ve kültürel hayatın içinde ne kadar çok yer alırsa, o kadar güçlü bir Türkiye’ye ve geleceğe sahip oluruz” dedi.

Emekçi kadınlarakaranfil

Örme giyim, makine, tütün, plastik, motorlu kara taşıtları, elektrikli cihazlar, organik kimya ve kâğıt sektöründe öncü olan İzmir’in Sanayi ve Teknoloji İl

Müdürü Engin Bişar, yerli üretim konusuna öncelik verdiklerini belirtti.

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İzmir OSB sayısı: 13 SEB Sayısı: 2 Teknopark sayısı: 4 Engin Bişar

Ümit UÇAR umitucar@sanayigazetesi.com.tr

YAZI DİZİSİ

Yeni Nesil Haber

cilik SANAYI 03

03

18 Mart - 24 Mart 2019

SEKTÖRÜN NABZI TÜRKİYE’DE ATTI

6. Nükleer Santraller Zirvesi, dünyanın en önemli nükleer oyuncularını ve sektörün dev isimlerini İstanbul’da bir araya getirmeyi başardı. Nükleer Mühendisler Derneği Başkanı

Dr. Erol Çubukçu, “Türkiye nükleer enerjiye yeni giren ülkeler için örnek oluyor” dedi.

ISTANBUL’DA NUKLEER ENERJI “PATLAMASI”

“KRİTİK BİR ÖNEME SAHİP”“Yapılan hesaplar ışığında elekt-rik üretiminin yüzde 11’ini nük-leer vasıtayla üreten dünyamız, Türkiye’yi 8,5 kez aydınlatmaya yetiyor” şeklinde konuşan Uçar, “7 gün 24 saat meteorolojik şartlardan etkilenmeden elektrik üretimi gerçekleştiren nükleer santrallerde Türkiye’nin geleceği yatıyor. Santraller aynı

zamanda, çevreyle dost bir yapıya da kavuşma yönünde yarış içerisinde. Günümüzde ucuz, sürdürülebilir ve erişilebilir bir enerji kaynağına olan ihtiyaç gitgide büyüyor. İşte bu sebeple değerli katılımcılar; nükleer santraller gelecek için kritik bir öneme sahip.

“DAHA FAZLASÖZ SAHİBİ OLACAKTIR”

Sanayi Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Ümit Uçar ise, endüstri camiasının sanayi ve teknolojik evrelerini anlatarak, nükleer enerjiyle alakalı bağlantı nokta-ları vurguladı. Uçar, 1956 yılında 6821 sayılı Yasa ile Başbakanlık’a bağlı olarak Ankara’da kurulan

Atom Enerjisi Komisyonu Genel Sekreterliği’nden beri sektörle ilgili ciddi çalışmaların yapıldığı vurgu yaparak, “1950’lerden itibaren ülkemiz, nükleer enerji alanında sağlam politikalar üretme evresinde” dedi. “Ülke-miz kaynakları ve teşvikleriyle gelişecek olan nükleer sanayi, diğer sanayi kollarına da güçlü bir rol-model olacak” diyen Uçar, Farklı platformlarda da dile getirildiği gibi, nükleer sanayi geliştikçe ülkemiz katma değerli ürün ihracatında daha fazla söz sahibi olacaktır” şeklin-de konuştu.

“ZEMİN ETÜT ÇALIŞMALARISÜRMEKTEDİR”

Akkuyu Nükleer A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Rusatom Energy International A.Ş. Projelerin Yönetilmesin-den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Anton Dedusenko ise Akkuyu NGS projesindeki iler-leme durumunu değerlendirdi. Dedusenko, “Halihazırda 1’inci ünite reaktör binası temelini tamamlamak üzereyiz. Reaktör binasının dış duvarlarının imalatı için hazırlıklarımızı sürdürmek-teyiz. Buna paralel olarak yardımcı reaktör binası ve yedek

kumanda merkezinin temel yapılarını oluşturmaktayız. Aynı zamanda 2’nci ünite kapsamın-daki çalışmalarımız da devam etmektedir. Bu çerçevede, 2018 yılının sonbahar döneminde 2’nci ünite için sınırlı çalışma izni alınmıştır. Sahada zemin etüt çalışmaları sürmektedir. Bir sonraki aşama olarak bu ünite için inşaat lisansının alınması ve akabinde temel betonun ima-latına başlanması planlanmak-tadır. Eş zamanlı olarak 3’üncü ünite inşaatına başlanabilmesi için gerekli izin belgelerinin alınması amacıyla TAEK’e sunulacak başvuru dosyası hazırlanmaktadır. Akkuyu NGS projesi takvimi oldukça yoğun bir çalışma takvimidir. Takvime göre ünitelerin her birinin bir sene arayla işletmeye alınması öngörülmektedir” diye konuştu.

“İSTİHDAM ALANLARIORTAYA ÇIKACAKTIR”Özdebir; “Nükleer alanında geliştirilecek kapasite katma değeri yüksek diğer sanayi kollarında da kullanılabilir. Hedefimiz, Türkiye’de kurulması planlanan nükleer santral proje-lerinde ve bu projelerin altyapı-larında yerlileşmenin en yüksek oranda sağlanmasıdır. Nükleer endüstriye özel, malzeme ve imalat teknolojilerinin, küme-lenme birlikteliği üyelerince geliştirilmesi; sanayiye teknoloji edinimi, tasarım ve imalat ka-

biliyeti kazanımı da sağlaya-caktır. Ülkemizde oluşturulacak bu tecrübe, uzun vadede dünyadaki diğer nükleer santral projelerinde de Türk sanayisinin tedarikçi olmasına zemin hazır-layacaktır. Aynı zamanda, geniş yelpazede iş imkânı sunması ile yerli sanayiye ve ekonomiye dinamizm kazandıracak olan nükleer santral projeleri, kalifiye personele ihtiyaç duyan yeni istihdam alanlarını da ortaya çıkaracaktır” diye konuştu.

“NÜKSAK’I HAYATA GEÇİRDİK”

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, “Ankara Sanayi Odası olarak uzun bir süredir nükleer enerji konusuyla ilgileniyoruz. Bu nedenle beş yıldır katılımcı olarak yer aldı-ğımız zirvenin bu yıl organizas-yonunda yer alarak ev sahipliği yapıyoruz” dedi ASO Başkanı sözlerine şöyle devam etti: “Ankara’da 13 OSBbulunuyor ve ileri teknoloji yatırımlarının yüzde 20’sine ev sahipliği yapı-yor. Ankara’da imalat sanayiinde yapılan üretimin yüzde 40’ı yüksek ve orta yüksek tekno-lojilidir. 20 doların üzerindeki

ihracat / kg fiyatı ile Ankara Türkiye’de en değerli üretimi yapan kentimizdir. Biz bu nedenlerle Türk sanayisine, nük-leer sektöre hizmet edebilecek kabiliyetleri kazandırabilmek için yola çıktık. Bu konuda ASO olarak Enerji Bakanlığı, TAEK ve kurucu şirketlerle işbirliklerimiz son derece önemli ve başarılı bir koordinasyon yürütüyoruz. İşbirliklerimiz çerçevesinde Rusya, Fransa ve Çekya’dan önemli kuruluşlarla anlaşmalar imzaladık. Japonya ile çok güçlü temaslar ve ortak çalışmalar yürütüyoruz. Bu sayede sanayi-cimizin tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir uluslararası iş ağı oluşturduk. Aynı zamanda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteği ile tüm Türkiye’den nükleer sektöre girmek isteyen sanayicilerin yer aldığı NÜKSAK Nükleer Sanayi Kümelenmesini hayata geçirdik.”

FİRMA SAYISI ARTACAKBu yıl Fuar ve Zirve kapsamın-da, uluslararası alanda oldukça tecrübeli sektörel kuruluşları da ağırladıklarını belirten Dr. Çubukçu; “Almanya’dan VGB, Güney Kore’den Korean Nuclear Partners ve Korean Nuclear Association, İspanya’dan Foro Nuclear ve The Cluster of the Nuclear Industry in Cantabria, Fransa’dan CEA ile GIIN ve

Japonya’dan JAIF International Cooperation Center birikimlerini Türk sanayicisiyle paylaşmak üzere Zirve’ye katıldı. Bu yıl ilk kez Slovenya’dan da dört firmayı ağırlıyoruz. Önümüzdeki yıl etkinliğimizde Türk sanayi-cisiyle iş birlikleri kurabilecek yabancı firmaların sayısını daha da artıracağımıza eminim” diye konuştu.

“ÇOK KIYMETLİ BİR ADIM OLDU”

Ülkemizde nükleer santral inşa-atının başlamış olmasının heye-canıyla bu yıl altıncı kez Nükleer Santraller Zirvesi’nin ve ikinci kez de Nükleer Santraller Fua-rı’nın açılışını yaptıklarını belirten Nükleer Mühendisler Derneği Başkanı Dr. Erol Çubukçu, “Zirve ve Fuar’ın birleştirilmesiyle, nük-leer alanındaki son gelişmelerin

tartışıldığı, en son teknolojilerin sergilendiği ve önemli iş bağ-lantılarının kurulduğu kapsamlı bir platform oluşturduk. Bu-lunduğumuz coğrafyadaki tek nükleer etkinliği konumundayız. Nükleer santral projelerine yeni ya da yeniden başlayan ülkeler ile tecrübeli ülkeleri bir araya getirdiğimiz bu etkinliğin ulus-lararası boyutunu her yıl biraz daha artırıyoruz. Türkiye nükleer enerjiye yeni giren ülkeler için örnek oluyor. Bu kapsamda Sudan, Ürdün, Bangladeş ve Mısır’dan ülke temsilcilerinin TİKA’nın desteğiyle gelmesi bizler için çok kıymetli bir adım oldu” dedi.

“BİR OPSİYON DEĞİL,BİR İHTİYAÇTIR”

İstanbul’da 5 Mart 2019 tarihin-

de gerçekleştirilen seminerin açılış konuşmasını yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji Genel Müdürü İbrahim Halil Dere, “Bugün Türkiye için nükleer enerji bir opsiyon değil, bir ihtiyaçtır. NGS’nin inşa edilmesi ve işletilmesi sonucunda, Türkiye ‘nükleer kulüp’ üyesi bir ülke olacaktır” dedi.

ÖNEMLİ İSİMLER BİR ARADANükleer enerjinin devle-ri İstanbul’da 2. Nükleer Santraller Fuarı ve 6. Nükleer Santraller Zirvesi’nde buluştu. Dört kıtadan 20’nin üzerinde ülkeden toplam 188 firma ve bin ziyaretçi, bir araya geldi. Sanayi Gazetesinin de medya sponsoru olduğu Nükleer Mühendisler Derneği ve Ankara Sanayi Odası iş birliği ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın deste-ğiyle gerçekleştirilen Fuar ve Zirve, Pullman İstanbul Airport Hotel ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi. Fuar ve Zirve’nin

açılışına; Enerji ve Tabii Kay-naklar Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Uygulama Dairesi Başkanı İbrahim Halil Dere, Nükleer Mühendisler Derneği Başkanı Erol Çubukçu, Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Anton Dedusenko, Korea Hydro & Nuclear Power (KHNP) Başkanı Jae-hoon Chung, Sanayi Gazetesi Sorum-lu Yazı İşleri Müdürü Ümit Uçar ve çok sayıda davetli katıldı.

Zirvenin düzenlenmesinde etkin rol oynayan Doç. Dr. Şule Ergün ve Proje Koordinatörü Koray Tuncer dikkat çeken isimler arasındaydı.

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Erol Çubukçu İbrahimHalil Dere

Nurettin Özdebir

AntonDedusenko

Nükleer Santraller Zirvesiİstanbul

04

04 SANAYI Yeni Nesil Haber

cilik

İSTANBUL TUZLA OSB’DE TEKNOLOJİ ZİRVESİ

İstanbul Tuzla OSB’de düzenlenen “Teknoloji Zirvesi ve Sergisi”ne katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bürokratları ve sanayiciler, teknolojiyi kullanacak nitelikli elemana

ihtiyaç duyulduğunu kaydettiler.

SANAYICIDEN INSAN KAYNAGI VURGUSU

YENİ OSB MÜJDESİİstanbul Sanayi ve Tekno-loji İl Müdürü Ümit Ünal da İstanbul’da kurulacak yeni bir OSB’nin müjdesini vererek, “Tuzla sınırları içinde biyotek-noloji ihtisas OSB’ye Bakanlık ve İl Müdürlüğü olarak olumlu bir görüş verdik” dedi. İstan-bul’daki OSB’lerin şehir dışına çıkarılmasıyla ilgili görüşleri değerlendiren Ünal, “Düşük ve orta düşük teknolojinin başka yere deplase edilmesi ama yüksek ve orta yüksek teknoloji ürünlerinin sanayi-üniversite iş birliği kapsamında ülkeye katma değer üreteceği için kent

içinde olmasının politikasını yürütüyoruz. Bu bağlamda Tuzla sınırları içinde biyotekno-loji ihtisas OSB’ye Bakanlık ve İl Müdürlüğü olarak biz olumlu bir görüş verdik” şeklinde konuştu. Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen “Yerli ve Milli Üretim Nitelikli Eğitim” başlıklı oturumda ise İstanbul Anadolu Yakası OSB Başkanı Murat Çöz-mez, İstanbul Tuzla OSB Baş-kanı Bilal Hancı ve Beylikdüzü OSB Başkanı Adnan Keleşoğlu mesleki eğitimin önemiyle ilgili görüşlerini açıkladı.

MESLEKİ EĞİTİMDE ÖNCÜİstanbul Tuzla OSB Başkanı Bilal Hancı, üretmenin artık teknoloji, Ar-Ge ve inovasyon odaklı hale geldiğini dile getirdi. Hancı, “Yaptığımız eğitim ataklarıyla birçok vasıfsız elemanı belgeli ve nitelikli personele dönüştü. Hepsi birer meslek sahibi oldu. İş yerlerinin verimi arttı. Ürünle-rimiz nitelikli ve dünyayla yarışır noktaya geldi. Bugün dünyada kendi insansız hava araçla-

rını üreten 6 ülkeden biriyiz. Dünyada jet motoru üreten 5 ülkeden biri olma çalışmaları de-vam ediyor. Savunma sanayisi örnek gösterilecek noktaya geldi. Uzay Ajansı kuruldu. Uzay teknolojilerine yatırım yapılıyor. Yurt dışında araya adam konularak ilaç getirtiyorduk. Bugün öyle bir noktaya geldik ki ilaçları üretip ihraç ediyoruz” diye konuştu.

ÖZÜMSENEN TEKNOLOJİ

Açılış konuşmasını gerçekleşti-ren Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, teknoloji üretme-nin, kullanmanın ve bunları ticarileştirmenin önemine dikkat çekti. Mesleki ve teknik lise öğrencilerine seslenen Bakan

Yardımcısı, “Burada öğrendikle-rinizi, bir süre sonra fabrikalarda çok daha iyi ürünler yapmak için kullanacaksınız. Belki içinizden bazılarınız girişimci olacak. Sizler Türkiye’nin geleceğisiniz” dedi. Teknolojiyi tamamlayan, özümseyen insan kaynağı ve sanayiciye sahip olmanın önemli olduğunu belirten Dönmez, “Teknoparklarımızın, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin sayısı artıyor. Ancak yeni dönemde sayıdan daha ziyade çıktıların niteliği önemli. Dolayısıyla çok daha çifte odaklı bir bakış açısına sahip olmaya çalışıyoruz” dedi.

GENİŞ KATILIMLI ZİRVEİstanbul Tuzla OSB, Bilim ve Teknoloji Haftası dolayısıyla “Teknoloji Zirvesi ve Sergisi” düzenledi. OSB Bölge Salo-nu’nda düzenlenen ve üç gün süren etkinliğin açılışına, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Sanayi ve

Teknoloji İstanbul Müdürü Y. Mimar Ümit Ünal, Sanayi ve Teknoloji Kocaeli İl Müdürü İlhan Aydın, Tuzla’da yer alan meslek liseleri, üniversiteler ve önde gelen sanayi kuruluşlarının temsilcilerinin temsilcileri ve OSB başkanları katıldı.

REKABETTE İNSAN FAKTÖRÜSanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, teknolojinin küresel rekabe-tin ve büyümenin anahtarı olduğunu belirterek, “İyi bir teknoloji kullanıcısı olmak dışın-da teknolojiyi geliştiren, bunu ticarileştiren bir insan kaynağı bizim için çok önemli” dedi. İstanbul Tuzla OSB Başkanı Bilal Hancı da mesleki eğitimin

önemine değinerek, “Yaptığımız eğitim ataklarıyla birçok vasıfsız elemanı belgeli ve nitelikli personele dönüştü. Hepsi birer meslek sahibi oldu. İş yerlerinin verimi arttı. Başta zaman ve enerji tasarrufuyla Avrupa’yla rekabet ediyoruz. Artık ürünle-rimiz nitelikli ve dünyayla yarışır noktaya geldi” diye konuştu.

30 tondan 100 grama30 tondu.

167 metrekareyi kaplıyordu.

Bir oda dolusu sistem ve kablo olarak hayatımıza girdi.

ABD’de 1940’lı yılların sonunda, Türkiye’de ise 80’lerde bomba etkisi yarattı.

Dünyayı çalkaladı, bir devrin bağımlılığı; yeni jenerasyonun ise eli ayağı oldu.

Hayatımıza girdiği andan beri değişimlerin ardı arkası kesilmedi. Tonlarca ağırlıktaki bir sistemin içinde yer alırken bir anda masa-lara sığmaya, oradan dizlerimizin üstünde konuşlanmaya başladı.

Yeni iş fikirlerine hayat, giri-şimcilere ilham verdi. Kâh ders çalışma kaynağına dönüştü, kâh uzak ülkeleri bir tıkla önümüze getirdi.

Ucuzladı, yaygınlaştı, küçüldü. Öyle küçüldü ki, artık hem bileklerimizin üstünde hem de cebimizde.

Günümüzde ise komut veriyor.

Dünyayı değiştiren bu iki kavra-mın adı bilgisayar ve internet.

İnternet artık, çağın endüstri-sinin temel yapıtaşı. Birbirleriyle konuşan robotların şekillendirdiği Endüstri 4.0 döneminde hayati görevde. Endüstri 4.0, internet bağlantılı yeni dönemin adı.

İşin üretim teknoloji boyutunun önemini her satırımızda vurgulu-yoruz.

Fabrikalarda bir bir “ışıklar” sönüyor, lakin olumlu anlam-da. “Karanlık fabrikalar”, yani insansız veya insan müdahalesine minimum düzeyde ihtiyaç duyan tesisler, ekonomiye katkısını gün geçtikçe artıracak, her gün yeni bir firma Endüstri 4.0’la kucaklaşa-cak.

Pazarlama kanadını da de-ğerlendirmeye alırsak internetin

sayısız nimeti mevcut.

Ekonomimizin orta direkleri KOBİ’ler için internet sayısız ni-metlerin olduğu büyük bir derya...

Filizlenme aşamasındaki fikir-lerin hedef kitleleriyle buluştuğu mecra olan internet, uzağı yakın ediyor, yeni ticari kanallar ve pazarlara girişi kolaylaştırıyor ve girişimciye sınırsız kapılar açıyor.

Türkiye’nin pazar nabzını tutan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), “Dijitalleşen Dünyada Ekonominin İtici Gücü: e-Ticaret” raporunda, 2016 yılında yüzde 65’e ulaşan akıllı telefon penetrasyonu ile Türkiye’nin yüz-de 60 olan dünya ortalamasının üzerinde olduğunu ifade etmişti.

Türkiye’deki elektronik ticaret pazarı yelpazesini açtı. Daha fazla yol alması beklenen, gelişmelere açıklık konusunda uyum sağlasa da, internetin nimetlerinden tam randımanla faydalanamayan KOBİ’ler, ilerleyen zamanlarda değişime tam manasıyla entegre olacak gibi.

Google Türkiye yetkilileri inter-nette KOBİ’ler için büyük fırsatlar olduğunu vurguluyor ve KOBİ’lere “internette müşterilerinizi kovala-yın” mesajı veriyor.

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da, e-ticaret piyasasından daha fazla pay alınması yönünde önemli destekler geliştirilmekte olduğunu müjdeledi. Özellikle kadın girişimciler, bu bağlamda pozitif bir desteğe tabi olacak.

Aksaray’dan Ordu’ya, Kayse-ri’den İstanbul’a kadar, Türkiye’nin her yerinde “e-ticaret” kelimesi hızla aranıyor. “Dijital pazarlama” ise Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya gibi büyük kentlerde daha ön sıralarda.

Türkiye dönüşüyor.

Bu dönüşümün sırtlayıcıları KOBİ’ler olacak.

Haber Müdürü

F. Tuğçe EROL

Türkiye’de bir ilk olarak, öncelikle biyoteknoloji ve biyomedikal alanlarında hizmet verecek Patent Ofisinin; Sağlık Bilimleri Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) bünyesinde kurulması çalış-malarına hız verildi. Patent Ofisi aracılığıyla, Sağlık Bilimleri Üniversitesi akademisyenleri, öğrencileri

ve üniversite çalı-şanlarının projeleri-nin patent işlemleri gerçekleştirilecek. Biyoteknoloji ve biyomedikal başta olmak üzere, Patent Ofisine gelen tüm patentlerin ön değerlemesini yapmaya yetkin, patent vekilleri

adaylarının yetiştirilmesi ve bu amaçla adaylara patent vekilliğine hazırlık eğitimi verilmesi çalış-maları başlatılıyor. Bu doğrultuda Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sağlık Teknokent Genel Müdürü Dr. Orhan Çömlek ve Erdem Kaya Patent Ofisi Genel Müdürü Erdem Kaya arasında hizmet sözleşmesi

imzalandı. Protokol kapsamında, TTO bünyesinde kurulacak Patent Ofisinde eğitim faaliyeti düzenle-necek, adaylar yetiştirilecek ve sonrasında eğitime katılmış adaylar 2019 yılı son çeyreğinde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yapılacak olan Patent Vekilliği sınavına hazırlanacak.

Fikri sınai mülkiyet hizmetiProtokol imza töreninde konuşan Sağlık Tekno-kent Genel Müdürü Dr. Orhan Çömlek, “Patent vekillerimiz, Erdem Kaya Patent Ofisinin ilgi alan-larında son derece tecrübeli personeli ile birlikte başlamış oldukları bu uzun soluklu maratonu, ba-şarıyla tamamlayarak Ar-Ge ve inovasyon dünya-sına Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sağlık Teknokenti ve TTO bünyesinde hizmet edecekler, yerli ve milli üretime katkı verilmesini sağlayacaklar” dedi.

BİYO-SANAYİYE PATENT DESTEĞİ

ÖZEL HABER: Ali ŞAHİN

18 Mart - 24 Mart 2019

sanayi@sanayigazetesi.com.tr

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

İstanbul Tuzla OSBÇetin Ali Dönmez

Teknoloji Zirvesi Bilal Hancı Ümit Ünal

Türk savunma sanayii KOBİ’leri La-tin Amerika’nın en büyük savunma sanayi fuarına katılmaya hazır-lanıyor. Dünyanın da en önemli fuarlarından biri olan LAAD Rio de Janerio 2019, 2-5 Nisan tarihleri arasında Brezilya’da düzenlenecek. Dünyanın dört bir yanından savun-ma devlerinin katılacağı fuarda, Türkiye’den, Savunma Sanayi Baş-kanlığı (SSB) ile yaklaşık 17 şirket yer alacak. ASELSAN, TAI, OTOKAR ve Nurol Makine gibi şirketle-rin katılacağı fuar kapsamında; Türkiye’nin ilk yerli ve millî taarruz helikopteri ATAK da ilk defa Latin

Amerika pazarında tanıtılacak. Fuara katılacak Türk firmalarının öncelikli hedefleri arasında; Latin Amerika ülkelerinde yeni ortak yatırımlar, kıta pazarına açılmak, Türk savunma sanayisi ürünlerinin fiyat ve performans olarak en uygun çözümler olduğunu göster-mek var. Son dönemde dünyanın farklı ülkelerinden ATAK’a talep artarken; helikopter, geçtiğimiz aylarda Brezilya Kara Kuvvetlerinin ihale listesine girmişti. Pakistan ile Türk savunma sanayi tarihinin en büyük ihracat anlaşması da ATAK helikopteri ile gerçekleşti.

KOBİ’lerbavul hazırlıyor

05

05IHRACATYeni Nesil Haber

cilik

18 Mart - 24 Mart 2019

KADIN GİRİŞİMCİLERE KREDİ DESTEĞİ GELİYOR

Türk Eximbank, kadınların ihracat sektöründe rollerinin artması için ihracatçı kadın girişimcilere özel bir finansman imkânı geliştirdi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Kadın

girişimcilerimizi ihracatçı yapmak için onların finansman desteğine ihtiyacı var” dedi.

IHRACATAKADIN ELI DEGECEK

“KADINLARIN FARKLIBAKIŞ AÇILARI VAR”Zira ekonomiye kadın eli değ-mek zorunda diyen Hisarcıklıoğ-lu, “Zaten yapılan çalışmalar da gösteriyor ki, kadınların yönet-tikleri işler daha başarılı oluyor. Kadınların farklı bakış açıları var. Titiz çalışıyorlar. Önsezileri kuvvetli. Liderlik vasıfları üstün. Ekonomiye kalite kazandırıyor, anlam katıyor, coşku, heyecan, incelik ve zarafet getiriyorlar. Eğer zenginleşmek istiyorsak,

Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokmayı hedefliyorsak, kadınlara ihtiyacı-mız var. Kadınlarımızın işgücüne katılımını, erkeklerin seviyesine çıkarırsak, ekonomimiz yüzde 20 daha fazla büyüyecek. Diğer bir ifadeyle, milli gelirimiz 170 milyar dolar artacak ve 1 trilyon doları geçecek” ifadelerini kullandı.

“PROJE ÜRETMEYEDEVAM EDECEĞİZ”Kadınlara destek olunması ha-linde onların gerisini getirdiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu sözle-rini şöyle sürdürdü: “Biz TOBB olarak, bunu hedefledik. Dünya-nın önemli teknoloji şirketleriyle çalışmaya başladık. Turkcell ile birlikte, dünyada da birinci seçilen, Geleceği Yazan Kadınlar projesini hayat geçirdik. 18 ilde 1 bin 800 kadına, kodlama ve iş planı hazırlama eğitimi verdik. 5 bin kadın girişimciye, Facebook

ve Instagram’ı, ticaret yapmak için nasıl kullanabilecekleri öğretiyoruz. Google ile de Dijital Atölye Projesini gerçekleştiri-yoruz. Girişimcilerimize-genç-lerimize dijitalleşme eğitimi veriyoruz. Amaç, KOBİ’lerimize, dijital dünyada etkin bir şekilde var olmaları için yapmaları gerekenleri öğretmek. Tüm bu konularda proje üretmeye devam edeceğiz.”

YÜZDE 20 DAHAFAZLA BÜYÜYECEKTOBB Başkanı Rifat Hisarcık-lıoğlu da kadınların ekonomiye katılımında yaşanan pozitif etkilerine dikkat çekerek, Türkiye’nin zenginleşmesi için kadınlara ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, kadınların

işgücüne katılımının, erkeklerin seviyesine çıkması durumunda, ekonominin yüzde 20 daha fazla büyüyeceğini, milli gelirin 170 milyar dolar artacağını ve 1 trilyon doları geçeceğini söyledi.

KADIN GİRİŞİMCİ ÖN PLANDAToplantı kapsamında kadın girişimcilere ihracat yapabil-meleri için destek verecek-lerini açıklayan Pekcan, yeni uygulamaya ilişkin şu bilgileri verdi: “Günün asıl müjdesine geliyorum. Kadınlarımızı, kadın girişimcilerimizi ihracatçı yapmak için onların finansman desteğine ihtiyacı var. Biz bunu teminen, Eximbank da burada, QNB Finansbank ile beraber kadın girişimcilerimiz, kadın ihracatçılarımız için, yeni bir finansman paketi sunacağız. Ve-rilecek kredi hakkında konuşan

Pekcan, “Yüzde 51’i kadın olan şirketlerimize, firmalarımıza, ihracat kaydıyla verilecek ve toplamda 200 milyon dolar, ilaveten 100 milyon TL. Kadının ekonomik olarak güçlenmesi demek, toplumsal refahın kesin olması demek” dedi. Pekcan, 2019 yılında Türk Eximbank’ın ihracatçı kadın girişimcilere, KOBİ’lere yaptığı gibi tüm kredi programlarında öncelik verece-ğini böylece daha fazla ihracatçı kadın girişimciye finansman desteği sağlanacağını vurguladı.

“FİNANSMAN DESTEĞİNEİHTİYACI VAR”Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Kadınlarımızı, kadın girişimcilerimizi ihracatçı yap-mak için onların finansman desteğine ihtiyacı var. Biz bunu teminen, Eximbank da burada, QNB Finansbank ile beraber kadın girişimcilerimiz,

kadın ihracatçılarımız için, yeni bir finansman paketi açıklayacağız. Bu kredi, yüzde 51’i kadın olan şirketlerimize, firmalarımıza, ihracat kaydıyla verilecek ve toplamda 200 milyon dolar, ilaveten 100 milyon TL” dedi.

200 MİLYON DOLARLIK KREDİ“Türkiye Girişimci Kadın Buluşması”, Ticaret Bakanlığı ev sahipliğinde, Türkiye Esnaf Ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) organi-zasyonunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan etkinlikteki konuşmasında,

Bakanlık olarak kadınların iş gücüne katılımına verdikleri önemden bahsederek, bu alanda destek vermeyi sürdüre-ceklerini söyledi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türk Eximbank tarafından QNB Finansbank’a sadece kadın girişimcilere kul-landırılmak üzere 100 milyon TL ve 200 milyon dolardan oluşan bir kredi limiti açıldığını belirtti.

sanayigazetesi@gmail.com

KOBİ’lere butik çözüm:Dijital Dönüşüm Merkezi

Sadece dijital dönüşüme adapte olabilen firmalar rakip-lerinin bir adım önüne geçerek gelecekte söz sahibi olacak. Türkiye’deki toplam işletmeler içindeki payı 99,89 olan, toplam istihdam içindeki payı yüzde 60’a yaklaşan KOBİ’ler kalkınmadan, ekonominin bütüncül olarak atak yapması mümkün görünmüyor. Türkiye ekonomisinin dinamik ve sürükleyici unsurları olan KO-Bİ’lerin dijitalleşmesini ve böylece küresel pazarlarda güçlenmesini sağlamak amacıyla yeni bir proje hayata geçirildi.

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından geliştirilen “Dijital Dönüşüm Merkezi (DDM) Projesi”, İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) 2018 Yenilikçi ve Yaratıcı İstanbul Mali Destek Programı kapsamın-da destekleniyor.

KOBİ’leri gelecekle buluştur-ma sloganıyla yola çıkan proje, geçtiğmiz günlerde İstanbul’da düzenlenen bir toplantıyla tanı-tıldı. Proje oldukça önemli çünkü yaklaşık 3 milyon liralık bir bütçe ile 120 KOBİ’nin teknoloji yolculu-ğuna rehberlik edilecek. 30 tekno KOBİ ile ihtiyaçları doğrultusunda eşleştirilecek 120 KOBİ, Beyoğ-lu’ndaki merkezde eğitim alacak ve dijitalleşme süreçleriyle tanışa-cak. KOBİ’ler, 18 ay boyunca, 2 bin saati aşan mentorluk desteğinin yanı sıra üretim, iç yönetim ve pazarlama-satış alanında eğitim alarak verimliliklerini de artıracak.

Proje süresince KOBİ’lere işlet-meye özel butik tekno çözümler sunulacak. Firmaların ihtiyaçlarına göre şekillenecek proje kapsa-mında dijitalleşme için yol haritası oluşturulacak. Proje ile kredi ve fi-nansman çözümleri de geliştirile-rek, işletmelerin bu desteklerden faydalanmaları sağlanacak. Dijital Dönüşüm Merkezi, KOBİ’lerin elde ettikleri dijitalleşme düzeylerini sürdürülebilir kılmalarına yardımcı

olacak. KOBİ’lere verilen eğitim-lerin dijitalleşme düzeyine etkisini anlamak için 18 ayın sonunda analiz raporu hazırlanacak ve yayımlanacak.

Büyümek isteyen firmalar için bir tercihten çok zorunluluk halini alan teknolojik dönüşüm, Türki-ye’nin gelişmiş ülkeler seviyesine gelmesinine hizmet edecek. Bunu gerçekleştirmek için atılan birçok adım var. Sanayinin dijitalleş-me çerçevesinde şekillendiği günümüzde, işletmelerin daha aktif olarak teknolojiyi kullan-ması, bunun için gönüllü olması gerekiyor. Katma değerli üretim için gereken vizyon ve yetkinlikleri kazanmak çaba gerektiriyor. Bir süre önce çağrısına çıkılan “KOS-GEB-KOBİ Gelişim Destek Prog-ramı” da bu konuda önemli bir ihtiyacı kapatarak dijitalleşmenin finansal kaynağı olacak. Program, imalat sanayinin milli imkanlarla dijitalleşmesi için gerekli desteği sunuyor. Bu kapsamda, teknoloji geliştiricisi KOBİ’lere işletme ba-şına 300 bin lirası geri ödemesiz, 350 bin lirası teminat karşılığı geri ödemeli olmak üzere toplam 650 bin liraya kadar destek verilecek. Akıllı dijital teknolojileri imalat sü-reçlerine katmak isteyen KOBİ’ler için ise işletme başına 300 bin lirası geri ödemesiz, 700 bin lirası teminat karşılığı geri ödemeli ol-mak üzere toplam 1 milyon liraya kadar destek sağlanacak.

Artık iş KOBİ’lere düşüyor. Devlet desteklerinden yararlan-mak için işletmelerin şartlara uygun proje geliştirmesi ve farklı kurumlarca düzenlenen eğitim fır-satlarını kaçırmaması çok önemli. Bunun başarılması durumunda KOBİ’ler hem kendilerini hem de sanayi ekosistemini güncelleye-bilecek. Çağa ayak uydurama-yan, iş yapma alışkanlıklarını ve üretim modellerini geliştiremeyen işletmeler kapılarına kilit vuracak. Türkiye’nin artık kendi öyküsünü yazması gerekiyor.

Editör

Helin AYGÜN

HAFTADA BİR YAYIMLANIR Genel Yayın Yönetmeni

Şenol AYDIN

İMTİYAZ SAHİBİ

SANAYI GAZETECILIK Matbaacılık Reklam Prodüksiyon ve

İnternet Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. adına;

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

Ümit UÇAR

Haber Müdürü

F. Tuğçe EROL

Mali İşler Sorumlusu

Nuran AYAR

Haber Merkezi

Helin AYGÜN

İnternet Editörü

Fatih AĞARMAN

Reklam ve Halkla İlişkiler

Ali ŞAHIN

Grafik Tasarım

Aydanur UZEL

Dağıtım

PTT Kargo

ANKARA MERKEZ;

Mustafa Kemal Mh. 2127. Sk. No:14/3

ÇANKAYA0 312 417 11 44

KOCAELI OFIS;

Güzeller OSB Fatih Sultan Mehmet Cad.

No:17 Gebze0 262 777 00 44

Yayın Türü: Yaygın Süreli Yayın

sanayigazetesi@gmail.comsanayi@sanayigazetesi.com.tr

www.sanayigazetesi.com.tr

0 (262) 777 00 40

Ofset Hazırlık: Sanayi Gazetecilik Ltd. Şti.Baskı: Akademi Basın Yayın

Akademi Yayın Hukuk Danışmanı: Ilgın GÜLER Tel: 0212 493 24 67-68-69

E-posta: akademiajansmatbaa@gmail.comBaskı Tarihi: 13 Mart 2019

18 Mart - 24 Mart 2019 Yıl: 10 Sayı: 458

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Ticaret Bakanlığı TOBB TESK Ruhsar Pekcan RifatHisarcıkoğlu

“BİRBİRİNİZİ KORUYUN”Anadolu’nun bir köyünde kadınların el emeğini dünyaya pazarlayan bir kadın girişimci ile görüşme fırsatı bulduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Başkanım, dedi. Biz daha fazlasını yapmaya hazırız. Ama önümüzdeki en büyük engel, atölyede çalışan kadınların

eşleri! Yani kadınlar, iş hayatın-daki tüm sorunlara ek olarak, bir de bizimle, yani erkeklerle mücadele etmek zorunda. Ama bunu aşmanın bir yolu var: Birlik olmak. Bir olun. Birbirinizi koruyun. Kadınlara yönelik önyargıları yıkmak öncelikle sizin elinizde” dedi.

SAVUNMA Yeni Nesil Haber

cilik

06

06İKİ DEV, TEK MASA

20 KOBİ’yle iş birliğinin dozunu yükselten sektör devi STM Savunma, TSK’nın ihtiyaçlarına köklü sanayi bölgesi OSTİM’in zincire yeni dâhil olan katma değer üssü

OSTİM Teknopark bünyesinde cevap verecek.

DEFANS GUCUNEOSTIM DOPINGI

SANAYİNİN KILCAL DAMARLARI

Niyetlerinin, OSTİM’deki bütün sanayiyi, aslında STM’nin sahip olduğu projeler içine dahil ederek buradaki katma değeri

zemine yaymak olduğunu söy-leyen İkinci, “OSTİM sanayinin kılcal damarlarıdır. Bu kılcal damarlara yayılmış olan sanayi iş birlikteliğini üniversitemizin de desteğiyle, STM’nin de kat-kısıyla taçlandıracağız. Özellikle savunma alanındaki ihracatları-mızla bunu üst düzeye çıkaraca-ğız. Bu konuya inancım tamdır. Destek verdiğiniz, bize burada yer verdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz” şeklinde duygularını ifade etti.

YERLİ ÇÖZÜMLER ÜRETİYORSanayi, üniversite ve devlet iş birliklerine azami önem verdik-lerini söyleyerek konuşmasına başlayan STM Genel Müdürü Murat İkinci de, bu konuda çok ciddi yatırımları bulundu-ğunu bildirdi. Dünyanın 100, Türkiye’nin ise 4’üncü büyük savunma temsilcisi olduklarını ifade eden İkinci, bu başarıyı daha yukarıya tırmandırmanın

yolunun sanayi ve üniversite iş birliğiyle gerçekleştirileceğini söyleyerek, “Devletle beraber milli teknoloji hamlesi içerisinde yerli çözümler oluşturmaya çok büyük gayretimiz var. Bu gayreti OSTİM Teknoparkta firmalarımızın, üniversitemizin desteğiyle çok daha üst sevi-yelere çıkaracağımıza inancım tamdır” açıklamasında bulundu.

“ALTYAPIMIZ EMRİNİZDE”

STM’de büyük bir enerji gör-düğünü ifade ederek, STM’nin mühendislik gücüne işaret eden Aydın, “OSTİM, İvedik ve yakın çevredeki ekosistemi düşündüğünüz zaman 15-20 bin firma, 150 bin çalışan, bu kadar takım tezgahın, üretim araçlarının bulunduğu bir alan. Türkiye’de ve dünyada böyle bir alt yapıyı bulamazsınız” ifade-lerinin akabinde STM Savunma Genel Müdürü Murat İkinci’ye seslenerek, “Dolayısıyla Sayın Genel Müdürüm bütün bu alt-yapımız emrinizdedir” şeklinde

konuştu. Aydın son olarak, “Siz dünyanın en rekabetçi üretim firması olabilirsiniz. Mühen-disliğini yaptığınız her konuyu OSTİM’de, benzeri sanayi kuruluşlarından daha rekabetçi bir şekilde üretebilirsiniz. Burada inanılmaz bir ekosistem var. Firmalarımız, üniversitelerimiz, araştırma kurumlarımız, ihtiyaç duyduğunuz her şey hemen 100 metre yanı başınızda. Bizim için esas STM’nin OSTİM’e gelmesi-nin böyle bir önemli anlamı var. Buradaki ekosistemi kullanarak çok büyük projeleri burada hayata geçireceğinize inancımız sonsuz. Bu nedenle Ostim Teknopark’a gelmenizi sadece bir firma OSTİM’e geliyor gibi kabul etmiyoruz. Bu nedenle sizleri çok önemsiyoruz. Ara-mıza katıldığınız ve bölgemizi tercih ettiğiniz için STM’ye çok teşekkür ediyoruz” ifadeleriyle düşüncelerini dile getirdi.

ADETA BİR ŞEHİRYaklaşık 15 bin metrekarelik kira-lanabilir alanıyla Kasım 2018’de faaliyete geçen; 40 adet Ar-Ge, yazılım ve tasarım ofisiyle bir-likte atölyeleri ve kuluçka mer-keziyle hizmet vermekte olan OSTİM Teknopark A.Ş’nin, TSK ve Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB)’na sistem mühendisliği, teknik destek, proje yönetimi, teknoloji transferi, lojistik destek gibi konularda hizmet sunmak amacıyla Savunma Sanayii İcra Komitesi kararı ile 1991’de kurulan STM Savunmayla önemli bir birliktelik kurduğunu söyleyen OSTİM OSB Başkanı Orhan Aydın, bölgenin savunma ve havacılık ekosisteminde Ankara’nın öncü bir konumda bulunduğunu belirtti. Ankaralı

12 OSB’deki firmaların yüzde 90’ının kuluçka noktası olan OSTİM OSB’nin Başkanı Aydın, bölgenin tedarik gücüne de vurguda bulundu. OSTİM’in tüm sektörlere hitap eden bir tedarik merkezi olduğunu söyleyen Aydın, “Sadece savunma ve havacılıkta değil, birçok büyük müteahhitlik firmamızın da yine tedariklerini yaptığı ve işlerinin yapıldığı bir bölgedeyiz. Hemen hemen Türkiye’de ismini bildiğiniz bütün büyük sanayi kuruluşlarının ve müteahhit kuruluşlarının hepsinin aynı zamanda OSTİM’de birer tedarik merkezi var. Burası aslında bir şehri baştan itibaren kurabilecek, kurgulayabilecek bir ekosisteme sahip” dedi.

“STM BİZE GÜÇ KATTI”

Toplantının açılış konuşmasını

yapan OSTİM Teknopark Genel Müdürü Derya Çağlar, şimdiye kadar 14 firmayla sözleşme imzaladıklarını belirterek, “STM’nin aramıza katılması bize ayrı bir güç kattı” diye konuştu. Çağlar, OSTİM Teknik Üniver-sitesinin de zincire katılmasıyla 7 üniversiteyle iş birliği sinerjisi kurduklarını ifade etti.

KIYMETİ YÜKSEK İMZATürkiye’nin en köklü, başkentin ise en büyük sanayi yerleşkesi olan OSTİM bünyesinde kurulu olan OSTİM Teknopark A.Ş. ile Türkiye’nin en büyük dördüncü savunma sanayi şirketi STM arasında önemli bir anlaşmaya imza atıldı. Sektör öncüsü STM, katma değeri yüksek ürünler üretmek, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’nin ihtiyaçlarını karşılamak

ve pazar ihtiyacına cevap verebilmek için OSTİM Tekno-park bünyesindeki yaklaşık 2 bin 500 metrekarelik alanda faaliyete geçecek. Bu birliktelik, sanayiciliği bilen köklü endüstri üssüyle, savunma sanayinin en büyük destek güçlerinden biri olan STM Savunmayı bir araya getirdiği için oldukça kıymetli.

HABER: F. Tuğçe EROL - Fatih AĞARMAN

18 Mart - 24 Mart 2019

OSTİM STM Savunma Murat İkinciOrhan AydınSTM’nin OSTİM

Teknopark’a Kabul Töreni

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, mayın dedektörü ‘Ozan’ın denemesini yaptıklarını açıkladı. İsmail Demir, sosyal medya hesabın-dan yaptığı açıklamada, “TÜBİTAK BİLGEM tarafından tamamen yerli tasarımla geliştirilen dünyanın en

hafif mayın dedektörü Ozan’ın denemesini yaptık. Güvenlik birim-lerimizin uzun intikallerinde taşıma kolaylığı sağlayan sistemle yanlış alarm oranı en aza indirgeniyor” ifadesini kullandı.

OZAN teste girdi

Fırat Üniversitesi (FÜ) 3’üncü Milli Savunma Sanayi ve Alt Sistemler Teknolojileri Zirvesi’ne ev sahipliği yaptı. FÜ Teknoloji Ar-Ge Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen zirvede Savunma Sanayi Başkanlığı ve ASELSAN yetkilileri tarafından katılımcılara çeşitli bilgiler verildi. Ge-çen yıl üniversitede Savunma Sanayi ile kapsamlı bir etkinlik gerçekleştir-diklerini belirten FÜ Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, bu etkinlik kapsamında, Milli Savunma Bakan-lığı, Savunma Sanayi Başkanlığı ve havacılık şirketleri ile üniversite ara-sında protokol imzalanarak önemli iş birlikleri için ortak hareket etme

kararı alındıklarını söyledi. Zirveye konuşmacı olarak katılan Savunma Sanayi Başkanlığı Helikopter Daire Başkanlığı Helikopter Geliştirme Projeleri Müdürü Ercan Ertekin, Savunma Sanayi Başkanlığı Alt Sis-temler Başkanlığı Uzman Yardımcısı Emre Dönüş, Türk Havacılık ve Uzay Sanayiden Onur Dağ, ASELSAN’dan uzman Nuran Aydoğan, ASPİLSAN Enerji ve Ticaret Anonim Şirketi Mü-dürü Ahmet Altınay, FNSS Savunma Sistemleri Müdürü Haldun Orgun, BAYKAR Makineden Tayyar Süngü ve METEKSAN Savunma Sanayiden Serhat İnan tarafından sunumlar yapıldı.

Ortak hareket kararı

TESVIKYeni Nesil Haber

cilik

07

0718 Mart - 24 Mart 2019

İstanbul’daki kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler, STK’lar ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar bu sene 5 milyon liralık İSTKA desteği alabilecek.

KALKINMAYAGUDUMLU

DİJİTAL DÖNÜŞÜMKOLAYLAŞACAKProgram kapsamında öncelik verilen girişimcilik başlığı altında fizibilitesi hazırlanabilecek güdümlü projelere örnek olarak; kuluçka, hızlandırma, etkinlik ve ofis alanları gibi çok çeşitli fonk-siyonları bir arada sağlayan bir girişimcilik merkezi, yabancı giri-şimlerin İstanbul’a çekilmesi için hedef bölge bazlı bir program, büyük işletmelerin girişimcilerle

teknolojik ve yenilikçi çözüm geliştirme, dijital dönüşüm, mentorluk, tedarikçi olma, müş-teriye ulaşma, yatırımcı olma gibi iş birliklerinin geliştirilme-sine yönelik bir program, olgun girişimcilerin küreselleşmesi ve ölçek büyütmelerine dönük uygulama modeli ve tematik kuluçka merkezleri ve hızlandırı-cılar sayılabiliyor.

7 PROJE DESTEKLENDİİSTKA bugüne dek İstanbul’da katma değer yaratan alanlara odaklanan 7 farklı güdümlü projeyi destekledi. Türkiye sana-yinin test, eğitim ve araştırma altyapılarının güçlendirilmesi, nitelikli girişimcilerimizin çoğalması, ihracat kapasitesin-de artış, teknoloji transferinin

sağlanması, bilgi tabanlı tek-nolojilerin geliştirilmesi, sağlık sektöründe küresel bir merkez olmak gibi çeşitli alanlarda birbirinden önemli hedeflere sahip olan bu projeler, İSTKA’nın Güdümlü Proje Desteği saye-sinde İstanbul’a kazandırıldı. Bu Güdümlü projeler şöyle:

809 PROJEYE462,2 MİLYON LİRA 2010 yılından bu yana 8 defa Mali Destek Programları için ilana çıkan İSTKA, toplam 38 farklı program yürüttü. Şu ana kadar desteklenen proje

sayısı 809 oldu. Desteklenen projelerin toplam bütçesi 767 milyon lira, toplam ajans des-teği 462,2 milyon lira şeklinde gerçekleşti.

AZAMİ TUTAR 450 BİN LİRA Proje başına asgari destek tutarının 100 bin lira, azami destek tutarının 450 bin lira ol-duğu 2019 Yılı Fizibilite Desteği Programı’nda, İSTKA projenin toplam uygun maliyetinin yüzde 100’üne kadar destek-leyecek. Projelerin asgari 6 ay, azami 12 ay sürmesi ve proje faaliyetlerinin Ajansın görev bölgesi olan İstanbul’da gerçek-

leştirilmesi beklenecek. Başvuru sahipleri son başvuru tarihini bekle¬meden İstanbul Kalkın-ma Ajansı’na Fizibilite Desteği başvurusun¬da bulunabilecek. Proje başvuruları sadece online ortamda Kalkınma Ajansları Yönetim Sistemi üzerinden kabul edilecek, matbu başvuru alınmayacak.

MÜKERRER YATIRIMINÖNÜNE GEÇİLECEK2019 Yılı Fizibilite Desteği Prog-ramı’na; kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar 24 Aralık 2019 tarihine kadar başvura-bilecek. Fizibilite çalışması ile geliştirilecek güdümlü projenin maliyet etkin olarak yapılabi-lirliğinin ve sürdürülebilirliğinin

ortaya konulması ve mükerrer yatırımların önüne geçilmesi amaçlanıyor. Fizibilite desteğine hak kazanılması durumunda fi-zibilite raporu, proje yürütücüsü ve ortakları tarafından İSTKA’nın koordinasyonunda ve Bakanlık tarafından belirlenen esaslara uygun olarak Ajansın mali desteği ile hazırlanacak.

KÜRESEL LİGE ÇIKARACAK KATKIİSTKA Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin, “Fizibilite Desteği Programı ile İstanbul’u küresel girişimcilik merkezleri ligine çıkarmayı, ekonomimizde tasa-rım ve yenilik odaklı dönüşümü gerçekleştirmeyi, çocukları-

mızı ve gençlerimizi geleceğin yetkinlikleri ile donatmayı, tüm bunları dezavantajlı grupların sosyal, kültürel ve fiziksel hizmetlere erişebilirliklerinin kolay-laştıracak şekilde gerçek-leştirmeyi hedefliyoruz” dedi.

SIÇRAMA YAPACAKİstanbul Kalkınma Ajansı (İST-KA), 2019 Yılı Fizibilite Desteği Programı’nı ilan etti. İSTKA tarafından ilk kez ilan edilen fizi-bilite desteği ile 5 tema altında toplam 5 milyon lira, projelerini sunup onay alacak proje sahibi kurum ve kuruluşların kullanımı-

na sunulacak. Fizibilite Desteği Programı ile girişimcilik, yenilik, yaratıcı endüstriler, çocuklar ve gençler ile dezavantajlı gruplara yönelik 5 temada geliştirilecek güdümlü projelerin fizibilite çalışmaları desteklenecek.

İSTKA Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin

İSTKA’DAN 5 MİLYONLUK FİZİBİLİTE DESTEĞİ

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) 2019 yılı 2. Olağan Yönetim Kurulu toplantısı gerçekleştiril-di. Hakkari Valisi İdris Akbıyık başkanlığında Van’da yapılan toplantıda, yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi verildi. DAKA Yönetim Kurulu Başkanı Hakkâri Valisi İdris Akbıyık, DAKA’ya fizibilite desteği programı kapsamında yapılan proje başvurularını değerlendireceklerini söyledi. Ajans bünyesinde kurulan İran Masası’nın faaliyetleri hakkında bilgi alışverişinde bulunacaklarını dile getiren Akbıyık, “2019 yılı güdümlü

projeler hakkında yürütülen çalışma-ları görüşeceğiz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2019 yılı için belirlemiş olduğu mesleki eğitim teması ve bu kapsamda ajansımızın gerçekleştire-ceği faaliyetleri masaya yatıracağız. Ayrıca Sayıştay Başkanlığının 2017 yılı kalkınma ajansları genel denetimi raporunda tespit edilen bulguları de-ğerlendirerek toplantımızı tamam-layacağız” dedi. Toplantıya valiler, belediye başkanları, TSO başkanları, sanayiciler ve DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray katıldı.

Çalışmalar ele alındı

Pazarlama hedeflerini gerçekleştire-bilmek, yeni trend dijital pazarlama ve sosyal medya

iletişim kanallarını etkin kullanabil-mek için gerekli bilgi ve donanıma ulaşabilmek için Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) tarafından

ücretsiz olarak verilecek olan pazar-lama atölyesi başvuruları başladı. 15-20 Nisan 2019 tarihleri arasında Balıkesir Ajans Hizmet Binası’n-da gerçekleştirilecek pazarlama atölyesine katılabilmek için başvuru formunu eksiksiz olarak doldurmak gerekiyor. İki eğitimci tarafından atölye formatında toplam 5 gün eğitim verilecek.

GMKA’danücretsiz atölye

Ankara Kalkınma Ajansı tarafından sosyal girişimciliğin tanıtılması, desteklenmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla yürütülen çalışmalar kapsamında yola çıkan Sosyal Girişimcilik Karavanı, Ankara’da bulunan üniversiteleri ziyaret ediyor. Karavanda, Ankara Kalkınma Ajansı uzmanları ve gönüllü gençler tarafından üniversite öğrencilerine sosyal girişimcilikle ilgili bilgi verili-yor. Aynı zamanda, Ankara Kalkına Ajansı’nın başta Gençlere Yönelik

Sosyal Girişimcilik Programı olmak üzere destekleri ve Sosyal Girişim Ankara Platformu’nun çalışmaları tanıtılıyor. Düzenlenen bilgilendirme etkinliklerine konuk edilen Joon ve Migport gibi sosyal girişimlerin kurucuları, kendi deneyimlerini gençlerle paylaşırken, aynı zamanda yeni sosyal girişimler için de ilham oluyor. 4 Nisan’a kadar devam ede-cek programda, Ankara’da bulunan 12 üniversite ziyaret edilecek.

Karavan yola çıktı

Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) ve Sinop TSO iş birliğinde düzenlenen toplantı ile Sinop’ta su ürünleri alanında faaliyet gösteren işletmelere yönelik Ur-Ge programı değerlendirildi. Hazırlık çalışmaları başlayan proje ile sektördeki ihracat-çı işletmelere yüzde 75 hibe desteği sağlanması hedefleniyor. Sinop TSO Başkanı Salim Akbaş ile KUZKA Ge-nel Sekreter Vekili Dr. Serkan Genç’in

başkanlık ettiği toplantıda, ihracatçı işletmelere yüzde 75 hibe desteği sağlayacak söz konusu program kapsamında yararlanabilecek destek alanları ve destek miktarlarına ilişkin detaylı bir sunum gerçekleştirildi. Su-numun ardından toplantıya katılan sektör temsilcilerinin programa yönelik görüş ve taleplerinin alınma-sıyla toplantı sona erdi.

Sektör temsilcileriyle Ur-Ge değerlendirmesi

• Çelik Test ve Araştırma Merkezi (ÇETAM)

• Alüminyum Test Eğitim ve Araştırma Merkezi (ALUTEAM)

• İstanbul Living Lab Deneyim Merkezi (Zemin İstanbul)

• İstanbul Bilgiyi Ticarileştirme ve Araştırma Mekanizmalarının Kurulumu (BTM)

• İnovatif Teknoloji Firmalarının Uluslararası Pazara Girişini Hızlandırma ve Rekabet Altyapılarını Destekleme Programı (INNOGATE)

• Uluslararası Organ Nakli Ağı Merkezi

• Esenler İlçesi Tekstil Atölyeleri İyileştirme Projesi

DESTEKLENECEKÖNCELİKLER

Fizibilite Desteği Programı kapsamında aşağıdaki öncelikleri esas alan özgün ve model güdümlü projelerin fizibilite çalışma-

larının hazırlanması hedefleniyor:

• Girişimcilik önceliği kapsamında teknoloji, yenilik ve yara-tıcılık odaklı girişimciliğin geliştirilmesi,

• Yenilik önceliği kapsamında İstanbul’da yenilik ve dijital dönüşüm kapasitesinin artırılması,

• Yaratıcı Endüstriler önceliği kapsamında İstanbul’da üretilen ürün ve hizmetlerde tasarım ile katma değerin artırılması ve İstanbul’un tasarım kenti imajının güçlendi-rilmesi,

• Çocuklar ve Gençler önceliği kapsamında İstanbul’da ge-lecekte ihtiyaç duyulacak alanlarda çocukların ve gençlerin yaratıcılık, yenilikçilik ve girişimcilik alanlarındaki kabiliyet-lerinin artırılması,

• Dezavantajlı Gruplar önceliği kapsamında söz konusu grupların sosyal, kültürel ve fiziksel hizmetlere erişilebilir-liklerinin kolaylaştırılması.

İSTKAFizibilite desteği

Destek tutarı: 5 milyon TL

Son başvuru tarihi: 24.12.2019

08

08

18 Mart - 24 Mart 2019

BANGLADEŞ’TE LPG DOLUMU VE DAĞITIMI YAPACAK

Aygaz, dünya evsel LPG tüketiminde en yüksek paya ve büyüme trendine sahip Asya pazarına giriyor. Firma, Bangladeş merkezli United Enterprises ile iş ortaklığı kurarak,

küresel gücünü artırıyor.

AYGAZ GOZUNUASYA’YA DIKTI

SEKTÖR LİDERİKurulduğu 1961 yılından bu yana Türkiye’de LPG sektöründe liderliğini sürdüren Aygaz; LPG’nin tüpgaz, otogaz ve dökmegaz olarak dağıtımının yanı sıra LPG basınçlı kap ile ak-sesuarları üretimi ve satışını da gerçekleştiriyor. 2 bin 400’den fazla tüpgaz bayisi ve 1.700’ü aşkın otogaz istasyonu ile

hizmet veren Aygaz ayrıca, gaz aletleri ihracatı yaparak, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika pazarların-da da faaliyet gösteriyor. Aygaz tüpleri her gün 60 binden fazla eve ve işyerine girerken, günde 200 bine yakın araç Aygazın otogaz ürünü Aygaz Otogaz ile yolculuk yapıyor.

LPG PAZARINDAFARK OLUŞTURACAKYatırım kapsamında ilk tesis in-şaatına bu yılın son çeyreğinde başlamayı planladıklarını ifade eden Aygaz Genel Müdürü Gökhan Tezel de “Yatırımlarımızı ilk dört yıl için, pazar ve satış gelişmelerine paralel ve kade-meli olarak, payımız oranında katılım sağlayacağımız şekilde yaklaşık 150 milyon dolar olarak öngördük. LPG sektöründe edindiğimiz 58 yıllık birikimle

Bangladeş LPG pazarında fark yaratacağımıza inanıyoruz. Faaliyetlerimizi, Bangladeş LPG sektöründe, değer zincirinin her aşamasında yer alan öncü şirket olma vizyonuyla sürdüreceğiz. Yatırımımız ile Bangladeş’teki ticari faaliyetlerin yanısıra, yeni fırsatları da değerlendirerek bölgedeki büyüme olanaklarını takip edeceğiz” dedi.

“BANGLADEŞ’İN AYGAZI”Yurt dışı piyasalarda üçüncü taraflarla ticaretlerini daha da artırmak amacıyla açtıkları Londra şubesinin bunun ilk adımını oluşturduğunu anım-satan Eyüboğlu, “Bangladeş’in önde gelen şirketleri arasında yer alan United Enterprises’la iş ortaklığımızı gerçekleştirmiş

bulunuyoruz. Yarım asrı aşkın bilgi ve deneyimimizi, Bangla-deş’in önde gelen şirketi United Enterprises’ın yerel gücüyle birleştiriyoruz. Bangladeş’in Aygaz’ını oluşturmayı hedef-liyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

TÜRKİYE’NİN 11’İNCİBÜYÜK FİRMASI

Aygaz ve United Enterprises ortaklığı ile ilgili konuşan Koç Holding Enerji Grup Başkanı ve Aygaz Yönetim Kurulu Üyesi Yağız Eyüboğlu, Aygazın, LPG’nin temini, stoklanması, dolumu ve LPG’li cihaz üretimiy-le satışını kapsayan süreçleri

gerçekleştiren entegre bir LPG şirketi olarak 58 yıl önce kurul-duğunu kaydetti. İlk günden bu yana Aygazın Türkiye LPG sek-töründe liderliği elinde bulun-durduğunu belirten Eyüboğlu, “Bugün Türkiye’nin 11’inci büyük sanayi kuruluşu olan şirketimiz, Avrupa’nın da önde gelen LPG ithalatçıları arasında. Aygaz LPG sektöründe önemli deneyime sahip. Bu deneyimi, uluslararası alana taşıyarak, Aygazın marka değerini ve dünya LPG pazarın-daki konumunu güçlendirerek, sürdürülebilir büyüme sağlama-yı ve geleceğe yatırım yapmayı hedefliyoruz” dedi.

İMZALAR ATILDIYüzde 50-50 ortaklık ile yöne-tilecek şirket için ortaklık söz-leşmesi United Enterprises’ın Dakka’daki merkez ofisinde Koç Holding Enerji Grubu Başkanı ve Aygaz Yönetim Kurulu Üyesi Yağız Eyüboğlu, Aygaz Genel Müdürü Gökhan Tezel, Koç Holding Baş Hukuk Müşaviri

Kenan Yılmaz, Aygaz Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı Ferda Erginoğlu, United Enterpri-se& Co.Ltd Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Mahmood Raja ve United Enterprises CEO’su Moinuddin Hasan Rashid’in katılımı ile imzalandı.

ULUSLARARASI PROJEKoç Topluluğu’nun enerji sektöründe faaliyet gösteren ilk şirketi olan Aygaz, uluslararası yatırımlarına devam ediyor. Türkiye’yi temiz enerji LPG ile tanıştıran Aygaz, yurt dışı faaliyetlerini güçlendirmek ve uluslararası piyasalarda üçüncü taraflarla ticareti daha da artırmak amacıyla bir süre önce Londra’da şube açmasının

ardından, ekonomiye sağladığı katkıyı artıracak uluslararası bir projeyi hayata geçiriyor. Dünya evsel LPG tüketimininde en büyük paya ve en hızlı büyüme trendine sahip olan Asya paza-rına açılan Aygaz, Bangladeş’te LPG temini, dolumu ve dağıtımı yapmak üzere ülkenin önde gelen şirketlerinden United Enterprises ile anlaştı.

Tire OSB (TOSBİ) Fransız ve Belçikalı firmalara ev sahipliği yapacak.

Mevcut ekonomik koşullara rağmen yerli ve yabancı yatırımcılar, İzmir OSB’lerine ilgisini sürdürüyor. Belçikalı çikolata firması olan Bemchimmko Tire OSB’de (TOSBİ) yatırım projelerini hazırlarken, Fransız sermayesi ile kurulan Leana da TOSBİ’den yer alarak inşaata başladı. 2019 yılında 8 firmanın daha faaliyete geçeceği TOSBİ, 2019 yılı sonunda 80 firma ve

5 bin çalışan sayısına ulaşacak. Bu sene 8 firma gelecekYerli ve yabancı yatırımcıların bu sene içinde faaliyete geçerek TOSBİ’ye yapacağı katkıya değinen Tire OSB Başkanı Kosat Gürler, “Özellikle bu sene içinde yabancı yatırımcıların ilgisini çekmeyi başardık. Belçika firması olan Bemchimmko Gıda ve

Fransız sermayesi ile kurulan Leana markası OSB’mizden yer alarak proje çalışmalarına başladılar. Yerli yatırımcıların da bu bölgeye bakışları sıcak. Mart ayı içinde Tarım Kredi Kooperatifine bağlı Yem Sanayinin açılışı yapılacak. OSB’nin büyümesi hem ülke ekonomisi hem de bölgede istihdamın sağlanması açısından güzel bir gelişme” diye konuştu.

YABANCIDAN TOSBİ İLGİSİ

YATIRIM

Yükselme dönemindeduraklamaya girdik

2018 yılının son çeyreğinde yüz-de 3 daralan Türkiye ekonomisi, 2018 yılında yüzde 2,6 büyüdü. Türkiye ekonomisi 2009 yılında yüzde 4,7 daralmıştı. Bu rakam o zamandan itibaren gerçekleşen en düşük yıllık büyüme oldu.

Gayrisafi Yurt İçi Hasılayı oluş-turan faaliyetler incelendiğinde; 2018 yılında zincirlenmiş hacim endeksi olarak tarım sektörünün katma değeri yüzde 1,3, sanayi sektörü yüzde 1,1 arttı, inşaat sek-törü ise yüzde 1,9 azaldı. Ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinin toplamın-dan oluşan hizmetler sektörünün katma değeri yüzde 5,6 arttı.

2019 yılında ekonomideki küçülmenin derinleşerek devam etmesi bekleniyor. Bu nedenle uluslararası yabancı kuruluşların 2019 yılı Türkiye büyümesi için tahminleri de yüzde -1 ile -2 arasında değişiyor.

Hanehalkının tüketimi 2018’in son çeyreğinde yüzde 8,9 daralırken, finans, inşaat, sanayi ve tarımdaki daralma oranları dikkat çekti. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “İktisadi faaliyette en kötü geride kalmış-tır” dedi.

Geçen yılın son çeyreğine ilişkin yüzde eksi 3’lük büyümenin piyasa beklentileri doğrultusunda gerçekleştiğini belirten Albayrak, “İç ve dış dengelenmeyi bir arada sağladığımız bu dönemde, cari açık ve enflasyonda düşüş baş-lattık. İktisadi faaliyette en kötü geride kalmıştır. Büyümede en kötü beklentiler gerçekleşmemiş-tir” şeklinde konuştu.

Bakalım öyle mi olacak? Dileriz

“en kötü” geride kalmıştır.

2018 yılında kişi başına GSYH cari fiyatlarla 45 bin 463 TL, ABD doları cinsinden 9 bin 632 dolar olarak hesaplandı.

Büyümedeki gerilemeyi frenleyen en önemli unsur yine ihracat artışı oldu. Dördüncü çeyrekte ithalat yüzde 24 daralır-ken, ihracatta yüzde 10 büyüme kaydedildi ve böylece dış ticaret dengesi büyümeye olumlu katkı yapmış oldu.

Sanayide de dördüncü çeyrekte yüzde 6,4’lük bir küçülme yaşan-ması ise tabi ki sanayiciyi zora soktu.

Sanayi kesimindeki yavaşlama, son çeyrek büyüme performan-sındaki zayıflamanın ana unsuru olarak gösteriliyor.

Son çeyrekte yüzde 3 küçülen Türk ekonomisinin, ilk 3 çeyreğin etkisiyle 2018 yılını yüzde 2,6 büyüme ile kapatması Türkiye’nin tüm saldırılara karşı direnç gös-terdiğinin de bir göstergesi. 2018 yılında Türk ekonomisi ve sanayisi ne kadar sallansa da yıkılmadı.

Ekonomistlerin 2019 sonuna ilişkin büyüme tahminlerinin ortalaması da yüzde 1 düzeyinde belirledi.

2018’in son döneminde bir duraklama dönemi yaşarken, 2019’da yine bir duraklama yaşayacağımız da ortada. 2019 yılını en az hasarla atlatıp, gelecek yıllara daha etkili girmenin yolları-nı aramalıyız.

2019’un ekonomi savaşını kazanmak zorundayız!

İnternet Editörü

Fatih AĞARMAN

web@sanayigazetesi.com.tr

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Yeni Nesil Haber

cilik

AygazYağız

Eyüboğlu1961 Asya yatırımı

Malatya merkezli Mimsan Grup’un, Özbekistan devletiyle ülkedeki ısıtma altyapısını yenilemek amacıy-la 10 milyon dolarlık yatırım ve iş birliği anlaşması imzaladığı bildirildi. Şirketten yapılan açıklamada, Mimsan Grup’un Taşkent’te fabrika kuracağı belirtildi. Söz konusu yatırımla şirketin Azerbaycan, Ka-zakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Afganistan’a da hizmet verileceği açıklandı. Açıklamada şu

ifadelere yer verildi; “Mimsan Grup, Özbekistan devletiyle ülkedeki ısıtma altyapısını yenilemek amacıy-la 10 milyon dolarlık yatırım ve iş birliği anlaşması imzaladı. Özbekis-tan’da yıllık 300 milyon dolarlık ısı cihazları ve enerji ekipmanları pazarı bulunduğu tahmin ediliyor. Devlet, ısıtma ihtiyacını bir kamu hizmeti olarak sağlıyor. Pazarda Rus, Alman, Kore, Çin ve Türk firmaları faaliyet gösteriyor.”

10 milyon dolarlıkyatırım

09Yeni Nesil Haber

cilik YORUM www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Bir sakızdır çiğniyoruz: değişim, değişim, değişim...

Mutlu muyuz değişim tekerle-ğinin durmaksızın, biteviye dön-mesinden? Bu soru hiçbir zaman sorulmadı, sorulmayacak da…

Ama sonuçlarına bakarak bir değerlendirme de bulunabiliriz, mutlu muyuz acaba?

Değişim hastalığının zirveye ulaştığı son elli yılda insanoğlunun eline geçenlere bir göz atalım:

Son elli yılda insanlık tarihi boyunca üretilenden daha fazlası üretildi; dünyanın varoluşundan itibaren ne kadar gelişme varsa hepsinden daha fazlası geliştirildi.

Dünyanın son elli yıllık gelişimini metaforik olarak yorumlarsak dünya, rampasından fırlatılmış bir roket âdeta!

Durum böyleyken bu büyük sıçrama aynı zamanda, dünya tarihinde hiç yaşanmayan denge-sizlikleri de beraberinde getirdi.

Mesela:İngiltere’nin önde gelen yardım

kuruluşu Oxfam’in yaptığı son araştırmaya göre dünyanın en zengin 8 kişisinin toplam serveti 426 milyar dolar.

Oxfam GB’nin yöneticisi Mark Goldring: “Bu eşitsizlik görüntüsü geçmişte olduğundan daha be-lirgin ve çok daha şaşırtıcı.” diyor araştırmanın sonucuyla ilgili ve ekliyor:”Bir golf arabasına kolayca sığabilecek bir grup adamın, insan-lığın fakir olan yarısından daha faz-la servete sahip olması çok garip”.

Goldring ayrıca, en tepede bulunan zenginlik yoğunluğunun yoksulluğa karşı verilen savaşı da yavaşlattığını ve işletmelerin zengin sahipleri ile yöneticilerine daha yüksek gelirler sağlamaya odaklandığını da sözlerine ekliyor.

Son elli yıl, adaletsizlikler açı-sından da bol miktarda rekorların olduğu bir elli yıl.

Örnek:2007 ila 2015 yılları arasındaki

kazanç artışının, dünyanın en fakir %10’luk kesiminde 65 dolar; en zengin yüzde 1’lik kesiminde ise bunun tam 128 katı, yani 11 bin 800 dolar olduğu tespit edildi.

Acımasız rekabetçi sistem şirketleri, adil biçimde herkese fayda sağlayıp katkıda bulunmak yerine, vergilerden kaçmaya, çalışanların maaşlarını düşürmeye ve üreticileri sıkıştırmaya zorluyor. Çok uluslu birçok firmanın “teda-rikçi mezarlığı” adıyla anılmasının sebebi de bu...

Dünyanın en zenginlerinin refahı bu kadar iyiyken geri kalan kesimlerinin bu kadar kötüye git-mesi, vicdanları onarılmaz şekilde yaralıyor ve insanlığı ümitsizliğe sevk ediyor.

“Eşitsizliğin yüksek olduğu ülkelerde şiddet oranı artıyor.”

Equality Trust kuruluşunda çalışan Dr. Wanda Wyporska’nın konuyla ilgili açıklaması ise şöyle:

“IMF’nin, Dünya Bankası’nın yakın dönemde uyardığı gibi,

zamanların felaketi eşitsizlik… Dolayısıyla eşitsizliğin yüksek olduğu ülkelerde, şiddet oranının arttığını, akıl ve fiziksel sağlığın olmadığını ve güven eksikliğini zirveye çıktığını görüyoruz.”

Devam ediyor Dr. Wanda:“Eşitsizlik milyonlarca kişiyi

fakirliğin içine hapsetmekle kalmıyor, toplumumuzu yaralıyor ve siyasetimizi zehirliyor. Yüksek pozisyonlardaki yöneticilerin cebine dev gibi paralar girmesinin yanı sıra toplumsal çalışmalar sürekli yerinde sayıyor; hizmetler için halktan kesintiler yapılırken milyonerler vergi vermekten kaçıyor.”

Peki, her şey değişirken neler kesinlikle değişmemeli?

· Değişim, yenilik, eğer dün-yayı herkes için daha yaşanır bir yer hâline getirecekse değerlidir, önemlidir; yoksa olmaması herkes için daha iyidir.

· Bu dünyanın herkes için var olduğu gerçeği kesinlikle değişme-melidir.

· Ne olursa olsun, ne yapılırsa yapılsın, gelecek nesillere daha iyi bir dünya teslim etme amaçlan-malıdır.

· Makinelere inisiyatif ver-mek demek, aynı zamanda daha akıllı ve daha güçlü olanın, diğerle-rini istediği gibi yönetmesi demek. Bu, dünyayı kölelik dönemine döndürmenin başka bir yoludur. Bu, henüz tam kavranılamamış, çözümü zor bir konudur…

· İnsanın dünyada bulunma amacı, gücü yettiği her şeyi tuşa getirip başarı elde etmek değildir. Bu, insani duyguları olana hizmet etmez.

· Toplumsal çıkarın, kişisel emellerin üstünde olduğunu unutmamak esastır.

· Ekonomik büyümenin en önemli sebeplerinden birisi, yoksullukla mücadele kapsamında bu kesimin yaşam koşullarının iyi-leşmesi olmalıdır; tersi, insanlığın ölmesi anlamına gelecektir.

· İnsanoğlu, kaynak dağılım-larını doğru şekilde yapmadığın-dan doğal çevreye zarar verirken düşmanlıkların da ateşleyicisi olmaktadır. Kaynakların, yaşamı destekleyecek ve verim elde edile-cek şekilde kullanılması ise birlikte daha mutlu yaşanacak bir dünya kurulması anlamına gelecektir.

· Firmaların, “hayırsever” imajı yaratmak ve böylelikle ticari çıkar elde etmek için yoksullukla mücadele ettiği gerçeği insanların gözünden kaçmıyor. Son yılların trend söyleminde olduğu gibi “Fir-malar, toplumdan aldığını topluma geri vermek zorundadır.”

· Şirketler, parçası oldukları sosyal düzene, doğal çevreye faydalı olmak için daha verimli ve dikkatli olmak zorundadırlar.

Kısacası, hangi iş ve ne olursa olsun, insani yön kesinlikle değiş-memelidir!

inovasyonsalihkeskin@gmail.com

Her şey değişirkenneler kesinlikle değişmemeli?

Değerli okurlar, son yıllarda hem Ar-Ge hem de tasarım merkezlerinin bünyesinde kurulmuş bulunan şirketlerin aktif ve ciro büyüklüğü olarak görece daha küçük şirketler olabildiği dikkat çekmektedir. Ar-Ge ve tasarım projeleri gerçekleştirilen girişimcilerin desteklen-mesi açısından önemli bir itici güç olarak değerlendirilebilecek bu husus aynı za-manda merkezlerin mali ve teknik açıdan sürdürülebilirliğinin sağlanması yönleriyle de önem verilmesi gereken bir konudur. Bu husus özellikle teşvik ve desteklerin doğru ve etkin şekilde kullanılması, teşvik sisteminin şirket içinde denetlenmesi ve ilgili Ekonomi ve Mali Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına hitaben yapılması gereken tasdik ve denetim raporlaması ile faaliyet raporlaması açısından da önem taşımaktadır.

Merkezlerde amaç yüksek teknoloji içeren ürün üretimi olmalıdır

Bakanlık tarafından 2018 yılı aralık sonu itibariyle açıklanan verilere göre belge sahibi 1133 adet Ar-Ge merkezi ve 333 adet tasarım merkezi bulunmaktadır. Ulaşabildiğimiz son verilere göre halen ülkemiz toplam Ar-Ge harcamalarının gayri safi yurt içi hasılaya oranı yüzde 1 düzeyinin altındayken; Güney Kore, Japonya, Finlandiya, İsveç gibi yüzde 3 sınırının üzerinde orana sahip ülkeler kar-şımıza çıkmaktadır. Bu noktada hem sayı hem de nitelik olarak önümüzde uzun bir yolun olduğu açıktır ve bu süreçte doğal olarak düzenleyici ve denetleyici kamu idareleri ile projeleri yürütenlere önemli görevler düşmektedir.

Merkezler, ülkemiz açısından Dünya ölçeğinde rekabet edebilir teknolojik ürün üretebilme potansiyelimizi arttırdığı

ölçüde gerek mikro ölçekte işletmeler ve sektörler gerekse makro ölçekte ülkemiz ekonomisi bundan çok olumlu etkilenecektir.

Merkezlerin teknik açıdan sürdürü-lebilirliği

Merkezlerde teknik açıdan önem taşı-yan belli başlı başat unsurlar arasında; sü-rekli projeler geliştirilmesi, aylar itibariyle istihdam edilmesi gereken en az tam zamanlı personel sayısının korunabilmesi, İdarenin vermiş olduğu ödevlerin yerine getirilmesi ve fiziksel olarak merkezlerin belirlenmiş kriterlere uygun olarak faali-yetlerini sürdürmesi bulunmaktadır.

Merkezlerin mali açıdan sürdürü-lebilirliği

Mali açıdan göz önünde bulundu-rulması gereken en önemli hususların başında, merkezlere kullanma hakkı tanı-nan çeşitli desteklerin haksız yere noksan veya fazla kullanımına imkan vermeye-cek şekilde bu desteklerden doğru, eksik-siz ve tam yararlanılabilmesi için uygun bir mali teşvik sisteminin kurulması ve bu sistemin ve uygulamaların periyodik ola-rak kontrol edilmesi gelmektedir. Öyle ki bu sistemin aylık ve üçer aylık dönemler ile yıl sonları itibariyle yararlanılan gelir vergisi, kurumlar vergisi, damga vergisi, katma değer vergisi, gümrük vergisi ile sosyal güvenlik primi teşvikleri ve muhasebeleştirme uygulamaları, kurum ve kuruluşlardan alınan karşılıksız nakit destekler açısından denetlenmesi ve varsa gerekli düzeltmelerin, işlemlerin gerçekleştiği dönem içinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilmesi şirketlerin ve ülkemiz Ar-Ge ekosisteminin yararına olacaktır.

Ar-Ge ve tasarım merkezleri

açısından tasdik ve denetimi hizmeti zorunluluğu

Araştırma, geliştirme ve tasarım faaliyetlerinin desteklenmesine ilişkin uygulama ve denetim yönetmeliğine göre; Ar-Ge ve tasarım indiriminden yararlanacak işletmeler için Yönetmeli-ğin 9’uncu maddesinde sayılan bilgi ve belgeleri içerecek şekilde hazırlanacak yeminli mali müşavirlik tasdik raporunun ilgili yılı takip eden yılın haziran ayı sonu-na kadar merkezin bünyesinde yer alan şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesine teslim edilmesi gerekmektedir. Öyle ki, bu raporun zamanında teslim edilmeme-si halinde merkezlerin kurumlar vergisi desteğinden yararlanması mümkün değildir. Diğer taraftan raporun yönet-melikte belirlenmiş olan asgari bilgi ve belgeleri içerecek biçimde hazırlanması-nın da geçerliliği açısından önem taşıdığı anlaşılmaktadır.

Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin Ar-Ge veya tasarım indirim tutarının tespitine ilişkin yalnızca merkez işlemleri için Ar-Ge veya tasarım indirimi YMM tasdik raporu hazırlanabileceği gibi; kurumlar vergisi beyannamesi tam tasdik raporu düzenlenmesi halinde ise yine belirlenen bilgi ve belgeleri içerek detay ve ayrıntıda açıklamalara tam tasdik raporunda yer verilebilmesi de mümkündür.

Yeminli mali müşavirlik tasdik ve denetim hizmeti

Söz konusu hizmet yalnızca bir raporlama hizmeti olmayıp, merkezlerde bir takvim yılı boyunca sürdürülen Ar-Ge ve tasarım projeleri kapsamında gerçek-leştirilen harcamaların kurumlar vergisi Ar-Ge veya tasarım indirimi açısından denetimi, tespiti ve tasdikine ilişkin

olarak temini zorunlu olan hizmettir. Söz konusu tutarın tespitinde; aylar itibariyle merkezlerde görevli Ar-Ge ve tasarım personeline ödenen ücretler, bu kişiler için ödenen sosyal güvenlik prim tutarları ve ücret vergileri, projeler kapsamında alınan danışmanlık hizmetleri, oluşan kira ve enerji giderleri, hesaplanan amortis-man giderleri dahil olmak üzere birçok gider unsuru kurumlar vergisi Ar-Ge veya tasarım indirim tutarının denetimi ve tespiti açısından dikkate alınmaktadır.

Raporlama hizmeti mi yoksa dene-tim, tasdik ve raporlama hizmet mi?

Gerek Ar-Ge ve tasarım indirimi tasdik raporu gerekse tam tasdik raporunun faaliyette bulunulan bütün bir yılı kapsa-yacak biçimde düzenlenen denetim ve tasdik sözleşmeleri esas alınarak yerine getirilmesi esastır. Biz özellikle Ar-Ge veya tasarım indirimi tasdik ve denetim hizmetinin merkezlerin teşviklerden tam, doğru ve eksiksiz olarak yararlanabilmesi amacıyla Ar-Ge ve tasarım merkezleri nezdinde yıl içinde en azından her üç ayda bir gerçekleştirilecek denetim çalışmaları esas alınarak sürdürülmesinin önem arz ettiğini değerlendirmekteyiz. Öyle ki, ilgili takvim yılı içinde Ar-Ge ve tasarım projelerinin gerçekleştirilmesi ve bu projeler kapsamında çeşitli harcama-ların yapılmasından ve nihayetinde yılın kapanmasında sonra yıl içinde gerçek-leştirilen işlemlerin denetlenebilmesi ve bu denetimler sonucunda tespit edilecek hususlar kapsamında muhasebeleştirme uygulamaları ile aylık veya 3 aylık beyan-name ve bildirgelerin düzeltilebilmesi açısından çeşitli zorluklarla karşılaşılabi-lecektir.

TÜİK’in Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle oluşturarak açıkladığı Ocak ayı dış ticaret verilerine göre; Türkiye’nin ihracatı 2019 yılının Ocak ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5,9 artışla 13,17 milyar USD olurken, aynı dönemde ithalat yüzde 27,2 azalarak 15,67 milyar USD olarak gerçekleşmiştir. Böylece dış ticaret açığı, Ocak 2018 – Ocak 2019 dönemleri arasında yüzde 72,5 azalmış ve 2,50 milyar USD olmuştur. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise söz konusu dönemde yüzde 57,8’den yüzde 84’e yükselmiştir.

Cari işlemler dengesinde de etkisini gör-düğümüz üzere, ithalattaki daralma halen devam etse de bunun ihracattaki artış ile dengelenmesinin sınırlandığı görülmek-tedir. İç talepteki daralma zaten ithalata daralma olarak yansımış durumda, buna ilave olarak kurlarda düşüşün gerçekleş-mesi ve ana ihracat pazarımız olan Avrupa bölgesindeki ekonomik yavaşlama ihracat tarafına olumsuz yansımış durumda. Yani ekonomideki daralmayı ihracat büyümesi dengelemekten uzaklaşmıştır. İhracattaki

artışın yavaşlaması, CİD tarafında Aralık ayında yeniden açık vermemizde etkili olmuştu. Bu eğilimlerin aynen Ocak ayı DTA rakamlarında da etkisini sürdürdüğünü görmekteyiz. İthalattaki daralmanın eko-nomideki yavaşlama ile ilintili olduğunun altını tekrardan çizmek isteriz.

Ocak ayında içerisinde en çok ihracat yaptığımız ülke Almanya olurken, onu İngiltere, İtalya ve Irak takip etmektedir. Avrupa Birliği’ni oluşturan 28 ülkeye ihracat yüzde 4 artarak 6,76 milyar USD olurken, AB’nin toplam ihracatımız içindeki payının yüzde 52,3’ten yüzde 51,3’e geriledi-ği görülmektedir.

İthalat kalemlerinde; Ocak 2019’da ilk sırayı Rusya alırken, onu Çin, Almanya ve ABD izlemiştir. Ocak ayında tüketim ve sermaye mallarının toplam ithalat içindeki payı azalırken, ara (ham madde) mallarının payı artmıştır. Yüksek teknolojili ürünlerin ihracatının toplam ihracatımız içindeki payı yüzde 3 olurken, aynı grubun ithalatının toplam ithalatımız içerisindeki payı ise yüzde 13,2 olmuştur.

Ticaret Bakanlığı, Ocak 2019’dan itibaren dış ticaret verilerini Genel Ticaret Siste-mi’ne göre de açıklayacaktır ve GST hem de Özel Ticaret Sistemi (ÖTS) verilerini bir arada yayınlayacaktır. GTS; gümrük bölge-lerine ve serbest ticaret bölgelerine giren ve çıkan malları da kapsarken, ÖTS’de ise gümrük sınırları esas alınmakta, dolayısıyla iki veri arasında fark olmaktadır. AB ülkeleri genellikle ÖTS’yi tercih ederken, İngiltere başta olmak üzere bazı AB ülkeleri ile beraber, ABD, Çin, Kanada, Japonya, Rusya, Güney Kore ve Hindistan gibi toplam 117 ülke ise GTS’yi kullanmaktadır. Türkiye, ödemeler dengesi bilançosunda GTS me-todunu kullanmaktadır. TÜİK ise 2013’ten beri ÖTS’ye göre olan verileri açıklamakla beraber Ocak 2019 veri bülteninde GTS verilerinin de olduğunu görüyoruz.

GTS’ye göre, Türkiye’nin ihracatı 2019 yılının Ocak ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,3 artışla 13,91 milyar USD olurken, aynı dönemde ithalat yüzde 27,1 azalarak 16,17 milyar USD olarak gerçekleşmiştir. İhracatın ithalatı karşılama

oranı ise söz konusu dönemde yüzde 86 olmuştur.

TÜİK’in nihai verilerinin beklediğimiz gibi Ticaret Bakanlığı verileriyle uyumlu oldu-ğunu, paralel gerçekleştiğini görüyoruz. Dış ticaret açığında azalma eğilimi sürüyor, bunun da cari açık tarafına yansımasını düşüş şeklinde görmekteyiz. Nitekim bu çerçevede 2018 yılı cari açığı 28 milyar USD’nin biraz altında geldi. İhracattaki artış artık momentum kaybetmiş görünmekte-dir, bunda elbette global yavaşlamanın da önemli bir olumsuz etkisi var. AB ve İngilte-re gibi bölgelerdeki yavaşlamayı bu yüzden ihracatımız anlamında pozitif okumuyoruz. İhracatta çift haneli bir artış olmadığı için, DTA ve CIA’daki düşüş ithalattaki daralma kaynaklı bir şekilde gerçekleşiyor. İthalattaki düşüş, zayıf büyüme ile ilintili bir şekilde… Buna karşın, ihracat artışının çift haneli büyümeden tek haneli büyümeye yavaşladığı bir ortamda ithalattaki daral-manın sürmesinin DTA ve CIA’da etkilerini görmekteyiz ve önümüzdeki dönemde de bu etkinin devamını bekleriz.

İnovasyon Uzmanı

enver.erkan@gcmforex.com

Dış ticaret dengesi Ocak ayında2,50 milyar USD açık verdiAraştırma Uzmanı

Enver ERKAN

guneri.gozuacik@modernymm.com

Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde mali ve teknik açıdansürdürülebilirliğin sağlanması

Yeminli Mali MüşavirModern Danışmanlık

Güneri GÖZÜAÇIK

Salih KESKİN

18 Mart - 24 Mart 2019

09

10

Savunma, havacılık ve uzay sanayinin oyun kurucuları, sektörün en güçlü KOBİ’leri ve savunma sektörüne katma değer sunan teknoparklarla birlikte bu sayıda yer alacak…

7. SAYI

Sektör paydaşlarıyla yeni iş birliklerine hazır olun!

ÇIKIYOR

11

ÜRETİMDE KADINLARA AKTİF GÖREV

11Yeni Nesil Haber

cilik URETIM

Türkiye’nin en köklü firmalarından TürkTraktör’ün ön yükleyicili traktörleri ve Tier 4 motoru dünya pazarında kendine yer buluyor.

12 YILDIR PAZAR LİDERİTürkiye otomotiv sanayinin halen faaliyette olan ilk üreti-cisi olarak 1954 yılında kurulan TürkTraktör, bugün Avrupa’nın en büyük traktör üreticileri arasında yer alıyor. Türki-ye’de kesintisiz 12 yıldır pazar lideri olan TürkTraktör, 130’un üzerinde ülkeye ihracat yapıyor. Koç Holding ile dünyanın en büyük traktör üreticilerinden CNH Industrial’in ortak olduğu TürkTraktör; New Holland, Case IH ve Steyr marka traktör üretimi, zirai ekipman ve iş makineleri distribütörlüğünü yapıyor. Firma ayrıca; New

Holland TD serisi ve Case IH JX seri traktörlerin dünyadaki tek tasarım ve ana üretim merkezi, Utility Light seri traktör ve transmisyonların dünyadaki tek üretim merkezi, TD serisi transmisyonlar için dünyadaki tek mühendislik ve üretim mer-kezi, S8000 seri motorların ana üretim merkezi olarak faaliyet gösteriyor. Ankara ve Erenler’de bulunan TürkTraktör tesislerinde 2 bin 500’e yakın kişi çalışıyor.

BEŞ YILDA İKİ KAT ARTTIYerel ve global rekabette öne çıkmanın yolunun istihdamda fırsat eşitliğinden geçtiğine inanan ve yatırımlarını bu doğrultuda gerçekleştiren TürkTraktör, son 5 yılda kadın çalışan sayısını iki katına çıkardı. Kalite, Üretim, Tedarik Zinciri, Ar-Ge, İnsan Kaynakları, Mali İşler, Pazarlama, Satın Alma,

Satış Sonrası yani nerdeyse her fonksiyon da görev alan kadın çalışanlarında neredeyse yarısı da mühendislerden oluşuyor. Endüstriyi ileriye taşıyan ye-nilikleri geliştirmede kararlı TürkTraktör’ün kadın çalışanları, diğer sektörlere ve firmalara da örnek oluyor.

BAŞARININ ARKASINDAKADINLAR VAREmisyon regülasyonu sebebiyle şimdilik sadece yurt dışı pa-zarlara gönderilen traktörler-deki rekabetçi performans ve emisyon seviyelerinde olan motorları üreten kadın çalışan-lar, “Özellikle üretim sektöründe ve mühendislik kapsamına giren işlerde çalışmaların erkekler tarafından yapılması gerektiğine

dair hala yaygın bir kanı var. Oysa bu iki önemli proje ile ka-dınların aslında bu işlerde ne ka-dar başarılı olabileceğini herkese gösterdik. Başarımızın altında ise gerekli bilgi ve donanıma sahip olmamız, işimize olan saygımız, başarma isteğimiz ve kendimize olan inancımızı yatıyor” diye açıkladılar.

DÜNYA PAZARINA SUNULDUÇiftçinin ihtiyacı analiz edilerek, başta hayvancılık işletmeleri olmak üzere birçok tesiste yükleme ve boşaltma işlerinde kolaylık sağlaması hedeflenerek tasarlanan ve üretilen bu ürün öncelikle Türk çiftçisinin hizme-tine sunuldu. Piyasaya çıktıktan yaklaşık 4 ay sonra dünya pazarına da sunulan ve şu anda Amerika’ya ihraç edilen bu yeni-

likçi ürün; 2019’da da Avrupa’ya gönderilmeye başlanacak. Uzun yıllardır motor üretimi yapan, geçtiğimiz yıl ise Türkiye’de ilk defa ürettikleri yeni nesil elektronik ve Tier 4 emisyon seviyesindeki çevreci motorların kullanıldığı traktörlerin ihraca-tına da başlayan TürkTraktör’de üretilen yerli motorlarda da yine kadınların rolü yüksek.

SEKTÖRÜN EN KÖKLÜLERİNDENBu yıl kuruluşunun 65’inci yılını kutlayan TürkTraktör, geliştirdiği yenilikçi ürünlerle hem yurt içi hem de yurt içi pazarlarda avan-taj yakalıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleyen politika ve uygulamaları ile Türkiye traktör pazarının halen faaliyetteki en köklü üreticisi olarak konumunu koruyan firma, kadın istihda-mının görece olarak düşük olduğu otomotiv sektörün-

de, bu döngüyü kırmasıyla dikkat çekiyor. TürkTraktör’de kadın çalışanlar satıştan satış sonrasına, Ar-Ge’den üretime, lojistikten finansa kadar pek çok farklı alanda ve projelerde etkin şekilde görev alıyor. Firma, tasarımı ve tüm ürün hakları TürkTraktör’e ait olan, fabrika montajlı “ön yükleyici traktör-ler” projesiyle öne çıkıyor.

TURKTRAKTOR’DEN YENILIKCI URUNLER

18 Mart - 24 Mart 2019

İZAYDAŞ, Antalya’da düzenlenen “2019 Atık Yönetimi Zirvesi”ne katılarak örnek uygulamalarını katılımcılarla paylaştı.

İzmit Entegre Çevre Projesi kapsamındaki projeler işletmek üzere 1996 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesince kurulan İZAYDAŞ, örnek çevre uygu-lamalarıyla “2019 Atık Yönetim Zirvesi”ne katıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının öncülüğünde, atık yönetimi ile ilgili uygulamaların güçlendirilmesi, geliştirilmesi, çevre koruma ve ekonomik getirilerin ele alındığı zirvede, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri-nin hayata geçirilmesi ve sıfır atık yönetim politikası değerlendirildi. Zirveye atık yönetimi konusunda çalışan; üniversite, özel sektör, kamu kurum kuru-

luşları ve sivil toplum kuruluşlarından yaklaşık 800 kişi katılım sağladı. Dört gün süren zirvede Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZAYDAŞ, gerçekleş-tirdiği dört sunum ile örnek uygulamalarını tüm katılımcılarla paylaştı. Atığa bütüncül yaklaşımZirvede konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, atık yönetimine artık yeni bir yaklaşımla baktıklarını belirterek, “Bu yeni yaklaşım bütüncül bir özellik

gösteriyor. Diğer bakanlıklarla da koordinasyonu güçlendiriyoruz. Üniversite ve özel sektörün iş birliğiyle giderek artan sayıda proje yapıyoruz. Atık yönetiminde daha başarılı olmak için önümüzdeki süreçte sahaya daha çok ineceğiz” dedi. İZAYDAŞ örnekleri anlatıldıİZAYDAŞ zirveye 11 kişilik bir ekiple katıldı. Merakla beklenen İZAYDAŞ sunumları, sektörün tüm aktörleri tarafından ilgiyle takip edildi. Atıktan Enerji başlıklı oturumda İZAYDAŞ Yakma Tesisi Müdürü Şahan Dede, Tıbbi Atıkların Yönetimi başlıklı oturumda İZAYDAŞ Geri Kazanım Sorumlusu Arzu Ulutaş, Atık Yönetimi Faaliyetleri başlıklı oturumda Deniz Atıkları Yönetimi Uygulamaları sunumu ile İZAYDAŞ Deniz Hizmetleri Sorumlusu Ercan Azak ve Çevre Laboratuvarı Uygulamaları sunumu ile İZAYDAŞ Laboratuvarı Şefi Erkan Baysal sunumla-rını gerçekleştirdi. İZAYDAŞ, İSTAÇ, TAYÇED, ATLAS, AKADEMİ ÇEVRE, EKOVAR, LASDER, TÜDAM gibi etkin kurum ve kuruluşların da desteklediği orga-nizasyonda, İZAYDAŞ’ın tanıtım standı ve çevreci çocuk İZAYCAN maskotu büyük ilgi gördü.

İZAYDAŞ’A BÜYÜK İLGİ

www.sanayigazetesi.com.tr sanayi@sanayigazetesi.com.tr

/in/sanayigazetesi

@sanayigazetesi

/sanayigazetesi

Enerji yönetimi ve otomasyonda dünya çapında uzman olan Schne-ider Electric, Ethisphere Institute tarafından üst üste 9 yıl dünyanın En Etik 100 Şirketi arasında kabul edildi. 2006 yılında oluşturulan World’s Most Ethical Company listesi, sektörlerinde örnek etik liderlik sergileyen ve kurumsal davranış standartlarını yükselten şirketleri onurlandırıyor. Şirket, 2002 senesinde “Sorumluluk İlkeleri” dav-ranış kurallarını yürürlüğe koydu ve 2008’de çalışan katılımını artırmak

için “Sorumluluk ve Etik Dinamikler” programını hayata geçirdi. “Önleme ve Tavsiye” ile “Araştırma ve Kont-rolü” bir araya getiren program, sür-dürülebilirlik performansını ölçmeye yönelik Schneider Sürdürülebilirlik Etkisi (SSI) aracının etik perfor-mansına dair bir gösterge olarak işlev görüyor. 2018 yılının sonuna kadar 155 adet Schneider Electric tedarikçisi SSI’nin “İnsan Hakları ve Çevre” kategorisinde değerlendirildi. Şirket 2020’ye kadar 300 tedarikçiyi değerlendirmeyi amaçlıyor.

En etik 100 firmadan biri

Vestel, “2019 İstihdam Seferberliği Programı” kapsamında yılın ilk dört ayında 1.300 kişilik yeni istihdam yaratacak. Ocak, şubat ve mart aylarında 1.050 kişiye iş imkânı

sağlayan Vestel, nisan ayında 250 kişiyi daha istihdam edecek. Böylece Vestel yılın ilk dört ayında 1.300 kişi istihdam ederek çalışan sayısının 17.300’e çıkaracak. Vestel CEO’su Turan Erdoğan, “Satış gelirlerinin yüzde 75’ini ihracattan elde eden bir marka olarak Türkiye’nin teknoloji ihracatına en önemli katkıyı yapan şirketlerden biriyiz. Türkiye için her geçen gün daha fazla üretmeye, geliştirmeye devam ediyoruz. 2019 İstihdam Seferberliği Programı kapsamında yılın ilk 70 gününde 16 bin kişilik istihdam ordumuza 1.050 kişi daha ekledik. Nisan ayında 250 kişi daha iş başı yapacak” dedi.

İlk dört ayda 1.300 yeni istihdam

Teksütte 8 Mart Kadınlar Günü, tüm kadın çalışanlar adına Balıkesir Gönen’de fidan dikilerek kutlandı. TEMA Vakfı işbirliğiyle gerçek-leştirilen etkinlikte, kadın çalışan sayısını da aşan şekilde 320 fidan dikildi. Teksüt, Türk gıda işletmeleri arasında kadın istihdamı en yüksek markalardan biri olarak öne çıkıyor. Üreten, emek veren, sosyal hayatın içinde yer almak isteyen kadınları

destekleyen Teksütte, 570 kişilik personelin yüzde 41’i kadın çalışan-lardan oluşuyor. Kadın çalışanlarla birlikte fidan dikimine katılan Teksüt İnsan Kaynakları Müdürü Abdullah Uzer, “Bizde süt ürünleri, kadın hassasiyetinin getirdiği sabır, özen ve güvenle üretiliyor. Kalitemizde kadın personelimizin katkısı büyük” diye konuştu.

Kadın çalışanlarfidan dikti

Küresel çapta ilk 5 firma ara-sında yer alan Türkiye’nin global markası Aksa Jenera-tör, “Yılın En İyi Müşterisi”’ seçildi. Middle East Electricity 2019 Fuarı kapsamında

düzenlenen törende, Doosan’ın tüm dünyadaki müşterileri arasında yapılan değerlendirme sonucunda

gecenin büyük ödülü sayılan “Yılın En İyi Müşterisi” Ödülü 7’nci kez Aksa Jeneratörün oldu. Aksa Jenera-tör CEO’su Alper Peker, “Üç kıtada üretim yapan ve üretiminin yüzde 50’sinden fazlasını 160 ülkeye ihraç eden bir marka olarak hedeflerimiz arasında ilk akla gelen jeneratör markası olma yer alıyor. Dünyanın en büyük üreticileri arasında girme hedefiyle çıktığımız bu yolda he-deflerimiz için çalışırken ‘Yılın En İyi Müşterisi Ödülü’ nü almak bizim için büyük motivasyon kaynağı oluyor” dedi.

Aksa Jeneratörebüyük ödül

TürkTraktör 1954 2.500 İhracat: 130 ülke

12

ÜRETEN TÜRKİYE’NİN GAZETESİ/sanayigazetesi.com.tr /sanayigazetesi sanayigazetesi@