GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

FATSA’DANKARADENİZ’E w

ww.gazeteku

zey.c

om

29 MART 2013 CUMA YIL: 2 SAYI:348 FİYAT: 50 Krş.

SATIRB

AŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

05

PU

SU

LA

Mustafa Kemal KAYMAK

03

Ordu Büyükşehir Oldu Ya…Seçim de Yaklaşıyor Ya…

Kulislerde Dedikodu Çok Ya...Homojenleşme

SürecindeSiyasal Partiler

AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin yaptığı değerlendirmede AK Parti’nin seçim kaygısı ya da aday kaygısı olmadığını belirterek, “ biz her zaman seçime ya da seçimlere hazırız. Her zaman en son yapılan seçimden bir gün sonra yarın seçim olacakmış gibi çalıştığımız için, seçimlere en hazırlıklı parti AK Partidir” dedi.

Sözen, diğer partilerin seçim çalışmalarına başlamış olma-larının, adaylarını açıklamalarının partilerini hiç ilgilendirmediğini söyleyerek, bir anlamda AK Parti Fatsa Teşkilatının aday sıkıntısı yaşamayacağını gündeme getirdi.

Sözen, görevde bir AK Partili Belediye Başkanı varken aday arayışı içerisine girmelerinin, tartışma konusu yapmanın doğru olmayacağını belirtti ve “ başarılı bir belediye başkanımız var ve görevine devam ediyor, biz de şuan yolumuza onunla devam ediyoruz. Parti içerisindeki adaylık konusuna mevcut bir belediye başkanımız varken girmeyiz. Bizim mevcut belediye başkanımız Hüseyin Anlayan‘dır ve görevine de devam ediyor. Bizim parti-mizde adaylık süreci diğer partilerdeki gibi bir anlayışla yapılmaz. Dolayısıyla mevcut arkadaşlarımızla şu an yolumuza devam ediyoruz. Adaylık bizim gündemimiz de yok. Bizim hesabımız, hizmetimizi en güzel şekilde yapmak ve devam ettirmektir. Bunun dışında herhangi bir planımız yoktur. ” dedi.

“Biz Seçime Dünden Hazırız”

“Seçim ya da Aday Kaygımız Yok”

“Tartışma Konusu Yapmanın Anlamı Yok”

4’te

Başkan Hüseyin Anlayan’ın 9. Sene-i Devriyesi

Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anla-yan ve çalışma arkadaşları 9 yılı geride bıraktı. Başkan Anlayan ve arkadaşları-nın 9. Sene-i devriyesini Fatsalı vatan-daşlar değerlendirdi. Vatandaşların yaptığı değerlendirmede Belediye Başkanı Anlayan’ın yaptığı hizmet-lerden memnun oldukları ancak bazı konularda da eksiklikleri bulunduğu görüşü ortaya çıktı. 3’te

Vali Düzgün, Kaymakamlara

“Çok Çalışın” dedi

İlçe Kaymakamlarından, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları vasıtasıyla istihdama yönelik, gelir getirici projelere önem vermelerini isteyen Vali Düzgün, “Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından yardım alan veya mes-leği olup da ekonomik durumu iyi olmayan va-tandaşlarımızın üretime katılmalarını sağlamak, insanlarımızı çalışmaya, üretmeye sevk etmek için gelir getirici ve istihdam sağlayıcı projeler üretmek gerekiyor. İlçe kaymakamlarımızın bu yönde çalışma yapmalarını istiyorum” dedi.

5’te

Ordu’nun büyükşehir olmasının ardın-dan 2014’te yapılacak yerel seçimler öncesi adaylar ortaya çıkmaya başladı. Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu’da ustalık dönemi için yeniden aday olduğunu açıkladı.

Büyükşehir’in ana konularını ve meselelerini çözmüş bir Ünye’ye, hep beraber Ünyelilerle birlikte geldiklerini ifade eden Başkan Arpa-cıoğlu, “Bizim ilkemiz şudur, biz hiçbir makam mevki hesap yapmadan, yalnız Allah rızası için, halka hizmeti, hakka hizmet kabul eden bir felsefe ile çalıştık” dedi. 5’te

Trafik Lambası Olmayan KavşaktaYaralanan Şahsın Durumu Kritik

Fatsa Dolunay kavşağında meydana gelen trafik kazasında karayolunun yaya geçidinden karşı tarafa geçmek isteyen Ali Arslantürk (40) isimli şahıs otomobil çarpması sonucu ağır yaralandı. 3’te

‘Rabbim Böyle Bir Acı Kimseye Yaşatmasın’

Yaklaşık bir ay önce elim bir kaza so-nucu hayatını kaybeden Koçan Orman Ürünleri Genel Müdürü ve AK Parti Fatsa yönetim kurulu üyesi Fatih Koçan’ın baba-sı Ekrem Koçan büyük acının şokunu yeni yeni atlattıklarını belirterek cenazeye katılan herkese teşekkür etti.

Çok zor bir süreçten geçtiklerini belirten Ekrem Koçan, “Bu durumu bizleri yalnız bırakmayan dostlarımız sayesinde atlata-cağız. Rabbim kimseye bu acıları yaşatma-sın” dedi. 7’deHemşireler Alkışla

Protesto Ettiler

Ordu Devlet Hastanesi’nde görev yapan bir hemşirenin ve eşinin hasta yakını tarafından darp edilmesini Türkiye Hemşi-reler Derneği Ordu Şubesi üyeleri alkışlarla protesto etti. 5’te

“Bir Okul Uygular, Bir OkulUygulamazsa Olmaz”

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, 2013-2014 eğitim-öğretim döneminde başlayacak olan, serbest kıyafet uygulaması ile ilgili açıklama yaptı.

Gürsel Avcı, “Kaymakam Bey ile bizim prensip kararı-mız, yönetmelik ne diyorsa onu uygulamak. Yoksa bir okul uygular, bir okul uygulamaz ise olmaz” dedi. 3’te

Yeni Ünye Devlet Hastanesi ve Çevre Yolu inşaatlarınında ki gecikme iddialarına ilişkin açıklama yapan AK Parti Ünye İlçe Başkanı Ahmet Çamyar, “Çevre yolu kurban bayramı-na bitirilmiş ve sadece Ünye’nin değil, bütün bölgenin hizmetine açılmış olacak. Buradaki gecikmenin sebebi siyasetçiden kaynaklanan bir sebep değildir. Ödemelerde hiçbir şekilde aksamalar yaşanmamıştır. Oradaki sıkıntı tamamen teknik bir sıkıntıdır.

“Bu Sıkıntılar GeçiciSıkıntılardır”

9’da

Ordu ilinde kan bağışında her yıl %30-40 artış sağlandığı ve 2012 yılı sonu itibariyle 9.017 kan bağışçısına ulaşıldığını belirten Kızılay Ordu Kan Bağış Merkezi Müdürü Dr.Özgür Bakan, Ordu Kan Bağış Merkezi’ne kayıtlı 6.550 düzenli kan bağışçısı bulundu-ğunu ve Ordu’nun ilçeleri içerisinde en fazla kan bağışının Merkez, Fatsa, Ünye ve Kumru ilçesinde yapıldığını vurguladı.

En Fazla Kan Bağışı Yapılan Yerlerden Biri de Fatsa

8’de

2014’teHac KurasıÇekilmeyecek

7’de

“Ustalık Dönemine

Adayım”

Sayfa29 MART 2013 CUMA 2N

amaz

Vak

itler

iH

ava

Dur

umu

EN DÜŞÜK : 6EN YÜKSEK : 12

İmsâk: 03:42Güneş: 05:10Öğle: 11:40İkindi: 15:09Akşam: 17:57Yatsı: 19:18

ORDU NAMAZ VAKİTLERİ

ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?

SağanakYağmurlu

CC

Günün FıkrasıUluslararası ölçekte bir kadın araştırması

yapan sosyolog, dünyanın çeşitli ülkelerin-de kadınlara bir soru sormus.

- Kocanızı başka bir kadınla yakalarsanız ne yaparsınız???

Soruya ülkelere göre verilen yanıtlarsa şöyle olmuş:

İsveçli : Neyimi beğenmediğini sorarım.Rus : Evi terk ederim.

Fransız : Sesimi çıkarmam, sevgilime gider beni teselli etmesini isterim.

İtalyan : Kadını vururum.İspanyol: Kocamı vururum.

Yunanlı : Her ikisini de vururum.Türk : Benim kocam yapmaz!

1827 : Besteci Ludwig van Beethoven Viya-na’da 10 bin kişinin katıldığı bir törenle top-rağa verildi

1929 : Tütün Amelesi Cemiyeti’ne üye 300 kadar kadın ve erkek tütün işçisi İstanbul Beşiktaş’ta olağanüstü bir toplantı yaptı İş Kanunu’nun bir an önce yürürlüğe konulma-sı, işçiye grev hakkı tanınması, işçi yayınla-rına izin verilmesi konularında girişimde bu-lunmak üzere bir komisyon kuruldu.

1936 : İstanbul’da yaşayan Almanlar vapur-larla Karadeniz’e açılarak Hitler’e oy verdi-ler.

1940 : Türkiye- Suriye dostluk antlaşması imzalandı.

1951 : Hür Fikirleri Yayma Cemiyeti’nce ya-yımlanan bildiride son bir yıldır tırmanan “gerici” hareketler protesto edildi.

1952 : İngiltere’de bastırılan 200 milyon tu-tarındaki 2,5 ve 10 liralık banknotlar Rize şi-lebiyle İstanbul’a getirildi.

1968 : Türkiye’de ilk böbrek nakli, İstan-bul’da Doktor Atıf Taykurt ve ekibi tarafından gerçekleştirildi.

1975 : Güney Vietnam’ın ikinci büyük şeh-ri olan Da Nang Kuzey Vietnam ordusunun eline geçti.

1979 : Uganda’da İdi Amin rejimi askeri dar-beyle devrildi İdi Amin kaçtı.

2009 : Yerel seçimlere kan bulandı.Şanlıur-fa, Diyarbakır, Ağrı, Kars, Van ve Afyon’da çıkan silahlı kavgalarda 6 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.

Adenit

Ağız yaraları

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüMuhsin Yılmaz

Genel Yayın YönetmeniNusret Yeşiller

Görsel Yönetmen Engin YARAN

Sayfa EditörüEmrah Çoşkun

Haber MüdürüBetül Yeşiller

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım

www.yesillermatbaa.com

DağıtımŞah Medya Ajans

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad.

San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım

Reklam ve Matbaa

Muhabirler Resul KoşarBeytullah ŞekerOğuzhan Yılmaz

Haber MerkeziAhmet AlkanFatma Canlı

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

ReklamErkan Kaş

Grafikerİlkay Yeşiller

İnternet EditörüÇiğdem Akyol

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDUTel : 0452 407 10 11Faks : 0452 407 10 12E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

www.gazetekuzey.com

Yayın Türü Yerel Süreli

Boyundaki lenf damarlarının şişmesi sonucu meydana gelen iltahaplı şişliğe adenit denir.

Tedavi için gerekli malzeme : Soğan, SarımsakHazırlanışı : Öğle ve akşam yemeklerinde ya-

rımşar kuru soğan ile ikişer diş sarımsak yenir.

Ağız yaraları, “basit” ve “derin” veya “sert ke-narlı” yaralar olmak üzere iki grupta toplanabilir. Çoğunlukla, üşütme veya hazımsızlıktan kaynak-lanır. Yaraların etrafı, kırmızı bir çizgi ile çevrilidir. Başlangıçta, içi su dolu kabarcıklar halindedirler. Sonradan patlayarak etrafa yayılır ve sancılı ağrı-lara neden olurlar. Çocuklarda; kızamık ve çiçek hastalıkları sırasında da aynı yaralar meydana gelebilir.

Tedavi için gerekli malzeme : SoğanHazırlanışı : Her gün 1 adet orta büyüklükte çiğ

soğan yenir.

Beyni besleyen arterlerin yırtılması veya tıkanmasıyla gelişen felç, kol ve bacak kaslarında güçsüzlük veya fonksiyon kaybına yol açıyor. Rakamlara göre hastalık Türkiye’de her yıl yaklaşık 100 bin kişiyi etkiliyor.

Dünyada insanı engelli hale getiren hastalıklar kategorisinde felcin birinci, ölümlü hastalıklarda ise ikinci sırada olduğunu be-lirten Dr. Fizyoterapist Gamze Şenbursa felcin, Türkiye’de yılda yaklaşık 100 bin kişiyi etkilediğini söyledi.

Çok uzun süren tedavi süreçlerinin hem hastaları hem de hasta yakınlarını yıprattığına ve felcin birden çok nedeninin bu-lunduğuna dikkat çeken Şenbursa, hastalık hakkında şu bilgileri verdi: “Beyine giden kan damarlarında oluşan patolojik değişik-likler, travma, serebro vasküler hastalıklar, beyin ameliyatlarından ve zehirlenmelerden sonra gelişebileceği gibi beyin tümörü ve mikrobik hastalıklar da bu tabloya neden olabilir. Yaş, yüksek tan-siyon, hareketsiz yaşam, şişmanlık, diyabet, kalp anomalileri, da-mar sertleşmesi, kolesterol, sigara, kahve, östrojen içeren ilaçlar risk faktörleri arasındadır.”

HER HASTADA FARKLI HASARLARA YOL AÇAR Felcin her hastada farklı hasarlara yol açtığını vurgulayan

Şenbursa, erken teşhis için dikkat edilmesi gereken belirtileri şöyle sıraladı:

“Afazi: Felç geçiren hastaların dörtte birinde görülür. Hasta konuşulanı anlamada, konuşmada ya da yazmada güçlük çeker.

Mental durum bozuklukları: Hastanın çevresindeki kişileri ta-nıması, içinde bulunduğu yer ve zamanın farkında olması, dikkat, hafıza gibi fonksiyonlar.

Yutma güçlüğü: Katı ve sıvı gıdaları alırken zorlanmak, gıda-ların nefes borusuna kaçması.

Görme problemleri, denge bozuklukları: Otururken, ayakta dururken veya yürürken dengenin sağlanamaması.

Dokunma duyusu: Dokunma duyusu gibi bazı duyularda azalma veya kayıplar yaşanır.

Mesane ve bağırsak: Mesane ve bağırsak fonksiyonları bo-zulabilir.

REFLEKS TERAPİ NEDEN ÖNEMLİ? İlaç tedavisinde amacın; beyin kanaması veya tıkanması ne-

ticesinde beyin dokusuna verilen hasarı bir an önce en aza in-dirmek, ilerlemesini önlemek ve beyin işlevlerinin sürdürülmesini sağlamak olduğunu anlatan Şenbursa, hastalığın tedavisinde en uzun ve zor dönemin rehabilitasyon aşaması olduğunu söyledi.

Rehabilitasyonun amacının hastaların fiziksel, zihinsel ve toplumsal işlevini en üst düzeye ulaştırmak olduğunu ifade eden Şenbursa, olabildiğince erken başlatılması gereken çalışmaların fizyoterapist eşliğinde yapılmasının önemine işaret etti, refleks terapi uygulamaları hakkında şu bilgileri verdi: “Felç tedavisinde kullanılan refleks terapi doğuya özgü meridyen teorisi, akupunk-tur noktaları, Güney Amerika yüz haritaları ve klinik nörolojiyi de içeren birçok sistemin kombine edilerek kullanıldığı tedavi edici bir metottur. Bölgeler, meridyenler ve sinir sonlanmaları boyunca spesifik noktalara yapılan basınç, nöro-biyolojik sistem ve mer-kezi sinir sistemini uyararak nörotransmitterler ve endorfin ser-bestleşmesini sağlar. Ayrıca bu haritalar vücutta faklı sistemler ile bağlantılı olan ve yüzde nörolojik yönden zengin olan bölgeler ile ilişkilidir. Verilen uyarılar kas iskelet sistemi ve beyine giden sinir-sel uyarıları arttırıp iyileşme sürecini kısaltmada ciddi rol oynar.”

Sağlık

100 Bin Kişi Felç Riskinde

4,90

4,30

4,30

GİRESUN

ORDU

TRABZON

92,75

150,00

24 AYAR ALTIN (GRAM)ÇEYREL ALTIN

ALIŞ

2,31

1,80

SATIŞ

2,32

1,81

EURODOLAR

Yüzde 50Randımanlı

Kabuklu Fındık

TÜRKİYEPARA

PİYASASI

TÜRKİYEALTIN

PİYASASI

Bu sa

yfamı

zda y

er alm

ak is

tiyor

sanız

, sizd

e foto

ğrafla

rınızı

gönd

erin..

.te

bess

um@

gaze

teku

zey.c

om

TEBESSÜM

Tarihte Bugün

Bizim ziyafetimiz Kurban’dan kurba-

na misali

ne zum yapıyor be

Dedeciğimbenim

abi yemek geç kaldı dur az

çok doydumbee

Çekemez sandım dı

beni renkli sayfaya koycan ama

Hişt Hasan bey görmesinen çalışkan

personellerimden birisi bu kız

Şifalı Bitkiler

Sayfa29 MART 2013 CUMA 3

mkkaymak@hotmail.com

Mustafa Kemal KAYMAK

PUSULA

Her dönem yerel ve genel seçimler gündeme geldiği zaman özellikle Ankara’da görev yapan bürokratlar ya da kamu kurumlarında çalışanlar heyecanlanıyor, kıpırdanmaya başlıyor.

Yani, hiçbir siyasi partiden herhangi bir sinyal almadan, seçim sonrası daha üst bir bürokratik koltuk kapmak üzere” iktidar partisinden aday oldum” demek için, aday adayı olan-lara hep tanık olmuşuzdur.

Sadece görevde yükselme amacında olanları aslında siya-si partilerin genel merkezleri de çok iyi biliyor.

Peki, neden aday adaylığı başvuruları kabul ediliyor.Çünkü kanun bu hakkı onlara veriyor.Çünkü siyasi partiler bu insanlardan yüklü miktarda başvu-

ru parası alıyor.Yani aday adayları da, aday adaylığı başvurularını kabul

edenlerde “yok aslında birbirimizden farkımız” diyor.Alan razı, veren razı olunca bize de bu durumu sizlerle

paylaşmak kalıyor.Evet, bu tür bürokratlar, baştan beri milletvekili sıralama-

sında yer bulamayacaklarını, Belediye Başkan adayı göste-rilmeyeceklerini bilmelerine rağmen iktidar partilerinden aday olurlar.

Aday gösterilmezler ama seçimler bittikten sonra bakan-ların kapısına dayanıp “Ben sizin partinizin aday adayıydım. Beni genel müdür veya daire başkanı yapın ya da aday oldu-ğum yerdeki Büyükşehir’e Genel Sekreter veya Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı yapın” derler.

Bu tür aday adayları arasında, istifa eden sıradan bir me-murun bile iktidar partisinden seçim sonrası talebi hep bir üst makam olur.

Sonra ine ine eski görevlerine bile razı olurlar. Önemli olan iktidarın adamı ünvanını almaktır.Ama bir şey unutuluyor ya da o heyecanla göz ardı ediliyor.Biriyle iddiaya girildiğinde madeni para ele alınır ve “yazı mı

tura mı” diye sorulur.Cevap, bazılarına göre yazıdır, bazılarına göre de turadır.Ancak kimse dik geleceğini düşünmez.Ya dik gelirse?O zaman ne olacak?Tura veya yazı diyenler kaybedecek.Yani?“Dik de gelebilir” diye düşünen, oturduğu yerde oturan,

kimsenin etlisine sütlüsüne karışmayan, tek amacı devletin ona yüklediği kamu hizmetini kariyer ve gelecek hesabı yap-madan yürüten insanlar kazanacaktır.

Peki dik gelir mi?Bence hep ihtimaller arasında var.Çünkü geceden sabaha, açık olan gözü kapamaya bile

fırsat bulamadan neler duyup neler görüyoruz.Gelelim bir üst görevle rütbelenmek isteyen, kartvizitlerine

aday ya da aday adayı yazdırabilmek için bulundukları kamu görevlerinden istifa edecek olan arkadaşların aday ya da aday adayı oldukları, doğdukları topraklardaki duruma…

Bir ilin-ilçenin-beldenin-köyün sosyal, ekonomik sorunlarını en iyi bilen o yörede yaşayanlardır.

Önemli olan o yörede doğmak değil, o yörede yaşamaktır.O havayı koklamak, o yaşam kavgasını yüreğinde hisset-

mektir.Ankara’nın taşlı yolundan değil, memleketin tozlu ve köy

kokan yolundan geçmek gerekirSorun bilinirse ve yerinde tespit edilirse çözülebilir.Yani bakmak değil, görmek gerekir.Siz bakmakla görmek arasında ki farkı bilir misiniz?Bu halk her şeyi görüyor arkadaşlar.Ona bakana değil, onu görene değer veriyor, itibar edi-

yor…Hadi biraz ileri gideyim, ona oy veriyor.Şimdi önümüzdeki dönem yapılacak seçimlerde yani

Büyükşehir olan Ordu’dan aday adayı olmayı düşünenlere sormak istiyorum, siz aday gösterilmeniz halinde “baktığınız halktan mı yoksa görüyormuş gibi yaptığınız halktan mı” oy isteyeceksiniz?

Bizi bize bırakın lütfen.Biz sizleri hep bu toprağın yetiştirdiği değerli bürokratlar

olarak görelim.O nedenle, bu işi yıllardır halkın içinde olan, siyasetin

sıkıntılı ve sancılı süreçlerini her gün yaşayan, ailesini yeri geldiğinde yalnız bırakan, siyasetin kimlik için değil halk için yapıldığına inanan insanlara bırakın.

İşte o zaman siyasette, halkın beklentileri de amacına ulaşmış olur.

Ben şimdiden, seçimlere daha 12 ay kalmışken uyarmayı görev kabul ediyorum.

Ankara kulislerinden kulağıma gelen haberler beni bu uya-rıyı yapma zorunda bıraktı.

Ordu Büyükşehir olmuş olabilir.Ama unutmayın ki, sizi makamda yüksek yapacak, kartvizi-

tinize makam yazdıracak anlamına gelmez.Bence makam mevki için değil, doğduğunuz şehrin büyü-

mesi için gayret gösterin.

Ordu Büyükşehir Oldu Ya…Seçim de Yaklaşıyor Ya…Kulislerde Dedikodu Çok Ya...

Fatsa Belediye Başkanı Hü-seyin Anlayan ve çalışma arka-daşları 9 yılı geride bıraktı. Baş-kan Anlayan ve arkadaşlarının 9. Sene-i devriyesini Fatsalı va-tandaşlar değerlendirdi. Vatan-daşların yaptığı değerlendirme-de Belediye Başkanı Anlayan’ın yaptığı hizmetlerden memnun oldukları ancak bazı konularda da eksiklikleri bulunduğu görüşü ortaya çıktı.

İşte vatandaşların Fatsa Bele-diyesi ve Belediye Başkanı Hüse-yin Anlayan ile ilgili düşünceleri:

Zekai Burnaz (Esnaf):Başkanımızdan çok memnu-

nuz. Fatsa’ya büyük hizmetleri oldu. Birlikte nice 9 yıllara. Yeni dönemde aday olarak görmek isterim. Başarılarının devamı gel-sin. Asfaltlama çalışmaların, spor kompleksi, kültür sarayı, çöp ala-nı yer üstü değil yer altı çalışma-ları, yani hizmetleri saymakla bit-mez. Her şey mükemmel gidiyor. Çok şükür sıkıntı yok. En güzel hizmetler Fatsa’ya yapılıyor.

Recep Ali Zık (Esnaf):Başkanımızın güzel şeyler

yaptığını görüyoruz. Fakat esna-fı ziyaret ettiğini, gelip yanımıza bir derdiniz, sıkıntınız var mı diye sorduğunu görmedim bugüne kadar. Sadece bir kez evet hayır oylaması yapıldığında teşekkür ziyaretine gelmişti. 10 yıldır bura-dayım bir kere geldiğini gördüm. Fatsa’da belirli koşullarda bazı firmalar küçük esnafın durumu-nu bitiriyor. Belediye’nin bunların karşısında yapabileceği şeyler vardır. Çünkü Fatsa’da küçük esnaf bitiyor. Fatsa’da esnafların büyük çoğunluğunun düşüncesi böyledir.

Ersin Erol (Gözlük Camı Firması Yetkilisi)Fatsa’ya Samsun’dan hafta

da bir gün gelen biri olarak, Be-lediye Başkanın yapmış olduğu çalışmalar güzel buluyorum. Fat-sa’ya kattıklarının farkına varma-mak mümkün değil. Fakat şunu söylemek istiyorum. Gerçekten çok güzel bir faaliyeti olan Kültür Sarayı’nın hemen yanında bulu-nan otogar çok kötü görünüyor. Tam karayolu üzerinde ve şehrin merkezinde harabe halinde bulu-nan otogarı ben Fatsa’ya yakıştı-

ramıyorum.

Fatih Arslan (Muhtar):Geçen zaman zarfında baş-

kanımızın büyük emekleri bü-yük hizmetleri var. Bunlar göz ardı edilemez. Yapılan kültür sarayı, spor kompleksi gelmeye görmeye değer. Misafirlerimizi ağırlamak içinde çok iyi bir yer olduğunu düşünüyorum. Elek-çi köprüsünde yapmış olduğu sandal sefası var. Gözle görü-lebilecek vatandaşların bundan yararlanabileceği şeyler. Her mahalleye iyi kötü oyun parkları yaptı. Hayvancılıkla uğraştığım için söylüyorum bizim için hay-van pazarı yaptı. Yarım kalsa da tamamlayacağına inanıyorum. Fatsa için çok şeyler yapacağına düşünüyorum. Hiç bir ilçede ola-mayan asfalt şantiyesini ilk kez Fatsa’da ilçesine kazandırdı. Bü-yükşehir için çok uğraştı ve emek verdi. Halen daha uğraşıyor. Bü-tün sivil toplum örgütleriyle iç içe. Muhtarlarla beraber. Bu işi de başardık. Yüzümüzün akıyla bü-yükşehir olduk. Hepimize hayırlı olur. Başkanımıza hepimizin nez-dinde teşekkür ediyorum yaptığı

hizmetlerden dolayı. İnşallah’ta başımızdan eksik olmaz.

Zarife Güney (Çalışan)Başkanımız iyi güzel gerçek-

ten. Adam gibi yapıyor işini. He-lal olsun adama. Yapmıyor desek de olmaz. Biraz daha sosyallik olabilir. Fatsa’nın sosyalliği çok az. Yani şu cadden giriyorsun şu caddeden çıkıyorsun. Mesela sa-dece Fatsa City var gidebileceğin bir yer yok. İnsanların görüşlerini alsınlar ve ondan sonra yapsın-lar. Bir eyvanlar vardı eskisi gibi değil. Şimdi kim gidiyor oturuyor. Mesela faaliyetler olsun. Kültür merkezi, spor kompleksi gibi yer-lerin açılması çok iyi oldu. İnsan-lar ara sıra gidiyorlar. Bizde hafta sonları gideceğiz.

Murat Çakmak (Çalışan)Belediye başkanımız çalışıyor.

Sahili, kültür sarayı, spor komp-leksi olsun çalışmaları takdire de-ğer. Gayet memnunum. Eksiklik göremiyorum. Gayet güzel. Bele-diye başkanımızdan memnunuz. Gereken her şey yapılıyor. İlçemiz zaten küçük bir aranılan her şey bulunuyor.

Başkan Hüseyin Anlayan’ın 9. Sene-i Devriyesi

Fatsa Dolunay kavşağında meydana gelen trafik kazasında karayolunun yaya geçidinden karşı tarafa geçmek isteyen Ali Arslantürk (40) isimli şahıs oto-mobil çarpması sonucu ağır ya-ralandı.

Samsun-Ordu karayolu Do-lunay kavşağında saat 19.00 sularında meydana gelen trafik kazasında Ünye istikametinden seyir halinde olan 52 T 8511 pla-kalı Mustafa Aksoy yönetimindeki otomobil çarptı. Kazada ağır ya-ralanan ve Martı Evlerinde kapıcı

olduğu öğrenilen Ali Arslantürk’e ilk müdahale olay yerinde yapıldı. Ali Arslantürk daha sonra Fatsa Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Gazetemiz baskıya girdiği daki-kalarda Ali Arslantürk’ün hayati tehlikesinin devam ettiği öğre-nildi. Kazada otomobil içerisin-de bulunan sürücü Mustafa Ak-soy’un eşi Emine Aksoy’da hafif şekilde yaralandı.

Diğer yandan kazaya tanık olan bir vatandaş Dolunay kavşağında belli zaman aralıklarında sürekli kazaların meydana geldiğini ve bu noktaya trafik lambasının mutlaka yapılması gerektiğini söyledi.

Trafik Lambası Olmayan Kavşakta

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, 2013-2014 eğitim-öğretim döneminde baş-layacak olan, serbest kıyafet uy-gulaması ile ilgili açıklama yaptı.

Gürsel Avcı, “Kaymakam Bey ile bizim prensip kararımız, yö-netmelik ne diyorsa onu uygula-mak. Yoksa bir okul uygular, bir okul uygulamaz ise olmaz” dedi.

Ahmet Gürsel Avcı; “Biliyorsu-nuz serbest kıyafet uygulaması, özel okullarda yüzde 60 velilinin

isteği doğrultusunda olacak, veli seçecek deniliyordu. Örneğin, bi-zim Özel Dolunay Kolejimiz gibi. Diğer devlet okullarında ise, ser-best kıyafet olarak belirlenmişti. Milli Eğitim Bakanımız değişeli iki aylık bir süre oldu. Yeni Bakanımı-zın bu konuda bir çalışması var. Geçen hafta Bakanlık müfettişleri buradaydı. Onlarla da paylaştık konuyu. Bakanlık bunun üzerinde çalışıyor. Hatta kendileri çok yakın bir tarihte, bir ilde, “Devlet okulla-rında yüzde 60 velinin kararı alı-nacak ve kıyafet uygulamasında

ona göre karar verilecek” demiş. Fakat ben duymadım. Yönetme-likte belirlenmişti…2013-2014 eğitim öğretim yılında serbest kıyafet uygulaması devreye gi-recekti. Fatsa’da okul müdürleri ile yapmış olduğumuz toplantıda konuyu Kaymakam Bey’e ilettim. Kaymakam Bey ile bizim prensip kararımız, yönetmelik ne diyorsa onu uygulamak. Yoksa bir okul uygular, bir okul uygulamaz ise olmaz. Yeni Bakanımız ile bera-ber, yeni yönetmeliği bekliyoruz. Yeni yönetmelik 15 güne çıkar. Benim tahminim yeni yönetmelik devlet okullarında da yüzde 60 velinin isteğini soracak. Fakat eli-mizde resmi bir yönetmelik yok. Bu benim düşüncem” dedi.

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdü-rü Ahmet Gürsel Avcı geçtiğimiz Pazar günü yapılan YGS sınavı hakkında Fatsa genelinde bir de-ğerlendirme yaparak, ““LYS, YGS Sınavlarının Fatsa’da da yapılma-sı için çalışıyoruz” dedi.

“LYS, YGS Sınavları Fatsa’da da yapılmalı”Avcı; “YGS sınavı sonuçla-

rı, sınavdan yaklaşık 15-20 gün sonra açıklanacak. Şuan da okul-lara sınav nasıl geçti diye sordu-ğumda ilk izlenimler çok iyi. Bazı okul müdürleri ile görüştüm, bazı dershaneleri ziyaret ettim. Fatsa Fen Lisesi bu sene ilk mevzun-larını veriyor. Özellikle, Fen Lise-si, Anadolu Öğretmen, Anadolu Lisesi öğrencilerinin sınavlarının çok iyi geçtiğini öğrendim. YGS sınavından bahsetmişken, bir şeyi daha paylaşmak isterim. Bizim şuanda önemli bir çalış-mamız var. Ünye’de ve Ordu’da YGS, LYS gibi sınavlar yapılıyor-ken, arkasında Fatsa’yı destek-leyen 7 tane ilçesi olmasına rağ-men burada neden yapılmıyor? Son yapılan toplantıda gündeme geldi. LYS ve YGS sınavlarının artık Fatsa’da da yapılabilmesi için, Fakülte Dekanı İsmet Bey ile bir çalışmamız olacak. İnşal-lah, seneye bu sınavlar Fatsa’da da olacak. Bu konuda çabamız var. Hatta ilgili komisyonlarımızı kurduk. Önümüzdeki seneye ye-tiştirmeye çalışıyoruz. Bizim bu sınavları buraya almamız lazım” şeklinde konuştu.

“Bir Okul Uygular, Bir Okul Uygulamazsa Olmaz”

Yaralanan Şahsın Durumu Kritik

/ Fatma CANLI

/ Muhsin YILMAZ

Sayfa29 MART 2013 CUMA 4

AK Parti Fatsa İlçe Başka-nı Fatih Sözen, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin yaptığı değer-lendirmede AK Parti’nin seçim kaygısı ya da aday kaygısı olma-dığını belirterek, “ biz her zaman seçime ya da seçimlere hazırız. Her zaman en son yapılan se-çimden bir gün sonra yarın se-çim olacakmış gibi çalıştığımız için, seçimlere en hazırlıklı parti AK Partidir” dedi.

Sözen, diğer partilerin seçim çalışmalarına başlamış olmala-rının, adaylarını açıklamalarının partilerini hiç ilgilendirmediğini söyleyerek, bir anlamda AK Par-ti Fatsa Teşkilatının aday sıkıntısı yaşamayacağını gündeme getir-di.

Sözen, görevde bir AK Parti-li Belediye Başkanı varken aday arayışı içerisine girmelerinin, tar-tışma konusu yapmanın doğru olmayacağını belirtti ve “ başarılı bir belediye başkanımız var ve görevine devam ediyor, biz de

yolumuza onunla devam ediyo-ruz” dedi.

Fatih Sözen, önümüzdeki sü-reçle ilgili şu açıklamayı yaptı: ” Bizim seçim hazırlıklarıyla ilgili bir sorunumuz yok. Çünkü biz seçi-me her zaman hazırız. Dolayısıyla bizim böyle ekstra bir hazırlık ça-bamızdan ziyade, görevi başında ve işimizi takip eden bir anlayış içerisinde olduğumuz için hiz-metlerimize devam ediyoruz. Bu seçim ve adaylık konuları süreçle alakalı bir mevzudur. Biz şuanda partimizin işleyişi ve sistemi açı-sından devam ediyoruz. O yüz-den bizim herhangi bir hazırlıktan öte mevcut işleyişimizi devam ettirdiğimiz için her daim göre-vimizin başındayız. Bizim seçim hazırlığımız, bir seçim bittikten sonra başlar. Dolayısıyla biz en son seçimden sonra açıklama-larımızı yaptık. “Bizim için tekrar bir seçim başlamıştır ve hedefi-miz ilk yapılacak olan seçimdir” demiştik. Dolayısıyla da Mahalli

seçimlere bütün yetkili kurulları-mızla, bütün parti teşkilatımızla hazırız. Tüm hazırlıklarımızı ta-mamladık. Mevcut Hiyerarşik bir yapı ile sistemimizi düzenleyerek önümüzdeki seçime kilitlendik” dedi.

“HEDEFİMİZ EN YÜKSEK OYU ALMAK” Hedeflerinin en yüksek oyu

almak olduğunu söyleyen Fatih Sözen “ Amacımız, bir önceki seçim de almış olduğumuz oyu egale etmektir. Hesabımız ve he-defimiz budur” şeklinde konuştu.

“ADAY SORUNUMUZ YOK”Sözen, “Parti içerisindeki

adaylık konusuna mevcut bir belediye başkanımız varken gir-meyiz. Bizim mevcut belediye başkanımız Hüseyin Anlayan‘dır ve görevine de devam ediyor. Bizim partimizde adaylık süreci diğer partilerdeki gibi bir anlayış-la yapılmaz. Dolayısıyla mevcut arkadaşlarımızla şu an yolumu-za devam ediyoruz. Adaylık bi-zim gündemimiz de yok. Bizim hesabımız, hizmetimizi en güzel şekilde yapmak ve devam ettir-mektir. Bunun dışında herhangi bir planımız yoktur. Biz mevcut yapılarımızla hesap yapmadan, arkasında bir olgu oluşturmadan seçime doğru gidiyoruz. Dolayı-sıyla bizim gündemimizde aday-lık konusu yoktur. Biz görev ba-şında bir yönetim olduğumuz için ve belediyemiz olduğu için tama-men mahalli seçimlere hedeflen-dik. Yani bu bizim gündemimizin dışında bir mevzu” diyerek aday-lık sürecine son noktayı koymuş oldu.

“KAPANAN BELDE VE BELEDİYELER MEMNUN”Ordu’nun Büyükşehir oluşu

ve belde belediyelerin durumu ile ilgili olarak ta Fatih Sözen, “Şimdi bakın Ordu Büyükşehir olmuştur. Bizim hesabımız şudur. Kimsenin hamasi bir hesap içersinde ol-mamasıdır. Büyükşehir Ordunun tek kurtuluşudur. Bu dağınık yapı-yı ancak imar etmek büyükşehirle mümkündür. Dolayısıyla kapanan beldelerin ilçeye dönüştürülmesi veya onların bir hak kaybı oldu-ğunun iddiası doğru değildir. Biz bunları gördük, yaşadık küçük belediyelerin hayatlarını nasıl zor idame ettirirken zorlandıklarını hep beraber gördük. O yüzden popülizm yapmak doğru değildir. Yüzde 70 bir kaynakla Ordu ha-yatını devam ettirecektir. Ordunun bütün imkânları yüzde 70 daha artarak bölgemize aktarılacaktır. Dolayısıyla bu Ordunun, belde-lerimizin ve bütün ilçelerimizin menfaatinedir. Bu yüzden bunun açılmasını talep edenler veya “siz kapattınız biz açalım” diyenlerin tamamen tribünlere oynaması ve show’a dönük siyasetleridir. Bizim hedefimiz bütün ücra nok-talara hem büyükşehir imkânla-rından hem de merkez ilçelerin, ilçe belediyelerin imkânlarından yatırım götürmek, hizmet götür-mektir. Onun dışında bir kaygımız yoktur. Beldelerin nasıl kendileri-ni idame ettirirken zorlandıklarını gördük. Bu yapı artık taşımıyor-du. Ve olması gereken buydu. Zaten bizim bölgemizdeki belde belediyeleri bunu olgunlukla kar-şıladılar. Ben diğer arkadaşlarımı-zın biraz heyecan göstermesini olayların ilk günlerine bağlıyorum. Onlarda zaman içersinde doğru-

yu görecekler. Burada sükûneti sağlayacaklardır diye düşünüyo-rum. Yani 20 bini bulmak demek beldeyi ilçeye döndürmek diye bir şey yok, buda anayasal bir meseledir. Çünkü orada bütünlü-ğü bozmamak gerekli. Taşıdıktan sonra orada o nüfus kalmıyor. O yüzden beldelerin ilçeye dönüş-mesiyle birlikte Ordunun büyük-şehir’e dönüşmesi farklı şeylerdir, o yüzden doğru değildir” dedi.

“MİLLİ BİRLİK VE KARDEŞLİK PROJESİ”Sözen, son günlerde kamu-

oyunu oldukça meşgul eden Barış ve Kardeşlik projesi ile ilgili de yaptığı değerlendirmede, “Bu açılım Kürt açılımı değildir. Bu milli birlik ve kardeşlik projesidir. Ben bundan önceki açıklamalarımda da ifade ettiğim gibi her şeyden önce burada başbakan bir risk almıştır. Niye, çünkü BU riskli bir projedir. Eğer iyi anlatılamazsa, iyi algılamazsa insanlar farklı bir angajman içersine girebilir. Ama hamdolsun ki yapılan anketlerden ve araştırmalardan görülen şudur ki, vatandaşımızın desteği çok yüksektir. Demek ki, bu doğru bir hareket içersinde olduğumuzun

bir göstergesidir. Bizim hesabımız şudur yani insanlar bir yere çe-kebilir muhalefet bir şey yapabilir ama halkımızın şu hassasiyet içer-sinde olduğunu görüyorum. “Kan durmalı artık analar ağlamamalı.” Bizim kalkınmamızın önünde çok ciddi bir engeldir terör meselesi. Artık bu bizim için bundan sonra böyle bir şey önümüzde inşallah olmayacaktır. Sürecinde sonunu getirdik. Eğer biz bu olayları ya-şamamasaldık bugün kişi başına düşen milli gelirimiz 20 bin doların üzerinde olacaktı. Bunu da kimse göz ardı etmemiş olsun. Yıllarca kardeş olarak yaşadık bundan sonrada kardeş olarak yaşayaca-ğız. Biz Çanakkale’de birlikte kür-dü, lazı, çerkezi ile beraber öldük. Dolaysıyla da bu sonradan çıkmış ve bizim içimize atılan bu nifak he-saplarını biz bittiği dönemine gel-dik. Ve başbakan bu oyunu gör-müştür. Artık Türkiye’nin önünde en büyük mesellerinden biri olan terör sorunu artık tarih olacaktır. Ben burada bütün vatandaşları-mızın bu meseleye siyasal olarak değil ülke bütünlüğü açısından ülke menfaati açısından bakma-sını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.

İLANAYDEMİRİş MerkezindeKiralık Ofisler

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad.

Topaloğlu Camii karşısı FATSAMüracat

Aydemir Muhasebe Bürosu

“Tartışma Konusu Yapmanın Anlamı Yok”

Sayfa29 MART 2013 CUMA 5

Ordu’nun büyükşehir olması-nın ardından 2014’te yapılacak yerel seçimler öncesi adaylar or-taya çıkmaya başladı. Ünye Be-lediye Başkanı Ahmet Arpacıoğ-lu’da ustalık dönemi için yeniden aday olduğunu açıkladı.

Büyükşehir’in ana konularını ve meselelerini çözmüş bir Ün-ye’ye, hep beraber Ünyelilerle birlikte geldiklerini ifade eden Başkan Arpacıoğlu, “Bizim il-kemiz şudur, biz hiçbir makam mevki hesap yapmadan, yalnız Allah rızası için, halka hizmeti, hakka hizmet kabul eden bir fel-sefe ile çalıştık” dedi.

“Bizim partimizin ve Sayın Başbakan’ımızın ortaya koydu-ğu sloganı var ‘çıraklık, kalfalık ve ustalık’ diyen Arpacıoğlu, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin şu açıklamayı yaptı:

“Şimdi biz çıraklığımızı ham-

dolsun Ünyelilerle birlikte yaptık. Sağ olsunlar bizlere çok yardım ettiler sahip çıktılar yardımcı ol-dular. Acemilik bölümünü ge-

çirdik. Çıraklığı böyle geçirince, kalfalık döneminde ortaya koy-duğumuz çalışmalarımız hedef-leri belli olan bir Ünye ortaya çıkardı ve bunu hep beraber yaşadık, yaşıyoruz. Geldik us-talık dönemine. Allah izin verirse ustalık dönemimde, Ünye’mize ustaca bir ustalık dönemi ya-şatma arzusundayız ve adayım. Aday olduğumu söylüyorum ama parantez içinde bugünlerde çok konuşulduğu için bunu çok erken söyledim. Bunu da ay-rıntı olarak ifade etmek isterim. Çünkü benim 2004’de 2009’da aday olma şeklim ve bizleri or-taya koyan, aday yapan irade önce halk sonra hak. Belki bana o dönemde çok inanan olmadı, siyaset yapıyor diye düşünüldü, ama ben gerçek söylüyorum, bizim hedefimiz, bizim durumu-muzdaki il ve ilçeler gibi değildir.

Bizim hedefimiz büyük şehirler-dir. Ben bunu ifade ettim. Peki, gerçekleştirebildik mi? Sormak lazım. Siz boş mu konuşuyorsu-nuz, siyaset mi yaptınız, yoksa büyükşehir ile yarışmayı ortaya koyacak bir hedefte bulundunuz mu?”

AK Parti’den başka adayla-rında olacağını belirten Arpa-cıoğlu, “Bu işler nasip işi, sami-miyet işi, ortaya bir eser koyma duygusuyla mücadele verme işi-dir. Biz vatandaşa hizmet etmek istiyoruz diyen arkadaşlarımıza sözümüz olamaz. Mahkeme kadıya mülk değil. Unutulanlar olursa vatandaşlarımıza hatırlatı-rız. Söylenmeyeler olursa vatan-daşlarımızın yanında oluruz. Bu işler nasip işi, genel merkezimi-zin vereceği karardır ona saygı gösteririz. Bunlarda demokrasi de olan şeylerdir.”

Siyasal partiler bulunduğu toplumun tam olarak aynası-dır. Modern ve egemen ileti-şim ortamında bütün dünya-daki insanlar gibi halkımız da üzümün birbirine bakarak ka-rarması gibi koro halinde birbi-rine benzeşmektedirler.

Özgürlükçü hükümleriyle bi-linen 1961 Anayasası, siyasal partiler için şu ifadeyi kullan-mıştır. “Siyasal patiler ister ik-tidarda ister muhalefette olsun demokratik ve siyasal hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır” Bu-rada partilerin vazgeçilmez ol-ması için iktidarda veya mu-halefette olmasının hiçbir farkı yoktur anlayışı vardır. Oysa ki bu anlayışı 1982 Anayasasın-da görmemiz mümkün değil-dir.

1982 Anayasasının 68. mad-denin ikinci fıkrasında ise bu tanım “Siyasi partiler demok-ratik siyasi hayatın vazgeçil-mez unsurlarıdır” şeklinde yer almıştır. Yani mu-halefette olma-nın vazgeçilmez olduğu belirgin-leştirilmemiştir.

Siyasal partiler son 15 yıla yakın ciddi derecede parçalanmış ve sayıları artmıştır. Bu durum doğal olarak sandığa ve parlamento-ya yansımıştır. Burada anormal olan partilerin irili ufaklı sayılarının artması ve bölünmesi değil-dir. Hatta parti sayısındaki artış demokrasinin en doğal ve ge-rekli görüntüsüdür.

Burada normal olmayan ve istenmeyen durum parti-lerin parlamentoya % 10 ba-rajına rağmen fazla sayıda girmeleri ve güçlü hükümet çıkarılmasının imkansızlığıdır. Parlamentoya çok fazla parti-nin yansıması ise Türk siyasal kültüründe var olan eleştiriye kapalılık veya tahammülsüzlük veya otoriter yapı neticesi bir-birinin fikrini ve politikasını ka-bullenememe veya ortak fikir etrafında birleşememe sonucu istikrarsızlığı doğurmaktadır.

Batı demokrasilerinde bel-ki on veya yüzlerce parti vardır fakat esas çekişme temelde iki parti arasında gerçekleşmek-tedir. Ya da yine bu ülkelerde-ki irili ufaklı siyasal partiler kur-dukları hükümetleri başarıyla sürdürebilmektedirler siyasal altyapıları gereği.

Bizde ise daha yeni yeni bü-yük partiler homojenleşme

yani türdeşleşme sürecine gir-mişlerdir. Yani halk tabiriyle si-yasal partiler esas olarak birbi-rinden fazla da farkı olmamaya başlamıştır. Bu temelde olumlu sonuçlar doğurmaktadır. Küre-selleşme sürecinin kitle parti-si hüviyetindeki büyük siyasal partileri ütülemesiyle radikal söylevler, marjinal ideolojiler yerini demokrasi ve toleransa bırakmaktadır.

Örneğin Türkiye’de CHP nin Sosyal demokrasi hareketine Emperyalizmin uzantısı olan bir kurumun adeta temsilcisi olan Kemal DERVİŞ ile destek sağlanması ile sosyal demok-rasi yerini liberal demokrasiye bırakmış, aynı şekilde yıllardır bildiğimiz “klasik sol” da mil-liyetçi ve muhafazakar değer-lerin bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ağırlık ka-zanmasıyla yerini “ulusal/mil-liyetçi sol” a bırakmıştır. Diğer taraftan milliyetçi kesim ise hü-

kümette, çoğu global nitelikli ulusallığa aykırı kararların altına imza atmışlardır. Aynı şekilde öte-den beri “siya-sal İslamcı parti/partiler de politik söylemlerini te-melde değiştire-rek, liberalizme, küresel leşme-ye doğru yönelt-mişler ve bu gün itibarıyla ege-men kültür nez-

dinde hizaya gelmişlerdir.Bütün bu argümanlardan da

görebileceğimiz gibi “büyük” partilerin temelde hepsi aşa-ğı yukarı “milliyetçi, muhafaza-kar, liberal, demokrat” bir kim-liğe bürünmüştür. Bu durumda hükümetler değişse de ülke-nin temel politikaları ana mec-rasından radikal bir şekilde sapma ihtimali neredeyse ta-mamen kalkmıştır. Artık hükü-metlerin değişmesi tam olarak söylenemese de kişi ya da eki-bin değişmesinden başka bir şeyi değiştirmemektedir.

Bu homojenleşme süreci as-lında hoşgörü, uzlaşma, bir hayat tarzı olarak demokrasi ve demokratlığı beraberinde getirmektedir. Belki bu yıl ve önümüzdeki yıllarda tam ola-rak görülemese de yakın ge-lecek insanların veya kitlelerin birbirlerine karşı daha da anla-yışlı hale geleceğini görebiliriz. Önümüzdeki yıllar daha çok bilgi ve ekonomi savaşımların tanığı olacaktır.

Bilinçli yarınlar dileğiyle.

ahmet@ahmetfidan.comwww.ahmetfidan.com

Homojenleşme Sürecinde Siyasal Partiler

SATIRBAŞIYrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN

1982 Anayasası-nın 68. maddenin ikinci fıkrasında

ise bu tanım “Siyasi partiler

demokratik siyasi hayatın vazgeçil-mez unsurlarıdır” şeklinde yer al-

mıştır.

“Ustalık Dönemine Adayım”

Kamu hizmetlerinin ve yatırım-larının takip ve koordinasyonunu sağlamak amacıyla her ay dü-zenli olarak gerçekleştirilen“Aylık Takip ve Koordinasyon Toplantısı(ATAK)” yapıldı.

Vali Orhan Düzgün Başkan-lığında, Valilik Toplantı Salo-nu’nda gerçekleştirilen Mart ayı “Aylık Takip ve Koordinasyon Toplantısı”na, Vali Yardımcıları Ömer Adar, Salih Yüce, Abdullah Demir, Niyazi Erten, Yemen Bay-rak, İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, İl Genel Meclis Başka-nı Engin Tekintaş, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın, İlçe Kaymakamları ile bazı daire müdürleri katıldı.

Vali Orhan Düzgün, Mart ayı “Aylık Takip ve Koordinasyon Toplantısı” gündeminde yer alan ve kamu kurum ve kuruluşlarında Ordu ili genelinde yürütülen yatı-rım, hizmet ve çalışmaların yanı sıra yapılması planlanan projeler konusunda toplantıya katılanlar-dan bilgi aldı.

“İstihdam Sağlayıcı Projeler Üretin”Toplantıda, ilçe kaymakamla-

rından, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları vasıtasıyla istihdama yönelik, gelir getirici projelere önem vermelerini is-teyen Vali Düzgün, “Sosyal Yar-dımlaşma ve Dayanışma Vakıfla-rından yardım alan veya mesleği olup da ekonomik durumu iyi ol-mayan vatandaşlarımızın üretime katılmalarını sağlamak, insanla-rımızı çalışmaya, üretmeye sevk etmek için gelir getirici ve istih-

dam sağlayıcı projeler üretmek gerekiyor. İlçe kaymakamlarımı-zın bu yönde çalışma yapmaları-nı istiyorum” dedi.

“Öğrencilere Kitap Hediye Edin”24 Mart 2013 Pazar günü

açılan “Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı”na, öğrencilere kitapları sevdirmek ve kitap okuma alış-kanlığı kazandırmak amacıyla ilçelerdeki öğrencilerin katılım-larının sağlanmasını isteyen Vali Düzgün, “Kitaplar bilgi hazine-sidir. Öğrencilerimize kitapları sevdirmeliyiz. Kitap fuarı bunun için güzel bir fırsat sunuyor. İlçe-lerimizde öğrenim gören çocuk-larımızın kitap fuarını gezip gör-meleri gerekir. Öğrenciler için en güzel hediye kitaptır. Ekonomik durumu iyi olmayan öğrencileri-mize kitap alıp hediye edebiliriz” diye konuştu.

“İnternet Kafeleri Denetleyin”İlçe kaymakamlarından inter-

net kafelerin denetimlerine önem verilmesini de isteyen Vali Düz-gün, “Bilgi Teknolojileri ve İleti-

şim Kurumu’nun yapmış olduğu bir araştırmaya göre, Türkiye’de çocukların %85’inin facebook ya da twitter hesabına sahip olduğu, %42’sinin ise ailelerine ait kişisel bilgileri internet ortamında pay-laştığı tespit edilmiştir. Çocukla-rımızı her türlü tehlikeden nasıl koruyorsak, internetteki tehlike-lerden de korumamız lazım. Bu nedenle ‘Güvenli İnternet’ kulla-nımı konusunda toplumumuzu bilgilendirmeli ve bilinçlendir-meliyiz. Valilik olarak, tüm kamu kurumlarında ‘Güvenli İnternet’ kullanımını zorunlu kıldık. Bunun-la ilgili çalışmaları yapmaktayız. İnternet kafelere yönelik kontrol ve denetim faaliyetlerini de ar-tırmış durumdayız. İlçelerde de kaymakamlarımız internet kafe denetimlerine önem vermeliler. İnternet kafe denetimleri için her ilçede komisyonlar oluşturuldu. Bu komisyonların görevlerini et-kin bir şekilde yerine getirmesi gerekiyor. Kaymakamlarımız da bunu takip etmeliler” diyerek, ilçe kaymakamlarından ‘Güvenli İnternet’ kullanımı ile ilgili hazır-

lanan kısa filmlerin toplantılarda izletilmesi ve vatandaşların bil-gilendirilmesini, Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü tarafından da ilçeler-de eğitim toplantıları yapılması talimatını verdi.

“Memurun Mesaisine Dikkat Edin”Mesai konusuna da değinen

Vali Düzgün, işe giriş ve çıkışlar-da mesai saatine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, bazı il-çeler ve kurumlarda buna dikkat edilmediği yönünde şikayetler geldiğini ve şikayetlerin değerlen-dirilmesi sonucunda bazı kurum yöneticileri hakkında soruşturma başlatıldığını ifade etti. Vali Orhan Düzgün, ilçe kaymakamlarından, ilçelerindeki kurumlarda çalışan memurların mesaiye devamını takip etmelerini istedi.

Toplantıda ayrıca, Sosyal Yar-dımlaşma ve Dayanışma Vakıfla-rınca hazırlanan istihdama yöne-lik projeler, ÖDES projeleri, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından yürütülen pro-jeler de, değerlendirildi.

Vali Düzgün, Kaymakamlara “Çok Çalışın” Dedi

Ordu Devlet Hastanesi'nde görev yapan bir hemşirenin ve

eşinin hasta yakını tarafından darp edilmesini Türkiye Hemşi-

reler Derneği Ordu Şubesi üyeleri alkışlarla protesto etti.

Ordu Devlet Hastanesi'nde görev yapan hemşire Hülya İ. ve eşinin darp edilmesi olayıyla ilgili soruşturma sürerken, Türki-ye Hemşireler Derneği Ordu Şu-besi tarafından hastane önünde açıklama yapıldı. Türk Hemşireler Derneği Ordu Şube Başkanı Ni-gar Bağdatlıoğlu yaptığı açıkla-mada, şiddetin önüne geçileme-diğini belirterek, "24 Mart 2013 tarihinde görevi başında şiddete maruz kalan hemşire arkadaşı-mızın 4 yaşındaki kızının sözleri çocuk hafızasından hiç silinme-yecek görüntüler. Evet, bizler hemşireler bir kez daha şiddetle karşı karşıyayız. Ülkemizde son yıllarda giderek artan sağlık çalı-

şanlarına yönelik şiddet olayı ma-alesef ilimizde de sıkça yaşan-maktadır. Tüm uyarılara rağmen hatta çok yakında bir meslek-taşımızı kaybetmemize rağmen şiddetin önüne geçilmiyor-geçi-lemiyor. Türk Hemşireler Derneği Ordu Şubesi olarak, amaçladığı-mız görevleri sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmek için, ilimizde ve Türkiye'de hemşireye yönelik şiddete dur diyoruz" dedi.

Açıklamanın ardından sağ-lık çalışanlarına yönelik şiddet, hemşireler ve vatandaşlar ta-rafından alkışlanarak protesto edildi. Olayın güvenlik kamerası görüntüleri ise hasta mahremiye-ti gerekçesi ile hastane yetkilileri tarafından basın mensupları ile paylaşılmadı.

Hemşireler Alkışla Protesto Ettiler

Sayfa29 MART 2013 CUMA 6

Büyük acımızı bizlerle paylaşarak acımızı hafifleten;İçişleri eski Bakanımız Sayın İdris Naim Şahin'e,

Ordu Valisi Sayın Orhan Düzgün'e,AK Parti Ordu Milletvekili Sayın İhsan Şener'e,

AK Parti Ordu Milletvekili Sayın Mustafa Hamarat'a,AK Parti Ordu Milletvekili Sayın Fatih Han Ünal'a,

AK Parti İstanbul Milletvekili Sayın İsmet Uçma'ya,AK Parti İstanbul Milletvekili Sayın Enver Yılmaz'a,

AK Parti 23.Dönem Ordu Milletvekili Sayın Eyüp Fatsa'ya,AK Parti 23.Dönem Ordu Milletvekili Sayın Ayhan Yılmaz'a,

Refah Partisi Eski Milletvekili Sayın Hasan Öz'e,TBMM 20.Dönem Milletvekili Sayın Hüseyin Olgun Akın'a,

Fatsa Kaymakamı Sayın Bekir Atmaca'ya,Ünye Kaymakamı Sayın Mustafa Demir'e,

Ordu Belediye Başkanı Sayın Seyit Torun'a,Fatsa Belediye Başkanı Sayın Hüseyin Anlayan'a,

Çevre ilçe ve belde belediye başkanlarımıza, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerine,

Daire Amirleri ve çalışanlarına,Yurt içinden ve yurt dışından telefonla arayan dostlarımıza,

Saygıdeğer Fatsa ve çevre ilçe halkına,teşekkürü bir borç biliyoruz.

TAZİYE

TEŞEKKÜR

Ailemizin değerli evladı Fatih Koçan’ı 5 Mart 2013 tarihinde elim bir trafik kazasında kaybetmiş bulunuyoruz. Merhum evladımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Mekanı Cennet olsun.

KOÇAN AİLESİ ADINA

EKREM KOÇANİL GENEL MECLİS ÜYESİ

Sayfa29 MART 2013 CUMA 7

Diyanet işleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 2014 yılında hac kurası çekilmeyeceğini açıkladı. 7 yıldır üst üste başvuru yapan 120 bin hacı adayının 2012 kurasın-da 30 bininin isminin çıkacağını ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Geriye 90 bin kişi kala-cak. Bunun 70 binini önümüzdeki yıl kurasız hacca göndereceğiz. 2014'de Suudi Arabistan'dan eks-tra bir kontenjan alabilirsek kalan 20 bini de göndereceğiz" dedi.

Hac kuraları Diyanet İşleri Baş-kanlığı'nda çekildi. Kura töreninde konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, her yıl dünya genelinden 30 milyon in-sanın hac ibadeti için müracaat ettiğini belirtti. Fıkhen bütün im-kanlara başvurduktan sonra müra-caatlarını yaptığı halde kendisine hac kurası çıkmayanlara Cenab-ı Hakk'ın bu ibadeti artık sormaya-cağını belirten Görmez, "Bu yıl mü-racaat edenlerin sayısı bir milyon 372 bin. Arabistan'a her sene gön-derme imkanına sahip olduğumuz 74 bin. Başvuranların sayısını kon-tenjana böldüğümüz zaman 19-20 sene yapıyor. Sıraya koyacak olur-sak 20 yıl sadece bu rakamı tüket-me imkanına sahip oluyoruz" dedi. Mevcut durumda Hacca gitmek için 60 yaşında müracaat eden bir kişiye, "20 sene sonra sıranız ge-lecek" denemeyeceğini kaydeen Görmez, Anadolu'nun her tarafın-dan kendisine mektuplar geldiğini,

kura sisteminden vazgeçilmesi yönünde birçok talebin kendisine ulaştığını bildirdi. Görmez, "Sıraya koyduğumuzda da önümüzdeki yıllarda 30-40 yıl sonra sıra verme durumunda kalıyoruz. Onun yerine kat sayı kura sistemini 2007'den beri uyguluyoruz" dedi.

20 BİN KİŞİYİ DE 2015'DE HACCA GİDECEK2007 yılından itibaren üst üste

7 yıl müracaat etmesine rağmen kurada ismi çıkmayanları 2014'de kuraya tabi tutmadan hacca gö-türeceklerini açıklayan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, 7 yıl üst üste müracaat edenlerin sayısının 120 bini bulduğunu belirterek, "30 binin bu yıl kuradan ismi çıkacak ve gidecek. Geriye 90 bin kalacak. Bu 90 binin 70 bini için gelecek sene hiç kura çekmeyeceğiz. 90 binin 70 binini yine kendi içinden kura ile hacca göndereceğiz. Ka-lan 20 bini de 2015'te gönderece-ğiz. Eğer gelecek sene bir ek kon-tenjan daha alırsak, 7 yıl üst üste müracaat etmiş tüm kardeşlerimizi Hacca götürmüş olacağız" dedi.

Diyanetin bu yıl ilk kez şehit yakınlarının, gazi ve eşlerine özel kontenjan ayrıldığını belirten Gör-mez, bekleme listesindeki yığıl-mayı eritmek için kura dışında 600 şehit yakını, gazi ve eşi için kon-tenjan oluşturduğunu ifade etti. Türkiye genelinde 600 kişinin isim-lerinin, Başkanlık tarafından be-

lirleneceğini ifade eden Görmez, isimlerin listesinin müftülüklere gönderileceğini, 8 Nisan'a kadar belgesi eline ulaşmayanların ise müftülüklere müracaat edecekle-rini ifade etti.

EN GENÇ HACI ADAYI 44 GÜNLÜK2013 yılı hac kuraları ile ilgili bir

sunum yapan Hac ve Umre Hiz-metleri Genel Müdür Vekili Ergün Yücel ise ilk defa kayıt yaptıranla-rın 294 bin 567 kişi olduğunu, ka-yıt yeniletenlerin bir milyon 76 bin 664 kişi olduğunu, Türkiye geneli toplam müracaatın da bir milyon 372 bin 231 olarak gerçekleştiğini açıkladı. Yücel, "2013 yılı hac mü-racaatları bekleme yıllarına göre 2007'den 120 bin 119, 2008'den 88 bin 76, 2009'dan 105 bin 891, 2010'dan 170 bin 101, 2011'den 306 bin 999 ve 2012'den 285 bin 478. Tercih edilen konaklama tür-lerine göre yüzde 13,91 müstakil, yüzde 3,23 otel ve yüzde 88,86 normal tip kategorisinde" dedi.

Hacı adaylarının yüzde 53,8'i olan 738 bin 444'ünün kadın ve yüzde 46,2'sini oluşturan 633 bin 787 erkek olduğunu belirten Yü-cel, "Başvuruda bulunanlardan 20 yaş altındakiler 11 bin 387, 21-50 yaş grubu olanlar 356 bin 415, 51-70 yaş grubu 866 bin 765, 71-75 yaş arası 83 bin 178, 76-84 yaş grubu 50 bin 675, 85 ve üzeri yaş-ta olanlar ise 3 bin 781 oldu. En yaşlı hacı adayımız 110 yaşında Diyarbakır'dan Hatice Tayyarcan. En genç hacı adayımız ise An-kara'dan 44 günlük Zeynep Hilal Kılıç" diye konuştu. Konuşmaların ardından kura çekim işlemini Gör-mez, Hac ve Umre Kurulu üyeleri ile birlikte başlattı. Kura sonuçları saat 20.00'dan itibaren Diyanet İş-leri Başkanlığı'nın sitesinde yayım-lanacak.

2014’te Hac Kurası Çekilmeyecek

Yaklaşık bir ay önce elim bir kaza sonucu hayatını kaybeden Koçan Orman Ürünleri Genel Müdürü ve AK Parti Fatsa yöne-tim kurulu üyesi Fatih Koçan’ın babası Ekrem Koçan büyük acı-nın şokunu yeni yeni atlattıklarını belirterek cenazeye katılan her-kese teşekkür etti.

Çok zor bir süreçten geçtik-lerini belirten Ekrem Koçan, “Bu durumu bizleri yalnız bırakma-yan dostlarımız sayesinde at-latacağız. Rabbim kimseye bu acıları yaşatmasın. Biz çok zor anlar yaşadık. 5 Mart akşamı saat 8.10 gibi bu elim kaza’nın haberini aldık. Nasıl söylesem o anlar kelimelerin bittiği andı. Çok büyük bir acı yaşadık, ama inanan bir insan olduğumuz için rabbimize sığındık. Boyun bük-tük. Rabbimizde bize ferahlık verdi. Halen acımız çok büyük. Böyle kaliteli evladığımızı kay-bettiğimiz için büyük sıkıntılar çektik. Yavrumuzun genç yaşta hayata veda etmesi bizi derin-den üzdü. Şirketimizin işlerini takip ettiği gibi, yönetiyordu da.

Tabi ki işlerimiz devam ediyor ama onun eksikliğini hep his-sediyoruz. Bu sıkıntımız biraz daha devam edecek ama ina-nıyorum ki rabbimiz bize ko-laylık sağlayacaktır. İşlerimizin aksamaması için bizlere yardım eden yakın dostlarımız, akra-balarımız, arkadaşlarımızın sa-yesinde işlerimizde bir aksaklık yok ama Fatih’in burukluğunu halen hissediyoruz. Yine de ar-kadaşlar olsun, dostlar olsun halen muhasebe işlerinde yar-dım ediyorlar” dedi.

DOSTLARIMIZ ACIMIZI HAFİFLETTİAcılı günlerinde kendilerini

yalnız bırakmayan herkese çok minnettar olduklarını ifade eden Ekrem Koçan, “Acımız eziklik ya-şatsa da bu sevgi ve ilgiye çok teşekkür ediyorum. Tabi genç yaştan beri siyasetle uğraştığı-mız için menfaat değil samimi siyaset yaptığımız için hakika-ten gönüllerle hitap eden arka-daşlık çevremiz olmuş. Bizleri arayarak taziyelerini bildiren sa-

yın Bakanımız İdris Naim Şahin acımızı paylaştığını ve Fatih’in çok değerli büyük bir kardeşi-miz olduğunu söylemesi bizi onure etti. Bunun yanı sıra bu dönemde ve geçmiş dönemler-de milletvekilliği yapan tüm ve-killerimiz aradı. Gerek vekilimiz Eyüp bey, Ayhan bey ve Refah Partisi döneminde vekillik yapan Hüseyin Olgun Akın bey olsun, Hasan Öz ve istanbul Milletveki-limiz İdris Uçma, Ayhan Yılmaz beyler aradı. Ordu Belediye Başkanımız Seyit Torun olsun tüm çevre belde,belediye baş-kanlarımız arayarak baş sağlığı diledi. Bizi gerek kaza anı iti-bariyle olsun cenaze işlemleri süresince olsun eksikliğini his-settirmeyen sayın eski Vekilimiz Eyüp bey, Ayhan Yılmaz bey ve Fatsa Kaymakamımıza çok teşekkür ediyorum. Telefonla görüşerek taziyelerini bildiren Sayın Ünye Kaymakamımıza da teşekkür ediyorum. Yine yurt içi ve dışından arayan dostla-rımıza teşekkür ediyoruz. Bize 10 binlerin bu ilgisi ve sevgisi duygusal anlamda teşekkür et-mede zorluk yaşatıyor olsa da Allah hepsinden razı olsun” diye konuştu.

‘Rabbim Böyle Bir Acı Kimseye Yaşatmasın’

Sayfa29 MART 2013 CUMA 8

Kızılay Ordu Kan Bağış Mer-kezi Müdürü Dr.Özgür Bakan ,“Ulusal Güvenli Kan Temini Programı” ile ilgili bilgi verdi.

Sağlık Bakanlığı’nın 1 Haziran 2005 tarihinde, “Ulusal Güvenli Kan Temini Programı”nı Türk Kı-zılayı’nın yürütmesine bıraktığını

belirten Dr.Özgür Bakan, kan’ın alternatifi olmayan bir tedavi ara-cı olduğunu ifade ederek, kan’ın günümüz teknolojisinde üretil-mesi mümkün olmayan bir ilaç olduğuna vurgu yaptı.

Kan bağışının önemine dikkat çeken Bakan, gönüllü kan ba-ğışçılarının nüfusa oranının ge-lişmiş ülkelerde %5, Türkiye’de ise %1,94 olduğu belirtti ve Türki-ye’de yıllık ortalama 2 milyon 100 bin ünite kana ihtiyaç olduğunu, 2012 yılı sonu itibariyle Türkiye genelinde alınan kan bağışı sayı-sının yaklaşık 1 milyon 500 bine ulaştığını ifade etti.

Türkiye’de en fazla kan bağı-şının Marmara bölgesinde, en az kan bağışının ise Doğu Anadolu

bölgesinde yapıldığına dikkat çe-ken Bakan, Karadeniz bölgesinin ise 7 bölge içinde 5. sırada yer aldığı kaydetti.

Ordu ilinde kan bağışında her yıl %30-40 artış sağlandığı ve 2012 yılı sonu itibariyle 9.017 kan bağışçısına ulaşıldığını belirten Bakan, Ordu Kan Bağış Merke-zi’ne kayıtlı 6.550 düzenli kan ba-ğışçısı bulunduğunu ve Ordu’nun ilçeleri içerisinde en fazla kan ba-ğışının Merkez, Fatsa, Ünye ve Kumru ilçesinde yapıldığını vur-guladı.

Kan bağışçıları için eğitim se-minerleri düzenlendiği de belirti-len Bakan, 2012 yılında 10.391 kişiye eğitim verildiği söyledi.

En Fazla Kan Bağışı Yapılan Yerlerden Biri de Fatsa

Veteriner Hekim Günay Kara-ağaç, kış döneminden ilkbahar döneme geçişte hayvan sahip-lerinin önemle üzerinde durması gereken konularından birisinin parazitleri ilaçlamak olduğunu söyledi.

Mevsim değişikliğine bağlı olarak, yem değişikliği olduğu için kuru yemlemeden yeşil yeme geçiş esnasında bunu alıştıra-rak yapmak gerektiğini belirten Veteriner Hekim Günay Karaa-ğaç, “Mesela hayvanları meraya salımlarda 7-8 saat değil de 1 -2 saat yeşilde yayıp tekrar kuru yeme devam edilmelidir. Bunu 1 hafta 10 gün boyunca bu şe-kilde yapılması hayvanların yeni döneme alışmasını sağlamamı-

zı kolaylaştırır. Bunun yanı sıra hayvanlara parazitsel aşılama da yapılmalıdır. Yine ilkbahar-da otlarımızda fosfor, selenyum, magnezyum ve bakır eksikliği olduğundan çiftçinin bu vitamin takviyesini yapmalıdır. Hayvan-

ların dış mekâna çıktığında ye-şillikler içersinde yaşamını sağ-layan böcekgiller familyasından olan kene ve tabanid denilen si-neklerden havyalarımızı ilaçlama ve yıkama yoluyla hayvanlarını koruyabilirler” dedi.

ÇİFTÇİLERİN HAYVAN BAKIMI KONUSUNDAKİ HATALARIÇiftçilerin yaptıkları hatalardan

da söz eden Veteriner Karaağaç, “Çiftçilerin genellikle yaptığı hata ise meraya havyalarını birden saldıkları için hayvanlarda aşırı ot dokunması ve zehirlenmesi gibi rahatsızlıklar yaşanmaktadır. Hayvanlarda gaz birikmesi so-nucunda ani ölümler olmaktadır. Vatandaş hayvanını bahçeye sa-

bah bırakıp akşam almaya gittiği zaman hayvanın ölü olarak bulu-yor. Bunun sebebi ani mevsimsel yem değişikliğidir” diye konuştu.

ÇİFTÇİLERİN YAPMASI GEREKENLERMevsim değişikliğine bağlı

olarak ani ölümlerin önlenmesi-nin basit olduğunu da sözlerine ekleyen Veteriner Hekim Günay Karaağaç, “Bunu şu şekilde çö-zebiliriz; büyük işletmeler aşı yoluyla çözüyor ancak küçük işletmelerin aşılama yöntemiyle bunun önüne geçmesi olmuyor. Çünkü aşılar etkileri 20-50-100 hayvanlık olduğu için ufak işlet-melerde bunları kullanma imkanı yok” diye konuştu.

Hayvanlar Meraya Nasıl Bırakılmalı?

Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu dönem toplantısı Ordu'da gerçekleştiril-di. Gümüşhane, Artvin, Giresun, Trabzon ve Ordu illerinin valileri-nin katıldığı toplantıya İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin de işti-rak etti.

Kısa adı DOKA olan Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansının Yönetim Kurulu dönem toplantısı Ordu'da gerçekleştirildi. Gümüş-hane, Artvin, Giresun, Trabzon ve Ordu illerinin valileri, belediye başkanları ve illerin ticaret sanayi odası başkanlarının katıldığı top-lantıya İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin’de iştirak etti.

Ordu Valisi Orhan Düzgün'ün ev sahipliğinde gerçekleşen top-lantıya Gümüşhane, Artvin, Gi-resun, Trabzon Valileri, belediye başkanları ve illerin ticaret sanayi odası başkanları ile birlikte il ge-nel meclisi üyeleri katıldı.

Bazı incelemelerde bulunmak üzere Ordu'da bulunan İçişleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin'in de yer aldığı toplantının açılış

konuşmasını ev sahibi Ordu Va-lisi Orhan Düzgün yaptı. Düzgün, “Doğu Karadeniz Kalkınma Ajan-sı, bugüne kadar desteklemiş olduğu projelere mali destekler vererek özellikle bölgemizdeki turizm sektörünün, imalat sektö-rünün ve kırsal kalkınma adına tarım sektörünün gelişmesi adına gerçekten önemli projelere des-tek verdi. İnşallah bundan sonra bölgemizin topyekûn gelişmesi adına özellikle turizm ve imalat

sanayinde 2013 yılı tarihi yıl ola-rak ilan edildi. Bugünde görüşü-lecek olan projelere olan emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Bölgemize hayırlı olmasını diliyo-rum.”

Toplantının bilgilendirme ko-nuşmasını ise DOKA başkanlığını yürüten Gümüşhane Valisi Yusuf Mayda gerçekleştirdi. Mayda, DOKA kapsamında imalat sanayi mali destek çağrılarına sunulan projeler hakkında verdiği bilgi-

lerde, “imalat sanayi mali destek adına 236, kültür ve turizm altyapı mali destek çağrısına 104 olmak üzere toplam 340 proje başvuru-su yapılmıştır.”

Gümüşhane Valisi Mayda, DOKA’nın yürüttüğü çalışmalar-da gözetilen ana hedefinse sür-dürülebilir, kalkınma olduğunu kaydederken, “bu çalışmalarda hedefimiz sürdürülebilir kalkınma olmaktadır. Bölge kuralımızda kaynakların etkin kullanımı ve en yüksek katma değer sağlayacak alanlara yönlendirme, gelişmenin hızlandırılması işbirliği ve koor-dinasyonun güçlendirilmesi gibi genel amaçlar güdülmekle bir-likte tüm bunların sürdürebilirlik çerçevesinde değerlendirilmesi temel alınmaktadır.”

DOKA’nın Ordu'da gerçek-leştirilen yönetim kurulu dönem toplantısında tanıtım ve işbirliği faaliyetleri, stratejik planlama, iz-leme ve değerlendirme faaliyetle-ri, muhasebe ve ödeme faaliyet-leri ile iç denetim faaliyetleri gibi konular görüşüldü.

Ordu’da ki Hiçbir Toplantıyı, Etkinliği Kaçırmayan Eski Bakan İ.Naim Şahin

Bu Kez de DOKA Toplantısına Katıldı

Geleceğin üniversitesi olma yolun-da adım adım ilerleyen, hızlı bir gelişim sürecine odaklanan Ordu Üniversi-tesi, kültür ve sanat adına gerçekleştirdiği etkinlikler-le Ordu’nun sosyal hayatı-na renk katıyor. Ordu Üni-versitesi Sahne Sanatları Fakültesi Müzik Bölümü 03 Nisan 2013 Çarşamba günü “ Çok Sesli Koro ve Solo Konseri” ile Ordulu sanatseverlerin huzurunda olacak.

Yrd. Doç. Dr. Köksal Apaydınlı

yönetiminde gerçekleştirilecek olan konserde, piyanoda Öğretim Görevlisi Ser-can Özkeleş olacak. Cumhuriyet Yerleşkesi Tıp Fakültesi Morfo-loji Binası Konferans Salonunda 03 Nisan 2013 Çarşamba günü saat:20.00’da başlaya-cak olan konserin bü-yük ilgi çekmesi bekle-niyor. Ordu Üniversitesi

tarafından düzenlenen konser ücretsiz olup, tüm Ordulular davetli.

Çok Sesli Koro ve Solo Konseri

Ordu’da kivicilik 2013’e hızlı girdi. Ordu Tarım Gıda ve Hay-vancılık İl Müdürü Musa Sağlam, 2013 yılında Ordu'da şu ana ka-dar 5 bin kivi fidanı, 30 bin met-re kivi teli ve bin üçyüz adet kivi direğinin üreticilere dağıtıldığını söyledi.

Perşembe ilçesi Çerli köyün-de üretici Vedat Çakcı'ya dağıtımı yapılan 480 kivi fidanının dikimi esnasında konuşan Sağlam; "Bugün de burada yaklaşık sekiz dönüm arazi de 480 kivi fidanı dağıtımı gerçekleştirildi. Zor şart-larda yüzde 70 eğimli arazide va-tandaşımız kivi üretimi yapmaya çalışıyor. Bizler de ilimizde fındık-tan sonra kivi üretimini daha da yaygınlaştırarak şehrimizin tarım-sal ürünlerde daha ileride olması için ciddi gayretler sarf ediyoruz" dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'nden aldığı 480 kivi fidanını atıl durumdaki sekiz dö-

nüm arazisine kivi diken Vedat Çakcı beş yıl sonra maliyetini çıkaracağını düşündüğü bahçe-sinden yılda 30 ton üretim bekle-niyor.

"Arazi kullanılmadığı için akasya ağaçları burayı tamamen sarmış durumdaydı. Burayı tarı-ma kazandırmak için teraslama yaptırdık ve kivi bahçesine dö-nüştürdük. Bahçenin başına ha-vuzlar yaptırdık. Onların içerisini kaplama malzemeleri ile kaplayıp ihtiyacımız olan suyu bahçeye oradan vermeyi düşünüyoruz. Böylelikle kivinin maliyeti düşmüş olacak bizim için de ek gelir kay-nağı olacak".

Türkiye'de yılda 70 bin ton kivi tüketiliyor. Bunun 40 bin tonu ül-kemizde yetiştirilirken, kalan 30 bin ton kivi ithal ediliyor. Gelişti-rilen projeler ve sağlanan hibe programları sayesinde Türki-ye'nin kendi kivisini kendisi karşı-laması amaçlanıyor.

Kivi Üretimi Hızla Artıyor

Ülkede okuma alışkanlığını kazandırmak adına Türk Kütüp-haneciler Derneği Tarafından başlatılan “81 İlde Kitap Okuyo-ruz” kampanyası kapsamında diğer 80 ilde olduğu gibi Ordu'da da kitap okuma etkinliği yapıldı.

Hep az okuduğundan hatta okumadığından şikayet edilen Türkiye’de herkes aynı anda okudu Geçtiğimiz gün(27 Mart 2013) Saat 12 buçukla 1 arasın-da doğusundan batısına kuze-yinden güneyine tüm Türkiye’de aynı anda kitap sayfaları karıştı-rıldı. Türk Kütüphaneciler Derne-ği Tarafından başlatılan “81 İlde Kitap Okuyoruz” kampanyası kapsamında Ordu'da da bir et-kinlik vardı. Adeta açık hava kü-tüphanesine dönüştürülen tahıl pazarındaki etkinliğe katılanlara fındık ve çikolata da dağıtıldı.

“81 İlde Kitap Okuyoruz”. Projenin mimarı Türk Kütüpha-neciler Derneği, proje kapsa-mında herkes okusun, herkes okumanın lezzetini alabilsin diye tüm Türkiye’de olduğu gibi Or-

du'da da bir etkinlik düzenlendi.Ordu'daki etkinliğin adresi

tahıl pazarıydı. Ordu'nun uğrak noktalarından Tahıl Pazarı, Gazi İl Halk Kütüphanesi tarafından adeta açık hava kütüphanesine dönüştürüldü. Etkinliğe katılan-lara fındık ve çikolata da dağı-tıldı.

Gazi İl Halk Kütüphanesi Mü-dürü Bekir Seçil, etkinlikle kitap okuma alışkanlığına sahip olan-ların sayısını arttırmayı amaçla-dıklarını söyledi.

Etkinliğe genç yaşlı pek çok Ordulu ilgi gösterdi. Ordulular, “kütüphanenin, kütüphaneler haftasıyla ilgili vermiş olduğu bu görüntü güzel bir görüntü. Çok güzel buldum. Etkinlik güzel ama bu etkinliğin devamlı olması gerekiyor.” dediler.

Kitap okuma alışkanlığı ka-zandırmak için yurt genelinde yapılan projenin Ordu'daki aya-ğına kitap fuarı kapsamında Or-du'da bulunan ünlü Hababam Sınıfı eserinin yazarı Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz da destek verdi.

Okumuyorsunuz diyenlere, Okuyarak Cevap verdiler

Sayfa29 MART 2013 CUMA 9

“Aklın Yolu Birdir” Projesi kapsamında hazırlanan Ordu Yürüyüş Rotaları ve Turizm Keşif Rehberi Tanıtım Toplantısı İl Ge-nel Meclisi Toplantı Salonunda yapıldı. Toplantıya Turizm Acen-telerinin temsilcileri ile İlçe Kay-makamlıkları ve belediyelerden temsilciler katıldı.

‘Kültürel ve Tarihsel Yolla-rın Türkiye Turizmine Katkısı ve Türkiye’de ve Dünya’da Müze Mağazacılığı” konulu konferans ile “Aklın Yolu Birdir” Projesi kap-samında hazırlanan “Ordu Yü-rüyüş Rotaları ve Turizm Keşif Rehberi”nin tanıtıldığı programın açılış konuşmasını Ordu Valisi Orhan Düzgün yaptı.

“Karadeniz’i iç bölgelere bağ-layacak olan Karadeniz-Akdeniz Yolu ismini verdiğimiz Ordu’yu Sivas’a, oradan Adana’ya kadar ulaştıracak olan yolda da çalış-malar hızlı bir şekilde devam edi-yor. Yüzde 80-90’lık kısmı 2014 yılında tamamlanacak ve geri kalan kısmı da 2015 yılı içinde ta-mamlanarak hizmete girmiş ola-cak. Karadeniz-Akdeniz yolunun tamamlanmasıyla, Karadeniz’in, İç Anadolu’ya, doğuya, güneye bağlanması bakımından da çok önemli bir eksiklik giderilmiş ola-cak” diyen Vali Düzgün, konuş-

masına şöyle devam etti:“Geçilecek Değil, Kalınacak

Şehir’ sloganımızla Ordu’yu ka-lınacak şehir haline getirmeye çalışıyoruz ve belli ölçüde de mesafe aldık. Daha önce Ordulu olmayıp, Ordu’ya seyahatte bu-lundunuz mu? diye sorduğumuz pek çok kişi Ordu’dan geçtiğini ifade ediyordu. Ancak, bir yerde kalınabilmesi için o yerin bazı cazip turizm özelliklerine ve kalı-nabilecek tesislere sahip olması gerekiyor. Bu bakımdan konakla-ma tesislerinin de yeterli miktarda olması, farklı standartlarda, farklı gelir gruplarına, farklı ekonomik gelir sahiplerine hitap edebilecek olan tesislerin olması gerekiyor. Bu konuda özellikle 2011 ve 2012 yıllarında açılışını yaptığımız ulu-sal ve uluslararası marka otellerin de yer aldığı otellerimiz hizmete açıldı. Yeni açılan tesislerle birlik-te yüzde 50’lik bir artışla önemli oranda bir konaklama kapasite-sine sahip olduk. Ordu’nun sahip olduğu turizm tesislerinin buraya gelebilecek olan konuklar için yeterli olmadığını düşünüyorum.

Önümüzdeki yıllarda da özellikle yayla kesiminde yeni otellerin ya-pılmasıyla daha fazla konaklama tesisini doldurabilecek potansi-yele Ordu’nun sahip olduğunu düşünüyorum. Çambaşı yayla-mızdan başlamak üzere tüm yay-lalarımızda ihtiyaca göre, oranın doğal güzelliklerini bozmayacak, ağaç boyunu geçmeyecek şekil-de gerekli konaklama tesislerinin de yapılmasını önemsiyoruz.”

Toplantıda bir konuşma ya-pan İl Özel İdaresi Genel Sekre-ter Yardımcısı Eyüp Elmas “Aklın Yolu Birdir” Projesi hakkında ka-tılımcılara bilgiler vererek Proje kapsamında hazırlanan Ordu Yürüyüş Rotaları ve Turizm Keşif Rehberi çalışmasının çok önemli bir çalışma olduğunu belirtti. Ha-zırlanan rehberin Atlas Dergisinin 20. yılına özel olarak 100 bin adet bastırılarak Nisan ayı sayısının ekinde dağıtılacağını da belirten Genel Sekreter Yardımcısı Elmas rehberin hazırlanmasında eme-ği geçen başta proje ve turizm danışmanı Ersin Demirel olmak üzere herkese teşekkür etti.

Tanım Kistler vücudun her hangi bir

yerinde olabilen içi su dolu ke-seciklerdir. Etrafı kist duvarı ile çevrilidir. Over kistleri her yaşta görülse de çoğunlukla üreme çağlarında ortaya çıkarlar. Kist-ler çoğunlukla fonksiyonel ve zararsızdırlar. Yumurtalık (over) işlevi itibarıyla kist üretebilir.

Tanı Tanı genellikle rutin jinekolo-

jik muayene esnasında konur. Kist tanısını doğrulamak için va-jinal yolla veya karından ultraso-nografi yapılır. Bu şekilde kistin tipi ve kötü huylu olup olmadığı hakkında bilgi almak mümkün olur. Nadiren bilgisayarlı tomog-rafi, MR gibi ek görüntüleme tekniklerine de gerek duyulabi-lir. Kistin tipinin belirlenmesine yönelik olarak tümör belirteçleri adı verilen kan incelemelerinin yapılması gerekebilir. Yumurta-lık kistlerinin çoğu iyi huyludur. Bu tümör belirteçlerinden bir tanesi CA-125’tir. Ailede yumur-talık kanseri öyküsü olanlarda, menopoz sonrası gelişen kist-lerde veya kanser şüphesi olan durumlarda kanda CA-125 adlı tümör markerin seviyesine ba-kılabilir. Tanı koymak veya kitle-nin kötü huylu olup olmadığının belirlenmesi için gerekirse lapa-raskopi de yapılabilir. Yumurta-lıklara yakın komşulukta oluşabi-

lecek diğer organlara ait kitleler yumurtalık kistlerinin ayırıcı tanı-sında dikkate alınmalıdır.

Belirtiler Yumurtalık kistleri çoğu za-

man belirti vermezler. Aşağıdaki belirtilerden herhangi biri veya birkaçı bir arada görülebilir.

Adet düzensizliği, lekelen-me veya adet görememe, ağrılı adet görme ve zaman içinde ağrı şiddetinin artması, kasık-larda ağrı,karında dolgunluk ve basınç hissi, İlişki esnasında ağrı, Büyük boyutlu kistlerde ele kitle gelmesi veya karında şişme, Göğüslerde dolgunluk, İdrar ve barsak şikayetleri, Kilo alma,Bulantı, kusma, Tüylenme-de artış, İnfertilite (Kısırlık), Kist torsiyonu (boğulması) belirtileri, Ani şiddetli keskin ağrı hissedil-mesi kist rüptürü (yırtılması) be-lirtisi olabilir.

YUMURTALIK KİSTLERİ TİPLERİ Fonksiyonel (İşlevsel) Kistler Fonksiyonel kistler folikülün

büyümeye devam etmesiyle (folikül kisti) veya yumurtlama sonrası oluşan cismin gerile-memesiyle (korpus luteum kisti) olarak ortaya çıkarlar ve üreme çağında en sık görülen kistlerdir.

Folikül KistleriUreme çağında en sık rastla-

nan kist tipidir. Gelişen yumurta hücresinin çatlamaması ve bü-yümeye devam etmesi ile olu-şur. Gergin ve içinde berrak sıvı içeren kistlerdir. Çoğunun çapı 4 santimetrenin altındadır ve ge-nellikle belirti vermezler. Folikül kistleri doğum kontrol haplarının yardımıyla veya çoğu zaman kendiliğinden 1–3 adet döngüsü sonrasında kaybolurlar. Cerrahi yapılmamalıdır.

Yumurtlama sonrasında normal olarak oluşan yapının (sarı cisim; korpus luteum) aşı-rı büyümesiyle veya bu yapının içine kanama olmasıyla ortaya çıkarlar. Bu kistler folikül kistleri-ne göre genelde daha ağrılı ve büyüktürler. Kural olarak, follükül kistleri gibi, kendiliğinden erirler. Hormon salgılanmasına devam ettiği için adet gecikmelerine neden olabilir. Nadiren kist içine kanama olup çok büyüyebilir. Yine nadiren kist içine kanama batın dışına sızabilir; karın içi için en fizyolojik kan bile çok rahatsız edicidir, nu nedenle çok alevli bir tablo oluşur (akut batın). Yine di-ğer bir alevli tablo da kist içeren yumurtalığın kendi sapı etrafın-da dönmesidir (torsiyon). Her iki durum da nadir olarak görülür ama her iki durumda da lapa-roskopi yapmak gerekebilir.

Kanımca, bir ameliyatın ya-pılmaması için en önemli neden, gerçek bir nedenin olmamasıdır. Kendiliğinden eriyecek yumurta-lık “kistleri”’ne gereksiz cerrahi ileride kısırlığa neden olabilmek-tedir. Bu durum

1)yumurtalık rezervizinin olumsuz etkilenmesi;

2)yumurtalık etrafı yapışıklık-lar oluşması üzerinden olmakta-dır.

Maalesef, ülkemizde, bu te-melde gereksiz yumurtalık kist ameliyatları sonrası tek şans tüp bebek olan hatta tüp bebek şan-sı bile azalmış yumurtalık rezervi nedeni ile risk atında olan çok sayıda etkilenmiş olgu bulun-maktadır.

Endometrioma (Çikolata Kis-ti) (Endometriozis)

Doktora ağrılı adet görme ve bu ağrının zaman içinde artma-

sı, ilişki esnasında ağrı, infertilite (kısırlık) gibi şikayetlerle başvu-ran hastalarda endometriozis olasılığı akla gelmelidir. Uteru-sun (rahmin) içini döşeyen en-dometriyum adı verilen dokunun hücrelerinin endometriyum dışı bir lokalizasyonda bulunmasına endometriozis denir. Yumurta-lıklarda bulunan endometriyum dokusu kendi içine kanayıp içi koyu kahverengi, eskimiş kan dolu kistik oluşumlar meydana getirebilir. Bu kistik oluşuma en-dometriyoma denir. Kist içi çiko-lata kıvamında bir sıvı ile doludur ve bu nedenle aynı zamanda çi-kolata kisti olarak da adlandırıl-maktadır. Endometriosis karın içi organlarını birbirlerine yapıştıra-bilir. Bu yapışıklıklar ağrı ve infer-tilite gibi belirtilere neden olabilir.

Dermoid Kist (Teratom) 20 yaşından küçüklerde en

sık görülen tümördür. Dermoid kist %12 oranında her iki yumur-talıkta görülebilir. Karın ağrısı yapabilir. Torsiyone olup (kendi etrafında dönüp) akut karın tab-losu adı verilen ve acil cerrahi gerektiren bir duruma neden olabilir. Dermoid kist tanısını koymak ultrasonografi ile nispe-ten belirgin görünümü nedeni ile kolaydır. Çünkü kistin içi çeşitli vücut dokularıyla doludur. Der-moid kist cilt, kıl yapıları, kemik ve sinir hücreleri ve bazen diş dokusu bile içerebilir. Yumurt-lama ile ilgili süreçlerden değil embriyonel dönemde meydana gelen olaylardan kaynaklanır. Dermoid kistler nadiren tiroid dokusuna ait dokular içerebi-lir ve hipertiroidi krizine neden olabilirler. Kistin patlaması ile dermoid kist içeriğinin batın içi-ne yayılımı söz konusu olursa

kimyasal peritonit denen karın içini örten zarın iltihabı meyda-na gelebilir. Bu durum oldukça ağır bir klinik tablodur. Kist tespit edildiğinde mümkünse laparas-kopik yolla ve yumurtalıklara za-rar vermeden alınmalıdır.

Kistadenom Yumurtalık dokusunu dıştan

saran yüzey tabakasından geli-şen iyi huylu tümöral yapılardır.

Yumurtalık Kistlerinde ne za-mana kanserden endişelenilme-lidir?

Yumurtalık kistlerinin çoğu iyi huyludur. Aşağıda belirtilen durumlarda kanserden şüphele-nilmelidir;

1) İki taraflı olması;2) Kist içinde katı alanlar

içermesi;3) Kist çeperinin düzensiz

olması;4) Hızlı büyüme eğiliminde

olması;5) karın içinde swerbest sıvı

(ascites) olması;6) Tümör markeri adı verilen

bazı kan belirteçlerinde (CA-125) yükselme olması. Yumur-talık kistinin kanser olduğundan şüphelenilmesi durumunda ameliyat bu konuda deneyimli bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından gecikmeden yapılmalıdır.

Yumurtalık Kistinin Torsiyonu ne demektir?

Kistin kendi etrafında döne-rek kendi kan dolaşımını bozma-sıyla ortaya çıkar. Kan dolaşımı bozulur ve dokular canlılığını yi-tirir. Bu oldukça ağrılı bir durum-dur. Torsiyon riski özellikle çapı büyük kistlerde ve dermoid kist-lerde daha fazladır. Bu durumda operasyon için erken davranıl-malıdır. Ama çoğu zaman doku-

lar canlılığını tamamen yitirdiği için torsiyone olan yumurtalığı korumak mümkün olmaz ve yu-murtalığın cerrahi olarak çıkarıl-ması gerekir.

Yumurtalık Kistleri ne zaman ameliyat edilmeli?

1. 5 cm’den büyük ve göz-lemde devam eden (gözlem veya doğum kontrol hapları ile baskılanmaya rağmen devam ediyorsa) kist

2. Kanser şüphesi veren kist3. Hızlı büyüyor ise4. Torsiyon veya kist içeriği

sızdırma şüphesi varlığındaYumurtalık Kistlerinde Başlı-

ca Cerrahi Tedaviler Nelerdir? Kistin boyutu, sonografik

görüntüsü, iyi ya da kötü huylu olma şüphesine göre cerrahi yöntem seçimi yapılır.

Laparaskopi Kist küçük olup iyi huylu ola-

rak göründü ise, sadece tanısal bir laparaskopi ya da ek olarak küçük bir operasyon gerekebilir. İnce özel cerrahi aletler kullana-rak göbeğin hemen altında ve bir iki tane daha karında küçük insizyonlarla (kesilerle) ve bu in-sizyonlardan teleskopik sistem-lerle batın içinin görüntülenme-sine dayanır. Kistler bu yöntemle çıkarılabilir. Bu yöntem daha az ağrılı olup, hastanede yatış sü-releri ve işe dönüş süreleri daha kısadır. Estetik olarak açık ame-liyata (Laparatomiye) göre so-nuçları daha iyidir.

Laparotomi Büyük kistler için ve kötü

huylu olma ihtimali olan kist-lerin çıkarılması için kullanılan yöntemdir. Ameliyat esnasında kistle birlikte gerektiği zaman yumurtalığı da çıkarmak zorunlu olabilir.

Op. Dr. Şafak OLGAN (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı)

Yumurtalık kistlerine yaklaşımSağlık

‘Geçilecek Değil, Kalınacak Şehir’AK Parti Ünye İlçe Başkanı

Av. Ahmet Çamyar, Ünye Dev-let Hastanesi ve Çevre Yolu’nun gecikmesi yönündeki eleştirilere cevap verdi.

Yeni Ünye Devlet Hastanesi ve Çevre Yolu inşaatlarınında ki gecikme iddialarına ilişkin açık-lama yapan Çamyar, “Çevre yolu kurban bayramına bitirilmiş ve sadece Ünye’nin değil, bütün bölgenin hizmetine açılmış ola-cak. Buradaki gecikmenin sebe-bi siyasetçiden kaynaklanan bir sebep değildir. Ödemelerde hiç-bir şekilde aksamalar yaşanma-mıştır. Oradaki sıkıntı tamamen teknik bir sıkıntıdır. Her artırımda da devletimiz bunun arkasında olmuştur ve olmaya deva ede-cektir. Aynı şekilde bir sıkıntı bir-kaç günden beri Ünye Devlet

Hastanemizin inşaatında yaşan-maktadır. Bunlar geçici sıkıntılar-dır. O firma bitiremezse devlet daimdir. Bir başka firma gelir alır ve bitirir. Sonrasında da Ünye’nin hizmetine sunulur. Önemli olan

bu eserlerin kazmasının vurulma-sı ve yapımına başlanacak olma-sıdır” diye konuştu.

AK Parti Ünye İlçe Başkanı Ahmet Çamyar, gündemle ilgili değerlendirmelerde de bulundu. İlçe Teşkilatı ve İl Genel Meclisi üyeleri ile birlikte bölgenin ihtiya-cı olan hizmetleri bir bir hayata geçirdiklerini dile getiren Başkan Çamyar, “Geçtiğimiz Cuma günü Saraycık’ta 75 metre uzunlu-ğunda İnkur beldesine bağlantı köprüsünün temeli atıldı. Çok nitelikli bir eser olacak. Orada İnkur ile Saraycık köyümüzü bir-birine bağlayıp adeta gönüllerin köprüsü olacak. Bunun yanı sıra hizmetler planlanıyor ve bir bir hayata geçiyor. Ünye’mizde hiz-met kervanı durmaksızın devam ediyor” dedi.

“Bu Sıkıntılar Geçici Sıkıntılardır”

SP R

Hasan Kabze’nin Menajeri Haluk Canatar, Ordusporlu gol-cünün Trabzonspor’a gideceği-ne dair iddiaları yalanladı.

Hasan Kabze’nin yanı sıra Necati Ateş, Mehmet Yozgatlı, Serdar Aziz, Yalçın Ayhan, Fev-zi Elmas ve Hakan Özmert gibi önemli isimlerin menajerliğini yapan Haluk Canatar, önemli açıklamalarda bulundu.

Bazı basın yayın organların-da çıkan "Trabzonspor Hasan Kabze ile prensipte anlaştı" ha-berine yalanlama getiren Ca-natar, “Başka bir kulüple sezon sonu anlaşması biten bir fut-bolcu talimatlara göre anlaşma yapabilir ama bizim Trabzons-por’la hiçbir görüşmemiz olma-mıştır. Trabzonspor tarafından da bize gelen bir talep yoktur. Futbolcumuz Hasan Kabze’de bu konudan rahatsız. Hasan

Kabze’nin sözleşmesi 31 Ma-yıs’ta sona eriyor. Hasan Kabze Orduspor’da futbol oynarken hiçbir kulüple görüşmemiz ol-mamıştır” dedi.

“Orduspor’da kalmak istiyor”Hasan Kabze’nin Ordus-

por’da mutlu olduğunun altını çizen Canatar, takımın küme düşmemesi halinde tecrübeli golcünün sözleşme uzatmaya sıcak baktığını belirterek, “Ha-san’ın en büyük hedefi şu anda Orduspor’un ligde kalması için mücadele etmek ve lig bitme-den Orduspor’la sözleşmesini uzatmak. Bunun da olma olasılı-ğı çok kuvvetli. Orduspor’un lig-de rahatlamasının ardından yani hak ettiği yere geldiği takdirde oyuncumuzun hedefi Ordus-por’la sözleşmesini uzatmaktır” ifadelerini kullandı.

29-Mart Cuma09-00-15-00 Ya-rışma16-00-16-30 Açılış Seronomisi16-45-18-00 Ya-rışma30-Mart Cumartesi09-00-13-30 Ya-rışma

13-00-15-00 Öğle Arası15-15-18-00 Ya-rışma31-Mart Pazar09-00-13-30 Ya-rışma15-00 Kapanış Seronomisi

29-31 Mart tarihleri arasında Ordu’da Olimpik yüzme havuzunda yapılacak olan Paletli Yüzme Gençler Kulüpler arası Türki-ye şampiyonası bugün başlıyor.

Paletli YüzmeŞampiyonasıBugün Başlıyor

Fatsa İlçe Emniyet Müdür-lüğü Sporla Gelen Kardeşlik Projesi kapsamında yapılan 4. Geleneksel Voleybol Turnuva-sına 27/03/2013 günü yapılan karşılaşmalarla devam edildi.

İlk karşılaşma saat 18:00’da Müftülük takımı ile Yaşam Spor takımı arasında oynanmış, yak-laşık 40 seyircinin izlediği kar-şılaşmayı Müftülük takımı 25-19,25-20,23-25,25-21’lik setlerle 3-1 kazanmıştır.

Günün 2. maçı saat 19:30’da İlçe Jandarma Komutanlığı ta-kımı ile Hastane Dolmuş Hattı takımları arasında oynanacak olan maça İlçe Jandarma Ko-mutanlığı takımının gelmemesi

üzerine, maç Hastane Dolmuş Hattı takımının hükmen 3-0 gali-biyeti ile sonuçlandırılmıştır.

Günün 3. maçı saat 21:00’da Sanayi Dolmuş Hattı takımı ile Dumlupınar İ.Ö.O. ta-kımı arasında oynanmış, yak-laşık 40 seyircinin izlediği kar-şılaşmayı Dumlupınar İ.Ö.O. takımı 8-25,25-18,12-25,15-25’lik setlerle 3-1 kazanmıştır. Bu sonuçlara göre Müftülük takımı ve Hastane Dolmuş Hattı takımı bir üst tura yükselmiştir. B grubunun erteleme maçında Dumlupınar İlköğretim Okulu takımı Sanayi Dolmuş Hattı-nı 3-1 yenmiş ve çeyrek finale yükselmiştir.

Spora verdiği desteği kentin birçok bölgesinde ortaya koydu-ğu tesisler ve eğitim kurumlarına yaptığı katkılar ile gösteren Baş-kan Seyit Torun, spor camiasına da her konuda yardımcı olmayı ihmal etmiyor. Ordu Belediyesi-nin hizmete sunduğu Cumhuriyet Spor Kompleksinde devam eden Futbol Antrenör Kursunu ziyaret eden Başkan Seyit Torun, “Başarı için üzerimize düşen sorumluluk ne ise bunu yerine getirmeye ça-lışıyoruz” dedi.

Türkiye Futbol Federasyonu ile Ordu TÜFAD Şubesi tarafından organize edilen Futbol Amatör Çalıştırıcı Kursu’nun tamamlan-masına bir gün kala Cumhuriyet Spor Kompleksinde yetkiler ve kursiyerleri ziyaret eden Başkan Seyit Torun’u, Orduspor’un efsa-ne kadrosunda yer almış futbol-culardan TÜFAD Başkanı Üstün

Türközer ve Yönetim Kurulu üyesi Şükrü Bekiroğlu karşıladı.

Ziyarette Başkan Seyit Torun, bu organizasyonda ev sahipliği yaptıkları için memnun oldukları-nı ifade ederken, şunları kaydetti;

“Sizleri Ordu’da görmekten ve ev sahipliği yapmaktan son derece mutlu oldum. İnşallah kursumuz başarı ile bitmiştir. Or-dumuzda yetişmiş futbolcuların olması, uluslar arası çapta on-ları görmemiz bizleri son derece mutlu eder. Mesele bu konuda sizlere yardımcı olunmasıdır. Sorunların çözülmesidir. Sportif başarıyı kendimize hedefliyorsak tesisler olmadan bu mümkün de-ğil. Şu anda sizleri ağırladığımız tesislerin dışında kentin birçok bölgesinde farklı spor alanları oluşturuyoruz. Ayrıca ASKF’ye Karşıyaka mahallesinde 15 dö-nüm kadar yer tahsis ediyoruz.

Orada da bu tesise benzer bir te-sis yapılacak. Amatör spor’un her zaman yanındayız. Yeter ki sizler bu konudaki isteklerinizi ortaya koyun, biz bunun için hazırız.”

Kurs hocası Nedim Karadeniz ise tesislerin kullanımı için ken-dilerine verilen destekten dolayı Başkan Seyit Torun’a teşekkür ederken “Öncelikli olarak bu te-sis kullanımı için sizlere teşekkür ediyoruz. Geride kalan süre içe-risinde başta sizler olmak üzere tüm personel çok güzel ev sahip-liği yaptınız. İnşallah Ordu futbo-lunda bizlerde yükselen yıldızlar, yükselen değerler görmek isti-yoruz. Yanımızda onları temsilen eski efsaneler var. İnşallah yeni Üstünler, yeni Onur’lar, yeni Şük-rüler kazanır bu şehir. Yolumuza böyle devam ederiz. Her şey için çok çok teşekkür ederiz” şeklin-de konuştu.

TÜFAD Başkanı Üstün Türkö-zer ise kursun geride kalan süresi içerisinde her şeyin kendilerinin istediği gibi gittiğini belirterek, amaçlarının özellikle belde ve il-çelerde futbolu sevdirerek genç-leri kazanmak olduğunu söyledi. Türközer konuşmasını şöyle sür-dürdü;

“Kursumuz Türkiye Futbol Fe-derasyonu ve TÜFAD ile ortakla-şa yapılan bir kurs. Bu kurs 19-28 Mart tarihleri arasında Ordu Be-lediyesi Cumhuriyet Spor Komp-leksinde hayata geçti. Öncelikle burayı bizim hizmetimize sunan Başkan Seyit Torun’a çok teşek-kür ediyorum. Bizim saha proble-mimizi bu tesisle çözmüş oldular. Kursumuzda 27 Ordu’lu ve iki ta-nede Ordu dışından katılan arka-daşımız var. Bu eski bilinen ismi ile Amatör Çalıştırıcı Kursu. Kursu başarı ile bitiren arkadaşlarımız C Diploması alacaklar. Kursiyer arkadaşlarımız Ordu’nun ilçe ve beldelerinden seçilen kişiler. Amacımız bu ilçe ve beldelerde futbolu geliştirmek ve sevdirmek. Genç arkadaşlarımızı kötü alış-kanlıklardan uzaklaştırarak kur-tarmak asıl hedefimiz. Kurs ho-cası olarak ta Trabzon’da TFF’de görevli olarak Nedim Karadeniz ve İstanbul’dan İsmet Kamak ar-kadaşlarımız görevlendirildi. Çok sağlıklı ve güzel bir Kurs oldu. Havalarında güzel gitmesi bizleri son derece mutlu etti. Ordu TÜ-FAD olarak böyle bir organizas-yonun içerisinde olduğumuz için ayrıca gurur duyuyoruz”.

Fatsa Belediyespor Öz Espi-yespor maçı hazırlıklarını Ordu 1.Amatör küme takımlarından Ya-şamspor ile hazırlık maçı yaparak sürdürdü.

Fatsa Belediyespor bu maçta

adeta koca bir sezonun hırsını alırcasına 8-1 mağlup etti. Fatsa Belediyespor bu maça Kalede Serkan Karadeniz defansta Cem, Köksal, Özgür, Mehmet orta sa-hada Yusuf, Oktay Taze, Oktay

Kambolat, Önder ve ileri uçta Ulaş ve Taylan onbiri ile başladı. Bu maçta Fatsa Belediyespor adına golleri Ulaş (2), Selman, Taylan (3), Emre Katar ve Önder kaydederken Yaşamspor’un tek

sayısı Ali Çakmak’tan geldi. Fat-sa Belediyesporlu futbolcuların bu maçta hırslı ve istekli oldukları gözlendi. Yaşamspor ise gücü nispetinde açık bir futbol oyna-mayı tercih etti.

Gücü Yaşam’a Yetti8-1

Turnuva Devam Ediyor

Spor ve Sporcu Dostu…

Menajerden Yalanlama