6
: tamu/ '»6S ^ VUZuh|a biil r^^yoiu? | y o|do, dev^J r sunur <3 E t? ,r H l d'r ki' Silini hükûrnetlerının I R siyasetinin J |f ?’» V km erika lan Resi na istiyor] I’ den Kalan) Doğu lt asında t, »azlık paktı İl ! — Sovyetler ı n ı K u r u ş ç e f , düı açılan Hindisi ;ısini gezm iş ve", l’ kapitalizm i, tıy ağı ile mağlup,, /olundaki tezinif Ha tekrarlamıştı: neşteri korun enarlı bir şapka | Başbakan, Sov; ı kapitalist ülkel ın'a te k m k yardı mda r e k a b e t e giri yılında Hindisen ardımızla inşa e srikasının b u rekı ilili olduğunu, a) r Birliğinin, Hini llurji fabrikası j ısında, İngiltere ya’yı geride bıral sürmüş ve demij geç başladık fal da en üne geçtik izim için memnu lir durumdur' r'an t Jl" Devrim YIL:1 SAyf:88 Yalan önce Birkaç gümİenberi bilâistis ^di gözlerindeki merteğe bak - na bütün Rıymca gazetelerde jmalıdırlar. Eokaya kan vermiş aleyhimize yazılar yazmakta Ican vermiş insanları bile çekin SAHİBİ: HİKMET AFİF MAPOLAR FİATI: 15 MU İDARE MECİDİYE SOKAK 11-13 TEL: 2824 BASIMEVİ GİRNE YOLU LEFKOŞE TEL: 73838 23 Temmuz 1963 Salı HERGü -V V SAYFA Türk Toplumu Anısında Korku ve Dehşet Yoktur-™ ^1111 Kuvvetlerinin Tehdit Edildiği de Yalandır Rumlar Kendi Aralarındaki Korkuyu Kaldırsınlar ve bir _■ ~V 3an ban: sin ola Türk T< teşkilatı lerde, Tl koruyaı \\ teşkilâtı vemet Türk Tonlumu Eoka Kan Teş kilâtı başladığı gün tethişi tel- İM in eden, takbih eden yalnız .Türk Toplumu olmuştur. Bir şoförün kaçırılması ola yi ist tethiş Teşkilatın - ektedir, önce, ke belirtmek isteriz ki, lumu arasında tethiş ıktur. En kritik gün k halkını savunan ve teşkilâtımı bile tethiş leğildir. Yalnız Muka Teşkilâtıydı. Çünkü m eden öldüren yeni yeni yeral jtı Rum teşkilâtanyle hergün Ikarşılaştığımız gerçeği karşı - sında, bu adamların Türk Top- lumunu kötü düşürmek yolun- da giriştikleri açık kampanya- da da başarı sağlayacaklarını sanmıyoruz. POLİSLER JANDARMALAR BİLE Bu memlekette polislerin ve Jandarmaların bile insan öldür düğü Mahkemece sabit olduk - tan sonra, başkalarına söz at-- r'.ak, başkaları aleyhine yalan haberler yayımlamak, tahrik tir, gerçekler dışında bir nevi bayağı hücumlardır. Biz Rum basınından önce çaktır. TEHDİT EDİLMİYOR Türk Polisi, Türk subayı ve Türk Jandarmaları arasında kendilerinin içinde bulunduk • çok sıkı bir araştırma yaptık, lan durumu düzenlemelerini rıyle aldatmağa yeltenmekte dirler. Fakat bu yalanların Türk Toplumu üzerinde en kü Çük bir tepki yapacağını asla kabül edemeğiz. dehşet yok , KORKU YOK Türk Toplumu arasında deiı şet ve korkunun yayılmakta olduğunu iddia edeıı Rumca ve ondan sonra, Türk Toplu - muna saldırmalarını bekliyor duk. Halbuki onlar eskiden ol- duğu gibi, gene müğalâtaya sapmakta, gene yalanlarla Türk Toplumu arasında endi - şeli bir hava yaratmağa çalış - maktadırlar. Hemen kaydede - lim ki, bu gayretleri de boşu - nadir ve eskiden olduğu gibi gene başarısızlıkla sonuçlana - devamlı bir şekilde tehdit edil diklerini ileri sürmekte ve ya - lan haberlerle Türk Toplumu arasına korku ve dehşet saç - mağa çalışmaktadırlar. Yalanın da bir ölçüsü vardır Fakat Rum meslektaşlarımız yalan söylemekte okadar ma - hir olmuşlardır ki, inanmak >s e Yolu ı l’den Kalan) ka kısımları zarti stal gazinosundı üç araba birbıriı : ortada ezilen ısara uğramışı Emniyet kuvvetlerinin her bö- 6azeteler, gene yalan yazmak- lümdeki subay ve erlerle he - i*3, f>ene Türk Toplumunu bir . men hemen ayrı ayrı görüştük jb*r’ne düşürmek için her çare - Fakat kimse bize tehdit olun duğunu söylemedi. Kimse bize ;son olaylar karşısında, vazife • sini yapmadığı için, başka gö - revlere aktarılmasını istediğini söylemedi. Halbuki Rumca gazeteler [Türk subaylarının ve erlerinin ye başvurarak, etrafa korku ve dehşet saçmaktadırlar. Kesin olarak söyiiyebiliriz ki, Türk toplumu arasında ne korku havası ve ne de dehşet havası esiyor. Türk Toplumu, kendi işinin başında, kendi top lumuna karşı olan güvenini yapmak âzmi için çalışıp dur. maktadır. Büyük korku, büyük dehşet Rum toplumu arasında bir sal Bindir. Önce Rumca gazeteler bu salgının giderilmesi, bu deh şetli ve korkuyu ortadan kal - dırmalı ve ondan sonra başka toplumlar hakkında söz sahibi temiyenleri bile zorla yalanla-olmalıdırlar. Kıbrıs Şarapları A.B D'nde ilgi Topluyor Amerika Kıbrıslılara Burs Veriyor ı l’den Kalan) ir çok bakımlar! ini de bildirmiş Osman’ın Kur'ı illeri bizzat ilan tarafından ( ere istir.ai olan İştir. Yine bu e Hazreti OsmanJ ı kalma bir Kurf ılunmuştur. Herj »m kapağındaki f ı e mavi süsler™ ii çizilmiş gibi Pj makta, boyalar^ ıâlâ muhafaza ( |K KRAI.1ÇESİ l’den Kalan) ;esi seçildiği ta kaybedeceği11 ' niştir. retmen olan da öğretmen ol» jlduğunu söyle" in onu dünya f ;esi yaptıktan i düşünceleric bu düşUnce’er', ie açıklıyanll>aj etmiştir. deDur» l’den Kala"* igün de dok“Z| ildiği açıkla'”1^ ;öre, ih tilâ f] dizilenlerin s® e çıknıışt,r Geç Olmasına• Jan lmnıı Rağmen üçüncü Hakkındaki Karar Bakanlar Kurulunun Jandarma Komutanlığı Basın Toplantısı Yaptı Jandarma Komutanı Bay Ah met Niyazi dün öğleden sonra saat 12.30 da bir basın toplan- tısı tertiplemiş ve konferans saat 14.30’a kadar devam et - miştir. Bu basın konferansında Panaya Jandarma Karakolun - da mevkuf tutulduğu bir sıra - da ölü olarak bulunan öğret - men Kiryakos Hrisostomidis olayı hakkında geniş bir bilgi vermiştir. Jandarma Komutanı tarafın oan tertiplenen konferansta Jandarma Komutan' halkın desteğine mazhar olmak için, en tehlikeli ve en basit olaylar karşısında Jandarma komuta.ı lığının ve polisin hareketsiz kalmıyacağını açıklamış ve gö revlerini güç olmasına rağmen tethişe karşı mücadeleden asla geri kalmayacaklarını belirt miştir. GENÇ OLMASINA RAG - MEN Jandarma Komutanı Panaya olayı ile ilgili olarak iki Rum çüncü şahıs içinde Bakanlar Kurulundan çıkacak olan kara jr- beklediğini söylemiştir. Panaya olayı ile ilgili olarak görevlerine ancak .jimdi son | verilen Jandarmalarla ilgili ka rarım, tamamen geç olduğunu (hemen belitmek isteriz. Gönül isterdi ki, diğer olaylar da ol - duğu gibi, Panaya olayından hemen sonra, sorumlu sayılan ların görevine son /etilsin ve (Devamı Sayfa 6'da) Uluslararası Clevland Prog- ramı, gençlik liderleri ve sos - yal hizmetlerde çalışan Kıb - rıs’lılara bu yıl da ilk Bahar ve Yaz’da dört aylık iki burs verileceğini açıklamıştır. Adayların 23’le 40 yaşları a rasında profesyonel gençlik li- derleri, veya çocuk refahı, gençlik faaliyetleri ve şehirde toplum inkişafı alanlarında ça- Mesut Bir Diiğiin Gırne Postahanesi Genel Müdürü M. İzzi Sancak’ın kı - zı Bayan Gülgün ile Anafarta lar Ortaokulu Öğretmenlerin - den Bay Mehmet Emiroğlu mümtaz dâvetlilerin huzuru ile tertiplenen müstesna bir dü - ğün sonucunda evlenmiştir. Mes’ut çift hayat denizinde engin saadetler diler, böyle mes’ut bir güne ulaşmış olan Bay İzzi ile Bayan Selma San cak’ı candan kutlarız. ‘ışan kişilfer, yahut da gönüllü gençlik liderleri olmaları icap •tmektedir. Lefkoşa’da, 33 B Hamer Cad leşindeki Amerikan Kültür Merkezi'ne yazılı olarak müra caat temin edilebilecek istida formalarının 1 Eylül, 1963 ta - rihine kadar Kültür Merkezi’ - ne varması gerekmektedir. RomanyalI Turisler Geliyor Ticaret ve Endüstri Bakan hğına verilen bilgiye göre 7 Ağustos 1963 Çarşamba günü saat 08.00’de Limasol limanına ■ğrayacak olan Transilvanya vapuru ile Adaya Romanya uy luklu turistlerin lenmektedir. Çocukların Seyyar Satıcılık Yapmaları Yasak Son günlerde New York’ta Ialâkagöstermişlerdir. Kıbrıs kereler yapılmaktadır. Bunun cüzenlenen yıllık içki Ticareti şarap imalâtçıları tarafından bir sonucu olarak Kıbrıs şarao Karnavalında çeşitli Kıbrıs şa- iAmerikalı tevziatçılar tayin e- ları bu piyasada geniş ölçüde rap ve alkollü içkileri teşhir e- dilmesiyle ilgili olarak müza- yatışa arzedilecektir. dilmiştir. Bu sergi, Kıbrıs şa- raplarının satışını artırmak amacıyla Ticaret ve Endüstri Bakanlığı adına Checchi ve fir ması tarafından Amerika Bir- leşik Devletlerinde yapılmakta olan piyasa araştırmalarının bir kısmını teşkil etmektedir Yaz mevsiminin başlama- Kıbrıs henüz Amerika Birle- s: ve okulların kapanmasıyle lan şik Devletlerine şarap İh- |l6 yaşındaki küçük bazı erkek raç etmemekle beraber, bu pi- ve kız çocuklarının gece yar- - yasa araştırması sonucunda ,s'na kadar lokanta, kahvehane şaraplarımızın bu ■ piyasada ve kabare gibi eğlence yerleri- tanıtılacağı ümit edilmektedir. ni dolaşarak fındık, çiçek ve Amerikalı tevziatçı, toptancı jSaire sattıkları müşahade edil ve perakendeciler büyük bir Ba5ka b*r zUmre de mu tat olarak yaş bakımından da- ğu 16 yaşından küçük bir kİ ha küçük olan ve hem gece ;Se olarak tarif etmemektedir hem de gündüz piyango bileti j Çalışma ve Sosyal Sigorta satan çocuklardır. Bakanlığı, bu duruma nihayet Bu gibi haller gayet nahoş vermek maksadıyle gerek ken bir manzara arzettikten mada di memurları gerekse Polis va- Sarı humma aşısı icap eden küçük şah.ısları fizikî ve mo - sıtasıyle geniş ölçüde bir kam Faslının 14 (3) Maddesi gere ğince şiddetle menedilir. Söz konusu Kanunun maddesi şöyj ledir.: Hiç bir çocuk seyyar satı| c ılıkla iştigal etmiyecek veya seyyar satıcılıkla istihdam dilmiyecektir.” Ayni Kanunun 2(1) ’ci çoc| Sarı Humma Asısı memleketlere gidecek veya o- rai tehlikelere maruz bırakır gelmesi bek- ralardan seyahat edecek olan İçe Çocuklar veGenç şahıslar Turistler, tesbit şahısların, aşılanmak üzere 25 j(istihdam)Kanunun 178’inci edilen bir program gereğince Temmuz 1963 tarihinde ö.e. efkoşa, Girne, Balabayıs ve saat 10.00’da Lefkoşa Kaza Mağusa’yı ziyaret ederek ö.s. Hükümet doktorunun Dairesin saat 7 de Mağusa da vapurları- de hazır bulunmaları gerek- Jna döneceklerdir. rr,ektedir. Kıdemli Kumandanlardan Bay Jandarma çavuşu ile müfettişi Petros Andreas ile Bay Salih nin görevlerine bugün bizzat Haşan da hazır bulunmuş ve son verdiğini açıklamış ve ü - olayla ilgili izahattan sonra, basın mensuplarının sorduğu çeşitli sorular cevaplandırıl - mıştır. Verilen bilgi, daha önceki I sayılarımızda belirtilen Mahke me kararlarının dışına çıkma makta ve yeni birşey ihtiva et memektedir. ŞİDDETE KARŞI Jandarma ve Polisin daima şiddete karşı olduğunu söyle yen Jandarma Komutanı Ah - met Niyazi, şiddete karşı em - niyet kuvvetlerinin bütün güç- leriyle mücadele edeceklerini söylemiş ve şiddet hangi taraf an gelirse gelsin, emniyet ide eklerini söylemiş ve şiddet ıngi taraftan gelirse gelsin, nniyet kuvvetlerinin görevle it rahatlık içinde yapacakla - ıı tebarrüz ettirmiştir. Konuşmasına devam eden İAltı Komünist 1 Iraktan kojjuldu Bağdad, 22 — Irak Dışişleri Bakanlığı sözcüsü tarafından bugün açıklandığına göre, Irak ta görevli altı komünist diplo mat istanmiyen adam olarak ilân edilmiş ve en kısa zaman- da Irak’ı terketmeleri emro - lunmuştur. Bunların beşi BulgaristanlI birisi de Doğu AlmanyalIdır. Hatırlarda olacağı gibi, bun- dan bir hafta kadar önce, Bag- dad dışında Doğu Almanya lc- hine çalışan bir casusluk şebe kesi meydana çıkarılmıştı. Altı komünistin Iraktan ko - ğuluşunun bu olayla ilgili oldu ğu tahmin edilmektedir. Samda Durum Sakin Şam 22 — Birkaç gündenbe ri Şam’da devam etmekte olan huzursuz hava bu sabah saat 8 den sonra sokağa çıkma ya - sağının kaldırılması üzerine i normale evdet etmiştir. Halk yiyecek almak için so- kağa dökülürken, görevine git inek üzere bir çok kemseler de yolları doldurmuş bulunuyor- lardı. TESLİR OLDU Elli sekiz kişinin teslim ol - ması için, Millî İhtilâl Konseyi tarafından yapılan müracaata uyarak, Suriyenin tanınmış po litikacılarmdan Abdulvehap bugün teslim olmuş ve hakkın da soruşturma başlamıştır. Diğer taraftan gene bugün öğle üzeri Suriye - Lübnan hududu açılmış ve normal sey rüsefere başlamıştır. KÛBA’LI DİLBER - Shelo nereye gitmişse bütün afişlerde aynı sıfat yer almıştır “ Ku bol. Hidrojen Bombası” . Fakat bereket versin, Malayadaki gürültü hariç, hiçbir yerde infi . lâk etmemiştir. Müşterek Ç ırak lık Komitesi Tup lantısi Otelcilik ve Lokantacılık En cıüstrisi için geçenlerde teşkil ftdilen Müşterek Çıraklık Ko - mitesi bugün, Iskoçya Hotel Endüstrisi uzmanı V.ı. Huller- in de hazır bulunduğu, 1. top - lantısını yapmıştır Komite üyeleri Otel ve Lo - kanta Endüstrisi, işç1 birlikle- ri Otel İstihdam Çcmiyeti, Ti- caret ve endüstri ve Çalışma Bakanlıklarının Temsilcilerin- den müteşekkildi. Komite Otelcilik /e Lokan- tacılık Endüstrisinden meslek ıseçen okul mezunlarına acil bir eğitim kursu tertip etmek jmeselesin i incelemiştir. Ayrı - ca eğitimin yer alacağı birkaç [iyi otel seçecek ve her meslek için muvafık eğitmen temin e- decektir. Adayların seçim -;ehri, eğiti - min nerede yapılacağ' ve hiz - met şartları basın ve radyo vı sıtasıvle halka duyrulacaktn Fanya açılmış bulunuyor. Bu ür maksatla ilgili Kanun ciddi v<*f hmen tsiri gösterecek şekilde B uygulanacaktır. Halka, Polis, Çalışma MU - fettişleri ve Kefalı Memurları ile işbirliği yaparak onlara gö i evlerinin ifasında yardımcı ol •r alan ve bu çocukların sokak satıcıları olarak devam etırım meleri için eşyalarını satın mamak ve uygun tavsiyeler bulunmak suretiyle cesareti ni kırmaları tavsiye edilir. Ege Bölgesindı İtalyan Adamla- rının araştırma: Ankara : Ege bölgesinde bl lerce yıl evvel şiddetli depreıl ler sonucunda su altına gömiij :Ien batık şehirlerde İtalyan bfl lık adamları su altı aranîalnîl yapacaklardır. Ali Ağa ile Ayvalık arasın, j daki deniz kenarında 4 batık ] şehir görülmüştür. Bu şehirli rin 12 derecelik bir deprem" nunda suya gömüldükleri tali min edilmektedir. Şehirler I !kında bugüne kadar hiçbiri gi neşredilmemistir. MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTII

Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

:

tamu/'»6S

^ VUZuh|a biil

r ^ ^ y o i u ?| y o|do, d ev^ J

r sunur <3E t ? ,r Hl d ' r ki' Silinihükûrnetlerının I

R siyasetinin J|f ?’ » V

kmerika lan Resina istiyor]I ’ den Kalan)

D oğu ltasında t, »azlık paktı

İl

! — Sovyetler ı

n ı K u r u ş ç e f , düı

açılan Hindisi

;ısini g e z m iş ve",

l ’ k a p it a l iz m i , tıy

ağı ile m a ğ lu p ,,

/ o l u n d a k i tezin if

Ha te k ra rla m ışt ı:

neşteri k o ru n

enarlı b ir şapka |

Başbakan, Sov;

ı k a p i t a l i s t ülkel

ın 'a t e k m k yardı

mda re k a b e t e giri

yılında H in disen

ard ım ız la inşa e

srikasının bu rekı

ilili o ld u ğ u n u , a)

r B irliğin in , Hini

llurji fa b r ik a s ı j

ısında, İn g ilte re

ya ’yı geride bıral

sürmüş v e demij

geç b a ş l a d ık fal

da en üne geçtik

izim için m em nu

lir durum dur'

r'an

t

Jl"

DevrimY IL :1 S A y f :88

Yalanönce

Birkaç gümİenberi bilâistis ^di gözlerindeki m erteğe bak -

na bütün Rıymca gazetelerde jmalıdırlar. Eokaya kan verm iş

aleyh im ize yazılar yazm akta Ican verm iş insanları bile çekin

S A H İB İ: H İK M ET A F İF M A PO LA R F İA T I : 15 MU

İD AR EM ECİD İYE

SO K AK 11-13 T E L : 2824

BASIM EVİG İRNE Y O L U

LEFKOŞE T E L : 73838

23Temmuz

1963Salı

HERGü-VV

SAYFA

Türk Toplumu Anısında Korku veDehşet Yoktur-™^1111 Kuvvetlerinin Tehdit Edildiği de Yalandır

Rumlar Kendi Aralarındaki Korkuyu Kaldırsınlar

ve bir_■ ~V

3an ban:

sin ola

Türk T<

teşkilatı

lerde, Tl

koruyaı

\\ teşkilâtı

vem et

Türk Tonlum u Eoka Kan Teş

kilâtı başladığı gün tethişi tel-

İM in eden, takbih eden yalnız .Türk Toplum u olmuştur.

Bir şoförün kaçırılması ola

yi ist

tethiş Teşkilatın -

ektedir, önce, ke

belirtmek isteriz ki,

lumu arasında tethiş

ıktur. En kritik gün

k halkını savunan ve

teşkilâtım ı bile tethiş

leğildir. Ya ln ız Muka

Teşkilâtıydı. Çünkü

m eden öldüren yeni yeni yeral

jtı Rum teşkilâ tanyle hergün

I karşılaştığım ız gerçeği karşı -

sında, bu adamların Türk Top-

lumunu kötü düşürmek yolun­

da giriştik leri açık kampanya­

da da başarı sağlayacaklarını

sanmıyoruz.

PO LİSLER

JA N D A R M A L A R

BİLE

Bu mem lekette polislerin ve

Jandarmaların bile insan öldür

düğü Mahkemece sabit olduk -

tan sonra, başkalarına söz a t--

r'.ak, başkaları aleyhine yalan

haberler yayımlamak, tahrik

tir, gerçek ler dışında bir nevi

bayağı hücumlardır.

Biz Rum basınından önce

çaktır.

TEH D İT

E D İLM İYO R

Türk Polisi, Türk subayı ve

Türk Jandarmaları arasında

kendilerinin içinde bulunduk • çok sıkı bir araştırma yaptık,

lan durumu düzenlemelerini

rıy le aldatmağa yeltenmekte

dirler. Fakat bu yalanların

Türk Toplumu üzerinde en kü

Çük bir tepki yapacağını asla kabül edemeğiz.

d e h ş e t y o k ,

K O R K U YO K

Türk Toplumu arasında deiı

şet ve korkunun yayılmakta

olduğunu iddia edeıı Rumca

ve ondan sonra, Türk Toplu -

muna saldırmalarını bekliyor

duk. Halbuki onlar eskiden o l­

duğu gibi, gene müğalâtaya

sapmakta, gene yalanlarla

Türk Toplumu arasında endi -

şeli bir hava yaratmağa çalış -

maktadırlar. Hemen kaydede -

lim ki, bu gayretleri de boşu -

nadir ve eskiden olduğu gib i

gene başarısızlıkla sonuçlana - devamlı bir şekilde tehdit edil

diklerini ileri sürmekte ve ya -

lan haberlerle Türk Toplumu

arasına korku ve dehşet saç -

mağa çalışmaktadırlar.

Yalanın da bir ölçüsü vardır

Fakat Rum meslektaşlarımız

yalan söylemekte okadar ma -

hir olmuşlardır ki, inanmak >s

e Yoluı l ’den Kalan)

ka kısım ları zarti

stal gazinosundı

üç araba birbıriı

: ortada ezilen

ısara uğramışı

Emniyet kuvvetlerinin her bö- 6azeteler, gene yalan yazmak-

lümdeki subay ve erlerle he - i*3, f>ene Türk Toplumunu bir .

men hemen ayrı ayrı görüştük jb*r’ ne düşürmek için her çare -

Fakat kimse bize tehdit olun

duğunu söylemedi. Kimse bize

;son olaylar karşısında, vazife •

sini yapmadığı için, başka gö -

revlere aktarılmasını istediğini

söylemedi.

Halbuki Rumca gazeteler

[Türk subaylarının ve erlerinin

ye başvurarak, etrafa korku

ve dehşet saçmaktadırlar.

Kesin olarak söy iiyeb iliriz

ki, Türk toplumu arasında ne

korku havası ve ne de dehşet

havası esiyor. Türk Toplumu,

kendi işinin başında, kendi top

lumuna karşı olan güvenini

yapmak âzmi için çalışıp d u r . maktadır.

Büyük korku, büyük dehşet

Rum toplumu arasında bir sal

Bindir. Önce Rumca gazeteler

bu salgının giderilmesi, bu deh

şetli ve korkuyu ortadan kal -

dırmalı ve ondan sonra başka

toplumlar hakkında söz sahibi

tem iyenleri bile zorla yalanla-olm alıdırlar.

Kıbrıs Şarapları A.B D'nde ilgi Topluyor

Amerika Kıbrıslılara Burs Veriyor

ı l ’den Kalan) ir çok bakımlar!

ini de bildirmiş

Osman’ ın Kur'ı

illeri b izza t ilan tarafından (

ere istir.ai olan

İştir. Y in e bu

e H azreti OsmanJ

ı kalma bir K u r f ılunmuştur. Herj

»m k a p a ğ ın d a k i f

ıe m avi süsler™

ii ç izilm iş gibi P j

makta, boyalar^

ıâlâ muhafaza (

|K KRAI.1ÇESİ

l ’den K a la n )

;esi s e ç i l d i ğ i takaybedeceği11'

niştir.retm en olan da öğretmen ol»

jlduğunu söyle"

in onu d ü ny a f

;esi y a p t ık ta n • i d ü ş ü n c e le r ic

bu düşUnce’er',

ie aç ık lıyanll>aj etm iştir.

de Dur»l ’den Kala"*

igü n de dok“ Z|

ild iğ i açıkla'” 1̂

;öre, i h t i l â f ] d izilen lerin s®

e ç ıkn ıış t,r

Geç Olmasına • JanlmnııRağmen

üçüncü Hakkındaki Karar Bakanlar KurulununJandarma Komutanlığı Basın Toplantısı Yaptı

Jandarma Komutanı Bay Ah

met N iyazi dün öğleden sonra

saat 12.30 da b ir basın toplan­

tısı tertiplem iş ve konferans

saat 14.30’a kadar devam et -

miştir. Bu basın konferansında

Panaya Jandarma Karakolun -

da m evkuf tutulduğu bir sıra -

da ölü olarak bulunan öğret -

men K iryakos Hrisostom idis

olayı hakkında geniş b ir bilgi

verm iştir.

Jandarma Komutanı tarafın

oan tertiplenen konferansta

Jandarma Komutan' halkın

desteğine mazhar olmak için,

en tehlikeli ve en basit olaylar

karşısında Jandarma komuta.ı

lığının ve polisin hareketsiz

kalm ıyacağını açıklamış ve gö

revlerin i güç olmasına rağmen

tethişe karşı mücadeleden asla

geri kalmayacaklarını belirt

miştir.GENÇ O L M A S IN A R AG -

M ENJandarma Komutanı Panaya

olayı ile ilg ili olarak iki Rum

çüncü şahıs içinde Bakanlar

Kurulundan çıkacak olan kara

jr- beklediğini söylemiştir.

Panaya olayı ile ilg ili olarak

görevlerine ancak .jimdi son

| verilen Jandarmalarla ilg ili ka

rarım, tamamen geç olduğunu

(hemen belitmek isteriz. Gönül

isterdi ki, d iğer olaylar da ol -

duğu gibi, Panaya olayından

hemen sonra, sorumlu sayılan

ların görevine son /etilsin ve

(Devam ı Sayfa 6'da)

Uluslararası C levland Prog­

ramı, gençlik liderleri ve sos -

yal hizmetlerde çalışan Kıb -

rıs’lılara bu y ıl da ilk Bahar

ve Y a z ’da dört aylık iki burs

verileceğini açıklamıştır.

Adayların 23’le 40 yaşları a

rasında profesyonel gençlik li- derleri, veya çocuk refahı,

gençlik faaliyetleri ve şehirde

toplum inkişafı alanlarında ça-

Mesut Bir Diiğiin

Gırne Postahanesi Genel

Müdürü M. İzzi Sancak’ın kı -

zı Bayan Gülgün ile Anafarta

lar Ortaokulu Öğretmenlerin -

den Bay Mehmet Emiroğlu

mümtaz dâvetlilerin huzuru ile

tertiplenen müstesna bir dü -

ğün sonucunda evlenmiştir.

M es’ut ç ift hayat denizinde

engin saadetler diler, böyle

mes’ut bir güne ulaşmış olan

Bay İzzi ile Bayan Selma San

cak’ı candan kutlarız.

‘ ışan kişilfer, yahut da gönüllü

gençlik liderleri olmaları icap •tmektedir.

Lefkoşa’da, 33 B Hamer Cad

leşindeki Amerikan Kültür

Merkezi'ne yazılı olarak müra

caat temin edilebilecek istida

formalarının 1 Eylül, 1963 ta -

rihine kadar Kültür M erkezi’ -

ne varması gerekmektedir.

RomanyalI Turisler Geliyor

Ticaret ve Endüstri Bakan

hğına verilen b ilgiye göre 7

Ağustos 1963 Çarşamba günü

saat 08.00’de Limasol limanına

■ğrayacak olan Transilvanya vapuru ile Adaya Romanya uy luklu turistlerin

lenmektedir.

Çocukların Seyyar Satıcılık Yapmaları Yasak

Son günlerde N ew Y o rk ’ta Ia lâkagösterm işlerd ir. K ıbrıs kereler yapılmaktadır. Bunun

cüzenlenen yıllık içki T icareti şarap imalâtçıları tarafından bir sonucu olarak K ıbrıs şarao

Karnavalında çeşitli Kıbrıs şa- i Am erikalı tevziatçılar tayin e- ları bu piyasada geniş ölçüde

rap ve alkollü içkileri teşhir e- dilm esiyle ilg ili olarak müza- yatışa arzedilecektir.

dilmiştir. Bu sergi, Kıbrıs şa­

raplarının satışını artırmak

amacıyla T icaret ve Endüstri

Bakanlığı adına Checchi ve fir

ması tarafından Am erika B ir­

leşik Devletlerinde yapılmakta

olan piyasa araştırmalarınınbir kısmını teşkil etmektedir Y a z mevsiminin başlama-

Kıbrıs henüz Am erika Birle- s: ve okulların kapanmasıyle

lan şik Devletlerine şarap İh- |l6 yaşındaki küçük bazı erkek

raç etmemekle beraber, bu pi- ve k ız çocuklarının gece yar- -

yasa araştırması sonucunda ,s'na kadar lokanta, kahvehane

şaraplarımızın bu ■ piyasada ve kabare gibi eğlence yerleri-

tanıtılacağı ümit edilmektedir. ni dolaşarak fındık, çiçek ve

Amerikalı tevziatçı, toptancı jSaire sattıkları müşahade edil

ve perakendeciler büyük bir Ba5ka b*r zUmre de mutat olarak yaş bakımından da- ğu 16 yaşından küçük bir k İ

ha küçük olan ve hem gece ;Se olarak tarif etmemektedir

hem de gündüz piyango b ileti j Çalışma ve Sosyal Sigorta

satan çocuklardır. Bakanlığı, bu duruma nihayet

Bu gibi haller gayet nahoş verm ek maksadıyle gerek ken

bir manzara arzettikten mada di memurları gerekse Polis va-

Sarı humma aşısı icap eden küçük şah.ısları fiz ik î ve mo - sıtasıyle geniş ölçüde b ir kam

Faslının 14 (3 ) Maddesi gere

ğince şiddetle menedilir. Söz

konusu Kanunun maddesi ş ö y j ledir.:

H iç bir çocuk seyyar satı|

c ılıkla iştigal etm iyecek veya

seyyar satıcılıkla istihdam

dilm iyecektir.”

Ayn i Kanunun 2(1) ’ci çoc|

Sarı Humma Asısımemleketlere gidecek veya o- rai tehlikelere maruz bırakır

gelmesi bek- ralardan seyahat edecek olan İçe Çocuklar ve Genç şahıslar

Turistler, tesbit şahısların, aşılanmak üzere 25 j(istihdam) Kanunun 178’inciedilen bir program gereğince Temmuz 1963 tarihinde ö.e.

efkoşa, Girne, Balabayıs ve saat 10.00’da Lefkoşa Kaza

Mağusa’y ı ziyaret ederek ö.s. Hükümet doktorunun Dairesin

saat 7 de Mağusa da vapurları- de hazır bulunmaları gerek-Jna döneceklerdir. rr,ektedir.

Kıdem li Kumandanlardan Bay Jandarma çavuşu ile müfettişi

Petros Andreas ile Bay Salih nin görevlerine bugün bizzat

Haşan da hazır bulunmuş ve son verd iğin i açıklamış ve ü -

o layla ilg ili izahattan sonra,

basın mensuplarının sorduğu

çeşitli sorular cevaplandırıl -

mıştır.

Verilen bilgi, daha önceki

I sayılarım ızda belirtilen Mahke

me kararlarının dışına çıkma

makta ve yeni birşey ihtiva et

memektedir.

Ş İDDETE K A R Ş I

Jandarma ve Polisin daima

şiddete karşı olduğunu söyle

yen Jandarma Komutanı Ah -

met N iyazi, şiddete karşı em -

n iyet kuvvetlerin in bütün gü ç­

leriyle mücadele edeceklerini

söylemiş ve şiddet hangi taraf

an gelirse gelsin, em niyet id e

eklerini söylem iş ve şiddet

ıngi taraftan gelirse gelsin,

nniyet kuvvetlerin in görev le

it rahatlık içinde yapacakla -

ıı tebarrüz ettirm iştir.

Konuşmasına devam eden

İAltı Komünist 1 Iraktan kojjuldu

Bağdad, 22 — Irak Dışişleri

Bakanlığı sözcüsü tarafından

bugün açıklandığına göre, Irak

ta gö rev li altı komünist diplo

mat istanmiyen adam olarak

ilân edilm iş ve en kısa zam an­

da Irak ’ ı terketm eleri emro -

lunmuştur.Bunların beşi BulgaristanlI

birisi d e Doğu A l m a n y a l I d ı r .

H atırlarda olacağı gibi, bun­

dan bir hafta kadar önce, Bag-

dad dışında Doğu Alm anya lc-

hine çalışan bir casusluk şebe

kesi meydana çıkarılm ıştı.

A lt ı komünistin Iraktan ko -

ğuluşunun bu o layla ilg ili oldu

ğu tahmin edilmektedir.

Samda Durum Sakin

Şam 22 — Birkaç gündenbe

ri Şam’da devam etmekte olan

huzursuz hava bu sabah saat

8 den sonra sokağa çıkma ya -

sağının kaldırılması üzerine

i normale evdet etmiştir.

Halk yiyecek almak için so­

kağa dökülürken, görevine g it

inek üzere bir çok kemseler de

yolları doldurmuş bulunuyor­

lardı.

TE S L İR O LD U

Elli sekiz kişinin teslim ol -

ması için, M illî İhtilâl Konseyi

tarafından yapılan müracaata

uyarak, Suriyenin tanınmış po

litikacılarmdan Abdulvehap

bugün teslim olmuş ve hakkın

da soruşturma başlamıştır.

D iğer taraftan gene bugün

öğ le üzeri Suriye - Lübnan

hududu açılmış ve normal sey

rüsefere başlamıştır.

K Û B A ’LI D İLBER - Shelo nereye gitmişse bütün afişlerde aynı sıfat yer alm ıştır “ Ku

bol. H idrojen Bombası” . Fakat bereket versin, Malayadaki gürültü hariç, hiçbir yerde infi . lâ k etmemiştir.

MüşterekÇıraklıkKomitesiTuplantısi

O telcilik ve Lokantacılık En

cıüstrisi için geçenlerde teşkil

ftdilen Müşterek Ç ıraklık K o -

mitesi bugün, Iskoçya Hotel

Endüstrisi uzmanı V .ı. H u ller-

in de hazır bulunduğu, 1. top -

lantısını yapm ıştır

Kom ite üyeleri O tel ve Lo -

kanta Endüstrisi, işç1 b irlik le­

ri O tel İstihdam Çcm iyeti, T i ­

caret ve endüstri ve Çalışma

Bakanlıklarının Tem silcilerin ­

den müteşekkildi.

Kom ite O telcilik /e Lokan­

tacılık Endüstrisinden meslek

ıseçen okul mezunlarına acil

bir eğitim kursu tertip etmek

j meselesin i incelemiştir. A y rı -

ca eğitim in yer alacağı birkaç

[iyi otel seçecek ve her meslek

için muvafık eğitmen temin e-

decektir.

Adayların seçim -;ehri, e ğ iti­

min nerede yapılacağ' ve hiz -

met şartları basın ve radyo v ı

s ıtasıvle halka duyrulacaktn

F a n ya a ç ı lm ış bulunuyor. Bu ür maksatla ilgili Kanun ciddi v < * f

h m en tsiri gösterecek ş e k i ld e B

uygulanacaktır.

Halka, Polis, Çalışma MU -

fettiş leri ve Kefalı Memurları

ile işbirliği yaparak onlara gö

i evlerinin ifasında yardım cı ol

•r alan ve bu çocukların sokak

satıcıları olarak devam e t ır ım

meleri için eşyaların ı satın

mamak ve uygun tavsiyeler

bulunmak suretiyle cesareti

ni kırmaları tavsiye edilir.

Ege Bölgesindı İtalyan Adamla­rının araştırma:

Ankara : Ege bölgesinde b l

lerce y ıl evvel şiddetli depreıl

ler sonucunda su altına göm iij

:Ien batık şehirlerde İtalyan bfl

lık adamları su altı aranîalnîl yapacaklardır.

A li A ğa ile A yva lık arasın, j

daki den iz kenarında 4 batık ]

şehir görülmüştür. Bu ş e h ir li

rin 12 derecelik b ir deprem"

nunda suya göm üldükleri tali

min edilm ektedir. Şeh irler I

!kında bugüne kadar h içb iri

gi neşredilm em istir.

MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTII

Page 2: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

K

r Sayfa 2D EVRİM , 23

Karakolda adam öldürm ek dünya ta

rilıinde görülmüş bir o lay değild ir. Sa­

nık b ir tutuklu kendini daima ya polis

himayesinde, yahut da Jandarma hima

yesinde em niyette sayar. Fakat son Pa

naya o layı ve bu o layla ilg ili olarak

Mahkemenin verd iğ i karar, tüyler ür­

pertic i b ir cinayetin Jandarma himaye

sinde işlend iğin i gösterm esi bakım ın­dan ib ret vericid ir.

B ilindiği g ib i Jandarma da Polis de

İç işleri Bakanlığının otorites i altında­

d ır ve m em leketin em niyetinden so­

rumlu ya ln ız İç işleri Bakanlığıdır. İçiş

leri Bakanlığının sorumlu bulunduğu

bir karakolda aylarca önce işlenen bir

c inayetin fa ille r iy le bugüne kadar ilg i­

lenm em esi ve M ahkem e kararını bekle

mesi, cidden üzücü bir o laydır.

H atırlanacağı gib i, bazı basit o lay ­

lar karşısında b ir çok Türk Jandarma

mensuplarının görev lerin e müddetsiz

olarak izin verilm iş ve bunlar hakkın­

da takibata geçilm işti. Halbuki herke­

sin gö z le r i önünde, e lb irliğ i ile işlenen

b ir c inayetten sonra, Rum Jandarma

mensupları hakkında herhangi b ir ha.

rekete giriş ilm em esi, bunların va zife le

rine son verilm em esi, toplum lar üzerin

de yarattığ ı istifham ı daha da genişlet

m ekte, daha da o layı korkunçlaştır­maktadır.

Jandarma Karakolunda, sorumlu

Jandarma memurları tarafından işle­

nen b ir c inayetin anlatmak istedik leri

çok şey ler var. Fakat buna karşı İç iş ­

leri Bakanlığının bugüne kadar susu - şu, o lay üzerine zamanında eğilm eyişi

v e M ahkem e kararını beklem esi çok

üzücüdür v e halk lar üzerindeki etk iyi

daha da gen işletm ekte, endişeyi daha

da artırm aktadır.

M em leketin em niyeti, insanların hu

zuru için çalışan k im selerin bu şek il­

de hareket etm em esi gerekm ektedir.

Fakat korkunç o layın akabinde tedbir

alınmaması, sanık Jandarmaların va z i­

fe başında b ırakılm ası b ir bakıma halk lar üzerinde b ir em n iyetsiz lik yarat-

Karakolda ölü Varmış

maktan başka b ir etk i yaratamaz.

M ahkem e kararından sonra halklar

üzerinde yaratılan duşun ağ ırlığ ı ve ao

ğukluğu olsun düşünülmüyor mu? Dü­

şünülmüş olsaydı, bugüne kadar sanık

lar görevlerine devam ettirilm ez, en

basit o laylarda b ile görevlerine son ve

rilen Türk Jandarma mensuplarına

m ahkemesiz alman kararlar gib i bun­lar da tecziye edilirdi.

Fakat esefle kaydetm ek isteriz ki,

Türk lere ait en basit o layla r b ile şişi-

rılm ekte, sonra Rumlara ait korkunç,

iğrenç, ese f veric i o layla r örtbast ed il­mek istenmektedir.

Bu şartlar altında, bu tutumla ou

m em lekette yaşamak imkânlarının ta­

mamen ortadan kalktığın ı acaba so­

rumlular müdrik m idirler? H iç de san­

m ıyoruz. Böyle bhşey i dqşünmck gü­

cüne sahip olsalardı, bu şekilde hare­

ket etm ezler, Türk, Rum olduklarını

düşünmeden her suçlunun cezasını ver

mekte, tereddüt gösterm ezlerd i. N e ya

z ık ki, ırk ayırım ın ı yapan gene onlar-

d ır ve bu yüzden de m em lekete fe lâ ­

ket getirm ek yolundaki gayretlerin i çe

kinmeden artırm aktadırlar.

İçişleri Bakanlığı Panaya o layı kar-

şısında sorumluluğunu hiçbir şekilde

unutturam ıyacaktır. A ş ikâr olan, bu

konu ile İç işleri Bakanlığının zamanın

da ilg ilendiği, fakat suçlular hakkında

herhangi bir karar alm adığıdır. Bu o-

lay la Türk ler suçlu sayılm ış olsaydı,

bunların görevlerin e çoktan son veri­

lir, çoktan bu adamların yerlerinde ye l

ler eserdi.

Panaya o layı ile İç işleri Bakanlığı­

nın tutumu bir kere daha ortaya ç ık ­

m aktadır. Felâketin büyüklüğünü göz-

önünde bulundurarak, suçluların en er

ken b ir zamanda tecziye edilmesini,

halklar üzerinde m evcut endişenin kal

dırılması için, kesin kararlar alınm ası­

nı bekliyoruz. Aksi halde bu m em le­

ketteki yaşamak zinciri daha da dar - taşacak ve b ir gün gelip , hepim izi bo­

ğacaktır.

Aysız GecelerBener Hakkı Hakeri

I Çokları aylı geceleri sever, rum. Beethoven ’ in m üziğini I- mu? Işık getirm eği Istemesey-

Eskl dev ir romantizm i. Genç- çimde, ta şuramda duyuyo- dİ belki tanrılaşmazdı ama da­

ha da mutlu olurdu ölümlü o l­

makla. ö lü rdü de daha çok ya

şardı belki.

Karanılık lara övgü ler gere

k iyor. Karanlık lar için destan

ne olursa

ayb gecelerden nefret edenler

denim. Neym iş aylı geceleri

sevm ek! Boş b ir duygudur dİ-

liğin b ir ö ze lliğ i belk i de. Bel- rum. Mutsuzluğumu gideriyo-

k i de insanların gündüzün yİ- rum böylece.

(ird ik leri güneşe karşı duyduk [ Hele gökyüzü sekizde bil­

iri özlemden ötürüdür bu sev kapalıysa, hele İncecikten bir

gl. K im bilir dedikleri g ib i ayın yağm ur yağıyorsa, hele içlniz-

görünitşe b ir güzellik kattığın- de şöy lece çileden çıkarıcı duy lar yazılsa yerid ir. Bakınız Ho

dandır bu. gular varsa ve rüzgâr saçları- n ıeros’a: O ’nda aydın lık lar ye-

Nedenleri ne olursa olsun nızı okşuyorsa karanlığı na- rine karanlıklar vardır. S iz gö

sil olur da istem ezsiniz? rünüşüne aldanmayın, orada

Anlaşam ıyorsan ız bu da ka- gerçekte sadece insanlar var-

ranlıklarda oluşunuz demektir, dır. Tanrılar her şey iy le insan

yem ez m iyim ? K im duygulan- İBu anlaşılmamak b ir güç ver- d ır o destanda. G elin iz de ka­

ma karışabilir? A y s ız geceler- m eli size, bir çaba gösterm e- ranhğı sevm eyin iz.

Jde, ışıksız, bütün çirkinlikler- lisiniz daha da anlaşılmamak H om eros’ta olan Erasmusun

den kurtuluyorum. İnsanların için. Prom ethous’a boşverin iz. D eliliğe M eth iye ’sinde de var-

iki-yüzlülükleri b ir yana tek İşık getirm enin cezasını şimdi dır. G u lllver’ in Seyahatlan ad

yüzlülüklerin i b ile görem iyo . lcrde K a fkas ’ larda çekm iyor lı k itapta da vardır. Daha b ir­

çoklarında da vardır.

I A y s ız gecelerde ben bunlara

[benzer şeyleri düşünür duru­

rum. Düşüncelerim karanlık­

tır belki. Belki anlaşılmazdır.

Belki absurd’dur. Buna rağ­

men bu durumdan memnunum

kıvançlıyım , ille de 'ay, ay ay

d iyen leri anlamıyorum.

Yaşasın aysız gecelerdek i

düşler!

i

; ^ - y ı ! d ı z » f a i r . - o

K O Ç B U R C U : 21 M art - 20 Nisan — kendinizi biraz

hafif hissetmeniz caktandır yapmak istediğiniz işi başara - taksın ız. Sıhhatiniz yerinde.

B O G a B U R C U : 21 Nisan - 21 M art — Hadiseleri biraz

daha oluruna bırakmalısınız Bütün işleriniz bilhassa his

hayatınız iyiye gitmekte.

İK tZ L E R B U R C U 22 M art - 21 Haziran — N orm al o

larak düşünmeye başlarsanız bütün işleriniz hal yolunda

iyiye doğru gidecektir.

Y tN G E Ç B U R C U : 22 Haziran - 23 Tem m uz — M eslc*

te biraz daha gayret göstermelisiniz M addi bakımdan nor

male dönmek üzeresiniz.

A S L A N B U R C U 23 Tem m uz - 23 Ağustos — Bazı te­

şebbüslerinizi Ceşebbuşe geçirm eniz lâzım. Bu sayede ken­

di kendinize büyük faydalar sağhyabilirsiniz.B A Ş A K B U R C U : 24 Ağustos - 23 Eylül — Son derece

nazik b ir mesele ile karşı karşıya kalabilirdiniz, dikkai'.i

olmazsanız her şeyinizi kaybedersiniz.

T E R A Z İ B U R C U : 24 Eylül - 23 Ekim — Şanslı durum­

da bulunuyorsanız da meslekte daha fazla gayret göster -

meniz lâzım herkesin gözü sizde

A K R E P B U R C U : 24 Ekim - İ3 Kasını — G ayretleri­

niz semeresini vermek üzere.

Y A Y B U R C U 24 Kasım - 21 Aralık — Bir o lay sizi hâlâ düşündürüyor. Bunun hakkında biraz daha kafa yo-

rabiliısen iz daha iy i olur.O Ö L A K B U R C U : 22 A ra lık - 20 Ocak — Çalışmaları

nız verim li neticeler vermek üzere. Bir arkadaşınız size

sürperiz hazırlıyor.K O V A B U R C U : 21 Ocak - 19 Şubat — Kendin izi kont

rol etmeniz mutlaka lâzım. Yaptığ ın ız şeylerin neticesi

bazen aleyhinize o luyor dikkat edin.B A L IK B U R C U : 20 Şubat - 20 M art — İstediğiniz

şeyleri serbestçe söyliyebilm eniz hakikaten iyi birşeydir

fakat her yerde olmaz.

iöğrencilere

! Öğretm en adayları K om isyo

!nu, L ise ve Orta Okul talebe!?

irine yardım maksadıyle Bütün

jleme ve L ise ’ye g iriş imtihan -

lan için cüzi b ir m iktar para

karşılığında dersler v erilecek ­

tir.

Kurslar 29 Tem m uz, 1963 la

irihinde Haydarpaşa T ica ret Lı

sesinde başlıyacaktır. İstekli’ "*

jrin 27 Tem m uz, 1963 tarihine

[kadar M illi B irlik Salonunda

lö.e. 9 - 12, ö.s. 4 - 6 arasında

jkayıd yaptırm ak için müraca -

at etm eleri b ildirilir.

K ıbrıs Türk Kültür D em eği,

öğretm en Aday ları K om isyo -

nu.

Ghanalı An ton y O for i Batı Berlin'deki

yakınında n ihayet b ir tane ay akkabı boyacısı !

Boyacının m üşterilerine ikratn ettiğ i koltuğa

ınuş, ayakkabısının nasıl boya ndığmı temaşa ı

kabı boyac ıs ı" hattı zatında, üç saatlik bir icrayı • saadesi temin edebilm iş olan genç bir gazet»ci i

kazanca bakılacak olursa, Ber lin 'de Federal

ğer büyük şeh irlerinde sokak l&rda ayakkabı

müsaade edilirse, bunların iy i para kazanacağı

, tır.

Türk öğretmen Koleji için H ii i iTürk Ö ğretm en K ole ji 1963 24. Pembe Ahmet /

1 Hprç v ı İ ı P İr is im t ih a n la - 2 5 S pv ilav Hanc.fi *1964 ders y ılı g iriş im tihanla- 25 Sevilay Hanefi

r neticesi mülâkata çağn la- 26. Şükrü Ahmet

,cak nam zetler listesidir:

Yard ım cı öğre tm en ler :

il. Turgu t M ustafa

6.29 A ç ılış ve Program

6.30 Sabah M elod ileri.

7.0Q Haber Bülteni

7.15 A lir iza Köpük lü berberoğ

lundan Şaık ılar.

7.45 Operetlerden seçmeler.

8.15 Bağlam a Takım ından o -

yun H avalan

8.30 Kapanış

ÖĞLE YAYINI

11.59 Açılış .

12.00 R it ’den şarkı ve Türkü -

ler

12.30 F ilm lerden M elod iler.

12.57 H a lk Türkü leri ve oyun

Havaları

13.30 H aber Bülteni.

13.45 Kapanış

AKŞAM YAYINI

16.59 Açılış .17.00 S a fiy e A y la ’dan Şarkı

ve Türküler.

İS .00 Beraber Şarkılar.

18.25 M üzep M üziğ i

lh.45 K oka K o la Program ı

mmmmm&Bsg/ggfâğ19.00 İşçinin saati.

19.10 M uazzez Türrünten Tür

küler.

19.25 A ra M üziğ i

19.30 H aber Bülteni.

19.45 Lân ilis Program ı.

20.00 Haftanın Plâkları.

2(-,30 Mcşhurat veFıkralar.

20.45 Tüb ir Karmadan Şarkı

iar.

21.00 H alk Şarkıları ve K lâ -

sik M üzik.

21.25 A ra M üziğ i

21.30 Kü ltür Konuşması.

21.45 Saz Eserleri.

22.00 Haber Bülteni.

22 15 Erkekler Topluluğun

dan uşşak faslı.

22.40 H a fif M eled iler.

23.00 Kaoanış.

T E L E V İZ Y O N

19.30 Açılış.

19.32 Bir karikatür film i.

19.40 Küçük Bhthavuhr.

20.07 Aktiia lite20.22 D ok tor i t e ı Cafey

21.10 A ta lık21.14 Kahram anlık yılları.

21.40 P*;wy Mason.

i\

D E N İZ C İL İK B A N K A S I T .A .0

K IBRIS A C E N T L IG ÎN D E N .“ T A R I” vapuru 24 Temmuz. 1963 tarihin­

de Çarşam ba günü saat 10.00 da Lârnaka’ya

gelip ayni gün saat 17.00 de İskenderun, M er - sin, Taşucu, Kilindire, Anam ur, Alanya, Antal y a , Finike, Kaş Kalkan, Fethiye, Marmaris, Datça, Bodrum, Güllük, İzmir, Çanakkale, Te • kirdağ ve İstanbul’a müteveccihen hareket ede

çektir.Not. A raba yükletecek yolcuların Lârna­

ka’ya sabah saat 11.00 da getirmeleri reca olu­

nur.G E N E L A C E N T LE R Lefkoşa Türk Bankası Ltd.,

Lefkoşa — Kıbrıs.

M eraklı Vatandaşlara aldı- j

rış etmeden, z ili tekrar ve ı

birkaç kere hızlı h ızlı ça l­

dım. B iraz sonra üst katta

b ir pencere sürüldü ve ihti- |

\ar b ir ses sordu :

M eraklı vatandaşlara aldı- j

rış etmeden, z ili tekrar ve I

b irkaç kere hızlı hızlı çaldttıı |

B iraz sonra üst katta b ir pen |

cere sürüldü ve ih tiyar b ir j

ses sordu:

— “ K im o?.. K im i aradı- 1

nız?..”

Kenarları oyalı beyaz y e ­

meninin kısmen örttüğü ala- |

ca saçlı, tombalak yüzlü bir

kadın başı idi bu...

— “ A ffed ers in iz efendim

biraz bakar m ısınız?”

— “ Ne istiyorsunuz? K i­

mi arıyorsunuz?”

Kadın, polis takibatından

b ir hayli b izar olmuşa ben­

ziyordu.

— “ Madam H elga ’yı rica I

ediyorum !”

— ‘Madam Helga oturrr.u

yo r burada.

A llah Allah , nasıl olur ya ­

hu? Kadının şivesi tamamen

Türk, hatta İstanbulluydu . j

Peki ama, A yşe Baran, bana ı

bu adresi verm em iş mi idi?..

— “ A ğab ey sokağı 128 ıu

mara değil mi burası?”

— "E vet...”

— “ Yusu f Coşar bey bura

da oturm uyor mu?”

T E F R İK A No :8«

— “ E vet ama, kendisi ev- | gibi, yüzüm de dolaşıyordu:

de yok şimdi...”

Yaşlı kadın pencerenin ke

narına yapışmış, yerinden kı

m ıldamaya hiç de n iyetli g ö ­

zükmüyordu. Son çareye bas

vurınak zorunda kaldım;

— “ Zahm et olacak ama,

b iraz aşağı ge lin iz lütfen..

Salih efendiye dair bazı şov

ler soracağım !...”

— “ Ne istiyorsunuz, bur.;,

dan sorun !..”

— "H anım teyze, oyalam a

beni, işim var. Sonra mes'ul

olursun! Karışmam ha..."

Tehdit yerin i bulmuştu.

Zava llı ihtiyar, hafifçe:

— “ Pek i," deyip pencere­

yi kapadı.

M erdivenden inen adım

seslerini takip ederek kapı­

nın açılmasını bekledim.

Karşımda, beli kuşaklı, ö-

nü kocaman cep li, basma en

tari giym iş, torba göğüsle­

ri göbeğine inmiş, şişman

b ir kadın vardı. G özlerinde­

ki endişe bulutları, tik hal'n

de dudağının kenarında be­

liriyor, kendini tutamadığı

için de, arada bir korkudan

geğiriyordu:

— “ Am an Yarabbi, nedir

bu ahir ömrümde başıma

len ler?”

Bütün endişesine rağmen,

bakışları gözlerim in içinde

dalıp, orayı araştırmak ister

— ‘ Söyle efendi oğlum.

Geldim işte... Ne var? N e o l­

du?”

— “ T eyze hanım, destur

v er de b iraz içeri gireyim .

Kapı önünde üşüteceksin.

Bak, burada cereyan var!.”

Çünkü, bu sırada c ivarda­

ki mütecessis baslar büsbi)

tün artmış, yan evlere m en­

sup birkaç taze kapılarını a-

çıp, eşiklerin önüne çıkm ış­

lardı.

Kadın, beni dikkatle süzüp

otom obilim i de gördükten

sonra:

— “ Sizin mi?...” d iye sor­

du.

— “ Evet..."

— “ Yusufun arkadaşı m ı­

sınız?”

— “ Evet...”

O zaman kapıyı iy ice açtı

ve bana yo l verdi.

G ird iğim dar taşlık, ilerde

m erm er b ir sofaya inkilâb c-

d iyor, orada da bir masa ile

sandalye ve yanda duvara

dayalı alçak bir sedir bulu­

nuyordu. Kap ıyı kendim k a ­

payıp ilerled im ve masanın

başındaki sandalyeye kurul­

dum.

O da ardımdan saltana sal

lana gelip sedire ilişti. Bu sı

rada cebinden çıkardığı bir

kehribar teşbihi çekm eye

başlamıştı:

T e l: Lefkoşa

M ağusa : Lârnaka

L im aso l:

74474238924353834

Bak : 2382.

Buzlu «Güneş» limonatası içiniz o

<*

— “ Söyle bey oğlum , an

lat evlâdım . N ed ir arzun?”

Konuşması hem düzgün,

hem de görgülüydü.

— “ T ey ze hanım, s iz Y u ­

sufun validesi m isiniz?”

Pek kısa bir tereddüt g e ­

çirdi; sonra, ancak işitilebı-

len b ir sesle:

— “ Evet...” dedi.

— “ Müslüman m ısınız?.."

— “ Elhamdülillah... Hem

Müslümanım, hem de Tür küm...”

s s ‘ ‘Yân i, ad ın ız Helga de­

ğil, ö y le mi?...”

B iraz irk ilir gib i oldu ga ­

liba... Sonra da, ondan hiç

I um madığım şu suali sordu:

.1 — “ Bu Helga da kim? O-

| nu da nereden çıkardın ız?

Burası Müslüman evi... B e­

nim adım da Saride...Sacid ;

Coşargil...”

— “ Yanılm ıyorsam şayet,

Madam Helga, Yu su f’un öz

annesidir.”

Kadın hâlâ m üteredditti.

Benim ne olduğumu b ir tür­

lü çözebilm iş değild i:

— “ Ben, böy le b irşey b il­

m iyorum !” dem ekle ik tifa et

ti.

N e d iyeceğim i iy ice şaşır­

mıştım. Y a bu kadın yalan

söylüyordu, yahut da Yu su ­

fun kafa kâğıd ı sahteydi. İn

san, kendi doğurduğu çocu­

ğun aslını neslini b ilm ez mi

yahu?...

— “ Yu su f’un babasının a- dı nedir?...”

Kadın, tekrar g e ğ irm e y i

başladı. Anlaşılan fena sık.ş mıştı:

— “ Ay!... E stağ fu ru llah !.

Eğğğ... Öğğğ.. H ay bayılaca­

ğım artık !”

Yerim den hiç kım ıldam a­

dan dik dik suratına baktığı-

2. Salih A . V aroğlu

3. M ustafa E. Haşan

4. İsm et Cem al

5 Selim Ki/at

6 Erbil Enver

. Haşan M ehm et

& Rahm e A li Dede

& O ğuz E nver K araU ş

|10. D erviş Davut

11. Yüksel A . Akarsu

.2. D erviş A li Cem al

13. A h m et A . M ustafa

14. Ş er ife Hüseyin

1j. Sadiye Kem al

16. G üzide Rem zi

'7. Kenan M ehm et

ı&. Canbulat Bayram A li

19. M ahm ut Z. Gökalp

20. C elâ l M ehm et

21. Osman D. Salih

22. Ö zd inç Salih

23. Osman A h m et Haşan

27. ön er İbrahim

28. A li Rlza

29. Hüseyin

30. Çağatay

ka

so

bil

ilncal

to<

ni«pit

ma

rin

lıy1

bu

rnemi!cin

ald1

kul

de

ka<

lar

lan

çili

rab

Şin;

baş

(.esi

j yeti

' çöz

m #Sı

da y de u n, T

nıe 1

lan I

ta b<

sure' eelm

tif hı

nik ij

surel

Yardım cı

Gayrileri:

1 Şam il

2 . Halit I

3. İsmail

4 Adnan !

5 Salih ı

6 Nagihan Sadık

7. Sevim A li

8 Salih Mehmet

P Refet Mustafa

10 Frden Vasıf

11. Mehmet t12. Ayşe Ce

13. Emel Hüseyin

14. Emine Yılsenl

Mülâkat 26 Ta

Cuma günü

arasında

lejinde yapılacaktır.

M A N K E N DE G Ü Z E L O l U R S A Teşhir edilen elbise » '

kat daha güzel görünür. “ j>i yinmesini biliyor”

undan çıksa gerek. H er kadın kendine, zaman ve zemine “

yan elb iseyi seçm esini b ilm eli Bunu varla jtırmak için * modası bu kadar yaygın ve çeş itli. Resimde R o m a da bir

ciaevinde teşhir edilen b ir elbi se çeşidini görüyorsunuz

ta n e * *mı görünce, kendini toplam a

lüzumunu hissetm iş olm alı

ki, b ir e liy le yüzünü ye lpaze liyerek:

— ‘ ‘Eğğğ..” d iye geğird i

ve ilâ ve etti: “ Yusufun baba

sının adı H üsam eddin ’dir.”

— “ Onu nerede dünyaya

getird in iz?.

Yen*A rtık boncuk

dökm eğe başlamıştı

nişinin ucu ile gözlemini

rıılarken:_ "Kuzum bey ^

d iye yakındı- 'Neden

bu ahret suallerini *oru , r o ıon memurlara dasun? Gelen men»*

hepsini anlattım "

ı H<hu ki

. « k h , S s j I

5S

V

X . .

MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTIR

Page 3: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

Atom, Cürümlere KarşıWashington’da Am eri- ı Bu barut kalıntılan bir

kan nükleer Cemiyetinin gramın on milyonda biri son zamanlarda yer alan kadar hafif o lm aların/ bir toplantısında nükleer rağmen raeydana çık^ lailmin hayretler uyandıra- .bilir, teşhis edilehifir ve cak kadar hassas bir me- [ölçülebilir ki bütün bu is- todundan bahsedildi. Bu ıem nükleer metodun kul-metod, hiçbir şekilde tes­pit edilmesine imkân o l­mayan minik cinayet izle­rinin tespitini mümkün kı lıyor...

lanılması ile, gerçekleş­mektedir.

Dr. Guinn, barut kalın­tılarının denenmesindepolipin artık güvenilir bul

Dr. Vıncent P. Guinn, \m Ş l û l & parafin testleribu toplantıda, birleşik A - |ri/ne atom nötronlarınmmerika Atomik Enerji K o ,;faaliyetlerinin kullanü.misyonu için yaptığı ilryıA masmı ümit verici ö r .cinayet tespit metodu üze mektediraldığı sonuçları bild ireli: Dr> Guinn bazı durum.

Dr. Guinn, yeni tüfek \arda sadece bir insanın kullanmış bir kişinin elin- !ateş etmesinden başka de gözle görületniyecek ;kaç kere ateş ettiğinin de

IlEVRiM'in Hikâyesi:

Manav VardıNuman Ati LEVENT

Bir manav vardı. Üç teker- lar Köşklü Ç iftlik 'ts bir ev be-

lekJi arabasına köfünleri yer- genmişler, oraya yerleştik. Ve

®§tirir, arabasını ite kaka Lef oralardaki manavla bakkaldan

oşanın dar ve pis sokaklarını alışverişe başladık. Bir gün

olaşırdı. Kısa boyluydu, şiş. 'Lefkoşanın halinde “ M anav"a

M A K İN A L A R M E K T U PLA R IN NER EYE

G İD EC EĞ İN İ "O K UYO R LAR ** r r

M E K TU PLA R T A M O TO M ATİK O LA R A K

T A SN İF ED İLİYO R

SAN İYED E o n m e k t u p , A lT O LD U Ğ U

“BÖLM EYE” GİRİYOR

MUnih (DaD) — Federal Al- ttdir. Çünkü makinalar ancak bu

t.an Posta İdaresi her glln orta- .'çizgileri okuyabilmektedirler.

mandı ve sağlam yapılıydı. Şiş ratladım. Sarıldı ilstUme, bir

man olduğundan arabası da 'sevindi bir sevindi ki sorma-

yüklü olduğundan yaz kış ter- jyın. Arabadan vazgeçm işti,

erdi yüzll. "B iz ekmeğim izi İRumlardan boşalan yerlerden

terliye terliye kazan ırız" der- jbirine yerleşm işti. Rahattı a-

sık sık. Sattıklarından ye- ima alışveriş yönünden “ kulak

min billâhla az kazandığını asma” . Zaten her yerde btiy- söylerdi '

le, diyordu. Seyyar manavcı

Icma olarak 30 milyon mektup

levketmektedir. Büyük bir çok

|postahanelerde sevkedilecek mek

tup miktarı günde 300000 adedi

tutmaktadır. Bunları sevkedecek

|ig gücünü temin etmek mümkün

ılsa bile, sadece insan takatmm

bu mektup “ feyezanı" ile basa

çıkabileceğine ihtimal verilemez.

Fakat bu sıralarda, Almanya-

nın meşhur elektroteknik firma-

Siemens, tam otomatik olan

yeni bir mektup tasnif makinası

icad etmiştir. Yukarıda bahsi ge

çen benzerinden çok daha mUsta

kil bir şekilde çalışan bu yem

akina, saatta 30.000 ile 36 binumektubu büyük bir emniyetle ait

Bu sebeple Federal Alman Pos oıîukları çeşitli bölmelere şevket

ita tderas> uzmanları, mektupları .mektedir. Makina, yazı makina-

, t , m ____________| m _________ , 0nu K °re harbi sırasında ta »k ta iş kalmanuştı. Yard.m c. ^ ‘ rabilecek makinalar icad «t- W >yla yazılan adres ve rakam-

kadar küçük barut kırıntı- |tespit edüebildiğini söyle- n™Stım. Yeni taşındığımız c polislikten aynlanların çoğu in,ek için yıllardanberi b;r i'an rahatça okuduğundan, bir hala n a r ta kaldığını v e bun- m e k te d ir . ,vin sokağın köşesinde durmuş seyyar manav olmuşlardı. N e gayret sarfetmekte ve bu gayret « r l ık tasnifine ihtiyaç duyuima-

ların ortaya çıkarılıp öl- hem alnındaki terleri kurulu- satacaktın ki ne kazanasın. !Ierln semeresini alm‘5 bulunmak imakta ve b05una vakit kaybedilçülmesinın “Akıl durdu- — ■rabilecek Neticeler verdi­ğini bildirmiştir. Doktor, başka tip patlamalar neti-

k k Cafe KrH e r ' ir<8h * * JC,S> bulabilmistir

koltuÖû m u t i otur gmı temaşa ediyof «Ayak saatlik bir icray, s^nat mü- |Ç bir gazeteci idi. kinde',, de Federa, Almancın di- a ayakkabı boyacılarına ■a kazanacağı muhakkak-

!]i içinfembe Ahmet «vilay Harefi }tikrü Ahmet iner İbrahim Mi Riza Hüseyin Kâmil Çağatay Haşan.

lımcı öğretm en lerdi

•ileri:

imi Behaddin tüt İbrahim nail Ahmet

^ ^ K a d ık HMDzkc:

ıgihan Sadık irim Ali İh Mehmet fett Must:ci';ı rden Vamf ehm et Ahm et

C er:al x

el HUseyin nine Yılsen Mehmet

lftkat 26 Temmuz, ı günü saat 8.00 - ıda Tqrk W gr etmen Ko-

,e yapılacaktır,

ı esi

f

m u n d a is e b o m b a a t ı la n V° r hem de “ satacayık da aya jSonra hem daha fazla şişman ı

s a h a d a d u v a r la r ın v e d i- g ' decegik” d 'yordu. Sonra sat- ,lan»'Stı hem de son zamanlar. [

ğ e r m a d d e le r in t e tk ik in - tlg ‘ şey,erin admı sayıyordu. ,da bir de tıknefeslik arız ol-

d e n s o n ra b o m b a n ın g e r - ; am ya’ Patlıcan, molohiya, tur |muştu. Fazla yordu mu kendi-

Z Z t < e k t e " k u l la n ı ld ığ ı , p a t la - kabak- taze ^ tıkanıyordu Hem müşteri

tadırlar. Mektupları tasnif etmek mediği gibi, personel bakımından

üzere imal edilen ilk otomatik jda tasarruf sağlamaktadır. Mek-

makina bir yıldan beri Darms- |tubun sevkedileceği yeri gösto-

yetlerit» de ayni metodla çözülebileceğini ilâve et­miştir,,

San Diego, California da yer alan bu deneyler- f de ufak ipucu parçacıkla-

Itıldığı

n , T R İG Ame reaktörünün

yer ve bazan pat­layıcı maddenin cinsi bile bu tip deneylerle tespit edilmektedir.ı Dr. Guinn bütün bu çe­şitli teşhis metodları üze-

böyrülce, biber, domatez... Bir

dükkândı arabası, sebze ve ye

nıeklik adına ne arasanız bu. lurdunuz onda,

jaya g ideceyik ” , “ satacayık

jyok atacayık” yollu deyim le.

lerine bakıyor hem konuşuyor

trdt şehrinde tecrübe mahiyetin­

de olarak başarıyla çalışmakta­

dır. Fakat tasnifin ilk safhasının

ren rakamlar okunaklı bir şekil-

de elle yazılsa bile, makina bu­

nu da okumakta ve saniyede on

şimdilik halâ insan eliyle yapıt- mektubu ait olduğu bölümlere

» " « « ^ n ö t r o n r*n^e kimyevi anatomile- Q lkma sıkına arabasını itişi

du. Büyük Han boşaltılm ıştı.(Tamir edeceklerdi M üze mi ımasl 8erekmektedir- Bilhassa. [yerleştirilmektedir. Esası "te le -

Satacayık da yapacaklardı ne? Ayrılacağım |mektUplarm Uzerine> sevkedile- jvizyon gözü” ile “ elektronik be-

sırada hatırlamış çocukları sor jCeklari sehre 8Öre konulan numa |yin” den ibaret bulunan bu maki‘ du. “Büyük k ız liseyi biitrdi.” |ralan makinalar “ okuyamadığı ' na, önümüzdeki yıldan iibatren

için, posta memurlarının bu ra- Federal Almanyanm bütün bü-dedim. Magosada bir postacıy ı

ları tarafından büyük çap ta bombardıman edilmesi

rin halen yer almakı, ol- K T ■* « * " » " » • « ' l“ ' “ " ” ' + * * ? * * C *J im i . » 1 . . , , . .den ifa d e e tm e le r i lâ z ım ge lm ek ıcaktır.

kullanıla- ı “

duğunu ve sonucun h e r |nÜ görmek 'Çin kafasının da

sûreliyie^'radyo'âktrf hale P # cinayetin vasıfları ^ M U » d. « * , eşik gidi.

gelmektedirler. Radyoak tif hale getirilmiş bu mi­nik ip ıhları aydınlatılmak

ile teşhisini sağlayacağı- 5« hoşuma gitmişti. İlk gün- [nı da belirtmiştir. ıden müşterisi olduk. Zaman

Cinayeti tespit edecek .seçtikçe de dost olduk. Mago-

oğlu oldu. Mehmet koydular

adını. Hem kaynatasının adı,

hem senin. Seni severdi b ilir­

sin.”

Gözleri doldu. “ Emine" de-

c t y Û 7 * O lan kişiler için bu metod ,sa köylerinden birindendi. Bü di> “ büyUmü^ evlenm i« ' « ocu -suretiyle hem muhteviyat Hp& ilH ir vp n r ii in a ! yUk Handa kiralan.», k :. ğu olmuş. Hay kara kız Emi -.zararlı değildir ve orijinal |yUk Handa kiraladığı bir oda- gu olmu§- Hay 1

larını Jrtaya koyar ve deliller mahkeme salonun ıda kalıyordu. Köyde bir anne- :ıe hay! Bir 8örseydim «unuhem d* perdeye parmak da takdim edilebilecek şe- Sl vardı. Babasından kalma tek >ahu-izi ge<mesini sağlar. ikilde muhafaza edilebilir. |0daİ1 evlerinde kalıyordu Beş Halden çıkarken

' ° n bir keçisi vardı, on da aya gideceyik yahuuu!

S A Y A R Turizm Acentesi

A Ğ U S T O S B A Ş IN D A N İT İBAR EN A N - T A L Y A ’Y A T U R L A R TERTİPLEYECEK TİR

Antalya ile A lanya ve civarındaki tarihi ve Turistik yerleri, gezmek, otel, yiyecek (Birinci sınıf) ve uçakla gidiş - dönüş masrafları dahil ücret 35.000 Mildir.

TelDaha fazla tafsilât Acentemizden.

: 74551 ve 3893 den elede edilebilir.

‘Satacayık

rii-

ları besliyordu. Haftada bir ye bir ses işittim ' Arkam a dön

pazartesi günleri, L e fk oşay ı düm' oydu' ‘Bu geÇiyor ?irT>- ge lir öte berisini yıkardı. Ev- d i’ n ’aPalım?” dedi- 8üldü.

Ertesi gün bir çocuk takımı

tutuşturdu elime. “ Kara kızm

M ehmet’ine” dedi. Tezelden

gönder. Sen gidersen, göz le ­

rinden öp Mehmet’ in. “ Hay, ka

Ira kız hay! Büyüdün, evlendin

ha, kara k ız.” deyip durdu.

X X X

: Bir pazartesi gün “ kara k ız”

[diye sevdiği Emineyi de aldım

yanıma, hale gittim . Yo lda gı-

lenmeyi düşünmemişti. Evlen-

nıek için parası olmalıydı, kü­

çük te olsa bir evi olmalıydı.

Onunsa parası yoktu; Büyük

Han ın şu kadar odalarından

birinde kalıyordu. Ve bu oda­

ya kadın getirm ek, bu odada

çocuk büyütmek insanlık de­ğildi. Üstüne üstlük yaşı da

kırkı geçm ek üzereydi Evlen,

mek, çoluk çocuğa kavuşmak iyiyd i ama nerde?...

i s OkurMektupları

derken Emineyi görünce duya

ıcağı sevinci düşünüyordum.

Dostluğumuz Magosa tapu jHalde yoktu. Sepetleri, köfqn-

18 Haziran tarihli ve 53 sa­

yılı gazetenizdeki sorulara tık

rim ve cevaplarım:1. Devrimin siyasî tutumu

eyldlr fakat k ifayetsizd ir dış

olaylara çok az yer veriliyor.

2. Film yıldızları ile yaptığı

mz röportajlar eyid ir bunlara

taj yapılması.4. Bence Tarih i ve edebi ro-

jmanlar tercih edilir. B ilm edi­

ğ im iz tarihi vakaları öğren i­

riz. M eselâ “ Bizanslı Beyaz

G üvercin ” gibi.5. Rom anların ızı Kupon u-

suli ile verm en iz daha iyidir.

fakat bence her .Böylelik le hem siz hem biz ve

fakat haftada bir hem de satıcılar fazla külfet.

ten kurtulmuş oluruz. Başka

m em leketlerde olduğu gib i ro­

manlar veya sözlükler kupon

usuli ile verilir.6. Edebiyat ilâve şeklinde

verilirse daha makbul ve daha

faydalı o labilir. Bu da ileride

c iltlenerek k ıym etli bir eser

meydana getirileb ilir .

7. K ıbrıs Tarih ini kitab ha­

linde verirsen iz daha makbul-

dur kanaatindeyim .Yeten Ahmet

gün değil,

3. Spor sayfalarını hazırla­

yan muhabirlerin bitaraf kim­seler Olmaları, futbol kaidele­rini ve nizamlarını iyi bilme­lerini, sporculara ve hakemle­

re verilen yıldızlatın yerine ya

dairesine terfian naklim çıkın­

caya kadar devam etmişti. A y

rılışıma çok üzülür görünmüş

tü. “ Nasıl olsa gelecek olan

da müşterim olur.” diyordu.

“Olmasa bile boşver. Sabahla­

rı şu ayak üstü konuşmamız

yok mu? Asıl ona üzülüyorum

Ne iyi alışm ıştık birbirim ize.

Am a terfi ederek gidiyormuş-

sunuz. Hayırlısı d iyeyim . G e­

ne gelirsen iz Lefkoşaya bulu­

şuruz, görüşürüz inşallah!” A ğ

lıyacaktı nerdeyse. “Ayrılm ak

zor şeym iş” deyip duruyordu.

X X X

Magosadan Cumhuriyet ilân

edildikten sonra ayrıldım , Lef

koşaya geldim . Tabii ayni ma-

leri açılmamıştı daha. Oradaki

komşusuna sordum. Cumarte-

s- akşamı tıknefesliği tutmuş,

doktor gelinceye kadar ölmüş.

Pazar gün öğleden sonra göm

müşler.

Emineyle eve dönerken

Şişmanlıyacağınt Diye Endişe Etmeyiniz

"T A L„Sizi on sene daha gençleştirir ve vücudu­

nuzu en ideal bir şekle sokar.Fransız t F A müessesesinin itina ile

hazırladığı, hayret ve ric i:

“T A L„Sayesinde perhiz yapmaksızın anormal

şişmanlıktan stir’atle kurtulabilirsiniz.

" T f l L „Hayatınızda size zevk verecek, vücudu-

zu intizama koyacak, en tesirli ilâçtır. E C ZA H A N E LE R D E N ISR A R LA İST E Y İN İZ |

İlâcın kullanışı hakkındaki bilgiyi bütün eczacılardan alabilirsiniz. f

f Sinemalarımızın Durumu lFikret Demirağ

Y a z s ıcak la r ı b astırd ı m ı, a lır b iz i b ir b e zg in lik , b ir u- ?

İ sanç, b ir ted irg in lik . S ıcak tan k ayn ıyan a s fa lt y o lla rd a , b<r |

| İşin peş ine tak ılır , oradan o ra ya koşar durursunuz. K oştu k - |

$a te r le rs in iz , te r led ik çe b u n a lırs ın ız, b u n r 'd ık ça iş le r ters î g id er.

l.e fk oşan ın in san la rı iç in bu can s ık ın tıs ın m , ç e k ilm e z ş

boğucu luğun a rd ın da b ir umut ya ta r. Bu umut, akşam Ustü *

saat beş su larında başlar. H oş h ery er ln İn san ı İç in bu a z- “

buçuk a yn ıd ır ya .

Akşam üstü beş su ları, ta tlı b>r se r in liğ in b a ş lad ığ ı sa- |

a tle rd ir . H erkes in b ir ta k ım dü şü nceleri va rd ır , o saat b eş - >

ler İç in . K im i k a rıs ın ı, çocuğunu, anasın ı, babasın ı top la - |■y ıp , b ir pastanede b ir s inem ada, b ir ga z in od a , gUnün yo r- |

gün lüğünü ç ık a rm a y ı düşler, y a z s ıcak la rında , iş in in peşin- |

de, düşer y o lla ra yo lla ra . U m u tla rın ı to r top etm iş , ik in d iy e |

sak lam ış tır . |

İk in d iy e d oğru rahatlam ak , d ü n yay ı gü ze l bu lm ak v .ır -•

güya. O ysa ki ne g e ze r ! |

B ir g a z in od a oturm uşsunuz. S ess iz , d in len d ir ic i b irk a ç i

saa tç ik için ... B ağ ırm adan , o to m o b il gü rü ltüsünden duru l- ^

m az. î

B ir s in em aya g ir e rs in iz . İlk film b ir yaban cı şer ittir . E

P erd ed e b ir tak ım gö rü n tü le r do la ş ır, gü ler , b ağ ır ır , ça ğ ır ır , -

sev iş ir , k avga la ş ır . Ç oğu n lu k İn g il iz c e v e öbür yaban cı d il- 1

ler i a n lıy a m a d ığ ı iç in bön bön bakar. S ıra g e l ir b iz im filim şj

lere . B irtak ım b a ya ğ ılık la r , s ız lan m a lar , a lâ tu rka şa rk ıla r , ğS

gö b ek h ava la rı, ahlar, va h la r ! -5

“ Sabah o lm a s ın !” d e r biri.

“ C av, cu v !” d er öbürü.

“ V ay , uy, am an ...” ç ek er b ir başkası. V e d iğ e r b iri, |

ik is i: |

“ Ç a t!” d iy e , o lu r o lm a z b ir anda, ense kökü nü zde fin |

d ik , fıs t ık k ıra r . |

G e ls in ard ından tom bala ... G e ls in ard ından , gündüzün İ

yorgu n lu ğu ndan daha ka tm er li bir yo rgu n lu k . B ir usanç, ”

b ıkm ıştık , bunaltı.

G e ls in ard ından , t e r liy e te r liy e , saa tle rce , uyku su z sa- j!

ğa so la dönüp du rduğu m u z ya tak la r...

| V e g e ls in arkasından tan a ğa rtıs ı, sabah, s ıcak , k ayn ı- -

| yan a s fa lt yo lla r , s ıcak ta te r liy en , su ra tım ıza ters ters ba- *

| kan insanlar...

O lm ıya ca ğm ı b ile b ile , yen i yen i ak şam ü stler i iç in kur "

ı İ duğum uz saa tlerin g ü ze ll iğ i. I

î l l l l l l l l l l l l l l l i l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l ü l l l I l l l l l l l l l i l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l t l I l l l l l l l H l T

DEVRİM DasımeviBütün baskı işleriniz için “Devrim ” Basımevi emrinizdedir. Her tUrlU baskı işini en kısa bir

zamanda ve en temiz bir şekilde hazırlayıp tes lim eder.

M A K B U Z K İTA P AFİŞD Ü Ğ Ü N D A V E T İYE S İ

I

F A T U R A DERGİ EL İL A N I CE TV E L İŞLERİ

M üracaat: Devrim Basımevi, Girne YoluVeya Kitap Sarayı, Mecidiye Sokak.

* *!• .« ..;..;. .*. .j ,. ; . ,

BildiriMağusa Belediye Hudutları

‘ Y a !” diyordum kendi kendi- dahilinde inşaat yapmak tasav

me, “ b ir manav vardı, öldü ge vurunda olanlara, Belediye - çende. Kim i kimsesi olmadığı, mize sunacakları plânlan Hü -

cenaze masraflarını karşılaya- kûmet tarafından tanınan dip - cak parası da bulunmadığın- iomalı Mühendis veya mimardan Sosyal Yardım Dairesi kal

dırmış cenazesini. İmam para­

yı peşin istediğinden gitmemiş

de, bir köyden imam mı getir,

mişler, imamı zorla mı götür­

müşler ne?”Y a böyleydi işte! Bir manav

tarafından imzalı olması icap ettiği duyrulur.

Mağusa Türk Belediyesinden.

w

N a z /h , //vef Ç a m a s ip il a r /m ,/C/M O o V fA JL £ T E M İ Z

haileye yerleşemedik. Çocuk- vardı, öldü geçenlerde.

Lefkoşa Umumdoğru ve yanlış hareket

leri kaidelere uygun olarak

tafsilâtlı anlatmaları ve daha

fazla Kıbrıs futboluna önem

vermelerini ve Türkiyenin ta­

nınmış futbolcuları ile repor-

Kitap SarayıA D A N IN EN B Ü Y Ü K TÜ R K K İTAPLIĞ I

Mecidiye Sokak 11-13 Lefkoşa

Uzun yıllardan beri Türk kültürüne hizmet et-

BirliğiSekreterliğinden

Jilpı elbise b,rT M h .red .te *

“ bT « « « « * “ • ‘I zaman ve i?c,a r.a ,r.nn a^ J fB1o simde Roma dal i n ı g i r ü y o ^ Z

:ık boncuk b°n yetft!

*n ucu ne *

ten:«Kuzum

L a k ın d ısuallerin'

ogluin' ban9

«retGelen

bey

da

mekte olan K İTAP S A R A Y I beğeneceğiniz telif ve tercüme romanlar deposudur. Onbinlerce cilt arasın

“DEVRİM’ Klişe fltelyesiHer boyda klişe işleriniz için derhal Dev­

rim Klişe Atelyesine müracaat ediniz. En kü­çük resmi büyülten, en büyük resmi küçülten

tesislerimiz emrinizdedir.İhtiyaçlarınıza tam mânasiyle cevap ve-

;; rebilecek bir durumda olan klişe atelyemiz Av

rupanın en modern makineleriyle teçhiz ed il­miştir.

| dan siz de beğeneceğiniz kitapları seçebilirsinizK İTAP S A R A Y I aynı zamanda Türkiye'nin belli

I başlı gazete ve dergilerini günü gününe ithal eden.tevzi eden en büyük bayiilik teşkilâtlarından birine jterl|#ine Haslahane Kartı ve

sahiptir.

Müracaat : Devrim

Veya Kitap

şe Atelyesi, Girne Yolu / ı , Mecidiye Sokak.

roertıu1

anla‘ t,m ’

rlara

Üyelerim iz Eylül ayı içeri -

sinde senelik izinlerini almala

rı için 1 Ağustos tarihine ka -

dar işverenlerden almış oldouk

jlcrı Ruhsat Fişlerini en geç 1

K İTA P S A R A Y I her zaman için emrinizdedir. Her istediğinizi, her aradığınızı yalnız K İTAP SARA-

Y l ’nda bulabilirsiniz.

O K U Y A C A Ğ IN IZ K İT A PLA R I K ALİTELİ SEÇE- BİLM EK İÇ İN K İTA P S A R A Y IN A B A Ş V U R U N U Z

Kitap Sarayı Tel. 2824.

.{m} . ' * » * . . ıırın-- .................

Birlik tanıtma cüzdanı ile Bir

likte teslim etmeleri rica olu -

nur. Teslim edilen fişlerin 15

Ağustos’dan 1 Eylül’e kadar ö

demeleri yapılacağından izdi -

ham yaratmamak maksadıyle

sayın üyelerim izin tayin elilen

müddet ve usule riayet etmeln

rini ehemmiyetle rica ederim.

Lefkoşa Umum Türk İşçileri Birliği H E D ? K i , rHCT “5 T E M IZ C .m .„ r T ozu n . su . l ü “ su b a r d , »

NDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTI

Page 4: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

Sayfa 4\

üç Bin Yıl öncesine Küçük AilelereAit Eserler Bulundu

Anadolu’daki Kazılardan Alınan Neticeler Boğazköy Halâ Sürprizler Hazırlıyor

DoğruOrtalama Olarak Sadece iki Çocuk Tercih Ediliyor Emzikteki Çocuklar öliim Nisbeti Yüzde Dörde indi

Kal bu güzel | arçanın mahrecin- ı

den bu kadar uzak bir yerde ve | Stuttgart (D aD ) — Resmi is

Batı Berlin (DaD) — Büyük Hi tıyan âdetlerin birbirine karıştığı

tit Devletinm başşehri olan Ha- farkedilmiştir. Buna göre mezar-

tuşa'nın bulunduğu Boğazköy ya terin ilk devirlerle, takriben bı- Kıral Kian'ın devrinden 300 yıl [tatistiklerden anlaşıldığına gö A lm anya ’da dört ve daha faz-

kınında harpten sonra 1952 y ı rinci yüzyılın sonlarına ait oldu- daha sonraya ait bir toprak yığı- !re , son yıllarda Federal A lm an |, ÇOCuklu aile ler ekseriyeti

nı içinde bulunması bilginler için îyada evlenenlerin yüzde onal- . . . .f J teşkil ediyordu

duklarını gösterm ektedir.

tı nisbeti çocuksuz kalacaktır

Bunun başlıca sebebi, b irçok

kadınların geç evlenm elerid ir.

25 yaşlarına varmadan evie-

Küçük ailelere doğru tema-

1900 yılında yü l b ir hayli artmış olmakla

evlenenlerin yarısı, 1910 yılın- beraber, Federal A lm anya daçocuk sayısı 1900 yılından be­

ri yarı yarıya değil, sadece üç-da evlenenlerin üçte biri, 1930

yılında evlenenlerin ise ancak te b ir nisbetinde azalm ıştır.

beşte biri dört veya daha faz- Zamanım ızda, em zikteki çocuk

larda ölüm vakalarının azal-

temin etm iştir. Geçen yüzyılın

sonlarında çocukların ancak

lın d a te k ra r b a ş lıy a ,! A lm a n ka- ğu tahm in ed ilm e k te d ir . O d ev re

z ı la r ı son za m a n la rd a y in e ç o k ait h r is t iya n m e za r lık la r ı çok na h a lle d ilm es i ge rek e n b ir p rob

en te res an n e t ic e le r v e rm iş t ir , d ird ir . lem te ş k il e tm e k ted ir . A k la en

‘A lm a n Ş a rk C e m iy e t i B ü lte n i" - ya k ın gö rü n en te z , tes t in in k ıy -

n in b i ld ir d iğ in e g ö re , B a tı A lm a ıı Bu ilk h r is t iya n m e za r lık la r ı- m e tli b ir H abeş m am ulü o la ra k

a ık e o lo g la r ı b e lk i d e dü n yan ın n .ıı a lt ın d a H it it le rd en son ra H a h ü k s o s K ır a lı ta ra fın d a n bir 'n e n kadınların ancak yüzde 5

en e s k i k ö p rü le r in d en b ir in i m e/ tu şa 'ya y e r le ş e n F r ig y a lı la ra a it d o s t K u z e y S u r iy e hüküm darına nisbeti çocuksuz kalırken, 30

d a n a ç ık a r m ış la r d ır . H itit m ü h en k ü ç ü k b ir m a b e d b u lu n m u ş tu r , v e r i ld iğ i , s o n r a da H it it Kıralı 'jift 3 5 yaşları arasında evlenen la çocu®a s a h i P bulunuyorlar-

d iş le r in in bu şah eser i, M ilâ tta n T o p ra k y ığ ın la r ı a ra s ın d a bulu- H a tu ş i l 1. t a r a f ın d a n b ir s e fe r - k a d ın la r ın ç o c u k s u z k a la n n ıs d ı. S o n y ı l la r d a e v le n e n ç i f t - 1 1 1 1 5 0 0 1 3 8 1 n ls 1 ,r m u v a z e n e

ö n c e 1300 y ıl ın d a d er in b ir v a d i nan p a rç a la r m abed in M .Ö . 8 in- den h arp ga n im e ti o la ra k H atu - b e t i y U zd e 20 y i b u lm a k ta d ır . ,e r in s a d e c e y ü z d e 15 ;(lisb rr i

ü ze r in d en a n tik d e v r in su r la r ın ı c i y ü zy ıld a son F r ıg y a K ır a l ı şa ’ya g e t ir i l ip n e s ille r b oyu n ca ' ç o c u k s u z k a lm a n ın d iğ e r

b irb ir in e b a ğ lıy o r , o d e v ir iç in d e v r in d e y ık ı ld ığ ın a işa re t e tm e k b iı m abed v e y a sa ra y dep osu n da bir sebebi de, ilk çocuğun do- d ö r t v e y a d a h a Ç ok ç o c u g a s a " y ü z d e 75 n ıs b e t l e m z ik ç a ğ ın ı

n .u azza m b ir tek n ik başa rı te şk il ted ir . F r ig y a lı la r a a it h enü z pek sak lan m ış o ldu ğu id d ia s ıd ır . ğumunu geciktirm e temayülü- hiptir

ed iy o rd u . a z v e s ik a m e vcu t o ldu ğu n d an b u Bütün bu K azıla r, H atuşa ka- dür. Harp içerisindeki izd ivaç ik i çocuk s a h ib i a i le le r in nis

bu luş bü yü k ön em ta ş ım a k ta d ır . z sahas ında daha p ek ço k şeyle- la r üzerinde yapılan araştırm jl ^ i t g id e artmaktadır. ResY e n i k a z ıla rd a b ir de, H it it ha G en iş k a z ı m ah a llin d e y a p ıla n r in b u lu n a b ile ceğ in i gö s te rm ek - ,a r b u gerçeği açıkça ortaya

va ilâ h ın a a it b ü yü k m ab ed in gü y e n i b u lu şla rın en ö n em lis i, ü z e ted ir . Bu s eb ep le B o ğ a z k ö y ’d ek i koym aktadır. Erkek çoğu za-

n ey in d e , to p ra k s e v iy e s in d e n b ir r in d e M .Ö . 1600 y ılla r ın d a M ıs : ı A lm a n k a z ıla r ın a g e le c e k yıl da man a3l{e r î h izm et veya esa-

k aç sa n tim e tre a şa ğ ıd a b ir me- da hüküm süren m eşhu r H ü ksos d evam ed ile c e k t ir . B ilg in le r , ar- dolayıs ıyle y ıllarca evine

z a r l ık k a ş fe d ilm iş t ir . M e z a r lık ta K ır a lı K ia n 'ın ad ı y a z ı l ı b ir s>- k e o lo jik h â z in e le r le do lu o lan A dönm ediği için, bu g ib i ailele-

a rk a üstü y a ta r v a z iy e t t e bu lu - ya h ob s id ian te s t i pa rças ıd ır . Bu, n ad olu top ra k la r ın ın daha p ek dünya harbinden önce

nan is k e le t le r in b a z ıs ın ın a ğ z n- M ıs ır F iravu nu n un h a k im iy e t b ö l ço k s ü rp r iz le r h a z ır la y a b ile c e ğ i r jn yüzde 20 nisbetinden fa z ­

d a gü m üş h a lk a la r o ld u ğu gö rü l- g e s in i A n a d o lu ya kad a r g e n iş le t- k a ııaa tın c 'ad ır . jasl ç0CUksuz kalm ıştır,

nüş, bu m e za r la rd a an tik v e h ris m iş o ldu ğu m ân asına g e lm e z , r a

Buna mukabil b ir veya sağsalim geçirirken ve bunla­rın ancak yüzde 60 nisbeti 15

yaşını bulurken, bugün doğan

bütün çocukların yüzde 96 nis

mi istatistikler 1955 yılından beti çocukluk çağan rahatça

sonra kurulan ailelerin ortala-; atlatabilm ektedir.

ma olarak iki çocuk sahibi o l - | --------------------------------- ---------

I

D İZG İ B A S K I VE K L İŞE

D E V R İM B A S IM E V İ

LE FK O Ş A

BİZANSLI BEYAZ GÜVERCİNRagıp Şevki Y E Ş İM

Şeh irde artık Türk devri-

y e le r i de ge zm eğe başlam ış­

tı. Saat başında bu devriye -

lerden b irin in d ik, sert ba­

zen boğuk sesi duyuluyordu.

— Ey M üslüm anları G ece ­

nin üçü oldu! Gecenin üçü

oldu!

------ Bu Tü rkçe haykırışlardan

ne İren, ne de Z o i b ir şey an

lam adılar. H attâ b iraz da

korktu lar. Fakat E fem iya hal

s iz b ir şek ilde gü lerek on la­

ra bunun açık lam asın ı yaptı:

— TU rk ler vak ti böy le b il­

d irirler. Saatin kaça u laştığ ı­

nı d e v r iy e le r iy le haber verir

vler, korkm ayın , dedi.

Z o i ’nin yoru lduğu b ir sıra

fa üçü de d ışarın ın sessizli -

[in i d in lerlerken İren birden

bire bulunduğu yerden sıçra

yarak irk ild i, arkasından E-

fem iya ve Zo i de doğru ldu ­

lar. Gecen in sessiz liğ i g ittik

çe daha çok yırtan nal ses­

leri duyuyorlard ı. T o r i Foru ­

mundan yak laştıkça yak la ­

şan b ir tek atın nal seslen..

G ö z açıp kapayıncaya kadar

bu ses küçük eve doğru g e '-

di, ge ld i v e n ihayet tam k a ­

pı önünde durdu. İren pençe

reye doğru fır lad ı v e sis için

deki karanlık sokağa h eye ­

can iç inde bt-ktı:— O!.. O!.. Geldi!., d iye ın

Irçli.* İnsan azm anı Zo i koca vs

hantal vücudundan beklen-

m iyen b ir ç ev ik lik le y e r in ­

den fır lad ı v e dört basamak

m erd ivenden kendini taşlığa

b ir bohça g ib i attı ve karan­

lıkta kapının dem ir kolunu

şiddetle ka ld ırıp kanadı açtı.

K a ra n lık sokaktaki atlı da

. _ , , r a d a atından ye re atlı-

» d u . Z o i göz le r in i kısarak

e len adam ı seçm eğe ça-

1 sırada b ir ses:

Zo i, h eyy Zo i! d iye hay

|oı heyecan içinde:

K im sin sen? H am za bev

m isin? d iye bağırdı.

İğe a ğ ır ağ ır yaklaşır

— Dem ek b iz gözden düş­

tük ha, Zoi? H am za bey mi

bek len ir bu evde?

— Sen, ten kimsin?

— Ben... Beni hatırlam ı­

y o r musun? Ben K iryakos-

um. Hani şu “ U zm an” ded i­

ğin adam.

Zo i elin i kalb ine bastıra­

rak heyecandan tıkanırcası-

na kapının b ir kenarına d a ­

yandı:

— Oh, ben seni Ham za

bey sandım K iryakos! d iye

inledi. V e sonra önüne ka­

dar gelen uzun boylu T ü r­

kün birdenbire ellerine sarı­

larak:

— N erede H am za bey n e­

rede? d iye bağırdı.

İren, elinde mum v e arka­

sında e fem iya olduğu halde

m erd iven başına kadar koş­

muştu. O da heyecan içinde

sapsan bir halde mumu ha­

vaya kald ırıp gelen i seçm e­

ğe çalışıyordu.

“ K iryakos” adını duyunca

hayâl k ırık lığ ına uğram ış g i­

bi olduğu yerde sallandı, fa ­

kat kendini çabuk topladı.

Mumu E fem iyaya uzatıp v e ­

rerek Uzun Osmana doğru

koştu.

Uzun Osman yarı karan­

lık ta onu b ir bakışta seçiver

m işti. Ö lmüş de d irilm iş b ir

insanı görü yor gib i, gözleri

fa ltaşı g ib i açarak:

— İren!... d iye haykırdı.

V e kendini b ilm ez b ir h a ld i

a tılıp genç kadının ellerine

sarıldı:

— İren, Am an A llah ım ,

sen misin? Sen ha, sen? Gel •

din mi? Burada mısın? Y a ş ı­

y o r musun? H ay şeytanlar

oyası gözlerim . Gördüğüm

İren m i bu?

İren ise Uzun Osmanın ko

c a avuçları içindeki ellerin i

kurtanp bu sefer o, Osma-

n ın koca ellerin i kavrıyarak

haykırdı:

— Söyle, Ham za bey ne­

rede? Ham za bey sağ mı? O-

na b ir şey mi oldu yoksa9

A llah aşkına söyle! Ham za

bey sağ m ı?

Uzun Osman kekelercesi-

ne:— Ham za bey... O f, e lb e t­

te sağ be! Ham za beye ne ol

muş k i?

— Nerede? Ham za bey

şimdi nerede?

— Ben onun yanından g e ­

liyorum.

— Nerede Ham za bey,

söylesene..— Ham za bey padişahı­

m ızla Blâkerna sarayında...

Bu gece orada kalacak.

— G elm eyecek mi buraya?

— Buraya mı? Buraya be­

ni gönderdi. Rüstem beyle

beraber ikisi gönderdiler.

“ G it bak, E fem iya ile Zo iye

bak” dediler, Am an Allah ım !

— Ah , ge lm iyecek bura­

ya ha? Gelm iyecek!

— Dur be, dur be! Ben ha­

lâ burada ne bekliyorum ?

Z o i atıldı, Uzun Osmanın

kolunun birisin i yakaladı:

— O koyun kafa lı Ahm et

nerede? O haber getirm edi

TEFRİKA No : 87 -

mi size?

— Lenger Ahm et mi, M iti

k iyadis mı? O buraya gelm e

di m i?

— Geldi. Senin g ib i İreni

görünce delicesine fır lay ıp

gitti.

— N ereye g it i?

— Ham za beye haber v e r ­

meğe.

— Eee, gelm edi o b izim

yanım ıza. A llah Allah , ne o l­

du o çoban köpeğine? Am an

A llah ım , tren...

Uzun Osman bu konuşma

lan yaparken İrenin yüzün­

den gözlerin i ayıram ıyordu.

İk ide birde hayretler içinde

kalıyor, gözlerine inanamı- dalı’ w gm tjh

yormuş gib i b ir hâl takm ı­

yordu.

N ihayet birdenbire İreni MUracaat Avukat Fadll N

de, Z o iy i de b ir kenara ite- Aorkut Bayan Samiye

rek' Mustafa.— Ben gid iyorum ! d iye

bağırdı. G idiyorum . Şimdi AdresBlâkerna sarayına gid iyorum Müftü Reca. sokaR N o 48 . 50

Ham za beye haber verm eğe Lefkoşa

gidiyorum .

Zoi atıldı, onu kolundan

tutup sarstı:

— H ey sersem! Sen de o

koyun kafalı Ahm et g ib i fır

lama kapıdan. O da böyle

yıld ırım gib i g itti, kayboldu.

Koşma, yavaş git!

Uzun Osman bulunduğu

yerden atının sırtına âdeta

uçtu. Hayvanı delicesine şah

landırarak karanlığa ve sise

karışıverdi.

K İR A L IK EV

Lefkoşa ’da Gelibolu (K as -

oaryan arsaları) semtinde 5 o-

m odem ev ki-

a lıktır

A L M A N K A D IN TURİSTLER

G Ü N E Y M EM LEKETLERİNİ TERCİH ED İYORLAR

Hamburg (D aD ) — Avrupa-

nın toplu turizm seferleri ter­

tip eden en büyük şirketi To-

uropa ile M ünster Ü n iversite­

sinin Turistik ve Sosyal mese

•eleri Araştırm a Enstitüsünün

müştereken yaptıkları b ir an

ket dikkate değer bazı netice­

ler verm iştir. Tatillerin i İtalya

ve Ispanya’da geçiren 5 bin A l

manın yüzde 65,5 nisbetini ka

dm ların teşkil e ttiğ i bu anket­

ten anlaşılm ış bulunmaktadır.

A lm an kadınlarının büyük b:r

kısmı için, İta lya ve İspanya

en ideal seyahat m em leketle­

ridir. Bu m em leketlere seya­

hatleri terc ih eden kadınların

ekseriyetin i 21 ilâ 35 yaşları

arasındaki memurlar ve büro

personeli teşki'. etmektedir. Ev

kadınları ile m esleği olmayan

kadınlar daha sonra ge lm ekte­dir.

BATI A L M A N Y A ’D A BU Y IL

850.000 Y A B A N C I İŞÇİ

BEKLENİYORDüsseldorf (D aD ) — İlg ili

çevrelerden açıklandığına g ö ­

re, Federal A lm anya ’daki ya ­

bancı işçi m iktarının bu yıl

850 bini bulacağı tahmin ed il­

mektedir. Bu m iktar geçen y ı­

la nazaran 40.000 k işilik bir

artış demektir. Bu suretle F e ­

deral A lm anya ’daki iş gücü­

nün yüzde 4 nisbetini yaban­

cılar teşkil edecektir. Son üç

y ıl içerisinde, yani 1960 y ılın ­

dan beri, yabancı işçilerin nıik

tan yüzde 158 nisbetinde art- |

mış bulunmaktadır.

Bunların en büyük kısmı,

yüzde 40 nisbetinde lta lyan lar

teşkil etmektedir, lspanyolla- !

rın nisbeti yüzde 15, Yunanlı-tların nisbeti ise yüzde 12 dir.

ıııııtııııııııııııııııııııııı»ılı ı ı ı ı ıııııi '"|iı>i|l,l," l" ' l " " l" llll," l " >l" " , " l " l " l ".*|i |" " i " l " " ı ,u.'

KÖŞEM DEN■■ ■ •• ■ üzerine

Num an AH LeventS u r iy e ’de h uzu r b ir tü rlü sa ğ la n a m ıyo r her nedenje. -

“ S N e M ıs ır la b ir le ş e re k b ir B .A .C h u r ly e t i kurm uşsa kurtu l- “

| m u ttu r , ne b ir ta k ım h ü rriy e t g ö s te r i le r i İle yeniden bugim- j=

s sızlığiria kavu ştu ğu n u İlân e tm e k le ne de Mısır - Irak İle H

= b ir fe d e ra l d e v le t ku rm aya ça lışm ak la ku rtu lm u ştu r, ih tilâ l 2 | 1er v e hUku/neti d e v irm e ça b a la n d evam e d ip gidiyor. Vc S

2 b ö y le c e bü yü k J^lr A ra p İm p a ra to r lu ğu rüyaları içinde uyu 1S| yu p u yanan N a s ı l d a h ay a lle r in i b ir tü rlü gerçekleştirmek '

| İm k â n la r ın ı b u la m ıy o r . T am “ bu İş o ld u ” d iy ecek k en Suri- î

| y e d e d e ğ iş ik lik le r o lu y o r . H u zu r ye n id e n b o zu lu yor .

G eçe n le rd e S u r iy e M ift j İh t ilâ l Konseyi Başkam Mısır- - ■ â | da. H ü kü m et başkan ı da I r a k ’ ta bu lunduğu sırada Suriye- ?

ğ d e b ir yen i ih t ilâ l o ldu . A m a blır b a şa r ıs ız İhtilâl, bu. Suri- *

| y e d e İk tid a rd a bu lunan Baasçıla t* duruma hâkim oldular. 2| Fakat bu hâkimiyet de İhtilâlin hedefi gibi karanlık görli- 1

I n ü yor. B ir sü re ön ce S u r iy ed en P a r is e sürgün edilen Suri- 2 | ye n in k u v v e t li ad am la rın d an Haririyi (utanların ve bizzat |

| H arir in in b ö y le b ir teşeb b ü ste bulunabileceği zaten düşü- 1

5 nülm Uş v e ona gü re b ir ta k ım ç a re le r düşünÛ/mUştU. Paris- 1

| ten g iz i lc e S u r iy e y e g e ç t iğ i sö y len en Haririnin bundan son i

| ra rahat du ru p d u rm ıya ca ğ ı b ilin em e z . Baasçılartn her kuv 25 iir ' ' f''£ „| v e t i e lle r in d e bu lu n d u rm a la rı o ld u ğu n a göre Suriyede İstik -

| ra rın pek k o la y İade ed ile c e ğ i d e sö y len em ez . Bakalım za- l| m an ne g ö s te re cek .

D İE M O K R A S İ M İ?5 ' \ i-’-,-4, fi

G ü n ey V ie tn a m d a 1954 ten b eri 62 yaşındaki Ngo Blniı |

jj D ie m ’ln D ik ta tö r lü ğ ü d ev am ed iy o r . Güney Vletııama, ko- |

I m ü n is tle r in y ılla rd a n b e r i d iş b ilem e le r in d e n İstifade eden İ

| d ik ta tö r D iem , A m e r ik a n ya rd ım ın d a n da istifade ediyor. 1

I H e rş e y e rağm en A m e r ik a , G ü n ey V ie tn am ’a komünistlerin |

| s ızm a la r ın ı ön lem ek iç in bu küçük G ü neydoğu Asya ülke- I

| s ine ya rd ım ed iy o r .

N e v a r ki son b irk a ç a y İç in d e bu küçük ülkede ojup §

I b ite n le r a rt ık A m e r ik a y ı da B a t ılıla r ı da düşündürmekle- |

| d ir . B a t ılıla r bu küçük ü lk ed ek i id a re şekline diktatörü)! a- jij

I d ın dan ötü rü “ D ie m o k ra k s i” d em ek ted ir le r . İdarenin bt»lı* |

| ca b asam ak la r ın a k a rd eş le r in i y e r le ş t ir e n Güney Vietnam 1

I d ik ta tö rü D ie m ’ln , durum unu daha da kritikleştiren dmım |

= şudur:

N g o D inh D iem b ir k a to llk t lr . V e Vietnam’ın nifusu- 2 | nuıı yü zd e ye tm iş in i b u d ls t le r m eyd an a getirmektedir Dik £

| ta tö r D iem B u d is tle re k arş ı a m an s ız bir mücadeleye jîriş- 1

| m iş tir . O n lara n e fes a ld ırm a m a k ta d ır . K u z e y Vietnam sHi- 1

■ rina ya k ın H ue şeh rin d e B u da ’ nın doğum unun 2507. yıltf- 1

1 nümü müııasebetijle yapılan törende; “DiemokrasP’nln ku 1

_ rucusu Dlem’in polisleri Budistlerin üzerine ateş açmıştıı ?

- Bu s ırad a 11 k iş i ö lm ü ştü ki bu n ların a ras ın da kadın ve ço ;

[ ş cu k la r da va rd ı.

2 H a z ira n a y ı İç inde D ie m ’in tutum unu p ro te s to etmek 2 | iç in 73 ya ş ın d a b ir B udist rah ip , Ç1 K u a n g D uc, sokak or- ^

I I tasında ü zer in e b en z in d ö k erek ken d in i y a k m ış t ı. Bu olay 5

I B a tın ın g ö z le r in i bu küçük ü lk ey e ç e v irm iş tir . Fak a t Dle- |

jŞ m in m a r ife t le r i sad ece b u n lar d eğ il. Bu küçük ülkede ko- |

11 münlst olmıyan, ama Diem aleyhinde olan yirmi bin kişi 2 1 Ş tecrit kamplarındadır.

. Bu d is t rah ib in k en d in i yak m as ın d an sonra Budistle;e -

I v e rd iğ i sözü tu tm ıyan D iem , son g ü n le rd e rahat değildir. 1

- Z ira B u d ls tle r bu tutum u p ro te s to e tm e k m ak sad ly le sürı-k ?

- li o la ra k b ir ta k ım h a rek e tle rd e bulunmaktadırlar. Üstelik, ?

* D iem ’ in g e le c e ğ in in pek p a rlak o lm a d ığ ın ı gösteren b ir t»- 2 ~ k im b e lir t i le r daha va r. A m e r ik a D ie m ’e o lan tutumunu de p

" ğ lş tirm iş , tan ın m ış b ir d ip lo m a t o lan H en ry Cabot Lodge’j -

1 Güney Vietnama büyükelçi olarak görevlendirmiştir. Ame- -

| rikan gazetelerinden “Chrlstlan Science Monitör” bu konu- ■

2 da y a z d ığ ı b ir yo ru m d a “ H a lk ın ın hüküm ete olan güvenini “

? k a yb e ttiğ i b ir ü lkede , o hüküm et uğruna fedakârlık etmek '

* v e savaşm ak (k o m ü n is t V ic tk o n g ç e te le r in e karşı Amerika I

on İk i b in ask er b u lu n d u rm ak tad ır G ü n ey Vietnam’da) İçin -

- h içb ir seb ep k a lm a m ış d e m e k t ir ” d em ek ted ir .

^ rıııııııııııııııııııııııııııııııııııııımı,m|„|,umun,mı,,mumı,umumum,mmm,minininim

D E V R İM , 23 Tem m uz 19«3

PEK Y A K IN D A

Açar Yörüngeler ÇiçeğiOzaıu : F İK R ET D E M İR A G

Şiiri sever misiniz ?

Özs& es* ̂ /'CLŞt'tvK I T A B E V İ

Mccidivc Sokafcı 15/A. T e l : 73151

LEFKOŞA

AJANS TÜRKDergisi, Temmuz Sayısı Çıktı

iç Ve Dış Olaylar Sanat, Edebiyat, Turizm Devlet Tiyatrusunda Revü

Ankara • Ajans-Türk P K 109 |

Kıbrıs ■ Çardak Yayınevi Lefkoşa jM »

i#

dece ‘

rifia i

MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTIR

‘«(Isı

Page 5: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

D EVRİM , 23 Tem m uz 1963S A Y F A :5

eA l i Leventyor her neden .?.

kurmuşsa k u rtu l-

« yeniden bagım-

1« Mısır - Irak ile

rtutmuşıur. ih t ilâ l

ı edip gidiyor. Ve

tyalan içinde uyu

U gerçekleştirmek

diyecekken Suri-

bozuluyor.

ey) Başkanı Mısır-

>ftu lirada Suriye-

z İhtilâl, bu. Sun-

Ma hâkim oldular.

[İM karanlık gttrli-

ttrgün edilen Suri-

ilanların ve Mzzat

let-«gl zaten dilşıi-

|U nll/mUştU. Paris-

ririnin bundan son

laaaçılartn her kuv

»öre Suriyade İttik

emtj. Bakalım za- 1'ayındaki Ngo Dinıı

'ney Vietnama, ko-

İnden İstifade eden

da İstifade ediyor,

am’a komünistlerin

ıtcydogu Asya Ulke-

küçük ülkede olup

da dtlşUndUrmekte-

ekllne diktatörü)1 a-

irler. İdarenin W»iı-

ren Güney Vİ&P-‘> ı

kritikleştiİren «♦‘n:nı '[ i ’ın # « « » • -Vietnam’ı

• getirmektedir Dik §

ılr mücadeleye friş- -

Kuzey Vietnam *u - |

umunun 2507. yıld- -

"Diemokru<il"nin kb Imzerine ateş açmıştıı §

ırasında kadın ve t o f

■unu protesto etmek :

uang Ouc, sokak or- |

ni yakmıştı. Bu olay s

rlrmiştlr. Fakat Die- *

lu kütük ülkede ko- |

ı olan yirmi bin kişi I

lan sonra Budistle.o -

ilerde rahat değildir. |

■ek maksadiyle sUr. k ~

maktadırlar. Üstelik. *

lığını gösteren birta- .

ı’e olan tutumunu de i Henry Cabot Lodge’j rj

revlendlrmlştir. Ame- *

ce Monltor” bu konu- ;

kûmete olan güvenim |

una fedakârlık etmek mmilerine karşı Amerika |

Iney Vietnam'da) için |

ıektedir. |

miı • ı ı " 1 1 *>■

V llR A C

İz ?

KLlıktı

M9

Lefkoşa

Tepenin TansuyaTeklifi Bin T .L

Yak’lı Futbolcu 27 Temıuz 1963 Cumartesi Sabahı flnkaraya Hareket Edecektir ■ ü ü

Transferi hakkında kendis'y

le görüştüğümüz Tansu Kara

> el gazetem ize şu beyanatı

verm iştir.

“ Hacettepeden almış oldu­

ğum transfer tek lifi hususun -

<Ja ağabeyim Oğuz K arayel’le

görüştüm oraya transferimi

nıüsbet karşıladı. Tabiî bu da

sunacağımız tek liflerim izi ka-

l.ul ettikleri takdirde mtlnı- muş olduğu tekliflerin i H.T. i

künolacak. dareciler bir dereceye kadar

kabul etmiş bulunmaktadırlar.

Oradaki organizetörüm Avu Hacettepeye kati olarak tr -

kat Halit Z iya bey benim tekli ı nsferim oraya gid ip pek sayın

fim hususunda Hacettepe’li i - idarecilerle görüştükten sonra

darecilerle bir görüşme yap - mümkün olacaktır,

mış bulunmaktadır. Halit be - Hacettepeli idareciler Tansu

yin K ıbrıs ’ ta bulunuşu esna - r.un 1200 liralık aylık maaşını

sında kendisi ile görüşüp sun- müsbet karşılamak yolundadır

Can üartunun Gösterisi"ALTIN 0K„

eskisinden daha muhteşem

i>•

İ£!n*İ

FENERBAHÇE- B E Ş İK TAŞ iki büyük takımın as futbolcu

an Güven ile Basri bu maçta karşı karşıya idi. Çok çekişti-

er.

^ C A N B A R T U

Suadiye’deki minyatür futbol turnuasının belki e en çetin ve zevkli maçı cuma akşamı oynandı. K. li, Selim. M ikro Mımtafa ve Güngör’den (İ.S .) kuru- ı “Gendospor” ile Can Bartu karşı karşıya gelmişti, adece “Can Bartu” diyoruz çünkü, O ’nun dışındaki- ır (alınmasınlar am a) pek dişe dokunur kimseler de- ildi. Nitekim, ilân tahtasına da “Gendo ile Can Bar- i” oynuyor diye yazılması bu gerçeği ortaya koydu, iz gelelim şimdi bUyük rağbet gören bu çetin maça.

Gendo şampiyonluğun en kuvvetli adayı olarak

österiliyordu. Am a, Çan’ın hırsı ve klâsı, başlangıç- ı favori tarafı şaşkına çevirmişti. 15. dakikaya gelin

iği zaman Bartu’lar 4 - 0 lık bir fark yapmışlardı, apmışiardı ama, gal yerine şahane paslar atıp çılgın ı alkış toplayan İtalya temsilcimiz de yavaşlamıştı, unun neticesi minik saha, minik Mustafanm akroba

< gösterilerine sahne olmaya başladı. Bu arada K. i’nin hakkını da yememek lâzım. Görünürde kulüp

arecisi bulunan K. A li yine de bütün hünerlerini or

va koydu... Ve işe Selim ’in muziplikleri de karışın- ı Gendo golleri sıralamağa başladı. Neticede maç

endo’nun 8 - 5 galibiyetiyle sona erdi. Fakat, alkış- nn büyüğünü toplayan tek adam, mağlûp takımın

ıptanı olmasına ve gol atamadığı gibi bir de penal- kaçırmasına rağmen Can Bartu’dan başkası değil- • Anlaşılan, Istanbul’lular kendisini çok özlemişler-

G Ü V E N V E 6 G O L

Turnuvanın ilk maçında ise Coşkunspor’la Dağ- •or 8 - 8 berabere kaldı. M ithatpaşa’daki final maç- nna taş çıkartacak kadar sinirli geçen bu maçın yıl Z| takımın sekiz golünden altısını atan Güven’di. Be

^taş armalı formasiyle maçın heyecanına kendisini kadar kaptırmış olacak ki, bir ara takımın kaptanı aSfi ile zor yatıştırılan bir münakaşaya bile daldı, üçiik çapta bir Fenerbahçe - Beşiktaş karşılaşması inilebilecek maçta dörtler şöyleydi:OŞKUNSPOR : Güven (BJK ), Şanlı, (BJK ), Yusuf İJK), Candan (A . Gücü).'ASPOR ; Basri (FB ), Ergun (FB ), B. A li (G S ), Ab net (İS).

İspanya Kupası için yapılan

;eyrek final maçında Real

/Tadrit Betis’ i 2 - 0 yenerek e-

srken santrfor Di Stefano bir

ere daha bütün ihtişamı ile

Iparlamıştır.Eski günlerinden daha par-

nk bir oyun çıkaran ve attığı

ki golle “ Beyaz Şimşekler” i

/arı finale yükselten Di Stefa -

,o için Marca gazetesi sekiz

Utun üzerine şu başlığı atmış

. r: “ Di Stefano, Betis’ i perişan

jtti.”Bu müsabakadaki korkunç

ormunu gördükten sonra Ro-

j! Madrid idarecileri, “ A ltın

)k ” un gelecek ay yapılması i-

1 ap eden jübilesini bir sene

onrava bırakmışlardır. Real

M adrid’e 10 senedenberi h iz­

met eden Di Stefano’ya kulüp

altın plâket ve binlerce lira

değerinde hediye verecektir.

Tara farltar arasında da “ hedi­

ye kampanyası” açılmıştır.

Sezon başında Real’ le olan

kontratını bir sene daha uzr-

tan Di Stefano için spor o tori­

telerinin fikri, hâlâ İspanya­

nın ve dünyanın bir numaralı

futbolcusu olduğu merkezinde

dir.Değişen İspanyol Futbol Ta

limatnamesine göre 1965 - 66

sezonundan itibaren İspanya­

da hiç bir kulüp, kadrosunda

[yabancı futbolcu bulunduramı

yacaktır. Bu karar, Real M ad­

rid, Barcelona gibi her yıl ya ­

bancı futbolcu alan kulüplerin

aleyhine olacaktır. Dünya şam

piyonasından evvel, İspanya­

daki bütün yabancı futbolcu­

lar kulüpleri ile olan mukave­

lelerin i feshederek m em leket­

lerine döneceklerdir.

GRİFFİTH Ü Ç Ü N C Ü DEFAd ü n y a ş a m p i y o n u o l d u

Am erikalı baksör Emile Grif

fith, Madison Square Garden-

de Kübalı rakibi Rodriguez’ i

1 5 rauntta sayı ile yenerek ü-

çüncü defa Dünya Orta Sik'et

Şampiyonu olmuştur.

21 Martta Unvanını Rodri-

İS P A N Y A K U P A S IN D A R EAL M A D R İD ’İ, BETİS

K A R ŞIS IN D A 2 - 0 G A L İP GETİREN FU T B O LC U ­N U N JÜBİLESİ SENEYE BIRAKILDI.

3RİFFÎTH, ÜÇÜNCÜ DEFA D Ü N YA O RTA SİKLET BOKS ŞAM PİYO NU.

■■■ VrM

Ş i i - v ş p r

rETTKPi: ŞPORtiKNVUK KlttAltC , " İH k t « i

. » s i i im , 15.7.1963

im,

j j f e y

^5 isi- -m,.

S ayınTa»8V iCASSrSL ^gkosa/IC lBH IS

. il- KûluVdiciize t r a n s fe r etmek üzere s i z i Ankara'yadavet ed iyoruz. .

. • Ttak lyedek i h â t ü a m a sra fla r ın ız kulübümüze a i t ' i i r . Ha^elc-etinizia t e l l e 'b i l ı i ir i la e s l j 'i i r la a tdeY îz ,

, o a y g ıla r ım ız la* - 't ts i 'y m p s k b l U'üu *■

/i Ocu &Cı *te<̂ .

KCvtMkKAT 1*0- i

Tansu’ya gelen mektubun Fotokopisi.

B.J.K. Kalyadan 25 bin Liraya bir Forvet Oyuncusu Getiriyor

JA ZY ’N İN REKORU BÜYÜK HÂDİSE YARATTI

D i STEFANO

guez’e kaptıran Griffith, bu

müsabakada tam mânâsiyle

jbir hakimiyet kuramamış ve

maçı ancak 2 - 1 lik ekseriyet­

le kazanabilmiştir. 10 uncu ra

unttan sonra G ir iffith ’ in daha

atak dövüştüğünü gözönüne

|alan orta hakemi ile yan ha-

Griffith, bundan iki yıl ev-

jvel Kübalı boksör Kid Paretin

iringte ölümüne sebep olan bok

sördür.

2 MİLDE DÖRT DEV ATLET

KARŞILAŞIYOREvvelk i gün 2 milde 8.29.6

ile yeni bir dünya rekoru kı

Siyah - Beyaz renklerin es -

ki şöhretlerinden Şükrü Güle­

sin Beşiktaş idare heyetine bir

mektup yazarak Türkiyede ov

nanacak, İtalya amatör ligin

ı göze batan bazı isimden

bahsetmiştir. Tavsiye ettiğ i bu

futbolcular sağiç, soliç ve san-

!traf m evkilerinde yer almakta

dır.i Beşiktaş idare heyeti bu tek

jfı görüşmüş ve sadece 25.000

ra karşılığında bir futbolcu -

ııun alınabileceği kararına var

nııştır. Italyadan transfer edi -

lecek futbolcunun fo rve t ele -

mam olması şart koşulmuştur

Durum Şükrü Gülesin’e bildi -

rilecektir.ANTRENÖR MESELESİ VE YEN İ SEZON

Beşiktaşlı idareciler b ir müd

dettir temasta oldukları Avus-

ryanın eski şöhretlerinden

M elchior’ la anlaşmak üzeredir

i Şayet mutabakata varılırsa 42

defa Avusturya m illî takım ın­

da oynayan Meichior, Ağustos

|başlarında İstanbul’a gelerek

Beşiktaş futbol takımının çalış

tırmaya başlayacaktır.

D iğer taraftan idareciler se -

zonu erken »f.mak amacında -

dırlar. Muhtemelen Siyah - Be

^ n a aktarma mecburiyeti ile

ihim Tusterin nezaretinde ça -

Ihşmalara 25 Temm uz’da başlı

Ayacaklardır. Müteakiben Tus

der, vazifesin in Ağustos aym-

j da gelecek yabancı antrenöre

I devredecektir.

Sırıkla Atlama Dünya Rekoru

5 metre atlama rekorunu beli kırılm ıştır. Hastahaneye

, 'jayri resmi olarak kıran Brian kaldırılan Brian geçen gün ve

,Sternebern, geçen hafta yaptı fa t etmiştir,

jğı bir antremanda sırığının kı | Resimde Brian’ı bir antre

rılması ile 4 metreden düşerek man sırasında görüyorsunuz.

kemi, reyini Am erikalı boksö ran Fransız atleti M ichel Jazy

jrün lehine kullanmıştır. Kapa­

lı salonu dolduran onbinlerce

seyirciden bir kısmı kararı be

ğenm iyerek protesto etmiştir.

nin zaferi spor âleminde bü­

yü k hayranlık toplamıştır.

Üçü Dünya, beşi de Fransa

olmak üzere sekiz rekor sahi­

bi Jazy, devrim izin en komple

rekortmeni olarak kabul ed il­

mektedir. Jazy’nin dünya re­

korları 2000 metrede 5.1.6., 3

bin metre 7.19.2 2 m ilde 8.29 6

dır. Jazy, 1961 denberi k ırıl­

mayan ve Fransa’ya ait olan

4x1500 metre bayrak koşusu­

na da iştirak etmiştir.

Avrupa’da büyük hâdise ya.

ratan bu müsabakanın hemen

arkasından, dört büyük atlet

arasında bir defa da 2 mil ya­

rışı tertiplenmiştir. Bu müsaba

kaya Jazy ve B ogey ’den başka

Zimny, K rzyszkow iak ve Nor-

poth gibi en iyi döm ifon atlet­leri katılacaktır.

4 Fenerbahçeli Asker OluyorBu sezon büyük transferler uhtemel. Şenol, Birol ve

yapan Fenerbahçe kulübü, b<i- gün ve , Nedim askere

zı as elemanlarının, Ordu takı alınırsa takımında oynıyam ıva

mma aktarma mecburiyetin ile çaktır.

karşı karşıya kalmıştır. D iğer taraftan askerlik şut,»

Askerlik çağı gelen Nedim I ri , Şenol ve Birolun tâyin

Şenol, Birol ve Ogün’e şubele ö lgelerin i tesbit etm iştir. Şc..,

rinden tebligat yapılm ıştır. Y e ,et b ir değişik lik olmazsa Şe-!

dek öğretmen olacaklarından ol Am asya, Birol ise M araşu

takımdaki yerlerin i almaları ğretm enlik yapacaktır.

M A R K A J D A D A U S TA —

üçlü için zorlu bir müdafi ol:

M inyatür maçta Can, kuvvet - li rakiplerle uğraştı ve K. A li

ı -verdi.

t

D E V R İM İN D Ü N K Ü SAYISI

5430 ADET

BASILMIŞTIR

C E M A A T M ECLİSİ P İY A N G O BİLETLERİ W K A P IŞ IL IYO R

30 Ağustos’da talih kuşu başınıza konabi lir. Yalnız 100 mils vererek bir piyango bileti alınız ve talih kapınızı açık bulundurunuz. Bi - rinci ikramiye olan iki bin lira size isabet ede­bilir ve bütün rüyalarınız hakikat olabilir. Fır - sat kaçırmadan derhal bir bilet alınız ve şansı- nızı deneyiniz.

Toptan satış için “ R ÜSTEM K İT A B E V İ” ne müracaat ediniz.

MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTIR

Page 6: Jl Devrim - evrak.cm.gov.nc.trevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/devrim/1963/Temmuz/23temmuz19… · na istiyor] I’den Kalan) Doğu ltasında t, ... yalan söylemekte okadar ma

S A Y F A : 6 D E V R İM , 23 Tem m uz 1903

“ Z ilrih ve Londra Andlaş-

malarının Başrolcülerinden Ki

rinin G azetem ize İfşaa tı” , " A

\ ero f : M akarios Hakkında K o

nuşursam, K ıbrıs ’ ta Kargaşa -

lık Çıkacak !” . "M akarios A le y

hinde Vasıta lı S özler” , “ Halk,

Davasını G öm enlerin Eserini

K ıym etlend irm ek için Tam O-

larak Ayd ın latılm ak İs tiyo r” ,

‘ ‘Zürih Hal Şekli “ İdea l” D e -

ğ ild ir” , “ A v e ro f ’un, ö z e l M u­

habirim iz A . Leondiu ’ya Vera i

ğ i D eveç”

a l $ I ı | n M B | ASözlerine aevam eden A v e -

ro f, K ıbrıs ’a verilen hal çare -

sinin “ idea l’ olm adığın ı kabul

etmiş, iki cemaatin ahenk için

de b irlikte yaşaması lehinde

görilş beyan etm iş ve bazı hal

lerde, K ıbrıs Anayasasının ba­

z ı hükümlerinin tedilinin miirn

kün olduğunu belirtm iştir.

M ülâkatın Tam M etni :

S.— Sayın A ve ro f, son gün

lerde gerek Yunanistan, gerek

sc K ıbrıs ’ ta, A tinadaki Yunan

(Büyükelçiliği tarafından Hülcû

S İN A Y E R M O S gazetesi, 'm etine gönderilen b ir te lgra f

;re, Başpiskopos M akarios, Lotı

'dra Andlaşmalarının imzalan -

ması sırasında, bunları imzala

imayı reddetm iş, fakat kullanı­

lan baskı sonucunda im zala -

mıştır. G erçek durum nedir ?

C.— Bu konular gayet nazik

tir. Ş im dilik M akarios hakkın­

da b irşey söylem ek istem iyo -

rum, çünkü K ıbrısta iç karga -

salıkları çıkabilir.

S.— M adem ki, K ıbrıs ’a veri

len hal çaresinin ‘idea l’ o lm a -

jdığını kabul ediyorsunuz, And

laşmaların, tamamen ilga edil -

Bakanlığından kaybolmuştur.

Anlaşılan bunların ortadan kal

dın lm ası için yukarıdan d irek ­

tif verm iştir” . Bu vesikalarda,

K ıbrıs dramının her safhasına

ışık serpilm ekte idi. A yn i za -

manda, M akedonya davasıyla

ilg ili vesikalar da kaybo lm uş­tur.

Bakanlar Kurulunun M isa firli -

ği.

manşet olarak ve yukarıdaki

büyük puntolu başlıklar altın

da şu ya z ıy ı yayın lam aktadır

“ B ilind iği gib i Zürih ve

Londra Andlaşm alarm da baş

rolcülerden b iri olan Yunants

tan ’ın D ışişleri Bakanı A v e ro f

geçen hafta A tin a ’da öze l mu

hab irim iz Andreas Leon idu ’ yp

verd iğ i dem eçte, A k la ş m a la r ı

im zalanm ası için Başpiskopos

M akarios üzerinde ne derece­

ye kadar baskı kullandığına da

iı soruyu cevaplandırm aktan

kaçınm ış, fakat faye t önemli

olan şu hususu açıklam ıştır.

“ Ş im dilik M akarios hakkın

da b irşey söylem ek .sttiyorum

çünkü K ıbrıs ’ ta iç kargaşalık ­

lar başgöstereb ilir” , A v e ro f ’un

bu cevab ı gerçekten b irçok is­

tifham ların doğm asına sebep

olm aktadır. Çünkü hakikatta

A v e r o f ’un bu sözleri dolayıs ıy

^onusunda büyük gürültü kop Imezlerse bile, tadil edilm eleri

müştür. Başbakan ve D ışişleri ^hususunda ne gib i imkânlar

Bakanı P ip inellis ’ in bunun, ga- görüyorsunuz ?

yet önem li m illî b ir dava hak -

kında olduğunu söyliyerek , Yu

nan K ral ailesinin z iyaret ede-

S İN A Y E R M O S gazetesi, A r-

gaka barajının inşası için Ba -

kanlar Kurulunca 100.000 ster

lin israf edileceğine dair daha

önceki neşriyatına işaret et - C.— K ıbrıs A n d lîşm aları ve mekte v e şöy le demektedir.,

öze llik le tatb ikat sahasında “ G azetem izin bu ifşaatı,

güçlükler arzeden veya can sı- Bakanlar Kurulu üzerinde so -

ceği Londra ’da e le alınacak o- kıçı b ir durum arzeden hüküm ğuk duş tesiri icra etm iştir. Ba

lan K ıbrıs konusu olduğunu i- lerin tadili ancak K ıbrıs Türk raj inşası işinden iy i anlıyanma etm iştir. Bu te lgra ftan ha unsurlarıyla ahenk içinde b ir -

berin iz mar mı ve Yunan K ral jlikte yaşama v e Türk iye ile iy i

ailesinin Londra z iyareti sıra (münasebetler teşvik etm ekle

sında K ıbrıs konusu m üzakere mümkündür. Ahenk içinde b'<r

edild i mi ? likte yaşam ayı daima imkâıı

C.— BirçoK te lg ra fla r bahis dahilinde gördük. Genel ola -

konusudur ; bu telgra fların hiç rak konuşacak olursam, d iye -

b ilirim ki, Andlaşm alar gere •

ğince çoğunluk icrai hükümet

eder, azın lık da idareye katılır

v e kendi haklarını savunmak

araçlarına sahiptir.

birinde m illî davadan bahsedil

memektedir.

S.— K ıbrıs halkının za ferle

sona eren m ücadelesinden son

ra Zürih ve Londra Andlaşma-

jlarının imzalanması ge rek tiğ i­

ne inanıyor muşunu ı ; şahsen

siz bu Andlaşm aların “ ideal”

olduğu kanaatinde m isin iz ?

C.— H iç şüphe yok ki imzala, Andlaşm aların imzalanması

konusunda M akarios ’a büyük ,lanan Andlaşm alar “ idea l” de-

sorum luluklar yüklenm ektedir ığildi. (A v e ro f bu cevabı üzerin

Halk, davasını göm enlerin ese [de daha fazla durmak isteme-

rini gerek tiğ i gib i değerlendir- m iştir.)

mek için, bu kon u d ı tam ola • S.— Yunan basınının müte-

rak aydın latılm ak istem ekted ir addit d e f ’alar iddia ettiğ ine gö

GÜNEŞ Sigorta Ltd. Şti.M A L V E C A N IN IZ IN K O R U Y U C U S U D U R

GÜNEŞ SigortaE M N İY E T T İR . G A R A N T İD İR SÜ R A T T İR

kim selerin b ize b ild ird iğine gö

re A rgaka barajının inşası işi

için, ikisi Rum b iri Türk olan

üç Bakanın İsrarı üzerine 100.-

000 sterlin daha faz la israf e -

dilm iştir. B izzat Hüküm et ta -

rafından halkın aleyhine yapı -

lan bu m üriflik, bütün ilg ilile- kültesi : 60 kişi.

Buyıl Ankara üniversitesine 208 Yabancı

Uyruklu Talebe Alınacak

Bu sayıya K ıbrıs 'lı öğrenci •

ler de dahildir.

Ankara Üniversitesi Rektör

lüğü tarafından Türk M aarif

Müdürlüğüne b ild irild iğine eb

re bu y ıl Ankara Ü n iversitesi­

nin m uhtelif fakültelerine sem

an 208 yabancı uyruklu öğren

ci alınacaktır. Bu sayıya K ıb

rıs ’ lı öğrenciler de dahildir.

Ö te yandan ayni kaynakla -

nn b ildird iğine gö re bu y ıl K ıb

rıslı öğrenciler fakültelere g i -

rişte Türkçe ve Genel B ilgi tes

tine tabi tutulacaklardır. Bu

maksatla ilg ili bütün öğrencile

rin 15 Eylül, .963 tarihine ka -

dar ya zılı olarak girm ek iste •

d ileri fakü lteye müracaat et -

m eleri gerekm ektedir.

H er fakü lteye alınacak ya -

bancı uyruklu öğrenci konten­janı şöyled ir ;

D il ve Tarih - C oğra fya Fa •

k r ıilerley iş insana hu -

ri ve daha fazla m illetvek illeri

ni harekete geçirerek protesto

•ara sebep olm alı idi. Fakat

; bunların hiçbiri, görevin in üs -Beled iyelerin taksim iyle ijgi j tüne çıkmamıştır. Ö yle anlaşıl'

b ir soruyu cevaplandırm ak- yor ki, sayın m illetvek illeri,

Kıbrıs Müm essili :C A N K A R D E Ş L E R LTD . ŞTİ.

50, A ta tü rk M eydan ı, Lefkoşa. T E L : 6351 •

5668 P. K. 885

Şübeler :

M A G U 3 A : Otello Seyahat Bürosu. T E L : 4481.

L A R N A K A : JET Seyahat Bürosu. T E L : 2831, 3101, 3170 .B A F : 2310 .

tan kaçınan A ve ro f, demecine,

K ıbrıs ’ ın istikbaliy le ilg ili ola -

rak söylem iş olduğu şu sözler

le son verm iştir :

“ Sevg ili büyükada, gerçek

ten refaha kavuşmak için, her

imkâna sahiptir. K ıbrıs ’ ın bu

le faha doğru atacağı adımlar,

b izza t K ıbrıs ’lıların elinde bu -

lunan A d a ’daki politik duru -

ma bağlıd ır. Bütün Yunanistan

K ıbrıs ’a daima sıcak sevgi bes

lem eye, onu takibe, refah ve

terakki için yardım a devam e

decektir.”

İn g iliz ler A d a ’dan A yrılm ı-

yacaklar.

M evsuk kaynaklardan öğ re ­

nildiğine gö re , K ıbrıs konusu

Londra’da Başbakan Pipinellis

le İngiltere D ışişleri Bakanı

Lord Hom e arasında ciddi su -

rette müzakere edilm iştir. Mü

zakere sırasında ya ln ız K ıbrıs

ta asayişin idamesi mes’elesi -

e le alınmış, Andlaşm alar veya

Anayasanın Tad ili mes’elesine

temas edilm em iştir. İy i haber

alan kaynaklara gö re Lord Ho

me, P ip inellis ’e, İng iltere Hükü

metinin ne yakın ne de uzak

bir geleekte, K ıbrıs 'taki ege -

men üsler terketm ek n iyetin -

de olm adığın ı b ildirm iştir.

Bu arada, İng iltere seyaha­

ti sırasında görüşüleceği iddia

edilen ‘büyük m illi dava ’ d iye

d iye b irşey yok tur” . Fakat bu

söylenti A tin a ’daki Kıbrısbü

yükelçiliğ in i altüst etm iş, Bü­

yükelçi K ran idyotis ise, L e fko

şa’ dan alm ı ilduğu d irek tif ü-

zerine P ipinellis ’ le A v e ro f ara

sında devam lı surette gid ip ge

lerek aydın latılm ak istem iştir.

Son günlerde söylendiğine

göre, K ıbrıs konusunun halli

sırasındaki kulis faa liyetleri/ -

le ilg ili bütün resmi vesika ve

dosyalar, Yunanistan D ışişleri

kendi aylık ları olan 125 ster •

lınden başka b irşeyle ilgilenm i

yorlar. A rgaka israfı, Hükû

metin ne kadar m üsrif ve ilg i­

siz davrandığım gösteriyor. Li

beral ve hür rejim lerde, Hük.1

metin bu kabil davranışı, ona

iktidardan düşürmeğe k â fi ge l

mektedir. Halbuki masum K;b

rısCumhuriyetinde, Zürih, sk -

andalları örtbas etm ekle kal •

m ıyor ayni zamanda suçlu ida

recileri de koruyor. ’

E czacılık F ak ü ltes i: 5 kişi

Fen Fakültesi ; 40 kişi

llâh iyat Fakültesi : 10 kişi

Siyasal B ilgiler Fakültesi •

40 kişi.iT ıp Fakültesi : 25 kişi

Veteriner Fakültesi : 3 k iji

Z iraat Fakültesi : 20 kişi

H acettepe T ıp ve Sağlık Bi -

lim leri Fakültesi : 5 kişi

Hukuk Fakültesinde bu y ıl

yabancı uyruklu ta lebeler için

kontenjan ayrılm am ıştır. K ıb -

rıslı ta lebeler de Türk uyruklu

ta lebelerle ıyn i imtihana git -

mek hakkına sahiptir. İmtihan

B İL İM İLE R LE D İK Ç E — I nsanın mutluluğu a rtıyo r m u , yoksa bil

zursuzluk mu ge tir iyor ? Bu tartışıladursun insanoğlunun ye tiş tird iğ i en zek iler uzayı

fethetm ek için devam lı olarak çalışm alarına devam e d iyo r la r ve bu arç»da cesur k işiler

de çalışmalarına yardım cı o la yorlar. Tab ii d ev le tle r bu ça lışm alara y a r d ı m c ı o luyor ve g e ­

rektiğ i kadarını bütçelerinden ay ırıyorlar. Bütün bunlar insan lığın bilm ek^ihtiyacından

var oluyor. Resm im iz iki A - merikan astronotunu gösterm ekted ir. B u n la r insan lığ ın ile r­

lemesi için hayatlarım tehlike ye atan yü zlerce insandan ik is id ir sadece.

SevimTuna

1962 senesi kış sezonunda, da Tepebaşı gazinosu ile anla-

jMaksim gazinosunda sarışın, şan, fakat ancak ik i gün kala-

ju z u n boylu, dolgun vücutlu, jbilen sanatkârın ayrılm a sebe

cazip b ir solist görüldü. Sevim bi sahnede hareketli oluşu i- da başardığı takdirde Türk uy t u n a . Bu genç istidadı Zeki mişl...

rııklu öğrencilere ayrılan 800 Müren tzm irde görmüş, yanın Teşvik iyedek i evinde ziyare

kişilik kontenjana dahil edilir- da çalışması için gazinoya da te g ittiğ im zaman berberde ol-

v e t etm işti. Bu yaz sezonun- duğunu öğrendim . Annesi, bi­

raz beklem em i, k ızın ın hemen

ge leceğ in i söyled i. Z evk le d ö ­

şenmiş b ir salona alındım.

— Aşk ı tarif eo,eb iljr m isi.

İniz? f

Tarifini bir y a '^ b ,

lım âşık olmadığıma gyn

mek isterim. M aa lese f aradı ğım âşkı halen bulmıAş deği Um. r

— Beğend iğin iz erkefc- ,jj,j

— Esmer, uzun boylu vehassas. Güzellik mevzubahis

değil. RJhl güzellik bence kâ.

İN G İL İZ K A D IN Y Ü Z Ü C Ü L E R İ — Dünyanın her tarafın da kapalı havuzlar olduğu için

Yüzücü ler muntazamen çalış makta ve form ların ı muhafaza etm ektedirler. Avrupanın en

iy i kadın yüzücüsü H ollanda 'da yetişirken ş im d i'in g iliz le r bu s a h a d a büyük başar: g ö s t ır „ ___ ,

mektedir. Yukarıdaki fo to ğ ra f ta 20 yaşındaki İngiliz yüzücü sü Julie H oy le ’u kapalı havuz ğunu, yanıp tutuştuğunu söy-

da antreman esnasında görü yorsunuz . lüyor. İş çığırından çıkmadan

dersten vaz geç iyo-

K ahvem i yudumlarken, Sevim fidir

de geldi. Saçları açık san renk Sevim Tuna, İstanbul gazi-

te v e güzel yapılm ıştı. G ayet solarından şikâyetçi. Büyük

samimî, gü ler yüzlü, iç güzel- isanatkârlar iç inde rahat ve

liginden başka bütün fiz ik i gü huzurla ça lışab ild iğim yegâne

zellik lerin şahsında toplandı- insan Zek i M üren ’dir, diyor,

ğ ı genç sanatkâra bazı sual- “ Beni manen son derece des-

ler sordum. tek lem iştir” . Fazla arkadaş e-

— M usikide tam mânasiyle, dinm ekten çekindiğin i söyle-

sanatkâr hüviyetin i haiz ola- yen Sevim Tuna, “Yakın arka

b ilm ek için ne gib i çalışmala- daş b ild ik lerim den çok k>“ U.

rın ız var? mit gördüm . Y a ln ız lığ ı t i Ah

— Bundan beş sene evvel, ederim .” dem ekten kendini musiki çalışm alarına Ankara-

da başladım. Fahri K opuz ve

Halûk Recai hocalarım dır. Son

jra, İzm ir ’e geçtim . Burada da

Rüştü Şardağ ve M ehm ed K a­

sabalıdan istifade ettim . İstan

bula geld ik ten sonra ise, fa y ­

dalanabileceğim bir hoca bu­

lamadım. Z ira ders iç in kim

gelse, hemen bana âşık oldu-

Holivuddon Kısa Haberleı

derhal o

rum.

lam ıyor.

— Aman unutmayın en sev

diğim şehir İzmirdir. Bunu bil

hassa yazın, demekten geri kalmıyor.

Geç Olmasına Rağmen(S ay fa l ’dan kalan)

bunlar hakkındaki kesin karar

M ahkem eye bırakılsın. Fakat

•VWV\̂

S E Y A H A T . . .

A z para ile çok yer görm ek herkesin arzusudur. Siz de LE F K O Ş A T Ü R K B A N K A S I L T D .S E Y A H A T B Ü R O S U N A

müracaatla bunu elde etmiş olabilirsiniz.Lefkoşa M ağusa Lârnaka Limasol Baf

T e l : 74474 T e l : 2389 T e l : 2435 T e l : 3834 T e l : 2382

G Ü V E NG Ü V E N E C E Ğ İN İZ S İG O R TA D IR .

M otorlu taşıt vasıtaları sahiplerinin nazarı dikkatıııa..! Vasıtalarınızın her cins sigortası için

“G Ü V E N ” Türk Anonim Sigorta Şirketi emrinizdedir.T e l :74474

Kıbrıs Mümessilleri:Lefkoşa Türk Bankası Ltd..

Lefkoşa/Kıbrıs.

— Film çev irm ey i düşündü nüz mü?

— lzm irde iken (Kocam dan

evi va r ama, tatilin i küçük

trayler iç inde geçirm ekten zevk duyuyor.

Navarro son zamanlarda Bing Crosby - Kathryn Grant şire k ıtlığ ı da var. Sonra, hiç- f ^ e r Rrum S ong” v e “ The

E fsaneye yakın b iriy le ev li b ir hastahanede benim kadar Desert Son6 Piyeslerin in baş

olmak, üç küçük çocuk yetiş- ucuza çalışacak hem şire bu- rollerinde oynadı. Hayranları

tirmek, dört eve bakmak ve İ a m a z , ” d iye ilâve ediyor. D oğ jÇin d iyo r kı: “ Eskiden olduğu ay lram azsln ) is im ll b|f film

bütün bunlara rağmen bir de ru, z ira Kathryn hastahaneler- a ar i de b irçok hayra- çeyirm iştim . Bundan başka

h e m ş ir e diplom ası almak değ- den para almamak niyetinde. nım 01 u8 unu m em nuniyetle ^atm ln edici b ir m evzu v e mad

rusu dünyada a z kadının sa- ; Kathryn ayrıca, desinam r 8 ° r t*01- ma aradaki fark şu ^ c ihetl İy i b ir te k lif alma-hip o lab ileceği ve yapabilece- Jean Louis ’in m odelliğin i Je M benim için b ir hanım bayı-

ğ i şeydir. Fakat Kathryn yapacak vak it buluyor, arada lacak olursa, onu yerden kal-

Grant, Queen o f Angels has- b ir film de çeviriyor. Bu ka- d'i-acak birinin etra fta bulun-

tahanesinden geçen lerde dip- dar işi b ir arada nasıl yürüıe- ması lâzım,

lomasını aldı bile. A k tr is Kath b ild iğine herkes hayret eder- “ K leopatra "

ryn Grant ünlü aktör - şan- ,ken Kathryn şimdi ne yap ıyor A k tö r M artin Balsam, iki

tör Bing C rosby ’nin eşidir. b iliyor musunuz? Uçuş dersle hafta evve l yapılan “ K leopat-

Kathryn: “ Hem şirelik kur- ri alıyor. P ilo t eh liyeti imti- ra

su üç y ıl sürer, ama ben an- hanlarına hazırlan ıyor!

cak beş senede b itirebildim . Ramon Navaro

İstifade edeb ileceğim bir ho bU y aP,lmam,:*- an* ak Mahkeme kararından sonra, Rum

Jandarmalarının görevlerine

r.on verilm işti;.

Kan ım ızca bu konudaki bli

tün sorumluluk tamamen İçiş

leri Bakanlığm ındır ve içişleri

ca benim için nimet olacak.

— İstikbal hakkında ne g i ­bi düşüncelerin iz var?

— Düşüncelerim öyle çok

ki. Yalnız tek şey, şunu söyle­

yeyim ki, bir an evvel sahne- Bakanhgl zamanında tedbir a den kurtulmak arzusundayım. ^ olsaydl( jlkadlm olarak

dım.

buJandarmaların görevlerine,

M ahkem e kart rina kadar b iri

son verilm iş olacaktı.

D A V A

GETİRİLİYOR

Jandarma Kom utanı N iy

zi beyin açıkladığına göre, g

rev lerin e son verilen v e veril-

------------------------------------------ mesi için de Bakanlar Kurulu

nun kararını in tizar olunan ü

ranın fa z la lığ ıy la mı ? Ödedi - Kum Jandarma mensubu hak-

ği faturaların m eblâğıyla m ı? kında K ıbrıs Ceza Kanunları

Yoksa etra fın ı çev iren v e im- gereğ in ce dâva ikame edilmesifilm inin pröm iyeri için da za istiyen hayranlarının ade- ne karar verilm iştir. -

vetiyey i çok daha evvelinden idiyle mi? Kalın çerçeve li göz- I V erilen izahata göre, sanık

satın ald ığın ı söylem işti. Ne- lü k leriy le bilhassa T V ’de isim 1ar öldürm ek suçundan yargıA raya üç fâsıla gird i çünkü,” Sinemanın sessiz günlerin- den bu kadar acele ettiğ in i

diyor. Bu fâsıla lar sırasiyle, 4 de, akrabaları v e uşaklarıyla (sordular.yr.pmış olan Edward A n drew s lunacaklardır.

'Hume C ronyn ’in fil “ g ö z lü k le r iy le ” d iyor. A n d rew İPTAL EDİLDİyaşındaki Harry, 3 yaşındaki tıkabasa doldurduğu b ir ma- mini hiç kaçırm am ” d iye ce- jsin alâm eti farikası olan göz- Sanıklardan Fanis 23 Tem-M ary Frances ve b ir yaşında- likâneye sahip olan beyaz per vap verdi. C ronyn ’in, E liza- lükleri, her sahneden evve l, muz tarih inde Am erika bir

ki Nathaniel adlı çocukları- denin bugün 63 yaşında olan beth T ay lo r ile Richard Bur- kam eraya karşı parlam am ası burs takibetn ek için Adadandjj. orijinal “ R " " H iir” tı «imri; t™ 1" " —■ - - . . .

i ton un başrolünde oynadıkla- için, öze l b ir m ayi ile püskür ayrılacaktı. Son o lay karşısı Ne yapacak hem şirelik dip- Santa Barbaranın lüks trayler n film de küçük bir rolü var.

lomasını? “ Hem şire olarak ça parkında, müteharrik b ir ev

lışmaktan çok zevk duyarım ’ içinde yaşıyor. Eski aktörün diyor. ‘ ‘Hem m em lekette hem

Edvvard Andreıvstü le püskürtüle artık parla- da, Fanis’in Am erikaya gitme

m az olmuş. A k tö r şim di \Valt sine müsade edilm em iş ve veİnsan sinema y ıld ız ı olduğu D isney ’ in “ A T ig e r W a lk s ” f i l rilen bursu takibetm iyeceğı

H o llyw ood ’da dayalı döşeli bir nu nasıl anlar? K azandığ ı pa- m inde başrolü oynuyor. hakkında karar a lım m tır .

MAAD TARAFINDAN SAYISAL ORTAMA AKTARILMIŞTIR