11
II. ULUSAL KAR HİDROLOJİSİ SEMİNERİ (28 Mart - 2 Nisan 1977) İlhan KAYAN - Cemalettin ŞAHÎN* Türkiye Ulusal Hidroloji Komitesi (TUHK), Yurdumuzda hid roloji çalışmalarının düzenlenmesi, tanıtılması ve bu konudaki uygu lamalara yardımcı olunması amacıyla çalışan bir kuruluştur ve Türki ye Ulusal Geodezi-Geofizik Birliği (TUGGB)’ne bağlıdır. Türkiye Ulusal Hidroloji Komitesinin Kar-Buz Seksiyonu ilk olarak 10-15 Şubat 1975 tarihleri arasında Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Uludağ’daki (Bursa) Kar Eğitim Merkezinde I. Ulusal Kar Hidro lojisi Seminerini düzenlemiştir. İlgili birçok kuruluştan 72 elemanın katıldığı seminer yararlı görülmüş ve 1985 yılına kadar beş seminer daha planlanmıştır. Bunlardan İkincisi 28 Mart - 2 Nisan 1977 tarihleri arasında gerekleştirilmiştir. Seminerin organizasyonu D S İ tarafından yapılmış ve yer olarak yine Uludağ’daki D S İ Kar Eğitim Merkezi seçilmiştir. Böyle bir yer seçimi, seminere katılanlarm barınma ve çeşitli ihtiyaçlarının kolayca karşılanabilmesi, Uludağ’ın konuya uygun ve ilgi çekici bir yer olması ve özellikle seminer süresince üye lerin şehirden uzakta, kendilerini konuya tam vermiş olarak çalış maları bakımından çok uygun olmuştur. II. Ulusal Kar Hidrolojisi Semineri, 28 Mart 1977 Pazartesi günü, Devlet Su İşleri I. Bölge Müdürü Sayın Erdem Saker’in açış konuşmasıyla başlamıştır. İlk oturumda Devlet Meteoroloji İşleri (D M İ), Elektrik İşleri Etüd İdaresi (E İ E ) ve Devlet Su İşleri (D S İ)’nden birer temsilci, kuruluşlarının Yurdumuzda sürdür dükleri kar ölçüm çalışmaları hakkında bilgiler vermişlerdir (1, 2,3)**. Bu bilgiler şöyle özetlenebilir: * Ilhan Kayan ve Cemalettin Şahin, A. Ü. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Fiziki Coğrafya ve Jeoloji Kürsüsü asistanlarıdır. ** Rakamlar, metin sonunda konularına göre sıralanmış olan tebliğleri göstermektedir.

II. ULUSAL KAR HİDROLOJİSİ SEMİNERİ İlhan KAYAN ...tucaum.ankara.edu.tr › wp-content › uploads › sites › 280 › 2015 › 08 › cadcae8_9.pdfULUSAL KAR HİDROLOJİSİ

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • II. ULUSAL K A R H İD R O L O JİSİ SEM İNERİ

    (28 M a rt - 2 N isa n 1977)

    İlhan KAYAN - Cem alettin ŞAHÎN*

    Türkiye Ulusal Hidroloji Komitesi (T U H K ), Y urdum uzda hidroloji çalışmalarının düzenlenmesi, tanıtılması ve bu konudaki uygulam alara yardımcı olunması amacıyla çalışan bir kuruluştur ve Türkiye Ulusal Geodezi-Geofizik Birliği (TU G G B)’ne bağlıdır. Türkiye Ulusal Hidroloji Komitesinin K ar-B uz Seksiyonu ilk olarak 10-15 Şubat 1975 tarihleri arasında Devlet Su İşleri Genel M üdürlüğünün U ludağ’daki (Bursa) K ar Eğitim M erkezinde I. Ulusal K ar H idrolojisi Seminerini düzenlemiştir. İlgili birçok kuruluştan 72 elemanın katıldığı seminer yararlı görülmüş ve 1985 yılına kadar beş seminer daha planlanm ıştır. Bunlardan İkincisi 28 M art - 2 Nisan 1977 tarihleri arasında gerekleştirilmiştir. Seminerin organizasyonu D S İ tarafından yapılmış ve yer olarak yine U ludağ’daki D S İ K ar Eğitim Merkezi seçilmiştir. Böyle bir yer seçimi, seminere katılanlarm barınm a ve çeşitli ihtiyaçlarının kolayca karşılanabilmesi, U ludağ’ın konuya uygun ve ilgi çekici bir yer olması ve özellikle seminer süresince üyelerin şehirden uzakta, kendilerini konuya tam vermiş olarak çalışm aları bakım ından çok uygun olmuştur.

    II . Ulusal K ar Hidrolojisi Semineri, 28 M art 1977 Pazartesi günü, Devlet Su İşleri I. Bölge M üdürü Sayın Erdem Saker’in açış konuşmasıyla başlamıştır. İlk o turum da Devlet Meteoroloji İşleri (D M İ), Elektrik İşleri E tüd İdaresi (E İ E ) ve Devlet Su İşleri (D S İ ) ’nden birer temsilci, kuruluşlarının Y urdum uzda sürdürdükleri kar ölçüm çalışmaları hakkında bilgiler vermişlerdir (1, 2,3)**. Bu bilgiler şöyle özetlenebilir:

    * Ilh an K ayan ve C em alettin Şahin, A. Ü . D il ve T arih Coğrafya Fakültesi, Fiziki Coğrafya ve Jeo lo ji K ürsüsü asistanlarıdır.

    ** R akam lar, m etin sonunda konularına göre sıralanm ış olan tebliğleri göstermektedir.

  • 194 İL H A N K A Y A N - C E M A L E T T İN ŞA H İN

    D e v le t M e te o r o lo j i İ ş le r i G en el M ü d ü rlü ğü n ce bugün Y urdum uzda 734 merkezde 4. sınıf yağış istasyonu, 192 merkezde küçük klimatoloji istasyonu ve 265 merkezde büyük klimatoloji istasyonu işletilmektedir. Bu istasyonlarda yapılan kar ölçüm çalışm aları şunlardır:

    a) K a r kalın lığı ölçmeleri. Bütün meteoroloji istasyonlarında yapılır. Sabah saat 7.00 rasatında istasyon çevresindeki ezilmemiş, savrulma ile birikinti yapmamış 2-3 yerde kar bastonu veya cetvelle kar kalınlıkları ölçülüp ortalam a kar kalınlığı bulunur.

    b) Teni-kar ölçmeleri. Yalnız büyük klimatoloji istasyonlarında yapılır. Amaç, 24 saatte düşen yeni karın yüksekliğini bulm aktır. K ar masası denilen düz beton veya tah ta zemin üzerinde 24 saatte biriken karın yüksekliği ölçülür ve kar masasındaki karlar temizlenerek masa bir sonraki güne hazırlanır.

    c) Terdeki kar örtüsünün eşdeğer su miktarını bulmak için yap ılan ölçmeler. Uygulam ada, mevcut kar örtüsünün yoğunluğu ve buna bağlı eşdeğer su m iktarı büyük önem taşır. Ancak, kar tanelerinin şekli, kar tabakasının yeni veya eski oluşu, hava ve toprak sıcaklığı, kar tabakasına düşen yağm ur yağışı gibi faktörler karın yoğunluğunu çok değiştirmekte, bunun ölçülmesini güçleştirmektedir. Bu nedenle bugün 84 klimatoloji istasyonunda daha çok karın eşdeğer su miktarı ölçülerek bunun hacim olarak karın yüzde kaçım oluşturduğu hesaplanm aktadır. K ar örtüsünün eşdeğer su miktarı genellikle yeni karda % 5-20, eski karda % 5-50 ve norm al özellikteki karda % 10 kadardır. Ölçmeler ağız alanı 200 cm2 kadar olan silindir şeklindeki m etal kaplarla yapılır. Bunlar beton pist üzerindeki kar örtüsüne batırılarak alınan kar sütunu eritilip ölçülür. Bu rasatlar, yerdeki kar kalınlığı 5 mm den fazla olduğu zam anlarda, norm al olarak haftada üç gün (Pazartesi, Perşembe, Cumartesi) sabah saat 7.00 de yapılır. Gerekirse haftalık rasat günlerinin sayısı artırılabilir.

    d) Pluviometre ile kar yağışın ın ölçülmesi. Pluviometrelerdeki katı ve sıvı yağışların m iktarı büyük klimatoloji istasyonlarında saat 7.00, 14,00 ve 21.00 de ölçülür. Diğer istasyonlarda ise günde bir defa, sabah saat 7.00 de ölçüm yapılır. K ar yağışı

  • XI. U L U SA L KAR H İ D R O L O J İ S İ S E M İ N E R İ 195

    sırasında şiddetli rüzgar nedeniyle pluviom etre içine kar girmemiş veya az girmişse düz bir zeminde 200 cm2 lik bir a landa biriken kar alınıp eritilerek ölçüm yapılır, çoğu büyük klimatoloji istasyonlarında bulunan 220 yazıcı aletle (pluviograf) de yağış ölçmeleri yapılm aktadır. Çeşitli tiplerdeki bu pluviografların çoğu M art-K asım arasında kullanılm akta, don mevsiminde servisten kaldırılm aktadır.

    e) Kışın çalışan ya z ıc ıla rla kar ölçümü. Yurdum uz meteoroloji şebekesinde kış aylarında çalıştırılan yazıcıların sayısı çok azdır. Bunlardan ağırlık esasına göre ölçüm yapan Q_ 6 Stevens Pluviograflarınm sayısı 23, O. S. K. kar yazıcılarının sayısı 9 dur. Ancak, her iki tip yazıcının da yanlış değerler alınmasına neden olan kullanım zorlukları vardır. H alen deneme döneminde bulunan elektrik rezistanslı pluviograflar iyi sonuçlar vermektedir.Yağış ölçmeleriyle ilgili olarak Y urdum uzda gidilmesi zor olan dağlık yerlerde 39 adet totalizatör vardır. Buralara yılda sadece iki defa gidilerek bu yerlerin toplam yağış m iktarları hakkında bilgiler sağlanır.

    Y urdum uzda E lek tr ik İ ş le r i E tü d İd a r e s i tarafından çalıştırılan 21 adet kar rasat istasyonu vardır. D aha çok işletmecilik am acıyla açılmış olan bu istasyonlar belirli birkaç havzada toplanmıştır. Bunlardan 14’ü Keban projesiyle ilgili olarak Fırat havzasında, 6’sı Seyhan havzasında ve biri de Kızılırmak havzasındadır. Bunların yer seçiminde kış koşullarında ulaşım ve çalışma olanakları gözönünde bulundurulm uştur. K ar rasatları, erimenin başlangıcı olarak kabul edilen 1 Şubat tarihinden itibaren 1 M art, 1 Nisan ve 1 Mayıs tarih lerinde yapılm aktadır. Özellikle erimenin hızlandığı zam anlarda gerektiğinde ek rasatlar da yapılır

    E I E idaresince yürütülen kar rasat çalışm alarında uluslararası standartlara uygun kar numunesi alm a tüpleri (M ountain Rose) kullanılm aktadır. N um uneler 10-15 m aralıklı en az 10 noktadan alınır. Yapılan ölçmelerle kar tabakasının kalınlığı, basılma durum u ve yoğunluğu, su eşdeğeri, hava ve karın sıcaklığı, karın kuruluğu saptanarak Dünya M eteoroloji Teşkilatı (W. M. O.) standartlarına uygun formlara işlenir.

    D e v le t Su İ ş le r i G en el M ü d ü r lü ğ ü , Y urdum uzdaki sulama, taşkın kontrolü, hidroelektrik santrallerinin işletilmesi, yağış havzalarının korunması (orman yangınları, m era kontrolü), şehirlerin su

  • 196 İL H A N K A Y A N - C E M A L E T T İN ŞA H İN

    ihtiyacı gibi konularda özellikle işletmecilik amacıyla bugün 107 yerde kar ölçmeleri yapm aktadır. Ocak, Şubat, M art aylarının 1 ve 15’inde kar ölçü tüpleri kullanılarak karın kalınlığı, yoğunluğu ve su eşdeğeri ölçülür. Bazı yerlerde ölçmeler Nisan ve Mayıs aylarında da sürdürülür.

    D M 1, E I E ve D S İ temsilcilerinin kar rasat çalışmaları hakkında verdikleri bu bilgilerden sonra seminere katılan elemanlar, bu kuruluşların yaptıkları ölçüm çalışmalarının birbirleriyle daha yakından ilişkili olması gereğini belirtmişlerdir.

    Beş gün süre ile sabah ve öğleden sonra olmak üzere günde ikişer oturum la devam edilen seminerin bundan sonraki oturum larında sunulan ve tartışm aları yapılan tebliğleri konularına göre şöylece grup- lam ak m üm kündür:

    I I . Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde tebliğlerin çoğu bir havzaya yağışla giren karın f iz ik s e l özellikleri, bu özelliklerin ölçülmesi ve hesaplanması, kar erimelerinden meydana gelen su miktarının tespit veya tahmin edilmesi konularında verilmiştir (4-20).

    Atmosferdeki su buharının 0°C’den düşük sıcaklıklarda yoğunlaşması sonucunda kar kristalleri oluşur. Kristallerin şekli sıcaklık derecesine göre değişir. Ayrıca kar taneleri yere düşerken de erime ve birleşmelerle şekil değiştirmektedir. Yere düşen kar, daha çok yerdeki hava sıcaklığına bağlı olarak yeni fiziksel özellikler kazanır. Genellikle kar kristalleri bozulur ve am orf kütleler m eydana gelir. Bazan yeniden kristalleşmeler de olur ve bu durum çığ oluşum unda etki yapar.

    K ar viskoelastik bir m addedir. Bu nedenle hem yavaş akıcı yapışkan bir sıvının, hem de etkiden sonra eski durum una dönebilen elastik bir katının özelliklerini gösterir. Bu özellikler karın yoğunluğuna, kristal yapısına ve havanın sıcaklığına göre değişiklik gösterir.

    K arın fiziksel özelliklerinin başında yoğunluk gelir. Yeni yağmış karın yoğunluğu oldukça farklı değerlerde bulunabilir fakat genellikle % 10 kabul edilir. Yani 100 m m ’lik yeni yağmış bir kar sütunu eridiğinde 10 mm yükseklikte suya dönüşür. K ar erimeden kalırsa, giderek yoğunluğu arta r ve % 10-60’a kadar yükselebilir. K ar örtüsü üzerine yağan yağmur, karın yoğunluğunu % 90’a kadar artırabilir. Yoğunluk % 40-50 dolayında olunca kar suyu akmaya başlar. Yeni yağan karın yoğunluğu genellikle azdır. — 5°C altındaki sıcaklıklarda kar yoğunluğu fazla değişmez. D aha yüksek sıcaklıklarda yoğunluk değişimi belirgindir.

  • I I . U LU SA L K A R H İ D R O L O J İ S İ S E M İ N E R İ 197

    Pratikte, mevcut kar örtüsüne eşdeğer su m iktarının bilinmesi çok önemlidir. Bu nedenle karın su eşdeğeri önemli fiziksel özelliklerinden biridir. Bu, kar kalınlığının (derinliğinin) ve karın yoğunluğunun bilinmesiyle belli olur.

    İlkbaharda hava sıcaklığının yükselmesiyle erimeye başlayan kar, önce toprağı nem bakım ından doyurur ve yeraltı boşluklarını doldurarak taban suyunu yükseltir. Sonra yüzey akışı başlar; akarsu akımları fazlalaşır, göl ve baraj seviyeleri yükselir. Enerji üretimine, sulamaya ve kullanmaya ne kadar su ayrılabileceğini planlam ak için çok amaçlı baraj göllerinde ne kadar su birikeceğinin önceden bilinmesi, bundan başka ilkbahar taşkınları için de barajlarda belli b ir boş hacmin bırakılması gerekir. K ar, diğer yağış şekillerinden farklı olarak akarsu havzasında bir süre beklediğinden ve hava sıcaklığına göre yavaş yavaş havzanın akım ına katıldığından, yağan kar m iktarı kadar, bu m iktarın zam ana bağlı olarak gösterdiği değişmlerin ve erime süresinin de dikkate alınması gerekir.

    K ar hidrolojisinde, karın fiziksel özellikleri ve erime mevsimindeki hava şartları kadar, havzanın fiziksel özellikleri de çeşitli önemli etkiler yapar. Bunlar arasında kar örtüsü altındaki toprağın ve yer yapısının geçirimlilik durum u, özellikle eğim derecesi ve eğimin devamlılığı yönünden bölgenin jeomorfolojisi, bitki örtüsü gibi faktörler sayılabilir.

    Y urdum uzda büyük akarsuların beslenme alanları genellikle kar yağışlı bölgelerde bulunduğundan, kar erimelerinden doğan su miktarı akımın büyük bir kısmını m eydana getirmektedir. Özellikle barajlarımızın beslenmesi ve iyi işletilebilmesi için kar hidrolojisi çalışm alarının önemi çok büyüktür. K ar erimelerinden m eydana gelecek su m iktarının ve bunun akıma olan katkısının hesaplanmasında birçok araştırıcı çeşitli formüller üzerinde çalışmış ve m etodlar geliştirmişlerdir. Ancak, birçok olayın birlikte etkilediği kar erimesini m atematiksel olarak doğrulukla hesaplamak henüz gerçekleştirilememiştir. Bunun en önemli nedeni, kar erimesini ve bundan m eydana gelecek akımı etkileyen olaylardan bazılarının matematiksel olarak ölçülmesinin zor, hatta olanaksız olmasıdır. İL Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde bu konuda yapılan çalışm alardan örnekler verilmiş, bazı değişkenlerin hesaplam alarda nasıl kullanılabileceği anlatılmış ve tartışılmıştır. Örnek, olarak, bu konuda verilen tebliğlerden birinde(8) yükseklik faktörü ile karın derinlik, yoğunluk ve su eşdeğeri arasındaki ilişkiler üzerinde durulm uştur. Burada karm derinlik ve su eşdeğerinin

  • 198 İL H A N K A Y A N - C E M A L E T T İN Ş A H İN

    yüksekliğe bağlı olarak arttığı, yoğunluğun ise bu gidişe uymadığı gösterilmiştir.

    Seminerde, ormanın kar örtüsü ve havzalardaki akım miktarına olan etkileriyle ilgili tebliğlere de yer verilmiştir (21, 22). Bir havzadaki orm an örtüsü, oradaki kar birikimi ve akım üzerine birbirine karşıt etkiler yapm aktadır. Ağaçların yaprak, dal ve gövdelerinde biriken kar eriyip havzadaki akım a katılm aktan çok, buharlaşarak havza akımı yönünden kayıp m eydana getirmektedir. Bu durum ağaç tü rleri ile yakından ilgilidir. İğne yapraklı ağaçların üstünde biriken kar, kışın yapraklarını döken ağaçlara göre daha fazladır. Buna karşılık ağaçlar, orm an altında birikmiş bulunan kar örtüsünü güneşlenme ve rüzgar etkisinden koruyarak buharlaşm ayı azaltır, dolayısıyla akımı artırıcı etki yaparlar. Bu yönden de iğne yapraklı ağaçlar, yapraklarını dökenlere göre daha etkili olur. Bunlardan başka, iyi bir orman altında humuslu, gözenekli, geçirgen bir toprak örtüsü bulunur. Bu nedenle, kar erimesiyle oluşan su büyük ölçüde yeraltına sızar ve ormanlık havzadaki yüzeysel akım çıplak havzalara göre daha az olur. Bu durum özellikle küçük havzalarda göze çarpar. Büyük havzalarda başlangıçta yeraltına sızan sular uzak mesafeler içinde kaynaklarla tekra r yeryüzüne çıkabileceklerinden, yeniden havzanın yüzeysel akımına katılırlar ve havzanın toplam akım ında sızma yüzünden büyük bir kayıp söz konusu olmaz. O rm an örtüsünün havza akımına olumlu ve olumsuz etkileri, orm anın kontrollü işletilmesiyle en iyi durum da tu tu labilir. K ar birikimi bakım ından en uygun orm an, çok sayıda küçük küçük boşlukları bulunan sık orm andır.

    Bir tebliğde de Uuludağ M il l i Parkında karın dinlenme ve eğlenme yönünden önemi üzerinde durulm uş, U ludağm coğrafi konum u, jeo morfolojik ve klimatolojik özellikleriyle bugün Y urdum uzun en önemli kayak merkezi olduğu belirtilm iştir (23).

    II . Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde sunulan tebliğler arasında, günüm üzde geliştirilmekte olan en yen i teknik yöntemlerin kar hidrolojisinde kullanılmasını konu alan çalışmalar da yer tutm uştur. Bunlardan ya p a y uydulardan alınanyerfotoğrafları yard ım ıy la kar örtüsünün incelenmesi konusundaki tebliğlerde bu uydularla ilgili genel bilgiler verilmiş, 1960 yılından beri uygulanm akta olan yöntem lerin gelişimi, bugünkü durum u ve kar hidrolojisinde yararlanm a olanakları anlatılmıştır. (24, 25).

    A. B. D. 1960 yılında meteorolojik am açlarla uzaya yapay uydu göndermeye başlamıştır. İlk uydular televizyon ve infrared alıcılarla donatılmış olan T IR O S serisidir. Bunu ESSA, NOAA, SMS ve Rus

  • I I . ULUS-AIı K A R H İ D R O L O J İ S İ S E M İ N E R İ 199

    ların M eteor serisi uyduları izlemiştir. Günüm üzde daha çok, farklı dalga boyundaki radyasyonları algılayan alıcılar kullanılm aktadır. Özellikle infrared ve infrared yakını radyasyona duyarlı alıcılardan elde edilen görüntülerden değişik am açlarla çok yararlanılm aktadır. Böylece SR (scanner) sistemi ile gece ve gündüz yerden ve atmasfer- den yayılan infrared radyasyon ölçülmekte, bunların değerlendirilmesiyle yeryüzündeki kar ve buz örtüleri, atmosferdeki dikey sıcaklık ve nem dağılışı, bulut görüntüleri ve özellikleri gibi bilgiler sağlanm aktadır. Y urdum uzda NOAA-4 ve NOAA-5 uydularından Devlet Meteorolojisi İşleri Genel M üdürlüğündeki yer cihazlarıyla görüntü alınm aktadır.

    K ar hidrolojisi çalışm alarında yapay uydulardan alınan görüntülerin ayırıcılık özelliği (resolution) ve geliş periyodları önemlidir. Eğer yapılm ak istenen çalışm alarda yüksek resolution’a (fazla ayrıntıya duyarlılığa) gerek yoksa meteoroloji uydularından alınan görüntüler kullanılabilir. Çünkü meteoroloji uydularında ayırıcılık genellikle azdır. NOAA serisi uydulardan alınan infrared görütünlerde bu 3700 m etredir. D aha yüksek resolution’lu (daha çok ayrıntıyı algılayabilen) cihazlar geliştirilmektedir. Buna karşılık çok çeşitli am açlarla kullanılan ER TS (Earth Resources Technology Satellite) uydularından alınan görütülerde resolution daha yüksek olup 80 m kadardır. Ancak, bunların da periodu büyüktür ve ER TS uyduları yeryüzündeki aynı bir yerden 18 günde bir geçerler. Eğer kar örtüsüyle ilgili çalışmalar, ani kar erimelerinde olduğu gibi günlük bilgi gerektirmiyorsa ER TS görüntülerinden de yararlanılabilir.

    U ydularla alınan görüntülerden kar örtüsünün 15 cm ye kadar kalınlıktaki bölümleri ayırt edilebilmektedir. K ar örtüsünün kalınlık ve fiziksel özellikleri farklı olan bölüm lerinin uzaydan alınan bilgilerle ayırt edilmesi konusunda çalışmalar sürdürülm ektedir.

    II . Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde sunulan m odern araştırm a m etodlarıyla ilgili tebliğlerden biri de tab ii izotopların hidrolojide kullanılması konusunda olm uştur (26). Bu tebliğde hidrojenin tabii izotopları olan Detoryum (D) ve T rityum (T) ile bir oksijen izotopu olan I80 tanıtılmış ve bunlardan hidrolojik araştırm alarda, özellikle havzalardaki su hareketlerinin izlenmesinde nasıl yararlanıldığı anlatılmıştır. Yağışların tabii izotop m uhtevaları tespit edilirse, bu suyun havza içinde yüzeysel veya yeraltı suyu olarak hareketinin izlenmesi m üm kün olabilm ektedir. Bu am açla Dünya M eteoroloji Teşkilatı ta ra fından yeryüzünün çeşitli yerlerinde 1961 yılından beri analizler

  • 2 0 0 İL H A N K A Y A N - C E M A L E T T İN Ş A H İN

    yapılm aktadır. Y urdum uzda Ankara ve Antalya yağış istasyonları bu sisteme bağlıdır. Ancak, tabii izotoplarla ilgili verilerin Y urdum uzda değerlendirilebilmesi için özel laboratuvarlar kurulması gerekmektedir. Tebliğde Yurdum uz su kayanaklarm ın planlanm ası ve geliştirilmesiyle ilgili çalışmalarda tabii izotopların daha yaygın olarak kullanılabileceği ve bunun gerekliliği üzerinde durulm uştur.

    Radyoaktif izotoplardan yararlanılarak su yaşının saptanm ası da müm kün olabilmektedir. Bir yerden yeraltına sızan suların bir kaynaktan tekrar yeryüzüne çıkmasına kadar geçen süreye su yâşı denir. Hidrolojik araştırm alarda kullanılan lsO ve Detoryum kararlı, T rityum ise kararsız (radyolaktif) bir izotoptur ve yan lanm a süresi (yan ömrü)12 yıl kadardır. Bir kaynak suyunun Trityum muhtevası, o bölgede yeraltına sızan yüzeysel sularınkiyle oranlandığında kaynak suyunun yaşı, yani yeraltında kaldığı süre hesaplanabilir. Bu araştırm a yöntem inden, özellikle karstik bölgelerdeki havzaların yeraltı su bağlantılarının saptanm asında yararlanılm aktadır. Y urdum uzda Göller Bölgesi ve çevresindeki havzalarda yapılan çalışm alarda bunun uygulam alarına da yer verilmektedir.

    Son yıllarda uygulam a ve yararlanm a alanı gittikçe genişleyen bilgisayarlar, havzalardaki yağış ve kar erim elerinden doğan akım hesaplam alarında da geniş ölçüde kullanılm aktadır. II. Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde bu konu üzerinde de bir tebliğ verilmiş ve A. B. D. den alm an, konu ile ilgili b ir bilgisayar program ı tanıtılmıştır (2 7).

    ** *Çok iyi düzenlenmiş, program ı eksiksiz uygulanmış, bilimsel ağır

    lığı her o turum unda hissedilmiş olan II . Ulusal K ar Hidrolojisi Semineri 1 Nisan 1977 Cum a günü öğleden sonraki oturum unu takiben sona ermiştir. Tebliğlerin tam am lanm asından sonra seminere katı- lanların eleştiri ve önerileri için bir süre ayrılmış, burada belirtilen görüşler ilgililerce dikkatle kaydedilmiştir. Genellikle üzerinde birleşi- len nokalar şunlar olm uştur: 1) Yurdum uzda hidroloji çalışmaları yapan kuruluşlar arasında mevcut işbirliği daha sıkılaştırılmalıdır. 2) K ullanılan rasat aletleri ve yöntemleri m üm kün olduğu kadar uluslararası standartlara uygun durum a getirilmelidir. 3) Özellikle ilkbahardaki ani kar erimeleri, taşkınlar ve baraj havzalarının su kontrolünde büyük önem taşıyan rasat sonuçlarının daha çabuk değerlendirilebilmesi için telemetrik haberleşme sistemleri kurulm alı ve veriler ilgili kuruluşlarca daha düzenli bir şekilde yayınlanm alıdır. 4) Ge

  • I I . U LU SA L K A R H İ D R O L O J İ S İ S E M İ N E R İ 2 0 1

    rek genel hidrolojik çalışmalarda, gerekse kar hidrolojisinde eğitime ve bu konularda yetişmiş eleman sayısını çoğaltmaya önem verilmeli, yeni m etodlarla uygulam alı çalışmalar yapılm alıdır. 5) Bunlardan başka, kar hidrolojisi çalışmaları için doğal bir laboratuvar niteliğinde olan U ludağ’ın bu konuda pilot bölge seçilmesi, buraya kar meteorolojisi ve hidrolojisi istasyonları kurularak bir araştırm a merkezi durum una getirilmesi dileğinde bulunulm uştur.

    Bunlara ek olarak, konu ile ilgili görüş ve dileklerimizi biz de şöyle özetleyebiliriz: I I . Ulusal K ar Hidrolojisi Semineri, Y urdum uzda önemi gün geçtikçe daha çok anlaşılan kar hidrolojisiyle ilgili araştırıcıları biraraya getirmesi, bunlar arasında bilgi alış-verişine fırsat sağlamış olması, konu ile ilgili yeni m etodların ve olanakların tan ıtılması gibi yönleriyle çok yararlı olmuştur.

    Seminerde verilen tebliğlerin çoğunda, bir havzaya kar şeklinde düşen yağışın çeşitli fiziksel etkiler altında eriyip havazanın akımına katılması konusu işlenmiştir. Bu doğa olayı birçok yönüyle işletmecilik açısından önem taşım aktadır (çok amaçlı barajlar gibi). K ardan m eydana gelecek su m iktarının ve bunun havza akım ına katkısının önceden bilinmesi uygulam ada çok gereklidir. Bu am açla, birçok araştırıcı çeşitli matematiksel yollardan giderek doğruya en yakın değerleri bulmaya çalışm aktadırlar. Seminerde bunun birçok örneği tan ıtılmış, tartışılmıştır. Ancak dikati çeken nokta, tebliğlerde tanıtılan hesaplama yöntemlerine hep Yurdum uz dışından uygulam a örnekleri verilmesi olmuştur. I II . Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde çeşitli matematiksel formüllerin Y urdum uzdan seçilerecek havzalara, m üm kün olursa değişik coğrafi özelliklere sahip bölgelerimizden seçilecek tipik havzalara uygulanması ile elde edilecek sonuçları duymayı diliyoruz. Bir havzaya uygulanacak farklı m etodların sonuçlarını karşılaştırmak, bunlar arasında bulunabilecek farkların nedenlerini tartışm ak ve hangi formüllerin gerçeğe daha yakın sonuçlar verdiğini ortaya koymak, bu arada hava fotoğrafları gibi yeni olanaklardan da yararlanm ak um ulur ki çok ilginç ve yararlı olacaktır. Böyle çalışm alar için Yurdum uzdaki rasat değerleri her yerde yeterli olmasa bile m evcut bilgilerle işe koyulmak, eksiklerin daha iyi belli olması bakım ından da yarar sağlayacaktır.

    Biz, II. Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerini tertipleyen organizasyon komitesine başarılı çalışm alarından ve bize bu seminere katılm a fırsatını verm elerinden dolayı içtenlikle teşekkür ediyoruz.

  • 28 M art - 2 Nisan 1977 II. Ulusal K ar Hidrolojisi Seminerinde yer alan tebliğler (konularına göre metindeki sınıflamaya uygun olarak sıralanm ıştır):

    1 . D M İ kar rasat şebekesi ve kar rasat çalışmaları (Arif G A FU RD M İ).

    2 . E İE İdaresi Genel Direktörlüğü kar rasat çalışmaları (MeteT Ü R K S O Y , EİE).

    3 . DSİ kar ölçüm ağı (Bedri K Ö K N EL, DSİ).

    4 . K ar m eteorunun evrimi ve ilkbahar taşkın tahm inlerinde kullanılması (İbrahim G Ü R ER , D M İ).

    5 . K ar terazisi (Bedri K Ö K N EL, DSİ).

    6 . Sabit tesisli istasyonlardaki kar ölçüm m iktarlarında görülen eksiklikler ve ölçüm hataları (Esat ER İŞ, EİE).

    7 . Hidrolojik rasat şebekelerinin optimizasyon yöntemleri hakkında (Oktay A K M A N O Ğ LU , O D T Ü ).

    8 . K arın fiziksel özelliklerinin zamansal değişimine yükseklik faktörünün tesiri (İbrahim G Ü R ER , D M İ).

    9 . Hidrolojik su-havza modellerinde kar erime elemanının incelenişi (Ünal ŞORM AN, O D TÜ ).

    10. Yerdeki karın su eşdeğeri (Nuray Ü L K Ü M EN , D Sİ).

    11. K ar erimesinde regresyon analizi (Nurünnisa U SU L, O D TÜ ).

    12. K ar erime devresinde hidrograf analizi (Nurünnisa USUL, O D TÜ ).

    13 . Alansal kar örtüsü ve yağış indeksiyle akım tahm ini modeli (Mustafa K IL IN Ç , O D T Ü ).

    14. K ar istidlaline ait tatb ikatlar (Yalçın SENCER, D Sİ).

    15 . K ar üzerine yağan yağm urla birlikte m eydana gelen akımınhesaplanması (Mete TÜ R K SO Y , E İE).

    16 . K ar erim elerinden oluşan taşkınlar için bir m atem atik model (Alparslan A R IK A N , D M İ).

    17 . K ar erime akım larının az eğimli bölgelerde (ova ve vadilerde) ve dağlık havzalarda pik değerinin hesaplanması (Engin ALTAN, DSİ).

    202 İL H A N K A Y A N ■ C E M A L E T T İN ŞA H İN

  • I I . U LU SA L K A R H İD R O L O J İ S İ S E M İ N E R İ 203

    18. K eban Barajı işletmesi ve K eban havzası kar ölçü ağı ilişkisi (Necati Ö Z Ç IR P IC I, D S t).

    19. U ludağ kar gözlemlerinin su kaynakları mühendisliği yönünden değerlendirilmesi (M ustafa AYGÜN, DSİ)

    20 . Akarsularda buz hareketleri ve yığılm alar (Haşan DEN-K ER , İT Ü ).

    21 . O rm anın kar konservasyonu, kar erimesi ve su verimineetkileri (Nihat Ü Ç Ü N C Ü , DSİ).

    22 . O rm anlık havzalarda kar tutulm ası ve yığılması üzerinegörüşler (M ustafa KTLINÇ, O D T Ü ).

    23 . U ludağ Milli Parkında karın rekreasyonel önemi (Zeki Ö ZEL, Orm . Bak.).

    24. U ydular ve kar hidrolojisinde uygulam aları (Yahya DAY- LAN, D M İ).

    25 . Uzay araçları ve uydu fotoğrafları yardım ıyla kar örtüsününincelenmesi (Engin ALTAN, DSİ).

    26 . Tabii izotopların hidrolojide kullanılması esasları ve Türkiyeyağışlarının tabii izotop m uhtevasından örnekler (Yücel Y U R TSEV ER , E İE).

    27 . Havza yağış ve kar erimesi hesaplanması bilgisayar program ı(Veli ÇA PA N O Ğ LU - M esut G Ü NEL, DSİ).