17
1 l-G. l L/L HZ. MUHAMMED. VE EVRENSEL MESAJI SEMP02YUMU' 20-'22 2007 Doç. Dr. Mahfuz Söylemez vmm Küt!.i!'lhi!Mfll 2-C)J. . 5 2_ Tas. No: \,..-\ A :t_ . 'tl\ · Dergisi 2007 .

HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

1 l-G. l L/L

HZ. MUHAMMED. VE

EVRENSEL MESAJI SEMP02YUMU'

20-'22 NİSAN 2007

)'ayına Hazırlayari

Doç. Dr. Mahfuz Söylemez

·ruı' ·ı~e t11Vatıet vmm hılüm AN\~mm!\lim Maı·k@:ııi

Küt!.i!'lhi!Mfll

2-C)J. . 5 2_ Tas. No: \,..-\ A :t_ . 'tl\

· İslami İlimler Dergisi Yayınlan Aralık 2007 .

Page 2: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

İsliimi İlimler Dergisi Yayınlan: 2

İslfuni İlimler Dergisi Yayınlan Dizgi Kapak: İslfuni İlimler Dergisi Baskı, kapak baskı, cilt: Özkan Matbaacılık Birinci Basım: Aralık 2007

ISBN: 978-975-98073-3-7

İsliimi illm.ıer Dergisi Yayınlan Yeniyol Mahallesi l.Gazi Sok. No:9/2 ÇORUM Web: islamillimlerdergisi.com Tif: o 364 224 81 18 ' e-posta: islami_ilimlerdergisi®yahoo.com

Her yazının dil ve bilimsel sorumluluğu yazarına aittir.

Page 3: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

HZ. MUHAMMED (S.A) VE SADE HAYATI

Ahmet YILDIRIM"

Birey açısından yaşadığımız yüzyılın en önemli olgulanndan biri ekono­midir. Bu olgu, günümüz ınsanının hayatına adeta tek belirleyici olarak gir­mek suretiyle kendıni hissettirmektedir. Ekonominirı en belirgın amacı ihtiyaç güdüsünü tetikleyerek ınsanlan tüketime sevk etmesidir. Tüketim kültürü ınsanlan bütün yönleriyle kuşatmış durumdadır. Dolayısıyla bu kültür insan­Iann sahip olduğu nimet, güzellik ve değer adına ne varsa hepsıni tüketmek­tedir. Bu kuşatmadan kıırtulmanın yolu ise sahip olduğumuz ahlaki ve dini

· değerlere yeniden dönmı:ktir.

Referanslan yerel, kültürel ve dini değerlere dayanan, günümüzde de git­tikçe ön plana çıkan ve Müslüman hayat tarzına yakın olduğu görülen sade/ yalın hayat pek çok kimse tarafından tercih edilen hayat tarzı olmuştur. Hatta sade hayat, Batı dünyasında bir hayat biçimi, bir hayata bakış tarzı, bir felsefe olarak geniş kitlelercekabul gören bir· akım haline gelmiştir. İşte Müslüman hayat tarzını belirlemed~ Hz. Peygamber'ın (s.a) yaşadığı hayat tarzının çok önemli model, örnek ve belirleyici yönü bulunduğu bilinmektedir. Dini değer­lerin taşıyıcısı konumuncia olan peygamberler, gönderildikleri toplurnlara her zaman örnek ve model olmuşlardır. Peygamberimiz Hz. Muhammed'ın (s.a) örnek kişiliğıni ve hayat tarzım, bugün bütün insanlığa, fert, aile ve topluma aktarmaya büyük ihtiyaç varc;lır. Zira onun hayat tarzı ınsan hayatımn her yönünü ve alarum kuşatan bir özelliğe sahiptir. Ayrıca onun hayatını bilme­den ve onun sahip olduğu değer ve vasıfları öğrenmeden dinimizi yaşamak ve anlamak da mümkün değildir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a) söz, davramş ve uygulamalanyla ınsanlık tarihıne benzeri bulunmayan bir hayat tarzı oluş­turmuş ve ortaya koymu:;ıtur. Hz, Peygamber'ın (s.a) örnek alınması onun bu yönlerini iyi bilmeye ve tammaya bağlıdır.

Biz de bu tebliğimizde Hz. Peygamber'ın (s.a) sade haya.tım irdelemeye ve hayat tarzıyla ilgili hususlan ortaya koyinaya, kısaca nasıl yaşadığıyla ilgili soruya cevap bulmaya çalışacağız.

İşte biz bu tebliğimizde bu gibi sorular cevap bağlamında şu konuları ın­celeyeceğiz.

Hz. Peygamber'ın (s.a) özel hayatında sadelik bağlamında Hz. Peygamber'ın (s.a) bir günlük hayatı ve aile hayatı üzerinde durularak sade hayat perspektifi

.. Doç. Dr., SDÜ ilahiyat Fakültesi Hadis Anab!l!m Dalı Öğretim Üyesi.

Page 4: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

262 Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyumu

ve unsurlan tespit edilmeye çalışılacaktır. Ayrıca Hz. Peygamber'in (s.a), sos­yal hayat ve sadelik yönü de kısmen de olsa irdelenecektir.

Sade Hayat Nedir'?

Sadelik kavramı, "düz, basit, yalın, gösterişsiz, süssüz, kanşıksız, katkısız, süsü-gösterişi olmayan, yalın, tekellüfsüz, süsten-püsten annmışlık" anlarn­Ianna gelmektedir.

insaniann sadelik kavramı konusunda görüşleri farklı farklıdır. İnançla-n. maddi durumu, toplumsal konumu, eğitim seviyesi gibi faktörler kişilerin sadelik anlayışını belirler. Gerçekt~n sadeliğin ne olduğu, kıstaslannın ne olduğu, neye göre belirlenmesi gerektiği ortaya konulmalıdır. Mesela bizim toplumumuz mu sadedir, örneğin bir Avrupa ülkesindeki insan hayatı mı sadedir, yoksa fakir bir Afrika ülkesi mi·sade bir yaşayışa sahiptir. Bunlar belirgin değildir. Bunlara rağmen sadeliği, belki de şu şekilde tanımlaya­biliriz:_ İhtiyaç kadanyla yetinmek. Bu ise, zaman, mekan ve kişiden kişiye değişen göreceli bir duruın olmasına rağmen, kişinin doğru olanı bulmasıyla mümkündür.

Sade hayatı, doğal, yalın, düz, basit, gösterişsiz, şatafattan annmış bir

hay~t olarak tarif etınek ~ümkündür. Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek, israf etıneden ve yardımlaşa­rak yaşayabilınesidir. sağlıklı ve huzurlu bir hayat sade yaşamdır. Aıılamsız koşuşturmalann olmadığı stressiz hayattır. Sade hayat kendi tarzını oluştur­maktır. Mutluluğu yakalayabilmektir. Kişinin kendisiyle hanşık olması de­mektir. Sadelik genelde gerçeğin belirtisi olarak da kabiıı edilmiştir.

İşte bu noktada dini öğretilerin, kişilerin hayat tarzını belirlemede önemli faktör olduğu gerçeği öne çıkmaktadır. Dininiizin zihniyet alanı içerisine giren dünyaya bakışı ve tavn yinii eşyaya, tabiata ve maddeye bakışı,· hayat tarzını belirlemede önem arz etmektedir. .

islama göre dünyı:ı. hayatı ebedi mutluluğun kazanıldığı yerdir. Bu yö­nüyle dünya, insanın istifade ettiği ninıetler yurdudur. Çünkü insanın bu nimetler olmadan hayatını idame ettirmesi mümkün değildir. Bundan do­layı Kur'an'da dünya nimetleri üzerinde de çokça durulmuştur. Oluınlu ve olumsuz yönlerine dikkat çekilmiştir. Bu nimetleri genel olarak mal (eko­nomik değerler), kadın, evlat, yiyecekler, içeçekler ve giyicekler diye sırala~ inak mümkündür. Bunun yanında Kur'an-ı Kerim, nimetleri bakımından dünyanın Allah'ın lutfunun sınırsızlığını ifade etınekte; servet, mevki, sağlık ve yaşayış güzelliği bakımından insanlar arasındaki farklann, ilahi takdirin bir gereği olduğunu, dolayısıyla, bu dünyada mutlak eşitliğin imkansızlığını vurgulamaktadır. .

Page 5: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayatından Kesitler 263

Hz. Peygamber'in (s.a) Sade Hayatı

Hz. Peygamber'in (s.a) hayatı inanan bireyler için her yönüyle örnektir. Onun tavsiyelerinde ve hayat akışında en dikkat çeken hususiyetlerden birisi ise sadeliktir. Peygamberler tarihine bir göz attığımızda hemen hemen bütün peygamberlerin, dünya ve nimetleriyle olan ilişkilerini ihmal etmeyip sürdür­düğünü ve hayatın içerisinde olduklannı görürüz. Onlar bu yönleriyle de üm­metlerine örnek olmuşlar~ır. Onlardan biri ve sonuncusu olan Hz. Peygamber (s.a), her hususta olduğu gibi, sade hayatı ve dünyaya bakış konusunda da bize en güzel örnekleri sunmuş, aynı zamanda Mescid-i Nebevi'nin kutl,u çatısı altında benimsediği doğru ve sağlıklı hayat tarzıyla da gönüllü olarak dünya­nın cazibesine kapılmayan örnek bir nesil yetiştirmiştir. Bu yönüyle onun ha­yatı doğallık, tabiilik ve sadeliğin hakim olduğu bir hayat olduğu söylenebilir.

Sade kelimesinin anlarnlarında ifade edildiği gibi sade kavramının anlam­lan arasında, şatafatı olmayan, yalın, tekellüfsüz, kanşıksız, katkısız anlam­lan bulunmaktadır. İşte bu manada Hz. Peygamber(s.a). insanların en sade olanıdır. O, bu manada sade hayatı, gönüllü olarak tercih etmiştir.

Rasülullah'ın (s.a) hayatı daima hep aynı standart içinde olmuştur. Yani o daima mütevazi, sade ve basit bir hayat sürdürmüştür. Bu sade hayatı sırf kendisi yaşamamış, aile ve yakınlarına da öğretnıiş, kendisinden sonra ge­len bazı halifeleri O'nun yolunu takip etmiştir. Müslümanlar da, dünya ve ahiret mutluluğunu Kur'an'a tabi olmak, Hz. Peygamber'e (s.a) bağlanmak, onu örnek almak, izinden ve yolundan gitmekle elde edebilir. Öyleyse Resül-i. Ekrem'in (s.a) sade hayat anlayışını daha iyi anlayabilmek için. öncelikle ola­rak "Bir Günlük Hayatı" üzerinde durmayı uygun buluyoruz.

Hz. Peygamber'in (s.a) Bir Günlük Hayatı

Hz. Peygamber'in (s.a) burada zikredeceğinıiz günlük hayatıyla bilgiler si­yasi çallı:antılardan uzak Medine'de geçirdiği sıradan bir günde yaşadığı genel hususlar olacaktır.

Resill-i Ekrem (s.a) sabah namazım kıldıktan sonra seccadenin üstüne uzanır, güneş doğuncaya kadar istirahat eder, sonra uzaktan yalı:ından ken­disini görmeye gelenleri kabul etmeye başlardı. Gelenler halka şeklinde etra­finda toplamrlardı, O, çevresindekilere vaaz eder, öğütler verir, sorularını ce­vaplandırır, hatta gördükleri rüyalan tabir ederdi. Bazen arkadaŞlarına kendi royalarını anlatırdı. Hem okul, hem meclis, hem de sohbet yeri olan mescitteki bu oturumlarda her şey konuşulurdu. Bir yandan cahiliyye devri konuşulur, bu devie ait şiirler okunur, öte yandan yeni oluşan İslam toplumunun sosyal, ekonomik, siyasi meseleleri müzakere edilir, ganiınet ve zekat dağıtılır, gelir ve gider durumu görüşülürdü. Genellilde bu faaliyet kuşluk zamanına kadar rsürerdi. Kuşluk vakti gelince (güneşin doğmasından bir ili saat sonra) Pey-

Page 6: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

264 Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Serrtpozywnu

gamberimiz (s.a) dört yahut sekiz rek'atkuşluk (duha) namazı kılar, kuşluk vakti ile öğle namazı arası; çoğunlukla mescitte bulunur. ashabın eğitimiyle ilgilenirdi. Öğle namazından sonra evine gelir, ev işleriyle meşgul olur, elbise ve ayaklmbılan tamir eder, duvann dökülen sıvasını onarır, hayvanlarını sa­ğardı. ,ikindi namazından sonra mutlaka evine uğrar, eşierini teker teker ziya­ret eder, hal ve hatırıarını sorar, geceyi ise -genellikle- sırayla birinin yanında geçirirdi. Peygamberimizin (s.a) evi, her birini bir eşine tahsis ettiği, kerpiçten yapılmış, üstü hurma dallanyla örtülmüş basit adacıklardan ibaretti. Geceyi geçireceği eve diğer eşleri de gelir, Peygamberimiz (s:a) yatsı namazından dö­nünceye Iradar aralarında görüşüp konuşurlardı. O (s.a), namazdan dönünce her biri kendi odasına çekilirdi; Rasülullah (s.a) Efendimiz, yatsı narnairndan sonra oturup konuşmayı, vald.t geçirmeyi sevmezdi. Yatmadan önce "İsra, Zü-

, mer, Hadid, Haşr, Teğabun, Cum'a" sürelerinden birini okur, sonra düasını yapar ve sağ tarafı üzerine yatar, sağ elini, sağ yanağımn altına koyardı. Yata­ğı ya deri, ya hasır, yahut da basit bir yataktı.

Sevgili Peygamberimiz (s.a) gecenin yansı yahut üçte ild.si geçince uyamr, yastığına yakın bir yerde bulundurduğu misvakı (belli bir ağaçtan yapılmış bir nevi fırça) ile dişlerini ovar, sonra kalkar, abdest alarak -bütün ömrünce devam ettiği- gece namazım kılardı. Gece ibadetini eda edince bir süre daha yatağında uyur, sonra müezzini Bilai sabah ezanını okurken uyamr, abdest alıt, sabah namazımn sünnetini odasında kılar ve cemaatle farzı eda etmek üzere mescide giderdi.

Hz. Peygamber'in (s.a) günlük hayatıllin geçtiği mekanlan mescit, eVi, pa­zar ve cadde. ve sokaklar olarak zik:retmek mümkündür. Aynca verilen bil­gilerden Rasülullah'ın (s.a) zamana ne kadar titizlikle riayet ettiği, zamanın bir dakikasım bile boşa geçiriDediği ve hayat tarzım buna göre tanzim ettiği görülecektir. Sorunıluluklarını bilen bir aile reisi olan zamarnnın bir kısmını ailesine ayırıyordu. Şimdi de birazda Sevgili Peygamberimizin (s.a) ane hayatı üzerinde duralım.

Hz. Peygamber'in (s.a) Aile Hayatı

Hz. Peygamber'in (s.a) hayatın içerisinde olduğunu gösteren ve hayat tarzı­m belirleyen unsurlardan bir tarafırıı da onun aile hayatı oluşturduğunu bili~ yoruz. Eşi Hz. Aişe onu bir eş ve aile reisi olarak anlatırken bu yönüne işaretle "Rasülullah (s.a) herhangi bir beşer(den farksız) idi. Kendi elbisesini yamar, koyununu kendi sağar ve kendi işini kendisi yapar, ev işlerinde ailesine de hizmet ederdi" diye nitelendirmektedir. (Buhari, Ezan, 44)

Tarih boyunca birçok büyük insan, yüce hedeflere erişebilmek için dünya menfaatlerine, rahat ve huzura arkasını dönmüş,.büyük çileler çekmişlerdir. Bu sıkıntılı ve çileli hayatı, sevdiklerine yaşatmamak için buniarın çoğu bekar

·kalmayı tercih etmiş, kadın ve çocuk sevgisinden mahrum yaşamışlardır. Re-

Page 7: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayatından Kesitler 265

sül-i Ekrem EfendimiZ (s.a) bu konuda emsalsiz bir örnektir; O (s.a), hem çilelerinen büyüğünü yaşamış, hem evlenip çoluk çocuk sahibi olmuş, hem de çoğu servet ve refah ortamında yetişmiş eşleri ile çocuklanna, diğer Müslü­maniann altında bir refah hayatı yaşatmıştır. Fetihler İslam toplumuna servet alutınaya başlayınca, eşleri bundan pay istemişler, o (s.a), buna karşı çıkarak "Ya ben yahut da dünya zineti ve zevkleri" demişti. Eşsiz eğitiminin tesiri iledir ki hepsi O'nu (s.a) tercih etmiş, birer kat elbiselerini ve kerpiçten odalan için­de birer gönül sultarıı olarak yaşanıayı yeğlemişlerdi. Olay Kur'ılıı ayetlerinde şöyle anlatılmaktadır:

"Ey Peygamber! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya hayatını ve süslerini is­

tiyorsanız gelin size bağışta bulunayun ve güzelliicle salıvereyim Eğer Allah'ı,

Peygamberini, ahiret yurdunu istiyorsanız bilin lci, Allah içinizden iyi daura­

nanlara büyülc ecir hazırlamıştır." (el-Ahzab 33/28-29) Resul-i Ekrem (s.a) bu sade hayatını yaşarken zorlanmıyordu. Çünkü insanlara maddi varlığın ve zevklerin balışettiği huzur ve mutluluğu O (s.a), sevdiği Rabbi ile, bir an kesintiye uğ:ranıadan devanı eden beraberlikte buluyor, Bu kadar açlık ve susuzluğa nasıl dayandığım soranlara "O beni yedirip, içiriyor" cevabını veri­yordu. ((Buhari, Savm, 49-50; Müslim, Siyam, ll, 57-58; Dılrimi, Savm, 14) Bu ruh halini ve kema.Iini, yirmi üç yıllık eğitimeilik hayatında, başta ailesi ve yakınlan olmak üzere ~shabına da aktarmaya çalışmış ve büyük ölçüde başarılı olmuştur. Sevgili Peygamberimiz (s.a) dünya menfaat ve zevklerine yüz vermeyen hayatı ile, kendisinden sonra gelecek olan kimselere de örnek olmak istemiştir.

İnsılııi duygular, siyasi ve sosyal sebeplerle hayatım birleştirdiği eşleri, onun (s.a) sade hayatına ayak uydurmak zorunda idiler. Bu sebeple ba?en hayatlarından şikayetçi olur, bazen de birbirlerini kıskamrlardı; fakat Resill-i Ekrem (s.a) bir gün bile onlardan şikayetçi olmamış ve kendilerine karşı .sert­iık göstermemiştir. Ancak eşlerinin zaman zaman Hz. Peygamber' e (s.a) karşı seslerini yükseltebilmeleri ona karşılık vermeleri, danlmalan ondan ısrarla çeşitli dünyalıklar istemeleri, adeta onun aym zamanda bir Peygamber oldu­ğunu göz ardı edercesine böylesi tavırlar sergileyebilmeleri, onların nazannda Hz. Peygamber'in ne denli sade ve tabii bir eş olduğunu g()sterir. ·

Örnek insan Hz. Peygamber (s.a), ev idaresi ile bizzat meşgul olmaz, eline geçeni, eVine gelmeden son kuruşuna ve parçasına kadar ümmete dağıtırdı. Kendisi ve ailesi, Hayher civarındaki küçük araziden elde edilen gelir ile geçi­nirlerdi. EVin idaresini Hz. Bila.I yürütürdü, btr gün kendisine Hz. Peyanıber'in (s.a) ailesinin nasıl geçindiğini sordular. Bila.I şöyle anlattı: "Rasülullah'ın (s.a) eVinin idaresini ben yürütüyordum. Kendileri çok sade ve yoksulca bir hayat sürerlerdi. Bununla berabe:ı; hiçbir misafiri çevirmez, onlara bazen bizzat hiz­met ederdi. Eve bir yoksul gelir de yardım isterse olanı verirdi. evde bir şey bulunmazsa beni gönderir, ödünç buldurur ve yoksulu yine boş çevirmezdi."

Page 8: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

266 Hz. Muharruned ve Evrensel Mesajı Sempozyumu

Hz. Peygamber'in (s.a) hayatın içinde olması itibariyle günlük ve aile haya­tiyla ilgili bu genel bilgilerden özel hayatında sadeligin, tabiligin ve yalınlığ;ın nasıl gerçekleştigine geçmek istiyoruz.

Hz. Peygamber'in (s.a) Özel Hayatında ~adelik

Hz. Peygamber (s.a) her zaman orta yolu (i'tidali) tercih etmiştir. Orta yol (i'tidal) genelde insan hayatında tabiilik ve sadelik olarak görülür. Bundan maksat bir işin veya davranışın insanın yaratılışına ters düşmemesi ve zorla­maya dayarımaksızın kolaylık içerisinde gerçekleşmesidir. Bu husus Resül-i Ekrem'in (s.a.) hayatında her zaman görülmüş, ve dinin kolaylıktan ibaret oldugu prensibi her zaman hayatmda-canlı kalmıştır. Hi. Peygamber (s.a) bu konuda kendisini bilhassa fıtrata ve dine karşı zorlayanın sonunda dine yenik düşecegini işaret etmiştir. Bundan dolayı hadislerinde mutedil davranınayı önermesi, .emirlerinin güç nispetlnde yerin!'! getirilmesine özen göstermesi, na­file ibadetlerle takat nispetinde meşgul olmayı emretmesi, dinin itidal/tabiilik çizgisinde yaşarımasını emreden, bir başka deyişle itidalin tabiilik olarak yan­sıdıgı rivayetlerdir. İtidali tabiilik olarak yansıtması açısından şu iki rivayeti de burada zikretmek yerinde olacaktır.

Rivayete göre Beni Amir'den bir heyet N ebi'ye (s.a.) gelerek, Sen bizim ve­lirnizsin, Sen bizim efendirnizsin, Sen bizim en şereflimizsin tarzında iltifatta bulunmuşlar. Kendisine beslenilen muhabbetin bir ifadesi de olsa, hiçbir şe­kilde mübalagadan hoşlarımayan Allah Resulü (s.a.) derhal onlara, "Mesele­nizi arz ediniz! Sakın şeytan sizi (aşırılıga) sürüklemesin" (Ahmed b. Hanbel, Musned, N, 25) diye niübalagaya varan ifadelere gerek olmadığ;ını bilhassa belirtmek istemiş ve bir öğ;retmen olarak bağ;lılarını egitirken uyguladığ;ı ter­biye metodunda itidali gerçekleştlrmeye çalışmıştır. Aynı şekilde bir diger ha­disinde Resül-i Ekrem (s.a.}, kendisini aşırı şekilde övmemeleri konusunda ashabuu uyarmış, "Hıristiyanların Meryem'in oğ;lunu (İsa'yı, tabii konumun­dan çıkartarak ilab.laştırdıklan ve böylece) övmekte aşırılıga düştükleri gibi, qeni övmede aşırılık göstermeyiniz" buyurmuştur. Bir başka ifadeyıe bu nok­tada tabiilik çizgisinden sapmaya katiyyetle karşı çıkmıştır. Hz, Peygamber bu aşırılığ;ı sadece nehy etmekle kalmamış, aynı zamanda, "Ben O'nun anecik kuluyum. Binaenaleyh bana, Allah'ın kulu ve O'nun Resulü deyiniz" (Buhan, Enbiya, 48) ifadesiyle kendisi hakkındaki tabiilik/itidal ölçüsünü de, ortaya koymuştur. Hz. Peygamber'in (s.a) dini hayatında. var olan bu ölçü bütün yön­leriyle hayatın diger alanlan ve unsurlan için de geçerlidir.

Gönüllü Olarak Fakir Gibi Yaşamayı Tercih Etmesi

Rasülullah'ın (s.a) hayatırım bazı dönenılerinde maddeye esir olan yaşadığ;ı toplumun malları, kendisine sel gibi aktığ;ı halde, bunlara zerre kadar önem vermemiştir. Eline geçen maddi şeyleri bir gün bile yanında tutmadan hemen

Page 9: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

'Hz. Peygamber'in Hayatmdan Kesitler 267

daabxg, iimmetinden fald; birinin yagaylgi gibi hayat siirmiigtiir. Niteldm Allah TerT15 diinya nimetlerini ona arz etmigti. Bir giin CebrW (a.s) geldi ve,

"YE% Muhammed! Allah sana selam ediyor. Isterse onun icin gu dagl alb- na cevireyim diyor, ne dersin?" dedi. Resa-i Ekrem (s.al qoyle cevap verdi: "isternem. Bu dunya, evi olmayanlann evi, mah olmayanlann mahdlr. Diinya mahu alalslzlar toplar."[Musned, I, 242, 258, 300, 301, VI, 71)

Olan ve ihtiyaQ Kadanyla Yetinmesi

EbQ Hureyre'den. 0 giiyle anlabyor: "Rasiilullah'a (s.al sic& bir yemek getirildi. Yemegi yedi ve bitirince goyle dedi: Allah'a hamdolsun! Su kadar za- mandan beri mideme sicak yemek girmemiqtil" (ibn M&ce,.Zuhd 10)

Yine EbQ Hureyre anlabyor: "Rasixlullah (s.a) bir giin veya bir gece evinden &gan gkm~gb. Bakb ld, Hz. Ebu Bekir ve Hz. 0mer oradalar. Onlara:

'Bu saatte sizi evinizden &?an r$aran sebep nedir?' diye sordu. Onlar:

'AcIIlr, y5 RasQlallah', dediler!. Peygamberimiz:

'Gucii ve kudretiyle c m elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, sizi evi- nizden r;ilraran sebep beni de evirnden cllrard~; haydi ldlcmz' buyurdu. Ilusi de kallnp, Resill-i Ehemle birlikte ensiirdan birinin evine geldiler. Fakat o z5t da evinde dewdi. Ama hanum RasQlullah'i goriince:

'Hog geldiniz, buyurunuz', dedi. Rasiilullah (s.al:

'FaIan nerede?' diye sordu. Kadm:

'Bize tatli su getirmekicin gitti', dedi. Tam o slrada evin sahibi olan Medine'li sahabi geldi, Rasfilullah'a (s.a] ve iki arkadaglna b&t&tan sonra:

'Allah'a harndolsun, bugiin, hie lrcimse misafir yoniinden benden daha bah- tiyar dewdir', dedi. Hemen gidip onlara iqinde korugu, olgunu ve yaql bulu- nan bir hurma s a l h getirdi:

'Buyurun, yiyiniz', dedi ve eline bleak aldi. Rastllullah (s.a] ona:

'Sawan hayvanlara salan dolrunrna', dedi. Ev sahibi onlar icin bir k o p n kesti. Onlar da koyunun etinden ve hurmadan yediler; tath sudan ietiler. Hep- si yemege d o p p suya kanmca, Rasdullah (s.a) Ebll Bekir ve 0mer'e aoyle dedi:

'Gucii ve kudretiyle' camm elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, luyamet giiniinde bu nimetlerden sorguya celdleceksiniz. Sizi evinizden acIIlr cllrkrd~, sonra evinize donmeden gu nimetlere kavugtunuz' buyurdu." (Muslim, Eqribe 1401

"Rasfdullah, Allah'a kavuguncaya kadar ince undan yapbug elimek ve I n z m g koyun eti yememigtir." (Buhm, Et'ime, 8)

Page 10: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

268 Hz. Muhammed ue Evrensel Mesaj~ Sempozyumu

Kaynaldarda Resd-i Ekrem'in (s.a) hayat gelrliyle ilgili olarak yukanda a- redilen rivayetler goriildugii gibi zengin olmadi&, alrsine fakir denebilecek bir hayat surdugune dair bilgiler mevcuttur. Ancak bu bilgilerin bir hsmi tek ta- rafh ve belli' b u doneme mahsus olsa da onun faldrligi zorunlu degil, iht iyd, goniillii bir fakirlili. olmugtur. C W u kendisi gehirler ve iilkeler fethetmig, hesabi tutularnayacak kadar diinya mah elde etmig olmasma r a w e n boyle bir hayat t a r m benimsemigtir.

Hz. Peygamber'in (s.a) yukanda zilrredilen yiyecelrlerle birlikte bah ve hel- vayl, eti. zeytin yagml, hurmay, tiridi ve kabak yemegini severdi. (BuhM, Et'ime, 32: Ibn M2ce Et'ime, 14, 26, 27, 34, 38) Bunun y m n d a Rasfilullah (s.a) nimetin her ~egidinden istifade etmig her turlu yi~ecegi yemigtir. Ama kendi bolgesinde olmad~& igin keler etini, lrijtu lrolctugu icin s o w ve sanm- sag1 yemekten hoglanmaz ve sevmezdi. (Buhm-, Et'ime, 14, 49)

Peygamber Efendimizin yedigi yiyecelderde mad@ baghca ozellilr;, hela ve temiz olugu ile birlilrte tabiilik ve viicuda yaraylgh olup olmaylgldlr. Yemek seCme ve yemege kusur bulma adetleri kesinlilde yolrtu ve hic; o lmarmg~.

Igte Hz. Peygamber'in (s.a) hayatmda yeme ve iqme konusunda goriilen bu tabii durumlar bugun toplumumuzda goriilmedigi i ~ i n toplum bir tahm shnblara maruz kalabilmektedir. 0rnegln toplumlann icine dugtugu silan- a a n n temelinde, insanlann normalin dlglnda gozunun gordugu, gonlunun istediB geyleri alamaman, yiyememeleri yatmalrtadlr. Buna gore insanoglu, umdugunu bulamamamn kiiskunliigu ve karamsarhB ile buldugu ile yeti- nip ona gukretmenin verdigi huzurluluk h a l l e ~ d e n birini seCme durumuyla Ir;argi karg~ya bulunrnaktadlr. Rastilull.ah'm (s.a) hayatma bakbgmlzda onun megru ve temiz olan her ~ e y i yiyip i~tigini goruyoruz. Biz de c m m her istediginin pegine diigmek yerine Rasillullah'm (s.a) yaph& gibi elimizdeki ile yetinip gulnederek giiniillii sadeligi hayaimma yerlegtirmeliyiz.

Hz. Peygamber'in (%a) Giyim-Kugarm

Rasiil-i Ekrem'in (s.a) giyecelrler konusundalri tutumu, en dam, viicuda en yararh, hafif, giyllmesi ve glsanlmasl en kolay ve sade olam secmelr gek- lindeydi. Cogu kez rid2 (belden yukan giyilen dikigsiz elbise) ve izfu (belden aga&sn orten elbise) giyerdi.( 1bn M2ce. Lib&, 1)

Meghur bir hadiste ise Allah Resdii'nun (s.a) goyle buyurdugu rivayet edil- migtir: "Sade elbise giymek imandan kaynaldanan giizel bir haslettir." [EbB D2vlid, Teraccul; 1: 1bn M2ce, Zuhd, 4; H&im, Miistedrelc, I, 9: Taberb-, el- Kebir, I, h. no: 791)

Bu konudaki hadisler dikkate alm&@nda giyim kuqam konusunda Hz. Peygamber'in (s.a) bizlere gu olc$itleri vermig oldugunu gormelrteyiz:

- >, --- a-

Page 11: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayattndan Kesitler 269

I- Israftan kagnmak,

2- Giyinmeyi Idbir, gurur, azamet ve gosterig vesilesi yapmamak,

3- Icinde bulunulan sosyal s m h imk;In ve gartlarma uygun biqimde gi- yinrnek.

0zel Ya$antisinda Sade Hayat Perspektifi

Bizzat Hz. Peygamber'in hayatma bakbirjrmzda goriiriiz lsi o, bir peygamber oldugu kadar, bir devlet reisi, bir komutan, bir abid, bir h2ki1-11, bir ogretmen ve aile reisi idi. Eger bulabilirse yiyecek ve icecelrlerin iyi ve giizelini tercih eder, guzel giyinmeyi, giizel koku surunmeyi severdi. Dunyaya hrsh degildi. ihtiyacindan fazlasm istemezdi. Elde ettigi ltadanna ran oldu. Hz. Peygamber boyle davranmalda, aslrnda Kur'Wm ~u emrine uyrnuy olmalrtan bagka bir gey yaprmyordu: "Allah'uz sana verdilcleriyle nhiret yurdunu ara, dunyadan da nnsibini unutma." (el-Kasas 28/77)

Ancak bu konuda kaynaldarda mevcut olan diger ban rivayetler ferdi tes- pit ve intibalardan ibarettir. Bunlann tek tar& ve eksik olmas~ muhtemeldir. Herkes belli bir zaman kesitinde HzPeygamber'i (s.a) nasll gormugse onun o zamanlri halini, anlatmaya ve yansitmaya cdgrmghr. Anlaldmaya cdgllan donem Medine hayatlnrn ilk ylllan olup, topyelriin maddi sdantr celsildigi za- manlar olsa da Hz. Peygamber'in bu tarz hayatr tercihte goniillii oldugu ve gikayeti olrnadl& anlagllmaktadlr. Sade hayatta da goniilliigiin esas oldugu bilinmelctedir.

Sunu da belirtmek gerelrir Id, peygamberlik vazifesi Resiil-i Elurem'in (s.a) ailesinin gelirini biiyiik oletide azaltrmg ve hatta bir sure tarnamen kesintiye bile ugratrmgbr. Kaynaldar onun, aesini , hicn 3. ve 4. ylllara kadar ne gibi gelir Iraynaldanyla gecindirdigi hususunda bir bilgi vermez. Bir taraftan i l f i vazifeyi yerine getirrne mecburiyeti, ote yandan tabiatrndan kaynaldanan be- $en istelrler, aile mesuliyeti ve aynca toplumun sert ve vahgi tepkisi butun bunlar ona zgcalt bir peygamberin dayanabilecegi kiilfetler getiriyordu. Hz. Peygamber (s.a) h a y a m belli kesitlerinde ban sebeplere b a a olarak maddi sllunt~ icerisinde kalnug ve maddi zorluldarla kar$llagmgtx. Bunun altsini ldmse iddia edemez.. Ancak zorunlu donernlerde fakirlilt ve yolduktan da olsa Hz. Peygamber'in bu tur tawlan andlran davrmglan kendi tercihidir. C U i i bollulr ve refah donernlerinde de bu t a m si~diirmiigtiir.

Hz. ~eyga&ber (s.a). Sosyal Hayat ve Sadelik

h s a n sosyal bir varhktx. Her insarm pek colt nolrtada birbirine muhtac oldu@~ bilinen bir gereektir. h s a r m dfinyada mutlu ve huzurlu yagabilme- si kendisinin dlgmdaldlerle, yani sosyal ~evresi ile iliglcilerini s a w & bir ze- mine oturtmasma baglldlr. Bundan dolayldlr Id, etrafindaldlerle ve yagadlgl

Page 12: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

270 Hz. Muhammed ve Evrensel Mesaj~ Sempozyumu

toplumdaki sosyal s d a r l a haksmkga ve qabgmaya mahal vermeden diya- log iqerisinde bulunmak, sosyal hayatm iqerisinde kalmarak topluma hizmet sunmak: dostlugu devam ettirebilmek, diigmanhga sebep olabilecek taw: ve davrmglardan kaqmmak, toplumlarda deggimin oncusu olan lriqilerde ol- mas1 gereken ozeWer arasmda yer almalctadlr. Peygamberler de yagadrlzlan toplumlarda bu yonuyle oncu olmuq qahsiyetlerdir.

Hz. Peygamber de hayatr boyunca her statudeki insana insdm hafir- latrmg ve onlara insanca muamele yapllmasr konusunda iirnelc davrmqlar sergdemigtir.

Bu yonuyle RasiYullah'rn (s.a) sade h a y a m gelsillenmesinde sosyal ve ekonomili; hayatln iqjnde bulunmamn, q&gip k;azanmamn ve insanlara inf* etmenin onemli bir yen vardlr. Hz. Peygamber bu lronuda da oncu ve omek olmug, infakta bulunrnu~, yoksullara yardun etmig ve her konuda bagkala- rn yararlandmak iqin qaba gostermigtir. Onun sosyd boyutlu bu tutum ve davrmglan, nimetleri elde etmeye q&gan kirnsenin gosterdigi olumlu bir sadelilc ornegydi. Hz. Peygamber, bu konumuyla sosyal ve ekonomik hayatm bizzfit iqerisinde, merkezinde bulunuyordu. O'nun sadelik qeklinde tezahur eden ziihidligi, Hint felsefesinden esinlenerek elde edilen mahrumiyet zfidligi degildi. Bu zmdlik, bagkalan iqin q&gp kazanan lrimsenin zfidligiydi. Ka- z a n d r l l m belli bir I u s m hayatm surdurebilmek ve b a g l r a i m n yaran- na olan p.bqmalan devam etttrebilmek i ~ i n kendi gahsrna aymyordu. Onun ziihidligi, manasfirlara kapanan rahipleria zfidligine benzemiyordu. Aksine o, hayatm butun alanlannda u&ag veriyor ve bu ruhu qevresindeki insanlara aqilamaya p.hqiyordu.

Hz. Peygamber'in (s.a) Hayatlnda Liiks ve israf Yoktu

Toplumlardaki yozlagmayl ve quriimeyi hanrlayan temel faktorlerden biri, sahip olunan nimetleri gereksiz ve aqln tuketmek olan israfve lukstur. Insan-

tarihinin her doneminde, Allah'm kendilerine verdigi bol mal mukten do- lay1 Sirnanp israfa ve inlr;&ra sapanlar, diger insanlara yardlm etmeyi dugun- meyen musrifve miitref (1iil.i~ ve refahtan g i m m q ) Idgiler, iqinde banndddan medeniyetlerin qolriigunii hanrlarmg1ardlr. Dolaylsryle israf hem fert ve hem de toplum @in bir bozuluq siirecidir. 1sraf iqinde olrnalr dinimiz tarafindan uygun olmayan bir davrmg oldugu belirtilmiq ve insanoglunun yeme, iqme ve harcama konusunda belirli bir denge i~erisinde kalmasl istenmigtir.

israf ve Liikse Karq~ Tavr~

1gte bu nolrtada flz. Peygamber'in (s.a) sade hayatryla ilgili olarak mutlali: sQrette hafxlanmasi I h m gelen ozelligi de luks ve israfa kargi olan tavndlr. Zaten liiks ve israh sade hayatla birlikte diigiiimek dahi miimlriin degildir. Bu itibarla luks ve israftan uzak bir yagantr onun hayatr boyu siirdurdugu bir yagantr tarn olmu$tur. 0mek olaralc gu zkedilebilir:

Page 13: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayatından Kesitler 271

Bir defasında Rasülullah (s.a) pir sefere çılanış, Hz. Aişe'yi de evine bırak­mıştı. Rasülullah (s.a) seferden döndüğü zaman Hz. Aişe'nin evin tavanii).l örtülerle süslediğini görmüş, onlan çıkartmış ve şöyle buyurmuştur: "Allah bize çamuru ve tuğlayı süslem.ekle emretmedi." Allah Resülü (s.a), bir defa­sında -Hz. Aişe'nin kapısında süslü bir perde gördü, onu yırtarak, "Onu her görüşümde dünyayı hatırlıyorum. Onu falan aileye gönder" 1Müslirn, Libas, 87, 88, 89, 90; Tirmizi, Zuhd, 97; Sıfatu'l-Kıyfune, 32) buyurdu.

Aşın Arzu ve İstekiere Karşı Uyarı

Hz. Peygamber toplumda sade hayatı tercih eden insanlan; aşırı arzu ve isteklere, şehvetlere, dünya ve dünyalık şeylere karşı uyarmış, hırs ve ihfuasa kapılmamalarını istemiş, bunlara nasıl tavır alacaklan noktasında telkinlerde bulunmuştur.

Dünyalık Elde Etmede Ölçü

Hz. Peygamber (s.a), içinde çileli ve sıkıntılı ama sade hayatına rağmen, bir hadisinde, "Şu dünya caziptir; göz alıcı ve gönül çekicidir, tatlıdır" (Buhfui, Cihad 37; Tirmizi, Fiten, 26; Zuhd, 4I) buyurmuş, bununla da dünya ve dün­ya nimetlerine karşı herkesin kendisi gibi davranamayacağını belirtmek iste­miştir. Aynca müslümanların servet edirimelerine müsaade etmiş, İslam'ın zenginlik ve servet konusunda getirdiği ölçülere uymak şartıyla zenginliği öven sözler söylemiş, zenginliği reddetmemiştir. O, dünyayı tamamen terke­din, elinizde olan mallan feda edin diye bir tavsiyede bulunmadığı gibi, Mar­kos ve Luka illeiller'inde geçen, "Göklerin melekütu, m~eviyat aleminin ka­pılan zenginlerin yüzlerine kapalıdır" (Markos 10/23; Luka I8/24) diye de buyurmamıştır.

Nitekim bir hadislerinde Hz. Peygamber (s.a), "Dürüst ve emin tacir, nebi­ler, sırldıklar ve şehidlerle beraberdir" (Tirmizi, Buyü'; 4; İbn Mace, Ticarat, I) buyurmuştur.

Diğer bir hadislerinde ise zenginlik hakkında konuşan bir grup sahabeye, "Allah'tan ittika· eden kimsenin zengin olmasında bir beis yoktur" (İbn Mace, Ticarat, I) diyerek zengin olmaya karşı olmadığını belirtmiştir. O'nun yaptığı "Kendilerine verdiğimiz nzıklardan infak ederler" (Bakara 2/3) ayetinde ifade edildiği gibi, mallannın bir kısmını hayra sarfetmeleri hususunda ashabına tavsiyede bulunmaktan ibarettir.

Hayattan Kopmadan Sade Hayatı Gerçekleştirmek

Yine bu hususta dünya malının esiri olmadan olabildiğince sade bir hayat tarzını tercih eden Hz. Peygamber'in (s.a), hayattan koptuğunu söylemek de mümkün değildir. Ona göre insan, hayatın içinde olmak, ç8.lışmak, helalinden kazarunalc,. başkalarına yük o imamak zorundadır. Hatta dini amaçla bile olsa

Page 14: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

272 Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyumu

hayatla irtibatı kesmek, dünyadan el etek çekmek dogru degildir. Bu noktada çeşitli uyanlarda bulunmuş, manevi gelişme yanında madcli gelişmenin de ih­mal edilmemesi geregine işaretle müslümaniann hem manen hem de madde­ten güçlü olmalannı ve sürekli bir biçimde ilerleme kaydetmeleriniistemiştir. Onun nazannda tembel, miskin, uyuşuk ve pısınk bir kişi yaşayan ölüdür. Tasavvufi ifadesiyle o, her an en ideal olan arneli yakalayan ve yap andır. isıanı meskenet ve mezellet dirıi degildir. Hz. Peygamber (s.a.), bir hadisierirlde "Hiç kimse kendi el emeginin kazandı@ndan daha helal/hayırlı bir yiyecek asla ye­meıniştir". (Bı.ıhart, Buyü', 15; İpn Mace, Ticaret, 1) Hatta başka bir rivayette "Helali talep etmek her müslümanın üzerirıe farzdır" (Bkz. Suyüti, eı-Camiu's­sağir, Il, 54) şeklinde buyurarak hayatın mücadele oldugunu vurgulamıştır.

Hz. Peygamber (s.a) toplunılann gelişmesi, ilerlemesi ve mutluluguna vesile olacak olan üınin yay@nlaştınlması, neslin egitimi, ülkenin bayındır hale geti­rilmesi gibi din, kültür ve kamu hizmetleriri e büyük önem vermiş, bu vesileyle din ile dünyayı iç içe gören ve birbirini tamamlayan b.ir anlayışı ümmetille ar­magan etıniştir. Miskinlik, tembellik ve kadercüik, onun kesinlikle yasakladıgı şeylerdir. Güzel yollardan nzık kazarımak için çaba sarf edilmesi.ni istemiş, tembellige karşı, "Allah'tan korlmnuz!" diye ümmetiili uyarmıştır. (İbn Mace, Ticaret, 2) Bunun yanında Hz. Peygamber (s.a) kendi döneminde mevcut olan teknik ve bilim inılcanlarından yararianmış ve bu konuda gereken hassasiyeti gösterıiliştir.

Hz. Peygamber'in hayatından anlıyoruz ki, onun dünya algılaması, mal mülk edinmernek degil, harama kanşmamak ve servetin kölesi olmamak de­mektir. Çoluk çocugunu da başkalarına muhtaç etmemektir.

Sonuç olarak referansları yerel, kültürel ve dini degeriere dayanan, günü­müzde de gittikçe ön plana çıkan ve Müslüman hayat tarzına yalnn oldugu görülen sade/yalın hayat pek çok kimse tarafindan tercih edilen hayat tarzı olmuştur. Bu yönüyle Müslüman hayat tarzını belirlemede Hz. Peygamber'in yaşadıgı hayat tarzıru.ı;ı çok önemli model, örnek ve belirleyici yönü bulundugu bilinmektedir.

Hz. Muhammed'in (s.a) peygamberlik öncesi hayatı da her yönüyle tabii, sade ve mutedil bir hayat olarak nitelendirilebilir. O, bu dönemde ticari, as­keri, siyasi: ve hatta dini: yönden bile, Mekke'nin ileri gelerılerinden sayılma­mıştır. Bu dönemde onun Mekke'de en dikkat çeken yanı; güvenilir, dürüst, ahlaklı kişiligidir.

Hz. Peygamber (s.a) de kendinden önce gönderilen diger peygamberler gibi bir beşerdi, insandı. Dogmuş, evlenmiş, çocuk sahibi olmuş, acılar çekmiş, sevinçler yaşamış, Allah için ızdırap, zulüm ve güçlüklere gögüs gerıniş ve yokluk içinde vefat etıniştir. O daima beşer ve kul oldugunun bilinci içerisinde hareket etmiş ve peygamberilginden sonra da önceki sadeligi, tabiiligi terk

Page 15: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayatından Kesitler 273

etmemiş, tevazuu asla elden bırakmamıştır. Rasülullah'ın (s.a) hayatı daima hep aynı standart içinde olmuştur. Yani o daima mütevazı, sade ve basit bir hayat sürdürmüştür. Bu sade hayatı sırf kendisi yaşamamış, aile ve yakınla­rına da öğretmiş, kendisinden sonra gelen bazı halifeleri O'nun yolunu takip etmiştir. Müslümanlar da, dünya ve ahiret mutlulugunu, Kur'an'a tabi olmalı:, Hz. Peygamber' e (s.a) baglanmak, onu örnek almak, izinden ve yolundan git­mekle elde edebilirler.

ihtiyacından fazlasını istemezdi. Elde ettigi kadarına razı olurdu. Bu yö­nüyle Rasülullah'ın (s.a) sade hayatının şekillenmesinde sosyal ve ekonomik hayatın içinde bulunmanın, çalışıp kazanmanın ve insanlara infak etmenin önemli bir yeri vardır. Hz. Peygamber bu konuda da öncü ve örnek olmuş, infalcta bulunmuş, yoksullara yardım etmiş ve her konuda başkalarım yarar­landırmak için çaba göstermiştir. Onun sosyal boyutlu bu tutum ve davra­mşlan, nimetleri elde etmeye çalışan kinisenin gösterdigi oluın.lu bir sadelik örnegiydi. Hz. Peygamber, bu konumuyla sosyal ve ekonomik hayatın bizzat içerisinde, merkezinde bulunmuştur. Ayrıca Hz. Peygamber (s.a) toplumda sade hayatı tercih eden insanları; aşırı arzu ve isteldere, şehvetlere, dünya ve dünyalık şeylere karşı uyarmış, hırs ve ihtirastan kaçınmalarını istemiş, bun­lara nasıl tavır alacaldan noktasında tellı:inlerde bulunmuştur.

O sade hayatıyla, gönüllü ve isteyerek harcamaları ve ihtiyaçları kontrol al­tına almış, hatta bazı küçük ayrıntılara bile diklı:at çekmiştir. Bu tarz hayatın en önemli esaslarında biri kişinin kendisine, ailesine ve yalı:ın çevresine za­man ayırabilmesidir. Sade hayatın bir diger ayagı, çevreye saygı, çevreyedeger vermektir. Bütün bunları Hz. Peygamber'in hayatında görmek mümkündür.

Hz. Peygamber'in (s.a) şahsında örnekleri görüldügü gibi, sade hayat içinde cömertlilı:, yardımlaşma ve infak gibi erdenıleri şiar edinmiş toplum ve millet­Ierin kurdukları medeniyetler. sahip oldukları ilmi ve ilctisadi: birikinıleri baş­lı:alarıyla paylaşan medeniyetler olmuşlar, onları birer tahakküm aracı haline getiren mederı!yetler durumunda olmamışlardır. Bu açıdan İslam medeniyeti bu özellikleri bünyesinde barındıran, veren, barışın ve adaletin teminatı bir medeniyet durumundadır

Page 16: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

274

BİBLİYOGRAFYA

Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyumu

Abdullah ÖZbek, Bir Öğitimci Olarale Hz. Muhammed, İstanbul, 1997. Abdülbaki, Muhammed Fuad, el-Mu'ceTTUl'l-Müfehres UEljazı'l-Kur'{ıni'l-Kerim, Kahire 1988.

Abdülkadir Zorlu, "Batılı Bir Yaşam Tarzı Olarak Tüketim:Türkiye'de Tüketim Ürürı,lerinin

Ve Kültürünün Tarihi Gelişimi", www.sdergi.hacettepe.edu.tr/zorlu_makale.htm

. Ahmed b. Hanbel (ö. 241/855), el-Musned, thk. Abdullah Muhammed ed-Derviş 1-X+I-ll

Fihrist, Beyrut 1991.

Ahmed b. Hanbel, Kitô.bu'z-zuhd, (Aslı ve tercümesi birlikte). tre. M. Ernirı İhsanoğlu, I-II. İstanbul 1993.

Ahmet Coşkun, "Kur'an-ı Kerim'in Dünya ve Ahirete Bakışı", EÜİFD, sy. 4, s. 267-283,

Kayseri 1987 .. Alırnet Keleş, "İslam İktisat Zihniyetinin Oluşmasında Zühd Hadislerinin Rolü", (yayım-

lanmamış çalışma).

·Ahmet Yıldınm. Din, Dünyevileşme ve Zühd, Ap.kara 2005.

Ali Akyüz, Yaş ayan Kur' ô.n Hz. Peygamber, İsta:tıbul 2005 Ali Yardım. Peygamberimizin Şemô.ili, Erkarn Yayınları, İstanbul 1998.

Buhfui, İsmail b. İbrahim (ö.256/870), Ahiale Hadisleri, (el-Edebu'l-Mufred), (Terceme

ve Şerh: A. Fikri Yavuz). HI, İstanbul 1979.

Buhfui, İsmail b. İbrahim (ö.256/870), Sahihu'l-Bulıô.ıi, I-VIII, İstanbul Tsz.

Bünyamin Erul, SahabeninSünnetAnlayışı, Ankara 1999. Canan Şenol, "Sade Yaşam", www.sadeyasam.org

Dartmi, Abdullah b. Abdirrahmari es-Semerkandi (ö.255/869), Sunenu'd-Dô.rimi, thk.

Fevvaz Ahmed Zemreli, Halid es-Se b' el-Alemi, I-II, Beyrut-1987

Ebü Davüd et-Tayalisi, (ö.204/819), Musnedu Ebi Dô.vüd et-Tayô.lisi, Daru'l-Ma'rife, Beyrut-Tsz.

Ebu'ş-Şeyh el-Isbehani, Hz.Peygamber'in Edeb ve Ahlô.lcı, (Kitabu'l-Ahlô.lc en-Nebi ve

Adô.buhu), tre., Naim Erdoğan, İz Yay., İstanbı.iı. 1995.

Elmalılı, Muhammed Harndi Yazır, (ö.1942), Hale DiniKur'ô.nDili, I-X, İstanbul 1992.

Eray Korkmaz, "Sadelik", www.sadeyasam.org

Erhan Yetik, "Hz. Peygamber'in Zülıd ve Takvası", OMÜİFD, sy. 7, Sainsun-1993, s. 127-135.

Ferit Develioğlu, Osnarıılıca-Türkçe Sözlük,

Güzeyde Kaçar, "Yalın Ev, Yalın Yaşam", Funilca Dünyası Dergisi, Sayı: 34, 2005, www.

yaltnenstitu.org. tr /y.aıin.:._ev-yalin_yasam.html Hakim en-Neysabüri, Muhammed b. Abdilialı (ö 405/1014), el-Mustedr~Jc ale's-Sahi­

hayn, thk. Mustafa Abdulkadir Ata, I-IV+Fihrist, Beyrut 1992.

Hayrettın Karaman, Hz. Peygamber ve Aile Hayatı. Tartışmalı ve İlmi Toplantılar Dizisi 9, İstanbul 1989.

Heysemi, Ali b. Ebibekr (ö.807 1 1404), Mecmeu'z-Zevô.id ve Menbeu'l Fevô.id, I-X, Daru'l Kutu bi'! İlmiyye, Beyrut Tsz.

Hüseyin Algül, Alemlere Rahmet Hz. Muhammed, Ankara

İbn Kayyım el-Cevziyye, Ebü Abdilialı Muhammed b. Ebibekr (ö.751/1350), Zô.du'l­

Meô.d, I-V, tre. Muzaffer Can, Cantaş Yayınları, İstanbul 1989. İbn Mace, Muhammed b. Yezid el-Kazviı:ıi (ö.2'75/888), Sunenu İbn Miice, thk. Muham­

med Fuad AbdulbaJ.d, I-ll+Fihrist, Daru'l-Kutubi'l-İlmiyye, Beyrut Tsz.

Page 17: HZ. MUHAMMED. - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D174142/2007/174142_YILDIRIMA.pdf · Sade hayat, insanın doğal davranarak, her türlü süs, gösteriş, rolden uzak, üreterek,

Hz. Peygamber'in Hayatından Kesitler 275

İbn Manzür, Ebu'l Fa,dl Muhammed b. Mukerrem el-Mısri (ö. 71 ı/ ı3 ı ı ı. Lisdnu'l-Arab,

I-XV, Dılru S!idır. Beyrut Tsz. Kadri Patır, "Sadelik Beyinde Başlamalı", www.sadeyasam.org/makaleler. Kemal Sandıkçı, "Hz. Peygamber'in Dünya hayatına Bakışı", (Zihniyet Değişilclilcleri ve

ÇağdaşlaşmaProblemleriSempozyumu, Bursa, ı6-ı7 Haziran ı990), s. 63-77 Kerim Buladı, Peygamber (s.a) Gibi Yaşama/c, İstanbul 2006 Kttabı Mukaddes, İstanbul-ı995.

Mahmut Kavaklıgıoğlu, Hz.Peygamberin Sünnetinde Orta Yol, İstanbul 2004. Martin Lings, Hz. Muhammet'inHayatı, Terc: Nazife Şişman, İstanbul, ı996 M. Fuad Abdülbili, el-Mu'cemu'l-mufehres li elf'azı'l-Kur'Cıni'l-Keıim, İstanbul ı982.

M. Hayli Kırbaşoğlu, Sünnetten Çağa EUi İ1ct Mesaj, Ankara 2005. Muhammed Hamidullah, İslam Peygamberi, tre. M. Sait Mutlu, Salih Tuğ, Yağmur Ya-

yınları, ı965.

Muhammed Kutup, Peygamber'den İlctibaslar, (çev. Akif Nuri), İstanbul ı980. Muhittin Uysal, Peygamber Günlerinde Giyim ve Süslenme, Konya 2004 Müslim, Ebu'! Huseyn el-Kuşeyri (ö.26ı/875), SahUıu Muslim, thk. Muhammed Fuad

Abdlllbaki I-IV+Fihrist Beyrut-ı983 Nesili, Ahmed b. Şuayb (ö.303/9ı5), Sunenu'n-Nesdi, Thk. Mektebu Tahkiki't-Turasi'l-

Arabi, I-VIII+Fihıist, Beyrut ı992. · Nevzat Aşık, İbadette Aşırılığa Karşı Hz. Peygamber'in Tutum ve Tavn, İzmir ı 996. Saffet Sancaklı, Hadislerde Fakirlik ve Zenginlik Problemi, İstanbul 2004.

· Salahaddin Polat, "Hadisleri e Resülullah'ın Ahiakından Örnelder", Diyanet Dergisi, c. XVI. sy. 5, Ankara ı977, s. 268-271.

Selim Sönmez, "Hayat Tarzı, Hegemonya ve Popüler Kültür", Yaz 99, [ 67 .. Sayı 1 Köprü

Dergisi.

Taberam, Suleyman bin Ahmed (ö.360/97ı). el-Mu'cemu's-Sağir, I-II, Beyrut Tsz .. Taberam, Suleyman bin Ahmed (ö.360/971), el-Mu'cemu'l-Evsat, thk. Mahmud et-Tah­

han, I-XI. Riyad 1995 Taberam, Suleyman bin Ahmed (ö.360/971), el-Mu'cemu'l-Kebir, tlık. Hameli Abdul­

mecid es-Silefi, I-XXV (arada bazı ciltler henüz bulunmuş değil). Daru İhyii.i't­Turasi'l-Arabi, Beyrut Tsz.

Tirmizi, Muhammed b. İsa (ö.279/892), eı:camiu's-Sahih, tlık. Kemaı Yusuf el-Hüt, I-V

Beyrut ı987. Ümit Şimşek, Sade Hayat, İstanbul, 2003 Veli Sirim, "Sade Yaşamak İçin Hayatınızı Sadeleştirin", www.sadeyasam.org/makaleler www.kutubhane.isam.org. tr www.hayrettinkaraman.net www.sadeyasam.org/makaleler YusufKardavi, FaldrllkProblemiKarşısındaİslam, tre. Abdülvehhap öztürk. Ankara Tsz. Zebidi, Zeynu'd-din Ahmed b. Ahmed b. Abdi'l-Latifi, (Terc.:Kamil Miras), Sahih-i Bulın-

ri, Muhtasarı. Tecrid-i Sarih Tercemesi ve Şerhi, (Trc.:Kamil Miras), T.T.K. Yay .. I-XII Ankara 1968.

Zekeriya Güler, Hadis Günlüğü, Konya 2004.