53

edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›
Page 2: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

1

edito

De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›zMercanada’n›n ikinci say›s›ndan merhaba...2004 y›l› boyunca da keyifli bir paylafl›m sa¤layaca¤›m›z› umdu¤umuz bu dergi ile he-pinizin yeni y›l›n› kutluyor, mutlu ve sa¤l›kl› y›llar diliyoruz.Mercanada’n›n ilk say›s› ile ilgili olarak sizlerden gelen olumlu tepkilerin hepsine ve

ödüllü bulmacam›za gösterdi¤iniz ilgiye sonsuz teflekkür-ler. Bu say›da yine renkli röportajlar, denizlerin derinlikle-rinden güzellikler, kitap, müzik ve sinema dünyas›ndangüncel haberler ile okumaktan keyif alaca¤›n›z› düflündü-¤ümüz bir içerik haz›rlad›k sizlere.Bu say›m›z›n medikal röportaj konu¤u, ‹stanbul Üniversite-si T›p Fakültesi’nden Sn. Prof. Dr. Semra Çalangu, antibi-yotik kullan›m› konusunda güncel yaklafl›mlar› aktard› bize.‹pek K›ramer’in Kürflat Baflar’la yapt›¤› söylefli de dergimi-ze renk katt›. Tiyatro sahnelerinde görmeye al›fl›k oldu¤u-muz Ali Poyrazo¤lu, bu kez mutfak tecrübeleri ile Merca-nada’ya konuk oldu.‹lk say›da da dedi¤imiz gibi, dileriz, Mercanada yo¤un ça-l›flma temponuzda sizlere k›sa ve hofl bir mola sa¤lar...Sayg›lar›m›zla.

Epsilon Yay›nc›l›k Hizmetleri Tic. ve San. Ltd. fiti. ad›na‹mtiyaz SahibiÖmer Yenici

Genel Yay›n YönetmeniBerran Tözer

Yaz› ‹flleri Müdürü (sorumlu)Meltem Erkmen Kapucuo¤lu

EditörHaluk Kalafat

Grafik Tasar›mSevil Ürel

Grafik UygulamaHülya Bilgin Ç›¤

‹dari MüdürErol fiahnac›

Sat›fl KoordinatörüAbdül Vardar

Pazarlama KoordinatörüBanu Yal› Kosifo¤lu

ReklamArzu Tuna 0 212 244 82 82 /[email protected]

Film - GrafikEbru Grafik ve Matbaac›l›k A.fi.Türbedar Sk. No:8 Ca¤alo¤lu/‹stanbulTel: 0212 520 85 21

Bask›Do¤an Ofset Yay›nc›l›k ve Matbaac›l›k A.fi.Tel: 0212 622 19 00 Faks: 0212 622 19 59

AdresOsmanl› Sk. Osmanl› ‹fl MerkeziNo: 24/4-5 80090 Taksim/‹stanbulTel: 0212 244 82 82 pbxFaks: 0212 252 47 29Web: www.epsilonyayinevi.come-mail: [email protected]

Kültür Sanat ve Medikal Haber Dergisi Y›l:1 Say› 2

Mustafa Nevzat ‹laç Sanayi A.fi.’nin t›p camias›na sundu¤u bir kültür hizmetidir.

Page 3: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

içindekiler

2

4 . . . . . . . Portre: Dünya literatüründeki ilk Türk doktor: Hulûsi Behçet

6 . . . . . . . Foto¤raf: Assos’ta hüzün

10 . . . . . . . Sualt›nda foto¤raf avc›l›¤›

14 . . . . . . . Röportaj: Prof. Dr. Semra Çalangu’yla antibiyotikler üzerine

18 . . . . . . . Enfeksiyon hastal›klar›

22 . . . . . . . Kürflat Baflar - ‹pek K›ramer: Pera Palas’ta sohbet etti

25 . . . . . . . Gezi: Kapadokya’da balon turizmi

29 . . . . . . . Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular› ve gelin duvaklar›

31 . . . . . . . Sahaf: Eski plaklar

32 . . . . . . . Ali Poyrazo¤lu’ndan elmal› bal›k

34 . . . . . . . Sinema

38 . . . . . . . Yerli ve yabanc› albümler

40 . . . . . . . Kitap

50 . . . . . . . Tak› tasar›m›: ‹znik çinileri kolye ve yüzüklerde

52 . . . . . . . ‹nternet

53 . . . . . . . Ödüllü bulmaca

54 . . . . . . . Satranç

56 . . . . . . . Astroloji: Yasemin Boran’dan 2004 y›l›nda burçlar

22

34

10

25

14

32

Page 4: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

20 fiubat 1889 tarihinde ‹stanbul'da do¤an Hulû-si Behçet, t›p ö¤renimini 1910 y›l›nda tamamlad›.1914 Temmuzu’na kadar Gülhane DermatolojiKlini¤i’nde Eflref Ruflen, Talât Çaml› ve bakteri-yolog Reflat R›za hocalar›n yan›nda asistan ola-rak çal›flt›. Bu tarihte K›rklareli Askeri Hastanesibaflhekim muavinli¤ine tayin edildi ve ard›ndan,1918'e kadar Edirne Askeri Hastanesi’nde der-matoloji uzman› olarak çal›flt›. 1918 A¤ustosu’ndaönce Budapeflte'de, sonra Berlin'de Charité Has-tanesi’nde çal›flt› ve bir y›l kadar sonra yurdadöndü.

Bir süre serbest çal›flan Hulûsi Behçet,1923'te Hasköy Zührevi Hastal›klar HastanesiBaflhekimli¤ine tayin edildi, 6 ay kadar buradaçal›flt›ktan sonra Gureba Hastanesi DermatolojiUzmanl›¤›na nakledildi.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan ve soyad› ka-nunu kabul edildikten sonra, Cumhuriyetin kuru-cusu Mustafa Kemal Atatürk'ün arkadafllar›n-dan olan babas› Ahmet Behçet'in, parlak ve çokzeki anlam›na gelen ve ad› olan ‘Behçet'i soyad›olarak ald›.

1933 senesinde Üniversite Reformu’nda DeriHastal›klar› ve Frengi Klini¤i’ne profesör seçilenHulûsi Behçet, Türk akademisinde profesör un-van›n› alan ilk kiflidir.

Dr. Behçet, dermatolojide birçok konuyu ay-r›nt›l› bir flekilde inceledi.

1920 y›l›ndan itibaren çeflitli dernek toplant›la-r›nda ve baz› yaz›lar›nda deri layflmanyaz›nda(fiark ç›ban›) çivi belirtisi bulundu¤undan bahset-meye bafllad›. Bunun d›fl›nda, yine o y›llarda, ül-kemizdeki arpa uyuzlar› konusunda çok say›dayaz› yazd›. Hatta yurdumuza ait parazitlerin tür vecinslerini de saptad›. Karadeniz k›y›lar›nda arpa

çuvallar›n› tafl›yan hamallar›n arpa uyuzuna yaka-lanmamak için veya tedavi amac›yla s›k s›k deni-ze girdikleri fleklindeki gözlemi, sonraki y›llardayazd›¤› ders kitab›nda yer ald›.1930'da davetliolarak Kopenhag'da yap›lan dermatoloji kongre-sine kat›lan Hulûsi Behçet, yine 1930'lu y›llardaincir dermatitleri üzerinde çal›flmaya bafllad›. Se-nelerce ham incir dermatiti üzerine çal›fl›p, yaz›yazarak, bu dermatozun Balkanlar’da ve nihayetFransa ve Amerika'da tan›nmas›n› sa¤lad›. ‹stan-bul'da ilkbahar ve yaz aylar›nda incir ve incir yap-raklar› ile ilgilenen flah›slarda, sonbaharda ise in-cir ürünleriyle ilgilenen kiflilerde meydana gelen,biri di¤erinden farkl› iki klinik tabloyu senelercegözledi. Birçok klinik tabloyla kar›flabilece¤i içinincir dermatitlerini, önce ülkemizde tan›nmas›için, 1933 y›l›nda Pratik Doktor adl› dergide ya-y›nlad›.

Daha sonra çeflitli olgular› dermatoloji derne¤itoplant›lar›nda sundu, sonunda da Frans›z Der-matoloji Derne¤i Bülteni’nde yay›nland›. Bu tarih-ten iki y›l sonra, Behçet hocay› zaman›n enönemli dermatoloji dergilerinden biri olan Der-matologische Wochenschrift’in yaz› kurulundagörüyoruz. Ayn› y›l Medizinische Welt'in yaz› ku-ruluna da seçildi. Bu önemli görevlere bilgisi vegüvenilirli¤i sayesinde geldi. Hulûsi Behçet, 21,7 ve 3 y›l takip etti¤i üç hastada a¤›z ve genitalbölgede aftöz belirtiler, gözde de çeflitli bulgularbulundu¤unu gözledi ve bunun yeni bir hastal›koldu¤una inand›. 1937'de bu görüfllerini Derma-tologische Wochenschrift’de yazd› ve ayn› y›lParis'te Dermatoloji toplant›s›nda sundu. Bu top-lant›da hastal›¤›n etyolojisinde, dental bir infeksi-yonun da neden olabilece¤ini bildirdi. 1938'debu konuyla ilgili daha detayl› bir yaz›y› yine ayn›

4

portre

Dünya literatüründeki ilk Türk doktor:

Hulûsi Behçet‘Behçet Hastal›¤›’n› tan›mlayarak çok önemli bir baflar›ya imzaatan Hulûsi Behçet, böylece dünya t›p literatürüne kendi ad›ylaan›lan hastal›kla geçen ilk Türk doktor oldu.

Hulûsi Behçet imzal›bir reçete (üstte)1986 y›l›nda Tunus’tayap›lan T›p Kongreleris›ras›nda HulûsiBehçet ad›na bas›lanpullar (altta)

Hulusi Behçet (1889-1948)

Page 5: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

dergide yay›nlad›. Ayn› y›l Dr. Niyazi Gözcü ve Prof. Frankbenzer semptomlar› içeren iki olgu daha yay›nlad›lar. Arka-s›ndan Avrupa'dan yeni bildiriler de geldi. Böylece Avrupal›doktorlar yeni bir hastal›¤›n varl›¤›na karar verdiler. Oftalmo-loglar Behçet hastal›¤›n› kabul etmeye bafllad›lar, ancakdermatologlar bu yeni hastal›¤› ›srarla inkâr ettiler. Bu olay-lar sürerken dünyan›n di¤er ülkelerinden baz› yeni olgulardaha bildirildi. Bu yay›nlar›n sonucunda bütün dünya yenibir hastal›kla yüzleflti¤ini en sonunda kabul etmek zorundakald›.

1947'de Zürih T›p Fakültesinden Prof. Mischner'in Ulus-lararas› Cenevre T›p Kongresi’nde yapt›¤› bir öneriyle, Dr.Behçet'in bu buluflu ‘Morbus Behçet’ olarak adland›r›ld›.Böylece daha bafllang›çta Behçet Sendromu, TrisymptomBehçet, Morbus Behçet adland›rmalar› ortaya ç›kt›. Bu has-tal›¤›n t›p literatürüne geçmesine katk›s› olanlar aras›nda Ni-yazi Gözcü, Iggescheimer, Murad Rahmi, ‹rfan Baflar,Naci Bengisu, Marchionini, Braun, Obendorfer, Weekers,Reginster, Franchescetti, Jensen Tage, Sulzberger veWise gibi isimleri unutmamak gerekir.

Hulûsi Behçet’in araflt›rma, yazma ve tart›flmaya olanmerak› entelektüel bir karakter olmas›n› sa¤lam›flt›r. Uzman-l›¤›n ilk y›llar›ndan bafllayarak bir çok ulusal ve uluslararas›kongrelere orijinal makaleleriyle kat›lm›fl, ülkemizde ve yurt-d›fl›nda birçok makalesi de yay›nlanm›flt›r. Ünlü Alman Pato-lo¤u Prof. Schwartz, onu ülkesi haricinde her yerde bilinenbirisi olarak tasvir ederken, “Onu asla Türkiye'de bulamazs›-n›z çünkü araflt›rmalar›n› yurtd›fl›nda sunar,” demifltir.

Hulûsi Behçet, Deri Hastal›klar› ve Frengi Klini¤i Arfliviad›ndaki dergiyi ölüm tarihine kadar yay›nlam›flt›r. Bu dergi1934'ten 1947'ye kadar Türkiye'deki Dermatoloji yay›n orga-n› görevini sürdürmüfltür.

Kaynak:‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fak. Dermatoloji Anabilim Dal› Ö¤.Ü. Prof. Dr. Yalç›n Tüzün’ün ilgili yaz›s›.

Behçet Hastal›¤› (Sendromu) nedir?Behçet hastal›¤›n›n en tipik özelli¤i, a¤›zda tekrarlayan ‘aft’ ad› verilen yaralarolmas›d›r. Hastal›¤›n ilk belirtileri olan a¤›z yaralar›na hemen hemen herhastada rastlan›r ve ayda bir veya birkaç kez tekrarlay›p birkaç gün içerisindeiyileflirler. Hastal›kta ayr›ca genital bölgede, koltuk altlar› ve kas›klar gibibüyük k›vr›m yerlerinde de deriden kabar›k k›rm›z›l›k veya sivilce halinde,tekrarlayan yaralar görülür. En önemli organ tutulmalar›ndan biri olan gözdeki iltihaplanma hastalar›nyar›s›nda tespit edilir. Gözde kanlanma ve bulan›k görme fleklinde kendinigösterir. Erkeklerde ve genç kiflilerde göz belirtileri daha s›k ve daha a¤›r sey-rederken, kad›nlarda ve yafll›larda daha seyrek ve daha hafiftir. Göz belirtileribazen körlü¤e kadar gidebilir. Bu belirtilerin d›fl›nda Behçet hastalar›n›n hemen hemen yar›s›nda eklema¤r›s› ve eklemlerde fliflme gibi flikâyetler, beyin hastal›klar›, böbrek iltihab›,damar t›kanma ve genifllemeleri de görülebilir. Behcet hastal›¤› daha çok 20-30 yafllarda ve erkeklerde görülür. Tedavi hastal›¤›n etkiledi¤i organa görede¤iflir ve kesinlikle doktor kontrolünde yap›lmal›d›r.

Page 6: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

6

foto¤raf Röportaj: Alberto Modiano

Assos’ta hüznün siyah beyaz foto¤raflar›Foto¤raflar›n›n ana temas›yaln›zl›k olan Hüsnü Atasoy’unAssos çal›flmas›, hüzünlü birkent hikâyesi anlat›yor.

Page 7: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Assos, tarihi kal›nt›l›lar›, kendine has kent dokusu, lokantala-r› ve do¤al güzellikleri nedeniyle son y›llarda s›kça u¤ran›lanve ad›ndan bahsedilen eski bir bal›kç› kasabas›. Assos bir-çok foto¤raf karesinde kendini mutlu anlar›n mekân› olaraktan›t›r. Oysa geçti¤imiz aylarda yay›nlanan Assos albümü-nün kapa¤›nda al›fl›la gelmiflin d›fl›nda bir kare yer al›yor. Li-man dalgak›ran›na yanaflm›fl birkaç yaln›z bal›kç› teknesi,mevsimlerden sonbahar ya da k›fl... Bulutlar bir f›rt›nan›n ha-bercisi. Deniz dalgal›, dalgalar insafs›zca sald›r›yor karaya.Foto¤raf ve dolay›s›yla bu foto¤raf albümü, Hüsnü Atasoy’aait. Meslek hayat›n›n otuzuncu y›l›nda, Assos foto¤raflar›n-dan oluflan bir foto-albüm yay›nlayan Hüsnü Atasoy, As-sos’u, renk ve ›fl›kla anlatt›¤› albümü üzerine sordu¤umuzsorular› yan›tlad›.

Kitab›n›z bir foto albüm. Genelde böyle çal›flmalar renklikarelerle haz›rlan›r. Siz neden siyah beyaz› tercih ettiniz? Ben siyah beyaz›n anlat›m gücünün renkli foto¤raflara göreçok daha yüksek ve etkili oldu¤unu düflünüyorum. Benimdo¤ama ve foto¤raf mant›¤›ma uygun olan› buydu. Siyahbeyaz dramatik yap›n›n çok daha fazla vurgulanabildi¤i birtarz. Bir de ben ‘zor’ olan fleyleri seviyorum. Çekiminden ka-ranl›k oda ç›k›fl›na kadar hep bafl›nday›m. Teknik olarak çokdehflet teknikler kullanmad›m. Ne çekece¤imi bildi¤im için,iflime gelmeyen havada foto¤raf çekmedim. ‘Bu benim ›fl›-

¤›m de¤il, ben bunu çekeyim, karanl›k odada oynar›m,’ de-medim. Benim siyah beyaz foto¤raftan anlad›¤›m budur. Ifl›-¤›, kompozisyonu, leke dengesi uygun olmal› ki foto¤raflaranlat›c› olsun. Foto¤raflar›n bir k›sm›nda insanlar ve yaflam örneklerivar, bir k›sm›ndaysa objeler. Bu farkl›l›¤› sormak isterim.Ayr›ca dramatik yap›yla kastetti¤iniz nedir? Bu tarz bir çal›flma yaparken o yöre hakk›ndaki her fleyi fo-to¤rafta göstermek zorundas›n›z. Foto¤raflar›mda Assos’uhiç görmemifl olan bir insana da oran›n nas›l bir yer oldu¤u-nu somut olarak aktarmay› istedim. Dramatik yap› meselesi-ne gelince, benim bafltan beri foto¤raflar›m›n ortak temas›yaln›zl›k. Assos’un kendine has atmosferi içinde, bana yak›nçok fleyler var, onun için yaln›zl›k temas› a¤›r bast›. Albüm-deki kareler yan yana geldi¤inde bir yaln›zl›k hikâyesini gör-mek mümkün.Hüsnü Atasoy’u Grup Dokuz’da tan›d›k. O, bazen arala-r›ndayd›, bazen de yaln›zd›. Merih Ako¤ul’un çok güzel bir sözü vard›r; ‘Gruplar da¤›l-mak için kurulur,’ der. Foto¤raflar›m›z› paylafl›rken, birliktey-dik, birbirimizden çok etkilendik. Grup Dokuz, foto¤raf dün-yas›nda ciddi tart›flmalara neden olan ifller yap›yordu. Fo-to¤rafa yeni bir söz, yeni bir soluk getirmiflti. Bir atölyeniz var. Bu tür bir çal›flmay› atölyenizde yapma-y› tercih eder miydiniz?

7

Page 8: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Zor olurdu ama olmas›n› isterdim. Ben de,atölyemde benimle birlikte foto¤raf› payla-flan insanlardan bir fleyler ö¤reniyorum vekendimi zaman zaman bir grup içinde his-sediyorum. Ayr›ca bu tür bir fley insan›üretmeye zorluyor. Zorland›kça yenileni-yorsunuz. fiimdi Grup Dokuz, Grup Son-suz oldu. Benim hayat›m hep gruplar için-de geçer. Çal›flmalar›n›z s›ras›nda güçlükler yafla-d›n›z m›?Assos’ta iyi kötü tan›n›yorum art›k. Kendimihalktan biri hissetti¤im için hiçbir zorlukyaflamad›m. Ama bir dönem ‘Eyvah galibaben bu ifli yapamayaca¤›m’ s›k›nt›s›nadüfltüm. Gide gele t›kand›m. Kafamda ta-sarlad›¤›m foto¤raflar› ç›karamayaca¤›m›düflündüm. Albümün 24 ve 25’inci sayfala-r›nda kahve foto¤raflar› var. Projenin ilk ba-fl›nda karar verdim onlar› çekmeye. Üç y›lboyunca bu kahveye girip ç›kt›m ama ara-d›¤›m ›fl›¤› yakalayamad›m. Foto¤raf› kur-gulayabilirdim. Serin bir yaz sabah› çay iç-mek için içeri girdim. Kahvede üç kifli otu-ruyordu ve o arad›¤›m foto¤raf›n zaman›-n›n flimdi oldu¤unu düflündüm. ‹ki dakika-da çekilen iki foto¤raf ortaya ç›kt› ama benbu iki kare için üç y›l›m› verdim. Bunu fo-to¤rafa yeni bafllayan arkadafllara hep an-lat›yorum. Kafan›zda foto¤raf› kurgulay›n.Bir gün muhakkak hesaplad›¤›n›z foto¤raf-la karfl›lafl›rs›n›z, dua edin, o an yan›n›zdafoto¤raf makineniz olsun. Son olarak, albüme dair söylemek iste-dikleriniz neler? Otuzuncu senede ancak bir albüm yapa-bildim. Bat›da bu ifller daha farkl›. Bir fo-to¤rafç›n›n en büyük hayali bir albüm b›ra-kabilmektir. Gelecek kuflaklara bir fley b›-rakabilmek çok önemlidir. Asl›nda herkesölümsüzlü¤ü ar›yor. Ancak albümü raflarakoyduktan sonra ölümsüzlük bafll›yor.

8

foto¤raf

Page 9: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

hobi

Sualt›nda foto¤raf avc›l›¤›

Page 10: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

11

Sualt› dünyas› birçok insan için vazgeçilmez bir tutkudur.Mutlak bir sessizlik içinde yaflanan bu deneyim, insan›nkeflfetme dürtüsünü ortaya ç›kar›r. Keflfetmek genellikle ye-terli olmuyor, tüple dal›fl yapan sualt› sporcular› bir süresonra kefliflerini di¤er insanlarla paylaflmak iste¤i duyuyor-lar. Geliflen teknoloji insanlar›n sualt›nda geçirdi¤i zaman›art›rd›kça, bu ola¤anüstü dünyan›n güzelliklerini keflfedenbal›kadamlar, gördüklerini betimlemekte zorland›klar› içinfoto¤raflayarak paylaflma dürtüsüne kap›l›yorlar. Sualt› fo-to¤rafç›l›¤› iflte bu noktada devreye giriyor.

Sualt› foto¤rafç›l›¤› Türkiye’de foto¤raf sanat›n›n di¤er dal-lar›na nispeten yeni bir dal. Sualt› foto¤raf çal›flmalar› 1980’liy›llarda yayg›nl›k kazanmaya bafllad›. Bugün Türkiye’de bir-çok sualt› foto¤raf sanatç›s›, derne¤i ve sualt› foto¤raf e¤iti-mi veren kurum var. Hatta bu foto¤raf sanatç›lar›n›n çal›flma-lar› çoktan Türkiye s›n›rlar›n› aflt›.

Deklanflöre karada basmakla denizin içinde basmak ara-s›nda tabii ki birçok fark var. Her fleyden önce foto¤raf ekip-man›nda ve tekni¤inde önemli farklar var. ‹flte sualt›nda fo-to¤raf çekmenin kurallar› ve püf noktalar›...

‹LK KURALSualt› foto¤rafç›s› olabilmek için her fleyden önce iyi bir yü-

zücü ve daha sonra bir y›ld›z bal›kadam brövesi sahibi olmakgerekiyor. Tüplü dal›fl için dal›fl e¤itimi almak ilk flart. Ülkemiz-de dal›fl e¤itimi veren birçok e¤itim kurumu var. Bu kurumlar-dan birini seçerken dikkat edilmesi gereken nokta, kurumunTürkiye Sualt› Federasyonu’ndan yetki belgesi alm›fl olmas›.

ÖNCE MAKRO ÇALIfiINSualt› foto¤rafç›l›¤›na bafllarken detay çal›flmak çok an-

laml› de¤il. Genel yani makro çekimlerle ifle bafllamak en iyi-si. Böylece yeni bafllayanlar sualt›nda makine kullanmayaal›fl›rken eksik pozlama, netlik gibi sorunlar› ilk aflamada dü-flünmek zorunda kalmazlar. Netlik problemini aflman›n enkolay yolu, alan derinli¤ini ‘minimumdan sonsuza’ almakt›r.Objektifin ‘f’ de¤eri (diyafram›) 22 seçilip, perde h›z› otoma-ti¤e al›nd›ktan sonra alan derinli¤i en genifl flekilde belirlenipseçilen nesne kareye al›n›p foto¤raf çekilince, bafllang›ç içinnet ve oldukça güzel bir foto¤raf elde edilebilir. Burada dik-kat edilecek bir nokta da; ilk foto¤raf denemelerinin yüzer-ken de¤il, sabit bir yerden mümkün oldu¤u kadar destekal›p makinenin sallanmas›n› engelleyerek yapmakt›r.

IfiIK SORUNUSualt›nda derinlere indikçe ›fl›k azal›r ve renkler kaybol-

maya bafllar. Befl metreden sonra k›rm›z› kaybolur. Bu derin-

Birçok deniz sever için, deniz canl›lar›n› z›pk›nlardan kurtaran bir hobidir sualt› foto¤rafç›l›¤›. Mideyi de¤il ruhu besleyen bu avc›l›¤›n, birçok güzelli¤ininyan› s›ra zorluklar› ve kurallar› da var.

Page 11: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

likten sonra flafl kullanmakta yarar var. Yeni bafllayanlar›nperde h›z›n› flafla otomatik sekronize etmeleri daha iyi olur.

RENKLER TAMAMEN SOLDUOtuz metreden sonra tüm renkler kaybolur. Bu derinlikler-

de sualt› dünyas› grinin tonlar›ndan ibarettir. Ifl›k kayna¤›n›zart›k çok daha önemlidir. Bu noktadan itibaren ekipman›n

önemi daha da artar, derinlik artt›kça kullan›lan malzemeninfiyat› yükselir. Türkiye’de sualt› foto¤rafç›l›¤›n›n yavafl gelifl-mesindeki nedenlerin bafl›nda ekipman fiyatlar›n›n yüksekli-¤i geliyor. Teknolojideki son geliflmeler sayesinde art›k sual-t›nda objektif bile de¤ifltirilebiliyor.

FONDAK‹ MAV‹Y‹ UNUTMAYINSualt› foto¤rafç›l›¤›nda, sanatç›lar de¤iflik aç›lar bulabil-

me konusunda karadakinden çok daha fazla flansa sahip.Bu seçenekler aç› içinde sualt› foto¤rafç›l›¤›n›n klasik maviarka fonunu yakalayan objektifi yüzeye do¤ru çevirdi¤inizaç› en çok kullan›land›r. Mavi fonun renk güzelli¤inin yan›n-da bu aç› foto¤rafç›ya çekti¤i cismin kalabal›k bir fonda kay-bolmamas›n› ve mavi bir zemin üzerinde net görülmesinisa¤lar.

YOLU EL YORDAMIYLA BULMAKSualt› foto¤rafç›l›¤›n›n önemli isimlerinden Nazmi Kural,

bu hobiye bafllad›¤› ilk zamanlar› bir röportaj›nda flöyle an-latm›flt›: “Büyük fiyaskolarla sonuçlanan foto¤raflar çektim.Sualt› foto¤rafç›l›¤› çok zor bir ifl. Her an de¤iflen bir sürü kri-ter var. Günefl birazc›k oynar, siz birkaç santim yer de¤ifl-tirirsiniz fark etmeden, her fley de¤iflir. Ayr›ca su alt›nda çokbüyük flafllar kullanmam›za ra¤men bir-bir buçuk metredenöteye ›fl›k gitmez.”

Sualt›ndaki foto¤rafç›l›¤›n kurallar›n›, püf noktalar›n›, tek-niklerini ders alarak ö¤renmek mümkün ama birçokbal›kadam foto¤rafç›l›¤a merak sald›¤›nda bu ifli denemeyan›lma yoluyla buluyor. Ama ilk flart sualt›n› sevmek.

12

hobi

Page 12: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

14

Ülkemizde antibiyotiklerin gerekti¤inden fazla ve yanl›fl kullan›ld›¤›n› söyleyen‹stanbul T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Klini¤i, Enfeksiyon Hastal›klar› ve KlinikMikrobiyoloji Anabilim Dal› Baflkan› Prof. Dr. Semra Çalangu’ya göre, antibiyotiklerin mutlaka reçeteyle sat›lmas› gerekiyor.

Antibiyotik reçetesi yazarken en az iki kere düflünmek gerekir

röportaj Röportaj: Haluk Kalafat - Foto¤raflar: Uluç Özcü

Page 13: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

15

Enfeksiyon, tedavisi ve önlenmesiiçin gelifltirilmifl çok say›da güçlüantibiyotik ve modern sa¤l›k önlem-lerine ra¤men, bugün halen insandaen s›k karfl›lafl›lan hastal›k sebebiolarak belirtiliyor. Enfeksiyon hasta-l›klar› deyince, çok büyük bir bafll›k-tan söz ediyoruz. Enfeksiyon hasta-l›klar›n›, etkenlerine ve edinildikleriortama göre alt bafll›klara ay›rmakgerekirse nas›l bir gruplama yap›la-bilir?Enfeksiyon hastal›klar›, etkenlerine gö-re viral, bakteriyel, fungal, paraziter gi-bi alt gruplara ayr›labilir. Örne¤in grip,k›zam›k, nezle, hepatit, kabakulak, su-çiçe¤i gibi hastal›klar›n etkeni virüsler-dir. Tüberküloz, tifo, osteomyelit gibihastal›klar›n etkeni bakterilerdir. S›tmakanda dolaflan ve prozoon cinsi bir pa-razitle meydana gelirken, barsak para-zitleri gözle görülecek kadar büyüktürve enfeksiyon hastal›¤› oldu¤unu dü-flündürmeyen belirtilerle, örne¤in kan-s›zl›kla bile kendini gösterebilir.Enfeksiyon hastal›klar›n› edinildikleriortama göre de grupland›rmak müm-kündür. Günümüzde, hastaneler en-feksiyonlar›n tedavi edildi¤i yerler ol-du¤u kadar, enfeksiyonlar›n bafll›cabulaflma yerleri de oldu¤u ve ‘hastaneenfeksiyonlar›’ gibi önemli bir kavramortaya ç›kt›¤› için, enfeksiyonlar› ‘has-tane d›fl›nda veya toplumda edinilenenfeksiyonlar’ ile ‘hastanede edinilenenfeksiyonlar’ fleklinde iki gruba ay›r-mak mümkün. ‹nsan ömrünün uzat›l-mas›na yönelik olarak yeni tedavi yön-temlerinin gelifltirilmesi; organ ve dokutransplantasyonu, kalp kapa¤› veyaeklem protezleri, kanser kemoterapisi,diyaliz, yo¤un bak›mda kateterlerin ve-ya mekanik solunum cihazlar› gibikomplike ayg›tlar›n kullan›lmas›, k›sa-cas› t›p teknolojisindeki ilerlemeler biryandan insan hayat›n› uzatmakta, öteyandan enfeksiyöz komplikasyonlar›beraberinde getirmektedir. Bu enfeksi-yonlara yol açan etkenler genelliklehastane d›fl›nda karfl›lafl›lan patojen-lerden daha dirençli ve tedavisi dahagüçtür.

Bu gruplama, enfeksiyon hastal›kla-r›n›n tedavisinde kullan›lacak anti-infektif ilaçlar›n belirlenmesinde yolgösterici olarak kullan›labiliyor mu?Ya da bir baflka deyiflle, bu grupla-maya bak›larak, hangi enfeksiyonhastal›¤› durumunda hangi anti-in-fektifin kullan›lmamas› gerekti¤iniaç›klamada faydal› olabilir mi?Evet; enfeksiyon hastal›klar›n›n tedavi-si etkene yönelik olarak yap›l›r. Örne-¤in tüberküloz tedavisinde, sadece tü-berküloz basiline etkili ilaçlar kullan›la-bilir. Viral enfeksiyonlar›n tedavisindeantibakteriyel ilaçlar›n (genel olarak,antibiyotik deyince sadece antibakteri-yel anti-infektifler anlafl›lmaktad›r) hiçetkisi yoktur. Bundan da anlafl›laca¤›gibi, enfeksiyonlar› tedavi edebilmekiçin her fleyden önce etkenini sapta-mak ya da mümkün oldu¤u kadar do¤-ru tahmin edebilmek flart. Yoksa ge-reksiz yere ve ardarda bir sürü antibi-yotik kullan›lmas› ve hiçbir yarar sa¤la-namamas› kaç›n›lmaz.Ülkemizde en çok tüketilen ilaçlar›nbafl›nda antibiyotikler geliyor. Türki-ye’deki toplam ilaç pazar›n›n yakla-fl›k 1/5 i, sistemik antibiyotiklerdenolufluyor. Sizce antibiyotik tüketi-minde bir suistimal söz konusu mu?Kesinlikle evet. Antibiyotikler bu kadarrahatl›kla kullan›labilecek ilaçlar de¤il-ler. Ülkemizde y›llard›r antibiyotikler,en çok kullan›lan ilaçlar listesinde bi-rinci s›ray› koruyorlar. Bu herhalde bi-zim ‘çok hasta’ bir toplum olmam›zdankaynaklanm›yor! Bence bunun enönemli iki nedeninden biri teflhis içinfazla çaba harcamadan, teflhis için u¤-raflmadan hemen tedaviye yönelmenin‘dayan›lmaz hafifli¤i’, di¤eri de antibi-yotiklerin çok kolay ulafl›labilir ilaçlarolmas›. Antibiyotik kullan›m›nda yap›lanbafll›ca hatalar nelerdir?Birincisi, antibiyotik gerekmedi¤i haldeantibiyotik vermek. ‹kincisi, antibiyotikgereken bir hastaya, etkene yönelikaraflt›rma yapmadan antibiyotik ver-mek. Bu iki hata, hatalar zincirini bafl-lat›yor. Etkene yönelik araflt›rma yap›l-

mad›¤› için gereksiz yere çok geniflkapsaml› (veya tersine, kapsam› yeter-siz) antibiyotik vermek; ‘en iyisi / en ge-nifl kapsaml›s› olsun,’ diye en pahal›antibiyoti¤in seçilmesi; dozun yetersizolmas›; doz aral›klar›n›n uygun olma-mas›; tedavi süresinin yetersiz veyagereksiz yere uzun olmas›; hastan›n te-daviye uyum güçlü¤ü gibi. Bunlar d›fl›nda, elbette tan› koyulma-dan hatal› antibiyotik uygulanmas› he-kimi çok tehlikeli bir güven duygusunasürüklüyor. “Nas›lsa en kuvvetli antibi-yoti¤i verdim, art›k atefli düfler,” diyedüflündü¤ümüz hastan›n atefl sebebikanser olabilir! Ve çok geç kalm›fl ola-biliriz!Bir de sadece o hastay› de¤il, hepimi-zi ilgilendiren bir yönü var: Çevre kirlili-¤i. Antibiyotik kullan›m› bakterilerdemutasyonu tetikleyen, dirençli sufllar›nseçilmesini kolaylaflt›ran faktörlerdenbiridir. Do¤ru ve yerinde kullan›lmama-s› bu tehlikeyi artt›r›r.Ülkemizde antibiyotikler reçetesizolarak eczanelerden al›nabiliyor. Buuygulama, insanlar›n kulaktan kula-¤a duyduklar› antibiyotik preparatla-r›n› yerli yersiz kullanmalar›na nedenoluyor. Sizce antibiyotik tüketiminebu yönden bir k›s›tlama getirilmesiyararl› olur mu? Bir baflka deyiflleTürkiye de antibiyotik preparatlar›-n›n sadece reçete ile verilebilmesidurumunda ortaya nas›l bir tablo ç›-kar? Bundan yirmi y›l kadar önce, ben ‹s-tanbul T›p Fakültesinde Acil DahiliyeBirimi sorumlusuydum. Hemen hemenher gece ‘Optalidon zehirlenmesi’ va-kas›yla karfl›lafl›rd›k. O zaman uyufltu-rucu kapsam›na giren ilaçlar reçetesizsat›labilirdi, a¤r› kesicilerin içine konu-labilirdi. Biliyorsunuz art›k bu ilaçlar re-çetesiz sat›lmak flöyle dursun, ancakyeflil veya k›rm›z› reçeteyle sa¤lanabi-liyorlar. Bu k›s›tlaman›n çok olumlu so-nuçlar› oldu. Kanser tedavisinde kulla-n›lan kemoterapi ajanlar›n›n reçetesizsat›lmas› ne ise, antibiyotiklerin reçete-siz sat›lmas› da odur. Çünkü antibiyo-tikler ‘kemoterapötik’ ajanlard›r. Yukar›-

Page 14: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

16

da belirtme¤e çal›flt›¤›m gibi, etkilerisadece kullananda de¤il, çevrede degörülür. Bu bak›mdan bir a¤r› kesiciy-le, bir anti-inflamatuar ajanla, bir ülserilac›yla, hatta bir hormon preparat›ylakarfl›laflt›r›lamaz. Çünkü antibiyotik birde¤il, iki canl›ya etki eder: Hem insanahem mikroba. Bu etki olumlu da olabi-lir, olumsuz da. Ben antibiyotiklerin mutlaka reçeteylesat›lmas› gerekti¤ini düflünüyorum. Bureçetelerin üzerinde mutlaka teflhis debulunmal› bence, hekim hastaya ‘ni-çin’ antibiyotik verdi¤ini reçetede be-lirtmeli.Bugün uygulamada baz› k›s›tlamalarvar. Baz› kurumlar kendi içinde k›s›tl›antibiyotik kullan›m› programlar› uygu-luyorlar. ‹stanbul T›p Fakültesi Türki-ye’de k›s›tl› antibiyotik kullan›m›n› tefl-vik eden ilk kurumlardan biridir ve ilkAntibiyotik Kontrol Komitesi 15 y›l öncebu fakültenin hastanesinde kurulmufl,daha sonra baflka hastanelerde de ku-rulmas›na öncülük etmifltir. Ülke çap›n-da son iki y›ld›r önce SSK bünyesinde,

sonra Emekli Sand›¤›’na ba¤l› hastala-r› kapsayan bir k›s›tl› antibiyotik kullan›-m› uygulamas› var. Ancak bu uygula-ma, Maliye Bakanl›¤›’n›n yönetimindeve tamamen ‘antibiyotikler için yap›lanafl›r› harcaman›n k›s›tlanmas›na’ yöne-lik. Yani ‘do¤ru antibiyotik kullan›m›’ gi-bi bir kayg› tafl›m›yor.Bu k›s›tlamadan yararlanarak ‘do¤ruantibiyotik kullan›m›’n›n da mezuniyetsonras› e¤itim programlar›yla destek-lenmesinin gerekli oldu¤una inan›yo-rum.Rasyonel antibiyotik kullan›m› veantimikrobiyal direnç iliflkisi hakk›n-da bilgi verir misiniz?Mikroorganizmalar varl›klar›n› sürdüre-bilmek için tüm canl›lar gibi bulunduk-lar› ortama uyum sa¤lamak zorunda-d›rlar. Bir mikroorganizman›n bulundu-¤u ortam koflullar›n›n de¤iflmesi, bizimörne¤imizde ortama bir antibiyoti¤ingirmesi, e¤er antibiyotik yeterince et-kili ve güçlüyse o mikroorganizman›neradikasyonu ile sonuçlanacakt›r.Ama o antibiyotik o mikroorganizmaya

az etkiliyse, miktar› yetersizse veyaiçinde bulunan direnç mekanizmala-r›ndan birini körüklüyorsa, mikroorga-nizma hayatta kalabilmek ve türünündevaml›l›¤›n› sa¤layabilmek için o an-tibiyotikten etkilenmemenin yollar›n›bulacakt›r. Ya antibiyoti¤in ba¤lanmanoktalar›n›, yani girifl kap›lar›n› daralta-rak, de¤ifltirerek; ya antibiyoti¤i par-çalayan enzimler salg›layarak; ya içerigiren antibiyoti¤i d›flar› pompalayarak;ya da tümünü birden yapmak laz›m.Rasyonel antibiyotik kullan›m›, bu de-¤iflimi, yani direnç geliflimini önleye-cek, ayn› zamanda hastaya da zararvermeyecek flekilde antibiyotik kullan-makt›r. Yani do¤ru antibiyotik, yeterlidozda ve yeterli sürede. Bunun için deantibiyoti¤in farmakokinetik ve farma-kodinamik özelliklerini çok iyi bilmekgerekiyor. Ülkemizde antibiyotik direnci konu-sunda yap›lan çal›flmalar yeterli mi?Türkiye deki duyarl›l›k paternleri,dünyadaki genel verilerle paralelmi?

röportaj

Page 15: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Ülkemizde antibiyotik direnci konusun-da yap›lan çok önemli çal›flmalar var.Kocaeli Üniversitesi’nden H. Vahabo¤-lu ve arkadafllar›, Marmara Üniversite-si’nden L. Mülaz›mo¤lu, V. Korten veHacettepe Üniversitesi’nden D. Gür vearkadafllar› uluslararas› t›p literatürüneTürkiye kaynakl› dirençle ilgili çokönemli bilgiler kazand›rd›lar. Örne¤inper-1 isimli bir beta-laktamaz enzimi ilkkez Türkiye’de tan›mland›. Çok uluslu,çok merkezli çal›flmalarda maalesefTürkiye’deki direnç oran›n›n, özelliklehastane enfeksiyonlar›nda Avrupa ül-kelerinden çok yüksek oldu¤unu görü-yoruzBütün bu bilgiler ›fl›¤›nda, bir heki-min antibiyotik reçetesi yazarkendüflünmesi gereken kriterleri topar-layacak olursak neler söyleyebiliriz?Hekim, antibiyotik reçetesi yazarkenen az iki kez düflünmeli: Bu hastadateflhisim ne ? Antibiyotik vermem ger-çekten gerekli mi?E¤er bir klinik teflhisi varsa, bunu reçe-tenin üzerine yazmal›. Antibiyotik ver-mesi gerekti¤ine inan›yorsa, önce flusorular› kendine sorup yan›tlamal›: Dü-flündü¤üm teflhisi do¤rulamak için kankültürü, idrar veya balgam kültürü, lö-kosit say›m› ve formülü vb. laboratuarörneklerini ald›m m›? Seçti¤im antibi-yotik düflündü¤üm teflhise uygun mu?Hastan›n altta yatan bir hastal›¤› ve buantibiyotikle geçimsiz olabilecek kul-land›¤› baflka ilaçlar var m›? Antibiyoti-¤i oral mi, parenteral mi vermeliyim?Hangi dozda (kaç saatte bir, aç m› tokmu), ne kadar süre devam edecek?Yazd›¤›m kutu (tablet, ampul) say›s› te-davi için yeterli olacak m›? Hastay› nezaman tekrar görmem gerek? Ve enönemlisi: Bu antibiyoti¤e yan›t al›nmaz-sa ne yapaca¤›m?Direnç sorunu yaln›zca ülkemizdede¤il, tüm dünyada hekimlerin endi-fleyle izledikleri bir konu. Dünyadabu sorunun çözümü için yap›lan giri-flimler hakk›nda neler söyleyebilirsi-niz? Yeni antibiyotiklerin piyasayaverilmesi ve klinik kullan›ma sunul-malar› hangi aflamalarda?

Yeni bir antibiyoti¤in bulunmas›, labo-ratuar ve klinik deney aflamalar›ndangeçmesi ve bir ‘ilaç’ haline geçmesiiçin en az 20 y›l gerekiyor. Bu arada onbinlerce molekül, hiçbir ifle yaramad›¤›veya toksik oldu¤u anlafl›ld›¤› için de-yim yerindeyse ‘telef’ oluyor; milyarlar-ca dolar para harcan›yor; bazen deantibiyotik piyasaya verildikten sonrayan etkileri görüldü¤ü için toplat›l›yor;onca emek ve harcama bofla gitmifloluyor. Art›k büyük ilaç firmalar› antibi-yotik gelifltirme ‘iflinden’ yavafl yavaflçekiliyorlar. Çünkü harcanan para veemek göz önüne al›n›rsa, bu çok ka-zançl› bir ifl say›lmaz. fiu anda klinikkullan›ma girmifl veya girmek üzereolan antibiyotik say›s› iki elin parmaksay›s›n› geçmez; bunlar daha çok has-tane enfeksiyonlar›n›n etkeni olan di-rençli bakterilere yönelik antimikrobik-ler ile HIV, hepatit gibi viral infeksiyon-lara yönelik antiviral ve sistemik mantarenfeksiyonlar›nda kullan›lacak antifun-gal ajanlar.

Yo¤un çal›flma temponuzdan f›rsatbuldu¤unuz zamanlarda neler yap-may› seviyorsunuz?Çal›flma temposundan hiçbir fleye f›r-sat kalmad›¤› için genellikle iki ifli birlik-te yapmaya çal›fl›yorum. Yani klasikmüzik konserlerini çok sevdi¤im haldegitmeye f›rsat bulamad›¤›m için çal›fl›r-ken müzik dinliyorum. Günde 3-4 saa-tim ifle gidip gelirken yolda geçiyor.Yolda kitap okuyorum; biyografileri,tarihi romanlar›, polisiye romanlar›seviyorum ve haftada en az bir kitapokuyorum. Tabii mutlaka vakit ay›rmamgereken, yani baflka bir fleyle bir aradayapamayaca¤›m fleyler var: Sinemaya,tiyatroya gitmek, sergi gezmek gibi.Bunlar› seçmeye çal›fl›yorum, mutlakagitmem gerekenleri seçip gidiyorum. Kendime vakit ay›rmaya çal›fl›yorum:Hafta sonlar›n› ve yaz tatilleriniçal›flarak geçirmeyi ve birikmifl ifllerimitatillerde tamamlamay› sevmiyorum.Bunun için de art›k kimi fleylere “hay›r”diyebilmeyi ö¤rendim!

17

1947 y›l›nda ‹stanbul’da do¤du. Ortaokul ve lise

e¤itimini Fatih K›z Lisesi’nde tamamlad›. 1969

y›l›nda ‹stanbul T›p Fakültesi’nden mezun oldu.

Ayn› y›l ‹stanbul T›p Fakültesi ‹ç Hastal›klar›

Klini¤i’nde uzmanl›k e¤itimine bafllad›. 1974 y›l›n-

da ‘Kronik Hepatitlerde Avustralya Antijeni

(HBAg) ve Alfa-fetoproteinin Rolü’ konulu teziyle

iç hastal›klar› uzman› oldu ve ayn› klinikte

baflasistan olarak görevine devam etti. 1976-1977

y›llar›nda Londra Üniversitesi Charing Cross Hos-

pital Gastroenteroloji Departman›’nda çal›flt› ve

karaci¤er rejenerasyonu konusunda deneysel

araflt›rmalar yapt›. 1978’de ‘Periton Diyalizinin

Karaci¤er Rejenerasyonuna Katk›s›’ konulu teziy-

le girdi¤i doçentlik s›nav›n› baflararak doçent ol-

du. ‹stanbul T›p Fakültesi ‹ç Hastal›klar›

Klini¤i’nde ö¤retim üyesi olarak görevine devam

ederken 1982-1985 y›llar› aras›nda ‹ç Hastal›klar›

Acil Ünitesini yönetti. 1983 y›l›nda Klinik Bak-

teriyoloji ve Enfeksiyon Hastal›klar› Anabilim

Dal›’n› kurmakla görevlendirildi. 1988 y›l›nda pro-

fesör oldu. Halen ‹stanbul T›p Fakültesi Enfek-

siyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim

Dal›’nda ö¤retim üyesidir. Klinik Mikrobiyoloji ve

Enfeksiyon Hastal›klar› Derne¤i, Antibiyotik ve

Kemoterapi Derne¤i, Hastane Enfeksiyonlar› Der-

ne¤i, Türk ‹nfeksiyon Vakf› kurucu üyesidir.

Hemflireler ‹çin ‹ç Hastal›klar›, Acil Dahiliye, Pratik

‹ç Hastal›klar›, Özet Tan› ve Tedavi isimli kitaplar›

vard›r. Bafll›ca ilgi alanlar› mezuniyet sonras› t›p

e¤itimi, antibiyotik kullan›m›, hastane enfeksiyon-

lar›, viral hepatit ve AIDS’tir. T›p d›fl› ilgi alanlar›

içinde foto¤rafç›l›k, suluboya resim, astronomi

(gökbilim), klasik müzik, Anadolu uygarl›klar› tari-

hi ve kediler yer almaktad›r.

Dr. Semra Çalangu kimdir?

Page 16: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

ENFEKS‹YON NED‹R?Enfeksiyon, mikroorganizmalar›n vücut dokular›na invazyo-nu ve burada ço¤almas› sonucunda belirti ve bulgularlabirlikte immünolojik bir yan›t›n meydana gelmesidir. Mikro-organizmalar›n üremesi, konak metabolizmas› ile yar›fla gir-mek, mikroorganizmalar taraf›ndan oluflturulan toksinlerinhücresel hasara yol açmas› ya da hücre içerisinde ço¤al-ma yollar›ndan birisi ile hastaya zarar verir. Hastan›n kendiimmün yan›t› doku hasar›n› artt›rabilir; hasar s›n›rl› olabildi-¤i gibi, (enfekte bas› ülseri) sistemik de olabilir. Geliflenenfeksiyonun fliddeti dokuya invaze olan mikroorganizmasay›s› ve bunlar›n hastal›k oluflturma gücü, konak savunmamekanizmalar› ve di¤er birçok faktöre ba¤l›d›r.Enfeksiyonlar t›bbi tan› ve tedavinin son derece geliflmifl ol-du¤u ülkelerde bile s›kl›kla ölüme sebep olan hastal›klar-dand›r.Bakteri, virüs ve mantarlar gibi etkenler taraf›ndan oluflturu-lan enfeksiyonlar so¤uk alg›nl›¤› gibi nispeten hafif hastal›k-lardan kronik hepatit gibi vücudu zay›f düflüren hastal›klarave hatta “Acquired Immunodeficiency Syndrome” [Kazan›l-m›fl Immun Yetmezlik Sendromu (AIDS)] gibi ölümcül hasta-l›klara kadar de¤iflen bir yelpazede yer al›r. Her ne kadar geliflmifl ülkelerde yayg›n epidemiler art›k na-dirse de, influenza halen baz› zamanlarda ciddi sonuçlardo¤urmaktad›r. Geliflmemifl ülkelerde, her y›l kolera ve s›tmamilyonlarca yaflama mal olmaktad›r. Bunlara ilâve olarakAIDS gibi yeni hastal›klar ölümcül epidemilerle tüm dünyay›tehdit etmektedir.Hastay› enfeksiyona yatk›n k›lan flartlar›n bir arada bulun-du¤u hastane ortam›nda enfeksiyonlar oldukça zararl› etki-ler gösterebilir. Hastaneye yat›r›lan hastalar enfeksiyonlamücadele güçlerinin en az oldu¤u bir dönemde çok say›damikroorganizma ile karfl› karfl›ya kal›r. Hastal›¤›n kendisi vehastanede yatman›n yaratt›¤› stresin yan› s›ra uygulanancerrahi, ilaç tedavisi veya cilt bütünlü¤ünü bozarak mikro-organizmalar›n vücuda girmesine neden olan invaziv ifl-lemler ile konakç› savunma mekanizmalar› alt üst olur. So-nuç olarak hastaneye baflvurdu¤u dönemde herhangi birenfeksiyonu bulunmayan birçok hasta hastanede kald›¤›süre boyunca enfeksiyon geliflme riskiyle karfl› karfl›yad›r.

ENFEKS‹YON NASIL OLUfiUR?Enfeksiyonun geliflmesi üç önemli etken ile ilgili de¤iflkenle-re ba¤l›d›r:w Enfeksiyon oluflturabilen bir mikroorganizma (patojen)w Konak (bir baflka organizman›n fiziksel ve besinsel gelifli-mini destekleyen herhangi bir organizma)w Uygun bir çevre

Söz konusu üç etken denge içerisinde oldu¤u müddetçe en-feksiyon oluflmaz. Ancak bunlardan herhangi birinde birdengesizlik meydana geldi¤inde -örne¤in hastan›n immünsisteminin bask›lanmas› sonucu patojenlerle mücadele gü-cünü yitirmesi gibi- enfeksiyon potansiyeli artar.Enfeksiyon bir mikroorganizman›n vücut dokular›na invazyo-nu ile bafllar. Mikroorganizma bir kez konak savunma meka-nizmalar›n› afl›p vücuda girerse burada ço¤al›r ve zararl› et-kiler oluflturur. Enfeksiyonun fliddeti mikroorganizman›nözellikleri, say›s›, vücuda girme ve yay›lma biçimi gibi faktör-lere ba¤l›d›r.

‹nflamatuvar yan›tKonak, mikroorganizma invazyonuna inflamatuvar bir yan›toluflturarak tepki verir. ‹nflamasyonun befl klasik belirti vebulgusu a¤r›, ›s› art›fl›, k›zar›kl›k, fliflme ve fonksiyon bozuk-lu¤udur. Di¤er göstergeleri atefl, halsizlik, bulant›, kusma veyara yerinde pürülan ak›nt›d›r.Enfeksiyonlar›n tümü belirgin ya da semptomatik de¤ildir.Subklinik ya da asemptomatik bir enfeksiyonda mikroorga-nizma vard›r; immün sistemin yan›t› bafllam›flt›r ancak kiflihastal›k belirti ve bulgular›n› göstermez.

Endojen ve ekzojen mikroorganizmalarMikroorganizmalar endojen ya da ekzojen olabilir. Endojenolanlar ciltte, tükürük, d›flk› ve balgam gibi vücut maddele-rinde bulunur. Bunlar duyarl› kiflide hastal›¤a neden olabilir.Ekzojen mikroorganizmalar vücut d›fl›ndaki kaynaklarla ilgili-dir. Ço¤unlukla insanlar ve ekzojen mikroorganizmalar uyumiçinde bir arada yaflar. Ancak bu uyumlu iliflkiyi bozan her-hangi bir fley meydana gelirse, mikroorganizmalar enfeksi-yona neden olur.

‹nvazyon ve kolonizasyonVücutta mikroorganizman›n bulunmas› kolonizasyon olarakadland›r›l›r. Kolonize olan mikroorganizmalar büyür ve ço¤a-l›r ancak dokulara invazyon göstermez; dolay›s›yla hücreselhasar meydana getirmez. Kolonizasyon bu tip olgularda do-ku kültüründe pozitif sonuç verir ancak hasta enfeksiyon bul-gusu göstermez. Di¤er taraftan bakteri ile kolonize olan baz› kiflilerde, bakte-ri dokuya invaze olarak hücresel hasar meydana getirdi¤in-den enfeksiyonun s›n›rlanm›fl belirti ve bulgular› -hassasiyet,fliflme, k›zar›kl›k ve pürülen ak›nt›- geliflir. Ak›nt› kültürü mik-roorganizman›n kayna¤›n› ayd›nlat›r. Kolonize olan bakterileratefl, lökosit say›s›nda art›fl, hatta flok ile seyreden sistemikenfeksiyonlara da neden olabilir.

18

sa¤l›k

Enfeksiyon hastal›klar›

Page 17: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

PatojenitePatojenite bir mikroorganizman›n patojenik de¤ifliklikler yada hastal›k meydana getirebilme özelli¤ini tan›mlar. Konaktaher zaman klinik bir hastal›¤a sebep olan kuduz virüsü yük-sek düzeyde patojen bir mikroorganizmad›r. Buna karfl›l›kalfa-hemolitik streptokoklar insanda s›kça kolonize olsalarda düflük düzeyde patojenite gösterirler; nadiren klinik has-tal›k olufltururlar. Poliomiyelit virüsü ve tüberküloz basili dedüflük düzeyde patojenite gösterirler; nadiren klinik hastal›kolufltururlar. Poliomiyelit virüsü ve tüberküloz basili de düflükdüzeyde patojeniteye sahiptir.Patojeniteyi belirleyen faktörler mikroorganizman›n etki me-kanizmas›, virülans›, dozu, invazyon yetene¤i, toksijenitesi,spesifetisi ve antijenitesidir.

Etki mekanizmas›Bir mikroorganizman›n hastal›k meydana getirmek için kul-land›¤› yollara onun etki mekanizmas› denir. Örne¤in virüslerkonak hücreye invaze olup hücre metabolizmas›n› bozarakenfeksiyona neden olur.Mikroorganizmalar›n di¤er etki mekanizmalar› flunlard›r:w Konak fagositlerinin (çöpçü hücreler) mikroorganizmay›içine alma ve hazmetmesinin önlenmesi ile konak savunmamekanizmalar›ndan kaçma ya da bunlar›n tahrip edilmesi(Klebsiella pneumoniae taraf›ndan kullan›l›r)w Hücreler aras›ndaki iliflkiyi bozan toksinlerin üretilmesi (Te-tanoz basili taraf›ndan kullan›l›r) w Patolojik bir immün yan›t mekanizmas›n›n uyar›lmas› (GrupA-beta hemolitik streptokok taraf›ndan kullan›l›r)w T-yard›mc› lenfositlerin tahrip edilmesi (HIV taraf›ndan kul-lan›l›r).

VirülansVirülans bir mikroorganizman›n patojenitesinin derecesini ta-n›mlar. Virülans kona¤›n savunma mekanizmalar›n›n duru-muna ba¤l› olarak de¤iflir. Örne¤in, toprak ve suda s›kçarastlanan bir bakteri olan Mycobacterium avium-intracellula-re (MAI), AIDS hastalar›nda ciddi pulmoner ve sistemik has-tal›klara sebep olabilir. Virülans çeflitli faktörler taraf›ndanartt›r›labilir:w Streptokoklar ve Clostridium gibi bakteriler taraf›ndan üre-tilen toksinlerw Mikroorganizmalar›n konak savunmas›ndan kaçabilmeözellikleri (pnömokoklar›n polisakkarid kapsülü)w Çevresel koflullara dayan›kl›l›k (sporlar ve kistler)w Genetik çeflitlilik (influenza).

DozBir mikroorganizman›n insanda hastal›k yapabilmesi için ye-terli dozda bulunmas› gerekir. Patojenik dozun ölçüsü bir mik-roorganizmadan di¤erine de¤iflti¤i gibi bir konaktan di¤erine

de de¤iflir ve bulafl yolundan etkilenir. Ayn› zamanda hasta-n›n immün sistemi patojenik doz konusunda belirleyicidir.Genel olarak, hepatit B virüsünün infektif dozu yaklafl›k100.000 virüs partikülüdür. Tifonun meydana gelmesi içingerekli Salmonella infektif dozu ise 1000 bakteri partikülü-dür. Hepatit B virüs partiküllerinin infektif dozu HIVenfeksiyonunun meydana gelmesi için gerekli olandan çokdaha düflüktür. Bir mikroorganizman›n infektif dozunun dü-flük olmas› ilk etapta oluflturaca¤› hastal›¤›n daha ciddi vea¤›r olaca¤› anlam›na gelmez.

‹nvazyon özelli¤iBazen infektivite olarak da adland›r›lan invazyon özelli¤i birmikroorganizman›n dokulara girebilmesini ifade eder. Baz›mikroorganizmalar insan vücuduna sa¤lam deriden geçerekgirebilirken di¤erleri ancak cilt ya da mukoz membran bü-tünlü¤ünün bozuldu¤u noktalardan girebilir. Leptospira in-terrogans genellikle basit bir cilt çatla¤›n› girifl için kullanabi-lir; oysa Clostridium tetani’nin girifl yolu derin bir yarad›r, Ba-z› mikroorganizmalar›n invozyon özelli¤i ürettikleri enzimler-le artar.

ToksijeniteVirülans ile iliflkili olan toksijenite bir mikroorganizman›n tok-sinler oluflturmak ve ortama salmak yolu ile konak dokulardahasar oluflturma özelli¤ini ifade eder. Difteri ve tetanozda ol-du¤u gibi baz› bakteriler dolafl›m yolu ile h›zla yay›lan, siste-mik ve nörolojik tablolara yol açan ekzotoksinler oluflturur.Di¤er bir k›s›m bakteriler ise Shigella örne¤inde oldu¤u gibiendotoksinleriyle diyare ve floka sebep olur.

SpesifiteSpesifite bir mikroorganizman›n özgül bir kona¤› veya konakyelpazesini tercih etmesi, yaln›z bu konakta enfeksiyon olufl-turmas›n› ifade eder. St. Louis ensefalitine sebep olan flavivü-rüs kufllar ve insanlar› içine alan genifl bir konak yelpazesin-den enfeksiyon olufltururken, k›zam›k etkeni rubeola virüsüyaln›z insanlarca tafl›n›r ve yaln›z insanda enfeksiyon yapar.

Dayan›kl›l›kDayan›kl›l›k bir mikroorganizman›n vücut d›fl›nda canl› kalmasüresi ile iliflkilidir. Mikroorganizmalar gereksinimlerini karfl›-layan bir rezervuarda canl› kal›r ve ço¤al›r. Daha sonrarezervuardan insana bulafl›r.

AntijeniteBir mikroorganizman›n spesifik bir immün yan›t oluflturmaderecesini gösteren antijenite her mikroorganizma için fark-l›l›k gösterir. Dokuya invaze olup burada s›n›rlanan mikroor-ganizmalar bafllang›çta hücresel bir yan›t olufltururken dahah›zl› yay›l›m gösterenler genellikle antikor yan›t› oluflturur.

19

Page 18: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

20

Bakterilerde dirençBaz› gram pozitif mikroorganizmalar tedavileri için kullan›l-makta olan antimikrobiyallerin ço¤una direnç gelifltirmifltir(Bkz. Direnç mekanizmalar›). Hastanelerde -özellikle yo¤unbak›m üniteleri, uzun süreli hasta yat›fllar›n›n oldu¤u servis-ler- ciddi sorun oluflturan dirençli mikroorganizma türlerininbafl›nda metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA),dirençli Streptococcus pneumoniae ve vankomisine dirençliEnteroccus gelmektedir. Hastanede kazan›lm›fl (nozokomi-yal) enfeksiyonlar›n önlenebilmesi için hastanelerde h›zla flo-ran›n bir parças› olan bu türlerin kontrol edilmesi gereklidir.

Dirençli Staphylococcus aureus enfeksiyonlar› Ciltte s›kl›kla herhangi bir hastal›¤a yol açmadan yerleflebilenS. aureus, di¤er taraftan belirti ve bulgular› ciltteki bir püstül-den bafllay›p dolafl›m sistemi enfeksiyonu ve ölüme kadaruzanan çok çeflitli hastal›klar oluflturabilir. Ayn› zamandahastanede yatan hastalarda görülen pnömoni, septisemi vecerrahi alan enfeksiyonlar›n›n s›k karfl›lafl›lan bir etkenidir.Toplumdan kazan›lm›fl enfeksiyonlara da sebep olabilir.Metisilin stafilokok enfeksiyonlar›n›n tedavisi için s›kça öneri-len bir antibiyotiktir. Stafilokok enfeksiyonlar›n›n ço¤unu etki-li biçimde tedavi eder ancak baz› stafilokoklar metisiline di-renç gelifltirmifltir ve art›k bu antibiyotik taraf›ndan yok edil-memektedir. MRSA enfeksiyonlar›, hastane kaynakl› S. aure-us enfeksiyonlar›n›n yaklafl›k % 40’›n› oluflturur.MRSA enfeksiyonlar›n›n tedavisinde kullan›lan antibiyotikvankomisindir. Ancak 1996 y›l›nda Japonya’da bir hastadavankomisine azalm›fl duyarl›l›k gösteren bir S. aureus suflu-nun neden oldu¤u bir enfeksiyon tespit edilmifltir. Söz konu-su S. aureus suflu vankomisine orta derecede duyarl› olaraktan›mlanm›fl ve ‹ngilizce isminin bafl harfleri ile “Vancomyci-ne Intermediate S. aureus (VISA)” olarak isimlendirilmifltir.Bu tarihten sonra VISA’n›n sebep oldu¤u çeflitli enfeksiyon-lar tespit edilmifltir.fiu anda enfeksiyon hastal›klar› uzmanlar›n›n kayg›s›, vanko-misine tam dirençli bir S. aureus fluflunun ortaya ç›kmas›d›r.Böyle bir durum, enfeksiyonlu hastalar›n tedavisini seçenek-siz b›rakabilecektir. Baz› kifliler, bafll›ca kaynak burun ve ciltolmak üzere dirençli S. aureus’un asemptomatik tafl›y›c›s›d›r.‹nfeksiyon en s›k; hasta bak›m›n› yapanlar›n bak›m s›ras›ndakontamine olmalar› yolu ile kifliden kifliye yay›l›r.MRSA ve VISA enfeksiyonlar›n›n yay›lmas›n› önlemek için ta-kip edilmesi gereken kontrol yaklafl›mlar› titiz bir el y›kamauygulamas›, bariyer korunma (eldiven, maske ve önlükler)ve temas önlemlerini içerir.

Dirençli Streptococcus pneumoniae enfeksiyonlar› Streptococcus pneumoniae ABD’de halen en s›k bakteriyelpnömoni etkenidir; ayn› zamanda kulak, dolafl›m sistemi en-feksiyonlar› ve menenjitin bafll›ca etkenleri aras›ndad›r. Mik-

roorganizma her y›l ortalama 500.000 pnömoni, 7 milyon kulakenfeksiyonu, 50.000 dolafl›m sistemi enfeksiyonu ve 3.000 me-nenjit olgusuna yol açar. S. pneumoniae’ya ba¤l› dolafl›m sis-temi enfeksiyonlu yafll› hastalar›n kabaca % 40’› ölür.‹laca dirençli S. pneumoniae’n›n % 30 oran›nda penisiline di-rençli oldu¤u tahmin edilmektedir. Bu mikroorganizmalar›nyol açt›¤› enfeksiyonlar›n tedavisi pahal› genifl spektrumluantibiyotiklerin kullan›m›n› gerektirebilir.

Dirençli enterokok enfeksiyonlar› Enterokoklar gastrointestinal sistem ile kad›n genital sistemininyerleflik floras›n›n bir parças›d›r. Enterokok enfeksiyonlar› ço-¤unlukla endojen kaynakl›d›r. Ancak hastane ortam›nda hastabak›m›n› yapan ve tedavisi ile u¤raflan kiflilerin elleri ile direktyoldan veya kontamine yüzeylerle indirekt yoldan hastadanhastaya bulafl meydana gelebilir. Bu da el y›kama, eldiven,dezenfektan, önlük kullan›m› gibi enfeksiyon kontrol önlemleri-ne s›k s›k›ya uyman›n gereklili¤ini ortaya koymaktad›r.

Vankomisin dirençli enterokok enfeksiyonlar› Dirençli mikroorganizmalar aras›nda oldukça yak›n dönem-de ortaya konmufl olan vankomisin dirençli enterokoklar en-feksiyon hastal›klar› ile u¤raflanlar›n yak›n ilgisini çekmifltir.Son befl y›lda giderek artan say›da nozokomiyal enfeksiyon-dan sorumlu tutulmaktad›r.Vankomisin dirençli enterokok enfeksiyonlar›n›n tedavisindeetkili antibiyotik bulunamamaktad›r. Bunlar›n ço¤unlu¤u en-terokok enfeksiyonlar›n›n tedavisinde kullan›lan di¤er antibi-yotiklere de dirençlidir. Di¤er taraftan bu mikroorganizmala-r›n vankomisine direnç genlerini baflta S. aureus olmak üze-re di¤er gram pozitiflere aktarma olas›l›¤› vard›r.Vankomisin dirençli enterokok kolonizasyon ve enfeksiyonuile ilgili risk flunlara ba¤l› gözükmektedir:w Daha önceden vankomisin tedavisi ya da birden çok say›-da antibiyotik tedavisi verilmifl olmas› veya her ikisi,w Ciddi altta yatan hastal›k,

sa¤l›k

D‹RENÇ MEKAN‹ZMALARIBakteriler çok say›da bilinen mekanizma ile antibiyotiklere direnç gelifltirir.

DO⁄AL D‹RENÇBir bakteri popülasyonunda baz› mikroorganizmalar belli antibiyotiklere do¤alolarak dirençli olabilir. Böyle bir durumda antibiyotik duyarl› mikroorganizma-lar› ortadan kald›rarak dirençli olanlar›n ço¤almas›na yol açar. Bu durum özel-likle hastane ortam›nda söz konusudur.

MUTANT D‹RENÇBir bakteri popülasyonunda spontan olarak dirençli mutantlar ortaya ç›kar veyukar›da anlat›ld›¤› biçimde ço¤al›r.

GENET‹K D‹RENÇ‹laç direnci, plazmidler ad› verilen direnci tafl›yan genler taraf›ndan bir mikro-organizmadan di¤erine aktar›l›r.

Page 19: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

w ‹mmünsüpresyon,w ‹ntraabdominal veya kardiyak cerrahi.

D‹RENÇL‹ M‹KROORGAN‹ZMALARLA MÜCADELEAntibiyotiklerdeki geliflmeler sayesinde geçmiflte t›p bilimidirençli bakterilerin önünde olmay› baflarm›flt›r. Dirençli bak-terilerin yay›lmas›na karfl› en güçlü silah hem sa¤l›k hizmetiverenlerin hem de halk›n konu ile ilgili olarak genifl çaptae¤itilmesinin sa¤lanmas›d›r. E¤itimin hedefi yerinde ve uy-gun antibiyotik kullan›m›, el y›kama ve bulafl riskini azaltacakdi¤er önlemler olmal›d›r.

Uygun antibiyotik kullan›m›Tüm bakteri enfeksiyonlar› antibiyotik kullan›m›n› gerektir-mez. Reçete yazma yetkisine sahip her hekim yaln›z gereklioldu¤unda antibiyotik reçete etmelidir. Ayn› zamanda antibi-yotik tedavisine baflvurulmadan önce, ilaç direncine yol aça-bilecek uygunsuz kullan›m›n önlenmesi için, mümkün oldu-¤unca kesin bakteriyolojik ya da antijenik tan› beklenmelidir.

Hasta uyumunun sa¤lanmas›Hastaya antibiyotik reçete edilmiflse, tedaviye baflland›ktanbir süre sonra kendisini iyi hissetse bile tedavi süresini ta-mamlamas› gerekti¤i anlat›lmal›d›r. Hastalar antibiyotiklerin,ortam ›s›s› ile etki kayb›na u¤rayaca¤› ecza dolaplar›ndasaklanmamas›, baflkas›na reçete edilmifl bir antibiyoti¤inkullan›lmamas› konular›nda uyar›lmal›d›r.

Bulafl riskinin azalt›lmas›MRSA’n›n genellikle eller yoluyla tafl›nd›¤› unutulmamal›d›r.Enterokok türleri ba¤›rsakta bulunur, vankomisin dirençli en-terokoklara ise en çok cihaz yüzeyleri ve yatak parmakl›kla-r›nda rastlan›r. Bu mikroorganizmalar hastalara eller yolu ilebulaflt›¤›ndan yaln›z bir hastadan di¤erine geçerken de¤ilayn› hastada bir tak›m aktivitesinden di¤erine geçerken deeller y›kanmal›d›r.

Bariyer önlemleriBulafl riskini azaltan önlemler aras›nda el y›kaman›n yan› s›-ra, uygun oldu¤unda, koruyucu giysiler kullan›lmas› da yeral›r. Eldivenler hastan›n cildi ve mukoz membranlar› ile elleraras›nda fiziksel bir bariyer oluflturur.Bir mikroorganizman›n hastan›n vücudunun bir bölümündendi¤erine aktar›lmas›n› önlemek için, hasta ile ilgili her bir ak-tivite için her seferinde, yeni, temiz bir eldiven çifti kullan›l-mal›d›r. Kiflinin kendisini korumas› için eldiven ç›kar›ld›ktansonra eller y›kanmal›d›r.Önlükler ve di¤er hastane giysileri mikroorganizmalara karfl›bariyer oluflturarak iç giysileri korur. Maskeler ve koruyucugözlükler ise kan ve vücut s›v›lar›n›n s›çramans›na karfl› yü-zü koruyan bir bariyer oluflturur.

ENFEKS‹YON DÖNGÜSÜEnfeksiyonun nas›l meydana geldi¤ini bilmek yay›lmas›n›kontrol etmek veya önlemek konusunda bize yard›mc› olur.Enfeksiyonun nas›l yay›ld›¤›n› daha iyi anlamak için onu afla-¤›da belirtilen, alt›, mutlak gerekli halkan›n yer ald›¤› bir dön-gü fleklinde canland›rmak gerekecektir.w Etkenw Enfeksiyon rezervuar›w Rezervuardan ortama ç›k›fl yoluw Bulafl yoluw Vücuda girifl yoluw Duyarl› birey (konak).Enfeksiyonun ilerlemesi için döngünün her halkas›n›n bulun-mas› gereklidir. Dolay›s›yla halkalardan herhangi birinin kop-mas› enfeksiyonu önleyecektir.

EtkenEnfeksiyon etkeni, hastal›k oluflturabilen herhangi bir mikro-organizmad›r.RezervuarMikroorganizman›n üzerinde ya da içerisinde canl› kalabildi-¤i, bazen ço¤alabildi¤i ortam ya da nesnedir. Rezervuardan ç›k›fl yoluEnfeksiyon etkeninin rezervuar› terk etme yoludur. Bu yol birmikroorganizmadan di¤erine de¤iflir.Bulafl yolu Enfeksiyon etkeninin rezervuar ç›k›fl›nda duyarl› kona¤a ge-çifl yolunu ifade eder. Enfeksiyon dört yoldan biri ile bulafl›r:Temas, hava yolu, vektör ve ara kaynak. Baz› mikroorganiz-malar ise rezervuardan yeni kona¤a birden çok bulafl yolukullanarak ulafl›rlar.Girifl yoluGirifl yolu, enfeksiyon etkeninin duyarl› kona¤a invaze olmakiçin takip etti¤i yolu ifade eder. Bu yol genellikle etkenin ay-n› zamanda kona¤› terk etti¤i yol ile ayn›d›r.Duyarl› konakEnfeksiyonun bulaflmas› için ayn› zamanda duyarl› bir konakgereklidir. ‹nsan vücudu çok say›da savunma mekaniz-mas›na sahiptir. Buna ba¤l› olarak bir enfeksiyon etkenininsavunma mekanizmalar› zay›flam›fl bir kona¤a invazyonu veburada hastal›k oluflturmas› daha kolayd›r.

Kaynak: Bilimsel T›p Yay›nevi-Enfeksiyon Hastal›klar› El Kitab›,

2003

21

Rezervuar

Kona¤a girifl yolu

Duyarl›

konak

Etken

Bulafl yolu

Rezervuardan

ç›k›fl yolu

Page 20: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

22

sohbet Röportaj: ‹pek K›ramer / Foto¤raflar: Orhan Cem Çetin

Kürflat Baflar, uzun bir aradan sonra yazd›¤› Baflucumda Müzik adl› roman›yla,y›l sonunun en çok konuflulan yazarlar›ndan oldu. Baflar roman›n›, yaflanm›flbir aflktan esinlenerek yazm›flt›. Picus’un Aral›k say›s›nda yer alan bir röportaj,Baflar’la ‹pek K›ramer’i biraraya getirdi. Bu röportaj›n bir bölümünü sizlereaktar›yoruz.

Kürflat Baflar ça¤dafl bir yazar, eski bir ruh

Page 21: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Uzun süredir kayboldunuz, nerelerdeydiniz?Okuyucular›m, sa¤olsunlar, bütün bu zamanda mailleriylebeni kitab› bitirmeye zorlad›lar. Asl›nda kaybolmad›m amagazete, televizyon, radyo derken biraz fazla ifle kapt›rd›mkendimi. Bununla birlikte bir baflka roman daha vard› önüm-de, Baflucumda Müzik de iki y›l›m› ald›. Gazetecili¤i de b›rakt›n›z say›labilir ama. B›kk›nl›k m›,yorgunluk mu, medyadaki de¤iflim mi? Evet epeyce ara verdim, neredeyse bir y›l oluyor. PowerFM’de sabah yorumlar› devam ediyor bir tek. Ama b›rakt›msay›lmaz. Yeni görüflmeler, projeler var. Medyadaki de¤iflimgerçekten de biraz b›kk›nl›k yaratt›, ama benim daha yaza-cak çok fleyim var, tabii okuyan oldu¤u sürece...Bu ara verme döneminde her fleye d›flardan bakma im-kân›n›z olmufltur. Son y›llarda Türk edebiyat›na, edebiyatortam›na, genç yazarlara iliflkin gözlemleriniz neler?

Her ne kadar insanlar flikâyet ediyor olsa da çok fazla yeniyazar ç›kt›¤›n› sevinerek görüyorum. Ben ilk kitab›m K›fl ‹kin-disinin Evinde’yi yay›nlad›¤›m zaman genç bir yazar›n kita-b›n› yay›nlamak isteyen yay›nc› neredeyse yoktu. Belki de-nebilir ki, iki cümleyi bir araya getiren herkesin kitab› bas›l›-yor flimdi. Yine de bunu, kitap endüstrisinin geliflmesi aç›s›n-dan olumlu say›yorum. Bu sayede genç insanlar kitap oku-yor. Okuyucu say›s› art›yor. Zaten zaman ve okuyucu, iyiyikötüyü birbirinden ay›r›r. Peki genel olarak Türkiye’ye...Ben her zaman daha iyiye gitti¤imize inan›r›m. O zaman ni-ye bu kadar flikâyet ediyoruz? Çünkü dünyan›n saatiyle bi-zimki hâlâ ayn› yerde de¤il. Eskiden insanlar bunun fark›ndade¤ildi, çünkü baflka yerleri bu kadar yak›ndan izlemiyorlar-d›. fiimdi art›k biliyorlar. Peki biz bu aradaki saatleri atlayabi-lecek miyiz? Bence bunun için flu anda oldu¤undan çokfarkl› bir kafada olmam›z gerekiyor. Bir ülke nas›l ilerler? Her-halde en önce yurttafllar›n›n ve kurumlar›n›n dayan›flmas›y-la... Biz ne yaz›k ki birbirimize destek olmuyoruz. Sürekli ça-t›flma halindeyiz. Uluslararas› platformlarda bile kendi kav-galar›m›z hepimizin aleyhinde kullan›l›yor. Yine en önemligördü¤üm fley de Türkiye’nin iyi okumufl, iyi yetiflmifl insangücünü kullanamad›¤›... Zaman› öteleyebilmek için bu iyi ye-tiflmifl insan gücünün iyi kullan›lmas›, her alanda ç›karc›, kur-naz insanlar›n de¤il, yarat›c› insanlar›n fikirlerinden yararla-n›lmas› gerekti¤ine inan›yorum. Türk yazar çizerinin de ço-¤unlukla baflkalar›n›n kavramlar›yla konufltu¤unu ve burada-ki gerçe¤i kaç›rd›¤›n› düflünüyorum. Hep aflk romanlar› yaz›yorsunuz, niye?Asl›nda kitaplar›mda çok farkl› fleyler var ama belki de aflköne ç›k›yor. Ben niye bunlar› yaz›yorum diye hiç düflünme-dim. ‹lk öykülerimi yazd›¤›m zaman tek istedi¤im baz› fleyle-ri kendi hissetti¤im gibi anlatabilmekti. Galiba hâlâ da öyle...Ben edebiyatç› de¤ilim ama dikkatimi çeken bir fley var.Hikâye bir kad›n›n a¤z›ndan anlat›l›yor. Öyle büyük olay-lar filân yok. Fazla diyalog, fazla insan yok. Hep onun bi-lincinden geçenleri, onun a¤z›ndan sayfalarca okuyor ves›k›lm›yor insan. Bu teknik bir beceri mi? Çünkü öyle çoksüslü bir yaz› tarz› da de¤il. Benim kitaplar›mda olaylardan çok olaylar›n alg›lan›fl› önem-li. Kahramanlar›n yaflad›klar›n› nas›l alg›lad›klar›, nas›l yo-rumlad›klar›... Zaten okudu¤um kitaplarda da buna dikkatederim. Yaln›zca olaylar›n ak›fl›n› düz anlat›mla veren kitap-lar› sevmem. Bence edebiyat bizi neyi anlatt›¤›yla de¤il, na-s›l anlatt›¤›yla etkiler. Baflucumda Müzik’te de belki çok ifl-lenmifl bir konu var. Ama biz orada konuyla de¤il, onu yafla-yan kad›nla ve onun bütün bu olaylar› nas›l alg›lad›¤›yla ilgi-leniyoruz. Tabii bu üslûp ve teknik çal›flmas› roman›n ak›c›l›-¤› için önemli, ama bence her fleyden önemlisi bir roman›niçindeki duygu. Oradan, sayfalar›n üstündeki sözcüklerdenbize akabiliyorsa ne güzel... Umar›m bütün okuyucular sizingibi düflünüp, s›k›lmadan okumufltur.

23

Page 22: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Baflucumda Müzik, hiç tarih verilmeden, öyle belgelerefilân dayanmadan 1950 ile 60 aras›n› anlat›yor bir yan-dan. Bas›nda da ç›kt›, dönemin D›fliflleri Bakan› FatinRüfltü Zorlu ile sevgilisi Vesamet han›m›n hikâyesi diye...Bu hikâye bir yandan gerçek, bir yandan de¤il. Siz hiç buhikâyenin gerçek kahramanlar›n› tan›yanlarla ba¤lant›kurdunuz mu?Hay›r, kurmad›m. Vesamet han›m›n ölmeden önce EminÇölaflan’la bir röportaj› var. Bunu okudu¤um zaman ilgimiçekmiflti. Çok ilginç bir kad›n. Ama ben yak›nlar›n› bulmak,tan›yanlarla konuflmak istemedim. Çünkü biyografik bir ro-man yazmak istemiyordum. Bu da bir tür ama benim istedi-¤im bu de¤ildi. fiöyle söyleyebiliriz, ‘based on a true story’,yani ‘gerçek bir hikâyeden yola ç›karak’ dedikleri türden birkitap bu. Hikâye bana esin kayna¤› oldu, ama yazd›¤›m fley-lerin hemen hepsini ben uydurdum. Yani gerçek iki kiflininyaflad›¤› fleyi ald›m ve tümüyle baflka bir biçimde yenidenyazd›m. Kendi hayat›n›z› acaba flöyle olsa nas›l olurdu deyipbaflka türlü yazmak gibi... Zaten okuyanlar burada hikâyeninpek önemli olmad›¤›n› görecekler. Kitab›n sonunda kad›n, “Zaman da mekân gibi önümüz-de böyle uzan›p gitse, biz de istedi¤imiz gibi onun içindegidip gelsek olmaz m›yd›,” diyor. Kitapta hep ‘zaman makinesi’ geçiyor. Bir yandan o y›llara birgönderme, çünkü dönemin bilimkurgu romanlar›nda zamanmakinesi hâlâ çok revaçta. Do¤rusu bir yandan da benim ço-cuklu¤uma bir gönderme. Çünkü hayatta en çok sahip olmakistedi¤in fley nedir diye sorsan›z, zaman makinesi cevab›n›veririm. Çocuklu¤umdan beri bekliyorum, bakt›m ki yapama-d›lar, sonunda ben kendim yapt›m ve iflte o zaman makine-siyle görmedi¤im y›llara gidip yaflamay› baflard›m. Yani bukitapta en büyük hayalimi gerçeklefltirmifl oldum. Rahmetli Fatin Rüfltü beyin efli Emel han›m benim yak›n

dostumdu. Yafl fark›m›z olmas›nara¤men benim hayat›mda büyüketkisi olmufl bir kad›nd›. Bana an-latt›klar›ndan birçok fley biliyorum. O zaman izin verirseniz flimdi ben si-ze soray›m. Fatin beyle Vesamethan›m›n hikâyesi o zamanlar herke-sin bildi¤i bir hikâye miydi? Evet, tabii herkes biliyordu. Tabiiherkes derken o zaman böyle pa-parazziler filân yoktu. Ama kendiçevreleri biliyordu. Davetlere filânefli de¤il, Vesamet han›m giderdi.Çok fl›k bir kad›nd›. Peki o dönemde nas›l karfl›lan›yorduböyle bir iliflki? Öyle çok ay›planan, yad›rganan birfley de¤ildi. Çünkü Fatin bey asl›n-da konservatif bir adamd›, öyle

çapk›n biri filân de¤ildi. Yaflam›ndaki tek aflkt› bu. Efliylezaten bafllang›c›ndan beri pek anlaflma yoktu aralar›nda.Vesamet han›m o dönem için avangard bir kad›nd›. Fatinbey çok yak›fl›kl› bir adamd›. Herkes söylerdi bunu. Say-g› duyulan biriydi ayn› zamanda. Kimse bunu yanl›fl bul-mazd›. Emel han›m da fazla yad›rgamam›flt›. Adnan Men-deres’in efliyle Emel han›m kuzendi. Belki bu nedenle,belki de politik nedenlerle, boflanmam›fllard›. Fatin beyayn› zamanda mesle¤inde de çok baflar›l›yd›. Kimse onatoz kondurmazd›. Sonradan hakk›nda söylentiler ç›kt›ysada bunlar uydurmad›r, çok zengin bir aileden gelirdi. An-nesi de hayat›mda tan›d›¤›m en güçlü flahsiyetlerden bi-riydi. Dedi¤im gibi belki bu hikâyenin asl› da ilginç ama benim içinönemli olan bu de¤ildi. Ben, çocuk yaflta kendinden çok bü-yük bir adama tutulan ve büyük bir aflkla onu seven bir ka-d›n› anlatt›m. Onun uzun bir zaman içinde yaflad›klar›, kendibüyürken, düflünceleri de¤iflirken, rüyas›n›n gerçek olmas›...Hayat›n içinde böyle bir aflk yaflanmal› m› sizce?Elbette e¤er karfl›n›za ç›karsa, çünkü bu kendi iste¤inizlebulaca¤›n›z bir fley de¤il. Ama belki de biz baz› fleyleri bir-birine kar›flt›r›yoruz. ‹liflkiyle aflk› örne¤in... Böyle bir duyguyaflad›¤›m›z zaman onun sanki bir sona ulaflmas›, bizimlekalmas› gerekti¤ini san›yoruz. Asl›nda herhangi bir biçimdeböyle bir duyguyu yaflamak, yani o sal›nca¤a binmek, o bafldönmesini hissetmek bile büyük bir flans de¤il mi? Psikologlar›n bir sözü var, ‘aflk 18 ay sürer,’ diye... Kat›-l›yor musunuz buna?Hay›r, kat›lm›yorum. Ben aflk üzerine kendi söylediklerimebile kat›lm›yorum. Çünkü bu yaflanacak ve her iki kiflinin herkeresinde bambaflka bir biçimde hissetti¤i bir durum. Bu-nun üzerine ne söylesek hem do¤ru, hem de yanl›fl olacak...Bir ay da olabilir, on y›l da olabilir...

24

sohbet

Page 23: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Turizm sektörü di¤er Akdeniz ülkeleri gibi Türki-ye’nin de önemli gelir kap›lar›ndan... Do¤al gü-zelliklerinin yan› s›ra tarihi bölgeleri de ilgi çeki-yor. Do¤al güzelliklerin tarihi güzelliklerle çak›fl-t›¤› bölgeler ise özellikle ilginç. Kapadokya bun-lardan birisi.

Yumuflak kayalara oyulmufl ev ve kiliselerininyan› s›ra yer alt› kentleriyle ünlü Kapadokya’n›ns›ra d›fl› co¤rafyas›, milyonlarca y›l önce volkanikda¤lar Erciyes, Hasanda¤› ve Göllüda¤’dan ge-len lavlar›n ve küllerin bölgeyi kaplamas› sonu-cunda oluflmaya bafllam›fl. Bugünkü çarp›c› gö-rüntü rüzgâr ve suyun afl›nd›r›c› etkisiyle flekil-lenmifl.

Tarih boyunca su ve rüzgâr›n kolayca flekil-

lendirebildi¤i bölgeyi insanlar da kazarak, oya-rak de¤ifltirmifller. Özellikle H›ristiyanl›¤›n ilk dö-nemlerinde bask›lardan kaçan insanlar, Kapa-dokya bölgesinde korunmak amac›yla yer alt›kentleri, gizli kiliseler ve bar›naklar infla etmifl.Bu nedenle Kapadokya hem tarihi kal›nt›lar, hemde do¤al güzellikler aç›s›ndan ilgi çekici bir böl-ge haline gelmifl.

1500 METREYE ÇIKMAKZiyaretçiler yak›n zamana kadar Kapadok-

ya’y› yürüyerek ya da araçlarla geziyorlard›. Tu-ristler için belirlenen tur rotalar›, Kapadokya’n›nbelli bir bölgesini kapsayabiliyordu. Son y›llardadüzenlenen balon gezileri tüm bölgeyi gezme

25

Peribacalar›na yukar›dan bakmakKapadokya’y› balonla gezmek, Ege ve Akdeniz k›y›lar›n› tekneyle gezmeyebenziyor. Her ikisinde de yürüyerek ya da araçla ulafl›lmas› zahmetli olando¤al ve tarihi güzellikler insanlar›n ayaklar›na seriliveriyor.

geziHaluk Kalafat

Page 24: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

26

geziimkân› tan›yor. Deniz kenar›ndaki turistik bölgelerde gör-meye al›flt›¤›m›z tekne turlar›n›n ifllevini, Kapadokya’dabalon turlar› görüyor art›k.

Balon turlar› 6 y›l önce basit bir yöntem kullan›larak bafl-lad›. O günlerde yere iplerle sabitlenmifl, s›cak havayla dol-durulan balonlar, yerden iki - üç yüz metre yükseltiliyor veperibacalar› yukar›dan izlettiriliyordu. Bu uygulaman›n popü-lerlik kazanmas› sonucunda daha profesyonel örgütlenmelergeliflti. Bugün Kapadokya çevresinde balon turu yapan fir-malar, propan gaz›yla havalanan ve kontrollü bir biçimde al-çalabilen balonlar kullan›yorlar. Yeni nesil balonlar havaflartlar›na göre 500 ila 1500 metreye kadar yükselebiliyor.

ÇAYLAR fi‹RKETTENBu firmalardan biri de Kapadokya Balloons adl› firma. Üç

balonla bir turda 64 kifli tafl›yan Kapadokya Balloons’un sa-hibi Murat Özgüç, turlar› hakk›nda flu bilgileri verdi: “‹kiprogram›m›z var. Deluxe Program’da sabah gün do¤umun-dan önce misafirlerimizi yörede kald›klar› otellerden alarakofisimize getiriyor ve çay, kahve kurabiye ikram etti¤imizküçük bir tan›flma toplant›s› yap›yoruz. Bu esnada b›rakt›¤›-m›z küçük bir helyum balonu ile rüzgâr yönünü detayl› ola-rak tespit edip, kalk›fl yerine karar veriyoruz ve topluca ha-reket ediyoruz. Uçufl brifing’i ve balonun 15-20 dakikadahaz›rlanmas›ndan sonra bafllayan uçufl yaklafl›k 1,5 saat sü-rüyor.

Uçufl esnas›nda yolcular›m›za Kapadokya’n›n güzellikleri-ni mümkün oldu¤unca alçak uçarak ve vadilerin içine kadaralçalarak göstermeye çal›fl›yoruz. ‹niflten sonra yapt›¤›m›zkutlamada, flampanya ya da viflne suyu kokteyli ile kek ik-ram ediyor ve sonras›nda misafirlerimizi otellerine b›rak›yo-ruz. Ayr›ca hat›ra amac›yla haz›rlad›¤›m›z uçufl sertifikam›zda gün içinde misafirlere ulaflt›r›l›yor. Tüm bu organizasyonen fazla 3,5-4 saat sürüyor (otele b›rak›fl 09:00 civar›) ve mi-safirlerimizin o gün yapaca¤› bir tura yetifltirilmeleri de sa¤-lanm›fl oluyor.

Budget adl› di¤er program›m›zda ise uçufl 55-60 dakikasürüyor. ‹lk programdaki gibi otelden al›fl ve b›rak›fl ayr›cauçufl sonras› tüm gruba meflrubat ve kek ikram edilen kutla-man›n da dahil oldu¤u bu hizmetimiz, tek seferde tafl›yama-yaca¤›m›z say›da yolcuya, daha k›s›tl› bütçesi olan gruplaraya da münferit müflterilere yöneliktir.”

BALON TUTKUSU ARTIYORPeribacalar›n› ve bölgenin güzelliklerini daha detayl› izle-

me olana¤› sa¤layan balonlara olan talep her y›l daha çokart›yor. 2002 y›l›nda yaklafl›k dört bin kifli Kapadokya’y› ba-lonla gezdi. Bu rakam bu y›l befl bini geçti. Talep art›kça ba-lon say›s› da art›yor. Kapadokya Balloons ve di¤er balonlatur firmalar›n›n rengârenk balonlar›, Kapadokya’n›n semala-r›n› renk cümbüflüne çeviriyor. http://www.kapadokyaballoons.com

Page 25: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›
Page 26: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

28

gezi

Balonla Kapdokya turlar›naolan talep her y›l daha daart›yor ve Göreme vadisisemalar›ndaki rengârenkbalonlarla ilgi çekici manzaralar oluflturuyor.

Balonlar nas›l uçar?Balonlar ›s›nan havan›n yükselmesi prensi-biyle çal›fl›r. Balon içindeki hava ›s›nd›kçayükselir, so¤udukça alçal›r.Balonlar yönlendirilebilir mi?Balonlar›n ana yönünü rüzgâr belirler. Ancakpilotlar s›n›rl› oranda balonlar› yönlendirebilir.Bir balonda kaç kifli tafl›nabiliyor?En ufak balonlar sadece pilotu tafl›yacakflekilde tasarlan›r. Bir balon en çok 24 kiflitafl›yabiliyor. En çok kaç saat uçulabilir?Ortalama uçufl süresi bir saattir.Balonlar güvenli midir?S›cak hava balonlar› günümüzün en güvenli

hava tafl›t›d›r. Balonlar kaç metre yükselebilir?Yeni nesil balonlar uygun hava koflullar›nda2 bin metreye kadar yükselebiliyor.Is›t›c› sistemin yak›t› biterse ne olur?Is›t›c› susarsa balon bir paraflüt nas›l yereinerse öyle alçal›r.E¤er bir kufl balona çarparsa ne olur?Balonlar kufllar için oldukça büyük kütlelerdir.Genellikle kufllar balonlardan uzak dururlar.Pek rastlanmasa da bir kuflun balona çarpt›¤›olur. Ancak balonlar bu çarp›flmadan zarargörmeyecek kadar sa¤lam kumafltan imaledilirler. Üstelik balonlar bir kufl büyüklü¤ün-deki delikle bile uçabilirler.

BALONLAR HAKKINDA SIK SORULAN SORULAR

Page 27: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

29

K›rm›z›- turuncu renkli boru biçimindeçiçekleriyle yaln›zca bulunduklar› bah-çeyi de¤il, tüm çevreyi güzellefltirenbu yaprak döken sar›l›c› bitkilerin ikitürü var: Güney Amerika kökenliCampsis radicans ve Çin kökenliCampsis grandiflora.

‹ngilizce ad› ‘trumpet creeper’ yani‘trompet sarmafl›¤›’ olan Acem borula-r› havai kökçükleri ile tutunarak ve sa-r›larak 9 metreye kadar boylanabilirler.Acem borular› ile ç›plak gövdeli a¤aç-lar›n gövdelerini sard›rmak da müm-kündür.

Borazan çiçe¤i olarak da bilinen bubitkiler, yaz ortas›na do¤ru çiçeklenir.S›cakl›kta ani düflüfller yaflanmazsauzun süre çiçekli güzel bir görünümle-

ri olur. Aç›k durumdaki çiçekleri, kufl-lar için çok çekicidir.

Bu cins bitkiler yurdumuzun hemenher bölgesine uyum sa¤layabilirler.Akdeniz ve Ege bölgelerimizde zeminkaplamak amac›yla kullan›ld›klar›ndayapraklar›n› dökmezler.

Tam günefl alan yerlere ve organikmaddelerce zengin, iyi drene olan, ha-fif nemli topraklara dikilmelidirler. Zay›ftopraklarda düzenli gübreleme gere-kir. Genç bitkiler, sar›l›c› kökleri güçle-nene kadar desteklenmelidir. Özelliklegençken yap›lan budamalara çok iyitepki verirler. Budaman›n uçlardan ha-fifçe k›rpma fleklinde yap›lmas› gere-ken Acem borular›, tohum ve çelik yo-luyla üretilirler.

Acem borular›Göz kamaflt›ran çiçekler

Bahçe duvarlar›n› ve parmakl›klar›n› örtmek, dahas›süslemek söz konusu oldu¤unda ilk akla gelenAcem borular› (Campsis) olur.

süs bitkileri

Page 28: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

30

süs bitkileri

Begonvil (Boungainvillea) ad› da verilen gelin duvaklar› yap-rak dökmeyen ya da yar› yaprak döken sar›l›c› bir bitkidir.Çiçekleri morumsu-k›rm›z›, eflatun-pembe, turuncu, sar› vebeyaz aras›nda renklerde olan gelin duvaklar›, s›cak bölge-lerde neredeyse tüm y›l boyunca çiçek açar. Gelin duva¤› ik-lim nedeniyle çiçek dökerse, kalp fleklindeki yapraklar›ndabir art›fl gözlenir. Yapraklar›n yeflil rengi koyulafl›r ve çokyaprakl› yeflil bir bitki görünümüne kavuflur. Gelin duva¤›n›nmenflei Güney Amerika’d›r. Ülkemizde konsolos çiçe¤i ola-rak da adland›r›lan gelin duvaklar› zemin kaplama, teras çer-çeveleme, çit oluflturma ya da çardak oluflturmada kullan›l›r.

Peyzaj mimarisinde parlak renkleri, destek sa¤land›¤›nda

bir evi kolayca çerçeveleyebilmesi, gölge oluflturmas› özel-likleri nedeniyle s›kl›kla kullan›l›rlar. Genifl alanlara dikilmeli-dir. Aksi takdirde bulundu¤u alan› k›sa sürede kapataca¤›n-dan s›k budama ister. Gelin duvaklar› ›s› de¤iflimine ve do-na karfl› çok duyarl›d›r. Bu nedenle Akdeniz, Ege ve ‹stan-bul’da Adalar gibi ›l›man yerlerde d›fl alan bitkisi olarak kul-lan›labilir. Di¤er bölgelerde saks› içinde yetifltirilip, k›fl ayla-r›nda içeriye al›nmas› gerekir. Saks›ya dikildi¤inde bitkinintutmas› için s›k sulamak; tuttuktan sonra yo¤un çiçek eldeetmek için sulaman›n en aza indirilmesi gerekir. Köke yak›nyerinden budanmaya bile dayan›r. Güneflli ve rüzgârs›z yer-leri severler.

Konsolos çiçe¤i ya da begonvil olarak da adland›r›lan gelin duva¤›, ›l›maniklim seven, uygun ortam buldu¤unda h›zla büyüyen ve özellikle Akdeniz böl-gesinde evlerin d›fl cephesini kaplayan göz al›c› bir t›rman›c› bitkidir.

Akdeniz evlerinin d›fl cephe süsü: Gelin duva¤›

Page 29: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

31

Seslerin kaydedildi¤i birçok malzeme içinde plaklar›n özelbir yeri var. Plaklar›n c›z›rt›l› sesi, kimi müzikseverler için vaz-geçilmez bir keyif. Kaset teknolojisiyle müzik piyasas›ndakihakimiyeti sars›lan plaklar, CD teknolojisi ile yavafl yavafl ta-rihin tozlu sayfalar›na kar›flt›. 1987’den beri Türkiye’de plaküretilmiyor. Ancak plaklar onlar› b›raksa da, koleksiyoncular,plaklar› terk etmiyor. Son 10 y›ld›r long play’ler ve 45’liklersahaflar›n gözde parçalar›. 1990’lar›n ilk y›llar›nda eskiciler-den koliyle, çuvalla al›nan plaklar, gittikçe de¤erlendi. Tabiidükkânlar›nda plaklara özel raflar ay›ran ya da sadece plaksatan sahaflar da görülmeye bafllad›.

Beyo¤lu Sahaflar Çarfl›s›’ndaki Kurgu Sahaf da bunlar-dan biri. Kurgu Sahaf Ozan Maral’a ait. 10 y›ld›r plak sat›-yor. ‹lk bafllarda eskicileri dolaflm›fl, evlerden toplam›fl plak-lar›. Hatta ‹zmir, Antalya ve ‹zmir’de plak pefline düflmüfl. Ar-t›k satan da, alan da onu buluyor.

Maral plak piyasas›n› flöyle özetliyor: “Yurt d›fl›nda plaküretimi bir ölçüde devam ediyor; long play döneminde zatençok üretilmifller, yerli üretim ise s›n›rl› olmufl. Bu nedenle yer-li plaklar daha de¤erli. Özellikle Erkin Koray, Üç Hürel, Mo-

¤ollar, Mavi Ifl›klar...” ‹nternet üzerinden aç›k art›rmayla ya-p›lan sat›fllar›n plak piyasas›na etkisinin büyük oldu¤unusöylüyor Maral. Özellikle eBay sitesinde Anadolu Rock türü-nün al›c›s› çok.

Çok aranan plaklara fiyat biçmek zor. Bulmakta zorlan›l-mayan plaklar›n fiyatlar› 10 ile 15 milyon aras›nda de¤ifliyor.Geçti¤imiz aylarda yap›lan bir sat›fl, fiyatlar konusunda birazolsun fikir edinmemizi sa¤l›yor. Sezen Cumhur Önal’›n söz-lerini 37 y›l önce yazd›¤› ve Johnny Halliday’in seslendirdi-¤i Yeflil Gözlerin ‹çin adl› flark›n›n 45’li¤i, geçti¤imiz Eylülay›nda Fransa’da yap›lan bir aç›k art›rmada tam 25 milyar li-raya sat›ld›.Tel: 0212 292 75 35

Plaklar, sahaflarda kitaplar kadar ra¤bet görüyor. Plak piyasas›n›n gözdeleri ise Anadolu rock longplay’leri ve 45’likleri.

Plaklar›n devri düflmüyor

sahaf

Page 30: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

‹yi yemek merak›n nas›l bafllad›?Ben çocuklu¤umdan bafllayarak çok güzel sofralarda a¤›r-land›m hep. O günlerden hasretle hat›rlad›¤›n yemek var m›?Annem Selanik’ten ama babam Karadenizli, o bölgenin ye-meklerini unutamam. Evde yap›lm›fl su böreklerini ve mant›-y› bir daha baflka yerde yemedim. ‘Ya¤l›’ dedi¤imiz Karade-niz pideleri de muhteflem olurdu. Her pazar evde haz›rlananiçi f›r›na götürürdüm. Orada yap›lan pideyi de duman›n› tüt-türe tüttüre eve getirirdim. Yerken son anda üzerine tereya¤sürülür. Enfes bir pidedir, onun da tad› hâlâ dama¤›mda.‹leriki yafllar›mda Gülriz Sururi’nin, Tilda Tezman’›n, CananBarlas’›n sofralar›nda ola¤anüstü a¤›rland›m. Çok da seya-hat etti¤im için, de¤iflik mutfaklar› tan›ma imkan› buldum.

Merakl› da bir tipim herhalde, her fleyi deniyorum. ‹lk mutfa¤a giriflin nas›l oldu?Kad›nlara ait bir alan oldu¤u düflünülen mutfa¤›n asl›ndaçok e¤lenceli bir yer oldu¤unu her erkek bilir ve bir yolunubulup da mutfa¤a girmek için f›rsat kollar! 20 y›l önce Bod-rum’da ev ald›m. Tek bafl›nay›m, yemek iflini de kendim hal-letmek zorunday›m, yapt›¤›m uyduruk yemeklerle yetinme-meye karar verdim. Oradaki kad›n arkadafllar›ma, “Banayaprak sarmas› yapmay› ö¤retin,” dedim. Önce biraz gözü-mü korkutmaya çal›flt›lar, ama ben direndim. ‹lk kayda de¤eryeme¤im taze asma yapra¤›ndan zeytinya¤l› yaprak sarma-s›d›r. Bugün niye elmal› bal›k yapmay› tercih ettin? Sen elmaile etli dolma da yap›yorsun.

32

söylefli Röportaj: Hülya Ekfligil / Foto¤raflar: Uluç Özcü

Erkekler mutfa¤a girmek için f›rsat kollarAli Poyrazo¤lu’nun dört dörtlük sanatç› kiflili¤i d›fl›nda baflka meziyetleri deoldu¤unu Picus dergisinde yay›nlanan bir söylefliden ö¤rendik. Hülya Ekfligil’in sorular›n› yan›tlayan Ali Poyrazo¤lu, sohbet s›ras›nda nefis bir elmal›bal›k piflirdi. Bu röportaj›n bir bölümünü aktar›yoruz.

Page 31: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Meyvalar ile sebze ve etlerin birbirine yak›flaca¤›n› düflünü-yordum. Araflt›r›nca gördüm ki Osmanl›’da da Bizans’da dahep meyvalar ile bal›klar, etler birlikte pifliriliyor. Akl›n yolubir! Bal kaba¤› ile, ayva ve kay›s› ile et piflirdim, çok da gü-zel oldu... Yemek piflirirken dinleniyorum. Bir ara da sevgi-limden ayr›lm›flt›m, depresif bir haldeydim...Depresyon sana hiç yak›flm›yor!Hiç! Çok nefleli bir adam›m ben, ama çok etkilenmiflim de-mek ki. O dönemde üst kattaki komflumdan reçel yapmay›ö¤rendim. Bütün gün terapi niyetine deli gibi reçel yap›p da-¤›t›yordum. Bir zaman önce de Çeflme’de bir reçelci keflfet-tim; sak›z, fiam f›st›¤› ve limon çiçe¤i reçeli yapan bir Rum.Y›lbafl›nda oradan reçel getirtip bütün dostlar›ma o reçeller-den hediye ettim. Bence özenle haz›rlanm›fl bir yiyecek çokhofl bir arma¤an.Sen bunal›m geçirmekten çok baflkalar›n› bunal›ma so-kabilecek biri gibi görünüyorsun.Tercih ederim tabii! Ama benim de duygusal travmalar ya-flad›¤›m olur. D›flar›ya o yönünden çok, t›rnaklar›n› gösteriyorsun!O korunma mekanizmas›. Hâlâ neden korunuyorsun?fiöhretin yayg›nlaflt›kça, sana dostlukla, sevgiyle yaklaflaninsanlar›n d›fl›nda, dostane olmayan duygularla da yakla-flanlar oldu¤unu görüyorsun. Bir zaman mühendisi gibi ya-flamay› ö¤rendim. Özellikle zaman›m› çalmaya niyetlenenle-re karfl› t›rnaklar›m›n sivri oldu¤u do¤ru. Radyo ve televizyon programlar› yap›yor, gazete yaz›s›yaz›yorsun. Oyun çeviriyor, yaz›yor, yönetiyorsun. Kitapyaz›yor, ders veriyorsun. Bunlar›n hepsini yapmak ge-rekli mi, yoksa biraz aç gözlü biri misin?Bunlar çok para getiren ifller de¤il, ama çal›flmak konusun-da açgözlü olabilirim. Bir Rönesans sanatç›s› gibi yaflamak

ve üretmek istiyorum ben. Bu yapt›¤›m ifllerin birbirini ta-mamlad›¤›n› düflünüyorum. Ayr›ca bana bugüne kadar hiççal›flmam›fl›m gibi geliyor çünkü yapt›¤›m her fleyi çok e¤le-nerek, zevk alarak yapt›m. Baflka sanat dallar›nda da kendi-mi s›namak benim hakk›m. Örne¤in kitab›m gayet iyi sat›yor.Radyo program›m› milyonlarca insan dinliyor. Üstelik benimiçin yazmak oyunculuktan da önce bafllad›. Pirandello’nunA¤z› Çiçekli Adam’›n› çevirdi¤imde 17 yafl›ndayd›m ve kon-servatuar ö¤rencisiydim. Bas›ld› ve oynand› çevirim. O gün-den beri de elimden kalem düflmedi. Yazd›¤›m radyo oyun-lar›n›n say›s›n› hat›rlam›yorum. Her zaman yazarak da parakazand›m ben. Arkadafllar›yla ailesinden daha iyi geçinen birisin. Evet, ben kendi seçip kurdu¤um genifl bir aile ile yafl›yorum.Kan ba¤› ile kurulan ailenin ‘insan›n bafl›na gelen bir kaza’oldu¤u deyifline de inan›r›m!Kalbini k›ran ne var?Sevgililerime sad›¤›m. Beni aldat›rlarsa çok k›r›l›r›m çünküben asla aldatmam. Oyunculu¤un anavatan› neresi sence? ‹ngiltere mi, Ame-rika m›...Oyunculu¤un anavatan› çocukluktur, baflka hiçbir yer de¤il!Rusya’n›n Stanislavski ekolü bu iflin temeli ama, herkes biryönde gelifltirmifl oyunculu¤u. Bence karfl›l›kl› oynamak içinen tehlikeli oyuncular Amerikal›lar, ama sonuçta tiyatro Ame-rika’da da ‹ngiltere’de de biraz daha ticari yaklafl›lan bir ku-rum. Oysa Fransa, Almanya, Polonya gibi devlet deste¤iolan ülkelerde ola¤anüstü bir geliflme içinde. Yeni bir tiyatrodili aray›fl› konusunda, özellikle postmodern denemelerde‹ngilizler bile bu ülkelerin yan›nda geri kald›lar. Ödünç Yaflamlar’dan sonra gündemindeki kitaplar veoyunlar neler?Yeni denemelerim ç›kacak. Bir de oyunculuk an›lar›m› yaz›-yorum. Bak onlar çok tehlikeli olacak!An›lar›n› yazarken insan ne kadar dürüst olabilir sence?Vahfli bir flekilde dürüstüm! Okuyunca çok flafl›racaks›n. Ay-r›ca bir oyun yaz›yorum Ahmet Abla diye. Ad› üstünde! Oda k›yamet koparacak. Sonra filme çekmeyi de düflünüyo-rum.Mele¤e mi fleytana m› daha yak›n duruyorsun?Mele¤e.Etraf›ndakiler bu konuda ne düflünür?Onlar fleytana daha yak›n durdu¤umu düflünüyorlard›r!

33

Elmal› Bal›k4 elma, 4 levrek filetosu, 4 k›rm›z› so¤an, zeytinya¤›, tane biber, tuz

Çekirdikleri ç›kar›lm›fl ve soyulmufl elmalar› ve so¤an› kal›nca halkalar halin-

de do¤ray›n. Bir tencereye bol zeytinya¤› koyun. Önce elmalar›, sonra so¤an›

üzerine de bal›klar› dizin. Birer s›ra daha elma ve so¤anla kapat›p bir tatl› ka-

fl›¤› dolusu tane biberi (pembe veya beyaz biber) üzerine serpin. Tuzunu ek-

ledikten sonra 25-30 dakika orta ateflte piflirin.

Page 32: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

34

sinema

Page 33: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

35

Once Upon A Time In MexicoYön: Roberto RodriguezOyn: Antonio Banderas, Salma Hayek,Johnny Depp, Mickey Rourke, EvaMendes, Enrique Iglesias, Cheech Marin,Ruben Blades, Willem Dafoe

Bir Zamanlar Meksika’daGösterim Tarihi: 26 Aral›k

Meksikal› yönetmen Roberto Rodrigu-ez 1992 y›l›nda çekti¤i filmi El Mariac-hi ile k›sa sürede ba¤›ms›z sineman›nefsanelerinden biri olmufltu. Rodrigu-ez’in ‘ucuza nas›l film çekilir’ dersi nite-li¤indeki film, k›sa sürede kült film sta-tüsüne tafl›nd›. Yedi bin dolara malolan film, giflede de iyi ifl yap›nca Rod-riguez Hollywood’un ilgisini çekti. Üçy›l sonra Desperado ad›yla filmin de-vam› çekildi. Bu kez bütçe büyüktü. ‹lkfilmin aksine profesyonel oyuncular rolal›yordu filmde. El Mariachi tipini iseAntonio Banderas canland›r›yordu.Once Upon A Time In Mexico iseDesperado’nun devam›. Film, Rodri-guez ikinci filmi çekerken ortak projele-re imza att›¤› Tarantino’nun “Bu senin‘dolar’ üçlemen olmal›,” demesi üzeri-ne do¤mufl. Tarantino’nun bahsetti¤i‘dolar üçlemesi’, ‹talyan yönetmen Ser-gio Leone'nin A Fistful of Dollars, Fora Few Dollars More ve The Good, theBad and the Ugly adl› western üçle-mesiydi. Once Upon a Time in Mexi-co ad› da zaten Leone’nin Once UponA Time In America filmine gönderme.K›sacas› gitarl› kahraman›m›z El Mari-achi'nin (Banderas) serüvenleri de-vam ediyor. Yeni maceran›n arka pla-n›nda yine h›rs ve intikam var. Bafl›nagelen trajediyi bir türlü akl›ndan ç›kar-tamayan El Mariachi, inzivaya çekile-rek içine kapan›k bir yaflam sürmeyebafllam›flt›r. CIA ajan› Sands'in (Depp)bask›s›yla sakland›¤› yerden ç›kmakzorunda kal›r. fieytan ruhlu kartel kral›Barrillo (Dafoe), Meksika Baflkan›’nayönelik haince bir suikast planlamakta-d›r. Bunu önlemek El Mariachi'ye dü-fler. Ancak El Mariachi'nin geri dönü-flünde kendisine özgü bir sebebi dahavard›r: Kan davas›.

Page 34: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

36

Amerikal› arkeoloji ö¤rencileri Fransa'da tarihi bir kalede ka-z› çal›flmalar› sürdürmektedir. Kale, 1357 y›l›ndaki Fransa ve‹ngiltere aras›nda yap›lan büyük bir savafl›n meydana geldi-¤i yerdedir. Arkeolojik çal›flmalar›n bafl›nda olan ProfesörEdward Johnston'un o¤lu Chris, arkadafl› Kate, profesö-rün asistan› Andre ve sessiz bir arkeolog François bulun-maktad›r. Sponsor firman›n kaz› çal›flmalar›na ilgisinde birtuhafl›k hisseden profesör, firmay› ziyaret etmeye karar ver-dikten sonra ortadan kaybolur. Kendisinden haber alama-yan o¤lu ve kaz› arkadafllar› sponsor firmada çal›flan bilimadam›ndan firman›n zaman yolculu¤u ile ilgili çal›flmalar›sonucu 1357 y›l›na dönülebildi¤ini, profesörün bu deneyimiyaflamak isteyip zaman yolculu¤u yapt›¤›n› ancak geridönemedi¤ini ö¤renirler.

(Matchstick Men) Yön: Ridley ScottOyn: Nicolas Cage, SamRockwell, Alison Lohman,Bruce Altman, Bruce McGill

Üçka¤›tç›larGösterim Tarihi: 28 Aral›k

Karanl›klar ÜlkesiGösterim Tarihi: 30 Aral›k

Karanl›klar Ülkesi korku hikâyelerinin en çok kullan›lan ikifigürü olan vampirler ve kurtadamlara farkl› bir yorum getiri-yor. ‹nsanlar için gerçekd›fl› hikâyelerin kahramanlar› olanvampirler ve kurt adamlar, tarihleri boyunca bir yandan ken-dilerini insanlar›n merakl› gözlerinden gizlerken di¤er yan-dan ise birbirleriyle k›yas›ya bir mücadele içindedirler. Sa-vafl ancak bu ›rklardan birisi kal›ncaya kadar sürecektir.Vampir savaflç› olan Selene (Beckinsale) bir insan dokto-run kurtadamlar taraf›ndan kaç›r›ld›¤›n› ö¤renir ve onu kur-tarmaya çal›fl›r. Bu kovalamaca aras›nda Selene savafl›kaybetmeye bafllayan kurtadamlar›n yeni bir ›rk gelifltirdikle-rini ö¤renir. Vampirlerle kurtadamlar›n melezi olan bu yara-t›klar her iki ›rk›n zay›f yönlerinden ar›nd›r›lm›fl ve güçleriyledonat›lm›flt›r. Yeni kurtadamlar, sadece vampir ›rk› için de-¤il, bu amans›z savaflta birer piyondan baflka bir fley olma-yan insanlar için de büyük bir tehlikedir.

The Lord of the Rings: The Return of the King Yön: Peter Jackson Oyn: Elijah Wood, Viggo Mortensen, Ian McKellen, Christopher Lee,Cate Blanchett, Sean Astin, Ian Holm, Liv Tyler

Yüzüklerin Efendisi: Kral›n DönüflüGösterim tarihi: 19 Aral›k

(Timeline)Yön: Richard DonnerOyn: Paul Walker, Frances O'Connor, Billy Connolly

Zaman ÖtesiGösterim Tarihi: 30 Ocak 2004

sinema

Matchstick Men, küçük çapl› doland›r›c›l›k ifllerinde uzman-laflm›fl Roy ve Frank'in hikâyesi. Doland›r›c›l›¤›n veteran›Roy ve onun korumas›ndaki Frank, son dönemde kendileri-ni promosyonlu ‘su filtre sistemleri’ satma ifline vermifltir.Araba, mücevher ve tatil gibi vaadlerle sat›fllarda patlamayaparlar ama bu hediyeler hiçbir zaman verilmeyecektir.Baflta küçük gibi görünen bu ifl, zamanla büyük kâr getirenbir ifle dönüflür. Bununla birlikte, Roy özel hayat›nda pekparlak bir dönem geçirmemektedir. Afl›r› bir agorafobiyesahiptir ve insan iliflkileri s›f›r denecek kadar azd›r. ‹çindebulundu¤u durum onu psikoanalistten yard›m almaya zorlar.Bu terapi, onu umdu¤undan çok daha fazlas›na götürür.

UnderworldYön: Len WisemanOyn: Kate Beckinsale, ScottSpeedman, Shane Brolly,Michael Sheen

Yönetmen Peter Jackson, Yüzüklerin Efendisi üçlemesininson bölümünü flöyle de¤erlendiriyor: “Büyük bir savafltas›nve kaderin büyük ölçüde dizleri üstünde bir da¤a t›rmananiki küçük Hobbit’e, Frodo ve Sam’e ba¤l›. ‹kisinin iliflki, filminkalbini oluflturuyor.” Üçüncü filmde Sauron'›n güçleri insan-lar› yoketmek için Minas Tirith'i kuflatm›fl durumdalar. Bu fi-nal filmiyle kafalardaki sorular da yan›tlanacak. Kötülü¤ünkalbine yolalan Fredo yüzü¤ün etkisine girecek mi? ‹nsan-l›¤›n sonunu getirebilecek yüzük nas›l yokedilecek?

Page 35: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

37

(Sin Eater ya da The Order)Yön: Brian Helgeland Oyn: Heath Ledger, ShannynSossamon, Benno Fürmann,Mark Addy, Peter Weller

Günahlar›n BekçisiGösterim Tarihi: 26 Aral›k

Çözülemeyen seri cinayetleri araflt›ran dönek bir papaz(Ledger) asl›nda fleytan›n pefline düfltü¤ünü anlar. Papaz›naraflt›rmas› onu do¤rudan Günah Yiyiciye götürür... O bu es-ki ve gizemli inan›fl›n kilit kiflisidir. Ölümsüz Günah Yiyici as-l›nda tanr›y› oynamaktad›r ve öbür dünyada affedilemeye-cek günahlar›n›, canlar›n› vererek ödeyen ölümlülerdenhayatlar›n› sat›n almaktad›r.

Yön: Taylan Biraderler Oyn: Burak Altay, Cem K›l›ç,Nehir Erdo¤an, Sinem Kobal,Berk Hakman, Deniz Akkaya

OkulGösterim Tarihi: 9 Ocak 2004

S›r Dosyas› adl› fantastik korku dizisinin yarat›c›lar› Ya¤mur- Durul Taylan kardefllerin yönetti¤i film, Do¤u Yücel’inHayalet Kitap adl› roman›ndan uyarlanm›fl. Filmin konusuflöyle: Okul dergisinin editörü Gökalp okulun en güzel k›z›Güldem’e afl›kt›r. Ona hikâyeler yazan ve bu hikâyeleri oku-lun çeflitli yerlerine b›rakarak kalbini kazanmaya çal›flanGökalp, amac›na ulaflamaz ve ard›nda gizemli bir mektupb›rakarak intihar eder. Bir y›l sonra Gökalp’in ölüm y›ldönü-münde gizemli olaylar bafl gösterir. Bu olaylardan sadeceGüldem de¤il, onrun etraf›ndakiler de etkilenmektedir. Birsüre sonra Gökalp’in hayaletinin intihar›na neden olanlar-dan intikam ald›¤› ortaya ç›kar.

(Master and Commander: The Far Side of the World)Yön: Peter WeirOyn: Russell Crowe, Paul Bettany, Richard Stroh, Billy Boy, JamesD'Arcy

Master and Commander: Dünyan›n Uzak Ucu Gösterim tarihi: 28 Aral›k

Napoleon Savafllar› s›ras›nda ‹ngiliz Deniz Kuvvetleri'nde biryüzbafl› olan Kaptan ‘Lucky’ Jack Aubrey’in (Russell Cro-we) gemisi HMS Surprise kendisinden daha güçlü bir düfl-man taraf›ndan sald›r›ya u¤rar. HMS Surprise oldukça bü-yük hasar al›r. Aubrey ço¤u yaral› mürettebat›n› kurtarmaklagörevi aras›nda bir ikilem yaflar ve ganimetin pefline düfler.Bu görev ya onun flan›n›, flöhretini artt›racak ya da onu vetayfalar›n› yok edecektir. Aubrey’in yolculu¤u Brezilya sahil-lerinden bafllay›p Cape Horn'un f›rt›nal› sular›ndan dünyan›nuzak ucundaki Galapagos adas›na kadar uzan›r. Masterand Commander Galapagos adas›nda çekilen ilk film olmaözelli¤ini tafl›yor.

(Finding Nemo)Yön: Andrew StantonSeslendirenler: Albert Brooks, Ellen DeGeneres, Alexander Gould,Willem Dafoe, Brad Garrett, Geoffrey Rush, Eric Bana

Nemo: Kay›p Bal›kBafllama Tarihi: 23 Ocak 2004

Oyuncak Hikâyesi, Bir Böce¤in Yaflam›, Sevimli Cana-varlar gibi son y›llar›n be¤enilen animasyonlar›na imza atanPixar Animation Studios’un yeni filmi. Finding Nemo (Kay›pBal›k), bir baba ile o¤lunun hikâyesini anlat›yor. Tehlikelerledolu bir dünyada yaflad›klar› için baba Marlin, mavi dünya-ya karfl› yo¤un bir merak duyan o¤lu Nemo’yu kanatlar› al-t›na alm›flt›r. Fakat günün birinde Nemo kaybolur Marlin,denizleri birbirine katma pahas›na o¤lunu bulmaya karar ve-rir. Baba Marlin, yan›na iyi niyetli ama afl›r› unutkan bir ba-l›k olan Dory’yi alarak, o¤lunu bulmak için maceral› bir yol-culu¤a ç›kar. Bu esnada, bir bal›k tank›na hapsedilen Ne-mo’nun da, güvenli bir flekilde evine dönebilmek için baz›planlar› vard›r. Daima nitelikli animasyonlara imza atan birekibin ürünü olan bu çal›flma, her zamanki gibi çocuklar› ol-du¤u kadar büyüklerin de ilgisini çekecek bir çizgi film.

Page 36: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

38

Deniz Seki geçmifledalm›flDeniz Seki, ‘cover’ bir al-bümle döndü aram›za. Se-ki; Sezen Aksu destekli ilkalbümünden sonra, di¤ergenç meslektafllar› gibi flar-k› yazma ifline de soyun-mufl ve bu yazd›klar›ylaikinci ve üçüncü albümünüoluflturmufltu. Seki’nin yaz-d›¤› bütün flark›lar, gençdalgan›n di¤er bütün flark›-lar›n ortalamas› gibiydi veiz b›rakmadan ak›p gittiler.Belki bunun bilinciyle, Seki,bu son albümünü ‘geçmifl’edalarak kurmufl. Çok da iyietmifl. Pop tarihimizden se-çilen 10 flark›n›n tamam›,Murat Yeter’in büyük katk›-lar›yla, 2000’lerin hit’leri ola-cak gibi gözüküyor. Türkpopunun bilirkiflilerindenHakan Eren’in repertuvardan›flmanl›¤›n› yapt›¤› al-bümde; Gökben, GönülAkkor, Gönül Yazar, Banuve di¤erlerinin söyledi¤iflark›lar, bu sefer de Se-ki’ye emanet edilmifl. Se-ki’nin Neriman Köksalvaribir edayla kapa¤a kuruldu-¤u albüm; tek bafl›na ‘co-ver’ diye diretmenin boflunaoldu¤unu, baflarmak için buflark›lar› ve o dönemi sev-mek de gerekti¤ini söyle-mekte bize: 10

Aflklar›n En GüzeliDeniz Sekifiahin Özer

Birbirinden eflsiz tam10 türküNeyse ki ‘geçmifle özlem’dalgas›n› herkes ‘cover’olarak anlam›yor. Popülermüzi¤imizin tarihini, plaklarüzerinden disklere transferetme ifli uzun bir zamanyaln›zca Ada ve Kalan gibi‘farkl›’ firmalar›n ifli olmufltu.Ama sular giderek yükselin-ce, hemen hemen herkesbu iflin k›ymetini anlar oldu.Bu firmalardan bir taneside Özmüziksan. Firma, birseri albüm ile geçmiflin par-lak anlar›n› disklere aktara-rak yay›nlamaya bafllad›.Bu disklerden biri de, geçmiflin dev seslerinden Muzaffer Akgün’e ait. Bumemleketin yetifltirdi¤i engüçlü seslerden biri olanAkgün’ün, hemen hemenad›yla bütünleflmifl her tür-küsü var bu albümde. Baflta K›fllalar Doldu Bu-gün ve F›rat Kenar›ndaYüzen Kay›klar olmak üze-re birbirinden eflsiz tam 16türkü... Dönemin dergilerin-den foto¤raflar, kapaklar,gazino ilanlar› gibi zor bulu-nur her fley, albümün kapa-¤›nda yerini alm›fl. Dar›s›Nezahat Bayram, AhmetSezgin ve di¤erlerinin bafl›na: (Y›ld›zl›) 10.

Unutulmayan Türküler ArfliviMuzaffer AkgünÖzmüziksan

Güçlü bir ilk albümPop piyasas› için yeni ümit-lerden biri Dilek. Bu KadarDilek adl› albümü k›sa birsüre önce yay›nlanan gençflark›c›n›n ola¤anüstü güçlübir sesi var. Üstelik flark›la-r›n› da kendisi yaz›yor. As-l›nda ‘kendi flark›lar›n› yaz-mak’ ço¤u zaman bir fleydemek de¤il art›k. Bununörnekleri çok etrafta. Herke-sin yazabilece¤i flark›lar›yaz›p bir albüm yapm›flsa-n›z, zaten kimse dönüp desize bakm›yor flimdilerde.Ama Dilek’in flark›lar› öylede¤il. Kimi flark›lar›n kimibölümlerinde (ses olarak)Nilüfer ile büyük bir ben-zerlik gösteren Dilek, dahabu ilk albümüyle bile kal›c›bir yer edinecek gibi. Bun-da, en az onun kadar, flar-k›lar›n alt yap›s›n› yaratm›flisim olan Gürdal Kara-göz’ün de pay› var. Kara-göz, albümün genel yap›s›-n›n çok d›fl›nda gibi gözü-ken Ajda Pekkan’›n ‘Gözü-nayd›n’›n› bile albümünortak paydas›n›n içine dahiletmeyi baflarm›fl: 10

Tek kelimeyle cazipMemleketteki pop ortala-mas›n›n üzerinde (ya da d›-fl›nda) ifllere imza atmay›kurulduklar› ilk günden berikendine ifl edinmifl Vega,bir zaman önce piyasayaverilmifl Tatl›sert albümünüremix ile destekleyerek ye-niden sundu. Bizde, bir al-bümü tamamlay›p piyasayaverdikten sonra; ne albümüyay›nlayan firma, ne de al-bümün as›l sahipleri bir da-ha bu konuda kafalar›n›yormaz. Oysa, bir albümyapmak gibi çok zahmetlive masrafl› bir ifle giriflmiflolanlar›n, bu albümü herke-se ulaflt›rma konusunda el-lerinden gelen gayreti gös-termeleri gerekir. Bu da;türlü çeflitli yollarla, albümüilk yay›nland›¤› halindendaha cazip k›l›klara sok-mak ve müzikseverlerindikkatini yeniden toplama-ya gayret etmektir. Remixledesteklemek de bu yollar-dan biri. Tatl›sert zaten iyibir albümdü. Bu Sabahlar›nBir Anlam› Olmal›, Bihaberve Desem de ‹nanma adl›flark›lar›n tam 7 mix’inin ek-lenmesi ile oluflturulmuflTatl›sert 2, daha da cazipolmufl: 10

Tatl›sert 2VegaUniversal

Bu Kadar DilekDilekMOD / ADS

yerli albüm N. Deniz Yücel

Page 37: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Orkestra eflli¤inde filmmüzikleriBir zamanlar Art Of Noisediye bir grup vard›. fiark›la-r›n› severek dinlerdim. Za-man içinde ekip da¤›ld› veherkes kendi kanatlar›ylauçtu. Anne Dudley iflte on-lardan biri. Dudley onbefly›ld›r televizyon ve sinemafilmleri için müzikler yap›-yor. Bunlar›n aras›nda TheCrying Game, Pushing Tinve TV dizisi Jeeeves andWooster ilk akla gelenler.Hatta Dudley, 1998’de TheFull Monty’nin müzikleriyleOscar bile ald›. Dudley, bualbümde sinema ve TV içinbestelenen klasikleflmifleserleri, BBC Konser Or-kestras›’n›n eflli¤inde yo-rumluyor. Bu eserler aras›n-da Ryuichi Sakamoto’nunMerry Christmas Mr. Law-rence’›, Mark Snow’un TheX-Files’›, John Barry‘ninMidnight Cowboy’u ilk öneç›kanlar. Albümün en güzelçal›flmalar›ndan biri yineDudley imzal› VariationsOn A Groove.

Seriously ChilledAnne DudleyEMI/Kent

Rock’ta ‹ngiliz tarz›‹flte yine ülkemize gelip se-venleriyle buluflan bir grupdaha: Starsailor. Yeni al-bümleri sevenlerini mutluedecek gibi görünüyor. Al-bümün aç›l›fl parças› Mu-sic Was Saved tipik yap›-s›yla albümün tamam› hak-k›nda ipuçlar› veriyor. Onuizleyen di¤er flark› Fidelityve üçüncü flark› Some OfUs ortalaman›n üstünde.Albümle ayn› ad› tafl›yanSilence is Easy grubun bil-dik çizgisini yine tutturdu-¤unu ortaya koyuyor. An-cak Telling Them tekdüze.Albümün averaj›n› düflürü-yor. Shark Food ise gru-bun ‹ngiliz’li¤ini tescil edi-yor. Bu flark› duru yap›s› te-miz düzenlemesiyle hemenAmerica’n›n Horse WithNo Name’ini ça¤r›flt›r›yor.White Dove ise olmazsa ol-maz bir Starsailor flark›s›.Born Again sa¤lam akustikyap›s›yla hayranlar› taraf›n-dan en çok cover yap›lacakparça gibi duruyor. ÖzetleStarsailor’un Silence isEasy albümüyle belli birdüzeyi tutturdu¤u söy-lenebilir.

Silence Is EasyStarsailorEMI/Kent

Çevre bilinciyle biraraya geldilerEarthjustice adl› bir çevrekoruma vakf›n›n yürüttü¤ü‘Temiz hava ve temiz su’kampanyas›n›n bir uzant›s›olan butoplama albümdebirbirinden ünlü sanatç›laryer al›yor. Albümün aç›l›fl›n-da Norah Jones bir Hor-ace Silver flark›s› olan Pe-ace’i seslendiriyor. Ard›n-dan Pops Staples’›n, RyCooder ile birlikte seslen-dirdi¤i I Shall Not Be Mo-ved var. Daha sonra LosLobos’tan Marvin Gayeklasi¤i What’s Going Onile Bob Dylan’›n 1971’desingle olarak piyasaya sür-dü¤ü Watching The RiverFlow adl› flarklar› dinliyo-ruz. Albümde ayr›ca WillieNelson, The Neville Brot-hers, Karen Savoca, Mo-ese Allison, Tina Turner,Robert Cray, John Ham-mond, Tom Waits gibiisimler arz-› endam ediyor.Kapan›fl parças›n›, ad›n›çok kiflinin hat›rlamad›¤›Captain Beefheart seslen-diriyor. Tam da ondan bek-lenen bir yorumla telefondasöyledi¤i Happy Earthdayflark›s› 35 saniye sürüyor.

Shapplin’den cyber-neo-klasik denemesiÜlkemize gelerek bizlerimutlu eden de¤erli sopra-no, yeni albümüyle yenidenbizlerle. Yak›nda ayn› adl›DVD’yle gözlere de hitapedecek. Emma Shapplin,25, 26 ve 27 Ekim 1999 ta-rihlerinde ‹srail’in Caesareayöresinde verdi¤i bir dizikonserin kay›tlar›n› bu al-bümde toplam›fl. Asl›ndabu albümdeki çal›flmalaracyber-neo-klasik denmesikan›mca çok daha do¤ruolacak. Çünkü bu konserlerdizisi 60 müzisyen, 80 kifli-lik koro ve bir rock üçlü-sünden oluflan bir techno-opera çal›flmas›yd›. Albüm-de Haendel’in eserlerinidinleyerek bir tür hidayeteermek mümkün. Aç›l›fl par-ças› Vedi, Maria’y› yak›ndaBeyo¤lu sokaklar›nda din-lemeye bafllayabiliriz. Albü-mün neredeyse tamam› 14.yüzy›l ‹talyan müzi¤i üstünekurulu. Sopranomuz albü-mün son flark›s› olan Dis-covering Yourself’te çokdaha pop, hatta techno biryorum kullanm›fl. San›r›mbu flark›, konser dahilindede¤il, bonus olarak bulunu-yor Le Concert adl› albüm-de.

Le ConcertEmma ShapplinEMI/Kent Where We Live

Çeflitli Sanatç›larEMI/Kent

yabanc› albümMurat Ersan

39

Page 38: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

40

1. ‹stanbul: Hat›ralar ve fiehir Orhan PamukYKY2. Baflucumda Müzik Kürflat Baflar‹fl Kültür3. Bu ‹flte Bir Yaln›zl›k Var Tuna KiremitçiDo¤an Kitap4. Git Kendini Çok SevdirmedenTuna KiremitçiDo¤an Kitap5. Da Vinci fiifresiDan BrownAlt›n Kitaplar6. Aflk›n ResmiNora RobertsEpsilon Yay›nc›l›k7. FerhantolojiFerhan fiensoyYKY8. Mor‹nci AralEpsilon Yay›nc›l›k9. Sürgündeki Prenses SüreyyaPrenses SüreyyaKaknüs Yay›nlar›10.. Beyo¤lu RapsodisiAhmet ÜmitDo¤an Kitap11. Janson Talimat›Robert LudlumRemzi Kitabevi12. K›rd›¤›m›z OyuncaklarSunay Ak›nÇ›nar Yay›nlar›13. DomuzRefik ErduranRemzi Kitabevi14. Kurtlar ‹mparatorlu¤u Jean Christophe GrangéDo¤an Kitap15. K›z›l TavflanTom ClancyEpsilon Yay›nc›l›k

1. Unutulanlar D›fl›nda Yeni Bir fiey YokOsman Pamuko¤luHarmoni2. Kimse Sormazsa Ben Sorar›mAyfle ArmanEpsilon Yay›nc›l›k3. Mor ‹ne¤in Ak›ll›s›Arman K›r›mSistem Yay›nc›l›k4. Aflk, Seks ve Kad›nlara DairSeda Kaya GülerEpsilon Yay›nc›l›k5. Ceo Olmaya Giden YolJeffrey J. FoxAlteo6. Yasemin’in PenceresiYasemin BozkurtAn Yay›nc›l›k7. Babam O¤lum Torunum Emre KongarRemzi Kitabevi8. Gayet CiddiyimGülse BirselEpsilon Yay›nc›l›k9. Kültürün Gerçek Tan›¤› Güneydo¤uAzer BortaçinaEkin Yaz›m Grubu10. Deli DüflK›raç Nokta Yay›nlar›11. Ankara Cinayeti ‹hsan TombuflBilgi Yay›nevi12. Ankara’da Irak Savafllar› Fikret BilaÜmit Yay›nlar›13. Al›flveriflkolik Sophie Kinsella‹nk›lap Kitabevi14. Tekeliyet (I-II)Yalç›n Küçük‹thaki Yay›nlar›15. Hayata Yön Veren SözlerAk›n Al›c›Epsilon Yay›nc›l›k

1. Beni Sak›n UnutmaFederica de CescoEpsilon Yay›nlar›2. Süper ÇikolataJudy BlumeÇitlembik Yay›nlar›3. Bilgi Yar›flmas›Yusuf Bitir - Suat BilirTimafl Yay›nlar›4. Yeflil K›v›lc›mLene KaaberbolDo¤an Egmont5. Barbie Hayvanlar Ç›kartma Kitab›Fiona MunroNet Yay›nlar›6. Cad› Lili KorsanlarlaKnisterEpsilon Yay›nc›l›k7. Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldafll›¤›J.K. RowlingYKY8. Ayflegül Resim DersindeGilbert DelahayeMars›k Yay›nlar›9. Bay Peabody’nin Elmalar›Madonna‹letiflim Yay›nlar›10. Anneannem SihirbazMuzaffer ‹zgü‹letiflim Yay›nlar›11. Kont ‹çin Buzlu Sinek fiurubuGeronimo StiltonDo¤an Egmont12. Çocuk BilmeceleriAdnan ErsanArkadafl13. Masal EviAdnan Özyalç›ner - Sennur SezerAlfa Yay›nc›l›k14. Çocuklar ‹çin Masallarla SatrançOzan ÇapanODTÜ Yay›nlar›15. Neden Herkes Bana Karfl›Rosie RushtonEpsilon Yay›nc›l›k

Türkiye /Edebiyat

Türkiye /Edebiyat d›fl›

Türkiye /Çocuk ve ilkgençlik

çok satan kitaplar

Kaynak: Yeni Çizgi Yay›n Da¤›t›m Ltd (22 Aral›k 2003 itibariyle)

Page 39: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

41

1. The Da Vinci Code Dan Brown, Doubleday2. The Five People You Meet in HeavenMitch Albom, Hyperion3. The Big Bad WolfJames Patterson, Little, Brown4. Trojan OdysseyClive Cussler, Putnam5. The Dark Tower Volume 1-5, Stephen King, Viking and Donald M. Grant / Scribner6. The Hornet’s NestJimmy Carter, Simon & Schuster7. Skipping ChristmasJohn Grisham, Doubleday8. Shephards AbidingJan Karon, Viking9. BleachersJohn Grisham, Doubleday10. BlowflyPatricia Cornwell, Putnam

1. Harry Potter und der Orden des PhönixJoanne K. Rowling, Carlsen2. Der Schatten des WindesCarlos Ruiz Zafón, Insel3. Vor dem FrostHenning Mankell, Zsolnay4. Am Ende des SchweigensCharlotte Link, Blanvalet5. Elf MinutenPaulo Coelho, Diogenes6. Das FestJohn Grisham, Heyne7. Monsieur Ibrahim und die Blumen des Koran, Eric-Emmanuel Schmitt, Ammann8. WolfsmondStephen King, Heyne9. Harry Potter und der Stein der WeisenJ.K. Rowling, Carlsen10. MitternachtsfalkenKen Follett, Lübbe

1. Eats, Shoots and LeavesLynne Truss, Profile Books2. The King of TortsJohn Grisham, Arrow3. The AutobiographyMartin Johnson, Headline4. Guinness World RecordsGuinness World Records Ltd.5. A Short History of Nearly EverythingBill Bryson, Random House6. Rags to RichieShane Richie and Sue Crawford,Contender Books7. The BeanoD. C. Thomson8. A Royal DutyPaul Burrell, Michael Joseph9. Schott's Food and Drink MiscellanyBen Schott, Bloomsbury10. World Cup 2003, Orion

1. Who’s Looking Out for YouBill O'Reilly, Broadway2. FlyboysJames Bradley, Little, Brown3. Dude, Where’s My CountryMichael Moore, Warner4. Lies (And the Lying Liars Who TellThem) Al Franken, Dutton5. A National Party No MoreZell Miller, Stroud & Hall6. America 24/7Rick Smolan-David Elliot Cohen, DKPublishing7. Franklin and WinstonJon Meacham, Random House8. Lt. Over the EdgeLawrence Taylor - Steve Serby, HarperCollins9. Benjamin FranklinWalter Isaacson, Simon & Schuster10. A Short History of Nearly EverythingBill Bryson, Broadway

1. Volle DeckungMr. Bush, Michael Moore, Piper2. Stupid White MenMichael Moore, Piper3. Augenblick, verweile dochBoris Becker, C. Bertelsmann4. Zurück aus AfrikaCorinne Hofmann, A15. Johannes Paul IIAndreas Englisch, Ullstein6. Am Beispiel meines BrudersUwe Timm, Kiepenheuer & Witsch7. Was würde Jesus heute sagenHeiner Geißler, Rowohlt Berlin8. QuerschüsseMichael Moore, Piper9. Die Schleife an Stalins BartErika Rieman, Hoffman und Campe10. Frau Thomas Mann, Das Leben derKatharinaInge Jens - Walter Jens, Pringsheim

1. Harry Potter et l'Ordre du PhénixJ.K. Rowling, Gallimard Jeunesse2. Les sarcophages du 6ème continentJuillard – Sente, Blake Et Mortimer3. De Gaulle, mon pèrePhilippe de Gaulle - Michel Tauriac, Plon4. Sur les murs de la classeFrançois Cavanna, Hoebeke5. MémoiresFarah Pahlavi, Xo6. Et vous, chat vaGeluck, Casterman7. Joe Bar TeamDebarre, Vents D'ouest8. La Terre vue du cielYann Arthus-Bertrand, La Martiniere Eds De9. Quid 2004Dominique Frémy - Michèle Frémy, RobertLaffont10. T'en veux t'en veuxVan Linthout - Stibane – Didge, Casterman

ABD /Edebiyat

ABD / Edebiyat d›fl›

Almanya /Edebiyat d›fl› Fransa

Almanya /Edebiyat ‹ngiltere

Kaynak: ABD (The New York Times), Almanya (Der Spiegel), ‹ngiltere (The Guardian), Fransa (Fnac) (20 Aral›k 2003 itibariyle)

Page 40: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Bir yazars›n›z ama ayn› zamandabambaflka bir kariyeriniz var... Asl›nda dahas› da var: Yani hem kon-feranslara kat›lan ve yo¤un faaliyetli birbilim insan› oldu¤umu, hem de y›ldaafla¤› yukar› iki bilimsel kitap yaz›p ya-y›mlad›¤›m› göze al›rsak, ve ayr›ca ikiçocuk annesi oldu¤umu ve onlar› ye-tifltirme sorumlulu¤unu üstlendi¤imi,bir yandan yemek piflirip bir yandanonlarla birlikte e¤lendi¤imi, okumalar›-n› ve di¤er faaliyetlerini izledi¤imi gözönünde tutarsak... Eh, o zaman birininbenim yerimde olmas› gerçekten çokzor! Ama biliyor musunuz, asl›nda da-ha zor olan fley, birisinin benim içim-den gelen ve hissetti¤im fleyleri hisset-mesi, fakat bunlar› ifade edememesi.Sadece zaman yoklu¤undan de¤il, ya-k›n çevresinin yaratabilece¤i engeller,zorluklar ve hatta s›n›rlamalar yüzün-den. Ama benim için ne iyi ki bugünher fley de¤iflmifl durumda, çocukla-r›m beni destekliyor ve yazd›¤›m eser-lerle gurur duyuyorlar. Enerjimin enbüyük bölümünü kapsayan, ülkeminD›fliflleri Bakanl›¤›’ndaki kariyerime ge-lince, san›r›m yazarl›k faaliyetim benibir profesyonel olarak zay›flatm›yor,tam tersine, daha önce bende bulun-du¤una hiç inanamad›¤›m enerji kay-naklar›yla besliyor. Hatta belki dahayararl› yap›yor, neden olmas›n? Örne-¤in, Yunanistan ve Türkiye’de küçükçocuklar›n gönüllerinde yetifltirip bü-yütmeye çal›flt›¤›m sevgiyle iki komfluhalk›n anlaflmalar› için daha iyi bir ge-lecek haz›rl›yorum. E¤er çocuklar›m›z,yak›n geçmiflte çok sert olan ortak ta-rihlerinin içinden birbirlerini sevmeyiö¤renirlerse, yar›n durum daha iyi olur

belki. Bunlar› flimdi benim size söyle-mem çok önemli, çünkü ben daha kü-çük bir çocukken, do¤du¤u ve çoksevdi¤i yerlerden kopar›lan, ‹stan-bul’un önemli kad›n›, büyükannem Fo-tini’nin anlatt›¤› olumsuz deneyimlerive bu hayattan gidinceye kadar içindetafl›d›¤› ac› an›lar› dinlerdim. fiimdi ba-na bulutlar›n içinden bakt›¤›na ve bu-gün size söylediklerimi onaylad›¤›naeminim.Mirto’nun Büyülü S›rr› sizin ilk kitab›-n›z m›?Hay›r, üçüncü kitab›m. Bundan önce,Tabak ve Baflka K›r›lacak Eflya adl›üç k›sa romandan oluflan bir derlemem

ve Cennet Caddesi Kapal› adl› bir ro-man›m var. Ama bu, ilk çocuk kitab›m. Kitab› yazmaya nas›l karar verdiniz? Bir anne olarak çocuklar›ma okudukla-r›mdan pek memnun de¤ildim. Çok azkitap çocuklar›n diline, zekâs›na veduygular›na sayg› gösteriyordu. Sankiçocuklar da büyükler kadar fliddetli -hatta ben büyüklerden daha fliddetlidiyorum- duygulanamazlar. Hayalim,çocuklar›n okuyaca¤› bir fley yazmak-t›. Ne kadar zor oldu¤unu bilmiyor-dum. Belki de onun için denemeye ce-saret ettim ve iflte ortaya gönlümün veakl›m›n devam› olan bu masal ç›kt›. Kitap önce Yunanistan’da yay›mlan-d›. fiimdi s›ra Türkiye’de. Çevirisi, çok sevdi¤im Leyla Umar’›ngiriflimleriyle yap›ld›. Geliri, Sokak Ço-cuklar› Vakf›’na ba¤›fllanacak. fiu anbefl dile daha çeviriliyor ve bu, s›n›r d›-fl›nda yay›mlanan ilk bask› olacak. Bu,çok önemli bir fley.Gelecekte neler yapacaks›n›z? Birçocuk kitab› daha yazacak m›s›n›z?Yazaca¤›m daha çok fley var ve benihiçbir fley durduramaz, çünkü yazd›-¤›m zaman kendimi daha serbest his-sediyorum. Düflüncelerimi ve duygula-r›m› çevremde bulunanlarla yazarakpaylafl›yorum, bugüne kadar sadecekendi ülkemde, flimdi de sizlerle... Ay-r›ca çocuklar için 2004 y›l›nda yurdum-da olacak Olimpiyat Oyunlar› konuluüç masal planl›yorum. 8 ile 14 yafllar›aras› çocuklara hitap edecekler. Kefl-ke bu kitaplar da Türkiye’nin gökyüzü-nü görebilseler, onlar da sizin çocukla-r›n›z taraf›ndan okunsalar. Dile¤imizindaha güçlü olmas› için beraber temen-ni edelim mi?

42

Çok az kitap, çocuklar›n zekâs›na ve duygular›na sayg› gösteriyorYunanl› diplomat ve yazar Fotini Tomai-Kostandopulu’nun çocuklar için yazd›¤›Mirto’nun Büyülü S›rr› bu ay Epsilon Yay›nc›l›k’tan ç›kt›. Kitaptan elde edilecek gelir,Sokak Çocuklar› Vakf›’na ba¤›fllanacak.

kitap Gülenay Börekçi

Fotini Tomai-Kostandopulu,Resimleyen: DimitriTalaganis, EpsilonYay›nc›l›k

Mirto’nun Büyülü S›rr›

Page 41: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Amerikal› yazar Henry James’ineski evlere ve ac›l› aflklara ait ha-yaletleri bu kez, Buenos Aires’inefsanevî kütüphanecisi Jorge LuisBorges’in seçimiyle Babil Kitapl›-¤›’nda. Kitapta birbirinden farkl›dört anlat› yer al›yor. Yazd›¤› ön-sözde ilk öykü olan Sakl› Yaflamiçin flöyle diyor Jorge Luis Bor-ges: “Sakl› Yaflam’da fantastik vesatirik öyküler, Stevenson ve Pa-pini’nin çok sevdi¤i ve çokça ifl-lenmifl ‘ikililik’ temas› ve dünyan›ngörünür kurgular›n› bafltan sonakateden ola¤anüstü hiçliklere yö-neltilmifl alay iç içe geçer.” Ger-çekten de James’in ‹sviçre Alple-ri’nde tatil yapmakta olan anlat›c›-s›; Blanche Adney ile aralar›ndadönen bilmeceler, konuflan gözler,tav›r oluflturmayan al›flkanl›klar veböylece oluflan tav›rlar eflli¤indefantastik bir uçurumun kenar›nado¤ru sürüklüyor okuyucuyu. Cla-re Vawdrey ‘iki’ ayr› kifli mi? Pekiya her durum için ayr› bir k›yafetive her k›yafet için ayr› bir eti¤i olanLord Mellifont hep izlenmeli mi?Fakat hep birlikte cevaplar› bula-

cakken -tabii e¤er varsa- patlayanf›rt›na diniyor ve Londra salonlar›-n›n aranan isimleri teker teker dö-nüyorlar ‘arand›klar›’ bu salonlara.Sonuç: Salonlar hep eskisi gibi.‹nanç fiövalyesi Owen Wigrave vebonesindeki üç küçük siyah tüylebir aflk hayaletine dönüflen hüzün-lü kad›n›n öykülerini atlay›p, Bor-ges’in kelimeleriyle ‘fantastik olma-yan ama belki de James’in en iyiöyküsü denebilecek’ son öykümü-ze var›yoruz. Sab›rla arflivlenen birintikam›n belirifli. Northmore’lar›nAlçal›fl› gerçekten de âniden olu-yor, ama arkas›nda tabii ki bir ada-m›n tüm ömrü var. Kesin sonuç (ya da anafikir): YeniHenry James çevirileri kesinlikleokunmal›!

Kutlu¤han Soyubol

43

Henry James anlat›lar›Ferit Edgü YKY, 213 sayfa

Görsel Yolculuklar

Goethe, Wagner, Joyce gibi sanatç›lar›n, Scho-penhauer, Nietzsche, Jung gibi bilimadam› ve dü-flünürlerin izinden gidilerek yaz›lm›fl bir kitap. Bireyolma çabas›ndaki insan›n, kendini ve gerçe¤i aray›-fl› s›ras›nda taklit edip yeniden üretebilece¤i mitolo-jiler üretmesi denebilecek bir serüveni dile getiriyor.

Yarat›c› Mitoloji

Dostlar›m›z›n Dostlar›

(The Masks of God: Creative Mythology), Joseph Campbell,Çev: Kudret Emiro¤lu ‹mge Kitabevi, 709 sayfa

“Her imge bir kurgudur, gerçeklik de¤il...”Isodore’un bu sözü, Ferit Edgü’nün yeni kita-b›n›n sonundaki, dünyaca ünlü ressamlar›nsözlerinden oluflan ‘Özet’ bölümünde yer al›-yor. Edgü’nün, kitab›n ilk sayfas›nda yer alangirifl yaz›s›nda ise flöyle deniyor: “Bir sanatelefltirmeninin de¤il, bir yaz›n adam›n›n kale-minden ç›km›fl yaz›lar: Sergiler, y›ldönümleri,ne yaz›k ki ölümler dolay›s›yla, ama tümü re-sim sanat› üzerine.” Osman Hamdi’den Ad-nan Var›nca’ya, Yüksel Arslan’dan TülayTura Börütecene’ye Türk resminin pek çokönemli ismiyle ilgili yaz›larda, yazar›n genelolarak resimle ve yaflam› resimlemeyle ilgili iz-lenimlerini ve düflüncelerini okumak mümkün.Çeflitli koleksiyonlardan seçilmifl resimlerin deyer ald›¤› Görsel Yolculuklar okuyucuya ‘re-sim okuman›n’ ipuçlar›n› veriyor.

Çevirenler: Fatih ÖzgüvenP›nar KürBabil Kitapl›¤› Dost Kitabevi, 205 sayfa

Resimler ve sözler

Mistik Irmak (Mystic River)Dennis LehaneÇeviren: Utku ‹lbanCoflkuno¤luBilge Kültür Sanat, 496 sayfa

Mistik Irmak

Dave Boyle 25 y›l önce bir arabaya biner. Dörtgün sonra en yak›nlar›yla bile dostlu¤unu sür-düremeyecek halde döner, çünkü gizemli birbiçimde de¤iflmifltir...Dennis Lehane, hikâyeyi, insan iliflkilerininçarp›c› a¤› içinde ustaca ele al›yor. Okurlarasalt bir gerilim roman› de¤il, ak›llardan kolaykolay ç›kmayan, psikolojik bir gerilim sunuyor.Elefltirmenler ‘karmafl›k, karanl›k ve duygusalbir dram’ diye nitelemifller.

Page 42: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

r

44

kitap

En iyi yemek kitaplar›Hülya Ekfligil, bugüne kadar yay›mlanan ve yemek tarifi veren kitaplar içinde en be¤endiklerini yazd›.Gerek kapsaml› olufllar›, gerekse kolayca uygulanabilirliklerini esas alarak seçti¤i bu kitaplar›n her biri,ayn› zamanda sevdiklerine güzel bir hediye almak isteyenler için yol gösterici.

Bu kitab›n en önemli özelliklerinden bi-ri içerdi¤i 99 yemek tarifinin günümüzeuyarlanm›fl, yap›lmas› mümkün k›l›nm›flyemeklerden oluflmas›. Kitapta Os-manl›’n›n yeme al›flkanl›klar›ndan yüz-y›llar boyu kullan›lan baharatlara kadarönemli bilgileri kapsayan yaz›lar, hangiyüzy›lda hangi yemeklerin yendi¤inedair listeler de var. Örne¤in 16. yüzy›l›nçorba çeflitleri aras›nda tam 12 çeflittavuk çorbas› yer al›yor. Bunlardan Ba-demli, Terbiyeli Tavuk Çorbas›, yazar›nkitaba aktard›¤› tariflerden. Etler bölü-münde görüyoruz ki Osmanl› zaman›n-da kuzu, koyun d›fl›nda tavus kuflun-dan güvercine pek çok farkl› hayvan›neti yeniyor. Yerasimos aralar›ndan bu-gün yenen etleri seçerek tarif veriyor.15. ve 16. yüzy›lda tatl›-ekfli etlerin ter-cih edildi¤i Osmanl› mutfa¤›nda gide-rek baldan ar›nan et yemeklerinin 19.yüzy›la kadar direnen bir örne¤i de varkitapta. Tatl› Et, pekmezle pifliriliyor.Yüzy›llar Boyu Osmanl› Mutfa¤›’nda ya-zar›n›n favorisi olan; su yerine so¤ansuyu, bal ve tereya¤› ile piflirilen EtsizPilav’dan, taze fasulye ile yap›lan Fa-sulye Mücveri’ne kadar yap›l›fl› son de-rece basit, ama sonucu da bir o kadars›ra d›fl› ve leziz pek çok yemek var.Yerasimos’un sahibi oldu¤u Galeri Al-fa’n›n zengin arflivinden kullan›lan gra-vürler ise çok farkl› bir görsellik sunu-yor. Bu kitap Osmanl›’n›n lezzetlerineaç›lan en ilginç pencerelerden biri.

Ayn› Sofrada ‹ki Ülke, Türkiye ve Yuna-nistan’da, yeme-içme ifllerine gönülvermifl iki kad›n›n uzun süren çabalar›-n›n sonucu yay›nlanan bir kitap. Aç›kRadyo’daki Tat Muhabbetleri adl› öz-gün radyo program› ile ‘tiryakilerini’ ya-ratan Engin Ak›n meslektafl› MirsiniLambraki ile gastronomik bir konferanss›ras›nda tan›fl›yor. Lambraki ülkesin-de birçok yemek kitab› yay›nlanan, bi-linen bir isim. Mutfaklar›ndan taflanlezzetlerin, bir yün yuma¤› gibi birbiri-ne doland›¤› iki ülke Türkiye ve Yuna-nistan. Bu gerçe¤e birçok kez tan›kolan Ak›n ile Lambraki ortak bir çal›fl-ma yapmaya karar veriyorlar. Ve uzunve zorlu bir çal›flman›n sonunda kitaportaya ç›k›yor. Önce Yunanistan’da,Yunanca olarak, daha sonra da bura-da. Ak›n ve Lambraki’nin çok hay›rl› birifl yapt›klar›n› düflünüyorum. Kitaptayer yer metinlerle verilen bilgiler, yeryer tariflere eklenen birkaç sat›r, dost-lu¤u ve düflmanl›¤› da art›k bu yemek-ler gibi iç içe girmifl olan iki ülkenin as-l›nda birbirine ne kadar ‘yak›n durdu-¤unun’ benzersiz göstergeleri. ‹zmirUsulü Karnaval Katmeri’nin tarifini izle-yen sayfada Rodos Usulü Katimeria’yarastl›yorsunuz. Süt böre¤i Galatopiabelli ki hemen yan›ndaki muhallebiliLaz Böre¤i’nin arkadafl›! Sayfalar› çe-virdikçe birbirinden ilginç lezzetler siziokuman›n ötesinde mutfa¤a girmekiçin de heveslendiriyor.

Nuri Eren Türkiye’nin Çin Halk Cumhu-riyeti’ndeki ilk büyükelçisi. Hayat arka-dafl› Neflet Eren ise diplomatik neden-lerle bulunduklar› ülkelerin mutfa¤›n›yak›ndan tan›maya özen gösteren,Türk mutfa¤› hakk›nda ‹ngilizce yay›n-lanan baflar›l› kitaplar›n sahibi bir ye-mek tutkunu. Hal böyle olunca, NefletEren’in Pekin y›llar› da aflç›l›k okullar› velokanta mutfaklar› gibi Çin mutfa¤›n›nkalbinin att›¤› yerlerde geçiyor. Sonuç-ta ortaya ç›kan Çin Mutfa¤›ndan Seç-meler y›llar önce bas›ld›¤› haliyle piya-saya sunulan ‘ufak tefek’, iddias›z, hat-ta demode görünümlü bir yemek kitab›.Ama bu büyük mutfa¤› Türkçe’de tan›-tan önemli bir kaynak olma özelli¤inesahip. Yemek tariflerinin yan› s›ra Çinmutfa¤›nda kullan›lan araç gereçlereve onlar›n kullan›m biçimlerine de yerveriyor. Genellikle çok malzemeli, de-tayl› yemeklerden oluflan tariflerin yerald›¤› bir kitap bu. Ama sayesinde ev-de Pekin örde¤i yemek bile hayal ol-maktan ç›k›yor. Turfluyla yap›lan çorba-lar gibi ilginç ve basit yemekler de var.Mezeler, Salatalar, Turflular, Etler, Kü-mes Hayvanlar›, Deniz Mahsulleri, Pi-rinç ve Hamur ‹flleri ile Tatl›lar kitab›nana bafll›klar›. Eren, yerde yürüyen, de-nizde yüzen ve gökte uçan her fleyi ye-diklerini iddia eden Çinliler’in bizce deyenilebilir tariflerini seçip ç›kararak,sevgiyle söz etti¤i bu mutfakla okuyu-cusu aras›nda ba¤ kurmay› baflar›yor.

Osmanl› Mutfa¤›

Engin Ak›n, Mirsini Lambraki‹fl Kültür Yay›nlar› 318 sayfa

Türk - YunanMutfa¤›

Neflet Eren‹nk›lâp Yay›nevi207 sayfa

Çin Mutfa¤›ndanSeçmeler

Marianna YerasimosBoyut Yay›nlar›207 sayfa

Page 43: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

45

Kendileri de çal›flan iki kad›n olan veözellikle ifl yaflam›yla birleflen bir mut-fak faaliyetinin insan› nas›l zorlayabil-di¤ini bilen yay›nc› Lâle Apa ve Bedri-ye Medina birçok kad›n›n derdine de-va olabilecek bir kitap yazd›lar. Amaç-lar› sadece çal›flan kad›nlar için de¤il,mutfakta yenilik arayan herkes için ye-ni seçenekler yaratmakt›. Remix, ad›üstünde, var olanlar aras›ndan bir se-çim yapan, ilginç olan tarifleri bir ara-ya getiren bir çal›flma. Bat› kaynakl›tarifler a¤›rl›kta. 222 yemek tarifi içe-ren kitapta, örne¤in, biri karmafl›k vezengin lezzetler, di¤eri basit ve pratiktarif arayanlar için olmak üzere iki ayr›bal kaba¤› çorbas› yer al›yor. Frittata,Salade Niçoise, Tai Usulü Çilav gibi‘yabanc›’ lezzetlere, yer yer Gam-ze’nin Hamsili Pilav›, Fahrünnisa Ha-n›m’›n Domates Pilakisi gibi ‘yerel’ tat-lar efllik ediyor. Bana en ilginç gelen-ler mutfa¤›m›zda ya kavrularak pilavakonan ya da çorbas› yap›lan arpa fleh-riye ile yap›lan de¤iflik yemekler. Kari-desli ve Yeflil Fasulyeli Arpa fiehriye,F›st›kl› ve Limonlu Arpa fiehriye, Li-monlu ve Fesle¤enli Arpa fiehriye...Remix’in yeni bir fleyler sunmak ama-c›yla yaz›ld›¤›n›n göstergelerinden ba-z›lar›. Kitap için tek bir s›fat kullanacakolsayd›m o da ‘modern’ olurdu. Spon-sorlar›ndan Sunset lokantas›n›n Sushitariflerini verdi¤i kitapta Doluca da fla-rap türleri ile yer al›yor. Yemeklerinhangi tür flarapla yak›flacaklar›n›n be-lirtilmesi pek al›fl›k olmad›¤›m›z, amaçok yararl› bir uygulama. Foto¤raflar›-n› Ahmet A¤ao¤lu’nun çekti¤i Re-mix’in plastik bir kapakla sat›fla sunul-mas› ise yazarlar›n›n mutfa¤›n ne me-ne bir yer oldu¤unu iyi bildiklerini gös-teriyor!

Hem saray mutfa¤›n›n günümüze ka-dar gelmifl lezzetlerinden baflar›l› birseçim sunuyor hem de bu konudakitemel bilgileri aktar›yor. Divan Oteli ta-raf›ndan haz›rlanan kitapta önce önem-li metinler ç›k›yor karfl›m›za. BozkurtGüvenç’in yemek kültürümüzü anlatt›¤›yaz›y› Nezihe Araz’›n tatl›lar üzerine ça-l›flmas› izliyor. Yeme-içme gelene¤iProf. Dr. Günay Kut’un kaleminden. Dr.Tu¤rul fiavkay’›n ise Türk mutfa¤› üze-rine kapsaml› bir çal›flmas› var. Heme¤lenceli hem de bilgilendirici yaz›lar.Yemek tarifleri ise ‘has Türk yeme¤i’olarak ne biliyorsak, onlara ait. Her ye-mek ‘usulüne göre’ yap›lm›fl. Halis tere-ya¤l› pilavlar, bol flerbetli tatl›lar, neararsan›z var. Örne¤in Saray UsulüPast›rmal› Yumurta. Öyle past›rmalar›ateflte biraz çevirip üzerine yumurta k›-r›vermekle past›rmal› yumurta yap›lma-d›¤›n› görüyorsunuz. Bunun domatesivar, et suyu var... ve tabii sonuçta databa¤›n›zda çok farkl› lezzette bir pas-t›rmal› yumurta var! Terbiyeli Süt Kuzu-su Kapamas› gibi hem piflirmesi hemde yemesi bir tören olan lezzetlerin ya-n› s›ra K›ymal› Mercimek gibi ‘halk tipi’bir yemekle karfl›laflmak da mümkün.Eskimeyen Tatlar mutfakla içli-d›fll› ol-mayanlar›n bile uygulay›p baflar›l› ola-bilece¤i tariflerle dolu. Hamsili Pilav gi-bi ‘birileri yapsa da yesek’ diyece¤inizbir yeme¤i bu kitaptaki tarifle piflirip, al-d›¤›n›z sonuçla hem kendinizi hem deetraf›n›zdakileri flafl›rtabilirsiniz. Bu ça-l›flmada tek itiraz›m, tatl›lardaki flekermiktar›na. Tatl›larda her zaman, en azdörtte bir miktarda flekeri azaltarak -f›r›-na giren tatl›lar hariç, f›r›nda piflen ha-mur ifllerinde malzemeyle oynamaktehlikelidir- tarifi uygulad›m. Sonuçta yi-ne de ‘flekeri yerinde’ tatl›lar elde ettim.

Lâle Apa, Bedriye MedinaApa Yay›nlar›348 sayfa

Remix

Vehbi Koç Vakf› Yay›n›297 sayfa

K›sa k›sa...Picasso’nun Sofras›/Ermine Herscher‹fl Bankas› Kültür Yay›nlar›, 191 sayfaSanatç›n›n hem sevdi¤i yemeklerintariflerini, hem kendi foto¤raflar›n›hem de yeme-içme konusunda ya-ratt›¤› eserleri içeriyor. Görsel yönüa¤›r basan, yemek piflirmekten çokkeyif için edinilecek birbir kitap.Klasik Frans›z Yemekleri/Le Cordon BleuDost Kitabevi, 160 sayfa Frans›z mutfa¤›n› hem teknik olarakhem de tarifleriyle ele al›yor. Bu ünlümutfa¤› ö¤renmek aç›s›ndan ilginç.Yay›nevinin bir de Klasik ‹talyan Ye-mekleri kitab› var. Aflç›n›n El Kitab›/Ayd›n Y›lmazBoyut Yay›n Grubu, 464 sayfa Kitapta hem bir mutfak kurman›n veaflç› olman›n tüm gereklerinden sözediliyor hem de ço¤unlu¤u Türk mut-fa¤›ndan olmak üzere yüzlerce ye-me¤in tarifi veriliyor. Türünün en iyi-lerinden. Osmanl› Mutfa¤›/Tu¤rul fiavkayfiekerbank Yay›n›, 292 sayfa Tu¤rul fiavkay sa¤l›¤›nda pek çokönemli kitaba katk›da bulunmufltu.fiekerbank için haz›rlad›¤› bu kitapise bütünüyle ona ait. Onu izleyenTatl› Kitab› da fiavkay’›n imzas›n› ta-fl›yor. Usta bir kalem ve engin bir bil-giden yararlanmak isteyen herkesmutlaka sahip olmal›. Türk Mutfak Sanat›/Necip UstaRemzi Kitabevi, 543 sayfa Türk Mutfa¤›’nda üstad kabul edilenisimlerden Necip Ertürk’ün ayn› yay›-nevinden ç›kan bir de Türk Tatl› Sa-nat› kitab› var. ‹kisi de çok kapsaml›kitaplar. Gönül istiyor ki bu kadarönemli kifliliklerin kitaplar› biraz titiz-lenerek, iflin görsel yönüne özengösterilerek bas›ls›n.Sultan Sofralar›/Stefanos YerasimosYap› Kredi Yay›nlar›, 146 sayfa15 ve 16. Yüzy›lda Osmanl› saraymutfa¤›ndan, fiirvani’ye ait el yaz-malar›n›n derlenmesi ile oluflmufl il-ginç bir çal›flma. Kitab›n ola¤anüstühoflluktaki desenleri Belk›s Taflkeserimzal›.

EskimeyenTatlar

Page 44: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

s

46

kitap

Taraflardan biri, The New Yorker dergi-si taraf›ndan 21. yüzy›l›n en parlak yir-mi yazar›ndan biri seçilen ve The Cor-rections adl› roman› bu ay Aile S›rlar›ad›yla bizde de yay›nlanan JonathanFranzen. Kitab›nda, her parças› ayr›bir âcil yard›m ça¤r›s› veren da¤›lm›flbir ailenin hikâyesini anlat›yor. Aile S›r-lar›, Amerikan edebiyat›n›n son za-manlardaki en iyi örneklerinden biri ol-mas›na ra¤men, bu özelli¤inden çok,yazar›n›n Oprah Winfrey’nin televiz-yon program›na kat›lmay› reddedifliylegündeme geldi ve böylelikle malûmedebiyat-popüler kültür savafl›n› hara-retlendirdi. Olaylar› k›saca özetleyelim: JonathanFranzen 1996’da Harper’s dergisi içinkaleme ald›¤› bir denemede, ‘BüyükAmerikan Roman›’ dedikleri fleyi yaz-ma h›rs›ndan söz etmifl, hatta “DonDeLillo’nunkiler kadar iyi ama ayn› za-manda daha okunabilir bir roman...”demifl. As›l enteresan olan sonras›. Sözünü et-ti¤i roman, yani Aile S›rlar›, 2000’lerinbafl›nda yay›nland› ve bir anda medya-daki herkes bu romandan söz etmeyebafllad›. The New York Times’›n çoksatanlar listesine ilk haftadan beflinciolarak girmek küçümsenmeyecek bir

baflar›yd› flüphesiz. Kitap çok k›sa birsürede 300 bin adet ‘hardcover’ satt›.(O tarihe kadar en çok satan edebî ro-man Dave Eggers’›n A HeartbreakingWork of Staggering Genius’›yd› ve‘sadece’ 200 bin adet satm›flt›.) ‹flte Oprah Winfrey devreye tam bunoktada girdi. Her ay bir kitap seçerekyazar›n› program›na davet eden ‘Med-ya Kraliçesi’, bu kez Jonathan Fran-zen’a gitti. Ancak Aile S›rlar›’n›n tan›t›-m› için tüm ülkeyi dolaflmakta olanFranzen, kendisiyle röportaj yapan hergazetecinin “Oprah’n›n sizi seçmesinene diyorsunuz,” diye sormas›ndan fe-na halde s›k›lm›flt›: “Evet, Oprah Winf-rey bazen hakikaten iyi kitaplar seçi-yor. Ancak son zamanlarda öylesineberbat fleylere yer verdi ki, daveti benipek o kadar sevindirmedi.” Röportaj›nsonunda Oprah’n›n çok zeki oldu¤unuve bir savaflç› ruhu tafl›d›¤›n› filân ekle-mifl ama nafile! Teklifi reddetmeyi dü-flündü¤ünü aç›klamas› bile, yay›nc›s›Farrar, Straus & Giroux’nun bas›n söz-cüsü Jeff Seroy’un söyledi¤ine göre,kitap için fazladan 680 bin siparifl al-mas›n› sa¤lad›. Sonuçta, Franzen’›ncebine Oprah sayesinde 2 milyon do-lar daha girmifl oldu.Asl›nda Franzen talihsiz aç›klamala-

r›n sonras›nda epey özür diledi, kitab›-n›n orijinal ad›nda oldu¤u gibi ‘geçmi-flin tashihini yapmaya’ çal›flt› ve bütünsuçun kendisinde oldu¤unu, medyaylabafla ç›kabilecek kadar deneyimli say›-lamayaca¤›n› söyledi, ama tabii bunla-r›n pek yarar› olmad›, yani kimseyi as-l›nda o kadar da kibirli ve kendini be-¤enmifl biri olmad›¤›na inand›ramad›.‘Bir k›s›m’ medyan›n gözünde yetenek-lerinin ve çok iyi bir kitaba imza atm›flolmas›n›n da hiçbir önemi kalmad›. ‘Ki-birli’ Jonathan Franzen ve ‘popüler’Oprah Winfrey bir anda birbirine z›t ikiucun simgesi haline geldi; bir yanda‘fildifli kulelerinden ç›kmayan’ seçkinci-ler, öte yanda ‘vasatla yetinen’ popülerkültür tutkunlar›... O dönemde neler ya-z›l›p çizilmedi ki... Bir elefltirmen Fran-zen’a “Tek kiflilik Hamlet oynanmaz,”diye tavsiyede bulundu örne¤in. Biryazar ajan›, “Martin Amis’in yazarajanlar›na sald›rmas›ndan sonra ifllen-mifl en feci edebî suç” sayd›¤› olay› yo-rumlad›¤› yaz›s›na “Birini intihar eder-ken seyretmeye bay›l›r›m,” diye baflla-d›. Bir de flunu ekledi: “Franzen tümbu gösteriyi, akla gelebilecek en aptal-ca sebepten dolay› yap›yor; ‘Ben ede-bîyim, Oprah de¤il’ demek için...” Nobel ödüllü Toni Morrison bile bu

Afla¤›da, yazar Jonathan Franzen ile O dergisinin editörü, ‘dünyan›n en kalabal›k kitap kulübü’nün yöneticisi ve popüler bir TV program›n›n sunucusu olan OprahWinfrey aras›nda ç›kan savafl›n en kritik anlar›n› ve yap›lan yorumlar› okuyacaks›n›z.

Aile S›rlar›’n›n hikâyesi

Oprah Winfrey Rekoru ‘egale edilen’ Dave Eggers Nobel ödüllü Toni Morrison Jonathan Franzen

Page 45: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

47

konuda yorum yapmaktan kaç›nmad›: “Frazen besbelli Op-rah’n›n listesinin, tamamen program seyircilerinin zevkinegöre seçildi¤ini zannediyor. Ayr›ca, ço¤unlu¤unu kad›nlar›noluflturdu¤u bu seyirci kitlesinin yeterince zeki ya da entelek-tüel olmad›¤›n› düflünüyor.” Gene son dönemin gözde isim-lerinden biri, Midwives’›n yazar› Chris Bohjalian ise, “AileS›rlar› büyük bir kitap ama bence Franzen kendini oldu¤un-dan daha çok önemsiyor ve Toni Morrison, Joyce CarolOates, Andre Dubus ya da benim kitaplar›mdan da iyi yaz-d›¤›na inan›yor,” dedi ve sözlerini, “Bu ülkede edebî olanlapopüler olan aras›nda ciddi ayr›mlar bulundu¤una inanan birkesim var, onlar, Soho’nun afla¤› kesimlerinde oturmayanAmerikal›lar’›n birer ‘moron’ oldu¤una inan›yor,” diye nokta-lad›. K›sacas› gerilim had safhaya ç›kt›. Görünüfle göre Boh-jalian, Oprah’n›n korkusuz bir savunucusu: “Franzen’›n ki-

tap kapa¤›na Oprah Kitap Kulübü logosu konulmas›na itirazetmesini de anlam›yorum. Sonuçta bu Smirnoff logosu de¤ilki. Hem ayr›ca bu gezegende daha çok kitap okunmas› içinkimse Oprah kadar çaba göstermemifltir.” Ard›ndan “Olup bitenler beni mutlu etmedi tabii ki,” diyenFranzen’›n ajan› Susan Golomb da birtak›m aç›klamalaryapt›: “Franzen hiçbir zaman o programa kat›lmak istemedi-¤ini söylemedi ki. Hatta program için d›fl çekimler yap›lm›flt›bile. Ancak onun seçici bir okuyucu kitlesi var ve kitab›n ka-pa¤›nda bir Oprah logosu bulunacak olmas›n›n entelektüelokuyucuyu so¤utaca¤›n› düflünmüfl olabilir.” Franzen’› des-tekleyenler de oldu flüphesiz. Washington’daki ba¤›ms›z birkitabevi olan Politics and Prose’un sahiplerinden Carla Co-hen ‘iyi edebiyat’ denen fleyle Oprah’n›n program›n›n pek deörtüflmedi¤ini belirtti. Oprah’n›n bir dan›flman›ndan gelenaç›klamaysa fluydu: “San›r›m art›k bir FSG kitab› seçerken ikikere düflünece¤iz.” Sonuçta kraliçe özürlere ald›rmad›; tekli-fini geri çekerek ve her ay seçti¤i yazar için verdi¤i gelenek-sel akflam yeme¤i davetiyelerini iptal ederek gidiflata sonnoktay› koydu. Franzen bunu ‘beklenmedik bir flok’ diye ni-teledi ve Oprah’ya bir özür mektubu yollad› ama tabii her-hangi bir cevap alamad›. Sonuç: Tantana birkaç ay içindebitti, olaylar duruldu ve ayn› y›l içinde Franzen, Aile S›rla-r›’yla 10 bin dolarl›k National Book Award’un sahibi oldu.

Aile S›rlar› (The Corrections)Jonathan Frazen Çev: Füsun Doruker, Alt›n Kitaplar, 591 sayfa

Page 46: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

48

skitap

Hat›ralar fliirde baflka bir fleye dönüflüyor‹lk fliir kitab› YKY’den ç›kan aktris Pelin Batu’yla fliir ve edebiyat üzerine konufltuk.Glass / Cam ad›n› tafl›yan kitapta Batu’nun ‹ngilizce yazd›¤› fliirler ve onlar›n GüvenTuran, Nazmi A¤›l ve Zafer Ild›z taraf›ndan yap›lm›fl çevirileri yer al›yor.

Bir flaire fliirleriyle ne anlatmak iste-di¤ini sormak anlams›z. The LoveSong of Mr. J. Alfred Prufrock'ta neanlatt›¤› sorulunca, fliiri en bafltan,tekrar okuyan T.S. Eliot anekdotunuhat›rlat›yor bana. Size, neden fliiryazd›¤›n›z› soraca¤›m. Neden fliir yazd›¤›m› hiç düflünmedim,kendimi bildim bileli yaz›yorum. Dü-flündüklerimi, hissettiklerimi yazmay›n-ca, sanki hayat›mda bir boflluk oluflu-yor. Yaflayamad›¤›m fleyleri de yaza-rak yaflam›fl gibi oluyorum. Ama bu birkaç›fl de¤il, hayat› alg›lay›fl biçimi. Öteyandan, fliir bir oyun gibi; zaman› k›r-ma, renkleri kar›flt›rma, soyutlaflt›rma,matlaflt›rma, saydamlaflt›rma oyunu veben bu oyunu seviyorum. ‘Memory could be cruel,’ (Hat›ralarac›t›c› olabilir) diyorsunuz bir fliiri-nizde. fiiir yazarken kendinize eziyetetti¤inizi düflündünüz mü hiç?Yazarken bazen huzursuz oluyorum

ama bu daha çok yazmak eylemininkendisiyle ilgili bir durum. Yazmayabafllad›¤›m andan itibaren, beni dü-flündüren, dürtükleyen, hareket nok-tam olan o ‘özne’ veya ‘nesne’denuzaklaflm›fl oluyorum. Hat›ralar ac›t›c›olabilir, ama fliirde onlar baflka bir fle-ye dönüflüyorlar. ‹ngiliz fliir gelene¤indeki gibi, bitti-¤inde bütün bir hikâyeyi 'canland›-ran' fliirleriniz var. Bunlar, ayn› za-manda filmatik fleyler. Bu, okuyucunun ‘okumas›yla’ ilgili ola-bilir. fiiir tabii ki baz› ipuçlar› verir, ya-p›s› itibar›yla okuyucuyu yönlendirir.Ama gelifligüzel serpifltirilmifl kelimelerbile, uyand›rd›¤› ça¤r›fl›mlardan dola-y›, film gibi okunabilir. Oyunculuk ve flairlik aras›nda, ha-yaldeki bir dünyay› görülebilir k›la-bilmek d›fl›nda benzerlik var m›?Oyunculuk, sizin de dedi¤iniz gibi, ha-yal dünyas›n› görsel olarak yans›tmak-

t›r; fliir ise, kelimeleri kullanarak o dün-yay› ka¤›da dökme ifli... Ama fliirde herokuyucunun kendi tarihi ve bak›fl› ‘osunulan dünyayla’ birleflir ve böylecefliir, yaln›zca fliir olmaktan ç›kar, bam-baflka bir ‘fley’ olur. fiiir, aktif bir biçim-de görsellefltirilemedi¤i için, sinemadaya da tiyatroda oldu¤u gibi belirli birbak›fl empoze etmez. Elbette görselsanatlarda da farkl› ‘okumalara’ yer varama bu, edebiyat›n sundu¤u esneklik-le karfl›laflt›r›lamaz bile. Çevirilerde sizin de onay›n›z›n al›nd›-¤›n› söylemiflsiniz. Ama baz›lar›n›nçevirisi, orijinalinden farkl›. ‘Baptiseme with your voice’ dizesinin ‘Sesin’haline gelmesi gibi. Niçin?Çevirilerde, orjinallerine olabildi¤incesad›k kal›nd›. Ama baz› dize ya da ke-limeler bire bir çevrilemiyor. Bu yüzdenfliirin bütünlü¤ü, ritmi ve rengi gözönünde bulundurularak de¤ifliklikleryap›ld›. Bir çeviride, orijinale sad›k ka-l›nmas› önemli, ama bu, fliirselli¤in fe-da edilmesi pahas›na olmamal›. fiiirhiçbir zaman tam çevrilemez, gene deçok güzel çeviriler yap›labilir. Bu yüz-den kitab›n ‘bilingual’ olmas› benimiçin çok önemli. Ama orijinaller olma-sayd›, benim kitab›m olmazd›. Sevdi¤iniz flairler kimler?Herrick, Donne, Keats, Rimbaud,Thomas Hardy, Eliot, Moore, Rilke,Oktay Rifat, Ece Ayhan, Edip Can-sever, Cemal Süreyya...

Glass / Cam, Pelin Batu, Çevirenler:Güven Turan, NazmiA¤›l, Zafer Ild›z,Resimler: Pelin Batu,YKY, 113 sayfa.

Glass / Cam

Page 47: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›
Page 48: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

Vazolar, duvar tabaklar›, fincanlar gibi kullan›m eflyas›yla veduvar süslemelerinde kullan›lan ‹znik çinileri, iki giriflimci ka-d›n›n ortak çabas›yla bambaflka bir alanda yeniden hayatbuluyor.

An› Tasar›m’›n sahibi Nejla An›l ile ‹znik Yerel Gündem 21Genel Sekreteri Sevinç Öztürk, ‹znik’e sanat tarihindeki özelyerini kazand›ran çini sanat›n› canland›rmak için bir araya

gelmifller. Çini sanat›n›n yaflat›lmas›n›n hepimizin sorumlulu-¤u oldu¤u inanc›yla ç›k›lan bu yolculuk, onlar› ‘Harem Serisi’olarak adland›r›lan bir koleksiyona ulaflt›rm›fl.

Harem Serisi’nin yarat›lmas›na neden olan çal›flma, ‹z-nik’in ve Osmanl› tarihinin en önemli eserlerinden biri olanSüleyman Pafla Medresesi’nin restorasyon çal›flmalar›ylabafllam›fl. Süleyman Pafla Medresesi’nin önemi Osmanl› mi-

50

tak› Haluk Kalafat

‹znik çinileri tak›larda hayat bulduOsmanl› ‹mparatorlu¤u’nun çini merkezi olan ‹znik’te üretilen çini, Süleyman Pafla Medresesi’nin restorasyonu çal›flmalar›n›n ard›ndan farkl› biralanda de¤erlendiriliyor. ‘Harem Serisi’ ad› verilen tak› koleksiyonunda ‹znik çinisi kolye, bilezik, kol dü¤mesi gibi tak›larda kullan›l›yor.

Foto

¤ra

f:Ulu

ç Ö

zcü

Page 49: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

marisinin ilk örneklerinden biri olmas›ndan kaynaklan›yor. ‹z-nik, Osmanl› beyli¤inin ilk yerleflti¤i yer. Kentin fethediliflin-den bir y›l sonra Orhan Gazi’nin o¤lu Süleyman fiah taraf›n-dan 1332 y›l›nda yapt›r›lan medrese, devletleflme yolundakigenç Osmanl› beyli¤inin ilk tafl yap›lar›ndan biri.

ÜÇ ASIR SONRA CANLANDIMedrese, ortas› avlulu, 11 hücreden oluflan bir yap›. Os-

manl› Mimarisinin önemli örneklerinden biri olan bu yap› ‹z-nik Yerel Gündem 21 ile Bülent Eczac›bafl›’n›n katk›lar›ylarestore edildi. Restore edilen bina, art›k hem çiniciler çarfl›s›hem de e¤itim kurumu olarak hizmet görüyor. Yerel Gündem21 Giriflimi bu projeyle ‹znik’i ve çinicili¤i tüm dünyaya tan›t-may› amaçl›yor.

17. Yüzy›l’da tamamen ortadan kalkan ve ard›nda pek azbelge ve bilgi kalan ‹znik çinicili¤i, 19 y›l önce çini ustas›Faik K›r›ml›’n›n ‹znik’e gelmesiyle yeniden hayat bulmufltu.Bu y›llara kadar ‹znik çinicili¤i bir ölçüde Kütahya’da sürdü-rülüyordu. Eflref Ero¤lu ve Rasih Kocaman’›n Faik K›r›ml›ile iflbirli¤iyle çini denemeleri bafllad›. ‹znik’te çinicilik e¤itimiveren ustalar ve 1993 y›l›nda kurulan ‹znik E¤itim ve Ö¤retimVakf›’n›n çal›flmalar›yla kentte yeni çini ustalar› yetiflti. Böyle-ce ‹znik çinicil¤inin yaklafl›k üç yüz y›l süren duraklama dö-nemi sona ermifl oldu.

ELDE ÜRET‹L‹YOR‹znik’te Sevinç Öztürk’ün destek verdi¤i ‹znikli sanatç›lar,

Nejla An›l’›n tasar›mlar›n› tümüyle elde üretiyor. Tak›lardakullan›lan desenler, tarihi ‹znik çini motiflerinden olufluyor.Tak› için üretilen çini örneklerinin gümüfl tasar›m› ise ayr›cayap›l›yor.

Medresede ise çeflitli illerden gelenlere çini dersleri veri-liyor. E¤itim amac›yla 14. yüzy›lda kurulan Süleyman PaflaMedresesi bugün tekrar bir e¤itim kurumu olarak kullan›l›yor.

Kuars, mücevher yap›m›nda da % 82 oran›nda kullan›lanve yurdumuzda ‹znik çevresinden elde edilen yar› de¤erli birmaden. 925 ayar gümüfl kullan›larak üretilen tak›lar, çininintenle temas›nda negatif enerjiyi yok edici özelli¤i nedeniy-leyle de tercih ediliyor.

Tasar›m dünyas›na apayr› bir boyut getiren çiniler, ilk kezmobilya ve aksesuar olarak ç›k›yor karfl›m›za. HaremSerisi’ndeki kolye, yüzük, anahtarl›k, kol dü¤mesi, kravat i¤-nesi gibi ürünlerin tümü, Osmanl› kad›n adlar›n› tafl›yor.

Çinili ev dekorasyonu ve hediyelik ürünler olmak üzere ikialanda çal›flmalar›n› sürdüren An› Tasar›m’›n ‹znik çinili tak›-lar›n›n d›fl›nda çini yumurtalar, çinili çerçeve ve kutulardaçiniyle ahflab›n birleflti¤i ürünleri özel ve de¤erli hediyeseçenekleri oluflturuyor.

51

Çinicilik tümüyle el iflçili¤ine dayan›yor. Üretimkuars tozundan hamur elde edilmesiyle bafll›yor. Elde flekillendirilenhamur, tabla haline getiriliyor vez›mparalan›yor. Sonras›nda çini sanatç›lar›taraf›ndan motif iflleniyor ve renklendiriliyor.

Sevinç Öztürk (yanda) veNejla An›l (yukar›da)yapt›klar› tak›tasar›mlar›yla ‹znik çinileriiçin yeni bir kullan›m alan›yaratm›fllar.

Page 50: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

52

internet

‹nternet kullan›m›n›n dünyada yayg›n-laflmaya bafllad›¤› y›llarda, ticaretingün gelip de ‘sanal’laflaca¤› akla gel-miyordu. 1990’lar›n ortalar›nda sanal ti-caret kavram› telâffuz edilmeye bafl-land›¤›nda amazon.com adl› bir firma-n›n ad› duyulmaya bafllad›. Amazon ki-tap sat›yordu. Amazon’un baflar›s› sa-yesinde, internet üzerinden sat›lmas›n-da genel bir baflar› sa¤lanan ilk ürünkitap oldu. Daha sonra elektronik eflya-dan sebze-meyveye kadar her fley on-line sat›lmaya baflland›.

‹lk sanal kitapç›n›n gerçek bir kitabe-vi yoktu. Yani kitap satma ifline internet-le bafllam›flt›. Amazon.com’un baflar›s›dünyan›n büyük kitabevlerini bu alanayöneltti. Türkiye’de de benzer bir gelifl-me yafland›. ‹nternette ticaret kitap sa-t›fl›yla bafllad› denebilir. 1999 y›l›ndaonline olan Pandora, ‹déefixe gibi kitapsatan siteler, alan›n ilkleri oldular.

Bir alan›n ilki olmak her zamanavantajd›r. Sektörün ilklerinden olmaf›rsat›n› kaç›ran yenisayfa.com ise bafl-ka bir avantaj› kulland›. T›pk› Bar-nes&Noble gibi yay›n dünyas›ndakiuzun y›llar›n birikimini yeni bir mecrayatafl›d›. Yenisayfa.com, internet üzerin-den online al›flverifl yap›lan siteler ara-s›nda avantajl› bir konuma sahip. Çün-kü yenisayfa.com yay›nc›l›k ve da¤›t›mdünyas›nda 10 y›ll›k bir tecrübeye sa-hip olan Yeni Çizgi Yay›n Da¤›t›m flir-ketinin internet ortam›ndaki uzant›s›.Yeni Çizgi Da¤›t›m flirketi 1993 y›l›ndaÖmer Yenici ve Adnan Ademir ortakl›-¤›nda kurulmufltu.

yenisayfa.com 2001 y›l›n›n fiubat

ay›nda online oldu. Online olmas›ndanönce 20 ayl›k yo¤un bir haz›rl›k çal›fl-mas›n›n ard›ndan tamamlanan site,bugün yay›nlanan her kitab›, daha ki-tapç› raflar›na yerleflmeden, hatta ba-zen de bas›lmadan önce, veritaban›na(database) ekleyebilme h›z›na sahip.

yenisayfa.com, yeni yay›nlar› günügününe izleyerek okurlar›, sadece ki-taplarla de¤il, yazarlarla ve di¤er ilgilikonularla da buluflturmay› amaçl›yor.

Türkiye için yeni bir alanda 2,5 y›l gi-bi k›sa bir sürede elde edilen bu bafla-r›, Türkiye Yay›nc›lar Birli¤i’nin verdi¤iödülle geçti¤imiz ay belgelendi. Birlikyenisayfa.com’u ‘2003 ‹nternet EmekÖdülü’ne lây›k buldu. Ödül 10-19 Ekimtarihleri aras›nda yap›lan CNR FuarMerkezi’nde düzenlenen 2. ‹stanbulUluslararas› Kitap Fuar›’nda verildi.

‹nternet kitapç›l›¤›nda yeni bir sayfa‹nternette kitap satan siteler aras›nda genifliçeri¤i ve h›z›yla dikkatçeken yenisayfa.comTürkiye Yay›nc›lar Birli¤i’nin ‹nternet EmekÖdülü’ne lay›k görüldü.

Yay›nc›lar Birli¤i ‹nternet Emek Ödülü’nü yenisayfa.com ad›na Adnan Ademir (solda) ald›.

Avantaj› çok Online sat›fllarda çekici olan birkaç özellik var. Kitap, müzik ve DVD-VCD gibi ürünlerde detayl› bilgi, yo-rulmadan benzer ürünlere ulaflabilme ve en önemlisi indirim. yenisayfa.com’da kitaplarda yüzde 25’e va-ran indirimler oluyor. Kelepir adl› bölümde ise yüzde 50 indirimli kitaplar sat›l›yor. Bir baflka hizmet iseson ç›kan kitaplar ve en çok satan kitaplar listelerinin elinizin alt›nda olmas›. Benzer olarak kitaplar› türle-rine göre ay›ran listeler de var. Tabii yenisayfa.com’un yay›nevi, kitap, yazar ve orijinal isim kriterlerinegöre yap›labilen ‘arama’ seçene¤ini de unutmamak lâz›m. Yani arad›¤›n›z kitab› bulmak kolay. Sitenin engüzel özelliklerinden bir di¤eri ise yazarlara not b›rak›labilmesi. Üstelik kitaplar hakk›nda da yorum yaza-biliyorsunuz.

Page 51: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

53

ödüllü bulmacaHaz›rlayan: Ersin Tezcan

Ünlü bir aktri-stimiz

‹laç bilimi

Zweigroman›

Otizm konulufilm

Karakterizeetme

Ünlü birmüzikal

“... Sam”(flark›c›)

Rusça’daevet

“...Campbell”(Top model)

K›sa çizme

GenifllikTopluluk,

zümre

AntonÇehov’un bir

oyunu

“.... Marks”(filozof, yazar)

Baryumunsimgesi

“... E”(SinanÇetin filmi)

Uygundurum, flart

Bir makyajmalzemesi

Atefl durumunageçme, tutuflma

Ünlü bir ‹spanyol ressamLogos

Bir hitapünlemi

‹laç, çare

Briçte birterim

Lisan Bir onaylamasözü

Kapital, anamal

Çevik

‹leri at›lm›fl,ortaya ç›kar›lm›fl

Tavlada birsay›

‹flaret için yeredikilen çubuk

Hicap

Süreyya Durufilmi

‹spanyolsevinci

Sulu fley kab›

‹skambildebir ka¤›t

Amerikyumun simgesi

Casus

Nispet

“Burak ...”(flark›c›)

Bir kufl

‹lave

Bilinç

Vilayet

Bir kürk hayvan›Y›rt›l›p aç›lma

Yabanc› birhaber ajans›

O¤uzhan(.....) flair

S›cakl›¤› yüksek ya da

düflükolmayan yer

‘ ‘ ‘ ‘

‘ ‘ ‘ ‘ ‘

‘‘

Küçükma¤ara

“.... A¤ao¤lu”(yazar)

Ali Özgen-türk filmi

‹sim

Sedir“Evet .....”

(‹smet Özelfliiri)

‘‘

1 18

1514

9

5

6

2 13

7

17

3

11

4

10

12

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

16

8

Anahtar sözcük:

Bulmacam›zdaki anahtar sözcü¤ü bulup, yan›t›n› [email protected] adresine gönderen ilk 7 hekimimize, EPS‹LONYay›nevi taraf›ndan yay›na haz›rlanan bestseller dizisinin alt› kitab› Mustafa Nevzat ‹laç San. A.fi. taraf›ndan arma¤an edilecektir.

‘ ?

Bir flairimizGodot’yu beklerken

yazar›

Asya’da birülke

Molibden (simge)

SuMüslümanl›k

Kal›tsalMadame

Bovary’ninön ad›

TasvipBo¤a gürefli

alan›

Kazancakisroman›Bir soru

eki

fiarap,içki

“Aldatmak”yazar›

Bir üniversite(k›sa)

“...Karaca”(aktris)

Ka¤›toymac›l›¤›

‹laç, çare

“...O¤uz”(aktris)

Kor tutmaarac›

OtlarKal›n ve kaba

kumafl

Bir ifltekiyard›mc›

erkek‹sviçre nehri

EkmekOyunda,kumardayenme

Yol, yöntem‹lk yapay

uydu

CemalGürsel’in

lakab›Varma, gelme

Bir erkekflark›c›m›z

“... Getz”(cazc›)

‹lhan Berk fliir kitab›

“...‹fligüzel(yazar)

Bir nota

MeslekMaksim Gorki

roman›

‹yi duyalanses

Alkollü biriçki

Gülüt

Niflan,alâmet

Yat›r›mBulut

“Behiç...”(çizer)

“...Yücel”(flair)

Yemek, yiyecek

Göz

Nazi Hücumk›tas›

So¤urma,emme

Bir soru sözü

‹talya’da bir

yanarda¤

Uzakl›k anlatan bir

sözcük

EskiTürkler’de

hekime verilen ad

Bir gazeteyaz›s› türü

“... Y›lmaz”(flovmen)

‘ ‘

‘ ‘

‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘

‘‘

‘‘

12

2

10

4

11 8

3

5

6

9

1

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

7

‘ ‘

Anahtar sözcük:

NS

MM

A

KE

ES T A N

A L A T A L A

G E AE B N E MN A fi

M O M E R AA A T M E R A L N E

‹ M O N A M U S U LH M E T

E M SL T A N A A

Ü Y A M A K

A M U E LZ

Y

R

G

G A Z ‹ Y A fi A R G ‹ L

fi

AA

‹ A

G

OI ‹ R S N N S A

R B A M A T A A MB E C K E T T

S P C A A

Geçen say›n›n çözümü

‹Geçen ay›n kazananlar›:Dr. ‹lkay De¤erli - Ac›badem Hastanesi – Kad›köy, Dr. ElifKaya - Bahçeflehir Sa¤l›k Oca¤› –‹stanbul, Dr. BülentTopako¤lu – Fenerbahçe – ‹stanbul, Dr. Tamer Görgülü -‹fl Bankas› Kurum Hekimi – ‹stanbul, Dr. E. Yarser Turguç- K›z›lay Bursa T›p Merkezi, Dr. Erol Öztürk - Fatih Sa¤l›kOca¤› – Bursa, Dr. Umran ‹fller - Defterdarl›k Hekimi –Bolu, Dr. Yasemin Cihan - Erciyes Üniversitesi – Kayseri,Dr. Mehmet Kocaman - Ça¤›rgan Sagl›k Oca¤› – Denizli,Dr. Gülçin Bozgan - ACS Merkezi - Bingöl

Page 52: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

54

satranç

4 George Koltanowksi satranç tahtas›na bakmadan ay-n› anda 34 kifliye karfl› körleme satranç oynay›p yenerekdünya rekoru k›rd›.(1937) Koltanowksi öldükten sonraThe New York Times’da flu haber ç›kt›: Bay Koltanowk-si’nin kar›s› Leah hiçbir zaman satranç oynamay› ö¤rene-medi. Leah ço¤u zaman kocas›n›n bakkaldan eve ekmekgetirmeyi unuttu¤unu söylerdi. 4 Trotsky Birinci Dünya Savafl› s›ras›nda vaktinin ço¤u-nu Viyana’da Café Central da satranç oynayarak geçirir-di. Tan›d›klar› onu basit, zarars›z, hatta biraz patetik bulur-lard›. 1917 Mart ay›nda Avusturya D›fliflleri Bakan› Rus-ya’da ihtilal oldu¤u haberini ald›¤›nda “Rusya ihtilallerinoldu¤u bir ülke de¤il,” diye flüpheyle homurdand›. “Ayr›-ca Rusya da kim ihtilal yapacak? Café Central’dan HerrTrotsky mi?” demiflti.4 Robert James Fischer (1943- ) 15 yafl›nda GM unva-n›n› kazand›. 1972’de Boris Spassky’i yenerek dünyaflampiyonu oldu. Oynad›¤› bütün U.S. turnuvalar›n› kazan-d›. Ola¤anüstü bir haf›zas› vard›, hiç konuflmad›¤› birlisandaki birkaç dakikal›k diyaloglar› ezberleyebilirdi.

� DÜNYADAN HABERLER � SATRANÇ ÖZDEY‹fiLER‹4 Kasparov, Fritz’in X3D ver-siyonu ile New York’da 11-19Kas›m tarihlerinde 4 oyunlukbir maç yapt›. Birinci oyun be-rabere bitti. ‹kinci oyunda Kas-parov hata yapt› ve kaybetti.Üçüncü oyunda Kasparov oyunu bafltan sona kontrolederek oynad›, bilgisayara hiç flans vermedi ve oyunu ka-zand›. Dördüncü oyun berabere bitince, Kasparov maç-tan 175 bin dolar ald›. Kazansayd› 2 yüz bin, kaybetseydi150 bin alacakt›. Uzmanlara göre X3D sanal gerçek yaz›-l›m› ve Alman yap›m› X3D Fritz yaz›l›m› kombinezonu bil-gisayar sa¤lam bir GM kadar iyi satranç oynuyor. X3DFritz gibi satranç programlar› her pozisyona bakabilir vegelece¤i mümkün oldu¤u kadar araflt›rarak en iyi hamleyide¤erlendirebilir. Intel dörtlü Xeon 2.8 GHz üzerinde çal›-flan X3D Fritz gibi bir güç santral› yirmi kat ileriyi görebilir,saniyede dört milyon hamleyi araflt›rabilir. Tipik bir oyunortas› pozisyonunda bir taraf için 20 olas› hamle olabilir.Sonra di¤er taraf›n 20, sonra di¤er taraf›n 20... Olas›l›klarh›zla yüz milyonlara ç›kar. Tabii bu hamlelerden ço¤u iyihamle de¤ildir, onun için X3D Fritz'in zeka program› en iyihamleleri arar ve onlar üzerine odaklan›r.

“Satranç güzel bir metrestir. “BENT LARSEN

“Satranç hayat›n minyatürüdür.” KASPAROV

“Satranç iradelerin s›nav›d›r.” PAUL KERES

“Satranç mant›k ilmini dile getiren bir sanatt›r.”MIKHAEL BOTV‹NN‹K

“Satranç için hayat›n yeteri kadar uzun olmad›¤› söyle-nir, fakat bu satranc›n de¤il, hayat›n hatas›d›r.”

IRVING CHERNEV"Bir hatan›n bir bölümü her zaman do¤rudur."

TARTAKOVER"Satrançdaki piflmanl›k gibi piflmanl›k yoktur."

H.G.WELLS"Rakibinin adamlar›n› feda etmek her zaman daha iyidir."

TARTAKOVER"Hücumun ilk prensibi: Rakibin geliflmesine izin verme!"

FINE"‹zole piyon satranç tahtas›n›n her taraf›na hüzün yayar."

TARTAKOVER“‹yi bir hamle gördü¤ün zaman bekle, daha iyisini ara."

EM. LASKER

1 SATRANÇ ANEKDOTLARI

4 Kasparov,G (2830) - X3D FRITZ [D45]X3D Match New York USA (3), 16.11.20031.Af3 Af6 2.c4 e63.Ac3 d5 4.d4 c65.e3 a6 6.c5 Abd77.b4 a5 8.b5 e59.Va4 Vc7 10.Fa3e4 11.Ad2 Fe712.b6 Vd8 13.h3 0-014.Ab3 Fd6 15.Kb1Fe7 16.Axa5 Ab817.Fb4 Vd7 18.Kb2Ve6 19.Vd1 Afd7 20.a3 Vh6 21.Ab3 Fh4 22.Vd2 Af623.fid1 Fe6 24.fic1 Kd8 25.Kc2 Abd7 26.fib2 Af8 27.a4Ag6 28.a5 Ae7 29.a6 bxa6 30.Aa5 Kdb8 31.g3 Fg532.Fg2 Vg6 33.fia1 fih8 34.Aa2 Fd7 35.Fc3 Ae8 36.Ab4fig8 37.Kb1 Fc8 38.Ka2 Fh6 39.Ff1 Ve6 40.Vd1 Af641.Va4 Fb7 42.Axb7 Kxb7 43.Axa6 Vd7 44.Vc2 fih845.Kb3 1-0

� AYIN ‹LG‹NÇ OYUNU

Haz›rlayan: Cem Pekün

Page 53: edito - gensenta.com.tr › tr › social_responsibility › pdf › mercan… · De¤erli hekimlerimiz ve eczac›lar›m›z ... Göz kamaflt›ran çiçekler: Acem borular›

KOÇ (21 Mart-20 Nisan)

Y›l›n ilk yar›s› sizin için zorla-y›c› bask›lar olsa bile yenile-

yici olacak. Baz› al›flkanl›klardan kurtul-mak için uygun f›rsatlarla karfl›laflacak-s›n›z. Sorumluluk bilincinizin yükselme-sine neden olabilecek olaylarla karfl›la-flabilirsiniz. Evlilik, ortakl›k, yeni giriflim-ler ve yaflant›n›zda de¤ifltirmek istedi-¤iniz ne varsa bütün bunlar› gerçeklefl-tirece¤iniz bir dönem olacak.

BO⁄A (21 Nisan-21 May›s)

Bu y›l sizin için hem zorlay›c›hem de kazanç sa¤layabile-ce¤iniz bir y›l olacak. Kariyer

ve sosyal statünüzü yükseltmek içinkonsantre olabilirsiniz. 3-5 May›s gün-leri do¤mufl olanlar May›s ay›ndan iti-baren 24-26 Nisan günleri do¤anlar daEkim ve Kas›m aylar›ndan itibaren, buy›l de¤iflimlerini bilinçli olarak gerçek-lefltirecekleri olaylarla karfl›laflacaklar.

‹K‹ZLER (22 May›s-21 Haziran)

Sizin için 2004 y›l› kökü de¤i-fliklikler yapabilece¤iniz bir

y›l olacak. Mart, Nisan ve May›s aylar›son derece hareketli geçecek ve yafla-m›n›z› de¤ifltiren olaylarla karfl›laflacak-s›n›z. Baz› olaylar duygular›n›z›n derin-leflmesine neden olabilir. ‹liflkilerinizleilgili duygu ve düflünceleriniz de¤ifli-yor. Sürprizlerden etkilenebilirsiniz.

YENGEÇ (22 Haziran-23 Temmuz)

Büyük deneyimler y›l› olacak.Karfl›n›za ilginç f›rsatlar ç›ka-cak ve bunlar› gerçeklefltirmek

için çok çal›flacaks›n›z. Bu sene kendi-nize yeni hedefler belirleyebilir ve sizirahats›z eden ne varsa bunlardan kur-tulmak için harekete geçebilirsiniz. Za-man zaman biraz sert duygular içinegirebilirsiniz.

ASLAN (24 Temmuz-23 A¤ustos)

Kendinizi yenilemek için güç-lü arzular duyacaks›n›z. Ha-

yal gücünüzü kayg›lanmak yerine yara-t›c› alanlara yöneltecek olursan›z, hemkazanç, hem de baflar› sa¤layabilirsi-niz. Baz› kay›plar karfl›s›nda çok telâfletmeyin. Çünkü ard›ndan kendinizi ye-nileyece¤iniz ve aflama gerçeklefltire-bilece¤iniz f›rsatlar ç›kacak.

BAfiAK (24 A¤ustos-23 Eylül)

Hayat›n›z sürpriz biçimde de-¤ifliyor. ‹lginç f›rsatlar ve de-¤iflimin yaratt›¤› gerilim, hare-

ketli bir y›l geçirmenize neden olacak.‹çinde bulundu¤unuz flartlar› de¤ifltir-meniz için sizi zorlayacak olaylarla kar-fl›laflabilirsiniz. Hayat› ve bugüne kadaryapt›klar›n›z› sorgularken fazla derin-leflmemeye çal›fl›n. Nisan - May›s dö-nemi harcamalar›n›za özen gösterme-niz gerekiyor.

TERAZ‹ (24 Eylül-23 Ekim)

Hedefinize ulaflmak için çokçal›flaca¤›n›z bir y›l olacak.

Sizi zorlayan kifliler ve olaylar karfl›s›n-da direnç göstermeyi baflaracak ve sa-b›rl› davranarak isteklerinize ulaflacak-s›n›z. Ocak ay›ndaki geriliminiz sizi is-teksiz yapabilir. Seyahate ç›karak veaç›k havada yürüyüfller yaparak bu dö-nemi geçirebilirsiniz.

AKREP (24 Ekim-22 Kas›m)

Baflar›l› çal›flmalar yapabile-ce¤iniz bir y›l olacak. Sahip

oldu¤unuz de¤erlerin fark›na varacak-s›n›z. Duygular›n›z ve düflünceleriniz,meydana gelen sürpriz olaylar sonu-cunda de¤ifliyor. Alg›laman›z art›yor veiçinde bulundu¤unuz koflullar anlamkazan›yor. Bu y›l yat›r›ma yönelik f›rsat-larla karfl›laflabilirsiniz.

YAY (23 Kas›m-21 Aral›k)

De¤iflim rüzgarlar› sizin içinbu y›l kuvvetli esecek. Haya-

t›n›za yeni bir yön verebilir, duygu vedüflüncelerinizi de¤ifltirebilirsiniz. Hattad›fl görünümünüzü dahi de¤ifltirebilir,bambaflka konularla ilgilenmeye baflla-yabilirsiniz. May›s-Haziran dönemindeduygusal bir derinleflme içine girerekiliflkileri ve bugüne kadar yapt›klar›n›z›sorgulayabilirsiniz.

O⁄LAK (22 Aral›k-20 Ocak)

Ocak ay›ndan itibaren büyükbeklentiler içinde bulunabilir,

büyük hedefler belirleyebilirsiniz. Martay›nda karfl›n›za ç›kan f›rsatlar› anlaya-cak ve de¤erlendirmeyi baflaracaks›-n›z. Üzerinizde bask› yaratan durumlar,sizin aflama yapman›za yard›mc› ola-cak. Sosyal statünüzü yükseltmek iste-yeceksiniz. Yeni tan›flt›¤›n›z kiflilerinyard›mlar›n› alabilirsiniz.

KOVA (21 Ocak-19 fiubat)

Hayat›n›z› yeniden düzenle-mek için gerekli haz›rl›klar›

yapmaya bafllad›¤›n›z bir sürece giri-yorsunuz. Endifle yaratan kuruntular›-n›zdan s›yr›l›p dikkatinizi yarat›c›l›k ge-rektiren alanlara yöneltirseniz baflar›l›olacaks›n›z. Mart ay›nda karamsar vekuruntulu bir tutum içine girerek iliflkile-rinizi sarsmaktan kaç›n›n.

BALIK (20 fiubat-20 Mart)

Duygular›n›z›n derinlerineinebilece¤iniz ve hayat›n an-

lam›n›, içinde bulundu¤unuz koflullar›sorgulaca¤›n›z bir dönemdesiniz. Ya-flant›n›zda önemli de¤ifliklikler yapma-n›z› gerektiren olaylarla karfl›laflabilirsi-niz. Büyük bir direnç ve kararl›l›k gös-tererek zor koflullar› kendiniz için f›rsatadönüfltürebilirsiniz.

56

Yasemin Boran’la gökyüzü

2004, hemen her burcun insan› için köklü de¤iflimler y›l›. Bunlar,duygusal hayattan ifl hayat›na, sosyal iliflkilerden sa¤l›¤a kadargenifl bir yelpazede seyreden de¤iflimler olacak. Ancak ‘de¤iflim’sözcü¤ünden korkmaya hiç gerek yok; astrolojik yorumlara kulakverecek olursan›z hayat›n›z›n olumlu yönde etkilenmesi mümkün.

� �