DEN İZ’DEN HABERLER - Yelken Dersi · YELKEN DERS İCOM DEN İZC İLİK VE YELKEN E ĞİTİM MERKEZ İ ROLEX SYDNEY – HOBART YACHT RACE Avustralya’nın en ünlü yelken yarışı

BU SAYIDA NELER VAR ?

�Yarış Dünyasından Haberler�Usturmaça Çeşitleri ve Kullanımı�Tarihteki En Ünlü Tekne: Nuh’un Gemisi�Tarihin Seyir Defteri�Fırtına Takvimi�Tekne Mutfağı

15 ARALIK 2013SAYI:4

DENİZ’DEN HABERLER

YELKEN DERSİ COM DENİZCİLİK VE YELKEN EĞİTİM MERKEZİ

Uğraşmayın!!! Rüzgarın yönünü değiştiremezsiniz.Önemli olan, onunla birlikte, gitmek istediğiniz yere gitmektir……Tüm denizseverlere, gitmek istedikleri rotaya rahatça varabilecekleri, rüzgarıkolayına, pruvası neta, mutlu bir yıl dileriz…



ROLEX SYDNEY – HOBART YACHT RACE

Avustralya’nın en ünlü yelken yarışı ve Dünya’nın sayılı açık deniz yarışlarında biri olarak kabul edilen Rolex Sydney – Hobart Yacht Race bu yıl 69. startını verecek. 26 Aralık’ta bir çok iddialı maksi tekne bir araya gelerek mücadele verecek. Organizasyon Sdney ile Tasmania Adası’ndaki Hobart rotasında gerçekleşecek yarışta 628 deniz mili mesafe hedefleniyor.

LASER RADİAL DÜNYA GENÇLER �AMPİYONASILaser Radial Dünya Gençler �ampiyonası, 27 Aralık – 3 Ocak tarihleri arasında Umman'da gerçekleştirilecektir. Antrenör Burçin YILMAZ gözetiminde, İnanç HALİLOĞLU, NogayDÖKMECİ, Ecem GÜZEL ve Deniz DAPDELEN ülkemizi temsil edecektir. Antrenörümüze ve sporcularımıza başarılar dileriz.

LASER STANDART DÜNYA �AMPİYONASI SONUÇLARI

Laser Standart Dünya �ampiyonası, 14-23 Kasım 2013 tarihleri arasında Al MusannahOman'da gerçekleştirildi.

Altın Grup Yarış Sonuçları:1) Robert SCHEİDT (BREZİLYA)2) Pavlos KONTİDES (KIBRIS)3) Philipp BUHL (ALMANYA)

Gümüş Grup Yarış Sonuçları:1) Jeremy OCONNELL (AVUSTURALYA)2) Maxim NİKOLAEV (RUSYA)3) Chris BARNARD (A.B.D.)

�ampiyonada ülkemizi Utku GÖNENER, GüneycanKAPTAN (Gümüş Grup 19.), Onur BİLGEN (Gümüş Grup 30.) temsil etmiştir. Sporcularımızıtebrik eder, başarılar dileriz.

ISAF YELKEN DÜNYA KUPASI MELBOURNE

ISAF DÜNYA YELKEN KUPASI 1-8 Aralık tarihleri arasında 24 sporcunun katılımıyla Avustralya –Melbourne’de yapıldı. Oldukça çekişmeli geçen organizasyon olimpik sınıflar arasında gerçekleşti. �ampiyonaya katılan Milli Sporcumuz Ejder GiNYOL ise zorlu etapların sonunda genel sıralamada yarışları 6. sırada tamamladı.

2013 Oceanic Dünya Kupası'nda da yarışacak olan GİNYOL, “Dünya Kupasında ülkemi en iyi şekilde temsil ettiğimi düşünüyorum. Ayın 10’unda da Perte kentinde diger önemli yarış olan 2013 Oceanic Dunya Kupası’na katılacağım. Burada da hedefim en iyi başarıyıyakalamaktır.” dedi.


USTURMAÇA ÇE�İTLERİve

KULLANIMI

Usturmaçanın adı, denizcilik terminolojisindeki yüzlerce terim gibi, Ortaçağ’da Akdeniz’de olgunlaşan Lingua Franca’nın bir ürünüdür. Venediklilerin kullandığı “Stramazzo”sözcüğünün uzantısı olan sözcük halattan yapılmış minder anlamına gelmektedir. Bugün hala İtalyancada ve Türkçede kullanılan bu sözcük, önce Yunanlı denizcilere oradan da Türklere ulaşmıştır. İstromaça, usturomaça, usturmeçe gibi farklı söyleyişlerin ardından günümüzdeki şekline ulaşmıştır.

“Usturmaça” teknenin tamponlarıdır. Hasarı ve darbeyi usturmaçalar emerler. Usturmaçalar teknelerin aborda olurken, rıhtıma ve benzeri bir yere yanaşırken boyaların sıyrılmasını, kaplamaların zarar görmesini engeller.

Günümüzde modern, içi basınçsız hava dolu, kuvvetli plastikten yapılmış usturmaçalar kullanılmaktadır. Geçmişe dönüp baktığımızda esneyebilen ahşaptan ya da çok iyi bağlanmışkalın halattan yapılmış “yastıklar”kullanılmaktaydı.

Usturmaçalar değişik materyallerden imal edilebilirler. Vinil, köpük, sert plastik gibi materyaller bunlardan başlıcalarıdır. Ancak bunlardan en popüler olanı esnek vinilmalzemeden yapılmış olanlarıdır. Bu tür usturmaçaları ısı değişiklikleri etkilediğinden sıcak havalarda sertleşir, hava soğuduğunda biraz daha fazla yumuşarlar. Genelde iğne tip siboplar aracılığı ile şişirilirler.

Usturmaça seçerken yapıldığı malzeme kadar boyutu da önemlidir. Büyük usturmaçalar koruma açısından daha yararlıdır. Ancak bu kez de teknede muhafaza etme sıkıntısı gündeme gelir.

Aşağıdaki tabloda tekne boylarına göre usturmaçaların ideal ölçü ve sayılarınıbulabilirsiniz;

TEKNE

BOYU

USTURMAÇA

ÇAPI

GEREKLĐ

ADET

17-19 feet 4 inch 4

20-26 feet 6-8 inch 4 yada 6

27-45 feet 10-14 inch 6

Usturmaçadan tam fayda elde edebilmemiz için öncelikle teknenin en çıkıntılı yerini korumayıhedeflemeliyiz. Bu günümüzün modern tekneleri için küpeştedir. Ama küpeşteyi korurken teknenin gövdesine de zarar gelmesine izin vermemeliyiz. Bunu için usturmaçayı en uygun şekilde bağlar, olabildiğince geniş alanı korumasını isteriz.


Bunu yaparken, usturmaçanın bağlanmasıbüyük önem taşır. Çoğumuz, usturmaçayıvardavela tellerine bağlarız. Marinalarda ve sakin limanlarda bu durum çok problem yaratmaz. Ancak zorlu koşullarda vardavelatellerine bağlı usturmaçalar zorlanmayla birlikte hareket eder ve kayar. Bu durumlarda hareketi önlemek için ya vardavela dikmesinin ayağına yada koç boynuzu gibi küpeştedeki sabit yerlere bağlamaktır. Böylelikle zorlama ile karşılaşsa bile usturmaça korumakla görevli olduğu yerden hareket edip ayrılmaz.

Denizcilik adabı olarak seyir anında usturmaçaların toplanmış olmasıgerekmektedir. Palamarları çözüp tekneyi güvenli bir noktaya çıkardığımızda usturmaçaların halatlarını fora edip depolama alanına kaldırmamız gerekir. Aynı şekilde liman yada marina girişi usturmaçaların tekrar bağlanması için en uygun zamandır. Usturmaçaları bağlamak için güvertede yürümek gerekir. Liman ağızlarında, mendireğin kuytusuna girmeden hemen önceki motorla yapılan seyirde tekne genellikle yalpaya düşer. Bunun için yapılması gereken en iyi şey, mendireğin kuytusuna girmeyi beklemektir. Böylece teknenin sallanmasıkesilir ve güvertede yürümek için güvenli bir ortam yakalanır.

Eğer bir rıhtıma yada tekneye aborda oluyorsak, diğer taraf ile aramızda en az iki usturmaça olmalıdır. Fakat bazı rıhtımlar, yapılışları, şekilleri v.s. itibari ile usturmaçaların asılı oldukları yerde rahat durmalarına ve görevlerini yerine getirmelerine engel olur. Kimi yanaşılan yerlerde kazıklar, direkler vardır. Bunlardan teknemizi korumak için en uygun yöntem, usturmaça tahtasıdır. Bu tahta, bu iş

için düşündüğümüz bir kalas olabileceği gibi, zarar görmesinden ve aynı zamanda zarar vermesinden endişe etmeyeceğimiz ahşap pasarellamız da olabilir.

Mümkün olmasına rağmen çoğu denizci, usturmaçalarının yatık olarak da asılabileceğini unutur. Oysa kimi durumlarda bu şekilde asabileceğini, bazen bir yatık bir dik sıralamanın da çok işe yarayacağını aklımızdan çıkarmamalıyız. Ayrıca rıhtıma aborda olmuş bir tekne için yatık bağlanmış bir usturmaça iyi bir basamak görevi de görür.


TARİHTEKİ EN ÜNLÜTEKNE : NUH’UN GEMİSİ “Küçük yavrular bile gemi için zift taşıyorlardı.

Güçlü erkekler gemiye yedek kereste getiriyorlardı. Beşinci günde geminin kaburgasını oluşturdum. Geminin omurgası bir iku genişliğindeydi. Kenarlarıiki kez on kamış yüksekliğindeydi. ……… Gemiyi altı katlı yaptım. Geminin alt ve üst güvertelerini yedi bölüme ayırdım, ambarını da dokuza böldüm. Ortasına da su kazıkları çaktım. Güzel kürek seçtim ……... Eritmek için kazana zift döktüm. ……. Ustalara, ırmak suyu gibi bira, rakı, şırlık ve şarap akıtıldı. ……. Gemi yedinci günde tamam oldu. ………..Elime geçen her şeyi içine yükledim. …Bütün soyumu, sopumu ve kavmimi gemiye bindirdim. Yazının yabanıl, yazının evcil hayvanlarını ve bütün ustaları gemiye aldım.”

Fırtına o kadar korkunçtur ki destanda tanrılar bile verdikleri karara pişman olurlar. Fırtına bilindik şekli ile 6 gece 7 gün sürer. Bundan sonraki safhada Tufan’ın sona erişi, Utnapiştim’in sevinç gözyaşları döküşü, geminin Nisir dağına oturuşu, suların çekilip karaların tekrar meydana çıkışını kontrol için karaya oturuş’un 7.gününde Utnapiştim’in arka arkaya güvercin, kırlangıç ve karga salıverdiği, diğerlerinin konacak yer bulamadıkları, ancak karganın bir kuru kara parçasını gagaladığı, bundan sonra da dört yöne her şeyi salıverip kurban kestiği ve tütsü kurbanı yaptığıanlatılmaktadır.

Dünya’nın en ünlü gemisi hangisidir? Bu soruya herkesin verecek farklı bir cevabı olabilir? Ancak Nuh’un Gemisi olduğunu söylersek sanırız kimsenin bu konuya itirazı olmaz. Hiç kimsenin görmediği, nerede olduğunun bilinmediği; buna rağmen öyle bir gemi ki herkes adını biliyor. Bu sayımızda bu konuyu biraz araştırmak istedik.

Nuh’un gemisi kutsal metinlerde konu edilir. Bu hikâye Tevrat’ın Tekvin bölümü ve Kuran’da anlatılmaktadır. Ama bunların en eskisi GılgamışDestanıdır. Tek tanrılı dinlerin kutsal kitaplarının en eskisi Tevrat’tır kuşkusuz. Tevrat, Yahudiler’inTora dedikleri ilk beş kitaptan oluşur. Bu ilk beşkitabın da M. Ö. 1406 – 1490 arasında yazıldığıbilinmektedir. Oysa ki Gılgamış Destanı’nın bilinen ilk yazmaları M. Ö. 2000’lere kadar gider. Destanın çok daha eskileri de anlattığıbilinmektedir.

O halde öncelikle Gılgamış Destanı’na bir göz atalım:

Destan’ın kahramanı Gılgamış, ölümsüzlüğüöğrenmek için Utnapiştim’e (destanda Nuh Babilliler’in verdiği isimle Utnapiştim olarak geçer.) gider.

“Gılgamış, sana gizli bir şey açayım. Tanrıların gizini söyleyeyim: �urippak, senin bildiğin bir kent, Fırat'ın kıyısındadır. Bu kent çok eskiden varken, tanrılar bu kentin yanındaydılar. Tanrıların aklına bir tufan yapmak geldi. Bunların babaları soylu Anu, hükümdarları yiğit Enlil, büyük vezirleri Ninurta, su yolcuları Ennagi ve Bilge Ea da onların toplantısında yer aldı.”Ea, tanrıların verdikleri kararı, kamıştan bir çite anlattı:

"Kamış çit, kamış çit! Duvar, duvar! Kamış çit dinle, duvar anımsa!

�urippaklı Ubar-Tutu'nun oğlu, evi sök. Bir gemi yap ….. Canını kurtar! Canlı yaratıkların her türünden geminin içine yükle. Yapacağın geminin her yanıuyumlu bir ölçüde olsun. Onun eni ve boyu bir ölçüde olsun. Yağmura karşı onun her yanına bir çatı kur!“


Nuh'un Gemisi, Tevrat'ın Tekvin (Yaratılış) bölümünde anlatılan Tanrı'nın insan ve diğer canlı ırklarının devam etmesi için büyük tufandan önce Nuh’a yapmasını emrettiği efsanevi bir gemidir.Gemi Nuh'un ailesi ve dünyada bulunan diğer hayvanların korumaya alınması amacıyla hazırlanmıştır.

Yaratılış efsanesine göre Tanrı, insanoğlunun sapkınlığına bir ceza vermek adına, yeryüzündeki tüm canlıları yok edeceğini söyler.

Rab baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte. İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı. "Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım" dedi, "Çünkü onları yarattığıma pişman oldum." Ama Nuh Rab’in gözünde lütuf buldu. (Yaradılış 6: 5-8)

Ancak Nuh inanmış biridir ve bu durum Tanrı’nın ona bir şans vermesine sebep olur. Tanrı, Nuh'a bir gemi yapmasını, yaşayan bütün hayvanlardan birer (ve bazılarından yedişer) çift almasını emreder.

Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışınıziftle, içeriye kamaralar yap. Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak. Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek. Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin. Sağkalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al. Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter çifter sana gelecekler. Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola." (Yaradılış 6: 14-21)

Adige dilinde, adını muhtemelen "Gofer" ağacından alan "Khuafe", suda yüzen araçlara verilen isimdir.

Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan hayvanlardan erkek ve dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al. (Yaradılış 7: 2)Nuh altı yüz yaşındayken, o yılın ikinci ayının on yedinci günü enginlerin bütün kaynakları fışkırdı, göklerin kapakları açıldı. Yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur yağdı. (Yaradılış 7: 11-12)

.

Büyük Tufan'dan sonra, geminin Ağrı Dağı'na oturduğuna dair Tevrat'ta geçen bölüm şudur:

Gemi yedinci ayın on yedinci günü Ağrı dağına oturdu. (Yaradılış 8: 4)

Sözü geçen geminin Ağrı'da bulunduğu konusunda söylentiler vardır. Austen Henry Layard ve L. King, bu dağın dolaylarında çivi yazısıyla hazırlanmış Asur yazıtlarına rastladılar.

Kuran’da ise geminin Cudi dağına oturduğu söylenmektedir. Hud suresi'nde

"Ey yeryüzü! Yut suyunu. Ey gök! Tut suyunu" denildi. Su çekildi, iş bitirildi. Gemi de Cudi'ye oturdu”şeklinde anlatılır.

Kendinden sonraki hayatı etkilemiş yazılı üçmetinde de dünyanın en meşhur gemisi; Nuh’un Gemisi’nin hikayesi kısaca böyledir. GılgamışDestanı’nda Nissir Dağı’na, Tevrat’ta Ararat, yani Ağrı Dağı’na, Kuran’da ise Cudi Dağı’na oturduğu anlatılmaktadır.


TARİHİN SEYİR DEFTERİ

• 1 Aralık 1948 - Sinop aldı yük gemisi şiddetli fırtına nedeni ile Kefken yakınlarında battı, 18 kişi hayatını kaybetti.• 4 Aralık 1935 - İstanbul’da şiddetli kasırga yaşandı. �ehir ve liman büyük hasar gördü.• 11 Aralık 2002 - Amatör Denizcilik Federasyonu (ADF) kuruldu.• 12 Aralık 1949 – İstanbul'da yeni bir balık akınıyaşandı. Balık pazarlarına tonlarca uskumru balığıgelince, bolluk nedeniyle kilosunun fiyatı 50 kuruşa kadar düşen uskumrudan, Yunan ve Bulgar balıkçı gemileri de satın aldı.•12 Aralık 1970 - Denizyolları İşletmesi için Camialtı Tersanesi'nde yapılan 'İstanbul' feribotu denize indirildi.•14 Aralık 1960 - Yugoslav bandıralı Zoranic adlıtanker ile Yunan tankeri World Harmony, Emirganönlerinde çarpıştı. Çarpışma sonucu yangın çıktı. 12 ton benzin ile 10 bin ton neft yağı Boğaz'ın sularına karıştı. Alev alev yanan tanker Boğaz akıntısında sürüklenirken, İstinye önlerinde demirlemiş olan Türk yolcu gemisi Tarsus'a çarptıve Tarsus'ta yandı. Yanmaya devam eden tanker Beykoz'da karaya oturdu fakat yangın tam 52 gün devam etti. Yangını söndürmek için ABD'den özel ekip geldi ama başarılı olamadı. Bu kazada 20 kişi hayatını kaybetti. Dört yıl sonra Norveç bandıralıNorhom adlı gemi, Zoranıc'in batığına çarptı. Yine binlerce ton akaryakıt denize yayıldı.

•15 Aralık 1941 – Nazi işgalinden kaçan 769 Rumen Yahudisi yolcusuyla Filistin’e giden Struma gemisi, İstanbul’a geldi. Geminin yolcu indirmesi yasaklandı.•20 Aralık 1947 - Cumhurbaşkanı İsmet İNÖNÜ’nün (Cumhurbaşkanlığı’nın) yatlarının ödeneği bütçeden çıkarıldı.

•22 Aralık 1937 – Hisar vapuru fırtına dolayısı ile İstanbul Boğazı dışındaki Eşekadası yakınlarında battı. Kazada 24 kişi hayatını kaybetti.•25 Aralık 1939 – Kızılırmak Vapuru Sinop açıklarında battı; kaza kaptanla birlikte 20 kişilik mürettebat kayboldu.•28 Aralık 1562 – Ünlü Türk denizcisi Seydi Ali Reis vefat etti.

FIRTINA TAKVİMİ

2 Ocak Fırtına (3)5 Ocak Zemheri14 Ocak Karakancalos (3)17 Ocak Fırtına24 Ocak Fırtına

Sayfamızda yayınladığımız "Türkiye Kıyıları Fırtına Takvimi" uzun yılların gözlemleri dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bu takvimde yer alan fırtınaların, özellikle isimleri belirtilmiş olanların, bir kaç gün sapmayla da olsa gerçekleştiği bilinmektedir. Ancak dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, meteorolojik verilerin değerlendirilmesiyle hazırlanan raporların dikkate alınmasıdır. Dolayısıyla seyir planlanması mevcut bilimsel raporlara göre yapılmalıdır.


Teknede yemek yapmak, evde yemek yapmaktan farklıdır. Erzak ve kap kacak koyacak yer kısıtlı, buzdolapları küçük, mutfaklar da hap kadardır. Bu nedenle tekne, insana iyi organize olmayı ve hayatı kolaylaştırıcı teknikler geliştirmeyi öğretir. Tabii bir de çevreye saygı meselesi var. Marinada soğan kavurmalı yemekler, bol dumanlı ızgaralar yan teknelerin canını okuyor, çok bulaşık çıkartan yemekler de denizin.

TEKNE MUTFAĞI

Limandan ayrılmadan önce ihtiyaçlar için iyi bir alışveriş yapmalısınız. Karada olduğu gibi unuttuğunuz bir şeyi hemen marketten alıp işinize devam edemezsiniz. Bunun için de seyir öncesi her şeyde olduğu gibi beslenme konusunda da iyi bir planlama yapmak önemlidir. Yiyecek içecekler kadar mutfağınızın olmazsa olmaz aletlerini de iyi belirlemelisiniz. Bizim size tavsiyemiz;

- Çok Fonksiyonlu Ürünler: Örneğin konserve açacağı, tirbuşon, şişe açacağı için bir alet mutlaka bulundurun.- Gereksiz eşyalara yer ayırmayın: İhtiyacınız olmayan ya da bir gün lazım olur diye bulundurduğunuz eşyaları uzun süredir kullanmıyorsanız, teknede bunlara yer ayırmayın.- Kaliteli aletler bulundurun: Keskin bıçaklar (tabii ki suya dayanıklı ve pas tutmayan olmalı), iyi bir karıştırma kaşığı, patates soyucu gibi aletler sizin için bir çok işi oldukça iyi yaparlar.

Tekne mutfağında ile ilgili pratik bilgileri önümüzdeki sayılarda paylaşmaya devam edeceğiz. �imdi teknede yapabileceğiniz pratik yemek tariflerine bir göz atalım.

Tekne mutfağının olmazsa olmazlarının başında makarna ve pilavlar gelir. Bu doğrultuda size pratik makarna sosu ve makarna tarifi vermek istedik.

Domatesli Sos

Malzemeler: • ½ Su bardağı zeytinyağı• 4 Diş sarımsak • 2 kutu doğranmış domates • 1 Çay kaşığı kekik • 100 gr kaşar

Hazırlanışı: Zeytinyağını tavada biraz ısıtın, sarımsakları ezerek (ya da ince dilimleyerek) ekleyin ve doğranmışdomatesleri de ilave ederek karışımı 5 dakika kadar karıştırarak pişirin. Tuzunu ve kekiği de isteğe göre ilave edin. Makarnanın üzerine dökülerek servis yapılır. Sos döküldükten sonra kaşarlar rendelenerek sosun üzerine ilave edilir. Afiyet olsun…

Sebzeli Ton Balıklı Spagetti

Malzemeler: (4 kişilik tarif)1 kutu 160 gramlık ton balığı konservesi1 paket çubuk makarna (spagetti)2 adet kuru soğan6 çorba kaşığı sıvı yağ3 adet domates1 su bardağı bezelye1 su bardağı mısır½ su bardağı sıcak suTuzKarabiber

Hazırlanışı:Spagettiyi bol tuzlu suda haşlayın. Kevgire alıp süzün. Soğanı yemeklik doğrayın. Sıvı yağı kızdırın ve soğanı ilave edip pembeleşene kadar kavurun. İçine kabukları soyulmuş ve küçük doğranmışdomatesleri, bezelyeyi ve mısırı ilave edin. Tuz ve karabiberle tatlandırın. Sıcak suyu (makarnanın haşlama suyundan bir miktar saklayıp onu kullanırsanız daha lezzetli olur.) ilave edin. Ateşi kısıp kapağını kapatın ve pişmeye bırakın. İnmesine yakın yağı süzülmüş ve ufak doğranmışton balığını ilave edin. Hazırlanan karışımıhaşlanmış makarnanın üzerine ilave edin. Afiyet olsun…


Documents

DEN İZ’DEN HABERLER - Yelken Dersi · YELKEN DERS İCOM DEN İZC İLİK VE YELKEN E ĞİTİM MERKEZ İ ROLEX SYDNEY – HOBART YACHT RACE Avustralya’nın en ünlü yelken yarışı