52
BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐAR ÖZGÜR OLMAK BÝR OLMAKTIR ÖZGÜR OLMAK BÝR OLMAKTIR KALPTEN YAÞAMAYABAÞLAMALIYIZ MAYIS 2014 Sayý: 545 Fiyat: 7 TL

BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARÖZGÜR OLMAK BÝR OLMAKTIRÖZGÜR OLMAK BÝR OLMAKTIRKALPTEN YAÞAMAYA BAÞLAMALIYIZ

MAYIS 2014 Sayý: 545 Fiyat: 7 TL

Page 2: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

Aylýk Kültürel ve Siyasi Dergi

Onur Baþkaný:Dr. Refet Kayserilioðlu

Sahibi ve Genel Yayýn Müdürü:Ayþegül Kayserilioðlu

Yazý Ýþleri Müdürü:Güngör Özyiðit

Yayýn Kurulu:Güngör ÖzyiðitNelda BayraktarHale Ürkmezgil

Haberleþme ve Okur/Abone Ýliþkileri:

0535 4554223 - 0549 7220248

Yönetim Yeri:Hayri Eðmezoðlu Sk. Ýkizler Ap.

No: 8 D: 32 Erenköy/Ýst.

Baský:Hedef Dijital Baský

Taksim Cad. No: 19/ATaksim/Ýstanbul

Fiyatý: 7 TLYýllýk Abone: 80TLYurt Dýþý: 100 TL

Cilt: 46 Sayý: 545 Mayýs 2014

Birlikten Kuvvet Doðar ........................ 2Dr. Refet Kayserilioðlu

Canlýlarýn Evrimi veÝlk Âdem .............................................. 7Ahmet Kayserilioðlu

Özgür Olmak, Bir Olmaktýr ................ 14Güngör Özyiðit

Kalpten Yaþamaya Baþlamalýyýz ...................................... 21Keisha Crowther (Küçük Büyükanne)

Ýslâmiyette Kadýn ............................... 27 (Kadýnýn Bitmeyen Çilesi)Yalçýn Kaya

Nasýl Düþünmeliyiz? - II..................... 38Çeviren: Nelda Bayraktar

2014 Yýlý Mesajý ................................. 41(Canlý Kryon Celsesi)

Dergimizin internet sitesini www.sevgidunyasidergisi.com, www.dostluk.org

adreslerinden ziyaret edebilirsiniz

ÝÇÝNDEKÝLER

Page 3: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

1

Sevgili DostlarEn þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn

hissettiðimiz kiþiler bize yaþatabilir. Allak bullak olur, inanamayarak hayretler içindekalýr ve ciddi bir þekilde yaralanýp incinebiliriz. Böyle bir durumla karþýlaþtýðýmýzda,ki çok sýk olmaz, sayýlýdýr, aklýmýza ilk gelecek düþünce þu olmalýdýr: “Sevme konusun-da bir sýnava tabi tutuluyorum ve kendimle yüzleþmek üzereyim.” Genel olarak sevgideðildir burada söz konusu olan; konu sevebilmek gücü, her þeye raðmen önceki sýkýtutulan, gönüle alýnmýþ, önem verilmiþ olaný býrakývermemek, gönülden ve akýldançýkarmamak, deðersizleþtirmemektir. O yüzden ilk þaþkýnlýk ve sersemlik geçince gele-cek olan kýzgýnlýk ve öfke hallerine hazýrlýklý olmalýyýz. Bu aþamada ipin ucunun hiçkaçmamasý gerekir. Yapýlacak olan, kýzgýnlýk ve duygusal patlama hallerinin gelmeyebaþladýðý her seferinde öncelikle bu dalgalarý karþýlamaya hazýrlýklý olmak gerektiðini,zaten hazýrlýklý olduðumuzu ve asla kötü düþüncelere yenik düþmeyeceðimizi kendimizehatýrlatmamýzdýr. Ve tabii sonra mücadele baþlayacaktýr. O sevgiyi koruma ve yeþiltutma adýna yaptýklarýnýz, sabýr ve tahammüller birer birer belleðinize inmeyebaþladýðýnda, vesvese verenin de körüklemeleriyle ne kadar saf, aptal ve kiþiliksizolduðunuz yüzünüze çarpýlmaya çalýþýlýr. Ama bilgiyi biliyorsunuz: Severken istismaredilmekten korkmak, gerçek sevginin ne demek olduðunu bilmemek demektir. Sevgikapamaz, her þeyi ile açar seveni. Bildiðiniz ve doðruluðuna inandýðýnýz her bilgiyihatýrlamalýsýnýz. Bu buhranla baþetmenin ardýndan, büyük bir kýrgýnlýk ve üzüntününgeleceðini hesap etmek zor olmasa gerek. Kendine acýma, hayatýn boþ ve anlamsýzolduðunu düþünme anlarý. Bu halden hale geçme durumu ve verilen mücadele, biruyuþturucu müptelâsýnýn o zehirden kurtulma mücadelesi kadar zorludur. Çünkü kendi-nizi dönüþtürmektesinizdir. Ama elinizde bilgi vardýr, hani olaylara þekil veren hüviyetve kuvvet. Vesvese veren sizi gerçeðe getirmek için iþini yaparken, her nefessizkaldýðýnýzda sýðýndýðýnýz, adýný andýðýnýz Yaratýcýnýz vardýr. Duygularýnýz vedüþünceleriniz sebep olan kiþi ya da kiþileri hýþýmla yerden yere vurmaya hazýr-lanýrken, zihniniz ve bilinciniz kararlý bir þekilde dizginleri derhal ele almalý, aslayýkýcý, negatif ve kötü düþüncelere geçit vermemelidir. Bitmeyecekmiþ gibi görünenzaman geçecek, siz temiz, inandýðýnýza uygun bir zihin ve gönülle selâmete ereceksiniz.Bu uðraþý veremezseniz deðiþemezsiniz. Deðiþtiðinizi olaylar size gösterecektir. Ozaman sevme konusunda bir endiþeniz kalmayacak, size bu deneyimi yaþatanlaraiçinizden teþekkür edecek, Yaratýcýnýza bir adým daha yaklaþacaksýnýz. Tüm sevgilerO’nun içindir ve her insan O’nun huzurunda yalnýz ve tektir.

SEVGÝ DÜNYASI

En Derin Sevgilerimizle

SEVGÝ DÜNYASI

Page 4: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI2

BirliktenKuvvet Doðar

Dr. Refet Kayserilioðlu

Gerçek bir olanlar,biribirine zarar vermezler,faydalý olurlar.Kýsýtlamazlar, serbestlikkazandýrýrlar. Birliðe ulaþanlar hürolurlar, destek görürler.Gönüllerinde buserbestliðin ve dostlarlaçevrili olmanýn huzurunutaþýrlar. Birlikten kimseninmenfaatine veya kiþiliðinezarar gelmez, aksine yararve destek gelir. Birliðe ulaþanlar arasýndahizmet, sevgi ve fedakârlýkyarýþý olduðu için herkesgüvendedir ve güçlüdür.

Page 5: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

3SEVGÝ DÜNYASI

ir baba, son gün-lerinde hastayataðýnda iken, beþ

oðlunu yanýna çaðýrýr. Onlarader ki: "Hepiniz ayný boydave ayný kalýnlýkta ikiþer sopakesip getirin". Oðullarsopalarý getirince, baba:'"Þimdi sopalarýnýzýn birertanesini bana verin, diðerlerisizde kalsýn." Çocuklar öyleyaparlar. Baba, kendindetoplanan beþ sopayý dahaönce hazýrlattýðý bir sicimlebüyük oðluna sýmsýký baðlatýrve o baðlý sopalarý tekrareline alýr. Oðullarýna büyük-ten küçüðe sýrayla elinizdekalan tek sopalarý "kýrýn" der.Oðullar sýrayla ellerindekisopalarý kolaylýkla kýrarlar.Beþi birarada baðlanmýþsopalarý baba, önce en büyükoðula verir: "Þimdi bunukýr!.." der. Büyük oðul kýra-maz. Sýrayla diðer dört oðulda dener, hiçbiri kýramaz.Baba bu güzel öðretici uygu-lamadan sonra, alýnacak dersidile getirir: "Görüyorsunuztek sopalarýnýzý hepinizkolaylýkla kýrdýnýz. Ama beþibirarada baðlý sopalarýhiçbiriniz kýramadýnýz. Siz detek tek olursanýz, sizi kolaycaalt ederler. Ama beþiniz bir-likte, birbirinize baðlý, tutkunve biribirinize destek olur-sanýz sizi kimse yenemez.Siz birlikte daima güçlü olur-sunuz. Birliðinizin harcýsevgi, yardým ve hoþ

görmektir. Biribirinize kýz-mayacaksýnýz, affedeceksiniz.Kimsenin sizin birliðinizibozmasýna izin vermeye-ceksiniz. Biribirinizin deðeri-ni hep görecek, hep söyleye-ceksiniz. Birlikte yücelecekve mutlu olacaksýnýz.Birlikten kuvvet doðduðunuherkese göstereceksiniz.Sizlerden son dileðim budur."

Bir köyde herkes kendi tar-lasýný ekip biçiyor, kendihayvanlarýna kendileri baký-yordu. Bazýsý iyi geçiniyor,bazýsý kýt kanaat geçiniyordu.Bir gün onlara, bir akýllý vebilgili kiþi, bütün köyhalkýnýn birleþerek bir koope-ratif kurmalarýný salýk verdi.Ziraat mühendisi olan o akýllýve bilgili kiþiye kooperatifinbaþýna geçmeyi teklif ettiler."Sen de gelirden hissealýrsýn" dediler. O deðerli zat:"Bu teklifi kabul etmem içinbazý þartlarým var." dedi."Benim baþarýya ulaþa-bilmem ve kooperatifin dekuvvetli olmasý için, sizlerintam bir uyum içinde olmanýzgerekir. Bunu da birbirinizidaha çok severek, birbirinizedaha çok destek ve yardýmcýolarak saðlayabilirsiniz.Kimse haksýzlýða,kýskançlýða, biribirini kötüle-meye sapmayacaktýr. Sizlerhepiniz iyi insanlarsýnýz,elbette hepiniz birbiriniziniyiliðini istersiniz." Onun

þartlarýný bütün köylüler seveseve kabul ettiler. "Eðer biryanlýþýmýz olursa bizi uyar"dediler.

O bilgili ve iyi gönüllükiþinin giriþimleriyle koope-ratif süratle kuruldu. Krediile traktör ve biçerdöver alýn-dý. Tarlalar traktörle sürül-meye, ürünler biçerdöverletoplanmaya baþlandý.Tarlalarýn verimini artýracak,tedbirler alýndý. Köyde mod-ern aðýllar ve ahýrlar kuruldu.Meralara bile bakým yapýldý.Hayvanlar en geliþmiþ metot-larla bakýlmaya, onlarýn süt-lerinden ve etlerinden dahaçok verim alýnmaya baþlandý.Köydeki iþler bitince, traktörve biçerdöverler komþuköylere kiralanmaya baþ-landý. Oradan da gelir eldeetmeye baþladýlar.

Köyde fakir, yoksul ve boþoturan kalmamýþtý. Herkesbir iþte çalýþýyordu. Çalýþmakherkese huzur ve zindelikkazandýrmýþtý. Herkesbiribirini kolluyordu.Aralarýnda sevgi ve birlik git-tikçe artýyordu. Bilgili ZiraatMühendisi köyün yöneticisive herkesin sevgilisi olmuþtu.O da herkesi çok seviyor vekolluyordu. Köye refahgelmiþti. Birlik ve mutlulukkurulmuþtu. Herkes budurumdan çok memnundu.

B

Page 6: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

AVRUPA BÝRLÝÐÝ

Avrupa'nýn altý ülkesiçýkarlarýnýn aralarýndaki bir-liði kuvvetlendirmekteolduðunu gördüler. Bir"Avrupa DevletlerTopluluðu" kurmayý karar-laþtýrdýlar. Bu sevgiye veinsani duygulara dayanmayanbir birlik olduðu halde, kýsasürede bütün üye ülkelereyararlý olmaya baþladý.Almanya, Fransa veÝtalya'nýn baþý çektiði bu bir-lik kurulurken, geçmiþin acýhatýralarý, hepsinde tered-dütler uyandýrýyordu. ÝkinciDünya Savaþýnda Almanyave Fransa harbe girmiþlerdi.Sonra tüm Avrupa ve tümdünya bu savaþlara katýlmýþtý.Milyonlarca ölü ve yaralývardý. Birçok þehirleryakýlmýþ ve yýkýlmýþtý.Onlarýn, eskinin kinleriniiçlerinden atarak birbirinedostça el uzatmalarý büyükbir aþama idi. Artýk onlarkavga etmeyecekler, ortakhareket edecekler, kimseölmeyecek, hiçbir yer yýkýl-mayacak, aksine her ülkedaha mâmur olacak, herkesdaha zengin ve korkusuz ola-caktý. Ýlk andaki tereddütler,iyi sonuçlar alýndýkça kay-boldu. Sonra Avrupa Birliðibüyümeye baþladý. Türkiyeve Yunanistan da aday üyeülkeler arasýnda idi.Yunanistan þartlarý yerine

getirdiði için AB'ye girebildi.Türkiye çeþitli çalkantýlar vemali sýkýntýlar yüzünden obirliðe Yunanistan'la berabergiremedi.

AB'ye bizden önce girenülkelerin kalkýnmasý hýzlý birþekilde devam etmektedir. Obirliðe katýlan bütün AvrupaÜlkeleri, birliðinkazandýrdýðý ekonomik vesosyal nimetlerden yararlan-maktadýrlar. En önemlisibiribirinden zarar gelecekendiþeleri kalmadý. Herüyenin topluluk içinde birdeðeri oldu. Ticaretleri, üre-timleri ve refahlarý hepsindearttý. Ayrýca tek para biriminede (Euro) gittiler. Birliðintüm üyeleri biribirine vizesiz,pasaportsuz gidip geliyorlar.Birlikten hepsinin hürriyeti(baðýmsýzlýðý) arttý. Hepsinegeliþme ve refah geldi.Ýleride bu birlik yalnýz çýkarbirliði olmaktan çýkar da,sevgi ve kardeþlik bilinci aðýrbasmaya baþlarsa, refah, mut-luluk ve hürriyet hepsindeçok daha fazla artacaktýr.

DOST OLAN BÝR OLAN ÝYÝ YAÞAR...

Dost olmanýn, bir olmanýnve birleþmenin faydalarýnýgöremeyen insanlar, malýný,hakkýný ve menfaatlerinikorumak için sürekli kavga

ederler. Kavga edenlerdenyenen de, yenilen de, zarar-dadýr. Belki birinin zararýdiðerinden biraz fazladýr.Fakat her an düþmanlýk vetedirginlik içinde olmalarý,onlarýn güçlerinin ve enerji-lerinin boþa harcanmasýna,hep huzursuz olmalarýna yolaçmaktadýr. Düþmanlýðýn vesürtüþmenin devam etmesizararlarýnýn büyümesinigetirir. Araya akýllý ve iyiniyetli aracýlar girer, onlarýbarýþtýrýrsa, onlar yavaþ yavaþdost ve kardeþ olmanýn, güç-lerini birleþtirmenin yarar-larýný görmeye baþlarlar.Emekler, güçler, en baþtagönüller birleþince, huzur vemutluluðun yanýnda haklarýn,menfaatlerin, mallarýn vekiþiliklerin de daha iyi korun-duðu, hemen görülmeyebaþlar. Birlik iyi oluncakimse zarara uðramaz, herkeskazançlý, huzurlu ve hür olur.Hür olur diye bilhassa vurgu-luyorum. Bir kimse düþman-larýn arasýnda rahat edebilirmi? Düþman deðil de ken-disini sevmeyen, kýskanan veeleþtiren kiþilerin arasýndabile serbest hareket edemez.Söyleyeceklerine hep birkusur bulunacaðýný, hersözüne ve her hareketine birkulp takýlacaðýný bilirse, çokdoðru da olsa düþüncelerinive görüþlerini söyleyebilirmi? Öyle bir ortamda insansürekli savunma duru-

SEVGÝ DÜNYASI4

Page 7: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

mundadýr. Nereden ne gibibir zarar geleceðini beklerdurur.

Hâlbuki hür bir ortamda,kendisini sevenlerin arasýnda,insan görüþlerini,düþüncelerini rahatça ortayakoyar. Düþünceleri ve görüþ-leri doðru ve yararlý ise,herkesin takdirini ve sevgisi-ni kazanacaðýný bilir. Oortamda kýsýtlama ve sýnýrla-ma yoktur, aksine destekolma ve teþvik etme vardýr.Öyle ortamlar insanlarýngeliþmelerini saðlayan, hür-riyetlerini doya doya kul-lanacaklarý, destek olanortamlardýr.

Çoðu kimse bunun tersinidüþünür. Birliðe ulaþýnca,insanlarla bir olunca,serbestliðinden, kiþiliðinden,hürriyetinden ve menfaat-lerinden kayýplara uðraya-caðýný sanýr. Onun içinherkese biraz mesafeli dur-maya çalýþýr. Yani devamlýtetikte, savunmaya hazýrdurumdadýr. Bu düþünce vebu kuþkularla gerçek birlikasla kurulamaz. Birliðingetireceði yararlar elde edile-mez. Öyleleri bir toplulukiçinde de olsalar, tektirler,kimseyle bir olmaya yanaþ-mamaktadýrlar. En ufak se-beple bulunduklarý topluluk-tan kopmaya hazýrdýrlar. Eðero topluluk yalnýz kendi çýkar-

larýný düþünen, çýkarlarý için,her kötü þeyi yapmaktançekinmeyen kiþilerden kuruluise, kuþkulu kiþiye hak ver-mek gerekir. Kuþkulu vegüvensiz kiþi iyi kiþilere degüvenemez.

Ama çoðu zaman böyledeðildir. Birbirini seven, iyi-liðe, fedakârlýða hazýr kiþiler,bir de birliðin gereðini,yararlarýný ve zorunluluðunugörüyorlarsa, onlar arasýndaçok yararlý ve çok köklü bir-likler kurulabilir.Düþünceleri, inançlarý, dünyagörüþleri ve dünyadan bek-lentileri biribirine yakýn kiþi-ler arasýnda çok yönlü veköklü birlikler kurulur.Bunun için önce birliðe engelolan þeyleri ve birliðegötüren temel esaslarý iyicebilmek gerekir. Elbette bir-liðin hamuru her zamansevgidir.

GERÇEK BÝRLÝÐE GÝDEN YOLDA

Birlik olamayýþýn temelsebebi, bilgisizliðin vetecrübe noksanlýðýnýn doður-duðu yanlýþ düþünceler veyanlýþ korkulardýr. Bu bilgieksikliðinden dolayý, insanlarbencil oluyorlar. Yalnýz ken-disini düþünmenin, en doðrudavranýþ olduðunu sanýyorlar,hâlbuki yalnýz kendisinidüþünen, yalnýz kalmaya

mahkûmdur. Baþkalarýný dadüþünen, onlarýn ilgisini vesevgisini kazanmayabaþlamýþ olur. Kimseyegüvenmeyenler ise, herkesiyabancý ve düþman görmek-tedirler. Baþkalarý kötüdür,onlardan insanlara her zamanbir zarar ve kötülük gelebilir.Baþkalarýný sevmeyenler veonlara güvenmeyenler, onlarýyakýndan tanýmayý ve sevile-cek iyi bir yönleri var mý,diye araþtýrmak gereðini deduymazlar. Menfaatleri veyaiþleri gereði birlikte olduklarýkiþilere karþý da, süreklitetikte ve uyanýk davranýrlar.Öyle kiþiler bu düþünce, buinanç ve bu duygu ile kim-seyle gerçek birliðe ulaþa-mazlar. Böyle kiþilerin doðrubilgilerle ve ana esaslarlamutlaka eðitilmeleri gerekir.

Gerçek bir olanlar,biribirine zarar vermezler,faydalý olurlar. Kýsýtlamazlar,serbestlik kazandýrýrlar.Birliðe ulaþanlar hür olurlar,destek görürler. Gönüllerindebu serbestliðin ve dostlarlaçevrili olmanýn huzurunutaþýrlar. Birlikten kimseninmenfaatine veya kiþiliðinezarar gelmez, aksine yarar vedestek gelir. Birliðe ulaþanlararasýnda hizmet, sevgi vefedakârlýk yarýþý olduðu içinherkes güvendedir vegüçlüdür.

5SEVGÝ DÜNYASI

Page 8: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

DÜÞÜNCE BÝRLÝÐÝ

Bir olmakta ve birleþmektebüyük faydalar var. Kavgaedenler daima zarar görür.Bir olanlar ve dost olanlar iyiyaþar. Birliðe gitmek içindüþüncelerinizi ve duygu-larýnýzý düzeltmeniz gerek-mektedir. Önce ayný özdenyaratýlmýþ, ayný özellikleri,ayný ihtiyaçlarý taþýyankardeþler olduðumuzu bile-ceðiz. Aramýzda bilgi vekültür farký, zenginlik farký,eðitim farký olabilir. Yani bir-lik için ayný seviyede olmakgerekmez. Ama özde aynýyýz.Öyleyse tüm insanlarkardeþiz. Bizi yaratanRabbimiz, tüm insanlarýnyükselmesini, arýnmasýný vebirliðe ulaþmasýný istiyor.Öyleyse kardeþler biribiri-mize destek olarak yüksele-ceðiz, arýnacaðýz ve birliðeulaþacaðýz. Bunlarý yapa-bilmek için birbirimizin iyiyönlerini sürekli görmemiz,düþünmemiz ve dilegetirmemiz gerekir. Ýnsanlarýkardeþ olarak seveceðiz, hoþgöreceðiz ve affedeceðiz.Herkese kýzýp durmakla, hemkendimizi huzursuz ederiz,hem de dostsuz kalýrýz.

Düþünce birliðine vara-bilmek için, ayný þeylere iyi,ayný þeylere kötü dememizgerekir. Bu da ayný doðruesaslarý, deðiþmeyen ana

esaslarý, hepimizin kabuletmesiyle gerçekleþir. Ýyilik,yardým, doðruluk, bilgileriartýrma, sevme ve düzenleçalýþma her devirde yükseltendeðerli hareketler olarakkabul edilmiþtir. Onun için"Yükselmenin merdiveni beþbasamaklýdýr: Doðruluk, iyi-lik, çalýþmak, bilgi ve sevgi"denmiþtir.

Kötü davranýþlar da,baþkalarýna az veya çok zararvermek, haksýzlýk etmek,yalan söylemek, insanlarýkötülemek, yermek, gýybetyapmak, kýzmak, kin tutmak,nefret etmek, tuzak kurmak-týr. Yani insanlarý sevmemek,onlara zarar vermeyi kendinehak görmektir. Böyle kötüdavranýþlar da her devirdekötü olarak kabul edilmiþ,kýnanmýþ ve cezalandý-rýlmýþtýr.

"Düþünce birliðinevardýðýnýz zaman, her þeyikökünden halletmiþ olacak-sýnýz. Düþünce birliðine var-mak için düþününüz. Bütüninsanlar ayný þeyi düþündüðüzaman, biliniz ki, çok mesutbir dünya olacak."

Düþünce birliði, elbette iyive doðru esaslarda olacaktýr.Kötülerin kötülük için kur-duklarý birlikler geçicidir.Sonunda birbirinin baþýnýyerler. Devamlý olan ve yük-

selten, doðrularda bir olmak-týr.

Tüm insanlarýn birliðinegitmeden önce, en küçük bir-lik örneði olan ailedesaygýya, sevgiye ve övgüyedayalý birlik kurmaya alýþ-malýyýz. Sonra o birliði dost-lar, arkadaþlar arasýnda kura-bilmeliyiz. Daha sonra dahabüyük birlikler ve aynýdüþünceleri paylaþan toplu-luklar arasýnda güzel birliklerkurulur. Ancak ondan sonratüm ülkede ayný iyilere vedoðrulara inanmýþ kiþilerarasýnda birlik kurulur. Oaþamaya gelince, tümdünyadaki insanlar arasýndada güzel birlikler kurulmayabaþlanýr. Birlikler büyüdükçegüçler ve mutluluklar daartar. Bir olanlar, her þeyiyaparlar. Bir olanlar, yýkýl-mazlar. Onlar Yaradan'ýn bir-liðinden de güç alarak çokgüçlenirler ve çok mutluolurlar. Birliðe ulaþanlar, yeniüstün enerjileri üzerlerineçeken bir çekim merkezioluþtururlar. Öyle çekimmerkezi oluþturanlar, hemçok güçlü, çok huzurlu veçok mutlu olurlar, hem dekötüde ve yanlýþta olan insankardeþlerini kolaylýkladüzeltirler ve hayra çekerler.

SEVGÝ DÜNYASI6

Page 9: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

7SEVGÝ DÜNYASI

“EVET... SEN BÝZÝM RABBÝMÝZSÝN”

Serbest akýl ve iradeyle donatýldýðýmýzinsanlýk yaþamýna, neredeyse Evren'inbaþlangýç dönemine rastlayan yýllarda; Âlem-lerin Rabbi, terbiyecisi önünde topluca secdeederek baþlamýþtýk. Hep bir aðýzdan O'nunRabbimiz olduðunu dile getirdiðimiz o "KalûBelâ" gününden geçen sayýmýzda uzunca sözetmiþtim. O baþlangýçtan itibaren insan olarakyaþamýmýz iki ayrý zamanda, iki ayrý planette

uzun süreler boyunca sürdükten sonra hep bir-likte uykuya varmýþtýk. Böylece ilk insan Hz.Âdem'le baþlayacak olan dünya yaþamýnakadar uzun devirler boyunca uykuda olduðu-muzdan; Kur'an'da Dehr (insan) suresinde "Osürede insanýn, anýlýr, bilinir bile olmadýðý"ifade edilmektedir.

Dünyada insanýn baþlangýç tarihi ancakbirkaç yüz bin yýl ötesine uzanýr. Dünyamýzýn4.5 - 5 milyar, canlýlarýn ise 3 milyar yaþýnda

Ahmet Kayserilioðlu, Psikolog

Gülyüzlülerden Ýbretler: 6

Canlýlarýn Evrimi ve Ýlk Âdem

Page 10: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI8

olduðunu, bugün pozitif bilim bulgularýndanbiliyoruz. Canlýlarla karþýlaþtýrýnca, neredeyseson on binde birlik bir dilimde varýz; biz insan-lar bu dünyada. Öyleyse ilk insan Âdem'innasýl varolduðunu incelemeden önce, can-lýlarýn bu çok uzun milyarlarca yýllýk süredenasýl evrimleþtiðine hýzlýca bir göz atmamýzçok gerekli. Geçmiþ sayýlarýmýzda evrimkuramýný ve insanýn nasýl varolduðunu ala-bildiðine incelemiþtim. Þimdi o yazýlarýmdanda alýntýlar yaparak canlýlarýn nasýl evrim-leþtiðini ve ilk insanýn nasýl varolduðunu kuþbakýþý yeniden görelim. Hz. Âdem veHavva'nýn cennet bahçesindeki yaþamlarý,oradan çýkarýlmalarý yeryüzündeki ilk cinayetve sonrasý gelecek yazýmýzýn konusu olacak.

DÜNYAMIZIN GERÇEK SAHÝPLERÝ

4.5 - 5 milyar yýl önce bir ateþ topu gibiGüneþ'in etrafýnda dönen dünyamýz, ilk 1,5-2milyar yýlda uzaydan gelen sularla adým adýmsoðumuþtu. Etrafýný çepeçevre saran vekimyasý þimdikinden çok farklý olan okyanus-larda, sürekli yanýp sönen yüksek voltajlý elek-trik akýmlarýnýn etkisiyle oluþan organik mad-deler her tarafý alabildiðine doldurmuþtu. Venihayet 3 milyar yýl kadar önce, tüm canlýlarýntemel genetik maddesi olan çift sarmalDNA'nýn ve en basit yapýdaki hücrenin boygösterip son derece hýzlý bir tempodabölünerek çoðalmasýyla yeryüzü hayata ilkadýmýný atýyordu. Böylece "ilkin" ve sonra da"ilkel" dediðimiz çekirdeksiz prokaryothücrelerin yani bakterilerin ve mavi-yeþilalglerin (yosunlarýn) saltanatý baþlýyordu, dörtbir tarafta. Ve ne saltanat!..

Neredeyse 2,5 milyara yakýn çok uzun yýllarboyunca sadece onlar vardý dünyamýzda.Hiçbirimiz görüp bilmiþ deðiliz bunlarý ama

fosil kayýtlarýný inceleyen bilim adamlarýnýnanlattýðý serüven tam da böyle. Sadece son 600milyon yýllýk kýsa dönemde geliþmiþ çekirdek-li ökaryot hücrelere ve çok hücreli yüksekorganizmalara rastlýyoruz dünyamýzda. Veþimdi bile aslýnda hâlâ o ilkel prokaryothücreler saltanatlarýný sürdürüp duruyorlar hertarafta. O prokaryot ilkel hücrelerden geçiþformlarý olmaksýzýn ve ansýzýn çok geliþmiþçekirdekli ve organelli ökaryot hücrelerin nasýloluþtuðu bugün tam bir bilmece bilim âle-minde. Ancak "Bu bir evrimsel sýçrama"diyerek yasak savýyorlar. Bu geliþmiþ hücreler-deki, her birinin ayrý görevi olan organellerinisimlerini bile hatýrda tutmak hüner istiyor.Ortaokul çaðýndaki çocuklar bunlarýöðrenirken ne terler döküyorlar görmeniziisterim. Hepsini bir tarafa býrakalým sadeceorganellerden birinin enerji merkezi"mitokondirinin" bilgili, akýllý, hünerli bir eliþe karýþmadan nasýl oluþabileceðini bileaklýmýza sýðdýramýyoruz.

KAMBRÝYEN PATLAMASI

Ama gerçek ortada. 1 milyar yýl kadar önce,o ilkel prokaryot hücrelerden, geçiþ formlarýolmaksýzýn aniden dünyamýzda ökaryot hücre-lerin boy gösterdiklerini görüyoruz. Hepsibundan ibaret deðil. Hayret ve hayranlýðýmýzýsürdürecek oluþumlar yine de devam etmekte.

Zamanýmýzdan 600 milyon yýl öncekiEdiacara döneminde, çok geliþmiþ ökaryothücrelerin ve yüksek organizmalarýn dünyadaboy gösterdiðini görmekteyiz. Baþladýðý gibiyine aniden ve geçiþ formlarý da býrakmadanbu dönem sönüp gitti. Zamanýmýzdan 530milyon yýl önce bir patlama tarzýnda yüksekorganizmalarla dünyamýzýn dolmaktaolduðunu görüyoruz. Hem de Kambriyen'inbaþlarýndaki 530 - 520 milyon yýl arasýndaki

Page 11: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

9SEVGÝ DÜNYASI

jeolojik olarak 10 milyoncuk çok kýsa birzaman süresinde, memeliler hariç, þimdikicanlýlarýn pek çoðunun atasý olabilecek yüksekorganizmalarla dünyamýz doluveriyor. Ve dahada ötesi... Nesli tükendiðinden þimdidünyamýzda karþýlaþmadýðýmýz baþka garipcanlýlar da var aralarýnda. Örneðin o devrinhayvanlarýndan "Opabinia" diye adlandýrýlan 8cm boyundaki 5 gözlü, hortumlu canlýnýn birbenzeri bile yok þimdi dünyamýzda.

Aniden ve çok kýsa bir zamanda, atalarý daolmadýðý halde böyle pek çok çeþitteki can-lýlarla dünyamýzýn dolmasýna doða bilginlerihaklý olarak "Kambriyen Patlamasý" adýnýyakýþtýrdýlar. Ve o zamaný canlýlýðýn bir "altýndönemi" olarak gördüler. KambriyenPatlamasý evrim kuramýnýn yorumu içingerçekten çok önemli bir fenomen. S. JayGould bu ve benzeri evrimsel olaylarý incele-yerek, yine Darwin'in izinde yürümekleberaber, ondan biraz farklý "Kesintili Denge"yorumunu kitaplarýnda sýk sýk tekrarlar. Buyorum ateistleri çok rahatsýz eder. RichardDawkins: "Eldrege ve Gould derinden yüzey-seller. Konuþmalarý sanatsal, edebi ama sözleri'yaradýlýþçýlara' yardým ediyor" diyerek onlarýkitaplarýnda yeri geldikçe eleþtirir.

Bilim âleminde eleþtiri vazgeçilmez bir hak.Ama biraz aykýrý gibi görünen yorumlara buþekilde "Sen rakiplerimize pas veriyorsun"diyerek, yüzeysellik gibi acý yaftalar takmakne kadar doðru bir tutum acaba? Bu aile içi birkavga ama, bir de gerçekten Darwin Kuramýnýlânetleyen gruplarýn, Kambriyen'deki bu çokani ve çok muhteþem canlýlar patlamasýný dilegetirerek, evrimi temelden reddetmelerinetanýk olmaktayýz. Özellikle dini çevrelerinkitaplarýnda ve internet makalelerinde bununçok örneklerini görmekteyiz.

Evrimin Darwin yorumuna ben de karþýyým.Ama sadece yorumuna. Yani bir zekâ ve hüneriþe karýþmaksýzýn türden türe geçiþlerin,otomatik olarak kendiliðinden süregeldiðine.Evrimi Darwin'le birlikte ortaya koymuþ olanRussel Wallace'ýn (1824-1914) yorumu tama-men farklý. Zamanýnda parapsikolojideki pat-lama tarzýndaki ruhsal olaylarý adým adým izle-yen ve öte âlem varlýklarýnýn madde üzerinde-ki bilinçli fizik etkilerine pek çok defa bizzattanýk olan Wallace, bu bilgilerin ýþýðýnda can-lýlarýn evrimine bambaþka bir gözle bakýyordu.Yani hem evrim kuramýna inanýyor hem de buevrimde ruhsal âlem varlýklarýnýn etkili olduk-larýna. Ne yazýk ki günümüzdeki dindarlarparapsikolojiyi gündemlerine alýp iyiceincelemedikleri için Wallace gibi "hem o hemde bu" diyemiyor ve "ya o ya da bu" mantýðýy-la evrim kuramýný külliyen dýþlayarak kuramýdoðrulayan pek çok bilimsel bulguya sýrtlarýnýdönüyor, gerçeðin ve bilimin dýþýna çýkýyorlar.Bilim âlemi ise, maneviyata sýrtýný döndüðün-den, sadece madde kanunlarýyla yolunu bulmave yorum yapma eksikliðini yaþýyor.

HEM EVRÝM KURAMI HEM DE GEN MÜHENDÝSLÝÐÝ…

Evrim'le ilgili yazýlarýmda, deðiþik türlerintek tek yaratýlmayýp, türden türe geçiþlerleyaþamýn çeþitlendiðine inandýðýmý sýk sýktekrarlamýþtým. Ancak bu geçiþlerin rast-lantýlarla deðil; bilgili, hünerli melekseviyesindeki görevli varlýklarýn genetikoperasyonlarýyla gerçekleþebileceðini dekanýtlarýyla ortaya koymaya çalýþmýþtým. Nevar ki, organelli ökaryot hücrelerin ancakÂlemlerin Yaratýcýsý'nýn eseri olabileceðini devurgulamaktan geri kalmamýþtým. Canlýlar tür-den türe geçilerek geliþirken, insanýn da buzincirin bir son halkasý olarak, bir hayvandanmý türediði, yoksa kutsal kitaplarda açýkça

Page 12: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI10

vurgulandýðý gibi, yerin topraðýndan doðrudanYaradan’ýn bir eseri mi olduðu uzun yýllardýrtartýþýlýp duruluyor. Konumuz ilk insan, yaniilk Âdem olduðundan, Kuran'ý Kerim, RehberVarlýk bilgileri ve fosil bilimcilerin görüþleriýþýðýnda onun nasýl yaratýldýðýný yeniden kýsaalýntýlarla görmeye çalýþalým.

KURAN'DA ÝNSANIN YARATILIÞI

Kutsal kitaplarda "melekler" diye adlandýrý-lan varlýklar, insana çok benzeyen þimdiinsanýmsý dediðimiz canlýlarý da son olarakortaya çýkarmýþlardý. Bunlarýn hiçbiri bizlergibi akýl sahibi, bulucu, yapýcý, yaratýcý olma-dýklarýndan, en ufak bir çevre sorunu yaþan-madan denge ve düzen içinde yaþam, gül gibiakýp durmaktaydý. Özetle, büyük emeklerleetrafý bin bir çeþit bitki ve hayvanlarla donat-mýþ yeryüzü melekleri, görevlerini yapmýþolmanýn huzuru içinde iken Yaradan'ýn þöylebir hitabýyla karþýlaþacaklarýný hiç ama hiçdüþünmemiþlerdi:

** Bir zamanlar Rabbin meleklere: "Benyeryüzünde bir halife yaratacaðým" demiþti.Melekler: "Orada bozgunculuk yapacak, kandökecek birisini mi yaratacaksýn? Oysa bizseni överek yüceltiyor ve seni kutsuyoruz"dediler. O: "Þüphesiz ben sizin bilmediklerinizibilirim" dedi. (2/30)

Yaradan'ýn insanýn varedilmesini, araya kim-seyi koymadan tek baþýna planladýðýný veuygulayacaðýný bildirmesinden, yeryüzümeleklerinin nasýl þaþkýnlýða düþtüðünüokuduðunuz âyet açýklýkla ortaya koyuyor. Bukonudaki birkaç âyeti daha okuduktan sonraüzerinde biraz duralým. Meleklerin niçinþaþýrdýklarýný da anlamaya çalýþalým.

** Yemin olsun ki, Biz insaný süzülmüþ

çamurdan yarattýk. Sonra onu bir spermaolarak saðlam bir karar yerine koyduk...Yaratanlarýn en güzeli Allah ne yücedir!(23/12-14)

** Bir zamanlar Rabbin meleklere demiþtiki: "Haberiniz olsun Ben çamurdan bir insanyaratmaktayým. Onu belli bir kývama getiripdüzelttiðim ve Ruhumdan ona üflediðim za-man, derhal ona secdeye kapanýn. Bunun üze-rine bütün meleklerin hepsi secde ettiler. Yal-nýz Ýblis büyüklük tasladý ve kâfirlerden oldu."(Rabbin ona) dedi ki: "Ey Ýblis, iki elimle (biz-zat kudretimle) yarattýðýma secde etmektenseni alýkoyan nedir? Büyüklük mü tasladýnyoksa yücelerden mi oldun?" (38/71-75)

** Ey insanlar! Sizi bir tek kiþiden yaratanve ondan eþini yaratýp, birçok erkekler vekadýnlar üreten Rabbinizden sakýnýn. ÞüphesizAllah sizin üzerinizde gözetleyicidir. (4/1)

ÂYETLERÝN YORUMU

Yaradan zaten 1 milyar yýl kadar öncesindeökaryot hücreyi bizzat yaratarak hayata el koy-muþ deðil miydi? Ancak bu defaki el atmadasorun baþkaydý, çünkü þimdi yaratýlacak olaninsan kan akýtarak, kýrýp dökerek Meleklerin,geliþmesinde büyük emek verdikleri doðayýaltüst etme gücüne sahip olacaktý. Yaradanonlara olacaklarý önceden haber verdiðiiçindir, ki þaþýrmýþlar ve bunu açýkça dile getir-miþlerdi. Cevap olarak sadece bu konuda fazlabilgileri olmadýðý söylenmiþti. Hepsi o kadar...

Âyetler açýk. Ýnsanýn baþka bir canlýdantüremeyip, yeryüzü topraðýndaki kimyasal ele-ment ve bileþiklerden doðrudan ÂlemlerinRabbi tarafýndan yaratýldýðý. Ancak bir heykelgibi deðil bir üreme hücresi olarak. Zaten esasbüyük hüner insaný oluþturacak ilk hücrenin

Page 13: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

11SEVGÝ DÜNYASI

yaratýlmasýnda deðil mi? Artýk bundan sonrasý,secde ederek insanýn hizmetine adanmýþmeleklerin iþi. O hücreyi rahim görevi görecekbir ortamda geliþtirip, doðumunu saðlayýp eði-tip büyütmeleri artýk onlarýn görevi...

Âyetlerde, ileride eþi olacak Havva'nýn,Âdem'in vücudundan yaratýldýðý söyleniyor.Tabii ki kaburga kemiðinden deðil. Bu, Tevratâyetlerinin aslýndan çarpýtýlmasýndan oluþmuþyanlýþ bir görüþ. Âdem'in DNA'larýnda genetikdeðiþiklikler yapýlarak oluþturulmuþ bir zigot-tan olmasý biyoloji kurallarýna çok dahauygun. Artýk bundan sonrasý Âdem'de olduðugibi tamamen meleklerin marifeti.

Âdem'in yaratýlmasý Kur'an'da müteþabih(sembolik) deðil muhkem (Kati, net) âyetlerleortaya konduðundan yorum yapmak o kadarzor deðil. Baþka bir canlýdan oluþturul-madýðýmýz konusunda en ufak bir tereddütyok. Bugün biyoloji biliminde insanýn doðru-dan doðruya maymundan türediði kabuledilmez. Evrim aðacýnýn belli bir noktasýndamaymunlarýn da ondan türediði ortak biratadan, bir baþka daldan zincirleme evrim-leþmekle meydana geldiðimize inanýlýr. Yaniinsanlarýn da evrim sonucu dünyaya adýmattýðýna... Kur'an'da ve diðer kutsal metinlerdeanlatýldýðý gibi topraktan oluþturulduðunadeðil.

REHBER VARLIK BÝLGÝLERÝNDE ÝNSANIN VAREDÝLÝÞÝ

Ýncelediðimiz Kur'an âyetlerini daha iyikavramada desteðimiz olacak önemli rehbermesajlarý var. Bu nedenle konunun daha iyianlaþýlmasýna büyük katký saðlayacak ikiönemli mesajý Bizim Celselerimizden aynenaktararak konuyu tamamlamakta çok yarargörmekteyim.

**..... Her þey için, her þeyi O'nun emriyleharekete geçirenler sizin varolmanýz müjde-sine secde ettiler. Siz ve sizler için, insankardeþleriniz için sevindiler. Ve sonra O, ola-caklarý peþinen onlara duyurdu; hepsiderinden üzüldüler. Sizin için yola çýktýlar þaþ-madan, sapýtmadan varasýnýz diye. Ve sizi yolaçýkardýlar þaþmadan, sapýtmadan vardýrmanýziçin.

**.....Ve siz iyi biliniz ki, þimdi atanýz say-dýðýnýz, hani Âdem diye isimlendirilen, öylediðerlerinde anlatýlan gibi, hemen belli birzaman içinde, belli bir þekilde topraktan olu-vermiþ deðildir... Ve deðildir asla onun bellibir kemiðinden kadýnýnýn meydana geldiði. Vesiz, size getirilenlere kadar en son kitaptakinidoðru bulunuz bu konuda. Ve biliniz ki o,topraðýn özünden ve bir kan pýhtýsýndan mey-dana gelmiþtir. Yani önce tek hücreli ve sonrabir Âdem olmuþtur mutlak; deðiþik zamanlar-daki, deðiþen devirlerde çoðalmasý için insan-larýn...

KAYIP HALKA

Evrim kuramý, yani canlýlarýn birbirindenürediði, türlerden yeni türler oluþarak insanakadar geliþmenin saðlandýðý, bugün biyolojibiliminin en temel gerçeði. Fosil bulgularý vegenetik bilgilerimiz de bunu doðrulayýp dur-makta. Aslýnda bu yöntemi kullanan veböylece canlýlarýn geliþmesini saðlayantasarýmcý zekâlarý da devreye soktuðumuzda,Kuran ile çeliþen hiçbir þey bulamýyoruz. Amaiþ, insanýn varoluþuna gelince durum çatal-laþýyor. Bilim âlemi haklý olarak evrimkuramýnýn insana da uygulanacaðýna kaniolduðundan, yýllar boyunca atalarýmýzýn fosil-lerini bulmak için çabalayýp durmakta. Henüzaradýklarý kayýp halkayý bulmuþ deðiller. Hattâ1912'de "Piltdown Adamý" denen sahte bir

Page 14: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI12

fosil bile ürettiler. Foyasý ancak 1953'de ortayaçýktý. Araþtýrmalar hýzla sürüyor ama medyadave popüler kitaplarda sanki tam sonucavarýlmýþ gibi, insanýn atalarý peþ peþe fosilfotoðraflarý ve resimlerle fütursuzca sergilenipdurulduðundan varoluþumuz, neredeyse biroldu bittiye getirilmektedir. Böylece zatenkötü uygulamalarý dolayýsýyla dinlere mesafeliduran ateistlerin eline, bilimsel görünümlü çokönemli bir koz daha verilip durulmaktadýrsenelerce...

Kayýp Halka'nýn hâlâ bulunamadýðýný,konunun duayenlerinden Ýngiliz kökenliKenyalý Richard Leakey (D:1944) 1996'da ya-yýnladýðý "Ýnsanýn Kökeni" kitabýnýn önsözün-deki þu satýrlarda açýkca itiraf etmektedir:"Son 30 yýl içinde bilim dalýmýzda, daha önceeþi görülmemiþ fosil keþiflerinin ve bu fosilleriyorumlayýp sunduklarý ipuçlarýný bütün-leþtirmekte kullandýðýmýz yenilikçi yöntem-lerin sayesinde, çok önemli ilerlemeler kayde-dildi. Tüm bilimlerde olduðu gibi antropolo-jide de bilimciler arasýnda dürüst ve kimizaman da þiddetli fikir farklýlýklarý görülür. Bufikir farklýlýklarý, kimi zaman fosil ve taþaletler gibi verilerin, kimi zaman da yorumla-ma yöntemlerinin yetersizliðinden kay-naklanýr. Kýsacasý, insanýn tarih öncesi hakkýn-da pek çok soruya kesin yanýtlar verilemez.Örneðin: Ýnsan soyaðacýnýn tam þekli nedir?Geliþmiþ konuþma dili ilk olarak ne zamanortaya çýktý? Ýnsanýn tarih öncesinde beyninçarpýcý oranda büyümesine yol açan neydi?"

REHBER VARLIÐIN CEVABI

Görüldüðü gibi bilim âleminde insanýn ata-larý konusu tam çözülememiþ ve boþluktayüzer durumdadýr. Ancak popüler yayýnlaraksine bir tutumla kolayýndan iþi oldubittiyegetiriveriyorlar. Ýþte onlarýn etkisinde kalarak

insanýn baþka bir canlýdan türediðine kani olanarkadaþýmýz Timurhan Saðlýk, BizimCelselerimizin baþladýðý ilk aylarda RehberVarlýða þöyle bir soru yöneltmiþti:

"- Din kitaplarý bize ilk insanýn Âdem veHavva olduðunu söylüyor. Âdem, peygamberolduðuna göre onlarýn gerek zekâ ve gereksevücut teþekkülatý bakýmýndan günümüzinsanýndan geri olduklarýný düþünemeyiz.Ancak ilmin izahýna göre insan, tek hücrelicanlýlardan itibaren çeþitli safhalar geçirdiktensonra, bugünkü seviyesine eriþmiþtir.Dünyanýn çeþitli yerlerinde bulunan fosil veiskelet parçalarý da bu görüþü doðrulamak-tadýr. Þu halde bu iki izah tarzýný baðdaþtýra-bilmek için..." Rehber varlýðýn cevabý iseaynen þöyle olmuþtu:

"- Ýnsan muhakkak ki topraktan olmuþtur.Bunu biliniz. Sizin ikinci olarak söylediðinizþey de aslýnda bunu gösterir ama zavallýinsanlar bunu anlayamaz. Düþünün."

Dikkat ederseniz Rehber Varlýðýn cevabýndaaynen Kur'an âyetlerinde anlatýldýðý gibiinsanýn baþka bir varlýktan deðil, doðrudantopraktan yaratýldýðý açýkça ortaya konmak-tadýr. Cevabýn devamýnda 'Sizin ikinci olaraksöylediðiniz þey de aslýnda bunu gösterir'denerek soruda kanýt olarak verilen fosil veiskeletler bilimsel yöntemlerle ciddi ciddiincelendiðinde, bunlarýn insanýn atasý olama-yacaðýný göreceðimiz ve zavallý insanlarýnbunu anlayamadýklarý ifade edilmektedir.

HÝÇBÝRÝ ATAMIZ DEÐÝL

Ancak insanlar arasýnda zavallýlýktan uzak,derin bilgi ve düþünceye sahip, açýk fikirli,uygar, tok sözlü kardeþlerimiz de var.Bunlardan biri Richard Leakey'nin babasý

Page 15: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

13SEVGÝ DÜNYASI

Louis Leakey'dir. Onun okullarda ders kitabýolarak okutulan "Ýnsanýn Atalarý" kitabýndanalýntýladýðým aþaðýdaki yorumlarý, ilk insanÂdemin varoluþuyla ilgili bilim - din arasýnda-ki tartýþmalarda bizlere çok yararlý yaklaþýmlarsunmaktadýr.

"Goril, þempanze, orangutan ve gibon bun-lardan hiçbiri insana yakýn bir soydaþ olarakkabul edilmeyecekleri gibi yine hiçbiri insanýnbugünkü durumuna ulaþmasý için geçirdiðiaðýr evrim boyunca atlamýþ olduðu bir evreyede örnek teþkil etmez." (Sayfa 133)

"Homo Sapiense (yani biz insanlara)girmeyen Neandertal, Pekin, Java adamýnýnkaþ kemerleri farklý olup daha ziyade may-munlarýnkini hatýrlatýr. Bu iri kaþ kemerininbir "ilkellik" kanýtý deðil bir 'özelleþme' olduðuanlaþýlmýþtýr. Bazý insan gruplarýnda bunlararastlanmasý insan evriminde eski bir evreyideðil bu özellikler bakýmýndan bütün 'HomoSapiens' tiplere kýyasla baþka yöndenözelleþmiþ bir dalý gösterir." (Sayfa 138)

"Günümüzde de Pekin Adamýnýn HomoSapiensin atasý olduðunu ileri süren ilimadamlarý vardýr. Ancak Pekin Adamý'nýnkafasýnda gözle görülür bazý özelliklere rast-lanmasý ve zaman bakýmýndan da 'OrtaPleistosen' de yaþadýðý ispatlandýðýndan bugörüþe katýlmamýza imkân yoktur." (Sayfa167) (Not: Homo Sapiensin yani biz insanlarýnbaþlangýcý Alt Pleistosen'dedir. Pekin Adamýbizden sonraki devrede ortaya çýkmýþtýr. Bizimatamýz olamaz.)

"Eldeki kanýtlara göre bu bölümdeincelediðimiz insanlardan hiçbiri bunun aksinisavunan görüþler olmasýna raðmen HomoSapiensin atasý deðildir. Çünkü bunlarýn hep-

sinde kendilerini Homo Sapiensten uzak-laþtýran özelleþmelere rastlanýr. Bir zamanlarbu özelleþmelerin insan kökeninden sapmýþ veçok özelleþmiþ dallara iþaret etmedikleribilâkis 'ilkel özellikler' olduðu ve bu tiplerinde insanlarýn 'ilkel' evrelerini gösterdiklerisanýlmaktaydý." (Sayfa: 167)

"Geçen bölümde belirtilen gerçeklere birkere daha göz atacak olursak bugün soylarýtükenmiþ olan fosil insan kalýntýlarýnýn çokazýnýn (o da bazý belirli yerlerden olmak þartýy-la) alt ve orta Pleistosene girdiklerini görürüz.Fosil kalýntýlarýnýn büyük bir çoðunluðu üstPleistosene aittir." (Sayfa 168) (Not: Hâlbukibiz insanlarýn baþlangýcý alt Pleistosendeolduðundan biz onlardan daha önce ortaya çýk-mýþ varlýklarýz.)

"Þimdilik insan kökeninin hangi evrelerdedallara ayrýldýðýný ve bu dallardan hangisininHomo Sapiensin ve hangilerinin ise Java'daelde edilmiþ olan Pitekantropus gibi soylarýtükenmiþ gruplarý meydana getirmiþ olduðunutespit edebilecek durumda deðiliz. Neticedeson karar ne olursa olsun, insan evriminiörneðin atýnkinin yarýsý kadar açýklayabilmekiçin daha pek çok araþtýrma yapýlmasý gerek-mektedir." (Sayfa 179)

Dr. Leakey'in sözlerinden açýkça anlaþýlýyorki, insanýn atasý diye bizlere öðretilen insaným-sýlarýn bizlerle bir iliþkisi yoktur. Yani may-mun insan arasýndaki boþluk doldurulmamýþ,kayýp halkalar bulunamamýþtýr. En çok kendikökenimizi merak ettiðimiz ve araþtýr-malarýmýzý bu yönde yoðunlaþtýrdýðýmýz halde,atýn atalarýný bulabiliyoruz da kendi atalarýmýzýbulamýyoruz. Bunun sebebi nedir? Cevabýbasittir: Çünkü yoktur da ondan.

Page 16: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI14

utluluk, umut, inanç ve sevgi gibiçekici, albenisi bol bir sözcüktürözgürlük. Bu büyülü kavramuðruna nice çileler çekilmiþ, ne çok

kan dökülmüþ, can verilmiþ tarih boyunca.Madam Rolland'ýn baþý kesilmeye giderkensöylediði söz hâlâ kulaðýmýzda: "Ey özgür-lük! Nice cinayetler iþleniyor senin adýna.."Bazen bir yerde bakarsýnýz özgürlük bollaþýpucuzlar, sokaða dökülür, iþportaya düþer ner-edeyse. Ve orada insanlar egemen çevrelerinçýkarlarýna iliþmemek "fincancý katýrlarýný

ürkütmemek" koþuluyla özgür görünürler. Bazen de gerçek özgürlüðe giden yol tam

açýlacakken bir de bakarsýnýz özgürlük yetkiliçevrelerce daraltýlýr, kýsýlýr, lüks bulunur vegiderek askýya alýnýr. Ýþte o zaman özgürlüðünbedeli yükselir, kan olur, can olur. Bu pahalýkarþýlýðý ödeyebilen insan, özgürlüðün bilin-cine varmýþ, onun yüceltici deðerini anlamýþdemektir. Böyle insanlarýn çoðaldýðý birtoplumda ise, özgürlük gittikçe yayýlýr enineve bir daha sökülememecesine iyicene köksalar derine.

M

Özgür Olmak Bir OlmaktýrGüngör Özyiðit, Psikolog

Page 17: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI15

Özgürlüðün ucuzlayýp sokaða döküldüðüne,iþportaya düþtüðüne çoðu kez tanýk olmuþuz-dur. En ucuzundan, adam meyhanede kafayýbulur, gece yarýsý evine dönerken birdenaslanlaþýr "Heyt! Ýmaným!" diye bir nâraatarak mahalleliyi tatlý uykusundan uyandýrýrve bunu özgürlük sanýr. Ýçip kafa çekmeyi,baðýrýp çaðýrarak onu bunu rahatsýz etmeyi,bu yolla kabadayýlýk taslamayý özgürlükolarak görür.

Bir de al-sat üzerine kurulu özel giriþim vealýþveriþ özgürlüðü vardýr ki, deðme gitsin.Yani ekonomik liberalizm, dizginlenmemiþkapitalizm, býrakýnýz yapsýn, býrakýnýz geçsin.O arada zengin gününü gün etsin. Sonra da,yalnýz zenginden yana iþleyen bu düzeneözgürlük rejimi densin. Nitekim saðduyusuve adalet duygusu aðýr basanlar, buna dahafazla razý olmadýlar ve özel giriþim özgür-lüðünü, toplumun zararýna olmama koþuluylabir ölçüde dizginleme yolunu tuttular.Toplumsal adalet yönünde bir dizi önlemleraldýlar.

ÖZGÜRLÜK MÜ? SOYTARILIK MI?

Amerika türlü-çeþitli tuhaflýklarýn ülkesi.Orada özgürlük türlü kýlýklara bürünür veyason zamanlarda olduðu gibi kýlýk kýyafettensoyutlanarak çýplak dolaþýr. Amerika'dagençler arasýnda yayýlan "Made in USA"marka son model özgürlük: Streaking. Garipbir özgürlük gösterisi bu. Kýzlý erkekli birgrup insan, banyoya giriyormuþçasýnasoyunuyorlar anadan üryan, yalnýzayakkabýlarý ayaklarýnda, baþlýyorlar koþ-maya. Bir de bakýyorsunuz, önünüzden adembaba kýlýðýnda 8-10 kiþilik bir çýplaklar grubuhýzla geçiyor. Þaþýrýyorsunuz. Kýzarýpbozarýyorsunuz belki. Neymiþ? Böyle diledik-lerince davranmakla özgürlüklerini gösteri-yorlarmýþ. Orasýný burasýný herkese göster-menin de bir özgürlük olduðunu yeni

öðreniyor, cehaletinize bir kez daha þaþýyor-sunuz. Ne dünyada yaþýyoruz yani! Kimigenç Þili'de özgürlük uðruna yiðitçesine canveriyor, kimi de çýrýlçýplak koþuþturmaklaözgürlük soytarýlýðý yapýyor. Hem de özgür-lüðün þampiyonu geçinen bir ülkede.

Nerdeyse insanýn þöyle bir sonuca inanasýgeliyor: Bir yerde özgürlükten çok fazla sözedildi mi, orada özgürlük tehlikede demektir.Bir yerde yetkili kimse çýkýp da ikide bir"Hak ve özgürlükler korunacaktýr" diyedemeç veriyorsa, bilin ki özgürlüðün ýrzýnageçildi, geçilecek. Gülmeyin lütfen.Ülkesinde özgürlüðün anýtýný diken, dünyadaözgürlük ve demokrasinin bir numaralýavukatý kesilen Amerika, baðýmsýzlýk isteyenVietnam'a yýllar yýlý bomba yaðdýran, Þili'deözgür, halkçý bir yönetimi devirip, yerinezulüm makinesi faþist bir cuntayý getiren,kendi yurttaþý zencilere bile özgürlük taný-mayan, özgürlük, barýþ ve demokrasi sözleriniazýcýk ciddiye aldý diye Kennedy kardeþleripeþ peþe kurþunlayan ayný Amerika deðilmidir?

Amerika öyle de Rusya baþka mý? Negezer! Amerika'yý uluslarýn iç iþlerine karýþ-makla suçlayan Rusya, Macaristan veÇekoslavakya olaylarýnda farklý mý davrandýsanki? Hele yeni düzenin kurulma döneminde"sömürüye paydos", "eþitlik" "gerçek özgür-lük" sözleri ve sloganlarýyla yönetimi elegeçirenler, kan kustururlar kendileri gibidüþünmeyenlere, Sibirya steplerinde. Daha dakötüsü, devrimi yapanlardan, iþin ele-baþýlarýndan yalnýz ikisi kendi eceliyle ölür!Diðer hepsi Stalin tarafýndan temizlenir. Ýyimi? Al sana gerçek özgürlük! Tepe tepe kul-lan. O zaman düzen tam oturmamýþtý diye-ceksiniz. Oturdu da ne oldu? Partinin istediðigibi düþünmüyor diye Nobel kazanmýþ biryazarý tutup kolundan dýþarý attýlar..

Page 18: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI16

ÖZGÜR GÖRÜNMEK VEYAÖZGÜR OLMAK

Kafayý çekip, baðýrýp çaðýran kabadayýözentisi özgür olduðunu sanýyordu. Ne var kio, özgürlüðün "baþkalarýna zarar vermeme"koþuluyla sýnýrlandýðýný bilmiyordu.

Giriþim özgürlüðünü ve onun dayandýðýkapitalist görüþü savunanlar yalnýz kendilerinive çýkarlarýný düþünüyorlardý. Özgürlüðü desadece kendileri veya kendi gibi düþünenleriçin istiyorlardý. Baþka türlü düþünenleri sus-turmak için de baský ve kaba kuvvete baþvu-rarak örtülü veya örtüsüz faþizme kayýyor-lardý. Böylece düþünsel, toplumsal veekonomik engeller koyarak, bireyin vetoplumun özgürce geliþmesini önlüyorlardý.

Amerika'ya gelince, bir zamanlar inandýðý,önem verdiði deðerler, bir takým çýkarçevreleri elinde yozlaþmýþ, içi boþalmýþ,çürümüþ kavramlar olarak kalmýþtý. O neden-le sözleriyle davranýþlarý çeliþiyor, yaptýk-larýyla hep tersine örnekler sergiliyordu. Buinançsýzlýðýn ve çürümüþlüðün bataðýndadebelenen gençlik ise iþi boþ vermiþliðe,baþýboþluða, uyuþturucu madde düþkünlüðünedöküyor, arada anadan doðma soyunup koþ-maca oynamak gibi zýpýrlýklarla özgürlüðübirbirine karýþtýrýyordu. Aslýnda bu, yozlaþmýþdüzenin doðurduðu iç bunalýmýnýn bir tep-kisiydi. Gençler bozuk düzeni protesto edi-yorlardý. Ama doðrusunu kendileri de bilmi-yorlardý. Yýkýyorlardý, fakat yapamýyorlardý.Oysa öðretilmeliydi onlara, özgürlüðün herzaman aklýna eseni yapmak olmadýðý vebazen kendini dizginlemenin de özgürlüðüngereði olduðu. Özgür insan, kendi içinde di-siplin kurmuþ, kendini içten sýnýrlamýþ insan-dýr ayný zamanda. Özgürlük boþvericilikle debaðdaþmaz. Yine o gençlere öðretilmeliydi kiözgürlük, bir inanç iþidir. Toplum yararýnaolan bir takým yüce deðerlere baðlanmak ve o

deðerlerin gerçekleþmesi yolunda, bütün zor-luklara raðmen çalýþmayý göze almaktýr.

SINIRSIZ ÖZGÜRLÜKTEN SINIRSIZ BASKIYA

Rusya ve benzeri totaliter sistemlerde isedevlet, gerçek özgürlük getirme adýna sýnýrsýzve denetimsiz bir özgürlükten yola çýkarak;sýnýrsýz bir baskýya dönüþmüþtü. Orada dayöneticiler özgürlük deyince, kendi gibi düþü-nenlerin özgürlüðünü anlýyorlardý. Ve kendidüþündüklerini baþkalarýna zorla benimsetmeyolunu tutuyorlardý. Böylece bireyin, kendin-ce geliþme, kendi yolunu kendi seçme hak veözgürlüðünü çiðnemiþ oluyorlardý.

BENCÝL VE ZORBA

Özgürlük düþmanlarýnýn ortak özelliði:Bencil ve zorba oluþlarý ve bir de yalaný,kandýrmayý politika olarak benimsemeleri…

Oysa bencil insan özgür olamaz. Çünkü o,kendi tutkularýnýn tutsaðý olmuþtur. Kendidaracýk dünyasýnýn dört duvarý arasýnda ki-litlenip kalmýþtýr. Bencil insan, yalnýz kendinidüþündüðünden, baþkalarýný hesaba katmaz.

Zorba insan da özgür, olamaz. Zira özgür-lük, zorbalýðýn bittiði yerde baþlar. Zorbainsan dar kafalýdýr, dünyasý kendi küçücükkafasý ile sýnýrlýdýr. Bilgisiz ve güçsüzdür. Onedenle güçsüzlüðünü, inandýrýcý olamamak-taki yetersizliðini kaba kuvvetle kapatmayaçalýþmaktadýr.

DESPARADOS

Bencil ve zorbalar aslýnda hiçbir deðereinanmayanlardýr. Ýnanmak bir olgunluk vekiþilik belirtisidir. Kendi kendini aþmaçabasýdýr. Kendinden kurtulabilmeyi,

Page 19: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI17

baþkalarýna doðru taþabilmeyi, gerçektensevmeyi ve varlýðýný, inandýðý deðer uðrunaadayabilmeyi gerektirir. Bu bakýmdan inananinsan, özgür ve yiðittir. Yeri geldiðinde canýnýbile vermekten kaçýnmaz. Zorbalar ise yalancýve korkak olurlar. Öyle olmasaydý Þili'de"Yaþasýn özgürlük" yazýlý duvarlarý, hortum-larla acele yýkatýrlar mýydý? Belli ki bu zor-balar, özgürlüðün lâfýndan bile korkmaktalar..

Ünlü Ýspanyol yazarý Unamuno, Ýspanya içsavaþý sýrasýnda, Kazancakis'e þunlarý söyler:"Umutsuzum.. Burada olup bitenler, savaþ-malar, birbirini öldürmeler, bütün bunlarÝspanyollar inandýðý için mi oluyor sanýyor-sunuz? Yarýsý Ýsa'ya, yarýsý Lenin'inkine mi?Hayýr, hayýr.. Bütün bunlar, Ýspanyollar birþeye inanmadýklarý için oluyor. Hiçbir þeye…Hiçbir þeye… Onlar desparados'tur. Bu sözdünyanýn hiçbir yerinde yoktur. ÇünküÝspanyol'dan baþka hiç bir millet onunanlamýna sahip deðildir. Despadaros demek,hiçbir tutunacak tarafý olmadýðýný pekâlâbilen, hiçbir þeye inanmayan ve inanmadýðýiçin kuduran kimse demektir." Unamuno'yakatýlýyoruz. Ne var ki, desparadosluðun saltÝspanyollara özgü olduðunu pek sanmýyoruz.Sözlüklerde olmasa bile, bugün desparadoslarkol geziyorlar dünyanýn birçok yerinde.

Demek ki özgürlük; bir bilgi, inanç, sevgive erdem sorunudur. Her bilgi, kendine eþ birsorumluluðu da beraberinde getirir. Böyleceözgür insan, özgürlüðün özünü kavrar. Sevenkimse, kendi için istediklerini, sevdikleri içinde ister. Kendi haklarýna saygý gösterdiðikadar, baþkalarýnýn haklarýna da saygý gös-terir. Özgür insan, herkesle birlikte özgürolmayý ister ve baþkalarýnýn özgürlüðünü,kendi özgürlüðünün güvencesi sayar.

Buraya dek özgürlüðün dedikodusunu yap-týk. Ne olmadýðýný göstermeye çalýþtýk daha

çok, özgürlük suyunu bulandýranlarý azýcýkçekiþtirdik. Þimdi isterseniz, biraz da özgür-lüðün ne olduðu ve nasýl korunmasý gerektiðiüzerinde birlikte kafa yoralým.

MUTLAK ÖZGÜRLÜK

En geniþ anlamda özgürlük; insanýndüþündüðünü ve istediðini mutlak olarakyapabilmesidir. Ancak böylesine uçsuzbucaksýz bir özgürlük, olsa olsa mutlak varlýkTanrý için düþünülebilir. Ýnsanlar bu enginlik-te, sýnýrsýz bir özgürlüðe hiçbir zaman sahipolmamýþlardýr ve olamazlar da. Çünküevrenin kendisi doðal yasalarca kuþatýlmýþtýrve onlara baðýmlýdýr. O nedenle insan ilk öniçinde yaþadýðý doðanýn yasalarýna uymakdurumundadýr. Örneðin dünyaya gelipgelmemek insanýn elinde deðildir. Geldiktensonra da uzun süre korunmak, bakýlmak,beslenmek ve büyütülmek zorundadýr.Büyüdükten sonra bile yine fizik ve toplum-sal çevrenin etkisi ve denetimi altýndadýr.Doða yasalarý ve insan iliþkileri üzerinde bil-gisi arttýkça, fizik ve toplumsal çevre içindeözgürce davranma olanaklarý geniþler. Demekki, özgürlük bilgiyle geniþlemekte, ona para-lel bir açýlým göstermektedir.

Pozitif bilimlerin geliþmesiyle, doðakarþýsýnda bilgisi oranýnda özgürleþen insan,kendi ve diðer insanlar, kurumlar üzerindekibilgisinin artmasýyla, kendine ve toplumakarþý da özgürlüðünü kazanabileceðini düþün-müþtür. Böylece, tarihin bu mutlu döneminde,insanýn bilinçli katkýsýyla toplumsal olaylarýnakýþý hýz kazanmýþ, evrim yer yer ve zamanzaman devrime dönüþmüþtür.

Devrim önce düþüncelerde baþlar. Ýnsan dailkin kiþisel özgürlüðün bilincine varmýþtýr.Neydi kiþisel özgürlük? Ýnsanýn baþkalarýnazarar vermeksizin, diðerlerinin özgürlüðünüçiðnemeksizin, dilediðini yapmasý. Daha

Page 20: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI18

açalým. Zengin bir tecrübe çeþitliliði içindekiþinin kendi yolunu kendi seçmesi, yetenek-lerini alabildiðine ve serbestçe geliþtirmeolanaklarýna sahip olmasý. Yani özgürcedüþünüp inanabilmesi, düþünce ve inançlarýnýsöz, yazý ve diðer yollarla yayabilmesi, aynýdüþünce ve inancý paylaþanlarla birleþipörgütlenebilmesi. Ve yönetenleri denetleyip,genel oy gücüyle gerektiðinde deðiþtirebilme-si. Böylece yönetimde söz sahibi olmasý.Bunlar kiþinin doðal, dokunulmaz,vazgeçilmez ve devredilemez hak ve özgür-lükleri olarak görülmüþtür.

Gerçekten özgürlük, baþlangýçta, yöneten-lerin baskýsýna karþý "kiþisel özgürlüðü" koru-ma tepkisi olarak doðmuþ, sonra yöneticilerinyetkilerini sýnýrlama ve giderek yönetimdenpay alma, ona bir ölçüde katýlmaya doðru birgeliþim göstermiþtir.

Burada özgürlüðün, birbirini tamamlayaniki yönlü bir anlam kazandýðý görülür: Biryandan insanýn serbestçe geliþmesi, kendiniaþmasý olarak gözüken kiþisel özgürlük; diðeryandan politik güçten pay alma, yönetimekatýlma yolu olarak beliren siyasal özgürlük.

ÖZGÜRLÜK, EÞÝTLÝK, KARDEÞLÝK

1789 Fransýz Burjuva Devriminin amacýözgürlük, eþitlik ve kardeþlik getirmekti. Nevar ki, burjuva, yönetimi ele geçirince bencil-liði üstün geldi ve kýsa sürede söz konusukavramlarý kendine uyduruverdi. Devriminhalk yararýna getirdiði yenilik yasalar önün-de eþitlikti. Ama bu kere yasalar önündekieþitsizliðin yerini, servet bölüþümündeki eþit-sizlik almýþtý. Ve paranýn saðladýðý güçsayesinde zenginler, yasalar önündeki eþitliðide pekâlâ kendi yararlarýna bozabiliyorlardý.Parasý olan arabasýný daðdan aþýrýyor, züðürtise düz yolda yaya kalýyordu. Yoksul yýðýnlarçok geçmeden þunu anladýlar: Ekonomik eþit-

sizliðin somut gerçeði yanýnda, yasalar önün-deki eþitliðin saðladýðý üstünlük, biraz soyutve biraz da hüsnü kuruntu olarak kalýyordu.

Kardeþlik; halkýn mal, mülk sahibi burju-valarla el ele, soylulara karþý baþlattýklarýdevrimden kalma güzel bir anýydý. Devrimbaþarýya ulaþtýktan sonra nedense birdenunutuluverdi. Belki de halkýn iþi orada bitti.Yönetimi ele geçirmeye karar veren burjuvasýnýfý, bu amaca tez varabilmek için, eskisoylu ve bürokratik sýnýfla acele anlaþmayavardý. Halkýn özlediði kardeþlik ise, bir kezdaha, iyot gibi açýkta kaldý.

Burjuva devriminin getirdiði özgürlük deeþitlik ve kardeþlik gibi soyut ve biçimseldi.Yasalar çerçevesi içinde insan istediðini yap-makta özgürdür deniliyordu. Peki, yalnýzparanýn geçer akçe olduðu bir düzende, nezaman insan istediðini yapmakta özgürdür?Parasý olduðu zaman. Öyleyse daha çok,zenginlere özgü bir özgürlük bu. Yasa kim-seyi baþkasý hesabýna çalýþmaya zorlamýyor-du. Ama emeðinden baþka þeyi olmayan insanyaþamak için onu sermaye sahibine satmakzorunda deðil miydi? Yine yasalara göre,herkes öðrenim olanaklarýndan eþitçe yarar-lanma, seyahat etme, kiþiliðini dilediðincegeliþtirme hak ve özgürlüklerine sahipti.Gerçekte ise, bu olanaklardan yararlananzenginler ve onlarýn çocuklarýydý.

Demek ki, ekonomik özgürlük olmadan,diðer özgürlükler de suya düþüyor, biçimselve kaðýt üstünde yazýlý deðerler olarak kalý-yordu. Ýþte sosyalist bir devrime buradagereksinme duyulmuþ ve böylece özgürlükekonomik bir boyut kazanmýþtýr.

Özgürlük eðer bireyin yetilerini alabildiðinegeliþtirme olanaðýný bulmasý ise, sabahtanakþama sadece geçimini saðlamak için çalýþaninsan özgür sayýlabilir mi? Onun kendine

Page 21: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI

ayýracaðý vakti var mýdýr ki yetilerini - þayetkörelmemiþse- olabildiðince geliþtirsin?

Böyle bir düzende insan ekonomik çarkýnbir diþlisi durumuna indirgenmiþ, kendineyabancýlaþmýþtýr. Ýnsanca güçlerinigeliþtirmek þöyle dursun, bütün gün çalýþ-masýna karþýlýk karnýný bile doðru dürüstdoyuramaz duruma düþürülmüþtür.

Ýnsanýn asýl amacýna, yani özgürce geliþme-sine yabancýlaþma, sermaye sahipleri için degeçerlidir bir ölçüde. Onlar da daha çok üre-tim, daha çok kâr tutkusunun körüklediði birortamda, servetlerini yitirmemek, rakiplerineezilmemek, servetlerine servet katmak uðrunabütün güçlerini seferber etmektedirler. Tümemeklerini mala, mülke, paraya dönüþtürmek-tedirler. Geriye kalan az buçuk zamanda iseparanýn elde edebileceði kolay ve bayaðýzevkler içinde ömür tüketmektedirler. Oysaözgürlük, mallaþan insanýn, silkinip insanlaþ-masýdýr.

Öyleyse insana önce kendini kazandýracaközgürlüðü nasýl gerçekleþtirmeli?Sosyalistlere göre önce üretim iliþkilerinihalkýn yararýna deðiþtirmeli. Bunun için yöne-tim emekçilerin eline geçmeli. Sömürüye sonverip, gelir daðýlýmýnda eþitlik saðlanmalý.Üretim araçlarý kamulaþtýrýlmalý.

Öyle bir düzen kurulmalý ki, orada insanüretimin aracý durumuna düþüp, kendineyabancýlaþmasýn. En az iþ saati ile geçiminisaðlayabilsin. Ve geri kalan zamanýnýözgürce, insanca güçlerini geliþtirebilmeyönünde kullanabilsin. Orada devlet bir baskýaracý deðil, insanýn kendini aþma çabasýndaona yardýmcý olabilsin.

Ne var ki, böyle güzel bir düzen kurula-mamýþtýr daha. Sosyalist devrimler de uygula-

mada yönetici bir azýnlýðýn, uzman birbürokrat kadronun diktasýna dönüþmüþtür.Devleti ve üretim araçlarýný eline geçirenbürokrasi, bir çeþit "devlet kapitalizmi" yarat-mýþ ve onu bir baský aracý olarak kullanmýþtýr.Üstelik tek partili kapalý bir sistemdedemokratik denetim de ortadan kalkmýþ, halkpartinin istediði gibi düþünüp yaþamaya zor-lanmýþ ve ileriye dönük bir özgürleþtirmesüreci adýna birey, bozuk para gibi harcan-mýþtýr. Böylelikle yönetimi denetleme olanaðýveren demokrasinin erdemi daha bir belirmiþ,demokrasiyi ve demokratik kurumlarý küçüm-seyenlere veya kulak arkasý edenlere iyi birders verilmiþtir.

ÖZGÜRLÜK VE ÖZGÜRLEÞTÝRME

Klâsik demokrasilerin temelini kuranözgürlükçü (liberal) öðretinin ereði bireyinyüceltilmesidir. Bunu saðlayan kiþi hak veözgürlükleri doðal, dokunulmaz, vazgeçilmezve devredilemez olarak kabul edilmektedir.Dolayýsýyla kiþi hak ve özgürlüklerini koru-mak, savunmak insan olmanýn en doðalgereði sayýlmaktadýr.

Marksist düþünceye gelince, o da özündekiþinin özgürce geliþmesinden ve yücelmesin-den yanadýr. Ancak Marksist görüþ, hak veözgürlükleri baþlangýçtan beri zaten varolupda korunmasý gereken kavramlar olarakgörmez. Ona göre hak ve özgürlüklerekonomik ve toplumsal koþullarýn deðiþmesiile gerçekleþeceklerdir. Burada, görüldüðügibi, "özgürlük" kavramý yerine "özgür-leþtirme" kavramý önem ve aðýrlýk kazanmak-tadýr. O zaman da özgürlük zaten varolup dasavunulmasý gereken soyut bir kavram olarakdeðil, ekonomik koþullarýn, üretim iliþki-lerinin ve toplumsal düzenin deðiþmesi sonu-cu elde edilen somut bir durum olarakgörülmektedir.

19

Page 22: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI20

ÝKÝSÝNÝ BÝR ETME

Ýnsan kendini gerçekleþtirip, yapýcý veyaratýcý yönlerini geliþtirerek güçlenir, kendi-ni yenileyip aþarak yüceltir. Bunun da temelkoþulu özgürlüktür. Ancak özgür bir ortamdainsan dilediðince geliþir, yenilenir, kendiniaþabilir ve özünde tohum halinde bulunandeðerlerin yeþerip gün ýþýðýna çýkmasýnýsaðlayabilir.

Öyleyse tam özgürlüðü gerçekleþtirmekiçin, onun önüne dikilerek özgürlüðü zorlayansiyasal, ekonomik, toplumsal ve eðitsel engel-leri kaldýrmak gerekir.

Bunun da en etkin yolu halkýn kendi kendi-ni yönetmesi demek olan ve bünyesinde hertürlü hak ve özgürlüðü barýndýran demokrasi.Yani genel oya dayanan, düþünce ve anlatýmözgürlüðü tanýyan, birleþme ve örgütlenmeözgürlüðü saðlayan özgürlükçü ve çoðulcudemokrasi...

Ýnancýmýz odur ki, yüzyýlýmýzýn ilkçeyreðinde emperyalizme karþý ilk kurtuluþsavaþýný veren Türk ulusu, son çeyreðinde,baðýmsýzlýk ve özgürlüklerden ödün verme-den, demokrasi yoluyla kalkýnýp çaðdaþlaþ-manýn ve giderek onun üzerine bile çýkmanýnörneðini de baþarýyla verecektir.

Özgürlük onun önemini ve yüceltici deðeri-ni bilenlerce korunur. Çeþitli siyasal partiler,basýn, dernekler, TRT ve üniversite gibi özerkkurumlar, gençlik, kamuoyu gibi baský gru-plarý ve Anayasa Mahkemesi, Danýþtay veSayýþtay gibi doðrudan hükümeti denetle-meye yetkili hukuksal kuruluþlar özgürlük vedemokrasinin nesnel güvenceleridir. Bütünbunlarýn üstünde ve bunlara kaynaklýk edenasýl koruyucu etken ise özgür bir eðitimleyetiþtirilen kafa ve gönüllerde yeþeren"özgürlük sevgisi" veya "özgürlük ruhu" dur.

TANRISAL ÖZGÜRLÜK

Doðayla, kendiyle ve toplumla uzlaþarak,onlarla barýþ ve biliþ içinde yaþayarak özgür-leþen insan, en son Tanrý gerçeðine gönlünüaçarak, O'nunla olan iliþkilerinin sezgisinevararak özgürlüðün doruðuna ulaþýr. Tanrý hertürlü bilgi, kudret ve özgürlüðün kaynaðýdýr.Gerçeklerin gerçeðidir. O'na gönlünde yeryapan ve sevgiyle yaklaþan elbet ki, O'nungücünden pay alýr. Üstün gerçeklerin idrakinevarýr. Ýnsaný aþar ve insanüstüne ayak basar.Artýk onda O'nun kudretinden belirtilergörülür. Baþkalarý için imkânsýz, mucize gibigörünen þeyler onun eliyle bir çýrpýda olu-verir. Gücü ve etkinliði alabildiðine artar.

Böyle bir insan gülyüzlü olur veyeryüzünde Tanrý adýna, Tanrýca iþler yapmaözgürlüðünü kazanýr. Ýþte bu, O'nunla birolmak, Tanrý katýnda yer almak, varoluþunneþesini duymak, tüm gerçeðe varmak ve tamözgürlüðe kavuþmaktýr.

Gerçekte her birimiz, bilinçli veya bilinçsizO'na koþmaktayýz. Döne-dolaþa, deneye-yanýla, düþe-kalka, yürüye-koþa en sonundaözgürlüðümüzü O'nun buyruðuna uymaktabulacaðýz. Yani istemimizi, isteyerek O'nundileði ile bir edeceðiz.

Bir gün akarsular misâli hepimiz o engindenize dökülecek, denizin gücü ve güzel-liðiyle coþup taþacaðýz. Ve özgürlük neymiþ,asýl o zaman doya doya tadacaðýz. Nitekim odenize dökülen ermiþler, "Her dem yenidendoðarýz, bizden kim usanasý" demiþler.

Akarsuyun önünde deniz, bir özgürlük gibiuzanýr. Denize vardýðý yerde akarsu, uçansu(þelâle) olur; türküsü coþkunluðun doruðunaulaþýr. Ve suyun denize deðdiði yerde, buharbuhar özgürlük özlemi tüter...

Page 23: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI21

izlerle burada olmak benim içinbüyük bir þeref Ýsviçre'de olmak,güzel yüzlerinizi görmek. Birçok

renkten, birçok bölgeden gelmiþ, birçok gör-müþ geçirmiþ olan insan var aranýzda. Sizebaktýðýmda, kendi ailemi "Çok RenkliKabile" görüyorum. Bugün sizinle olduðumiçin gerçekten hoþnutum. Birkaç ay evvel,Arizona'da baþka bir seminerdeydim. Çýk-

týðýmda, her geceki gibiduamý ediyordum ve o anbana çok bariz bir þey gös-terildi. Bu, çok güzel birþehirdi, çanlar çalýyordu,önümde de büyük, güzel biryapý duruyordu ki kiliseolduðunu düþündüm.Çevresi led lambalarýylaçevriliydi. Ve Ýsviçre'ye git-mem söylendi. Ýnsanlarýnmesajý duymasý gerektiði...Ben de "tamam" dedim,"gideceðim". Ve de ondanbir hafta sonra, bu kampýndavetiyesini aldým. Ozaman, "evet, þimdi gitmemgerektiðini biliyorum, gide-ceðim" dedim. Bugün,dýþarýda duamý ettiðim sýra-da da, çanlar çalmayabaþladý ve kendimi etrafýn-

da ýþýklar olan bir yapýya bakarken buldum.Fark ettim ki, buraya ikinci geliþimdi ve tamolarak olmam gereken yerdeydim.

Adým, Kiesha Crowther. Ve Colorado'nunçok ufak bir kasabasýndan geliyorum.Küçüklüðümden bu yana, canlý olan her þey-deki enerjiyi görürdüm. Canlý olan her þeyde,birçok renk titreþir. Çok ufak yaþlarýmdayken,

“Little Grandmother” - Küçük BüyükanneKEISHA CROWTHER

Kalpten YaþamayaBaþlamalýyýz

S

Page 24: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI22

hayvanlarla konuþabilirdim, ne söylemek iste-diklerini duyardým. Çoðu insan bunlarýn çokkýyak olduðunu düþünür, ama küçük bir ço-cukken, ben kendimin çok farklý olduðumubilirdim ve herkes gibi olmamak zor hisset-tirirdi. Ve de diðer taraftan öðretiler alýrdým.Ses bana, bir gün benim de öðretmem içinöðrenmem gereken þeyleri açýkça anlatýrdý.Uzun bir zaman, deli olduðumu düþündüm.Farklýydým ve sebebini bilmediðim þekildebir sesten þeyler öðreniyordum. Enerjilerineden görüyordum, hayvanlarý neden duya-biliyordum, anlayamýyordum. Uzun bir süre,bu dünyada yerim olmadýðýný düþündüm.Ama otuzuma bastýðýmda, Kuzey Amerika'-daki yerli kabileden bir telefon aldým. Veoranýn bir yaþlýsý bana, benim diðer taraflaküçüklüðümden beri baðlantým olduðunubildiklerini söyledi. “Küçük Büyükanne” de-nilen kiþi olma zamanýmýn geldiðini söyledi-ler. Bir þaman ve bir bilgelik öðreticisi olma-mýn. Ayrýca, benim gibi daha baþkalarý da var.

Benim gibi, Bilgeliðin Koruyucusu olan,benim aldýðým mesajlarý alan, 11 kiþi dahavar. Ve Dünya üzerinde oynayacak büyük birrolümüz var. Konuþmacý olarak yetiþtirilme-dim, o yüzden bunu yapmak benim için epeyzor, hâlâ öðreniyorum. Ama bir söz verdim;olabildiðimce iyi bir Bilgelik Koruyucusu veÞaman olacaðým. Tüm bu ürkekliðimi geçer-sek, size bana öðretilenleri öðretmeye geldim.Diðer tarafýn, Dünya Ana'nýn ve kýtasaldivandaki yerli büyüklerimin öðrettikleri...

Uzun zaman önce, gezegenimizde, inanýl-maz bir þey oldu. Kutuplar deðiþti. Ve ozamanlar yaþayan insanlar olarak;Atlantisliler, Lemuryalýlar, Sümerler, gerçek-ten vardýlar. Sadece hikâyelerde, masallardaolan bir þey deðil. Gerçekten yaþadýlar vebizim atalarýmýz onlar. Kutuplar deðiþtiðinde,buz devri baþladý. Bu devirden geçtiler, sonrabuzlar erimeye baþlayýnca, sular yükseldi ve

topraklarýný ellerinden aldý. Sular yükselince,baþka baþka gemilere binip, Dünya'nýn baþkayerlerine daðýldýlar. Ayrý ayrý kýtalarda yaþa-maya baþladýlar.

Mayalýlar, aslen Atlantisliler.Aborjinler, aslen Atlantisliler.Hawaililer ve Endonezyalýlar, aslen Sümerliler.Watahalýlar ve Yeni Zelandalýlar, aslen Lemuryalýlar.

Kadim öðretileri ve bilgelikleri hâlen geze-genimizde mevcut. Atalarý bu gerçeklerikorudular, ve bu gerçekler þimdi insanlarageri dönüyor. Bu insanlarýn kutuplarýn tekrardeðiþeceðiyle ilgili kehânetleri yüzyýllarboyunca konuþulmuþ bir þey. Ve þimdi bunaþahit oluyoruz. Yüzlerce yýldýr yerli kabilenininsanlarý þu kehânette bulunmuþtur; zamangelecek ve Dünya Ana deðiþecek. Ve cenneti-ni doðuracak. Ve bu deðiþim zamanýnda,Dünya insanlarý eðer aydýnlanmak istiyor-larsa, kafalarýndan, kalplerinin bilincinegeçmeleri gerekmekte.

Derler ki, bu zamanda Dünya'ya gelmiþolan ruhlar, gelmiþ geçmiþ bütün ruhlardandaha güçlüdür. Ve bu insanlar, kafalarýndan,kalplerinin bilincine geçiþ yapabilir veDünya'yý deðiþtirebilirler. Ve bu insanlara,"çok renkli kabile" deniliyor. Ýþte o kabilebiziz. Bahsettikleri insanlar biziz. Buncazamandýr beklenenler bizleriz. Kutup deðiþi-mi þu anda meydana geliyor. Bu gelecektekibir þey deðil, þu an olmakta. Bu artýk ata-larýmýzýn "olacak" diye anlattýklarý bir hikâyedeðil. "Þimdi oluyor" diyorlar artýk. Tamkuzey, artýk tam kuzey deðil. Tüm gezegendeðiþiyor. Ve kutuplar deðiþim tamamlananakadar durmayacak. Hepimizin anlamasýgereken evrensel gerçek þu ki, Doða Ana, hervarlýk için kutsaldýr. Biz insanlar onunüstünde yaþýyoruz. Onu öldürme hakkýna

Page 25: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI23

sahip deðiliz. Ancak buna çok yaklaþtýk.Hesabýný veremeyeceðimiz þeyler yaptýk.Dünya'ya hiçbir bilimimizin kurtaramayacaðýþeyler yaptýk.

Yaþama þeklini deðiþtirmesi gerekenler biz-leriz. Gelip de bizi kurtaracak kimsemiz yok.Gelecek bir kurtarýcý yok. Bizi kurtaracakolan yine bizleriz. Ozon tabakasý yok oluyor.Gezegenin ýsýsý 2 derece artýyor. Ýki derecenininsan bedeni için bir etkisi olmasa da, vahþiyaþamý zihnen etkiliyor. Suyun sýcaklýðýbalýklara ne zaman doðum yapacaklarýný veyapmayacaklarýný bildiriyor. Þimdi o balýklarçiftleþmiyor. Bazý balýklar yýlda bir keredoðum yapar ki denizanasý su sýcaklýðýnýnýsýndýðý belli iki günü bekler. Bu suyun sýcak-lýðýnýn 200 bebek doðurmalarý anlamýnageldiðini bilirler. Þimdiyse su sýcaklýðý hepyüksek, Çin denizleri sadece denizanasýylakaplý ve hiç balýk kalmadý. 2 derece, böcek-lere kuzey, arktik hayvanlarýyla yaþamaimkâný veriyor.

Daha önce hiç böcek sorunu yaþamamýþ buhayvanlarýn vücudunu böcekler sarmýþdurumda. Ve bu böcekler yüzlerce hayvanýn,kutup ayýlarýnýn ölümüne yol açýyor.Dünya'da çöp üreten tek canlý türü biziz. VeAtlantik okyanusunda birikmiþ Teksas'tan dabüyük bir plastik atýk yýðýný var. Daha ciddiolan þey ise, Meksika körfezindeki petrolsýzýntýsý. Söz ettiklerinden daha fena birvaziyet var. Petrolün sýzmasýna ve bütün kör-fezdeki yaþamýn ölmesine sadece otuz günaldý. Ve doksan gün boyunca bu sýzýntý sürdü.Bütün körfez artýk ölü. Oradaki bütün hayatkurudu. Sudaki oksijen bile öldü. MeksikaKörfezinde doðmuþ bütün denizkaplumbaðalarý... Hepsi öldü. Petrol, bali-nalarýn yüzmesinden daha hýzlý yayýldý.Büyük balýklarýn %90'ý yaþamýný yitirdi. Busadece Meksika Körfezinin sorunu deðil.

Meksika Körfezindeki Golfstream akýntýsýdoðru Avrupa'ya gelmekte. Ve bu akýntý tama-men petrol kaplý. Sýzýntýnýn altýnda EverestDaðý'ndan da büyük bir alan petrol ve zehirligazla dolu. Kuzey Amerika'yý ikiye bölecekkadar büyük bir miktar bu.

Gazýn küçücük bir miktarý bile sýzsa,arazinin baþlangýcýndan itibaren 30 km'dekiyaþamý bitirir ki bu sadece küçük bir miktarý.Hesabýný veremeyeceðimiz zararlara sebepolduk. Bilim de dâhil, dünyadaki hiç kimse-nin bu zararý telafi edebilecek bir çözümüyok. Tek yaptýðýmýz Dünya Ana'yý öldürmek.Hal böyleyken bile, o bize her nefesimizde,her yudumladýðýmýz suda, her yediðimizyemekte, (hayat) vermeye devam ediyor.Çünkü bizi seviyor. Dünya Anamýz ile baðkurmamýz gerek. O sizin anneniz. DünyaAna'nýn her mahlûk için kutsal oluþu evrenselbir ilkedir. Ve Dünya Ana'nýn böyle bitmeye-ceði de evrensel bir ilke... Ama insanlýk,Dünya Ana'yý öldüremeden yok olacak. Artýkönümüzdeki yýllarýn ne kadar büyük önemtaþýdýðýnýn farkýna varmalýyýz. Kutuplar çok-tan deðiþmeye baþladý. Dünya Anamýzyeniden doðacak.

Biz de onunla birlikte ilerlemek istiyorsak,kalpten yaþamaya baþlamamýz gerek. Nekadar çok sevgi dolu olursanýz, o kadar çokakýllý olursunuz. Bu bizim tek þansýmýz. Bubir masal deðil. Gerçekten olan bir þey.Gerçek bu. Birçok insan günlerini nelerolduðunun farkýnda bile olmadan geçiriyor.Ama bu þeyler olmakta.. Korku içinde yaþa-maktansa, dedelerimiz bize kalpten yaþamayýnasihat ediyor. Çünkü ne kadar çok sevgidolu olursanýz, o kadar çok akýllý olursunuz.Sevgi olursak, gezegenimizi nasýl kurtara-caðýmýzýn cevabýný alýrýz ve kalmaya devamederiz. Eðer böyle yapmazsak, çocuklarýmýzýnbir geleceði olmayacak.

Page 26: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI24

Durumumuz gerçekten bu noktada. Þuanda, Dünya Ana'nýn yaralarýný nasýl sara-caðýmýzý bilmiyoruz. Ama beynimizden deðil,kalbimizden yaþarsak cevabý buluruz. Þuanda, bu gezegende yaþamayý seçmiþ olanbaþka bir kuþak deðil. Siz seçtiniz. Zira biz-lerin bu Dünya üzerinde bulunmuþ en güçlüruhlar olduðu söylenir. Hepimiz bu gezegeneinsan yapýmý kurallar ve insan yapýmý dinleriçinde doðduk. Ve artýk, daha fazla iste-diðimizi dile getirme zamaný. Daha fazlasývar çünkü. Kendimizi deðiþtirmenin, kurtar-manýn tek yolu; kim olduðumuzu hatýrlamak.Bizlere hep Tanrý'nýn bizden kopuk olduðuanlatýlmýþtýr. Dinler bizlerin, günahkâr vekötü insanlar olduðumuzu söyledi. Ve cennetihak etmemiz gerektiði...

Ben bugün, asla unutmamanýz gereken birþeyi söylemek üzere buradayým. SizTanrý'sýnýz. Ruhunuz Tanrý. Tanrý'dan kopukdeðilsiniz. Hepinizin Tanrý olan bir YüksekBenliði var. Ruhunuz, Yüksek Benliðiniz,Yüce Rabbin bir parçasý. Tanrý, ne bir erkekne bir kadýn. Tanrý, bilendir; Tanrý, her þeydir.Tanrý, tüm yaratýlýþta bulunan sevgi ve ýþýktýr.Ruhunuzu yapan Tanrýdýr ve ruhunuziçinizde. Tanrý sizsiniz.

Herkesin bir Yüksek Benliði var. Ve siziburaya yollama kararýný alan YüksekBenliðiniz. Gelmeyi siz seçtiniz. Bunu niyeseçtiðinizi kendinize sorun. Buradaki sizden,sizin Yüksek Benliðiniz sorumlu. Bu geze-gene sizin bir pýrýltýnýzý gönderme kararýaldýnýz. Deneyimlediðiniz her þey, bir insanla,bir hayvan veya bitkiyle olan her etkileþi-miniz, Yüksek Benliðinizin size gönderdiðibir deneyim. O yüzden, ne bir hata ne degünah var. Buraya öðrenmek için geldiniz.Dünya hayatý bir okul. Her gün deneyim-lediðiniz her þey, iyi veya kötü görünsün,birer öðreti ve deneyim. Ýyi veya kötü, kolayya da zor görünse de her deneyimden

öðrenebilir ve geliþebilirsiniz. Kimolduðunuzu gerçekten anlayýn. Sizler Tanrý veTanrýçasýnýz. Madem ben, bana en hayýrlýöðrenimim için Yüksek Benliðim tarafýndanverilmiþ olan yolculuðumda Tanrý veTanrýçayým, o zaman baþka hiçbir insanýyargýlayamazsýnýz ve hiç kimse de siziyargýlayamaz. Siz kusursuzsunuz. Bütünyaþam öðrenmek ve geliþmek için. Belkikomþunuzun seçimleri hoþunuza gitmiyor,ama onlar tam olarak öðrenmeleri gerekenleriöðreniyorlar. Bunun bilincinde olduðunuzda,özgür olursunuz.

Birilerinin sizin hakkýnda ne düþündüðüfarketmez. Ve bizim de kimseyi yargýlamahakkýmýz yok. Hepimiz kendi yolumuzdayýz.

Öðreniyor, deneyimliyor ve geliþiyoruz.Dedelerim bana bir seferinde þöyle demiþler-di; baþkalarýnýn senin hakkýndaki düþüncesi,seni ilgilendirmez. Kesinlikle haklýydýlar.Toplumdaki statünüzün bir önemi yok. Nekadar gelirinizin olduðunun bir önemi yok.Bunlar hep egonun ürünleri. Ve ego ile yaþa-mak, yanlýþ bir yaþam þekli. Sizi Tanrý'dankoparan yalnýzca egodur. Çünkü insan ürünüdinler Tanrý'dan kopuk olduðumuzu öðretti.Ve dini liderler, gücünüzü sizden aldý. Din,bireyin gücünü almakta. Sizi Tanrý'dan kopar-makta. Dünya'daki gücünüzü olduðu kadar,ahiretinizin gücünü de sizden almaktalar.Artýk onlara gücünüzü teslim etmeyin.Tanrý'nýn gözünde deðerli olup olmadýðýnýzýkimsenin söyleme hakký yok.

Sizler varoluþunuzun güçlü, eþyaratýcýlarý-sýnýz. Zihin ve ego ile yaþamayý býrakýp,tekrar kalpten yaþamaya dönmemiz istendibizden. Tüm insanlýk adýna Dünya üzerindekien büyük yara, kendimizi sevmiyor oluþu-muz. Siz gerçekten kimsiniz? Ve o kiþiyiseviyor musunuz? Dünya üzerindeki enbüyük yara budur. Size kendinizi yansýtacak

Page 27: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI

kimseniz yoksa, sevilesi, hoþlanýlasý ve deðer-li olduðunuzu, yine de sevilesi ve deðerliolduðunuza inanýr mýsýnýz? Ama yaralarýmýzbizi çirkin deðil güçlü yapar. Hepimiz hataolarak gördüðümüz þeyler yaptýk ama artýkonlara hata gözüyle deðil, öðrenme fýrsatýgözüyle bakmalýyýz. Böylece, kendimizdennefret ve þüphe etmeyi býrakabiliriz. BöyleceTanrý'nýn parçasý olduðunuzu, güzel olduðu-nuzu hatýrlarsýnýz. Birbirimizi sevmeliyiz.Çünkü bizler gerçekten kardeþiz. Hepimizayný anneden doðmayýz. Hepimiz Tanrý'dangelmeyiz. Dünya'nýn geçirdiði en muazzamzamanda yaþýyoruz. Ve bizler gelmiþ geçmiþbütün ruhlardan daha güçlüyüz. Yaþadýðýmýzdünyayý deðiþtirme kudretine sahibiz. Tekistenen þey, sevgi olmamýz.

Sevgiyle yaþadýðýnda her þey deðiþir.Sevgiyle kim olduðunu hatýrlarsýn. Sevgiylekimseyi yargýlamaz olursun. Sevgi olarak,dünyanýn bilincini, kafadan kalbe taþýrsýn.Sevgi gerçekten cevaptýr. Yüzyýllardýr kadimyerliler dünya üzerine gelecek bazý insanlar-dan bahsetti. Bunlar, dünyanýn yaþam biçimi-ni deðiþtirecek olanlardý. Çok Renkli Kabiledenilecekti. Günümüzdeki bütün kadimyerliler artýk zamanýn geldiðini söylemekte.

Bunca zamandýr beklenenler bizleriz. VeDünya Ana'yla beraber aydýnlanabiliriz.Kutuplarýn deðiþmeye baþladýðý bir gerçek.Tamamlanmasý sadece birkaç sene alacak.Þimdiyse insanoðlu bir seçeneðe sahip. Yaayný kafada yaþamaya devam ederiz ve dünyaüzerinden siliniriz ya da kim olduðumuzuhatýrlarýz, sevgiyle yaþar, aydýnlanarak iler-lemeye devam ederiz. Kalpten yaþamak aslýn-da çok kolaydýr. Yapmak zorunda olduðumuzen kolay þey. Hepimizin kendini sevgi duru-muna sokacak, kalbini açacak özgün yöntem-leri vardýr.

Benim için bu, doðayla, aðaçlarla veyabitkilerle birlikte olmak olduðu gibi, güzel birmüzik dinlemek de durumumu hýzlýcadeðiþtirebilir. Bazen bir çocukla veya hayvan-la birlikte olmak da bunu saðlayabilir. Amahepimizde bu farklýdýr. O yüzden, kalbe in-menizi en kolay þekilde saðlayacak yöntemisiz seçin. Ve o durumda bir süre kalýn. Günde5 dakika olsa bile. Bizden istenen þey, bilinçdeðiþimidir. Zihin, ego durumundan, kalbiduruma geçmek. Dünya bilinci gerçek birþeydir, bir tür enerjidir. Her þey enerjidenmeydana gelmedir. Bilincimiz de ayrýca ener-ji. Ve þu anda dünya kafa bilinciyle çalýþýyor.

Sevgi enerjisi, nefret enerjisin-den 10 kat güçlüdür.

Ve hakikaten, tüm bilincideðiþtirebilmek için dünyapopülasyonunun sadece 3'te1'inin sevgiyle yaþamasýnaihtiyacýmýz var. Þu anda engüçlüsü kafa bilinci. O yüzdenkararlarýmýzý hislerimizlealmak yerine düþünerek alý-yoruz. Ama kararlarýmýzýkalbimiz vasýtasýyla vermemizgerek. Ama bilinç kafadankalbe geçiþ yapmayabaþladýkça, bunu hep beraber

25

Page 28: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI

yaþayacaðýz. Yani üçte birimiz kalpte yaþa-maya baþlar ve kim olduðumuzu hatýrlarsa,dünyayý gerçekten deðiþtireceðiz. Ve kalpbilincimiz gittikçe aðýrlaþmaya baþlayýnca,kafa bilincinin yerini alacak. Bu yüzden ata-larýmýz bize, meselenin gidip bir þeyler yap-mak olmadýðýný, dünyamýzý deðiþtirmek içinhiçbir þey yapmamýz gerekmediðini, söyler-ler. Bizden tüm istenen, sevgi olmamýz.

Sadece sevgi olarak, o bilinç seviyesindeoturup dünyaya sevgi vererek, dünyayýdeðiþtirirsiniz. Yani, bu bilinçte oturup onusuya þifa için gönderebilir, hayvanlara þifaiçin gönderebilir, bitkisel bilinç için göndere-biliriz veya insanlara þifa için gönderebiliriz.Bu gezegen üzerinde ayný titreþimi yayansadece iki þey var: Dünya ve insan. Yani,kadýnlara ne yaparsak, gezegene yapmýþ olu-ruz; Dünya Ana'ya ne yaparsak, kendimizeyapmýþ oluruz. Diþil unsura tekrar nazik vesevgi dolu olmalýyýz ki Dünya iyileþsin. Vebu gezegen üzerinde þunu hatýrlamalýyýz ki,yýldýz canlýlarý, yýldýzlardaki kardeþlerimiz,gerçekten varlar. Uzun zamanlardýr buraday-dýlar ve kendilerini hiç bakmayacaðýmýz biryerde gizlediler. Engellilerimiz arasýna.Zihinsel engelliler kutsaldýr. Kendilerini aslaakmayacaklarý bir yere gizlediler. Zihinselengellilerimiz kenara itildi. Ki onlar dünyaüzerinde olabilecek en sevgi dolu insanlar.Onlar sýrf insanlýk için yüksek frekanslarý tut-mak için buradalar. Bu hepimize, bizden fark-lý birine nasýl davranacaðýmýz üzerine büyükbir derstir. Yýldýz kardeþlerimiz tekrararamýza dö-nüp bize yardým ve destek olmakistiyor. Ýlk adýmý onlarýn atmýyor olmasýnýntek sebebi de onlardan korkuyor olmamýz.

Gelmiyor ve gelip tüm sorunlarýmýzýçözmeyi arzulamýyorlar ama gelip hepimize

öðretmeyi arzuluyorlar. Bizi çok derindenseviyorlar. Yanýmýzda yürümek istiyorlar.Yardým etmek istiyorlar. Ama onlardan kork-mamamýz gerek. Onlar gerçek. Bu bir masaldeðil. Devletlerimiz bize onlarýn gerçekolduðunu söylemeye baþladý. Artýk internet-ten de bakacaðýnýz birçok kaynakta, eskihükümet görevlilerinin, "evet, onlarýn var-lýðýndan haberdarýz, bir süredir onlarla irtibat-taydýk" dediðini görürsünüz.

Ýki haftadýr yüzlerce gözlem yapýldý veyüzlercesi Manhattan ile New York'ta,California'da görüldü. New York'taki havali-maný kapatýldý. Çin'deki havalimaný kapatýldý.Ýnanýyorum ki önümüzdeki sene, hepimizeonlarýn burada olduklarýný açýklayacaklar.Kalbimizin alanýnda oturduðumuzda, sadecesevgimizi Dünya Ana'ya, insanlýða deðil,yýldýz kardeþlerimize de sevgi ve saygýmýzýsunmalý ve tekrar gelip bize kendimizi nasýliyileþtireceðimizi öðretmelerini istemeliyiz.Dünya'nýn en müthiþ zamanýnda yaþýyoruzbiz. Daha önce hiçbir insanýn görmediðiþeyler göreceðiz. Dünya birkaç sene sonrabambaþka görünecek. Hepimizin onunla ol-masý da benim dileðim. Tek yapmamýz gere-ken sevgi olmak. Sevgi her þeyin cevabýdýr.

Facebook adresi:https://www.facebook.com/pages/Keisha-Crowther-Little-Grandmother/217565231663661

Youtube daki video link'i:http://www.youtube.com/watch?v=n2rpYs3nQ48&feature=youtu.be

Türkçeye çevrilen kitabý: “Tüm RenklerinKabilesine MESAJ”, Kiesha Crowther, H2Okitap / Bilim ve din yayýný, Ýstanbul, 2013

26

Page 29: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI27

Kadýnýn Bitmeyen Çilesi

Ýslâmiyette KadýnYalçýn Kaya

GÝRÝÞ

Çeþitli kesimlerce farklý farklý deðer-lendirilen bir konu üzerinde araþtýrma yap-mak, çetin bir uðraþa giriþmek demektir. Biryandan Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnca bastýrýlanÝslâm'ýn kadýna bakýþ açýsýnýn yüceliðini yeregöðe sýðdýramayan makale ve kitaplar, diðeryandan tam aksini savunan Ýlhan Arsel, TuranDursun, Oral Çalýþlar ve daha niceleri tarafýn-dan yazýlan kitaplar ve çeþit çeþit makaleler…

Az önce belirttiðim gibi bu konu üzerindeyapýlmýþ belki de binlerce araþtýrma var.Önemli olan bu araþtýrmalardan cýmbýzlaseçtiðin konularý ipe sapa gelmez baþlýklaraltýnda yazarak kimi çevrelere þirin görünmekyerine, yansýz bir tutumla ele almaktýr.

Doðal olarak, benim tüm dinlere olduðugibi Ýslamiyet'e de bir yaklaþýmým, bakýþ açým

var. Bu araþtýrmamda kiþisel yargýlarým yeri-ne, bizzat kaynaklarý ön plana çýkarmayaçalýþtým. Ýslâm'ýn bir düþünce sistemi olarakve siyasî bir akým olarak kadýna nasýl yak-laþtýðýný kendi kaynaklarýndan incelemekgerekiyordu, ben de öyle yaptým.

Bu konu üzerinde araþtýrma yapan birkiþinin baþvuracaðý temel kaynak Kuran'dýr.Kuran-ý Kerim, Ýslâmiyet'in temel vedeðiþmez yasasý olarak 1400 yýldýr geçerlili-ðini sürdürüyor. Allah'ýn emirlerini içeren,Hz. Muhammed tarafýndan Müslümanlarateblið edilen Kutsal Kitap, mirastan evlen-meye, aile iliþkilerinden vergi vermeye,seviþmeye, boþanmaya kadar uzanan kural-larýyla Ýslâm dünyasýnda hâlâ baþköþedekiyerini korumaktadýr.

O günün Arap dünyasýnýn ihtiyaçlarýndanyola çýkmýþ, yeni bir toplumsal sisteminanayasasý olarak meþruiyet kazanmýþtýr. Diðertek tanrýlý dinler ve kutsal kitaplarlakarþýlaþtýrýldýðýnda, Ýslamiyet'in daha dünyevîbir din olduðu görülüyor. Yahudilik veHýristiyanlýktan miras edinilmiþ birçoköyküsü ve öðüdü var ama toplumun günlükyaþamýna iliþkin çok ayrýntýlý açýklamalarla,Kuran'ýn emirleri ve Hz. Muhammed'denaktarýlan hadisler, Ýslamiyet'i daha bilinir birtarihe kavuþturuyor. Ýslam'ýn temel kitabýKuran'dýr. Hiçbir âyeti, suresi, noktasý,virgülü deðiþtirilemez, rasyonalize edilemez,

Page 30: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI28

emirleri üzerine akýl yürütülerek mantýkyoluyla sonuçlara varýlamaz. Kuran öðrenilir,emirleri dikkatle kavranýr ve uygulanýr,üzerinde tartýþma yapýlamaz. Daha sonrayazýlanlar ve söylenenler ancak Kuran'a para-lellikleri ölçüsünde geçerlidir.

Günlük hayatta karþýlaþýlan bazý sorularýncevabý Kuran'da bulunamazsa o zamanPeygamber'in günlük yaþamýna ve sözlerinebakýlýr. Bunlara hadis denir. Kuran'dan sonraen temel kaynak "Hadistir". Hadisler, Hz.Muhammed'in ölümünden yaklaþýk 100 yýlkadar sonra derlenmiþ ve yazýlý hale getir-ilmiþtir. Onun yaþamýna iliþkin anlatýlanlarý,dönemin Ýslâm yazarlarý toplamýþ, ayýklamýþve en güvenilir bulduklarýný kitaplaþtýr-mýþlardýr. Temel ve önemli iki Hadis kitabýSahihi Buhari ve Sahihi Müslim'dir.

Batýlý Hýristiyan bakýþ açýsý da, Ýslâmiyet'ianlamamýþ ve kendi konumunu haklý göstere-bilmek amacýyla Ýslâmiyet'in Hýristiyanlýk'tandaha geri bir din olduðunu kanýtlamaya çabagöstermiþtir. Bu nedenle Hýristiyan ve Musevîyazarlarýn Ýslâmiyet konusundaki yaklaþým-larýný incelerken dikkatli olmak gerekir.Baþvurulacak en önemli kaynaklardan biriside 11. yüzyýlda yaþamýþ ünlü Ýslâm düþünürüÝmam Gazali'dir. Gazali, Ýslâmcýlar tarafýn-dan, Ýslâm düþüncesinin doruðu olarak kabuledilir. Birçok tarihçi, onu Ýslâm dünyasýndadüþüncenin dondurulmasýnýn, felsefenin veözgür tartýþmanýn yasaklanmasýnýn baþsorumlusu olarak görse de eserleri, Ýslâm'ýinceleyenler için baþvuru kaynaðý olma özel-liðini yitirmez.

Yüksek Ýslâm Enstitüsü öðretim görevlisiProf. Dr. Bekir Topaloðlu'nun Ýslâm'da Kadýnadlý eseri yaptýðý baský sayýsý gözönüne alýnýr-sa, ülkemizin en popüler eserlerinden biri-sidir. Profesör Ýlhan Arsel'in Þeriat ve Kadýnkitabý, Ýslâm felsefesine yönelttiði köklü

eleþtirilerle dikkat çeken bir eserdir. Þeriat veKadýn, getirdiði tezlerle konuya yeni birboyut katmakla birlikte yer yer aþýrý tepkiselsöylemlerle inandýrýcýlýðýný kaybetmektedir.Üstelik Ýslâmiyet'in kadýna bakýþ açýsýný ird-elemeye giriþen bir araþtýrmanýn, Kuran'akadýnlar konusuna yansýyan hükümlerini,yine Hz. Muhammed'in kadýnlarla olan iliþki-lerini zaman zaman basit cinsel yaklaþýmlarlaaçýklamaya çalýþmak ne derece o günün tarih-sel gerçeðini anlatabilir?

Turan Dursun'un Ýslâmiyet ile ilgili yazdýðýkitaplarda da benzer bir durumla karþýlaþmaksöz konusudur. Kuran'ýn kadýn konusundakihükümleri ve Hz. Muhammed'den aktarýlanHadisler, kendi içinde tutarlýdýr ve yeni birdevlet kuruculuðunun ve yeni bir toplumsalyapýnýn anlayýþlarýný yansýtmaktadýr. Bunuanlamak ve yorumlamak, tepkisellikten uzakbir perspektifle araþtýrma yapmaklamümkündür.

Kuran, Ýslâm'ýn temel kitabý olarak dahasonraki bütün metin ve kurallarýn yöneliminide belirlemiþtir. Kuran, Ýslâm inancýna göreAllah kelâmýdýr. Müslümanlar bu kutsalkitabý okuyarak Allah'ýn kendilerine neleremrettiðini, nasýl yol gösterdiðini öðrenirler.

Kutsal kitabý okumaya baþlayýncakarþýlaþýlacak ilk gerçek, Allah'ýn emirleriverirken, yasak ve ödülün ne olduðunu gös-terirken, hep bir cinse seslenmesidir. Bu cinserkeklerdir. Allah, sürekli olarak erkeklereseslenir, onlarý muhatap alýr. Kutsal kitapböyle baþlayýnca, diðer Ýslâm kaynaklarý daayný yolu izlerler. Bu sesleniþ biçimi,Ýslâmiyet'in de diðer tek tanrýlý dinler gibierkek dini olduðunun önemli bir kanýtý kabuledilmiþtir.

Zaten erkeklere seslenme geleneði,Ortadoðu'nun bütün dinlerinin tarihsel bir

Page 31: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI29

özelliðidir. Kuran'a da Yahudilik veHristiyanlýktan geçmiþtir. Kuran'ýn erkeklereseslenmesinin en çarpýcý kanýtý, Cennet vaadive ceza tehdidine yaklaþýmýdýr. Cennet, 1400yýl öncesinin insanlarý için cazip gelecekgüzellikler ve ödüllerle doludur. Bu güzellik-lerin en çekici olaný da Cennet'teki güzelkadýnlardýr. Kitabýn hemen baþýnda Bakarasuresinde Allah'ýn emirlerine uyanlara þunlarvaat edilir:

"Ýnananlara, hayýrlý iþler iþleyenlere müjdel-er ver ki, onlar için ýrmaklar ile sulananbahçeler de vardýr. Bu bahçelerin yemiþ-lerinden birini yedikleri zaman diyecekler ki:'Eskiden yediðimiz þey, ama görünüþte onlarýandýrýrlar. Orada tertemiz kýzlar bulacaklar,orada her zaman kalacaklar" Bakara Suresi 23

Bu ifade biçimi Kuran'ýn bütün havasýnahâkimdir. Cennet'in en önemli ödüllerindenbirisinin kadýn olduðu sürekli vurgulanýr.Ama kadýnlara verilmesi düþünülen bir ödülyoktur. Örneðin onlarýn da Cennet'te güzel veiyi huylu erkekler bulacaklarýna iliþkin bir þeysöylenmez. Bu vaatlerin yalnýzca erkeklereyönelik olduðu ortadadýr.

Kitabýn bir baþka yerinde yeniden Cennet'intanýmý yapýlýr ve yine erkeklere Allah tarafýn-dan þunlar söylenir: "Ýçlerinde iyi huylu güzelyüzlü kadýnlar vardýr. O halde Rabbinizinnimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?Çadýrlarýn içinde beyaz tenli, kara gözlühuriler vardýr. O halde Rabbinizin nimet-lerinden hangisini yalanlayabilirsiniz? Onlaraeþlerinden önce ne bir insan ne de bir cindokunmuþtur. O halde Rabbinizin nimet-lerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?"Rahman Suresi 56-75

Peygamber Hz. Muhammed'in Hadislerindede ayný üslup hâkimdir: "Miraç gecesi göðeçýktýðýmda dünyadan bin defa daha büyük

nurdan bir þehir gördüm... Ýçinde sayýsýz dere-cede karyolalar bulunuyordu. Her karyola,üzerinde huri kýzlarý yatan nurdan döþeklerleörtülmüþtü. Kýzlar o kadar parlaktý ki, bir par-maðýnýn saçtýðý ýþýk bile dünyadaki Ay veGüneþ ýþýðýný bastýrabilirdi." (1) Hz. Muham-med'in Hadislerinde Cennet kýzlarýnýn ayrýn-týlý olarak tanýmlanmasý da yer almaktadýr:

"Ulu Allah Cennet kýzlarýnýn yüzlerinibeyaz, yeþil, sarý ve kýrmýzý olmak üzere dörtrenkte yaratmýþtýr. Vücutlarýný zaferan, miskiamber ve kâfur kokularýyla süslemiþ, saçlarýnýkaranfille donatmýþtýr. Ayak parmaklarýyladizleri arasý zaferanla, oradan boyunlarýnakadar olan bölüm miski amber ve kâfur koku-larýyla kokulanmýþtýr. Cennet kýzlarý öylesinegüzel Allah yaratýklarýdýr ki, yeryüzüne birdefa tükürseler, yeryüzünü misk kokusu sarar.Her huri kýzýnýn göðsünde Allah'ýn isim-lerinden biriyle birlikte kocasýnýn ismi kazýn-mýþtýr. Bilekleri de mücevher ve incilerledonanmýþtýr." (2)

Cennet tanýmý, o günün deðerlerine uygun-dur. Örneðin, güzellerin çadýr içinde bekleye-cekleri vaadi, dönemin Arap dünyasýnýnyaþam biçimine denk düþer. Cennet tanýmýnýnönemli unsurlarýndan birisi de hurmadýr.Çünkü hurma, o zamanki Arabistan'ýn entemel meyvesidir.

Baþka bir bölümde Kuran, erkeklere þunlarývaat eder: "Yaptýklarýna karþýlýk olaraksedefteki inciler gibi ceylan gözlüler vardýr...Biz ceylan gözlüleri defterleri saðdan verilen-ler için yeniden yaratmýþýzdýr. Onlarý bakire,eþlerine düþkün ve yaþýt yapmýþýzdýr." VakýaSuresi 22-24

"Bahçeler, üzüm baðlarý, memeleri tomur-cuklanmýþ yaþýt kýzlar ve dolu kadehlervardýr." Nebe Suresi 32-34

Page 32: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI30

Bütün ödüllerin ve vaatlerin niteliði,Cennet'in yalnýzca erkekler için planlandýðýnýgösteriyor. Ama erkeklere yalnýzca Cennetiçin seslenilmez: "Kocasý olan kadýnlarlaevlenmek haramdýr. Ancak sahibi olduðunuzcariyeler müstesnadýr. Bunlar Allah'ýnüzerinizde farz kýldýðý hükümlerdir.Bunlardan baþkasý ile evlenmeniz ve zinadabulunmamanýz için arayýp istemeniz sizehelâl edilmiþtir. Evlenerek zifaf olduðunuzkadýnlara takdir edilen mehirlerini (evlenirkenerkeðin kadýna verdiði evlilik parasý veyaeþyasý) tamamýyla verin. Ýçinizde hür ve inan-mýþ kadýnlarý almaya gücü yetmeyenler,ellerindeki inanmýþ cariyelerden alsýnlar.Zinadan kaçýnan, gizli dost tutmayancariyeleri sahiplerinin izniyle alýn. Ücretlerinigeleneðe göre güzellikle verin. Onlarevlendikten sonra, zina edecek olurlarsacezalarý hür kadýnlarýn yarýsýdýr. Bu(cariyeleri almak için verilen izin) içinizdesýkýntýya düþmekten (zinaya sapmaktan)korkanlar içindir." Nisa Suresi 24-25

"Kadýnlar arasýnda adil hareket etmeye nekadar uðraþýrsanýz, imkâný yok yapamazsýnýz.Fakat onlardan birine tamamýyla gönül veripötekini askýdaymýþ gibi býrakmayýn." NisaSuresi 129

Bu alýntýlarda da görüldüðü gibi yine erkek-lere seslenilmekte, onlarýn kadýnlarla iliþkisive davranýþlarý ele alýnmaktadýr. Boþanmasýrasýnda kadýnlara adil davranýlmasýistenirken yine erkeklere hitap edilir:"Kadýnlarý boþar ve onlar da müddetlerinitamamlarlarsa, aralarýnda güzellikle uzlaþýr-larsa, kocalarýna varmalarýna engel olmayýn."Bakara Suresi 132

Hz. Muhammed'in muhatabý da erkeklerdir:"Dikkat edin. Hepiniz çoban, hepiniz güt-tüðünüzden sorumlusunuz... Kiþinin efradýailesine infak ettiði, sadakadýr... Kadýn, malý,

güzelliði, asaleti ve dindarlýðý yüzünden nikâhedilir... Sizden biriniz ailesiyle münasebettebulunduðu zaman.. Artýk sizin için en kork-tuðum (þey) kadýnlara uymanýzdýr." (3)

Aþaðýdaki hadis, kadýnlar açýsýndan hayrayorumlanabilir: "Ey ümmetim, kadýnlarahayýrlý muamele etmenizi tavsiye ederim.Çünkü onlar sizin emriniz altýndadýrlar." (4)

Kuran-ý Kerim'in neden sürekli olarakerkeklere hitap ettiði konusu, araþtýrýlmasýgereken bir konudur. Kuran'da kadýnlaraseslenen az sayýdaki âyet ise yine erkeklerinhâkimiyetini pekiþtirmeye yöneliktir veerkeklerin bazý uygulamalara giriþmesininmaddi zeminini hazýrlamak içindir. Ahzabsuresinde örtünme emri verilirken yer yer,"Ey Peygamber eþleri", "Ey Peygamberkadýnlarý" gibi sözlere rastlarýz. Bu sözlerkadýnlarý korkutup onlarýn örtünmelerinisaðlamak içindir ve uygulama hakkýPeygamber'e aittir ve bu âyetlerin içindekadýnlarýn eþit görüldüðünü kanýtlayabilecekhiçbir ifade yoktur. Tam tersine kadýnlarýneve kapatýlmasýnýn zemini hazýrlanmaktadýr.

Hazreti Muhammed'in vedâ haccýndasöyledikleri de yine hitap edilenin erkeklerolduðunu gösteriyor: "Ýnsanlar, kadýnlarýnhaklarýný gözetmenizi ve bu hususta Allah'tankorkmanýzý tavsiye ederim. Siz kadýnlarý,Tanrý emaneti olarak aldýnýz; onlarýn namus-larýný ve iffetlerini Allah adýna söz vererekhelal edindiniz. Sizin kadýnlar üzerindehakkýnýz, onlarýn da sizin üzerinde haklarývardýr. Sizin kadýnlar üzerindeki hakkýnýz,onlarýn aile yuvasýný sizin hoþlanmadýðýnýzhiç kimseye çiðnetmemeleridir. Eðer razýolmadýðýnýz herhangi bir kimseyi aile yuva-nýza alýrlarsa, onlarý hafifçe dövüp sakýndýra-bilirsiniz. Kadýnlarýn da sizin üzerindeki hak-larý, meþru bir þekilde, her türlü yiyim vegiyimlerini temin etmenizdir." (6)

Page 33: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI31

Bu konuþma hiçbir þüpheye yer býrakma-yacak kadar açýk. Hz. Muhammed, yüz binkiþinin önünde, erkeklere hitap ediyor vekadýnlarýn, erkeklere Tanrý emaneti olduðunusöylüyor.

Kuran'ýn sürekli olarak neden erkeklereseslendiðini yorumlayabilmek amacýyla,Ýslâmiyet'in ortaya çýktýðý yýllardaki koþullarýincelemek gerekir. Ýslâmiyet'in neden erkek-lere seslendiðini belirleyen esas etken, onunortaya çýktýðý tarihsel ve toplumsalkoþullardýr.

Ýslâmiyet, tek tanrýlý dinlerin sonuncusudur.Bu dinlerin birbirlerinden miras aldýklarýortak özellikler var. Ortadoðu tarihinde bin-lerce yýldýr varolmuþ eski dinlerden dedevraldýklarý birikime ve geleneklere sahipler.

Ýslâmiyet, ortaya çýkarken en çokYahudiliðin etkisi altýnda kalmýþtýr. Tevrat'takibirçok öykü aynen Kuran'a da geçmiþtir.Kadýna olumsuz yaklaþýmýn temelinde deYahudiliðin izleri vardýr. Çünkü Yahudilik detýpký Ýslâmiyet gibi bir erkek dinidir ve kutsalkitaplarý erkeklere seslenir.

Hz. Muhammed'in, Cebrail adlý melekaracýlýðýyla Allah'tan emirler aldýðý yýllarda,Arap dünyasý kabaca iki kesime ayrýlýrdý.Birinci kesim, Mekke gibi önemli ticaretmerkezinde yaþayanlar, yani topraða yer-leþmiþ olanlar, ikinci kesim ise, çöllerde devesýrtýnda göçebe olarak dolaþan, geçimlerini,hayvancýlýða ek olarak, kervanlarý, diðerkabileleri yaðmalayarak ve talan edereksaðlayanlar.

Hazreti Muhammed, ticaretle uðraþanþehirli bir Arap'týr. Mekke'nin güçlükabilelerinden Kureyþ'e mensuptur. O yýllardaArap yarýmadasýnda çok sayýda Yahudi veHýristiyan yaþamaktadýr. Yahudilik, en etkili

dindir. Mekke ve diðer Arap þehirlerinde putatapanlarla, Yahudiler ve Hýristiyanlar iç içe vedost bir yaþam sürdürmektedirler. Araplariçinde de Yahudilik oldukça yaygýndýr.

Tek tanrýlý din düþüncesi Yahudiliknedeniyle, Arap yarýmadasýnda yaþayan halk-lara pek yabancý deðildir. Ayrýca Hz.Muhammed'in peygamberliðini ilan ettiði yýl-larda Araplar arasýnda tek tanrýlý din düþünce-si hýzla yayýlmaktadýr. Hz. Muhammed dýþýn-da, Allah'tan mesaj getirdiðini söyleyen veçölde ilahiler okuyarak dolaþan çok sayýdabaþka peygamber adayý daha vardýr. Yeni dinkendisine ilk önce þehrin zenginleri içindendeðil, daha çok çölün yoksullarý ve göçebeleriiçinden taraftar bulacaktýr. Nitekim Hz.Muhammed Ýslamiyet'i yayabilmek amacýylaMekke'yi terk etmek zorunda kalmýþ, göçebeAraplarý örgütlemek amacýyla çöle taþýn-mýþtýr. Çevresindeki bir avuç Mekkeli seçkindýþýnda bütün gücü göçebe savaþçýlarýndanoluþmuþtur.

Hz. Muhammed'in dayandýðý göçebesavaþçýlarý, göçebe demokrasisi veya askerîdemokrasi diye tanýmlanan bir toplumsal sis-tem içinde yaþýyorlardý. Bu nedenle kadýnerkek yaðmaya birlikte katýlýyor, ganimettenortak pay alýrken, iktidarý da kadýn erkek bir-likte paylaþýyorlardý.

Göçebe demokrasisinin Araplar içindekisiyasî kurumuna Þûra deniyordu. Þûra, Arapmeclisinin adýydý. Þûra'ya, göçebe savaþçýlarkadýn erkek ayrýmý olmaksýzýn birlikte katýlý-yor, kararlarý birlikte alýyorlardý. Yapýlacakönemli bütün savaþlarýn ve toplumun gele-ceðine iliþkin kararlarýn merkezi Þûra idi.Savaþçýlarýn lideri de bu kararlara uymakzorundaydý.

Þûra sistemi, Ýslâm öncesi döneminmirasýydý. Bu sistem Hz. Muhammed ve dört

Page 34: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI32

halife döneminde de devam etti. Hz. Ali ileMuaviye arasýndaki kavga bu sisteminsonunu da beraberinde getirdi. Üçüncü HalifeHz. Osman dönemine gelindiðinde, Ýslâmiyetbir devlet dini haline gelmiþ, Ýslâm ilerigelenleri de eski yoksulluk günlerini geridebýrakarak zenginleþmiþlerdi. Ýslâmiyet yayýlýpyeni topraklar kazandýkça, alýnan ganimet-lerin büyüklüðü de buna baðlý olarak artýyor-du. Biriken bu malî ve siyasî güç,Arabistan'da yeni bir dünyanýn habercisiydi.Artan malî ve siyasî güçle, Ýslâmiyet birdevlet sistemine dönüþmek durumunagelmiþti. Üçüncü Halife Hazreti Osman,içinde bulunduðu durumu kavramýþ ve yenibir devletin hazýrlýklarýna baþlamýþtý. Sýnýflararasý eþitsizliklerin de arttýðý bu dönemde, sýkýbir devlete ve disiplinli kurumlara ihtiyaçhissediliyordu. Tabii bu, ayný zamanda kadýn-larýn da eski özgür dönemlerinin sona ermek-te olduðunun iþaretiydi.

Artýk geçmiþin göreceli eþitlik günlerigeride kalmýþtý. Þimdi, düzenli ordusu, ayrý-calýklý yönetici tabakalarý, büyük malî gücüolan ve doðal olarak yoksullarý aþaðý iten,onlarý fitre ve zekât yoluyla dine baðlayanyeni bir sistem vardý. Tarihin çarký devlet-leþme ve feodalleþme yönünde iþliyordu.Peygamber'in damadý Hz. Ali'nin bu geliþ-meye karþý, eski göreceli eþitlik gelenekleriniiçeren Þûra sistemini savunmasýnýn baþarýþansý ne yazýk ki yoktu. Nitekim Hz. Ali veçocuklarý kaybettiler, Hz. Osman'ýn veMuaviye'nin çizgisi Ýslâmiyet'e hâkim oldu.Hz. Ali'nin yenilgisiyle noktalanan tarihîsüreç, kadýnlar açýsýndan da bir dönüm nok-tasý oldu. Hz. Ali'nin durumu, bir ölçüdeOsmanlý Ýmparatorluðuna baþkaldýran ÞeyhBedrettin'e ve diðer isyancýlarýn durumunabenzetilebilir.

Onlar, eski göçebe geleneklerinin ve eþitlikgünlerinin özlemini dile getiriyorlardý. Ama

yoksullarýn eþitlikçi bir iktidarý kalýcý olarakkurabilmelerinin tarihî ve sosyal koþullarýolmadýðý için kaybettiler. Hz. Ali, Ýslâm aris-tokrasisi içinden geldiði için daha sonrakiyoksul ayaklanmalarýnýn önderleri kadarradikal deðildi. Onu bir Ýslâm reformcusukabul etmek tarihi gerçeðe uygun düþer.

Hz. Muhammed, Ýslamiyet'i ilanagiriþtiðinde göçebe demokrasisi içindeyaþayan bir Arap toplumunda iktidar mücade-lesi yürütüyordu. Kendisi de baþlangýçta bugelenekleri sürdürerek ve bu gelenekleredayanarak bir savaþ yürüttü ve güç kazandý.O da göçebe klanýnýn þefi gibi ganimetinbeþte birini alýyor, Þûra'nýn kararlarýný benim-siyor, kadýn erkek Ýslâm savaþçýlarý önündekýlýç sallýyordu. Bu nedenle kadýnlarýn inisi-yatifli davranmalarýný belli sýnýrlarla da olsakabul etmek zorundaydý Tüm eski gelenekleribir günde ortadan kaldýramazdý. Zatenbaþlangýçta kadýnlarýn savaþçýlýðýna ihtiyacýda vardý.

Yukardaki tabloya raðmen devletleþme,sýnýflar arasý uçurumun derinleþmesi Hz.Muhammed'le baþlamýþtýr. Dönüþümünçýkýþýný Hz. Muhammed vermiþtir. Kadýnlaraçýsýndan da ilk olumsuz adýmlar bu dönemdeatýlmýþtýr. Nitekim kadýnlarý göçebesavaþçýlýðýnýn özgür ortamýndan çadýrlara vepeçelerin ardýna kapatmanýn ilk emirleri Hz.Muhammed döneminde belirginleþmiþ veKuran'da yer almýþtýr. Örtünme suresinden,kadýnlarýn dövülebileceði hükmüne kadaruzanan bir dizi eþitsizliði içeren kadýn aleyh-tarý hükümler Hz. Peygamber'in yaþadýðýdönemde ve onun gününde yasallaþmýþtýr.

Kadýnlar açýsýndan bakarsak, bir yandaneve kapatýlýp örtünmeleri için yeni emirlerKuran'da yer alýrken bir adým geri atmýþlar,ancak örtünmeye ve diðer eþitlikçi olmayanhükümlere de direnmiþlerdir. Bu yüzden,

Page 35: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI33

örtünmenin ve diðer kadýn aleyhtarý hüküm-lerin en gevþek uygulandýðý ve kadýnlara enaz yaptýrýma baþvurulduðu dönem Hz.Muhammed dönemi olmuþtur. Hz.Muhammed döneminin kadýnlarý, bütün emir-lere raðmen baþý açýk gezmekten, erkeklerlegündelik yaþam içinde birlikte olmaktan geridurmuyorlardý. Kapanmayla, açýk gezme,toplumsal ve gündelik yaþamýn dýþýnaitilmekle, bunu kabullenmemek arasýndagidip gelen bir hayat sürüyorlardý. Bu tutumHz. Muhammed sonrasýnda da bir ölçüdedevam etmiþtir. Bu tarihsel gerçek,günümüzde Müslüman kadýnlarýn da dikkatiniçekmiþ ve erkek baskýcýlýðýna karþý çýkmalarý-na dayanak saðlamýþtýr.

Kadýnlar açýsýndan en kötü dönem Ýslâmbaðnazlýðýnýn zirveye çýktýðý Abbasîler döne-mi olacaktýr. Son zamanlarda Ýslâm dünyasýn-da ortaya çýkan, kadýn haklarýyla Ýslamiyet'ibaðdaþtýrmaya çalýþan bazý kadýn yazarlar,Hz. Muhammed dönemini örnek göstererekbu döneme dönülmesi çaðrýsýnda bulunuyor-lar. Onlara göre Ýslâm tarihinin en özgürdönemi Hz. Muhammed dönemidir. Bu döne-min kadýnlarýnýn inisiyatifli, atýlgan olmalarýve örtünmeyi büyük ölçüde reddetmelerikadýn yazarlarýn örnekleri arasýndadýr.

Kadýn yazarlara göre, daha sonraki dönem-lerde bu çizgiden sapýldý ve Ýslâm tarihikadýnlar açýsýndan bir kâbusa dönüþtürüldü.Hz. Muhammed bu nedenle örnek alýnmasýgereken siyasî önderdi, onun yaþadýðý yýllarýiyi incelemek, Ýslâm'ýn baþlangýcýndaki gün-leri yeniden canlandýrmak gerekirdi. Ýslâm'ýnetkili olduðu ülkelerde, kadýn yazarlarýnözgürlük mücadelesinde bir tutamak elde ede-bilmek için böyle davrandýklarý anlaþýlýyor.Söyledikleri bir anlamda doðru kabuledilebilir. Ýlerdeki bölümlerde Müslümankadýnlarýn bu çabalarýna iliþkin bir doluörnekler sunacaðýz.

Hz. Muhammed'den sonraki Ýslâm tarihinebakýnca, kadýnýn göreceli olarak en özgürolduðu dönemin onun yaþadýðý yýllar olduðusöylenebilir. Ama Ýslâm öncesi Araptoplumunda kadýnýn daha da özgür olduðu dabir gerçektir. Ýslâm düþünürlerin Cahiliyeadýný verdikleri çaðda, kadýnlarýn daha çokhaklarý ve etkinlikleri vardýr. Araþtýrmamýzboyunca bu konuda çok sayýda örnek vere-ceðiz. Örneðin Mekkelilerin taptýðý üç putun,Lat, Uzza ve Menat'ýn üçü de diþidir. Putlarýndiþi olmasý Kuran'da bir hakaret olarak dilegetirilmektedir. Yine daha sonra alýntýlarlagöstereceðimiz yazýlarýnda Ýslâm düþünürleri,Ýslâm öncesi Arap toplumunu kötülerken,örnek olarak kadýnlarýn baþlarý açýk gezdik-lerini, erkeklerle rahatça ortalýkta konuþupgülüþtüklerini anlatýrlar. Hz. MuhammedMekke'yi dize getirdikten sonra þehrinanahtarlarýný iki kadýndan teslim alýr. Buörnek Ýslâm öncesi Arap toplumunda kadýnýnsiyasî yaþamdaki yerini göstermesi bakýmýn-dan önemlidir. Þehrin anahtarýný elinde tut-mak bir iktidar ve güç iþaretidir.

Hz. Muhammed'den önce Arap kadýnlarýnýndaha özgür olduðunun en önemli kanýtlarýn-dan birisi de O'nun ilk eþi Hz. Hatice'ninyaþamýdýr. Hz. Hatice, babasý henüz hayattaiken ticaret yapan dul bir Arap kadýnýdýr.Kendi geçimini özgürce saðlamakta, kimseyebaðýmlý olmadan yaþamaktadýr.

Ticaret yapan, kendi geçimini kendisisaðlayan kadýn Ýslâm öncesi Arap toplumundavardýr. Daha sonra, çadýrlara ve peçelerininarkasýna itilip, erkeklerle konuþma vegörüþmelerine büyük sýnýrlar konan kadýn-larýn durumuna bakýnca, tüccar kadýnýn nedemek olduðu daha iyi anlaþýlýr.

Hz. Hatice, yalnýz tüccarlýðýyla deðil, Hz.Muhammed'le evlenirken gösterdiði inisiya-tifle de Ýslâmiyet öncesi kadýnýn, iddialarýn

Page 36: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI34

aksine özgür olduðunu kanýtlar. Ýslâm kay-naklarýna göre Hz. Muhammed'i beðenen veonunla evlenmeye ilk karar veren Hz.Hatice'dir. Önce Hz. Muhammed'e habersalmýþ, daha sonra babasýný da bu evliliðeikna etmiþtir.

Hz. Muhammed'in babasý ile anasý hakkýn-da tarih kitaplarýna geçen bilgiler de Ýslâmöncesi iliþkileri göstermesi bakýmýndan il-ginçtir. Maxime Rodinson, Arap kaynaklarýnadayanarak yazdýðý Hazreti Muhammed adlýkitabýnda þunlarý aktarýyor: "Öyle anlaþýlýyorki, Amina (Muhammed'in annesi) kendiklanýnda kalmýþ ve Abdullah (Muhammed'inbabasý) Arap geleneklerine uygun olarak,karýsýna zaman zaman ziyaret etmiþtir." (7)

Rodinson'un bu saptamasý Ýslâm öncesitoplum yaþamýna iliþkin çok önemli ipuçlarýveriyor. Çocuðun asýl sahibi annedir. HâlbukiKuran esas sahibin baba olduðunu belirtir.Ýkincisi, erkek karýsýný ancak zaman zamanziyaret edebiliyor. Rodinson, bunun Ýslâmöncesi bir Arap geleneði olduðunu söylüyor.

Kadýnýn kendi klanýnda kalmasý ve dýþardanbir erkekle evlenip, onun kendisine gelmesi,anaerkil toplumlarý andýran bir iliþki biçimineiþarettir. Bu iliþki biçiminin daha ciddiaraþtýrýlmasý ve derinleþtirilmesi gerekiyor.Ancak bu küçük örnek bile, kadýnýn Ýslâmöncesi Arap toplumunda daha geri bir konum-da olmadýðýný göstermesi bakýmýndan önemlibir ipucudur.

Yüksek Ýslâm Enstitüsü eski müdürlerindenAhmed Davudoðlu ve Ýstanbul eski müftü-lerinden A.Fikri Yavuz'un üzerinde önemledurduðu, Ýslâm'da Kadýn Tesettür ve Ýzdivaçadlý kitabýnda müftü Hüseyin Erdoðan,Cahiliye adýný verdiði Ýslâm öncesi dönemianlatýrken, bu dönemin kötülüklerini þöyledile getirir:

"Cahiliye devrinin erkekleri, kadýn vekýzlarýný yabancý erkeklerden kýskanmazlardý.Yabancýlarla arkadaþlýk yapmalarýný hoþgörür-lerdi." (8)

Bizzat bu alýntý bile kadýnlarýn daha özgürolduðunu kanýtlýyor. Ýslâm öncesi muta evli-liði adý verilen geçici evlilik biçimi de dahasonrasýyla karþýlaþtýrýldýðýnda kadýnlar içinolumlu sayýlacak bir iliþki biçimidir. Mutaevliliðinde, kadýn ve erkek bir süre evlilikiliþkisi kurmaya karar veriyorlar ve bu iliþkiyiistedikleri zaman bitiriyorlardý. Aralarýndayaptýklarý bir sözleþmeyle ve iki tarafýn rýza-sýyla gerçekleþen bu evlilik kadýna inisiyatiftanýyordu. Çünkü Ýslâmi evlilik yasasýna görekadýnýn, babasýnýn ya da onun yerini tutacakvelinin izni olmadan evlenmesi mümkündeðildir. Muta evliliðinin özgür cinsel iliþkigibi çok ileri özellikler içermesi o gün açýsýn-dan önemlidir. Ýslâm kaynaklarýndanöðrendiðimize göre, Muta evliliði HazretiMuhammed döneminde yasaklanmýþtýr.

Örtünme âyetinin Kuran hükmü içinde yeralmasý da, kadýnlar aleyhine atýlan önemliadýmlardandýr. Örtünme emriyle birlikte, önceHz. Muhammed'in eþleri, daha sonra bütünÝslâm kadýnlarý kapanmak zorunda kaldýlar.Hz. Muhammed, Medine Camii etrafýndakiçadýrlarda, eþleriyle birlikte yaþýyordu.Savaþlar kazandýkça ve saygýnlýðý arttýkça,onu görmeye gelen, baðlýlýðýný bildirmekisteyen insan sayýsý artýyordu. Bu ziyaretlersýrasýnda Hz. Muhammed'in eþleri de soh-betlere katýlýyor, düþüncelerini belirtmeolanaðý buluyor ve etkili oluyorlardý. Amaartýk düzen deðiþiyordu, Ýslâmiyet bir devlethaline dönüþüyor, Arap göçebeleri topraðayerleþiyor, düzenli ev yaþamý ortaya çýkýyor-du. Kadýnlar artýk ortalýkta dolaþýp, siyasî vegündelik yaþama katýlma alýþkanlýklarýnýbýrakmak zorundaydýlar. Kadýn kapatýlacaktý.Ahzab suresinin örtünme âyetleri bu sýrada

Page 37: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

35SEVGÝ DÜNYASI

emredildi ve Peygamberin eþleriyle ilgili birdizi önlem uygulanmaya koyuldu. Kadýnlarýeve kapatmak misyonunu yüklenen bir dininifadesi de bu mantýða uygun olacak, erkeklereseslenecektir. Bu doðaldýr, Kuran'ýn erkekfelsefesinin altýnda böyle bir gerçek yatýyor.

Kuran'dan sonra elimizdeki en eski yazýlýÝslâm kaynaklarý Sahihi Buharî ve SahihiMüslim'dir. Bu kitaplar, Hz. Muhammed'inölümünden yaklaþýk yüzyýl kadar sonra der-lenmiþ ve yazýlý hale getirilmiþtir. Buharî veMüslim bu eserlerini hazýrlayabilmek amacýy-la binlerce rivayeti topladýklarýný, bunlarý sýkýbir elemeden geçirdiklerini ve daha sonrayazýlý hale getirdiklerini anlatýrlar.

Kuran ile diðer iki temel belgenin yazýlýhale gelmesi arasýnda geçen yüzyýllýk fark,anlayýþlara da yansýyor. Örneðin Kuran'dakadýnlar hakkýndaki hüküm ve ifadeler, son-rakilere oranla daha yumuþaktýr. Kadýnlarailiþkin üslup göreceli olarak ýlýmlýdýr. Hz.Muhammed'den aktarýlan ve daha sonrakikitaplara geçen hadisler ise Kuran'a göreoldukça serttir. Örneðin zina suçununKuran'daki cezasý yalnýzca yüz deðnek iken,Hz. Muhammed'in hadislerinde bu suçuncezasýnýn taþlayarak öldürme (recm) olduðu-nun belirtilmesi de önemli bir anlayýþ farkýdýr.Bu farkýn nereden ileri geldiðini þöyle yorum-lamak çok da yanlýþ olmaz: Ýslâmiyet'in Hz.Muhammed döneminin kadýna yaklaþýmý,sonrasý ile karþýlaþtýrýldýðýnda oldukçayumuþaktýr.

Sertleþme süreç içinde olmuþtur. Hz.Muhammed'den aktarýlan hadisler ise O'nundöneminde yayýnlanmadýðý için, onu yayýn-layanlarýn anlayýþlarýna uygun bir elemeyetâbi tutulmuþtur. Büyük bir olasýlýkla Hz.Muhammed'in kadýnlara iliþkin en uzlaþmazve keskin hadisleri toplayýcýlar tarafýndankendi yaþadýklarý döneme uygun düþtüðü için

seçilmiþ, ayýklama sýrasýnda daha yumuþakhadisler elenmiþtir.

Selçuklu veziri Nizamülmülk'ün Hz.Muhammed'in hadisini örnek göstererekkadýnlara düþmanca bir tutum sergilemesininaltýnda da ayný tarihî geliþmenin izlerigörülür. Ýslâmiyet, Arap dünyasýnda birdevrin sonu, yeni bir devrin baþlangýcýdýr.Ýslâmiyet, Arap toplumunda göçebeliðinezilip feodal imparatorluðun kurulmasýnýnideolojisi, felsefesini içerir. Kuran bu geçiþinanayasasý olarak bir anlam ifade eder. Ýslâmideolojisi, diðer tüm tek tanrýlý dinler gibierkek egemen bir ideolojidir. Kadýn, Ýslam'labirlikte iddia edilenin aksine statü kaybýnauðramýþ, birçok hakkýný yitirmiþ, toplumhayatýnýn dýþýna itilmiþtir. Biz araþtýrmamýzdabu anlayýþýn adým adým nasýl þekillendiðinive sistemleþtiðini incelemeye çalýþacaðýz.

Erkekler Kadýnlardan Üstündür

Erkekler kadýnlardan üstün müdür? Ýslâmdünyasýnýn belki de en ilgi çekici tartýþ-malarýndan birisidir bu. Ýslâm savunucularýkadýn erkek eþitliði tartýþmalarýna sýcak bak-mýyorlar. Onlara göre, bu tartýþmalar,Ýslamiyet'i karalamak isteyenlerin zorla-malarýdýr.

Ýslâm çevresinin kadýn yazarlarý ise eþitsiz-lik iddiasýnýn gerçeðe uygun olmadýðýný,Kuran'ýn bu konuda taraf tutmadýðýný söylü-yor. Mart 1988 tarihli 144 sayýlý Sur der-gisinde konuyu inceleyen kadýn yazarlardanAsiye Dilipak þöyle diyor: "Kadýn ve erkekbir bütünün iki parçasýdýr. Birarada varolmakzorundadýrlar. Üstünlükleri de takva (dinebaðlýlýk ve eðitim) iledir."

Ayný dergide yazan bir baþka kadýn yazarda benzer þeyler söylüyor: "Ýki þeyin eþit ola-bilmesi için ayný cinsten olmasý gerekir.

Page 38: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI36

Kadýn ve erkeðin fiziksel tabiatlarýnýn farklýolduðu malûmdur... Ruhsal eþitliðe gelinceKuran-ý Kerim'in bildirdiðine göre takvadakim ileri ise, o üstündür."

Kadýn yazarlardan bir diðeri de þöyle diyor:"Bu meyanda kadýn ve erkeðin eþitliði sözkonusu olamaz. Her ikisinin de deðiþik konu-larda birbirlerine üstünlükleri mümkündür."

Kuran'da ve hadislerde erkeðin üstünlüðünübelirten ifadeler ve kadýnlarýn günlük yaþam-larýnda ortaya çýkan erkek üstünlüðü, son yýl-larda bizzat kadýnlar tarafýndan sorgulanmayabaþlandý. Þimdiye kadar kadýnlardan ve Ýslâmdünyasýnýn dýþýndan gelen eleþtirilere heperkekler cevap verdiler. Ancak, Müslümankadýnlarýn tartýþmalara katýlmasý sorgula-manýn boyutlarýný derinleþtirdi.

Bu kez devreye Ýslâmcý çevrelerin kadýnyazarlarý girdiler. Kadýn yazarlarýn çabasýÝslâmcý kadýn çevreleri içinde son yýllardaortaya çýkan eþitlikçi cereyana karþý bir setoluþturma amacýný taþýyor. Onlarýn perspek-tifleri de bu yüzden erkek bakýþ açýsýnýn sýnýr-larýný aþamýyor. Ýslâm düþünürleri, eþitliðinKuran-ý Kerim'de yazýlý olduðunu bu sorunun1400 yýl önce çözüldüðünü iddia ediyorlar.

"Bakara suresinin 187. ve 228. âyetlerindekadýn ve erkeðin birbirinin ayrýlmaz parçasý,yardýmcýsý ve elbisesi olduklarýný ifadeyleKuran gerçek eþitliði saðlamýþtýr. Nisâ suresi129, Ahzab suresi 35. ve Mümtehinesuresinin 12. ayetlerinde, kadýnýn Allah emir-lerinin muhatabý olmasý bakýmýndan da erkek-le eþit olduðu bildirilmekte, kadýn ruh vebünyesine uygun olarak gerçek eþitlik, deðerve þahsiyet verilmiþ oldu."

1984 yýlýnda Þelale Yayýnevi tarafýndanbasýlan Ýskilipli Muhammed Atýf adlý dinadamýnýn Ýslâmî Tesettür adlý kitabýnda kadýn-

larýn erkeklerle eþit olduðu yukardaki sözlerleaçýklanýyordu.

Müslüman düþünür ve yazarlarýnýn, kadýnerkek eþitliði ve erkeðin üstünlüðü tartýþ-malarýna yaklaþýmýnda, bazý çeliþkiler bulun-duðu dikkatli bir göz tarafýndan hemenanlaþýlýyor. Kuran'ýn erkek üstünlüðünüsavunduðu eleþtirilerini en baþtan reddediyor-lar. Üstelik Kuran'ýn kadýnla erkeði eþitgördüðünü, onlarý Allah'ýn eþit yarattýðýnýsöylüyor, bu konuda alýntýlar gösteriyorlar.Kadýnla erkeðin eþitliðine yönelik açýkla-malarýnýn bir yerine gelince, gerçekanlayýþlarý su yüzüne çýkýyor ve Kuran'ýn eþit-sizliði savunan tezlerini gerekçelendirmeyebaþlýyorlar. Týp ve psikoloji bilimini de iddi-alarýna tanýk olarak gösteriyorlar. Hemenbütün kitaplarda ve savunmalarda benzerifadelerin kullanýlmasý da dikkat çekicidir.

Önce Kuran'ýn eþitliðe örnek olarak göste-rilen surelerine bir göz atalým. "Oruç tut-tuðunuz günlerin gecesi kadýnlarýnýza yaklaþ-manýz (cinsel iliþki) helâl edildi. Onlar sizinörtünüz, siz de onlarýn örtülerisiniz. Allahnefsinize güvenemeyeceðinizi biliyordu. Buyüzden tövbenizi kabul etti sizi affetti. Artýkonlara yaklaþabilirsiniz. Allah'ýn sizeyazdýðýný dileyin..." Bakara Suresi 187

"Boþanan kadýnlar üç aybaþý hali beklerler.Allah'a ve ahiret gününe inanmýþlarsa,Allah'ýn rahimlerinde yarattýðýný gizlemelerihelâl deðildir. Kocalarý bu süre içinde barýþ-mak isterlerse kadýnlarýný tekrar almaya tamhaklan vardýr. Kadýnlarýn haklarý geleneðeuygun bir þekilde görevlerine denktir..."Bakara Suresi 228

"Erkek olsun kadýn olsun inanmýþ olarakkim hayýrlý iþler görürse cennete girerler."Nisâ Suresi 124

Page 39: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

37SEVGÝ DÜNYASI

"Þüphesiz ki Müslüman erkeklere veMüslüman kadýnlara, inanan erkeklere vekadýnlara, itaat eden erkeklere ve kadýnlara,doðru sözlü erkeklere ve kadýnlara, sabýrlýerkeklere ve kadýnlara, sadaka veren erkek-lere ve kadýnlara, gönülden baðlanan erkek-lere ve kadýnlara, oruç tutan erkeklere vekadýnlara, iffetlerini koruyan erkeklere vekadýnlara, Allah'ý çok anan erkeklere vekadýnlara, iþte Allah bunlarýn hepsine mað-firet ve büyük mükâfat hazýrlamýþtýr." AhzabSuresi 35

"Ey peygamber, inanan kadýnlar hiçbir þeyiAllah'a eþ koþmamak, hýrsýzlýk etmemek, zinayapmamak, çocuklarýný öldürmemek, kendiçocuklarýndan baþkasýný kocalarýna 'bendoðurdum' diye tanýtýp iftira etmemek ve sanakarþý gelmemek þartýyla biat etmeye geldik-leri zaman onlarla biatlaþ."

Mümtehine Suresi 12

Kadýn erkek eþitliðine örnek gösterilen buâyetler, Kuran'ýn 6666 adet âyeti arasýndanbüyük bir özenle ayýklanmýþ 5-6 ayettenibarettir. Bu âyetlerde bile kadýn erkekeþitliðini kanýtlayan herhangi bir ifade bul-mak kolay deðildir. Bakara suresinde geçen,"onlar sizin örtünüz, siz de onlarýn örtü-lerisiniz" sözcükleri birçok yazar tarafýndaneþitliðin en temel ifadesi olarak gösterilir.

Oysa görüldüðü gibi bu âyet, kadýn veerkeðin Ramazan ayýnda nasýl bir cinsel iliþkiyolu izleyeceklerini anlatmaktadýr. Kadýnýnerkekle eþit olduðunu gösteren herhangi biribaresi de yoktur.

Bakara suresinin 228. âyeti ise iddiaedilenin tersine erkek üstünlüðünü kanýtlýyor.Kocalarý, boþadýklarý kadýnlarýný istediklerizaman geri alabiliyorlar. Bunun neresi kadýnerkek eþitliðidir? Nisâ suresinde kimlerinCennete gideceði anlatýlmaktadýr. Kadýnýn da

Cennete gitme hakkýnýn bulunmasý bir eþitlikanlamý taþýmaz. Mümtehine suresinde Hz.Muhammed'e "kadýnlar sana geldiði zamanonlarla konuþ, biatleþ" der. Yani kadýnlarýnHz. Muhammed'i ziyaretine izin veriliyor. Buyalnýzca, peygamberi ziyaret etme eþitliðianlamýna gelebilir. Kaldý ki, böyle bir ziyaretbile kadýnlar için bu sure yoluyla özel iznigerektiriyor. Ahzab suresinde Allah'ýn emir-lerini yerine getiren ve ona boyun eðen kadý-na ve erkeðe büyük mükâfatlar verileceðisöyleniyor. Burada kadýnla erkek arasýndakiiliþkinin eþitliði deðil, Allah'ýn vereceði ödül-lerin iki cinse de daðýtýlacaðý anlatýlýyor.

Bir sonraki bölümde Ýslâm'a göre nedenerkeklerin kadýnlardan üstün olduklarýnýinceleyeceðiz.

Kaynakça:

(1) Dürretil Vaizin (aktaran Osman Ermiþ), Aydýn Yayýnevi, 1976, 1. cilt, ikinci baský, s. 121 (2) age. sayfa 151-152 (3) Cemil Sena "Hazreti Muhammedin Felsefesi" Ýst. 1979, s.444 (4) Riyazüs Salihin, Diyanet Ýþleri Yayýnlarý, 1. cilt, 1972, s. 320 (5) Asiye Dilipak, Ýslâm Feminizmi Olmaz, Sur dergisi, Mart 1988 (6) Prof. Dr. Bekir Topaloðlu, Ýslam'da Kadýn, Yaðmur Yayýnevi, Ýst. 1984, 14. baský, s. 1-2 (7) Maxime Rodinson, Hazreti Muhammed, Hür Yayýn, Mart 1980, s. 40 (8) Hüseyin Erdoðan, Ýslam'da Kadýn Tesettür ve Ýzdivaç, Çelik Yayýnevi, Ýst 1983, s.55

Page 40: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI38

SONUÇLARA HÝTAP ETMEK

Yalnýzca sonuçlara hitap ederek, bir argü-man oluþturabilir veya daha normal olarakbirisinin bakýþ açýsýna karþý argüman oluþ-turabilirsiniz. Bu tarz argümanlar normaldeiki farklý forma sahiptir. Birisinin ortayakoyduðu argümanýn nihai sonuçlarýna hitapedebilir veya bir baþkasý tarafýndan önesürülen eylemin akýþýndan gelen ve arzuedilmeyen sonuçlara hitap edebilirsiniz. Birbaþkasýnýn pozisyonunun sonuçlarýnýn yanlýþya da tutarsýz olduðunu gösterebilirseniz, ken-dinize ait güçlü bir karþý argüman geliþtirmiþolursunuz.

Aþaðýda her iki argüman türünün de nasýlçalýþtýðýný göreceksiniz. Diyelim ki birisiyleAmerika Birleþik Devletlerinin, ne zamansýnýr dýþý askeri harekât yapacaðýný tartýþýyor-sunuz. Ve diyelim ki, karþýnýzdaki kiþi

Amerika Birleþik Devletlerinin Bosna veKosova'ya yapacaðý müdahalenin ahlâki birzorunluluk olduðunu çünkü orada olup biten-lerin insani açýdan felâket olduðunu iddiaediyor. Siz de sonuçlara hitap ederek, karþýtbir argüman geliþtirebilirsiniz burada. Þöyleki: eðer siz ülkelerin sýnýr dýþý askeri müda-halelerine ahlâki bir zorunluluk olarak baký-yorsanýz o zaman sadece ABD deðil, pek çokdiðer ülke, kendi ahlâki yargýlarýna göresürekli olarak bir diðer ülkeye müdahale ede-

Nasýl Düþünmeliyiz?- IIÇeviren: Nelda Bayraktar

Geçen ay, "Nasýl Düþünmeliyiz" baþlýðý altýnda, argüman oluþturmanýntemelinde hangi ilkelerin bulunmasý gerektiðini yazmýþtýk. Argümanoluþturmaya çok erken yaþlarda baþladýðýmýzdan söz etmiþ ve dolayýsýylagerçek hayatta bir argümaný doðru temeller üzerine oturtmanýn baþarýmýziçin de çok önemli olduðunun altýný çizmiþtik. Buradan yola çýkarak da sizlereçeþitli argüman modelleri sunmuþtuk.

Page 41: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

39SEVGÝ DÜNYASI

bilir, iþgal edebilir. Ýþte bu sonuçlardan yolaçýkarak, sonuçlara hitap eden bir argümandýr.Eðer argümanýnýzýn sonuçlarý kabul etmeye-ceðiniz kararlara götürürse sizi, argümanýný-zýn ses getirmeyeceði tümüyle açýktýr.

Argüman biraz daha farklý bir þekilde deçalýþabilir. Yukarýdaki örneði yeniden elealalým örneðin, birisi ahlâki zorunluluk gereðiaskeri müdahalenin arzu edilir bir þeyolduðunu savunuyor. Siz de buna karþýt birargüman geliþtirerek böylesine bir politikanýn,ülkenin kendisine vereceði en büyük zararolduðunu savunabilirsiniz: Müdahaleninamacý barýþ ve düzen getirmektir ancak kendiahlâki zorunluluklarýna göre bir baþka ülkeyiiþgal eden ülkelerin barýþ ve düzen doludünya yaratmalarý zordur. Ýþte bu sonuçlardanelde edilen bir argümandýr ama biraz dahafarklý bir þekilde. Burada karþýnýzdaki kiþininargümanýn sonuçlarýnýn arzu edilmeyen veyatutarsýz olduðunu tartýþmýyorsunuz, ama argü-man tarafýndan üretilen eylemin sonuçlarýnýnkiþinin ulaþmaya çalýþtýðý esas hedefi zayýfla-tacaðýný savunuyorsunuz.

Düþündüðünüz Þey O Deðildir !

Argüman üretmenin bir diðer formu ise,belki de en basiti, vakanýn somut verilerinehitap etmektir. Bu form en bilinenidir. Film-lerden hatýrlarsýnýz: Baþrol oyuncusu kadýn,adamý aþaðýlýk birisi olmakla suçlar. Adam veyardýmcý kadýn oyuncu aslýnda kendilerininyeni bir dans adýmý öðrendiklerini söyleyerek,suçlamayý reddederler. Diðer bir deyiþle, bazýþeyler hiç de göründükleri gibi deðildir. Butarz argümanlar gayet iyi çalýþýrlar. Özelliklede somut veriler üzerindeki hâkimiyetinizkarþýnýzdakine göre saðlamsa, eliniz güçlüdemektir. Ancak bazen bu tarz tartýþmalarmantýksal muhakemenin kalitesinden ziyade,

sadece vakanýn somut gerçeklerine odaklanýr-sa, kýsýr bir tartýþmadan öteye gitmeyebilir.Böyle durumlarda, bir otoriteye danýþmakveya iyi yazýlmýþ bir kitap, uzman veya diðerbir kaynaktan, gerçekleri daha da somutlaþtýr-mak adýna faydalanmak iþe yarayabilir.

Argümanýnýz Yoksa, Liste Yapýn

Burada yazdýklarýmýz elbet ki argümanoluþturmanýn yalnýzca birkaç örneðidir. Bukonuda çok fazla teknik ve stil varýr. Amaesas nokta, düþündüðünüz þeyle ilgili açýk,odaklý ve mantýklý nedenler oluþturmanýzdýr.Elinizi güçlü kýlacak þeylerden birisi de birþeyin doðru ve diðer þeyin neden yanlýþolduðunu düþündüðünüze dair nedenleri birliste halinde sýralamaktýr. Ýyi oluþturulmuþ birargümaný ortaya çýkarabilmek için nedenlerinyazýlý olduðu liste çok önemli ve faydalýdýr.Bireylerin gerçek bir entelektüel münazarayakatýlmalarý sadece bu yolla olur, aksi taktirdeanlaþmazlýklar kim en fazla baðýracak nok-tasýna gelir ki, bu da sizi kim en iyi düþünennoktasýndan uzaklaþtýrýr.

Argümanlarý Eleþtirmek

Artýk argüman oluþturmak için gerekenbazý araçlarý bildiðimize göre, bir baþkasýnýnargümanýný nasýl deðerlendirebiliriz ya dakendi argümanýmýzýn ses getireceðinden nasýlemin olabiliriz? Genellikle baþkasýnýn argü-manýný çürütmenin, kendi argümanýmýzý oluþ-turmaktan daha kolay geldiði söylenir ama budoðru deðildir. Çok iyi muhakeme edilmiþeleþtirileri ortaya koymak bu kadar kolayolsaydý, insanlar daha fazla tartýþýr ve daha azbaðýrýrdý. Gerçek þudur ki, bir argümanýnkeskin, dürüst ve iyi muhakeme edilmiþeleþtirisi, kendinize ait bir argüman oluþtur-mak kadar zordur.

Page 42: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI40

Aþaðýda karþýnýza çýkan her hangi bir argü-manýn mantýklýlýðýný deðerlendirebileceðinizbazý stratejiler bulacaksýnýz. Bunlarýn tümünüher zaman kullanma ihtiyacýnýz olmayacaktýr.Bazý argümanlar o kadar zayýftýr ki, bu soru-lardan her hangi birini sorduðunuzda çökerler.Diðerlerini çürütmek için ise, biraz çalýþmagerekir ya da argümanýn saðlam kurulmuþolduðunu kabul edip, anlaþmaya bile vara-bilirsiniz. Bu iyidir elbet ki, ancak öncelikleonu eleþtirmekle baþlayýp sonunda sizin yük-sek standartlarýnýzý karþýladýðýna kaniolduðunuz sürece…

Argüman Kendiliðinden mi Yanlýþ?

Aristo'ya geri dönecek olursak, argümanlarkendilerini kanýtladýklarý veya diðerleritarafýndan kanýtlandýklarýnda ikna edici veinandýrýcý olurlar. Demek ki bir argüman ken-dini kanýtlayamadýðý zaman yanlýþtýr. Bu tarzargümanlar zaten gerçek deðildir. Bunlarabasit fikirler, baðýrmalar ya da kendi kendinesöylenmeler diyebiliriz. Bunlar en komiðin-den en tehlikelisine kadar sýralanýrlar.Örneðin "Amerika Birleþik Devletleri Ay'ainsan göndermeyi býraktý çünkü Ay'ýn yüzeyipeynirle kaplý" argümaný kesinlikle kendiniyalanlayan bir argümandýr. Ay sizin debildiðiniz gibi, peynirden yapýlmamýþtýr vedolayýsýyla bu yanlýþ bir argümandýr ve bu birbaþka argümanýn doðruluðunu kanýtlamakiçin asla öne sürülemez. Ya da bunun dahasinsi ve hain olanýný düþünelim: "Suç oranýarttý çünkü mahallemize daha fazla sayýdazenci taþýndý." Bu da kendini yalanlayan birargümandýr. Bir insanýn teninin rengi suçoranýnýn artýþýna gösterge teþkil etmez.Öyleyse suç oraný artýþýnýn Afrika kökenliAmerikalýlar'ýn bir mahalleye taþýnmasýndandolayý olduðunu ileri sürmek yanlýþ bir argü-mandýr.

Bir Argüman Seçici Örnekleri mi Kullanýr?

Belirli bir tartýþmanýn inandýrýcý olupolmadýðýný ortaya koyacak örnekleri herkesbulabilir. Ancak güçlü argümanlarýn en büyüközelliði çok sayýda kanýtýn üzerine oturmuþolmasýdýr. Diðer bir deyiþle belli bir olayýsavunmak adýna seçilmiþ basit birkaç kanýttanibaret deðildirler.

Varsayýmlar Ses Getirir mi?

Kendinize bir argümanýn ana hattýný takipetmek için neyi varsaymanýz gerektiðinisorun. Ýnandýrýcý olmayan gizli varsayýmlarvar mýdýr? Argüman, sadece ortaya konul-maya ihtiyaç duyulan þeyleri mi varsayýyor?Ýddia edilen fikrin içine gömülmüþ alt argü-manlar var mýdýr? Bu varsayýmlarý tespitetmek ve tartýþmayý desteklemek bir pozis-yonun etkili biçimde eleþtirilebilmesi içinhayati öneme sahiptir.

Bir Argümanýn Belirli Bölümleri Arasýnda Net Bir Baðlantý Var Mýdýr?

Açýk ve net bir muhakeme kullanmayýp,dilin çeþitli aþýrýlýklarýný (demagoji gibi) kul-lanan argümanlara çok dikkat ediniz.Argümanýn düðümlendiði yerlere odaklanýn.Bunlar karþýnýzdaki kiþinin "Ýþte bundandolayý" ya da "Böylece" diye baðlaçlar kulla-narak bir iddiadan diðerine geçtikleri nokta-lardýr. O halde bu ikisi birbirine mantýklýbiçimde baðlanmakta mýdýr? Kiþi her iki iddiaarasýnda net bir baðlantý kurmuþ mudur? Yada bu baðlaçlar belli bir gerçeði gizlemek içinmi kullanýlmaktadýr?

Gelecek Ay: Konumuza kaldýðýmýz yerden devam edeceðiz.

Page 43: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

41SEVGÝ DÜNYASI

elâmlar sevgili varlýklar, benManyetik Hizmetten Kryon.Býraktýðýmýz yere geri geldik.

Size kalplerinizi açmanýzý ve bu sene farklýmesajlar gelmesini ve farklý özelliklerinortaya çýkmasýný beklemeniz gerektiðinisöylediðimizden beri sadece bir an geçmiþgibi geliyor.

Partnerim kenara çekiliyor. Bu söylediðimonun burada olduðu ve her kelimeyi dinlediðianlamýna gelmektedir. Burada size sunulanher þeyin doðru ve kesin olduðunu vegüvendiði bir kaynaktan geldiðini güvencealtýna almak için, Epifiz bezi aracýlýðý ilesezgisini kullanmaktadýr. Söylenenlerindoðruluðunu teyit etmek için onun kullandýðýyol budur ve tüm bu yýllar boyunca da aynýsüreç kullanýlmýþtýr. Ama bu bile yenidenayarlanmaya tabi tutulmaktadýr.

Sevgili insanlar size geçtiðimiz yýlýnbazýlarý için, aslýnda pek çoklarý için, çok zor

bir yýl olacaðýný söylemiþtik. Þimdi size bubilgileri sunarken bizi kimlerin dinlediðini vedaha sonra kimlerin dinleyeceðini biliyoruz.Sonradan dinleyenler için zaman aslýnda þim-didir ve onlar celseyi canlý olarak dinlemekte-dirler. Onlar celseyi ilk kez dinliyorlar veyailk kez okuyorlar, oysa celsenin gerçek-leþmesinin üstünden aylar geçmiþ olabilir.Bunun anlamý benim tüm gruba doðrusalolmayan bir zaman çizgisinde ayný anda hitapediyor olduðumdur. Bu yýl kendilerini nelerinbeklediðini bilmek istedikleri için bu mesajaçekilenlerin sayýsý sizin düþündüðünüzdençok daha fazla olabilir.

Burada kehânetlerden deðil, daha çokpotansiyellerden söz ediyoruz. Belirli biryönde hareket etmekte olan þeylerle ilgiliolarak daha büyük bir resim görüyoruz. Ve buresim bize perdenin her iki tarafýnda herhangibir düzeyde deðiþimi gerçekleþtirmeye çalýþan7 milyar ruh tarafýndan saðlanmaktadýr.Söylemek istediðim ilk þey deðiþimin yavaþ

S

2014 Yýlý MesajýKryon Celsesi

Medyum: Lee CarrollÇeviren: Necati Tarýman

11 Ocak 2014 Boulder, Colorado

Page 44: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI42

gerçekleþtiðidir. 2014 yýlýný bir dönüþüm yýlýveya çok önemli deðiþimlerin gerçekleþtiðibir yýl olarak iþaretlemek pek doðru olmaz.Bu yýl aslýnda bir baþlangýçtýr, 2012 yýlýndaekilmiþ olan tohumlardan elde edilecekürünün hasadýnýn baþladýðý yýldýr. Hasadýnkendisi yavaþ ilerlemektedir. Hasat her birbitki için tek tek, her bir yaþam için tek tekgerçekleþtirilmektedir. Söylenenler aslýndagenel bir ortalamaya dönük olarak söylen-mektedir ve sizler yaþlý ruhlar olarak bunlarýdeðiþimler sýrasýnda tecrübe edeceksiniz.

Ýlk olarak size bugün kendinizi nasýl hisset-tiðinizi sorarak baþlamak istiyorum. Enerjidebir deðiþim hissediyor musunuz? Kimlerindinlediðinden veya okuduðundan baðýmsýzolarak hepinizi burada olaný hissetmeye davetediyoruz. 2013 yýlýndan 2014 yýlýna geçiþtebu gezegenin enerjisinde bir deðiþim mey-dana gelmiþtir. Sanki karanlýk bir odada ýþýkyakýlmýþ gibi, daha önce mevcut olmayan birfarkýndalýðýn birdenbire ortaya çýkmasý gibibir þeydir bu. Bu size ümit vermektedir amasize daha önce bu kelimeyi kullanmamanýzýöðütlemiþtik.

Þimdi sizin baþýnýza neler gelebileceðihakkýnda biraz sohbet edelim. Diyelim ki, birkazaya karýþtýnýz ve bunun sonucundayürüme yeteneðiniz olumsuz yönde etkilendi.Yine diyelim ki, kazanýn sonuçlarý baþarýlý birþekilde onarýldý. Ýþte 2013 yýlý böyle bir ka-zaydý. Artýk kazanýn sonuçlarý baþarýlý þekildeonarýldýðýna göre bundan sonra neler bekleye-biliriz? Buna fizik tedavi denmektedir. Bu hoþmudur? Hoþ olabilir çünkü bundan sonra ata-caðýnýz her adým bundan önce hiç atamamýþolduðunuz bir adým olacaktýr. Atacaðýnýz heradým bir öncekinden daha iyi olacaktýr. Burahatsýzlýk yaratýr mý? Olabilir. Bir çocukyürümeyi öðrenirken hiç farkýnda olmaksýzýn

Akaþýnda mevcut olan yürüme deneyiminihatýrlar. Ama beden ve beyin koordinasyonutam olarak saðlanamadýðý için yürüme de-nemeleri sýrasýnda ara sýra düþer. Hiç çoksayýda merdivene týrmanmak zorundakaldýnýz mý? Tepeye çýktýðýnýzda bazý yerlerdeaðrý ve sýzý olduðunu fark edersiniz çünküdaha önceleri pek kullanmamýþ olduðunuzadaleleri kullanmýþsýnýzdýr ve artýk tepeyegeldiðiniz ve týrmanma sona erdiði için dememnunsunuzdur. Ancak, o anda sizin tamfarkýnda olmadýðýnýz husus, bu kez de merdi-venlerden aþaðýya inmek zorunda olduðunuz-dur. Daha sonra aþaðýya inersiniz ve aþaðýyainerken kullandýðýnýz bazý adaleleri aslýndadiðer zamanlarda pek fazla kullanmadýðýnýzýve bu nedenle bu kez de o adalelerin aðrý-maya baþladýðýný anlarsýnýz.

Size söylemeye çalýþtýðýmýz þey yapýlacakiþlerin olduðudur ve bu iþleri yaparken kendi-nizi tuhaf hissedebilirsiniz. Burada bilinçliolarak acý verici, eziyetli veya zor deðil de,garip veya tuhaf kelimesi kullanýldý. Yaþlýruh, inancýn yeni deðerler dizisini testederken senden eþzamanlýlýða eskidenolduðundan daha çok güvenmeni istiyoruz.Senden sezgisel düþünceye eskiden olduðun-dan daha fazla güvenmeni istiyoruz. Diðeryanaðýný çevirmenin uygunluðunu ve aynýzamanda Tanrý sevgisi gerçeðinin her zamanüste çýkacaðýný ve bu gerçeðin diðerleritarafýndan zayýflýk deðil, güç olarak görüle-ceðini bilmek gerektiðini söylüyoruz.

Ýþte deðiþim budur. Bu sizin farkýndaolduklarýnýzýn farkýnda olmayanlarýn, nelerinolup bittiði ile ilgili algýsýdýr. Bunun anlamýbu farkýndalýkta dünyanýn da payýnýn olduðuve medyum kanalý ile celse yapmaya veyaolanlara inanmayanlarýn bile bu deðiþimi his-settikleri anlamýna gelmektedir.

Page 45: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

43SEVGÝ DÜNYASI

Neler olup bittiðini bilmeyenler açýsýndanbu iþler bazen çok korkutucu olabilir. Ýþlerinsizin düþündüðünüz veya beklediðiniz gibigitmemesinden dolayý, normal sandýðýnýzyaþamýn altüst olmasýndan dolayý korkmanýnne demek olduðunu hayal edebilir misiniz?Etraflarýnda görmek istemedikleri þeyleriveya enerjilerin deðiþip yaþamý sürdürmeolgusunu tehdit eder hale geldiðini gören veçevrelerindeki tek istikrar unsuru olarak sizibulan komþularýnýzýn, dostlarýnýzýn, iþarkadaþlarýnýzýn veya ailenizin hissettiklerikorkuyu hayal edebilir misiniz? Onlar, sizebaktýklarýnda yalnýz istikrarý deðil, aynýzamanda huzuru görmektedirler. Onlarýn neyapacaklarýný tahmin ediyorsunuz?Yapacaklarý ilk þey size karþý yaptýklarý veyasöyledikleri ve sizi üzen veya kýran her þeyiunutmak olacaktýr. Onlar sizin ceketinizineteklerine yapýþacaklardýr çünkü sizde olanýnbir parçasýný istiyor olacaklardýr.

Size söylediklerim doðru ve gerçektir. Buhemen bugün veya yarýn gerçekleþmeyebilirama sonunda sizin saðlam olarak merkezdekiduruþunuzda mevcut olan gücü göreceklerdir.Eðer korkular ve dramlar içinde debelenipyuvarlanmamanýza raðmen etrafýnýzda farkýn-da olduðunuz deðiþimler gerçekleþiyorsa, busizdeki gücün göstergesidir.

Size gezegenin eski yöntemlerinindeðiþmekte olduðunu söylemiþtik. Dürüstlükdýþýnda olan þeyler giderek daha fazlabaþarýsýzlýða uðrayacaktýr. Yaptýklarý herþeyde açgözlülüðü ön plana çýkarmýþ ve onutakip etmiþ olanlar giderek daha sýk baþarýsýzolmaya baþlayacaklardýr. Açgözlülük insangeliþiminin ve evriminin maðara dönemindenkalma bir yaþamý sürdürme içgüdüsüdür.Açgözlülük artýk yeni enerjinin yaþamýsürdürme veçhesi deðildir. Açgözlülük eski,

çirkin ve karanlýktýr ve insan onun gerçekmahiyetini görmeye baþlayacaktýr. Açgöz-lülük artýk iþe yarar bir âlet olmaktan çýka-caktýr çünkü gerçekten de iþe yaramayacaktýr.Bu nedenle, dünyada açgözlülük temelinedayalý olarak para kazanan iþler bundan böylesürdürülebilir olmaktan çýkacaktýr ve siz bun-larýn hepsini yakýn zamanda görmeye baþla-yacaksýnýz. Bu bir yaþamý sürdürme veçhesideðildir. Aslýna bakarsanýz, açgözlülük bununtam zýddýna yol açan bir enerji haline gele-cektir. Sizler bunu göreceksiniz, bunu bile-ceksiniz ve bu yola girmekten kaçýnacaksýnýz.

Bu sözlerle bundan sonraki süre içinde çokdramatik deðiþimler gösterecek ve þimdigeçerli olan deðerler dizisini ortadan kaldýra-cak olan bazý þeylere gelmiþ bulunuyorum.Bu binayý terk etmeniz, arabalarýnýza girme-niz ve eve gitmeniz sizin normal hayatýnýzýnparçalarýdýr. Bazýlarýnýz metafizik þifa ileuðraþýrsýnýz, bazýlarýnýz çalýþmak için fab-rikalara, okullara veya hastanelere gidersiniz.Ben kimin burada olduðunu biliyorum. Sizeþimdi bunlarýn her birisinin deðiþeceðini veeðer gerekli deðiþimler gerçekleþtirilmezsetüm bu iþlerin düzgün olarak yürümesinisaðlayan paradigmanýn iþe yaramayacaðýnýsöyleseydim, ne derdiniz?

Ýnanmak zor olsa da bir gün gelecek vehükümetleri ve iþ yerlerini yönetenler çaresiz-lik içinde ellerini oðuþturacak ve o zamanakadar neleri yanlýþ yaptýklarýný bulmayaçalýþacaklar. O gün geldiðinde bu insanlar ozamana kadar hep iþe yaramýþ olan yöntem-lerin ve usûllerin artýk iþe yaramaz halegeldiðini göreceklerdir. O zaman insanýn rolmodeli Tanrý sevgisinin merkezinde huzurluþekilde oturan kiþi olacaktýr. Bu tüm gezegençapýnda geçerli olacaktýr. Çünkü yaþlý ruhlardünyanýn her tarafýna yayýlmýþ haldedirler.

Page 46: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI44

Onlarýn bazýlarý yüzlerinin bilinmesini vekimliklerinin açýða çýkmasýný istemedikleriiçin böyle toplantýlara katýlmayacaklardýr amayine de bu yolun yolcusu olmaya devam ede-ceklerdir. Bu sözleri duyanlardan bazýlarý þuanda dünyada hayal edebileceðiniz en tuhafyerlerde bulunmaktadýrlar ve þimdi onlarahitap ediyorum. Onlar benim haklý olduðumubiliyorlar, çünkü onlar da nelerin oluþ halindeolduðunu görüyorlar. Dolayýsýyla sadece bazýkonularý iþleyeceðim ve kehânette bulunma-yacaðým. Sizlere sadece potansiyelleringerçekliðinden söz edeceðim. Söyleyecekle-rimden bazýlarýný önceden duymuþ ola-bilirsiniz ama o zaman bu kadar detayýnagirmemiþtik.

Konuya kilise ile baþlayacaðým. Sevgilivarlýklar, eðer bu dünyadaki dinlerden her-hangi birinde lider konumunda iseniz, sizevermek istediðim bir mesaj var. Her þeydenönce sizleri insanlýk için yapmýþ olduðunuzhizmetlerden dolayý kutlamak isterim. Eðeriçinizde Tanrý sevgisi ile çalýþýyorsanýz veamacýnýz o sevgiye ulaþmak ve ulaþtýrmakise, o zaman Tanrý'nýn iþini yapýyorsunuzdemektir. Farklý kültürler farklý þeylere farklýtepki ve yaklaþým gösterirler ve aslýnda insan-lýðýn farký da buradadýr zaten.

Tanrý sevgisi bakabildiðiniz ve göre-bildiðiniz her yerdedir. Tanrý sevgisi havralar-da, kiliselerde ve camilerdedir. Bunlarýn hep-sinde de þifa olaylarý gerçekleþmektedir.Deðiþimleri gerçekleþtirmek için sizler doðruzamanda ve doðru yerdesiniz ve bunun içinihtiyaç duyduðunuz talimatlarý sizlere benveriyorum. Ruhsal veya dinsel önderlerTanrý'nýn saðduyusunun takipçisi olmalýdýrlar.Onlar örgütlerinin kurallarýný ve doktrinleriniderinlemesine incelemeli ve bunlarý Tanrýsevgisi ile karþýlaþtýrmalýdýrlar.

Eðer Tanrý'yý zihninizde korku veya yargý-lama çerçevesi içinde canlandýrýyorsanýz veyaherhangi bir kiþinin size göre doðru olmayanyerde tapýndýðýný, dua ettiðini ve yakardýðýnýdüþünüyorsanýz, o zaman bu kabulleriniziiçinizde bulunan Tanrý sevgisinin ýþýðýndayeniden gözden geçirmeli ve gerekli deðiþim-leri gerçekleþtirmelisiniz. Eðer bunu yapmak-tan kaçýnýrsanýz, þimdiye dek tabii hakkýnýzolarak addettiðiniz her þeyi kaybedeceksiniz.

Bu aslýnda çok basittir ve ölçümü de kolay-dýr. Papazlara, imamlara ve hahamlara kaçkadýnýn ve erkeðin, topluluklarýndaki gençlerarasýndan kaç kiþinin onlara özenip bu iþesoyunduðunu sormak yeterlidir. Eðergrubunuzda böyle bir önderlik için ilginingiderek azalmakta olduðunu görüyorsanýz, ozaman bir þeyleri yanlýþ yaptýðýnýzý itirafetmenin zamaný gelmiþtir, hattâ geçmiþtir.Neden tüm kaynaklarýn kurumasýnýn, herþeyin buharlaþýp yok olmasýnýn beklenmesigerekli olsun ki? Henüz çok geç deðilkenneden þimdi önlemlerin alýnmasýna baþlan-masýn ki? Tüm bunlarý o muhteþem sevgiýþýðý ile mukayese edin ve diðer insanlara oýþýðýn yok olmadýðýný, her þeyiyle varolduðunu görebilecekleri yere kadar rehberlikedin. Bu hitap etmek istediðim ve önemliolduðunu bildiðim gruplardan birincisiydi.

Eski yaþamý sürdürme yöntemlerinin ayrýlýkyarattýðýný ve yaþamý sürdürme içgüdüsünündinsel çevrelerde eski yaþamý sürdürme ener-jisinin bir parçasýný oluþturduðunu daha öncesöylemiþtim. Ya size þimdi bunun tersinin,yani diðerleri için þefkat göstermenin kilise-nizi ayakta tutmak için en önemli faktörolduðunu söylersem ne diyeceksiniz? Ruhsalgeliþme Tanrý'nýn müþfik sevgisini diðer-lerinde görebilmektir ve size bunun iþinanahtarý olduðunu söylemiþtik. Bunu aramak-

Page 47: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

45SEVGÝ DÜNYASI

tan, bulmaya çalýþmaktan vazgeçmeyin.

Þimdi iþ adamlarýna ve iþ kadýnlarýna hitapetmek ve eski deðerler dizisinden, yeni deðer-ler dizisine ve halkýn neyi kabul ve neyi red-dedeceðinden söz etmek istiyoruz. Büyükgruplarýn yöneticisi konumunda olup da bucelseyi dinlemekte olan tüm iþ adamlarýna veiþ kadýnlarýna hitap ediyor ve onlara dikkatledinleme çaðrýsýnda bulunuyoruz. Onlarýn tümvarlýklarý neyi hangi ölçüde pazarlayýp sata-bildiklerine baðlýdýr. Bir þeyleri satabilmenineskiden beri geçerli olan özellikleri vardýr.Burada sizi tüketiciden ayrý tutan bir yapývardýr. Ýþte bu sistem çökmek üzeredir.

Ücretin, baþýnda olduðu kuruluþun perfor-mansýnýn baþarýsýna baðlý olarak belir-leneceðini herkese ilan eden CEO baþarýlýolacaktýr. Ýþler nasýl olursa olsun bir kuru-luþun baþýndan, diðerinin baþýna geçip çokbüyük ücretler ve primler alan ve gittikleriyerde en önemli iþleri oradaki çalýþanlarýniþine son vermek olan o eski erkek çocuklarkulübü üyelerinin saltanatý artýk yýkýlmak-tadýr. Çünkü bundan böyle bu kuruluþlarýnmallarý ve ürünleri halk tarafýndan satýn alýn-mayacaktýr. Bunu duyunca kendinizi nasýlhissediyorsunuz? Bu bir deðerler dizisideðiþimidir çünkü bundan sonra tüketicilerbaþtakilerin ücretine bakacaktýr. Bu genel birdoðru haline gelecektir ve iþ sahiplerine veyöneticilere diyorum ki, eðer yaptýklarýnýzý vealdýðýnýz ücretleri açýklar ve ücretleri kuru-luþun baþarýsýna baðlý ve orantýlý hale getirir-seniz, ürünleriniz ve mallarýnýz kapýþýlacaktýr.

Ýnsanlar bundan böyle eski insan doðasýtemeline, hattâ ürününüzün kalitesine dayalýolan seçimler yapmak yerine diðerleri ile re-kabet ederken yaratmýþ olduðunuz bilinç te-meline dayalý olarak seçim yapacaklardýr. Bu

olacaktýr ve sizler bunu göreceksiniz. Kuru-luþunuzda iþleri artýk dürüstlük ilkesi uyarýn-ca ve saðduyuya dayalý kararlar çerçevesindeyürüteceðinizi ve her þeyin sýradan insanlarýn,üretim yapan gruplarýn liderliðini üstlenmiþolan kiþilerden beklentilerine uygun biçimdeyapýlacaðýný ilan etmekten çekinmeyin.Kapitalist sistemin çökmesi gerektiðini, herþeyin halka ait olmasý gerektiðini söyleyenlervar. Böyle bir þeyin mümkün olabileceði birgün gelebilir ama o gün enerji böyle olmaya-caktýr ve o gün, gelecekse bile, daha çokuzaktadýr. Onun için þimdilik þu anda geçerliolan yapýlarý ele alýn ve onlarý þefkatli eylemaracýlýðýyla tamir etmeye çalýþýn.

Þimdi de politikacýlara hitap etmek istiyo-rum. Sizin için bazý talimatlarým var. Bunlarýduyunca sizler bu talimatlarý uygun bulma-dýðýnýzý ve iþlerin bu þekilde yürütülmesininmümkün olmadýðýný söyleyeceksiniz. Ben desize bunu söylemenizin normal olduðunuçünkü eskilerden aktarýlan geleneklerin sizehaklýlýk görüntüsü saðladýðýný söyleyeceðim.Ancak, sizin eski yaþamý sürdürme ener-jisinde siyaset yapma yöntemleriniz eskideniþe yarýyordu ama bundan böyle, bu artýkmümkün deðildir. Bu sözlerle doðrularý ifadeettiðimi yakýnda anlamaya baþlayacaksýnýz.

Siyasetçilerin seçimlerde rakiplerine karþýkullandýklarý strateji nedir? Eskiden hangistratejiler ve yöntemler baþarýlý oluyordu vedanýþmanlarýnýz size hangi tavsiyelerdebulunuyorlar? Þimdi ben size baþka talimatlarveriyorum ve danýþmanlarýnýzýn sizesöylediklerini dikkate almamanýzý ve en kýsazamanda benim talimatlarým yönünde hareketetmeye baþlamanýz gerektiðini söylüyorum.Çünkü danýþmanlarýnýz insan doðasýndakieski farkýndalýða ait olan yöntemlerde usta-laþmýþ olduklarý için olaylara at gözlüðü ile

Page 48: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI46

bakmaktadýrlar. Eðer benim talimatlarýmýtakip etmezseniz, önümüzdeki dönemde kay-betmeye mahkûm olacaksýnýz.

Bundan böyle olumsuz kampanyalara sonvermeniz gerekmektedir. Eðer rakiplerinizsize saldýrýrlarsa, onlara ayný þekilde cevapvermek yerine kýzmadan, sinirlenmeden vetakallus etmiþ yüz ifadesi olmadan, olgularýbeyan ederek, dürüstlük çerçevesi içindesöyleyeceklerinizi söyleyin. Yeni insandoðasýnýn rakiplere baktýðýnda denge ile den-gesizliði açýkça ayýrt edebileceðini ve bunagöre karar vereceðini size söyleyebilirim.Eðer biri zorbalýk ve kabadayýlýk gösterisiyaparak saldýrýyor ve diðeri dürüstlük teme-line dayalý olarak öfkelenmeden, kýzmadan,sükûnetle ve olumlu bir tavýr içinde bu karan-lýk ve kötü niyetli saldýrýlarýn onda biryaralanmaya neden olmadýðýný gösterecekþekilde gerçekleri ifade ediyorsa, kazananikincisi olacaktýr.

Eskiden beri geçerli olan gelenekseldüþünceye göre dengeli ve olumlu olan bukoþullarda kaybeden olacaktýr. Çünkü halkesas olarak dramlarý hatýrlar ama size bununartýk deðiþeceðini söylüyorum dostlarým.Bundan böyle halkýn görüp hatýrlayacaðý þeydengeli davranýþ ve onlarýn arzu ettiði liderliktutumu olacaktýr. Halk bundan böyle o öfkeli,çirkin ve saldýrgan politikacýyý görmek iste-meyecektir. Halk onun yerine bu makam vemevkilerde dürüstlük temeline dayalý siyasetyapan kibar ve dengeli siyasetçileri tercihedecektir çünkü fark yaratacak, iþ yapacak vebaþarýlý olacak siyasetçiler bu grup içindençýkacaktýr.

Þimdi politikacýlarýn "Kryon, kusura bakmaama bunun olmasý mümkün deðil!" dediðiniziduyar gibiyim. Tamam, böyle düþünebilirsiniz

ama sizin geleceðiniz açýsýndan rakibinizin desizin gibi benim tavsiyeme uymamasýnýumarým. Çünkü aksi halde iþ iþten geçtiktensonra benim haklý olduðumu anlayacaðýnýzkesindir. Mesele insanlarýn farkýndalýðýnýnartmakta olmasýdýr. Ýnsanlar kendi tabiatlarýiçinde belirli ölçüde dürüstlük ve saydamlýkgerçekleþtirmeye baþlamýþlardýr ve bundandolayý sözünü ettiðim saldýrgan politikacýlar,onlarda iðrenme ve tiksinme duygularý yarat-maya baþlayacaktýr. Ýnsanlar bu politikacýlarýkendi aralarýnda kavga ve münakaþa edenþýmarýk çocuklar olarak göreceklerdir.Siyasetçiler arasýnda yýldýz gibi parlayanlar,böylesine saldýrýlara ayný yöntemlerle karþýlýkvermeyenler olacaktýr. Zerafet, kibarlýk,güçlülük ve denge aranan özellikler olacaktýr.

Bundan sonra söyleyeceklerimi pek anlaya-mayacaksýnýz. Bu gezegen üzerinde çokkýsýtlý sayýda mevcut olan bazý insanlara gön-derilen çok ince bir mesajdýr ve size bu mesa-jýn muhatabýnýn kim olduðunu söylediðimdesizler bu mesajýn muhataplarýnýn bu mesajýasla duymayacaklarýný düþünebilirsiniz amayanýlmýþ olursunuz çünkü ben kimlerindinleyeceði ve kimlerin duyacaðý ile ilgilipotansiyeli biliyorum. Size söyleyeceklerimsosyal açýdan uygunsuz bile olabilir. Bunedenle partnerimin yavaþ gitmesini istiyo-rum. Zira böylece belki de kendisine gönde-rilen mesajlar en az düzeyde tutulabilir.

Þimdi diktatörlere hitap etmek istiyorum.Aslýnda bunlarýn sayýsý da oldukça az ve belkide dünyada diktatörlere de bir þekilde yer(hattâ gerek) var. Çünkü bazý kültürler vetoplumlar henüz modern demokrasinin bazýyönlerden korkutucu ve kafa karýþtýrýcý olankarmaþýklýðý için hazýr deðiller. Bu toplum-larýn ve insanlarýn bu tip kavramlarla ilgiliolarak seçimler yapabilecek seviyeye

Page 49: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

47SEVGÝ DÜNYASI

gelebilmeleri için bir sürenin daha geçmesigerekmektedir. Çünkü bu toplumlar çok uzunsüreden beri korkuya dayalý diktatörlük rejimiile yönetilmektedirler. Bu durumda, her þeyehâkim olan ve her þeye karar veren bir liderinolmasý sanki uygunmuþ gibi algýlanabilir.Ama bu sosyal uygunluk gerçeðini alaþaðýetmektedir. Diktatörler, size bundan öncesadece kenarýndan ve kýyýsýndan dolaþaraksöylediðim bir þey söylemek istiyorum vebunun için hepinize hitap ediyorum. Sizlerinhalklarýnýzý refaha ve bolluða götürmek ve buarada çok saygýn bir konuma gelebilme, otoplumda ve ülkede belki de en fazla sevilen,saygý ve hayranlýk duyulan kiþi olabilme fýr-satýnýz var. Bu fýrsatý gerçeðe dönüþtürebilir-seniz, insanlar siz öldükten sonra bile heykel-lerinize saygý ile bakacak ve sizin içingözyaþý dökeceklerdir.

Gezegende hayýrlý ve iyiliksever diktatörlükiçin bir protokol vardýr ve bu protokoluinceleyebilirsiniz. Bu protokola göre toplum-larýný demir yumrukla yöneten bazý insanlar otoplumu sevmiþler, onlarýn zenginleþmesineve bolluða kavuþmasýna yol açmýþlar,herkesin yararlanabileceði bir sistem oluþtur-muþlar ve özgür seyahatin önünü açmýþlardýr.Bundan korkulmasý gerekmemiþtir çünküdýþarý giden insanlar yine geri dönmüþlerdir.Çünkü evlerinde kendilerini daha iyi hisset-miþlerdir. Ýster inanýn, ister inanmayýn amabunun için bir protokol vardýr. Bu protokoldesýnýrlarýn nasýl açýlacaðý, diktatörün nasýl barýþsaðlayacaðý, nasýl halkýný seven kibar ve iyi-liksever bir diktatör olacaðý belirlenmiþtir.

Diktatörler, eðer korku ve kontrol ile yönet-meye çalýþýyorsanýz, günlerinizin sayýlýolduðunu size söyleyebilirim. Eðer bana inan-mýyorsanýz, dünyada sýkýntýlarla boðuþan,belâlar çukuruna düþmüþ ülkelere bakmanýzý

tavsiye ederim. Eðer halklar uyanma aþamasý-na gelmiþse ama orada yönetim demir yum-rukla, güç ve korkuya dayalý olarak idareetmeye çalýþmaktaysa, oradaki diktatörleringünleri sayýlýdýr. Yok, eðer halk sizde hayýrse-verlik görüyor, size korkuyla deðil sevgiylebaðlanýyorsa, eðer hayýrseverlik ve iyilikse-verlik, denge ve sevgi ile yönetiyorsanýz, ohalkýn size ve ülkesine baðlýlýðý devam ede-cektir. O halk o zaman sizi bir baba figürüolarak görecek ve sizi sevecektir.

Her þeyi lehinize çevirmek ve sahip olmakistediðiniz her þeye yine de sahip olabilmekiçin elinizde fýrsat vardýr. Halkýnýza þimdiyekadar vermemiþ olduðunuz ama verebile-ceðiniz ne var? Bunun nasýl yapýlabileceðiniincelemenizi istiyorum. Eðer bunu yapmazveya yapamazsanýz, yerinizi muhafaza ede-meyeceksiniz. Bu bir kehanet deðildir. Bubizim gördüðümüz ve muhtemelen gerçek-leþecek olan bir potansiyeldir.

Bu yýl sizin içinizden ikisinin sonugelebilir. Bu söylediklerimi dinlerken aslýndabunun doðru olabileceðinizi hiç düþünmüyor-sunuz, deðil mi? Siz aslýnda her þeyin yerliyerinde olduðunu, iyiye gittiðini düþünüyor-sunuz. Size alaþaðý edilmiþ veya zor durumdaolan liderlerle konuþmanýzý tavsiye ederim.Yerlerinden edilmeden hemen önce onlar daher þeyin yerli yerinde olduðunu ve iyi git-tiðini düþünüyorlardý ama derken halklarayaklandý ve onlarýn baþý ciddi derde girdi.Þimdi sizin için fýrsat penceresi açýktýr ve2014 yýlý deðiþimi baþlatmak için iyi biryýldýr. Þimdi bana haksýz olduðumu, sizinsoyunuzun, kökeninizin yerinde ve doðruolduðunu ve her þeyin iyi olacaðýný söyleye-bilirsiniz. Ama o zaman ben size iþlerin hiçde iyi olmayacaðýný söyleyeceðim çünkü artýkçevrenizde ve ülkenizde farkýndalýk

Page 50: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

SEVGÝ DÜNYASI48

deðiþmektedir ve þimdi sizin iþe yaradýðýnýdüþündüðünüz þeyler, çok kýsa zamanda iþeyaramaz hale gelecektir.

Bunlar benim özellikle hitap etmek iste-diðim gruplardý. Size biraz önce belirtmiþolduðum dünya ile ilgili potansiyeller insandoðasýndaki deðiþimler hakkýndaki farkýn-dalýk etrafýnda dolanmaktadýr. Bu sadecebenim þu anda bulunduðum ABD'de deðil,dünyanýn her tarafýnda olmaktadýr vedolayýsýyla küresel bir olgudur. Bu nedenlehiç beklemediðiniz alanlarda zorluklarla karþýkarþýya kalacaksýnýz ve bu kýsa bir süre içindeolacaktýr. Ýnsanýn farkýndalýðý eski enerjidenuzaklaþmaya baþlamýþtýr. Bu nedenle, bundanböyle karanlýkta debelenip durmak yerineýþýðý görmeyi bekleyebilirsiniz.

Bu celsenin bundan sonraki son bölümündeyeniden yaþlý ruha geri dönüyorum. Yaþlýruha bugün kendisini nasýl hissettiðini sora-caðým. Yaþlý ruh bu hengâmeden fazlakorkuya kapýlmadan, endiþelerin kendisini altetmesine izin vermeden ve gecenin üçündeayaða dikilip baþarýp baþaramayacaðýný meraketmeden geçip gidebilmelidir. Ben buradakimlerin olduðunu ve kimlere hitap ettiðimibiliyorum. Bu odada benim sesimi dinleyenve burada söylediklerimi okuyan her bir DNAþablonu ve her bir ruhta uygunluk vardýr.Yaþam için bir zaman, bir sonraki yaþam içinbir zaman ve geçiþ (ölüm) için bir baþkazaman vardýr.

Sizler çok farklýsýnýz ve her birinizinkendine özgü yolu vardýr. Size þunlarýsöyleyebilirim. Biz sizin kim olduðunuzubiliyoruz ve sizin için tüm istediðimizTanrý'nýn size uzattýðý eli tutmanýz, kendinizigeliþtirmeye baþlamanýz, yaþamýnýzý uzatýp o

bulmacayý çözmek için burada kalmanýzdýr.Beni dinleyip bu sözlerin onlar için geçerliolmadýðýný çünkü buradaki pek fazlasürelerinin kalmadýðýný, üstelik gittikten sonrageri gelmeyeceklerini düþünenler olduðunu,hattâ böyle düþünenlerin bazýlarýnýn þu andaodada olduðunu biliyorum. Evet, bunlarýsöylediðinizi ve düþündüðünüzü biliyorumama diðer taraftan ruhunuzun derinlikleribunun aksini haykýrmaktadýr ve sizin de buihtiþamlý derinliklerden gelen sese kulakverme zamanýnýz gelmiþtir.

Sizler seviliyorsunuz ve burada kalmayý herbakýmdan hak ediyorsunuz. Belki de artýk siz-leri aþaðýya çekenlerle deðil de, sizleridestekleyen insanlarla birlikte olmanýnzamaný gelmiþtir. Bu baþýnýz dik olarak etraftadolaþmak demektir ve cesaret gerektirir. Amasizler ihtiyacýnýz olan desteði alacaksýnýz. Busizin baþka bir yere taþýnacaðýnýz anlamýna mýgelmektedir? Benim kimlere hitap ettiðimibiliyorsunuz. Belki de yaþadýðýnýz kenttentaþýnmanýz ve farklý koþullarda yaþamayaalýþmanýz gerekebilir ama destekten yoksunkalmayacaksýnýz, yalnýz olmayacaksýnýz veboþlukta kalmayacaksýnýz. Çünkü biz sizinlebirlikteyiz.

Artýk deðerler dizisini deðiþtirmeninzamaný gelmiþtir. Bu baþlamak için en uygunyýldýr. Ýþletim kelimesi kutsallýktýr çünküiçinizdeki kutsallýðý keþfetmeye baþlýyor-sunuz. Kendi kutsal benliðinizi ne kadar çokgörür ve þefkat aracýlýðý ile sahip olduðunuzgücün ne kadar çok farkýna varýrsanýz,yaþamýnýz o kadar berrak olur, siz o kadardaha uzun yaþarsýnýz. Þimdi artýk gidin, yapýnve olun.

Ve öyledir.

Page 51: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler

DeðerliOkuyucularýmýzSevgi Dünyasý DergimizHaziran 2007 tarihindenbaþlamak üzere yalnýzcaabonelerimize ulaþmaktadýr. Bizlerle olmaya devam etmek istiyorsanýz,Haberleþme Adresi: [email protected] içten sevgilerimizleSevgi Dünyasý

Adý, Soyadý: .....................................................Adres: .....................................................Posta Kodu: .....................................................Ýlçe: .....................................................Ýl: .....................................................Tel: .....................................................2013 yýlý için tek dergi fiyatý: 7.00 TLAbone ücreti: Yurt içi 80 TL

Yurt dýþý 100 TLPosta Çeki No: 10214085 (Sevgi Yayýnlarý) Ýþ Bankasý IBAN:TR77 0006 4000 0011 0180 6837 24

“Lütfen Yeni Yýlda AboneliðiniziYenilemeyiUnutmayýnýz!..”

Page 52: BÝRLÝKTEN KUVVET DOÐARınları.com/arsiv/1405Dergi.pdf · En þaþýrdýðýmýz, en beklemediðimiz üzüntüleri en saygý duyduðumuz, bazen en yakýn hissettiðimiz kiþiler