Upload
bazyli
View
52
Download
0
Embed Size (px)
DESCRIPTION
Beyin Tümörlerinin Patogenezi. Doç. Dr. Ahmet Bekar Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı Bursa. TND 2009- 1. Kanser hemen her dokudan köken alabilen temelde genetik bir olaydır. Kanserin farklı tiplerinde klinik özellikler çok büyük değişikliklere sahip olsa da; - PowerPoint PPT Presentation
Citation preview
Beyin Tümörlerinin Patogenezi
Doç. Dr. Ahmet Bekar
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim DalıBursa
TND 2009-1
Kanserin farklı tiplerinde klinik özellikler çok büyük değişikliklere sahip olsa da;
tüm kanser tiplerindeki ortak özellik kontrolsüz hücre bölünmesi dir.
Kanser hemen her dokudan köken alabilen temelde genetik bir olaydır.
TND 2009-2
Normal hücreler çevreden aldıkları sinyaller doğrultusunda davranışlarını belirlerler.
Normal hücreler; Bölünebilirler Farklılaşabilirler Apoptozis ile ölebilirler
TND 2009-3
Normal erişkinde her gün yaklaşık 350 milyar hücre bölünmesi yaşanır.
Bu bölünmelerden birinde büyüme durdurucu sinyallere cevap vermeyen bir hücre ortaya çıktığında kanser başlayabilir.
TND 2009-4
Genellikle bir hücrenin kanser hücresine tam olarak dönüşebilmesi için birden fazla genetik mutasyonun gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bu bir seri mutasyonun etkilediği genler: Hücre bölünmesiApopitozDNA tamirinde rol alan genlerdir.
TND 2009-5
Kanser hücresi oluştuktan sonra sonsuza kadar bölünebilme özelliği kazanır.
Kanser hücresini sınırlandıran tek etken; Besin kaynaklarının yetersizliği
(muhtemelen konaktaki yeni kan damarlarının gelişimi (angiogenez)
Konağın bağışıklık savunması başlatabilme becerisidir.
TND 2009-6
Normal koşullar altında hücre çoğalması ile programlanmış hücre ölümü (apopitozis) arasında bir denge vardır.
Bazı kanserlerin apopitotik yoldaki önemli bazı genlerin ekspresyonunun yitirilmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir.
TND 2009-7
Kanser hücrelerinin belirgin özellikleri
Hücre çoğalmasında iç ve dış sinyallere bakmazlar
Apopitozise gitmezler Farklılaşma ve yaşlanmadan kaçarlar Genetik instabilite gösterirler Köken aldığı dokudan uzaklaşma isteği
(benign- malign farkı) Metastaz yapabilmesi (Uzak bölgelerde
yaşayabilme ve çoğalabilme özelliği)
TND 2009-8
Morfolojik olarak Kanser hücresinin ayırıcı özellikleri
Artmış mitotik hücre sayısı Hücrelerin doku bariyerlerini aştıklarını
gösteren bulgular Kısmi farklılaşmış veya farklılaşmamış hücre
tiplerinin varlığı Belirgin nukleoluslara sahip hücrelerin
varlığı
TND 2009-9
S
G1
M
G2
Boyut uygun mu?
Besin uygun mu ?
Adhezyon uygun mu?
Harici kontrol noktası R
Hücre büyümesi
Protein sentezi
Go
İstirahat
En son biçimlenme
Mitoz/sitokinez
Mitotik kontrol Noktasıİğ uygun bir araya geldi mi?
Dahili kontrol noktasıDNA replikasyonu tamamlandı mı?
DNA hasarı tamir edildi mi?
DNA sentezi
Kanserin Moleküler yapısını anlamak için kanser hücresinin biyolojisini ve onun bölünme mekanizmasını bilmek gerekmektedir.
TND 2009-10
• Tüm hücresel olaylar çok ciddi denetleme mekanizmalarına tabidir.
TND 2009-11
Hücre siklusunda rol alan önemli kimyasallar.
Protein kinazlar (PK) Siklinler (A,B,C,D ve E) Siklin bağımlı kinazlar (CDK) Siklin Bağımlı kinaz inhibitörler (CDKI) Siklkin ve CDK kompleksleri
TND 2009-12
CDKI lar siklin/CDK komplekslerini inhibe ederler. Bu nedenle hücre siklus proliferasyonunun inhibisyonunda bütünleştirici role sahiptir.
CDKI lar hücre proliferasyonunun frenleridir.
Tüm CDKI lar aday tümör supressör genlerdir.
Ayrıca CDKI lar:Terminal hücre farklılaşmasıDNA replikasyonuApopitoz indüksiyonuHücresel yaşlanma gibi son derece farklı süreçlere de katılması olasıdır.
Bir CDKI ekspresyonunun yitirilmesi hücre açısından yıkıcı sonuçlara neden olabilir. örn: bir CDKI olan p16INK4A nın yitirilmesi ile insandaki birçok kanser arasında ilişki kurulmuştur.
TND 2009-13
Genetik çalışmalar kanserleşmede 3 çeşit gen sınıfının etkili olduğunu
göstermiştir Onkogenler: Proto-onkogenlerin mutasyona
uğramış şekilleridir. Tümör supressor genler:
Tümör supressör genler anti-proliferasyon sinyallerini ve mitoz ve hücre büyümesini baskılayan proteinleri kodlayan genlerdir. Proto-onkogen ve onkogenlerin aksine hücre büyümesi ve bölünmesine negatif yönde etki eden genlerdir.
DNA tamir genleri: DNA hasarının tamir edilemeden birikmesine dolayısıyla yeni mutasyonların oluşmasına neden olacaktır
TND 2009-14
• Bu değişikliklerin %90’ı çevresel etmenler ile meydana gelmektedir.
TND 2009-15
• Vücut hücrelerindeki genlerimizde her gün çeşitli mutasyonlar meydana gelebilmektedir.
Çevresel Faktörler
KANSER TİPİKANSER TİPİ
MesaneMesaneKanKanBeyin Beyin MemeMemeKolonKolonÖzefagusÖzefagusKaraciğerKaraciğerAkciğerAkciğerDalakDalakTiroidTiroid
TND 2009-16
Fiziksel ajanlar LetalKimyasal ajanlar DNA HASARI
Tamir edilirVirüsler Mutasyon
Hücresel fonksiyonlarda
değişiklik
İmmün Sistem tanıyarakİlgili hücreleri yok eder
KANSERTND 2009-17
İNSANDA KANSERE NEDEN OLAN FAKTÖRLER
ÇEVRESEL GENETİK
Çevre Beslenme YaşamKoşulları Biçimi Biçimi
(Alışkanlıklar)
TND 2009-18
Çevresel Faktörler
Yüksek gerilim Baz istasyonları Petrokimya sanayi Çeşitli yapıştırıcılar Cep telefonu Boya sanayisinde kullanılan çeşitli kimyasal
ajanlar Sigara Viruslar (Adenovirus, Herpes virus gibi)
TND 2009-19
Beyin Tümörlerinin Biyolojisi
Beyin Tümör Oluşumu
Hücre Çoğalması ve Programlanmış Hücre Ölümü
İnvazyon
Yeni damar teşekkülü
Tümörün Metastazı
TND 2009-20
Hücre kinetiği açısından beyin benzersizdir.
Nöronlar doğumdan sonra bölünme becerilerini kaybederler.
Glial hücrelerin genellikle inaktif durumda bulundukları ve çok az proliferatif potansiyele sahip oldukları düşünülmektedir.
İnsanlardaki glial tümörlerin belirgin bir proliferasyon potansiyeline sahip oldukları açıkça kanıtlanmıştır.
Normal glial bir hücreyi yüksek proliferasyon kapasitesine sahip bir malign hücre haline getiren olaylar tam olarak bilinmemektedir.
TND 2009-21
Bir tümörün saptanabilecek duruma gelmesi için çapının yaklaşık 1cm (yaklaşık 109 hücre) olması gerekir.
Bölünen hücre oranı’ nın yüksek olduğu dokular diğer dokularla karşılaştırıldığında antikanser ilaçların sitotoksik etkilerine daha duyarlıdır.
Bir tümörde veya normal dokuda bölünen hücrelerin oranına genellikle büyüme fraksiyonu adı verilir. (aktif bölünme siklusunda bulunan hücre fraksiyonu)
Doğal olarak bir neoplazi kitlesinin iki katına çıkması için gereken süre büyüme fraksiyonu ile ters orantılıdır.
TND 2009-22
Gliomlarda büyüme fraksiyonu, işaretleme indeksi (labeling index)ve hücre siklus zamanının önemi kanıtlanmıştır.
Yüksek işaretleme indeksine, yüksek büyüme fraksiyonuna ve kısa hücre siklus zamanlarına sahip olan gliomaların hastanın kısa sürede ölmesine yol açtığı belirlenmiştir.
TND 2009-23
Ki67 indeksi
G1, S, G2 ve M fazlarındaki hücreleri işaretleyebilir. İstirahat halindeki hücreler veya Go hücreler bu antikor tarafından farkedilemezler. Bu nedenle Ki67 malignitenin biyolojik davranışını gösteren objektif bir belirteçtir.
Pek çok çalışmada pozitif hücre sayısının total neoplastik hc sayısına bölünmesi olarak tanımlanan Ki67 skorunun %0-%40 arasında değiştiği ve tümörün histopatolojik malignite grade ile iyi korelasyon gösterdiği belirlenmiştir.
TND 2009-24
KÖK HÜCRE KÖK HÜCRE
p53 fonksiyon kaybı (%65) PDGF ve PDGFR co- ekspresyonu Olig 2 ekspresyonu
EGFR amplifikasyonu (%40) EGFR mutasyonu (%16) MDM2 gen amplifikasyonu (%8-10) MDM2 protein over- ekspresyonu (>%50) P16INK4A (%36) P14ARF delesyonu (%36) PTEN kaybı (%30-40) Olig2 ekspresyonu
Düşük Evreli ASTROSİTOM
Rb mutasyonu (%25) CDK4 gen amplifikasyonu (%15) MDM2 protein over-ekspresyonu (%10) P16INK4A (%4) P14ARF delesyonu (%4)
ANAPLASTİK ASTROSİTOM
PDGFR-alpha gen amplifikasyonu PTEN kaybı (%4)
SEKONDER GLİOBLASTOM PRİMER GLİOBLASTOM
Astrositom’un GBM’e transformasyonu sırasında oluşan moleküler ve genetik lezyonlar
TND 2009-25
Büyüme faktör işaretlerinde en sık görülen genetik defektler; Platelet bağımlı büyüme faktörü (PDGF)ve epidermal büyüme faktörü (EGF)işaret yollarındadır.
EGFR; bir transmembran reseptör tirozin kinazdır.
Reseptör tirozin kinazın aktivasyon işareti; proliferasyonda artış ve apopitozda azalma ile sonuçlanır.
TND 2009-26
P53 bir tümör supressör gendir. Apopitoz sırasında DNA hasarına sellüler cevapta, hücre siklusunun durmasında, ve neovaskülarizasyonda kritik rol oynar. Mutant hücrelerin içinde apopitozu tetikler, hücre
siklusunu durdurur, angiogenezi baskılar.
TND 2009-27
PTEN:Bir tümör supressor gendir.
Mutasyonları ve kayıpları bir çok kanserde tesbit edilir.
Hücre migrasyonu ve invazyonunda rol alan bir fosfataz proteini içerir.
Kromozom lokalizasyonu 10q23 dür. PTEN kaybı özellikle Primer GBM’ de tesbit
edilir.
TND 2009-28
Oligodendrogliom gelişimi süresince ortaya çıkan moleküler ve genetik lezyonlar
CELL OF ORIGIN
Loss-of heterozygosity 1p, 19q
EGFR overexpressionu
PDGF and PDGFR co-expression
p14ARF promoter hypermetilation
Olig2 expression
GRADE II OLIGODENDROGLIOMA
CDK4 amplification
p16INK4a deletion
p14ARF deletion
Rb mutations
P53 protein accumulation
PTEN mutations
Loss-of heterozygosity 10q
GRADE III ANAPLASTIC OLIGODENDROGLIOMA TND 2009-
29
Meningioma gelişimi süresince ortaya çıkan moleküler ve genetik lezyonlar
CELL OF ORIGIN
NF2 mutations /loss of chromosome 22q
Protein 4.1B(DAL-1) loss
Protein 4.1R loss
Progesterone receptor gain (96% meningiomas)
Co-expession of PDGF-beta receptor and PDGF-BB ligands
Co-expression of EGFR and its ligands EGF and TGF-alpha
BENIGN MENINGIOMA
Loss on chromosomal arms 1p, 6q, 10q, 14q, 18q
Amplifications/gains on chromosomal arms 1p, 9q, 12q, 15q, 17q, 20q
Telomerase protein expression (60% meningiomas)
Co-expression of IGFBP2 receptor expression and IGF-II ligand
ATYPICAL MENINGIOMA
Loss on chromosome 9p
Telomerase protein expression (90% meningiomas)
Progesterone recepor loss (40%)
Increased co-expression of PDGF receptors and ligands
PTEN mutations (rare)
CDK deletions (rare)
ANAPLASTIC MENINGIOMATND 2009-30
Metastaz nedir ?
3. Cancer cells reinvade and grow at new location
Blood vessel
1. Cancer cells invade surrounding tissues and vessels
2. Cancer cellsare transported by the circulatorysystem to distant sites
1. Kanser hücreleri çevre dokulara ve damarlara yayılır.
2. Kanser hücreleri dolaşım sistemi ile uzak bölgelere taşınır
3. Kanser hücreleri yeni lokalizasyonda yayılır ve büyür.
Kan damarı
TND 2009-31
Metastaz Angiogenez gerektirir.
Angiogenez
TND 2009-32
Tümör Angiogenezi nedir?
Kan damarı
Büyüyüp yayılabilir tümörKüçük lokalize olmuş tümör
Uyarıcı moleküller
Angiogenez
Büyümenin devam edebilmesi için bir tümör mevcut damardan yeni mikrodamarların gelişmesini uyarmak zorundadır. Angiogenik cevap proteaz sekresyonu, bazal membran oluşumu, endotelial hücre proliferasyonu, kapiller filizlerin ve neovasküler tübül formasyonunu içeren bir biyokimyasal olaylar döngüsü gerektirir. TND 2009-
33
Angiogenez olmaksızın Tümör büyümesi durur
Enjekte edilen CA hücrelerinin büyümesi 1-2 mm sonra durdu.
İzole edilmiş organÖrn:Tiroid bezi
Besleyici solüsyon infüzyonu
Kan damarlarına bağlantı yok
TND 2009-34
Angiogenez ile Tümör büyümesi
Anterior chamber da asılı duran tümör
Tu
mo
r si
ze
Days
Iris
Lens
İris üzerinde büyüyen tümör
Anterior chamber da asılı duran tümör
Korneaİris üzerinde büyüyen tümör
TND 2009-35
Angiogenezi başlatan nedir?
TND 2009-36
Kanser hücresi
Uyarıcı molekül
Tümör hücresi içeren chamber deney hayvanı cilt altına konuldu
Angiogenez
Angiogenez inhibitörleri
TND 2009-37
Yeni Tedavi Seçenekleri
Gen TerapiDeğişmiş genlerin düzeltilmesi (Direkt)İntihar genlerin girişi (İndirekt)
Onkolitik ViroterapiHerpes virusAdeno virusPolio virus
İmmuno terapiSistemik aşılanmaLokal sitokinlerin hedeflenmesiPasif antikor hedefli
Multimodal moleküler Terapiİmmüno gen terapiOnkolitik gen terapiSinerjistik kombinasyon terapisi
TND 2009-38