Ustaları ve gençleriAnadolu buluşturdu

Öğrenci görüşü� Kültürel Etkinlikler Dersi

hakkında ne düşünüyorsu-nuz? 8. SAYFADA

w w w . a h a b e r . a n a d o l u . e d u . t r A N A D O L U Ü N İ V E R S İ T E S İ H A F T A L I K İ L E T İ Ş İ M G A Z E T E S İ S A Y I : 4 8 0 3 1 E K İ M - 6 K A S I M 2 0 0 8

Röportaj�Ramiz Bilgin: “Burada çalışmak-tan gurur duydum.” 7. SAYFADA

Ç‹ZG‹M‹ZAH/Atila Özer

31 Ekim Cuma

KAMPUSTE NELER VAR??

� Ünlü tiyatro adamı Turgut Özak-man, Devlet Konservatuvarı öğren-cileriyle söyleşti. Özakman, “Türki-ye’de ve dünyada birçok sorun var-ken, tiyatro bunların arasında ba-ğımsız bir ada gibi pırıl pırıl ve mut-lu olamaz” dedi. 5. SAYFADA

� Anadolu Üniversitesi, 50. kuruluş yılı kutla-ma programı kapsamında önemli bir projeyedaha imza attı. “Yerler-Yerleştirmeler-Yer De-ğiştirmeler” projesi çerçevesinde Türkiye’nin

alanında başarılı 8 tasarımcısı ile üniversite-mizde tasarım eğitimi alan öğrenciler birarayageldi. Yapılan çalışmalar Eskişehir’in farklı yer-lerinde sergileniyor. 3. SAYFADA

Tiyatro özgürbir ada değil

TurgutÖzakman

Sergi

Sergi

Sergi

Sergi

20.YılındaKristalElma/TürkToplumunaReklamlardanBakmakYer: Atatürk Kültür ve SanatMerkezi FuayeSaat: 16:30ReklamcılarDerneğiveİletişimBilimleriFakültesiHalklaİlişkilerveReklamcılıkBölümü

Genç Pazar

Genç Pazar AçılışYer: Teknopark Zemin KatSaat: 09:00-17:00Çevre Sorunları Uygulamave Araştırma Merkezi

2006-2008 yıllarıarasındaki AnadoluÜniversitesi öğretim

üyeleri tarafındanTÜBİTAK’a sunulan ve

kabul edilen proje sayısı:

44

Niçin Matematik SergisiYer: Cumhuriyet Tarihi MüzesiSaat: 17:30(15 Kasım tarihine kadar açık.)

Eğitim Fakültesi

Bilenler Bilmeyenlere AnlatsınEray Özbek-Cem GünenYer: Eğitim Karikatürleri Müzesi(21 Kasım tarihine kadar açık.)

Saat: 17:30Eğitim Karikatürleri Müzesi

AliTomakGrafikSergisiYer: Kütüphane ve Dokümantas-yon Merkezi Üst Sergi SalonuSaat: 17:30(6 Kasım tarihine kadar açık.)

Güzel Sanatlar Fakültesi

İki ülkenin gençleri aynı sahnede

Mimarlık Haftası’nda tarihe yolculuk

� Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü 2. sınıföğrencileri Mimarlık Haftası kapsamında düzenlenen gezisayesinde Frig Vadisi'inde keyifli bir gün geçirdi. 7. SAYFADA

� 30 Alman ve 30 Türk sanatçıdan oluşan Genç Alman-Türk Filarmoni Or-kestrası (Jungenç) üniversitemizde bir konser verdi. Orkestrada, üniversite-miz Devlet Konservatuvarı’ndan öğrenciler de bulunuyor. 7. SAYFADA

Sahibi: Rektör Prof. Dr. Fevzi SÜRMELİfsurmeli@anadolu.edu.tr

Genel Yayın Yönetmeni: Prof. Dr. Ö. Zühtü ALTANzaltan@anadolu.edu.tr

Medya Merkezi Koordinatörü: Prof. Dr. A. Murat VURALmuratvural@anadolu.edu.tr

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Doç. Dr. Erkan YÜKSELeyuksel@anadolu.edu.tr

Yayın Koordinatörü: Uzman Ufuk TOZELİKutozelik@anadolu.edu.tr

Editörler: Araş. Gör. Çağdaş CEYHAN, Araş. Gör. Pelin ÖGÜT,Araş. Gör. Onur BEKİROĞLU, Murat TOPAL

Görsel Yönetmenler: Yard. Doç. Dr. Sibel ONURSOY,Öğr. Gör. Cemalettin YILDIZ

Tasarım Grubu Koordinatörü: Burcu ÜÇOKANADOLU HABER

Telefon: (222) 335 05 80 - 1790 Fax: (222) 330 74 40e-mail: haber@anadolu.edu.tr

Haber Merkezi: (222) 335 05 80 - 24 96 - 24 97

Yıl: 10 Sayı: 480Cuma günleri yayımlanır

Anadolu Üniversitesi Basımevi’nde 5000 adet basılmıştırYayın Türü: Yerel süreli yayınBas›m tarihi: 31 Ekim 2008

ISSN 1302-0005

� Anadolu Üniversitesi BedenEğitimi ve Spor Yüksekokulu(BESYO) Öğretim Üyesi Yard.Doç. Dr. Hayri Ertan Pekin Olim-piyatları öncesinde düzenlenenOlimpiyat Oyunları Öncesi SporBilimleri Kongresi’nde bir bildi-ri sundu. Yard. Doç. Dr. Ertan, 5-7 Ağustos tarihleri arasında dü-zenlenen kongreye “Olimpik Ok-çularda Omuz ve Sırt BölgesiKasların Aktivasyon Stratejileri”adlı çalışmasıyla katıldı. Araştır-masında kasların kasılma vegevşemesinin nasıl gerçekleşti-ğini inceleyen Yard. Doç. Dr.

Hayri Ertan çalışmasında pro-fesyonel sporcular ile amatörsporcular arasındaki farklarıgözlemlediğini belirtti: “Aslındayaptığımız her hareket mutlakabir kasın kasılıp, diğerinin gev-şemesiyle meydana gelir. İyi birsporcuda bir kas kasılırken öte-ki kas çok rahat gevşeyebiliyor.Ancak spora yeni başlamış olanamatör kişilerde bir kas kasılır-ken diğeri de kasılabiliyor. Eki-bimiz ile yaptığımız çalışmalar-da kasların nasıl kasılıp gevşedi-ğini inceliyoruz. Araştırmamlaüst düzey sporcularda kassal

kasılma ve gevşeme reaksiyon-ları, onunla ilgili stratejiler na-sıldır onları tanımlamaya çalışı-yorum.” Kongrede Türkiye’deyaptıkları çalışmalardan da ör-nekler sunduklarını söyleyenErtan, organizasyonun çok ba-şarılı ve keyifli geçtiğini dile ge-tirdi. Yard. Doç. Dr. Hayri Ertanörnek çalışmalar hakkında şubilgileri verdi: “Bu konuda yap-tığımız birkaç farklı çalışma var.Okçuluk dalında Türkiye’dekimilli takım sporcuları ve Almanmilli takımında çalışan sporcu-lar ile çalıştık. Bunun yanı sıra

futbol takımlarından ölçümleraldık. Futbol takımlarında hare-ketin oluşumunun nasıl olduğu-nu görüntülerle tanımlamayaçalıştık. Ayrıca bayan voleybol-culardan görüntüler aldık. Yap-tığımız araştırmalarda amacı-mız üst düzey sporcularda el-de edilen bulguların nelerolduğunu tanımlamak vealt düzeydeki sporcularlakarşılaştırmak oldu. Buanlamda iyi sporcuyuönce çok iyi tanımla-yıp, amatör sporcula-rın o şekilde yetişti-

r i lmesi -ni sağla-mak is-tedik.

AnadoluHaberEditör: Araş. Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Ali Emre DİNGİL2 A K A D E M İ K Ç A L I Ş M A L A R

� Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakül-tesi Alman Dili Eğitimi Anabilim DalıÖğretimÜyesiProf.Dr.KadriyeÖztürk26-30 Ağustos 2008 tarihleri arasındaJaponya’nın Kanazawa kentinde dü-zenlenen “Kültürel Geçişlilik, Yeni Açı-lımlar Işığındaki Kimlikler” başlıklı As-ya Germanistler Sempozyumu’nda,“Fremdbilder in der Deutschsprachi-gen Postkolonialen Literatur” (KoloniSonrası Alman Edebiyatında Yabancıİmgeleri) konulu bir bildiri sundu.Prof. Dr. Kadriye Öztürk, “Koloni Son-rası Alman Edebiyatında Yabancı İm-geleri” konulu bildirisinde, I. DünyaSavaşı döneminden başlayarak ba-ğımsızlıklarını kazanan koloni ülkele-rinin hakkında yazılmış kaynaklar ve1970’lerde koloni sonrası ile ilgili ya-zılmış edebiyat kuramlarının ışığında“Kolonisonrasını”konualanAlmancayazılmış edebiyat eserlerindeki “ya-bancı imgelerini” inceledi. Helge Tim-merberg’in “Shiva Moon. Eine ReisedurchIndien (2006) (ShivaMoon.Hin-distan‘da bir gezi) eserine yabancı im-geleri açısından bakan Prof. Dr. Kadri-

ye Öztürk, eserde anlatılan Hindistanimgesinin olumsuz olduğunu ve Ben-Anlatıcısı açısından bir Avrupalı bakışaçısıyla değerlendirildiğini, bu anlam-daHindistan’ınpis,düzensiz,kaosya-şanan ve belirgin gelir seviyesi farklı-lıklarının görüldüğü bir yer olduğunusöyledi.Prof.Dr.KadriyeÖztürk,buül-kenin artık ruhun arındığı bir yer ol-maktan çok, ruh arındırmanın ticare-te döküldüğü, çevre kirliliğinin ve suy-la bulaşıcı hastalıkların yaşandığı vekolonistlerin dilinin konuşulduğu, fa-kat kolonist düşünce ve felsefenin an-laşılmadığı bir yer olarak görüldüğü-nü ifade etti. Helge Timmerberg’in“Shiva Moon. Eine Reise durch Indien(2006) (Shiva Moon. Hindistan‘da birgezi) eserinin yanısıra Hans ChristopfBuch’un “Standort Bananenrepublik.Streifzüge durch die postkolonialeWelt (2004)” (Konumuz Muz Cumhu-riyeti. Postkoloniyal Dünya ArasındaBir Seyir) adlı eserini de yine yabancıimgeleri açısından inceleyen Prof. Dr.Kadriye Öztürk, Buch’un, koloni son-rası bütün şehir ve ülkeleri anlattığı

belgesel niteliğindeki eserinde “ya-bancı”ya Batılı bakış açısıyla yaklaş-masına karşılık, büyükannesinin birkoloni ülkesinden (Haiti) olması nede-niyle koloni sonrası olaylara yaklaşı-mının Timmerberg’den farklılık gös-terdiğini söyledi. Prof. Dr. Öztürk fark-lılıklarışuşekildeifadeetti:Sudan,Çin,Japonya, Haiti, Arjantin, Kutuplar veAfganistan gibi birçok ülkenin kolonisonrası durumlarının anlatıldığı Tim-merberg'ineserinde,kolonisonrasıül-ke ve şehirler teknoloji ile tanışmanıngetirdiği birçevre düşmanlığı ve kirlili-ği, terörist olaylar ve kaos içindedirler.Çoğunda etnik köken sorunu çözüle-memiş insanların düşmanca duygu-larıkolonileşmegibibüyüktarihiolay-lar sonrası bile düzelmemiştir. Sonuç-ta “yabancı imgeleri” koloni öncesin-de uzak ülkeler hakkında oluşturulanönyargı, yabancıyı kötü olarak gör-mekgibi temelleredayanırken,kolonisonrası postmodern çağda yine dü-zelmemiş ve hatta “yabancı” ve “öz”olan arasında gerçek ve kurgusal sı-nırlar keskinleşmiştir.”

� Anadolu Üniversitesi Fen FakültesiBiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Merih Kıvanç, Evrim Yapıcıyla bir-likte hazırladığı “Kefirden İzole EdilenFarklı Laktik Asit Bakterileri Strainleri-nin Antimikrobiyal Aktivitesi” başlıklıbildirisini, 12. Uluslararası MikrobiyalEkoloji Sempozyumu’nda 17-22 Ağus-tos tarihlerinde Avustralya’nın Carinskentinde sundu. Bu içeceğin tadınınayrana benzediğini söyleyen Prof. Dr.Merih Kıvanç, ayrandan farklı olması-nın sebebini her ikisinin farklı bakteri-lere sahip olması olarak açıkladı veşunları söyledi: “Kefirin ayrandan veyoğurttan farklı olma sebebi olarakbakterileri gösterdik; çünkü yoğurttakibakterilerin yapışma özelliği yoktur.Kefirdebulunanbakteriler isebağırsaksistemi içerisine absorbe olabilmeözelliğine sahiptir. Böylece sağlığa olanyararı daha fazladır.” Günümüzde ke-firin oldukça revaçta olduğunu ve bi-zim geleneksel içeceğimiz olduğunudile getiren Kıvanç, kefirin sağlıkla olanilişkilerinin ortaya konması bakımın-dan son yıllarda daha fazla üzerinde

durulmaya başlandığını ifade etti. Kı-vanç, kefirin sağlığa olan yararını şöyleözetledi: “Yararlı bakteriler ve mayalaryanında, kefir vücudun iyileşmesineve bakımına yardımcı olan minerallerve temel aminoasitleri ( proteinlerioluşturan temel yapı taşlarını ) içer-mektedir. Kefir sinir sitemi açısındanoldukça önemli olan kalsiyum ve mag-nezyum minerallerini içerir”. Kıvanç,kefirin probiyotik ( vücudu zararlı bak-terilerden koruyan dost bakteriler) içe-ren bir içecek olduğunu dile getirdi. Pi-yasada satılan kefirler ile evde yapılankefirleri izole ederek probiyotik özellik-leriniaraştırmayıamaçladıklarını ifadeeden Kıvanç çalışmasıyla ilgili olarakda şunları söyledi: “100 adet bakteri-nin çeşitli tekniklerle tanımlamasınıyaptık ve bu bakterilerin vücuda olanyararlı etkilerini ortaya koyduk. Karna-bahar tanelerine benzeyen kefir tane-lerini sütün içine koyarak yoğurt kıva-mına gelene kadar mayalanmasınısağladık. Daha sonra süzerek kefir ta-nelerini aldık ve geride kalan kısım içil-meye hazır hale gelmiş oldu”.

Alman Edebiyatı'ndayabancı imgeleri

Dost bakteriler“Kefir”de buluştu

Prof. Dr. Merih KıvançProf. Dr. Kadriye Öztürk

Yard. Doç. Dr. Hayri Ertan

Kassal aktivasyonlar başarının göstergesi

AnadoluHaberEditör: Uzm. Ufuk TÖZELİK

Tasarım: Burcu ÜÇOKH A B E R 3KAMPUSTE NELER VAR??

Gençler ve ustalar bir araya geldi

Maide Bolel Huzurevi ZiyaretiYer: MaideBolelHuzureviSaat: 13:30GönüllüToplumsalHizmetlerKulübü

Gezi

2 Kasım Pazar

"Sizinkiler" Çocuk MüzikaliYer: SinemaAnadoluSaat: 11:00 14:00BKMOranizasyon

Tiyatro

"Toplum Liderleri Geliyor"Yer: KongreMerkeziKırmızıSalonSaat: 09:30-17:00EskişehirRotaryKulübü

Seminer

2008 Peak Lenin TırmanışDia GösterisiYer: KongreMerkeziKırmızıSalonSaat: 16:00-17:30DoğaSporlarıKulübü

Dia Gösterileri

4 Kasım Salı

Tiyatro

31 Ekim Cuma

Panel

Tiyatro

Bolu - Abant GezisiYer: KütüphaneÖnüAltKapıGirişi, İİBFKantinTurizmveGeziKulübü

Gezi

1 Kasım Cumartesi

Mühendislik MimarlıkFakültesi Mezunlar BuluşmasıYer: İki Eylül KampusüSaat: 14:00Mühendislik Mimarlık Fak.

Toplantı

80. Yıl Halis Toprak ÇocukYuvası ZiyaretiYer: HalisToprakÇocukYuvasıSaat: 13:30GönüllüToplumsalHizmetlerKulübü

Gezi

Ben AnadoluYer: AtatürkKültürveSanatMerkeziOdaTiyatrosuSalonuSaat: 19:00-21:00TiyatroAnadolu

Medya ve SporYer:Kongre MerkeziSalon AnadoluSaat: 14:30-17:00İletişimBilimleriFakültesi

Ben AnadoluYer: AtatürkKültürveSanatMerkeziOdaTiyatrosuSalonuSaat: 19:00-21:00TiyatroAnadolu

GÜVEN AKYAYLA� Anadolu Üniversitesi, 50. yıl kut-lama etkinlikleri içinde yer alan vetoplumun sanata, kültüre ve tasarı-ma karşı bilinç ve duyarlılığının art-tırılmasına katkıda bulunmak ama-cıyla düzenlenen “Yerler - Yerleştir-meler - Yer Değiştirmeler” projesi,Türkiye’nin alanında başarılı tasa-rımcıları ile genç tasarımcıları bira-raya getirdi.

8 Alanda 8 Uzman

Projede canlandırma, cam tasarı-mı, endüstriyel tasarım, grafik tasa-rım, iç mimarlık, moda tasarımı, mi-marlık ve seramik tasarımı disiplinle-rinde uzman 8 tasarımcı ve üniversi-temizde eğitim gören 64 tasarım öğ-rencisi bir araya geldi.

Projenin uygulama sürecinde öğ-renciler, canlandırmada Tan Oral,cam tasarımında Yasemin Aslan Ba-kiri, endüstriyel tasarımda Kunter Şe-kercioğlu, grafik tasarımda Umut Sü-düak, iç mimarlıkta İsmail Öklügil,moda tasarımında Arzu Kaprol, mi-marlıkta Hasan Özbay ve seramik ta-sarımında Prof. Beril Anılmert olmaküzere 8 farklı disiplinde ulusal ve

uluslararası başarıya sahip tasarım-cılar ile çalışma olanağı buldular.

Hayatın İçinde

Anadolu Üniversitesi atölyelerin-de üretilen tasarım projeleri, kenteyerleştirilerek üniversite ile kentin,eğitim ile yaşamın birlikteliği sergi-lendi. Proje kapsamında iki aylık ta-sarım ve üretim sonucunda ortayaçıkan eserler,Salon 2003’teyapılan kok-teylle tanıtıldı.

Proje sunu-mu toplantı-sında konuşanEndüstr iye lSanatlar Yük-sek Okulu Mü-dürü Doç. Dr.Yelda Uçkan,projenin ger-çekleşmesi sü-resince üniver-sitemizin “Ha-yatın İçinde” yaklaşımından yolaçıktıklarını ifade etti. Projeyle kentile üniversiteyi, hoca ile öğrenciyi,profesyonel ile tasarımcı adayını,

deneyim ve birikimini bir araya ge-tirmeyi amaçladıklarını kaydedenDoç. Dr. Uçkan, “Projenin hayatageçmesinde ve bugünlere gelmesin-

de destek olan herkese çok teşekkürediyorum” dedi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. ÖmerZühtü Altan da “İster mühendis, is-ter ekonomist, ister hukuk adamıolun, meslek formasyonlarını an-cak kişinin ardındaki entelektüelkimlik, kişilik daha da değerli kılar”şeklinde konuştu. Geleceği, gelecekiçin hazırlıklı olanların yönlendire-ceğini ve bu nedenle Anadolu Üni-versitesi olarak öğrencileri her alan-da geleceğe hazırlamayı amaçladık-larını vurgulayan Prof. Dr. Altan, sa-natsal, bilimsel, kültürel etkinlikleresürekli önem veren bir üniversiteolduklarını söyledi.

Adalar Espark

Espark

Odunpazarı

Projenin sunumu amacıyla yapılan toplantıda, Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Ömer Zühtü Altan katkıda bulunan tasarımcılara teşekkür plaketi verdi.

Çarşı A

Espark

Eserler Eskişehir’in belli başlımerkezlerinde sergileniyor.

H A B E R AnadoluHaberEditör: Uzm. Ufuk TOZELİKTasarım: Burcu ÜÇOK4

Reklamcıların gözünden Türk toplumu

Sorunlara bilimsel çözüm arıyoruzZAFER ALEMDAR/KEREM KOSOVA� Anadolu Üniversitesi AçıköğretimFakültesi Okulöncesi ve İngilizce Öğ-retmenliği Lisans Programları Uygu-lama Dersleri Tanıtım ve Bilgilendir-me toplantısı, 20-21 Ekim günlerindeKongre Merkezi Kırmızı Salon’da ger-çekleştirildi. İki gün süren toplantıya81 ilden 84 il koordinatörü, Milli Eği-tim Bakanlığı ve Anadolu Üniversite-si’nden temsilciler katıldı.

Sosyal Sorumluluk

Toplantıların açılış konuşmasınıAnadolu Üniversitesi Rektör Yardım-cısı Prof. Dr. Nazmi Ulutak yaptı. Üni-versitelerin sosyal sorumluluk misyo-nunu vurgulayan Prof. Dr. Ulutak,“Üniversiteler içinde bulunduğu top-lumun sorunları ile yakından ilgile-nerek sosyal sorumluluk görevleriniyerine getiren ve bu alanda faaliyetgösteren kurumlar olmak durumun-dadır. Anadolu Üniversitesi bu anla-

yışı özümseyerek toplumsal ve sosyalsorumluluklarının bilinci ile kurulu-şundan bu yana 50 yıldır sahip oldu-ğu misyonla içinde bulunduğu toplu-mun sorunlarına duyarlı bir şekildeyaklaşmakta ve bu sorunlara bilimyoluyla çözümler aramaktadır” şek-linde konuştu.

Eğitimin Kalitesini Artırmak

Daha aydınlık, çağdaş ve yenilikçibir topluma giden yolda en temeltaşlardan biri olan öğretmenlerinyetiştirilmesi konusunda önemledurulması gerektiğine dikkat çekenProf. Dr. Ulutak, şunları söyledi: “Eği-tim kalitesinin arttırılması ancak veancak istenilen sayıda nitelikli öğret-menlerin yetiştirilmesi ile mümkün-dür. İşte bu noktada Milli Eğitim Ba-kanlığı ile üniversitemiz arasındaöğretmen yetiştirmeye yönelik işbir-liği büyük önem taşımaktadır. Ön-celik özellikle öğretmen ihtiyacının

oldukça yoğun olarak yaşandığı İn-gilizce ve Okulöncesi Öğretmenliğiprogramlarına verilmiş, Milli EğitimBakanlığı ile üniversitemiz arasında-ki temelleri 2002 yılında oluşturul-muştur. 2002 yılından bu yana ikitarafın da özverili çalışmaları ile de-vam eden bu işbirliği, öğretmen açı-ğının kapatılmasında stratejik biröneme sahiptir. Söz konusu öğretimprogramları ile yetiştirilen öğret-menlerimizin Türk eğitim sistemin-deki nicelik olarak artışı yadsınama-yacak bir düzeye ulaşmıştır.”

Önemli Bir Proje

Milli Eğitim Bakanlığı adına konu-şan Öğretmen Yetiştirme ve EğitimiGenel Müdürlüğü Daire Başkanı HalilAltınok, proje kapsamında düzenli, di-siplinli ve kaliteden ödün vermedenyapılan çalışmalar için Anadolu Üni-versitesi’ne teşekkür etti.

Düzenlenen toplantılar hakkında

bilgi veren Milli Eğitim Bakanlığı Öğ-retmen Yetiştirme ve Eğitim GenelMüdürü Ömer Balıbey de bu proje-ye ve toplantılara Milli Eğitim Ba-kanlığı’nın oldukça önem verdiğinedeğinerek, “Öğretmen YetiştirmeGenel Müdürlüğü, Personel GenelMüdürlüğü, Okul Öncesi Genel Mü-dürlüğü ve İlköğretim Genel Müdür-lüğü olarak bu toplantıya geldik. Bizburada bakanlığımızı dört genelmüdürlükle temsil ediyoruz. Dörtgenel müdürün burada olması dabakanlık olarak bu projeye verdiği-miz önemi gösteriyor” dedi.

Açıköğretim Fakültesi Dekan Yar-dımcısı Prof. Dr. Aydın Ziya Özgürise “Biz her öğretim yılı başında üni-versitemizin bu programlarındaokuyan öğrencilerin uygulama ders-lerinin Türkiye genelinde bütün il-lerde planlanması için Milli EğitimBakanlığı ile ortak bir çalışma ger-çekleştiriyoruz” şeklinde konuştu.

Tanıtım ve Bilgilendirme toplantısına 81 ilden 84 il koordinatörü,Milli Eğitim Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi’nden temsilciler katıldı.

HAN�FE KANAL�ReklamcılarDerneğive İletişimBi-limleri Fakültesi Halkla İlişkiler veReklamcılık Bölümü’nün katkılarıiledüzenlenen“20.YılındaKristalEl-ma/Türk Toplumuna ReklamlardanBakmak” adlı sergi, 23 Ekim’de Ata-türk Kültür ve Sanat Merkezi Fuaye-si’nde meraklıları ile buluştu.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. ÖmerZühtü Altan, Reklamcılık Vakfı Ko-ordinatörü Fisun Bargu Soner, rek-lamcı Meltem Vardar, Reklamcılıkve Halkla İlişkiler Bölüm BaşkanıDoç. Dr. Ferruh Uztuğ ve bölümünöğretim üyelerinin katıldığı sergi,23-31 Ekim tarihleri arasında gezi-lebilecek.

Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bö-lümüBaşkanıDoç.Dr.FerruhUztuğ,“Bu sergi, Reklamcılık Derneği veAnadolu Üniversitesi İletişim Bilim-leri Fakültesi’nin ortaklaşa düzenle-diğibirorganizasyon.Önemişu:Ger-çekten Reklamcılar Derneği, reklamsektörünün içinde çok uzun yıllardırvar olmuş bir sivil toplum örgütü vebiz sektörle ilişkilerimizi olabildiğin-ce çok sıcak ve yakın tutuyoruz: He-pimiz kabul edelim ki, İstanbul mer-kezli dönen bir sektör iletişim sektö-

rü. Dolayısıyla onların da akıllarınailk gelen üniversitelerden biri Ana-dolu Üniversitesi oluyor. Bu açıdanReklamcılar Derneği, ReklamcılıkVakfı ve sektörle ilişkilerimiz açısın-dan bu sergi buraya kadar yapagel-diğimiz birçok aşamadan bir diğeri-ni oluşturuyor. Sergiye gelirsek, ser-ginin ilginç bir özelliği var. Reklamcı-lık gözünden Türk toplumuna bakı-yor. Bu tarafıyla da tüm sosyal bi-limleri ilgilendiren bir sergi. Çünküsosyoloji bölümü başta olmak üzeretüm sosyal bilimler Türkiye’yi an-lamlandırmakistiyor.Dolayısıylabu-na reklamcılık penceresinden bak-mayı deneyen bir sergi.”

Reklamcılık Vakfı KoordinatörüFisun Bargu Soner de “Reklam top-lumsal, kültürel, sosyal konularlaçok iç içe bir bilim. Bu sergi de zatenbunu anlatıyor. Türkiye’nin geçirdi-ği bütün değişimler ve gelişmeler,reklam yansımalarıyla kendini çoknet belli ediyor. Yapılan reklam işle-rinin daha nitelikli ve evrensel halegeldiğini tabii söylemek mümkün.Bununla birlikte bir yandan baktığı-mızda da dönemin toplumsal, kül-türel etkileri tamamen reklamlarayansımış. Hatta önünde gitmiş, ba-zen de kendisi ön ayak olmuş top-lumsal ve kültürel değerler üzerin-deki değişimlere” diye konuştu.

Sergi, Anadolu Üniversitesi ile ReklamcılarDerneği’nin işbirliğiyle hayata geçirildi.

� Türkiye’de 45 üniversitede dü-zenlenmesi planlanan TuruncuŞapkalılar Projesi’nin bir durağıda Anadolu Üniversitesi olacak.Kasım ayında başlaması plana-nan proje kapsamında yapıla-caklar ve projenin amaçları iseşöyle: Her üniversiteden 30 öğ-renciye kariyer geliştirme danış-manları tarafından “Kariyer Koç-luğu” eğitimi verilecek. Bu eğiti-mi alan öğrencilerin, eğitim al-mamış öğrencilere başarılı koç-luk yaptığı denetlendikten sonrasertifikaları verilecek. Bu süreçteüniversiteler Turuncu ŞapkalarKaravanı ile ziyaret edilecek vesüper vizyon desteği sağlanacak.Farklı üniversitelerde birer günsürecek sektör zirveleri düzenle-necek. Sektöre yön veren firma-larla ve tanınmış iş adamlarıyladüzenlenecek oturumlarda öğ-rencilerin sektörü ve sektörünbüyük oyuncularını tanımasısağlanacak. Öğrencilere kariyerimkânları sunulacak.

Kariyerkoçluğueğitimi fırsatı

� Ünlü heykeltıraş Remzi Savaş’ın2000’li yılların başından itibarenmeydana getirdiği eserlerden olu-şan “Dünden Bugünden” isimli hey-kel sergisi, 23 Ekim Perşembe günüüniversitemiz Kütüphane ve Dokü-mantasyon Merkezi Alt Sergi Salo-nu’nda açıldı.

Sergilenen eserlerin yükseldiği te-melin aslen düşsellik ve sembolikanlatımlar olduğunu belirten Savaş,“Daha çok gerçeküstü yaklaşımlarbazı eserlerimde görülebilir. Bu du-rum öyle olması gerektiği için değil,kendiliğinden meydana geliyor.Eserlerimiz biraz da kendimizin iz-düşümü oluyor” dedi. Eserlerin hi-kâyelerini anlatmanın pek mümkünolmadığına ve isimlerin de bazıeserleri açıklamakta yetersiz kaldığı-na değinen Savaş, “Bazen eserlerebir ad koyarsınız ve koyduğumuzad hiçbir zaman eserlerimizi tanım-lamaya yetmez” şeklinde konuştu.

Remzi Savaş’ın sergisi, 6 KasımPerşembe gününe kadar görülebilir.

Remzi Savaşile “DündenBugünden”

Remzi Savaş

�Sinema Kulübü film gösterimleri-ne Amerikalı bağımsız yönetmenJim Jarmusch’un filmleriyle başladı.23-24 Ekim tarihlerinde Kongre Mer-kezi Kırmızı Salon’da gerçekleşengösterimlerde, yönetmenin Nighton earth, Broken flowers, Dead man,Strangers than paradise ve Coffeeand Cigarettes adlı yapıtları sinema-severlerle buluştu.

Sinema Kulübü Başkan Yardım-cısı Candaş İnceer, unutulmayayüz tutmuş bağımsız yönetmenleritanıtmak amacıyla Jim Jarmusch’useçtiklerini söyledi. Geçtiğimiz yıl“Yüzüklerin Efendisi” üçlemesiylesinema izleyicisinden yoğun ilgi gö-ren seri gösterimlerine bu yıl dadevam edeceklerini söyleyen İnce-er, 20-21-22 Kasım tarihlerindeGeleceğe Dönüş (Back To Future)ya da Matrix üçlemelerinden birinigöstereceklerini belirtti.

Önümüzdeki dönemde yapmayıplanladıkları etkinlikler hakkında dabilgi veren İnceer, “22-27 Aralık ta-rihlerinde palto film günleri çerçeve-sinde 35 mm bağımsız filmleri sine-maseverler ile buluşturmayı planlı-yoruz” dedi.

Sinema Kulübügösterimlerebaşladı

H A B E R Editör: Araş. Gör. Onur BEKİROĞLUTasarım: Bahadır AYHAN 5AnadoluHaber

BİLİM ve TEKNOLOJİAli Emre Dingil

Selobant İle X-ray Üretilebiliyor

� Bilim insanları, günlük hayattakağıt yapıştırmak gibi basit işleriçin kullanılan selobant (seloteyp,skoçbant) için yeni bir kullanım sa-hasını keşfettiler. Sovyet bilim in-sanlarının 1950’lerde yaptığı araş-tırmalardan yola çıkan UCLA (Kali-forniya Los Angeles Üniversitesi)araştırmacıları, saniyede 3 santi-metre hızla soyulan selobantınröntgen ışını olarak bilinen X-rayüretebildiğini ortaya çıkardı. Bir va-kum çemberi içerisinde saniyede 3santimetre hızla soyulacak şekildekurdukları seloteyp mekanizmasın-dan X-ray demetleri elde edebilenaraştırmacılar, geliştirdikleri teknik-le insan başparmağının röntgeniniçekmeyi başardılar. Bilim insanları,X ışınlarını ortaya çıkaran etkeninne olduğunun anlaşılması duru-munda, günümüzde röntgen çeki-mi için kullanılan ve tıp görevlilerinibüyük tehlike altına sokan nükleerteknolojiler ile gerçekleştirilen iş-lemlerin daha tehlikesiz şekilde ya-pılması amacıyla tekniğin geliştirile-bileceğini açıkladılar.

Ultra İnce BilgisayarlaraÖzel Soğutma

� Dizüstü bilgisayarların tasarımları-nın incelmesinin önündeki en büyükengellerden biri, Intel’in açıkladığı yenisoğutma teknolojisiyle kaldırılıyor. Fir-manın ultra ince dizüstü bilgisayarlariçin geliştirdiği yeni teknoloji, bilgisa-yarların tasarımını daha da inceltebi-lir. Günümüzde bilgisayarların tama-mı kasanın içinde kalan bileşenlerinyüksek ısılara ulaşmasını engellemekiçin tasarlanan fanlı ya da su soğut-ması ile soğutuluyor, uygun olan par-çalarda ise pasif soğutma tekniklerikullanılıyor. Intel’in geliştirdiği laminer(katmanlı) jet teknolojisi ise bilgisayarkasasını içten soğutmak yerine, kasa-nın dış yüzeyinin soğutulmasıyla farklıbir çözüm ortaya koyuyor.

Kablolu Klavyeler de Güvenli Değil

� İsviçreli araştırmacıların yaptığı birçalışma, kablosuz klavyelerden sonrakablolu klavyelerin de yaydıkları elek-tromanyetik dalgalar sayesinde kulla-

nanların yazdı-ğı kelime-lerin de-şifre edi-lebildiği-ni göste-riyor.

Araştırmacıların PS/2 ve USB bağlan-tısına sahip klavyeler ile gerçekleştir-dikleri deneyler, bankamatik klavyele-ri gibi deşifre edildiği zaman büyüksorunlar yaratabilecek verilerin girildi-ği klavyelerin de tehlike altında oldu-ğunu gösteriyor.

Dil bilmek sorunlarınçözümüne katkı sağlar

�“Mimarlık Haftası 2008” etkinliğikapsamında Mimarlık bölümü öğren-cilerine yönelik gerçekleştirilen “Mi-marlık Mesleği Üzerine Konuşmalar VeVideo Gösterimi” isimli ders, 21 Ekimgünü Mimarlık Bölümü Genel TasarımStüdyosu’nda yapıldı.

Prof. Dr. Ruşen Yamaçlı ve Doç. Dr.Leyla Y. Tokman’ın önderliğinde yürü-tülen etkinlikte ağırlıklı olarak mimar-lık mesleğinin eğitim sürecinin işlerliğive içeriği konusunda bilgi verildi.

Mimar Sinan Üniversitesi MimarlıkFakültesi öğretim üyesi Prof. NurselOnat’ın mimarlık mesleği üzerine yap-tığı konuşmasından önemli kesitlerledesteklenen ders, öğrenciler tarafın-dan ilgiyle izlendi.

Mimarlığın akıl, zeka işi olduğunu,yeteneğe dayalı olmadığını vurgulayanProf. Nursel Onat, mimarlık mesleğini,elini aklının kontrolünde kullanabilenkişilerin yaptığı yapı olarak tanımladı.

Mimarlıkta Öğrenmek

Mimarlık eğitimini farklı kılan nok-tanın, orta öğretim sürecinde mesle-ğe ilişkin ön eğitim alınmadan üni-versitede ilk bilgilere ulaşılmaya baş-lanması olduğunu belirten Onat, mi-marlık eğitiminde öğrenmenin, öğre-nilenleri ayrıştırma, bilme ve sonucavarma işi olduğunu söyledi. Prof.Onat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mi-marlık eğitimindeki temel hedef, mi-mari projeyi yapabilmeyi öğrenmek-tir. Bu eğitimde öğrenme, öğrencininiçindekini keşfetme ve onu açığa çı-karma sürecidir.”

Mimarlığın kalıcı olduğuna dikkatçeken Prof. Dr. Ruşen Yamaçlı da kalı-cılığın, uygarlığın ve insanların yaşamdöngüsünün mimarlığın içinde var ol-duğunu ifade etti.

� Mühendislik ve Mimarlık Fakülte-si tarafından düzenlenen MimarlıkHaftası etkinlikleri kapsamında 22Ekim günü belgesel film gösterimigerçekleştirildi.

“İletişim Bilimleri Fakültesi Öğ-rencileri Gözüyle Mimarlık” temalıbelgesel film gösterimi, İletişim Bi-limleri Fakültesi öğretim üyesi Yard.Doç. Dr. Hakan Uğurlu ve İletişimBilimleri Fakültesi öğrencilerinindesteği sağlanarak, Mimarlık Bölü-mü Temel Tasarım Stüdyosu’ndagerçekleştirildi.

Mimarlık Bölümü öğrencilerininyoğun katılımı ile gerçekleştirilenetkinlik, “Arada Kalmış İstanbul”,“Taşın Suretleri”, “Taş Miras” ile“Pessinus ve Siyah Hanım” adlı dörtkısa belgesel filmden oluştu. Ayrıcaöğrenciler arasında her belgeselinardından sunulan konu hakkındasohbetler yapıldı.

İletişimcigözüylemimarlık

Mimarlıküzerinekonuşmalar

EREN EK�N ERCAN� Endüstriyel Sanatlar Yüksek-okulu 22 Ekim Çarşamba günüünlü mobilya tasarımcısı AdnanSerbest’i öğrencilerle bir araya ge-tirdi. Geleceğin tasarımcılarıylabuluşan Serbest, deneyimlerini vegeleceğe yönelik planlarını öğren-cilerle paylaştı.

Öğüt vermekten hoşlanmadığı-

nı, gençlerle sohbet etmeyi tercihettiğinidilegetirenAdnanSerbest,öğrencilere öğrenim hayatları so-na erdiği zaman bile üniversiteyleilişkilerini kesmemelerini ve sivilbir örgütlenme içinde olmaları ge-rektiğini söyledi.

Bir heyecanın ve bunun sürek-liliğinin çok önemli olduğunu vur-gulayan ünlü tasarımcı Serbest,

ancak bu şekil-de kişininkendini ye-nileyebilece-ğini ve bir du-ruş ortaya ko-yabileceğinidi-le getirdi.

Üniversitenizle ilişkinizi devam ettirin

Adnan Serbest

ZAFER ALEMDAR�Ünlü tiyatro adamı ve yazar Tur-gut Özakman, 20 Ekim günü Dev-let Konservatuvarı Sahne SanatlarıBölümü Uygulama Sahnesi’ndeöğrencilerle bir araya geldi. Büyükilgi gören söyleşide Özakman, öğ-rencilerle anılarını ve deneyimleri-ni paylaştı.

Tiyatro sanatı hakkında konuşanÖzakman, “Türkiye’de ve dünyadabirçoksorunvarkentiyatrobunların

arasında bağımsız bir ada gibi pırılpırıl ve mutlu olamaz. Onun da ak-saklığı olurama azaltmak, uzlaşmakgerekir. Tiyatroların en ciddi sorunuekip olarak çalışmada belli bir süresonra yaşanan bölünmelerdir” dedi.

İyi bir oyuncu olabilmek için sa-dece yeteneğin yeterli olmadığınıvurgulayan Özakman, tiyatro oyun-cusunun sesinin de iyi olması, akro-basi de yapabilmesi ve dans da ede-bilmesinin gerektiğini kaydetti. Te-

vazunun olağanüstü güzel bir dav-ranış olduğunu belirten TurgutÖzakman, şunları söyledi: “Birçokniteliği reddedin fakat tevazuyu sa-kın reddetmeyin, bu sizi daha zen-gin yapar, daha büyük, daha yüce,daha kalıcı yapar, daha etkileyici ya-par. Olumluyu abartmayın, olumsu-zu abartmayın, rol küçük diye ağla-mayın, rol büyük diye sevinçten ba-şınızı bulutlara değdirmeyin, bekle-yin önünüzde koca bir ömür var.”

İyi oyuncu olmak için sadece yetenek yetmez

BURCU DURMUŞOĞLU/SEV�L KÖSE� İngilizce Eğitim Derneği’nin (IN-GED)’nin katılımıyla Anadolu Üniver-sitesi Yabancı Diller Yüksekokulu ta-rafındandüzenlenen12.Uluslararasıİngilizce Eğitimi Derneği Konferansı,23-25 Ekim tarihleri arasında KongreMerkezi salonlarında gerçekleştirildi.Türkiye’nin yanı sıra yurtdışındanakademisyenlerin de katıldığı etkinli-ğin açılışı, 23 Ekim Perşembe günüSalon Anadolu’da yapıldı.

Yabancı Dile Önem Veriyoruz

Konferansın açılışında konuşanRektör Yardımcısı Prof. Dr. ÖmerZühtü Altan, “Yabancı dil bilmeksadece, evrende yaşayan insanlararasındaki ilişkileri güçlendirmekve insanların birbirlerini anlama-larında yardımcı olmakla kalma-yıp pek çok sorunun da çözülme-sine katkıda bulunacaktır. Anado-lu Üniversitesi bu nedenle yaban-cı dil eğitimine büyük önem ver-

mektedir” dedi.INGED Başkanı Prof. Dr. Aydan

Ersöz de “İngilizce eğitiminde hergeçen gün biraz daha iyiye gidildiği-ne inanıyorum ama daha önümüz-de uzun yıllar var. Ezberci yaklaşım-dan uzak durmalıyız” diye konuştu.

Yabancı Diller Yüksekokulu Mü-dürü Doç. Dr. Handan Yavuz ise gü-nümüzde İngilizce bilmenin olmaz-sa olmaz derecede önem kazandı-ğını ifade ederek, bu nedenle Ana-dolu Üniversitesi’nin yabancı dileğitimine büyük önem verdiğininsöyledi. Doç. Dr. Yavuz, “Dil eğiti-minde yaşanan sorunlar, deneyim-ler, bunlara çözüm önerileri gibi so-runların tartışıldığı konferanslar he-pimiz için çok faydalı olacak” şek-linde konuştu.

Konuşmanın ardından INGEDBaşkanı Prof. Dr. Aydan Ersöz, Ya-bancı Diller Yüksekokulu’na katkıla-rından dolayı teşekkür ederek Han-dan Yavuz’a plaket verdi.

Zengin içerik ve iletişim

70 ayrı oturumun gerçekleşti-rildiği etkinlik, 25 Ekim Cumar-tesi günü, Ankara Amerikan Bü-yükelçiliği’nde dil uzmanı ola-rak görev yapan Craig Dicker’inkonuşmacı olarak katıldığı “Öğ-retmenlik Mesleğinin Profesyo-nel Yanı” başlıklı oturum ile sonbuldu.

Kongre Merkezi Mavi Salon’dagerçekleştirilen oturumda Dicker,katılımcılara öğretmenlik mesle-ğinin profesyonel yanı hakkındabilgiler verdi. İngilizce eğitimi ve-ren öğretmenlerin kitap-kağıt-kalem üçgeninde daralmadan,zengin içerikli ve öğrenciyle ileti-şim kurarak eğitim vermesi ge-rektiğini vurgulayan Craig Dicker,iyi bir öğretmenin çok iyi alan bil-gisine sahip olması gerektiğini veinsan psikolojisinden anlamasıgerektiğini belirtti.

Yabancı Diller Yüksekokulu tarafından düzenlenen konfe-ransta yabancı dil eğitiminin önemi ve sorunları tartışıldı.

6 Editör: Murat TOPALTasarım: Ali Emre DİNGİL

Ahmet CEMAL

OkumaKöşesi

OKUMA TARTIŞMALARI …

Bugün, Anadolu Üniversitesi’ninokuma alışkanlığını edinmiş bütünöğrencilerine okuma ile ilgili bir öne-rim var. Hemen belirteyim ki bu, ge-rek1960-1965yıllarıarasındakiken-di üniversite öğrenciliği yıllarımda,gerekse Anadolu Üniversitesi’ndegeçen yaklaşık yirmi yıllık hocalıkdönemim boyunca doğruluğu veyararı kanıtlanmış olan bir öneri, ya-ni öyle aklıma ansızın gelmiş bir dü-şünce değil.

Kendi üniversite öğrenciliği yılla-rımda, o zaman içinde bulunduğu-muz gruplarla geliştirdiğimiz bir uy-gulama vardı. Gruptaki herkes, oku-duğu ve önemsediği bir kitabı ötekiarkadaşlarına da tavsiye ederdi. Butavsiyeler mutlaka tutulur ve öneri-len kitaplar kısa zamanda bütüngrup üyelerince okunurdu. Dahasonradaokitabaaitbir ‘tartışmaak-şamı’ veya ‘akşamları’ düzenlenirdi.Genellikle gruptan birilerinin evindedüzenlenenbutartışmalarabazenogruba dahil olmayan, fakat üzerin-de durulacak olan kitabı okumuşöğrenci arkadaşlarımız da çağrılırdı.

Hatırladığım kadarıyla bu uygula-mayı bütün üniversite öğrenciliği-miz boyunca sürdürmüştük. Kesinolarak bildiğim nokta ise şu : O gün-lerden yıllar sonra, gerek köşe ya-zarlığım sırasında, gerekse deneme-lerimi kaleme alırken çıkış noktasıyaptığım düşüncelerin pek çoğu-nun temeli, öğrencilik yıllarımda ka-tıldığım o tartışmalarda atılmıştı. Buarada, kitaplarla başlattığımız tartış-ma uygulamalarının çerçevesinedaha sonra gördüğümüz ve önem-sediğimiz sinema ve tiyatro eserleri-nin de girdiğini hatırlıyorum. Kısacasöylemek gerekirse, kitapları tartış-mayla başlattığımız bir uygulama,sonunda edindiğimiz ve kayda de-ğer bulduğumuz her birikimi dü-zenliolarakarkadaşlarımızlapaylaş-ma alışkanlığına, hatta tiryakiliğinedönüşmüştü.

Türkiye’deki düşünce yaşamınınyetmişlerden sonraki yıllarda gittik-çe artan bir hızla erozyona uğrama-sında ve sığlaşmasında, bu tür biralışkanlığın seyrekleşmesinin ve ki-mi zaman bütünüyle ortadan kalk-mış olmasının büyük payı vardır.

Bu tartışmaların bize sağladığı enbüyük kazanç, tek bir kitaptan yolaçıkılarak ne kadar farklı yorumlarave düşüncelere, hayata ait ne kadarfarklı bakış açılarına ulaşılabileceği-ni yaşayarak öğrenmemiz olmuştu.Böyle yaşayarak edinilen birikimler,hepimizaçısındankalıcılıkniteliğinesahip olan birikimlerdir.

Eskişehir, uzun zamandan berigerçek anlamda bir üniversite şehri.Üstelik konumu ve trafik koşullarıgereği, öğrencilerin akşam vakitle-rinde bir araya gelebilmelerini ko-laylaştıran biryerleşme merkezi.Budurumda benim oradaki bütün üni-versite öğrencilerine önerim, bu tür-den bir tartışma alışkanlığını bir anönce gündemlerine dahil etmelerive bu alışkanlığı en az dersleri kadarciddiye almalarıdır!

AnadoluHaberK Ü L T Ü R - S A N A T

ŞEHİRDE NELER VAR?

31 Ekim Cuma

KAMPUSTE NELER VAR??

N�LÜFER KUTLU� 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fa-kültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölü-mü öğretim üyesi Yard. Doç. Ali To-mak’ın afiş ve exlibris sergisi, Kütüp-hane ve Dokümantasyon Merke-zi’nde sergileniyor.

Güzel Sanatlar Fakültesi tarafın-dan düzenlenen “Ali Tomak Afiş Ta-sarımı ve Ekslibris Sergisi”nin açılışı,22 Ekim günü gerçekleşti.

Ağırlıklıolaraksosyal içerikliafişlertasarladığını, doğa dostu olduğunuve hatta bazen kendini “yeşil adam”olarak tanımladığını söyleyen To-mak, “Dünyada yeşilliğin kurtarılma-sı, korunması ve çoğaltılması üzerineafiş tasarımları yapıyorum, yarışma-

lara katılıyorum ve kendi üzerimedüşen görevi en azından bu şekildeyerine getiriyorum” dedi.

Latince kökenli bir sözcük olan ve

“-nın kitaplığına ait” anlamına gelen“ekslibris” kelimesinin kökeninin1450’li yıllara kadar uzandığını ifa-de eden Tomak, ekslibri-sin kitapların bi-rinci sayfasınayapıştırılaraksanatsal birkimlik niteliğikazandığını vebu şekilde kitapla-rın arasına girerekinsanları sanatlabuluşturduğu-nu söyledi.

Sergi, 6 Ka-sım’a kadaraçık kalacak.

EREN EK�N ERCAN� Güzel Sanatlar Fakültesi Sera-mik Bölümü 2. sınıf öğrencileri,Tasarım ve Yaratıcılık YöntemleriB Grubu dersi kapsamında, “Do-ğallığın Farklılığı” konulu bir et-

kinlik gerçekleştirdi.Yard. Doç. Kemal Uludağ ve

Devlet Konservatuvarı öğretimüyesi Yard. Doç. Mustafa Sekmenyönetiminde 14 Ekim günü yapı-lan etkinliğin amacı, öğrencilerin

topladıkları doğal malzemeleri,amaçları ve işlevleri dışında kulla-narak kendilerini bezeyerek farklı-laşmak ve bu farklılıklarını çekin-meden topluluklar karşısında ser-gileyebilmekti.

Öğrencilerden farklı bir doğallık

5 Kasım Çarşamba

Ben AnadoluYer: AtatürkKültürveSanatMerkeziOdaTiyatrosuSalonuSaat: 19:00-21:00TiyatroAnadolu

Tiyatro

Gazetecilik Eğitimi ve Türki-ye'de Medya (Aydın Candabak)Yer: İletişim Bİlimleri FakültesiMavi SalonSaat: 15:00İletişimBİlimleriFakültesi

Konferans

Büyük Aşıkların SonuncusuYer: Haller Gençlik MerkeziTepebaşı SahnesiSaat: 20:00Büyükşehir Belediyesi

Tiyatro

Bit YeniğiYer: Büyükşehir BelediyesiSanat ve Kültür SarayıSaat: 20:00Büyükşehir Belediyesi

Tiyatro

1 Kasım Cumartesi

Bit YeniğiYer: Büyükşehir BelediyesiSanat ve Kültür SarayıSaat: 18:00Büyükşehir Belediyesi

Tiyatro

2 Kasım Pazar

Büyük Aşıkların SonuncusuYer: Haller Gençlik MerkeziTepebaşı SahnesiSaat: 20:00Büyükşehir Belediyesi

Tiyatro

4 Kasım Salı

Büyük Aşıkların SonuncusuYer: Haller Gençlik MerkeziTepebaşı SahnesiSaat: 20:00Büyükşehir Belediyesi

Tiyatro

6 Kasım Perşembe

Konuk öğretim elemanından sergi

Yard. Doç.Ali Tomak

GÜVEN AKYAYLA� Eray Öz-bek ve CemGünen’in,Nasret t inH o c a ’ n ı ndoğumunun800. yıldönü-mü ve 2008yılının “Nas-rettin Hoca”yılı olarak kut-lanması nede-niyle hazırla-dıkları “Bilen-ler Bilmeyenlere Anlatsın” NasrettinHoca- Yazılı Desenler Sergisi, 22Ekim Çarşamba günü Eğitim Kari-

katürleri Müzesi’nde açılarakkarikatür severlerin beğenisi-ne sunuldu.

Serginin açılış

konuşmasını yapan Rektör Yar-dımcısı Prof. Dr. Ömer Zühtü Al-tan, Nasrettin Hoca’nın kültürü-müzde çok önemli bir yere sahipolduğunu, Türk adının geçtiği herbölgede kendisiyle ilgili izler bula-bileceğimizi ifade etti. Serginin de-senlemesini ve kalig-rafi çalışma-larını yapan tanınmış karikatürsanatçısı Eray Özbek, daha önceaçtıkları Mevlana temalı karikatürsergisinde birlikte çalıştıkları Tur-gut Çeviker’in 2008 yılının Nasret-tin Hoca yılı olarak kutlanması ne-deniyle kendilerine öneride bu-lunduğunu ve projeyi Cem Gü-nen’le birlikte hayata geçirdikleri-ni söyledi.

Karikatürlerle Nasrettin Hoca

R Ö P O R T A JAnadoluHaber Editör: Araş. Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Bahadır AYHAN 7

Burada çalışmaktan gurur duydum� Anadolu Üniversite-si’ne uzun yıllar hizmetveren ve geçtiğimiz eylül ayındaemekli olan Personel Dairesi EskiBaşkanı Ramiz Bilgin ile bir söyleşigerçekleştirdik.

� Görevinizin size göre en zor ve engüzel yanları nelerdir?

Bu görevin en zor yanı, hedef kitle-nizin insan olması. Herkesi memnunetmek, doğal olarak mümkün değil.Göreviniz gereği olarak bazı çalışan-lara yaptırım uygulamak ya da uygu-latmak zorunda kalabilirsiniz. Mutluolmayanların tepkisi sert olur. Ayrıcabu tepkilerini, ortalığa da hızlı bir bi-çimde yayarlar. Defalarca yardım et-tiğiniz insanların, günün birinde sizesırtını döndüğünü sıklıkla görebiliriz.Güzel yanı, memnun olanların bunuiçten bir biçimde belirtmelidir. Bugörevi yürüten insanın beklentisi desadece budur.

� Anadolu Üniversitesi’nin kurul-duğu günden bu yana birçok çalış-mada yer aldınız. Üniversitemizinbugün geldiği noktayı nasıl değer-lendiriyorsunuz?

Anadolu Üniversitesi gerçektenAtatürkçü, çağdaş, demokratik, seç-kin bir üniversite. Üniversitemizinbugün eriştiği noktada gelmiş geç-miş tüm rektörlerimizin çok önemlipayı var. YÖK’ten sonra kurulan üni-versiteler içinde en hızlı büyüyen,en çabuk gelişen üniversite bizimüniversitemiz . Bu noktaya ulaşmasıdoğaldır ki büyük özveriler gerektir-miştir. Emekleri geçen herkesi ger-çekten kutlamak gerek. Üniversite-mize son yıllarda katılmış yeni arka-daşlarımızın bu gerçeği iyi bilmele-rini dilerim.

� Emekli bir personel daire başkanıolarak eski akademisyenlerle günü-müz akademisyenleri arasında negibi farklar görüyorsunuz?

Bana böyle bir soru sorulmasınıistemezdim. Eski akademisyenleresözüm olamaz. Buna vereceğim ce-

vap son yıllarda kurumumuza girengenç arkadaşlarımızı araştırma gö-revlisi, okutman, uzman, öğretimgörevlisi üzebilir. Kusura bakmasın-lar. Daha iki gün önce üniversitemi-ze katılmış bir genç arkadaşımız, he-men saç- sakal bırakıyor ve adetaçok kötü bir kıyafetle işe gidip gel-meyi bir marifet sayıyor. Kılık- kıya-fetin, bir insanın kişiliğini ve kimliği-ni, tanımlamada ne kadar önemli ol-duğunu gözden kaçırıyorlar. Öğren-cileri üzerinde bunun nasıl bir say-gınlık yaratacağını neden düşün-mek istemiyorlar, anlamakta zorla-nıyorum.

� Unutamadığınız bir anınız varmı?

Sivil Havacılık Meslek Yüksekoku-lunu (başlangıçta Meslek Yüksek-okulu olarak kurulmuştu) yeni açtık.Okulda pilotaj bölümü de olduğu

için sözleşmeli pilot kadrosu isteğin-de bulunmuştuk. Olumsuz cevap al-dık. Bunun üzerine, o tarihte okulunmüdür yardımcısı, şu anda okulmüdürü olan Sayın Mustafa Cavcar‘la birlikte Başbakanlık Devlet Perso-nel Başkanına gittik.”Sivil pilot yetiş-tireceğiz. Bölüme şu kadar öğrencialacağız. Bir helikopterimiz, şu ka-dar eğitim uçağımız var. Bu nedenlede bu eğitimi verecek deneyimli pi-lota ihtiyacımız var”gibi gerekçelersıralıyoruz. Sayın Başkan oturduğukoltukta şöyle bir geriye doğru yas-landıktan sonra, “Peki bu uçaklarınmutlaka uçması gerekiyor mu? diyesordu. Donup kalmış bir vaziyetteSayın Cavcar’la birbirimize baktık.Demek ki pilotaj öğrencisini hiç uça-ğa bindirmeden de mezun etmekmümkün!

� Emekli olduktan sonra hayatınız-

da neler değişti?Çalışma dönemim içinde uzun

süreli izin hiç kullanmadım. Şu an-da uzun süreli izin kullandığımı dü-şünüyorum. Sabahları, o çalar saa-te bağlı olmamam dışında yaşa-mımda fazla bir değişiklik yok. Buyeni yaşama alışmam gerektiğinibiliyorum.

� Son olarak Anadolu Üniversitesiöğrencilerine ,öğretim elemanları-na ve çalışanlarına neler söylemekistersiniz?

Bu seçkin kuruluşta 32 yıl ça-lışmış olmanın onurunu ve gu-rurunu hep yaşadım. Bunlarıhep taşıyarak yaşayacağım.Anadolu Üniversitesi gibi bir ku-ruluşta çalışmak herkese kısmetolmaz. Özellikle de başka ku-rumlarda çalışmamış olanlarbunu doğal olarak bilemez. Bukurumun her çalışanının bu bi-lince sahip olmasını dilerim. Öğ-renci kardeşlerime gelince; me-dikal hizmetlerden beslenme vespora, sosyal ve kültürel etkin-liklerden yemyeşil bir doğayavarıncaya dek nasıl bir cennetiniçinde olduklarını bildiklerindenkuşkum yok. Kendilerine öğren-ciliklerinde de daha sonraki ya-şamlarında da başarılar dilerim.Bu üniversiteyi unutabilecekle-rini hiç sanmıyorum.

Mevlüt DEMİRCİOĞLU

Ramiz Bilgin Kimdir?

� 16 Eylül 1943 tarihinde dün-yaya gelmiş, fakir bir aileye men-sup bir köy çocuğuyum. İlkokulköyünde okudum. Benim seçene-ğim, ancak yatılı bir okulda oku-maktı. İlkokulu bitirince o tarihler-de yeni kaldırılmış olan köy ensti-tülerinin yerini alan İlköğretim

Okuluna girdim. İlk çalışma yaşa-mıma ilkokul öğretmenliği ile baş-ladım. Milli Eğitim Bakanlığındaçeşitli görevlerde bulunduktansonra, Eylül 1976’da mensubu ol-maktan her zaman gurur duydu-ğum Anadolu Üniversitesi gibiseçkin bir kurumda görev almakbana kısmet oldu. Eylül 2008’deemekli oldum.

“Bu seçkin kuruluşta 32 yıl ça-lışmış olmanın onurunu ve gu-rurunu hep yaşadım. Bunlarıhep taşıyarak yaşayacağım.Anadolu Üniversitesi gibi birkuruluşta çalışmak herkesekısmet olmaz”

� Ünlü tiyatrocu Ferhan Şensoy’unkaleme aldığı “Fername” adlı tiyatrooyunu, 23 Ekim Perşembe günü Si-nema Anadolu’da sahnelendi. 37yıllık sahne oyuncusu, 27 yıllık üs-lup tiyatrosu kurucusu, 18 yıllık “Ka-vuk” sahibi Ferhan Şensoy, iki per-delik oyunda izleyicileri hem kahka-halara boğdu, hem düşündürdü.

Oyunda, teknolojinin insanlararasındaki bağı koparan acımasızyönünü eleştiren Şensoy internet,cep telefonu, elektronik posta gibiteknoloji ürünlerinin, insanları es-kilere dayanan ve her istendiğin-de ellerine tekrar tekrar alıp oku-duğu mektuptan uzaklaştırdığınıanlatıyor. Başka bir deyişle Ferna-me, 21. yüzyıl teknolojisiyle müca-dele eden oyuncunun yorumlarınıyansıtıyor.

Sinema Anadolu’yu dolduran iz-leyiciler tarafından ayakta alkışla-nan Ferhon Şensoy, oyun bitimindesevenleri için kitaplarını imzaladı.

�Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı(TEGV), Eğitim Fakültesi’nde 21Ekim Salı günü gerçekleştirilen “Tür-kiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Tanıtı-mı ve Gönüllülüğe Çağrı” başlıklıtoplantıda geleceğin öğretmenlerineTEGV’i tanıttı.

Eskişehir’de 2 bin 700 çocuğa hiz-met sunan TEGV, tanıtımda gönüllüolmak isteyen öğrencileri hangi sü-reçlerin beklediğini ve gönüllüğünne olduğunu anlattı. Seminerin sa-dece Eğitim Fakültesi öğrencilerineyönelik olmadığının altını çizenTEGV Eskişehir Atatürk Parkı yöneti-cisi Didem Aydınmakina, bütün bö-lümlerden öğrencileri bekledikleri-ni söyledi. Aydınmakina, “Öğrenci-ler sadece kendi bölümleriyle ilgilideğil kişisel ilgi alanlarıyla daTEGV’e faydalı olabilir” dedi.

TEGV gönüllük esasına dayandığıiçin gönüllülerin formasyon alma-ları gerekiyor. Formasyon eğitiminide Eğitim Fakültesi öğretim üyesiYard. Doç. Dr. Turan Akman Erkılıçveriyor.

TEGV’de gönüllü olarak çalışmakisteyenler 0 222 240 30 19 numaralıtelefondan ya da www.tegv.org in-ternet adresinden bilgi alabilir.

FerhanŞensoy’danFername

Eğitimgönüllülerisizi bekliyor

Türk ve Alman gençleriaynı sahnede buluştu

Frig Vadisi Mimarlıköğrencilerini ağırladı

� Devlet Konservatuvarı’nın ev sa-hipliği yaptığı Genç Alman-Türk Fi-larmoni Orkestrası (Jungenç) konse-ri 23 Ekim günü Atatürk Kültür veSanat Merkezi Opera ve Bale Salo-nu’nda gerçekleştirildi.

Alman Şef Rene Giessen’in yö-nettiği, 30 Alman ve 30 Türk müzis-yenden oluşan orkestra Türk ve Al-man sanatçıların ortak çalışması-nın bir ürünü olarak iki kültürüneserlerini de barındıran bir prog-ramla izleyici karşısına çıktı. Jun-genç Filarmoni Orkestrası'nda Ana-dolu Üniversitesi Devlet Konserva-

tuvarıöğrencileriOkanSızanlı,BirolAydın, Tamer Çakallı, Cansu YılmazSena Kunak, Gökhan Bağcı ve Seç-kin Özmutlu da yer aldı.

Konserin açılışı Betin Güneş’inAzeri adlı parçası ile yapıldı. Deva-mında ise Hans Werner Henze, Ce-mal Reşit Rey, Ferit Anlar, Rene Gi-essen ve Franz Schubert’ten parça-lar seslendirildi.

Orkestra, Goethe Enstitüsü’nün“Alman Kültürü Haftaları” kapsa-mındakidavetiüzerine19–25Ekimgünleri arasında İzmir, Bursa, Eski-şehir ve Ankara’da konserler verdi.

� Mühendislik Mimarlık Fakül-tesi, Mimarlık Haftası kapsamın-da geleceğin mimar adayları içinFrig Vadisi’ne bir gezi düzenledi.Mimarlık Bölümü 2. sınıf öğren-cilerinin katıldığı gezi MimarlıkTarihi dersi kapsamında gerçek-leştirildi.

Öğr. Gör. Abdullah Deveci ön-derliğinde 25 Ekim günü düzen-lenen gezide öğrenciler Seyit Bat-tal Gazi Külliyesi, Yazılıkaya, Yazı-lıkaya Açık Hava Tapınağı ve di-ğer kaya anıtları ile Kümbet Köyü

ve Selçuklu Dönemi Türbesi’nigezdi. Öğr. Gör. Abdullah Deveci;Mimarlık Tarihi dersinin ancakgörerek, gözlemleyerek öğrenilenbir ders olduğunu söyledi. Dersteişlenen yapının sadece slayt veresimlerle değil yerinde görülereküç boyutlu algılanarak incelen-mesi gerektiğini belirten Deveci,teoriyi arazide kurmak gerektiği-ni ve yapıyı üç boyutlu algılama-dan yerinde görmeden mimarlıktarihi anlamında bilgi üretileme-yeceğini sözlerine ekledi.

Personel Dairesi EskiBaşkanı Ramiz Bilgin :

Ferhan Şensoy,oyundan

sonra kitaplarınıimzaladı.

� Kültürel Etkinlikler Dersi benceüniversitemizde verilen en keyifliders. Bu nedenle de çoğu kişi tara-fından tercih ediliyor. Aldığım buders sayesinde pek çok oyun vefilm izleme fırsatı buldum. Üstelikbu dersi alan öğrencilere biletlerinücretsiz olarak verilmesi de çok bü-yük bir avantaj. Benim açımdandersle ilgili karşılaştığım tek zorluk

etkinliklerin büyük kısmının Yunus Emre Kampusü’nde ger-çekleştirilmesi oldu. Takip etmekte oldukça zorlandım. Yinede bu dersin bizleri etkinlikleri takip etmeye yönlendirmesinedeniyle oldukça yararlı olduğunu düşünüyorum.

� Sinema Televizyon Bölümü öğren-cisiyim. Kültürel Etkinlikler Dersikapsamında katılacağım etkinlikle-rin bana yararlı olacağını biliyorum.Çünkü derslerimiz de genelde uygu-lamaya yönelik. Bu ders sayesindeileride yapmayı düşündüğümüz işle-rin iyi örneklerini görme fırsatı yaka-lamamız mümkün. Öğrencilerin ço-

ğu dersi ortalama yükseltmek amaçlı tercih etse de bana gö-re dersin kredisi ikinci planda kalıyor. Bizi etkinliklere yön-lendiren bu dersin öğrettiklerinin yanında sosyal gelişimimiziçin de yararlı olduğunu düşünüyorum.

� Kültürel Etkinlikler Dersi’ninhem eğitici hem de eğlenceliolduğunu düşünüyorum. Sine-ma ve tiyatroya daha uygun birrakamla bilet alabiliyoruz. Pekçok kaliteli film ve oyunu izle-me imkanı buluyoruz. KültürelEtkinlikler Dersi bizleri açılanyeni sergileri takip etmeye, sa-natçılar hakkında bilgi edin-meye teşvik ediyor. Bu ders sayesinde genel kültürü-müzün geliştiğini söyleyebilirim.

Emel Mutlu Güzel Sanatlar Fakültesi

� Kültürel Etkinlikler Dersi’niisteyerek seçtim ancak umdu-ğumu bulamadım. Dersin adı-nı ilk duyduğumda daha farklıetkinliklere katılacağımızı dü-şünmüştüm. Oysa biz daha zi-yade sergilere gittik. Bencetoplu halde yapılan, daha ka-tılımcı olabileceğimiz etkinlik-

lerle bu ders monotonluktan kurtarılabilir. Öğrencilerinbu dersi daha rahat verebilecekleri bir ders olarak dü-şünmeleri ve bu nedenle seçmeleri yanlış. Kültürel Et-kinlikler Dersi’nin eğlendirirken öğreten bir ders halinegelmesi gerekiyor bence.

� Kültürel Etkinlikler Der-si’nin üniversitemizin bizesağladığı önemli bir olanakolduğunu düşünüyorum. Budersin bizi yönlendirmesi sa-yesinde pek çok etkinliği ya-kından takip etme olanağınasahip olduk. Ben tüm öğren-cilerin bu dersi almasının fay-

dalı olacağına inanıyorum. Bu dersle öğrenciler kendi-lerini geliştirme fırsatı bulabilirler. Hatta Kültürel Et-kinlikler Dersi’nin seçmeli bir ders değil, tüm öğrenci-lere doğrudan okutulan bir ders olması gerektiğini dü-şünüyorum.

� Kültürel Etkinlikler Dersi’nin öğren-cilerin kampusteki faaliyetler hakkın-da bilgi edinmeleri için bir araç olabi-leceğini düşünüyorum. Dersi sadeceortalama yükseltmek amacıyla almı-yorsanız eğer daha evvel katılmadığı-nız etkinlikler size yeni bir şeyler su-nabiliyor. Ablamla birlikte gittiğim pi-yano resitali tahmin ettiğimden degüzeldi. Etkinlikleri ders kapsamında izlemek derslerin sıkıcıolduğu önyargısını kırmakta da yardımcı olabilir. Kültürel Et-kinlikler Dersi’ni bu nedenlerle yararlı buluyorum.

� Kültürel Etkinlikler Dersi’ninöğrencilerin sosyal yaşamlarınıbüyük ölçüde etkilediğine inanı-yorum. Bu ders sanatsal zevki-mizin gelişmesine yardımcı olu-yor. Diğer yandan maalesef ar-kadaşlarımızın genelde bu dersiortalama yükseltmek için aldığı-nı düşünüyorum. Bu dersin bu

kadar rağbet görmesinin nedeni bence maalesef budur.Yine de en azından zorunluluktan bile olsa birkaç etkinli-ğe katılmaları yararlı olabilir tabii.

� Kültürel Etkinlikler Dersi’ninöğrencilere her açıdan faydasağladığını düşünüyorum. Biryandan aldığımız kredi ortala-mamıza olumlu yönde etki edi-yor, diğer yandan öğrenciler ti-yatro, konser, sergi gibi etkin-liklere katılmaya teşvik ediliyor.Bu ders hem diğer derslerin

monotonluğundan sıyrılmamızı sağlıyor hem de keyiflivakit geçiriyoruz. Kültürel Etkinlikler Dersi’ni almayantüm arkadaşlara tavsiye ediyorum.

� Ben Kültürel Etkinlikler Der-si’ni geçen sene almıştım.Ders kapsamında kampus içe-risinde düzenlenen pek çoketkinliğe katılma fırsatım ol-du. Bizler için gerçekten fay-dalı bir ders olduğunu düşü-nüyorum. Bu sayede pek çoksanatçının sergisini gezme fır-satı yakaladım. Film günleri de bayağı eğlenceli ve eği-ticiydi. Kültürel Etkinlikler Dersi’nin öğrencileri sıkma-dan öğretmek amacı taşıdığına inanıyorum.

Orkun Günen İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

Gökçe Barış Eskişehir Meslek Yüksekokulu

Yusuf Uğurelli Hukuk Fakültesi

Fatih Kesepara Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu

� Bence Kültürel EtkinliklerDersi öğrencilere farklı bir ba-kış açısı kazandıran ve ufukları-nı genişletme olanağı sağlayanönemli bir ders. Örneğin ben buders sayesinde daha önce hiçgitmediğim klasik müzik kon-serine gittim. Oldukça da keyifaldım. Bu dersi alan ve alacak

olan arkadaşlara tavsiyem etkinliklere sadece yoklamaamaçlı katılmamaları. Katıldıkları etkinliklerin hakkınıvermeye çalışsınlar. Alacakları pek çok şey bulabilecek-lerine inanıyorum.Ahmet Yanık Eğitim Fakültesi

Yeşim Kurt Sivil Havacılık Yüksekokulu

� Rektörlüğümüz tarafındankonmuş olan Kültürel Etkinlik-ler Dersi bence öğrencilerin da-ha sosyal olmaları için düşünül-müş bir ders. Ancak iş pratiğedöküldüğünde maalesef iyi ni-yetle düşünüldüğü gibi olmaya-biliyor. Kültürel Etkinlikler Der-si’nin pek çok öğrenci tarafın-dan sadece ortalama yükseltmek üzere seçildiğini bili-yorum. Kimlik kartlarıyla bir etkinlikten diğerine gidenama hiçbirine hakkıyla katılmayan arkadaşlarımız varmaalesef.

Zana Yılmaz Eczacılık Fakültesi

Selahattin Meriç Edebiyat Fakültesi

� Kültürel Etkinlikler Dersi’nibaşarılı buluyorum. Bu ders sa-yesinde sinema ve tiyatroya uy-gun fiyatlarla gidebiliyoruz.Ders yoğunluğumuzu keyifli ak-tivitelerle hafifletiyoruz bir an-lamda. Katıldığımız etkinlikler-den not alıyoruz. Pek çok kişieğlenceli bir ders olmasındandolayı bu dersi seçiyor. Ben de henüz bu dersi almamışolan arkadaşlarımıza almalarını tavsiye ediyorum.

Çağlar Kaya Fen Fakültesi

Gizem Köse Endüstriyel Sanatlar Yüksekokulu

� Kültürel Etkinlikler Dersi sayesindebirçok sergiye, tiyatro oyununa, sine-ma filmine katılma fırsatı buldum. Budersin hem ortalamama katkısı oldu,hem de oldukça keyifli vakit geçirdim.Katıldığım konferanslardan pek çokşey öğrendim. Kültürel Etkinlikler Der-si bizleri sosyal ve kültürel etkinliklereyönlendirerek kendimizi geliştirme fır-satı sunuyor. Ders kapsamında bizi bu

şekilde yönlendirmeleri bence çok güzel bir yaklaşım. Derstensonra da etkinlikleri takip etme gibi bir alışkanlığın kazandırıl-ması için oldukça da mantıklı.

Ece Karpat Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksekokulu

Ezgi Özcan İletişim Bilimleri Fakültesi

� Ben Kültürel Etkinlikler Dersi’niilk açıldığı sene almıştım. Kimlikle-rimizin değişmesi nedeniyle kartla-rımızı bir ay sonra alabilmiştik. Yinede mağdur edilmedik. Bizim için et-kinlik sayısı arttırılmıştı. İki EylülKampusü’nde olmam bana çok dazorluk çıkarmadı. Ders saatlerim dı-şında pek çok etkinliği takip edebil-miştim. Bu dersi henüz almamış tüm arkadaşlara almalarınıtavsiye ederim. Sosyal etkinliklere yönlendiriyor bizleri. Bunedenle hem keyifli, hem de önemli.

Yunus Çıtak Mühendislik Mimarlık Fakültesi

KültürelEtkinlikler

Dersihakkında ne

düşünüyorsunuz?

Editör: Araş. Gör. Pelin ÖĞÜTTasarım: Mehmet DALYANOĞLURöportaj ve fotoğraflar: Mine DEMİREL, Sezin IŞIK, Ayşenur SARIPINAR ÖĞRENCİ GÖRÜ ŞLERİ AnadoluHaber