Upload
cairo-richmond
View
61
Download
2
Embed Size (px)
DESCRIPTION
AHİRETE İMAN VE HAYATA YANSIMALARI. FATMA ALKAN SERDİVAN İLÇE VAİZİ. - PowerPoint PPT Presentation
Citation preview
AHİRETE İMAN VE HAYATA YANSIMALARI
FATMA ALKANSERDİVAN İLÇE VAİZİ
“Ey iman edenler! Allah´a, peygamberine, ona indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse tam anlamıyla sapıtmıştır.(Nisa 4/136)
ول�ه� س� و�ر� ب�الله� � ن�وا آم� ن�وا� آم� ال�ذ�ين� ا �ي�ه� أ ي�ا
ال�ك�ت�اب� ول�ه� و� س� ر� ع�ل�ى ل� ن�ز� ال�ذ�يو�م�ن ب�ل� ق� م�ن ل� أ�نز� ال�ذ�ي� ال�ك�ت�اب� و�ل�ه� س� و�ر� و�ك�ت�ب�ه� و�م�ال�ئ�ك�ت�ه� ب�الله� ر� ي�ك�ف�
ب�ع�يد+ا ال�ال+ ض� ل� ض� د� ق� ف� ر� اآلخ� ال�ي�و�م� و�
“Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah'tan
olduğuna iman ettim. Ölümden sonra diriliş gerçektir. Allah'tan başka ilâh olmadığına, Hz. Muhammed'in onun
kulu ve elçisi olduğuna şahadet ederim.”
ب�الله� ن�ت� ل�ه� آم� س� ر� و� ك�ت�ب�ه� و� ل�ئ�ك�ت�ه7 م� و� و�ر� ا�آلخ� �لي�و�م� ا
�ع�ث� �لب ا و� �ع�ال�ى ت الله م ن� ه ر� ش� و� �ر ه ي خ� �ق�د�ر ال ب و� �ح�ق �لم�و�ت ا �ع�د� ب
ه�د� �ش� + ا دا م� ح� م� ا�ن� د� ه� ا�ش� و� ا�لله� ا�ال� �ل�ه� ا آل ا�ن�ول�ه� س� ر� و� ع�ب�د�ه�
"Bir gün Rasûlullah (s.a.s.)'in yanında bulunduğumuz sırada âniden
yanımıza, elbisesi bembeyaz, saçı simsiyah bir zat çıkageldi. Üzerinde yolculuk eseri görülmüyor, bizden de kendisini kimse tanımıyordu. Doğru
peygamber (s.a.s.)'in yanına oturdu ve dizlerini onun dizlerine dayadı.
Ellerini de uylukları üzerine koydu.
CİBRİL HADİSİ
"Ya Muhammed! Bana İslâm'ın ne olduğunu söyle" dedi.
Rasûlullah (s.a.s.): "İslâm; Allah'tan başka ilâh olmadığına,
Muhammed'in de Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı
vermen, Ramazan orucunu tutman ve gücün yeterse Beyt'i hac etmendir" buyurdu. O zat: "Doğru söyledin" dedi. Babam dedi ki: "Biz buna hayret ettik.
Zira hem soruyor, hem de tasdik ediyordu."
"Bana imandan haber ver" dedi. Rasûlullah (s.a.s.):
Âllah a, Allah'ın meleklerine kitaplarına,
peygamberlerine ve ahiret gününe inanman, bir de kadere, hayrına şerrine inanmandır" buyurdu. O
zât yine:"Doğru söyledin" dedi.
Bu sefer:"Bana ihsandan haber ver" dedi. Rasûlullah (s.a.s.):" Allah'a O'nu görüyormuşsun gibi ibadet etmendir. Çünkü her ne kadar sen onu görmüyorsan da, o seni muhakkak görür" buyurdu
…Bundan sonra o zat gitti. Ben bir süre bekledim. Sonunda
Allah Rasûlü bana: "Ya Ömer! O soru soran zatın kim olduğunu biliyor musun?"dedi. "Allah ve
Rasûlü bilir" dedim."O Cibrîl'di. Size dininizi
öğretmeye gelmişti" buyurdular. (Buhârî, İman 1;
Müslim, İman 1).
Allah’a ve ahiret gününe inananlara elbette büyük ecir
vereceğiz.(Nisa 4/ 162)
�و�م �ي و�ال $ه الل ب �ون� �م�ؤ�م ن و�ال يه م� �ؤ�ت ن س� ك� �ئ و�ل
� أ اآلخ رع�ظ يم.ا ا ج�ر.
� أ
Ahiret gününe iman, Allah'a iman esasından ayrı düşünülemez. Çünkü Allah'a iman etmek onun bildirdiği hakikatlere de iman etmeyi gerektirir. İnandığımız Allah bize ahiret gününün varlığını, orada müminlerin ulaşacağı nimetleri, kafirlerin göreceği azabı haber vermiştir. Bu sebeple ahiret gününe inanmamız da kaçınılmaz olur. Bundan dolayı müslüman, inancının bir gereği olarak daima ahiret gününe iman ettiğini, Kuran ve sahih sünnette bildirilen ahiret ahvaline inandığını da söyler.
AHİRETE İMANIN HAYATA YANSIMALARI
KUR’AN-I KERİMDE AHİRET VE CENNET İLE İLGİLİ AYETLERİN ÇOĞUNDA SALİH AMEL KAVRAMI DA YER ALMAKTADIR. MÜ’MİNİN NASIL DAVRANMASI GEREKTİĞİ VE DÜNYA HAYATINDA NELERİ TERCİH ETMESİ GEREKTİĞİ AÇIKÇA BELİRTİLMİŞTİR.
Biz, gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka ve hikmete
uygun olarak yarattık. Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Sen şimdi güzel
bir şekilde hoşgörü ile muamele et. (Hicr 15/85)
ض� ر�� و�األ م�او�ات الس4 �ا �ق�ن ل خ� و�م�ا
اع�ة� الس4 ن4 و�إ �ح�ق� ال ب 4 ال إ �ه�م�ا �ن �ي ب و�م�ا�ج�م يل� ال الص4ف�ح� ف�اص�ف�ح Aة� ي آلت
Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır
işlerse, onun mükâfatını görecektir.
ه� �ر� ي ا �ر. ي خ� Cة ذ�ر4 �ق�ال� م ث �ع�م�ل� ي ف�م�ن
ه� �ر� ي ا Hر ش� Cة ذ�ر4 �ق�ال� م ث �ع�م�ل� ي و�م�ن
Kim de zerre ağırlığınca bir
kötülük işlerse, onun cezasını görecektir.ZİLZAL 99/7-8)
ون� م�ر�� �أ و�ي اآلخ ر �و�م �ي و�ال $ه الل ب �ون� �ؤ�م ن ي
�ر �م�نك ال ع�ن �ه�و�ن� �ن و�ي وف �م�ع�ر� ال بم ن� ك� �ئ و�ل
� و�أ ات �ر� ي �خ� ال ف ي ار ع�ون� �س� و�ي ح ين� الص4ال
Onlar, Allah’a ve ahiret gününe inanırlar. İyiliği
emrederler. Kötülükten men ederler, hayır işlerinde birbirleriyle yarışırlar.
İşte onlar salihlerdendir. (Al-i İmran 3/114)
İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir. Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir. (Bakara 2/177)
“Ey iman edenler, Allah’tan korkun ve kişi yarın için önceden ne gönderdiğine baksın. Allah’tan korkun çünkü Allah her ne yaparsanız haberdardır. Allah’ı unutmuş, Allah’ında onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın.”
(Haşr suresi 18.19)
4ه� الل 4ق�وا ات �وا آم�ن 4ذ ين� ال Pه�ا ي� أ �ا ي
Cغ�د ل ق�د4م�ت� م4ا Aف�س� ن �نظ�ر� �ت و�ل م�ا ب Aير ب خ� 4ه� الل ن4 إ 4ه� الل 4ق�وا و�ات
�ع�م�ل�ون� ت
ح�ات الص4ال �وا و�ع�م ل �وا Wم�ن ا 4ذين� 4ال ن ذ�ا �� ة �� ن ن ل ا ب ا ن� ل� نا ن� �� � ل و� با ل� م �� ب� �ن ى � �ا ا و لب ن! ل" نا ن�
د�ون� ال خ� يه�ا ف ذ#ه�م�
İman edip, salih ameller işleyen ve Rablerine gönülden bağlananlara gelince, işte onlar cennetliklerdir.
Onlar orada ebedi kalacaklardır.(Hud Suresi 11/23)
�ر ذ ك ع�ن Aع� �ي ب و�ال� Aة ج�ار� ت �ه يه م� �ل ت ال4 Aج�ال ر �اة ك الز4 �اء يت و�إ ة الص4ال� ق�ام و�إ 4ه الل�ق�ل�وب� ال ف يه �ق�ل4ب� �ت ت �و�م.ا ي �خ�اف�ون� ي
�ص�ار� ب� و�األ�
Allah’ın, yüceltilmesine ve içlerinde adının anılmasına izin verdiği evlerde hiçbir ticaretin ve hiçbir alışverişin kendilerini, Allah’ı anmaktan, namazı kılmaktan, zekâtı vermekten alıkoymadığı birtakım adamlar, buralarda sabah akşam O’nu tesbih ederler. Onlar, kalplerin ve gözlerin dikilip kalacağı bir günden korkarlar.(Nur 24/37)
�ج�ريم ن� Cت 4ات ج�ن ح�ات �واالص4ال �واو�ع�م ل Wم�ن ا 4ذين� �ال �د�خ ل ذ�و�ا ذ�فيه�ا �ه�م� 4ت �ح ي ت �ه م� ذ�ن ر�ب ا فيه�اب دين� �خ�ال �ه�ار �ن اال� ه�ا �ح�ت ذ#ت $ ل م ذ# ذ&
Aم س�ال�
İnanan ve salih ameller işleyenler, Rablerinin izniyle,
ebedi kalacakları ve içlerinden ırmaklar akan cennetlere
sokulacaklardır. Oradaki esenlik dilekleri "selam" dır.(İbrahimS.
14/23)
Onlar, Allah'a ve ahiret gününe inanırlar. İyiliği emrederler.
Kötülükten men ederler, hayır işlerinde birbirleriyle yarışırlar. İşte
onlar salihlerdendir.(Al-i İmran s. 3/114 )
ون� م�ر�� �أ و�ي Wخ ر اال� �و�م �ي و�ال $Wه الل ب �ون� �ؤ�م ن ي
�ر �ك �م�ن ال ع�ن �ه�و�ن� �ن و�ي وف �م�ع�ر� ال بم ن� ك� bWئ �ول و�ا ات �ر� ي �خ� ف يال ار ع�ون� �س� و�و�ي '� م
حين��������� ذ)الص4ال
KUR’AN-I KERİM’DE CEHENNEMLİKLERİN İNKARLARI VE KÖTÜ AMELLERİ SONUCUNDA KENDİLERİNİ BU DURUMA DÜŞÜRDÜKLERİNDEN BAHSEDİLMEKTEDİR.
ن( ن ب+� � ن"ا ن�ا ذ-ي ل� ب. �� ة ��ا ن ا ب ن�ا ل� نا ن� �� � ل و� با لن�ا /� ن0ا �ا �� ب�وا ن�1 ن2 ن� ب�3ا ن4 ن2 ن5 ذ01 � ن ن�ا
İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte
bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
BakaraS.2/39
ن� � �� ب6 م ن7 ل ا ن5 8� ب( ن9ا لي ن�: ا ب; ب9 !� ن ن> ن ن0 ذ1ي � ن ا ب$ ب<و ن0 ن7ا ن2 �@ا ن �ا ن( ب8و ب<و ن0 ن@ا ��وا ب3 ا ن( بAو ب2 لBا ن0 ن5 ذ01 � ن ناذ; ب� �ن ل5 8� ة� Dن E� لو ن8 Fب Gن لنHا ل5 ن7 ن- ��وما ب3 ا ن$ 3� ن Iن ن� Jن لي ن! ل ا ب; A�� ا Kن� Iن نا ن� ��واا ب3 ا Kب Mل 8� Jب لي ن! ل ا ن7ا N� ن �ا لبوا نOا ل� ب� N� ن نا ��
ن( ب+� � ن"ا ن�ا ذ-ي ل� ب. �� ة ��ا ن ا ب ن�ا ل� نا ن� �� � ل و� با ن- ن& نEا ل5 ن8 ن� ;� م A�� ا نى �ا Fلب ب3 ل8 نا ن� Pن م Aن Qن ن8ا ب; Aن ن- ��ى ن Nل ن-ا
Faiz yiyenler, ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, "Alış veriş de faiz gibidir" demelerinden dolayıdır. Oysa Allah alışverişi helal, faizi haram kılmıştır. Bundan böyle kime Rabbinden bir öğüt gelir de (o öğüte uyarak) faizden vazgeçerse, artık önceden aldığı onun olur. Durumu da Allah'a kalmıştır. (Allah onu affeder.) Kim tekrar (faize) dönerse, işte onlar cehennemliklerdir. Orada ebedi kalacaklardır.
ن( ب+� � ن"ا ن�ا ذ-ي ل� ب. �� ة ��ا ن ا ب ن�ا ل� نا ن� �� � ل و� با ن- ب; ب RBن ل9ي ذ ن" ذ; �� Sل Tن نIا نا ن� ة� ن� بي Qن Vن Wن ن2 ل5 ن8 �Aى ن�ن( ٨١﴿ ن ب+� � ن"ا ن�ا ذ-ي ل� ب. �� ة �� ن ن ل ا ب ن�ا ل� نا ن� �� � ل و� با '� ن�ا � ن�Yا ا بAوا 7� Eن ن� ب�وا ن8 �ا ن5 ذ01 � ن ن�ا ﴾
Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır. ﴾81 ﴿ İman edip salih ameller işleyenler ise cennetliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır. Bakara S. 2/81-82
﴿ �يى ل� ن0 ن@ا ن� ن�ا ذ-ي ب' ب7و ن0 ن@ا ن� م �� ن ن� Hن ب; ن ن�( �ا ن- ةا 83� ل ب8 ب; �� ن �ن '� لBا ن0 ل5 ن8 ب; N� ن ةا �٧٤ا �8� ل] ب8 ذ; /� لBا ن0 ل5 ن8 ن� ﴾ ﴿ مى A� ب\ ل ا ب' نHا �ن ن�+ ا ب� ب� ن ن� �� � ل و� با ن- '� ن�ا � ن�Yا ا Kن 7� Eن ل+ Oن�ا ٧٥ن � ل� ن/ ل5 8� ذ3ي ل ن/ ن( ل+ Eن ب' ��ا ن Hن ﴾
﴿ نى 2�� ن ن/ ل5 ن8 ب_ا و � ل Hن ن� � �� ن� ما ن� ذ-ي ن5 ذ+0 � ن"ا �ب ن�ا Nل نا ل@ ٧٦ا ﴾
Şüphesiz, kim Rabbine günahkâr olarak varırsa, kesinlikle ona cehennem vardır. Orada ne ölür, ne de (güzel bir hayat) yaşar. ﴾74 ﴿ Her kim de O'na salih ameller işlemiş bir mü'min olarak varırsa, işte onlar için en yüksek dereceler, içinden ırmaklar akan, içinde ebediyyen kalacakları Adn cennetleri vardır. İşte bu günahlardan temizlenenlerin mükafatıdır. ﴾75-76 ﴿ TA-HA Suresi
O HALDE MÜ’MİN HAYATINI DENGE İÇİNDE GEÇİRMELİ, ELİNDEKİ HAYAT SERMAYESİNİ DOĞRU KULLNMAYA BAKMALIDIR. ÇÜNKÜ HAYAT FIRSATI ELİNE BİR KERE VERİLMİŞTİR. VE KAÇIRIRSA TELAFİSİ OLMAYACAKTIR.
AYETLERDE GEÇEN SALİH AMEL İNSANIN KISITLI ÖMRÜNÜ EBEDİ BİR CENNETLE DEĞİŞTİRECEK KADAR KIYMETLİ BİR AMEL OLMALIDIR. EFENDİMİZ(SAS) KİŞİNİN YOLDAKİ EZİYET VEREN BİR ŞEYİ KALDIRMASININ BİLE İMANINI ARTIRACAĞINI BUYURUYOR. YANİ YAPILAN HER İŞ İMANIN BİR GEREĞİ OLARAK YAPILMALIDIR.BİREYİN KİŞİLİĞİ OLUŞURKEN AMELİ SALİH ÜZERE ŞEKİLLENDİRİLMELİDİR.
YANİ İMAN EDİP SALİH AMELİŞLEYENLER DENDİĞİNDE BÜTÜN ÖMRÜNÜ TERTEMİZ GEÇİRMEYE ÇALIŞMIŞ, HATA YAPTIĞINDA DA HEMEN TOPARLANIP SIRAT-I MÜSTAKİME GİRMİŞ İNSANLARDAN BAHSEDİLİYOR.
İŞTE EBEDİ CENNETE BÖYLE BEREKETLİ BİR ÖMÜR GEÇİRENLER KAVUŞABİLECEKLER.
و�ال� ة� خ ر� اآل� الد4ار� 4ه� الل �اك� آت ف يم�ا �غ �ت و�اب�م�ا ك �ح�س ن و�أ �ا �ي الدPن م ن� �ك� �ص يب ن �نس� تف ي اد� �ف�س� ال �غ �ب ت و�ال� �ك� �ي ل إ 4ه� الل �ح�س�ن� أ
د ين� �م�ف�س ال Pب �ح ي ال� 4ه� الل ن4 إ ر�ض� األ�
“Allah’ın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu ara. Dünyadan da nasibini unutma. Allah’ın sana iyilik yaptığı gibi sen de iyilik yap ve yeryüzünde bozgunculuk isteme. Çünkü Allah, bozguncuları sevmez.” (Kasas 28/77)
�ال� • ن�ا في� الد�ن�ي�ا إ م�ا ليو�م�ا ل�لد�ن�ي�ا م�ا أ�اح� ة7 ث�م� ر� ج�ر� ت�ظ�ل� ت�ح�ت� ش� �س� اك�ب7 ا ك�ر�
ك�ه�ا ت�ر� ف�Benim dünya ile ne alâkam olabilir? Ben dünyada bir yolcu gibiyim ki o, bir ağacın altında muvakkaten gölgelenir, sonra da yürür yoluna gider ve orasını terk eder.
Bazı kimseler ‘Ey Yüce Rabb’imiz, bize vereceğini bu dünyada ver!’ derler. Bunların ahirette nasipleri
yoktur. (Bakara 2/200)
�ا 4ن ب ر� �ق�ول� ي م�ن 4اس الن ف�م ن�ف ي �ه� ل و�م�ا �ا �ي الدPن ف ي �ا ن آت
Cق� خ�ال م ن� ة اآلخ ر�
Bazıları da, ‘Ey bizim Kerim Rabb’imiz! Bize bu dünyada da iyilik ve güzellik ver, ahirette de iyilik
ve güzellikler ver ve bizi cehennem ateşinden koru!’ derler. İşte bunlar kazandıkları şeylerin hayır ve bereketini fazlasıyla bulurlar. Allah, hesabı çok
çabuk görür. (Bakara 2/201)
آت�ن�ا ب�ن�ا ر� ول� ي�ق� م�ن ن�ه�م و�م�و�ف�ي ن�ة+ س� ح� الد�ن�ي�ا ف�ي
ع�ذ�اب� ن�ا و�ق� ن�ة+ س� ح� ة� ر� اآلخ�
الن�ار�
Şüphesiz Allah, mü’minlerden canlarını ve mallarını, kendilerine
vereceği cennet karşılığında satın
almıştır.( Tevbe 9/111)
Hz Ömer, sessizce Hz Muhammed (sav)’in dinlenmekte olduğu odaya girer ve bir an çevresine göz gezdirir. Tavana asılmış kuru deri bir torbanın içinde biraz arpa, duvara dayalı bir kaç ağaç yaprağı ve yerde Hz Muhammed (sav) in üzerinde uyumakta olduğu hurma lifinden örülmüş kaba bir hasır....Bu manzara karşısında ağlamaya başlayan Hz Ömer in hıçkırıkları O nu uyandırır kalkınca hasırın vücudunda iz yaptığını, kan oturduğunu gören Hz Ömer ise omuzları sarsıla sarsıla ağlamaya başlar.Hz Muhammed (sav) hayretle sorar.- Ey Hattab Oğlu neden ağlıyorsun ?-"Ey Allah ın Elçisi! İranlılar kisralarını saraylarda yaşatırken, Bizanslılar kayserlerini lüks ve ihtişama boğmuşken sen ki Allah’ın Elçisisin…Rasulullah, onun sözünü hüzünlü bir tebessüm, tatlı bir el işaretiyle keser ve:"BU DÜNYA HAYATI BİR EĞLENCEDEN İBARETTİR AHİRET YURDUNA GELİNCE, İŞTE ASIL HAYAT ODUR KEŞKE BİLMİŞ OLSALARDI" (Ankebut Suresi 64) ayetini okuduktan sonra ekler :İSTEMEZ MİSİN EY ÖMER! DÜNYA ONLARIN OLSUN AHİRET BİZİM..
Kul oldum, kul oldum, kul oldum! Ben Sana hizmette iki büklüm oldum.
Kullar âzad olunca şâd olur; Ben Sana kul olduğumdan dolayı şâd
oldum.
Çeşm-i ibretle nazar kıl dünya bir misafirhanedir,Bir mukim âdem bulunmaz ne acib kâşanedir,Bir kefendir âkıbet sermayesi şâh u geda,Bes, buna mağrur olan Mecnun değil de ya nedir?
و�ا �ر� �ي ل .ا �ات ت ش�� أ 4اس� الن �ص�د�ر� ي Cذ �و�م�ئ ي
�ه�م� ع�م�ال� أ
O gün insanlar amellerinin kendilerine
gösterilmesi için bölük bölük
kabirlerinden çıkacaklardır. (ZİLZAL 99/6)