2
ll' nin kabrine giderek burada bir süre otu- ran Mevlevlhanesi Os- man Selahaddin Dede'nin emri üzerine kabir Abdülaziz devri ricalinden. Adile Mehmed Ali 1281 (1864-65) demir bir türbe haline - zamanla eskiyen demir beke sökülerek tür be 1996 yeniden : BA. MD, nr. 22/374, 585, 586; Müniri Belgra- di. Silsiletü'l-mukarrebin ve takin, Süleymaniye Ktp. , h id Ali nr. vr. Seyyid Camiu'l-avari{. Süleymaniye Ktp., Mah- mud Efendi, nr. 2335, vr. 7b; Atiii. Zeyl-i i k, 70-7 i i br ahim Efendi. Di- van, Ktp., TV, nr. 333, s. 69; Mehmed Nazmi. Hediyyetü '1-ihvan, K tp., TV, nr. vr. La'lizade Abdülbaki. istanbul, ts., s. 34-40; Müstakimzade. Risale-i Melamiy- ye-i Millet Ktp., Ali Emiri, nr. vr. 42•·b; Abdullah Efendi. Semeratü '1-fuad, istanbul s. 237; Tomar-Melamilik , s. 29; Hüseyin Vassaf. Se{fne, ll, 303-304; lll, 228; Mehmet Ali Ayni. Bayram Veli, istanbul s. 125; Abdülbaki Melamilik ve Melamiler, istanbul 1931, s. 72-74; Ham- mer. GOR, VI, 236; Tayyib Okiç. "Quelques doc- uments inedits concernant !es hamzavites ", Proceedings of the Twenty Second Congress of Orientalists (haz. Zeki Velid i Togan ). Leiden 1957, ll, 279-286; N. Clayer. Mystiques etat et societe, Les halvetis dans l'aire balkanique de la {in du XV• siecle a nosjours, Leiden 1994, s. 86-89; Adem Handzic - Muhamed Hadzüahic, "O Progonu Hamzev iya u Bosni 1573 Godi- ne", POF, XX-XXI s. 51-69. L NiHAT AZAMAT HAMZA BEY CAMii Bulgaristan' Eski XV. cami. _j Bugün Stara Zagora olarak lan ve eskiden Bulgaristan'daki Türk hirlerinin en büyüklerinden olan Eski ra, XIV. 1877-1878'e kadar Rumeli'deki önemli bir merkez ol- ma durumunu Evliya Çele- bi'nin 1062 Zilhiccesinde 1652) bu- ziyaretinde mevcut on yedi cami ve mescidden bugün ayakta kalabilen tek ibadet yeri merkezinde bulunan Hamza Bey Camii'dir. Eskicami de deni- len bu eser, Evliya Çelebi ka- cemaate sahip büyük bir ibadet ye- ri olarak tarif Tam okunama- yan cümle üstündeki üç Arapça kitabesine göre. Baye- zid'in Emir Süleyman Çelebi döne- minde Emir Hamza Bey 811 ( 1408-1409) Bura- da geçen Hamza Bey'in tarihi kimli- tam olarak M. Kiel bu hususta bir fikir beyan Ek- rem Ayverdi ise bunun Firuz Bey'in Antalya Hamza Bey ile ay- ileri M. Süreyya Bey, 833'te (1429-30) Eski Sofya'ya ni ve burada vefat bildirir ( Sicill-i Osman!, 251 ). Hamza Bey Camii, üs- tündeki bir kitabeden göre 1204'te (1789-90) bir tamir Eski 1877-1878 Rus Sa- korkunç bir facia ile ve buradaki müslüman halk bir katliama Bu felakette hemen hemen bütün Türk eserleri tahrip ve müslüman halktan kalanlar göçe zor- Minaresi ve tahrip edil- olan Hamza Bey Camii. müslüman ahalinin yeniden Os- hükümetinin ile halka tes- lim edilince tamir edilerek ibadete Daha sonra tekrar ibadete kapa- nan cami olarak ayakta ka- 1966 Bulgaris- tan'da bir inceleme gezisinde bu tarihi eserin fakat ayakta oldu- Ekrem Ayverdi 1969 ve 1982 ziyaretlerin- de camiyi ancak öl- Eski Hamza Bey Camii'nin 1966 çekilmis bir ISemavi EyiCe fotograf HAMZA BEY CAMii çüsünü dahi tam çok kötü durumda Hamza Bey Camii. üç bölümlü son cemaat yerini takip eden kareye ( 19,32 x 20,50 m.) bir harime sahiptir. Bu üstünü örten 17.50 m. kadar yüksek kasnakli kubbesiyle ma- bed. dönemi camileri ku b be özel bir ye- re sahiptir. yüzü pek intizam- olmayan ve diziler halinde Kubbe ve esas duvarlara göre da- ha düzenli ve buradaki oval pence- reler kasnakla kubbenin çok geç dönem- de Hatta kubbenin tam yuvarlak da belki bu yüzdendir. Son cemaat yeri pa- yelere binen kemerlerle olup yan- larda da bir paye bulunan çifte kemer Buradaki üç bölümden iki yanda olanlar birer büyük, ortadaki ise daha küçük bir kubbe ile Son cemaat yeri kubbelerinin üçü de sekiz- gen Geç bir dönemde bura- daki kemerierin içieri dotdurularak örül- sadece pencere Rumeli'deki minarelerin gibi ince ve uzun gövdeli olan minaresi esas beden ile son cemaat yeri üstün- de yükselir. Merdiveni buradaki duvar ka- içinde göre M. Kiel'in gibi sonradan ilave ola- maz. Büyük kubbenin kareden tromplarla Harim. her cephesindeki alt ve birer üst cephesinde iki) pencere- den kubbe na bir dizi ova! biçimli pencere Türk klasik dönemine ya - olan bu pencerelerin XVIII. tamirde bu sokuldu- Esasen mihrap ve ke- merlerin ile kubbe pencereleri et- kalem n çok kilde barak üsiGbuna eder. mahfi! ile mermer minberi de üsiGpsuz basit eklemelerdir. Böylece Hamza Bey Camii'nin. geç bir dönemde belki bir yan- büyük ölçüde ve tamir söylemek müm- kündür. Bulgaristan'da 1980'1i hüküm süren ve kökü- büyük bir zarar görmeyen bu mabed, ön planda günü- müzde ( 1977) tamir edilerek ibadete beklemektedir. 505

a HAMZA BEY CAMii · 2018-05-25 · maz. Ayverdi'nin görüp fotoğrafını ve pla nını yayımladığı cami herhalde başka bir adla tanınmaktadır. Hamza Bey Camii'nin etrafını

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: a HAMZA BEY CAMii · 2018-05-25 · maz. Ayverdi'nin görüp fotoğrafını ve pla nını yayımladığı cami herhalde başka bir adla tanınmaktadır. Hamza Bey Camii'nin etrafını

ll' nin kabrine giderek burada bir süre otu­ran Yenikapı Mevlevlhanesi postnişini Os­man Selahaddin Dede'nin emri üzerine kabir Abdülaziz devri ricalinden. Adile Sultan'ın eşi Kaptanıderya Mehmed Ali Paşa tarafından 1281 (1864-65) yılında demir şebekeli açık bir türbe haline dö­nüştürülmüş. zamanla eskiyen demir şe­beke sökülerek tür be 1996 yılında taş iş­çiliğiyle yeniden inşa edilmiştir.

BİBLİYOGRAFYA :

BA. MD, nr. 22/374, 585, 586; Müniri Belgra­di. Silsiletü'l-mukarrebin ve menakıbü'l-müt­takin, Süleymaniye K tp. , Şe h id Ali Paşa, nr. 28ı9, vr. ı ı3" - ı ı4•, ı4o• -•; Seyyid Nizamoğlu .

Camiu'l-avari{. Süleymaniye Ktp., Hacı Mah­mud Efendi, nr. 2335, vr. ı 7b; Atiii. Zeyl-i Şeka­i k, ı. 70-7 ı; Oğlanlar Şeyh i i br ahim Efendi. Di­van, iü Ktp., TV, nr. 333, s. 69; Mehmed Nazmi. Hediyyetü '1-ihvan, iü K tp., TV, nr. ı604, vr. ı25•; La'lizade Abdülbaki. Sergüzeşt, istanbul, ts., s. 34-40; Müstakimzade. Risale-i Melamiy­ye-i Şüttariyye, Millet Ktp. , Ali Emiri, nr. ıo5ı ,

vr. 42•·b; Sarı Abdullah Efendi. Semeratü '1-fuad, istanbul ı288, s. 237; Tomar-Melamilik, s. 29; Hüseyin Vassaf. Se{fne, ll, 303-304; lll, 228; Mehmet Ali Ayni. Hacı Bayram Veli, istanbul ı343, s. 125; Abdülbaki [Gölpınarlı]. Melamilik ve Melamiler, istanbul 1931, s. 72-74; Ham­mer. GOR, VI, 236; Tayyib Okiç. "Quelques doc­uments inedits concernant !es hamzavites ", Proceedings of the Twenty Second Congress of Orientalists (haz. Zeki Velid i Togan ). Leiden 1957, ll, 279-286; N. Clayer. Mystiques etat et societe, Les halvetis dans l'aire balkanique de la {in du XV• siecle a nosjours, Leiden 1994, s. 86-89; Adem Handzic - Muhamed Hadzüahic, "O Progonu Hamzeviya u Bosni 1573 Godi­ne", POF, XX-XXI (1970-7 ı). s. 51-69.

L

~ NiHAT AZAMAT

HAMZA BEY CAMii

Bulgaristan' ın Eski Zağra şehrinde

XV. yüzyılda yapılmış cami. _j

Bugün Stara Zagora olarak adlandırı­lan ve eskiden Bulgaristan'daki Türk şe­hirlerinin en büyüklerinden olan Eski Zağ­ra, XIV. yüzyılın ortalarından 1877-1878'e kadar Rumeli'deki önemli bir merkez ol­ma durumunu korumuştu. Evliya Çele­bi'nin 1062 Zilhiccesinde (Kasım 1652) bu­rayı ziyaretinde mevcut on yedi cami ve mescidden bugün ayakta kalabilen tek ibadet yeri şehrin merkezinde bulunan Hamza Bey Camii'dir. Eskicami de deni­len bu eser, Evliya Çelebi tarafından ka­labalık cemaate sahip büyük bir ibadet ye­ri olarak tarif edilmiştir. Tam okunama­yan cümle kapısı üstündeki üç satırlık Arapça kitabesine göre. Yıldırım Baye­zid'in oğlu Emir Süleyman Çelebi döne-

minde Emir Hamza Bey tarafından 811 ( 1408-1409) yılında yaptırılmıştır . Bura­da adı geçen Hamza Bey'in tarihi kimli­ği tam olarak aydınlanmamıştır. M. Kiel bu hususta bir fikir beyan etmemiş. Ek­rem Hakkı Ayverdi ise bunun Firuz Bey'in oğlu Antalya muhafızı Hamza Bey ile ay­nı kişi olabileceğini ileri sürmüştür. M. Süreyya Bey, buzatın 833'te (1429-30) Eski Zağra'dan ayrılarak Sofya'ya gittiği­ni ve burada vefat ettiğini bildirir ( Sicill-i Osman!, ı ı . 251 ). Hamza Bey Camii, üs­tündeki bir kitabeden öğrenildiğine göre 1204'te (1789-90) bir tamir görmüştür.

Eski Zağra 1877-1878 Osmanlı- Rus Sa­vaşı'nda korkunç bir facia ile karşılaşmış ve buradaki müslüman halk bir katliama uğramıştır. Bu felakette hemen hemen bütün Türk eserleri tahrip edilmiş ve müslüman halktan sağ kalanlar göçe zor­lanmıştır. Minaresi yıkılmış ve tahrip edil­miş olan Hamza Bey Camii. müslüman ahalinin yeniden şehre döndüğü sırada Os­manlı hükümetinin baskısı ile halka tes­lim edilince tamir edilerek ibadete açıl­mıştır. Daha sonra tekrar ibadete kapa­nan cami yıllarca kapalı olarak ayakta ka­labilmiştir. 1966 Ağustosunda Bulgaris­tan'da yapılan bir inceleme gezisinde bu tarihi eserin bakımsız fakat ayakta oldu­ğu görülmüştü. Ekrem Hakkı Ayverdi 1969 ve 1982 yıllarındaki ziyaretlerin­de camiyi ancak dışından görebilmiş. öl-

Eski Zağra ' dak i Hamza Bey Camii'nin 1966 yılında çekilmis bir fotoğrafı ISemavi EyiCe fotograf arşivi)

HAMZA BEY CAMii

çüsünü dahi tam alamadığı yapıyı çok kötü durumda bulmuştu .

Hamza Bey Camii. üç bölümlü son cemaat yerini takip eden kareye yakın ( 19,32 x 20,50 m.) bir harime sahiptir. Bu mekanın üstünü örten 17.50 m. kadar çapında yüksek kasnakli kubbesiyle ma­bed. Osmanlı dönemi camileri arasında ku b be büyüklüğü bakımından özel bir ye­re sahiptir. Binanın dış yüzü pek intizam­lı olmayan taş ve tuğladan diziler halinde örülmüştür. Kubbe kasnağında taş ve tuğla tekniğinin esas duvarlara göre da­ha düzenli oluşu ve buradaki oval pence­reler kasnakla kubbenin çok geç dönem­de yenilendiğine işaret sayılabilir. Hatta kubbenin tam yuvarlak olmayışı da belki bu yüzdendir. Son cemaat yeri tuğla pa­yelere binen kemerlerle ayrılmış olup yan­larda da ortasında bir paye bulunan çifte kemer vardır. Buradaki üç bölümden iki yanda olanlar birer büyük, ortadaki ise daha küçük bir kubbe ile örtülmüştür. Son cemaat yeri kubbelerinin üçü de sekiz­gen kasnaklıdır. Geç bir dönemde bura­daki kemerierin içieri dotdurularak örül­müş, sadece bazı pencere açıklıkları bı­rakılmıştır.

Rumeli'deki minarelerin çoğu gibi ince ve uzun gövdeli olan minaresi esas beden duvarı ile son cemaat yeri köşesi üstün­de yükselir. Merdiveni buradaki duvar ka­lınlığı içinde bulunduğuna göre M. Kiel'in sandığı gibi sonradan ilave edilmiş ola­maz. Büyük kubbenin kareden kasnağa geçişi geniş çaplı tromplarla sağlanmış­tır. Harim. her cephesindeki ikişer alt ve birer üst (kıble cephesinde iki) pencere­den aydınlanmış. ayrıca kubbe kasnağı ­

na bir dizi ova! biçimli pencere açılmıştır. Türk yapı sanatının klasik dönemine ya­bancı olan bu pencerelerin XVIII. yüzyıl sonlarındaki tamirde bu şekle sokuldu­ğu düşünülebilir. Esasen mihrap ve ke­merlerin araları ile kubbe pencereleri et­rafındaki kalem işi n akışlar çok açık şe ­

kilde barak üsiGbuna işaret eder. Ahşap mahfi! ile mermer minberi de üsiGpsuz basit eklemelerdir. Böylece Hamza Bey Camii'nin. geç bir dönemde belki bir yan­gın arkasından büyük ölçüde değişiklik ve tamir görmüş olduğunu söylemek müm­kündür.

Bulgaristan'da 1980'1i yıllarda hüküm süren Türklüğün ve Müslümanlığın kökü­nü kazıma politikası esnasında büyük bir zarar görmeyen bu mabed, yumuşama politikasının ön planda tutulduğu günü­müzde ( 1977) tamir edilerek ibadete açıl­mayı beklemektedir.

505

Page 2: a HAMZA BEY CAMii · 2018-05-25 · maz. Ayverdi'nin görüp fotoğrafını ve pla nını yayımladığı cami herhalde başka bir adla tanınmaktadır. Hamza Bey Camii'nin etrafını

HAMZA BEY CAMii

BİBLİYOGRAFYA :

Evliya Çelebi, Seyahatname, lll, 379; Sicill-i Osmani, ll, 251 ; Hüseyin Raci Efendi, Tarihçe-i Vak'a-i Zağra, istanbul 1326; a.e.: Zağra Müf­tüsü'nün Hatıraları (haz. Ertuğrul Düzdağ), İs­tanbul, ts .; Osman Nuri Peremeci, Tuna Boyu Tarihi, İstanbul 1942, s. 136; E Babinger, Belt­rage zur frühgeschichte der Türkenherrscha{t in Rumelien, München- Wien 1944, s. 49-50; Ay­verdi, Avrupa'da Osmanlı Mimari Eserleri IV, 137-138, rs. 181-184; Muhammed Topçiyef. el· Mesacid ve'l-müslimün {i Bulgarya (tre. Abdul­lah es-SQfl), Sofya, ts. (Bulgaristan başmüftüsü tarafından hazırlanan bu çalışmada caminin is­keleli iki fotoğrafı yayımianmış olup bu resimler­den caminin tamir edildiği anlaşılmaktadı r) ; M. Kiel, "Some Early Ottoman Monuments In Bul­garian Thrace " , TTK Be Ileten, XXXVII!/152 (ı974), s. 636-644, rs. 1-8. fAl

1!!1 SEMAVİ EYiCE

L

HAMZA BEY CAMii

Makedonya'nın Manastır şehrinde XV-XVI. yüzyıllarda

yapıldığı tahmin edilen cami. _j

Caminin hangi tarihte yapıldığı bilin­ınediği gibi banisi Hamza Bey'in kimliği de aydınlatılamamıştır. Manastır'daki ca­milere dair bir makale yayımiayan Kroum Tomovski bu eseri XVIII. yüzyıla ait olarak göstermekte, Ekrem Hakkı Ayverdi ise bu görüşe karşı çıkmaktadır. Gerçekten Hamza Bey Camii'nin mimarisi ve duvar tekniği Osmanlı dönemi Türk sanatının klasik çağına işaret etmektedir. Ayver­di'nin buradaki incelemeleri sırasında ol­dukça harap durumda gördüğü cami ka­palı idi ve pencereleri taşlarla örülmüş­tü. Şehir henüz Osmanlı hakimiyetinde iken Manastır Vilayetinin Tarihçesi ad­lı bir monografi neşreden Mehmed Tev­fik Bey'in eserinde adları geçen camiler arasında Hamza Bey Camii'ne rastlan­maz. Ayverdi'nin görüp fotoğrafını ve pla­nını yayımladığı cami herhalde başka bir adla tanınmaktadır.

Hamza Bey Camii 'nin etrafını moloz taşlardan örülmüş bir avlu duvarı çevirir. Yarım yuvarlak kemerli kapısının biçimin­den ve üstündeki 1273 ( 1856-57) tarihli kitabeden anlaşıldığına göre bu duvar ve girişi XIX. yüzyıl ortalarında şimdiki şek­Iiyle yapılmıştır. Caminin esas son cema­at yeri bilinmeyen bir tarihte yıkıldığın­dan yerine basit bir giriş mekanı uydu­rulmuştur.

Caminin ana binası taş ve tuğladan karma teknikte inşa edilmiştir. Dört sıra tuğladan oluşan hatılların aralarında mun­tazam yontulmuş tek sıra halinde taşlar vardır. Bu duvar tekniğinde dikkate de-

506

ğer bir husus da taşların aralarında diki­ne konulmuş iki tuğlanın yer almasıdır.

Böylece her taş dört tarafından tuğlalar­la çerçevelenmiş gibidir. Bu tekniğe Ana­dolu'da ve Rumeli'de bilhassa XV. yüzyıl

mimari eserlerinde çok sık rastlandığı göz önünde tutulursaHamza Bey Camii'­nin yapım tarihinin XVIII. yüzyıla kadar getirilemeyeceği anlaşılır.

Dikdörtgen planlı caminin mihrabı. kit­leden taşan dikdörtgen biçimde bir çı­kıntının içine yerleştirilmiştir. Kurşun ör­tülü kubbe sekizgen şeklindeki sağır bir kasnağa oturur. Mihrap çıkıntısında üst­te bir çifte pencere olmasına karşılık yan cephelerde alt seviyede çıkintıda bir. ha­rimde ikişer pencere açılmıştır. Başka ca­milerde rastlanmayan bir özellik de bu pencerelerin kemerlerinde kendini gös­terir. Burada normal olarak kullanılan siv­ri tahfif kemerlerinin yerine üç kademe halinde yukarı doğru sivrilen az derin niş­Ier yapılmıştır. Adeta mihrabı andıran bu kapı üstlükleri, Türk sanatında bazan hamamların içlerindeki ara geçitlerde gö­rülmekle beraber cami mimarisi için ya­bancıdır.

Hamza Bey Camii'nin on iki cepheli göv­deye sahip kesme taştan bir minaresi vardır. Orüinal görünümü bozulmadan günümüze kadar gelebilen bu minare­nin şerefe çıkmaları mukarnaslarla sağ­lanmıştır.

Makedonya Cumhuriyeti islam Birliği'­nin teşebbüsüyle 1995 yılında caminin restorasyon projeleri hazırlanarak tami­rine başlanmış. ancak iki yıl süren çalış­maların tamamlanmasından sonra im­kansızlıklar sebebiyle restarasyana ara verilmiştir. Cami halen ibadete açık de­ğildir.

BİBLİYOGRAFYA :

Mehmed Tevfik Bey, Manastır Viliiyetinin Tarihçesi, Manastır 1327, s. 39-45; Kroum lb­movski, "Dzamii u Bitola", Zbornik (Annuai­re) de la Faculte Technique de /'(]niversite de Skopje, Skopje 1956-57, s. 29-60; Ayverdi,Av­rupa'da Osmanlı Mimari Eserleri 11-111, s. 97, nr. 4903, rs . 1065, 1066. fAl

1!!1 SEMAVİ EYiCE

L

HAMZA BEY CAMİİ

Rodos adasında inşa tarihi bilinmeyen

bir cami. _j

Adanın merkezi olan Rodos şehrinde kalenin içinde bulunmaktadır. Üstünde kitabesi olmadığından yapım tarihi ve ku­rucusuna dair bilgi edinilememiştir. Her

ne kadar Zeki Çelikkol, inşasının pek eski olmadığı şeklinde bir rivayetten söz eder­se de mimarisi bunu doğrulamaz. Ham­za Bey Camii XVI-XVII. yüzyılların mimari ve teknik özelliklerine sahip görünmek­tedir.

Hamza Bey Camii klasik kare planlı ha­rime sahip küçük bir yapıdır. Son cemaat yeri üstü saç kaplı. öne meyilli basit bir sundurmadan ibarettir. Ancak bu kısmın minare tarafındaki yan cephesinin mun­tazam kesme taştan bir duvar halinde ol­ması, evvelce mimari karakteri olan bir son cemaat yerine sahip bulunduğuna işaret eder. Fakat Rodos'ta italyan haki­miyeti yıllarında da ince direkiere daya­nan saç kaplı özensiz sundurmanın varlı­ğı H. Balducci'nin kitabındaki rölöveden anlaşılmaktadır. Harimin kare kitlesiyle kubbenin üzeri alaturka kiremitlerle kap­lı dır. Yan cephelerde altta ikişer, üstte tek olmak üzere üçer pencere, giriş cep­hesinde iki. kıble cephesinde ise üstte tek pencere içeriyi aydınlatır. Ku b be yak­laşık 7 m. çapında olup sekizgen biçimli sağır bir kasnağa oturur. Kubbenin bas­kısı beden duvarları içindeki dört sivri ke­mer tarafından taşınmıştır. Balducci, çiz­diği kesitte belirtmemekle beraber ha­rimde kare mekandan kubbeye geçişi sağlayan kemerierin altta üçgenler, üst­te arı petekieri ve istalaktitlerle süslen­miş olduğunu yazmıştır. Caminin ahşap bir minberiyle mukarnaslı bir mihrabı vardır.

Girişi dıştan olan minarenin gövde ve şerefesi geç bir döneme işaret etmekte-

Hamza Bey Camii - Rodos