Upload
others
View
2
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
27 ARALIK 1983
YAYlN KURI:JLU Prof. Dr. TUran YAZGAN - Doç. Dr. A. Mertol TULUM - Doç. Dr. Enis ÖKSÜZ • Doç. Dr. Mustafa E. ERKAL s Doç. Dr. Ahmet GÖKÇEN .: Yar. Doç. Dr. Ahmet YÖB'ÜK - Dr. Taııer KARAHASANOGLU
. TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI e Sı:ı,yı : 27 0 · Aralık 1983 c:) İki Ayda Bir Yayınlamr. 0 Saıiıbl: Türk Dünyası Araştırmalan Vakfı Adma Prof. Dr. Turan YAZGAN e Yazı ~leri Müdürü: Saadet PlNAR 0 İdarehane: . H aşkadem Mahallesi, .Kınktulumba Soka#J, Belediy;e Sarayı Arkası. Ankaravi M.8hmet ' Erendi Medresesi-İSTANBUL e Dizgi-Baskı: Kazancı Matba,a.. cılık Sanayii e Fiyatı ı 400 TL., Yıllık Abone Bedeli U~ Sa yıl 2000 TL. Öğretmen ve Öğrencilere 1500 TL. YUrtdışı: Almanya SO DM.. ,A.B.D. 27 $, Banka. Hesap No.: Türkiye Vakıflar Bankası Aksara,y Şubesi 20/2Q054-9 0 Ziraat Bankasi Aksaray .Şubesi 13081. . . . . . . . .
. . .·. HABERLEŞME· ADRESI: .,
P.K.. ~- Aksara;itsT~UL . ·Telefon: 's2053~
KUR'AN-I K.ER1M'tN İLK TÜRKÇE TERCÜMELERI
VE CEVAıi.tRO'L ~ A.SDAF ·.
Doç. Dr. Ahmed Topaloğlu*
Kur'an'ın yabancı ~ilere· tercüme edilmesine İslanuyetin
daha ilk zamanlarında başla.nmış, bir riva:.yete göre. Hz. Peygamfur deVrinde bazı küçük siir~ler Farsçaya çevrilmiştir. Bu faaliyet daha sonraıki asırhirda gelişmiş ve Kur'an yüzyillar boyu, bütün Şark ve Garp dillerine tercüme ed.ilriıiştir. M. Hami dullah, Kur'an-ı Kerim'in lOO'den fazla dile tercümeleri -bulunduğunu tesbit ettiğini kaydediyor1•
Türklerin, X. asrın ortaların$ Isıarn dinini toplu ·bir halde kabul etıiıelerind·;m sonra, ·bu yeni dinin talimatını .ve esaslarını öğre~e ihtiyacını duydukları ve dinin ana kaynağı
Kur'an-ı Kerim'i anlamak için kendi dillerine çevirlnek istedi·klerl şüphesizdir. Kur'an önce, Samanoğullarından Emir
Mansur bin Nuh (350-365/961-976) zamanında, Ta:beri tefsi
rinden farsçaya --çevrilmiştir. Bu tercüme Horasanlı ve Mive
raünnehirü bilginlerden kurulan bir h~yet tarafından yapılınış
tır .. Z~V. Togan'a göre, :bu heyette Türk üyeler de bulunma'kta
idP Kur'an'ın ilk Türkçe tercümesi ise,. yine Z.V. Togan'a göre,
Farsçaya yapılan brcüme ile aynı zamanda, .belki de aynı heye
tin Türk üyeleri tarafından meydana g·etirilmiştir. Bu tercüme
"satır-arası" ·kelime kelime bir çeviri olup Ta:beıi tefsirinden
yapılan FarsÇa çeviriye dayanıyo~dua. M.F. Köprülü'ye ve ona
4 ~.ü. Ede,biyat Fakültesi Ö~ettın Üyesi . ı Bunun ,ç-lp ve Kur'an'ın tercüme tarihiyle ilgili daha fazla bilgi için
bk. Muhammed Hamidullah, Kur'an-ı Kerim tarlhl, İstanbul, 1965, s. 64-68; ÖmerRıza (Do~ul), Kur'an nedir. İstanbul. 1927. s. 70-96.
- Zeiii Veiloi Togan, Londra ve Tahran•daki İslAmi Ya.zmalaroan BIL~- .' larına Dair. İslam TetkiklerL EnstÜtüsU Derglsl, m, 1959.19.60
J Togan, aynı makale, 8, '135. .
-58
A. TOPALOOLU : CEV AH.İRÜ'L- ASDAF
dayanan A. tna.n'a göre .ise, Kur'an'ın ilk Türkçe te.rcümesi, Farsça tercfuneden yaklaşık olarak •bir asir sonra, yaıii X. asrın ilk ya.rısmda yapılmıştır. ~ur'an'ın bu ilk tercümesi zama.:. nımıza kadar ge~·memiştir. Bugün, Doğu Türkç.asiyle yapılmış mevcut tercümelerin, bu ilk nüshada istinsah edilmiş olduğu kabul edilmek:tedir. ·
Doğu Tü:vkçesiyle yapilmış Kur'an tercümelerinin bugün bilinen sayısı altıdır. Bu eserler on iki - ön altıncı asırlar .arasında meydana getirilmi.ştir. Doğu Türkçesiyle yapılmış bu ter~ cürneler şunlardır:
1. Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde .73 nurnarada ka,.yıt~ lı bulunan yazma. Bu yazı'na Doğu Türkçesindeki . satır-aras! Kur'an tercümelerinin muhtemelen en es.kisiillr. Bütün 've güzel oir yazma olup Şiraz'da 734/1333 tarihinde isti.nsah ed.ilm.iştir. Dili arkaik olup on iki - on üçüncü asırlar Kara.hanlı devri. Orta-Asya !slami Türk edebi dilinin durumunu akset~e~ dir. Bu tercüm-3 çok az Arapça ve Farsça kelime·14tiva etmektedir. Anlaşılan mütercim Kur'an'ın ilk farsça tercümesini yapanları bu hususta t aklit edere.k her şeyi Türıkçe kelimelerle karşılamağa gayret etmiştir. Yazma 902 sayfadır.
~. Süleymaniye KütÜppanesi, He.kjmoğlu Ali. Paşa ca.nrii 2 nurnarada ~ayıtlı bulunan yazma . . Bu yazma cia Doğu ~kç·esiyle sattr-arası tereüme ihtiva etmektedir. Dili, 14. asrın edebi dili Harezm Türkçesidir. 588 vara.ktır. Yazma bütün Kur'an tercümesini ihtiva etmektedir. !stinsah ta.z.ıru. 764fl363'tür.
3. Manchester'deki Ryla:nds . kitaplığında, Arapça yazmalar arasmda muhafaza edilen· yazma, Bu geniş fakat eksik · yazma, Arapça ve Türkçe metinler arasmda yazılmış ·bir satırara.Sı Farsça tercümeyi de ihtiya etmektedir. Bu tercümenin dili de arkaik olup yukanda tanıtılan tercümeye çpk benzemektedir. Rylands yazm~sı, sahifesinde üç satır ·bulunan 14 ciltten müteşekkildir. Yazma .eksiktir, yandan·· fa.Zıa.Sı kayı:ptır.
4. 'raşkent'teki_ özbek İlimler Akademisi. kitaplığında bulunun · yazma. Bu yazınada Farsça tere,üme de bulunmaktadır. A. Semenov'un 1957'de neşrettiği katalogdan edinilen bilıgiye
.. M. Fue.t Köprülü, Tilı-k Edebiyati Tarllıl. !stanbul, 1926,
-59-
TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI Aralıle 1983
. göre, yazınanın hepsi 270 varak olup Kur'an'ın baŞmdan ilk altı slıreyi !ihtiva etmektedir. Türkıçe tercümenin dili Karahanlı Türkçes:~. s~menov eseri 13. asra atfetmektedir.
· 5. Leningrtı.d'da.ki Asya Halklan Enstitüsünde saklanmakta olan tercüme. Bu eser Türkoloji literatüründe "anonim tefsir" veya "Orta-Asya tefsiri" diye ~bilinmektedir. Anoniriı tefsirin, yukanda anlatılan satır-arası tercümelerden farkı-, satır -arası :ke1ime kelime tercümeye ilaveten, sıirenin için~~kilere . atıfta bulunan tefsirler ve ·kıssalar da ihtiva etmesidir. Kelime tercümenin dili Kara:hanlı Tüııkçesidir. Ancak. tefsirler ve
. lassalar Harezm Tür:kçesiyİe yazılmıştır. lstinsah tarihi ·belli değildir. Yazma eksik olup 14:7 varaktır.
6. Maveraün.nchir'de 16. yüzyılın ilk yansm-da Şeyham Özbekler devrinde meydana getirilen tercüme ve tefsirin nüshaları. Bu eserde Kur'an metni a.yn •kısımlar halinde· verilmekte, ·bunu ya harfiy~n tercüme veya geniş .bir şerh~ ve uzun kıs-
. salar takip etmektedir. Dili Çağataycadır. Fakat hususiyle Kur'an ayetlerinin harfiyen tercümesi, Doğu Türkçesiyle yapilan daha önceki Kur'an tercümelerinin tesirini göstermektedlı:. Bu eserden ·bugün iki yazma bilinmektedir. Biri Topkapı Sarayı kit:a.plığı III. Ahmed :kısmı 16 nurnarada saiklannıa:ktadır. Bu yazma iki cilttir. tstinsah tarihi 950f1543'tür. Ay'ni tip başka bir yazma da Konya Mevlana Müzesi kitaplığında muhafaza edilmektedir. İstinsah tarihi 951f1544'tür.
İ?oğu Türkçesiyl~ yapılmış bu K~'a:n tercüme ve tefsir-. leriniıl" •bir kısmı üzerinde önemli ilmi araştırmalar yapılmıştır. Gerek ıbu eserler üZerinde, gerekse Ana{foıu· sahasmda.ki Kur'an tercümeleri üzerinde yapılan çalışmalan ·bir ·başka makalemizde el a:lacağız. ·
Selçuklular devrine ait esel"ler arasında, ·bugüne kadir, . Türkçe Ktir'an tercümelerine rastlanmamıştır. Kur'an-ı Kerim'in Anadolu Türkçesine tercümeleri, ·Selçuklular devletinin dağılışından sonra kurulan beylikler devriiıde :başla.riı.ıştır. Bu .ilk tercümeler daha ziyade tefsirli tercüı:lıe şeklinde yazılmı.ştır. Bunlar umumiyetle kısa bazı sfıreleri.ıi' tefsirleridir. Fa.tıiha tef-. '
siri •. Yasin, Tebareke ve !hlas tefsirleri gibi. Anadolu'da Türkçe büyük tefsir ve tercüme faaliyetine, elde mevcut en eski nüshala.ra göre, Osmanlı devletinin ·kuruluşundan yarım asır SOJ1ra,
· - 60-
A , TOPALOGLU : CEVAHlRÜ'L- ASDAF'
yam XV. yüzyılın ortalarında başlanmış olduğu tahmin edilmektedir. Bu faa:liyet üç ·koldan ilerleı:niştir:
a) Kur'an'ın "Sa.tır-arası" kelime kelime tercümeleri. Bun· la.;r Arapça ıkelime~eri Türkçe t~k tek keli.ınelerle karşılama esasıİla dayana nte:r.cümelerdir. ·Arası-ra kısa açıklama ve tefsirlere. yer verilirse .de :bu izahlar esas tercümeden ayn tutulmakta ve umumiyetle sayfa 'kenarlarına yazılmaktadır. "Satır-arası" Kur'an tercümelerinin nüshaları ı;ek çoktur. !stanbul ve Anadolu kütüphanelezıiyle. Türkiye dışındaki muhtelif kitaplıklar-
. da •bulunan "sat.ır-~sı" Kur'an tercümelerinden başka, bazı şahıSlarm .elinde ve cami kütüphan~erinde de mühim sayıda nüsha .bulunduğu anlaşılmaktadır. Butercümeler üzerinde, 'bugüne kadar, tanıtıcı mahiyette makaleler · yazılmıştır. Fakat bu konuda ilk ilmi ve geniş araştırma tarafımızdan yapılmıştır. Tür.k ve Islam Eserleri Müzesi'nde 40 .num~a ile 'kayıt}) bulwıan, 827/1424: istinsah ta.rihli' · bir nüsha üzerinde önce doktora tezi hazırlamış, daha sonra ·bu çalışmayı genişleterek Kültür Bakanlığı yayınları arasında iki cilt 'halinde neşretm.iştik5. lstinsah tarihi · bakımından bundan daha eski bir niisha Bursa'da Eski Esed~r kitaplı·gında saklanmaktadır. Dil ·bakımından bizim neşrettiğimiz tercülneye göre da.ha m~ahhas bir dereceye ait olan bu yazınanın istinsah. tarihi 804j1401'dir.·
o) Kur'an'ın uzun tefsirlerle Türk~.eye çe~esi. Bu trJ: ,sirlerin çoğu·, · Ebu'l-Leys es-8emerkandi'nin (ö. 383/993) tefsiri esas alınara:k yapılmıştır veya bu tefsirin aynen tercümesidir. Şu tefsirli tercüınelerde, Arapça kelimelerin tek tek Türk- · çe kelimelerle karşılanmasından ziyade, ·bütün bir ayetin uzun cümlelerle · açıklanması esas . alııuıp.ıft.ır. Bu çeşit tefsirler 4 gurupta toplanabilir: ·
i. Musa el~tznilô'ye (ö. 833/1430) atfolunanlar. Bu nüsha- · lann çoğunda eserin adı 'Enfesü'l-ceva.hir;, olarak geçmekte-dir. .
·l. l!bni-i Araıbşah'a· (ö. 854:/14:~} atfolunanlar.
• Muhammed bin Hamza., XV. ytlzyü ba.'lannda yapdrnış ••sahı-.arası'' Kur•an tercU.mesi, hazırlayan: Dr. Ahmed Topalo~_ıu, birinci cilt: glri~ ve metin, tstan:buı; 1976, XXIV + 99 + 551 Sayfa; ikinci ctlt: sözlük, İstanbul, 1978, XVI + 8S5 sayfa.
-61-
. T'OR.I{ ·DÜNYASI . ~AŞTIRMALARI ·Aralık 1983
3". Anonim olanlar, y§.ni müte~"?imi ·belli olmayan tefsir-ler.
4. Az ehriakla ıbirl.ikte :bir de Da'i Ahme.d'e atfedilen tercümeler vaı:ıd:ır. F_a;k3:~ bu Da'i'nin -kim olduğu hususunda henüz yeteri kaqar araştırma yapılnıı~ d~dir. . .
· · ' Ebu'l-Leys es-Senıerkaiıdi tercümelerinin ri.üshalan da pek çoktur. iBtİ:nlar umum~y'etıe hem ··kütüphane kayıtlarında, ~em 'de' ·haklarında yazılan tanıtma ve tavsü ya.zıl8.rında biribirine ka.nStınlmıştır. Her nüshası 2-4 cllt· -ve 1000-2000 varaıktan meydana ıg:elmiş, hacim itibariyle bÜyük e5edei'dir. Buıidan dolaYı ıbu tefsirler üzeri.İıde esa.Slı bir ·çahşma y~pmaık kolay değildir. Nitekim bugüne kadar -bu koimda yapı:~·aiı çalışmalar bir- · kaç tanıtma makalesinden ibaret ·kal.İnıştJr6.
. c) .Cev3Jıirü'l-a.~daf. Bu eser, "sa~ır-arası~· Kur'an .tercü~ meleriyle ·.s•tefsir"ler arasında üçüncü :bir gurubu teş:kil etmek-
.. tedir . . Aşağıda gen·iş ibir şekilde açıklayacağımız üzere Cev8lıiMi'l-asda.f, a.yetlere önce ·kelime -kelime mana. verilmesi baıkımından da "tesir•.ııere rbenzemektedir. Fakat tercümelerden diLha muh.tasartlır. Bu :ba;lo.mdan ibu>esere. "tefsirl .tercüme'~ diyebilir.i2. . · . . ' .
. . . Kısaca. üç gurupta mütalaa ettiğimiz Kur'an'ın rbu ilk ter-
cüme .ve tefs~lerinden sonra, asırlar ıboyu, ~ur'an-ı Kerim için da.J+a •bir ço~ tercüme ve t,efsir k8leme .alınmış, ayrıc_a mevcut n~ala,r da istfnsah .e~li:p ·çoğ~tıİnı:Jştır;.. ·
CEVAHtRÜ'L - ASDAF
CeV8.b.irü'l - asdaf muhtasar ıbir tefsirdir: "Satır-ara,sı;' Kı,ı.r'an tereüı;neleriyle uzıin. tef~irler -arasında tef_siri bir ter-
.. . . .
6 Bu tefsirier konusunda yap~ olan çalı§malann bir kısmı §llllla.r-dur: Joseph Schacht, Zweı altosm.anisclıe Koran-Kommentııı.re, OLZ, XXX, Eylül 1927, s. 7~7'!?2; bu makalede tstanbuı ve · Burşa Id tapliklannda bı_:ıli.ın.aıı 18 tefsir -tercümesi taııı.tılıriıştır. J. · Dany Grammaire'inde ceıı:rıs 1921) !zııiki'nln "Enfesü'l-cevlihir"inden kısn:ıen fa. yda-
. landığı.nı söylemektedir (s. XXII) . Hü.snü, İbni A.rabşab,'. Tür.ldyat·
. mecmU'ası. I!I, s . . 1ö7 -183, !ıstanbul, 1935; !bn Ara,bşalı•ın hayatından · kısaca t::'thsettikten sonra"Tercüriıe-1 tefsiri Ebu'l .Leyş'l tanıtıp . bazt nüsha:larından ·baıhsediyor _. ve muka.yeseler yapıyor.
-~2-
A. 'fOPALOGLU : CEVAHİRÜ'L. ASDAF
cüme olarak kabu1 edilmekt~dir . . "Sat,ır-arası" ~ediğimiz Kur'an tercümeleri, Arapça kelimelere tek tek. <karşılık :verme esasına göre yazılmış eserlerdir. Bu ·b<dnmdan tercümelerin cümle .yapı~ sı Arapçanın. kuvvetli tesiri ııJtın.da. kalmıştır. Uzun tefsirlerde ise, -bir _ayet veya birkaç ayet yazıldıkt~ sonra :bu ayetlere teferriıatlı bir şekilde mana verilir, sonra da bazan sayfalar<:a süren açıklamalar bu kısımlar tefsir edilir. Tefsirlerde tercüme ile tefsir kısmı :birbirinden kesin hatlarla aynlamaz. İşte C.A. da •bu iki tip eser arasında orta -bir yol tutulmuştur.
Bu eserde mana, 'satır-arası'' tercümelerde olduğu gi!bi, satı
rın .ve hatta i:lgili -oldugu kelimenin. hemen altına değil, ayetin veya ayet bölümünün yanına, yaİıi ~yelin yazılmış olduğu-'normal satıra yazılmıştır. Bu şekilde_ önce ayettin mana çıkaçaık kadar. hir bölümü veya ayet kısa ise, tamamen yazı.lrtuş, sonra dev~a tercümesi eklenmiş?r. Bu tercüme, ·aslına. sa~k kalınarak ya,Pılmış bir tercümedir. MŞnaya biraz daha aÇJklık
kazandırmak için umumiyetle ıbu tercümeye 'bir iz~ kısmı eklenir. Daha sonra gerekiyorsa tefsire . geçilir ve ayetin nüzu~ sebebi', -kimin haıkkında veya .hangi vakiı.. üzerin~ .indiği geniş
bir şekilde açıklanır. Bu açl'klanialarda bazan hl:~ye ·ve kıssalara, fıkhi .meselelere de yer verilir . . Bu uzun tefsir ·bölümlerine. Kur'an- Kerlni'in daha çok ilk alırelerinin · tercümesinde tesadüf edilir. Daha sonraki sfirelerde ayetler ve •bu · ayetlerde ·ba.his kon1J-Su edilen meseleleri .te}rrarlanmışsa bunlarda yiılruz miina verilJl?.ekle iktifa ed.il.ııtiş, daha önceki açıklamalaf tekrar yazılmamıstır. Bir de Ktir'an-ı Kerim'in sonlarında · bu1unan ·ve anlaşı;m;ası da.ha güç ·kefun~ler ihÜv~ eden ·~lırelerde uzun ·tef-sir •kısımlarina .rastlanmaktaciır.' · .· · ·
· Q.A. ın cüı:nie şekillerine .gelince, bu eserde ''satır-aras'ı" .E:ur'an tercüme~erine ni.Sbetle ·Türkçenin senta~ına daha uygun cÜnilelere 'rastlaİıma:ktadır. ·satır-arası" tercümelerde ayetier Cümleler halinde değil, keliJİıe kelime· .tüi-kçeye çevrilit. C.A: ·da bu tercüme tarzının tesirleİi ·görtilü.rSe 'de esas . olara~'ayet bölümlerine ye :kısa ayetlere bir bütün olarak cümle halinde ·mana verilmiştir. Eserin · açıklama ve· tefsir · kısımlarmda ·ise bu te• sjr~n: dahıı,· da azaldığı' ve Türkçenin.sen.taksına~daha uyguİı. cümleler ~kil edildiği gÖrülür.
. . , Yukanda •bahsettiği.mi.Z özelliklerinden · dolayı C.A. .tefsiri çok ~kun~uş, çolc yayılmış :bir eserdir. 'Sa,tır-ar~ı" tercümeler-
-63-
TÜRK DÜNYASI ARA!ŞTIRMALARI Aı·aiık l9R3
den dah~ kolay anlaşılması. Ebu'l-Leys tercümelerine nisbette daha kısa ve hacim ·-bakımİndan daha küçük olması, onun medrese talebesi arasmda ve halk içinde çok tutunmasını sağlamıştır. Bunu, eserin nüshalannın çokluğundan ve a.şağıda göreceğimız ıgibi, 'bu nüshalann zaman içinde u~a.dığı değişikli~en de anlamak mütnkündür. · · ·
CEV AHlRV'L-ASDAF'IN Y AZILDl Gl YER VE YAZILIŞ TARtlll
. Cevihirü'l-asdaf'ın adı ·b_ilinmeyen m~ellifi tefsirinin giriş kısnunda eserini, !sfendiyar bin Bayezid Han'ın emriyle, sultan-zade tbr3.lıim Beg Çelebi için yazdığım söyler. tsfendiyar bin 'Bayezid, Kastamonu ve havallsinde hüküm süren Candaroğulları ·teyliğini'n sekizinci hükümdarıdır. Bu bakımdan ·eserin yazıldıgı yeri ve tarihi daha iyi anlıyabilrnek ~çin Candaroğullan beyliği hakkında kısa bir bi:lgıi vermek istiyoruz.
(.;andaroğulları. Xill. yüzyılın sonlarında, Anadolu Selçuklu devletini parçalanması sırasında Kastarnonu dolaylannda kUrulan b'ir ~rk beyliğidir. Beyliğin ·bu isimle anılmasının seqebi. hanedanın kurucusu olan Şemseddin Yarnan'ın, Kastamonu
valisi Muzaff~reddin Yavlak Arslan'ın "candar"ı (muh3.fızı) ol
masıdır . .Ayrıca bu beylik, yukarıda. adı geçen lsfendiyar Bey'e
izafeten "!sfendiyaroğulları'', ve son hü~ümdar Kızıl Ahmed
Bey'e.izafeten "Kızıl Ahrned.lü" · adıyle d~ an.ılmıştır. 1292 yılın
da kurulan Candaroğullan beyliği ile O~manlılar arasında rnünasebet, Osmanlı tarihinde "kötürüm" 'unvanıyle anılan Cela
leddüı Bayezid (1366 - 1385) zamanında .başladı. ·su hükÜI'!l
dann son yıllannda oğullan Süleyman _ile İskender arasmda
başgösteren bir anlaşmazlıl:da Süleyman, kardeşini öldürere~ L Murad'a. sı~ ve O~rnanlı kuvvetlerinin yardpnıyle Kasta
monu'yu ele geçirmişti. Kötürüm Bayezid'in .ölürnü - üze~ne, ye~
rine Sinop'ta · diğer · oğlu tsfendiyar Bey'in · geçmesiyle Can
daroğulları beyliği Sinop ve Kastamonu şubeleri olm'ak üzere
ikiye aynlmıştı. Fakat Yıldırun B8.yezid 1392 yılında Kastamo
nu üzerine yürüyüp Süleyman Paşayı rnağlt.İp ederek öldür
müş ve beyliğin bu şubesine son· vermişti. Bu şekilde Sinop'ta
-64-
A. TOPALOGL'Ô' : Cl!lVAHlRÜ'L- ASDAF'
hüküm süren İstendiyar (1392-1440). ıbeyliğin tek . temsilcisi O·
· lara:k kalmıştı.
!sfendiyar Bey, 1402'de Ankara sava.şmda Yıldınm Beyezid3i hezimete uğratan Ti..rlıur1a bağlılığını bildirmiş, _Anadolu beyliklerini yeniden diriltmek siyasetiin. güden Tirnur da, Sinop bölgesinden :başka Kastamonu ye çankır~'yı da !sfendiyar'a vermişti. Bundan sonra tsfendiyar Bey, Osmanlı şehzadeleıi
arasmdaJri mücadeleden faydalanarak SafranbQlu, Kalecik, ·Samsun ve Bafra'yı da zaptederek beyliği en· geniş sınırlarına ulaştırınıştı. Bu sırada Çelebi Mehmed'le dostça geçinmiş, fakat daha sonra, çesitli hadiseler neticesinde, 1417'de toprakla· . ' . rının bir kısmından Osmanlılar lehine vazgeçmek mecburiyetin-de .kalmış ve ·birkaç vil·ayeti (Tosya·, Kalecik v.s·.) I. Mehmed'e terketmiştir. Çelebi Me~ed'in ö·~Ümünden sonra Osmanlı şehzadelerinin mücadelelerini fırsat .bilen· İstendiyar evvelce terketmiş olduğu yerleri geri almak istemişse de neticede IL Ml.irad'a mağlup olup, Sinop'a kaçmış ve barış isternek zorunda kalmıştı. Uzun ıbir hükümdaı:lıktaı:i. sonra İsfendiyar 22 Ra.ma.zan 843 (1440)'te ölmüştür. Oğlu l~rahim ·Bey .çelebi, II. İbrahim adıyle yerine geçmiş, nl.rkaç Yıllık .iktidardan sonra o da 847 (1443) 'de ölmüştür. tbraıb.iın Bey'dn ölümü üzerine İsmail Bey tahta çıkmış, ondan sonra da küÇük -kardeşi Kızıl Ahmed Candaroğulları'nın · son hükümdan olmuştur. Neticede 1461 yılında Candaroğulları ·beyliği Fatih tarafmdanı ortadan k'8.ıdırılmış, böylec~ 169 yll devam eden (1292-1461) .bu beylik de tarihe karışmıştır.
Bu tarihi :biliooinin ışığı altında eserin ya.zılış tarihini ya;klaşı:k olarak tesbit etmek mümkündür. Müellif eserinin giııiş ıkısmında Istendiyar'dan "sulta.n-ı a'zam ve p~dişah-ı mu'8.zzam ... mevla mülUki'l-'araibi ve'l-'acem ... ebü'l-feth İsfendiyar !bin Bayezid han'1 Ç}.ye balıseder. Bu çok müba.ı..a.ğalı öv.gü sıfatlan
arasında, tsfendiyar için kullanılan "ebü'l-feth" laık~bı eserin yazıldığı tarih ha.:kkmda ıbize ıbir -ipucu verebilir. Bilindiği
üzere :bu laJcap fetihleriyle meşhur, dünya tarihine geçmiş fetihlerde bul\\Dmiış kişiler için, Osmanlı tarihinde ise özelikle Fatih Sultan Mehmed için kullanılmıştır1 • Bu la.kabın tsfendiyar
ı bk. Tursun. Bey, Bri·h:t EbU'l-Feth, lrazırlayan: Doç. Dr. Mertol Tuluın, lst.-ınbul; 1977.
-65-
TÜRK D'ONY ASI ARAŞTIRMALARI Aralık 1983
için kullanılmış olduğuna drJr tarihi •kaynaıklarda herhangi ıbir · ·kayda rastlanmamıstır. Ancaık kenclisi için "mübarizü'd din"2
ve ''iftiharti'd-din"3 , lakapları kullanılmıştır. Öyle anlaşılıyor · ki C.A. müellifi ıbu la.kaıbı, İsfendiyar'ın Osma.nlıla.ra :karşı kazandığı zaferiere işaret etmek için kulla.nıp.ıştır. Bu da 1402 Ankara savaşından sonra başla"j'an ve ~dı geçen hükümdarın 1417
· yılında .'Mehmed'e yenilerek bazı şehirleri ona terketrneğe mecbll!' kaldığı zaman~ kadar süren •bir devredir. ~e C.A: !sfendiyar'ın 15 yıl kadar sür~n . (1402-1417) ıbu parlak hükümdarlık d~vresinde yazılmış Ç>lmali_pır. Zajaczko'Wski de ıbu nokta~ hareket edere~, eserin ya.:klli.şı.ık ·olara:k 14.05 -yılında •kaleme. alınmiş olaıbileceğini ileriye sürer (s~ XV). Herhalde C.A. XV. yüzyılın ilk 20 yılı içinde yazılmıştır.
. . C.A.m müellifi, ·daha doğru ıbir dfa9.eyle mütercimiliin kim-
liği hakkında hiçbir •bilgiye sahip değiliz. Giriş ·kısmında yazar !sf endiyar . bin Bayezid,in · emrine muva:faıkat edip tefsirı.i yazmağa başla:dığmı, kendi gücüne gÖre ~u işi başa.rmağa Çalışa~ağını, ~u -kısa. ömür içinde hayırlı ·bir ya.digar bırakmak gayesinde olduğunu, bunu yazmakla dünyada rahat edeceğine, aJıirette de -kurt~uşa. .ereceğine in~ndığını söyler. Eseri tamamlamayı nasip etmesini Allah'tan ıriyaz· eder. Bu arada kendi adından bahse~ediği gibi, kimliği hakkında bir ipucu sayılabilecek .bir işa.rette de bulunmaz. Katib Çelebi'nin dediği gibi, C.A. yazan için, "İsfendiyar •bin Bayezid devri a.Iimlerinden ıbir a.Iim" . deme~n başka çare yoktur. O .tarihten bu yana, bu adı ·bilinmeye~:,: "aliın''· hakkında yeni ıbilgiler edinebileceğimiz ıbir vesikaya rastlanmamıştır, veya varsa bile ·biz böyle ·bir vesikayı henüz göremedik.
Giriş ·lq.smının sonunda eserine .. CevihirÜ'l-asdif'-' a4ım koyduğunu kaydeder: "~n . bu kitabumı kim adını CeWhirü'lasdif kıldum .. ,"
ı bk. !slAm A.ırsıkıo~dJsi, tsfendljraroğuıı.B.n maddesı, s. ··vrrı., s. 1073. l bk. Tala..t Mümtaz ·Yaman, K':l8tamonu Tarl.hi ı. İstanb';!ı.' '1.935, s. 12&,
137.
- 66~